atilim_299
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Atılım<br />
EKİM DEVRİMİ<br />
Ekim Devrimi’nin can suyu kadın önderler<br />
↘ ↘ “Başlarında eşarp (çok nadiren kızıl bir bandana), eski bir etek, yamalı bir kışlık ceket… Genç ve yaşlı kadın işçiler ve asker eşleri,<br />
köylü kadınlar ve kentli yoksul ev kadınları.” Böyle tanımlıyordu Kollontai, Ekim Devrimi’ne can veren kadınları. Kadın devriminin yolunu<br />
açan Ekim Devrimi 100. yılında. Çoğu erkeklerden oluşan Bolşevik Parti’de yer alan kadın devrimciler, devrimin inşasında büyük<br />
rol aldı ve iç savaş yıllarında muazzam bir özveriyle mücadele etti. İşte devrime can suyu olan kadın önderler...<br />
07<br />
ALEXANDRA KOLLANTAİ<br />
Burjuva bir aileye mensup Alexandra Kollantai,<br />
ailesinin beklentisinin tersine yönünü emekçilerden<br />
yana döner, Marx ve Engels’in yazılarını<br />
okur. 20 yaşında evlenen Kollantai, 1893’de evini<br />
terk eder ve ekonomi eğitimi için Zürih’e gider.<br />
1906’da Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi’nin<br />
(RSDİP) Menşevik kolunda çalışır. Alman komünist<br />
Rosa Luxemburg’tan etkilenerek Rusya’ya<br />
dönen Kollantai, “Sınıf Mücadelesi” üzerine yazıları<br />
nedeniyle Almanya’ya sürgün edilir. Burada<br />
sosyalizm üzerine çalışmalar yapar. 1915’de Bolşeviklere<br />
katılır. 1917’de tekrar Rusya’ya dönerek<br />
hükümetteki tek kadın olur. Çalışmalarında<br />
kadın özgürlüğünü öne çıkaran Kollantai, Lenin<br />
Nişanı ve İşçi Sınıfı Kızıl Sancağı’na layık görülür.<br />
KLAVDİA NİKOLAYEVA<br />
Klavdia, Bolşevik Parti’ye 16 yaşındayken 1908’de<br />
katılır. Uzun yıllar matbaa işçiliği yapan Klavdia defalarca<br />
kez tutuklanır, sürgüne gönderilir. Bu yıllar, onu<br />
yıldırmak yerine iradesini çelikleştirir. Vologda’da sürgündeyken<br />
bir keten bezi fabrikasında örgütlenme<br />
faaliyeti yürütür. 1917 devrimi başlayınca Petrograd’a<br />
döner ve kadın gazetesi Kommunitska’nın sorumluluğunu<br />
üstlenir. Komünist Parti Merkez Komitesi’nin<br />
çalışan kadınlar bölümüne başkanlık eden Klavdia, kadın<br />
işçilerin, asker eşlerinin ve köylü kadınların partiye<br />
çekilmesi gerektiğini söyler ve bunun için çabalar.<br />
ZOYA KOSMODEMSYANSKY<br />
1930’da ailesiyle birlikte Moskova’ya yerleşen<br />
Zoya, 1938’de Komsomol’a katılır. Lise öğrencisiyken<br />
partizan birimi için gönüllü olur. Zoya’nın<br />
partizan birimi, Batı Cephesi Kurmayı olarak atanır.<br />
Birlikteki bin kişiden sadece yarısı savaştan sağ çıkar.<br />
Zoya, Alman askerlerinin konuşlandığı Petrischevo<br />
köyünde bir işbirlikçinin ihbarıyla yakalanır.<br />
Ağır işkencelerden geçen Zoya, kendisine sorulan<br />
hiçbir sorunu yanıtlamaz. Sadece “ismin ne” sorusuna<br />
“Tanya” yanıtını verir. İnfaz edileceği yere çıplak<br />
ayakla yürütüldüğünde “Ölmek için korkmuyorum!<br />
Halkım adına öleceğim için mutluyum!” diye seslenen<br />
Zoya, asılarak katledildiğinde 18 yaşındadır.<br />
YELENA DMİTRİYEVNA STASSOVA<br />
1873’de Petersburg’ta doğan Yelena, örgütçü<br />
nitelikleriyle parti içinde öne çıkan bir devrimciydi.<br />
Uygun işe uygun insanı seçebilmek gibi parti<br />
örgütlenmesi açısından hayati değer taşıyan nitelikler<br />
onun en önemli özelliğini oluşturuyordu.<br />
Davaya adanmış bir hayat sürdürür. Lenin’in zorlu<br />
yeraltı çalışması sırasında yan yana çalışır, Parti<br />
Merkez Komitesi sekreteri olarak mücadelesini<br />
sürdürür. Kollantai, Yelena’yı şu sözlerle anlatır:<br />
“Daima görevinin başında, ama asla ön sıraya, ön<br />
plana çıkmadan. İlgi odağı olmaktan hiç hoşlanmazdı.<br />
Derdi, kendisi değil davaydı.”<br />
NADEJDA KONSTANTİNOVNA<br />
KRUPSKAYA<br />
Krupskaya henüz 10 yaşındayken, Narodnikler<br />
Çar 2. Aleksandr’a bir suikast düzenler. Krupskaya’nın<br />
öğretmeni de tutuklanan çok sayıda devrimci<br />
arasındadır ve Krupskaya, öğretmeni sayesinde<br />
devrimciliğe sempati duyar. 1890’da işçilerin eğitimi<br />
için kurulan okullarda çalışırken Marksizmle<br />
tanışır. 1894’de Lenin’le yolları kesişir ve 1895’de<br />
yoldaşlarıyla “İşçilerin Kurtuluşu İçin Mücadele<br />
Birliği”ni kurar. Örgüt yayınlarında yazıları yayımlanan<br />
Nadejda, illegal yayınların işçilere dağıtılması<br />
ve fabrikalarda ajitasyon sorumluluğunu üstlenir.<br />
Ufa’da Lenin’le birlikte sürgündeyken aynı yerde<br />
kalabilmek için evlenirler. Esas olarak Vperyod<br />
(İleri) ve Proletari (Proleter) gazetelerinin yazı kurullarında<br />
görev alsa da, Bolşeviklerin Avrupa’da çıkardığı<br />
tüm yayınlarda çalışmıştır. Sürgünden döndükten<br />
sonra gençlik çalışmasında sorumluluk alır.<br />
ANNA ILYINIÇNA YELIZAROVA<br />
1864 yılında doğan Anna, 1 Mart 1887’de Çar’a<br />
suikast hazırlığı suçlamasıyla ağabeyi Aleksandr<br />
İlyiç Ulyanov ile birlikte tutuklanır ve 5 yıl hapis<br />
yatar. 1912-’14 yılları arasında Bolşevik Parti’nin<br />
yayın organı Pravda Prosveşçe ve Rabotnitsa’da<br />
(Kadın İşçi) çalışır. Derginin uzun süre editörlüğünü<br />
yapar. Parti için maddi yardım fonu oluşturma işinde<br />
ve parti yayınlarının ülkeye sokulmasının örgütlenmesinde<br />
çalışır. Anna, Lenin’in kardeşidir. Sibirya’da<br />
sürgünde olan Lenin, “Dzhems” kod adını alan<br />
Anna sayesinde Petrograd, Moskova başta olmak<br />
üzere diğer şehirlerdeki parti komiteleriyle iletişimini<br />
sürdürür. Şubat devrimi öncesinde tutuklanan<br />
Anna, ayaklanan halk sayesinde özgür kalır. Pravda’nın<br />
sekreteri olarak görev alan Anna, ayrıca Tkaç<br />
(Dokumacı) dergisinin editörlüğünü de yürütür.<br />
INESSA ARMAND<br />
Burjuva bir aileye mensup Inessa, Paris’ten Moskova’ya<br />
yerleşir. Müzik, sanat dallarında eğitim alan<br />
Inessa, dört dili anadili gibi konuşur. 5 çocuğu varken<br />
1903’de evini terk ederek RSDİP’e katılır ve İsviçre’ye<br />
gider. Sonrasında Bolşevik Parti’ye katılır.<br />
Çarlık Rusya’sına karşı yürüttüğü mücadelede 5 kez<br />
tutuklanır, sürgün edilir. Batı Avrupa’daki tüm Bolşevik<br />
grupları koordine eder ve Yurtdışı Örgütlenme<br />
Komitesi’nin sekreterliğini üstlenir. Ekim Devrimi’nin<br />
ardından Moskova Sovyeti’nin yöneticisi olan Inessa,<br />
Komünist Parti’de ve sendikalarda kadınların eşitliğini<br />
sağlamaya dönük örgütlenmeler yapar. 1920’de<br />
Komünist Kadınlar Enternasyonal Konferansı’nın<br />
toplanmasını sağlar ve başkanlığını yürütür.