24.11.2019 Views

Zile Fosil Ormanı

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

BİR DOĞAL MİRAS ALANI: ZİLE FOSİL ORMANI, TOKAT/

TÜRKİYE

Ali Uzun 1

Halil İbrahim Zeybek 2

İsmail Bayram 3

Umut Tunç 4

Fosil ormanlar geçmiş jeolojik devirlerde ağaçların taşlaşmasıyla oluşan ve yaşadıkları dönemin çevre

kayıtlarını tutan paleocoğrafik veri kaynaklarıdır. Bilimsel değerleri ve ilginç görünümleri nedeniyle önemli

doğal miras varlıkları arasında yer alırlar. Bu çalışmada Tokat İlinin Zile İlçesi sınırları içinde, yaklaşık 700

ha’lık bir alan kaplayan Zile Fosil Ormanı’nın jeoturizm potansiyeli araştırılmıştır. Çalışma hazırlanırken

literatür taramasının ardından saha çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler ArcGIS 10.5 programı

kullanılarak haritalanmıştır. Zile Fosil Ormanı her hangi bir koruma statüsüne sahip değildir. Sahanın uygun

bir koruma statüsüne kavuşturulması ve yakın çevresindeki turistik çekiciliklerle birlikte pazarlanması

durumunda yöre turizmine çeşitlilik katacağı değerlendirilmiştir.

ÖZ

Anahtar Kelimeler: Fosil orman, doğal miras, turizm, Zile, Tokat

A NATURAL HERITAGE AREA: ZILE FOSSIL FOREST, TOKAT/

TURKEY

ABSTRACT

Fossil forests are paleogeographical data sources which are formed by the petrification of the trees in the past

geological periods and contain signs of the environmental conditions. They are among the important natural

heritage assets due to their scientific values and interesting appearances. In this study, the geotourism potential

of the Zile Fossil Forest which has an area of 700 ha in Zile district of Tokat province is investigated. For this

purpose, field studies are carried out after the literature review. The obtained data are mapped using the ArcGIS

10.5 program. Zile Fossil Forest does not have any protection status. It is assessed that the area will contribute

to the diversity of local tourism if it is marketed together with the other tourist attractions after gaining a

protection status.

Key Words: Fossil forest, natural heritage, tourism, Zile, Tokat

1. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Coğrafya Bölümü, Samsun; aliuzun@omu.edu.tr

2. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Coğrafya Bölümü, Samsun; zeybekhi@gmail.com

3. Arif Nihat Asya Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi, Tokat; ilbayram@gmail.com

4. Zile Dinçerler Anadolu Lisesi, Tokat, umutunc60@gmail.com

1


GİRİŞ

Fosil ağaçlar, yaşadıkları dönemin çevre kayıtlarını tutan ve bu nedenle de paleocoğrafya

araştırmalarında kullanılan temel veri kaynaklarından biridir. Ender rastlanır olmaları,

bilimsel değerleri ve ilginç görünümleri nedeniyle önemli doğal miras varlıkları arasında yer

alırlar. Topluca bulundukları bölgelere “fosil orman” ya da “taşlaşmış orman” denir. Bu

çalışmada Zile Fosil Ormanı coğrafi yönden incelenmiş; fosil ağaçlardan turizm yoluyla

sürdürülebilir şekilde yaralanmanın mümkün olup olamayacağı araştırılmıştır.

Zile Fosil Ormanı, Tokat İlinin Zile İlçesine bağlı Uzunöz, Yücepınar ve Karaşeyh köyleri

arasında yer almakta ve yaklaşık 700 ha’lık bir alan kaplamaktadır (Şekil 1). Araştırma

sahasının sınırlandırılmasında fosil ağaçların yayılışı dikkate alınmıştır.

Şekil 1. Araştırma Sahasının Lokasyon Haritası.

Literatür çalışmaları sırasında Zile Fosil Ormanı’nın turizm amaçlı kullanımıyla ilgili

herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. Ancak, sahada yapılan bazı araştırmalarda fosil

ağaçların varlığına ve bunların gemolojik (kıymetli taş) özelliklerine dikkat çekilmiştir

(Akbudak vd. 2017; 2018). Bir başka çalışmada ise yörenin stratigrafik özelliklerine yer

verilmiştir (Üstüntaş ve İnceöz, 1999).

2


Türkiye, tabiat varlıkları bakımından zengin bir ülkedir. Halen çok sayıda tabiat varlığı çeşitli

statülerle korunan alan olarak ilan edilmiş ve bunlardan bir kısmı turizm amaçlı kullanılmaya

başlanmıştır. Ancak bu çalışmaya konu olan Zile Fosil Ormanı herhangi bir koruma statüsüne

sahip değildir. Bu durum sahadaki fosil ağaçların değerli taş toplayıcıları ve bazı meraklılar

tarafından tahrip edilmesine zemin hazırlamıştır.

YÖNTEMLER

Bu çalışma hazırlanırken ilgili literatür incelenmiş ve ardından saha çalışmalarına geçilmiştir.

Araştırma sahasının sınırları belirlenirken fosil ağaçların dağılışı dikkate alınmıştır. Arazi

çalışmaları sırasında yerel halk (özellikle muhtarlar, çobanlar ve yaşlılar) ile görüşülmüş,

onların yer göstermeleriyle fosil ağaçların dağılışı ve konumları tespit edilmiştir. Toplanan

verilerin işlenmesinde CBS (Coğrafi Bilgi Sistemleri) tekniklerinden yararlanılmış;

Photoshop CC ve ArcGIS 10.5 gibi yazılımlar kullanılmıştır. Jeolojik özelliklerin

açıklanmasında ise, ilgili literatürden ve MTA’nın 1/25.000 ölçekli (H35a4 ve H35d1) jeoloji

haritalarından yararlanılmıştır.

Bu çalışma, Zile Fosil Ormanı’nın korunması için farkındalık oluşturmak ve sahanın turizm

potansiyeline dikkat çekmek amacıyla hazırlanmıştır. Bu amaçla çalışmada nadirlik, çeşitlilik,

bütünlük, bilimsel değer, koruma değerleri ve eklenen değerler gibi ölçütleri dikkate alan

Kubalikova’nın “Jeomiras Değerlendirme Ölçeği” kullanılmıştır (Kubalikova, 2013; Ozis vd.

2014). Ancak, bu çalışmada mevcut tabloya bir sütun daha eklenmiş ve sahanın uygun bir

koruma statüsüne ve alt yapıya kavuşturulması halinde kazanabileceği en yüksek puan

bulunmaya çalışılmıştır. Bu ölçekte jeommiras alanının her bir özelliğine sıfır (0) ile bir (1)

arasında değişen değerler verilmekte ve toplam puan en yüksek 20 olabilmektedir. Neticede,

turizmle ilgili tüm özellikler puanlandıktan sonra, ulaşılan toplam puan o jeomiras alanının

turizm potansiyelini ifade etmektedir.

BULGULAR

Araştırma sahası ve yakın çevresinde temel kayaçları Tokat Masifi’ne ait şistler

oluşturmaktadır. Bu formasyon üzerinde, Jura-Kretase yaşlı konglomera, kumtaşı, çamurtaşı

ve kireçtaşlarından oluşan birimler istiflenmiştir (Üstüntaş ve İnceöz, 1999; Akbudak vd.

2018). Yüzeyde ise Üstüntaş ve İnceöz (1999) tarafından Orta Eosen olarak yaşlandırılan

volkanoklastikler yayılış göstermektedir (Şekil 2a). Bu birim sığ denizel ortamda kırıntılıların

3


çökelmesi ile başlamış, Orta Eosen sonlarına doğru volkanizmanın etkinliği artmış ve bölge

kara durumuna geçmiştir (Üstüntaş ve İnceöz, 1999).

Karasal ortamda yetişen ağaçlar volkanizma sırasında havaya savrulan piroklastik

malzemelerle örtülmüştür. Yüzeyden sızan sular volkanik küllerden geçerken silisli

bileşiklerle (SiO2) zenginleşmiştir. Bu sular derinlerdeki ağaçlara ulaşınca, onların yapısını

bozmadan içlerinde birikmeye başlamış ve uzun bir taşlaşma süreci sonunda fosilleşmelerini

sağlamıştır (Şekil 2b).

Şekil 2. Kayaç ve Fosil Örnekleri: a. İçerisinde Bazalt ve Andezit Blokları Bulunan

Piroklastik Kayaçlar. b. Silisleşmiş Bir Ağaç Fosili ve İçindeki Yaş Halkaları.

Araştırma sahası Buzluk Dağları’nın güney yamacında yer alır. Saha kaynağını Buzluk

Dağları’ndan alan küçük dereler tarafından kuzey güney yönünde yarılmış ve birbirine paralel

sırt ve vadiler ortaya çıkmıştır (Şekil 3). Araştırma sahasının en yüksek yeri Uzunöz Köyünün

güneybatısındaki Astepe (1136 m), en alçak yeri ise Çekerek Çayı’nın sahayı terk ettiği

Hacıboz Köprüsü civarıdır (716 m). Bu kesimde akarsu Triyas yaşlı temel araziye saplanarak

epijenik bir boğaz oluşturmuştur.

Arazi çalışmaları sırasında yörenin çok sayıda endemik bitki türüne ev sahipliği yaptığı tespit

edilmiştir. Ayrıca Evliya mevkiinde anıt ağaç niteliğinde çok yaşlı ardıç ağaçları (Juniperus

sp.) bulunmaktadır. Hem bu ağaçlar, hem de varlığına inanılan Evliya mezarı yörenin turistik

çekiciliğini artırmaktadır.

4


Şekil 3. Araştırma Sahası ve Yakın Çevresinin Blokdiyagramı.

Fosil Ağaçların Dağılışı

Fosil ağaçlar araştırma sahasının üç farklı kesiminde yoğunlaşmıştır. Bu yerler araştırma

sahasının kuzeybatısındaki Astepe (1136 m) mevkii, Karaşeyh Köyünün kuzeyi ve

Kartalkayası civarıdır. Saha çalışmaları sırasında fosil ağaçlardan bir kısmının yüzeyde

korunmuş halde olduğu (Şekil 4a), bir kısmının yüzeyde parçalanmış halde bulunduğu (Şekil

4b), geri kalanların ise kısmen (Şekil 4c) ya da tamamen gömülü halde bulunduğu

anlaşılmıştır (Şekil 4d). Gömülü olanların bir kısmı ise, kıymetli taş toplayıcıları tarafından

kazı yapılarak yüzeye çıkarılmıştır. Yapılan ölçümlerde fosil ağaçların 40 - 80 cm arasında

değişen çap ve 20 - 160 cm arasında değişen boya sahip oldukları belirlenmiştir. Sahada

görülen fosil ağaçların mutlak yaş ve tür tayinleri henüz yapılmamıştır. Ancak Orta Eosen

yaşlı Çekerek Formasyonu içerisinde bulunmaları (Üstüntaş ve İnceöz, 1999) nedeniyle bu

formasyonla yaşıt oldukları değerlendirilmiştir. Görünür ağaç fosillerinin yatay konumda ve

kısmen parçalanmış halde bulunmaları bunların taşınmış olabileceklerini düşündürmektedir.

Öte yandan, sahada henüz gün ışığına çıkmamış çok sayıda fosil olabileceği, kaçak kazılardan

anlaşılmaktadır. Belki, resmi kazılar yapılırsa, ilk konumları bozulmamış fosil ağaçlara da

rastlanabilir. Dört farklı dönemde gerçekleştirdiğimiz saha çalışmaları sırasında, önceden

yerlerini tespit ettiğimiz bazı ağaç fosillerinin yerlerinde olmadığı, bir kısmının parçalandığı,

bir tanesinin de yol kenarına kadar taşınmış olduğu belirlenmiştir. Bu soruna Akbudak vd.

5


(2017) de işaret etmiştir. Fosillerde bulunan kuvars, kristobalit, malahit, azurit, hematit ve

götit gibi mineraller (Akbudak vd. 2017) değerli taş toplayıcılarının ilgisini çekmektedir.

Şekil 4 Araştırma Sahasında Fosil Ağaç Örnekleri: a. Karaşeyh Batısında Kısmen

Korunmuş Bir Ağaç Fosili. b. Kartalkaya Mevkiinde Parçalanmış Ağaç Fosilleri. c ve d.

Gömülü Halde Bulunan Ağaç Fosilleri.

Zile Fosil Ormanının Turizm Potansiyeli

Bir doğal varlığın nadirlik vasfı, onun turizm potansiyelini artıran ve korunmasını gerekli

kılan temel ölçütler arasında yer alır (Zal, 2006). Fosil ağaçlar da nadir görülen tabiat

varlıklarından biridir. Tabiat varlıklarının turizm potansiyelleri ise çeşitli ölçekler kullanılarak

araştırılmaktadır. Bu çalışmada Kubalikova (2013) tarafından geliştirilen Jeomiras

Değerlendirme Ölçeği” kullanılmıştır. Yapılan analiz neticesinde, Zile Fosil Ormanı’nın

jeoturizm puanı 6 olarak bulunmuştur (Tablo 1). Bu puanın nispeten düşük olduğu ve bunda

“koruma statüsü” ve “ekonomik değerler”den alınan düşük puanların sebep olduğu

değerlendirilmiştir. Fosil ormanın uygun bir koruma statüsüne kavuşturulması ve gerekli

düzenlemelerin yapılması durumunda ise, jeoturizm puanının 13’a çıkacağı öngörülmüştür

(Tablo 1). Diğer bir deyişle iki değerlendirme arasında 7 puanlık fark oluşmaktadır. Buna

6


göre, sahanın iyileştirmeye açık olduğu ve belirlenen eksikliklerin giderilmesi halinde turistik

potansiyelinin artacağı değerlendirilmiştir.

Tablo 1. Zile Fosil Ormanının Jeoturizm Potansiyelini Değerlendirme Tablosu.

JEOMİRAS DEĞERLENDİRME ÖLÇEĞİ

ÖZELLİKLER MEVCUT DURUM GELİŞTİRİLMİŞ DURUM

BİLİMSEL VE İÇSEL

DEĞERLER

Bütünlük Kısmen tahrip edilmiş 0,5 0,5 Kısmen tahrip edilmiş

Nadirlik 2-5 Arasında benzer yer sayısı 0,5 0,5 Arasında benzer yer sayısı

Çeşitlilik 2-4 arasında görünür özellik 0,5 0,5 2-4 arasında görünür özellik

Bilimsel bilgi Ulusal düzeyde bilimsel makaleler 0,5 1 Saha hakkında monografik çalışmalar

EĞİTİM DEĞERİ

Temsil gücü, özelliklerin

görünürlüğü ve netliği

Örneklik özelliği, pedagojik

kullanım

Özellikle bilim adamları için orta

düzeyde temsil 0,5 0,5

Süreç ve şekil açısından yüksek

örneklik ve sınırlı pedagojik

kullanım 0,5 1

Özellikle bilim adamları için orta

düzeyde temsil

Süreç ve şekil açısından yüksek

örneklik, yüksek jeoturizm ve pedagojik

kullanım

Web sayfası, bilgi panelleri ve sahada

bilgi vs.

Mevcut eğitim ürünleri Ürün yok 0 1

Sahanın eğitim amaçlı

kullanımı Eğitim amaçlı kullanım yok 0 1 Halk için rehberli turlar

EKONOMİK DEĞERLER

Ulaşılabilirlik Park yerine 1000 m'den fazla 0 0,5 Park yerine 1000 m'den az

Mevcut turistik tesislere 10 km'den

Mevcut turistik tesislere 10 km’den

Turistik alt yapı varlığı uzak 0 0 uzak

Yerel ürünler Bazı ürünler 0,5 0,5 Bazı ürünler

KORUMA DEĞERLERİ

Gerçek tehditler ve riskler

Hem doğal hem de kendi

yapısından kaynaklanan riskler 0 1 Düşük riskler, neredeyse hiç tehdit yok

Potansiyel tehdit ve riskler

Hem doğal hem de kendi

yapısından kaynaklanan riskler 0 1 Düşük riskler, neredeyse hiç tehdit yok

Mevcut durum Tahrip devam ediyor 0 0,5

Zarar görmüş ancak tahripten korunmak

için önlem alınmış

Yasal koruma Yok 0 1 Yasal koruma mevcut

EKLENEN DEĞERLER

Tarihi, kültürel, arkeolojik ve

dini değerler Var olan kültürel özellikler 0,5 0,5 Var olan kültürel özellikler

Ekolojik değerler

ESTETİK DEĞERLER

Abiyotik özelliklerle güçlü ilişkisi

olmayan kültürel özellikler 0,5 0,5

Renk Üçten fazla renk 0,5 0,5 Üçten fazla renk

Abiyotik özelliklerle güçlü ilişkisi

olmayan kültürel özellikler

Mekanın yapısı (Desen) Üçten fazla desen 0,5 0,5 Üçten fazla desen

Seyir yerleri Üç ve daha fazla 0,5 0,5 Üç ve daha fazla

TOPLAM PUAN: 6 13

Kaynak: Kubalikova (2013) ve Özis ve diğ. (2014)’den değiştirilerek hazırlanmıştır.

7


Ulaşım: Araştırma sahası Zile ilçe merkezine 32 km, Tokat il merkezine 91 km, Çorum il

merkezine 120 km ve Amasya il merkezine 121 km mesafede yer alır. D190 karayolu

araştırma sahasının kıyısından geçer. Sahanın Samsun-Sivas demiryoluna uzaklığı ise 35

km’dir. Araştırma sahasına motorlu araçlarla ulaşılabilir olması, turizm potansiyelini olumlu

yönde etkiler.

SONUÇLAR ve ÖNERİLER

Zile Fosil Ormanı hâlen herhangi bir koruma statüsüne sahip değildir. Bu nedenle sahadaki

fosil ağaçlar değerli taş avcılarının açık hedefi durumundadır. Nitekim yüzeyde bulunan fosil

ağaçların önemli bir kısmı irili ufaklı parçalar halinde etrafa yayılmış, bir kısmının yeri

değiştirilmiş, bir kısmı ise alan dışına çıkarılmıştır. Ayrıca, yüzeyde görünen fosil ağaçlara ek

olarak sığ bir toprak katmanı altında bulunan ve kaçak kazılarla kısmen açığa çıkmış fosil

ağaçlara da rastlanmıştır. Bu durum sahada örtülü halde başka fosillerin de olabileceğini

göstermektedir. Uzman bir ekiple yapılacak kazılarla örtülü haldeki fosil ağaçlar gün yüzüne

çıkarılabilir. Sahanın koruma altına alınması durumunda fosil ağaçlar hem gelecek kuşaklara

taşınacak, hem de turizm yoluyla yerel kalkınmaya katkı yapacaktır. Ayrıca, yörede

turizminin çeşitlendirilmesinde önemli bir seçenek oluşturacaktır. Aksi halde, Zile Fosil

Ormanı, geri kazanımı mümkün olmayacak şekilde kaybedilen doğal miraslarımız arasında

yerini alacaktır.

Tokat yöresi mağara, göl ve şelale gibi doğal varlıklar yanında, höyük, kale, köprü ve cami

gibi tarihi kültürel eserlere de sahiptir (Bayram, 2017; Kızılasla ve Unal, 2014; Zeybek, 2000;

2001; 2003). Zile Fosil Ormanı yakın çevresindeki Zile Kalesi, Maşat Höyük, Kaz Gölü,

Ballıca Mağarası Tabiat Parkı ve Ocaklı Çağlayanı gibi turistik çekiciliklerle bir arada

değerlendirildiğinde, sahanın turizm yoluyla sürdürülebilir kalkınmasına katkı yapacaktır.

KAYNAKÇA

Akbudak, İ.K., Gürbüz, M. ve Başıbüyük, Z., (2017). Zile Silisleşmiş Ağaçlarının Minerolojik ve Gemolojik

İncelemesi, Tokat-Türkiye. 70. Türkiye Jeoloji Kurultayı, Ankara.

Akbudak, İ. K., Gürbüz, M. ve Başıbüyük, Z. (2018). Yozgat “Aydıncık” kalsedon-ametist oluşumlarının

mineralojisi-petrografisi ve ekonomikliliğinin incelenmesi. DÜMF Mühendislik Dergisi 9/1, 313-324.

Bayram, İ. (2017). Tabiatın Sınırında/ Zinav Kanyonu, Tokat. Belgesel Film. Ayka Medya A.Ş.

Kızılaslan, N. ve Unal, T. (2014). Tokat İlinin Ekoturizm/ Kırsal Turizm Potansiyeli ve SWOT Analizi.

Gaziosmanpaşa Bilimsel Araştırma Dergisi 9, 45-61.

8


Kubalikova, L. (2013). Geomorphosite assessment for geotourism purposes. Czech Journal of Tourism 2/2, 80–

104.

MTA (Tarihsiz). 1/25000 Ölçekli Jeoloji Haritaları (H35a4 ve H35d1).

Ozis, L., Trpin, J., & Šmuc, A. (2014). Rock shelters in Slovenian Istria as a potential for the development of

geotourism in the region. Geologija, 57/2, 203-216.

Üstüntaş, A. ve İnceöz, M. (1999). Zile (Tokat) batısında Uzunköy çevresinin stratigrafisi; Türkiye Jeoloji

Bülteni 42/1, 69-83.

Zal, N. (2006). Aşağı Meriç Vadisi Taşkın Ovasının Biyosfer Rezervi Olarak Belirlenmesi Üzerine Bir

Araştırma, Yayımlanmamış Doktora Tezi. Ankara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.

Zeybek, H. İ. (2000). Ocaklı Çağlayanı (Pazar-Tokat), OMÜ Fen Edebiyat Fakültesi Dergisi, Coğrafya Serisi,

1/1, 171-188.

Zeybek, H. İ. (2003). Akdağ’ın (Tokat) Doğal Ortam Özellikleri ve Turizm Potansiyeli. Doğu Coğrafya Dergisi

8/9, 115-142.

Zeybek, H. İ. (2001). Bahçebaşı Mağarası (Turhal-Tokat). Doğu Coğrafya Dergisi, 7/6, 237-253.

9

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!