09.05.2014 Views

81.Sayı - Orman ve Su İşleri Bakanlığı

81.Sayı - Orman ve Su İşleri Bakanlığı

81.Sayı - Orman ve Su İşleri Bakanlığı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI<br />

2009<br />

YIL: 12 • SAYI: 81<br />

Her Bebek İçin Bir Fidan...<br />

Ağaçlandırma <strong>ve</strong> Erozyon Kontrolü Seferberliği’nin 2’nci Etabı Kayseri’de Başlatıldı<br />

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün<br />

himayesinde Kayseri’de başlatılan<br />

‘’Ağaçlandırma <strong>ve</strong> Erozyon<br />

Kontrolü Seferberliği’’nin 2’nci Etap<br />

merasimine, Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanı<br />

Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Enerji<br />

<strong>ve</strong> Tabii Kaynaklar Bakanı Taner<br />

Yıldız, Kayseri Valisi Mevlüt Bilici,<br />

Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet<br />

Özhaseki, millet<strong>ve</strong>killeri <strong>ve</strong> da<strong>ve</strong>tliler<br />

iştirak etti.<br />

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül,<br />

eşi Hayrünnisa Gül ile birlikte Çevre<br />

<strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanlığı tarafından düzenlenen<br />

‘’Erciyes Dağına 1 milyar<br />

100 milyon sedir tohumu ekimi <strong>ve</strong> bu<br />

yıl şehirde dünyaya gelen her bebek<br />

için bir fidan dikimi’’ merasiminde bulunmaktan<br />

dolayı duyduğu mutluluğu<br />

dile getirdi.<br />

Çevre konularına çok önem<br />

<strong>ve</strong>rdiğini belirten Cumhurbaşkanı<br />

Gül, Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanı Veysel<br />

Eroğlu’na yürüttüğü çalışmalardan<br />

dolayı teşekkür etti.<br />

Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı seçilmesinden<br />

bu yana çevre konusuyla<br />

alakalı bütün faaliyetleri yakından takip<br />

ettiğini kaydederek, bu alandaki faaliyetlerin<br />

çoğuna katıldığını ya da himayesine<br />

aldığını belirtti <strong>ve</strong> Türkiye Florası<br />

Kampanyası’nı himayesine almasını<br />

buna örnek gösterdi.<br />

Dünyanın iklim değişikliğinden<br />

kaynaklanan çevre tehdidiyle karşı<br />

karşıya olduğuna dikkati çeken<br />

Cumhurbaşkanı Gül, ‘’İnsanlık, iklimlerin<br />

nasıl değiştiğinin, kuraklığın<br />

nasıl olduğunun, sellerin nasıl büyük<br />

zararlar <strong>ve</strong>rdiğinin farkında değil. Giderek<br />

bu tehlikenin boyutu büyüyor.<br />

Özellikle kuraklık, önümüzdeki yıllarda<br />

belki milyonlarca insanın hayatına<br />

mal olacak’’ dedi.<br />

Cumhurbaşkanı Gül, dünya<br />

ülkelerinin bu durumun önünü almak<br />

maksadıyla harekete geçtiğini,<br />

Türkiye’nin de üstüne düşeni en iyi<br />

şekilde yapma azminde olduğunu,<br />

Kyoto Protokolü’nü imzalayarak da<br />

birçok ileri faaliyetlere adım atma kararı<br />

aldığını vurguladı.<br />

ABD’ye geçen yıl yaptığı yolculuk<br />

sırasında Kuzey Kutbu’nun üzerinden<br />

geçtiklerini <strong>ve</strong> dev buzulların nasıl eridiğini<br />

gördüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı<br />

Abdullah Gül, ‘’Felaket inanılmaz<br />

bir şekilde geliyor. Onun için büyük tedbirler<br />

almalıyız. Türkiye de kendi insanını<br />

<strong>ve</strong> çevresini korumak için büyük faaliyetler<br />

gerçekleştirmek zorunda’’ diye<br />

konuştu.<br />

Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanı<br />

Prof. Dr. Veysel Eroğlu<br />

Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanı Prof. Dr.<br />

Veysel Eroğlu, merasimde yaptığı konuşmada,<br />

Bakanlığına bağlı <strong>Orman</strong><br />

Genel Müdürlüğü ile Ağaçlandırma <strong>ve</strong><br />

Erozyon Kontrolü Genel Müdürlüğü’nün<br />

hazırladığı 5 ayrı projenin hayata geçirileceğini<br />

söyledi.<br />

‘’Bu çalışmalarımız, yeşil yarınlar<br />

için yürüttüğümüz Cumhuriyet tarihinin<br />

en büyük ağaçlandırma <strong>ve</strong> erozyon<br />

kontrolü seferberliğidir’’ diyen Bakan<br />

Eroğlu, şunları kaydetti:<br />

‘’Bugün burada, sizlerle birlikte<br />

<strong>Orman</strong> Genel Müdürlüğü <strong>ve</strong> Ağaçlandırma<br />

<strong>ve</strong> Erozyon Kontrolü Genel Müdürlüğünün<br />

5 ayrı muhteşem faaliyetini<br />

gerçekleştireceğiz. Bu faaliyetlerden ilki<br />

burada başlatacağımız Ağaçlandırma<br />

<strong>ve</strong> Erozyon Kontrol Seferberliği’nin 2.<br />

etabıdır. Topraklarımızın büyük bir kısmı<br />

erozyon <strong>ve</strong> çölleşme tehlikesi altındadır.<br />

Bu durumda, ağaçlandırma <strong>ve</strong> erozyon<br />

kontrol çalışmalarının önemini hepimiz<br />

kabul etmekteyiz. İklim değişikliklerinin<br />

ülkemiz üzerindeki olumsuz etkilerinin<br />

bertarafı, karbon tutulumunun arttırılması,<br />

toprak kaybının önüne geçilmesi<br />

<strong>ve</strong> bozulan toprak dengesinin yeniden<br />

sağlanması gayesiyle 2008-2012 yıllarını<br />

kapsayan ağaçlandırma <strong>ve</strong> erozyon<br />

kontrol seferberliği eylem planı hazırlanmıştı.<br />

Sayın Cumhurbaşkanımız,<br />

uğurlu elleriyle ilk fidanı 29 Kasım 2007<br />

tarihinde Cumhurbaşkanlığı konutunun<br />

bahçesine dikerek seferberliği başlatmışlardı.”<br />

haberin devami 3. sayfada<br />

Kaz Gölü Kuş Cenneti Parkı Açıldı<br />

Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanı Prof. Dr. Veysel<br />

Eroğlu, Tokat’taki Kaz Gölü Kuş Cenneti Parkı’nın<br />

açılışına iştirak etti.<br />

Bakan Eroğlu, merasimde yaptığı konuşmada,<br />

Kaz Gölü Kuş Cenneti Parkı’nın çok büyük<br />

öneme sahip olduğunu belirterek, ‘’Hakikaten<br />

burası da Manyas Kuş Cenneti gibi ülkemizin en<br />

önemli kuş cennetlerinden olacak’’ dedi.<br />

Gölün kuşların göç yolları üzerinde olduğuna<br />

dikkati çeken Bakan Eroğlu, şöyle konuştu:<br />

‘’Kuşların su ihtiyaçlarını karşılaması, en<br />

azından burada dinlenmesi açısından böyle bir<br />

sulak alana ihtiyaç var. O bakımdan çok sayıda<br />

kuş türünün özellikle yumurtlaması, yavrularını<br />

büyütmesi açısından burası çok önemli bir<br />

alan. Bu kuşlar özellikle çiftçilerimiz için bedava<br />

hizmetkarlar. Dolayısıyla bu kuşlara çok iyi bakmamız<br />

lazım. Kuş popülasyonu azalırsa birtakım<br />

tahıllara, mey<strong>ve</strong>lere zarar <strong>ve</strong>ren böcekler, haşerat<br />

artar. Kenesinden tutunuz da birtakım diğer<br />

böceklere kadar çoğu zararlı, zirai alanları istila<br />

eder. O bakımdan bu kuşlara ihtiyacımız var. Buraları<br />

korumamız lazım.’’<br />

Bölgedeki Ballıca Mağarası’yla alakalı bazı<br />

çalışmaları olduğunu kaydeden Bakan Eroğlu,<br />

parkla Ballıca Mağarası’nı bütünleştirmeyi planladıklarını<br />

söyledi.<br />

Doğa Koruma <strong>ve</strong> Milli Parklar Genel Müdürü<br />

Mustafa Kemal Yalınkılıç ise Kaz Gölü’yle alakalı<br />

teknik bilgi <strong>ve</strong>rdi.<br />

Merasimin ardından Bakan Eroğlu <strong>ve</strong> diğer<br />

yetkililer tarafından tabiata sülün salındı.<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177 1


Kestane,<br />

<strong>Orman</strong> Köylüsüne<br />

Kazandırıyor<br />

Kütahya <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü, Simav <strong>Orman</strong><br />

İşletme Müdürlüğü, Simav <strong>ve</strong> Aksaz <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Şefliği sınırları içerisinde bulunan 2076 hektar kestane<br />

ormanı, küresel kriz nedeniyle maddi sorunlar yaşayan<br />

orman köylüsü için kazanç kapısı oldu.<br />

Simav İşletmesi’nde bulunan 2076 hektar kestane<br />

ormanından yıllık ortalama 3-4 bin ton kestane üretimi<br />

gerçekleşmekte <strong>ve</strong> üretilen kestane mey<strong>ve</strong>sinden ortalama<br />

her yıl 12-16 milyon TL gelir elde edilmektedir.<br />

Her yıl 3 köy <strong>ve</strong> 6 beldede yaşayan toplam 8711 kişi<br />

kestane mey<strong>ve</strong>sinden kazanç elde etmektedir. Kestane<br />

üretimi sayesinde bu yörede köyden kente göç oranı,<br />

diğer yörelere göre daha düşüktür.<br />

Mevcut kestane sahalarında her yıl kurumalara sebebiyet<br />

<strong>ve</strong>ren <strong>ve</strong> rekolteyi düşüren kestane dal kanserine<br />

karşı orman köylüsü ile birlikte mücadele edilmekte<br />

<strong>ve</strong> bu şekilde kestane ormanlarının devamlılığı sağlanmaktadır.<br />

Bozuk kestane orman alanlarında rehabilitasyon<br />

çalışmaları çerçe<strong>ve</strong>sinde zirai tip cep terasları yapılarak,<br />

kestane fidanı dikilmiş <strong>ve</strong> aşılama çalışmaları gerçekleştirilmiştir.<br />

Verimli kestane orman alanlarında ise yabani kestanelerin<br />

genetik çeşitliliğini sağlamak maksadıyla bakım<br />

müdahaleleri yapılmakta <strong>ve</strong> halkın bilinçsiz aşılamasına<br />

karşı koruma tedbirleri alınmaktadır.<br />

Kütahya <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü tarafından Simav<br />

<strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü’nde yöre halkına dağıtılmak<br />

üzere 3500 adet kestane, 9900 adet ceviz, 1150 adet<br />

Antep fıstığı <strong>ve</strong> 4500 adet badem fidanı üretilmiştir.<br />

Sosyal ormancılık politikaları kapsamında her yıl<br />

üretilip orman köylüsüne dağıtımı yapılacak fidan sayısının<br />

arttırılması hedefleniyor.<br />

Meşede dikili satış gerçekleştirildi<br />

İzmir <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü Akhisar <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Müdürlüğü Gölmarmara <strong>Orman</strong> İşletme Şefl iği’nde<br />

meşe sahalarında ihale yoluyla dikili satış gerçekleştirildi.<br />

2010 yılı Rehabilitasyon programında yer alan<br />

448,1 Ha bozuk meşe meşçere sahasında <strong>ve</strong>rim yüzdeleri<br />

tespitleri yapıldığı <strong>ve</strong> çıkan sonuçlara göre muammen<br />

bedelleri tespit edilerek toplam 6379 m 3 D.K.G.H<br />

meşe ihaleye çıkarıldığı kaydedildi.<br />

5 parti halinde ihaleye çıkarılan meşeler, Dikili Ağaç<br />

ihalesinde satıldı. Yapılan bu dikili ağaç satışı, rehabilitasyon<br />

sahalarında uygulandı <strong>ve</strong> bu sahalarda uygulayıcılara<br />

kolaylık sağlaması yanında yeni bir ufuk açtı.<br />

Amasya <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü,<br />

Akdağmadeni <strong>Orman</strong><br />

İşletme Müdürlüğü görev alanında<br />

bulunan <strong>Orman</strong> Köyleri<br />

Kalkındırma Kooperatifl erinin<br />

yönetici <strong>ve</strong> üyelerinden oluşan<br />

28 kişilik bir grup için özel bir orman<br />

ürünleri <strong>ve</strong> kâğıt fabrikasına<br />

teknik gezi düzenlendi.<br />

Teknik geziye Akçakışla,<br />

Bozhüyük, Çulhalı <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Şefl eri ile orman muhafaza<br />

memurları da katıldı.<br />

Fabrika yöneticileri tarafından<br />

karşılanan grup, ikram<br />

edilen öğle yemeğinin ardından<br />

fabrikadaki üretim aşamalarını<br />

inceledi.<br />

Fabrikada görevli teknik<br />

elemanlarca fabrikaya gelen<br />

odunların hangi aşamalardan<br />

sonra muhtelif<br />

ürün (Kâğıtdeğişik<br />

özellik <strong>ve</strong><br />

ölçülerde MDF)<br />

olarak nasıl imal<br />

edildiği anlatıldı. <strong>Orman</strong> işçiliğinde<br />

çalışan kooperatif yönetici <strong>ve</strong><br />

üyeleri, emekleriyle hazırlanan<br />

orman emvallerinin orman endüstrisinde<br />

nasıl kullanıldığını,<br />

hazırladıkları odunlarda nelere<br />

dikkat etmeleri <strong>ve</strong> hangi ölçülerde<br />

üretim yapmaları gerektiğini<br />

bizzat fabrikanın teknik elemanlarından<br />

dinleme fırsatı buldular.<br />

Denizli’ye bağlanan 5 karayolunda 2008 yılı<br />

Mart ayında başlanan ağaçlandırma çalışmalarında<br />

başarı gözleniyor.<br />

Denizli <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nce konuyla<br />

ilgili olarak yapılan açıklama şöyle;<br />

“Bakanımız Veysel Eroğlu’nun 30.03.2008 <strong>ve</strong><br />

11.03.2009 tarihlerinde Denizli ziyaretlerinde başlangıç<br />

dikimlerini yaptığı, şehire bağlanan 5 karayolunun<br />

ağaçlandırılmasıyla Denizli şehir girişleri artık<br />

yemyeşil oldu.<br />

Denizli İl Özel İdaresi –Denizli Belediyesi <strong>ve</strong><br />

Denizli’li hayırse<strong>ve</strong>r işadamlarının maddi, Denizli<br />

<strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nün ise proje <strong>ve</strong> teknik<br />

desteği ile Bakanımızın talimatları sonucunda yapılan<br />

karayolu ağaçlandırmaları şu şekilde;<br />

Ağaçlandırılan Karayolu Ağaçlandırılan Mesafe Dikilen Ağaç Türleri<br />

Denizli-İzmir Karayolu 25 Km. Fıstık çamı-Servi-Top akasya-Dy.yap<br />

Denizli-Pamukkale 10 Km. Fıstıkçamı-Çınar<br />

Denizli-Ankara 40 Km. Fıstıkçamı-Servi-sedir-çınar-Dy.yap<br />

Denizli-Honaz 3 Km. Sedir-Sedir-Fıstıkçamı-Yap türler<br />

Denizli-Antalya 12 Km. Sedir-Servi-Çf -Çz-Akasya-Dy. yap<br />

TOPLAM :<br />

90 Km.<br />

<strong>Orman</strong> Köylüsüne<br />

Teknik Gezi<br />

Amasya <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

yetkilileri gençleştirme<br />

çalışmalarını sürdüren orman<br />

köylüsünü iş başında ziyaret etti.<br />

Amasya <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’nden yapılan açıklama<br />

şöyle;<br />

“Bölge Müdürlüğümüze bağlı<br />

Vezirköprü <strong>ve</strong> Bafra <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Müdürlükleri’nde bulunan 4<br />

ağaç türündeki (Sarıçam, Karaçam,<br />

Kızılçam <strong>ve</strong><br />

Kayın) tabii gençleştirme<br />

sahaları,<br />

Bölge Müdürlüğü<br />

yetkililerince gezilerek,<br />

2009 yılı<br />

tohumlama, ışık<br />

<strong>ve</strong> boşaltma kesimleri yerinde görüldü.”<br />

Teknik incelemede, diri örtü<br />

temizliği <strong>ve</strong> toprak işleme tatbikatı<br />

yapılarak gençleştirme sonrasında<br />

homojen dağılımla kapalılığın<br />

oluşturulması gerektiği vurgulandı.<br />

Bölge Müdürlüğü’nce yapılan<br />

açıklamada ayrıca: “Bölge Müdürlüğümüz<br />

bazında 4 ağaç türünde<br />

Konuyla ilgili<br />

bir açıklama yapan<br />

<strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

yetkilileri;<br />

“Bu Teknik gezinin<br />

amacı, orman köylümüze<br />

üretimde<br />

standardizasyonun<br />

niçin gerekli olduğunu<br />

fabrika ortamında<br />

görsel olarak göstermek<br />

<strong>ve</strong> hafızalarda yer etmesini<br />

sağlamaktır. <strong>Orman</strong> köylümüze<br />

yönelik buna benzer etkinliklerimiz<br />

devam edecektir” dediler.<br />

Teknik gezi sonunda orman<br />

kooperatifl erinin yönetici <strong>ve</strong> üyeleri;<br />

orman içerisinde emekleriyle<br />

hazırlanıp <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Müdürlüğü’nce satışı yapılan<br />

muhtelif cinsteki odunların <strong>ve</strong><br />

kamyon üzerine yüklenerek giden<br />

emvallerin orman endüstrisinde<br />

nasıl kullanıldığını görmüş<br />

oldular.”<br />

<strong>Orman</strong> köylüsü silvikültürde başarılı…<br />

gençleştirme çalışmaları yapıyoruz,<br />

gençleştirme çalışmalarındaki<br />

esas amacımız ormandan<br />

sürdürülebilir bir şekilde yararlanmayı<br />

emniyet altına almaktır.<br />

Silvikültür çalışmalarında orman<br />

köylümüzün büyük gayretle çalıştığını<br />

görüyoruz. Bu da bizi çok<br />

mutlu ediyor. ” dendi.<br />

Gençleştirme işinde çalışan<br />

orman köylüleri ile de bir süre sohbet<br />

eden <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

yetkilileri, teknik ekibe <strong>ve</strong> üretim<br />

işinde çalışan köylülere teşekkür<br />

ederek yapılan çalışmalardan dolayı<br />

duydukları memnuniyeti ifade<br />

ettiler.<br />

Karayolu Ağaçlandırmaları Devam Ediyor<br />

Yapılan karayolu ağaçlandırmaların Denizli <strong>Orman</strong><br />

Bölge Müdürlüğü’nün gözetiminde bakım çalışmaları<br />

da yapıldı.<br />

Bu yıl sonuna kadar da Denizli –Antalya Karayolunda<br />

20, Denizli – Muğla Karayolunda ise 10 km<br />

daha ağaçlandırma çalışması yapılacak.<br />

Yapılan yeşillendirme <strong>ve</strong> ağaçlandırma çalışmalarına<br />

maddi destek sağlayan Denizli İl Genel<br />

Meclisi’ne <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü olarak teşekkür<br />

ediyoruz.”<br />

2<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177


Eylem planına göre, 5 yılda yaklaşık<br />

Trakya büyüklüğünde sahada ağaçlandırma,<br />

erozyon kontrolü <strong>ve</strong> bozuk alanların<br />

iyileştirilmesi faaliyetleri yapılarak 2<br />

milyar 300 milyon adet fi danın toprakla<br />

buluşturulacağını bildiren Eroğlu, ‘’Eylem<br />

planına göre koyduğumuz hedefi miz,<br />

420 bin hektarlık alanı ağaçlandırmaktı.<br />

Ancak biz 463 bin hektarlık alanı ağaçlandırarak<br />

bu hedefi aştık’’ dedi.<br />

Bakan Eroğlu, yeni ormanlık alanların<br />

oluşturulması ya da bozuk orman<br />

alanlarının ıslahı çalışmalarının yanı sıra<br />

6 bin 79 okul bahçesinin, 2 bin 190 adet<br />

ibadethane <strong>ve</strong> mezarlığın, 470 adet hastane<br />

<strong>ve</strong> sağlık ocağı bahçesinin, 540 kilometre<br />

karayolu ile 403 kilometre yolun<br />

ağaçlandırılmasının da gerçekleştiğini<br />

kaydetti.<br />

Bakanlık tarafından başlatılan diğer<br />

bir faaliyetin de sedir ağaçlarının dikimi<br />

olduğunu belirten Eroğlu, ‘’Ülkemiz bitki<br />

örtüsü açısından çok zengindir. Bu zenginlik<br />

arasında öyle bir ağaç vardır ki o<br />

da sedir ağacıdır. Görkemli görüntüsüyle<br />

gücü temsil eden, Gılgamış Destanı’na<br />

konu olan, Toros Dağları’nın tacı olan <strong>ve</strong><br />

zaman içinde tahribata uğramış olan sedir<br />

ormanlarını çoğaltmak için yoğun bir<br />

gayret içine girdik’’ dedi.<br />

Bakanlık teşkilatında geliştirdikleri<br />

‘’Karpelli Sedir Ekimi’’ metodunun uzun<br />

yıllardan beri uygulandığını, 2004 yılından<br />

itibaren ise ulaşılması zor olan yüksek<br />

yerlere helikopterler vasıtasıyla ekim<br />

yapıldığını ifade eden Eroğlu, sözlerini<br />

şöyle sürdürdü:<br />

‘’Bu teknik, Kayseri, Mersin, Adana,<br />

Kahramanmaraş, Amasya, Antalya, Denizli,<br />

Muğla <strong>ve</strong> Konya illerimizde uygulanmaktadır.<br />

Ülkemizde şu an itibarıyla 100<br />

Her Bebek İçin Bir Fidan...<br />

landırmak gayesiyle her doğan bebek<br />

için bir fi dan projesini de Kayseri’den<br />

başlatıyoruz. Bu proje ile 81 ilimizde doğan<br />

her bebek için bir fi dan dikilecektir’’<br />

dedi.<br />

Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanı Eroğlu,<br />

‘’Özel Ağaçlandırma Projesi’’nin de bugün<br />

başlatıldığını belirterek, sözlerini<br />

şöyle sürdürdü:<br />

‘’Bu proje, büyük bir istihdam sağlayacak<br />

<strong>ve</strong> her yıl yurt dışından ithal ettiğimiz<br />

ceviz <strong>ve</strong> badem gibi ürünlerin ülkemizde<br />

yetiştirilmesini sağlayacak. Böyle<br />

bir proje, uzun yıllar önce hazırlanmasına<br />

rağmen, uygulanmasında çok geri<br />

kalınmıştır. Bunun sebebi, bu özel ağaçlar<br />

hakkında vatandaşların yeterince<br />

bilgilendirilmemiş olmasıdır. Bu konuya<br />

alaka duyanların önüne birçok bürokratik<br />

engeller çıkarılmıştır. Gittiğim bütün illerde<br />

bunun önemini vurguladım <strong>ve</strong> gerekli<br />

kolaylıkları sağlamak için merkezi idarenin<br />

yani Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanlığı’nın<br />

elindeki yetkileri yerel yönetimlere devrettim.<br />

Vatandaşlarımızın kah<strong>ve</strong>hane<br />

köşelerinde zamanlarını harcamalarını<br />

önlemek maksadıyla valilerimizden bu<br />

konunun ciddiyetle takip edilmesini istedim.’’<br />

Özel Ağaçlandırma Projesi’nde de<br />

Kayseri’yi pilot il seçtiklerini açıklayan<br />

Eroğlu, ‘’Projeye uygun dikim yapacak<br />

olan vatandaşlarımıza hem fidan <strong>ve</strong>receğiz<br />

hem de gerekli maddi katkıyı sağlayacağız’’<br />

diye konuştu.<br />

1.1 Milyar Sedir Tohumu<br />

Ekim Merasimi<br />

Konuşmaların ardından Cumhur-<br />

bin hektar sedir ormanı bulunmaktadır.<br />

<strong>Orman</strong> Genel Müdürlüğümüz tarafından<br />

2005-2014 yılları arasındaki seferberlik<br />

planıyla 10 yılda tam 100 milyar tohum<br />

ekimi projesini başlatmış bulunuyoruz.’’<br />

Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanı Eroğlu,<br />

bugüne kadar 101 bin 478 hektar alanda<br />

karpelli sedir tohumu ekimi yapıldığını,<br />

bu yıl ise 25 bin hektar alana 11 milyar<br />

adet sedir tohumu ekileceğini, bugün<br />

Kayseri’de başlatılan seferberlikle 1 milyar<br />

100 milyon sedir tohumunun toprakla<br />

buluşturulacağını belirtti.<br />

Kayseri Fidanlığı<br />

Bir diğer faaliyetlerinin ise<br />

Kayseri’deki fi danlık çalışması olduğunu<br />

belirten Bakan Eroğlu, şöyle devam etti:<br />

‘’Kayseri’de bulunan ormanlık alanların<br />

yüzde 79’u, bozuk alan niteliğindedir.<br />

Eylem planına göre, Kayseri’de<br />

5 yıllık sürede toplam 78 bin 158 hektar<br />

alanda fi dan dikimi yapılacaktır.<br />

Kayseri’de 2009 yılında 10 bin hektarlık<br />

ormanlık <strong>ve</strong> bozuk ormanlık alana 10<br />

milyon fi dan dikilecek. Kayseri’ye dikilecek<br />

fi danlar, başka illerden getirilecekti.<br />

Ancak biz Kayseri’de bir fi danlık oluşturduk,<br />

burada yetiştirilen fi danlar, ormanlık<br />

<strong>ve</strong> bozuk ormanlık alanlara dikilecek.’’<br />

Her Çocuk İçin Bir Fidan<br />

Bakan Eroğlu, ‘’Her çocuk için 1 fi -<br />

dan dikimi’’ projeleri olduğunu, bu projeyi<br />

de Kayseri’de başlattıklarını söyledi.<br />

Türkiye’de her yıl 1 milyon 380 bin<br />

bebeğin dünyaya geldiğini ifade eden<br />

Eroğlu, ‘’Ağaç <strong>ve</strong> orman sevgisini doğumla<br />

başlatmak <strong>ve</strong> bütün aileleri şuurbaşkanı<br />

Abdullah Gül <strong>ve</strong> beraberindekiler,<br />

temsili olarak butona basarak sedir<br />

tohumu ekim çalışmasını başlattı. Bu sırada,<br />

Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanlığına ait 5<br />

yangın helikopteri, alanın çevresine havadan<br />

tohum attı.<br />

Daha sonra <strong>Orman</strong> Genel Müdürü<br />

Osman Kah<strong>ve</strong>ci’den çalışmalar hakkında<br />

bilgi alıp, sedir tohumlarını inceleyen<br />

Cumhurbaşkanı Gül, eşi Hayrunnisa Gül<br />

ile birlikte sedir tohumu ekti <strong>ve</strong> ardından<br />

günün anısına fidan dikti.<br />

Kayseri’de başlatılan Milli Ağaçlandırma<br />

Seferberliği 2. Etap çalışması ile<br />

Erciyes Dağı <strong>ve</strong> Tomarza ilçesi Pusatlı<br />

köyü yakınına da 1.1 milyar sedir tohumu<br />

ekilerek, yeşil alan oranı artırılacak.<br />

Bu çalışma ile sedir ağaçlarından toplanan<br />

kozalaklardan özel işlemler neticesinde<br />

hazırlanan tohumlar, helikopterler<br />

ile bölgeye atılacak.<br />

Bir Köyün Ekonomik Kurtuluş u<br />

Rehabilitasyon çalışmalarının bir<br />

köyün ekonomisini iyileştirmesine örnek<br />

Çukur Köyü Modeli…<br />

Adana <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nün<br />

konuya ilişkin açıklaması şöyle;<br />

“<strong>Orman</strong> Genel Müdürlüğü, ormanlarımızın<br />

rehabilitasyonuna son yıllarda daha<br />

fazla önem <strong>ve</strong>rmekte <strong>ve</strong> gelecekte bir<br />

karış <strong>ve</strong>rimsiz orman alanı kalmaması<br />

için bu günden gereken önlemleri almaktadır.<br />

Rehabilitasyon çalışmaları ile<br />

ülkemizde bozulmuş olan ekosistemleri<br />

düzeltmek, biyolojik çeşitliliği artırmak,<br />

halkımızın odun <strong>ve</strong> odun dışı ürün ihtiyacını,<br />

tabiatı tahrip etmeden karşılamak<br />

<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>rimli orman alanlarımızı artırmak<br />

amaçlanmıştır.<br />

Başarı ile sürdürülen rehabilitasyon<br />

çalışmalarında, ormanlarımız daha<br />

<strong>ve</strong>rimli hale gelirken, orman köylülerimize<br />

daha fazla iş <strong>ve</strong> sürdürülebilir<br />

bir kalkınma sağlamak için de, halk ile<br />

işbirliği içerisinde, faaliyetler<br />

yapılmaktadır. Bu<br />

çalışmaların en güzel örneklerinden<br />

birisi, Adana<br />

İli, Karaisalı ilçesi’ne bağlı<br />

Çukur köyü’nde gerçekleşmiştir.<br />

Köylümüzle devletin<br />

kucaklaştığı bu proje ile<br />

yokluğun, fakirliğin <strong>ve</strong> bir orman köyünün<br />

makûs talihinin nasıl yenildiği görülmektedir.<br />

Çukur köyü, Akdeniz İklim Kuşağının<br />

karakteristik özelliklerini taşıyan,<br />

% 80’ i ormanlarla kaplı, kuru tarım yapılabilen<br />

çok kısıtlı tarım arazisine sahip,<br />

kıl keçisi yetiştiriciliği ile geçinmeye çalışan,<br />

sürekli göç <strong>ve</strong>ren, fakir bir Anadolu<br />

köyüdür.<br />

Yoğun otlatmadan dolayı, ormanların<br />

çoğunluğu bozuk yapıda iken, Adana<br />

<strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nün, rehabilitasyon<br />

çalışmaları ile 2004-2009 döneminde<br />

1750,0 Ha. bozuk orman alanı<br />

<strong>ve</strong>rimli hale dönüşmüştür. 2004 yılında<br />

rehabilitasyon çalışmalarının başlaması<br />

ile birlikte bu köyde, bir dönüşüm yaşanmaya<br />

başlamıştır.<br />

Rehabilitasyon çalışmalarıyla, otlatma<br />

alanları daralıp, tek geçim kaynağı<br />

olan hayvancılık olumsuz etkilenmiş<br />

olmasına karşın, köyün de içinde bulunduğu<br />

Eğlence-Körkün havzasında<br />

uygulanan Keçi Tasfi ye Projesi ile köyde<br />

tarım <strong>ve</strong> hayvancılık desteklenmiştir.<br />

Köy halkı tarafından, başlangıçta<br />

olumsuz bakılan <strong>ve</strong> engellenmeye çalışılan<br />

defne alanlarının rehabilitasyonu<br />

sonucu; Çukur köyü, bugün çevresinde<br />

imrenilen, ekonomik olarak gelişen <strong>ve</strong><br />

daha da gelişecek potansiyele sahip örnek<br />

bir köy haline gelmiştir.<br />

Köy halkı, orman rehabilitasyon<br />

çalışmalarında, yoğun orman işçiliği ile<br />

tanışmış, 2005 yılında defne alanlarının<br />

ıslahına başlanılmıştır. Öncelikle Çukur<br />

köyü civarında yapılan silvikültürel faaliyetlerde,<br />

Çukur köyü halkı çalıştırılarak,<br />

4 yılda köy halkına 671.000 TL gelir sağlanmıştır.<br />

Proje kapsamında köye, OR-<br />

KÖY tarafından 2 baş inek, arıcılık, güneş<br />

enerjisi kredileri <strong>ve</strong>rilmiştir. Adana<br />

Valiliği Özel İdaresi tarafından 20+1 bedelsiz,<br />

geri dönüşümsüz koyun desteği,<br />

ücretsiz fi ğ desteği <strong>ve</strong> mey<strong>ve</strong> fi danı desteği<br />

sağlanmıştır. 2008 yılından itibaren<br />

ise ana gelir kaynağı olan defne tali ürün<br />

hasadına başlanmıştır.<br />

Çukur köyü’nde, ıslah edilen toplam<br />

336,5 hektar defne alanı mevcuttur.<br />

En önemlisi 2008 yılından itibaren defne<br />

hasadı başlamış olup, 250 ton defne<br />

üretimi ile köye 62.500.00 TL gelir sağlanarak,<br />

köy halkı ekonomik yeterliliğe<br />

kavuşmuştur. Çukur köyü’nde, ormancılık<br />

faaliyetlerinin yoğunlaşması üzerine,<br />

2007 yılında S.S.Çukur Köyü Tarımsal<br />

Kalkınma Kooperatifi kurulmuştur. Kooperatif,<br />

2009 yılında, hasat yapmanın<br />

yanısıra, kurutma, yükleme <strong>ve</strong> nakliyat<br />

işlerini de kendisi yapmaya başlamış<br />

<strong>ve</strong> gelirini artırmıştır. Kooperatifi n tecrübe<br />

<strong>ve</strong> pazar deneyiminin artması ile<br />

hem hasat miktarının, hem de elde edilen<br />

gelirin yıllar itibarı ile en az 8-10 kat<br />

artış göstermesi beklenmektedir. 2009<br />

yılında sadece defne üretim <strong>ve</strong> satışından<br />

317.000.00 TL gelir gelmesi beklenilmektedir.<br />

Kooperatif, her aileye eşit<br />

olarak paylaştırdığı defne hasat kotası<br />

ile, gelirin köy halkı tarafından adaletli<br />

paylaşımını sağlamaktadır. Köy halkının<br />

kişi başına gelirinde, 8.000.00 TL ila<br />

10.000.00 TL artışın olması, şehir merkezlerine<br />

göç eden halkın, köyüne geri<br />

dönmeye başlamasına sebep olmuştur<br />

ki, bu da oldukça sevindirici bir olaydır.<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177 3


Çankırı <strong>Orman</strong>ları Hem İyileşiyor, Hem de<br />

Ülke Ekonomisine Girdi Sağlıyor<br />

Ekonomik Durgunluğa<br />

Çare İçin Dikili Satış<br />

Çankırı İşletme Müdürlüğü’nün<br />

bozuk olan orman sahaları, rehabilitasyon<br />

çalışmaları sonucu iyileştirilmekte<br />

<strong>ve</strong> ülke ekonomisine girdi<br />

sağlamaktadır.<br />

Çankırı <strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü,<br />

stepe geçiş zonunda olup, Müdürlüğün<br />

güneyi <strong>ve</strong> doğusu tamamen<br />

tuz yatakları ile kaplıdır. Yıllık<br />

yağış miktarı uzun yıllar ortalaması<br />

olan 400 mm nin altında olup, 2007<br />

yılındaki yağış ortalaması yıllık 256<br />

mm, 2008 yılında ise 274 mm olarak<br />

gerçekleşmiştir.<br />

İşletme Müdürlüğü’nün mıntıkasında<br />

Silvikültür faaliyetleri sıkıntılı<br />

geçmekte yeni orman alanlarının<br />

kurulması zorlu uğraşlar sonucu<br />

uzun yıllar almaktadır.<br />

Var olan ormanların korunması<br />

<strong>ve</strong> geliştirilmesinin başlıca çalışma<br />

amaçları olduğunu ifade eden İşletme<br />

Müdürlüğü yetkilileri şu açıklamalarda<br />

bulundular: “Bozuk olan<br />

orman sahaları rehabilitasyon çalışmaları<br />

sonucu iyileştirilmekte <strong>ve</strong><br />

geleceğe hazırlanmakta olup, Ülke<br />

ekonomisine de girdi sağlamaktadır.<br />

2009 yılında 1700 hektar alanda<br />

rehabilitasyon çalışmalarına<br />

başlanılmış olup, rehabilitasyon çalışmalarının<br />

büyük çoğunluğu bozuk<br />

Yabani Kiraz <strong>Orman</strong>ları Hızla Gelişiyor<br />

Simav <strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü,<br />

Simav <strong>Orman</strong> İşletme Şefl iği, bozuk<br />

baltalık sahalarında bulunan 22 bin<br />

adet Menengiç ağacına yapılan Antep<br />

fıstığı aşısı ile önümüzdeki yıllarda,<br />

yıllık 1.280.000 TL gelir sağlanacağını<br />

belirtti.<br />

Kütahya <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü,<br />

Simav <strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü,<br />

Simav <strong>Orman</strong> İşletme Şefl iği, bozuk<br />

baltalık sahalarında mevcut Menengiç<br />

meşe sahalarında yapılmaktadır.<br />

Bu sahalarda iyi olan fertler sahada<br />

bırakılmakta, bozuk <strong>ve</strong> kuru fertler<br />

ise sahadan uzaklaştırılmaktadır.<br />

Bu bozuk olan meşe sahalarından<br />

8000 ster meşe odunu elde edilmiş<br />

olup, KPS hakkı olarak köylülere bu<br />

odunlar <strong>ve</strong>rilmiş <strong>ve</strong> Müdürlüğümüze<br />

bu odunların satışından 200.000<br />

TL girdi sağlanmıştır. Köylüler bu<br />

odunları yakarak 800 ton meşe<br />

kömürü elde etmişler <strong>ve</strong> piyasaya<br />

sunmuşlardır. Köylüler, sattıkları bu<br />

meşe kömürlerinden yaklaşık olarak<br />

650.000 TL gelir elde etmişlerdir. Bu<br />

işlerde Müdürlüğümüz mıntıkasında<br />

80 aile çalışmış olup, ortalama her<br />

aileden 4 kişinin çalıştığı dikkate alınırsa<br />

320 kişiye Müdürlüğümüzde<br />

12 ay boyunca iş <strong>ve</strong>rilmiştir.<br />

Yapılan bu çalışmalar sonucu<br />

Müdürlüğümüz <strong>Orman</strong>ları hem<br />

gelişmeye <strong>ve</strong> iyileşmeye başlamış,<br />

hem de çalışan kişilere ekmek kapısı<br />

olmuştur.”<br />

Adapazarı <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

Yabani Kiraz ormancılığına<br />

özen gösteriyor.<br />

Adapazarı <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

yetkilileri, yapılan çalışmaları<br />

yerinde inceleyerek <strong>Orman</strong>ların,<br />

içinde <strong>ve</strong> dışında yaşayan insanlara<br />

çeşitli iş alanları sağladığını, işsizliği<br />

önlemede etkin rol oynadığını <strong>ve</strong><br />

böylece köyden kente göçü azalttığını<br />

ifade ettiler.<br />

Sakarya’nın içinde bulunduğu<br />

coğrafi k <strong>ve</strong> klimatik koşullar sayesinde<br />

çok zengin bir bitki örtüsüne<br />

sahip olduğunu belirten yetkililer:<br />

“<strong>Orman</strong> kaynaklarımızı oluşturan<br />

bu bitkilerin odunlarından yararlandığımız<br />

gibi mey<strong>ve</strong>si, tohumu,<br />

kökü, yumrusu, çiçeği, reçinesi gibi<br />

bölümlerinden de yararlanmaktayız.<br />

Sakaryalılar, ormandaki ağaçların<br />

sadece odunlarından değil mey<strong>ve</strong>lerinden<br />

de yararlanmak için fi dan seçiminde<br />

mey<strong>ve</strong> fi danlarına da ağırlık<br />

<strong>ve</strong>rmektedirler” dediler. 2006 yılında<br />

50 dönümlük alana dikilen 5 bin adet<br />

kiraz fi danını inceleyen yetkililer iki<br />

metreyi geçen kiraz fi danlarının<br />

bundan sonra daha hızlı büyüyeceğini<br />

söylediler.<br />

Yetkililer, ayrıca yabani kirazların<br />

ekonomik değerinin de çok<br />

yüksek olduğuna dikkat çekerek;<br />

“Yabani kiraz 30 m. boy <strong>ve</strong> bir metre<br />

çapa kadar ulaşabilen düzgün<br />

gövdeli, ekonomik değeri oldukça<br />

yüksek, en önemlisi hızlı gelişen bir<br />

ağaç türüdür. İdare müddeti 50 – 70<br />

yıldır. Bu süre içerisinde kesim çağına<br />

geliyor. Yabani kiraz ağacının<br />

kerestesi çok değerli olup, mobilya<br />

yapımında geniş kullanım alanı var.<br />

Şu an m³ fi yatı ortalama bin TL’den<br />

fazla” dediler.<br />

Antep Fıstığı kazandıracak<br />

ağaçlarına (Pistacia terebinthus) 2007<br />

<strong>ve</strong> 2008 yılında rehabilitasyon kapsamında<br />

55 hektar alanda Antep fıstığı<br />

(Pistacia <strong>ve</strong>ra) aşılama çalışması gerçekleştirdi.<br />

Yapılan aşılama çalışmasıyla, 22<br />

bin adet Menengiç ağacına Antep fıstığı<br />

aşısı başarılı bir şekilde uygulanarak<br />

% 80 başarı elde edildi.<br />

Yapılan teknik gözlemlerde 2010<br />

yılından itibaren aşılanan ağaçların<br />

mey<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>rmeye başlayacağı, ağaçların<br />

gelişimini tamamlandığında ise çok yüksek<br />

gelir elde edileceği tahmin ediliyor.<br />

Yapılan araştırmalara göre proje<br />

sahasında aşılanan ağaçların 5. yılda<br />

normal <strong>ve</strong>rime ulaşacağı dikkate alındığında<br />

160 bin kg. Antep fıstığı rekoltesi<br />

beklenmekte. Bunun maddi değerinin<br />

de en düşük ihtimalle yıllık 1.280,000<br />

TL. olacağı tahmin ediliyor.<br />

Bölge Müdürlüğü’nce konuya ilişkin<br />

yapılan açıklamada;<br />

“Antep fıstığı aşılama çalışması<br />

yapılan saha ile Simav <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Şefliği, Yassıeynihan köyü <strong>ve</strong> civarında<br />

yer alan <strong>ve</strong> çok düşük gelir düzeyine sahip<br />

köylere ek gelir sağlanacak ayrıca<br />

<strong>Orman</strong>-Halk münasebetleri olumlu yönde<br />

gelişecektir.<br />

Simav <strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü<br />

sınırları içerisinde Antep fıstığı aşılama<br />

çalışmalarının yapılabileceği potansiyel<br />

alanlar; Naşa <strong>Orman</strong> İşletme Şefliği’nde<br />

Balıkesir <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nde<br />

2009 yılında dikili olarak satışa çıkarılan<br />

ağaçlara ekonomide yaşanan durgunluğa<br />

rağmen talep artıyor.<br />

Balıkesir <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nden<br />

edinilen bilgiye göre son 5 yılda dikili ağaç<br />

satışları sürekli bir artış göstermiş.<br />

Konuyla ilgili olarak <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’nce yapılan açıklamada: “2009<br />

yılında küresel ekonomideki daralmanın orman<br />

emvali satışlarına da yansıyacağı öngörülerek,<br />

stokları azaltmak, maliyeti düşürmek<br />

amacı ile dikili ağaç satışlarına ayrı bir önem<br />

<strong>ve</strong>rilmiştir. Bölge Müdürlüğümüzde son 5 yılda<br />

dikili ağaç satış gerçekleşmeleri sürekli artış<br />

göstermiştir. 2009 Eylül sonu itibari ile 2008<br />

yılı gerçekleşmelerinin % 45 fazlasına ulaşılarak<br />

66.750 m 3 seviyesine çıkılmıştır. Dikili<br />

ağaç satışına hazırlanan sahalar da dikkate<br />

alındığında yıl sonuna kadar 80 bin m 3 seviyelerine<br />

ulaşması hedefl enmektedir. Bu oran,<br />

Bölge Müdürlüğümüzün toplam dikili damga<br />

üretiminin altıda biridir. Bandırma, Edremit<br />

<strong>ve</strong> Balıkesir İşletmeleri en fazla Dikili ağaç<br />

satan işletmelerimizdir. Dikili satılan ağaçlardan<br />

toplam 3.875.000 TL gelir elde edilmiştir.<br />

2010 yılında gençleştirme programına alınan<br />

tüm Kızılçam sahaları dikili satış için planlanmış<br />

olup bugün itibariyle 7.800 m 3 dikili ağaç<br />

satışa hazır hale getirilmiştir.” dendi.<br />

30, Kiçir <strong>Orman</strong> İşletme Şefliği’nde 50,<br />

Kınık <strong>Orman</strong> İşletme Şefliği’nde 30, Korucuk<br />

<strong>Orman</strong> İşletme Şefliği’nde 30 <strong>ve</strong><br />

Simav <strong>Orman</strong> İşletme Şefliği’nde 200<br />

olmak üzere toplam 340 hektar olarak<br />

tespit edilmiştir. Bu alanlarda Antep fıstığı<br />

aşılama çalışmaları yapılmaya devam<br />

edilerek, ülke <strong>ve</strong> yöre ekonomisine<br />

katkı sağlanacaktır.<br />

1960-61 yıllarında Kiçir <strong>Orman</strong><br />

İşletme Şefliği <strong>ve</strong> Naşa <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Şefliği <strong>Orman</strong>lık <strong>ve</strong> şahıs arazilerinde<br />

bulunan Menengiç ağaçlarının aşılaması<br />

yapılmış, aşılama çalışması yapılan<br />

Antep fıstığı ağaçları gelişimini tamamlayarak<br />

mey<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>rmeye başlamıştır.<br />

Antep fıstığı ağacının mey<strong>ve</strong>leri, köy<br />

tüzel kişilikleri tarafından toplatılarak<br />

elde edilen gelirle köy – belde ihtiyaçları<br />

karşılanmaktadır” dendi.<br />

4<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177


Hayata Yeniden Merhaba!<br />

Amasya <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

sınırlarında bir tilki tarafından<br />

kaçırılan 3 aylık Karaca yavrusu,<br />

ormanda çalışan üretim işçilerinin<br />

müdahalesiyle kurtarılarak hayata<br />

döndürüldü.<br />

Merzifon İlçesi Paşaköy Yaylası<br />

ormanlarında çalışan üretim<br />

işçileri, tilki tarafından kaçırılan karaca<br />

yavrusunu kurtararak hayata<br />

döndürdü. Tilki saldırısından dolayı<br />

yaralanmış olan karaca yavrusuna<br />

ilk tedavi orman muhafaza memurları<br />

tarafından yapıldı. Korkmuş<br />

<strong>ve</strong> ürkek olduğu gözlenen karaca<br />

yavrusuna üretim işçileri biberonla<br />

süt <strong>ve</strong>rerek anne yokluğunu hissettirmemeye<br />

çalıştılar.<br />

Yavru karaca, Veteriner hekim<br />

tarafından tedavi edilmek <strong>ve</strong> sonrasında<br />

doğal ortamına bırakılmak<br />

üzere Amasya İl Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong><br />

Müdürlüğü yetkililerine teslim edildi.<br />

Sinop’ta <strong>Orman</strong> Alanları Artıyor<br />

Sinop <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nde süresi dolan Amenajman<br />

Planlarının yenilenmesi çalışmaları hızla devam<br />

ederken orman varlığındaki artış da dikkat çekiyor.<br />

Sinop <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nce konuyla ilgili yapılan<br />

açıklama şöyle;<br />

“Sinop <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nde; Bölge<br />

Müdürlüğü’ne bağlı 18. <strong>ve</strong> 21. Amenajman Başmühendislikleri<br />

<strong>ve</strong> ihaleyle<br />

plan yapımı işi <strong>ve</strong>rilen<br />

özel amenajman<br />

ekipleri tarafından<br />

Amenjman<br />

Planı yapım çalışmaları<br />

devam ediyor.<br />

Amenajman<br />

Planlarının yapım<br />

çalı ş maları nda<br />

sayısal haritalar<br />

kullanıldığı için<br />

ölçümler daha sağlıklı yapılıyor. Yeni ölçümler sonucunda<br />

Bölge Müdürlüğü ormanlarında yapılan bakım, gençleştirme,<br />

ağaçlandırma <strong>ve</strong> rehabilitasyon çalışmaları sonucu<br />

orman alanı miktarında önemli artış olduğu gözlendi. Son<br />

yapılan ölçümler dikkate alınarak Bölge Müdürlüğü orman<br />

varlığı yeniden güncellendi. Yapılan güncelleme sonucunda<br />

Bölge Müdürlüğü ormanlarının 328.537,7 hektardan,<br />

337.607,5 hektara çıktığı <strong>ve</strong> % 3 oranında arttığı görüldü.<br />

Verimli ormanların da % 11 oranında artarak 228.591,9 hektara<br />

çıktığı gözlendi. Bu sonuçla, mevcut ormanların % 67,7<br />

sinin <strong>ve</strong>rimli ormanlardan oluştuğu görüldü. Bu oran, daha<br />

önce 62,6 idi. Sinop <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü ormanlarının,<br />

toplam alana oranı da % 57,7 den % 59,3 ‘e çıktı.<br />

Amenajman Planı yenileme çalışmalarının 2011 yılı<br />

sonunda bitirilmesi planlanıyor. Böylece Türkiye’de ormanlık<br />

alanının il alanına oranında 7. sırada bulunan Sinop ili’nin<br />

daha yukarılara çıkması bekleniyor.”<br />

Sinop <strong>Orman</strong><br />

Bölge<br />

Müdürlüğü<br />

Verimli<br />

<strong>Orman</strong><br />

Bozuk<br />

<strong>Orman</strong><br />

Toplam<br />

<strong>Orman</strong>lık<br />

Alan<br />

Açıklık<br />

Alan<br />

Genel<br />

Alan<br />

<strong>Orman</strong>lık<br />

Alanın Genel<br />

Alana Oranı<br />

Ölçü Birimi Hektar Hektar Hektar Hektar Hektar %<br />

Eski Durum 205.939,0 122.595,7 328.534,7 241.273,1 569.807,8 57,7<br />

Yeni Durum 228.591,9 109.015,6 337.607,5 231.913,4 569.520,9 59,3<br />

Artış Yüzdesi<br />

%<br />

+11 -12 +3 -4<br />

Ayı Mantarı Ekonomiye Önemli Katkı Sağlıyor<br />

<strong>Orman</strong>cının Bağ<br />

Bozumu<br />

İstanbul <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü sınırları<br />

dahilindeki Ayı Mantarı (Boletus) üretiminin rekor<br />

seviyeye doğru çıkarak, 2009 yılında bin tona ulaşması<br />

bekleniyor.<br />

İstanbul <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nce konuya<br />

ilişkin yapılan açıklama şöyle;<br />

“Yurdumuz, içinde bulunduğu arazi <strong>ve</strong> iklim<br />

şartları bakımından doğal mantarların yetişmesi<br />

yönünden uygun bir yapıya sahiptir. İstanbul<br />

<strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü sınırları dahilindeki ormanlık<br />

alanlardaki mantarlar<br />

çeşitlilik bakımından oldukça<br />

zengindir.<br />

Son zamanlarda gerekli<br />

iklim şartlarının da oluşmasıyla,<br />

orman köylülerimize<br />

önemli bir geçim kaynağı<br />

olan doğal mantarlar önemli<br />

bir süreç geçirmekte, ekonomiye<br />

katma değer yaratmakta<br />

<strong>ve</strong> birçok kişiye de maddi<br />

imkanlar sağlamaktadır. Bizim de kurum olarak<br />

ormanlarımız içerisindeki bu zenginlikten yeterli<br />

şekilde faydalanmamız gerekmektedir.<br />

• İstanbul <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nün<br />

Çatalca <strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü (Binkılıç yöresi)<br />

<strong>ve</strong> Vize <strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü (Saray yöresi),<br />

ormanlık alanları ticari mantar “Çörek Mantarı=<br />

(Boletus edilus)” yetişmesine en uygun yörelerdir.<br />

• Düşük fi yatlı tarife bedeli ödenerek belgelenen<br />

<strong>ve</strong> satışı gerçekleştirilen mantarlar fabrikalara<br />

satılmaktadır.<br />

Ayı mantarı toplamaya civar orman köylerinden<br />

hatta Keşan <strong>ve</strong> civarından vatandaşlarımız<br />

gelmekte <strong>ve</strong> günlük yevmiyeleri kişi başına 50-100<br />

TL arasında değişebilmektedir. Ayı mantarının miktarı<br />

yıllar itibariyle değişkenlik göstermekte <strong>ve</strong> bol<br />

dönemlerde depolama imkanları olmadığından fi -<br />

yatları düşmektedir. Bu nedenle bazı köylerde kooperatifl<br />

er eliyle soğuk hava depolarının yapılması<br />

uygun olacaktır.<br />

Birim fi yatlar yıllık rekolteye göre farklılık göstermekte<br />

olup, ortalama fi yatlarla hesaplama yapılmıştır.<br />

Yurtdışında kg. fi yatı 15-30TL arasında<br />

değişmektedir.<br />

Piyasa değeri ortalama 10,00 TL civarında<br />

olup, yıllık ortalama olarak 1.000 ton (1.000.000<br />

kg) toplanmaktadır. Bu da 10,00 x 1.000.000 =<br />

10.000.000 TL’yi bulmaktadır.<br />

İlkbahar <strong>ve</strong> Sonbahar mevsimlerinde mantar<br />

toplama işinde çalışan kişi sayısı yaklaşık olarak<br />

5 – 6 bin kişi olup, bunların bakmakla yükümlü olduğu<br />

kişiler de hesaba katıldığında yaklaşık<br />

olarak 350 bin kişiye maddi katkı<br />

sağlanmaktadır.<br />

Bu mantar, Avrupa’da; özellikle İtalya,<br />

Fransa <strong>ve</strong> Almanya olmak üzere ihraç<br />

edilmekte, restaurant <strong>ve</strong> otellerde müşterilere<br />

yemek olarak sunulmaktadır.<br />

Ayı mantarı (Boletus)’nın biyolojisi,<br />

klorofi li olmayan, üreme organları <strong>ve</strong><br />

esas bünyeleri iplik gibi, “hüf” denilen<br />

küçük borucuklardan ibarettir.<br />

Boletusun ekonomik değeri olan 2 türü vardır.<br />

Boletus edulis fr.(Çörek Mantarı) <strong>ve</strong> Boletus badius<br />

(Doru Renkli Şişkin Mantar).<br />

Temmuz <strong>ve</strong> Kasım ayları arasında iğne yapraklı<br />

ağaç ormanlarında, bilhassa dağlık yörelerde<br />

bulunur <strong>ve</strong> çamlara refakat eder. Doğrudan doğruya<br />

ağaç gövdelerinin dibinden <strong>ve</strong>ya çürümüş<br />

kütüklerden çıkar, hatta çürümüş ladin kozalakları<br />

üzerinde bulunabilir.<br />

Ayı mantarı (Boletus), İstanbul <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü sınırları dahilinde Kırklareli, Demirköy,<br />

Vize, Çatalca, Bahçeköy <strong>ve</strong> Şile İşletme Müdürlüklerinin<br />

Karadeniz kıyısındaki rutubetli bölgelerde,<br />

saf <strong>ve</strong> karışık meşcerelerde görülmektedir.<br />

Ayı mantarı (Boletus); Çorbalar, yemekler, kızartmalar,<br />

bundan başka tuz <strong>ve</strong> sirke içinde salamura<br />

kurmak için iyidir. Ülkemizdeki mantar fabrikaları<br />

dilimleyip kurutmakta <strong>ve</strong> ihraç etmektedir. Kurutulmuş<br />

mantarlar, ılık süt içinde bekletilip yemeklerde<br />

kullanılır.”<br />

2009 yılının son günlerinde tüpleme<br />

çalışmasına başlanılarak,10 aylık yolculuğunun<br />

sonuna gelen sedir fi danları,asıl yetişme<br />

yurtlarına gönderilmeye başlandı.<br />

Kahramanmaraş <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü,<br />

Göksun <strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü,<br />

Taşoluk Fidanlığı’nda, 10 aya yakın bir süredir<br />

adeta bir bebek gibi ihtimamla büyütülen<br />

sedir fi danları,bundan sonra dağların<br />

en ücra köşelerinde,toprağın birer bekçisi<br />

olarak yüzlerce yıllık yurtlarında büyüyecekler.<br />

Göksun <strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü<br />

2009 yılı rehabilitasyon programı çerçe<strong>ve</strong>sinde<br />

dikilecek olan fi danları naklettikten<br />

sonra, yeni fi dan üretim çalışmalarına başlayacak.<br />

İşletme Müdürlüğü’nün 2010 yılı<br />

programı çerçe<strong>ve</strong>sinde ise 350-400 bin civarında<br />

fi dan üretilmesi planlanıyor.<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177 5


Tarihin Canlı Tanıkları: Anıt Ağaçlar<br />

Giresun <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’nde Amenajman<br />

Planı yenileme çalışmaları sırasında<br />

anıt ağaçlara rastlanıyor.<br />

Bölge Müdürlüğü’nce konuya<br />

ilişkin olarak yapılan açıklama<br />

şöyle:<br />

“Yaş, çap <strong>ve</strong> boy itibarıyla<br />

kendi türünün alışılagelmiş<br />

ölçülerinin çok üzerindeki boyutlara<br />

ulaşan, yöre tarihinde,<br />

kültür <strong>ve</strong> folklorunda özel yeri<br />

bulunan, geçmiş ile günümüz,<br />

günümüz ile gelecek arasında<br />

iletişim sağlayabilecek uzunlukta<br />

doğal ömre sahip ağaçlar”<br />

(ASAN .Ü-1991) anıt ağaç olarak<br />

tanımlanmaktadır.<br />

<strong>Orman</strong> amenajmanı arazi<br />

çalışmaları zor şartlarda gerçekleşmektedir.<br />

Envanter çalışmaları<br />

<strong>ve</strong> arazi gözlemleri<br />

sırasında, tarihin canlı tanıkları<br />

olan Anıt Ağaçlara da rastlanmaktadır.<br />

Anıt ağaçlar; tarihsel<br />

süreç içerisinde pek çok tarihi<br />

olaya tanıklık etmiş <strong>ve</strong> etmekte<br />

olan, ormanların tarihi eserleridir.<br />

Amenajman arazi çalışmaları<br />

sırasında planlamacıların<br />

karşısına çıkan Anıt Ağaçların,<br />

gerekli ölçmeleri yapılıp tespit<br />

edilen bilgileri, amenajman<br />

planlarına alınmaktadır.<br />

Ordu <strong>ve</strong> Çambaşı <strong>Orman</strong><br />

İşletme Şefl iği’nde yapılan çalışmalar<br />

sırasında; Akçaağaç<br />

anıt ağacı <strong>ve</strong> Kayın anıt ağacı<br />

tespit edilmiştir. Denetim <strong>ve</strong><br />

Kontrol Başmühendisliği tarafından<br />

da bu ağaçlarla ilgili<br />

gerekli olan ölçümler yapılmış<br />

<strong>ve</strong> tablo haline getirilerek yeni<br />

amenajman planları içerisinde<br />

yer alması sağlanarak kayıt <strong>ve</strong><br />

koruma altına alınmıştır.<br />

<strong>Orman</strong> Zararlıları ile Mücadelede<br />

Bilinçlendirme Çalışmaları...<br />

Sinop <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

Çam Kese Böceği ile mücadelede<br />

3 bin hektar alanda böceğe ait yumurta<br />

koçanlarını orman köylülerine<br />

toplatarak 40.000 TL gelir kazandırdı.<br />

Bölge Müdürlüğü’nce konuya<br />

ilişkin yapılan açıklama şöyle;<br />

“Sinop <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nde<br />

Çam Kese Böceği ile mücadele<br />

çalışmaları çerçe<strong>ve</strong>sinde,<br />

bu böceğe ait yumurta koçanları<br />

Trabzon <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’ne bağlı Sürmene<br />

İşletme Müdürlüğü <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong><br />

Zararlıları İle Mücadele Şube<br />

Müdürlüğü’nce orman zararlıları<br />

ile mücadele bilgilendirme<br />

toplantısı yapıldı.<br />

Trabzon <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’nden edinilen bilgiye<br />

göre;<br />

Sürmene İşletme Müdürlüğü’ne<br />

bağlı Çaykara İlçesi<br />

Karaçam Beldesi’nde<br />

ormanlarımızda görülen böcek<br />

zararları <strong>ve</strong> mücadelesi<br />

konusunda halkı bilgilendirme<br />

toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya<br />

<strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

yetkilileri, orman muhafaza<br />

memurları, belde <strong>ve</strong> köy muhtarları,<br />

vatandaşlar <strong>ve</strong> öğrenciler<br />

katıldı.<br />

Bilgilendirme toplantısında;<br />

<strong>Orman</strong>larımızdaki ibreli<br />

ağaçların kabuklarına girip<br />

kambiyumlarını (canlı kısımlar)<br />

yiyerek ağaçların kurumasına<br />

sebep olan Dendroctonus micans<br />

(Dev Kabuk Böceği), Ips<br />

sexdentatus (On iki dişli çam<br />

kabuk böceği) <strong>ve</strong> Ips typographus<br />

(Sekiz dişli çam kabuk<br />

böceği) böceklerinin biyolojisi,<br />

zarar şekilleri, alınması gereken<br />

önlemler <strong>ve</strong> idaremizce<br />

yapılmakta olan mücadele<br />

yöntemleri vatandaşlara anlatılarak<br />

konu hakkındaki görüş<br />

<strong>ve</strong> talepler tespit edildi.<br />

Toplantıda, vatandaşlara<br />

OZM Şube Müdürlüğü<br />

tarafından böceklerin<br />

tanıtımı, mücadele çalışmaları<br />

konusunda bir<br />

sunu gerçekleştirildi.<br />

İşletme Müdürlüğü’nce<br />

de idari uygulamalar <strong>ve</strong><br />

beklentiler hakkında vatandaşlara<br />

bilgi <strong>ve</strong>rildi.<br />

Ordu <strong>ve</strong> Çambaşı <strong>Orman</strong><br />

İşletme Şefl iği’nde tespit edilen<br />

ağaçlar, “Fiziksel Boyutları”<br />

itibarıyla anıt nitelikteki<br />

ağaçlardır. Ağaçların bulunduğu<br />

alanlar “Biyolojik Çeşitlilik<br />

“ açısından zengin olup ileride<br />

doğa bilimleri açısından araştırmaya<br />

söz konusu olabilir. Bu<br />

ağaçları görmek için doğase<strong>ve</strong>r<br />

yerli <strong>ve</strong> yabancı turistlerin<br />

gelmesiyle Eko<br />

turizmin gelişmesine<br />

de katkı sağlanabilir.<br />

Bölge Müdürlüğümüz<br />

çalışma<br />

alanı içinde bu<br />

nitelikteki ağaçlar<br />

tespit edildikçe<br />

kayıt <strong>ve</strong> koruma<br />

altına alınacaktır.”<br />

Adana <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü, ormanlara zarar<br />

<strong>ve</strong>ren böceklerle tabiata zarar<br />

<strong>ve</strong>rmeyen metotlarla mücadele<br />

ediyor.<br />

Türkiye genelinde olduğu<br />

gibi, Adana <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’nde de ormanlarda<br />

orman yangınlarının<br />

<strong>ve</strong>rdiği zarardan daha fazla<br />

tahribata sebep olan böcek<br />

zararları sonucunda <strong>Orman</strong><br />

İşletmelerinin <strong>ve</strong>rimliliği düşmekte,<br />

ormanın sürekliliği<br />

kesintiye uğramakta <strong>ve</strong> kazançlar<br />

da azalmaktadır.<br />

<strong>Orman</strong>larda büyük zararlara<br />

sebep olan böceklerle<br />

mücadelede Adana <strong>Orman</strong><br />

Bölge Müdürlüğü’nde tabiata<br />

zarar <strong>ve</strong>rmeyen mekanik, bi-<br />

toplanıyor. Böylece doğaya dost bir<br />

mücadele uygulanmış oluyor.<br />

<strong>Orman</strong>larımızda her yıl zararlara<br />

yol açan Çam Kese Böceğine<br />

karşı mücadele devam ediyor. Kimyasal<br />

mücadelenin tabiata <strong>ve</strong>rdiği<br />

zararlar bilindiği için böcekle mekanik<br />

yoldan mücadele çalışmaları yapılıyor.<br />

Bu kapsamda, Sinop <strong>Orman</strong><br />

Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Durağan<br />

<strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü, Altınkaya<br />

<strong>Orman</strong> İşletme Şefl iği tarafından,<br />

Çam Kese Böceği ile Mekanik<br />

Mücadele çalışmaları kapsamında<br />

“Yumurta Koçanı” toplatılarak orman<br />

içi açıklıklara bırakılıyor.<br />

Mücadele çalışmaları kapsamında,<br />

15 Ağustos-15 Eylül 2009<br />

tarihleri arasında yaklaşık 3.000<br />

hektar alan tarandı <strong>ve</strong> yaklaşık olarak<br />

200.000 adet yumurta koçanı<br />

toplattırıldı. Yapılan toplatma işi karşılığında<br />

orman köylülerine yaklaşık<br />

40.000 TL ödeme yapıldı.<br />

<strong>Orman</strong>lara Zarar Veren<br />

Böceklerle Tabiat Dostu Mücadele<br />

oteknik <strong>ve</strong> biyolojik<br />

mücadele metotları<br />

kullanılmaktadır.<br />

Bölge ormanlarımızda<br />

8 tür zararlı<br />

böcek ile mücadele<br />

edilmektedir.<br />

Bioteknik mücadele<br />

kapsamında, Çam keseböceği<br />

tahribatını en aza indirmek<br />

için ormanlara feromon<br />

tuzakları asılmakta, biyolojik<br />

mücadele kapsamında ise<br />

zararlı böcekleri yiyerek parçalayan<br />

yırtıcı <strong>ve</strong> parazit böcekler,<br />

orman işletmelerimizde<br />

kurulan 4 laboratuarda<br />

yılda 30.000 adet üretilmekte<br />

<strong>ve</strong> ormanlarımıza salı<strong>ve</strong>rilmektedir.<br />

Çam keseböceği ağaçta<br />

ibreleri yiyerek, ağacın enerjisini<br />

yeni ibre çıkarmak için<br />

harcamasına, böylece de<br />

artım kayıplarına neden olmaktadır.<br />

Çam keseböceğinin<br />

arız olduğu ağaçta %45’e<br />

kadar çap <strong>ve</strong> boy artımı kaybı<br />

görülmektedir. Bu da ser<strong>ve</strong>t<br />

kaybı demektir.<br />

<strong>Orman</strong>lara asılan feromon<br />

tuzakları çam keseböceğinin<br />

ergin (kelebek) dönemimde<br />

çok etkilidir. Ergin<br />

dönemi böceğin üreme dönemi<br />

olduğundan feromon<br />

tuzaklarının içine konan feromonların<br />

çevreye yaydığı<br />

koku sayesinde çiftleşmeye<br />

hazır böcek tuzağa çekilerek<br />

ormanlara zarar <strong>ve</strong>rmesine<br />

engel olunmaktadır.<br />

Çam keseböceği zararının<br />

en fazla görüldüğü<br />

Adana, Pozantı, Kadirli, Pos,<br />

Karaisalı, Kozan, Osmaniye<br />

<strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüklerine<br />

bağlı kızılçam ormanlarına<br />

asılan feromon tuzakları,<br />

Adana <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’nde 4 yıldır uygulanmaktadır.<br />

Böcek Toplama İle Ek Gelir...<br />

6<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177


Orköy Genel Müdürlüğü<br />

Söyleşi<br />

Güneş<br />

Enerjili<br />

<strong>Su</strong> Isıtma<br />

Sistemi,<br />

Orköy’ün<br />

desteğiyle<br />

yaygınlaşıyor<br />

Uygulamalarımızı yerinde görmek<br />

<strong>ve</strong> orman köylülerimizi dinlemek<br />

üzere Ankara Çubuk Yıldırım Evci<br />

Köyü’nü ziyaret ettik.<br />

Köy, toplam 41 hane <strong>ve</strong> 4 mahalleden<br />

oluşuyor. Dere Mahallesini<br />

ziyaret ediyoruz. Evlerin %90’ında<br />

ORKÖY Güneş Enerjili su ısıtma sistemi<br />

gözümüze çarpıyor.<br />

Köyün girişindeki evde Durali<br />

<strong>ve</strong> Kıymet Balcı ailesi yaşıyor. Bu aileyi<br />

ziyaret ediyoruz. Aile güler yüzlü<br />

<strong>ve</strong> misafirper<strong>ve</strong>r. Öncelikle Kıymet<br />

teyze ile sohbete koyuluyoruz. Ne<br />

de olsa sıcak suyun kıymetini en çok<br />

hanımlar biliyorlar.<br />

ORKÖY: ORKÖY Güneş Enerjisi<br />

var çatıda, uygulamamızdan<br />

memnun mu sunuz? bir şikayetiniz<br />

var mı?<br />

Kıymet Balcı: 3 oğlan 2 kız 5<br />

çocuğumuz var ama evde sadece<br />

Durali efendi ile ikimiz kaldık. Oğlanlar<br />

çalışmaya Ankara’ya gitti. Köy<br />

doyurmadı maalesef hepimizi. Kızlar<br />

da evlendi onlar da şehire göçtüler.<br />

Elimizde ne kız kaldı ne gelin. İşler<br />

hep bana bakıyor. İyi ki ORKÖY bize<br />

sıcak su sağladı da biraz rahat ediyoruz.<br />

Gerçekten köy yerinde çeşmeden<br />

sıcak su akması bizim için<br />

büyük nimet. Eskiden evlerimiz kalabalıktı<br />

o zaman evde gelin olmak<br />

zordu. Kalabalığa hizmet ediyordunuz,<br />

kaynanalar daha rahattı, kaynana<br />

olduk bu kez de elimizde gelin<br />

kalmadı şehre göçtü. Şimdi kaynana<br />

olmak zor. Onun için diyorum iyi ki<br />

ORKÖY var da sıcak suyu gelinden<br />

bekleyeceğimiz zaman ORKÖY yardıma<br />

koştu. Elimiz de sıcak suya<br />

alıştı. Rahat ettik.<br />

Durali Balcı’ya dönüyoruz.<br />

ORKÖY: Durali amca sen köy<br />

muhtarlığı da yapmışsın, öğrendiğimize<br />

göre. Köyünüz bugüne kadar<br />

ORKÖY den en çok hangi projelere<br />

kredi desteği aldı. Bu kaynakları iyi<br />

kullanabildiniz mi? Şimdi neleri eksik<br />

görüyorsunuz, bugün köyde hangi<br />

faaliyetleri desteklesek daha iyi olur,<br />

siz ne dersiniz ?<br />

Durali Balcı: Bu güne kadar gerek<br />

biz gerekse komşularımız OR-<br />

KÖY kredilerinden yararlandık. Koyunculuk,<br />

Arıcılık, Kuzine, Dam Örtülüğü,<br />

Güneş Enerjisi kredi desteklerinden<br />

yararlandı köyümüz. Ben 20<br />

kovan arı desteği almıştım, bunu 50<br />

kovana kadar artırdım, bal üretiminden<br />

para kazandım ama şimdilerde<br />

arılarda bir hastalık var, arılar ölüyor.<br />

10 kovanım kaldı. Bunu zirai ilaçlamanın<br />

etkisine bağlıyorum. Çünkü<br />

son zamanlarda çevremizde mey<strong>ve</strong><br />

ağaçları bolca ilaçlanmaya başlandı<br />

<strong>ve</strong> arılar bundan olumsuz etkileniyor,<br />

kanaatimce bu yüzden ölüyor. Sadece<br />

bizim arılar da değil diğer komşularımızın<br />

arılarında da aynı hastalık<br />

mevcut. O yüzden artık arıcılığı sürdürmek<br />

pek kolay olmayacak.<br />

Şimdi ekoturizm için niyetleniyoruz.<br />

Yaylamızda çok güzel doğal<br />

güzelliklerimiz var. Eski yayla evlerimizi<br />

turizme kazandırarak iyi gelir<br />

temin edebileceğimizi düşünüyorum.<br />

ORKÖY den bu konuda destek bekliyoruz.<br />

Köyümüzde genç iş gücü çok<br />

az. Ancak şehre göçenlerin köyle<br />

bağı tamamen kopmadı. Yazın geliyorlar.<br />

Yani mevsimlik iş gücümüz<br />

oluşuyor. Bunun için bizim için en<br />

ideal faaliyet mey<strong>ve</strong>ciliktir. Köyümüzde<br />

Ankara Armudu yetişiyor.<br />

Kışlık armut, vişne bölgemizde çok<br />

yetişiyor <strong>ve</strong> mey<strong>ve</strong> suyu fabrikaları<br />

satın alıyor. Mey<strong>ve</strong> suyu fabrikaları<br />

için Denizli’ye kilosu 4 kuruştan dip<br />

armudu satıyoruz. Bunların daha iyi<br />

değerlendirilmesi, işlenmesini isteriz.<br />

Vişne bahçelerinin geliştirilmesi<br />

çok işimize yarar. Mey<strong>ve</strong>cilik faaliyetine<br />

çocuklarımızın da katkısı oluyor.<br />

Yazın köye geliyorlar <strong>ve</strong> iş gücümüz<br />

artıyor.<br />

Köyümüzden kadastro geçti<br />

ama arazilerimizde hisseli yapı duruyor.<br />

Bu ülkemiz tarımının genel bir<br />

sorunu ama mutlaka çözüm gerekiyor.<br />

Tarımı sürdürenlerin bu arazinin<br />

mülkiyetine de sahip olması için devletin<br />

yardımı gerekiyor. Bu konuda<br />

kredi desteği <strong>ve</strong> kanun desteği gerekiyor.<br />

<strong>Orman</strong>dan gelen domuz, tavşan<br />

gibi yaban hayvanları mey<strong>ve</strong>lerimize<br />

çok zarar <strong>ve</strong>riyor. Tel çit çekilmesi<br />

için kredi desteği işimize çok yarar.<br />

Güneş enerjisi hanımlar için<br />

mükemmel oldu. ORKÖY bu konuda<br />

çok dua alıyor. Köyümüzün neredeyse<br />

tamamı bu imkana ORKÖY sayesinde<br />

kavuştu. Odun tüketimimiz de<br />

azaldı.<br />

Benim son bir talebim de orman<br />

köylülerine odun yerine ucuz kömür<br />

dağıtılması.<br />

Bu misafirper<strong>ve</strong>r <strong>ve</strong> güler yüzlü<br />

aileden sonra 90 yaşında İhsan Uslu’<br />

yu ziyaret ediyoruz.<br />

İhsan dede köyün en önemli<br />

kaynaklarından olan kışlık Ankara<br />

armudunu seçerek sınıflandırıyor.<br />

Sofralık <strong>ve</strong> mey<strong>ve</strong> suyu fabrikaları<br />

için gelecek tüccara <strong>ve</strong>rmek üzere.<br />

İhsan dedenin güler yüzü <strong>ve</strong> zamana<br />

direnen yaşama arzusu bizi olumlu<br />

etkiliyor. ORKÖY kredilerinden<br />

gençliğinde yararlandığını söylüyor.<br />

ORKÖY’e teşekkür ediyor.<br />

Bize de enerjisinden bir şeyler<br />

katıyor <strong>ve</strong> yanından ayrılıyoruz, onu<br />

fazla yormadan, köyün diğer sakinleri<br />

ile meydanda konuşmak üzere.<br />

Köy imamı İbrahim Can, Münev<strong>ve</strong>r<br />

USLU <strong>ve</strong> Hikmet Uslu ile konuşuyoruz.<br />

Münev<strong>ve</strong>r teyze 70 yaşında,<br />

ORKÖY kredi desteği ile sağlanan<br />

Güneş Enerjisi ile sıcak suyun hayatını<br />

çok kolaylaştırdığını söylüyor <strong>ve</strong><br />

ORKÖY’e teşekkür ediyor. “Yıllara<br />

geri dönüp baktığımda bir sigortamın<br />

olmasını çok çok isterdim” diyor<br />

Münev<strong>ve</strong>r teyze. ORKÖY bundan<br />

sonraki faaliyetlerinde hanımlara<br />

emeklilik sağlayacak bir sigortalılığı<br />

muhakkak desteklesin, sıcak sudan<br />

sonra bizlerden en çok hayır duasını<br />

buradan alırsınız diyor.<br />

Hikmet dede 80 yaşında ama<br />

O da, tıpkı İhsan dede gibi zamana<br />

meydan okuyanlardan. Hala çalışıyor<br />

<strong>ve</strong> sağlığın sırrının çalışmak olduğunu<br />

anlatıyor. Güneş enerjisinden<br />

çok memnun olduklarını ifade ediyor<br />

ancak şu günlerde sistemin su akıttığını<br />

<strong>ve</strong> şirketin tamire gelmekte geciktiğini<br />

söylüyor. Dertleniyor, yardım<br />

istiyor. Bizde hemen bu seyahatte<br />

yanımızda olan İl Müdürlüğü Orköy<br />

Şube Müdürümüze konuyu iletiyoruz<br />

<strong>ve</strong> derhal telefon trafi ği kurularak soruna<br />

parmak basılıyor. Hikmet dede<br />

den çok Münev<strong>ve</strong>r teyze keyifl eniyor<br />

bu iyi gelişmeye.<br />

Hikmet dede devam ediyor<br />

söze.” 6 çocuğumuz var hepside iş<br />

aş peşinde köyden göçtü. Mobilyacılar<br />

sitesinde çalışıyor ama gelirleri<br />

çok yüksek değil. Köyle bağları<br />

devam ediyor, yazın gelinler geliyor,<br />

oğlanlar da mey<strong>ve</strong> bahçelerinde çalışıyor.<br />

Köyde vişne üretimini artırabiliriz.<br />

ORKÖY desteği mey<strong>ve</strong>ciliğe<br />

yönelmeli, iklimimiz uygun.”<br />

Abdülkadir Özdemir’i görüyoruz<br />

merkebi ile köye girerken. Çiftçi<br />

Bağkur’undan emekli olduğunu söylüyor.<br />

Güneş Enerjisinden yararlanmış<br />

çok memnun olduğunu ifade<br />

ediyor.<br />

Onun da 5 çocuğu var <strong>ve</strong> hepsi<br />

köyden göçmüş. Çocuklarının köye<br />

gelmediğinden <strong>ve</strong> bahçesinde mey<strong>ve</strong>yi<br />

toplayamadığından yakınıyor.<br />

Bu gidişle köylerde kimsenin<br />

kalmayacağından korkuyor <strong>ve</strong> OR-<br />

KÖY’ ün hep yanlarında olduğunu<br />

görmekten mutlu olduğunu söylüyor.<br />

Daha çok gelir getirecek faaliyetlere<br />

ihtiyaç duyduklarını, aslında<br />

çocukların da şehirde mutlu olmadıklarını<br />

ifade ediyor. Mey<strong>ve</strong>ciliği <strong>ve</strong><br />

ekoturizmi gelir kapısı olarak görüyor.<br />

DERE köyde faaliyetimizi tamamlayarak<br />

bir başka <strong>Orman</strong> Köyü<br />

olan Kışlacık Köyüne hareket ediyoruz.<br />

Kışlacık köyünden Aza Mustafa<br />

Genç ile görüşüyoruz.<br />

Kışlacık Dere ‘den çok farklı bir<br />

görünüm arz ediyor. 90 hanelik büyük<br />

bir köy. Genç iş gücü var. Köy<br />

daha az göç <strong>ve</strong>rmiş. Mey<strong>ve</strong> üretimi<br />

oldukça hatırı sayılır düzeyde. Yılda<br />

10.000 ton vişne ürettiklerini ifade<br />

ediyor aza Mustafa Genç.<br />

Mey<strong>ve</strong> bahçelerinin 20-25 yıllık<br />

olduğunu <strong>ve</strong> gençleştirme çalışmalarına<br />

ihtiyaç duyduklarını, armut, elma<br />

<strong>ve</strong> vişnenin tüccara <strong>ve</strong>rildiğini, daha<br />

iyi koşullarda ürün pazarlayabilmek<br />

için soğuk hava deposu ihtiyaçlarının<br />

olduğunu ifade ediyor. Tarım Bakanlığı<br />

ile ORKÖY işbirliğinin öneminden<br />

bahsediyor. Çatılarda Güneş Enerji<br />

sistemi görülüyor. Mustafa Genç de<br />

köyde daha yeni ev yaptığını <strong>ve</strong> en<br />

kısa zamanda ORKÖY den güneş<br />

enerjisi talep edeceğini ifade ediyor.<br />

Köy adına her zaman yanlarında<br />

olan ORKÖY’e <strong>ve</strong> Ankara İl Müdürlüğü<br />

yetkililerine teşekkür ediyor.<br />

Bu gezimizde <strong>Orman</strong> Köylümüz<br />

ile dertleşme <strong>ve</strong> yanlarında bulunma<br />

fırsatı yakalamış olduk. Güncel taleplerini,<br />

dertlerini dinledik. <strong>Orman</strong><br />

Köylümüzün bundan duyduğu memnuniyet<br />

gördük. Bizlerde bu gezide,<br />

orman köylerimizde bildiğimiz dost<br />

sıcaklığını bir kez daha hissettik.<br />

Önemli mesajlar aldık.<br />

Bu yakınlığımız hep devam<br />

edecek.<br />

Orköy<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177 7


<strong>Su</strong> Tankerleri Görev Başında<br />

Balıkesir <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’nde köylere dağıtılan<br />

su tankerleri ile orman yangınına<br />

ilk müdahale yapıldı.<br />

Balıkesir İli, Sındırgı İlçesi Alayaka<br />

mevkiinde çıkan orman yangınına Balıkesir<br />

İli Özel İdaresi’nce alınıp köylere dağıtılan<br />

traktöre monteli su tankerleri ile ilk<br />

müdahale yapılarak yangının genişlemesi<br />

<strong>ve</strong> tepe yangını oluşması engellendi.<br />

<strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’ne ait arazözler<br />

<strong>ve</strong> ekipler yangın yerine gelinceye<br />

kadar Dü<strong>ve</strong>rtepe <strong>ve</strong> Çıkrıkçı köylerinde<br />

bulunan su tankerlerini kullanan köy halkının<br />

öz <strong>ve</strong>rili çalışması ile ilk müdahale gerçekleştirdi.<br />

Daha sonra arazözlerin yangına<br />

ulaşması ile birlikte yangın büyümeden<br />

kontrol altına alındı.<br />

Balıkesir <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nce<br />

konuya ilişkin yapılan açıklamada; “Bölge<br />

Müdürlüğümüzde yangınla mücadelede<br />

kullanılan güçlü bir fi lomuz <strong>ve</strong> günün 24<br />

saatinde görev yapan insan kaynağımız<br />

var. Organizasyonumuzu en uzak mesafede<br />

çıkan orman yangınına 20-25 dakikada<br />

müdahale edebilecek şekilde yaptık. Bunun<br />

yanında yangın riski fazla, ulaşımı zor<br />

olan köylere İl Özel İdaresi’nce alınan 15<br />

adet su tankerini dağıttık. Buradaki amacımız<br />

bu tür tehlikeli yerlere daha kısa<br />

sürede müdahale edilmesini sağlayarak<br />

yangını büyümeden kontrol altına almaktır.<br />

Alayaka mevkiinde çıkan yangında<br />

Dü<strong>ve</strong>rtepe <strong>ve</strong> Çıkrıkcı köylerine <strong>ve</strong>rilen su<br />

tankerleri ile amacımıza ulaştık. Bu köylere<br />

<strong>ve</strong>rilen su tankerleri ile yapılan müdahale<br />

sonucu kurtarılan orman, onlarca<br />

su tankerine bedeldir. Tabii insan faktörü<br />

çok önemli, siz ne kadar iyi donatılırsanız<br />

donatın bunu kullanacak insan olmadıkça<br />

fayda etmez. Dü<strong>ve</strong>rtepe <strong>ve</strong> Çıkrıkcı halkına<br />

duyarlılığından, öz<strong>ve</strong>rili <strong>ve</strong> gayretli<br />

çalışmalarından dolayı teşekkür ederiz.”<br />

dendi.<br />

Mersin’de Ekolojik Köprü<br />

Silvikültür Tatbikatları Devam Ediyor...<br />

Denizli <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’nde<br />

2010 Yılı Programına, Üretim <strong>ve</strong> Silvikültür<br />

tatbikatlarıyla başlandı.<br />

“Denizli <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü’ne<br />

bağlı Acıpayam <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Müdürlüğü’nce, Bölge Müdürlüğü yetkilileri,<br />

<strong>Orman</strong> Muhafaza Memurları, Kooperatif<br />

Başkanları <strong>ve</strong> üretim işçilerin katılımı<br />

ile Üretim- Standardizasyon <strong>ve</strong> Silvikültür<br />

semineri yapıldı.<br />

Denizli <strong>Orman</strong><br />

Bölge Müdürlüğü’nce<br />

konuya ilişkin olarak<br />

yapılan açıklamada:<br />

Dünyadaki ekonomik<br />

krize rağmen, 2009 yılı<br />

üretim <strong>ve</strong> satış programını<br />

gerçekleştirdikleri<br />

için Müdürlük çalışanlarına<br />

teşekkür edilerek,<br />

üretim işinde; üretim işçisi, iş <strong>ve</strong> iş gü<strong>ve</strong>nliğinin<br />

ön planda tutulması gerektiği<br />

vurgulandı. Küresel krizle mücadelede<br />

üretim işçisine de önemli görevler düştüğünü<br />

hatırlatan yetkililer, üretim işçilerinin<br />

bir ay içerisinde, üretilen orman emvalini<br />

depoya naklederek pazara sunulmasında<br />

<strong>Orman</strong> İşletme Müdürlüğü’ne yardımcı<br />

olmaları gerektiğini belirttiler.”<br />

Mersin <strong>Orman</strong><br />

Bölge Müdürlüğü,<br />

Tarsus <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Müdürlüğü’nde<br />

<strong>Orman</strong> Ekosistem<br />

Köprüsü tesis edildi.<br />

<strong>Orman</strong> alanlarının<br />

içinden geçen<br />

yollar, (otoyollar,<br />

demiryolu) canlıların<br />

yaşam alanlarının<br />

bölünmesine neden<br />

olduğu için, bitkilerin<br />

<strong>ve</strong> hayvanların hareketliliğini<br />

önemli ölçüde engelliyor. Meydana<br />

gelen parçalanmalar birbirinden<br />

bağımsız daha küçük<br />

popülasyonların oluşmasına,<br />

bitki <strong>ve</strong> hayvan türlerinin tükenmeye<br />

karşı daha hassas bir konuma<br />

gelmelerine sebep olur.<br />

Genetik kaynakların fakirleşmesine<br />

yol açan bu durumun<br />

önlenmesinde, orman alanlarının<br />

parçalanmasına sebep olan<br />

yollara, uygun ekolojik yapıların<br />

(üstgeçit, alt geçit) tesis edilmesi<br />

olumlu katkı sağlayacaktır.<br />

Mersin <strong>Orman</strong> Bölge Müdürlüğü<br />

Çamalan <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Şefl iği sahalarından geçen<br />

<strong>ve</strong> Gülek Boğazı ile Akdenizi<br />

İç Anadolu’ya bağlayan otoyol<br />

üzerinde, tesis edilen köprü,<br />

Bölge Müdürlüğü’nce Karayolları<br />

Bölge Müdürlüğü ile iş birliği<br />

içerisinde, tekrar düzenlenerek<br />

orman ekosistem köprüsü olarak<br />

düzenlendi.<br />

Mersin <strong>Orman</strong> Bölge<br />

Müdürlüğü’nce konuya ilişkin<br />

olarak yapılan açıklamada;<br />

“Bakanlığımız <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Genel<br />

Müdürlüğümüz “<strong>Orman</strong> Ekosistem<br />

Köprülerinin” uygulamaya<br />

geçirilmesinin son derece faydalı<br />

olacağını belirttiler, bizler<br />

de buradaki yaban hayatı için<br />

özelikle dağ keçisi koruma sahasının<br />

yanında olmasından<br />

dolayı, bu köprüyü tekrar düzenledik,<br />

böylece yabanıl yaşam<br />

alanını destekledik çünkü<br />

türlerin yok olması canlıların<br />

yaşam alanlarının gün geçtikçe<br />

küçülmesinden kaynaklanmaktadır.<br />

Bölgemiz ormanlarından<br />

geçen diğer otoyollarındaki incelemelerimiz<br />

devam ediyor<br />

bu şekilde ormanları kesintisiz<br />

bölen yollarda bu tip çalışmalarımız<br />

sürecek” dendi.<br />

8<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177


BULMA C<br />

A<br />

Ömer BAŞKAN<br />

Eğt. <strong>ve</strong> Yay.Dai.Bşk.lığı<br />

Şube Müdürü<br />

1<br />

12 6<br />

2<br />

5<br />

3<br />

4<br />

5<br />

6<br />

7<br />

8<br />

9<br />

7<br />

8 17 16<br />

2 1<br />

13<br />

10<br />

4 15<br />

14 11<br />

Bulgurlu Köfte<br />

Malzemeler<br />

• Yarım kg yağsız kıyma<br />

• 2 <strong>Su</strong> bardağı ince bulgur<br />

• 1 Adet soğan<br />

• 1 Çorba kaşığı salça<br />

• 1 Çay kaşığı karabiber<br />

• 1 Çay kaşığı kırmızı biber<br />

• 3-4 Dal maydanoz<br />

• 2 Çorba kaşığı margarin<br />

• 1 Tatlı kaşığı salça<br />

• 3 <strong>Su</strong> bardağı su<br />

• Tuz<br />

10<br />

Anahtar Slogan<br />

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10<br />

Ö<br />

SOLDAN SAĞA: 1. Çevre eğitiminin ele<br />

alındığı ilk konferans -Üzüm çekirdeğinde<br />

bulunan <strong>ve</strong> kalp damarlarında yağ birikimini<br />

önleyen çok güçlü antioksidan madde.<br />

2. (tersi)Uluslararası Çalışma Örgütü<br />

–<strong>Su</strong>lak alanlar sözleşmesi 3.Hafif metal<br />

grubundan bir element –(tersi)Mesken,<br />

barınak 4. AB’nin çevresel bilgi ihtiyacını<br />

karşılayan bağımsız kurumlarından biri<br />

–İnsan yapısı su depolama tesisi 5.(tersi)<br />

Sebze <strong>ve</strong> mey<strong>ve</strong>lerin toptan satıldığı büyük<br />

pazar –(tersi)Enerjiyi kimyasal konumda<br />

depolayan elektro kimyasal bir cihaz.<br />

6.Kemik ucu 7.(tersi)Katı halde bulunan<br />

bir element –Uzak mesafeye yayılmış<br />

baca zerreciklerini bulmaya yarayan hava<br />

kirliliğiyle ilgili teknik 8.Avrupa Birliği Çevre<br />

Yönetimi <strong>ve</strong> Denetimi Sistemi –Bozulmamış.<br />

9.Basamak biçiminde yeryüzü şekli<br />

1 K U<br />

2 A<br />

3 R<br />

24<br />

R<br />

Anahtar Slogan<br />

1 2 3 4 5 6 7 8<br />

O R M A N L A R<br />

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10<br />

19<br />

R S A K S E T<br />

20<br />

I G E B E<br />

1<br />

O K A S<br />

4 A K A T<br />

5 B Y A<br />

6 U P A T<br />

7<br />

8<br />

R<br />

O<br />

8 U L<br />

9<br />

10<br />

9 10 11<br />

T Ü M<br />

2<br />

R<br />

E<br />

13<br />

A M U R<br />

17<br />

L<br />

18<br />

A<br />

3<br />

M A Ç İ<br />

14<br />

N<br />

16<br />

I<br />

15<br />

L S E K İ<br />

4<br />

A<br />

9<br />

T<br />

5<br />

N E K S E<br />

21<br />

N<br />

K<br />

S<br />

23<br />

I<br />

Ç<br />

6<br />

L A M<br />

11<br />

M İ M A<br />

E S E K M<br />

7<br />

A<br />

Ç<br />

3<br />

11 12 13 14 15 16 17<br />

–(tersi)Petrol ürünleri dağıtımı yapan bir<br />

kuruluş. 10.Tabiat olaylarının sebep olduğu<br />

yıkım, felaket –Sera gazı salınımlarına<br />

sınırlama getiren <strong>ve</strong> 05.02.2009 tarihinde<br />

Türkiye’nin de taraf olduğu uluslararası<br />

sözleşme.<br />

YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1.Petrol sahiplerinin<br />

petrol kirliliğine ilişkin sorumlulukları<br />

konusundaki gönüllü sözleşme<br />

–(tersi)Satranç oyununda dikey <strong>ve</strong> yatay<br />

olarak (L) biçiminde hareket edebilen taş.<br />

2.Devlet teşkilatımızın bir yerel yönetim<br />

birimi –İğne yapraklı reçineli bir orman<br />

ağacı –(tersi)Uluslararası Çevre Eğitim<br />

Vakfı. 3.(tersi)Allahı bir bilen, batıldan hoşlanmayan<br />

–Türk milletinin yetiştirdiği en<br />

büyük tasavvuf erlerinden birinin soyadı.<br />

4.Zaman birimi. 5.Bir element –Güzellik<br />

<strong>ve</strong>ren, güzelleştiren şey -Hitler’in kişisel<br />

muhafızlığını yapmak üzere kurulan birlikler.<br />

6.Arıtma tesislerinin çıkışında suya<br />

sabit bir debi sağlamak üzere konulan dikey<br />

engel. 7.Otları seyrek <strong>ve</strong> kısa boylu,<br />

biçilmeye uygun olmayan engebeli arazi<br />

–(tersi)İnsanda bulunan bir şeyi yapabilme<br />

gücü. 8.Bir element –<strong>Su</strong> kenarlarında<br />

kavak ekimine uygun düz arazi, kaman.<br />

9.Ispanakgillerden bir bitki –Atmosferde<br />

en yüksek oranda bulunan gaz. 10.Bir element<br />

–(tersi)Karnı tok olmayan –Bir gecelik<br />

faiz uygulaması.<br />

12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24<br />

C A N L I L A R I N D I R<br />

Geçen Sayının Çözümü<br />

Hazırlanışı<br />

• Bir kapta bulgur, salça <strong>ve</strong> baharatları iyice karıştırın.<br />

• Elinizle bulgurları ovalayıp ardından rendelenmiş soğanı<br />

ekleyin.<br />

• Biraz yoğurduktan sonra kıymayı da ekleyip güzelce yoğurun.<br />

• Karışım, macun haline gelince fındık büyüklüğünde parçalara<br />

bölün <strong>ve</strong> yuvarlayın.<br />

• Daha sonra her birini iki parmak arasında bastırarak şekil<br />

<strong>ve</strong>rin.<br />

• Bu işlem bittikten sonra yemeği pişireceğiniz tencereye<br />

margarini koyun.<br />

• Eridikten sonra 1 tatlı kaşığı salçayı ekleyip karıştırın.<br />

• Üzerine 3 su bardağı su koyun <strong>ve</strong> 1 çay kaşığı tuz ekleyin.<br />

• Köfteleri içine dökün <strong>ve</strong> 10 dakika pişirin.<br />

• Üzerine ince kıyılmış maydanoz ekleyerek servis yapın.<br />

Pekmezli Rulo<br />

Malzemeler<br />

• 2 Adet ekmek hamuru<br />

• 1 Kase pekmez<br />

• Yarım kase iri dövülmüş üş ceviz<br />

• Sıvı yağ<br />

Hazırlanışı<br />

• 1 Adet ekmek hamurunu uu<br />

unlanmış<br />

bir zeminde bıçak<br />

sırtı kalınlığında ığında<br />

a açın.<br />

• Önce sıvı ı yağ ğ sürüp, sonra 1 kase pekmezin ezin<br />

yarısını<br />

<strong>ve</strong> yarım kase<br />

iri dövülmüş cevizin yarısını ı serpin.<br />

• Hamuru rulo<br />

sarın.<br />

• Rulonun n iki ucunu bastırarak kapatın.<br />

• Diğer ğ<br />

hamura da aynı işlemi uygulayın.<br />

• Ekmek hamurlarından oluşan ruloları uygun büyüklükte<br />

üklü<br />

ük<br />

kt<br />

bir tepside<br />

pişirin.<br />

ii<br />

• Yağlanmış <strong>ve</strong> un serpilmiş tepsiye aldığınız ruloların<br />

üzerine biraz sıvı yağ sürün.<br />

• Önceden ısıtılmış orta dereceli fırında altı <strong>ve</strong> üstü<br />

pembeleşene kadar pişirin.<br />

www.yemektarifi.com<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177 9


HASTALIKLAR VE GENEL SAĞLIK<br />

Domuz gribi<br />

nedir? ?<br />

Domuz gribi, A (H1N1) tipi virüsten<br />

kaynaklanan, insanlarda hastalığa<br />

yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk<br />

kez Meksika <strong>ve</strong> ABD’de görülmüş <strong>ve</strong><br />

daha sonra birçok ülkeye yayılmıştır.<br />

Bu yeni H1N1 virüsü neden<br />

“Domuz Gribi” olarak adlandırılmaktadır?<br />

Bu virüse “Domuz Gribi” denmesinin<br />

sebebi, domuzlar arasında görülen<br />

grip virüslerine çok benzediğinin gösterilmiş<br />

olmasıdır. Bu yeni virüs insan, domuz<br />

<strong>ve</strong> kuş virüslerinin bir karışımıdır.<br />

Domuz gribi (A/H1N1) virüsü<br />

bulaşıcı mıdır?<br />

Domuz gribi A(H1N1) virüsü bulaşıcıdır<br />

<strong>ve</strong> insandan insana geçmektedir.<br />

Domuz gribinin (A/H1N1) belirtileri<br />

nelerdir?<br />

Domuz gribinin belirtileri, insanlarda<br />

görülen grip belirtilerine benzerdir.<br />

Bunlar:<br />

• Ateş,<br />

• Öksürük,<br />

• Boğaz ağrısı,<br />

• Yaygın vücut ağrısı,<br />

• Baş ağrısı,<br />

• Üşüme <strong>ve</strong> Yorgunluk<br />

gibi belirtileri içermektedir. Bazı<br />

vakalarda kusma <strong>ve</strong> ishal de görülebilmektedir.<br />

Domuz gribi (A/H1N1) nasıl bulaşmaktadır?<br />

Domuz gribinin de yine mevsimsel<br />

griple aynı şekilde yayıldığı düşünülmektedir.<br />

Grip virüsleri insandan<br />

insana öksürük <strong>ve</strong> hapşırma yoluyla<br />

bulaşmaktadır. Grip<br />

virüsü bulaşan bir<br />

yere dokunulduktan<br />

sonra, eller<br />

ağız ya da buruna<br />

götürüldüğünde de hastalık bulaşabilir.<br />

<strong>Su</strong>lardan domuz gribi (A/H1N1)<br />

virüsü bulaşabilir mi?<br />

İçme, kullanma <strong>ve</strong> havuz sularıyla<br />

bulaşma gösterilmemiştir.<br />

Domuz gribini tedavi eden ilaçlar<br />

var mıdır?<br />

E<strong>ve</strong>t. Domuz gribinin tedavisi<br />

<strong>ve</strong>ya bu hastalıktan korunmak için doktor<br />

kontrolünde kullanılabilecek ilaçlar<br />

mevcuttur. Bu ilaçlar doktor tarafından<br />

önerilmedikçe, reçetesiz olarak kesinlikle<br />

kullanılmamalıdır.<br />

Hastalığa yakalanan kişiler ne<br />

kadar süreyle bulaştırıcıdır?<br />

Kişiler, belirtilerin başlamasından<br />

bir gün öncesi <strong>ve</strong> 7 gün sonrasına kadar<br />

bulaştırıcıdırlar.<br />

Daha çok hangi yüzeyler bulaşma<br />

kaynağıdır?<br />

Öksürük <strong>ve</strong> hapşırma yoluyla, hasta<br />

kişinin tükürük zerrecikleri havaya<br />

yayılarak sandalye, masa gibi yüzeylere<br />

bulaşabilir. Kişi, virüsün bulaştığı bir<br />

yere dokunduktan sonra ellerini ağzına,<br />

gözlerine <strong>ve</strong>ya burnuna sürerse virüs<br />

bulaşabilir. Bu yüzeylerde virüsün ne<br />

kadar süreyle canlı kalabileceğini etkileyen<br />

ısı, nem oranı, yüzey niteliği gibi<br />

pek çok faktör söz konusudur. Hasta<br />

kişinin temasının olduğu bu yüzeylere<br />

dokunulmamalı, herhangi bir sebeple<br />

dokunulduysa eller yıkanmalıdır.<br />

Ev <strong>ve</strong> eşyaların temizliğinde nelere<br />

dikkat etmek gerekir?<br />

Grip virüsünün yayılmasını önlemek<br />

için, yüzeylerin (masalar, kapı<br />

kolları, banyo yüzeyleri, mutfak tezgahı,<br />

oyuncaklar vb) günlük temizlikte<br />

kullanılan deterjanlarla temizlenmesi<br />

yeterlidir. Günlük kullandığımız temizlik<br />

maddeleri dışında klor, hidrojen<br />

peroksit, iyotlu antiseptikler <strong>ve</strong> alkol<br />

gibi bazı kimyasal maddeler<br />

de etkilidir.<br />

Hastalara<br />

ait çarşaf,<br />

çamaş ı r,<br />

havlu <strong>ve</strong><br />

kap kacağın<br />

ayrı<br />

olarak yıkanmasına<br />

gerek yoktur.<br />

Ancak, bu eşyalar<br />

yıkanmadan<br />

başkası tarafından kullanılmamalıdır.<br />

Bu çarşaflar<br />

mümkün olduğunca elle temas<br />

edilmeden taşınmalı <strong>ve</strong> yıkanmalıdır.<br />

Hastanın çarşafları, çamaşırları değiştirildikten<br />

sonra eller mutlaka sabunlu<br />

suyla yıkanmalıdır. Hastaya ait kap kacak<br />

ya bulaşık makinesinde ya da elde<br />

deterjan kullanılarak yıkanmalıdır.<br />

Domuz gribinden kendimi nasıl<br />

koruyabilirim?<br />

Aşağıdaki önlemleri alarak sadece<br />

gripten değil; grip gibi solunum yoluyla<br />

bulaşan tüm hastalıklardan kendinizi<br />

koruyabilirsiniz:<br />

• Öksürme <strong>ve</strong> hapşırma sırasında<br />

ağzınızı <strong>ve</strong> burnunuzu bir mendil<br />

ile kapatınız. Mendilinizi kullandıktan<br />

sonra çöp sepetine atınız.<br />

• Öksürdükten <strong>ve</strong> hapşırdıktan<br />

sonra ellerinizi bol sabun <strong>ve</strong> suyla<br />

yıkayınız. Alkol içeren el yıkama antiseptikleri<br />

de etkilidir.<br />

• Kirli ellerinizle gözlerinize, burnunuza<br />

<strong>ve</strong> ağzınıza dokunmayınız.<br />

• Domuz gribine yakalanırsanız,<br />

belirtilerin başlamasından 7 gün sonrasına<br />

ya da belirtilerinizin tamamen<br />

geçmesinden bir gün sonrasına kadar<br />

evde istirahat ediniz.<br />

• Hastalığın bulaşmaması için<br />

çevrenizdeki kişilerden uzak durunuz.<br />

• Bulunduğunuz mekanı sık sık<br />

havalandırınız.<br />

Hastalıktan korunmak için ellerimi<br />

nasıl yıkamalıyım?<br />

Ellerinizi 15-20 saniye süreyle su<br />

<strong>ve</strong> sabunla yıkamalısınız. <strong>Su</strong> <strong>ve</strong> sabuna<br />

ulaşamadığınız yerlerde alkol içeren<br />

el antiseptikleri kullanabilirsiniz.<br />

Hastalanırsam ne yapmalıyım?<br />

Domuz gribi şüpheli bir kişi ile temastan<br />

sonraki 7 gün içinde kendinizde<br />

yukarıda sıralanan hastalık belirtileri<br />

olduğunu hissederseniz hemen bir<br />

doktora başvurmalısınız. Doktorunuz<br />

herhangi bir teste ya da tedaviye ihtiyacınızın<br />

olup olmadığına karar <strong>ve</strong>recektir.<br />

Erişkinlerde acil müdahale gerektiren<br />

belirtiler nelerdir?<br />

Zor nefes almak <strong>ve</strong>ya nefes darlığı<br />

Bilinç bulanıklığı<br />

Sık <strong>ve</strong> uzun süreli kusma<br />

Çocuklardaki acil müdahale gerektiren<br />

belirtiler nelerdir?<br />

Hızlı <strong>ve</strong>ya zor nefes alma<br />

Vücutta solgunluk ya da morarma<br />

Beslenememe<br />

Uyarılara cevapta azalma <strong>ve</strong> uykuya<br />

meyil<br />

Huzursuzluk<br />

Ateşle beraber döküntü görülmesi<br />

Sağlık Bakanlığı<br />

10<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177


FAYDALI BİLGİLER<br />

<strong>Orman</strong>ların Faydaları<br />

ÇOCUK<br />

SAYFASI<br />

• <strong>Orman</strong>lardan sağlanan ana ürün, yaşantımızın her alanında ihtiyaç duyduğumuz<br />

yapacak <strong>ve</strong> yakacak olarak kullanılan odun hammaddesidir. Ayrıca ormanlardan bitkisel<br />

nitelikli tohum, çiçek, kozalak, reçine, sığla, palamut, fıstık, mey<strong>ve</strong> ile mineral<br />

nitelikli kum, çakıl, humus gibi hammadde kaynakları elde edilmektedir.<br />

• <strong>Orman</strong>lar, kar <strong>ve</strong> yağmur biçimindeki yağışı yaprakları, dalları, gövdesi <strong>ve</strong><br />

kökleri ile tutarak sellerin <strong>ve</strong> taşkınların oluşmasını önler. Ayrıca yer altı sularının<br />

oluşmasına yardım eder. Başta içme suyu olmak üzere tarım <strong>ve</strong> endüstrinin ihtiyacı<br />

olan suyu sağlar.<br />

• <strong>Orman</strong>, erozyonu önler, rüzgarın hızını azaltır. Toprağı kökleri ile tutarak yağışların<br />

<strong>ve</strong> akarsuların toprağı taşımasını önler.<br />

• <strong>Orman</strong>lar, yaban hayatını korur.<br />

• Sıcağı <strong>ve</strong> soğuğu dengeler. Yazın sıcaklığı azaltırken, kışın ise sıcaklığı arttırır.<br />

• Radyasyonu önler.<br />

• <strong>Su</strong> buharını yoğunlaştırarak yağmur haline gelmesini sağlar.<br />

Nasrettin Hoca Fıkraları<br />

Balık<br />

Hoca yolculuk<br />

sırasında mola<br />

<strong>ve</strong>rip bir hana girer.<br />

Bu sırada hana bir<br />

başka yolcu daha girer r<br />

<strong>ve</strong> ikisi birden hancıdan<br />

yiyecek birşeyler isterler. er.<br />

Fakat hancı yiyecek<br />

olarak sadece bir balık<br />

olduğunu söyler <strong>ve</strong><br />

bunu paylaşmalarını<br />

önerir. Bunun üzerine<br />

Hoca:<br />

-Ben balığın sadece başını yiyeceğim der. Hancı bunun<br />

nedenini sorar.Hoca da:<br />

-Balık başı zekayı artırır. Balık başı yiyen insan akıllı olur<br />

der. Bunun üzerine diğer yolcu hemen atılır <strong>ve</strong> Hoca’ya :<br />

-Balık başını niye sen yiyeceksin? Ben yemek istiyorum<br />

der. Hoca da itiraz etmez. Balığın koca gövdesini Hoca yer<br />

<strong>ve</strong> bir güzel karnını doyurur. Diğer yolcu ise sadece balığın<br />

başını yer <strong>ve</strong> Hoca’ya seslenir:<br />

-Sen koca gövdeyi yedin karnını doyurdun. Ben sadece<br />

kafayı yedim aç kaldım der.Hoca da bunun üzerine şöyle<br />

der:<br />

-Bak nasıl akıllandın!<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177 11


Güneş Enerjili <strong>Su</strong> Isıtma<br />

Sistemi, <strong>Orman</strong><br />

Köylüsünün Yüzünü<br />

Güldürüyor<br />

<strong>Orman</strong> Köy İlişkileri Genel Müdürlüğü<br />

(ORKÖY); ormanların korunması,<br />

geliştirilmesi, işletilmesi <strong>ve</strong> genişletilmesi<br />

hedeflerine ulaşılmasını<br />

sağlamak üzere; ormanların içinde <strong>ve</strong><br />

bitişiğindeki ormancılık faaliyetlerinin<br />

sürdüğü orman köylerinde yaşayan<br />

orman köylülerinin kalkınmalarına katkıda<br />

bulunmak <strong>ve</strong> ormanlar üzerindeki<br />

olumsuz etki <strong>ve</strong> baskılarını azaltmak<br />

amacıyla faaliyetlerde bulunmaktadır.<br />

ORKÖY yukarıdaki amaçlara<br />

ulaşmak üzere, ihtiyaçlara göre<br />

güncellenebilen ekonomik <strong>ve</strong> sosyal<br />

amaçlı bir dizi proje geliştiriyor <strong>ve</strong> orman<br />

köylüleri ile birlikte bu projeleri<br />

hayata geçiriyor.<br />

Hayata geçirilen bu projelerden<br />

biri de 2004 yılından beri uygulanmakta<br />

olan “Güneş Enerjili <strong>Su</strong> Isıtma<br />

Sistemi Projesi” dir.<br />

Neden Güneş Enerjili<br />

<strong>Su</strong> Isıtma Sistemi Projesi?<br />

<strong>Orman</strong> köylerinde temizlik için<br />

kullanılan su, ocak <strong>ve</strong> sobalarda ısıtılmakta,<br />

ısınma <strong>ve</strong> ısıtma için kullanılan<br />

yakacak odun temini ormanlar üzerinde<br />

baskı oluşturmaktadır.<br />

Bir aile yılda ortalama banyo,<br />

çamaşır, bulaşık <strong>ve</strong> genel ev temizliği<br />

için 5 ster odun, ısınmak için de 20<br />

ster odun yakıyor.<br />

<strong>Orman</strong> köylülerinin 12-16 stere<br />

kadar yakacak odun ihtiyaçları <strong>Orman</strong><br />

Genel Müdürlüğü’nün 280 sayılı tebliğindeki<br />

esaslara göre <strong>Orman</strong> İşletme<br />

Müdürlükleri tarafından yasal yollarla<br />

karşılanıyor. Bu miktarın üzerindeki<br />

ihtiyaçların ise usulsüz kesimlerle temin<br />

edilmesi ormanlarımızın tahribine<br />

sebep oluyor.<br />

Gerek orman köylerinde yaşayan<br />

vatandaşlarımızın yenilenebilir enerji<br />

kaynaklarından faydalanmasının yaygınlaştırılması,<br />

gerekse bu maksatla<br />

ormandan kesilen ağacın azaltılması<br />

için güneş enerjisi ile su ısıtma projesi<br />

orman köylerinde yaygınlaştırılıyor.<br />

ORKÖY orman köylerinde uygulanan<br />

güneş enerjisi ile ısıtma sistemi<br />

projesi ; bir yandan orman köylüsünün<br />

hayat kalitesinin yükseltilmesi<br />

<strong>ve</strong> daha sağlıklı bir yaşam ortamına<br />

kavuşturulmasına hizmet ederken<br />

diğer yandan da yenilenebilir enerji<br />

kaynaklarından olan güneş enerjisine<br />

ulaşımı kolaylaştırarak tüm dünyanın<br />

temel ihtiyacı haline gelen enerji kaynaklarının<br />

etkin kullanımı <strong>ve</strong> karbondioksit<br />

salınımının azaltılması politikalarıyla<br />

da uyum sağlıyor.<br />

2004 yılında 31 aile ile Konya<br />

ilinde başlatılan uygulama, gelen yoğun<br />

taleplerin de dikkate alınması ile<br />

2008 yılı sonu itibariyle 40.486 aileye<br />

ulaştı.<br />

Güneş Enerjili <strong>Su</strong> Isıtma Sistemi<br />

Projesi Uygulamaları (2004-<br />

2008):<br />

Yıllar Ünite Sayısı<br />

2004 31<br />

2005 553<br />

2006 4.607<br />

2007 14.611<br />

2008 20.684<br />

Toplam 40.486<br />

2009 yılı için 18.950 aileye daha<br />

ulaşılması planlanmış olup, bu hedef<br />

gerçekleştirilerek 2009 yılı sonu itibarı<br />

ile toplam 59.436 aileye ulaşılmış<br />

olacaktır.<br />

ORKÖY, “Güneş Enerjisiyle <strong>Su</strong><br />

Isıtma Sistemi Projesi” uygulamaları<br />

ile temiz enerjinin yanısıra ;<br />

• <strong>Orman</strong> köylüsünün yakacak<br />

odun tüketimini azaltarak ormanlar<br />

üzerindeki baskıyı da azaltmış,<br />

• <strong>Orman</strong> köylüsünün yaşam kalitesi<br />

arttırılmış, daha konforlu <strong>ve</strong> hijyenik<br />

şartlarda yaşaması sağlanmış,<br />

temizlik alışkanlıkları geliştirilmiş, hayatları<br />

kolaylaştırılmış,<br />

• 2008 yılı sonuna kadar 330.470<br />

ster yakacak odunun tasarrufu sağlanmış,<br />

• Sağlanan bu tasarruf ile küresel<br />

ısınma <strong>ve</strong> iklim değişikliğinin yaşandığı<br />

günümüzde diğer faydalarının yanı<br />

Gerek orman köylerinde<br />

yaşayan vatandaşlarımızın<br />

yenilenebilir enerji<br />

kaynaklarından<br />

faydalanmasının<br />

yaygınlaştırılması, gerekse<br />

bu maksatla ormandan<br />

kesilen ağacın azaltılması için<br />

güneş enerjisi ile su ısıtma<br />

projesi, orman köylerinde<br />

yaygınlaştırılıyor.<br />

sıra yılda 5.508 ha büyüklüğündeki<br />

bir arazide yetişmiş olan <strong>ve</strong> atmosfere<br />

salınmış bulunan yaklaşık<br />

35.000 ton CO 2 karşılığı karbonu<br />

tutan 10 yaşındaki meşe baltalık ormanının<br />

kesilmesi önlenmiş,<br />

• Gerçekleşen 40.486 ünite güneş<br />

enerjili su ısıtma sistemi uygulaması<br />

ile bu sistemin üretiminde<br />

1.012 Adam/ay, montajında ise 1.350<br />

Adam/ay olmak üzere toplamda ise<br />

2367 Adam/ay istihdam sağlanmış,<br />

• Elektrik-tüpgaz tüketiminde göreceli<br />

azalma sağlanarak temiz <strong>ve</strong> alternatif<br />

enerji sektörünün gelişmesine<br />

de katkı sağlanmıştır.<br />

Orköy<br />

Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanlığı<br />

Adına Sahibi<br />

Mustafa ARI<br />

Eğitim <strong>ve</strong> Yayın Daire Başkanı<br />

Sorumlu Yayın Müdürü<br />

M. Sinan DELİDUMAN<br />

Basım, Yayın <strong>ve</strong> Dokümantasyon<br />

Şube Müdürü<br />

Yayına Hazırlık<br />

Mete ÖZER (Redaksiyon)<br />

İbrahim Ethem AVŞAR (Redaksiyon)<br />

Dağıtım Sorumlusu<br />

Hayrettin BEKTAŞ<br />

Yazışma Adresi<br />

Çevre <strong>ve</strong> <strong>Orman</strong> Bakanlığı<br />

Eğitim <strong>ve</strong> Yayın Dairesi Başkanlığı<br />

Sögütözü / ANKARA<br />

Tel: (0.312) 207 51 91 - 92<br />

Faks: (0.312) 207 51 09<br />

www.eyd.cevreorman.gov.tr<br />

e-posta:kozalak@cevreorman.gov.tr<br />

Ayda bir yayımlanır. Baskı: 60.000 adet<br />

Ön Hazırlık Baskı<br />

Başak Matbaacılık <strong>ve</strong> Tan. Hiz. Ltd. Şti.<br />

Macun Mah. Anadolu Bulvarı No:5/15<br />

Meka Plaza Gimat - Yenimahalle / ANKARA<br />

T:0312 397 16 17 F:0312 397 03 07<br />

www.basakmatbaa.com<br />

Gazetede yer alan yazılarda savunulan fi kirler<br />

yazarlara aittir. Redaksiyon Kurulu gereğinde<br />

yazılarda düzeltme yapabilir. Gazetenin adı,<br />

yazarı <strong>ve</strong> gerekli belirtmeler <strong>ve</strong>rilmek şartıyla<br />

yazı, haber <strong>ve</strong> resimler iktibas edilebilir.<br />

Gazetesi<br />

<strong>Orman</strong> Köylüsünün<br />

İletişim Aracıdır.<br />

Okuyun <strong>ve</strong> Okutun<br />

Aylık olarak çıkan gazetemize<br />

haber, fotoğraf, yazı <strong>ve</strong> makale<br />

gönderebilirsiniz.<br />

12<br />

<strong>Orman</strong> Yangın İhbarı: ALO 177

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!