EKİM - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası
EKİM - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası
EKİM - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ir kısmına uyulduğunu bu düzenleme<br />
de görmekteyiz. Yeni düzenle ancak<br />
şekilde yönünde bir uyumluluk<br />
görülse de yasanın ruhu neoliberal<br />
politikaların temeli ile örtüşmektedir.<br />
Turizmi Teşvik Kanunu<br />
1982 tarihli 2634 sayılı Turizmi<br />
Teşvik kanunu 2007 yılında anayasa<br />
mahkemesince iptal olmuş, kasım<br />
2007 de resmi gazete yayımlanmış <strong>ve</strong><br />
bir yıl sonra yürürlüğün durdurulması<br />
sürecinin başlatılması hükme<br />
bağlanmıştır. Ancak kanunun<br />
07.05.2008 tarihinde yapılan<br />
değişiklikle (madde-8) üstün kamu<br />
yararı ilkesi anayasa mahkemesince<br />
belirtilmesine rağmen, tasarı da golf<br />
sahaları, lüks oteller, kıyı alanları<br />
içerisinde yapılaşmalar, yat turizmi,<br />
sağlık turizmi vb. adı altında orman<br />
alanları <strong>ve</strong> hazine arazilerinin tahsisi<br />
edilmesi yürürlüğe girmiştir. Yine<br />
aynı madde de “tahsisi edilen <strong>ve</strong><br />
tesis yapılacak orman alanının üç<br />
katı kadar ağaçlandırma bedeli<br />
ile üç yıllık bakım bedeli yatırımcı<br />
tarafından ödenir” denmektedir. En<br />
acı tarafı ise ormanlarımızla birlikte<br />
içerisinde bulunan flora <strong>ve</strong> faunanın<br />
insanların yaşam alanlarının yok<br />
edilmesidir. Bunların hiçbir şekilde<br />
parayla yerine getirilemeyeceği açıktır.<br />
Burada şu anda gündemde olan<br />
Antalya Lara‘daki orman alanının<br />
Turizm Teşvik Kanunu‘na sokularak<br />
küresel sermayeye peş keş çekileceği<br />
düşünülmektedir. Antalya için önemli<br />
yaşam alanı olan böyle bir yerin<br />
Orman olarak kalması konusunda<br />
TMMOB olarak gerekli <strong>ve</strong> Antalya<br />
İKK bünyesinde gerekli girişimlerin<br />
yapılması gerekmektedir.<br />
Orman Alanlarımız<br />
Özelleştirme uygulamalarının<br />
ormanlarımız üzerine çevrilmesi<br />
durumu ile karşı karşıyayız. 2B<br />
alanlarının satışı bugüne dek<br />
Anayasanın 169 <strong>ve</strong> 170 inci<br />
maddelerine aykırılığı nedeniyle sürekli<br />
engellenmiştir. Nihayetinde çözümün<br />
yeni bir anayasa hazırlığı sürecinde ele<br />
alındığını görüyoruz. Basına yansıyan<br />
anayasa taslak metnindeki ormanlarla<br />
ilgili düzenlemede; Mevcut anayasada<br />
Orman alanlarının devlet tarafından<br />
yönetilir <strong>ve</strong> işletilir ifadesi yer alırken<br />
taslak anayasada işlettirilir hükmü<br />
konarak orman alanlarımızda da<br />
özelleştirmenin önü açılmış olacaktır.<br />
Taslaktaki “başka alanlar” ifadesi ile<br />
orman içerisine, Golf sahaları, turistik<br />
oteller, madenler, konutlar, Kentsel-<br />
Dönüşüm Alanları yaratılacaktır. Ancak<br />
Anayasa değişikliği yapılmadan da<br />
Turizm Teşvik Kanunu <strong>ve</strong> Doğrudan<br />
Yabancı Yatırımlar Kanunu ile orman<br />
alanlarının yağmalanması yasal hale<br />
getirilmiştir.<br />
Dönüşüm Alanları / Kentsel<br />
Dönüşüm<br />
Kentsel Dönüşüm adı altında<br />
gerçekleştirilen uygulamalar, insanın<br />
en temel hakkı olan barınma hakkını<br />
ihlal etmekte <strong>ve</strong> neticesinde sosyal<br />
yıkıma yol açarak demokrasinin temel<br />
gereği olan birlikte yaşama kültürünü<br />
ortadan kaldırmaktadır. Demokrasi,<br />
toplumsal katılım <strong>ve</strong> sosyal adalet<br />
ilkeleri gibi evrensel değerleri yok<br />
sayan <strong>ve</strong> yurttaşını küresel emlak<br />
piyasalarının eşitsizliğine terk eden<br />
dönüşüm mantığı sermayenin yeniden<br />
birikim sağladığı bir süreci ifade<br />
etmektedir. Yerel halkın içinde yaşadığı<br />
mekanların düzenlenmesinde söz <strong>ve</strong><br />
karar hakkı ellerinden alınarak tüm<br />
yaşam alanlarındaki “insan” faktörü<br />
hiç düşünülmeden ortadan kaldırılmak<br />
istenmektedir.<br />
Geleceğe yönelik açılımlar <strong>ve</strong><br />
saptamaların yapılmasının, çağdaş<br />
kentleşme adımlarının atılmasının<br />
<strong>ve</strong> daha önemlisi bugünü iyi tahlil<br />
ederek sorunların tespitinin, çözüm<br />
Ekim 2008<br />
23