22.01.2015 Views

eylül-ekim - Örme Sanayicileri Derneği

eylül-ekim - Örme Sanayicileri Derneği

eylül-ekim - Örme Sanayicileri Derneği

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Hasan Gülveren<br />

Editör<br />

Krizin giderek<br />

kendini hissettirdiği<br />

bir dönemde elimizden geldiğince ilginizi<br />

çekecek, sizlere faydalı olacak bir yayın<br />

hazırlamaya çalıştık. Bu kriz ortamında<br />

maalesef sektörde hiç kimsenin tadı tuzu<br />

yok; bir sorsak bin ah işitiyoruz. Dolayısıyla,<br />

yüz güldürecek, sizleri umutlandıracak<br />

haberleri aktarmakta epey zorlandık. Ama<br />

yine de zengin bir içerik, farklı konular ve<br />

dosyalar ile ilginizi çekeceğimizi umuyoruz.<br />

Bu sayımızın dosya konusu, İhracatçı<br />

<strong>Örme</strong>ciler. <strong>Örme</strong> sektörünün dışa<br />

açılmasına ve kalite bilincinin gelişmesine<br />

katkı sağlayan üç ihracatçı örmeciyle<br />

faaliyetlerini ve tecrübelerini konuştuk.<br />

Gerçekleştirdiğimiz röportajlarda;<br />

ihracatın faydalarını, firmalara<br />

kazandırdıklarını bizzat bu firmaların<br />

kendi ağızlarından sizlere aktarmaya<br />

çalıştık. İhracata yönelmek isteyen<br />

firmalara ışık tutacak bu haberimizin<br />

ilgiyle okunacağını umuyoruz.<br />

Dergimizin bu sayısında ÖRSAD’ın her<br />

yıl geleneksel olarak düzenlediği ve bu yıl<br />

Yeşilköy’deki WOW Otel’de düzenlenen<br />

iftar yemeğine de yer verdik. Yemekte birer<br />

konuşma yapan sayın başkanımız Fikri Kurt<br />

ve sayın İTHİB Başkanı İsmail Gülle’nin<br />

konuşmalarından bazı önemli bölümleri<br />

dergimizde okuyabilirsiniz.<br />

Zengin içeriğiyle dikkatinizi çekecek<br />

bu sayımızda; örmecilerin krizle ilgili<br />

yorumlarını, hükümetin açıkladığı eylem<br />

planına, sanayicilerin görüşlerini, TOBB<br />

Tekstil Meclisinin tekstilin sorunlarına<br />

çare olacak çözüm önerileri de okuma<br />

imkanınız olacak.<br />

İhracat,<br />

krize çare<br />

olabilir mi<br />

editörden...<br />

Dergimizde ayrıca yedek parça ve<br />

çağlık sistemlerinde sektörümüzün genç<br />

firmalarından COOLMAK’ın yenilikçi<br />

çözümlerini de bu sayımızda sizlere<br />

aktarmaya çalıştık. Ayrıca, kumaşa<br />

değer katan yeni ürünleri, sektörümüzün<br />

kalite bilincini güçlendirecek yenilikleri<br />

tekstil pazarına kazandıran Advansa’nın,<br />

KORTEKS’in ve Yeşim Tekstil’in yeni<br />

kumaşlarını da okuyabilirisiniz.<br />

Sektörün gelişimini ortaya koyan<br />

analizlere ve sektörel rakamlara bu<br />

sayımızda da yer vermeyi sürdürdük.<br />

Eurostat verilerine dayanarak, Avrupa’dan<br />

bu yıl kaç adet makine girişi oldu, hangi<br />

ülkelerden geldi; bunları görebileceğiniz<br />

istatistikleri detaylı olarak görebilirsiniz.<br />

Bunlar haricinde, İTKİB raporlarına<br />

dayanarak hazırladığımız tekstil ihracatının<br />

2008’in ilk yarıyıl değerlendirmesi ve<br />

Almanya pazarıyla ilgili detaylar ve<br />

pamukla ilgili analizler de bu sayımızın<br />

ilgi çekecek rapor ve analizleri arasında<br />

bulunuyor...<br />

Bir sonraki sayıda görüşünceye kadar<br />

hepinize huzur dolu, bol kazançlı günler<br />

dilerim.<br />

Hatırlatma: PARKUR 2009’un<br />

hazırlık çalışmaları başladı.<br />

Parkurunuzu yenilediyseniz lütfen<br />

son halini derneğimize ulaştırınız.<br />

Ayrıca, ihracatçı konfeksiyoncuların<br />

büyük ilgiyle takip ettiği kitapçığımıza<br />

reklam verme konusunda elinizi<br />

çabuk tutmanızı tavsiye ediyoruz.<br />

ÖRME DÜNYASI<br />

ÖRME SANAYİCİLERİ DERNEĞİ<br />

Adına<br />

İmtiyaz Sahibi<br />

Fikri KURT<br />

fikrikurt@orsad.org.tr<br />

Editör<br />

Hasan Gülveren<br />

orsad@orsad.org.tr<br />

Yayın Kurulu<br />

Prof. Dr. Yusuf Ziya AKSU<br />

Oğuz SATICI<br />

Ferit ATILGAN<br />

Zeki KARAHAN<br />

S. Murat ÇETİN<br />

İlkan KUL<br />

Servet UÇAR<br />

Vedat DOĞAN<br />

Vehbi CANPOLAT<br />

Hikmet GÜLLE<br />

Mehmet ZENGİN<br />

Hüseyin KARABAŞ<br />

Rahim İNAN<br />

Hasan KORKMAZCAN<br />

Şinasi PARLAK<br />

Erdinç ERDOĞAN<br />

Muammer DEMİRBAĞ<br />

Nazım DOĞAN<br />

Mehmet Selçuk SADIR<br />

Danışma Kurulu<br />

Prof. Dr. Işık TARAKÇIOĞLU<br />

Prof. Dr. Bülent ÖZİPEK<br />

Prof. Dr. Arzu MARMARALI<br />

Prof. Dr. Faruk BOZDOĞAN<br />

Prof. Dr. Hüseyin KADOĞLU<br />

Prof. Dr. Arif KURBAK<br />

Prof. Dr. Cevza CANDAN<br />

Doç. Dr. Erkan İŞGÖREN<br />

Doç. Dr. Fatma ÇEKEN<br />

Grafik Tasarım<br />

Baskı<br />

Elma Basım<br />

Halkalı Caddesi No:164 B-4 Blok<br />

Sefaköy - Küçükçekmece - İST.<br />

Tel: (0212) 697 30 30<br />

Yönetim Adresi<br />

Fatih Cad. Akasya Sok. Dirican ‹ş Merkezi<br />

No:7/33 Kat:3 Merter-Güngören/İSTANBUL<br />

Tel: (0212) 637 68 05 - 06<br />

Faks: (0212) 637 68 07<br />

www.orsad.org.tr<br />

e-mail:orsad@orsad.org.tr<br />

Dergimiz iki ayda bir yayınlanmaktadır. <strong>Örme</strong><br />

Dünyası, basın yayın ahlak ilkelerine uymaya<br />

söz vermiştir. Yazılardaki tüm görüşlerin<br />

sorumluluğu yazarlara aittir.İzin alınmadan<br />

yazı ve resim alıntısı yapılamaz.


İçindekiler<br />

48<br />

DOSYA:<br />

İHRACATÇI ÖRMECİLER<br />

ÖRSAD İFTAR YEMEĞİ<br />

ÖRSAD üyeleri geleneksel iftar yemeğinde buluştu<br />

16<br />

26<br />

ACİL EYLEM PLANI AÇIKLANDI<br />

Kimi sanayici memnun, kimi değil<br />

COOLMAK<br />

Elektro statik fırın boyalı çağlık üretti<br />

44<br />

42<br />

MAKİNE İTHALATI<br />

Avrupa'dan örme makine ithalatı hız kesti<br />

TEKSTİL İHRACATI<br />

Yılın ilk yarısında ihracat %16,5 arttı<br />

72<br />

62<br />

ÖRMECİLER KRİZ İÇİN NE DEDİ<br />

Kriz örme sektörünü olumsuz etkiliyor<br />

HAS ÖRME<br />

Y.Ö.K<br />

ÖRSAD<br />

Y.Ö.K.‹<br />

ATAKAN YAZGAN<br />

Ö.K.‹<br />

ÖRTEKS - SHEIFLEX 1<br />

KLÜBER 5<br />

MTM 7<br />

HERBOY ÖRME 9<br />

ERBA TEKSTİL 11<br />

BATEKS MONARCH 14<br />

RETAŞ - NAMSEO 21<br />

HATFİL A.Ş. 23<br />

FLO-SPAN 25<br />

TEMTEKS WELLKNIT 31<br />

BATEKS SAMSUNG 33<br />

Reklam İndeksi<br />

HATEKS A.Ş. 35<br />

COTTON USA 39<br />

MAYER 43<br />

GÜNGÖREN TEKST‹L 47<br />

COOLMAK 53<br />

HAS ÖRME 58<br />

HAS ÖRME 59<br />

AKÇAY İPLİK 61<br />

KADİR ÖRME 65<br />

BFS ÖRME 67<br />

TÜYAP BURSA 75<br />

TOLCAN TEKST‹L 80<br />

LEYBA<br />

A.K.İ<br />

ÖRTEKS<br />

A.K.


Güçlü bir Türkiye için,<br />

şimdi birlik olma zamanı<br />

FİKRİ KURT<br />

ÖRSAD Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Gerilim, dram, aksiyon, kriz... Bizleri ve<br />

ülkemizi saran bu 4 olgu, üretim yapan bütün<br />

işletmeleri yeniden düşünmeye, daha dikkatli<br />

hareket etmeye yönlendirdi. Tüm dünya<br />

ve Türkiye, bir sarmalın içine sürükleniyor<br />

değerli arkadaşlarım. Derinleşen kriz ortamı<br />

maalesef birbirimize bakışımızı, davranışımızı<br />

da olumsuz yönde etkilemeye, üzerimizde<br />

psikolojik baskı yaratmaya başladı.<br />

Küresellileşme adı altında uzun yıllardır<br />

devam eden düzen, tüm dünyayı sarmış,<br />

ulusal sermayelerin yerle bir olmasına,<br />

gücünü kaybetmesine neden olmuştur. Ama<br />

şimdi, küresel sermaye bir çöküş içinde.<br />

Yıllarca haksız kazançlar elde eden, birçok<br />

ülkeyi yoksulluğa sürükleyen bu sistem,<br />

bugün kendisi de aynı akıbeti yaşamaktadır.<br />

Gelinen bu noktada, artık ulusal sermayemizin<br />

tekrar güçlendirilmesinin vakti gelmiştir değerli<br />

meslektaşlarım. Kendi ülkemizin çıkarlarını<br />

koruyan bir ulusal sermayenin yaratılması<br />

için hepimiz üzerimize düşen görevleri yerine<br />

getirmeliyiz. Ülke ekonomine ve istihdamına<br />

katkı sunan biz sanayiciler bundan böyle birlik<br />

içinde olmalı, tek vücut olarak hareket etmeliyiz.<br />

Alışveriş yaptığımız, mal alıp sattığımız tüm<br />

işletmelerle, vicdani sorumluluk içinde, uyum<br />

içinde olmalıyız. Birbirimizi ezen değil, sahip<br />

çıkacak bir anlayışla hareket etmeliyiz.<br />

Değerli meslektaşlarım;<br />

Yaptığımız işlerin parasını almakta<br />

zorlanıyoruz. Kimse nakitini elinden çıkarmak<br />

istemiyor. Alacaklarımızın peşine düştük,<br />

müşterilerimizle aramızı açacak ölçüde<br />

tartışmalar içine girmeye başladık. Bu da<br />

yetmiyormuş gibi bir de bankaların kredi vermeyi<br />

durdurması ve piyasaya verdiği borçlarını<br />

toplamaya yönelik çaba içine girmeleri, biz<br />

sanayicileri rahatsız etmeye başladı.<br />

Böyle bir ortamda birbirimize daha çok<br />

ihtiyacımız var kanısındayım. Öyle ise, Kriz<br />

var, diye bizleri birbirimize bağlayan zinciri<br />

koparmayalım. Türkiye’de üretim yapan<br />

işletmeler olarak birbirimize zarar vermeden<br />

hareket etmeliyiz. Kriz bahanesiyle<br />

kendimizi ve başkalarını batırmayalım.<br />

Batarsak hep birlikte batmış oluruz. Zira<br />

hepimiz bir zincirin halkalarıyız.<br />

Değerli arkadaşlarım;<br />

Kurların artışını fırsat görmek ne denli<br />

doğru sizlerin vicdanına bırakıyorum. Bizler<br />

geçmişte doların 1.750 olduğu günleri<br />

yaşadık. 4–5 yıl sonra doların 1.18’e kadar<br />

düştüğüne de şahit olduk. Geçmişten<br />

ders alamıyoruz. Bu kriz ortamında iplik<br />

fabrikalarının yeniden zam yapmaya<br />

başladıklarına şahit oluyoruz. İnsaftan<br />

yoksun bazı iplik üreticileri ve tüccarların<br />

zam yapmayı bırakıp biraz kendilerine çeki<br />

düzen vermelerinin vakti gelmedi mi sizce<br />

Evet, ihracat yapan tekstil ve<br />

konfeksiyoncu için kurların yükselişe<br />

geçmesi onları mutlu edecektir. Rekabet<br />

gücü kazanmak fiyat tutturabilmek için bu<br />

çok zaruri. Ama iplikte de benzer şekilde<br />

kura bağlı zam yapılması, iyi gidecek her<br />

şeyi engelleyecektir değerli arkadaşlarım.<br />

Konfeksiyoncu ihracat yapsın ki, bizler<br />

kazanalım. Onlar kazandıkça bizlerin<br />

kumaş ve iplik paralarını ödeyebilsinler. Biz<br />

örmeciler, iplikle konfeksiyon arasındaki<br />

önemli bir halkayız. Bizler olmazsak bu iki<br />

sektör arasındaki bağ kurulamaz. Bu nedenle<br />

de hepimiz kendimize düşen görevi en iyi<br />

şekilde yapalım, birbirimizi zayıflatacak bir<br />

anlayıştan uzak duralım.<br />

İpliğe gelen zamları asla farkı<br />

yorumlamıyoruz. Sadece şunu anlatmaya<br />

çalışıyorum: Pamuğa zam gelmedi. TARİŞ fiyat<br />

belirledi, alan yok. Zam varsa, elektriğe ve<br />

doğal gaza var. Bu zamlarda sadece iplikçileri<br />

değil, tüm üreticileri etkilemektedir. Öyle ise,<br />

herkes zam yapmalıdır. Ama şu koşullarda<br />

bu yola başvurmamız tekstilin tüm halkalarını<br />

olumsuz etkileyecek, bindiğimiz dalı kesmemize<br />

neden olacaktır. İçinde bulunduğumuz<br />

ortamı iyi analiz edip, birbirimize zarar<br />

vermeyecek politikaları birlikte hareket ederek<br />

belirlemeliyiz. Bizleri üzecek, tatsız olaylara<br />

sebep olacak davranışlardan kaçınmalıyız.<br />

Gerilim ortamından kimse fayda sağlayamaz,<br />

bunu unutmayalım.<br />

Değerli meslektaşlarım;<br />

Son olarak sizlere bu kriz ortamında<br />

dikkat edilmesi gereken şeyler üzerine<br />

birkaç şey söylemek istiyorum: Artık<br />

borçlanmaya gitmeyin. Elinizdeki imkânları<br />

en iyi şekilde değerlendirin, riskli<br />

yatırımlardan uzak durun. İşlerin iyi olması<br />

nedeniyle hepimiz işimizi büyüttük ama<br />

artık küçülme vakti geldi.<br />

Maliyetli işleri bırakıp, elimizdeki<br />

varlıkları en iyi şekilde değerlendirecek<br />

çabalar içine girmeliyiz. Şu anda en büyük<br />

risk dövizle borçlanmak, bundan azami<br />

ölçüde kaçınmamız lazım. Öncelikle nakitte<br />

durmak, mümkün olduğunca alacakları<br />

tahsil etmeye çalışmak ve uzun vadeli<br />

mal satışından kaçınmak gerekiyor değerli<br />

meslektaşlarım.<br />

Ayrıca elinizdeki likit varlıkları kısa vadeli<br />

mevduatta değerlendirin, YTL yerine döviz<br />

üzerinden para kazanmaya çalışın. Ve asla<br />

elinizdeki nakitlerle kredi borcunuzu, döviz<br />

hariç, kapatmaya çalışmayın. Maliyet azaltıcı<br />

tedbirleri de sakın ihmal etmeyin. Verimlilik<br />

artırıcı çalışmalara da mutlaka önem verin.<br />

Bu sıkıntılı günlerin bir an önce bitmesi<br />

dileğiyle, hepinize saygılar sunarım.


6 ÖRME DÜNYASI<br />

Kısa Kısa...<br />

Sun Tekstil’in ciro hedefi 100 milyon avro<br />

İzmir Torbalı’da faaliyet gösteren Sun<br />

Tekstil, 2010’da 100 milyon avroluk<br />

ciro hedefliyor. 1992 yılında ilk örme<br />

makinelerini alarak kumaş üretmeye<br />

başlayan firma, 1995’te boyahane, nakış,<br />

baskı ve konfeksiyon hatlarını da devreye<br />

sokarak dev bir entegre tesis haline<br />

geldi. Bugün 32 bin metrekare alanda<br />

dev markalara üretim gerçekleştiren Sun<br />

Tekstil, 85 milyon avro olan cirosunu<br />

2010’da 100 milyon avroya çıkarmayı<br />

hedefliyor. 2000 yılında yarattığı Jimmy<br />

Key markasıyla bir taraftan konfeksiyon<br />

ihracatı yapan bir taraftan da Diesel,<br />

Armani, Guess, Nolita, Napapijri, Miss<br />

Sixty gibi firmalarla çalışan Sun Tekstil,<br />

ayda 400 bin ürün satıyor. 850 kişiye<br />

istihdam sağlayan firmanın günlük örme<br />

kapasitesi ise 20 ton. Üretimin tamamı<br />

konfeksiyon olarak üretildikten sonra<br />

ihraç ediliyor. Firmanın konfeksiyonda ne<br />

önemli pazarı ise İtalya. Firma, yurtiçinde<br />

ve Rusya pazarında da büyümek için<br />

yoğun çalışmalar yürütüyor.<br />

Firmada sırasıyla 1991 yılında Örgü,<br />

1994’te Boyahane, 1996’da Baskı<br />

bölümleri kurularak üretime geçti.<br />

1999 yılında Ekoten A.Ş.’nin çoğunluk<br />

hisseleri satın alınmış ve Sun Tekstil<br />

bünyesindeki örme ve boya bölümleri<br />

ile birleştirilmiştir. Bu satın alma ve<br />

birleşmeye ek olarak modern boya ve<br />

örme makineleri yatırımlarının sonucunda<br />

Ekoten A.Ş ülkemizin en önemli yüksek<br />

kaliteli örme kumaş üreticileri ve<br />

ihracatçılarından biri olmuştur.<br />

Ekoten A.Ş., dünyanın önde gelen<br />

markalarına, günde 20 ton kumaş<br />

tedarik eden, bünyesinde yuvarlak örgü<br />

makineleri ve kumaş boya makineleri<br />

bulunduran, ülkenin en büyük, üst kalite<br />

boyalı kumaş üretim tesislerinden biridir.<br />

Den Dış Ticaret,<br />

Huepoint’in yeni<br />

temsilcisi<br />

1990 yılından beri Türk tekstil sektörüne<br />

mümessil firma olarak hizmet sunan Den<br />

Dış Ticaret A.Ş’nin Ağustos 2008 itibarıyla<br />

Huepoint Inc’ ın Avrupa ve Ortadoğu<br />

temsilciliğini üstlendiği bildirildi.<br />

Amerika’nin 1982 yılından beri alanında<br />

başarı ile faaliyet gösteren saygın ‘color<br />

forecast’ firmalarindan biri olan Huepoint<br />

Inc., Tekstil dünyasında erken ve isabetli<br />

öngörüleri ile haklı bir yer kazanmış bir<br />

firma. Ürünlerini 26 yıldır Kuzey Amerika’da<br />

Newyork ve California’da Kanada’da<br />

Montreal , Toronto,Vancouver’de,Avustralya<br />

ve Almanya’da ki ofisleri aracılığıyla tüm<br />

dünyada sektör mensuplarının beğeni<br />

ve ilgisine sunan Huepoint Inc., yılda<br />

6 sezon(4 ana 2 erken) olmak üzere<br />

kadın,erkek,çocuk/genç giyim moda ve<br />

trendlerini içeren renk/tema örneklerini<br />

sadece kağıt üzerinde baski olarak değil,<br />

gerçek tekstil renklerini yansıtması<br />

açısından; 100% merserize koton iplik<br />

örnekleri ve tekstil swatchlar şeklinde<br />

(sadece ilkbahar ve sonbahar sezonları) 2-4<br />

tema olarak kullanıma sunuyor.<br />

Ryder Cup’ta<br />

takımlar Coolmax<br />

formalar giydi<br />

ABD ve Avrupa karması takımları<br />

arasında 16-21 Eylül tarihleri<br />

arasında ABD ‘de Kentucky Louisville<br />

‘ deki Valhalla Golf Kulübünde<br />

gerçekleşecek olan golf turnuvası<br />

The Ryder Cup çiftler maçında,<br />

takımların giydiği Polo T-shirtler<br />

coolmax kumaşlardan üretildi.<br />

Advansa tarafından geliştirilen yüksek<br />

teknolojili akıllı coolmax kumaşlar,<br />

turnuva süresince oyuncuların<br />

performansına katkı sunacak.<br />

Sabanci Holding’e bağlı Advansa’nın<br />

en önemli iplik kumaş markalarından<br />

biri olan Coolmax, giyside yarattığı<br />

konfor ve sağladığı ferahlıkla biliniyor.<br />

Terin vücuttan kolayca atılmasını<br />

Sanko’nun Başkanı<br />

2009’tan umutlu<br />

Sanko Holding Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, tekstil<br />

sektörü açısından 2009'un 2008<br />

yılından daha iyi olacağını söyledi.<br />

Konukoğlu, Sanko çalışanlarına<br />

verdiği geleneksel iftar yemeğine<br />

yaptığı konuşmada, tekstil sektörünün<br />

zorlu bir süreçten geçtiğini, ancak<br />

Hükümet'in açıkladığı eylem planının<br />

sektör açısından geleceğe daha<br />

umutlu baktıklarını söyledi.<br />

sağlayan, vücut ısısını koruyan ve<br />

aynı zamanda Ultraviyole ışınlara<br />

karşı vücudu koruyan bu yüksek<br />

performanslı kumaşlar, Avrupa’nın<br />

en büyük polyester üreticisi Advansa<br />

tarafından geliştirildi.


8 ÖRME DÜNYASI<br />

Kısa Kısa...<br />

Almanya’nın tekstil<br />

ihracatı 14 milyar<br />

dolara ulaştı<br />

Eurostat verilerine göre 2000<br />

yılından 2006 yılına kadar olan<br />

yedi yıllık süreçte Almanya’nın<br />

tekstil ihracatının 14 milyar dolara,<br />

konfeksiyon ihracatı 14,9 milyar dolara<br />

ulaştı. Bu veriler ışığında Almanya’nın<br />

tekstil’den çıkmadığı, aksine katma<br />

değerli, teknik ürünlere geçerek<br />

tekstil’deki varlığını sürdürdüğü<br />

görülüyor.<br />

Hindistan’da Tekstil<br />

Günleri<br />

Bombay 10-12 Ekim tarihleri<br />

arasında Heimtextil India ve<br />

Texworld India fuarlarına ev<br />

sahipliği yaptı. Messe Frankfurt<br />

tarafından düzenlenen Heimtextil<br />

India, Hindistan ev ve giyim tekstili<br />

sektörlerini 10-12 Ekim tarihleri<br />

arasında Bombay Fuar Alanı’nda bir<br />

araya getirdi. Döşemelik kumaştan<br />

perdeye, yastıktan yatak takımına,<br />

duvar kâğıdından halıya, mutfaktan<br />

banyo tekstili ürünlerine kadar ev<br />

tekstilinin her yönünün yansıtıldığı<br />

Heimtextil India fuarı, bu yıl da<br />

Uluslararası Hazır Giyim Kumaşları ve<br />

Aksesuarları fuarı olan Texworld India<br />

ile eş zamanlı olarak düzenlendi.<br />

Texworld India, pamukludan<br />

örgülüye, yünden ipeğe, ketenden<br />

denime birbirinden orijinal ve kaliteli<br />

kumaşları ziyaretçilerin beğenisine<br />

sunuluyor. Fuarda ayrıca dantel, iplik,<br />

fermuar, düğme gibi kumaş aksesuar<br />

çeşitleri de sergilendi.<br />

Mayer&Cie’den Uzak Doğu için ekonomik makine<br />

Mayer&Cie, Uzak Doğu pazarına<br />

girebilmek için daha ucuz bir açık en<br />

modeli satışa sundu. İlk defa ITMA<br />

Asia+CITME fuarında sergilenen yeni<br />

modelin adı Optimal S.<br />

28 geyç, 30 ve 34 inch, 96 beslemeli,<br />

elastanlı açık en ve pike kumaş üretmeye<br />

elverişli bu ekonomik modelin birçok<br />

parçası Çin’de üretiliyor ve Almanya’da<br />

İstanbul<br />

Moda Fuarı yapıldı<br />

CNR Ekspo Fuarcılık, IF Konseyi ile<br />

İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları<br />

Birliği'nin (İTKİB) ortaklaşa düzenlediği IF<br />

12. Uluslararası İstanbul Moda Fuarı 28–30<br />

Ağustos günlerinde yapıldı.<br />

342 markaya ev sahipliği yapan ve<br />

33 ülkeden önemli alıcıların ağırlandığı<br />

fuarda, erkek ve kadın hazır giyim, triko,<br />

çocuk giyim, spor giyim, deri ve kürk,<br />

denim, gece giysileri, iç giyim, çorap, yan<br />

sanayi ve aksesuarları sergilendi.<br />

İplikten Müşteriye:<br />

Microsoft Dynamics AX ve<br />

Microsoft Dynamics NAV<br />

Microsoft’un<br />

Dynamics AX<br />

ve Microsoft<br />

Dynamics NAV<br />

ERP çözümleri<br />

tekstil sektöründe<br />

malzeme<br />

tedarikinden<br />

üretim planlamasına, insan<br />

kaynaklarından finansa, proje<br />

yönetiminden tedarik zinciri yönetimine<br />

montajı yapıldıktan sonra başta Çin<br />

olmak üzere birçok Uzak Doğu ülkesinde<br />

satılıyor. Optimal S modelin Mayer’in<br />

benzer modellerinden yüzde 25 daha ucuza<br />

satılacağı belirtiliyor. Mayer&Cie’nin Çin<br />

pazarına yönelik geliştirdiği makinelerden bir<br />

diğeri de yatak kumaşı üreten OVJA’nın son<br />

serilerinden biri. Firma bu makineyle, Çin<br />

pazarındaki satışlarını artırmayı planlıyor.<br />

Eschler’den serin tutan<br />

örme kumaşlar<br />

İsviçreli kumaş üreticisi Eschler AG,<br />

güneş ışığını normal kumaşlara göre<br />

yüzde 70 daha iyi geri yansıtan özel<br />

örme kumaşlar geliştirdi. Fonksiyonel<br />

spor giyim amaçlı üretilen örme<br />

kumaşlar, aynı zamanda geri dönüşümlü<br />

olup çevre dostu olarak nitelendiriliyor.<br />

Ürünü geliştiren ekibin başındaki<br />

kişi olan Markus Lutz, siyah ve koyu<br />

renklerde üretilen örme kumaşların<br />

normal koyu renkli kumaşlara göre daha<br />

iyi yansıtma özelliğine sahip olduğunu<br />

söyledi. Lutz, “Normal kumaşlar ışığı<br />

yüzde 30 yansıtırken, Thermoflect<br />

kumaşlar yüzde 70 yansıtabilmekte. Bu<br />

sayede vücudu serin tutmakta, tehlikeli<br />

güneş ışınlarından korumakta,” dedi.<br />

bir çok alanda çözümler sunuyor.<br />

Tekstil sektörünün dünyaya açılmasında<br />

yardımcı olacak bu yazılım Microsoft<br />

tarafından tekstil sektörü için geliştirildi.<br />

İşmont ve Ten Çamaşır gibi firmaların<br />

kullandığı bu yazılım ile firmalar iş<br />

süreçlerini çok daha verimli bir şekilde<br />

yönetirken, Microsoft Dynamics NAV<br />

şirkete kullanım ve yönetim kolaylığı,<br />

müşteri memnuniyeti, maliyetlerin daha<br />

etkin kontrolü, geleceğe dönük kararların<br />

daha sağlıklı alınması, entegrasyon<br />

kolaylığı sunan tek bir entegre ticari<br />

çözümle bütün iş süreçlerinin yönetilmesi<br />

gibi çeşitli avantajlar sağladı.


10 ÖRME DÜNYASI<br />

Kısa Kısa...<br />

Escada yatırım için<br />

Türkiye’yi seçti<br />

Alman bayan<br />

giyim devi<br />

Escada, 2009<br />

yılında, Portekiz<br />

tesislerini<br />

Türkiye’ye<br />

taşımayı<br />

planlıyor.<br />

Ege Serbest Bölgesi'nde ya da Çorlu'daki<br />

Avrupa Serbest Bölgesi'nde fabrika<br />

kurmayı planlayan Escada'nın çeşitli<br />

ülkelerde 6 tesisinin bulunuyor. Portekiz'de<br />

bulunan fabrikanın kapatılarak Türkiye'ye<br />

getirileceğini söyleyen uluslararası<br />

markalara danışmanlık yapan Roy<br />

Robson'un Uluslararası Danışmanı ve<br />

Genel Müdürü Timur Şengezer: "Escada,<br />

Türkiye'de 8 milyon euroluk yatırım<br />

planlıyor. 500 kişiye iş imkânı sağlanacak.<br />

Türkiye'de yatırım için Ege Serbest<br />

Bölgesi ve Avrupa Serbest Bölgesi'ni<br />

düşünüyorlar. Çeşitli görüşmeler yapılıyor.<br />

2009 Şubat ayından sonra bu yatırımı<br />

gerçekleştireceğiz" dedi.<br />

Kore tekstil makineleri<br />

fuarı 15 Ekim’de<br />

Kore Ticaret Merkezi KONTRA’nın organize<br />

ettiği Kore Tekstil Makineleri fuarı 15-18<br />

<strong>ekim</strong> günleri arasında Güney Kore Exco,<br />

Daegu’da yapıldı. 17’inci kez düzenlenen<br />

fuar hakkında bilgi almak isteyenler<br />

KONTRA’nın İstanbul Merkezinden bilgi<br />

alabilirler. Tel: 0212 325 36 42<br />

Pamuk ipliği<br />

üretimi ilk 6 ayda<br />

% 21.1 azaldı<br />

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)<br />

verilerine göre, Ocak-Haziran<br />

döneminde pamuk ipliği üretimi geçen<br />

yılın aynı dönemine göre yüzde 21.1<br />

azalarak 221 bin 843 tona, sentetik<br />

iplik üretimi de yüzde 19.7 azalışla 232<br />

bin 178 tona geriledi. Anılan dönemde<br />

pamuklu dokuma yüzde 21.2 azalarak<br />

295 milyon 54 bin 772’ye, sentetik<br />

dokuma da yüzde 14.1 azalışla 95<br />

milyon 189 bin 837 metreye düştü.<br />

Yünlü dokuma yüzde 6.8 gerileyerek 15<br />

milyon 944 bin 248 metreye inerken,<br />

yün ipliği üretimi yüzde 14.7 artarak 21<br />

bin 93 tona çıktı.<br />

Geleceğin tekstilleri<br />

konferansı Belçika’da<br />

yapılacak<br />

13-15 Kasım tarihleri arasında,<br />

Belçika’nın Kortrijk kentinde,<br />

“Geleceğin Tekstilleri” konulu<br />

bilimsel bir konferans düzenlenecek.<br />

“Akıllı Tekstiller” ve “İleri Teknik<br />

Tekstiller ve Kompozitler” konulu<br />

oturumların yer alacağı Konferansta,<br />

tekstil uzmanları yeni araştırmaların<br />

sonuçlarını paylaşacağı duyuruldu.<br />

Konferansa katılmak isteyenler,<br />

ayrıntılı bilgi ve kayıt için http://<br />

textiles.ugent.be/ft/ web sitesine<br />

başvurabilirler.<br />

Kern Liebers<br />

başarılı bir<br />

performans sergiledi<br />

Dünyanın önde gelen platin ve örgü<br />

elemanları üreticisi KERN-LIEBERS, Temmuz<br />

2007-Temmuz 2008 döneminde başarılı bir<br />

performans sergileyerek cirosunu yüzde 5<br />

arttırdı. 2007-2008 Temmuz döneminde<br />

469 milyon avroluk bir ciro yakalayan firma,<br />

2008 sonunda 500 milyon avroluk bir ciroya<br />

ulaşmayı hedefliyor. Dünya genelinde 6<br />

bine yakın çalışanı olan firma, birkaç yıl<br />

önce büyük yuvarlak örgü iğneleri üretimi<br />

için yatırıma gitmiş ve bu alanda ben de<br />

varım demişti. Şu anda büyük yuvarlak<br />

iğnelerden iki çeşidin imalatını yapan firma,<br />

diğer çeşitlere de girip girmeyeceğini zaman<br />

gösterecek.<br />

Mavi’den yeni<br />

sweatshirt koleksiyon<br />

Mavi Jeans, 2004 yılında başladığı<br />

İstanbul Tişörtleri Koleksiyonu’nu şimdi de<br />

sweatshirt’lerle zenginleştiriyor. Bugüne<br />

kadar 17 tasarımcının 30 farklı tasarımına<br />

yer veren koleksiyona, yeni sezonda 3<br />

kadın ve 4 erkek sweatshirt’ü ekleniyor.<br />

TİM’in yeni başkanı, Mehmet Büyükekşi<br />

7 yıldır TİM Başkanlığı’nı yürüten Oğuz<br />

Satıcı’nın bu yıl başkanlığa yeniden aday<br />

olmamasından sonra başlayan başkanlık<br />

yarışını Mehmet Büyükekşi kazandı.<br />

Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) yeni<br />

patronu Mehmet Büyükekşi seçimde 344<br />

delegenin 201'nin oyunu aldı.<br />

Bölgesel ve sektörel 59 İhracatçı<br />

Birliğini, 23 İhracatçı Sektörü, ihracatçılara<br />

ve ihracatçı birliklerine hizmet veren 13<br />

Genel Sekreterliği, ulusal ve uluslararası<br />

düzeyde temsil etmektedir.Türkiye<br />

İhracatçılar Meclisi Başkanı, 59 ihracatçı<br />

birliğinin yönetim kurulu üyelerinden<br />

oluşan genel kurulca; icra kurulu,<br />

her sektörün yönetim kurulu üyeleri<br />

arasından üyelerce; yürütme kurulu, icra<br />

kurulu üyeleri arasından seçilmektedir.


12 ÖRME DÜNYASI<br />

Kısa Kısa...<br />

Kiraz Tekstil tesisini<br />

Rusya’ya taşıyor<br />

40 yıldır tekstil sektöründe faaliyet<br />

gösteren Kiraz Tekstil, 10 yıldan<br />

önce Acıpayam’da kurduğu entegre<br />

tesisini, düşük kur politikası ve artan<br />

maliyetler nedeniyle kapattı. Acil Eylem<br />

Planı’ndan da umduğunu bulamayan<br />

firma, Türkiye’deki faaliyetlerini küçük<br />

atölyelerde fason üretimle sürdürmeye<br />

karar verdi. Firmadan Rusya’nın<br />

başkenti Moskova’da 20 milyon dolarlık<br />

yatırım planlıyor.<br />

Santoni, Çin pazarı için<br />

ucuz makine üretecek<br />

Seamless ve yuvarlak örme<br />

makineleri devi İtalyan Santoni, Çin<br />

pazarındaki satışlarını artırabilmek<br />

ve bu pazarda kalıcı olabilmek için<br />

bu ülkeye uygun fiyat segmentinde<br />

makine imalatına başladığını<br />

duyurdu. Yeni makinenin ucuz<br />

ancak iyi kalitede seamless ve örme<br />

makineleri olacağını açıklayan Santoni<br />

firması, 12 beslemeli seamless<br />

CHN modelin, müşterilerden gelen<br />

talepler doğrultusunda geliştirildiğini<br />

kaydetti. Santoni ayrıca, Vignoni<br />

örme makinesinin son prototipini de<br />

aynı fuarda sergiledi. Panda SJ3.0<br />

model yuvarlak örme makinesi, 30<br />

inç ve 40 geyç olarak üretildi ve Çin<br />

pazarının ihtiyaçlarına uygun olarak<br />

geliştirildi. Firma, ilk lansmanını ITME<br />

Asia+CITME fuarında yaptı.<br />

Türkiye sentetik iplikte<br />

dünya 8’incisi<br />

Türkiye sentetik elyaf ve iplik üretim<br />

kapasitesinde dünyada 8. sırada<br />

bulunuyor. Türkiye'de kurulu 11 adet<br />

sentetik iplik fabrikası var ve 8 tanesi<br />

Bursa'da bulunuyor. Sentetik iplik<br />

üretim kapasitesi itibariyle Bursa,<br />

Türkiye'nin toplam kapasitesinin yüzde<br />

75'ini üretiyor.<br />

Boyahaneciler, sıkıntılarını gazete ilanıyla<br />

duyurmak istiyor<br />

15 Eylül’de Kalyon Otel’de iftar<br />

programı düzenleyen Türkiye Tekstil<br />

Terbiyecileri <strong>Derneği</strong>, sektörde artan<br />

maliyetler ve sürekli kötüleşen<br />

işler nedeniyle boyahanelerin krize<br />

sürüklendiklerini Hükümete duyurabilmek<br />

için bir eylem planı hazırladı. Ulusal bir<br />

gazeteye tam sayfa ilan vererek eylem<br />

Sönmez Filament üretime ara verdi<br />

Yüksek enerji maliyetleri ve Uzakdoğu<br />

rekabeti, dünyanın en büyük sentetik iplik<br />

ve elyaf üreticilerinden Sifaş ve Polylen'den<br />

sonra Sönmez Filamenti de vurdu. Firma,<br />

üretimine 6 Ekim'e kadar ara verdiğini<br />

duyurdu. Sönmez Holding Yönetim Kurulu<br />

başkanı Celal Sönmez, "İşler iyiye gitmiyor.<br />

Sektörde Korteks dışında üretici kalmadı.<br />

İnşallah tesisimizi tekrar üretime açarız" dedi.<br />

Sönmez’e göre, sektörün sonunu getiren<br />

belli başlı faktörler, 'düşük kur, yüksek işçilik<br />

ve enerji maliyetleri, vergi, yüksek SSK primi.<br />

Sentetik ipliğe de antidamping geldi<br />

Yerli üretici Sifaş'ın şikâyeti üzerine açılan<br />

soruşturma sonucunda, Çin menşeli naylon<br />

ve polyamid ipliklerin ithalatına yüzde 37.40<br />

düzeyinde vergi uygulanmasına karar verildi.<br />

Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın (DTM), Resmi<br />

Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren<br />

İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine<br />

İlişkin Tebliğ'ine göre, söz konusu vergi,<br />

Eylül itibariyle yürürlüğe girdi.<br />

Tebliğe göre, yerli üretici Sifaş Sentetik İplik<br />

Fabrikaları A.Ş. tarafından yapılan ve diğer<br />

polyamid iplik üreticisi Altın İplik ve Çorap<br />

Sanayi A.Ş. tarafından da desteklenen<br />

planlarını ve sıkıntılarını duyurmak<br />

isteyen boyahaneciler, üç aşamadan<br />

oluşan bir eylem planı şöyle:<br />

1. aşamada, yılbaşından beri, elektrik,<br />

doğalgaz ve kimyasallara gelen zamlar<br />

dikkate alınarak fiyatlarda yüzde 15’lik<br />

bir iyileştirme yapılması sektöre telkin<br />

edilecek. 2. aşamada, derneğe üye<br />

boyahaneler ile sektörde faaliyet gösteren<br />

diğer firmalarla birlikte belirli bir süre<br />

için boyahanelerin düşük kapasite ile<br />

çalıştırılması ve/veya iş yavaşlatma eylemi<br />

uygulamasına gidilmesi, 3. aşamada<br />

ise, son çare olarak iş yavaşlatma ya da<br />

1 hafta ya da 15 gün süreyle tesislerin<br />

üretime ara vermesi düşünülüyor.<br />

Boyteks Boya, tercihini<br />

Monforts’dan yana kullandı<br />

Alman Monforts firması, Boyteks<br />

Boya Tekstil’e yeni teknolojilerinden<br />

olan 8 odalı Montex ve DynAir<br />

gevşetme kurutma makinelerinden<br />

sattı. <strong>Örme</strong> sektörüne boyahane<br />

hizmeti sunan Boyteks'in, Çorlu’da<br />

iki büyük tesisi bulunuyor. Günlük<br />

pamuklu örme ve polsyester kumaş<br />

boyama kapasitesi 18 ila 20 arasında<br />

olan firma, alanında söz sahibi bir<br />

firma olarak görülüyor.<br />

başvuru üzerine, Çin Halk Cumhuriyeti<br />

(ÇHC) menşeli polyamid ipliklerin Türkiye'ye<br />

ithalatına ilişkin olarak geçen yıl <strong>ekim</strong><br />

ayında açılan damping soruşturması<br />

sonuçlandı. Soruşturma sonucunda,<br />

dampingin, yerli üretim dalı üzerindeki<br />

zararın ve her ikisi arasında illiyet bağının<br />

mevcut olduğunun belirlenmesi üzerine, Çin<br />

menşeli, gümrük tarife pozisyonu "5402.31"<br />

olan naylon veya diğer polyamidlerden<br />

tek katının her biri 50 teksi geçmeyen<br />

tekstürize iplikler ithalatında, CİF bedelin<br />

yüzde 37.40'ı düzeyinde dampinge karşı<br />

vergi uygulanmasına karar verildi.


ÖRME DÜNYASI 13<br />

Tekstil teknolojileri ve iplik fuarı 26 Kasımda Bursa'da yapılacak<br />

Tüyap Bursa Fuarcılık Anonim Şirketi<br />

tarafından TEMSAD Tekstil Makine<br />

ve Aksesuar <strong>Sanayicileri</strong> <strong>Derneği</strong><br />

işbirliği ile hazırlanan BURSA TEKSTİL<br />

MAKİNELERİ VE İPLİK FUARI, TMMOB<br />

Kimya Mühendisleri Odası Bursa<br />

Şubesi işbirliği ile hazırlanan BURSA<br />

2. TEKSTİL KİMYASALLARI FUARI, 26<br />

– 30 KASIM 2008 tarihleri arasında<br />

Tüyap Bursa Uluslararası Fuar ve<br />

Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek.<br />

Tekstil sektöründe ilk akla gelen ve<br />

en önemli şehir olan Bursa, sektörde<br />

faaliyet gösteren 6.500’e yakın firmasıyla<br />

ve yaratmış olduğu büyük istihdam<br />

hacmiyle ülkemizin merkezi konumunda<br />

olup en büyük 250 firması içinde 72<br />

tanesi tekstil konfeksiyon alanında<br />

faaliyette bulunuyor.<br />

BURSA 2. TEKSTİL KİMYASALLARI<br />

FUARI 2008, ülkemiz ihracatının önemli<br />

kısmını üstlenen tekstil sektörünün<br />

Bursa ve çevresinde hazırlanan en<br />

kapsamlı fuarlarından biri olma özelliği<br />

ile büyük bir iş potansiyeli yaratıyor.<br />

Intertextile Fuarı,<br />

20-23 Ekim tarihleri<br />

arasında yapıldı<br />

Messe Frankfurt tarafından düzenlenen<br />

“Intertextile Shanghai Apparel Textiles<br />

and Accessories” fuarı, hazır giyim<br />

tekstili sektörünü 20-23 Ekim tarihleri<br />

arasında “Shanghai New International<br />

Expo Centre”’da bir araya getirdi. Bu yıl<br />

%40 büyüyen fuar alanıyla Intertextile<br />

Shanghai Apparel Fabrics, 30 ülkeden<br />

sektör liderlerinin de aralarında olduğu<br />

2.500’ü aşkın katılımcı firmaya ev sahipliği<br />

yaptı. Fuarda pamukludan örgülüye,<br />

yünden ipeğe, ketenden denime, dantel ve<br />

işlemeliden baskılı kumaşlara birbirinden<br />

orijinal ve kaliteli kumaşlar sergilendi.<br />

Yıllık ihracat 132.8<br />

milyar dolara çıktı<br />

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)<br />

verilerine göre, Türkiye'nin 2008 yılı<br />

Eylül ayı ihracatı, geçen yılın aynı<br />

dönemine oranla yüzde 36,42 artışla<br />

12 milyar 162 milyon 549 bin dolara<br />

yükseldi.<br />

TİM'den yapılan yazılı açıklamaya<br />

göre, Ocak-Eylül döneminde<br />

Türkiye'nin ihracatı yüzde 35,43 artışla<br />

102 milyar 472 milyon 723 bin dolara<br />

ulaştı. Eylül ayı itibariyle son bir yıllık<br />

ihracat ise yüzde 32,67 artışla 132<br />

milyar 770 milyon 573 bin dolara çıktı.<br />

Güven <strong>Örme</strong>’den Benetton’a İftar Yemeği<br />

Terrot’tan iki yeni<br />

model<br />

Alman yuvarlak örme makineleri<br />

imalatçısı TERROT, yeni geliştirdiği<br />

makinelerini 8 Kasımda Hindistan’da<br />

gerçekleştirilecek olan India ITME fuarında<br />

sergileyeceğini duyurdu. Firma, fuar’da<br />

sergilenecek olan iki yeni üründen birinin<br />

30 inçlik S296-1 açık en model, diğerinin ise<br />

38 inçlik UCC572M elektronik kontrollü çift<br />

plaka jakarlı model olduğunu duyurdu.<br />

Bangladeş’li işçilerinin<br />

maaşlarına %20 zam<br />

Ucuz iş gücüyle tekstil sektöründe haksız<br />

rekabet yaratan ülkelerden biri olan ve<br />

son bir yıllarda örme kumaş imalatında<br />

önemli mesafeler kat eden Bangladeş’te<br />

örme kumaş imalatı yapan fabrikalarda<br />

çalışan işçilerin maaşlarında yüzde 20’lik<br />

iyileştirme yapıldı. Ülkede 800 bin kişinin<br />

örme kumaşta istihdam edilmekte ve 1500<br />

civarında örme tesisi bulunuyor.<br />

Boyalı ve fantezi örme kumaşta sektörün<br />

öncü firmalarından Güven <strong>Örme</strong>, her yıl<br />

geleneksel olarak düzenlediği iftar yemeğini,<br />

bu yıl Yenibosna’daki Mostar Köftecisi‘nde<br />

düzenledi. Yemeğe, Güven <strong>Örme</strong>’nin önde<br />

gelen müşterilerinden Benetton’un üst düzey<br />

yetkilileri katıldı.<br />

Invista Çin’de araştırma<br />

merkezi kuracak<br />

Dünyanın önde gelen naylon iplik ve<br />

spandeks üreticilerinden Invista, Çin’de<br />

tekstil araştırma merkezi kuracağını<br />

duyurdu. Yeni tür elyaf ve kumaş<br />

taleplerine yanıt verecek bu merkezin 3000<br />

metrekare kapalı alana sahip olacağı ve<br />

Mayıs 2009’ta faaliyete geçeceği bildirildi.<br />

Tekstilin kurtuluşu pamukta<br />

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Aydın Kesen, hükümetin tekstil<br />

ve hazır giyim sektöründe yaşanan<br />

sorunları çözmek ve sektöre rekabet gücü<br />

kazandırmak amacıyla açıkladığı eylem<br />

planını değerlendirdi, "Bu planın başarıya<br />

ulaşması için sektörün hammaddesi olan<br />

pamuk üretiminin mutlaka desteklenmesi<br />

ve ithalata olan bağımlılığın azaltılması<br />

gerekiyor" dedi.


ÖRME DÜNYASI 15<br />

AR-GE’de sınıfta kaldık<br />

İhracatçı KOBİ’lere sıfır faizli ihracat kredisi<br />

Avrupa ülkelerinde yayımlanan R&D<br />

Magazine dergisi tarafından hazırlanan,<br />

"2008 Küresel Ar-Ge Raporu"nda,<br />

Türkiye'nin Araştırma ve Geliştirme<br />

(Ar-Ge) harcamalarında küresel ölçekte<br />

25. sırada yer aldı. Rapora göre, Ar-Ge<br />

harcamalarıyla ilgili yapılan sıralamada<br />

ilk 10 ülke içinde ABD, Çin, Japonya,<br />

Almanya, Fransa, Hindistan, İngiltere,<br />

Güney Kore, Kanada ve Tayvan yer alıyor.<br />

Türkiye, ilk 15'e girebilmesi için yıllık Ar-<br />

Ge yatırımlarını 4 kat artırması gerekiyor.<br />

Bursa’dan en çok kumaş<br />

ihraç ediliyor<br />

Uludağ İhracatçılar Birliği’nin 8 aylık<br />

ihracat rakamlarına göre, şehrin 725.5<br />

milyon dolarlık toplam tekstil ihracatının en<br />

büyük kalemini kumaş ihracatı oluşturdu.<br />

Rapora göre, Bursa’dan yılın ilk 8 ayında<br />

576.4 milyon dolarlık çeşitli türden<br />

kumaşlar ihraç edildi. Kumaş ihracatının<br />

toplam tekstil ihracattaki payı yüzde 79.46.<br />

Birlik Mensucat iplik<br />

üretmeyi bıraktı<br />

Talep daralması ve maliyetlerdeki<br />

artış nedeniyle iplik üretiminden çıkma<br />

kararı alan Birlik Mensucat, bundan<br />

böyle ipliğini ithal edecek. Üretim ve<br />

piyasa koşullarındaki sıkıntılar nedeniyle<br />

bir süredir iplik üretimi yapmayan<br />

şirket, iplik üretim bölümlerini tamamen<br />

kapatacağını, dokuma bölümlerindeki<br />

üretimi de azaltmaya karar verdi.<br />

Hey Grup’tan yeni<br />

yatırım planı<br />

HEY Tekstil, Çankırı merkezde bir<br />

konfeksiyon tesis kurmayı planlıyor.<br />

AA’nın haberine göre, firma, Çankırı’da<br />

uygun arsa bulması halinde kuracağı<br />

yeni tesiste, bayanlar ağırlıkta olmak<br />

üzere 600 kişiye istihdam sağlanacak.<br />

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından,<br />

ihracatçı KOBİ’lerin desteklenmesi<br />

amacıyla “Sıfır Faizli İhracat Destek<br />

Kredisi” uygulaması 15 Eylül itibariyle<br />

başladı. Sıfır Faizli kredi desteği<br />

programında kredinin üst limiti 100<br />

bin dolar, vadesi ise 6 ay olacak,<br />

kredi ödemesi 6 ay sonunda defaten<br />

yapılacaktır. Uygulamaya konacak bu<br />

programla 650 milyon dolarlık bir kredi<br />

hacmi yaratılması hedefleniyor.<br />

Almanya en çok sentetik<br />

filament iplik alıyor<br />

Eurostat verilerine göre, 2006 yılında<br />

Almanya’nın ithal ettiği tekstil ürünleri<br />

arasında en fazla 5402 dörtlü tarifeli dikiş ipliği<br />

olmayan sentetik filament iplikler ithal etti.<br />

En çok ithal ettiği diğer ürünler; dokunmamış<br />

mensucat (nonwovenlar), sentetik filament<br />

ipliklerinden dokunmuş mensucat, iplik imali<br />

için hiç bir surette hazırlanmamış sentetik<br />

devamsız lifler ve pamuklu mensucat.<br />

H&C Tekstil kadın giyim<br />

markası yaratacak<br />

Hey Grup bünyesinde faaliyet gösteren<br />

H&C Tekstil’in Genel Müdürü Ayça<br />

Özdemir Cemal, hedeflerinin bir kadın<br />

hazır giyim markası oluşturmak olduğunu<br />

açıkladı. Cemal, "Bir yılı aşkın zamandır<br />

kadın hazırgiyim markası oluşturmak<br />

için çalışmalarımız sürüyor. Hey Group’la<br />

ortaklaşa gerçekleştirilecek bir proje bu”<br />

açıklamasında bulundu.<br />

Güney Doğu’nun tekstil<br />

ihracatı %35 arttı<br />

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri<br />

(GAİB) Genel Sekreterliği’nin Ocak-Ağustos<br />

2008 verilerine göre, geçen 8 ayda 1 milyar<br />

633 milyon dolarlık tekstil ve tekstil ham<br />

maddeleri ihraç edildi. Bu dönemde tekstil<br />

ve tekstil ham maddeleri ihracatı, geçen<br />

yılın aynı dönemine göre yüzde 35 arttı.<br />

Programdan, 250 kişiden az çalışan<br />

istihdam eden, yıllık net satış hasılatı ya da<br />

mali bilançosu 25 milyon YTL’ yi aşmayan,<br />

imalat sanayi sektöründe faaliyet gösteren,<br />

KOSGEB veri tabanına kayıtlı ve ihracat<br />

taahhüt eden KOBİ’ ler yararlanabilecektir.<br />

İhracatçı KOBİ’ler 15 Eylül 2008’den<br />

Halk Bank, Vakıfbank, Türkiye İş Bankası,<br />

Yapı Kredi Bankası, Garanti Bankası,<br />

Akbank ve Türkiye Ekonomi Bankasına<br />

müracaat edebilirler.<br />

İspanya Moda Haftası<br />

yapıldı<br />

Genç ve<br />

tecrübeli<br />

modacıları bir<br />

araya getiren<br />

organizasyonda<br />

dinamik,<br />

yaratıcı ve<br />

çağdaş çizgiler<br />

beğeni topladı.<br />

37 sanatçının<br />

tasarımlarıyla<br />

boy gösterdiği etkinliğin bu yıl<br />

48'incisi düzenlendi. İspanya moda<br />

günleri 19 Eylül'de sona erdi.<br />

Yurtdışı fuar teşviklerine<br />

sıkı denetim, katılımı<br />

düşürdü<br />

Dış Ticaret Müsteşarlığı, yurtdışı<br />

fuarlara yönelik verilen teşviklerde<br />

suiistimalleri önlemek amacıyla<br />

geçen yıl yaptığı başlattığı uygulama,<br />

yurtdışı fuarlara katılım hızını kesti.<br />

Eskiden katılım bedelinin yüzde<br />

50'sini peşin, geri kalanını da teşvik<br />

olarak aldığında ödeyen firmalar,<br />

artık katılım bedelinin tamamını<br />

ödedikten sonra teşvik alabiliyor.<br />

Düzenleme sonrası bir kalemde<br />

yapılması gereken yüklü ödeme ve<br />

teşvikin geri ödemelerinin 10 aya<br />

kadar uzaması katılımcı firma sayısını<br />

yüzde 40'a varan oranda düşürdü.


16 ÖRME DÜNYASI<br />

Haber<br />

<strong>Örme</strong>ciler, ÖRSAD’ın<br />

İFTAR YEMEĞİ’nde buluştu<br />

ÖRSAD’ın 26 Eylül’de<br />

düzenlediği iftar yemeği,<br />

derneğimizin şimdiye kadar<br />

düzenlediği en kalabalık<br />

iftar yemeği oldu. Eylül<br />

ayının son haftasında<br />

Texworld, Premier Vision ve<br />

Expofil gibi üç önemli tekstil<br />

ve kumaş fuarı olması ve<br />

bu fuarların iftar yemeğiyle<br />

aynı döneme rastlamasına<br />

rağmen yemeğe katılım<br />

yüksek oldu.<br />

<strong>Örme</strong> sektörünün öncü kuruluşu<br />

<strong>Örme</strong> <strong>Sanayicileri</strong> <strong>Derneği</strong><br />

(ÖRSAD), üyelerine 25 Eylül<br />

perşembe günü, Yeşilköy’deki WOW<br />

Hotel’de bir iftar yemeği verdi. ÖRSAD’ın<br />

organizatörlüğünde; İstanbul Tekstil ve<br />

Hammadde İhracatçıları Birliği (İTHİB),<br />

Benteks ve Retaş’ın sponsorluğunda<br />

gerçekleştirilen yemeğe, çok sayıda örmeci<br />

ile sektöre tedarikçi olarak hizmet veren<br />

firmaların üst düzey temsilcileri katıldı.<br />

ÖRSAD’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen<br />

iftar programında, ÖRSAD Başkanı<br />

Fikri Kurt ve İTHİB Başkanı İsmail Gülle<br />

birer konuşma yaptılar. Konukların iftar<br />

yemeğine gösterdikleri büyük ilgi ve<br />

katılımlarından dolayı teşekkür ederek<br />

konuşmasına başlayan Fikri Kurt, örme<br />

sektörünün son yıllarda içine düştüğü<br />

sıkıntılı duruma ve hükümetin yakın bir<br />

zaman önce açıkladığı acil eylem planına<br />

yönelik görüşlerini dile getirdi.<br />

Fikri Kurt’un ardından İTHİB Başkanı<br />

İsmail Gülle kürsüye çıkarak bir<br />

konuşma yaptı. Gülle konuşmasında<br />

örmeciliğin nasıl bir meşakkatli bir meslek<br />

olduğunu, sektörün hangi koşullardan<br />

bugüne geldiğini bizzat kendi hayat<br />

tecrübelerinden örnekler vererek anlattı.<br />

Fikri Kurt: “Sektörümüzde 100’ün<br />

üzerinde firma kapandı”<br />

Türkiye’nin örme alanında dünyanın<br />

en genç ve en iyi teknolojine sahip<br />

ülkelerinden biri olduğuna vurgu yapan<br />

ÖRSAD Başkanı Fikri Kurt, kapasitesiyle<br />

Türk ve dünya hazır giyim sektörüne yön<br />

veren örme sektörünün 1990’lı yıllarda<br />

yakaladığı ivme ile hızla büyüyerek 30 bin<br />

örme makinesiyle bir dünya devi haline<br />

geldiğini söyledi.<br />

Avrupa’nın tekstilden çıktığı tarihlerde<br />

başlayan hızlı büyüme süreciyle birlikte<br />

örmeciliğin, bir taraftan kapasitesini<br />

büyütürken, bir taraftan da on binlerce<br />

kişiye istihdam sağladığını belirten ÖRSAD


ÖRME DÜNYASI 17<br />

Başkanı, 2005 sonrası sektörün sıkıntılı<br />

sürece girdiğini ifade ederek şunları<br />

söyledi: “2005 yılına kadar büyümesini<br />

sürekli sürdüren, bu tarihten sonra, tekstil<br />

sektörünün daha ucuz üretim koşullarının<br />

olduğu Çin, Hindistan, Pakistan, Bangladeş<br />

ve diğer Uzak Doğu ülkelerine kaymasıyla<br />

birlikte Türk örme sektörü, maalesef son<br />

3-4 yıldır, giderek derinleşen bir krizin<br />

içine sürüklenmektedir. Artan maliyetler<br />

ve daralan piyasa koşulları da eklenince,<br />

sektörümüzde sıkıntılar daha da had<br />

safhaya çıkmıştır.”<br />

Son birkaç yıldır dünya piyasalarındaki<br />

durgunluk ve talep azalması nedeniyle<br />

tekstilin tüm diğer alanlarında olduğu gibi<br />

örme sektöründe de ciddi bir küçülme<br />

olduğuna dikkat çeken Fikri Kurt, birçok<br />

küçük ve büyük ölçekli firmanın derinleşen<br />

kriz nedeniyle kapılarına kilit vurmaya<br />

başladığını belirtti. Başkan Kurt, “Her gün<br />

yeni bir firmanın kapandığını duyuyoruz,<br />

görüyoruz. 450 civarında üzerinde üyesi<br />

bulunan ÖRSAD’ın 100’ün üzerinde üyesi kriz<br />

nedeniyle faaliyetlerine son vermek zorunda<br />

kaldı. Bu da bugün içine düştüğümüz<br />

sıkıntının en iyi göstergelerinden biri olsa<br />

gerek. <strong>Örme</strong> sektörü kriz sonrası bir değişim<br />

sürecine girmiştir. Artık 30 bin makine<br />

kapasiteli örme sektörü, bu kapasiteyi<br />

taşıyamamakta, küçülmesi kaçınılmaz hale<br />

gelmiştir. Artık geçmişte olduğu gibi aşırı<br />

yatırımlar bundan böyle olmayacaktır.<br />

Mali yapısı güçlü, öz sermayesi olan, aşırı<br />

borçlanmaya gitmemiş firmalar varlıklarını<br />

sürdürecek, geriye kalanlar ise, örme işinden<br />

çekileceklerdir” şeklinde konuştu.<br />

ABD’de başlayan ve tüm dünyayı etkisi<br />

altına alan finans krizinin, dalga dalga<br />

yayıldığı uyarısında bulunan Kurt, krizin<br />

çok yakında ülkemizi de etkileyeceğini<br />

belirterek, örme sektörünün krizden<br />

sağlam ve yıkılmadan çıkabilmesi için<br />

örmecilerin daha dikkatli adımlar atması<br />

ve riskli yatırımlardan kaçınmaları<br />

gerektiği uyarısında bulundu.<br />

Fikri Kurt şöyle devam etti. “Hazır<br />

giyimde en önemli pazarımız olan Avrupa<br />

Birliği’nden gelen siparişlerde azalma<br />

başladı. Geçmişteki gibi büyük siparişler<br />

artık yok. Bu durum uzun bir süre bu<br />

şekilde gidecek gibi görünüyor. Yine benzer<br />

şekilde, Rusya ile de sıkıntılı bir döneme<br />

girdik. Gerek gümrüklerdeki kısıtlamalar,<br />

gerekse de mali kriz nedeniyle petrol<br />

fiyatlarının düşmesi, Rusya pazarımızı da<br />

olumsuz etkileyeceği görülüyor.”<br />

Fikri Kurt konuşmasının sonunda acil<br />

eylem planına değinerek, Planın bu haliyle<br />

örmecilerin ve tekstilin sıkıntılarına çare<br />

olmayacağı eleştirisinde bulundu. Kurt şunları<br />

söyledi: “Hükümetimiz; acil eylem planı adı<br />

altında bir program açıklamışlardı. Açıklanan<br />

program, kısa vadede sektörün sorunlarına<br />

çare olacak bir program değil.<br />

Tekstilin ve hazır giyimin merkezi olan<br />

İstanbul’dan makinelerimizi alıp başka<br />

bir yerde, bizi neyin beklediğini bilmeden,<br />

yatırım yapmamızı istiyorlar. Çalışanlarımızı<br />

başka bir yere götürmeye nasıl ikna<br />

edeceğiz değerli arkadaşlarım. Bu teşvik<br />

ancak yeni kurulacak tesislerin işine yarar,<br />

bizler için faydalı olacağı kanaatinde


18 ÖRME DÜNYASI<br />

Toplantı<br />

değilim.”ÖRSAD Başkanı hükümete çağrıda<br />

bulunarak, ülkesine, milletine sahip çıkan,<br />

vergisini ödeyen sanayicilerin desteklenmesi<br />

gerektiğini belirterek Kurt sözlerini şöyle<br />

tamamladı: “ Biz örmeciler olarak diyoruz ki:<br />

Hükümet desteğini, tesislerimizi başka yere<br />

taşımayı teşvik ederek değil, bulunduğumuz<br />

yerde destekleyerek göstermelidir. Ve<br />

yine diyoruz ki; Hükümetimiz; vergisini,<br />

elektriğini, sigorta primini hakkıyla ödeyen,<br />

vatandaşlık görevini en iyi şekilde yerine<br />

getiren, Türkiye’ye sahip çıkan sanayicileri<br />

desteklemeli, teşvik etmelidir.”<br />

İsmail Gülle: “Kumaş ithalatına<br />

karşı önlemler alıyoruz”<br />

İstanbul Tekstil ve Hammadde<br />

İhracatçıları Birliği Başkanı İsmail Gülle<br />

konuşmasına örmecilik mesleğinde 34<br />

yıllık bir geçmişe sahip olduğuna vurgu<br />

yaparak başladı. Gülle şunları söyledi:<br />

“1974’ten beri bu mesleğin içindeyim. O<br />

tarihlerde FUKE makinelerimiz vardı ve<br />

jakar türü kumaşlar üretmeye çalışırdık.<br />

Üretimimiz sadece iç piyasaya satılıyordu,<br />

ihracat henüz yoktu. <strong>Örme</strong>ciliğin yeni<br />

yeni geliştiği o dönemlerde yedek parça<br />

sıkıntısı yaşıyorduk. O tarihlerde mesela<br />

bozuk iğnelerin ortalarından kırar,<br />

kaynak yaparak tekrar makinelerimizde<br />

kullanmaya çalışırdık. Bazen iğne<br />

bulamazdık, bazen de usta bulamazdık.<br />

Ustalar fazla yoktu. Birkaç önemli usta<br />

vardı, gider onu bulur getirirdik işimizi<br />

halletsin diye. Aramızda o günleri bilenler<br />

varsa bu ustalarımızı tanıyacaklardır.”<br />

Sıkıntılı bir sürecin ardından 1980’lerden<br />

itibaren örme sektörünün hızlı bir büyüme<br />

sürecine girdiğini hatırlatan Gülle, “ 80 sonrası<br />

tekstil sektörü hızlı bir gelişme sürecine<br />

girdi. O tarihlerde tekstil ihracatı 350 milyon<br />

dolar civarındaydı. Hazır giyim ihracatı ise<br />

700 milyon dolar civarındaydı. Bugün ise<br />

tekstil ihracatı 7 milyar dolara, konfeksiyon<br />

ihracatımız ise 17 milyar dolara dayandı”<br />

şeklinde konuştu. Büyük taleplerle birlikte<br />

yatırımların sürekli arttığını ve ciddi bir<br />

kapasite oluştuğunu belirten Gülle, İşlerin iyi<br />

olduğu dönemlerde yapılan büyük yatırımlarla<br />

büyük kapasitelere ulaşıldığını ancak bugün<br />

azalan taleplerle birlikte kapasitenin büyük bir<br />

kısmının atıl kaldığına dikkat çekti.<br />

“Belki aranızda keşke bu kadar kapasiteye<br />

ulaşmasaydık diyenleriniz olabilir. Ama o<br />

tarihlerde bunun önüne geçmek mümkün<br />

değildi. Çünkü işler çok iyi idi” diyen<br />

Gülle şöyle devam etti: “ İtalya’dan tekstil<br />

uzmanı getirip, tekstilde verimlilik ve<br />

mevcut büyük kapasitelerin nasıl daha<br />

randımanlı kullanılabiliriz diye bu uzmanın<br />

tecrübelerinden yararlanmak istedik.<br />

Ülkemizdeki tesislerimizi gezdirdiğinde ne<br />

kadar büyük yatırımlar yapıldığını gören<br />

İtalyan çok şaşırdı; bu kadar büyük tesisleri<br />

görünce gözlerine inanamadı.”<br />

İtalyan uzmanın, belli bir işte uzman<br />

olan ve belli bir model makinesi olan<br />

firmaların İtalya’da bu işin uzmanı olarak<br />

kabul edildiğini, başka kimsenin bu alana<br />

girmeyi düşünmediğini, aynı makinelerden<br />

gidip almayı düşünmez, dediğini aktaran<br />

Gülle, bu sayede İtalya’nın dünya ile<br />

rekabet edebilir bir konuma geldiğini<br />

belirterek, Türk örmeciliğin kendi içinde<br />

kontrolsüz yatırımlarla büyüyerek kendi<br />

içinde rekabet eder konuma gelmesinin<br />

sakıncalarına vurgu yaptı.<br />

<strong>Örme</strong>de kontrolsüz büyümenin aşırı<br />

kapasiteye neden olduğunu, piyasadaki<br />

durgunlukla birlikte bu kapasitenin büyük<br />

bir bölümünün atıl kaldığına dikkat çeken<br />

Gülle, örmecilerin kolektif çalışmayı<br />

becerememesi nedeniyle bu duruma<br />

gelindiğini söyledi. Gülle, örme kumaşta<br />

ithalatın sektörü bugün itibariyle tehdit<br />

etmediğini ancak yakın zamanda iplik<br />

satmakta zorlanan Asyalı ve Uzak Doğu<br />

iplikçilerin kumaş satmaya yönelmelerinin<br />

kuvvetle muhtemel olduğunu düşünerek,<br />

İTHİB olarak bu tehlikeyi önceden<br />

engellemek için koruma önlemi almak<br />

ve bir anti damping başlatmak için<br />

çalışmalara başladıklarını kaydetti.<br />

Konuşmasının sonunda Hükümetin<br />

acil eylem planına da değinen İsmail<br />

Gülle, tekstili temsil eden önemli bir<br />

kurum olarak sıkıntılarını birçok defa<br />

Hükümet yetkilileriyle paylaştıklarını;<br />

girdi maliyetleri, istihdam, enerji<br />

maliyetleri konusunda taleplerini ve<br />

beklentilerini anlattıklarını ancak açıklanan<br />

eylem planının kendilerini memnun<br />

etmediğini söyledi. Tekstilcilerin talepleri<br />

doğrultusunda planda değişiklik için<br />

yetkililerle görüşmeler içinde olduklarını<br />

açıklayan Gülle, yakın zamanda eylem<br />

planında değişiklikler olmasını umduklarını<br />

söyleyerek sözlerini tamamladı.


ÖRME DÜNYASI 19


20 ÖRME DÜNYASI<br />

Toplantı<br />

SPONSORLARIMIZA<br />

TEŞEKKÜRLER


22 ÖRME DÜNYASI<br />

Haber<br />

Hedef daha güçlü bir tekstil sektörü yaratmak<br />

Tekstil, AR-GE ile güçlenecek<br />

TÜBİTAK öncülüğünde sektör temsilcilerinin katılımıyla kurulan Türkiye Tekstil Teknoloji Platformu,<br />

dünya tekstil ve konfeksiyon pazarında Türkiye’nin daha güçlü yer alabilmesi için sektörün Ar-Ge<br />

yol haritasını çiziyor.<br />

Üniversite, araştırma kuruluşları,<br />

KOBİ’ler ve sektör firmalarının<br />

yer aldığı Platform Eşgüdüm<br />

Kurulu (PEK) tarafından temsil edilen<br />

Türkiye Tekstil Teknoloji Platformu<br />

(TTTP), tekstildeki öncelikli alanları,<br />

nanoteknolojik giysiler, akıllı tekstiller,<br />

örme ve dokuma, lif ve iplikte ileri<br />

teknolojiler ve dokusuz kumaşlar olarak<br />

belirledi.<br />

Tekstil Teknoloji Platformu, Türk<br />

tekstil ve konfeksiyon sektörünün<br />

uzun süreli Ar-Ge yol haritasının<br />

belirlenmesi için TTTP Eşgüdüm Kurulu<br />

tarafından tespit edilen öncelikli alanlar<br />

doğrultusunda uzman çalışma grupları<br />

oluşturdu. Akıllı tekstiller, konfeksiyonda<br />

yeni teknolojiler, lif ve iplik ile örme<br />

ve dokumada yeni teknolojiler,<br />

nanoteknoloji uygulamaları, dokusuz<br />

kumaşlar, tedarik zinciri yönetimi ile<br />

boya ve terbiyede yeni teknolojiler<br />

alanlarındaki uzman çalışma grupları<br />

toplantılarında 180’nin üzerinde uzman<br />

paydaş bir araya getirildi.<br />

"Teknik ve Akıllı Tekstiller Alanındaki<br />

Yeni Teknolojiler ve Tasarım" Uzman<br />

Çalışma Grubu Toplantısı’nda teknik ve<br />

akıllı tekstiller alanında SWOT analizi<br />

yapan Platform, Türkiye’nin teknik<br />

ve akıllı tekstillerde güçlü ve zayıf<br />

yanlarını belirlerken katılımcılardan da<br />

öneriler toplandı. "Konfeksiyonda Yeni<br />

Teknolojiler ve Mass Customization<br />

(Hazır Giyim ve Moda İçin Seri Olarak<br />

Özel İsteğe Göre Üretim), Ürün<br />

Geliştirme ve Tasarım" ve "Lif ve<br />

İplik Alanındaki Yeni Teknolojiler ve<br />

Tasarım", "Tekstil ve Konfeksiyonda<br />

Tedarik Zinciri Optimizasyonu ve Kalite<br />

Yönetimi" konularının ele alındığı<br />

toplantılarda ise konuyla ilgili Ar-Ge<br />

projeleri ele alındı.


24 ÖRME DÜNYASI<br />

Trend<br />

2009-2010 Kış Sezonu<br />

Renk Trendleri<br />

Dünyanın en önemli uluslar arası tekstil ve kumaş fuarlarından biri<br />

olan Texworld’da 2009–2010 kış sezonu renkleri 4 temada sunuldu.<br />

Fuar süresince Trend Area’da sergilenen yeni sezon kumaşlarda öne<br />

çıkan renkler şunlar<br />

Realistic (Gerçekçi)<br />

Kentsel gerçeklik ve mükemmel bir görünüş arayışları damgasını serin, makul bir<br />

atmosfer üzerinde bırakıyor. Yaygın metalik yansımalar modern bir güzellik sağlıyor.<br />

kumaşlar kompakt ve güzel görünümleriyle göz dolduruyor. Çiftler, sandviç dalgalar ve çok<br />

kalın teknik yapılar ve sülüetler, temanın dikkat çeken tarafları. Grafik desenler yumuşak bir<br />

görünüş sergiliyor ve daha büyük tekrarlar içeriyor. İpek ve örme kumaş feminel bir tezat<br />

sunmakta. Kristaller, parlayan metal ve cilalı aksesuarlar harika bir efektler sağlıyor.<br />

Sensitive (Hassas)<br />

Doğa zengin ve yumuşak materyallerden esinlenmiş. Tıpkı mükemmel bir kürk, yüksek<br />

kalitede bir kumaş gibi. Parlak sıcak nüanslar ve tozlu tonlar, kumaş yüzeyinde farklı tezatlıkların<br />

görünmesini sağlıyor. Pastel tarzı vurgular feminelliği çağrıştırıyor. sıcaklık ve yumuşaklığın çok<br />

fazla öne çıktığı bu renk temasında gri ve beyaz tonlar yanında kahverengi de dikkat çekici.<br />

Magical (Sihirli)<br />

Gizemli ormanlar, süprüz yaratıklarla dolu. Kuşların tüyleri, sıcak kahverengi ve yeşil<br />

tonların karışımıyla harika bir kürkün ortaya çıkarıyor. Otantik materyaller farklı bir<br />

atmosfer sunuyor. Organik pamuk ve çevre dostu materyallere öncelik en üst seviyede.<br />

Tamamıyla pamuktan imal yapılar ve işçi denimleri bir tezat yaratıyor. Hayvan desenli<br />

baskılar, karmaşık bir modaya motive ediyor.<br />

Expressive (Etkileyici)<br />

Network çağında kültür ve artistik etkileşimler, basit bir çocuk oyunu gibi. Folk, hippi, ve<br />

sanatsal dünya birbirleriyle iç içe geçiyor. soğuk ve sıcak arasındaki tezat, tansiyon yaratıyor,<br />

yeni renkleri ortaya ç uıkarıyor. Çok renklilik temanın dikkat çeken özelliklerinden.<br />

Yenilenebilir iplikler, gelişi güzel efektler yaratıyor. Folk ve hippi baskılar tüm renkleriyle<br />

ihtişamlılığını sergiliyor. Ulta hafif teknikler ve renkli denimler sporculuğu öne çıkarıyor.


26 ÖRME DÜNYASI<br />

Gündem<br />

Tekstilcinin beklediği “acil eylem planı” açıklandı<br />

Kimi sanayici memnun, kimi değil<br />

Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Tekstil, Hazır Giyim ve Deri Sektörü Stratejik Eylem<br />

Planı'nın ilk kez bir sektörle ilgili hazırlanan stratejik eylem planı olduğunu, bu planla ilk kez bir<br />

sektöre özel desteklerin devreye sokulduğunu açıkladı.<br />

Tekstil, Hazır Giyim ve Deri Sektörü Strateji Eylem Planı, Türkiye<br />

İstatistik Kurumu'nda, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı<br />

Nazım Ekren, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Sanayi ve Ticaret<br />

Bakanı Zafer Çağlayan ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun katıldığı<br />

toplantıda açıklandı. Eylem Planı'nı açıklayan Bakan Çağlayan, ortaya çıkan<br />

çalışmanın, hükümet ve özel sektörün ortak çalışması ve mutabakatıyla<br />

oluştuğunu, bu çalışmanın bir sektörle ilgili hazırlanan ilk stratejik eylem<br />

planı olduğunu kaydetti. Bunun önemine dikkati çeken Çağlayan, ''Bu plan,<br />

Türkiye'nin uzun yıllar lokomotifi olan ve olmaya devam edecek tekstil,<br />

hazır giyim, konfeksiyon ve deri sektörü için hazırlanmış ve ilk kez bir<br />

sektöre özel destekler devreye sokulmuştur'' dedi.<br />

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: “Tekstili kaderine terk<br />

edemeyiz”<br />

Toplantıda konuşan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Bu sektörlerin<br />

hepsinin birer üretim, istihdam ve ihracat deposu olduğunu<br />

vurgulayarak, “Türkiye’nin dünya pazarlarında liderlik yaptığı, ülkemiz<br />

için hayati öneme sahip böylesine gelişmiş sektörlerimizi, sorunları<br />

ile baş başa bırakamayız. Dümensiz bir şekilde fırtınalar altında<br />

sağa sola savrulmasına izin veremeyiz” dedi. TOBB Başkanı M. Rifat<br />

Hisarcıklıoğlu’nun konuşması şöyle:<br />

“Bildiğiniz gibi geçtiğimiz günlerde TOBB Sektör Meclislerimiz,<br />

Hükümetimizle, tekstil, hazır giyim ve deri sektörlerinin sorunlarını<br />

ve çözüm önerilerini görüşmüş ve bir eylem planı ortaya çıkartılması<br />

kararlaştırılmıştı. Zira bu sektörlerimiz, ülkemizin dünyada en çok söz<br />

sahibi olduğu sektörlerdendir. Ayrıca hepsi birer üretim, istihdam ve<br />

ihracat deposudur. O yüzden bırakın bu sektörlerden çekilmeyi, tersine<br />

yeni ürünlerle, yeni pazarlarla daha da büyümeyi hedeflemekteyiz.<br />

Eylem Planına<br />

kim ne dedi<br />

Tekstil, hazırgiyim ve deri sektörü stratejik eylem<br />

planı, sektör sanayicileri arasında görüş ayrılıklarını<br />

da beraberinde getirdi. Bazı sanayiciler, eylem<br />

planından memnun, sektörü rahatlatacak derken<br />

bazıları da "Sonuç, beklentileri karşılamıyor. Tekstil<br />

sektörü verilen bu teşviklerle taşınmaz" yorumunu<br />

yapıyor. İşte görüşler:<br />

ÖRSAD Başkanı Fikri Kurt:<br />

“Sanayici bulunduğu yerde<br />

desteklenmeliydi”<br />

Sanayi ve Ticaret Bakanımız<br />

tarafından açıklanan acil eylem<br />

planı, maalesef beklentilerimizi<br />

karşılayamadı. Hükümetimizin<br />

tekstili önemsediğini gösterdiği<br />

için olumlu görebileceğimiz<br />

bu planla, kısa vadede çözümler yerine orta ve uzun vadeli<br />

çözümler ortaya konmuştur. Oysa tekstilde ciddi bir daralma<br />

var ve çok daha etkili önlemler hayata geçirilebilirdi. Biz<br />

örme sanayicileri olarak, bu nedenle, eylem planını, bu<br />

haliyle, hem yetersiz hem de amacından uzak buluyoruz.<br />

Elektriğe ve doğal gaza zam yaparak üstümüzdeki<br />

yükü artıran Hükümet, bu eylem planıyla; “burada<br />

sana hayat yok, git başka bir yerde yeni bir düzen<br />

kur,” diyor. Hükümet aynı zamanda; “çözüm olarak<br />

açıklanan acil eylem planı ile denizde boğulan<br />

sanayiciye can simidi atmak yerine şu tarafa yüz<br />

kurtulursun,” demiştir. Oysa tekstilcinin artık yüzecek<br />

takati kalmamıştır. Biz örmeciler olarak diyoruz<br />

ki; “Hükümet desteğini, tesislerimizi başka yere<br />

taşımayı teşvik ederek değil, bulunduğumuz yerde<br />

destekleyerek göstermelidir.”


ÖRME DÜNYASI 27<br />

Bakın ülkemiz; tekstil ve hazır giyim ihracatında dünya dördüncüsüdür.<br />

AB ülkelerine tekstil ve hazır giyim ihracatında ikincidir. Deri ürünleri<br />

üretim ve ihracatında sekizincidir. Boya terbiyede ve konfeksiyonda<br />

AB’nin en büyük kapasitesine sahibiz. Dokuma tezgâh kapasitesinde,<br />

sentetik iplikte ve derideyse AB’nin en büyük ikinci kapasitesine<br />

sahibiz. Türkiye’nin dünya pazarlarında liderlik yaptığı, ülkemiz için<br />

hayati öneme sahip böylesine gelişmiş sektörlerimizi, sorunları ile baş<br />

başa bırakamayız. Dümensiz bir şekilde fırtınalar altında sağa sola<br />

savrulmasına izin veremeyiz.<br />

Bugün karşımızda yeni bir dünya, yeni bir rekabet haritası<br />

şekillenmektedir. Dünün davranış kalıpları ve alışkanlıkları ile bu yeni<br />

ortamda iş yapabilmemiz mümkün değildir. O halde dinamizmimizi,<br />

enerjimizi doğru yerlere kanalize edecek bir stratejiye, yol haritasına<br />

ve vizyona ihtiyacımız her zamankinden daha fazladır. Bu stratejiyi<br />

ortaya koymak, hükümetlerin temel görevidir. Vizyonu hayata<br />

aktaracak olan, onu bir oyun planına dönüştürecek, hepimize yol<br />

gösterecek olan, hükümetlerin bugünden belirleyeceği kurallardır,<br />

kurumsal adımlardır.<br />

Netice de, Türkiye buna mecburdur. Çünkü rekabet gücü olmadan<br />

bu sektörler üretemez, bu sektörler olmadan da Türkiye yeterince<br />

büyüyemez! İstihdam ve Cari Açık sorunlarını çözemez. Dilerim ki,<br />

kamu ve özel sektörün birlikte gerçekleştirdiği uyumlu ve olumlu<br />

işbirliği neticesinde ortaya çıkartılan kısa ve uzun vadeli tedbirler<br />

paketiyle, sektörlerimizin sıkıntıları giderilir ve uluslararası rekabette<br />

yeniden rekabet gücü avantajını ele geçiririz.<br />

Öte yandan, düşük kur ve yüksek enerji maliyeti şeklinde iki kıskaç<br />

arasında sıkışan sanayicimizi rahatlatıcı tedbirlerin ivedilikle alınması<br />

gerekiyor. Özellikle de, eğer kısa vadeli tedbirler bu yılın sonuna kadar<br />

hayata geçirilemezse, bu yıl sona erecek 5084 sayılı yatırım teşvik<br />

sisteminin bir yıl daha uzatılmasında fayda görüyoruz.”<br />

SANAYİ VE TİCARET Bakanı Zafer Çağlayan:<br />

“ Özel destekleri devreye soktuk”<br />

Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Tekstil, Hazır Giyim ve Deri<br />

Sektörü Stratejik Eylem Planı'nın ilk kez bir sektörle ilgili hazırlanan<br />

stratejik eylem planı olduğunu, bu planla ilk kez bir sektöre özel<br />

desteklerin devreye sokulduğunu bildirdi.<br />

Eylem Planı'nı açıklayan Bakan Çağlayan, ortaya çıkan çalışmanın,<br />

hükümet ve özel sektörün ortak çalışması ve mutabakatıyla<br />

oluştuğunu, bu çalışmanın bir sektörle ilgili hazırlanan ilk stratejik<br />

eylem planı olduğunu kaydetti. Bunun önemine dikkati çeken<br />

Çağlayan, ''Bu plan, Türkiye'nin uzun yıllar lokomotifi olan ve<br />

olmaya devam edecek tekstil, hazır giyim, konfeksiyon ve deri<br />

sektörü için hazırlanmış ve ilk kez bir sektöre özel destekler devreye<br />

sokulmuştur'' dedi.<br />

Çağlayan, söz konusu planda öngörülen değişim ve dönüşüm<br />

sürecinde sektörün yüksek kalitede moda, tasarım, marka ve bilgi<br />

bazlı ürünlerin üretildiği ve satıldığı bir yapıya dönüştürülmesinin<br />

amaçlandığını söyledi.<br />

Ve yine biz diyoruz ki; “Hükümetimiz; vergisini,<br />

elektriğini, sigorta primini hakkıyla ödeyen, vatandaşlık<br />

görevini en iyi şekilde yerine getiren, Türkiye’ye sahip<br />

çıkan sanayicileri desteklemeli, teşvik etmelidir.”<br />

İTHİB Başkanı / İsmail<br />

Gülle: “Bu teşvikle sanayi<br />

taşınamaz”<br />

İstanbul Tekstil ve<br />

Hammaddeleri İhracatçıları<br />

Birliği Başkanı İsmail Gülle,<br />

tTekstil sektörü verilen bu<br />

teşviklerle taşınmaz, diyerek<br />

eylem planının yeterli olmadığını<br />

söyledi. “Sonuç, beklentileri daha çok karşılar nitelikte<br />

olmalıydı" , diyerek eleştiride bulunan Gülle, “Eylem planı<br />

için hükümet ve sektör olarak 6 ayı aşkın süre uğraştıklarını<br />

belirten Gülle, "Ortada büyük bir emek ve çalışma var ama<br />

sonuç beklentilerin uzağında. Bir kere mevcut yatırımların<br />

yerinden kalkması için kaynak lazım. Aynı şekilde bina yapımı<br />

ve diğer giderler de ek masraf çıkarır. Taşınanlara verilen SSK<br />

işveren indirimi de daha çok konfeksiyona yarar" dedi.<br />

AGSD Başksnı / Canip Karakuş:<br />

“Marka olamadıktan sonra, ne işe yarar ki”<br />

Ankara Giyim <strong>Sanayicileri</strong> <strong>Derneği</strong> Başkanı Karakuş, "Bedava<br />

arazi verilse ne işe yarar 10 şirket bir araya gelip Mango, Zara<br />

olmalı. Öyle olursa Doğu'ya gidip fabrika kuralım" dedi..<br />

TOBB Hazırgiyim Sektör Meclisi Başkanı Umut<br />

Oran: "Kimse İstanbul'a teşvik beklemesin"<br />

Paketin sadece sektörel teşviki değil, bölgesel kalkınmayı da<br />

içerdiğini vurgulayan Umut Oran, sektörün Doğu'ya yönelmesinin<br />

İstanbul'un altyapı ve nüfus sorununa çözüm olacağını belirtti.<br />

Oran, "Bölgede terör odaklarının hedefi haline gelen vatandaşlar<br />

da iş bulabilecek. Anneler, dağdan acı haber beklemek yerine<br />

çocuklarının mesaiden eve dönmelerini bekleyecekler. İstanbul<br />

artık sanayi yatırımını kaldıramıyor. Kimse İstanbul'a teşvik<br />

beklemesin" değerlendirmesinde bulundu.<br />

Sanko Holding / Abdülkadir Konukoğlu: “ Eylem planı olumlu”<br />

Eylem planını "olumlu" karşılayanlardan. Konukoğlu,<br />

verilen teşviklerin sektörün gözden çıkarılmadığını<br />

ispatladığını belirterek özellikle kütlü pamuk destekleme<br />

prim ödeme miktarının artırılacak olmasının, pamuğun<br />

gelişmesine katkı sağlayacağını ve fiyatın ucuzlayacağını<br />

söyledi. Maliyetlerin ucuzlayacağını savunan Konukoğlu<br />

ayrıca, "Batıdaki makinelerin tamamı sökülmese de, bir<br />

kısmı Doğu'ya gidecektir. Üretim küçük şehirlere kaymak<br />

zorunda. Bu bir başlangıç" diye konuştu.<br />

DTO Başkanı Necdet Özer:” Kısa vadede bizi memnun etmedi”<br />

Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, Denizli ve<br />

Ege Bölgesi'nden hiçbir işletmenin Doğu veya Güneydoğu


28 ÖRME DÜNYASI<br />

Gündem<br />

Eylem planındaki faaliyetlerin ve stratejilerin yürütülmesinin<br />

takip ve koordinasyonunun bakanlığının sorumluluğunda olduğunu<br />

anlatan Çağlayan, başarının sağlanmasının, sürecin izlenmesi,<br />

değerlendirilmesi ve gerekli ilave tedbirlerin alınmasıyla mümkün<br />

olacağını ifade etti. Bu amaçla bakanlık bünyesinde sürecin<br />

izlenmesi, değerlendirilmesi, raporlanması için Yürütme İzleme Grubu<br />

oluşturulduğunu bildiren Çağlayan, ''Derhal devreye sokulacak strateji<br />

eylem planında 2 ana eylem ve 7 tedbir başlığı altında toplam 28<br />

eylem yer almaktadır'' dedi.<br />

Sanayici nasıl desteklenecek<br />

Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, gelişmiş yörelerden<br />

kalkınmada öncelikli yerlere taşınanlara, 1 Ocak 2009 ve 31 Aralık<br />

2014 döneminde, KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, faiz desteği,<br />

SSK işveren primi indirimi, kurumlar ve gelir vergisi indirimi, yatırım<br />

yeri tahsisi gibi teşviklerin sağlanacağını bildirdi.<br />

Anadolu'ya gideceğine inanmadığını söyledi. Özer, "Hükümetin<br />

acil eylem planı, kısa vadede bizi memnun etti diyemiyorum;<br />

çünkü düşük kur ve yüksek girdi maliyetleri baskı yaratıyor.<br />

Öncelikle tekstilcimizi ayakta tutmalıyız. Eğer Doğu'ya taşınması<br />

gerekenler varsa, daha sonra taşınabilir" diye konuştu.<br />

BTSO Başkanı Celal Sönmez: “ Olumlu karşılıyoruz”<br />

Söz konusu teşvikler tek başına yeterli değil. Sektörün<br />

de dünya koşullarına göre üretimini değiştirmesi<br />

gerekmektedir. Eylem planını, ekonominin ihtiyaç duyduğu<br />

suni teneffüse bir nebze olsun cevap vereceği için olumlu<br />

karşılıyoruz, zaman içinde bunların artmasının yanı sıra<br />

diğer sektörler için de devamının gelmesini bekliyoruz."<br />

Anadolu Konfeksiyon / Erol Yakıcı:<br />

“Kısa vadede çözüm olamaz”<br />

Anadolu Konfeksiyon Sanayi Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Erol Yakıcı, eylem planının kısa vadede yararlı<br />

olmayacağını savundu. Yakıcı, ''Bu çalışma aslında,<br />

tekstil ve konfeksiyon sektörüne değil doğuya getirilen<br />

bir teşvik. Buna göre, bir tekstil fabrikası bulunduğu<br />

yerden kaldırılıp doğuya kaydırıldığında avantajlar<br />

sunuluyor. Ancak, bu öyle kolay değil. Bir defa işçilerinizi<br />

çıkartacak, birikmiş tazminatlarını ödeyeceksiniz. Bu ek<br />

bir yük getirecek. Oysa, bu işçiler yıllardır çalışan kalifiye<br />

elemanlar. İkincisi gittiğiniz doğu illerinde kalifiye<br />

eleman bulabilecek misiniz'' dedi.<br />

Çağlayan, derhal devreye sokulacak Stratejik Eylem Planı'nda 2<br />

ana eylem, 7 tedbir başlığı altında 28 eylemin yer aldığını söyledi.<br />

Bakan Çağlayan, İşletme Kapasitelerini Destekleyerek İşletmelerin<br />

Rekabet Edebilirliğinin Artırılması ana eyleminin altında, İşletme<br />

Kapasitelerinin Desteklenmesi ve Maliyetlerin Azaltılması başlıklı 2<br />

tedbir ve 3 eylemin yer aldığını anlattı.<br />

Bu çerçevede, sektörde rekabet gücünün geliştirilmesi için<br />

işletmelere bilgi, danışmanlık ve doğrudan destek sağlanacağını<br />

ifade eden Çağlayan, eylem stratejisinde belirtilen prensipler<br />

çerçevesinde, sektöre yatırım desteklerinin verileceğini açıkladı.<br />

Bakan Çağlayan, mevcut işletmelerin gelişmiş yörelerden<br />

kalkınmada öncelikli yörelere, özellikle Doğu ve Güneydoğu illerine<br />

taşınmalarına çeşitli desteklerini verileceğini bildirdi. Çağlayan,<br />

tekstil, hazır giyim-konfeksiyon, deri ve deri ürünleri sektörlerinin<br />

yeniden yapılandırılması için hazırlanan Strateji Belgesi Eylem<br />

Orka Grup /Süleyman Orakçıoğlu:<br />

“Hükümetin çabası olumlu”<br />

Enerji konusunda verilen desteğin hazır giyimden<br />

ziyade tekstile yarayacağını söyledi. Hükümetin çabasını<br />

olumlu gören Orakçıoğlu, "Eylem planı az da olsa sektöre<br />

moral olacak. Enerji verimliliği konusunda verilecek yüzde<br />

20'lik destek hazır giyimden ziyade daha çok tekstilin<br />

işine yarar" dedi. Teşviklerin hayata geçmesinde takvimin<br />

büyük önemi olduğunun kaydeden Orakçıoğlu, "İstihdam<br />

üzerindeki kamu maliyetinde daha önce yüzde 5'lik<br />

vergi indirimi kararı alındı ama bu hayata geçirilmedi.<br />

Geçirilmiş olsaydı, belki bu eylem planında da yüzde<br />

5'lik bir indirimle toplamda yüzde 10'luk bir indirime<br />

kavuşacaktık. Verilen sözler tutulmuyor" dedi.<br />

APS Tekstil / Osman Benzeş:<br />

"Sermaye duygusallıkla yönlendirilmez”<br />

“Teşviklerde beni heyecanlandıran bir şey yok" diyen Benzeş,<br />

"KDV istisnası mühim değil çünkü ihracatçı bunu zaten geri<br />

alıyor. Gümrük muafiyeti ise yatırım için yurtdışından makine<br />

gibi alımlar yapmıyorsan işe yaramaz. Onun dışında taşınana<br />

verilen teşvikler zaten varolan şeyler" dedi. Merzifon'da<br />

üç yıl önce 11 milyon dolar yatırımla kurduğu fabrikaya<br />

her yıl 1 milyon dolar ek ödeme yaptığını belirten Benzeş,<br />

"Teşvikler doğuya yatırım yapana verilecek. Ama verimlilik<br />

için yatırımcının ödeyeceği bedeli kim karşılayacak" dedi.


ÖRME DÜNYASI 29<br />

Planı'nda yer alan, ''mevcut işletmelerin gelişmiş yörelerden, kalkınmada<br />

öncelikli yörelere (özellikle Doğu ve Güney Doğu illerine) taşınmalarına<br />

yönelik çeşitli destekler verilmesi'' başlıklı eylemin uygulanmasına ilişkin<br />

olarak ilgili kamu kurum ve kuruluşlarla yapılan çalışmalar ve Ekonomi<br />

Koordinasyon Kurulu'nda yapılan değerlendirmeler sonucunda bir anlayış<br />

birliği oluştuğunu söyledi.<br />

Tekstil, hazır giyim, deri ve deri ürünleri sektörlerinde faaliyet gösteren<br />

ve asgari 30 kişilik istihdam sağlayan işletmelerin, daha sonra belirlenecek<br />

illere taşınmaları halinde, yeni teşvik sisteminde yer alacak desteklerden de<br />

yararlandırılacağını belirten Çağlayan, şöyle devam etti:<br />

Tesisini taşıyan desteklenecek<br />

''Yeni teşvik sisteminde taşınılacak illerde yeni yatırımlar için KDV istisnası,<br />

gümrük vergisi muafiyeti, faiz desteği, SSK işveren prim indirimi, kurumlar<br />

ve gelir vergisi indirimi, yatırım yeri tahsisi gibi teşvikler öngörülmektedir.<br />

Bu illere taşınacak söz konusu sektörlerdeki firmaların da taşınmanın<br />

mahiyetine bağlı olarak bu teşviklerden yararlandırılması öngörülmektedir.<br />

Bu desteklerden fiilen taşınan firmalar yararlanacaktır. Taşınacak firmalara<br />

yönelik bu imkan 1 Ocak 2009-31 Aralık 2014 dönemini kapsayacak.<br />

Dolayısıyla erken taşınan firmaların desteklerden yararlanma süreleri de<br />

daha uzun olacak.<br />

Taşınma işleminin hızla yapılmasını teminen, 2009 yılı sonuna kadar<br />

taşınacak olan firmalara ayrıca taşınma desteği verilecek. Taşınılacak<br />

illerde mevcut tesislerden 5084 sayılı kanundan yararlanmaya devam<br />

edenler, söz konusu kanunda kendilerine sağlanmış imkânları belirlenmiş<br />

sürelerin sonuna kadar kullanabilecek. Kanun kapsamında süresi dolmuş<br />

olan mevcut tesislere sadece sosyal güvenlik primi indirimi desteği<br />

sağlanacak.<br />

Bu kapsamda, 2872 sayılı Çevre Kanunu ile getirilen arıtma tesislerine<br />

yönelik enerji desteğinin 1 Ocak 2009'dan itibaren uygulanmasına<br />

başlayacak şekilde gerekli çalışmaların süratle tamamlanacağını<br />

bildiren Çağlayan, bu konuda hazırlanacak yönetmelikle Bakanlar<br />

Kurulu yetkisinde olmak üzere, yüzde 50'ye varıncaya kadar enerji<br />

desteği sağlanacağını söyledi.<br />

Dosabsiad Başkanı Bülent Parlamış:<br />

“Fabrikaları doğuya taşımak mümkün değil”<br />

Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İşadamları<br />

<strong>Derneği</strong> (Dosabsiad) Başkanı Bülent Parlamış, tekstil<br />

fabrikalarının doğuya taşınmasının mümkün olmadığını söyledi.<br />

Öncelikle mevcut bölgelerdeki sanayicilerin kalkındırılmasını<br />

isteyen Parlamış, "Dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan<br />

olmayalım. Her zaman eldeki bir kuş daldaki çok kuştan iyidir"<br />

dedi. Parlamış, açıklanan planın sektörünün gözden çıkarıldığı<br />

imajını yıkacağını ve moral vereceğini kaydetti.<br />

Ege Giyim <strong>Sanayicileri</strong> <strong>Derneği</strong> Başkanı Nedim<br />

Örün: “ Tekstile değil, Doğuya teşvik”<br />

, eylem planıyla kısa vadede sorunlarına bir can<br />

simidi beklentisi içerisinde olduklarını, ancak planın<br />

daha çok Güneydoğu ve Doğu'yu kalkındırmaya yönelik<br />

bir çalışma olduğunu kaydetti. Örün, "Beklentimiz<br />

desteğin bir bölgeye sıkıştırılması değildi. Bizim<br />

isteğimiz, 'Değişim, Dönüşüm, Destek Projesi'<br />

kapsamında 2 yıllık geçici bir destekti. Türkiye genelini<br />

kapsıyordu. Ancak bu yapılmadı" şeklinde konuştu.<br />

Örün, İstanbul, İzmir gibi kentlerin yüksek katma<br />

değerli ürünlerin merkezi olduğunu anlatarak, "Yüksek<br />

katma değere sahip ürünleri üretenleri, Doğu ve<br />

Güneydoğu'ya götürmeniz imkansız. Bu iş gücünün<br />

oraya gitmesi mümkün değil" dedi.<br />

DETKİB Başkanı Raşit Güntaş: “ 5084 Teşvikte<br />

yaşananlar umarız yaşanmaz”<br />

Denizli Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Raşit Güntaş ise "Umarım 5084 sayılı Teşvik<br />

Yasası'ndaki gelişmeler yaşanmaz. 49 ile teşvik verildi, ancak<br />

9 ile yatırım yapıldı" hatırlatmasında bulundu. Eylem planının,<br />

kümelenme modeli dikkate alınarak hayata geçirilmesi<br />

gerektiğini ifade eden Güntaş, "6 yıl içinde tekstilciyi, hazır<br />

giyimciyi ve dericiyi bu bölgeye götürmek zor. Bu haliyle<br />

mevcut çalışma güdük. Bu destekler için geç kaldık" dedi.<br />

100 bin YTL'ye kadar kullanılan enerjiye destek var<br />

Bakan Çağlayan, 5627 sayılı sayılı Enerji Verimliliği Kanunu<br />

kapsamındaki yönetmeliğin de hızla tamamlanarak bu çerçevede<br />

sağlanacak desteklere işlerlik kazındırılacağını kaydederek, bu<br />

çerçevede ilgili bakanlık tarafından hazırlanacak yönetmelik<br />

çerçevesinde enerji yoğunluğu ve enerji verimliliği konusunda,<br />

işletmelerin 500 bin YTL'ye kadar yatırımlarının yıllık yüzde 20'sinin<br />

yani 100 bin YTL'ye kadar kullanılan enerji konusunda destek<br />

verileceğini bildirdi.<br />

Bakan Çağlayan, bu çerçevede 2 ana eylemden biri olan ''İş<br />

Ortamının Geliştirilmesi'' ana eyleminin altında, Hukuki ve<br />

İdari Düzenlemeler, Altyapının Geliştirilmesi, Finansal Araçların<br />

İyileştirilmesi ve Geliştirilmesi, İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi,<br />

Üretim Altyapısının Geliştirilmesi başlıklı 5 tedbir ve toplam 25<br />

eylemin gerçekleştirileceğini bildirdi.<br />

Ahmet Akbalık/İHKİB Başkanvekili:”Kısmen iyi”<br />

Bu plan beklentilerimizi tam olarak değil ama kısmen<br />

karşıladı. Biz öncelikle yakın vade için bir eylem planı<br />

bekliyorduk ama bu orta vadeli bir eylem planını gösteriyor.<br />

TGSD Başkanı Ahmet Nakkaş:<br />

“Umut verici olarak görülebilir”<br />

YTL'nin son 5 yılda yüzde 40 değer kazanması,<br />

girdi maliyetlerindeki artışla rekabette yüzde 25 kayıp<br />

söz konusu oldu. Kısa vadede atılacak adımların da<br />

netleşmesi lazım. Mevcut işletmelerin ayakta kalması<br />

adına, SSK ve enerji yükünün hafifletilmesi yüzde<br />

15'lik avantaj sağlayacaktır. Bu noktada izleme ve<br />

değerlendirme komitesine büyük iş düşüyor. Komitenin<br />

ortaya koyacağı öneri paketlerini Hükümet'in kabul<br />

etmesi gerekiyor. Yıl sonuna kadar alınacak yol var.


30 ÖRME DÜNYASI<br />

Gündem<br />

Çağlayan, kapasite raporlarının standardize edileceğini, tekstil ve deri<br />

sektörleri çevre ve insan sağlığına uygun üretime yönlendirilmesine<br />

dönük hukuki altyapının sağlanacağını söyledi.<br />

Bakan Çağlayan, el dokuma halı ihracatında ekspertiz<br />

raporu sorunun çözüleceğini, AB'nin imzaladığı Serbest Ticaret<br />

Anlaşmaları'na Türkiye'nin de taraf olması sağlanarak anlaşmaların<br />

Türkiye'yi de kapsayacak şekilde eş zamanlı olarak ve Türkiye<br />

hassasiyet ve öncelikleri dikkate alınarak yapılmasının temin<br />

edileceğini ifade etti.<br />

İthalata engeller gelecek<br />

Sektörde ithalatta koruma önlemlerinin etkin biçimde uygulanacağını<br />

ve düşük değerli ithalatın önlenmesine yönelik tedbirlerin<br />

etkinleştirileceğine dikkat çeken Çağlayan, dahilde işleme rejimi<br />

kapsamında sektörün karşılaştığı sorunların çözümüne yönelik<br />

tedbirlerin alınacağını kaydetti.<br />

Çağlayan, altyapının geliştirilmesi düzenlemeleriyle de sektörün<br />

ihtiyaç duyduğu kümelenme çalışmalarının sonuçlandırılacağını,<br />

ihtiyaç duyulan alanlarda Ar-Ge, Ür-Ge, inovasyon bilincinin<br />

yaygınlaştırılacağını ve uygulanmanın etkinleştirileceğini,<br />

ihtiyaç duyulan alanlarda, marka, tasarım, pazarlama bilincinin<br />

yaygınlaştırılması ve etkin uygulanmasının sağlanacağını, üniversitesanayi<br />

işbirliğinin derinleştirileceğini söyledi.<br />

Kredi destekleri artırılacak<br />

Bakan Çağlayan, bu kapsamda, Kredi Garanti Fonu altyapısı<br />

ve hacminin sektör için geliştirileceğini, Eximbank kaynaklarının<br />

geliştirileceğini, Eximbank kredilerinin bankacılık prensipleri<br />

çerçevesinde daha yaygınlaştırılmasının sağlanacağını ve sektöre<br />

sıfır faizli kredi kullandırabilmek için, KOSGEB kredi faiz desteğinin<br />

geliştirileceğini ve sürdürüleceğini ifade etti.<br />

Kütlü pamuk destekleme primi artırılacak<br />

Çağlayan, kütlü pamuk destekleme prim ödeme miktarının<br />

arttırılarak devam ettirileceğini, destekleme prim miktarının aynı yıla<br />

ait pamuk <strong>ekim</strong>inden önce belirlenerek ilan edileceğini vurgulayarak,<br />

sentetik hammadde üretim kabiliyetinin artırılması için, petrokimya<br />

yatırımlarının destekleneceğini, aşamalarında ortaya çıkan kalite ve<br />

verim kaybının önleneceğini ifade etti.<br />

Bakan Çağlayan, Türkiye genelinde tekstil sektöründe yeni yatırımlara<br />

yönelik teşviklerin, aşırı kapasite artışına yol açmayacak bir anlayışla ve<br />

modernizasyon, yenileme, Ar-Ge, tasarım, teknik tekstil ile akıllı tekstil<br />

gibi alanlarla sınırlı tutulacağını bildirdi.<br />

PLANINDAKİ EKSİKLİK VE BELİRSİZLİKLER<br />

• Destek verilecek iller belli değil<br />

• Desteğin türü ve miktarı belirsiz<br />

• Prim indiriminde net bir oran yok<br />

• Kalifiye eleman sıkıntısı göz ardı edildi<br />

• Tekstil hassas sektör ilan edilmedi<br />

• Taşınma maliyetine destek verilmedi<br />

Hey Tekstil / Aynur Bektaş:<br />

“Bir ilk gerçekleşti, bunu kabul edelim”<br />

Altı doldurulacak olan bir teşvik planı bu. Bana göre<br />

doğru ama bizim beklediğimiz acil olarak bir can simidi<br />

idi. İki yıl boyunca tüm sektörlerde 5084 sayılı teşvik<br />

yasasının hükümlerinin uygulanmasını ve Eximbank<br />

kaynaklarının kullandırılmasını istiyorduk. Bunlar olmadı<br />

ama sektörde genel anlamda iyileştirici bir durum ortaya<br />

çıkabilir. Ben toplantıdan çok olumsuz çıkmadım.<br />

Referans Yazarı / Şevket Sürek: “ Acil yanı hiç yok”<br />

Tekstilde eylem planı" adı konulmuştu uzun süredir.<br />

Defalarca toplantılar yapıldı, fikir alışverişinde bulunuldu.<br />

Sonuçta, ortaya başı sonu belli olmayan bir "şey" çıktı.<br />

"Şey" diyorum, çünkü eyleme, teşvike benzer bir yanı yok.<br />

Hele hele "acil" yanı hiç yok. Orta ve uzun vadelerde "bir<br />

şeyler" yapılacağı ama nasıl, hangi ölçüde, hangi sürede,<br />

hangi miktarlarda, hangi türde yapılacağı meçhul. Hal<br />

böyle olunca, hasta yatağında yatan sektör mensuplarının<br />

yorumları kısa ve öz. "Doktor ne yerse yesin dedi"<br />

Zorlu Grup /Ahmet Nazif Zorlu:<br />

“ 5 yıl için fabrikamı taşımam”<br />

Planda öngörülen teşviklerin 5 yıl ile sınırlı kalmasını<br />

eleştiriren A. Nazif Zorlu, Doğu ve Güneydoğu bölgelerine<br />

taşınacak şirketlere bu sürenin az geleceğini söyledi. Zorlu,<br />

"Fabrikanın sökülüp kurulması zaten 1-2 sene alır. Bu yüzden<br />

teşvikli zaman diliminin artırılması lazım. En az 10 sene olması<br />

lazım. Bu sürenin uzatılmasını istiyorum. Eylem Planı'nı diğer<br />

bütün hatlarıyla çok olumlu karşılıyorum. Zaten bu fikri ortaya<br />

atanlar arasında ben de varım." değerlendirmesinde bulundu.<br />

Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı<br />

Sabri Ünlütürk: “Planda eksikler ve belirsizlikler var”<br />

Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği<br />

Başkanı Sabri Ünlütürk, sektörün imajının iyileştirilmesi<br />

açısından eylem planının çok önemli olduğunu söyledi.<br />

Tek tek açıklanmasa da planda, kümelenmeden,<br />

hukuki ve bölgesel düzenlemelere değin bir takım<br />

düzenlemeler bulunduğunu kaydeden Ünlütürk,<br />

"Planda eksikler ve belirsizlikler var, ancak birlikte<br />

çalışıp sektörün önünü açacak iyileşmeler sağlanabilir"<br />

dedi. Kümelenme mantığıyla çalışan sektörün Doğu<br />

ve Güneydoğu'ya hemen yatırım yapamayacağının<br />

altını çizen Ünlütürk, "Sektörün Özbekistan ve Mısır'a<br />

yatırımları var. Doğu ve Güneydoğu'ya da gidilir.<br />

Ancak gerekli altyapı imkanların sağlanması gerekiyor.<br />

Ayrıca ulaşım imkanlarının da iyileştirilmesi lazım.<br />

Yatırım yapılacak bölgeler belirlenerek, kümelenme<br />

modeliyle hareket edilmesi gerekiyor. Nakışçısından<br />

yan sanayicisine kadar tüm tedarikçileri bir arada<br />

bulundurmak gerekiyor" diye konuştu. Ünlütürk,<br />

planda, mevcut sorunlara yönelik somut çözümler de<br />

bulunmadığını dile getirdi.


32 ÖRME DÜNYASI<br />

Yeni Kumaş<br />

Yeşim’den bir ilk daha;<br />

“Hybrid” kumaş<br />

Uzakdoğu ve Çin’e karşı savaş veren tekstil sektörü, rekabet<br />

şansını nano teknolojiyle artırmaya çalışıyor. Leke tutmayan,<br />

ütü istemeyen, selüliti önleyen, koku yayan kumaş ve giysiler<br />

hayatımızda daha çok yer almaya başladı.<br />

Akıllı kumaş üreticisi Yeşim Tekstil,<br />

şimdi de “Hybrid” kumaşların<br />

üretimine başladı. 6 aylık çalışmanın<br />

sonunda nano teknoloji kullanılarak<br />

geliştirilen bu yeni nesil kumaşlar, ter<br />

kokusunu önleme, kolay ütülenme ve<br />

leke tutmama, E vitaminli, güneşin zararlı<br />

etkilerinden, saman nezlesinden ve<br />

sivrisinekten koruma, ısı regülatörü gibi bir<br />

çok farklı özelliği içinde barındırıyor.<br />

Türkiye’de akıllı kumaş üretimine ilk<br />

başlayan şirketlerden biri olan Yeşim<br />

Tekstil, “Hybrid” adıyla geliştirdiği yeni<br />

kumaşlarla ve bu kumaşlardan hazırlanan<br />

giysilerle, tekstil pazarında kendine farklı<br />

bir kulvar yarattı. İnovasyona büyük önem<br />

veren Yeşim, özellikle son yıllarda AR-GE<br />

departmanında yürüttüğü çalışmalarla<br />

müşterilerine farklı kumaş alternatifleri<br />

sunuyor. Bir yandan koku vererek ter<br />

kokusunu önleyen tişört, diğer yandan da E<br />

vitamini vererek kişinin sağlığını koruyor. Bu<br />

tişört aynı zamanda leke tutmama ve ütü<br />

istememe gibi özelliklere de sahip olabiliyor.<br />

Firma, önümüzdeki günlerde bu kumaşları<br />

dünyaca ünlü müşterilerine de sunacak<br />

ve müşterilerinin taleplerine göre istenen<br />

özelliklerde hybrid kıyafetler üretmeye<br />

başlayacak. Yeşim Tekstil, İşletmeler Direktörü<br />

Mustafa Demiralay, Türkiye’de akıllı kumaşları<br />

üreten ilk firma olduklarını belirterek, “Leke ve<br />

su tutmama, çabuk kuruma ve kolay ütüleme<br />

özellikleriyle enerji ve zaman tasarrufu<br />

sağlayan nano teknolojisini, Türkiye’de ilk<br />

defa örme ürünlerin üretiminde kullanarak<br />

akıllı kumaşlar yapmaya başladık. 2004’den<br />

bu yana yaptığımız çalışmaları her geçen<br />

yıl geliştirerek hızlandırdık. Firma olarak<br />

inovasyona büyük önem veriyoruz. Özellikle<br />

son dönemlerde rekabette farklılaşmak<br />

için katma değeri yüksek ürünleri üreterek,<br />

tüketicinin karşısına farklı seçeneklerle çıkmak<br />

daha da önem kazandı. Artık dünyanın her<br />

yerinde akıllı kumaşlar yapılıyor” diye konuştu.<br />

Demiralay, son dönemlerde üretikleri<br />

kumaş ve giysilerin leke ve su tutmama,<br />

ütü istememe özelliklerinin yanı sıra E<br />

vitaminli, güneşin zararlı etkilerinden ve<br />

sivrisinekten koruma gibi bir çok farklı<br />

özelliğe sahip olduğunu söyledi. Mustafa<br />

Demiralay, ürettikleri Hybrid bedenlerle<br />

müşterilerinin isteyeceği bir kaç fonksiyonu<br />

birden üretmeye başladıklarını belirterek;<br />

“Gelen talebe göre aynı tişörtte bir<br />

yandan E vitamini vererek sağlığı korurken<br />

diğer yandan da güzel kokular vererek<br />

ter kokusunu önleyebileceğiz ya da ısı<br />

regülatörü ile tüketiciye serinlik hissi<br />

verirken, leke tutmama özelliğini de aynı<br />

anda kumaşa uygulayabileceğiz.” dedi.


34 ÖRME DÜNYASI<br />

Yeni Kumaş<br />

Advansa’dan doğa dostu kumaş<br />

Avrupa ve Ortadoğu’nun en büyük polyester imalatçısı Advansa, yenilenebilir özelliğe<br />

sahip, doğa dostu yeni bir kumaş markasını piyasaya sundu. İçereğinde Dupont<br />

tarafından geliştirilen Bio-PDO polimerleri bulunan Biophyl geri dönüşüm özelliğiyle tam<br />

bir çevre dostu kabul ediliyor.<br />

Tekstil sanayinde çevre dostu ürünlere<br />

doğru bir kayış var. Birçok büyük<br />

marka, ürünlerinde daha fazla<br />

organik pamuk ve benzeri doğal elyaflar<br />

kullanmayı prensip haline getirdi. Bu<br />

trend, doğal olarak çevre dostu iplik ve<br />

kumaşların üretimini hızlandırdı.<br />

Geri dönüş özelliği olan doğal elyaf<br />

ve kumaşların imalatı üzerine yoğun<br />

ar-ge çalışmaları yapan Advansa, uzun<br />

çalışmalar sonunda, tam bir çevre dostu<br />

olan Biophyl kumaşı geliştirildi. Polimere<br />

benzeyen özel bir doğal polyesterden<br />

üretilen Biophyl, petrol bazlı Gyycol<br />

yerine Du-pont’un patentli ürünü olan ve<br />

mısır bitkisinden üretilen Bio-PDO elyafı<br />

kullanılarak geliştirildi.<br />

Biophyl’in enerji tüketimine ve sera<br />

gazlarının azalmasına katkı sunduğunu<br />

iddia eden Advansa firmasına göre,<br />

petrol bazlı naylon elyafa oranla bu<br />

mısır özlü yeni elyafların yüzde 30–40<br />

daha az enerji sarf ediyor. Biophyl<br />

kumaşların boya ve apre işlemlerinde,<br />

daha düşük ısı kullanıldığını ve daha kısa<br />

sürede prosesin tamamlandığını ifade<br />

eden Advansa, Biophyl’den üretilen<br />

kumaşların kendine has yumuşaklığı<br />

ve dayanıklılığı ile de dikkat çektiğini<br />

açıkladı.<br />

Biophyl kumaşların kumaş<br />

üreticilerinin şimdiden koleksiyonlarına<br />

girdiğini söyleyen pazarlama müdürü<br />

Luciano Colasanto, “Biophyl kumaşlar,<br />

çevre dostu olması ve geri döşümü<br />

özelliğe sahip olması çok önemli bir<br />

avantaj. Bu sayede Advansa, çevreye<br />

verdiği önemi bir kez daha pekiştirmiş<br />

oldu,” dedi.


36 ÖRME DÜNYASI<br />

Yeni Kumaş<br />

Korteks’den çabuk kuruyan kumaş<br />

İleri teknoloji ürünü bu yeni kumaş, performansı yanında doğal görünümlü, yumuşak tutumlu<br />

ve daha örtücü özelliğe sahip. Özellikle performans ve su sporlarında kullanılması beklenen Dry<br />

Touch’ın en önemli özelliklerinden biri de çabuk kuruması.<br />

Korteks A.Ş., kendi iplik<br />

fabrikalarında özel teknikler<br />

kullanılarak üretilen fonksiyonel<br />

kanal kesitli ipliklerle, ileri teknoloji ve<br />

fonksiyonelliği bir araya getirerek üstün<br />

performanslı DRY TOUCH ® kumaşı<br />

ürettiğini duyurdu.<br />

DRY TOUCH ®<br />

Kumaşın Teknik Özellikleri<br />

DRY TOUCH ® kumaş özelliğini<br />

kumaşın dokunduğu ipliğin fiziksel<br />

yapısından almaktadır. DRY TOUCH ®<br />

kumaş piyasadaki aynı özelliği sağladığını<br />

iddia eden diğer kumaşlar gibi özelliğini<br />

kumaşa sonradan uygulanan kimyasal<br />

maddelerden almaz. Kimyasal maddeler<br />

uygulanarak kumaşa kazandırılan<br />

özellikler kumaş yıkandıkça azalacaktır.<br />

Çünkü her yıkama ile kumaşa uygulanan<br />

kimyasallar deterjan etkisi ile parçalanıp<br />

kumaştan ayrılacak ve nihayet kumaş<br />

özelliğini her yıkamadan sonra yavaş<br />

yavaş kaybedecektir.<br />

İplik birçok ince lifin birleşmesinden<br />

meydana gelmiştir. (Elektrik kablosunun<br />

yapısı gibi düşünülebilir.) Resimlerde<br />

pamuk, normal polyester ve 5 kanallı<br />

ipliğin kesitler görülebilmektedir. DRY<br />

TOUCH® kumaşı oluşturan iplikler normal<br />

polyester iplik gibi dairesel kesitte olmayıp<br />

kanal kesitlidir.<br />

Üstte 5 kanallı lifler görünmektedir. Bu<br />

liflerden birçoğu birbirlerine dolanarak<br />

ipliği oluşturmaktadır. Ayrıca liflerin kanallı<br />

yapıda olması nem ve hava transferini<br />

kolaylaştırmaktadır. Hava dışarıdan içeriye,<br />

nem ise içeriden dışarıya bu kanallar<br />

vasıtası ile aktarılmaktadır.<br />

5 kanallı lifler aynı ağırlıktaki normal<br />

ipliğe göre yaklasık 3 kat daha fazla yüzey<br />

alanına sahiptir. Yapısının girintili ve<br />

çıkıntılı olması yüzey alanını arttırıcı etki<br />

yapmaktadır.<br />

DRY TOUCH ®<br />

kumaşın faydaları:<br />

Gelişmiş Nem Yönetimi:<br />

Cilt üzerinde oluşan birçok problem ve<br />

iritasyonun vücut sıcaklığı ve nem dengesinin<br />

iyi ayarlanmamasından kaynaklandığı sağlık<br />

uzmanlarınca tespit edilmiştir. Bu nedenle<br />

birçok uzman insanları hava geçirgenliği<br />

olan giysi ve özellikle iç çamaşırı giymeleri<br />

konusunda uyarmaktadır.<br />

DRY TOUCH ® benzeri kumaşlar genelde<br />

aktif spor giyimde performans giysilerinin<br />

üretiminde, tıbbi, askeri ve iç çamaşırlarında<br />

kullanılmaktadır. Liflerin kanallı<br />

yapıda olması nem ve hava transferini<br />

kolaylaştırmaktadır. Hava dışarıdan içeriye,<br />

nem ise içeriden dışarıya bu kanallar vasıtası<br />

ile daha kolay aktarılmaktadır.<br />

Liflerin (dolayısı ile ipligin ve kumasın) yüzey<br />

alanının diger liflere göre fazla olması kuruma<br />

süresini kısaltacaktır. Aynı büyüklükteki normal<br />

kumas ve DRY TOUCH ® kumaş aynı miktar<br />

sıvı ile ıslatıldıgında DRY TOUCH ® kumasa<br />

dökülen sıvı diger kumasa oranla yaklasık 3<br />

kat daha büyük bir yüzey alanına yayılacak,<br />

dolayısıyla çok daha çabuk kuruyacaktır. Bu da<br />

DRY TOUCH ® kullanıcısına sürekli bir kuruluk<br />

hissi verecektir.<br />

• Vücut daha rahat nefes alır.<br />

• Ter daha rahat atılır.


ÖRME DÜNYASI 37<br />

• Çabuk kurur.<br />

• Vücudun sıcaklığını çabuk atmasını,<br />

kuru ve serin hissetmesini sağlar.<br />

• Vücut teri daha kolay atar ve<br />

dolayısıyla daha çabuk soğur.<br />

• Vücut daha rahat soğuduğu için,<br />

vücudun kendini soğutması için fazladan<br />

harcayacağı enerjiyi yaptığı spor faaliyetine<br />

aktarmasını ve dolayısı ile daha iyi bir<br />

sportif performans elde edilmesini sağlar.<br />

Yumuşak Tutum:<br />

DRY TOUCH ® kumaşın yapısındaki 5<br />

kanal kesitli lifler kumaşa diğer yuvarlak<br />

kesitli liflere oranla çok daha yumuşak<br />

bir tutum kazandırır. Kanal kesitli<br />

liflerin eğilme ve esneme kabiliyetleri<br />

diğer şekillerdeki liflere oranla daha<br />

fazladır. Bu özellik 5 kanallı liflerin<br />

şerit benzeri bir şekilde olmasından<br />

kaynaklanmaktadır.<br />

Bu şerit benzeri yapı 5 kanallı liflerin<br />

eğilme modülünün diğer liflere oranla 3<br />

kat daha az olmasını sağlamakta, bunun<br />

sonucunda da 5 kanal kesitli liflerin<br />

eğilmesi için diğer yuvarlak kesitli liflere<br />

oranla 3 kat daha az bir kuvvet yeterli<br />

olmaktadır.<br />

Havlı Yüzeylerde Eğilme Direnci:<br />

Serit benzeri sekildeki 5 kanal kesitli<br />

liflerin düz kenarları üzerinde eğilmesi<br />

çok kolay olmasına karşın ince kenarları<br />

üzerinde eğilmesi ise o kadar zordur.<br />

Lifler rastgele bir şekilde birbirlerine<br />

dolanarak iplik içerisinde dağılırlar,<br />

dolayısıyla iplik büküldükten ve<br />

eğildikten sonra serbest bırakıldığında<br />

çok daha kolay ve hızlı biçimde eski<br />

şekline döner.<br />

Bu özelliğin neticesinde, DRY<br />

TOUCH ® kumaş üzerine uygulanan<br />

kuvvet kaldırıldığında kumaş eski<br />

düzgün yüzey yapısına geri kavuşur.<br />

Özellikle döşemelik ve havlı kumaşlarda<br />

aranan bir özellik olan “parmak izinin<br />

kaybolması” DRY TOUCH ® kumaşta<br />

üst düzeydedir. Örnek olarak kadife<br />

yapılmış DRY TOUCH ® kumaşa parmak<br />

ile bastırıp geri çekildiğinde yüzeyde,<br />

normal ipliklerle mukayese edildiğinde,<br />

hemen hemen hiçbir iz kalmamaktadır.<br />

Ayrıca bu özellik kumaşın buruşmazlık<br />

değerlerini yükseltmekte daha kolay<br />

ütülenmesini sağlamaktadır. Bu da<br />

kullanım kolaylığında önemli bir artı<br />

değer yaratmaktadır.<br />

Gelişmiş Örtücülük:<br />

Şerit benzeri şekildeki bu lifler diğer<br />

yuvarlak kesitli liflerden oluşan ipliklere<br />

oranla çok daha iyi örtücülük ve kumaş<br />

konstrüksiyonlarında maksimum<br />

optimizasyon sağlar.<br />

Liflerin şerit şeklinde olması yüzey<br />

alanını arttırır. Lifler geniş yüzeyli<br />

olduğundan dolayı aynı ağırlıktaki ve<br />

uzunluktaki bir iplikten daha fazla yüzeyi<br />

(kumaşta) kaplayarak örtücülüğünü arttırıp<br />

aynı ağırlıktaki bir kumaştan daha tok<br />

ve dolgun gösterir, bunu yaparken aynı<br />

görünümdeki bir kumaştan, ağırlık olarak,<br />

daha hafiftir. Bu da kumaşa “hafiflik” gibi<br />

ilave bir avantaj saglar.<br />

Yüksek Verimlilik:<br />

DRY TOUCH ® kumaş gelismiş<br />

örtücülük özelliği sayesinde normal<br />

yuvarlak kesitli ipliklerden yapılan<br />

kumaşlarla aynı örtücülüğü daha az<br />

iplikle elde edebilmekte ve maliyetlerde<br />

azalma sağlamaktadır. Örnek olarak,<br />

kadife DRY TOUCH ® kumaşta kullanılan<br />

hav sayısı %10 hatta %15 azaltılmasına<br />

rağmen aynı miktar yuvarlak kesitli iplik<br />

kullanılarak yapılan kumaşlarla aynı<br />

örtücülüğü elde edebilmiştir.<br />

Daha Doygun Renkler:<br />

DRY TOUCH® kumaşı oluşturan ipliklerin<br />

yüzey alanının fazla olması kumaşın<br />

boyama sırasında daha fazla boya almasını<br />

sağlamakta ve kumaşın daha doygun<br />

renklerde görünmesini sağlamaktadır.<br />

Doğal Görünüm:<br />

5 kanallı ipliklerden oluşan DRY<br />

TOUCH ® kumaş diğer işlenmiş polyester<br />

kumaşlardan daha doğal bir görünüme<br />

sahiptir. Çok kanal kesitli lifler ışığı<br />

dağıtılmış şekilde yansıtarak kumasın daha<br />

doğal görünmesini sağlamakta, kumaşın<br />

estetik özelliklerini üst düzeyde tutmakta<br />

ve göze hitap etmesini sağlamaktadır.<br />

DRY TOUCH Kumasın Test Sonuçları:<br />

Yapılan performans testlerinde DRY<br />

TOUCH ® kumaştan üretilen giysilerin<br />

pamuktan yapılan giysilere oranla 10 kat<br />

daha hızlı nem absorbe ettiği ve iki kat<br />

daha hızlı kuruduğu tespit edilmistir.<br />

Kuruma Süresi Testi:<br />

Bu testte belli bir miktar kumas<br />

distile su ile ıslatıldıktan sonra ne kadar<br />

zamanda kurudugu ölçülmektedir. DRY<br />

TOUCH® kumas 52 dakika içinde tamamen<br />

kurumustur.<br />

Emicilik Testi:<br />

Uluslararası AATCC 79 test standartları.<br />

Bu testte ise kumas üzerine belli<br />

miktarda (yaklasık 1 damla büyüklügünde)<br />

distile su damlatılarak kumasın bu suyu<br />

emme süresi ölçülmektedir. DRY TOUCH®<br />

kumas damlatılan suyu 1 saniyeden daha<br />

kısa sürede emmistir.<br />

Dikey Emicilik:<br />

Korteks Test Standartları.<br />

Bu testte belli uzunlukta kumas parçası<br />

dikey olarak suyun içerisine alttan çok<br />

az bir kısmı suya temas edecek sekilde<br />

daldırılır, daha sonra 10 dakika içinde<br />

suyun kumas üzerinde kaç cm yukarı dogru<br />

yürüdügüne bakılır. Su DRY TOUCH ®<br />

kumas üzerinde 10 dakika içinde 14 cm<br />

yukarı yürümüstür.


38 ÖRME DÜNYASI<br />

Analiz<br />

Pamuk tüketimi 2009’da dip yapabilir<br />

2009’da pamuk tüketiminin<br />

önemli oranda azalacağı<br />

öngörüsünde bulunan<br />

uzmanlar, 2010 yılı için<br />

daha olumlu konuşuyorlar.<br />

Tahminler, 2010’da pamuk<br />

talebinde hızlı ve güçlü bir<br />

canlanma olacağı yönünde.<br />

İkinci çeyrekte Euro bölgesinin GSYİH<br />

artışında % 0,2’lik bir düşüş oldu. Euro,<br />

piyasaya sürüldüğünden beri yaşanan<br />

bu ilk kayıpla birlikte global ekonomik<br />

büyümenin liderliğini Çin’e bırakan<br />

dünyanın en büyük ekonomilerinden dördü<br />

(ABD, İngiltere, Japonya ve Euro Bölgesi)<br />

durgunluk dönemine bugünlerde daha da<br />

yaklaştı.<br />

Şimdiye dek, ABD, İngiltere ve Euro<br />

bölgesindeki ekonomik iklimin, Brezilya,<br />

Rusya ve Çin (BRIC) üzerindeki etkisi sınırlıydı,<br />

ancak Japonya Asya’da en olumsuz etkilenen<br />

ülke idi. Çin’in GSYİH’sı 2008’in ikinci<br />

çeyreğinde % 10,2 büyürken, perakende<br />

satışları % 21,4 sıçrama gösterdi, hazır giyim<br />

satışları ise % 25,1 tırmandı. Bu, dünyayı<br />

BRIC ülkelerindeki tüketici talebine daha fazla<br />

bağımlı hâle getirdi.<br />

Ring’e aşırı yatırım yapıldı<br />

Ring iğlere yapılan rekor yatırım,<br />

birçok analist tarafından kapasite<br />

fazlası olarak değerlendiriliyor. Global<br />

ekonomik büyümedeki yavaşlamanın,<br />

dünya çapında eğirme kapasitesinde<br />

bir konsolidasyona yol açması<br />

bekleniyor. 2008/09 ve 2009/10’larda<br />

oluşması beklenen arz daralması,<br />

iplik sektöründe büyük bir sıkışmaya<br />

yol açabileceği gibi, global iplik<br />

fiyatlarındaki herhangi bir yükselme de<br />

pamuk fiyatlarında beklenen artışların<br />

altında kalacaktır. Birçok marjinal<br />

ve verimsiz iplik işletmesi kapanma<br />

noktasına gelecektir.<br />

Sonuç olarak; bazı uzmanlar global<br />

pamuk tüketimi konusundaki beklentilerini<br />

2008/09 için düşürdüler ve 2009/10’da<br />

en alt düzeye ineceğini öngörmekteler.<br />

Uzmanlar, 2009/10’da dip yapacağı tahmin<br />

edilen pamuk tüketiminin, daha sonra<br />

2010/11’de yerini hızlı bir büyümeye<br />

bırakarak 130,0 milyon balyaya çıkacağını<br />

öngörüyorlar.<br />

Analiz: Marsha Powell / Cotton Council<br />

International and Cotton Incorporated


40 ÖRME DÜNYASI<br />

Gündem<br />

UTİB Başkanı<br />

Osman Nuri Canik:<br />

“Organik Tekstil,<br />

Türkiye için bir<br />

fırsat”<br />

Canik, Türkiye’nin tekstil<br />

ve hazır giyim dendiğinde<br />

dünyada ilk akla<br />

gelen ülkelerden birisi<br />

olduğunu belirterek,<br />

Türkiye’nin kaliteli ve<br />

yenilikçi üretiminin<br />

İtalya, Çin, Hindistan<br />

gibi rakipler tarafından<br />

yakından takip edildiğini<br />

söyledi.


ÖRME DÜNYASI 41<br />

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB)<br />

tarafından sektöre yeni açılımlar getirmek<br />

için kurulan Tekstil Teknolojileri Çalışma<br />

Grubu ile TARGEV’in ortaklaşa düzenlediği<br />

Organik Tekstil Semineri’nde konuşan<br />

UTİB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Osman<br />

Nuri Canik, Organik Tekstil’in rotasını<br />

katma değeri yüksek ve yenilikçi üretime<br />

çeviren Türk tekstil sektörü için önemli bir<br />

alternatif olduğunu söyledi.<br />

olduğunu ifade etti. Organik tekstilin ve<br />

organik ürünlerin pazarının dünyada son<br />

derece hızlı bir gelişme içerisinde olduğunu<br />

kaydeden Kılıç, yapılan araştırmalarda,<br />

dünyada bayanların yüzde 50’sinin kendisini<br />

tamamen organik ürünler kullanan ve ‘yeşil’<br />

olarak tanımladığına dikkati çekerek, gelecek<br />

5 yıl içerisinde tüm dünya nüfusu içerisinde<br />

bu payın yüzde 43 dolaylarına çıkacağını<br />

öngördü.<br />

NEDEN ORGANİK TEKSTİL<br />

VE KONFEKSİYON<br />

• Ekolojik dengenin bozulması<br />

1.Dünyada kullanılan tarım ilaçlarından; Pestisitin %10’u, Insectisitin % 25’i pamukta kullanılmaktadır.<br />

2.Sentetik gübre kullanımında pamuk 4. sıradadır.<br />

• Dünyada ekoloji bilincinin gelişmesi,<br />

• Artan çevre ve sağlık sorunları<br />

• Ticari nedenler (ekolojik ürünlerin katma değerinin yüksek olması)<br />

Canik, dünya pazarlarındaki Türk varlığının<br />

etkisini sürekli ve güçlü kılabilmenin önemine<br />

işaret ederek; “Bunun için AR-GE’ye önem<br />

vererek katma değeri yüksek ürünler ortaya<br />

koymamız gerekli. UTİB olarak inancımızı<br />

Tekstil Teknolojileri Çalışma Grubu’nu<br />

kurarak gösterdik, gelecekte Bursa da<br />

kurulmasına karar verdiğimiz Tekstil Teknoloji<br />

Merkezi ile de sektörümüze yeni açılımlar<br />

getireceğiz” diye konuştu. Organik Tekstil’in<br />

hedefledikleri katma değeri yüksek ürün<br />

arayışında Türkiye’nin önündeki önemli bir<br />

fırsat olduğuna dikkati çeken Canik, Tekstil<br />

Teknolojileri Çalışma Grubu’nun faaliyet<br />

programı kapsamında düzenlenen seminerin<br />

yeni açılımlar getirmesi açısından faydalı<br />

geçeceğine inandığını sözlerine ekledi.<br />

TARGEV Başkanı Kılıç: “Organik<br />

Tekstil stratejik öneme sahip”<br />

TARGEV Yönetim Kurulu Başkanı Nebahat<br />

Kılıç ise, Türkiye’nin dünya organik pamuk<br />

üretiminin yarısını karşılar konumda<br />

olduğunu açıklayarak, geliştirilecek<br />

stratejilerle ihracatın organik hammaddeden<br />

organik tekstil ürünlerine kolaylıkla<br />

kaydırılabileceğini söyledi. Kılıç, organik<br />

tekstilin, ekolojik dengeye duyarlılığın üst<br />

seviyede olduğu Almanya ve Amerika Birleşik<br />

Devletleri’nde ortaya çıktığını, sağlıklı yaşama<br />

karşı artan ilginin ve katma değeri yüksek<br />

karlı bir iş olmasının da gelişmesinde etkili<br />

ORGANİK ÜRÜNLERE TALEP ARTIYOR<br />

• Tüketici bayanların 50% daha fazla yeşil ürün talep etmektedir<br />

• Bu tüketicilerin 11%’i kendilerini bugün tamemen yeşil; 43%’ü ise 5 yıl içinde tamamen<br />

yeşil olacaklarını belirtmişlerdir.<br />

ORGANİK ÜRÜN SATIŞ ORANLARI/2007<br />

• Organik ürün büyük mağaza zincir satışları 4 Milyar US dolarını geçmiştir.<br />

• Yıllık büyüme hızı 22%’ dir. Kaynak: Soil Ass.<br />

• ABD ve Avrupa piyasalarındaki organik giysi satışları beklenenden fazla gelişmiştir.<br />

• ABD’de tüm organik satışlar 21% artarak 2007 yılında 17.7 milyar US dolara ulaşmıştır.<br />

• Kaynak: Soil Ass.<br />

MAĞAZA ZİNCİRLERİNİN SATIŞ STRATEJİLERİ<br />

• Marks&Spencer….. “A Planı”<br />

• Wal-mart…………“Sürdürülebilirlik Planı”<br />

• C&A………………“Biz Önemsiyoruz”<br />

• Carrefour………… “Sürdürülebilir Gelişme”<br />

• ICCO ve Shell gibi kalkınma ajanslarının desteklediği araştırma ve geliştirme modelleri<br />

2006-2007 PİYASA GELİŞİMİ<br />

• Organik pamuklu giysi,(85%)<br />

• Ev tekstili,(10-12 %)<br />

• Kişisel bakım ürünleri,(3-5 %)<br />

• En fazla gelişim sağlayan alanlardır.<br />

ORGANİK LİF TALEBİ<br />

• 2004 yılında --13.610 metrik ton,<br />

• 2006 yılında -- 25.394 metrik ton<br />

• Artış:118%<br />

• 2006-07 organik pamuk üretimi tahminlerden 30% daha fazla olmuştur.<br />

ORGANİK PAMUK PİYASA RAPORU 2008<br />

• Organik pamuklu ürün talebi: % 110 artış,<br />

• Küresel perakende satışlar: 2.6 milyar ABD $<br />

• Organik pamuklu lif talebi: 99.662 ton


42 ÖRME DÜNYASI<br />

Analiz<br />

<strong>Örme</strong> makine ithalatı hız kesti<br />

Yuvarlak örme makine alımlarını birkaç sayıdır dergimizde sürekli analiz ediyoruz. Eurostat<br />

verilerine dayanarak Almanya, İtalya ve İngiltere’den ne kadar makine ithal edildiğini bu<br />

sayımızda da yayınlamayı sürdürüyoruz.<br />

2007’ye kadar her yıl ortalama bin civarında yuvarlak<br />

örme makinesi alımı yapan Türkiye, Avrupa ülkelerinden<br />

gerçekleştirdiği ithalatta üç ülke öne çıkıyor: Almanya,<br />

İtalya ve İngiltere. Bu üç ülke içinde özellikle İtalya ve Almanya<br />

başa baş bir rekabet içinde görünüyor. Türk örme sektörünün<br />

Avrupa menşeli örme makinesine talebinde geçmiş yıllara göre<br />

bir düşüş olsa da, ithalat durmuş değil. Eurostat verilerine göre,<br />

bu yılın ilk 7 ayında; Almanya’dan gümrük tarife kodu 84.47.1210<br />

ve 84.47.1290 olan yuvarlak örme makinelerinden toplam 119<br />

adet ithal edildi. Tek ve çift plaka tabir edilen bu makineler<br />

için ödenen toplam para ise 7.65 milyon avro. Aynı dönemde<br />

İngiltere’den de ithalat söz konusu ancak miktar oldukça düşük<br />

seviyede kaldı. Toplam değeri 475 bin 564 avro olan 3 adet örme<br />

makinesi (Gümrük kodu 84.47.1210) bu ülkeden ithal edildi.<br />

Tek ve çift plaka yuvarlak örme makinesi ithal edilen Avrupa<br />

ülkelerinden bir diğeri de İtalya. Bu ülkeden yılın ilk 8 ayında<br />

toplam 156 adet örme makinesi ithal edildi. Bu ithalatın değer<br />

olarak karşılığı ise 6.43 milyon avro olarak görülüyor. İtalya’dan<br />

gerçekleştirilen ithalat, diğer iki ülkeden daha fazla. Ocak ayından<br />

Temmuz ayına kadar sürekli makine girişi olan bu ülkeden<br />

en fazla alım Ocak ve Şubat aylarından oldu. Muhtemelen bu<br />

iki ayda giren makineler, 2007’de verilen siparişlerin devamı<br />

niteliğinde idi. Son dönemde en önemli alım ise Haziran ayında<br />

gerçekleşti. Eurostat istatistiklerine göre, Haziran’da toplam<br />

değeri 966.7 bin avro olan 41 adet makine girişi oldu.<br />

2008 ALMANYA İNGİLTERE İTALYA<br />

AYLAR<br />

OCAK<br />

ŞUBAT<br />

MART<br />

NİSAN<br />

MAYIS<br />

HAZİRAN<br />

TEMMUZ<br />

GÜMRÜK<br />

KODU<br />

MİKTAR<br />

(ADET)<br />

DEĞER<br />

(EURO)<br />

MİKTAR<br />

(ADET)<br />

DEĞER<br />

(EURO)<br />

MİKTAR<br />

(ADET)<br />

DEĞER (EURO)<br />

84471210 5 267.470 1 231.687 5 173.530<br />

84471290 24 1.172.130<br />

84471210 2 75.300 2 243.877 2 69.200<br />

84471290 30 1.450.986<br />

84471210 6 167.890 2 225.600<br />

84471290 9 495.800<br />

84471210 58 4.136.291 8 121.627<br />

84471290 6 330.000<br />

84471210 3 85.000 2 127.543<br />

84471290 5 126.000<br />

84471210 18 1.934.023 1 45.000<br />

84471290 41 966.735<br />

84471210 27 981.229 3 345.000<br />

84471290 18 777.561


44 ÖRME DÜNYASI<br />

Röportaj<br />

COOLMAK; Uzak Doğu’ya bile sattı<br />

2002 yılında COOLMAK markasıyla çağlık sistemleri imalatına<br />

başlayan Coolmak Tekstil Makine, geçen 6 yılda önemli<br />

mesafeler kat etti. İç piyasa yanında dış pazarlara da mal<br />

satan firma, alanında farklı ve rakipsiz olmak için ürüne değer<br />

katan uygulamalarıyla kendinden söz ettiriyor.<br />

<strong>Örme</strong> makinelerine çağlık sistemleri<br />

imalatı yapan COOLMAK Tekstil<br />

Makine Sanayi, ilk defa kendilerinin<br />

üretmeyi başardığı elektro statik fırın boyalı<br />

çağlık sistemiyle, çağlıkların ömrünü ve<br />

dayanıklılığını önemli oranda artırmayı başardı.<br />

Firma’nın genel müdürü Mustafa Kemal<br />

Kul, Kuloğlu <strong>Örme</strong> olarak uzun yıllar örme<br />

işi yaptıktan sonra çağlık ve yedek parça<br />

alanında sektöre hizmet vermeye karar<br />

verdiklerini belirterek 6 yıl zarfında gerek<br />

kalite, gerekse de yenilikçi ürünler geliştirerek<br />

piyasada iyi bir konuma geldiklerini söyledi.<br />

Kul şöyle konuştu: “Çağlık işine girdiğimizde<br />

bir farkımız olmalı dedik. Bu bizim için ilk<br />

çıkış noktası oldu. Yoğun araştırmalar ve<br />

testler sonucunda, Türkiye’de ve hatta<br />

dünyada ilk defa elektro statik fırın boyalı<br />

çağlık sistemini üretmeyi başardık. Araba<br />

boyasına benzer bir yöntem uyguladık.<br />

Yani metalik özellikli toz boya ile önce<br />

boyanıyor, daha sonra 200 derecenin<br />

üzerinde sıcaklıkta fırında 10-15 dakika<br />

pişiriliyor. Boya bu süre zarfında önce eriyor<br />

ve ardından kemikleşiyor; böylece yüksek<br />

mukavemetli bir yüzey oluşuyor.”<br />

Neden elektro statik fırın<br />

Makinenin ömrüyle çağlık sisteminin<br />

ömrünü aynı seviyeye getirebilmek için bu<br />

özel işlemi çağlık sistemlerinde uyguladık.<br />

Paslanmaya karşı çağlık sistemini koruyan<br />

bu özel boyama yöntemi, aynı zamanda<br />

ürünün aşınmalara karşı daha dayanıklı<br />

hale getiriyor. Aradan 5-10 sene geçse de,<br />

ilk gün ki özelliğini aynen muhafaza ediyor.<br />

Bu yüksek mukavemetli çağlıkları ilk defa<br />

2003 yılında Tüyap fuarında sergilediklerini<br />

söyleyen Kul, Tüyap fuarında tanıştıkları bir<br />

Uzak Doğulu firmadan büyük ilgi gördüklerini<br />

ve görüşmelerin ardından önemli miktarda<br />

bir sipariş aldıklarını kaydetti. Kul şöyle<br />

devam etti. “ Fuarda standımızı ziyaret<br />

ettiklerinde bu özel fırın boyalı çağlıklarımızı<br />

incelediler. Tesadüf ki, çağlıklarımızın<br />

rengiyle, bu bahsettiğim Uzak Doğu’lu<br />

makine imalatçısının makinelerinin rengi<br />

birebir aynı çıktı. Makineyle çağlık renk olarak<br />

tam bir uyum içindeydi. Bunun üzerine Uzak<br />

Doğulu firmaya numene verdik, ardından<br />

yazışmalarımız sürdü ve neticede aylık<br />

kapasitemizin iki üç katı bir sipariş aldık.<br />

Ayda 50-60 makineye karşılık gelen bu sipariş<br />

sayesinde hem kapasitemizi artırdık hem<br />

de çok önemli tecrübeler kazandık. Uzak<br />

Doğu’dan ithalatın çok olduğu o günlerde<br />

biz ihracat yapmayı başarmıştık ve bu bize<br />

ihracatın yolunu açtı. Bu da bizim için önemli<br />

bir dönüm noktası oldu.”<br />

Yedek parçada da iddialı<br />

Çağlık ve ardından hava siviçinde pazar<br />

deneyimi kazanan Coolmak, sektörün<br />

ihtiyaçlarını görerek 2007 yılında yedek parça<br />

işine de girmeye karar verir. Bu amaçla yoğun<br />

çalışmalar içine giren firma, ürün portföyünü<br />

zenginleştirecek çalışmalara başlar ve ilk


ÖRME DÜNYASI 45<br />

KOSGEB destekleriyle yeni pazarlara<br />

girmeye çalıştıklarını söyledi.<br />

önemli çıkışını Mayıstaki Tüyap fuarında<br />

yapar. Fuarda zengin ürün çeşidiyle sektörün<br />

karşısına çıkan firma, bu yolla yedek parçada<br />

da iddialı olduğunu gösterdi. Coolmak, bugün<br />

örme sektörünün ihtiyacı olan tüm yedek<br />

parçaları tedarik ediyor. Belli başlı ürünler<br />

arasında iplik dönüş dirsekleri, dişli grupları,<br />

çelik aksam mekikleri ile iplik transfer siviçleri<br />

bulunuyor.<br />

Katma değerli ve yenilikçi ürünlerle kendine<br />

pazarda yer bulan Coolmak, statik fırın<br />

boyalı çağlık ve hava transfer siviçleriyle<br />

rakiplerinin önünde bulunuyor. Her iki<br />

üründe de iddialı olduklarını söyleyen<br />

Kul, hava transfer sivicinde çok başarılı<br />

olduklarını belirtti. Kul, “Hava transfer<br />

siviçlerinde en önemli ayrıntı, hava. Hava<br />

çok değerli olduğu için bunu korumak<br />

gerekiyor. Bizşunu iddia ediyoruz; eğer<br />

siviçler, Coolmak tarafından yapılmışsa,<br />

işletmedeki hava siviçleri kapatılıp bir hafta<br />

sonra gelinip tekrar açılsın, görülecek ki bu<br />

süre zarfından hiçbir şekilde hava kaçağı<br />

olmamış. Basınçlı havanın olduğu gibi<br />

durduğu görülecek” dedi.<br />

Yenilikçi ürünlerinden birinin de ipliğin<br />

kolay hareket etmesini sağlayan dönüş<br />

dirsekleri olduğunu söyleyen Kul, “yüksek<br />

flament sentetik elyaflarda dahi ipliğin<br />

takılmadan dönüşünü sağlayan bu ürünün,<br />

bir taraftan makinenin hızını artırırken,<br />

bir taraftan da zaman kaybını en aza<br />

indirmektedir,” dedi.<br />

İhracata 2003’te başladık<br />

İç piyasadaki durgunluk nedeniyle işlerin<br />

yavaş seyrettiğini söyleyen Kul, bu amaçla<br />

ihracata ağırlık verdiklerini ve ilk etapta<br />

toplam üretimin yüzde 30-35’ini ihraç<br />

ettiklerini açıkladı. Kul, hedeflerinin bu<br />

oranı daha da artırmak olduğunu belirterek<br />

bu sayede iç piyasada daha iyi bir rekabet<br />

gücü elde edeceklerini söyledi. Coolmak<br />

olarak Ortadoğu’ya, Uzak Doğu’ya ve<br />

Avrupa’ya ihracat yaptıklarını dile getiren<br />

Kul, yurtdışındaki fuarlara katılarak ve<br />

Tekstilde ciddi daralma var<br />

Mustafa Kemal Kul’a göre, piyasada ciddi bir<br />

daralma var ve bu nedenle insanlar yeterince<br />

rahat hareket edemiyorlar. Durgunluk<br />

nedeniyle firmaların makine yatırımı<br />

yapamadıklarına dikkat çeken Kul, kar marjının<br />

da düşmesiyle, işlerin giderek zorlaştığını<br />

belirtti. Bu noktada verimliliğin ön plana<br />

çıktığını söyleyen Kul, “<strong>Örme</strong>cilerimiz, bana<br />

göre, bugünden sonra kalite kontrole önem<br />

vermeli, üretimi nasıl daha fazla artırabilirler<br />

bunun üzerine odaklanmalılar. Randımanlı<br />

üretim ve maliyetleri düşürmeye yönelik<br />

çalışmalara ağırlık verilmesinde fayda var.”<br />

şeklinde konuştu.<br />

Mustafa Kemal Kul, konuşmasının sonunda,<br />

piyasaya kaliteli ve en iyi hizmeti verebilmek<br />

için çok sayıda müşteriye yönelmek yerine,<br />

birkaç büyük önemli müşterinin ana<br />

tedarikçisi olmanın daha yararlı olduğunu<br />

savundu. Satış ve hizmet politikalarını<br />

buna anlayışa göre oluşturduklarını ifade<br />

eden Kul, “çok fazla sayıda müşteriye<br />

hizmet vermek hem daha fazla efor<br />

harcanmasına neden olmakta hem de<br />

iyi müşterilere verilen hizmetin kalitesini<br />

olumsuz etkilemekte; bu nedenle de,biz<br />

firma olarak az sayıda ama büyük müşteriye<br />

odaklanmayı tercih ediyoruz,” dedi.<br />

Coolmak kimdir<br />

Güngören’de 500 metrekarelik bir üretim<br />

alanında faaliyet gösteren Coolmak, bu<br />

mevcut alanın bir bölümünü müşterilerine<br />

perakende satış yapabilmek için mağaza<br />

haline getirdi. Aylık 100 makinelik çağlık<br />

üretme kapasitesine sahip olan firma, iç<br />

pazarda yüzde 35-40’lık bir paya sahip.


46 ÖRME DÜNYASI<br />

Haber<br />

Yeşim Tekstil, ürünlerinde daha fazla<br />

Lenzing ürünü kullanacak<br />

Selüloz elyaf üretiminde<br />

dünya lideri Avusturyalı<br />

Lenzing A.G, Türkiye’nin önde<br />

gelen iplik üreticisi Karsu<br />

Tekstil ve Yeşim Tekstil’le<br />

olan stratejik ortaklığını,<br />

yeni ürünü ProModal ® ile<br />

güçlendirdi.<br />

İki yıl önce iplik tedarikçilerinden Karsu<br />

Tekstil ve bu firmanın Türkiye’de temsil<br />

ettiği dünyaca ünlü Avusturyalı elyaf<br />

üreticisi Lenzing firması ile stratejik işbirliği<br />

anlaşması yapan Yeşim Tekstil, bu iki<br />

stratejik ortağıyla bir yeniliğe daha imza attı.<br />

Yeşim Tekstil, gerçekleştirilen stratejik<br />

anlaşma kapsamında, hazır giyim<br />

koleksiyonlarında, Lenzing üretimi elyaflarla<br />

Karsu’da üretilen viskon, modal, tencel ve<br />

lyocell gibi ipliklerin kullanımını artırırken,<br />

her iki firma da Yeşim’e Ar-Ge çalışmalarında<br />

gereken teknik ve finansal desteği sağlamıştı.<br />

Çalışmalarını bu anlaşma doğrultusunda<br />

sürdüren firmalar, birlikte önemli bir adım<br />

daha attı. Modal® ve Tencel® markalı<br />

elyafların her ikisinin de özelliklerini ihtiva<br />

eden ProModal® kumaşları hayata geçiren<br />

firmalar, bu ürünle hem yumuşaklık, hem<br />

de performansı bir arada sunuyor. Özel<br />

harmanlama oranı ve Tencel elyafının<br />

özellikle bu uygulama için geliştirilmiş hali,<br />

ProModal ürünlerinin kullanıldığı tekstil<br />

ürünlerini kusursuz kılıyor. ProModal®,<br />

patenti alınan bir ürün olup, örme giysilerde<br />

yüzde 100 kullanılabildiği gibi pamuklu diğer<br />

elyaflarla karışımlar da kullanılabiliyor. Bu<br />

yeni ürünün, özellikte bayan ve erkekte iç<br />

giyimden dış giyime kadar her türlü giysi ve<br />

ev tekstilinde kullanılması mümkün.<br />

Lenzing firması, Karsu ve Yeşim Tekstil’le<br />

yaptığı stratejik işbirliği doğrultusunda<br />

ProModal kullanılarak üretilen kumaşları<br />

ilk olarak Yeşim Tekstil’de yaptırdı. Kumaş,<br />

23-26 Eylül tarihleri arasında Premier<br />

Vizyon Fuarı’nda tüketicinin beğenisine<br />

sunuldu. ProModal, teknik tekstil açısından<br />

hem yüksek standartları ile hem de üretim<br />

aşamasındaki süreçleriyle çevreye dost<br />

yönüyle de Avrupalı müşterilerin ilgisini çekti.<br />

Yeşim Tekstil Tedarik ve Satınalma<br />

Müdürü Ali Yayla, globalleşen dünyada güçlü<br />

ve büyük firmaların işbirliği yapmasının<br />

taraflara avantaj sağladığını belirterek,<br />

stratejik olarak birlikte hareket etmenin<br />

özellikle rekabet konusunda olumlu getirileri<br />

olduğunu vurguladı. İki yıl önce yaptıkları<br />

anlaşmayla mevcut tedarik zincirini<br />

etkinleştirmeyi hedeflediklerini ifade eden<br />

Yayla, Karsu ipliklerinden ve dolayısıyla<br />

Lenzing elyaflarından üretilen ProModal®<br />

kumaşların tasarlanması ve geliştirilmesi için,<br />

teknik kadroların katıldığı ortak bir çalışma<br />

platformu oluşturduklarını söyledi. Yayla, bu<br />

çalışmaların sonunda hem doğaya dost, hem<br />

de teknik tekstil açısından son derece önemli<br />

ve yüksek beklentilere cevap verecek bir ürün<br />

geliştirdiklerini dile getirdi.<br />

Karsu Genel Müdürü Nevzat Seyok da<br />

elyaftan, ipliğe, iplikten nihai ürüne kadar<br />

uzanan aşamada üç firmanın ortak bir<br />

çalışmasıyla çok güzel sonuçlar aldıklarını<br />

vurgulayarak, “İki yıl önce yaptığımız<br />

stratejik anlaşmada Yeşim’le çalışmamızın<br />

en büyük nedeni, firmanın bu alandaki<br />

bilgi birikimi, ürün çeşitliliği, teknolojisi,<br />

kalitesi ve herşeyden önemlisi inovatif<br />

çalışmalara olumlu yaklaşımıydı. İki yılın<br />

sonunda yaptığımız bu ortak çalışmadan<br />

elde ettiğimiz sonuçlarla yanılmadığımızı<br />

gördük. ” diye konuştu.


48 ÖRME DÜNYASI<br />

Dosya<br />

<strong>Örme</strong>ci, ihracatla nefes<br />

almaya çalışıyor<br />

Entegre tesislerin örme<br />

ihracatında daha şanslı olduğu<br />

görülüyor. Gerek kalite gerekse<br />

de fiyat tutturma, gerekse<br />

de yüksek kapasitelerde<br />

üretim yapabilme yetenekleri<br />

sayesinde dış pazarlarda, sade<br />

örmecilere göre daha avantajlı<br />

konumdalar.<br />

Üretiminin büyük bir kısmını iç<br />

piyasadaki konfeksiyon sektörüne<br />

satan Türk örme sektörü, hazır<br />

giyimde dünyanın 5’inci büyük ihracatçısı<br />

olması sayesinde iç pazarda önemli<br />

bir pazar gücüne sahip. Uzun yıllar bu<br />

gücünü koruyan sektör, iç piyasadaki<br />

rekabet koşullarının sertleşmesi, nakit<br />

akışının durma noktasına gelmesi<br />

nedeniyle rotasını yurtdışına çevirdi.<br />

Bugün toplam üretiminin ortalama yüzde<br />

10-15’ini ihracata yönlendiren örme<br />

sektörü, bu oranı yüzde 50 ve üzerine<br />

çıkarmayı hedefliyor.<br />

2007’de 84 bin ton örme kumaş<br />

ihraç edildi<br />

90’lı yıllardan itibaren ihracata ağırlık<br />

veren örme sektörü, en önemli atılımını<br />

2000’lerin ortalarında gerçekleştirdi. Çin’in<br />

dünya pazarlarına serbestçe girmeye<br />

başladığı 2005 yılında, gümrük tarife kodu<br />

6006 olan ürün grubunda 49 bin tonluk<br />

(272.4 milyon dolar) ihracat gerçekleştiren<br />

Türk örme sektörü, 2006’da bu ihracatını<br />

yaklaşık 70 bin tona (375 milyon dolar)<br />

çıkararak büyük bir başarı sergiledi.<br />

2005 ve 2006’da sergilediği başarılı<br />

performansını 2007’de de sürdüren örme


ÖRME DÜNYASI 49<br />

sektörü, bu tarihte toplam 83 bin tonluk<br />

örme kumaş satışı gerçekleştirdi. Değer<br />

olarak karşılığı 522 milyon dolar olan bu<br />

ihracat, sektörün dış pazarlardaki başarısını<br />

açıkça ortaya koymuş oldu. Ağırlıklı<br />

pamuklu, pamuk/polyester, pamuk/elastan<br />

ve viskon karışımlı kumaşlar ihraç eden<br />

Türk örme sektörü, 2007’de yakaladığı<br />

ivmeyi 2008’de daralan piyasa koşulları<br />

nedeniyle belki yakalamayabilir ama yine<br />

de ihracat yapmayı sürdürecek.<br />

2008’in ilk üç ayında da ihracatını hem<br />

miktar hem de değer olarak artırmayı<br />

başaran örme sektörü, İTKİB verilerine<br />

göre, 2007’nin ilk üç ayında 1050 ton<br />

örme kumaş satarak 9.8 milyon dolarlık<br />

gelir elde etmişti. 2008’nin ilk üç ayında<br />

bu miktarı 1300 tona çıkaran sektör, 13.5<br />

milyon dolar olan bu ihracatla, sektörün<br />

daralan piyasa koşularına rağmen iyi<br />

bir performans gösterdiğini kanıtladı.<br />

İhracat yapan örme firmalarıyla ilgili<br />

yaptığımız araştırmada, bu alanda gerek<br />

Avrupa, gerekse de Kuzey pazarlarındaki<br />

fuarlara düzenli katılan 40-50 civarında<br />

örmecinin olduğunu görüyoruz. Bunların<br />

yarıya yakını düzenli olarak Avrupa’daki<br />

tekstil fuarlarına katılıyor. Geri kalan<br />

firmalar ise ağırlıklı olarak Kuzey ve<br />

Afrika ülkelerindeki fuarları kendine<br />

hedef belirlemişler.<br />

İhracatçı firmaların hemen hemen<br />

tamamı boyalı kumaş ihracatı<br />

gerçekleştirmektedir. Bir kısmı fantezi<br />

tabir edilen özel makinelerle örülmüş<br />

kumaşları satarken, bir kısmı da beyzik<br />

tarzında örme kumaşların (süprem,<br />

açık en, interlok, ribana gibi) ihracatını<br />

yapmaktadırlar. İhracatçı örmecilerin<br />

içinde entegre tesisler dikkat çekiyor.<br />

Bunların büyük bir kısmı, iplik ya da<br />

boyahane işi yaparken örme kumaş<br />

satışına da yönelerek bu alanda söz<br />

sahibi olmayı başardılar. Bir kısmı ihracatı<br />

örmeciler ise ham kumaş üretimi yapıp<br />

bunları boyahanelerde boyatıp katma<br />

değerli ürünlere haline getirerek ihracatta<br />

varlık göstermeye çalışmaktalar.<br />

En önemli pazarlar: İtalya ve Rusya<br />

<strong>Örme</strong> kumaşta dünya standartlarında<br />

üretim yapan Türkiye, başta İtalya ve<br />

Rusya olmak üzere birçok ülkeye ihracat<br />

gerçekleştirmektedir. 2007 yılına kadar<br />

İtalya en önemli pazarımız iken, bu<br />

tarihten sonra Rusya liderliğe yükselmiştir.<br />

Bugün Rusya ve diğer Kuzey ülkelerinde<br />

konfeksiyonun gelişmesi sayesinde<br />

örme kumaş satışlarında bir patlama<br />

yaşanmaktadır.<br />

2007’de İthalat 26 bin ton idi<br />

Ülkemiz kapasitesiyle Çin’den sonra<br />

ikinci sırada gelse de, malesef artan<br />

maliyetler nedeniyle, Türkiye kumaş ithal<br />

eder hale gelmiştir. 2007 yılında toplam<br />

26 bin ton örme mensucat girişi olmuştur.<br />

Bu miktarın değer olarak karşılığı 223<br />

milyon dolardır. <strong>Örme</strong> mensucat ithal<br />

ettiğimiz ülkelerin başında Çin ve G. Kore<br />

gelmektedir. İtalya üçüncü sıradadır.<br />

En önemli fuar: Texworld<br />

Birçok örmeci yurtdışında düzenlenen<br />

teksil ve kumaş fuarlarına katılarak<br />

müşteri sayısını arttırmaktadır.<br />

Avrupa’da Texworld ve Premier Vision<br />

en önde gelen fuarlardır. Her iki fuara<br />

150’nin üzerinde firma katılmakta,<br />

bunların arasında çok sayıda örmeci<br />

de bulunmaktadır. Örneğin en son<br />

gerçekleştirilen Texworld fuarına 100’ün<br />

üzerinde Türk firması katılmış ve bunların<br />

25’i örmeci idi. İhracatçı örmecilerle<br />

ilgili hazırladığımız bu dosyamızda,<br />

yurtdışındaki önemli fuarlara katılan,<br />

milyon dolar mertebesinde ihracat yapan<br />

firmalarla görüşmeler gerçekleştirdik.<br />

Ayrıntılarını göreceğiniz bu röportajlarda<br />

bakın bu örmeciler neler söylediler.


50 ÖRME DÜNYASI<br />

Dosya<br />

Zeki <strong>Örme</strong><br />

İsmet Akkaya:<br />

“Hedefimiz<br />

ihracatımızı yüzde<br />

30’a çıkarmak”<br />

1973 yılında Zeki Akkaya tarafından<br />

kurulan Zeki <strong>Örme</strong>, 35 yıldır<br />

sadece örme kumaş imalatı<br />

ve satışı yapıyor. <strong>Örme</strong> kumaş işinin<br />

gayri Müslimlerden Türklere yeni yeni<br />

geçmeye başladığı 1970’lerde küçük bir<br />

atölyede dönemin örme makineleriyle<br />

üretime başlayan firma, 1993 yılında<br />

şahıs şirketinden şirketleşmeye giderek<br />

kurumsallaşma yolunda önemli bir<br />

dönemece girdi.<br />

<strong>Örme</strong>ciliğin yıldızının parladığı, işlerin<br />

en iyi olduğu dönemde, parkurunu ileri<br />

teknoloji makinelerle yenileyen Zeki <strong>Örme</strong><br />

bugün, 60 adet yuvarlak örme makinesiyle<br />

aylık 300–350 ton üretim yapmakta,<br />

satışlarının yüzde 20’sini de ihraç<br />

etmektedir. 2007’de gerçekleştirdiği 2.5<br />

milyon doların üzerinde ihracatla, sektörde<br />

yüzünü yurtdışı pazarlara çeviren ihracatçı<br />

örmeciler arasında yer alan firma, yüzde<br />

20’ler seviyesinde olan ihracatını yüzde 30<br />

artırmayı hedefliyor.<br />

İhracat odaklı bir firma olmak için yoğun<br />

yurtdışı faaliyetlere büyük önem veren Zeki<br />

<strong>Örme</strong>’nin Yönetim Kurulu başkanı İsmet<br />

Akkaya, bu hedefe ulaşmak için gerek<br />

kaliteli ve yenilikçi ürünlerin üretimine<br />

büyük önem verdiklerini söyledi. Organik<br />

ve özel iplikler kullanarak, boya ve apre ile<br />

katma değeri arttırılan örme kumaşların<br />

üretimine ağırlık verdiklerini ifade eden<br />

İsmet Akkaya, farklı ürünlerin pazarda<br />

kendilerini bir adım öne çıkardığını ve fiyat<br />

belirlemede avantaj sağladığını söyledi.<br />

Kurumsallaşmak için ilk adımı, 1993<br />

yılında attık<br />

Firmamız 1973 yılında babam<br />

Zeki Akkaya tarafından kuruldu. İlk<br />

kurulduğunda örmecilik daha yeni yeni<br />

gelişiyordu. O tarihlerde şahıs şirketi<br />

olarak faaliyetlerimizi sürdürüyorduk.<br />

1993’e kadar bu şekilde devam ettikten<br />

sonra, büyümemize paralel olarak<br />

kurumsallaşmaya karar verdik. Böylece<br />

şahıs şirketinden şirketleşmeye gittik.<br />

1993’te şirketleştiğimizde parkurumuzda<br />

25–30 civarında makine vardı. En önemli<br />

yatırımlarımızı 1998 ile 2003 yılları<br />

arasında gerçekleştirdik. Daha yüksek<br />

kapasiteli ve kaliteli üretim yapan yeni<br />

makineler çıktıkça bunları bünyemize<br />

kattık. 2003’e geldiğimizde makine sayımız<br />

60’a ulaştı.<br />

Çift ve tek plaka makinelerden oluşan<br />

parkurumuzda makinelerimizin tamamı<br />

Avrupa menşeli idi. Mayer, Terrot ve<br />

Pilotelli’nin çeşitli modelleri bulunuyordu.<br />

Elektronik jakarlı ve ringelli hariç, hemen<br />

hemen tüm modeller elimizde mevcuttu.<br />

Düz makinelerdi hepsi ve interlok, ribana,<br />

süprem ile likralı ürünlere yönelikti.<br />

Bunlara ek olarak parkurumuzda Body<br />

Size tabir ettiğimiz çamaşırlık grubumuz<br />

da var. Bu makinelerimiz 2000 yılına kadar<br />

iç pazara çalışıyordu. 2000 yılından sonra<br />

ise, seamless çıktıktan sonra, uygun fiyatı<br />

nedeniyle ona alternatif olarak tercih<br />

edilince Body Size ürünlerimizi yurtdışına<br />

da satmaya başladık.<br />

İlk ihracat 2001’de oldu<br />

2000 yılında Mahmutbey’deki 5 katlı,<br />

4000 metrekarelik fabrika binasını<br />

inşa eden Zeki <strong>Örme</strong>, ilk ihracatını<br />

bir yıl sonra yani 2001 yılında İsrail’e<br />

yaptı. Akkaya ilk ihracat deneyimleri<br />

konusunda şunları söyledi: “Yeni<br />

binamıza taşınmamızdan ve tam kapasite<br />

üretime geçmemizin ardından, ilk<br />

ihracatımızı İsrail’e yaptık. Bu bizim için<br />

iyi bir fırsat oldu. Dış pazar deneyimiz<br />

bu vesileyle başladı. Yeni binamızda<br />

üretime geçtiğimizde iç piyasada satışlar<br />

zaten çok iyi konumdaydı ve yurtdışına<br />

açılmak için bir sebep yoktu. Yüzde yüz<br />

kapasitelerle çalıştığımız hatta üzerine<br />

çıkarak dışarıda da makine çalıştırdığımız<br />

dönemdi. Buna rağmen kendimize yeni<br />

hedefler belirlemek istedik. İhracata<br />

bir şekilde başlamamız gerektiğini<br />

düşündük. ilk ihracat deneyimimiz<br />

İsrail ile başlayınca, dış pazarlara nasıl<br />

girilir, neler gerekir, nelere dikkat<br />

etmek gerektiğini bu vesileyle öğrendik.<br />

İç piyasa ile dış pazarların kaliteye<br />

bakışlarını daha iyi analiz etme ve<br />

gözlemleme imkânımız oldu.”


ÖRME DÜNYASI 51<br />

İsrail’e ilk boyalı kumaş ihracatıyla dış<br />

pazar tecrübesi kazanan firma daha sonra,<br />

başka pazarlar aramaya başlar. Bu amaçla<br />

pazar araştırmalarına yönelen firma, iç ve<br />

yurt dışı fuarlara katılır. Akkaya fuarlara<br />

katılma süreciyle ilgili şu bilgileri verdi:<br />

“Yurtdışına açılmadan önce ilk etapta<br />

4-5 dönem Yeşilköy’deki kumaş fuarına<br />

katıldık. Sonra bu bize yetmemeye başladı<br />

ve yurtdışındaki uluslararası fuarlara<br />

da katılmamız gerektiğine karar verdik.<br />

Kendimize ilk hedef olarak tekstilin en<br />

önemli merkezlerinden biri olan Paris’teki<br />

Texworld fuarını belirledik. 1-1.5 yıl<br />

uğraştıktan sonra bu fuara katılmayı<br />

başardık. Böylece, yurtdışı fuar deneyimiz<br />

de başlamış oldu.”<br />

Farklı ürünlerimizle dikkat çektik<br />

5- 6 dönemdir Texworld fuarına<br />

katıldıklarını hatırlatan İsmet<br />

Akkaya, fuarda sergilenen ürünlerle<br />

kendi ürünlerini kıyaslama imkânı<br />

bulduklarını, stantlarını ziyaret eden<br />

alıcıların görüşleri ve yaklaşımlarından<br />

da oldukça faydalandıklarını söyledi.<br />

İsmet Akkaya, ürettikleri kumaşların<br />

kalitesi ve farklığı ile iyi bir konumda<br />

olduklarını görme fırsatı bulduklarını<br />

söyledi.<br />

Akkaya şöyle konuştu: “<strong>Örme</strong> kumaş<br />

piyasasında standart ürün, farklı ürün,<br />

katma değerli ürün ya da Ar-GE’si olan<br />

yeni ürünlerin satışını yapan çok firma<br />

yok ülkemizde. Köklü geçmişi olan<br />

bir firma olmamız ve tecrübelerimiz<br />

sayesinde, biz bu kulvarda yer almayı<br />

başardık. Bu sadece bizim kendimize<br />

biçtiğimiz bir paye değil. Hem iç<br />

piyasada hem de yurtdışından gelen<br />

olumlu yorumlarla da biz bunu gördük.<br />

Texworld’a katıldığımızda gördük ki, bir<br />

ilgi var ürünlerimize. Bazı ürünlerimiz<br />

diğerlerinden farklı idi. Avrupa’dan<br />

katılanlara göre de, Türkiye’den<br />

katılanlara göre de. Bu farklılıklarımızla<br />

dikkat çekince bu bize motivasyon oldu”<br />

İlk katıldıkları Texworld fuarında sipariş<br />

alamadıklarını ifade eden İsmet Akkaya;<br />

ikinci, üçüncü katılımlardan itibaren<br />

siparişlerin gelmeye başladığını söyledi. İlk<br />

siparişlerin Avrupa ülkelerinden geldiğini<br />

belirten Akkaya, her pazara, o pazarın<br />

ihtiyaçları ve beklentileri göz önüne<br />

alınarak farklı bir üretim ve pazarlama<br />

stratejisi uyguladıklarının altını çizdi.<br />

Akkaya, “Avrupa pazarına Paris’teki<br />

Texworld fuarıyla; Rusya ve Ukrayna gibi<br />

Kuzey pazarlarına ise Moskova’daki fuarlar<br />

kanalıyla girmekteyiz. Her pazarın farklı<br />

bir ürün ve kalite anlayışı olduğu için o<br />

pazarların taleplerine uygun ürünlerle<br />

fuarlara katılıyoruz. Keza Orta Doğu ve<br />

Amerika pazarlarına da yine ayrı ayrı<br />

stratejilerle yaklaşıyoruz” şeklinde konuştu.<br />

En önemli pazarımız Avrupa<br />

Texworld fuarı sayesinde Avrupa<br />

pazarına ciddi miktarlarda satışlar<br />

yapmayı başaran firma, makine<br />

teknolojisi bakımından çok farklı<br />

olmayan örme kumaşları, boya ve apre<br />

sayesinde katma değer katarak Avrupa<br />

pazarına satıyor. Akkaya’ya göre,<br />

2005’ten itibaren dünyada ve ülkemizde<br />

kalite anlamında yeni bir döneme girildi.<br />

Çin’le rekabet edebilmek için basit<br />

ürünlerden farklı, Ar-Ge’si olan ürünlere<br />

yönelmenin kaçınılmaz hale geldiğine<br />

vurgu yapan İsmet Akkaya şöyle<br />

devam etti: “Çin faktörü ortaya çıkınca<br />

imalatçılar ne yapabiliriz, nasıl rekabet<br />

edebiliriz diye düşünmeye başladı.<br />

Maliyetleri düşürmenin, farklı ve katma<br />

değerli ürünlere yönelmenin şart olduğu<br />

görüldü. Bunlar kaçınılmazdı ve zaten<br />

bugün herkesin bu düşünceyle hareket<br />

ettiğine de eminim.”<br />

Çevre ve sosyal sorumluluk konularında<br />

çalışmamaları olduğunu açıklayan İsmet<br />

Akkaya, çeşitli elyaf markalarının ve<br />

ipliklerinin sertifikalı imalatçısı olduklarını<br />

belirterek şunları söyledi: “Orijinal<br />

Amerikan pamuğu Supima’nın sertifikalı<br />

üreticisiyiz. Keza Lenzing’in, Du Pont’un<br />

Tactel, Coolmax gibi ürünlerinin sertifikalı<br />

üreticisiyiz. Aynı şekilde Likranın sertifikalı<br />

üreticiyiz. Avrupa’nın ilgi gösterdiği birçok<br />

markanın sıradan üreticisi değil bizzat<br />

lisanslı, sertifikalı üreticisi konumundayız”<br />

Üretimin %10’u özel kumaşlar<br />

Şu anda firmanın toplam üretiminde<br />

yüzde 10’luk bir paya sahip olan özel ve<br />

fonksiyonel kumaşların payını daha da<br />

artırmaya çalışan Zeki <strong>Örme</strong>, ihracatta<br />

yakalanacak başarıda bu farklı ve yenilikçi<br />

ürünlerin büyük rolü olduğu inancında.<br />

Henüz istedikleri seviyede olmadıklarını<br />

ancak yine de iyi bir yol kat ettiklerini ifade<br />

eden Akkaya, hedeflerinin bu oranı daha da<br />

üst seviyelere çıkarmak olduğunu söyledi.<br />

Akkaya: “Avrupa pazarı dışında bu özel<br />

kumaşları satmak pek mümkün değil. Hatta,<br />

Avrupa derken onu da ayırmak gerek. Kuzey<br />

ve Orta Avrupa’da özellikle bu tür ürünlere<br />

ilgi var. Bunun dışındaki yerlere satış çok ta<br />

mümkün değil. Güneye yaklaştıkça mesela<br />

İtalya’nın güneyinde bir ürünü organik diye<br />

satamazsınız. Avrupa’nın güneyi, Kuzey Afrika<br />

ile entegre çalışıyor. Belki bunun etkisi var.<br />

Özel nitelikte kumaşları üretip satmamız çok<br />

da kolay değil, ama yine de pişman değiliz.<br />

Bunu yapmamız gerekiyordu.” dedi.


52 ÖRME DÜNYASI<br />

Dosya<br />

depolarımız dolu, yeni siparişleri şimdilik<br />

düşünmedikleri yönünde açıklamalar<br />

yaptıklarına değinen Akkaya, satışların<br />

azalmasında bu krizin ciddi etkilerinin<br />

olduğuna dikkat çekti.<br />

İhracatımızı yüzde 30’a<br />

çıkarmak istiyoruz<br />

İhracata yönelmekle iyi yaptıklarını,<br />

doğru bir karar aldıklarına vurgu yapan<br />

İsmet Akkaya, dış pazar tecrübesi<br />

sayesinde kalite bilinçlerinin daha da<br />

artığını, ürün standartlarının daha da<br />

yükseldiğini ifade etti. Geçen yıl 2.5-3<br />

milyon dolarlık ihracat yaptıklarını<br />

açıklayan Akkaya, hedeflerinin bu<br />

miktarı daha da yukarı çıkarmak<br />

olduğunu söyledi. Akkaya: “Toplam<br />

üretimimizin yüzde 20’sini ihraç<br />

ediyoruz. Yüzde 60’şını iç piyasada<br />

ihracatçı konfeksiyonculara, kalan yüzde<br />

20’sini de iç pazarda ve Anadolu’daki<br />

konfeksiyonculara satıyoruz. Birkaç yıldır<br />

ihracatımız aynı seviyelerde gerçekleşiyor.<br />

Bu yılda aynı seviyeleri yakalayacağımızı<br />

sanıyorum. Hedefimiz ileriki yıllarda<br />

mevcut ihracatımız yüzde 30’a çıkarmak”<br />

şeklinde konuştu.<br />

İlk 6 ayımız iyiydi<br />

İhracatta en büyük sıkıntılarının<br />

fiyat tutturamamak olduğunu söyleyen<br />

Akkaya, kalitede istenen seviyeleri<br />

yakaladıklarını ancak fiyat tutturmakta<br />

zorlandıkları, mevcut kurların ve özellikle<br />

de euro-dolar paritesindeki değişimin,<br />

ihracatta aleyhlerine geliştiğini ifade<br />

etti. Akkaya: “Euro/dolar paritesinin<br />

1.55’lerden 1.41’lere ve hatta bunun da<br />

altına gerilemesi bizi tedirgin etmekte.<br />

Bu parite değişiklikleri ihracatçının<br />

aleyhine değiştikçe, ihracat yapmak<br />

zorlaşıyor” dedi.<br />

Yılın ilk yarısında satışların iyi olduğunu,<br />

çok fazla kayıp yaşamadıklarını ifade eden<br />

Akkaya, 7 ve 8’inci ayların kötü geçtiğini<br />

söyledi. Akkaya şöyle devam etti: “ Eylül’de<br />

işler biraz düzelir gibi oldu. İhracatımız da,<br />

iç pazar satışlarımız da aynı seviyelerde<br />

gidiyor diyebilirim. Rusya pazarındaki<br />

engelleme de biraz tedirgin ediciydi<br />

ve piyasa bundan olumsuz etkilendi.<br />

Yine ülkemizdeki siyasi gelişmeler<br />

de, ekonomimizi kilitleme noktasına<br />

getirdi. Parti kapatma davasının sürdüğü<br />

dönemde, piyasalar çok tedirgin idi.<br />

Hepimiz kurlar ne olur, Hükümet giderse<br />

ne olur endişesini taşıdık.”<br />

Kriz alımları yavaşlattı<br />

ABD’de başlayan ve tüm ülke<br />

piyasalarını tedirgin eden ekonomik<br />

buhran, Avrupalı alıcıların siparişlerini<br />

de durdurdu. Avrupalı alıcıların<br />

Çin kalitede bizi yakaladı<br />

2005 sonrası Çin’in tekstilde ciddi bir atılım<br />

göstermesi, kalite ve arge çalışmalarında<br />

önemli yol kat etmesiyle birlikte iyi bir<br />

noktaya geldiğini, bunun da ciddi bir<br />

tehlike oluşturduğunu ifade eden Akkaya<br />

şunları söyledi: “2005 öncesi fuarlarda<br />

gördüğümüz Çin ve diğer Uzak Doğu malları<br />

çok kaliteli değillerdi. Fiyat olarak çok ileride<br />

olmalarına rağmen kalitede çok gerilerde<br />

idiler. Ama geçen zaman içinde onlar da<br />

çok yol kat ettiler bu bugün çok iyi kumaşlar<br />

üretebiliyorlar. Üstelik fiyatları da bizden çok<br />

düşük seviyede. Böyle olunca da Avrupa’lı<br />

alıcılar, Çin ürünlerine yönelebiliyorlar. Bence<br />

Çin örme kumaşta bizi yakalamış durumda.<br />

Sentetik ürünlerde hatta bizden daha ileri<br />

konumdalar diyebiliriz. Pamuk ve selülozik<br />

ürünlerde ise ancak rekabet edebiliyoruz.”<br />

Yeni yatırım düşünmüyoruz<br />

Hedeflerinin mevcut kapasiteyle devam<br />

etmek olduğunu belirten İsmet Akkaya, artık<br />

yeni bir makine yatırımı düşünmediklerini<br />

söyledi. Ar-Ge çalışmalarına önem vererek,<br />

katma değerli ürünlerin üretimine ağırlık<br />

vermeyi sürdüreceklerini söyleyen Akkaya,<br />

mevcut kapasitelerinin yeterli olduğunu,<br />

bundan sonra bu kapasiteyi nasıl daha verimli<br />

kullanılabilinir buna kanalize olacaklarını ifade<br />

etti. Röportajın sonunda örme sektörünün<br />

büyüklüğüne rağmen kamuoyunda ve<br />

resmi kurumlar nezninde yeterince iyi<br />

algılanamadığını, öneminin kavranamadığına<br />

dikkat çeken Akkaya, “ <strong>Örme</strong> sektörü<br />

çok büyük bir sektör. Ama maalesef hala<br />

çorapçılarla aynı kategoride yer alıyoruz. Bu<br />

beni çok rahatsız ediyor. Umarım yeni NACE<br />

düzenlemesiyle bu sorun hal olacak. <strong>Örme</strong><br />

sektörümüzün dernekleşmesi ve sektörün<br />

sorunlarına çözüm aramada daha fazla görev<br />

üstlenmesi gerektiğine inanıyorum. İhracat<br />

ülkemiz ve sektörümüz için çok önemli<br />

bir konu ve bizler kendimize düşen görevi<br />

yerine getirip bu sektörü ayakta tutmanın<br />

yollarını aramalıyız. Aksi halde çok ta fazla<br />

bir ömrü olacağını sanmıyorum.” sözleriyle<br />

konuşmasını tamamladı.


54 ÖRME DÜNYASI<br />

Dosya<br />

Topel Tekstil<br />

Bayram Atılgan:<br />

“Hedefimiz 15<br />

milyon dolar<br />

ihracat”<br />

1982 yılının sonunda kurulan Topel<br />

Tekstil, 3 ortaklı, 5 makineyle<br />

başladığı örme serüvenini bugün<br />

52 yuvarlak örme makinesiyle, yüzünü<br />

ihracata çevirmiş şekilde, devam<br />

ettiriyor. Kurulduğunda parkurunda çift<br />

plaka interlok, mini jakarlı makinelerle<br />

ağırlıklı olarak fantezi kumaş üretimi<br />

yapan firma, örmeciliğin parlak dönemini<br />

en iyi şekilde değerlendirerek büyüme<br />

sürecine girdi.<br />

Büyüme, yeni ve alt yapısı daha güçlü<br />

bir yere taşınma ihtiyacını beraberinde<br />

getirince Topel Tekstil, Şirinevler’deki<br />

üretim tesisini, 1998 yılında<br />

Hadımköy’deki kendi binasına taşıdı. Yeni<br />

binasında çok daha iyi koşullarda üretime<br />

geçen firma, bir taraftan kalite bilincini<br />

geliştirecek çalışmalara ağırlık verirken<br />

bir taraftan daha fonksiyonel örme<br />

makineleri satın alarak parkurundaki<br />

makine sayısını 22’ye çıkardı.<br />

Topel Tekstil, üç ortakla başladığı örme<br />

serüvenini ortaklardan birini ayrılmasıyla<br />

iki ortaklı olarak, daha sonra ise diğer<br />

ortağın da ayrılmasının ardından firma,<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Bayram Atılgan’ın<br />

liderliğinde yoluna aile şirketi olarak<br />

yoluna devam etti. 2003’ten itibaren<br />

yatırımlara hız veren firma, 30 makineyi<br />

daha bünyesine katarak parkurundaki<br />

makine sayısını 52’ye çıkardı.<br />

26 yıldır firmanın başında bulunan<br />

Bayram Atılgan ile Hadımköy’deki<br />

fabrikasında, dosya konumuz olan ihracatçı<br />

örmeciler üzerine konuşmak için bir araya<br />

geldik. Röportaj’da, Bayram Atılgan’a<br />

ihracata nasıl ve neden girdiklerini;<br />

ihracatın sağladığı avantajlar üzerine<br />

sorular yönelttik. Atılgan, 2006 yılında bir<br />

arkadaşının vasıtasıyla Fransa pazarına<br />

girdiklerini ve bunun kendileri için bir<br />

dönüm noktası olduğunu belirterek, 2–3<br />

yıl gibi kısa bir zamanda ihracatlarını 10<br />

milyon dolara çıkarmayı başardıklarını<br />

söyledi. Bundan sonraki hedeflerinin<br />

bu rakamı 15 milyon dolara çıkarmak<br />

olduğunu açıklayan Atılgan, yüzde 60’lar<br />

seviyesinde olan ihracatlarını daha da<br />

artırmak istediklerini söyledi.<br />

2006’da Fransa’ya ilk<br />

ihracatımız yaptık<br />

Mayıs 2006’da, Fransa’da yaşayan bir<br />

arkadaşımızın teşvikiyle bu ülkeye ilk<br />

ihracatımı yaptık. Başlangıçta çok çekingen<br />

davranmıştık ama arkadaşımızın ısrarlarıyla<br />

ihracatımızı başarıyla gerçekleştirince, bu<br />

tecrübe bize başka pazarlara da girmemizde<br />

çok faydalı oldu. Bugün Fransa haricinde<br />

İngiltere’ye, Almanya’ya, İspanya’ya<br />

ihracatımız var. Ayrıca Yunanistan’a ve<br />

Hollanda’ya ihracat yapmaya başladık.<br />

Yakın bir zaman önce de Rusya, Belarus ve<br />

Ukrayna pazarlarına yönelik önemli adımlar<br />

attık. Bu ülkelere de ihracata başladık.<br />

Kalite bilincimiz gelişti<br />

2 yıllık ihracat tecrübesinin kendilerinde<br />

yarattığı olumlu değişimlerden bahseden<br />

Atılgan, öncelikle kalite bilincinin<br />

geliştiğini, yenilikçi ve yaratıcılığa verdikleri<br />

önemin daha da artığını söyledi. İhracata<br />

ilk başladıklarında ihracat satışlarının<br />

3 milyon dolar seviyesinde olduğunu<br />

söyleyen Atılgan, 2007’de de aynı miktarda<br />

ihracat yaptıklarını ancak 2008’de büyük<br />

bir atılım göstererek ihracatlarını 10 milyon<br />

dolara çıkardıklarını açıkladı. Birkaç yıl<br />

içinde 10 milyon dolara yaklaşan bir<br />

ihracat rakamına ulaşmalarının kendileri<br />

için büyük bir başarı olduğunu kaydeden<br />

Atılgan, hedeflerinin bu rakamı gelecek<br />

yıl 15 milyon dolara çıkarmak olduğunu<br />

söyledi.<br />

2008’deki bu hızlı çıkın sebebinin Avrupa<br />

pazarlarındaki önemli fuarlara katılarak pazar<br />

çeşitlemesine gitmek olduğunu belirten<br />

Atılgan, Avrupa pazarından sonra hedeflerinin<br />

gelecek vaat eden Rusya gibi Kuzey<br />

pazarlarında büyümek olduğunu açıkladı.<br />

Fantezi örme kumaş üretiyoruz<br />

Topel Tekstil tamamen fantezi kumaş<br />

üretimi ve satışı yapıyor. Parkurunda 22<br />

adet açık en, 30 adet de jakarlı makine<br />

bulunan firmanın makinelerinin hepsi<br />

Avrupa menşeli. Kendi üretimi yanında<br />

dışarıda da fason makine çalıştıran<br />

firmanın aylık 400 ton örme kumaş<br />

üretimi bulunuyor.


ÖRME DÜNYASI 55<br />

Rusya pazarından ümitliyiz<br />

Avrupa’da İtalya’ya, İngiltere’ye,<br />

İspanya’ya, Fransa’ya ve Almanya’ya<br />

satışları olan Topel Tekstil, ihracatını<br />

artırmak için yeni pazarlar arıyor.<br />

çoğunlukla fuarlar kanalıyla yeni müşteriler<br />

bulan firmanın şimdiki hedefi Rusya ve<br />

diğer kuzey ülkeleri. Rusya pazarına yönelik<br />

satışlarının başladığını açıklayan Atılgan,<br />

bu pazara girişlerinin Bursa’daki bir gömlek<br />

firması kanalıyla olduğunu; bu firmanın<br />

sattığı gömleklerinin yanında örme de<br />

satabiliriz düşüncesiyle görüşmeler<br />

yaptıklarını ve neticede bir kumaş satışı<br />

yapmayı başardıklarını söyledi.<br />

Bu satışın ardından kendi bağlantılarını<br />

oluşturan Topel Tekstil, şu anda bu pazara<br />

yönelik ciddi çalışmalar yürütüyor. Bu<br />

ülkede öncelikle bir satış acentesiyle<br />

işbirliğine gittiklerini ve bu acentenin sadece<br />

kendi kumaşlarını satmaya başladığını<br />

söyleyen Bayram Atılgan, Rusya pazarının<br />

gelecek vaat ettiğini, Avrupa’ya göre çok<br />

daha iyi bir pazar olduğunun altını çizdi.<br />

Toplam ihracat satışlarının şu anda<br />

yüzde 50’nin Avrupa ülkelerine olduğunu<br />

söyleyen Atılgan, hedeflerinin Rusya’daki<br />

satış payını 60’lara çıkarmak olduğunu<br />

belirterek şöyle devam etti: “Avrupa’da<br />

fiyatlar oturmuş, rekabet çok fazla. Aynı<br />

zamanda çok planlı bir pazar. Satışların<br />

gerçekleşmesi, bu nedenle, zaman ve çaba<br />

istiyor. Diğer taraftan Rusya pazarı, bize<br />

yakın. Ara sıra aksasa da iyi giden bir ticari<br />

ilişkimiz var. Rekabet ise daha rahat. Nakit<br />

çalışılıyorlar. İleride konfeksiyon sektörü<br />

geliştikçe bu pazardaki satışlarımızın daha<br />

da artacağına inanıyoruz. Bu nedenle bu<br />

pazara yönelik çalışmalarımıza daha fazla<br />

ağırlık vereceğiz.”<br />

Kalite ve yenilikçiliğe önem<br />

veriyoruz<br />

Fransa’dan know-how desteği aldıklarını<br />

belirten Atılgan, gelecek sezonun<br />

renk, tuşe, desenlerini Moda’nın kalbi<br />

Fransa’dan alarak üretime yansıttıklarını<br />

söyledi. Atılgan, Ar-Ge’ye önem<br />

verdiklerini, kumaş kalite kontrolünde işi<br />

şansa bırakmadıklarını belirterek bundan<br />

böyle yaratıcılığa, kreasyona büyük önem<br />

vereceklerini söyledi.<br />

Mevcut piyasa koşularında, yeni yatırımı<br />

risk olarak gören Topel Tekstil, bundan<br />

sonraki dönemde ağırlıklı olarak iyileştirme<br />

çalışmalarına ağırlık verecek. Atılgan şöyle<br />

konuştu: “ Yeni yatırım düşünmüyoruz.<br />

Bundan yapacaklarımız daha çok<br />

iyileştirme ve kaliteyi artırmaya yönelik<br />

harcamalar olacak. Kalite kontrol makinesi,<br />

paketleme makinesi gibi kaliteyi artıracak<br />

iyileştirmelere ağırlık vereceğiz.”<br />

Fuarlara katılıyoruz<br />

<strong>Örme</strong> sektörünü yakından ilgilendiren<br />

birçok tekstil fuarına katıldıklarını ifade<br />

eden Atılgan, en son Rusya’daki tekstil<br />

fuarına ve Texworld’a katılarak ürünlerini<br />

sergilediklerini söyledi. Atılgan, Paris’te<br />

Premiere Vision fuarına Türk firmalarının<br />

da katıldığını görünce burada da yer<br />

almaları gerektiğine karar verdiklerini,<br />

gelecek yıldan itibaren bu fuara da<br />

katılma konusunda başvuru yapacaklarını<br />

söyledi. Atılgan ayrıca, bu fuara katılan<br />

firmaların hemen hepsinin çok iyi<br />

markalar olduğunu bu nedenle de onların<br />

arasında olmanın çok faydalı olacağını<br />

ifade etti. Atılgan, “ Bize göre Premier<br />

Vision, modanın birinci liginde, Texworld<br />

ise ikinci liginde yer alıyor. Bu sebeple<br />

bundan sonra Texworld’a değil Premiere<br />

Vision fuarına katılmayı düşünüyoruz”<br />

açıklamasında bulundu.


56 ÖRME DÜNYASI<br />

Dosya<br />

Serbo Tekstil<br />

Sertan Çakman:<br />

“İhracatımız<br />

yüzde 50 arttı”<br />

1995 yılında kurulan BO Group;<br />

boyahane hizmetleri sunan BOY-<br />

BO, örme kumaş imalatı yapan<br />

Ser-BO ve Özbekistan Taşkent’te yine<br />

örme kumaş üretip, bu ülkeye ve Rusya’ya<br />

satan BF Textile olmak üzere üç tekstil<br />

firmasını bünyesinde barındırıyor. Dünyaca<br />

tanınmış markalara örme kumaş hizmeti<br />

sunan BO Group, 1995 yılında Osman<br />

Bozkurt tarafından kuruldu. 1998’de<br />

İstanbul Hadımköy Beylikdüzü’nde 30 bin<br />

metrekare kapalı alana sahip tesislerine<br />

taşınan firma, burada modern örme ve<br />

boyama makineleri ile günlük 40 ton<br />

boyama ve 50 adet son teknoloji örme<br />

makinesiyle aylık 300 ton örme kumaş<br />

üretimi yapmaktadır.<br />

İhracatçı örmeciler arasında önemli<br />

bir yere sahip olan BO Grup’a alt<br />

firmalarından SER-BO Tekstil, ihracata<br />

4 yıl önce başladı. 2007’de 2 milyon<br />

avro ihracat gerçekleştiren firma,<br />

2008’nin ilk 10 ayında bu ihracatını 2.5<br />

milyon avronun üzerine çıkardı. Firma,<br />

yılsonunda 3 milyon avroya ulaşmayı<br />

hedefliyor. SER-BO’nun ihracat sorumlusu<br />

Sertan Çakman ile gerçekleştirdiğimiz<br />

röportajda, firmanın ihracat serüvenini<br />

konuştuk. Çakman şunları söyledi:<br />

Geçmişimiz Sultanhamam’a<br />

dayanıyor<br />

Türkiye’de SER-BO ve BOY-BO olmak<br />

üzere iki firma olarak organize olan<br />

firmamız, Hadımköy’de 30 bin metrekarelik<br />

kapalı alanda örme kumaş ve boyahane<br />

işleri yapmaktadır. SER-BO’da üretilen ham<br />

örme kumaşlar, boyahanemizde boyalı<br />

kumaşa dönüşür ve iç ve dış pazarlara<br />

satılır. BOY-BO boyahanemiz kendi<br />

boya işlerini yaptığı gibi fason boyahane<br />

hizmeti de sunmaktadır. BO Group’un<br />

kurucusu Osman Bozkurt, 20 yıl önce<br />

Sultanhamam’da tekstil hayatına atıldı.<br />

1995’te BO-GROUP’u kuran Bozkurt, 1997<br />

yılında şuanda içinde bulunduğumuz binayı<br />

kurarak örme işine girdi.<br />

<strong>Örme</strong> ve boyahane işlerinin tamamı bu<br />

binada yapılıyor. Kurulduğunda SER-BO’da<br />

120 civarında makine vardı. Özbekistan’da<br />

yatırıma karar verildikten sonra, buradaki<br />

makinelerimizin büyük bir kısmını<br />

Özbekistan’daki şirketimiz BF Textile’e<br />

gönderildi. Şu anda orada 120 makinemiz<br />

var ve sadece Özbek, Türkmen ve Rusya<br />

pazarlarına hitap etmektedir.<br />

SER-BO’da 50 makinemiz var<br />

Beylikdüzü’ndeki örme bölümünde 50<br />

makineyle üretim yapıyoruz. Kapasitemizi<br />

aşan durumlarda ise iç piyasadaki


ÖRME DÜNYASI 57<br />

firmalardan fason desteği almaktayız.<br />

Parkurumuzdaki makinelerle ağılıklı olarak<br />

süprem, interlok, iki- iç iplik ve kadife<br />

kumaş üretimi yapmaktayız. Ful Likralı<br />

mallar üretilmektedir. Özellikle kadifede<br />

iyi konumdayız. Fantezi türde örme kumaş<br />

imalatımız pek yok, sadece ringel türü<br />

kumaşlar üreten makinelerimiz var. Ancak<br />

jakar türü makinemiz yok. Aylık üretim<br />

kapasitemiz SER-BO’da fasonla birlikte<br />

300 ton civarında. Üretilen ham örme<br />

kumaşlarımızı yine kendi boyahanemiz<br />

olan BOY-BO’da boyamaktayız. BOY-<br />

BO’daki boyama kapasitemiz günlük 40<br />

tondur.<br />

En önemli pazarımız Avrupa<br />

İhracatımız ağırlıklı İtalya’ya olmaktadır.<br />

Geçen yıla kadar ihracatımızın tamamı İtalya<br />

pazarına idi. Şu anda bu oran yüzde 70<br />

civarlarında, geri kalanı ise Portekiz, Fransa<br />

ve Doğu Bloğu ülkelerine yapmaktayız.<br />

Düzenli olarak Texworld’a<br />

katılıyoruz<br />

Son iki üç yıldır düzenli olarak Texworld<br />

fuarına katılmaktayız. Eylül’de yine bu<br />

fuardaydık. Bu fuarın önemi git gide<br />

artırmaktadır biz göre. Bundan birkaç<br />

yıl öncesine kadar Premiere Vision çok<br />

öne çıkıyordu, Texworld’a ise genellikle<br />

Hindistan’lılar, Çinliler ve diğer Asya<br />

firmaları katılmaktaydı. Şimdi ise Premiere<br />

Vision gerek çok pahalı olması gerekse<br />

de dünyadaki değişimler nedeniyle güç<br />

kaybetmeye başladı. Diğer taraftan<br />

bu Texworld’a ilgiyi artırmaya başladı.<br />

Katılımcı sayısı da artınca Texworld<br />

popülaritesini arttırdı. Katılımcı sayısının<br />

artması bu fuara olan ziyaretçi ilgisi de<br />

artmaktadır. Son yıllarda çok kaliteli<br />

alıcıların bu fuara geldiğine şahit<br />

oluyoruz. Bu sebeplerden dolayı Texworld,<br />

önem verdiğimiz bir fuar. Bu fuarda<br />

ilk katıldığımız dönemlerde İngilizler,<br />

Hollandalılar, Fransızlar gelirken, son<br />

birkaç fuarda ağırlıklı olarak İtalyanları ve<br />

İspanyolları görmeye başladık.<br />

İhracata 4 yıl önce başladık<br />

Kalitemize güvenerek ihracatta başarılı<br />

olacağımız kanaatine vardık ve bu yönde<br />

çalışmalara hız verdik. İlk ihracatımızı 4<br />

yıl önce İtalya’ya gerçekleştirdik. <strong>Örme</strong><br />

ve boyahanede iyi bir konuma sahip<br />

olduğumuz için iddialı idik ama ihracatın<br />

bize çok faydaları, artıları oldu. Her şeyden<br />

önemlisi ürünlerde standardizasyonu<br />

yakalamamızı sağladı.<br />

İtalya’da Benetton firmasına<br />

gerçekleştirdiğimi ihracat, kalitemizin<br />

geldiği seviyeyi ortaya koydu. Bu da bizi<br />

daha fazla teşvik etti. İtalya’nın birkaç<br />

büyük markasına da yine ilk kez bir ihracat<br />

gerçekleştirdik. Hala da bu firmalar kumaş<br />

satışımız devam ediyor.<br />

İhracatımız yüzde 50 arttı<br />

Geçen yıl topla sayışlarımızın yüzde<br />

10’nunu ihraç oluşturuyordu. Bu yıl bu<br />

oran yüzde 15’e çıktı. Yani yüzde 50’lik<br />

bir artış söz konusu. 2009’da ise bu oranı<br />

yüzde 20’ye çıkarmayı hedefliyoruz.<br />

İhracattaki bu artış oranın ana nedeni, dış<br />

ülkelerdeki önemli tekstil fuarlarına düzenli<br />

katılım elbette. Fuarlardan çok sayıda yeni<br />

müşteri bulduk. Bu da bize iş olarak geri<br />

döndü.<br />

4 yıl önce başladığımız ihracatımız,<br />

2007’de 2 milyon avro civarında<br />

gerçekleşti. Bu sene Ekim itibariyle 2,5<br />

milyon avroluk ihracatı yakaladık. 2008<br />

sonuna kadar yüzde 50’lik bir artış<br />

bekliyoruz. Bu durumda 3 milyon avroyu<br />

bulabiliriz. Avro bölgesine gerçekleşen<br />

satışlarımız, döviz kurundan çok<br />

etkilenmektedir. Avrounun 1.90, 2 YTL<br />

civarında olması gerekiyor iyi bir rekabet<br />

şansı elde edebilmemiz için. Ancak yılın<br />

ilk yarısında, hatta <strong>ekim</strong>e kadar bu .1.70-<br />

1.80’lerde kaldı. Bu nedenle de ihracatta<br />

karlı satışlarımız çok fazla olmadı. Şu<br />

günlerde avronun 1.90’lar seviyesinde<br />

olması açıkçası bizi memnun ediyor.


60 ÖRME DÜNYASI<br />

Haber<br />

CBS Bilişim, tekstil<br />

yazılımı ihracatına başladı<br />

Tekstil sektörünün<br />

ihtiyaçlarına göre<br />

hazırlanan Tekstil EPR<br />

yazılımları, iç piyasadan<br />

sonra dünya pazarlarına da<br />

satılmaya başlandı. Yazılım,<br />

sekiz farklı uygulamadan<br />

oluşuyor.<br />

CBS Bilişim-Sentez Yazılım işbirliğiyle<br />

geliştirilen Tekstil ERP (Kurumsal<br />

Kaynak Planlama) çözümleri,<br />

Türkiye’den sonra, yurtdışına da satılmaya<br />

başlandı. Tekstil hazır giyim sektörüne<br />

ERP çözümünden, entegre kumaş yönetim<br />

sistemine kadar sekiz uygulama yazılımı<br />

bulunan CBS Bilişim, bu ürünleri, İngiltere,<br />

Mısır, Pakistan, Ürdün, KKTC ve Türk<br />

Cumhuriyetlerine de ihraç ediyor.<br />

Hey Grup’a bağlı CBS Bilişim’in Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Ahmet Celal Bektaş,<br />

“Tekstil sektörünün ihtiyaçlarını çok<br />

iyi biliyoruz. İhtiyaçları bildiğimizden,<br />

sunduğumuz çözümlerde işlerini<br />

kolaylaştırıp, üretim ve maliyetlerinin<br />

her aşamasını kontrol etme özelliklerini<br />

ön planda tutuyoruz” dedi. Tekstilkonfeksiyon<br />

sektörüne yönelik olarak<br />

SentezXL, SentezVogue, SentezVerimlilik,<br />

SentezExpo, SentezKnit, SentezWeave,<br />

SentezDye, SentezYarn gibi uygulamaçözüm<br />

yazılımları olduğunu belirten<br />

Bektaş, şunları söyledi:<br />

üretim planlama, cari hesap, analizler,<br />

hatırlatıcı ve uyarı sistemi gibi sektörün<br />

ihtiyaç duyduğu tüm özelliklere sahip.<br />

Yazılımlarımız bu özelliklerinden dolayı,<br />

Türk firmalarının yanı sıra, yurtdışında da<br />

haklı bir talep görüyor. Talep ve ilginin<br />

ivme kazanmasına bağlı olarak, önümüze,<br />

yıl sonu toplam 3 milyon dolarlık cironun<br />

1 milyon dolarını yurtdışı satışlardan elde<br />

etme hedefi koyduk.”<br />

Günümüzde 75 kişilik uzman<br />

bir kadroyla, Türkiye’nin dört bir<br />

yanında 300’ü aşkın bayileri olduğunu<br />

anımsatan Bektaş, “Yurtdışında<br />

oluşturacağımız ofislerle de yabancı<br />

müşterilerimize yerinde hizmet ve<br />

destek vereceğiz. Ayrıca, yabancı tekstil<br />

firmalarıyla geliştirmeye başladığımız<br />

işbirliklerinin yaratacağı sinerjinin de<br />

sektöre yarar sağlayacağına inanıyorum.<br />

Mevcut birikimize yeni işbirliklerinden<br />

elde edeceğimiz deneyimleri katıp,<br />

tekstil sektörüne sunduğumuz hizmet,<br />

çözüm ve desteklerimizi daha da<br />

zenginleştireceğiz ”dedi.<br />

“16 yıllık birikimle geliştirilen söz<br />

konusu yazılımlar, pazarlama, satış, ihtiyaç<br />

planlama, stok kontrol, boya, baskı,<br />

kalite kontrol, sevkiyat, maliyet kontrolü,


62 ÖRME DÜNYASI<br />

Gündem<br />

KİM NE DEDİ<br />

<strong>Örme</strong>ciler,<br />

kriz için ne dedi<br />

Palavar Kumaşçılık:<br />

“Ülke borç batağında”<br />

10 yıldır örme kumaş imalatı yapan<br />

Palavar Kumaşçılık’ın sahibi Ömür Palavar,<br />

sektördeki durgunluğun döviz kurlarındaki<br />

düşüşe bağlıyor. Konfeksiyoncuların fiyat<br />

tutturmakta zorlanması nedeniyle ihracat<br />

yapamadığını belirten Ömür Palavar,<br />

durgunluğun yaz sonundan itibaren<br />

biteceğini bu tarihten sonra bir miktar<br />

hareketlenme olabileceğini söyledi.<br />

Sektörde aşırı kapasite oluştuğuna dikkat<br />

çeken Palavar, sipariş kapabilmek için<br />

firmaların fiyat kırdığını bunun da sektöre<br />

büyük zarar verdiğini belirten Palavar şunları<br />

söyledi: “İş potansiyeli birkaç aydır neredeyse<br />

hiç yok. Bilhassa iş yapamayan çok sayıda<br />

firma kapanmaya başlayınca, sektörde bir<br />

rahatlama olabilir. Bu da doğal olarak işlerin<br />

artmasını sağlayabilir belki.” Geçen yaz<br />

sektörde açık ene ciddi bir talep olunca 6 adet<br />

Uzak Doğu makinesini bünyelerine kattıklarını<br />

söyleyen Palavar, bu yatırımı piyasadan<br />

gelen yoğun talebe yanıt verebilmek için<br />

yaptıklarını kaydetti. Palavar şunları söyledi:<br />

“Geçen yıl açık ene ciddi bir talep vardı.<br />

Fason yapacak yer bile bulamıyorduk. Sıra<br />

beklemek durumundaydık. Biz de siparişleri<br />

kaçırmamak için 6 adet makine daha aldık. şu<br />

anda 14 adet Açık en ve interlok makinelerle<br />

imalat yapıyoruz.”<br />

Geçen yıl, açık ende işlerin yılın<br />

ilk yarısında olduğu gibi iyi<br />

gideceğini düşünen çok sayıda<br />

örmeci korkusuzca makine alımına gitmiş<br />

ve rekor sayılabilecek makine alımı<br />

yapılmıştı.<br />

Ancak 2007’nin ikinci yarısından itibaren<br />

talep azalması ve durgunluk nedeniyle<br />

derinleşen kriz, 2008’de iyiden iye kendini<br />

hissettirince örme sektörü, tarihinin<br />

en büyük krizlerinden birini yaşama<br />

başladı. ABD’de başlayan finansal kriz,<br />

tüm dünyayı etkisi altına aldı. Aslında,<br />

kötü bir sürece girildiğinin ilk işaretleri<br />

zaten, 2007’nin ikinci yarısından itibaren<br />

görülmeye başlanmıştı. 2007’nin ilk<br />

yarısına kadar iyi giden işler nedeniyle<br />

açık en makinelere ciddi bir talep olmuş,<br />

bunun üzerine birçok örmeci makine<br />

yatırımına gitmişti. Hatırlayacağınız gibi,<br />

1837 adet makine siparişi verilmiş ve<br />

2007, örmecilik tarihinde en fazla yatırım<br />

yapılan dönemlerden biri olmuştu.<br />

Palavar, kendilerinin fason fiyatını<br />

55 kuruş olarak belirlediklerini ancak<br />

iş kıtlığı nedeniyle 35 kuruşa çalışan<br />

bile çıktığını, bu fiyatın nasıl bir maliyet<br />

hesabıyla verildiğini anlamadığını kaydetti.<br />

Ömür Palavar son olarak, ülkedeki mali<br />

durumun giderek kötüleştiğini, kredi<br />

kartlarına yüklenen toplumun borç<br />

batağına düştüğünü, bunu da ciddi bir<br />

krizin habercisi olduğunu söyledi.<br />

Yüksel Tekstil:<br />

“İşler yüzde 70 azaldı”<br />

Yüksel Tekstil’in fabrika müdürü İbrahim<br />

Ilık’a göre, 2008 yılı sıkıntılı başladı.<br />

2007’de işler çok daha iyi olduğunu, bu yıl


ÖRME DÜNYASI 63<br />

Açık en makinelere hücum eden<br />

örmeciler, 2007’de makine alıp büyük<br />

bir umutla sipariş beklerken maalesef<br />

beklenen olmadı, siparişler bıçakla<br />

kesilir gibi birden kesildi. ABD’deki<br />

finansal kriz, dünyayı etkisi altına<br />

almaya başlayınca Avrupalı alıcılar eskisi<br />

gibi siparişler vermemeye başladılar.<br />

Talep azalması bir yana, dövizdeki düşüş<br />

ve maliyetlerin rekabeti zorlaştıracak<br />

ölçüde artması da eklenince, kriz giderek<br />

daha yıkıcı hale geldi. Bugün örme<br />

sektörü tarihinin en kötü dönemini<br />

yaşıyor diyebiliriz. Birçok örmeci<br />

kapısına kilit vurmak zorunda kaldı.<br />

Devam etmek için çaba sarf edenler ise,<br />

neredeyse hiç kar etmeden faaliyetlerini<br />

sürdürmeye çalışıyor. Fason çalışan<br />

örmecilerin büyük bir kısmı derin bir krizin<br />

etkisi altında bugün. Büyük ölçekli örmeciler<br />

de küçüklerden pek farklı değil elbette.<br />

Hatta krizden küçüklere göre daha fazla<br />

etkilendiklerini bile söylemek mümkün.<br />

Küçük ve orta boy işletmeler, yaşanan<br />

durgunluk nedeniyle iş yapamaz hale<br />

geldi. Aldıkları makinelerin borçlarını<br />

ödemekte zorlanan, giderlerini<br />

karşılayamaz hale gelen örmecilerin<br />

bugün içinde bulundukları durumu bizzat<br />

kendi ağızlarından sizlere yansıtmak için<br />

röportajlar yaptık. İçinde bulunduğumuz<br />

noktayı kimi örmeci, son 20 yılın en<br />

sıkıntılı süreci olarak tanımlıyor, kimi ise<br />

daha kötüsü gelmedi, diyor.<br />

Kim ne derse desin, şunu unutmamak<br />

gerekiyor ki; <strong>Örme</strong>cilik ülkemizin dünyada<br />

lider olduğu sektörlerden biridir. Büyük<br />

yatırımların olduğu, yeni ve modern<br />

teknolojilere sahip olan sektörümüz,<br />

kalite bilincini geliştirdikçe varlığını devam<br />

ettirecektir. Bu gerçeği unutmadan yola<br />

devam etmeli, sıkıntıların bir gün mutlaka<br />

biteceğini unutmamalıdır.<br />

Türk örme sektörünün içine düştüğü bu<br />

buhranla ilgili bazı örmecilerin görüşlerine<br />

başvurduk. Krizin nedenlerini, nasıl ayakta<br />

kaldıklarını ve daha da önemlisi krize karşı<br />

ne gibi önlemler aldıklarını kendilerine<br />

sorduk. İşte küçük ve orta ölçekli<br />

örmecilerin krizle ilgili yorumları:<br />

ise aradan altı ay geçmesine rağmen 4-5<br />

makineyi zor çalıştırabildiklerini belirtti.<br />

İbrahim Ilık şunları söyledi: “İşler bu yıl<br />

yüzde 70 düştü. 19 makinemizle süprem,<br />

ribana, ringel ve interlok türü kumaşlar<br />

üretiyoruz. Müşterilerimiz ağırlıklı olarak<br />

ihracatçı konfeksiyoncular. Geçen<br />

yıl hemen hemen tüm makinelerimiz<br />

çalışırken bugün 4-5 makineyi ancak<br />

çalıştırabiliyoruz. 14 makinemiz<br />

yatıyor. Müşterilerimiz ihracatta fiyat<br />

tutturamayınca, bizden kumaş talepleri<br />

olmuyor.<br />

Zafer <strong>Örme</strong>:<br />

“30 kuruşun altında fason çalışan var”<br />

Birçok örmeci gibi Zafer <strong>Örme</strong> de<br />

gidişattan rahatsız. 10’uncu aydan beri<br />

işlerin durgun olduğunu belirten Zafer<br />

Kuraksız, sektörde küçülme olmazsa,<br />

bazı firmalar kapanmasa rahatlamanın<br />

olamayacağını iddia etti. Zafer Kuraksız,<br />

“Rusya ve Avrupa pazarlarına çalışıyoruz.<br />

Bu ülkelerin nüfusları azalıyor. Dolayısıyla<br />

ithalatları azalıyor. Oysa ülkemizde üretimi<br />

ve kapasite artışı devam ediyor. Bu kadar<br />

makineyle nereye üretim yapacağız şimdi<br />

” şeklinde konuştu. Zafer <strong>Örme</strong>’de 16<br />

makine var. İşlerin durgun olması nedeniyle<br />

iplik alıp stok yapan ve maliyetine satan<br />

firma, makinelerin durması yerine<br />

çalışmasının daha iyi olduğunu düşünerek<br />

imalata devam ediyor.<br />

Çamlar <strong>Örme</strong>:<br />

“Vadeler uzun, maliyetine satıyoruz”<br />

Çamlar <strong>Örme</strong>, 90’lı yıllardan beri<br />

örme işinde. 6 makineyle üretim yapan<br />

ve interlok kumaş üreten firma, artan<br />

maliyetlerden şikâyetçi. Firma sahibi<br />

Eyüp Çam, vadelerin uzaması nedeniyle<br />

çok zorluk çektiklerini, maliyetine satış<br />

yaparak ayakta kalmaya çalıştıklarını<br />

söyledi. Eyüp Çam şöyle konuştu:<br />

“Eskiden işlerimiz daha karlıydı. Para<br />

kazanabiliyorduk. Bugün ise 35 kuruşa<br />

fason yapanlar bile var. Varımızı<br />

yoğumuzu bu işe yatırdık, şimdi borç<br />

içindeyiz. Sorunlarımıza birilerinin el<br />

atması lazım artık. Bir çözüm bulunmalı,<br />

Fason fiyatlarını bir dengeye getirmenin<br />

yolları bulunmalı artık”


64 ÖRME DÜNYASI<br />

Gündem<br />

Ertan Çiçek:<br />

Pamuk <strong>Örme</strong><br />

“Küçüklerden<br />

önce, büyükler<br />

kapanmaya<br />

başladı”<br />

Pamuk <strong>Örme</strong>’nin genç kuşak<br />

yöneticisi Ertan Çiçek, tekstilde<br />

yaşanan kriz nedeniyle kapanmaların<br />

olduğunu belirterek küçüklerin öncelikle<br />

kapanacağı sanılırken büyük örmecilerin<br />

ve boyahanecilerin kapandığına şahit<br />

olduklarını söyledi. Numan Çiçek’e göre,<br />

öz sermayesi olmayan, kapasitesinin<br />

üzerinde borçlanan firmalar, krizden daha<br />

fazla etkilendiler.<br />

70 adet makineyle beyzik tarzda örme<br />

kumaş üretimi yapan Pamuk <strong>Örme</strong>’nin<br />

sektördeki geçmişi 1970’lere dayanıyor.<br />

Başlangıçtan buyana sadece bu tür<br />

kumaşların amaltını yapan firma, 2000’li<br />

yılların ortalarında basit ürünlerde işlerin<br />

giderek azalması ve kar marjlarının<br />

düşmesine rağmen bugün hala üretimini<br />

sürdürüyor.<br />

Durgunluk ve özellikle de talep azalması<br />

nedeniyle yüzde yüz kapasitelerde<br />

çalışmayı unuttuklarını ifade eden<br />

Çiçek, geçmişte yüzde yüz kapasitelerle<br />

çalışırken bugün yüzde 50’lerin biraz<br />

üzerinde çalıştıklarını, aylık 180 ton mal<br />

ürettiklerinde şükrettikleri söyledi.<br />

Sadece beyzik tarz kumaşlar<br />

üretiyoruz<br />

1984’te 12 makinemiz vardı.<br />

Kurulduğumuzdan beri sadece düz<br />

mallar üzerine faaliyet gösterdik ve<br />

yatırımlarımızı bu alanda gerçekleştirdik.<br />

Bugün 70 makinemiz var ve halen<br />

düz örme kumaş üretimi yapıyoruz.<br />

Biz de açık en ve ringelli makineler<br />

yok. Genelde tüp, süprem, iki iplik, üç<br />

iplik, havlu, kadife, interlok, ribana.<br />

Yani makine parkurumuzda süprem<br />

makineler ağırlıkta. Özellikle darpusta iyi<br />

konumdayız. Gerek darpus interlok, gerek<br />

darpus süprem gerekse de darpus ribana<br />

olsun her üç seri de bizde mevcut. Bu da<br />

bizi ayrıcalıkla hale getiriyor.<br />

Yarı kapasiteyle çalışmalarına rağmen<br />

işçi çıkarma, makine sayısını azaltma gibi<br />

bir yola başvurmadıklarını söyledi. Çiçek,<br />

“5 yıl öncesine göre, istihdamımızda ciddi<br />

bir azalma olmadı, bir kerede 20 işçi<br />

çıkarma yoluna örneğin gitmedik. Direkt<br />

işçi çıkarmak yerine emekliliği gelen ya da<br />

kendi isteğiyle ayrılanlar oldu. Geçmişte<br />

Krizden olumsuz<br />

etkilendiklerini ancak bilinçli<br />

hareket etmeleri ve öz<br />

sermayeleri sayesinde bu<br />

krizin kendilerini çok fazla<br />

sarsmadığını söyleyen Çiçek,<br />

işini kaliteli yapan, müşterilere<br />

doğru bilgi veren firmaların<br />

yollarına devam edeceğini<br />

savundu.<br />

40 kişiyle çalışırken bugün 20 kişilik bir<br />

ekiple yola devam ediyoruz. Çok şükür her<br />

dönemi başarıyla atlattık. Bunun sebepleri<br />

var elbette. Biz hiçbir zaman çok fazla<br />

borçlanmadık. Öz kaynaklarımıza dayalı<br />

iş yaptık. boyumuzu aşacak şekilde ne<br />

bankadan kredi kullandık, ne bir kamyon<br />

ipliğe ihtiyacımız varken 3 kamyon iplik<br />

siparişi verdik. Bunun neticesi olarak ta,<br />

birçok firmanın zorlandığı bu krizlerden<br />

başarıyla çıktık.”<br />

Müşterilerimizi dikkatli seçtik<br />

Kriz nedeniyle iflasların olduğu bir<br />

ortamda müşterileri nasıl seçtikleri,<br />

parasal kayıplar yaşamamak için nelere<br />

dikkat ettikleri üzerine de bilgi veren Çiçek<br />

şöyle devam etti: “ Bugüne kadar bizi<br />

sarsacak bir alacak sorunu yaşamadık.<br />

Evet, doğrudur; biz de son yirmi yılda<br />

yaşadığımız batağı son iki yılda yaşadık<br />

ama bu bizi sarsacak, tökezletecek<br />

boyutlarda olmadı. Müşterilerimizi kredi<br />

verirken bizi sarsacak boyutlara hiç<br />

gitmedik. Bizim prensibimiz, müşteriyi<br />

ziyaret ederiz, tanışırız. Ne kadar kredi<br />

verebileceğimize bakar bunu yönetim<br />

olarak aramızda tartışır ve kararımızı<br />

veririz. Hiçbir zaman büyük meblağlarda<br />

kredi vermedik. Örneğin piyasada<br />

duyuyoruz ki, bir firma batmış, A firmasının<br />

da ondan 2.5 trilyon parası batmış. Şaşırıp<br />

kalıyorum. Bir firmanın bir firmadan nasıl<br />

2.5 trilyon alacağı olabilir anlayamıyorum.”


66 ÖRME DÜNYASI<br />

Gündem<br />

Fabrika <strong>Örme</strong><br />

Gökhan Mangan:<br />

“Çareyi boyalı<br />

kumaş satmakta<br />

bulduk”<br />

1982 yılından beri örme sektöründe<br />

faaliyet gösteren Gökhan Mangan,<br />

2007 yılında radikal bir karar<br />

alarak Fabrika <strong>Örme</strong>yi kurdu. 5 Uzak<br />

Doğu makinasıyla üretime başlayan<br />

firma bir yıldır örme kumaş işini tüm<br />

sıkıntılara rağmen sürdürmeye çalışıyor.<br />

Fason fiyatlarındaki inanılmaz düşüşün<br />

sektörün geleceğini kararttığını ifade<br />

eden Mangan, 30-40 kuruşa kadar<br />

gerileyen fason fiyatlarıyla bir firmanın<br />

ayakta kalmasının mümkün olmadığını<br />

bu nedenle de boyalı kumaş üretip<br />

satmaya karar verdiklerini söyledi.<br />

Durgunluk had safhada<br />

Son bir yıldır sebebini bilmediğimiz bir<br />

sıkıntı var piyasada. Bir taraftan ihracat<br />

artıyor deniyor, bir taraftan bakıyorsunuz<br />

birçok büyük firma ardı ardına kapanıyor.<br />

2001’de de kriz olmuştu. Daha öncelerde<br />

de oldu. Hepsinin bir sebebi var, ancak<br />

son bir yıldır yaşananları anlamakta<br />

Fabrika <strong>Örme</strong>, krize karşı<br />

önlem olarak fason üretim<br />

yapmak yerine boyalı kumaş<br />

üretip satmaya yöneldi. Firma,<br />

2008’den itibaren ful likralı<br />

boyalı viskon örme kumaş<br />

satışıyla ayakta kalmaya<br />

çalışıyor.<br />

zorlanıyoruz. Bakıyorsunuz döviz belli<br />

bir seviyede duruyor, enflasyon keza<br />

aynı. Yine bakıyorsunuz ihracat her yıl<br />

sürekli artıyor. Bu durumda yaşanan<br />

sıkıntılar nasıl açıklanacak bilemiyorum.<br />

Değer bazında bir artış görünüyor ancak<br />

miktarsal bir artış var mı bunu da bilmek<br />

lazım. Eğer miktarsal artış varsa, bir<br />

büyümeden söz etmek mümkün, yoksa bu<br />

artışın bir anlamı yok bana göre.<br />

Fason fiyatları çok düştü<br />

Bugün sektörümüzü en olumsuz<br />

etkileyen konuların başında fason<br />

fiyatlarının aşırı düşmesi geliyor. Bugün<br />

fason fiyatları olması gerekenin yüzde<br />

altında seyrediyor. Bu nedenle kimse para<br />

kazanamıyor. Maliyetlerini karşılayamıyor.<br />

Fason fiyarları 60 kuruş seviyesinde<br />

olması gerekirken 30 kuruşlara<br />

kadar geriledi. Bu şekilde kimse para<br />

kazanamaz. <strong>Derneği</strong>n fason fiyatlarını<br />

belli bir seviyede olması için çaba<br />

göstermesi gerektiğini düşünüyorum.<br />

Nasıl başka esnaf kuruluşları birim fiyat<br />

belirliyorsa, ÖRSAD da bir fiyat tavsiye<br />

edebilir. Bu şekilde herkes açıklanan<br />

fiyata sadık kalır ve kimse maliyetinin<br />

altında çalışmaya mecbur kalmaz.<br />

Büyüklerin kapanması çok acı<br />

5 makineyle üretime başladık. Hepsi<br />

Uzak Doğu makineleri. Aylık kapasitemiz<br />

90 ton, ancak bu kapasitenin yarısını<br />

ancak doldurabiliyoruz. Sıkıntının<br />

had safhada olduğu bu dönemde<br />

yine de ayakta kalmaya çalışıyoruz.<br />

Maalesef, tanıdığımız birçok büyük<br />

firma kapsına kilit vurdu. Benim<br />

bildiğim 6–7 firma var kapananlardan<br />

mesela. Küçüklerin kapandığını zaten<br />

göremiyoruz. Büyüklerin kapanması<br />

hakikaten çok acı. Birçok küçük fasoncu,<br />

büyük firmalardan gelen siparişlerle<br />

varlığını sürdürüyor. Bunlar kapandıkça<br />

beraberinde birçok küçük firma da<br />

kapanmak zorunda kaldı.<br />

Boyalı kumaşa yöneldik<br />

Sıkıntılar artınca, fasonda fiyatlar<br />

dip yapınca firma olarak boyalı kumaşa<br />

girmeye karar verdik. Bugün tüm enerjimizi<br />

ful likralı viskon örme kumaş üretimine ve<br />

satışına yönlendirdik.<br />

Kar-zarar dengesini koruyabilmek için<br />

bu yola girdik. <strong>Örme</strong>cilerin belli alanlarda<br />

ihtisaslaşması gerektiğini düşünüyorum.<br />

Ribanacı, jakarcı, ringelciler tekbir alanda<br />

ihtisaslaşmalı, kendilerini piyasaya<br />

böyle lanse etmeliler. Her işi, her kumaş<br />

yaparım devri artık çok geride kaldı. Biz<br />

de bu gerçekten yola çıkarak bir alanda<br />

ihtisaslaşmaya karar verdik. Bugün sadece<br />

ful likralı viskon boyalı kumaş üretip<br />

satıyoruz, piyasadan da zaten sadece bu<br />

amaçla bize geliniyor.


68 ÖRME DÜNYASI<br />

Fuar<br />

TEXBRIDGE LONDON Kumaş<br />

Fuarı Londra’da yapıldı<br />

13.cüsü gerçekleştirilen Londra Türk Tekstil Ürünleri Fuarı”na katılan firmalar, 2009/2010<br />

Sonbahar/Kış hazır giyime yönelik kumaş koleksiyonlarını İngiltere`deki zincir mağazalar,<br />

mümessiller, büyük alım grupları ve tasarımcılara sundular.


ÖRME DÜNYASI 69<br />

Türk tekstil üreticilerinin ürünlerini<br />

sergiledikleri Texbridge fuarı, 02-<br />

03 Eylül 2008 tarihleri arasında,<br />

İngiltere’nin Londra şehrinde yapıldı. 40<br />

civarında firmanın ürünlerini sergilediği<br />

fuar, iki gün süreyle, İngiltere’nin önde<br />

gelen markalarının satın alma, tasarım<br />

ve pazarlama yetkilileri tarafından<br />

ziyaret edildi.<br />

Fuar katılımcıları arasında AKIN<br />

TEKSTİL, AKSU, ANTEKS, BAHARİYE<br />

MENSUCAT, BERDAN TEKSTİL, BOSSA,<br />

DEBA, GÜLLE TEKSTİL, KİPAŞ, ÖRNEK<br />

TEKSTİL, SAYDAM TEKSTİL ve YÜNSA<br />

gibi Türk tekstilinin çok sayıda<br />

tanınmış markası ile birlikte bu dönem<br />

Konfeksiyon Yan <strong>Sanayicileri</strong> <strong>Derneği</strong><br />

temsilcileri de yer aldı.<br />

Dev markalar fuardaydı<br />

Londra Türk Tekstil Ürünleri<br />

Fuarı, aralarında ARCADIA GROUP,<br />

DEBENHAMS, DEWHIRST, LEE COOPER,<br />

JOHN LEWIS, MARKS&SPENCER, NEXT,<br />

OASIS, RIVER ISLAND ve TOPSHOP gibi<br />

seçkin alıcıların yer aldığı zengin bir<br />

alıcı grubunu ağırladı. Ünlü markaların<br />

temsilcileri, 2009-2010 Türk tekstil<br />

ürünlerini yakından inceledi ve çeşitli<br />

iş bağlantıları kurdu. Konfeksiyon Yan<br />

<strong>Sanayicileri</strong> <strong>Derneği</strong> tarafından organize<br />

edilerek fuara katılmaya özendirilen<br />

yan sanayi firmaları da İngiliz tekstil<br />

üreticilerinin ilgisini çekti. Fuarda<br />

ayrıca, 2008 yılı İstanbul Tekstil ve<br />

Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTKİB)<br />

Kumaş Tasarımı yarışmasında finale<br />

kalan 10 genç tekstil tasarımcısının<br />

ürünleri de sergilendi.<br />

Fuarın ilk gününde İngiliz markaların<br />

gösterdiği ilgiyi değerlendiren İTKİB<br />

Başkan Yardımcısı Tamer Pala, 2002'den<br />

bu yana gerçekleştirilen Texbridge<br />

fuarlarının büyük markaları tekstil<br />

üreticisiyle buluşturmayı hedeflediğini<br />

belirterek, İngiltere'nin müşteri<br />

kapasitesi yönünden son derece önemli<br />

bir pazar olduğunu söyledi.<br />

Pala şunları söyledi: “Uluslararasi<br />

tekstil fuarları takviminde Première<br />

Vision Paris ve Milano Unica fuarları<br />

öncesi gerçekleştirilen Londra Türk<br />

Tekstil Ürünleri Fuarı’nda, İngiliz alıcılar<br />

için yeni sezon kumaş koleksiyonlarına<br />

ilk bakış imkanı sağlanırken, ziyaretçiler<br />

için takip eden diğer fuarlarda<br />

Avrupa’nın diğer güçlü kumaş<br />

üreticileriyle mukayese yapma imkanı<br />

doğdu. Burada en önemli nokta değerli<br />

katılımcı sayısını artırabilmektir. Bunu<br />

başardığımız takdirde ziyaretçilere daha<br />

çok alternatif sunmuş olacağız.<br />

İngiltere pazari Türkiye için çok önemli<br />

ve vazgeçilmezdir. Türkiye tekstilcileri<br />

İngiltere pazarına, gücüne ve geleceğine<br />

güvendiğinden daha büyük işlere imza<br />

atacaktır. Ancak bu, fuarlara katılımı<br />

sürdürmekle, bu amaca inanıp gayret<br />

göstermekle mümkündür.”<br />

Texbridge London fuarında Türk<br />

üreticisinin önde gelen İngiliz firmalarıyla<br />

bir araya geldiğini belirten Pala, fuarın<br />

ilk saatlerinde ünlü İngiliz firması<br />

Burberry's'in fuarı ziyaret eden ilk<br />

konuklar arasında bulunduğunu söyledi.<br />

Fuarda örme kumaş alanında katılan<br />

firmalar arasında Gülle Tekstil, Naz<br />

<strong>Örme</strong>, Çözüm Kimya, Tüp Merserize,<br />

Karma-Kokteyl de vardı.<br />

TEXBRIDGE LONDON’A KATILAN FİRMALAR<br />

AKIN TEKSTIL<br />

AKSU IPLIK DOKUMA VE BOYA APRE<br />

ALI SOZERI TEKSTIL LTD. STI.<br />

ANTEKS DOKUMA FABRIKASI<br />

ARSAN TEKSTIL TIC. VE SAN. A.S.<br />

BAHARIYE MENSUCAT SANAYI VE TICARET A.S.<br />

BAK-AY TEKSTIL SAN. VE TIC. A.S.<br />

BERDAN TEKSTIL SAN. TIC. A.S.<br />

BLF TEKSTIL VE DIS TIC.LTD.STI.<br />

BORA TEKSTIL SAN. VE TIC. A.S.<br />

BOSSA FORMAL & SMART CASUALWEAR<br />

BOSSA SHIRTING MILLS<br />

COZUM KIMYA TEKSTIL INS. SAN. VE TIC. LTD. STI<br />

DEKOSE TEKSTIL SAN. VE DIS TIC. LTD. STI.<br />

DENIZLI BASMA VE BOYA SAN. A.S.<br />

EBTEKS TEKSTIL<br />

FENTEKS KUMASCILIK SANAYI IC VE DIS TIC. LTD.STI.<br />

GENC MERT TEKSTIL SAN. VE TIC. LTD. STI.<br />

GULLE ENTEGRE TEKSTIL<br />

IPEKER TEKSTIL TICARET VE SANAYI A.S.<br />

IPEKIS MENSUCAT T.A.S.<br />

KARMA - KOKTEYL ORME SAN. VE. TIC. A.S.<br />

KIPAS<br />

KIVANC TEKSTIL SAN. VE TIC. A.S.<br />

KYSD<br />

KYSD / GULENDAR TEKSTIL<br />

MEHMET FAIK YILMAZIPEK TEKSTIL SAN. VE TIC. A.S.<br />

NAZ ORME KUMAS VE TEKSTIL SAN A.S.<br />

OGUZ TEKSTIL A.S.<br />

ORNEK TEKSTIL TIC. SAN. A.S.<br />

OZDOKU TEKSTIL SAN. VE TIC. LTD. STI.<br />

PAKIPEK TEKSTIL SANAYI TICARET A.S.<br />

SAYDAM TEKSTIL SAN. VE DIS TIC. A.S.<br />

SEMADA TEKSTIL SAN. TIC. LTD. STI.<br />

SIMSEK EGE LABELS & PACKAGING<br />

TEKSIS TEKSTIL URUNLERI PAZARLAMA A.S.<br />

TUP MERSERIZE TEKSTIL ELEKTRIK URETIM SAN. VE TIC. A.S.<br />

YARANGUMELI TEKSTIL SAN. VE TIC. A.S.<br />

YUNSA YUNLU SANAYI VE TICARET A.S.


70 ÖRME DÜNYASI<br />

Fuar<br />

Bahar Korçan’ın Koleksiyonu,<br />

Paris Première Vision<br />

Fuarı’nda görücüye çıktı<br />

Kumaşlarında LYCRA ® elyaf inovasyonlarına yer veren önde gelen tekstil üreticilerinden<br />

aldığı kumaşlarla etkileyici tasarımlar hazırlayan Bahar Korçan, fuarda yeni koleksiyonuyla<br />

LYCRA®’nın yaratıcılığını sergiledi.<br />

INVISTA’nın Türk tekstil üreticilerini<br />

desteklemek amacıyla Bahar Korçan’a<br />

hazırlattığı “Kapsül Koleksiyonu”, 23-26<br />

Eylül tarihleri arasında Paris Première<br />

Vision Fuarında görücüye çıktı.<br />

Türkiye Hazır Giyim Üreticileri Birliği<br />

yönetim kurulunda yer alan ilk ve tek<br />

tasarımcı olan Korçan’ın koleksiyon<br />

tasarımları, modanın geleceğine bakıyor<br />

ve rahatlık, tarz, bedeni sarış özellikleriyle<br />

LYCRA ® elyaf porföyününün faydalarını<br />

hayata geçiriyor.<br />

Korçan’ın koleksiyonları doğadan ve<br />

yaşam döngüsünden esintiler taşıyor. Bu<br />

vizyon çerçevesinde Korçan, dünyanın<br />

geçirdiği dönüşümü ve bu dönüşümün<br />

insanlar üzerindeki etkisini yorumlayan<br />

tasarımlar hazırlıyor. Korçan’ın koleksiyonu<br />

umudu simgeleyen yeşiller ve dünyanın<br />

kötümserliğini yansıtan koyu siyahlar<br />

gibi örtülü anlamlar içeren renklerden<br />

oluşuyor. Geometrik aksesuarlar ve<br />

redingotlar, kıyafetlere eğlenceli retro bir<br />

görünüm kazandırıyor.


ÖRME DÜNYASI 71<br />

LYCRA ® BLACK elyafı<br />

Korçan’ın koleksiyonlarında<br />

kullandığı INVISTA inovasyonlarından<br />

biri de yıkamadan sonra bile solmayı<br />

önleyen; koyu renklerin kalıcı olmasını<br />

sağlayan LYCRA ® BLACK elyafı.<br />

Tüketiciler, LYCRA ® ’nın esneme ve geri<br />

dönüşüm özellikleriyle giysilerin şeklini<br />

muhafaza etme özelliği sayesinde en<br />

sevdikleri kıyafetlerini daha uzun süre<br />

giyebiliyorlar. Korçan, T400® elyafını<br />

ise sağladığı vücudu daha az sarmasına<br />

rağmen sağladığı hareket rahatlığı ve<br />

esneklik özelliklerinden dolayı tercih<br />

ediyor. LYCRA ® Xtra Fine Koleksiyon<br />

elyafıyla da vücudu uyumlu, hafif<br />

giysiler tasarlıyor.<br />

INVISTA Hazır Giyim Global Segment<br />

Direktörü, Scott Blackadar, “Böylesine<br />

ünlü bir Türk tasarımcısıyla çalışmaktan<br />

ve LYCRA ® markasının özelliklerini onun<br />

koleksiyonuyla sergilemekten büyük<br />

heyecan duyuyoruz. Koleksiyonunu Türk<br />

tekstil üreticilerinden aldığı LYCRA ®<br />

elyaf inovasyonlarını içeren kumaşlarla<br />

hazırlayan Korçan, INVISTA tarafından<br />

tamamen desteklenen sürdürülebilir<br />

giysiler tasarlıyor.”<br />

INVISTA hakkında<br />

INVISTA, entegre elyaf ve polimerler<br />

alanında global olarak dört ana iş<br />

kolunda faaliyet göstermektedir: Giyim,<br />

Ara Ürünler, Performans Yüzeyleri ve<br />

Ürünleri, Polimer ve Reçine. INVISTA pazar<br />

öngörüleri ve teknolojik yenilikleriyle,<br />

müşterilerine olağanüstü değer katar.<br />

Dünyaca tanınmış markaları ve kendi<br />

endüstrilerinde lider ticari markaları ile<br />

güçlü bir portföye sahiptir. INVISTA’nın<br />

bünyesindeki marka ve ticari markalar:<br />

ADI-PURE ® , ANTRON ® , AVORA ®<br />

FR, INVISTA ® C12, COMFOREL ® ,<br />

COOLMAX ® , CORDURA ® , CORFREE ® ,<br />

DACRON ® , INVISTA ® DBE, DYTEK ® ,<br />

ESP ® , FRESHFLEX, CORDURA ® NYCO,<br />

LYCRA ® , PERFORMA ® , POLARGUARD ® ,<br />

POLYSHIELD ® , POLYCLEAR ® , SOLARMAX ® ,<br />

STAINMASTER ® , SUPPLEX ® , SUPRIVA,<br />

TACTEL ® , TACTESSE ® , TERATE ® ,<br />

TERATHANE ® ve THERMOLITE ® . INVISTA<br />

hakkında daha fazla bilgiyi www.INVISTA.<br />

com sitesinde bulabilirsiniz.


72 ÖRME DÜNYASI<br />

Analiz<br />

Tekstil ihracatı, yılın ilk<br />

yarısında %16.5 arttı<br />

Tekstil ihracatı 2008’in ilk<br />

6 ayında geçen yılın aynı<br />

dönemine göre yüzde 16.5<br />

artarak 3.7 milyar dolar oldu.<br />

Bu artış oranı bir başarı olarak<br />

görülse de, geçen yılın aynı<br />

döneminde gerçekleşen yüzde<br />

18.9’luk artışla kıyaslandığında,<br />

artış hızının yavaşladığı<br />

görülüyor. Dünyayı etkileyen<br />

durgunluk, talep azalması<br />

ve kurlardaki aşırı düşüşten<br />

etkilenen tekstil sektörü, yine<br />

de bu performansı göstermesi<br />

başarı olarak değerlendiriliyor.<br />

İTKİB’in tekstilde yarıyıl performans raporuna göre, Ağırlıklı<br />

ortalama birim fiyat değişimi hesapları sonucu, tekstil ürünlerinde<br />

2008 yılının ilk yarısında ortalama ağırlıklı birim fiyatlarının, 2007<br />

yılının aynı dönemine nazaran %12,3 oranında arttı.<br />

Ağırlıklı birim fiyatlardaki artış, Türkiye’nin daha katma<br />

değeri yüksek tekstil mamulleri ihraç ediyor olmasının bir<br />

göstergesi sayılabilmektedir. İhracatçı firmalarla çeşitli vesileler<br />

ile yapılan görüşmelerde, Uzakdoğu Ülkeleri ile ucuz ürünlerde<br />

rekabet etme şansımızın olmadığı, ancak kaliteli ve katma<br />

değeri yüksek ürünlerde rekabet şansımızın bulunduğunun<br />

belirtilmesi de bu eğilimi doğrulamaktadır.<br />

Yuvarlak örmede artış %34.9<br />

<strong>Örme</strong> kumaş ürün grubunda, en yüksek ihracat, yuvarlak<br />

örme kumaşların da içinde bulunduğu 6006 GTİP kapsamında<br />

bulunan diğer örme kumaşlarda gerçekleşti. Bu ürünlerde %34,9<br />

oranında artışla 338 milyon dolar değerinde ihracat yapıldı.<br />

Pamuk fiyatları dünya fiyatlarından yüksek<br />

Mayıs 2008 Cotton Outlook/Cotlook tahminlerine göre;<br />

Türkiye, 600 bin tonluk üretim ile dünyanın yedinci büyük<br />

pamuk üreticisi durumundadır. Ancak, Türkiye’nin 2008/2009<br />

sezonu pamuk üretimi bir önceki sezona kıyasla %11,1<br />

oranında azalmıştır. Diğer yandan, pamuk ihtiyacı 1.300.000<br />

ton olarak tahmin edilmekte olup geçen senenin aynı sezonuna<br />

göre %1,9 oranında düşüş söz konudur.<br />

Ancak, ülkemizde pamuk üretimi, sanayinin tüketim ihtiyacını<br />

karşılamaktan uzaktır. Bu nedenle önemli miktarlarda pamuk<br />

ithalatı da yapılmaktadır. Bununla beraber, Türkiye’de pamuk<br />

fiyatları dünya fiyatlarının üzerinde seyretmektedir. 2008/09<br />

sezonunda dünya pamuk üretiminin %1,5 oranında azalarak 25,2<br />

milyon tona gerilemesi, tüketiminin ise bir önceki sezona göre<br />

%1 oranında artarak 26,3 milyon tona ulaşması beklenmektedir.<br />

Pamuk tüketiminin artmasına dönük tahminlerin, dünya pamuk<br />

fiyatlarının artmasına sebep olabileceği düşünülmektedir.<br />

Tüm ülke gruplarında artış var<br />

2008’in ilk yarısında tekstil ihracatı gerçekleştirdiğimiz<br />

hemen hemen tüm ülke gruplarında %3.9 ila %53.6 arasında<br />

değişen oranlarda bir artış olduğu görülüyor. Oransal olarak en<br />

büyük artış yüzde 53.6 ile eski Sovyetler Birliği ülkelerinde oldu.<br />

En düşük artış ise OECD ülkelerinde gerçekleşti.<br />

En büyük pazarımız hala AB<br />

Türkiye’nin en büyük tekstil ihracat pazarı olan Avrupa<br />

Birliği’ne, bu yılın ocak- haziran döneminde, gerçekleştirilen<br />

ihracat yüzde 5.9 oranında artarak 1.9 milyar dolara yükseldi.<br />

Yılın ilk yarısı itibariyle toplam tekstil ihracatımızın yüzde<br />

50.3’nü oluşturan AB pazarında yaşanan durgunluk, talep


ÖRME DÜNYASI 73<br />

azalması ihracat artışının yavaş seyretmesine neden oldu. Eurodolar<br />

paritesi de göz önüne alındığında bu artışın fiktif olduğu<br />

ve sadece pariteden kaynakladığı görülmektedir.<br />

AB ülke grubunda en önemi pazar, dünyanın moda devi<br />

İtalya’dır. 2007 yılına kadar en büyük pazarımız durumundaki<br />

bu ülke 2007 yılı sonunda yerini Rusya Federasyonu’na<br />

bırakmıştır. İtalya’ya 2008 yılının ilk altı ayında gerçekleştirilen<br />

tekstil ihracatı 362,4 milyon dolara ulaşmış olup bu tutarla<br />

toplam tekstil ihracatımız içinde payı %9,8 olmuştur.<br />

Türkiye’nin geleneksel pazarlarından biri olan Almanya’ya<br />

2008 yılının ilk yarısında, 2007 yılının aynı dönemine<br />

kıyasla, %7,6 artışla 202,8 milyon dolar değerinde ihracat<br />

gerçekleştirilmiştir.<br />

Son yıllarda Türkiye’nin en önemli tekstil pazarlarından<br />

biri haline gelen Romanya’ya ise, 2008 yılının ilk altı aylık<br />

döneminde, 2007 yılının aynı dönemine göre %4,8’lük düşüşle<br />

183,8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilmiştir.<br />

Türkiye’nin diğer önemli pazarlarından biri olan Polonya, AB<br />

ülkeleri içinde en fazla ihracat gerçekleştirilen dördüncü ülke<br />

olurken, tüm ülkeler içinde beşinci büyük Pazar durumundadır.<br />

Bu ülkeye 2008 yılının ilk altı aylık döneminde %11 artış<br />

oranıyla 155,6 milyon dolar değerinde tekstil ihracatı<br />

gerçekleştirilmiştir.<br />

Bu ülke grubunda önemli oranda ihracat gerçekleştirilen<br />

diğer ülkeler 151,4 milyon dolarlık ihracat ile Bulgaristan ve<br />

128,3 milyon dolarlık ihracat ile İngiltere’dir. Bulgaristan’a<br />

gerçekleştirilen ihracatın %29,7 gibi toplam tekstil ihracatından<br />

(%16,5) daha yüksek bir oranda artması, bu ülkeye<br />

gerçekleştirilen tekstil ihracatının toplam ihracat içinde payının<br />

da %3,7’den %4,1’e yükselmesine sebep olmuştur.<br />

OECD pazarında ABD ve Kanada başı çekti<br />

Aralarında ABD ve Kanada’nın bulunduğu OECD ülkelerine<br />

gerçekleşen ihracat yüzde 3.9 artarak 162.6 milyon dolara<br />

yükseldi. Bu düşük oranlı artışın ana sebebi, yukarda da<br />

sıklıkla bahsettiğimiz gibi düşük dolar kuru ve ABD’yi etkileyen<br />

finansal kriz.<br />

Diğer Avrupa ülkelerine ihracat %29.5 arttı<br />

Tekstil pazarlarımız içinde AB’den sonra en dikkat çeken Pazar<br />

ise diğer Avrupa ülkeleri oldu. AB dışında kalan diğer Avrupa<br />

ülkelerine ihracatımız yüzde 29.5 oranında artarak 103 milyon<br />

dolara yükseldi. toplam ihracatımız içindeki payı sürekli artan<br />

diğer Avrupa ülkelerinin toplam tekstil ihracatımızdaki payı yüzde<br />

2.8’e çıkmıştır.Diğer Avrupa Ülkeleri Grubunda en fazla tekstil<br />

ihracatı gerçekleştirilen ülke Sırbistan’dır. Bu ülkeye 2008 yılının<br />

ilk yarısında, 2007 yılının aynı dönemine kıyasla %31,6 artışla 66<br />

milyon dolar değerinde tekstil ihracatı gerçekleştirilmiştir. Sırbistan<br />

özellikle son yıllarda tekstil ve hazırgiyim sektörüne ağırlık vererek,<br />

AB’nin bu alanda tedarikçisi olmayı hedeflemektedir.<br />

2008 yılının ilk yarısında %35,6 oranında ihracat artışı<br />

kaydedilen Makedonya, bu ülke grubundaki bir diğer önemli<br />

pazardır. 2008 yılı Ocak-Haziran döneminde bu ülkeye<br />

gerçekleştirilen tekstil ihracatı 19,6 milyon dolara ulaşmıştır.<br />

Anılan ülke grubunda yer alan tüm ülkelere gerçekleştirilen<br />

tekstil ihracatı %13,6 ile %35,6 arasında değişen oranlarda<br />

artarak, 103 milyon dolara ulaşmıştır.<br />

Türkiye’nin, diğer Avrupa ülkeleri grubuna tekstil ihracatı<br />

artarken hazırgiyim ve konfeksiyon ihracatının düşmesi sözkonusu<br />

ülkede yerli hazırgiyim ve konfeksiyon sektöründe, AB firmalarının<br />

da yatırımlarıyla canlanma olduğunu düşündürmektedir.<br />

Eski SSCB ülkelerine ihracat %53.6 arttı<br />

2008’in ilk yarısında aralarında Rusya, Ukrayna gibi<br />

ülkelerin bulunduğu eski SSCB ülkelerine gerçekleşen tekstil<br />

ihracatımız yüzde 53.6 oranında artarak 578.6 milyon<br />

dolara yükseldi. Tekstil ihracatımızdaki payı sürekli artan<br />

ve gelecek vaad eden bu pazarda özellikle Rusya dikkat<br />

çekiyor. Ülkede hazır giyim sektörünün, devlet desteğiyle<br />

gelişmesi, nitelikli tekstil ürünlerine ihtiyacı artırıyor. Ancak<br />

6 Temmuzda başlayan ve Ağustos boyunca devam eden<br />

aşırı gümrük kontrolleri, teksti l ve hazır giyim ihracatımızda<br />

ciddi yaralar açmaya başladı. Gürcistan ile Rusya arasındaki<br />

savaşta Türkiye’nin Gürcistan yanında yer almasını ve NATO<br />

savaş Gemilerini Karadeniz’e sokmasını hazmedemeyen<br />

Rus hükümeti gizli bir genelgeyle Türk mallarına ambargo<br />

uygulamakta. Bu uygulamanın devam etmesi iki ülke<br />

arasındaki ticareti durma noktasına getirebilir.


74 ÖRME DÜNYASI<br />

Analiz<br />

Çin’e de tekstil sattık<br />

Dünyanın en güçlü tekstil ve konfeksiyon sektörüne sahip olan<br />

Çin, Hindistan ve Pakistan gibi ülkelerin yer aldığı diğer Asya<br />

ülkeleri grubuna ihracat ise %14,1’lik artış ile 139,7 milyon dolara<br />

yükselmiştir.<br />

Bu ülke grubudaki en büyük pazar toplam tekstil ihracatının<br />

%1’inin yöneldiği, dünyada en büyük tekstil ve konfeksiyon<br />

ihracatçısı ülke olan Çin’dir. Çin’e, 2008 yılının ilk altı ayık<br />

döneminde geçen yılın aynı dönemine kıyasla %12,7 düşüşle<br />

36,5 milyon dolar değerinde tekstil ihracatı gerçekleştirilmiştir.<br />

En büyük tekstil pazarı olan Rusya Federasyonu’na en fazla ihraç<br />

edilen tekstil ürünü 5407 GTİP başlığında yer alan sentetik iplik,<br />

monofil, şeritlerden dokuma kumaşlardır. En fazla ihraç edilen diğer<br />

ürünler ise 6006 GTİP başlığında yer alan diğer örme mensucat,<br />

5801 GTİP başlığında yer alan kadife, pelüş ve tırtıl mensucat, 6004<br />

GTİP kapsamındaki diğer örme mensucat (en>30cm, elastomerik/<br />

kauçuk iplik=>%5) ve 5810 GTİP başlığında yer alan işlemeler<br />

(parça, şerit, motif halinde) olarak sıralanmaktadır.<br />

Ürün Grupları Bazında Tekstil İhracatı<br />

Temel hammaddeler itibariyle lif ihracatı incelendiğinde 2008<br />

yılının ilk yarısında, 2007 yılının aynı dönemine kıyasla en yüksek<br />

oranlı ihracat artışı %46,2 ile pamuk liflerinde olmuştur. Söz<br />

konusu dönemde 109,4 milyon dolarlık pamuk elyafı ihracatı<br />

yapılmıştır. Oransal olarak en düşük ihracat artışı ise %1,2<br />

ile yün ve ince hayvan kıllarının ihracatında görülmüş olup 15<br />

milyon dolarlık yün elyafı ihracatı gerçekleştirilmiştir. 2008 yılının<br />

ilk yarısında Türkiye’nin en fazla ihraç ettiği lifler 202,1 milyon<br />

dolarlık ihracat düzeyi ile suni- sentetik devamsız liflerdir.<br />

2008 yılının Ocak – Haziran dönemi itibariyle Türkiye’de<br />

en fazla ihraç edilen iplikler ise 238,6 milyon dolarlık ihracat<br />

seviyesi ile suni- sentetik filament ipliklerdir. Bunları 200,6<br />

milyon dolarlık ihracat ile pamuk iplikleri ve 178,8 milyon dolarlık<br />

ihracat ile suni- sentetik devamsız liflerden iplikler izlemektedir.<br />

Ortadoğu ve Afrika’ya ihracat arttı<br />

2007 yılının ilk yarısında ihracatında düşüş kaydedilen Ortadaoğu<br />

ülke grubuna yönelik ihracatın %36,7 oranında artarak 254 milyon<br />

dolara ulaşması olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor.<br />

Toplam tekstil ihracatının %7,8’inin yapıldığı Mısır ve Tunus gibi<br />

güçlü tekstil ve hazır giyim sanayiine sahip ülkelerin yer aldığı Afrika<br />

ülke grubuna yönelik ihracatta da %43,8 gibi yüksek oranda bir artış<br />

görülmektedir. Bu ülke grubuna yönelik tekstil ihracatı yıldan yıla<br />

artmaya devam etmektedir. Irak, İran ve İsrail gibi ülkelerin yeraldığı<br />

Ortadoğu ülkelerine yönelik tekstil ihracatı geçen yılın aynı dönemine<br />

kıyasla %36,7 oranında artarak 254,8 milyon dolar olmuştur.<br />

Ortadoğu ülke grubunda kaydedilen performans artışının<br />

gerisinde başta İran ve Suriye’ye yönelik tekstil ihracatının sırasıyla<br />

%60,4 ve %37,2 oranlarında artışı bulunmaktadır. Ayrıca, İsrail ve<br />

Kuveyt dışında bu ülke grubunda yer alan diğer ülkelerde %4,5 ile<br />

%159,4 arasında değişen oranlarda ihracat artışı kaydedilmiştir.<br />

Konfeksiyon sanayiinin en temel girdilerinden biri olan<br />

dokuma kumaşlardaki ihracat performansı incelendiğinde,<br />

değer bazında en büyük ihracat artışına, %25 ile Türkiye’nin<br />

en önemli tekstil ihracat kalemlerinden biri olan suni- sentetik<br />

filamentlerden dokuma kumaşlarda ulaşıldığı Tablo 16’dan<br />

görülmektedir. Türkiye’den 2008 yılının ilk altı aylık döneminde<br />

498,1 milyon değerinde suni-sentetik dokuma kumaş ihracatı<br />

gerçekleştirilmiştir.<br />

2008 yılının ilk altı aylık döneminde Türkiye’den en fazla ihraç<br />

edilen dokuma kumaşlar ise pamuklu dokuma kumaşlardır.<br />

Bu ürün grubunda, %16,9 oranında artışla 642,2 milyon dolar<br />

değerinde ihracat gerçekleştirilmiştir.<br />

Hazırlayan:<br />

İTKİB GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ve MEVZUAT ŞUBESİ


76 ÖRME DÜNYASI<br />

Toplantı<br />

TOBB Tekstil Sanayi Meclisi,<br />

Sektörel ekonomi şurasında tekstilin 4 ana<br />

sorununa çözüm istedi.<br />

Devlet Bakanı ve Başbakan<br />

Yardımcısı Prof. Dr. Nazım Ekren’in<br />

Başkanlığında, Devlet Bakanı<br />

Mehmet Şimşek, Devlet Bakanı Kürşad<br />

Tüzmen, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı<br />

Hilmi Güler, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer<br />

Çağlayan, Türkiye Odalar ve Borsalar<br />

Birliği Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu,<br />

TOBB Yönetim Kurulu Üyeleri, Türkiye<br />

Sektör Meclislerinin başkan ve başkan<br />

yardımcılarının geniş katılımıyla 27<br />

Ağustos 2008 tarihinde gerçekleştirilen<br />

IV. Türkiye Sektörel Ekonomi Şurası’nda<br />

konuşulan sorunlar ve bu sorunlara acil<br />

olarak getirilecek çözümler bir rapor<br />

haline getirildi. Raporda, TOBB Tekstil<br />

Meclisi, tekstilin 4 ana soruna dikkat<br />

çekerek bunların acil çözülmesi konusunda<br />

hükümetten destek istedi.<br />

27 Ağustosta yapılan ve 58 sektörün<br />

sorunlarının tartışıldığı Türkiye Odalar ve<br />

Borsalar Birliği (TOBB) Sektörel Ekonomi<br />

Şurası'nda Tekstil Sanayi Meclisi, hükümetten<br />

sorunlarına çözüm için "tekstil özel ihtisas<br />

bölgeleri" adı altında kümelenmelerine<br />

imkan tanımasını istedi. Sektör bunun için<br />

hükümetten 2 yıl süre ve teşvikler talep etti.<br />

Tekstilciler, küme oluşumları sağlanana kadar<br />

5084 sayılı yasada tanınan teşviklerin (enerji<br />

ve istihdam desteği) ülke genelinde tekstil<br />

işletmelerine 2 yıllığına uygulanmasını önerdi.<br />

Tekstilciler ayrıca, kümeleşme bölgelerine<br />

taşınabilmek için taşınma, montaj, eğitim<br />

harcamalarına yönelik teşvikler de talep<br />

ettiler. Şurada, TOBB Tekstil Meclisi’ne göre<br />

tekstilin 4 ana sorunu ve çözüm yolları:<br />

Sorun 1: Artan Maliyetler<br />

Türkiye genelinde başta işçilik, enerji ve<br />

vergi maliyetleri olmak üzere, mevcut üretim<br />

maliyetleri ile iç veya dış pazarlarda rekabetçi<br />

üretimin sürdürülmesi imkânsız hale gelmiş,<br />

rekabet olanakları kaybolmuştur.<br />

Çözüm Önerisi:<br />

• DTM ve DPT tarafından tanımı<br />

yapılacak emek yoğun, katma değeri<br />

yüksek, ihracat odaklı ve tarıma dayalı<br />

hassas imalat sanayi sektörleri kapsamına<br />

girecek tekstil ve hazırgiyim üretimi<br />

için rekabetçi üretim maliyetlerinin<br />

sağlanacağı Özel İhtisas Bölgeleri<br />

oluşturularak mevcut tekstil ve<br />

hazırgiyim üretim merkezlerinin kümelere<br />

dönüştürülmesi sağlanmalıdır.<br />

• Küme oluşumu tamamlanıp, etkin<br />

uygulamaya geçinceye kadar 5084 sayılı<br />

yasanın ülke genelinde, halen mevcut<br />

tekstil ve hazırgiyim işletmelerine<br />

genişletilmesi ve DTÖ kurallarına da uygun<br />

olarak geçici bir süre boyunca (2 yıl)<br />

uygulanması acilen sağlanmalıdır.<br />

• Kümeleşme projesi kapsamında<br />

belirlenen bölgelere mevcut tesislerin<br />

taşınabilmesi için taşınma, montaj ve<br />

eğitim harcamalarına yönelik teşvikler<br />

kapsamlı bir şekilde uygulamaya<br />

konulmalıdır. Böylelikle, sektörlerimizin<br />

3D (Değişim, Dönüşüm, Destek) sürecini


ÖRME DÜNYASI 77<br />

gerçekleştirebilmeleri için geçici (2 yıl) süre<br />

ile can suyu sağlanmış olacaktır.<br />

İlgili Kurum: DTM, DPT, Maliye<br />

Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik<br />

Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı<br />

Sorun 2: Aşırı Değerli YTL<br />

TCMB’nın çok yüksek reel faiz politikası<br />

nedeni ile YTL’nin aşırı değerlenmesi<br />

sonucu yerli üretim yerine ithalat cazip<br />

hale gelmiştir. Ayrıca emek-yoğun<br />

sektörlerde işçilik ve enerji giderleri de<br />

döviz bazında sürekli yükselmektedir.<br />

Çözüm Önerisi:<br />

YTL’nin aşırı değerlenmesinin ana<br />

sebeplerinden biri olan yüksek gecelik<br />

faizlerin hedef enflasyon seviyesine<br />

yaklaşmasını sağlamak üzere, TCMB’nın<br />

gecelik faiz oranlarını her ay düzenli<br />

biçimde düşürmede kararlılık göstermesi ve<br />

YTL’nin istikrarlı biçimde gerçek değerine<br />

yaklaşmasının sağlanması gerekmektedir.<br />

Ülkemizin ihracat potansiyelini artıracak<br />

olan, daha gerçekçi kura ulaşmak adına,<br />

Türkiye’deki tüm ihracat sektörlerimizce<br />

önerildiği üzere TCMB’nin tasarrufunda<br />

bulunan ve hareket halinde olan döviz<br />

meblağı TCMB’nin ABD Doları rezervine<br />

dönüştürülerek ABD Doları’nın YTL karşılığı<br />

tedricen arttırılmalıdır.<br />

İlgili Kurum: TCMB, Maliye Bakanlığı,<br />

Hazine Müsteşarlığı<br />

Sorun 3: Sürekli artan İthalat ve Haksız<br />

Rekabet Haksız ithalatın artarak devam<br />

etmesi ve gümrüklerde yanlış beyanlı<br />

ithalatların yeterli olarak denetlenmemesi<br />

sonucu, hem yerli üretim ve milli sanayimiz<br />

sürekli zarar görmekte hem de devletimiz<br />

her yıl milyarlarca US$’lık vergi kaybına<br />

uğramaktadır.<br />

Çözüm Önerisi:<br />

• Tekstil gibi yeterli yerli üretimi olan<br />

tüketim malı ve ara-malı ithalatlarında<br />

yasal gözetim ve denetim tedbirleri<br />

arttırılmalı, bu kapsamda AB dışındaki<br />

ülkelerden yapılan ithalat sadece İhtisas<br />

Gümrükleri’nden yapılmalıdır.<br />

• Çin ve diğer üçüncü ülkelerden yıllardır<br />

yapılmakta olan haksız ve yanlış beyanlı<br />

ithalatın denetlenmesi için bazı hassas<br />

kategorilerde hayata geçirilen ‘’safeguard’’,<br />

‘’üçüncü ülke gözetim’’ ve ‘’menşe<br />

kontrol’’ tedbirleri tüm kategorilerde daha<br />

etkin uygulanmalıdır.<br />

• Yeterli yerli üretimi olan tüm<br />

kategorilerde, Dahilde İşleme Rejiminin<br />

muaf olacağı Gümrük vergi oranlarımız<br />

üçüncü dünya ülkelerinden yapılan ithalat<br />

için geçici süre ile bağıtlanmış oranlara<br />

yükseltilerek, bu sayede hem devletimizin<br />

vergi gelirleri artacak hem de aramalı<br />

ithalatı azalacaktır.<br />

• Kayda Alma Tebliği kapsamına<br />

konfeksiyon ürünlerinde uygulandığı<br />

gibi tüm tekstil ürünleri de dahil<br />

edilmelidir. Vergi kayıp ve kaçağını<br />

azaltmada etkin fayda sağlayacak<br />

“Referans Fiyat “ uygulaması daha etkin<br />

olarak Gümrüklerimizde ve İhracatçı<br />

Birliklerimizde kullanılmalıdır.<br />

İlgili Kurum: DTM, Gümrük<br />

Müsteşarlığı, Maliye Bakanlığı<br />

Sorun 4: Dahilde İşleme Rejimi (DİR)<br />

uygulamalarında yerli üretimin<br />

yeterince gözetilmemesi<br />

Çözüm Önerisi:<br />

DİR mevzuatında açıkça belirlendiği üzere,<br />

Türkiye’de yeterli yerli üretimi olan ara mallar<br />

için milli ekonomik çıkarlarımızı gözetecek<br />

tedbirler DTM tarafından daha kapsamlı<br />

uygulamaya konmalı, DİR kapsamında<br />

getirilen hammaddelerin yurt içinde<br />

satılmasının denetlenmesi ve önlenmesi için<br />

ayniyat kontrolü tedbirleri genişletilmeli ve<br />

daha sıkı uygulamaya konmalıdır.<br />

İlgili Kurum: DTM


78 ÖRME DÜNYASI<br />

Dosya<br />

Kumaş Talepleri<br />

SLIMATEKS DOOEL STOJCE PAPAROV<br />

KIRO ADZI ARSOV 3, 2000 ISTIP<br />

TEL : 389-32397210<br />

FAKS : 389-32397210<br />

e-mail : brok@mt.net.mk<br />

MAKEDONYA Polyester kumaş alımı<br />

POWER ADDITION INTERNATIONAL<br />

e-mail : poweradd@bezeqint.net<br />

İSRAİL Spor giyim üretiminde kullanılmak<br />

üzere kumaş alımı<br />

HANNA SHENTAL<br />

e-mail : hanna_ds@zahav.net.il<br />

İSRAİL Kumaş alımı<br />

BENNY ELIASI<br />

TEL : 972-523637178<br />

e-mail : benyeliassi@gmail.com<br />

İSRAİL Mayo üretiminde kullanılmak<br />

üzere kumaş alımı<br />

Ramatex Tunusie Mohamed Hachicha 7,<br />

Rue M.Ejmi 2076 La Marsa<br />

TEL : 0021671748070<br />

FAKS : 0021671729914<br />

e-mail : hachichatextile@gnet.tn<br />

TUNUS Tunusun kuzeybatısında OSB'de<br />

ortak örme kumaş finisaj yatırımı yapmak<br />

isteyen firmalarla temasa geçmek istiyor.<br />

San Sun Hat & Cap Co, LTD<br />

Jennifer Chen Taipei<br />

TEL : 886227150669<br />

FAKS : 886227150975<br />

e-mail : jennifer@sansun.com.tw<br />

TAYVAN kumaş almak istiyor.<br />

PLASTRON DOO ELVIRA SUBASIC<br />

DOBRINJSKA 27, 71000 SARAJEVO<br />

TEL : 387-33637570<br />

FAKS : 387-33764100<br />

e-mail : plastron@bih.net.ba<br />

BOSNA HERSEK PP Kumaş üreten<br />

firmalarla temas<br />

CAPRICORNE ORGANISATION<br />

SAS 60-64, RUE DE L'AGRICULTURE<br />

92700 COLOMBES<br />

TEL : 33-611186724<br />

FAKS : 33-156055981<br />

e-mail : bretCapricorne@aol.com<br />

FRANSA Kumaş alımı<br />

VARONIC S.A.<br />

LAMBRINOS HARIS<br />

THERMAIKOU STR. OREOKASTRO /<br />

THESSALONIKI<br />

TEL : 30-2310683400<br />

FAKS : 30-2310682506<br />

e-mail : varonic@varonic.com<br />

YUNANİSTAN Kumaş alımı<br />

VERONIQUE LE BORGNE<br />

TEL : 33-240815155<br />

FAKS : 33-240815159<br />

e-mail : vleborgne@biche-de-bere.com<br />

FRANSA Bayan hazır giyim ürünleri<br />

için kumaş alımı<br />

INOVIMEX TRADE<br />

YOUSSEF LAHJOUJI 37, AVENUE ABNOU<br />

OBEIDA 30000 FES<br />

TEL : 212-35944141<br />

FAKS : 212-35931600<br />

e-mail : inovimex_trade@hotmail.com<br />

FAS Kumaş ve tekstil aksesuarları<br />

üreticileriyle temas<br />

STE CHANERE TAOUFIKE CHAHMAT<br />

TEL : 212-22981180<br />

FAKS : 212-22235874<br />

e-mail : chanere@hotmail.fr<br />

FAS Kumaş üreticileriyle temas<br />

ELDING DESIGNING AND TRADING<br />

CO.LTD. ELDIN MUSOVIC TRG HEROJA<br />

6, 71000 SARAJEVO<br />

TEL : 387-33644153<br />

FAKS : 387-61310069<br />

e-mail : musovicdesign@yahoo.com<br />

BOSNA HERSEK 140, 160, 220 cm<br />

genişliğinde, 140-150 gr/m² ağırlığında<br />

nevresim takımları için pamuk kumaşlar<br />

INTERNATIONAL FASHION GROUP.<br />

DANA MAWLAI<br />

TEL : 62-296626888<br />

FAKS : 62-296627999<br />

e-mail : lauren@internationalfashiongroup.com.au<br />

AVUSTRALYA Kumaş alımı<br />

NASSER FOR TEXTILE CO.<br />

TEL : 20-27441532<br />

FAKS : 20-27441532<br />

e-mail : koko_naser@yahoo.com<br />

MISIR Kumaş alımı<br />

BEIS THEODOROS<br />

BEIS THEODOROS TAVULARI<br />

11 - 13 ATHENS<br />

TEL : 30-6944306155<br />

YUNANİSTAN Kumaş alımı


ÖRME DÜNYASI 79<br />

"<strong>Örme</strong>ci gözüyle"<br />

<strong>Derneği</strong>mizin her sene yenileyerek<br />

sektörümüzün hizmetine sunduğu <strong>Örme</strong><br />

Makineleri Parkur kitapçığı sektörün elden<br />

ele dolaşan bir Rehberi haline gelmiştir.<br />

İhracatçısıyla, Fasoncusuyla, İplikçisiyle,<br />

Konfeksiyoncusuyla, Kumaşçısıyla,<br />

Boyahanecileriyle, tüm sektöre<br />

hitap eden 2009 yılı Makine Parkuru<br />

hazırlıklarına başlamış bulunuyoruz.<br />

Makine Parkuru kitapçığımız ve<br />

sektörün bütün sorunlarına cevap<br />

bulabileceğiniz İnternet sitemiz,<br />

güncel ve uzun vadeli sorularınıza<br />

ve sorunlarınıza yanıt vermeğe<br />

devam etmektedir. Ayrıca 2 ayda<br />

bir yayınlamış olduğu <strong>Örme</strong> Dünyası<br />

dergimizin son sayısında sitemizde<br />

online takip edilebilmektedir. 2inci el<br />

örme makine ilanları, kumaş almak ve<br />

kumaş satmak isteyenler, İplik almak<br />

ya da satmak isteyenler, fason yapmak<br />

ve yaptırmak isteyenler, iş arayanlar,<br />

işçi arayanlar, Usta ve Teknik eleman<br />

arayanlar, sitemize ücretsiz ilan<br />

bırakabilirler.<br />

Saygı değer <strong>Örme</strong>ciler; bizim neden<br />

Bu kitapçıkta Makine parkurumuz<br />

yok demek istemiyorsanız LÜTFEN<br />

<strong>Derneği</strong>mize Makine parkurlarınızı<br />

e-mail ya da faksla gönderiniz.<br />

2008. yılı ve geçmiş dönem üyelik<br />

aidatlarınızı ödemek suretiyle hem parkur<br />

kitapçığımızda, hem de <strong>Derneği</strong>mizin<br />

İnternet Sitesinde yerlerinizi ücretsiz<br />

olarak alabilirsiniz. Bu fırsatı mutlaka<br />

değerlendirmenizi tavsiye ediyorum.<br />

Sevgili meslektaşlarım;<br />

<strong>Derneği</strong>miz her sene gelenek<br />

haline gelen Mubarek Ramazan<br />

ayında iftar davetini yineleyerek<br />

büyük bir çoğunlukla sektörü bir<br />

arada buluşturmayı ve kaynaştırmayı<br />

başarmıştır. Cenabı Allahtan nice<br />

Ramazan ve Bayramlara erdirmesini<br />

niyaz ediyor, işlerinizde başarılar<br />

diliyorum ve saygılar sunuyorum.<br />

Niyazi Yıldırım<br />

www.orsad.org.tr<br />

2009'un hazırlık çalışmaları başladı. Kitapçığımıza<br />

reklam vermek isteyen firmalar, bize aşağıdaki irtibat<br />

numaralarından ulaşabilirler.<br />

Tel.: (0212) 637 68 05 - 06

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!