13.07.2015 Views

okul öncesi eğitim kurumlarındaki yabancı dil eğitimine ilişkin anne ...

okul öncesi eğitim kurumlarındaki yabancı dil eğitimine ilişkin anne ...

okul öncesi eğitim kurumlarındaki yabancı dil eğitimine ilişkin anne ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Mart 2008 Cilt:16 No:1 Kastamonu Eğitim Dergisi 13-30OKUL ÖNCESİ EĞİTİM KURUMLARINDAKİ YABANCI DİLEĞİTİMİNE İLİŞKİN ANNE-BABA VE ÖĞRETMENGÖRÜŞLERİNİN İNCELENMESİ 1Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİRGazi Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fakültesi, Çocuk Gelişimi Eğitimi Bölümü, Ankara.ÖzetBu araştırmanın amacı, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumlarında verilen <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i hakkında<strong>anne</strong>, baba ve öğretmenlerin görüşlerinin bazı değişkenlere göre incelenmesidir. Buaraştırmada, <strong>okul</strong><strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumlarında verilen <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ine <strong>ilişkin</strong> 350 <strong>anne</strong>-babave 140 öğretmen görüşleri anket yoluyla incelenmiştir. Elde e<strong>dil</strong>en veriler, SPSS paket programıve tanımlayıcı istatistik kullanılarak analiz e<strong>dil</strong>miştir. Yabancı <strong>dil</strong> öğrenimine başlama yaşını<strong>anne</strong>lerin yaklaşık yarısı( % 48, 6), üç-dört yaş, babaların yarısı (% 47, 3) yedi-sekiz olarakbildirmişlerdir. Çocuğunun <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong>de <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenmesini istemesindeki en önemlinedeni olarak, <strong>anne</strong>lerin % 44’ü ve babaların yarısından çoğunun yani % 60’ının <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>öğrenimine küçük yaşta başlanılması gerektiğini ifade etmişlerdir. Yabancı <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ine erkenyaşta başlanılmasını öğretmenlerin yarısından çoğu (%64, 3) çocuğun zihin-<strong>dil</strong> gelişimini olumluyönde etki yapacağını belirtmişlerdir. Sonuç olarak, <strong>anne</strong>-babalar ve öğretmenlerin büyükçoğunluğunun <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretimi yanlısı olduğu görülmektedir. Bu genel görüşünaksine, çocuklara kendi ana<strong>dil</strong>lerini tam öğrenmeden <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretilmesi çocukların kişilikyapısı ve toplumsal gelişimlerine de olumsuz etkileri olacağı düşünülmektedir.Anahtar Kelimeler: Okul Öncesi Eğitim, Yabancı Dil Eğitimi, Anne-Baba Görüşleri, ÖğretmenGörüşleriA STUDY OF PARENTS’ AND TEACHERS’ OPINIONS ON THEFOREIGN LANGUAGE EDUCATION AT THE PRE-SCHOOLEDUCATION INSTITUTIONSAbstractThe objective of the research is to analyze the opinions of the parents and teachers on foreignlanguage education at the pre-school education institutions. This study analyzes the opinions of350 parents and 140 teachers on the foreign language education at the pre-school educationinstitutions via survey research. The data of the survey was analyzed by the SPSS computerprogram and descriptive statistics. Approximately, the half of the mothers (% 48.6) indicated thatthe age for the inception of the foreign language education is 3-4 years old and the half of thefathers (% 47.3) indicated the age as 7-8 years old. The beginning of the foreign languageeducation at the early ages was indicated by % 44 of the mothers and % 60 of the fathers. Also,more than half of the teachers (% 64, 3) answered that the beginning of the foreign languageeducation at early age has positive effects on the child’s cognitive-language development andskills. Consequently, the parents and teachers strongly supported the idea that there is a need forthe foreign language education at the pre-school education. In contrast to the general belief, ifthe children are taught a foreign language before they adequately learn their mother tongues,their personality and social development would be negatively affected.Keywords: Pre-school Education, Foreign (Second) Language Education, Parents Opinions,Teacher Opinions1 30Haziran–3 Temmuz 2004 tarihleri arasında İstanbul’da yapılan I. Uluslararası Okul <strong>öncesi</strong> EğitimKongresi’nde sunulmuştur.March 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


14 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİRGirişBireyler doğdukları andan başlayarak çevre ile ilişki kurmak, doğal toplumsalçevrelerindeki olayları, gelişmeleri ve nesneleri tanımak ve anlamak gereksinimiiçindedirler. Yaşadıkları toplumda yer alabilmek içinde belli bir <strong>dil</strong>i kullanmakzorundadırlar. Dilin düşünürler tarafından yapılmış değişik tanımları vardır. Platon <strong>dil</strong>i“kendi özel düşüncelerini sesin yardımı ile aktarabilme” olarak tanımlarken Martiel,“insanın kendi bilgi ve deneyimlerini, her toplumda bir başka biçimde açıkladığı birbildirişme aracı” olarak ele almıştır (Aksan, 2000). Gönen ise (1988) <strong>dil</strong>i, “başkalarınıanlamak, onlarla iletişim kurmak için düşünce ve sözcükleri gramatik olarak düzgünşekilde bir araya getiren bir süreç” olarak görmektedir. Cüceloğlu (1991) ise <strong>dil</strong>i, “insanseslerinin bir araya gelmesinden oluşmuş ve belirli bir yapısı olan bir dizge” olaraktanımlamıştır.Dilin gelişimi konusunda değişik görüşler ortaya atılmıştır. Chomsky’e göre tüm<strong>dil</strong>erde ortak evrensel özellikler vardır. Bu ortak özellikler insan zihninin evrensel vedoğuştan özelliğini yansıtmaktadır. Chomsky, tüm çocukların beş yaşında zekaları veöğrenme ortamları farklı olmasına karşın <strong>dil</strong>lerin temel yapılarını öğrendiklerini ilerisürmektedir. Ayrıca tüm <strong>dil</strong>lerde adlar ve eylemsilerin olması, yapı bakımındanbağlacın öğelerinin ayrılamaması gibi evrensel <strong>dil</strong>bilgisi genellemeleri yapmaktadır.Chomsky, beyinde <strong>dil</strong> için özel bir bölüm olduğunu öne sürmüş tümce yapısıkurulurken, <strong>dil</strong>in nasıl çalıştığı üzerinde durmuştur. Ona göre, çocuk <strong>dil</strong>i sadece taklityöntemiyle değil, kendine özgü bir <strong>dil</strong>bilgisi geliştirerek, kurallar oluşturmaktadır.Chomsky, <strong>dil</strong> edinimi için kritik bir dönemden söz etmektedir. Yetişkinlerin, ilk<strong>okul</strong>öğrencilerine göre ikinci <strong>dil</strong>i daha güç öğrenebildiklerini savunur. Chomsky’ninoluşturduğu doğuştancı (içsel) kurama göre, <strong>dil</strong>in gelişimi, biyolojik olgunlaşmanınsonucu olarak ortaya çıkmakla, önceden belirlenmiş bir biyolojik süreç izlemektedir(Elliot, 198; Fischer, 1994; Meece, 1997; Smith, 1999; Catell, 2000).Watson ve Skinner tarafından savunulan davranışçı kuram ise, <strong>dil</strong> gelişiminintamamen çevresel olduğu görüşündedir. Aile, çocuğun çıkardığı sesler içerisindenyetişkin konuşmasına en çok benzeyenleri desteklemekte ve böylece bebeğin bu sesleridaha çok çıkartmasını sağlamaktadır. Felsefe’de David Hume tarafından ortaya atılantabula rasa (boş levha) teorisine göre, zihnimizde doğuştan bir fikir yoktur. Diğer birdeyişle, insan zihni boş bir tahtadır. Bu görüşü temel alan <strong>dil</strong> çalışmaları bir <strong>dil</strong>ianlamayı ve konuşmayı öğrenmenin <strong>anne</strong>-babaların çocuğu yetiştirmesine bağlıolduğunu savunmaktadır. Diller, yapı ve ses açısından farklı olduğundan, davranışçılar,çocukların zorlanmadan farklı <strong>dil</strong>leri öğrenmesine olanak veren kalıtımsal, zihinseletkenlerin bulunabileceğine inanmamaktadırlar ( Mussen ve ark., 1979; Hetherington veParke, 1999).Piaget gibi etkileşimci kuramcılar ise, <strong>dil</strong> gelişiminde gerek kalıtımın, gerekseçevrenin katkısı olduğunu savunmuşlardır. Piaget, çocuk <strong>dil</strong>inin büyük bölümününiletişimle ilgisi olmadığı, çocuğun düşüncesinin bir yansıması olduğu, <strong>dil</strong> gelişimindekiilerlemeleri bilişin sınırladığı, ancak bilişsel gelişimin bunu tek başına açıklayamadığıgörüşündedir. Kısaca içyapıların temel olduğunu, ancak tam olarak belirleyiciolmadığını vurgulamaktadır (Hetherington ve Parke, 1993; Meece, 1997).Vygotsky’e göre sosyal çevre, kültür ve <strong>dil</strong> çocuğun tüm alanlardaki gelişiminimotive eden en önemli faktörlerden biridir. Vygotsky, düşünme ve konuşmayı iki ayrıMart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi


Okul Öncesi Eğitim Kurumlarındaki Yabancı Dil Eğitimine İlişkin Anne-Baba ve … 15güç olarak görmekte ve bunların birbiri ile etkileşerek anlam kazandığını ilerisürmektedir. Bir başka anlatımla, Vygotsky <strong>dil</strong> ve düşüncenin birbirinden bağımsızortaya çıktığını, kimi zaman birleştiğini, ancak ne <strong>dil</strong>in ne de düşüncenin birbirinebaskın olduğunu savunur. Vygotsky, bağlamsal kuram olarak adlandırdığı <strong>dil</strong> gelişimkuramı ile, düşüncelerin kültürden bağımsız olmadığını ve bunların belli bir kültürtarafından paylaşılan sosyal etkileşimler yoluyla ortaya çıktığını belirtmiştir (Ülgen veFidan, 1991; Meece, 1997).Dilin incelenmesi beş alana ayrılmaktadır; Ses bilim (phonetics) ve fonoloji(phonology), anlambilim (semantics), söz dizimi (syntax), biçim bilgisi (morphology),edimbilim (pragmatics).Sesbilim (phonetics), insan <strong>dil</strong>inin seslerinin nasıl oluştuğunu, ne gibi nitelikleriolduğunu, ses dalgaları ile nasıl aktarılarak dinleyene ulaştırıldığını, dinleyenin busesleri alışı, kısacası <strong>dil</strong>in ve iletişimin ses yönünü inceleyen bilimdir (Meece, 1997).Fonoloji, ses dizgesini tanımlar ve <strong>dil</strong>deki sesler ve sözcük oluşumunu, temel sesbirimlerinin (fonem) nasıl bir araya gelip sözcükleri oluşturduğunu ve vurgulamayapılarını araştırır (Hetherington ve Parke, 1993; Meece, 1997; Bjorklund, 2000).Anlambilim (semantics), sözcüklerin ve tümcelerin anlamlarının nasıl bulunduğunuve yorumlandığını anlatır (Moskwitz, 1991).Sözdizim (syntax), her bir sözcüğün tümce oluşturacak biçimde bir arayagetirilmesinin kurallarını belirler. (Hetherington ve Parke, 1993). Biçim bilgisi(morphology) ise işittiğimiz ya da konuştuğumuz sese anlam veren en küçük parça olanmorfemleri inceler. (Santrock ve Yussen, 1992).Edimbilim (pragmatics), gerçek durumlardan <strong>dil</strong>in kullanımını yöneten kurallarolarak tanımlanmaktadır. Bağlam kuramı konuşmacının, dinleyicinin kimliğinden,konuşmacının amacını, o anki fiziksel ortamı ele alır (Dönmez, 1986). Edimbilim,çocuğun karşılıklı konuşmanın kurallarını nasıl öğrendiğini sorgulamakta ve böylece<strong>dil</strong>in gelişmesine, iletişim kurulmasına olanak tanımaktadır (Hetherington ve Parke,1993).İkinci <strong>dil</strong>i öğrenme <strong>dil</strong> gelişimi ile birlikte ele alınan bir konudur. Ayrı ana <strong>dil</strong>leriolan <strong>anne</strong> babaların çocukları kolaylıkla iki ana<strong>dil</strong>i öğrenirler. Ancak bir kişinin ikiana<strong>dil</strong>i olması zor ve ender rastlanan bir durumdur. İkinci bir <strong>dil</strong> öğretimi için dokuz-oniki yaş arasındaki çocuklar uygun olarak düşünülebilir. Daha erken yaşlarda başlayan<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i, çocuğun daha ana<strong>dil</strong>i üzerinde egemenlik kurmamış olmasınedeniyle hem ana <strong>dil</strong>de hem de ikinci <strong>dil</strong> kullanımında olumsuz etkiler ortayaçıkartabilecektir. Yabancı <strong>dil</strong> öğrenmede başarı kazanma, çocuğun ana<strong>dil</strong>de belirli birolgunluk düzeyine erişmiş olmasına sıkı sıkıya bağlıdır. Ancak bu gelişme düzeyi ileçocuk, ana<strong>dil</strong>inde edinmiş olduğu anlamlar sistemini yeni <strong>dil</strong>e aktarabilir (Kotil, 2002).Çocuğun kişiliğinin temellerinin atıldığı ilk altı yaş, yetenek, ilgi ve çeşitliözelliklerinin belirlenmeye başladığı kritik bir dönemdir. Temel bilgi ve beceriler,ken<strong>dil</strong>eriyle ilgili bu kritik dönemlerde, doğrudan verilen zengin deneyimlerle birliktekazandırılamazsa, sonraki yıllarda öğrenilse bile, ulaşılan düzeyde eksikliklergörülecektir. Temel bilgi ve beceriler, araştırmada, okumada önemli olan görme veişitme algılarındaki seçicilik, konuşma becerisi, güdülenme, genel bilgi, oyun-oyuncakve kitaplara yönelik deneyimler olarak belirtilmektedir (Oğuzkan ve Oral, 1989).March 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


16 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİRBir gelişim alanının kritik dönemi içinde, çocuğun çevre etkisine duyarlılığı artar vebazı çevre etkileri belli dönemlerde, diğer dönemlerden olduğundan daha çok kalıcıizler bırakır. Çocuklukta ilk altı yaş fiziksel, zihinsel, kişilik gelişiminde olduğu kadar<strong>dil</strong> gelişimi açısından da kritik bir dönem olarak ele alınmaktadır. Bu yaşlar, özellikleçocuğun kendi ana <strong>dil</strong>ini tüm kuralları ile öğrenmesi ve kullanması yönünden kritik birönem taşımaktadır. Çocukta <strong>dil</strong> gelişiminin en hızlı olduğu dönem bir-dört yaşları olupsekiz-on yaşlarına kadar bir <strong>dil</strong>i iyi bir şekilde öğrenmemiş çocuğun, ilerde ne kadarçaba gösterirse göstersin <strong>dil</strong>indeki bozukluklardan kolay kurtulamayacağına dikkatçekilmektedir (Oğuzkan ve Oral, 1989). Ayrıca sağlıklı bir kişilik ve benlik gelişimindede, ana<strong>dil</strong>i önemli bir etkendir.Erken çocukluk döneminde çocuklar ana<strong>dil</strong>lerini öğrenirken, <strong>dil</strong>in yapısını vekurallarını birlikte öğrenmektedirler. Çevresinde gördüğü her nesnenin bir adıolduğunu, duygu ve düşüncelerin <strong>dil</strong> ile anlatıldığını çocuklar bu dönemde öğrenirler.Ana<strong>dil</strong>inde zengin bir sözcük hazinesi ile <strong>okul</strong>a başlayan çocuklar, <strong>eğitim</strong> <strong>dil</strong>ini dahakolay öğrenmekte ve buna bağlı olarak okuma- yazma becerileri kazanmada da dahabaşarılı olmaktadırlar. Almanya ve Türkiye’de yaşayan beş-altı yaş grubu Türkçocuklarının okuma olgunluğu ile <strong>dil</strong> gelişimi arasındaki ilişkiyi incelediği”çalışmasında, <strong>dil</strong> puanı yüksek olan bir çocuğun okuma olgunluğu düzeyinin de yüksekolduğunu saptamıştır. Ayrıca, Almanya’daki iki <strong>dil</strong>li Türk çocuklarının okumaolgunluğu düzeyinin Türkiye’deki tek <strong>dil</strong>li Türk çocuklarının okuma olgunluğudüzeyinden daha düşük olduğu görülmüştür. Dolayısıyla <strong>dil</strong> gelişimi ile okumaolgunluğu arasında pozitif yönlü bir ilişki bulunmuştur (Temel ve Yazıcı, 2000).Köksal (2000)’ın belirttiği gibi “bir toplumun dünyaya açılması, kendi ekinselkimliğini sağlam ve tutarlı biçimde kendi ana <strong>dil</strong>iyle oluşturmaktan geçer. Busağlandıktan sonra, ayrıca <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> bilmenin yararı büyüktür.” Yabancı <strong>dil</strong> bilmeninönemi tartışılamaz; ancak öncelikle ana<strong>dil</strong>ini iyi bilen, çevresini ve dünyayı ana<strong>dil</strong>iyledoğru algılayan bir kimsenin <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenmesi, bildiği konulara değişik açıdanbakabilmesini, ana<strong>dil</strong>inin işleyişini daha bilinçli bir biçimde öğrenmesini, dolayısıyla,onu daha etkin ve yaratıcı biçimde kullanmasını sağlayacaktır (Köksal, 2000).Türkiye’deki duruma ve gelişmelere bakıldığında, 1953’ten sonra <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>in veöğreniminin bir araç olmaktan çıkarak, ön amaç durumuna gelmeye başladığı(Sinanoğlu, 2002), dolayısıyla <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>lerin öğretilmesinde sürekli büyük sorunlaryaşanmakta olduğu görülmektedir. Öncelikle hangi yaşta bu <strong>eğitim</strong>e başlanması, dahasonra verilen <strong>eğitim</strong> programının içeriğinin nasıl olması ve bu içeriğin hangi yöntemlerkullanılarak saptanması gerektiği gibi birçok sorunun yanıtı ne yazık ki <strong>anne</strong>-babalar veöğretmenler tarafından bilinmemektedir. İşte tüm bu sorulara genel yanıtlarınbulunabilmesi için, bu inceleme ile <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> <strong>kurumlarındaki</strong> çocukların <strong>anne</strong>babalarıve öğretmenlerinin <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ine <strong>ilişkin</strong> görüşlerinin belirlenmesiamaçlanmıştır.Araştırma YöntemiBu araştırmada, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumlarında verilen <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ine<strong>ilişkin</strong> <strong>anne</strong> baba ve öğretmen görüşlerini bazı değişkenlere göre incelenmesi için,2003–2004 öğretim yılında Ankara ili Çankaya ilçesindeki <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i verentüm <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumlarına devam eden çocukların <strong>anne</strong>-babası veMart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi


Okul Öncesi Eğitim Kurumlarındaki Yabancı Dil Eğitimine İlişkin Anne-Baba ve … 17öğretmenlerine araştırmacılar tarafından anket uygulanmıştır. Araştırma kapsamına 350<strong>anne</strong>-baba ve 140 öğretmen olmak üzere toplam 490 kişi alınmıştır.Konuyla ilgili bilgi toplamak için araştırmacılar tarafından <strong>anne</strong>-babalara veöğretmenlere iki farklı anket hazırlanmıştır. Anne-babalar için hazırlanan 23 sorulukçoktan seçmeli anket formundaki sorulardan 7 tanesi kişisel bilgileri, 16 tanesi konuylailgili bilgileri öğretmenlere, hazırlanan 16 soruluk çoktan seçmeli anket formundakisorulardan 4 tanesi kişisel bilgileri, 12 tanesi konuyla ilgili bilgileri toplamak amacıyladüzenlenmiştir.Anketler toplandıktan sonra, eksik doldurulan anketler elenmiş, SPSS 11.00 paketprogramı kullanılarak bilgisayar ortamına aktarılmış ve elde e<strong>dil</strong>en veriler, frekans veyüzdelik dağılımıyla birlikte tablolar halinde sunulmuştur.Bulgular ve TartışmaBu çalışmanın amacı, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumlarında verilen <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ihakkında <strong>anne</strong> ve babaların görüşlerinin bazı değişkenlere göre incelenmesidir.Tanımlayıcı istatistik teknikleri kullanılarak <strong>anne</strong>-baba görüşleri ile ilgili sonuçlartoplam sayı ve yüzdelik <strong>dil</strong>imler verilerek sunulmuştur.Tablo 1. Okul <strong>öncesi</strong> Eğitim Kurumunu Seçmede Yabancı Dil Eğitimi VerilmesininEtkili Olup Olmadığının DağılımıOkul <strong>öncesi</strong> Kurumunu Seçmede Yabancı Dil Eğitimi VerilmesiSayı %Etkili Oldu-Evet-Hayır-Toplam16033049034, 066, 0100, 0Araştırma kapsamına alınan çocukların <strong>anne</strong>-babalarından % 34’ü, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong>kurumunu seçmede <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i verilmesinin etkili olduğunu, % 66’sı da etkiliolmadığını belirtmiştir.Tablo 2. Okul <strong>öncesi</strong> Kurumunda Verilen Etkinlikler ve Bu EtkinliklerdenHangisine Çocuğun Devam Ettiğinin Sayısal DağılımıAnne- Baba Görüşleri Sayı %Etkinliklerden Hangisine Devam Ediyor-Okul <strong>öncesi</strong> Kurumunda Verilen Etkinliklerin Hepsine-Sadece Yabancı Dile-Yabancı Dil, Müzik ve Baleye-ToplamEtkinlikler İçin Ekstra Ödeme Yapılıyor mu?-Evet-Hayır-Toplam350776349026023049072, 015.412, 6100, 054, 046, 0100, 0March 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


18 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİROkul <strong>öncesi</strong> kurumlarında yapılan etkinliklerin, %10 <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i, % 8, 2bilgisayar, % 7, 4’ü halk oyunları olduğu belirlenmiştir. Tablo 2 de görüldüğü gibi, <strong>okul</strong><strong>öncesi</strong> kurumunda verilen bu etkinliklerden hangisine çocukların katıldığına ise <strong>anne</strong>babaların% 72’sinin bütün etkinliklere, % 15, 4’ü sadece <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>e katıldıklarını ve% 54’ü bu etkinliklere katılabilmek için ekstra para ödediklerini belirtmiştir.Tablo 3. Anne-Babaların Yabancı Dil Bilip Bilmediği Göre Sayısal DağılımAnne- Baba GörüşleriAnne BabaSayı % Sayı %Yabancı Dil Bilme Durumu-Evet-Hayır-Toplam3203035091, 48, 6100, 01302015086, 713, 3100, 0Yabancı Dili Bilme Derecesi-İyi Derecede Biliyor-Orta Derecede Biliyor-Çok Az Biliyor-BilmiyorToplamYabancı Dili Yeterince Bilmemek Ne TürSorunlara Neden Oldu-İstediğim Eğitimi Almama Engel Oldu-İş Yaşantında Yükselmeme Engel Oldu-Başka Kültürleri Anlamama Engel Oldu-Yabancı Dil Bildiğimden Hiç Sorun OlmadıToplamEşinin Yabancı Dil Bilip Bilmediği-Evet-Hayır-ToplamEşinin Yabancı Dili Bilme Durumu-İyi Derecede Biliyor-Orta Derecede Biliyor-Çok Az Biliyor-Bilmiyor-Toplam1708070303503137822003502807035016763507035048, 622, 920, 08, 6100, 08, 910, 623, 457, 1100, 080, 020, 0100, 047, 718, 014, 320, 0100, 0702040201501438386015094561503131325615046, 713, 326, 713, 3100, 09, 425, 325, 340, 0100, 062, 737, 3100, 020, 720, 721, 337, 3100, 0Tablo 3 incelendiğinde <strong>anne</strong>lerin % 48, 6’sının, babaların % 46, 7’sinin <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>iiyi derecede bildikleri, ayrıca <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>i yeterince bilmemenin ne tür sorunlara nedenolduğu sorusuna <strong>anne</strong>lerin % 23, 4’ünün, babaların % 25, 3’ünün başka kültürlerianlamalarına engel olduğu seçeneğini işaretledikleri görülmektedir.Mart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi


Okul Öncesi Eğitim Kurumlarındaki Yabancı Dil Eğitimine İlişkin Anne-Baba ve … 19Tablo 4. Yabancı Dil Öğretimine Kaç Yaşında Başlanılması Gerektiği ve ErkenYaşta Başlanılmasının Hangi Gelişimi Etkileyeceği Konularında AnneBaba Görüşlerinin Sayısal DağılımıAnne- Baba GörüşleriAnne BabaSayı % Sayı %Yabancı Dil Öğretimi Kaç Yaşında Başlamalı-0–2 Yaş-3–4 Yaş-5–6 Yaş-7–8 Yaş-11–12 Yaş-ToplamYabancı Dil Eğitimine Erken Yaşta BaşlanılmasıÇocuğun Hangi Gelişimlerini Etkiler- Dil Gelişimini- Sosyal Gelişimini- Zihinsel ve Dil Gelişimlerini- Zihinsel, Dil ve Sosyal- Tüm Gelişimlerini- Herhangi Bir Gelişimini EtkileyebileceğiniDüşünmüyorum-Toplam221701004810350201018610420103506, 248, 628, 613, 72, 9100,05, 72, 953, 129, 75, 72, 9100,09407110201502911504010101506, 026, 747, 36, 713, 3100,019, 37, 333, 326, 76, 76, 7100,0Tablo 4’den görüldüğü gibi <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenimine başlama yaşını <strong>anne</strong>lerin %48,6’sı, üç-dört yaş, babaların %47, 3’ü yedi-sekiz yaş olarak bildirmişlerdir. Ayrıca<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenimine erken yaşta başlanılmasını, <strong>anne</strong>lerin %53, 1, babaların %33,3’ünün çocuklarına zihinsel ve <strong>dil</strong> gelişimlerini etkileyeceği biçiminde işaretlediklerigörülmüştür. Danimarka’da ilk<strong>okul</strong> birinci sınıfa giden iki <strong>dil</strong>li 43 Türk çocuğunun Canve arkadaşları (1999) <strong>dil</strong>sel gelişimleri üzerine çalışma yapmışlardır. Bu 43 çocuk yerel<strong>okul</strong>larda çoğunluğu Danimarkalılardan oluşan sınıflarda <strong>eğitim</strong> görmektedir. Ayrıca,bunun yanı sıra haftada en az dört saat ana <strong>dil</strong> dersi olmaktadırlar. Araştırmacılar,sonuçta öğrencilerin Danimarka <strong>okul</strong>una, hem azınlık <strong>dil</strong>ine (Türkçe) hem çoğunluk<strong>dil</strong>ine (Danca) egemen olmadan başlamalarının söz konusu olmadığını belirtmişlerdir.Tek <strong>dil</strong>li Danimarkalı çocuklar ile iki <strong>dil</strong>li çocukların aynı <strong>dil</strong>de sözcük dağarcıklarıarasında büyük ayırım olduğu görülmüştür. Ayrıca, çocukların Türkçe’ye Danca’dandaha çok egemen olduğu belirlenmiştir. Çocukların hepsi evlerinde ilk <strong>dil</strong> olarak Türkçekonuştukları için bu beklenen bir sonuçtur. Dolayısıyla <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> dönemde evdekonuşulan <strong>dil</strong> çocuk için belirleyici olmaktadır.March 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


20 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİRTablo 5. Okul <strong>öncesi</strong> Kurumlarında Yabancı Dil Öğretim Gereği KonusundaAnne-Baba Görüşlerinin Sayısal DağılımıAnne BabaAnne- Baba GörüşleriSayı % Sayı %Okul <strong>öncesi</strong> Kurumlarında(O.Ö.K) Yabancı DilÖğretimi Gerekli midir?-Evet-Hayır-ToplamÇocuğunuzun Okul <strong>öncesi</strong> Eğitimde Yabancı DilÖğrenmesini İstemenizdeki En Önemli Neden Nedir- Kendim Yabancı Dil Öğrenirken Çok Zorluk Çektim,Aynı Sıkıntıyı Çocuğumun Da Yaşamaması İçin- Kendim Çok İsteyip De Yabancı Dil Öğrenemediğimİçin- Yabancı Dil Öğrenimine Ne Kadar Küçük YaştaBaşlarsa O Kadar Çabuk Öğrenebileceği İçin- Gelecekteki Eğitim Hayatını Kolaylaştırdığı İçin,- Bu Yaşta Öğrenilenler Kalıcı Olduğu İçin,- Kendi Dilinin Dışında Diller Olduğunu Algılamasıİçin-Hepsi- Okul <strong>öncesi</strong> Eğitimde Yabancı Dil Öğrenmesiniİstemiyorum-ToplamO.Ö.K Yabancı Dil Öğrenmenin En Önemli Nedeni-Çocuklar Yabancı Dili Küçük Yaşta Daha İyi Öğrenir-Bu Yaşta Öğrenilenler Kalıcı Olur-Yabancı Sözcükleri Daha İyi Telaffuz Etmeyi Öğrenir-Gelecek Eğitim Hayatını Kolaylaştırır.- O.Ö.K Yabancı Dil Öğrenmenin Hiçbir YararıYokturToplamO.Ö.K Yabancı Dil Öğretilmemesinin En ÖnemliNedeni-Önce Ana Dilini Öğrenmesi Gerektiği İçin-Yeni Bir Dil Öğrenmeye Hazır Olmadığı İçin-Her İki Dili De Birbirine Karıştıracağı İçin- O.Ö.K Yabancı Dil Öğrenmenin Bir Çok YararıVardır.Toplam2807035060־15440261040203501809010־7035070־־28035080, 020, 0100,017, 1־44, 011, 47, 52, 911, 45, 7100,051, 425, 72, 9־20, 010020, 0־־80, 0100,01302015032890־־־־201509222882015016־413015086, 713, 3100,021, 35, 460, 0־־־־13, 3100,061, 314, 85, 35, 313, 310010, 7־2, 686, 7100,0Mart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi


Okul Öncesi Eğitim Kurumlarındaki Yabancı Dil Eğitimine İlişkin Anne-Baba ve … 21Tablo 5 de görüldüğü gibi <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> kurumlarında <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretimini <strong>anne</strong>lerin% 80, 0’i, babaların % 86, 7’si gerekli görmektedir. Çocuğunun <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong>de<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenmesini istemesindeki en önemli nedeni <strong>anne</strong>lerin %44’ü, babaların%60’ı <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenimine ne kadar küçük yaşta başlanırsa o kadar çabuköğrenilebileceği seçeneğini işaretleyerek yanıtlamışlardır. Ayrıca <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong>kurumlarında <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenmenin en önemli nedeni olarak <strong>anne</strong>lerin % 51, 4’ü,babaların % 61, 3’ü çocukların <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>i küçük yaşta daha iyi öğrenebilecekleriniifade etmişlerdir. Okul <strong>öncesi</strong> kurumlarında <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretilmemesinin en önemlinedeni olarak <strong>anne</strong>lerin % 20’si, babaların % 10, 7’si çocuğun önce ana <strong>dil</strong>iniöğrenmesi gerektiği seçeneğini işaretlemişlerdir.Tablo 6. Çocuğun Yabancı Dile Olan İlgisi Belirtme Biçimi İle Yabancı DilinKalıcı Hale Gelmesi İçin Yapılanların Neler Olduğu İle İlgili Anne-BabaGörüşlerinin Sayısal DağılımıAnne BabaAnne- Baba GörüşleriSayı % Sayı %Çocuk Yabancı Dile Olan İlgisini Nasıl BelliEtmektedir- Öğrendiği Yabancı Dildeki Şarkıları Söylüyor.- Öğrendiği Nesneleri Yabancı Dildeki İsmiyleSöylüyor. Örneğin Elmaya “Apple” Diyor.- Televizyonda Yada Başka Bir Yerde YabancıDille Konuşmalarla Karşılaşınca DikkatleDinliyor.- Televizyonda Yada Başka Bir Yerde YabancıDille Konuşmalarla Karşılaşınca KonuşmalarHakkında Sorular Soruyor.- Öğrendiği Sözcükleri Tekrar Ediyor.- Yabancı Dile Olan İlgisini Hiç Belli EtmiyorToplamÇocuğun Öğrendiği Yabancı Dili Kalıcı HaleGelmesi İçin Neler Yapıyorsunuz-Öğrendiklerini Tekrarlaması İçin TeşvikEdiyorum-Çizgi Film, Çocuk Programları GibiÇocuğumun Dikkatini Çeken Programlar TV,CD, DVD, Yayın Araçlarından Yabancı Dildeİzlemesini Sağlıyorum,-Sorularına Cevap Veriyorum-Yukarda Belirtilenlerin Hepsini Uyguluyorum-Hiçbir Şey Yapmıyorum, İlk<strong>okul</strong>da Yapacağım-Toplam1504480־26503502024078־3035042, 912, 522, 9־7, 414, 3100, 057, 711, 422, 3־8, 6100, 06598840201505093185215043, 36, 15, 35, 326, 713, 3100, 033, 36, 120, 65, 334, 7100, 0March 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


22 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİRTablo 6’ya göre, çocuğun <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>e olan ilgisini nasıl belli ettiği sorusunu<strong>anne</strong>lerin % 42, 9’u, babaların % 43, 3’ü öğrendiği <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>deki şarkıları söylediği,seçeneği ile yanıtlamışlardır. Ayrıca çocuğun <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumunda öğrendiği<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>in kalıcı hale gelmesi için neler yaptıkları sorusuna, <strong>anne</strong>lerin % 57, 7’si,babalarin % 33, 3’ü öğrendiklerini tekrarlaması için çocuğu destekledikleri seçeneği ileyanıt vermişlerdir.Moskowitz (1991), Amerika’da iki <strong>dil</strong>li ana<strong>okul</strong>u ortamında Amerikalı çocuklarınokuma-yazmaya hazırlık çalışmalarındaki kavramları altı ay boyunca günlük gözlemler vegörüşmeler yaparak incelemiştir. Sonuçta, ana<strong>okul</strong>undaki çocukların iki <strong>dil</strong>i de (İspanyolca,İngilizce) konuşmalarına karşın, ana<strong>dil</strong>ini (İngilizce) tercih ettikleri belirlenmiştir.Tablo 7. Yabancı Dil Eğitimine Erken Yaşta Başlanılmasının Çocuğun Zihinsel veDil Gelişimlerini Nasıl Etkileyeceğine İlişkin Anne- Baba GörüşlerininSayısal DağılımıAnne BabaAnne- Baba GörüşleriSayı % Sayı %Yabancı Dil Eğitimine Erken Yaşta BaşlanılmasıÇocuğun Zihinsel ve Dil Gelişimlerini Etkiler- Olumlu Yönde Etkiler- Olumsuz Yönde Etkiler- Etkilemez-ToplamOlumlu Yönde Etkilemesinin En Önemli Nedeni- Zihin ve Dil Gelişiminde İlerleme Olur- Kendisini İfade Etme Becerileri Artar- Kendine Güveni Artar- Şu Anda Hiçbir Şey Yapmıyor- Olumlu Yönde Etkilemiyor-ToplamOlumsuz Yönde Etkilemesinin En Önemli Nedeni-Dil Gelişimlerini Tamamlamadığı İçin YabancıSözcükleri Söyleyemeyebilir-Ana Dil Eğitimi Tamamlanmadığı, Yeni Bir DilÖğrenmeye Hazır Olmadığı İçin bu Eğitim AğırGelebilir ve Okuldan Uzaklaştırılabilir-Ken<strong>dil</strong>erini İfade Etme Becerisi Azalır-Olumsuz Yönde Etkilemez-Toplam3301010350290־־402035013־733035094, 32, 92, 910082, 9־־11, 45, 7100,03, 7־2, 094, 3100,013020־150802822־20150־11913015086, 713, 3־10053, 318, 714, 7־13, 3100,0־7, 36, 186, 7100,0Tablo 7 incelendiğinde görüleceği gibi <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ine erken yaştabaşlanılmasının <strong>anne</strong>lerin % 94, 3’ü, babaların % 86, 7’si zihinsel ve <strong>dil</strong> gelişimleriniolumlu yönde etkileyebileceğini savunmuşlar, en önemli nedenini <strong>anne</strong>lerin % 82, 9’u,Mart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi


Okul Öncesi Eğitim Kurumlarındaki Yabancı Dil Eğitimine İlişkin Anne-Baba ve … 23babaların % 53, 3’ü zihin ve <strong>dil</strong> gelişiminde ilerleme ile açıklamışlar, olumsuz yönde enönemli etkileme nedenini <strong>anne</strong>lerin % 3.7’ si çocuk <strong>dil</strong> gelişimini tamamlamadığı için<strong>yabancı</strong> sözcükleri söyleyemeyeceği, babaların % 7, 3’ü ise ana <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>itamamlanmadığı, yeni bir <strong>dil</strong> öğrenmeye hazır olmadığı için, <strong>eğitim</strong> için ağırgelebileceği, çocuğu <strong>okul</strong>dan soğutup uzaklaştırabileceği seçeneği ile yanıtlamışlardır.Yayla (2003), alt sosyo-ekonomik düzeydeki ailelerden gelen 60–72 aylar arasındakiçocuklara uygulanan <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong> programının çocukların <strong>dil</strong> gelişimine etkisiniincelemiştir. İnceleme sonucu olarak, <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong> programının çocukların <strong>dil</strong> gelişiminiolumlu yönde etkilediğini belirtmiştir. Ancak <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> dönemde kendi ana <strong>dil</strong>inde butür programlar <strong>dil</strong> gelişimini desteklerken, <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretiminde bu tür programlarınolumsuz etkiye sahip olduğu sonucuna varmıştır.Tablo 8. Okul <strong>öncesi</strong> Eğitim Kurumunda Verilen Yabancı Dil EğitimininYeterliliğine İlişkin Anne-Baba Görüşlerinin Sayısal DağılımıAnne BabaAnne- Baba GörüşleriSayı % Sayı %Okulda Uygulanan Yabancı Dil Eğitimi Yeterlimidir?- Evet- Hayır- Fikrim Yok-ToplamEğer Yeterli Bulmuyorsanız, Yeterli Olması İçinNeler Yapılmasını Önerirsiniz?-Surenin Daha Fazla Olması-Tüm Etkinlikleri Kapsaması-Okulda Sürekli Yabancı Dilde Konuşulması-Öğretmenlerin Bu Konuda Daha İlgili Olması-Yabancı Dil Dersi Konusunda Bilgilendirilmekİsterim-Eğlenceli ve Oyun İçerisinde Drama Uygulamalarıİle Verilmesini İsterim-Önerim Yok-Toplam140117973503060209712014035040, 033, 327, 7100,08, 617, 15, 72, 620, 32, 740, 0100,06061291501030־1020107015040, 040, 719, 3100,06, 720, 0־6, 713, 36, 746, 7100,0Tablo 8 de görüldüğü gibi, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumunda uygulanan <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong><strong>eğitim</strong>ini <strong>anne</strong>lerin % 40’ı, babaların % 60’ı yeterli bulurken, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong>kurumunda uygulanan <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ini yeterli bulmayan ve yeterli olması için neleryapılması gerektiği sorusunu, <strong>anne</strong>lerin % 20, 3’ü, babaların % 13, 3’ü <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> dersikonusunda bilgilendirilmek istedikleri seçeneğini işaretleyerek yanıtlamışlardır. Taşer(1996), Kopenhag’daki <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumlarında <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> alan Türkçocuklarının <strong>anne</strong> babalarının, bu <strong>eğitim</strong> hakkındaki görüş ve düşünceleri belirlemekiçin çalışma yapmıştır. Sonuçta, Türk <strong>anne</strong> babalarının <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i ile ilgilisorunların %88 oranında <strong>okul</strong> ile görüşerek çözülebileceğini belirttikleri görülmüştür.March 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


24 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİRTablo 9. Okul <strong>öncesi</strong> Eğitim Kurumlarında Yabancı Dil Öğretiminin GerekliOlup Olmadığı Konusundaki Öğretmen Görüşlerinin Sayısal DağılımıÖğretmen Görüşü Sayı %Okul <strong>öncesi</strong> Eğitim Kurumlarında Yabancı Dil Öğretimi Gereklimidir?-Evet-Hayır-Toplam13010140Yanıtınız “Evet” İse En Önemli Neden-Çocuklar Yabancı Dili Küçük Yaşta Öğrendikleri İçin-Bu Yaşta Öğrenilenler Kalıcı Olduğu İçin-Gelecekteki Eğitim Hayatını Kolaylaştırdığı İçin-ToplamYanıtınız “Hayır” İse En Önemli Neden-Önce Ana Dili Öğrenmeleri Gerektiği İçin-Yeni Bir Dil Öğrenmeye Hazır Olmadıkları İçin-Her İki Dili de Birbirine Karıştıracakları İçin-Toplam7050101305321092, 97, 1100, 053, 838, 57, 7100, 050, 030, 020, 0100, 0Tablo 9’un incelenmesinden de görülebileceği gibi, kreş ya da ana<strong>okul</strong>uöğretmenlerinden % 92, 9, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumlarında <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretiminigerekli bulduklarını, % 7.1’i ise <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretimini gerekli bulmadıklarınıbelirtmişlerdir. Yabancı <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ini gerekli bulan öğretmenlerden % 53, 8’i, çocukların<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>i ancak küçük yaşta öğrenebileceklerini, % 38, 5’i ise bu yaşta öğrenilenlerinkalıcı olacağını en önemli neden olarak belirtmişlerdir. Yabancı <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ini gereklibulmayan öğretmenlerden % 50’si önce ana <strong>dil</strong>i öğrenmeleri gerektiğini, % 30’u iseyeni bir <strong>dil</strong> öğrenmeye hazır olmadıklarını, en önemli neden olarak göstermişlerdir.Tablo 10. Yabancı Dil Eğitimi Verilirken Çocukların Yabancı Dile Olan Tepki veİlgisi Konusundaki Öğretmen Görüşünün Sayısal DağılımıÖğretmen Görüşü Sayı %Yabancı Dil Eğitimi Verilirken Çocuklar Yabancı Dile OlanTepkisini Nasıl Belli Ediyor- Öğretmeni Dikkatli Dinliyorlar.- Öğretmene Sorular Soruyorlar.- Arkadaşları İle Konuşuyorlar.-Yabancı Dil Eğitimi Verilirken İzlemiyorum.-ToplamÇocuklar, Yabancı Dile Olan İlgisini Nasıl Belli Ediyor-Öğrendiği Yabancı Dildeki Şarkıları Söylüyor.-Öğrendiği Sözcükleri Arkadaşları İle Tekrar Ediyor.-Toplam10302080140100401407, 121, 414, 357, 1100,071, 428, 6100,0Mart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi


Okul Öncesi Eğitim Kurumlarındaki Yabancı Dil Eğitimine İlişkin Anne-Baba ve … 25Tablo 10’a göre, çocukların <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i verilirken kreş ya da ana<strong>okul</strong>uöğretmelerinin % 57, 1’inin çocukları izlemedikleri, % 71, 4’ünün sınıfta öğrendikleri<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>deki şarkıları söyledikleri seçeneğini işaretledikleri görülmüştür.Tablo 11. Okul <strong>öncesi</strong> Eğitim Kurumunda Yabancı Dillerin Eğitiminin KimTarafından Verilmesi Gerektiği ve Program Konusundaki ÖğretmenGörüşü Sayısal DağılımıÖğretmen Görüşleri Sayı %O.Ö.K.Yabancı Dil Eğitimi Kim Tarafından Verilmeli?-Yabancı Dil Bilen Okul <strong>öncesi</strong> Eğitim Öğretmeni-Yabancı Dil Öğretmeni-ToplamYabancı Dil Eğitimi Veren Öğretmenler, Programı Hazırlarken İşBirliğinde Bulunuyorlar mı?-Evet-Hayır-ToplamNe Tür İşbirliği Yapılmaktadır?-Hangi Etkinlikler Verilmesi Konusunda(Öykü, Şarkı, Oyun)-Planlama Konusunda-Hayır, İş Birliğinde Bulunmuyoruz-ToplamOkul <strong>öncesi</strong> Eğitim Kurumundaki Çocuklara Yabancı Dil EğitimiVerilirken Nasıl Bir Eğitim Programı İzlenmeli?-Öğretilecek Dilin Temel Kuralları Verilmeli-Renk, Sayı, Gün vb. Gibi Basit Kavramlar Öğretilmeli-Sadece Günlük Yaşam İçin Gerekli Bilgiler Verilmeli-ToplamOkul <strong>öncesi</strong> Eğitim Kurumundaki Çocuklara Yabancı Dil Eğitimi,En İyi Şekilde Nasıl Verilebilir?-Oyun İle Birlikte Verilebilir-Oyun, Müzik, Dramatik Etkinlikler Gibi Değişik Teknikler İleBirlikte Verilebilir-Toplam20120140608014020408014010100301403011014014, 385, 7100,042, 957, 1100,014, 328, 657, 1100,07, 171, 421, 4100,021, 478, 6100,0March 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


26 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİRTablo 11 incelendiğinde, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumunda <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>inin kimtarafından verilmesi gerektiği kreş ya da ana<strong>okul</strong>u öğretmenlerinden % 85.7’inin <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>öğretmeni seçeneğini işaretledikleri görülmektedir. Yabancı <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i veren öğretmenlerin,programlarını hazırlarken işbirliğinde bulunup bulunmadıkları sorusuna öğretmenlerin % 57,1’i iş birliğinde bulunmadıkları, % 28, 6’sı planlama konusunda işbirliği yaptıkları, yanıtınıvermişlerdir. Ayrıca <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kurumundaki çocuklara <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>iverilirken nasıl bir <strong>eğitim</strong> programı izlenmesi gerekliliği sorusuna % 71, 4’ü renk, sayı, günvb. gibi basit kavramlar öğretilmeli seçeneğini işaretleyerek yanıtlamışlardır. Okul <strong>öncesi</strong><strong>eğitim</strong> kurumundaki çocuklara <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i, en iyi şekilde nasıl verilebilir sorusuna %78, 6’sı oyun, müzik, dramatik etkinlikler gibi değişik teknikler ile birlikte verilebileceği,seçeneğini göstermişlerdir.Tablo 12. Yabancı Dil Eğitimine Kaç Yaşında Başlanması Gerektiği ve BununGelişim Alanlarını Nasıl Etkilediği Konusundaki Öğretmen GörüşlerininSayısal DağılımıÖğretmenin Görüşleri Sayı %Yabancı Dil Eğitimine Kaç Yaşında Başlanmalıdır?-3-4-5-6-7-8-Toplam508010140Yabancı Dil Eğitimine Erken Yaşta Başlanılması Zihin-DilGelişimlerini Nasıl Etkiler?-Olumlu Yönde Etkiler-Olumsuz Yönde Etkiler-Etkilemez-ToplamYanıtınız “Olumlu Yönde ” ise En Önemlisi Nasıl Etkiler?-Zihin ve Dil Gelişiminde İlerleme Olur-Problem Çözme Becerileri Gelişir-Ken<strong>dil</strong>erini İfade Etme Becerileri Artar-Olumlu Yönde Etkilemez-ToplamYanıtınız “Olumsuz Yönde ” ise En Önemlisi Nasıl Etkiler?- Çocuk Ana<strong>dil</strong> Eğitimi Tamamlanmadığı, Yeni Bir Dil ÖğrenmeyeHazır Olmadığı İçin Bu Eğitim Ağır Gelebilir ve OkuldanUzaklaştırabilir- Dil Öğrenmeye Karşı Olumsuz Tutum Geliştirebilir-Kendi Ana<strong>dil</strong>inin Gelişimini Olumsuz Etkilenebilir-Olumsuz Yönde Etkilemez.-Toplam90104014801010401401013014035, 757, 17, 1100,064, 37, 128, 6100,057, 17, 17, 128, 6100,07, 192, 9100,0Mart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi


Okul Öncesi Eğitim Kurumlarındaki Yabancı Dil Eğitimine İlişkin Anne-Baba ve … 27Tablo 12 de görüldüğü gibi <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i kaç yaşında başlanması gerekliliğisorusuna öğretmenlerin % 57, 1’i beş-altı yaş arasını göstermişlerdir. Yabancı <strong>dil</strong><strong>eğitim</strong>ine erken yaşta başlanılmasının zihin-<strong>dil</strong> gelişimlerini nasıl etkileyeceği sorusunu%64, 3’ü olumlu yönde etkileyeceği, % 28, 6’sı etkilemeyeceği, % 7, 1’i ise kendiana<strong>dil</strong>lerinin gelişiminde olumsuz yönde etkileri olacağı seçeneğini işaretleyerekyanıtlamışlardır. Olumlu yönde etkilemesinin en önemli nedenini öğretmenlerin % 57, 1zihin ve <strong>dil</strong> gelişiminde ilerleme olacağı ile açıklamış, % 92, 9’u ise olumsuz biretkileme olmayacağı seçeneğini işaretlemişlerdir.TartışmaÜlkemizde iki <strong>dil</strong>lilik ile ikinci <strong>dil</strong> öğrenimi birbirine karıştırılmaktadır. Ana<strong>dil</strong>dışında bir başka <strong>dil</strong> öğrenme olgusu, <strong>dil</strong>in öğrenildiği ortama bağlı olarak genelde ikiyeayrılmaktadır: İkinci <strong>dil</strong> öğrenme ve <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenme.Öğrenme öğrenilen <strong>dil</strong>in konuşulduğu ülkede gerçekleşiyorsa, buna ikinci <strong>dil</strong>öğrenme denilmektedir. Ancak <strong>dil</strong>, ana<strong>dil</strong>in konuşulduğu ülkede öğreniliyorsa, bu<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenme olmaktadır (Sağlam, 1991). Günümüzde ikinci <strong>dil</strong> öğrenmeninzorunluluk haline gelmesi nedeniyle bu konuya ağırlık verilmektedir. Ülkemizde ikinci<strong>dil</strong> öğrenimi, maddi ve manevi yönleriyle güçlükler göstermektedir. Anne-babalarçocuklarının erken yaşta bu <strong>eğitim</strong>e başlamaları ile bu sorunun çözülebileceğidüşüncesiyle <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> dönemde bu <strong>eğitim</strong>e başlanmasını yeğlemektedirler. Oysasorun erken yaşta başlama ile ilgili değildir. Sorun ikinci <strong>dil</strong>i öğretme yöntemleridir.Birey ana <strong>dil</strong>ini nasıl öğreniyorsa ikinci <strong>dil</strong>i de o koşullarda doğal ortamlar(çevresindekilerin o <strong>dil</strong>i konuşmasıyla) yaratarak öğrenmelidir.Dilin incelenmesi ses bilim ve fonoloji, anlambilim, sözdizimi, biçimbilgisi,edimbilim olmak üzere beş alana ayrılmış olduğuna göre, ülkemizde <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>tekniklerine bakıldığında genellikle sadece sözdizimi (syntax) üzerinde durularak diğeralanlara ya hiç ya da çok az değinilmesi bir program eksikliğidir. Oysa <strong>dil</strong> öğrenimi birbütündür ve bu bütünlük oluşturulamazsa <strong>dil</strong> öğrenimi de olmayacaktır. Araştırmalargöstermektedir ki birey kendi ana<strong>dil</strong>ini ne kadar iyi bilirse, ikinci <strong>dil</strong>i de o kadar iyiöğrenebilmektedir. Daha önce de belirtildiği gibi <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> dönem ana<strong>dil</strong>i iyiöğrenmek ve kullanmak için kritik bir dönemdir. Sonuç olarak, ikinci <strong>dil</strong> öğrenimindeöncelik kendi ana <strong>dil</strong>inin iyi öğretilmesine verilmesi ancak bu sağlandıktan sonra uygunyöntemler kullanılarak bir <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>in öğretilmesi gerekmektedir.Sonuç ve ÖnerilerAraştırma sonucunda, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> kuruluşlarında <strong>eğitim</strong> alan çocukların <strong>anne</strong>babalarınınyarısına yakını, <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>i iyi derece bildiklerini ve çocuklarının <strong>yabancı</strong><strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ine diğer etkinliklerle birlikte katıldıklarını belirtmişlerdir. Anneler-babalaragöre çocuklarının <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ine daha erken yaşlarda başlamaları gerektiğigörüşündedir. Hem <strong>anne</strong>ler hem babalar çok yüksek oranlarda çocuklarının <strong>okul</strong><strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kuruluşlarında <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i almalarını gerekli görmekte ve bu<strong>eğitim</strong>in yeterli olduğunu yönünde görüş belirmişlerdir. Anne-babalar çocuklarına<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i verilmesinin nedeni olarak da erken yaşlarda <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenmeninMarch 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


28 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİRdaha kolay ve çabuk olduğunu göstermiştir. Ayrıca, bu <strong>eğitim</strong>in çocukların zihinsel ve<strong>dil</strong> gelişimlerinin olumlu yönde etkileyeceği görüşündedir. Yabancı <strong>dil</strong>de en çok yapılanetkinlik ise çocukların <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>de şarkı öğrenmeleridir.Okul <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> kuruluşlarındaki öğretmenler ise çok yüksek oranlarda <strong>yabancı</strong><strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ini gerekli bulmaktadır. Anne-babalar gibi öğretmenlerde çocukların erkenyaşlarda <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>i daha kolay ve çabuk öğreneceklerini belirtmişlerdir. Eğitimin<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretmeni verilmesi gerektirdiğini belirtmişlerdir.Bu genel inceleme sonuçlarına göre <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> dönemde;- Yabancı <strong>dil</strong> etkinlikleri genellikle diğer çocuklarla paylaşılması gereken serbestzaman etkinlikleri saatinde yapıldığı, bu da çocuğun arkadaşları ile oynayabileceği birortamdan yoksun kalmalarına neden olduğu için çocukların bu gibi etkinliklerdenyeterince yararlanmalarını engellemekte, çocukların serbest zaman etkinliklerinden uzakkalmalarına yol açmaktadır.- Okul <strong>öncesi</strong> dönemde çocuğun kendi ana <strong>dil</strong>i ile ilgili bilgi ve kavramlarınyeterince bilincine erişmeden, bir başka <strong>dil</strong>i öğrenmesinin olanağı bulunmamaktadır.Çocuk, çevre ve kavramlarla tam bir iletişim ve yakınlaşmaya ulaşmamışken, bir başka<strong>dil</strong> etkinliği karşısında sıkıntı ve sorunlar içinde kalacaktır.- Bütün bu nedenlere karşın, <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> dönemde veriliyorsa,bunun her zaman bir çocuk gelişim uzmanı tarafından verilmesi (<strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>iveren kişiler bu yaştaki çocukların ilgi ve ihtiyaçlarını bilmeyebilecekleri için) veya<strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> kurumunda çalışan öğretmen ile <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ini veren kişiler arasındaişbirliğine gi<strong>dil</strong>mesi gerekliliği vardır.- Okul <strong>öncesi</strong> dönemde <strong>eğitim</strong> programı <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>ini içerecekse, bu saltdeğişik bir etkinlik olarak görülmeli, çocuğun <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğrenmesi konusundabeklentiye girilmemelidir. Okulda verilen <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>inin içeriği hakkında velilerayrıca bilgilendirilmelidir.- Okul <strong>öncesi</strong> dönemde çocuğun bilgi ve yeteneklerinin geliştirebilmesi içinkavramların ana <strong>dil</strong>de yapılacak <strong>eğitim</strong>le pekiştirilmesi, <strong>eğitim</strong>in amaçlarına da uygundüşecektir.Araştırma sürecinde <strong>anne</strong>-babaların büyük çoğunluğunun <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>öğretimi yanlısı görünmeleri, sorunun çözümünde nesnel bir gösterge olarakgörülmemektedir. Okul <strong>öncesi</strong> dönemdeki çocukların kendi ana <strong>dil</strong>lerinden önce veyaana <strong>dil</strong>leri ile birlikte <strong>yabancı</strong> bir <strong>dil</strong> öğretimine yönlendirilmesi, genel bir görüşümüzolarak, temel <strong>eğitim</strong> programlarını ve süreçlerini de daha sonra olumsuz etkileyecek,kendi ana <strong>dil</strong>inde yeterli bilgi ve yetişkinliğe erişmeden çocuğun başka bir <strong>dil</strong> ilebağlantıya konulması onun kişilik yapısı ve toplumsal gelişiminde, sonradandüzeltilmesi güç yada olanaksız sonuçlar ve etkiler oluşturabilecektir.Yukarıda özetlenen araştırma sonuçlarının da doğruladığı üzere, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong>dönemde <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> öğretimi çocuklar arasında iletişim ve ilişkiler üzerinde eşitlikilkesini bozabileceği gibi, gereksiz bilgi yığılmalarına, daha sonraki gelişmedönemlerini olumsuz etkileyebilecek öğrenme isteksizliği ve kanıksamalara nedenolacaktır.Mart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi


Okul Öncesi Eğitim Kurumlarındaki Yabancı Dil Eğitimine İlişkin Anne-Baba ve … 29Nesneler ve kavramlar üzerinde daha kendi <strong>dil</strong>inde ve çevresinde yeterli bilgi vebilinçlenme aşamasına gelmemiş olan <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> dönem çocukları için <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong>öğretimi programlarının vakit geçirilmeden ele alınarak <strong>eğitim</strong> süreci dışına çıkarılması,<strong>eğitim</strong>in genel amaçlarına çok daha uygun düşecektir.Çocuklarımızın gelişimlerinin çeşitli aşamalarında <strong>eğitim</strong>sel bir amacı olmasınedeniyle, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> dönemde ayrıca <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>i etkinliklerinin yararı vesonuçları tartışmaya çok açık bir program uygulamasıdır. Sonuç olarak, <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong>dönemde <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong> <strong>eğitim</strong>inin ilk ve ortaöğretim programlarındaki <strong>yabancı</strong> <strong>dil</strong><strong>eğitim</strong>indeki başarı düzeyini etkileyecek olması sebebi ile nitelik ve kapsamı üzerindeçok yönlü olarak düşünülmesi gereken önemli bir konu olduğu düşünülmektedir.Kaynaklar1. AKSAN, Doğan.(2000) Her Yönüyle Dil, Türk Dil Kurumu Yayınları:439:55.2. BJORKLUND, David F. (2000) Children’s Thinking. Wadsworth, United statesof America.3. CAN, M., Jqrgensen, J.N. ve HOLMEN, A., (1999) “Danimarka’daki Türk İlkSınıf Öğrencilerinin İkinci Dil Kavramı” Türk Dili Dil ve Edebiyat Dergisi, 566,91-102.4. CATELL, Ray.(2000) Children’s Language, New York: Casell, 83.5. CÜCELOĞLU, Doğan.(1991) İnsan Davranışı. Remzi Kitapevi, İstanbul.6. DÖNMEZ, B, Necati. (1986). Çocuklarda Dilin Kazanılması. 4. Ya-pa Okul<strong>öncesi</strong> Eğitimi. ve Yaygınlaştırılması Semineri. 907. ELLIOT, Alison J. (1981) Child Language. The Press Syndicade of The8. Universty of Cambridge, New York.9. FİSCHER, Susan D. L. (1994)The Study of Sign Linguistic Theory. NoamChomsky (Edit. Carlod P. Otero) london: Routledge, 583.10. GÖNEN, Mübeccel. (1988) Ana<strong>okul</strong>una Giden Dört-Beş Yaş Çocuklarınaresimli Kitaplarla Yapılan Eğitim Dil Gelişimine Etkisinin İncelenmesi.Ankara:Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsi (Yayınlanmamış DoktoraTezi).11. HETHERINGTON, E. Mavis ve PARKE, Ross D. (1993) Child Psychology.McGraw-Hill, Inc, New York.254.12. KOTİL, Çiğdem. (2002) “Yabancı Dil Eğitimi” Çocuk ve Aile Dergisi. 47:11-13.13. KÖKSAL, A.(2000). Yabancı Dilde Öğretim. Öğretmen Dünyası Yayınları,Ankara.14. MEECE, Judıth L. (1997) Child and Adolescent Development for Educators.The McGraw-Hill Companies. Universty of North Carolina.15. MOSKOWITZ, Breyne A. (1991). Edit. WANG, William S-Y. The Acguisitionof Language. The Emergence of Language Development and Evolution, W. H.16. Freeman anD Company, New York.:133.March 2008 Vol:16 No:1 Kastamonu Education Journal


30 Abide GÜNGÖR AYTAR, Ayşe Dilek ÖĞRETİR17. MUSSEN, P.H., CONGER, J.J., KAGAN, J (1979). Child Development andPersonality. Harper Row, New York.18. OĞUZKAN, Şükran ve ORAL, Gürel (1989). Okul <strong>öncesi</strong> Eğitimi, Milli EğitimBasımevi, Ankara.19. SAĞLAM, Mustafa.(1991) Almanyada’ki Türk Çocukları İçin Ana<strong>dil</strong>liÖğretiminin Önemi. Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 4:1-2, 89-101.20. SANTROCK, John W.ve YUSSEN, Steven R.(1992) Child Development. Wm.C. Brown Publishers, United states of America.335.21. SMİTH, Neil. (1999) Chomsky Ideas and Ideas. United Kingdom: CambridgeUniversityPress, 117-118.22. SİNANOĞLU, Oktay. (2002) Bye Bye Türkçe, Otopsi Yayınevi, İstanbul.23. ÜLGEN, Gülten ve FİDAN, Emel.(1991) Çocuk Gelişimi. Milli Eğitim Basımevi,İstanbul, 151-154.24. TAŞER, Selma. (1996). “Kopenhag`taki (Danimarka) <strong>okul</strong> <strong>öncesi</strong> <strong>eğitim</strong> alanTürk çocuklarının ebeveynlerinin bu <strong>eğitim</strong> hakkındaki görüş ve düşünceleriüzerine bir araştırma”, Ankara: Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü(Yayınlanmamış Master Tezi).25. TEMEL, Z.F. ve YAZICI, Z.(2000). “İki Dilli ve Çok Kültürlü OrtamlardaYetişen Çocuklar İçin Ana Dilinin Gerekliliği” Ankara: Gazi ÜniversitesiSosyal Bilimleri Enstitüsü (Yayınlanmamış Master Tezi).26. YAYLA, Şehnaz. (2003) Alt Sosyo-Ekonomik Düzeydeki Ailelerden Gelen 60-72 Aylar Arasındaki Çocuklara Uygulanan Dil Eğitim ProgramınınÇocukların Dil Gelişimine Etkisinin İncelenmesi. Ankara: Gazi ÜniversitesiEğitim Bilimleri Enstitüsü (Yayınlanmamış Master Tezi)Mart 2008 Cilt:16 No:1Kastamonu Eğitim Dergisi

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!