01.12.2015 Views

Dragosfer 12

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

SAYI <strong>12</strong> / ISSUE <strong>12</strong><br />

YAZ 2014 / SUMMER 2014<br />

ÇEVİRİ DÜNYASI BÜLTENİ<br />

DRAGOMAN’IN ÜCRETSİZ<br />

YAYINIDIR<br />

/ COMPLIMENTS OF<br />

DRAGOMAN<br />

In this issue / Bu sayıda;<br />

Çeviri Ekosistemi, Entegre Çözümler<br />

NubutoWEB ile Anında Globalleşme<br />

Çeviri Satın Almanın Sekiz Altın Kuralı<br />

How do you like your Wordfast?<br />

Translation Quality: How to Deal With It?<br />

A Tailor-Made Experience<br />

ve dahası / and more...<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 1 11/06/14 08:30


Sayfa 2 Yaz 2014<br />

TEKHNE<br />

Çeviri Ekosistemi,<br />

Entegre Çözümler<br />

Çağdaş ACAR-Leuven Üniversitesi<br />

Bir Nano-Tarih<br />

enkripsiyonla korunan sunucularda tutulur)<br />

•İş arkadaşlarınızla eşzamanlı çalışma<br />

imkânı (aynı dosya üzerinde, aynı anda,<br />

aynı kaynakları kullanarak hızlı ve tutarlı<br />

metinler üretebilirsiniz)<br />

•Dosya alışverişi olmadan, otomatik iş<br />

akışı (gözden kaçan dosyalar nedeniyle<br />

işiniz eksik yapılmaz, gereksiz e-posta<br />

trafiği ortadan kalkar).<br />

Kamu kuruluşları, hastaneler, üniversiteler,<br />

çeviri şirketleri ve serbest<br />

tercümanlar geçen yıl içerisinde<br />

Nubuto’yu kullanmaya başladı. <strong>Dragosfer</strong><br />

Dergi’nin 9. ve 10. sayılarında bulutta<br />

çevirinin teknik faydalarını ayrıntılı<br />

olarak okuyabilirsiniz.<br />

Gelgelelim buluttaki çeviri teknolojileri,<br />

çeviri araçlarının kendisiyle sınırlı değil.<br />

Yine <strong>Dragosfer</strong> Dergi’nin 7. ve 8.<br />

•Müsaitlik talebi, çevirmenlere iş ayrıntılarıyla<br />

birlikte otomatik gönderilir (oluşturacağınız<br />

filtrelerle çeviri talepleri<br />

doğru ekibe anında iletilir)<br />

•Tüm kullanıcılar gelişmiş sınıflandırmalara<br />

göre ayrılabilir (kimin, hangi<br />

işte, hangi koşullar altında çalıştığını<br />

kolayca takip edebilirsiniz)<br />

•Yaptığınız işlerle ilgili tüm veriler, rapor<br />

hâlinde düzenli aralıklarla alınabilir (yeni<br />

kayıt olan kullanıcılar, aylık çalışma<br />

rakamları vb. istediğiniz kişiye e-posta<br />

yoluyla gönderilir).<br />

Doğru çeviri ekosistemini, yani kendi<br />

alanlarında başarılı yazılımları bir<br />

araya getirerek teknoloji alanındaki<br />

hâkimiyetinizi geliştirmek ciddi anlamda<br />

işinize yarar. Derginin 9. sayısındaki<br />

ABBYY Aligner 2.0 yazısına<br />

bakmakta fayda var. Peki, örneğin<br />

ABBYY Finereader’ın da online olarak<br />

kullanılabileceğini biliyor muydunuz?<br />

Google’ın kuruluş tarihi 1998. Dokuz yıl<br />

sonra ise Google Docs kullanıma giriyor.<br />

Google Drive’ın ortaya çıkışı ise 20<strong>12</strong>.<br />

Web tabanlı ofis yönetiminin kısa ve kısmi<br />

tarihi bu denli genç.<br />

Yeni nesil çeviri teknolojilerine<br />

bakıldığında ise XTM International<br />

ve Dragoman ortaklığıyla geliştirilen<br />

Nubuto, Türkiye’ye 2013 baharında geliyor.<br />

Cihazınıza kurulum yapmadan,<br />

tarayıcı üzerinden kullanabileceğiniz bir<br />

çeviri aracı Google’un ve Microsoft’un<br />

da desteklerini almışsa size çok şey<br />

kazandırabilir:<br />

•Verilerinizin internet üzerinde saklanması<br />

ve güvenliği (bilgileriniz <strong>12</strong>8 bit SSL<br />

Doğru çeviri ekosistemini, yani kendi alanlarında başarılı<br />

yazılımları bir araya getirerek teknoloji alanındaki<br />

hâkimiyetinizi geliştirmek ciddi anlamda işinize yarar. Bu<br />

çözümlerin kurulumu, yeni sürümlerinin takibi gibi konularla<br />

başa çıkmak için ise bu desteği sunabilecek bir ortağın<br />

bulunması gerekiyor<br />

sayılarında, çeviri alanına özel, internet<br />

tabanlı proje yönetim araçlarıyla ilgili<br />

yazılar bulunabilir. Excel dokümanlarda,<br />

yahut kağıt, defter üzerine tutulan iş<br />

kayıtlarına kıyasla neler sunuyor bu<br />

sistemler:<br />

20 ila 200 sayfa dönüştürme kapasitesini<br />

satın almak ve istediğiniz cihazda belge<br />

dönüştürme işlemi yapmak mümkün.<br />

Entegre Çözümlere Doğru<br />

Mart ayının sonundaki GALA İstanbul<br />

etkinliğinde Polonyalı çeviri yöneim<br />

DRAGOSFER<br />

Her hakkı saklıdır.<br />

2010-2014 Dragoman Ltd.<br />

Yazı, haber ve fotoğrafların her türlü sorumluluğu<br />

sahiplerine aittir.<br />

İmtiyaz Sahibi: Ümit Özaydın<br />

Editör: Çağdaş Acar<br />

Tasarım: Aykut Şengözer<br />

Mizanpaj: Elif Göncü<br />

Kapak İllüstrasyon: Candaş Aydar<br />

İletişim: Rumeli Cad. No:78 Kat:5 D:11<br />

Teşvikiye, İstanbul<br />

www.dragosfer.com<br />

www.dragomanltd.com<br />

cagdas.acar@dragomanltd.com<br />

Baskı: İncekara Kağıt. Mat. Yay. Ve Dış Tic. Ltd. Şti.<br />

Tel: 02<strong>12</strong> 501 08 83 Haziran 2014<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 2 11/06/14 08:30


Yaz 2014 Sayfa 3<br />

(TMS)<br />

Otomatik<br />

e-posta ve<br />

PO<br />

Proje<br />

Teslimi<br />

Çeviriye<br />

Hazırlık<br />

Süreci<br />

Üçüncü<br />

Parti<br />

Yazılımlar<br />

Nihai<br />

Dosya<br />

Çeviri<br />

Süreci<br />

Otomatik<br />

e-posta ve<br />

PO<br />

(TMS)<br />

CAT<br />

PM onay<br />

yazılımı üreticisi XTRF ile Dragoman<br />

Ltd, Türkiye’ye özel yeni ortaklıklarını<br />

açıklamıştı. Çeviri yönetimi ve bilgisayar<br />

destekli çeviri araçlarında entegre çözümler<br />

böylelikle Nubuto adı altında toplanıyor.<br />

Nubuto CAT ile Nubuto TMS<br />

gibi birlikte çalışabilen çözümlerin bir<br />

çeviri işletmesine ne gibi kolaylıklar<br />

sağlayacağını yukarıdaki grafikte görelim:<br />

Yani koordinatör, proje oluşturarak sisteme<br />

dosya yüklediği an, örneğin, DTP<br />

uzmanına otomatik bir e-posta gönderilir.<br />

Bu kişi tedarikçi portalından ilgili dosyayı<br />

indirerek dönüştürme işlemini (üçüncü<br />

parti yazılımlarla) yapar. Bu dosya portala<br />

yüklendiği an yönetim sistemi (TMS),<br />

çeviri aracındaki süreci tetikler (CAT).<br />

Çeviri sürecine dâhil olan kişiler anında<br />

otomatik bir e-posta alarak tedarikçi<br />

portalından çeviri aracını açar. Çeviri<br />

bellekleri ve terimceler çeviri aracında<br />

güncellenirken yönetim yazılımı da doğru<br />

tedarikçinin seçimi, otomatik müsaitlik<br />

talebi ve PO (purchase order) gönderimi,<br />

yapılan işlerin ve dosyaların otomatik<br />

arşivlenmesi ve ileride süzülüp takip<br />

edilebilmesi, e-posta trafiği gibi konularla<br />

ilgilenir. Arka plandaki çeviri aracı<br />

ise proje ile ilgili istatistikleri yönetim<br />

yazılımına iletir.<br />

Altyapısını XTRF firmasının hazırladığı<br />

Nubuto TMS’i başka çeviri araçlarıyla<br />

kullanmak da mümkün. Fakat esas olan,<br />

yönetim yazılımlarıyla çeviri araçlarını<br />

entegre çözümler bularak bir arada<br />

kullanmak. Bu çözümlerin kurulumu,<br />

yeni sürümlerinin takibi, ofis içindeki<br />

soruların toplanarak çözümlendirilmesi,<br />

teknik destek ekipleriyle iletişim ve<br />

mevcut yazılımların geliştirilmesi<br />

için geribildirimlerin derlenmesi gibi<br />

konularla başa çıkmak için ise ya ofis<br />

çalışanlarından birinin görev tanımının<br />

yeniden düzenlenmesi, ya da işbirliği<br />

çerçevesinde bu desteği sunabilecek bir<br />

ortağın bulunması gerekiyor. <strong>Dragosfer</strong><br />

Dergi’nin 10. sayısında Mete Özel’in<br />

söylediği gibi “Her proje yönetim sistemi<br />

size uymaz ama biraz gayretle siz ona<br />

uyabilirsiniz ve kim bilir belki de bu<br />

daha hayırlı olabilir!” Bir başka ifadeyle,<br />

entegre çözümler kusursuz, hazır paket<br />

olarak size gelmez; gelse bile sizdeki<br />

iş akışlarına birebir uymaz. Bu uyumu<br />

sağlayıp entegre bir çözüm kurarken<br />

mevcut deneyimi size aktaracak bir<br />

teknoloji ortağı bulmanız ise hem sizin<br />

yararınıza olacak, hem de bütün bir çeviri<br />

alanının topyekün ilerlemesine katkıda<br />

bulunacaktır. Uygulama danışmanlığı ve<br />

eğitim maliyetini bu noktada göze almak,<br />

doğru otomasyon ile birlikte ekibinizin ve<br />

ofisinizin dönüşümünü sağlayacaktır.<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 3 11/06/14 08:30


Sayfa 4 Yaz 2014<br />

TEKHNE<br />

NubutoWEB<br />

ile Anında<br />

Globalleşme<br />

Bekir DİRİ-Dragoman Ltd.<br />

Eskiler “Bir kahvenin kırk yıl hatırı<br />

var,” derler; günümüzde kahvenin global<br />

dünyada neredeyse 400’ü aşkın çeşidi var.<br />

Çevirmenlerin, editörlerin ve CEO’ların<br />

yakın dostu kahve, tüm dünyayı köşe<br />

bucak gezerken farklı kültür duraklarında<br />

başka tatlara, eşsiz sunumlara ve apayrı<br />

kimliklere bürünüyor. Kahvedeki bu<br />

değişim elbette kültürel farklılıkların<br />

kaçınılmaz sonuçlarından biri. Dünya<br />

üzerinde gezinirken farklı duraklarda<br />

farklı tatlara ulaşan kahveyle aynı kaderi<br />

paylaşan başka bir ürün daha var;<br />

internetin vazgeçilmezi olan websiteleri.<br />

Websiteleri de girdikleri her pazarda<br />

tasarım, dil ya da içerik değişimine uğrar,<br />

kültürün kadife kumaşını üstüne giyer,<br />

bölgenin havasını teneffüs eder.<br />

Globalleşmede İlk Adım<br />

Her yeni piyasa beraberinde yeni bir<br />

zorluk getirir. Global piyasaya websitesi<br />

üzerinden ulaşmak beklenilenden daha<br />

zorlu bir süreç olabilir. Globalleşme<br />

sadece çeviri değildir, globalleşme kültürel<br />

uyum, websitesi/yazılım yerelleştirmesi,<br />

hedeflenen pazara uygun SEO<br />

uyumlu websitesi ve teknoloji entegrasyonu<br />

demektir. Mesela yerel bir firmanın<br />

Rusya pazarına girmek istediğini<br />

düşünürseniz, bu firma websitesinin<br />

SEO’sunu Yandex parametrelerine<br />

göre düzenlemeli ve META içeriğini<br />

de Yandex’in sık aranan kelimelerine<br />

göre girmelidir. Bu firma Çin pazarına<br />

girmek istiyorsa da Baidu parametrelerini<br />

kullanmalıdır çünkü bu ülkelerde Google<br />

ya da Yahoo kullananlar sadece %4’lük<br />

bir kesimden oluşmaktadır. Gireceğiniz<br />

pazarın tercih edilen arama motorunu<br />

kullanmamak ticari anlamda büyük bir<br />

bozguna neden olabilir.<br />

İngilizce Global Dil mi?<br />

CommonSense Advisory araştırma verilerine<br />

göre dünyanın en çok ziyaret<br />

edilen ilk yüz websitesi onlarca dilde<br />

yayın yapıyor. İnsanlar kendi dilinde<br />

okuyamadığı ürünü ve hizmeti tüketmeye<br />

sıcak bakmıyor. ABD, Birleşik Krallık<br />

ve anadili İngilizce olan diğer ülkeler<br />

hariç, dünyanın geri kalanında İngilizce<br />

konuşanlar ve anlayanlar sadece %27’lik<br />

bir kesimi oluşturuyor. Bu da %73’lük bir<br />

kesimin sitenizi anlamadığı ya da sitenizle<br />

ilgilenmediği anlamına geliyor. Örneğin,<br />

İngilizce konuşma ve yazma oranı yüksek<br />

olan İskandinav ülkelerine İngilizce<br />

websitenizle yatırım yapmak, Çin, Rusya,<br />

Kore ve Japonya gibi kültürel ve yerel<br />

konumlarını şiddetle koruyan büyük<br />

pazarlara yatırım yapmanızdan daha<br />

kolaydır. Ayrıca Doğu ve Batı Avrupa ile<br />

Latin Amerika’da İngilizce yaygın bir<br />

kullanıma sahip olduğu halde, irili ufaklı<br />

çoğu ülkede yerelleştirilmiş websitelerine<br />

rağbet daha fazladır. Yerelleştirme pazarlamanın<br />

kilit adımlarından biri olsa da,<br />

sadece İngilizce websitesi anlamına<br />

gelmez. Ayrıca ABD, Birleşik Krallık,<br />

Yeni Zelanda, Güney Afrika, Hindistan<br />

ve Kanada gibi anadili İngilizce olan<br />

ülkelerdeki kültürel farklılıklar bölgesel<br />

yerelleştirmeleri de beraberinde getirir.<br />

ABD’de cep telefonu satacak bir firma<br />

“mobile phone” ifadesiyle yola çıkarsa<br />

yerel pazarda şöyle bir algı oluşabilir;<br />

bu firma ya tipik bir İngiliz firması ya<br />

da Amerikan pazarında “cell phone”<br />

yerelleştirmesinin kullanılacağını bilmiyor.<br />

Ya da büyük araba üreticilerinden bir<br />

tanesini düşünün, üreteceği yeni kamyonu<br />

İngiltere piyasasına “truck” yerine “lorry”<br />

kelimesiyle girerse hedeflediği pazara<br />

ulaşmakta sıkıntı yaşaması kaçınılmaz bir<br />

hal alabilir.<br />

“Yerelleştirme çeviri değildir, yerelleştirme<br />

pazarlamadır.”<br />

NubutoWEB-Anında Globalleşme Aracı<br />

NubutoWEB, yeniden tasarım gerektirmeden<br />

websitesini globalleştiren<br />

yani küresel pazara hazırlayan bir<br />

internet aracıdır. Bünyesinde 4 farklı<br />

hizmeti; WebİÇERİK, WebÇEVİRİ,<br />

WebHOSTING ve WebGÜNCEL’i barındıran<br />

NubutoWEB, tam donanımlı<br />

global bir websitesi yayınlamak için<br />

tasarlanmıştır.<br />

NubutoWEB esneklik anlamında kullanıcılarına<br />

birden fazla imkân sunuyor:<br />

içerik yerelleştirmesi, istenilen sayfaların<br />

çevrilip çevrilmemesi ve kullanıcıyı/<br />

müşteriyi de sisteme dâhil edip ortak<br />

çalışma ortamına davet edebilmesi<br />

ve daha nice özellik. Örneğin, şirket<br />

websitenizin her sayfasını değil de<br />

sadece “Basın Odası” sayfasını 10 dile<br />

çevirebilir ve yayınlayabilirsiniz, Körfez<br />

Arapçasında kullanılan bir kelimeyi<br />

Cezayir Arapçasında kullanmayabilir<br />

ve anında değiştirebilirsiniz ya da farklı<br />

ülkelerde kullanacağınız görselleri<br />

mevcut görsellerinizle sadece bir tıkla<br />

değiştirebilirsiniz.<br />

NubutoWEB aracıyla sitenize uygulanacak<br />

SEO ile yatırım yapacağınız pazara<br />

rehberinizle gitmiş olacaksınız. Didima<br />

veya Iasos antik kentini rehbersiz<br />

gezmek, etrafınızdaki tarihi değerleri<br />

anlayamadan, yorumlayamadan sadece<br />

bakmak demektir. İşte SEO yapmadan<br />

internet sitenizi global pazara açtığınızda<br />

da aynı durumla karşı karşıya gelirsiniz.<br />

Gelin Türk kahvesi içer gibi Hon Kong’da<br />

YuanYang, Meksika’da Cafe De Olla,<br />

İsviçre’de Cafe Melange ve İrlanda’da<br />

Irish Coffee içmek için NubutoWEB’i<br />

deneyin; www.nubutoweb.com<br />

1<br />

SEO: Search Engine Optimization, Arama Motoru Optimizasyonu<br />

2<br />

META: HTML kodunuzun HEAD bölümüne yerleştirilmiş olan, arama motoru, tarayıcı ya da website sunucusuna bilgi sağlayan etiketlerdir.<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 4 11/06/14 08:30


Yaz 2014 Sayfa 5<br />

TEKHNE<br />

How do you like<br />

your Wordfast:<br />

Classic, Pro, or<br />

Free?<br />

John di RICO-Apextra, Wordfast<br />

More than just a TM and terminology tool, WFA puts TM server technology into the<br />

hands of anyone, anywhere. Imagine you get a massive project that you can’t handle on<br />

your own. You divide the work and assign it to three translators. How do you ensure the<br />

consistency of terminology and TM matches? Most go through a painstaking review<br />

process downstream once the translation is finished. What if you could do this in realtime?<br />

When Translator A translates the equivalent Turkish sentence of “Wordfast<br />

Anywhere is offered free to all translators,” Translator B sees the exact or fuzzy match<br />

when they come across it in their section two minutes later and knows not to write<br />

“provided free” or “every translator.” This is because they are all accessing and sharing<br />

a centralized, remote TM.<br />

Founded in 1999 by Yves Champollion,<br />

Wordfast soon developed a suite of<br />

translation memory (TM) solutions<br />

for different user needs. The focus of<br />

this article will be on one of Wordfast’s<br />

most recent TM technologies, Wordfast<br />

Anywhere (WFA)-also know as www.<br />

FreeTM.com.<br />

If you find yourself managing projects, you can also take advantage of the advanced file<br />

management options to split documents, hide 100% matches, assign docs for translation<br />

or review by other users, track completion, and run quality control reports (transcheck).<br />

Finally, WFA offers a free PDF conversion tool as well as an alignment tool. The former<br />

First of all, let’s answer the burning<br />

question: Is it really free? Yes! Next:<br />

what is it capable of and what are its<br />

limitations?<br />

WFA is a browser-based TM and<br />

terminology tool that allows you to<br />

securely store and access your TMs,<br />

glossaries, and documents. Once uploaded,<br />

you can collaborate in real-time<br />

with colleagues to translate, edit, and<br />

proofread your documents. It supports<br />

all major file types, including InDesign,<br />

Framemaker, XLIFF, Open Office,<br />

HTML, and PDF.<br />

uses an internal OCR engine to automatically convert the file. The latter allows you to<br />

upload up to three source and three target documents at a time and automatically create<br />

a TM for you.<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 5 11/06/14 08:30


Sayfa 6 Yaz 2014<br />

Wait, so… what’s the catch? All of this<br />

for free? There has to be some sort of<br />

limitation or drawback. I can think of<br />

four.<br />

First, the translation workspace displays<br />

source text over target text. Some people<br />

(like me) prefer a bi-column view.<br />

Moreover, the lack of a WYSIWG editor<br />

(where you see text in bold, italics, etc.)<br />

means you have to deal with tags for<br />

internal formatting. Thirdly, the solution<br />

is cloud-based meaning internet access<br />

is required to do anything. Unless you<br />

have a stable and/or redundant internet<br />

connection, you could find yourself in<br />

a bind if you can’t get online. Finally,<br />

Wordfast Anywhere can store up to 10<br />

documents at any given time. This does<br />

not limit you to 10 documents: once a<br />

document is translated, you can download<br />

then delete it from your workplace,<br />

making room for other documents to be<br />

uploaded.<br />

For those of you worried about<br />

confidentiality with cloud solutionsespecially<br />

one like Google Translator<br />

Toolkit which explicitly states that they<br />

can re-use your translation memoriesrest<br />

assured: Wordfast will never use or<br />

disclose your data.<br />

There are quite a few more benefits I can’t<br />

cover for lack of space. I would say that<br />

this tool is ideal for new translators who<br />

are reluctant to invest in a costly TM tool<br />

(especially when WFA can handle most<br />

other tools bilingual formats, including<br />

Wordfast’s). More seasoned translators<br />

could also exploit it for projects involving<br />

multiple people.<br />

At no cost to you-besides investing your<br />

time learning how to use it-you should<br />

definitely add this tool to your toolkit. It<br />

sure is handy for about 5,000 translators<br />

who use it on a daily basis!<br />

Çizer: Benoît CLIQUET<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 6 11/06/14 08:30


Yaz 2014 Sayfa 7<br />

AKADEMİ<br />

Genel Müdürün<br />

Mesajı<br />

Çağatay DÖNMEZ-Dragoman Akademi<br />

Dragoman Akademi İletşim:<br />

Telefon : 02<strong>12</strong> 240 65 90<br />

E-posta : info@dragomanakademi.com<br />

Web : www.dragomanakademi.com<br />

İngilizce İletişim Becerileri konusunda<br />

kişiye ve kuruma özel “butik’’ çözümleriyle<br />

Türkiye’de pek çok ilke imza<br />

atan kurumumuz, İngiltere’nin en önde<br />

gelen, Profesyoneller / ‘Executive’ler için<br />

özel İngilizce programları sunan Marcus<br />

Evans Lingurama’nın eğitim ortağı oldu.<br />

Bu anlaşma, Dragoman Akademi’ye<br />

Marcus Evans Lingurama’nın Türkiye’deki<br />

ilk ‘Associate School’u olma<br />

ayrıcalığını da kazandırmıştır.<br />

‘’Tell me and I forget, teach me<br />

and I remember, involve me<br />

and I learn!’’<br />

Türkiye’nin vizyoner şirketlerine tamamen<br />

kendi Akademik ekibinin hazırlayıp<br />

tasarladığı “Workshop on<br />

Presentation Skills’’, “The Finer Points<br />

of Presentation’’, “English Business<br />

Writing Techniques’’, “Fast Track<br />

to Fluency’’, “Speaking English with<br />

Style’’, “English for Telephoning’’,<br />

“Quick Start Sales in English’’ gibi<br />

programları sunan Dragoman Akademi,<br />

Linguarama ile ortaklıklığı neticesinde<br />

özel eğitim içerik ve metodolojilerini çok<br />

daha ileri düzeye taşıma imkânına erişiyor.<br />

Bu anlaşma çerçevesinde, İngiltere’de<br />

eğitim almak isteyen profesyoneller,<br />

“Blended Learning” adı verilen yöntemle<br />

İngiltere öncesinde temel, İngiltere dönüşü<br />

pekiştirme amaçlı dersleri Dragoman<br />

Akademi’den alabilecekler. Ayrıca, Lingurama’nın<br />

dünyaca ünlü e-öğrenme<br />

portalındaki tüm eğitim paketlerine ve<br />

İngilizce testlerine diledikleri süreyle<br />

ulaşabilecekler. Tüm bu süreç, terzi işi ele<br />

alınarak, kişisel ihtiyaçlara ve beklentilere<br />

göre özelleştirilebilecek.<br />

Kıymetli müşterilerimize şimdi çok daha<br />

etkin bir şekilde sunmaya başladığımız<br />

bazı program ve hizmetlerimiz şunlardır:<br />

•Dual Track, Fast Track, ve Power<br />

Track: İster Dragoman Akademi’de<br />

ister İngiltere’de Hızlı - Yoğun İngilizce<br />

programları.<br />

•Kişiye veya Kurumlara özel ‘Blended<br />

Learning-English Pathways’ Çözümleri:<br />

E-Learning + Sınıf Eğitimi – Yüz yüze<br />

eğitim kombinasyonları. Tercihe göre<br />

ilave İngiltere’de, Linguarama’da eğitim<br />

modülleri.<br />

•Business English Workshops-Business<br />

English Speaking Labs<br />

•Kurumlara özel ‘Dragoman Testing’<br />

hizmeti: Kurumların kendi işe alım<br />

süreçlerinde görüştükleri adayların veya<br />

mevcut çalışanlarının dil becerilerini<br />

ölçebilmelerini sağlayacak yazılı, sözlü,<br />

on-line sınav destek hizmetleri.<br />

Sizlere gururla ve heyecanla duyurduğumuz<br />

yukarıdaki gelişmelerden doğan<br />

program ve hizmetlerimiz ile katkı<br />

sağlayabilmek ve İngilizce iletişim<br />

becerilerinizi güzelleştirmek için sabırsızlanıyoruz.<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 7 11/06/14 08:30


Sayfa 8 Yaz 2014<br />

AKADEMİ<br />

A Message From<br />

The Academic<br />

Director<br />

Cari C. FREER-Dragoman Akademi<br />

My name is Cari C. Freer, and I have<br />

replaced Christopher Booksh as Academic<br />

Director of Dragoman Akademi. I have<br />

been with Dragoman Akademi for over<br />

two years as the Professional Training<br />

and Creative Development Coordinator.<br />

During this time, I created and customized<br />

many workshops and seminars including<br />

International Presentation Skills; Fast<br />

Track to Fluency, and many more.<br />

Stepping into this new role will be a<br />

challenge and a great responsibility,<br />

but I look forward to developing strong<br />

relationships with our clients and<br />

developing our teachers.<br />

Dragoman Akademi has a caring, energetic<br />

community that strongly believes we can<br />

make our clients and students’ dreams<br />

come true. We have three principles<br />

which guide us in our endeavor:<br />

One size does not fit all: We believe that<br />

customizing learning for the learner is<br />

essential. We try to see the world through<br />

each student’s eyes; we react to your<br />

needs, your goals, your life.<br />

Practice does not make perfect:<br />

‘Practicing’ English is not enough to see<br />

progress. As professionals, we are able to<br />

see our students’ issues and needs and it is<br />

our job to fix them. Through correction<br />

and a skills-based learning approach, our<br />

students will see progress; not just in their<br />

English, but also in their job skills and<br />

communication skills. We take this same<br />

approach with our teachers. Through<br />

teacher workshops, observations, and<br />

Dragoman Akademi has a caring, energetic community that<br />

strongly believes we can make our clients and<br />

students’ dreams come true<br />

individual training, we expect our teachers<br />

to experiment with new techniques in the<br />

classroom, develop their teaching skills,<br />

learn new methodologies, and customize<br />

their own teaching style for each learner.<br />

Honesty is the best policy: An honest<br />

relationship between the teacher, the<br />

student, and Dragoman Akademi<br />

is essential. The student must feel<br />

comfortable expressing their feedback,<br />

questions and concerns no matter what.<br />

And the teacher must be able to teach,<br />

correct, and guide the student in the<br />

direction the teacher believes they need<br />

to go.<br />

The future is not certain. We are living<br />

in a changing world and a changing<br />

Turkey. Opportunities will arise, and<br />

we need to be ready for them. We must<br />

have the confidence to accept these new<br />

opportunities when they are presented<br />

to us. I have accepted this opportunity<br />

to help direct Dragoman Akademi, and<br />

the three principles described above will<br />

guide my decisions and my interactions<br />

every day. The future of our students will<br />

always be our top priority. Their goals;<br />

our goals. Their dreams; our dreams.<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 8 11/06/14 08:31


Yaz 2014 Sayfa 9<br />

AKADEMİ<br />

A Tailor-Made<br />

Experience<br />

Emily K. HANSEN-Dragoman Akademi<br />

The summer of 20<strong>12</strong> was the year<br />

I decided to become a live-in “live<br />

English” teacher and my friends were all<br />

very jealous. The reason for this was not<br />

only because my student believed that<br />

any problem could be easily solved by a<br />

trip to the beach in Bodrum or the beauty<br />

salon, but because I had the opportunity<br />

participate in a cultural and language<br />

experience that has changed her life and my<br />

own forever. “Live English”, a temporary<br />

live-in or “shadow-teaching” agreement<br />

by which a language is learned via<br />

hands-on interaction between student and<br />

teacher, provides a platform for learning<br />

that goes above and beyond traditional<br />

classroom teaching arrangements; at<br />

the same time, it connects the student<br />

with the core reason people often begin<br />

learning a language- the desire to know<br />

and experience the “living” culture of the<br />

language, hence the term, “live English”.<br />

During my first job in Turkey in a fourstar<br />

Antalya hotel, I had been teaching<br />

the staff by pretending to be a guest.<br />

Much like an undercover police officer,<br />

the hotel visitors has no idea that I was<br />

there on “official business”, in this case<br />

to observe the staff, take notes and return<br />

to them with their corrections later that<br />

they could practice with me and then<br />

later, new guests. I dressed the part and<br />

I acted the part, carefully subduing my<br />

teacher-presence so as not to disrupt the<br />

regular functions of the hotel, hiding my<br />

notes and clicking my heels around the<br />

various hotel departments. I was proud<br />

that I had even managed to fool Murat<br />

Boz, who I monitored with the Englishspeaking<br />

lady ahead of him. But I had not<br />

pulled the wool over the eyes of another<br />

frequent visitor, a well-known Turkish<br />

businessman from Ankara who shall<br />

remain nameless. Clever as he was with<br />

sales and business development, he was<br />

also quick to notice that I seemed to be<br />

“hanging around” a little more than the<br />

usual guest. He saw me everywhere at<br />

the hotel, in every department, for days<br />

on end. He told me later that he initially<br />

thought I was either miserable in Antalya<br />

outside of the hotel or else very keen on<br />

the troupe of hotel security men. Within<br />

a day he had invited me to Ankara for<br />

the following month to practice “live<br />

English” on his girlfriend, who was later<br />

to become “The Force Known as Dilek”,<br />

using a similar “in house” arrangement.<br />

I would say that most foreign English<br />

teachers are risk takers, and this<br />

is our strength; we leave home to<br />

immerse ourselves into the risk of<br />

travel and experience. We like new<br />

people, unconventional professional<br />

arrangements and are open to new<br />

Nothing has ranked as high on my list of ways to effectively<br />

absorb the language as a live-in or “shadow” teaching<br />

arrangement<br />

pastimes. So one month later I<br />

enthusiastically went to live with The<br />

Force Known as Dilek, ready to accept<br />

my unknown destiny.<br />

The Force Known as Dilek was more<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 9 11/06/14 08:31


Sayfa 10 Yaz 2014<br />

averse to risk than I was, however. In fact,<br />

she was petrified. She spoke no English<br />

beyond the words “hello” and “manicure”,<br />

but of course, they are good words and<br />

they eventually became the great starting<br />

point from which our relationship and<br />

language experienced blossomed. We<br />

started first with labeling each and every<br />

item in her kitchen in English Post-it notes<br />

and communicating in pigeon English<br />

regarding everything from the ironing<br />

board to things that went on the dinner<br />

table. But it got easier and she became<br />

my own personal legend. I learned that<br />

she was an expert in beekeeping, that<br />

she could drive a Mini-Copper and a<br />

Mercedes “like she owned<br />

the place” (a Canadianism<br />

I eventually taught heragain,<br />

not available from a<br />

textbook), and in addition,<br />

made fabulous gozleme.<br />

Much of our time was<br />

spent in the kitchen, where<br />

we deciphered recipes and<br />

prepared delicacies worthy<br />

of The Last Supper. Her<br />

talents, which we learned to<br />

talk about over time, also<br />

extended to belly dance and<br />

barbequing. Her real claim<br />

to fame, however, was her<br />

fine taste in shoes, of which<br />

she had exactly 60 pairs,<br />

and acquired fairly frequently, a hobby<br />

requiring an impeccable use of English<br />

shopping vocabulary for her regular trips<br />

abroad.<br />

There were two rules that one had to<br />

follow with Dilek, a) never go shopping<br />

without having had a full glass of wine and<br />

b) be prepared to have your ass kicked in<br />

pilates when the wine runs out. It seemed<br />

at first that Dilek and I had nothing at all<br />

in common; I was a rough-and-tumble<br />

traveling teacher from the West with a<br />

strong dislike (or some would even say<br />

even contempt) for Ebru Salle and Dilek<br />

believed in having fun. Even learning a<br />

language had to be fun, a concept which I<br />

have never been averse to, but had never<br />

really fully understood or invested in until<br />

then.<br />

Through learning how to collect bees on<br />

vacation in Izmir, how to properly apply<br />

enough makeup worthy of a Mediterranean<br />

music video goddess (and dance on<br />

tables!), to restaurant visits, shopping<br />

marathons and jumping off boats and into<br />

the sea three sheets to the wind (again,<br />

an expression I had plenty of opportunity<br />

to teach) the common ground became<br />

both the language and the experience<br />

we were both having. We had no choice<br />

but to speak and interact as friends. This<br />

process disrupted the traditional distanced<br />

student-teacher arrangement in which the<br />

teacher provides the materials and the<br />

student uses them; throughout our month<br />

together, the materials were the here and<br />

now and the daily struggle of making<br />

our thoughts and needs known. For<br />

both of us, it was a pleasure; we found<br />

ourselves at the end, with not only a better<br />

understanding of each other but also of<br />

our shared language and cultures as they<br />

took place through daily life activities.<br />

I now know how to make enginar, how<br />

to select the perfect pair of Mavi jeans,<br />

why you should watch the direction of<br />

the wind when collecting bees and why<br />

it is important never to leave for the yacht<br />

club without a proper fon and a manicure;<br />

in fact my rough-and-tumble looks a little<br />

more Bumble+Bumble these days. As<br />

well, The Force Known as Dilek will no<br />

longer have to ask what a Canadian is<br />

like, even though she can ask that now,<br />

among many other questions, in excellent<br />

English. This means that on her vacations<br />

to England and other areas of Europe,<br />

she no longer has to ask the clever<br />

businessman to order them another round<br />

of Casal Mendes. She could also probably<br />

move on from Ebru Salle to someone less<br />

rigorous and more Canadian about their<br />

exercise. And she knows how to make the<br />

Canadian version of gozleme or crepes<br />

with maple syrup as we call them in<br />

French Canada. She was able<br />

to understand my mother’s<br />

thank-you card, sent from<br />

thousands of miles away, in<br />

a country where people pride<br />

themselves on their fortitude<br />

for surviving long winters<br />

instead of blazing, humid<br />

summers, hotter than your<br />

warmest hamam or beach<br />

bar. And finally, she knows<br />

how to swear in two different<br />

languages, a skill that will<br />

inevitably become useful on<br />

the hostile streets of New<br />

York or Toronto, where she<br />

dreams of walking one day.<br />

Dilek is testament to the fact that “live<br />

English” provides not only languagelearning<br />

but also a tailored and satisfying<br />

experience of personal and cultural<br />

immersion; it goes beyond what learning<br />

within a classroom can provide. While<br />

classroom learning has the potential<br />

to create a comfortable environment<br />

in which the student can learn target<br />

language, “live English” goes a bit further<br />

to embrace a wider scope of vocabulary<br />

and of course, provides the opportunity<br />

for customized real-life implementation,<br />

exactly the type of language learning that<br />

will greatly assist learners in their daily<br />

personal and business life.<br />

Perhaps the experience of “live<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 10 11/06/14 08:31


Yaz 2014 Sayfa 11<br />

English” could be captured by the words of Ferdinand Saussure,<br />

who said, “A linguistic system is a series of differences in sound<br />

combined with a series of differences in ideas.” He was a person<br />

who strongly believed that languages were the collective products of<br />

social interaction rather than peripheral to understanding the world<br />

we live in. My experience with Dilek was one such event which<br />

embodies this sentiment and it is the direction that language learning<br />

is moving in. As our global culture seeks not only to communicate<br />

with people, but as well elaborate upon the phenomenon of human<br />

connection, “live English” can inspire not only English learning<br />

but as well an appreciation for and understanding of our shared<br />

cultures. For my student and I, the experience was an incredible<br />

adventure and learning experience. It continues to confirm that my choice to depart from the furniture-collecting masses of North<br />

America was not a mistake. For anyone who collects languages and life experiences rather than Easy-Boy chairs or textbooks, “live<br />

English” can provide a comfortable environment in which to escape convention and really learn something.<br />

EDEBİYAT<br />

* Ç.N: Şiirin yazılmış olduğu<br />

kişi ve şiirle ilgili birkaç diğer<br />

noktayı öğrendikten sonra, şiirin<br />

bende uyandırdığı duyguların<br />

da etkisiyle bu şiiri çevirmem<br />

gerektiğini düşündüm.<br />

Genel hatlarıyla çevirmekten<br />

keyif aldığım türde ve temadaki<br />

şiirlere oldukça yakın olduğu<br />

için çevirmek istedim.<br />

Çeviri aşamasında şiirdeki<br />

vahşi ve samimi tonu korumaya<br />

çalıştım. Yeri geldikçe<br />

utangaçlığı, yeri geldikçe de<br />

tehditkarlığı daha vurgulu hale<br />

getirmeye çalıştım.<br />

Keyifle okumanızı dilerim.<br />

Valentine<br />

Not a red rose or a satin heart.<br />

I give you an onion.<br />

It is a moon wrapped in brown paper.<br />

It promises light<br />

like the careful undressing of love.<br />

Here.<br />

It will blind you with tears<br />

like a lover.<br />

It will make your reflection<br />

a wobbling photo of grief.<br />

I am trying to be truthful.<br />

Not a cute card or a kissogram.<br />

I give you an onion.<br />

Its fierce kiss will stay on your lips,<br />

possessive and faithful<br />

as we are,<br />

for as long as we are.<br />

Take it.<br />

Its platinum loops shrink to a wedding-ring,<br />

if you like.<br />

Lethal.<br />

Its scent will cling to your fingers,<br />

cling to your knife.<br />

Carol Ann Duffy<br />

Sevgili<br />

Kırmızı bir gül değil<br />

Ya da kalpli bir yastık.<br />

Bir soğan veriyorum sana.<br />

Kese kağıdının içindeki bir ay o,<br />

Işık vaat eden;<br />

Aşkın, özenle elbiselerini çıkarışına benzeyen.<br />

Al.<br />

Ağlatıp kör edecek seni.<br />

Tıpkı bir sevgili gibi.<br />

Aynadaki suretini<br />

Allak bullak bir fotoğrafına dönüştürecek kederin.<br />

Gerçekçi olmaya çalışıyorum.<br />

Şirin bir buse kartı değil.<br />

Bir soğan veriyorum sana.<br />

Ateşli öpücüğü yapışacak dudaklarına,<br />

Sahiplenecek ve sadık kalacak;<br />

Bizim gibi aynı,<br />

Biz de öyle kaldığımız sürece tabii.<br />

Al.<br />

Platin halkaları bir alyansa dönüşüverecek;<br />

Yani… Eğer istersen.<br />

Ölümcül.<br />

Çıkmayacak kokusu parmaklarından,<br />

Çıkmayacak bıçağından.<br />

Çeviri: Belgin Özdemir<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 11 11/06/14 08:31


Sayfa <strong>12</strong> Yaz 2014<br />

EDITOR’S WORKBENCH<br />

Translation<br />

Quality: How to<br />

Deal With It?<br />

As it’s widely known, three sets of factors<br />

have an effect on the quality of the<br />

translation process in general. Basically,<br />

Source Text<br />

Process<br />

the errors should be correlated with the<br />

context and many other factors, such as<br />

importance for the client, expectations<br />

Target Text<br />

Selçuk ÖZCAN-Dragoman Ltd.<br />

(Domain X)<br />

Monolingual issues<br />

Bilingual issues<br />

(Domain X)<br />

Literally, the word quality has several<br />

meanings, one of them being “a high<br />

level of value or excellence” 1 according<br />

to Merriam-Webster’s dictionary.<br />

How should one deal with this idea of<br />

“excellence” when the issue at thand is<br />

translation quality? What is required,<br />

it looks like, is a more pragmatic and<br />

objective answer to the abovementioned<br />

question.<br />

This brings us to the question “how could<br />

an approach be objective?” Certainly, the<br />

issue should be assessed through empirical<br />

findings. But how? We are basically<br />

in need of an assessment procedure<br />

with standardized metrics. Here, we<br />

encounter another issue; standardization<br />

of translation quality. From now on, we<br />

need to associate these concepts with the<br />

context itself in order to make them clear.<br />

analyzing source text’s monolingual<br />

issues, target text’s monolingual issues<br />

and bilingual issues defines the quality<br />

of the work done. Nevertheless, the<br />

procedure should be based on the<br />

requirements of the domain, audience<br />

and linguistic structure of both languages<br />

(source and target); and in each step, this<br />

key question should be considered: ‘Does<br />

the TT serve to the intended purpose?’<br />

We still have not dealt with the<br />

standardization and quality of acceptable 2<br />

TT’s. There are various QA approaches<br />

and models. For most of them, acceptable<br />

translation falls into somewhere between<br />

bad and good quality, depending on the<br />

domain and target audience. The quality<br />

A robust QA model should be based upon<br />

accurate error categorization so that reliable results<br />

may be obtained<br />

level is measured through the translation<br />

error rates 3 and there are four commonly<br />

accepted quality levels; bad, acceptable,<br />

good and excellent. The formula is so<br />

simple: the TT containing more errors is<br />

considered to be worse quality. However,<br />

of the audience and so on. These factors<br />

define the errors’ severity as minor, major,<br />

and critical. A robust QA model should be<br />

based upon accurate error categorization<br />

so that reliable results may be obtained.<br />

We tried to briefly describe the concept of<br />

QA modeling. Now, let’s see what’s going<br />

on in practice. There are three publicly<br />

available QA models which inspired<br />

many software developers on their QA<br />

tool development processes. One of them<br />

is LISA (Localization Industry Standards<br />

Association) QA Model. The LISA Model<br />

is very well known in the localization and<br />

translation industry and many companyspecific<br />

QA models have been derived<br />

from it. The second one is J2450 standard<br />

that was generated by SAE (Society for<br />

Automotive Engineers) and the last one<br />

is EN15038 standard, approved by CEN<br />

(Comité Européen de Normalisation)<br />

in 2006. All of the above mentioned<br />

models are the static QA models. One<br />

should create his/her own frameworks<br />

in compliance with the demands of the<br />

projects. Nowadays, many of the institutes<br />

have been working on dynamic QA<br />

models 4 . These models enable creating<br />

different metrics for several translation/<br />

localization projects.<br />

1<br />

http://www.merriam-webster.com/dictionary/quality<br />

2<br />

The concept of “acceptable translation” has always been discussed throughout the history of translation studies. No one is able to precisely explain the<br />

requirements. However, a further study on dynamic QA models needs to go into details.<br />

3<br />

In fact, these types of score rates are developed to assess MT outputs. The keywords for a further study are BLEU, F-Measure, TER.<br />

4<br />

A European Commission-funded collaborative research initiative QTLaunchPad (http://www.qt21.eu/launchpad/content/new-goal-quality-translation) and DQF<br />

developed by TAUS (https://evaluation.taus.net/about).<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd <strong>12</strong> 11/06/14 08:31


Yaz 2014 Sayfa 13<br />

PROFESYONEL<br />

Çeviri Satın<br />

Almanın Sekiz<br />

Altın Kuralı<br />

Ümit ÖZAYDIN-Dragoman Ltd.<br />

Birbirine benzeyen websiteleri en<br />

deneyimli ve en geniş çevirmen<br />

ekipleriyle övünürken hangi firmadan<br />

güvenilir çeviri hizmeti alacağınıza<br />

karar vermekte zorlanabilirsiniz. Hemen<br />

herkes en büyük bankaları ve holdingleri<br />

referansları arasında gösteriyor. Bağımsız<br />

çevirmenlerin özgeçmişleri Dünya Bankası<br />

Genel Müdüründen daha görkemli<br />

ve dopdolu. En yüksek kaliteyi vaat<br />

eden bu kadar çokken Türkiye’de çeviri<br />

kalitesinden bu denli şikayet edilmesi<br />

neden acaba? Doğru kaliteyi, doğru<br />

bütçeyle satın almak istiyorsanız neler<br />

yapmalısınız?<br />

1. Gerçek isim ve fotoğraf arayın<br />

Araştırdığınız çeviri şirketinin web<br />

sitesinde sahiplerinin ve çalışanlarının<br />

isimleri ve fotoğrafları yayımlanıyorsa,<br />

nispeten daha güvenilir bir şirket<br />

buldunuz demektir. Şablon kullanarak<br />

websitesi yapmanın ne kadar kolay<br />

olduğunu biliyoruz. İsimsiz sitelere,<br />

kopyala yapıştır tarzı içeriklere prim<br />

vermeyin. Simultane çeviri hizmeti<br />

alıyorsanız, size CV’si verilen çevirmenle<br />

toplantınıza gönderilen kişinin aynı kişi<br />

olup olmadığını kontrol edin. İnternet<br />

sahteciliğine fırsat vermeyin.<br />

2. Google ve sosyal medya aramasının<br />

hakkını verin<br />

Google’a “simultane tercüme” yazıp<br />

ilk sayfada karşınıza çıkan firmalardan<br />

fiyat almak yanıltıcı olabilir. Öne çıkan<br />

firmaların sosyal medya sayfalarına da<br />

bakmalısınız. Takipçisi daha çok olan,<br />

takipçileriyle daha çok etkileşim kuran<br />

firmalar sizin için öncelikli olmalı.<br />

Firmanın aktif blogu, Facebook, Linkedin,<br />

Youtube ve Vimeo sayfaları varsa<br />

incelenmeli ve orijinal içerik paylaşan<br />

çeviri ajansları tercih edilmelidir.<br />

3. Referans bildiriminde kanıt isteyin<br />

İnternette en çok dolaşan SPAM maillerin<br />

sahte çevirmen özgeçmişleri olduğunu<br />

biliyor musunuz? Gerçekten tüm<br />

dünyadan muhtelif isimlerle en güzel<br />

referansları içeren CV’ler her an elinize<br />

geçebilir. İster serbest çevirmenle, isterse<br />

çeviri ajansıyla çalışın; öncesinde mutlaka<br />

referans gösterdiği kurumların işleriyle<br />

ilgili yazılı belge, banka ödendi dekontu,<br />

sözleşme, uçak bileti ve otel konaklama<br />

belgesi gibi kanıtları sorgulayın. Mümkünse<br />

yazılı referans isteyin veya referans<br />

kurum yetkilileriyle görüşün.<br />

4. Ulusal ve uluslararası çeviri<br />

derneklerine üyelik önemlidir<br />

GALA, ELIA, FIT, ATC, TEKOM, AIIC<br />

gibi uluslararası çeviri derneklerine üye<br />

olan çeviri ajansları ve serbest çevirmenler<br />

tercih listenizde üst sıralarda olsun. Çeviri<br />

İşletmeleri Derneği (ÇİD), Çevbir, Çeviri<br />

Derneği, TKTD gibi ulusal derneklere<br />

üye olmak sektörde önemli birer değerdir.<br />

İnternet sahtecileri genellikle bu gibi sivil<br />

toplum örgütlerine üye olmaz; kazara<br />

olsalar da uzun süre içeride kalamazlar.<br />

5. TSE EN 15038 çeviri kalite belgesini<br />

sorgulayın<br />

Çeviri sektöründe hem ülkemizde hem<br />

de tüm dünyada geçerli olan kalite<br />

belgesi TSE EN 15038’dir. Çeviri kalite<br />

belgesi olan bir işletmenin, ciddiyeti ve<br />

güvenilirliği daha yüksek olacaktır. TSE<br />

EN 15038, konuya göre uzman çevirmen<br />

seçimini şart koşar; her çevirinin<br />

mutlaka en az bir kontrolden geçmesini<br />

öngörür; çevirinin ve düzeltmenin anadil<br />

çevirmenleri tarafından yapılmasını<br />

ister ve çeviri işletmesinin müşterisinin<br />

beklentisine göre kalite güvence sistemi<br />

kurabileceğini belgeler.<br />

6. Genel deneyime değil, alan<br />

uzmanlığına önem verin<br />

Otomobil üretiminde başarılı bir firmanın<br />

ilaç üretiminde aynı başarıyı sağlaması<br />

hiç kolay değilse; otomotiv çevirisinde<br />

deneyimli bir çevirmenin tıp çevirisini iyi<br />

yapması beklenmemelidir. Çevirmenin<br />

belirli bir alanda uzman sayılabilmesi<br />

için yazılı çeviride bu alanda en az 2000<br />

– 2500 sayfa çevirmiş olması; sözlü<br />

çeviride ise en az 100 – 150 gün sadece<br />

bu alanda sözlü çeviri yapmış olması<br />

beklenir. 50 – 100 sayfa yazılı çeviri, 5 –<br />

10 gün sözlü çeviri, uzmanlık iddiası için<br />

yeterli değildir.<br />

7. Çevirinin hedef kitlesi fiyatı etkileyen<br />

en önemli faktördür<br />

Fabrikanızda ustalara makine eğitimi<br />

verirken mühendis kökenli bir çevirmenle<br />

çalışmanız hem yeterli, hem<br />

de hesaplı bir çözümdür. Fabrikada<br />

basın toplantısı yapılırsa, deneyimli bir<br />

mütercim tercümana emanet edilmelidir.<br />

Fabrika sahibiyle yabancı yatırımcıların<br />

buluşacağı bir toplantıda ise hem alanda<br />

uzman hem de protokol adabında<br />

deneyimli bir çeviri ajansıyla hareket<br />

edilmelidir. Çevirinin hedef kitlesine göre<br />

çeviri ajansını ve çevirmeni seçerseniz<br />

hem iyi çeviri alır, hem de bütçenizi doğru<br />

kullanmış olursunuz.<br />

8. Çeviri teknolojilerini kullanan<br />

firmalar zaman ve paradan tasarruf<br />

sağlar<br />

Modern çeviri teknolojileri, tek tıkla beş<br />

sene önce çevirinizi yapan çevirmene<br />

ulaşmayı, yeni işinizde en doğru,<br />

en deneyimli çevirmeni seçmenizi<br />

sağlıyor. Yeni araçlarla yazım ve imla<br />

denetimi, kurumsal terimlerin denetimi<br />

ve çevirideki benzer yerlerin aynı<br />

üslupla yazılmış olması kolayca kontrol<br />

edilebiliyor. Bulut teknolojisi sayesinde<br />

yazılı çeviriler devam ederken internetten<br />

kontrol edebiliyor, yorum ve düzeltme<br />

yapabiliyorsunuz.<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 13 11/06/14 08:31


Sayfa 14 Yaz 2014<br />

PROFESYONEL<br />

Şimdi Sizi<br />

Tanıyalım<br />

Leman ÖZGÜR-Dragoman Ltd.<br />

Özgeçmiş, bizi tanımayan birine kendimizi<br />

sadece 30 saniyede tanıtabileceğimiz bir<br />

pazarlama aracıdır. Yeni iş bulmamıza<br />

veya herhangi bir işi almamıza vesile<br />

olur. Elbette bunun tam aksi de mümkün.<br />

Bir işe aday olabilmenin koşuludur<br />

özgeçmişler. Basit bir iş gibi durmakla<br />

birlikte özgeçmiş hazırlamakta veya<br />

güncellemekte hepimiz çoğu zaman<br />

üşeniriz.<br />

Basit, kısa ve öz birkaç öneri ile kimi<br />

noktaları vurgulamak istedik sizlere bu<br />

yazımızda.<br />

İletişim bilgileriniz özgeçmişinizin en<br />

üst sıralarında, tam ve eksiksiz olmalı.<br />

Telefon numarası, ikamet edilen şehir<br />

ve ilçe yer almalı. Özellikle sözlü çeviri<br />

işlerinde çevirmenin hangi şehirde hatta<br />

mesafe açısından hangi semtte yaşadığı<br />

önem arz edebiliyor. Bu bilgilerin<br />

eksiksiz yazılması çoğu zaman olası bir<br />

krizi önlüyor.<br />

Özgeçmişte eğitim bilgileri de mutlaka<br />

yer almalı.<br />

Peki iş deneyimlerini nasıl belirtmeliyiz?<br />

Örneğin yazılı çeviri için bugüne kadar<br />

yaptığınız sayfa sayısını belirtebilirsiniz<br />

(5 bin sayfa hukuk alanında, 3 bin sayfa<br />

pazarlama, 2 bin sayfa teknik gibi).<br />

Sözlü çeviride ise simultane/ardıl çeviri<br />

yapılan gün sayısını (toplam 200 gün; 60<br />

hukuk, 50 finans, 50 medikal, 40 sosyal<br />

alanlar gibi) belirtmekte fayda var.<br />

Önemli bazı işlerinizi özgeçmişe ek<br />

olarak iş listesi halinde ekleyebilirsiniz.<br />

Bazen “Ne gerek var, beni bilen zaten<br />

biliyor,” diye özgeçmiş hazırlamamak<br />

veya yukarıda belirttiğim alanları<br />

yazmamak, çeviri şirketinin ve/veya o<br />

çevirmenin işi alamamasına neden oluyor.<br />

Biz kendimizi tanıyoruz, çeviri şirketleri<br />

de bizi biliyor olabilir. Ancak işi veren<br />

müşteri bizi henüz tanımıyor olabilir.<br />

Evet, çok zaman harcamadan kısa, öz,<br />

anlaşılır ve etkili özgeçmişiniz en az iki<br />

dilde mutlaka hazır halde olmalı. Gelen<br />

iş fırsatlarına hızlı ve hazırlıklı dönüş<br />

yapmak çoğu zaman işlerin bizlerde<br />

kalmasını sağlıyor.<br />

XTRF rolls out a new spring version with a stunning, fresh<br />

interface and user-friendly Vendor Portal.<br />

ORDER A FREE SYSTEM TEST DRIVE AND DISCOVER A NEW XTRF!<br />

EUROPE | 48 <strong>12</strong> 255 14 80<br />

US | 1 718 285 3369<br />

WWW.XTRF.EU<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 14 11/06/14 08:31


Yaz 2014 Sayfa 15<br />

ÇEVİRMEN GÖZÜNDEN<br />

Nubuto ve<br />

Otomatik<br />

Denetimler<br />

Burak ŞOLT-Arel Üniversitesi<br />

Nubuto bir CAT yazılımıdır. Böyle<br />

deyince “Normal bir yazılımdan ne farkı<br />

olabilir,” diye bir soru aklımıza gelmiyor<br />

değil. Fakat Nubuto’yu benzerlerinden<br />

ayıran bir değil, birçok özelliği var.<br />

Bunların başında Nubuto’nun bulut<br />

tabanlı olması, yani kullanıcısı için açık<br />

bir dünya oluşturması geliyor. Bu açık<br />

dünyaya aktardığım her şey, belirlediğim<br />

kullanıcılar tarafından dünyanın neresinde<br />

olurlarsa olsunlar erişebilir hâle geliyor.<br />

Beraber çalıştığınız kişiler arasındaki<br />

mesafeyi bir tık kadar kısalaştırıyor,<br />

adeta karşılıklı çalışma fırsatı sunuyor.<br />

Çalıştığınız proje üzerinde yapılan anlık<br />

değişiklikler, eş zamanlı olarak çalışma<br />

arkadaşınızın ekranında beliriyor. Yani,<br />

üzerinde beraber çalıştığınız bir belge<br />

değiştiğinde veya güncellendiğinde o<br />

belgeyi çalışma arkadaşlarınıza ulaştırma<br />

ve bu sırada yaşanan zaman kaybı gibi<br />

problemlerin önüne etkin bir şekilde<br />

geçilmiş olunuyor.<br />

Nubuto, açık bir dünya. Peki, erişim<br />

kolaylığı Nubuto’yu benzerlerinden<br />

ayıran tek özelliği mi? Hayır, birçok<br />

özelliğinden sadece biri. Nubuto’nun<br />

öne çıkan bir başka özelliği ise sizin<br />

için bir çeviri belleği oluşturması.<br />

Burada üzerinden geçilmemesi gereken<br />

bir nokta var. Bahsini ettiğimiz çeviri<br />

belleği, kişiyle, Nubuto’nun kullanıldığı<br />

bilgisayarla sınırlı kalmıyor; açık<br />

istemeniz durumunda dünyanın bir<br />

parçası hâline geliyor. Bu sayede, çalışma<br />

arkadaşlarınız yaptığınız çevirilerden eş<br />

zamanlı olarak yararlanabiliyor, benzer<br />

kalıpların tekrar tekrar çevrilmesinin<br />

önüne geçilerek zamandan tasarruf<br />

ediliyor. Oluşturulan çeviri belleği<br />

ise sadece o projeyle sınırlı kalmıyor.<br />

İstediğiniz takdirde benzer içeriğe sahip<br />

projelerde o ana kadar oluşmuş çeviri belleğini<br />

kullanabiliyor veya başkalarıyla<br />

paylaşabiliyorsunuz. Aynı çeviri belleğini<br />

aynı müşteriden gelen başka<br />

projelerinde kullanarak yapılan çeviride<br />

tutarlılık sağlayabiliyorsunuz. Bunların<br />

hepsi göz önüne alındığında, iş yükünün<br />

gereksiz artışı ve zaman kaybının önüne<br />

geçilmiş olduğunu görüyoruz.<br />

Nubuto’da otomatik gerçekleşen başka bir<br />

şey ise dil bilgisi ve imlâ kontrolü. Uzun<br />

süre boyunca çalışmanın yorgunluğu,<br />

çevirmen olarak çalışmalarımıza imlâ ve<br />

sözcük hatası şeklinde yansıyor. Ortaya<br />

çıkacak ürün ise her yönüyle müşterinin<br />

ihtiyaçlarını karşılayabilmeli ve hataya<br />

yer vermemelidir. Çünkü çeviride hata,<br />

metnin kullanıldığı yere göre büyük<br />

hengâmelere sebep olabilmekte. Hata<br />

ise insanın doğasındaki bir yapıtaşı belki<br />

de. Bu çelişkiyi çözmek adına kalite<br />

kontrolüne ihtiyaç duyuyoruz. Burada<br />

Nubuto, hataların önüne geçebilmek<br />

adına kullanıcısı için otomatik dil bilgisi<br />

ve imlâ kontrolü sağlıyor. Örneğin; “Göz<br />

atmak” ve “Taşeronluk” kelimelerinin<br />

yanlış yazıldığını Nubuto’nun QA<br />

eklentisinin kelimeyi sarı bir şerit içine<br />

almasıyla rahatlıkla görebiliyor ve<br />

öneriler alabiliyoruz. İstersek önerilen<br />

kelimeler arasından bir tanesini<br />

varsayılan olarak ekleyebiliyor, istersek<br />

kelimeyi segmentte veya projede yok<br />

sayabiliyoruz. Bu sayede, hem çalışma<br />

arkadaşlarınızın hem de kendinizin<br />

hata yapma ihtimalini mümkün<br />

olduğunca asgari düzeye çekebiliyor ve<br />

çalışmamızın kontrolü için harcanacak<br />

vakit azaltılabiliyor.<br />

Kişi ve yer sınırlamalarını aşmayı<br />

amaçlayan Nubuto, günümüz CAT<br />

yazılımlarının yeni nesli olması, kendini<br />

benzerlerinden ayıran açık dünyası ve<br />

mesafe tanımayan bir çalışma ortamı<br />

sunmasıyla “CAT yazılımı” tabirine yeni<br />

bir anlam getiriyor.<br />

dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 15 11/06/14 08:31


dragosfer-<strong>12</strong>-v6.indd 16 11/06/14 08:31

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!