milli mücadelede hilâl-i ahmer - Türk Kızılayı
milli mücadelede hilâl-i ahmer - Türk Kızılayı
milli mücadelede hilâl-i ahmer - Türk Kızılayı
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
16<br />
������������������������������������������������<br />
tabi tutuldu. Merkez binası işgal kuvvetleri tarafından 16 Mart 1920 gecesi<br />
basıldı. Baskının ardından Hilâl-i Ahmer’in Katib-i Umumisi (Genel Sekreteri)<br />
Dr. Adnan Bey (Adnan Adıvar) hanımı Halide Edib ile Anadolu’ya geçti. Dr.<br />
Hikmet Bey Umumi Katip olarak İstanbul’da kaldı. İstanbul’un işgali üzerine<br />
Anadolu’daki Hilâl-i Ahmer teşkilatı ile genel merkez arasındaki irtibat<br />
kesildi. Ankara’da kurulan ilk TBMM Hükûmetinde Sıhhîye ve Muavenet-i<br />
İctimaiye Vekaletine getirilen Dr. Adnan Bey, Genel Merkez tarafından resmen<br />
görevlendirilmemiş olmasına rağmen Eskişehir’deki Hilâl-i Ahmer murahhası<br />
Dr. İsmail Besim Paşa ile muharebeyi devam ettirdi. Ekim 1920’de İsmail<br />
Besim Paşa, Adnan Bey, Ömer Lütfü Bey ve Esat Paşa’dan oluşan Ankara<br />
temsilciliği kuruldu ve Anadolu’daki Hilâl-i Ahmer merkez ve şubeleri ile<br />
temsilcilikleri buraya bağlandı. Ankara’ya karşı olumsuz bir tavır takınmayan<br />
Genel Merkez, 4 Kasım 1921 târihinde aldığı bir kararla Ankara’da oluşan<br />
temsilciliğin yetkilerini artırarak Adnan Bey, İsmail Besim Paşa ve Ömer Lütfü<br />
Bey’i murahhas olarak tayin etti.<br />
Hilâl-i Ahmer Cemiyeti, 1921’den itibaren İstanbul’dan Anadolu’ya yaptığı<br />
yardımları arttırdı. Cemiyet, 1921-1922 yıllarında Sıhhîye-i Askeriyye’nin acil<br />
ihtiyaç duyduğu 40.000 sandık malzemeyi Anadolu’ya gönderdi. İstanbul’dan<br />
Anadolu’ya birçok doktor, eczacı ve sağlık personelinin geçmesini de sağladı.<br />
Bu cümleden olarak Hilâl-i Ahmer aracılığı ile sadece 1921’in Nisan ayında,<br />
25 doktor ve eczacının İstanbul’dan İnebolu yolu ile Ankara’ya ulaştırıldığını<br />
belirtmek yeterlidir. Bu personelin tamamına yakını Hilâl-i Ahmer’in<br />
cephe gerilerinde tesis ettiği hastane, dispanser, nekahethane gibi sağlık<br />
kuruluşlarında görev aldılar.<br />
TBMM Hükümeti tarihinde İstanbul’da siyasi mümessil olarak 14 Haziran<br />
1921 tarihinde Hilali<strong>ahmer</strong>ci lâkabıyla tanınan Hamid Bey’i (Hamit Hasancan)<br />
görevlendirdi. Hamid Bey, İngiliz Yüksek Komiseri Horaca Rumbord ile bir araya<br />
gelerek, Malta’da esir tutulan <strong>Türk</strong>ler ile <strong>Türk</strong>iye’de tutuklu İngilizlerin mübadele<br />
görüşmelerini yürüttü. 23 Ekim 1921 târihinde ikisi arasında varılan anlaşma<br />
netîcesinde <strong>Türk</strong> esirler ile İngiliz tutukluların mübadelesi gerçekleşti. Hamid Bey<br />
bu görevi, 19 Ekim 1922’de Refet Paşa’nın İstanbul’a gelişine kadar sürdürdü.