29 - Bilgi Ä°Ålem Daire BaÅkanlıÄı - Süleyman Demirel Ãniversitesi
29 - Bilgi Ä°Ålem Daire BaÅkanlıÄı - Süleyman Demirel Ãniversitesi
29 - Bilgi Ä°Ålem Daire BaÅkanlıÄı - Süleyman Demirel Ãniversitesi
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
30 SDÜ Bülteni / Eylül 2006<br />
SDÜ Bülteni / Eylül 2006 31<br />
Avrupa Ülkeleri ve Türkiye’de<br />
“Türk Dünyası ve Türkiye”<br />
Yüksek Öğretimde<br />
Son Gelişmeler<br />
Prof. Dr. Burhan Şenatalar<br />
Isparta Öğretim Üyeleri Derneği tarafından düzenlenen<br />
“Avrupa Ülkeleri ve Türkiye’de Yüksek Öğretimde Son<br />
Gelişmeler” konulu konferans Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />
Ziraat Fakültesi Toplantı Salonu’nda yapıldı.. <strong>Bilgi</strong> Üniversitesi<br />
Öğretim Üyesi Prof Dr. Burhan Şenatalar tarafından verilen<br />
konferansa SDÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Karaca<br />
Rektör Danışmanı Prof. Dr. Yusuf Ayvaz, dekanlar ve çok<br />
sayıda öğretim üyesi katıldı.<br />
Avrupa yüksek öğretim sistemlerindeki dönüşümleri<br />
anlatarak konuşmasına başlayan Burhan Şenatalar “Bu<br />
dönüşüm sadece Avrupa ile sınırlı olmamakla birlikte ben,<br />
sadece Avrupa kısmını ve Türkiye’yi ele alacağım. Öncelikle<br />
yüksek öğretim sistemini etkileyen süreçleri anlatarak<br />
konuşmama başlayacağım. Artan yüksek öğretim talebi ki,<br />
bu talep artışı batılı ülkelerde bile yüksek oranlara ulaşmış<br />
durumda ve teknolojik ilerleme iş gücünün niteliğinin<br />
değişmesindeki başlıca faktörler. Kalifiye eleman talebinin<br />
artması düşük eğitimlileri iş gücünden çıkarmakta ve onları<br />
dışarıda bırakmaktadır. Bunlarla birlikte üniversitelerin<br />
uzmanlık konularının artması, bilimsel bilginin genişlemesi,<br />
yayın sayısının artması ve bunların sonucu giderlerin<br />
artması ile küreselleşmenin sosyal harcamalara baskısı<br />
üniversiteleri yeni yönlere doğru götürmektedir. Günümüzde<br />
üniversitelerin üzerinde piyasa gereksinimleri de büyük<br />
rol oynamaktadır. Üniversitelerden değişen şartlara uyum<br />
sağlayan beyinler istenmektedir. Bütün bu yukarıda saydığım<br />
nedenler üniversitelerin finansman modelini etkilemektedir.<br />
Üniversiteler sadece piyasanın isteklerine uyum sağlayıp<br />
bu şekilde finansman sağlamaya çalıştıkları zaman bu sefer<br />
de temel araştırmalarda sorun yaşanabilir. Bunun dışında<br />
katılım payı arayışı bir alternatif olarak gözükse de bu da<br />
devlet politikalarına göre değişmektedir. Üniversiteler bu<br />
sorunlar arasında sıkışmış durumdadır. Bu konuda çözüm<br />
arayışları farklı alternatifleri beraberinde getirmektedir.<br />
Ülkemizde ise bu dönüşüm biçimsel olarak oluşmakta. Bunda<br />
YÖK’ün üniversiteler üzerindeki baskısının azalması önemli<br />
bir rol oynamaktadır. Üniversiteler artık bir çok kararı kendi<br />
başlarına alabiliyorlar. Ancak, ülkemiz kalite değerlendirme<br />
sisteminde geride. Bologna Süreci çerçevesinde ortak<br />
araştırma programları oluşturuldu. Kurumsal yapılardaki<br />
değişimler ile birlikte üniversiteler arasındaki rekabet kurum<br />
içi ve dışı, kurum kimliği ve odaklaşmayı da beraberinde<br />
getirdi. Bu bağlamda saydamlık ve hesap verebilme, kalite<br />
ölçme ve geliştirme, öz değerlendirme ve dış değerlendirme<br />
ve performans göstergeleri öne çıkan faktörler arasında yer<br />
almaktadır. Tüm bu değerlendirmeler ve faktörler arasında<br />
derecelendirme ve sıralama yapılmakta ve kalite kültürü<br />
gelişmektedir. Ülkemiz üniversiteleri bu konuda çalışmalarını<br />
sürdürmelidirler.” dedi.<br />
Prof. Dr. Turan Yazgan<br />
Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi<br />
Sosyoloji bölümü tarafından düzenlenen ve Prof. Dr. Turan<br />
Yazgan’ın konuşmacı olarak katıldığı “Türk Dünyası ve<br />
Türkiye” konulu konferans SDÜ Kültür Merkezi’nde yapıldı.<br />
Konferansa; SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar,<br />
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vecihi Kırdemir, öğretim üyeleri<br />
ve öğrenciler katıldı.<br />
Kürsüye gelen, İstanbul Üniversitesi Emekli Öğretim<br />
Üyesi ve Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Başkanı Prof.<br />
Dr. Turan YAZGAN, “Isparta benim memleketim ve benim<br />
memleketimde kurulmuş olan bu mükemmel üniversitede<br />
bulunmaktan dolayı kıvanç duyuyorum.” diye başladığı<br />
konuşmasında, Türk Dünyası terimini açıkladı. Yazgan,<br />
“Dünyanın iktisadi hayatı belli başlı iki başlık altında<br />
toplanıyor. Bunlar makineli ve makinesiz üretimden<br />
oluşuyor. Birinci dönem makinenin ortaya çıkmasıyla son<br />
buldu. İki dönem arasındaki farklar büyük olsa da, bu iki<br />
dönemin dayandığı temel unsur kritik maddelerdir. Kritik<br />
maddeler olmazsa üretim olamaz. Üretimin olmadığı<br />
yerde işsizlik artar, huzur kaybolur ve anarşi ortaya çıkar.<br />
Makinesiz dönemde kritik madde baharattı ve bu maddenin<br />
kontrolü “Baharat Yolu” sayesinde Türk’lerdeydi ve Türk’ler<br />
bu döneme damgasını vurdu. Fakat dönem değişti, makineli<br />
dönemin kritik maddesi enerji oldu ve bunun kaynağını petrol<br />
ve gaz oluşturuyor. Kritik madde yollarını kontrol altında<br />
tutan ülke, akılcı davranışlar sergileyerek ilerler. Şu anda<br />
kritik maddeyi kontrol altında tutan Amerika’dır. Allah’ın<br />
bir lütfu olarak geçmişte olduğu gibi bugün de petrol ve<br />
doğal gaz gibi kritik maddeler yine Türk Dünyası coğrafyası<br />
içinde bulunmaktadır. Türk Dünyası coğrafyasındaki<br />
rezervler dünya rezervlerinin yaklaşık yüzde 60’ı kadardır.<br />
Ancak bunları yıllardan beri büyük ölçüde Rusya elinde<br />
tutmaktaydı. Fakat Afganistan ve Irak olayından sonra kontrol<br />
Amerikalıların eline geçmeye başladı. Bu devam da edecek.<br />
Bizler ise böylesine önemli bir konumda olmamıza rağmen<br />
akılcı davranışlar yerine duygusal tepkilerle göstererek<br />
bunlardan yeterince yararlanamıyoruz. Özellikle Türk<br />
Dünyası ile bugüne kadar ne alfabe ne de dil birliği olmak<br />
üzere bir birliktelik sağlayamadık. Türk Dünyası ütopik bir<br />
terim değildir, Türk Dünyası dil birliği, fikir birliği ve iş birliği<br />
demektir. Türk Dünyası akılcı, akla dayanan bir meseledir.<br />
Hislere bırakılırsa sömürme devam eder ve bugün olduğu<br />
gibi horlanırız. Kendi kültürümüzü bir tarafa bırakarak, bu<br />
işlerin altından kalkamayız. 17. yüzyıldan itibaren özellikle<br />
batılı devletler ele geçirdikleri üstünlükleri koruyabilmek<br />
için özellikle Türk Dünyasını acımasızca sömürüyorlar. Bu<br />
sömürü halen devam ediyor. Aynı zaman da horlanıyoruz. Bu<br />
işleri başarmak için akılcı siyaset uygulamamız lazım. Yani<br />
ipin ucu siyasettir, siz gençlere sesleniyorum, siyasete girin ve<br />
anlattığım gerçeklerin ışığında ülkemizi ve Türk Dünyasını<br />
yüceltin.” dedi.<br />
Konferansın sonunda Prof. Dr. Turan Yazgan’a SDÜ<br />
Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar tarafından seramik şilt<br />
ve çiçek takdim edildi.<br />
Aday Memurlara<br />
“Temel Eğitim” Semineri<br />
Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi’nin çeşitli birimlerine<br />
açıktan atanan 19 aday memura, adaylık eğitimlerinin ilk<br />
aşaması olan “Temel Eğitim” semineri verildi. SDÜ Personel<br />
<strong>Daire</strong> Başkanlığı Hizmet İçi Eğitim Şubesi tarafından<br />
düzenlenen seminerde, adaylara yasa ve yönetmelikte<br />
belirlenen konular anlatıldı. Yetkililer, seminer sonunda<br />
eğitime katılan aday memurların sınava tabii tutulacaklarını<br />
ve ardından da hazırlık eğitimi alacaklarını söylediler.