You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Bu ayki röportaj konuğumuz başlığımızda<br />
kullandığımız pek çok insanı<br />
imrendirecek cümleyi tam anlamıyla<br />
yüreğiyle söyleyen Eğitim Fakültesi<br />
Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü<br />
Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalı’nda<br />
öğretim görevlisi olan Heykeltıraş<br />
Ramazan Tilki.<br />
Yaklaşık 14 yıldır OMÜ’yle beraber<br />
yol alan Ramazan Tilki’ye hayatının<br />
tamamını dolduran ve hayatta bu işi<br />
yapmak için var olduğunu düşündürten<br />
heykel sevdasını ve bu sevda<br />
peşinde yorulmadan arşınladığı yolları<br />
sorduk…<br />
Söyleşi: Nehir Güler<br />
- Ramazan Hocam kendi cümlelerinizle<br />
kısaca sizi tanıyalım…<br />
Balıkesir’in Savaştepe ilçesinin bir dağ köyünde<br />
doğdum. 4 kardeşin en küçükleriyim. Uzun<br />
süre bir köyde yaşadık sonra şehre geldik.<br />
Benim o dönemde güzel sanatlarla ilgili bir bilgim<br />
yoktu ama babam inşaat, dedem de taş<br />
duvar ustasıydı. Hep üç boyutlu yapıların içinde<br />
olduğum için belki de el becerim bununla<br />
alakalı gelişti. O dönemlerde güzel sanatlar<br />
liseleri yaygın değildi. Balıkesir’de böyle bir<br />
imkân yoktu. Ortaokul sonrasında İstanbul’a<br />
gitme isteğim oldu ama gerçekleştiremedim.<br />
Liseyi metal endüstrisiyle alakalı bir bölümde<br />
bitirdim.<br />
Üniversiteye Turizm Bölümünde başladım.<br />
Ama içimde hep resimle ilgilenmek olduğu için<br />
bu bölümü bıraktım tekrar üniversite sınavlarına<br />
hazırlanarak Eskişehir Anadolu Üniversitesi<br />
Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümünü kazandım.<br />
- Sanırım sizin ilk yöneliminiz ve tercihiniz<br />
resim sanatı üzerineydi…<br />
Heykel konusunda Türkiye’de özel bir şehirde<br />
ya da özel insanlarla yaşamıyorsanız, etrafınızda<br />
bu konuyla ilgilenen birileri de yoksa özellikle<br />
bundan 20 yıl önce kimsenin aklına ben<br />
heykel okuyacağım gibi bir fikir gelmezdi. Ama<br />
o dönemlerde hep ressam olmaktı derdim.<br />
Ressam Olan Özdemir Yemenicioğlu hocamı<br />
örnek alırdım hep. Heykel de ikinci tercihimdi,<br />
onu kazanmış oldum ve akademiyi de birincilikle<br />
bitirdim.<br />
“Kendimin sadece bu iş için var<br />
olduğunu düşünüyorum”<br />
Şu an bana sorsanız bin defa daha bu hayata<br />
gelsem sadece bu işi yapmak isterim ve kendimin<br />
sadece bu iş için var olduğunu düşünüyorum.<br />
İşimi çok seviyorum ve bu konuda<br />
çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Sabahları<br />
uyandığımda hep ‘uf bugün de iş var’ demedim<br />
hiç, hep kalktım ve ‘oh iyi ki bugün iş var’<br />
dedim.<br />
- Peki OMÜ ile yollarınız hangi tarihlerde<br />
kesişti?<br />
Akademiden mezun olduktan sonra OMÜ’nün<br />
benim branşımda elemana ihtiyacı olduğunu<br />
duydum ve kendimi tanıtan bir dosya gönderdim.<br />
Beni çağırdılar ve mezuniyetimden 3 ay<br />
sonra burada çalışmaya başladım. 2003 yılında<br />
OMÜ’lü oldum. Aynı zamanda 2003 yılında<br />
Devlet Resim Heykel Yarışması vardı, orada<br />
Türkiye birinciliğini kazandım. OMÜ’ye de o<br />
tarihlerde 23 yıl sonra ilk defa ödül kazandırmış<br />
oldum. Böylelikle iyi bir başlangıç yapma<br />
şansını da yakaladım. Sonrasında da birçok<br />
“İşimi çok<br />
seviyorum<br />
ve kendimin<br />
sadece bu<br />
iş için var<br />
olduğunu<br />
düşünüyorum.”<br />
OMÜBÜLTEN<br />
Ocak-Nisan 2017<br />
Sayı 68<br />
39