You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
AYŞENUR İLE CENK<br />
DÜNYA EVİNE GİRDİ<br />
Ayşenur & Cenk Gecemer<br />
MERVE İLE<br />
MUSTAFA’NIN<br />
MUTLU GÜNÜ<br />
Merve & Mustafa Dağ<br />
BALAYI PHUKET<br />
ADALARI’NDA<br />
Aslı & Hasan Giden<br />
Seçil & Alper<br />
BERBER<br />
GÖRKEMLİ BİR TÖRENLE EVLENDİ<br />
Özel İpek Yolu<br />
Okul Öncesi Eğitim Kurumları<br />
Kurucuları<br />
İpek & Ali DALGIÇ<br />
Çoklu program sistemiyle oyun odaklı<br />
bir eğitim veren Özel İpekyolu<br />
Okul Öncesi Eğitim Kurumları Kurucusu<br />
İpek Hanım ve eşi Ali bey ile yaptığımız bilgi<br />
dolu bir röportaj sizlerle..<br />
NEJLA VE MURAT<br />
BAŞOL<br />
BANDO EŞLİĞİNDE TÖREN<br />
ARDA YURTSEVER’İN<br />
ERKEKLİĞE İLK ADIMI<br />
ALİ KAAN’IN<br />
EN MUTLU GECESİ<br />
ÖZGE VE FIRAT ÇİFTİ<br />
MUTLULUĞA YELKEN AÇTI<br />
Özge & Fırat Bozkurt
YIl: 12<br />
SAYI: 124<br />
TARİH: AĞUSTOS 2018<br />
İÇERİK: İŞ DÜNYASI VE SOSYAL YAŞAM<br />
YAYINCI: ELITE MEDYA<br />
BASKI: LİDER MATBAA<br />
ABONE DAĞITIM: ARAS KURYE<br />
www.elitedergisi.com.tr<br />
ISSN NUMARASI: 16069816<br />
İMTİYAZ SAHİBİ<br />
ELITE MEDYA<br />
GENEL KOORDİNATÖR<br />
YASİN TÜTÜNCÜOĞLU<br />
Özel İpek Yolu<br />
Okul Öncesi Eğitim Kurumları<br />
Kurucuları<br />
İpek & Ali DALGIÇ<br />
ALPER VE SEÇİL<br />
GÖRKEMLİ BİR TÖRENLE EVLENDİ<br />
FİNANS KOORDİNATÖRÜ<br />
NEŞE TÜTÜNCÜOĞLU<br />
GENEL YAYIN YÖNETMENİ<br />
GÖKHAN TÜTÜNCÜOĞLU<br />
EDİTÖRLER<br />
BAŞAK ARAS<br />
SEVİNÇ KURTER<br />
HABER KOORDİNATÖRÜ<br />
SERKAN ATLI<br />
NEJLA VE MURAT BAŞOL<br />
MİNİ BANDO EŞLİĞİNDE EVLENDİ<br />
ÖZGE VE FIRAT ÇİFTİ<br />
MUTLULUĞA YELKEN AÇTI<br />
Özge & Fırat Bozkurt<br />
REKLAM KOORDİNATÖRÜ<br />
GÜLAY SERT<br />
GRAFİK TASARIM<br />
ELITE MEDYA GRAFIK EKİBİ<br />
FOTOĞRAF<br />
ÖZKAN GÜNGÖRMEZ<br />
ELITE Dergisi, Elite Medya tarafından<br />
yasalara uygun olarak basılmıştır.<br />
Dergide yayınlanan yazı ve fotoğrafların<br />
tüm hakları Elite Dergisi’ne aittir.<br />
Dergideki reklamların sorumluluğu<br />
reklam verene aittir.<br />
4<br />
BALAYI PHUKET<br />
ADALARI’NDA<br />
Aslı & Hasan Giden<br />
MERVE İLE<br />
MUSTAFA’NIN<br />
MUTLU GÜNÜ<br />
Merve & Mustafa Dağ
eklam
ALİYE YALÇIN İLE<br />
MUSTAFA AKAN<br />
DÜNYA EVİNE GİRDİ<br />
Aliye Yalçın & Mustafa Akan<br />
AK Parti il Eski Başkanı Sedat Yalçın eşi<br />
Aliye Yalçın’ın güzel kızı Gizem Yalçın ile<br />
Emine-Cengiz Akan çiftinin yakışıklı oğlu<br />
Mustafa Akan Sheraton Otel’de düzenlenen<br />
görkemli düğün töreni ile dünya evine girdi.<br />
Çok sayıda seçkin davetlinin katıldığı düğün töreninde<br />
çiçeği Burnunda çiftin nikahını Büyükşehir Belediye<br />
Başkanı Alinur Aktaş kıyarken şahitliklerini ise Devlet<br />
eski bakanı Mehmet Müezzinoğlu, ünlü futbolcu Arda Turan,<br />
İdil Gönen, Eda Akın, Cansu Yılmaz Sarıbal ve Cenk Öztanık<br />
alkışlar arasında yaptı. Tören sonrası çok mutlu olduklarını<br />
belirten genç çift balayını geçirmek üzere Maldivlere gitti.<br />
6
Sedat Yalçın eşi Aliye Yalçın, dünürleri Emine-<br />
Cengiz Akan ile birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.<br />
Devlet eski bakanı Mehmet<br />
Müezzinoğlu ve Faize Müezzinoğlu<br />
Arda-Aslıhan Turan İdil Gönen, Onur Yenal Togan Tufan, Anastasia Turan<br />
7
Genç çiftin nikahını Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş kıyarken<br />
şahitliklerini ise Devlet Eski Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, ünlü futbolcu Arda Turan,<br />
İdil Gönen, Eda Akın, Cansu Yılmaz Sarıbal ve Cenk Öztanık alkışlar arasında yaptı.<br />
Enes-Burcu Olgun<br />
İlhan Parseker<br />
Neşe-Gürhan Akdoğan<br />
8
Meltem Sönmez<br />
İlayda Acır<br />
Serhat-Büşra Rodaper<br />
Tolga-Bahar-Görkem Öz<br />
9
Tengiz-İsmail Of Ayşenaz-İbrahim Doğaner Hasan-Ece Karagül<br />
Eda Akın<br />
Feyza Serhatlıoğlu<br />
Dilara Sağlam<br />
10
Gecede Gelin Hanım’ın<br />
güzelliği göz kamaştırıyordu.<br />
Berfu Sarı<br />
Muhlise-Burcu Selver<br />
Esra Çalı<br />
Cansu Sarıbal<br />
11
Burcu Zümbülgil<br />
Su Ennur Karaman<br />
Cansu Balkış<br />
Begüm Tezel<br />
Yağmur Çelik<br />
12
NEJLA VE MURAT BAŞOL<br />
MİNİ BANDO EŞLİĞİNDE EVLENDİ<br />
Niyazi ve Selver Başol çiftinin Anatolium Media Markt Mağazası Genel Müdürü oğulları<br />
Murat Başol ile Cames Aksoy ve eşi Gültekin Aksoy’un güzel kızı Nejla Hüsna Aksoy Sadabad<br />
Sarayı’nda gerçekleştirilen düğün töreni ile dünya evine girdiler.<br />
Törenin yapılacağı salona tüm misafirlerine sürpriz<br />
yaparak bando eşliğinde oynayarak giren genç çiftin<br />
nikah şahitliklerini Orhan Atalay, İsmail İplik, Mehtap<br />
Feyza Aksoy ve Aysun Kaya yaptı. Gecenin dansında mini<br />
bandonun çaldığı şarkılarla bol bol dans eden çiçeği burnunda<br />
evliler romantik danslarını ise Özdemir Erdoğan ‘Pervane’<br />
isimli parçası ile yaptı. Düğün boyunca etrafına neşeli<br />
gülücükler saçan Murat ve Nejla Hüsna Başol çifti balayı için<br />
Phuket Adası’nı tercih etti.<br />
Genç çift nikah öncesi süsledikleri<br />
gelin arabasıyla düğün salonu önünde<br />
mutluluklarını ölümsüzleştirdi.<br />
14
Merve Özer<br />
Merve Özer<br />
Tuğba Aksoy<br />
Murat-Pınar, Berna ve Buğra Özgan<br />
Havva Altun, Tarık<br />
Berber ve Dilay Çirişçi<br />
15
Nikah sonrası genç çift bando eşliğinde dans etti.<br />
Mehtap Feyza Aksoy<br />
Gizem Doğu<br />
Hatice Doğu<br />
Hilal Doğu<br />
16
Genç çift imzalarını attıktan sonra gelin hanım sevincini<br />
evlilik cüzdanını davetlilere göstererek paylaştı.<br />
Tuğçe Aksoy<br />
Celil-Nesrin Tunç<br />
Buğra-Sinem, Mehmet<br />
Alp Pekdoğan<br />
Derya Yıldırım<br />
Aksun Kaya<br />
18
Genç çiftin nikah şahitliklerini Orhan Atalay, İsmail<br />
İplik, Mehtap Feyza Aksoy ve Aysun Kaya yaptı.<br />
Başol ve Aksoy aileleri bir<br />
araya gelerek fotoğraf çektirdi.<br />
Şahitler genç çifte<br />
mutluluklar diledi.
MERVE İLE<br />
MUSTAFA’NIN<br />
MUTLU GÜNÜ<br />
Merve & Mustafa Dağ<br />
Fikriye-Nurettin Cengiz<br />
çiftinin güzel kızı Merve<br />
Cengiz ile Adem-Bilgi<br />
Dağ çiftinin yakışıklı oğlu<br />
Mustafa Dağ Club Altın<br />
Ceylan Havuz başında<br />
düzenlenen görkemli düğün<br />
töreni ile dünya evine girdi.<br />
Çok sayıda davetlinin katıldığı<br />
düğün töreni gece geç saatlere<br />
kadar neşe içinde geçti.<br />
Gecede çiçeği burnunda çiftin nikah<br />
şahitliklerini Emel Taşyakan, Burcu<br />
Akarsu ve Fatih Taşyakan alkışlar<br />
arasında yaptı. Tören sonrası çok<br />
mutlu olduklarını belirten çift<br />
balayını geçirmek üzere Bodrum’a<br />
gideceklerini söyledi.
Genç çiftin nikahını kıyan nikah<br />
memuru, çifte tebriklerini sundu.<br />
Duygu-Aykut Dağ<br />
Mehmet-Tuğba<br />
Pehlivanoğlu<br />
Nilay Girgin,<br />
Çağlayan Demircan<br />
Melda-Berk Ali Çobanoğlu<br />
Geceye çok sayıda<br />
davetli katıldı.
Burak Başaran,<br />
Hande Közmez<br />
Gecede çiçeği burnunda çiftin nikah şahitliklerini Emel Taşyakan,<br />
Burcu Akarsu ve Fatih Taşyakan alkışlar arasında yaptı.<br />
Arzu-Yavuz-Arda Sarıkaya<br />
Zerrin-Koray-Ece Karcı
Gökhan-Gizem Kurhan<br />
Semra Pehlivan<br />
Sena Kanoğlu<br />
Erhan-Burcu Akarsu<br />
Sevgi-Feridun Avcı<br />
İsmail-Özge Güden
Esra-Çağdaş Cırık<br />
Adem-Bilgi Dağ<br />
Hazal Çıtakoğlu,<br />
Mustafa Uğur Ekmekçi<br />
Filiz-Duygu-Erdal Nural<br />
Seda-Umut-Kemal Nural
ÖZGE VE FIRAT ÇİFTİ<br />
MUTLULUĞA YELKEN AÇTI<br />
Özge & Fırat Bozkurt<br />
Abdullah ve Nazar Bozkurt’un Bozyapı İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı oğlu Fırat<br />
Bozkurt ile Cacabey Planetaryum Yönetim Kurulu Başkanı ve Diş Hekimi Dr. Uğur<br />
Özen ve zarif eşi Nuran Özen’in güzel kızı Özge Özen Çırağan Düğün Salonu’nda<br />
gerçekleştirilen görkemli düğün töreni ile dünya evine girdiler.<br />
Bahçede gerçekleştirilen davete volkan şelaleleri eşliğinde gelen Özge Özen ve Fırat Bozkurt çiftinin<br />
heyecanı görülmeye değerdi. Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali genç çiftin nikahını<br />
kıyarken şahitliklerini ise Betül Şirin, Şafak Kahveci, Orhan Bozkurt ve Paşa Sulanç yaptı. Resmi törenin<br />
ardından çiçeği burnunda evliler gecenin ilk dansını Eylem Aktaş’ın ‘Fikrimin İnce Gülü’ isimli parçası<br />
eşliğinde yaptılar. Gecede kendileri için özel hazırlanan pastayı mutluluk dilekleri eşliğinde kesen Özge<br />
ve Fırat Bozkurt çifti kendilerini bu en mutlu günlerinde yalnız bırakmayan tüm konuklara teşekkürlerini<br />
sundular. Çift düğünün ardından balayı tatilleri için Bali’ye gideceklerini söyledi.<br />
28
Genç çift alkılar eşliğinde tören alanına giriş yaptı.<br />
Betül Şirin<br />
Aşkın ve Nazlı Hatip<br />
Dilek, Nil Ciğeroğlu<br />
Samiye Efe ve Burak Özen<br />
Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali genç çiftin nikah nikahını kıyarken<br />
şahitliklerini ise Betül Şirin ve Şafak Kahveci ve Orhan Bozkurt ve Paşa Sulanç yaptı.<br />
29
Yıldırım Belediye Başkanı İsmail<br />
Hakkı Edebali resmi imzalar sonrası<br />
genç çifte kahve takımı hediye etti.<br />
Hasret Bozkurt<br />
Sinem Kaya<br />
Ayça Küçüker<br />
Şafak Kahveci<br />
30
ALPER VE SEÇİL<br />
GÖRKEMLİ BİR TÖRENLE EVLENDİ<br />
Hüseyin Avni Özek ve eşi Hikmet Özek’in güzel kızları Seçil Özek<br />
ile Ruhi-Güler Berber çiftinin Spor Muhabiri oğulları Alper Berber<br />
Sadabad Sarayı’nda gerçekleştirilen görkemli düğün töreni ile<br />
hayatlarında yeni bir sayfa açtılar.<br />
Volkan şelaleleri eşliğinde salona giriş yapan genç çiftin<br />
Nikah şahitliklerini Reha Kapsal, Bursaspor Başkanı Ali Ay,<br />
Nazım Aşlayan, Hande Sümertaş, Bursa Gazeteciler Cemiyeti<br />
Başkanı Nuri Kolaylı ve Esra Emregil alkışlar eşliğinde yaptılar.<br />
Çiçeği burnunda evliler resmi imzalarından ardından gecenin açılış<br />
dansını Rubatu ve Halil Sezai düeti ‘Duyanlara duymayanlara’ isimli<br />
parçada yaptılar. Herkese kendilerini bu en mutlu günlerinden yalnız<br />
bırakmadıkları için teşekkürlerini sunan çiçeği burnunda evliler Seçil-<br />
Alper Berber çifti balayı için Marmaris’i tercih etti.<br />
32
Berber ve Özek aileleri<br />
Bursapsor Başkanı Ali Ay<br />
Ayça-Memduh Berber<br />
Sinem Özek<br />
Gazeteciler Cemiyeti<br />
Başkanı Nuri Kolaylı<br />
33
Genç çift volkanlar ve alkışlar arasında salona giriş yaptı.<br />
Neşe-Yasin, Cihangir Tütüncüoğlu<br />
Serkan-Sinem, Kaya ve Özgü Özek<br />
34
Genç çiftin nikah şahitliklerini Reha Kapsal, Bursaspor Başkanı<br />
Ali Ay, Nazım Aşlayan, Hande Süpertaş ve Bursa Gazeteciler<br />
Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı alkışlar eşliğinde yaptılar.<br />
Aycan Berber<br />
Seda Kılıç<br />
Burcu Doğan<br />
35
Güliz Tunçayaklı<br />
Yağmur Armağan<br />
Beyza Osmanoğlu<br />
Songül Tunçayaklı<br />
Elif Şen<br />
Aylin Özek<br />
36
Elif-Semih Oyum<br />
Merve ve Nazım Aşlayan<br />
Altuğ-Yasmine Günaydın<br />
Semih ve Ayşenur Kaya<br />
Mutlu çifti kendileri için hazırlanan<br />
pastayı alkışlar arasından kestiler.<br />
37
Cannur Kurtoğlu, İlknur<br />
ve Metehan Yavuz<br />
Gizem Borhan<br />
38
40
Özel İpek Yolu<br />
Okul Öncesi Eğitim Kurumları<br />
Kurucuları<br />
İpek & Ali DALGIÇ<br />
Çoklu program sistemiyle oyun odaklı bir eğitim veren Özel İpekyolu<br />
Okul Öncesi Eğitim Kurumları Kurucusu İpek Hanım ve eşi Ali bey ile<br />
yaptığımız bilgi dolu bir röportaj sizlerle..<br />
41
42<br />
3-6 yaş arası çocuklarınızı, gelişen<br />
dünyaya ayak uydurabilen, başkalarının haklarına saygılı,<br />
çevre bilinci oluşmuş, araştırmaya önem veren, özgüveni yüksek,<br />
aile ve toplum değerlerinin bilincinde bireyler olarak yetiştirmek için VARIZ<br />
diyen İpekyolu Anaokulu kurucusu İpek Dalgıç; “Okul öncesi eğitimde köklü<br />
eğitim geçmişini ve çağın değişimlerini bir arada bulundurmayı hedefleyerek,<br />
evrensel değerler önderliğinde öğrenci yetiştirme anlayışını benimseyen bir<br />
kuruluşuz”diyor.
Öncelikle sizleri tanıyabilir miyiz?<br />
Eğitici kurucu bir öğretmen ile<br />
sporcu kurucu bir akademist<br />
aile olarak İpekyolu’nun kuruluş<br />
hikayesini sizlerden dinleyebilir<br />
miyiz? Nasıl başladı, nasıl gelişti,<br />
Nasıl gidiyor?<br />
İPEK DALGIÇ<br />
Eskişehir Anadolu üniversitesi eğitim<br />
fakültesi okul öncesi öğretmenliği<br />
bölümünde eğitimimi tamamladım.<br />
2001 yılından bu yana Bursa ‘nın önde<br />
gelen kurumlarında çalışmalarımı<br />
sürdürüyorum. Öğretmenlik<br />
geçmişinden sonra 2006-2008<br />
yılları arasında bir kurumda eğitim<br />
koordinatörlüğü görevimi tamamladım.<br />
Sonrasında edindiğimiz bilgi ve<br />
deneyimlerimiz doğrultusunda 2008<br />
yılında Özel İpekyolu Anaokulunu<br />
kurduk. 2008 yılından bu yana<br />
İpekyolu anaokullarında kurucu-eğitim<br />
koordinatörlüğü görevime devam<br />
etmekteyim. Ve 3 melek annesiyim.<br />
ALİ DALGIÇ<br />
1993-97 yılları arasında U.Ü eğitim<br />
fakültesi beden eğitimi ve spor<br />
öğretmenliği bölümünden mezun<br />
olduktan sonra iki yıl Bursa‘nın önde<br />
gelen eğitim kurumlarında beden<br />
eğitimi koordinatörlüğü daha sonra 14<br />
yıl okul öncesi eğitim kurumlarında<br />
branş koordinatörlüğü yaptıktan<br />
sonra eşim İPEK DALGIÇ ile bilgi ve<br />
birikimlerimiz doğrultusunda 2008<br />
yılında kendi kurumumuz İpekyolu<br />
anaokulunu kurduk. İpekyolu<br />
anaokulu olarak Altın şehir ve Ertuğrul<br />
semtlerinde iki şube olarak sizlerin<br />
en değerlilerine sevgi ve bilgilerimizi<br />
aktarmaktayız.<br />
Okul öncesi eğitim sektörüne<br />
başladığımız ilk günlerden itibaren<br />
kendi kurumumuzu kurma, edindiğimiz<br />
tecrübe doğrultusunda birikimlerimizi<br />
en doğru biçimde aktarma isteği<br />
içerisindeydik. Bu yolculukta<br />
artık kurduğumuz tüm hayalleri<br />
gerçekleştirme zamanının geldiğini<br />
hissederek 2008 yılında ilk adımlarımızı<br />
attık.<br />
Biz eğitimin başarısındaki sırrın,<br />
çocuğun mutluluğunda gizli olduğuna ve<br />
çocuk eğitimindeki en önemli koşulun<br />
sevgi olduğuna inanarak yola çıktık.<br />
Ve ilk kurumumuzu butik hizmet<br />
anlayışımız ile Nilüfer ilçesi Altın şehir<br />
semtinde 1000 mt2 bahçe alanı içerinde,<br />
700 mt2 kapalı alan, sınıflar, müzik ve<br />
drama odası, uyku odası, spor salonu,<br />
oyun alanı, yemekhane alanı ile materyal<br />
ve donanım yönünden zengin sıcacık bir<br />
yuva olarak kurduk. Bahçe alanımızda<br />
hayvan barınaklarımız, çeşitli hayvan<br />
dostlarımız ve ekolojik bahçe alanımız<br />
bulunmaktadır.<br />
Bize inanan, güvenen ebeveynlerimiz ile<br />
ailemiz hızla büyüdü ve kurum olarak<br />
daha fazla alana ihtiyaç duyar olduk.<br />
Hızlı bir kararla 2013 yılında Nilüfer<br />
ilçesi Ertuğrul semtinde İpekyolu<br />
Ertuğrul anaokulu muzu aynı heyecan<br />
ve istekle kurduk.<br />
Ertuğrul şubemizde de 1000 mt2<br />
kapalı alan, 600 mt2 bahçe alanı,<br />
jimnastik salonu, müzik orff odası,<br />
sinema odası, drama odası, oyun<br />
alanı, yemekhane alanı ile materyal ve<br />
donanım yönünden zengin bir sıcak<br />
bir ortam hazırladık. İpekyolu Ertuğrul<br />
şubemizdeki ilk hedefimiz çoklu<br />
program sistemiyle çok yönlü gelişim<br />
ve eğitimi destekleyen okulöncesi<br />
programımızın yanı sıra jimnastik<br />
branşıyla destekleyerek çocuklarımıza<br />
sporu sevdirmek, özgüven ve sağlıklı<br />
fiziksel gelişimi desteklemek, ileriki<br />
yaşamlarında mutlaka bir spor branşı ile<br />
ilgilenmelerini sağlamak yönünde gelişti<br />
ve programımıza haftada 3gün jimnastik<br />
eğitimimizi ekledik. Her insanın<br />
yaşamını zenginleştirecek ve kendini<br />
diğer insanlardan farklı kılacak kadar<br />
özel, yeteneği, fikri ve fırsatı vardır.<br />
43
İlk güne<br />
baktığınızda<br />
bugün ne gibi<br />
farklılıklar görüyorsunuz<br />
işletmenizde?<br />
Butik hizmet anlayışı ile<br />
başlayan eğitim sürecimizde;<br />
ilerlediğimiz yıllar boyunca<br />
kalitemizden ödün vermeden,<br />
okul öncesi eğitim geçmişini<br />
ve çağın değişimlerini<br />
bir arada bulundurmayı<br />
hedefleyerek; evrensel<br />
değerler önderliğinde<br />
öğrenci yetiştirme anlayışını<br />
benimseyerek bu yolda<br />
ilerledik.<br />
Çoklu program sistemiyle<br />
çok yönlü gelişim ve eğitimin<br />
öncüsü olarak yolumuza devam<br />
etmekteyiz.<br />
İlk güne baktığımda ise; İpekyolu<br />
anaokulunun bu süreçte değerli<br />
velilerimin de ilgisi sevgisi,<br />
sevgisi, katkısıyla ve başladığı<br />
günden bu yana hedeflediklerinin<br />
dışına çıkmadan azim ile<br />
daha da kurumsallaştığını ve<br />
markalaştığını görüyorum.<br />
44
Şuan kaç çocuğa eğitim veriyorsunuz?<br />
Şuan 200 minik yüreğe dokunuyoruz.<br />
Sizin anaokulunuzu diğer<br />
anaokullarından ayıran<br />
farklılıklar nelerdir? İçinde neler<br />
barındırıyorsunuz?<br />
Öncelikle mesleğimizi; eğitimci<br />
kimliğimiz ile gerçekten çok severek,<br />
isteyerek yapıyor olmamız diye<br />
düşünüyorum. 3 melek annesiyim<br />
ve İpekyolu anaokulları da benim<br />
bebeklerim…<br />
Siz olsanız hangi şubeyi seçersiniz?<br />
Bu soruyla sık sık karşılaşıyorum ve<br />
cevabım her zaman “bebeklerimden<br />
birini ayırt etmemi istiyorsunuz”<br />
şeklinde oluyor.<br />
Kurumumuzda çoklu program<br />
sistemiyle oyun odaklı çok yönlü<br />
gelişim ve eğitimden yola çıkarak bir<br />
çok etkinlik, branş ve sosyal faaliyet ile<br />
karşılaşmalarını, deneyim edinmelerini<br />
sağlıyor ve tüm eğitim programımızı<br />
çocuk merkezli, oyun odaklı olarak<br />
planlıyor ve uyguluyoruz. En birincil<br />
koşulumuz sevgi ve çocuklarımızın<br />
mutluluğu…<br />
Öte yandan çocukluklarını doya doya<br />
yaşamalarını, olumlu arkadaş ilişkileri<br />
oluşturmayı, duygusal gelişim yönünden<br />
dengeli, sosyal gelişim açısından<br />
özgüvenli bireyler olarak yetişmelerini<br />
sağlamak amacıyla birçok fırsat<br />
sunuyoruz.<br />
Hayvan dostlarımızla vakit geçirmelerini<br />
sağlıyor, toprakla dilediği gibi<br />
oynayabilme, ekolojik bahçemizde<br />
bitki yetiştirme olanaklarıyla bir çok<br />
bilgi ve beceriyi edinerek, en önemlisi<br />
mutlu olmasını, olumlu okul anlayışını<br />
benimsemesini sağlıyoruz.<br />
Yani çocukluklarına dair birçok güzel anı<br />
biriktirmelerine vesile oluyoruz…<br />
Ayrıca programımızda haftada 3<br />
saat jimnastik, yoga, İngilizce, native<br />
İngilizce, müzik orff, drama, satranç,<br />
resim-seramik, bale branş aktiveleri<br />
bulunuyor.<br />
Şuan mevcut kapasiteniz yetiyor mu,<br />
diğer şubeleriniz ve yeni yatırım<br />
düşünceniz var mı gelecekle ilgili<br />
planlarınızı kısaca okurlarımızla<br />
paylaşır mısınız?<br />
Uzun yıllardır tam kapasiteyle<br />
çalışıyoruz. Sürecin bizi şubeleşmeye<br />
doğru sürüklediğini düşünüyorum. Şuan<br />
da Nilüfer ilçesinde 3. Şube projemizi<br />
geliştirmekteyiz ve yakın bir zamanda<br />
uygulamaya geçeceğiz.<br />
45
46
Anaokulu için başlangıç yaşı çocuktan<br />
çocuğa değişim gösterir mi? Bu konuda veliler nasıl bir yol<br />
izlemeli?<br />
Çocuğun temel alışkanlık ve yaşam becerilerini edinmiş olduğu, aynı zamanda toplu yaşama uyum<br />
sağlayabilecek psikolojik olgunluğa eriştiği 36 ay (3 yaş civarında) anaokuluna başlamaya hazır olduğu yönünde<br />
olmakla birlikte, bu sorunun cevabı da, ailenin içinde bulunduğu şartlar ve çocuğun bireysel özelliklerinde gizlidir.<br />
Uzmanlar, çocuklarda temel güven duygusunun geliştiği, öz bakım, ilgi-şefkat ihtiyacının ön planda<br />
olduğu yaşamın ilk yıllarında (0-3 yaşa kadar), kendileri ile bire bir ilgilenebilecek bir yetişkinin<br />
varlığına ihtiyaç duyduklarını, hatta mümkünse yaşamının ilk bir-iki yılında annenin çocuğuyla<br />
ilgilenmesinin çok daha sağlıklı olacağı konusunda birleşmektedirler.<br />
Ancak, çocuğun bakım ve eğitiminin anne tarafından üstlenilmesinin her zaman daha sağlıklı olacağını<br />
söylemek de mümkün değildir. Ailenin, sosyal imkânlarının sınırlı olması, oyun parklarının olmadığı bir semtte<br />
ikamet ediyor olması gibi durumlarda ya da annenin ev işleri ile diğer kardeşlerle fazlaca bunalmış olduğu,<br />
kariyerinden vazgeçmek zorunda kaldığı için mutsuz olduğu durumlarda, çocuğun kreşe gitmesinin, annenin<br />
çocukla kısa fakat kaliteli zaman geçirmesinin çok daha sağlıklı olacağını da söyleyebiliriz.<br />
Çocuğun okulla erken yaşta tanışması, yarım günlük programlar ya da, birkaç günlük oyun gruplarıyla olabilir. Doğru<br />
(kaliteli, çocuğun ihtiyaçlarını, ailenin beklentilerini karşılayabilecek) bir yuva/okul seçildiğinde, çocuğun okuldan<br />
sıkılması da söz konusu olmayacaktır.<br />
Çocuk, temel yaşam becerilerini edindikten sonra, okula başlamaya hazır olduğu sinyalini “Arkadaş isteyerek, sürekli<br />
yetişkinlerden kendisiyle oyun oynamalarını, parka götürülmeyi, evden dışarı çıkartılmayı isteyerek” verir. Çoğu zaman<br />
anne-babalar da “Çocuğum okula başlamaya hazır mı” sorusunun cevabını “Artık biz ona yetmiyoruz, sürekli oyun<br />
oynamak istiyor, sürekli soru soruyor, öğrenmeye çok meraklı” gibi ifadelerle yine kendileri verir. Bu dönem bazı<br />
çocuklar için 3 yaş (36 ay) civarına, bazı çocuklar içinse biraz daha geç dönemlere denk gelebilir.<br />
47
Çocuklar ilk<br />
günden itibaren okula alışmakta zorluk çekiyorlar<br />
mı? Bu sorunu nasıl aşıyorsunuz? Genel bir ortalama verebilecek olursanız bir çocuk<br />
ne kadar sürede okul hayatına adapte olabiliyor?<br />
Her yeni ortama girmenin yetişkinlerde olduğu kadar çocuklarda da belirli bir düzeyde kaygı yaratması<br />
normaldir ama çocukların yeni ortama uyum yetenekleri yetişkinlerden daha fazladır.<br />
Bu durum çocuktan çocuğa, okuldan okula, öğretmenden öğretmene farklılık gösterdiği gibi anne babanın<br />
tutumu da etkileyici bir faktördür.<br />
Başladığı ilk hafta oryantasyon haftası olarak değerlendirerek; çocuğumuzun 2 saat ile başlayarak her gün<br />
tepki ve durumuna bakılarak okulda geçireceği saat arttırılır. Anne – babanın kararlılıktan ayrılmayarak çocuğa<br />
okula güven duyduklarını ,rahat olduğunu hissettirmeleri gerekmektedir. Anne baba kaygısını çocuğumuza<br />
hissettirdiğinde oryantasyon süreci uzayacaktır.<br />
Sağlıklı yönetilen bir oryantasyon sürecinde, yine çocuğun gelişim ve huzur bulunuşluluk durumunu, kaygısını göz<br />
önünde bulundurarak 3 hafta içerisinde oryantasyonu tamamlamasını bekliyoruz…<br />
48
İpek Dalgıç<br />
Hira Dalgıç<br />
Mina Ela Dalgıç<br />
Velilerin çocuklarını anaokuluna<br />
psikolojik olarak nasıl hazırlamaları<br />
gerekir? Onları nasıl motive<br />
edebiliriz?<br />
Veliler okula başlayacak olan<br />
çocuklarının kaygı düzeylerini artıracak<br />
tutum ve davranıştan kaçınmalıdır.<br />
Okul hakkında çok fazla ayrıntı bilgi<br />
vermek çocukları tedirgin eder. Ayrıca<br />
“Böyle yaparsan okula nasıl gideceksin,<br />
okulda da böyle davranırsan seni<br />
sevmezler, artık sen okula gidiyorsun<br />
böyle yapmaman lazım “gibi cümleler<br />
çocuğu strese sokar. Sadece “Okulda<br />
yeni arkadaşların olacak, seni çok<br />
sevecek olan öğretmenin olacak “demek<br />
yeterlidir.<br />
Çocuğu anaokuluna gönderirken<br />
karşılaşabileceğimiz zorluklar ve<br />
dikkat etmemiz gereken noktalar<br />
nelerdir?<br />
Her çocuk seçme şansı verilirse,<br />
doğal olarak annesi ile kalmak ister.<br />
Ancak çocuk kendisi için doğru olanı<br />
değerlendirme kapasitesine sahip<br />
değildir. Bu nedenle anaokuluna<br />
başlama gibi çok önemli bir kararının<br />
çocuğun anlık isteklerine bakılmaksızın<br />
anne-baba tarafından verilmesi gerekir.<br />
Çocuğun istemediği takdirde okuldan<br />
alınacağını bilmesi veya bunu sezmesi,<br />
okula uyumunu ve düzenli devam<br />
etmesinin sağlanmasını zorlaştırır, hatta<br />
bazı hallerde imkânsız hale sokar. Bu<br />
nedenle, anaokulu ile ilgili önemli bir<br />
sorun ya da hastalık durumu olmadığı<br />
sürece okuldan ayrılmasının söz konusu<br />
olmadığı çocuğa anlatılmalıdır.<br />
Anne-babasından hiç ayrı kalmamış<br />
çocukların anaokuluna başlamadan<br />
önce kısa süreli ayrılıklara hazırlanması<br />
faydalı olur. Hiç ayrılık yaşamamış<br />
çocuk, aniden farklı bir ortamda<br />
yalnız kalması endişe ve kaygıyı fazla<br />
hissetmesine neden olabilir. Bu nedenle<br />
çocuğun kısa süreli ayrılıklara alışması<br />
için hafta sonu bir yakınına bırakılması,<br />
gün içinde belli saatlerde evde ya da<br />
başka bir ortamda anneden ayrı biriyle<br />
kalması tavsiye edilir.<br />
İlk birkaç gün çocuğun yeni ortama<br />
güven duyması ve aşinalık kazanması<br />
için öğretmenlerin önerileri<br />
doğrultusunda anne-baba anaokulunda<br />
belli bir süre kalabilir. Ancak bunun<br />
birkaç günü geçmemesi ve anaokuluna<br />
bırakırken anne-babanın vedalaşma<br />
süresini kısa tutması ve duygusal<br />
sahnelerden kaçınması önerilir.<br />
49
Çocuk<br />
anaokulundan<br />
korkuyorsa, neler yapmak gerekir?<br />
Anne-babasından hiç ayrı kalmamış<br />
çocukların anaokuluna başlamadan önce kısa<br />
süreli ayrılıklara hazırlanması faydalı olur.<br />
Hiç ayrılık yaşamamış çocuk, aniden farklı<br />
bir ortamda yalnız kalması endişe ve kaygıyı<br />
fazla hissetmesine neden olabilir. Bu nedenle<br />
çocuğun kısa süreli ayrılıklara alışması için<br />
hafta sonu bir yakınına bırakılması, gün içinde<br />
belli saatlerde evde ya da başka bir ortamda<br />
anneden ayrı biriyle kalması tavsiye edilir.<br />
İlk birkaç gün çocuğun yeni ortama güven duyması<br />
ve aşinalık kazanması için öğretmenlerin önerileri<br />
doğrultusunda anne-baba anaokulunda belli bir süre<br />
kalabilir. Ancak bunun birkaç günü geçmemesi ve<br />
anaokuluna bırakırken anne-babanın vedalaşma<br />
süresini kısa tutması ve duygusal sahnelerden<br />
kaçınması önerilir.<br />
50
Eğer çocuk annesinden ayrılmak ve<br />
anaokuluna gitmek istemezse, neler<br />
yapmak gerekir?<br />
Her çocuk seçme şansı verilirse,<br />
doğal olarak annesi ile kalmak ister.<br />
Ancak çocuk kendisi için doğru olanı<br />
değerlendirme kapasitesine sahip<br />
değildir.<br />
Bu nedenle anaokuluna başlama gibi<br />
çok önemli bir kararının çocuğun anlık<br />
isteklerine bakılmaksızın anne-baba<br />
tarafından verilmesi gerekir.<br />
Çocuğun istemediği takdirde okuldan<br />
alınacağını bilmesi veya bunu sezmesi,<br />
okula uyumunu ve düzenli devam<br />
etmesinin sağlanmasını zorlaştırır, hatta<br />
bazı hallerde imkansız hale sokar.<br />
Bu nedenle, anaokulu ile ilgili önemli bir<br />
sorun ya da hastalık durumu olmadığı<br />
sürece okuldan ayrılmasının söz konusu<br />
olmadığı çocuğa anlatılmalıdır.<br />
Anne-babasından hiç ayrı kalmamış<br />
çocukların anaokuluna başlamadan<br />
önce kısa süreli ayrılıklara hazırlanması<br />
faydalı olur. Hiç ayrılık yaşamamış<br />
çocuk, aniden farklı bir ortamda<br />
yalnız kalması endişe ve kaygıyı fazla<br />
hissetmesine neden olabilir. Bu nedenle<br />
çocuğun kısa süreli ayrılıklara alışması<br />
için hafta sonu bir yakınına bırakılması,<br />
gün içinde belli saatlerde evde ya da<br />
başka bir ortamda anneden ayrı biriyle<br />
kalması tavsiye edilir.<br />
İlk birkaç gün çocuğun yeni ortama<br />
güven duyması ve aşinalık kazanması<br />
için öğretmenlerin önerileri<br />
doğrultusunda anne-baba anaokulunda<br />
belli bir süre kalabilir. Ancak bunun<br />
birkaç günü geçmemesi ve anaokuluna<br />
bırakırken anne-babanın vedalaşma<br />
süresini kısa tutması ve duygusal<br />
sahnelerden kaçınması önerilir.<br />
51
Çocuğunu her sabah size emanet<br />
eden anneler gün içinde mutlaka<br />
çocuklarını merak ediyorlardır.<br />
Yemeğini yedi mi? Yeterince su içiyor<br />
mu? Acaba ağlıyor mu? Bu sorunu<br />
nasıl çözüyorsunuz?<br />
Anne-babanın kuruma, kurum<br />
idaresine, çocuğunun öğretmenine<br />
güvenmesi çok önemlidir. Öncelikle<br />
velilerin güvenini kazanmış<br />
olduğumuzdan emin oluyoruz. Sonra da<br />
onların güvenlerini boşa çıkarmamak<br />
için çaba harcıyoruz. 7/24 telefonlarımız<br />
açık. Veliye istediği her zaman bilgi<br />
verebiliyoruz. Velinin istediği zaman<br />
kuruma gelip çocuğunu görebilmesine<br />
yardımcı oluyoruz. Fotoğraf, video<br />
paylaşarak meraklarını gidermeye<br />
çalışıyoruz.<br />
Günlük Etkinliklerimiz<br />
Serbest Zaman Etkinlikleri<br />
Türkçe Dil Etkinlikleri<br />
Oyun<br />
Pedagojik Drama<br />
Fen-Doğa-Deney Çalışmaları<br />
Matematik-Mantık Çalışmaları<br />
Alan gezileri ve İncelemeler<br />
Okuma Yazmaya Hazırlık Çalışmaları<br />
Duyu Etkinlikleri<br />
Mutfak Etkinlikleri<br />
Farkındalık Çalışmaları<br />
Dışavurumcu Çalışmalar<br />
Sanat Etkinlikleri<br />
Aile Katılım Aktiviteleri<br />
Okul öncesi eğitim çocuğu<br />
ilköğretime hazırlar mı?<br />
İlköğretime hazır olmanın şartlarından<br />
biri çocuğun kendi yaşına uygun zihinsel<br />
gelişim düzeyine erişmesidir. Buna<br />
paralel olarak ilkokula başlayacak her<br />
çocuğun bazı temel becerileri kazanmış<br />
olması şarttır. Okul öncesi eğitim bu<br />
becerilerin kazanılmasında önemli bir<br />
rol oynar.<br />
Okul öncesi eğitimin okula hazır<br />
olmayı sağlama açısından kazandırdığı<br />
becerileri şöyle özetleyebiliriz:<br />
Sosyal olarak, çocuklar oyuncakları<br />
paylaşmanın yanında yetişkinin ilgisini,<br />
yiyecekleri paylaşmayı ve karşılıklı<br />
konuşmayı öğrenirler. Ayrıca yaşıtlarıyla<br />
çatışmaları ve ilişkilerde ortaya çıkan<br />
sorunları çözümlemeyi ve kendini nasıl<br />
ve ne zaman koruyacağını ve diğer<br />
çocukların hakkına saygı göstermeyi de<br />
öğrenirler. Bütün bunlar çocuğun ileriki<br />
yaşamında ortaya çıkan tüm sorunları<br />
çözmesine yardımcı olacak problem<br />
çözme becerilerinin artmasını sağlar.<br />
Duygusal olarak, kendi işlerini kendisi<br />
yapması, sorunları kendisinin halletmesi<br />
ve bazı kararları kendisinin vermesi<br />
sayesinde kendine güveni yükselir.<br />
Anne-babadan ayrı kalabileceğini<br />
ve onların bulunmadığı zamanlarda<br />
da kendisine bakabileceğini görmek<br />
çocuğun öz güven ve bağımsızlık<br />
duygularını artırdığı gibi, kendi kendini<br />
avutma ve oyalama becerilerinin<br />
gelişmesine yardımcı olur. Ayrıca<br />
toplu yaşamanın gerektirdiği sınırlara<br />
ve kurallara uymayı da anaokulunda<br />
öğrenirler.<br />
52
Fiziksel olarak kesme, yapıştırma,<br />
boyama, kalem kullanma gibi<br />
faaliyetlerin düzenli olarak yapılması<br />
sonucu ince motor becerileri<br />
gelişir. Ayrıca koşma, zıplama,<br />
fırlatma, tırmanma gibi kaba motor<br />
fonksiyonlarını da kullanır ve geliştirir.<br />
Zihinsel olarak, nesneleri eşleştirme,<br />
sınıflandırma, ölçme, gözlem yapma ve<br />
fikirler üretme gibi matematik ve bilim<br />
becerilerini kazanır.<br />
Canlandırma, taklit ve hayali oyunlar<br />
sayesinde hayal gücü gelişir. Arkadaşları<br />
ve öğretmenleri ile konuşmak dil<br />
becerilerini geliştirir. Kitapları<br />
incelemek, boyama ve çizimler yapmak,<br />
arkadaşlarına mektup yazmak gibi<br />
faaliyetler de erken okuma ve yazma<br />
yetilerinin gelişmesine yardımcı olur.<br />
Ayrıca anaokulundaki faaliyetlerin<br />
dikkat ve konsantrasyon gerektirmesi<br />
çocuğun beyninin bu fonksiyonlarının<br />
gelişimine katkıda bulunur. Dikkat<br />
eksikliği sorunu ve öğrenme güçlüğü<br />
olan çocukların erken fark edilmesi ve<br />
okula başlamadan gerekli önlemlerin<br />
alınmasını sağlar. Tüm bunlar da okula<br />
hazır olması ve okul başarısı açısından<br />
önem taşır.<br />
Okul öncesi eğitimine başlamak için<br />
en uygun yaş nedir?<br />
Çocukların yeni ortamlara uyum<br />
yeteneği çok yüksektir. Ancak onun<br />
bu uyum yeteneğinin anne-babalar<br />
tarafından engellenmemesi gerekir.<br />
Aileler çocuklarını kreşe başlatma kararı<br />
verdiğinde, çocuktan önce anne-baba<br />
olarak kendilerinin buna gerçekten<br />
hazırlanması ve kararlarından emin<br />
olması gereklidir. Anne-babalar çocuğun<br />
kreşe başlatma kararı konusunda<br />
ne kadar rahat olursa, çocuklar da,<br />
kendileri de o kadar az sorun yaşarlar.<br />
Anaokuluna başlamadan önce çocukla<br />
okul hakkında bol bol konuşmak,<br />
anaokullarında sıklıkla yapılan<br />
faaliyetleri çocuğa yavaş yavaş tanıtmak<br />
önemlidir.<br />
Örneğin evde makasla kağıt kesmeye<br />
ve boya kalemlerine alışkın bir çocuk,<br />
anaokulunda da aynı kağıt ve boyaları<br />
görünce rahatlar. Anne-babaların<br />
çocuğunuzun önemli bir adım atmakta<br />
olduğunu kabul etmeleri ve onu<br />
desteklemeleri önemli olmakla birlikte,<br />
farkında olarak veya olmayarak, bu<br />
değişiklik konusunun üzerinde çok fazla<br />
durmaları, yaşayacağı değişikliği çok<br />
fazla vurgulamaları da çocuğun kaygısını<br />
artırabilir.<br />
Küçük çocukların anne-babaların verdiği<br />
sözel olmayan sinyalleri okumakta usta<br />
oldukları unutulmamalıdır. Bu nedenle<br />
eğer anne-baba onu kreşe başlattığı<br />
için suçluluk duyuyor ya da nasıl onu<br />
kreşe bırakıp çıkacağı konusunda<br />
endişe hissediyorsa, büyük olasılıkla<br />
çocukta bunu hissedecektir. Çocuğun<br />
kreşe rahat bir şekilde uyum sağlaması<br />
ve burada mutlu olması için öncelikle<br />
anne-babanın bu konuda kararlı, rahat<br />
ve emin davranması çok önemlidir.<br />
Çocuğu kreşe gönderme kararı<br />
konusunda anne-baba ne kadar sakin<br />
ve emin davranırsa, çocuk da kendini<br />
o kadar güvende hissedecektir. Annebabanın<br />
en ufak bir güvensizlik ya da<br />
tereddüdü ise çocuğun güvensizlik<br />
hissini ve kaygısını şiddetlendirecektir.<br />
53
54
Okul öncesi eğitimde çocuklar ne tip becerileri kazanır?<br />
Çocuklar okul öncesi eğitim ile sosyal, duygusal fiziksel ve zihinsel birçok beceri kazanır ve geliştirirler. Sosyal olarak<br />
paylaşmayı, sıra beklemeyi, kurallara uymayı, karşılıklı konuşmayı, oyun kurmayı, yaşıtları ile çıkan çatışmaları çözmeyi,<br />
kendini korumayı ve diğer çocukların haklarına saygı göstermeyi öğrenir. Yemek, uyku, tuvalet gibi öz bakım becerilerini<br />
kazanmak, anne-babadan ayrı kalmak duygusal gelişimine katkıda bulunarak kendine güvenini artırır.<br />
Anaokullarındaki kesme, yapıştırma, boyama, kalem kullanma gibi faaliyetlerin düzenli olarak yapılması ise çocukların ince<br />
motor becerilerini geliştirir. Ayrıca koşma, zıplama, fırlatma, tırmanma gibi faaliyetlerle de kaba motor fonksiyonlarını kullanır<br />
ve geliştirir. Anaokulundaki nesneleri eşleştirme, sınıflandırma, ölçme, gözlem yapma ve fikirler üretme gibi çeşitli faaliyetler<br />
çocuğun matematik ve bilim becerilerinin gelişmesini sağlar.<br />
Canlandırma, taklit ve hayali oyunlar sayesinde hayal gücü gelişir. Arkadaşları ve öğretmenleri ile konuşmak dil becerilerini<br />
geliştirir. Anaokulu çocuğun yaratıcı yönlerini ve ilgi alanlarını ortaya çıkarmak açısından da önem taşır.<br />
Çocukların hayatlarında Cep telefonu, tablet, televizyon ve bilgisayar gibi cihazların olmaması söyleniyor? Bunun bir<br />
sınırı var mı? Yaş veya cihazları kullanım süreleri gibi?<br />
- Anne-babası ya da öğretmeni ile güven ilişkisi kuramayan çocuklar<br />
- İkincisi insanın en temel ihtiyacı gelişim ihtiyacıdır. Gelişim ihtiyacını karşılayamayan çocuklar ve insanlar.<br />
- Üçüncüsü insanın bir diğer temel ihtiyacı kendi seçimlerini yapmak. Kendi seçimlerini yapma özgürlüğü olamayan çocuklar.<br />
- Dördüncüsü insanın keşfetme ihtiyacı vardır. İnsan bir şey öğrenince beyni dopamin salgılıyor. Keşfetme ihtiyacını<br />
karşılayamayan insanlar bu ihtiyacını karşılıyor.<br />
Mesela level atlar oyunda gelişim ihtiyacını karşılar, arkadaşıyla sohbet eder kabul görme ihtiyacını karşılar, kendi seçimlerinin<br />
hepsini kendisi verir gelişim ihtiyacını karşılar. O zaman bu çocuk temel ihtiyaçlarını teknoloji ile karşıladığı için bu çocuk<br />
teknolojiden ayrılmaz ve bağımlı hale gelir.<br />
Aile aslında çocukla ilişki kuramıyor çocuklar bilgisayar yoluyla ilişki kuruyor ve bağımlılık bu şekilde artıyor.<br />
Bunlar teknolojiyi kötü kullanmaktır.<br />
Peki yararlı kullanım nedir? Ben teknolojiyi bu dört temel ihtiyacı sağlıklı şekilde karşılayabilecek biçimde<br />
kurgulayabilir miyim?<br />
Çocuk kodlama yapıyorsa, kendisi bir şey yaratıyorsa, tasarım yapıyorsa çocuk okulda, ailede karşılayamadığı ihtiyaçları böyle<br />
karşılayabilir.<br />
O zaman yararlı kullanılmış olur. Zaten okulda çocuklar sıkıldığı için teknolojiye yöneliyor. Eğer sıkılmasa kullanmaz. Çok güzel<br />
bir sohbet ettiğinizde telefonu elinize alır mısınız? Hayır almazsınız. İlk önce çocuğun temel ihtiyacı karşılanacak. O zaman<br />
teknolojinin doğru kullanımını öğretmem lazım derseniz bu da tasarım, yaratıcılık ve kodlamadır. O zaman doğru kullanır<br />
Aile gözetiminde kullanılması durumuna da karşıyım. Burada amacımız çocuğu kontrol mekanizması geliştirmek önemli<br />
değil iç denetim sağlamak. Kontrolü azaltmak lazım ama çocuğa tasarım yaptıramıyorsan bile orada kurallar olması lazım ve<br />
sınırlanması lazım.<br />
Oyunu doğru oynayamıyorsak, yanlış oynamada da sınır olmalı. Mesela kilo almayı bırakamıyorsanız 3 yemekten fazla<br />
yenilmeyecek gibi. Ama önemli olan neden “hayır” demesi gerektiğini bilmesi. Mesela çocuğuyla oyun oynayan ailelerin<br />
çocukları tableti, telefonu eline almaz.<br />
Çocuğun düşünme gücü, zihinsel gelişimi, hayal dünyası hepsini etkiliyor. Böyle olduğunu düşündüğünüz zaman 2 yaşında<br />
bir çocuğun tablet, cep telefonu, bilgisayar, televizyon gibi cihazların hepsi dâhil olmak üzere 2 saati geçmeyecek şekilde<br />
kullanabileceğini söylüyor. Ama bu 2 saati de tek seferde değil yine parça parça, 15-20 dakikaya bölerek yapması gerekiyor. 2<br />
yaşındaki bir çocuğun eline tablet verip puzzle yapmasına izin verirseniz, dokunamaz, 3 boyutlu hissedemez ve düşünemez.<br />
Çocuğunuz bir şey yaparken elektronik cihazla mutlaka onunla olması, aktiviteyi paylaşması lazım ve bu da gelişimini olumlu<br />
etkiler. Çünkü onunla beraber bakarken onunla konuşursanız düşünmesini sağlarsınız.<br />
Okulunuzda görev yapacak eğitici personeli seçerken nelere dikkat ediyorsunuz? Özel bir kriteriniz var mı?<br />
Öncelikle güler yüzlü ,tatlı dilli, sevecen bir mizaca sahip olmasına, mesleki yaşantısındaki tecrübe yılı ve bilgi deneyim<br />
birikimine , yaşam tarzına kadar değiniyorum.. Tercihim her zaman en 5-6 yıl istikrarlı bir şekilde aynı kurumda görev yapmış<br />
öğretmenlerden oluyor…<br />
Değerli vaktinizden bize zaman ayırdığınız için teşekkür ediyor, size ve miniklere hayatlarında başarılar diliyoruz.<br />
55
Gecenin kahramanı<br />
Ali Kaan Ufakak<br />
Mehmet- Sevgi Ufakak çiftinin oğulları Ali Kaan Ufakak<br />
ve kızları Gülşen Ufakak örnek bir ev sahipliği yaptı.<br />
ALİ KAAN’IN EN MUTLU GECESİ<br />
Mehmet-Sevgi Ufakak çiftinin oğulları Ali Kaan Ufakak önceki gün Club Altın Ceylan Havuz<br />
başında gerçekleştirilen görkemli bir sünnet töreni ile erkekliğe ilk adımı attı.<br />
İşadamı Mehmet Ufakakr ile eşi Sevgi hanım’ın 8 yaşaındaki<br />
oğulları Ali Kaan, hayatının en mutlu gecesini yaşadı.<br />
Ailenin dost ve akrabaları ile çok sayıda seçkin konuğun<br />
yer aldığı sünnet daveti renkli görüntülere sahne oldu. Gecede<br />
tüm konuklarla tek tek yakından ilgilenen Kendilerini bu özel<br />
gecelerinde yalnız bırakmayan tüm konuklarına teşekkür eden<br />
Ufakak Mehmet- Sevgi Ufakak çifti oğullarının bu mutlu gecesinde<br />
kendilerini yalnız bırakmayan tüm konuklara teşekkür etti.<br />
Gecede Patron Orkestrası sahne aldı.<br />
Mehmet-Canan-Eymen-Ezgi Gündüz<br />
56
Minik Ali Kaan Ufakak’ın zeybek gösterisi izleyicilerden büyük alkış aldı.<br />
Ziya-Melek-Begüm Aktaş<br />
Refik-Arzu-Aybars Beri<br />
57
Baba ve oğuldan zeybek gösterisi büyük ilgi gördü.<br />
Habibe Tanay<br />
Alper-Fatma-Duru Bahar Çelik<br />
Erkan-İlknur-Alp Erkan Yalçın<br />
Bekir-Cemile Yiğit<br />
Süleyman Genç, Filiz Sancar<br />
Cem-Ebru Aydemir<br />
58
Hayriye Tunalı, Elif Tunalı Emrah Tanay, Nursel Güçlü Ali-Nevin Ertan<br />
Hasan Hüseyin-Ayten Baş<br />
Mine-İsmail Kurtoğlu<br />
Birol-Songül Özler<br />
59
AYŞENUR İLE CENK<br />
DÜNYA EVİNE GİRDİ<br />
Ayşenur & Cenk Gecemer<br />
İşadamı Recep Eralp eşi Dilek Eralp’in güzel<br />
kızı Ayşenur Eralp ile Enver-Sibel Gacemer’in<br />
yakışıklı oğlu Cenk Gacemer Club Altın<br />
Ceylan Havuzbaşı’nda düzenlenen görkemli<br />
düğün töreni ile dünya evine girdi.<br />
Çok sayıda davetlinin katıldığı düğün töreni gece<br />
geç saatlere kadar neşe içinde geçti. Gecede çiçeği<br />
burnunda çiftin nikah şahitliğini Aydın Yakupoğlu,<br />
Mustafa Semih Berberoğlu, Kübra Özkan ve Ümit Koruyucu<br />
yaptı. Gece sonunda çok mutlu olduklarını belirten<br />
çiçeği burnunda çift balayını geçirmek üzere Maldivlere<br />
gideceklerini söyledi.<br />
60
Gecede çiçeği burnunda çiftin nikah şahitliğini Aydın Yakupoğlu,<br />
Mustafa Semih Berberoğlu, Kübra Özkan ve Ümit Koruyucu yaptı.<br />
Kübra Gökçe<br />
Merve Eralp<br />
Nuray Uysal<br />
61
Recep-Dilek Eralp, Enver-Sibel Gacemer<br />
gecede dünür olmanın mutluluğunu yaşadı.<br />
Defne Erşan, Deniz Erşan<br />
Savaş-Hayal Kılıç<br />
Mustafa Semih-Fatma-Eda Berberoğlu<br />
62
Selen-Ethem Kavukçu Tuğçe-Hasan Atak Furkan-İlkiz Yıldız<br />
Şeref-Ece Özer<br />
Enver-Meltem Bal<br />
Sinem Uğurgün<br />
63
Aylin Karabacakoğlu Kübra Özkan Emel Beyoğlu<br />
Nikah töreninde davetliler genç<br />
çifti alkış yağmuruna tuttu.<br />
64
Ayşenur Eralp, Cenk Gacemer<br />
AYŞENUR’UN RENKLİ KINA GECESİ<br />
Kimya Mühendisi Ayşenur Eralp’in renkli ‘Kına Gecesi’ Club Altın Ceylan Gazella Blao<br />
salonu’nda çok sayıda davetlinin katılımıyla yapıldı.<br />
Ayşenur Eralp, ile Cenk Gacemer’in, aile arasında düzenlenen kına merasimini renkli görüntülere evsahipliği yaptı. Club<br />
Altın Ceylan’da gerçekleşen kına eğlencesine gelin hanımın arkadaşları ile iki ailenin yakın dost ve akrabaları katıldı.<br />
Renkli geçen kına eğlencesinde şarkılar eşliğinde ellerine kınalar yakılan Ayşenur Eralp’in mutluluğu gece boyunca<br />
gözlerinden okunuyordu.<br />
Gözde Soysal,<br />
Melehat Soysal<br />
Ayşenur Eralp, Cenk Gacemer,<br />
Dilek Eralp, Sibel Gacemer<br />
Muhterem Koyuncu<br />
66
www.arisyapi.com.tr
Gecede Ayşenur Hanım’ı yakın arkadaşları yalnız bırakmadı.<br />
Selin Özcan<br />
Selin Özcan<br />
Duygu Eker<br />
Buse Taylan<br />
68
Elçin Koyuncu<br />
Dilek Yazıcı<br />
Selen Yazıcı<br />
Şirin Türkcan<br />
Merve Nur Eralp<br />
Burçin Koyuncu<br />
70
www.femyapi.com
Ayşenur nedimeleriyle bu güzel<br />
gecede hatıra fotoğrafı çektirdi.<br />
Filiz Kolsuz<br />
Doğa Yıldırımlı<br />
Selin Özcan<br />
Başak Kolsuz<br />
72
Bülent-Zuhal Yurtsever, oğulları Arda Ziya, Melisa ve<br />
İrem Yurtsever gecede örnek bir ev sahipliği yaptı.<br />
Arda Ziya Yurtsever<br />
ARDA YURTSEVER’İN ERKEKLİĞE İLK ADIMI<br />
İşadamı Bülent Yurtsever ve eşi Zuhal Yurtsever’in 8 yaşındaki<br />
oğulları Arda Ziya Yurtsever, Almira Hotel Alluna havuz başında<br />
düzenlenen görkemli sünnet töreni ile erkekliğe ilk adımı attı.<br />
Çok sayıda seçkin davetlinin katıldığı sünnet töreni gece geç saatlere kadar neşe<br />
içinde geçti. Gecede tüm konuklarla tek tek yakından ilgilenen Bülent Bey ve<br />
eşi Zuhal Hanım, oğullarının bu mutlu gününde kendilerini yalnız bırakmayan<br />
tüm konuklara teşekkür etti.<br />
Bülent -Zuhal Yurtsever, oğulları Arda<br />
Ziya, Melisa ve İrem Yurtsever, Zümrüt-<br />
Şerif Kırmızıçiçek, Ziya-Semihat Yurtsever<br />
gecede konukları kapıda karşıladı.<br />
Bülent -Zuhal Yurtsever<br />
74
Zuhal-Önder Zeytin<br />
Ziya-Semihat Yurtsever<br />
Yasin-Aylin Yurtsever<br />
Zümrüt-Şerif Kırmızıçiçek<br />
Süleyman-Hülya Doğanay<br />
75
Serkan-Demet-Derin-<br />
Deniz Vatansever<br />
Emre-Seçil-Ömer Atalay<br />
Yurtsever ailesi gecenin açılış dansını alkışlar arasında yaptı.<br />
76
Zeki-Büşra-Emrah<br />
Kayra Komanova<br />
Mert Çelik, Begüm Hande Çelik<br />
Semih-Lena-Lara<br />
Kırmızıçiçek<br />
Bilge-Fatih Aşan<br />
Birgül Ay<br />
Beytullah-Gizem Gülaçar<br />
77
Başak Aras<br />
Editör<br />
Herkese<br />
Merhabalar..<br />
Bu ay kıskançlık konusunda yazmak<br />
istedim. Varlığı da yokluğu da<br />
rahatsız eden bir durum olsa<br />
da kimine göre de kıskançlık sevginin<br />
göstergesidir. Kıskanç insanlara göre;<br />
sevilen kişinin başkalarıyla olan<br />
ilişkisinden rahatsız olma şeklini<br />
ortaya çıkarıyor. Kıskançlık ile ilgili bir<br />
yerde, psikologların bunun doğuştan<br />
olmadığını dışlanmışlık duygusuyla<br />
beraber oluştuğunu söylediklerini<br />
okudum, doğrusu bana mantıklı geldi.<br />
Ara sıra bu duygunuz kabarıpta bunu<br />
sorumlusu olan insana ister istemez<br />
soğuk davranıp sonra birden bire<br />
kendinize “Ne yapıyorum ben yine<br />
saçmaladım...”diyerek birden eski<br />
haline dönmeniz sonucunda dengesiz<br />
sanılmamızın sebebidir. Siz ise<br />
kıskanmakla tam bir saçmalık, bir daha<br />
olmayacak deseniz de kıskançsınızdır.<br />
Kıskançlıktan kurtulma yöntemleri de<br />
hiçbir işe yaramaz. Kıskançlık sadece<br />
farkındalıkla aşılabilecek tutkunluk<br />
patlamasıdır. Bana göre zehirli bir<br />
duygudur; göğüs kafesinde başlar hızla<br />
yayılır. Acı, üzüntü yada korku gibi<br />
değildir. İçine ateş düşmüş hissiyatı<br />
verir. Hayal kırıklığı ile eşdeğerdir ama<br />
daha yoğun hissedilir.<br />
Dozundaki kıskançlık duygusu çiftler<br />
arasındaki bağı güçlendirip, ilişkiyi<br />
diri tutabilir. Ancak kıskanan kişide<br />
ilgiden ve sevgiden yoksun kalma<br />
duygusu, özgüven eksikliği mevcut ise<br />
bu durumdan çift ve evlilik zarar görür.<br />
Haksız ve gereksiz ölçüde kıskanılan<br />
kişi, kapana kısılmış hissine kapılarak,<br />
çift çoğu kez bir kısır döngüye girer.<br />
Kıskanan kişi bazen hayatı çekilmez<br />
hale getirebilir. Paranoya ve hezeyan<br />
derecesinde kıskançlık hisseden<br />
insanlar vardır. Bu bir hastalıktır,<br />
78<br />
psikoterapi yanında ilaç tedavisi de<br />
gerekebilir. İşin zorluğu çoğu zaman<br />
kişinin problemini kabul etmemesidir.<br />
Bu gibi durumlarda aile büyüklerinden<br />
destek istenmelidir.<br />
Kıskanan kişinin eşini baskı altında<br />
tutma, her hareketini izleme, her<br />
hareketinden anlam çıkarma ve<br />
şüphelenme, kıskançlığını öfke ve<br />
travmatik eylemlere döndürme<br />
yaklaşımı karşı tarafın uzaklaşmasını<br />
sağlar. Ancak sevgi ve olumlu<br />
yaklaşımlar, karşı tarafın da<br />
sizesevgiyle yaklaşımını doğurur.<br />
Bu sayede kıskançlığı doğuran<br />
nedenleri ortadan kaldırabilirsiniz.<br />
Kıskanmanın kısır döngüsüne giren<br />
çiftler birbirlerini incittiklerinin<br />
farkında bile olmayabilirler. ‘’Eşim beni<br />
anlasın’’ yaklaşımı zaman kaybettirir.<br />
Duygularınızı açıkça ifade etmelisiniz<br />
ki, eşiniz sizi anlayabilsin ve ortak bir<br />
çözüm yoluna bir an önce gidilebilsin.<br />
Duyguların paylaşılmadığı durumlarda<br />
karşı taraf “eşim çok kaprisli oldu”,<br />
“eşim beni artık daha az seviyor,<br />
nedensiz yere bana surat asıyor” gibi<br />
düşünebilir. Açık iletişim olmadığı<br />
zaman güven sarsılır ve sorunlar büyür.<br />
İletişimde ise empati çok önemlidir.<br />
Neyin söylendiği kadar, nasıl söylendiği<br />
de mühimdir. İmalı, kinayeli mesajlar<br />
bilinçli yapılmasa bile güven duygusunu<br />
zayıflatır.<br />
Kıskançlıkla ilgili sevdiğim sözler var.<br />
Örneğin; “ Kıskançlık gizlenen bir<br />
hayranlıktır. “ “Hiçbir duygu insanı<br />
kıskançlık kadar köleleştiremez.”gibi<br />
sözleri verebilirim.<br />
Sosyal medya sitelerini kadınların<br />
%71’i, erkeklerin ise %62 si kullanıyor.<br />
Sosyal medya insanın bir çeşit kendini<br />
ifade etme yönünü harekete geçiriyor.<br />
Ve tabiki bu da çiftler arasındaki<br />
kıskançlıkları tetikliyor. Sosyal medyada<br />
kendimizi daha çok başkaları ile<br />
kıyaslamaya meyilli olduğumuz için<br />
bir çeşit yetersizlik duygusununda<br />
arttırabildiği ortaya konmuştur. Hal<br />
böyle olunca hayat arkadaşımız veya<br />
sevdiğimiz kimleri beğendiğimiz, yorum<br />
yaptığımız, takip ettiğimiz konusunda<br />
da bizden hesap sorabiliyor ve bu çiftler<br />
konusunda tartışma konusu olabiliyor.<br />
Hatta bazı ilişkilerde bu kıskançlık darp<br />
ve cinayetlere kadar uzanabiliyor.<br />
Kıskançlık kimi zaman minik<br />
tebessümde bıraksa yüzümüzde kimi<br />
zamanda kaçınılmaz kötü sonları<br />
doğurur. Bazen kaybetmenin tek<br />
nedeni,kaybetme korkusudur. Herseyin<br />
dozajı ayarlanınca keyiflifir.<br />
Siz siz olun sevdiklerinizin sadece<br />
yüzünde tebessüm bırakabilecek kadar<br />
kıskanın. Kıskançlık sizi ele geçirmeden<br />
siz sevdiğinizi ele geçirin.<br />
Mutlu Ağustoslar
Aslı Gülay Tatlıpınar<br />
Editör<br />
Merhabalar.<br />
Bu sizinle tanışma yazımız. Size hayatın içinden bir takım paylaşımlar yapıp ortak noktalarda<br />
buluşmaya çalışacağım derken doların yükselişini takip etmekte kaldı gözüm. Her sabah<br />
insanların mutsuz uyanıp gülümsemeyi çok gördüğü şu yaşantıda pozitif enerjinin bulaşıcı<br />
olması dileğiyle uyanıyorum günlere. Umutsuz, gayretsiz hayatın bize getirecekleri apaçık<br />
ortada iken neden hep bizi hüzünlendirecek noktalarda bulunup o mutsuz görüntülerimizi<br />
sergileriz acaba? Zaten hayatın zor olmakla birlikte gelecek korkusu yaşayan bir nesiliz. Ama<br />
öyle ki tüm bunları artıya dönüştürmek o kadar basit bir çizgi ki! O çizgiden sonrası umut<br />
o çizgiden sonrası mutluluk, o çizgiden sonrası sihirli bir çubuk. Bu kadar çok karakterin<br />
bir arada olup aynı düşünceleri aynı duyguları paylaşması olanaksız. O halde doğru olan<br />
bulunduğumuz ortamdan, çevreden zevk almak değil midir hepimizin amacı?<br />
Tüm bu betonarme dünyadan sıyrılıp doğaya atın kendinizi. Emin olun huzur doğada.<br />
Enerjimizi atamadığımız, stres sıkıntıdan kurtulamadığımız bu yaşantıda o kaldırım taşları<br />
arasından yeşerip baş gösteren bir filiz gibi düşünün kendinizi. İnadına hayatı yaşayıp<br />
başarmanın üst basamaklarını düşünmek fazla huzur vermez mi bizlere. Hepimizin süphesiz<br />
istediği o huzur...<br />
Fakat maalesef telefonlara bağımlı birer birey oluverdik. Siz kendinizle mukayese edin.<br />
Telefonunuza kaç dakikada bir veya kaç saniyede bir bakar oldunuz? Kacış yolu mudur<br />
oyalanma metodu mudur yoksa kafa dağıtma seviyesi mi bilemez olduk.<br />
Biz kendi dünyamızda kendi doğrularımıza göre bir dünya kurmaya çalışırken başımızdan<br />
geçenler iste gerçek hayatımız. Yapılan planlar boşa. Hayat üç günse bir günü dün diher günü<br />
bugün ve son günü yarın...<br />
Şimdi çıkın ve kendinizi mahrum ettiğiniz o isteğinizi gerçekleştirin. Bu evet kendiniz<br />
için olsun. Belki de insanlarca bencil olanı yapın. Düşündüğünüz sizi en mutlu edecek<br />
bir şeyi erteleyerek kendinize haksızlık etmeyin. Unutmayın yarın var ve belki de planlar<br />
kurduğumuz bu hayatta son günümüz.<br />
Bir kahvaltının bile insanı mutlu ettiği bir hayatta sizi üzebilecek ne olabilir?<br />
Küçük şeyler... Takmayın onları, insanlara onay verin ve belki de dinleyin. Emin olun<br />
sevdiklerinizin çoğalacağı gibi saygınlık kazanabileceğiniz bir umudunuz olur. Umuda<br />
gelince hiç bitmesin. Bitmesin de zaten öyle değil mi? Biz ki bir umutla tüm hayatımızı<br />
değiştirebilecek hayallere sahibiz. Hayalinizin, umudunuzun hiç tükenmemesi ve sevgiyle<br />
kalmanız dileğiyle :)<br />
79
Gizem Hakkı<br />
Diş Hekimi<br />
www.modadisklinigi.com<br />
DENİZ KUM VE GÜNEŞ<br />
Tatil döneminin en güzel zamanlarında olduğumuz günlerdeyiz.İlk düşüncemiz nereye ve nasıl gideceğimiz yönünde. Bu<br />
kadar güzel havada çalışmak da en zoru olsa gerek. Kendimden biliyorum. Peki yaz aylarının bize bronzluk getirmesi dışındaki<br />
faktörleri hiç düşündünüz mü? Vücudumuza etkileri?<br />
Gün içinde kapalı ortamda bulunsak bile cildimizi korumamız gerekli. Her anlamda<br />
yaşlanan ve kuruyan vücudumuzun en büyü organı olan cildimiz hakkında az çok<br />
bilgimizi var. Çocuklarımızı daha çok önemsediğimiz ve yaz aylarında havuz veya denize<br />
gittiklerinde güneş koruyucu kullandığımız da bir gerçek. Peki yazın sadece güneş mi bizi<br />
etkileyen? Beraberinde gelen susuzluk, daha az ve hızlı beslenme beraberinde gelen ağız<br />
kuruluğu-ağız kokusu da olmuyor mu?<br />
Su içtiğiniz sürece daha zinde kalıyoruz. Aldığımız gıdaların sindirimini de kolaylaştırmış<br />
oluyoruz. Ağız kuruluğu sorunu sadece suyla değil lifli beslenip bol çiğneme yapıldığında<br />
ortadan kalkar. Sakız çiğnemek de etkilidir. Ağız kokusu içinse diş ip, düzenli diş fırçalama,<br />
karbonhidratı azaltma ve öğün düzenleme tavsiye ediyoruz.<br />
Güneşten kremlerinizle korundunuz. Dişlerinize de gereken önemi gösterdiniz. Buraya<br />
kadar her şey yolunda. Bol sıvı ve lifli gıda takviyesiyle sindirim sorunlarımızı da çözdük<br />
derken… En çok unutulan hatta bilinmeyen koruyucularımız yokken, ne fayda?<br />
Her çocuk en az 1 kez havuz<br />
kazası yaşamıştır. Hiç birinde ağız<br />
koruyucu veya dişlik gördünüz<br />
mü? Maalesef cevabınız hayır.<br />
Her yaz yüzlerce çocuk havuz<br />
ve bisiklet kazası sonucu ön<br />
dişlerinde önemli defektlere neden oluyor. Kalıcı kemik ve dudak gibi<br />
dokularda hasar olanlarda mevcut.<br />
Basit bir ölçü ile her çocuğa diş dudak ve damak koruyucu apareyler<br />
yapılmaktadır. Sadece 5 dakikanızı bize ayırmanız yeterli. Kalıcı yüz<br />
deformitelerine kadar gidebilen bu önemli konuyu tatil günlerinizde<br />
gündeme getirmek istedim. Genelde başımıza geldikten sonra<br />
anlıyoruz önemini. Bu kez önlemi siz alın ve diş hekiminizden<br />
koruyucu plağınızı edinin…<br />
80
Motor: V6 60° 2987 cc - Maksimum Güç: 275 HP@4000 d/d - Maksimum Tork: 600 Nm@2000-2600 d/d - Maksimum Hız: 230 km/h-0-100 km/s Hızlanma: 6,9 sn.<br />
Yakıt Tüketimi (Karma): 7,2 l/100 km - CO 2<br />
Emisyonları (Karma): 189 g/km - İlanda gösterilen araçlar belirtilen özelliklerden farklılık gösterebilir.<br />
Suv’ların Maserati’si<br />
Maserati Levante Dizel. Başlangıç Fiyatı 205.680 Euro<br />
Mengerler Bursa<br />
Ovaakça Santral Mah. Istanbul Cad. No: 644<br />
Osmangazi-Bursa Tel: (0224) 261 11 14<br />
www.maserati.com.tr