GESTAŞ NEW DESIGN

www.gdu.com.tr 

/gestaskurumsal 

/gestaskurumsal 

Sayı 1 - Eylül 2016 

BOZCAADA ZİYARETÇİLERİ 

ARTIK MEMNUN! 

ONLİNE REZERVASYON 

MUTFAKTA BİRİ VAR 

SONBAHARDA BİR BASŞKA GÜZEL 

ERDEK - MARMARA 

İŞİMİZİN SADECE ARAÇ VE YOLCU 

TAŞIMACILIĞI OLMADIĞINI 

BİLİYORUZ! 

GESTAŞ DAHA 

SOSYAL 

KAPTANIN SEYİR 

D E F T E R İ 

ŞEHİTLİK BOĞAZ TURU 

ÇANAKKALE’YE 

ÇOK YAKIŞTI

ÖNSÖZ 

Volkan USLU 

Gestaş Genel Müdürü 

YÖNETİM 

İmtiyaz Sahibi 

GESTAŞ Deniz Ulaşım Tur. Tic. A.Ş. adına 

Genel Müdür 

Volkan USLU 

Genel Müdür Yardımcısı 

İsim SOYİSİM 

Önsöz Hakkında Önsöz Hakkında Önsöz 

Hakkında Önsöz Hakkında Önsöz Hakkında 







































Yönetim Yeri 

GESTAŞ Deniz Ulaşım Tur. Tic. A.Ş. 

Cevat Paşa Mah. Kayserili Ahmet Paşa Cad. İl Özel 

İdare Binası No: 26 Kat:1-2 Çanakkale 

Tel: 444 0 752 / www.gdu.com.tr 

Yayın Kurulu 

İsim SOYİSİM / Kurumsal İletişim Müdürü 

Av. İsim SOYİSİM / Hukuk Danışmanı 

Yayın Koordinasyon 

İsim SOYİSİM / Yayın Koordinatörü 

DERGİ GRUBU İSMİ A.Ş. 

Yayın Koordinatörü 

İsim SOYİSİM / eposta@epostaadresi.com 

Genel Yayın Yönetmeni 


Kreativ Direktör 


Konular Editörü 


Yardımcı Editör 


Katkıda Bulunanlar 


Baskı Hazırlık 


Üretim Sorumlusu 


BASKI 

İSİM BASKI MATBAASI 

Matbaa Adresi Caddesi Sokağı 

Tel: 02860000000 Faks: 0286 0000000 

YEREL SÜRELİ YAYIN 

Yazı ve fotoğrafların tüm hakları GESTAŞ 

Deniz Ulaşım Tur. Tic. A.Ş.’ye aittir. Yazılı izin olmaksızın 

hiçbir şekilde yazı ve fotoğraflardan alıntı yapılamaz. 

Yayınlanan ilan ve 

reklamlardan ilan ve reklam verenler 

sorumludur. Türkiye Basın Meslek İlkeleri!’ne 

uymayı taahhüt eder.

İÇİNDEKİLER

GESTAŞ’ı Tanıyalım 

GESTAŞ HEM 

ÇANAKKALE 

HALKINA HİZMET 

VERMEKTE, HEM 

DE TÜRKİYE İÇİN 

ÇALIŞMAKTADIR. 

GESTAŞ Deniz 

Ulaşım Tur. Tic. A.Ş. 

15.08.2006 tarihinde; 

Çanakkale Boğazı, 

Marmara Denizi ve 

Ege Denizindeki deniz 

yolu taşımacılığına 

başlamıştır. 

GESTAŞ’ın öncelikli 

amacı, yolcuların 

deniz ulaşımında en 

üst düzeyde memnun 

kalmalarını sağlamaktır. 

GESTAŞ üstlendiği 

misyon ve hedefleri 

doğrultusunda gemilerin 

donanımlarını 

arttırarak, filosuna 

yeni gemilerin 

katılımını sağlayarak 

hizmet kalitesini 

arttırmış,buna bağlı 

olarak ta araç ve yolcu 

sayısında artış 

sağlamıştır. GESTAŞ 

Çanakkale Halkına 

ve Yöresine hizmet 

vermenin yanında 

boğaz ve adalar hattını 

kullananherkes 

için gerek ulusal gerekse 

global anlamda 

üstlendiği rolünün 

bilincindedir. 

Dinamik bir yapıya 

sahip olan GESTAŞ; 

yenilik ve yaratıcılığa 

öncem vermekte, 

araştırma ve 

geliştirmeye yatırım 

yapmaktadır. Müşteri 

odaklı çalışan bir 

şirketolarak deniz 

ulaşımındaki talep 

ve beklentileri test 

ederek sunduğu 

hizmeti yolcularından 

gelen isteklere göre 

gerçekleştirmektedir. 

Misyonumuz 

Avrupa’dan Asya’ya, Asya’dan Avrupa’ya her 

iki kıtadan adalara köprü olmak, araç ve yolcu 

taşımacılığını güvenilir, hızlı ve konforlu bir 

şekilde gerçekleştirmektir. 

Sürekli büyüyerek ve gelişerek hem Çanakkale 

halkına hizmet vermek, hem Türkiye için 

çalışmaktır. 

Vizyonumuz 

Mutlak müşteri memnuniyetini sağlayarak 

ve hizmet kalitesini arttırarak Türkiye’de ve 

Dünya’da denizcilik sektöründe örnek bir şirket 

olmaktır. 

6 Eylül 2016 / GESTMAGAZİN

şehitlik ve boğaz turu hakkında 



Eylül 2016 / GESTMAGAZİN 9











ajanda hakkında 








kaptanın seyir defteri 










Sonbahar’da 

Gökçeada 

Çanakkale’de 

Bir Yer 

Güneşin En Son Battığı 

Yer: Gökçeada 

Çanakkale’ye bağlı olan Gökçeada 

1970 yılına kadar İmroz adı 

ile anılmış. 300 – 400 yıllık zeytin 

ağaçları, sersemletecek kadar 

temiz olan havası, 

bakir koyları, tatilinize 

renk katacak 

su sporları, derme 

çatma köy kahveleri, 

iki lafın belini 

kırarken mutluluktan 

dört köşe 

olacağınız sıcakkanlı 

yöre halkı ve 

şahane lezzetleri 

ile bambaşka bir dünyanın kapılarını 

aralar Gökçeada. 

Huzur kokan atmosferin tüm 

hücrelerinizi ele geçirdiği Gökçeada, 

ülkemizin en batı ucu olduğu 

için ”güneşin en son battığı yer” 

olarak da bilinir. Ada çevresinde 

yer alan birbirinden güzel koyları 

mutlaka keşfetmelisiniz. Özellikle 

dalış yapmayı sevenler bu koyları 

sık sık ziyaret eder oldu son yıllarda. 


Gökçeada Gezilecek 

Yerler 

Rum Köyleri: Gökçeada’da birçok 

Rum Köyü görme şansını yakalayacaksınız 

ve bu durum sizi mest 

edecek Farklı 

kültürden kalan 

eserler ve buram 

buram tarih kokan 

bir atmosfer 

sarıp sarmalayacak 

sizi. Yüzyıllar 

öncesinin dokusunu 

kaybetmeyen 

Rum Köyler 

geçmişin kapılarını 

aralamanıza 

yardımcı olacak. 

Plajlar: Çanakkale 

birçok bakir 

koy ve harikulade 

plajla çevrilidir. Vaktiniz bolsa 

hepsini görmenizi öneririm. En 

popüler plaj ve koyları ise; Aydıncık 

Plajı, Yıldızkoy, Laz Koyu, Yuvalı 

Plajı ve Marmaros’tur. Hepsine 

bir gün ayırmadan dönmeyin. 

Tepeköy Çınaraltı: Bölgede en 

sık ziyaretçi çeken yerler arasında 

gelir Tepeköy Çınaraltı. Tarihi 

bir çınar ağacının olduğu yere 

geldiyseniz doğru yerdesiniz 

demektir Adı üstünde bir tepe 

üzerinde kuruludur burası ve yaz 

aylarında bile bunaltmaz havası. 

Manzarası ile nefes keser. 600 

yıllık çınar ağacının dallarını, gövdesini 

gördüğünüzde nutkunuz 

tutulur adeta. Etrafta gezinen 

birçok keçiye rastlarsınız, hiç 

korkmayın. O kadar alışmışlar 

ki gelen gidene, evcilleşmişler 

resmen 

Sualtı Parkı: 

Türkiye’nin ilk 

sualtı parkıdır 

burası. Gökçeada’nın 

hemen 

kuzeyinde, ”Sualtı 

Milli Parkı” 

içinde yer alıyor 

Yıldızkoy. Masmavi 

denizi ile 

baş döndürüyor 

adeta. Bakir 

tabiatı, doğanın 

en güzel renklerine 

ev sahipliği 

yapan atmosferi 

ile bir deniz müzesi 

gibi burası. 

Karadeniz ve Akdeniz arasında 

deniz canlılarının geçiş yolu olan 

adada seyrine doyum olmaz güzellikleri 

ile sizleri bekliyor. 


Gökçeada Tuz Gölü: Ve adadaki 

en can alıcı noktalardan biridir 

Tuz Gölü. Aydıncık ve Kefalos 

plajlarının hemen ortasında yer 

alır. Yağmurlar ve deniz suyundan 

oluşmuş şahane ötesi bir 

göldür. Özellikle bahar ve yaz 

aylarından buharlaşan gölün 

üstü beyaz tuz tabası ile kaplanır. 

Birçok hastalığa iyi geldiği bilinir 

ve bazı hastalıkların da yan tedavisinde 

kullanılır. 

Gökçeada’da 

Yapılacak 

Şeyler 

Rüzgar Sörfü: 

Özellikle son yıllarda 

rüzgar sörfü 

ile de adını sıklıkla 

duyurur oldu Gökçeada. 

Bu adrenalin 

ve eğlence dolu 

sporu yapmak için 

300 gün elverişlidir 

hava koşulları. 

Aydıncık Plajı rüzgar sörfü için 

tercih edilen yerlerin başında 

gelir çünkü hem tenhadır, hem 

de doğal yapısı uygundur. 

Dalış: Bu ada, Türkiye’deki en popüler 

dalış merkezlerinin başında 

gelir. Zengin sualtı dünyası insanı 

büyüler adeta. Saros Körfezi’nde 

başlayarak Gökçeada’ya doğru 

uzanan fay hattı Gökçeada’nın 

kuzeyinde bir çukur oluşturur, bu 

çukur kayalık bir yapı olduğu için 

sualtı oldukça zengin ve renklidir. 

Görüş mesafesi 27 – 28 metreye 

kadar yükseliyor. 

Doğa Yürüyüşü: Gökçeada ve 

çevresinde yapılacak en keyifli 

aktivitedir doğa yürüyüşü. Yüzyıllık 

zeytin ağaçları, kuş sesleri, 

tertemiz hava, kır çiçekleri, 

patika yollar ve doğanın en güzel 

renkleri eşlik eder size yürüyüşünüz 

boyunca. Fotoğraf makinanızı 

mutlaka yanınıza alın ve 

gördüğünüz güzelliklerin fotoğraflarını 

çekmeyi unutmayın! 


Kitesurf: Kitesurf yapmak için 

önemli merkezlerden biridir 

Gökçeada çünkü rüzgarı tüm yıla 

dağılır. Bu eğlenceli spor için uygun 

bir ortamı olan Aydıncık Plajı 

kitesurf sporuna merak salanların 

uğrak mekanları arasındadır. 

Kiteboarding olarak da bilinen bu 

spor güçlü bir uçurtma ve küçük 

board ile beraber sörfçüye su 

üzerinde özgürce hareket etme 

olanağı sağlayan bir spordur. 

Biraz adrenalin, biraz eğlence 

istemez misiniz? 

Gökçeada Alışveriş 

Havası ayrı güzel, doğası ayrı 

Gökçeada’dan alınacak birçok 

şey var aslında. Benim tavsiyem 

yeme – içme ürünlerine yönelin 

çünkü böyle taze, böyle leziz tatlar 

çok az bulunuyor Masalsı bir 

güzelliğe sahip olan ada da organik 

sertifikalı satılan; süt ürünleri, 

bal ve zeytinyağı bulunuyor. 

Mutlaka almalısınız. Yine yöre 

insanının kendi elleriyle yaptığı; 

salça, tarhana ve sabun da satın 

alınacaklar listenize dahil olmalı. 

Ada ev reçeli satan birçok dükkana 

da rastlayacaksınız. Yöreye 

özgü karadut reçelinden üçer 

beşer alın Rumlardan kalma bir 

tat olan bademli kurabiye de inanılmaz 

özel bir tat. Satan yerler 

var. Pazar günleri ada da kurulan 

pazardan ise; kekik, keçi peyniri, 

adaçayı, yöreye özgü el işleri, 

pekmez, zeytin ve taze sebze – 

meyve satın alabilirsiniz. Ayrıca 

Gökçeada’nın küçümen çarşısında 

hediyelik eşya alabileceğiniz 

dükkan ve tezgahlar da var. 

Gökçeada Ne Yenir? Ne 

İçilir? 

Ege mutfağının en güzel lezzetlerini 

bulabileceğiniz 

ada mutfağında 

genellikle; kendi 

ürettikleri zeytinyağı, 

süt ürünleri 

ve sebze – meyve 

kullanılır. Ada da yer 

alan Rum köylerinde 

ise mutlaka ama 

mutlaka bir kahve 

açık olur. Eskiye kısa 

bir yolculuk yapmak 

ve yöre halkıyla iki lafın belini 

kırmak için uğramalısınız. Şirinlik 

muskası Zeytinliköy kahvelerinde 

ise; dondurma, sakızlı muhallebi, 

dibek kahvesi ve frappe bulabilirsiniz. 

Ev yapımı salça, pekmez, köy 

peyniri ve şarabı mutlaka denemelisiniz. 

Hemen deniz kenarında 

yer alan salaş restoranlarda 

ise deniz ürünlerinin en taze ve 

en lezzetlisinden tadabilirsiniz. 

ada kahvaltısı ise efsanedir. 

Taptaze peynirler, zeytinyağı, köy 

ekmeği, mis gibi salça, zeytin 

çeşitleri ve bal aklınızı başınızdan 

alacak. 

Gökçeada’da Nerede Kalınır? 

Gökçeada otellerinde konaklarken güne taptaze ürünlerle hazırlanmış bir kahvaltı ile başlayacak, genellikle 

aile işletmesi olan otellerin sahipleri ile ahbaplık kuracaksınız. Bölgede yaklaşık 30 adet otel ve 

pansiyon bulunuyor. 


Nerede Ne Var? 

Gökçeada - Güneşin en son battığı yer... 


Nasıl Gidilir? 

Gökçeada’ya Nasıl Gidilir? 

Gökçeada’ya gidebilmek için GESTAŞ’ın Feribot 

seferlerinden faydalanarak bu eşsiz güzellikteki yerleri 

gezebilir; güneşin en son battığı ana tanıklık edebilirsiniz. 

GESTAŞ’ın Gökçeada Seferleri’ni sizler için aşağıdaki tabloda 

yayınladık. 

İşte GESTAŞ’ın Gökçeada’ya gidiş - dönüş seferleri; 

Kabatepe - Gökçeada 

Hattını kullanmak 

isteyen yolcularımız için 

Çanakkale - Eceabat 

Feribot Sefer Saatleri 

yan tabloda verilmiştir. 

Not: Kabatepe - Gökçeada 

Seferleri 

Haftaiçi Hergün 

07:00 - 21:00 saatleri 

arasında iki saatte bir 

olarak hareket 

etmektedir. 

Haftasonu Seferlerinde 

diğer seferlere ek olarak 

23:00 seferimiz 

eklenmiştir. 

İyi Yolculuklar 

Dileriz! 


Valimiz ile Söyleşi 


Valimiz ile Söyleşi 


Kilitbahir 

Kalesi 

Bir Bakışta 

Çanakkale 

Çanakkale’nin Eceabat ilçesi 

Kilitbahir köyündedir. Erken 

Osmanlı Dönemi eseridir. Fatih 

Sultan Mehmet tarafından 

1463 yılında, 93 günde inşa ettirilmiştir. 





1463 yılında, 93 günde inşa 

ettirilmiştir. Yakup Paşa nezaretinde 

Kale-i Sultaniye ile birlikte 

yapıldığı bilinir. İki kez restore 

edilmiştir. Birincisini 1541 

yılında Kanuni Sultan Süleyman, 

ikincisini 1870’te Sultan 

Abdülaziz yaptırmıştır. Kale-i 

Sultaniye olan uzaklığı 1200 

metre olan Kilitbahir Kalesi’si iki 

dış kale, bir iç kale ve iç kalenin 

ortasında bir kuleden oluşmaktadır. 

Osmanlı Sultanı II. Mehmed’in 

(Fatih Sultan Mehmed) Çanakkale 

Boğazı’nı kontrol altında 

tutmak ve İstanbul’a Papalık 

tarafından gönderilecek 

yardımları engellemek amacıyla 

boğazın en dar yerine, Kale-i 

Sultaniye’nin karşısına inşa ettirdiği 

ikinci kaledir. 

Konumu nedeniyle, “Kilidü’l-Bahr”, 

yani “denizin kilidi” 

adı verilen kale, planı bakımından 

Türk kaleleri içinde özel bir 

yere sahiptir. Kilitbahir Köyü, 

adını bu kaleden almıştır. Çanakkale’nin 

Eceabat ilçesi Kilitbahir 

köyündedir. Erken Osmanlı 

Dönemi eseridir. Fatih Sultan 

Mehmet tarafından 1463 yılında, 

93 günde inşa ettirilmiştir. 





1463 yılında, 93 günde inşa 

ettirilmiştir. Yakup Paşa nezaretinde 

Kale-i Sultaniye ile birlikte 

yapıldığı bilinir. 


İki kez restore edilmiştir. Birincisini 1541 yılında 

Kanuni Sultan Süleyman, ikincisini 1870’te Sultan 

Abdülaziz yaptırmıştır. Kale-i Sultaniye olan 

uzaklığı 1200 metre olan Kilitbahir Kalesi’si iki dış 

kale, bir iç kale ve iç kalenin ortasında bir kuleden 

oluşmaktadır. 

Osmanlı Sultanı II. Mehmed’in 

(Fatih Sultan Mehmed) 

Çanakkale Boğazı’nı kontrol 

altında tutmak ve İstanbul’a 

Papalık tarafından gönderilecek 

yardımları engellemek 

amacıyla boğazın en dar 

yerine, Kale-i Sultaniye’nin 

karşısına inşa ettirdiği ikinci 

kaledir. 

Konumu nedeniyle, “Kilidü’l-Bahr”, yani “denizin 

kilidi” adı verilen kale, planı bakımından Türk 

kaleleri içinde özel bir yere sahiptir. Kilitbahir 

Köyü, adını bu kaleden almıştır. Yaklaşık olarak 

220m x 120m. boyutlarında dikdörtgen bir alana 

oturan Kilitbahir Kalesi, iki dış kale, bir iç kale ve iç 

kalenin ortasındaki kuleden oluşmaktadır. İlk inşaattan, 

yani Fatih Sultan Mehmed döneminden 

kalan kuzeydeki dış kale, 4 m yükseklikte surlarla 

çevrilidir. Surların sahile paralel uzanan bölümü 

günümüze ulaşamamıştır. Kalenin ilk yapımında 

kuzey ve güneydeki iki açıklıktan girilen dış kalenin 

çevresinde büyük hendekler bulunduğu ve 

giriş açıklıklarına hendekler üzerindeki asma köprülerle 

ulaşıldığı bilinmektedir. Hendekler sonradan 

doldurulduğu için günümüze ulaşamamıştır. 

Güneydeki ikinci dış kale, 1541 yılında, Kanuni 

Sultan Süleyman döneminde inşa edilmiştir. Bu 

restorasyon sırasında güney kısmı çevreleyen bir 

sur duvarıyla dış uçta bir kule (Sarıkule) yaptırılmıştır. 

Kale, ayrıca 1870 yılında Sultan Abdülaziz tarafından 

ikinci kez restore edilmiştir. 

Yapının güneydoğu ucunda 21 m. çapında, daire 

planlı, kubbeyle örtülü anıtsal bir kule yükselmektedir. 

Kuzeydeki dış kalenin ortasında yer 

alan iç kale, plan bakımından 

üç yapraklı bir yoncaya benzemektedir. 

7 m. kalınlıkta 

surlarla çevrelenen iç kale, üç 

ayrı avlu ve ortadaki yedi katlı 

kuleden oluşmaktadır. Kendi 

aralarında birer giriş açıklığıyla 

ilişkilendirilen avlulardan sadece 

ikisine dış kaleden girilebilmekte; 

ortada yer alan 30 m. 

yükseklikteki yedi katlı kulenin 

bulunduğu avluya ise dış kaleden ulaşılamamaktadır. 

Böylece, kaleyi ele geçirmek isteyenlerin 

kuleye ulaşması güçleştirilmiştir. Ana hatlarıyla 

bir kalp şeklinde düzenlenmiş olan kulenin, 

ahşap döşemeli yedi kattan oluştuğu; bu katlara, 

duvar içine yerleştirilmiş ahşap merdivenlerle 

çıkıldığı anlaşılmaktadır. Merdivenler ve ahşap 

döşemeler günümüze ulaşamamıştır. 

Kilitbahir Kalesi, düzgün kesme taş, kaba yontu 

taş ve moloz taşlarla inşa edilmiştir. Mimari 

özellikleri bakımından ilginç olmasına karşılık, 

süsleme açısından sade bir yapıdır. İç kale duvarlarının 

üst kesimlerinde yer alan tuğlayla 

oluşturulmuş güneş kursları, rozetler ve meander 

motiflerinden oluşan şeritler başlıca bezeme 

unsurlarıdır. 

Çanakkale Savaşları’nda çok önemli rol oynayan 

bu kale, 1955-56 ve 1967-68 yıllarında çeşitli 

onarımlar geçirilmiştir. 14 Kasım 1980 tarihinde 

Kültür Bakanlığı tarafından “Korunması Gereken 

Kültürel Varlık” olarak tescil edilmiştir. 


Piruhi 

Çanakkale Mantısı 

Bir Bakışta 

Çanakkale 

HAZIRLANIŞI 

Unun ortasını açın. 

2 yumurta, 1 kaşık sıvıyağ, yarım kahve fincanı su, limon suyu ve tuzu 

ilave edip yoğurun. 

Nemli bezle örtüp 15 dakika dinlendirin. Hamuru ikiye bölüp yufka şeklinde 

açın. 

Tulum peynirini bir kaseye ufalayın. 

Maydanozu ayıklayıp yıkayın ve süzün. 

Soğanı soyup piyazlık doğrayın. 

Tulum peyniri, maydanoz ve soğanı karıştırıp iç malzemesini hazırlayın. 

Peynirli karışımdan fındık büyüklüğünde parçalar koparıp yufakının üzerine 

aralıklı dizin. 

Yumurta akını çırpıp yufkanın boş kalan kısımlarına sürün. 

Diğer yufkayı üzerine kapatın. 

Hamuru kare kare kesin. 5 bardak suyu tuz ve kalan sıvıyağ ile birlikte 

tencerede kaynatın. 

Hamurları ekleyip haşlayın. Servis tabaklarına alın. Cevizleri tereyağında 

kavurup üzerine gezdirin. Piruhiniz artık servis edilmeye hazır. 

Afiyet Olsun! 

Gereken Malzemeler 

2 su bardağı un 

2 yumurta 

2 çorba kaşığı sıvıyağ 

Yarım kahve fincanı su 

1 çay kaşığı limon suyu 

Yarım çay kaşığı tuz 

1 yumurta akı 

5 su bardağı su 

Yarım çay kaşığı tuz 

2 çorba kaşığı tereyağı 

Yarım su bardağı çekilmiş ceviz 

içi 

1 çay kaşığı pulbiber 

İç malzemesi: 

100 gr tulum peyniri 

Yarım demet maydanoz 

1 soğan 


Gökçeada 

Spor Kulübü 

Çanakkale’de Bir İlki Gerçekleştirdi! 

Bir Bakışta 

Çanakkale 

GESTAŞ’ın sponsorluğunda Çanakkale’de 

bir ilki yaşatarak Çanakkale’yi 

gururla başarıyla temsil eden 

Gökçeada spor Kulübü, Türkiye Satranç 

Federasyonu 1. Ligi’nde şampiyonluğa 

ulaştı. 

Kulüp Başkanı 

Murat Suluoğlu 

ve Takım Kaptanı 

Sedat Sel GESTAŞ 

Genel Müdürü Volkan 

Uslu’yu ziyaret 

ederek kupayla 

birlikte şampiyonluk 

pozu verdiler. 

GESTAŞ’ın sponsorluğunda 

mücadele 

eden Gökçeada 

Spor Kulübü, 

Türkiye Satranç 

Federasyonu 1. 

Ligi’nde şampiyonluğa 

ulaştı.93 takım, 

1362 oyuncunun 

yer aldığı Konya’da düzenlenen 

Türkiye Satranç Federasyonu 1. Ligi 

müsabakalarını ilk sırada tamamlayan 

Gökçeada Spor Kulübü, gelecek 

sezon satrancın önde gelen kulüplerinin 

yer alacağı Süper Lig’de mücadele 

edecek. İlk önce yöresel ligde 

şampiyon olan, ardından Kulüpler 

Şampiyonası’nda derece elde eden 

Gökçeada Spor Kulübü, 2012’den 

beri mücadele ettiği 1. Lig’de, bu yıl 

başarıyla geçirdiği sezonu şampiyonlukla 

taçlandırdı. 

Kulüp Başkanı Murat Suluoğlu ve 

Takım Kaptanı Sedat Sel GESTAŞ 

Genel Müdürü Volkan Uslu’yu ziyaret 

ederek kupayla birlikte şampiyonluk 

pozu verdiler. 

Gestaş Müdürlüğüne desteklerinden 

dolayı teşekkür eden Gökçeada 

Satranç Takım kaptanı Sedat Sel, 

hedeflerinin önümüzde ki birkaç yıl 

içerisinde süper ligde de şampiyonluk 

olduğunu söyledi. 

Ak Parti Grup Başkan Vekili ve 

Çanakkale Milletvekili Bülent 

Turan ve GESTAŞ Genel 

Müdürlüğüne desteklerinden 

dolayı teşekkür eden eden 

Kulüp Başkanı Murat Suluoğlu, 

“Bu çok önemli bir kupa. 

Bölgede bir ilk ve çok önemli 

bir spor dalı olmasından 

dolayı da gurur duyuyoruz” 

şeklinde konuştu. 

GESTAŞ Genel Müdürü Volkan Uslu 

ise, “.GESTAŞ olarak kentimize değer 

katacak tüm etkinliklerin arkasındayız. 

Gökçeada Spor Kulübü’nünde bu 

tarz taleplerini olumlu karşılayarak 

destek olduk. 

Deniz ulaşım 

alanında faaliyet 

gösteriyoruz. 

Gökçeada Spor 

Kulübü’yle ana 

faaliyet kollarıyla 

bizim faaliyetlerle 

ölçüşüyor. Satranç 

konusunda da 

onlar önemli bir 

başarı gösterdiler. 

Gökçeada Spor 

Kulübü Satranç 

takımı sporcularını, 

kulüp yöneticilerini, 

başkanını 

ve ekibi tebrik 

ediyorum. Bizde 

böyle bir aktiviteye destek olmaktan, 

sponsor olmaktan, Gökçeada 

Spor Kulübü’nün arkasında olmaktan 

son derece mutluyuz” dedi. 





Sonbahar 

Trendleri 

Moda 

1- ELDİVENLER 

Bu sezon şık eldiveler 

bizleri bekliyor. 

Her tarza uygun eldiven 

modelleri bu sezonun 

olmazsa olmazı olacak! 

Havaların ne sıcak ne soğuk; 

tam bir geçiş halinde. 

Bu sebeple de kıyafet seçimleri de git gide 

kafa karıştırıcı bir hal aldı. Yazlıkların ince, 

kışlıkların kalın kaldığı bu sezon, hem renk 

hem desen açısından bizi farklı bir sezon 

bekliyor! 

2- ÇORAPLAR 

Bu sene çok uzun çorap 

botlar, özellikle yırtmaçlı 

ve mini parçaların 

vazgeçilmez , 

tamamlayıcısı olacak. 

4- ÇANTALAR 

geçtiğimiz sezondan bu yana 

yükselişine devam eden 

kova çanta, püsküllü çantalar, 

hayvan desenleri, 

kutu çantalar, tote çanta, 

kürk çantalar, zincirli omuz 

çantası 

gibi çeşitli çanta modelleri 

sezonda yerini aldı. 

3- AYAKKABILAR 

Küçük topuklu 

loafer modeli geri döndü. 

özellikle unisex modelleri 

ile bu sezonun gözde 

parçalarından 

olacak. 

5- PANTALONLAR 

Skinny kot pantalonlar 

yine bu sezonda 

moda ama bayanların 

boyfriend diye tanımladığı 

kotlar erkeklerde de moda 

olmaya başladı. Kotlarımızın 

paçalarını artık kıvırmak yerine 

kesilmiş ve yıpranmış 

olarak kullanmakda size 

yeni bir görünüm katacaktır. 


IBM’den bir İlk! 

Yapay Sinir Hücresi 

Teknoloji 

IBM araştırmacıları, yapay zeka 

çalışmaları kapsamında yapay bir 

sinir hücresi üretiminde bulundular. 

IBM nöronu nerede kullanmayı 

planlıyor? 

New York, ABD merkezli teknoloji 

şirketi IBM, önemli ölçüde güvenilir 

malzemelerden mikroskobik 

boyutta bir sinir hücresi üretti. 

IBM’nin Zürih merkezli laboratuvarı 

üretimini gerçekleştirdiği 

nöronların sinyal aktarımı simüle 

edilerek organik beyinlerde 

çalışabilirlik düzeyini ölçmek için 

500 adet prototip oluşturuldu. 

Araştırmacılar; diğer yapay 

zeka hücrelerinde olduğu üzere 

elementlerin gerçek kilometre 

taşlarına oturması için henüz 

erken bir aşamada olduklarını 

kaydettiler. 

IBM’in bu başarısını önemli kılan 

olay ise üretilen nöronların birkaç 

nanometre küçültülmesi halinde 

hala düşük enerji ile etkinleştirilebilmesinden 

ileri geliyor. 

Yapay sinir hücresi nasıl oluşuyor? 

Organik sinir hücreleri absorbe 

enerjiyi belli miktarlarda almak 

için sinyaller yardımıyla hareket 

kabiliyetlerini sağlıyorlar. 

IBM sürümü sinir hücresi ise 

Germanyum-Antimon-Tellerium 

(GST) elementlerinden oluşan 

optik diskler yardımıyla meydana 

getiriliyor. Mevcut GST’ye yeterli 

ısı verilmesinin ardından bir kristal 

iletkene amorf izolatör yardımıyla 

gelen fiziksel faz değişime 

uğruyor. 

Sahte membran kristal fazın 

değişikliğe uğramasının ardından 

sinyallerden geçen amorfiye 

geri dönüyor. Bu sayede yapay 

nöronlar, organik nöronların işlevine 

sahip olmuş oluyor. 

IBM araştırmacıları söz konusu 

çalışmalarının, gelecek süreçteki 

araştırmalara öncülük edebileceğini 

öne sürüyorlar. 

Bilim insanları yapay nöronların; 

paralel işlem tasarımları, taklit 

bilgisayarlar oluşturmak, karar 

alma-işleme, duyusal bilgi yaklaşımı 

gibi organik nöronlara ait 

işlemleri yerine getirebileceğini 

ifade ediyorlar. 


En Çok Okunan 

Kitaplar 

Kitap 

Halife’nin 

İhtişamı 

Batı Roma İmparatorluğu’nun 

yıkılmasıyla 

Avrupa zayıf düşerken 

Doğu’da siyasi ve 

kültürel bir altın çağ 

yaşanıyordu.786’da 

tahta çıkan Halife Harun 

Reşid’in sarayının 

görkemi, ordularının 

gücü ve adil karakteri 

dillere destandı. 

Abbasiler imparatorluk 

topraklarını genişletirken 

önemli bir 

ticari ve askeri güce 

dönüştü. Harun Reşid, 

Kutsal Roma İmparatoru 

Charlemagne ile 

Bizans’a karşı ittifak 

yaptı. İki “imparator” 

birbirlerine değerli armağanlar 

verdi, Harun 

Reşid’in gönderdiği 

beyaz file Charlemagne 

büyük ilgi gösterdi. 

Halifenin sarayında 

himaye ettiği âlimler, 

şairler ve müzisyenlerle 

Bağdat zengin 

bir kültür merkezine 

dönüştü ve İslam 

dünyası benzersiz 

bir gelişim gösterdi. 

İspanya’daki ve Sicilya’daki 

Arap emirliklerinin 

de bu altın 

çağa büyük katkısı 

oldu.Benson Bobrick 

Halifenin İhtişamı’nda 

Abbasi devletinin görkemli 

tarihini ve dünya 

uygarlığına yaptığı 

katkıyı renkli hikâyeler 

eşliğinde anlatıyor. 

O Gece Özel 

Harekat 

15 Temmuz Darbe gecesinde 

neden ilk hedef 

Özel Harekât Polisi 

oldu? Yıllardır siyasetin, 

cemaatlerin, dış istihbaratların 

hedefi olan ve 

güdüm altına alınmaya 

çalışılan “Güneydoğu’da 

tüm kırsalda Hilal bıyıklı 

adamlar” olarak PKK’ya 

korku salan Özel Harekâtçı 

Polislerin (PÖH) 

vatan aşkı zırhını kimler 

delmeye çalıştı? Darbe 

gecesi verdikleri şehitler 

neyin bedeliydi? Peki, 

Fail-i Meçhul Cinayetlerde 

neden onların ismi ön 

plandaydı? 

Muammer Aksoy (Prof. 

Dr), Kemal Türkler (Sendikacı), 

Ferdi Tamer (MİT), 

Musa Anter (Gazeteci) 

Uğur Mumcu (Gazeteci) 

Eşref Bitlis (Jandarma 

Genel Komutanı) Aziz 

Nesin (Yazar), Bahtiyar 

Aydın (Diyarbakır Bölge 

Komutanı) Cem Ersever 

(JİTEM) Gaffar Okkan (Diyarbakır 

İl Emniyet Müdürü) 

Necip Hablemitoğlu 

(Gazeteci Tarihçi Yazar), 

Hrant Dink (Ağos Gazetesi 

Yayın Yönetmeni) 

Muhsin Yazıcıoğlu (BBP 

Genel Başkanı) Susurluk, 

Ergenekon, Çukurca gibi 

davalarda neden PÖH 

‘ün ismi kullanılmıştı? CIA 

başta olmak üzere Alman 

İstihbaratı BND tarafından 

güdüme alınmak 

istenen Özel Harekât Polisinin 

bu ülke için verdiği 

gerçek mücadelesi ile o 

gece şehit düşen kahramanların 

gizemli geçmişlerine 

tanık olacaksınız. 

Bu kitabı okuduğunuzda 

en yakınınızın Özel 

Harekat Polisi olmasını 

isteyeceksiniz? 


CNR AVRASYA BOAT SHOW 

Artık Denizde 

27 Eylül - 02 Ekim 2016 tarihleri arasında 

ATAKÖY MEGA YACHT MARİNA’da 

deniz severlerle buluşuyor! 

Denizcilik 

Geliştirme Derneği (DENTUR) 

işbirliği ile düzenlenen fuar, 

Uluslararası Boat Show Organizatörleri 

Federasyonu (IFB- 

SO) ve Uluslararası Denizcilik 

Endüstrisi Dernekleri Konseyi 

(ICOMIA) tarafından da 

desteklenmektedir. 

Düzenlendiği her yıl dünyada 

büyük yankı uyandıran ve 

deniz tutkunları ile Türkiye’de 

denizcilik sektörünün en büyük 

buluşması olan, CNR Avrasya 

Boat Show’a artık denizde de 

düzenleniyor. Bu yıl denizde 

de yapılacak olan dünyanın en 

prestijli tekne ve yat fuarı olan 

“CNR Avrasya Boat Show – “On 

the Sea”, Uluslararası Deniz 

Araçları, Ekipmanları ve Aksesuarları 

Fuarı”, 27 Eylül - 02 

Ekim 2016 tarihleri arasında 

ATAKÖY MEGA YACHT MARİ- 

NA’da düzenlenecek. 

CNR Holding kuruluşlarından 

Pozitif Fuarcılık A.Ş. tarafından 

Deniz Endüstrisini ve Denizciliği 

Fuara Ulaşım 

Atatürk Havalimanı’nın yanında 

olması sayesinde, dış ülkelerden 

ve Türkiye’nin diğer illerinden 

gelen ziyaretçi, katılımcı ve konuklar 

İstanbul’un yoğun trafiğine 

girmeden Ataköy Mega Yat 

Marina’ya on dakikada ulaşabiliyor. 

Alternatif arterler E5, TEM 

Otoyolu ve Sahil Yolu kullanılarak 

da etkinlik alanına ulaşmak son 

derece kolay. 


Çanakkale Direndi 












Kurban Bayramı Özel 












BİZDEN HABER- 

LER 

İŞİMİZ SADECE 

ARAÇ TAŞIMAK 

DEĞİL 


ANNELER VE BA- 

BALAR GÜNÜ 


CORPORO- 

RATE 

GAMES 


23 NİSAN 

PROJESİ 


KARİKATÜR 

SERGİSİ 


KARİKATÜR 

SERGİSİ 


BİGA MÜLTECİ 


ENGELLİ 

ASANSÖRÜ 


ONLİNE REZER- 

VASYON 

YAZ TARİFESİ 


RAKAMLARLA 

GESTAŞ 


FİLO TANITIM 




GESTAŞ TARİFELERİ 





KAPAK

GESTAŞ NEW DESIGN

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

Delete template?

Save as template?