12.07.2015 Views

işte türk eğitim-sen farkı

işte türk eğitim-sen farkı

işte türk eğitim-sen farkı

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

MART 2007Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın Organıbaştarafı 1’deEĞİTİMLİ NÜFUSUNU İSTİHDAM ETMEDE SONDAN BİRİNCİYİZAraştırmaya göre, OECD ülkelerine kızlar erkeklere göre 0.8yıl daha fazla eğitim görüyor. 29 OECD ülkesinin sadece 5’indeerkeklerin kızlara göre eğitim süresi daha uzun. Bu ülkelerdenen uzun süreye sahip olan ise Türkiye. Türkiye’de erkekler kızlaragöre 2.1 yıl daha fazla eğitim görüyor.OECD ÜLKELERİNİN YARISINDA 3-4 YAŞLARINDAKİ ÇO-CUKLARIN YÜZDE 70’İNDEN FAZLASI OKULA (KREŞ/ANA-SINIFI) GİDERKEN, TÜRKİYE’DE BU ORAN YÜZDE 2.6’DIR.OECD ülkelerinde 3-4 yaş çocuklarının ortalama yüzde 66.3’üilkokul öncesi ya da ilkokul programlarına kayıtlı bulunmaktadır.Hatta Belçika, Fransa, İtalya ve İspanya’da bu oran yüzde100’leri aşmıştır. Ancak Türkiye’de bu oran yüzde 2.6’dır.OECD ülkelerinde 5-14 yaş arasındaki çocuklarda okula kayıtlıbulunanların oranı ortalama yüzde 98.3 iken, ülkemizdeyüzde 81.2, 15-19 yaş arasındaki çocuklarda okula gidenlerinoranı OECD ülkelerinde ortalama yüzde 80.5 iken, Türkiye’de39.8’dir, 20-29 yaş arasındaki bireylerin okullaşma oranı ortalamayüzde 24.7 iken, ülkemizde yüzde 9.6’dır. Türkiye bualanda da son sırayı hiçbir ülkeye kaptırmamıştır.TÜRKİYE OKUL SÜRESİ AÇISINDAN OECD ÜLKELERİ ARA-SINDA SONDAN ÜÇÜNCÜOECD ülkelerinde yetişkin nüfusun (25-64 yaş) eğitim düzeyiortalaması 11.9 yıldır. OECD ortalamasının üzerinde bulunan17 ülkede bu rakam 12 yıl ile 13.4 yıl arasında değişmektedir.Türkiye ise Portekiz ve Meksika’dan sonra eğitim düzeyi ortalamasıen düşük olan 3. ülkedir. Türkiye’de yetişkin nüfusuneğitim düzeyi ortalaması 9.6 yıldır.TÜRKİYE’DE ÖĞRENCİLER MATEMATİK’TE ANCAK 1. SEVİ-YE BİLGİ BECERİLERİNE SAHİPOECD ülkelerinde 15 yaş grubundakilerin ortalama yüzde10.6’sı matematik’te hipotezler oluşturmayı, uzmanlık bilgilerindenyararlanmayı, kavramlar kullanmayı içeren 5. seviyebilgi becerilerine sahiptir. Bu oran Hollanda’da da yüzde 18.2,Belçika’da yüzde 17.5, Finlandiya’da ve Kore’de yüzde 16.7,Japonya’da yüzde16,1, İsviçre’de yüzde 14.2 iken, Türkiye’deyüzde 3.1’dir. Türkiye ve Meksika’da 15 yaşındaki öğrencileren temel 1. seviye bilgi becerilerini kazanabilmektedir.OECD ÜLKELERİNDE YÜKSEKÖĞRETİMİ BİTİRENLERİNORANI, TÜRKİYE’DEKİNİN ORTALAMA 3 KATI.OECD ülkelerinde ortalama olarak mezuniyet yaşındaki bireylerinyüzde 34.8’i üniversiteleri ve benzer diplomalar verendiğer kurumları kapsayan A seviyesindeki yükseköğretimi bitirmektedir.Bu rakam Hollanda’da da yüzde 40.2, İzlanda’dada yüzde 50, Finlandiya’da yüzde 47, Danimarka’da yüzde45, Yeni Zellanda’da yüzde 48.4, İngiltere’de yüzde 38.3 iken,Türkiye’de 10.8’dir.TÜRKİYE EĞİTİMLİ NÜFUSUNU İSTİHDAM ETMEDE SONSIRADAOECD ülkelerinin birçoğunda istihdam oranları eğitim düzeyiile birlikte artmaktadır. Eğitimli nüfusunu istihdam etmede enbaşarılı ülke yüzde 91 ile İsviçre’dir. Yükseköğrenim görmüşolanlarda istihdam oranı İzlanda’da da yüzde 87, Norveç’teyüzde 80, Danimarka’da yüzde 79, Japonya ve Hollanda’dayüzde 75’dir. Türkiye’de ise bu oran yüzde 54’tür.İstihdam oranlarındaki cinsiyet farklılığına bakıldığında;OECD ülkelerinde eğitimin tüm kademelerini tamamlamışolanların istihdam oranı erkeklerde yüzde 82, kızlarda yüzde63’tür. Ancak bu oran ülkemizde özellikle kızlarda oldukça düşüktür.Ülkemizde yükseköğretimi tamamlayanların istihdamoranı erkeklerde yüzde 78, kızlarda yüzde 26’dır.Araştırma ile ilgili açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Genel BaşkanıŞuayip ÖZCAN, şunları söyledi: “Tüm bu rakamlar ülkemizineğitim alanında büyük bir yapısal dönüşüm geçirmesigerekliliğine işaret etmektedir. Ülkemizin eğitimde kendisinikanıtlayabilmesi ve AB ülkelerinin düzeyine erişebilmesi içineğitim sistemi baştan aşağı yenilenmelidir. Aksi taktirde Türkiyeeğitim alanında son sıraları hiçbir ülkeye kaptırmayacaktır veuluslararası alanda rekabet edemeyecektir.”baştarafı 1’deK.K.T.C’Lİ ÖĞRETİM ÜYELERİNDENSENDİKAMIZA ZİYARETKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Öğretim Üyeleri Sendikası Genel Başkanı Doç. Dr.Erzat ERDİL ve Genel Sekreter Doç. Dr. Hasan ÖNDER’i makamında kabul edenÖZCAN, hem Kuzey Kıbrıs’lı öğretim üyelerinin yaşadığı sıkıntları dinledi hem deyapılması gerekenler hakkında görüş alış-verişinde bulundu.Üniversite çalışanlarının masaya yatırıldığı görüşmede, iki <strong>sen</strong>dika arasında işbirliğiyapılması konusunda mutabakata varıldı.


Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıMART 2007YÜZDE YÜZ SENDİKALAŞMAİSMAİL KONCUKGenel SekreterTürk Eğitim-Sen Genel Merkezi olarak, 20 Şubat 2007 tarihinde ilziyaretlerini İstanbul’dan başlattık. Şube ziyaretlerini Merkez YönetimKurulu olarak önemsiyoruz. Her yılın yaklaşık 60-70 iş gününüil ziyaretlerine ayırıyoruz. 3 grup halinde yaptığımız ziyaretler, yıldatoplam olarak 180-210 gün tutmaktadır.Memur <strong>sen</strong>dikalarının masa başı <strong>sen</strong>dikacılığı yapma lüksü yoktur.Sendika yöneticilerinin görev yeri masa başları değil, iş yerleridir.Çünkü, kamu çalışanlarının yaklaşık yüzde 50’lik kısmı <strong>sen</strong>dika üyesideğildir. Bu nedenle <strong>sen</strong>dikal çalışmaların, amacını, <strong>sen</strong>dikal başarıve başarısızlıkları, sebepleriyle beraber onlara yüz yüze anlatmakzorundayız. Mevcut <strong>sen</strong>dikalaşma oranının yetersizliğinin kamu çalışanlarınanelere mal olduğunu izah etmeliyiz.Bütün bu sebeplerle, Merkez Yönetim Kurulu üyeleri olarak mümkünolduğunca bir çok il, ilçe teşkilatımızı ziyaret ederek şube yöneticilerimiz,ilçe temsilcilerimiz ve iş yeri temsilcilerimizle toplantılardüzenliyor, iş yerlerini ziyaret ederek eğitim çalışanları ile yüz yüzediyalog kuruyor, problemleri kaynağında tespit ediyoruz.Benzeri çalışmaları daha derinlemesine şube ve ilçe teşkilat yöneticilerimizyapıyor. Türk Eğitim-Sen teşkilatı Genel Merkezden, işyeritemsilcilerine bir bütündür. Bu bütünün fonksiyonunu en iyi şekildeyerine getirmesi, sağlıklı çalışması başarıyı beraberinde getirmektedir.Başarılı, sevk ve idare kaabiliyeti yüksek yöneticilerin bulunduğu illerimizde<strong>sen</strong>dikalaşma oranı yüksek, <strong>sen</strong>dikal etkinlik gözle görülürderecede belirgindir. Benzeri durum ilçelerimizde de gözlenmektedir.Hatta, <strong>sen</strong>dikalaşma oranı çok yüksek olan işyerleri incelendiğinde,orada, insan ilişkileri son derece başarılı, <strong>sen</strong>dikal çalışmalarınamacını bilen ve çevresine anlatan, donanımlı işyeri temsilcilerininolduğu görülecektir.İşte Türk Eğitim-Sen bu başarılı arkadaşlarımızın üstün gayretleri sonucunda2006 yılında yetkili <strong>sen</strong>dika olmayı başarmıştır. Yetkili <strong>sen</strong>dikaolmak bizim açımızdan bir son değil bir başlangıçtır. Hedefimizülke genelinde <strong>sen</strong>dikalaşma oranını yüzde yüzlere ulaştırmaktır.Yüzde yüz <strong>sen</strong>dikalaşmış kitlelerin karşısında hiç bir siyasi irade duramaz.GREV ve TOPLU SÖZLEŞME hakkını elde etmenin ilk adımıyüzde yüz <strong>sen</strong>dikalaşmadır.Bütün kamu çalışanlarını arkasına almış bir yapının, kamu çalışanlarıadına ortaya koyduğu bütün talepler daha kolay cevap bulacaktır.Yıllardır ortaya konan bütün gayretlere rağmen <strong>sen</strong>dikalaşma oranınıyüzde yüzlere ulaştıramayan kamu çalışanları gerek ekonomik gereksesosyal anlamda kaybettiklerini iyi hesap etmelidir.Beş yıldır toplu görüşme masasına oturan <strong>sen</strong>dikalar, hükümetlere;“Benim arkamda kamu çalışanlarının tamamı bulunmaktadır” diyebilmeşansını bulamamıştır. Bu şansı <strong>sen</strong>dikalara vermeyen kamuçalışanları kaybetmekten başka, ne kazanmıştır? Zam oranları düşüktutulmuş, toplum içinde sosyal statü kaybına uğramış, gelecekleriyleilgili bütün kararları siyasetçinin eline bırakmış, dolayısıyla her yıl birönceki yıldan daha kötü ekonomik ve sosyal şartlar altında yaşamakzorunda kalmışlardır.Türk Eğitim-Sen olarak diyoruz ki; “Gelin ilk adımı atın, ilk adımyüzde yüz <strong>sen</strong>dikalaşmayı başarabilmektir. Güçlü olmanın tekyolu budur. Sendika üyesi olmamak için yıllardır ortaya koyduğunuzgerekçeler sizi de, bütün kamu çalışanlarını da sıkıntıdankurtarmadı. Artık, problemin sebebi değil çözümü olun.”Saygılarımla.baştarafı 1’deGENEL MERKEZ YÖNETİCİLERİMİZ ŞUBE ZİYARETLERİNDETürk Eğitim Sen Merkez yönetim kurulu üyeleri program dahilinde şube ziyaretlerine İstanbul’danbaşladı. Bu bağlamda önümüzdeki süreçte bütün Türkiye’de şubelerimiz ziyaret edilecek, şube yöneticilerimiz,ilçe ve işyeri temsilcilerimizle istişare toplantıları yapılacak ve eğitim kurumları ziyaretedilerek eğitim çalışanlarının sorunları, çözüm önerileri konusunda yerinde istişarelerde bulunulacak,<strong>sen</strong>dikal bilinci arttırma ve üye çalışmaları yapılacaktır.Sendikal faaliyetler kapsamında şube çalışmalarını yerinde görmek, işyerlerini ve üyelerimizi ziyaret ederek,problemleri yerinde tespit etmek ve bilgilendirmek amacıyla Genel Başkan Şuayip ÖZCAN, GenelMali Sekreter Yaşar YENİÇERİOĞLU ve Genel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Firdes IŞIK Çalışma BarışıProjesi kapsamında Vali Erol ÇAKIR Öğretmenevi’nde 22 Şubat 2007 tarihinde düzenlenen toplantıyakatıldıktan sonra 22-23-24-25 Şubat tarihlerinde de Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli şubelerini ziyaret ettiler.Öte yandan;19-24 Şubat tarihleri arasında; Genel Sekreter İsmail KONCUK ve Genel Dış İlişkiler ve BasınSekreteri Talip GEYLAN İstanbul 1-3-5 ve 7 nolu, Genel Teşkilat Sekreteri Mustafa KIZIKLI ve GenelMevzuat ve Toplu Görüşme Sekreteri Seyit Ali KAPLAN ise İstanbul 2-4 ve 6 nolu şubelerde yönetim kurulu üyeleri ve işyeri temsilcileri ile toplantılaryaparak, şubelerin sorumluluk alanlarında bulunan işyerlerini ziyaret ettiler, üyeler ve diğer eğitim çalışanları ile sohbet toplantılarına katıldılar.Son derece olumlu ve faydalı geçen ziyaret ve toplantılarda, Türk Eğitim Sen İstanbul Şubelerinin görev alanlarında sağlıklı bir teşkilatyapısı oluşturdukları ve üye sayısını artırmak için ciddi gayret içinde oldukları memnuniyetle görüldü. Yapılan ziyaretlerde eğitimçalışanları, Türk Eğitim Sen’in yetkili <strong>sen</strong>dika olarak yaptığı çalışmaları yakından takip ettiklerini, bu çalışmalardan büyük memnuniyetduyduklarını ifade ettiler. Kurum İdari Kurulunda alınan kararların çok önemli olduğunu belirten eğitim çalışanları bu kararların hayatageçmesi için Milli Eğitim Bakanlığı’nın attığı imzanın arkasında durmasını isteyerek, Türk Eğitim Sen’e duyulan güveni ifade ettiler.Türk Eğitim Sen Genel Merkez Yöneticilerinin il gezileri kapsamında Genel Sekreter İsmail KONCUK ve Genel Dış İlişkiler ve Basın SekreteriTalip GEYLAN 26-27-28 Şubat tarihlerinde Konya 1-2-3 No’lu Şubelerde çalışmalar yaparak, Akşehir, Ilgın,Karapınar ve Ereğli ilçelerinde ziyaretlergerçekleştirerek, 01 Mart 2006 tarihinde de Karaman Şubemizi ziyaret etmişlerdir.


MART 2007Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıKOCAELİ ŞUBELERİNDEN ORTAK GİRİŞİMTürk Eğitim-Sen Kocaeli 1 ve 2 No’lu şubelerimizortak bir girişimle Okullardaki şiddet, cinsel istismarve kötü alışkanlıkların önlenebilmesi amacıylabir öneri paketi hazırladılar. Başta KocaeliValiliği olmak üzere tüm ilgili kurumları ziyareteden <strong>sen</strong>dika yetkilileri konuyu en üst düzeydegündeme getirerek kamuoyu oluşturdular. Şubeyönetim kurulu üyelerimizi bu güzel hizmetlerindendolayı kutluyor, yetkililerin bir an öncegerekli çalışmaları yapmalarını temenni ediyoruz.İşte 1 No’lu Şube Başkanımız Süleyman Pekin ve 2 No’lu ŞubeBaşkanımız Mustafa Kılıç imzasıyla sunulan OKULLARDA ŞİDDET,CİNSEL İSTİSMAR VE KÖTÜ ALIŞKANLIKLARI ÖNLEYİCİ Kesin Çözümİçin Keskin Önlemler Planı:A- DURUM TESPİTİEğitim, yalnızca eğitimcilere bırakılmayacak kadar önemli bir iştir.Öğrenciler, öğretmenler, dareciler, veliler, bürokratlar, siyasiler,<strong>sen</strong>dikalar, güvenlik güçleri, meslek odaları, esnaf teşekkülleri, yerelyönetimler, basın, üniversiteler, sanayi kuruluşları, sivil toplumörgütleri ve diğerleri; hepimiz bu işin içindeyiz. Batarsak birliktebatarız, çıkarsak birlikte..Olumsuzluklar nutuk ve temenniyle çözülmez.Ciddi tedbirler ve kararlılıkla çözülür. Ve bir şey nereden, asılbozulduysa düzeltilmeye de oradan başlanır. 3-5 yıl içinde okullariçine girilmez ve çıkılmaz hale gelebilir. Öz çocuklarımız olan bunesil kayıp bir nesil olabilir. Cezalardaki caydırıcılığın iptali herkesisuça özendiriyor. Doğrusu, disiplinsizlik ve başıboşluğun adını özgürlükkoymuşlar. Kurgu şu: Yapay bir güvensizlik ve nefsi müdafaaduygusuyla toplumsal doku dönüştürülmeye çalışılıyor. Bindiğimizdalı kesme ihalesini yine biz üstlenerek sosyal çatışma ve kaosa sürükleniyoruz.Klişe cümlelerin oyalama taktiklerine takılmadan, eski kafalılık veözgürlük kısıtlayıcılığı teranelerine aldırmadan, hiçbir kompleksekapılmadan, birbirimizi suçlama ve yargılamaya girmeden, tribünlereşov amaçlı görüntü vermeden, gerekirse hepimize fazladan sıkıntıve sorumluluk yükleyerekten tespit ve önerilerimizi derinleştirmekve keskinleştirmek durmundayız.B- ÖNERİ PAKETİ1.Kılık-kıyafet yönetmeliği harfiyen uygulansın.2.Okullara cep telefonu ve çağrı cihazı kesinlikle sokulmasın.3.İnternet ödev kaynağı olmaktan çıkarılsın.4.İnternet Kafe’lere öğrenci girişi yasaklansın.5.Kesici aletleri okula sokanların ailelerine emniyet veya muhtarlıkkanalından uyarı kağıdı gönderilsin.6.Büyük okulların kapı girişlerine kameralı güvenlik sistemi konsun.7.Basın olumsuzlukları haber yaparak savunmasın.8.Mezuniyet baloları ve çay partileri yasaklansın.9.Bahis oyunları, içki ve sigara mamulleri 18 yaş altına satılmasın.10.Çarşı içindeki uyuşturucu hap trafiğine engel olunsun.11.Kantinler ve okul gezileri sıkı denetlensin.12.Yöneticiler giriş ve çıkış törenlerinde kapıda bulunsun.13.Sınıf ve yakın çevre aramaları yapılsın.14.Şehir merkezindeki çeteler görmezden gelinmesin.15.PDR faaliyetleri disiplin yaptırımlı uygulansın.16.Dershanelerde de kılık-kıyafet yönetmeliği uygulansın.17.Teknik okulların öğrencilerine işletmelerce haftada 3 gün verilenbeceri eğitimine son verilsin, yaz stajı uygulamasına geçilsin.18.Okulda verilen disiplin cezaları İl Disiplin Kurulu’ndan dönmesin.19.Öğrenci-öğretmen ilişkilerinde mesafe ayarı bozulmasın.20.Amirler, bürokratlar, siyasi ve iktisadi temsilciler çocuklarını hepaynı okula tıkıştırmasın.21.Okul kulüpleri büyük organizasyonlarda görev alsın.22.İl içi kardeş okul projeleri tekrar hayata geçirilsin.23.Öğrenciler okul telefonundan ücretsiz görüşebilsin.24.Özü korumak adına kuralcılık manasındaki şekilcilik özendirilsin.25.Öğretmenler Kurulu kararlarının uygulanması da müfettişlercedenetlensin.26.Televizyon programlarına adam gibi uyarılar konulsun ve saatleritekrar planlansın.27.Af çıkarılmasın ve ikide bir sistem değiştirilmesin.28.Eğitim siyasetin pençesinden kurtarılsın.29.Milli Eğitim yöneticileri okul idarecilerine, okul idarecileri eğitimcilere,eğitimciler de öğrencilerine sahip çıksınlar.30.Gençlerimize ve yavrularımıza her şeyden önce ideal enerjisienjektasyonuyapılsın.C- TAVSİYELERDeğerli anne-babalar;Okul manken ajansı değildir.Okullarda şıklık ve yakışıklılık yarışı yapılmaz.Okul statü ve caka satma yeri değildir.Çocuklarınıza aşırı güvenmeyin ve hatalarını sahiplenmeyin.Çocuklarınıza TV ve bilgisayarı kontrollü kullandırın.Şiddet ve erotizm görüntülerini çocuklarınızla birlikte izlemeyin.Çocuklarınızla arkadaş olmayın ve mesafeyi koruyun.Çocuğunuzun aşırı özgürlük alanını muhakkak sınırlandırın.Evdeki sövgüleri ve övgüleri çocuklar okulda aynen döktürüyorlar,haberiniz olsun.Ve eğer gerçekten kendinizi değil de çocuklarınızı seviyorsanız lütfen“Ben çok çektim, bari çocuğum eksiklik çekmesin” anlayışınıterk edin.Çünkü bu çocuklar sadece sizin değil ülkemizin de geleceği. Yüzyılınilk çeyreğini ‘keşke’li cümlelerle geçiremeyiz. Çağdaş uygarlıksavaşı bilgi savaşçılarını bekliyor. Zira bilgiyle dirilenler ölmez.


Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıMART 2007YALANCININ MUMU.....Seyit Ali KAPLANGenel Mevzuat ve Toplu Görüşme SekreteriSendikalar üyelerinin hak ve menfaatlerinikorumak, haksızlığa uğramalarını önlemek,haksızlığa uğrayanların haklarını hukuki yöndensavunarak elde etmek için kurulmuştur.Sendikacılık hak aramak, hak aramak içinmücadele etmek, mücadele ederken de biryandan üyesini artırmaktır.1992’den bu yana <strong>sen</strong>dikalar üye kaydetmekonusunda rekabet içindedirler. Bu rekabettatlı, onurlu bir şekilde devam ederken 2003yılında <strong>sen</strong>dikacılık bu rekabet yönünü değiştirmiş,<strong>sen</strong>dikacılık bazı <strong>sen</strong>dikalarca tayineden, hak arama yerine haksız da olsa üyelerinemenfaat sağlayan, yalan dolanlarla,vaatlerle üye kaydeden torpil yuvası halinialmıştır.Sendikacılıkta rekabet mutlaka olacaktır.Ama bu rekabet kul hakkını, adaleti, işi ehlinevermeyi inkar eden bir mantık olmamalıdır.Ne olursa olsun benim üyem olsunmantığıyla hareket etmek, <strong>sen</strong>dikaları haksızmenfaatler sağlanan yerler olarak göstermek,memurluğa ve <strong>sen</strong>dikacılığa vurulmuş en büyükdarbedir.Bu makyavelist anlayış sadece <strong>sen</strong>dikacılığazarar vermemiş, inancımızın kesinlikle yasakladığıyalan söylemeyi, vaatlerle insanlarıkandırmayı normal bir şeymiş gibi göstermiştir.Artık yalanlarla, vaatlerle eğitim çalışanlarınıkandıramayan bu <strong>sen</strong>dika bu sefer de yetkili<strong>sen</strong>dika olan Türk Eğitim-Sen’in eğitim çalışanlarınasağladığı bir çok hakkı da kendilerininbaşarısı göstererek yalanını başka biryöne kaydırmıştır.Buna en son örnek banka promosyonlarıdır.Banka promosyonları yıllardır İlçe Temsilciliklerimizin,Şubelerimizin mücadelesi ilebirçok ilimizde ve ilçemizde alınmakta iken,yetkili olan Türk Eğitim-Sen 9 Kasım 2006 tarihindeKurum İdari Kuruluna başladığı günpromosyonların çalışanlara verilmesi teklifiniresmileştirmiştir.Bu görüşmeler devam ederken tüm şubelerimizdenbaşlattığımız yürüyüşümüzün finalini23 Kasımda Anıtkabirde tamamladıktansonra, Milli Eğitim Bakanıyla yapılan şubebaşkanlarımızın ve il temsilcilerimizin dehazır bulunduğu toplantıda promosyonlarlailgili söz alınmıştır.Promosyonların yetkili <strong>sen</strong>dika olan TürkEğitim-Sen’in teklifleri doğrultusunda çıkarılanyazı ile elde edildiği Kurum İdari Kurulututanağında da zapt altına alınmıştır.Kurum İdari Kurulunda sadece promosyonlardeğil, eğitim çalışanlarının birçok probleminede çözüm getirilmesi konusunda Kamuişvereni ile görüş birliğine varılmış ve bu kararlarimza altına alınmıştır.Şimdi merak ediyorum bu yalancılığı tesciledilmiş kıytırık <strong>sen</strong>dika:Hizmetli ve memurlara ödenen giyim yardımınınartırılmasını ve nakit olarak ödenmesini,Sağlık Meslek Lisesi idarecilerinin mağduriyetleriningiderilmesi kararı alınmasını,öğretmen eşlerinin tayin istemede karşılaştıklarıproblemlerinin çözümleneceğini, ek dersücretlerinin ve sağlık giderlerinin zamanındageciktirilmeden ödeme kararını; Milli EğitimBakanlığında çalışan şube müdürü, şef, hizmetlive memurların diğer bakanlıklarda çalışanlarınseviyesinde ücret almalarının sağlanmasıiçin çalışma yapılacağını, hep arzuladığımız“Eğitim Öğretime Hazırlık Ödeneği”nintüm eğitim alışanlarına ödenmesi için sözalınmasını; şoförlere risk sigortası yapılmasıkararını; ikamet mecburiyetinin kaldırılmasıkararını ve sayamadığımız Kurum İdari Kurulundaalınan birçok haklara da sahip çıkarak“biz aldık” diyebilecekler mi?Allah korusun bunlara da sahip çıkacaklardiye korkmuyorum dersem yalan olur. Gerçionlar sahip çıkmasına belki çıkarlar amaeğitim çalışanı onlara inanır mı bilmem.çünkü Müslüman bir defa inanır, bir defakandırılır.Yalancının evi yanmış kimse inanmamış.Yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış.Artık <strong>sen</strong>dikacılığın üzerine, eğitim çalışanlarınınüzerine kabus gibi çöken bu karanlıkaydınlanmaya başlamış, yatsı çoktan geçtiğiiçin yalancının mumu sönmüş, kabus bitmiştan ağarmaya başlamıştır. Tan ağarmasıyla dayarasalar korkmaya başlamıştır.2007 yılının ülkemiz insanı ve eğitimçalışanları açısından parlak bir yıl olacağınainanıyor her şeyin herkesin gönlünce olmasınıtemenni ediyorum.baştarafı 1’deSENDİKAMIZ YÖNETİM KURULUNDAN İLKSAN YÖNETİM KURULUNA ZİYARET27-28 Ocak 2007 tarihinde Ankara Başkent Öğretmenevi’nde yapılan İLK-SAN Genel Kurulunda Yönetim Kurulu üyeliklerine seçilen İLKSAN YönetimKurulu Başkanı Tuncer YILMAZ, Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet YURT, YönetimKurulu Üyesi ahmet YILMAZ ve Denetleme Kurulu Üyesi Feramuz BO-ZOĞLU, Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Şuayip ÖZCAN ve Genel MerkezYönetim Kurulu Üyeleri tarafından İLKSAN Merkez Binsında ziyaret edildi.Ziyarette konuşan Genel Başkan Şuayip ÖZCAN;“İLKSAN’la ilgili çeşitli süpekülasyonlar yapıldığına dikkat çekerek,İLKSAN’ın ne yapılacağına karar verecek olanlar İLKSAN üyeleridir.Dolayısıyla,İLKSAN’la ilgili genel bilgileren doğru şekilde üyelereverilmeli İLKSAN nedir, ne değildirüyelerin İLKSAN gerçeğinibilmeye ve bu gerçekler ışığındakarar vermeye hakları var. Üyelereyönelik bir anket çalışmasıyapılarak, İLKSAN’ın geleceği ileilgili karar vermeleri sağlanmalıdır.İLKSAN’ın mevcut parası da,mal varlığı da İLKSAN üyelerinindir.Bu sebeple İLKSAN’ın kapatılıp,kapatılmayacağı konusunda dayetki ve karar üyelerinin olmalıdır.Bu konuda <strong>sen</strong>dika olarak bize düşensorumluluk, böyle bir karar verilip,iş sonuçlandırılıncaya kadar,üye birikimlerinin kişilere, gruplarave siyasi yandaş anlayışına peşkeşçekilmesini önlemektir. TürkEğitim Sen olarak 1996 yılındanbu yana bu sorumlulukla hareketettik, sorumluluk bizde olduğu süreceaynı hassasiyeti koruyacağımızdan her kes emin olmalıdır.” dedi.İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanlığına seçilen Tuncer YILMAZ ise;“Genel Başkan Şuayip ÖZCAN’a katıldığını, İLKSAN üyelerini bilgilendirmekamacıyla çalışmalar yapacaklarını, bir anket çalışması yaparak üyeleringörüşlerine başvurulacağını belirterek, mevcut şartlar içerisinde üye birikimlerinien verimli şekilde kullanacaklarını, İLKSAN’ı en doğru ve dürüst şekildeyönetmek azim ve kararlılığında olduklarını” ifade etti.Türk Eğitim Sen olarak İLKSAN Yönetim Kuruluna yeni görevlerinde başarılardiliyoruz.


Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıMART 2007ÜRETİME YÖNELİK EĞİTİM SİSTEMİSistem diye bir başlık açtım, bu başlık sizlerikorkutmasın. Biliyorum son yıllarda sistemlerideğiştire değiştire Eğitimi ne hale getirdikhepinizin malumudur. Yeni sistemle Ev ödevineperformans, yıllık ödeve proje, deneylereetkinlik, sözlü notuna ders içi performans,… vb. gibi değişikliklerle yeni isimlerverdik. Bu sistemle kağıt masrafını beş katdaha arttırdık, her öğrenciye değişik formlar,değişik testler uyguladık, bu form ve testlerikimse fark etmesin diye dosya içine gizledik.Araştırmak için Öğrencileri internet sitelerineyönelttik, ailenin masrafı binken birde internetmasrafı ekledik. Okullardaki teknolojisınıflarına sağlam kapılar takıp (hırsızlardankorumak için), teknoloji sınıflarını teknolojimüzeleri haline dönüştürdük. Öğrencileribir saatlik bilgisayar dersiyle avuttuk. Bu çalışmalarsonucunda Anadolu Liselerine dörtişlemi bilmeyen öğrencileri yerleştirdik. OKSve ÖSS’de sıfır puan alan öğrencilerin başarısızlıklarınıizledik. Üzüldük , ne diyelim vatansağ olsun!Yeni gelen sistem diğerini pek aratmıyor değilmi? Çünkü, bizler diğer sistemde her öğrenciyezorla Matematik, Fen ve Sosyal Bilgiler vediğer dersleri öğretmeye çalışıyorduk, yenisitemde de değişen bir şey yok yine aynısınıyapıyoruz. Biz öğrencilerin hepsini ya doktorya mühendis yada akademik eğitim içinÖSS sınavı kapısında bekçiliğe hazırlıyoruz.Anlamadığım şu, ne değişti? Sadece kavramlar,değişen başka bir şey yok. Oyun aynı,oyuncular aynı, sahne aynı sadece ve sadeceisimler değişti.Değerli eğitim çalışanları hangi sistemi getirirsekgetirelim, hep eski sistemi aratacaktır.Memleketimizi ‘Muasır Medeniyetler Seviyesine’çıkartacak olan tek sistem üretimeyönelik sistem olmalıdır. Bu sistemde amaç;Her ferdin alacağı eğitim sonunda, üretimekatkıda bulunacak bir mesleğinin olmasıdır,temennimiz. Bir çok dünya ülkesinde üretimeyönelik eğitim yapılmakta orta öğretimibitiren gençler ülke ekonomisine katkıda bulunmaktadır.Türkiye de ise üretime yönelik eğitim değil,tüketime yönelik bir eğitim sistemi ön görülmekteve uygulanmaktadır. Bu sistemdeyetişen gençler mezuniyetleri sonunda aylakaylak gezen boş insanlar kitlesini oluşturmaktadır.Bir Meslek sahibi olmayan bu insanlartüketimi artırmakta ve ülke ekonomisine oldukçazara vermektedirler.Ekonominin ayakta durmasını sağlayan enönemli unsur üretimin tüketimi karşılamasıdır.Eğer Üretilen ürünler Tüketilen ürünlerikarşılamazsa Enflasyon oranı yukarı yönlütetiklenecektir. Yeterince üretilmeyen ürünlerinyerine, ülkemize İthal ürünün girmesinesebep olacak ve ihracat ile ithalat arasındakifark artarak ülke ekonomisinde fay hatlarıoluşturulacaktır. Ayrıca toplum olarak ithalmallara merakımız yüzünden ithal mal ihtiyacıartacak. Bu durumla karşılaşan ekonomiise krizlerle yüz yüze gelecektir. Bu hal ülkemizinşu anki durumunu özetlemektedir.Ülke ekonomisine katkıda bulunmak ve insanlarıngeleceğini garanti altına almak içinkısa zamanda şu çalışmalar yapılıp, mutlakauygulanmalıdır;Bölgesel kalkınma planı hazırlayıp,bölgeleri kalkındıracak meslekler,ülkenin gerçekleri göz önüne alınarak belirlenmeli,Bu meslek dalları ile ilgili MeslekOkulları açmalıyız. Birinci kademede Okul,Aile ve Öğrenci üçlüsü ile birlikte bireyselolarak Rehberlik çalışması yaparak, öğrencilerinilgi ve yeteneklerine göre mesleklerbelirleyip, İkinci kademeden yani 6. sınıftanitibaren belirlenen meslekler göz önüne alınaraköğrencilerin % 60 oranındaki kısmını,ilgi kabiliyetlerine göre Meslek okullarınayönlendirmeliyiz. Akademik eğitimi düşünenleriçin 8. sınıfta Geçiş hakkı tanımalıyız.Meslek okullarından mezun olan MeslekUstalarına devlet desteği ile iş yeri açıp, Bumeslek ustaları Mesleklerine yönelik Lisaneğitimini düşünürlerse alanlarındaki LisansProgramlarına doğrudan Geçiş hakkı vermeliyiz.Öğrencilerin % 40 oranındaki kısmını iseakademik eğitime hazırlamalıyız. AkademikÖmür KUZGUNTürk Eğitim Sen Kayseri 2 Nolu şubeDış İlişkiler ve Basın Sekreterieğitimi düşünen öğrenci gurubundan yine 8.sınıfta Meslek Okullarına geçmek isteyenleregeçiş hakkı tanımalıyız. Meslek okullarıve Akademik Eğitime Hazırlayan OkullardaGenel Kültür derslerine ağılık verilmeli, MilliBirlik ve Bütünlüğümüzü sağlamlaştıran veManevi duygularımızı güçlendiren derslerkoyup hizmet bilincini her bireyde davranışhaline getirip, her sınıfa mutlaka uygulamalıyız.Eğitim sistemini bu çerçeve içerisinde ele alarak,okulların teknik özelliklerini kısa sürededeğiştirip, Üretime Yönelik Eğitim Sistemi halinegetirmeliyiz. Diğer teknik özellikleri kurulacakkomisyonlarla belirleyip, uygulamayakoymalıyız. Bu komisyona Sanayi OdalarıTemsilcisi, Ticaret Odaları Temsilcisi, MemurSendikaları ve bütün oluşumları davet etmelive görüşlerine baş vurmalıyız.Günümüzde bir çok ürünü üretmiyor, hepdışardan alıyoruz ve dışarıya bağımlı yaşıyoruz.Örneğin 20 ülkeden buğday, yulaf, mısırvb. gibi baklagilleri ithal ediyor ve bir çokürünün tohumunu dahi yabancı ülkelerdenkarşılıyoruz. Yer altında bulunan madenlerdenhabersiz yaşıyor ve bu madenleri çıkartıpişletecek teknoloji, ekipman ve usta bulamıyoruz.Bir çok teknolojik ürünün montajınıdahi yurt dışında yaptırıyoruz.Kısacası bu atılım hamlesi ile fabrika oluşturacakfabrikaları kurup dünya ekonomisineyön vermeliyiz. Bu mücadelenin damarlarımızdakiasil kanda var olduğunu bilmeliyizve Tarih tekerrürden ibarettir sözüne kulakverip gelecek yüz yılları (Allah nasip ederse)Türk asrı yapmalıyız. Bu gerçekler gün yüzügibi ortada iken başımızı kuma sokmamalıyız,bu memleket bizim, bu memleketi neslimizegüzel bir şekilde bırakmak istiyorsak,lütfen üretelim ve Üretime Yönelik EğitimSistemine evet diyelim ve eşe dosta tavsiyeedelim.baştarafı 1’deHOCALI SOYKIRIMINI UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ!Günümüzün Ermenistan Devlet Başkanı Robert Koçaryan’ındirektifleriyle Ermeni silahlı güçleri tarafından, hem deuluslararası basının gözleri önünde Hocalı’da gerçekleşen‘Azeri Soykırımı’nı unutmadık, unutturmayacağız.26 Şubat 1992 gecesi Hocalı’da olanların adı ‘soykırım’dır. Bütün dünya bunu böyle bilmelidir.TÜM ŞEHİTLERİMİZİN RUHU ŞAD OLSUN.....


MART 200710Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın Organıbaştarafı 1’deÖĞRENCİLERİN EĞİTİM VE EĞİTİMİN SORUNLARINA BAKIŞITürk Eğitim-Sen Genel Merkezi, öğrencilerin eğitimve eğitimin sorunlarına bakışını ölçen bir anketçalışması gerçekleştirdi. Gazi Üniversitesi ileortak yürütülen anketin ilk ayağı olan öğretmenlerineğitim ve eğitimin sorunlarına ilişkin görüşlerinikamuoyuna açıklamıştık.Bire bir gözlem ve mülakat tekniklerinin de kullanıldığıve yaklaşık 7 ay süren anket çalışmasınınikinci ayağı, ağırlıklı olarak öğrencilerinÖSS sistemini ve Türkiye’de dershane gerçeğinideğerlendirmesini içeriyor. Bu bölümde de ortayaçıkan sonuçlar bir hayli dikkat çekicidir.Anket çalışması 1.203 öğrenci üzerinde yapılmıştır.Ankete katılanların yüzde 62.2’si kız, yüzde37.8’i erkek öğrencilerden oluşmaktadır. Anket 9,10 ve 11’inci sınıflar üzerinde uygulanmış olup,ankete katılan öğrencilerin yüzde 64.6’sı genelliselerde, yüzde 18.9’u meslek liselerinde, yüzde5.2’si ise Anadolu liselerinde okumaktadır. Anketekatılan öğrencilerin yüzde 7.2’si 400 YTL ve altı,yüzde 13.8’i 401 ila 600 YTL, yüzde 60.2’si 601ila 1.500 YTL, yüzde 16.9’u da 1.501 ila 3.500YTL arasında aylık hane gelirine sahiptir.ANKETE KATILAN ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 52’SİÖSS SİSTEMİNDEN MEMNUN DEĞİLAnkete katılan öğrencilerin yüzde 52’si ÖSS sistemininmevcut durumundan memnun olmadığınıbelirtirken, yüzde 48’i memnun olduğunu belirtmiştir.Meslek lisesi öğrencileri ÖSS sisteminikatsayı nedeniyle eleştirirken, düz lise öğrencileriise ÖSS sisteminin daha çok Fen lisesi ve AnadoluLisesi öğrencilerine kolaylık ve avantajlar sağladığınıifade etmektedir. Meslek lisesi öğrencilerininbüyük bir kısmı ÖSS sistemini adaletsiz olarak nitelendirmektedir.Meslek lisesi öğrencileri kültürdersleri olarak niteledikleri birçok dersi görmedikleriniancak ÖSS’de karşılaştıklarını söylemektedir.Düz lise öğrencileri de “Üç saatlik bir sınavınhayatımı belirlemesini istemiyorum. Başka yollarbulunmalı” şeklinde görüş belirtmiştir.DERSHANEYE GİTMEDEN ÖSS’Yİ KAZANA-MAYACAĞINA İNANANLARIN ORANI YÜZDE63.5Ankete katılan öğrencilerin dershaneye gitmedenÖSS’yi kazanamayacağına inananların oranı yüzde63.5 iken, kazanabileceğine inananların oranıyüzde 36.5’tir. ÖSS’yi kazanabilmek için dershaneyegitmek zorunda olduğunu düşünen öğrencilergörüşlerini şu şekilde dile getirmişlerdir:“ÖSS’de çıkan sorular işlediğimiz derslerleaynı değil, bu yüzden dershaneye gitmekzorundayız.” (Meslek liseli bir öğrenci)“Dershanede test tekniği¬ öğretiyorlar.”“Okulda aldığımız eğitim yetersiz, kendi çalışmalarımızla¬ne kadar olabilir ki?”ÖĞRENCİLERİN NEREDEYSE TAMAMI OKULLABİRLİKTE DERSHANEYE GİTMENİN FAYDALIOLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORÖğrencilerin neredeyse yarısına yakın bir kısmıyani yüzde 43.9’u okulla birlikte dershaneye gitmeninÖSS için kendisine fayda sağlayacağınainanmaktadır. Yine ankete katılan öğrencilerinyüzde 27.7’si okulla birlikte dershaneye gitmeninfaydalı olduğunu ve derslerine katkı sağlayacağını,yüzde 21.2’si de okul ve dershanenin biraradayürütülmesinin sağlık açısından zararlı olduğunuancak sınav için gitmek zorunda kaldığını belirtmiştir.DERSHANEYE GİTME ORANI EN DÜŞÜK MES-LEK LİSELERİNDE. GENEL LİSELERDE İSE HER 4ÖĞRENCİDEN 3’Ü DERSHANEYE GİTMİYORÖğrencilerin okul türlerine göre dershaneye gitmeilişkisine bakıldığında; genel lisede okuyanöğrencilerin yüzde 25.5’i dershaneye gittiğini,yüzde 74.5’i dershaneye gitmediğini ifade ederken,Anadolu lisesinde okuyan öğrencilerin yüzde61.3’ünün dershaneye gittiği, yüzde 38.7’siningitmediği görülmektedir. Meslek liselerinde isedershaneye gidenlerin oranı yüzde 4.1, gitmeyenlerinoranı yüzde 95.9’dur.GELİR DÜZEYİ DÜŞTÜKÇE DERSHANEYE GİT-ME ORANI DA DÜŞÜYORÖğrencilerin aylık hane gelirlerine göre dershaneilişkisine bakıldığında, gelir düzeyi düştükçedershaneye giden öğrenci oranının azaldığı görülmektedir.Dershaneye gitme oranı 400 YTL vealtı gelire sahip olanlarda yüzde 16, 401-600 YTLolanlarda yüzde 16.1, 601-1000 YTL arasındaolanlarda yüzde 25.4, 1001-1500 YTL arasındaolanlarda yüzde 31, 1501-2500 YTL olanlardayüzde 37.4, 2501-3500 YTL arasında olanlardayüzde 47.6 iken, 3.501 YTL ve üzerinde gelire sahipolanlarda yüzde 61.9’dur.ÖĞRENCİLERİN SADECE YÜZDE 7.5’İ OKUL-DAKİ ÖĞRETMENLERİNİN DAHA AKTİF OLDU-ĞUNA İNANIYORAnkete katılan öğrenciler dershane ve okul öğretmenlerinide kıyaslamışlardır. Buna göre öğrencilerinyüzde 28.8’i dershanedeki öğretmenlerindaha aktif ve daha özverili olduğunu düşünmekte,yüzde 27.6’sı okuldaki öğretmenleri fazla aktifbulmamakla birlikte daha samimi, içten olduğunainanmakta, yüzde 24.1’i fark olmadığını belirtmekte,yüzde 7.5’i ise okuldaki öğretmenlerindaha aktif ve özverili olduğunu ifade etmektedir.DERSHANEYE GİTME ORANI 11. SINIFTA, 10.SINIFA GÖRE DÜŞÜKSınıflarına göre öğrencilerin dershaneye gidip, gitmediğisorgulandığında; 9. sınıfların 10. sınıflaragöre daha az dershaneye gittiği görülmektedir. 9.sınıfta dershaneye gidenlerin oranı yüzde 15 iken,10. sınıflarda bu oran yüzde 42.4’e çıkmaktadır.Ancak asıl yoğunlaşmanın beklendiği 11. sınıfta 9.sınıflara göre yaklaşık 2 kat artış ancak 10. sınıflaragöre ciddi bir azalış görülmektedir. Zira 10.sınıflarda dershaneye gitme oranı yüzde 26.6’dır.Bunun nedeni ise anketten elde edilen bilgilere veöğretmenlerle yapılan görüşmelere göre, bu sınavagirebilmek için mezun olmak gerektiğinden,öğrencinin amacı liseyi bitirmek ve sonra dershaneyegiderek sınava hazırlanmaktır.ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 72.5’İ YOĞUN TEM-POYA RAĞMEN SOSYAL FAALİYETLERDE BU-LUNUYORAnket çalışmasında öğrencilerin sosyol-kültürelfaaliyetlerle ilişkisi de sorulmuştur. Öğrenciler arkadaşlarıile eğlenmeyi, maç izlemeyi, gezmeyi yada internet kafelerde vakit geçirmeyi sosyo-kültürelfaaliyet olarak algılamaktadır.Buna göre lise öğrencilerinin yüzde 72.5’i yoğuntempoya rağmen arkadaşlarıyla sosyo-kütürelfaaliyetlerde bulunabildiğini, yüzde 27.5’i isesosyo-kültürel faaliyetler içinde bulunamadığınıbelirtmiştir. Yani neredeyse her dört liseli öğrencidenbiri sosyo-kültürel faaliyetler içinde bulunmadığınıifade etmiştir.Sınıf düzeyinde öğrencilerin arkadaşlarıyla sosyokültürelfaaliyetlerde bulunup, bulunmadıklarınabakıldığında görülmektedir ki; 11. sınıfa doğruöğrenciler sosyal faaliyetlere daha az zaman ayırmaktadır.9. ve 10. sınıflarda arkadaşlarıyla sosyalfaaliyetlerde bulunabilenlerin oranı sırasıyla yüzde78.5 ve yüzde 75.9 iken, 11. sınıflarda oranyüzde 63.1’e düşmektedir. Görüldüğü üzere sınavatmosferi ve temposu öğrencileri bu tür faaliyetleriçinde bulunmaktan alıkoyabilmektedir.ORTA ÖĞRETİM BAŞARI PUANI HAKKINDAKİGÖRÜŞLEROrta Öğretim Başarı Puanı tespitinde nasıl bir yolizlenmesi gerektiği hususunda öğrencilerin kanaatlerisorulduğunda, ankete katılanların yüzde50.3’ü OÖBP’nin her yıl ortaöğretim derslerindenalınan notların ortalaması alınarak hesapedilmesi gerektiğini belirtmiştir. Öğrencilerinyüzde 21’i her yıl sonunda yapılacak sınavdaalınan notun yüzde 50’si ile derslerden alınannotların yüzde 50’si esas alınarak hesap edilmeliderken, ÖOBP’nin dikkate alınmaması gerektiğinibelirtenlerin oranı yüzde 10.8’dir.LİSELERİN 4 YILA ÇIKARILMASIAnkete katılan öğrenciler ortaöğretimin 4 yılaçıkarılmasını da değerlendirdi. Buna göre anketekatılanların yüzde 33.4’ü “iyi organize edilirse,dershane yükünü kaldırır” derken, yüzde 24.8’i“fazla bir etkisi olacağını zannetmiyorum” cevabınıvermiştir. Ankete katılan öğrencilerin yüzde24.5’i lise eğitiminin daha iyi insan yetiştirilmesiiçin bir fırsat olduğunu düşünürken, yüzde 17.4’ü“hiçbirşey katmaz, boşuna ailelerimize yük getirir”demiştir.


Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın Organı 11MART 2007VATAN BENİM ADI TÜRKİYESAHİBİ BENİM ADIM TÜRK BİLİNESAKIN YAN BAKMAYIN TÜRK İLİNESÖZ SÖYLENİRSE TÜRKLÜĞÜMEGÖZÜM KARADIR BENZERİM ŞAHİNEBU MİLLET KIYMAZ BİLDİĞİN GİBİBÜLBÜLEDE ,ÜRKEK GÜVERCİNE’DETÜRKLÜĞÜM SÖZ KONUSU OLUNCADAYANAMAM KARA KARGA SESİNEKARGA UĞURSUZCA PENCEREMİ DÖVERSEVATANIMA TÜRKLÜĞÜME SÖVERSEDEDİM YA BENZERİM ŞAHİNETARİHTEKİ GİBİ PATLARIM ENSESİNEHEM BU TOPRAKLARDA YAŞAYACAKSIN ÖZGÜRCEHEMDE (KANI PİS TÜRKLER) DİYECEKSİNBU TOPRAKLARIN SAHİBİ TÜRKLERESONRADA BEN ÜRKEK GÜVERCİNİM DİYECEKSİNUNUTMA GÜVERCİNLER SADIKTIR SAHİBİNEKARGALAR GİBİ PİSLEMEZ YEMLİĞİNEKARGALARLA AKBABALAR GİRMİŞ KOL KOLABeyazıt ERGENETürk Eğitim-SenBursa 1 No’lu Şube ÜyesiAğrı’dan Aladağ yamaçlarına,Sekiz saat yaya yol yürüdüğünü,Çukurca’nın köylerine giderkenDiz boyu karlarla boğuştuğunuMunzur ve Peri çaylarınınn sırat gibiİnce tahta köprülerinden geçtiğini,Yürüdüğün yollardaÇakal ulumalarına aldırmadığınıgördümŞehirden köye giderkenTipiye,doluya,fırtınaya yakalandığını,Geri dönmeden görevim deyipDüşünüp durdun öğrencileriniKim su verecek bu fidanlaraBen köyüme gitmezsem dediğini,Düşlerinin gencliginin çığlaragömüldüğünü gördüm.Elinde keser sıra onardın durdun.Duvarları boya badana yapardın,Okula tezek taşır, elinde süpürgeokulu temizlerdin,Yüreğinle çalışıp durdun,Sevdin yurdumun çocuklarınıÖğrencinin burnunu silerken,İnen pantolonunu bağlarken,Düşen çocugu kaldırıp kucaklarken,Ağlayanın başını okşarken gördüm.Yolun kapandığınıSekiz ay boyunca bir meyveye hasretkaldığınıAzığın tandır ekmeği,buluncabirkaç yumurta birede çökelekiBir gaz lambası tezek sobası Birdealmancı radyosuyla arkadaş olduğunuSabahın olmasını, Kuşlarım dediğinöğrencilerin cıvıltısıyla uyanırkengördümKöyden şehre geldin rahat edeyhimdiye,Çocugun cep harçlııgını,eskiyenayakkabıyı,Evin kirasını biriken faturalarıNasıl karşılarım diye her akşamKöşene çekilip kara kara düşünürkenAman otobüs indirimli bineyim diyeSaatlerce duraklarda beklerken,Lüks arabaların tekerlek sularıylaSırılsıklam eve dönerken gördümPazarda limon satarkenÖğrencini velini gördün kızardın.Bazen tezgahını kacırdın zabıtanıngazabından,Olsun dedin!Bu pazar Ayşe’nin ayakkabı parasıçıkar belkiOlmadı!..Garsonluk,amelelik,çıraklık yaptın.Gece birlere kadar iş peşinde koşupevine gelmedin.Ufaklık sana hasret,<strong>sen</strong> ona hasretkaldınGünlerce görmedin yüzünüyavrucağızın,Umursamadın.Benim bir değil yüzlerce evladım vardedin.Hasta oldun yatmadın sıcacıkyatağında,Paralı işlere yüz çevirdin.Rapor izin elinin tersiyle ittin,Hasta halinle derste gördüm.Yer ayırmadın kasaba,mezra,köy farketmez gittin Görevim,vatanın herköşesi benim yurdum Giderim dedin.Gittin ya geri dönmedin öğretmenim.Öğrencilierinin yanında azarlandığını,Tartaklandığını gördüm. Eşinin gözleriönünde haince,hunharca, Alçakçakatledilişini gördüm.Albayrağa sarılı tabutunu gördüm.Arkanda ağlayan gözleriDul bıraktığın eşler,yetim koyduğunyavrular gördüm.Ben <strong>sen</strong>i görmesine gördüm yaGörmeyenler utansın! Ne diyeyimöğretmenimREMZİ ÖZMEN


MART 200712Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıHİZMETİÇİ EĞİTİMLERİMİZ DEVAM EDİYOROyunlar oynanıyor topraklarımdaÇocuk oyunları gibi masum değilSoydaşlarımın kanlarında gemiler yüzdürülüyor,Yüzen gemiler yı-olcu vapurları değilFarklılıklar kimlikleştiriliyor haritalar çiziliyor sıklıklaBu barış için iyi niyetli iş değilDemokrasi, küreselleşme, özgürlük zırh olmuş bunaAmaç parçalamak, bütünleştirmek değil.Komik herkes görünüyorBir damla petrol bir damla kandan daha değerliTakma dişli canavarların ağzından köpük çıkıyorGörev eldeki aşıyı kullanmak, parçası olmak değil.Yeryüzü 3. vahşete tanıklık etmek üzereOlması gereken buna haklı gerekçeler bulmak değilDünya menfaati için taraf olmak kim bilir götürür nereyeAsıl olan Hak için hak, güçlüyle olmak değil.Gürkan KARAÇAMKocaeli Gazi LisesiMatematik Öğretmeni24/02/2007 Cumartesi günü Edirne’de Hizmetiçi Eğitim Semineriyapıldı.Seminerde;Zaman Yönetimi, Sendikal iletişim, Sendikal propaganda, Bedendili, Motivasyon,Takım çalışması, Kurum kültürü, Zaman yönetimi konuları işlenmiştir.Bu seminere; Edirne ve Kırklareli Şube yönetim kurulu üyeleri ilebu illere bağlı ilçe ve işyeri temsilcileri katılmışlardır. Seminere GenelMerkezimizi temsilen Genel Başkanımız Şuayip ÖZCAN, GenelMali Sekreterimiz Yaşar YENİÇERİOĞLU ve Genel Eğitim ve Sosyalİşler Sekreterimiz Firdes IŞIK katılmıştır.Edirne ve Kırklareli Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte seminere toplam97 kişi katılmıştır.Sendikamız Hizmetiçi Eğitim Seminerleri devam edecektir.Kırklareli Şubemizin Yeni Hizmet Binası AçıldıGenel Başkanımız Şuayip ÖZCAN, Genel Mali Sekreterimiz Yaşar YENİÇERİOĞLU ile Genel Eğitim ve Sosyal İşler SekreterimizFirdes IŞIK’ın katıldığı açılış törenine, Kırklareli Vali Yardımcısı, Kırklareli ve Edirne Şube yönetim kurulu üyeleri, TürkiyeKamu-Sen’e bağlı diğer şubelerin yönetim kurulu üyeleri, parti temsilcileri, ilçe temsilcileri ve eğitim çalışanlarının yanısıraKırklareli halkı ve esnafı da yoğun ilgi göstermiştir.Halk oyunları gösterilerinin yapıldığı ve şiirlerinokunduğu açılışta konuşma yapan Kırklareli ŞubeBaşkanı Mehmet KIZILAY; “Genel merkezimizinbina alarak bize gösterdiği güvene layık olmak içinçalışacaklarını” belirterek, Genel Başkanımız ŞuayipÖZCAN’a bir şükran plaketi vermiş ve açılışa katılımındandolayı teşekkürlerini iletmiştir.Genel Başkanımız Şuayip ÖZCAN da açılışta birkonuşma yaparak “Kırklareli Şube hizmet binasının<strong>sen</strong>dikamıza ve üyelerimize hayırlara vesile olması”dileğinde bulunmuştur. Vali yardımcısının konuşmasındansonra kurdele kesilerek hizmet binası açılıştöreni tamamlanmıştır.Daha sonra Genel Başkanımız Şuayip ÖZCAN, hizmetbinasında törene katılanlarla bir sohbet toplantısıyapmış ve üyelerin sorularını cevaplandırmıştır.


Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın Organı 13MART 2007YÜCE TÜRK MİLLETİNE DUYURULURKAZIM SARNIKTürk Eğitim-Sen Bursa 1 No’luŞube BaşkanıMaziye baktığımızda günümüze nekadar benzediğini gördüğümüzde yüreğimizacıyor.Milleti sadıka ErmenilerAnadolu topraklarında 1838 yılında açılanilk misyoner okulların da Osmanlıaleyhine yapılan propagandalara hemeninanmadılar. Çünkü onlar HıristiyanlığınGregoryan Ortodoks mezhebinden olduklarındandoğu Hıristiyanları olarakiki yüzlü Avrupalıların onları sadece kullanmakistediklerini ve tehlikeli emellerinihissetmişlerdi.Gregoryan Ermenilerini kandıramayanAvrupalı misyonerler propaganda sitillerinideğiştirerek Protestan ve Katoliklikmezhebini yaymaya çalıştılar, bu mezhebinermeni varyasyonu kiliseleri açtılar.Hatta bu konuda kendilerine engelolmaya çalışan ve katılmayan ermenidini ve toplum önderlerini de acımadanöldürdüler. 1870 yıllara gelindiğindeartık ermeni kiliseleri tanrıya ibadetedilen mekanlar olmaktan çıkmış silahdeposu haline getirilmiş Van, Çukurovave Kars bölgesi ermeni tedhiş olaylarınasahne olmaya başlamıştır. 1877 de başlayanOsmanlı-Rus savaşı ile Ermenilergerçek yüzlerini göstermiş işgal ordularınaönderlik etmişler, işgalcilerin dahicesaret edemedikleri melanet ve zulümlerigerçekleştirmişlerdir. Aynı Ermenilerbu vatan topraklarına kim istilacı olarakgeldiyse onlarla da işbirliği yapmaktançekinmemişlerdir.Yüzlerce yıl bizim ekmeğimizi yiyen engüzel komşuluğumuzu gören yortularınıberaber kutladığımız bu insanlar, vahşibatının salyalı niyetlerine aldanarak1000 yıllık barışı bozmuşlar ve ekmekleriniyedikleri ve acılarını-güzel günlerinipaylaştıkları bu ülke insanına iftiraatmışlardır. Ermeniler Ruslarla beraberolarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da600.000.- insanımızı katletmişlerdir.Vahşetin en dehşetli örneklerini sergilemişlererkekleri cephede olan köy kasabave şehirleri yakmışlar savunmasızkadınları çocukları ve yaşlı insanlar hiçacımadan katletmişler, camilere doldurupyakmışlar kuyuları öldürdükleri Türkcesetleriyle doldurmuşlardır. Devrinidarecileri savaşın bitimiyle canı yanmışbölge halkının şiddetinden korumakamacı ile 387.000.- ermeni yaşadıklarıyerlerden daha rahat edecekleri Lübnanve Suriye bölgelerine götürülmüştür. Bubir tehcir hareketidir soykırım değildir.Türk milleti asla soykırım yapmamıştır.Tarihi belgeler incelenecek olursa soykırımauğrayan milletin Türk milleti olduğugörülecektir.TÜRK MİLLETİ ASİLDİR ASLA SOY-KIRIM YAPMAZ. Soykırım aşağılık vekaraktersiz milletlerin yaptıkları bir iştir.Eğer soykırım yapsa idik Ermeni kilisesiolmazdı, Ermeni köyleri olmazdı,Ermeni cemaati olmazdı Hırant DİNKhiç olmazdı. Kim olursa olsun hiçbir cinayetitasvip etmiyoruz. Cinayetin faturasınınTÜRK MİLLETİNE çıkarılmasınıkabul etmiyoruz. Türk Milletine ve TürkDevletine ve onun kutsallarına hakaretisuç sayan 301 i maddenin kaldırılmasınıonaylamıyoruz. Şu an bizim atalarımızınbedelini kanlarıyla ödediklerivatanımızda yaşayanlara sesleniyoruz:Kendilerini bu vatanın evladı olarak görmeyenler,kendilerini Ermeni olarak görenlermademki kendinizi Ermeni kabulediyorsunuz niçin Ermenistan’a göçetmeyi düşünmüyorsunuz?Sizi TÜRK VATANINDA zorla tutan mıvar? Buyurun vatanınız Ermenistansagüle güle gidin.Yolunuz açık olsun.BİZ TÜRK EĞİTİM SEN OLA-RAK DİYORUZKİ:BİZ ALİYİZ,BİZ AHMETİZ,BİZ MEHMETİZ,BİZ YUNUS EMREYİZ,BİZ FATİHİZ,BİZ MUSTAFA KEMALİZ.DUYUN EY BÜTÜN DÜNYABİZ TÜRKÜZ .BİZ TÜRK OLMAKLA MUTLU-YUZ.TÜRK EĞİTİM SEN DÜNYADURDUKCA TÜRKİYE’NİN VETÜRKLÜĞÜN HER DEĞERİNİSAVUNACAKTIRNE MUTLU TÜRKÜM DİYENE,NE MUTLU HERŞEYE RAĞMENRUHUNU SATMAYIP TÜRKKALANA.ONUNCUYIL NUTKUN’DANBüyük Türk Milleti,Bugün, aynı iman ve katiyetle söylüyorumki, milli ülküye, tam bir bütünlükleyürümekte olan Türk milletinin büyükmillet olduğunu, bütün medeni alemaz zamanda bir kere daha tanıyacaktır.Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuşbüyük medeni vasfı ve büyükmedeni kabiliyeti, bundan sonraki inkişafiile, atînın yüksek medeniyet ufkundanyeni bir güneş gibi doğacaktır.Ankara,29 Ekim 1933M.Kemal ATATÜRK


MART 200714Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıMİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NDAN SKANDAL!Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip ÖZCAN’ın, MEB tarafından belirlenen 100 temel eserden biri olanOrhan Kemal’in “Eskici ve Oğulları (Eskici Dükkanı)” adlı kitabı ilgili yaptığı basın açıklamasıdır.Milli Eğitim Bakanlığı’nın ilköğretim öğrencilerine tavsiye ettiği 100 temel eser ile ilgili skandalların ardıarkası kesilmiyor. Sendikamız tarafından incelenen bu eserlerden birinde daha, ne yazık ki çocuklarımıziçin sakıncalı metinler bulunmaktadır.Orhan Kemal’in “Eskici ve Oğulları (Eskici Dükkanı)” adlı kitabı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilköğretimöğrencilerine tavsiye edilen 100 temel eserden biridir. Ancak bu kitap küfürler, hakaretler ve müstehcenifadelerle doludur. Öyle ki kitapta 100’ün üzerinde ağıza alınmayacak metin bulunmaktadır.İşte Eskici ve Oğulları’nda yer alan ve çocuklarımız için oldukça sakıncalı olan ifadelerden bazıları:(Misyonumuz gereği bu cümleleri burada açıkca yayınlamaktan hicap duyuyoruz. Merak edenler için iseilgili linkKÜFÜRLÜ CÜMLELER)Görüldüğü üzere, öğrencilerin ahlak yapısını bozan, gencecik beyinlerin küfür haznesini genişletmektenbaşka bir işe yaramayan, hatta cinsel sapkınlıklara kadar varan metinlerle donatılmış olan bu kitap, MilliEğitim Bakanlığı’nın denetimsizliği ve başı boşluğu sayesinde ders sıralarındaki yerini almıştır.Öğrencilere, küfürle mi Türkçe’nin doğru ve güzel kullanılması öğretiliyor?Oysa ki, Bakan Hüseyin ÇELİK imzalı genelgede, “100 eserin, öğretmeler rehberliğinde okunup, incelenmesi, öğrencilerde, sadece yaratılıştangelen kabiliyetlerin gün yüzüne çıkmasına yardımcı olmayacak, bu metinler sayesinde öğrenciler, Türkçe’nin güzel, doğru ve etkili kullanılmasıbecerisini kazanacaklar ve kelime hazinelerinin de önemli ölçüde zenginleştireceklerdir” denilmektedir.Peki soruyoruz:• Neredeyse tamamı küfür içeren bir kitap öğrencilerin nasıl kelime haznesini genişletecek ve Türkçe’nin doğru kullanımına fayda sağlayacaktır?• Okullarda şiddet ve taciz olaylarının alabildiğine arttığı, porno skandallarının birbiri ardına yaşandığı bu dönemde, böyle bir kitabın öğrencileretavsiye edilmesi hangi mantığın gereğidir?• Bakanlık cinsel sapkınlığa kadar varan ifadelerle yüklü bu kitaba nasıl onay verir ve 100 temel eser kapsamına alır?• Çocuk gelişimini olumsuz etkileyecek metinlerle bezenmiş bu kitabın öğrencilere tavsiye edilmesindeki amaç nedir?ÖĞRETMEN ADAYLARI, ATANABİLMEK İÇİN AĞIZLARIYLA KUŞ TUTTU!bir konuşmak yaparak, okullarda şiddetin ve uyuşturucunun sona erdirilmesiiçin genç öğretmen adaylarının kadroya alınması gerektiğini söyledi. Öztürk,“Türkiye’de 200 bin civarında eğitim çalışanı boş gezmektedir. Sınıf mevcutları60 kişiyi bulmaktadır. Buna derhal bir çözüm bulunmalıdır. Bugünaramızda, Beden Eğitimi öğretmenleri, Eğitim Fakültesi, Fen Edebiyat fakültesive ilahiyat fakültesi mezunları bulunmakta. Okullarda şiddeti bitirmekistiyorsanız, lütfen bu gençleri kadroya alınız. Çünkü bu gençler bu ülkeninbir değeridir. Misyonerlik faaliyetlerinin bitmesini istiyorsanız, boş gezen ilahiyatçılarıkadroya alınız” dedi.Öğretmen adayı çocuğunun ataması gerçekleştirilmeyen emekli öğretmenNihat Kaya da bir konuşma yaptı.Emekli sınıf öğretmeni Nihat Karakaya, oğluKemal Karakaya’nın Fırat Üniversitesi Beden Eğitim ve Spor Meslek YüksekOkulu’ndan 4 yıl önce mezun olmasına rağmen atamasının yapılmadığınıbelirtti. Karakaya, “Ne kadar güçlükler altında çocuğumu okuttuğumu biliyorum.Benim gibi öğretmen olması için her türlü gayreti gösterdim. Ancak,çocuğum öğretmen olarak atanmadı. Bu konuda siyasi partilerden ve diğersivil toplum kuruluşlarından da destek bekliyoruz” diye konuştu.Kayseri’de Atama Bekleyen Öğretmen Adayları, İlginç Bir Eylem Yaptı. Atamalarıyapılmayan bir grup öğretmen adayı, ağızlarıyla kuş tutup, atanmakiçin gerekli beceriye sahip olduklarını göstermeye çalıştı.Türk Eğitim-Sen Kayseri 2 Nolu Şube Başkanlığı’nın organizasyonuyla CumhuriyetMeydanı’nda toplanan öğretmen adayları, ağızlarıyla kuş tutarak, atamalarınınyapılmasını istedi.Türk Eğitim-Sen Kayseri 2 Nolu Şube Başkanı Ali İhsan Öztürk, eylem öncesiNiğde Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu mezunu LeventKaya, haftalardır atama yapılması için Türk Eğitim-Senin desteği ile mücadeleverdiklerini söyledi. “Belki, ne kadar becerikli olduğumuzu görürler deöğretmen olarak atanırız, bütün arkadaşlarım ağızlarıyla kuş tuttular, inşallahatanırlar” dedi.Eyleme katılan öğretmen adayları, yanlarında getirdikleri yapay kuşları ağızlarıylatutarak, atama istediklerini dile getirdi. Öğretmen adaylarının bu tepkisinebazı vatandaşlar destek verdi.


Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın Organı 15MART 2007301’E DOKUNMAANTALYA 2 NO’LU ŞUBE KADIN KOLLARI AŞURE GÜNÜDÜZENLEDİTES ANKARA 5 NO’LU Şube Başkanı Sevgi YALAV Türklükve Türk Milletinin kutsal değerlerine hakaret fiilinive bu fiili işleyenlere verilecek cezaları düzenleyen Türkceza kanunun 301.maddesinin değiştirilmesi ya da tamamenortadan kaldırılması konusunun gündeme getirilmesiüzerine 24.02.2007 tarihinde saat:12:30 da Yenimahalleşube binasının önünde kamuoyu oluşturmaküzere bir basın açıklaması yapmıştır.Üyelerin ve vatandaşların da yoğun katılımıyla gerçekleşenbasın açıklamasında Sevgi YALAV şunları söylemiştir:“Bugün belirli mihraklarca tartışmaya açılan ve halaneye hizmet ettikleri belli olmayan bazı sivil toplum örgütlerininüzerinde anlaştık dediği 301.madde Anayasadadeğiştirilmesi dahi teklif edilemeyecek esasları içindebarındıran bir maddedir ve milli değerlerimizin teminatıdır.Devletimizin bölünmez bütünlüğü açısından geleceğinigaranti altına alan 301.maddenin virgülüne biledokunulmadan aynen muhafaza edilmesini, söz konusuceza süresinin daha da artırılmasını istiyoruz.”Türklükten Utanma!301 ‘e Dokunma!Özüm Sözüm Dilim Bir!Değişmez Üç Yüz Bir!KİLİS İL TEMSİLCİLİĞİMİZDENKONFERANSTürk Eğitim Sen Kilis İl Temsilciliği tarafındandüzenlenen “Medeniyetler Çatışmasıve Din” konulu bir konferans düzenlendi veTürk Eğitim Sen 2 nolu şube ve kadınkolları geçen yıl başlatmış olduğugibi bu <strong>sen</strong>e de Aşure Günü düzenledi.Şube binasında düzenlenen programakalabalık bir üye topluluğu katıldı.Programda bir konuşma yapanşube başkanı Fethi Kurt, Türk Eğitim-Sen’in bir yandan eğitim çalışanlarınınözlük haklarını savunurken diğeryandan da milli ve manevi değerlerikoruma ve dile getirme noktasındaüzerine düşen görevi yerine getirdiğinibelirtti. Fethi Kurt, Türkiye’nin en büyük <strong>sen</strong>dikası olan Türk Eğitim-Sen’ineğitim çalışanlarının haklarının korunması ve geliştirilmesi yolunda tavizsiz birmücadele yürüttüğüne işaret ederek, aynı zamanda toplumumuzun değerlerininve ülkemizin milli çıkarlarının da yılmaz savunucusu olduklarını ifade etti.Türk Eğitim Sen Kilis İl TemsilcisiOsman BOYBEYİ yaptığıaçılış konuşmasında;“ Dinler arası diyalog ve hoşgörü,Büyük Ortadoğu Projesi,Medeniyetler Çatışması gibisafsatalardan son yıllarda çokçabahsedilmektedir. Bu konferansıdüzenlemekteki amacımızbu kavramlar hakkında insanlarımızıdoğru bilgilendirmekABD ve küresel güçlerin İslamMedeniyeti ve Türkiye üzerindeoynamak istediği oyununvahametine dikkat çekmektir.Bu safsatalar İslam Medeniyetive Türkiye’mizi tarihten silmekiçin oynanan bir Yahudi oyunudur.Bu oyunun da ne yazık kiyerli işbirlikçileri mevcuttur. Buoyunun özellikle yerli işbirlikçilerineşöyle sesleniyoruz.Dün Bosna’da, Afganistan’dabugün ise Irak’ta oluk oluk Müslümanlarınkanını akıtanlarla nasıldiyalog yaparsınız. Nihai hedefiTürkiye’yi işgal etmek olanBüyük Ortadoğu Projesi(BOP)’nikimin adına savunuyorsunuz. SizMüslümanlardan yana mısınızyoksa BOP’çu musunuz. Medeniyetlerçatışması yapılırken veABD başkanı Bush bile HaçlıSeferi başlamıştır derken sizlernasıl ve kimin adına medeniyetlerinittifakından bahsedebiliyorsunuz?Dünyada yaşanan olaylardüpedüz Medeniyetler Çatışmasıdır.Hem de İslam Medeniyeti ile diğer medeniyetlerinçatışmasıdır.Sizlere düşen de buçatışmada kişisel ikbaliniz yerine İslam’ın veülkemizin çıkarlarının yanında olmanızdır.İslam Medeniyetini ve ülkemizi bu çatışmadagalip duruma getirmenin en güzel yolu danefislerimizi İslam Ahlakı ile donatmaktır.Bu galibiyetin başka bir yolu da kültürümüzesahip çıkarak meselelere Amerikanca yaklaşmakdeğil Türkiye için ve Türk’çe düşünmektir.Konferansımıza katılma nezaketinde bulunarakbizi dinleme zahmetinde bulunan tümmisafirlerimize Türk Eğitim Sen Kilis İl Teşkilatıadına saygılar sunuyor, yüce Allah’tanİslam diyarlarına ve ülkemize hayırlar getirmesinidiliyorum.” dedi.Konferansa konuşmacı olarak katılan AnkaraÜniversitesi İlahiyat Fakülkesi öğretim üyesiProf.Dr. Nusret ÇAM ise medeniyetin başlıcaüç ayaklı bir yapı olduğunu ve bu ayakların“Bilim,Estetik ve Aşk” olduğunu belirtti.Buradakastedilen aşkın Allah’a, yarattıklarına,enönemlisi de insana aşk olduğunu özelliklebelerten Prof.Dr. Nusret ÇAM, batı medeniyetlerindebilim ve estetiğin olduğunu,ancakaşkın, sevginin,insan sevgisinin olmadığınıbelirterek batının ve küresel güçlerin busebeple bir yandan Müslümanları katledipöbür yandan diyalog ve hoşgörü diyerekMüslümanlara karşı ikiyüzlü davrandığınısöyledi.Prof. Dr. Nusret ÇAM dünyadan İslamı silmekiçin bir çatışmanın olduğunu ve buçatışmanın adının da medeniyetlerin çatışmasıolduğunu söyledi. Bu çatışmadan galipçıkmak için İslam toplumlarında görülenyozlaşmanın durmasının,insanlarımızınöncelikle kültürüne ve medeniyetine sahipçıkmasının gerekli olduğununbilinmesi gerekirdedi.Bunun içinde insanlarımızın İslamAhlakı ile donanmasının şart olduğunu söyledi.Kilis’teolmaktan mutluluk duyduğunubelirten Prof.Dr. Nusret ÇAM bu konferansıdüzenleyen Türk Eğitim Sen Kilis İl BaşkanıOsman BOYBEYİ’ye teşekkür etti.


MART 200716Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıHATAY DÖRTYOL DA PROMOSYONKONUSU ÇÖZÜLDÜÜLKEDE HERŞEY DEĞİŞMİŞ OLABİLİRAMA MEMUR HALA SİMİT YİYOR !!!PROMOSYON KONUSU İSKENDERUN’DA DATATLIYA BAĞLANDI.Hatay Dörtyol da Eğitim Çalışanlarınıngündemini uzun süredir meşgul eden BankaPromosyonları Konusu, aylardır yapılanSendikal Mücadele sonucunda nihayet çözüldü.Çalışanların istek ve iradesine, Bakanlığıngenelgesine rağmen promosyonları ödemeyenyetkililer; Yetkili <strong>sen</strong>dikamız TürkEğitim Sen Hatay 2 Nolu Şube DörtyolTemsilciliğinin önderliğinde üç <strong>sen</strong>dikanınbirlikte yapmış olduğu, toplantılar, yürüyüşler,basın açıklamaları, bankaya kart iadeleri,Valiliğe dilekçeler yollanması eylemlerisonucunda yanlıştan dönerek çalışanlarahaklarını 08.02.2006 tarihi itibarı ile iadeettiler.Kişi başına düşen 352 ytl çalışanların hesaplarınayatırıldı. Dörtyol Temsilciliğimiz YönetimKurulunu ve başkanı Yaşar Gürakan’ıbu kararlı ve başarılı mücadelelerinden dolayıkutluyoruz. Arkadaşlarımıza hayırlı olmasınıdiliyor bu konuda hala direten Hataymerkez, İskenderun ve diğer ilçelerdekiMilli Eğitim ve Mülki İdare yöneticilerimizede örnek olmasını bekliyoruz.Türk Eğitim-Sen Tekirdağ Şubesi 2006-2007eğitim-öğretim yılı birinci döneminin sonundayorulan, stres yüklenen üyelerini rahatlatmakiçin Öğretmenevi’nde Dayanışma Yemeğidüzenledi. Dayanışma Yemeği’ne baştaMilli Eğitim Müdür Yardımcıları, Müfettişler,çeşitli sivil toplum kuruluşu başkanları, dershanemüdürleri ve eğitim çalışanları katıldı.Büyük bir katılımın gözlendiği yemekte birkonuşma yapan Şube Başkanı Muzaffer DO-ĞAN katılımcılara hoşgeldiniz dedikten sonra;“Eğitim zor, zahmetli, stresli aynı zamandakeyifli bir iştir. Eğitimcinin bir kuyumcuBilindiği üzere yıllardır ekonomik tablo karşısındaezilen devlet memurları, sofrasındasimit ve çay’dan başka hiçbir şey bulamamaktadır.Siyasi iradeler tarafından sürekli dile getirilenmemurumuzu enflasyona ezdirmeyeceğiz,memurumuzu hak ettiği noktaya getireceğizsözleri her zamanki gibi bu siyasi irade dönemindede sadece lafta kalmıştır.Meydanlarda oy toplamak uğruna “çay – simithesabı” yapan siyasilerin AK mı KARA mıolduğu gün yüzüne çıkmıştır.Yaşanan bu tablo karşısında Türk Eğitim-SenNevşehir Şube başkanlığında bir araya gelenmemurlar <strong>sen</strong>dika binalarında simit – çay ilekarın doyurmaya çalıştılar.Şube başkanı Mustafa UĞUR; “ Yaklaşan seçimleröncesi hiçbir siyasi partiden (çay simithesabı) yapılmasını istemiyoruz. Kamu Çalışanlarıyaşadıkları bütün olumsuzluklarınıncevabını seçim günü sandık başında verecektir”dedi.TÜRK EĞİTİM-SEN’DEN DAYANIŞMA YEMEĞİgibi hassas, sıkı bir takipçi ve olağanüstü birgayret içerisinde olması gerekmektedir. Bueş zamanlı çalışmalar keyfin yanında eğitimciyizaman içinde yormakta, yıpratmakta, tüketmekteve stres yüklemektedir. Tekirdağ’dagörev yapan eğitimciler ise bu olumsuzluklardandaha fazla nasibini almaktadır. Komşuillerimizde hiç görülmeyen ikili öğretim vekalabalık sınıflar ilimizin en büyük derdidir.Son yıllarda bu konuda sayın Valimizin önderliğindeMilli Eğitim Müdürlüğümüz ilebirlikte olağanüstü bir gayret sarfedilmesinerağmen geçmişte çok birikmiş, ihmal edilmişbu sorunların çözümünün zaman alacağıkanaatindeyiz. Komşu illerde sınıf başınadüşen öğrenci sayısı 20 – 22 civarında ikenilimizde bu sayı 40’lara çıkmaktadır. DolayısıylaTekirdağ’daki bir eğitimci, komşu illerdekimeslektaşlarına göre iki kat daha fazlaçalışmakta, yorulmakta, yıpranmakta ve kısazamanda tükenmektedir. OKS ve ÖSS sınavlarındakibaşarısızlığın temelinde bu sıkıntılardayatmaktadır. Bütün bunları düşünenyönetim kurulumuz ve kadın komisyonumuzeğitim çalışanlarını biraz olsun rahatlatmak,Dörtyol İlçemizden sonra İskenderun ilçemizdede promosyon konusu tatlıya bağlandı.Yaklaşık 9 aydan bu yana devameden mücadelemiz meyvesini verdi ve 19Şubat 2007 Pazartesi günü itibariyle tümilköğretim okulları ve 4 lisede promosyonparaları çalışanların hesaplarına aktarıldı.Bunda 9 ay önce yapılan banka anlaşmalarındandolayı Türk Eğitim Sen Hatay 2Nolu Şube olarak tüm platformlar kullanılmasınarağmen ilçe milli eğitim müdürlüğüpromosyonların eğitim çalışanlarına dağıtılmasınıistemedi. Sendika olarak gerekliuyarıları kitlesel basın açıklamalarıyla veeylemlerle İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüneduyurulmaya çalışıldı. Ancak tüm çabalararağmen İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olumsuztavrından vazgeçmedi. Bunun üzerineSendika Şubemiz konuyu bağımsız yargıyataşıma kararı alıp, Bölge İdare Mahkemesinedava açtı ve promosyon parasının tamamıdava sonuçlanıncaya kadar bloke edildi.Bu arada mücadelemizde gerek görsel vegerekse yazılı basında devam etti. Milli EğitimBakanlığının 12 Aralık 2006 tarihindepromosyonlarla ilgili genelgeyi yayınlamasındansonra, tepkilerimiz artarak devametti ve haklı davamızı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğününgörmesi üzerine, Bölge idareMahkemesine açmış olduğumuz davadanvazgeçildi. Haklı olduğumuz promosyonkonusu eğitim çalışanın rehine sonuçlandı.Bu güzel sonucun Hatay İlimizde ve diğerilçelerinde de promosyon konusunun tatlıyabağlanmasını mülki idare amirlerimizdenbekliyoruz.stresini azaltmak için böyle bir gece düzenlediğindendolayı kendilerine huzurlarınızdateşekkür ederim” dedi.Gecenin daha sonraki bölümlerinde dayanışmayemeğine katılanlar arasında kura çekmeyoluyla çeşitli hediyeler dağıtıldı. Katılımcılararasından bir aile 5 gün 5 gece Antalya’da 5yıldızlı bir otelde tatile, üç ailenin çocuklarınaFinal, Uğur ve Kültür Dershanelerinde 1yıl süreyle ücretsiz kurslara katılmasına, ayrıca20 ye yakın katılımcıya da kitap, kalemtakımı ve diğer hediyeler dağıtıldı. Gecenindiğer bölümlerinde ise eğitim çalışanları gönüllerincebol bol eğlendiler. Eğlence gecegeç saatlere kadar devam etti.


Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın Organı 17MART 2007baştarafı 1’deŞUBE YÖNETİM KURULU ÜYELERİ ANKARA’DA İSTİŞARE TOPLANTISI YAPTI.Genel Merkez YönetimKurulumuz, 96Şubemizin; Mali Sekreterleri,TeşkilatlandırmaSekreterleri veMevzuat Sekreterleriile toplantı düzenleyerek,görüş alış-verişindebulundu.Toplantının açılış oturumunda Merkez YönetimKurulu üyelerininyaptıkları konuşmalardansonra üçsekreteryanın üyeleriayrı ayrı bir araya geldi.Çalışma alanlarıylailgili teknik konulardagörüş alışverişininyapıldığı istişare toplantısında,yapılan faaliyetler anlatıldı, önümüzdekidöneme ilişkinplanlamalar dilegetirildi.Bilindiği üzere Şubeyönetim kurulu üyelerindenŞube Sekreterleri,Eğitim ve Sosyalİşler Sekreterleri ve Dışİlişkiler ve Basın Sekreterleriile ilk toplantı20-21 Ocak 2007 tarihindeyapılmıştı. Yapılanikinci toplantıylada tüm şube yönetimkurulu üyeleriyle biraraya gelme imkanıbulunmuş oldu.Toplantıdalarda elealınan konular veöneriler, ilgili GenelSekreterlik tarafındanMerkez YönetimKurulu’na bir raporhalinde sunularak kapsamlı bir planlama yapılmaktadır.


MART 200718Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıDEMİR TÜRKŞemsettin AĞARGünde beş ezan ile kıbleye döneryüzümErenlerin deminde hakkı anıyorözümTürklüğünden utanan nesepsizedirsözümPeygamber övgüsüne mazhar olmuşırk’ım benÇelik suyu verilmiş demir gibiTürk’üm benGloballik uğruna yozlaşmadananlamamGizli gizli yapılan sözleşmedenanlamamHaçlı’ya ram diyalog, uzlaşmadananlamamHoşgörüyü yaşatmış fark içindefarkım benÇelik suyu verilmiş demir gibiTürk’üm benSevdam ilahi benim, tezat nüveekmeyinYolum hakikat yolu başka yöneçekmeyinGünü kurtarmak için daldan dalasekmeyinGayesi tevhid olan Batı’yım benŞark’ım benÇelik suyu verilmiş demir gibiTürk’üm benTanrıdağ’ından geldik Hira’ya çokyakınızHak galip gelsin diye durmayan birakınızTanımak ister<strong>sen</strong>iz tarihime bakınızDünyaya nizam vermiş dişliyim bençarkım benÇelik suyu verilmiş demir gibiTürk’üm benSAĞLIK SİGORTA SİSTEMİ TEMİNAT TABLOSUTURASSİST MEDLINE GENEL YAŞAMHİZMETLER YATARAK TEDAVİ TEMİNATLARI KAPSAM LİMİTLERSAĞLIKSİGORTASIACİLDURUMLAR1. AraçTeminatlari2. FerdiTeminatlar3. KonutTeminatları4. Bilgi veOrg. ServisiANLAŞMALIKURUMKATILIM PAYIDahili Yatış Yıllık LİMİTLER 100%Cerrahi Yatış Yıllık LİMİTSİZ 100%Oda-Yemek-Refakatçi (180 gün) Yıllık LİMİTSİZ 100%Yoğun Bakım (90 gün) Yıllık LİMİTSİZ 100%Operatör ücreti Yıllık LİMİTSİZ 100%Kemoterapi, Radyoterapi, Diyaliz Yıllık LİMİTSİZ 100%Anjoğrafi Giderleri Yıllık LİMİTSİZ 100%Aneliyat Sonrası Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Yıllık LİMİTSİZ 100%Kaza Sonucu Dış Tedavi Yıllık LİMİTSİZ 100%Doğum Giderleri Yıllık 500 YTL 100%Suni Uzuv Yıllık 10.000 YTL 100%KARA AMBULANSI Yıllık LİMİTSİZAracın çekilmesi Yıllık 150 YTLAracın kurtarılması Yıllık 300 YTLAracın kullanılamayışı nedeniyle konaklama Yıllık 120 YTL - max 3 geceDaimi ikametgaha dönüş veya yolculuğa devam seyahati Yıllık SınırsızSeyahate devam etmek için Rent-a-car Yıllık 150 YTL/gün - max 2 günAracın geri getirilmesi için seyahat Yıllık SınırsızAracın emanet ve muhafazası Yıllık 150 YTLProfesyonel sürücü hizmeti Yıllık SınırsızSigortalıya yapılacak tedavi nedeniyle aile üyelerindenbirinin seyahati ve konaklamasıYakın aile üyelerinden birinin ölümü nedeniyle yolculuğundurdurulması sonucu geri dönüş seyahatiYıllıkYıllıkSeyahat SınırsızKonaklama 120 YTL/geceMax 4 geceSınırsızVefat eden sigortalının nakli Yıllık Sınırsızİlaç gönderilmesi organizasyonu Yıllık SınırsızEvde meydana gelen hasar nedeniyle geri dönüş seyahati Yıllık SınırsızAcil mesajların iletilmesi Yıllık SınırsızTesisat işleri Yıllık 50 YTL - Yılda 1 defaElektrik işleri Yıllık 50 YTL - Yılda 1 defaCam işleri Yıllık 50 YTL - Yılda 1 defaAnahtar işleri Yıllık 50 YTL - Yılda 1 defaProfesyonel ev hizmetleri organizasyonu Yıllık Bağlantı - SınırsızTuristik Bilgiler Yıllık SınırsızYol, kaza ve hava durumu bilgileri Yıllık SınırsızSağlık kuruluşları ile ilgili bilgiler Yıllık SınırsızUlaşım araçları ile ilgili bilgiler Yıllık SınırsızDöviz kurları bilgileri Yıllık SınırsızRestoranlar ve eğlence merkezleri hakkında bilgi Yıllık SınırsızKonaklama ile ilgili bilgiler Yıllık SınırsızKültürel aktiviteler hakkında bilgi Yıllık SınırsızHayvan bakımı ile ilgili bilgiler Yıllık SınırsızÖzel günler için organizasyon Yıllık SınırsızYaşlılar ve çocuklar için bakım hizmetleri Yıllık SınırsızTercüme hizmetleri Yıllık SınırsızÇiçek gönderme hizmetleri Yıllık SınırsızDiğer bilgi hizmetleri Yıllık SınırsızYesevi’den feyz alıp Hacı bektaş’takandımAltaylar’dan Tuna’ya nice zaferebandımYunus’un ocağında Derviş olarakyandımSahipsizin sahibi yuvayım benbarkım benÇelik suyu verilmiş demir gibiTürk’üm ben


Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın Organı 19MART 2007VEFAT ve BAŞSAĞLIĞIEVLENENLERŞUBAT AYI VEFATLAR1- Ankara 2 No’lu Şube üyesi SinanŞİMŞEK’ in amcası vefat etmiştir.2- Ankara 3 nolu şube üyelerindenAli Rıza BİNLER’in babası vefatetmiştir.3- Ankara 3 nolu şube üyelerindenNecla CAN’ın annesi vefat etmiştir.4- Ankara 5 nolu şube Kızılcahamamüyelerimizden Erdem PE-KER in annesi vefat etmiştir.5- Ankara 5 nolu şube Kızılcahamamüyelerimizden DursunÜNAL’ın annesi vefat etmiştir.6- Ankara 5 nolu şube Kazan üyelerimizdenAhmet KOÇOĞLU’nunannesi vefat etmiştir.7- Ankara 5 nolu şube Beypazarıtemsilcilerimizden İbrahimOĞUZ’un babası vefat etmiştir.8- Ankara 5 nolu şube YenimahalleEnd.Mes.Lisesi üyelerimizdenHaydar LEVAT’ın babası vefatetmiştir.9- Ankara 5 nolu şube Mimar SinanLisesi üyelerimizden PembegülUZUN ‘un eşi vefat etmiştir.10- Ankara 5 nolu şube Beypazarı LisesiMd.Kemaalettin YILDIRIM ınannesi vefat etmiştir.11- Ankara 5 nolu şube BatıkentŞevket Evliyagil Tic.Mes.LisesiMd.Yardımcısı İlhan YILDIZ’ınkardeşi vefat etmiştir.12- Ankara 5 nolu şube Ayaş İlçe TeşkilatlandırmaSekreterimiz TurgutATALAY’ın babası vefat etmiştir.13- Ankara 5 nolu şube Kent-Koop.İ.Ö.O üyelerimizden Ayhan SE-MİZ in babası vefat etmiştir.14- Ankara 5 nolu şube Alparslan LisesiMd.Yardımcısı Osman SOY-LU nun annesi vefat etmiştir.15- Ankara 5 nolu şube Kazan üyelerimizdenUğur SEKE nin ağabeyivefat etmiştir.16- Ankara 5 nolu şube Kazan üyelerimizdenMükmin ALKAN ınbabası vefat etmiştir.17- Antalya 2 No’lu şube başkanıFethi Kurt’un kayınvalidesi vefatetmiştir.18- Antalya 2 No’lu şube üyelerimizdenMükerrem Kurt’un annesivefat etmiştir.19- Antalya 2 No’lu şube üyelerimizdenHikmet Akdemir’in babasıvefat etmiştir.20- Antalya 2 No’lu şube üyelerimizdenHüsnü Kıllı’nın babası vefatetmiştir.21- Aydın şubesi Karacasu İlçe temsilcisiHakkı GÜDÜ’nün ağbisivefat etmiştir.22- Aksaray şubesi üyelerinden VahdettinDEMİRKIRAN ‘ın ağabeyivefat etmiştir.23- Bursa 2 nolu şube üyelerindenFatih GÖLLÜ’nün abisi vefat etmiştir.24- Bursa 2 nolu şube üyelerindenİkramettin ASLAN vefat etmiştir.25- Bursa 2 nolu şube üyelerindenBahri DEMİR’in annesi vefat etmiştir.26- Çankırı şube üyelerinden CengizKOCA’nın kayınvalidesi vefat etmiştir.27- Çankırı şube üyelerinden SadıkŞIVGAN’ın ablası vefat etmiştir.28- Çankırı şube üyelerinden İsmailAYHAN’ın kayınpederi vefat etmiştir29- Erzincan şube üyelerinden EnverSÜMER’in abisi vefat etmiştir.30- Erzincan şube üyelerinden ZihniODUN’un babası vefat etmiştir.31- Erzincan şube üyelerinden ZaferGÜLER’in babası vefat etmiştir.32- Erzincan şube üyelerinden ŞükrüKEMER’in babası vefat etmiştir.33- Erzincan şube üyelerinden KadirKILIÇ’ın babası vefat etmiştir.34- Erzincan şube üyelerinden FatmaPOTUR’un annesi vefat etmiştir.35- Erzincan şube üyelerinden Yılmazve Gürbüz TANOĞLU’nunbabaları vefat etmiştir.36- Erzincan şube üyelerinden MehmetHANÖZÜ’nün babası vefatetmiştir.37- Erzincan şube üyelerinden Adnanve Ercan ALICI’nın annelerivefat etmiştir.38- Hatay 2 nolu şube Dörtyol Temsilciliğiüyelerinden Gül Kılınç’ınannesi, İsmail Kılınç’ın kayınvalidesivefat etmiştir.39- Hatay 2 nolu şube Dörtyol Temsilciliğiüyelerimizden KürşatÖzdil’in babası Şifa Özdil’in kayınbabasıvefat etmiştir.40- İzmir 2 nolu şube üyelerindenAhmet MITIK vefat etmiştir.41- İzmir 2 nolu şube üyelerindenOsman OĞUZ’un babası vefatetmiştir.42- İzmir 3 nolu şube üyelerindenNejdet ÇAKMAK’ın annesi vefatetmiştir.43- Kayseri 2 nolu şube üyelerindenŞemsettin TAŞDEMİR’in annesivefat etmiştir.44- Kayseri 2 nolu şube üyelerindenAhmet GÜRSES’in amcası vefatetmiştir.45- Kayseri 2 nolu şube üyelerindenFaruk ERASLAN’ın dayısı vefatetmiştir.46- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenFikreddin UĞUR’un babası vefatetmiştir.47- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenMaksut YÜCEL’in annesi vefat etmiştir.48- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenOsman YILDIRIM’ın amcasınınoğlu vefat etmiştir.49- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenKadir BAYIROL’un babası vefatetmiştir.50- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenDerya AKTAŞ’ın babası vefat etmiştir.51- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenGörkem KARAÇAM’ın dayısı vefatetmiştir.52- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenMurat İĞDELİ’nin babası vefat etmiştir.53- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenİhsan ERTÜRK’ün kayınpederivefat etmiştir.54- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenAhmet ZER’in amcası vefat etmiştir.55- Kilis şubesi üyelerinden AlaeddinKOŞAR’ın ablası ve kayınvalidesivefat etmiştir.56- Kilis şubesi üyelerinden VeyselACUMA’nın abisi vefat etmiştir.57- Kilis şubesi üyelerinden ZiyaTALAY’ın babası vefat etmiştir.58- Kırıkkale Şubesi üyelerinden EkremBOYDAK vefat etmiştir.59- Kırıkkale Şubesi üyelerindenMusa KARAKOÇ ‘un babası vefatetmiştir.60- Kırıkkale Şubesi eski yönetimkurulu üyesi Yaşar ARSLAN ‘ınbabası vefat etmiştir.61- Kırıkkale Şubesi üyelerinden Hüseyinve Battal SARICA ‘nın kardeşlerivefat etmiştir.62- Kırşehir şubesi üyelerinden MithatÇetinkaya’nın annesi vefatetmiştir.63- Kırşehir şubesi üyelerinden ŞerifTalas’ın annesi vefat etmiştir.64- Kırşehir şubesi üyelerinden HakanGülbahar’ın babası vefat etmiştir.65- Kırşehir şubesi üyelerinden NuriBaran’ın babası vefat etmiştir.66- Isparta Şubesi üyelerimizdenMustafa KESKİN vefat etmiştir.67- Isparta Şubesi üyelerimizden HalilSarıkaya’nın kayın pederi vefatetmiştir.68- Isparta Şubesi üyelerimizdenVildan Sarıkaya’nın babası vefatetmiştir.69- Nevşehir şubesi üyelerindenMustafa PÖL’ün annesi vefat etmiştir.70- Nevşehir şubesi üyelerinden SalimGENÇ’in babası vefat etmiştir.71- Nevşehir şubesi üyelerinden HarunEROL’un babası vefat etmiştir.72- Sinop şubesi Üyelerimizden FigenDİNÇEL’in babası vefat etmiştir.73- Sinop şubesi üyelerinden HüseyinKURNAZ’ın babası vefatetmiştir.74- Sinop şubesi üyelerinden ErsinADALI’nın babası vefat etmiştir.75- Yozgat şubesi üyelerinden BekirKOÇ’un abisi vefat etmiştir.76- Van şubesi üyelerinden SüreyyaİŞLEYİCİ vefat etmiştir.1- Ankara 2 No’lu Şube üyesiHakan ŞENTÜRK evlenmiştir.2- Ankara 2 No’lu Şube üyesiSerkan ZENGİN evlenmiştir.3- Ankara 5 nolu şube KızılcahamamüyelerimizdenNuray-Yılmaz DURSUN’unkızları Duygu evlenmiştir.4- Ankara 5 nolu şube Kızılcahamamüyelerimizden Emine-ErolÜNLÜ’nün oğullarıGökhan evlenmiştir.5- Ankara 5 nolu şube Kent-Koop.İ.Ö.O üyelerimizdenMART AYI DOĞUMLARDOĞUMLARCevdet ATAK ın oğlu Erol evlenmiştir.6- Ankara 5 nolu şube Kazanüyelerimizden Nazım KUZ-DERE nin oğlu Emin KUZDE-RE evlenmiştir.7- Ankara 5 nolu şube Kazanüyelerimizden Salih YÖRÜevlenmiştir.8- Antalya 2 No’lu şube üyelerimizdenMustafa Özkan evlenmiştir.9- Kırşehir Şubesi Dış ilişkilerve Basın Sekreteri Koray ER-DEMİR evlenmiştir.1- Ankara 5 nolu şube Beypazarı SağlıkMeslek Lisesi üyelerimizden OsmanKARAHAN ın torunu dünyayagelmiştir.2- Ankara 5 nolu şube Beypazarı üyelerimizdenRamazan ARIKAN’ınHüseyin Emre adında oğlu dünyayagelmiştir.3- Ankara 5 nolu şube Beypazarı üyelerimizdenZafer KAHYA ının Hilaladında kızı dünyaya gelmiştir.4- Ankara 5 nolu şube Kazan üyelerimizdenA.Murat ÖZSEVEN in kızıdünyaya gelmiştir.5- Ankara 5 nolu şube Alparslan Lisesiüyelerimizden Ruhi Baykara’nınkızı dünyaya gelmiştir.6- Antalya 2 No’lu şube yönetim kuruluüyemiz Oğuz Ceylan ve SibelCeylan’ın oğlu olmuştur.7- Antalya 2 No’lu şube üyelerimizdenHülya-Hasan Karateke çiftininkızı olmuştur.8- Antalya 2 No’lu şube üyelerimizdenMine-Baykul Çetin çiftinin oğluolmuştur.9- Antalya 2 No’lu şube üyelerimizdenSelim ve Hülya Taşkın’ın Yağızhanisminde oğlu olmuştur.10- Amasya Suluova üyelerimizdenMutluhan Çelikdelen’in çocuklarıolmuştur.11- Amasya Suluova üyelerimizdenMehmet Uysal’ın çocukları olmuştur.12- Amasya Suluova üyelerimizdenÖmer Yavuz ‘un çocukları olmuştur.13- Amasya Suluova üyelerimizdenHüseyin Ergin’in çocukları olmuştur.14- Bartın Şubesi üyelerinden Tuğba T.-Mehmet CİBELİK’in oğlu olmuştur.15- Bartın Şubesi üyelerinden OktayGÜMÜŞ’ün kızı olmuştur.16- Bursa 2 nolu şube üyelerindenNesrin ESEN’in oğlu olmuştur.17- Çankırı şube üyelerinden ErdemAYDOĞDU’nun kızı olmuştur.18- Çanakkale –Çan Tesilciliği üyelerindenGökhan İclal CAMGÖZ’ünçocukları olmuştur.19- Çankırı şube üyelerinden MustafaÇAPAR’ın oğlu olmuştur.20- Eskişehir şubesi üyelerinden MehmetAKDAĞLI’nın kızı olmuştur.21- Hatay2 nolu şube üyelerinden DoğanPeker ve Hatice Peker’in çocuklarıolmuştur.22- Hatay2 nolu şube üyelerinden MehmetDuran’ın çocuğu olmuştur.23- Hatay 2 nolu şube üyelerimizdenAli Genç ve Aslı genç’in çocuklarıolmuştur.24- Kastamonu şubesi üyelerinden HalilGEYLAN’ın kızı olmuştur.25- Kastamonu şubesi üyelerinden Nuray-SeyfettinBUDAK’ın oğullarıolmuştur.26- Kastamonu şubesi üyelerinden KadirAKIN’ın oğlu olmuştur.27- Kastamonu şubesi üyelerinden Yasemin-HüseyinTEKİNASLAN’ınkızları olmuştur.28- Karabük şubesi üyelerinden Uğur-Nuray SEYHAN’ın kızı olmuştur.29- Kayseri 2 nolu şube üyelerindenLokman ATEŞOĞLU’nun çocuğuolmuştur.30- Kayseri 2 nolu şube üyelerinden PınarBEĞENDİK’in çocuğu olmuştur.31- Kayseri 2 nolu şube üyelerindenAhmet ÖZBEK’in çocuğu olmuştur.32- Kocaeli 1 nolu şube üyelerinden Sadiye-AtalayCAN’ın kızı olmuştur.33- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenCennet YILMAZ’ın kızı olmuştur.34- Kocaeli 1 nolu şube üyelerindenZafer-Zeynep YALÇINKAYA’nınoğlu olmuştur.35- Konya 2 nolu şube üyelerinden FatmaTOPLU’nun kızı olmuştur.36- Konya 2 nolu şube üyelerinden İmranAKSOY’un kızı olmuştur.37- Konya 2 nolu şube üyelerinden HüseyinÇETİNEL’in oğlu olmuştur.38- Konya 2 nolu şube üyelerinden RamazanŞİMŞEK’in torunu olmuştur.39- Kilis şubesi üyelerinden CelalŞAŞMAZER’in kız çocukları olmuştur.40- Kilis şubesi üyelerinden Süleymanve Özden SARI çiftinin kız çocuklarıolmuştur.41- Kırıkkale Şubesi üyelerinden HabilhanPEHLİVANLI ’nın oğlu olmuştur.42- Kırıkkale Şubesi üyelerinden Tuncay-NazlıTUNA’nın kızları olmuştur.43- Kırıkkale Şubesi üyelerinden Mehmet-GülümserŞAHİN’in oğullarıolmuştur.44- Kırıkkale Şubesi üyelerinden AyşeERSOY’un kızı olmuştur.45- Kırşehir şubesi üyelerinden MesutDeveci’nin kızı olmuştur.46- İstanbul 5 Nolu şube üyelerimizdenSelvinaz GÜL’ün bir oğlu olmuştur.47- İstanbul 5 Nolu şube üyelerimizdenÖzlem YÜKSEL’in Aysu Sena isimlibir kızı olmuştur.48- İstanbul 5 nolu şube üyelerindenBağcılar Temsilciliğimiz Mali sekreteriSavaş FİDAN’ın bir kızı olmuştur.49- İzmir 3 nolu şube üyelerinden KamilGERS’in kızı olmuştur.50- İzmir 3 nolu şube üyelerinden FerruhCOŞKUNSU’nun kızı olmuştur.51- Nevşehir şube üyelerinden NurselYILMAZ’ın kızı olmuştur.52- Nevşehir şubesi üyelerinden YusufZAĞYAPAN’ın oğlu olmuştur.53- Nevşehir şubesi üyelerinden Özgür-Sare AKIRMAK’ın kızı olmuştur.54- Nevşehir şubesi üyelerinden Fatih-Nilhan ÖZDEMİR’in oğlu olmuştur.55- Nevşehir şubesi üyelerinden ÖzgürYILDIRIM’ın kızı olmuştur.56- Samsun 1 nolu şube üyelerindenFatih KARADEMİR’in oğlu olmuştur.57- Samsun 1 nolu şube üyelerindenFuat Naci TANRIVERDİ’nin kızı olmuştur.58- Samsun 1 nolu şube üyelerindenAbdulkadir ARSLAN’ın oğlu olmuştur.59- Sinop şubesi üyelerimizden MustafaEFE’nin çocuğu olmuştur.60- Sinop şubesi Yönetim Kurulu ÜyelerimizdenCoşkun DEMİRCİ’ninçocuğu olmuştur.61- Sinop şubesi Üyelerimizden MutluÖNER’in çocuğu olmuştur.62- Sinop şubesi Üyelerimizden İsmailTekin KURU’nun çocuğu olmuştur.63- Sinop şubesi ÜyelerimizdenEmel&Ömer ÖZKAPTAN’ın çocuklarıolmuştur.64- Yozgat şubesi üyelerinden AyferTASLAK’ın kızı olmuştur.65- Van şubesi üyelerinden Hilal-ErdinçYENİÇERİ’nin kızları olmuştur.66- Van şubesi üyelerinden AhmetSEMİZ’in kızı olmuştur.67- Van şubesi üyelerinden AliÖTKÜR’ün kızı olmuştur.68- Van şubesi üyelerinden OsmanAYDIN’ın oğlu olmuştur.


MART 200720Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Genel Merkezi Aylık Yayın OrganıTÜRK EĞİTİM-SEN SAĞLIK SİGORTA SİSTEMİTÜRK EĞİTİM-SEN Sağlık Sigorta poliçeniz ile Genel Yaşam SigortaA.Ş., sizlere sigortanızdan beklediğiniz yüksek kalitedesağlık hizmeti sunmak ihtiyaç duyduğunuz anda çok sayıdakianlaşmalı sağlık kuruluşlarından yararlanabilmenizi sağlamak vesizi sağlık harcamalarının yol açacağı ek sıkıntıdan uzak tutmakamacıyla her zaman yanınızdadır.TÜRK EĞİTİM-SEN Sağlık Sigorta Sistemi ile, özel hastanelerintalep ettiği hizmet bedeli ile devletin karşıladığı tutar arasında oluşacakfiyat farkı Genel Yaşam Sigorta tarafından karşılanacaktır.TÜRK EĞİTİM-SEN SAĞLIK SİGORTA SİSTEMİ, Genel Yaşam’ınher birimizin üzerinde emeği bulunan siz değerli üye ve yakınlarıiçin geliştirdiği yeni bir Sağlık Sigorta Paketidir.SİGORTA POLİÇESİNİN KAPSAMI NEDİR ?Öngörülmeyen durumlar gerçekleştiğinde; kapsamı dahilindekitüm yardım ve hizmeti sağlayan Sağlık poliçeniz ile güvende olmanınhuzurunu hissedeceksiniz.YATARAK TEDAVİ / GENEL YAŞAM• Dahili / Cerrahi Yatış• Doktor,• Oda-Yemek, Hemşire,• Yoğun Bakım, Refakatçi,• Suni Uzuv,• Kaza sonucu diş tedavi,• Fizik tedavi ve rehabilitasyon teminatlarını,• Doğum,ASİSTANS HİZMETLERİ / TUR ASSİST• Araç Teminatları• Ferdi Teminatlar• Konut Teminatları• Bilgi ve Organizasyon ServisleriAMBULANS HİZMETLERİ / MEDLİNEAcil durumlarda MEDLİNE sigortalının hastaneye naklini gerçekleştirecektir.NASIL YARARLANABİLİRİM ?Türk Eğitim-Sen Sağlık Sigorta Sistemi 1 Eylül 2006 tarihi itibari ilebaşlayacaktır. Size sunulacak olan Türk Eğitim-Sen Sağlık SigortaBaşvuru formunu doldurarak bağlı bulunduğunuz il ve şube temsilciliklerineiletmeniz yeterli olacaktır. Genel Yaşam Sigorta A.Ş.sağlık başvuru formunu internet adresinden de edinebilir, doldurarakbizlere ulaştırabilirsiniz.Sigorta poliçesini kendiniz için alabildiğiniz gibi diler<strong>sen</strong>iz tüm ailebireylerinizi aynı anda poliçe kapsamına almak kaydıyla sigortalayabilir,onlarında tümüyle güvence altında olmasını sağlayabilirsiniz.Başvurunuzun Genel Yaşam Sigorta’ya ulaşmasının ardından sigortalıtanıtım Kartınız ve poliçenize ilişkin Özel ve Genel şartlar,Teminat tablosu, Anlaşmalı kurum listesi ve kullanım kılavuzu bilgileriniiçeren kitapçığınızı içeren Sağlık Poliçe setiniz düzenlenerekyine 36 il ve 96 şube kanalıyla sizlere ulaştırılacaktır.TÜRK EĞİTİM–SEN SAĞLIK SİGORTA PRİMLERİYAŞ ARALIĞIPRİM0-20 120 YTL / YILLIK21-50 200 YTL / YILLIK51-65 300 YTL / YILLIKMesai saatleri arasında Sağlık Sigortası hakkında bilgi ve danışma için,0212 334 62 72 - 0212 334 62 83 - 0212 334 62 84 - 0212 334 62 85Genel Yaşam Sigorta’yı arayınızAsistans Hizmetleri bilgi ve danışma için,0212 232 00 26Tur Assist’i arayınız

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!