Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
TÜM KIRTASİYECİLER DERNEĞİ TURKISH STATIONERY ASSOCIATION
Varol Yaşaroğlu
MART - NİSAN 2020 SAYI: 140
ULUSLARARASI KIRTASİYE BASIN BİRLİĞİ
ULUSLARARASI İSTANBUL
KIRTASİYE OFİS FUARI 2020’DE
İHRACAT ATAĞI
7 BÖLGE 7 OKUL
PROJESİNE
BÜYÜK DESTEK
EĞİTİMİ, TİCARETİ, EKONOMİYİ
SARSAN SALGIN
COVID-19
COVID – 19 VİRÜSÜ
İŞ HUKUKUNU
NASIL ETKİLEDİ?
Raf Sistemleri
Kırtasiye, Oyuncak & Kitap
Fikirlerinizr Deger Katar...
rafsorafsistemleri
RAF SİSTEMLERİ
Orta Kitaplik
Orta Kitaplik
Kirtasiye Duvar Tip
Orta Degilik
Kirtasiye Duvar Tip
Fon Kartonluk
Kalemlik
Kırtasiye Raf
Sistemleri
Eczane Raf
Sistemleri
Mağaza
Dekorasyon
Market
Ekipmanları
Depo Raf
Sistemleri
Yapı Market
Raf Sistemleri
Showroom : Mahmutbey Mah. 23.Ada No: 14-16 İST OÇ/BAĞCILAR/İSTANBUL
Fabrika : Selahaddin Eyyubi Mah. 1629 Sok. B B lok No : 2/2 ESENYUR T/İSTANBUL
www.rafso.com
+90 212 659 95 65
+90 212 659 95 6 0
TÜRKİYE’NİN
DUST
fREE
Halkalı Merkez Mahallesi Sönmez Sk. Metakim Kimya Sanayi Sitesi No:4 / 1 Küçükçekmece / İSTANBUL
+90 212 520 31 11 / +90 212 526 38 37 / info@silkakirtasiye.com / www.silkakirtasiye.com
KÜNYE
TÜM KIRTASİYECİLER DERNEĞİ
(TÜKİD) ADINA İMTİYAZ SAHİBİ
TÜKİD BAŞKANI
Mehmet HELVACIOĞLU
YAYIN YÖNETMENİ VE
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Faruk ÇELİKTEN
YAYIN KURULU
Mehmet HELVACIOĞLU, Faruk ÇELİKTEN,
Osman ÇELİK, Salih KARABULUT
İrem ÖZKAL, Ebulfez DEMİRDAŞ
YÖNETİM YERİ (TÜKİD)
İrem ÖZKAL / TÜKİD Genel Sekreteri
İSTOÇ 21.ADA NO: 57-59 BAĞCILAR / İSTANBUL
Tel: +90 (0212) 659 91 48 / +90 (0212) 659 91 49
Faks: +90(0212) 659 91 98
e-mail: bilgi@tukid.org
www.tukid.org
FREKANS Dergisi, TÜKİD üyelerine kırtasiye,
kağıt, okul ve ofis ürünleri sektörü mensuplarına
ücretsiz olarak dağıtılır.
*FREKANS DERGİSİ* ibaresi kullanılarak alıntı
yapılması yazılı izne bağlıdır.
Gönderilen yazı ve resimler iade edilmez.
Frekans Dergisi 5.000 adet basılmakta ve dağıtılmaktadır.
www.tukid.org
YAYINA HAZIRLIK
TÜKİD İKTİSADİ İŞLETMESİ
İSTOÇ 21.ADA NO: 57-59 BAĞCILAR / İSTANBUL
Tel: +90 (0212) 659 91 48 / +90 (0212) 659 91 49
Faks: +90(0212) 659 91 98
e-mail: bilgi@tukid.org
www.tukid.org
ASK TEKNOLOJİ PAZARLAMA VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.
Mühürdar Cad. 121/3 Moda/KADIKÖY/ İSTANBUL
www.askteknoloji.com
e-mail: info@askteknoloji.com
YAYIN KOORDİNATÖRÜ
Ece GÜRLER / ecegurler@tukid.org
İÇERİK VE REKLAM EDİTÖRÜ
Ebulfez DEMİRDAŞ / info@tukid.org
DAĞITIM SORUMLUSU
E. Nurdan ŞİŞMAN / bilgi@tukid.org
GRAFİK TASARIM
Tuğçe BAYMAN
BASKI
İHLAS GAZETECİLİK AŞ.
İhlas Medya Plaza, 29 Ekim Caddesi, No: 23,
34197, Yenibosna / İstanbul
Tel: 0212 454 35 10 Fax: 0212 454 34 83
E-mail: info@ihlasmatbaacilik.com
Yayın Türü: Aylık, süreli yerel
Yayın tarihi: Nisan 2020, İstanbul
Frekans Dergisi TÜKİD adına TÜKİD İktisadi
İşletmesi tarafından yayına hazırlanmaktadır.
tukidtr tukidtr tukidtr tükid
4 FREKANS
İÇİNDEKİLER
08
BAŞKAN MESAJI
10
14
EDİTÖR
TÜKİD’DEN COVID- 19
ETKİLERİ İÇİN ÖNLEM
ÖNERİSİ
16
22
24
KIRTASİYE SEKTÖRÜNÜN
BÜYÜK BULUŞMASI
REKORLARLA TAMAMLANDI
ALIM HEYETLERİNE
BÜYÜK İLGİ
SEKTÖR DUAYENLERİ
UNUTULMADI
26
İHRACAT ÇALIŞMALARINDA
BÜYÜK GALA
28
7 BÖLGEDEN 7 OKULA
KIRTASİYE YARDIMI
6 FREKANS
30
32
İÇİNDEKİLER
FARKLI KONSEPTLER,
ÖZEL STANTLAR
İSTANBUL KIRTASİYE OFİS
FUARI 2020 GÖRÜŞLERİ
44
52
56
DUBAİ PAPERWORLD FUARI
İPTALİNE TÜKİD ETKİSİ
2020 - 2021 EĞİTİM - ÖĞRETİM
YILI ÇALIŞMA VE İŞ GÜNÜ
TAKVİMİ AÇIKLANDI
COVID – 19 VİRÜSÜ
İŞ HUKUKUNU NASIL ETKİLEDİ?
64
92
100
KRAL ŞAKİR’İN YARATICISI
VAROL YAŞAROĞLU’DAN
İLE ÖZEL RÖPORTAJ
FUARLAR HÂLÂ
EN ÖNEMLİ İLETİŞİM KANALI
AİLE ŞİRKETLERİNİN
NASIL YÖNETİLDİĞİ
BÜTÜN TOPLUMU İLGİLENDİRİR
8 FREKANS
b
STOKLARIMIZI
DEPONUZ OLARAK KULLANIN!
ÖZEL KAMPANYALARDAN
İLK SİZİN HABERİNİZ OLSUN!
60
Kadıoğlu
BAŞKAN MESAJI
“BU OLUMSUZ SÜRECİ
HEP BİRLİKTE ATLATACAĞIZ”
Sevgili meslektaşlarım;
Baharı, Çin’in Wuhan şehrinde görülen ve kısa zamanda hızla
yayılıp tüm dünyayı etkisi altına alarak küresel bir salgın hâline gelen
koronavirüs ile karşıladık. Çok ciddi can kayıplarına yol açan Kovid-19
hastalığıyla mücadele kapsamında tüm dünyada olağanüstü önlemler
alınıyor; sosyal ve ekonomik birtakım düzenlemelerle birlikte ulaşım,
iletişim ve günlük aktivitelere de geçici kısıtlamalar getiriliyor.
Mehmet HELVACIOĞLU
Salgının ülke sınırlarımız içinde yayılmasını engelleyerek daha
fazla can kaybı yaşanmasının önüne geçmek için Kovid-19 tehdidine
karşı tüm kurumlarımız var gücüyle çalışıyor; büyük bir, özveri ve
sebat örneği gösteriyor. Bize düşen görev ise uyarıları dikkate alarak
bilinçli ve duyarlı davranıp bu sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılmasına
yardımcı olmak.
Salgınının ekonomiye ve kırtasiye sektörüne olumsuz etkilerini en alt
seviyeye çekebilmek, sektörün bu süreçten en az zararla çıkabilmesini
sağlamak için bu süreçte biz de Tüm Kırtasiyeciler Derneği olarak
çeşitli girişimlerde bulunduk. Bu olağanüstü dönem, 12 Mart 2020
tarihinde okulların kapatılması gibi sektörümüzü çok yakından
ilgilendiren birtakım önlemlerin alınmasıyla başladı. Kırtasiyecilerin
bu süreçte satış/tahsilat noktalarında karşılaşacakları olumsuzlukları,
ödemelerde yaşayacakları zorlukları önleyebilmek adına yoğun bir
iletişim süreci başlattık. T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile İstanbul
Ticaret Odası 6. Meslek Komitesi-Kâğıt ve Kırtasiye Komitesi
Başkanlığı’na dilekçeler göndererek, bu olumsuz süreci atlatabilmek
için önerilerimizi paylaştık. Geçmişte olduğu gibi bugün de kırtasiyeci
meslektaşlarımızın yanında olacağız, sektörümüzle ilgili atılması
gereken adımları kararlılıkla atacağız.
Sektörümüzün en önemli etkinliği ve buluşma noktası olan
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı 2020’yi geride bıraktık.
Rekabet şartlarının her geçen yıl daha da çetin hâle geldiği bu dönemde,
fuarımızdan istediğimiz sonuçları almak, beklentileri karşılayabilmek,
sektörümüze can suyu olabilmek adına canla başla çalıştık. 19-
23 Şubat 2020 tarihlerinde İstanbul’da, TÜYAP Fuar ve Kongre
Merkezi’nde gerçekleştirilen fuarımızda yeni bir rekora daha imza
attık. Katılımcılarımızı beş salonda yerli ve yabancı ziyaretçilerimizle
buluşturarak stant alanlarının tamamını doldurmayı başardık. 15
bin 836 metrekare ile tüm zamanların rekorunu kırdık. Geçtiğimiz
yıllarda yerli ve yabancı ziyaretçilerimize üç geceye kadar sağladığımız
konaklama desteğini bu yıl da başarılı bir şekilde gerçekleştirerek yurt
içi ve yurt dışından 12 bine yakın profesyonel ziyaretçiyi ağırladık.
bilgi@tukid.org
www.tukid.org
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
Anadolu’nun dört bir yanından misafir ettiğimiz meslektaşlarımız
ile fuar katılımcı firmalarımızın memnuniyetlerini her fırsatta dile
getirmeleri, doğru ve yoğun çalışmalarımızın önemli birer nişanesi
olmuştur.
10 FREKANS
BAŞKAN MESAJI
TÜKİD olarak her fuarda ve organizasyonda sosyal sorumluluk
projelerini hayata geçirmeye özen gösteriyoruz. Bu yılki
projemiz kapsamında fuar alanındaki VIP otoparkın gelirini,
eğitime ulaşmakta sorun yaşayan engelli öğrencilerimize
akülü tekerlekli sandalyelerin alınabilmesi için tahsis ettik.
Türk Anneler Derneği ile yaptığımız iş birliği sonucunda
elde ettiğimiz gelirle öğrenci kardeşlerimize akülü tekerlekli
sandalyelerini teslim ettik.
Ayrıca “7 Bölge 7 Okul Bütün Çocuklar Bizim’ projemiz
kapsamında ise çocuklarımızın eğitimine destek olmak için yedi
bölgedeki yedi okulun kırtasiye ihtiyaçlarını gönüllü kırtasiyeci
meslektaşlarımızla sağladık. Yedi okulun hedeflendiği bu
dayanışma kampanyası, sektörünün vefakâr yaklaşımıyla
neredeyse yedi bölge 50 okul projesine dönüştü; gurur
duyuyoruz.
Fuarımızda bizi yalnız bırakmayan kalem sevdalısı çok değerli
bakanımız Nabi Avcı’ya, Anadolu’nun dört bir yanındaki
kırtasiyeci meslektaşlarımızın fuarlara ulaşımı noktasında
geçtiğimiz yıllarda verdikleri desteği bu sene de devam
ettiren TOBB’nin değerli başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’na,
sektörümüze desteklerini esirgemeyen, yurt içi ve yurt dışı
fuarlarında iyi bir iş birliği içerisinde bulunduğumuz İstanbul
Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagic’e, uzun yıllardır iyi
ilişkiler içinde olduğumuz, sektörün gelişmesi ve tüketicilerin
bilinçlendirilmesi noktasında önemli çalışmalara imza
attığımız Ticaret Bakanlığı’nın değerli temsilcisi Tüketicinin
Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdür Yardımcısı sayın
Mikail Kılıç’a, sektör mensuplarına, fuarımızda metrekare
rekorunun kırılmasına vesile olan tüm meslektaşlarımıza ve
fuar katılımcısı firmalarımıza TÜKİD Yönetim Kurulu adına
teşekkür ediyorum.
Kartlar Yeniden Karıştırılacak…
2020’nin Mart ayından bu yana ülkemizde ve dünyada
öngörülmeyen pek çok değişime tanıklık ettik, etmeye de
devam ediyoruz. Hepimiz dünyada, ülkemizde yaşanan
sarsıcı olayların etkisinden olabildiğince korunmaya, değişimi
anlamaya ve bu değişime uyum sağlamaya çalışıyoruz. Yıl
sonuna kadar sektörel ekonominin yansımaları bize çok farklı
bir tablo çizebilir. Salgınının yayılma hızının engellenmesi,
sorunun kontrol altına alınabilmesi için tüm dünyada
karantinalar ve birtakım kısıtlamalar uygulanıyor. Bu süreci iyi
gözlemleyip geleceği buna göre şekillendirmemiz gerekiyor.
Okulların kapalı olması, home office çalışma prensibi, sokağa
çıkma kısıtlaması gibi kritik noktalar tüketici alışkanlıklarını
da ciddi anlamda değiştirecek şüphesiz. Ayrıca ekonominin
daralmasıyla birlikte tüketicilerin alım gücünün azalacağı da bir
gerçek. Bu tabloya baktığımızda kartların yeniden karıştırılacağı
gün gibi ortada... 2021 yılında kartların tekrar karıştırılacağını
söylemek de bu tabloda mümkün… Bütün zorlukları aşabilmek
için planlarımızı tekrar gözden geçirmemiz gerekiyor.
Hedeflerimiz ve planlamalarımız noktasında dikkat etmemiz,
dirayetle uygulamamız gereken pek çok konu olacak. Yıl sonuna
kadarki süreçte ve 2021 yılında da daha temkinli ve dikkatli
davranmamız gerektiğine inanıyorum.
12 FREKANS
“
Bütün zorlukları
aşabilmek için
planlarımızı tekrar
gözden geçirmemiz
gerekiyor. Hedeflerimiz
ve planlamalarımız
noktasında dikkat
etmemiz, dirayetle
uygulamamız gereken
pek çok konu olacak.
“
YAZI İŞLERİ
GELECEK,
ÇOK DAHA HIZLI GELECEK…
Korona tedbirleri kapsamında kapalı olan iş yerlerine derginin ulaşmama
ihtimali sebebiyle dergimizin bu sayısının basımını üç kez erteledik ve her
erteleme sonrası bir yeni olayla karşı karşıya kaldık. Neticede bu sayının
önce dijital olarak yayınlanması, hayat normalleşmeye başladığında ise basılı olarak
yayın hayatına devam etmesi kararını aldık. Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis
Fuarı sonrası hazırladığım yazımı, gelişen bu olaylar ve ertelemeler karşısında dört
kez güncellemek durumunda kaldım...
Öncelikle kısa sürede yaşadığımız hızlı, etkili, iz bırakan ve köklü değişimlere
dikkatinizi çekmek istiyorum. Geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen 10. Kırtasiye
Kurultayı’nda sunum yapan değerli hocalarımızın fütürist (gelecekçi) yaklaşımla
anlattıkları gelecek, belli ki koronavirüs salgınıyla tahminimizden çok daha çabuk
gelecek. “Karga gibi olmak” benzetmesini yaptığım ve çok güzel geri bildirimler
aldığım yazımda belirttiğim gelişmeleri öngörülenden daha hızlı yaşayacağız.
İçinde bulunduğumuz bu olağanüstü süreci bazı konuşmacı ve yazarların bahsettiği
kadar kötümser yorumlamıyorum. Evet, zor ve birtakım fedakârlıklar gerektirecek
bir süreç bizi bekliyor; ancak “karga gibi olmayı” başarır ve değişkenlere ayak
uydurabilirsek, bu süreçten olumlu sonuçlarla çıkabileceğimize inanıyorum.
20 sene önce bize Antalya’daki fuarlarda sipariş alınırken “stokta kaç ürün
olduğunu anında görüp ertesi gün de siparişin yola çıkabileceği söylenseydi”
inanmazdık. Ama bugün işleyen doğal süreçte bu söz konusu. Bunun gibi
dijitalleşmenin hayatımıza getireceği daha nice kolaylıkları yaşayacağız. Tam
anlamıyla gerçekleşmesi düşünülen dijitalleşmenin hem ekonomik yönü hem de
güvenirliliği bakımından çok hızlı bir şekilde hayatımızda yer alacağı ve vazgeçilmez
hâle geleceğini düşünmüyorum. Medya konusunda da yapılan araştırmalar bunu
gösteriyor. Bu konuda, Deniz Sipahi’nin köşesinde yer verdiği Beykoz Üniversitesi
Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nüket Güz, bakın ne diyor:
“Günümüzde, sosyal medya kanallarının da etkisiyle geleneksel medyanın
önemini kaybettiği ve ortadan kalkma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı
düşünülmeye başlanmıştı. Araştırmamız, pandemi öncesinde sosyal medyada
yer alan haberlere daha çok güvenen bireylerin pandemi sonrasında doğru bilgiye
ulaşmak için geleneksel medyayı tercih ettiğini ortaya koydu.” İşte tam da bu
yüzden geleneksel medya bir süre daha etkin şekilde varlığını sürdürmeye devam
edecektir.
Önümüzdeki süreçte dikkat edilmesi gereken bir başka önemli konu da özellikle
internet satışı olan işletmelerde uyulması gereken KVKK, yani Kişisel Verilerin
Korunması Kanunu. Bu kanun çok önemli konuları kapsıyor. Gerekli önlemleri
almayan kurumların hem hapis cezası hem de alt sınırı çok yüksek olan para
cezalarıyla karşı karşıya kalma tehlikesi var. Bu kanun sadece internet satışı
yapanları ilgilendirmiyor elbette. Konuyla ilgili olarak www.kvkk.gov.tr adresinden
bilgi alınabileceği gibi dergimizin bu sayısında ve ilerleyen sayılarımızda
ilgili konuya genişçe yer vereceğiz; Av. İrem Toprakkaya’nın açıklamalarını
okuyabilirsiniz.
Yazımı sonlandırırken en çok sorulan sorulardan birine de değinmek istiyorum.
Sokağa çıkma yasaklarının esnetilmesiyle birlikte kırtasiyelerin de tıpkı bakkallar
ve marketler gibi açık olması konusunda TÜKİD olarak tüm ilgili kurumlara
başvurularımızı yaptık. Ancak gündemin çok yoğun olması ve perakende
müşterileri tarafından yoğun bir talebin olmaması nedeniyle olumlu bir sonuç
alamadık. TÜKİD olarak konuyla ilgili süreci yakından takip ettiğimizi buradan da
bir kez daha bildirmek isterim.
Son olarak, merak edenler “Karga gibi olmak” isimli yazıma Frekans’ın Aralık
2019’da yayımlanan 138. sayısından ulaşabilirler. Eski sayılarımızı dijital ortamda
www.tukid.org adresindeki “Frekans Son Sayılar” sekmesinden inceleyebilirsiniz.
Sağlıklı günler, hayırlı kazançlar dilerim.
Faruk ÇELİKTEN
bilgi@tukid.org
www.tukid.org
14 FREKANS
www.teknikatilim.com.tr
GÜNDEM
TÜKİD KORONAVİRÜSÜN
EKONOMİK ETKİLERİNİ AZALTMAK
İÇİN ÇEŞİTLİ GİRİŞİMLERDE BULUNDU
Tüm dünyayı ve Türkiye’yi etkisi altına alan koronavirüs salgınının
ekonomiye ve kırtasiye sektörüne olumsuz etkilerini en alt seviyeye
çekebilmek, sektörün bu süreçten en az zararla çıkabilmesini sağlamak
için Tüm Kırtasiyeciler Derneği (TÜKİD), çeşitli girişimlerde bulundu.
Koronavirüs (Covid-19)
salgını nedeniyle yaşanan
olağanüstü dönem, 12
Mart 2020 tarihinde okulların
kapatılması gibi kırtasiye sektörünü
çok yakından ilgilendiren
birtakım önlemlerin alınmasıyla
başladı. Kırtasiyecilerin bu süreçte
satış/tahsilat noktalarında
karşılaşacakları olumsuzlukları,
ödemelerde yaşayacakları
zorlukları önleyebilmek adına
TÜKİD, yoğun bir iletişim süreci
başlattı. TC. Hazine ve Maliye
Bakanlığı ile İstanbul Ticaret
Odası 6. Meslek Komitesi- Kâğıt
ve Kırtasiye Komitesi Başkanlığı’na
dilekçeler, göndererek, bu
olumsuz süreci atlatabilmek için
önerilerini paylaştı.
TÜKİD, ilgili kurumlardan sektör
adına isteklerini 4 ana başlık
altında topladı:
1. Mart ayı sonuna kadar verilmesi
gereken Yıllık Gelir Vergisi
Beyannamelerinin tesliminin ve
ilk taksitinin ödeme süresinin
uzatılması,
2. KDV beyannamesi ve ödemesi
için de aynı uzatmanın yapılması,
3. Bağ-Kur ve SGK prim ödemeleri
için erteleme yapılması
bağlamında gerekli girişimlerin
Bakanlık öncülüğünde gerçekleştirilmesi,
4. Banka kredi ödemelerinde
yaşanacak güçlüklerin değerlendirilmesi
suretiyle Bankalar
Birliğinin ortak bir karar oluşturmasını
sağlayacak girişimlerde
bulunulması.
Bu isteklerin yer aldığı dilekçelerin
Bakanlığa gönderildiği
tarihten sonraki süreçte destek
paketleri açıklanarak tüm kamuoyu
bilgilendirildi.
TÜKİD’ in faaliyete başladığı ilk
günden itibaren Türk kırtasiyecilerini
ve kırtasiye sektörünü
güçlendiren bir çaba içinde
olduğunu belirten Tüm Kırtasiyeciler
Derneği Yönetim Kurulu
Başkanı Mehmet Helvacıoğlu;
“Geçmişte olduğu gibi bugün de
kırtasiyeci meslektaşlarımızın
yanında olacağız ve sektörümüzle
ilgili atılması gereken adımları
büyük bir özgüven ve cesaretle
gerçekleştirmeye devam edeceğiz”
ifadelerini kullandı.
Bu süreci aşmak için en çok
ihtiyaç duyduğumuz hususun
toplumsal farkındalık ile güçlü
birliktelik olduğunun altını çizen
TÜKİD Genel Sekreteri İrem
Özkal; “En kısa zamanda bu badirenin
üstesinden geleceğimize
inanıyoruz.” dedi.
16 FREKANS
GÜNDEM
KIRTASİYE SEKTÖRÜNÜN
BÜYÜK BULUŞMASI
REKORLARLA TAMAMLANDI
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis 2020 Fuarı, bölgesinin en etkili kırtasiye
fuarı olarak 19 – 23 Şubat 2020 tarihleri arasında İstanbul TÜYAP Fuar
ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Türkiye’de 2 milyar liranın üzerinde
hacme ulaşan Türkiye kırtasiye sektörünü buluşturan fuarın açılışına, Milli
Eğitim Eski Bakanı Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı, İTO Başkanı
Şekib Avdagiç, Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi
Genel Müdür Yardımcısı Mikail Kılıç, TÜKİD Onursal Üyesi Doğan
Hızlan, TÜKİD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Helvacıoğlu, Tüyap
Genel Müdürü İlhan Ersözlü ve sektör temsilcileri katıldı.
18 FREKANS
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI
Milli Eğitim Eski Bakanı Eskişehir
Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı
İTO Başkanı Şekib Avdagiç
Uluslararası İstanbul Kırtasiye
Ofis 2020 Fuarı; 26 ülkeden
349 marka ve 264 firma
ve firma temsilciliği ile kapılarını
açtı. Tüm Kırtasiyeciler Derneği
(TÜKİD) iş birliğiyle TÜYAP Fuar
ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen
fuar, kırtasiye sektörü için önemli
uluslararası bir pazarlama platformu
oldu. Fuar, 5 salonda 15.815
metrekare net sergileme alanında,
26 ülkeden 264 firma ve firma
temsilciliğini ağırladı. Ayrıca fuar
marka sayısında %18 artış gerçekleştirerek
349 markayı profesyonel
ziyaretçilerle buluşturdu. 2019 yılında
Türkiye ve 79 ülkeden 11 bin
profesyonelin ziyaret ettiği fuar, son
3 yılda yabancı ziyaretçi sayısında
yüzde 120 artışla rekora imza attı.
Bu yılki fuarda sergilenen ürünler,
Türkiye’nin 80 ilinden 9.675 yurt
içi ziyaretçi, dünyanın 76 ülkesinden
1.469 yurt dışı ziyaretçi olmak
üzere toplamda 11.144 profesyonel
iş insanına sunuldu. Türkiye’nin
dört bir yanından gelen İstanbul
dışı ziyaretçi sayısında %9 artış,
yurt dışı ziyaretçi sayısında ise %17
artış gerçekleşti. Afganistan, Brezilya,
Burkina Faso, Küba, Sudan,
Tanzanya, Uganda ve Batı Sahra
bu sene ilk defa ziyaretçi ülkeler
arasında yer aldılar.
Özellikle Avrasya bölgesinin
referans fuarı olması dolayısıyla
cazibesini her geçen gün artıran
fuarın açılış konuşmalarında üretim
ve ihracatın önemine değinildi.
AVCI: “BÜYÜME UMUT
VERİYOR”
Kırtasiye ve kalem sevgisi ile sektörün
yakın takipçilerinden olan
Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi
Avcı konuşmasında, kırtasiye sektörünün
gelişimine dikkat çekti. Avcı,
fuarın gelişimi değerlendirerek;
“İlk yapılan kırtasiye fuarından beri
– yanılmıyorsam ilki 1993 idi- bu
fuarların düzenlenmesinde herkese,
Tüm Kırtasiyeciler Derneği’ne,
TÜYAP’a, Ticaret Bakanlığına,
TOBB’a, İTO’ya, KOSGEB’e, emeği
geçen herkese teşekkür ediyorum.
Derneğimize ‘7 Okul 7 Bölge Projesi’
için de özellikle çok teşekkür ediyorum.
Fuar bu yıl çok sevindirici
bir büyüklüğe ulaşmış. Anadolu’dan
ziyaretçilerin bu kadar fazla olması
çok sevindirici. Kırtasiye sevgisinin
tüm Anadolu’ya yayıldığının da
göstergesi” dedi.
AVDAGİÇ: “TASARIM VE
KONSEPT KALİTESİ”
Bu yıl ilk defa, Paperworld 2020
Fuarı’nda, kırtasiye sektöründe
gerçekleştirilen Milli Katılım Organizasyonuna
katılarak firmalarla
görüşen İstanbul Ticaret Odası
Yönetim Kurulu Başkanı Şekib
Avdagiç konuşmasında sektörün
gelişimine değindi. Paperworld izlenimlerine
değinen Avdagic; “Kısa
FREKANS 19
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI
bir süre önce Paperworld’ de idik ve
orada ilk defa milli katılım organizasyonu
gerçekleştirdik. Tasarım ve
konseptleriyle Türk firmaları
çok farklı bir yere geliyor, bunu
orada da görme şansımız oldu. 15.
yüzyıldan beri bu coğrafyanın hokkadan
divite, kalemtıraştan diğer
tüm kırtasiye ürünlerinde gösterdiği
ustalıkla, kültürel bir geçmişle
bugüne geliyoruz. Bugün kırtasiye
sektörüne baktığımızda diğer tüm
sektörlerde olduğu gibi ithalatın
önemi büyük. İthalatı belli bir oranda
sabit tutarak ihracatı artırmayı
hedeflemeliyiz. Çin’de yaşanan ve
neredeyse tüm dünyanın ticari
faaliyetlerini etkileyen Covid-19 virüsü,
ülkemiz için hem tehdit hem
de fırsat. Ancak buradaki riskleri ve
avantajları iyi analiz ederek planlı,
programlı hareket etmeliyiz. Uzun
vadede ihracatı artırırken daha
önceden çalıştığımız eski müşterilerimizi
küstürmeden büyümeliyiz.
Ticari etiği ön planda tutmayı
unutmamalıyız. Bu süreç gelip
geçer, böyle bakmalıyız. Müşterileri
kesinlikle ikinci plana atmamalı
onları küstürmemeliyiz” dedi.
KILIÇ: “DENETİM VE
UYGULAMADA
YÜKSEK BAŞARI”
Konuşmasında; “Güvensiz ürüne
sıfır tolerans” projesi kapsamında
TÜKİD’in çalışmalarının önemine
değinen Ticaret Bakanlığı Tüketicinin
Korunması Ve Piyasa Gözetimi
Genel Müdür Yardımcısı Mikail Kılıç’da
fuarın ve sektör çalışmalarının
önemine değindi. Kılıç; bakanlık
Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve
Piyasa Gözetimi Genel Müdür Yardımcısı
Mikail Kılıç
olarak temel amaçlarının, kırtasiye
sektörünün sağlıklı ve güvenilir
bir şekilde büyümesini sağlamak
olduğunu ifade etti. Kılıç konuşmasında
şu bilgilere yer verdi: “Avrupa
Birliğine müzakere sürecine devam
eden bir ülkeyiz ve bu kapsamdaki
maddelerden biri de malların
serbest dolaşımı faslı. Bu kapsamda
da AB standartlarının yüzde 95’ine
uyum sağlamış durumdayız. Özellikle
kırtasiye sektörü için konuştuğumuzda;
ürünlerin kimyasal ve
fiziksel özelliklerini Avrupa Birliğinin
mevzuatını ülkemize taşımış
durumdayız. Denetimlerin başarıya
ulaşmasında bakanlığımızın
mücadelesinin yanında siz değerli
basiretli tacirlerimizle bilinçli tüketicilerimizin
farkındalığının etkisi
var. Bakanlıktaki temel amacımız,
önceliğimiz tüketicinin korunması
elbette. Diğer bir amacımız haksız
rekabetin önüne geçmek. Sizlerle
sevindirici olan bir noktayı paylaşmak
istiyorum; tüketicilerimiz
kaliteli ve markalı ürün almanın
önemini kavramış görünüyor. Bu
çok önemli bir husus. TÜKİD başkanı
Mehmet Helvacıoğlu ile 2011
yılından beri önemli çalışmalara
imza atıyoruz. Kırtasiye sektöründe
2011 yılında başladığımız denetimlerimiz
sonucunda bugüne kadar
yaklaşık 3 milyon ürünün denetimini
yaptık. Piyasadaki standartlara
uymayan güvensiz oranını 2011
yılında yüzde 53 iken bugün 2019
sezon denetiminde bu oran yüzde
2’ye kadar geriledi. Bu istatistikler
de bize sektördeki üreticilerin
eğitime ve gelişime açık olduğunu,
denetimlerin de sektöre ve tüketiciye
olumlu yansıdığını gösteriyor.”
HIZLAN: “MEDENİYET
GÖSTERGESİ”
Kırtasiye sektörünü yakından takip
eden TÜKİD Onursal Üyesi Doğan
Hızlan ise, kalemin bir medeniyet
göstergesi olduğuna değinerek,
“Türkiye’de bir eksiklik var, işinize
kaptırıyorsunuz kendinizi, hayat
işten ibaret diye düşünüyorsunuz.
Emekli olduğunuzda her yer birden
bomboş kalıyor. Bu yüzden bir
kalem, bir silgi gibi en basit şekliyle
bir şey biriktiriyorsanız sizi meşgul
ediyorsa çok önemlidir. Canınız sıkıldığında
bir karalama yaptığınızda
kalem yanınızdadır. Ben gazeteme
gitmeden önce kalemlerimi temizliyorum,
mürekkeplerime bakıyorum.
Bir yandan da bana bunları
sağlayan sizlere teşekkür ediyorum.
Benim yaşamımda hepinizin rolü
var” dedi.
TÜKİD Onursal Üyesi Doğan Hızlan
Altı
Altı
Mas
M Ü
bir zama
“
Her p
her
h
“Altı ü
20 FREKANS
Okuma Sonrası
al
asal
stü
Masal bu ya,
nlar bir sihirbaz varmış.
armağında bin beceri,
sözcüğünde bir sihir .
O sahneye çıktı mı
ayretle açılırmış gözler,
tutulurmuş di ler,
ses soluk kesilirmiş.”
stü masal canım,” deyip geçmeyin.
Masal dünyasının gizemine,
Ayla Çınaroğlu’nun sihirli dizeleri,
Mustafa Delioğlu’nun çizgi ve
renkleriyle ortak olun.
- MEB’in ‘’Beceri Temelli Eğitim Modeli’’ne uygun
- Öğrencilerin okuma, yorumlama ve yazma becerilerini
destekleyen içerikler
- Kitabı okumadan önce, okurken ve okuduktan sonra
yanıtlanacak sorular
- Yaratıcı okuma ve yazma çalışmaları
Altı Masal Üstü Masal / Ayla Çınaroğlu
Ad, Soyad : ................................................
Sınıf : ................................................
Tarih : ................................................
“Kim Demiş Niye Demiş Bu Naneyi Kim Yemiş” masalında, Foznah’ın Kara Yusuf’u götürdüğü yer nasıl bir
yerdir? Burada sistem nasıl işlemektedir? Bu yerin ve sistemin günümüzle nasıl bir bağlantısı vardır?
“Cin Foznah” ve Pamçi karakterlerini karşılaştırınız. Benzer ve farklı yönlerini belirtiniz.
ALTI MASAL ÜSTÜ MASAL AYLA ÇINAROĞLU
Tudem.com’dan ücretsiz indirilebilir
Altı
Keçi Masalı”nda, köy halkı inatçılığın iyi bir huy olmadığını nasıl anlıyor? Siz olsaydınız köy halkının arasını
düzeltmek için ne gibi bir çözüm yolu bulurdunuz?
Masal
Üstü
Masal
AYLA ÇINAROĞLU
Sizce Bilgebaş nasıl bir karakter? “Bilgebaş” adının size düşündürdüğü özellikler nelerdir? Bilgebaş’ın adıyla
davranışları arasında nasıl bir tezatlık vardır?
Düşündüğüm
Gerçekte Olan
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
⚫ ...........................................................
Resimleyen:
MUSTAFA DELİOĞLU
Okuma Öncesi
Gecen Gündüzüm Olsa / Andreas Steinhöfel
Kitabın adı size neyi çağrıştırıyor? Sizce kitaba neden bu isim
verilmiştir?
Sizce huzurevi nasıl bir yerdir? Yaşlandığınızda orada yaşamayı ister
misiniz?
Gece ve gündüzün farkları nelerdir?
GÜNDÜZ
..............................................................
...............................................................
.............................................................
.......................................................
GECE
GECE GÜNDÜZ
Huzurevinde yaşamanın olumlu ve olumsuz yönlerini yazınız.
OLUMLU
............................................................................................
............................................................................................
............................................................................................
Ad, Soyad : ................................................
Sınıf : ................................................
Tarih : ................................................
..........................................................
...........................................................
..................................................................
..................................................................
OLUMSUZ
............................................................................................
............................................................................................
............................................................................................
Kendinizi en mutlu hissettiğiniz mekânı betimleyiniz. Neden iyi hissettiğinizi, yanınızda kimlerin ve nelerin
olmasını istediğinizi belirtmeyi unutmayınız.
Okurken
Babama Kamera Vermeyin / Pelin Güneş
Kitapta geçen aşağıdaki sözcük ve sözcük gruplarının anlamlarını sözlükten bularak yazınız.
⚫ Tuzla buz olmak: ...........................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Omuz silkmek: .............................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Gürbüz: .........................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Ayaz: ..............................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Masum: .........................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Hışım: ............................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Gözü pek: ......................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Külahları değişmek: .....................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Jeolog: ...........................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Fal taşı gibi: ...................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Gramofon: .....................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
⚫ Ekosistem: ....................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
“Babama Kamera Vermeyin” adlı öykünün sonunda Kutay, Çocuk Hakları Derneğine bir şikâyet dilekçesi
yazıyor. Siz de memnun olmadığınız bir durumla ilgili şikâyet dilekçesi yazınız.
Ad, Soyad : ...........................
Sınıf : .............................
Tarih : ...............................
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI
HELVACIOĞLU: “SOSYAL
SORUMLULUK BİLİNCİ İLE
ÇALIŞIYORUZ”
Kırtasiye sektörünün Türkiye’deki
tek STK’sı olarak sorumluluklarının
farkında olduklarını belirten
TÜKİD Yönetim Kurulu Başkanı
Mehmet Helvacıoğlu ise konuşmasına
dernek çalışmalarında
desteklerini esirgemeyen kurum
ve paydaşlara teşekkür etti. Fuar
kapsamında yapılacak çalışmalarda
sosyal sorumluluk projelerini
de hayata geçirdiklerini açıklayan
Helvacıoğlu; “TÜKİD olarak her
fuarda ve her organizasyonda sosyal
sorumluluk projelerini hayata
geçiriyoruz. TÜYAP’ta düzenlenen
Uluslararası İstanbul Kırtasiye
ve Ofis Fuarı’nda bu yılki sosyal
sorumluluk projelerimizden biri
kapsamında VIP otoparkın gelirini
bağışlayacağız. Elde edeceğimiz
gelirle eğitim görmeye muhtaç engelli
öğrenci kardeşlerimize akülü
sandalye alacağız. Bir diğer sosyal
sorumluluk projemiz ise “7 Bölge 7
Okul” projesi. Bu proje kapsamında
yardıma ihtiyaç duyan 7 bölgedeki
7 okulun kırtasiye ihtiyaçlarını
gönüllü kırtasiyeci meslektaşlarıma
birlikte sağlayacağız” dedi.
Ocak ayında Çin’in Wuhan eyaletinde
yayınlan ve dünyayı etkisi
altına alan Covid-19 virüsünün
kırtasiyeye etkisine de değinen
Helvacıoğlu, “Almanya Paperworld
Fuarı’nda İTO Başkanımızla birlikteydik.
Oradaki gelişmeleri İstanbul’a
nasıl yansıtabiliriz diye
düşündük. Son gelişmeleri de size
aktarmak isterim; Almanya’daki
fuar bittikten sonra yurda döner
dönmez televizyonlarda çeşitli
TÜKİD Yönetim Kurulu Başkanı
Mehmet Helvacıoğlu
yayınlara katılarak bilgilendirme
yaptım. Çin’den ithal edilen
ürünlerle ilgili bir etki meydana
geldiğini gördük. Kırtasiye sektörünün
Covid-19 virüsü ile uzaktan
yakından hiçbir alakası yok. Biz
2020 okul sezonuna ürün satıyoruz.
Kırtasiyelerin stok tedariki, Covid
-19 virüsü öncesi zaten yapılmıştı.
Dolayısıyla yeterli kadar stokumuz
var. Türk kırtasiye sektörü hem üretimi
hem tasarımı hem de sağlığa
verdiği önemle Çin’den daha güçlü
bir imalat potansiyeline sahiptir.
Dünyayı kasıp kavuran virüs
nedeniyle Çin’in sektörümüzdeki
üstünlüğü giderek yok oluyor. Bu
nedenle İstanbul Kırtasiye ve Ofis
Fuarı’nda ihracatçılarımız için çok
büyük iş birliği fırsatları oluşacağına
inanıyoruz. Son 10 gün içinde
çevre ülkelerden, diğer eski müşterilerimizden,
yurtdışından alım çok
fazla” dedi.
ERSÖZLÜ: “YABANCI
ZİYARETÇİ REKORU
KIRILDI”
Konuşmasında, yapılan çalışmalar,
fuar kapsamı ve etki alanı hakkında
bilgi veren TÜYAP Fuarcılık Genel
Müdürü İlhan Ersözlü, rekorlarla
dolu bir fuara imza atıldığını ifade
etti. Ersözlü; “Yapmış olduğumuz
yurtiçi ve yurtdışı çalışmalarının
sonucunda fuar muazzam büyümelerle
rekorlara imza atıyor. Sektörün
büyümesine ve gelişmesine
TÜYAP olarak katkı sunmak gayreti
içerisindeyiz. Sağlıklı bir işletme
ve sürdürülebilir büyümenin de örneğini
bu fuarda görebiliyoruz. 26
ülkeden gelen katılımcı, 5 kıta, 77
ülkeden gelen iş insanını ağırlıyoruz.
2017 yılından bu yana her sene
fuarımızı büyüterek bugünlere geldik.
2017 yılında 165 olan katılımcı
sayısını 2020’de yüzde 60 arttırarak
264’e çıkarttık. 2017’de net sergileme
alanımız 10 bin metrekare iken
bu yıl yüzde 60 genişletip 16 bin
metrekareye yakın net stant alanına
ulaşarak rekorlarımıza bir yenisini
daha ekledik. 2017 yılında 265
olan marka sayısını bu yıl yüzde 32
arttırarak 349 markaya fuarımızda
yer veriyoruz. Yine 2017 yılında 572
olan yabancı iş insanı sayısını 2019
yılında 1.256 ya çıkartarak yüzde
120’lik rekor bir artışa imza attık.
2020 yılında İstanbul Kırtasiye ve
Ofis Fuarı’nda bu oranları yüzde 20
oranında artıracağımıza inanıyoruz”
dedi.
TÜYAP Fuarcılık Genel Müdürü
İlhan Ersözlü
22 FREKANS
48
SILGILER
Klasik
` Teknik kullanım amaçlı ve yüksek performans sağlayan klasik silgiler
` Silgilerimiz Ftalat ve / veya PVC içermez
Technic Ultra
• Çok etkili ve sıkı tutuş
• Toz tutmaz: Bu özellikte olmayan silgilere göre az kalıntı
• Karton ambalaj
• Ölçüler: En 21.5 mm, Derinlik 12 mm, Yükseklik 61mm
OKUL
ref •/••
116411 20-480
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI
ALIM HEYETLERİNE
BÜYÜK İLGİ
Türk firmalarının farklı coğrafyalara ulaşarak ihracat kapasitelerini
artırmak adına köprü vazifesi gören Uluslararası İstanbul Kırtasiye ve
Ofis Fuarı, fuar öncesi yapılan çalışmalar sonucunda hem alım heyetleri
oturumlarında hem firma özelinde yapılan B2B görüşmelerde önemli
iş birliklerine sahne oldu. Fuar, Almanya ve Çin’den sonra sektörün küresel
pazardaki 3’üncü dev buluşması olarak gösterildi.
Fuar pazarlama çalışmaları
hakkında bilgi veren TÜYAP
Genel Müdür Yardımcısı Yeşim
Ulusoy; “İranPenex (Tahran),
Skola School (Belgrad), İnsight-X
(Nürnberg), Paperworld (Frankfurt),
Skepka Expo (Moskova) gibi
sektörün dünya çapındaki önemli
fuarlarına katılarak uluslararası
arenada fuarımızın tanıtımını
gerçekleştirdik.
Bu yoğun pazarlama çalışmalarımız
neticesinde Afganistan,
Brezilya, Burkina Faso, Küba, Mali,
Polonya, Sudan, Tanzanya, Uganda,
Batı Sahra’dan bu yıl ilk kez
ağırladığımız yabancı ziyaretçiler
katılımcı firmalarımız ile önemli
iş bağlantılarına imza attı. Toplamda
5 farklı kıtadan, 76 ülkeden
24 FREKANS
bin 500’e yakın iş insanını fuarda
ağırladık” dedi.
ZİYARETÇİLER MEMNUN
T.C. Ticaret Bakanlığı’nın ve Moskova,
Sofya, Tiflis, Tahran, Üsküp
ve Kahire’deki TÜYAP yurtdışı
ofislerinin desteği ile fuarı ziyaret
eden yabancı iş insanı sayısı rekor
bir katılımla arttı. Yurt dışı ziyaretçilerin
yüzde 32’sini Ortadoğu’dan,
yüzde 19’unu Balkanlar ve Doğu
Avrupa’dan, yüzde 17’sini Batı-Orta
Asya’dan, yüzde 11’ini Kafkasya’dan
ve yüzde 11’ini Afrika’dan
gelen profesyonel ziyaretçiler oluşturdu.
Fuar süresince yoğun Alım
Heyeti Oturumları ve B2B görüşme
etkinlikleriyle birlikte önemli iş
birliklerine sahne oldu. Ziyaretçilerin
yüzde 35’i firmalarında uzman
personel konumundayken, yüzde
27’si firmalarında müdür veya
yönetici pozisyonunda, yüzde 17’si
ise firma sahibi, ortağı veya kurucusu
konumunda görev almaktalar.
Yurt içi ziyaretçilerin yüzde 84’ü
fuardan memnun ayrılırken, yüzde
90’ı seneye tekrar ziyaret edeceklerini
bildirdi. Yurt dışı ziyaretçilerin
memnuniyet oranı yüzde 14 artışla
yüzde 98’e çıktı. Yurt dışı ziyaretçilerin
yüzde 96’sı seneye tekrar
ziyaret edeceklerini belirtti. Yurt
içi ziyaretçilerin yüzde 81’i fuarı
iş çevrelerine tavsiye ettiğini dile
getirirken, yurt dışı ziyaretçilerin
fuarı iş çevrelerine tavsiye etme
oranı yüzde 9 artış ile yüzde 86’ya
çıktı.
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI
SEKTÖR DUAYENLERİ
UNUTULMADI
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı bu yıl
detayları ile de ziyaretçilerinden tam not aldı.
TÜKİD Yönetim Kurulu çalışması ile bu yıl fuar
salonlarına, geçtiğimiz yıllarda aramızdan ayrılan
sektörün değerli büyüklerinin isimleri verildi.
İsmail Keresteci, Pehlivan Öztürk, Zihni Alataş,
Firuz Hamdullahpur, Hüseyin Kılıçkan bu yıl
anılan isimler oldu.
PAZARLAMA
PLATFORMUNA DÖNÜŞTÜ
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nda,
Türkiye’nin önde gelen markalarının yanı sıra,
ülkelerinin öne çıkan firma ve markaları en son
teknolojiye sahip yenilikçi ürünleri sergilendi.
Birbirinden renkli etkinliklerin gerçekleştirileceği
fuar süresince, kırtasiye sektörünün ulaştığı son
nokta gözler önüne serildi. Katılımcı firmalar
açısından, pazarlama platformu olan ve çok
önemli iş birliklerine olanak sağlayacak fuar, bu
konumuyla Türk kırtasiye sektörünün gelişimine
de katkı sağladı.
26 FREKANS
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI
İHRACAT
ÇALIŞMALARINDA
BÜYÜK GALA
Yabancı katılımcı ve ziyaretçi sayısının arttığı Uluslararası
İstanbul Kırtasiye Ofis 2020 Fuarı’nda özel etkinlikler ve
kokteyllerde yerli ve yabancı firma yetkilileri buluştu.
Fuarın 3. günü düzenlenen
Gala Yemeğinde, kısa bir
konuşma yapan TÜKİD
Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet
Helvacıoğlu, organizasyonun
ülkemizin ihracat çalışmalarını
bir basamak yukarıya çıkartmak
için düzenlendiğini belirterek,
“Firmalarımızın iletişim ağını
genişletmesi, yeni pazarlara açılması
kendi firması için ne kadar
önemliyse, sektörümüz için de
o kadar önemli. Yapmış olduğumuz
bu etkinlikler ikili ilişkilerin
artması, ticari bağların gelişmesi
için yapılmaktadır” dedi.
28 FREKANS
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI
7 BÖLGEDEN 7 OKULA
KIRTASİYE YARDIMI
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis 2020 Fuarı’nda TÜKİD’ in desteğiyle
“7 Bölge 7 Okul” sosyal sorumluluk projesi başlatıldı. Proje kapsamında; Türk
kırtasiyecileri Türkiye’nin 7 bölgesinden 7 okulun öğrencilerinin kırtasiye ihtiyaçlarını
karşılamak amacıyla büyük ses getiren bir dayanışma örneğine imza attı.
Tüm Kırtasiyeciler Derneği
(TÜKİD) kırtasiye sektörünün
duyarlı ve aktif mensuplarını
teşvik ederek toplumsal dayanışmayı
sağlıyor ve bu anlamda gelişmeyi
destekliyor. Kırtasiye sektöründeki
farkındalığı artırmaya, sektöre değer
katmaya, fark yaratmaya devam ediyor.
Kurulduğu 1985 yılından bu yana
sosyal sorumluluk projelerinin içerisinde
olan, bu çerçevede atılabilecek
tüm adımları büyük bir kararlılıkla
atan TÜKİD, yine tüm sektörlere örnek
olacak bir projeye imza attı. Proje
kapsamında öncelikle Türkiye’nin 7
bölgesinden 7 okul belirlendi. Sonrasında
öğrencilerin kırtasiye ihtiyaçları
listelendi. Öğrencilerin ihtiyaç
duyduğu kırtasiye ürünlerinin temini
için ilk adım 19-23 Şubat tarihlerinde
gerçekleştirilen Uluslararası İstanbul
Kırtasiye Ofis Fuar’ında atıldı.
30 FREKANS
SEKTÖRDEN “7 BÖLGE 7 OKUL
PROJESİ’NE BÜYÜK DESTEK
TÜKİD Yönetim Kurulu üyeleri ile
TÜKİD idari ekibi fuar katılımcısı
firmaların stantlarını tek tek ziyaret
ederek proje hakkında detaylı bilgi
verdi. Sektörün projeye olan yoğun
ilgisi karşısında mutluluğunu gizleyemeyen
TÜKİD Genel Sekreteri
İrem Özkal projeye destek veren tüm
firmalara teşekkür ederek sözlerini
şöyle sürdürdü; “Biz 7 bölgeden 7
okulun kırtasiye ihtiyaçlarını karşılamak
için yola çıkmıştık. Ancak şimdi
görüyoruz ki onlarca okulun, yüzlerce
öğrencimizin kırtasiye ihtiyacını
karşılayabilecek noktadayız. Öylesine
güzel duygular içerisindeyiz ki bunu
tarif etmek zor. Sektörümüz yine
farkını ortaya koydu…”
Proje kapsamında yardıma ihtiyaç
duyan 7 bölgedeki 7 okulun kırtasiye
ihtiyaçlarını gönüllü kırtasiyeci
meslektaşlarla birlikte sağlayacaklarını
ifade eden TÜKİD Başkanı
Mehmet Helvacıoğlu; “Esas ihtiyacımızın
aydınlık bir nesil olduğu
inancıyla çıktığımız bu yolda, 7 Bölge
7 Okul Projesi ile Türkiye’nin dört bir
yanındaki çocuklara kırtasiye yardımı
yapacak olmanın, bu projeyi hayata
geçirmiş olmanın mutluluğunu
yaşıyoruz.
Gelecek nesilleri daha iyi yetiştirmek
amacıyla bilinçli bir şekilde eğitime
destek veren sektörümüzün değerli
mensuplarına can-ı gönülden teşekkür
ediyorum” açıklamasını yaptı.
NABİ AVCI’DAN TÜKİD’E TE-
ŞEKKÜR
TÜKİD bu projeyle Türkiye’de
farkındalık yaratmayı ve ülkemizin
geleceği genç nesillerin eğitimine
katkıda bulunmayı hedefliyor. Böyle
bir bilinçle hareket eden TÜKİD’ in
önemli ve değerli bir projeye imza
attığını söyleyen Eskişehir Milletvekili
Prof. Dr. Nabi Avcı; “Derneğimize
‘7 Bölge 7 Okul Projesi’ için özellikle
çok teşekkür ediyorum. Çok iyi düşünülmüş
bir proje” ifadelerini kullandı.
Private
Label
Kalite
Güvenilirlik
İstikrar
444 1 621
Yeşiloba Mah. Fatma Esma Nayman Cad.
Adana İş Merkezi D Blok No: 19,
Seyhan / Adana
www.fetihbant.com
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 FUARI
FARKLI KONSEPTLER, ÖZEL STANTLAR
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis 2020 Fuarı, 5 salonda 15.815
metrekare net sergileme alanında, 26 ülkeden 264 firma ve firma
temsilciliğini ağırladı. Fuara katılan firmalar, ürünerini özel tasarım
ve konseptte hazıladıkları stantlarında ziyaretçilere sundular.
Katılımcı firmalardan bazıları stantlarında ürün deneyimine imkan
sağlarken bazıları da ziyaretçilere promosyon ürünleri dağıttı.
GÜVENSİZ ÜRÜNLERE GEÇİT YOK
Kanserojen, sağlığa zararlı kırtasiye ürünlerine
karşı savaş veren kırtasiye sektörü bu sene fuarda
sağlık konusuna odaklandı. Geçtiğimiz yıl Antalya’da
düzenlenen 10. Kırtasiye Kurultayı’nda
“Kırtasiyede Güvensiz Ürüne Sıfır Tolerans” çağrısında
bulunan sektör temsilcileri, fuarda sağlıksız
ürünlerin yarattığı tehlikeye dikkat çekti.
32 FREKANS
FREKANS 33
GÜNDEM
Milli Eğitim Eski Bakanı Eskişehir Milletvekili
Prof. Dr. Nabi Avcı
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki Teknoloji Bağımlılığı ile Mücadele
Komisyonu’nun amaçları ve hedefleri açısından fuarı çok
önemsiyoruz. Çünkü bütün dünyada ve ülkemizde de çocuklarımızın;
bilgisayar, tablet, bilgisayar, cep telefonu bağımlılığı ciddi
boyutlara ulaşmış durumda. Onun için çocuklarımıza alternatifler
sunmamız gerekiyor. Bunların başında da kalem, defter, kitap,
geleneksel eğitim araçları geliyor. Bu araçlar işin temelidir. Bütün
diğerleri daha sonra, belli bir yaşa geldikten sonra mesela 9. sınıftan
sonra tabii ki kullanılabilir kullanılmalıdır da ama öncelikle kitaba,
deftere ve kaleme hakimiyetimizin sağlam olması lazım. O bakımdan
bu fuar buna zemin oluşturuyor, o bakımdan da çok teşekkür
ediyorum.
İstanbul’da değişik yerlerde değişik şeyleri görebilirsiniz ama fuarların
bir özelliği, meraklı olduğunuz, sevdiğiniz, tutku duyduğunuz
bir şeyin toplu halde görünmesi. Takip etmiş de olsanız, burada takip
etmediğiniz bir kalem, bir defter çıkıyor karşınıza. Bunları seven
bir dost çıkıyor karşınıza, fuarın benim için önemi budur.
İTO Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç
Yüz akı bir fuar olmuş. Bu sene 264 firmayla burada fuarın açıldığını
görüyoruz. Firmaların metrekareleri artmış, stantların niteliği
artmış, ürün çeşitliliği artmış. Dolayısıyla yurtdışından gelen firma
sayısı artmış, 26 ülkeden katılanlar var. Bu anlamda sektörün sadece
Türkiye’nin değil, bu bölgenin en önemli fuarlarından biri olduğunu
çok net görüyoruz. Eminim, önümüzdeki senelerde 300-400
firmayı aşan rakamları göreceğiz ve burada 30-40 bin metrekareye
ulaşan bir fuar görüyor olacağız. Bu konuda Türkiye’nin ciddi
bir potansiyeli var, birikimi var, üretim kabiliyeti var. Akıl gücü,
yetişmiş insan gücü var. Bu anlamda bunun Türkiye’nin üretimine,
ihracatına, pazarın çeşitlenmesine, daha kaliteli ürünlerin ortaya
çıkması konusunda büyük katkı vereceğini düşünüyorum. Günün
sonunda da ihracatımızı artıran ithalatımızı düşüren bir netice
verecektir.
TÜYAP Fuarcılık Genel Müdürü İlhan Ersözlü
Çok görkemli bir açılışa ev sahipliği yaptık. Fuar sonuna kadar
da bu başlangıcın devam etmesini arzu ediyoruz. Bizim meslekte
bir kural vardır; “Bir iş nasıl başlarsa öyle biter” deriz. Hakikaten
morali, motivasyonlu ve yoğun başladık. İnşallah bu fuar sonunda
da herkesin beklentisine cevap verebilecek, piyasanın sektörün
ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir fuar sonucuyla kapatırız. Ben
TÜKİD’de de çok teşekkür etmek istiyorum, yönetimi olsun fuar
komitemiz olsun hep yanımızdaydı. Elbirliğiyle çok güzel bir çalışma
örneğini gösterdik. Bunun da sonuçlarını hep birlikte alıyoruz.
34 FREKANS
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ
TÜKİD İkinci Başkanı Ender Karvar
Bu seneki fuarımız gerçekten çok güzel bir iş birliği içinde geçti.
264 katılımcı, 15 bin 800 metrekareye ulaştık ve bu şu ana kadar
25 tane fuarı geçmiş durumda. Yaklaşık 26 ülkeyle, irtibata geçtik.
Ciddi bir organizasyon yürütüldü. Konaklamaları karşılandı, bir
kısım misafirlerin yol masrafları karşılandı. 2020 başında Çin’de
ortaya çıkan salgınla birlikte, Çin açısından aleyhte bir durum var.
Ama bizim gibi özellikle bu coğrafyaya hakim bir ülke için avantaj
oluyor. Ülkemiz kağıt ve kağıt konfeksiyon ürünlerinde çok ileri
düzeyde. Diğer kalem gruplarında iyi durumdayız. Bunu biz avantaja
çevireceğiz. İnşallah ihracatımız katlanarak artacak.
TÜKİD Genel Sekreteri İrem Özkal
Yabancı ziyaretçi sayısının artışı yıllardır yapılan düzenli çalışmaların
sonucu. Görüşmelerimiz devam ediyor ve yeni datamızı oluşturuyoruz.
Yabancı ziyaretçi sayısı her yıl düzenli olarak artıyor. Ayrıca yurt
dışındaki fuarlara katılarak ülkemizi ve derneğimizi temsil ediyoruz.
Türkiye ihracat potansiyeli anlamında kırtasiyede imalatçılarımızın
çok güçlenerek geldiği bir noktada, dolayısıyla artık Çin’le rekabet
etmeye doğru adım adım ilerliyoruz. Uluslararası İstanbul Kırtasiye
Ofis Fuarı, sektörümüzün en önemli etkinliği, ama devamında bizim
çalışmalarımız devam ediyor. Katılmak durumunda olduğumuz,
ülkemizi temsil ettiğimiz yurt dışı fuarlar var, çalıştaylarımız var.
Dernek olarak sürdürdüğümüz bir politikamız var. Bu da “Kırtasiyede
güvensiz ürüne sıfır tolerans”. Şu an Ticaret Bakanlığı tarafından
güvensiz ürün oranı 2,5 olarak açıklandı. Bunun 0’a düşürmek için
çalıştaylarla ve bilgilendirmelerle devam edeceğiz. Gelecek 2 yıl için
planımız, projemiz belli zaten.
TÜYAP Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Ulusoy
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nı, TÜKİD desteğiyle bu yıl
4. kez düzenliyoruz. Geçtiğimiz yıl atmış olduğunuz adımlarla uluslararası
bir nitelik kazandı fuarımız. Bunun pozitif yönlerini geçtiğimiz
yıl görmüştük, bu sene onun üstüne katlayarak devam ediyoruz.
2017 yılında, 165 katılımcı sayısı ile devraldığımızda fuar, bu yıl
264’e çıktı. Bunu yapmak için dünyanın dört bir tarafında çalışmalar
yapıyoruz. Firmalar katılımlarıyla en yeni ürünlerini sergiliyorlar. Bu
da hem Türkiye’den gelen perakendeci ve toptancı kırtasiyecilerimizin
hem de yurtdışından gelen ziyaretçilerimizin tüm ürünleri aynı
platformda görmelerini sağlıyor. TÜYAP olarak 6 ülkede ofisimiz var.
Onun dışında TÜYAP - REED birlikteliğiyle 57 ülkede acentelerimiz
var. Bunların kanalıyla bir fuarın bitiminden hemen sonra bir sonraki
senenin çalışmalarına başlıyoruz. Bu çalışmaların meyvelerini fuarda
görüyoruz. Bu yıl yabancı ziyaretçi sayısında ilk 3 günde, geçtiğimiz
yıla oranla yüzde 15 artış vardı. Dünya sıralamasında şu anda
3. sıradayız, büyüklük anlamında 3. sırada olup, ziyaretçi ve iş yapış
şekillerinde daha üst sıralara çıkmayı hedefliyoruz.
FREKANS 35
GÜNDEM
Altın Kitaplar Yayınevi Batuhan Mestav
Fuar genel olarak iyi, beklentilerimizin bir tık daha üzerinde. Biraz
daha belki yurtdışından ziyaretçi almış olsak daha iyi olurdu. 24
ülkeye ihracat yapan bir firmayız. Bizi ziyaret eden yabancı ziyaretçiler
çoğunlukla bölgesel kaldığı için çok anlayamadık. Belki biraz
daha Avrupa’dan talep alabilirsek iyi olur diye düşünüyorum.
Bigpoınt Kırtasiye Ahmet Yüksel
Fuardan çok memnunuz. Biz sadece bu fuara katılıyoruz, başka
fuarlara katılmıyoruz. Yurt dışında gelen satın almacılar bizim için
ihracat potansiyeli oluşturuyor. Ayrıca iç piyasa için de ürünlerimizi
teşhir edeceğimiz, tanıtacağımız, müşterimizle buluşturacağımız
bir yer burası. Yabancı portföyüne baktığımız zaman benim
çok ilgimi çeken olumsuz bir şey var. Gelen birçok yabancı var.
“Kartvizitinizi alabilir miyim?” diye soruyorum, hepsi otelde kaldığını
söylüyor. Bence bunların kartvizitleri de yoktu. Yani küçük
firmalar, burada zaman kaybettiriyorlar. Ama bunların içerisinde
gerçek satın almacılar, gerçek müşteriler var, onları çok kolay ayırt
edebiliyoruz. Biraz daha kaliteyi artırmamız lazım yabancı müşterilerde.
Hedef işler yapmamız lazım. TÜKİD bizim derneğimiz.
Bu görüşlerimizi onlara da belirteceğiz.
Cem Kırtasiye Cemal Cem Birinci
Cem Kırtasiye olarak 20 seneden beri bu fuarlara katılıyoruz. CNR
ile başladık, 3 seneden beri TÜYAP’la devam ediyoruz. Bildiğiniz
gibi dünyanın 3. büyük fuarlarından bir tanesiyiz, kim ne derse
desin. Biz Brezilyalara da gittik, onları da gördük. Onlar 3. diyorlardı
ama biz, Brezilya fuarını görüp de bizim fuarımızı gördükten
sonra 3.’lüğü garantiledik. Bu konuda iyiyiz gerçekten. Eski yönetim
de yeni yönetim de yabancı müşteriler açısından çok büyük
çalışmalar yapıyor. Bugün de gördüğünüz gibi burada bayağı
yüksek sayıda yabancı müşteri var. Stantlarımızı ziyaret ediyorlar,
biz de faydalanıyoruz. Mutluyuz, gayet keyifli bir fuar geçiyor ama
daha iyi olabilir, bunun için de çalışmak gerekiyor.
Ceren Kırtasiye Veysel Keresteci
Fuarda özellikle bu sene gerçekten de yoğun bir katılıma şahidiz.
Özellikle yurt dışı pazarlardaki müşterilerin yoğun bir talebi var.
Özellikle yakın coğrafyadaki ülkelerden katılımlar çok yüksek. Görüşmelerde
de uzman satın almacıların olduğunu, firma sahiplerinin
olduğunu gözlemlemekteyiz. Gerçekten de iyi çalışılmış, özellikle
ihracat müşterilerine iyi datalar sunulmuş ve iyi ağırlanmış olduğunu
düşünüyorum. Çalışılmış, gelinmiş ve umarım hem ülkemiz için
hem sektör için bu müşterilere iyi geri bildirimler sunarız.
36 FREKANS
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ
Derya Ofis Ürünleri Adem Çakmak
Ağırlıklı olarak ofis ürünleri satan bir firmasıyız. Sektörde 25.
senemiz. Fuar heyecanlı. TÜYAP’taki ilk sene hariç her sene
katıldığımız bir fuar. Ama bu sene yabancı sayısında benim gözlemlediğim
kadarıyla gözle görülür bir artış var. Bu da hepimizi
mutlu eden bir gerçek. Biz zaten kendi kendimize Türkiye sınırları
içerisinde bu ticaretimizi bir şekilde yapıyoruz. Gözlemlediğim
kadarıyla Arapça konuşanların sayısında ciddi bir artış vardı. Sanki
böyle Ortadoğu ülkeleri daha fazlaydı gibi geliyor bana.
Dönmezler Lisans Serpil Yılmaz
Fuar güzel ve keyifli geçiyor. Beklentilerimizi karşılıyor. Yani
iyi durumdayız. Bu yıl Çin’deki virüs olayından dolayı, oradaki
yatırımcıların bir şekilde üretimlerini alamayacakları kaygısını
güttükleri için buraya geldiklerini düşünüyoruz. Bizim adımıza
ticari anlamda iyi bir gelişme.
Erkam Ofis Bülent Gökmen Yılmaz
Fuarın ilk günde bayağı bir yabancı müşteri vardı. İlk defa böyle bir şey
yaşadım ve çok, çok memnun oldum. İkinci gün yine yabancı ziyaretçi
ağırlıklı geçti. Devam eden günlerde yerli ve yabancı ziyaretçiler eşit
düzeyde devam etti. Türkiye için yeni müşteriler gelecek diye düşünüyorum.
İyi ve memnunuz. Her bölgeden katılım var bana göre. En çok
Ortadoğu’dan ziyaretçi var. Yine yan komşularımızdan var. TÜKİD bu
konuda gayet güzel çalışmış, kendilerine teşekkür ediyorum.
Esmo Büro Araçları Zeynep Uğurlu Kaya
Fuardan çok memnunuz. 35 senedir bu işi yapıyoruz ve 30 senedir
de bu fuara katılıyoruz. Müşterilerimiz sağ olsunlar bizi hiçbir
zaman yalnız bırakmıyorlar. Fuarın ekibi çok kaliteli, ziyaretçisi
de aynı şekilde. Hepimiz için, tüm meslektaşlarımız için de güzel
geçmesini dilediğimiz bir fuar. Bu yıl yabancı ziyaretçi sayısında
gözle görünür bir artış var. Çok fazla yabancı numune ürün istedi.
Yerli üreticiler tabii ki daha güzel faydalanacaklar. Biz distribütör
firmayız ve yerli üretimimiz yok. Dünyaca ünlü markaları Türkiye’ye
çekmeye bakıyoruz. Ama ben çok fazla müşteriyle muhatap
oldum burada. Sağ olsunlar hepsi ziyaret ediyorlar, ilgileniyorlar.
Markaları da tanıyorlar. Bence yerli üretici, yani imalat yapan
meslektaşlarımız için çok güzel geçti.
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ
Çınar Defter İpek İlsever
Fuar bizim için güzel geçiyor. 2020 yılı da bizim için güzel geçiyor.
Şöyle ki; Türkiye’de çok fazla üretici firma artık kalmadı biliyorsunuz.
Yerli üreticiler artık değerlendi. Tabi bunlar da bize yansıyor.
Azerbaycanlılar çok fazla geliyorlar. Orada bir marka oluşturduk,
defterimiz çok satılıyor. Onun haricinde Irak, Filistin tarafından
gelenler oldu.
Fatih Kalem Abdurrahman Burak Çiftçioğlu
Fuar bizim için başarılı geçiyor. Şöyle ki gerek Ticaret Bakanlığı’mızın
gerek TÜYAP’ın gerek yönetim kurulunda bulunduğum TÜKİD’in çok
emeği var. Bu sene geçen senelere nazaran yurtdışı katılımcı sayısını
ciddi oranda artırdık.
Atlanta’da, Nürnberg’de, Almanya’da, Ukrayna’da, Rusya’da, Tahran
İran’da, dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan fuarları birebir ziyaret ettik.
Buradaki partnerlerimizle, meslektaşlarımızla ve fuar organizatörleri
ile temas haline geçtik. Karşılıklı görüşmeler gerçekleştirdik. Birbirimizin
elindeki donelerden nasıl istifade edeceğimizi tartıştık. Güzel
neticeler aldık. Ziyaretçi sayımızı bu sebeple artırdık. Yani şu anda
geçen seneye nazaran yüzde 60 yurtdışı profilli ziyaretçi artışı var. Tabii
son dönemlerde, bu ekip çalışmasını bitirdikten sonra Çin’de çıkan bu
Corona virüsü sebebiyetiyle, bu talebin biraz daha arttığını görüyoruz.
Katılamayan veya gelemeyeceğini bildiren firmaların da bize gelmek
için tekrar müracaatta bulunduklarını görüyoruz. Bu taleplere de cevap
vermeye çalışıyoruz. İnşallah bu çalışmalarımız artarak devam edecek.
Kadıoğlu Kırtasiye Didem Diler
Fuarın eskiye nazaran biraz sakin geçtiğini düşünüyorum.
Herhalde herkes aynı görüştedir ama yine de keyifli ve güzel.
Çok boş kaldığımız söylenemez. Önceki yıllarda daha ziyade
hep Türkiye içerisinden ziyaretçilerimiz oluyordu. Son
birkaç senedir yurt dışından ziyaretçi ağırlıyoruz. Güzel,
keyifli. Uluslararası bir fuarda olduğunuzu gerçekten hissediyorsunuz.
Karslıoğlu Kırtasiye Nadir Öz
Başarılı ve iyi organize edilmiş bir fuar. Katılımcılar gayet iyi.
Özellikle ilk iki gün, standımızda yabancı ziyaretçileri ağırladık.
Bunlar, Ortadoğu ve Balkan ağırlıklı ziyaretçilerdi diyebilirim.
Kendi satış aktivitelerimizde ve katıldığımız toptancı fuarlarında
yerli müşterilerimize ürünlerimizi tanıtmıştık. Ama tabii ki bu
fuarlara iştirak etmeyen yeni perakendeci müşterilerimiz oldu. Yeniliklerimizi
gördüler. Bizim için başarılı olduğunu düşünüyorum
ve bu sene katılımcılar gayet fazla, holler dolu.
38 FREKANS
GÜNDEM
Kurtkaya Endüstri Mamülleri Erdal Altuncu
Fuar, yurt dışındaki müşterilerimizle buluşmamız açısından çok
faydalı geçiyor. Ayrıca, portföyümüze ekleyebildiğimiz bir dünya
yurt dışından gelen müşterilerimiz de oldu. Buradaki bayilerimize
de yeni ürünlerimizi sunduğumuz için çok faydalı bir yol oluyor.
Almanya’daki fuara da katıldık. Almanya’daki fuardan buraya gelen
de çok fazla var. Yurt dışından geçen sene karşılaştığımız ve yine
burada görüştüğümüz firmalar var. Bu sene daha iyi olacak galiba.
Lizy Kırtasiye Yako Uyar
Fuarda her zaman yabancı müşterimizi bekleriz, çünkü onlarla en
iyi buluşma noktamız ya burası ya Frankfurt Paperworld. İç piyasa
müşterimizi en çok bir arada gördüğümüz yer tabii ki burası. Bizim
için her yıl daha faydalı ve benim için her yıl daha büyüyen bir
fuar. Yabancı ziyaretçi sayısının artışını Covid – 19 virüsüne bağlıyorum.
Bu çevrede en iyi üretim yapan, en hızlı ihracat yapan,
hırslı çalışan bir ülkeyiz. Tabii ki Çin’e gidemeyen, Çin’den mal alamayan,
durma noktasına gelen bu nokta, Türkiye için yeni bir çıkış
yoludur. Bunu buradaki kardeşlerimin, bütün firmaların, bütün
arkadaşlarımın çok iyi değerlendirmesi lazım. Belki insanlık için
kötü bir virüs ama Türkiye’nin ihracatı için iyi bir ortam olacak.
PENSAN Ahmet Balaban
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı bizim için çok önemli.
Pensan olarak zaten uluslararası tüm fuarlara katılıyoruz, katılma
gayreti gösteriyoruz. İstanbul fuarı da hem müşterilerimizle
buluşmak hem de yeni çıkan ürünlerimizi sergilemek için gayet iyi
bir platform. Her sene belli ülkeler standarttır, bir portföyümüz
var ve bize gelir. Fakat son zamanlarda yaşadığımız bu trajik virüs
olayı ürün tercihini özellikle Asya’dan, ülkemize çevirdi. Bu sadece
kırtasiye sektöründe değil, bildiğiniz gibi ithalatçıların çoğu ürün
araştırmasını, alımı Asya’dan yaptığı için şimdi Türkiye pazarının
da Türkiye’deki üreticilerin de değeri bu bakımdan bir arttı.
Smart Ofis Kırtasiye Volkan Ergun
Fuardan çok memnunuz. Her sene olduğu gibi yine katılımımızı
gerçekleştirdik. TÜKİD ve TÜYAP yöneticileri çok iyi bir şekilde
çalışmış. Özellikle yurt dışından çok talep var gözlemlediğimiz kadarıyla.
Yurt içinden de keza aynı şekilde. İstanbul olsun, Anadolu
olsun ve diğer bölgelerden yoğun katılımlar var. Güzel hoş bir fuar
geçirmekteyiz. Geçen sene de yoğunluk vardı. Bu sene daha çok
yoğunluk oldu. Son dönemde Türkiye’de imalat arttı. Diğer taraftan
Çin’de son dönemde yaşanan salgın hastalık ve benzeri krizler
satın almacıların rotasını değiştirmesine neden oldu. Türk firmalarının
ürün gamı değişiyor, yeni imalat projeleri hayata geçiyor.
Şu an yoğun bir taleple karşı karşıyayız, inşallah güzel bir şekilde
geçireceğiz fuarımızı.
40 FREKANS
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ
Sunman Ural Fırat
Biz geçen sene de katılmıştık. Bu sene sanki yabancı katılımı daha
fazla görüyoruz. Demek ki fuar için gerekli yerlere gerekli çalışmalar
yapmış. Avrupalı pek göremedim, birkaç tane dışında... Genelde
Asya ülkeleri, İsrailli çok var fuarda, Irak-İran o bölgelerden
gelen müşterileri görüyoruz.
Südor Kırtasiye Mikail Başar
Yabancı müşteri açısından çok büyük ilgi görmekteyiz. Bu
sene Corona virüsünden dolayı Çin’deki siparişlerin gecikeceğini
düşünen bütün yurtdışındaki misafirlerimiz, şu anda
onaylı siparişler yapıyorlar. Normalde burada görüşmeler
yapardık, şu anda gerçekleşmiş siparişler alıyoruz. Geçen ay
Almanya’daydım hem Frankfurt hem Nürnberg’e katıldık.
Bugün TÜYAP’a baktığımda hiçbir fark yok. Hatta daha fazla
kartvizit alışverişi oldu, yani müşteriyle kontak halindeyiz.
Tabi bunun sonucunu ilerleyen zamanda göreceğiz. Ama
tahmin ediyorum, burası bizim için çok, çok daha başarılı
geçecek diye düşünüyorum.
Taneks Etiket Arda Gürtunca
Fuar biraz sakin geçiyor ama yine yerli ve yabancı ziyaretçilerimizi
ağırlıyoruz. Görüşüyoruz, iş bağlantılarımızı konuşuyoruz.
Olumsuz değil iyi, yerimizden memnunuz.
Yabancı ziyaretçi profili çok basit. Yani, sürekli Çin’den alışveriş
yapanlar… Çin’deki virüs tehlike boyutuna geldiği için
coğrafyada kim varsa alıcılar onu araştırıyor. En yakın bizden
alıyorlar. Şu an için öyle. İran, Azerbaycan, Irak, Tunus, Fas,
İsrail’den gelen çok fazla, Suudi Arabistan’dan gelenler var. İç
piyasadaki misafirlerimiz zaten geliyor. Onlar bugün itibariyle
daha çok gelmeye başladılar. Önümüzdeki sene fuarda olup
olmayacağımız derneğimizin alacağı kararlarla alakalı. Fuarın
yapılacağı yere göre belirleyeceğiz.
Teknik Atılım Caner Taşdemir
Fuarın ilk günlerinden itibaren özellikle yabancı müşterileri ziyaretleri
oldukça yoğun geçti ve ciddi bir talep var. Bunda Uzakdoğu’da
olan salgının da etkisi olduğunu düşünüyorum. Made in
Turkey ürünlerine ciddi bir talep var. Özellikle soruyorlar bunu.
Bunun dışında yerli müşterilerimiz hafta içi çok gelemiyorlar, genelde
randevulu bir şekilde hafta sonları geliyorlar. Geçen seneye
kıyasla oldukça yoğun geçiyor diyebilirim. Her sene buradayız.
Yani burada fuar yapıldığı sürece biz her zaman aynı yerde aynı
şekilde olmaya devam edeceğiz.
FREKANS 41
GÜNDEM
ULUSLARARASI İSTANBUL KIRTASİYE OFİS 2020 GÖRÜŞLERİ
Timon Global Namık Öztürk
Fuar çok güzel geçti. Yani katılımcılar güzel. Yurt dışı katılım bu yıl
çok fazla. Yurt içinden çok ciddi anlamda alım müşterisi katılıyor. Biz
fuarları iki açıdan değerlendiriyoruz. Bir; katılımcı yoğunluğu, ikincisi
de gelen ziyaretçiler alım müşterisi mi yoksa sadece gezmek için gelen
müşteri mi? Ama gördüğümüz kadarıyla şu ana kadar alım müşterisi
ciddi anlamda iyi. Yabancı müşteride sonuçlar genellikle 3 ila 5 aylık
süreçte belli oluyor. Yani onlarla görüşüyorsunuz, ikinci aşama işte
karşılıklı ürünleri detaylandırıyorsunuz, ama dönüşleri zaman alan bir
iş o. Ama önemli olan başlaması. Şu an başlangıç anlamında güzel.
Umur Kırtasiye Erdal Taştepe
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı, yer alınması
gereken güzel bir platform. Biz de çok memnunuz. Son 5
yıldır katılıyoruz. Gayet de güzel, bizim için verimli geçiyor.
Yabancı katılımcı sayısı her zamankinden daha fazla.
Herhalde Çin’de yayılan virüsünden sonra da bu artışı gözle
görüyoruz.
Ümit Çanta Cengiz Öznalçın
Fuar iyi geçiyor. Fuarda yabancı müşterinin çokluğunu görüyoruz.
Sağ olsun, geleneksel müşterilerimiz de konuya alaka gösterip
geliyorlar, o açından memnunuz. Geçen yıl da çok iyi çalışılmıştı,
TÜYAP tarafının çok iyi çalıştığını düşünüyorum. Bu yıl da birçok
yabancı müşteriyi getirmiş. Tabi bu ihracatımızın artacağı anlamına
gelir. Ülkemiz için de faydalı bir organizasyon. Mutluyuz.
Yaygan Saraciye İsmail Yaygan
Genelde fuarın ilk günleri sakin geçer, ama bu yıl ilk günün sabahı
itibariyle bayağı bir misafirimiz geldi. Ortadoğu’dan olsun Rusya’dan
olsun diğer çevre komşu ülkelerden… güzel bir başlangıç oldu.
Malumunuz Çin’de olan durum, alıcıları Türkiye’ye yönlendirdi.
Suudi Arabistan’dan gelen bir ziyaretçimizin ifadesi; “Biz yıllardır
hep Çin’den ithalat yapıyoruz ama bu durumlar olunca alternatif pazar,
üretici araştırmak istedik ve sizle görüşmek istedik.” Ortadoğu
piyasasında veya komşu ülkelerde Türk imalatına, “made in Turkey”
ibaresine iyi gözle bakıyorlar.
42 FREKANS
GÜNDEM
YABANCI KATILIMCI FİRMA YETKİLİLERİ GÖRÜŞLERİ
Soni Polymers Genel Müdürü Rahul Soni
Biz 39 yıllık bir firma olarak burada olmaktan dolayı çok mutluyuz.
Güzel bir fuar geçirdiğimizi söyleyebilirim. Türkiye çok iyi bir pazar,
biz Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nda yer almaya devam
edeceğiz. Burası muhakkak ziyaret edilmesi gereken bir fuar. Bu
harika organizasyon için teşekkür ediyoruz.
Vivat Stationery İhracat Müdürü Arseniy Matusevych
Biz Ukrayna’dan fuara katılıyoruz. Birçok markanın distribütörüyüz.
İstanbul Kırtasiye Fuarı iyi bir ihracat fuarı diyebilirim.
Türkiye pazarında yer almanın önemini biliyoruz ve bu amaçla
fuara katıldık. Türkiye profili çok farklı bir ülke. Bunu anlayabilmek
için fuarlara katılmak önemli. Umarım önümüzdeki sene de
bu fuardaki yerimiz alırız. Türkiye çok güzel bir ülke, İstanbul da
çok güzel bir şehir.
BB Form Ltd Yana Anastasova
Biz fuara Bulgaristan’dan katılıyoruz. Ürün gamımızda ofis ürünlerini
bulunduruyoruz. Koronavirüs salgınının bu fuarı da olumsuz
etkilediğini gördük. Etkileşim ve ziyaretçi sayısında önemli bir
düşüş olduğunu söyleyebilirim. Fuara önümüzdeki yıl da muhtemelen
katılacağız.
Cubbi Ray Saw
Singapurlu bir firmayız. Kendimize has ürünlerle bu fuara katıldık
ve çok olumlu tepkiler aldık. Çok iyi bir fuar tecrübe ettik.
Ziyaretçi anlamında da oldukça başarılı bir fuar oldu diyebilirim.
2021’deki fuarda da yerimizi mutlaka alacağız. Muhteşem ve farklı
bir fuar deneyimi yaşadık.
Kotobukı Avrupa Satış Direktörü Slavıca Adzıc
Burada olmaktan çok mutluyuz. Türkiye potansiyeli olan bir market
ve bizim için çok önemli bir pazar. Harika bir buluşma noktası.
Benim için en şaşırtıcı olan şey, burada Türk üreticilerinin yanında
diğer çevre ülkelerden de katılımın olması. Burası mükemmel bir
nokta. TÜKİD işini çok iyi yapıyor. Fuarın bu konsepte ulaşmasını
sağlamak kolay bir iş değil, vizyonları çok yüksek. Fuar da her yıl
büyüyerek ve gelişerek devam ediyor.
44 FREKANS
ZİYARETÇİ GÖRÜŞLERİ
Kardelen Kırtasiye, Antalya Antalya Fotoğrafçılar, Kırtasiyeciler
ve Kitapçılar Odası Başkanı Mehmet Bayrak
Fuar geçtiğimiz yıllara göre daha hareketli. Katılımcı sayısı daha
çok. Organizasyon daha güzel daha farklı bir yaklaşım var. Ayrıca
bu sene salonların isimleri sektöre emeğini vermiş üstatlarımızın
isimleriyle yapılması ayrı bir renk katmış. Bu da Türkiye’de ahde
vefanın hala olduğunun en güzel örneklerinden biri oldu. Stantlar
özenle ve güzel hazırlanmış bir şekilde, gerçekten bir emek sarf
edilmiş. Katılımcı firmadaki arkadaşlarımızla da konuştuğumuzda,
bu yabancı meslektaşlarımızın katılımının da boş olmadığını
görüyoruz. Fuarın her etabında emeği geçen herkese teşekkür
ediyoruz.
Yağmur Kırtasiye Beyhan Tolga Yılmaz
Başarılı bir fuar organizasyonu. Ürün gruplarını ve çeşitlerini
bu kadar geniş bir platformda görmek çok iyi. Stantlar özenle
hazırlanmış. Tüm stantları gezip, detaylı bilgi almak isteseniz
fuar süresince sabahtan akşama kadar aralıksız gezersiniz.
Dolu dolu bir organizasyon. Yeni marka ve ürünleri görmek
için Bilecik’ten geldik.
Sistem Kırtasiye Hüseyin Nural Şişman
Canlı ve hareketli bir organizasyon. Sadece kırtasiye ürünleri
değil, sektörü zenginleştiren dijital baskı teknolojileri, hediyelik
ürünler ve kişiselleştirilen materyaller de var. Katılımcıların
ürünlerini sergileme yöntemleri ve etkinlikleri de başarılı. Yeni
çıkan ürünlerini görme imkânı bulduğumuz, kıyaslayabildiğimiz
ve yeni markaları keşfettiğimiz bir fuar. Her sene katılmayı
düşünüyorum.
Eren Ofis Musa Dinçer
Her sene fuarın büyümesini gözlemliyoruz. Katılımcı sayısının
artması ve yabancı ziyaretçilerin gelmesi çok iyi. Yabancı ziyaretçinin
arması, geçtiğimiz yıl yaşanan ekonomik sıkıntının ardından
üreticiler için çok iyi oldu.
FREKANS 45
GÜNDEM
DUBAI PAPERWORLD,
TÜKİD’İN DE GİRİŞİMLERİ İLE
2021’E ERTELENDİ
Dubai Dünya Ticaret Merkezi’nde 09-11 Mart 2020 tarihlerinde yapılması
planlanan 2020 Paperworld Middle East Fuarı, tüm dünyayı saran
koronavirüs salgınından dolayı Mart 2021’e ertelendi.
Dubai Dünya Ticaret
Merkezi’nde yapılması
planlanan Paperworld
Middle East 2020 Fuarı’na katılacak
Türk firmalardan gelen talepler
üzerine Tüm Kırtasiyeciler Derneği,
Paperworld ME- Frankfurt ve
İstanbul ofisleriyle iletişime
geçerek; TÜKİD üyelerinin fuara
katılmaktan endişe duyduklarını,
katılım haklarının gelecek
seneye devredilmesi için destek
beklediklerini iletmişti. Paperworld
yetkilileriyle yapılan yoğun
görüşmeler sonucunda Paperworld
Middle East 2021’e ertelendi. Fuar 02-
04 Mart 2021 tarihlerinde yapılacak.
Paperworld yetkilileri tarafından
yapılan açıklamada; “Önceliğimiz
katılımcıların ve ziyaretçilerin sağlığı,
refahıdır. Fuar katılımcısı firmalarla
görüşmeler gerçekleştirilerek
planlamalar yeni tarihlere göre
yapılacaktır ” notu paylaşıldı.
YÜMER; “SALGIN ÖNEMLI
TICARET MERKEZLERINI DE
ETKILEDI”
Konuya ilişkin sorularımızı
yanıtlayan Messe Frankfurt
Istanbul Kıdemli Satış Müdürü
Can Yümer; “Ocak ayında Çin’de
yaygınlaşan Kovid-19 hastalığı
sebebiyle her sektörde olduğu gibi
fuar organizasyonları için de ciddi
bir tehdit ortaya çıktı. Ancak virüsün
henüz Avrupa’da görüldüğüne dair
bir vaka olmaması sebebiyle Ocak
ve Şubat ayı içerisinde Avrupa’da
ve Dubai’de birçok uluslararası
fuar organizasyonu Ancak Şubat
ayının sonlarında İtalya’da salgın
vakalarının görülmesiyle Avrupa’da
Mart ve Nisan aylarında yapılması
planlanan organizasyonlar
ertelenmeye veya iptal edilmeye
başlandı. Bu durum kısa bir süre
içerisinde diğer kıtalardaki önemli
ticaret merkezlerini de etkiledi.” dedi.
YÜMER; “KARARIN EN
ÖNEMLI AMACI HERKESIN
SAĞLIĞINI KORUMAKTI”
Mart ayının ilk haftasında
Dubai’de önemli fuarlar kapılarını
ziyaretçilere açsa da, aynı ayın ikinci
haftasında düzenlenecek Paperworld
Middle East 2020 Fuarı için Dubai
ofislerinin, katılımcı ve ziyaretçilerin
sağlığını riske atmamak adına fuarı
ertelemek istediğini katılımcılarla
paylaştığını belirten Yümer, şöyle
konuştu; “Konuyla ilgili katılımcıların
görüşlerini tek tek alarak bir
durum değerlendirme toplantısı
gerçekleştirildi. Türkiye’den fuara
katılacak yedi firmamız da dâhil
olmak üzere katılımcıların büyük
bir kısmı salgından dolayı endişeli
olduklarını haklarının saklı tutularak
fuarın ertelenmesinden yana
olduklarını söylediler. Bu sonuç ile
Buradan hareketle Messe Frankfurt
Middle East yönetimi, fuarının bu
yıl içerisinde düzenlenmemesine
karar verdi ve tüm katılımcı
firmaların haklarının 2021 fuarı
için geçerli olacağını bildirdi.
Katılımcı firmalardan alınan onay
doğrultusunda ödenen katılım
bedellerinin iade edilmeyeceği, 2021
katılımına sayılacağı da ayrıca iletildi.
“Organizasyonun başlamasına çok
az bir süre kala alınan bu kararın
en önemli amacının, herkesin
sağlığını korumak olduğunun altını
çizen Yümer; “Messe Frankfurt
ailesi olarak bu kararın kesinlikle
doğru olduğuna inanıyoruz. Tüm
dünyada etkisini artarak gösteren
bu salgının en kısa sürede kontrol
altına alınmasını umuyor ve hayatın
normale dönmesiyle yeniden fuar
organizasyonları düzenleyebilmeyi
iple çekiyoruz” dedi.
AKAY; “YÜKLEMELER DEVAM
EDIYOR AMA PANDEMI
SÜRESI UZADIKÇA SESLER
DAHA KISIK GELMEYE
BAŞLIYOR”
Kırtasiye sektörünün
küçümsenmemesi gereken bir
sanayi ve istihdam sağlayıcı
olduğunu belirten Mas ve Scrikss
firmalarının Dış Ticaret Müdürü
Sevda Akay; “Yarınımızı da
düşünmemiz gerekiyor. 70’ten fazla
ülkeye ihracat yapan sektörümüz
için uluslararası fuarlar çok
önemli. İlk epidemi haberini
aldığımızda Paperworld Frankfurt
Fuarı’ndaydık. Fuar sonrasında
İstanbul Kırtasiye Fuarı’na gelmeyi
planlayan ama Kovid-19 endişesiyle
iptal eden çok müşteriler oldu.
Her ülkeden sektör temsilcileriyle
temas edeceğimiz, yeniliklerimizi
tanıtacağımız ve 2020-2021 için
46 FREKANS
TÜKİD Genel Sekreteri
İrem Özkal
ihracat bağlantılarımızı yapacağımız
fuarlara ziyaret azalmaya başlamıştı
bile. Farklı ülkelerden ziyaretçiler bir
sonraki önemli fuarlarımızdan olan
Paperworld Dubai’ye de katılımlarını
da iptal etmeye başlamıştı. Bu
arada salgın İran, Irak ve Avrupa’ya
sıçradı, epidemi pandemiye
dönüştü ve muhtemel ziyaretçiler de
seyahatlerini iptal etti. Ocak 2020’den
sonra yapılan fuar yatırımları ve
çalışmalar bazı ülkelerin sınır
kapılarını kapatmasıyla, bazı
ülkelerde ise faaliyetlerin tamamen
durdurulmasıyla havada kaldı.
Yazışmalar devam ediyor, yüklemeler
devam ediyor; ama pandemi
süresi uzadıkça sesler daha kısık
gelmeye başlıyor. “Bizi öldürmeyen
güçlendir” diyerek, bu günleri
geride bırakacağımıza inanıyor,
önce sağlıklı kalmaya sonra da daha
güçlü olarak işimize kaldığımız
yerden devam etmeyi hedefliyoruz.
Bu sebeple lütfen mümkünse evde
kalın, sağlıklı kalın” açıklamasında
bulundu.
AKAY; “TÜKİD ILE SESIMIZ
DAHA GÜÇLÜ ÇIKTI”
2020 Paperworld Middle East
Fuarı’nın ertelenmesinde TÜKİD’in
rolü ve çalışmalarına da değinen
Akay, şunları aktardı; “Ziyaretçi
sayısının çok düşük olacağı ve zaman
kaybından öteye gidemeyeceği
için fuara katılmamakla birlikte
katılım haklarımızın 2021 yılına
devredilmesi hususunda mutabık
kaldık. Derneğimiz ile görüştük,
kararımızı onayladılar ve bize
Messe Frankfurt Istanbul Kıdemli
Satış Müdürü Can Yümer
yardımcı olacaklarını, gereken tüm
kanallarla temasa geçerek talebimizi
yetkililere ileteceklerini bildirdiler.
Her firmanın tek tek çıkaracağı ses
daha cılız olacaktı ve belki sonuca
ulaşamayacaktı; ancak bu şekilde
sesimiz daha güçlü çıktı ve neticede
fuar 2021 yılına ertelendi.”
Akay sözlerini şöyle sürdürdü;
“Derneğimiz ile görüştük,
kararımızı onayladılar ve bize
yardımcı olacaklarını, gereken tüm
kanallarla temasa geçerek talebimizi
yetkililere ileteceklerini bildirdiler.
Her firmanın tek tek çıkaracağı ses
daha cılız olacaktı ve belki sonuca
ulaşamayacaktı; ancak bu şekilde
sesimiz daha güçlü çıktı. Zaten bizim
talebimiz değerlendirilmeden fuar
iptal edildi.”
Fuarın ertelenmesi süreciyle
ilgili görüşlerine başvurduğumuz
Tüm Kırtasiyeciler Derneği Genel
Sekreteri İrem Özkal; “TÜKİD’ in
9-11 Mart 2020 yılında yapılması
planlanan Paperworld ME fuarına
1 hafta kala, fuar katılımcısı
üyelerimiz derneğimize ulaşarak
Covid-19 salgınından dolayı
yaşadıkları endişeleri anlatıp, fuara
katılımlarıyla ilgili çekincelerini iletti.
Tüm fuar katılımcısı üyelerimizle
irtibata geçip onların görüşlerini
aldık ve fuarın bu yıl düzenlenmesi
halinde Türk katılımcılar olarak
fuar katılım haklarımızın gelecek
yıla ertelenmesi kararını aldık.
Konuyla ilgili Messe İstanbul ve
Messe Frankfurt’tan da destek alarak
talebimizi fuar firmasına ilettik.
Dernek anlamında itirazın yapılıyor
Mas ve Scrikss Firmaları
Dış Ticaret Müdürü Sevda Akay
olması sonucunda önce tüm güvenlik
önlemlerinin alındığı, fuara ilişkin
tüm hazırlıkların tamamlandığıyla
ilgili bir cevap aldık. Salgının adının
tam konması, Avrupa ülkelerini
yüksek oranda etkilemeye başlaması
ve Ortadoğu’da hızını arttırması
gibi gerekçelerle yazışmalarımıza
devam ettik. Paperworld ME, tüm
katılımcılara fuarın bu sene iptali ile
ilgili görüş sorduğu bir anket iletti.
Bu anketi hem derneğimiz yanıtladı
hem tüm fuar katılımcılarımızın
fuarın iptal edilmesine yönelik
yanıtlarını fuar firmasına ilettik.
Anketin tamamlanmasının hemen
ardından Paperworld ME yeni fuar
tarihlerini belirledi ve haklarımızın
gelecek yıla aktarıldığına dair
bilgilendirme maili paylaştı”
açıklamalarını yaptı.
Desteklerinden dolayı Messe
İstanbul ve Messe Frankfurt
yetkililerine teşekkür ettiklerini
söyleyen Özkal; “Pandeminin
etkilerinin daha çok yeni
hissedilmeye başladığı bir dönemde,
tüm ödemeleri yapılmış bir fuara
için üyelerimizin ortak hareket
etme ve haklarını korumak üzere
derneğimizin çatısı altında
buluşmaları, tüm uluslararası fuar
yöneticilerine bir kez daha Türk
kırtasiye ihracatçılarının, dernekleri
ile birlikte daha da güçlü olduklarını
ispat etti. Bu sıkıntılı dönemde bir
arada olmaya devam edeceğimizi,
online fuarlara katılım konusunda
desteklerimizi devam ettireceğimizi
ihracatçı firmalarımıza bildirmek
istiyoruz” dedi.
FREKANS 47
GÜNDEM
TEKERLEKLİ SANDALYELER
İHTİYAÇ SAHİPLERİYLE
BULUŞTURULDU
2020 Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nda yeni bir sosyal sorumluluk
projesi hayata geçirildi. TÜKİD ile Türk Anneler Derneği iş birliğiyle eğitime
ulaşmakta sorun yaşayan engelli öğrencilerin ihtiyaçlarına uygun tasarlanan
akülü tekerlekli sandalyeler düzenlenen törenle sahiplerine teslim edildi.
48 FREKANS
Sosyal Sorumluluk projeleri,
kurumsal sorumluluk çatı
kavramının toplumsal halkasını
oluşturuyor. Kurumsal sosyal sorumluluk
ise yaşamsal öneme sahip
sürdürülebilirlik ilkesine göre yaşam
becerilerimizin gelişmesi sürecinde
kurumların ‘gönüllü’ liderliğini
işaret ediyor. Kurulduğu günden
bu yana bu tarz projelerde yer alan
TÜKİD, 19-23 Şubat tarihlerinde
TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde
gerçekleştirilen 2020 İstanbul Kırtasiye
Ofis Fuarı’nda, fuar merkezinin
ön kapı girişindeki VIP otopark
alanını eğitime ulaşmakta sorun
yaşayan engelli öğrencilere akülü
tekerlekli sandalyelerin alınabilmesi
için tahsis etti.
Böylesine anlamlı bir projeyle annelerinin
sırtında okullarına varmaya
çalışan engelli öğrencilerin akülü
tekerlekli sandalyelere sahip olabilmeleri
için kırtasiye sektörünün iyi
bir dayanışma örneği sergilediğinin
altını çizen Tüm Kırtasiyeciler
Derneği Genel Sekreteri İrem Özkal;
“Bu projeye desteğini esirgemeyen,
öğrencilerin ve ailelerinin tebessümlerine
ortak olan, değer katıp
fark yaratan sektörümüzün değerli
firmaları; Aka Kırtasiye, Akçay
Kırtasiye, Barker Kırtasiye, Cem
Kırtasiye, Cemşen Kırtasiye, Ceren
Kırtasiye, Çelik Kırtasiye, Derya Dağıtım,
Dönmezler Lisans, Eraysan,
Eren Oyuncak, Fatih Kalem, Fima
Kırtasiye, Helvacıoğlu Kırtasiye,
Karadeniz Kırtasiye,
Karslıoğlu Kırtasiye, Keskin
Color, Sema Kırtasiye, Şahin
Kırtasiye ve Taros Kırtasiye
firmalarına teşekkür ederiz”
dedi.
Özel çocukların kendileri
için öncelikli olduğunu
belirten Türk Anneler Derneği
Küçükçekmece Şubesi
Başkanı Figen Gürlek ise,
“Bu hassasiyetle bizimle iletişime
geçen TÜKİD ile tanıştıktan
sonra bu güzel projeyi şekillendirdik.
Çocuklar gülsün diye bu proje
doğrultusunda engelli çocuklarımızı
güzel bir etkinlikle akülü ve manuel
sandalyelerine kavuşturduk. Başarı
dolu bu projenin sonunda başka
projelerde de TÜKİD ile çalışmalara
devam etmek istiyoruz. Aramızdaki
güzel etkileşim ve sinerjiyle daha
fazla çocuğumuzu mutlu etmek
istiyoruz.” İfadelerini kullandı.
GÜNCEL
ADEL’DEN 23 NİSAN’IN
100. YILINA ÖZEL
İYİLİK AĞACI ORMANI
Adel Kalemcilik, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın
100. Yılına özel olarak drone teknolojisi ile 10 bin tohum
atışı gerçekleştirerek, çocukların geleceğine umut oluyor.
Adel Kalemcilik, 2015 yılında
çocukların ve gençlerin
eğitim ihtiyaçlarını desteklemek
amacıyla hayata geçirdiği İyilik
Ağacı sosyal sorumluluk projesiyle
her yıl 100 bin çocuğun hayatına
dokunuyor.
100. yılını kutlayacağımız 23 Nisan
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
yaklaşırken Adel Kalemcilik, çocuklara
daha yeşil bir gelecek sunmak
için onlara bir hediye sunuyor.
DOĞAN HIZLAN’DAN
FUAR GÖZLEMLERİ
Hayallerini renklendirip şekillendirerek
hayatta iz bırakmak isteyen
herkesin yanında olma vizyonuyla
hareket eden şirket, benimsediği
iyilik değeri ile çocukları mutlu
ederken doğayı da unutmuyor. Evde
daha çok vakit geçirmek zorunda
olduğumuz bu dönemde şirket, çocukların
her yıl olduğu gibi bu yıl da
aynı coşkuyla bayramlarını kutlamaları
için onlar adına bir İyilik Ağacı
Ormanı kuruyor. Hayalindeki İyilik
Ağacı’nı çizip #İyilikAğacı hashtagi
ile paylaşan her bir çocuk için Adel
Kalemcilik, bireysel ve kurumsal
çevre bilincini arttırmaya yönelik
teknolojiler geliştiren bir sosyal
girişim olan Ecording ile iş birliği
yaparak ağaç tohumlarını dronelar
vasıtasıyla toprakla buluşturuyor ve
çocukların geleceğine yeşile dost bir
iz bırakıyor.
Şirket bu sayede, 100. yılında ayrı
26. yılı geride bırakan İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’na ilk günden itibaren
ilgi ve heyecanla katılarak, görüş ve önerilerine köşesinde yer veren Hürriyet
Gazetesi yazarı ve TÜKİD Onursal Üyesi Doğan Hızlan, bu yıl da fuar
gözlemlerini “Kırtasiye denince...” başlığı altında okuyucuları ile paylaştı.
ve özel bir anlam taşıyan 23 Nisan
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın
ara verilmeden evlerde
kutlanmasına imkân tanıyarak,
birlik ve beraberliğe önemli bir katkı
sağlanmasını da hedefliyor.
AĞAÇLAR, ÇOCUKLARLA
BIRLIKTE BÜYÜYOR
Daha yeşil, sağlıklı ve yaşanılabilir
bir dünya bırakma yolunda farkındalık
yaratmayı hedefleyen girişim
Ecording ile iş birliği kapsamında
hayata geçirilen projede, çocuklar
kendi adlarına ekilen ağaçların
özelliklerini de yakından tanıma
fırsatı bulabilecek. Ekilen her bir
tohumun hikayesi, büyüme evreleri,
tohum atış esnasındaki görüntüler,
çocuk ve ailelerle düzenli olarak
paylaşılacak. Ayrıca projede yer alan
her çocuk, kendi adlarına hazırlanan
birer dijital sertifikaya sahip olacak.
Köşe yazısında hem kırtasiye
ürünlerinin günümüz yaşamına
uyum sağlamasına hem
de unutulan geleneklere yer veren
Doğan Hızlan, hızlı yaşamın hızlı
çözümlere muhtaç olduğuna, kırtasiye
firmalarının da bu ihtiyaca yanıt
verdiğine dikkat çekti. Hızlan satırlarında
şu ifadelere yer verdi; “Kuşakların
yazı biçimi, kırtasiyeyi algılama
düzeni de değişiyor. Dolmakalem
50 FREKANS
kadar tükenmez ve rollerball’u da
tercih ediyorlar. Herkesin acelesi var,
soluk soluğa bir yaşam... Kırtasiye
firmaları da çabuk kuruyan kalemler
yapıyor. Anlaşılıyor ki insanların bir
kalem mürekkebinin kurumasına
bile sabırları kalmamış….
Kırtasiye bir bütünlüktür, hele
kurşunkalem kullanıyorsanız silgi
vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Yumuşak
yanı olduğu gibi sert yanı da vardır
Çünkü dolmakalemle yazdığınız
yazıyı da o sert tarafı siler.
Şimdi silgilerin de boyutu büyüdü.
Üzerlerine de şu tür yazılar yazıyorlar:
‘Büyük yanlışlar için.’
Bilgisayarlar silgilerin egemenliğini
azalttı. Hemen herkes artık kaplumbağa
gibi sırt çantalarıyla dolaşıyor…”
Yazının devamı için Hürriyet Gazetesi
web sitesi, kültür sanat bölümünü
ziyaret edebilirsiniz.
Kaliteyi kontrol etmek değil,
Üretmek gerekir!
www.antyazi.com.tr
9001:2015
10002:2015
GÜNCEL
EKO EGE KIRTASİYE
İŞ ORTAKLARI İLE BULUŞTU
Büro ve okul gereçleri üretim ve satışı ile yıllardır kırtasiye sektöründe
hizmet veren Eko Ege Kırtasiye A.Ş. – İzmir, 29. satış
etkinliğinde iş ortakları ile buluştu.
Günümüz ticari şartlarında
kurumsallaşmanın öneminin
bilinci ile hareket eden Eko
Ege Kırtasiye, her yıl olduğu gibi bu
yıl da düzenlediği satış etkinliğinde
iş ortakları ile buluştu. 27 Şubat – 01
Mart 2020 tarihleri arasında gerçekleşen
29. Satış etkinliğinde Türkiye’nin
farklı bölgelerinden gelen
kırtasiye profesyonelleri yeni sezon
hazırlıkları için ürünlerini inceledi.
Etkinlik ile ilgili firmadan yapılan
açıklamada; “Sektörümüzün lider
tedarikçi firmaları ve seçkin müşterilerimizin
katılımı ile birlikte başarılı
bir şekilde etkinliğimizi tamamladık.
Fuarımıza katılım ve destekleri ile
bizleri onurlandıran dostlarımıza
teşekkür ederiz” notu paylaşıldı.
UNI-BALL’DAN
PERAKENDE ÜRÜN EĞİTİMİ
Uni-Ball ürün eğitimleri ile perakende noktalarını destekliyor.
B2C pazarlama kadar B2B pazarlamada
da farklı projelere
imza atan Uni, bu sezon perakendeciler
için farklı bir çalışmaya
daha başladığını duyurdu. Proje
hakkında açıklama yapan Uni-Ball
Yazım Gereçleri Pazarlama Müdürü
Anıl Sezer; “Nihai tüketicilerle her
gün etkileşimde olan, onların taleplerine
direk olarak karşılık verecek
olan satış temsilcilerini, marka
konusunda daha detaylı bilinçlendirmek
ve müşteri taleplerini doğru
anlayıp doğru yönlendirme yaparak,
müşteri memnuniyetini artırmak
gerekliliğini görüyor ve bunu gerçekleştirebilmenin
tek yolunun ise
52 FREKANS
doğru bilgiden geçtiğini biliyoruz.
Bu sebeple Uni olarak son dönemde
ağırlık verdiğimiz ve önümüzdeki
dönemde artarak devam ettirmeyi
planladığımız “Uni Perakende Ürün
Eğitimlerine” başladık.
Sektör oyuncularından talebimiz
biz ve bizim gibi markalara bu
tarz eğitimlerde destek olmaları ve
planlanan takvimlere uygun olarak
mümkün olan en üst sayıdaki satış
ekibinin eğitimlerden faydalanmasını
sağlamalarıdır. Bu şekilde
sektör çok daha bilinçli ve müşteri
memnuniyetine özen gösteren bir
konuma gelecektir. Bu husus ayrıca
sektörün sıkça dile getirdiği kırtasiye
ürünlerinin büyük hipermarketlerden
bilinçsiz bir şekilde alım ve
tüketilmesinin önüne geçecek, nihai
tüketicinin doğru ve ihtiyacı olan
ürüne direk ulaşabilmesi adına daha
bilgili olan perakende noktalarını
tercih etmesini sağlayacaktır. Bizler
aynı hedef doğrultusunda çalışan iş
ortaklarıyız. Sorulara birebir cevap
verebilme imkânını yakalamak, aynı
yerden aynı noktaya bakmak bizler
için son derece önemli. Bu sebeple
eğitim programlarımızda ürünler
ve genel satış stratejileri hakkında
birebir konuşma ve bilgi paylaşma
imkânını bu sayede yakalayabiliyoruz”
dedi.
GÜNCEL
2020 - 2021 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI
ÇALIŞMA VE İŞ GÜNÜ TAKVİMİ AÇIKLANDI
2019 – 2020 eğitim – öğretim yılında geçilen yeni eğitim modeli
birinci yılını tamamladı. Ara tatillerin ve müfredata eklenen yeni
konuların deneyimlediği yılın ardından 2020 – 2021 Eğitim –
Öğretim yılı takvimi açıklandı. Kırtasiye sektörünü de yakından
ilgilendiren takvimin detayları haberimizde...
Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında
açıklanan çalışma ve
iş günü takvimi, bu yıl
Mart ayında Milli Eğitim Bakanı
Ziya Selçuk tarafından açıklandı.
Geçtiğimiz yıl kapsamlı değişikliklerin
yapıldığı takvimde, teneffüs
süreleri, ek ara tatiller, ders sayılarındaki
artış öne çıkan başlıklar
olmuştu. Bu yıl dünya genelinde
etkili olan Covid -19 virüsü
nedeniyle öne alınan ara tatil ve
54 FREKANS
ardında online eğitime geçilmesi,
takvimin değiştirilmesine neden
oldu.
OKULLAR 7 EYLÜL 2020’DE
AÇILIYOR
MEB tarafından yapılan açıklamada;
2020 - 2021 eğitim - öğretim
yılında birinci dönem, 07 Eylül
2020 Pazartesi günü başlayacak
ve 15 Ocak 2021 Cuma günü sona
erecek. Birinci dönem ara tatili, 16
Kasım 2020 Pazartesi günü başlayacak
ve 20 Kasım 2019 Cuma
günü sona erecek. Yarı yıl tatili 18
Ocak 2020-29 Ocak 2021 tarihlerinde
yapılacak.
2020- 2021 Eğitim Öğretim yılı
ikinci dönemi 1 Şubat 2021 Pazartesi
başlayacak, 18 Haziran 2021
Cuma günü sona erecek. İkinci
dönem ara tatili ise, 05 Nisan 2021
Pazartesi günü başlayacak ve 9 Nisan
2021 Cuma günü sona erecek.
2020 - 2021
ÇALIŞMA VE İŞ
TAKVİMİ
7 Eylül
2020
Eğitim - öğretim
başlangıcı
16 - 20
Kasım
2020
Birinci ara tatil
15 Ocak
1 Şubat
2021
Yarı yıl tatili
5 - 9
Nisan
2021
İkinci ara tatil
18
Haziran
2021
Eğitim - öğretim
bitişi
GÜNCEL
DİJİTAL BAĞIMLILIKLA MÜCADELE
MECLİS KOMİSYONUNDA
Bilişim teknolojileri bağımlılığının etkilerinin incelenerek olası
zararlarının bertaraf edilmesi ve bu teknolojilerin kontrollü kullanımının
sağlanması için yapılması gerekenlerin saptanması amacıyla 2019
yılında kurulan Bilişim Teknolojileri Bağımlılığıyla Mücadele Araştırma
Komisyonu, AK Parti Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı
başkanlığında çalışmalarını sürdürüyor.
İnternetin ve akıllı telefonların
hayatımıza girmesiyle özellikle
3-24 yaş arası bireylerin hayatında
etkili olan dijital bağımlılık Meclis
Araştırma Komisyonu’nda incelendi.
Bilişim Teknolojileri Bağımlılığıyla
Mücadele Araştırma Komisyonu
Başkanı Avcı, Türkiye’de bilgisayar
oyunu bağımlılığına ilişkin yasal
düzenlemelerin hayata geçirilmesi
gerektiğini söyledi.
Bilişim Teknolojileri Bağımlılığıyla
Mücadele Araştırma Komisyonu
Başkanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili
Nabi Avcı, yaptığı değerlendirmede,
komisyonun 13. toplantısını
gerçekleştirdiğini, toplantılar
boyunca alanında uzman birçok
akademisyen, sivil toplum ve kamu
kurumu temsilcisini dinlediklerini
anımsattı.
Komisyon için yol gösterici toplantılar
gerçekleştirdiklerini anlatan Avcı,
şunları kaydetti:
“Sunumlardan elde ettiğimiz veriler
doğrultusunda hazırlayacağımız
raporda özellikle çocuklar ve gençlerin
teknoloji bağımlılığından uzak
tutulmaları için yasama olarak neler
yapılabileceği konusunda somut
öneriler geliştiriyoruz. Özellikle bilgisayar
oyunları bağımlılığının dünya
ülkeleri için olduğu gibi Türkiye için
de büyük bir tehlike olduğunu yapılan
sunumlardan görmekteyiz. Bu,
tüm dünyayı kasıp kavuran bir salgın
gibi. Video oyunları, bilgisayar oyunları
bağımlılığı çocuklarımızın yalnız
zihinsel sağlıklarını değil, bedensel
sağlıklarını da tehdit eder aşamaya
gelmiştir. Bu sadece bize mahsus
bir durum değil. Çok şükür bizim
göstergeler bir Güney Kore kadar, bir
Çin kadar, bir Finlandiya ve diğer ülkeler
kadar yüksek tehlike boyutunda
değil. Ancak bu bir teselli değil,
tedbir almamız gereken durumdur.
Bunun için de özellikle oyun üreticisi
firmalar, platformlar ve kuruluşlarla
ilgili yasal düzenlemeleri mutlaka
hayata geçirmemiz gerekiyor.”
Avcı, diğer ülkelerin aldığı tedbirleri
de yapılan sunumlar doğrultusunda
değerlendireceklerini söyledi.
Komisyonun ayrıca kendi araştırmalarının
da bulunduğunu ifade eden
Avcı, bu araştırmalar doğrultusunda
gençleri meşgul eden, tüm sosyal
faaliyetlerden alıkoyan, sağlıklarını
ciddi manada tehlikeye atan bağımlılıkla
ilgili yasal tedbirleri kısa sürede
düzenleyeceklerini ifade etti.
56 FREKANS
ÖZEL RÖPORTAJ
Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak nitelendirilen ve
27.04.2020 tarihi itibariyla dünya genelinde 2.858.635 kişide görülen toplam
196.295 kişinin ölümüne yol açan Korona virüsünün gündelik yaşam
ve ekonomi üzerindeki sarsıcı etkilerini halihazırda birlikte yaşıyoruz. Korona
virüs salgınının iş hukuku yönünden etkilerini Avukat İrem Toprakkaya
Babalık ile gerçekleştirdiğimiz röportajda kaleme aldık.
Öncelikle çalışanlar ve işverenler tarafından merak edilen konuların başında,
salgın hastalık nedeniyle İçişleri Bakanlığı’nın yayınladığı genelgeler
ile bazı işyerlerinin faaliyetlerinin durdurulması, yaş sınırlaması nedeniyle
sokağa çıkma yasağına tabi çalışanların durumu, bazı işletmeler tarafından
çalışmaya ara verilmesi ve uzaktan çalışmanın ücret ve izin süreçlerine
etkisinin ne olacağı yer alıyor.
58 FREKANS
COVID – 19 VİRÜSÜ
İŞ HUKUKUNU
NASIL ETKİLEDİ?
Av. İrem TORAKKAYA BABALIK,
LL.M.
İçişleri Bakanlığı’nın Genelgeleri
ile faaliyeti durdurulan
işyerleri ve sokağa çıkma
yasağına tabi çalışanların
durumu nasıl değerlendirilmektedir?
Yargıtay’ın yerleşik içtihatları
uyarınca salgın hastalık sebebiyle
karantina uygulaması “zorlayıcı
neden” olarak kabul edilmektedir.
Bu kapsamda, 65 yaş ve üzeri ile
bağışıklık sistemi düşük ve kronik
akciğer hastalığı, astım, KOAH,
kalp/damar hastalığı, böbrek,
hipertansiyon ve karaciğer hastalığı
olanlar ile bağışıklık sistemini
bozan ilaçları kullanan vatandaşların
sokağa çıkmalarını yasaklanmaları
sokağa çıkma yasağı
kararı verilmesi, bölgesel karantina
uygulamaları ve bazı işyerlerinin
faaliyetlerinin durdurulması emsal
kararlara kıyasen zorlayıcı neden
kapsamında değerlendirilebilir.
20 yaş ve altı için getirilen sokağa
çıkma yasağı kapsamında, 18-20
yaş arasında olup kamu kurum
ve kuruluşlarında çalışanlar, özel
sektörde düzenli çalıştığını sosyal
güvenlik belgesiyle ortaya koyanlar
ile mevsimlik tarım işçileri, sokağa
çıkma yasağından muaf tutulmuştur.
Sokağa çıkma yasağından
muaf tutulanlar istisna kapsamında
olduklarını kanıtlayacak belgeleri
yanlarında bulundurmak ve
denetimler sırasında bu belgeleri
göstermek zorundadır. 18 yaşından
küçük çalışanlar için sokağa çıkma
yasağının istisnası bulunmamaktadır.
Bilindiği üzere, salgın hastalık
nedeniyle sokağa çıkma yasağı ve
karantina uygulaması zorlayıcı
sebep olarak kabul edilmekte olup
bir haftalık bekleme süresi sonunda
zorlayıcı nedenin devam etmesi
halinde 4857 sayılı İş Kanunu m.
25/3 uyarınca işverene, m. 24/3
uyarınca işçiye hizmet akdinin
feshi imkanı tanınmaktadır.
Ancak Yeni Koronavirüs (Covid-19)
Salgınının Ekonomik ve
Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması
Hakkında Kanun ile Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına
Dair 7244 sayılı Kanunun 9. Maddesi
ile 4857 sayılı İş Kanunu’na
geçici 10. madde eklenerek İş
Kanunu kapsamında olup olmadığına
bakılmaksızın her türlü iş
veya hizmet sözleşmesi, 17.04.2020
tarihi itibariyle üç ay süreyle, işveren
tarafından feshedilemeyeceği
öngörülmüştür.
Anılan hüküm uyarınca, İş Kanunun
m. 25 f.1 (II) numaralı
bendinde ve diğer kanunların ilgili
hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi
niyet kurallarına uymayan haller
ve benzeri sebepler dışında iş akdi
feshi yasaklanmıştır.
Keza, işveren tarafından işçinin
onayı alınmaksızın ücretsiz izne
çıkartılması esasen mümkün değilse
de, 7244 sayılı Yasa ile getirilen
değişikliğin yürürlüğe girdiği
17.04.2020 tarihinden itibaren üç
aylık süreyi geçmemek üzere işveren
işçiyi tamamen veya kısmen
ücretsiz izne ayırabilir. Bu madde
kapsamında ücretsiz izne ayrılmak,
işçiye haklı nedene dayanarak
sözleşmeyi fesih hakkı vermez.
Ancak kısa çalışma ve kısa çalışma
ödeneğinden faydalanabilecek işçilerin
ücretsiz izne zorlanmaması
gerekir.
Fesih yasağı süresince öngörülen
geçici istihdam ödeneği
hakkında bilgi verebilir
misiniz?
Yukarıda zikredilen fesih yasağına
dair hüküm uyarınca işveren
tarafından ücretsiz izne ayrılan ve
kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan
işçiler ile 15/3/2020
tarihinden sonra 51 inci madde
kapsamında iş sözleşmesi feshedilen
ve bu Kanunun diğer hükümlerine
göre işsizlik ödeneğinden
yararlanamayan işçilere, herhangi
bir sosyal güvenlik kuruluşundan
yaşlılık aylığı almamak kaydıyla ve
4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu
maddesinde yer alan fesih yapılamayacak
süreyi geçmemek üzere,
bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları
veya işsiz kaldıkları süre
kadar, Fondan günlük 39,24 Türk
lirası nakdi ücret desteği verileceği
öngörülmektedir. Yapılan ödemelerden
damga vergisi hariç herhangi
bir kesinti yapılamaz.
Ücretsiz izne ayrılarak nakdi ücret
desteğinden yararlanan işçinin fiilen
çalıştırıldığının tespiti halinde
işverene, bu şekilde çalıştırılan her
işçi ve çalıştırıldığı her ay için ayrı
ayrı olmak üzere fiilin işlendiği
tarihteki 4857 sayılı Kanunun 39
uncu maddesince belirlenen aylık
brüt asgari ücret tutarında (2.
943 TL) çalışma ve iş kurumu il
müdürlüklerince idari para cezası
uygulanır ve ödenen nakdi ücret
desteği ödeme tarihinden itibaren
işleyecek kanuni faizi ile birlikte
işverenden tahsil edilir.
Bu madde kapsamında nakdi ücret
desteğinden yararlananlardan 5510
sayılı Kanuna göre genel sağlık
sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının
bakmakla yükümlü olduğu
kişi kapsamına girmeyenler, aynı
Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci
fıkrasının (g) bendi kapsamında
genel sağlık sigortalısı sayılırlar
ve genel sağlık sigortasına ilişkin
primleri Fondan karşılanır.
Belirtilen düzenleme ile, ücretsiz
izne ayrılan ve kısa çalışma
ödeneğinden yararlanamayan
işçiler ile 15 Mart tarihinden sonra
iş sözleşmesi feshedilen işçilere
aylık net 1.168 TL işsizlik ödeneği
ödenecektir.
Kısa çalışma ve kısa çalışma
ödeneği uygulamasından
nasıl faydalanılabilir?
Zorlayıcı nedenlerle ücretsiz izne
çıkartılan personele sınırlı da
olsa bir gelir güvencesi sağlamak
amacıyla, “kısa çalışma” ve “kısa
çalışma ödeneği” hakkında yasal
düzenleme yapılmıştır.
Salgın hastalık nedeniyle karantina
uygulaması, sokağa çıkma yasağı
vb zorlayıcı sebeplerle işyerindeki
haftalık çalışma sürelerinin geçici
olarak en az üçte bir oranında
azaltılması veya süreklilik koşulu
aranmaksızın işyerinde faaliyetin
tamamen veya kısmen en az dört
hafta süreyle durdurulması hallerinde,
işyerinde üç ayı aşmamak
üzere (Cumhurbaşkanı kararı ile 6
aya kadar uzatılabilir.) sigortalılara
çalışamadıkları dönem için kısa
çalışma ödeneği ödenebilir.
Korono virüs salgını nedeniyle
kısa çalışma ödeneğinden yararlanma
koşulları; işverenin zorlayıcı
sebepler nedeniyle işyerindeki
çalışma süresinin önemli ölçüde
azaldığı veya durduğu yönünde
İŞKUR’a başvuruda bulunması ile
işçinin kısa çalışmanın başladığı
tarihte, 4447 sayılı Kanunun 50 nci
maddesine göre çalışma süreleri ve
işsizlik sigortası primi ödeme gün
sayısı bakımından (kısa çalışmanın
başladığı günden önceki 60 gün
hizmet akdine tabi olanlardan son
FREKANS 59
ÖZEL RÖPORTAJ
AV. İREM TOPRAKKAYA BABALIK, LL.M.
üç yıl içinde en az 450 gün işsizlik
sigortası primi ödeme şartının gerçekleşmiş
olması) işsizlik ödeneğine
hak kazanmış olması şeklindedir.
Bu koşulu taşımayanlar, kısa
çalışma süresini geçmemek üzere
son işsizlik ödeneği hak sahipliğinden
kalan süre kadar kısa çalışma
ödeneğinden yararlanmaya devam
eder.
Kısa çalışma uygulamasından yararlanabilmek
için, iş yerinde kısa
çalışma uygulanan dönemde 4857
sayılı Kanunun 25 inci maddesinin
birinci fıkrasının (II) numaralı
bendinde yer alan sebepler hariç
olmak kaydıyla işveren tarafından
işçi çıkarılmaması gerekir. Salgın
nedeniyle başvurular İŞKUR web
sitesinde (www.iskur.gov.tr) belirtilen
eposta adreslerine elektronik
posta gönderilmesi suretiyle kabul
edilmektedir.
7244 sayılı Kanun ile 4447 sayılı
Kanuna geçici madde eklenerek,
yeni korona virüs (Covid-19)
sebebiyle işverenlerin yaptıkları
zorlayıcı sebep gerekçeli kısa
çalışma başvuruları için, iş müfettişleri
tarafından yapılan uygunluk
tespitinin tamamlanması beklenmeksizin,
işverenlerin beyanı doğrultusunda
kısa çalışma ödemesi
gerçekleştirileceği belirtilmektedir.
Kısa çalışma süresince sigortalılara
İŞKUR tarafından belirli şartlarda
gelir desteği, yani kısa çalışma ödeneği
verilmekte; ayrıca genel sağlık
sigortası primleri ödenmektedir.
Günlük kısa çalışma ödeneği;
sigortalının son on iki aylık prime
esas kazançları dikkate alınarak
hesaplanan günlük ortalama brüt
kazancının %60’ıdır. Bu şekilde
hesaplanan kısa çalışma ödeneği
miktarı, aylık asgari ücretin brüt
tutarının %150’sini geçemez. Ödemeler
aylık olarak PTT aracılığıyla
her ayın 5’inde yapılır.
Uzaktan çalışma, ücretsiz
izin ve ücretli izin uygulamaları,
telafi çalışması uygulamaları
nasıl gerçekleştirilecektir?
Bazı durumlarda işverenin, özellikle
internet üzerinden işin yürütülmesine
uygun olan işlerde uzaktan
çalışma, telekonferans gibi yöntemleri
tercih ettiği ve iş akışını bu
şekilde sağladıkları görülmektedir.
60 FREKANS
Belirtilen durumlarda işçinin ücret
hakkı aynen devam eder.
Uygulamada rastlanılan diğer
seçenekler ise, tarafların anlaşması
halinde ücretsiz izin uygulaması
veya ücretli izin haklarının kullandırılmasıdır.
Burada dikkat
edilmesi gereken konu, çalışanın
rızası bulunmaksızın ücretsiz izin
verilemeyeceğidir. Aksi takdirde
Yargıtay işçinin ücretsiz izne çıkartılmasını
işveren tarafından eylemli
fesih olarak kabul edilmektedir.
Ücretsiz izne ilişkin işveren ve çalışan
arasında karşılıklı müzakere
edilmiş bir protokol düzenlenmesi
gerekmektedir. Zira, işverence tek
taraflı olarak yapılacak çalışma koşullarında
değişikliğin 4857 sayılı
İş Kanunu m. 22 uyarınca çalışana
yazılı olarak bildirilmesi ve 6 gün
içinde çalışan tarafından yazılı
olarak kabul edilmediği takdirde
işçiyi bağlamayacağı göz önünde
bulundurulmalıdır.
İşçinin rızası bulunmaksızın ücretli
izin verilmesi konusunda ise;
Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği, m. 8
uyarınca “İzin kurulu veya işveren,
işçinin istediği izin kullanma tarihi
ile bağlı değildir.” hükmü uyarınca
işverenin dürüstlük kuralına uygun
hareket etmek koşuluyla personeli
yıllık ücretli izin kapsamında izne
çıkartması mümkün olabilecektir.
Zorunlu nedenlerle işin durması
veya normal çalışma sürelerinin
önemli ölçüde altında çalışılması
halinde ise telafi çalışması gündeme
gelebilecektir. Telafi çalışması,
kaynağını oluşturan zorunlu
nedenin ortadan kalkması ve
işyerinin normal çalışma dönemine
başlamasını takip eden 2 ay
içerisinde yaptırılır ise de, 18 Mart
2020 tarihinde Cumhurbaşkanı
tarafından telafi çalışmasının 4 ay
içerisinde yaptırılacağına dair mevzuat
değişikliğine gidileceği ifade
edilmiştir. Telafi çalışması, günlük
en çok çalışma süresi olan 11 saati
aşmamak koşulu ile günde 3 saatten
fazla olamaz. Telafi çalışması,
tatil günlerinde yaptırılamaz.
Yıllık ücretli izinlerin toplu izin
olarak kullandırılması konusunda
ise, Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği
m. 10 uyarınca toplu izinlerin ancak
Nisan ayı başı ile Ekim ayı sonu
arasındaki süre içinde, işçilerin
tümünü veya bir kısmını kapsayan
toplu izin uygulanabileceğinin göz
önünde bulundurulması gerekmektedir.
Çalışanların korona virüs
taşıma riski taşıdığını işverene
beyan etme yükümlülüğü
var mıdır?
Korona virüse yakalanma riski
taşıyan veya kendisinde hastalığın
belirtileri görülen çalışanların
durumu sadakat yükümlülüğü uyarınca
işveren ile paylaşma zorunluluğu
vardır. İşverenin de hastalığa
ilişkin semptomları çalışanlara
yazılı olarak bildirmesinin uygun
olacağı kanaatindeyiz.
İşverenin salgına karşı ne gibi
önlemler alma yükümlülüğü
ÖZEL RÖPORTAJ
AV. İREM TOPRAKKAYA BABALIK, LL.M.
bulunmaktadır?
İşverenin hastalığa ilişkin semptomları
ve korunma yöntemlerini
çalışanlara yazılı olarak bildirmesinin,
eğitim videoları vb uygulamalar
ile çalışanları detaylı olarak
bilgilendirilmesinin uygun olacağı
kanaatindeyiz. Ayrıca, yurtdışı seyahatinden
dönen ve hastalık riski
taşıyan personelin, 14 gün işyerine
gelmemesi, işyerinin sürekli olarak
temizlenmesi, anti-bakteriyel jel
bulundurulması ve kullanımının
teşvik edilmesi, çalışanların
gösterdiği semptomlarının işyeri
hekimi vasıtasıyla gözlem altında
tutulması, risk görülmesi halinde
üst sağlık kuruluşlarına sevki, risk
gruplarının (engelli, yaşlı, kronik
hasta, gebe-emziren gibi) uzaktan
çalışmalarının sağlanması, maske
ve eldiven dağıtımı, özellikle biyometrik
giriş sağlayan işyerlerinde
sistemin geçici olarak devre dışı
bırakılması ya da sıklıkla temizliğinin
sağlanması gibi önlemler
önerilmektedir.
İşveren çalışanlarının hastalığa maruz
kalma riskini bertaraf etmek
veya en aza indirmek konusunda
öncelikle Sağlık Bakanlığı tarafından
ilan edilmiş olan tedbirler
başta olmak üzere gerekli tüm
önlemleri almakla ve çalışanların
işle ilgili sağlık ve güvenliğini
sağlamakla yükümlüdür. İşveren,
işçiyi koruma ve gözetme borcu
62 FREKANS
(TBK m. 417, 6331 sayılı Yasa m.4)
uyarınca, hastalığa ilişkin semptomların
görüldüğü veya risk taşıyan
personel hakkında, durumun
tespit edilmesini talep edebilir ve
gerekli tedbirlerin alınmasına karar
verilebilir.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği
Kanunu m. 13 uyarınca ciddi ve
yakın tehlike ile karşı karşıya kalan
çalışanlar da, işverene başvurarak
durumun tespit edilmesini ve
gerekli tedbirlerin alınmasına karar
verilmesini talep edebilir.
İşverenin kendisine ulaşmış olan
yahut toplamış olduğu bilgileri
saklarken ve paylaşırken Kişisel
Verilerin Korunması Kanunu
hükümlerini de göz önünde bulundurması
gereklidir. Bu nedenle,
işverenin çalışanlarından birinin
virüs taşıdığına ilişkin bilgileri
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması
Kanunu uyarınca, mevzuata
göre bildirim yapılması zorunlu
kuruluşlar dışında, üçüncü kişilerle
paylaşamayacağı kanaatindeyiz.
İşyerinde Korona Virüse Yakalanılması
İş Kazası mıdır?
5510 sayılı Kanun uyarınca İş
Kazası, sigortalının işyerinde bulunduğu
sırada, işveren tarafından
yürütülmekte olan iş nedeniyle
sigortalı kendi adına ve hesabına
bağımsız çalışıyorsa yürütmekte
olduğu iş nedeniyle, bir işverene
bağlı olarak çalışan sigortalının,
görevli olarak işyeri dışında başka
bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl
işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
emziren kadın sigortalının, iş
mevzuatı gereğince çocuğuna süt
vermek için ayrılan zamanlarda,
sigortalıların, işverence sağlanan
bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş
gelişi sırasında meydana gelen ve
sigortalıyı hemen veya sonradan
bedenen ya da ruhen engelli hâle
getiren olaydır.
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi
2018/5018 E., 2019/2931 K.,
15.04.2019 Tarihli kararında,
işçinin, işveren tarafından yürütülmekte
olan iş nedeniyle Ukrayna’ya
yapılan sefer sırasında bulaştığı adli
tıp raporu kapsamından anlaşılan
H1N1 virüsüne bağlı olarak, daha
sonra meydana gelen ölümünün iş
kazası olarak kabul edilmesi gerektiği
kanaatine varılmıştır.
İşverenler hastalığın iş kazası
kavramı içerisinde değerlendirilme
riskini bertaraf etmek için üzerlerine
düşen iş sağlığı ve güvenliğine
ilişkin sorumluluklarının tamamını
yerine getirmeli, iş yerinin hijyen
koşullarının sağlanması ve sağlıklı
bir çalışma alanı oluşturabilmek
için iş planı ve çalışma düzeni ile
ilgili gerekli tedbirleri aldıklarından
emin olmalılardır.
Herkese umut dolu ve sağlıklı
günler dileriz.
ÖZEL RÖPORTAJ
ÇOCUKLUK HAYALİ KRAL ŞAKİR,
ŞİMDİ HEM ÇOCUKLARIN
HEM BÜYÜKLERİN KAHRAMANI
Varol YAŞAROĞLU
Çocukluk hayalini her daim yaşamının odağında tutan, bilgi ve bilginin yaratıcı
gücüyle bunu harmanlayarak hayata geçiren Varol Yaşaroğlu…
“Kendi yarattığımız hayal dünyasında her şeyi değiştirmek mümkün” söylemini
yaşam tarzı yapan Yaşaroğlu ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Mizah,
karikatür ve animasyona aşık, Grafi2000’in kurucusu, Koca Kafalar’ın,
Türkiye’nin yetişkinlere yönelik ilk animasyon dizisi Fırıldak Ailesi’nin yapımcısı
ve karakterlerinin yaratıcısı Varol Yaşaroğlu, imkân bulduğu her ortamda ve
her zemine çizim yaptığını aktardı. Yaşaroğlu ile Kral Şakir karakterini,
karakterin lisanslı ürüne dönüşümünü, kırtasiye ürünlerini ve yeni projelerini
konuştuk. Son yıllarda hem çocuklar hem de büyükler tarafından beğeni ile
takip edilen Kral Şakir karakterine dair özel açıklamalarda bulunan Yaşaroğlu;
“Çocukluğumdan gelen hayalim Kral Şakir, hayvanları çok sevmemiz, Türk aile
yapısını çok yakından bilmemiz ve mizah gücümüzle oluştu” dedi.
66 FREKANS
Bugün, ülkemizde en tanınan
çizgi film karakterlerinden birini
oluşturdunuz. Peki, siz hangi
çizgi filmleri izlerdiniz?
Ben küçükken Pembe Panter,
Heidi, Vikingler, Şeker Kız Candy,
Marco, He-Man gibi dönemimin
popüler çizgi filmlerini izlerdim.
En sevdiğim çizgi film Pembe
Panter’di.
Yeteneğinizi nasıl fark ettiniz?
5-6 yaşlarındayken deftere, duvara,
taşa ne bulursam çiziyordum. En
çok da Pembe Panter karakterini
çiziyordum. Babam yurtdışına
giden gemilerde makinist olarak
çalışıyordu ve bana getirdiği defterlerin
tamamını, içlerini çizgilerimle
doldurarak çizgi roman haline
getiriyordum. O dönemde gerek
ailem gerekse öğretmenlerim
yeteneğimin farkına varmışlardı.
Annem aldığı çizgi romanlarla
hep bu yeteneğimin gelişmesi için
destek oldu.
Karikatürist olmaya ne zaman
karar verdiniz?
Çocukluğumdan beri hayalim
iyi bir çizer olmak ve küçükken
hayalini kurduğum çizgi filmimi
gerçekleştirmekti. 5-6 yaşlarında
hem küçüklerin hem de büyüklerin
izleyebileceği bir çizgi film yapmak
en büyük hayalimdi. Ve yıllarca bu
odağımı hiç kaybetmedim. İTÜ
İnşaat Fakültesi’ni bitirdiğimde ilk
yaptığım iş, Güneş Gazetesi’nde
işe başlayıp, karikatürist olarak
çalışmak oldu. Karikatüristlik serüvenim
böyle başladı.
Bu süreçte sadece eğitim ya da
yetenek değil, entelektüel yapınızı
da güçlendirdiniz. Gelişiminize
nelerin katkısı oldu?
Küçükken çizgi roman okumakla
başlayan okuma sevdam yıllardır
sürüyor. İlgimi çeken, çeşitli
dönemlerimde hem sosyal hem de
iş yapma biçimleri açısından beni
destekleyen her türlü kitabı okudum.
Psikoloji, felsefe, sanat, grafik,
sosyoloji, iletişim, kişisel gelişim,
teknoloji, dijitalleşme, medya, satış
ve pazarlama vs üzerine kitaplar
her zaman en yakın dostlarım oldu.
Bu kitapların gelişimime katkısı
büyüktür ve hala da katkıda bulunmaya
devam ediyorlar. Çağımızda
en önemli gücün bilgi ve bu bilgiyi
yaratıcı bir şekilde yorumlayıp,
kullanma olduğu düşünülürse,
bu katkıların anlamı daha da iyi
anlaşılabilir.
Kral Şakir karakterinin oluşumundan
bahseder misiniz?
Tüm dünyada yayın yapan Cartoon
Network kanalı, ilk kez yerli bir çizgi
film yayınlama kararı aldı. Biz de
diğer Türk animasyon firmaları gibi
açılan konkura katıldık. Yıllardır,
internet ortamında çok beğenilen,
çocukları ve gençleri eğlendiren
animasyonlar yaptığımız için,
Cartoon Network’ün sunduğumuz
projeyi seçeceğinden neredeyse
emindik. Çocukluğumdan gelen
hayalim, hayvanları çok sevmemiz,
Türk aile yapısını çok yakından
bilmemiz ve mizah gücümüzle
oluşturduğumuz Kral Şakir, Cartoon
Network tarafından kabul edildi
ve böylece Kral Şakir doğmuş oldu.
Yakın zamanda benzer projeleriniz
var mı?
Aslında geçmişte başlayıp yarım
kalmış veya yeni birçok projemiz
var. Ama şu anda en büyük odağımız
Kral Şakir. Kral Şakir için yapılacak
çok proje var daha. Elimizden
geldiğince hem Kral Şakir ile ilgili
hem de yeni olan birçok projeyi
hayata geçirmeyi istiyoruz. Eski
projelerimizden internette tek bir
FREKANS 67
ÖZEL RÖPORTAJ
VAROL YAŞAROĞLU
videosu 30 milyon üzerinde izlenmiş
“Çürük Ali & Mikrop Necati”
gibi çok güçlü projelerimiz için de
çalışmayı sürdürüyoruz.
Lisansa konu olan karakterin
oluşturulması ve lisans süreci için
hangi başlıklar önemli?
Lisanslama olayı için, doğru “Karakter
yaratımı” çok önemli. Benim
alametifarikam “karakter yaratımı”.
Bu en iddialı olduğum konu. Şu
anda dünya çapında kabul görecek
ve beğenilecek karakterler yaratmış
olduğumu düşünüyorum. Kral Şakir
karakterleri, stilizasyonları, sevimlilikleri,
sıcaklıkları, albenili renkleri
ve daha birçok ayrıntıda gizli özellikleriyle
lisanslama için çok uygun
karakterler. Ve karakter oluşturma
süreci başından beri titizlikle çalıştığım,
çok önem verdiğim bir konu.
Biz Kral Şakir çizgi filmi yayın hayatına
başladığında, içinde karakterlerimizin
her türlü pozlarının, renk ve
çizgi değerlerinin, nesne- mekân ve
grafik özelliklerinin olduğu kapsamlı
bir “Tasarım Rehberi” hazırlamıştık
bile. Şu anda çalıştığımız lisansiyelerin
bu tasarım rehberimizdeki
kurallara uyması konusunda çok
hassasiyet gösteriyoruz. Lisansiyelerimizin,
tasarım rehberimizden yararlanarak,
ürünlerinde kullanılmak
üzere oluşturduğu grafik tasarımlar
bizi memnun edene kadar, yoğun
bir şekilde iyileştirme çalışmaları
yapıyoruz.
Bir çizer olarak kırtasiye ürünleri
ile iç içesiniz... Kurşun kalem mi,
ince uçlu çizim kalemi mi?
Kurşun kalem küçüklüğümden beri
göz bebeğimdir:) Bir kurşun kalemin
sunduğu, çizgi, kontür, degrade
ve yumuşaklığı ile sunduğu olanaklarla
hayal gücünüzü istediğiniz gibi
genişletebilirsiniz.
Çalışma masanızda olmazsa olmaz
kırtasiye ürünleri nelerdir?
Kurşun kalemler, Permanent Medium/
Small siyah/mavi mürekkep kalemleri,
küçük not defterleri, makas
ve cetvel olmazsa olmazlarım.
Peki, belirli zamanlarda mı çizim
yapıyorsunuz, yoksa seyahat
ederken ya da dışarda bir şeyler
içerken de çizim yapıyor musunuz?
Evde, işte, dışarıda bir şeyler içerken,
seyahat ederken vs Her yerde
ve her zaman çizim yapıyorum.
Sırt çantamda sürekli taşıdığım ve
benimle hep birlikte olan bir çizim
tabletim (Ipad Pro) var. Bu demektir
ki yanımda 16 milyon renk seçeneğine
ve sonsuz çizim araçlarına
sahip bir aletim var. Ve bu benim
için sonsuz mutluluk ve yaşama
sevinci kaynağı :)
68 FREKANS
ÖZEL RÖPORTAJ
İNOVASYON
YAPMAK ŞART
BURAK GRUP ÇANTA
BÖLGE SATIŞ SORUMLUSU
Murat DOĞAN
Dünya genelinde yaşanan gelişmeler ışığında, teknoloji ile birlikte
ihtiyaçların farklılaştığının altını çizen Burak Grup Çanta Bölge
Satış Sorumlusu Murat Doğan, “Bazı alanların yok olabileceği
bir sektörde, ülke olarak farklı işlere imza atmamız gerektiğine
inanıyoruz. İnovasyondan ziyade mevcudu korumaya çalışmak
hiçbir zaman fayda sağlamayacaktır” dedi.
70 FREKANS
Sizi ve firmanızı tanıyabilir
miyiz?
İş hayatına 2002 yılında başladım.
2015 yılına kadar toptan
satış, ithalat ve imalat firmalarının
çeşitli kademelerinde
çalışarak işimin tüm inceliklerini
öğrendim.
Çalışma sürecinde öğrendiğim
en önemli şey ise insan
ilişkilerinde dürüstlük ve hem
müşteriye hem de işime saygı
duymaktır. Yaklaşık 5 yıldır,
1979 yılında Ankara’da kurulmuş
olan Burak Grup Çanta
ailesinin bir parçasıyım. Popüler
birçok markanın üreticisi ve
dağıtımcısı olan şirketimizin
İstanbul ve Marmara Bölgesi’nde
yürüttüğü satış organizasyonları
ile bizleri her gün
biraz daha ileriye götürüyor ve
hep birlikte bizden sonra gelecek
nesillerin yolunu açıyoruz.
Uzun yıllardır bilgi ve birikimimizi
sürekli olarak tüketicinin
beklentileri çerçevesinde
geliştiriyoruz. Kalite kesinlikle
taviz vermeyeceğimiz bir
standart haline gelirken gerek
müşterilerimizin duyduğu
güven gerekse hayallerimiz bizi
bulunduğumuz bu noktaya
getirdi. Her ürünümüzde kalite
ve estetiği bir araya getirince,
adım adım sektör liderliğine
doğru ilerliyoruz.
Hangi tüketici kesimine
hitap ediyorsunuz?
Ürün çeşitliliğimizin fazla
olması nedeni ile farklı tüketici
kesimlerine hitap etme
şansı buluyoruz. Birbirinden
farklı zevk ve gelir düzeyine
göre bünyemizde ürünlerimiz
bulunmaktadır.
Ürün gamınızda hangi
ürünler bulunuyor?
Biraz önce de belirttiğim gibi
ürün grubumuzda çok fazla
çeşitlilik var. Detaylandırmamız
gerekir ise okula yeni
başlayan miniklerimiz için
çanta, beslenme çantası ve
kalemlikler, seyahat düşkünleri
için bavul ve seyahat valizi çeşitleri,
iş dünyası için evrak ve
laptop çantalarımız ile günlük
yaşamın vazgeçilmezi haline
gelen sırt çantalarımızı üretip
müşterilerimizin beğenisine
sunuyoruz.
Yeni ürün geliştirirken
hangi başlıklara dikkat
ediyorsunuz?
Yeni bir ürün geliştirirken
genellikle fonksiyonel olmasına
özen gösteriyoruz. Tasarımını
yaptığımız herhangi bir ürünü
müşterilerimizin beğenisine
sunmadan önce içinde bulunduğumuz
dönemin trendlerine
uygun bir şekilde üretmeye çalışıyoruz.
Sonuç olarak üretimden
çıkan her bir ürünümüzü
kendimizi de bir müşteri gibi
düşünerek büyük bir titizlikle
piyasaya sunuyoruz.
İhracat çalışmalarından
bahseder misiniz?
2015 yılından bu yana kurmuş
olduğumuz saha kadromuzla
ve katılmış olduğumuz fuarlar
sayesinde Türkiye’de birçok
noktada ürünlerimiz müşterilerimizin
beğenisine sunulmaktadır.
Bu sayede üretimden
çıkan ürünlerimizin kalitesi
ve piyasada gördüğü ilgiden
dolayı birçok ülkeden talepler
doğmaktadır. Biz de müşteri
kitlemizi genişletmek amacıyla
iç piyasada başarı ile yapmış
olduğumuz fuarlarımıza, ürünlerimizin
yoğun tercih edildiği
ülkelerde de fuarlara katılarak
şirketimizin gelişimine ve ülke
ekonomisine katkıda bulunmaya
devam edeceğiz.
FREKANS 71
ÖZEL RÖPORTAJ
BURAK GRUP ÇANTA BÖLGE SATIŞ SORUMLUSU
Murat DOĞAN
Kırtasiye sektörünün gelişimini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Her ne kadar kırtasiye sektörünün
dinamik bir yapısı olsa
da son dönemlerde kendini
tekrarlamaya başladı. Gelişen
teknoloji ile birlikte ihtiyaçların
farklılaştığı ve bazı alanların
yok olabileceği bir sektörde,
ülke olarak farklı işlere imza atmamız
gerektiğine inanıyoruz.
İnovasyondan ziyade mevcudu
korumaya çalışmak hiçbir
zaman fayda sağlamayacaktır.
Globalleşen bir ticarette sürekli
kendilerini rakiplerine karşı
yenilemek zorunda kalacaktır.
Müşteri alışkanlıkları
değişimi ve yeni ticaret koşulları
için neler söylemek
istersiniz?
Son yıllarda gözle görünür şekilde
ticari alışkanlıklar internet
üzerine yoğunlaşmaya başladı.
72 FREKANS
Her sektörde kendini
yoğun şekilde
hissettiren bu
trend kırtasiyecileri
de çok hızlı
bir şekilde etkisi
altına aldı. Bu
sebepten dolayı
ilerleyen dönemde
herkes yeniliğe
ayak uydurmak
zorunda kalacaktır.
Değişen bu
süreç içerisinde
biz de gelenekselleşmiş
satış tekniklerinden
vazgeçerek daha fazla müşteriye
daha hızlı hizmet verebilmek
adına online sipariş sistemlerini
uygulamaya çalışıyoruz.
2020 hedefleriniz nelerdir?
Her seneye yeni bir hedef ve
yeni bir heyecanla başlıyoruz.
Amacımız, hizmet vermiş
olduğumuz müşterilerimizin
isteklerini en iyi şekilde karşılayabilmektir.
Burak Grup
Çanta A.Ş., şartlar ne kadar zor
ve değişken olsa da hedeflemiş
olduğu noktaya adım adım
ilerleyecektir. Bu yıl bünyemize
katmış olduğumuz yeni markalarla
daha da coşkulu olarak çalışmalarımıza
devam ediyoruz.
Müşterilerimizden gelen tüm
talepler doğrultusunda eksikliklerimizin
de farkında olarak
her gün kendimizi geliştirmeye
çalışıyoruz.
ÖZEL RÖPORTAJ
YAZMAK
ÜRETMEKTİR
ÇELİK KALEM
İTHALAT SORUMLUSU
Nihal ÇELİK
Kalem ve yazım gereçlerinde dünya markalarını Türk kalemseverler
ile buluşturan Çelik Kalem, kendi markası Steelpen ve Carens
ile de sektörde önemli bir yere sahip. Kalem ve yazı kültürü
üzerine sorularımızı yanıtlayan Çelik Kalem İthalat Sorumlusu
Nihal Çelik, yazım gereçlerinin insanlık tarihi devam ettiği sürece
hayatımızda yer alacağını belirtti. Çelik, yazım gereçlerinin
üretmek demek olduğunu vurgulayarak; “Kalem ve kitap ile yapılan
araştırmalar bilgisayar ile yapılan araştırmalara göre bizi
daha çok düşündürüp, daha çok üretmeye sevk eder” dedi.
74 FREKANS
Sizi ve firmanızı tanıyabilir
miyiz?
Kadir Has Üniversitesi Bilgisayar
Mühendisliği mezunuyum.
Ülkemizde kalem denilince akla ilk
gelen firmalardan Çelik Kalem’de
(1964) 3. kuşak olarak çalışma hayatıma
devam etmekteyim. Distribütörlüğünü
yaptığımız markaların
ithalatından sorumluyum.
Uzun yıllardır; Pelikan, Porsche
Design, Inoxcrom, Platinum, Ohto,
Monteverde, Conklin, Flexbook
markalarının Türkiye’deki distribütörlüğünü
yapmaktayız. Ayrıca
kendi markamız olan “Steelpen”
ve “Carens” ile kalem ve kalem
aksesuarları olarak geniş ürün
yelpazesine sahibiz. Steelpen kalem
markamız, 1992 yılından bugüne
ürün çeşitliliği ve kalite anlamında
tüketicilerin beğenerek ve yazmaktan
keyif aldığı marka haline
gelmiştir.
Hangi tüketici kesimine hitap
ediyorsunuz?
Kalem, hayatımızın her anında
bizimle birliktedir. Yazan, çizen,
araştıran, üreten herkese hitap
ediyoruz.
Ürün gamınızda neler bulunuyor?
Kalem ve kalem aksesuarları
denilince akla gelen her şey ürün
gamımızda bulunmaktadır. Kurşun,
mekanik, roller, dolma kalem,
kalemin can damarı diyebileceğimiz
mürekkep ve çeşitleri, refiller,
dolmakaleme uyumlu defterler ve
kalemlerinizi güvende tutabileceğiniz
kalem aksesuarları ürün gruplarımızı
oluşturuyor.
Kalemseverler için çok değerli
markaları bünyenizde bulunduruyorsunuz.
Bu markaların
özelliklerinden ve ayrıcalıklarından
bahseder misiniz?
Her bir markamız, kırtasiye tarihini
değiştiren, birçok ilklerle kırtasiye
dünyasına yön veren, dünyanın
en kıymetli markalarındandır.
Pelikan’ın hikayesi, 1838 yılında
mürekkep ile başlıyor. Marka,
dolmakalemin tarihini değiştiren
pistonlu mekanizmanın icadıyla
(1929), hayatımıza çok büyük bir
yenilik ve kolaylık katmıştır. Kalem
koleksiyonerlerini heyecanlandıran,
ilham veren ve hikayesi olan
kalemler üretmektedir.
Ohto, 1949 yılında dünyada ilk
basmalı tükenmez kalem, jel ve
seramik refili kalemleri hayatımıza
kazandıran markadır.
Platinum, 1919 yılında kurulup,
kurulduğu yıldan itibaren dünya
çapında birçok ödüle sahip olup
ve Japon hükümeti tarafından desteklenen
bir markadır. Ürettiği her
kalemin ayrı bir hikayesinin oluşu
tüketiciyi daha da etkilemektedir.
Conklin & Monteverde, 1898 yılında
kurulan, Mark Twain, Mustafa
Kemal Atatürk gibi birçok lider
ve yazarların tercih ettiği marka
olmuştur.
Kendi markamız Steelpen’in mekanik
kalemleri, dünyanın en kıymetli
mekanik kurşun kalemlerinin
üretildiği fabrikada üretilmektedir.
Dolmakalemlerimiz ise Almanya’da
üretilmektedir. Steelpen markamızdaki
amacımız her yaşa ve her bütçeye
hitap etmektedir. Ekonomik
ve kaliteli bir marka olarak kalemseverlere
sunduğumuz Steelpen,
tüketicilerin beğenerek kullandığı
bir marka haline gelmiştir.
Carens markamız ise kıymetli
kalemleriniz için tasarladığımız
kalem çantaları ile tüketicilere
kalemlerinin değerli oluşunun
farkındalığını vurguladık.
Türkiye’de dolmakalem kullanımı
ile ilgili neler söyleyebilirsiniz?
Eskiden dolmakalem kullanımı
şimdiye göre daha fazlaymış.
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte
dolmakalemi kullanan kitle daha
özel bir kitle haline gelmiştir. Koleksiyonerler,
yazarlar ve yazısına
estetik, zarafet katmak isteyenlerin
tercihi her zaman dolmakalem
olmaktadır. Özellikle hikayesi olan
el yapımı kıymetli dolmakalemlere
ilgi günden güne artmaktadır.
Kalemler kadar mürekkeplerde
özel bir teknolojiyle ile
üretiliyor. Markalarınızın
öne çıkan mürekkeplerinden
bahseder misiniz?
Dolmakalemlere hayat veren
mürekkeptir. Tüketicilerimize
FREKANS 75
ÖZEL RÖPORTAJ
ÇELİK KALEM İTHALAT SORUMLUSU
Nihal ÇELİK
Yazım gereçlerinin geleceği ile
ilgili neler düşünüyorsunuz?
Yazım gereçleri insanlık tarihi
devam ettiği sürece hayatımızın
merkezinde olmaya devam edecektir.
Teknoloji hayatımızın merkezine
yerleşse de teknoloji sayesinde
istediklerimiz ayağımıza gelse de
yazım gereçleri yine defterimizin
üzerinde ilk günkü gibi canlılığını
koruyacaktır. Ressam boyaları ile
resim yapmaktan, yazar ise dolmakalemi
ile yazı yazmaktan asla
vazgeçmeyecektir. Yazım gereçleri
üretmek demektir. Kalem ve kitap
ile yapılan araştırmalar bilgisayar
ile yapılan araştırmalara göre bizi
daha çok düşündürüp, daha çok
üretmeye sevk eder.
görmediği, tanık olmadığı, modern
dünya ve yaşamda örneği bulunmayan
bir sorunla karşı karşıya
kaldık. Hep beraber son derece
kritik bir dönemden geçiyoruz.
Önceliğimiz bu süreci sağlıklı
geçirmek. Ünlü Japon yazar Haruki
Murakami’nin dediği gibi “Fırtınaya
giren kişi ile çıkan kişi asla aynı kişi
değildir.” Daha güçlü, daha üretken
bir şekilde ülkemiz için en güzelini
yapmaya kaldığımız yerden devam
edeceğiz. Hepimiz için sağlıklı bir
yıl olmasını diliyorum.
sunduğumuz mürekkeplerimiz,
üstün teknoloji ve mühendislik ile
üretilmektedir. Dünya markalarının
sınırsız renk çeşitlerini tüketicilerimize
sunmaktayız. Dünyanın
en kıymetli mürekkebi Pelikan
Edelstein’dir. Geliştirdiği teknoloji
ile içerisinde dolmakalemi temizleyen
bir madde bulunmaktadır.
Renklerini kıymetli taşlardan alan,
bu mürekkebi de kristal bir şişede
sunulan Pelikan Edelstein, dünyada
mürekkepli kalem kullananların ilk
tercihidir. Dünyanın en fazla renk
tonlarına sahip Conklin ve Monteverde
ile dolmakalemlere renklilik
gelmiştir. Platinum markamızda
ise Mixable ink serisi ile kendinize
özgü renk ortaya çıkarabilirsiniz.
Classis ink ve Carbon ink mürekkepler
sudan ve nemden etkilenmediği
için yazılarınızı yüzyıllar
boyunca ilk günkü gibi kalmasını
sağlar.
Kırtasiye sektörünün gelişimini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sektörümüzdeki gelişmelerin
olumlu yönde seyrettiğini düşünüyorum.
Ülke olarak her geçen gün
dünyaya daha da hâkimiz, uluslararası
fuarlarda daha çok varız. Bu
da tüketicideki kırtasiye merakının
daha da artmasını sağlamaktadır.
Yeni sezon için hazırladığınız
özel bir seri bulunuyor mu?
Yazmanın, çizmenin sezonu
yoktur. Bizim için sezon yılın her
ayı… Her gün tüketicinin karşısına
yeniliklerle çıkıyoruz. Distribütörlüğünü
yaptığımız markalarla
ülkemize özel çalışmalar içerisindeyiz.
Renk ve tasarımlarıyla tüm
koleksiyonerlerin koleksiyonlarında
olmasını hedeflediği, özel seri
kalemlerimizi kıymetli kalemseverlere
sunmaya devam ediyoruz.
2020 hedefleriniz nelerdir?
Üzülerek söylüyorum ki; 2020
yılında insanlığın daha önce
76 FREKANS
ÖZEL RÖPORTAJ
KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ
ÜRÜNLER
TÜKETİCİLERİN GÖZDESİ
MİMAKİ EURASİA, REKLAM VE
ENDÜSTRİYEL MAKİNE GRUBU
SATIŞ MÜDÜRÜ
Hüseyin ŞARERLER
Teknolojiye yeni bir boyut kazandıran endüstri 4.0’ın sunduğu imkanları,
dijital baskı teknolojileri ile kırtasiye sektörüne dahil eden Mimaki, kişiselleştirilmiş
ürün üretiminde sınırsız imkan sunuyor. Baskı teknolojileri ve bu
teknolojilerin kırtasiye sektörüne katkıları hakkında sorularımızı yanıtlayan
Mimaki Eurasia, Reklam ve Endüstriyel Makine Grubu Satış Müdürü Hüseyin
Şarerler, kırtasiye sektöründe artan ürün çeşitliliği ve her ürüne dönük
kişiselleştirme talebine dikkat çekti. Mimaki teknolojisinin pek çok yüzeyde
ve üründe fark oluşturduğunu aktaran Şarerler; “Kırtasiye malzemelerinde
istenilen kişiselleştirme uygulamaları ve baskıları için ileri teknoloji UV
baskı ve kesim çözümlerimiz bulunuyor. Bu makineler baskı sürecini kısaltıp,
istenilen adetlerin hızla ve kolayca üretilmesini sağlıyor” dedi.
78 FREKANS
Firmanızı tanıyabilir miyiz?
1975 yılında Japonya’da kurulan
Mimaki Engineering, geniş format
baskı makineleri, kesim plotterları,
3D baskı makineleri, yazılım,
donanım, boyalar ve kesme
bıçakları gibi sarf malzemelerinin
geliştirilmesi ve üretilmesinde
küresel bir endüstri lideridir.
Sürekli yenilik ve geliştirme
ilkesini prensip edinen Mimaki,
günümüzde dijital baskı pazarında
lider konumdadır. Uzun yıllardır
Türk baskı pazarına temsilcileri
ile ulaşan Mimaki, 2016 yılında
İstanbul merkezli olarak Mimaki
Eurasia’yı kurarak, bu pazarın bir
parçası haline geldi.
Türk baskı endüstrisini desteklemek
ve geliştirmek için hem
kapsamlı çözümlerimiz hem de
yetkin teknik servisimizle hizmet
veriyoruz.
Hangi tüketici kesimine hitap
ediyorsunuz?
Aslında günümüzün dünyasında
pek çok kişi, Mimaki teknolojileri
kullanılarak basılmış/ üretilmiş
nihai ürünlerin kullanıcılarıdır.
Endüstriyel reklamcılıktan grafik
uygulamalara, tekstil baskıdan 3D
baskıya kadar çok sayıda üretim
için çözümlere sahibiz. Son kullanıcılar
bilmese bile, giydiğiniz
giysilerden elinizde tuttuğunuz telefonların
kılıflarına, tabelalardan,
iç mekan dekorasyon malzemelerine,
promosyon ürünlerinden
kırtasiye malzemelerine kadar,
dijital baskı ile üretilmiş ürünlerin
birçoğunda Mimaki imzası
vardır. Örneğin internetten sipariş
verdiğiniz kanvas baskılı tablolar,
duvar kağıtları ve benzeri malzemeler
başta olmak üzere özel
baskılar Mimaki ile yapılmaktadır.
Cihazlarımızın satışında profesyonellerle,
cihazlarımızın kullanımı
sonucunda elde edilen ürünlerle
de bütün tüketicilerle aslında iç
içeyiz diyebilirim.
Tekstilden tabelaya farklı
alanlarda baskı teknolojileriniz
bulunuyor. Baskı
teknolojilerinde sunduğunuz
çözümlerden bahseder
misiniz?
Mimaki’nin ürün portföyü, pazar
ve uygulama alanlarındaki farklılaşmaya
göre 4 ana gruba ayrılmıştır;
tabela ve reklam, tekstil ve
giyim, endüstriyel ve son olarak
3D. Lider konumda olduğumuz
geniş format baskı ve kesim
çözümlerimizin yanı sıra yenilikçi
alanlara doğru ilk adım atan
firmalardan biriyiz. 3D baskı hızla
gelişen bir segmenti oluşturuyor
ve gelecek için büyük potansiyel
vaat ediyor.
Kişiselleşmenin öne çıktığı
bir dönemde kırtasiye mağazalarında
hangi teknolojiler
daha çok tercih ediliyor?
Kişiselleştirilmiş ürünlere olan
talep sürekli artış kaydediyor.
Standart ve milyon adet üretilmiş
bir ürün yerine, kullanıcılar satın
aldıkları ürünlerde kendileri ile
bağ oluşturacak özellikler arıyorlar.
Bazen bir logo bazen özel bir
renk veya yüzey uygulaması bu kişiselleştirmeyi
sağlıyor. Bu konuda
en net çözümü dijital baskı teknolojileri
sağlıyor. Hem hız hem
de üretkenlik anlamında Mimaki
çözümleri üreticilerin ve tüketicilerin
talep ettiği ürünlerin üretilmesini
mümkün kılıyor. Özellikle
kırtasiye malzemelerinde istenilen
kişiselleştirme uygulamaları ve
baskıları için ileri teknoloji UV
baskı ve kesim çözümlerimiz bulunuyor.
Bu baskı makineleri baskı
sürecini kısaltıp, istenilen adetlerin
hızla ve kolayca üretilmesini
sağlıyor. Üstelik, rakipsiz bir baskı
ve renk kalitesi ile...
Kırtasiye mağazaları için
yönlendirmeleriniz oluyor
mu?
Kalemlerden, silgilere, kaplardan,
kalemliklere, taşınabilir şarj cihazlarından
USB’lere kadar onlarca
farklı malzemeye Mimaki UV
baskı çözümleriyle baskı gerçekleştirebilirsiniz.
Dijital baskı ile
ürün standart görünümün dışına
çıkıp katma değerli hale geliyor.
Kırtasiye sektörü profesyonelleri
bu teknolojiler sayesinde, farklılaşarak
rekabette öne çıkabilir. Daha
farklı uygulamalar ile müşteri
odaklı ve istenilen miktarda, yani
stok tutma sıkıntısı olmadan üretim
yapabilirler. Kırtasiye ürünleri
cilde temas eden ürünlerdir, bu
nedenle insan sağlığını koruyucu
kriterleri karşılaması gerekir. Gelişmiş
Mimaki UV baskı çözümleri
ile sertifikalı insan sağlığı ve
çevre dostu boyalarımız sayesinde,
kırtasiye profesyonellerinin bu
tür endişelerine son veriyoruz.
3D baskı teknolojileri kullanım
alanı genişleyen ve
dikkat çeken bir alan. 3D yazıcıların
piyasadaki gelişimi
için neler söylersiniz?
3D baskı, geleceğin teknolojisi
olarak her yerde kabul görüyor.
Yeni bir üretim yöntemi olarak 3D
baskı artık farklı bir sektör olarak
değerlendirilmektedir. Seri üretim
FREKANS 79
ÖZEL RÖPORTAJ
MİMAKİ EURASİA, REKLAM VE ENDÜSTRİYEL MAKİNE
GRUBU SATIŞ MÜDÜRÜ Hüseyin ŞARERLER
için gerekli kalıp alma ve numune
oluşturma süreç ve maliyetlerine
son veriyor. Küçük bir model üretiminden,
endüstriyel bir parçanın
üretimine kadar onlarca şeyi
3D olarak üretebiliyorsunuz. 3D
makineler ile her atölye artık birer
fabrikaya dönüşüyor. Mimaki olarak
ürün gamımızdaki 3 adet 3D
baskı modeli ile gerçek renklerde,
en küçük renkli modellerden
insan boyutlarda nesnelerin üretimine
kadar birçok talebe yanıt
verebiliyoruz.
Yakın zamanda Mimaki Teknoloji
Tanıtım Turu etkinliğiniz
başladı. Bu etkinlikten
bahseder misiniz?
Mimaki Eurasia olarak kendimizi
pazarın içinde konumlandırıyoruz.
Yani biz Türk baskı
endüstrisinin bir parçasıyız. Bu
nedenle sektör profesyonelleriyle
buluşmak için kendimizi fuarlar
veya kendi sergileme alanlarımız
ile kısıtlamıyoruz. Mevcut ve
potansiyel kullanıcılarımızla bir
araya gelmek için farklı aktiviteler
içinde oluyoruz.
Mimaki Eurasia olarak ilk iki
Teknoloji Tanıtım Turu’nu geçen
yıl gerçekleştirmiş ve sektörden
olumlu geri dönüş almıştık. Bu yıl
bu turun 3. ayağında 3 şehri ziyaret
ettik. 11 Mart’ta Erzurum’da,
14 Mart’ta Diyarbakır’da ve 17
Mart’ta Sivas’ta baskı profesyonelleriyle
bir araya geldik. Türk baskı
endüstrisinin yoğun şekilde talep
ettiği ve bizlerin de yeni çıkardığı
makineleri bu turlarda sergiledik.
Mevcut ve potansiyel kullanıcılarla
bir araya gelme fırsatının
yanı sıra, Mimaki teknolojilerinin
hangi uygulama alanlarında
fırsatlar sunduğu merak edenlerle
buluşmak açısından oldukça
yararlı oldu.
Sektörün nabzının attığı her yere
ulaşmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki
dönemde hem Teknoloji
Tanıtım Turlarımız hem de daha
farklı çalışmalarımız devam
edecek.
Kırtasiye sektörünün gelişimini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Geniş format baskı teknolojileri
üreten Mimaki açısından, kırtasiye
sektörü, potansiyeli yüksek
bir sektördür. Satışa hazır nihai
ürünün ortaya çıkması açısından
sunduğumuz çözümler kırtasiye
sektörü için artık olmazsa olmaz
haline geliyor. Kırtasiye sektöründe
artan ürün çeşitliliği ve her
ürüne dönük kişiselleştirme talebi
bu segmente olan bağlılığımızı
daha da güçlendiriyor. Mimaki
baskı çözümlerinin sunduğu
baskı kalitesi, verimlilik, enerji ve
maliyet tasarrufu gibi avantajlar
bizleri birlikte büyüyen, güçlü
birer partnere dönüştürüyor.
2020 hedefleriniz nelerdir?
Kullanıcı memnuniyeti ilkesinden
taviz vermeden, baskı endüstrisine
ve onun hitap ettiği uygulama
segmentlerine her zaman yeni
teknolojiler sunmaya devam
edeceğiz. Rekabetçi pazar koşullarında
kazancını korumak isteyen
profesyonelleri, gelişmiş baskı çözümlerimizle
yeni, farklı ve katma
değerli ürünler üretmede teşvik
ediyoruz. Temel stratejilerimiz
kullanıcılarımızla birlikte pazarda
büyümektir. Bu yönde sektöre
destek vermeyi sürdüreceğiz.
80 FREKANS
Önce
Sağlık
Tüm ürünlerimizin;
Kanserojen Azo Boya,
Fitalat ve Ağır Metal
Testleri yapılmışşr.
SAĞLIĞA ZARARLI
MADDE İÇERMEZ
ÖZEL RÖPORTAJ
KIRTASİYE ÜRÜNLERİ
YAŞAM KÜLTÜRÜNÜ,
MODAYI VE YENİLİĞİ
YANSITIR
ÖNDER PLASTİK
KURUMSAL VE ZİNCİR
MAĞAZALAR SORUMLUSU
İrfan ÖNDER
Kırtasiye gereçlerinin sıradan ürünler olmadığını belirten Önder
Plastik Kurumsal ve Zincir Mağazalar Sorumlusu İrfan Önder, her
bir ürünün tasarım, kullanım ve tarzı ile insanların kendilerini ifade
etme biçimleri olduğunu aktardı. Piyasaya sundukları MinBag
markası ile bunu yansıttıklarını aktaran Önder; “Kırtasiye sektörü
sadece kırtasiye ürünleri satmak, üretmek, ithal etmek değildir!
Bence her zaman çağa ayak uydurmak, yenilikler katmaya çalışmak
ve vizyon oluşturmaktır” dedi.
82 FREKANS
Sizi ve firmanızı tanıyabilir
miyiz?
Firmamız, 1988 yılında Ankara’da
küçük bir atölyede çalışmalarına
başladı. Şu anda 4000 m 2 Ankara
fabrikamızda ve 400 m 2 İstanbul şubemizde
100 kişiye yakın ekibimizle
üretim ve pazarlama faaliyetlerimizi
sürdürüyoruz. Ben üniversite eğitimimi
İstanbul’da reklam, pazarlama
ve marka yönetimi üzerine tamamladım.
Settar Önder ve Şeyhmus
Uslu’nun 32 yıllık ortaklığının
sonunda bende 2017’de ikinci kuşak
olarak İstanbul şubesinin başında
işe başladım. Marmara Bölgesi’nin
yanında bütün kurumsal ve zincir
mağazalardan sorumlu olarak çalışıyorum.
Küçüklüğümde her yaz
fabrikanın tüm üretim kanallarında
çalışırdım. Halen sıklıkla bu üretim
aşamalarında yer alıyorum. Bu
sayede üretim konusundaki edindiğim
bilgilerimle, modern pazarlama
alanında aldığım eğitimimi harmanlayıp
yenilikler yapabiliyorum.
Hangi tüketici kesimine hitap
ediyorsunuz?
Yakın zamana kadar hitap ettiğimiz
müşteri kitlesi; ofis ve kırtasiye
ürünleri satın alan kitle idi. Fakat
yeni yeni tanıttığımız markalarımızla
daha geniş kesimlere hitap
etmeyi planlıyoruz.
Son yıllarda yeni ürünlerinizle
oldukça adınızdan söz
ettirdiniz. Özellikle MinBag
markanız… Bu markayı oluşturma
sürecinizden bahseder
misiniz?
MinBag markası, normalde 2018
başlarında çizimlerini yaptığımız
bir ürün ismi olarak satışa çıktı.
Yaklaşık 6-7 ay sadece çizimleri,
kumaşları logosu ve demo çalışmaları
üzerinde çalıştım. Ajanda
/ defter çantası olarak çalıştığım
bu ürün çok beğenildi ve talebi
çok kısa sürede arttı. Çizgimizin
beğenildiğini fark ederek MinBag’i
bir marka ismi olarak kullanmaya
karar verdik. Marka altında daha
renkli, çeşitli; laptop çanta ve kılıfları,
clucth çantalar, makyaj çantaları
üreterek ürün gamını genişlettik.
MinBag markasındaki misyonumuz,
sıradanlıktan uzak, daha canlı,
daha renkli, daha hareketli olmaktı.
Ürettiğimiz ürünlerimizle de bunu
yakaladığımıza inanıyoruz. MinBag
markasını Önder ailesine kattığım
için mutluyum.
MinBag dışında özel tasarım
ürünlerinizden de bahseder
misiniz?
MinBag dışında müşterilerimizin
talepleri doğrultusunda fason
üretim de yapan bir firmayız. Bu
sebeple kendi sattığımız ürünlerimizin
dışında birçok tasarım ürünlerimiz
vardır. Hatta son zamanlarda
dünyanın içinde bulunduğu
COVID-19 virüsü için yüz koruma
siperliği üretimine de başladık.
Bundaki amacımız düşük fiyatlarla
hem fırsatçıların önünü kesmek
hem de daha geniş kitlelere ulaştırmak.
Ayrıca Önder Plastik olarak
yüz koruma siperlik satışlarımızın
%10’luk kısmını hastanelerde bizim
için canını tehlikeye atan sağlık personellerimize
ücretsiz ulaştırarak
onlara destek veriyoruz.
Kırtasiye sektörünün kalem,
defter, çanta satmaktan daha
ileride bir anlayış olduğundan
bahsetmiştiniz. Bu bakış
açısını biraz anlatır mısınız?
Kırtasiye sektörü sadece kırtasiye
ürünleri satmak, üretmek, ithal
etmek değildir! Bence her zaman
çağa ayak uydurmak, yenilikler katmaya
çalışmak ve vizyon oluşturmaktır.
Bizde üretici olarak MinBag
markasıyla kırtasiye ürünlerine yeni
bir bakış açısı, bir kimlik ve tarz
kazandırdığımızı düşünüyoruz.
Yakın zamanda tanıtımını
yapmayı planladığınız bir
ürün ya da ürün grubu var mı?
2020 hedefleriniz nelerdir?
Yakın zamanda tanıtımını yapmayı
planladığımız ürünlerin ve 2020
hedeflerimizin bir öngörüsü olarak
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis
Fuarı’na katıldık ve yeni ürünlerimizi
tanıttık. 2020 için planladığımız
içinde fuardaki aldığımız olumlu
dönüşler bize moral verdi. 2020’de
daha fazla satış noktasına ulaşıp,
daha modern çizgide ve moda
renklerde ürünler üretmek hedefimiz.
FREKANS 83
ÖZEL RÖPORTAJ
YENİ MARKAYA
BÜYÜK HAZIRLIK
ŞAHİN KIRTASİYE
SATIŞ PAZARLAMA
MÜDÜRÜ
Tarkan DOĞAN
Üretim ve ihracat çalışmalarında önemli atılımlar yapan Şahin
Kırtasiye, yeni sezonda yeni markaları ile piyasada yer almaya
hazırlanıyor. Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’nda sorularımızı
yanıtlayan Şahin Kırtasiye Satış Pazarlama Müdürü Tarkan Doğan
hem yeni iş birlikleri hem de yeni markaları hakkında önemli
açıklamalarda bulundu. Yapılan çalışmalarla geniş kapsamlı bir ürün
yelpazesine ulaşmayı hedeflediklerini belirten Doğan; “Kişilerin ihtiyaç
duyduğu tüm ürünleri ve hizmeti sunmak istiyoruz” dedi.
84 FREKANS
Sizi ve Şahin Kırtasiye’yi tanıyabilir
miyiz?
Şahin Kırtasiye sektörde 1986
yılından beri hizmet veriyor. Ben
de firmanın satış pazarlama müdürüyüm,
1997 yılından bugüne
Şahin Kırtasiye’de çalışıyorum. Ayrıca,
ürün araştırma, geliştirme ve
ithalat işlerine de dahil oluyorum.
Ben aynı zamanda aileden biriyim.
Uzun yıllardır sektörün içerisindeyim.
Tahtakale’de büyüdüm,
tezgâhta yetiştim diyebilirim. Şahin
Kırtasiye, işin başlarında ağırlıklı
Mikro markalı ürünlerin satışını
yapıyordu. İlk başta kalem ucu,
mikromin, silgi ve versatil ağırlıklı
ürünlerle hizmet veren firmamız,
ithalat faaliyetlerimizin gelişmesi ve
Türkiye’nin de büyümesiyle birlikte
ürün çeşidini önemli boyutlarda
artmış oldu. Defter imalatı da yapıyoruz.
Sert kapaklı, hatıra defteri
gruplarımız var. Tükenmez, roller,
jel kalemler üretiyoruz. Kalem çantası,
beslenme çantası, okul çantası
gibi ürünlerin de üretimlerini yapıyoruz.
İyi bir trend yakaladık. Marka
bilinirliğimiz önemli bir noktada
ve ürünlerimizdeki çeşitliliğimiz
çok fazla. Bununla birlikte, kaliteyle
de bağlantılı olarak fiyat yapımız
da çok iyi diyebilirim. Türkiye’de ve
diğer ülkelerde sevilen bir markayız,
sektörde önemli bir yerdeyiz
gerçekten… Daha da gelişeceğiz.
Yakın bir zamanda Ottonya ile
iş birliği yaptınız. Bu işbirliğinden
bahseder misiniz?
Şu an bu birlikteliğin heyecanını
yaşıyoruz. İş birliğimiz kapsamında;
behsedeceğim lisanslı ürünlerin
ana temsilcisi Ottonya bu
ürünlerin ulusal kanal dağıtımını
yani modern dağıtımını yapacak,
biz de geleneksel kanalın dağıtımını
gerçekleştireceğiz... Frozen,
Spider-Man, Barbie, Cars, Minnie,
Mickey, Avengers, Transformers,
Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray
gibi markaları temsil ediyoruz. Bu
markaların çanta, kalemlik, matara,
beslenme ve proje çantası gibi
ürünlerini yapıyoruz. 2020 yılında
yeni koleksiyonumuzla ilk defa
görücüye çıktık.
Yeni koleksiyonunuz ve bu
birliktelikle ilgili sektörden
nasıl tepkiler aldınız? 2020
Uluslararası İstanbul Kırtasiye
Ofis Fuarı’da bu anlamda
sizin için bir fırsat oldu diyebilir
miyiz?
Çok önemli ve çok güzel tepkiler
aldık. Fuar alanında iki katlı bir
stantta ürünlerimizi sergileyebildik.
Aslında yer konusunda biraz
sıkıntı yaşadık ama standımızın üst
katında VIP servis yaptık ve güzel
de oldu. Renk seçeneğimiz ve koleksiyonumuz
çok fazla, bunun için
gerçekten çok çalıştık. Özellikle kumaş
kalitesi ve diğer malzemelerde
kaliteye verdiğimiz önemden dolayı
çok olumlu dönüşler aldık. Meslektaşlarımız,
bu işi başardığımızın
mesajını kuvvetli bir şekilde hissettirdi.
Görselleri çok beğendiklerini,
çok doğru yerlerde kullandığımızı,
koleksiyonumuzun çok etkili olduğunu
söylediler. Yurt dışından pek
çok misafirimiz, lisanslı ürünlerimiz
için anlaşma yapmak istedi.
Son dönemdeki virüs vakasından
dolayı önemli ülkelerden misafir-
FREKANS 85
ÖZEL RÖPORTAJ
ŞAHİN KIRTASİYE SATIŞ PAZARLAMA MÜDÜRÜ
TARKAN DOĞAN
lerimiz Çin yerine Türkiye’den mal
almak istiyorlar. Bu, lisanslı ve diğer
ürünler için çok önemli bir fırsat.
Çok ciddi siparişlerimiz var.
Lisanslı ürünler bizim için yeni bir
heyecan, bizde yeni bir hava yarattı…
Yeni bir trende gidiyoruz; bunu
şemsiyesinden tutun saatine kadar
en iyi şekilde yapmayı hedefliyoruz
ve yapacağız. Kişilerin ihtiyaç duyduğu
tüm ürünleri ve hizmeti sunmak
istiyoruz. Çanta ürün grubuyla
ilgili söylemem gereken önemli bir
detay var; çantalarımızın kumaşı,
baskısı, deseni, fermuarı ve diğer
aksamlarının hepsi yüzde 100 yerli.
Ürünlerimizi en kaliteli malzemelerden
yapmaya gayret gösteriyoruz.
Bu saydığım ürünlerin hepsini
Frocks markası altında toplayacağız.
Frocks markası bizim artık
lisanstaki ana markamız olacak. Bu
noktada büyümeyi hedefliyoruz.
Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis
Fuarı’ndaki işaretler bizim için çok
önemliydi; çok beğenildik, takdir
edildik. Umarım Şahin Kırtasiye
adına ve sektör adına iyi olur.
Bu birlikteliği ilk sunduğunuz
yer Uluslararası İstanbul Kırtasiye
Ofis Fuarı mı?
Antalya’da ön lansman yapmıştık.
Ama en önemlisi elbette tüm iş kollarını,
yani üreticisi, perakendecisi
86 FREKANS
ve toptancısını bir araya topladığımız
platform burası oldu. Uluslararası
müşterimizi, özel müşterimizi
çağırdığımız organizasyon burası
oldu. Görücüye burada çıktık. Asıl
nokta atışı burada oldu diyebilirim.
Şahin Kırtasiye olarak firmamız
ve ürünlerimiz biliniyor olmasına
rağmen ulaşamadığımız müşteri
gruplarımız vardı elbette. Geldiğimiz
noktada artık bütün müşteri
gruplarına hitap ediyoruz. En ücra
yerdeki kırtasiyecilerden tutun da
en lüks AVM’lerdeki firmalar da
artık Şahin Kırtasiye ’den alışveriş
yapıyor. Artık herkese hitap eden
uluslararası bir firmayız.
Peki fuarlar, lasnmanlar vb.
dışında bu birlikteliği ya
da Şahin Kırtasiyeyi, yeni
markalarını, lisanslı ürünlerini
tanıtabilmek için sosyal
medyadan, dijital mecradan
faydalanıyor musunuz?
Elbette faydalanıyoruz. Geçen sene
TV’lerde ulusal kanallarda, maç
yayınlarında, derbilerde, sosyal
mecralarda yüksek bütçeli reklamlar
yaptık. Bu sene biraz daha
farklı davranıyoruz. Bu sene sosyal
medya hesaplarımızın etkileşimini
artırmak için çekilişler düzenledik.
Sosyal medya fenomenleriyle anlaşıyoruz.
Çocukların ilgisini çekmek,
ürünlerimizin bir basamak daha
fazla istenmesi ve bilinirliğimizin
artması için sosyal medya fenomenleriyle
programlar düzenleyip,
videolar hazırlıyoruz.
ÖZEL RÖPORTAJ
YENİLİKLERİ TAKİP ETMEK
MÜŞTERİ İÇİN ÖNEMLİ
UĞUR KIRTASİYE &
KİTABEVİ - SAMSUN
Celal KARAGÜLLE
Kırtasiye sektörünün yenilikleri ve gelişimini yakından takip ederek
mağazalarında ki uygulamalılarını müşterilerinin beğenisine sunduklarını
belirten Uğur Kırtasiye & Kitabevi Firma Sahibi Celal Karagülle, 2020
hedeflerini bizlerle paylaştı. Gelişen teknoloji ve ürün çeşitliliğinin takibi
sağlanarak sıradanlaştırılmadığı sürece mesleğin önünün açık olduğunu ifade
eden Karagülle, “1982’den günümüze kadar her türlü yenilikleri ve sektörel
gelişmeleri takip etmek ve halkımıza bu gelişmeleri servis etmede öncü olma
misyonumuzu sürdürmek en büyük çabamız” dedi.
88 FREKANS
ÖZEL RÖPORTAJ
UĞUR KIRTASİYE & KİTABEVİ FİRMA SAHİBİ
CELAL KARAGÜLLE
Sizi ve firmanızı tanıyabilir
miyiz?
Her geçen gün kendini yenileyen
ve her geçen gün ilk günkü heyecanla
hizmet verme çabasında olan
bir işletmeciyim. Kendimi kısaca
izah edecek olursam da emin olun
müşterilerimize, kurumlarımıza,
öğretmen-öğrenci ve velilerimize
her koşulda hizmet verirken, yani
çalışırken dinleniyor gibiyim diyebilirim.
Çalıştıkça kendimi bir o kadar
stresten uzak ve dinlenmiş hissediyorum.
Firmamız ilk olarak 1982’de
merkez şubemizin bulunduğu noktada
babam Hüseyin Nur Karagülle
tarafından açılmıştır. 1991’de babam
Hüseyin Nur Karagülle’den almış olduğum
bayrağı ilk günkü heyecanla
dalgalandırma çabasındayım diyebilirim.
Babam o yıllarda ilk olarak
dini kitap ve kırtasiye yoğunluklu
küçük bir alanda hizmet veriyordu.
Firmamız şu an 260 m 2 ve 145 m 2 ‘lik
iki şubemizle sadece bölgesel bir
kırtasiye firması olarak değil, çeşitli
bayiliklerimizle tüm kırtasiye, kitap,
ofis malzemesi ve tüm bunlarla
ilgili akla gelebilecek tüm toptan ve
perakende hizmetlerini veriyor.
Müşterilerinizin sizi tercih
etmesinin sebepleri nelerdir?
Uğur Kırtasiye & Kitabevinin
müşterilerimizle olan, yıllar içinde
oluşturduğumuz karşılıklı güven ve
samimiyet bağlarıyla köklenmiş ahlakı
diyebiliriz. Tüm müşterilerimize
her şartta vermiş olduğumuz değer
önceliğimizdir. Karşılıklı sevgi, saygı
ve samimiyetin bir sağlayıcısı olduğundan
her daim müşterilerimizle
iletişimimizi güçlü tutuyoruz. Gerek
raflarımızdaki ürün çeşitliliği gerekse
ekipmanlarımızı bakıldığında
bölgesel hizmet vermemize rağmen
dünya standartlarında tuttuğumuz
için tercih edilme sebebi oluyoruz
çok şükür. Her geçen gün değişen
ve gelişen sektörel değişimlere ayak
uydurmak en büyük hedefimiz
diyebilirim.
Sektörde yaşamış olduğunuz
sıkıntılar, sorunlar hakkında
neler söylersiniz?
Kırtasiyecilik sektörüne tüm
meslektaşlarımızın yıllardır yaptığı
90 FREKANS
yatırım ve çalışmalarıyla sağladıkları
katkılar hiçe sayılarak mesleğimize
yapılan bazı haksızlıklar var. Özellikle
AVM market zincirlerinin sektörümüze
çok zarar verdiğini hatta
birçok arkadaşımızın sektördeki
varlığının sona erdirdiğini üzüntüyle
izliyoruz. Yani bu yapıların, kırtasiye
mesleğinin varlığını ve haklarını
hiçe saydığını bilmekteyiz. Özellikle
biz kırtasiye işletmecileri olarak çok
önem arz eden 9., 10. ve 11. aylarda
bu yapıların orijinal olmayan ve
garantisiz ürünlerle haksız rekabet
doğuracak şekilde kırtasiye
malzemeleri satışı yapmaları hem
müşterilerimizin sağlığının hem de
piyasanın olumsuz etkilenmesine
neden oluyor. Nüfus yoğunluğu
gözetmeksizin her sokağa köşe başına
açılan bu milyonluk firmaların
sektöre ve daha birçok farklı sektöre
vermiş olduğu zararın tazmini
mümkün görünmüyor.
Sektörün geleceğiyle ilgili
neler düşünüyorsunuz?
Meslek haklarının gözetildiği bir
ortamdan bahsedersek; gelişen teknoloji
ve ürün çeşitliliğinin takibini
sağladığımız ve sıradanlaşmadığımız
sürece mesleğimizin önünü
açık olduğunu düşünüyorum.
Değişen ve gelişen koşullarda biz de
yerimizi almak istiyorsak yenidünyaya
ayak uydurmalıyız.
Uğur Kırtasiye & Kitabevi’nin
hedefleri neler?
1982’den günümüze kadar her
türlü yenilikleri ve sektörel gelişmeleri
takip etmek ve halkımıza bu
gelişmeleri servis etmede öncü olma
konumumuzu sürdürmek en büyük
çabamızdır. Bu noktada E-ticaret
ile ilgili hazırlıklarımıza başlayacağımızı
buradan duyurmak isterim.
Yüzde 100 müşteri memnuniyeti
odaklı çalışan işletmemizin yegâne
amacı bu sohbet ve samimiyet
ortamını olabildiğince sürdürme
gayretinde olmaktır. Kırtasiyecilik
adına yaptığımız ve yapacağımız
girişimlerle adımızı daha da gür duyurmak
istiyoruz. Batı Karadeniz’in
Uğur’u olmanın gereklerini yerine
getirme inancımızı kendimize her
gün aşıladığımızı bilinmesini isteriz.
MATARA, BESLENME ÇANTASI VE SAKLAMA KABI
DEV MARKALARIN LİSANSLI ÜRÜNLERİNİN
TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ
TAROS KIRTASİYE A.Ş
Kırtasiye Dış Ticaret A.Ş
Atatürk Mah. Vatan Cad. No:4 ( Taros Plaza ) Ataşehir / İstanbul
Tel: +90 216 464 77 26 pbx - Faks: +90 216 383 84 64
b2b.taros.com.tr - www.taros.com.tr - info@taroskirtasiye.com
ÖZEL SAHANIN RÖPORTAJ SESİ
DİSİPLİN, GÜVEN
VE SAMİMİYET
ÜÇKA KIRTASİYE İSTANBUL
ANADOLU YAKASI VE DOĞU
MARMARA BÖLGESİ SATIŞ
SORUMLUSU
Ersin GÜVEN
Genç yaşlarda çalışma hayatına atılan ÜçKa Kırtasiye İstanbul Anadolu Yakası
ve Doğu Marmara Bölgesi Satış Sorumlusu Ersin Güven, iş hayatında sabrın ve
deneyimin önemine değindi. Güven, aradan geçen yıllarda edindiği tecrübelerin
değerine değinerek, “İş hayatımda da özel hayatımda olduğu gibi güvene çok
önem veririm. Hangi sektörde ve hangi işi yapıyor olursanız olun öncelikle o işi
severek yapmalısınız ki başarı ile uzun yıllar çalışabilmelisiniz” dedi.
92 FREKANS
Kendinizden kısaca bahseder
misiniz?
1968, Gümüşhane doğumluyum.1978
yılında İstanbul a gelip
ortaokulu Maltepe Orhangazi
Lisesi’nde, liseyi Kartal Endüstri
Meslek lisesinde bitirdikten sonra iş
hayatına atıldım.
Öğrencilik yıllarından ise yaz
aylarında farklı sektörlerde çıraklık
yaparak zaten iş hayatına başlamıştım.
Kırtasiye sektöründe hangi firmada,
hangi görevle çalışmaya
başladınız?
Kırtasiye sektörüne 2007 yılında
sanatsal ürünler ithalatı ve imalatı
yapan Art Boya’da İstanbul Anadolu
Yakası, Güneydoğu Anadolu Bölgesi
ve Karadeniz Bölgesi satış ve tanıtım
sorumlusu olarak başladım.
Sonrasında hangi firmalarda
görev yaptınız?
Kırtasiye sektörüne girmeden önce
tekstil, turizm, mobilya ve beyaz
eşya sektörlerinde farklı pozisyonlarda
çalıştım. Perakende sektöründe
mağaza müdürlüğü, imalat
ve ihracat alanlarında şeflik ve yöneticiliklerim
oldu.
1998 yılından beri de satış pazarlama
ve tanıtım alanında, ülkemizin
yaklaşık 7 bölgesi ve 81 ilini gezerek
çalışmaya devam ediyorum.
Sektörde ise ilk deneyimim olan Art
Boya’da 2007 - 2016 yılları arasında
çalışarak satış şefi pozisyonunda
iken ayrıldım. 2017 yılından beri
yine sanatsal alanın öncü markalarını
bünyesinde bulunduran Üç-Ka
Kırtasiye’de İstanbul Anadolu Yakası
ve Doğu Marmara Bölgesi satış
sorumlusu olarak çalışmaktayım.
Aynı zamanda tüm bölgeleri gezip
üniversite ve kolejlerde ürünlerimizin
tanıtımını yaparak arz ve talebi
arttırmaya yönelik çalışmaktayım.
Çalışma hayatınız boyunca
edindiğiniz prensipler nelerdir?
Çalışma hayatım boyunca edindiğim
prensiplerin başında sürekli
not tutmak ve planlı çalışmaya
gayret etmek gelir.
Günlük, haftalık, aylık ve hatta
mümkünse bazen yıllık planlar
yaparak çalışmaya gayret ederim.
Bunun yanında, işimizin, satış
ve pazarlamanın beşerî ilişkiler
olduğunu, sonrasında ürün bilgisi
geldiğini düşündüğümden iş hayatımda
da özel hayatımda olduğu
gibi güvene çok önem veririm.
Emin olmadığım konularda doğru
bilgiye sahip olduktan sonra fikrimi
bildirmek ve yanlış bir yönlendirme
yapmamak için “Size dönüş yapacağım”
demeyi tercih ederim. Bilgim
olan konularda konuşarak ve yerine
getiremeyeceğim vaatlerde bulunmayarak
ticari ilişkilerimi sürdürmeye
gayret ederim. Son olarak da
tüm bilgileri kimseden saklamadan
herkesle paylaşmaya gayret ederim.
Kırtasiye sektörünün en sevdiğiniz
yanları nedir?
Kırtasiye sektörünün ya da işimin
en sevdiğim yönü; üniversite ve kolej
ziyaretleri ile yaptığım tanıtımlarda
kültürlü, eğitimli ve sanatçı
kişilerle görüşüp onların arkadaşlığını
dostluğunu kazanmak.
Ayrıca çok seyahat ederek ve bu seyahatler
vasıtasıyla yeni yerler, yeni
insanlar tanıyarak sosyal ve kültürel
gelişimime sürekli katkı sağlaması
işimi daha zevkli hale getiriyor.
Kırtasiye sektöründe çalışan ya
da kırtasiyecilik mesleğine yeni
giren meslektaşlarınıza önerileriniz
nelerdir?
Aslında bu soruya cevabın biraz
genel olması gerektiğini düşünüyorum.
Çünkü hangi sektörde ve
hangi işi yapıyor olursanız olun
öncelikle o işi severek yapmalısınız
ki başarı ile uzun yıllar çalışabilmelisiniz.
Kırtasiye sektöründe çalışmak
ise eğitim sektöründe olmak
demektir, yani sürekli kendinizi
geliştirebileceğiniz bir sektör.
Kariyer hedefleriniz nelerdir?
Büyük bir keyif alarak huzurla çalıştığım
Üç-Ka Kırtasiye’de sağlığım
el verdiğince uzun yıllar çalışmayı
planlıyorum.
Zaten 20’li yaşlardan beri kariyer
ve maddiyat için özverili çalışmalar
yaparak maddi ve manevi aldığım
hazların yanında, edindiğim
tecrübelerimle, çalıştığım şirketimde
başarılı bir şekilde iş hayatıma
devam etmeyi planlıyorum.
Sektörün gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yaklaşık 13 yıldır çalışmakta olduğum
kırtasiye sektörünü herkes
gibi bende öğrenciliğimden beri
biliyorum.
Eskiden özellikle emekli öğretmenlerin
okul önlerinde ya da köşe
başlarında açmış olduğu sınırlı
sayıda temel eğitim ve öğretim
ürünlerinin satıldığı küçük işletmelerdi.
Günümüzde ise teknolojinin
gelişmesi, ürün çeşitliliğinin artması
ve internetin herkes tarafından
kolayca kullanılır olmasından dolayı
kırtasiyecilik çok değişti. Büyük
metrekareli mağazalar, zincir şubeleri
olan kurumsal işletmeler haline
dönüştüler. Ve bu mağazalarda
kitap, kırtasiye, hediyelik, oyuncak,
sanatsal ve hobi gibi bölümler oluşturularak
ürün çeşitliliği arttırılmıştır.
Ayrıca içinde cafe bulunan, gıda
ürünleri de satabilen mağaza sayısı
da yeterince mevcuttur.
Son olarak da tüm sektörlerde
olduğu gibi bizim sektörde de internetten
kaynaklı çok ciddi şeklide e
-satışlar yapılmaya başlamıştır.
FREKANS 93
MAKALE
FUARLAR HÂLÂ EN ÖNEMLİ
İLETİŞİM KANALI
Geleceğin trend ürünlerinin belirlendiği ve ihracat
noktasında çok önemli platformlar olan Frankfurt
Paperworld ve Nurnberg Spielwarenmesse fuarları katılımcılarıyla
yaptığım görüşmeler, fuarların eski tadının
olmadığı ancak bununla birlikte sektördeki gelişmelerin
takibi, güçlü ilişkilerin kurulması ve özellikle ihracat
noktasında hâlâ önemini koruduğunu gösteriyor.
Ebulfez Demirdaş
Sektör ayrımı yapmaksızın
fuarların kan kaybettiği
ortadayken; tanınmış markaları,
önemli karar alıcıları ve tüm
dünyadan ziyaretçileri bir araya
getiren, kırtasiye, büro malzemeleri
ve yazı gereçleri alanında dünyanın
en önemli fuarı Paperworld de bu
olumsuzluklardan payını almış
görünüyor. Fuar katılımcılarıyla
yaptığımız görüşmeler bize firmaların
fuardan beklentileri ve bu beklentilerin
karşılanıp karşılanmadığı
94 FREKANS
noktasında önemli bilgiler verdi.
Paperworld, ihracat çalışmalarına
ağırlık vermek isteyen veya bu yönde
adım atmak isteyen firmaların
yurt dışı fuarları arasında ilk sırada
geliyor. Paperworld’u önemli bir
buluşma noktası, harekete geçmek
için değerli bir bağlantı noktası olarak
değerlendiren firmalar, ihracatın
uzun soluklu bir maraton olduğunu
düşünüyor, ilk temasa büyük önem
veriyor ve süreç içerisinde ilişkiyi
daha da güçlendirmeyi hedefliyor.
KIRTASYE SEKTÖRÜNÜN
BULUŞMA NOKTASI
Paperworld, yeni müşterilerin hedeflendiği
bir fuar olarak düşünülse
de gözlemlerimiz ve firmalarla
yaptığımız görüşmeler gösteriyor ki
burası aslında hâlihazırda çalışılan
ve geçmişten bugüne ticari faaliyetlerin
sürdürüldüğü firmalarla da bir
buluşma noktası… Firma yetkilileri
fuarın bu anlamda çok değerli bir
ortama zemin hazırladığını, dünyanın
birçok yerindeki müşterilerle,
firmalarla bir araya gelebildiklerini,
ayrıca sektördeki ve dünyadaki son
gelişmeleri yüz yüze değerlendirebildikleri
çok önemli bir platform
olduğunu dile getiriyor.
YENİ, YARATICI
ÜRÜN EKSİKLİĞİ
Fuarda uzun yıllardır katılımcı
veya ziyaretçi olarak yer alan firmaların
değerlendirmeleri, fuarın
geleceğiyle ilgili bazı noktaların
özellikle gözden geçirilmesi
gerektiğine işaret ediyor. Ziyaretçilerin
serzenişte bulunduğu
önemli noktalardan biri; fuarda inovatif-yeni-yaratıcı
ürünlerin azlığı.
Paperworld’ün daha eski yıllarında
ziyaretçiler çantalarını kataloglarla
doldurur, ürünlerden birer numune
alıp heyecanla fuardan ayrılırdı. Son
yıllarda bu heyecan biraz törpülenmiş
görünüyor. Yeni ve yaratıcı
ürünlerin istenilen seviyede sunulamadığı
bir fuarın eskiyi aratmasına
ve geleceğe yönelik bazı kaygılar doğurmasına
şaşırmamak gerekiyor.
TÜRK FİRMALAR MUTLU
Fuar katılımcısı Türk firmalarımız
fuarda olmaktan memnun görünüyor;
öyle ki bu yıl fuara Türkiye’den
67 firma katıldı. Firmalarımız, fuar
kan kaybetse de ihracat için burada
olmanın önemli olduğunu vurguluyor.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) organizasyonunda
gerçekleştirilen Milli
Katılım da önemli bir ses getirdi.
Hem bulunduğu salon ve konum
hem de müthiş stant tasarımıyla,
organizasyona dahil olmayan diğer
fuar katılımcısı firmaların iştahını
kabarttı demek sanırım yanlış olmaz.
Tahmin ediyorum önümüzdeki
yıl Milli Katılım organizasyonuna
katılan firma sayısı hatırı sayılı bir
şekilde artacak.
OYUN ENDÜSTRİSİ
SPİELWARENMESSE’DE
BULUŞTU
Oyun endüstrisinin önemli buluşma
noktası Spielwarenmesse
Oyuncak Fuarı uluslararası karar
alıcıların bir araya geldiği, tanınmış
markaların, çok sayıda medya temsilcisinin,
oyuncak ve oyun pazarındaki
gelişmelerin yerinde takip
edildiği çok ciddi bir organizasyon.
Fuar alanının tüm salonlarına
yaptığım uzun yürüyüşler sonrasında
gördüm ki Spielwarenmesse,
‘Dünyanın en büyük oyuncak fuarı’
unvanına boşuna sahip olmamış…
3 bine yakın katılımcıdan 831’inin
sadece bu fuara katılıyor olması bile
fuarı diğerlerinden ayıran önemli
bir özellik.
Katılımcı ve ziyaretçi anlamında
önemli bir yoğunluğun yaşandığı
fuarda, hemen her salon, koridor
ve stant ziyaretçi akınına uğruyor.
En çok dikkatimi çeken alan 3A salonundaki
TrendGallery. Bu alanda
oyuncak sektörünün gelecekteki
önemli trendleri sergileniyor.
FUARIN DEĞERLİSİ;
TOYAWARD
Firmaların yeni ürünlerine çok
büyük önem veriliyor. Bu kapsamda
fuarda her yıl yenilikçilere verilen
“ToyAward” çok önemli ve değerli.
Bu ödülü kazanan firmalara ürünlerini
ön plana çıkartma imkânı
sağlanıyor.
İLETİŞİMİ
BAŞLATMANIN YOLU
Fuara Türkiye’den katılan 50’nin
üstünde firmanın dokuzu TÜ-
KİD üyesi. Üyelerimizle yaptığım
görüşmelerde Paperworld’den
biraz daha farklı şeyler duyduğumu
söylemeliyim! Bu fuara ilk defa
katılan firmalar farklı bir müşteri
kitlesiyle karşılaştıklarını ve bunun
bir avantaj olduğunu düşünüyor.
Kırtasiye ve oyuncağı Türkiye’de
aynı potada görebileceğimiz ürün
grupları olarak düşünebiliriz (perakende
noktasında elbette) Oyuncak
grubuna daha yakın diyebileceğimiz
ürünleri sergilediklerini ve bu ürünler
sayesinde yabancı müşterilerle
temas kurma yolunu seçtiklerini
ifade ediyor. Fuara ilk defa katılan
firmalar ise iletişimi başlatmanın
fuarda yer almaktan geçtiğine vurgu
yapıyor.
FREKANS 95
ÖZEL AYIN RÖPORTAJ KİTABI
BU KİTABI OKUYUN,
PARANIZ DA ZAMANINIZ DA
SİZE KALSIN!
Kendi Kendine MBA, yazarı, Josh Kaufman’ın, kendi gelişimi
için okuduğu onlarca kitap ve takip ettiği yüzlerce blog içerisinde
analiz ettiği bilgileri sentezleyerek hazırladığı bir kitap.
Harvard ve Stanford gibi
seçkin okullar bile, çağımızın
gereksinimlerini karşılamayan,
güncelliğini yitirmiş PowerPoint
sunumları ile gereksiz finansal modelleri
öğretmekten ileri gidemezken,
Kaufman, size bir işin gerçekten nasıl
yürüdüğünü gösteriyor.
Kaufman, içerikten herkesin faydalanabilmesi
amacıyla Kendi Kendine
MBA konseptini yaratarak araştırmalarını
derlediği bir kitap haline
getirmiş. Değer yaratımı, pazarlama,
satış, değer sağlama, finans, insan
beyni, kendini kullanmak, başkalarıyla
çalışmak, sistemi anlamak, sistemi
analiz etmek, sistemi geliştirmek
bölümlerinden oluşan kitapta, 11 ana
başlık altında 248 alt başlık olarak
incelenmiş. Kaufman, binlerce dolar
para vererek ve hayatlarının iki yılını
değersiz bir kağıt parçası için harcayarak
insanların boş bir çaba içerisine
girdiğini söylüyor. Bunun yerine
insanların zamanlarını ve paralarını
gerçek bir iş deneyimi yaşamak için
harcamalarının daha doğru olacağını
ve işletme okulunu pas geçerek
kendini eğitmenin daha doğru
olacağını ekliyor. Kitabın öğretmeyi
hedeflediği temel prensipler; başarılı
kararlar almak, kişisel verimliliğinizi
en yüksek düzeye çıkarmak, belirsizlik
ve kararsızlıkla başa çıkmak,
sonuçlarınızı geliştirmek için zekice
deneyler yapmak olarak sıralanıyor.
İşletme alanındaki temel prensipleri
bizlere tanıtan bu kitap, hem birçok
farklı sistemin içinde yolumuzu nasıl
bulacağımız konusunda ışık tutuyor
hem de iş telaşesinde unutulan basit
kuralları yeniden hatırlatıyor.
İnsanların ne
istediğini anlamadan
değer yaratamazsınız
(piyasa araştırması).
Müşterileri çekmek
için önce onların
dikkatini çekmek
sonra da onların
ilgilenmesini
sağlamak gerekir
(pazarlama). Bir
satışı tamamlamak
için insanların
önce sözünüzde
duracağınıza
güvenmesi gerekir
(değer sağlama ve
işlemler)…”
96 FREKANS
ÖZEL VİTRİN RÖPORTAJ
BiC EVOLUTION İLE
ÖZGÜRCE BOYAMA KEYFİ
Ultra Dayanıklı BiC Evolution kuru boyaların yeni
‘Silinebilir’ serisi çocukların favorisi olacak.
Artık çocuklar boyama çalışmalarında
hata yapmaktan
korkmayacak. Her bir kalemde
bulunan kaliteli silgi çocuklara
özgürce tekrar boyama ve silme
olanağı sağlayacak. 5 yaş ve üzeri
çocuklar için ideal olan BiC Evolution
Illusion Silinebilir kuru boya
kalemleri 24 canlı renk seçeneği ile
aynı zamanda okul projeleri, detaylı
çizim ve boyama çalışmaları için de
mükemmel seçim! Ağaç kesilmeden
üretilen, çevre dostu Evolution kuru
boyalar, esnek gövdeleri sayesinde
kırıldığında kıymık oluşturmaz.
Hem darbelere hem de çiğnemeye
karşı ultra dayanıklıdır.
KYOCERA DOCUMENT’TEN
KULLANICI DOSTU YAZICI
Kyocera Document Solutions Türkiye, artan talepleri karşılamak ve ürün gamını
güçlendirmek için kullanıcı dostu A3 siyah beyaz yazıcıyı piyasaya sürdü.
Dünyanın önde gelen doküman
çözümleri şirketlerinden biri olan
Kyocera Document Solutions
Türkiye, ürün gamına yeni A3 siyah beyaz
yazıcı ECOSYS P4060dn’yi ekledi. Cihaz,
kurumun doküman yönetimine yaklaşımını
tanımlayan çevresel sürdürülebilirliğin
gururlu mirasını sürdüren A3 siyah
beyaz bir yazıcıdır.
Orta ve büyük ölçekli işletmelerde bu
kadar yaygın olan talepleri sürdürülebilir
ve verimli bir şekilde karşılamak için
tasarlanan yeni ECOSYS P4060dn, ilk
olarak 1992 yılında geliştirilen ECOSYS
serisine katılan en son siyah beyaz A3
lazer yazıcıdır. Sahip olduğu etkileyici
yüksek görüntü kalitesi ve düşük güç
tüketimi, Kyocera’nın kurucusu Dr Kazuo
Inamori’nin öncülüğünü yaptığı çevreye
duyarlı felsefeyi sürdürmektedir.
Bu yeni ileri teknoloji cihaz, dakikada 60
sayfaya kadar A4 baskı hızına ve 3,8 saniye
ilk baskı hızına sahiptir. Olağanüstü
verimlilik ve güvenilirlik sağlayan dayanıklı
uzun ömürlü bileşenlerle birleşen
ECOSYS P4060dn, sağlık ve üretim gibi
baskının yoğun olabileceği endüstrilerde
genel üretkenliği artırmak için mükemmel
bir seçimdir. A3 siyah beyaz yazıcı,
kullanıcı dostu 9 inçlik renkli dokunmatik
panel, kendiliğinden kapanan bir mekanizma
içeren kağıt besleyici ve 17 saniyelik
hızlı ısınma süresi gibi kullanımı son
derece basit hale getiren bir dizi özellik
sayesinde, işyerinde verimliliği artıracak
gelişmiş kullanılabilirlik sağlar.
Müşterilerine kalite sağlamayı amaçlayan
şirketlere yönelik mükemmel ek özellikler
arasında 1.200 dpi’lik etkileyici yüksek
görüntü kalitesi bulunmaktadır. Kaliteden
ödün vermeden, inşaat sektöründe ve diğer
çeşitli sektörlerde verimlilik sağlanır.
98 FREKANS
ÖZEL VİTRİN RÖPORTAJ
HP LASERJET YENİ NESİL
RENKLİ YAZICILARINI PİYASAYA SUNUYOR
Yeni modeller, günlük baskı ihtiyaçları için güncellenmiş üretkenlik deneyimleri,
gelişmiş güvenlik, yüksek etkili renk ve profesyonel performans sunuyor.
HP Inc. (NYSE: HPQ), HP
Color LaserJet Pro M100
ve M200 serisi yazıcılarının
en yeni modellerini piyasaya
süreceğini duyurdu. Güncellenen
M100 ve M200 serileri, kullanıcılara
iş ortamında aradıkları
rahatlık, güvenlik ve performansı
sunmak için tasarlandı. HP
Türkiye Genel Müdürü Emre
Alaman, yeni modellerle ilgili
şu görüşü paylaşıyor: “Profesyoneller
iş yerinde performans ve
kaliteden ödün vermeden üretkenliklerini
artırmanın yolunu
arıyorlar. HP Color LaserJet Pro
M100 ve M200 serilerini güncellememizin
de sebebi buydu.
Kullanıcılara gittikleri her yerde
verimli bir çalışma ortamı için
en iyi baskı deneyimini, gelişmiş
güvenlik seçeneklerini ve güçlü
performansı sunmak istiyoruz.”
ÜRETKENLIK SEVIYESI
ARTIYOR
Çalışanların günden güne mobil
yaşam tarzlarını benimsediği bir
ortamda istenilen yerden çalışma
özgürlüğü de giderek daha
önemli hale geliyor. Yeni HP Color
LaserJet Pro M100 ve M200
serileri ile HP Smart App içerisindeki
Akıllı Görevler sayesinde
kullanıcılar, yalnızca telefonlarını
kullanarak hızlıca ve kolaylıkla
baskı alabiliyor, belge taratabiliyor
ve kopyalayabiliyor.
GELIŞMIŞ GÜVENLIK
Güncellenen HP Color LaserJet
Pro M100 ve M200 serileri
temel şifreleme ve şifre koruma
gibi başlıca güvenlik özelliklerini
içermesiyle cihaz güvenliği,
kişisel veriler ve kurumsal belgelerin
korunmasını sağlıyor.
GÜÇLÜ PERFORMANS
HP Color LaserJet Pro M100 ve
M200 serileri, en yüksek baskı
performansı ve her baskıda profesyonel
kalitede renk sağlayan
JetIntelligence özellikli Orijinal
HP Toner kartuşları ile birlikte
geliyor. Dahili kablosuz ve Ethernet
ağ becerileri ile M100 ve
M200 daha hızlı, daha güvenilir
çift bantlı Wi-Fi bağlantıları
sağlıyor.
ANNELER İÇİN EN ZARİF
HEDİYE PARKER’DA…
Hayatımızın kraliçesi olan annelerimize, Anneler Günü’nde
Kraliyet Armalı asil Parker’ın en eşsiz serisi Sonet’le sevgimizi,
saygımızı ve teşekkürümüzü sunabiliriz.
Ülkemizde bu yıl 10 Mayıs
Pazar günü kutlanacak bu
özel günde, annelerinize
Parker’ın zarafet sembolü Sonnet
kalemlerini hediye edebilirsiniz.
İngiltere’de iki kez Kraliyet Arması
ile onurlandırılan prestij kalemin
öncüsü Parker’ın eşsiz serilerinden
olan Sonnet, eşi benzeri bulunmayan
annelerimize yakışır hediye
seçenekleri sunuyor. Zarif bir tarzın
klasik dışa vurumu olan Sonnet, ilk
lanse edildiği 1994 yılından bu yana
100 FREKANS
kadınların duygularının da en özel
tercümanı oluyor. Annelerimiz de
yıllarca zevkle kullanabilecekleri bu
kusursuz kalemlerle sevdikleri için
tasarladıkları dünyaya ilişkin hayal
ve planlarını kağıda dökerken, eşsiz
bir yazım deneyimi de yaşayabilirler.
ZARAFET, KALITE
VE ŞIKLIK…
Lüks ve prestijli kalemin zirve markası
olan Parker ailesinin en özel
serisi olan Sonnet, çeyrek asırdır,
zarafet ve kaliteyi, şıklık ve tasarımla
birleştiriyor. Parker Sonnet
kalemler, yeni birleştirici ok klipsi,
kapağı ve özel Cisele kabartmalı
desenleri, 18K som altın ucu ile
kullanıcıları için hazır…
aBüyüleyici Cisele modeli de dahil
olmak üzere zengin seçenekleriyle
her bir ince detayın düşünüldüğü
bu kalemler, annelerimize sevgi ve
teşekkürümüzü sunmanın en özel
ifadesi…
Tabaka Etikette Dijital Dönem
www.ekstrafix.com
ÖZEL KİŞİSEL RÖPORTAJ GELİŞİM
AİLE ŞİRKETLERİNİN
NASIL YÖNETİLDİĞİ
BÜTÜN TOPLUMU İLGİLENDİRİR
Temel AKSOY
Sizce aile şirketlerinin nasıl yönetildiği sokaktaki insanı bile neden bu
kadar ilgilendirir? Neden aile şirketlerinin sahipleri arasındaki anlaşmazlıklar
basında haber konusu olur? Neden aile şirketlerinin kurumsallaşması,
yönetimlerinin profesyonelleşmesi sık sık gündeme gelir?
102 FREKANS
Aslında nedeni çok açık.
Aile şirketleri bütün
ülke ekonomilerinin bel
kemiğini oluşturur. Bütün ülkelerdeki
şirketlerin büyük çoğunluğu
aile şirketleridir. Çalışan nüfusun
büyük bölümü bu şirketlerde
çalışır. Türkiye ekonomisine yön
veren Koç, Sabancı, Eczacıbaşı gibi
şirketlerin hepsi aile şirketleridir.
Bunlar hem halka açık (borsada
işlem gören) hem de aile bireyleri
tarafından yönetilen şirketlerdir.
Bu şirketlerde yapılan hatalar,
yönetimdeki yetersizlikler sadece
onları değil, bu şirketlerde çalışan
on binlerce insanı, onlara mal ve
hizmet sağlayan diğer şirketleri de
etkiler.
Toplumdaki genel inanışa göre
“kurumsal şirketler”, kuralların
belli olduğu, adaletli, insana değer
veren yerler olarak görülürken, aile
şirketleri ise keyfi kuralların hâkim
olduğu, ailenin çıkarına hizmet
eden, ailenin tüm bireylerine bir iş
verme kaygısıyla yönetilen, güvenilmez
yerlerdir.
Kötü yönetilen aile şirketleri olduğu
bir gerçek ama iyi yönetilen aile
şirketlerinin olağanüstü başarılar
gösterdiği de ortada. Markalarını
bütün dünyaya kabul ettirmiş
ve başarılarını kuşaktan kuşağa
sürdürmüş birçok Fransız, İtalyan;
şarap, parfüm, giyim, mücevher ya
da gıda şirketi var. Bu şirketler hala
kurucu ailelerin çocukları ya da
torunları tarafından yönetiliyor.
Başarının nedeni bir şirketin
sahipliğinin bir ailenin elinde olup
olmaması ya da o şirketi profesyonellerin
yönetip yönetmesi değildir.
Çok kötü yönetilen “kurumsal”
şirketler olduğu gibi çok iyi
yönetilen “aile şirketleri” de vardır.
Asıl olan şirketin “adil” ve “şeffaf”
bir şekilde yönetilmesi ve “sorumluluk”
üstlenen herkesin “hesap
vermesidir.” Bu dört şartı yerine
getiren şirketlerde doğru kararlar
alma ve başarılı olma ihtimali artar.
Bu şartları yerine getiren şirket bir
aile şirketi de olsa hatta yönetimde
ağırlıklı olarak aile üyeleri de bulunsa
o şirkette işler yolunda gider.
(Kurumsallaşma Kompleksinden
Kurtulmak)
Peter Drucker, “şirketin aileye
hizmet etmesi değil, ailenin şirkete
hizmet etmesi” ilkesini benimsemek
gerektiğinden bahseder.
Bir aile şirketinin sahipleri, şirketin
çıkarlarını kendi kişisel çıkarlarından
daha üstün tuttukları zaman
şirketin başarılı olmasının yolu açılır.
Tersine hissedarlar, “Bu şirket
bana hangi faydayı sağlıyor?” diye
bakmaya başladıklarında ise şirket
baş aşağı gider.
Bütün sektörlerde çok sert rekabetin
yaşandığı bir dünyada belirli
büyüklükteki bir şirketi yönetmenin
sorumluluğunu sadece aile
bireylerine yüklemek, hem şirkete
hem aileye hem de yönetim görevini
üstlenenlere haksızlık yapmak
demektir.
Dünyada hiçbir ailenin genetik
yapısı, arka arkaya süper yönetici
ve liderleri dünyaya getirmeye
programlı değildir. Bir şirketin
hem kurucusunun hem de onun
neslinin devamındaki bütün herkesin
aynı özelliklere sahip olması
mümkün değildir.
Ailenin işin kontrolünü elinde
tuttuğu ve aynı zamanda işinin ehli
profesyonellerin aileyle birlikte
çalıştığı bir şirket, hem ölçülü
risk alan hem hızlı karar alan ve
bürokrasinin olmadığı bir “cennet”
olabilir.
Bence aile şirketlerin nasıl yönetildiği
sadece “aile içi” bir konu
değildir. Bu şirketlerin doğru yönetilmesi,
başarılarını sürdürmeleri,
toplumun tümünü ilgilendirir.
FREKANS 103
AYIN RENGİ
Gürbüz Işıksız
Pembe Küre 20 cm
Comix Dosya Charmant
Seperatörlü Şeffaf
Sheaffer Mini
Jel Kalem Ion
Stabilo Colorful
Kurşun Kalem Mavi
Cassa Hesap Makinesi
12 Basamak
LÖSEV Defter Sarı
104 FREKANS
BAHAR RENKLERİ
Moleskine Klasik
Cep Boy Düz Defter
Graf von Faber-Castell Versatil
Kalem Tamitio
Mas Standup Tel Zımba
Makinesi No:10
Önder Enjeksiyon
Magazinlik
Lamy Safari 2019 Özel Üretim
Dolma Kalem Pastel Light Blue
Jansport Superbreak
Cloud Wash T50159C
FREKANS 105
KÜLTÜR ÖZEL SANAT RÖPORTAJ DURAĞI
“GECE VARDİYASI”
SERGİSİ AÇILDI
Gece Vardiyası sergisi, M. K. Perker’in 2019 yılı boyunca, hava kararınca
üzerinde çalışmaya başladığı ve hava aydınlanınca çalışmayı
bıraktığı, kâğıt üzerine mürekkeple yapılmış 30 desenden oluşuyor.
Pilot Galeri, uluslararası
çizgi dünyasının önemli
aktörlerinden M.K. Perker’in
Türkiye’deki ilk kişisel sergisi Gece
Vardiyası’na ev sahipliği yapıyor.
Sanatçı sergisini; “Tam 30 yıldır
The New York Times’tan Wall Street
Journal’a, Washington Post’tan
Hürriyet’e, Esquire’dan The Progresive
ve The New Yorker’a kadar
birçok yayına çizdim. Hepsinde
hissettiğim sıkıntı, her işin bir
teslim günü, hatta saati, yani bir
teslim tarihi olmasıydı. Ama aynı
zamanda sanatçıyı müthiş bir problem
çözme yetisine de ulaştırıyor
bu durum. Bu sergiye teslim tarihi
olmayan işler’ niyetiyle başladım.
Ama sanırım sadece gece yarıları
üzerlerinde çalışarak ve bilinçli
olarak gün içinde bu desenlere
hiç dokunmayarak kendi kendime
106 FREKANS
kurgusal bir teslim tarihi yaratmış
oldum. Bir tür tersten giden Külkedisi
gibi; bende, kağıtlar, kalemler
ve mürekkepler gece yarısı değil de
gün ağarırken balkabağına dönüşecekti
sanki” diye anlatıyor.
M.K. Perker’in eserlerinde, karanlığın
içinde, gecenin getirdiği özel
imgeler, karakterler ve hepsinden
mühimi her desende varlığını
hissettiren bir ambiyans var. Bir
noktadan sonra bir tür ‘tuhaflıklar
ailesi’ göze çarpar. Tekerrür
eden, ima eden, farklı desenlerde
birbirine refakat eden sürreal bir
ailedir bu. Hem çok güvenli hem
çok tekinsiz.
Gece Vardiyası sergisi, bizleri, 20.
yüzyıl başında İstanbul’da bir gece
yarısı, yarı gerçek yarı rüya bir
yolculuğa çıkarıyor gibidir. Elimizden
hızlıca kayan balıklar, dikkatle
dinleyen kargalar, tekinsiz dev
tavşanlar, yarın yokmuş gibi dans
eden insanlar, hep parlayan ay ışığı
altında dengesizlik içinde bir denge
kurmaya çalışan koca bir şehre
bakıyor gibiyiz. Her bir çizimde
bazen reel bazen soyut bambaşka
mekanlar, başka açılar, derinlikler,
farklı ölçekler içinde insanlar,
hayvanlar, korkular, teşebbüsler,
buluşmalar, ayrılıklar, duraksamalar
ve anlar vardır. Aynı ölçü içine
türlü durumlar girince bu aynı
ölçek, bu sabit çerçeve, bu tuhaf
dünyaya açılan bir kapı olur.
BASIN ÖZEL YANSIMALARI
RÖPORTAJ
108 FREKANS
FREKANS 109
TÜRKİYE’NİN KIRTASİYE DERGİSİ
16 yıldır kırtasiye sektörünün nabzını tutan
FREKANS DERGİSİ,
ilk günkü heyecanı ve 130’dan fazla sayının
deneyimi ile yayın hayatını sürdürüyor.
Türkiye geneli 5.000 noktaya ücretsiz dağıtılan
FREKANS Dergisi’nde yer alarak;
kırtasiye sektöründeki en etkili; firma sahiplerine, üst
düzey yöneticilere ve girişimcilere ulaşabilir, markanız
beraberinde sunduğunuz ürün veya hizmeti
etkin bir şekilde tanıtıp imajınızı güçlendirebilirsiniz.
Kırtasiye sektörü
hakkında her şey
FREKANS’ta!
www.tukid.org
tukidtr 110 FREKANS tukidtr tukidtr tükid
11 Eylül 2020
London Stationery
Show
Business Design Centre,
Londra | İngiltere
14 - 16 Ekim 2020
30 Ocak - 2 Şubat 2021
Insights-X
Nürnberg Sergi
Merkezi | Almanya
Paperworld Messe
Messe Frankfurt |
Almanya
10 - 12 Şubat 2021 2 - 4 Mart 2021
Skrepka Expo
Moskova| Rusya
Paperworld Middle
East
Dubai Int. Convention and
Exhibition Centre
| Arab Emirates
REKLAM INDEX
AFİLLİ İŞLER - 95
AKYOL -15
ALTINYAPRAK - 67
ANT YAZI GEREÇLERİ- 49
BiC - 5
BURAK GRUP ÇANTA - 41
CASSA -61
DELTA - 3
DÖNMEZLER LİSANS - 11
EDDİNG - 9
EKO EGE KIRTASİYE- 27
ERKAM OFİS - 71
FATİH KALEM - 79
FETİH OFİS - 29
GÜÇLÜ KIRTASİYE - 25
KADIOĞLU BİLGİSAYAR - 7
KEMERBURGAZ - ARKA KAPAK
LÖSEV - 111
MAPED -21
MAS - 55
MİMAKİ - 47
OFİS 2000 - 97
RAFSO - ÖN KAPAK İÇİ SOL
SCRİKSS - 37 - 51 - 59
SETA - 85
SİLKA - 1
ŞAHİN KIRT. - 112
TABAK DERİ - 87
TANEKS - 75
TAROS - 89
TEKİN OZALİT - 99
TEKNİK ATILIM - 13
TİMON - 105
TUDEM - 19
VESTPA KAĞITÇILIK - SEPERATÖR
YAPI KREDİ YAYINLARI -23
112 FREKANS
JEL MÜREKKEPLİ KALEM
05 FINE
İĞNE UÇLU
07 MEDIUM
YUVARLAK UÇLU
PATENTLİ TÜRK
TASARIMI