28.11.2015 Views

e-imzalıdır

diyarbakir

diyarbakir

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

T.C.<br />

DİYARBAKIR<br />

6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

DOSYA NO<br />

: 2015/152 Esas<br />

DURUŞMA TARİHİ : 27/05/2015<br />

CELSE NO : 1.<br />

Duruşma Tutanağı<br />

e-<strong>imzalıdır</strong><br />

BAŞKAN : RAMAZAN FARUK GÜZEL 165592<br />

ÜYE : BUKET KABATAŞ 170981<br />

ÜYE : MAHMUT OĞUZ 171166<br />

CUMHURİYET SAVCISI : ŞABAN ÖZDEMİR 92599<br />

KATİP : ERDİ OZAN ÖZTÜRK 121749<br />

Belli gün ve saatte duruşmaya mahsus salonda celse açıldı.<br />

Sanıklar Tahir Elçi, Eshat Aktaş, Cihan Aydın, Sedat Aydın, Ahmet Özmen, Özgür<br />

Yılmaz, Ömer Şeran, Keziban Yılmaz, Yılmaz Demiroğlu ve Nahit Eren'in gelmiş oldukları<br />

görüldü.<br />

Sanıklar müdafileri Av. Abdullah Çağer, Av. Velat Alan, Av. Servet Özen, Av. Serap<br />

Erkuş, Av. Cihan İpek, Av. Önder Üngür, Av. Kutbettin Odabaşı, Av. Bayram İncekara ve Av.<br />

Burhan Deyar'ın gelmiş oldukları görüldü.<br />

Av. Berra Besler (İstanbul Barosu / Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı), Av. Kutbettin<br />

Odabaşı (Diyarbakır Barosu), Av. Sabri Erdal Güngör (Türkiye Barolar Birliği / Yönetim), Av. Doğan<br />

İlhan (Van Barosu Başkan Yardımcısı), Av. İzzet Varan (Artvin Barosu / TBB İnsan Hakları<br />

Merkezi), Av. Yurdagül Gündoğan (Adana Barosu / TBB Yönetim Kurulu Üyesi), Av. Eyüp Sabri<br />

Çepik (Şanlıurfa Barosu / TBB Yönetim Kurulu Üyesi), Av. Şeyhmus Miroğlu (Diyarbakır Barosu),<br />

Av. Gülten Anlar (Adana Barosu / ÇHD Yöneticisi), Av. M. Emin Aktar (Diyarbakır Barosu), Av.<br />

Süleyman Bilgiç (Diyarbakır Barosu), Av. M. Emin Seçkin Arıkan (Ankara Barosu Başkan<br />

Yardımcısı), Av. Mahmut Karatekin (Ankara Barosu Saymanı), Av. Abdullah Alakuş (Bingöl Barosu<br />

Başkanı), Av. Bektaş Şarklı (Gaziantep Barosu Başkanı), Av. İlhan Baran (İstanbul Barosu), Av.<br />

Ekrem Dönmez (Hatay Barosu Başkanı), Av. İlker Üstündağ (Aydın Barosu Yönetim Kurulu Üyesi),<br />

Av. Cihan İpek (Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu Üyesi), Av. Mengücek Gazi Çıtırık (Adana<br />

Barosu Başkanı), Av. Dilem Aksoy (Osmaniye Barosu Başkanı), Av. Hikmet Delebe (Şanlıurfa<br />

Barosu Başkanı), Av. Fuat Necati Öncel (TBB Bilim ve Danışma Kurulu Üyesi), Av. Vasfi Gözekli<br />

(Şanlıurfa Barosu / TBB Delegesi), Av. Abdulkadir Badıllı (Şanlıurfa Barosu / TBB Delegesi), Av.<br />

Ronayi Paydaş (Şanlıurfa Barosu Yönetim Kurulu Üyesi), Av. Tufan Gürses, Av. Muhlis Oğurgül,<br />

Av. Bayram Kaçar, Av. Lezgin Ahmet Baybaşin, Av. Tayyar Ekmen, Av. Özcan Güzel, Av. Berat<br />

Güngör, Av. Esra Karaalp, Av. Sidar Avşar, Av. Tarık Açar, Av. Mehmet Koyuncu, Av. Emine<br />

Boztaş, Av. Sinem Renan Paçal Akyıl, Av. Uğur Işık, Av. Barnas Kantaci, Av. Mahmut Dalmızrak,<br />

Av. Murat Karaaslan, Av. Halit Koyuncuoğlu, Av. Halil İbrahim Şeran, Av. Zafer Şeran, Av. Seval<br />

Paksoy, Av. Gülşen Özbek, Av. Hamza Çiftçi (Van Barosu Yönetim Kurulu Üyesi), Av. Semire<br />

Nergiz (Diyarbakır Barosu), Av. Ekrem Demiröz, Av. Ahmet Sevim, Av. Erkan Şenses, Av. Bilal<br />

Ayraç, Av. Kasım Alpkaya, Av. Muhammet Serdar Özer, Av. Yakup Demir, Av. Nesrin Yakşi, Av.<br />

Berivan Baran, Av. Songül Kayan, Av. İbrahim Alpkaya, Av. Azat Yıldırım (Mardin Barosu), Av. M.<br />

Cemal Acar (Siirt Barosu Başkanı), Av. Yunus Muratakan, Av. Ekrem Demiröz (Bursa Barosu<br />

1/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

Başkanı), Av. M. Sani Bingöl Ballı (Bursa Barosu Saymanı), Av. Sabahattin Gümüş (Ankara Barosu<br />

Yönetim Kurulu Üyesi), Av. Gündoğan Mermutoğlu, Av. Ebru Coşkuner (Osmaniye Barosu Yönetim<br />

Kurulu Üyesi), Av. Nevzat Kaya, Av. Gazal Bayram Koluman, Av. Etem Tunç, Av. Hasan Şeker, Av.<br />

Oktay İrkören, Av. Mehmet Öner, Av. Remzi Erdem, Av. Mahsun Kaya, Av. Muhammet Çalışkan,<br />

Av. Ercan Yılmaz, Av. Yargı Bilgiç, Av. Mahsuni Karaman, Av. Sinan Tanrıkulu, Av. Hanifi<br />

Kandemir, Av. Bayram Aras, Av. Deniz Emine Kayar, Av. Bişar Değirmenci, Av. Şerif Şafak, Av.<br />

Gülay Alan, Av. Zeynep Işık, Av. Selvi Tunç, Av. Aydın Özdemir, Av. M. Muhsin Daş, Av. Şeyhmus<br />

Bayhan, Av. Serdar Teke, Av. Bülent Duran, Av. Fethi Gümüş, Av. Abdullah Çağer, Av. Saide<br />

Ekmen, Av. Adnan Eryılmaz, Av. Mustafa Özer, Av. Mahmut Çiftçi, Av. Muhammet Emin Çoban,<br />

Av. Doğan Özçelik, Av. Fırat Akleyin, Av. Selahattin Çoban, Av. Nesip Yıldırım, Av. Muhsin Bilal,<br />

Av. Cebrail Atlı, Av. Abdulkadir Güleç, Av. Cafer Koluman, Av. Erdem Kaya, Av. Serhat Eren, Av.<br />

Umut Abdulkerim Ocak, Av. Fehmile Danış, Av. Mervan Eren Gül, Av. Sertaç Eke, Av. İbrahim<br />

Alpkaya, Av. Roşan Hülya Yaka, Av. Serdar Çelebi ve Av. Resul Tamur'un duruşma salonunda hazır<br />

oldukları görüldü.<br />

Batman 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 27/02/2015 tarih, 2015/27 esas ve 2015/66 karar<br />

sayılı son soruşturmanın açılmasına ilişkin kararı okundu.<br />

Açık yargılamaya başlandı.<br />

Heyet değişikliği nedeniyle tensip zaptı okundu.<br />

Sanıklar müdafi Av. Bayram İncekara'nın duruşmanın teknik araçlarla kayıt altına alınmasına<br />

dair talep dilekesi göndermiş olduğu görüldü.<br />

Sanıklar müdafileri söz alarak: Her ne kadar bu celsenin kayıt altına alınmasını istemiş isek<br />

de, fiziki koşullar dikkate alındığında şimdilik bu talebimizden vazgeçiyoruz, dediler.<br />

G.G.D.<br />

Şu anki mevcut teknik durum itibarı ile savunmaların görüntülü ve sesli kayıtlarının<br />

alınmasının mümkün olmamasından dolayı açık yargılamaya devam olundu.<br />

Barolar Birliği Başkanlığınca yönetim kurulu üyelerinin gözlemci sıfatı ile katılmasına dair<br />

talep dilekçesi sunuş oldukları görüldü.<br />

Sanıklar için çıkarılan çağrı kağıtlarının tebliğ edilmiş olduğu görüldü, okundu, dosyasına<br />

kondu.<br />

Nüfus ve sabıka kayıtlarının dosya arasına alınmış olduğu görüldü.<br />

Sanıklar Ahmet Özmen, Sedat Aydın, Tahir Elçi, Nahit Eren, Ömer Şeran, Özgür Yılmaz<br />

Biçen, Keziban Yılmaz, Vedat Güleç ve Cihan Aydın müdafileri Av. Abdullah Çağer, Av. Velat Alan,<br />

Av. Servet Özen, Av. Serap Erkuş, Av. Cihan İpek, Av. Önder Üngür, Av. Kutbettin Odabaşı, Av.<br />

Bayram İncekara, Av. Burhan Deyar'ın vekaletname sunmuş oldukları görüldü.<br />

Sanıklar Yılmaz Demiroğlu ve Eshat Aktaş müdafileri Av. Abdullah Çağer, Av. Servet Özen,<br />

Av. Serap Erkuş, Av. Cihan İpek, Av. Önder Üngür, Av. Kutbettin Odabaşı, Av. Bayram İncekara,<br />

Av. Burhan Deyar'ın vekaletname sunmuş oldukları görüldü.<br />

Sanıkların kimliğinin tespitine geçildi.<br />

SANIK TAHİR ELÇİ, Bahattin ve Asya oğlu, 01/01/1966 CİZRE doğumlu, ŞIRNAK,<br />

CİZRE, Hisar mah/köy nüfusunda kayıtlı. İş adresi: Diyarbakır Barosu Başkanı DİYARBAKIR. TC<br />

Kimlik No:67147258886. Evli, 2 çocuklu, avukat, sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

SANIK ÖZGÜR YILMAZ BİÇEN, Mesut ve Saadet oğlu, 08/06/1977 ERGANİ doğumlu,<br />

DİYARBAKIR, ERGANİ, Yolbulan mah/köy nüfusunda kayıtlı. İş adresi: Elazığ Cad. Diyar Galeria<br />

Karşısı Oryıl 16 Apt. Kat:1 No:4 21100 Yenişehir/DİYARBAKIR. TC Kimlik No:20104796234.<br />

Evli, 3 çocuklu, avukat, sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

SANIK KEZİBAN YILMAZ, Zekeriya ve Şükran kızı, 13/10/1982 BİSMİL doğumlu,<br />

DİYARBAKIR, BİSMİL, Keberli mah/köy nüfusunda kayıtlı. İş adresi: Lise Cad. 1. Sk. Arda Plaza<br />

2/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

3/6 21100 Yenişehir/DİYARBAKIR. TC Kimlik No:40678098800, Bekar, avukat, sabıkasız,<br />

T.C.vatandaşı.<br />

SANIK ÖMER ŞERAN, Mehmet ve Songül oğlu, 01/06/1982 DİYARBAKIR doğumlu,<br />

DİYARBAKIR, SUR, Ziya Gökalp mah/köy nüfusunda kayıtlı. İş adresi: Prof.Dr. Selahattin<br />

Yazıcıoğlu Cad. Oryıl My Offıce Sit. B Blok Kat:10 No:33 Yenişehir/DİYARBAKIR. TC Kimlik<br />

No:23785686634, Evli, 1 çocuklu, avukat, sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

SANIK ESHAT AKTAŞ, Davut ve Dediye oğlu, 18/04/1973 DERİK doğumlu, MARDİN,<br />

DERİK, Zeytinpınar mah/köy nüfusunda kayıtlı. Bağcılar Mah. 1216. Sk. No:12K13<br />

Bağlar/DİYARBAKIR adresinde oturur. TC Kimlik No:32360130356, Evli, 2 çocuklu, avukat,<br />

sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

SANIK SEDAT AYDIN, Osman ve Suphiye oğlu, 01/01/1969 BİSMİL doğumlu,<br />

DİYARBAKIR, BİSMİL, Gedikbaşı mah/köy nüfusunda kayıtlı. Medya Mah. 633. Sk. No:10C-Blok<br />

İç Kapı No:12 Kayapınar/DİYARBAKIR adresinde oturur. TC Kimlik No:25999588308, Evli, 2<br />

çocuklu, avukat, sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

SANIK CİHAN AYDIN, İmam ve Hamide oğlu, 01/10/1973 MAZGİRT doğumlu,<br />

TUNCELİ, MAZGİRT, Kepektaşı Köyü mah/köy nüfusunda kayıtlı. İş adresi: Lise Cad. 2. Sokak<br />

Adalet Apt 2/9 Yenişehir/DİYARBAKIR. TC Kimlik No:68452125238, Evli, 2 çocuklu, avukat,<br />

sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

SANIK VEDAT GÜLEÇ, Musa ve Şöhret oğlu, 13/05/1973 ERGANİ doğumlu,<br />

DİYARBAKIR, ERGANİ, Koyunalan mah/köy nüfusunda kayıtlı. İş adresi: Elazığ Cad Aktaş 2 Apt<br />

Kat:1 No.6 Yenişehir/DİYARBAKIR. TC Kimlik No:25003633192, Evli, 4 çocuklu, avukat,<br />

sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

SANIK YILMAZ DEMİROĞLU, Mahmut ve Rehan oğlu, 01/10/1978 ÇERMİK doğumlu,<br />

DİYARBAKIR, ÇERMİK, Kayagediği mah/köy nüfusunda kayıtlı. Üçkuyular Toki 1. Etap Cg 2<br />

Blok No.28 21100 Yenişehir/DİYARBAKIR adresinde oturur. TC Kimlik No:23002689752, Evli, 2<br />

çocuklu, avukat, sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

SANIK NAHİT EREN, Mehmet Nazım ve Mihriban oğlu, 05/08/1978 KULP doğumlu,<br />

DİYARBAKIR, KULP, Yeşilköy mah/köy nüfusunda kayıtlı. İş adresi: Lise Cad. Gökalp Apt.<br />

No4/13 Yenişehir/DİYARBAKIR. TC Kimlik No:25735614766, Evli, 3 çocuklu, avukat, sabıkasız,<br />

T.C.vatandaşı.<br />

SANIK AHMET ÖZMEN, Sedat ve Nura oğlu, 15/03/1979 ÇINAR doğumlu,<br />

DİYARBAKIR, ÇINAR, Has mah/köy nüfusunda kayıtlı. İş adresi: Lise Cad. 2. Sok. Güven Apt.<br />

No.9 DİYARBAKIR. TC Kimlik No:24340647718, Evli, 1 çocuklu, avukat, sabıkasız, T.C.vatandaşı.<br />

Sanıklara iddianame ve bağlı ekleri okundu, suçlar anlatıldı, CMK.nun 147 ve 191/3-c, 176/4<br />

maddelerindeki yasal hakları ayrı ayrı hatırlatıldı. Sanıklar cevaben atılı suçlamayı ve yasal haklarını<br />

anladıklarını, savunma yapmak için süre istemediklerini ve celseye ara verilmesini talep etmediklerini<br />

savunmalarını kendilerinin müdafiileri huzuruyla yapacaklarını beyan etmekle sanıklardan ayrı ayrı<br />

savunma ve delilleri soruldu;<br />

SANIK TAHİR ELÇİ SAVUNMASINDA: Suçlamayı kabul etmiyoruz. Biz böyle bir suç<br />

işlemedik. Görevimizi kötüye kullanmadık. Bu suçlamayı yapanları hakkımızda Adalet<br />

Bakanlığı'ndan soruşturma ve kovuşturma izni alan adli adamları ayıplıyorum. Şüphesiz hiç kimsenin<br />

suç işleme imtiyazı olamaz. Her meslek kurumundan insanlar suç işleyebilir, soruşturulabilir,<br />

yargılanabilirler. Ama yargının adil, tutarlı, asgari tutarlılığı göstermesi durumunda yargının<br />

tasarruflarına müsamaha gösterilebilir. İddianameye konu, bize isnat edilen fiil ne olursa olsun görevi<br />

kötüye kullanmaktan yargılanıyoruz. Bu dava kabul edilemez. Mesleğimize, toplumun savunma<br />

hakkına yönelik bir tehdit olarak görüyorum. Yargının aslında kendine yaptığı bir kötülük olarak<br />

görüyorum.<br />

3/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

Şüphesiz ilk defa yargılanmıyoruz. Herhalde son da olmayacaktır. Ben ve bir çok arkadaşım<br />

90'lı yıllarda yargılandık. O tarihte de Türkiye'nin büyük kentlerindeki barolardan meslektaşlarımız,<br />

avukatlar, yine muhteşem bir dayanışma sergilediler. Yüzlerce avukat tarafından savunulduk. Biz<br />

kendi isteğimizle gelmedik. Buraya gelmemek için, bu diyaloğa yol açmamak için çok çaba sarf ettim.<br />

Bu çerçevede bugün bu salonda bulunan çok sayıda baro başkanı meslektaşım var. Adana, Hatay,<br />

Bingöl, Bursa, Urfa, Batman, Siirt, Osmaniye, İstanbul gibi hemen hemen Türkiye'nin her tarafından<br />

gelen baro başkanlarıyla temsil ediliyoruz.<br />

Savunma örgütü olarak görevimizi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Haksızlığa karşı<br />

avukatlar hep mağdurları savundular. En korkunç baskı dönemlerinde bile avukatlar yılmadılar. Hep<br />

dik durdular. Örneğin 12 Eylül döneminde İstanbul Barosu, askeri darbeye karşı durarak avukatlığın<br />

onur ve saygınlığını korumaya çalıştı. Diyarbakır Barosu burada savundu, 90'lı yıllarda askerlerin<br />

mahkeme koridorundan insan alıp götürüp infaz ettiği dönemlerde bile meslektaşlarımız görevlerini<br />

yaptılar. Yine yakın zamanda KCK salonu olarak bilinen duruşma salonunda ne adaletsizlikleri<br />

gördüğümüzü herhalde bu duvarlar bir gün anlatacaklar. İnsanların 5 yıl tutuklu kaldığı, soğuk kış<br />

günlerinde, sıcak yaz günlerinde nasıl bu adliyenin bodrumlarında saatlerce bekletildiğini gördük.<br />

Avukatların bile 5 yıl boyunca basın açıklaması yaptığı için yargılandığını gördük. Ergenekon, Balyoz<br />

gibi iddia konusu ne olursa olsun meslektaşlarımızın savunma mücadelesine hep birlikte tanık olduk.<br />

Bu bakımdan ben avukat olmaktan gurur duyuyorum. Hak ve hukuk mücadelesinde elimizden gelen<br />

çabayı sarf ettik. Savunma hiç bir zaman susmadı, susmayacak da. Tarih boyunca yakın geçmişte hep<br />

adaletin şövalyeleri gibi mağdur insanların yanında yer aldık, hakkı hukuku ve adaleti savunduk.<br />

Bu yargılama, az önce de dediğim gibi ilk değil. 21 yıl önce de başıma gelmişti. Bize<br />

işkenceler yapıldı. AİHM bir karar verdi ve bu karar dünyanın bir çok ülkesinde referans gösterilen<br />

temel kararlardan bir tanesidir. Adaletin selameti bakımından avukatların merkezi rolünün tartışılmaz<br />

olduğu yönünde kararları mevcuttur. Olur olmaz gerekçelerle avukatların yargılanmaları insan hakları<br />

sözleşmesini tam kalbinden vurur şeklinde kararları mevcuttur. 22 yıl sonra bir kez daha avukatlar<br />

olarak olur olmaz gerekçelerle yargılanıyoruz.<br />

Benim fiilim ne diye bana sorarsanız, ben biraz önce AİHM kararından referans yaptığım gibi,<br />

bu kadar önemli bir mesleğin saygınlığını, ağırlığını ve onurunu korumaya çalıştım. Bunu yaptığım<br />

için pişman değilim. Bu saygınlığımızı her türlü korumaya devam edeceğiz. Bu dava ile tabiri caizse<br />

kendi topuğunuza sıkıyorsunuz. Savunma varsa yargı saygındır, etkili olur, kaliteli yargılama yapar ve<br />

adil hukuka uygun kararlar üretir. Gelin hukuku koruyalım. Gerçekten bir suç işlediğimizde elbette<br />

soruşturulacağız. Ancak eğer bir suç işlemiş isek bizi yargılayın. Dolayısıyla ben bu dava ile yargının<br />

zaten hızla tükenmekte olan ağırlığına bizzat yargı tarafından çok ağır bir darbe indirildiğini<br />

düşünüyorum. Yargının bugünlerdeki içler acısı durumunu hepimiz izliyoruz.<br />

Yapılan araştırmaya göre; Türkiye'de bir ihtilaf nedeniyle mahkemeye düşersen adil<br />

yargılanacağınızı düşünüyor musunuz diye soruluyor, % 85 civarında güvensizlik ortaya çıkıyor.<br />

Ülkeyi yönetenlerin, Türkiye'yi yönetenlerin savcılara, hakimlere parmak salladığı, ancak yargının<br />

sesinin çıkmadığı, yakalama kararlarının infaz edilmediği, tahliye kararlarının yırtılıp çöpe fırlatıldığı,<br />

karar vermesi nedeniyle hakimlerin tutuklandığı bir Türkiye yaşıyoruz. Afganistan'da, Pakistan'da<br />

buna benzer bazı durumlar olabileceğini düşünmüştüm ancak Avrupa Konseyi üyesi, AB'ye aday bir<br />

ülke, ileri demokrasi istediğini belirten bir ülkede bunların yaşanacağına ihtimal vermezdim.<br />

Yargı şu anda bu halde. Biz tabi yargıya sahip çıkıyoruz. Yargıyı savunuyoruz. Buradan<br />

yargıya sesleniyoruz; korkmayın biz sizi de savunacağız, gelin hep birlikte yargıyı yargı yapalım.<br />

Yargı bir güç haline gelsin.<br />

Yargı nasıl bugüne geldi; 90'lı yıllarda devletin resmi görevlileri Renault tipi araçlarla, bütün<br />

istihbarat elemanları sivil arabalarla geziyorlar, emniyete kadar gelip ifade verip eve döneceksiniz<br />

diyorlardı. İnsanlar, bizim yakınımız gözaltında diye adalet kapılarından ayrılmıyorlardı. Dilekçe ile<br />

savcının kapısına gidip kapı tıklatan, ne zaman savcılığa çıkarılacak diye soran vatandaşa savcılık<br />

4/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

makamı şöyle diyordu: Eğer kolluk bildirimde bulunmadıysa bizimle alakası yok diyorlardı. Halbuki<br />

bu bir ölüm ihbarıydı, ancak savcılık bir şey yapmıyordu. Böyle bir yargı pratiği var Türkiye'de.<br />

Örgüte yardım iddiası ile gözaltına alınan şüpheli, hakimin savcının yanına getiriliyor, ancak şahsın<br />

kolları tutmuyor. İmza atamıyor. Çünkü günlerce Filistin askısında işkence görmüştür. AİHM,<br />

Türkiye yargısını mahkûm etmiştir. Yargının pratiğini mahkûm etmiştir. 92'li yıllardan itibaren yargı<br />

artık Türkiye'de yargı soruşturma yapmıyor. Failler adli makamlar tarafından korunuyor. İç hukukta<br />

adaletin yürümesi gerekiyor ancak Türkiye yargısı hiç bir başarı sergilememiştir.<br />

Hakimlere, savcılara soruluyor, devletin menfaati ile bireyin menfaati çakıştığında; yüzde<br />

sekseni devletin menfaatini esas alırım, demişler. Sizin başkanlarınız kendini devlet memuru olarak<br />

görüyor. Kendini bir güç olarak görmüyor. Sizler en büyük güvence olmalısınız.<br />

Adli kolluk yönetmeliği değiştirildi. Savcıların, başsavcılarına, valilere bilgi verilme<br />

zorunluluğu getirildi. Biz burada hukuku savunuyoruz. Hakimlerin meslekten ihracı nedeniyle en sert<br />

tepkiyi yine bizler gösterdik.<br />

Sizin meslektaşınız Sacit Karasu bir iddianame hazırladı, ancak buna deli muamelesi yaptılar.<br />

HSYK tarafından hemen meslekten ihraç edildi. Bu ülkeden bir kimse de çıkıp itiraz edemedi. Ancak<br />

20 yıl sonra Kenan Evren yargılandı. Şemdinli'de Jitem elemanları bomba atarken, kolluk jandarmayı<br />

koruyordu. Halk suç eşyalarını yakaladı ve savcıya gönderdi, savcı da bir iddianame hazırladı. Ancak<br />

kendisine; nasıl haddini aşarsın, denildi. HSYK tarafından atılan şahıslar avukatlık bile yapamaz.<br />

Yargı kendisini de bitirdi, bizi de bitirdi. Dolayısıyla ben Türkiye'de seçilmiş iktidarlara karşı<br />

ordu içerisinde darbe hazırlığı yapıldığına inanan birisiyim. Her gün bizimle çalışan generallerin<br />

işledikleri suçlara karşı insan hakları gazeteciliği yapan Ahmet Şık'ı da yargılarsanız herkes size güler.<br />

Yargı böyle; yargının performansı bu şekildedir. Bize gelen yazışmalarda hep ivedilikle şeklinde<br />

talepler gelmektedir. Diyarbakır Başsavcılığı makamı bizimle ilgili Adalet Bakanlığı ile yaptığı<br />

yazışmaların hepsi siyah yazılarla altı çizili şekilde ivedilikle hareket etmektedir, dedi.<br />

Bu sırada iddia makamı: yargılamanın esası ile ilgili hususların geçilmesi yönünde uyarıda<br />

bulundu. Yargıya bu kadar atıp tutmayın, dedi.<br />

Sanık devamla; İddianame, çok kısa bir iddianamedir. Fezlekede çok ayrıntılar var, bize<br />

hakaretler var. Bizim kişinin özgürlüğünü ihlal ettiğimiz söyleniyor. Savcılık gözaltı işlemlerinde<br />

kılını kıpırdatmıyor. Baronun meslektaşı ile ilgili aldığı hukuka uygun bir karar var. Soruşturmanın<br />

kralı savcıdır diyoruz ya, soruşturmanın hiç bir şeyidir aslında savcı. Her şeyi kolluk yapıyor. Kolluk<br />

birimi savcı adına işlem yaptığı halde savcının kolluk üzerindeki tasarrufu sıfırdı.<br />

Gözaltı defteri diye bir şey yoktu. Adli kontrol yok bu kayıtlar üzerinde. Bununla ilgili ulusal<br />

standartlar var. Uluslararası alanda da itirazlar oldu. Derken rahmetli Özal döneminde bir genelge<br />

yayınlandı: Gözaltında avukatları ile insanlar görüşebilir, dedi. Çünkü o insanın vücut bütünlüğünün<br />

olup olmadığını görmek gerekliydi. Yaşayıp, yaşamadığını öğrenmek gerekirdi. İfadede hazır<br />

bulunma, hukuki destek bulunma diye bir şey yoktu. Sonrasında CMUK geldi, geç de olsa, bir yerden<br />

başlanıldı.<br />

Biz avukatlar yıllarca gönüllü olarak insanlara bu hizmeti sunuyoruz. Biz zaten bunu hak<br />

hukuk için yapıyoruz, para için yapmıyoruz. Parasal bir karşılığı hiç bir zaman mesele etmedik.<br />

Faaliyetlerimizin %80'i gönüllüdür. Ama Türkiye'de bir düzenleme yapılmış, köprü yol önemliyse<br />

adalet de önemlidir. Bu böyledir. Hukuk devletinin modern bir gereğidir bu. Sonuç itibarı ile bu süreç<br />

gelişti, CMK bu amaçla getirildi Türkiye'ye. Biz her yıl hem staj eğitiminin dışında, hem de mesleğe<br />

başlarken CMK değerlendirmesinde özel bir CMK eğitimi yapıyoruz.En son Hazar Gölü'nde 3 gün<br />

yoğunlaştırılmış eğitim yaptık. Etkili hizmet sunmak için onları mesleğe hazırlıyoruz.<br />

Olaya geliyorum, daha doğrusu teknik ayrıntıya geliyorum. CMK ücretlerinin ne kadar<br />

yetersiz, avukatların sunduğu hizmetin karşılığı olmadığını her platformda söylüyoruz. CMK tarifesi<br />

ile avukatlık asgari ücret tarifesinin eşitlenmesi gerekmektedir. Cezai sorumluluk ve hukuki<br />

sorumluluğu aynı olduğuna göre neden iki tarife olmaktadır? Ben bugüne kadar konuştuğum her<br />

5/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

platformda bunu belirtirim. İngiltere'de saat hesabıyla ödeme yapılmaktadır.<br />

Burada yargılanan meslektaşlar, 2012 yılının Ekim ayında görevlendirildik. Bizden önce CMK<br />

karşılığı verilen cüzi miktar dışında bir de yol masrafı yıllarca ödenmiş. O hiç bir sıkıntı yapmadan<br />

ödüyordu. Bu nedenle standart bir ücret ön görülmüştü.<br />

Kovuşturmalarda 89 lira, soruşturmada ise 65 lira gibi düzenlenmişti. Bütün bu belgeleri<br />

mahkemenize sunacağım. Masrafsız ve masraflı olarak verilen belgeleri sunacağım. Bizden 5-6 ay<br />

önce Başsavcı değişti. Başsavcı bunu kesmiş. Meslektaşlarımız masrafı da serbest meslek makbuzuna<br />

yansıttığı için bunun vergisini de ödüyor. En son o dönemde 85 avukatın masrafı ile ilgili masraflı<br />

olarak istediğimiz meblağ 879.000 TL, masrafsız olarak 791.000 TL şeklinde istemiştik. Buna ilişkin<br />

belgeleri sunuyoruz.<br />

Belgeler alındı, okundu dosyasına kondu.<br />

Biz defalarca başsavcının yanına gittik ve bu sorunu çözün, dedik. En az 10 kez görüştük,<br />

ancak bir türlü sonuç alamadık. Sonra yazılı olarak da başvurduk. İlk dilekçemiz 18/12/2012<br />

tarihindedir. Diyarbakır'da bu arkadaşlarımız 24 saat hizmet sunuyorlar. Görevlendirme talebi<br />

geldiğinde 40 km ötedeki bir karakola nasıl gidecekler. Zaten 100-200 lira alıyorlar. Dolayısıyla yol<br />

daha önceden ödeniyordu, bu sorunu çözün dedik.<br />

Bu yazımız Adalet Bakanlığı'na gidiyor, Adalet Bakanlığı'ndan da bir görüş geliyor. Hali<br />

hazırdaki düzenlemeye göre, acele hallerde ilgili hakim savcının onaylaması şartıyla ve belgeye de<br />

bağlı olması şartıyla talebimizin olacağı belirtildi. Ancak bu talebimiz yine çözülmedi. Bu talebimiz<br />

çözülmeyince biz yine Adalet Bakanlığı'na yeni bir talepte bulunduk. Bütün bu yazılarımızı ilk önce<br />

Başsavcılığa yazıyoruz. Başsavcılık da Adalet Bakanlığı'na gönderiyor. Adalet Bakanlığı da tabiri<br />

caizse küfür yerine geçen ikinci bir yazı yazdı, ancak Başsavcılık yine durumu çözmedi.<br />

Bizim OCAS diye bir sistemimiz var, bu sistem yasal bir zorunluluktan kaynaklanmamaktadır.<br />

Halen Türkiye'de 40 baro tarafından uygulanmaktadır. Soruşturma veya kovuşturma makamları<br />

müzekkere yazar, müzekkereyi baro alır ve değerlendirir. Biz de OCAS sisteminde acil hal diye bir<br />

buton koyamadık. Ancak biz de kanunu, yönetmeliği ve Adalet Bakanlığı'nın yazısının uygulamak<br />

için bir karar aldık, ilgili makam bize müzekkere yazarken o işin acele olduğuna dair bir şerh düşsün<br />

ki biz de avukata bu acele halde taksi kullanabilirsin vs. Diyelim. Benim meslektaşım gidip 5-10 lira<br />

taksi makbuzu kesecek, hakim bakacak; bu durum hoş bir durum değildir.<br />

Bu kararı alıp savcılığa tebliğ ettik. Böyle bir kararı almamıza rağmen, biz bütün taleplere<br />

gerekli işlemleri yaptık, herkese müdafi atandı. OCAS kapalı halde olsa bile yaptığımız<br />

görevlendirmelere ilişkin belgelerimiz de sunuyorum. 04/10/2013 - 17/11/2013 tarihleri arasında<br />

yapılan görevlendirmelere ilişkin belgelerimizi sunuyoruz. Dolayısıyla ödeme yapılmadığı halde; her<br />

ne kadar böyle bir karar almışsak da görevlendirmeler yapıldı.<br />

Bir gün bana telefon geldi ve Adalet Bakanlığı benimle görüştü. Ki biz kendisi ile de daha<br />

önceden görüşmüştük. Bana çözülmediğini, eninde sonunda yasal düzenleme yapılacağını, o dönemde<br />

de çözüm süreci olduğunu söyledi. Başsavcılıkla karşı karşıya gelmeseniz iyi olur, en yakın zamanda<br />

yasal düzenleme yapılacak dedi. Biz tekrar OCAS sistemini tamamen açtık. Kararımızı ve<br />

yazılarımızı inceleyin eksik bulunmamaktadır.<br />

Adalet sarayında onlara konferans salonu ayrıldığı halde; CMK ile ilgili taleplerin adliye<br />

dışındaki binalara getirtilmesini istiyorlar. Bu binayı 24 saat açık tutmuşuz, 24 saat görevli personel<br />

görevlendirmişiz, personellerimize fazla mesai vermişiz. Buna ilişkin belgelerimizi de sunmaktayız.<br />

Her gelen kayda da, talebe de hayır demedik. Burada bana sorarsanız bir kötü niyet vardır. Başsavcı<br />

normalde Yargıtay gibi yerlere gitmesi gerekirken, paralelci olduğu iddiasıyla Uşak C. Başsavcılığına<br />

atandı. Teknik olarak da tanık olarak Miktat Başaran ve İlker Çetin'in dinlenmesi gerekir. Bütün<br />

bunları konuşalım, mahkeme de kanaat sahibi olsun.<br />

Kolluk biriminden gelen bir kaç tutanak personelimize müzekkere getirildiğini, bizim<br />

personelimizin de acele hal olduğuna ilişkin altta yazı olduğunu söylemiş. Kolluk görevlisi orada<br />

6/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

kendi eliyle yazsa yine olacak. İfade alan mercinin yazısına göre hemen görevlendirme yapılmayarak<br />

görevi kötüye kullandığımız iddia ediliyor. Kolluk bir merci değildir. Savcılık makamı adına ifade<br />

işlemi yapan bir birimdir.<br />

Sonuç itibarı ile 39 baro OCAS'ı kullanmıyor ve OCAS, baroların parayla aldıkları sistemdir.<br />

Şu anda Samsun ödeme yapıyor, İzmir kısmen ödüyor, Çorum ödüyor, İstanbul ödüyor, Batman,<br />

Zonguldak, Manisa gibi yerler ödüyor. Her savcının bir yoğurt yiyişi var. İlker Çetin ve Miktat<br />

Başaran bu meseleyi neden böyle yaptılar anlamış değiliz. Bizim son derece dostane diyaloglarımız<br />

olmuştu. Şimdiki başsavcımız ile son derece medeni bir diyaloğumuz var. Geldiğinde kendisini<br />

ziyaret ettik, o da iade i ziyarete geldi. Ben dosyayı önüne bıraktım. Kendisine durumu izah ettim.<br />

Kovuşturma iznine gerek yoktur deyin, kapatalım bu işi dedim. Diyarbakır'da sevilen bir başsavcıdır.<br />

Ancak o da bu işi önlemedi.<br />

Keşke bu konuşmalar kayıt altına alınsaydı. Ancak bu durum bizden esirgendi. Ben bugün<br />

söylediğim her sözün kayıt altına alınmasını isterdim. Bu durumda ne diyeceğimi bilemiyorum.<br />

Bu aşamada, Mahkeme Başkanı; mevcut teknik yetersizlikten dolayı yapılamadığını ve<br />

savunma olarak da bu talebin geri çekilmesi üzerine duruşmanın ertelenmediğini ve bu açık<br />

yargılamanın devam ettiğini hatırlattı, yargılama devam olundu. Sanık Tahir Elçi, sözlerine<br />

devam etti.<br />

İddia edilen OCAS'ın kapatıldığı belirtilen dönem boyunca görevlendirme yapıldı. Sadece iki<br />

evrak ile ilgili polis memurları bildirimde bulunmuşlar. Bizim bu olayda bir bilgimiz olmamıştır.<br />

Zaten o dönemde Sadullah Ergin'in aramasıyla bu husus aşılmıştı. O dönemde Başsavcılığın o<br />

konudaki vurgulaması ivedilik üzerineydi. Baro soruşturma işlemlerinin acil olduğunu bildikleri halde<br />

böyle yapıyorlar. Bakanlık da madem acilse parayı verin demişti. Savunmam bundan ibarettir, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK ÖZGÜR YILMAZ BİÇEN SAVUNMASINDA: Başkanımızın beyanlarına<br />

katılıyoruz. Avukatlık kanunun bize verdiği yetkiye dayanarak böyle bir karar verdik. Kararımıza<br />

katılıyoruz, görevi kötüye kullanma suçunu işlemedik, beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi<br />

SANIK KEZİBAN YILMAZ SAVUNMASINDA: Meslektaşlarımın belirttiği hususlara<br />

katılıyoruz. Yazışmalar neticesinde almış olduğumuz hukuki bir karardır. Kararlarımızın arkasındayız.<br />

Suç oluşmamıştır. Beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK ÖMER ŞERAN SAVUNMASINDA: Meslektaşlarımın belirttiği hususlara<br />

katılıyoruz. Yazışmalar neticesinde almış olduğumuz hukuki bir karardır. Kararlarımızın arkasındayız.<br />

Suç oluşmamıştır. Beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

7/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK ESHAT AKTAŞ SAVUNMASINDA: Başkanımızın ve meslektaşlarımın belirttiği<br />

hususlara katılıyoruz. Yazışmalar neticesinde almış olduğumuz hukuken doğru bir karardır. CMK'da<br />

yaşanan sorunlar halen olduğu gibi devam ediyor, CMK'ya giren meslektaşlarımızın mali sorunlar da<br />

olduğu gibi devam ediyor. Bu nedenle biz yanlış bir karar almadık. Avukatlık Kanunu gereğince biz<br />

meslektaşlarımızı savunmakla yükümlüyüz. CMK'da meslektaşlarımız mali anlamda ciddi sorunlar<br />

yaşamaktaydı. Bu çerçevede biz yönetim kurulu olarak böyle bir karar aldık, kararlarımızın<br />

arkasındayız. Suç oluşmamıştır. Beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK SEDAT AYDIN SAVUNMASINDA: Baro Başkanımızın ve meslektaşlarımın<br />

belirttiği hususlara katılıyoruz. Yazışmalar neticesinde almış olduğumuz karar hukuka aykırı değildir.<br />

Kararlarımızın arkasındayız. Suç oluşmamıştır. Beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK CİHAN AYDIN SAVUNMASINDA: Baro Başkanının ve meslektaşlarımın belirttiği<br />

hususlara katılıyoruz. Barolar bir meslek örgütüdür. Mesleği ve meslektaşların onurunu korumakla<br />

yükümlüdür. Bu adliyeler de dahil olmak üzere kişi özgürlüğü hakkı en çok ihlal edilen meslek ya da<br />

kişiler avukatlardır. Burada muhtemelen dışarıda 10 kişi daha sizin başka dosyalarınızı bekliyorlar.<br />

Biz emniyete gittiğimizde bazen Emniyet Müdürlüğünde saatlerce sıra bekliyoruz. Dolayısıyla ilgi ve<br />

alakanın gösterilmemiş olmasından rahatsızlık duyuyoruz. Biz meslektaşlarımızın haklarını korumak<br />

durumundayız. Bu nedenle iddianamedeki hiç bir hususu kabul etmiyorum. Yazışmalar neticesinde<br />

almış olduğumuz hukuki bir karardır. Kararlarımızın arkasındayız. Suç oluşmamıştır. Beraatimizi<br />

talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK VEDAT GÜLEÇ SAVUNMASINDA: Meslektaşlarımın belirttiği hususlara<br />

katılıyoruz. Yazışmalar neticesinde almış olduğumuz hukuki bir karardır. Kararlarımızın arkasındayız.<br />

Yapılan tamamen meslektaşlarımızın ekonomik durumunu korumaya yöneliktir. Görevi ihmal veya<br />

görevi kötüye kullanma suçunu işlemedik. Suç oluşmamıştır. Beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK YILMAZ DEMİROĞLU SAVUNMASINDA: Baro Başkanımızın ve<br />

meslektaşlarımın belirttiği hususlara katılıyoruz. Alınan yönetim kurulu kararı 24 saat esasına dayalı<br />

atamaya yönelik bir karardır. Kararın içeriği o yöndedir. Alınan bu karar bir idari işlem niteliğindeki<br />

bir karardır. Aynı gün adalet komisyonu başkanlığına ve C. Başsavcılığına aksama olmaması için<br />

bildirilmiştir. Şayet hukuka aykırı bir durum olsa idi iptal için başsavcılık dava da açabilirdi. Barolara,<br />

8/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

Avukatlık Kanunu'nun 95. Maddesi kapsamında verilen görev kapsamında verilen görevimiz meslek<br />

onurunu korumaktır. Meslektaşlarımızın yaşadığı karmaşayı önlemeye yönelik, görevlendirmede bir<br />

işin ivedi olup olmadığı hususunun tespitine yönelik bir talebimiz olmuştu. Yönetim görevlendirme<br />

yapılmamasına yönelik değil, bir işin ivedi olup olmadığını tespite yöneliktir. Pratik bir süreç işlemesi<br />

açısından alınmış bir karardır. Her görevlendirmenin ivedi olup olmadığının tespiti yerine<br />

görevlendirme sırasında ivedi olup olmadığını tespite yöneliktir. Bu nedenle suç oluşmamıştır.<br />

Beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK NAHİT EREN SAVUNMASINDA: Baro Başkanımızın yaptığı savunmaya ve<br />

meslektaşlarımın belirttiği hususlara katılıyoruz. 30 yıl önceki tarihe yönelik vermiş olduğu beyanlara<br />

sonuna kadar savunuyoruz. Hatta cumhuriyet tarihine kadar gidilmesi gerekir. Bu ülkenin yargı<br />

pratiğini, zaman zaman yargının siyasallaştığını gördük. Belki sizlere soru sorma hakkımız yok ama,<br />

biz sayın savcımızın bölgede ne zaman nerede görev yaptığını bilmekteyiz. Yargıya atıp tutmayın<br />

yönündeki beyanlarına katılmıyoruz. 90'lı yıllarda onlarca kişinin öldürüldüğünü, soruşturmaların<br />

nasıl açık bırakıldığını, adliye binalarından dosyaların nasıl kaçırıldığını tutanak altına alan bir<br />

savcıdan böyle bir şey beklemiyordum.<br />

O dönemde Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısıydım. Yargı bize şunu söylüyor; siz avukatı<br />

görevlendirdiğiniz zaman, avukat mutat araçlar dışındaki bir araçla gittiği zaman bu işin acil olup<br />

olmadığını ön görün, acil ise ilgili hakimden gerekli şerhi alın, ondan sonra gönderin demiştir. Eğer<br />

ben işin acil mahiyette olup olmadığını tespit etmezsem, aldığı ücret yol ücretine gidecek. Biz de bu<br />

görüş yazısına binaen karar aldık.<br />

Nöbetçi sorgu hakimi olduğunuzu düşünün. Avukat ihtiyacınızı nasıl gideriyorsunuz; bizim<br />

size verdiğimiz şifre ile gideriyorsunuz. Yoksa baroyu telefonla arayıp avukat istiyordunuz. O gün<br />

nöbetçi olan avukat geliyordu. Bulunduğu yerden haftasonu buraya gelen avukatın yapmış olduğu işin<br />

acil olup olmadığı konusunda bir karar verilebilir mi?<br />

Bütün bunları görmezden gelen bir iddia makamı ve Adalet Bakanlığı vardır. Genel yazıya<br />

binaen personelimiz ilgili CMK adli yargı binamıza geldiği zaman bu iş acil mi değil mi savcılığa<br />

sorun diyor. Aksi durumda avukatı taksi ile gönderirsem biz bu ücreti nasıl ödeyeceğiz demiştir.<br />

Ben almış olduğumuz yönetim kurulu kararının yerinde olduğunu düşünüyorum. Herhangi bir<br />

şekilde avukat görevlendirmeme gibi bir kararımız olmamıştır. Bunu savunma hakkına vermiş<br />

olduğumuz önemden olduğunu belirtmek istiyoruz. Beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

SANIK AHMET ÖZMEN SAVUNMASINDA: Meslektaşlarımın belirttiği hususlara<br />

katılıyoruz. Olay çok basittir. OCAS dediğimiz sistemde sizlere bir şifre veriyoruz, verdiğimiz şifreyle<br />

sisteme girip avukat atayın demek. Biz OCAS'ı kapatınca tebliğ sistemine döndük. Bakanlık<br />

yazışmaları çerçevesinde biz avukat görevlendirmesi yapılmıştır. Yapılmayan 2 görevlendirme var,<br />

onlarda da işin acele olduğuna dair şerh de bulunmamaktadır. Ki ivedi olduğu belirtilen binlerce<br />

müzekkere bulunmaktadır. Baro yönetim kurulu halen yürürlüktedir. Dolayısıyla bu CMK sorunu<br />

halen devam etmektedir. Başsavcı ile görüşmelerimiz devam ediyor. Biz bu kararı destekliyoruz.<br />

Beraatimizi talep ediyorum, dedi.<br />

9/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

Sanığın soruşturma aşamasında vermiş olduğu beyanı olmadığından okunamadı.<br />

Dosyada mevcut delil niteliğindeki bütün bilgi ve belgeler ayrı ayrı okundu, soruldu:<br />

Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, dedi.<br />

Nüfus ve sabıka kaydı okundu, soruldu: Doğrudur, bana aittir, dedi.<br />

G.G.D.<br />

Sanıklara, 5271 Sayılı CMK'nın 106/2 maddesi gereğince kovuşturmanın sona erdirileceği<br />

tarihe kadar, yeniden beyanda bulunmak suretiyle veya iadeli taahhütlü mektupla önceden verdiği<br />

adreslerdeki her türlü değişiklikleri bildirmesi gerektiğinin ihtarına (ihtarat yapıldı), ayrıca ihtara<br />

uygun hareket etmediğinde önceden bildirdiği adrese tebligatın yapılacağının bildirilmesine<br />

(bildirildi) oy birliğiyle karar verildi, açıklandı açık yargılamaya devam olundu.<br />

Sanıklara soruldu: Yapılan ihtaratı anladım, dedi.<br />

İddia makamından soruldu: Sanıkların savunmalarına bir diyeceğimiz yoktur, davaya konu<br />

olaydan avukat görevlendirilmediğine ilişkin tutulan tutanaklarda belirtilen olaylara ilişkin C.<br />

Savcılığı aşamasında veya mahkeme aşamasında baroca avukat görevlendirilip görevlendirilmediği,<br />

bu kapsamda herhangi bir kamu zararının bulunup bulunmadığının tespiti açısından, Diyarbakır C.<br />

Başsavcılığına müzekkere yazılarak bu olaylara ilişkin soruşturma akıbetlerinin bildirilmesinin<br />

istenilmesi, yine avukat görevlendirilmediği iddia edilen tarihlerde baroca soruşturma dosyalarına<br />

veya kovuşturma aşamasında avukat görevlendirilmesi yapılıp yapılmadığı hususunda C.<br />

Başsavcılığına müzekkere yazılmasına karar verilmesi kamu adına talep olunur, dedi.<br />

Av. Mehmet Emin Aktar'dan soruldu: Tahir Bey'den önce ben baro başkanlığı yapmıştım.<br />

O dönemde de buna benzer bir sorun yaşamıştık. Yargı sürekli bir şekilde kendini tekrar etmektedir.<br />

Benim bir sözümden dolayı hakkımda suç duyurusunda bulunuldu. Bu mesele yeni bir mesele<br />

değildir. Baro başkanımızın söylediklerini detaylıca dinlediyseniz, Adalet Bakanlığı'nın yazısında acil<br />

olanı hakim savcı bildiriyor, baro yönetimi de hangi hallerin acil olup olmadığını sormuştur. Bu<br />

görülmüş olsa idi, iddia makamının beraat yönünde mütalaa vermesini beklerdim. Mesele bu<br />

insanların neden buraya getirildikleridir. 4 yıl önce de benzer olaylar yaşamıştık, halen çözülmedi.<br />

Baro yönetiminin görevlendirme olmaması yönünde uygulaması yoktur, dedi.<br />

Av. Berra Besler'den soruldu: Türkiye Barolar Birliği başkan vekiliyim. Doğrusu duruşmayı<br />

başından beri izlerken hem içimden bu kadar kolay bir konu nasıl bu hale gelebiliyor diye hayretler<br />

içerisinde kaldım, hem de hukuk güvenliğinin kalmadığını. Yargılama faaliyeti yapıyoruz. Savcı,<br />

savunmanın temsilcisi olan baro, avukatların meslek kuruluşu Diyarbakır Barosu görevini kötüye<br />

kullandı gibi bir iddiada bulunu. Yargının öteki unsuru avukatların örgütü meslek kuruluşu kamu<br />

kuruluşu niteliğindeki meslek kuruluşu olan Diyarbakır Barosu da bunu kabul etmedi. Bu tez ve<br />

antitez karşısında sayın makamınız bir senteze ulaşacak ve ulus adına bir karar verecektir. Ulus<br />

avukatıma ve savunmama dokunma diyor, bunu dikkate almanızı talep ediyorum.<br />

Diyarbakır Barosu yönetim kurulu üyeleri bir karar aldıklarını ve bu kararın arkasında<br />

olduklarını söylüyor. Bu karar nedir, CMK uygulamalarının nasıl yapılacağını belirleyen idari<br />

nitelikte karardır. Kamu kurum niteliğindeki meslek kuruluşumuz karar almıştır. Bu kararın ilgilileri<br />

bellidir. Bu karar alınırken idare, idari usul kurallarına uymuştur. İlgililer bu kararın iptalini iptal<br />

ederlerse bu tartışılır. Ortada CMK'ya göre alınmış bir yönetim kurulu kararı var ve bu uygulanıyor.<br />

Az önce arkadaşlarımızın bahsettiği OCAS, CMK'nın düzenlediği bir sistem değildir. Ancak biz<br />

savunmada ihmal olmasın diye pratik bir usuldür. Çabuklaştırmaya yarayan bir usuldür. O tarihte<br />

kaldırılmış, sebebine gelince bazı olaylarda ivedi olması gerektiğini belirten şerh olması<br />

gerektiğindendir. Ortada görevin kötüye kullanıldığını iddia eden iddia makamı hangi hukuka<br />

aykırılığı tespit etti, çok merak uyandırıcıdır. Hukuka aykırılık yoktur, delillerin ortaya konulması<br />

10/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

gerekmektedir. Baronun görevini kötüye kullandığına dair somut bir durum yoktur. Neden baro<br />

yönetim kurulu mahkemenin karşısında, yargılama faaliyetini birlikte yürüten, iddia makamı savunma<br />

makamı ve karar makamıdır. Elle tutulan gözle görülen, bir gerçek var ki, bu makamlar birbirlerini<br />

yargılasın, yargı bağımsızlığını kaybetsin. Barolar işlevsiz hale gelsin diye yapılıyor. Biz TBB olarak<br />

Diyarbakır Barosundayız, ayın 1'inde İstanbul Barosunun savunmasına, ayın 3'ünde Eskişehir<br />

Barosunun savunmasına katılıyoruz. Hepsi mi usulsüzlük yapıyorlar, hayır. Savunmanın, adil<br />

yargılamaya anlam kazandıran savunmanın özgürlüğü için uğraş veriyorlar. Bunun bedeli bu mu? Bu<br />

davada görevi kötüye kullanma yoktur. Bütün arkadaşlarımı yaptıkları işlerden dolayı kendilerini<br />

kutluyorum, bu davanın sonuçlanmasını ve beraatle sonuçlanmasını talep ediyorum, barolar birliğinin<br />

tek bir savunması olarak bunun kayıtlara geçmesini talep ediyorum, dedi.<br />

Av. İzzet Varan'dan soruldu: Yıllardır CMK ödemeleri CMK görevlendirmeleri tüm<br />

ülkedeki avukatlar açısından angarya halini almıştır. İlk bakışta avukata para kazandırıyor gibi<br />

gözüken, örneğin bir soruşturmada alınan 80 Liranın yarıya yakını avukatın cebine girmeyen bir para<br />

miktardır. Bunun üzerine mutat olmayan işlerde yapılan harcamalar avukata ödenmiyorsa, artık bu<br />

angarya daha fazla angarya haline gelmiştir. Burada Diyarbakır Barosunun aldığı karar da budur. Bu<br />

işi kim yapacak, barodan talepte bulunması gereken yetkililer yapacak. Kolluk veya savcılık bu<br />

görevlendirmeyi talep ettiği zaman ivedi mi değil mi diye altına not düşmüyorsa burada görevi ihmal<br />

eden kime düşmektedir. Eğer baro yönetiminin olduğu iddia ediliyorsa bu doğru değildir. Baroların<br />

hiç biri, angaryaya devam edin ama ses çıktığı zaman biz başını ezeriz denildiği zaman baroları hiç<br />

kimse susturamaz. Bu nedenle sanıkların derhal beraatlerine karar verilmesini talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. İlhan Baran'dan soruldu: Allah hiç bir avukata sayın Tahir Elçi gibi bir müvekkil nasip<br />

etmesin. Söylenebilecek her şeyi söyledi. Değerli heyet bize göre, tüm baroların da katılacağı<br />

kanaatiyle söylüyorum, bu dava siyasi saiklerle açılmıştır. Hiç bir dönemde olmadığı kadar yargı<br />

siyasallaşmaya çalışılmaktadır. 12 Eylül öncesinde insanların birbirlerini katlettiği dönemlerde dahi<br />

yargı bu kadar siyasallaşmamıştı. Günde 20 cenazenin kaldırıldığı bir siyasi ortam vardı. Ancak<br />

durum bu kadar değildi. Yargı mensupları bu kadar siyasi figür haline gelmemişti. Keşke sayın<br />

savcının kendisi veyahut bağlı olduğu kurum sayın Tahir Elçi'ye yargıya atıp tutmayın lafını,<br />

parmaklarını sallayarak yargıdan hesap sorduğu zaman bu şekliyle bunun hesabını sorabilseydi. Bu<br />

davadan beraatin haricinde herhangi bir karar çıkarsa bu karar siyasi olacaktır. Dolayısıyla bütün<br />

sanıkların beraatlerini talep ediyorum, dedi.<br />

Av. M. Emin Seçkin Erkan'dan soruldu: Avukatlık kanunu madde 76'de avukatlık tanımı<br />

yapılmıştır. Mesleğin saygınlığını korumak, burada yargılanmakta bulunan 11 kişinin görevidir. Siz<br />

CMK görevini avukata getiriyorsunuz, başka kanuna aykırı olarak getiriyorsunuz. Avukatlık asgari<br />

ücret tarifesi kanunla düzenlenir, ancak siz bunu başka bir kanunla asgari ücret tarifesinin çok altında<br />

ücret vererek bu işi yapacaksınız diye diretiyorsunuz, bu işin için de KDV vergi olacak diyorsunuz,<br />

parayı ne zaman alacağımızı da bilmiyoruz. Bu yıllardır hepsimizin sorunudur. Burada yargılanan<br />

başkan ve üyeler olsa olsa bu kanuna uygun davranmışlardır. Görevi kötüye kullanmanın yanından<br />

geçmez. Dolayısıyla bu kesinlikle beraati gerektiren bir suçlamadır. Bu kovuşturma kararlarını veren<br />

bütün bürokrasinin kendisini sorgulaması gerekir. Bu utanç verici bir yargılamadır. Buraya gelene<br />

kadar verilen her onay Türkiye'de adalet sistemi açısından bir utançtır. Ne bizim OCAS'ı yapmak gibi<br />

bir yükümlülüğümüz var, dolayısıyla bu sistemi kapatmak diye bir suç olamaz, ne de bizim angarya<br />

ile meslektaşlarımıza iş yaptırmak gibi bir görevimiz var. Dolayısıyla bu izinlerin verilmesi başlı<br />

başına bir utançtır. Bunu da kınıyorum, bu şekliyle tutanağa geçmesini talep ediyorum, beraate karar<br />

verilmesi gerekmektedir, dedi.<br />

Av. Mengücek Gazi Çıtırık'tan soruldu: Meslektaşlarımızın yaptığı savunmalara<br />

11/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

katılmaktayız. Türkiye tuhaf günlerden geçmektedir. Türkiye'de insanlar görevlerini yapmalarından<br />

dolayı yargılanmaktadırlar. Kurumların da içi boşaltılmak suretiyle kamuoyuna görevlerin<br />

yapılmadığı izlenimi verilmekte.<br />

İstanbul'da 29 ve 32 Asliye Ceza yargıçlarının vermiş olduğu kararlar sonrasında ve Adana'da<br />

MİT tırlarını neden durdurdunuz, diye görevini yerine getiren savcıların tutuklandığı bir süreçten<br />

geçilmektedir. Burada da kendilerine verilen görevi ifa eden meslektaşlarımız yargılanmakta. Burada<br />

bir zihniyet yargılanmakta. Korku imparatorluğu ve faşizmin yargılanması gerekirken savunma<br />

yargılanmakta. Topluma gözdağı ve mesaj yargı ve baro üzerinden gösterilmeye çalışılmakta.<br />

HSYK'da yapılan değişiklikler bir bütün olarak ele alındığında yargı muhalifleri sindirmenin bir<br />

amacı haline getirilmiştir.<br />

Anayasada alınan güvencelerine rağmen mahkemelerin bağımsızlığı, hiç kimsenin telkin ve<br />

tavsiyede dahi bulunamayacağı makamı yine savunma makamı savunur hale gelmiştir. Bugün<br />

kaçaksarayın sahibi olan kişi cübbelileri terörist olarak göstermiştir. Meslektaşlar, meslektaşlarının<br />

öldürülüşlerini televizyonlardan izlemişlerdir.<br />

Bugün Türkiye'de iddia ve karar makamını savunan, yine savunma makamıdır.<br />

İtibarsızlaştırmak istenen, Türkiye'de dimdik ayakta kalan, katledilen hukuk devletine rağmen yine<br />

barolardır. Bu davanın açılmasına neden olan temel neden budur. Türkiye'de 40 baronun avukat<br />

görevlendirmesi hususunda OCAS uygulaması bulunmaktadır. Keyfiliğin ortadan kaldırılması için<br />

getirilen CMK Adalet Bakanlığı tarafından angarya olarak nitelendirilmektedir. Yargılanması gereken<br />

bu evrakları da hazırlayıp sizleri de bizleri de bu vakti kaybettiren kişilerin yargılanması gerekir. Tüm<br />

meslektaşlarımızın beraatlerine karar verilmesini talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. Bektaş Şaklı'dan soruldu: Ekim ayında seçimlerimiz bittikten sonra Kasım ayı içerisinde<br />

bütün barolara CMK ile ilgili sıkıntılarla Adalet Bakanlığından randevu istediğimizi ilettik. O zaman<br />

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ idi. Yaklaşık 200 gün olarak randevu alamadık. Teknik anlamda veya<br />

avukatlık kanunu anlamında angaryalardan bahsetmenin çok esprisi yok. Diyarbakır Yönetim<br />

Kuruluna böyle bir ceza verilmesi halinde Gaziantep Barosu olarak aynı suçu işleyeceğiz. Beraatlerini<br />

talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. Ekrem Dönmez'den soruldu: Bu davanın açılmış olmasını tesadüf olarak görmüyoruz.<br />

Bu dava tamamen bilinçli bir şekilde, baroların, avukatların burunlarının sürtünmesi için oluşan<br />

Türkiye'nin gündemine uygun bir dava olduğunu düşünüyoruz. Bu davanın neden açılmaması<br />

gerektiğini anlatmak istiyorum, 2007 yılında CMUK oluştuğunda, müdafi görevlendirmesine ilişkin<br />

sistemin çalışmasıyla birlikte sonradan 5 yıl olarak değiştirilmeden önce hakkında ceza soruşturması<br />

ve kovuşturması yapılan bütün sanıklara birer müdafi tayin ediliyor. Bu sistem dağ gibi büyüyünce bu<br />

sistem değiştirilip ve 5 yıllık suçlara veya 18 yaşından küçük kişilere yönelik atama yapılmasından<br />

önceki aşamada dağ gibi bir mali yük olunca değişikliğe gidildi.<br />

O dönem içerisinde ödeme yapılmadığından dolayı tavsiye niteliğindeki kararına uygun olarak<br />

baroların büyük çoğunluğu CMK görevlendirmesi ile ilgili görevlerine son verdiler ve bu görevden<br />

doğan ücretler ödenmedikçe biz CMK hizmetini durduruyoruz dediler. O dönem içerisinde Türkiye'de<br />

bu sorunun çözümünden kaynaklı kimi barolar 2 aya yakın bir süre ile bunu hizmeti durdurdukları<br />

halde CMK hizmeti verilmediği halde o dönem içerisinde yapılan şikayetlerden kaynaklı savcılığa<br />

yansıyan, benim de o dönem içerisinde görevlendirildiğim aşamada gidip ifadelerimizi de verdik.<br />

Şikayetler yapıldı, soruşturmalar açıldı, soruşturma kapsamında bir sürü baro sürece katıldı. O<br />

dönemin Adalet Bakanlığı bu gibi bir uygulama işçin hiç bir baroya soruşturma izni vermedi. O<br />

dönemde benzer bir sorun vardı, şimdiki sorunun adı farklı. Şimdi yol giderleri ödenmiyor. Hiç bir<br />

dava açılmadığı gibi ceza alan kimse de almadı.<br />

Görüyoruz ki bugün Diyarbakır Barosu yönetiminin aldığı karar nedense barolar muhalif<br />

kimliğiyle görününce bundan rahatsızlık duyan iktidar sahipleri ve bakanlık bu süreci soruşturma<br />

12/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

aşamasına getirdiler. Bu ağır ve hantal bürokratik işlemlerde bir kamu davasına dönüşen yargılama<br />

yapılıyor. Diyarbakır Barosu yönetim kurulu avukatlık kanununun kendisine yüklediği<br />

yükümlülükleri yerine getirmiştir. CMK gereğince yapılacak ödemelerin esaslarına ilişkin yönetmelik<br />

mevcuttur. Bu yönetmeliğin 4.maddesinde ücret başlığı altında düzenleme yapılmaktadır. Harcırah<br />

Kanunu gereğince yapılan yol giderlerinin, acele hallerde ise ilgili kovuşturma veya soruşturma<br />

makamlarının şerhini ihtiva eden ve o işin zorunlu olduğunu kılan bir kararı ile sarf kararına<br />

dayanarak yapılan giderleri ifade eder. Diyarbakır Barosu bu zorunlu hallerdeki kavrama işlevlik<br />

kazandırmak üzere hangi hallerde zorunlu olacak, bunu saptamaya çalışmıştır. Diyarbakır'dan 40 km<br />

ötedeki karakola bir avukatın bir minibüs ile 1 liraya gitmesini hangi sistem kabul edecekse, buna bir<br />

şey demem. Hiç bir avukat gitmez, gitmemesi de gerekir.<br />

Böyle bir noktada zorunluluğu bir hakim savcının kararına dayalı olarak, bu işin açıklanmasını,<br />

avukatlık kanuna uygun olarak düzenlemeye çalışmış bir baro var. Bu noktada müdafilerin<br />

görevlendirilmesine ilişkin yönetmelikte zorunluluğun nereden kaynaklandığını ortaya çıkarmaya<br />

çalışan bir baro var. Buna rağmen bir talepte bulunsaydı bile, emniyet müdürlüğü müdafi tayin<br />

edilmemiş demiş olsa bile bu tutanağın ne kadar tutarlı olduğunun da araştırılması gerekirdi.<br />

Soruşturmada OCAS diye bir sistem de bulunmamaktadır. Baro tamamen zorunlu yol giderlerinin ne<br />

olduğunu soruyor, bu bildirimden sonra da madem bunu açıklamıyorsunuz, bu iş zorunluysa, ben de<br />

avukatlara ödeme yapılacak bir sistemin önünü açmak zorundayım, hangi haller zorunludur bunun<br />

açıklanması suretiyle görevlendirme yapacağım diyor. Bu da Avukatlık Kanunu'nun 76. ve<br />

95.maddesine dayanmaktadır. Yönetmeliğin 4. Maddesindeki amaca yönelik hareket etmişlerdir.<br />

Dolayısıyla bu suç geçmişte soruşturma konusu olmazken bugün açılmışsa bu tesadüf değildir. Bu<br />

dosyayı hiç bir şekilde hukuki bulmuyoruz, tamamen siyasidir, dedi.<br />

Av. Dilem Aksoy'dan soruldu: Meslektaşlarımın beyanlarına iştirak ediyorum. Burada bir<br />

baro başkanı ve yönetim kurulunun meslek onurunu koruma eylemini yargılamaktasınız. Ben sayın<br />

savcının başkanımdan talep ettiği gibi ben ivedilikle beraatlerini talep ediyorum, dedi.<br />

Av. Ahmet Sevim'den soruldu: Tahir başkanın konuşmasının hemen başında altını çizdiği bir<br />

şey vardı. Savunma makamı yargılamanın kurucu unsurlarından biridir. Bu kadar yıldır mesleği icra<br />

ediyoruz. Bu yargılamanın bu aşamaya kadar gelmiş olması yabancılığı ortaya koymaktadır.<br />

İddianame hazırlanırken bir sürü kanuna atıf yapmış ama, avukatlık yasası bu konuda ne der,<br />

bakılmamış, herhangi bir atıf yapılmamıştır. Umuyorum ki bu duruma dikkat edilir. Şayet<br />

meslektaşlarımız bu kararı almamış olsalardı, avukatlık görevlerini yerine getirmemiş olacaklardı.<br />

Eğer ortada bir suç var ise neden diğer barolarda benzer bir uygulama yok. Eğer böyle bir fiil<br />

cezalandırılacaksa, diğer bütün barolar hakkında da buna benzer soruşturmaların açılmış olması<br />

gerekirdi. Batman'daki uygulama, buradaki uygulamanın tam aksinedir. Hiç bir sorun yaşamadan<br />

hizmet verebiliyoruz. Batman'daki uygulama neden burada uygulanamıyor. Bu nedenle derhal beraat<br />

kararı verilmesi gerektiğini düşünüyorum, dedi.<br />

Av. Enis Gül'den soruldu: Meslektaşlarımın yargılanmasından rahatsız oldum. Hukuksuz bir<br />

yargılamadır. Ankara Barosuna bağlı olarak Celal Arslan duruşmaya giriyor ve baro odasına giriyor.<br />

Baro odasında sanıklar yanına gelip darp ediyorlar. 2 kişi daha yanlarına geliyor. Baro odasında iki<br />

avukat meslektaşımızın olması onun canını kurtarıyor. Biz işin aslını kaçırmışız. Meslektaşlarımız<br />

terörist algılandı, güvenliğimiz yoktur, duruşmalarda sanıkların güvenliği, katılanların güvenliği<br />

korunuyor, avukatlarınki korunmuyor. Biz hep dışlanmışız. Bu yetmez gibi bir avukatlık ücret<br />

tarifesine göre, bir de CMK'ya göre angarya olarak çalıştırıyor. Biz sizi hep meslektaş olarak gördük<br />

ancak sizin ücretinizin ne olduğu tartışmaya açmadık. Ancak maalesef böyle olmadı. Görevlerini<br />

yaptıkları için Diyarbakır Barosu yönetim kurulu avukatlık kanununun 76.maddesini yerine<br />

getirdikleri için yargılandılar. Vicdanımız gerçekten rahatsız olmuştur. Yargıyla kuşkuyla bakıyoruz.<br />

13/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

Adli kolluğun tamamı devletin resmi araçlarını her gün her tarafta kullanıyorlar Kendi işlerinde<br />

kullanmaması gerekirken maalesef kendi işlerinde kullanmaktadırlar. Sayın heyetin, biz hukukçuların<br />

yaptığı iş bireyin adalet duygusunu tatmin etmektir, eğer biz bunu sağlayamazsak başka bir yargı<br />

çıkar, başka bir güç çıkar ve kaos olur. Meslektaşlarımın elzem ile beraat etmeleri gerektiğini<br />

düşünüyorum. Kamu zararı yönündeki bir araştırmadan sarfı nazar edilmesi gerekmektedir.<br />

Meslektaşlarımın beraat etmesi gerektiğini düşünüyorum. Hatay Baro Başkanının da söylediği gibi<br />

önceden de buna benzer bir durumda soruşturma açılmamıştı. 2007 yılında aynı sorunları yaşadık. 35<br />

baro atama yapmadı. Hiç birine soruşturma izni verilmedi. Bu adil bir soruşturma yapılmadığını da<br />

ortaya koyuyor.<br />

Av. Doğan İlhan'dan soruldu: Meslektaşlarımın savunmalarına iştirak etmekteyiz. Takdir<br />

edersiniz ki Diyarbakır Baro başkanı ve yönetim kurulu seçilmiş kişilerdir. Diyarbakır Barosunun<br />

üyelerinin iradesi de yargılanmaktadır. Diyarbakır Barosu noter görevini yerine getirmemektedir.<br />

Baroların ve yönetim kurulu Avukatlık kanunun 76 ve 95 maddesindeki görevlerini yerine getirmesi<br />

için Diyarbakır Barosu üyeleri kendilerine yetki vermiştir. Diyarbakır Barosu yönetiminin yaptığı da<br />

budur. Hak olan bir şey hiç bir şekilde suç olarak tanınamaz. Bu taleple ilgili olarak Van Barosu<br />

olarak karar aldık, yol gideri adı altında ödemeler yapmaktayız. Yine Türkiye'de bir çok baroda bu<br />

ödemeler yapılmaktadır. Bunun için böyle bir karar almıştır ve kararı aldıktan sonra da askıya alınmış<br />

bir şey yoktur. Fiilen de görevlendirmeler devam etmiştir. Tüm meslektaşlarımın yapmış olduğu<br />

savunmalara iştirak etmekteyiz. İvedilikle beraat kararı verilmesini talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. Saide Ekmen'den soruldu: Savunma yapmayacağım çünkü ortada suç yoktur. Savunmayı<br />

savunmak için barolarımızda avukat hakları merkezinin kurulması, yargı sürecinin durumunun ne<br />

kadar vahim olduğunu zaten ortaya koymuştur, meslektaşlarımın derhal beraatini talep ediyorum,<br />

dedi.<br />

Av. Cemal Acar'dan soruldu: Meslektaşlarımın beyanlarına katılıyorum. Çarpıklığı<br />

vurgulamak istiyorum. Görevle ilgili uygulamalarda temel bir ilke var. Siz kendi görevinizle ilgili<br />

yargılanıyorsanız soruşturma iznini üst makamınız verir. Maalesef savunma makamında barolar birliği<br />

vermesi gerekirken bu yetki hala Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğündedir. Bu tam bir<br />

garabettir adil yargılanma ilkesini savunma anlamında ihlal etmektedir. Otoriter rejimlerde insanların<br />

tek umudu yargıdır ve özellikle hakimlerdir. Tarihimizde adil hakimler efsaneleşmiştir. Bu güveni<br />

tekrar tesis edecek olanlar da hakimlerdir. Hakimlerin hiç kimseyle bağlantısız bir şekilde karar<br />

vermeleri toplumda bir idealdir. Türkiye geçmişinde bu konuda sayfamız pek iç açıcı değildir.<br />

Günümüze kadar her dönemin bir gerekçesi oldu. Ama mutlak suretle yargı bu aşama itibarı ile<br />

geçmiş gerekçelere sarılmalıdır. Hakimler verecekleri kararlarla işte adil hakimler bunlar<br />

dedirtmelidir. Otoriter rejimin topluma otoritelerini dayattığı zaman buna en güçlü şekilde toplumun<br />

yanında hakimler olmalıdır. Savunma da karar makamının yanında olacaktır. Keşke bu dosyada<br />

iddianame reddedilseydi. Bu bizi onure ederdi. Çünkü bu iddia soyut bir iddiadır. Baro durup<br />

dururken keyfi bir şekilde karar alıp savunma hizmetini durdurmamıştır. Bir problem yaşanıyor,<br />

76.maddeye dayanarak bir karar alınıyor. Baro keyfi bir karar almamıştır. Herhangi bir kimsenin<br />

zararı da söz konusu değildir. Her he kadar iddia makamı zarar olup olmadığı yönünde müzekkere<br />

yazılmasını talep etmiş ise de dosyada toplanacak delil kalmadığını beyan ediyoruz ve sanıklar<br />

hakkında beraat kararı verilmesini talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. Azat Yıldırım'dan soruldu: 2007 yılında başkan yardımcısı olarak hizmetleri 3-4 gün<br />

durdurmuştuk. O tarihte hakkımızda suç duyurusunda bulunuldu. Adalet Bakanlığı soruşturma iznine<br />

gerek olmadığı gerekçesiyle soruşturmayı kapattı. CMK hizmeti keşfi de kapsar. Avukatlık kanunun<br />

1. Maddesi TCK 6.maddesine göre, biz de siz de mutat araçlarla keşiflere gidecekse, biz de bütün<br />

arkadaşlarımızı mutat araçlarla göndermeye hazırız. Meslektaşlarımızı yargılatan zihniyet<br />

yargılanmayı hak etmektedir. Ödeme konusundaki sıkıntılar ve meslektaşlarımızın kendi cebinden<br />

ödediği vergiler, araç giderleri bunların tamamını ödeyecek, daha sonra kendisine belli bir ücret<br />

ödenecektir. Bu hiç bir ahlaka sığmayan bir uygulamadır. Bizim meslektaşlarımız mutat araçlara<br />

14/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

mahkum edilecekse, bundan sonra yapılacak tüm keşiflerin mutat araçlarla yapılması gerekmektedir.<br />

Bu nedenle meslektaşlarımın beraatine karar verilmesini talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. Mustafa Özer'den soruldu: Diyarbakır dışından gelen arkadaşlara teşekkür ediyorum.<br />

Hukuk adına çok güzel şeyler söylediler ama huzurunuzda bulunan dava keşke hukuk içerikli keşke<br />

hukuk talepli bir dava dosyası olsaydı. İstanbul Barosu o dönemler dikkati bir şeye çekiyordu;<br />

Türkiye'de ciddi manada bir tehlike ön görülüyor, bu tehlike de savunmayı resmileştirme diyordu.<br />

Tarih boyunca yönetenler bilir ki savunmanın avukatın efendileri hiç olmadı, köle de çalıştırmadılar.<br />

Bu nedenden ötürü bütün birimler bağımsızdır. Bu savunmanın kendine özgü bir duruşudur. Yapılmak<br />

istenen, gerek burada gerek İstanbul'da Eskişehir'de yapılmak istenen, savunmayı, dolayısıyla avukatı<br />

köleleştirmek istiyorlar. Bu açık ve nettir. Yargının savunmaya tahammülü kalmamıştır. Ben bunu<br />

sıkıyönetimde de gördüm, halen de görmekteyim. Yasanın kendilerine yüklediği yükümlülükten<br />

dolayı bir yazı yazılıyor, bundan dolayı da dava açılıyor. Savunma bitirmek isteniyor. Bu açık ve<br />

nettir. Bu nedenden ötürü siyasi saiklerle oluşturulan yasalar var, ve bu tehlike hiç geçmiş değil.<br />

Savunmanın köleleşmesi sürecine girersek savunma o zaman ne kendini, ne de savunmayı savunabilir.<br />

Bu tehlikeye dikkat çekmek istiyorum. Bu dava hukuktan uzak bir davadır. Hukuken<br />

değerlendirilmesi gereken hiç bir değer taşımayan bir davadır. Bu nedenden ötürü arkadaşlar hakkında<br />

tensiple birlikte bu iddianamenin reddedilmesi gerekirdi. Bu davanın hiç bir hukuki gerekçesi<br />

olmadığı düşüncesiyle beraatlerine karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum, dedi.<br />

A. Hikmet Delen'den soruldu: Bizden önce savunma yapan baro başkanı üyelerine ve<br />

meslektaşlarının savunmalarına iştirak ediyoruz. Birileri baroları terbiye etmeye çalışıyor. Bizim de<br />

Viranşehir ilçemizdeki meslektaşlarımız polisin kötü tutumundan dolayı bir kaç defa şikayetçi oldular.<br />

Polisin, avukat ifadeye gittiği zaman kötü bir tutum içerisinde olduğunu beyan ettiler. Aradan 20 gün<br />

geçtikten sonra başsavcılık yazı yazdı, sadece bir dosyada görevlendirme yapılmadığı için sanırım<br />

savcılık bir kurban arıyor. Yargılama üç makamdan oluşuyorsa bir tanesi savunma mesleğidir.<br />

Savunma mesleği e kendisine verilen görevleri yerine getirmekle mükelleftir. Baro yönetimi ve<br />

başkan avukatlık mesleğinin onurunu korumakla mükelleftir. Meslektaşlarımızı gecenin bir vakti<br />

kaldırarak 40-50 km ötedeki bir yere gönderip 1 lira karşılığında oraya göndermek angaryanın<br />

ötesinde bir uygulamadır. Bundan dolayı da baro yönetimi ve başkan OCAS'ı tamamen kapatıyoruz<br />

dememişler, dedikleri şudur, Adalet Bakanlığının da bildirdiği üzere hangi konular ivedidir, hakimin<br />

savcının şerh düşmesi üzerine taksi ücreti alabilir şeklindeki uygulamasına açıklık getirmek istemişler.<br />

Baro üstüne düşeni yapmıştır. Baro hangi noktalarda mutat olarak ödeyeceğim, hangi durumlarda<br />

taksi parası ödeneceğini sormuştur. Savcılık buna cevap vermiş olsa idi ortada sorun olmayacaktı.<br />

Burada baro görevini kötüye kullanmamıştır. OCAS uygulaması Türkiye'nin her tarafında uygulanan<br />

bir uygulama değildir. Biz de bu uygulamaya geçtik. OCAS çok pratik olarak yargıya bir hizmet<br />

veriyor. İlgili adli makamlar şifresini girmek suretiyle müdafi tayin edebiliyor. Kamu zararından<br />

bahsetmek mümkün değildir. Diyarbakır Barosunun kastı söz konusu değildir. Bu bakımdan suçun<br />

maddi ve manevi unsurları oluşmamıştır. Bu nedenle derhal beraat kararı verilmesini talep ediyoruz,<br />

dedi.<br />

Av. Gülten Anmar'dan soruldu: Meslektaşlarımın beyanlarına katılıyorum Bu davanın siyasi<br />

saiklerle açılmış bir dava olduğunu düşünüyorum. Hukuki bir yargılama söz konusu değildir. Bu<br />

davanın amacı avukatlık mesleği itibarsızlaştırmak yönündeki bir girişimin sonucudur. Daha önce<br />

barolar birliğinin inisiyatifinde olan ücretler, Adalet Bakanlığına verilmiştir. Üç kuruş bir yol ücreti<br />

için bugün burada avukatlar ve avukatlık mesleğinin yargılanması içler acısı bir durumdur. Diğer<br />

taraftan çerez parası denilen miktar bu kadar basında dururken bu şekilde yargılama yapılması ülkenin<br />

ayıbıdır, dedi.<br />

Av. Cihan İpek'ten soruldu: Adalet evrenseldir, bütün sistemlerde böyledir. 6 Mart 1857'de<br />

Amerika Yüksek Mahkemesi 5'e 4 bir karar verir. Davacı bir köledir. Dava reddedilir. Bu karar<br />

öğrencilere verilir ve öğrencilere bu kararı okuması istenir. Eğer bu karardan rahatsızlık<br />

duymuyorsanız hukukla alakanızı kesin başka bir meslek seçin, eğer rahatsızlık duyuyorsanız hukuk<br />

15/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

fakültelerini okuyun deniyor. Karar şudur, bütün insanlar eşit doğar. Bunun üzerine köle mahkemeye<br />

müracaat eder, kendisinin de eşit vatandaş olarak çalışmasını istiyor. Mahkemeler bu talebi<br />

reddediyorlar ve karar yüksek mahkemeye gidiyor, burada da reddediliyor. Köleler o dönemki<br />

mevzuat uyarınca o haklara sahip değillerdir diyor. Adalet Bakanlığımız savunma kısmı ile ilgili<br />

maalesef sürekli bu şeyleri yapıyor. Diğer barolarda aynı uygulama yapıldı, hiç biri hakkında<br />

soruşturma açılmamıştı. Burada eşitlik uygulanmadığı açık ve net bir şekilde ortadadır. Mahkemenin<br />

bu tür uygulamalarını ortadan kaldıracak beraat kararı vereceğine inanıyoruz, dedi.<br />

Av. Erkan Şenses'ten soruldu: Avukatlık kanunun 59.maddesine getirilen son soruşturma<br />

usulü, bir güvencedir. Görevden doğan suçlarda savcılık makamının insafına terk etmemiştir. Son<br />

soruşturmayı veren merci önce bir karar versin denmiştir. Batman Ağır Ceza Mahkemesinin son<br />

soruşturmanın açılmasına ilişkin karara bakıldığında eksiklikler mevcuttur. İddia makamı TCK<br />

257'den gereğinin yapılması demiştir. Bunlar suçu iştiraken mi düzenlemiş, biri birine yardım etmiş<br />

mi bu hususta bir şey yoktur. Siz iddianameyi iade etseydiniz, geciktirdiğiniz için savcılık size dava<br />

açmış olsa idi, bu durum şu anki yargılamayla aynı olabilirdi. Başsavcılık baronun açıklama istemini<br />

kabul etmiyor. Polisler hukuk bilmez. Bu tutanaklara dayanarak baro yönetimi yargılanmaktadır. Adli<br />

kolluk tüm işlemlerde savcılıktan talimat almak zorundadır. Ki Diyarbakır Barosu avukat atamıyorum<br />

demiyor, işin ivedi olup olmadığı yönünde şerh düşülmesini istiyor. Hangi unsurlardan ceza istendiği<br />

belli değildir. İddia makamı talepte bulunmuş ise de; derhal beraat kararı verilmesi gerekmektedir.<br />

Dolayısıyla atılı suç oluşmadığından beraatine karar verilmesini talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. Süleyman Bilgiç'ten soruldu: Meslektaşlarımın beyanlarına katılıyorum. Olayın esasına<br />

ilişkin olarak; size sunacağım yazılı beyanda avukatların ve baroların işlevi görevlerine ilişkin<br />

beyanlarda bulunacağım. Bizim kendi dönemimizde, ben baro başkan yardımcısı idim, ondan önce de<br />

CMK uygulama merkezinden yöneticiydim. OCAS sistemi önceden karar vermişlerdi. Ben kendim<br />

baro personeli ile savcılıklara giderek, emniyet teşkilatına, hem de adliyedeki teşkilata bu OCAS'ı<br />

uygulamak suretiyle yargılamanın hızlandırılacağını söyledim. O yıl boyunca ortaya çıkan sorunlarla<br />

ilgili olarak sürekli toplantı yapmıştık. Baronun geçmişi böyledir. 2009 yılında bize bu konuda<br />

teşekkür edildi. Biz bakanlığa mevzuatta yasa şeklinde koruma altına alınmasın talep etmişti. Yol<br />

masrafına ilişkin vergi alınması istendi. İdare bunun yasal olduğunu kabul etti ve buradan aynı<br />

zamanda vergi kesmesi gerektiğini söyledi. Yazılı savunmayı sizlere sunuyorum, CMK 223/9 maddesi<br />

kapsamında derhal beraat kararı verilmesini talep ediyoruz, dedi.<br />

Av. Şeyhmus Miroğlu'ndan soruldu: 1992 yılında Almanya'da bilirkişilik yaptım. Orada<br />

avukatlık sisteminin nasıl çalıştığını sordum. Avukat görevlendirildiği davada ücret verilirdi. Saat başı<br />

2000 mark alırlardı. Hiç bir belge de istenmiyor. Ama 2015 Türkiye'sinde avukatın alacağı 10 liranın<br />

hesabını görüyoruz. Buna ilişkin de yönetim kurulu hakkında dava açılıyor. Dosyada kamu zararı<br />

oluştuğunu da kabul etmiyorum. Derhal beraat kararı verilmesini talep ediyorum, dedi.<br />

Av. Yurdagül Gündoğan'dan soruldu: Davanın konusu CMK'dır. CMK ise Türkiye'de<br />

şuanda geldiği nokta devletin eliyle avukatın emeğinin sömürülmesinden başka bir şey değildir.<br />

Burada bir suç yoktur ancak suç uydurma vardır. Soruşturma izni isteyen başsavcı, soruşturma izni<br />

veren Adalet Bakanlığı, iddianameyi düzenleyen savcı ve bunu kabul eden yargıçların suç<br />

uydurmaktan dolayı yargılanmalarını talep ediyorum. Sanıkların ayrı ayrı beraatlerini talep ediyorum,<br />

dedi.<br />

Av. Abdullah Adaku'dan soruldu: Meslektaşlarımın beyanlarına katılıyorum. İsnat edilen<br />

suçun yasal unsurlarının hiç biri oluşmamıştır. Diyarbakır Barosu görevine uyan bir karar vermiştir.<br />

Bu yargılama baştan sonra yanlıştır. Bundan dolayı meslektaşlarımın beraatini talep ediyorum, dedi.<br />

Av. İlker Üstündağ'dan soruldu: Bu dava için pek çok şey söylenebilir. Her şey de söylendi.<br />

Davanın ne aşamada olduğu herkesin takdirinde, bu nedenle derhal beraat kararı verilmesini talep<br />

ediyoruz, dedi.<br />

Sanık Tahir Elçi söz alarak: Bu kovuşturma yürütülecekse İlker Çetin ve Miktat Başaran'ın<br />

tanık olarak dinlenmeleri gerekmektedir. Kendileriyle onlarca kez konuştuk. Eğer bu celse hüküm<br />

16/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.


T.C. DİYARBAKIR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ<br />

Duruşma Tar: 27/05/2015 Dosya No : 2015/152 Esas<br />

verilmeyecekse mutlaka bu iki savcının duruşmaya doğrudan çağrılmasını talep ediyoruz, dedi.<br />

Dosya incelendi.<br />

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:<br />

1-Davaya konu olaydan avukat görevlendirilmediğine ilişkin tutulan tutanaklarda belirtilen<br />

olaylara ilişkin C. Savcılığı aşamasında veya mahkeme aşamasında baroca avukat görevlendirilip<br />

görevlendirilmediği, bu kapsamda herhangi bir kamu zararının bulunup bulunmadığının tespiti<br />

açısından, Diyarbakır C. Başsavcılığına müzekkere yazılarak bu olaylara ilişkin soruşturma<br />

akıbetlerinin bildirilmesinin istenilmesi,<br />

2-Yine avukat görevlendirilmediği iddia edilen tarihlerde baroca soruşturma dosyalarına veya<br />

kovuşturma aşamasında avukat görevlendirilmesi yapılıp yapılmadığı hususunda C. Başsavcılığına<br />

müzekkere yazılmasına,<br />

3-Sanık Tahir Elçi'nin dosyayla ilgili eski başsavcı ve vekilinin dinlenilmesi talebinin istenen<br />

evraklar geldikten sonra tekrar değerlendirilmek üzere bu aşamada reddine,<br />

4-Duruşmanın bu nedenle 10/09/2015 günü saat 09:00'a bırakılmasına oybirliği ile karar<br />

verildi. 27/05/2015<br />

Başkan 165592<br />

Üye 170981<br />

Üye 171166<br />

Z. Kâtibi 121749<br />

e-<strong>imzalıdır</strong><br />

e-<strong>imzalıdır</strong><br />

e-<strong>imzalıdır</strong><br />

e-<strong>imzalıdır</strong><br />

17/17<br />

UYAP Bilişim Sisteminde yer alan bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden hOTVnA2 - 3TEhdbi - uf7InAI - SwbIKg= kodu ile erişebilirsiniz.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!