- 1 - Kamuoyunda Ä ZMÄ R Askeri Casusluk Davası ... - Odatv.com

Kamuoyunda ĠZMĠR Askeri Casusluk Davası olarak dile getirilen, Ġzmir C. BaĢsavcılığının
(TMK. 10. Madde ile görevli) 2010/640 sayılı soruĢturması ve Ġzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesinin
(TMK. 10. Madde ile görevli) yargılama yetkisinde bulunan 2013/9 esas numaralı davanın tutuklu
sanıklarıyız.
Devam eden yargılama sürecine herhangi bir kurum, kiĢi veya makamın müdahale
edemeyeceği gerçeğine rağmen bu bilgilendirme mektubunu sizlere göndermek zorunda
kaldık. Amacımız da kimseyi etkilemek, mahkemeye müdahale edilmesini sağlamak değildir. Zira
bu mektup; soruĢturma sürecinde baĢlayıp, yargılama safahatında da devam eden ve doğrudan
bizlerin T.C. Anayasası ile garanti altına alınmıĢ temel hak ve özgürlüklerine karĢı yapılan özensiz
iĢlemleri, ihlalleri ve hukuka aykırılıkları anlatmaya çalıĢmaktadır.
GĠRĠġ
2013/9 esas numaralı dava kapsamında durumları farklı olmak kaydıyla sanıklar; TCK 220/1,
220/2, 135/1,2, 334/1,2, 327/1,2 suçlamalarından yargılanmaktadır. Yargılamaya konu TCK 220.
maddesi kapsamındaki sözde örgütün lideri olduğu iddia edilen kiĢi Bilgin ÖZKAYNAK‟tır. CoĢkun
BAġBUĞ, Narin KORKMAZ, Safiye KÖTEN, Hakan OĞUZHAN, Bülent ACAR, Bülent AKBAġ,
Onur SÜER, Engin KARATEKĠN, Engin ÇIRAKOĞLU isimli sanıklar sözde örgütün lideri Bilgin
ÖZKAYNAK‟a bağlı faaliyet gösteren sözde koordinatörler, Mehmet AKSU isimli Ģahıs sözde
örgütün muhasebecisi, diğer sanıklar ise bu koordinatörler vasıtasıyla örgüt adına faaliyet gösteren
sözde örgüt mensuplarıdır. Bu sanıklardan Bilgin ÖZKAYNAK, Narin KORKMAZ, Safiye KÖTEN,
Hakan OĞUZHAN ve Mehmet AKSU dıĢındaki tüm sanıklar asker/emekli kiĢilerdir. Dava
kapsamında hakkında iĢlem yapılan toplam (357) sanıktan ise (316) adedi muvazzaf/emekli asker
kiĢidir.
Sanıklar hakkındaki tüm suçlamaların delili olarak, Bilgin ÖZKAYNAK‟ın Sapanca‟daki
adresinde yapılan arama neticesinde ele geçirildiği iddia olunan dijital materyaller içerisinde olduğu
belirtilen Pandora ismi verilmiĢ bir veritabanı gösterilmektedir. Yine sözde örgütte koordinatör
olduğu iddia edilen, Narin KORKMAZ, Safiye KÖTEN, Onur SÜER ile sözde örgüt üyeleri Saygın
ÖZDEMĠR, Sunay AKKAYA, Filiz ALBAYRAK, Songül AKDĠN ve Meryem BAĞCI isimli Ģahısların
ikametlerinde de içerisinde Pandora veritabanında bulunan bilgilerle bir kısmı aynı bir kısmı ise
benzer hususlar içeren dijital veriler ele geçirildiği iddia edilmektedir.
Dava kapsamında 357 sanıktan sadece 10‟u ile ilgili yapılan aramalarda, PANDORA Veri
Tabanında olduğu iddia olunan dijital belgeler çıkmıĢ, diğer 347 kiĢinin hiç birinde PANDORA Veri
Tabanında bulunduğu iddia edilen dijital belgeler tespit edilememiĢtir.
S/N
SÖZDE ÖRGÜTSEL
STATÜSÜ
SANIK
1 SÖZDE LĠDER BĠLGĠN ÖZKAYNAK
DĠJĠTAL MATERYAL
3 ADET HARĠCĠ HARD DĠSK
1 ADET FLASH BELLEK
VERĠLERĠN
KAYIT TARĠHĠ
31/03/2012
17-18/07/2011
2 SÖZDE YÖNETĠCĠ NARĠN KORKMAZ 1 ADET HARĠCĠ HARD DĠSK 08/04/2012
3 SÖZDE YÖNETĠCĠ HAKAN OĞUZHAN
SUÇ UNSURU ĠHTĠVA ETTĠĞĠ ĠDDĠA OLUNAN DĠJĠTAL MATERYALLER
2 ADET FLASH BELLEK
2 ADET CD
11/03/2012
4 SÖZDE YÖNETĠCĠ SAFĠYE KÖTEN 1 ADET HARĠCĠ HARD DĠSK 28/03/2012
5 SÖZDE YÖNETĠCĠ ONUR SÜER 2 ADET HARĠCĠ HARD DĠSK
15/11/2011
10-11/01/2012
6 SÖZDE ÜYE SAYGIN ÖZDEMĠR 1 ADET HARĠCĠ HARD DĠSK 08/04/2012
7 SÖZDE ÜYE SUNAY AKKAYA 1 ADET HARĠCĠ HARD DĠSK 15/09/2011
8 SÖZDE ÜYE FĠLĠZ ALBAYRAK 3 ADET FLASH BELLEK
13/11/2011
22/11/2011
NEREDE BULUNMUġTUR?
SON (6) AYDIR GĠTMEDĠĞĠ
SAPANCA'DAKĠ YAZLIK EVĠNDE
SON (6) AYDIR GÖRÜġMEDĠĞĠ
GÖRME ENGELLĠ BABASININ
EVĠNDE
ÇALIġMA ARKADAġLARI
PAYLAġTIĞI Ġġ YERĠNDE
KIZ KARDEġĠ ĠLE BĠRLĠKTE
YAġADIĞI EVĠN MUTFAĞINDA
YALNIZ YAġADIĞI EVĠN
MUTFAĞINDA
ARKADAġI ĠLE PAYLAġTIĞI EVĠN
MUTFAĞINDA
ARKADAġI ĠLE PAYLAġTIĞI EVĠN
MUTFAĞINDA
ARKADAġI ĠLE PAYLAġTIĞI EVĠN
MUTFAĞINDA
9 SÖZDE ÜYE SONGÜL AKDĠN 1 ADET SD KART 14/12/2011 EVĠNDE ÇOCUK ODASINDA
10 SÖZDE ÜYE MERYEM BAĞCI 1 ADET SD KART 07/12/2011 EVĠNDE YATAK ODASINDA
- 1 -

Evlerinde dijital materyaller bulunan ve kendilerine ait olmadığını iddia eden Ģahısların, bu
materyaller üzerinde PARMAK ĠZĠ ve DNA testi yapılmasını talep ettikleri halde bu talebe cevap
verilmemiĢ ve hiçbir kriminal inceleme yapılmamıĢtır.
Ele geçirildiği iddia edilen Pandora veritabanı içerisinde yapılan incelemeler neticesinde sözde
örgütün iĢleyiĢi ile ilgili olarak;
“SUÇ ÖRGÜTÜNÜN ĠġLEYĠġĠ
Yapılan incelemelerde;
Suç örgütünün faaliyetlerinde eskort tabir edilen bayanları aktif olarak
kullandığı, PANDORA veri tabanında isimleri tespit edilen eskort bayanlar ve örgüt
adına faaliyet gösteren sivil memur bayanların hedeflerine koydukları kiĢilerle
cinsel birliktelik yaĢadıkları, örgütün hedefine özellikle kadın zaafı olan kiĢileri
koyduğu, ilk olarak cinsel iliĢkiye alıĢtırılan kiĢilerin daha çok bayan ve cinsel
birliktelik vaadiyle bilgi ve belge getirmelerinin temin edildiği, cinsel birlikteliklerin
gizli kameralar ile kayıt altına alınarak, bilgi ve belge getirmeye yanaĢmayanlara
karĢı Ģantaj unsuru olarak kullanıldığı,
Örgütün kullandığı bayanlarla cinsel birlikteliğe yanaĢmayan kiĢilerin takip
edildiği ve varsa baĢka bayanlarla görüntülerinin gizlice Ģantaj amacıyla çekildiği,
Bu yöntemlerle örgüte bilgi ve belge temin etmeye baĢlayan kiĢilerden,
baĢka arkadaĢlarını da bu sisteme dâhil etmelerinin istendiği ve bu Ģekilde bilgi ve
belge temin etme ağının, dolayısıyla örgütün geniĢletildiği,
Örgütün hedefleri doğrultusunda istenilen bilgi ve belgeleri temin eden
kiĢilere ödüllendirme olarak; bayan temin edildiği, para verildiği, hediyeler alındığı,
yurt dıĢı gezileri ayarlandığı ya da makam vaat edildiği,
Bilgi ve belge temininde istikrar ve baĢarı gösteren kiĢiler için koordinatör
adaylığı gibi yükselme durumlarının değerlendirildiği, daha sonra da koordinatör
yapıldığı,
AnlaĢılmıĢtır.
Suç örgütünün bu yöntemleri kullanarak, baĢta Türk Silahlı Kuvvetleri
olmak üzere birçok önemli kamu kurumuna sızdığı, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve bu
kurumlara ait birçok bilgi ve belgeyi ele geçirdiği, özellikle Türk Silahlı Kuvvetlerinin
hayati öneme sahip ve devlet güvenliğini doğrudan tehlikeye düĢürebilecek çok
sayıda bilgi ve belgesinin suç örgütünün eline geçtiği ve bu bilgi ve belgelerin
baĢka ülkelere de satılmıĢ olduğuna dair verilerin bulunduğu tespit edilmiĢtir.”
ġeklinde açıklama yapılmıĢtır.
Bu açıklamalar ıĢığında; ortada çok ciddi bir yapılanmaya gitmiĢ, elinde devletin güvenliğine
iliĢkin birçok bilgi ve belge bulunduran, kiĢisel verileri ele geçirdiği iddia olunan bir örgütün varlığı
akıllara gelmektedir.
2010/640 sayılı soruĢturmanın amacı ise hedef olarak seçilmiĢ kiĢilerle, elde edilmiĢ
dijital veriler arasında bağ kurma çalıĢma ve gayretidir.
Dolayısıyla yapılan soruĢturma ve devamındaki yargısal süreçte, yapılan uygulamalardaki
özensiz, keyfi ve hukuka aykırı tutum ve davranıĢlar; kesinlikle kolluğun veya soruĢturma
makamının basit uygulayıcı hatası olarak adlandırılamayacak boyutlardadır. SoruĢturmanın
baĢlangıcından itibaren kolluk tarafından tutulan sahte içerikli raporlar silsile yolu ile
mahkeme kararlarına dönüĢtürülerek, sanıkların tüm hakları ihlal edilmiĢtir. Mektubumuzun
bundan sonraki bölümlerinde bu hukuksuz uygulamaları sizlere arz etmeye çalıĢacağız.
- 2 -

1. SORUġTURMA FAALĠYETĠNĠN ÖZENSĠZLĠĞĠ
a. SoruĢturmanın baĢlangıcı:
SoruĢturma faaliyeti 10.08.2010 tarihinde 108.3.215.165 numaralı ĠP adresinden gönderilen
aĢağıdaki Eposta ihbarına dayanmaktadır.
Seçil KOġAR = Safiye KÖTEN
S. K. = S. K.
- 108.3.215.165 numaralı ĠP adresi kolluk ve soruĢturma makamı tarafından
araĢtırılmamıĢtır.
- Ġhbar, doğruluğu konusunda herhangi bir teknik teyit çalıĢması da yapılmadan,
“ yapılan araĢtırmalar ve alınan istihbari bilgilerden tespit edilmiĢtir ” Ģeklinde bir genelleme
ile Ahlak Büro Amirliğinin gece 22.00‟da düzenlediği ve aĢağıda içeriği bulunan bir raporla gerçek
bilgilerle harmanlanarak, taleplerle birlikte adli makamlara sunulmuĢtur.
Ahlak Büro Amirliğine (Rapor): “Adı geçen Ģahıslardan Daha önceden
haklarında TCK Madde 220, Madde 227 ve Madde 80 suçlarından Ahlak Büro
Amirliğimizce iĢlem yapılan ve 0 531 271 56 61 numaralı telefonu kullanan Bülent
DENGĠYOK (TC No:15470616460), 0 531 470 30 60 numaralı telefonu kullanan
Ergin AKI (TC No:30806426728), 0 534 615 45 03 numaralı telefonu kullanan
Nihat ATILGAN (TC No:40996563608) isimli Ģahıslar ile 0 555 808 38 03 numaralı
telefonu kullanan Mevlüt IġIK (TC No:23779077530) ve açık kimlik bilgileri tespit
edilemeyen 0 554 493 41 92 numaralı telefonu kullanan Seçil KOġAR ve 0 506
488 38 72 numaralı telefonu kullanan Aydan YILMAZ isimli Ģahıslar oldukları, bu
Ģahısların birbirleri ile irtibatlı olarak faaliyetlerini sürdürdükleri, FuhuĢ amaçlı
çalıĢtırılan yabancı uyruklu bayanları Bülent DENGĠYOK isimli Ģahsın resmi nikahlı
eĢi olan ve yine hakkında Ahlak Büro Amirliğimizce TCK Madde 220, Madde 80 ve
Madde 227 suçlarından adli iĢlem yapılan Rusya uyruklu Alena DENGĠYOK
(SLADKOVA) vasıtası ile yurt dıĢından özellikle ekonomileri bozuk olan Rusya
- 3 -

Dağıstan, Özbekistan, Kazakistan, Azerbaycan, Ukrayna ve Belarus gibi
ülkelerden, Ülkemize getirerek ilimizde Basmane bölgesinde bulunan otellerde ve
Bostanlı MaviĢehir semtinde kiralamıĢ oldukları lüks dairelerde barınmalarını
sağlayarak fuhuĢ amaçlı temin etmiĢ oldukları müĢterilerin evlerine veya otellere
buradan Ģevkini sağladıkları, ayrıca özellikle fizikleri düzgün ve güzel görünümlü
Üniversitede okuyan genç Türk kızları kandırarak, zengin veya üst düzey kiĢilere
para karĢılığında pazarladıkları bilgilerine ulaĢılmıĢ, fuhuĢ amaçlı kurulan bir
oluĢum içerisinde bulunduklarına dair kuvvetli Ģüphe bulunduğu değerlendirilmekle
birlikte fuhuĢ amaçlı örgütsel faaliyetlerini mutlak suretle kullanmıĢ oldukları
telefonlar ile gerçekleĢtirdikleri yapılan araĢtırmalar ve alınan istihbari bilgilerden
tespit edilmiĢtir.
Ġhbarda geçen diğer Ģahıslardan Ferdi Hikmet MERSĠNLĠ, ġahap AKAR ve Ġlhan
DEMĠRDOVEN isimli Ģahısların yine Ahlak Büro Amirliğimizce daha önceden
haklarında TCK Madde 220, Madde 227 ve Madde 80 suçlarından iĢlem
yapılan Ģahıslar oldukları, ancak ihbarda belirtilen telefon numaralarını
kullanmadıkları, Ģu an hangi telefon numaralarını kullandıklarının tespiti ile
yukarıda isimleri gecen Ģüpheliler ile irtibatlarının olup olmadığının tespiti mümkün
olmamıĢtır.”
- Eposta ihbarında yer alan ve gerçek olan tek bilgi; Bülent DENGĠYOK ve Ergin
AKI gibi kiĢilerin gerçekten fuhuĢla uğraĢıyor olmasıdır. Zira soruĢturma makamı tarafından
soruĢturma faaliyetinin baĢlamasından 1 yıl sonra verilen ve içeriği aĢağıda sunulan
“Ayırma Kararı”nda da bu husus net olarak tespitlidir.
“FUHUġ ve FUHġA ARACILIK EYLEMLERĠ
Yapılan teknik ve harici çalıĢmalarda; Ģüpheliler Bülent DENGĠYOK ve
Ergin AKI liderliğinde iki ayrı suç örgütünün üyeleri ile birlikte, örgütlü bir Ģekilde
fuhĢa aracılık suçunu iĢledikleri yönünde kuvvetli Ģüpheler elde edilmiĢ ise de,
Ģüphelilerin TSK içerisine sızarak devlet güvenliğine iliĢkin bilgi ve belge sızdırmak
eylemleriyle ilgili bir faaliyetleri ve bu suçları iĢleyen suç örgütüyle iliĢkileri tespit
edilememiĢ olduğundan bu Ģüpheliler yönüyle ayırma kararı verilmiĢtir.”
- Eposta ihbarında ismi yer alan Seçil KOġAR isimli kiĢinin durumunun anlaĢılması bu
soruĢturmanın baĢlangıcı ile ilgili olarak anlaĢılması ve çözülmesi gereken önemli bir problemdir.
- 5271 Sayılı CMK.‟nun 135‟inci maddesi ihlal edilmiĢtir.
Bu raporda Seçil KOġAR ile ilgili belirtilen hususlar gerçek dıĢıdır. Çünkü gerçek hayatta Seçil
KOġAR diye biri yoktur. Seçil KOġAR Safiye KÖTEN‟in soruĢturmaya dahil edilebilmesi amacıyla
üretilmiĢ hayali bir kiĢiliktir. SoruĢturmanın baĢlangıcından kısa bir süre sonra görülecektir ki, Seçil
KOġAR, Safiye KÖTEN‟dir. Safiye KÖTEN isimli kiĢi bu soruĢturmanın konusu olan sözde
örgütün koordinatörü olmakla suçlanmaktadır.
Ahlak Büro Amirliğince düzenlenen rapor, taleplerle birlikte silsile yolu ile soruĢturma
makamlarına sunulmuĢtur. SoruĢturma makamına iletilen kolluk talepleri ilgili savcılık tarafından
incelenmiĢ ve raporda sözü edilen yapılanmanın CMK 250‟inci Madde ile yetkili C.BaĢsavcılığının
görev ve yetki alanında olduğu belirtilerek talep geri çevrilmiĢtir.
“ĠZMĠR ĠL EMNĠYET MÜDÜRLÜĞÜ
ASAYĠġ ġUBE MÜDÜRLÜĞÜNE
ĠLGĠ :24.09.2010 tarih ve B.05.1.EGM.4.35.00 17567 Teknik Kısım 187/2010 Sayı
ve ĠletiĢimin dinlenmesi konulu yazınız.
Ġlgi yazınız değerlendirildiğinde, adı geçenlerin eylemlerinin örgütlü olarak fuhuĢ
yaptırmak amacıyla tehdit, baskı uygulamak suretiyle Ġnsan Ticareti suçu olduğu,
CMK‟nun 250/1-b fıkrasında “Haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulmuĢ
bir örgütün faaliyeti çerçevesinde cebir ve tehdit uygulanarak iĢlenen suçlara
bakma görevinin CMK‟nun 250‟nci Maddesi Ġle Görevli Cumhuriyet BaĢsavcılığına
ait olduğunun belirtildiği anlaĢıldığından, talebinizin CMK‟nun 250‟nci Maddesi Ġle
Görevli Cumhuriyet BaĢsavcılığına yapılması rica olunur.30.09.2010”
- 4 -

30.09.2010 tarihinden 26.10.2010 tarihine kadar bu evraka hiçbir iĢlem yapılmaz iken,
26.10.2010 tarihinde C. BaĢsavcıvekili tarafından C. Savcısı Kadir KARACA‟nın AsayiĢ ġube
Müdürlüğüne hitaben yazdığı yazının altına derkenar not düĢülmek suretiyle, soruĢturmanın
2010/640 numara ile soruĢturma sırasına kayıtlandığı ve bundan sonraki çalıĢmaların KOM ġube
ile yapılması talimatı verildiği görülmektedir.
26.10.2010 tarihinden itibaren KOM. ġb. Müdürlüğünün ne tür bir faaliyet yaptığı, ne tür iliĢkiler
tespit ettiği davanın ek klasörlerinde mevcut değildir. Ancak hakkında tedbir uygulanan kiĢilerin
iletiĢim tespit tutanaklarının incelenmesi neticesinde, ĠZMĠR 8‟inci Ağır Ceza Mahkemesi‟ nin
03.12.2010 tarih ve 2010/1418 sayılı, bir takım sanıklar hakkında iletiĢimin tespiti, dinlenmesi ve
kayda alınması kararı olduğu anlaĢılmaktadır. Bu karar ve kararın verilmesine dayanak gösterilen
polis raporları da ek klasörlerde yoktur.
Ancak dosya içeriğinden bu kararda sanıklardan Seçil KOġAR ve email ihbarında ve Ahlak
Büro Amirliği tarafından düzenlenen ilk raporda ismi bulunmayan, bu soruĢturmanın konusu olan
sözde örgütün bir diğer koordinatörü olmakla suçlanan, Narin KORKMAZ hakkında da tedbir kararı
verildiği anlaĢılmaktadır.
ġüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletiĢiminin tespiti, dinlenmesi ve kayda
alınması ve değerlendirmesi amacıyla verilecek kararlarda 5271 Sayılı CMK.‟nun 135‟inci
maddesi 3‟üncü fıkrası uyarınca “Yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kiĢinin
kimliği” belirtilmek zorundadır.
Keza yine 14/01/2007 tarihinde 26434 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren
“Ceza Muhakemesi Kanununda Öngörülen Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan ĠletiĢimin
- 5 -

Denetlenmesi, Gizli SoruĢturmacı Ve Teknik Araçlarla Ġzleme Tedbirlerinin Uygulanmasına ĠliĢkin
Yönetmeliğin” 7‟nci maddesi; (b) bendi “Kararın hangi suçun soruĢturulması için istendiği,
bu suça iliĢkin kuvvetli Ģüphe sebeplerinin neler olduğu ”, (ç) bendinde ise “hakkında tedbir
uygulanacak kiĢinin kimliği” talep yazılarında ve hakim kararında bulunmak zorundadır amir
hükümlerine haizdir.
SoruĢturmanın kendisi ve soruĢturma makamının verdiği ayırma kararından da
anlaĢılacağı üzere; Seçil KOġAR (Safiye KÖTEN) ve Narin KORKMAZ‟ın fuhuĢ örgütü
kurucusu ve lideri olduğu iddia olunan Bülent DENGĠYOK ve Ergin AKI ile hiçbir iletiĢim ve
irtibatları yoktur. Bu anlamda bu kiĢiler hakkında verilen iletiĢimin tespiti, dinlenmesi ve
kayda alınması kararları 5271 Sayılı CMK.‟nun 135‟inci maddesi 3‟üncü fıkrasında ve
yönetmeliğin (b) bendinde tanımlanan gereklilik yerine gelmediği için hukuka aykırıdır.
Öte yandan Seçil KOġAR isimli kiĢinin açık kimlik bilgileri tespit edilemedi ise talep yazısında
ve hakim kararında kiĢinin kimlik bilgisi de bulunmuyor demektir. O halde bu durumda da aynı
mevzuat hükümlerine aykırılık olduğu değerlendirilmektedir..
b. SoruĢturmanın geniĢletilmesi:
20.06.2011 tarihine kadar sanıklar hakkında rutin iletiĢimin tespiti, dinlenmesi ve kayda
alınması kararları ile gizli izleme kararları verilerek soruĢturma devam ettirilmiĢtir. Bu tarihte ĠZMĠR
EMNĠYET MÜDÜRLÜĞÜNÜN;
“Yapılan istihbarı çalıĢmalarda suç örgütü mensupları ile irtibatlı olan aĢağıda
bilgileri yazılı kiĢilerle ilgili yapılacak olan HTS çalıĢması ile suç örgütü
yapılanmasının deĢifresinin gerçekleĢtirilebileceği değerlendirildiğinden;
1- Niğde-Altunhisar-UlukıĢla nüfusuna kayıtlı. Osman-Meliha oğlu 1973-Bor
doğumlu Ahmet Gencer KIVRAKDAL (T.C. Kim. No: 35879061234)‟ın kullandığı
544 344 66 66 ve 535 336 20 42 numaralı GSM hatları,
2- Erzurum-Tortum-ġenyurt nüfusuna kayıtlı. Necati-Remziye kızı, Ġzmir 1982
doğumlu Filiz ALBAYRAK (T.C. Kim. No: 45940061346) ın kullandığı 554 660 01
66 ve 541 518 17 51 numaralı GSM hatları……… “
içerikli yazısı ile soruĢturma faaliyetinin geniĢletildiği anlaĢılmaktadır. Bu rapor doğrultusunda;
ĠZMĠR NÖBETCĠ 8.AĞIR CEZA MAHKEMESĠ ÜYELĠĞĠ‟nin 27.06.2011 gün 2011/1692 D.ĠĢ.(srĢ)
sayılı aĢağıdaki kararı verilmiĢtir.
“1- Ahmet Gencer KIVRAKDAL „ın kullandığı 544 344 66 66, 535 336 20 42,
2- Filiz ALBAYRAK tarafından kullanılan 554 660 01 66, 541 518 17 51,
3- Bülent ACAR tarafından kullanılan 535 476 15 27, 541 631 91 83,
4- Serkan OZKAN tarafından kullanılan 533 377 13 05,
5- Phanıa GAJIEVA tarafından kullanılan 536 302 25 53,
6- Orhan KARABĠNA tarafından kullanılan 505 656 43 03,
7- Tamara ZAYTSEVA tarafından kullanılan 531 704 27 96,
8- Maryna GITRUK tarafından kullanılan 531 642 94 94 numaralı GSM telefon
hatlarına ait aktivasyon tarihlerinden itibaren günümüze kadar olan ARAYAN-
ARANAN, BAZ ĠSTASYONU, NUMARALARIN KAYITLI OLDUĞU KĠġĠ VE ADRES
BĠLGĠLERĠNĠN CD ORTAMINA (EXCEL - PDF FORMATINDA) AKTARILARAK
GONDERĠLMESĠNE”
- 6 -

Ġzmir 8‟inci Ağır Ceza Mahkemesinin 27.06.2011 tarihli bu kararından sonra kolluk görevlileri;
karar doğrultusunda temin ettikleri HTS kayıtlarını incelemek suretiyle bir irtibat Ģeması
oluĢturmuĢlardır.
Narin KORKMAZ
Ahmet Gençer KIVRAKDAL
Lisa (K) Phaina GAJIEVA
Tamara ZAYTSEVA
Orhan KARABĠNA
Maryna GITRUK
Buse (K) Filiz ALBAYRAK
Bülent ACAR
Serkan ÖZCAN
Safiye KÖTEN
Can ERDURMAN
ġemada yer alan Safiye KÖTEN, Narin KORKMAZ, Ahmet Gençer KIVRAKDAL, Bülent ACAR
ve Filiz ALBAYRAK‟ın irtibatlarından yola çıkarak, soruĢturması yürütülen suç örgütünün TCK‟nın
Devlet Sırlarına KarĢı Suçlar ve Casusluk baĢlığı altında belirtilen suçlara dair bir faaliyet içerisinde
olabileceği sonucuna ulaĢıldığı, 04.07.2011 tarihli aĢağıda ilgili bölümü sunulan Emniyet
Müdürlüğü yazısından anlaĢılmaktadır.
27.06.2011 tarihinde adı geçen kiĢilerin HTS kayıtları mahkeme kararı ile Telekomünikasyon
ĠletiĢim BaĢkanlığından istendiğine göre, (7) gün içerisinde bu kayıtların temin edilip, incelenerek
yukarıda özetlenen sonuçların 04.07.2011‟de çıkarılmıĢ olması HAYATIN DOĞAL AKIġINA uygun
değildir. Bu durum kolluğun PVSK Ek -7‟inci maddesinde düzenlenen yetkisini akla getirmektedir.
Zira bu yetkiye istinaden aslında kolluk hiçbir adli makamın onayı olmadan tüm Türkiye genelinde
tüm iletiĢimi tespit imkân ve yetkisine sahiptir.
Burada net olan bir konunun bu safhada dile getirilmesinde fayda görüyoruz.
SoruĢturmanın bütünü incelendiğinde iletiĢimin tespiti, dinlenmesi, kayda alınması ve gizli
- 7 -

izleme kararlarının mahkemeler tarafından alınmasında bir çarpıklık vardır. O da kolluk
bünyesinde görevli tek bir memurun düzenlediği raporların silsile yolu ile mahkeme kararına
dönüĢmüĢ olmasıdır. Bu kolluk personeli o kadar önsezili, mesleki olarak geliĢmiĢ,
teknolojiye hakim ve hukuki bilgisi tamdır ki, düzenlemiĢ olduğu raporların kelimesine dahi
dokunulmadan mahkeme kararına dönüĢmektedir.
Askeri Casusluk
ĠZMĠR 10. AĞIR CEZA MAHKEMESĠ ÜYELĠĞĠ‟nin bu kararının iki özelliğine dikkat çekmek
istiyoruz. Bu karar ile 2010/640 sayılı soruĢturmanın seyri değiĢmektedir. FuhuĢ, tehdit, Ģantaj
ve insan ticareti baĢlıkları altında yürütülen soruĢturma faaliyeti bu kararla birlikte Askeri Casusluk
soruĢturmasına dönüĢmektedir. Ayrıca ilk asker sanıklar Ahmet Gençer KIVRAKDAL ve Bülent
ACAR dosyaya dahil olmaktadır.
- 8 -

Ahmet Gençer KIVRAKDAL‟ın durumu;
SoruĢturmaya dahil edilen Ahmet Gençer KIVRAKDAL hakkında gizli izleme kararı da alınarak
her türlü iletiĢimi ve hareketi takip altına alınmıĢtır. Diğer tüm takip altında tutulan sanıklar da
olduğu gibi soruĢturma safahatında Ahmet Gençer KIVRAKDAL ile ilgili herhangi bir suçüstü
yapılamamıĢtır. Ancak bu sanıkla ilgili özel bir durum vardır. Ahmet Gençer KIVRAKDAL hakkında
görev yaptığı Askeri Birlik tarafından 2011 yılı içerisinde bir idari tahkikat yapılmıĢtır. Bu durum
iddianameye soruĢturma makamı tarafından;
“Hava Eğitim Komutanlığının 22.05.2012 gün ve 2200-8848-
12/Ġst.ġ.(1200170) sayılı yazısı ekinde bildirilen Ġstihbarat Raporunda Ahmet
Gencer KIVRAKDAL ile ilgili “Hv P Yzb Gençer KIVRAKDAL 2004-2007 yılları
arasında Hv.Tek.Okl K.lığında 23' uncu Astsb Oğr Bl K.lığında görev yürütmüĢtür.
2008 yılına ait ifade tutanaklarında 2006-2007 yıllarında Narın KORKMAZ isimli bir
bayanın Hv.P.Yzb. Gencer KIVRAKDAL ın bilgisi dahilinde bazı personel ve
öğrenciler ile iliĢkiler yaĢadığı görülmüĢtür.
………………………………………………………………………………………
………………………………………………………
Hv.P.Yzb. Ahmet Gencer KIVRAKDAL: Narin KORKMAZ ile olan iliĢkisinin
2007 yılı öncesine dayandığı, Ģahsi dizüstü bilgisayarında "NAR” isimli klasör
içerisinde fotoğrafları bulunan ve Narın KORKMAZ olduğu teyit edilen bayanın
ismini bilerek yanlıĢ beyan ettiği (YeĢim olarak ifade etmiĢtir), „NAR‟ isimli
klasördeki Narin KORKMAZ‟a ait resimlerin 2010 yılında çekildiği düĢünüldüğünde,
en az dört yıllık beraberliklerinin olduğu. Bölük Komutanlığı süresince bu bayan ve
arkadaĢları ile iliĢkiye giren astsubay öğrencilerini gözettiği, olayları kapattığı,
kendisinin de iliĢkiye girdiği, iliĢkilerini görüntülediği, baĢka personel ile de
tanıĢtırdığı, Narin KORKMAZ‟ın astsubay öğrencilere “Gencer Yzb‟yı çok iyi
tanıyorum, bir sorununuz olursa yardımcı olabilirim" dediği, bu nedenle TSK dan
bilgi sızdırmaya çalıĢan çetenin üyesi olduğu ilgi ile ifade edilen Narın KORKMAZ
ile beraber hareket ettikleri değerlendirilmektedir.”
Ģeklinde yansıtılmıĢtır. Buradan anlaĢılacağı üzere Hava Eğitim Komutanlığı 22.05.2012 günü
soruĢturma makamının talebi üzerine, ekinde istihbarat raporu olan bir yazı göndermiĢtir. Bu
yazının ve ekindeki istihbarat raporunun içeriği incelediğinde; Hava Eğitim Komutanlığının, bağlı
ast birliği olan Hava Teknik Okullar Komutanlığına 2011 yılında Ahmet Gençer KIVRAKDAL ile ilgili
bir inceleme yaptırdığı anlaĢılmaktadır.
Ġddianamede, bu husustan bahisle, sanki TSK‟dan bilgi sızdırmaya çalıĢan bir örgütün daha
önceden askeri makamlarca tespit edildiği ve bununla ilgili idari iĢlem yapıldığı intibası yaratılmak
istenmektedir. Oysa Ahmet Gençer KIVRAKDAL 2010/640 sayılı soruĢturma kapsamında
09.05.2012 tarihinde gözaltına alınıncaya kadar herhangi bir idari ve adli iĢlem yapılmamıĢtır. Yani
kiĢinin suç iĢleyen bir örgütün üyesi ile irtibatı olması karĢısında idare tepkisiz kalmıĢtır.
Burada konunun anlaĢılması açısından cevabı bulunması gereken soru; Hava Eğitim
Komutanlığının Narin KORKMAZ isimli kiĢinin TSK‟dan bilgi sızdırmaya çalıĢan çetenin üyesi
olduğu bilgisine ne zaman ve nasıl ulaĢtığıdır? Konu ile ilgili olarak mahkeme safahatında sanık
savunmalarında; “bu bilginin ne Ģekilde elde edildiğinin” Hava Eğitim Komutanlığından
sorulmasının talep edilmesine rağmen itibar edilmemiĢtir.
Diğer bir önemli nokta ise; Ahmet Gençer KIVRAKDAL hakkında Hava Teknik Okullar
Komutanlığınca idari tahkikat yapıldığı dönemde, 2010/640 sayılı soruĢturma kapsamında da
Ahmet Gençer KIVRAKDAL hakkında adli iĢlem baĢlatılıyor olmasıdır. Bu iki soruĢturmanın aynı
döneme denk gelmesi de HAYATIN DOĞAL AKIġINA uygun değildir. Ayrıca iki soruĢturma
aynı anda devam ediyorken, iddianameye, Ahmet Gençer KIVRAKDAL‟ın TSK‟dan bilgi
sızdırmaya çalıĢan çetenin üyesi olduğu iddia olunan Narin KORKMAZ ile olan iliĢkisinin
daha önceden Hava Eğitim Komutanlığı tarafından zaten tespit edilmiĢ olduğunu yazmak
gerçeklerle örtüĢmemektedir.
- 9 -

Bülent ACAR‟ın durumu;
SoruĢturmaya dahil olan ilk asker Ģahıslardan Bülent ACAR, mahkeme ifadesinde savcılıkta
verdiği ifadenin doğru olduğunu, internet sitelerinde reklam ve ilan veren eskort diye tabir edilen
bayanları aradığını, bunu merak saiki ile yaptığını, bu bayanların hiç birisi ile buluĢmadığını,
konuĢmaların tamamen özel hayata iliĢkin olduğunu beyan etmiĢtir. SoruĢturma makamının da
Ģahsın bu bayanlarla bir araya geldiğine yönelik bir tespit ve iddiası yoktur.
Bülent DENGĠYOK‟un sıçrama tahtası olarak kullanılması;
07.07.2011 tarihinde Asker Ģahıslar Ahmet Gençer KIVRAKDAL ve Bülent ACAR‟ın
soruĢturmaya dahil olmasından (1) gün sonra, Örgüt Kurucusu olduğu gerekçesi ile baĢlangıçtan
itibaren takip altında tutulan Bülent DENGĠYOK soruĢturma kapsamı dıĢına çıkarılmıĢtır. Askeri
Ģahıslar soruĢturmaya dahil olduğuna göre artık kendisine ihtiyaç kalmamıĢtır.
“………… Yapılan teknik takip çalıĢmaları sırasında iletiĢimi dinlenen Bülent
DENGĠYOK ve eĢi Alena DENGĠYOK (SLADKOVA) isimli Ģahısların bahse konu
suç örgütü içerisinde yönetici olduklarına dair yeterli derecede delil elde
edilemediği, çalıĢmalar sırasında Bülent DENGĠYOK ve eĢi Alena DENGĠYOK
(SLADKOVA)‟un münferiden fuhuĢ ve fuhĢa aracılık yaptıkları yönünde bilgiler elde
edilmiĢtir.
Dosya kapsamında yapılan teknik takip çalıĢmaları sırasında Bülent
DENGĠYOK ve eĢi Alena DENGĠYOK (SLADKOVA) isimli Ģahısların suç örgütü ile
birlikte hareket ettiklerine dair yeterli derecede delil elde edilemediğinden adı
gecen Ģahıslar adına dinleme kararı alınan hatlar üzerinden elde edilen mevcut
tapelerin muhafaza altına alınarak Ģahıslar hakkındaki iletiĢim tedbir kararının
sonlandırılmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.”
Burada dikkat çekici bir durum daha vardır. O da soruĢturma makamı tarafından 21.12.2012
tarihinde verilen 2012/95 sayılı ayırma kararındaki özensizliktir.
AYIRMA KARARI: 2012/95
“Mağdurlar: Açık kimlik bilgileri tespit edilemeyen 26 mağdur: ALMĠNA –
ALĠSA – BALKIYA YALÇIN – DAġA – D ZĠNA MAIKHUB – ELVĠSA BARĠYEVA –
FATĠH – FATMA ÖZKANER – ĠNDĠRA – JULĠAN – VĠKA – ĠRĠNA – JANA –
KATSĠARYNA SĠAMĠONAVA – KATSĠARYNA KRYVASHAPAVA – MARĠ – MAġA
– OLA – ORĠġ – SABRĠNA – SONGÜL ALMALIDEMĠR – VĠKTORYIA
SATNICHENKA – ZARA – ANASTASILA GURTOVA – MIRVANA – REFAEL
ABECASSIS
ġÜPHELĠLER: (27) KĠġĠ: BÜLENT DENGĠYOK – CAN ERDURMAN –
CANER TEKĠN – ERGĠN AKI – MUSTAFA KAHVECĠ – VE AÇIK KĠMLĠK
BĠLGĠLERĠ TESPĠT EDĠLEMEYEN: ALENA SLADKOVA – ALĠ DENGĠYOK –
AYHAN KASAP – AYHAN KILIÇ – BAHADIR TEKĠNCAN – BLUE BOUTĠQUE
OTEL ÇALIġANLARI DĠLAN YILDIZ HAKAN, BÜLENT DENGĠYOK‟UN ġOFÖRÜ –
DEMET – ERGÜN ALTAY – ĠSMAĠL DOĞRU – KERĠM – KIRGIZ ALĠ ġOFÖR –
MAYA – MESUT ELBĠRLĠK – MĠRA – ADEM TUNÇ – MUSTAFA ALPER
KORKMAZ – NURSĠYAT GADZHĠEVA – SERKAN ÖZKAN – ġERAFETTĠN
KAHRAMAN – TOLGA TARGUTAY – TUNCAY KARATAġ
“……..Yukarıda açık kimlik bilgileri yazılı Ģüphelilerin, TSK içerisine sızarak
devlet güvenliğine iliĢkin bilgi ve belge temini amacıyla kurulmuĢ örgüt ile herhangi
bir örgütle iliĢkileri tespit edilememiĢ, Ģüphelilerin devlet güvenliğine iliĢkin bilgilerin
elde edilmesi yönünde herhangi bir eylemleri bulunmadığı anlaĢılmıĢ olmakla,
Ģüphelilerin suç teĢkil eden eylemlerini cebir, Ģiddet ve tehdit kullanarak
gerçekleĢtirdikleri yönünde delil edilememesi de dikkate alındığında atılı suçların
C. BaĢsavcılığımız görev alanına girmemesi nedeniyle;
Aralarında hukuki ve fiili irtibat mevcut olmayan her iki dosyanın tefrikine,
- 10 -

Yukarıda açık kimlik bilgileri yazılı Ģüphelilerin eylemleri açısından evrakın
soruĢturma defterinin 2012/566 numarasında kayıt edilmesine,
Diğer Ģüpheliler hakkındaki soruĢturma dosyasının 201/640 numaralı dosya
üzerinden devam olunmasına,
Karar verildi.”
Bu karara göre; iletiĢimi dinlenen, kayda alınan ve Bülent DENGĠYOK‟un eĢi olduğu raporlanan
Alena DENGĠYOK‟un da aralarında bulunduğu bir çok sanığın açık kimliği tespit edilememiĢtir.
Ayrıca yaklaĢık ( 8 ) aydır iletiĢimini tespit edip, kayıt altına aldığınız fuhuĢ örgütü liderinin mağdur
ettiği kimselerin de açık kimliğini bulamamıĢsınız. Bu karardan da anlaĢılacağı üzere zaten
soruĢturmanın amacı insan ticareti, fuhuĢ, tehdit ve Ģantajı ortaya çıkarmak değildir. Hedef olan
kiĢiler Bülent DENGĠYOK ve Ergin AKI değillerdir. Onlar sadece sıçrama tahtası olarak
kullanılmıĢlardır.
Safiye KÖTEN ve Narin KORKMAZ üzerinden TSK personelinin soruĢturulması;
SoruĢturmanın bundan sonraki evrelerinde Safiye KÖTEN veya Narin KORKMAZ ile kim ne
maksatla telefon ile görüĢürse görüĢsün, herhangi bir suç unsuru olmamasına veya bir kısmı özel
hayata iliĢkin görüĢme olmasına rağmen, kolluk talebi üzerine her bir Ģahıs için örgüt
yöneticisi olduğu gerekçesiyle mahkemeler tarafından tedbir kararı verilmiĢtir.
Nitekim Safiye KÖTEN ile tamamen özel hayatlarına iliĢkin görüĢmeleri olan Onur SÜER Eylül
2011‟de soruĢturmaya dahil edilmiĢtir.
Bir sonraki safhada ise Onur SÜER‟in sözde irtibatlarından bahsedilerek Marmaris‟te görevli bir
kısım askeri personel ile sözde örgütün lideri olduğu iddia olunan Bilgin ÖZKAYNAK soruĢturmaya
dahil edilmiĢtir.
Adı geçen Ģahısların soruĢturmaya dahil edilmesini sağlayan ve içerik olarak gerçekleri
yansıtmayan raporun ilgili bölümü aĢağıda sunulmuĢtur.
Onur SÜER hakkında YAPILAN ĠSTĠHBARI ÇALIġMALARDA irtibatlı olduğu
Ģahıslar hakkında derlenen bilgilerde;
Anıl BĠLGĠN’in … Marmaris AKSAZ Deniz Us Komutanlığında görevli Üsteğmen ...
Kerem YARGI’nın ……… Marmaris'te özel bir Ģirkette çalıĢtığı, ……… 2006
yılında Marmaris Ġlce Emniyet Müdürlüğünce hakkında T.C.K. 86 Kasten yaralama
sucundan iĢlem yapıldığı,
Ali Tuna BAYSAL'ın ……. Marmaris AKSAZ Deniz Us Komutanlığında görevli
BinbaĢı ……
Özgür ĠKĠZ'in …..Marmaris AKSAZ Deniz Us Komutanlığında görevli YüzbaĢı …
Zafer EĞRĠ’nin …Marmaris AKSAZ Deniz Us Komutanlığında görevli Üsteğmen ...
CoĢkun BAġBUĞ'un ……., TSK‟dan Albay rütbesinden emekli olduğu, Marmaris
Yat Marin‟in Müdürlüğünü yaptığı,
Bilgin OZKAYNAK'ın ……. Muğla ili Marmaris ilçesi ile Ġstanbul ilinde çeĢitli iĢ
dallarında ticaret ile uğraĢtığı, …..
Onur SUER ile irtibatlı söz konusu Ģahısların birbiri ile de irtibatlı oldukları ve
birbirleriyle bağlantılı olarak hareket edebilecekleri yönünde istihbari bilgiler elde
edilmiĢtir.
Söz konusu suç örgütü tarafından gerçekleĢtirilen eylemlerin suç faillerinin
yakalanabilmeleri ve suç delillerinin ortaya çıkartılarak grubun deĢifre edilmesinin;
baĢka bir tedbir ile mümkün olmadığından;
1- Onur SUER,
2- Anıl BĠLGĠN,
3- Kerem YARGI,
4- Tuna BAYSAL,
5- Ozgur ĠKĠZ,
6- Zafer EĞRĠ,
7- CoĢkun BAġBUĞ,
8- Bilgin OZKAYNAK,
- 11 -

9- Hami CETĠNER'in kullandığı …… nolu GSM hatları üzerinde iletiĢimin
dinlenmesi ve tespiti kararının ALINMASININ uygun olacağı
değerlendirilmektedir.”
Kolluğun burada uyguladığı istihbarat yöntemi; telefon irtibatı olan Ģahıslar arasında dolaylı
irtibat tesis etme Ģeklindedir. Aslında Bilgin ÖZKAYNAK ile Onur SÜER‟ in hiçbir telefon irtibatı
dahi yoktur. Ancak Bilgin ÖZKAYNAK‟ın yanında bir dönem çalıĢan emekli Albay CoĢkun BAġBUĞ
( kendisi sözde örgütün bir diğer koordinatörüdür ) ile Onur SÜER arasındaki telefon konuĢması
nedeniyle dolaylı iliĢki kurulmaktadır.
Onur SÜER ile irtibatlı oldukları yönünde rapor tutulan Özgür ĠKĠZ, Anıl BĠLGĠN, Ali Tuna
BAYSAL isimli asker Ģahıslar ile Kerem YARGI isimli sivil Ģahsın Onur SÜER ile hiçbir irtibatları
yoktur. Bu durum, haklarında uygulanan iletiĢimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması tedbiri
neticesinde de net olarak ortaya çıkmıĢtır. Nitekim kolluk tarafından fezlekede yer verilen irtibat
Ģemasında da herhangi bir irtibat olmadığı açıktır.
(SAYFANIN BU BÖLÜMÜ BOġ BIRAKILMIġTIR)
- 12 -

POLĠS FEZLEKESĠNE GÖRE ĠRTĠBAT ġEMASI
Birol SAM
533……………
…
Andaç KESKĠN
506……………
…
Ertunç USLU
544……………
…
ġemadan da anlaĢılacağı üzere Onur
SÜER ile Bilgin ÖZKAYNAK arasında
herhangi bir iletiĢim yoktur.
Mustafa YILDIZ
532……………
Narin KORKMAZ
506……………
Fatma GÜL
507……………
Bilgin ÖZKAYNAK
533……………
CoĢkun BAġBUĞ
533……………
Tamara ZAYTSEVA
531……………
Ahmet Gençer KIVRAKDAL
535……………
Phaina GAJIEVA
536……………
Onur SÜER
530……………
Maryna GITRUK
533……………
Orhan KARABĠNA
505……………
Zehra BAYRAM
531……………
Doğan ġAHĠN
537……………
Hakan OĞUZHAN
533……………
Hami ÇETĠNER
544………
Bülent ACAR
541………
Filiz ALBAYRAK
554……………
Safiye KÖTEN
554……………
Serkan ÖZKAN
533………
Caner TEKĠN
533……………
Can ERDURMAN
532………
Ergin AKI
531………
Alena SLADKOVA
537………
Bülent DENGĠYOK
535………
- 13 -

İddianameye göre;47
kişinin koordinatörü,
ancak bunlardan
sadece 3 kişi ile
HTS’si tespit edilmiş
- 14 -

2. SORUġTURMA AġAMASINDAKĠ HUKUKA AYKIRI ADLĠ KARARLAR
a. Gizli izleme kararlarındaki hukuksuzluklar
CMK‟ nın 140‟ıncı maddesi ihlal edilmiĢtir.
Ġlgili Kanun maddesinin (3)’üncü fıkrası: “Teknik araçlarla izleme kararı en çok dört haftalık süre
için verilebilir. Bu süre gerektiğinde bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilir. Ancak, örgütün
faaliyeti çerçevesinde iĢlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hâkim bir haftadan
fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilir.” amir hükmüne
haizdir.
Burada kanun koyucu, teknik araçlarla izleme yöntemiyle delil elde edilmesine istisnai
bir yetki gözüyle bakmakta ve süreler konusunda kısıtlama getirmektedir. Korunmaya
çalıĢılan yarar kiĢilerin özel hayatıdır.
Kanun koyucunun bu kısıtlamasına rağmen;
Sanık Narin KORKMAZ hakkında; (49) kez 1 hafta
Sanık Safiye KÖTEN hakkında;(49) kez 1 hafta
Sanık Ahmet Gençer KIVRAKDAL hakkında; (32) kez 1 hafta
Sanık Filiz ALBAYRAK hakkında; (33) kez 1 hafta
Sanık Özgür ĠKĠZ hakkında; (1)kez 4 hafta
Sanık Anıl BĠLGĠN hakkında; (1) kez 4 hafta
Sanık CoĢkun BAġBUĞ hakkında; (2) kez 4 hafta
Sanık Andaç KESKĠN hakkında; (27) kez 1 hafta teknik araçlarla izleme kararları
uzatılmıĢtır.
b. Ev iĢyerleri hakkında verilen arama kararlarındaki hukuksuzluklar
08.05.2012 tarihinde C. Savcısı Zafer KILINÇ, ĠZMĠR C. BaĢsavcı Vekili Ali HAYDAR tarafından
2010/640 numaralı soruĢturmaya görevlendirilmiĢtir.
- 15 -

Bir gün önce soruĢturmaya görevlendirilen C. Savcısı Zafer KILINÇ tarafından 09.05.2012
tarihinde saat:19.00‟da;
“……. Devam eden tenik takip sürecinde örgüt yöneticisi olduğu değerlendirilen Bilgin
ÖZKAYNAK‟ın yine örgüt yöneticisi olduğu değerlendirilen Naci YILDIZ‟ın iĢine bir süre önce
son verdiği, Naci YILDIZ‟ın bu yüzden Bilgin ÖZKAYNAK „a öfke beslediği ve elninde Bilgin
ÖZKAYNAK ile ilgili çok önemli bilgi ve belgelerin bulunduğunu ve suç unsuru olduğu
değerlendirilen bu bilgi ve belgelerle Bilgin ÖZKAYANAK‟ tan para istemeyi planladığı, bu
amaçla Naci YILDIZ‟ın 09.05.2012 günü Bilgin ÖZKAYNAK ve diğer örgüt yöneticisi Mehmet
AKSU ile buluĢmak üzere Ġstanbul‟a gittiği yönünde teknik veriler elde edilmiĢ, bu haliyle suç
delillerinin yok edilebileceği değerlendirilerek iĢin aciliyetine binaen suç delillerinin ele
geçirilmesi amacıyla;” denilmek suretiyle ve devamla;
ġÜPHELĠLER:
Narin KORKMAZ Bilgin ÖZKAYNAK CoĢkun BAġBUĞ
Onur SÜER Hakan OĞUZHAN Naci YILDIZ
Safiye KÖTEN Mehmet AKSU Filiz ALBAYRAK
“ …. Adresinde ve müĢtemilatında,
09.05.21012 günü CMK.‟nun 119 ve 127 . Maddeleri gereğince GÜNDÜZLEYĠN
baĢlanamaması halinde CMK.‟nun 118 ve 119. Maddeleri gereğince GECELEYĠN OLMAK
ÜZERE BĠR DEFAYA MAHSUS arama yapılması, suça konu eĢyalara el konulması, el
konulan suç eĢyalarının onamaya sunulmak üzere Ġzmir Emniyet Müdürlüğü KOM. ġube
Müdürlüğü görevlilerine teslimi, CMK.‟nun 127/3 Maddesi gereğince 24 saat içinde hakim
onayı talebinde bulunulması,
Rica olunur. 09.05.2012 günü Saat:19.00”
ġeklinde talimat verilmiĢtir.
Gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında değerlendirilip, arama kararı verilmesine
dayanak gösterilen Naci Yıldız‟ın bu anlamdaki konuĢmalarının özeti tabloda, tamamı ise iletiĢim
tespit tutanaklarında belirtilmiĢtir.
NACĠ YILDIZ „IN 14.04.2012 – 07.05.2012 TARĠHLERĠ ARASINDA
DĠKKAT ÇEKEN ĠLETĠġĠM KAYITLARI
TARĠH
HEDEF
NEREDE
HEDEF
KONUġTUĞU
KĠġĠ
ĠÇERĠK
DEĞERLENDĠRME
14.04.2012
KONAK
ĠZMĠR
NACĠ
YILDIZ
KANĠ AKTUĞ
Bilgin'e ceza kesme
konuĢması
Bilgin Naci'yi iĢten çıkarmıĢ. Naci
bu durumu Kani' ye anlatıyor.
Muhtemelen Kani'nin konumu
itibariyle yardım istiyor. Kani
AKTUĞ Naci'nin teyzesinin oğlu,
Ankara'da görevli Emniyet
Müdürü
06.05.2012
NEJAT
Bilgin ile olan probleminden
bahsediyor.
Devlet % 10 ödüyormuĢ !!
- 16 -

14.04.2012 tarihli konuĢma;
- 17 -

- 18 -

06.05.2012 tarihli konuĢma;
- 19 -

- 20 -

Naci YILDIZ‟ ın konuĢma kayıtları ile arama kararının gerekçesi örtüĢmemektedir;
DEVLET % 10
VERĠYORMUġ !!
- 21 -

Gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında hakim kararı olmaksızın C. Savcısı tarafından
verilen arama kararının dayanağını bu konuĢmalar oluĢturmaktadır.
Arama kararında “ Naci YILDIZ‟ın Bilgin ÖZKAYNAK „a öfke beslediği ve elinde Bilgin
ÖZKAYNAK ile ilgili çok önemli bilgi ve belgelerin bulunduğunu ve suç unsuru olduğu
değerlendirilen bu bilgi ve belgelerle Bilgin ÖZKAYANAK‟ tan para istemeyi planladığı” Ģeklinde,
gecikmesinde sakınca bulunduğu belirtilen gerekçeye konuĢma içeriğinde rastlanmamaktadır.
KonuĢmaların içeriği incelendiğinde arama kararında beyan edilen durumun aksine; Naci
YILDIZ‟ın elinde olan Ģey her ne ise, bu Ģeyi devlete götürdüğünde %10 verilmesinden
bahsedilmektedir. Naci YILDIZ „ın beyanı bu yönde olup, Bilgin ÖZKAYNAK ile görüĢme yapmak
istemesinin nedeni, devletin vereceğinden daha fazlasını almaktır. Oysa HAYATIN DOĞAL
AKIġINDA devlet bilgi ve belge karĢılığı yüzde ödememektedir.
Bu teknik veriden yola çıkarak; Askeri Casusluk soruĢturmasında delil elde edeceğini ummak,
değerlendirmek ve adli karar tesis etmek; mektubumuzun ilk bölümünde bahsettiğimiz gibi kiĢilerin
Anayasal hakkı olan Konut Dokunulmazlığının ihlalidir.
3. SORUġTURMA AġAMASINDA KOLLUK TARAFINDAN YAPILAN HUKUK DIġI ĠġLEMLER
a. Bilgin ÖZKAYNAK‟ın Sapanca‟daki adresinde yapılan arama iĢlemi;
Bilgin ÖZKAYNAK‟ın Sapanca‟da bulunan adresinde yapılan aramanın ayrıntılı olarak
incelenmesi zorunludur. Çünkü suçlamalara konu olan PANDORA isimli veri tabanının bu aramalar
neticesinde ele geçtiği iddia edilmektedir.
Davanın ek klasörleri incelendiğinde bu adreste yapılan aramaya iliĢkin içerik ve imzası olanlar
açısından birbirinden farklı iki tutanak olduğu görülmektedir. Ya tek bir arama kararı ile iki ayrı
arama yapılmıĢtır ya da tek arama yapıldığı halde iki farklı tutanak tutulmuĢtur.
Her iki halde de yapılan iĢlem, ADLĠ VE ÖNLEME ARAMALARI YÖNETMELĠĞĠ‟nin 11.
Maddesine aykırıdır.
Tutanakların içeriği ve aramayı icra eden görevliler ile hazır bulunanların isimleri incelendiğinde;
tek bir arama kararı ile iki ayrı arama yapıldığı düĢünülmektedir. Böyle bir durum her iki aramanın
da hukuka aykırı olduğu gerçeğini doğurur.
Çünkü;
- Tutanağın birine göre evde sadece antika silahlar vardır ve baĢka hiçbir suç unsuru
bulunamamıĢtır. Diğer tutanağa göre ise evde sadece el konulan dijital veri depolama materyalleri
vardır ve baĢka suç unsuru yoktur.
- Tutanağın birine göre arama 00.45‟te baĢlamıĢ ve 05.35‟te bitmiĢtir. Diğer tutanağa göre
ise arama 00.45‟te baĢlamıĢ ve 06.30‟da bitmiĢtir.
- Birinci tutanakta aramayı gerçekleĢtiren kolluk görevlisi sayısı (5) kiĢidir. Diğer tutanakta
ise aramaya (14) kolluk görevlisi katılmıĢtır.
Eğer yukarıda arz edildiğinin aksine, tek bir arama yapılmasına rağmen iki farklı arama tutanağı
düzenlendi ise bu durum da hukuka aykırılık içermektedir. Zira 1 (bir) aramaya iliĢkin 1 (bir) tutanak
tutulmalı ve aramayı gerçekleĢtiren kiĢilerin tamamı tarafından imzalanmalıdır.
Dikkat edilmesi gereken bir nokta ise; soruĢturma kapsamında ele geçirildiği iddia olunan
Pandora veri tabanının bulunduğu dijital materyallerin ĠZMĠR Emniyet Md.lüğü görevlilerinin
imzalarının bulunduğu arama neticesinde ele geçirilmiĢ olmasıdır. Uygulamada her kolluk kendi
sorumluluk alanında adli ve mülki görevlerini icra eder. Ġzmir‟de görevli kolluk memurunun
- 22 -

Sapanca‟daki adli aramaya iĢtiraki yasal değildir. Bu konuda 09.05.2012 tarihinde ĠZMĠR
Cumhuriyet BaĢsavcılığının (CMK.‟nun 250.MADDESĠ ĠLE GÖREVLĠ) verdiği talimat aĢağıdadır.
Bu talimattan da anlaĢılacağı üzere ĠZMĠR Emniyet Müdürlüğüne verilen talimat, arama neticesinde
el konulan malzemelerin onanmaya sunulmak üzere teslim alınması yönünde olup, aramaya iĢtirak
yetkileri yoktur.
Bu talimat son derece açıktır.
Talimattan, aramanın Sakarya Emn.
KOM. ġube Müdürlüğü tarafından
yapılacağı, el konulan malzemelerin
Ġzmir KOM. ġub Müdürlüğüne
teslim edileceği anlaĢılmalıdır.
- 23 -

SÖZDE ÖRGÜT LĠDERĠ BĠLGĠN ÖZKAYNAK‟IN SAPANCA‟DAKĠ ADRESĠNDE YAPILAN ARAMA TUTANAKLARI
Sakarya Emn.Md.lüğü Personelinin Aramaya Katılıp,
Ġmzaladığı Tutanak
1‟ĠNCĠ TUTANAK ĠMZA BÖLÜMÜ
Ġzmir - Sakarya Emn.Md.lüğü Personelinin
Aramaya Katılıp, Ġmzaladığı Tutanak
2‟ NCĠ TUTANAK ĠMZA BÖLÜMÜ
ARAMA BĠTĠġ
ZAMANI
05.35 06.30
ARAMAYA
KATILAN
KOLLUK
GÖREVLĠSĠ
SAYISI
5 14
- 24 -

Bu aramaya iliĢkin bir ilginç durum da aramanın icrasına dönüktür. Aramada hazır bulunan ve
hazurun sıfatıyla imzası olan Hikmet YALNIZOĞLU, 09 Kasım 2012 tarihinde verdiği dilekçe ile;
arama esnasında kolluk görevlilerin kendilerini dijital materyallerin bulunduğu iddia olunan odaya
almadıklarını, zaman zaman da çekim yaptıkları kamerayı kapattıklarını beyan etmektedir.
- 25 -

Bilgin ÖZKAYNAK‟a ait Sapanca‟daki Adreste Yapılan Aramaya Ait 1‟inci Tutanak
- 26 -

Bilgin ÖZKAYNAK‟a ait Sapanca‟daki Adreste Yapılan Aramaya Ait 2‟nci Tutanak
- 27 -

- 28 -

- 29 -

- 30 -

- 31 -

- 32 -

- 33 -

- 34 -

- 35 -

- 36 -

. Safiye KÖTEN‟in ĠZMĠR‟deki adresinde yapılan arama iĢlemi;
AĢağıda Safiye KÖTEN‟in ĠZMĠR‟deki adresinde kolluk görevlileri tarafından yapılan aramaya
iliĢkin düzenlenen tutanak vardır. Bu arama da, Bilgin ÖZKAYNAK‟ın Sapanca‟daki adresinde
yapılan aramada olduğu gibi gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında C. Savcısının talimatı
ile gerçekleĢtirilmiĢtir. Arama 09 Mayıs 2012 günü saat: 23:20‟de tamamlanmıĢtır.
09.05.2012
23.20
- 37 -

CMK.‟nun 134‟üncü maddesi ihlal edilmiĢtir.
Safiye KÖTEN‟in evinde yapılan arama 09 Mayıs 23.20 tamamlanmıĢtır. Bundan sonraki
iĢlemin, “C. Savcısının kararı ile yapılan arama iĢleminde el konulan materyallerin hakim onayına
sunulması” ve “CMK.‟nun 134‟üncü maddesinde emredilen hukuki kararların alınma iĢlemi” olması
gerekir. Oysa bu kararlar alınmadan 10.05.2012 tarihinde aramanın sonlanmasından sadece (3)
saat sonra, saat:02.30‟da, Safiye KÖTEN‟in evinde yapılan aramada ele geçirildiği iddia edilen;
Stormax marka harici hard disk kutusu içerisinde takılı bulunan Fujitsu marka MHW2120BH model
K60LT912M644 seri numaralı 320 GB kapasiteli harici hard disk, diğer dijital materyallerden ayrı
tutularak, kolluk tarafından hakim kararı olmaksızın incelenmiĢtir. Bu incelemeye iliĢkin düzenlenen
“tespit tutanağı” aĢağıdadır.
10.05.2012
02.30
- 38 -

Dijital materyallerin adli biliĢimde suç unsuru bulundurma ihtimallerine nazaran yapılan
incelenmelerden sonra normal Ģartlarda, düzenlenen “BilirkiĢi Ġnceleme Raporunun” baĢlangıç
bölümü aĢağıda görülmektedir.
Hakim kararı olmadan incelenen dijital materyal için düzenlenen “Tespit Tutanağının”
hukuki anlamda delil olamayacağı değerlendirilmektedir. Hatta bu tutanak kanunun ilgili
maddesinin ihlal edildiğinin delilidir. Ayrıca aramanın bitiĢ saatinden (3) saat sonra, Ģüphelinin
veya vekilinin yokluğunda delil torbasının açıldığının, yetkili hakim kararı olmadan ve dijital
materyal üzerinde yedekleme – imaj alma iĢlemi yapılmadan inceleme yapıldığının itirafıdır.
Bu hukuksuz “ tespit tutanağı ” soruĢturmanın devamında icra edilen diğer arama ve el
koymalara da dayanak teĢkil etmesi açısından hayati öneme sahiptir. Adeta soruĢturmaların fitilini
ateĢlemektedir. Tutanakta geçen; VĠP ADRESLER\MARMARĠS.doc ve VĠP ADRESLER\ĠZMĠR.txt
isimli dijital veriler doğrultusunda; sanıklar Engin KARATEKĠN, Oğuz DEDA, Fatih YASLITAġ,
Türkan BAHTĠYAR, Sunay AKKAYA, Mustafa SARIKAYA hakkında adli iĢlem baĢlatılmıĢtır.
Safiye KÖTEN‟den elde edildiği iddia olunan harici hard diske ait bilirkiĢi inceleme raporu
13.05.2012 tarihinde düzenlenmiĢtir. AĢağıda bu raporun ilk ve son sayfası sunulmuĢtur.
- 39 -

- 40 -

BilirkiĢi incelemesi 13.05.2012 tarihinde yapıldığına göre yukarıda sözü edilen 10.05.2012
tarihinde saat:02.30‟da düzenlenen ” Tespit Tutanağı ” içerik olarak doğru değildir. Ya da delil
bütünlüğü bozulduğundan, delil olma niteliği de ortadan kalkmıĢtır. Bu hard diskten çıktığı iddia
edilen bir takım dijital verilere dayanılarak diğer sanıkların suçlanması, ev ve iĢ yerlerinin aranması
hukuka aykırıdır.
Bu hukuka aykırı aramalar neticesinde de sanıklardan Sunay AKKAYA‟nın ikametinden
kendisine ait olmadığını beyan ettiği hard disk çıkmıĢtır.
c. Sunay AKKAYA hakkında verilen arama kararları;
AĢağıda Sunay AKKAYA hakkında kolluk görevlilerinin soruĢturma makamından 11.05.2012
tarihinde talep ettikleri arama izni gösterilmiĢtir.
SoruĢturma makamı tarafından kolluk görevlilerinin bu talebinin, talep içeren yazının alt kısmına
derkenar not düĢülmek suretiyle aynı gün saat:20.45‟te uygun görüldüğü anlaĢılmaktadır.
Talep içeriği dikkatli incelendiğinde; daha önceden Sunay AKKAYA isimli bir kiĢi hakkında adli
mercilerin bir karar verdikleri ancak, hakkında karar verilen kiĢinin T.C. kimlik numarası ile adres
bilgisinin yanlıĢ olduğu gerekçesiyle ikinci talebin yapıldığı anlaĢılmaktadır. Burada adres
- 41 -

konusundaki yanlıĢlık anlaĢılabilir. Eğer T.C. kimlik numarasının birkaç rakamı yanlıĢ yazılmıĢ olsa,
o da anlaĢılabilirdi. Ancak ilk adli kararda hakkında arama tedbirine baĢvurulacak kiĢinin T.C.
Kimlik Numarası tamamen farklıdır. Sunay AKKAYA isminde iki kiĢi vardır. Bunlardan biri asker
Ģahıs olan Sunay AKKAYA iken diğeri ĠZMĠR‟de öğretmenlik yapan Sunay AKKAYA‟dır. Kolluk
hangisinin soruĢturma kapsamında ismi geçen Sunay AKKAYA olduğunu nasıl anlamıĢtır?
ç. Narin KORKMAZ‟ın babasının evinde yapılan arama;
Narin KORKMAZ‟ın yargılama aĢamasında da ifade ettiği üzere, anne ve babası
boĢanmıĢlardır ve aynı çatı altında yaĢamamaktadırlar.Arama yapılan babasının bulunduğu adrese
hatırlayabildiği kadarıyla gözaltına alınmadan önceki son (6) ayda hiç gitmediğini, babası ile
arasının bozuk olduğunu beyan etmiĢtir. 49 kez 1 hafta uzatılan gizli izleme tedbiri süresince de
Narin KORKMAZ‟ın babasının evine gittiği yönünde bir tespit yoktur. O halde kolluk hangi
gerekçelerle Narin KORKMAZ‟ın babasının evinde suç unsuru olabileceğinden Ģüphe
duyarak bu adreste arama yapmıĢtır. Zira Narin KORKMAZ‟ın irtibatını sürdürdüğü
annesinin evinde arama yapılmamıĢtır.
Arama tutanağında imzası bulunan Narin KORKMAZ‟ın babası görme engellidir, kız kardeĢi
Sümeyra KORKMAZ ise (18) yaĢından küçüktür. Narin KORKMAZ hakkında suçlamalara delil
olarak gösterilen tüm dijital materyaller bu evden çıkmıĢtır.
Ayrıca Narin KORKMAZ‟ ın Denizli‟deki adresinde de arama yapılmıĢ ve herhangi bir suç
unsuruna rastlanmamıĢtır.
- 42 -

Narin KORKMAZ‟ın babasının evinde yapılan arama neticesinde ele geçirildiği iddia olunan
dijital materyallerden Fujitsu marka MHW2120BH model NZ04T7327D65 seri numaralı 120GB
kapasiteli hard disk üzerindeki ilk inceleme 11.05.2012 tarihinde yapılmıĢtır. AĢağıda ön
inceleme raporunun tamamı görülmektedir.
- 43 -

- 44 -

- 45 -

- 46 -

- 47 -

- 48 -

AĢağıda ise kolluk görevlileri tarafından yukarıdaki inceleme raporu ile aynı gün içerisinde
soruĢturma makamından talep edilen bir arama kararı görülmektedir.
! !
11.05.2012‟de düzenlenen Öninceleme raporu ve aynı tarihli arama kararı talep yazısı
birbiri ile örtüĢmemektedir.
Talep yazısında, harici hard disk içerisinde \C\Ajanda.xls veri yolunda bir MSEXCEL belgesi
tespit edildiğinden bahisle, bu belgenin son satırında SAYGIN ÖZDEMĠR adlı Ģahıs ve adres
bilgilerinin bulunduğu belirtilmektedir. Bu tespitten yola çıkılarak da, Saygın ÖZDEMĠR hakkında
arama kararı talep edilmektedir.
Yukarıda sunulan “ÖN ĠNCELEME” raporu incelendiğinde ise, AJANDA.xls isimli bir belgenin
hard diskin içerisinde yer almadığı görülmektedir. Kolluk, hard disk içerisinde olduğunu iddia ettiği
Ajanda.xls belgesini hangi incelemede tespit etmiĢtir?
Kolluk adli mercilerden bir talepte bulunurken, talebine iliĢkin somut gerekçeleri içeren
tespitlerini talebinin arkasına eklemek zorundadır. Eğer Ajanda.xls adlı veri incelenen hard diskte
11.05.2012 tarihinde tespit edilmiĢ olsaydı ön inceleme raporunda yer alırdı. Veya zaman
açısından endiĢe edilerek ön inceleme raporunun hazırlanması beklenmeden bir talepte
bulunulacaksa, kolluk raporun bilahare düzenleneceğini de belirten bir tespit tutanağı yaparak
talebin arkasına eklemeliydi.
Adli makamlar kolluğun aramaya iliĢkin eksik talebini herhangi bir ispat unsuru aramaksızın
onaylamıĢtır. Belirtilen adreste yapılan aramada Saygın ÖZDEMĠR‟in kendisine ait olmadığını
belirttiği dijital materyaller bulunmuĢtur.
Buraya kadar ki açıklamalarımızdan anlaĢılacağı üzere, Safiye KÖTEN ve Narin KORKMAZ‟a
ait olduğu iddia edilen dijital materyaller içerisindeki VĠP ADRESLER\MARMARĠS.doc, VĠP
- 49 -

ADRESLER\ĠZMĠR.txt ve AJANDA.xls belgelerinin bir ortak özelliği vardır. Bu belgelerde ismi
geçen kiĢilerin ikametlerinde yapılan aramalarda, örgütsel içerikli dijital materyal ele geçirildiği iddia
edilmektedir.
Bir anlamda VĠP ADRESLER tabirini “evinde hard disk bulunacakların listesi” olarak da
yorumlayabiliriz. Bu evlerin ve bu evlerde yapılan aramaların ortak özellikleri nelerdir?
Bu evler;
- Bekâr insanların yalnız yaĢadıkları veya birkaç arkadaĢıyla paylaĢtıkları evlerdir.
- Askeri mahaller dıĢındadır.
- ĠZMĠR Emn.Md.lüğü görevlileri tarafından aranmıĢtır.
- Aramalar esnasında evde ikamet edenler ya yoktur, ya da aramaya sonradan
katılmıĢlardır.
- Ele geçirilen dijital verilerin imajı arama mahallinde alınmamıĢ veya yedeği sanıklara
verilmemiĢtir. (Bir kiĢi hariç, bu konuya ileriki bölümde değinilecektir.)
- Hazirunların aramaların icrasına yönelik Ģüpheleri vardır.
d. Saygın ÖZDEMĠR‟ in evinde yapılan arama;
AĢağıda Saygın ÖZDEMĠR‟ in ikametinde yapılan arama neticesinde düzenlenen arama
tutanağının ilgili bölümlerini görülmektedir.
Bu arama tutanağına göre; evin giriĢe göre sol tarafta bulunan ve mutfak olarak kullanılan
bölümünde yapılan arama esnasında, Saygın ÖZDEMĠR‟e isnat olunan suçlamalara dayanak teĢkil
eden dijital materyallerin bulunduğu belirtilmektedir.
Türkiye gündemindeki birçok davada olduğu gibi özellikle asker Ģahısların karıĢtığı iddia olunan
adli olaylara iliĢkin Ģimdiye kadar yapılan aramalarda; suç unsuru teĢkil ettiği iddiası ile el konulan
malzemelerin, ikametlerin mutfak bölümünden çıkması inkâr edilemez bir kural haline gelmiĢtir.
- 50 -

Bu soruĢturmada da; Onur SÜER, Saygın ÖZDEMĠR ve Safiye KÖTEN‟ in ikametlerinde
yapılan aramalarda içerisinde suç unsuru olduğu belirtilen dijital materyallerin mutfak bölümünde
bulunduğu iddia edilmektedir.
Saygın ÖZDEMĠR‟in ikametinde yapılan arama ile ilgili bu genellemenin yanında bir de
istisnai durumlar vardır.
AĢağıda arama tutanağı dıĢında düzenlenmiĢ bir tutanak daha vardır. Bu tutanak aramaya
katılan polis memurları tarafından imzalanmasına rağmen herhangi bir Ģerh de konulmadan en
yetkili polis amiri tarafından imzalanmamıĢtır.
- 51 -

Tutanak özetle; Saygın ÖZDEMĠR‟in ikametine gelen kolluk görevlilerine askeri kimlik kartını
göstermek suretiyle asker Ģahıs olduğunu, aramaya Merkez Komutanlığı personelinin de katılımını
talep ettiği, ancak beklenmeyerek arama yapıldığı, Merkez Komutanlığı görevlilerinin ikametteki
son oda aranırken geldikleri, bu odanın aranmasına nezaret ettikleri, delil olduğu gerekçesi ile el
konulan malzemelerin delil torbasına değil, umumi poĢet içerisine konulduğuna dair tespitleri
içermektedir.
AĢağıda ise ikamette yapılan arama sonunda düzenlenen tutanağın imza bölümü ve aramaya
katılanların imzalarının yanında bulunan Ģerhler görülmektedir.
Aramada hazır bulunan ve hiçbir hukuki nosyonu olmayan iki sivil vatandaĢ neden
imzalarının yanına Ģerh düĢmek zorunda kalmıĢlardır? Normal Ģartlarda her sade Türk
vatandaĢı, polisine ve yaptığı iĢlemlere inanır ve güvenir. Özellikle kendisinden imzalanmasını
istediği Ģey kendisi ile ilgili değilse insan psikolojisi gereği, çok da üzerinde durmaması gerekirken,
iki vatandaĢın imzalarının yanına Ģerh düĢmeleri bir Ģeylerin doğru ve yolunda gitmediğinin en net
göstergesidir.
- 52 -

Saygın ÖZDEMĠR‟in ikametinde yapılan arama neticesinde, içerisinde suç unsuru olduğu
gerekçesi ile el konulan harici hard disk, soruĢturma kapsamında ele geçirildiği ve içerisinde
örgütsel anlamda bilgi ve belgeler olduğu iddia olunan hard disklerden bir noktada ayrılmaktadır.
Esasında bu üzerinde uzun uzun durulması gereken, nesilden nesile aktarılacak bir baĢarı
öyküsüdür. Bu baĢarının kahramanı ise Saygın ÖZDEMĠR‟in avukatıdır. Çünkü bu genç avukat her
nasıl olmuĢ ise; Mayıs 2012 tarihinde el konulan bu hard diskin imajını Ağustos 2012 tarihinde
kolluk görevlilerinden almayı baĢarmıĢtır. Çok önemlidir, çünkü onun dıĢında 09.05.2012 günü
baĢlatılan ve devam eden süreçte içerisinde sözde örgütün temin ettiği iddia olunan veriler
barındırdığından bahsedilen hiçbir materyalin ĠMAJI VERĠLMEMĠġTĠR.
Yargılama safahatının baĢlaması ile birlikte, kolluk bilirkiĢisinin Saygın ÖZDEMĠR‟in ikametinde
elde edildiği iddia olunan hard disk üzerindeki inceleme raporu bizler tarafından görülmüĢtür.
Sizleri teknik ayrıntıyla sıkmadan, kolluk bilirkiĢisi tarafından hazırlanan raporla imaj üzerinde
yapılan karĢılaĢtırma neticesinde elde edilmiĢ ve çeliĢkili olan birkaç hususu bu bölümde ifade
etmek istiyoruz.
Kolluk “BilirkiĢi Raporları ” ile mevcut Harici hard disk imajı üzerinde Saygın ÖZDEMĠR‟in
avukatı tarafından yapılan inceleme neticesinde;
- Bu harici hard diske kolluk tarafından 11 Mayıs 2012 tarihinde el konulduktan 19 gün
sonra yeni bir kayıt eklendiği,
- Üzerine kayıt edilen dosyaların kayıt tarihlerinin genel olarak 08.04.2012 tarihini
taĢıdıkları ve dosyaların Narin KORKMAZ‟ın babasının evinde ele geçirildiği iddia olunan hard disk
içerisindeki aynı isimli veriler ile aynı tarihi taĢıdığı,
Ele geçirilen dijital verilere müdahale edilmiĢtir.
- 53 -

Dijital verilerin Polis bilirkiĢi raporunda yer alan öznitelik bilgileri ile hard disk imajı üzerinde
bizim tarafımızdan yapılan incelemede öznitelik bilgilerinin birbirleri ile örtüĢmediği anlaĢılmıĢtır.
Hard disk imajı üzerindeki belgelere ait öznitelikler ile Polis BilirkiĢi Raporundaki aynı belgelere ait
öznitelik bilgilerindeki farklılık diğer belgeler için de geçerli olup aĢağıda sadece bir tanesi örnek
olarak gösterilmiĢtir.
Benzer davalarda Mahkeme Heyetlerince duruĢmalara çağrılan bilirkiĢiler, dijital verilerin
özniteliklerinin bilgisayar kullanıcılarının niyeti ölçüsünde bize yardımcı olabileceği yönünde görüĢ
bildirmektedir. Yani iyi niyetli bilgisayar kullanıcısı dijital verilerin özniteliklerinde herhangi bir
değiĢiklik yapmaz iken, kötü niyetli bilgisayar kullanıcıları özniteliklerde değiĢiklik yapma imkânına
sahiptir.
Verilen örnekte olduğu gibi, aynı belge için imaj üzerinde yapılan inceleme ile polis bilirkiĢisine
ait öznitelik verisi birbiri ile örtüĢmüyorsa, sizler de sanık olsanız acaba ne yapardınız? Daha da
ötesi yargılama sürecindeki bu davada, sanık ve avukat ifadelerinde bu durum beyan edildikten
sonra ilgili mahkeme heyetinin ne yapması gerekir?
e. Sanıkların sözde örgütsel konumlarının belirlenmesi
Ele geçirilen dijital verilere bir kez daha müdahale edilmiĢtir.
Sanıklara C. Savcılığı tarafından alınan ifadelerinde; Pandora isimli veri tabanı içerisinde
incelemelere göre sözde örgütsel konumlarının tespit edildiğinden bahisle, sorular sorulmuĢtur.
Ġddianamede de sanıkların sözde örgütsel konumları Pandora veri tabanındaki sözde kayıtlara
dayandırılarak, dosya veri yolunda veya dijital verilerin öznitelik belgelerinde isimlerinin geçmesi
nedeniyle suçlama yöneltilmiĢtir.
Sanıklardan Emre ASLAN‟a savcılık ifadesinde Pandora veri tabanındaki bilgilere göre,
koordinatör olan CoĢkun BAġBUĞ isimli Ģahsa bağlı (48) kiĢiden biri olduğu ve bu (48) kiĢilik
listede isminin 14‟üncü sırada yer aldığı belirtilerek soru yöneltilmiĢtir. AĢağıda Emre ASLAN‟ın C.
Savcılığı tarafından alınan ifadesinin konuyla ilgili bölümü sunulmuĢtur.
- 54 -

EMRE ASLAN C. SAVCILIĞI ĠFADE TUTANAĞI (15.06.2012)
48
Coşkun BAŞBUĞ
14- EMRE ASLAN
Ġddianame açıklandıktan sonra ise aslında CoĢkun BAġBUĞ isimli Ģahsa bağlı faaliyet gösteren
kiĢi sayısının (47) olduğu ve (47) kiĢilik listede 14‟üncü sırada Tanju CENGĠZ isimli bir kiĢinin
isminin yer aldığı belirtilmektedir.
ĠDDĠANAME COġKUN BAġBUĞ ĠLE ĠLGĠLĠ BÖLÜM (06.01.2013)
Coşkun Co?kun BAŞBUĞ
BA?BU?
47
14 14- TANJU Tanju CENGİZ
?Z
Bu durumda Emre ASLAN iddianameye göre CoĢkun BAġBUĞ‟a bağlı değildir. Savcılık
ifadesinde sözde bağlı olduğu kiĢinin “SEHVEN” CoĢkun BAġBUĞ olarak yazıldığını kabul etsek
bile sıra numarası da yanlıĢ yazılmıĢtır. O zaman iddianameye göre Emre ASLAN kime bağlıdır ve
ismi kaçıncı sıradadır?
Ġddianamede, Emre ASLAN, Narin KORKMAZ isimli Ģahsa bağlı olarak faaliyet gösterdiği iddia
edilen (59) kiĢinin isminin yer aldığı listede 36‟ncı sırada yer almaktadır.
Yani savcılıkta ifade verdiği gün ile iddianamenin çıktığı gün arasında, sözde örgütte Emre
ASLAN‟ın bağlı olduğu koordinatörler ve bu koordinatörlere bağlı kiĢi sayısı da değiĢmiĢtir.
AĢağıda iddianamede Emre ASLAN‟la ilgili kararlaĢtırılan son durum görülmektedir.
- 55 -

ĠDDĠANAMEDE NARĠN KORKMAZ ĠLE ĠLGĠLĠ BÖLÜM
Narin KORKMAZ
36
EMRE ASLAN
Bu durum iki Ģekilde açıklanabilir. Bunlardan ilki; operasyon yapılmasına, sözde örgüt ve
yöneticileri yakalanıp, tutuklanmalarına rağmen örgüt çalıĢmaya devam etmiĢ ve polis tarafından
ele geçirilen Pandora veri tabanına müdahale ederek, kiĢilerin yeni örgütsel konumunu
belirlemiĢtir. Bu mümkün olmadığına göre, kolluk olmayan delil bütünlüğünü bir kez daha bozarak
verilere, yeni karĢılaĢtığı durumlara göre Ģekil vermiĢtir.
Verilen bu örnek, sanıklardan Özcan ALTINBULAK ve Temuçin ġENKUL için de geçerlidir.
4. 1 VE 2 NUMARALI HAKĠMLĠK (TMK 10. MADDE ĠLE GÖREVLĠ) KARARLARI
a. Bir Anekdot
SoruĢturma safhasında 16 Haziran 2012 günü Ġzmir Adliyesinde ilginç bir olay yaĢanmıĢtır.
Savcılık sorgusu tamamlanan ve tutuklanmaları istemiyle Mahkemeye sevk edilen 26 Ģüpheli,
mübaĢir tarafından isimleri okunmak kaydıyla ve bir sıra dahilinde mahkeme salonuna alınmıĢ ve
her bir Ģüpheliye oturacağı yer bizzat gösterilmiĢtir. ġüphelilerin savunmalarını müteakip Hakim
Kararı açıklandığında tüm tutuklananların ön sıraya oturtulanların olduğu; arka sırada oturtulanların
ise serbest bırakıldıkları görülmüĢtür. Hayatın doğal akıĢında, bu manzara, kimin tutuklanacağının
daha önceden zaten tespit edilmiĢ olduğuna delalettir.
b. Koramiral Veysel Kösele‟nin Tutuklanması ve Salıverilmesi
SoruĢturma aĢamasında tutuklanan Dz.K.K.lığı Kur.BĢk. Koramiral Veysel KÖSELE sevk
edildiği sorgu hakimliğince TCK 220/2 ve 327/1 maddelerinden dolayı kuvvetli suç, kaçma ve
delilleri karartma Ģüphesi ile tutuklanmıĢtır. Tutukluluğuna yapılan ilk itirazı müteakip tutuklayan
hakim tarafından Gnkur.BĢk.lığından gönderilen raporlarda kendisinin temin ettiği iddia edilen
verilerin herhangi bir kanun maddesine aykırılık teĢkil etmediğinin belirtilmesi ve kaçma Ģüphesi
bulunmadığı gerekçeleriyle serbest bırakılmıĢtır. Kendisiyle aynı durumda olan hatta hiçbir dijital
belgeyle iliĢkilendirilmeyen baĢka sanıklar hakkında ise tutukluluğa devam kararları verilmiĢtir.
2010/640 sayılı soruĢturmanın iddianamesi 6 Ocak 2013 tarihinde Ġzmir 12. Ağır Ceza
Mahkemesine (TMK 10. Madde Ġle Görevli) sunulmuĢtur. Mahkemenin iddianame ile ilgili inceleme
süreci devam ederken mevzuat gereği tutukluların mevcut tutukluluk halleri 1 no.lu Hakimlik (TMK
10. Madde Ġle Görevli) tarafından son kez değerlendirilmiĢtir. Yapılan bu değerlendirmede;
soruĢturmanın baĢlangıcından bu tarafa tutuklu sanıklar lehine herhangi bir geliĢme olmadığından
bahisle “tüm sanıklar için tutukluluğun devamına” kararı verilmiĢtir.
- 56 -

Ġddianamenin ilgili mahkeme tarafından kabulünü müteakip; TCK.nın 220/2 ve 327/1
maddelerinden tutuklanan sanıklardan bir kısmının sadece TCK 220/2, bir kısmının TCK 220/2 ve
135/1,2 ve bir kısmının da TCK 220/2 ve 334/1 maddelerinden sevk edildikleri anlaĢılmıĢtır.
6 Ocak tarihinde mahkemeye sunulan iddianamede sanıkların bir kısmı hakkında tutuklama sevk
maddelerinden daha hafif suçlamalarda bulunulduğu açıktır. Buna rağmen iddianameden 10 gün
sonra yapılan tutukluluk sürecinin değerlendirilmesinde sanıkların lehine olan bu durum kararda
dikkate alınmamıĢtır. Dikkate alınmadığı gibi kararda sanıklar lehine bir geliĢime olmadığı
belirtilmiĢtir.
Tutuklama maddelerinden daha hafif suçlamalarla mahkemeye sevk edilen sanıkların bir kısmı
tensip kararıyla, bir kısmı da ġubat 2013‟de tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıĢlardır.
5. YARGILAMA SÜRECĠ
a. Tutukluğa devam kararı;
12. Ağır Ceza Mahkemesinin (TMK. 10 ile görevli) tutuklu sanıklar hakkında 05.06.2013 günü
verdiği tutukluluk hallerinin devamı yönündeki kararının ilgili bölümü aĢağıda sunulmuĢtur.
- 57 -

Bu karara karĢı oy kullanan Mahkeme BaĢkanının gerekçesi ise Ģu Ģekildedir:
Mahkeme BaĢkanı ile diğer iki üyenin hukuk bilgilerini kıyaslamak haddimize değildir. Burada
sorgulanan vicdani kanaattir. Tutukluluğa devam kararında; “atılı suçların üst sınırının dikkate
alınması”, 316 asker sanıktan tutuklu olan 50‟sinin “serbest bırakılması halinde Genelkurmay
BaĢkanlığı nezdinde baskı uygulayarak bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinin sağlıklı bir Ģekilde
yapılmasını engelleme ihtimalinin bulunduğu, yine serbest kalmaları halinde müĢteki ve mağdurlar
üzerinde baskı uygulayarak delilleri karartma ihtimallerinin bulunduğu, yargılamanın geldiği aĢama
itibariyle geldiği bu aĢamada delil durumunda sanıkların lehine herhangi bir değiĢiklik
bulunmadığı”nın yazılmasının gerçekten vicdani bir karar olduğunu düĢünüyoruz.
ĠĢte bu oy çokluğu ile verilen karar, bize yargılama süreci hakkında da ipucu vermektedir. Bu
karara göre tutuklu sanıklar sevk maddelerinin öngördüğü ceza sürelerinin üst sınırına
yaklaĢıncaya, Gnkur.BĢkl.lığından yeni rapor gelinceye ve müĢteki ve mağdurların ifade alma
süreci tamamlanıncaya kadar tutuklu kalabileceklerdir.
O halde Mahkeme Heyeti, aralarında 8 amiral-general rütbesinde subay bulunan 266 tutuksuz
asker sanığın yukarıda belirtilen olayları gerçekleĢtirme ihtimalinin, 50 tutuklu sanığın
gerçekleĢtirme ihtimalinden daha az olduğuna mı kanaat etmektedir? Gnkur.BĢk.lığı Mahkemenin
karĢısında bir kurum mudur ki kendi görüĢüne sanıklar tarafından kamu yararı aleyhine müdahale
edilmesine izin versin? MüĢteki ve mağdurların sayısı yaklaĢık 1200 kiĢidir. Mağdur ve müĢteki
olmalarının müsebbibi olduğu iddia edilenlere TCK 135/1,2‟nci maddelerden suçlama yöneltilmiĢtir.
ġubat 2013‟te hakkında TCK 220/2 ve 135/1,2 suçlaması yöneltilen (7) kiĢi tahliye edilmiĢtir.
Bugüne kadar kendisine baskı yapıldığı yönünde beyanda bulunan mağdur - müĢteki yoktur.
Sanıkların örgütsel mahiyette yaptıkları iddia olunan fiĢlemeler konusuna da açıklık
getirmek istiyoruz.
Ġddianamede bir takım sanıklar ve mağdurlar açısından fiĢleme bilgilerine yer verilmiĢtir.
Yaptığımız inceleme neticesinde; gerek sanıklar ve gerekse mağdur- müĢtekiler açısından
yapılmıĢ olan bu fiĢlemelerin bir kısmının, daha önceden sosyal paylaĢım siteleri ve aralarında
- 58 -

eriĢime yasaklanmıĢ sitelerin de bulunduğu internet siteleri ile arkadaĢ mail gruplarında
yayımlanmıĢ, sahte içerikli, küçük düĢürücü metinlerle aynıdır. Hatta Pandora veri tabanından
çıktığı iddia olunan resimlerin bir kısmı daha önce sözü edilen ortamlarda yayımlanmıĢtır.
09.05.2012 tarihinde el konularak adli emanete alınan, imajı sanıklarda dahi bulunmayan Pandora
veri tabanındaki fotoğraflar, daha sonraki tarihlerde de sözü edilen ortamlarda yayımlanmaya
devam etmiĢtir.
Ġddianame 956‟ ncı sayfasında yer alan fiĢlemenin içeriği, aĢağıda tabloda sunulduğu üzere
çeĢitli internet sitelerinde yayımlanmıĢtır.
Yayım Tarihi ġekli/Yeri Ġçeriği
26 ġubat 2009 Ġsimsiz ihbar e-postası
17 Kasım 2011 PaĢakeyfi.info
18 Kasım 2011 PaĢakeyfim.net
25 Nisan 2012 Ġsimsiz ihbar e-postası
Metin olarak asker Ģahıs e-posta adreslerine
gönderilmiĢtir.
Vesikalık fotoğraf ve düz metin olarak
yayınlanmıĢtır.
Facebook sayfalarından fotoğraf alınarak 8
dak. 15 sn. lik sunu haline getirilerek
kullanılmıĢtır.
Facebook sayfalarından fotoğraf alınarak
sunu oluĢturulmuĢ ve kiĢilerin görev yeri ve
rütbeleri güncellenmiĢtir.
PANDORA veri tabanı ile ilgili polis tarafından hazırlanan raporun 1471,1473 ve 1478‟inci
sayfalarında yer alan fotoğraf ve fiĢleme içeriği Pandora veri tabanı ele geçirildikten sonra
“bulutaltı ” twitter hesabında 11 Haziran 2012 tarihinde yayımlanmıĢtır.
Pandora Bilirkişi Raporu Sayfa 1471/1473
- 59 -

Pandora veri tabanında bulunduğu iddia olunan aĢağıdaki resmin, Twitter‟da yayımlanmıĢ
olması dikkat çekicidir.
PANDORA’DAN
TWEETER’A
Ġddianamede yine bir takım mağdur kiĢiler hakkında yapılan sözde fiĢlemelerde, kiĢilerin özel
hayatlarına iliĢkin bilgilere yer verilmiĢtir.
Sevişme Sahneleri
Yoktur.
…………
……..
1774 s. Kimlik Bildirim Kanunu
Bu fiĢlemede iddia edildiği Ģekilde, dosya kapsamında “02.09.2010 tarihli seviĢme sahneleri”
adlı bir veri veya bulgu yoktur. Herhangi bir sanık da bu görüntüleri kaydetmekle
suçlanmamaktadır.
KiĢilerle ilgili fiĢleme iddiası incelendiğinde tamamen özel hayatlarına iliĢkin bilgi olduğu
anlaĢılmaktadır. SoruĢturma makamı, polisin 1774 Sayılı Kimlik Bildirim Kanunu çerçevesindeki
yetki ve imkânlarını kullanarak, tesislerde konaklayanların listesini incelemek suretiyle sözde
fiĢleme bilgisi ile kıyas yapmıĢtır. Bir anlamda sözde örgütün yaptığı fiĢlemelerin teyidi 1774
S.K.‟nunla yapılmıĢtır. Kolluğun bu yetkisini adli soruĢturmalarda hiçbir adli karar ve talimat
almadan kullanması hukuki değildir.
- 60 -

Ġddianamede, haklarında iletiĢimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması kararı bulunan
sanıkların da özel hayatlarına iliĢkin iletiĢim kayıtlarına yer verilmiĢtir. Konu ile ilgisi olan ve mağdur
edildiklerini iddia eden sanıklar Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu‟na müracaat ederek, soruĢturma
makamı hakkında inceleme baĢlatılmasını sağlamıĢlardır. Bu konudaki inceleme devam ettiği için
mektupta konu ile ilgili bu bilgilere yer verilmemiĢtir.
FiĢleme yapıldığı iddia edilen dönemlerle ilgili de mantıksal hatalar vardır. Bunlardan en ilginç
olanı, sanık Andaç KESKĠN tarafından 2010 yılında vefat ettiği anlaĢılan bir baĢka askeri personel
ile ilgili yapıldığı iddia olunan fiĢleme iddiasıdır.
6. BU DAVANIN BAġKA DAVALARLA BĠR ĠLĠġKĠSĠ OLABĠLĠR MĠ?
Safahatını arz ettiğimiz bu dava, bir süre önce Ġstanbul‟da 12. Ağır Ceza Mahkemesinde (CMK
250 ile Yetkili) görülen ve basına askeri casusluk davası olarak yansıyan dava ile birçok ortak
özelliğe sahiptir.
Ayrıca ortak özelliklerden farklı olarak ortak isimlere de sahiptir.
Bu davanın Avukatlarından Sayın Mahir IġIKAY 04.06.2013 günü Mahkemede yaptığı
savunmada, Ġstanbul‟daki davada da görev alması sıfatıyla, sözünü ettiğimiz konuları ele almıĢtır.
AĢağıda kendisinin yaptığı savunmadan ilgili bölümler sunulmuĢtur.
- 61 -

SÖZDE ARAMALAR ve BULMALAR
İSTANBUL
İBRAHİM SEZER
BURAK ÇETİN
EMRAH KÜÇÜKAKÇA
ARAMA SAYISI (yaklaşık) : 100
USULSÜZ ARAMA SAYISI : 3
SÖZDE SUÇ UNSURU SAYISI : 3
İZMİR
BİLGİN ÖZKAYNAK
COŞKUN BAŞBUĞ
NARİN KORKMAZ
ONUR SÜER
SAFİYE KÖTEN
HAKAN OĞUZHAN
FİLİZ ALBAYRAK
ARAMA SAYISI (yaklaşık) : 400
USULSÜZ ARAMA SAYISI : 7
SÖZDE SUÇ UNSURU SAYISI : 7
- 62 -

- 63 -

- 64 -

- 65 -

SENARYO BENZERLİKLERİ SÖZDE DELİLLER
YAZILI TALİMATLAR
İSTANBUL
İZMİR
SÖZDE ÖRGÜTSEL TOPLANTI TUTANAKLARI
TOPLANTI TUTANAKLARI
İSTANBUL
İZMİR
!!!
TOPLANTI
GÜNDEMİNDE
DEVAM EDEN
İSTANBUL
SORUŞTURMASI
NİYE YOK?
Hukuka aykırı karar ve iĢlemlerle bu safhaya getirilen davanın halen yargılama süreci devam
etmektedir. Tutuklu olan sanıklar, siz bu satırları okurken tutuklulukta bir yıldan fazla zaman
geçirmiĢ olacaklardır.
Her Türk VatandıĢının Anayasa ile güvence altına alınmıĢ temel hak ve hürriyetlerini
Kanunlarda belirlenmiĢ sınırlar içerisinde özgürce kullanabildikleri, adalete ve kurumlarına sınırsız
güven besleyecekleri güzel günlere kavuĢmak dileklerimizle saygılarımızı sunarız.
- 66 -