18.05.2013 Views

Edebu'l-Mufred Ahlâk Hadisleri - Islam House - IslamHouse

Edebu'l-Mufred Ahlâk Hadisleri - Islam House - IslamHouse

Edebu'l-Mufred Ahlâk Hadisleri - Islam House - IslamHouse

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

-Ebu Zer’e gittim, fakat ona rastgelemedim. Hanımına dedim ki :<br />

- Ebu Zer rerede? Ev işleriyle meşguldur, şimdi sana gelir; dedi. Ben onu<br />

beklemek için oturdum. Biraz sonra beraberindeki iki deve olduğu halde geldi.<br />

Birini diğerinin arkasına takmıştı; bu iki deveden her birinin boynunda da bir su<br />

kabı vardı. Bunları yere indirdi. Sonra (bana) geldi. Ben ona dedim ki :<br />

- Ey Ebu Zer! Karşılaştığım bir adam yoktur ki, seninle karşılaşmadan bana<br />

daha sevgili olsun ve seninle karşılaşmadan da bana daha tiksindirici olsun. Ebu<br />

Zer şöyle dedi :<br />

- Allah babana rahmet etsin, bu iki (zıd şeyi) bir araya toplayan nedir?<br />

Nuaym dedi ki :<br />

- Cahiliyet zamanında bir kızcağızı diri olarak gömdüm. Seninle karşılaştığım<br />

takdirde korkuyorum ki, sana tevbe yoktur, kurtuluş yoktur dersin. Yine ümit<br />

etmekteyim ki, senin tevben makbuldur, sana kurtuluş vardır, dersin. Ebu Zer<br />

sordu:<br />

- Cahiliyet zamanında mı bu günahı istedin? Ben:<br />

- Evet, dedim. Dedi ki :<br />

- Allah, geçmiş (cahiliyette) günahları bağışlamıştır. Karısına da dedi ki, bize<br />

yemek getir. O, getirdi. Sonra ona yine emretti. Hanımı (yemek getirmekten)<br />

çekindi. Öyle ki, ikisinin de sesleri yükseldi. Adam ey... (uzatma), dedi. Siz,<br />

Rasûlullah (s.a.v.)’in buyurduğunu öteye geçmezsiniz. Ben dedim ki :<br />

- Rasûlullah (s.a.v.) onlar hakkında ne buyurdu? Peygamber şöyle buyurdu:<br />

“- Kadın bir eğe kemiğidir. Eğer onu doğrultmak istersen, onu kırarsın. Eğer<br />

onu idare edersen, ondu noksanlıkla beraber geçime medar olacak kıymet vardır.”<br />

Sonra hanım dönüp tirit yemeği getirdi ki, kumru’ya benziyordu.<br />

- Ye, ben seni korkutmuş olmayayım; Çünkü ben oruçluyum (yemeyeceğim),<br />

Sonra namaza durdu, rüku’u çabuk yapmaya başladı. Sonra namazdan<br />

ayrıldı da yemek yedi. Ben:<br />

“- İnna Lillah” bana yalan söylersin diye korkmamıştım, dedim.<br />

O şöyle dedi: «Allah babana rahmet etsin, sen benimle karşılaşalı beri yalan<br />

söylemedim, Dedim ki;<br />

- Sen oruçlu olduğunu bana söylemedin mi? Dedi ki:<br />

- Evet, ben bu aydan üç gün oruç tuttum da (bütün) bu ayın sevabı bana<br />

yazıldı ve yemek bana helal oldu, (zira hadis-i şerifte, bir ayın üç gününü oruç<br />

tutan kimse, o ayın tamamını oruç tutmuş gibi sevap alır, buyurmaktadır.<br />

170

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!