19.05.2017 Views

MATEMATİ1

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

MATEMATİK<br />

AĞACI


içindekiler<br />

Komik Cevaplar-1<br />

El Harezmı-2<br />

Bilmedşkleriniz-3<br />

Pick Teoremi-4<br />

Altın Oran-5<br />

Karikatürize-6<br />

Pi sayısı-7,8<br />

Matematik korkusu-9,10<br />

Matematik ve yabancı dil-10,11<br />

Bilmeceler-12,13<br />

Matematik asla yalan söylemez-14


Komik Cevaplar<br />

Siz siz olun<br />

sınavda böyle<br />

cevaplar<br />

vermeyin!!!


El Harezmî ( 780 - 850 )<br />

Türk kökenli<br />

Matematik ve Astronomi<br />

bilginidir. Cebir ve<br />

Astronomi bilimlerinde<br />

önemli eserler yazmıştır.<br />

Harizmi'nin Ahmed, Muhammed ve Hasan adlı üç çocuğu<br />

olup, hepsi de Matematik bilimi üzerinde ciddi<br />

çalışmalarıyla tanınır.<br />

Doğu ve Batı ilim aleminde Cebir'e yaptığı katkılarla ün<br />

yapıp, tanınan Harizmi; bu sahada ilk eser sahibidir.<br />

Eserlerinde Avrupa'nın bilmediği "sıfır"ı kullanıp, cebir<br />

işlemlerini geometrik düşüncelerle temellendirdi. Harizmi,<br />

"Kitab'ül Muhtasar fi Hesab'il Cebri Mukabele" adlı<br />

eserinde, "cebir" kelimesini Matematiğe kazandırdı. Cebir<br />

konuları metodik ve sistematik olarak ilk defa ortaya koydu.<br />

Zamanın matematiğine yeni bir yön vermiştir.


Bilmedikleriniz<br />

1) Eski Babilliler matematikte temel olarak 60 sayısını<br />

1<br />

esas almışlardır. Bu yüzden günümüzde 1 dakika=60<br />

saniye, 1 saat=60 dakika ve 1 daire=360 derecedir.<br />

2) 2520 sayısı, 1 ile 10 arası tüm sayılara tam<br />

olarak bölünebilen en küçük sayıdır.<br />

3) Newton-İntegral Newton, diferansiyel ve<br />

integrali ortalama seviyedeki bir<br />

öğrencinin öğrenebildiği süre kadar<br />

zamanda keşfetmiştir<br />

4) PİZZA'nın Hacmi=? Eğer elinizde pizza<br />

şeklinde basık bir silindir varsa ve hacmini<br />

hesaplama istiyorsanız, yarıçapı Z-<br />

yüksekliği A olarak ele alırsak ortaya çıkan<br />

formül=Pİ*Z*Z*A olacaktır.


Pick Teoremi<br />

Çivilerle alan bulma yöntemi olarak da bilinen pick<br />

teoremi. Geliştiren George Pick teoreme kendi adını<br />

vermiş. Bu yöntem noktalı kağıt üzerinde köşeleri bu<br />

noktalardan oluşan herhangi bir çokgenin Beylikdüzü<br />

escort alanını bulmaya yarıyor. Akla çok basit gibi geliyor<br />

zira bu alanı elimizdeki çokgeni parçalayarak bildiğimiz<br />

çokgenlere benzeterek de bulabiliriz fakat Pick bunu tek<br />

formülle göstermiş. Formülde oldukça basit. Unutmadan<br />

söyleyelim George Pick bunu 1899 yılında keşfetmiş ve bu<br />

yöntemle istediğimiz çokgenin alanını rahatça bulabiliriz.


ALTIN ORAN<br />

Altın oran, doğada sayısız canlı ve cansız olan varlıkların yapısında ve<br />

şeklinde bulunan özel bir oran olarak tarif edilmektedir. Ayrıca başka<br />

bir tarifte, Mısırlılar ve Yunanlılar tarafından mimaride kullanmış olan<br />

bu oran, doğada bulunan bir bütünün parçaları arasında ki<br />

gözlemlenen asırlarca mimari ve sanat alanındaki eserlerde<br />

uygulanmış, bunları uyum açısından en uygun boyutları verdiği<br />

varsayılan, sayısal ve geometrik olarak hesaplanan bir oran bağlantısı<br />

olarak kabul edilir. Bu altın oranın, doğada en belirgin bir şekilde<br />

hadsiz benzerlerine rastladığımız ve birçok varlıkta görülmektedir.<br />

Bunların başında ilk olarak gördüğünüz insan vücudu, deniz<br />

kaplumbağaları, bitkiler ve ağaç yapraklarında bu orana<br />

rastlanmaktadır.<br />

Bilim dilinde altın oranın sembol olarak gösterimi ise PHI yani Φ<br />

şeklinde gösterilmektedir.<br />

Mesela ayçiçeğinin merkez dışarıya doğru tanelerinin sayılarını sağdan<br />

sola, soldan sağa doğru sayıldığı zaman bu arasındaki oran altın oranını<br />

vermektedir.


N<br />

KERİKATÜRİZE


Pi sayısı<br />

Pi sayısı, bir dairenin çevresinin çapına bölümü ile<br />

elde edilen irrasyonel matematik sabiti'dir.<br />

İsmini, Yunanca περίμετρον (çevre) sözcüğünün<br />

ilk harfi olan π den alır. Pi sayısı, Arşimet sabiti ve<br />

Ludolph sayısı olarak da bilinir.<br />

Pi sayısı bir irrasyonel sayı olduğundan, hiçbir<br />

zaman sonlu bir tamsayı düzeninde ifade<br />

edilemez ve virgülden sonra sonsuz sayıda<br />

tekrarsız rakam içerir. Babilliler’den beri ortadoğu<br />

ve akdeniz uygarlıklarının pi sayısının varlığından<br />

haberdar oldukları bilinmektedir. Farklı antik<br />

uygarlıklar pi sayısı için farklı sayıları kullanmıştır.<br />

Örneğin MÖ 2000 yılı dolaylarında Babilliler π = 3<br />

1/8, Antik Mısırlılar ise π = 256/81 yani yaklaşık<br />

3,1605’i kullanmaktaydı. Yine de çok uzunca bir<br />

süre π’nin bir irrasyonel sayı olup olmadığı<br />

anlaşılamamıştır.


Yine de çok uzunca bir süre π’nin bir irrasyonel<br />

sayı olup olmadığı anlaşılamamıştır. 1761<br />

yılında Johann Heinrich Lambert’in yayımladığı<br />

ispatla sabitin irrasyonel bir sayı olduğu<br />

kanıtlanmıştır. Günlük kullanımda basitçe<br />

3,1416 olarak ifade edilmesine rağmen gerçek<br />

değerini ifade etmek için periyodik olarak<br />

tekrar etmeyen sonsuz sayıda basamağa ihtiyaç<br />

vardır. İlk 65 basamağa kadar ondalık açılımı<br />

şöyledir:<br />

3, 14159 26535 89793 23846 26433 83279<br />

50288 41971 69399 37510 58209 74944 5923


Matematik Korkusu<br />

Korku hayatımıza yön veren, türümüzün devamlılığını sağlayan<br />

temel duygulardan biridir. Kimi zaman insana güç ve cesaret<br />

kazandıran bu duygu kimi zaman da kişiyi zayıf ve güçsüz<br />

kılabilir. Korkular bazen deneyimleyerek bazen de genetik miras<br />

misali aktarılarak kazanılabilir.<br />

Matematik, günlük hayatımızın bir parçası haline gelmiş bir<br />

bilimdir. Farkında olsak da olmasak da hepimiz yaşamımızın her<br />

anında matematiğe başvururuz. Markete gidip alışveriş<br />

yaparken, otobüse binerken hatta hava durumunu tahmin<br />

ederken dahi hep matematiğin içindeyizdir. Peki, ama<br />

matematikle bu kadar iç içeyken ona karşı duyduğumuz bu<br />

korkunun temelindeki nedenler nelerdir?<br />

Herhangi bir insanı çevirip matematik hakkında ne düşündüğünü<br />

sorduğunuzda genellikle alacağınız cevap bellidir. Matematik<br />

korkutucu, anlaşılması güç, karmakarışık işlemlerin yapıldığı zor<br />

bir derstir. Bu fikirlerin oluşmasında çevrenin, ailenin,<br />

öğretmenin vb. etmenlerin söz konusu olduğu görülebilir.<br />

Matematiğin soyut yönünün ağır basması özellikle somut<br />

işlemler döneminde olan ilköğretim çağı çocuklarında<br />

matematik korkusuna yol açmaktadır. Bu noktada öğretmen<br />

kavramları somutlaştırma yoluna gitmediğinde çocukta daha<br />

sonradan değiştirilmesi çok güç olan matematik korkusunun<br />

temelleri atılmaktadır.


Bu durumlarda öğrenci öğrenim yaşamı boyunca matematikten<br />

uzak durmakta,ilk deneyimin etkisiyle yola devam ederek<br />

kendisini matematikten uzak tutmaktadır.<br />

Öğretmenin sınıf ortamındaki tutumu da korkuyu tetikleyici bir<br />

etmen olarak göze çarpmaktadır. Öğrenciler sorulara cevap<br />

verdiğinde öğretmenin cevabın yanlış olması dolayısıyla<br />

öğrenciyi azarlaması, öğrenciye kızması, arkadaşlarının<br />

öğrenciye gülmesi veya onunla dalga geçmesi gibi nedenlerden<br />

dolayı da öğrenci matematiğe karşı korku ve olumsuz tutum<br />

kazanabilmektedir<br />

Sınavlarda çıkan matematik sorularının müfredatın üzerinde<br />

olması da öğrencilerde büyük bir korkuya neden olmaktadır.<br />

Öğrenci bu sınavlarda başarılı olamadıkça matematiğe ilişkin<br />

yaygın kanı onun zihninde de pekişmekte matematik çocukların<br />

gözünde gittikçe daha da büyüyen aşılmaz bir sorun halini<br />

almaktadır.<br />

Bu korkunun yenilmesi için matematiksel kavramların<br />

somutlaştırılması yoluna gidilmeli, eğitim oyunlarla iç içe bir<br />

şekilde yürütülmeli, sınavlarda başarısız olmanın dünyanın<br />

sonuymuş gibi yansıtılmasından vazgeçilmelidir.


Yabancı Dil ve Matematik<br />

Araştırmalar sonucu matematikle düşünmeye başlayan<br />

insanların yabancı dil öğrenimlerinde de kolaylık<br />

sağladığını ortaya koymaktadır.<br />

Yeni Zelanda’da matematik bölümü öğretim üyesi olan<br />

Prof. Dr. Clark araştırmalarının sonucunda<br />

matematiksel düşünce sistemini algı yapısına dahil<br />

etmeyi başaran öğrencilerin yabancı dili rahat<br />

öğrendiklerini söylüyor ve ekliyor;<br />

”Yabancı diller kurallar çerçevesinde öğrenilir ve bu da<br />

zaten matematik demek. Matematikçiler, olaylara<br />

mantıksal çerçevede yaklaştıkları için, anadil ve yabancı<br />

dilin kendi yapısı arasındaki bağlantıları kolay şekilde<br />

çözümleyebilirler”<br />

Clark 5 dil biliyor ve çocuklarına küçüklüklerinden<br />

itibaren matematiksel bağlantıları öğretmeye çabalayan<br />

Clark durumu şu şekilde özetliyor;<br />

”Eşimle birlikte her gün onlarla matematik ve dil<br />

üzerine çalıştık. Çocuklarımın biri diş doktoru, biri<br />

mühendis oldu. Bu konuda özellikle ailelere büyük iş<br />

düşüyor”.


Aşağıda verilen sayıları dairelerin içerisine öyle<br />

bir yerleştiriniz ki; her dairedeki sayıların<br />

toplamı 21 olsun...<br />

Cevap:

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!