Vecihi Dergisi 10. Sayı

TÜRKİYE’NİN BİLİNMEYEN ADALARI
YEŞİL ADA/EĞİRDİR-ISPARTA
Eğirdir şehir merkezine 1,5 km uzaklıkta bulunan 9
hektarlık bir yarımada. Yarımada oluşu çok eskilere gitmiyor.
70’lere kadar ada olarak varlığına devam ediyor.
Bu yıllarda Eğirdir gölünün suyu çok fazla çekiliyor ve
Yeşil Ada ile Eğirdir arasında uzanan eski zamanlardan
kalma bir yol bulunuyor. Bu yolun üzerine çalışmalar
yapılarak Yeşil Ada Eğirdir’e bağlanıyor.
Bu adamızın bir diğer eski özelliği de adının Nis olması.
‘Nis mis, Eğirdir pis’ tekerlemesindeki Nis şimdinin
Yeşil Ada’sı. Ada doğal güzelliklerinin yanında tarihi
zenginliklerini de misafirlerine sunuyor. Aya Stefanos
Kilisesi, Müslahattin Dede ve Eflatun Dede türbeleri, taş
temelli ahşap evleri, dar sokakları ile yaşadığınız tarihten
biraz daha geriye gitmenizi sağlıyor.
ADIR ADASI/VAN
ADA Van-Erciş karayolunun 40. kilometresinde, halkının
tabiriyle, kıyının yol ile kavuştuğu yerden 2 kilometre
ötede bulunuyor. Van merkeze bağlı Adır Köyü’nden
kalkan motorlarla 10 dakikada gidiliyor. Ada Van Gölü
üzerindeki en büyük ada olma özelliğini taşıyor. Yerleşimden
uzakta kurulan, dini eğitimlerin yapıldığı, el
yazması kitapların yazıldığı manastırlardan biri olan Lim
Manastırı St. Georges Kilisesi adada sizi karşılıyor. 1310
tarihli el yazması bir kitapta ‘Bu kiliseyi 1305 yılında,
görkemli bir şekilde Zakariya yapmıştır’ ibaresi bulunuyor.
Adanın güneyinde kurulmuş olan manastırın Aziz
Georges Kilisesi, Aziz Sion Şapeli, çan kulesi, keşiş hücreleri,
okul ve iskeleden oluştuğu bilinmektedir. Manastırdan
günümüze sadece Aziz Georges Kilisesi’nin
giriş kısmının kuzeyindeki jamatun bölümü ve Aziz
Sion Şapeli ulaşmıştır. Adanın anıldığı bir diğer ismi Kuş
Adası’dır. Bu ismi birçok türden kuşa yuva olmasından
kaynaklanmaktadır. Senenin belirli dönemlerinde gelen
kuşlar yumurtalarını bırakıp kuluçka dönemini burada
tamamlayarak geri dönmektedir. Özellikle martılar bu
adayı tercih ediyor. Bir dönemde yaklaşık 1 milyon 200
bin civarı martı adayı ziyaret ediyor.