Sayı1
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Copyright © 2018. Dört Ayda Bir Yayımlanır. Çevrimiçi (online) sürüm: www.dijital.saglik.gov.tr
Künye
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürü
Dr. Mustafa Mahir ÜLGÜ
Yazı İşleri Koordinatörü
Deniz TUGAY YANGI
Grafik Tasarım
Burak ÇAVUNDURLUOĞLU
Yayın Kurulu Üyeleri
Dilek GENÇER ÖZTEKİN
Buket ERDOĞAN
Gizem YILDIZ
Mert ÖZCAN
Derya AÇIKSÖZ
Dilek ŞEN KARAKAYA
Dr. Metehan KICIMAN
Zeki YAZGAN
Gamze KARAKÖSE
Birsen BİRGE KAYIŞ
Yazışma Adresi
dijitalsaglik@saglik.gov.tr
Copyright © 2018. Dört Ayda Bir Yayımlanır.
Çevrimiçi (online) sürüm: www.dijital.saglik.gov.tr
İçindekiler
Oyunlaştırma & Sağlık Okuryazarlığı İlişkisi 6
Türkiye’de Dijital Hastane Süreci 10
Elektronik Sağlık Kayıtlarının Gizliliği 16
Tele Tıp Sistemi İle Sağlıkta Maliyetler Azalırken Hizmet Kalitesi Artıyor 20
Açık Sağlık Verisi 26
Merkezi Hekim Randevu Sistemi ’nden Kıtalar Aşan Başarı 32
Sağlık Hizmet Sunumunda Yeni Dönem Başladı “Şehir Hastaneleri” 34
Bilim Adamları Ne Yediğinizi İzleyebilecek,
Dişe Takılan Kablosuz Minik Sensörler Geliştiriyorlar! 36
Medeniyetlerin Beşiğinde Anadolu Tıbbı “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp” 38
SBSGM Personeli
Deniz TUGAY YANGI
EDİTÖR’den
Dijital Sağlık Dergimizin ilk sayısında sizlerle buluşmanın
mutluluğunu yaşıyoruz. ilk sayımız olması nedeniyle bu sayıda
dergimiz hakkında biraz bilgi vermek istiyoruz. Öncelikli olarak
dergimizin adı ile başlarsak neden Dijital Sağlık? Bunun nedeni
dijital dönüşümün her alanda olduğu gibi sağlık alanında da
yaşanması. Artık cep telefonları, akıllı cihazlar ve giyilebilir ürünler
ile sağlığımız hakkında daha fazla sorumluluğa sahip olmaktan
tutunda, sunulan sağlık hizmetlerinin daha etkin ve kaliteli
olmasına kadar birçok alanda teknolojik dönüşüm, sağlık sistemini
önemli ölçüde etkilemektedir. Bu kapsamda hem dijitalleşen
sağlık sistemleri ile ilgili olması hem de Sağlık Bilgi Sistemleri
Genel Müdürlüğü adına çıkarılan dergimizin adının “Dijital Sağlık
Dergisi” olması kaçınılmaz oldu.
Bu sayımızın kapak konusunu ise Sağlığın Bilişim Yolculuğu olarak
belirledik. Bu yolculukta da sizleri yaşanılan bazı gelişmelerden
haberdar etmek istedik. Bundan sonraki sayılarımızda yine
sağlık sektöründe dijital dönüşüme ait makaleleri, Bakanlığımıza
ait güncel haberleri ve Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
bünyesinde gerçekleştirilen çalışma ve projeleri bulabileceksiniz.
Ayrıca dergimizin amacına yönelik sizlerden gelecek olan
çalışmalara da yer vermekten mutluluk duyacağız.
Azimle, umutla ve mutlulukla çıktığımız bu yolculuğun her
aşamasında beraber aydınlanmak temennisi ile büyük katkılar
sağlayan ve desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen başta Sayın
Genel Müdürüm M. Mahir ÜLGÜ’ye, tüm yöneticilerime, yayın
kurulumuza ve katkıda bulunan herkese teşekkürlerimi sunarım.
Bir sonraki sayımızda görüşmek üzere ...
4
SBSGM Genel Müdürü
Dr. M. Mahir ÜLGÜ
SUNUŞ
Saygıdeğer Yazarlarımız ve Okurlarımız;
Daha önce “Gündem e-Sağlık” adıyla elektronik
ortamda yayımladığımız dergiye yeni bir ad
verip yeni bir yüz ile karşınıza çıkıyoruz. Bu
sayede ilk sayısı çıkartılan Dijital Sağlık Dergisi
aracılığı ile sizlerle birlikte olmanın gurur ve
memnuniyetini yaşıyoruz. Bu sayıda sağlığın
bilişim yolculuğuna sizlerle birlikte çıkmak ve
bu yolculukta hem Genel Müdürlüğümüz hem
de Sağlık Bakanlığı bünyesinde sağlıkta bilişim
dünyası adına atılan adımlardan bahsetmek
istiyoruz.
Aslında bu yolculuk uzun zaman önce başladı.
Özellikle 1970’li yıllardan sonra bilgisayar
teknolojisinin hızla gelişmesi tıp alanında da
önemli katkılar sağladı. Bu gelişmeler teşhis,
tedavi, iletişim, sağlık verisi toplama, toplanan
verilerin işlenmesi ve gerektiğinde iletilmesi,
bilgiyi yönetme, klinik karar verme süreci gibi
sağlığa atfedilebilecek birçok süreçte kalitenin
ve etkililiğin artmasına neden oldu. Bir taraftan
sağlık hizmetlerinin kalitesi artarken zamandan,
iş yükünden ve insan kaynaklarından
tasarruf sağlandı. Diğer taraftan da bilişim
teknolojilerinden faydalanılarak sağlık alanında
kullanılan sistemler, maliyetlerin azalmasında
ve standartlaşmanın sağlanmasında etkili oldu.
Günümüz dünyasında artık arşivler dolusu basılı
sağlık kayıtları, taşınabilir depolama aygıtlarına
aktarılan sayfalar dolusu tetkik sonuçları, uzun
uzun beklenen randevu kuyrukları, günlerce
beklenen görüntüleme raporları ve sonuç almak
için hastane kapısında beklenen saatler yerini
tek bir tıkla, çok daha kolay ve daha düşük
maliyetler ile ulaşılabilen sağlık hizmetlerine
bıraktı. Elbette teknolojik alandaki gelişmeler,
dijital ortamdaki her geçen gün artan veri hacmi,
çeşitliliği ve açık veri kavramları beraberinde
sağlık verilerimizin mahremiyeti konusunu da
gündeme getirdi.
Sonuç olarak sağlık ve bilişim uygulamalarının
buluştuğu, dijital sağlık uygulamalarının
arttığı ve her geçen gün sağlık hizmetlerinde
yeni teknolojik ürünlerin kullanıldığı bu yolda
siz değerli okuyucularımızı yürüttüğümüz
çalışmalardan, üretilen bilgilerden ve
gerçekleştirilen araştırmalardan haberdar
etmeyi ayrıca sağlık alanında gerçekleşen
teknolojik yenilikleri, güncel bilgileri ve sağlık
hizmet sunumundaki dijital dönüşümü takip
etme imkânını yaratmayı amaçlamaktayız.
Bu yolculukta bizler kadar sizlerin de sağlık
alanındaki çalışmalarınıza yer vereceğimizi
bildirerek Dijital Sağlık Dergimizin tüm
takipçilerimize hayırlı, uğurlu ve faydalı
olmasını temenni ederiz.
Yeni sayılarda buluşmak dileğiyle sağlıkla ve
hoşça kalın...
5
Oyunlaştırma &
Sağlık Okuryazarlığı
İlişkisi
Teknolojik gelişmeler, bilgiye erişimi zamandan
ve mekândan bağımsız kılmakta; bilgisayar, tablet
ve akıllı telefonlar bilgiye ulaşmada kullanılan
araçlar haline gelmektedir. Bu araçların sağladığı
hızlı ve kolay ulaşılabilirlikten sağlık sektörü de pay
almaktadır. Gelişen teknoloji ve sağlık, karşımıza
Mobil Sağlık uygulamalarını çıkarmaktadır. m-Sağlık
uygulamalarının önemli örneklerinden bir tanesi olan
e-nabız; elektronik görüntüleme, online randevu,
e-reçetelendirme, elektronik hasta kayıt sistemi
gibi birçok alanda teknoloji donanımlı hizmet temin
edebilmektedir. Dolayısıyla teknolojiyle beraber
oyunlaştırma gibi yeni öğrenme araçları da elde
edilmiştir.
İrem İÇİN
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
İş Birliği ve Fon Geliştirme Birimi/Birim Personeli
Oyunlaştırma, sağlığın geliştirilmesi ve
iyileştirilmesi üzerine kurulan bir alan olan sağlık
okuryazarlığı inşasıdır.
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Oyunlaştırma, sağlığın geliştirilmesi ve iyileştirilmesi
üzerine kurulan bir alan olan sağlık okuryazarlığı
inşasıdır (Johnson, 2013). Sağlık farkındalığının
geliştirilmesi hedefi etrafında şekillenen sağlık
okuryazarlığı, bilinçli ve sağlıklı bireyleri de
beraberinde getirmektedir. Oyunlaştırma, en yalın
haliyle “oyun tasarımı ögelerinin oyun içermeyen
bağlamlar arasında kullanılması” anlamına
gelmektedir (Güler, 2015). Oyunlaştırma; eğitme,
geliştirme, yönlendirme ve bilinçlendirmeyi esas
almaktadır. Daha detaylı bir tanımla oyunlaştırma;
herhangi bir konuda bilgilendirmek, eğitmek,
geliştirmek ve yönlendirmek için oyun dışı konuların
eğlendirme ve öğrenme unsurları birleştirilerek oyun
haline getirilmesidir. Bahsi geçen eğitim kapsamında
kişiyi oyunlaştırmaya sevk eden en önemli unsur
ise motivasyondur. Bu kavramı daha da yakından
incelemek gerekirse, Hüseyin Tüfekçi’ye göre
oyunlaştırma, dinamikler, mekanizmalar ve bileşenler
olmak üzere üç temel yapıdan oluşmaktadır (Tüfekçi,
2016). Belirtilen mekanizmaları yakından incelemek
gerekirse;
Dinamikler, oyun tasarımında ve oyunda bulunan
temel bileşenleri içermektedir.
Mekanizmalar, kullanıcının oyuna katılımını sağlayan
ve eylemleri belirleyen unsurlar anlamına gelmektedir.
Bileşenler ise dinamiklerin ve mekanizmaların temsil
olarak gösterimini ifade etmektedir.
Bununla beraber, eğlence amacı dışında geliştirilmiş ve
yukarıda belirtilenler gibi “ciddi” alanlara hizmet eden
eğitime yönelik oyunlar ise “ciddi oyunlar (serious
game)” olarak sınıflandırılmaktadır. Böylece, anlamlı
ve amaca yönelik oyunlarla istenilen sektördeki
hedeflenen sonuçların elde edilmesi hususuna yeni
bir bakış açısı geliştirilmektedir.
Kişinin başarıya ulaşma sürecinde oyunlaştırma,
karar verme mekanizmasının önemli bir parçasıdır.
Doğru karar verme mekanizması ise anlayabilme ve
kavrayabilme yeterlilikleri üzerine inşa edilmiştir.
Temel sağlık bilgilerini kavrayabilme ve edinilen
bilgilerin pratikte doğru bir şekilde uygulanması ise
“sağlık okuryazarlığı” olarak adlandırılır” (DiPiro,
Talbert, Yee, Matzke, Wells and Posey, 2011).
“Sağlık okuryazarlığı, okuryazarlık ile ilişkilidir
ve yaşam kalitesini iyileştirmek amacıyla sağlık
hizmetleri, hastalıkların önlenmesi ve sağlığın
geliştirilmesi hakkında hedefler belirlerken sağlık
bilgilerini anlama, değerlendirme ve uygulamaya
yönelik bilgileri ifade etmektedir” (Kickbusch, Pelikan,
Apfel and Tsouros, 2013). Kısacası, kişinin temel sağlık
bilgilerini elde edebilme, işleyebilme ve anlayabilme
becerisidir.
Sağlık okuryazarlığı, kişinin sadece ilaç prospektüsünü
anlayabilmesi olarak düşünülmemelidir: ilaç dozajını
ayarlayabilme, kolesterol ve kan şekeri değerini
ölçme, gerekli durumlarda sağlık profesyonellerine
zamanında ve doğru bir şekilde ulaşabilme, bir anne
için hasta çocuğuna evde sağlayabileceği temel bakım
ve tedavi gibi önemli eylemler de sağlık okuryazarlığına
dayanmaktadır. (ealth.gov/communication/literacy/
quickguide/factsbasic.htm).
Bu nedenle sağlık okuryazarlığı, kişinin kendi sağlık
yönetiminin kontrolünü eline alması anlamına da
gelmektedir.
8
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
KAYNAKÇA
Sağlık-Sen’in araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de
sağlık okuryazarlık indeksi 30,4 olup, düşük bir
seviyededir. Toplumun %64,6’sı “yetersiz” ya da
“sorunlu” sağlık okuryazarı kategorisinde bulunmakta
olup, Türkiye’deki yetersiz/sorunlu okuryazar birey sayısı
yaklaşık 35 milyondur (Durusu Tanrıöver, Yıldırım, Demiray
Ready, Çakır ve Akalın 2014). Abacıl’a göre, yüksek sağlık
okuryazarlığı lisans ve lisansüstü eğitim alan bireylerde
görülmektedir (Okyay ve Abacıgil, 2016).
Oyunlaştırma ile sağlık okuryazarlığı arasındaki ilişkiye
değinmek gerekirse, oyunlaştırma öncelikle sağlık
okuryazarlığının temelini oluşturan anlayabilme
ve kavrayabilme yeterliliğini sağlar ve geliştirir.
Oyunlaştırma, harita kullanımından en yakın hastane
rotası belirlemeye, mobil sağlık uygulamaları
aracılığıyla maraton egzersizi oluşturmaya kadar her
uygulamada karşımıza çıkmaktadır. Teknolojinin
gelmiş olduğu bu noktada oyunlaştırmanın misyonu,
sağlık okuryazarlığının en kolay yolla geliştirilmesi ve
yaygınlaştırılması üzerine şekillenmektedir. Oyunlaştırma
sayesinde bir birey, herhangi bir sağlık kuruluşuna ya
da bir sağlık profesyoneline bağımlı olmadan; sadece
bir oyunla kalp masajı yapmayı öğrenebilmekte ve
evinde dengeli beslenme programı oluşturabilmektedir.
Oyunlaştırma stratejilerini özümseyen ve oyunlaştırmayı
doğru politikalarla uygulayabilen toplumlar, koruyucu
tedavi alanında kendini geliştirme potansiyeline sahip
olabilir. Sağlık hizmeti sunumu ve hasta öz yönetimi
konusunda ilerleme kaydedebilir.
1. Johnson, A. (2013). Health literacy, does it make a difference?.
Australian Journal Of Advanced Nursing, 31(3).
2. Güler, E. (2015). Mobil Sağlık Hizmetlerinde Oyunlaştırma.
Açıköğretim Uygulamaları Ve Araştırmaları Dergisi, 1(2).
3. Tüfekçi, H. (2016). Sağlık Hizmetlerinde Oyunlaştırma Tasarımı ve
Değerlendirmesi (Yüksek Lisans Tezi). Bahçeşehir Üniversitesi
4. DiPiro, J.,Talbert, R., Yee, G., Matzke, G., Wells, B., & Posey, L. (2011).
Pharmacotherapy-a pathophysiologic approach (8th ed.). McGraw-
Hill Medical.
5. Kickbusch, I., Pelikan, J., Apfel, F., & Tsouros, A. (2013). Sağlık
Okuryazarlığı Sağlam Kanıtlar. (Sağlıklı Kentler Birliği, Çev.).
Kopenhag: Dünya Sağlık Örgütü.
6. Health Literacy - Fact Sheet: Health Literacy Basics. (2018). Health.
gov. 1 Mart 2018 tarihinde https://health.gov/communication/
literacy/quickguide/factsbasic.htm adresinden erişildi.
7. Durusu Tanrıöver, M., Yıldırım, H., Demiray Ready, F., Çakır, B., &
Akalın, H. (2014). Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Araştırması. Ankara:
Sağlık-Sen Yayınları.
8. Okyay, P., & Abacıgil, F. (2016). Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Ölçekleri
Güvenilirlik ve Geçerlilik Çalışması. Ankara: Anıl Reklam Matbaa.
9
Esra ZEHİR
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Uluslararası Sağlık Bilişim Standartları Birimi / Birim Sorumlusu
Türkiye’de
Dijital Hastane
Süreci
Sağlık; hizmeti alan, hizmeti sunan ve hizmet sunumunda kullanılan
araçlar olarak değerlendirildiğinde çok paydaşlı bir sektördür. Sağlık
hizmetini sunan sağlık çalışanlarının, hizmeti alan hastaların ve
hizmet sunumunda kullanılan sistemleri geliştirenlerin ortak gayesi;
en güvenilir şekilde, kaliteli, hızlı ve kesintisiz bir sağlık hizmetinin
sürdürülebilirliğidir.
Hasta haklarının temeli kişinin sağlığının
korunması ve gerektiğinde tedavi edilmesi
olmakla birlikte hasta kendisine güvenilir, kaliteli
ve hızlı bir şekilde sağlık hizmeti sunulmasını talep
etmektedir. Sağlık çalışanları ise görevlerini yerine
getirirken iş yüklerinin hafifletilerek memnuniyetlerinin
ve performanslarının artırılması ve verdikleri hizmetin
kalitesinin çıktılarının görülmesini talep etmektedirler.
Günümüzde kamu sağlığının korunması, koruyucu
hekimlik, tıbbi teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin
yürütülmesi ile sağlık hizmetlerinin plânlanması,
yönetimi ve finansmanı konularında verimi
ve işlevselliği arttırmak amacıyla ülkemizde
de dünyada olduğu gibi teknolojinin getirdiği
imkânlardan yararlanılmaktadır. Bilgi ve
iletişim teknolojilerinin, sağlık hizmet sürecinin
yürütülmesine sunduğu yeni imkânların
(örneğin; verilerin paylaşımı, iş zekası vb.)
verimli kullanılması ile hasta açısından kendisine
sunulan sağlık hizmetinin kayıt altına alınması ile
güvenirliği ve hızı arttırılmakta, sağlık çalışanları
açısından da toplanan veriler üzerinden
geliştirilen iş zekası sistemleri ile sağlık iş gücü
planlanması sağlanabilmektedir.
DİJİTAL HASTANE KAVRAMI VE HIMSS
Sağlık sektöründe bilişim temelli uygulamaların
yaygınlaşması, elektronik sağlık kayıtlı bilgilerin
hastanın tedavi ve bakım sürecinde etkin
kullanımı ile sağlık personelinin hata yapma
oranını minimize eden, hasta güvenliğini temel
alan, “Dijital Hastane” çalışma prensibini ortaya
çıkarmıştır. Dijital hastane çalışma prensibi en
genel anlamıyla; tanı koyma aşamasından tedavi
belirleme aşamasına kadar hastaya ait elektronik
olarak kaydedilmiş sağlık verileri ile aslında
hekimin mesleki bilgilerini içeren uyarıların
hekime bilgi sistemi üzerinden yapılması, tedavi
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
aşamasında yine hemşirelik bilgilerini içerecek şekilde doğru
ilacın veya tedavinin doğru hastaya, doğru dozda, doğru
zamanda ve doğru yöntemle uygulanması konusunda bilgi
sistemi üzerinden hemşirenin uyarılmasıdır.
Bilgi teknolojilerinin, sağlık hizmetleri sunumunda ve
geliştirilmesinde en uygun düzeyde kullanılması amacıyla
1961 yılında Healthcare Information and Management
Systems Society (HIMSS) adında kâr amacı gütmeyen bir
sivil toplum kuruluşu kurulmuştur (HIMSS, 2018). Kuruluşun
amacı;
• Sağlık hizmet sunumunda elektronik ve analitik
sistemlerin kullanım seviyelerini ölçen standartları
belirlemek,
• Sağlık hizmet sunucularının, HIMSS tarafından
belirlenen standartlara göre ne seviyede olduklarının
ölçümlenmesini ve bu sonuçları ilan ederek dünyadaki
tüm sağlık sektörleri ile paylaşılmasını sağlamak,
• Bölgesel ve küresel çapta sağlık bilişimi kongreleri
düzenleyerek sektör paydaşlarını bir araya getirmektir.
Hastanelerde bilişim teknolojileri kullanımı hakkında
uluslararası ölçekte akreditasyon sağlayan HIMSS dünya
üzerindeki hastanelerde süreçleri iyileştirmek ve hastaların
daha iyi hizmet almasını sağlamak için geliştirdiği yöntem
ve akış modellerini, HIMSS analitik adı altında uluslararası
bir standardizasyon haline getirerek yayımlamaktadır. HIMSS
tarafından geliştirilen standartlar aşağıda yer almaktadır:
• Yataklı tedavi merkezleri için; EMRAM (Electronic
Medical Record Adoption Model)
• Bir hastaya ait tüm tedavi süreçlerinin dijitalize edilmesi
için; CCMM (Continuity of Care Maturity Model)
• Sağlık hizmet sunucusunun analitik kapasitesini ölçen;
ANAM (Adoption Model for Analytics Maturity)
• Ayakta tedavi merkezleri için O-EMRAM (Outpatient
Electronic Medical Record Adoption Model)
• Finansal, operasyonel ve klinik süreçlerin dijitalleşmesi
için; Value Score
• Sağlık kuruluşunda yer alan sadece görüntülerin
dijitalleşmesi için; DIAM (Digital Imaging Adoption
Model)
EMRAM, yataklı tedavi kuruluşlarının elektronik tıbbi kayıt
yeteneklerini, en temel hizmetlerden kâğıtsız tıbbi kayıt
ortama kadar genişleyen bir aralıkta ele almaktadır. HIMSS,
bu model ile hastanelerin dijital süreçlerini değerlendirmek
ve geldikleri seviyeyi tespit etmek için uluslararası düzeyde
kabul gören bir derecelendirme yapmakta ve dijitalleşme
seviyesi 6 ve 7 olarak tespit edilen hastaneleri uluslararası
HIMSS organizasyonlarında ilan etmekte, 3 yıl geçerli olmak
üzere akreditasyon belgesi vermektedir.
12
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ÖRNEĞİ
2013 yılında ülkemizdeki hastanelerin bilişim teknolojisi
seviyelerinin uluslararası standartlara uygunluğunun temin
edilmesi ile hastanelerin dijitalleşme seviyelerinin ölçülmesi
ve belgelendirilmesi amacıyla HIMSS Avrupa ile Sağlık
Bakanlığı arasında yataklı tedavi merkezlerin EMRAM modeline
uygunluğunun ölçülmesi amacıyla beş yıllık mutabakat
yapılmıştır.
Mutabakat imzalanmadan önce ülkemizde bir hazırlık çalışması
yapılmıştır. 2013 yılı Mayıs ayında pilot hastane olarak seçilen Gazi
Mustafa Kemal Devlet Hastanesi seviye 6 derecesi almıştır. Söz
konusu derecelendirmenin 3 yıllık olması ve 2016 yılında yeniden
derecelendirilmek üzere geçerlilik talebinde bulunmamış
olması nedeni ile Gazi Mustafa Kemal Devlet Hastanesi seviye 6
derecesini kaybetmiştir.
gerekmekteydi. 2017 yılına kadar bir servis için Seviye 6
olarak onaylanan hastanelerimiz ile 32 farklı yataklı servisin
dijitalleşmesi gerçekleştirilmiştir. Bunların içerisinde en fazla
dijitalleşme sürecine geçilen servisler ise sırasıyla dahiliye,
palyatif ve enfeksiyon hastalıkları servisleridir.
Aşağıdaki tabloda 2017 yılı içerisinde seviye 6 olarak valide olan
hastanelerin dijitalleşme süreçlerini gerçekleştirdikleri servislere
ait bilgiler yer almaktadır.
Grafik 1 . Seviye 6 Olan Kliniklerin Dağılımı
Ülkemizde 2017 yılı Mayıs ayı ile birlikte dijital hastane
çalışmalarına ağırlık verilmiştir. 25 Mayıs-31 Temmuz 2017
tarihleri arasında 10 adet bölgesel çalıştay düzenlenerek 771
hastane yöneticisi ve 81 il sağlık yöneticisine HIMSS EMRAM
gereklilikleri ve dijitalleşme sürecine katkı sağlayacak sağlık
bilişim uygulamaları anlatılmıştır. Buna göre 6 aylık süre
zarfında EMRAM derecelendirilmesi yapılan toplam 155
hastane seviye 6 olarak onaylanmıştır. Böylece seviye 7 olan 1
hastanemiz ile Avrupa’daki toplam 4 hastaneden 1’i ve seviye
6 olan 164 hastanemiz ile de Avrupa’daki toplam 196 hastane
arasında ülkemiz hasta güvenliğinin bilişim uygulamaları ile
desteklendiğini gösteren önemli bir konuma gelmiştir (Dijital
Hastane, 2017).
2018 yılına kadar HIMSS EMRAM kriterlerine göre bir hastanenin
seviye 6 olabilmesi için tek bir serviste dijitalleşme sürecini
tamamlaması, seviye 7 olabilmesi için ise bir yıl boyunca
seviye 6 gerekliliklerini yerine getirdiğini belgelendirmiş ve tüm
servislerinde dijitalleşme sürecini tamamlamış olması
Kaynak: Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
13
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
GÖZLEMLER VE BULGULAR
Ülkemizde dijitalleşme sürecine geçiş zaman zaman
sancılı olmakta özellikle hekimler tarafından sürece direnç
gösterilebilmektedir. Hekimler yoğun çalışma şartları ve
insan hayatını temel alan stresli bir iş yapmalarından dolayı
genellikle teknolojiye vakit ayıramamakta hatta teknolojinin
tam tersine yürütmekte oldukları işlerin sürecine ek bir yük
getireceğini düşünmektedirler. Oysa yapılan çalışmalar iyi
tasarlanmış bir bilgi sisteminin hekimin mesleki eğitim ve
gelişimine katkı sağlayabileceği ayrıca teknolojinin yeni
bir yük getirmesinden ziyade tam aksine iş süreçlerinin
azaltılmasına ve hızlı karar alınmasına destek olduğunu
göstermektedir.
EMRAM seviye 6 derecesine sahip Dr. Siyami Ersek Göğüs
Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesinin
dijitalleşme sürecin tamamlaması sonucu KKDS kullanımı
ile bir hastaya ayrılan muayene süresi ortalama 10,41
dk’nın 6,26 dk’ya düştüğü gözlemlenmiştir. (Sağlık Bilimleri
Üniversitesi Dr. Siyami Ersek Göğüs Damar ve Kalp Cerrahisi
Eğitim Araştırma Hastanesi, HIMSS Süreçleri) EMRAM Seviye
7 derecesine sahip Tire Devlet Hastanesinde ise konsültasyon
süresinin 27 dk’dan 12 dk’ya, tetkik sonuç süresinin 40 dk’dan
10 dk’ya, hekim order süresinin 10 dk’dan 3 dk’ya, hemşire
tedavi giriş süresinin 15 dk’dan 2 dk’ya ve hasta bilgilerine
ulaşım süresinin 20 dk’dan 2 dk’ya düştüğü tespit edilmiştir.
Ayrıca Tire Devlet Hastanesinin 2015 yılı rakamları ile 2016
rakamları kıyaslandığında, dijital dönüşüm ile birlikte Teşhis
ile İlişkili Gruplar (TİG) gelirlerinin %10 arttığı görülmektedir.
(Tire Devlet Hastanesi HIMSS 7, 2017) 2017 Mayıs ayında
EMRAM Seviye 6 olarak derecelendirilen Bolu İzzet Baysal
Devlet Hastanesinde ise 2016 yılı Ocak-Haziran ayları
verilerine göre dâhiliye servisinde yatan hasta sayısı 696 iken
2017 yılı Ocak-Haziran ayları verileri dâhiliye kiniğinde
toplam 754 hastaya hizmet verildiğini göstermektedir (İzzet
Baysal Devlet Hastanesi HIMSS Süreçleri, 2017).
Dijitalleşme sürecinin etkin ve verimli kullanılması hekimlerin
yanında hemşirelerin de iş süreçlerine ciddi katkılar
sağlamaktadır. Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp Damar Cerrahisi
Eğitim Araştırma Hastanesinde yapılan anket sonucu
Klinik Karar Destek Sistemi (KKDS) hemşirelik bakım planı
kullanan toplam 32 hemşirenin %95’inin süreçten memnun
olduğunu ve sürecin, kendilerine rehberlik yaptığını, zaman
kazandırdığını, kayıtların kalitesini iyileştirdiğini, maliyetleri
azalttığını ve iş yüklerini hafiflettiğini ortaya konmuştur
(Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dr. Siyami Ersek Göğüs Damar ve
Kalp Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi, HIMSS Süreçleri,
2017).
Bir hastanenin dijital dönüşümü ile aynı zamanda
hastanenin kaynaklarını verimli kullanmasına da etki
etmekte ve hastanenin yeşil hastane oluşum sürecine de
katkı sağlamaktadır. Ülkemizde dijital hastaneler kadar
çevre dostu yeşil binaların sayılarının arttırılması önem
kazanmaya başlamıştır. (Terekeldi G, Özkan G, Bayın G, 2013)
Bu kapsamda Tire Devlet hastanesi 2013 yılında 4.450.000
sayfa kâğıt tüketimini 2016 yılı itibariyle 995.000’e düşürerek
toplam 826 ağaç kurtarmıştır (Tire Devlet Hastanesi HIMSS 7,
2017).
14
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
SONUÇ
1 Ocak 2018 tarihi ile EMRAM kriterleri değişmiştir. Söz konusu
tarihten itibaren hastanelerin dijitalleşmeleri tüm verilerin
elektronik ortamda saklandığı, toplam hastane kapasitesinin
%50’sini (yatan hasta sayısı, klinik sayısı veya yatan hasta
gün sayısı bazında) kapsayacak şekilde ve acil servislerde
e-order sistemi ve hemşirelik dokümanlarının dijital ortamda
doldurulduğu, sistem üzerinden söz konusu servisler için
sağlık profesyonellerine tedavi ve tanı amaçlı yönlendirmelerin
yapılabildiği kapalı döngü ilaç yönetim sistemi, birim doz ilaç
barkodlaması, ilaç etkileşimleri gibi eczacılık hizmetlerinin etkin
bir şekilde işletildiği ve radyoloji servislerinde de hastanın gebelik
durumu, kontrast madde alerjisi gibi hasta güvenliğini temel
alan uygulamaların yer aldığı bununla birlikte veri güvenliğini
sağlayan hastaneler seviye 6 olarak değerlendirilmektedir.
Seviye 6’da belirtilen tüm kriterlerin hastanenin yoğun bakım
servisleri dâhil tüm servislerde işletilmesi ile de seviye 7
gereklilikleri yerine getirilmiş olmaktadır (Dijital Hastane, 2017).
2018 yılı içerisinde henüz yeni kriterlere göre valide olan hastane
bulunmamaktadır. Buna ek olarak Sağlık Bakanlığı tarafından
2018 yılına ait kriterler ve gereksinimlerin anlatıldığı bölgesel
çalıştaylara başlanmıştır.
Sağlık alanında bilgi ve iletişim teknolojileri ile geliştirilen
projelerin katkısı hastanelerin dijitalleşme sürecinde önemli
bir etmendir. Buna ek olarak bir hastanenin dijitalleşmesinin
etkinliğinin arttırılması sağlık çalışanlarının bu sürece inanmaları
ve verecekleri destekler ile daha da artacaktır.
KAYNAKÇA
1. Dijital Hastane. (2017). Emram Hakkında. http://dijitalhastane.
saglik.gov.tr/TR,4858/emram-hakkinda. Erişim Tarihi: 25.06.2018.
2. Dijital Hastane. (2017). Emram 6 ve 7 Seviye Hastanelerimiz.
http://dijitalhastane.saglik.gov.tr/TR,26004/emram-6-ve-7-seviyehastanelerimiz.
Erişim Tarihi: 25.06.2018.
3. HIMSS. (2018). About Himss. http://www.himss.org/about-himss.
Erişim Tarihi: 18.06.2018.
4. İzzet Baysal Devlet Hastanesi HIMSS Süreçleri. (2017). http://
dijitalhastane.saglik.gov.tr/TR,24448/calistay-sunumlari. Erişim
Tarihi: 18.06.2018.
5. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dr. Siyami Ersek Göğüs Damar ve Kalp
Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi. (2017). HIMSS Süreçleri.
https://dosyamerkez.saglik.gov.tr/Eklenti/11158,istanbul-drsiyami-ersek-gogus-kalp-ve-damar-cerrahisi-eahpdf.pdf?0.
Erişim
Tarihi: 16.06.2018.
6. Terekeldi, G., Özkan, G. ve Bayın, G. (2013). Çevre Dostu Hastaneler:
Hastaneden Yeşil Hastaneye. Ankara Sağlık Hizmetleri Dergisi, 12(2):
37-54.
7. Tire Devlet Hastanesi HIMSS 7. (2017). http://dijitalhastane.saglik.
gov.tr/TR,24448/calistay-sunumlari. Erişim Tarihi: 06.06.2018.
15
Ahmet Esad BERKTAŞ
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Sağlık Bilişimi Mevzuatı Geliştirme Birimi / Birim Sorumlusu
Elektronik
Sağlık Kayıtlarının
Gizliliği
Ülkemizde 2003 yılında “Sağlıkta Dönüşüm Programı” ile başlayan
ve “e-Sağlık Uygulamaları” olarak isimlendirilen sağlık bilişimine
yönelik çalışmalar tüm hızıyla devam etmektedir. Bu çalışmalar
sayesinde ülkemizin sağlık bilişimi kapasitesi önemli ölçüde artmış,
sağlık alanındaki iş ve işlemler büyük oranda dijitalleştirilmiş, fiziksel
ortamda tutulan hasta dosyaları yerine elektronik sağlık kayıtları
kullanılmaya başlanmıştır. Tüm bu projeler, sağlık hizmeti sunumunun
tüm paydaşlarına sayısız faydalar sağlamış, e-Sağlık alanında birçok
ülkeyi geride bırakmamıza imkân tanımıştır.
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUNU
Bu kapsamda merkezi sağlık veri sistemi olarak hayata
geçirilen Ulusal Sağlık Sistemi, kişisel sağlık kaydı sistemi
olarak tasarlanan e-Nabız gibi büyük çaplı projeler aracılığı
ile çok önemli boyutlarda sağlık verisi toplanmaktadır.
Bilişim sistemleri üzerinden toplanan elektronik sağlık
kayıtları, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu
uyarınca sağlığa ilişkin kişisel veri oldukları için özel nitelikli
kişisel veri olarak kabul edilmekte, bu verilerin işlenmesi
diğer kişisel veriler ile özel nitelikli kişisel verilerden daha
farklı usul ve esaslara tâbi tutulmaktadır.
TARİHSEL SÜREÇ
Özel hayatın gizliliği ve mahremiyet hakkı kapsamında ele
alınmakta olan kişisel verilerin korunması konusunda yaklaşık
50 yıl kadar önce dünya genelinde bir kanunlaştırma hareketi
başlamıştır. Konuya ilişkin AB’deki ilk genel düzenleme olan
ve 1995 yılında yürürlüğe giren 95/46/EC sayılı AB Direktifi
(Direktif) ile konuya ilişkin çerçeve belirlenmiş ve üye
ülkeler bu çerçeveye uygun olarak iç hukuklarında gerekli
düzenlemeleri yapmıştır. Avrupa Komisyonu, teknolojinin ve
haberleşme imkânlarının ilerlemesi, çok daha farklı ve büyük
boyutlarda veri işleme tekniklerinin gelişmesi ve kişisel
verilerin etkin bir şekilde korunması konusunda yaşanan
zorluklar nedeniyle 2012 yılında Genel Veri Koruma Tüzüğü
(GDPR) taslağını hazırlamıştır. 27.04.2016 tarihinde kabul
edilen ve iki yıllık bir geçiş süreci öngörülen GDPR, 25.05.2018
itibarı ile yürürlüğe girmiştir.
Ülkemizde ise 2010 yılında yapılan Anayasa referandumunda,
“Özel hayatın gizliliği” başlıklı 20 nci maddeye yeni bir
hüküm ilave edilmiştir. Eklenen hüküm ile kişisel verilerin
korunmasını isteme hakkı Anayasal güvenceye kavuşmuş ve
kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usullerin kanunla
düzenleneceği belirtilmiştir.
İşte burada işaret edilen kanun olan 6698 sayılı Kişisel
Verilerin Korunması Kanunu (6698 sayılı Kanun), 07.04.2016
tarihli ve 29677 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak
yürürlüğe girmiştir.
6698 sayılı Kanun’da kişisel veriler; kişisel veri ve özel nitelikli
kişisel veri olarak ikiye ayrılmakta, özel nitelikli kişisel veriler
için daha sıkı bir koruma rejimi öngörülmektedir. 6698 sayılı
Kanun’un 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında özel nitelikli
kişisel verilerin neler olduğu tahdidi olarak zikredilmekte,
ikinci fıkrasında bu verilerin kural olarak açık rıza olmaksızın
işlenemeyeceği ifade edilmekte, üçüncü fıkrasında ise
bu kuralın istisnalarına yer verilmektedir. Sağlığa ilişkin
verilerin, ilgili kişinin açık rızası olmadığı sürece kanunlarda
öngörülmüş olsa dâhi işlenemeyeceği belirtilmekte; bu
verilerin ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu
hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin
yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının
planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü
altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar
tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebileceği
öngörülmektedir. 6698 sayılı Kanun’un gerekçesinde yetkili
kurum ve kuruluşların, Sağlık Bakanlığı ve sağlık kuruluşları
ile Sosyal Güvenlik Kurumu olduğundan bahsedilmektedir.
Sağlık verilerinin açık rıza olmaksızın işlenebileceği
amaçlara ilişkin benzer düzenlemeler, 6698 sayılı Kanun’un
hazırlanmasında esas alınan Direktif’in 8 inci maddesinin
üçüncü fıkrası ile GDPR’ın 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasının
(h) bendinde de yer almaktadır (95/46/EC sayılı AB Direktifi ve
Genel Veri Koruma Tüzüğü).
DİĞER MEVZUAT
6698 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinin yedinci fıkrası,
Anayasa Mahkemesi’nin 04.12.2014 tarihli ve 2014/184
sayılı Kararı ile iptal edilen 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve
Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun
Hükmünde Kararname’nin (663 sayılı KHK olarak anılacaktır)
47 nci maddesini değiştirmiş ve yeniden düzenlemiştir.
Yeniden düzenlenen bu madde, 6698 sayılı Kanun’a uyumlu
hükümler içermekte, elektronik sağlık kayıtlarının sağlık
hizmeti sunucuları tarafından işlenebileceği, işlenen bu
verilerin sağlık hizmeti sunumuyla ilgili sınırlı amaçlarla
kullanılmak üzere Sağlık Bakanlığına aktarılabileceği,
kişilerin kendilerinin ve yetki verdikleri üçüncü kişilerin
verilerine ulaşabilecekleri bir sistemin kurulacağı, kurulan
sistemlerin güvenliği ve güvenilirliği ile ilgili standartların
18
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Kişisel Verileri Koruma Kurulunun (Kurul) belirlediği ilkelere
uygun olarak Bakanlıkça belirleneceği öngörülmekte, maddenin
son fıkrasında “Kişisel sağlık verilerinin işlenmesi, güvenliği ve
bu maddenin uygulanması ile ilgili diğer hususlar Bakanlıkça
yürürlüğe konulan yönetmelikle düzenlenir.” hükmü yer
almaktadır.
Bu hüküm uyarınca hazırlanan Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi
ve Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelik, 20.10.2016
tarihli ve 29863 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe
girmiştir. Yönetmelik, 6698 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra
kişisel verilerin korunması konusuna ilişkin hazırlanan sektörel
ilk düzenleme olma niteliğini haizdir.
6698 sayılı Kanun’un 1 inci Geçici Maddesi’nin birinci fıkrasında
yer alan “Bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde
21 nci maddede öngörülen usule göre Kurul üyeleri seçilir ve
Başkanlık teşkilatı oluşturulur.“ hükmüne rağmen Kurul üyeleri
ancak 2017 yılının Ocak ayında belirlenebilmiş ve bu nedenle
Yönetmelik hakkında Kurul görüşünün alınması mümkün
olmamıştır.
Yönetmelikte değişiklik yapmak üzere hazırlanan Yönetmelik
Taslağı Kurula gönderilmiş ve Kurul görüşü alınmıştır. Kurul
görüşü çerçevesinde revize edilen Taslak, Kurula ikinci kez
gönderilmiş Kurul’dan gelen görüşlerin tamamı Taslağa
yansıtılmıştır. Resmî Gazete’de yayımlanmak üzere Başbakanlığa
gönderilen Taslak, 24.11.2017 tarihli ve 30250 Resmî Gazete’de
yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve Yönetmelik’te gerekli
değişiklikler yapılmıştır. Böylelikle Yönetmelik ile 6698 sayılı
Kanun’un uyumu sağlanmıştır.
VERİ GÜVENLİĞİ
6698 sayılı Kanun’da, veri sorumlusu tarafından alınması gereken
önlemlere ilişkin düzenlemeler iki farklı maddede yer almaktadır.
İlki, Kanun’un 12 nci maddesinin ilk fıkrasında tüm kişisel veriler
için öngörülmekte; ikincisi ise Kanun’un 6 ncı maddesinin
dördüncü fıkrasında yalnızca özel nitelikli kişisel veri işleyen veri
sorumluları için öngörülmektedir.
Kanun’un 12 nci maddesinin ilk fıkrasında öngörülen teknik ve
idari tedbirlerin neler olduğu, Kişisel Verileri Koruma Kurumu
tarafından yayımlanan Kişisel Veri Güvenliği Rehberi’nde,
Kanun’un 6 ncı maddesinin dördüncü fıkrasında özel nitelikli
kişisel verilerin işlenmesinde öngörülen yeterli önlemler ise
Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 07.03.2018 tarihinde Resmi
Gazete’de yayımlanan 2018/10 sayılı Kurul Kararı’nda yer
almaktadır.
Sağlık Bakanlığı sistemlerinde bulunan elektronik sağlık
kayıtları için alınan güvenlik önlemlerinin, 6698 sayılı Kanun
ve ikincil düzenlemeler ile Kurul tarafından belirlenen tedbir
ve önlemlerle uyumunu sağlamak üzere başlatılan çalışmalara
devam edilmektedir.
SONUÇ
Kişisel verilerin korunması mevzuatının ülkemiz açısından
henüz çok yeni ve güncel olduğunu söylemek mümkündür.
Konuya ilişkin ikincil düzenlemeler tamamlanmış olmakla
birlikte uygulamanın Kurul Kararları ve mahkeme kararları ile
şekilleneceği değerlendirilmektedir. Bazı mevzuat hükümlerinin
ne şekilde yorumlanacağı, yaşanan veri ihlâllerinde hangi
yaptırımın nasıl uygulanacağı ve benzeri konuların zamanla
şekilleneceği düşünülmektedir.
Mahremiyet düzeyi yüksek olan elektronik sağlık kayıtlarının
hukukî, idarî ve teknik açılardan korunması, mevzuata uygun
işlenmesi ve aktarılması için Sağlık Bakanlığı farklı çalışmalar
yapmakta, söz konusu kayıtların sağlık hizmeti sunumunun tüm
paydaşlarına fayda sağlaması için projeler geliştirmektedir.
Elektronik sağlık kayıtları, kişilerin mahremiyeti için büyük
riskler barındırmaktadır. Diğer taraftan yapay zekâ ve derin
öğrenme gibi yenilikçi ve etkili teknolojileri kullanan ülkelerin
söz sahibi olacağının öngörüldüğü yakın gelecekte, bu
teknolojiler sayesinde sağlık politikalarının belirlenmesinde,
sağlık bütçesinin kullanılmasında ve sağlık hizmeti sunumunda
devrim niteliğinde gelişmelerin yaşanacağı beklenmektedir.
Bu noktada kişi mahremiyeti ile işlevsellik arasında makul bir
dengenin kurulması, bu dengenin kurulmasında da başta 6698
sayılı Kanun olmak üzere ilgili diğer mevzuat hükümlerinin esas
alınması gerektiği değerlendirilmektedir.
KAYNAKÇA
95/46/EC sayılı AB Direktifi, m. 8/III; Genel Veri Koruma Tüzüğü m. 9/II h.
19
Ülker ÖZEREN
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Teletıp ve Teleradyoloji Birimi / Birim Sorumlusu
Tele Tıp Sistemi ile
Sağlıkta Maliyetler
Azalırken
Hizmet Kalitesi
Artıyor
Tıp dünyasındaki gelişmeleri teknolojik ilerlemelerden bağımsız
düşünmenin mümkün olmadığı günümüz dünyasında, e-Sağlık
sistemlerinin en dikkat çekici çözümlerinin başında Tele-tıp uygulamaları
gelmektedir. Tıp bilimine “tele” özelliğinin eklenmesi ile süreç; bilişimin
de dâhil olduğu daha akıllı, hasta ile hekimin arasındaki mesafeyi kısaltan,
hastalık seyrinin hekim tarafından izlenmesini kolaylaştıran bir disipline
doğru evrilmekte, diğer bir deyişle eski nesil diye adlandırabileceğimiz
“Hastane Merkezli” uygulamalar, “Birey Merkezli” entegre sistemlere
dönüşmektedir.
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Şekil 1. Üç Boyutlu Radyolojik Görüntü (Kaynak: https:// teletip.saglik.gov.tr)
Sağlık bilişimindeki gelişmeleri yakından takip eden Türkiye,
2015 yılından itibaren Sağlık Bakanlığı bünyesinde geliştirdiği
Tele-tıp çözümü ile ülke genelindeki hastaneler ve sağlık
merkezleri tarafından oluşturulan medikal veri ve radyoloji
görüntülerinin hasta kayıtları şeklinde birleştirilerek
arşivlenmesini ve tetkiklerin uzaktan raporlanabilmesini
sağlamaktadır. Sistem; hastaneler, temel sağlık bakım ve
görüntüleme merkezleri ile mobil radyoloji klinikleri gibi
çeşitli tesisler tarafından üretilen tıbbi verileri sisteme
entegre ederek, raporlama, arşivleme ve analiz iş akışlarının
Tele-tıp platformunda yönetimine olanak verir. Uluslararası
standartlara uyumlu alt yapısı ile radyoloji, kardiyoloji,
patoloji gibi birçok alanda kullanılabilecek veri formatı
arşivleme ve erişim işlemlerini desteklemektedir. Tele-tıp
Sistemi ile birlikte;
• Dijital görüntüler, arzu edilen zaman dilimi süresince
arşivlenir, kullanıcıların görüntü ve raporlara her an, her
yerden güvenli erişimi sağlanır.
• Depolama ve bakım maliyetleri düşürülür.
• Sisteme entegrasyon, mevcut işleyen sistemlerde herhangi
bir aksama oluşturmayacak şekilde tasarlanmaktadır.
• Çeşitli kurumlardan gelen görüntülere tek bir arayüz
üzerinden erişilebilir. Dolayısıyla hastaların mükerrer tetkik
ve aşırı radyasyona maruz kalmaları önlenmektedir.
Sistemin temel olarak beş bileşeni vardır. Bunlar:
1. Veri Toplama
Sağlık Tesisleri’ndeki Hastane Bilgi Yönetim Sistemleri
(HBYS) ve Görüntü Arşivleme ve İletişim Sistemleri
(PACS)’nden üretilen İstem (Order), Tetkik (Study) ve Tıbbi
Görüntü (Metadata) Verileri, Radyolojik Raporlar ve Klinik
Dokümanlar uluslararası standartlarda Bakanlığımıza
ait sunuculara iletilmektedir. Aşağıda ise sistemin genel
topolojisi sunulmaktadır.
22
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Şekil 2. Sistem Topooji Görüntüsü (Kaynak: Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü)
2. Görüntüleme
İstemi ile eşleşen tetkikler ve tetkike ait raporlar e-Nabız
üzerinden vatandaşların, https://teletip.saglik.gov.tr adresinden
ise doktorların erişimine sunulmaktadır. Doktorlar sisteme
e-devlet şifreleri ya da Sağlık Bakanlığı’na ait e-posta adresleri
ile giriş yapabilmektedirler. Sistem vatandaşın daha önceden
çektirmiş olduğu radyolojik tetkiklere de erişim olanağı
sağlamakta, bu sayede tekarlı çekimler önlenebilmektedir.
3. Uzaktan Raporlama
Tele-tıp Sisteminin en önemli bileşenlerinden biri olan raporlama
modülü sayesinde raporlama süresi uzun olan hastanelerdeki
tetkikler, yoğunluğu daha az olan hastanelerde çalışan
radyologlar arasında dağıtılarak vatandaşa sunulan hizmetin
kalitesi artacaktır. Radyologlar tetkik ile beraber klinisyenin
belirttiği ön tanı bilgilerini de görebilmektedir.
4. Tele-Konsültasyon
Bir uzman ikincil bir görüş almak istediğinde, Tele-tıp Sisteminin
arayüzünden o anda çevrimiçi olan diğer uzmanlar ile sadece
mesajlaşarak ya da görüntülü olarak tele-konsültasyon
yapabilmektedir. Tele-konsültasyon ekran paylaşımı şeklinde
yapılabildiği için, Tele-tıp Sistemi ile sadece hasta ile hekim
arasındaki mesafenin değil hekimler arasındaki mesafelerinde
kalktığını söyleyebiliriz.
5. Eğitim
Tele-tıp Sistemi bünyesinde toplanan veriler 6698 sayılı Kişsel
Verileri Koruma Kanununda yer alan hususlar dikkate alınarak
toplanmakta ve paylaşılmaktadır. Ayrıca verilerin bir kısmının
anonimleştirilerek eğitim kurumları ile örnek vaka amaçlı
paylaşılması planlanmaktadır. Bu sayede radyoloji üzerine
eğitim gören kişilerin çok çeşitli vakalarla karşılaşması mümkün
olacaktır.
23
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
SİSTEMİN SAĞLADIĞI FAYDALAR NELERDİR?
Tele-tıp içerisinde bulunan uzaktan raporlama modülü ile
vatandaşlara verilen hizmet hızlanırken, görüntü ve rapor
değerlendirme sistemi sayesinde de sunulan hizmetin
kalitesi artmaktadır. Hekimler de hastaya ait geçmiş
tetkiklere ulaşabilmekte, böylece daha sağlıklı tanı koyma
imkânına kavuşmaktadır. Tele-tıp Sistemine Sağlık Bakanlığı
hastanelerinde görev yapan tüm radyologlar ve klinisyenler
ayrıca bir kullanıcı oluşturulmasına gerek kalmadan e-Devlet
şifreleri ile giriş yapabilmektedir.
Sistemin ekonomik olarak faydalarını anlayabilmek için
analiz aşamasında sistemin geliştiricileri tarafından yapılan
bir incelemeye göre; sadece 2015 yılı içerisinde beyin BT
(Bilgisayarlı Tomografi) ve hemogram tetkik sayıları ve
hastaya teslim maliyetleri incelendiğinde şu sonuçlar ortaya
çıkmaktadır:
Mevcut sistemde tıbbi görüntüler hastalar talep ederlerse bir
CD ile birlikte hastaya verilmektedir. Kabıyla birlikte hastaya
teslimi yapılan bir CD maliyeti ortalama 0,43 liradır. 2.401,923
adet CD için toplam maliyet 1.032.826 TL’dir. Bu görüntülere
e-Nabız sistemi üzerinden erişildiğinde bu maliyet ortadan
kalkmaktadır.
Mevcut sistemde hemogram test sonuçları ortalama iki
adet A4 kağıt olarak hastaya teslim edilmektedir. 2015 yılı
içerisinde gerçekleşen hemogram test sayısı 47.797.778’dir.
Bu test sonuçları hastaya teslim edildiği takdirde 95.595.556
adet A4 kağıdı ve sonuçları basmak için de yaklaşık 106.217
adet toner kullanılması gerekmektedir. Bu test sonuçlarına
e-Nabız sistemi üzerinden erişildiğinde bu maliyet ortadan
kalkmaktadır. Bunun yanı sıra kağıt ve tonerden yapılacak
olan tasarruf ile ülkemizdeki çevresel etkilerin minimize
edilmesine katkı sağlanmış olunmaktadır.
TELE-TIP SİSTEMİNİN GELECEK HEDEFLERİ
Tele-tıp Sistemi yazılımsal açıdan yeni eklentiler ilave
edilebilecek şekilde geliştirilmiştir. Bu nedenle ileriye doğru
farklı yazılım üreticileri ve akademisyenler sisteme uygun
eklentiler geliştirip projeye katkıda bulunabileceklerdir.
Sistemi aktif olarak kullanan radyologlardan alınan geri
dönüşlere göre sistemin oldukça hızlı ve kullanımın radyolog
alışkanlıklarına uygun olduğu da anlaşılmıştır. Sistem
kullanıcılardan gelen geri bildirimlere göre geliştirilmeye
devam edilmektedir. İleri dönemlerde sistemi geliştirmek
amacıyla yapılması planlanan çalışmaların bazıları ise;
görüntülerin anonimleştirilerek eğitim amaçlı kullanılmasının
sağlanması, büyük veri çalışmaları kapsamında sistem
üzerinden her türlü detaylı arama ve raporlama işlemlerinin
yapılması, ileri görüntü işleme sistemlerinin Tele-tıp ile
entegrasyonunun gerçekleştirilmesi olarak sıralanabilir.
ULUSLARARASI BİR BAŞARI HİKÂYESİ: IHE CONNECTATHON
IHE Connectathon, çeşitli firma ve kuruluşların birbirleri
ile canlı, denetimli ve yapılandırılmış bir test ortamında
birlikte çalışabilirlik testlerini gerçekleştirdikleri bir çalıştay
niteliğindedir. Endüstri liderleri birlikte çalışabilirliği
geliştirmek için IHE Profil uygulamalarını test etmektedir. Tüm
testler, birlikte çalışabilirlik ve IHE’nin Teknik Çerçevelerinde
bulunan IHE Profillerine uyuma göre değerlendirilmektedir.
IHE’nin teknik proje yöneticileri tarafından sağlanan ve
denetlenen güvenli test ortamı, endüstri işbirliği ve problem
çözümüne olanak sağlamaktadır. IHE Connectathon, sağlık
bilişim teknolojisini ve hasta güvenliğini arttırmak için yılda
bir dünyada çeşitli ülkelerde gerçekleştirilmektedir.
Bu kapsamda Tele-tıp yazılımımız, 2017 Avrupa ve 2018
Amerika IHE Connectathon testlerinde Bilişim Teknolojisi ve
Radyoloji Teknik Çerçevelerinde on dört aktöre ait testleri
başarı ile tamamlamıştır.
Özetle;
Tele-tıp Sistemi hekimlerin farklı vakalar ile karşılaşmalarına
imkân sağlayarak gelişimlerine katkıda bulunmanın yanı
sıra uzaktan raporlama, tele-konsültasyon gibi özellikleri
sayesinde vatandaşın aldığı hizmetin niteliğini arttırmaktadır.
24
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
25
Ahmet Esad BERKTAŞ
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Sağlık Bilişimi Mevzuatı Geliştirme Birimi / Birim Sorumlusu
Açık Sağlık
Verisi
Günümüzün en kıymetli hammaddesi veridir. Veri
ekonomisinin Avrupa Birliğinde (AB) yalnızca 2015 yılında
285 milyar euro olduğu (European Commission, 2018),
kalitesiz verinin Amerika Birleşik Devletlerine (ABD) yıllık
maliyetinin 3 trilyon dolar olduğu (Harvard Business
Review, 2016), hammaddesi veri olan yapay zekânın 2030
yılında küresel ekonomiye katkısının 15.7 trilyon dolara
ulaşacağına yönelik çalışmalar bulunmaktadır (Business
Insider, 2017).
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Farklı açılardan sınıflandırmanın mümkün olduğu
verilerin bir türünü de açık veri teşkil etmektedir. Herkesin
erişebileceği ve paylaşabileceği açık veri, ticari amaçlar da
dâhil olmak üzere her türlü amaç için kullanılabilir olmalıdır.
Veri, ancak herkesçe kullanılabilir, yeniden kullanılabilir
ve paylaşılabilir ise açık veridir. Kural olarak açık verilerin
kullanımı için herhangi bir bedel talep edilmemelidir.
Bununla birlikte verilerin açık veriye dönüştürülmesi sürecini
sürdürülebilir kılmak için verilerin üretim ve dönüşüm
maliyetini geçmeyecek şekilde makul bir bedel belirlenebilir
(EU Data Portal, 2018).
Diğer taraftan “açık kamu verisi” kavramının tanımı,
2007 yılında ABD’de “şeffaf kamu” paydaşları tarafından
yapılmış ve açık kamu verisinin unsurları belirlenmiştir
(Open Government Working Group, 2018). Bunlar; bütünlük
(verilerin tamamının açık hale getirilmesi), özgünlük
(verilerin kaynağından temin edildiği şekilde, değiştirilmeden
sunulması), güncellik (verilerin gecikmeksizin sunulması
ve devamlı güncellenmesi), kullanılabilirlik (verilerin tüm
amaçlarla kullanılabilir olması), okunabilirlik (verilerin
makineler tarafından otomatik işleme tabi tutulacak bir
yapıya getirilmesi), sahipsizlik (verilerin herhangi bir kişi
veya kuruma ait olmaması) ve lisanssızlıktır (üzerinde hiçbir
fikri mülkiyet hakkı bulunmaması) (Open Government Data
Principles, 2018).
Kamu verilerinin açık hale getirilmesi neticesinde; özel
sektörün bu verilere erişimi sayesinde Ar-Ge faaliyetleri
desteklenir, kamu yönetiminde şeffaflık sağlanır, ürün
ve hizmetler gelişir ve tüketicilere bilinçli tercih imkânı
sunulur, başta ulaşım ve bilişim olmak üzere altyapılar
desteklenir, yapılacak bilimsel çalışmalar sayesinde bilime
katkı sağlanır (Government of Canada, 2017). Dolayısıyla bu
sürecin, toplumun tüm kesimlerine ve tüm paydaşlara büyük
faydaları bulunmaktadır.
AB’de, kamu verilerinin yeniden kullanımı konusuna ilişkin ilk
Direktif olan 2003/98/EC sayılı Direktif, 2003 yılının
Kasım ayında yürürlüğe girmiştir. Bu Direktif, 2013 yılının
Haziran ayında yürürlüğe giren 2013/37/EC sayılı Direktif ile
yürürlükten kaldırılmış, konuya ilişkin ihtiyaçları daha iyi
karşılayan bir takım kurallar öngörülmüştür. AB’nin ‘Dijital
Tek Pazar’ Stratejisi kapsamında Eylül 2017 tarihinde AB
Komisyonu, kişisel olmayan verilerin AB içerisindeki serbest
dolaşımına ilişkin yeni bir Tüzük teklif etmiştir (European
Commission, 2017).
Dünyada kamu verileri, ‘data.gov’ olarak adlandırılan
internet siteleri üzerinden erişime sunulmaktadır. ABD (data.
gov), İrlanda (data.gov.ie), İngiltere (data.gov.uk) ve İspanya
(datos.gob.es) iyi uygulama örnekleri olarak gösterilmektedir.
Sağlık verilerine özel açık veri portali olarak ‘healthdata.gov’
ön plâna çıkmaktadır.
Türkiye ise 2012 yılında Açık Yönetim Ortaklığı Girişimi’ni
(Open Government Partnership) destekleyen ülkeler
arasına katılmıştır. Ülkemizde kamu verilerinin açık hale
getirilmesi ve açık veri portallerine ilişkin hükümler İçişleri
Bakanlığı 2010-2014 Dönemi Stratejik Planı (Kalkınma
Bakanlığı, 2009) , Başbakanlık 2011–2015 Dönemi Stratejik
Planı (Kalkınma Bakanlığı, 2010), 2015-2018 Bilgi Toplumu
Stratejisi Eylem Planı (Kalkınma Bakanlığı, 2014), ile 2016-
2019 Ulusal e-Devlet Stratejisi ve Eylem Planında yer alıyor
da olsa (Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı e-Devlet
Portalı, 2018) , kamu kurumlarının bu konuya yeterince
ağırlık vermedikleri görülmektedir. Nitekim ülkemizin açık
veri portali henüz hizmete girememiş, birkaç örnek haricinde
kamu kurum ve kuruluşları tarafından bu konuda bir proje
geliştirilerek tamamlanabilmiş değildir.
Verilerin önemli olmadığı ve kimsenin ilgisini çekmeyeceği,
ilgili kurum veya kuruluş için fayda sağlamayacağı, verilere
ilişkin çok sayıda soru ve talep gelebileceği, verilerden farklı
çıkarımlar yapılabileceği, verilerin doğru olmayabileceği ve
bu nedenle itibar kaybının söz konusu olabileceği, verilerin
hazırlanmasının çok maliyetli olduğu ve benzeri sebeplerin,
açık veri projelerinde sıkça karşılaşılan engellerden olduğu
ifade edilmektedir (EU Data Portal, 2018).
28
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
KAYNAKÇA
Açık veri projelerinde başarılı olabilmek için bazı hususlara
dikkat etmek gerekmektedir. Öncelikle projeye basit başlanmalı,
yüzlerce veya binlerce veri seti beklenmemeli, başladıktan sonra
yeni veri setleri devamlı ilave edilmelidir. Şeffaflığa odaklanılmalı
ve özellikle verilerin önceliklendirilmesi hususunda paydaşlarla
istişare edilmelidir. Projenin yürütüldüğü kurumda iç katılım
sağlanmalı, yöneticilere ve personele projenin önemi ve
faydaları iyi anlatılmalıdır. Son olarak maliyet optimize edilmeli,
sürdürülebilirlik sağlanmalıdır.
e-Nabız gibi dünyanın en donanımlı merkezi sağlık veri
sistemlerinden birisine sahip olan ve böylelikle çok önemli
miktarda sağlık verisini elinde bulunduran Sağlık Bakanlığının
bu noktada geliştirerek hizmete sunacağı bir açık veri projesi,
başta bilim insanları ve özel sektör temsilcileri olmak üzere tüm
paydaşlara büyük faydalar sağlayacaktır.
Temmuz ayında T.C. Başbakanlık tarafından ülkemizin açık
veri portali beta sürümü ile hayata geçmiş, Bakanlığımızın da
aralarında yer aldığı ve pilot olarak belirlenen kamu kurum ve
kuruluşları ile çalışmalara başlanmıştır. 2018 yılının sonuna kadar
açık veriye ilişkin çerçeveyi belirleyecek olan yasal düzenlemenin
yürürlüğe girmesi beklenmektedir. Son dönemde yaşanan bu
önemli gelişmeler, önümüzdeki günlerde açık verinin çok daha
popüler bir konu olacağını göstermektedir.
1. T.C. Kalkınma Bakanlığı. (2010). Başbakanlık 2011–2015 Dönemi
Stratejik Planı. http://www.sp.gov.tr/tr/stratejik-plan/s/219/
Basbakanlik+2011-2015. Erişim Tarihi: 10.05.2018.
2. Business Insider. (2017). http://www.businessinsider.com/
infographic-ai-effect-on-economy-2017-8
3. EU Data Portal – How to Build Open Data Strategy - https://www.
europeandataportal.eu/en/providing-data/goldbook/how-buildopen-data-strategy.
Erişim Tarihi: 12.05.2018
4. EU Data Portal. https://www.europeandataportal.eu/elearning/en/
module1/. Erişim Tarihi: 12.05.2018.
5. European Commission. (2017). Regulation Of The European
Parliament And Of The Council On A Framework For The Free Flow Of
Non-Personal Data in The European Union. https://eur-lex.europa.
eu/legal-content/EN/TXT/PDF/?uri=CELEX:52017PC0495&from=EN.
Erişim Tarihi: 10.05.2018
6. European Commission. (2018). Building a European Data Economy.
https://ec.europa.eu/digital-single-market/en/policies/buildingeuropean-data-economy.
Erişim Tarihi: 12.05.2018.
7. Government of Canada. (2017). Open Data 101. https://open.canada.
ca/en/open-data-principles#toc97. Erişim Tarihi: 17.05.2018.
8. Harvard Business Review. (2016). Bad Data Costs the U.S. $3 Trillion
Per Year - https://hbr.org/2016/09/bad-data-costs-the-u-s-3-trillionper-year.
Erişim Tarihi: 12.05.2018.
9. Open Government Data Principles - https://public.resource.org/8_
principles.html. Erişim Tarihi: 14.05.2018.
10. Open Government Working Group - https://public.resource.org/
open_government_meeting.html. Erişim Tarihi: 12.05.2018.
11. T.C. Kalkınma Bakanlığı. (2009). İçişleri Bakanlığı 2010-2014 Dönemi
Stratejik Planı. http://www.sp.gov.tr/tr/stratejik-plan/s/224/
Icisleri+Bakanligi+2010-2014. Erişim Tarihi: 12.05.2018.
12. T.C. Kalkınma Bakanlığı. (2014). Bilgi Toplumu Stratejisi
ve Eylem Planı 2015-2018. http://www.resmigazete.gov.tr/
eskiler/2015/03/20150306M1-2-1.pdf. Erişim Tarihi: 12.05.2018.
13. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı e-Devlet Portalı. 2016-
2019 Ulusal e-Devlet Stratejisi ve Eylem Planı. http://www.edevlet.
gov.tr/2016/07/25/2016-2019-ulusal-e-devlet-stratejisi-ve-eylemplani/.
Erişim Tarihi: 14.05.2018.
29
Haberler
Bilgi Sistemleri
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Haberler Bilgi Sistemleri
MERKEZİ HEKİM
RANDEVU SİSTEMİ ’NDEN
KITALAR AŞAN BAŞARI
Metehan KICIMAN
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
İletişim ve Halkla İlişkiler Birimi / Birim Sorumlusu
Dünya Çağrı Merkezi Ödülleri
2017 – MHRS
Türkiye’nin öz kaynakları ile hayat bulan ve hastanelere
tek merkezden randevu alma imkânı sunan MHRS,
Ekim 2017’de uluslararası büyük bir ödül daha kazandı.
Dünyada, ülkesindeki tüm hastaneleri merkezi randevu
sisteminde buluşturan ilk ve tek sistem olan MHRS, tescillenen
başarısı ile Sağlık Bakanlığını bir kez daha gururlandırdı.
Londra’da Ekim 2017’de düzenlenen, Avrupa, Amerika, Orta
Asya ve Afrika’dan birçok temsilcinin yarıştığı ve Çağrı merkezi
sektörünün en saygın yarışmalarından olan Contact Center
World Awards’a “Best Outsourcing Partnership” (En İyi Dış
Kaynak Ortaklığı) kategorisinde katılan MHRS, dünyanın en iyi
çağrı merkezlerini geride bırakarak 2017 Yılı kıtalararası dünya
birinciliğini de elde etti.
Haberler Bilgi Sistemleri
32
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Resim; En İyi Dış Kaynak Ortaklığı Ödülü
2017 Yılı Kıtalararası Dünya Birinciliği
33
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
SAĞLIK HİZMET
SUNUMUNDA YENİ DÖNEM
BAŞLADI
“ŞEHİR HASTANELERİ”
Yasin YARBAY
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Şehir Hastaneleri Koordinasyon Birimi / Birim Sorumlusu
Nihat Barış SEBİK
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Şehir Hastaneleri Koordinasyon Birimi/Birim Personeli
Haberler Bilgi Sistemleri
Sağlık Bakanlığı, 2002 yılından itibaren vatandaşların kaliteli
sağlık hizmetlerine eşit biçimde erişimlerini gaye edinen
insan odaklı bir sağlıkta dönüşüm programı başlatmıştır.
Sağlıkta dönüşüm programının hedeflerinden biri de Türkiye
genelindeki sağlık tesislerini tedavi çeşitliliği, bölgesel gelişimleri
ve gelişen teknolojileri göz önünde bulundurarak dünya
standartlarına uygun yapılar haline dönüştürmek olmuştur.
Bu doğrultuda T.C. Sağlık Bakanlığı vizyonu Dünyada en son
teknoloji ile tasarlanmış nitelikli hastaneleri kurmak, içerisinde
AR-GE ve yüksek teknoloji merkezlerinin yer aldığı kampüsler
oluşturmak ve akıllı hastane konseptine ulaşmak hedefleri
doğrultusunda gelişmiştir.
Bu kapsamda kurulmakta olan şehir hastaneleri ile bir taraftan
sunulan hizmetin kalitesi arttırılmakta diğer taraftan şehir
hastanelerine gelen hastalara yüksek teknolojik ürünler ve özel
hastane standartlarında, nitelikli mekanlarda sağlık hizmeti
verilerek hasta güvenliğinin ve hasta memnuniyetinin en üst
seviyeye çıkarılması amaçlanmaktadır.
34
Farklı Şehir Hastanelerinde farklı teknolojiler kullanılarak bilgi
sistemleri alanında yapılmış bazı hizmetler şunlardır;
• Yardım Masası Hizmeti kapsamında vatandaşın akıllı
telefonlar aracılığıyla koridorlarda bulunan QR kod
teknolojisi yardımıyla Yardım Masası personeline anlık
olarak görüntülü ulaşıp herhangi bir sorun halinde
problemin en kısa sürede çözümü sağlanmaktadır.
• Yerli ve milli dijital ve akıllı hastane temalı dünyanın öncü
projelerinden biri olan RFID Çözümleri kapsamında; RFID
Demirbaş Yönetim Çözümü ile yaklaşık 110.000 adet
demirbaş yönetilmekte, RFID Bölgesel Takip Çözümü ile
oluşturulan 35 güvenli bölgede demirbaşlar kontrol altına
alınmakta, Gerçek Zamanlı Konum Takip Sistemi ile; bebek
güvenliği (Pembe Kod), hasta takibi ve güvenliği, ameliyat
süreç yönetimi, Porter (taşıma hizmetleri) yönetimi, kritik
demirbaşların gerçek zamanlı takibi ve yönetimi, personel
güvenliği (Beyaz Kod) , sıcaklık ve nem gibi çevresel
değerlerin kontrolü sağlanmaktadır.
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Resim; Kayseri Şehir Hastanesi
• Şehir Hastanelerinde MHRS ve HBYS ile entegre çalışan
indoor navigasyon sistemleri kullanılmaktadır.
• MHRS üzerinden randevu alan hastanın telefonuna gelen
SMS içerisinde bulunan karekodun hastanede bulunan
Kiosk cihazlarına okutmasıyla birlikte hastaya doğrudan
muayeneye geçme imkanı sağlanmaktadır.
• Kiosklar üzerinde yeni tip T.C. Kimlik kartı okuyucu
bulunmakta ve bu kimlik kartlarıyla randevu alımı
yapılabilmektedir.
• Vatandaşlara hastanede bulunan tüm noktalarda ücretsiz
olarak erişim sağlanan Wi-Fi hizmeti sunulmaktadır.
• Sıra takibi uygulaması ile hiçbir uygulama indirmeden
kapı üstü monitörlerdeki anlık çağırılma bilgileri cep
telefonlarından karekod okutularak takip edilmektedir.
• Ayrıca açık kaynak kodlu yerli ve milli işletim sistemleri ile
geliştirilen yazılımlar mevcuttur.
• Kiosklar üzerinden tahlil sonuçları QR kod ile cep
telefonuna PDF olarak indirilebilmektedir.
35
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
BİLİM ADAMLARI
NE YEDİĞİNİZİ
İZLEYEBİLECEK,
“DİŞE TAKILAN KABLOSUZ
MİNİK SENSÖRLER
GELİŞTİRİYORLAR!”
Gökhan SAKAR
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemleri Birimi / Birim Çalışanı
Kablosuz gerçek zamanlı izleme yapılmasına imkân veren
minik sensörler ile diyet ve sağlık arasındaki ilişki artık
daha net anlaşılabilecek.
yönetilebilir sistemlere aktarabilen sensörler geliştirilerek gün
içerisinde tükettiğimiz gıda maddelerinin takibi daha kolay hale
getirildi.
Haberler Bilgi Sistemleri
Kablosuz Sensörler Artık Her Yerde!
Kablosuz sensörler, fiziksel aktivitelerimizden, okyanuslarda
meydana gelen değişikliklere kadar birçok farklı ortamdan
sürekli ve kesintisiz bilgi akışı sağlamakta. Bilim adamları şimdi
de bu veri toplama aracını şu ana kadar hiç akla gelmeyecek bir
alan için geliştirdiler: “Dişlerimiz”
Çoğu zaman vücudumuzun içinde ve çevresinde neler olup
bittiğini anlayabilmek ve takip edilmek çok önemli olsa da
bunun yapılması çok kolay değil. Tufts Üniversitesi Mühendislik
Fakültesindeki araştırmacılar sayesinde, bir dişe doğrudan
yerleştirildiğinde glikoz, tuz gibi besin öğelerinin tüketimi
hakkında bilgiyi kablosuz olarak kişi tarafından izlenebilir ve
36
Sensörler dişin yüzeyine esnek bir şekilde uyum sağlayıp
takılabilen sadece 2mm x 2mm’lik boyutunda ve üç adet üst üste
geçirilmiş katmandan oluşan özelliklere sahip. Bu katmanlar
tespit edilecek besinleri veya kimyasalları emen merkezi bir
“biyolojik tepki” tabakası ve iki adet kare şeklindeki iletişim
sağlayan dış tabakadan oluşuyor. Bu üç katman birlikte,
radyo frekans dalgalarını toplayıp ileten küçük bir anten gibi
davranıyor ve sensöre gelen bu dalgaların bir kısmı alınıp, bir
kısmı geri yansıtılıyor. Sensör, besin ve maddelerin tespiti için
renk değiştirerek çalışıyor. Örneğin sensörün orta tabakası tuz
ya da etanol algılarsa, elektriksel özellikleri değişerek, sensörün
değişen yoğunlukta farklı bir radyo frekansı algılamasına ve
iletmesine neden oluyor.
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Resim; Kayseri Şehir Hastanesi
Sonuç olarak üretilen sensörler sayesinde, sağlık hizmet
sunucularının ve klinik araştırmacıların diyet ve sağlık arasındaki
ilişkiyi daha net tanımlaması ve uzun vadede tüketilen besinlerin
vücudumuza etkilerinin bilimsel olarak izlenebilmesi mümkün
olacak gibi görünüyor. (Silver, 2018; Zainzinger, 2018; Tseng,
Napier, Garbarini, Kaplan and Omenetto, 2018).
KAYNAKÇA
1. Silver, M. (2018). Scientists Develop Tiny Tooth-Mounted Sensors That
Can Track What You Eat. https://now.tufts.edu/news-releases/scientistsdevelop-tiny-tooth-mounted-sensors-can-track-what-you-eat.
Erişim
Tarihi: 20.03.2018
2. Zainzinger, V. (2018). A Tiny Sensor On Your Tooth Could Help Keep You
Healthy. http://www.sciencemag.org/news/2018/03/tiny-sensor-yourtooth-could-help-keep-you-healthy.
Erişim Tarihi: 22.03.2018
3. Tseng, P., Napier, B., Garbarini, L., Kaplan, D.L. and Omenetto, F. (2018).
Functional, RF-Trilayer Sensors For Tooth-Mounted, Wireless Monitoring Of
The Oral Cavity And Food Consumption. Advanced Materials Doi: 10.1002/
adma.201703257.
37
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
MEDENİYETLERİN
BEŞİĞİNDE
ANADOLU TIBBI
“GELENEKSEL VE
TAMAMLAYICI TIP”
Zafer KALAYCI
Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Geleneksel, Tamamlayıcı ve Alternatif Tıp Uygulamaları Daire Başkanlığı/ Daire Başkanı
Haberler Bilgi Sistemleri
Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) Uygulamaları;
geçmişten günümüze uzanan kadim sağlık uygulamalarını
ve modern tıp uygulamalarını destekleyen, tamamlayıcı
sağlık modellerini kapsayan bütüncül sağlık uygulamalarını
oluşturmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü 2014-2023 Geleneksel Tıp Stratejisi ile
Örgüte üye ülkelere geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları
alanında mevzuat konusunda çalışmalar yapmalarını, geleneksel
tıp alanının yönetimi hususunda yaşanan problemlerin
aşılabilmesi için politikalar geliştirilmesini, etkili, güvenilir ve
kanıta dayalı geleneksel tıp uygulamalarının desteklenmesini
önermiştir.
Avrupa Birliği CAMbrella Projesi kapsamında Avrupa Birliği
üyesi veya adayı olan ülkelerin geleneksel ve tamamlayıcı
tıp uygulamaları alanındaki mevcut durumunu, hastaların
geleneksel tıp uygulamaları alanındaki farkındalıkları,
hekimlerin bu uygulamalara dönük tutumları, ülkelerin mevzuat
yapısı, geri ödeme sistemleri ve politika geliştirme süreçleri ile
ilgili çalışmalar yapılmıştır.
Türkiye’de ise T.C. Sağlık Bakanlığı, 2013-2017 Stratejik
38
Planı ile Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp alanında hukuksal
düzenleme yapılması konusunda politika geliştirilmiş bu
kapsamda 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sağlık
Hizmetleri Genel Müdürlüğünün görev alanlarından biri de
geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarını düzenlemek
olmuştur. Sonrasında 27 Ekim 2014 tarihli ve 29158 sayılı
Resmi Gazete’de Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları
Yönetmeliği yayımlanarak ülkemizde ilk olan çerçeve mevzuat
ile uygulamaların düzenlenmesi amaçlanmıştır. Söz konusu
mevzuat ile 15 geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulaması
belirlenmiştir. Bunlar; akupunktur, fitoterapi , hipnoz, homeopati,
kupa, larva, ortaderi tedavisi , kayropraktik, müzikterapi ,
osteopati , ozon, proloterapi ve refleksoloji uygulamalarıdır.
Ayrıca bu uygulamalara ait yönetmelikten sonra toplamda 160
tanesi denklik ve 7606 tanesi de sertifikasyon olmak üzere 7766
sertifika tescillendirilmiştir.
Türkiye’de Mart 2018 tarihi itibarı ile 37 uygulama merkezi
Sağlık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiştir. Bu merkezler
bir taraftan halka hizmet vermekte ve sağlık profesyonellerinin
eğitimlerini sağlamakta iken diğer taraftan Ar-Ge çalışmalarını
yürütmektedir.
SAĞLIĞIN BİLİŞİM YOLCULUĞU
Resim; Kayseri Şehir Hastanesi
Tüm bu çalışmaların ışığında ülkemizde Geleneksel ve
Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları alanında en büyük kilometre
taşlarından biri, Cumhurbaşkanlığı himayesinde 19-22 Nisan
2018 tarihleri arasında “Medeniyetlerin Beşiğinde Anadolu
Tıbbı” sloganıyla İstanbul’da gerçekleşen ilk Uluslararası GETAT
kongresidir.
Kongre Bakanımız Sayın Dr. Ahmet DEMİRCAN’ın ev sahipliğinde
Cumhurbaşkanımız Eşleri Sayın Emine ERDOĞAN Hanımefendi
onursal başkanlığında ve Müsteşarımız Sayın Prof. Dr. Eyüp
GÜMÜŞ’ün Başkanlığında gerçekleştirilmiştir. Dünya Sağlık
Örgütü Avrupa Bölgesi Direktörü Dr. Zsuzsanna JAKAB bizzat
katılıp açılış konuşması gerçekleştirmiş ayrıca Dünya Sağlık
Örgütü’nün Genel Direktörü Tedros ADHANOM video mesaj
göndererek kongreye katkı sağlamıştır.
Kongreye 5125 kişi katılım sağlamış 68 farklı bilimsel oturum
gerçekleştirilmiştir. Katılımcıların 328’i yabancı olup yaklaşık 50
ülkeden katılım gerçekleşmiş ve 5 farklı ülkenin Sağlık Bakanı
ve temsilcileri katılım sağlamıştır. Kongrede 19 farklı geleneksel
ve tamamlayıcı tıp alanında atölye çalışmaları da yapılmıştır.
Ayrıca farklı sosyal medya aracılıkları (facebook, twitter vb.) ile
Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresine ilişkin
paylaşımlarda bulunularak milyonlarca kişiye ulaşılmıştır.
Sonuç olarak Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları
alanında Uluslararası GETAT kongresi dâhil bugüne kadar
olumlu manada birçok önemli çalışma yapılmış ve bu çalışmalar
neticesinde ülkemiz bu alanda örnek ülkelerden biri haline
gelmiştir. Bu kapsamda Sağlık Bakanlığınca sürdürülecek
çalışmalara aynı hızda devam edilecek olup 2020 yılı sonuna
kadar 3 adet Mükemmeliyet Merkezi kurulması, bu alandaki
Ar-Ge çalışmalarının arttırılması, Geleneksel ve Tamamlayıcı
Tıp Uygulamaları ve etkinliklerin kredilendirilmesi ve akredite
edilmesi, halkın doğru uygulamalara, uygun ortamlara ehil
kişiler eli ile ulaşması yönünde farkındalığı arttırıcı çalışmaların
yapılması, GETAT Klinik rehberleri, hasta rehberleri, etik
rehberi ve hijyen rehberi gibi birçok rehber ve kaynak eserlerin
yayımlanması gibi amaçlara yönelik faaliyetlerde bulunulacaktır
39
T.C.Sağlık Bakanlığı Adresi
Bilkent Yerleşkesi, Üniversiteler Mah. Dumlupınar Bulvarı 6001. Cad. No.: 9
Çankaya/Ankara 06800
www.saglik.gov.tr
Santral
+90 (312) 585 1000
Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Santral
+90 (312) 471 83 50-54
Web Sayfası
www.sbsgm.saglik.gov.tr