3.YASAMA-OCAK-ŞUBAT-MART_2018
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
26.DÖNEM –3 YASAMA YILI<br />
<strong>OCAK</strong>—<strong>ŞUBAT</strong>—<strong>MART</strong> <strong>2018</strong><br />
ÇALIŞMA RAPORU<br />
Av.Fatma K. HÜRRİYET<br />
CHP KOCAELİ MİLLETVEKİLİ<br />
Anayasa Komisyonu Üyesi
ÖZGEÇMİŞ<br />
ADI SOYADI<br />
:FATMA KAPLAN HÜRRİYET<br />
DOĞUM TARİHİ :20.03.1982<br />
ÖĞRENİM DURUMU<br />
: ÜNİVERSİTE-YÜKSEK LİSANS<br />
TEL NO :0533 692 91 88<br />
E-POSTA<br />
İNTERNET SİTESİ<br />
:av.fatmakaplan@gmail.com<br />
:www.avfatmahurriyet.com<br />
www.fatmakaplanhurriyet.com<br />
www.fatmakaplanhurriyet.com.tr<br />
MESLEĞİ<br />
:AVUKAT
ÖZGEÇMİŞ<br />
1982 doğumlu .<br />
2004 yılında Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi.<br />
Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Yüksek Lisans eğitimi halen devam etmektedir.<br />
Kocaeli Barosu'na bağlı serbest Avukat olarak çalıştı.<br />
Kocaeli İl Kadın Kolları yöneticiliği yaptı.<br />
Kocaeli İzmit İlçe yöneticiliği yaptı.<br />
Kocaeli İzmit İlçe Emek Komisyonu’nda görev aldı.<br />
Kocaeli İzmit Örgütlenme Komisyonu üyeliği yaptı.<br />
Mahalle temsilciliği yaptı.<br />
7 Haziran 2015 yılında Kocaeli Milletvekili seçildi.<br />
25. dönem TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi oldu.<br />
1 Kasım 2015 yılında yeniden Kocaeli Milletvekili seçildi.<br />
26. dönem TBMM Başkanlık Divanı Katip üyesi seçildi.<br />
26. dönem Anayasa Komisyonu üyesi oldu.<br />
Çok sayıda dernek ve STK üyesidir.<br />
İngilizce biliyor.<br />
Evli ve 1 Çocuk Annesi.<br />
Av. Fatma KAPLAN HÜRRİYET<br />
CHP Kocaeli Milletvekili
H<br />
ürriyet, “Kimin ensesine vuracaksanız vurun ve o yolu bitirin!”<br />
Bir buçuk yılda 25 insanın hayatını kaybettiği 114 insanın yaralandığı İzmit-Kandıra yolu<br />
ile ilgili açıklamada bulunan CHP Milletvekili Hürriyet, “Kimin ensesine vuracaksanız vurun ve o<br />
yolu bir an önce bitirin!” dedi<br />
Kocaeli İzmit ilçesi ile Kandıra ilçesi arasında bulunan ve D-605 Karayolu olarak bilinen Kandıra yolu üzerinde meydana<br />
gelen trafik kazaları ve yaşanan can kayıpları artmaya devam ediyor. CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu<br />
üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, yolun yetersiz kalması sebebiyle başlatılan ancak sürekli olarak gecikmeler<br />
yaşanan duble yol inşaatı ve yaşanan trafik kazalarıyla ilgili açıklamada bulundu. Hürriyet, AKP Milletvekili Zeki Aygün’ün,<br />
Gerekirse ensesine vurarak yaptırırız’ sözlerine göndermede bulunarak, “Kimin ensesine vuracaksanız vurun<br />
ve o yolu bir an önce bitirin!” dedi<br />
İNSAN HAYATININ DEĞERİ YOK MU?<br />
CHP Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, önceki akşam saatlerinde Kandıra yolunda yaşanan trafik kazasında<br />
hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, ailesi ve yakınların başsağlığı dileklerini iletti. Milletvekili Hürriyet<br />
yaptığı açıklamada, “Yıllardan beri Arap saçına dönen Kandıra duble yol inşaatı için zamanında Bilim Sanayi<br />
Teknoloji Bakanı olan Fikri Işık ‘<strong>2018</strong> yılında İzmit ve Kandıra arasında ulaşım sorununun kalmayacağını’ taahhüt<br />
etmişti. Tam bir yıl önce de Milli Savunma Bakanlığı görevine getirildiğinde ise yol inşaatının açılışını yaptı. Bugünse<br />
kendisi Başbakan Yardımcısı, ama gelin görün ki inşaat üzerinde kayda değer bir ilerleme söz konusu değil. <strong>2018</strong>’de<br />
ulaşım sorunu kalmayacağı söylendi, ama kalmayan tek şey insan hayatının değeri oldu” dedi.<br />
O ZAMAN DA AÇIKLAMIŞTIK!<br />
Kandıra yolu üzerinde yaşanan trafik kazalarını üzülerek takip ettiğini ve bununla ilgili olarak daha önce de<br />
tedbirli olunması konusunda açıklamalarda bulunduğunu dile getiren Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet,<br />
“Kandıra yolu zaten yıllardan beri yılan hikayesine dönmüştü. Temel atma töreni bakan katılamayacak diye ertelenmişti.<br />
O zaman da söylemiştik, ‘Siz şatafatı seviyor olabilirsiniz ama, bizler de insan canına değer veriyoruz’ diye.<br />
O zaman açıklamıştık, son 6 ayda 11 kişi öldü, 51 kişi yaralandı. Bu inşaatı hızlandırmaz ve bir an önce nihayete erdirmezseniz<br />
insanlarımız o yolda can vermeye devam edecek demiştik” dedi.
ÖLEN İNSANLARIN AİLELERİNDEN ÖZÜR DİLEYİN<br />
Açıklamasına devam eden CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, “Geride bıraktığımız 2017 yılında<br />
14 vatandaşımız hayatını kaybederken, 63 insanımız ise yaralandı. Yani son bir buçuk yılda 25 insanın hayatını<br />
kaybetti, 114 insan yaralandı. Şimdi ise kalkmış, taş ocağı bulamadıkları için gecikme yaşandığını söylüyorlar.<br />
AKP’li Zeki Aygün ise ‘Gerekirse ensesine vurarak yaptırırız’ diyor. Kimin ensesine vuracaklarsa vursunlar artık,<br />
bu işi bir an önce çözsünler. Yol bitene kadar yaşanan trafik kazalarında hayatını kaybeden vatandaşlardan da<br />
her geciken gün için ayaklarına gidip af dilesinler” açıklamasında bulundu.
H<br />
ürriyet, “Kamulaştırma bedelleri ne zaman ödenecek?”<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, Kuzey<br />
Marmara Otoyolu Projesi kapsamında<br />
kamulaştırma bedelleri ödenmeyen Kocaelili vatandaşların<br />
paralarının halen daha ödenmediğini hatırlattı.<br />
Kuzey Marmara Otoyolu projesi kapsamında kamulaştırma<br />
bedelleri ödenmeyen İzmit köylüsünü geçtiğimiz ay ziyaret<br />
ederek sorunlarını dinleyen, vatandaşın sesini ise mecliste<br />
Bakanlara sorarak gündeme getiren CHP Kocaeli Milletvekili<br />
ve Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, yaptığı<br />
basın açıklamasında söz konusu paraların halen daha ödenmediğini<br />
hatırlatarak, bedellerin ne zaman ödeneceğini sordu.<br />
3 AYDIR ÖDENMEDİ<br />
Bilindiği üzere; Kuzey Marmara Otoyolu Projesi kapsamında kamulaştırma bedelleri ödenmeyen Eseler Köyü<br />
sakinleri CHP İl Başkanı Cengiz Sarıbay, CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet ve beraberindeki CHP’lileri<br />
ağırlayarak dertlerini anlatmış, paraların ödenmediğini ifade etmişti. Köylülerin sorunlarını dinleyerek meclise aktaran<br />
ve mecliste görevli Turizm ve Kültür Bakanı Numan Kurtulmuş’a ileten Milletvekili Hürriyet, “Paraların 45<br />
gün içerisinde ödenmesi gerekirken neredeyse 3 ay geçti ama ortada ödenen bir para yok. İnsanları sürekli olarak<br />
para ha geldi, ha gelecek diye oyalıyorlar. Bir ara AKP İzmit ilçe başkanı paranın geldiğini ve peyderpey dağıtılacağını<br />
söyledi. Ancak o da boş çıktı, para dağıtılmadı. Madem birilerine para geldi, neden peyderpey dağıtılıyor da<br />
direk olarak vatandaşın hakkı olan verilmiyor?” dedi.<br />
BİRİLERİ BU PARAYI ÖDEMEYİ UNUTTU<br />
Kamulaştırma bedellerinin bir an önce ödenerek köylünün daha fazla mağduriyet yaşamaması gerektiğini<br />
dile getiren CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, “Konunun bir an önce açıklığa kavuşması ve köylümüzün<br />
daha fazla mağdur edilmemesi için çalışmaların hız kazandırılması gerekiyor. Aksi halde bu mücadeleyi köylümüzle<br />
beraber daha etkin bir şekilde yürütmeye kararlıyız. Aynı mağduriyetlerin <strong>2018</strong> yılında devam etmemesi<br />
için köylümüzün yanında olmaya devam edeceğiz. Birileri bu paraları unutmuş gibi yapabilir. Ama biz köylümüzün<br />
bu gasp edilen hakkını unutmamaya ve mücadeleye devam edeceğimizin bilinmesini isteriz” açıklamasında bulundu.
CHP’den Horozum’a proje desteği<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet ve beraberindeki<br />
partilileri İzmit Kulmahmut Horozum Köyü Kültür<br />
ve Dayanışma Derneği’nin proje tanıtım toplantısına<br />
katıldı<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi<br />
Fatma Kaplan Hürriyet önceki akşam beraberindeki<br />
İzmit ilçe yöneticisi Dalistan Filiz, İzmit ilçe Kadın Kolları<br />
Başkanı Birgül Gök, CHP İzmit ilçe Kadın Kolları yöneticileri<br />
Şengül Oral ve Fatma Kula ile birlikte İzmit<br />
Kulmahmut Horozum Köyü Kültür ve Dayanışma Derneği<br />
Başkanı Güray Oruç ve yönetiminin proje tanıtım toplantısına katıldı.<br />
KÖY KÜLTÜRÜNÜ KORUMAK İSTİYORUZ<br />
Programda ilk olarak konuşan ve projelerini tanıtan İzmit Kulmahmut Horozum Köyü Kültür ve Dayanışma<br />
Derneği Başkanı Güray Oruç, iki ayrı projeleri olduğuna dikkat çekerek, “‘Toprağını satma Ata ocağına sahip<br />
çık’ ve ‘Köyümüzün marka değerini yükseltmek’ konulu iki ayrı projemiz var. Köylü halkımızın rahat ulaşım<br />
sağlamaları için otobüs hattı istiyoruz. Bunun için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Tarım, hayvancılık ve seracılık<br />
konusunda seminerler düzenleyip çiftçilerimizi kalkındırmak gayelerimiz arasında bulunuyor. Bunun yanında<br />
köyümüzde üretilen ürünlerin satış ve sevkiyatları konusunda çiftçilerimize destek vermek istiyoruz. Derneğimizde<br />
kadın ve gençlik kollarını kurup kaynaşmalarını sağlayacağız. Eğitimde başarılı olan çocuklarımızı ve<br />
gençlerimizi ödüllendireceğiz. Bu şekilde köyümüzdeki birlik ve beraberliği en üst düzeye çıkararak, köyümüzden<br />
göçü engellemek ve köy kültürünü korumayı amaçlıyoruz” açıklamasında bulundu.<br />
PROJELERİN HAYATA GEÇMESİ ÖNEMLİ<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet ise, İzmit Kulmahmut Horozum Köyü Kültür ve Dayanışma<br />
Derneği’nin söz konusu projelerin ve amaçlarının çok önemli olduğunu belirtti. Projelerin hayata geçmesi<br />
halinde köyün kalkınacağına da değinen Milletvekili Hürriyet, “Köylere yardım sadece fırın yaparak olmaz. Köyü<br />
ve köylüyü geliştirmek sizlerin projeleri sayesinde gerçekleşir. Bunun içerisinde ulaşım çok önemli bir öneme<br />
sahip. Diğer faaliyetlerinizde ise her zaman benden destek isteyebilirsiniz. Birlik ve beraberliğinizi arttıracak<br />
etkinliklerinizde, köyünüzü temsil edecek her konuda yardımcı olmaya çalışacağım” açıklamasında bulundu.
Demokrasinin temel taşlarından olan, haber alma özgürlüğünün en etkili aracı olan basınımızın 10 Ocak 1961<br />
tarihinde 212 sayılı kanun ile yürürlüğe giren basın emekçilerimizin haklarını düzenleyen ve ‘Çalışan Gazeteciler<br />
Günü’ olarak kabul edilen bu özel günün 56. yılını, özgürlükten uzak ve ‘sözde’ bir şekilde kutlamaktayız.<br />
Anayasal hak olarak tanımlanan düşünce, ifade ve haber alma özgürlüğünün en etkili aracı olan basının 56 yıl sonra<br />
geldiği nokta düşündürücüdür.<br />
Basın sektöründe çalışan, daha doğrusu çalışmaya çalışan basın mensuplarımızın ekonomik ve sosyal hakları neredeyse<br />
kullanılamaz hale gelmiştir. Öte yandan iktidar baskısı sebebiyle sansür ve oto sansür uygulamaları sebebiyle<br />
halkın haber alma hürriyeti olumsuz bir şekilde etkilenmektedir.<br />
Oysa demokrasi ve özgürlüklerin teminatı olan basının özgürlüğünü eksiksiz bir şekilde savunmanın aslında demokrasiyi<br />
savunmak olduğu ortadadır.<br />
Özgürlükleri kısıtlanan, fikirlerini savundukları ve halkın tarafsız bir şekilde haber almasını isteyen gazetecilerin olduğu<br />
bir Türkiye’de 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlanmasının bir anlamı kalmamıştır.<br />
Kamuoyunun haber alma hakkının önündeki engellerin kaldırıldığı, gazetecilere baskı ve tehditlerin son bulduğu ve<br />
en önemlisi 10 Ocak’ın ‘Tutuklu Gazeteciler Günü’ne dönüşmediği, ifade ve düşünce özgürlüğünün yaşama geçirildiği<br />
günler diliyorum.<br />
Basın Açıklamamı https://youtu.be/3L6XFgNXvRM linkinden izleyebilirsiniz.<br />
Av.Fatma KAPLAN HÜRRİYET<br />
CHP Kocaeli Milletvekili
POSCO işçisi mecliste hakkını aradı<br />
C HP Milletvekili Hürriyet, Birleşik<br />
Metal İş yöneticilerini ve POSCO<br />
işçisini mecliste ağırladı. Mecliste basın açıklaması<br />
gerçekleştiren işçiler, CHP Grup toplantısına<br />
katıldı, CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na<br />
sorunlarını birebir olarak anlatma şansı<br />
yakaladı<br />
Birleşik Metal İş Sendikası Genel Başkanı Adnan<br />
Serdaroğlu, Örgütlenme Sekreteri Hami Baltacı, Kocaeli Şube Başkanı Telat Çelik ve işlerinden atılan POSCO<br />
işçileri önceki gün TBMM’yi ziyaret etti. Sendikacı ve işlerinden atılan işçileri mecliste CHP Kocaeli Milletvekili<br />
Fatma Kaplan Hürriyet ağırladı. Mecliste ilk olarak CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve CHP İzmir Milletvekili<br />
Musa Çam ile birlikte basın açıklaması gerçekleştirildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu grup<br />
toplantısında dinleyen işçiler daha sonra Kılıçdaroğlu ile birlikte özel olarak görüşme fırsatı bularak, sorunlarını<br />
anlattı.<br />
“YILMAYACAĞIZ, MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”<br />
Birleşik Metal İş Sendikası yetkilileri ve POSCO işçileri ilk olarak CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba,<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, CHP İzmir Milletvekili Musa Çam’ın da katılımıyla bir basın<br />
açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada ilk olarak konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, işçilerin<br />
durumlarını anlatarak konuşmasına başladı. Hürriyet yaptığı açıklamada, “Bu işçi arkadaşlarımız, son dönemlerde<br />
üzerlerindeki baskı, mobbing, güvencesizlik, haksızlık ve ağır çalışma koşulları nedeniyle ve Başbakan’ın<br />
işçilere sendikalaşmaktan korkmayın çağrısının ardından örgütlenmeye başladılar. Ancak işveren bunu<br />
haber alır almaz, yavaş yavaş ve sudan sebeplerle işten çıkarmalara başladı. Şu an itibariyle 90 işçimizi sırf<br />
sendikal örgütlenme ve sendikaya üye oluyorlar diye işten çıkardılar. 40 günü aşkın bir süredir bu arkadaşlarımız<br />
bölgemizdeki fabrikanın önünde direniyorlar. Bu işçilerimiz ve biz yılmayacağız, mücadelemize devam<br />
edeceğiz. Hukuksuz bir şekilde, sırf sendikal mücadele verdikleri için işlerinden atılan işçilerimiz işlerine geri<br />
dönene kadar biz bu mücadeleye devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.<br />
TELEFON MESAJI İLE İŞTEN ATTILAR<br />
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise yaptığı konuşmada, “Bu mücadelede işçilerimizle birlikte<br />
olduğumuzu söylemek istiyoruz. Bunlar OHAL’i millete karşı başlatmadık demişlerdi. Maalesef OHAL, bazen<br />
sendikalı olmak isteyen işçiye, bazen taşerona, bazen hakkını arayan asgari ücretliye karşı yapılan bir durumdur.
OHAL sendikalıları sendikasızlaştırmak, örgütlü olan toplumu<br />
bölmek, yok etmektedir. Ama bu mücadelede CHP olarak<br />
hem sendikamızın hem de işçilerimizin mağdur edilmemesi<br />
için mücadele edeceğimizin bilinmesini istiyoruz” dedi.<br />
İşinden atılan POSCO işçisi Adem Uslu ise 2012 yılından bu<br />
yana POSCO’da çalıştığını ifade ederek, yaklaşık bir buçuk<br />
ay öncesinde işine son verildiğini söyledi. Uslu, “Sadece telefon<br />
mesajı ile işime son verildi. Sendikaya üye olup hakkımızı<br />
aradığımız için işimize son verildi. Benimle beraber 90<br />
arkadaşıma tek bir mesajla işlerine son verildi. En acı tarafı<br />
ise 25’e 2 denilen yüz kızartıcı suç olarak adlandırılarak bizleri<br />
işten çıkardılar. Bu sebepten dolayı hiçbir şekilde bir tazminat talep edemiyoruz ve bir sonraki işe girerken<br />
sıkıntı yaşıyoruz. 45 gün oldu biz yetki yazımızı bekliyoruz. Bir şekilde yetkimizi yetkisizliğe dönüştürdüler. Yağmur<br />
kar çamur demeden hakkımızı arıyoruz. İnsanların bir şekilde bu konuya el atmasını istiyoruz.<br />
BİLAL’İN VAKFINA VERİLEN 1 MİLYON DOLAR<br />
Birleşik metal İş Sendikası genel Başkanı Adnan Serdaroğlu yaptığı açıklamada ise; “Kibar Holding ve Kore’li<br />
Posco Çelik grubunun ortaklığında kurulan POSCO ASSAN’da işyerinde 420 işçi, Anayasa’nın ve uluslararası anlaşmaların<br />
kendilerine tanıdığı sendikalaşma hakkının çalıştıkları fabrikada da geçerli olması için iki ayı aşkın süredir<br />
mücadele ediyor. Sendikamıza üye olan işçiler, ilk günden itibaren baskı, tehdit, işten çıkarma dahil her türlü<br />
hukuksuzluğa maruz kaldılar. Bu hukuksuzluklara geçen hafta bir yenisi daha eklendi. Sendikamızın çoğunluk<br />
tespit yazısını tarafımıza göndermeyi iki aya yakın süredir bekleten Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, daha<br />
sonra nasıl olduğu anlaşılamayan bir biçimde yetkisizlik tespit yazısı gönderdi. Buradan sormak istiyorum; Sistemde<br />
görünen çoğunluk tespitini kimler durdurdu ve yetkisizlik tespitine dönüşmesini istedi? Bilal Erdoğan’ın<br />
vakfına Ali Kibar tarafından bağışlanan 1 Milyon doların bu işle bir ilişkisi var mı?” açıklamasında bulundu.<br />
KILIÇDAROĞLU, “SONUNA KADAR YANINIZDAYIZ”<br />
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise grup toplantısında POSCO işçisine yönelik olarak gerçekleştirdiği<br />
konuşmada, “Oradaki işçi arkadaşlarımız; eğer baskı olursa baskıya karşı direnmek istiyorlar, 8 saat yerine 12<br />
saat çalışacaksın dediklerinde buna itiraz ediyorlar. Bizim yasal haklarımız var bunları almak istiyoruz diyorlar.<br />
Başta Çalışma ve Güvenlik Bakanlığı olmak üzere işçilerin haklarını teslim etmemek için her türlü numarayı çeviriyorlar.<br />
Ama işçi kardeşlerim, sakın unutmasın. Sizin haklarınız teslim edilene kadar ben ve milletvekili arkadaşlarım<br />
sizlerin yanınızda olacağız” açılamasında bulundu. Grup toplantısı sonrasında Genel Başkan Kılıçdaroğlu<br />
meclisteki makam odasında POSCO işçisini ağırlayarak, özel olarak sorunlarını dinledi.<br />
Basın açıklamalarımızı https://youtu.be/gi1MLlUOcG0<br />
https://youtu.be/Bc_Pou7l8I8 linkinden izleyebilirsiniz.
Kanal B, Posco işçimizin hak mücadelesini ve verdiğimiz desteğin haberini<br />
https://youtu.be/Bc_Pou7l8I8 linkinden izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet usta öğreticilere<br />
kadro istedi<br />
“CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet<br />
mecliste yaptığı konuşmada usta öğreticilerin bir<br />
an önce kadro hakkına kavuşması gerektiğini söyledi.<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu<br />
üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, halk eğitim merkezlerinde<br />
sözleşmeli olarak çalışan usta öğreticilerin<br />
sorunlarını mecliste dile getirdi. Hürriyet yaptığı<br />
konuşmada usta öğreticilerin bir an önce kadro<br />
hakkına kavuşması gerektiğini söyledi.<br />
KADRO DAĞITILMASINDA DEVRE DIŞI BIRAKILIYORLAR<br />
Mecliste konuşan Milletvekili Hürriyet, “Yıllarca halk eğitim merkezlerinde sözleşmeli olarak çalıştırılan<br />
usta öğreticiler toplumun eğitim ve öğretim adına dinamiklerinden birini oluşturmaktadır. Yeri geldiğinde<br />
çok zor şartlarda eğitim, öğretime katkı koyan usta öğreticiler maalesef kadro dağıtılmasında her<br />
zaman devre dışı bırakılmaktadır. Aldıkları ücret maalesef ki çok düşüktür, yirmi dört saat çalışan bir sözleşmeli<br />
usta öğretici öğretmen maaşının yarısından bile az ücret almaktadır, iş garantisi yoktur, kurs açılmadığında<br />
işsiz kalmaktadır, kıdem tazminatı gibi sosyal hakları ve iş güvencesi de bulunmamaktadır; denetlenirken<br />
657 sayılı Yasa'ya göre denetleniyor ama herhangi bir statüleri bulunmuyor. Bu insanların<br />
mağduriyetlerinin bir an önce giderilmesi için kadrolu usta öğretici statüsü verilmelidir.<br />
Konuşmamı https://youtu.be/DkPNn7yzr6Q linkinden izleyebilirsiniz.
Hürriyet Ulaşım Park şoförlerinin haklarını mecliste savundu;<br />
“Emeği sömürüp, kul hakkı yemeyin”<br />
Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Ulaşım Park<br />
şoförlerinin sorunlarını TBMM’de dile getiren CHP Milletvekili<br />
Hürriyet belediyeye seslendi; “Emeği sömürüp<br />
kul hakkı yemeyin”<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, Kocaeli<br />
Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bulunan Ulaşım<br />
Park A.Ş. şoförlerinin sorunlarını mecliste değerlendirdi.<br />
Şirket yöneticilerinin şoförler üzerlerindeki baskısına<br />
değinen Milletvekili Hürriyet, “Milyonlarca liralık<br />
israf ve şatafat yerine alın terinin karşılığı ödensin, şoförlerin<br />
haklarında bir an önce iyileştirmeler yapılsın”<br />
dedi.<br />
ŞOFÖRLER TEHDİT EDİLİYOR<br />
Mecliste yaptığı konuşmada Ulaşım Park çalışanı şoförlerin sorunları hakkında konuşan Milletvekili Hürriyet,<br />
“Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan Ulaşım Park AŞ'de çalışan 500 şoför herhangi bir olumsuzlukta,<br />
hak aramaya çalıştığında sürekli olarak işsizlikle tehdit edilmektedir. Şirket yöneticileri şoförler üzerinde<br />
baskı kurmakta, ‘Biz istemediğimiz sürece sizlerin hiçbir sosyal ve sendikal haklarınız olmayacak, kesinlikle<br />
sendika bu kapıdan içeri giremez. Hepinizi kapı önüne koyar, ertesi gün 200 kişi işe alırız’ dedikleri şoförler<br />
tarafından iddia edilmektedir. Hatta haklarını aradığı ve başkanları eleştirdiği için, iş akitleri 25/2'den tazminatsız<br />
feshedilen şoför arkadaşlar var” dedi.<br />
ŞATAFAT YERİNE ALIN TERİNİN KARŞILIĞI ÖDENSİN<br />
Ulaşım Park çalışanı şoförlerin, yüzbinlerce liralık otobüslerde çalıştıklarını ve belediyeyi temsil ettiklerine<br />
de dikkat çeken CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, asgari ücretle çalışmalarının da hak olmadığını<br />
savundu. Hürriyet açıklamasına devam ederek, “Yüzlerce can taşıyan, 700 bin liralık otobüsleri kullanan ve belediyeyi<br />
temsil eden şoförlerimize daha fazla değer verilsin, asgari ücrete talim ettirilmesin. Sorumsuz yöneticilere<br />
sesleniyorum, emeği sömürüp kul hakkı yemeyin, milyonlarca liralık israf ve şatafat yerine alın terinin karşılığı<br />
ödensin, şoförlerin haklarında bir an önce iyileştirmeler yapılsın” diyerek sözlerine son verdi.<br />
Konuşmamı https://youtu.be/gZI14o1M3so linkinden izleyebilirsiniz.
C<br />
HP<br />
CHP’den Kuruçeşme ziyaretleri<br />
Milletvekili Hürriyet ve beraberindeki İzmit<br />
ilçe Başkanlığı yöneticileri Kuruçeşme bölgesine<br />
adeta çıkarma düzenledi.<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet ve beraberindeki<br />
İzmit ilçe yöneticileri Dalistan Filiz, Hakan Çakar, Mehmet Baştürk,<br />
İzmit Belediye Meclisi geçmiş dönem üyesi Cengiz Çakar ve<br />
Kuruçeşme Parti temsilcisi Özkan Kaygusuz Kuruçeşme’ye bir dizi<br />
ziyaretler düzenledi. İlk olarak bölge muhtarlarının toplantısına<br />
katılan heyet, daha sonra esnafa hayırlı işler diledi, hastaları<br />
unutmadı.<br />
MUHTARLARI DİNLEDİLER<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet ve beraberindeki<br />
partili heyet, ilk olarak bölge muhtarlarından Yenimahalle Muhtarı Tuncay Aşkın, Kocatepe<br />
Mahallesi Muhtarı Metin Günaydın, Fatih Mahallesi Muhtarı Musa Temel, Hatipköy Mahallesi<br />
Muhtarı Ali Yılmaz, Doğan Mahallesi Muhtarı Saadettin Ölmez, Plajyolu Mahallesi Muhtarı<br />
Mustafa Yaman, Akpınar Mahallesi Muhtarı Ali Obuz ile bir araya geldi. Muhtarların sorunlarını<br />
dinleyen heyet, taleplerini tek tek not alarak, çözüm için yapılabilecekler hakkında görüş<br />
sundu.<br />
ESNAFI VE VEFAYI UNUTMADILAR<br />
Heyet daha sonra Bayburtlular Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mustafa Varol<br />
ve yöneticilerini derneğin lokalinde ziyaret etti. Kuruçeşme’deki ziyaretlerine esnaf ile devam<br />
eden CHP heyeti Hasan Atakan Caddesi üzerinde bulunan esnafa hayırlı işler ziyaretinde bulundu.<br />
Esnafın sorunlarını ve taleplerini dinleyen CHP heyeti daha sonra Hatipköy yolu üzerinde<br />
ikamet eden ve bir süredir hasta olan CHP'li Saadettin Kandemir ve ailesini ziyaret ederek<br />
geçmiş olsun dileklerini iletti.
95 yıl önce bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, hayatında ilk b<br />
vermişti.<br />
İstanbul’un henüz işgal altındayken 16 Ocak 1923’te düzenlenen bu toplantıda Gazi Mustafa Kem<br />
şam’ın başyazarı Falih Rıfkı (Atay), İleri’nin başyazarı Suphi Nuri (İleri), İkdam’ın başyazarı Yakup Kadr<br />
Hakkı (Kılıçoğlu) ile görüşmüştür. 16 Ocak Salı akşamı başlayan toplantı, gece yarısını da aşarak saat 0<br />
Altı saat boyunca gazetecilerle konuşan, o zamanın şartlarını masaya yatıran ve gazetecilere plan<br />
koymayı düşündüğü Cumhuriyet rejiminin de, fikrî temelini oluşturmuştur. Bağımsız bir Türk devleti iç<br />
değil tüm Türkiye'de ismine yaraşır bir şekilde kutlanması gerekmektedir.<br />
16 Ocak 1923 tarihi sadece basit bir takvim yaprağından ibaret değildir. Bu tarih; nice canlar pah<br />
miz olan Cumhuriyet'in fikrini ilk olarak açıkladığı tarihtir.<br />
Bu duygu ve düşüncelerle ülkemizin geleceği için değeri büyük olan bu önemli tarihin 95. yıldö<br />
emekçilerimizin 16 Ocak Basın Onur Günü’nü en içten duygularımla kutluyorum.
asın toplantısını İzmit'te düzenlemiş, Cumhuriyet'in ilan edileceğinin işaretini yine bu güzel kentte<br />
al Atatürk; Tevhid-i Efkâr’ın başyazarı Velit Ebüzziya, Vakit’in başyazarı Ahmet Emin (Yalman), Aki<br />
(Karaosmanoğlu) ve Tanin’in başyazarı İsmail Müştak (Mayakon), İleri gazetesinin İzmit Muhabiri<br />
3.00’te sona ermiştir.<br />
larını anlatmakta herhangi bir beis görmeyen Mustafa Kemal, aklındaki ve gelecekte uygulamaya<br />
in milat olan 16 Ocak 1923 tarihi hem gazetecilik mesleğinin onur günü olması sadece Kocaeli'de<br />
asına kurtardığımız ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, şu an da yönetim biçiminümünü<br />
kutluyor; başta yerel gazete, dergi, radyo ve televizyonlarımız olmak üzere bütün basın<br />
Saygılarımla.<br />
Av. Fatma KAPLAN HÜRRİYET<br />
CHP Kocaeli Milletvekili
H<br />
ürriyet;<br />
Gebze’de söz verilmesine rağmen tapularını<br />
“Kim ki, Milletin hakkına, ekmeğine el<br />
uzatıyorsa o elleri kırmasını da biliriz”<br />
alamayan binlerce vatandaşla buluşan CHP<br />
Milletvekili Hürriyet, “Milletin ekmeğine,<br />
hakkına, hukukuna kim el uzatıyorsa o elleri<br />
kırmasını da biliriz evelallah” dedi<br />
Gebze’nin Hürriyet ve Yavuz Sultan Mahallelerinde<br />
yaşayan yaklaşık 3 bin kişi söz verilmesine<br />
rağmen evlerine tapu verilmemesini<br />
ve kentsel dönüşümü protesto etmek üzere<br />
bir araya geldi. Mahalle sakinlerine CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet ve Tahsin Tarhan’ın<br />
yanı sıra, CHP Gebze ilçe Başkanı Musa Yılmaz, Gebze geçmiş dönem ilçe Başkanı Recep Dursun, Belediye<br />
meclis üyeleri ve muhtarlar da katılarak destek verdi.<br />
RAMAZAN AYINDA BAŞBAKAN BİLE SÖZ VERDİ<br />
Gebze Beylikbağı Kültür Merkezi’nde toplanan binlerce mahalleliye hitaben konuşan CHP Kocaeli<br />
Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, “Halktan değil ranttan yana idareciler<br />
yüzünden olmadı. Koltuğa gelene kadar tapuları vereceğine dair söz verenlerin, koltuğa oturduktan<br />
sonra halkı unutmalarından ötürü bu sıkıntıları yaşıyorsunuz. Eğer burada bu sıkıntıyı yaşayanlar sermayedarlar<br />
olsaydı, zenginler olsaydı tankerlerle değirmenlerine su taşırlardı. Ama mağdur olan, söz<br />
konusu olan halksa bin dereden su getiriyorlar işi yapmamak için. ‘Tapular çekmecede. Oy verin, çıkacak’<br />
diyorlardı. Mübarek Ramazan Ayı’nda Başbakan bile söz verdi. İnce hesaplardan vazgeçmeleri gerektiğini<br />
söyledik ama artık söylemeyeceğiz. İnce hesaplar ortada çünkü. Buradan sormak istiyorum.<br />
Halktan yana mısınız, rantiyeden, rantçıdan mı yana?
KOCAELİ HALKINI RANTÇILARA VE ZALİMLERE EZDİRMEYECEĞİM<br />
Konuşmasına devam eden CHP Milletvekili<br />
Hürriyet, “Ben de sizler gibi bu kentte yaşayan<br />
sıradan bir yurttaşım. Ben de bu kentte evlat<br />
yetiştiriyorum ve sizlerle birlikte aynı sorunları<br />
yaşıyorum. Dolayısıyla sizin sorununuz, benim<br />
de sorunum. Vekillik de, siyaset de gelir<br />
geçer. Kim ki milletin ekmeğine, hakkına, hukukuna<br />
el uzatıyorsa o elleri kırmasını da biliriz<br />
evelallah. Ahtım olsun ki hiç birinizi bu rantiyecilere,<br />
bu hukuksuz yönetime ve zalimlere ezdirmeyeceğim,<br />
onlara feda ettirmeyeceğim. Hakkınızı, hukukunuzu alana kadar, adalet yerini bulana<br />
kadar yanınızda olacağım. Çünkü bizim bulunduğumuz bu koltuklar, sizin koltuklarınız. Hiç birimizin<br />
babasının malı değil. Bu koltuklar halkımızındır. Biz yetkilerimizi sadece ve sadece Kocaeli Halkı’na<br />
hizmet etmek için kullanmak durumundayız. Ben de dahil olmak üzere bütün yöneticiler, belediye<br />
başkanları, milletvekilleri, Başbakan, Cumhurbaşkanı. Bütün siyasiler bulundukları makamı halka<br />
hizmet etmek için kullanmalıdır” dedi.<br />
BİR MADENİN ÜZERİNDE OTURUYORSUNUZ<br />
Salonda konuşan CHP Milletvekili Tahsin Tarhan ise yaptığı konuşmasında, “Buralara fabrikalar<br />
kuruldu ve sizler fabrikalarda işe girmek için geldiniz buralara. Devlet size sahip çıkmadı. Kendi<br />
imkânlarınızla, bu evleri çok zor şartlarda, yazın kışın o sıcakta o soğukta altına girdik. Gün geldi,<br />
‘Tapu tahsis belgesi’ diye sizden para topladılar. Akabinde devlet bu görevini yerine getirmedi, sizlere<br />
tapularını vermedi. Yıllar içerisinde buralar çok değerlendi. Buraları değerlendirip milyon dolarlık<br />
projeler yapmak istiyorlar. Sizler bir madenin üzerinde oturuyorsunuz. Onun için tapuları vermiyorlar”<br />
açıklamasında bulundu. Geçmiş dönem CHP Gebze ilçe Başkanı Recep Dursun ise “Rantsal dönüşüm<br />
değil adalet istiyoruz” başlıklı bir sunumda bulunarak Gebze’nin yerleşim yapısına dair bilgilendirmede<br />
bulundu. Gebze ilçesi içinde bir bölge haline gelen Beylikbağı ve civar mahallelerini anlatan<br />
Dursun, Mahallelerdeki mülkiyet ve yapı stokunun ardından vatandaşın barınma ve konut hakkı<br />
ile bu hakka Gebze Belediyesi’nin yaklaşımını aktardı. Riskli alan, rezerv yapı alanı, kentsel dönüşüm<br />
ve olması gereken uygulama şekilleri, ilgili kanun maddelerini anlattı.
BİNLERCE İNSAN TAPULARI İÇİN YÜRÜDÜ<br />
Konuşmaların ardından Beylikbağı Kültür Merkezi’nde toplanan tapu mağduru binlerce vatandaş yürüyüşe<br />
geçti. “Beylikbağı uyuma evlerine sahip çık”, “İşgalci değil hak sahibiyiz”, “Tapu hakkımız söke<br />
söke alırız “Mahalleli uyuma evine sahip çık” sloganları eşliğinde yürüyüşe geçen mahalle sakinlerine<br />
eşlik eden Milletvekili Hürriyet ve Tarhan’da bu sloganlara eşlik etti. Beylikbağı’nın tapu verilmeyen<br />
ara sokaklarında devam eden yürüyüş, Hürriyet ve Yavuz Selim Mahallelerinin kesiştiği alanda son<br />
buldu. Burada geçmiş dönem ilçe Başkanı Recep Dursun kısa bir açıklamada bulunarak, “6306 sayılı<br />
yasa gereğince mahallelerimizin riskli alan veya rezerv yapı alanı ilan edilmemesini ve hak sahibi olduğumuz<br />
topraklarımızın TOKİ’ye devredilmesi düşüncesinden vazgeçilmesini, mevcut fiili duruma<br />
göre parselasyon yapılarak imara açılmasını istiyoruz. Yerinde dönüşümün bizlerle birlikte yapılacak<br />
istişare sonucu yapılmasını talep ediyoruz” diyerek açıklamasını sonlandırdı.<br />
Basın Açıklamamızı https://youtu.be/gv3x9MyyfGE<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet, “O tapular çekmeceden ya çıkacak ya<br />
çıkacak!”<br />
Gebze’de düzenlenen yürüyüşte tapuları verilmeyen binlerce vatandaşa destek olan CHP<br />
Milletvekili Hürriyet mecliste yaptığı konuşmada, “O tapular çekmeceden ya çıkacak, ya<br />
çıkacak” dedi<br />
Geçtiğimiz günlerde Gebze’de tapuları verilmeyen hak sahipleriyle birlikte yürüyerek, onlara destek olan CHP<br />
Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, mahalle sakinlerinin tapu sorununu mecliste de dile getirerek dikkat<br />
çekmeye devam ediyor.<br />
İNSANLARI ÇARESİZLİĞE TERK ETTİNİZ<br />
Mecliste konuşan CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, Yavuz Selim<br />
ve Hürriyet Mahallesi sakinlerinin halktan değil, ranttan yana idareciler yüzünden tapularını alamadıklarını<br />
ifade etti. İdarecilerin koltuğa oturmadan önce verdiği sözleri de unuttuklarını belirten Milletvekili Hürriyet,<br />
“Koltuğa gelene kadar ‘Tapularınız çekmecede’ diyenler, o koltuğa oturunca ne yazık ki halkı unuttular. Başbakan<br />
bile mübarek Ramazan ayında söz vermişti, ‘Siz oy verin, tapu sorunu çözülecek’ demişti. Ama yine insanlar<br />
çaresizliğe terk edildi. Rantçılar söz konusu olduğunda tankerlerle değirmenlerine su taşıyanlar, söz konusu<br />
halk olduğunda bin dereden su getiriyorlar” dedi.<br />
AHTIM OLSUN Kİ, KOCAELİ HALKINI ZALİMLERE EZDİRMEYECEĞİM!<br />
Meclisteki konuşmasına devam eden Kocaeli Milletvekili Hürriyet, arazilerin yandaşlara peşkeş çekildiğini<br />
söylemeye devam edeceklerini söyledi. Hürriyet, “Halka ait değerli araziler yandaşlara peşkeş çekilmek isteniyor.<br />
Defalarca söyledik, söylemeye ve canımız pahasına mücadele etmeye devam edeceğiz. O tapular çekmeceden<br />
ya çıkacak, ya çıkacak. Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz yöneticilerin haksızlığına ve zulmüne karşı direnmek<br />
haktır. Kim ki milletin hakkına, ekmeğine el uzatıyorsa o elleri kırmasını da biliriz evelallah. Buradan<br />
uyarıyorum. Ahtım olsun ki Kocaeli halkını rantçılara, fırsatçılara ve zalimlere asla ezdirmeyeceğim” açıklamasında<br />
bulundu.
Konuşmamı https://youtu.be/d_Tvl8MYe-8 linkinden izleyebilirsiniz.
“Bunun adı sapıklık, bunun adı alçaklık, bunun adı şerefsizliktir!”<br />
C<br />
HP<br />
adı alçaklık, bunun adı şerefsizliktir”<br />
Milletvekili Hürriyet, CHP’li kadınları hedef alan, hakaret içerikli paylaşımda bulunan Kocaeli Büyükşehir<br />
Belediyesi Hukuk Müşaviri Necmi Özen hakkında sert konuştu, “Bunun adı sapıklık, bunun<br />
2011 yılında AKP'den Kocaeli Milletvekili aday adayı olan ve hâlen Kocaeli Büyükşehir Belediyesinde Birinci Hukuk<br />
Müşaviri olarak çalışan Necmi Özen önceki gün sosyal medya hesabında, ‘Yaşasın kadınlar, kadınlar yaşasın’<br />
pankartını ‘Photoshop’ yöntemiyle "Kadına özgürlük, sevişiriz, cenabet gezeriz Tayyip sana ne, yaşasın laiklik"<br />
şeklinde değiştirilmiş hâlini paylaşmasına en büyük tepki CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet’ten<br />
geldi.<br />
ADANA KADIN KOLLARININ PAYLAŞIMI<br />
Mecliste konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, “2011 yılında AKP'den Kocaeli Milletvekili<br />
aday adayı olan ve hâlen Kocaeli Büyükşehir Belediyesinde Birinci Hukuk Müşaviri olarak çalışan Necmi Özen,<br />
2014 yılındaki 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü'nde açıklama<br />
yapan Adana kadın kollarının "Yaşasın kadınlar, kadınlar yaşasın" pankartının "Photoshop" yöntemiyle "Kadına<br />
özgürlük… gezeriz Tayyip sana ne, yaşasın laiklik" şeklinde değiştirilmiş hâlini sosyal medya hesabında paylaşmıştır”<br />
dedi<br />
KARAOSMANOĞLU’NA SESLENDİ; “GEREĞİNİ YAPIN”<br />
Açıklamasıan devam eden CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, “Ben detayını okuyama utandım ama Necmi Özen<br />
gibiler paylaşmaya utanmamış. Bunun adı sapıklık, bunun adı alçaklık, bunun adı şerefsizliktir. Necmi Özen gibiler<br />
değil Kocaeli Büyükşehir Belediyesinde çalışmayı, insan içine çıkmayı bile hak etmiyorlar. Buradan Kocaeli<br />
Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu'na da sesleniyorum: Sizin eşleriniz, anneleriniz, kardeşleriniz<br />
yok mu? Bu ahlaksızlığa derhâl gereğini yapın” açıklamasında bulundu.<br />
Konuşmamı https://youtu.be/njh8wrbsPVY linkinden izleyebilirsiniz.
Ece Üner Show Tv Ana Haber Bülteninde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi<br />
Hukuk müşavirinin sosyal medya hesabında paylaştığı paylaşımı ve<br />
tepkimizi ekranlara taşıdı. https://youtu.be/wFajZC6Kn-M<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
Geçmişe yönelik doğum borçlanması kanunu çıkarılmalı<br />
C HP Kocaeli Milletvekili Hürriyet mecliste<br />
yaptığı konuşmasında sigortalılık<br />
başlangıcından önce doğum yapan kadınlara da<br />
verilmesi gerektiğini dile getirdi<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet<br />
önceki gün mecliste yaptığı konuşmasında doğum<br />
borçlanması konusunda yaşanan mağduriyete değindi.<br />
Konuyla ilgili daha önce hazırladığı kanun<br />
teklifini meclise sunan Milletvekili Hürriyet,<br />
“Annelerimiz sosyal hayatta kimseye muhtaç olmadan<br />
yaşaması için kanunun bir an önce çıkmasını<br />
istedi.<br />
KADINLAR ARASINDA BİLE AYRIM OLUŞUYOR<br />
Konuyla ilgili olarak mecliste konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet şöyle dedi; “Sosyal Sigortalar<br />
ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre kadınların doğum borçlanması yapabilmeleri için doğumun ilk sigortalı olduğu<br />
tarihten sonra olması gerekiyor. Kanuna göre doğumdan önce sigortalı olan kadınlar doğum borçlanmasından yararlanıp<br />
erken emekli olabiliyorken doğum sonrası iş hayatına atılıp sigortalı olan kadınlar ise önceki doğumları için bu haktan yararlanamamaktadır”<br />
ERKEK ASKERLİK DÖNEMİNİ BORÇLANABİLİYOR<br />
“Erkekler sigortalılık öncesinde askerlikte geçen sürelerini borçlanabilme hakkına sahiptir. İş hayatına başlamayan<br />
erkek sigortalılığı öncesindeki askerlik dönemini de borçlanabilirken kadının aynı şekilde sigortalılığı öncesindeki doğumu<br />
için borçlanma hakkından faydalanamaması eşitlik ilkesine aykırıdır. Anneler sosyal hayatında kimseye muhtaç olmadan<br />
yaşamak, hakkıyla emekli olabilmek için bu kanunun bir an önce çıkmasını beklemektedir.<br />
Konuşmamı https://youtu.be/XVo5an5vQQs linkinden izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet,<br />
"Ne edebten haberiniz var, ne hayattan. Yalanlarınızı<br />
çocuklarımızdan uzak tutun"<br />
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile İl Milli Eğitim Müdürlüğünün içerisinde<br />
solcuları şeytan topluluğu olarak gösteren kitabın dağıtılmasına<br />
tepki gösterdi. "Yalanlarınızı çocuklarımızdan uzak tutun!"<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet , Kocaeli İl Milli Eğitim<br />
Müdürlüğü ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Edeb-i<br />
Hayat Okumaları projesi dâhilinde dağıtılan “Diriliş Neslinin Amentüsü”<br />
adlı kitapta yer alan ifadeler nedeniyle tepki göstererek gerekli<br />
işlemlerin yapılması çağrısında bulundu. CHP Milletvekili Hürriyet,<br />
"Edeb-i Hayat diyerek çocuklarımızın beynini yıkayan kitapları<br />
dağıtıyorsunuz ama, ne edebten haberiniz var ne de hayattan"<br />
diyerek tepkisini gösterdi.<br />
BU KİTABIN DAĞITILMASI ANASAYAL SUÇ<br />
Kocaeli'de Edeb-i Hayat isimli öğrencilere kitap okumayı sevdirmeyi<br />
amaçlayan proje kapsamında orta okul ve liselerde Sezai Karakoç’un Diriliş Neslinin Amentüsü isimli kitabı<br />
dağıtıldı. Sağcılıktan övgüyle bahsedilen kitapta, solculuk 'şeytan topluluğu' olarak bahsedilmesine CHP Kocaeli<br />
Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet'ten sert bir kınama mesajı geldi. CHP'li Hürriyet, ortaokul ve liseye giden öğrencilerin<br />
okuması için dağıtılan kitabın, çocukların beynini yıkamak üzere dağıtıldığını ve bunun kasıtlı olarak da<br />
yapılmış olabileceğini söyledi. Hürriyet, "Bir kitap düşünün ki, içerisinde kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim ile insanları<br />
kandırmaya çalışarak, sağcılığı hakikate uyanlar olarak tanımlıyor, solculuğu ise çıkarcı ve şeytani insan<br />
topluluğu olarak gösteriyor. Bu saçmalıkları henüz siyasi tercih noktasında karar vermemiş çocuklarımıza empoze<br />
etmek, açık açık ayrımcılık yapmak demektir. Ve bu da Anayasal bir suçtur. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve İl<br />
Milli Eğitim Müdürlüğü de bu suça ortak olmuştur" dedi<br />
SORUMLULAR HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATIN<br />
Daha önce Kütahya'da da kadına davar muamelesi yapılan kitapların yeni evlenen çiftlere dağıtıldığını da hatırlatan<br />
CHP Milletvekili Hürriyet, "Daha önce kadını aşağılayan kitapları insanlara dağıtmakta bir sakınca görmediler.<br />
Şimdi aynı sakıncayı çocuklarımızın beyinlerini abuk sabuk kitaplarla yıkarken görmüyorlar. İnsanları yalanlarla<br />
çevreleyerek ötekileştirmek, ötekileştirilen insanları birbirine düşman etmek, üstelik bunu çocuklarımızın,<br />
kişilik ve karakter oluşumlarının hızla yaşandığı bir dönemde yapmak çok tehlikelidir. Okullarda dağıtılan ne idüğü<br />
belirsiz bu kitabın acilen toplatılması ve konu hakkında tüm sorumlular hakkında soruşturma başlatılması<br />
gerekmektedir. Edeb-i Hayat diyerek kitap dağıtılıyor ama, bu kitabı dağıtanların ne edepten ne de hayattan haberleri<br />
yok!" diyerek tepkisini gösterdi.
H<br />
ürriyet'ten<br />
Kandıra<br />
yolu açıklaması<br />
Adı 'Ölüm Yolu'na çıkan Kandıra yolunun duble inşaatının bir an önce<br />
bitirilmesi konusunda defalarca açıklamalarda bulunan CHP Milletvekili<br />
Hürriyet, Kandıra Yolu'nda önceki gece meydana gelen trafik kazasından<br />
yaralı olarak kurtulanlar için geçmiş olsun mesajı yayınladı.<br />
D-605 Karayolu olarak bilinen İzmit Kandıra yolu üzerinde önceki gece<br />
yaşanan trafik kazasında, iki aracın çarpışması sonucu bir araç ikiye<br />
bölünürken, kazadan dördü çocuk yedi kişi şans eseri yaralı olarak<br />
kurtuldu. İzmit Kandıra yolunun üzerinde devam eden duble yol inşaatının sürekli olarak gecikmeye uğramasının<br />
can kayıplarını arttıracağı yönünde defalarca açıklama yapan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan<br />
Hürriyet, önceki kazadan yaralı olarak kurtulan vatandaşlar için geçmiş olsun mesajı yayınladı.<br />
DUBLE YOLUN TEMELİNDE O İNSANLARIN KANI OLACAK<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet yaptığı açıklamada, "Gece<br />
saatlerinde Kandıra yolu üzerinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan başta çocuklarımız olmak üzere<br />
tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun ve acil şifalar diliyorum. Hemen hemen her hafta üzücü trafik kazalarının<br />
yaşandığı Kandıra yolu üzerinde henüz <strong>2018</strong> yılının ilk gününde yaşanan trafik kazasında 2 kişi hayatını kaybetmişti.<br />
Daha önce de sürekli olark İzmit Kandıra yolunda devam eden, açılışı dahi bakan gelmediği için ertelenen,<br />
yaşanan gecikmelere sürekli bahane bulunan İzmit Kandıra yolunun temelinde, trafik kazalarında<br />
ölen insanlarımızın kanı olacak" dedi.<br />
GEÇ GİDİN AMA HAYATTA GİDİN<br />
Açıklamasına devam eden CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, "Bu yola kurban giden insanlarımız<br />
burada olmasa bile elbet ahirette bunun hesabını birilerinden soracaktır. Yaşanan her gecikme,<br />
bir insanımızın hayatına mal oluyor. Daha önce yolun bir an evvel bitirilmesi için defalarca yetkililere seslendik.<br />
Şimdi de vatandaşlarımıza seslenmek istiyorum. Yolunuz Kandıra yoluna düşerse, lütfen sevdiklerinizi<br />
düşünerek daha dikkatli gidin. Ailenize, sevdiklerinize bir saat geç gidin ama hayatta gidin" açıklamasında<br />
bulundu.
H<br />
ürriyet'ten Uğur Mumcu'yu anma mesajı<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, 24 Ocak 1993'te Ankara'da suikast<br />
sonucu katledilen gazeteci Uğur Mumcu'nun 25.yılı dolayısıyla bir mesaj yayınladı.<br />
24 Ocak 1993'te Ankara'da<br />
suikast sonucu katledilen gazeteci Uğur Mumcu'nun<br />
25.yılı dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Fatma Kaplan<br />
Hürriyet, mesajında şu satırlara yer verdi;<br />
"Emek, eşitlik, aydınlanmadan, bağımsızlıktan yana;<br />
araştırmacı gazeteciliğin en seçkin temsilcilerinden,<br />
yazdıklarıyla geleceğe ışık tutan Uğur Mumcu, söylediklerinden<br />
korkan, karanlıkların ardına saklanan ve<br />
Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmak isteyen odaklar tarafından<br />
24 Ocak 1993'te katledilmiştir.<br />
30 yıl öncesinden bugünü gören, laiklik karşıtı faaliyetler<br />
yürüten örgüt ve tarikatlar hakkında yaptığı<br />
çalışmalar ile kamuoyu ve devleti uyaran Uğur Mumcu, sadece bir gazeteci değil, ülkesini ve milletini korumaya<br />
çalışan bir yurtseverdi.<br />
İKTİDAR, UĞUR MUMCU'YA RAHMET OKUMALI<br />
"Dün burunlarının dibindeki yapılanmadan bihaber olduğunu iddia eden iktidar; 'Tarikatlara ve cemaatlere<br />
alınan genç çocuklar, 30 yıl sonra general olacaklar ve Cumhuriyete karşı ayaklanacaklar' diyerek Türkiye'nin<br />
sürükleneceği noktayı öngören Uğur Mumcu'nun mezarında rahmet okumalıdır.<br />
Bunun yerine korku imparatorluğu yaratarak, kendinden olmayana yaşam hakkı tanımayan, kendi gibi düşünmeyeni<br />
terörist ilan eden iktidar; korku duvarlarını yıkacak, ortada dönen kirli oyunları ortaya çıkaracak<br />
yeni Uğur Mumculardan korkmaktadır! Ancak korkunun da ecele bir faydası yoktur"<br />
ASLA HUZUR BULAMAYACAKLAR<br />
"Ülkemizin aydınlık geleceği için kalemini korkusuzca kullanan, gerçekleri halka açıklamayı canı pahasına<br />
kendine görev edinen Uğur Mumcu'yu katlettiğini sananlar, saklandıkları gölgelerde asla huzur bulamayacak,<br />
korktukları sonun başlangıcında yavaş yavaş boğulacaklardır.<br />
Bu duygularla birlikte başta Uğur Mumcu olmak üzere, bu ülkenin demokrasi mücadelesinde ve bağımsızlığı<br />
yolunda şehit verdiğimiz tüm gazeteci ve aydınlarımızı saygı ve rahmetle anıyorum"
H ürriyet, "Gazilik hakkınızı<br />
alana kadar mücadeleye<br />
devam<br />
edeceğim"<br />
Malul Sayılmayan Gazilerle bir araya gelen CHP Kocaeli<br />
Milletvekili Hürriyet, "Bu ayıp temizlenene kadar mücadeleye<br />
devam edeceğim" dedi<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, Malul Sayılmayan<br />
Gaziler ile birlikte Lastik İş Sosyal Tesisleri'nde bir<br />
araya gelerek yıllardır çözülemeyen sorunlarını konuştu.<br />
Malul Sayılmayan Gaziler Derneği Genel Başkanı Mesut Kılıçarslan,<br />
Kocaeli Şube Başkanı Aydın Atlı, Adapazarı Şube Başkanı Remzi Doydu ve dernek üyelerinin de katıldığı<br />
programda Milletvekili Hürriyet'e, CHP Gölcük İlçe Başkanı İsmet İşer'i eşlik etti.<br />
GAZİLİK HAKKINI ALAMAYAN 19 BİN İNSAN VAR<br />
Programda konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, malul sayılmayan gazilerle ilgili<br />
gerek mecliste gerekse sahada yaptığı çalışmalardan bahsetti. Hürriyet, "Bir insan terörle mücadelede yaralanmış,<br />
devlet göndermiş, vatanı için göğüs göğüse çarpışmış, vatanına sahip çıkmış ve hayatını böyle idame<br />
ettirmeye çalışmış ve yüzde 40 sağlık yönetmeliği nedeniyle bugün neden gazi olamadığını anlatamıyor. Bize<br />
göre vatan için çarpışırken yaralanmış her yurttaşımız gazidir. Bizim için, geleceğimiz için, üzerinde yaşadığımız<br />
bu topraklar için, çocuklarımızın daha güvenli bir ortamda yaşaması için mücadele etmiş her yurttaşımız<br />
yaralandıysa bizim nedzimizde gazidir. Ama bu saçma bir yönetmelik nedeniyle gazilik ünvanı alamayan 19<br />
bin vatandaşımız var" dedi.<br />
BU KADAR İNSANIN GÜNAHI NEYDİ?<br />
Mecliste gerçekleştirdiği çalışmalardan da bahseden Milletvekili Hürriyet, "Sizlerin durumunu öğrendiğimden<br />
beri mecliste defalarca dile getirdim, kaç defa bakanlara sordum, kaç defa önerge verdim inanın<br />
ben bile hatırlamıyorum. Başbakan Binali Yıldırım 15 Temmuz'dan sonra, "Bu ülke için yaralanan vatandaşlarımıza<br />
sen yüzde 30 yaralandın sen yüzde 10 mu yaralandın diyeceğiz. Kaldırdım hepsini dedi. Ardından bir<br />
KHK çıkarıldı ve o KHK'da tırnağı çizileni gazi sayarım dedi. Ama sadece 15 Temmuz'da yaralananları. Elbette<br />
ki 15 Temmuz'da yaralananlara aynı haklar verilsin. Onlar da vatanı için sokağa çıktı, mücadele etti. Pekiyi<br />
bu kadar insanın suçu günahı neydi. Terörle mücadeleye devlet gönderdi hepinizi. Ama şimdi gazi sayılmıyorsunuz.<br />
Bu haksızlık, eşitsizlik ve adaletsizliktir" açıklamasında bulundu.
FİKRİ IŞIK'TAN AKILLARA ZARAR AÇIKLAMALAR<br />
Başbakan Yardımcısı Fikri Işık ile Milli Savunma Bakanlığı<br />
görevinden itibaren malul sayılmayanların durumlarını ilettiğini<br />
de dile getiren Hürriyet, "Bunu mecliste gündeme taşıdımi<br />
Gaziler arasındaki ayrımı bir an önce kaldırın, gaziler arasındaki<br />
eşitliği sağlayın, bu ayıptır ve bu ayıbı temizleyin dedim. O<br />
zaman Fikri Işık Milli Savunma Bakanıydı. Meclis bütçe görüşmelerinde<br />
direk kendisine gazilik haktır lütuf değildir dedim.<br />
FETÖ terör örgütü de PKK terör örgütü değil mi diye sordum.<br />
Ama Fikri Işık akıllara zarar bir cevap verdi bana. Fikri Işık o<br />
gün toplantıda, "15 Temmuz'da sokağa çıkanlarla bu insanları<br />
birbirine karıştırmayın. 15 Temmuz'da sokağa çıkanlar vatanı<br />
milleti için sokağa çıktı. Biz yaralanalım da gazilik haklarından<br />
yararlanalım diye bir düşünceleri yoktu" dedi ve ben inanamadım. Yani sizler yaralanalım, kurşunu kalbimize<br />
yiyelim de gazilik haklarından yararlanalım diye mi gittiniz mücadeleye? Ne yazık ki böyle akıllara zarar açıklamalar<br />
aldım" dedi.<br />
BAKANLIKLAR TOPU BİRBİRİNE ATIYOR<br />
Konuşmasına devam eden Milletvekili Hürriyet, "Başbakan Binali Yıldırım, "Binlerce mağdur vatandaşımız<br />
var. Yedi Bakanlığa talimatı verdim, üzerinde çalışıyorlar ve bu sorunu çözecekler" dedi. Yedi bakanlığa talimat<br />
verdim demesinin üzerinden 10 ay geçti. 10 ay sonra her bakanlığa tek tek sordum. Maliye Bakanına bununla<br />
ilgili bir bütçe hazırlığınız var mı diye sordum, getireceğiniz bütçede bu insanlara gazilik hakkı verilmesi ile ilgili<br />
bir bütçeniz var mı dedim. Bakan bana sadece baktı ve 'Ben konuyu bilmiyorum, araştıracağım' dedi. Aradan zaman<br />
geçti, 'Aile Bakanı bakıyor' dedi. Aile Bakanına sordum, bakan dedi ki 'Benim yapabileceğim bir şey yok' dedi.<br />
Sonrasında bir KHK daha çıktı ve Numan Kurtulmuş dedi ki, '19 Bin insan yararlanacak bu KH'Kdan dedi. Biz<br />
de sizlerin sorunu nihayet çözülüyor diye sevindik. Pek çok arkadaşımıza başvurmaları gerektiğini söyledik. Ama<br />
maalesef hepsi retle sonuçlandı. Biz 15 Temmuz'da 19 bin gazi mi verdik? 15 Temmuz'da 19 bin gazi vermediysek,<br />
bu KHK'dan kim yararlanacak, kim bu 19 bin gazi?" dedi.<br />
GAZİLET ARASINDAKİ AYRIM AYIBI TEMİZLENMELİ<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, "Afrin'deki mücadelede vatan evlatlarımız bu ülke için mücadele ediyor.<br />
Orada yaralanan askerlerimiz var. O evlatlarımızın da aklında, 'Acaba gazi olacak mı olmayacak mı şeklindeki<br />
sıkıntıları yaşamaması gerekiyor. Öyle tehlikeli bir coğrafyada yaşıyoruz ki, aslında bunun konuşulmaması bile<br />
gerekiyor. Hiç bu ayrımların olmaması gerekiyor bizim gibi ülkelerde. Ama bu ayıp temizlenecek. Bu ayıbın temizlenmesi,<br />
onurunuzun size iade edilmesi, madalyalarınızı alabilmeniz için sonuna kadar mücadelenizin yanında<br />
olacağım. Bizler siyasetçiyiz, ama siyasetin ötesinde insanız. Ben de sizler gibi sıradan bir vatandaşım. Sizler<br />
gibi hayatını zorluklarla kurmuş insanlardan birisiyim. Gaziler arasındaki ayrım bitene kadar, senin gazin benim<br />
gazim anlayışı son bulana kadar, hakkınız hukukunuz ve adalet yerini bulana kadar, siyasi kaygı gütmeksizin sadece<br />
vatandaş olarak yanınızdayım" açıklamasında bulundu.
3,5 MİLYON SURİYELİYE BAKILIYOR, 19 BİN GAZİ UNUTULUYOR<br />
Malul Sayılmayanlar Derneği Genel Başkanı Mesut Kılıçarslan ise yaptığı konuşmasında, "Devlet bizlere<br />
santimle milimle ölçerek gazilik vermedi. 19 bin vatan evladı bu sorunun çözülmesini bekliyor. İnşallah el birliği<br />
ile bu sorunu çözmeye çalışacağız. Bu yaramız en az 25 yıldır kanamaya devam ediyor. Mahkeme ve hastane<br />
bizi gazi olarak kabul etmek istiyor, ama bu nizamnameye göre diyorlar ki, siz gazi değilsiniz. İnşallah Miletvekilimiz<br />
Fatma Kaplan Hürriyet'in verdiği ve bundan sonra yeniden vereceği kanun teklifini dikkate alırlar. Toplum<br />
nezdinde biz gaziyiz. Devlet tarafından da gazilik hakkımızı almak istiyoruz" dedi. Gazi sayılmayanların da<br />
söz aldığı programda konuşan Soner Özdemir, "1998'de terör vatani görevimi yaparken terör örgütüyle mücadelede<br />
kurşun sağ göğüs boşluğumdan girerek sol taraftan çıktı ve 1,5 metre ince bağırsağım alındı. Beni bu<br />
şekilde askere almazlar. Yediklerimi seçerek yemek zorundayım. Yeşillikten başka bir şey yiyemiyorum. 3,5<br />
milyon Suriyeliye bakıyoruz. Bütün bunların yanı sıra 19 bin gazinin hakkı verilmiyor. Daha ne denilebilir ki?<br />
ANKARA PATLAMASINDA BİLE GAZİLİK HAKKINI VERMEDİLER<br />
Salonda bulunan diğer malul sayılmayan gaziler de şunları kaydetti, "Pusuya düşerek yaralandım, yanımda<br />
komutanım şehit oldu. Halen daha bel kemiğime giren mermiyle yaşıyorum. Etimesgut'ta gittiğim doktor<br />
bu mermiden ölmezsin diyor. Ağrıyor dediğim zaman ise, ağrıyacak tabi ki vücudunda mermi var diyor. Raporumda<br />
yüzde 40 olsa gazi sayılacağım halde yüzde 36 vererek gazi saymıyorlar. Son KHK ile de bizi gazi saymadılar"<br />
Diğer bir gazi ise Lice'de yaralandığını kaydederek, "1998 yılında Lice'de pusuya düşürülerek yaralandım.<br />
Devlet bize iş imkanı verdi. İki yıl önceki Ankara patlamasında servislerin içerisindeydim. Yine yaralandım yine<br />
gaziliğimi vermediler. Artık üçüncüyü bekliyorum ölmek için" Halen daha askerlik görevini sürdüren bir asker<br />
ise "Çatışmada ayağıma kurşun yedim. Yakınımda el bombası patladı. Halen daha görevime devam ediyorum.<br />
Gazilik kelime anlamıyla eş değer olsun kanunda. Kelime anlamı neyse kanunda da o olsun.<br />
BİZİM KAPIMIZI HİÇ KİMSE ÇALMIYOR<br />
1992 yılında Şırnak'ta operasyonda el bombası patlaması sonucu el parmaklarımı kaybeden diğer bir malul<br />
sayılmayan gazi ise "26 senedir bu dava uğruna uğraşıyoruz. Neden gazi olamadığımı kendi çocuklarıma bile<br />
anlatamadım. Çocuklarım bile gazi olduğuma inanmıyor. Kimseye gazi olduğumu ispatlayamadım. Askerlik çağında<br />
çocuğum var ben onu nasıl askere göndereceğimi düşünüyorum" dedi. 1992 yılında Hakkari'de yaralanan<br />
diğer bir mağdur, "15 Temmuz'daki gazilere bakıyoruz. Valiler, kaymakamlar evlerine gidiyorlar. Ben 5 ay<br />
evde yattım hiç kimse kapımızı çalmadı. Biz kendi derdimizi anlatmak için milletvekili, il başkanı kapısı çalıyoruz"<br />
dedi. Çatışmada kafası ve göğsünden yaralanan son konuşmacı Tuncay Asteğmen ise "Kafamdan ve göğsümden<br />
vuruldum. 30 metreden de uçuruma yuvarlandım. Tim çavuşum beni sırtlayıp kurtardı. Gözlerimi hastanede<br />
açtım. Yanıma tümgeneral geldi ve bana 'Sen bizim gazimizsin' dedi. Ama aradan yıllar geçti ve gazilik<br />
hakkımızı alamadık" dedi<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/3FasPB_gV2c linkinden<br />
izleyebilirsiniz.
Star TV'de Celal Pir'in sunduğu Bugün programında canlı yayında, madalyasız<br />
Gazilerimizin sesi olduk. https://youtu.be/LgVa63QmtFk linkinden<br />
izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet, “Afrin’de yaralanan askerlerimiz şartsız gazi ilan edilmeli”<br />
Terörle mücadele esnasıdna yaralanmalarına<br />
rağmen gazi olarak kabul edilmeyenlerin mecliste<br />
sesi olan CHP Milletvekili Hürriyet, “Afrin’de<br />
yaralanan askerlerimiz şart aranmadan gazi sayılmalı” dedi<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet terörle mücadele<br />
esnasında yaralanmalarına rağmen gazi sayılmayanların haklarını<br />
mecliste aramaya devam ediyor. Son olarak Malul Sayılmayan Gaziler<br />
Derneği ile İzmit’te düzenlenen bir toplantıda bir araya gelen<br />
Hürriyet, onların meclisteki sesi oldu.<br />
NEDEN GAZİ OLAMADIKLARINI ÇOCUKLARINA<br />
BİLE ANLATAMIYORLAR<br />
Mecliste konuşan CHP Kocaeli Milletvekili ve Meclis Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, yaptığı<br />
konuşmasında şu satırlara yer verdi; “Bir insan düşünün ki vatanı için terörle mücadele etmiş, göğüs göğüse<br />
çarpışırken yaralanmış ama sağlık yönetmeliği yüzde 40 uzuv kaybı aradığı için gazi olamıyor ve neden gazi olamadığını<br />
çocuğuna dahi anlatamıyor. Bize göre vatan için hayatını ortaya koymuş yaralanmış her vatan evladı<br />
kahraman gazimizdir ama bu saçma yönetmelik nedeniyle gazilik unvanı alamayan 19 bin vatandaşımız var”<br />
AFRİN’DE YARALANANLAR DA ŞART ARANMADAN GAZİ SAYILSIN<br />
Konuşmasına devam eden Milletvekili Hürriyet, Afrin’de devam eden Zeytin Dalı operasyonuna da değinerek,<br />
“Şu anda Afrin'de mücadele eden Mehmetçiğimiz aynı sorunları yaşayacak mı? Afrin'de yaralanan askerlerimizden<br />
"yaralı asker" diye bahsediliyor, ziyaret ediliyor. Peki, bu yaralı askerler "gazi" sayılacaklar mı? Hükûmet, bir<br />
KHK'yle 15 Temmuzda tırnağı çizileni gazi saydı. Aynı KHK, malul sayılmayanlar, gazi sayılmayanlar için de uygulanmalı<br />
ve gaziler arasındaki ayrımcılık ayıbı bir an önce temizlenmelidir. Gazilik onuru bu kahramanlardan esirgenmemelidir”<br />
açıklamasında bulundu.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/Rf4HV8uovgk linkinden<br />
izleyebilirsiniz.
OHAL Komisyonu’nun bütün dosyalara bakması 26 yıl sürer<br />
OHAL Komisyonu hakkında konuşan CHP<br />
Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, iki yıl<br />
görev süresi olan komisyonun bütün dosyalara<br />
bakmasının 26 yıl süreceğini söyledi<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu<br />
üyesi Fatma Kaplan Hürriyet mecliste devam eden<br />
KHK görüşmelerinde, OHAL Komisyonu ile ilgili<br />
değerlendirmelerde bulundu. 105 bin 151 kişinin<br />
komisyona başvurduğunu dile getiren Hürriyet, “5<br />
ayda sadece bin 562 kişi hakkında kararını veren<br />
komisyon bu hızla 103 bin dosya 26 yılda ancak<br />
tamamlanabilecek” açıklamasında bulundu.<br />
SÖZDE İKİ AYDA BİTİRELECEKTİ<br />
OHAL Komisyonu hakkındaki 685 sayılı Olağanüstü<br />
Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hakkında mecliste<br />
konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, konuşmasına OHAL’in altıncı defa uzatılmasını eleştirdi. Hürriyet,<br />
“Sözde iki ayda bütün işlemler, bütün temizlik bitirilecekti ama ne yazık ki 6'ncı kez, bir kere daha OHAL<br />
uzatılmış oldu. OHAL, OHAL olalı hiç bu kadar uzatılmamıştı değerli arkadaşlar. Zaten bu gidişle OHAL'in bir<br />
kez daha uzatılması değil, OHAL'in bitmesi daha olağanüstü olacak. Erdal İnönü 1990 yılında "Olağanüstü<br />
hâl, olağanüstü hukuksuzlukların kanun hükmüne bağlanmasıdır." demişti. Aradan yirmi sekiz yıl geçti ve geldiğimiz<br />
nokta işte, aynen budur. Olağanüstü hukuksuzluklar ne yazık ki OHAL sopası kullanılarak kanun hükmünde<br />
kararnamelere bağlanır hâle geldi”<br />
116 BİN 250 İHRAÇ<br />
OHAL döneminde KHK’lar sonucu 116.250 kamu görevlisi hakkında bir daha kamu görevinde yer almamak<br />
üzere ihraç kararı verildiğini açıklayan Hürriyet, ihraç edilenlerin sadece yüzde 1,69'u hakkındaki ihraç<br />
kararı kaldırıldığını hatırlattı. Hürriyet, “Bir telefonla yapılan ihbarla veya geçmişteki bir selamlaşmayla insanlar<br />
"FETÖ'cü" damgası yiyerek yıllardır görev yaptıkları kamu kurumlarından uzaklaştırıldı ve 50 bini aşkın insan<br />
tutuklandı. Telefonunda byLock tespit edilemeyen, Bank Asya'ya para yatırmamış olan, FETÖ okullarında<br />
okumayan binlerce insan, ne olduğunu bile anlatamadan, sesini kimselere duyuramadan ne yazık ki kamudan<br />
ihraç edildi. OHAL süresinde intihar eden mağdur sayısı 50'yi aştı. Kaymakam, savcı, doktor, öğretmen,<br />
asker, polis, işçi, öğrenci tüm sevdiklerini geride bırakıp düzene isyan ederek intihar etti”
OHAL KOMİSYONU İŞLEVSİZDİR<br />
CHP Milletvekili Hürriyet, OHAL dönemi içerisinde, AİHM’e 12 bin 600 dosyanın başvurduğunu ancak bu<br />
başvuruların hacmi nedeniyle OHAL Komisyonu’nun kurulduğunu söyledi. Komisyonun başvuruları 17 Temmuz<br />
2017'de yani 15 Temmuz darbe girişiminden bir sene sonra kabul etmeye başladığını söyleyen Hürriyet,<br />
“Komisyonun çalışma süresinin sadece iki yıl olması Komisyonun ne kadar işlevsiz olacağının işaretidir. Bu süre<br />
zarfında Komisyonun yüz binlerce dosyayı inceleme şansı elbette ki yok. CHP olarak OHAL'de Yeter Forumu'nun<br />
sonuç bildirgesinde ‘AİHM'in içtihatlarında değerlendirme kriterleri bellidir. Bu kriterlere göre inceleme<br />
yapılıp yapılmadığı bildirilmelidir. Verilen kararlar acilen açıklanmalıdır, Komisyonun önünde savunma hakkı<br />
tanınmalıdır’ demiştik. Ancak bu OHAL Komisyonunun şu anda Başkanı hukukçu değil, siyasal mezunudur” dedi.<br />
190 KİŞİ 240 BİN EVRAKA NASIL BAKSIN?<br />
OHAL Komisyonunun kararlarının gizli tutulduğunu da sözlerine ekleyen CHP’li Hürriyet, “Komisyon neden<br />
kendine güvenmiyor ve bu kararlarını açıklamıyor? Komisyonun da kendine güvenerek kararlarını açıklaması<br />
gerekiyor. OHAL Komisyonunun ne yazık ki adresi bile gizli tutuluyor şu anda. Başbakan Yardımcısı Bekir<br />
Bozdağ bugün yaptığı açıklamada Komisyona 105 bin 151 kişinin başvurduğunu söyledi. Personel dosyaları,<br />
mahkeme dosyaları ve eski başvurularla birlikte toplam 240 bin evrak demek oluyor. 240 bin evraka sadece<br />
190 kişi bakacak. Komisyon şimdilik bin 562 kişi hakkında kararını verdi. Geride dosyasına bakılması gereken<br />
103 bin 589 insan kaldı. Komisyonun başvuruları kabul etme tarihini ve Komisyonun başvuruları değerlendirme<br />
hızını göz önüne alırsak önümüzdeki yirmi altı yılda bütün dosyalar tamamen incelenebilmiş olacak”<br />
MEYDANDA YAPILAN KABADAYILIĞIN TENHADA ÖZRÜ OLMAZ<br />
Konuşmasına devam eden Milletvekili Hürriyet, “İlk KHK'den bu yana insanlar FETÖ'cü olarak, vatan haini<br />
olarak ilan edildi; gazetelerde çarşaf çarşaf, boy boy fotoğrafları koyuldu, terörist damgası vuruldu, toplum tarafından<br />
dışlandı, insanların yüzlerine bakamaz oldular. Haklarında ihraçlarını gerektirecek bir kesin hüküm<br />
yokken ihraç edilen 100 bini aşkın kamu görevlisi tam anlamıyla açlığa terk edildi. Meydanda yapılan kabadayılığın<br />
tenhada özrü olmazmış. KHK'yle ihraç edilmek basit veya önemsiz bir şey mi ki iade işlemleri OHAL Komisyonu<br />
tarafından bu kadar gizli kapaklı şekilde yapılıyor, kararları dahi açıklanmıyor ve yayınlanmıyor? Göreve<br />
iadesine karar verilen kişi eski görev yerine dönemiyor. OHAL nedeniyle işten atılan vatandaşın ismi herkese<br />
FETÖ'cü olarak lanse ediliyor ama iade edilirken eski kurumdakiler o kişinin FETÖ'cü olmadığını dahi bilemeyecek<br />
durumda olacak. Yani vatandaş eski çalıştığı yerdeki iş arkadaşlarının kafasında ‘hain’ olarak kalmaya devam<br />
edecek”
OHAL DEĞİL ‘OYALAMA’ KOMİSYONU<br />
OHAL Komisyonunun gerçek adaleti sağlayacağına inanmadıklarını belirten CHP Milletvekili Hürriyet,<br />
“OHAL Komisyonu daha çok ‘oyalama komisyonu’ olarak akıllarda kalacak bize göre. İnsanların AİHM'e gitme<br />
yolunu tıkayan, toplum nezdinde ‘Bakın, adaleti sağlayacağız, kimse mağdur olmayacak’ algısı yaratmaya<br />
çalışılan bir komisyon olarak hafızalarımızda kalacak. Daha incelenmesi gereken yüz bin dosya varken<br />
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın, ‘FETÖ'nün mağdur ettiği vatandaşlarımızdan mağduriyeti devam eden<br />
kimse yoktur’ demeçlerinin gerçeği yansıttığını düşünmüyoruz. OHAL kanunsuzlukların zor kullanılarak resmileştirilmesi<br />
yanlıştır” dedi.<br />
KAHRAMAN GÖREVİNİ HATIRLAMALI<br />
Milletvekillerinin OHAL şartları altında görev yapamadığını da söyleyen Hürriyet, “Türkiye Büyük Millet<br />
Meclisinin yasama ve denetleme yetkisi tekrar teslim edilmelidir. Meclis Başkanı İsmail Kahraman artık,<br />
görevini hatırlamalıdır ve Meclisin onuruna sahip çıkmalıdır. Sokağa çıkma yasakları başta olmak üzere özgürlüğü<br />
kısıtlayıcı tüm yasaklar derhâl kaldırılmalı, bu yasaklara uyulmaması gerekçesiyle yürütülen tüm soruşturmalar<br />
ve verilen cezalar kaldırılmalıdır. İfade, konuşma, basın özgürlüğü üzerindeki baskılar sona erdirilmelidir.<br />
Cezaevinde bulunan basın emekçileri özgürlüklerine kavuşturulmalıdır” açıklamasında bulundu.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/zuZA0AbFctE linkinden<br />
izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet, Kocaeli’deki iş cinayetlerini meclise taşıdı<br />
Kocaeli’de artan iş kazalarına dikkat çekerek<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet,<br />
“Güvencesiz, esnek ve kuralsız çalışma koşullarını<br />
daha da ağırlaştıran OHAL/KHK rejimi, işçilerimizin<br />
can güvenliği için bir an önce sona erdirilmelidir” açıklamasında<br />
bulundu.<br />
CHP Kocaeli Milletvekili, Emek Büroları üyesi Fatma Kaplan Hürriyet,<br />
mecliste yaptığı konuşmasında Kocaeli’de artan iş kazalarına dikkat<br />
çekti. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de yüzlerce işçinin iş cinayetleri sonucu<br />
hayatını kaybettiğini belirten Milletvekili Hürriyet, “Kocaeli’de ise 71<br />
işçimiz hayatlarını kaybetti. Sanayisi gelişmiş, ekmeğini taştan kazananların<br />
şehri olan, işçi kenti Kocaeli’de son aylarda iş kazaları son derece artmış durumda. Artık neredeyse<br />
iki günde bir ölümle sonuçlanan üzücü iş kazaları yaşanıyor.<br />
İŞÇİLERİMİZİN CAN GÜVENLİĞİNİ TEHDİT EDEN OHAL REJİMİ KALDIRILMALIDIR<br />
25 Aralık 2017’de; Kandıra ilçemiz de bir fabrikada pres makinesine sıkışan işçi 36 yaşındaki Cevdet<br />
Koç, 28 Aralık 2017’de; Dilovası ilçemizde bir limanda depolama alanına kaldırılırken düşen konteynerin<br />
altında kalan 23 yaşındaki Çağrı Karadaş yaşamını yitirdi. Ocak ayının son gününde ise; İzmit ilçemizde<br />
mezbahada görevli olan ve hafriyat kamyonun altına kalan hayatını kaybeden 47 yaşındaki Hüseyin Gümüş<br />
ve Derince Limanında pistonun patlaması ile ambardan denize düşerek boğulan 49 yaşındaki Emrullah Balçık<br />
hayatını kaybetti. Gebze ilçemizde bir nakliye firmasının deposunda forkliftin aküsünden sızan gazdan<br />
etkilenen 31 işçi hastaneye kaldırıldı. İş kazalarının bir an önce önüne geçilmelidir. Güvencesiz, esnek ve<br />
kuralsız çalışma koşullarını daha da ağırlaştıran OHAL/KHK rejimi, işçilerimizin can güvenliği için bir an önce<br />
sona erdirilmelidir” açıklamasında bulundu.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/5rs2Smkf91M linkinden<br />
izleyebilirsiniz.
Hü<br />
rriyet, polislerin hakkını mecliste savundu<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet mecliste polislerin sorunlarını dile getirerek,<br />
“Yıllardır yükselen bu sese<br />
daha fazla kulak tıkamayın, polislerin sosyal ve ekonomik<br />
taleplerini karşılamak için bir an önce gereğini yapın”<br />
dedi<br />
Mecliste polislerin yaşadıkları sorunları dile getiren ve<br />
3600 ek gösterge konusuna değinen CHP Kocaeli Milletvekili<br />
Fatma Kaplan Hürriyet, “Çalışma saatlerinde<br />
insani şartları oldukça aşan polis memurları 657 sayılı<br />
Devlet Memurları Kanunu'na tabi olması nedeniyle yüz<br />
seksen saat çalışması gerekirken ayda iki yüz kırk saatten<br />
fazla çalışıyor. Sürekli olarak 12/24 çalışma sistemi<br />
nedeniyle hayatları altüst olan polislerimiz neredeyse<br />
bütün angarya işlere koşturuluyor, buna rağmen fazla<br />
mesai ücreti de ödenmiyor” dedi.<br />
POLİS ASKER EK GÖSTERGESİ NEDEN FARK-<br />
LI?<br />
Açıklamasına devam eden Milletvekili Hürriyet,<br />
“Haklı ek gösterge talepleri 3000'e çıkarıldı ama bu da<br />
sadece 57 lira fark etti. Polislerimiz de askerlerimiz gibi, haklı olarak, 3600 ek gösterge istiyor. Terör<br />
olaylarının yaşandığı kentlerde çoğu zaman birlikte operasyon yapan, aynı kurşunun önüne geçen, birbirlerine<br />
siper olurken birlikte şehit olup ay yıldızlı bayrağa sarılı bedenleri birlikte toprağa verilen polis<br />
ve askerlerimiz arasında neden bu ayrım yapılıyor? Polislerin de aileleri var; istedikleri 3600 ek göstergeyle,<br />
kendileri bu dünyadan yitip gittiğinde en azından eşleri, çocukları, anne babaları şehit askerin<br />
eşi kadar maaş alsın, rahat etsin istiyorlar. Yıllardır yükselen bu sese daha fazla kulak tıkamayın, polislerin<br />
sosyal ve ekonomik taleplerini karşılamak için bir an önce gereğini yapın” açıklamasında bulundu.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/a3PitmoPIA0 linkinden<br />
izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet,<br />
kansere<br />
edildi”<br />
“Kocaeli<br />
teslim<br />
4 Şubat Dünya Kanser Günü<br />
ile ilgili mecliste değerlendirmelerde<br />
bulunan CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet,<br />
“Kocaeli kansere teslim edildi”<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu<br />
üyesi Fatma Kaplan Hürriyet mecliste yaptığı konuşmada<br />
4 Şubat Dünya Kanser Günü ile ilgili değerlendirmede<br />
bulundu. Kanser farkındalığının<br />
son derece önemli olduğunu vurgulayan Hürriyet,<br />
“Kocaeli’de kanser farkındalığı aşamasını aşmış ve kesinlikle kontrol altına alınması gereken bir konu<br />
hâline” dedi.<br />
KANSER RİSKİ 7 KAT FAZLA<br />
Kanser hastalığı ve farkındalığı hakkında konuşan CHP Milletvekili Hürriyet, “Geçtiğimiz günlerde 4<br />
Şubat Kanser Farkındalık Günü'ydü. Türkiye'de sadece 2017 yılında 160 bin kişi kansere yakalanmıştır.<br />
Kocaeli'nde kansere bağlı ölüm oranı son dört yılda yüzde 13 artmıştır. Bu rakam Sağlık Bakanlığının<br />
açıkladığı ürkütücü bir rakamdır. Ayrıca, Kocaeli'nde yaşayanların kanser riski diğer illere oranla 7 kat<br />
fazladır. Kocaeli'nde yaşayan ve ailesinde kanser hastalığına yakalanmayan insan sayısı ise yok derecede<br />
azdır yani Kocaeli günaşırı kanser solumaktadır.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/iLHpOinEMIs<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet<br />
işçinin<br />
“Kadroya<br />
alınmayan taşeron<br />
günahı ne?”<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, taşeron işçilerin<br />
kadroya alınmama evrimini mecliste anlattı.<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, mecliste yaptığı konuşmasında, kadroya alınmayan<br />
taşeron işçilerin sorunlarını dile getirdi. Milletvekili Hürriyet, taşeron işçilerin kadroya geçirilmemesinin<br />
sistematik bir şekilde uygulandığına dikkat çekerek, “Kadroya alınmayan taşeron işçinin günahı<br />
nedir?” dedi.<br />
TAŞERON İŞÇİLERİN MUTLULUKLARI HEP BİR ANLIK<br />
Meclise konuşan Milletvekili Hürriyet, “Buradan sizlere taşeron işçilerinin kadroya geçirilmesinin<br />
evrimini anlatmak istiyorum. Taşeron işçiler her seçim dönemi oy için bir güzel sömürülür. Taşeron<br />
işçileri artık daha fazla sömüremeyeceğini anlayan Hükûmetin bakanı çıkar ve taşeron işçilerin<br />
kadroya alınacağını açıklar. Bakan tekrar çıkar televizyonlara ve "Taşeron işçilerimiz kadroya geçerken<br />
şart aranmayacak." der. Şart aranmayacağı için bir anlık mutluluk yaşayan taşeron işçileri güvenlik<br />
soruşturması ve sınavdan geçirileceğini öğrenince ne olduğunu anlayamaz, kafası karışır”<br />
KADROYA ALMAMAK İÇİN HEP BİR BAHANE<br />
Konuşmasına devam eden Hürriyet, “Çıkan KHK sonucunda aynı iş yerinde çalışan 12 personelden<br />
6'sı kadroya alınırken diğer 6'sı personel gideri yüzde 70'in altında olduğu için kadroya alınmaz.<br />
Aynı iş yerinde çalışan arkadaşı kadroya alınan taşeron işçisi düşünmeye başlar "Benim günahım<br />
ne?" diye. Biz de o işçi kardeşimizin aklındakileri buradan soruyoruz: Kadroya alınmayan taşeron işçinin<br />
günahı nedir? Bu eşitsizlik ve haksızlık niyedir? Taşeron işçilerin sömürülmesine tam anlamıyla<br />
ne zaman son verilecektir?” diyerek sözlerine son verdi.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/yZSV4I8ij28<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
İzmit Belediye Başkanı Leyla Atakan ile meclis üyeleri İsmail Kolaylı, Abdurrahman Yüks<br />
Bundan 47 yıl önce bugün, Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek yerel seçimlerde doğrudan vatandaşla<br />
üyeleri İsmail Kolaylı, Feridun Özbay ve Abdurrahman Yüksel ile birlikte geçirdikleri trafik kazası son<br />
Yarım yüzyıl öncesine büyük damga vuran, Türk kadınının neleri başarabileceğinin en büyük kanıtl<br />
deflediği Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli adımlarından biridir. Toplumun her kesiminde olduğu g<br />
yinde ilk kadın il başkanı seçilmekle kalmamış, yerel seçimlerde İzmit Belediye Başkanı olarak Türkiy<br />
Kadın eli değen bir kentin yaşadığı değişimi yılların ötesine taşıyan, her yaptığı hizmeti kentin imza<br />
daha farklı olacağı, Türkiye’de daha fazla anılacağı ve marka bir kent haline geleceği aşikârdır. Ne ol<br />
İzmit ruhuna kattıkları asla ve asla yok sayılamaz.<br />
Leyla Atakan ve aynı elim kazada hayatlarını kaybeden, Belediye Başkanı Vekili İsmail Kolaylı, Beledi<br />
da saygı, minnet ve rahmetle anıyorum.
el ve Feridun Özbay’ın 47’nci ölüm yıldönümü anma mesajı.<br />
rın oylarıyla seçilen ilk kadın belediye başkanı Leyla Atakan ve beraberindeki mesai arkadaşları meclis<br />
ucu hayatlarını kaybetmişlerdir.<br />
arından olan Leyla Atakan, Mustafa Kemal Atatürk’ün muasır medeniyetler seviyesine ulaşmasını heibi,<br />
erkek egemen zihniyetin etkisinde olan Türk siyasetine yeni bir soluk getirmiş, siyasi partiler düzee’nin<br />
ilk kadın belediye başkanı olarak adını tarihe layığıyla yazdırmıştır.<br />
sı haline gelen, adını asırlar sonrasına taşıyan Leyla Atakan’ın ömrü yetse; bugün İzmit’in çehresinin<br />
ursa olsun bu kısa hizmet süresinde dahi, sadece İzmit’e değil tüm Türkiye’ye örnek olan Leyla Atakan<br />
ye Meclisi üyesi Abdurrahman Yüksel ve Encümen üyesi gazeteci Feridun Özbay’ı ölümlerinin 47. yılın-<br />
Saygılarımla.<br />
Av. Fatma KAPLAN HÜRRİYET<br />
CHP Kocaeli Milletvekili<br />
Anayasa Komisyonu Üyesi
H ürriyet, kamu<br />
şoförlerine kadro istedi<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, kadro kapsamına alınmayan<br />
taşeron şoförlerin sorunlarını meclise taşıdı.<br />
Taşerona kadro sözü verilmesine rağmen, kadroya alınmayacakları duyurulan kamu şoförlerinin sorunlarını<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet meclise taşıdı. Hürriyet,<br />
“Devletin kurumlarının kullandıkları araçlar kiralık olabilir ama bu insanlara kiralık araç muamelesi<br />
yapılmamadır” dedi.<br />
GEREKTİĞİNDE HAFTA SONU DA ÇALIŞIYORLAR<br />
Mecliste konuşan CHP Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet şunları kaydetti; “Taşeron düzenlemesi binlerce<br />
işçiyi sevindirirken, binlerce işçiye de üzmeye devam ediyor. Bu işçilerin başında ise, kamu kurum<br />
ve kuruluşlarında görev yapan şoförler geliyor. Kamu kurumlarında uzun süredir, araç ihtiyaçları kiralama<br />
yöntemiyle karşılanıyor. Dolayısıyla, kiralık araçlar da görev yapan şoförler de yine kurum personeli<br />
dışındaki çalışanlardan oluşuyor. Bu şoförler de, taşeron statüsünde çalışıyor. Oysa bu şoförler de, temizlik<br />
personeli ve güvenlik gibi işlerini yapıyor, gerektiğinde mesai saatleri dışında ve hafta sonları da<br />
çalışıyor.”<br />
İNSANLARA KİRALIK ARAÇ MUAMELESİ YAPILAMAZ<br />
Açıklamasına devam eden Fatma Kaplan Hürriyet, “Sonuçta kurum araçları kendi başına gezmiyor, onları<br />
da çalıştıran, müdürleri başkanları, devlet büyüklerini yağmur, çamur, demeden taşıyan insanlar<br />
bulunuyor. Ama ne var ki, bu şoförler sözleşmelerinde sadece araç olarak görünüyor. İnsanlar sözleşmelerinde<br />
yazana göre değil, yaptıkları işe göre değerlendirilmelidir. Devletin kurumlarının kullandıkları<br />
araçlar kiralık olabilir ama bu insanlara kiralık araç muamelesi yapılmamadır. Bir an önce bu insanların<br />
mağduriyeti çözülmeli, kadro verilmesi konusunda bir çalışma yapılmalıdır.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/kOXDsNhq-9w<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
ürriyet,<br />
“Kadro lütuf değil haktır!”<br />
İSU’da yaşanan kadro eşitsizliğini meclise taşıyan CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, “Bu insanlara<br />
kadro lütuf değil haktır” dedi.<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet önceki gün İzmit’te<br />
yaşanan İSU işçilerinin kadro isyanını meclise taşıdı. Mecliste konuşan Milletvekili Hürriyet,<br />
“Türkiye’nin dört bir yanından anlamsız bir şekilde kadroya alınmayan taşeron işçilerinin haberleri<br />
duyuluyor. Kocaeli’de İSU’ya yıllarca emeğini vermiş 350 personel kadroya alınmadılar. Aynı işi yapanlar<br />
arasında ne yazık ki büyük bir ayrımcılık yaratıldı” dedi.<br />
HEM VERİMLİ DEĞİL DİYE KADRO VERME HEM GECENİN<br />
KÖRÜNDE İŞE KOŞTUR<br />
Konuşmasına devam eden CHP Milletvekili Hürriyet, “350 personel kadroya alınmadıkları gerekçesiyle<br />
seslerini duyurmak istedi. Bu insanların arasında sayaç okuyuculardan, kepçe operatörleri<br />
kanal açıcılar ve şoförlere kadar pek çok iş kolu da bulunuyor. Kadroya alınmama sebebi ise;<br />
“Yaklaşık maliyetin en az %70'lik kısmının asgari işçilik maliyeti ile varsa ayni yemek ve yol giderleri<br />
dahil işçilik giderinden oluşmaması. Yani; sen yüzde 70 verimlilikle çalışmıyorsun. O yüzden sana<br />
kadro yok deniliyor. Oysa bu insanlar gecenin köründe ‘Şu kanal tıkandı, şu istasyon arızalandı’ denilerek<br />
işe koşuluyor ve sonra da kalkıp bu insanlar yüzde 70 verimlilikle çalışmıyor denilebiliyor.<br />
Bu insanların kadro dışı bırakılması da haksızlıktır. Bu insanlara kadro lütuf değil haktır” açıklamasında<br />
bulundu.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/ClUU9Nw_1NI<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet’ten Yavuz Selim’e moral ziyareti<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, Gebze Belediyesi ile aralarında sorun olan Yavuz<br />
Selim Mahallesi sakinlerini ziyaret ederek, mahalle sakinlerine moral verdi.<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, geçtiğimiz<br />
günlerde Gebze’de tapu sorunu yaşayan Yavuz Selim Mahallesi sakinlerini ziyaret etti. Yavuz<br />
Selim Mahallesi Güzelleştirme Derneği’nde gerçekleşen ziyarette Milletvekili Hürriyet’e, CHP İl Başkanı<br />
Cengiz Sarıbay, Gebze ilçe Başkanı Musa Yılmaz ve partilileri de eşlik etti.<br />
KADINLARIN İLGİSİNİ KARŞILIKSIZ BIRAKMADI<br />
Özellikle kadınların yoğun ilgisini toplayan Milletvekili Hürriyet toplantıda yaptığı konuşmada,<br />
“Burada bu sorun çözülecekse kadınların cesareti ile çözülecek. Kadınlar en önde yürüyecek ve bende<br />
sizlerin yanında yürüyeceğim” diyerek kadınların ilgisine karşılık verdi. Mecliste sık sık tapu sorunlarını<br />
dile getirdiğini belirten Milletvekili Hürriyet, “Mecliste de her bakanı yakalayacağım ve bu<br />
sorunu ya çözecekler ya çözecekler. Çözmüyorlarsa da 2019’da sorarız hesabını. Bizim İstanbul’daki<br />
ilçe belediyelerimiz tapu sorunları teker teker çözdü. Ne yapmam gerekiyorsa, nasıl çözmem gerekiyorsa,<br />
sizin yanınızda nasıl yer alam gerekiyorsa sözüm söz sonuna kadar mücadeleniz mücadelemdir.<br />
Sizlerin sorunlarınızı her hafta dile getiriyorum, ama sağır kulaklar yine duymuyor, kör gözler yine<br />
görmedi” dedi.<br />
OY İÇİN 40 TAKLA ATANLAR SİZİ MECLİSE ALMADI<br />
Geçtiğimiz hafta Gebze’de tapu sorunu yaşayan vatandaşların Büyükşehir Belediyesi meclis<br />
toplantısına alınmamalarını da eleştiren Milletvekili Hürriyet, “Büyükşehir Belediyesi meclisine gittiğinizin<br />
haberini alır almaz, Ankara’dan yola çıktım. Her hangi bir olumsuzlukta size siper olabileyim<br />
diye. Yetişemedim ama partili arkadaşlarıma ilettim ve sizlerle görüşmek istediğimi bildirdim. Milletin<br />
meclisine milleti almadılar. Ayıptır, yazıktır, günahtır. Buradan sizleri meclise almayanları şiddetle<br />
kınıyorum. Hadlerini yetkilerini bilmiyorlar. Oy almak için 40 takla atıyorlar, ama o koltuklara oturduklarında<br />
onların kimin oturttuğunu unutuyorlar. Mecliste de ısrarla ‘Yapamayız edemeyiz, şu yasalar<br />
engel oluyor’ diyorlar. Siz mübarek ramazan ayında bile tapularınız çekmecede demediniz mi?<br />
Siz oy verin biz tapu vereceğiz demediniz mi?” şeklinde konuştu.
CHP’Lİ İLÇE BELEDİYELERİ ÇÖZDÜ, KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR ÇÖZEMEDİ!<br />
İstanbul’daki CHP’li ilçe belediyelerinin tapu sorunlarını hak yemeden çözdüğünü de sözlerine<br />
ekleyen Milletvekili Hürriyet, “Bizim küçücük ilçe belediyelerimiz bile bırakın tapu tahsis belgesi olanları,<br />
olmayanların bile tapusunu veriyorsa; insanları sürgün etmeden, mahalleleri bölmeden, yerinden<br />
yurdundan etmeden tapu sahibi yapıyorsa ve burada koskoca Büyükşehir Belediyesi yapamıyorsa yuh<br />
olsun, yazıklar olsun. Peki, bu insanlar oy verdi sizleri o koltuğa oturtturdu, şimdi ne değişti? Anlamıyorlar<br />
mı kafalarına çakacağız. Duymuyorlar mı, kulaklarını açacağız. Görmüyorlar mı, gözlerine sokacağız.<br />
Mücadele etmekten başka şansımız yok. Gerekirse ilerleyen haftalarda sizlerle basın toplantısı<br />
da yapacağız. Burada nasıl imar rantları olduğunu, nasıl peşkeş çekmek istediklerini, zengini nasıl daha<br />
zengin yapmak istediklerini Ankara’da sizlerle birlikte haykırmaya hazırım”<br />
BU HESAP YARINA KALIR AMA KİMSENİN YANINA KALMAZ<br />
Gebze Yavuz Selim ve Hürriyet Mahallesi sakinlerinin işgalci olmadığını da belirterek konuşmasına<br />
devam eden CHP Milletvekili Hürriyet, “Bu insanlar ne işgalcidir ne müşteridir. Bu insanlar hak sahibidir.<br />
Kazanacaksınız ve ben o tapuları aldığınızı göreceğim. İster onların belediyesinde ister bizim belediyemizde.<br />
Siyaset hizmet etme aracıdır, cep doldurma aracı değildir. Siyaset o koltuklara oturana<br />
kadar insanların yüzüne gülüp, kurbanlar kesip, sözler verip, o koltuğa oturduktan sonra da, bana ne<br />
demek değildir. Öncelikle Fatma Kaplan Hürriyet, sıradan bir yurttaş olarak yanınızdayım. Vatandaşına,<br />
halkına kentine ihanet edenlere er ya da geç bu hesap sorulur. Belki bu hesap yarına kalır, ama kimsenin<br />
yanına kalmaz. Ahtım olsun ki, bu zalimlere Kocaeli halkını ezdirmeyeceğim” diyerek konuşmasını<br />
sonlandırdı.<br />
Konuşmamı https://youtu.be/cDGFzdYPBHs<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet<br />
“Gazi sayılmayanlar zehirlenerek<br />
ölüyor!”<br />
CHP Milletvekili Hürriyet mecliste yaptığı basın toplantısında<br />
vücutlarında kurşun ve şarapnel parçaları bulunmasına rağmen<br />
gazi sayılmayanların metal zehirlenmesi yaşadıklarını aktardı<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, terörle mücadelede<br />
yaralanmalarına rağmen gazi sayılmayanlarla ilgili olarak mecliste<br />
bir basın toplantısı düzenledi. Gazi sayılmayanların vücutlarında<br />
kurşun ve şarapnel parçaları yüzünden metal zehirlenmesi<br />
yaşayan ve sağlıkları bozuldukları aktaran Hürriyet, “Gaziliği bu<br />
insanlara çok görmeyin” dedi<br />
SEN BİZİM GAZİMİZSİN DEDİLER AMA?<br />
Basın toplantısında konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, “TSK’nın nizamnamesine uymadıkları<br />
için gazi sayılmayan binlerce mağdur insanımız var. Bu insanlar terörle mücadelenin en büyük psikolojik<br />
gerilimini yaşamakla kalmamış, teröristlerin hain kurşunlarıyla yaralanarak, belki de yanında arkadaşı şehit<br />
düşerek vatani görevini tamamlamışlardır. Aylarca hastanelerde tedavi görürken, komutanları tarafından, ‘Sen<br />
bizim gazimizsin’ denilerek avutulan bu insanlar hiçbir zaman gazi ilan edilememişlerdir. Kalplerinde kurşun, vücutlarında<br />
yüzlerce şarapnel parçası olmasına rağmen, bir parmaklarını, hatta gözlerini bu vatan için feda etmiş<br />
vatan evlatları Türk Silahlı Kuvvetlerinin 1053 Sayılı Vazife Malullüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkındaki Nizamnameye<br />
uymadıkları için gazi sayılmıyorlar” dedi.<br />
AFRİN’DEKİ ASKERLERİMİZ GAZİ SAYILACAK MI?<br />
19 bin insanın bu şekilde gazi sayılmadığını da sözlerine ekleyen CHP’li Hürriyet, mecliste pek çok bakanla<br />
görüştüğünü, meclis gündemine araştırma önergesi ve yasa teklifi ile taşıdığını ifade eden Hürriyet, Afrin operasyonun<br />
da aynı sıkıntıların yaşanabileceğine dikkat çekti. Hürriyet, “Operasyon başlayalı onlarca askerimizi şehit<br />
verdik. Ne var ki, bizleri üzen sadece şehit haberleri değildir. Orada terörle mücadele esnasında yaralanan da<br />
onlarca evladımız var. Afrin’den gelen acı haberlere dikkat ettiğimizde; 3 askerimiz şehit oldu 5 askerimiz yaralandı<br />
deniliyor. Şimdi onlar da yüzde 40 engeline takılacak, ben neden gazi olamadım diye kendi kendine soracak?<br />
Ama ne yazık ki bir cevap bulamayacak” dedi.<br />
Basın Açıklamamızı https://youtu.be/jmNimj7oS00<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
YAVAŞ YAVAŞ ÖLÜYORLAR<br />
Vücutlarında kurşun ve şarapnel parçaları bulunmasına rağmen devlet tarafından gazi sayılmayanların kronik<br />
metal zehirlenmesi yaşadıklarını da ifade eden Hürriyet, “Ocak ayından bugüne kadar 104 kişi muayene oldu. Toksikoloji<br />
sonuçları belli olan, 42 gazi sayılmayan insanımızın hepsinde cephane yapımında kullanılan ve insan vücudunda<br />
olmaması gereken Arsenik, Kurşun, Antimon ve Nikel olan ağır metaller tespit edildi. Bu insanlar yavaş yavaş<br />
zehirlenerek ölüyorlar. İlla ki gazi sayılmaları için onlardan uzuv kaybı isteniyor. Artık bu konuya daha fazla sessiz<br />
kalınmaması gerekiyor. Bu insanların istediği sadece seslerini duyurabilmek. Artık bu konuya daha fazla sessiz<br />
kalınmaması gerekiyor. Bu insanların istediği sadece ve sadece seslerini duyurabilmek” açıklamasında bulundu.<br />
Murat Güloğlu ile Günaydın Türkiye ekranlarında gazilerimiz<br />
https://youtu.be/x93unBFO3tQ linkinden izleyebilirsiniz.<br />
Gazi sayılmayanlar için verdiğimiz mücadele Kanal B Ana Haber'de<br />
https://youtu.be/PfRXcG5Fqjk linkinden izleyebilirsiniz.<br />
İsmail Küçükkaya, gazi sayılmayanlarla mecliste yapmış olduğumuz basın toplantısını<br />
Fox ekranlarına taşıdı.<br />
https://www.youtube.com/edit?o=U&video_id=b_lrNqkT8yU<br />
linkinden izleyebilirisiiniz.<br />
Gazi sayılmayanlarla omuz omuza mücadeleye devam edeceğiz. Konuşmamı<br />
https://youtu.be/Gi5iVJIZRNk linkinden izleyebilirsiniz.
Kocaeli’deki işçi ölümleri mecliste<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet Kocaeli’de artan işçi ölümlerinin ve meslek hastalıklarının araştırılması<br />
için meclise araştırma önergesi verdi.<br />
Kocaeli’de yaşanan işçi ölümlerinin Şubat ayında zirveye çıkması ve sürekli olarak artmasının önüne geçilmesi<br />
gerektiğini dile getiren CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, önlem alınması ve mecliste bir an önce<br />
araştırma komisyonu kurulması gerektiğini söyledi.<br />
İŞÇİLERİN ALIN TERİ KOCAELİ’Yİ ZİRVEYE TAŞIYOR<br />
İşçi ölümlerinin, yaralanmalarının ve meslek hastalıklarının araştırılması için meclise araştırma önergesi<br />
sunan Milletvekili Hürriyet Kocaeli’nin ülkeye katkısından da bahsederek, “Kocaeli yüzölçümü bakımından küçük,<br />
ancak katma değeri bakımından büyük bir ildir. Son 10 yıllık istatistikî verilere göre İlin Türkiye imalat sanayine<br />
sağladığı katkı yüzde 13’tür. Türkiye’nin en büyük 500 firmasının da 80’i Kocaeli’nde faaliyet göstermektedir.<br />
İlk 1000 büyük işletme içerisinde ise 131 Kocaeli firması yer almaktadır. Türkiye’nin büyük işletmelerinin<br />
yüzde 13’ünü Kocaeli firmalarının oluşturması, İlimizin imalat sanayi ve vergi oranlarıyla da örtüşmektedir.<br />
Doğal bir liman olan İzmit Körfezi’nde 35 liman ve iskele bulunmaktadır. İlde 13 adet organize sanayi bölgesi,<br />
3 adet teknopark ve 2 adet serbest bölge bulunmaktadır. 2017 yılında 66 milyar 945 milyon dolarlık ihracat<br />
ve ithalat ile Türkiye dış ticaret hacminin %17’sini tek başına gerçekleştiren bir ildir” dedi.<br />
İŞÇİ ÖLÜMLERİ HAD SAFHADA<br />
Kocaeli’nin Türkiye’nin sanayi kenti olmasında işçilerin emeği ve alın terinin önemi olduğunu belirterek<br />
açıklamasına devam eden Hürriyet, “Üretimde daha fazla kâr hırsı, güvencesiz çalışma, işçi sağlığı ve iş güvenliği<br />
önlemlerinin ekstra maliyet görülmesi sonucu, kaza, fıtrat, kader denilerek iş cinayetlerinde 2013-2016 yılları<br />
arasında en az 241 işçi hayatını kaybetti. 2016 yılında bu anlamdaki istatistikte 2’nci sırayı almıştır. 2017<br />
yılında Kocaeli’de 67 işçi yaşamını yitirirken, <strong>2018</strong>’in sadece Şubat ayında 10 işçi ölümü gerçekleşmiştir. Şubat<br />
ayındaki bu istatistik Türkiye’de 1’inci sırayı almıştır. Öte yandan tespiti daha zor olan meslek hastalıkları buz<br />
dağının görünmez kısmı olduğu için sayıları netlik kazanamamaktadır. Türkiye’nin bel kemiği olan, Türkiye ekonomisine<br />
can veren Kocaeli’de yaşanan işçi ölümleri, yaralanmalarının ve meslek hastalıklarının nedenlerinin<br />
soruşturulması, önlem alınmasının insan hakları açısından önem arz ettiğinden ötürü meclis araştırma komisyonunun<br />
kurulmasını arz ediyoruz” açıklamasında bulundu.
8 Mart 1857 yılında, dünyanın öbür ucunda haklarını almak, daha iyi çalışma koşullarına sahip olmak en öneml<br />
sında çıkan yangında hayatlarını kaybetmişlerdir. Erkeklerle eşit şartlarda çalışmalarına rağmen aynı değeri görmeyen<br />
muştur.<br />
Kurtuluş Savaşı mücadelesinde erkeklerinin yanında kanlarını toprağa dökmekten çekinmeyen kadınlarımız iç<br />
mekte Anadolu Kadını kadar emek verdim’ diyemez” diyen Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk,<br />
Kadına layık görülen haklar yıllar içerisinde erozyona uğrarken, kanun üzerinde erkekle aynı haklara sahip olan<br />
kabul edilse de sonrasında ayrıştıran, ötekileştiren söylemler kadını cinayet, tecavüz, taciz olaylarının ortasında bırakm<br />
cinayetleri yüzde 25 artmıştır. Sadece <strong>2018</strong> yılının ilk iki ayında 75 kadın eski kocaları, sevgilileri, eşleri, ağabeyleri, k<br />
Yaşamlarını yitiren kadınlarımızı kanlı birer istatistik haline getiren AKP, kadın haklarını hiçe saymakla kalmam<br />
maza karşı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde sorunlarını ve çözümlerini konuşmak için bir araya gelen kadınlara dahi<br />
eklenirken, iktidarın tek yaptığı bu cinayetler karşısında üç maymunu oynamak olmuştur. Haklarını aramaya çalışan k<br />
mem’, ‘Kadın ile erkek eşit olamaz; fıtrata aykırı’ diyerek kadını bir obje olarak gören zihniyet, asla kadın haklarını çağ<br />
geride bıraktıkları insanların gözyaşlarıyla hatırlanacaktır.<br />
Biz o şiddete uğrayan kadınlarımızın gözyaşlarını ve geride bıraktıkları ailelerinin feryatlarını asla ve asla unut<br />
yanımıza aldığımız kadınlarla birlikte bu mücadeleyi büyüteceğiz ve sadece 8 Mart’larda değil, her yeni gün bu mücad<br />
Bu sebeple kadınlarımız için eşitlik ve adalet istiyoruz.<br />
Kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kalktığı, özgürlüklerin kısıtlanmadığı, eşit bir gelecek için çoğalan m<br />
Basın Açıklamamızı https://youtu.be/lJJk8v0-okE<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
isi insan olduklarının unutulmaması gerektiğini düşünen 129 kadın, polisin kendilerini fabrikaya kilitlemesi sonrakadınların<br />
bu eylemi her ne kadar gözyaşı ile bittiyse de, onların mücadelesi yüzyıllar sonrasına ilham kaynağı olin<br />
“Dünyada hiç bir milletin kadını ‘Ben Anadolu Kadınından fazla çalıştım. Milletimi kurtuluşa ve zafere götür-<br />
Avrupalı kadınlarda dahi olmayan seçme ve seçilme hakkını Türk kadınına layık görmüştür.<br />
kadın, toplum nezdinde ezilmeye devam etmiştir. Kadına verilen haklar ilk zamanlarında halk tarafından kısmen<br />
ıştır. Bu söylemler son 16 yıldır iktidarda olan AKP ile tavan yapmış, 2017 yılında 409 kadın katledilirken, kadın<br />
ardeşleri tarafından öldürülmüştür.<br />
ış, kadınları bitmeyen bir cinayet döngüsünün çıkmazı haline getirmiştir. Bugün geldiğimiz noktada, bu kanlı çıktahammül<br />
edemeyen zihniyetle 16 senedir mücadele halindeyiz. Her sene kadın cinayetlerine yüzlerce kadın daha<br />
adınları sürekli olarak hedef gösteren, erkek egemen anlayış karşısında aşağılayan, ‘Kadın mıdır, kız mıdır biledaş<br />
seviyeye taşıyamayacaktır. Aksine kadınlar her zamankinden çok işkence görecek, cinayete kurban gidecek ve<br />
mayacağız. Kadınların mücadelesi, bizim mücadelemiz. Bizim mücadelemiz hak arama mücadelesi. Bir çığ misali<br />
elenin alın terini dökeceğiz. Kadınların eşitlik ve adalet mücadelesi bütün toplumun eşitlik ve adalet mücadelesidir.<br />
ücadelemizle var olacağımızı hatırlatarak tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.<br />
Saygılarımla.<br />
Av. Fatma KAPLAN HÜRRİYET<br />
CHP Kocaeli Milletvekili
Çocuklara taciz ve gazi sayılmayanlarla ilgili açıklamalarım Kanal B ekranlarında<br />
https://youtu.be/sH0335gKMj8<br />
Linkinden izleyebilirsiniz.
"Lozan'dan Günümüze Adalet ve Kadın" adlı panelde<br />
yaptığım konuşmamı<br />
https://youtu.be/UJAl53BGmg8<br />
Linkinden izleyebilirsiniz.
H<br />
ürriyet, “Vicdanınızın sesini<br />
dinleyin, taşeron şoförleri<br />
kadroya alın”<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, kadroya alınmayan taşeron şoförlerin<br />
haksızlığa uğradığı belirterek, “Vicdanınızın sesini dinleyin,<br />
tüm taşeron şoförleri kadroya alın”<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet kadroya alınmayan<br />
taşeron şoförlerinin durumunu bir kez daha meclise taşıdı. Bazı belediyelerin<br />
taşeron şoförleri kadroya aldığını ifade eden Hürriyet,<br />
“Eşitlik kavramınız bu kadar zayıfsa en azından vicdanınızın sesini<br />
dinleyin ve tüm taşeron şoförleri kadroya alın” açıklamasında bulundu.<br />
TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINDAN BİZE ULAŞTILAR<br />
Konu hakkında konuşan CHP Kocaeli Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet,<br />
“Kamu kurum ve kuruluşlarında yıllardır görev yapan ancak kadroya alınmayan şoförler, Türkiye'nin her yerinden<br />
bize ulaştılar ve kadro taleplerini ilettiler. Hatırlatmak gerekirse, kamu kurumlarında uzun süredir araç<br />
ihtiyaçları kiralama yöntemiyle karşılanıyor. Dolayısıyla kiralık araçlarda görev yapan şoförler de yine kurum personeli<br />
dışındaki çalışanlardan oluşuyor. Bu şoförler de hâliyle taşeron statüsünde çalışıyor ama Türkiye'nin pek<br />
çok yerinde kadro sınavlarına katılamayacaklarını öğrendiler”<br />
BAZI BELEDİYELER KADROYA ALIYOR<br />
Açıklamasına devam eden Milletvekili Hürriyet, “Kadro sınavlarının başladığını ve 22 Marta kadar da süreceğini<br />
biliyoruz ancak bizim anlayamadığımız birkaç nokta var. Bazı belediyeler taşeron şoförlerinin kadro sınavına<br />
katılabileceklerini açıkladı. Bir tarafta yüzde 70 gerekliliği sağlayamadığı için kadroya alınmıyorlar, diğer tarafta<br />
alınıyorlar; bu ilginç bir durum. Hani Anayasa'nın eşitlik ilkesi nerede kaldı? Yani eşitlik için illa her seferinde<br />
Anayasa'dan örnek mi vermek gerekiyor? Eşitlik kavramınız bu kadar zayıfsa en azından vicdanınızın sesini dinleyin<br />
ve tüm taşeron şoförleri kadroya alın diyorum” diyerek konuşmasına son verdi.<br />
Konuşmamı https://youtu.be/pOh3kzk_p1E<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
Seçim Kanunun değişmesi ile lgili olarak Anayasa<br />
Komisyonunda yaptığım konuşmalarımı;<br />
https://youtu.be/Hk0rFVBwLjU<br />
https://youtu.be/5HnHgzGPMDo<br />
https://youtu.be/gI55x7S30Bk<br />
https://youtu.be/x7Cdn1uQsbg<br />
https://youtu.be/_mrMIsaBPVU<br />
https://youtu.be/8d6iQFrRnKU<br />
https://youtu.be/Di76_QtD-G4<br />
https://youtu.be/3siIZhUU4rc<br />
Linklerinden izleyebilirsiniz.
“Kadın erkek eşit değildir diyenlerle bu yol yürünmez”<br />
C HP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, mecliste yaptığı konuşmada, “Kadın erken eşit olamaz, fıtrata aykırı d<br />
ifade etti<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet mecliste 8 Mart Dünya Emekçi<br />
kadın işsizliğinin arttığınaı kadınların her geçen gün şiddetin pençesine düştüğünü ve buna da iktidarın neden oldu<br />
şey, haklarını bilmeleridir. Çünkü öğrenmek ve örgütlenmek hak aramanın ilk adımıdır” açıklamasında bulundu.<br />
BİZDEKİ HAKLAR İSVİÇRE’DE YOKTU<br />
8 Mart’ın öneminden bahsederek konuşmasına başlayan CHP Milletvekili Hürriyet, Cumhuriyet’in kurulması<br />
önce New York'ta 40 bin dokuma işçisi, daha iyi çalışma koşulları istemiyle, bir tekstil fabrikasında greve başlar anca<br />
şıyla bittiyse de onların bu mücadelesi yüzyıllar sonrasına ilham kaynağı oldu. Kadınlarımızın, Kurtuluş Mücadelesi<br />
hiçbir milletin kadını 'Ben, Anadolu kadınından fazla çalıştım; milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kad<br />
layık görmüştür. İsviçre bile bu hakkı bizden tam otuz sekiz yıl sonra kendi ülkesinde vermiştir” dedi.<br />
KANLI BİRER İSTATİSTİK HALİNE GETİRDİLER<br />
Kadınlara verilen hakların her geçen gün erozyona uğradığını belirten Hürriyet, “Ayrıştıran, ötekileştiren söyle<br />
AKP döneminde tavan yapmış, 2017 yılında 409 kadın katledilmiş, sadece <strong>2018</strong> yılının ilk iki ayında 75 kadın öldürül<br />
ren eylem ve söylemler kadın haklarını hiçe saymakla kalmamış, kadınları bitmeyen bir cinayet döngüsü içerisine ve<br />
mız yeterli ve güvenceli istihdam olanağına sahip değil. Genç kadın işsizliği artıyor. Kadınlar sınırlı iş kollarına hapsed<br />
yılı Yasa ve ilk imzacısı olduğumuz İstanbul Sözleşmesi gerektiği gibi uygulanmıyor” dedi.<br />
KADINLAR İÇİN EŞİTLİK VE ADALET İSTİYORUZ<br />
Milletvekili Hürriyet, iktidarın kadın karşıtı söylemlerinin bunda en büyük pay sahibi olduğunu da belirterek, “<br />
ta aykırı’ diyen zihniyet yüzünden kadın bir obje olarak görülüyor. Bu zihniyette, kadın haklarını çağdaş seviyeye ul<br />
ğı’nın isminden de ‘kadın’ ismi kaldırıldı. ŞÖNİM'ler ne yazık ki işlevsiz ve yetersiz. Kadınların mücadelesi bizim müc<br />
ğimizden, kaç çocuk yapacağımızdan, hangi desibelde güleceğimize karar verilen kadınlar olarak, farklı sosyal, ekono<br />
yoruz. Sadece 8 Martlarda değil, her gün bu mücadelenin alın terini dökeceğiz. Kadına karşı her türlü ayrımcılığın o<br />
‘Kadınlar için eşitlik ve adalet’ diyorum” diyerek sözlerine son verdi.<br />
Konuşmamı https://youtu.be/YceEKGsnDt4<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
iyen zihniyetin kadın haklarını çağdaş seviyeye ulaştıramayacağını”<br />
Kadınlar Günü ile ilgili yaptığı konuşmada hükümeti eleştirdi. Genç<br />
ğuna dikkat çeken Hürriyet, “Kadınların mücadelesinde en önemli<br />
nda kadınların da emekleri olduğunu belirterek, “Yüz altmış bir yıl<br />
k işçilerin fabrikaya kilitlenmesi arkasından çıkan yangında tam 129 kadın işçi can verir. Bu grev her ne kadar gözyandeki<br />
kutsal fedakârlığını karşılıksız bırakmayan, cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk "Dünyada<br />
ını kadar emek verdim.' diyemez." diyerek Avrupalı kadınlarda dahi olmayan seçme ve seçilme hakkını Türk kadınına<br />
mler kadını cinayet, tecavüz, taciz olaylarının tam ortasında bırakmıştır. Bu söylemler son on altı yıldır iktidarda olan<br />
müş ve ne yazık ki faillerin de yüzde 47'si tespit edilememiş. Öldürülen kadınlarımızı kanlı birer istatistik hâline getiişsizlik<br />
kervanına, çıkmazına sokmuştur. TÜİK istatistiklerinde kadın istihdam oranı erkeklerin yarısı kadar. Kadınlarıiliyor<br />
ve iş yaşamından koparılıyor. Doğum izinleri kadınlar aleyhine kullanılıyor ama denetim sağlanmıyor. 6284 sa-<br />
‘Kadınlar iş aradığı için işsizlik artıyor Kadına iz bırakmadan dayak atmak mubahtır. Kadın ile erkek eşit olamaz, fıtraaştırma<br />
gayretini görmüyoruz. Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunda bile ‘kadın erkek eşitliği’ ismi, ‘Aile Bakanlıadelemiz,<br />
bizim mücadelemiz ise hak arama mücadelesi. Ezilen, sömürülen, öldürülen, tecavüze uğrayan, ne giyecemik<br />
sınıflara, farklı ideolojilere sahip olabiliriz. Ama tüm farklılıklarımızla birlikte mücadele etmek gerekliliğine inanırtadan<br />
kalktığı, özgürlüklerin kısıtlanmadığı eşit bir gelecek için çoğalan mücadelemizde var olacağımızı hatırlatarak
ürriyet, “Seçim ittifakı, mühürsüz oy<br />
milli iradeyi yıkar”<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Meclis Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, komisyondan geçen<br />
‘Seçim İttifakı’ düzenlemesinin milli iradeyi yıkacağını savundu<br />
298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına<br />
Dair Kanun Teklifi CHP’li Anaysa Komisyonu üyelerinin yoğun muhalefetine rağmen Anayasa Komisyonu'nda<br />
kabul edildi. Anayasa Komisyonu olan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, konuyla ilgili<br />
açıklamalarda bulundu.<br />
BU TEKLİF SANDALYE HIRSIZLIĞIDIR<br />
MHP ve AKP tarafından sadece muhalefete değil, topluma dayatılan bir düzenleme ile karşı karşıyayız.<br />
Özellikle partilerin oluşturacakları ittifakla ilgili yapılan düzenlemeler, MHP’nin baraj altında kalma korkusu ve<br />
AKP’nin de yüzde 51’i nasıl geçerim telaşından kaynaklanıyor. Baraj, zaten başlı başına demokrasinin önüne<br />
konulmuş bir engel. Şimdi bu engelin üzerine bir engel daha konuluyor ama ittifak kuran partiler lehine kolaylaştırılıyor,<br />
ittifak kurmayan partilerin önüne engel üstüne engel koyulmaya devam ediliyor. Örneğin 550 bin<br />
seçmen bir partiye oy verecek, ittifak nedeniyle milletvekili çıkaracak ama 5,5 milyon oy almış bir parti ittifak<br />
kurmadığı için Meclis’e giremeyecek. Hani milletin hakkı, eşit yarış, demokratik temsil, çoğulculuk nerede kaldı?<br />
12 Eylül darbe yasalarıyla mücadele diye diye aslında o darbe yasalarına kocaman bir kucak açtılar ve sevgiyle<br />
kucaklaştılar ama adaletsizliğin dibine vurdular. Korkularına esir düştüler ve sandalye hırsızlığına başladılar”<br />
dedi<br />
HİÇ Mİ VİCDANLARI SIZLAMAYACAK?<br />
Yüzde 9 alan partinin meclise giremeyeceğini ama ittifak adı altında yüzde 3 bile alsa bir partinin meclise<br />
gireceğini de ifade eden Milletvekili Hürriyet, bu şekilde bir düzenlemenin demokrasi de büyük hasarlara neden<br />
olacağını da sözlerine ekledi. Açıklamasına devam eden Hürriyet, “Yüzde 9,9 alan parti sırf tek başına girdiği<br />
için vekil çıkaramayacak, yüzde 3 oy alan parti sırf ittifak kurduğu için o ittifakın nimetlerinden yararlanacak.<br />
Bundan da hiçbir rahatsızlık duymayacak, haksız kazanç elde ettim diye hiç ama hiç vicdanı sızlamayacak.<br />
Hak etmediği milletvekilini, oy almadığı hâlde çıkardığı milletvekilini nasıl göğsünü gere gere temsil ettirecek?<br />
Bu süreçte demokrasiye verilen hasarları telafi etmek çok zor olacak. Bu hırsızlığa "Evet." demek hiçbir vicdana<br />
sığmaz. Buna kim "Evet." derse desin gerçekten bir vicdanını sorgulasın, elini bir vicdanına koysun” şeklinde<br />
konuştu.
16 NİSAN REFERANDUMU HİLESİNİ YASALLAŞTIRIYORLAR<br />
Seçim güvenliği ve mühürsüz zarfların kabul edileceği gibi düzenlemelerin de yanlış olduğunu ifade eden<br />
Anayasa Komisyonu üyesi Milletvekili Hürriyet, “Bir yandan, ittifaklar adı altında siyaseti kilitleyecek, demokrasi ve<br />
çoğulculuğu yok edecek, seçime ilişkin hükümler, seçimler baştan şüpheli, dolayısıyla sonuçları da güvensiz hâle<br />
gelecek. Bu teklifle Türkiye'nin geleceği kurgulanmakta, çoğulculuğu ve demokrasiyi yok ederek, mühürsüz referandumla<br />
kurulan tek adam rejimini tahkim etme ve milleti tek tipleştirme hedeflenmektedir. Mühürsüz oyların<br />
kabulü yasa dışı bir karardı, hukuksuzdu, suç unsuru bence barındırıyordu -bir hukukçu olarak da söylüyorum- ve<br />
ne yazık ki şu anda bu kanunlaştırılıyor. Aslında, bir anlamda itiraf da ediliyor yapılan yasa dışı uygulama teklifle<br />
birlikte. Mühür, bir pusulanın ve zarfın o sandık için hazırlandığının ve yine o sandıkta kullanıldığının kesin karinesidir.<br />
Bu mührü kaldırdığımızda, bir meşruiyet krizi yaratacak, hilenin önünü açacak ve seçim sistemimize ağır bir<br />
darbe vuracak. Özellikle de oy pusulalarının çok sayıda, seçmen sayısından daha fazla bastırıldığını düşünürsek bu<br />
fazla oy pusulaları kötü niyetli insanların eline geçerse bunların, hileli şekilde oy verilmesinin nasıl önüne geçeceğiz?”<br />
dedi.<br />
MECLİSTE KARŞI KOYACAĞIZ<br />
Açıklamalarına devam eden Milletvekili Hürriyet, “Sandıkların birleştirilerek taşınması, mühürsüz zarfların<br />
geçerli sayılması, sandıklara güvenlik güçlerinin müdahalesi ve seyyar sandığın kanuni düzenlemeye bağlanması<br />
Türkiye’de yeni bir sopalı seçimin önünü açacak düzenlemelerdir. Anayasamıza da aykırılıklar teşkil etmektedir.<br />
Gerek AKP emrine giren kamu görevlilerinin, sandıklarda görevli olmaları, gerek seyyar sandık uygulamasıyla sandıkların<br />
taşınabilecek olması, gerekse kolluk kuvvetlerinin müdahaleleri seçimlerin güvenliği ilkesine uymamaktadır.<br />
İşin garip tarafı ise bütün bunların seçim güvenliği adı altında yapılmasıdır. TBMM Anayasa Komisyonunda bu<br />
saydığım gerekçelerle, tümüne muhalif olduk ve ülkemizin geleceğini karartacağı kesin olan bu teklifin bir an önce<br />
geri çekilmesini istedik. Ama hem AKP hem de MHP kendi yararlarına olan bu teklifi yangından mal kaçırırcasına<br />
komisyondan geçirdiler. Şimdi bu oldubittiyle komisyondan geçirilen kanun teklifine karşı mecliste karşı koyacağız.<br />
Milletin iradesini sakatlayan bu sistemin geçmemesi için bütün imkanlarımızı seferber edeceğiz” açıklamasında<br />
bulundu<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/xRAgb65xjVg<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
Milletin iradesinin yumurta kadar değeri yok<br />
C<br />
HP Milletvekili Hürriyet önceki gece sabaha kadar<br />
süren ittifak yasasıyla ilgili mecliste yaptığı<br />
konuşmada; “Milletin iradesinin bir yumurta kadar<br />
değeri yok” dedi.<br />
İttifak yasası önceki gece sabaha kadar görüşülüp meclisten<br />
geçerken, CHP Kocaeli Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu<br />
üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, hak gasp etmenin, seçimlere<br />
hile karıştırmanın, kul hakkı yemenin yasal hale getireceğini<br />
söylediği ittifak yasası hakkında konuştu. İttifak yasasının<br />
korku duygusundan ötürü meclise getirildiğini ifade eden<br />
Hürriyet, ‘Bir taraf "Meclise giremem’ diye, diğer taraf ‘Tek<br />
başıma yüzde 51'i alamam’ diye korkuyor ve bu korkuyla birlikte, kendi lehinize tedbir almaya çalışıyorsunuz”<br />
dedi.<br />
SANDALYE HIRSIZLIĞININ ÖNÜNÜ AÇACAK<br />
Mecliste konuşmasına devam eden Kocaeli Milletvekili Hürriyet, kanun teklifinin gerekçesinde yazılanların<br />
beylik laflarla doldurulduğunu ancak bu laflara teklifi verenlerin dahi inanmadığını belirterek, “Mesela,<br />
‘Özgürlükçü ve çoğulcu demokratik rejimler özgür, eşit, serbest ve dürüst şekilde yapılan seçimlere dayanmaktadır.<br />
Demokratik yönetimin temeli olan serbest seçim hakkı her türlü etkiden uzak, hür iradeyle kullanılan oylarla<br />
bir anlam ve değer taşır’ demişsiniz. Gerçekten bu değerlere inanıyorsanız nasıl böyle bir teklif getiriyorsunuz,<br />
milletin önüne böyle bir teklifi nasıl koyuyorsunuz, gerçekten inanması bizim için güç. Hem serbest seçim hakkından,<br />
hür irade ve çoğulcu demokratik rejimden bahsediyorsunuz hem de ‘Fazladan nasıl sandalye kazanırım, oy<br />
almadan nasıl milletvekili çıkarırım, nasıl milletin hakkını yerim?’ onu düşünüyorsunuz. Bu teklifi bütünüyle baktığımızda,<br />
iki ayrı alanda kaygılarımızı artıran düzenlemeler var. Birisi sandalye hırsızlığının önünü açacak olan seçim<br />
ittifakı; diğeri de seçim güvenliğinden çok, ittifak yapan partilerin güvenliğini sağlayan ama seçimleri şaibeli<br />
hâle getirecek olan düzenlemeler var. Her ikisinde de ne yazık ki demokrasiye, çoğulculuğa, adalete, hukuka,<br />
şeffaflığa, adil temsiliyete ve seçim güvenliğine ciddi yaralar açacak ve telafisi mümkün olmayan düzenlemeler<br />
yer alıyor” dedi.
BARAJI KALDIRMAYI DÜŞÜNMEDİLER BİLE<br />
Konuşmasına devam eden Milletvekili Hürriyet, “Bu teklif "ittifaklar" adı altında, aslında bal gibi ihale şartnamesine<br />
benzeyen bir yapı ya da asıl adı "koalisyon" olan sistemle siyaseti kilitleyecek, demokrasi ve çoğulculuğu<br />
yok edecek, seçime ilişkin hükümlerle de seçim sonuçlarını güvensiz hâle getirecek. Bu teklifle birlikte Türkiye'nin<br />
geleceği kurgulanmakta, mühürsüz referandumla kurulan tek adam rejimini tahkim etme ve milleti tek<br />
tipleştirme hedeflenmektedir bu teklifi getirenler tarafından. Bundan üç yıl öncesinde birbirlerine siyaset alanından<br />
söven, edepsizce yakıştırmalarda bulunan iki parti şimdi çıkarları doğrultusunda birbirleriyle çok da güzel<br />
uyuştu. Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop daha yasalaşmayan bir ittifak bu görünümlü bu koalisyonun<br />
beş yıl süreli olacağını söyledi. Siyasette neyin ne zaman ne olacağı hiç belli olmaz. Üç yıl önce birbirlerine küfürler<br />
yağdırırken tutup da şimdi çıkarlar doğrultusunda ‘Bu ittifak beş yıl sürecek’ demek bize göre abesle iştigaldir.<br />
Bu teklifle diğer partilerin siyaset yapma hakkı barajla kapatılıyor. Kendileri için siyaset yapma hakkıysa ittifakla<br />
birlikte açılmış oluyor. Bunu yapanlar barajın üzerine merdiven dayayarak barajı uzun atlamayla atlamış oluyor.<br />
‘Gelin, biz barajı kaldıralım, vatandaşların gönül verdiği tüm partiler Mecliste olsun’ dediğimizdeyse, ‘Olur mu<br />
öyle şey?’ deniyor.<br />
KUL HAKKI NEREDE?<br />
Baraj sisteminin adaletsizliğinden bahsederek konuşmasına devam eden Milletvekili Hürriyet, “Milletin bekası’<br />
diye diye sadece iki partinin bekası güvenceye alınıyor. Yüzde 2, yüzde 3, yüzde 5 alan parti oy oranı kendisinden<br />
nispeten daha fazla olan partiyle ittifak kurduğunda yani başka partinin kuyruğuna takıldığında Mecliste<br />
temsil edilecek, almadığı oyu almış sayılacak. Ama yüzde 9,9 alan bir parti sırf tek başına girdiği ve ‘Hodri meydan,<br />
ben tek başıma bu seçime giriyorum’ deme cesaretini göstererek, ittifak yapmadığı için Meclise giremeyecek.<br />
Kendisine oy veren milyonlarca vatandaşın temsiliyetini Mecliste sağlayamamış olacak. Peki, nerede temsilde<br />
adalet? Nerede hak? Nerede hukuk? Nerede vicdan? Nerede kul hakkı? Hani hep Müslümanlıktan bahsediyoruz<br />
ya. İşte, buyurun size kul hakkı. Yeterli oy alınmadığı hâlde alınmış gibi gösterilerek milletvekili çıkarılacak bu<br />
sistemle birlikte ne yazık ki. Peygamberimizin söylediği gibi, ‘Hak edilerek kazanılan bir şey haksız olarak kazanılan<br />
çok şeyden üstündür’” dedi.<br />
ARTIK TRAFOYA KİMSENİN GİRMESİNE GEREK KALMAYACAK<br />
Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, mühürsüz oyların 16 Nisan referandumunun bir hilesi olarak devam<br />
ettiğini ve bu teklifle hilenin yasalaştığını da dile getirerek, “Mühürsüz oyların geçerli olması, sandıkların taşınması,<br />
seçmenlerin rastgele birbirinden ayrıştırılması, seyyar seçim sandığı oluşturulması, baraj şantajı gibi birbirini<br />
aratmayan garabet düzenlemeler bulunuyor bu teklifte. Her seçim döneminde illa bir yerlerde hep trafoya kedi<br />
girerdi, elektrikler kesilir, bir anda seçim sonuçları değişir, şaibeli açıklamalar yapılırdı. 16 Nisan Referandumunda<br />
bu sefer trafoya kedi değil YSK girmişti ne yazık ki; bunu da hep bas bas söylemiştik. Kanun maddesi çok açık olmasına<br />
rağmen, mühürsüz oyları geçerli saymıştı 16 Nisan Referandumunda YSK. Şimdi, bu teklifle birlikte bu<br />
hukuksuzluk kanuna bağlanıyor yani bundan sonra artık trafoya kimsenin girmesine gerek kalmayacak, bu teklif<br />
zaten sizin işinizi görmüş olacak. Ülkemizde yumurtalara bile mühür vurulur ve mühürsüz bir yumurta ceza sebebi<br />
sayılırken, milletin iradesini temsil eden oyları mühürsüz olsa da kabul etmek, ‘Milletin iradesinin bir yumurta<br />
kadar değeri yok’ demek oluyor”
MAFYA SALTANATI<br />
Yasa teklifi ile birlikte getirilen maddelere dikkat çeken Milletvekili Hürriyet, “Aynı binada oturan vatandaşlara<br />
farklı yerlerde oy kullandırılması, Cumhurbaşkanının memuru valilerin seçimlere karışması, engelli ve<br />
hasta seçmenlerin durumlarını istismar edecek şekilde sandıkların seyyar hâle getirilmesi, kolluk kuvvetlerinin<br />
sandık alanına müdahale etmesi, hukuksuzlukların yasal zırha büründürülmesidir. Seyyar seçim değil, temiz,<br />
şaibesiz, vicdanlara uygun bir seçime ihtiyacımız var. Hilenin önünü açmak, sandalye hırsızlığını yasalaştırmak,<br />
siyasi yankesicilik yapmak, sandık güvenliğini hiçe saymak, halkın ve siyasi partilerin denetimini ortadan kaldırmak,<br />
bunu da devletin gücünü alet ederek yapmak namussuzlukların yolunu açacaktır. Adaletin gözleri adil<br />
olsun diye bağlıdır, namussuzlara göz yumsun diye değil. Adaleti çıkarınız için kullanırsanız, bumerang gibidir<br />
ve gün gelir onu kullananı vurur ve eninde sonunda sizleri de vuracak. Bu teklif sandıkla gelen AKP'nin sandıkla<br />
gitmek istemeyişinin yani saltanatını sürdürmek isteyişinin ifadesidir. Ben buna mafya saltanatı diyorum. Bunu<br />
yaparken de her konuşmacı aynı şeyi söylüyor, ‘15 Temmuz 15 Temmuz 15 Temmuz’ Bu teklifi açıklarken sürekli<br />
olarak 15 Temmuz’u kullanıyorsunuz ama aslında siz 15 Temmuz’u bu teklifle birlikte istismar ediyorsunuz”<br />
dedi.<br />
HİLENİN ETRAFINDA İTTİFAK OLMAZ<br />
12 Eylül darbeleriyle mücadeleyi propaganda aracı olarak kullanıldığını da ifade eden Hürriyet, “‘12 Eylül<br />
darbe yasalarıyla mücadele edeceğiz’ diye geldiniz, propaganda yaptınız, oy aldınız; şimdi, bu darbe yasalarına<br />
kocaman bir kucak açıyorsunuz. Bu ittifak, halkın gerçek sorunlarına dair de hiçbir çözüm üretmiyor. Aslında,<br />
Türkiye Büyük Millet Meclisi temenni yeri değildir, çözüm yeridir. Burada bunların konuşulması lazım, halkın<br />
gerçek ihtiyaçlarının konuşulması lazım ama bu teklife baktığımızda, halkın gerçek ihtiyaçları değil, iki partinin<br />
çıkarlarını konuşuyoruz. Bütün inandığımız değerlerin, demokrasinin, hukukun üstünlüğünün altına dinamit<br />
koyuyorsunuz. ‘Tilkinin bağladığı çakalın kurtardığı aslandan kral olmazmış’ Sizin de bu yaptığınız tekliften ne<br />
yazık ki bu ülkeye hayır gelmeyecek. Yanlışın, yalanın, haksızlığın, hilenin, oy hırsızlığının etrafında asla ve asla<br />
ittifak olmaz. Yarın öbür gün büyük krizler yaşamamak için bu teklife "hayır" demek lazım diyorum.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/xRAgb65xjVg<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
“KHK'ya göre değil, hakka göre KAD-<br />
RO!”<br />
Karayolları Genel Müdürlüğü’nde asıl işi yapmalarına rağmen<br />
kadroya alınmayan taşeron işçilerin sorunlarını meclise taşıdı<br />
C<br />
HP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet,<br />
kadroya alınmayan taşeron işçilerin yaşadıkları<br />
mağduriyeti mecliste dile getirmeye devam ediyor.<br />
Karayolları Genel Müdürlüğü’nde asli işleri<br />
yapan karayolları işçilerinin kadroyu hak ettiklerini belirten<br />
Hürriyet, “KHK'ya göre değil, hakka göre alım yapılması gerekiyor” dedi.<br />
KAR, KIŞ KIYAMET DEMEDEN ÇALIŞIYORLAR<br />
Açıklamasına devam eden CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet şunları kaydetti; Karayolları Genel Müdürlüğünde<br />
sayıları binlerle ifade edilen ve yol yapan, yol açan, yol onaran yani Karayollarının asli ve sürekli işlerini ifa<br />
eden işçiler de maalesef kadroya alınmıyorlar. Ağırlıkla anahtar teslim yapım işi ihalelerinde çalıştırılan bu<br />
işçiler personel çalıştırılmasına dayalı ihale kapsamına girmedikleri gibi yasal anlamda taşeron işçi de kabul<br />
edilmiyorlar. Oysa bu işçiler kadroya alınan taşeron işçilerin dün yaptıkları işi bugün de yapmayı sürdürüyor<br />
dolayısıyla kadroya alınmayı sonuna kadar hak ediyor. Aslında, Karayolları işçilerine o kadar da yabancı değilsiniz,<br />
bu insanlar Ankara'ya gelip giderken otoyolda sıklıkla gördüğünüz insanlar; kar, kış kıyamet demeden<br />
çalışıyorlar ama kadroya layık görülmüyorlar. KHK'ya göre değil, hakka göre; KHK'yı değil, herkesi kapsayan<br />
bir düzenleme yapılması gerekiyor ve binlerce insan bu düzenlemeyi bekliyor” açıklamasında bulundu.<br />
Konuşmamın tamamını https://youtu.be/gLNQZQfd_f0<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
CHP alt yapı mağduru esnafı ziyaret etti<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet ve beraberindeki partilileri önceki gün alt yapı çalışmaları bitmek bilmeyen<br />
Bekirdere esnafını ziyaret ederek, mağduriyetlerini dinledi<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet ve beraberindeki İzmit Belediyesi Meclis üyesi Hale Meriç, CHP<br />
İzmit ilçe yöneticileri Dalistan Filiz, Hakan Çakar, Mehmet Baştürk, Mediha Satıcı ve Ali Kuzu önceki akşam<br />
İSU’nun alt yapı çalışması sebebiyle Bekirdere Turan Güneş Caddesi’nde mağduriyet yaşayan esnafını ziyaret<br />
etti.<br />
ÇALIŞMALARIN NE ZAMAN BİTECEĞİ BELLİ DEĞİL<br />
İzmit Turan Güneş Caddesi üzerinde İSU’nun alt yapı çalışmalarını bir türlü nihayete erdirememesi sebebiyle<br />
maddi ve manevi sorun yaşayan esnafını gezen CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet ve beraberindeki partilileri<br />
tek tek bütün esnafı ziyaret etti. Sürekli olarak dükkanlarının önünün kazıldığını, insanların artık dükkanlarına<br />
eski sıklığında gelmediğini ve toz duman arasında çalışmak zorunda kaldıklarını belirten Bekirdere esnafı<br />
çalışmaların bir an önce sonlandırılmasını istedi. Sürekli olarak caddenin kazıldığını ve eskisi gibi artık herhangi<br />
bir çalışma tabelası da konulmadığını söyleyen esnaflar, “Eskiden en azından ne çalışması olduğuna dair bir<br />
tabela konurdu. Onu bile yapmaz oldular. Daha önce kazdıkları yeri yeniden kazıyorlar. Ne yaptıklarını anlayamadık.<br />
Cadde sürekli olarak toz duman içerisinde olduğundan insanlar da eskisi gibi gelmez oldu. Bizler de<br />
dükkanlarımızı sürekli olarak temizlemekten bıktık. Kendi dükkanlarımıza girebilmek için kapımızın önüne tahtalar<br />
koymaya başladık. Yağmur yağdığında çamurla, güneş açtığında tozla boğuşuyoruz. Bize herhangi bir açıklama<br />
da yapmıyorlar” diyerek şikayetlerini dile getirdi.<br />
ESNAFIMIZ SAHİPSİZ DEĞİL<br />
Dükkan sahiplerinin şikayetlerini dinleyen CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet ve beraberindeki<br />
partilileri ise sorunları tek tek not aldıklarını ve sorunun çözülmesi için İzmit Belediyesi ile en kısa zamanda<br />
görüşüleceğini ifade etti. Milletvekili Hürriyet, “Bekirdere maalesef sürekli olarak kazılan ve bir türlü çalışmaların<br />
bitmediği bir yer haline geldi. İnsanlar bu cadde üzerinde bırakın alışveriş yapmayı, yürüyemez durumdalar.<br />
Esnafımıza da herhangi bir bilgi verilmeden çalışmalar sürekli olarak yeniden başlıyor. Esnafımız da haliyle<br />
bu yaşananlardan dolayı sıkıntı içerisindeler. Bu sıkıntının giderilmesi için partililerimiz notlarını aldı ve en<br />
kısa zamanda İzmit Belediyesi’ne durumu iletecekler. Bizler sokaktaki insanımızın sesi olmalıyız. Onları duyuramadığı,<br />
duyursa da kulak tıkandığı sorunları duyurmak zorundayız. Bizler her daim vatandaşımızın yanında, onların<br />
sıkıntılarını dinlemekle mükellefiz. Köstebek yuvası haline gelen cadde üzerinde çalışmak zorunda bırakılan<br />
Bekirdere esnafımız sahipsiz sanılmasın” açıklamasında bulundu.
Bugün, Türk bağımsızlık tarihine altın harflerle yazılan Çanakkale Zaferi’nin 103. yıldönümünü kutlamanın<br />
ve vatanımız için canlarını çekinmeden feda eden aziz şehitlerimizin Şehitler Günü’nü idrak etmenin büyük<br />
onurunu yaşamaktayız. Bağımsızlık tarihimize ‘Çanakkale Geçilmez’ sözünü altın harflerle yazdıran, kahramanlığın<br />
destanı olan Çanakkale’de, vatan topraklarını korumak için canlarını ortaya koyarak imkansızı başaran şehitlerimiz,<br />
sonsuza kadar milletimizin gönlünde yaşamaya devam edecektir. Aynı vatanda yaşayanların tek bir<br />
vücut olduğunun resmi olan 18 Mart Çanakkale Zaferi, bağımsızlık ve özgürlüğün de simgesidir.<br />
Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin yıldönümünde Ebedi Başkomutan Gazi Mustafa Kemal<br />
Atatürk ile ebediyete intikal eden kahramanlarımızı ve vatanını canından aziz bilen tüm şehitlerimizi rahmetle<br />
ve minnetle anıyorum.<br />
Saygılarımla.<br />
Av. Fatma KAPLAN HÜRRİYET<br />
CHP Kocaeli Milletvekili
İstiklal marşımızı bestesini ve güftesini birbirinden ayırmak bölücülüktür.<br />
AKP Genel Başkanı Erdoğan bir gün kalkıyor “İstiklal Marşı'nın bestesi değişmeli” diyor, oradan neyin sevdalısı<br />
olduğu belli olamayan güruh, yeni bir İstiklâl Marşı arayışına geçiyor.<br />
Daha bir hafta önce 12 Mart İstiklal Marşı'nın Kabulünün yıldönümünde marşımız yerlere göklere sığdırılamazken,<br />
daha haftası dolmadan halkımıza İstiklal Marşımız tartıştırılmaya çalışılıyor. 12 Mart'ta esnafa İstiklal Marşı<br />
dağıtan AKP'li gençlik kolları bugün İstiklal Marşının değiştirilmesinin savunucusu olabiliyor.<br />
İstiklal Marşımız bestesi ve güftesi ile ayrılmaz bir bütündür. Bir marşı beste ve güftesi diye ayırmak bölücülüktür.<br />
Özellikle Milli Marşımızı, İstiklal Marşımızı değiştirmeyi düşünmek vatana ihanet, bu ülkenin değerlerine hakarettir.<br />
Anayasamızda da açık açık belirttiği gibi bu ülkenin milli marşı ‘İstiklal Marşı’dır. Değiştirilemez ve değiştirilmesi<br />
teklif dahi edilemez.<br />
Özellikle son dönemde Erdoğan’ın değişebilir dediği İstiklal Marşı bestesinin ilahi ve mehter eşliğinde çalınması,<br />
buna iştirak edilmesi ve neredeyse İstiklal Marşımızın yerine konulmaya cüret edilmesi edepsizliktir. Bu şekilde<br />
Saraya yaranma çalışmaları ise acziyettir.<br />
Yandaş ve Saraya yaranma düşkünlerinin akıl fikirleri bu gibi şeylere çalışacağına, bu milletin çalınan geleceğine,<br />
çocuklarımızın mahvedilen eğitim sistemine, gençlerimizin talan edilen hayallerine, tecavüz edilen çocuklarımıza,<br />
şiddete kurban giden kadınlarımızın sorunlarının çözümü için çalışsa çok farklı bir Türkiye’de yaşıyor olurduk.<br />
Son olarak; bestesi ve güftesiyle bir bütün olan İstiklal Marşı’nı değiştirilmesinin halkımıza düşündürülmesi dahi<br />
kabul edilemez. Bunun yapılabileceğini düşünmek ise açık açık bölücülüktür ve biz bu bölücülüğe asla izin vermeyeceğiz.<br />
Saygılarımla.<br />
Av. Fatma KAPLAN HÜRRİYET<br />
CHP Kocaeli Milletvekili
H<br />
ürriyet, “Down sendromlu çocuklarımız<br />
ötekileştirilmesin”<br />
CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet, Down<br />
Sendromu Araştırma Komisyonu hakkında<br />
yaptığı konuşmada down sendromluların ötekileştirilmemesi<br />
gerektiğini söyledi<br />
Down Sendromu Araştırma Komisyonu kurulması yönündeki<br />
meclis görüşmelerinde konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Hürriyet,<br />
“Down sendromlu çocuklarımız doğru bir yaklaşım ve nitelikli<br />
bir eğitimle Everestleri aşabilir, kitap yazabilir ve etrafına<br />
ışık saçabilir” dedi<br />
DOWN SENDROMU BİR HASTALIK DEĞİLDİR<br />
Mecliste Down Sendromu Araştırma Komisyonu konusunda önceki gün yapılan görüşmelerde konuşan<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Fatma Kaplan Hürriyet şunları kaydetti; “Down<br />
sendromu bir hastalık değildir, genetik farklılıktır. Kromozom sayısında fazlalık nedeniyle meydana gelen<br />
farklı yüz görünümüyle karakterize, doğuştan kalp hastalıkları, bağırsak problemleri, görme, işitme ve hormon<br />
bozuklukları ve daha başka sistemlerle ilgili sorunların yüksek oranda görüldüğü bir sendromudur. Bu<br />
yavrularımız diğer bebeklerden daha riskli bir şekilde hayata ‘Merhaba’ diyor. Anne olanlar daha iyi anlar<br />
elbette. Dokuz ay karnınızda taşıdığınız, hayalini kurduğunuz ve doğduğunda en fazla avuç içi büyüklüğünde<br />
olan bebeğiniz ilk nefesini alalı henüz birkaç saat olmuşken soğuk neşterle tanışmak zorunda kaldığını;<br />
küçücük bedenlerin, gözlerini daha açmadan annesiyle tanışmadan, ameliyat eldivenleriyle tanıştığını bir<br />
düşünün” dedi.<br />
DOWN SENDROMLU BEBEĞİN ANNESİNİN ANLATTIKLARI<br />
Down sendromlu bir annenin doğum sonrasında yaşadıklarını da meclis kürsüsünden anlatan Milletvekili<br />
Hürriyet, “Bir annenin yaşadıklarını anlattığı cümlelerle buradan ifade etmek istiyorum. Diyor ki anne;<br />
‘Doğumdan sonra eşim yanıma gelip oturdu. ‘Bebeğimiz özel bir bebek olabilir’ dedi, bu hayatımda en<br />
korkunç cümleydi. Birden hıçkırıklara boğuldum, bu kadar çabuk ağlayabileceğimi sanmazdım, sanki önceden<br />
haberim varmış gibi ama yoktu. Ne demek ‘özel’ dedim. O kadar ağlıyordum ki cümleler çıkamamıştı<br />
ağzımdan. Sadece hayır diye bir çığlık duyuyordum bana ait olduğunu düşündüğüm. O an hiçbir yerdeydim,<br />
zaman yoktu, artık sadece uğultular vardı, simsiyah bir yokluk. Şimdi geriye bakıp o hastane odasına<br />
döndüğümde keşke diyorum, keşke bugün yaşayacağım duyguları ve mutluluğu o zaman bilseydim de o<br />
kadar ağlamasaydım, keşke hastane odam hüzün değil de mutluluk dolu olsaydı. Ne olurdu biri olsaydı ve<br />
bana anlatsaydı. Tek kalan üzüntüm, pişmanlığım bu”
DOWN SENDROMLU ÇOCUKLARIMIZ ÖTEKİLEŞTİRİLMESİN<br />
Down sendromunun tıbbi olarak yok edecek bir tedavisi olmadığına dikkat çeken Milletvekili Hürriyet, tek<br />
ilacın sevgi olduğunu söyledi. Hürriyet, “Sevmek inanmak demektir, her şey sevmekle başlar, sadece sevgi dolu bir<br />
bakış bir insanın hayatını değiştirebilir. Çünkü sevginin olduğu yerde hayat vardır değerli arkadaşlar. Ne de güzel<br />
söylemiş Mevlana: ‘Sevgi şifadır, sevgi güçtür. Sevgi, değişimin sihridir’ Bu sevgi ailede başlar ve bu başlangıç toplumda<br />
da devam etmelidir. Devam etmelidir ki Down sendromlu çocuklarımız ötekileştirilmesin, yalnızlaştırılmasın<br />
ve toplum dışına itilmesin, insanlar onlara acıyan gözlerle bakmasın, o çocuklarımız gibi sevgi dolu baksın. Bu sevgi<br />
dolu çocuklarımız artı bir kromozomu olmayan bizlerin dahi başaramayacağı şeyleri başarmış durumda. ABD’de<br />
üniversiteden onu derecesiyle mezun olan, oyunculuk ödülü alan, Everest’e dahi tırmanan down sendromlu çocuklar<br />
var. Doğru bir yaklaşımla, nitelikli bir eğitimle bütün Down sendromlu çocuklarımız nice nice Everestleri<br />
aşabilir, kitap yazabilir ve etrafına ışık saçabilir.<br />
SADECE AKP’NİN ÖNERİSİ DEĞİL<br />
Mecliste down sendromuyla ilgili araştırma komisyonu kurulmasının dört siyasi partinin mutabakatıyla kurulduğuna<br />
da dikkat çeken Hürriyet, “Hafta içerisinde maalesef üzülerek gördük ki, yandaş kanallarda sanki sadece<br />
AKP'nin teklifiymiş gibi verildi. ‘Biz istedik, oldu’ mantığıyla topluma bunu deklare etmek oldukça yanlış bir tutum.<br />
Burada ortak bir karar alıyoruz ve o karar neticesinde bu komisyonu kuruyoruz. Yani biz burada ‘Down sendromlular<br />
için birlikte bir şeyler yapalım’ dediğimizde siyasi bir rantın peşinde koşmuyoruz. 4 siyasi partinin de bu konuda<br />
hassasiyet göstererek verdiği araştırma komisyonu önerisi olduğunu bir kere daha buradan vurgulamak istiyorum.<br />
Bu komisyonun kurulması bir başlangıç olsun, dileğimiz bu; sadece bu konular değil, toplumu ilgilendiren önemli<br />
bütün konularda, insanların yarasına merhem olacak daha nice konularda böyle bir araya gelebilsek ve birlikte,<br />
uzlaşı içinde çözümler üretebilsek keşke” açıklamasında bulundu.<br />
OTİZMLİ BİREYLERİ UNUTMADI<br />
CHP Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet otizmli bireyler hakkında da konuşarak,“2 Nisan Otizm Farkındalık<br />
Haftası tarihi yaklaşıyor. Doğuştan gelen ve genellikle yaşamın ilk üç yılında fark edilen bir gelişimsel farklılık olan<br />
otizmin görülme sıklığı günümüzde çok büyük bir hızla artmakta. Günümüzde doğan her 68 çocuktan 1'isi için<br />
otizm tanısı konuyor. Otizmin görülme sıklığından hareketle Türkiye için yapılan nüfus projeksiyonuna göre ülkemizde<br />
yalnızca 0-18 yaş grubu arasında halen yaklaşık 352 bin otizmli çocuğun ve gencin eğitim, sağlık ve sosyal<br />
hizmetlerden faydalanmak için bekliyor. Otizmin tanınması, toplumun bilinçlenmesi, otizmli birey sahibi ailelere<br />
verilecek destek, otizmli bireylere verilecek eğitimler oldukça önemli. Otizm Meclis araştırma komisyonunun da<br />
kurulması gerektiğini bu vesileyle buradan ifade etmek istiyorum. Down Sendromu araştırma komisyonunun milletimize<br />
hayırlı olmasını diliyorum.<br />
Konuşmamın tamamın https://youtu.be/8F6aMu7Q1fM<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
Dilovası’nda insanlık suçu<br />
işleniyor<br />
Dilovası’nda artan kanser vakaları ve<br />
çevre kirliliği ile ilgili mecliste konuşan CHP<br />
Kocaeli Milletvekili Hürriyet, “Dilovası'nda büyük<br />
bir insanlık suçu işlenmektedir” dedi.<br />
CHP Kocaeli Milletvekili ve Meclis Anayasa Komisyonu<br />
üyesi Fatma Kaplan Hürriyet, Kocaeli’nin<br />
Dilovası ilçesinde artan kanser ve çevre<br />
kirliliğiyle ilgili 2006 yılında mecliste araştırma<br />
komisyonu kurulduğunu hatırlatarak, “O zamandan<br />
bu zamana gelinen nokta daha vahimdir”<br />
dedi.<br />
396 SAYFALIK DİLOVASI RAPORU<br />
Mecliste konuşan Milletvekili Hürriyet, “14 Mart 2006 tarihinde, Kocaeli'nin Dilovası ilçesindeki<br />
sanayi atıklarının çevre ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin araştırılarak alınması gereken<br />
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulmuştu. Dört ay süreyle çalışan bu<br />
komisyonun 369 sayfalık raporundan çıkarılan en önemli sonuç ‘Dilovası'ndaki çevre kirliliğinin insan<br />
sağlığı üzerine yapmakta olduğu olumsuz etkiler ortadan kaldırılmalı veya kabul edilebilir sınırlara çekilmelidir’<br />
olurken bugün gelinen nokta oldukça düşündürücüdür” dedi.<br />
İNSAN HAYATI RANTTAN DAHA ÖNEMLİ<br />
Açıklamasına devam eden Kocaeli Milletvekili Hürriyet, “Çevre Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi,<br />
2017 yılında kanserden ölümlerin oranının dünyada yüzde 12,5; Türkiye'de yüzde 12,9; Kocaeli'de<br />
ise yüzde 18,9 olduğunu açıkladı. Dilovası'nda da bu oran maalesef yüzde 33,7. On iki senedir<br />
kanser hastalığında bir ilerleme kaydedilmeyen hatta neredeyse daha da ilerleyen Dilovası'nda büyük<br />
bir insanlık suçu işlenmektedir. Bir an önce duruma el konulması ve insan hayatının ranttan daha<br />
önemli olduğunun farkına varılmasını istiyoruz” diyerek konuşmasına son verdi.<br />
Konuşmamın tamamın https://youtu.be/NMu1ey71x4k<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın, kadın tiyatrocuları sahneden indirmesi<br />
hakkındaki tutumu hakkındaki basın açıklaması.<br />
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı sıfatıyla 18 Mart Çanakkale anmasında sergilenen tiyatro oyununda<br />
kadınları görmeye tahammül edemeyen İsmail Kahraman; oturduğu o koltuk için nice kadın şehit olduğunu,<br />
evlatlarını bu vatan uğruna şehit veren anneleri ve dahası Nezahat Onbaşı’yı, Şerife Bacı’yı, Halide Edip’i,<br />
Kara Fatma’yı unutuyor. Ne acıdır ki, sadece İsmail Kahraman değil, o etkinlikte bulunan bürokratlar dahi olan<br />
bitene tek kelime ses çıkartmıyorlar, çıkartamıyorlar.<br />
Bak isminin önünde Meclis Başkanı unvanı olan şahıs, şayet sen o koltukta oturuyorsan şunu da çok iyi<br />
bil ki bu, vefakar ve cefakar kadınlar sayesindedir. Bu ülkenin kadınıyla erkeğiyle birlikte kurduğu Türkiye Büyük<br />
Millet Meclisi’nin, Çanakkale Şehitlerini anma etkinliğinde, kadınları aşağılayan tutumunla kadını değil,<br />
kendini alçalttın.<br />
Kadınları tiyatro sahnesinden indirsen de, oturmaları için salonun merdivenlerini layık görsen de, asıl<br />
layığını sen o koltuktan indikten sonra bulacaksın. Ve kadınları layık görmediğin perde, hak etmediğin Meclis<br />
Başkanlığı koltuğundan indiğinde kapanacaktır.<br />
Asıl Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanını ve onun orta çağ zihniyetini işgal ettikleri tek kişilik sahneden<br />
indirmek şart oldu.<br />
Silmeye, yok etmeye çalıştığınız, izlerini örtmek için yapmadığınız cambazlık kalmayan; Ebedi Başkomutan<br />
Gazi Mustafa Kemal’in tırnağı kadar da olamayacaksınız. Birinci Maarif Kongresi’nde kadın öğretmenlerin,<br />
erkeklerden ayrı oturtulmasına kızan Mustafa Kemal Atatürk’ün sorduğu soruyu 97 yıl sonra ben size sormak<br />
istiyorum; “Sizin kendinize mi güveniniz yok, yoksa kadınların iffetine mi?” Sayın Kahraman?<br />
Bir an önce işgal ederek gölge düşürdüğünüz, Atatürk'ün emaneti olan o koltuktan derhal kalkınız ve<br />
TBMM Başkanlığı görevinden istifa ediniz.<br />
Av. Fatma KAPLAN HÜRRİYET<br />
CHP Kocaeli Milletvekili
BASIND
A BİZ
Hü rriyet: Bakarsınız bakan olürüm<br />
Ziyarette seçim ittifakı ve mühürsüz oy pusulaları hakkında konuşan Hürriyet, isminin İzmit Belediye başkanlığı<br />
için geçmesini istemediğini söyleyerek hedeflerinin daha büyük olduğunu belirtti.<br />
BU Mİ LLETVEKİ LLİ Ğ İ HİRSİZLİĞ İDİR<br />
Ziyarette ittifak pusulaları ile ilgili konuşan CHP Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, “Pusulanın ölçüsünü bile<br />
kazan kazan üstüne kurup, algı yönetmeye çalışıyorlar. Başka ülkelerin ittifak pusulası ise çok daha farklı. Seçimlerin<br />
sağlıklı yapılması, adaletli yapılması noktasında biz kendimizi evrensel kurallar ile nasıl anlatacağız? Her fırsatta<br />
Müslümanlıktan dem vuruyoruz ya, şimdi yeni sistemde ittifak yapan parti almadığı oydan vekil çıkartıyor. Diğer<br />
partilerin suçu günahı ne? O yüzden bu milletvekilliği hırsızlığı, sandalye hırsızlığıdır. Sırf ittifak yaptığı partinin oy<br />
oranı yüksek olduğu için barajı geçemediği halde vekil çıkartıyor, meclise giriyor. Hanı kul hakkı, hani milli irade?<br />
Bu milli irade hırsızlığıdır” dedi.<br />
Sİ ZDENİ M DEMEK İ Çİ N VALİ LER BİYİK BİRAKİYOR<br />
Konuşmasının devamında sandık ile gelen AKP, demokrasinin her türlü nimetinden palazlanıp sandıkla gitmek<br />
istemediğinin göstergesidir diyen Hürriyet, “Mesela İYİ Parti %9.9 aldı baraja takıldığı için meclise giremeyecek.<br />
Ama MHP % 2 aldı AKP’nin kuyruğuna takıldığı için barajı geçip meclise girecek. Hak, hukuk bunun neresinde?<br />
Bir oy iki sayılacak. Artık millet kutuplaşacak ve daha çok kavga edecek. Bugün valilere baktığında birçok ilde<br />
AKP’nin il başkanından daha iyi çalışıyor. Artık kendi pozisyonunu göstermek adına, ben sizdenim demek adına<br />
bıyık bırakan valilerimiz var. Sandık başkanları artık kamu görevlisi olacak. Kamu görevlisine baktığımız zaman<br />
AKP’ye aidiyet sorgulanıyor. Mülakatlarda Cumhurbaşkanının torunlarının ismi soruluyor. O partili olmasa bile<br />
baskı var” diye konuştu.<br />
BU NAMUSSUZLUĞ UN O NU NU AÇACAK<br />
Mühürsüz oy pusulalarının şaibeler yaratacağını dile getiren Hürriyet, “Normalde devlet olarak 55 bin seçmen<br />
varsa bunun iki katı oy pusulası bastırıyoruz. Seçim günü sabah sandık kurulu karar veriyor diyor ki biz pusulanın<br />
sağ üst köşesine mühür basacağız. Her kurul kendi karar veriyor. Bunun nedeni bu pusula o sandık için getirildi<br />
ve o sandıkta kullanıldığını kanıtlar. Ama şimdi buna artık gerek yok diyorlar. Peki ben bu pusulanın dışarıdan<br />
getirilip getirilmediğine, fazla basılan pusulanın çalınıp çalınmadığına nasıl emin olacağım? Bu ülkede sorular çalındı,<br />
çöplerden oy pusulaları toplamadık mı? Bu namussuzluğun önünü açacak. Mühürsüz yumurta bile suç, mühürsüz<br />
pusulanın yumurta kadar değeri yok mu?” şeklinde konuştu.
BU HİRSİZLARİ YENECEĞ İ Z<br />
Seçimin sonucu önceden bellidir demek adına değil daha çok oylara sahip çıkmak adına vatandaşa bunları<br />
anlatıyoruz diyen Hürriyet, “Biz bu seçime gireceğiz ve bu hırsızları yeneceğiz. İttifak konusundan ziyade<br />
bizler parti olarak diğer partilerle seçim güvenliği için nasıl önlem alabilirizi konuştuk. Bizi de ittifaka zorlayıp<br />
kutuplaştırmaya çalışıyorlar. Bizi ittifaka itmek onların lehine görünüyor. Çünkü onlar HDP faktörünü hesaplıyor.<br />
HDP’yi PKK ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ise FETÖ ile bağlandırıyorlar. Biz elimizden geldiğinde<br />
anlatacağız, bu hırsızlığa paye vermeyeceğiz. Hiçbir kötülük sonsuza kadar yaşamaz. Her dezavantaja rağmen<br />
mücadele etmek lazım. İğneyle kuyu kazıyoruz ama vazgeçmiyoruz” ifadelerini kullandı.<br />
BAKARSİNİZ BAKAN OLURUM<br />
Konuşmasının devamında İzmit Belediye Başkan adaylığını kesin bir dille istemediğini ve hedeflerinin<br />
daha büyük olduğunun altını çizen Hürriyet, “Bir anda her şey değişir iktidar oluruz, bakarsınız bakan olurum.<br />
Önce anketler yapılacak adaylar ondan sonra belirlenecek. Genel Başkanın benimle ilgili güzel düşüncelerinin<br />
olduğunu duydum. Ne ile ilgili olduğunu ben de bilmiyorum ama genel başkanımız halkta karşılığımın olduğunu<br />
biliyor. Biz CHP olarak elimizdekini çabuk tüketiyoruz, yeni insanları yetiştiremiyoruz. Büyükşehir Belediyesi’ne<br />
herkes imkansız gibi yaklaşıyor, evet çok zor almamız ama imkansız değil. İyi enerji ile çalışılırsak neden<br />
olmasın?” dedi.<br />
ĞEBZE’DE BAMBAŞKA TABLO ÇİKABİ Lİ R<br />
Oy verme eyleminde Recep Tayyip Erdoğan faktörünün olduğunu söyleyen CHP’li Hürriyet, “Yerel anlamda<br />
Kocaeli’nin yönetim anlayışına baktığımızda sabrı taşmış bir seçmen var. Seçmen sessiz, bekliyor ama<br />
sandıkta ders verebilir. Erdoğan'a aşık bir kitle var farkındayım o yüzden zor diyorum ama yerelde farklı olabilir.<br />
Özellikle Gebze’de çok çalıştığım için orası beni umutlandırıyor. Gebze’de bambaşka bir tablo çıkabilir.<br />
AKP, piyasada konuşturmak istediği şeyleri, bitirmeye dayalı bizim üzerimizden salıyor. Lafı bize salıyor biz de<br />
hataya düşüp konuşuyoruz ondan dolayı yerelde tedirginim” şeklinde konuştu.<br />
BAŞARİSİZ OLURSAK FATURASİ 3 VEKİ LE ÇİKACAK<br />
Özellikle ben vekilliği yeniden istiyorsam yerelde en azından bir belediye de olsa aldırmam lazım yoksa<br />
vekilliği unutayım diyen Hürriyet, “En az bir belediyeyi alamazsak ne kadar iyi vekillik yaparsak yapalım faturası<br />
bana kesilecek, buradaki 3 vekile çıkacak, örgütlere çıkacak. Başarısızlık faturası bize kesilecek. Aday olmasam<br />
bile bir şekilde kazanmamız lazım. Ben Ankara’da büyümek istiyorum. Adayları erken belirleyeceğiz<br />
ama tüzük bizi biraz engelledi. Tüzük bitmeden aday belirleme yöntemlerini belirleyemeyiz” açıklamalarında<br />
bulundu. Selin BECER
HU RRİ YET: KOCAELİ ’DE 13-0’İ RU YALARİNDA ĞO RU RLER<br />
Gazetemize bir ziyarette bulunan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, AKP ve MHP’yi yaşadıkları<br />
korkunun bir araya getirdiğini vurgulayarak, ‘’Kocaeli’de artık 13-0 yapmaları imkansız. Bunu ancak rüyalarında<br />
görürler” dedi<br />
Gazetemize bir ziyarette bulunan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, ülke ve kent gündemine ilişkin<br />
bazı açıklamalar yaptı. Seçim güvenliği ve ittifakı konusunda ciddi kaygılarının olduğu belirten Hürriyet, yerel<br />
seçimlerde CHP’nin iddialı olduğunu vurguladı. Günümüzde hukuksuzlukların yasaya bağlandığını vurgulayan<br />
Hürriyet, “Dün suç teşkil eden şey bugün yasal hale getiriliyor. Bu korkutucu, toplum adına korkutucu, bundan<br />
sonraki nesillerin bir arada yaşaması iradesi adına korkutucu. Toplum bütünlüğü, millet iradesi olma açısından<br />
korkutucu şeyler” dedi.
KORKU BİR ARAYA GETİRDİ<br />
AKP’nin hem yerel hem de genelde ciddi sıkıntılar yaşadığını belirten Hürriyet, “Bu sıkıntılardan dolayı<br />
önümüze koydukları düzenlemeleri görüyorsuzun. AKP’nin bırakın yerelde, genelde yüzde 51’i alamama<br />
korkusu var. MHP’nin de yüzde 10’u aşamama korkusu var. İşte bu korku onları bir araya getiriyor. Bunu<br />
aşmaya çalışıyorlar. Yerelde ise daha büyük korkuları var. Daha büyük negatiflikler var. Bugün Kocaeli’yi<br />
koyun önünüze. Büyükşehir’in bütçesiyle müthiş şeyler yapılabilir. Ama yapılmadı. Sayın Karaosmanoğlu<br />
4 yılı değerlendirdi. Dedi ki, ‘Taahhütlerimizin yüzde 91’ini gerçekleştirdik.’ Nereden gerçekleştirdiniz!<br />
Daha iki santim tramvayı bile zor yaptınız. O da yarım yamalak. Bir sürü iş yeri kapandı bu yüzden. Söz<br />
verilen tarihte yapılamadı. 16 yıldır iktidardasınız. Şimdi de son olarak Köseköy’deki köprülü kavşağın<br />
müteahhidi ortada yok. Ranttan başka bir şey düşünmüyorlar. Vatandaş ciddi mağdur. Bundan dolayı<br />
yerelde de sıkıntı içindeler. Sessiz bir çığlık var. Zamanı geldiğinde de o çığlık patlayacak. Kocaeli’de 13-<br />
0’ı artık rüyalarında görürler. Hatta rüyalarında bile gerömezler” diye konuştu.<br />
BÜYÜKŞEHİRİ KONUŞMAK DAHA ÖNEMLİ<br />
İsminin İzmit Belediye Başkan adaylığı için konuşulması konusunu da değerlendiren Hürriyet, “Bu konuda<br />
açıklama yaparken de zorlanıyorum. Siyaset çok zor. Keskin konuşmak doğru değil. Yarının ne olacağı<br />
belli değil. Siyesette kendi istekleriniz olabilir, ama şartlar ve konjoktür de çok önemli. Siyaset yapıyorsanız<br />
hem partinize kazandırmak hem de verilen görevi başarıyla yapmak durumundasınız. Ama ben<br />
hep Ankara siyasetinde büyükmek istiyorum. Şimdiden bir şey söylemek mümkün değil. Benden ziyade<br />
partinin durumu çok önemli. O yüzden büyük fotoğrafı görmek lazım. Sadece İzmit’i konuşturmak ve<br />
konuşmak benim işime gelmiyor. Sevmiyorum sadece İzmit’e kanalize olmayı. Bu işin Büyükşehir ve diğer<br />
ilçeler boyutu var. Bizim için Büyükşehir iddiası çok daha önemli” şeklinde konuştu.<br />
Ergün DEMİR
“Neden bakan olmayayım?”<br />
Ozan Özgenç<br />
22 Mart <strong>2018</strong> tarihli yazısı<br />
Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet geldi önceki gün gazetemize.<br />
Öyle de bir günde geldi ki, doğum günüymüş meğer.<br />
Biz de kendisine hemen bir pasta getirterek, minik bir kutlama yaptık.<br />
Zaten çok pozitif bir kişilik olan Fatma Hanımın kendisi de bizler de mutlu olduk.<br />
Sonra tabi konu siyaset pastasına geldi.<br />
Ben Fatma Hanımın milletvekilliği performansını beğenenlerdenim.<br />
Yerinde duramayan, sürekli sokakları arşınlayıp, vatandaşla hemhal olan, CHP’nin de belki de<br />
Selman Yıldırım’la birlikte en hareketli ismi.<br />
Gerçi Selman Beyin il başkanlığı seçimlerinden sonra performansı sanki biraz düştü.<br />
Eskisi gibi hareketli göründüğünü söylemek çok doğru olmaz.<br />
Ama özellikle CHP seçmeni için, önümüzdeki seçimlerde Hürriyet’in anlamı sanki biraz daha<br />
farklı olacak.<br />
Mesela bu görüşmeyi dün kendi sosyal medya hesabından paylaşmış.<br />
Altına atılan yorumlara şöyle bir göz attım. Çalışan, çalışmayan çok sayıda insanın gerçekten<br />
müthiş bir ilgisi ve sevgisi var Fatma Hanıma.<br />
O bunu, “Ben hakiki çalışıyorum. Zaman ayırıyorum insanlara. Bunu siyaseten yapmıyorum. İnsanlıkla,<br />
vicdanla hareket ediyorum. Ben çaresizliğin ne demek olduğunu iyi bilirim. İnsan seviyorum.<br />
Sevgi önemlidir” diye açıklıyor.<br />
Bir süredir İzmit Belediye Başkan adaylığı için de ismi daha da sık kullanılmaya başlandı.<br />
Ama Fatma Hanım bu konuda, daha önce durduğu yerden bir kıpırdama göstermiyor.
ANKARA HAVASI<br />
Söylediğim gibi, Fatma Kaplan Hürriyet daha önce bu konuda neredeyse, hala aynı yerde.<br />
Bir gram kıpırdamış değil.<br />
Hala önceliğinin milletvekilliği olduğunu söylüyor ki, “Seçimleri alırsak neden bakanlık olmasın?”<br />
diyerek de, hedefinin kesinlikle yerel siyaset olmadığını net bir şekilde vurguluyor aslında.<br />
‘Peki aklında hiç mi yerel siyaset yok?’ diye düşünüp soruyorsunuz, o da, “İnsanların yakıştırması<br />
güzel, demek ki insanlarla samimi bir gönül bağı kurabiliyoruz. Ki ben şurada daha 3 yıllık vekilim.<br />
Daha vekilliğimi tamamlamadım. Ama benim gönlümde Ankara siyaseti yatıyor. Milletvekilliği<br />
bana daha cazip geliyor. Çünkü ülke gündemine hakimsiniz. CHP iktidar olduğunda, neden<br />
bakan olmayayım? Bu konuda özgüvenim de yüksek. Ben Türkiye ölçeğinde siyaseten büyümek,<br />
kendimi daha geliştirmek istiyorum” diye yanıtlayıp, güzel bir ‘Ankara Havası’ okuyor.<br />
Mesela CHP’de her dönem dillendirilen, ki bu durumun başarısızlığın da artık rutin bir kılıfı haline<br />
geldiğini düşünüyorum, bölünmüşlük, iç hesaplaşmalar gibi kavramların bu dönem olmayacağını<br />
iddia ediyor Fatma Hanım.<br />
Bu dönem adaylar kim olursa olsun, herkesin o isimlere tutunacağını söylüyor.<br />
“Herkes kazanmak istiyor bu dönemde.” diyor.<br />
‘İZMİT’İ ALMAK YETMEZ’<br />
Biz ne kadar zorlasak da, Fatma Hanım yerelde siyaset yapmanın gündeminde olmadığını ısrarla<br />
vurguluyor.<br />
Bir de sadece İzmit’i almanın yetmeyeceği görüşünde.<br />
Kendisine gelene kadar hem İzmit, hem diğer bölgeler için partide çok sayıda isim olduğunu<br />
söylüyor.<br />
Ayrıca Genel Merkezin, vekillerin yerele aday olmasına pek sıcak bakmadığını söylüyor.<br />
İzmit’i almaya da çok yakın oldukları görüşünde ama sadece İzmit’e kilitlenmenin de doğru olmadığını<br />
söylüyor.<br />
Zaten Kocaeli’de CHP’nin çıtasını Büyükşehir olarak koyan ender isimlerden birisi.<br />
Bunu daha önce defalarca söylemişti ki, yine tekrarladı.<br />
Bu kez seçimlerde 13-0 olmayacağında iddialı.<br />
Ben de İzmit konusunu burada kapatıp, bir süredir alışık olduğumuzun dışında, kentte kendisini<br />
pek fazla göremediğimizi söylüyorum.<br />
Tramvaya binip, binmediğini merak ediyoruz.<br />
Tramvayı “minnacık bir hat” olarak tanımlıyor ve kendisinin binmediğini ama ailesinin kullandığını<br />
söylüyor.<br />
Başkan Karaosmanoğlu’nun önceki gün büyükşehir projelerinin yüzde 91’ini tamamladıkları<br />
açıklamasının, kendisine inandırıcı gelmediğini söylüyor. “Bir araştıracağım” diyor.<br />
Anayasa Komisyonu üyesi olduğu için, bir aydır haftanın beş günü sabahlara kadar çalıştıklarını<br />
söylüyor.<br />
Sonra asıl konuya getiriyor lafı.<br />
Seçim Güvenliği ve Milli İttifak Yasası.
‘BERBAT BİR YASA’<br />
Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde uzun görüşmeler ve muhalefetin yoğun itirazlarının ardından<br />
yasa mecliste kabul edilmişti.<br />
Bu yasayla partiler seçimlere resmi ittifak halinde girebiliyor artık.<br />
Tek başına yüzde 10 barajını geçemeyen partiler, ittifak yaparak barajı aşabiliyor.<br />
Oy pusulalarında da, ittifak yapan partilerin logoları, aynı çerçeve içinde yer alıyor.<br />
Fatma Hanım bütün bunlara itiraz ediyor.<br />
Yasa için, “Berbat bir yasa” diyor.<br />
‘Peki neden? İttifaklara karşı mı CHP?’<br />
“Şekli berbat. Bu haliyle kötü. İttifak doğru yapılırsa karşı değiliz . Bu yapılan milletvekilliği hırsızlığıdır.”<br />
diyor.<br />
Biliyorsunuz, Türkiye’deki seçimlerde oy hesaplamalarında, nispi temsile dayalı D’hondt sistemi<br />
kullanılıyor.<br />
Hürriyet ittifak yasasının bu haliyle iki kere D’hondt uygulandığı görüşünde.<br />
Elinde A-4 kağıda basılmış tablolarla, durumu anlatıyor. Bu yolla başka bir partinin kazandığı<br />
milletvekilinin, ittifaka kayacağını söylüyor.<br />
“Herkes ittifaka zorlanıyor. Yüzde 1 alan ittifakla meclise girerken, tek başına yüzde 9,99 alan<br />
meclise giremeyecek. Adil mi? O zaman barajı kaldırsınlar.” diyor.<br />
Hatta ittifak için “siyasi yankesicilik” ifadesini kullanıyor.<br />
Oy pusulalarında ittifak yapanların da daha büyük gösterilirken, tek başına seçime girenlerin<br />
daha küçük yer almasının da adaletsizlik olduğunu söylüyor.<br />
“İttifak yasasını getirdiler çünkü, AK Parti 50 artı 1 oyu alamamaktan, MHP’de baraj altına<br />
düşmekten korkuyor.” diyor.<br />
Peki ne olacak? CHP seçime mi girmeyecek? İttifak yapmayacak mı?<br />
Tabi ki girecek. Çalışacak. Tespit edilen arızalara karşı yeni manevralar üretecekler. Siyaset biraz<br />
da manevra sanatıdır.<br />
Mesela, bu denklemde HDP çok kilit konumda.<br />
Tam da Suriye’de sözde Kürtleri temsil ettiğini iddia eden teröristlere karşı bir savaş veriliyor.<br />
CHP, HDP ile ittifak da yapamaz diyorum.<br />
Dikkat çekici bir cümle kuruyor Fatma Hanım: “Onlar öyle düşünüyor”<br />
Nihayetinde İzmit için de, Kocaeli için de, Türkiye için de vatandaşın ne düşündüğü asıl önemli<br />
olan.<br />
Ama şu bir gerçek ki, Fatma Kaplan Hürriyet Ankara havasını solumayı bir süre daha sürdürmek<br />
istiyor.
Bü nasıl hız Sayın Vekilim!<br />
13 milletvekili var ilimizde fakat biri var ki tabiri caizse atom karınca misali hiç boş durmuyor. Bir bakmışsınız bir<br />
taksi durağında bir bakmışsınız bir çay ocağında, kah esnafın yanında kah çarşıda vatandaşın yanında, yada Kocaelispor<br />
maçlarında protokol de değil taraftarın yanında.<br />
İnsanlarımızda milletvekili denilince Ankara’dan ayrılmayan, halkın arasına çıkmayan vekiller<br />
akıllara geliyor. Fatma kaplan Hürriyet bu tabuları yıkıyor, Çarşamba günü çarşıda dolaşırken<br />
kendisini bir esnafın dükkanının önünde çay içerken gördüm, doğum günü olduğu için kendisini<br />
seven herkes pasta kesmiş, sosyal medya Fatma Kaplan Hürriyet’in pasta fotoğrafları ile dolu.<br />
Kocaeli de o kadar çok seviliyor ki, insanlar onun doğum gününü bile takip etmişler.
Normalde çıkın sokağa vatandaşa Kocaeli Milletvekillerinin isimlerini sorun, tahmin ediyorum ki bir çoğu isimleri<br />
bile hatırlamazken Fatma Kaplan Hürriyet’in doğum günü bile hatırlanıyor. Bu onun Kocaeli ile nasıl özdeşleştiğinin<br />
bir göstergesidir.<br />
Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü var ; ‘’ Vatanını en çok seven işini en iyi şekilde yapandır.’’<br />
Bizde Flaş Kocaeli Gazetesi olarak vekilimizin doğum gününü kutluyoruz, nice sağlıklı yıllara sayın vekilim.<br />
http://www.flaskocaeli.com/haber-12119_Bu-nasil-hiz-Sayin-Vekilim
Basın açıklamamı https://youtu.be/AFRHxfEROXc linkinden izleyebilirsiniz.
Basın Açıklmamızı https://youtu.be/DjN5rOPcYvw linkinden<br />
izleyebilirsiniz.
Konuşmamın tamamını<br />
https://youtu.be/hatPn7ER24A<br />
linkinden izleyebilirsiniz.
https://youtu.be/Y_Y_8q8WNAM<br />
Linkinden haberi izleyebilirsiniz.
Av. Fatma K. HÜRRİYET<br />
CHP KOCAELİ MİLLETVEKİLİ<br />
Anayasa Komisyonu Üyesi<br />
TBMM YHB BİNASI 3.KAT ODA : 3048<br />
GSM : (0533) 692 91 88 - T: (0312) 420 57 34 - F: (0312) 420 21 68<br />
av.fatmakaplan@gmail.com<br />
www.avfatmahurriyet.com<br />
www.fatmakaplanhurriyet.com<br />
www.fatmakaplanhurriyet.com.tr