04.05.2020 Views

frekans_140_7

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

TÜM KIRTASİYECİLER DERNEĞİ TURKISH STATIONERY ASSOCIATION

Varol Yaşaroğlu

MART - NİSAN 2020 SAYI: 140

ULUSLARARASI KIRTASİYE BASIN BİRLİĞİ

ULUSLARARASI İSTANBUL

KIRTASİYE OFİS FUARI 2020’DE

İHRACAT ATAĞI

7 BÖLGE 7 OKUL

PROJESİNE

BÜYÜK DESTEK

EĞİTİMİ, TİCARETİ, EKONOMİYİ

SARSAN SALGIN

COVID-19

COVID – 19 VİRÜSÜ

İŞ HUKUKUNU

NASIL ETKİLEDİ?


Raf Sistemleri

Kırtasiye, Oyuncak & Kitap

Fikirlerinizr Deger Katar...

rafsorafsistemleri

RAF SİSTEMLERİ

Orta Kitaplik

Orta Kitaplik

Kirtasiye Duvar Tip

Orta Degilik

Kirtasiye Duvar Tip

Fon Kartonluk

Kalemlik

Kırtasiye Raf

Sistemleri

Eczane Raf

Sistemleri

Mağaza

Dekorasyon

Market

Ekipmanları

Depo Raf

Sistemleri

Yapı Market

Raf Sistemleri

Showroom : Mahmutbey Mah. 23.Ada No: 14-16 İST OÇ/BAĞCILAR/İSTANBUL

Fabrika : Selahaddin Eyyubi Mah. 1629 Sok. B B lok No : 2/2 ESENYUR T/İSTANBUL

www.rafso.com

+90 212 659 95 65

+90 212 659 95 6 0


TÜRKİYE’NİN

DUST

fREE

Halkalı Merkez Mahallesi Sönmez Sk. Metakim Kimya Sanayi Sitesi No:4 / 1 Küçükçekmece / İSTANBUL

+90 212 520 31 11 / +90 212 526 38 37 / info@silkakirtasiye.com / www.silkakirtasiye.com


KÜNYE

TÜM KIRTASİYECİLER DERNEĞİ

(TÜKİD) ADINA İMTİYAZ SAHİBİ

TÜKİD BAŞKANI

Mehmet HELVACIOĞLU

YAYIN YÖNETMENİ VE

SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

Faruk ÇELİKTEN

YAYIN KURULU

Mehmet HELVACIOĞLU, Faruk ÇELİKTEN,

Osman ÇELİK, Salih KARABULUT

İrem ÖZKAL, Ebulfez DEMİRDAŞ

YÖNETİM YERİ (TÜKİD)

İrem ÖZKAL / TÜKİD Genel Sekreteri

İSTOÇ 21.ADA NO: 57-59 BAĞCILAR / İSTANBUL

Tel: +90 (0212) 659 91 48 / +90 (0212) 659 91 49

Faks: +90(0212) 659 91 98

e-mail: bilgi@tukid.org

www.tukid.org

FREKANS Dergisi, TÜKİD üyelerine kırtasiye,

kağıt, okul ve ofis ürünleri sektörü mensuplarına

ücretsiz olarak dağıtılır.

*FREKANS DERGİSİ* ibaresi kullanılarak alıntı

yapılması yazılı izne bağlıdır.

Gönderilen yazı ve resimler iade edilmez.

Frekans Dergisi 5.000 adet basılmakta ve dağıtılmaktadır.

www.tukid.org

YAYINA HAZIRLIK

TÜKİD İKTİSADİ İŞLETMESİ

İSTOÇ 21.ADA NO: 57-59 BAĞCILAR / İSTANBUL

Tel: +90 (0212) 659 91 48 / +90 (0212) 659 91 49

Faks: +90(0212) 659 91 98

e-mail: bilgi@tukid.org

www.tukid.org

ASK TEKNOLOJİ PAZARLAMA VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.

Mühürdar Cad. 121/3 Moda/KADIKÖY/ İSTANBUL

www.askteknoloji.com

e-mail: info@askteknoloji.com

YAYIN KOORDİNATÖRÜ

Ece GÜRLER / ecegurler@tukid.org

İÇERİK VE REKLAM EDİTÖRÜ

Ebulfez DEMİRDAŞ / info@tukid.org

DAĞITIM SORUMLUSU

E. Nurdan ŞİŞMAN / bilgi@tukid.org

GRAFİK TASARIM

Tuğçe BAYMAN

BASKI

İHLAS GAZETECİLİK AŞ.

İhlas Medya Plaza, 29 Ekim Caddesi, No: 23,

34197, Yenibosna / İstanbul

Tel: 0212 454 35 10 Fax: 0212 454 34 83

E-mail: info@ihlasmatbaacilik.com

Yayın Türü: Aylık, süreli yerel

Yayın tarihi: Nisan 2020, İstanbul

Frekans Dergisi TÜKİD adına TÜKİD İktisadi

İşletmesi tarafından yayına hazırlanmaktadır.

tukidtr tukidtr tukidtr tükid

4 FREKANS



İÇİNDEKİLER

08

BAŞKAN MESAJI

10

14

EDİTÖR

TÜKİD’DEN COVID- 19

ETKİLERİ İÇİN ÖNLEM

ÖNERİSİ

16

22

24

KIRTASİYE SEKTÖRÜNÜN

BÜYÜK BULUŞMASI

REKORLARLA TAMAMLANDI

ALIM HEYETLERİNE

BÜYÜK İLGİ

SEKTÖR DUAYENLERİ

UNUTULMADI

26

İHRACAT ÇALIŞMALARINDA

BÜYÜK GALA

28

7 BÖLGEDEN 7 OKULA

KIRTASİYE YARDIMI

6 FREKANS



30

32

İÇİNDEKİLER

FARKLI KONSEPTLER,

ÖZEL STANTLAR

İSTANBUL KIRTASİYE OFİS

FUARI 2020 GÖRÜŞLERİ

44

52

56

DUBAİ PAPERWORLD FUARI

İPTALİNE TÜKİD ETKİSİ

2020 - 2021 EĞİTİM - ÖĞRETİM

YILI ÇALIŞMA VE İŞ GÜNÜ

TAKVİMİ AÇIKLANDI

COVID – 19 VİRÜSÜ

İŞ HUKUKUNU NASIL ETKİLEDİ?

64

92

100

KRAL ŞAKİR’İN YARATICISI

VAROL YAŞAROĞLU’DAN

İLE ÖZEL RÖPORTAJ

FUARLAR HÂLÂ

EN ÖNEMLİ İLETİŞİM KANALI

AİLE ŞİRKETLERİNİN

NASIL YÖNETİLDİĞİ

BÜTÜN TOPLUMU İLGİLENDİRİR

8 FREKANS


b

STOKLARIMIZI

DEPONUZ OLARAK KULLANIN!

ÖZEL KAMPANYALARDAN

İLK SİZİN HABERİNİZ OLSUN!

60

Kadıoğlu


BAŞKAN MESAJI

“BU OLUMSUZ SÜRECİ

HEP BİRLİKTE ATLATACAĞIZ”

Sevgili meslektaşlarım;

Baharı, Çin’in Wuhan şehrinde görülen ve kısa zamanda hızla

yayılıp tüm dünyayı etkisi altına alarak küresel bir salgın hâline gelen

koronavirüs ile karşıladık. Çok ciddi can kayıplarına yol açan Kovid-19

hastalığıyla mücadele kapsamında tüm dünyada olağanüstü önlemler

alınıyor; sosyal ve ekonomik birtakım düzenlemelerle birlikte ulaşım,

iletişim ve günlük aktivitelere de geçici kısıtlamalar getiriliyor.

Mehmet HELVACIOĞLU

Salgının ülke sınırlarımız içinde yayılmasını engelleyerek daha

fazla can kaybı yaşanmasının önüne geçmek için Kovid-19 tehdidine

karşı tüm kurumlarımız var gücüyle çalışıyor; büyük bir, özveri ve

sebat örneği gösteriyor. Bize düşen görev ise uyarıları dikkate alarak

bilinçli ve duyarlı davranıp bu sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılmasına

yardımcı olmak.

Salgınının ekonomiye ve kırtasiye sektörüne olumsuz etkilerini en alt

seviyeye çekebilmek, sektörün bu süreçten en az zararla çıkabilmesini

sağlamak için bu süreçte biz de Tüm Kırtasiyeciler Derneği olarak

çeşitli girişimlerde bulunduk. Bu olağanüstü dönem, 12 Mart 2020

tarihinde okulların kapatılması gibi sektörümüzü çok yakından

ilgilendiren birtakım önlemlerin alınmasıyla başladı. Kırtasiyecilerin

bu süreçte satış/tahsilat noktalarında karşılaşacakları olumsuzlukları,

ödemelerde yaşayacakları zorlukları önleyebilmek adına yoğun bir

iletişim süreci başlattık. T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile İstanbul

Ticaret Odası 6. Meslek Komitesi-Kâğıt ve Kırtasiye Komitesi

Başkanlığı’na dilekçeler göndererek, bu olumsuz süreci atlatabilmek

için önerilerimizi paylaştık. Geçmişte olduğu gibi bugün de kırtasiyeci

meslektaşlarımızın yanında olacağız, sektörümüzle ilgili atılması

gereken adımları kararlılıkla atacağız.

Sektörümüzün en önemli etkinliği ve buluşma noktası olan

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı 2020’yi geride bıraktık.

Rekabet şartlarının her geçen yıl daha da çetin hâle geldiği bu dönemde,

fuarımızdan istediğimiz sonuçları almak, beklentileri karşılayabilmek,

sektörümüze can suyu olabilmek adına canla başla çalıştık. 19-

23 Şubat 2020 tarihlerinde İstanbul’da, TÜYAP Fuar ve Kongre

Merkezi’nde gerçekleştirilen fuarımızda yeni bir rekora daha imza

attık. Katılımcılarımızı beş salonda yerli ve yabancı ziyaretçilerimizle

buluşturarak stant alanlarının tamamını doldurmayı başardık. 15

bin 836 metrekare ile tüm zamanların rekorunu kırdık. Geçtiğimiz

yıllarda yerli ve yabancı ziyaretçilerimize üç geceye kadar sağladığımız

konaklama desteğini bu yıl da başarılı bir şekilde gerçekleştirerek yurt

içi ve yurt dışından 12 bine yakın profesyonel ziyaretçiyi ağırladık.

bilgi@tukid.org

www.tukid.org

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Anadolu’nun dört bir yanından misafir ettiğimiz meslektaşlarımız

ile fuar katılımcı firmalarımızın memnuniyetlerini her fırsatta dile

getirmeleri, doğru ve yoğun çalışmalarımızın önemli birer nişanesi

olmuştur.

10 FREKANS



BAŞKAN MESAJI

TÜKİD olarak her fuarda ve organizasyonda sosyal sorumluluk

projelerini hayata geçirmeye özen gösteriyoruz. Bu yılki

projemiz kapsamında fuar alanındaki VIP otoparkın gelirini,

eğitime ulaşmakta sorun yaşayan engelli öğrencilerimize

akülü tekerlekli sandalyelerin alınabilmesi için tahsis ettik.

Türk Anneler Derneği ile yaptığımız iş birliği sonucunda

elde ettiğimiz gelirle öğrenci kardeşlerimize akülü tekerlekli

sandalyelerini teslim ettik.

Ayrıca “7 Bölge 7 Okul Bütün Çocuklar Bizim’ projemiz

kapsamında ise çocuklarımızın eğitimine destek olmak için yedi

bölgedeki yedi okulun kırtasiye ihtiyaçlarını gönüllü kırtasiyeci

meslektaşlarımızla sağladık. Yedi okulun hedeflendiği bu

dayanışma kampanyası, sektörünün vefakâr yaklaşımıyla

neredeyse yedi bölge 50 okul projesine dönüştü; gurur

duyuyoruz.

Fuarımızda bizi yalnız bırakmayan kalem sevdalısı çok değerli

bakanımız Nabi Avcı’ya, Anadolu’nun dört bir yanındaki

kırtasiyeci meslektaşlarımızın fuarlara ulaşımı noktasında

geçtiğimiz yıllarda verdikleri desteği bu sene de devam

ettiren TOBB’nin değerli başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’na,

sektörümüze desteklerini esirgemeyen, yurt içi ve yurt dışı

fuarlarında iyi bir iş birliği içerisinde bulunduğumuz İstanbul

Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagic’e, uzun yıllardır iyi

ilişkiler içinde olduğumuz, sektörün gelişmesi ve tüketicilerin

bilinçlendirilmesi noktasında önemli çalışmalara imza

attığımız Ticaret Bakanlığı’nın değerli temsilcisi Tüketicinin

Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdür Yardımcısı sayın

Mikail Kılıç’a, sektör mensuplarına, fuarımızda metrekare

rekorunun kırılmasına vesile olan tüm meslektaşlarımıza ve

fuar katılımcısı firmalarımıza TÜKİD Yönetim Kurulu adına

teşekkür ediyorum.

Kartlar Yeniden Karıştırılacak…

2020’nin Mart ayından bu yana ülkemizde ve dünyada

öngörülmeyen pek çok değişime tanıklık ettik, etmeye de

devam ediyoruz. Hepimiz dünyada, ülkemizde yaşanan

sarsıcı olayların etkisinden olabildiğince korunmaya, değişimi

anlamaya ve bu değişime uyum sağlamaya çalışıyoruz. Yıl

sonuna kadar sektörel ekonominin yansımaları bize çok farklı

bir tablo çizebilir. Salgınının yayılma hızının engellenmesi,

sorunun kontrol altına alınabilmesi için tüm dünyada

karantinalar ve birtakım kısıtlamalar uygulanıyor. Bu süreci iyi

gözlemleyip geleceği buna göre şekillendirmemiz gerekiyor.

Okulların kapalı olması, home office çalışma prensibi, sokağa

çıkma kısıtlaması gibi kritik noktalar tüketici alışkanlıklarını

da ciddi anlamda değiştirecek şüphesiz. Ayrıca ekonominin

daralmasıyla birlikte tüketicilerin alım gücünün azalacağı da bir

gerçek. Bu tabloya baktığımızda kartların yeniden karıştırılacağı

gün gibi ortada... 2021 yılında kartların tekrar karıştırılacağını

söylemek de bu tabloda mümkün… Bütün zorlukları aşabilmek

için planlarımızı tekrar gözden geçirmemiz gerekiyor.

Hedeflerimiz ve planlamalarımız noktasında dikkat etmemiz,

dirayetle uygulamamız gereken pek çok konu olacak. Yıl sonuna

kadarki süreçte ve 2021 yılında da daha temkinli ve dikkatli

davranmamız gerektiğine inanıyorum.

12 FREKANS

Bütün zorlukları

aşabilmek için

planlarımızı tekrar

gözden geçirmemiz

gerekiyor. Hedeflerimiz

ve planlamalarımız

noktasında dikkat

etmemiz, dirayetle

uygulamamız gereken

pek çok konu olacak.



YAZI İŞLERİ

GELECEK,

ÇOK DAHA HIZLI GELECEK…

Korona tedbirleri kapsamında kapalı olan iş yerlerine derginin ulaşmama

ihtimali sebebiyle dergimizin bu sayısının basımını üç kez erteledik ve her

erteleme sonrası bir yeni olayla karşı karşıya kaldık. Neticede bu sayının

önce dijital olarak yayınlanması, hayat normalleşmeye başladığında ise basılı olarak

yayın hayatına devam etmesi kararını aldık. Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis

Fuarı sonrası hazırladığım yazımı, gelişen bu olaylar ve ertelemeler karşısında dört

kez güncellemek durumunda kaldım...

Öncelikle kısa sürede yaşadığımız hızlı, etkili, iz bırakan ve köklü değişimlere

dikkatinizi çekmek istiyorum. Geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen 10. Kırtasiye

Kurultayı’nda sunum yapan değerli hocalarımızın fütürist (gelecekçi) yaklaşımla

anlattıkları gelecek, belli ki koronavirüs salgınıyla tahminimizden çok daha çabuk

gelecek. “Karga gibi olmak” benzetmesini yaptığım ve çok güzel geri bildirimler

aldığım yazımda belirttiğim gelişmeleri öngörülenden daha hızlı yaşayacağız.

İçinde bulunduğumuz bu olağanüstü süreci bazı konuşmacı ve yazarların bahsettiği

kadar kötümser yorumlamıyorum. Evet, zor ve birtakım fedakârlıklar gerektirecek

bir süreç bizi bekliyor; ancak “karga gibi olmayı” başarır ve değişkenlere ayak

uydurabilirsek, bu süreçten olumlu sonuçlarla çıkabileceğimize inanıyorum.

20 sene önce bize Antalya’daki fuarlarda sipariş alınırken “stokta kaç ürün

olduğunu anında görüp ertesi gün de siparişin yola çıkabileceği söylenseydi”

inanmazdık. Ama bugün işleyen doğal süreçte bu söz konusu. Bunun gibi

dijitalleşmenin hayatımıza getireceği daha nice kolaylıkları yaşayacağız. Tam

anlamıyla gerçekleşmesi düşünülen dijitalleşmenin hem ekonomik yönü hem de

güvenirliliği bakımından çok hızlı bir şekilde hayatımızda yer alacağı ve vazgeçilmez

hâle geleceğini düşünmüyorum. Medya konusunda da yapılan araştırmalar bunu

gösteriyor. Bu konuda, Deniz Sipahi’nin köşesinde yer verdiği Beykoz Üniversitesi

Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nüket Güz, bakın ne diyor:

“Günümüzde, sosyal medya kanallarının da etkisiyle geleneksel medyanın

önemini kaybettiği ve ortadan kalkma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı

düşünülmeye başlanmıştı. Araştırmamız, pandemi öncesinde sosyal medyada

yer alan haberlere daha çok güvenen bireylerin pandemi sonrasında doğru bilgiye

ulaşmak için geleneksel medyayı tercih ettiğini ortaya koydu.” İşte tam da bu

yüzden geleneksel medya bir süre daha etkin şekilde varlığını sürdürmeye devam

edecektir.

Önümüzdeki süreçte dikkat edilmesi gereken bir başka önemli konu da özellikle

internet satışı olan işletmelerde uyulması gereken KVKK, yani Kişisel Verilerin

Korunması Kanunu. Bu kanun çok önemli konuları kapsıyor. Gerekli önlemleri

almayan kurumların hem hapis cezası hem de alt sınırı çok yüksek olan para

cezalarıyla karşı karşıya kalma tehlikesi var. Bu kanun sadece internet satışı

yapanları ilgilendirmiyor elbette. Konuyla ilgili olarak www.kvkk.gov.tr adresinden

bilgi alınabileceği gibi dergimizin bu sayısında ve ilerleyen sayılarımızda

ilgili konuya genişçe yer vereceğiz; Av. İrem Toprakkaya’nın açıklamalarını

okuyabilirsiniz.

Yazımı sonlandırırken en çok sorulan sorulardan birine de değinmek istiyorum.

Sokağa çıkma yasaklarının esnetilmesiyle birlikte kırtasiyelerin de tıpkı bakkallar

ve marketler gibi açık olması konusunda TÜKİD olarak tüm ilgili kurumlara

başvurularımızı yaptık. Ancak gündemin çok yoğun olması ve perakende

müşterileri tarafından yoğun bir talebin olmaması nedeniyle olumlu bir sonuç

alamadık. TÜKİD olarak konuyla ilgili süreci yakından takip ettiğimizi buradan da

bir kez daha bildirmek isterim.

Son olarak, merak edenler “Karga gibi olmak” isimli yazıma Frekans’ın Aralık

2019’da yayımlanan 138. sayısından ulaşabilirler. Eski sayılarımızı dijital ortamda

www.tukid.org adresindeki “Frekans Son Sayılar” sekmesinden inceleyebilirsiniz.

Sağlıklı günler, hayırlı kazançlar dilerim.

Faruk ÇELİKTEN

bilgi@tukid.org

www.tukid.org

14 FREKANS


www.teknikatilim.com.tr


GÜNDEM

TÜKİD KORONAVİRÜSÜN

EKONOMİK ETKİLERİNİ AZALTMAK

İÇİN ÇEŞİTLİ GİRİŞİMLERDE BULUNDU

Tüm dünyayı ve Türkiye’yi etkisi altına alan koronavirüs salgınının

ekonomiye ve kırtasiye sektörüne olumsuz etkilerini en alt seviyeye

çekebilmek, sektörün bu süreçten en az zararla çıkabilmesini sağlamak

için Tüm Kırtasiyeciler Derneği (TÜKİD), çeşitli girişimlerde bulundu.

Koronavirüs (Covid-19)

salgını nedeniyle yaşanan

olağanüstü dönem, 12

Mart 2020 tarihinde okulların

kapatılması gibi kırtasiye sektörünü

çok yakından ilgilendiren

birtakım önlemlerin alınmasıyla

başladı. Kırtasiyecilerin bu süreçte

satış/tahsilat noktalarında

karşılaşacakları olumsuzlukları,

ödemelerde yaşayacakları

zorlukları önleyebilmek adına

TÜKİD, yoğun bir iletişim süreci

başlattı. TC. Hazine ve Maliye

Bakanlığı ile İstanbul Ticaret

Odası 6. Meslek Komitesi- Kâğıt

ve Kırtasiye Komitesi Başkanlığı’na

dilekçeler, göndererek, bu

olumsuz süreci atlatabilmek için

önerilerini paylaştı.

TÜKİD, ilgili kurumlardan sektör

adına isteklerini 4 ana başlık

altında topladı:

1. Mart ayı sonuna kadar verilmesi

gereken Yıllık Gelir Vergisi

Beyannamelerinin tesliminin ve

ilk taksitinin ödeme süresinin

uzatılması,

2. KDV beyannamesi ve ödemesi

için de aynı uzatmanın yapılması,

3. Bağ-Kur ve SGK prim ödemeleri

için erteleme yapılması

bağlamında gerekli girişimlerin

Bakanlık öncülüğünde gerçekleştirilmesi,

4. Banka kredi ödemelerinde

yaşanacak güçlüklerin değerlendirilmesi

suretiyle Bankalar

Birliğinin ortak bir karar oluşturmasını

sağlayacak girişimlerde

bulunulması.

Bu isteklerin yer aldığı dilekçelerin

Bakanlığa gönderildiği

tarihten sonraki süreçte destek

paketleri açıklanarak tüm kamuoyu

bilgilendirildi.

TÜKİD’ in faaliyete başladığı ilk

günden itibaren Türk kırtasiyecilerini

ve kırtasiye sektörünü

güçlendiren bir çaba içinde

olduğunu belirten Tüm Kırtasiyeciler

Derneği Yönetim Kurulu

Başkanı Mehmet Helvacıoğlu;

“Geçmişte olduğu gibi bugün de

kırtasiyeci meslektaşlarımızın

yanında olacağız ve sektörümüzle

ilgili atılması gereken adımları

büyük bir özgüven ve cesaretle

gerçekleştirmeye devam edeceğiz”

ifadelerini kullandı.

Bu süreci aşmak için en çok

ihtiyaç duyduğumuz hususun

toplumsal farkındalık ile güçlü

birliktelik olduğunun altını çizen

TÜKİD Genel Sekreteri İrem

Özkal; “En kısa zamanda bu badirenin

üstesinden geleceğimize

inanıyoruz.” dedi.

16 FREKANS



GÜNDEM

KIRTASİYE SEKTÖRÜNÜN

BÜYÜK BULUŞMASI

REKORLARLA TAMAMLANDI

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis 2020 Fuarı, bölgesinin en etkili kırtasiye

fuarı olarak 19 – 23 Şubat 2020 tarihleri arasında İstanbul TÜYAP Fuar

ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Türkiye’de 2 milyar liranın üzerinde

hacme ulaşan Türkiye kırtasiye sektörünü buluşturan fuarın açılışına, Milli

Eğitim Eski Bakanı Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı, İTO Başkanı

Şekib Avdagiç, Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi

Genel Müdür Yardımcısı Mikail Kılıç, TÜKİD Onursal Üyesi Doğan

Hızlan, TÜKİD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Helvacıoğlu, Tüyap

Genel Müdürü İlhan Ersözlü ve sektör temsilcileri katıldı.

18 FREKANS


ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI

Milli Eğitim Eski Bakanı Eskişehir

Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı

İTO Başkanı Şekib Avdagiç

Uluslararası İstanbul Kırtasiye

Ofis 2020 Fuarı; 26 ülkeden

349 marka ve 264 firma

ve firma temsilciliği ile kapılarını

açtı. Tüm Kırtasiyeciler Derneği

(TÜKİD) iş birliğiyle TÜYAP Fuar

ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen

fuar, kırtasiye sektörü için önemli

uluslararası bir pazarlama platformu

oldu. Fuar, 5 salonda 15.815

metrekare net sergileme alanında,

26 ülkeden 264 firma ve firma

temsilciliğini ağırladı. Ayrıca fuar

marka sayısında %18 artış gerçekleştirerek

349 markayı profesyonel

ziyaretçilerle buluşturdu. 2019 yılında

Türkiye ve 79 ülkeden 11 bin

profesyonelin ziyaret ettiği fuar, son

3 yılda yabancı ziyaretçi sayısında

yüzde 120 artışla rekora imza attı.

Bu yılki fuarda sergilenen ürünler,

Türkiye’nin 80 ilinden 9.675 yurt

içi ziyaretçi, dünyanın 76 ülkesinden

1.469 yurt dışı ziyaretçi olmak

üzere toplamda 11.144 profesyonel

iş insanına sunuldu. Türkiye’nin

dört bir yanından gelen İstanbul

dışı ziyaretçi sayısında %9 artış,

yurt dışı ziyaretçi sayısında ise %17

artış gerçekleşti. Afganistan, Brezilya,

Burkina Faso, Küba, Sudan,

Tanzanya, Uganda ve Batı Sahra

bu sene ilk defa ziyaretçi ülkeler

arasında yer aldılar.

Özellikle Avrasya bölgesinin

referans fuarı olması dolayısıyla

cazibesini her geçen gün artıran

fuarın açılış konuşmalarında üretim

ve ihracatın önemine değinildi.

AVCI: “BÜYÜME UMUT

VERİYOR”

Kırtasiye ve kalem sevgisi ile sektörün

yakın takipçilerinden olan

Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi

Avcı konuşmasında, kırtasiye sektörünün

gelişimine dikkat çekti. Avcı,

fuarın gelişimi değerlendirerek;

“İlk yapılan kırtasiye fuarından beri

– yanılmıyorsam ilki 1993 idi- bu

fuarların düzenlenmesinde herkese,

Tüm Kırtasiyeciler Derneği’ne,

TÜYAP’a, Ticaret Bakanlığına,

TOBB’a, İTO’ya, KOSGEB’e, emeği

geçen herkese teşekkür ediyorum.

Derneğimize ‘7 Okul 7 Bölge Projesi’

için de özellikle çok teşekkür ediyorum.

Fuar bu yıl çok sevindirici

bir büyüklüğe ulaşmış. Anadolu’dan

ziyaretçilerin bu kadar fazla olması

çok sevindirici. Kırtasiye sevgisinin

tüm Anadolu’ya yayıldığının da

göstergesi” dedi.

AVDAGİÇ: “TASARIM VE

KONSEPT KALİTESİ”

Bu yıl ilk defa, Paperworld 2020

Fuarı’nda, kırtasiye sektöründe

gerçekleştirilen Milli Katılım Organizasyonuna

katılarak firmalarla

görüşen İstanbul Ticaret Odası

Yönetim Kurulu Başkanı Şekib

Avdagiç konuşmasında sektörün

gelişimine değindi. Paperworld izlenimlerine

değinen Avdagic; “Kısa

FREKANS 19


GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI

bir süre önce Paperworld’ de idik ve

orada ilk defa milli katılım organizasyonu

gerçekleştirdik. Tasarım ve

konseptleriyle Türk firmaları

çok farklı bir yere geliyor, bunu

orada da görme şansımız oldu. 15.

yüzyıldan beri bu coğrafyanın hokkadan

divite, kalemtıraştan diğer

tüm kırtasiye ürünlerinde gösterdiği

ustalıkla, kültürel bir geçmişle

bugüne geliyoruz. Bugün kırtasiye

sektörüne baktığımızda diğer tüm

sektörlerde olduğu gibi ithalatın

önemi büyük. İthalatı belli bir oranda

sabit tutarak ihracatı artırmayı

hedeflemeliyiz. Çin’de yaşanan ve

neredeyse tüm dünyanın ticari

faaliyetlerini etkileyen Covid-19 virüsü,

ülkemiz için hem tehdit hem

de fırsat. Ancak buradaki riskleri ve

avantajları iyi analiz ederek planlı,

programlı hareket etmeliyiz. Uzun

vadede ihracatı artırırken daha

önceden çalıştığımız eski müşterilerimizi

küstürmeden büyümeliyiz.

Ticari etiği ön planda tutmayı

unutmamalıyız. Bu süreç gelip

geçer, böyle bakmalıyız. Müşterileri

kesinlikle ikinci plana atmamalı

onları küstürmemeliyiz” dedi.

KILIÇ: “DENETİM VE

UYGULAMADA

YÜKSEK BAŞARI”

Konuşmasında; “Güvensiz ürüne

sıfır tolerans” projesi kapsamında

TÜKİD’in çalışmalarının önemine

değinen Ticaret Bakanlığı Tüketicinin

Korunması Ve Piyasa Gözetimi

Genel Müdür Yardımcısı Mikail Kılıç’da

fuarın ve sektör çalışmalarının

önemine değindi. Kılıç; bakanlık

Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve

Piyasa Gözetimi Genel Müdür Yardımcısı

Mikail Kılıç

olarak temel amaçlarının, kırtasiye

sektörünün sağlıklı ve güvenilir

bir şekilde büyümesini sağlamak

olduğunu ifade etti. Kılıç konuşmasında

şu bilgilere yer verdi: “Avrupa

Birliğine müzakere sürecine devam

eden bir ülkeyiz ve bu kapsamdaki

maddelerden biri de malların

serbest dolaşımı faslı. Bu kapsamda

da AB standartlarının yüzde 95’ine

uyum sağlamış durumdayız. Özellikle

kırtasiye sektörü için konuştuğumuzda;

ürünlerin kimyasal ve

fiziksel özelliklerini Avrupa Birliğinin

mevzuatını ülkemize taşımış

durumdayız. Denetimlerin başarıya

ulaşmasında bakanlığımızın

mücadelesinin yanında siz değerli

basiretli tacirlerimizle bilinçli tüketicilerimizin

farkındalığının etkisi

var. Bakanlıktaki temel amacımız,

önceliğimiz tüketicinin korunması

elbette. Diğer bir amacımız haksız

rekabetin önüne geçmek. Sizlerle

sevindirici olan bir noktayı paylaşmak

istiyorum; tüketicilerimiz

kaliteli ve markalı ürün almanın

önemini kavramış görünüyor. Bu

çok önemli bir husus. TÜKİD başkanı

Mehmet Helvacıoğlu ile 2011

yılından beri önemli çalışmalara

imza atıyoruz. Kırtasiye sektöründe

2011 yılında başladığımız denetimlerimiz

sonucunda bugüne kadar

yaklaşık 3 milyon ürünün denetimini

yaptık. Piyasadaki standartlara

uymayan güvensiz oranını 2011

yılında yüzde 53 iken bugün 2019

sezon denetiminde bu oran yüzde

2’ye kadar geriledi. Bu istatistikler

de bize sektördeki üreticilerin

eğitime ve gelişime açık olduğunu,

denetimlerin de sektöre ve tüketiciye

olumlu yansıdığını gösteriyor.”

HIZLAN: “MEDENİYET

GÖSTERGESİ”

Kırtasiye sektörünü yakından takip

eden TÜKİD Onursal Üyesi Doğan

Hızlan ise, kalemin bir medeniyet

göstergesi olduğuna değinerek,

“Türkiye’de bir eksiklik var, işinize

kaptırıyorsunuz kendinizi, hayat

işten ibaret diye düşünüyorsunuz.

Emekli olduğunuzda her yer birden

bomboş kalıyor. Bu yüzden bir

kalem, bir silgi gibi en basit şekliyle

bir şey biriktiriyorsanız sizi meşgul

ediyorsa çok önemlidir. Canınız sıkıldığında

bir karalama yaptığınızda

kalem yanınızdadır. Ben gazeteme

gitmeden önce kalemlerimi temizliyorum,

mürekkeplerime bakıyorum.

Bir yandan da bana bunları

sağlayan sizlere teşekkür ediyorum.

Benim yaşamımda hepinizin rolü

var” dedi.

TÜKİD Onursal Üyesi Doğan Hızlan

Altı

Altı

Mas

M Ü

bir zama

Her p

her

h

“Altı ü

20 FREKANS


Okuma Sonrası

al

asal

stü

Masal bu ya,

nlar bir sihirbaz varmış.

armağında bin beceri,

sözcüğünde bir sihir .

O sahneye çıktı mı

ayretle açılırmış gözler,

tutulurmuş di ler,

ses soluk kesilirmiş.”

stü masal canım,” deyip geçmeyin.

Masal dünyasının gizemine,

Ayla Çınaroğlu’nun sihirli dizeleri,

Mustafa Delioğlu’nun çizgi ve

renkleriyle ortak olun.

- MEB’in ‘’Beceri Temelli Eğitim Modeli’’ne uygun

- Öğrencilerin okuma, yorumlama ve yazma becerilerini

destekleyen içerikler

- Kitabı okumadan önce, okurken ve okuduktan sonra

yanıtlanacak sorular

- Yaratıcı okuma ve yazma çalışmaları

Altı Masal Üstü Masal / Ayla Çınaroğlu

Ad, Soyad : ................................................

Sınıf : ................................................

Tarih : ................................................

“Kim Demiş Niye Demiş Bu Naneyi Kim Yemiş” masalında, Foznah’ın Kara Yusuf’u götürdüğü yer nasıl bir

yerdir? Burada sistem nasıl işlemektedir? Bu yerin ve sistemin günümüzle nasıl bir bağlantısı vardır?

“Cin Foznah” ve Pamçi karakterlerini karşılaştırınız. Benzer ve farklı yönlerini belirtiniz.

ALTI MASAL ÜSTÜ MASAL AYLA ÇINAROĞLU

Tudem.com’dan ücretsiz indirilebilir

Altı

Keçi Masalı”nda, köy halkı inatçılığın iyi bir huy olmadığını nasıl anlıyor? Siz olsaydınız köy halkının arasını

düzeltmek için ne gibi bir çözüm yolu bulurdunuz?

Masal

Üstü

Masal

AYLA ÇINAROĞLU

Sizce Bilgebaş nasıl bir karakter? “Bilgebaş” adının size düşündürdüğü özellikler nelerdir? Bilgebaş’ın adıyla

davranışları arasında nasıl bir tezatlık vardır?

Düşündüğüm

Gerçekte Olan

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

⚫ ...........................................................

Resimleyen:

MUSTAFA DELİOĞLU

Okuma Öncesi

Gecen Gündüzüm Olsa / Andreas Steinhöfel

Kitabın adı size neyi çağrıştırıyor? Sizce kitaba neden bu isim

verilmiştir?

Sizce huzurevi nasıl bir yerdir? Yaşlandığınızda orada yaşamayı ister

misiniz?

Gece ve gündüzün farkları nelerdir?

GÜNDÜZ

..............................................................

...............................................................

.............................................................

.......................................................

GECE

GECE GÜNDÜZ

Huzurevinde yaşamanın olumlu ve olumsuz yönlerini yazınız.

OLUMLU

............................................................................................

............................................................................................

............................................................................................

Ad, Soyad : ................................................

Sınıf : ................................................

Tarih : ................................................

..........................................................

...........................................................

..................................................................

..................................................................

OLUMSUZ

............................................................................................

............................................................................................

............................................................................................

Kendinizi en mutlu hissettiğiniz mekânı betimleyiniz. Neden iyi hissettiğinizi, yanınızda kimlerin ve nelerin

olmasını istediğinizi belirtmeyi unutmayınız.

Okurken

Babama Kamera Vermeyin / Pelin Güneş

Kitapta geçen aşağıdaki sözcük ve sözcük gruplarının anlamlarını sözlükten bularak yazınız.

⚫ Tuzla buz olmak: ...........................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Omuz silkmek: .............................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Gürbüz: .........................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Ayaz: ..............................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Masum: .........................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Hışım: ............................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Gözü pek: ......................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Külahları değişmek: .....................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Jeolog: ...........................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Fal taşı gibi: ...................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Gramofon: .....................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

⚫ Ekosistem: ....................................................................................................................................................

........................................................................................................................................................................

“Babama Kamera Vermeyin” adlı öykünün sonunda Kutay, Çocuk Hakları Derneğine bir şikâyet dilekçesi

yazıyor. Siz de memnun olmadığınız bir durumla ilgili şikâyet dilekçesi yazınız.

Ad, Soyad : ...........................

Sınıf : .............................

Tarih : ...............................


GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI

HELVACIOĞLU: “SOSYAL

SORUMLULUK BİLİNCİ İLE

ÇALIŞIYORUZ”

Kırtasiye sektörünün Türkiye’deki

tek STK’sı olarak sorumluluklarının

farkında olduklarını belirten

TÜKİD Yönetim Kurulu Başkanı

Mehmet Helvacıoğlu ise konuşmasına

dernek çalışmalarında

desteklerini esirgemeyen kurum

ve paydaşlara teşekkür etti. Fuar

kapsamında yapılacak çalışmalarda

sosyal sorumluluk projelerini

de hayata geçirdiklerini açıklayan

Helvacıoğlu; “TÜKİD olarak her

fuarda ve her organizasyonda sosyal

sorumluluk projelerini hayata

geçiriyoruz. TÜYAP’ta düzenlenen

Uluslararası İstanbul Kırtasiye

ve Ofis Fuarı’nda bu yılki sosyal

sorumluluk projelerimizden biri

kapsamında VIP otoparkın gelirini

bağışlayacağız. Elde edeceğimiz

gelirle eğitim görmeye muhtaç engelli

öğrenci kardeşlerimize akülü

sandalye alacağız. Bir diğer sosyal

sorumluluk projemiz ise “7 Bölge 7

Okul” projesi. Bu proje kapsamında

yardıma ihtiyaç duyan 7 bölgedeki

7 okulun kırtasiye ihtiyaçlarını

gönüllü kırtasiyeci meslektaşlarıma

birlikte sağlayacağız” dedi.

Ocak ayında Çin’in Wuhan eyaletinde

yayınlan ve dünyayı etkisi

altına alan Covid-19 virüsünün

kırtasiyeye etkisine de değinen

Helvacıoğlu, “Almanya Paperworld

Fuarı’nda İTO Başkanımızla birlikteydik.

Oradaki gelişmeleri İstanbul’a

nasıl yansıtabiliriz diye

düşündük. Son gelişmeleri de size

aktarmak isterim; Almanya’daki

fuar bittikten sonra yurda döner

dönmez televizyonlarda çeşitli

TÜKİD Yönetim Kurulu Başkanı

Mehmet Helvacıoğlu

yayınlara katılarak bilgilendirme

yaptım. Çin’den ithal edilen

ürünlerle ilgili bir etki meydana

geldiğini gördük. Kırtasiye sektörünün

Covid-19 virüsü ile uzaktan

yakından hiçbir alakası yok. Biz

2020 okul sezonuna ürün satıyoruz.

Kırtasiyelerin stok tedariki, Covid

-19 virüsü öncesi zaten yapılmıştı.

Dolayısıyla yeterli kadar stokumuz

var. Türk kırtasiye sektörü hem üretimi

hem tasarımı hem de sağlığa

verdiği önemle Çin’den daha güçlü

bir imalat potansiyeline sahiptir.

Dünyayı kasıp kavuran virüs

nedeniyle Çin’in sektörümüzdeki

üstünlüğü giderek yok oluyor. Bu

nedenle İstanbul Kırtasiye ve Ofis

Fuarı’nda ihracatçılarımız için çok

büyük iş birliği fırsatları oluşacağına

inanıyoruz. Son 10 gün içinde

çevre ülkelerden, diğer eski müşterilerimizden,

yurtdışından alım çok

fazla” dedi.

ERSÖZLÜ: “YABANCI

ZİYARETÇİ REKORU

KIRILDI”

Konuşmasında, yapılan çalışmalar,

fuar kapsamı ve etki alanı hakkında

bilgi veren TÜYAP Fuarcılık Genel

Müdürü İlhan Ersözlü, rekorlarla

dolu bir fuara imza atıldığını ifade

etti. Ersözlü; “Yapmış olduğumuz

yurtiçi ve yurtdışı çalışmalarının

sonucunda fuar muazzam büyümelerle

rekorlara imza atıyor. Sektörün

büyümesine ve gelişmesine

TÜYAP olarak katkı sunmak gayreti

içerisindeyiz. Sağlıklı bir işletme

ve sürdürülebilir büyümenin de örneğini

bu fuarda görebiliyoruz. 26

ülkeden gelen katılımcı, 5 kıta, 77

ülkeden gelen iş insanını ağırlıyoruz.

2017 yılından bu yana her sene

fuarımızı büyüterek bugünlere geldik.

2017 yılında 165 olan katılımcı

sayısını 2020’de yüzde 60 arttırarak

264’e çıkarttık. 2017’de net sergileme

alanımız 10 bin metrekare iken

bu yıl yüzde 60 genişletip 16 bin

metrekareye yakın net stant alanına

ulaşarak rekorlarımıza bir yenisini

daha ekledik. 2017 yılında 265

olan marka sayısını bu yıl yüzde 32

arttırarak 349 markaya fuarımızda

yer veriyoruz. Yine 2017 yılında 572

olan yabancı iş insanı sayısını 2019

yılında 1.256 ya çıkartarak yüzde

120’lik rekor bir artışa imza attık.

2020 yılında İstanbul Kırtasiye ve

Ofis Fuarı’nda bu oranları yüzde 20

oranında artıracağımıza inanıyoruz”

dedi.

TÜYAP Fuarcılık Genel Müdürü

İlhan Ersözlü

22 FREKANS


48

SILGILER

Klasik

` Teknik kullanım amaçlı ve yüksek performans sağlayan klasik silgiler

` Silgilerimiz Ftalat ve / veya PVC içermez

Technic Ultra

• Çok etkili ve sıkı tutuş

• Toz tutmaz: Bu özellikte olmayan silgilere göre az kalıntı

• Karton ambalaj

• Ölçüler: En 21.5 mm, Derinlik 12 mm, Yükseklik 61mm

OKUL

ref •/••

116411 20-480


GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI

ALIM HEYETLERİNE

BÜYÜK İLGİ

Türk firmalarının farklı coğrafyalara ulaşarak ihracat kapasitelerini

artırmak adına köprü vazifesi gören Uluslararası İstanbul Kırtasiye ve

Ofis Fuarı, fuar öncesi yapılan çalışmalar sonucunda hem alım heyetleri

oturumlarında hem firma özelinde yapılan B2B görüşmelerde önemli

iş birliklerine sahne oldu. Fuar, Almanya ve Çin’den sonra sektörün küresel

pazardaki 3’üncü dev buluşması olarak gösterildi.

Fuar pazarlama çalışmaları

hakkında bilgi veren TÜYAP

Genel Müdür Yardımcısı Yeşim

Ulusoy; “İranPenex (Tahran),

Skola School (Belgrad), İnsight-X

(Nürnberg), Paperworld (Frankfurt),

Skepka Expo (Moskova) gibi

sektörün dünya çapındaki önemli

fuarlarına katılarak uluslararası

arenada fuarımızın tanıtımını

gerçekleştirdik.

Bu yoğun pazarlama çalışmalarımız

neticesinde Afganistan,

Brezilya, Burkina Faso, Küba, Mali,

Polonya, Sudan, Tanzanya, Uganda,

Batı Sahra’dan bu yıl ilk kez

ağırladığımız yabancı ziyaretçiler

katılımcı firmalarımız ile önemli

iş bağlantılarına imza attı. Toplamda

5 farklı kıtadan, 76 ülkeden

24 FREKANS

bin 500’e yakın iş insanını fuarda

ağırladık” dedi.

ZİYARETÇİLER MEMNUN

T.C. Ticaret Bakanlığı’nın ve Moskova,

Sofya, Tiflis, Tahran, Üsküp

ve Kahire’deki TÜYAP yurtdışı

ofislerinin desteği ile fuarı ziyaret

eden yabancı iş insanı sayısı rekor

bir katılımla arttı. Yurt dışı ziyaretçilerin

yüzde 32’sini Ortadoğu’dan,

yüzde 19’unu Balkanlar ve Doğu

Avrupa’dan, yüzde 17’sini Batı-Orta

Asya’dan, yüzde 11’ini Kafkasya’dan

ve yüzde 11’ini Afrika’dan

gelen profesyonel ziyaretçiler oluşturdu.

Fuar süresince yoğun Alım

Heyeti Oturumları ve B2B görüşme

etkinlikleriyle birlikte önemli iş

birliklerine sahne oldu. Ziyaretçilerin

yüzde 35’i firmalarında uzman

personel konumundayken, yüzde

27’si firmalarında müdür veya

yönetici pozisyonunda, yüzde 17’si

ise firma sahibi, ortağı veya kurucusu

konumunda görev almaktalar.

Yurt içi ziyaretçilerin yüzde 84’ü

fuardan memnun ayrılırken, yüzde

90’ı seneye tekrar ziyaret edeceklerini

bildirdi. Yurt dışı ziyaretçilerin

memnuniyet oranı yüzde 14 artışla

yüzde 98’e çıktı. Yurt dışı ziyaretçilerin

yüzde 96’sı seneye tekrar

ziyaret edeceklerini belirtti. Yurt

içi ziyaretçilerin yüzde 81’i fuarı

iş çevrelerine tavsiye ettiğini dile

getirirken, yurt dışı ziyaretçilerin

fuarı iş çevrelerine tavsiye etme

oranı yüzde 9 artış ile yüzde 86’ya

çıktı.



GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI

SEKTÖR DUAYENLERİ

UNUTULMADI

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı bu yıl

detayları ile de ziyaretçilerinden tam not aldı.

TÜKİD Yönetim Kurulu çalışması ile bu yıl fuar

salonlarına, geçtiğimiz yıllarda aramızdan ayrılan

sektörün değerli büyüklerinin isimleri verildi.

İsmail Keresteci, Pehlivan Öztürk, Zihni Alataş,

Firuz Hamdullahpur, Hüseyin Kılıçkan bu yıl

anılan isimler oldu.

PAZARLAMA

PLATFORMUNA DÖNÜŞTÜ

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nda,

Türkiye’nin önde gelen markalarının yanı sıra,

ülkelerinin öne çıkan firma ve markaları en son

teknolojiye sahip yenilikçi ürünleri sergilendi.

Birbirinden renkli etkinliklerin gerçekleştirileceği

fuar süresince, kırtasiye sektörünün ulaştığı son

nokta gözler önüne serildi. Katılımcı firmalar

açısından, pazarlama platformu olan ve çok

önemli iş birliklerine olanak sağlayacak fuar, bu

konumuyla Türk kırtasiye sektörünün gelişimine

de katkı sağladı.

26 FREKANS



GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI

İHRACAT

ÇALIŞMALARINDA

BÜYÜK GALA

Yabancı katılımcı ve ziyaretçi sayısının arttığı Uluslararası

İstanbul Kırtasiye Ofis 2020 Fuarı’nda özel etkinlikler ve

kokteyllerde yerli ve yabancı firma yetkilileri buluştu.

Fuarın 3. günü düzenlenen

Gala Yemeğinde, kısa bir

konuşma yapan TÜKİD

Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet

Helvacıoğlu, organizasyonun

ülkemizin ihracat çalışmalarını

bir basamak yukarıya çıkartmak

için düzenlendiğini belirterek,

“Firmalarımızın iletişim ağını

genişletmesi, yeni pazarlara açılması

kendi firması için ne kadar

önemliyse, sektörümüz için de

o kadar önemli. Yapmış olduğumuz

bu etkinlikler ikili ilişkilerin

artması, ticari bağların gelişmesi

için yapılmaktadır” dedi.

28 FREKANS



GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI

7 BÖLGEDEN 7 OKULA

KIRTASİYE YARDIMI

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis 2020 Fuarı’nda TÜKİD’ in desteğiyle

“7 Bölge 7 Okul” sosyal sorumluluk projesi başlatıldı. Proje kapsamında; Türk

kırtasiyecileri Türkiye’nin 7 bölgesinden 7 okulun öğrencilerinin kırtasiye ihtiyaçlarını

karşılamak amacıyla büyük ses getiren bir dayanışma örneğine imza attı.

Tüm Kırtasiyeciler Derneği

(TÜKİD) kırtasiye sektörünün

duyarlı ve aktif mensuplarını

teşvik ederek toplumsal dayanışmayı

sağlıyor ve bu anlamda gelişmeyi

destekliyor. Kırtasiye sektöründeki

farkındalığı artırmaya, sektöre değer

katmaya, fark yaratmaya devam ediyor.

Kurulduğu 1985 yılından bu yana

sosyal sorumluluk projelerinin içerisinde

olan, bu çerçevede atılabilecek

tüm adımları büyük bir kararlılıkla

atan TÜKİD, yine tüm sektörlere örnek

olacak bir projeye imza attı. Proje

kapsamında öncelikle Türkiye’nin 7

bölgesinden 7 okul belirlendi. Sonrasında

öğrencilerin kırtasiye ihtiyaçları

listelendi. Öğrencilerin ihtiyaç

duyduğu kırtasiye ürünlerinin temini

için ilk adım 19-23 Şubat tarihlerinde

gerçekleştirilen Uluslararası İstanbul

Kırtasiye Ofis Fuar’ında atıldı.

30 FREKANS

SEKTÖRDEN “7 BÖLGE 7 OKUL

PROJESİ’NE BÜYÜK DESTEK

TÜKİD Yönetim Kurulu üyeleri ile

TÜKİD idari ekibi fuar katılımcısı

firmaların stantlarını tek tek ziyaret

ederek proje hakkında detaylı bilgi

verdi. Sektörün projeye olan yoğun

ilgisi karşısında mutluluğunu gizleyemeyen

TÜKİD Genel Sekreteri

İrem Özkal projeye destek veren tüm

firmalara teşekkür ederek sözlerini

şöyle sürdürdü; “Biz 7 bölgeden 7

okulun kırtasiye ihtiyaçlarını karşılamak

için yola çıkmıştık. Ancak şimdi

görüyoruz ki onlarca okulun, yüzlerce

öğrencimizin kırtasiye ihtiyacını

karşılayabilecek noktadayız. Öylesine

güzel duygular içerisindeyiz ki bunu

tarif etmek zor. Sektörümüz yine

farkını ortaya koydu…”

Proje kapsamında yardıma ihtiyaç

duyan 7 bölgedeki 7 okulun kırtasiye

ihtiyaçlarını gönüllü kırtasiyeci

meslektaşlarla birlikte sağlayacaklarını

ifade eden TÜKİD Başkanı

Mehmet Helvacıoğlu; “Esas ihtiyacımızın

aydınlık bir nesil olduğu

inancıyla çıktığımız bu yolda, 7 Bölge

7 Okul Projesi ile Türkiye’nin dört bir

yanındaki çocuklara kırtasiye yardımı

yapacak olmanın, bu projeyi hayata

geçirmiş olmanın mutluluğunu

yaşıyoruz.

Gelecek nesilleri daha iyi yetiştirmek

amacıyla bilinçli bir şekilde eğitime

destek veren sektörümüzün değerli

mensuplarına can-ı gönülden teşekkür

ediyorum” açıklamasını yaptı.

NABİ AVCI’DAN TÜKİD’E TE-

ŞEKKÜR

TÜKİD bu projeyle Türkiye’de

farkındalık yaratmayı ve ülkemizin

geleceği genç nesillerin eğitimine

katkıda bulunmayı hedefliyor. Böyle

bir bilinçle hareket eden TÜKİD’ in

önemli ve değerli bir projeye imza

attığını söyleyen Eskişehir Milletvekili

Prof. Dr. Nabi Avcı; “Derneğimize

‘7 Bölge 7 Okul Projesi’ için özellikle

çok teşekkür ediyorum. Çok iyi düşünülmüş

bir proje” ifadelerini kullandı.


Private

Label

Kalite

Güvenilirlik

İstikrar

444 1 621

Yeşiloba Mah. Fatma Esma Nayman Cad.

Adana İş Merkezi D Blok No: 19,

Seyhan / Adana

www.fetihbant.com


GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI

FARKLI KONSEPTLER, ÖZEL STANTLAR

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis 2020 Fuarı, 5 salonda 15.815

metrekare net sergileme alanında, 26 ülkeden 264 firma ve firma

temsilciliğini ağırladı. Fuara katılan firmalar, ürünerini özel tasarım

ve konseptte hazıladıkları stantlarında ziyaretçilere sundular.

Katılımcı firmalardan bazıları stantlarında ürün deneyimine imkan

sağlarken bazıları da ziyaretçilere promosyon ürünleri dağıttı.

GÜVENSİZ ÜRÜNLERE GEÇİT YOK

Kanserojen, sağlığa zararlı kırtasiye ürünlerine

karşı savaş veren kırtasiye sektörü bu sene fuarda

sağlık konusuna odaklandı. Geçtiğimiz yıl Antalya’da

düzenlenen 10. Kırtasiye Kurultayı’nda

“Kırtasiyede Güvensiz Ürüne Sıfır Tolerans” çağrısında

bulunan sektör temsilcileri, fuarda sağlıksız

ürünlerin yarattığı tehlikeye dikkat çekti.

32 FREKANS


FREKANS 33


GÜNDEM

Milli Eğitim Eski Bakanı Eskişehir Milletvekili

Prof. Dr. Nabi Avcı

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki Teknoloji Bağımlılığı ile Mücadele

Komisyonu’nun amaçları ve hedefleri açısından fuarı çok

önemsiyoruz. Çünkü bütün dünyada ve ülkemizde de çocuklarımızın;

bilgisayar, tablet, bilgisayar, cep telefonu bağımlılığı ciddi

boyutlara ulaşmış durumda. Onun için çocuklarımıza alternatifler

sunmamız gerekiyor. Bunların başında da kalem, defter, kitap,

geleneksel eğitim araçları geliyor. Bu araçlar işin temelidir. Bütün

diğerleri daha sonra, belli bir yaşa geldikten sonra mesela 9. sınıftan

sonra tabii ki kullanılabilir kullanılmalıdır da ama öncelikle kitaba,

deftere ve kaleme hakimiyetimizin sağlam olması lazım. O bakımdan

bu fuar buna zemin oluşturuyor, o bakımdan da çok teşekkür

ediyorum.

İstanbul’da değişik yerlerde değişik şeyleri görebilirsiniz ama fuarların

bir özelliği, meraklı olduğunuz, sevdiğiniz, tutku duyduğunuz

bir şeyin toplu halde görünmesi. Takip etmiş de olsanız, burada takip

etmediğiniz bir kalem, bir defter çıkıyor karşınıza. Bunları seven

bir dost çıkıyor karşınıza, fuarın benim için önemi budur.

İTO Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç

Yüz akı bir fuar olmuş. Bu sene 264 firmayla burada fuarın açıldığını

görüyoruz. Firmaların metrekareleri artmış, stantların niteliği

artmış, ürün çeşitliliği artmış. Dolayısıyla yurtdışından gelen firma

sayısı artmış, 26 ülkeden katılanlar var. Bu anlamda sektörün sadece

Türkiye’nin değil, bu bölgenin en önemli fuarlarından biri olduğunu

çok net görüyoruz. Eminim, önümüzdeki senelerde 300-400

firmayı aşan rakamları göreceğiz ve burada 30-40 bin metrekareye

ulaşan bir fuar görüyor olacağız. Bu konuda Türkiye’nin ciddi

bir potansiyeli var, birikimi var, üretim kabiliyeti var. Akıl gücü,

yetişmiş insan gücü var. Bu anlamda bunun Türkiye’nin üretimine,

ihracatına, pazarın çeşitlenmesine, daha kaliteli ürünlerin ortaya

çıkması konusunda büyük katkı vereceğini düşünüyorum. Günün

sonunda da ihracatımızı artıran ithalatımızı düşüren bir netice

verecektir.

TÜYAP Fuarcılık Genel Müdürü İlhan Ersözlü

Çok görkemli bir açılışa ev sahipliği yaptık. Fuar sonuna kadar

da bu başlangıcın devam etmesini arzu ediyoruz. Bizim meslekte

bir kural vardır; “Bir iş nasıl başlarsa öyle biter” deriz. Hakikaten

morali, motivasyonlu ve yoğun başladık. İnşallah bu fuar sonunda

da herkesin beklentisine cevap verebilecek, piyasanın sektörün

ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir fuar sonucuyla kapatırız. Ben

TÜKİD’de de çok teşekkür etmek istiyorum, yönetimi olsun fuar

komitemiz olsun hep yanımızdaydı. Elbirliğiyle çok güzel bir çalışma

örneğini gösterdik. Bunun da sonuçlarını hep birlikte alıyoruz.

34 FREKANS


ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ

TÜKİD İkinci Başkanı Ender Karvar

Bu seneki fuarımız gerçekten çok güzel bir iş birliği içinde geçti.

264 katılımcı, 15 bin 800 metrekareye ulaştık ve bu şu ana kadar

25 tane fuarı geçmiş durumda. Yaklaşık 26 ülkeyle, irtibata geçtik.

Ciddi bir organizasyon yürütüldü. Konaklamaları karşılandı, bir

kısım misafirlerin yol masrafları karşılandı. 2020 başında Çin’de

ortaya çıkan salgınla birlikte, Çin açısından aleyhte bir durum var.

Ama bizim gibi özellikle bu coğrafyaya hakim bir ülke için avantaj

oluyor. Ülkemiz kağıt ve kağıt konfeksiyon ürünlerinde çok ileri

düzeyde. Diğer kalem gruplarında iyi durumdayız. Bunu biz avantaja

çevireceğiz. İnşallah ihracatımız katlanarak artacak.

TÜKİD Genel Sekreteri İrem Özkal

Yabancı ziyaretçi sayısının artışı yıllardır yapılan düzenli çalışmaların

sonucu. Görüşmelerimiz devam ediyor ve yeni datamızı oluşturuyoruz.

Yabancı ziyaretçi sayısı her yıl düzenli olarak artıyor. Ayrıca yurt

dışındaki fuarlara katılarak ülkemizi ve derneğimizi temsil ediyoruz.

Türkiye ihracat potansiyeli anlamında kırtasiyede imalatçılarımızın

çok güçlenerek geldiği bir noktada, dolayısıyla artık Çin’le rekabet

etmeye doğru adım adım ilerliyoruz. Uluslararası İstanbul Kırtasiye

Ofis Fuarı, sektörümüzün en önemli etkinliği, ama devamında bizim

çalışmalarımız devam ediyor. Katılmak durumunda olduğumuz,

ülkemizi temsil ettiğimiz yurt dışı fuarlar var, çalıştaylarımız var.

Dernek olarak sürdürdüğümüz bir politikamız var. Bu da “Kırtasiyede

güvensiz ürüne sıfır tolerans”. Şu an Ticaret Bakanlığı tarafından

güvensiz ürün oranı 2,5 olarak açıklandı. Bunun 0’a düşürmek için

çalıştaylarla ve bilgilendirmelerle devam edeceğiz. Gelecek 2 yıl için

planımız, projemiz belli zaten.

TÜYAP Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Ulusoy

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nı, TÜKİD desteğiyle bu yıl

4. kez düzenliyoruz. Geçtiğimiz yıl atmış olduğunuz adımlarla uluslararası

bir nitelik kazandı fuarımız. Bunun pozitif yönlerini geçtiğimiz

yıl görmüştük, bu sene onun üstüne katlayarak devam ediyoruz.

2017 yılında, 165 katılımcı sayısı ile devraldığımızda fuar, bu yıl

264’e çıktı. Bunu yapmak için dünyanın dört bir tarafında çalışmalar

yapıyoruz. Firmalar katılımlarıyla en yeni ürünlerini sergiliyorlar. Bu

da hem Türkiye’den gelen perakendeci ve toptancı kırtasiyecilerimizin

hem de yurtdışından gelen ziyaretçilerimizin tüm ürünleri aynı

platformda görmelerini sağlıyor. TÜYAP olarak 6 ülkede ofisimiz var.

Onun dışında TÜYAP - REED birlikteliğiyle 57 ülkede acentelerimiz

var. Bunların kanalıyla bir fuarın bitiminden hemen sonra bir sonraki

senenin çalışmalarına başlıyoruz. Bu çalışmaların meyvelerini fuarda

görüyoruz. Bu yıl yabancı ziyaretçi sayısında ilk 3 günde, geçtiğimiz

yıla oranla yüzde 15 artış vardı. Dünya sıralamasında şu anda

3. sıradayız, büyüklük anlamında 3. sırada olup, ziyaretçi ve iş yapış

şekillerinde daha üst sıralara çıkmayı hedefliyoruz.

FREKANS 35


GÜNDEM

Altın Kitaplar Yayınevi Batuhan Mestav

Fuar genel olarak iyi, beklentilerimizin bir tık daha üzerinde. Biraz

daha belki yurtdışından ziyaretçi almış olsak daha iyi olurdu. 24

ülkeye ihracat yapan bir firmayız. Bizi ziyaret eden yabancı ziyaretçiler

çoğunlukla bölgesel kaldığı için çok anlayamadık. Belki biraz

daha Avrupa’dan talep alabilirsek iyi olur diye düşünüyorum.

Bigpoınt Kırtasiye Ahmet Yüksel

Fuardan çok memnunuz. Biz sadece bu fuara katılıyoruz, başka

fuarlara katılmıyoruz. Yurt dışında gelen satın almacılar bizim için

ihracat potansiyeli oluşturuyor. Ayrıca iç piyasa için de ürünlerimizi

teşhir edeceğimiz, tanıtacağımız, müşterimizle buluşturacağımız

bir yer burası. Yabancı portföyüne baktığımız zaman benim

çok ilgimi çeken olumsuz bir şey var. Gelen birçok yabancı var.

“Kartvizitinizi alabilir miyim?” diye soruyorum, hepsi otelde kaldığını

söylüyor. Bence bunların kartvizitleri de yoktu. Yani küçük

firmalar, burada zaman kaybettiriyorlar. Ama bunların içerisinde

gerçek satın almacılar, gerçek müşteriler var, onları çok kolay ayırt

edebiliyoruz. Biraz daha kaliteyi artırmamız lazım yabancı müşterilerde.

Hedef işler yapmamız lazım. TÜKİD bizim derneğimiz.

Bu görüşlerimizi onlara da belirteceğiz.

Cem Kırtasiye Cemal Cem Birinci

Cem Kırtasiye olarak 20 seneden beri bu fuarlara katılıyoruz. CNR

ile başladık, 3 seneden beri TÜYAP’la devam ediyoruz. Bildiğiniz

gibi dünyanın 3. büyük fuarlarından bir tanesiyiz, kim ne derse

desin. Biz Brezilyalara da gittik, onları da gördük. Onlar 3. diyorlardı

ama biz, Brezilya fuarını görüp de bizim fuarımızı gördükten

sonra 3.’lüğü garantiledik. Bu konuda iyiyiz gerçekten. Eski yönetim

de yeni yönetim de yabancı müşteriler açısından çok büyük

çalışmalar yapıyor. Bugün de gördüğünüz gibi burada bayağı

yüksek sayıda yabancı müşteri var. Stantlarımızı ziyaret ediyorlar,

biz de faydalanıyoruz. Mutluyuz, gayet keyifli bir fuar geçiyor ama

daha iyi olabilir, bunun için de çalışmak gerekiyor.

Ceren Kırtasiye Veysel Keresteci

Fuarda özellikle bu sene gerçekten de yoğun bir katılıma şahidiz.

Özellikle yurt dışı pazarlardaki müşterilerin yoğun bir talebi var.

Özellikle yakın coğrafyadaki ülkelerden katılımlar çok yüksek. Görüşmelerde

de uzman satın almacıların olduğunu, firma sahiplerinin

olduğunu gözlemlemekteyiz. Gerçekten de iyi çalışılmış, özellikle

ihracat müşterilerine iyi datalar sunulmuş ve iyi ağırlanmış olduğunu

düşünüyorum. Çalışılmış, gelinmiş ve umarım hem ülkemiz için

hem sektör için bu müşterilere iyi geri bildirimler sunarız.

36 FREKANS


ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ

Derya Ofis Ürünleri Adem Çakmak

Ağırlıklı olarak ofis ürünleri satan bir firmasıyız. Sektörde 25.

senemiz. Fuar heyecanlı. TÜYAP’taki ilk sene hariç her sene

katıldığımız bir fuar. Ama bu sene yabancı sayısında benim gözlemlediğim

kadarıyla gözle görülür bir artış var. Bu da hepimizi

mutlu eden bir gerçek. Biz zaten kendi kendimize Türkiye sınırları

içerisinde bu ticaretimizi bir şekilde yapıyoruz. Gözlemlediğim

kadarıyla Arapça konuşanların sayısında ciddi bir artış vardı. Sanki

böyle Ortadoğu ülkeleri daha fazlaydı gibi geliyor bana.

Dönmezler Lisans Serpil Yılmaz

Fuar güzel ve keyifli geçiyor. Beklentilerimizi karşılıyor. Yani

iyi durumdayız. Bu yıl Çin’deki virüs olayından dolayı, oradaki

yatırımcıların bir şekilde üretimlerini alamayacakları kaygısını

güttükleri için buraya geldiklerini düşünüyoruz. Bizim adımıza

ticari anlamda iyi bir gelişme.

Erkam Ofis Bülent Gökmen Yılmaz

Fuarın ilk günde bayağı bir yabancı müşteri vardı. İlk defa böyle bir şey

yaşadım ve çok, çok memnun oldum. İkinci gün yine yabancı ziyaretçi

ağırlıklı geçti. Devam eden günlerde yerli ve yabancı ziyaretçiler eşit

düzeyde devam etti. Türkiye için yeni müşteriler gelecek diye düşünüyorum.

İyi ve memnunuz. Her bölgeden katılım var bana göre. En çok

Ortadoğu’dan ziyaretçi var. Yine yan komşularımızdan var. TÜKİD bu

konuda gayet güzel çalışmış, kendilerine teşekkür ediyorum.

Esmo Büro Araçları Zeynep Uğurlu Kaya

Fuardan çok memnunuz. 35 senedir bu işi yapıyoruz ve 30 senedir

de bu fuara katılıyoruz. Müşterilerimiz sağ olsunlar bizi hiçbir

zaman yalnız bırakmıyorlar. Fuarın ekibi çok kaliteli, ziyaretçisi

de aynı şekilde. Hepimiz için, tüm meslektaşlarımız için de güzel

geçmesini dilediğimiz bir fuar. Bu yıl yabancı ziyaretçi sayısında

gözle görünür bir artış var. Çok fazla yabancı numune ürün istedi.

Yerli üreticiler tabii ki daha güzel faydalanacaklar. Biz distribütör

firmayız ve yerli üretimimiz yok. Dünyaca ünlü markaları Türkiye’ye

çekmeye bakıyoruz. Ama ben çok fazla müşteriyle muhatap

oldum burada. Sağ olsunlar hepsi ziyaret ediyorlar, ilgileniyorlar.

Markaları da tanıyorlar. Bence yerli üretici, yani imalat yapan

meslektaşlarımız için çok güzel geçti.


GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ

Çınar Defter İpek İlsever

Fuar bizim için güzel geçiyor. 2020 yılı da bizim için güzel geçiyor.

Şöyle ki; Türkiye’de çok fazla üretici firma artık kalmadı biliyorsunuz.

Yerli üreticiler artık değerlendi. Tabi bunlar da bize yansıyor.

Azerbaycanlılar çok fazla geliyorlar. Orada bir marka oluşturduk,

defterimiz çok satılıyor. Onun haricinde Irak, Filistin tarafından

gelenler oldu.

Fatih Kalem Abdurrahman Burak Çiftçioğlu

Fuar bizim için başarılı geçiyor. Şöyle ki gerek Ticaret Bakanlığı’mızın

gerek TÜYAP’ın gerek yönetim kurulunda bulunduğum TÜKİD’in çok

emeği var. Bu sene geçen senelere nazaran yurtdışı katılımcı sayısını

ciddi oranda artırdık.

Atlanta’da, Nürnberg’de, Almanya’da, Ukrayna’da, Rusya’da, Tahran

İran’da, dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan fuarları birebir ziyaret ettik.

Buradaki partnerlerimizle, meslektaşlarımızla ve fuar organizatörleri

ile temas haline geçtik. Karşılıklı görüşmeler gerçekleştirdik. Birbirimizin

elindeki donelerden nasıl istifade edeceğimizi tartıştık. Güzel

neticeler aldık. Ziyaretçi sayımızı bu sebeple artırdık. Yani şu anda

geçen seneye nazaran yüzde 60 yurtdışı profilli ziyaretçi artışı var. Tabii

son dönemlerde, bu ekip çalışmasını bitirdikten sonra Çin’de çıkan bu

Corona virüsü sebebiyetiyle, bu talebin biraz daha arttığını görüyoruz.

Katılamayan veya gelemeyeceğini bildiren firmaların da bize gelmek

için tekrar müracaatta bulunduklarını görüyoruz. Bu taleplere de cevap

vermeye çalışıyoruz. İnşallah bu çalışmalarımız artarak devam edecek.

Kadıoğlu Kırtasiye Didem Diler

Fuarın eskiye nazaran biraz sakin geçtiğini düşünüyorum.

Herhalde herkes aynı görüştedir ama yine de keyifli ve güzel.

Çok boş kaldığımız söylenemez. Önceki yıllarda daha ziyade

hep Türkiye içerisinden ziyaretçilerimiz oluyordu. Son

birkaç senedir yurt dışından ziyaretçi ağırlıyoruz. Güzel,

keyifli. Uluslararası bir fuarda olduğunuzu gerçekten hissediyorsunuz.

Karslıoğlu Kırtasiye Nadir Öz

Başarılı ve iyi organize edilmiş bir fuar. Katılımcılar gayet iyi.

Özellikle ilk iki gün, standımızda yabancı ziyaretçileri ağırladık.

Bunlar, Ortadoğu ve Balkan ağırlıklı ziyaretçilerdi diyebilirim.

Kendi satış aktivitelerimizde ve katıldığımız toptancı fuarlarında

yerli müşterilerimize ürünlerimizi tanıtmıştık. Ama tabii ki bu

fuarlara iştirak etmeyen yeni perakendeci müşterilerimiz oldu. Yeniliklerimizi

gördüler. Bizim için başarılı olduğunu düşünüyorum

ve bu sene katılımcılar gayet fazla, holler dolu.

38 FREKANS



GÜNDEM

Kurtkaya Endüstri Mamülleri Erdal Altuncu

Fuar, yurt dışındaki müşterilerimizle buluşmamız açısından çok

faydalı geçiyor. Ayrıca, portföyümüze ekleyebildiğimiz bir dünya

yurt dışından gelen müşterilerimiz de oldu. Buradaki bayilerimize

de yeni ürünlerimizi sunduğumuz için çok faydalı bir yol oluyor.

Almanya’daki fuara da katıldık. Almanya’daki fuardan buraya gelen

de çok fazla var. Yurt dışından geçen sene karşılaştığımız ve yine

burada görüştüğümüz firmalar var. Bu sene daha iyi olacak galiba.

Lizy Kırtasiye Yako Uyar

Fuarda her zaman yabancı müşterimizi bekleriz, çünkü onlarla en

iyi buluşma noktamız ya burası ya Frankfurt Paperworld. İç piyasa

müşterimizi en çok bir arada gördüğümüz yer tabii ki burası. Bizim

için her yıl daha faydalı ve benim için her yıl daha büyüyen bir

fuar. Yabancı ziyaretçi sayısının artışını Covid – 19 virüsüne bağlıyorum.

Bu çevrede en iyi üretim yapan, en hızlı ihracat yapan,

hırslı çalışan bir ülkeyiz. Tabii ki Çin’e gidemeyen, Çin’den mal alamayan,

durma noktasına gelen bu nokta, Türkiye için yeni bir çıkış

yoludur. Bunu buradaki kardeşlerimin, bütün firmaların, bütün

arkadaşlarımın çok iyi değerlendirmesi lazım. Belki insanlık için

kötü bir virüs ama Türkiye’nin ihracatı için iyi bir ortam olacak.

PENSAN Ahmet Balaban

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı bizim için çok önemli.

Pensan olarak zaten uluslararası tüm fuarlara katılıyoruz, katılma

gayreti gösteriyoruz. İstanbul fuarı da hem müşterilerimizle

buluşmak hem de yeni çıkan ürünlerimizi sergilemek için gayet iyi

bir platform. Her sene belli ülkeler standarttır, bir portföyümüz

var ve bize gelir. Fakat son zamanlarda yaşadığımız bu trajik virüs

olayı ürün tercihini özellikle Asya’dan, ülkemize çevirdi. Bu sadece

kırtasiye sektöründe değil, bildiğiniz gibi ithalatçıların çoğu ürün

araştırmasını, alımı Asya’dan yaptığı için şimdi Türkiye pazarının

da Türkiye’deki üreticilerin de değeri bu bakımdan bir arttı.

Smart Ofis Kırtasiye Volkan Ergun

Fuardan çok memnunuz. Her sene olduğu gibi yine katılımımızı

gerçekleştirdik. TÜKİD ve TÜYAP yöneticileri çok iyi bir şekilde

çalışmış. Özellikle yurt dışından çok talep var gözlemlediğimiz kadarıyla.

Yurt içinden de keza aynı şekilde. İstanbul olsun, Anadolu

olsun ve diğer bölgelerden yoğun katılımlar var. Güzel hoş bir fuar

geçirmekteyiz. Geçen sene de yoğunluk vardı. Bu sene daha çok

yoğunluk oldu. Son dönemde Türkiye’de imalat arttı. Diğer taraftan

Çin’de son dönemde yaşanan salgın hastalık ve benzeri krizler

satın almacıların rotasını değiştirmesine neden oldu. Türk firmalarının

ürün gamı değişiyor, yeni imalat projeleri hayata geçiyor.

Şu an yoğun bir taleple karşı karşıyayız, inşallah güzel bir şekilde

geçireceğiz fuarımızı.

40 FREKANS


ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ

Sunman Ural Fırat

Biz geçen sene de katılmıştık. Bu sene sanki yabancı katılımı daha

fazla görüyoruz. Demek ki fuar için gerekli yerlere gerekli çalışmalar

yapmış. Avrupalı pek göremedim, birkaç tane dışında... Genelde

Asya ülkeleri, İsrailli çok var fuarda, Irak-İran o bölgelerden

gelen müşterileri görüyoruz.

Südor Kırtasiye Mikail Başar

Yabancı müşteri açısından çok büyük ilgi görmekteyiz. Bu

sene Corona virüsünden dolayı Çin’deki siparişlerin gecikeceğini

düşünen bütün yurtdışındaki misafirlerimiz, şu anda

onaylı siparişler yapıyorlar. Normalde burada görüşmeler

yapardık, şu anda gerçekleşmiş siparişler alıyoruz. Geçen ay

Almanya’daydım hem Frankfurt hem Nürnberg’e katıldık.

Bugün TÜYAP’a baktığımda hiçbir fark yok. Hatta daha fazla

kartvizit alışverişi oldu, yani müşteriyle kontak halindeyiz.

Tabi bunun sonucunu ilerleyen zamanda göreceğiz. Ama

tahmin ediyorum, burası bizim için çok, çok daha başarılı

geçecek diye düşünüyorum.

Taneks Etiket Arda Gürtunca

Fuar biraz sakin geçiyor ama yine yerli ve yabancı ziyaretçilerimizi

ağırlıyoruz. Görüşüyoruz, iş bağlantılarımızı konuşuyoruz.

Olumsuz değil iyi, yerimizden memnunuz.

Yabancı ziyaretçi profili çok basit. Yani, sürekli Çin’den alışveriş

yapanlar… Çin’deki virüs tehlike boyutuna geldiği için

coğrafyada kim varsa alıcılar onu araştırıyor. En yakın bizden

alıyorlar. Şu an için öyle. İran, Azerbaycan, Irak, Tunus, Fas,

İsrail’den gelen çok fazla, Suudi Arabistan’dan gelenler var. İç

piyasadaki misafirlerimiz zaten geliyor. Onlar bugün itibariyle

daha çok gelmeye başladılar. Önümüzdeki sene fuarda olup

olmayacağımız derneğimizin alacağı kararlarla alakalı. Fuarın

yapılacağı yere göre belirleyeceğiz.

Teknik Atılım Caner Taşdemir

Fuarın ilk günlerinden itibaren özellikle yabancı müşterileri ziyaretleri

oldukça yoğun geçti ve ciddi bir talep var. Bunda Uzakdoğu’da

olan salgının da etkisi olduğunu düşünüyorum. Made in

Turkey ürünlerine ciddi bir talep var. Özellikle soruyorlar bunu.

Bunun dışında yerli müşterilerimiz hafta içi çok gelemiyorlar, genelde

randevulu bir şekilde hafta sonları geliyorlar. Geçen seneye

kıyasla oldukça yoğun geçiyor diyebilirim. Her sene buradayız.

Yani burada fuar yapıldığı sürece biz her zaman aynı yerde aynı

şekilde olmaya devam edeceğiz.

FREKANS 41


GÜNDEM

ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ

Timon Global Namık Öztürk

Fuar çok güzel geçti. Yani katılımcılar güzel. Yurt dışı katılım bu yıl

çok fazla. Yurt içinden çok ciddi anlamda alım müşterisi katılıyor. Biz

fuarları iki açıdan değerlendiriyoruz. Bir; katılımcı yoğunluğu, ikincisi

de gelen ziyaretçiler alım müşterisi mi yoksa sadece gezmek için gelen

müşteri mi? Ama gördüğümüz kadarıyla şu ana kadar alım müşterisi

ciddi anlamda iyi. Yabancı müşteride sonuçlar genellikle 3 ila 5 aylık

süreçte belli oluyor. Yani onlarla görüşüyorsunuz, ikinci aşama işte

karşılıklı ürünleri detaylandırıyorsunuz, ama dönüşleri zaman alan bir

iş o. Ama önemli olan başlaması. Şu an başlangıç anlamında güzel.

Umur Kırtasiye Erdal Taştepe

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı, yer alınması

gereken güzel bir platform. Biz de çok memnunuz. Son 5

yıldır katılıyoruz. Gayet de güzel, bizim için verimli geçiyor.

Yabancı katılımcı sayısı her zamankinden daha fazla.

Herhalde Çin’de yayılan virüsünden sonra da bu artışı gözle

görüyoruz.

Ümit Çanta Cengiz Öznalçın

Fuar iyi geçiyor. Fuarda yabancı müşterinin çokluğunu görüyoruz.

Sağ olsun, geleneksel müşterilerimiz de konuya alaka gösterip

geliyorlar, o açından memnunuz. Geçen yıl da çok iyi çalışılmıştı,

TÜYAP tarafının çok iyi çalıştığını düşünüyorum. Bu yıl da birçok

yabancı müşteriyi getirmiş. Tabi bu ihracatımızın artacağı anlamına

gelir. Ülkemiz için de faydalı bir organizasyon. Mutluyuz.

Yaygan Saraciye İsmail Yaygan

Genelde fuarın ilk günleri sakin geçer, ama bu yıl ilk günün sabahı

itibariyle bayağı bir misafirimiz geldi. Ortadoğu’dan olsun Rusya’dan

olsun diğer çevre komşu ülkelerden… güzel bir başlangıç oldu.

Malumunuz Çin’de olan durum, alıcıları Türkiye’ye yönlendirdi.

Suudi Arabistan’dan gelen bir ziyaretçimizin ifadesi; “Biz yıllardır

hep Çin’den ithalat yapıyoruz ama bu durumlar olunca alternatif pazar,

üretici araştırmak istedik ve sizle görüşmek istedik.” Ortadoğu

piyasasında veya komşu ülkelerde Türk imalatına, “made in Turkey”

ibaresine iyi gözle bakıyorlar.

42 FREKANS



GÜNDEM

YABANCI KATILIMCI FİRMA YETKİLİLERİ GÖRÜŞLERİ

Soni Polymers Genel Müdürü Rahul Soni

Biz 39 yıllık bir firma olarak burada olmaktan dolayı çok mutluyuz.

Güzel bir fuar geçirdiğimizi söyleyebilirim. Türkiye çok iyi bir pazar,

biz Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nda yer almaya devam

edeceğiz. Burası muhakkak ziyaret edilmesi gereken bir fuar. Bu

harika organizasyon için teşekkür ediyoruz.

Vivat Stationery İhracat Müdürü Arseniy Matusevych

Biz Ukrayna’dan fuara katılıyoruz. Birçok markanın distribütörüyüz.

İstanbul Kırtasiye Fuarı iyi bir ihracat fuarı diyebilirim.

Türkiye pazarında yer almanın önemini biliyoruz ve bu amaçla

fuara katıldık. Türkiye profili çok farklı bir ülke. Bunu anlayabilmek

için fuarlara katılmak önemli. Umarım önümüzdeki sene de

bu fuardaki yerimiz alırız. Türkiye çok güzel bir ülke, İstanbul da

çok güzel bir şehir.

BB Form Ltd Yana Anastasova

Biz fuara Bulgaristan’dan katılıyoruz. Ürün gamımızda ofis ürünlerini

bulunduruyoruz. Koronavirüs salgınının bu fuarı da olumsuz

etkilediğini gördük. Etkileşim ve ziyaretçi sayısında önemli bir

düşüş olduğunu söyleyebilirim. Fuara önümüzdeki yıl da muhtemelen

katılacağız.

Cubbi Ray Saw

Singapurlu bir firmayız. Kendimize has ürünlerle bu fuara katıldık

ve çok olumlu tepkiler aldık. Çok iyi bir fuar tecrübe ettik.

Ziyaretçi anlamında da oldukça başarılı bir fuar oldu diyebilirim.

2021’deki fuarda da yerimizi mutlaka alacağız. Muhteşem ve farklı

bir fuar deneyimi yaşadık.

Kotobukı Avrupa Satış Direktörü Slavıca Adzıc

Burada olmaktan çok mutluyuz. Türkiye potansiyeli olan bir market

ve bizim için çok önemli bir pazar. Harika bir buluşma noktası.

Benim için en şaşırtıcı olan şey, burada Türk üreticilerinin yanında

diğer çevre ülkelerden de katılımın olması. Burası mükemmel bir

nokta. TÜKİD işini çok iyi yapıyor. Fuarın bu konsepte ulaşmasını

sağlamak kolay bir iş değil, vizyonları çok yüksek. Fuar da her yıl

büyüyerek ve gelişerek devam ediyor.

44 FREKANS


ZİYARETÇİ GÖRÜŞLERİ

Kardelen Kırtasiye, Antalya Antalya Fotoğrafçılar, Kırtasiyeciler

ve Kitapçılar Odası Başkanı Mehmet Bayrak

Fuar geçtiğimiz yıllara göre daha hareketli. Katılımcı sayısı daha

çok. Organizasyon daha güzel daha farklı bir yaklaşım var. Ayrıca

bu sene salonların isimleri sektöre emeğini vermiş üstatlarımızın

isimleriyle yapılması ayrı bir renk katmış. Bu da Türkiye’de ahde

vefanın hala olduğunun en güzel örneklerinden biri oldu. Stantlar

özenle ve güzel hazırlanmış bir şekilde, gerçekten bir emek sarf

edilmiş. Katılımcı firmadaki arkadaşlarımızla da konuştuğumuzda,

bu yabancı meslektaşlarımızın katılımının da boş olmadığını

görüyoruz. Fuarın her etabında emeği geçen herkese teşekkür

ediyoruz.

Yağmur Kırtasiye Beyhan Tolga Yılmaz

Başarılı bir fuar organizasyonu. Ürün gruplarını ve çeşitlerini

bu kadar geniş bir platformda görmek çok iyi. Stantlar özenle

hazırlanmış. Tüm stantları gezip, detaylı bilgi almak isteseniz

fuar süresince sabahtan akşama kadar aralıksız gezersiniz.

Dolu dolu bir organizasyon. Yeni marka ve ürünleri görmek

için Bilecik’ten geldik.

Sistem Kırtasiye Hüseyin Nural Şişman

Canlı ve hareketli bir organizasyon. Sadece kırtasiye ürünleri

değil, sektörü zenginleştiren dijital baskı teknolojileri, hediyelik

ürünler ve kişiselleştirilen materyaller de var. Katılımcıların

ürünlerini sergileme yöntemleri ve etkinlikleri de başarılı. Yeni

çıkan ürünlerini görme imkânı bulduğumuz, kıyaslayabildiğimiz

ve yeni markaları keşfettiğimiz bir fuar. Her sene katılmayı

düşünüyorum.

Eren Ofis Musa Dinçer

Her sene fuarın büyümesini gözlemliyoruz. Katılımcı sayısının

artması ve yabancı ziyaretçilerin gelmesi çok iyi. Yabancı ziyaretçinin

arması, geçtiğimiz yıl yaşanan ekonomik sıkıntının ardından

üreticiler için çok iyi oldu.

FREKANS 45


GÜNDEM

DUBAI PAPERWORLD,

TÜKİD’İN DE GİRİŞİMLERİ İLE

2021’E ERTELENDİ

Dubai Dünya Ticaret Merkezi’nde 09-11 Mart 2020 tarihlerinde yapılması

planlanan 2020 Paperworld Middle East Fuarı, tüm dünyayı saran

koronavirüs salgınından dolayı Mart 2021’e ertelendi.

Dubai Dünya Ticaret

Merkezi’nde yapılması

planlanan Paperworld

Middle East 2020 Fuarı’na katılacak

Türk firmalardan gelen talepler

üzerine Tüm Kırtasiyeciler Derneği,

Paperworld ME- Frankfurt ve

İstanbul ofisleriyle iletişime

geçerek; TÜKİD üyelerinin fuara

katılmaktan endişe duyduklarını,

katılım haklarının gelecek

seneye devredilmesi için destek

beklediklerini iletmişti. Paperworld

yetkilileriyle yapılan yoğun

görüşmeler sonucunda Paperworld

Middle East 2021’e ertelendi. Fuar 02-

04 Mart 2021 tarihlerinde yapılacak.

Paperworld yetkilileri tarafından

yapılan açıklamada; “Önceliğimiz

katılımcıların ve ziyaretçilerin sağlığı,

refahıdır. Fuar katılımcısı firmalarla

görüşmeler gerçekleştirilerek

planlamalar yeni tarihlere göre

yapılacaktır ” notu paylaşıldı.

YÜMER; “SALGIN ÖNEMLI

TICARET MERKEZLERINI DE

ETKILEDI”

Konuya ilişkin sorularımızı

yanıtlayan Messe Frankfurt

Istanbul Kıdemli Satış Müdürü

Can Yümer; “Ocak ayında Çin’de

yaygınlaşan Kovid-19 hastalığı

sebebiyle her sektörde olduğu gibi

fuar organizasyonları için de ciddi

bir tehdit ortaya çıktı. Ancak virüsün

henüz Avrupa’da görüldüğüne dair

bir vaka olmaması sebebiyle Ocak

ve Şubat ayı içerisinde Avrupa’da

ve Dubai’de birçok uluslararası

fuar organizasyonu Ancak Şubat

ayının sonlarında İtalya’da salgın

vakalarının görülmesiyle Avrupa’da

Mart ve Nisan aylarında yapılması

planlanan organizasyonlar

ertelenmeye veya iptal edilmeye

başlandı. Bu durum kısa bir süre

içerisinde diğer kıtalardaki önemli

ticaret merkezlerini de etkiledi.” dedi.

YÜMER; “KARARIN EN

ÖNEMLI AMACI HERKESIN

SAĞLIĞINI KORUMAKTI”

Mart ayının ilk haftasında

Dubai’de önemli fuarlar kapılarını

ziyaretçilere açsa da, aynı ayın ikinci

haftasında düzenlenecek Paperworld

Middle East 2020 Fuarı için Dubai

ofislerinin, katılımcı ve ziyaretçilerin

sağlığını riske atmamak adına fuarı

ertelemek istediğini katılımcılarla

paylaştığını belirten Yümer, şöyle

konuştu; “Konuyla ilgili katılımcıların

görüşlerini tek tek alarak bir

durum değerlendirme toplantısı

gerçekleştirildi. Türkiye’den fuara

katılacak yedi firmamız da dâhil

olmak üzere katılımcıların büyük

bir kısmı salgından dolayı endişeli

olduklarını haklarının saklı tutularak

fuarın ertelenmesinden yana

olduklarını söylediler. Bu sonuç ile

Buradan hareketle Messe Frankfurt

Middle East yönetimi, fuarının bu

yıl içerisinde düzenlenmemesine

karar verdi ve tüm katılımcı

firmaların haklarının 2021 fuarı

için geçerli olacağını bildirdi.

Katılımcı firmalardan alınan onay

doğrultusunda ödenen katılım

bedellerinin iade edilmeyeceği, 2021

katılımına sayılacağı da ayrıca iletildi.

“Organizasyonun başlamasına çok

az bir süre kala alınan bu kararın

en önemli amacının, herkesin

sağlığını korumak olduğunun altını

çizen Yümer; “Messe Frankfurt

ailesi olarak bu kararın kesinlikle

doğru olduğuna inanıyoruz. Tüm

dünyada etkisini artarak gösteren

bu salgının en kısa sürede kontrol

altına alınmasını umuyor ve hayatın

normale dönmesiyle yeniden fuar

organizasyonları düzenleyebilmeyi

iple çekiyoruz” dedi.

AKAY; “YÜKLEMELER DEVAM

EDIYOR AMA PANDEMI

SÜRESI UZADIKÇA SESLER

DAHA KISIK GELMEYE

BAŞLIYOR”

Kırtasiye sektörünün

küçümsenmemesi gereken bir

sanayi ve istihdam sağlayıcı

olduğunu belirten Mas ve Scrikss

firmalarının Dış Ticaret Müdürü

Sevda Akay; “Yarınımızı da

düşünmemiz gerekiyor. 70’ten fazla

ülkeye ihracat yapan sektörümüz

için uluslararası fuarlar çok

önemli. İlk epidemi haberini

aldığımızda Paperworld Frankfurt

Fuarı’ndaydık. Fuar sonrasında

İstanbul Kırtasiye Fuarı’na gelmeyi

planlayan ama Kovid-19 endişesiyle

iptal eden çok müşteriler oldu.

Her ülkeden sektör temsilcileriyle

temas edeceğimiz, yeniliklerimizi

tanıtacağımız ve 2020-2021 için

46 FREKANS


TÜKİD Genel Sekreteri

İrem Özkal

ihracat bağlantılarımızı yapacağımız

fuarlara ziyaret azalmaya başlamıştı

bile. Farklı ülkelerden ziyaretçiler bir

sonraki önemli fuarlarımızdan olan

Paperworld Dubai’ye de katılımlarını

da iptal etmeye başlamıştı. Bu

arada salgın İran, Irak ve Avrupa’ya

sıçradı, epidemi pandemiye

dönüştü ve muhtemel ziyaretçiler de

seyahatlerini iptal etti. Ocak 2020’den

sonra yapılan fuar yatırımları ve

çalışmalar bazı ülkelerin sınır

kapılarını kapatmasıyla, bazı

ülkelerde ise faaliyetlerin tamamen

durdurulmasıyla havada kaldı.

Yazışmalar devam ediyor, yüklemeler

devam ediyor; ama pandemi

süresi uzadıkça sesler daha kısık

gelmeye başlıyor. “Bizi öldürmeyen

güçlendir” diyerek, bu günleri

geride bırakacağımıza inanıyor,

önce sağlıklı kalmaya sonra da daha

güçlü olarak işimize kaldığımız

yerden devam etmeyi hedefliyoruz.

Bu sebeple lütfen mümkünse evde

kalın, sağlıklı kalın” açıklamasında

bulundu.

AKAY; “TÜKİD ILE SESIMIZ

DAHA GÜÇLÜ ÇIKTI”

2020 Paperworld Middle East

Fuarı’nın ertelenmesinde TÜKİD’in

rolü ve çalışmalarına da değinen

Akay, şunları aktardı; “Ziyaretçi

sayısının çok düşük olacağı ve zaman

kaybından öteye gidemeyeceği

için fuara katılmamakla birlikte

katılım haklarımızın 2021 yılına

devredilmesi hususunda mutabık

kaldık. Derneğimiz ile görüştük,

kararımızı onayladılar ve bize

Messe Frankfurt Istanbul Kıdemli

Satış Müdürü Can Yümer

yardımcı olacaklarını, gereken tüm

kanallarla temasa geçerek talebimizi

yetkililere ileteceklerini bildirdiler.

Her firmanın tek tek çıkaracağı ses

daha cılız olacaktı ve belki sonuca

ulaşamayacaktı; ancak bu şekilde

sesimiz daha güçlü çıktı ve neticede

fuar 2021 yılına ertelendi.”

Akay sözlerini şöyle sürdürdü;

“Derneğimiz ile görüştük,

kararımızı onayladılar ve bize

yardımcı olacaklarını, gereken tüm

kanallarla temasa geçerek talebimizi

yetkililere ileteceklerini bildirdiler.

Her firmanın tek tek çıkaracağı ses

daha cılız olacaktı ve belki sonuca

ulaşamayacaktı; ancak bu şekilde

sesimiz daha güçlü çıktı. Zaten bizim

talebimiz değerlendirilmeden fuar

iptal edildi.”

Fuarın ertelenmesi süreciyle

ilgili görüşlerine başvurduğumuz

Tüm Kırtasiyeciler Derneği Genel

Sekreteri İrem Özkal; “TÜKİD’ in

9-11 Mart 2020 yılında yapılması

planlanan Paperworld ME fuarına

1 hafta kala, fuar katılımcısı

üyelerimiz derneğimize ulaşarak

Covid-19 salgınından dolayı

yaşadıkları endişeleri anlatıp, fuara

katılımlarıyla ilgili çekincelerini iletti.

Tüm fuar katılımcısı üyelerimizle

irtibata geçip onların görüşlerini

aldık ve fuarın bu yıl düzenlenmesi

halinde Türk katılımcılar olarak

fuar katılım haklarımızın gelecek

yıla ertelenmesi kararını aldık.

Konuyla ilgili Messe İstanbul ve

Messe Frankfurt’tan da destek alarak

talebimizi fuar firmasına ilettik.

Dernek anlamında itirazın yapılıyor

Mas ve Scrikss Firmaları

Dış Ticaret Müdürü Sevda Akay

olması sonucunda önce tüm güvenlik

önlemlerinin alındığı, fuara ilişkin

tüm hazırlıkların tamamlandığıyla

ilgili bir cevap aldık. Salgının adının

tam konması, Avrupa ülkelerini

yüksek oranda etkilemeye başlaması

ve Ortadoğu’da hızını arttırması

gibi gerekçelerle yazışmalarımıza

devam ettik. Paperworld ME, tüm

katılımcılara fuarın bu sene iptali ile

ilgili görüş sorduğu bir anket iletti.

Bu anketi hem derneğimiz yanıtladı

hem tüm fuar katılımcılarımızın

fuarın iptal edilmesine yönelik

yanıtlarını fuar firmasına ilettik.

Anketin tamamlanmasının hemen

ardından Paperworld ME yeni fuar

tarihlerini belirledi ve haklarımızın

gelecek yıla aktarıldığına dair

bilgilendirme maili paylaştı”

açıklamalarını yaptı.

Desteklerinden dolayı Messe

İstanbul ve Messe Frankfurt

yetkililerine teşekkür ettiklerini

söyleyen Özkal; “Pandeminin

etkilerinin daha çok yeni

hissedilmeye başladığı bir dönemde,

tüm ödemeleri yapılmış bir fuara

için üyelerimizin ortak hareket

etme ve haklarını korumak üzere

derneğimizin çatısı altında

buluşmaları, tüm uluslararası fuar

yöneticilerine bir kez daha Türk

kırtasiye ihracatçılarının, dernekleri

ile birlikte daha da güçlü olduklarını

ispat etti. Bu sıkıntılı dönemde bir

arada olmaya devam edeceğimizi,

online fuarlara katılım konusunda

desteklerimizi devam ettireceğimizi

ihracatçı firmalarımıza bildirmek

istiyoruz” dedi.

FREKANS 47


GÜNDEM

TEKERLEKLİ SANDALYELER

İHTİYAÇ SAHİPLERİYLE

BULUŞTURULDU

2020 Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nda yeni bir sosyal sorumluluk

projesi hayata geçirildi. TÜKİD ile Türk Anneler Derneği iş birliğiyle eğitime

ulaşmakta sorun yaşayan engelli öğrencilerin ihtiyaçlarına uygun tasarlanan

akülü tekerlekli sandalyeler düzenlenen törenle sahiplerine teslim edildi.

48 FREKANS

Sosyal Sorumluluk projeleri,

kurumsal sorumluluk çatı

kavramının toplumsal halkasını

oluşturuyor. Kurumsal sosyal sorumluluk

ise yaşamsal öneme sahip

sürdürülebilirlik ilkesine göre yaşam

becerilerimizin gelişmesi sürecinde

kurumların ‘gönüllü’ liderliğini

işaret ediyor. Kurulduğu günden

bu yana bu tarz projelerde yer alan

TÜKİD, 19-23 Şubat tarihlerinde

TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde

gerçekleştirilen 2020 İstanbul Kırtasiye

Ofis Fuarı’nda, fuar merkezinin

ön kapı girişindeki VIP otopark

alanını eğitime ulaşmakta sorun

yaşayan engelli öğrencilere akülü

tekerlekli sandalyelerin alınabilmesi

için tahsis etti.

Böylesine anlamlı bir projeyle annelerinin

sırtında okullarına varmaya

çalışan engelli öğrencilerin akülü

tekerlekli sandalyelere sahip olabilmeleri

için kırtasiye sektörünün iyi

bir dayanışma örneği sergilediğinin

altını çizen Tüm Kırtasiyeciler

Derneği Genel Sekreteri İrem Özkal;

“Bu projeye desteğini esirgemeyen,

öğrencilerin ve ailelerinin tebessümlerine

ortak olan, değer katıp

fark yaratan sektörümüzün değerli

firmaları; Aka Kırtasiye, Akçay

Kırtasiye, Barker Kırtasiye, Cem

Kırtasiye, Cemşen Kırtasiye, Ceren

Kırtasiye, Çelik Kırtasiye, Derya Dağıtım,

Dönmezler Lisans, Eraysan,

Eren Oyuncak, Fatih Kalem, Fima

Kırtasiye, Helvacıoğlu Kırtasiye,

Karadeniz Kırtasiye,

Karslıoğlu Kırtasiye, Keskin

Color, Sema Kırtasiye, Şahin

Kırtasiye ve Taros Kırtasiye

firmalarına teşekkür ederiz”

dedi.

Özel çocukların kendileri

için öncelikli olduğunu

belirten Türk Anneler Derneği

Küçükçekmece Şubesi

Başkanı Figen Gürlek ise,

“Bu hassasiyetle bizimle iletişime

geçen TÜKİD ile tanıştıktan

sonra bu güzel projeyi şekillendirdik.

Çocuklar gülsün diye bu proje

doğrultusunda engelli çocuklarımızı

güzel bir etkinlikle akülü ve manuel

sandalyelerine kavuşturduk. Başarı

dolu bu projenin sonunda başka

projelerde de TÜKİD ile çalışmalara

devam etmek istiyoruz. Aramızdaki

güzel etkileşim ve sinerjiyle daha

fazla çocuğumuzu mutlu etmek

istiyoruz.” İfadelerini kullandı.



GÜNCEL

ADEL’DEN 23 NİSAN’IN

100. YILINA ÖZEL

İYİLİK AĞACI ORMANI

Adel Kalemcilik, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın

100. Yılına özel olarak drone teknolojisi ile 10 bin tohum

atışı gerçekleştirerek, çocukların geleceğine umut oluyor.

Adel Kalemcilik, 2015 yılında

çocukların ve gençlerin

eğitim ihtiyaçlarını desteklemek

amacıyla hayata geçirdiği İyilik

Ağacı sosyal sorumluluk projesiyle

her yıl 100 bin çocuğun hayatına

dokunuyor.

100. yılını kutlayacağımız 23 Nisan

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı

yaklaşırken Adel Kalemcilik, çocuklara

daha yeşil bir gelecek sunmak

için onlara bir hediye sunuyor.

DOĞAN HIZLAN’DAN

FUAR GÖZLEMLERİ

Hayallerini renklendirip şekillendirerek

hayatta iz bırakmak isteyen

herkesin yanında olma vizyonuyla

hareket eden şirket, benimsediği

iyilik değeri ile çocukları mutlu

ederken doğayı da unutmuyor. Evde

daha çok vakit geçirmek zorunda

olduğumuz bu dönemde şirket, çocukların

her yıl olduğu gibi bu yıl da

aynı coşkuyla bayramlarını kutlamaları

için onlar adına bir İyilik Ağacı

Ormanı kuruyor. Hayalindeki İyilik

Ağacı’nı çizip #İyilikAğacı hashtagi

ile paylaşan her bir çocuk için Adel

Kalemcilik, bireysel ve kurumsal

çevre bilincini arttırmaya yönelik

teknolojiler geliştiren bir sosyal

girişim olan Ecording ile iş birliği

yaparak ağaç tohumlarını dronelar

vasıtasıyla toprakla buluşturuyor ve

çocukların geleceğine yeşile dost bir

iz bırakıyor.

Şirket bu sayede, 100. yılında ayrı

26. yılı geride bırakan İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’na ilk günden itibaren

ilgi ve heyecanla katılarak, görüş ve önerilerine köşesinde yer veren Hürriyet

Gazetesi yazarı ve TÜKİD Onursal Üyesi Doğan Hızlan, bu yıl da fuar

gözlemlerini “Kırtasiye denince...” başlığı altında okuyucuları ile paylaştı.

ve özel bir anlam taşıyan 23 Nisan

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın

ara verilmeden evlerde

kutlanmasına imkân tanıyarak,

birlik ve beraberliğe önemli bir katkı

sağlanmasını da hedefliyor.

AĞAÇLAR, ÇOCUKLARLA

BIRLIKTE BÜYÜYOR

Daha yeşil, sağlıklı ve yaşanılabilir

bir dünya bırakma yolunda farkındalık

yaratmayı hedefleyen girişim

Ecording ile iş birliği kapsamında

hayata geçirilen projede, çocuklar

kendi adlarına ekilen ağaçların

özelliklerini de yakından tanıma

fırsatı bulabilecek. Ekilen her bir

tohumun hikayesi, büyüme evreleri,

tohum atış esnasındaki görüntüler,

çocuk ve ailelerle düzenli olarak

paylaşılacak. Ayrıca projede yer alan

her çocuk, kendi adlarına hazırlanan

birer dijital sertifikaya sahip olacak.

Köşe yazısında hem kırtasiye

ürünlerinin günümüz yaşamına

uyum sağlamasına hem

de unutulan geleneklere yer veren

Doğan Hızlan, hızlı yaşamın hızlı

çözümlere muhtaç olduğuna, kırtasiye

firmalarının da bu ihtiyaca yanıt

verdiğine dikkat çekti. Hızlan satırlarında

şu ifadelere yer verdi; “Kuşakların

yazı biçimi, kırtasiyeyi algılama

düzeni de değişiyor. Dolmakalem

50 FREKANS

kadar tükenmez ve rollerball’u da

tercih ediyorlar. Herkesin acelesi var,

soluk soluğa bir yaşam... Kırtasiye

firmaları da çabuk kuruyan kalemler

yapıyor. Anlaşılıyor ki insanların bir

kalem mürekkebinin kurumasına

bile sabırları kalmamış….

Kırtasiye bir bütünlüktür, hele

kurşunkalem kullanıyorsanız silgi

vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Yumuşak

yanı olduğu gibi sert yanı da vardır

Çünkü dolmakalemle yazdığınız

yazıyı da o sert tarafı siler.

Şimdi silgilerin de boyutu büyüdü.

Üzerlerine de şu tür yazılar yazıyorlar:

‘Büyük yanlışlar için.’

Bilgisayarlar silgilerin egemenliğini

azalttı. Hemen herkes artık kaplumbağa

gibi sırt çantalarıyla dolaşıyor…”

Yazının devamı için Hürriyet Gazetesi

web sitesi, kültür sanat bölümünü

ziyaret edebilirsiniz.


Kaliteyi kontrol etmek değil,

Üretmek gerekir!

www.antyazi.com.tr

9001:2015

10002:2015


GÜNCEL

EKO EGE KIRTASİYE

İŞ ORTAKLARI İLE BULUŞTU

Büro ve okul gereçleri üretim ve satışı ile yıllardır kırtasiye sektöründe

hizmet veren Eko Ege Kırtasiye A.Ş. – İzmir, 29. satış

etkinliğinde iş ortakları ile buluştu.

Günümüz ticari şartlarında

kurumsallaşmanın öneminin

bilinci ile hareket eden Eko

Ege Kırtasiye, her yıl olduğu gibi bu

yıl da düzenlediği satış etkinliğinde

iş ortakları ile buluştu. 27 Şubat – 01

Mart 2020 tarihleri arasında gerçekleşen

29. Satış etkinliğinde Türkiye’nin

farklı bölgelerinden gelen

kırtasiye profesyonelleri yeni sezon

hazırlıkları için ürünlerini inceledi.

Etkinlik ile ilgili firmadan yapılan

açıklamada; “Sektörümüzün lider

tedarikçi firmaları ve seçkin müşterilerimizin

katılımı ile birlikte başarılı

bir şekilde etkinliğimizi tamamladık.

Fuarımıza katılım ve destekleri ile

bizleri onurlandıran dostlarımıza

teşekkür ederiz” notu paylaşıldı.

UNI-BALL’DAN

PERAKENDE ÜRÜN EĞİTİMİ

Uni-Ball ürün eğitimleri ile perakende noktalarını destekliyor.

B2C pazarlama kadar B2B pazarlamada

da farklı projelere

imza atan Uni, bu sezon perakendeciler

için farklı bir çalışmaya

daha başladığını duyurdu. Proje

hakkında açıklama yapan Uni-Ball

Yazım Gereçleri Pazarlama Müdürü

Anıl Sezer; “Nihai tüketicilerle her

gün etkileşimde olan, onların taleplerine

direk olarak karşılık verecek

olan satış temsilcilerini, marka

konusunda daha detaylı bilinçlendirmek

ve müşteri taleplerini doğru

anlayıp doğru yönlendirme yaparak,

müşteri memnuniyetini artırmak

gerekliliğini görüyor ve bunu gerçekleştirebilmenin

tek yolunun ise

52 FREKANS

doğru bilgiden geçtiğini biliyoruz.

Bu sebeple Uni olarak son dönemde

ağırlık verdiğimiz ve önümüzdeki

dönemde artarak devam ettirmeyi

planladığımız “Uni Perakende Ürün

Eğitimlerine” başladık.

Sektör oyuncularından talebimiz

biz ve bizim gibi markalara bu

tarz eğitimlerde destek olmaları ve

planlanan takvimlere uygun olarak

mümkün olan en üst sayıdaki satış

ekibinin eğitimlerden faydalanmasını

sağlamalarıdır. Bu şekilde

sektör çok daha bilinçli ve müşteri

memnuniyetine özen gösteren bir

konuma gelecektir. Bu husus ayrıca

sektörün sıkça dile getirdiği kırtasiye

ürünlerinin büyük hipermarketlerden

bilinçsiz bir şekilde alım ve

tüketilmesinin önüne geçecek, nihai

tüketicinin doğru ve ihtiyacı olan

ürüne direk ulaşabilmesi adına daha

bilgili olan perakende noktalarını

tercih etmesini sağlayacaktır. Bizler

aynı hedef doğrultusunda çalışan iş

ortaklarıyız. Sorulara birebir cevap

verebilme imkânını yakalamak, aynı

yerden aynı noktaya bakmak bizler

için son derece önemli. Bu sebeple

eğitim programlarımızda ürünler

ve genel satış stratejileri hakkında

birebir konuşma ve bilgi paylaşma

imkânını bu sayede yakalayabiliyoruz”

dedi.



GÜNCEL

2020 - 2021 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI

ÇALIŞMA VE İŞ GÜNÜ TAKVİMİ AÇIKLANDI

2019 – 2020 eğitim – öğretim yılında geçilen yeni eğitim modeli

birinci yılını tamamladı. Ara tatillerin ve müfredata eklenen yeni

konuların deneyimlediği yılın ardından 2020 – 2021 Eğitim –

Öğretim yılı takvimi açıklandı. Kırtasiye sektörünü de yakından

ilgilendiren takvimin detayları haberimizde...

Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında

açıklanan çalışma ve

iş günü takvimi, bu yıl

Mart ayında Milli Eğitim Bakanı

Ziya Selçuk tarafından açıklandı.

Geçtiğimiz yıl kapsamlı değişikliklerin

yapıldığı takvimde, teneffüs

süreleri, ek ara tatiller, ders sayılarındaki

artış öne çıkan başlıklar

olmuştu. Bu yıl dünya genelinde

etkili olan Covid -19 virüsü

nedeniyle öne alınan ara tatil ve

54 FREKANS

ardında online eğitime geçilmesi,

takvimin değiştirilmesine neden

oldu.

OKULLAR 7 EYLÜL 2020’DE

AÇILIYOR

MEB tarafından yapılan açıklamada;

2020 - 2021 eğitim - öğretim

yılında birinci dönem, 07 Eylül

2020 Pazartesi günü başlayacak

ve 15 Ocak 2021 Cuma günü sona

erecek. Birinci dönem ara tatili, 16

Kasım 2020 Pazartesi günü başlayacak

ve 20 Kasım 2019 Cuma

günü sona erecek. Yarı yıl tatili 18

Ocak 2020-29 Ocak 2021 tarihlerinde

yapılacak.

2020- 2021 Eğitim Öğretim yılı

ikinci dönemi 1 Şubat 2021 Pazartesi

başlayacak, 18 Haziran 2021

Cuma günü sona erecek. İkinci

dönem ara tatili ise, 05 Nisan 2021

Pazartesi günü başlayacak ve 9 Nisan

2021 Cuma günü sona erecek.


2020 - 2021

ÇALIŞMA VE İŞ

TAKVİMİ

7 Eylül

2020

Eğitim - öğretim

başlangıcı

16 - 20

Kasım

2020

Birinci ara tatil

15 Ocak

1 Şubat

2021

Yarı yıl tatili

5 - 9

Nisan

2021

İkinci ara tatil

18

Haziran

2021

Eğitim - öğretim

bitişi


GÜNCEL

DİJİTAL BAĞIMLILIKLA MÜCADELE

MECLİS KOMİSYONUNDA

Bilişim teknolojileri bağımlılığının etkilerinin incelenerek olası

zararlarının bertaraf edilmesi ve bu teknolojilerin kontrollü kullanımının

sağlanması için yapılması gerekenlerin saptanması amacıyla 2019

yılında kurulan Bilişim Teknolojileri Bağımlılığıyla Mücadele Araştırma

Komisyonu, AK Parti Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı

başkanlığında çalışmalarını sürdürüyor.

İnternetin ve akıllı telefonların

hayatımıza girmesiyle özellikle

3-24 yaş arası bireylerin hayatında

etkili olan dijital bağımlılık Meclis

Araştırma Komisyonu’nda incelendi.

Bilişim Teknolojileri Bağımlılığıyla

Mücadele Araştırma Komisyonu

Başkanı Avcı, Türkiye’de bilgisayar

oyunu bağımlılığına ilişkin yasal

düzenlemelerin hayata geçirilmesi

gerektiğini söyledi.

Bilişim Teknolojileri Bağımlılığıyla

Mücadele Araştırma Komisyonu

Başkanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili

Nabi Avcı, yaptığı değerlendirmede,

komisyonun 13. toplantısını

gerçekleştirdiğini, toplantılar

boyunca alanında uzman birçok

akademisyen, sivil toplum ve kamu

kurumu temsilcisini dinlediklerini

anımsattı.

Komisyon için yol gösterici toplantılar

gerçekleştirdiklerini anlatan Avcı,

şunları kaydetti:

“Sunumlardan elde ettiğimiz veriler

doğrultusunda hazırlayacağımız

raporda özellikle çocuklar ve gençlerin

teknoloji bağımlılığından uzak

tutulmaları için yasama olarak neler

yapılabileceği konusunda somut

öneriler geliştiriyoruz. Özellikle bilgisayar

oyunları bağımlılığının dünya

ülkeleri için olduğu gibi Türkiye için

de büyük bir tehlike olduğunu yapılan

sunumlardan görmekteyiz. Bu,

tüm dünyayı kasıp kavuran bir salgın

gibi. Video oyunları, bilgisayar oyunları

bağımlılığı çocuklarımızın yalnız

zihinsel sağlıklarını değil, bedensel

sağlıklarını da tehdit eder aşamaya

gelmiştir. Bu sadece bize mahsus

bir durum değil. Çok şükür bizim

göstergeler bir Güney Kore kadar, bir

Çin kadar, bir Finlandiya ve diğer ülkeler

kadar yüksek tehlike boyutunda

değil. Ancak bu bir teselli değil,

tedbir almamız gereken durumdur.

Bunun için de özellikle oyun üreticisi

firmalar, platformlar ve kuruluşlarla

ilgili yasal düzenlemeleri mutlaka

hayata geçirmemiz gerekiyor.”

Avcı, diğer ülkelerin aldığı tedbirleri

de yapılan sunumlar doğrultusunda

değerlendireceklerini söyledi.

Komisyonun ayrıca kendi araştırmalarının

da bulunduğunu ifade eden

Avcı, bu araştırmalar doğrultusunda

gençleri meşgul eden, tüm sosyal

faaliyetlerden alıkoyan, sağlıklarını

ciddi manada tehlikeye atan bağımlılıkla

ilgili yasal tedbirleri kısa sürede

düzenleyeceklerini ifade etti.

56 FREKANS



ÖZEL RÖPORTAJ

Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak nitelendirilen ve

27.04.2020 tarihi itibariyla dünya genelinde 2.858.635 kişide görülen toplam

196.295 kişinin ölümüne yol açan Korona virüsünün gündelik yaşam

ve ekonomi üzerindeki sarsıcı etkilerini halihazırda birlikte yaşıyoruz. Korona

virüs salgınının iş hukuku yönünden etkilerini Avukat İrem Toprakkaya

Babalık ile gerçekleştirdiğimiz röportajda kaleme aldık.

Öncelikle çalışanlar ve işverenler tarafından merak edilen konuların başında,

salgın hastalık nedeniyle İçişleri Bakanlığı’nın yayınladığı genelgeler

ile bazı işyerlerinin faaliyetlerinin durdurulması, yaş sınırlaması nedeniyle

sokağa çıkma yasağına tabi çalışanların durumu, bazı işletmeler tarafından

çalışmaya ara verilmesi ve uzaktan çalışmanın ücret ve izin süreçlerine

etkisinin ne olacağı yer alıyor.

58 FREKANS

COVID – 19 VİRÜSÜ

İŞ HUKUKUNU

NASIL ETKİLEDİ?

Av. İrem TORAKKAYA BABALIK,

LL.M.


İçişleri Bakanlığı’nın Genelgeleri

ile faaliyeti durdurulan

işyerleri ve sokağa çıkma

yasağına tabi çalışanların

durumu nasıl değerlendirilmektedir?

Yargıtay’ın yerleşik içtihatları

uyarınca salgın hastalık sebebiyle

karantina uygulaması “zorlayıcı

neden” olarak kabul edilmektedir.

Bu kapsamda, 65 yaş ve üzeri ile

bağışıklık sistemi düşük ve kronik

akciğer hastalığı, astım, KOAH,

kalp/damar hastalığı, böbrek,

hipertansiyon ve karaciğer hastalığı

olanlar ile bağışıklık sistemini

bozan ilaçları kullanan vatandaşların

sokağa çıkmalarını yasaklanmaları

sokağa çıkma yasağı

kararı verilmesi, bölgesel karantina

uygulamaları ve bazı işyerlerinin

faaliyetlerinin durdurulması emsal

kararlara kıyasen zorlayıcı neden

kapsamında değerlendirilebilir.

20 yaş ve altı için getirilen sokağa

çıkma yasağı kapsamında, 18-20

yaş arasında olup kamu kurum

ve kuruluşlarında çalışanlar, özel

sektörde düzenli çalıştığını sosyal

güvenlik belgesiyle ortaya koyanlar

ile mevsimlik tarım işçileri, sokağa

çıkma yasağından muaf tutulmuştur.

Sokağa çıkma yasağından

muaf tutulanlar istisna kapsamında

olduklarını kanıtlayacak belgeleri

yanlarında bulundurmak ve

denetimler sırasında bu belgeleri

göstermek zorundadır. 18 yaşından

küçük çalışanlar için sokağa çıkma

yasağının istisnası bulunmamaktadır.

Bilindiği üzere, salgın hastalık

nedeniyle sokağa çıkma yasağı ve

karantina uygulaması zorlayıcı

sebep olarak kabul edilmekte olup

bir haftalık bekleme süresi sonunda

zorlayıcı nedenin devam etmesi

halinde 4857 sayılı İş Kanunu m.

25/3 uyarınca işverene, m. 24/3

uyarınca işçiye hizmet akdinin

feshi imkanı tanınmaktadır.

Ancak Yeni Koronavirüs (Covid-19)

Salgınının Ekonomik ve

Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması

Hakkında Kanun ile Bazı

Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına

Dair 7244 sayılı Kanunun 9. Maddesi

ile 4857 sayılı İş Kanunu’na

geçici 10. madde eklenerek İş

Kanunu kapsamında olup olmadığına

bakılmaksızın her türlü iş

veya hizmet sözleşmesi, 17.04.2020

tarihi itibariyle üç ay süreyle, işveren

tarafından feshedilemeyeceği

öngörülmüştür.

Anılan hüküm uyarınca, İş Kanunun

m. 25 f.1 (II) numaralı

bendinde ve diğer kanunların ilgili

hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi

niyet kurallarına uymayan haller

ve benzeri sebepler dışında iş akdi

feshi yasaklanmıştır.

Keza, işveren tarafından işçinin

onayı alınmaksızın ücretsiz izne

çıkartılması esasen mümkün değilse

de, 7244 sayılı Yasa ile getirilen

değişikliğin yürürlüğe girdiği

17.04.2020 tarihinden itibaren üç

aylık süreyi geçmemek üzere işveren

işçiyi tamamen veya kısmen

ücretsiz izne ayırabilir. Bu madde

kapsamında ücretsiz izne ayrılmak,

işçiye haklı nedene dayanarak

sözleşmeyi fesih hakkı vermez.

Ancak kısa çalışma ve kısa çalışma

ödeneğinden faydalanabilecek işçilerin

ücretsiz izne zorlanmaması

gerekir.

Fesih yasağı süresince öngörülen

geçici istihdam ödeneği

hakkında bilgi verebilir

misiniz?

Yukarıda zikredilen fesih yasağına

dair hüküm uyarınca işveren

tarafından ücretsiz izne ayrılan ve

kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan

işçiler ile 15/3/2020

tarihinden sonra 51 inci madde

kapsamında iş sözleşmesi feshedilen

ve bu Kanunun diğer hükümlerine

göre işsizlik ödeneğinden

yararlanamayan işçilere, herhangi

bir sosyal güvenlik kuruluşundan

yaşlılık aylığı almamak kaydıyla ve

4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu

maddesinde yer alan fesih yapılamayacak

süreyi geçmemek üzere,

bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları

veya işsiz kaldıkları süre

kadar, Fondan günlük 39,24 Türk

lirası nakdi ücret desteği verileceği

öngörülmektedir. Yapılan ödemelerden

damga vergisi hariç herhangi

bir kesinti yapılamaz.

Ücretsiz izne ayrılarak nakdi ücret

desteğinden yararlanan işçinin fiilen

çalıştırıldığının tespiti halinde

işverene, bu şekilde çalıştırılan her

işçi ve çalıştırıldığı her ay için ayrı

ayrı olmak üzere fiilin işlendiği

tarihteki 4857 sayılı Kanunun 39

uncu maddesince belirlenen aylık

brüt asgari ücret tutarında (2.

943 TL) çalışma ve iş kurumu il

müdürlüklerince idari para cezası

uygulanır ve ödenen nakdi ücret

desteği ödeme tarihinden itibaren

işleyecek kanuni faizi ile birlikte

işverenden tahsil edilir.

Bu madde kapsamında nakdi ücret

desteğinden yararlananlardan 5510

sayılı Kanuna göre genel sağlık

sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının

bakmakla yükümlü olduğu

kişi kapsamına girmeyenler, aynı

Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci

fıkrasının (g) bendi kapsamında

genel sağlık sigortalısı sayılırlar

ve genel sağlık sigortasına ilişkin

primleri Fondan karşılanır.

Belirtilen düzenleme ile, ücretsiz

izne ayrılan ve kısa çalışma

ödeneğinden yararlanamayan

işçiler ile 15 Mart tarihinden sonra

iş sözleşmesi feshedilen işçilere

aylık net 1.168 TL işsizlik ödeneği

ödenecektir.

Kısa çalışma ve kısa çalışma

ödeneği uygulamasından

nasıl faydalanılabilir?

Zorlayıcı nedenlerle ücretsiz izne

çıkartılan personele sınırlı da

olsa bir gelir güvencesi sağlamak

amacıyla, “kısa çalışma” ve “kısa

çalışma ödeneği” hakkında yasal

düzenleme yapılmıştır.

Salgın hastalık nedeniyle karantina

uygulaması, sokağa çıkma yasağı

vb zorlayıcı sebeplerle işyerindeki

haftalık çalışma sürelerinin geçici

olarak en az üçte bir oranında

azaltılması veya süreklilik koşulu

aranmaksızın işyerinde faaliyetin

tamamen veya kısmen en az dört

hafta süreyle durdurulması hallerinde,

işyerinde üç ayı aşmamak

üzere (Cumhurbaşkanı kararı ile 6

aya kadar uzatılabilir.) sigortalılara

çalışamadıkları dönem için kısa

çalışma ödeneği ödenebilir.

Korono virüs salgını nedeniyle

kısa çalışma ödeneğinden yararlanma

koşulları; işverenin zorlayıcı

sebepler nedeniyle işyerindeki

çalışma süresinin önemli ölçüde

azaldığı veya durduğu yönünde

İŞKUR’a başvuruda bulunması ile

işçinin kısa çalışmanın başladığı

tarihte, 4447 sayılı Kanunun 50 nci

maddesine göre çalışma süreleri ve

işsizlik sigortası primi ödeme gün

sayısı bakımından (kısa çalışmanın

başladığı günden önceki 60 gün

hizmet akdine tabi olanlardan son

FREKANS 59


ÖZEL RÖPORTAJ

AV. İREM TOPRAKKAYA BABALIK, LL.M.

üç yıl içinde en az 450 gün işsizlik

sigortası primi ödeme şartının gerçekleşmiş

olması) işsizlik ödeneğine

hak kazanmış olması şeklindedir.

Bu koşulu taşımayanlar, kısa

çalışma süresini geçmemek üzere

son işsizlik ödeneği hak sahipliğinden

kalan süre kadar kısa çalışma

ödeneğinden yararlanmaya devam

eder.

Kısa çalışma uygulamasından yararlanabilmek

için, iş yerinde kısa

çalışma uygulanan dönemde 4857

sayılı Kanunun 25 inci maddesinin

birinci fıkrasının (II) numaralı

bendinde yer alan sebepler hariç

olmak kaydıyla işveren tarafından

işçi çıkarılmaması gerekir. Salgın

nedeniyle başvurular İŞKUR web

sitesinde (www.iskur.gov.tr) belirtilen

eposta adreslerine elektronik

posta gönderilmesi suretiyle kabul

edilmektedir.

7244 sayılı Kanun ile 4447 sayılı

Kanuna geçici madde eklenerek,

yeni korona virüs (Covid-19)

sebebiyle işverenlerin yaptıkları

zorlayıcı sebep gerekçeli kısa

çalışma başvuruları için, iş müfettişleri

tarafından yapılan uygunluk

tespitinin tamamlanması beklenmeksizin,

işverenlerin beyanı doğrultusunda

kısa çalışma ödemesi

gerçekleştirileceği belirtilmektedir.

Kısa çalışma süresince sigortalılara

İŞKUR tarafından belirli şartlarda

gelir desteği, yani kısa çalışma ödeneği

verilmekte; ayrıca genel sağlık

sigortası primleri ödenmektedir.

Günlük kısa çalışma ödeneği;

sigortalının son on iki aylık prime

esas kazançları dikkate alınarak

hesaplanan günlük ortalama brüt

kazancının %60’ıdır. Bu şekilde

hesaplanan kısa çalışma ödeneği

miktarı, aylık asgari ücretin brüt

tutarının %150’sini geçemez. Ödemeler

aylık olarak PTT aracılığıyla

her ayın 5’inde yapılır.

Uzaktan çalışma, ücretsiz

izin ve ücretli izin uygulamaları,

telafi çalışması uygulamaları

nasıl gerçekleştirilecektir?

Bazı durumlarda işverenin, özellikle

internet üzerinden işin yürütülmesine

uygun olan işlerde uzaktan

çalışma, telekonferans gibi yöntemleri

tercih ettiği ve iş akışını bu

şekilde sağladıkları görülmektedir.

60 FREKANS

Belirtilen durumlarda işçinin ücret

hakkı aynen devam eder.

Uygulamada rastlanılan diğer

seçenekler ise, tarafların anlaşması

halinde ücretsiz izin uygulaması

veya ücretli izin haklarının kullandırılmasıdır.

Burada dikkat

edilmesi gereken konu, çalışanın

rızası bulunmaksızın ücretsiz izin

verilemeyeceğidir. Aksi takdirde

Yargıtay işçinin ücretsiz izne çıkartılmasını

işveren tarafından eylemli

fesih olarak kabul edilmektedir.

Ücretsiz izne ilişkin işveren ve çalışan

arasında karşılıklı müzakere

edilmiş bir protokol düzenlenmesi

gerekmektedir. Zira, işverence tek

taraflı olarak yapılacak çalışma koşullarında

değişikliğin 4857 sayılı

İş Kanunu m. 22 uyarınca çalışana

yazılı olarak bildirilmesi ve 6 gün

içinde çalışan tarafından yazılı

olarak kabul edilmediği takdirde

işçiyi bağlamayacağı göz önünde

bulundurulmalıdır.

İşçinin rızası bulunmaksızın ücretli

izin verilmesi konusunda ise;

Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği, m. 8

uyarınca “İzin kurulu veya işveren,

işçinin istediği izin kullanma tarihi

ile bağlı değildir.” hükmü uyarınca

işverenin dürüstlük kuralına uygun

hareket etmek koşuluyla personeli

yıllık ücretli izin kapsamında izne

çıkartması mümkün olabilecektir.

Zorunlu nedenlerle işin durması

veya normal çalışma sürelerinin

önemli ölçüde altında çalışılması

halinde ise telafi çalışması gündeme

gelebilecektir. Telafi çalışması,

kaynağını oluşturan zorunlu

nedenin ortadan kalkması ve

işyerinin normal çalışma dönemine

başlamasını takip eden 2 ay

içerisinde yaptırılır ise de, 18 Mart

2020 tarihinde Cumhurbaşkanı

tarafından telafi çalışmasının 4 ay

içerisinde yaptırılacağına dair mevzuat

değişikliğine gidileceği ifade

edilmiştir. Telafi çalışması, günlük

en çok çalışma süresi olan 11 saati

aşmamak koşulu ile günde 3 saatten

fazla olamaz. Telafi çalışması,

tatil günlerinde yaptırılamaz.

Yıllık ücretli izinlerin toplu izin

olarak kullandırılması konusunda

ise, Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği

m. 10 uyarınca toplu izinlerin ancak

Nisan ayı başı ile Ekim ayı sonu

arasındaki süre içinde, işçilerin

tümünü veya bir kısmını kapsayan

toplu izin uygulanabileceğinin göz

önünde bulundurulması gerekmektedir.

Çalışanların korona virüs

taşıma riski taşıdığını işverene

beyan etme yükümlülüğü

var mıdır?

Korona virüse yakalanma riski

taşıyan veya kendisinde hastalığın

belirtileri görülen çalışanların

durumu sadakat yükümlülüğü uyarınca

işveren ile paylaşma zorunluluğu

vardır. İşverenin de hastalığa

ilişkin semptomları çalışanlara

yazılı olarak bildirmesinin uygun

olacağı kanaatindeyiz.

İşverenin salgına karşı ne gibi

önlemler alma yükümlülüğü



ÖZEL RÖPORTAJ

AV. İREM TOPRAKKAYA BABALIK, LL.M.

bulunmaktadır?

İşverenin hastalığa ilişkin semptomları

ve korunma yöntemlerini

çalışanlara yazılı olarak bildirmesinin,

eğitim videoları vb uygulamalar

ile çalışanları detaylı olarak

bilgilendirilmesinin uygun olacağı

kanaatindeyiz. Ayrıca, yurtdışı seyahatinden

dönen ve hastalık riski

taşıyan personelin, 14 gün işyerine

gelmemesi, işyerinin sürekli olarak

temizlenmesi, anti-bakteriyel jel

bulundurulması ve kullanımının

teşvik edilmesi, çalışanların

gösterdiği semptomlarının işyeri

hekimi vasıtasıyla gözlem altında

tutulması, risk görülmesi halinde

üst sağlık kuruluşlarına sevki, risk

gruplarının (engelli, yaşlı, kronik

hasta, gebe-emziren gibi) uzaktan

çalışmalarının sağlanması, maske

ve eldiven dağıtımı, özellikle biyometrik

giriş sağlayan işyerlerinde

sistemin geçici olarak devre dışı

bırakılması ya da sıklıkla temizliğinin

sağlanması gibi önlemler

önerilmektedir.

İşveren çalışanlarının hastalığa maruz

kalma riskini bertaraf etmek

veya en aza indirmek konusunda

öncelikle Sağlık Bakanlığı tarafından

ilan edilmiş olan tedbirler

başta olmak üzere gerekli tüm

önlemleri almakla ve çalışanların

işle ilgili sağlık ve güvenliğini

sağlamakla yükümlüdür. İşveren,

işçiyi koruma ve gözetme borcu

62 FREKANS

(TBK m. 417, 6331 sayılı Yasa m.4)

uyarınca, hastalığa ilişkin semptomların

görüldüğü veya risk taşıyan

personel hakkında, durumun

tespit edilmesini talep edebilir ve

gerekli tedbirlerin alınmasına karar

verilebilir.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği

Kanunu m. 13 uyarınca ciddi ve

yakın tehlike ile karşı karşıya kalan

çalışanlar da, işverene başvurarak

durumun tespit edilmesini ve

gerekli tedbirlerin alınmasına karar

verilmesini talep edebilir.

İşverenin kendisine ulaşmış olan

yahut toplamış olduğu bilgileri

saklarken ve paylaşırken Kişisel

Verilerin Korunması Kanunu

hükümlerini de göz önünde bulundurması

gereklidir. Bu nedenle,

işverenin çalışanlarından birinin

virüs taşıdığına ilişkin bilgileri

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması

Kanunu uyarınca, mevzuata

göre bildirim yapılması zorunlu

kuruluşlar dışında, üçüncü kişilerle

paylaşamayacağı kanaatindeyiz.

İşyerinde Korona Virüse Yakalanılması

İş Kazası mıdır?

5510 sayılı Kanun uyarınca İş

Kazası, sigortalının işyerinde bulunduğu

sırada, işveren tarafından

yürütülmekte olan iş nedeniyle

sigortalı kendi adına ve hesabına

bağımsız çalışıyorsa yürütmekte

olduğu iş nedeniyle, bir işverene

bağlı olarak çalışan sigortalının,

görevli olarak işyeri dışında başka

bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl

işini yapmaksızın geçen zamanlarda,

emziren kadın sigortalının, iş

mevzuatı gereğince çocuğuna süt

vermek için ayrılan zamanlarda,

sigortalıların, işverence sağlanan

bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş

gelişi sırasında meydana gelen ve

sigortalıyı hemen veya sonradan

bedenen ya da ruhen engelli hâle

getiren olaydır.

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi

2018/5018 E., 2019/2931 K.,

15.04.2019 Tarihli kararında,

işçinin, işveren tarafından yürütülmekte

olan iş nedeniyle Ukrayna’ya

yapılan sefer sırasında bulaştığı adli

tıp raporu kapsamından anlaşılan

H1N1 virüsüne bağlı olarak, daha

sonra meydana gelen ölümünün iş

kazası olarak kabul edilmesi gerektiği

kanaatine varılmıştır.

İşverenler hastalığın iş kazası

kavramı içerisinde değerlendirilme

riskini bertaraf etmek için üzerlerine

düşen iş sağlığı ve güvenliğine

ilişkin sorumluluklarının tamamını

yerine getirmeli, iş yerinin hijyen

koşullarının sağlanması ve sağlıklı

bir çalışma alanı oluşturabilmek

için iş planı ve çalışma düzeni ile

ilgili gerekli tedbirleri aldıklarından

emin olmalılardır.

Herkese umut dolu ve sağlıklı

günler dileriz.





ÖZEL RÖPORTAJ

ÇOCUKLUK HAYALİ KRAL ŞAKİR,

ŞİMDİ HEM ÇOCUKLARIN

HEM BÜYÜKLERİN KAHRAMANI

Varol YAŞAROĞLU

Çocukluk hayalini her daim yaşamının odağında tutan, bilgi ve bilginin yaratıcı

gücüyle bunu harmanlayarak hayata geçiren Varol Yaşaroğlu…

“Kendi yarattığımız hayal dünyasında her şeyi değiştirmek mümkün” söylemini

yaşam tarzı yapan Yaşaroğlu ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Mizah,

karikatür ve animasyona aşık, Grafi2000’in kurucusu, Koca Kafalar’ın,

Türkiye’nin yetişkinlere yönelik ilk animasyon dizisi Fırıldak Ailesi’nin yapımcısı

ve karakterlerinin yaratıcısı Varol Yaşaroğlu, imkân bulduğu her ortamda ve

her zemine çizim yaptığını aktardı. Yaşaroğlu ile Kral Şakir karakterini,

karakterin lisanslı ürüne dönüşümünü, kırtasiye ürünlerini ve yeni projelerini

konuştuk. Son yıllarda hem çocuklar hem de büyükler tarafından beğeni ile

takip edilen Kral Şakir karakterine dair özel açıklamalarda bulunan Yaşaroğlu;

“Çocukluğumdan gelen hayalim Kral Şakir, hayvanları çok sevmemiz, Türk aile

yapısını çok yakından bilmemiz ve mizah gücümüzle oluştu” dedi.

66 FREKANS


Bugün, ülkemizde en tanınan

çizgi film karakterlerinden birini

oluşturdunuz. Peki, siz hangi

çizgi filmleri izlerdiniz?

Ben küçükken Pembe Panter,

Heidi, Vikingler, Şeker Kız Candy,

Marco, He-Man gibi dönemimin

popüler çizgi filmlerini izlerdim.

En sevdiğim çizgi film Pembe

Panter’di.

Yeteneğinizi nasıl fark ettiniz?

5-6 yaşlarındayken deftere, duvara,

taşa ne bulursam çiziyordum. En

çok da Pembe Panter karakterini

çiziyordum. Babam yurtdışına

giden gemilerde makinist olarak

çalışıyordu ve bana getirdiği defterlerin

tamamını, içlerini çizgilerimle

doldurarak çizgi roman haline

getiriyordum. O dönemde gerek

ailem gerekse öğretmenlerim

yeteneğimin farkına varmışlardı.

Annem aldığı çizgi romanlarla

hep bu yeteneğimin gelişmesi için

destek oldu.

Karikatürist olmaya ne zaman

karar verdiniz?

Çocukluğumdan beri hayalim

iyi bir çizer olmak ve küçükken

hayalini kurduğum çizgi filmimi

gerçekleştirmekti. 5-6 yaşlarında

hem küçüklerin hem de büyüklerin

izleyebileceği bir çizgi film yapmak

en büyük hayalimdi. Ve yıllarca bu

odağımı hiç kaybetmedim. İTÜ

İnşaat Fakültesi’ni bitirdiğimde ilk

yaptığım iş, Güneş Gazetesi’nde

işe başlayıp, karikatürist olarak

çalışmak oldu. Karikatüristlik serüvenim

böyle başladı.

Bu süreçte sadece eğitim ya da

yetenek değil, entelektüel yapınızı

da güçlendirdiniz. Gelişiminize

nelerin katkısı oldu?

Küçükken çizgi roman okumakla

başlayan okuma sevdam yıllardır

sürüyor. İlgimi çeken, çeşitli

dönemlerimde hem sosyal hem de

iş yapma biçimleri açısından beni

destekleyen her türlü kitabı okudum.

Psikoloji, felsefe, sanat, grafik,

sosyoloji, iletişim, kişisel gelişim,

teknoloji, dijitalleşme, medya, satış

ve pazarlama vs üzerine kitaplar

her zaman en yakın dostlarım oldu.

Bu kitapların gelişimime katkısı

büyüktür ve hala da katkıda bulunmaya

devam ediyorlar. Çağımızda

en önemli gücün bilgi ve bu bilgiyi

yaratıcı bir şekilde yorumlayıp,

kullanma olduğu düşünülürse,

bu katkıların anlamı daha da iyi

anlaşılabilir.

Kral Şakir karakterinin oluşumundan

bahseder misiniz?

Tüm dünyada yayın yapan Cartoon

Network kanalı, ilk kez yerli bir çizgi

film yayınlama kararı aldı. Biz de

diğer Türk animasyon firmaları gibi

açılan konkura katıldık. Yıllardır,

internet ortamında çok beğenilen,

çocukları ve gençleri eğlendiren

animasyonlar yaptığımız için,

Cartoon Network’ün sunduğumuz

projeyi seçeceğinden neredeyse

emindik. Çocukluğumdan gelen

hayalim, hayvanları çok sevmemiz,

Türk aile yapısını çok yakından

bilmemiz ve mizah gücümüzle

oluşturduğumuz Kral Şakir, Cartoon

Network tarafından kabul edildi

ve böylece Kral Şakir doğmuş oldu.

Yakın zamanda benzer projeleriniz

var mı?

Aslında geçmişte başlayıp yarım

kalmış veya yeni birçok projemiz

var. Ama şu anda en büyük odağımız

Kral Şakir. Kral Şakir için yapılacak

çok proje var daha. Elimizden

geldiğince hem Kral Şakir ile ilgili

hem de yeni olan birçok projeyi

hayata geçirmeyi istiyoruz. Eski

projelerimizden internette tek bir

FREKANS 67


ÖZEL RÖPORTAJ

VAROL YAŞAROĞLU

videosu 30 milyon üzerinde izlenmiş

“Çürük Ali & Mikrop Necati”

gibi çok güçlü projelerimiz için de

çalışmayı sürdürüyoruz.

Lisansa konu olan karakterin

oluşturulması ve lisans süreci için

hangi başlıklar önemli?

Lisanslama olayı için, doğru “Karakter

yaratımı” çok önemli. Benim

alametifarikam “karakter yaratımı”.

Bu en iddialı olduğum konu. Şu

anda dünya çapında kabul görecek

ve beğenilecek karakterler yaratmış

olduğumu düşünüyorum. Kral Şakir

karakterleri, stilizasyonları, sevimlilikleri,

sıcaklıkları, albenili renkleri

ve daha birçok ayrıntıda gizli özellikleriyle

lisanslama için çok uygun

karakterler. Ve karakter oluşturma

süreci başından beri titizlikle çalıştığım,

çok önem verdiğim bir konu.

Biz Kral Şakir çizgi filmi yayın hayatına

başladığında, içinde karakterlerimizin

her türlü pozlarının, renk ve

çizgi değerlerinin, nesne- mekân ve

grafik özelliklerinin olduğu kapsamlı

bir “Tasarım Rehberi” hazırlamıştık

bile. Şu anda çalıştığımız lisansiyelerin

bu tasarım rehberimizdeki

kurallara uyması konusunda çok

hassasiyet gösteriyoruz. Lisansiyelerimizin,

tasarım rehberimizden yararlanarak,

ürünlerinde kullanılmak

üzere oluşturduğu grafik tasarımlar

bizi memnun edene kadar, yoğun

bir şekilde iyileştirme çalışmaları

yapıyoruz.

Bir çizer olarak kırtasiye ürünleri

ile iç içesiniz... Kurşun kalem mi,

ince uçlu çizim kalemi mi?

Kurşun kalem küçüklüğümden beri

göz bebeğimdir:) Bir kurşun kalemin

sunduğu, çizgi, kontür, degrade

ve yumuşaklığı ile sunduğu olanaklarla

hayal gücünüzü istediğiniz gibi

genişletebilirsiniz.

Çalışma masanızda olmazsa olmaz

kırtasiye ürünleri nelerdir?

Kurşun kalemler, Permanent Medium/

Small siyah/mavi mürekkep kalemleri,

küçük not defterleri, makas

ve cetvel olmazsa olmazlarım.

Peki, belirli zamanlarda mı çizim

yapıyorsunuz, yoksa seyahat

ederken ya da dışarda bir şeyler

içerken de çizim yapıyor musunuz?

Evde, işte, dışarıda bir şeyler içerken,

seyahat ederken vs Her yerde

ve her zaman çizim yapıyorum.

Sırt çantamda sürekli taşıdığım ve

benimle hep birlikte olan bir çizim

tabletim (Ipad Pro) var. Bu demektir

ki yanımda 16 milyon renk seçeneğine

ve sonsuz çizim araçlarına

sahip bir aletim var. Ve bu benim

için sonsuz mutluluk ve yaşama

sevinci kaynağı :)

68 FREKANS



ÖZEL RÖPORTAJ

İNOVASYON

YAPMAK ŞART

BURAK GRUP ÇANTA

BÖLGE SATIŞ SORUMLUSU

Murat DOĞAN

Dünya genelinde yaşanan gelişmeler ışığında, teknoloji ile birlikte

ihtiyaçların farklılaştığının altını çizen Burak Grup Çanta Bölge

Satış Sorumlusu Murat Doğan, “Bazı alanların yok olabileceği

bir sektörde, ülke olarak farklı işlere imza atmamız gerektiğine

inanıyoruz. İnovasyondan ziyade mevcudu korumaya çalışmak

hiçbir zaman fayda sağlamayacaktır” dedi.

70 FREKANS


Sizi ve firmanızı tanıyabilir

miyiz?

İş hayatına 2002 yılında başladım.

2015 yılına kadar toptan

satış, ithalat ve imalat firmalarının

çeşitli kademelerinde

çalışarak işimin tüm inceliklerini

öğrendim.

Çalışma sürecinde öğrendiğim

en önemli şey ise insan

ilişkilerinde dürüstlük ve hem

müşteriye hem de işime saygı

duymaktır. Yaklaşık 5 yıldır,

1979 yılında Ankara’da kurulmuş

olan Burak Grup Çanta

ailesinin bir parçasıyım. Popüler

birçok markanın üreticisi ve

dağıtımcısı olan şirketimizin

İstanbul ve Marmara Bölgesi’nde

yürüttüğü satış organizasyonları

ile bizleri her gün

biraz daha ileriye götürüyor ve

hep birlikte bizden sonra gelecek

nesillerin yolunu açıyoruz.

Uzun yıllardır bilgi ve birikimimizi

sürekli olarak tüketicinin

beklentileri çerçevesinde

geliştiriyoruz. Kalite kesinlikle

taviz vermeyeceğimiz bir

standart haline gelirken gerek

müşterilerimizin duyduğu

güven gerekse hayallerimiz bizi

bulunduğumuz bu noktaya

getirdi. Her ürünümüzde kalite

ve estetiği bir araya getirince,

adım adım sektör liderliğine

doğru ilerliyoruz.

Hangi tüketici kesimine

hitap ediyorsunuz?

Ürün çeşitliliğimizin fazla

olması nedeni ile farklı tüketici

kesimlerine hitap etme

şansı buluyoruz. Birbirinden

farklı zevk ve gelir düzeyine

göre bünyemizde ürünlerimiz

bulunmaktadır.

Ürün gamınızda hangi

ürünler bulunuyor?

Biraz önce de belirttiğim gibi

ürün grubumuzda çok fazla

çeşitlilik var. Detaylandırmamız

gerekir ise okula yeni

başlayan miniklerimiz için

çanta, beslenme çantası ve

kalemlikler, seyahat düşkünleri

için bavul ve seyahat valizi çeşitleri,

iş dünyası için evrak ve

laptop çantalarımız ile günlük

yaşamın vazgeçilmezi haline

gelen sırt çantalarımızı üretip

müşterilerimizin beğenisine

sunuyoruz.

Yeni ürün geliştirirken

hangi başlıklara dikkat

ediyorsunuz?

Yeni bir ürün geliştirirken

genellikle fonksiyonel olmasına

özen gösteriyoruz. Tasarımını

yaptığımız herhangi bir ürünü

müşterilerimizin beğenisine

sunmadan önce içinde bulunduğumuz

dönemin trendlerine

uygun bir şekilde üretmeye çalışıyoruz.

Sonuç olarak üretimden

çıkan her bir ürünümüzü

kendimizi de bir müşteri gibi

düşünerek büyük bir titizlikle

piyasaya sunuyoruz.

İhracat çalışmalarından

bahseder misiniz?

2015 yılından bu yana kurmuş

olduğumuz saha kadromuzla

ve katılmış olduğumuz fuarlar

sayesinde Türkiye’de birçok

noktada ürünlerimiz müşterilerimizin

beğenisine sunulmaktadır.

Bu sayede üretimden

çıkan ürünlerimizin kalitesi

ve piyasada gördüğü ilgiden

dolayı birçok ülkeden talepler

doğmaktadır. Biz de müşteri

kitlemizi genişletmek amacıyla

iç piyasada başarı ile yapmış

olduğumuz fuarlarımıza, ürünlerimizin

yoğun tercih edildiği

ülkelerde de fuarlara katılarak

şirketimizin gelişimine ve ülke

ekonomisine katkıda bulunmaya

devam edeceğiz.

FREKANS 71


ÖZEL RÖPORTAJ

BURAK GRUP ÇANTA BÖLGE SATIŞ SORUMLUSU

Murat DOĞAN

Kırtasiye sektörünün gelişimini

nasıl değerlendiriyorsunuz?

Her ne kadar kırtasiye sektörünün

dinamik bir yapısı olsa

da son dönemlerde kendini

tekrarlamaya başladı. Gelişen

teknoloji ile birlikte ihtiyaçların

farklılaştığı ve bazı alanların

yok olabileceği bir sektörde,

ülke olarak farklı işlere imza atmamız

gerektiğine inanıyoruz.

İnovasyondan ziyade mevcudu

korumaya çalışmak hiçbir

zaman fayda sağlamayacaktır.

Globalleşen bir ticarette sürekli

kendilerini rakiplerine karşı

yenilemek zorunda kalacaktır.

Müşteri alışkanlıkları

değişimi ve yeni ticaret koşulları

için neler söylemek

istersiniz?

Son yıllarda gözle görünür şekilde

ticari alışkanlıklar internet

üzerine yoğunlaşmaya başladı.

72 FREKANS

Her sektörde kendini

yoğun şekilde

hissettiren bu

trend kırtasiyecileri

de çok hızlı

bir şekilde etkisi

altına aldı. Bu

sebepten dolayı

ilerleyen dönemde

herkes yeniliğe

ayak uydurmak

zorunda kalacaktır.

Değişen bu

süreç içerisinde

biz de gelenekselleşmiş

satış tekniklerinden

vazgeçerek daha fazla müşteriye

daha hızlı hizmet verebilmek

adına online sipariş sistemlerini

uygulamaya çalışıyoruz.

2020 hedefleriniz nelerdir?

Her seneye yeni bir hedef ve

yeni bir heyecanla başlıyoruz.

Amacımız, hizmet vermiş

olduğumuz müşterilerimizin

isteklerini en iyi şekilde karşılayabilmektir.

Burak Grup

Çanta A.Ş., şartlar ne kadar zor

ve değişken olsa da hedeflemiş

olduğu noktaya adım adım

ilerleyecektir. Bu yıl bünyemize

katmış olduğumuz yeni markalarla

daha da coşkulu olarak çalışmalarımıza

devam ediyoruz.

Müşterilerimizden gelen tüm

talepler doğrultusunda eksikliklerimizin

de farkında olarak

her gün kendimizi geliştirmeye

çalışıyoruz.



ÖZEL RÖPORTAJ

YAZMAK

ÜRETMEKTİR

ÇELİK KALEM

İTHALAT SORUMLUSU

Nihal ÇELİK

Kalem ve yazım gereçlerinde dünya markalarını Türk kalemseverler

ile buluşturan Çelik Kalem, kendi markası Steelpen ve Carens

ile de sektörde önemli bir yere sahip. Kalem ve yazı kültürü

üzerine sorularımızı yanıtlayan Çelik Kalem İthalat Sorumlusu

Nihal Çelik, yazım gereçlerinin insanlık tarihi devam ettiği sürece

hayatımızda yer alacağını belirtti. Çelik, yazım gereçlerinin

üretmek demek olduğunu vurgulayarak; “Kalem ve kitap ile yapılan

araştırmalar bilgisayar ile yapılan araştırmalara göre bizi

daha çok düşündürüp, daha çok üretmeye sevk eder” dedi.

74 FREKANS


Sizi ve firmanızı tanıyabilir

miyiz?

Kadir Has Üniversitesi Bilgisayar

Mühendisliği mezunuyum.

Ülkemizde kalem denilince akla ilk

gelen firmalardan Çelik Kalem’de

(1964) 3. kuşak olarak çalışma hayatıma

devam etmekteyim. Distribütörlüğünü

yaptığımız markaların

ithalatından sorumluyum.

Uzun yıllardır; Pelikan, Porsche

Design, Inoxcrom, Platinum, Ohto,

Monteverde, Conklin, Flexbook

markalarının Türkiye’deki distribütörlüğünü

yapmaktayız. Ayrıca

kendi markamız olan “Steelpen”

ve “Carens” ile kalem ve kalem

aksesuarları olarak geniş ürün

yelpazesine sahibiz. Steelpen kalem

markamız, 1992 yılından bugüne

ürün çeşitliliği ve kalite anlamında

tüketicilerin beğenerek ve yazmaktan

keyif aldığı marka haline

gelmiştir.

Hangi tüketici kesimine hitap

ediyorsunuz?

Kalem, hayatımızın her anında

bizimle birliktedir. Yazan, çizen,

araştıran, üreten herkese hitap

ediyoruz.

Ürün gamınızda neler bulunuyor?

Kalem ve kalem aksesuarları

denilince akla gelen her şey ürün

gamımızda bulunmaktadır. Kurşun,

mekanik, roller, dolma kalem,

kalemin can damarı diyebileceğimiz

mürekkep ve çeşitleri, refiller,

dolmakaleme uyumlu defterler ve

kalemlerinizi güvende tutabileceğiniz

kalem aksesuarları ürün gruplarımızı

oluşturuyor.

Kalemseverler için çok değerli

markaları bünyenizde bulunduruyorsunuz.

Bu markaların

özelliklerinden ve ayrıcalıklarından

bahseder misiniz?

Her bir markamız, kırtasiye tarihini

değiştiren, birçok ilklerle kırtasiye

dünyasına yön veren, dünyanın

en kıymetli markalarındandır.

Pelikan’ın hikayesi, 1838 yılında

mürekkep ile başlıyor. Marka,

dolmakalemin tarihini değiştiren

pistonlu mekanizmanın icadıyla

(1929), hayatımıza çok büyük bir

yenilik ve kolaylık katmıştır. Kalem

koleksiyonerlerini heyecanlandıran,

ilham veren ve hikayesi olan

kalemler üretmektedir.

Ohto, 1949 yılında dünyada ilk

basmalı tükenmez kalem, jel ve

seramik refili kalemleri hayatımıza

kazandıran markadır.

Platinum, 1919 yılında kurulup,

kurulduğu yıldan itibaren dünya

çapında birçok ödüle sahip olup

ve Japon hükümeti tarafından desteklenen

bir markadır. Ürettiği her

kalemin ayrı bir hikayesinin oluşu

tüketiciyi daha da etkilemektedir.

Conklin & Monteverde, 1898 yılında

kurulan, Mark Twain, Mustafa

Kemal Atatürk gibi birçok lider

ve yazarların tercih ettiği marka

olmuştur.

Kendi markamız Steelpen’in mekanik

kalemleri, dünyanın en kıymetli

mekanik kurşun kalemlerinin

üretildiği fabrikada üretilmektedir.

Dolmakalemlerimiz ise Almanya’da

üretilmektedir. Steelpen markamızdaki

amacımız her yaşa ve her bütçeye

hitap etmektedir. Ekonomik

ve kaliteli bir marka olarak kalemseverlere

sunduğumuz Steelpen,

tüketicilerin beğenerek kullandığı

bir marka haline gelmiştir.

Carens markamız ise kıymetli

kalemleriniz için tasarladığımız

kalem çantaları ile tüketicilere

kalemlerinin değerli oluşunun

farkındalığını vurguladık.

Türkiye’de dolmakalem kullanımı

ile ilgili neler söyleyebilirsiniz?

Eskiden dolmakalem kullanımı

şimdiye göre daha fazlaymış.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte

dolmakalemi kullanan kitle daha

özel bir kitle haline gelmiştir. Koleksiyonerler,

yazarlar ve yazısına

estetik, zarafet katmak isteyenlerin

tercihi her zaman dolmakalem

olmaktadır. Özellikle hikayesi olan

el yapımı kıymetli dolmakalemlere

ilgi günden güne artmaktadır.

Kalemler kadar mürekkeplerde

özel bir teknolojiyle ile

üretiliyor. Markalarınızın

öne çıkan mürekkeplerinden

bahseder misiniz?

Dolmakalemlere hayat veren

mürekkeptir. Tüketicilerimize

FREKANS 75


ÖZEL RÖPORTAJ

ÇELİK KALEM İTHALAT SORUMLUSU

Nihal ÇELİK

Yazım gereçlerinin geleceği ile

ilgili neler düşünüyorsunuz?

Yazım gereçleri insanlık tarihi

devam ettiği sürece hayatımızın

merkezinde olmaya devam edecektir.

Teknoloji hayatımızın merkezine

yerleşse de teknoloji sayesinde

istediklerimiz ayağımıza gelse de

yazım gereçleri yine defterimizin

üzerinde ilk günkü gibi canlılığını

koruyacaktır. Ressam boyaları ile

resim yapmaktan, yazar ise dolmakalemi

ile yazı yazmaktan asla

vazgeçmeyecektir. Yazım gereçleri

üretmek demektir. Kalem ve kitap

ile yapılan araştırmalar bilgisayar

ile yapılan araştırmalara göre bizi

daha çok düşündürüp, daha çok

üretmeye sevk eder.

görmediği, tanık olmadığı, modern

dünya ve yaşamda örneği bulunmayan

bir sorunla karşı karşıya

kaldık. Hep beraber son derece

kritik bir dönemden geçiyoruz.

Önceliğimiz bu süreci sağlıklı

geçirmek. Ünlü Japon yazar Haruki

Murakami’nin dediği gibi “Fırtınaya

giren kişi ile çıkan kişi asla aynı kişi

değildir.” Daha güçlü, daha üretken

bir şekilde ülkemiz için en güzelini

yapmaya kaldığımız yerden devam

edeceğiz. Hepimiz için sağlıklı bir

yıl olmasını diliyorum.

sunduğumuz mürekkeplerimiz,

üstün teknoloji ve mühendislik ile

üretilmektedir. Dünya markalarının

sınırsız renk çeşitlerini tüketicilerimize

sunmaktayız. Dünyanın

en kıymetli mürekkebi Pelikan

Edelstein’dir. Geliştirdiği teknoloji

ile içerisinde dolmakalemi temizleyen

bir madde bulunmaktadır.

Renklerini kıymetli taşlardan alan,

bu mürekkebi de kristal bir şişede

sunulan Pelikan Edelstein, dünyada

mürekkepli kalem kullananların ilk

tercihidir. Dünyanın en fazla renk

tonlarına sahip Conklin ve Monteverde

ile dolmakalemlere renklilik

gelmiştir. Platinum markamızda

ise Mixable ink serisi ile kendinize

özgü renk ortaya çıkarabilirsiniz.

Classis ink ve Carbon ink mürekkepler

sudan ve nemden etkilenmediği

için yazılarınızı yüzyıllar

boyunca ilk günkü gibi kalmasını

sağlar.

Kırtasiye sektörünün gelişimini

nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sektörümüzdeki gelişmelerin

olumlu yönde seyrettiğini düşünüyorum.

Ülke olarak her geçen gün

dünyaya daha da hâkimiz, uluslararası

fuarlarda daha çok varız. Bu

da tüketicideki kırtasiye merakının

daha da artmasını sağlamaktadır.

Yeni sezon için hazırladığınız

özel bir seri bulunuyor mu?

Yazmanın, çizmenin sezonu

yoktur. Bizim için sezon yılın her

ayı… Her gün tüketicinin karşısına

yeniliklerle çıkıyoruz. Distribütörlüğünü

yaptığımız markalarla

ülkemize özel çalışmalar içerisindeyiz.

Renk ve tasarımlarıyla tüm

koleksiyonerlerin koleksiyonlarında

olmasını hedeflediği, özel seri

kalemlerimizi kıymetli kalemseverlere

sunmaya devam ediyoruz.

2020 hedefleriniz nelerdir?

Üzülerek söylüyorum ki; 2020

yılında insanlığın daha önce

76 FREKANS



ÖZEL RÖPORTAJ

KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ

ÜRÜNLER

TÜKETİCİLERİN GÖZDESİ

MİMAKİ EURASİA, REKLAM VE

ENDÜSTRİYEL MAKİNE GRUBU

SATIŞ MÜDÜRÜ

Hüseyin ŞARERLER

Teknolojiye yeni bir boyut kazandıran endüstri 4.0’ın sunduğu imkanları,

dijital baskı teknolojileri ile kırtasiye sektörüne dahil eden Mimaki, kişiselleştirilmiş

ürün üretiminde sınırsız imkan sunuyor. Baskı teknolojileri ve bu

teknolojilerin kırtasiye sektörüne katkıları hakkında sorularımızı yanıtlayan

Mimaki Eurasia, Reklam ve Endüstriyel Makine Grubu Satış Müdürü Hüseyin

Şarerler, kırtasiye sektöründe artan ürün çeşitliliği ve her ürüne dönük

kişiselleştirme talebine dikkat çekti. Mimaki teknolojisinin pek çok yüzeyde

ve üründe fark oluşturduğunu aktaran Şarerler; “Kırtasiye malzemelerinde

istenilen kişiselleştirme uygulamaları ve baskıları için ileri teknoloji UV

baskı ve kesim çözümlerimiz bulunuyor. Bu makineler baskı sürecini kısaltıp,

istenilen adetlerin hızla ve kolayca üretilmesini sağlıyor” dedi.

78 FREKANS


Firmanızı tanıyabilir miyiz?

1975 yılında Japonya’da kurulan

Mimaki Engineering, geniş format

baskı makineleri, kesim plotterları,

3D baskı makineleri, yazılım,

donanım, boyalar ve kesme

bıçakları gibi sarf malzemelerinin

geliştirilmesi ve üretilmesinde

küresel bir endüstri lideridir.

Sürekli yenilik ve geliştirme

ilkesini prensip edinen Mimaki,

günümüzde dijital baskı pazarında

lider konumdadır. Uzun yıllardır

Türk baskı pazarına temsilcileri

ile ulaşan Mimaki, 2016 yılında

İstanbul merkezli olarak Mimaki

Eurasia’yı kurarak, bu pazarın bir

parçası haline geldi.

Türk baskı endüstrisini desteklemek

ve geliştirmek için hem

kapsamlı çözümlerimiz hem de

yetkin teknik servisimizle hizmet

veriyoruz.

Hangi tüketici kesimine hitap

ediyorsunuz?

Aslında günümüzün dünyasında

pek çok kişi, Mimaki teknolojileri

kullanılarak basılmış/ üretilmiş

nihai ürünlerin kullanıcılarıdır.

Endüstriyel reklamcılıktan grafik

uygulamalara, tekstil baskıdan 3D

baskıya kadar çok sayıda üretim

için çözümlere sahibiz. Son kullanıcılar

bilmese bile, giydiğiniz

giysilerden elinizde tuttuğunuz telefonların

kılıflarına, tabelalardan,

iç mekan dekorasyon malzemelerine,

promosyon ürünlerinden

kırtasiye malzemelerine kadar,

dijital baskı ile üretilmiş ürünlerin

birçoğunda Mimaki imzası

vardır. Örneğin internetten sipariş

verdiğiniz kanvas baskılı tablolar,

duvar kağıtları ve benzeri malzemeler

başta olmak üzere özel

baskılar Mimaki ile yapılmaktadır.

Cihazlarımızın satışında profesyonellerle,

cihazlarımızın kullanımı

sonucunda elde edilen ürünlerle

de bütün tüketicilerle aslında iç

içeyiz diyebilirim.

Tekstilden tabelaya farklı

alanlarda baskı teknolojileriniz

bulunuyor. Baskı

teknolojilerinde sunduğunuz

çözümlerden bahseder

misiniz?

Mimaki’nin ürün portföyü, pazar

ve uygulama alanlarındaki farklılaşmaya

göre 4 ana gruba ayrılmıştır;

tabela ve reklam, tekstil ve

giyim, endüstriyel ve son olarak

3D. Lider konumda olduğumuz

geniş format baskı ve kesim

çözümlerimizin yanı sıra yenilikçi

alanlara doğru ilk adım atan

firmalardan biriyiz. 3D baskı hızla

gelişen bir segmenti oluşturuyor

ve gelecek için büyük potansiyel

vaat ediyor.

Kişiselleşmenin öne çıktığı

bir dönemde kırtasiye mağazalarında

hangi teknolojiler

daha çok tercih ediliyor?

Kişiselleştirilmiş ürünlere olan

talep sürekli artış kaydediyor.

Standart ve milyon adet üretilmiş

bir ürün yerine, kullanıcılar satın

aldıkları ürünlerde kendileri ile

bağ oluşturacak özellikler arıyorlar.

Bazen bir logo bazen özel bir

renk veya yüzey uygulaması bu kişiselleştirmeyi

sağlıyor. Bu konuda

en net çözümü dijital baskı teknolojileri

sağlıyor. Hem hız hem

de üretkenlik anlamında Mimaki

çözümleri üreticilerin ve tüketicilerin

talep ettiği ürünlerin üretilmesini

mümkün kılıyor. Özellikle

kırtasiye malzemelerinde istenilen

kişiselleştirme uygulamaları ve

baskıları için ileri teknoloji UV

baskı ve kesim çözümlerimiz bulunuyor.

Bu baskı makineleri baskı

sürecini kısaltıp, istenilen adetlerin

hızla ve kolayca üretilmesini

sağlıyor. Üstelik, rakipsiz bir baskı

ve renk kalitesi ile...

Kırtasiye mağazaları için

yönlendirmeleriniz oluyor

mu?

Kalemlerden, silgilere, kaplardan,

kalemliklere, taşınabilir şarj cihazlarından

USB’lere kadar onlarca

farklı malzemeye Mimaki UV

baskı çözümleriyle baskı gerçekleştirebilirsiniz.

Dijital baskı ile

ürün standart görünümün dışına

çıkıp katma değerli hale geliyor.

Kırtasiye sektörü profesyonelleri

bu teknolojiler sayesinde, farklılaşarak

rekabette öne çıkabilir. Daha

farklı uygulamalar ile müşteri

odaklı ve istenilen miktarda, yani

stok tutma sıkıntısı olmadan üretim

yapabilirler. Kırtasiye ürünleri

cilde temas eden ürünlerdir, bu

nedenle insan sağlığını koruyucu

kriterleri karşılaması gerekir. Gelişmiş

Mimaki UV baskı çözümleri

ile sertifikalı insan sağlığı ve

çevre dostu boyalarımız sayesinde,

kırtasiye profesyonellerinin bu

tür endişelerine son veriyoruz.

3D baskı teknolojileri kullanım

alanı genişleyen ve

dikkat çeken bir alan. 3D yazıcıların

piyasadaki gelişimi

için neler söylersiniz?

3D baskı, geleceğin teknolojisi

olarak her yerde kabul görüyor.

Yeni bir üretim yöntemi olarak 3D

baskı artık farklı bir sektör olarak

değerlendirilmektedir. Seri üretim

FREKANS 79


ÖZEL RÖPORTAJ

MİMAKİ EURASİA, REKLAM VE ENDÜSTRİYEL MAKİNE

GRUBU SATIŞ MÜDÜRÜ Hüseyin ŞARERLER

için gerekli kalıp alma ve numune

oluşturma süreç ve maliyetlerine

son veriyor. Küçük bir model üretiminden,

endüstriyel bir parçanın

üretimine kadar onlarca şeyi

3D olarak üretebiliyorsunuz. 3D

makineler ile her atölye artık birer

fabrikaya dönüşüyor. Mimaki olarak

ürün gamımızdaki 3 adet 3D

baskı modeli ile gerçek renklerde,

en küçük renkli modellerden

insan boyutlarda nesnelerin üretimine

kadar birçok talebe yanıt

verebiliyoruz.

Yakın zamanda Mimaki Teknoloji

Tanıtım Turu etkinliğiniz

başladı. Bu etkinlikten

bahseder misiniz?

Mimaki Eurasia olarak kendimizi

pazarın içinde konumlandırıyoruz.

Yani biz Türk baskı

endüstrisinin bir parçasıyız. Bu

nedenle sektör profesyonelleriyle

buluşmak için kendimizi fuarlar

veya kendi sergileme alanlarımız

ile kısıtlamıyoruz. Mevcut ve

potansiyel kullanıcılarımızla bir

araya gelmek için farklı aktiviteler

içinde oluyoruz.

Mimaki Eurasia olarak ilk iki

Teknoloji Tanıtım Turu’nu geçen

yıl gerçekleştirmiş ve sektörden

olumlu geri dönüş almıştık. Bu yıl

bu turun 3. ayağında 3 şehri ziyaret

ettik. 11 Mart’ta Erzurum’da,

14 Mart’ta Diyarbakır’da ve 17

Mart’ta Sivas’ta baskı profesyonelleriyle

bir araya geldik. Türk baskı

endüstrisinin yoğun şekilde talep

ettiği ve bizlerin de yeni çıkardığı

makineleri bu turlarda sergiledik.

Mevcut ve potansiyel kullanıcılarla

bir araya gelme fırsatının

yanı sıra, Mimaki teknolojilerinin

hangi uygulama alanlarında

fırsatlar sunduğu merak edenlerle

buluşmak açısından oldukça

yararlı oldu.

Sektörün nabzının attığı her yere

ulaşmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki

dönemde hem Teknoloji

Tanıtım Turlarımız hem de daha

farklı çalışmalarımız devam

edecek.

Kırtasiye sektörünün gelişimini

nasıl değerlendiriyorsunuz?

Geniş format baskı teknolojileri

üreten Mimaki açısından, kırtasiye

sektörü, potansiyeli yüksek

bir sektördür. Satışa hazır nihai

ürünün ortaya çıkması açısından

sunduğumuz çözümler kırtasiye

sektörü için artık olmazsa olmaz

haline geliyor. Kırtasiye sektöründe

artan ürün çeşitliliği ve her

ürüne dönük kişiselleştirme talebi

bu segmente olan bağlılığımızı

daha da güçlendiriyor. Mimaki

baskı çözümlerinin sunduğu

baskı kalitesi, verimlilik, enerji ve

maliyet tasarrufu gibi avantajlar

bizleri birlikte büyüyen, güçlü

birer partnere dönüştürüyor.

2020 hedefleriniz nelerdir?

Kullanıcı memnuniyeti ilkesinden

taviz vermeden, baskı endüstrisine

ve onun hitap ettiği uygulama

segmentlerine her zaman yeni

teknolojiler sunmaya devam

edeceğiz. Rekabetçi pazar koşullarında

kazancını korumak isteyen

profesyonelleri, gelişmiş baskı çözümlerimizle

yeni, farklı ve katma

değerli ürünler üretmede teşvik

ediyoruz. Temel stratejilerimiz

kullanıcılarımızla birlikte pazarda

büyümektir. Bu yönde sektöre

destek vermeyi sürdüreceğiz.

80 FREKANS


Önce

Sağlık

Tüm ürünlerimizin;

Kanserojen Azo Boya,

Fitalat ve Ağır Metal

Testleri yapılmışşr.

SAĞLIĞA ZARARLI

MADDE İÇERMEZ


ÖZEL RÖPORTAJ

KIRTASİYE ÜRÜNLERİ

YAŞAM KÜLTÜRÜNÜ,

MODAYI VE YENİLİĞİ

YANSITIR

ÖNDER PLASTİK

KURUMSAL VE ZİNCİR

MAĞAZALAR SORUMLUSU

İrfan ÖNDER

Kırtasiye gereçlerinin sıradan ürünler olmadığını belirten Önder

Plastik Kurumsal ve Zincir Mağazalar Sorumlusu İrfan Önder, her

bir ürünün tasarım, kullanım ve tarzı ile insanların kendilerini ifade

etme biçimleri olduğunu aktardı. Piyasaya sundukları MinBag

markası ile bunu yansıttıklarını aktaran Önder; “Kırtasiye sektörü

sadece kırtasiye ürünleri satmak, üretmek, ithal etmek değildir!

Bence her zaman çağa ayak uydurmak, yenilikler katmaya çalışmak

ve vizyon oluşturmaktır” dedi.

82 FREKANS


Sizi ve firmanızı tanıyabilir

miyiz?

Firmamız, 1988 yılında Ankara’da

küçük bir atölyede çalışmalarına

başladı. Şu anda 4000 m 2 Ankara

fabrikamızda ve 400 m 2 İstanbul şubemizde

100 kişiye yakın ekibimizle

üretim ve pazarlama faaliyetlerimizi

sürdürüyoruz. Ben üniversite eğitimimi

İstanbul’da reklam, pazarlama

ve marka yönetimi üzerine tamamladım.

Settar Önder ve Şeyhmus

Uslu’nun 32 yıllık ortaklığının

sonunda bende 2017’de ikinci kuşak

olarak İstanbul şubesinin başında

işe başladım. Marmara Bölgesi’nin

yanında bütün kurumsal ve zincir

mağazalardan sorumlu olarak çalışıyorum.

Küçüklüğümde her yaz

fabrikanın tüm üretim kanallarında

çalışırdım. Halen sıklıkla bu üretim

aşamalarında yer alıyorum. Bu

sayede üretim konusundaki edindiğim

bilgilerimle, modern pazarlama

alanında aldığım eğitimimi harmanlayıp

yenilikler yapabiliyorum.

Hangi tüketici kesimine hitap

ediyorsunuz?

Yakın zamana kadar hitap ettiğimiz

müşteri kitlesi; ofis ve kırtasiye

ürünleri satın alan kitle idi. Fakat

yeni yeni tanıttığımız markalarımızla

daha geniş kesimlere hitap

etmeyi planlıyoruz.

Son yıllarda yeni ürünlerinizle

oldukça adınızdan söz

ettirdiniz. Özellikle MinBag

markanız… Bu markayı oluşturma

sürecinizden bahseder

misiniz?

MinBag markası, normalde 2018

başlarında çizimlerini yaptığımız

bir ürün ismi olarak satışa çıktı.

Yaklaşık 6-7 ay sadece çizimleri,

kumaşları logosu ve demo çalışmaları

üzerinde çalıştım. Ajanda

/ defter çantası olarak çalıştığım

bu ürün çok beğenildi ve talebi

çok kısa sürede arttı. Çizgimizin

beğenildiğini fark ederek MinBag’i

bir marka ismi olarak kullanmaya

karar verdik. Marka altında daha

renkli, çeşitli; laptop çanta ve kılıfları,

clucth çantalar, makyaj çantaları

üreterek ürün gamını genişlettik.

MinBag markasındaki misyonumuz,

sıradanlıktan uzak, daha canlı,

daha renkli, daha hareketli olmaktı.

Ürettiğimiz ürünlerimizle de bunu

yakaladığımıza inanıyoruz. MinBag

markasını Önder ailesine kattığım

için mutluyum.

MinBag dışında özel tasarım

ürünlerinizden de bahseder

misiniz?

MinBag dışında müşterilerimizin

talepleri doğrultusunda fason

üretim de yapan bir firmayız. Bu

sebeple kendi sattığımız ürünlerimizin

dışında birçok tasarım ürünlerimiz

vardır. Hatta son zamanlarda

dünyanın içinde bulunduğu

COVID-19 virüsü için yüz koruma

siperliği üretimine de başladık.

Bundaki amacımız düşük fiyatlarla

hem fırsatçıların önünü kesmek

hem de daha geniş kitlelere ulaştırmak.

Ayrıca Önder Plastik olarak

yüz koruma siperlik satışlarımızın

%10’luk kısmını hastanelerde bizim

için canını tehlikeye atan sağlık personellerimize

ücretsiz ulaştırarak

onlara destek veriyoruz.

Kırtasiye sektörünün kalem,

defter, çanta satmaktan daha

ileride bir anlayış olduğundan

bahsetmiştiniz. Bu bakış

açısını biraz anlatır mısınız?

Kırtasiye sektörü sadece kırtasiye

ürünleri satmak, üretmek, ithal

etmek değildir! Bence her zaman

çağa ayak uydurmak, yenilikler katmaya

çalışmak ve vizyon oluşturmaktır.

Bizde üretici olarak MinBag

markasıyla kırtasiye ürünlerine yeni

bir bakış açısı, bir kimlik ve tarz

kazandırdığımızı düşünüyoruz.

Yakın zamanda tanıtımını

yapmayı planladığınız bir

ürün ya da ürün grubu var mı?

2020 hedefleriniz nelerdir?

Yakın zamanda tanıtımını yapmayı

planladığımız ürünlerin ve 2020

hedeflerimizin bir öngörüsü olarak

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis

Fuarı’na katıldık ve yeni ürünlerimizi

tanıttık. 2020 için planladığımız

içinde fuardaki aldığımız olumlu

dönüşler bize moral verdi. 2020’de

daha fazla satış noktasına ulaşıp,

daha modern çizgide ve moda

renklerde ürünler üretmek hedefimiz.

FREKANS 83


ÖZEL RÖPORTAJ

YENİ MARKAYA

BÜYÜK HAZIRLIK

ŞAHİN KIRTASİYE

SATIŞ PAZARLAMA

MÜDÜRÜ

Tarkan DOĞAN

Üretim ve ihracat çalışmalarında önemli atılımlar yapan Şahin

Kırtasiye, yeni sezonda yeni markaları ile piyasada yer almaya

hazırlanıyor. Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nda sorularımızı

yanıtlayan Şahin Kırtasiye Satış Pazarlama Müdürü Tarkan Doğan

hem yeni iş birlikleri hem de yeni markaları hakkında önemli

açıklamalarda bulundu. Yapılan çalışmalarla geniş kapsamlı bir ürün

yelpazesine ulaşmayı hedeflediklerini belirten Doğan; “Kişilerin ihtiyaç

duyduğu tüm ürünleri ve hizmeti sunmak istiyoruz” dedi.

84 FREKANS


Sizi ve Şahin Kırtasiye’yi tanıyabilir

miyiz?

Şahin Kırtasiye sektörde 1986

yılından beri hizmet veriyor. Ben

de firmanın satış pazarlama müdürüyüm,

1997 yılından bugüne

Şahin Kırtasiye’de çalışıyorum. Ayrıca,

ürün araştırma, geliştirme ve

ithalat işlerine de dahil oluyorum.

Ben aynı zamanda aileden biriyim.

Uzun yıllardır sektörün içerisindeyim.

Tahtakale’de büyüdüm,

tezgâhta yetiştim diyebilirim. Şahin

Kırtasiye, işin başlarında ağırlıklı

Mikro markalı ürünlerin satışını

yapıyordu. İlk başta kalem ucu,

mikromin, silgi ve versatil ağırlıklı

ürünlerle hizmet veren firmamız,

ithalat faaliyetlerimizin gelişmesi ve

Türkiye’nin de büyümesiyle birlikte

ürün çeşidini önemli boyutlarda

artmış oldu. Defter imalatı da yapıyoruz.

Sert kapaklı, hatıra defteri

gruplarımız var. Tükenmez, roller,

jel kalemler üretiyoruz. Kalem çantası,

beslenme çantası, okul çantası

gibi ürünlerin de üretimlerini yapıyoruz.

İyi bir trend yakaladık. Marka

bilinirliğimiz önemli bir noktada

ve ürünlerimizdeki çeşitliliğimiz

çok fazla. Bununla birlikte, kaliteyle

de bağlantılı olarak fiyat yapımız

da çok iyi diyebilirim. Türkiye’de ve

diğer ülkelerde sevilen bir markayız,

sektörde önemli bir yerdeyiz

gerçekten… Daha da gelişeceğiz.

Yakın bir zamanda Ottonya ile

iş birliği yaptınız. Bu işbirliğinden

bahseder misiniz?

Şu an bu birlikteliğin heyecanını

yaşıyoruz. İş birliğimiz kapsamında;

behsedeceğim lisanslı ürünlerin

ana temsilcisi Ottonya bu

ürünlerin ulusal kanal dağıtımını

yani modern dağıtımını yapacak,

biz de geleneksel kanalın dağıtımını

gerçekleştireceğiz... Frozen,

Spider-Man, Barbie, Cars, Minnie,

Mickey, Avengers, Transformers,

Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray

gibi markaları temsil ediyoruz. Bu

markaların çanta, kalemlik, matara,

beslenme ve proje çantası gibi

ürünlerini yapıyoruz. 2020 yılında

yeni koleksiyonumuzla ilk defa

görücüye çıktık.

Yeni koleksiyonunuz ve bu

birliktelikle ilgili sektörden

nasıl tepkiler aldınız? 2020

Uluslararası İstanbul Kırtasiye

Ofis Fuarı’da bu anlamda

sizin için bir fırsat oldu diyebilir

miyiz?

Çok önemli ve çok güzel tepkiler

aldık. Fuar alanında iki katlı bir

stantta ürünlerimizi sergileyebildik.

Aslında yer konusunda biraz

sıkıntı yaşadık ama standımızın üst

katında VIP servis yaptık ve güzel

de oldu. Renk seçeneğimiz ve koleksiyonumuz

çok fazla, bunun için

gerçekten çok çalıştık. Özellikle kumaş

kalitesi ve diğer malzemelerde

kaliteye verdiğimiz önemden dolayı

çok olumlu dönüşler aldık. Meslektaşlarımız,

bu işi başardığımızın

mesajını kuvvetli bir şekilde hissettirdi.

Görselleri çok beğendiklerini,

çok doğru yerlerde kullandığımızı,

koleksiyonumuzun çok etkili olduğunu

söylediler. Yurt dışından pek

çok misafirimiz, lisanslı ürünlerimiz

için anlaşma yapmak istedi.

Son dönemdeki virüs vakasından

dolayı önemli ülkelerden misafir-

FREKANS 85


ÖZEL RÖPORTAJ

ŞAHİN KIRTASİYE SATIŞ PAZARLAMA MÜDÜRÜ

TARKAN DOĞAN

lerimiz Çin yerine Türkiye’den mal

almak istiyorlar. Bu, lisanslı ve diğer

ürünler için çok önemli bir fırsat.

Çok ciddi siparişlerimiz var.

Lisanslı ürünler bizim için yeni bir

heyecan, bizde yeni bir hava yarattı…

Yeni bir trende gidiyoruz; bunu

şemsiyesinden tutun saatine kadar

en iyi şekilde yapmayı hedefliyoruz

ve yapacağız. Kişilerin ihtiyaç duyduğu

tüm ürünleri ve hizmeti sunmak

istiyoruz. Çanta ürün grubuyla

ilgili söylemem gereken önemli bir

detay var; çantalarımızın kumaşı,

baskısı, deseni, fermuarı ve diğer

aksamlarının hepsi yüzde 100 yerli.

Ürünlerimizi en kaliteli malzemelerden

yapmaya gayret gösteriyoruz.

Bu saydığım ürünlerin hepsini

Frocks markası altında toplayacağız.

Frocks markası bizim artık

lisanstaki ana markamız olacak. Bu

noktada büyümeyi hedefliyoruz.

Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis

Fuarı’ndaki işaretler bizim için çok

önemliydi; çok beğenildik, takdir

edildik. Umarım Şahin Kırtasiye

adına ve sektör adına iyi olur.

Bu birlikteliği ilk sunduğunuz

yer Uluslararası İstanbul Kırtasiye

Ofis Fuarı mı?

Antalya’da ön lansman yapmıştık.

Ama en önemlisi elbette tüm iş kollarını,

yani üreticisi, perakendecisi

86 FREKANS

ve toptancısını bir araya topladığımız

platform burası oldu. Uluslararası

müşterimizi, özel müşterimizi

çağırdığımız organizasyon burası

oldu. Görücüye burada çıktık. Asıl

nokta atışı burada oldu diyebilirim.

Şahin Kırtasiye olarak firmamız

ve ürünlerimiz biliniyor olmasına

rağmen ulaşamadığımız müşteri

gruplarımız vardı elbette. Geldiğimiz

noktada artık bütün müşteri

gruplarına hitap ediyoruz. En ücra

yerdeki kırtasiyecilerden tutun da

en lüks AVM’lerdeki firmalar da

artık Şahin Kırtasiye ’den alışveriş

yapıyor. Artık herkese hitap eden

uluslararası bir firmayız.

Peki fuarlar, lasnmanlar vb.

dışında bu birlikteliği ya

da Şahin Kırtasiyeyi, yeni

markalarını, lisanslı ürünlerini

tanıtabilmek için sosyal

medyadan, dijital mecradan

faydalanıyor musunuz?

Elbette faydalanıyoruz. Geçen sene

TV’lerde ulusal kanallarda, maç

yayınlarında, derbilerde, sosyal

mecralarda yüksek bütçeli reklamlar

yaptık. Bu sene biraz daha

farklı davranıyoruz. Bu sene sosyal

medya hesaplarımızın etkileşimini

artırmak için çekilişler düzenledik.

Sosyal medya fenomenleriyle anlaşıyoruz.

Çocukların ilgisini çekmek,

ürünlerimizin bir basamak daha

fazla istenmesi ve bilinirliğimizin

artması için sosyal medya fenomenleriyle

programlar düzenleyip,

videolar hazırlıyoruz.



ÖZEL RÖPORTAJ

YENİLİKLERİ TAKİP ETMEK

MÜŞTERİ İÇİN ÖNEMLİ

UĞUR KIRTASİYE &

KİTABEVİ - SAMSUN

Celal KARAGÜLLE

Kırtasiye sektörünün yenilikleri ve gelişimini yakından takip ederek

mağazalarında ki uygulamalılarını müşterilerinin beğenisine sunduklarını

belirten Uğur Kırtasiye & Kitabevi Firma Sahibi Celal Karagülle, 2020

hedeflerini bizlerle paylaştı. Gelişen teknoloji ve ürün çeşitliliğinin takibi

sağlanarak sıradanlaştırılmadığı sürece mesleğin önünün açık olduğunu ifade

eden Karagülle, “1982’den günümüze kadar her türlü yenilikleri ve sektörel

gelişmeleri takip etmek ve halkımıza bu gelişmeleri servis etmede öncü olma

misyonumuzu sürdürmek en büyük çabamız” dedi.

88 FREKANS



ÖZEL RÖPORTAJ

UĞUR KIRTASİYE & KİTABEVİ FİRMA SAHİBİ

CELAL KARAGÜLLE

Sizi ve firmanızı tanıyabilir

miyiz?

Her geçen gün kendini yenileyen

ve her geçen gün ilk günkü heyecanla

hizmet verme çabasında olan

bir işletmeciyim. Kendimi kısaca

izah edecek olursam da emin olun

müşterilerimize, kurumlarımıza,

öğretmen-öğrenci ve velilerimize

her koşulda hizmet verirken, yani

çalışırken dinleniyor gibiyim diyebilirim.

Çalıştıkça kendimi bir o kadar

stresten uzak ve dinlenmiş hissediyorum.

Firmamız ilk olarak 1982’de

merkez şubemizin bulunduğu noktada

babam Hüseyin Nur Karagülle

tarafından açılmıştır. 1991’de babam

Hüseyin Nur Karagülle’den almış olduğum

bayrağı ilk günkü heyecanla

dalgalandırma çabasındayım diyebilirim.

Babam o yıllarda ilk olarak

dini kitap ve kırtasiye yoğunluklu

küçük bir alanda hizmet veriyordu.

Firmamız şu an 260 m 2 ve 145 m 2 ‘lik

iki şubemizle sadece bölgesel bir

kırtasiye firması olarak değil, çeşitli

bayiliklerimizle tüm kırtasiye, kitap,

ofis malzemesi ve tüm bunlarla

ilgili akla gelebilecek tüm toptan ve

perakende hizmetlerini veriyor.

Müşterilerinizin sizi tercih

etmesinin sebepleri nelerdir?

Uğur Kırtasiye & Kitabevinin

müşterilerimizle olan, yıllar içinde

oluşturduğumuz karşılıklı güven ve

samimiyet bağlarıyla köklenmiş ahlakı

diyebiliriz. Tüm müşterilerimize

her şartta vermiş olduğumuz değer

önceliğimizdir. Karşılıklı sevgi, saygı

ve samimiyetin bir sağlayıcısı olduğundan

her daim müşterilerimizle

iletişimimizi güçlü tutuyoruz. Gerek

raflarımızdaki ürün çeşitliliği gerekse

ekipmanlarımızı bakıldığında

bölgesel hizmet vermemize rağmen

dünya standartlarında tuttuğumuz

için tercih edilme sebebi oluyoruz

çok şükür. Her geçen gün değişen

ve gelişen sektörel değişimlere ayak

uydurmak en büyük hedefimiz

diyebilirim.

Sektörde yaşamış olduğunuz

sıkıntılar, sorunlar hakkında

neler söylersiniz?

Kırtasiyecilik sektörüne tüm

meslektaşlarımızın yıllardır yaptığı

90 FREKANS

yatırım ve çalışmalarıyla sağladıkları

katkılar hiçe sayılarak mesleğimize

yapılan bazı haksızlıklar var. Özellikle

AVM market zincirlerinin sektörümüze

çok zarar verdiğini hatta

birçok arkadaşımızın sektördeki

varlığının sona erdirdiğini üzüntüyle

izliyoruz. Yani bu yapıların, kırtasiye

mesleğinin varlığını ve haklarını

hiçe saydığını bilmekteyiz. Özellikle

biz kırtasiye işletmecileri olarak çok

önem arz eden 9., 10. ve 11. aylarda

bu yapıların orijinal olmayan ve

garantisiz ürünlerle haksız rekabet

doğuracak şekilde kırtasiye

malzemeleri satışı yapmaları hem

müşterilerimizin sağlığının hem de

piyasanın olumsuz etkilenmesine

neden oluyor. Nüfus yoğunluğu

gözetmeksizin her sokağa köşe başına

açılan bu milyonluk firmaların

sektöre ve daha birçok farklı sektöre

vermiş olduğu zararın tazmini

mümkün görünmüyor.

Sektörün geleceğiyle ilgili

neler düşünüyorsunuz?

Meslek haklarının gözetildiği bir

ortamdan bahsedersek; gelişen teknoloji

ve ürün çeşitliliğinin takibini

sağladığımız ve sıradanlaşmadığımız

sürece mesleğimizin önünü

açık olduğunu düşünüyorum.

Değişen ve gelişen koşullarda biz de

yerimizi almak istiyorsak yenidünyaya

ayak uydurmalıyız.

Uğur Kırtasiye & Kitabevi’nin

hedefleri neler?

1982’den günümüze kadar her

türlü yenilikleri ve sektörel gelişmeleri

takip etmek ve halkımıza bu

gelişmeleri servis etmede öncü olma

konumumuzu sürdürmek en büyük

çabamızdır. Bu noktada E-ticaret

ile ilgili hazırlıklarımıza başlayacağımızı

buradan duyurmak isterim.

Yüzde 100 müşteri memnuniyeti

odaklı çalışan işletmemizin yegâne

amacı bu sohbet ve samimiyet

ortamını olabildiğince sürdürme

gayretinde olmaktır. Kırtasiyecilik

adına yaptığımız ve yapacağımız

girişimlerle adımızı daha da gür duyurmak

istiyoruz. Batı Karadeniz’in

Uğur’u olmanın gereklerini yerine

getirme inancımızı kendimize her

gün aşıladığımızı bilinmesini isteriz.


MATARA, BESLENME ÇANTASI VE SAKLAMA KABI

DEV MARKALARIN LİSANSLI ÜRÜNLERİNİN

TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ

TAROS KIRTASİYE A.Ş

Kırtasiye Dış Ticaret A.Ş

Atatürk Mah. Vatan Cad. No:4 ( Taros Plaza ) Ataşehir / İstanbul

Tel: +90 216 464 77 26 pbx - Faks: +90 216 383 84 64

b2b.taros.com.tr - www.taros.com.tr - info@taroskirtasiye.com


ÖZEL SAHANIN RÖPORTAJ SESİ

DİSİPLİN, GÜVEN

VE SAMİMİYET

ÜÇKA KIRTASİYE İSTANBUL

ANADOLU YAKASI VE DOĞU

MARMARA BÖLGESİ SATIŞ

SORUMLUSU

Ersin GÜVEN

Genç yaşlarda çalışma hayatına atılan ÜçKa Kırtasiye İstanbul Anadolu Yakası

ve Doğu Marmara Bölgesi Satış Sorumlusu Ersin Güven, iş hayatında sabrın ve

deneyimin önemine değindi. Güven, aradan geçen yıllarda edindiği tecrübelerin

değerine değinerek, “İş hayatımda da özel hayatımda olduğu gibi güvene çok

önem veririm. Hangi sektörde ve hangi işi yapıyor olursanız olun öncelikle o işi

severek yapmalısınız ki başarı ile uzun yıllar çalışabilmelisiniz” dedi.

92 FREKANS


Kendinizden kısaca bahseder

misiniz?

1968, Gümüşhane doğumluyum.1978

yılında İstanbul a gelip

ortaokulu Maltepe Orhangazi

Lisesi’nde, liseyi Kartal Endüstri

Meslek lisesinde bitirdikten sonra iş

hayatına atıldım.

Öğrencilik yıllarından ise yaz

aylarında farklı sektörlerde çıraklık

yaparak zaten iş hayatına başlamıştım.

Kırtasiye sektöründe hangi firmada,

hangi görevle çalışmaya

başladınız?

Kırtasiye sektörüne 2007 yılında

sanatsal ürünler ithalatı ve imalatı

yapan Art Boya’da İstanbul Anadolu

Yakası, Güneydoğu Anadolu Bölgesi

ve Karadeniz Bölgesi satış ve tanıtım

sorumlusu olarak başladım.

Sonrasında hangi firmalarda

görev yaptınız?

Kırtasiye sektörüne girmeden önce

tekstil, turizm, mobilya ve beyaz

eşya sektörlerinde farklı pozisyonlarda

çalıştım. Perakende sektöründe

mağaza müdürlüğü, imalat

ve ihracat alanlarında şeflik ve yöneticiliklerim

oldu.

1998 yılından beri de satış pazarlama

ve tanıtım alanında, ülkemizin

yaklaşık 7 bölgesi ve 81 ilini gezerek

çalışmaya devam ediyorum.

Sektörde ise ilk deneyimim olan Art

Boya’da 2007 - 2016 yılları arasında

çalışarak satış şefi pozisyonunda

iken ayrıldım. 2017 yılından beri

yine sanatsal alanın öncü markalarını

bünyesinde bulunduran Üç-Ka

Kırtasiye’de İstanbul Anadolu Yakası

ve Doğu Marmara Bölgesi satış

sorumlusu olarak çalışmaktayım.

Aynı zamanda tüm bölgeleri gezip

üniversite ve kolejlerde ürünlerimizin

tanıtımını yaparak arz ve talebi

arttırmaya yönelik çalışmaktayım.

Çalışma hayatınız boyunca

edindiğiniz prensipler nelerdir?

Çalışma hayatım boyunca edindiğim

prensiplerin başında sürekli

not tutmak ve planlı çalışmaya

gayret etmek gelir.

Günlük, haftalık, aylık ve hatta

mümkünse bazen yıllık planlar

yaparak çalışmaya gayret ederim.

Bunun yanında, işimizin, satış

ve pazarlamanın beşerî ilişkiler

olduğunu, sonrasında ürün bilgisi

geldiğini düşündüğümden iş hayatımda

da özel hayatımda olduğu

gibi güvene çok önem veririm.

Emin olmadığım konularda doğru

bilgiye sahip olduktan sonra fikrimi

bildirmek ve yanlış bir yönlendirme

yapmamak için “Size dönüş yapacağım”

demeyi tercih ederim. Bilgim

olan konularda konuşarak ve yerine

getiremeyeceğim vaatlerde bulunmayarak

ticari ilişkilerimi sürdürmeye

gayret ederim. Son olarak da

tüm bilgileri kimseden saklamadan

herkesle paylaşmaya gayret ederim.

Kırtasiye sektörünün en sevdiğiniz

yanları nedir?

Kırtasiye sektörünün ya da işimin

en sevdiğim yönü; üniversite ve kolej

ziyaretleri ile yaptığım tanıtımlarda

kültürlü, eğitimli ve sanatçı

kişilerle görüşüp onların arkadaşlığını

dostluğunu kazanmak.

Ayrıca çok seyahat ederek ve bu seyahatler

vasıtasıyla yeni yerler, yeni

insanlar tanıyarak sosyal ve kültürel

gelişimime sürekli katkı sağlaması

işimi daha zevkli hale getiriyor.

Kırtasiye sektöründe çalışan ya

da kırtasiyecilik mesleğine yeni

giren meslektaşlarınıza önerileriniz

nelerdir?

Aslında bu soruya cevabın biraz

genel olması gerektiğini düşünüyorum.

Çünkü hangi sektörde ve

hangi işi yapıyor olursanız olun

öncelikle o işi severek yapmalısınız

ki başarı ile uzun yıllar çalışabilmelisiniz.

Kırtasiye sektöründe çalışmak

ise eğitim sektöründe olmak

demektir, yani sürekli kendinizi

geliştirebileceğiniz bir sektör.

Kariyer hedefleriniz nelerdir?

Büyük bir keyif alarak huzurla çalıştığım

Üç-Ka Kırtasiye’de sağlığım

el verdiğince uzun yıllar çalışmayı

planlıyorum.

Zaten 20’li yaşlardan beri kariyer

ve maddiyat için özverili çalışmalar

yaparak maddi ve manevi aldığım

hazların yanında, edindiğim

tecrübelerimle, çalıştığım şirketimde

başarılı bir şekilde iş hayatıma

devam etmeyi planlıyorum.

Sektörün gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yaklaşık 13 yıldır çalışmakta olduğum

kırtasiye sektörünü herkes

gibi bende öğrenciliğimden beri

biliyorum.

Eskiden özellikle emekli öğretmenlerin

okul önlerinde ya da köşe

başlarında açmış olduğu sınırlı

sayıda temel eğitim ve öğretim

ürünlerinin satıldığı küçük işletmelerdi.

Günümüzde ise teknolojinin

gelişmesi, ürün çeşitliliğinin artması

ve internetin herkes tarafından

kolayca kullanılır olmasından dolayı

kırtasiyecilik çok değişti. Büyük

metrekareli mağazalar, zincir şubeleri

olan kurumsal işletmeler haline

dönüştüler. Ve bu mağazalarda

kitap, kırtasiye, hediyelik, oyuncak,

sanatsal ve hobi gibi bölümler oluşturularak

ürün çeşitliliği arttırılmıştır.

Ayrıca içinde cafe bulunan, gıda

ürünleri de satabilen mağaza sayısı

da yeterince mevcuttur.

Son olarak da tüm sektörlerde

olduğu gibi bizim sektörde de internetten

kaynaklı çok ciddi şeklide e

-satışlar yapılmaya başlamıştır.

FREKANS 93


MAKALE

FUARLAR HÂLÂ EN ÖNEMLİ

İLETİŞİM KANALI

Geleceğin trend ürünlerinin belirlendiği ve ihracat

noktasında çok önemli platformlar olan Frankfurt

Paperworld ve Nurnberg Spielwarenmesse fuarları katılımcılarıyla

yaptığım görüşmeler, fuarların eski tadının

olmadığı ancak bununla birlikte sektördeki gelişmelerin

takibi, güçlü ilişkilerin kurulması ve özellikle ihracat

noktasında hâlâ önemini koruduğunu gösteriyor.

Ebulfez Demirdaş

Sektör ayrımı yapmaksızın

fuarların kan kaybettiği

ortadayken; tanınmış markaları,

önemli karar alıcıları ve tüm

dünyadan ziyaretçileri bir araya

getiren, kırtasiye, büro malzemeleri

ve yazı gereçleri alanında dünyanın

en önemli fuarı Paperworld de bu

olumsuzluklardan payını almış

görünüyor. Fuar katılımcılarıyla

yaptığımız görüşmeler bize firmaların

fuardan beklentileri ve bu beklentilerin

karşılanıp karşılanmadığı

94 FREKANS

noktasında önemli bilgiler verdi.

Paperworld, ihracat çalışmalarına

ağırlık vermek isteyen veya bu yönde

adım atmak isteyen firmaların

yurt dışı fuarları arasında ilk sırada

geliyor. Paperworld’u önemli bir

buluşma noktası, harekete geçmek

için değerli bir bağlantı noktası olarak

değerlendiren firmalar, ihracatın

uzun soluklu bir maraton olduğunu

düşünüyor, ilk temasa büyük önem

veriyor ve süreç içerisinde ilişkiyi

daha da güçlendirmeyi hedefliyor.

KIRTASYE SEKTÖRÜNÜN

BULUŞMA NOKTASI

Paperworld, yeni müşterilerin hedeflendiği

bir fuar olarak düşünülse

de gözlemlerimiz ve firmalarla

yaptığımız görüşmeler gösteriyor ki

burası aslında hâlihazırda çalışılan

ve geçmişten bugüne ticari faaliyetlerin

sürdürüldüğü firmalarla da bir

buluşma noktası… Firma yetkilileri

fuarın bu anlamda çok değerli bir

ortama zemin hazırladığını, dünyanın

birçok yerindeki müşterilerle,


firmalarla bir araya gelebildiklerini,

ayrıca sektördeki ve dünyadaki son

gelişmeleri yüz yüze değerlendirebildikleri

çok önemli bir platform

olduğunu dile getiriyor.

YENİ, YARATICI

ÜRÜN EKSİKLİĞİ

Fuarda uzun yıllardır katılımcı

veya ziyaretçi olarak yer alan firmaların

değerlendirmeleri, fuarın

geleceğiyle ilgili bazı noktaların

özellikle gözden geçirilmesi

gerektiğine işaret ediyor. Ziyaretçilerin

serzenişte bulunduğu

önemli noktalardan biri; fuarda inovatif-yeni-yaratıcı

ürünlerin azlığı.

Paperworld’ün daha eski yıllarında

ziyaretçiler çantalarını kataloglarla

doldurur, ürünlerden birer numune

alıp heyecanla fuardan ayrılırdı. Son

yıllarda bu heyecan biraz törpülenmiş

görünüyor. Yeni ve yaratıcı

ürünlerin istenilen seviyede sunulamadığı

bir fuarın eskiyi aratmasına

ve geleceğe yönelik bazı kaygılar doğurmasına

şaşırmamak gerekiyor.

TÜRK FİRMALAR MUTLU

Fuar katılımcısı Türk firmalarımız

fuarda olmaktan memnun görünüyor;

öyle ki bu yıl fuara Türkiye’den

67 firma katıldı. Firmalarımız, fuar

kan kaybetse de ihracat için burada

olmanın önemli olduğunu vurguluyor.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) organizasyonunda

gerçekleştirilen Milli

Katılım da önemli bir ses getirdi.

Hem bulunduğu salon ve konum

hem de müthiş stant tasarımıyla,

organizasyona dahil olmayan diğer

fuar katılımcısı firmaların iştahını

kabarttı demek sanırım yanlış olmaz.

Tahmin ediyorum önümüzdeki

yıl Milli Katılım organizasyonuna

katılan firma sayısı hatırı sayılı bir

şekilde artacak.

OYUN ENDÜSTRİSİ

SPİELWARENMESSE’DE

BULUŞTU

Oyun endüstrisinin önemli buluşma

noktası Spielwarenmesse

Oyuncak Fuarı uluslararası karar

alıcıların bir araya geldiği, tanınmış

markaların, çok sayıda medya temsilcisinin,

oyuncak ve oyun pazarındaki

gelişmelerin yerinde takip

edildiği çok ciddi bir organizasyon.

Fuar alanının tüm salonlarına

yaptığım uzun yürüyüşler sonrasında

gördüm ki Spielwarenmesse,

‘Dünyanın en büyük oyuncak fuarı’

unvanına boşuna sahip olmamış…

3 bine yakın katılımcıdan 831’inin

sadece bu fuara katılıyor olması bile

fuarı diğerlerinden ayıran önemli

bir özellik.

Katılımcı ve ziyaretçi anlamında

önemli bir yoğunluğun yaşandığı

fuarda, hemen her salon, koridor

ve stant ziyaretçi akınına uğruyor.

En çok dikkatimi çeken alan 3A salonundaki

TrendGallery. Bu alanda

oyuncak sektörünün gelecekteki

önemli trendleri sergileniyor.

FUARIN DEĞERLİSİ;

TOYAWARD

Firmaların yeni ürünlerine çok

büyük önem veriliyor. Bu kapsamda

fuarda her yıl yenilikçilere verilen

“ToyAward” çok önemli ve değerli.

Bu ödülü kazanan firmalara ürünlerini

ön plana çıkartma imkânı

sağlanıyor.

İLETİŞİMİ

BAŞLATMANIN YOLU

Fuara Türkiye’den katılan 50’nin

üstünde firmanın dokuzu TÜ-

KİD üyesi. Üyelerimizle yaptığım

görüşmelerde Paperworld’den

biraz daha farklı şeyler duyduğumu

söylemeliyim! Bu fuara ilk defa

katılan firmalar farklı bir müşteri

kitlesiyle karşılaştıklarını ve bunun

bir avantaj olduğunu düşünüyor.

Kırtasiye ve oyuncağı Türkiye’de

aynı potada görebileceğimiz ürün

grupları olarak düşünebiliriz (perakende

noktasında elbette) Oyuncak

grubuna daha yakın diyebileceğimiz

ürünleri sergilediklerini ve bu ürünler

sayesinde yabancı müşterilerle

temas kurma yolunu seçtiklerini

ifade ediyor. Fuara ilk defa katılan

firmalar ise iletişimi başlatmanın

fuarda yer almaktan geçtiğine vurgu

yapıyor.

FREKANS 95


ÖZEL AYIN RÖPORTAJ KİTABI

BU KİTABI OKUYUN,

PARANIZ DA ZAMANINIZ DA

SİZE KALSIN!

Kendi Kendine MBA, yazarı, Josh Kaufman’ın, kendi gelişimi

için okuduğu onlarca kitap ve takip ettiği yüzlerce blog içerisinde

analiz ettiği bilgileri sentezleyerek hazırladığı bir kitap.

Harvard ve Stanford gibi

seçkin okullar bile, çağımızın

gereksinimlerini karşılamayan,

güncelliğini yitirmiş PowerPoint

sunumları ile gereksiz finansal modelleri

öğretmekten ileri gidemezken,

Kaufman, size bir işin gerçekten nasıl

yürüdüğünü gösteriyor.

Kaufman, içerikten herkesin faydalanabilmesi

amacıyla Kendi Kendine

MBA konseptini yaratarak araştırmalarını

derlediği bir kitap haline

getirmiş. Değer yaratımı, pazarlama,

satış, değer sağlama, finans, insan

beyni, kendini kullanmak, başkalarıyla

çalışmak, sistemi anlamak, sistemi

analiz etmek, sistemi geliştirmek

bölümlerinden oluşan kitapta, 11 ana

başlık altında 248 alt başlık olarak

incelenmiş. Kaufman, binlerce dolar

para vererek ve hayatlarının iki yılını

değersiz bir kağıt parçası için harcayarak

insanların boş bir çaba içerisine

girdiğini söylüyor. Bunun yerine

insanların zamanlarını ve paralarını

gerçek bir iş deneyimi yaşamak için

harcamalarının daha doğru olacağını

ve işletme okulunu pas geçerek

kendini eğitmenin daha doğru

olacağını ekliyor. Kitabın öğretmeyi

hedeflediği temel prensipler; başarılı

kararlar almak, kişisel verimliliğinizi

en yüksek düzeye çıkarmak, belirsizlik

ve kararsızlıkla başa çıkmak,

sonuçlarınızı geliştirmek için zekice

deneyler yapmak olarak sıralanıyor.

İşletme alanındaki temel prensipleri

bizlere tanıtan bu kitap, hem birçok

farklı sistemin içinde yolumuzu nasıl

bulacağımız konusunda ışık tutuyor

hem de iş telaşesinde unutulan basit

kuralları yeniden hatırlatıyor.

İnsanların ne

istediğini anlamadan

değer yaratamazsınız

(piyasa araştırması).

Müşterileri çekmek

için önce onların

dikkatini çekmek

sonra da onların

ilgilenmesini

sağlamak gerekir

(pazarlama). Bir

satışı tamamlamak

için insanların

önce sözünüzde

duracağınıza

güvenmesi gerekir

(değer sağlama ve

işlemler)…”

96 FREKANS



ÖZEL VİTRİN RÖPORTAJ

BiC EVOLUTION İLE

ÖZGÜRCE BOYAMA KEYFİ

Ultra Dayanıklı BiC Evolution kuru boyaların yeni

‘Silinebilir’ serisi çocukların favorisi olacak.

Artık çocuklar boyama çalışmalarında

hata yapmaktan

korkmayacak. Her bir kalemde

bulunan kaliteli silgi çocuklara

özgürce tekrar boyama ve silme

olanağı sağlayacak. 5 yaş ve üzeri

çocuklar için ideal olan BiC Evolution

Illusion Silinebilir kuru boya

kalemleri 24 canlı renk seçeneği ile

aynı zamanda okul projeleri, detaylı

çizim ve boyama çalışmaları için de

mükemmel seçim! Ağaç kesilmeden

üretilen, çevre dostu Evolution kuru

boyalar, esnek gövdeleri sayesinde

kırıldığında kıymık oluşturmaz.

Hem darbelere hem de çiğnemeye

karşı ultra dayanıklıdır.

KYOCERA DOCUMENT’TEN

KULLANICI DOSTU YAZICI

Kyocera Document Solutions Türkiye, artan talepleri karşılamak ve ürün gamını

güçlendirmek için kullanıcı dostu A3 siyah beyaz yazıcıyı piyasaya sürdü.

Dünyanın önde gelen doküman

çözümleri şirketlerinden biri olan

Kyocera Document Solutions

Türkiye, ürün gamına yeni A3 siyah beyaz

yazıcı ECOSYS P4060dn’yi ekledi. Cihaz,

kurumun doküman yönetimine yaklaşımını

tanımlayan çevresel sürdürülebilirliğin

gururlu mirasını sürdüren A3 siyah

beyaz bir yazıcıdır.

Orta ve büyük ölçekli işletmelerde bu

kadar yaygın olan talepleri sürdürülebilir

ve verimli bir şekilde karşılamak için

tasarlanan yeni ECOSYS P4060dn, ilk

olarak 1992 yılında geliştirilen ECOSYS

serisine katılan en son siyah beyaz A3

lazer yazıcıdır. Sahip olduğu etkileyici

yüksek görüntü kalitesi ve düşük güç

tüketimi, Kyocera’nın kurucusu Dr Kazuo

Inamori’nin öncülüğünü yaptığı çevreye

duyarlı felsefeyi sürdürmektedir.

Bu yeni ileri teknoloji cihaz, dakikada 60

sayfaya kadar A4 baskı hızına ve 3,8 saniye

ilk baskı hızına sahiptir. Olağanüstü

verimlilik ve güvenilirlik sağlayan dayanıklı

uzun ömürlü bileşenlerle birleşen

ECOSYS P4060dn, sağlık ve üretim gibi

baskının yoğun olabileceği endüstrilerde

genel üretkenliği artırmak için mükemmel

bir seçimdir. A3 siyah beyaz yazıcı,

kullanıcı dostu 9 inçlik renkli dokunmatik

panel, kendiliğinden kapanan bir mekanizma

içeren kağıt besleyici ve 17 saniyelik

hızlı ısınma süresi gibi kullanımı son

derece basit hale getiren bir dizi özellik

sayesinde, işyerinde verimliliği artıracak

gelişmiş kullanılabilirlik sağlar.

Müşterilerine kalite sağlamayı amaçlayan

şirketlere yönelik mükemmel ek özellikler

arasında 1.200 dpi’lik etkileyici yüksek

görüntü kalitesi bulunmaktadır. Kaliteden

ödün vermeden, inşaat sektöründe ve diğer

çeşitli sektörlerde verimlilik sağlanır.

98 FREKANS



ÖZEL VİTRİN RÖPORTAJ

HP LASERJET YENİ NESİL

RENKLİ YAZICILARINI PİYASAYA SUNUYOR

Yeni modeller, günlük baskı ihtiyaçları için güncellenmiş üretkenlik deneyimleri,

gelişmiş güvenlik, yüksek etkili renk ve profesyonel performans sunuyor.

HP Inc. (NYSE: HPQ), HP

Color LaserJet Pro M100

ve M200 serisi yazıcılarının

en yeni modellerini piyasaya

süreceğini duyurdu. Güncellenen

M100 ve M200 serileri, kullanıcılara

iş ortamında aradıkları

rahatlık, güvenlik ve performansı

sunmak için tasarlandı. HP

Türkiye Genel Müdürü Emre

Alaman, yeni modellerle ilgili

şu görüşü paylaşıyor: “Profesyoneller

iş yerinde performans ve

kaliteden ödün vermeden üretkenliklerini

artırmanın yolunu

arıyorlar. HP Color LaserJet Pro

M100 ve M200 serilerini güncellememizin

de sebebi buydu.

Kullanıcılara gittikleri her yerde

verimli bir çalışma ortamı için

en iyi baskı deneyimini, gelişmiş

güvenlik seçeneklerini ve güçlü

performansı sunmak istiyoruz.”

ÜRETKENLIK SEVIYESI

ARTIYOR

Çalışanların günden güne mobil

yaşam tarzlarını benimsediği bir

ortamda istenilen yerden çalışma

özgürlüğü de giderek daha

önemli hale geliyor. Yeni HP Color

LaserJet Pro M100 ve M200

serileri ile HP Smart App içerisindeki

Akıllı Görevler sayesinde

kullanıcılar, yalnızca telefonlarını

kullanarak hızlıca ve kolaylıkla

baskı alabiliyor, belge taratabiliyor

ve kopyalayabiliyor.

GELIŞMIŞ GÜVENLIK

Güncellenen HP Color LaserJet

Pro M100 ve M200 serileri

temel şifreleme ve şifre koruma

gibi başlıca güvenlik özelliklerini

içermesiyle cihaz güvenliği,

kişisel veriler ve kurumsal belgelerin

korunmasını sağlıyor.

GÜÇLÜ PERFORMANS

HP Color LaserJet Pro M100 ve

M200 serileri, en yüksek baskı

performansı ve her baskıda profesyonel

kalitede renk sağlayan

JetIntelligence özellikli Orijinal

HP Toner kartuşları ile birlikte

geliyor. Dahili kablosuz ve Ethernet

ağ becerileri ile M100 ve

M200 daha hızlı, daha güvenilir

çift bantlı Wi-Fi bağlantıları

sağlıyor.

ANNELER İÇİN EN ZARİF

HEDİYE PARKER’DA…

Hayatımızın kraliçesi olan annelerimize, Anneler Günü’nde

Kraliyet Armalı asil Parker’ın en eşsiz serisi Sonet’le sevgimizi,

saygımızı ve teşekkürümüzü sunabiliriz.

Ülkemizde bu yıl 10 Mayıs

Pazar günü kutlanacak bu

özel günde, annelerinize

Parker’ın zarafet sembolü Sonnet

kalemlerini hediye edebilirsiniz.

İngiltere’de iki kez Kraliyet Arması

ile onurlandırılan prestij kalemin

öncüsü Parker’ın eşsiz serilerinden

olan Sonnet, eşi benzeri bulunmayan

annelerimize yakışır hediye

seçenekleri sunuyor. Zarif bir tarzın

klasik dışa vurumu olan Sonnet, ilk

lanse edildiği 1994 yılından bu yana

100 FREKANS

kadınların duygularının da en özel

tercümanı oluyor. Annelerimiz de

yıllarca zevkle kullanabilecekleri bu

kusursuz kalemlerle sevdikleri için

tasarladıkları dünyaya ilişkin hayal

ve planlarını kağıda dökerken, eşsiz

bir yazım deneyimi de yaşayabilirler.

ZARAFET, KALITE

VE ŞIKLIK…

Lüks ve prestijli kalemin zirve markası

olan Parker ailesinin en özel

serisi olan Sonnet, çeyrek asırdır,

zarafet ve kaliteyi, şıklık ve tasarımla

birleştiriyor. Parker Sonnet

kalemler, yeni birleştirici ok klipsi,

kapağı ve özel Cisele kabartmalı

desenleri, 18K som altın ucu ile

kullanıcıları için hazır…

aBüyüleyici Cisele modeli de dahil

olmak üzere zengin seçenekleriyle

her bir ince detayın düşünüldüğü

bu kalemler, annelerimize sevgi ve

teşekkürümüzü sunmanın en özel

ifadesi…


Tabaka Etikette Dijital Dönem

www.ekstrafix.com


ÖZEL KİŞİSEL RÖPORTAJ GELİŞİM

AİLE ŞİRKETLERİNİN

NASIL YÖNETİLDİĞİ

BÜTÜN TOPLUMU İLGİLENDİRİR

Temel AKSOY

Sizce aile şirketlerinin nasıl yönetildiği sokaktaki insanı bile neden bu

kadar ilgilendirir? Neden aile şirketlerinin sahipleri arasındaki anlaşmazlıklar

basında haber konusu olur? Neden aile şirketlerinin kurumsallaşması,

yönetimlerinin profesyonelleşmesi sık sık gündeme gelir?

102 FREKANS


Aslında nedeni çok açık.

Aile şirketleri bütün

ülke ekonomilerinin bel

kemiğini oluşturur. Bütün ülkelerdeki

şirketlerin büyük çoğunluğu

aile şirketleridir. Çalışan nüfusun

büyük bölümü bu şirketlerde

çalışır. Türkiye ekonomisine yön

veren Koç, Sabancı, Eczacıbaşı gibi

şirketlerin hepsi aile şirketleridir.

Bunlar hem halka açık (borsada

işlem gören) hem de aile bireyleri

tarafından yönetilen şirketlerdir.

Bu şirketlerde yapılan hatalar,

yönetimdeki yetersizlikler sadece

onları değil, bu şirketlerde çalışan

on binlerce insanı, onlara mal ve

hizmet sağlayan diğer şirketleri de

etkiler.

Toplumdaki genel inanışa göre

“kurumsal şirketler”, kuralların

belli olduğu, adaletli, insana değer

veren yerler olarak görülürken, aile

şirketleri ise keyfi kuralların hâkim

olduğu, ailenin çıkarına hizmet

eden, ailenin tüm bireylerine bir iş

verme kaygısıyla yönetilen, güvenilmez

yerlerdir.

Kötü yönetilen aile şirketleri olduğu

bir gerçek ama iyi yönetilen aile

şirketlerinin olağanüstü başarılar

gösterdiği de ortada. Markalarını

bütün dünyaya kabul ettirmiş

ve başarılarını kuşaktan kuşağa

sürdürmüş birçok Fransız, İtalyan;

şarap, parfüm, giyim, mücevher ya

da gıda şirketi var. Bu şirketler hala

kurucu ailelerin çocukları ya da

torunları tarafından yönetiliyor.

Başarının nedeni bir şirketin

sahipliğinin bir ailenin elinde olup

olmaması ya da o şirketi profesyonellerin

yönetip yönetmesi değildir.

Çok kötü yönetilen “kurumsal”

şirketler olduğu gibi çok iyi

yönetilen “aile şirketleri” de vardır.

Asıl olan şirketin “adil” ve “şeffaf”

bir şekilde yönetilmesi ve “sorumluluk”

üstlenen herkesin “hesap

vermesidir.” Bu dört şartı yerine

getiren şirketlerde doğru kararlar

alma ve başarılı olma ihtimali artar.

Bu şartları yerine getiren şirket bir

aile şirketi de olsa hatta yönetimde

ağırlıklı olarak aile üyeleri de bulunsa

o şirkette işler yolunda gider.

(Kurumsallaşma Kompleksinden

Kurtulmak)

Peter Drucker, “şirketin aileye

hizmet etmesi değil, ailenin şirkete

hizmet etmesi” ilkesini benimsemek

gerektiğinden bahseder.

Bir aile şirketinin sahipleri, şirketin

çıkarlarını kendi kişisel çıkarlarından

daha üstün tuttukları zaman

şirketin başarılı olmasının yolu açılır.

Tersine hissedarlar, “Bu şirket

bana hangi faydayı sağlıyor?” diye

bakmaya başladıklarında ise şirket

baş aşağı gider.

Bütün sektörlerde çok sert rekabetin

yaşandığı bir dünyada belirli

büyüklükteki bir şirketi yönetmenin

sorumluluğunu sadece aile

bireylerine yüklemek, hem şirkete

hem aileye hem de yönetim görevini

üstlenenlere haksızlık yapmak

demektir.

Dünyada hiçbir ailenin genetik

yapısı, arka arkaya süper yönetici

ve liderleri dünyaya getirmeye

programlı değildir. Bir şirketin

hem kurucusunun hem de onun

neslinin devamındaki bütün herkesin

aynı özelliklere sahip olması

mümkün değildir.

Ailenin işin kontrolünü elinde

tuttuğu ve aynı zamanda işinin ehli

profesyonellerin aileyle birlikte

çalıştığı bir şirket, hem ölçülü

risk alan hem hızlı karar alan ve

bürokrasinin olmadığı bir “cennet”

olabilir.

Bence aile şirketlerin nasıl yönetildiği

sadece “aile içi” bir konu

değildir. Bu şirketlerin doğru yönetilmesi,

başarılarını sürdürmeleri,

toplumun tümünü ilgilendirir.

FREKANS 103


AYIN RENGİ

Gürbüz Işıksız

Pembe Küre 20 cm

Comix Dosya Charmant

Seperatörlü Şeffaf

Sheaffer Mini

Jel Kalem Ion

Stabilo Colorful

Kurşun Kalem Mavi

Cassa Hesap Makinesi

12 Basamak

LÖSEV Defter Sarı

104 FREKANS


BAHAR RENKLERİ

Moleskine Klasik

Cep Boy Düz Defter

Graf von Faber-Castell Versatil

Kalem Tamitio

Mas Standup Tel Zımba

Makinesi No:10

Önder Enjeksiyon

Magazinlik

Lamy Safari 2019 Özel Üretim

Dolma Kalem Pastel Light Blue

Jansport Superbreak

Cloud Wash T50159C

FREKANS 105


KÜLTÜR ÖZEL SANAT RÖPORTAJ DURAĞI

“GECE VARDİYASI”

SERGİSİ AÇILDI

Gece Vardiyası sergisi, M. K. Perker’in 2019 yılı boyunca, hava kararınca

üzerinde çalışmaya başladığı ve hava aydınlanınca çalışmayı

bıraktığı, kâğıt üzerine mürekkeple yapılmış 30 desenden oluşuyor.

Pilot Galeri, uluslararası

çizgi dünyasının önemli

aktörlerinden M.K. Perker’in

Türkiye’deki ilk kişisel sergisi Gece

Vardiyası’na ev sahipliği yapıyor.

Sanatçı sergisini; “Tam 30 yıldır

The New York Times’tan Wall Street

Journal’a, Washington Post’tan

Hürriyet’e, Esquire’dan The Progresive

ve The New Yorker’a kadar

birçok yayına çizdim. Hepsinde

hissettiğim sıkıntı, her işin bir

teslim günü, hatta saati, yani bir

teslim tarihi olmasıydı. Ama aynı

zamanda sanatçıyı müthiş bir problem

çözme yetisine de ulaştırıyor

bu durum. Bu sergiye teslim tarihi

olmayan işler’ niyetiyle başladım.

Ama sanırım sadece gece yarıları

üzerlerinde çalışarak ve bilinçli

olarak gün içinde bu desenlere

hiç dokunmayarak kendi kendime

106 FREKANS

kurgusal bir teslim tarihi yaratmış

oldum. Bir tür tersten giden Külkedisi

gibi; bende, kağıtlar, kalemler

ve mürekkepler gece yarısı değil de

gün ağarırken balkabağına dönüşecekti

sanki” diye anlatıyor.

M.K. Perker’in eserlerinde, karanlığın

içinde, gecenin getirdiği özel

imgeler, karakterler ve hepsinden

mühimi her desende varlığını

hissettiren bir ambiyans var. Bir

noktadan sonra bir tür ‘tuhaflıklar

ailesi’ göze çarpar. Tekerrür

eden, ima eden, farklı desenlerde

birbirine refakat eden sürreal bir

ailedir bu. Hem çok güvenli hem

çok tekinsiz.

Gece Vardiyası sergisi, bizleri, 20.

yüzyıl başında İstanbul’da bir gece

yarısı, yarı gerçek yarı rüya bir

yolculuğa çıkarıyor gibidir. Elimizden

hızlıca kayan balıklar, dikkatle

dinleyen kargalar, tekinsiz dev

tavşanlar, yarın yokmuş gibi dans

eden insanlar, hep parlayan ay ışığı

altında dengesizlik içinde bir denge

kurmaya çalışan koca bir şehre

bakıyor gibiyiz. Her bir çizimde

bazen reel bazen soyut bambaşka

mekanlar, başka açılar, derinlikler,

farklı ölçekler içinde insanlar,

hayvanlar, korkular, teşebbüsler,

buluşmalar, ayrılıklar, duraksamalar

ve anlar vardır. Aynı ölçü içine

türlü durumlar girince bu aynı

ölçek, bu sabit çerçeve, bu tuhaf

dünyaya açılan bir kapı olur.



BASIN ÖZEL YANSIMALARI

RÖPORTAJ

108 FREKANS


FREKANS 109


TÜRKİYE’NİN KIRTASİYE DERGİSİ

16 yıldır kırtasiye sektörünün nabzını tutan

FREKANS DERGİSİ,

ilk günkü heyecanı ve 130’dan fazla sayının

deneyimi ile yayın hayatını sürdürüyor.

Türkiye geneli 5.000 noktaya ücretsiz dağıtılan

FREKANS Dergisi’nde yer alarak;

kırtasiye sektöründeki en etkili; firma sahiplerine, üst

düzey yöneticilere ve girişimcilere ulaşabilir, markanız

beraberinde sunduğunuz ürün veya hizmeti

etkin bir şekilde tanıtıp imajınızı güçlendirebilirsiniz.

Kırtasiye sektörü

hakkında her şey

FREKANS’ta!

www.tukid.org

tukidtr 110 FREKANS tukidtr tukidtr tükid


11 Eylül 2020

London Stationery

Show

Business Design Centre,

Londra | İngiltere

14 - 16 Ekim 2020

30 Ocak - 2 Şubat 2021

Insights-X

Nürnberg Sergi

Merkezi | Almanya

Paperworld Messe

Messe Frankfurt |

Almanya

10 - 12 Şubat 2021 2 - 4 Mart 2021

Skrepka Expo

Moskova| Rusya

Paperworld Middle

East

Dubai Int. Convention and

Exhibition Centre

| Arab Emirates


REKLAM INDEX

AFİLLİ İŞLER - 95

AKYOL -15

ALTINYAPRAK - 67

ANT YAZI GEREÇLERİ- 49

BiC - 5

BURAK GRUP ÇANTA - 41

CASSA -61

DELTA - 3

DÖNMEZLER LİSANS - 11

EDDİNG - 9

EKO EGE KIRTASİYE- 27

ERKAM OFİS - 71

FATİH KALEM - 79

FETİH OFİS - 29

GÜÇLÜ KIRTASİYE - 25

KADIOĞLU BİLGİSAYAR - 7

KEMERBURGAZ - ARKA KAPAK

LÖSEV - 111

MAPED -21

MAS - 55

MİMAKİ - 47

OFİS 2000 - 97

RAFSO - ÖN KAPAK İÇİ SOL

SCRİKSS - 37 - 51 - 59

SETA - 85

SİLKA - 1

ŞAHİN KIRT. - 112

TABAK DERİ - 87

TANEKS - 75

TAROS - 89

TEKİN OZALİT - 99

TEKNİK ATILIM - 13

TİMON - 105

TUDEM - 19

VESTPA KAĞITÇILIK - SEPERATÖR

YAPI KREDİ YAYINLARI -23

112 FREKANS





JEL MÜREKKEPLİ KALEM

05 FINE

İĞNE UÇLU

07 MEDIUM

YUVARLAK UÇLU

PATENTLİ TÜRK

TASARIMI

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!