goc-vakfi-2012-yili-cocuk-haklari-izleme-raporu
goc-vakfi-2012-yili-cocuk-haklari-izleme-raporu
goc-vakfi-2012-yili-cocuk-haklari-izleme-raporu
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
oyunca etkisinde kalacakları olumsuz süreçlere sürüklemektedirler. Bu duruma BMÇHK<br />
‘Çocuğun Yüksek Yararı’na ilişkin yorumunda:<br />
“Komite, Taraf devletin (Türkiye)aileye destek verme yerine aileyi cezalandırıcı tedbirler<br />
alması hususunda, aile içi şiddet ve aile geçimsizliği durumlarında bu ilkenin uygulanması ile<br />
ilgili bilgi eksikliğinden endişe duymaktadır.<br />
Bu endişelerin giderilmesi noktasında;<br />
“Komite, Taraf Devleti her alanda çocuğun yüksek yararının belirlenmesi için rehberlik<br />
sağlayıcı kriterler ve prosedürler geliştirmeye ve onları kamuya da özel sektör kuruluşlarına,<br />
mahkemelerine, idari makamlara ve yasal organlara iletme konusunda teşvik etmektedir.<br />
Rehber ilkelerde belirtildiği üzere, tüm hukuki ve idari yargı ve kararlarının hukuki sebepleri<br />
bu ilkeye dayandırılmalıdır” önerisinde bulunmuştur.<br />
Dolayısıyla çocuğun korunması noktasında işletilecek süreçler de devletin öncelikle çocuğun<br />
yüksek yarına ilişkin aileyi destekleyici tedbirleri de içerecek şekilde tüm ayrıntıları gözden<br />
geçirmesi gerektiğinin altını çizmiştir.<br />
EĞITIM HAKKI<br />
Sistematik ve Sürekli İhlal Alanı<br />
Türkiye tarafından ÇHS’ ye konulan çekinceler eğitim alanını etnik kökeni, anadili ve dini inancı<br />
farklı gruplara mensup çocuklar açısından bir ihlal alanı haline getirmektedir. Ayrıca eğitim<br />
sisteminin içerme kapasitesi ve okulların erişilebilirliği Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmadığı<br />
halde Türkiye’de bulunan çocuklar, kız çocukları ve engelli çocuklar açısından eğitim hakkının<br />
ihlal edilmesine yol açmaktadır. Eğitim hakkı farklı sözleşmeler açısından Türkiye’nin<br />
yükümlüklerini yerine getirmediği alanların başında gelmektedir.<br />
Oysa ÇHS’ nin 28–29. Maddeleri devletlerin fırsat eşitliği temelinde tüm çocukların eğitiminden<br />
sorumlu olduğunu hükme bağlar. Bu çerçevede ÇHS, ilköğretimin zorunlu ve parasız olmasını,<br />
orta ve yükseköğretim süreçlerinin herkese açık hale getirilmesi noktasında da devletleri<br />
yükümlü kılar.<br />
Çocukların eğitim hakkı ve bunun nasıl oluşturulacağı tüm ayrıntılarıyla ÇHS’ de ortaya<br />
konmuştur. Bu konuda devletlere ciddi yükümlülükler getirilerek, çocukların gerçek<br />
potansiyellerini özgürce ortaya koyabilecekleri şartları sağlama sorumluluğunun devletlerde<br />
olduğu belirtilmektedir. Tüm bu yükümlülüklerin yerine getirilmesi için, çocuğun kültürel,<br />
sosyal, ekonomik ve psikolojik özelliklerine uygun eğitim süreçlerinin oluşturulması gerekliliği<br />
açıktır. Bu çerçevede mevcut eğitim politikalarının gözden geçirilerek, sözleşmede belirtilen<br />
hassasiyetlere uygun bir fiziksel altyapı ve çocuk odaklı bir içerikle desteklenmiş bir müfredat<br />
oluşturulması gerekliliği kaçınılmazdır.<br />
ÇHS ’nin eğitim hakkıyla ilgili maddeleri, çocuğun anadilinde ve kültürüne uygun bir eğitim<br />
hakkına sahip olduğunu ve çocuğun sağlıklı gelişimi için bu hakkın koşulsuzca uygulanması<br />
gerektiğini belirtmektedir. Bu hakkın kullanımıyla ilgili hiçbir sürecin devlet tarafından<br />
işletilmemesi, milyonlarca çocuğun vazgeçilmez olan haklarının ihlal edildiğini göstermektedir.<br />
Bu bağlamda ilgili kurumların söz konusu süreçleri işleterek, çocukların eğitim hakkının yeniden<br />
yapılandırması gerektiği elzemdir.<br />
Sözleşme’nin eğitim hakkıyla ilgili maddeleri kapsamında yapmış olduğumuz internet medyası<br />
<strong>izleme</strong>si sonucunda; devletin ihmalinin olduğu tespit edilen 3 olaydan 2 çocuk etkilenmiş olup,<br />
devletin fiili ihlalinden kaynaklı yaşanan 5 olayda da 100 çocuk etkilenmiştir.<br />
14