GÜNÜMÜZDE ETİMESGUT

GÜNÜMÜZDE ETİMESGUT
Ankara’nın 18. yüzyıldan kalma bir resmi. Bu anonim eser Hollanda’daki Rijksmuseum’dadır (Günel ve Kılcı, 2015:87)
ANADOLU / KÜÇÜK ASYA
Anadolu, Asya’dan Avrupa’ya bir at başı şeklinde yarımada halinde uzanan coğrafi bir köprü
durumundadır. Aynı zamanda tarih içinde pek çok medeniyetin de gelip geçmesine kültürel
bir köprü olmuştur.
Anadolu adı henüz genel olarak kullanılmaya başlamadan önce, hemen hemen aynı saha için
“Küçük Asya” tabiri kullanılmıştır. Bu isim önceleri “(M.Ö. V. yy.), büyük Asya’nın garp kısmına
evvela yalnız Kızılırmak (Halys) garbında kalan yerlere ve bilahare Karadeniz ile Akdeniz arasında
uzanan bütün yarımadaya denmiştir” (Darkot/a, 1978:428-429).
KADIM KENT: ANKARA
Anadolu’nun merkezinde yer alan Ankara, tarih öncesi çağlardan beri yaşayan en eski şehirlerden
biridir. Ankara, kurulduğu tarihlerden günümüze kadar yerleşim yeri olmuş ve ilk çağdaki
adını da günümüze kadar korumuştur. Sekiz yönden gelen yolların Ankara’da kesişmesi onun
stratejik önemini arttırmıştır. Bu konumu Ankara’ya birçok medeniyetin merkezi ya da yakını olma
imkânını sağlamıştır. Bu durum Ankara’nın tarih öncesi dönemlerden bu yana dünyanın en eski
yerleşmeleri, dinî yapıları, maden işçiliği örnekleri gibi insanlığın temel unsurlarının kökenlerine
sahip bir kent olduğu gerçeğini göstermektedir.
Öyle ki, bazı kaynaklar Ankara’yı dokuzuncu kuşaktan Nuh Aleyhisselamın oğluna kadar eski bir
tarihe dayandırmaktadır (Ankara Vilayet Salnamesi-1290, 2014:96). Yine bu bağlamda Cumhuriyetin
kurucusu Atatürk’ün bir Yunan heyetine Ankara’nın tarihi geçmişi hakkında bilgi verirken “Katiyetle
tesbit edilemeyecek olan bu tarihin Etilerden de çok daha evvel, kablettarih (tarih öncesi)
zamanlar olması ihtimali bulunduğunu ve mesela on bin, on beş bin sene önce denebileceği”ni
(Karaveli, 2006:113) belirtmiştir.
18