22.03.2013 Views

ÇAVDAR MAHMUZ (SECALE CORNUTUM) LU UN İLE ...

ÇAVDAR MAHMUZ (SECALE CORNUTUM) LU UN İLE ...

ÇAVDAR MAHMUZ (SECALE CORNUTUM) LU UN İLE ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Veteriner FakilikesiFannokolloii ve Taks ılooloji Kürsüsü<br />

Prof. Dr. Nurettin ÖKTEL<br />

<strong>ÇAVDAR</strong> <strong>MAHMUZ</strong> (<strong>SECALE</strong> <strong>CORNUTUM</strong>) <strong>LU</strong> <strong>UN</strong> <strong>İLE</strong><br />

ZEHİRLENME OLAYLARI<br />

Şahin AKMAN<br />

Insanlarda ve evcil hayvanlan ınzda zehirlenmelerin sebepleri pek muhteliftir.<br />

Insanlar ın aldıklar ı besin maddeleri ile tabii zehirlenmeler husule geldiği<br />

gibi kasti olarak da ba şka şah ıslar taraf ından yiyecek ve içeceklerine zehirler<br />

atılmak suretiyle de insanlarda zehirlenme vak'alar ı her zaman vukua gelir.<br />

Hayvanlarda ise : ot yiyen hayvanlar ın gıdalar ı ile birlikte zehirli bitkileri yemeleri<br />

ve çeşitli besinlerde bulunan, küf, pas ve mantarlan ilk evvel göze çarpan<br />

zehirlenme sebeplerini teşkil eder (17).<br />

Konumuz balcmundan çavdar mahmuzu ile zehirlenme insanlarda husule<br />

geldiği için büyük bir önem ta şır. Çünkü insan (hayat ının korunmas ı ve zehirlenen<br />

şahıslar ın hayatlannm kurtar ılması bahis konusudur. Ankara Belediyesi<br />

Ba şkanliğı Iktisat İşleri taraf ından Fakültemiz Dekanl ığına acele kayd ı ile gönderilen<br />

ve Dekanl ıktan da Kürsümüze havale olunan 3. Şubat 1955 gün ve H/4<br />

kısmı 890 ve 2178 say ılı yaz ıda : Amerikan Misyonundan iki şahs ın un ile yapıp<br />

yedikleri çorbadan zehirlendikleri ve hastahanede tedavi alt ında bulundurulduklar<br />

ı bildirilmekte; ekli miihiirlü za ııf içinde gönderilen un içinde çavdar<br />

mahmuzunu ihtiva eden bir unsurun bulunup bulumnad ığmın tetkiki ile<br />

neticesi ilgililere bildirilmek üzere Toksikolojik analiz sonucunun acele i ş'ar ı<br />

istenmekte idi.<br />

İşte bu çok mühim problemi dikkat na zarma alan Kürsümüz gerekli ara ştırmayı<br />

ve Toksikolojik analizleri yapm ış, çavdar mahmuz ımu ve alkaloidlerini<br />

tesbit etmiş ve vak'adan 12 saat sonra evvelâ telefon ile gerekli tedavi yap ılmas<br />

ı için mahalline acele bildirilmiş ve iki gün sonra da raporunu göndermek<br />

suretiyle ödevini yapm ıştır. Güttüğümüz gaye yındumuzda çok ender rastlanan<br />

ve Amerikadan getirdikleri unu yiyen insanlarda çavdar mahnruzlu un ile<br />

10 gün müddetle yapıp yedikleri unla zehirlenme vak'as ı üzerinde toplu bilgiyi<br />

vermek, Farmakolojik ve Toksikolojik tesirlerini ayd ınlatmak ve bilhassa<br />

zehirin nas ıl aranaca ğını lıekim ve veteriner hekimler° aç ıklamaktan ibarettir.<br />

'Çünkü Fakültemize gönderilen numuneler di ğer iki laboratuvara daha gönde-<br />

166


<strong>ÇAVDAR</strong> MAIIMUZU<br />

rilmiş ve istenilen netice alinmam ıştır. Uğraştığımız ve yaptığımız Toksikolojik<br />

analizlerimiz ve kimyasal deneylerimiz sonunda vaktinde zehiri tesbit et--<br />

memizle ve insanlar ın hayatlar ın ın kurtar ılmas ı ile istenilen amaca varabildi ğimizi<br />

sanıyoruz.<br />

Çavdar Mahmuzunun Farmakolojik ve Toksikolojdk Tesirleri. Çavdar<br />

1■Tahmuzu. Ergot de Seigle. Secale Cornutu ın.<br />

Çavdar mahmuzu, çavdarda ve di ğer bazı nebatlar ın ,(lmbubat ın) çiçeklerinde<br />

yetişen, üreyen bir parazit mantar ın (Claviceps Purpurea) k ışı geçirmek<br />

üzere ald ığı mukavim Sklerotudur. Buna bilhassa ya ğmurlu ve s ıcak mevsimde<br />

tesadüf edilir. Mantar sporlar ı haşerat veya rüzgar vas ıtas ı ile çavdar üzerine<br />

gelir ve orada mycelium halini al ır. Nihayet sclerotin ın denilen ve mantarm<br />

kışı geçiren kuru, mukavemet şekline değiş-ir. Tıbta kullan ılan budur<br />

(12, 13, 16,). Çavdar ma'hmuzu 10 - 30 m.m. uzunlukta ve 2-5 m.m. geni şlikte,<br />

dıştan siyalnınsı mor renkli bir tabaka ile örtülmüştür. İçerisi pembemsi veya<br />

morumsu beyaz renldidir, husus' kokuludur ve lezzeti yoktur. En a şağı % 0,05<br />

suda erimiyen alkaloidi olmalıdır.<br />

Çinde çavdar mahmuzu çok eski zamanlarda ilaç olarak kullan ıldı Orta<br />

çağda çavdar mahmuzu ile zehirlenme (ErgoOsmus) epidemiler halinde görüldü.<br />

Çavdar mahmuzu kar ışmış un ve ekmek, yenilmesinden zehirlenme kendini<br />

gösterdi. Son zamanlarda çavdar mahmuzu ile zehirlenmeye (ergotismus)<br />

ender tesadüf edilir. Almanya (Hessen) da çavdar mahmuzu ile en son zehirlenme<br />

olayı 74 yıl evvel müşahede edildi. Buna mukabil Rusyada 192611927<br />

yıllarında 11000 zehirlenme vak'as ı görüldü (8, -16,). Zehirlenme gangren<br />

şeklinde olur. Etraf siyahla şır, kurur, mumyalaşır ve adeta mukaddes ate şle<br />

(«ignis sacer») da ğlanmış gibi, kanamadan, gangren k ısımları düşer, orta ça ğda<br />

bu hastal ık haline (Saint-Antoine ate şi) derlerdi. Hakikatte ismi geçen evliya=<br />

manast ır ına gidenler kurtulurdu. Çünkü orada temiz undan yap ılm ış ekmek<br />

yenirdi (4, 8, 16,)). Çavdar mahmuzunun ilaç gibi kullan ılmas ı Ahnanyada<br />

16 ncı yüzyıldachr. Sonra bat ıda devat hassalan 17 nci as ırda anlaşıhnıştır. 19<br />

uncu yüzyılın ortas ında onun müessir maddelerinin şimik taharrisi başlar (6,<br />

12, 13).<br />

Çavdar mahmuzunun knikessir maddeleri : — Çavdar mahmuzunun içindeki<br />

cisimler iki gruba ayr ılır: bir tak ımı başka kaynaklardan da elde edilebilirler.<br />

Bunlar Anorganik °isimler, 'karbon hidratlar, gliseridler, Steroller, pigmanlar,<br />

aminoasidler, amino bazlan, kolin, asetilkolin v.s. dir. Bu cisimler aras ında amin<br />

bazlarmın önemi vard ır. Arninoasidlerin dekarboksilasyonlarmdan husule gelen<br />

histamin, tyramin, isoamylamin ba şhcaland ır; mikdarlan az olduğundan çavdar<br />

mahmuzu preparatlar ında tesrilerini göstermezler. Steroller aras ında provitamin<br />

olan ergosterinin ayr ı yeri vardır.<br />

167


AKMAN<br />

İkinci .gruptalci diğer cisirnler, çavdar mahmuzuna mahsus olan ve ba şka<br />

kaynaklardan elde edilemiyen çavdar mahmuzu alkaloidleridir. Farmakolojik tesiri<br />

olan ibunlardır. İlk defa 1875 y ıl ında Tanret çavdar mahn ıuzundan Ergotinine'i<br />

ayırdı, fakat aktif bir cisim de ğildir. 1906 senesinde Carr ve Barger billûri<br />

ve tesirli olan ergotoxine'i buldu. Kraft ayni cismi elde etti. Ergotinin, ergotoksinin<br />

izomeridir. Ergotoksin polarize ışığı sola çevirir, e ııgotinine ise sa ğa<br />

çevirir. Çavdar mahmuzu alkaloidlerinin yaln ız levogyreleri müessirdir. 1918 y ıl<br />

ında Stoll çavdar malurruzundan ba şka iki alkaloidi daha ay ırd ı: Ergotamine<br />

(C33 H35 05 N5) ve ergotaminine; bunlar da izomerdirler; ergotamine aktiftir<br />

ve polarize ışığı sola çevirir. 'Ergotoksin ve ergotamin suda ermiyen alkaloidlerdir.<br />

1935 senesinde ayni zamanda dört ara ştır ıcı çavdar mahmuzundan suda eriyen<br />

yeni bir alkaloid ay ırdı. Bu alkaloide Ingilterede ergometTine, İsviçrede ise<br />

ergobasine (C19 H 23 02 N3) ad ı verildi. 1937 de Amerika'da ergometride ergonovine<br />

denildi. 1942 y ıl ında ergotoxine'in bir alkoloid mahltu oldu ğu ve Ergocristine<br />

(C35 H 39 05 N5), ergokryptine (C32 H41 05 N5) ve ergocornine<br />

(C31 H39 05 N5), denilen üç alkaloidden müte şekkil olduğu anlaşıld ı. Bir de<br />

1936 senesinde polarize ışığı sola çeviren ergosine (C30 H37 05 N5) ve sa ğa<br />

çeviren ergosinine alkaloidleri bulundu. Bütün bu alt ı alkaloid acide lysergiquel<br />

ihtiva eder ve hepsi bu asidin türevleridir. Liserjik asid indol çekirde ğini<br />

havidir. Terkiplerine dikkat edilirse, ergotamin ve ergotoksin alkaloidleri birer<br />

base pepditique'dir. Ayr ışma ve parçalan ınalarından çeşidli aminoasidler ayr ılır,<br />

polipeptit tipidir. Ergometrin aminoasid tipidir, molekül a ğırlığı daha küçüktür.<br />

Bütün alkoloid mü ştaklar ı ve 'bilhassa levogyre'ler (ergotoxine, ergotamine,<br />

ergometrine) çok aktiftirler (10, 11, 16).<br />

Bu gün biz çavdar mahmuzu alkaloidlerini suda erimiyen ve eriyen diye<br />

ikiye ayırabiliriz. Ergotoksin ve ergotamin alkaloidleri suda erimiyenlerdir. Ergometrin<br />

= Ergebasin (ergonovin) suda eriyendir. Çavdar mahmuzunun galenik<br />

preparatlarm ın müessir :maddesi bu ergometrin alkaloididir. Ergotaminle,<br />

ergometrinin farmakolojik tesirleri aras ında da fark vard ır. Ergotoksin ve ergotarnin<br />

alkaloidlerinin devaml ı surette al ınmalar ı üterüs'ün tonüsiinü yüksellir,<br />

ritmik haraketlerini kuvvetlendirir ve s ıklaştır ır; fakat doz bir az yüksek<br />

olursa, spazm yapar ve devaml ı tetanik kontraksiyon husule getirir; tesir saatlaroa<br />

sürer. Üterüs'a tesiri periferiktir: do ğrudan doğruya adaleyedir. Barsak<br />

düz kaslar ına da eseri bir tesirleri vard ır. Bundan ba şka bu alkaloidlerin damar<br />

daralt ıcı ve gangren do ğurucu etkisini her zaman horoz ibi ğinde görmek kabilclir<br />

(6, 9). Ergotoksin ve ergotamin devaml ı al ınırsa etrafta gangren görülür.<br />

Çavdar mahmuzu zehirlenmesinde görülen gangrenlerde, küçük arterilerin<br />

devaml ı spam ıalar ı rol oynar; bununla 'beraber ayr ıca ergotoksin ve ergotamin<br />

küçük damarlar endotelyumunu zedelerler; içlerinde hiyalin trombüs te şekkül<br />

eder ve dola şım durur. Ergotismus'un ba şlıca karakteri olan etraf gangreninin<br />

168


<strong>ÇAVDAR</strong> <strong>MAHMUZ</strong>U<br />

sebebi budur. Horoz i!bik ve sakal ını morart ır, soğutur, büzer ve nihayet gangren<br />

yaparak düşürürler. ErgotOksin ve Ergotamin sempati ğin çabuldaştırıcı<br />

sinir nihayetleri üzerinde nehyedici (durdurucu) tesir icra ederler. Onlar Adrenalinin<br />

tamamen antagonist tesirine maliktir. (6, 9, 15). Ergotamin yüksek dozda<br />

sempatikolitiktir ve adrenalinin antagonistidir. Sempatik tembillinin inhibe<br />

edici tesirini kald ır ır. Ergotamin adrenalinin kan şekerini çoğaltmak tesirini de<br />

kald ır ın<br />

Ergometrin = ergobasin'in dam ıarlara vazokonstriksiyon tesiri hafiftir.<br />

Cangren yapma hassas ı hemen hemen yoktur. Üterüs kas ının tonüsünü arttn ır,<br />

fakat buna raukabil tetanik ve devaml ı kontraksiyon doğurmaz, çok defa üterüsün<br />

muayyen olan ritmik hareketlerini ça ıbuklaşt ırır ve kuvvetlendirir. Tesiri<br />

1-2 saat sonra geçer. Ayni zamanda adrenalinin antagonisti de ğildir. Adrenalin<br />

tesirini ranverse etmez N.<br />

Çavdar mahmuzu ile zehirlerm ıe<br />

Çavdar mahmuzunun etken maddeleri ergotoxin, ergotamin ve ergometrindin<br />

Toksikoloji noktay ı nazar ından zehirli-etkiyi ve zehirlenmeyi yapan bu<br />

alkaloidlerdir; bunlar çok iyi tan ınm ış mantar zehirleridirler. Çavdar anahmuzu<br />

ekstraktlarmda bundan ba şka biyogen aminler, histarnin ve tyramin vard ır,<br />

bunlar ilaç olarak önemlidirler, bununla beraber toksikolojik önemleri yoktur.<br />

Patojenite = F'athogenese — Pratikte kullan ılan suda erimeyen ergotamin<br />

(şarap asidli ergotamin = gynergen) kolayca parçalanabilirler ve barsakdan<br />

nispeten az müessirdir. Ergotamin üterüsün krampfl ı ve uzun devam eden kontraksiyonuna<br />

sebep olur, kaslar ın devaml ı kontraksiyonu neticesinde döl yata ğı<br />

damarlar ı muayyen ölçüde s ıkışt ır ılmaktad ır — Doğumda, foetus'un d ışar ıya<br />

atılmas ı için üterüsün ritmik olarak (birbirini takibeden münferit kontraksiyonlar<br />

yapmas ı laz ım olduğundan çavdar ma ıhmuzu alkaloidleri doğum kontraksiyonlar<br />

ı meydana getirmek için uygun de ğildir; çünkü üterüsün krampf benzeri<br />

kontraksiyonlar ı kan deveraruna mani oldu ğundan ötürü foetus'un bo ğulmasma<br />

sebep olur. Do ğumdan sonra (plasentan ın çörzülmesi ve kanamay ı durdurmak<br />

için) ergotamin kullan ılır.<br />

Bundan başka ergotaminin bütün damarlar ı daraltan bir tesire maliktir.<br />

Çok defa bir kaç miligram ergotainin tatbikat ından bir kaç gün sonra etrafta<br />

ve bilhassa ayak parmaklar ında gangren müşahade edilir (Ergotismus gangraıenosus).<br />

Bu alkaloid bir horoza şırınga edilirse, bir müddet sonra ibikte ve<br />

sakalda büzüşıne ve gangren görülür. Damarlar ın daralmas ından ötürü, uzun<br />

müddet devam eden bir yüksek kan tazyiki şeldllenir; bu tansiyon adrenalin<br />

zerki ile daha fazla yüksehnez, buna ımukabil kan tazyikinin düştüğü görülür<br />

(adrenalin — antagonisti!). Ergotaminin sympathikolytik veya daha do ğrusu<br />

169


AKMAN<br />

adrenolitik tesiri, tembihin meydana geldi ği hücrelerin blokaj ı neticesinde adrenalin<br />

veya syrupathin'in uyar ıcı tesirinin ortadan kalkm ış olmasmdan ileri<br />

gelmektedir.<br />

Ergotoxin de suda erimez ve tesir bak ımından ergotamin'e tekabül eder.<br />

Suda eriyen ergometrin per .as olarak iyi tesir eder. Küçük dozton üterüsün<br />

ritmik ve yüksek dozlar ı ise topik kontraksiyonlarma sebep olur. Vazokonstriktür<br />

tesiri ergotamin'e nazaran çok daha azd ır. Ergometrin ile adrenalin antagonist'i<br />

meydana gelmez. Gangren yapma tehlikesi mevcut de ğildir (7).<br />

Hastah ğm şekli : Çavdar mahmuzu ile zehirlenme belirtilerine, gidi şine ve<br />

şiddetinin derecesine göre pek muhtelif hastal ık şekilleri gösterir. Bunlar kısmen<br />

hayvan ın nev'ine, kısmen çavdar mahmuzunun şiddetli veya hafif zehirliligine,<br />

kısmen de al ınan mikdara. ba ğlıdır. Hayvanlar arasında en hassas olanlar<br />

sığırlar ve kanathlard ır. Atlar, yap ılan deneylere göre 500 gram çavdar mahmuzuna<br />

kar şı ancak geçici bir hastal ık gösterirler (7, 17,). Tavuklar ve güvercinler<br />

6-15 'gram, ördekler 60 gram ergo ile ölürler.<br />

Insanlarda hastah ğm gidişine göre bir akiıt ve bir kronik ve bir de hastal<br />

ık arozlarma göre bir gangrenöz ve bir spazmodik ergotismus ay ırdedilir.<br />

insanlarda çavdar maInnuzu ile akut zehirlenme. Genel olarak çocuk düşürmek<br />

için çavdar mahmuzlu preparatlar ın fazla mikdarda al ınmas ı ile meydana<br />

gelir. Çavdar mahmuz ımım yüksek mikdarlarınm aılnmas ından sonra görülen<br />

semptomlar bulantı, salya akmas ı, kusura, diyare, doymak bilmeyen susuzluk,<br />

deride kaşmma, kar ıncalannıa, uterus'ta kanama, çocuk dü şmesi, ekseriya<br />

ikter, h ızlı ve zaif bir nab ız, görme bozukluklar ı, göz kararmas ı, tan ımanın<br />

kaybı, vertigeler; collaps, convulsionlar ve şuursuzluktur. Bu tablo ölümle<br />

nihayetlenir. Deri alt ında ve iç organlarda kanamalar görülür.<br />

Kronik zehirlern ıoede ,gangrenli şekle daha çok rastlan ır. Uzun zaman ergotamin<br />

kullandıktan veya çavdar mahmuzlu un yenilmesinden sonra etrafta<br />

gan ıgrenler husule gelir. El ve ayak parmaklannda kanncalanmalar ve batmalar<br />

ve şiddetli a ğrılardan sonra morarma, so ğuma ve kuruma olur, nihayet o<br />

kısımlar, hazan bütün kol ve bacak gangren olur. A ğrısız veya hafif bir a ğn ile<br />

ve kanamadan gangrenli k ısımlar düşer. Hafif hallerde yaln ız deri nekrozu görülür.<br />

Kronik zehirlenme tedavisine, derhal ilac ı kesmek veya çavdar malun ıfflu<br />

lindan yapılan ekmeği veya çorbay ı ve unu ortadan kald ınnakla haşlamr. Semptornatik<br />

olarak uitritler, papaverin ve koin esterleri gibi damarlar ı genişleten<br />

ilaçlar verilir (8, 14, 18).<br />

Kronik ergotismus'un ikinci şekli ergotismus convulsivus'dur. Kaslarda<br />

uzun süren şiddetli a ğrılarla beraber olan kontraksiyonlar ı, kas atrofisi takip<br />

eder. Ağır olaylarda epileptik .il ıtilaçlar görülür. A avitaminazu da mevcuttur.<br />

170<br />

Evcil hayvanlarda görülen belirtiler şunlardır :<br />

1 — Gastroenterit belirtileri : Şimall Amerikanm muhtelif şehirlerinde 1884


<strong>ÇAVDAR</strong> <strong>MAHMUZ</strong>U<br />

yıl ında sığırlarda çavdar mahmuzu ile zehirlenmeye tesadüf edildi ği bildirilmekte<br />

ve hastal ık şeklinin şap ve s ığır vebas ı ile büyük bir benzerlik gösterdi ği de<br />

iş'ar olu ıamaktad ır (7,). Çavdar mal ımuzu ile zehirlemnede hastal ık belirtileri<br />

şap ve s ığır vebasma büyük bir benzerlik gösterir; a ğızdan salya akmas ı, a ğız<br />

mukozas ında hudutlu larm ızılık, kesecikler te şekkülü, yan ıp, erosion ve gangrenleşme,<br />

rektum ve vajinan ın sümüksel zarlarmda da ayni değişiklikler, kusma<br />

(donıuzlarda), kolik ve ishal.<br />

2 — Vücudun nfflayetlerinirı (etraf ın) gangreni ve mumyala şması : Bu şekil<br />

sığırlardan başka domuzlarda ve kanatl ılarda husule gelir ve bilhassa karakteristik<br />

bir hastal ık şekli «ergotismus gangraenosus» belirtilerini arz eden bir<br />

hastal ık teşkil eder. Zehirlenme uzun sürdü ğü takdirde vücut nihayetlerinin<br />

hele çatal ın, Phalange, metatars ve metacarp uçlarm ın, kulaklarm ve kuyruğım,<br />

kanatl ılarda i ıbiğin, sakalın ve parmaldarm, kanatlar ın, dil ucunun ve boğaz<br />

kapa ğın ın mumyalandığı görülür. İlk hastal ık ba şlangıcında bir veya diğer<br />

ayaklarda topall ık vardır, hayvanlar aya ğa kalkamazlar. Çatal ın ınuayenesinde<br />

deride, kronda, buka ğılıkta pembelik ve a ğrıl ı şişkinlik vard ır, hudutlanm ış deri<br />

kısmı yava ş yavaş ölür ve ölen k ısımlar kurur ve mumyala şır ve nihayet bu<br />

las ımlar düşer, çatal, ayak, kulaklar, kuyru ğun yarısı vücuttan ayr ılır.<br />

3 — Üterüs belirtileri : Ik ınmadan, yavru atmadan, erken do ğurmadan,<br />

üteriisün ve hatta rektumun prolapsusundan ibarettir. Zehirler ımenin yayılmas<br />

ında yavru atma enzootik ve hatta epizootik olabilir. Bazan abortus metritis<br />

ile de ihtilat eder. Bundan maada ekseriya kal ıcı kısırlık da has ıl olur.<br />

4 — Sinirsel bozukluklar : Dalguılıktan ,uyuklamadan, hissizlikten, felç belirtilerinden<br />

(çavdar malunuzu tabesi, polyneuritis toxica), gözbebe ğinin geni<br />

şlemesinden, körliikten (katarakt), adalelerin atrofisi ile birlikte adale spazmozlarmdan<br />

(ergotismus spasmoticus veya convulsivus) ibarettir. Hastal ık - adet<br />

üzere - haftalar ve aylarca sürer. A ğır olan hastal ık belirtilerine ra ğmen ölüm<br />

nisbeti azdır.<br />

Tedavi.— İlk iş çavdar Inaıhmuzlu tanelerin, kuru otun, unun, ekme ğin ve<br />

rilmesini kesmektir. Kimyasal panzehir (anditod) olarak tanem denenebilir. Bundan<br />

başka damarlar ı genişleten (nitritler, Padutin) ve snazn ıcelar ı durduran<br />

ilaçlar (kloralhidrat, luminal) kullan ılmas ı tavsiye edilir. —Gastroenterit belirtileri<br />

semptomatik olarak tedavi edilir, ölmüş olan vücudun uç kısımlar ı şirürjik<br />

usullerle (Amputation) tedavi edilir<br />

Aranmas ı. Baz ı zehirler her nekadar tipik hastal ık şekli husule getirirler<br />

ve zehirlenmelerin bir ço ğunda klinik semptomlar ve otopside geniş ölçüde görülenler<br />

ile bizi tenvir ederler ise de, ilmi kat'iyetle şu zehir ile zehirlenme olmuştur<br />

diye bir hükme varamay ız. Bundan ötürü zehirlenmelerin en ço ğu, ilmi<br />

kat'iyetle ancak onun için tekenunül etmiş olan özel metodlar vas ıtas ı ile aranabilir<br />

Kimyasal - Fiziksel yolla zehir aranmas ı en kafi ve en çok kullan ılan<br />

bir metod'dur ve zehirlenmelerin en ço ğu Kimyasal - Fiziksel olarak aranabi-<br />

(A. U. Vet. Fak. Dergisi, Cilt II, No. 3-4) F. 5<br />

171


AKMAN<br />

Muayeneye esas olmak üzere ilkin yem, insanlarm besin maddeleri, 11411<br />

maddeler (merhemler, tozlar, tabletler ve saire) ve içme suyu, mide ve ba ğırsa<br />

ğın muhtevisi, sonra kan, karaci ğer, bübrekler, dalak ve kaslar, sidik, tükürük<br />

keza merkezi sinir cümlesi i şe yarar, bunlar ın hepsi mümkün olduğu kadar<br />

taze olmal ıd ır. Anorganik zehirler muayene esnas ında hemen hemen de ğişmediklerinden<br />

ve bozulmad ıldarından, bozulup ayr ışabilen organik bile şiklerden,<br />

bilhassa alkoloid ve glikozitlerden, oldukça daha kolayl ıkla meydana ç ıkarılabilirler.<br />

Zehirlenmelerin kimyasal aranmas ı as ıl analizden evvel bir ilkel<br />

muayene ile ba şlar.<br />

Ölüm, zehirli bitkilerin, mantarlar ın ve kantaritler gi ıbi zehilri hayvanfarm<br />

k ıs ımlar ı vas ıtas ı ile husule geliyorsa, o zaman bunlar Botanik veyahut Zoolojik<br />

mikroskopik muayene ile zehir men ılra ı tesbit olunabilir. Nihayet bu metod'-<br />

larm netice vermemesinde Farmakolojik hayvan tecrübeleri vas ıtas ı ile muayyen<br />

zehirler te şhis olunabilir.— Phytotoxinler, Rizin, abrin ve krotin gibi bazı<br />

zehirler, keza y ılan zehirleri, serolojik metodlarla te şhis olunabilir.<br />

Çavdar mahmuzunun tanelerde ve unda botanik olarak aranmas ı, eğer bu<br />

madde iyi teşekkül etmiş ise kolayd ır. Parçalanm ış çavdar malımuzu çe şitli<br />

suretlerde aranabilir. Mikroskopla muayenede çavdar mahmuzunun dokusu,<br />

uzun, mor boya ile dolu hücrelerle karakteristiktir. Bu boya sürfürik asidli eterle<br />

dokudan ç ıkar ıl ır ve ispektroskopta muayene edilirse yeşil ile mavi renklerde<br />

iki emilme şeridi gösterir (1, 2, 3, 14, 17). Sözün k ısas ı çavdar malrnuzlu<br />

un ve yemler potas bovadas ı ile ısıtılınca bal ık salamuras ı (tri.metil-amin) kokusu<br />

verirler (17).<br />

Douris (4) ise çavdar mahmuzunun toksikolojik aranmas ını aşağıdaki zikr<br />

ecleceğimiz şekilde yapar<br />

Ağızdan almnuş olan çavdar mahmuzunun taharrisi.— Mide muhtevisinin<br />

muayenesi.— 1. Mikroskopik. Tecrit edilmi ş olan kıs ımda mikroskopta harici<br />

hücrelerde mor rengin görülmesi. Ekseriya mor renk yay ılmıştır ve yaln ız harici<br />

hücrelerde değil diğer kısımlarda da (görülür.<br />

2.— Çavdar mahmuzunda solererythrate de calcium /halinde mevcut olan<br />

sclererythrine'i tecrit etmek.<br />

Alışada (Ba ğırlardaş çavdar rualunuzu alkaloidlerinin aranMasr.— Bu zor<br />

olmakla beraber alkaloidlerin çökeltilmesi ve ay ırtsanmas ı genel metodlar ı olan<br />

Otto- Stas ve Dragendo ııf usulleri ile aran ır.<br />

ErgOtinine'in identifioation reaksiyonlar ı.— 1° Tanret reaksiyorm.-- Eseri<br />

mikdarda ergotinine üzerine iki damla eter ve iki damla deri şik sülfürik asid<br />

ilave edildikte maviye dönen güzel leylak rengi verir.<br />

172<br />

2°. Wasicki reaksiyonu ile so ğukta maviye dönen bir menek şe rengi verir.


Bu ara şt ırma :<br />

<strong>ÇAVDAR</strong> <strong>MAHMUZ</strong>U<br />

Un içinde, çavdar mahmuzunun araştırılması<br />

a) Mikroskopik muayenede (menek şevi (morumsu) noktalar);<br />

b) Potaskostik ve hararetin tesiri alt ında, karakteristik bal ık salamuras ı kokusunda,<br />

tri-metil-amin'in serbest hale geçmesidir. E ğer unda çavdar mahrnuzu<br />

% 1 in üstünde ise, net reaksiyon has ıl olur.<br />

e) Selererythrine'in meydana çıkarılmas ı (asit sülfürik veya asit okzalik ve<br />

eter ilave etmek suretiyle hafif hatarette yava ş yavaş ısıtarak: eterin k ırmız ıya<br />

dönmesi).<br />

Teknik.— 10 gram un 30 gram kaynar alkol ile kar ışt ır ılarak muamele edilir;<br />

soğumaya ve depolaşmaya b ırakılır, alkol bir porselen kapsüle ak -tarih ve<br />

yeniden alkol ben maride uçurulur. Bu suretle kal ıntı yağlı maddelerden tamamiyle<br />

tecrit edilir 90 derecelik 10 gram alkol ile çalkalarnr, 1/5 nisbetindeki<br />

asit sülfürikten 10-20 damla ilave edilir Mayi un'ur ı ihtiva etti ği ergo nis-<br />

petine göre az çok koyu k ırm ız ı renige boyan ır (4).<br />

Mat4eriya1 ve Metod<br />

Çavdar mahmuzlu un ile zehirlenme, Ankara Belediyesi Ba şkanlığı iktisat<br />

İşleri Müdürlü ğünden gelen, 3/Şubat/1955 gün ve H-4 k ıs ım 890 ve 2178 günkü<br />

yaz ı ile Amerikan Misyonundan iki şahsın, kapal ı zarfta numunesi bulunan<br />

un ile yapıp yedikleri çorbadan ileri geldi ği bildirilmişti. Sözü geçen şahıslar ın<br />

tedavi alt ına almdıklar ı bildirihnekte; ekli zarf içinde gönderilen unda çavdar<br />

mahmuzunu ihtiva eden bir unsurun bulunup bulunmad ığının analizi ile raporun<br />

acele gönderilmesi isternnekte idi ve materyalimizi bu te şkil etmekte idi.<br />

Yukar ıda adı geçen yazı ile miihürlü ve kapal ı zarf içindeki analizi istenilen<br />

un numunesi Kürsümüze 4/2/1955 günü saat 16,50 de geldi. Tahlile<br />

5/2/1955 günü sabah ı saat 8 de başland ı .<br />

Ankara Belediyesi iktisat I şlerinden muayene için gönderilen kapal ı zarf<br />

aç ıldıkta içerisinden un çıktı. Tarttığım ızda iki gramdan ibaret olduğu anlaşıldı.<br />

Analiz Douris (4) in usulüne göre yap ıldı.<br />

1.— Adı geçen undan yar ım gram alındı ve küçük bir deney tüpüne kondu<br />

ve üzerine % 5lik potas kostik mahlalünden 2 cc dökülerek ıs ıtıl ınca bal ık<br />

salamuras ı (tri-metil-arnin) kokusunu verdi ki, bu reaksiyon, ye ınlerde, tanelerde<br />

ve unda bulunan çavdar mahmuzunun karakteristik reaksiyonudur. Şahit<br />

olarak ta kürsümüzde mevcut çavdar mahmuzundan 0,30 sentigram al ındı tecrübe<br />

tüpüne kondu ve üzerine potas bovadas ı dökülerek ısıtılınca bal ık salamuras<br />

ı kokusunu verdi.<br />

2.— Un'un mikroskopik muayenesinde çavdar mahmuzunun dokusu, mor<br />

boya ile dolu tipik hücreler görüldü. (Şahit tecrübe de yap ıldı).<br />

173


AKMAN<br />

3.— Un'un 1,5 gramı üzerinde de Otto-Stas metodu ile çavdar mahmuzu<br />

arand ı. Kloroforodu ekstraktm yar ıs ı saat cam ı üzerine kondu<br />

ve su harnam ında kloroformu uçuruldu. Saat cam ı kalmtısına 4 damla derişik<br />

sülfürik asit darr ılattığım ızda ergotoxine'e has aç ık sar ı bir renk elde edildi.<br />

4.-- Kloroformlu ekstrakt ın, diğer yar ısı başka bir saat camına kondu ve<br />

su hamamıncla kloroformu uçuruldu. Kal ıntı 2 ce. derişik sirke asidinde eritildi<br />

ve çok küçük bir habbecik demir 3 Kloridi kat ıldı ve bu mahlût küçük bir<br />

deney tüpüne kondu, üzerine demir 3 kloridi havi deri şik sülfürik asit kat ıld ı<br />

ve iki mayinin temas etti ği satıhta mor bir halka teşekkül etti (Ergotoksin ve<br />

Ergotinine reaksiyonlar ı).<br />

Kısaca : Gönderilen un'un yap ılan analizinde yukar ıdaki paragraflardan<br />

da anla şılaca ğı üzere çavdar mahmuzu ve alkaloid'leri olan ergotoksin ve ergotinine<br />

tesbit edildi. Evvela telefon ile, sonrada S/2/1955 gün ve 47 say ılı raporumuzla<br />

mahalline bildirildi. Bunun üzerine Ankara Belediyesi Ba şkanlığı<br />

Veteriner Fakültesi Dekanl ığnıa gönderdiği 16/2/1955 gün ve H/4 k ıs ım 1116<br />

ve 3140 sayılı yazısı ile, Fakültenin verimli çal ışmalar ına teşekkür ve minnetdarl<br />

ığın ı<br />

Özet<br />

Un içinde çavdar mahmuzu ve alkaloid'leri a şa ğıdaki esaslar dahilinde arand<br />

ı ve tesbit olundu:<br />

a) Mikroskopik muayenede : Menekşevi noktalar görüldü.<br />

b) Potas kosti ğin ve hararetin tesiri alt ında, karakteristik bal ık salamurası<br />

(Trimethylamine) kokusu verdi.<br />

c) Otto-Stas metodu ile çavdar mahmuzu alkaloid'leri arand ı. Ergotoxine<br />

ve Ergotinindin karakteristik reaksiyonlar ı tatibik edildi ve bu reaksiyonlar<br />

müspet netice verdi. Bu ınetodlarla udda çavdar mahmuzu ve alkaloidleri<br />

meydana ç ıkarıldı.<br />

— Conclusion<br />

On a cherche dans la farine, l'ergot de seigle et ses alcaloides par les<br />

methodes suivants :<br />

a) l'exam:en microscopique:<br />

On a vu les points violaces;<br />

b) Il a degage Podeur caract&istique de maree (trimethylamine), sous<br />

raction du potasse caustique et de la chaleur;<br />

c) A part, on a cherche cles alcaloides d'ergot de seigle, par la methode<br />

d' otto-stas. On a applique les reactions caracteristiques d' Ergotoxine et d' Ergotinine,<br />

et ces reactions a donne le resultat positif; Avec ces rr ıethodes on a<br />

mis en evidence l'existance Ergot de seigle et ses alcaloides dans la farine<br />

examinee.<br />

174


<strong>ÇAVDAR</strong> <strong>MAHMUZ</strong>U<br />

L iteratür<br />

1 - Autenriet. : Die Auffinclumg der Gifte. 5. Aulage. J. G. B: Mohr/Tübingen. 1923.<br />

S. 419-423.<br />

2 - Aykut, A.: Kimyevi toksikoloji, 2 inci bas ım. Arkadaş Bas ı mevi. İstanbul. 1937. S.62.<br />

3 - Bauer, K.H. : Analytische Chearde der Allkaloide. Gebrüder Borntraeger/Verlag.<br />

Berlin 1921. S. 95-99.<br />

4 - Douris. : Toxicologie Moderne. 2 eine Edition. Vigot Freres, Editeurs. Paris. 1951.<br />

P. 387-388.<br />

5 - Eichholtz, F. : Lehrbuch der Pharmakologie. 8. Auflage. Springen-Verlag. Ber.<br />

lin. 1955. ıS. 101-104.<br />

6 - Fröhner Reinhardt. : Lehrbueb der Arzneimittellehre hür Tierxzte. 18. Auflage.<br />

Ferdinand Enke-Verlag. Stuttgart. 1950 S. '93-96.<br />

7 - Fröhner - Völker. : Lehrbuch der Toxikologie hür Tierürzte. 6. Auflage. Ferdinand<br />

Enke-Verlag. Stuttgart. 1950. S. 233-236.<br />

8 - Fühner - Wirth Ilecht. Medizinicshe Toxikologie, 3. Auflage. Georg Thieme verlag/<br />

Stuttgart. 1951. S. 210,212.<br />

9 - Gebhardt, H. Grun,driss der Pharrnakologie Toxikologie und Arzneiverordnungs-<br />

lehre. 15 Auflage. M ,idler ,Steiniekeverlag. München. 1951. S. 22'7-232.<br />

10 - Gessner, Otto. : Die Gift-und Arzneipflanzen von Mitte ıleuropa. 2. Auflage. Carl<br />

Winter. Universittsverlag. Heidelberg. 1.953. S. 93- 107.<br />

11 - Nicolas - Brion. : Vade - Mecum du Veterinaire 9 Edition. Vigot Frres, Editeurs.<br />

Paris. 1952. Pages. 236-239.<br />

12 Öktel, N.M. : Farmakoloji Ders kitab ı. 1 inci Fasikül. Üniversite Bas ımevi. Ankara.<br />

1951. S. 160-166.<br />

13 - Özden, A.M. : Tıp midreciat ı farmakodinami ve tedavi dersleri. Fasikül 3. 6 nc ı<br />

bas ı. 1948. S. 519-528.<br />

14 Starkenstein - Rost - Fohl.Toxikologie. Urhan Schwarzenberg_Verlag. Berlin und Wi-<br />

en. 1929. S. 347 - 349.<br />

15 - Steinmetzer, K. : Pharmakologie für Tier.rzte. 2 Auflage. Urhan Schwarzenberg.<br />

Wien. 1951. S. 129 -130.<br />

16 - Tavat, S. : Kastarlak, N. : Garan, : Artunkal, S. : Farmakoloji ve tedavi. is.<br />

mail Akgün Basımevi. İstanbul. 1,955. S. 334-343.<br />

17 - Ye ğül, Fazh. : Toksikoloji. 2 inci han Y.Z.E. Basınıevi. Ankara. 1945. S. 145-147.<br />

175

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!