AIR WORLD TÜRKİYE DERGİSİ SAYI 16
BASINÇLI HAVA SEKTÖRÜ YAYIN ORGANI
BASINÇLI HAVA SEKTÖRÜ YAYIN ORGANI
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
25 TL • OCAK-ŞUBAT-MART 2021 / SAYI:16 • www.airworldturkiye.com.tr
TÜRKİYE
SEKTÖREL DERGİ
Sincan-Temelli-
Polatlı Demiryolu
Neden çalışmıyor?
HÜSEYİN KUTSİ TUNCAY
Anadolu OSB Başkanı
CAATSA
yaptırımları
neleri
kapsıyor?
Avukat M. Hakan çınar
2021’e UMUTLA
BAKIYORUZ
ADNAN DALGAKIRAN
KOMPRESÖRE Türkiye’deKİ
en büyük VAP DESTEĞİ
M. Altuğ KARATAŞ
SPONSOR
Bilgi ve teknolojiye dayalı
40 YIL
www.filsan.com.tr
SİZ İSTEYİN
BİZ YAPALIM!
Dalma Tip Separatörler
Spin On Tip Separatörler
Hava Filtreleri
Yağ Filtreleri
Kurutucu Hat Filtreleri
Endüstriyel Filtreler
Vakum Pompası Filtreleri
TRADE MARK
+90 (262) 722 93 90 info@filsan.com.tr
36
58
25 TL • OCAK-ŞUBAT-MART 2021 / SAYI:16 • www.airworldturkiye.com.tr
TÜRKİYE
SEKTÖREL DERGİ
İçindekiler
OCAK-ŞUBAT-MART
SPONSOR
Sincan-Temelli-
PolaTlı Demiryolu
neDen çalışmıyor?
HÜSEYİN KUTSİ TUNCAY
Anadolu OSB Başkanı
2021’e UmUTlA
BAkıyorUZ
ADNAN DALGAKırAN
KOMPreSÖre TürKiye’deKi
en büyüK VAP deSTeĞi
M. ALTUğ KArATAŞ
72
KAPAK KONUSU
CAATSA
yApTırımlArı
neleri
kApSıyor?
AvUKAT M. HAKAN çıNAr
İnovasyonun Merkezi
Anadolu OSB Fark Yaratıyor
Hüseyin Kutsi Tuncay
Anadolu OSB Başkanı
Kayaş-Polatlı arasında
banliyö demiryolu hattı var ve
bu hat çalışmıyor. Toplu taşıma
yok buraya. Fabrikalar işi gücü
bırakıyor servisçilik yapıyor.
2021'e Umutla Bakıyoruz / Adnan Dalgakıran-MAKFED Başkanı.....................16
ABD Türkiye Arasındaki Sorunlar / M.Hakan Çınar-Avukat...............................18
Yüksek Verimli Basınçlı Hava Sistemine Hibe Destek / M.Altuğ Karataş..........22
Basınçlı Hava Sisteminde Yıllık 8 Milyon TL Tasarruf.........................................26
Karanlık Fabrikalar / Murat Sururi Özbülbül-Ekonomist/Yazar.......................32
Sıkıştırılmış Hava Kurutma için Adsorban Çözümleri.........................................36
Vidalı Hava Kompresörlerinde Proaktif Bakım ve Vibrasyon Analizi..................42
Basınçlı Hava Sistemlerinde Master Kumanda ile Çoklu Kompresör Kontrolü......50
Basınçlı Kaplarda Boyut, Kalınlık, Malzeme Seçimi...........................................54
Kök Neden Analizi Yardımıyla Rulman Arızalarının Teşhisi...............................58
Uygulamaya Göre İstenen Saflıkta, Yerinde Azot Üretimi...................................66
Metal Endüstrisinde Azot Gazı............................................................................70
Basınçlı Hava Tesisatı Planlamasında Dikkat Edilmesi Gerekenler..................76
Yusuf İlhan - CS Instruments Türkiye Ülke Müdürü / RÖPORTAJ
Ölçüm Ekipmanı İçin İlave Bütçeye Gerek Yok, Zaten Harcanıyor.....................82
Kompresörlerde Yağ Filtresi ve Seperatör Filtresinin Önemi............................86
Dünya Kadınlar Günü
Sektörde Pandemi Döneminde Çalışan Kadın Olmak.........................................90
Medikal Basınçlı Hava Santralleri.......................................................................98
Sami Akdoğan - AEM Motor Genel Müdürü / RÖPORTAJ
Verimli, Kaliteli ve Fiyat olarak Rekabetçiyiz.....................................................102
Pandemiye İnat Yaşasın Sanat / Merve Kılıç - Gazeteci....................................111
Sağlıklı Yaşam İçin 10 Beslenme Önerisi / Kardelen Ayten - Diyetisyen.........114
Kompresör Efsaneleri........................................................................................118
HABER
Editörden
İmtiyaz Sahibi Murat ALİŞİROĞLU
Yazı İşleri Müdürü Murat ALİŞİROĞLU
GÖRSEL YÖNETMEN Eda ÇELİK DADALI
Haber MUHABİRİ Canan ALİŞİROĞLU
hukuk müşaviri
Av. M. Hakan ÇINAR - Çınar Hukuk Bürosu - Kolejli İş
İnsanları Derneği (KİD) Başkanı
Yayın İdare Merkezi
İvedik OSB 1468.Cad. KA-CL İş Merkezi No:165/59
Yenimahalle / ANKARA
Tel: +90 (312) 385 84 17
Fax:+90 (312) 385 84 18
Yayın KURULU
Altuğ Karataş-Genel Müdür/VAT ENERJİ
Enver KAYA-Yön.Krl.Bşk./SMS-TORK
İbrahim ÖZEN-Genel Müdür/MEHMET ÖZEN MAK.SAN.
Nuri KARA Yön.Kur.Üyesi/DALGAKIRAN KOMPRESÖR
Özen TÜJÜMET Genel Müdür/ALKIN KOMPRESÖR
DANIŞMA KURULU
Bülent BULUT-Çimento Fabrikaları Enerji Verimliliği Uzmanı
Cengiz ATEŞ-Kimya Yüksek Mühendisi / PENTA GAZ SİSTEMLERİ
Emre TÜJÜMET-Yön.Krl.Bşk. / AYDIN TRAFO KOMPRESÖR
Hüseyin GENÇ-Genel Müdür / GENSA
İlker AKÇAY- Yüksek Uçak Müh. / DELTA FİLTRE
MURAT ÇİMEN- Genel Müdür / FİLSAN FİLTRE
Murat TÜYLÜOĞLU Genel Müdür / TÜYLÜOĞLU BLOWER
Şakir Çakın- Genel Müdür / BURCKHARDT COMPRESSION
Yakup TÜFEKÇİ- Genel Müdür / IHI DALGAKIRAN TURBO
KOMPRESÖR FAB.
Yusuf İLHAN -Genel Müdür / CS İNSTRUMENS
Baskı
Başak Matbaacılık ve Tanıtım Hiz.Ltd.Şti.
Anadolu Bulvarı Meka Plaza No:5/15
Gimat / Yenimahalle / ANKARA
Tel: 0312 397 16 17
info@basakmatbaa.com
Reklam ve Abonelik İletişim
murat@airworldturkiye.com.tr • (0543) 217 71 71
ISSN No.: 2564-6540
Basım Tarihi: 15.01.2021
Yayının Türü: Yaygın-Süreli Yayın
Üç Ayda Bir Yayınlanır.
Bu Dergide yayınlanan yazılardaki sorumluluk yazarlarına,
ilanlardaki sorumluluk ilan veren kurum ve kişilere aittir.
Yayınlanan yazılar için yazarlara ücret ödenmez.
ANTİ-DAMPİNG
KANUNLARI UYGULANSIN
2021 yılına girerken bu ilk sayımızda tüm okurlarımıza
ve sektörümüze yeni yılın bolluk ve bereket
getirmesini dileyerek başlamak istiyorum. Pandemi
döneminde birçok basılı mecranın sıkıntıya düştüğü bu
zorlu zamanlarda, bizden desteğini esirgemeyen, yerli ve ithal
tüm sektör firmalarımıza ve dergimizin 4.yılında aramıza yeni
katılan sektör temsilcilerine ayrıca teşekkür etmek istiyorum.
Sayın okurlarım, sektörümüzün oyuncuları o kadar aktif
bir çalışma içindeki her zaman söylediğim “Şayet bu markalar
Almanya’da olsa tüm dünya’ya hükmederdi.” sözümü tekrarlamak istiyorum. Soru şu; Peki
Türkiye’de neden bunu başaramıyoruz? Devletlerin kendi sanayicilerini koruyan yasaları ve
politikaları vardır. Türkiye olarak Çin mallarına ve Uzakdoğu ürünlerine ek vergi uyguladık mı?
Evet. Peki ne oldu? İthalatçılar Uzakdoğu’dan gelen basınçlı hava sistemlerini önce bir AB
ülkesi limanına çekip sonra Türkiye’ye sokunca bu engeli aşmış oldular. Devletimiz buradan
vergi kaybı yaşarken, yerli imalatçı da durmadan artan girdi maliyetleri nedeniyle Uzakdoğu
ürünlerine karşı elindeki pazarı kaybetti. Burada ülkeye giren ürünlerin menşei şahadetnamesi,
yani imal edildiği ülkeye de bakmak gerekiyor.
Yerli ürünü dışlayan, tek bir ithal markayı işaret eden şartnamelerde Kamu ve KİK'lerde
durum nasıl? Çoğunluğu kamu ve KİK‘lerden oluşan kurumlardaki şartnameler maalesef ithalatı
besleyen kara delik durumunda. Öyle kurumlar varki ithalatın ateşine resmen benzin döküyorlar.
Bugün Kamu kurumlarında, yerli malı kullanma zorunluluğu, aslında bir zorunluluktan ziyade
tavsiye kararı şeklinde. Cumhurbaşkanımızın uzun zamandır ısrarla üzerinde durduğu, “Kamuda
yerli malı kullanın” kararnamesine rağmen bunu uygulayanlar bir elin parmağını geçmiyor.
Türkiye’de onlarca yerli üreticinin varlığına rağmen şartnamelerde, (kompresör, kurutucu, filtre
ve azot jeneratörü için) “AB üyesi ülkelerde imal edilmiş olmalıdır” ibaresini gördü bu gözler
pandemi döneminde. Diğer taraftan bazı ithal kompresör markalarının temsilcileri de reprezant
gibi kamu kurumlarında şartnameleri sisteme sokmak için dolaşıyor. Yarı kamu kurumlarda
durum daha da beter! Onlarda bir mecburiyet de yok tavsiyeyi takan da. Burada işini düzgün
yapan, sanayimize düşmanlık beslemeyen ithal firmaları ise ayrı tutuyorum.
Cumhurbaşkanımıza açık şikayetimizdir!
Sayın Cumhurbaşkanım, Kamu ve KİK’lerde yapılan kompresör ve basınçlı hava sistemi
alımları başta olmak üzere tüm ihalelerin araştırılmasını talep ediyoruz. Özellikle 2010 yılından
bugüne Eti Maden ve şehir hastaneleri başta olmak üzere, alınan basınçlı hava sistemlerinin
hangi şartlarda ve hangi markalardan alındığı öncelikle araştırılmasını talep ediyoruz. Bu
şartnameler nasıl ve kimler tarafından hazırlanmıştır? Yetkinlikleri nedir?
Sayın Sanayi bakanımıza TOGG tarafından alınacak kompresör ile ilgili yönelttiğimiz
soruları, basın danışmanı, “Sektörel dergilere röportaj vermiyoruz” diyerek geri çevirdi. Saygı
duyuyoruz. Sanayicilerin sesi olarak sorumuzu buradan yöneltelim belki cevap alır ve yayınlarız;
Millet olarak tam destek verdiğimiz TOGG’un fabrikasına alınacak kompresörler için yazılan
şartname konusunda bakanlığınızın bir tavsiyesi olmuş mudur? Yaklaşık 1 milyon Euro’luk
kompresör alım şartnamesi için yapılan hatayı firmaya ve yetkililerine aktardık, durumu kabul
ettiler fakat şartnamede zeyilname yapılmadı. Bu ülkede yerli sanayicilerin hakkını korumakla
yetkili olan bakanlığın dikkatini bu konuya çekmeyi başaracak mıyız bilmiyoruz fakat sektörümüz
büyük darbe alıyor ve tükenme noktasında. Bu proje ülkemizin yerli araba üretme başarısının
mihenk taşı olacak fakat projenin şartnamesinde yerli kompresör firmaları alenen gözardı
edilmiş. Bir güreş yapılacaksa da bu eşit şartlarda olmalı. “Bize ayrıcalık yapılmasın ama bazı
özel maddelerle de bizleri saf dışı bırakmasınlar artık” diyor sanayicilerimiz. Konuyla ilgili de
Sayın Cumhurbaşkanımıza kapsamlı bir şikayet dosyası hazırlıyorlar.
Tüm bunlar olurken Batı'da ve ABD'de durum nasıl peki? Mesela ABD’de Trump dönemini
hep beraber yaşadık. Anti damping davaları açtırmaktan tutunda hemen hemen ülkesindeki
her bir sanayi kolu için ciddi yaptırımlar ve önlemler aldı. Avrupada ise Türkiye'den giden çeliğe
Anti Damping Kanunları gereği Yüzde 6-7 ek vergi uygulandı. Türkiye’de ise bazı ithal markalar
yerli firmaları bilinçli olarak batırma noktasına getirdi. Elimde %68-%70 gibi iskontolarla
verilmiş kaşeli imzalı teklifler var. Bu firma bunu Almanya’da yapsa devlet hesabını sorar.
Sanayi Bakanlığı’nın ilgili birimleri, kompresör üreticilerinin bu konudaki şikayetlerini mutlaka
dinlemelidir. MAKFED ve MİB bu konuda yetkin iki kurumdur. Rahatsızlık had safhada. Antidamping
kuralları bu konuda işletilmelidir. Bu ülkede pandemi döneminde zorlanan sanayicimiz
tüy siklet olarak, global firmaların yani ağır siklet boksörlerin önüne atıldığı sürece dayak
yemeye mecbur.
Saygılarımla
www.seyad.org.tr
ÜYESİDİR.
Murat ALİŞİROĞLU
murat@airworldturkiye.com.tr
4 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
*
HABER
"2021’E UMUTLA
BAKIYORUZ"
Sektörümüz korona virüsle mücadelenin üst düzeyde olduğu
kısıtlamaların en yoğun olduğu dönemde de kamu sağlığını korumaya
ve sosyal yaşamı aksatabilecek riskleri ortadan kaldırmaya yönelik
olarak enerji, su, kanalizasyon, asansörler, iklimlendirme, soğuk
zincirler gibi altyapı hizmetlerinin kesintiye uğramaması ve kritik sınai
ve tarımsal üretimin sürdürülebilmesi için var gücü ile çalıştı.
Adnan Dalgakıran
Türkiye Makina Federasyonu Başkanı
16 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
"Bu dönemde, pandeminin sektörümüze olan etkileri ile alınan
tedbirleri değerlendirmek amacıyla seri anketler yaptık. İlk on ayı
değerlendirdiğimiz beşinci anket raporumuzu da 30 Kasım günü yayımladık."
Makine ihracatımız 2019 yılında %4,7 artarak
tarihi rekoru olan 17,9 milyar dolara erişti.
Serbest bölgelerden yapılan ihracat da
eklendiğinde bu rakam 19 milyar dolara
çıkmakta. Buna karşın ithalatın %12 azalmasının da
etkisi ile ihracatın ithalatı karşılama oranı da %76 olarak
gerçekleşti. Ancak, 2019’da makine yatırımlarda olan
süregelen daralma nedeniyle iç pazar koşulları olumsuz
gelişti. Buna bağlı olarak kapasite kullanım oranı %68,1’e
gerilerken üretim ve ciro da geriledi. 2019’un olumlu
gelişmesi ise sektörün Ar-Ge harcamasının %21 oranında
artarak, 1,3 milyar TL’ye çıkması oldu.
Sektörün çıkış yılı olarak gördüğümüz 2020’nin
ilk 2 ayı beklentilerimizi doğrularken, korana virüsün
Mart ayı itibariyle pandemi halini alması, ihracat başta
olmak üzere talebi önemli ölçüde düşürdü. Bu durum,
Nisan, Mayıs ve Haziran’da artarak devam eden ve
%50’ye varan daralmaya neden oldu. Buna karşın,
Temmuz ayı itibariyle, AB ülkeleri ile eşgüdümlü
olarak normalleşmeye geçilmesi, artarak devam eden
toparlanma ile 2020’yi ihracatta %4 kadar kayıpla
tamamlamamızı sağladı.
Sektörümüz korona virüsle mücadelenin üst düzeyde
olduğu kısıtlamaların en yoğun olduğu dönemde de
kamu sağlığını korumaya ve sosyal yaşamı aksatabilecek
riskleri ortadan kaldırmaya yönelik olarak enerji, su,
kanalizasyon, asansörler, iklimlendirme, soğuk zincirler
gibi altyapı hizmetlerinin kesintiye uğramaması ve kritik
sınai ve tarımsal üretimin sürdürülebilmesi için var
gücü ile çalıştı. Bunun yanı sıra virüse karşı mücadelede
medikal makine ve ekipman üretimi gibi kritik
dallara olan ihtiyaç, stratejik bir sektör olan makinede
yerlileşmenin önemini bir kez daha ortaya koydu.
Bu dönemde, pandeminin sektörümüze olan etkileri
ile alınan tedbirleri değerlendirmek amacıyla seri
anketler yaptık. İlk on ayı değerlendirdiğimiz beşinci
anket raporumuzu da 30 Kasım günü yayımladık.
Buna göre, 2020 ilk çeyreğinde cirosunda azalış
yaşayan firma oranı %50 iken bu oran ilk beş ayda
%60’a çıkmış olup ilk yedi ayda %54’e ve ilk on ayda
ise %27’ye gerilemiştir. 2020 ilk çeyreğinde ihracatında
azalış yaşayan firma oranı da %53 iken bu oranın ilk beş
ayda %62’ye tırmanmasına karşın, yılın ilk yedi ayında
%51 ve ilk on ayda ise %31 olmuştur. Bu bakımdan
ilk beş aydaki ciro ve ihracat kayıplarının telafisine
gidildiği anlaşılmaktadır.
Haziran itibariyle, firmaların normal üretime
dönme eğilimine geçmesine rağmen ilk yedi ayda
%46 olan normal seyir oranı ilk on ayda ise ancak
%53’e çıkabilmiş olup firmaların yarıya yakını
düşük kapasitedeki çalışmasını sürdürmektedir.
Firmaların %80’nin elinde ancak 3 aya kadar siparişi
olmakla birlikte hiç siparişi olmayan oranı da hala %6
civarındadır. Ekim ayı itibariyle firmaların %10’nunda
yeni iç ve %30’unda ise yeni dış sipariş olmaması
durumu Temmuz ile benzerlik göstermektedir.
Bu durum, yeni sipariş alma oranlarındaki
nispi iyileşmenin bir yerde tıkanmış olduğunu
göstermektedir. Kapasite kullanım oranlarında nispi bir
artış olurken firmaların yaklaşık %23’ünde bu oran hala
%50’nin altındadır.
2019 oranlarına göre Temmuz ayında firmaların
%46’sı yıl sonu ciro artışı beklerken, bu oran Kasım’da
%59’a çıkmış durumda. Düşüş bekleyen oranı
ise %43’ten %24’e gerilemiştir. Yine bu dönemde
ihracatında artış bekleyen firma oranı da %28’den %38’e
yükselmiştir. Bilanço karı artışı bekleyen firma oranı ise
%40’tan %49’a yükselirken, firmaların hala %28’i bilanço
karlarında azalma öngörmektedir.
Güncel TÜİK verilerine baktığımızda ise 2019 makine
ve teçhizat yatırımları yıllık bazda %5,5 azalırken, 2020
ilk çeyrekte veri tabanında revizyona bağlı olarak,
makine ve teçhizat yatırımlarında artış oranı ilk çeyrek
için %14,7, ikinci çeyrekte yıllık bazda %4,5 ve üçüncü
çeyrekte ise %23,5 olarak gerçekleşmiştir. Oranların
yüksekliğinde, 2019 yılı ilk üç çeyrekteki makine ve
teçhizat yatırımlarındaki daralmanın baz etkisinin
olduğu göz ardı edilmemelidir. Ancak küresel salgın
döneminde bu oranların yakalanması önemlidir.
Makine imalatı sanayi üretimi ise 2019 son ve 2020 ilk
çeyrekte sırasıyla %6,5 ve %9,8 oranında artarken, ikinci
çeyrekte yaşanan salgının ekonomik etkisi ile %17,3
düşmüştür. Üçüncü çeyrekte, üretim yıllık bazda imalat
sanayinde %2,4 artarken, makine imalatı sanayinde
özellikle Ağustos ayındaki yüksek artış ile %7,6
olmuştur. Sektörün Nisan ayında %51,3’e düşen kapasite
kullanım oranının Kasım ayında %71,4’e çıkmasına
karşın, %75,8 olan imalat sanayinin oldukça altında
kaldığı görülmektedir.
Kasım ayı itibariyle, firmaların güncel sorunlarının
başında, ödemeler dengesini bozması yanı sıra ara girdi
ve sair maliyetleri yükseltmesi ile tedarike dair sorunları
tetiklemesi bakımından kur hareketliliği gelirken,
likidite ve borçluluğa bağlı finansal sorunlar, kapasite
kullanım oranlarındaki düşüklük ve seyahat engelleri
başlıca meseleler. Buna karşın finansmana erişim ve
KDV gibi kamu alacakları gibi sorunlar bakımından,
tedbir önerilerinin başında da yine vergi ve SGK
ödemelerindeki kolaylıklar ile alacakların hızlandırılması
ile uygun koşullarda finansman temini gelmektedir.
Sonuç olarak, 2020’yi sektör olarak, en önemli
varlığımız olarak gördüğümüz çalışanlarımızla
dayanışma içerisinde, istihdamımızı olabildiğince
koruyarak kapadık. Burada devamında fayda
gördüğümüz kısa çalışma ödeneği gibi desteklerin
önemli katkısı oldu. İhracatımızı da Haziran
sonrasındaki gayretlerimizle 2019 değerlerine
yaklaştırdık. Ancak bu dönemde firmalarımız üzerinde
önemli derecede finansal kırılganlıklar oluştu. Ciro
ve karlılık oranlarında düşüşler oldu. İlave Gümrük
Vergilerine karşın, daralan dünya pazarı ilişkili olarak
Çin başta olmak üzere rakiplerimizin fiyat dampingleri
ülkemize olan ithalatı artırdı. Burada, uzun zamandır
beklentimiz olan ülkemiz sanayi politikalarını
destekleyen bütünsel bir kamu alımları politikası ile
yatırımlara olan desteklerde, ülkemizde imalatı olan
makinelerin ithalatının teşvik edilmemesine dair atılacak
adımlar önemini daha da arttırdı.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 17
HUKUK
CAATSA
yaptırımları
neleri kapsıyor
» M. Hakan Çınar
Avukat
ABD -TÜRKİYE
arasındaKİ
sorunlar
Türkiye, yerli milli ve üst teknoloji içeren savunma sanayii
hamlelerine hız vermeli ve müttefiklerine muhtaç durumdan
kurtulmalıdır diyen Avukat M.Hakan Çınar'a, ABD'nin
uyguladığı yaptırımların hukuki karşılığını, sektördeki firmalara
etkileri ve NATO'nun bu iki müttefik ülke arasında nasıl bir
tutum sergileyeceği konusunda önemli sorular yönelttik.
18 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
SSB veya bağlı
iştirakleriyle iş yapan
şirketler bu yaptırımdan
büyük ölçekte
etkilenebilir. Özellikle
A.B.D ile ortak yapılan
SSB projeleri, yaptırımlar
kaldırılana dek duracak
ve A.B.D’den lisans
alınamayacağı için ithalat
duracaktır.
Son dönemde çıkmaza giren ABD ve
TÜRKİYE arasındaki ikili ilişkiler;
Rahip Brunson ve S400 füze alımı
ABD'nin gözünde Türkiye’ye
CAASTA yaptırımlarının uygulanması
için yeterli oldu. Türkiye’nin müttefiki
olan ABD’nin de bu kapsamda
Türkiye’nin hoşuna gitmeyen konularda
attığı adımlar herkesin malumu.
Yunanistan’ın S-300 lerinin
silahlanması yasak olan adalarda
konuşlandırması, Suriye’den, Irak’tan,
İran’dan ülkemize olan saldırılara karşı
ABD'den istenen patriotların verilmemesi
bu bölgede bazı dengelerin değişmesine
sebep oldu. Dolayısıyla ülkemizin de tüm
bu sorunlar nedeniyle kendi savunması
için gerekli adımları atması gerekiyordu
ve bu nedenle S-400 Hava Savunma
Sistemi alındı. ABD Türkiye’ye CAASTA
kapsamında ilk önce F-35 leri vermedi ve
yaptırımları Trump görevi bırakmadan
onayladı. Tabi kafalar karıştı bu CAASTA
tam olarak nedir, kimse bilmediği için
bizde olaya hukuki yönden bakalım
istedik.
Merhaba Hakan bey, öncelikle
böylesine önemli bir konuda sorularımızı
"Yaptırımların kısa vadede genişletileceğini düşünmüyorum"
yanıtladığınız ve değerli bilgilerinizi
paylaştığınız için okurlarım adına
teşekkür etmek isterim.
n Hakan bey, öncelikle sizi tanımak
isteriz.
İsmim M. Hakan Çınar. Liseyi
bitirdiğim TED Ankara Koleji’nden
sonra Ankara Üniversitesi Hukuk
Fakültesi’nden mezun oldum. 1988
yılından beri Ankara Barosu’na
kayıtlı bir avukat olarak mesleğimi
sürdürmekteyim. Mesleğe başladığım
günden bugüne kadar çeşitli yerli ve
yabancı kuruluşlar ile kişilere avukatlık
ve danışmanlık hizmeti vermekteyim.
Aynı zamanda Kolejli İş İnsanları
Derneği’nin Başkanlığını yapmaktayım.
n ABD'nin yaptırım kanunlarını
iyi bilen bir hukçu olarak, Türkiye'ye
uygulanacak CAASTA tam olarak neleri
kapsayacak?
Countering America’s Adversaries
Through Sanctions Act, Türkiye’de
bilinen kısaltmasıyla CAATSA, Amerika
Birleşik Devletleri’nin Rakipleriyle
Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme
Yasası olarak çevrilebilir. Bu yasa ile
özellikle Rusya, İran ve Kuzey Kore
ile her anlamda mücadele etmek
amaçlanmış ve yasa 2017 yılında
yürürlüğe girmiştir. Yasanın içerisinde
yer alan 231 ve 235. Maddeler ülkemiz
bakımından son yaptırımlarda
uygulanan maddelerdir. 231. Maddede
Rus Hükümeti’nin istihbarat veya
savunma departmanlarıyla işlem
yapan kişi ve/veya kurumlar hakkında
yaptırımlar uygulanacağı belirtilmiştir.
235. Maddede ise uygulanabilecek
12 adet yaptırım çeşidi sayılmıştır.
Türkiye Rusya’dan yaklaşık 2.5 Milyar
Dolarlık S-400 sistemi satın aldığı için
CAATSA’nın 231. Maddesini ihlal etmiş
oldu. Bu nedenle Rus Hükümeti’nin
savunma departmanıyla işlem yapan
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii
Başkanlığı (SSB) kurumsal olarak ve
bazı üyeleri ise kişisel olarak aşağıdaki
yaptırımlara maruz bırakıldı:
• SSB’ye verilecek olan mal veya
teknolojiler için A.B.D ihracat lisansının
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 19
HUKUK
ve gerekli izinlerin verilmemesi,
• A.B.D finansal kuruluşlarınca
SSB’ye değeri toplam 10 milyon doları
aşan maddi destek veya kredilerin 12 ay
boyunca verilmemesi,
• SSB’ye yapılacak ihracatlarda A.B.D
Export-Import Bank (İhracat-İthalat
Bankası) tarafından destek sağlanmaması,
• A.B.D’nin SSB yararına uluslararası
finansal kuruluşlar tarafından verilecek
kredilere karşı çıkması,
• SSB başkanı İsmail Demir, Başkan
Yardımcılarından Faruk Yiğit, Hava
Savunma ve Uzay Dairesi Başkanı Serhat
Gençoğlu ve aynı daireden Mustafa Alper
Deniz’in “engellenen kişiler” listesine
konularak vize kısıtlaması ile A.B.D’de
bulunan varlıklarına engel konulması
ve A.B.D özel/tüzel kişilerinin onlarla
iş yapmasının engellenmesi uygulanan
yaptırımlar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu yaptırımlar A.B.D Dışişleri
Bakanlığı tarafından, A.B.D Hazine
Bakanlığı’nın da uygun görüşü alınarak,
alınan kararname ile getirilmiş, 14.12.2020
tarihinde Bakanlığın resmi internet
sitesinde duyuru olarak yayınlanmıştır.
n CAASTA yaptırımları Türkiye’de
Savunma Sanayi firmalarına iş yapan
küçük ölçekli savunma firmalarını da
kapsıyor mu? Örneğin Savunma Sanayi
tedarik listesinde olan basınçlı hava
sektöründe bulunan firmalar da bundan
etkilenecek mi?
Yaptırımlar her ne kadar yalnızca SSB
ve ismi sayılan üyelerini kapsıyor gibi
görünse de, özellikle SSB ile iş yapan küçük
ve büyük ölçekli firmaları da etkileyecektir.
Zira A.B.D, Türkiye’nin en büyük savunma
sanayii ithalatçısı olma unvanını uzun
yıllardır elinde bulunduruyor. SSB’ye
doğrudan bağlı olmayan özel hukuk
tüzel kişilerinin yani özel şirketlerin
yaptırıma maruz kalmayacağı anlaşılabilir.
Ancak SSB veya bağlı iştirakleriyle iş
yapan şirketler bu yaptırımdan büyük
ölçekte etkilenebilir. Özellikle A.B.D ile
ortak yapılan SSB projeleri, yaptırımlar
kaldırılana dek duracak ve A.B.D’den
lisans alınamayacağı için ithalat duracaktır.
Bu projelerde doğrudan veya dolaylı rolü
olan bütün şirketler yaptırımdan olumsuz
etkilenecektir. Ayrıca SSB’nin A.B.D’den
doğrudan aldığı ürünlerin alınamayacak
olması bu ürünlerin alınmasına bağlı
olarak faaliyet yapan bütün şirketleri
etkileyecektir. Türkiye bu durum için
çeşitli çözümler deneyebilir, örneğin SSB
üzerinden yapılacak ithalatın TSK veya
MSB üzerinden yapılması gibi. Ancak
A.B.D’nin buna ne ölçüde müsaade
edeceği yani yaptırımları ne derece sıkı
uygulayacakları belirsizliğini koruyor ve
yaptırımlardan bu şekilde kaçınılmasının
"Her iki ülkenin NATO müttefiki olması nedeniyle A.B.D’nin
yaptırım kararının NATO ilkeleriyle bağdaşmadığı
söylenebilir. NATO ilkelerinin en önemlilerinden bir tanesi
taraf ülkelerin anlaşmazlıklarını gidermesi ve birbirileriyle
ekonomik bağların güçlendirilmesi için çalışmasıdır."
da çeşitli riskler barındırdığı aşikar. Son
olarak belirtmekte fayda görmekteyim
ki, SSB’nin faaliyetleri yaptırım süreci
boyunca büyük oranda yavaşlayacaktır. Bu
nedenle savunma sanayiinde edindiğimiz
bağımsızlığın güçlendirilmesi için
gerçekten yerli ve milli ara mamül ve
lisans ile teknolojinin geliştirilmesi önem
kazanmaktadır.
n Hakan bey, sormam gereken bir
önemli konu da diyelim ki Türkiye,
S-400 ler konusunda geri adım atmadı,
askeri yaptırımdan sonra ticari yaptırım
düşünür mü ABD? Tam olarak Türkiye’ye
ne demek istiyor? Yaptırımlarda şu anda
Savunma Sanayi dışında bir sıkıntı
yok. Ancak olay psikolojik tetikleme
ve algı yaratabilir diye bir endişesi var
Türkiye’deki sanayicilerin. Bu konuda ne
söylemek istersiniz?
Bu aşamada yaptırımların sona
ermesinin tek yolu S-400’lerin tamamen
iade edilerek ülke topraklarından
çıkarılması olarak görünüyor şu
an için. Aslında gelen yaptırımlar
herkesin beklediğinden daha hafif
olarak yorumlanabilir. Şu an için sizin
de belirttiğiniz gibi yalnızca Savunma
Sanayii ve SSB ile iş yapan şirketlerin
doğrudan etkileneceği söylenebilir.
S-400’ler konusunda geri adım
atılmaması halinde ise yaptırımların
genişletilip genişletilmeyeceği
belirsizliğini koruyor. Hepimizin bildiği
gibi A.B.D’de bir hükümet değişikliği
yaşandı ve yeni başkan görevine 2021
başı itibariyle başlayacak. Yeni başkanın
Türkiye konusunda nasıl bir tutum
alacağı merakla bekleniyor. Yeni başkanın
tutumuna göre değişiklik gösterebilmekle
beraber yaptırımların kısa vadede
genişletileceğini düşünmüyorum. Çünkü
tüm dünyada olduğu gibi A.B.D ve
ülkemizde de pandeminin ekonomik
yükü oldukça ağır hissedilmektedir. İlave
yaptırımların uygulanması iki tarafı da
olumsuz etkileyecektir. Ancak bu noktada
ülkemizin alacağı tutum çok önemlidir.
Özellikle yeni başkan ile ilişkilerin iyi
tutulması ilave yaptırımların önüne
geçilmesi bakımından zorunlu hale
gelmiştir. Dünyanın içinde bulunduğu
sıkıntılı durum yüzünden, A.B.D’nin veya
A.B.D’li özel Türkiye ile iş yapmalarını
önleyecek ilave yaptırımlar hiçbir taraf
için yarar sağlamayacaktır. Ancak az
önce de belirttiğim gibi Türkiye’nin bu
yaptırımlar karşısında alacağı tutum ve
2021 yılı içerisinde atacağı diğer adımlar
bu konuda belirleyici rol oynayacaktır
diye düşünüyorum.
n Türkiye ve ABD Dünya Ticaret
üyesi iki ülke ve müttefik! Burada
benzer bir konu da hukuki olarak ABD
herşeyi doğru yapıyor mu? Gerek ABD
Hukuku açısından gerekse Uluslararası
Hukuk açısından Soruyorum? Ülkelerin
ticaretine direk bir müdahele söz
konusu değil mi?
Diğer sorulara verdiğim cevaplarda
da görülebileceği gibi A.B.D’nin aldığı
yaptırım kararları tek taraflı olarak
uygulanabilecek olan yaptırımlardır.
A.B.D kendi hukukuna göre bir yasa
yürürlüğe sokmuş ve kendi tasarrufunda
olan meseleler ile ilgili olarak yaptırımlar
uygulamıştır. Bu nedenle uluslararası
anlamda hukuka uygunluk bakımından
sorun bulunmamaktadır. Ancak her iki
ülkenin NATO’ya taraf ülkeler olması
yani NATO müttefiki olması nedeniyle
A.B.D’nin yaptırım kararının NATO
ilkeleriyle bağdaşmadığı söylenebilir.
NATO ilkelerinin en önemlilerinden bir
tanesi taraf ülkelerin anlaşmazlıklarını
gidermesi ve birbirileriyle ekonomik
bağların güçlendirilmesi için çalışmasıdır.
Ancak yaptırımlar bu ilkenin tam tersi
bir durum ortaya çıkmasına neden
olmuştur. Her ne kadar müttefiklik
ilkelerine aykırı gözükse de bu aykırılığın
NATO tarafından düzeltilmesi ya da
yaptırımlardan bu sebeple vazgeçilmesi
mümkün gözükmemektedir. Bu noktada
NATO tarafından yalnızca iki müttefik
arasındaki ilişkilerin yaptırım düzeyinde
devam etmemesi için tavsiye niteliğinde
açıklamalar gelecektir. Bu nedenle A.B.D
kendi hukuku ve Uluslararası Hukuk
bakımından hukuka aykırı bir işlem
yapmamış olsa da yapılanın NATO
ilkeleri ve müttefiklik ilkelerine uyduğu
söylenemeyecektir.
Buradan edinmemiz gereken derslerin,
yaptırımlardan çok daha önemli olduğunu
düşünüyorum. Türkiye yerli milli ve
üst teknoloji içeren savunma sanayii
hamlelerine hız vermeli, müttefiklerine
muhtaç durumdan kurtulmalıdır.
Türkiye’nin dünyada vazgeçilemeyecek,
onurlu, güçlü, demokratik ve çağdaş bir
ülke olarak görülmesi ileride böyle anlamsız
yaptırımlara kimsenin yeltenemeyeceği
gerçeğini ortaya koyacaktır.
20 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Enerji Verimliliği
YÜKSEK
VERİMLİ
BASINÇLI
HAVA
SİSTEMİNE
HİBE DESTEK
Enerji verimliliği projeleri için kaynak ayırmamış olan firmalar
enerji verimliliği yatırımlarını nasıl yapabilirler? Bunun bir
çok yöntemi var, biz bu makalede hibe devlet desteği ile
gerçekleşmiş bir projeden bahsedeceğiz. Aynı zamanda Enerji
ve Tabi kaynaklar bakanlığının enerji verimliliği projelerine
sağladığı hibe destekleri hakkında da bilgi vereceğiz.
» M.Altuğ Karataş
VAT Enerji Genel Müdürü
Enerji maliyetlerinin artması,
rekabet koşullarının firmaları
daha düşük maliyetle daha
kaliteli üretime zorlaması, enerji
verimliliğini endüstriyel tesislerin en
önemli konu başlıklarından birisi yaptı.
Türkiye enerji verimliliği potansiyeli
yüksek bir ülke, enerji bakanlığı
çalışmalarına göre sanayide %20-25
enerji verimliliği ile enerji tasarrufu
yapma imkanı bulunuyor. Sanayide bir
çok noktada enerji verimliliği sağlamak
mümkün ama bunların başında en
pahalı enerji olan Basınçlı hava geliyor.
Basınçlı hava projeleri, hem yatırım
geri dönüş süresi olarak en kısa sürede
dönen projelerden hem de kaliteli hava
üretiminde enerjiden sonra bakım ve
onarım maliyetlerinin azalmasına da sebep
oluyor.
5627 sayılı enerji verimliliği kanunu ile
Türkiye'de enerji verimliliği konusunda bir
çok yenilik sağlandı. Türkiye yayınlanan
yönetmeliklerle enerji verimliliği fırsatlarını
hayata geçirerek ekonomik potansiyellerini
hayata geçirmeye çalışıyor. Enerji ve Tabii
kaynaklar bakanlığının enerji verimliliği
projelerine hibe destek sağladığı en önemli
destek Verimlilik Artırıcı Projeler (VAP)
Peki VAP nedir?
Endüstriyel işletmeler’de ; enerji
etüdü çalışması ile belirlenen önlemlerin
uygulanması ve enerji tasarruf
potansiyelinin geri kazanılması için
hazırlanan projeler Verimlilik Artırıcı Proje
( VAP) olarak ifade edilmektedir.
Verimlilik Artırıcı Proje Desteği ile;
22 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Kısacası Enerji verimliliği ile enerji tasarrufu sağlayan
ve yatırım bedelini tasarrufu ile 5 yılın altında ödeyen, 5
milyon TL'yi geçmeyen her proje VAP kapsamına girer.
Son yıllarda başvurular içinde basınçlı hava sistemleri
de önemli bir pay almaya başladı.
Yüksek verimli Basınçlı hava kompresörleri, kurutucular,
filtreler, basınçlı hava kullanan sistemler ya da basınçlı
hava sistemlerinden ısı geri kazanım üniteleri vb proje
kapsamına girebiliyor.
Örnek olarak uluslararası bir tekstil firmamızda mevcut
basınçlı hava üreten kompresörler yerine yüksek verimli turbo
kompresör sistemleri değişimi proje olarak sunulmuştur.
Eski kompresör güçleri ve spesifik enerji tüketimleri
Mevcut
Kompresörler
Ortalama Güç
Tüketimi
(kW)
Ortalama
Debi (Nm3/h)
Ölçülen SET
Değeri
[kW/(Nm3/h)]
1 Kompresör 430,12 3.114,60 0,1381
2 Kompresör 456,84 3.468,60 0,1317
3 Kompresör 450,76 4.047,99 0,1114
4 Kompresör 498,12 4.020,70 0,1239
VAP desteği KDV hariç 5 Milyon TL'ye kadar olan
enerji verimliliği projelerine net %30 hibe destek sağlamaktadır.
Şart ise projenin basit geri ödeme süresinin 5
yılın altında çıkması gerekmektedir.
VAP desteğinden faydalanmak isteyen endüstriyel
tesisler den beklenen şartlar ise;
Ticaret odası veya sanayi odasına bağlı olarak faaliyet gösteren
ve her türlü mal üretimi yapan işletmelerin;
5 Kompresör 946,72 7.502,77 0,1262
6 Kompresör 382,9 3.297,60 0,1161
7 Kompresör 450,7 3.391,98 0,1329
8 Kompresör 441,31 3.874,76 0,1139
9 Kompresör 575,62 5.042,40 0,1142
10 Kompresör 572,68 4.939,20 0,1159
11-12 Kompresör 552,59 4.342,35 0,1273
13 Kompresör 477,02 3.936,96 0,1212
14 Kompresör 486,18 3.063,00 0,1587
Toplam 6.721,56 54.042,91 0,1244
Yeni kompresör güçleri ve spesifik enerji tüketimleri
Tasarruf Hesabı
VAP desteğine projesi için başvurmak isteyen endüstriyel
tesis, Enerji ve Tabii kaynaklar bakanlığı tarafından
yetkilendirilmiş bir Enerji Verimliliği Danışmanlık (EVD)
Firması ile çalışmak zorundadır. Destek EVD firmasının
hizmet bedelinin de %30'unu kapsamaktadır.
Hangi projeler için VAP başvurusu yapılabilir;
VAP Başvurusu Yapılabilecek Sistemler;
• Isıtma Sistemleri
• Basınçlı Hava Sistemleri
• Soğutma sistemleri
• Pompa Sistemleri
• Aydınlatma Sistemleri
• İklimlendirme ve Havalandırma
Sistemleri
• Fan Sistemleri
• Elektrik Sistemleri
• Proses ve Yardımcı İşletme
Onaylanan Elektrik Projelerinin Dağılımı
Onaylanan Isı Projelerinin Dağılımı
Mevcut Durum Spesifik Enerji Tüketimi 0,1244 kW/(Nm 3 /h)
Revize Durum Spesifik Enerji Tüketimi 0,1063 kW/(Nm 3 /h)
Birim Enerji Tasarrufu 0,0181 kW/(Nm 3 /h)
Ortalama Basınçlı Hava Tüketimi 54.042 Nm 3 /h
Mevcut Durum Yıllık Güç Tüketimi 58.074.278 kWh/yıl
Revize Durum Yıllık Güç Tüketimi 49.634.738 kWh/yıl
Elektrik Birim Maliyeti 0,4856 TL/kWh
Yıllık Enerji Tasarrufu 8.439.540 kWh/yıl
Yıllık Parasal Tasarruf 4.098.241 TL/yıl
Kompresör Yatırım Maliyeti 1.700.000 €
1 € 30.03.2020 tarihli TCMB kuru 7,228 TL/€
Kompresör Yatırım Maliyeti 12.287.600 TL
Geri Ödeme Süresi 3,00 Yıl
Enerji bakanlığı Verimlilik artırıcı Proje desteği ile yüksek
verimli basınçlı hava kompresörleri için alınacak hibe
destek bedeli 3.686.280 TL olacaktır.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 23
BASINÇLI
KAPLAR
PRESSURE
VESSELS
’GÜVEN VERİR
DEĞER KATAR’
GIVES TRUST,
ADDS VALUE...
| MERKEZ
İkitelli OSB Demirciler Sanayi Sitesi
B-3 Blok No: 75-76 Başakşehir
İSTANBUL / TÜRKİYE
| FABRİKA
Akçaburgaz Mah. 137. Sok. No: 11 Esenyurt
İSTANBUL / TÜRKİYE
P | +90.212 549 60 36
F | +90.212 549 60 38
E | info@guvenbombe.com.tr
P | +90 212 407 08 08
F | +90 212 486 36 49
E | info@guvenbombe.com.tr
guvenbombe.com.tr
GBS İstanbul’da yerleşik;
bombeler, basınçlı hava tankları
çeşitli LPG depolama tankları,
otogaz depolama tankları ve
soğutucu gaz tankları üreten
bir firmadır.
GBS is a manufacturer of
dished heads,compressed air
tanks,pressure vessels such
as small and large propane
storage tanks, autogas filling
tanks,transportation tanks and
refrigeration tanks in Istanbul.
Ürünlerin
detaylarına ve
iletişim bilgilerine
kısa yoldan ulaşın
BASINÇLI HAVA SİSTEMİNDE
YILLIK 8 MİLYON TL
TASARRUF
Şafak Yendün Demİr
Pazarlama Müdürü
Ahmet Taşçı
AR&GE Mühendisi
Son yıllarda, enerji verimliliğinin önemi giderek daha önemli
hale geldi. Gündelik hayatlarımızda karbon ayak izimizi
minimize etmek için hayatımızı yeniden şekillendirmeye
başladık. Enerjinin büyük bir bölümünü kullanan sanayilerde
ise enerji tasarrufu artık bir bilinç ve görev olmaktan çıkıp
hayati önem taşıyan bir zaruriyet haline gelmiştir.
26 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
TEKNİK MAKALE
Tüm işletmelerde enerji maliyetlerinin azaltılmasına ihtiyaç vardır.
Bu, mevcut enerjiyi hiç kullanmamak değil, aynı işi daha az enerji
tüketimiyle yapabilmektir.
Endüstriyel tesisler tarafından enerji verimliliği stratejileri
uygulanırken Türkiye’de endüstriyel tesislerin enerji kullanımı toplam
tüketimin %41’e yakındır. Son yıllarda yapılan analizlere göre basınçlı
hava endüstriyel tesislerin en önemli kalemlerinden birini oluşturuyor.
Sektörel bazda farklılıklar gösterse de özellikle demir-çelik, tekstil,
cam, kimya, otomotiv, çimento sanayilerinde basınçlı hava üretimi için
tüketilen enerji en büyük enerji maliyeti kalemleri arasındadır.
Bu çalışmamızda Türkiye’nin demir-çelik sektöründe en önemli
üreticilerinden olan TOSYALI TOSÇELİK Osmaniye tesislerindeki
mevcut basınçlı hava sisteminde yapılan iyileştirmeyi TOSÇELİK
yetkilileriyle beraber işledik. Enerji verimliliği başlığını en iyi işleyen
sektörlerden biri olan Demir&Çelik sektöründe, öncü oyuncu Tosçelik
işletmelerinde bu bilinç her bir işleyişte uygulanmakta. Verimlilik
çalışmasına öncülük eden Tosçelik Osmaniye Tesisi AR&GE ve Enerji
Müdürlüğü ve Yardımcı İşletmeler Müdürlüğü departmanlarındaki tüm
yetkililere teşekkür ederiz.
MEVCUT DURUM ANALİZİ
TOSÇELİK- OSMANİYE TESİSLERİ MEVCUT KOMPRESÖR
PARKURU
TOSÇELİK Osmaniye tesisinde tüm tesis bağımsız kompresör
odalarından ve basınçlı hava tesisatlarından beslenmekteydi.
Tesisi besleyen kompresör odalarında scada ve otomasyon sistemi
bulunmamaktaydı.
Tesisler birbirinden bağımsız basınçlı hava üretimi ve tüketimleri
olduğundan, ihtiyaçtan fazla sayıda yedekli kompresörler bulunuyordu.
Bu da esnek çalışma imkanını ortadan kaldırıp fazla enerji ve bakım
maliyetleri yaratıyordu.
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 27
Ğ
A
B
1
2 3 4 İ
5 6 7
A
İ İ İ İ
A
A
B
TEKNİK MAKALE
Mevcut Kompresör parkuru ağırlıklı olarak,
enerji verimliliği oldukça düşük olan tek kademeli,
hava soğutmalı yağ enjekteli vidalı kompresörlerden
oluşmaktaydı.
Bakım ve işletme maliyetleri oldukça yüksek olan
tesisteki vidalı kompresörlerdeki separatör, kurutucu ve
hat filtreleri kayıpları ilave enerji kaybı olarak (yaklaşık
0,5 Barg) sisteme yansımaktaydı. Mevcut kompresör
sistemleri, gerçekte ihtiyaç olan basıncın 1 Barg üstünde
üretecek şekilde ayarlanmıştı. Bu da ilave enerji kaybı
anlamına gelmekteydi.
Buradaki enerji kaybını ölçümleyen Tosçelik Osmaniye
tesisi AR&GE ve Enerji Müdürlüğü ve Yardımcı işletmeler
Müdürlüğü yetkilileri kalıcı bir çözüm bulmak için
IHI DALGAKIRAN Turbo Kompresör mühendisleriyle
işbirliği yaptılar.
Mevcut enerji̇ ve i̇şletme maliẏeti̇
Tosçelik Osmaniye tesisindeki 4 ana fabrikada olan
Çelikhane, Spiral boru fabrikası, Haddehane ve ERW
tesislerinde 4 ayrı kompresör odası bulunmaktadır. Bu
odalarda 3 adet turbo kompresör ve 18 adet yağ-enjekteli
vidalı kompresör tesislerin ihtiyacı olan basınçlı havayı
üretmektedirler.
Her bir kompresör odasında vardiya başına 1 personel
olmak üzere toplam 12 personel çalışmaktadır.
Tesislerin toplam ortalama tüketimi olan 49,645m3/
saat = 41,595 Nm3/saat basınçlı havayı üreten
kompresörler şebekeden saatte 5722 kW enerji
tüketmektedirler.
ŞALT TARAFI
GERÇEK İHTİYACI BELİRLEME
Mevcut kompresör parkurunu çalıştıktan sonra
ilk yapılan iş tesisin gerçek basınçlı hava ihtiyacını
hesaplamak oldu. Bunun için de öncelikli olarak aşağıda
belirtilen adımlar tek tek incelendi;
• Doğru debi
• Doğru basınç
• Doğru kompresör seçimi
• Doğru basınçlı hava tesisatı tasarımı
• Doğru kompresör odası tasarımı
Temel önceliğimiz tesisi tek bir basınçlı hava
tesisatında birleştirmek oldu.
Osmaniye’deki tesiste birbirine yakın ama bağlı
olmayan bir yerleşkede bulunan ÇELİKHANE,
HADDEHANE, ve SPİRAL BORU tesislerinin basınçlı
hava sistemlerini merkezi tek bir kompresör odasından
beslenmesi için fizibilite çalışmaları yapıldı.
Ardından Tosçelik tesis yetkililerinin de önerileriyle
karar verilen yeni kompresör odasından belirtilen tesislere
basınçlı havanın uygun tesisatlar ile minimum basınç
kaybı ile taşınması kararlaştırıldı.
Doğru basınçlı hava tesisatı tasarımı;
Mevcut Parkurdaki Kompresörlerin Çalışma Basıncı: 7 Barg.
Nihai tüketim noktasındaki çalışma basıncı ise 6,0
Barg’ye düşmekteydi.
Mevcut sistem ağırlıklı olarak yağ enjekteli vidalı
kompresörlerdi, bu da kurutucularda, hat filtrelerinde ve
basınçlı hava taşıma sisteminde kayıplar yaratmaktaydı.
Basınçlı Hava ana tesisatının tasarımında baz alınan
debi parametresi (nominal debi 49,645 m3/saat olsa bile,
ilave kapasite artış potansiyeli baz alınarak), basınçlı hava
tesisatı için tasarım debisi 72,000 m3/saat baz alınmıştır.
En uzak nokta arasındaki Nominal Boru Boyu: 1000m
SONUÇ: Ana Hatlarda ölçülebilecek en düşük basınç:
6,1 Bar g olarak hesaplandı ve IHI DALGAKIRAN Turbo
28 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
TEKNİK MAKALE
etkisi göz önünde bulundurularak filtrasyonun buna göre
yapılması
• Kompresör kapasitelerine göre en verimli kurutucu
seçimi yapılması
Tosçelik Osmaniye tesisi için toplamda 5 adet
IHI DALGAKIRAN T serisi TRE Model turbo kompresör
seçimi yapıldı. Seçilen her bir turbo kompresörün debi
modülasyonü 166 m3/dk ile 127 m3/dk (@6,3 Barg)
aralığındadır. Seçilen TRE Model turbo kompresörler 800
kW gücünde ve alçak gerilim 400 V ile beslenmektedir.
Yumuşak Yol verme (Soft Starter) Panosu
Tesisteki tüm IHI DALGAKIRAN Turbo Kompresörleri
ana elektrik hattındaki elektriksel gerilmeyi minimize
eden IHI DALGAKIRAN Turbo Intelligence yumuşak yol
verici ile kalkış yapacaktır.
IHI DALGAKIRAN T Serisi TRE Model Turbo
Kompresörlerde Yumuşak Yol verme Panosu standarttır.
Özellikleri;
Demeraj akımı, doğrudan yol verme ve yıldız üçgen
bağlantıya oranla daha küçüktür.
Motor ve ana elektrik hattındaki elektriksel gerilme
daha azdır.
Tork kontrol fonksiyonu mevcuttur.
Mekanik ekipmanlar üzerindeki aşınma ve gerilme
daha azdır.
Diğer cihazlarla haberleşmek için MODBUS RTU
protokolü kullanılacaktır.
Kompresörlerinin nominal çalışma basıncı 6,3 Barg’ye set
edildi.
Doğru Kompresör Seçimi;
Müşteriye özel turbo kompresör çözümleri sunan
IHI DALGAKIRAN uzman mühendis kadrosuyla Tosçelik
Osmaniye tesis ihtiyaçlarına uygun doğru kompresörlerin
seçimini yaparken sadece tesisin ihtiyaç duyduğu basıncı
değil, çevresel faktörleri de hesaplayarak tesis için en
optimum çözümü sundu. Bu hesaplamalar yapılırken
aşağıdaki değişkenlerin her biri tesis yetkilileriyle birlikte
hesaplanarak doğru kompresör seçimine ulaşılmıştır.
• Tesisin deniz seviyesinden yüksekliğinin
hesaplanarak çıkış basıncındaki değişkenlerin
ölçümlenmesi
• Osmaniye koşullarında mevsimsel bazlı ortalama
hava sıcaklık verilerine göre emiş hava sıcaklıklarının
değerlerinin doğru olarak belirlenmesi
• Osmaniye koşullarında yaz aylarının periyodik
incelenip en yüksek sıcaklığın referans alınarak
kompresörlerin seçimleri belirlendi
• İşletme koşullarından ve çevresel koşullardan
kaynaklı havadaki toz yoğunluğunun, basınçlı havaya
Kurutucu Seçimi
Her bir kompresörün çıkışında Tüm basınçlı hava
kurutucuları 5 adet DALGAKIRAN Marka DK260W
modeli su soğutmalı kurutucular ile değiştirilmesi
planlandı.
Bu sayede basınçlı hava kurutma işleminde yüksek
enerji verimlili sağlanırken, mevcut sistemde görülen
yüksek basınç kayıplarının da önüne geçilmiş oldu.
Akabinde kompresör çıkış basıncı 6,3 Bar g seviyelerine
çekerek ilave enerji tasarrufu da sağlandı. Osmaniye
tesislerinin basınçlı hava sisteminde “CLASS 0” yağsız
hava kalitesinde ve kuru hava temin edildi.
Turbo Intelligence Grup Kontrol Sistemi
Kompresör odasına Grup Kontrol ve Scada otomasyon
sistemleri kullanılarak ilave enerji tasarrufu, işletme
maliyetlerinde düşüş ve Endüstri 4.0 ile uyumlu bir sistem
haline getirildi. Bu sayede tüm tesisin basınçlı hava
tüketimlerine ve maliyetlerine tek bir ekrandan erişim
olanağı sunuldu.
Tüm IHI DALGAKIRAN Turbo kompresörleri ve diğer
kompresörlerin birbirine entegre çalıştırılmasını kontrol
eden GCP, işletmenin hava tüketimine göre kompresör
kapasitelerini belirleyerek enerji tasarrufu yapmakta.
Tesiste GCP’ye bağlı tüm kompresörler için eş
yaşlanma işlevi sağlayan IHI DALGAKIRAN Turbo
Intelligence grup kontrol panelini, Tosçelik Osmaniye
tesisindeki mevcut Scada sistemine entegre edildi.
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 29
TEKNİK MAKALE
KOMPRESÖR PARKURU
TOPLAM KOMPRESÖR
ADETİ
KOMPRESÖR ODASI
ADETİ
KOMPRESÖR ÇALIŞMA
BASINCI
ANA BASINÇLI HAVA
HATTI SİSTEM BASINCI
TOPLAM KOMPRESÖR
DEBİSİ
BİRİM
MEVCUT
KOMPRESÖR
PARKURU
3 ADET TURBO
KOMPRESÖR VE
18 ADET YAĞ-
ENJEKTELİ VİDALI
KOMPRESÖR
IHI DALGAKIRAN
YENİ TURBO
KOMPRESÖR
PARKURU
5 ADET TURBO
KOMPRESÖR
21 5
4 1
BarG 7,00 6,3
BarG 6,60 6,1
m3 / saat 49.645 49.645
IHI DALGAKIRAN Turbo Kompresör
Çözümleri ile Yeni Sistem
Tosçelik Osmaniye Tesis yöneticileriyle
ortaklaşa yürüttüğümüz bu çalışma
sonucunda tesisin tüm basınçlı hava hattı
tek bir kompresör odasından ve yapılan
çalışmalar sayesinde optimum kompresör
odası ve basınçlı hava tesisatıyla israfların
önüne geçilmiş % 28,5 enerji tasarrufu
sağlanmış basınçlı hava kalitesi iyileştirilmiş
oldu.
Tesisat iyileştirmeleriyle basınç kayıpları
ortadan kalktı. Çoklu vidalı parkuru kapanıp
yerini verimliliği yüksek IHI DALGAKIRAN
Turbo kompresörlerinin alınması, bakım
maliyetlerinin yanı sıra enerjide de muazzam
bir tasarruf sağladı.
Toplamda 12 operatörün çalıştığı ve 4
ayrı kompresör istasyonunda üretilen basınçlı
hava, yeni sistem ile 3 ayrı operatörün çalıştığı
merkezi bir basınçlı hava istasyonu tarafından
üretilmiş oldu. Bu sayede ciddi bir işçilik
maliyetlerinde tasarruf ve alan kazanımı da
elde edilmiştir.
IHI DALGAKIRAN turbo kompresör
çözümleriyle basınçlı hava sisteminde
yapılan tüm değişim ve iyileştirmelerle
Tosyalı Tosçelik Osmaniye tesisinin elde ettiği
sonuçlar, yandaki tabloda özetlenmiştir.
Verimlilik çalışmasına öncülük eden Tosyalı
Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve üyelerine,
IHI DALGAKIRAN Yönetimine, Tosçelik AR&GE
ve Enerji Müdürlüğü ve Yardımcı İşletmeler
Müdürlüğü departmanlarındaki tüm yetkililere
teşekkür ederiz.
TOPLAM KOMPRESÖR
DEBİSİ
KOMPRESÖRLERİN
ŞEBEKEDEN ÇEKTİĞİ
TOPLAM PAKET GÜCÜ
TOPLAM ÖZGÜL
ENERJİ TÜKETİMİ
(ŞEBEKEDEN ÇEKİLEN
TOPLAM PAKET GÜCE
GÖRE)
TOPLAM ÖZGÜL
ENERJİ TÜKETİMİ
(ŞEBEKEDEN ÇEKİLEN
TOPLAM PAKET GÜCE
GÖRE)
YILLIK BASINÇLI
HAVA SİSTEMİ ENERJİ
MALİYETİ
(Yıllık 8500 saat
çalışmaya göre)
YILLIK BASINÇLI HAVA
SERVİS MALİYETİ
(Yıllık 8500 saat
çalışmaya göre)
BASINÇLI HAVA
SİSTEMİ PERSONEL
MALİYETİ
BASINÇLI HAVA
SİSTEMİ YILLIK
TOPLAM İŞLETME
MALİYETİ
Nm3 / saat 41.595 41.595
kW 5.722 4.090
kW/(m3/
saat)
kW/(Nm3/
saat)
TL/YIL
TL/YIL
TL/YIL
TL/YIL
0,1153 0,0824
0,1376 0,0983
¨
19.454.800
¨
1.900.000
¨
1.300.000
¨
22.654.800
¨
13.906.000
¨
350.000
¨
390.000
¨ 14.646.000
YENİ TURBO KOMPRESÖR İSTASYONU YATIRIMI İLE
SAĞLANAN YILLIK TASARRUF (TL/YIL)
¨ 8.008.800
NOT:
- Kompresör performansları değerlendirilirken Osmaniye ilinin yıllık iklim koşulları ve
100m rakım baz alınmıştır.
- Enerji birim maliyeti = 0,40 (TL / kW-saat) olarak hesaplanmıştır.
- Mevcut basınçlı hava sistemi ile, yeni turbo kompresör sistemi karşılaştırılırken,
Yardımcı ekipmanların (soğutma kuleleri, pompalar, havalandırma fanları ve
kurutucular) aynı enerji tüketimi ve aynı koşullarda çalıştığı öngörülmüştür.
30 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
KARANLIK
FABRiKALAR
Sadece birkaç on yıl uzaklıktaki bir
gelecekte tüm sınai üretim insanlar
çalışmadığı için aydınlatmaya
da ihtiyaç duyulmayan bu
yüzden karanlık fabrikalar olarak
adlandırılan üretim tesislerinde
yapılacaktır. Bu tesisler insanların
yaşam yerlerinden uzak, ıssız ve
çorak arazilere, belki de yeraltına
kurulacak ki yaratabilecekleri
çevre kirliliği insanları ve doğayı
etkilemesin.
32 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
EKONOMİ
» Murat Sururi Özbülbül
Ekonomist - Yazar
Dünyamız çok büyük bir hızla değişiyor,
yeni bilimsel keşifler ve teknolojiler
hayatımızı kökten değiştiriyor. Üstelik
sadece hayatımızı değil üretim ve tüketim
biçimimizi de radikal bir şekilde değiştiriyor. Bu
değişim ve dönüşüm o kadar hızlı ki çoğu zaman
geçmişi hızla unutup bu değişim ve dönüşümü idrak
bile edemiyoruz.
Şöyle bir düşünün bilgisayar, internet ve cep
telefonları bile sadece ve sadece son 30 – 40 yılda
hayatımıza giren teknolojiler, oysa hepsi bugün
vazgeçilmezlerimiz, iş görme biçimimizin temel
taşları değil mi? 1980 yılında biri çıkıp “yakın
zamanda herkesin evinde bilgisayar, elinde uzay yolu
dizisindekine benzer kablosuz bir telefon olacak”
deseydi, kim ona inanırdı?
Çok yakın bir gelecekte bugün alıştığımız dünya
tamamen yok olacak ve yerine bambaşka bir dünya
kurulacak. Bugünkü üretim ve tüketim biçimimiz
çok radikal bir şekilde değişecek ve bugün insanlar
tarafından yapılan bir çok riskli, pis, sıkıcı ve yeknesak
iş yapay zekaya sahip robotlar tarafından yapılacak.
Sadece birkaç on yıl uzaklıktaki bir gelecekte tüm
sınai üretim insanlar çalışmadığı için aydınlatmaya
da ihtiyaç duyulmayan bu yüzden karanlık fabrikalar
olarak adlandırılan üretim tesislerinde yapılacaktır.
Bu tesisler insanların yaşam yerlerinden uzak, ıssız
ve çorak arazilere, belki de yeraltına kurulacak ki
yaratabilecekleri çevre kirliliği insanları ve doğayı
etkilemesin.
İnsanların çalışmasına, gidip gelmesine ihtiyaç
duyulmayacağı için bu tesisleri insanlardan uzak, ıssız,
çorak bölgelere kurabilmek mümkün olacak. Uzaklık
çok da önemli olmayacak çünkü hem ham ve yarı
mamul maddeleri hem de bu karanlık fabrikalarda
üretilen ürünleri ihtiyaç duyulan tüketim mahallerine
zaten otonom ya da robot kamyonlar, trenler, gemiler
ve hava araçları ulaştıracak, insan faktörü ulaşımda da
devrede olmayacak.
Çok kısa bir süre içerisinde robotların devreye
girebileceği bir diğer sektörde ulaşım sektörü
olacaktır. Bugün sürücüsüz araçlar zaten yollara
çıkmış vaziyette. Çok yakın bir zamanda, belki
de 15-20 yıl içerisinde sürücülü araçlar tamamı
ile tarihe karışacaktır. Bugün insanlar tarafından
kullanılan araçlar kullanıcı hatası yüzünden her yıl 1
milyondan fazla kişinin ölümüne ve çok daha fazlasını
yaralanmasına sebep oluyor, bu kabul edilebilir
bir kayıp değildir. Birbiriyle haberleşen ve insani
kusurlardan ari akıllı araçlar muhakkak ki otomobil
kazalarını büyük ölçüde engelleyecektir. Karanlık
fabrikalarda yüklenen sürücüsüz akıllı kamyonlar
yüklerini çok büyük bir emniyet ve hız ile belirlenen
noktalara ulaştıracaklardır.
Bu gelişme elbette hem ekonomiyi ve hem de
sosyal dokuyu etkileyecektir. Mesela geçimini kamyon
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 33
EKONOMİ
Hiç aklımıza gelmeyen
diğer bir çok sektörde
de robotlar insanların
yerini alacak ve
hepimizin çok
insana bağımlı
olarak algıladığı
tıp ve hukuk gibi
birçok alanda bile insan
emeğinin yerine büyük bir
hızla yapay zekaya sahip
robotlar geçecektir.
kullanmak ile sağlayan birçok sürücü işsiz kalacaktır. Peki
sadece kamyon sürücüleri mi etkilenecek elbette ki hayır
misal bu gelişme yollardaki kamyoncu lokantalarının
da ortadan kalkması demektir, çünkü sürücüsüz bir
kamyonun çay, kahve, yemek molasına yahut da tuvalet
için duraklamaya ihtiyacı olmayacaktır.
Benzer bir süreç özellikle madencilik alanında
yaşanacak insan yaşamı için çok riskli olan madencilik
sektöründe insan çalıştırılması yakın bir gelecekte
tamamen ortadan kalkacaktır, karanlık madenlerde hiç
gün ışığına çıkma ihtiyacı olmayan, molaya gereksinim
duymayan, 7/24 kazmak ve yüklemek ile uğraşacak robot
madencilerin iş başı yapması artık an meselesidir.
Hiç aklımıza gelmeyen diğer bir çok sektörde de
robotlar insanların yerini alacak ve hepimizin çok insana
bağımlı olarak algıladığı tıp ve hukuk gibi birçok alanda
bile insan emeğinin yerine büyük bir hızla yapay zekaya
sahip robotlar geçecektir.
Daha bugün bile ultrason, MR ve bilgisayarlı tomografi
gibi teşhis cihazlarının raporlamaları robotlar, ya da robot
yazılımlar tarafından insan doktorlara göre hem çok daha
hızlı ve hem de çok daha yüksek bir isabet ve başarıyla
yapılabilmektedir. Küresel bir ağ üzerinden birbirine
bağlı birçok yapay zekalı robot yazılım çok büyük bir
hızla öğrenebiliyor, bir insanın bütün hayatı boyunca
görebileceği sonuçlardan çok daha fazlasını birkaç saat
içerisinde görebiliyor, analiz edebiliyor, öğrenebiliyor ve
de bu öğrendiklerini kullanarak sonuçları muazzam bir
hız ve hassaslıkta değerlendirebiliyor.
Aynı şey hukuk alanı için de geçerli, hangi hukukçu,
avukat, savcı ya da hakim bütün bir hukuk külliyatını satır
satır ezberleyebilir ve gerektiği zaman hatasız bir şekilde
hatırlayabilir? Elbette böyle bir hafıza performansı bir
insan için asla mümkün değil oysa yapay zekaya sahip bir
robot için çok sıradan ve kolay bir iş.
Bugün tarım sektörü her ne kadar oldukça
makineleşmiş gibi görünse dahi hala büyük ölçüde insan
emeğine bağlıdır. Birbirinden bağımsız milyonlarca
hatta on milyonlarca çiftçi birbirinden habersiz yüz
milyonlarca dönüm tarım arazisini ekiyor. Böyle bir üretim
tarzında sağlıklı ve optimize bir ürün planlaması elbette
ki mümkün olmuyor. Oysa her zaman birbirine bağlı ve
birbirleri ile haberleşen yapay zekaya sahip tarım robotları
en uygun arazilere, en uygun miktardaki tarım ürünlerini
ekerek muazzam bir tarımsal optimizasyon yapabilir.
Yapay Zeka tarafından yapılacak küresel ölçekteki bu
tarımsal planlama sayesinde çok daha yeterli, sağlıklı ve
verimli bir tarımsal ürün hasadı yapılabilir. Tarımsal ürün
kalitesini çok derinden etkileyen su, ilaç ve kimyasal gübre
kullanımı bu şekilde kontrol edilebilir.
Bu saydıklarımız gibi çok yakında hayatımızı ve
ekonomimizi derinden etkileyecek, elbette daha birçok
gelişme örneği vermek mümkündür lakin bu verdiğim
birkaç örnek bile geleceğin neler getireceğine dair bize ışık
tutmaktadır.
Üzücü olan o ki ülkemizde bu konular çok fazla
tartışılmıyor ve kimse bu konulara çok fazla odaklanmıyor,
çok fazla kafa yormuyor. Eğer böyle bir geleceği hayal ederek,
gerekli hazırlığı yapamaz isek ortaya çıkacak işsizlik ya da
gelirsizlik gibi sosyal ve insani sorunlar ile baş etmemiz hiçbir
şekilde mümkün olamayacaktır. Bu süreçte elbette sadece
insani ve sosyal sorunlar ortaya çıkmayacak, insan emeği de
kullanan ve geleneksel metotlar ile üretim yapan tesisler ile
bu karanlık fabrikalar arasında ortaya çıkacak rekabet farkı
bir çok ekonomik sorun da doğuracaktır.
Böyle bir geleceğe hazırlanmak sadece devletin ya da
sadece üniversitelerin görevi değildir. Bu konu ilk başta eli
taşın altında olan üreticileri ilgilendirmektedir. Sanayiciler,
madenciler ve tarım üreticileri gelmekte olan bu geleceği
ciddiye alıp, hızla hazırlanmalıdırlar. Hazırlıksız
yakalanacağımız böyle bir gelecek bize çok ağır bedeller
ödetecektir diye düşünüyorum.
34 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Sıkıştırılmış Hava
Kurutma için
Adsorban Çözümleri
YASİN KARAMEHMETOĞLU
Kimyager
DAMLA NEM KİMYA A.Ş.
Dünya genelinden
neredeyse bütün endüstri
alanlarında ve üretim
sahalarında basınçlı hava;
çalışma havası, proses
hava şartlandırma, cihaz
havası ve taşıma havası
şeklinde kullanılmaktadır.
Yüksek kalite standartları
ve gelişen teknolojiler
doğrultusunda
basınçlı hava kullanımı
sürekli gelişmekte ve
yaygınlaşmaktadır.
36 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
Neden kurutma?
Sıkıştırılmış hava endüstride
elektrikten sonra en çok kullanılan
enerji kaynaklarından biridir. Dünya
genelinden neredeyse bütün endüstri
alanlarında ve üretim sahalarında
basınçlı hava; çalışma havası, proses
hava şartlandırma, cihaz havası ve
taşıma havası şeklinde kullanılmaktadır.
Yüksek kalite standartları ve gelişen
teknolojiler doğrultusunda basınçlı
hava kullanımı sürekli gelişmekte ve
yaygınlaşmaktadır. Tüm dünyada
sıkıştırılmış hava; uzay ve havacılık,
otomotiv, demir-çelik, boya, gıda, tekstil,
ilaç, elektronik, kimya, petrokimya ve
rafineri sanayilerinde proses kontrol,
oksidasyon, azot ve medikal hava
üretimi, boya ve toz kaplama, işlemci ve
donanım üretimi pnömatik, paketleme,
şişeleme, soğutma ve nakil işlemlerinde
sıklıkla kullanılmaktadır [1].
Kompresör uygulamalarında
basınçlandırılan hava belli bir miktar
suyu basınçlı hava hattına bırakır. Bu
suyun borularda ve diğer ekipmanlarda
birikip aksaklıklara sebep olmasını
önlemek için kurutulması gereklidir.
Basınçlı havadaki su içeriğini belirmek
için “basınç altında çiğlenme noktası
(pressure dew point)” terimine
kompresör ve kurutucu sistemlerde
sıklıkla karşılaşılmaktadır. İlk yatırım
ve işletme maliyeti dikkate alındığında
çiğlenme noktasının daha düşük olduğu
sistemler daha yüksek maliyetlere sebep
olmaktadır [2]. Bir diğer deyişle; sistem
ne kadar düşük çiğlenme noktasında
çalışması istenirse o kadar yatırım
ve enerji maliyeti demektir. Genel
kanının aksine, endüstrilerde kullanılan
sıkıştırılmış hava uygulamalarının
%60'ı için -25 C çiğlenme noktası yeterli
gelmektedir.
Uygulamalar: Adsorpsiyonlu
Hava Kurutma
Günümüzde adsorpsiyonlu
kurutucular sıkıştırılmış hava ve
enerji kaynaklarının bir parçasıdır.
Doğru rejenerasyon prosesine ek
olarak adsorban, her adsorpsiyonlu
kurutucunun en temel bileşenlerinden
biri olmakla birlikte sadece fiziksel
adsorpsiyon işleminden değil aynı
zamanda sistem verimliliğinden de
sorumludur.
Basınç
altında çiğ
nok. C
H2O g/
m3
Sınıf 5 +7 C 7,8 Soğutmalı
Sınıf 4 +3 C 6,0
kurutma
Sınıf 3 -20 C 0,88 Adsorpsiyonlu
Sınıf 2 -40 C 0,11
kurutma
Sınıf 1 -70 C 0,003
Tablo 1: ISO 8573-1: 2010'daki basınç
altında çiğlenme noktasına göre kurutma
sınıflandırmaları [3]
ISO 8573-1 uluslararası standardında
belirtilen tabloda sınıflar her 1 m3
havada taşınan suya ve basınç altındaki
çiğlenme noktasına göre belirlenmiştir.
Bu tablodaki 5. ve 4. Sınıf daha çok
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 37
MAKALE
soğutmalı kurutma sistemlerini temsil eder. 3,2 ve 1.
Sınıflar ise adsorpsiyonlu kurutucu sistemleri belirtir. 3.
Sınıftaki kurutucular daha çok boyahane ekipmanları,
yüzey işleme prosesleri ve otomotiv sektöründeki çalışma
havası uygulamalarını temsil eder. 2. Sınıf ise cihaz havası,
medikal ve kimya endüstrisinde sıklıkla kullanılmaktadır.
-70 C çiğlenme noktası ve daha düşük sıcaklıklar ise
yarı iletken üretimi, düşük toleranslı kimyasal prosesler
gibi özel uygulamalara sahip son kullanıcıları temsil
etmektedir.
Adsorpsiyonlu kurutma sistemlerinde kullanılın
desikantlar kurutucu sınıflarına dolayısıyla da
basınç altındaki çiğlenme noktasın göre değişiklik
göstermektedirler. Endüstride sıklıkla çeşitli boyut ve
miktarlarda aktif alüminalar, silikajeller ve moleküler
elekler ( moleküler sieve) kullanılmaktadır. Pürüzsüz
küresel tanecik yapıdaki aktif alüminalar yüksek
adsorpsiyon kapasitesiyle sıvı ve gazların kurutulması
sağlar. Her molekülü belirli miktarda adsorbe eden aktif
alümina tanecikleri, daha çok yüksek polariteye sahip
moleküllerin tutulmasında etkilidir. Moleküler elekler ise
muntazam gözenekli yapısıyla sentetik kristalize alümina
silikat olup, birçok özel uygulamada yaygın kullanılan
bir absorbandır. Düşük kısmi basınçta ve -100 C dereceye
kadarki çiğlenme (yoğuşma) noktasında yüksek su tutma
kapasitesine sahiptir.
Önceliği sıkıştırılmış hava kurutmak olan silikajeller
sert küresel tanecikler/ boncuklar halinde bulunur. Bu
tanecikler yüksek su tutma kapasitesine ve kırılma/
aşınma direncine sahiptir. Ortalamanın üzerinde
kurutma kapasitesine sahip bu ürün, düşük nem bırakma
sıcaklığıyla uzun kullanım ömrüne ve yüksek mekanik
mukavemete sahiptir. Basınçlı hava kurutucu üreticileri
enerji tasarrufu gereken sistemlerde ilk dolum için
öncelikli olarak özel silikajeller tercih ediyorlar.
Oldukça aktif olan standart silikajeller, evrensel olarak
kullanılan rejenere durumdaki adsorban su damlalarına
karşı hassastır. Bu sebeple % 15-20 suya dayanıklı
silikajeller korucu katman olarak kullanılarak ana tabakayı
yoğunlaşan su damlacıklarına karşı korunur.
Sıvılara karşı direnci zayıf ×
Sıvılara karşı dirençli √
Şekil 2: Silikajel WS
Silikajel R her ne
kadar Silikajel WS
kadar sıvılara karşı
dirençli olmasa
da miktarı ne
kadar fazla olursa
neme karşı direnci
de doğru orantılı
olarak artıyor, fakat
rejenerasyon kısmında
suya karşı olan zaafı
devam ediyor.
Tablo 2 : Basınçlı hava sistemlerinde kullanılan desikantların
genel özellik tablosu [4]
Neden Silikajel Kullanmalıyız?
n Yüksek İşletme Emniyeti
n Yüksek aşınma direnci ve dökme yoğunluğu
n Yüksek kalite ve sabit çiğlenme noktalarıyla uzun ömür
n 40 yıldan uzun zamandır süregelen Silikajelin ısı
rejenerasyonlu hava kurutucular tecrübesi
n REACH- KKIDIK uyumlu
Silikajel ile İyileştirme
n Silikajeller, sıkıştırılabilir hava kurutucularda kullanılan
diğer desikantlarla değiştirilebilir.
Şekil 1: Silikajel R
% 100 su direncine
sahip tek adsorban
olan bu ürün
genellikle
korucucu tabaka
olarak Silikajel R
ile kullanılır. Bu
ürün rejenerasyonun
nemli gaz ile yapıldığı
uygulamalarda
kullanmak içi idealdir.
PSA (Pressure Swing Adsorption) methoduyla çalışan
hava kurutucular soğuk ve ısı aktif rejenerasyonlu olmak
üzere ikiye ayrılır. Kurutulan havanın bir kısmının
rejenerasyon havası olarak kullanılan ısıtmasız sistemlerde
% 15-20 hava kaybı oluşur. İşletme maliyeti (enerji
kaybı) yüksek olan bu sistemler ekonomik değillerdir.
Isıtmalı sistemlerden sıkıştırma ısılı kurutucularda
nem tutucu kimyasallara kompresörün mevcut ısısı
38 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
MAKALE
kullanılarak rejenerasyon yaptırılır. Genellikle yağsız
çalışan sistemlerde uygulanan bu metotla basınç altında
çiğlenme noktası -20 C sağlanabilir. Harici ısıtıcı kullanılan
sistemlerde ise tahliye havası harici bir elektrikli ısıtıcı,
buhar veya diğer bir ortam ile ısıtılıp rejenerasyon
bu şekilde sağlanır. Farklı versiyonlardaki modern
tahliyesiz sistemler ( zero-purge) düşük rejenerasyon
sıcaklıklarındaki ( 120 ile 150 C arası) basınç altında
çiğlenme noktasına bağlı olarak sıkıştırılmış hava (tahliye
havası) kullanımına ihtiyaç duymazlar [1,2,4].
Şekil 4: Sıkıştırılmış hava
kurutuşunun toplama
maliyet harcamaları [4]
Silikajeller ortalama
üzerinden 10 yıla
kadar vaat ettiği
kullanım ömrüyle
neredeyse bütün
endüstri alanlarında
farklı basınç çiğlenme
noktalarında
kullanılmaktadır (Şekil
5).
Tablo 3: Rejenerasyon çeşitlerine göre desikant seçim tablosu [4]
Silikajel avantajı: Enerji tasarrufu
Sıkıştırılmış hava ünitelerinin verimi adsopsiyon
kapasitesi, rejenerasyon ve desikant ömründen oldukça
etkilenmektedir. Adsorbanın düşük rejenerasyon
sıcaklığına sahip ve uzun ömürlü olması daha verimli bir
kurutucu elde etmenizi sağlar.
Silikajel – Yüksek verimlilik
Yüksek adsorpsiyon kapasitesine ve enerji sarfiyatını
destekleyen rejenerasyon şartlarına sahip oluşu düşük
basınç altında çiğlenme noktalarına ulaşmasını sağlar.
Silikajeller, düşük enerjili ısı rejenerasyonlu sistemlerde ilk
tercih olarak kullanılır, bu sebeple en ekonomik ve çevre
dostu adsorbandır.
Şekil 3 de görüldüğü gibi, standart desikantlar kıyasla
Silikajel kullanmak kurutucunun enerji sarfiyatını önemli
ölçüde azaltır. Bu enerji tasarrufu da dolayısıyla ekonomik
tasarrufu beraberinde getirir (Şekil 4). Silikajeller sadece
toplam mülk maliyetinin %1,6’sını temsil etmekte,
bununla birlikte toplam maliyetten %23 kadar bir tasarruf
sağlamaktadır.
Şekil 5: Silikajel ve aktif alüminanın tasarruf karşılaştırması [4]
Sıkıştırılmış hava üniteleri kullanıcıları Silikajellerin’ın
uzun ömrünü ve yüksek verimliliğini takdir ederken,
sıralanan şu özelliklerin kombinasyonu öne çıkmaktadır:
n Geniş özgül yüzey alanı ve gözenek yapısı sayesinde
yüksek adsorpsiyon kapasitesi
n Düşük basınç çiğlenme noktalarını sağlayan düşük
rejenerasyon sıcaklığı ve nemli havalarda sağladığı iyi
rejenerasyon kapasitesi
n Aşınma mukavemeti ve düşük basınç düşümleri
n İyi mekanik ve termal kararlılığı ve yüksek kimyasal
direnci
n Uzun ömürlü ve düşük bakım gereksinimi
n Uzun yıllardır sahip olduğu ısı rejenerasyonlu
kurutucu deneyimi sayesinde bilinen güvenilirliği.
Şekil 3: Silikajelin enerji tasarrufuna etkileri [4]
Referanslar
Eras, J. J., Gutiérrez, A. S., Santos, V. S., & Ulloa, M. J.
(2020). Energy management of compressed air systems.
Assessing the production and use of compressed air in
industry. Energy, 213, 118662. doi:10.1016/j.energy.2020.118662
Ertaş, E. (2006). Basınçlı Hava Kurutucular: Genel Tanıtım.
Tesisat Mühendisliği Dergisi, (91), 16-32.
ISO 8573-1:2010(en), Compressed air — Part 1:
Contaminants and purity classes
BASF. (2018). Adsorbents Solutions for Compressed Air
Drying [Brochure]. Author. Retrieved from https://catalysts.
basf.com/files/literature-library/BASF_Solutions_for_
compressed_air_drying_Brochure.pdf
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 39
HABER
Türkiye’nin İlk Yerli Hava Körüğü
POSITIVE DISPLACEMENT BLOWERS
Q Series Blowers
Flows up to 6200 m3/h
Pressures up to 1000 mbar g
Vacuums up to -920 mbar g
TÜYLÜOĞLU MAK. NAK. İNŞ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.ruutblower.com
HABER
Pnömatik Taşımada Akılcı Çözümler
H Series Blowers
Flows up to 8200 m3/h
Pressures up to 1000 mbar g
Vacuums up to -500 mbar g
Ostim Org. San. Böl. 1231. Sok. No:38-40 Yenimahalle – Ankara / TURKEY
Tel: (+90) 312 354 19 11 • Faks: (+90) 312 385 13 97
ruutblower@ruutblower.com
VİDALI HAVA KOMPRESÖRLERİNDE
PROAKTİF BAKIM VE
VİBRASYON ANALİZİ
Ali GÜRBÜZ
Teknik Müdür
Sarmak Kompresör
Bu makalenin bilgisayar ortamında yazılmasına yardım eden Şef Konstrüktör Mehmet Öz ‘e,
Ölçümler sırasında yardım eden Elektrik Teknisyeni Fatih Menengiç‘e teşekkürlerimi bir borç bilirim.
42 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
MAKALE
Şekil 1
Potansiyel Arıza Eğrisi (P-F) :
Şekil 1'de gösterilen grafik, kavramsal bir grafiktir
ve birim veya ölçü içermez. Grafik Eğrisi, vaka
analizlerine dayanmaz, fakat endüstride kabul edilen bir
görünümdedir.
Bu grafik, sol üst taraftaki Arıza Potansiyeli ile, sağ
alt taraftaki Arıza Oluşumu arasındaki zaman dilimini
gösterir. Birçok makina, yaşam döngüsü boyunca bir
eğri izler, ta ki, düzgün çalışma koşullarından tamamıyla
arızalanana kadar.
Gerçek bir arıza oluşumundan önce, gelişmekte olan
arızaları algılayabilecek teknolojiler mevcuttur. Bunlar,
genellikle < Öngörücü Teknolojiler > diye adlandırılırlar. Bu
teorik bir çerçevedir ve makinadan makinaya değişebilir.
Erken belirtiler algılandığında hemen makinayı tamir
etmek demek değildir, çünkü çok erken olabilir. Erken
belirtiler, yapılması gereken ek bakım işlemlerinin uyarıcısı
olabilir, örneğin; rulmanların yağlanması ve sürprizlerle
karşılaşmamak için, bakım planlarının gözden geçirilmesi
gibi. Yeni P-A aralığı, potansiyel arıza ile belirlenmiş
özelliklerine göre fonksiyonlarını yerine getirememe
arasındaki zaman diliminin analizi için daha pratik bir
yol gösterir. Elde edilen bu veri, birçok endüstri otoriteleri
tarafından, orijinal P-F eğrisine göre daha değerli kabul
edilmiştir, çünkü:
n Bir makina arızalanmadan uzun bir süre önce fazla
enerji tüketmeye başlar ve performansı düşer.
n Bir problemi algılamak ve düzeltmek, tamir etmekten
daha az maliyetlidir.
Proaktif Bakımın Faydaları
Bir çok faydası vardır:
n Tahmin edebilirlik: Bakım personeline, gerekli yedek
parçaların temini ve tamir planlaması için zaman tanır.
n Güvenlik: Herhangi bir tehlikeli durum oluşmadan,
makinanın devreden çıkarılmasına olanak tanır.
n Gelir: Üretim durmalarına ve bu yüzden
yaşanabilecek büyük gelir kayıplarına yol açabilecek ciddi
arızalar minimuma indirgenir.
n Uzatılmış Bakım Araları: Bakım aralıkları, ihtiyaç
duyulan zamana kadar uzatılabilir ve makinanın ömrü
uzatılır.
n Güvenlik: Ani ve yıkımsal arızalar çok azdır ve
problemli bölgeler, arıza oluşmadan tahmin edilebilir.
Vibrasyon Terimleri :
Zaman Dalgaformu: Bir makinadan ölçülmüş,
zaman-genlik grafiği şeklinde gösterilen ham vibrasyon
imzalarıdır.
Frekans Spektrumu: Ham zaman-dalga formundan
hesaplanan, frekans-genlik grafiğidir.
Genel Vibrasyon (OV): Zaman dalgaformundan
hesaplanan ; ortalama enerjiyi ifade eden tek bir sayı
değeridir. Bu değer, makinanın genel durumunu ifade
etmek için kullanılır.
Harmonikler: Eşit aralıklarla sıralanan, kuvvetli bir
vibrasyon değerinin yankılarıdır. Dönen makinalarda, bu
türlü harmonikler normaldir.
Yaygın Makine Arızaları: Dönen makinalarda en
uygun olan makina arızaları – hizasızlık, balanssızlık,
gevşeklik ve rulman arızalarıdır.
Dalgaformu Analiz Temelleri:
Vibrasyon dalgaformu, üç farklı metod kullanılarak
ifade edilebilir :
1. Yer Değiştirme: Bir objenin, bir referans noktasına
göre hareket ettiği mesafedir. Dönen bir makinada,
yaklaşım probu kullanılarak ölçülebilir. Bunun için,
rulmanlara kadar uzanan delik delmek gerekir, bu nedenle
bu problar çok yaygın kullanılmazlar. Düşük frekans
ölçümlerinde iyi performans gösterirler ve ölçüm birimleri
mils p-p‘dir.
2. Hız: Bir objenin, verilen bir zaman diliminde kat
ettiği mesafedir. Dönen makinalarda, hız probu kullanılarak
ölçülebilir. Hız probları hareketsel parçalar içerir. Orta
frekans değerleri için en iyi ölçüm metodudur, ölçüm birimi
mm/sn veya in/sn‘dir. Hız = mesafe/zaman (V=d/t)
3. İvme: Zaman diliminde hızın değişme oranıdır. İvme
ölçerler (Accelerometer) hareket eden parçaları yoktur,
yaklaşık 15 yıldır yaygın olarak kullanılmaktadırlar. Çok
yüksek frekans ölçümleri için mükemmel performans
gösterirler ve birimleri g (mm/sn 2 )'dir.
İvme = Hız/zaman (A=V/t)
Hangi metot en iẏisidir?
Dönen makinalarda, çok geniş bir frekans aralığında,
hız ölçümü iyi bir seçimdir. Aynı zamanda, hasar ve
kırılmalara yol açan kuvvetlerin analizinde çok iyi
performans gösterir.
Sarmak Makina, kompresör ünitelerinde, Vibrasyon
Analizi ve Proaktif Bakım yapmak amacı ile; Fluke810
tipindeki analizörü kullanmaktadır.
Kompresör ünitelerindeki kritik ekipmanlar, (döner
makina olarak) elektrik motoru ve vida bloğudur.
Vidalı kompresör ünitelerindeki bu iki ekipman
üzerinde yapılan titreşim (vibrasyon) analizi, tüm ünitenin
kritik değerlerinin analiz değerini taşımaktadır
Fluke810 analizörü içinde, bu detaylı ölçümler yanında
< Genel Vibrasyon Değeri > ‘de ölçülmektedir. Bu değer,
diğer makinalardan gelen etkiler, zemin koşulları gibi dış
etkilerin, ünite üzerindeki etkilerin analizi ve bu etkilerin
zaman içindeki değişimini gösteren değerdir.
Vibrasyon analizörü, ölçüm yapılmadan önce hazırlanan
setup değerlerine göre, yapılan ölçümlerden hangi değerlerin,
hangi arıza sebeplerine sahip olduğunu bildirmektedir.
Bu yüzden doğru setup hayati önem taşımaktadır.
Sarmak Makina‘daki ölçüm avantajımız, 30 yılı aşkındır
ürettiğimiz vidalı kompresörleri çok iyi tanımamız ve bu
bilgileri doğru setuplara yansıtmamızdır. Bu yazıda setup
‘la ilgili ayrıntılara girilmeyecektir ama, yanlış setup;
sağlam kompresörü arızalı, arızalı kompresörü sağlam
gösterebilir.
Bir diğer hayati konuda ölçüm noktalarıdır. Bu analizörde
önerilen ölçüm noktaları, dönen makinanın rulman-
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 43
MAKALE
larına en yakın noktalardır.
Bu öneri, sadece rulman arızaları analizi edilecekmiş
gibi görülse de; aslında, balanssızlık, gevşeklik, hizasızlık
gibi arızaların da teşhisinde kullanılmaktadır. Vidalı
kompresörlerde, potansiyel arıza sebeplerinin tümünün bu
kategorilere sığdığını söylemek çok doğru bir tespittir.
Vidalı kompresörler üzerinde yapılan vibrasyon ölçümleri,
kompresörün ölçüm esnasındaki durumunu ve potansiyel
arızalarını tespit etmenin yanında başka faydaları
da vardır. Yapılan ölçümler, kompresör modellerinin imza
değerlerini oluşturmakta (yeni üretilen kompresörler için),
zaman ilerledikçe yapılacak ölçümlere bir database oluşturmaktadır.
Doğru setup, doğru ölçüm sonrasındaki aşama;
ölçümlerin değerlendirilmesi (diagnose) olacaktır ki bunun
için iki seçenek vardır. Birincisi, vibrasyon spektrumlarını
okuyabilen ve çeşitli teknikleri kullanarak, arıza belirtilerini
anlayabilen bir uzman olmak. Bu işlemleri yapabilmek
için, kapsamlı bir eğitim almış personel gerekir. İkinci alternatif
ise, bu analizörün uyguladığı metottur. Bu metotta;
vibrasyon konusunda çok detaylı ve derin bilgilere sahip
uzmanların makinaları belirli kategorilere ayırarak, pompa,
blower, fan, kompresör gibi bu makinalardan hangisi analiz
ediliyorsa, o makinaya ait arıza olasılıklarını yazılıma yüklemektir.
Girilen setup değerlerine göre (makina tipi, hızı,
tahrik metodu gibi) analizör, kendi hafızasında bir sınır
değer haritası oluşturur. Bu haritanın sınırları kullanıcıya
gösterilmez, ölçülen değerler, analizör hafızasındaki limit
değerleri geçip geçmediği ve geçtiği durumda, arızanın şiddetinin
ne kadar olabileceği değerlendirilerek, kullanıcıya,
saniyeler içinde bildirir.
İşte bu nedenle, analizörün oluşturacağı arıza haritası
ve limit değerlerin doğru olabilmesi için; setup ve doğru
ölçüm noktaları, hayati öneme sahiptir.
Analizörün arıza tanımlama prosedürüne, kullanıcının
yapabileceği ek kontroller vardır. Bu kontroller spektrum
grafiklerindeki vibrasyon şiddetlerinin doğru noktalarda
gösterilip gösterilmediğidir. Örneğin; vida bloğu ana rotor
diş sayısı 5 olduğunu farz edelim. Eğer bu değer, setup sırasında
4 girilmiş ise; hem analizör yanlış arıza tanısı yapar
(örneğin; standart olmayan arıza gibi) hem de, spektrum
üzerindeki vibrasyon değeri 5. order ‘da görülür. Analizörün
yanlış arıza tanısı koymasının nedeni, kendi hafızasındaki
arıza haritasını 4 diş değere göre oluşturmasıdır. Bu
durumda setup düzeltilmeli ve tekrar ölçüm yapılmalıdır.
Analizör üzerinde, vibrasyon değerlerinin nasıl
gösterildiği aşağıdaki şekil 2 ‘de verilmiştir. Ölçümler, 3
yönde ( Aksiyal, Radyal ve Teğetsel ) ve 2 frekans aralığında
verilmektedir. Bu da kullanıcıya, makine arızalarını,
eksenler arası karşılaştırma ve teşhis edebilmesi için
komple bir resim oluşturur. Ölçüm sensörü 3 eksenli
olduğundan; hangi eksene konulursa konulsun, her 3
eksenin değerleri aynı anda ölçülebilmektedir.
Dört yaygın makina arızası:
Her makine parçasının kendine özgü vibrasyon
değeri vardır. Spektrum içindeki bu sinyaller, karakteristik
grafikleri oluştururlar.
Aşağıdaki tablo, yaygın olan dört makine arızasını ve
karakteristiklerini gözden geçirmek için hazırlanmıştır.
Yukarıdaki tabloda belirtilen tipik makina arızalarının,
literatürde kabul edilen vibrasyon davranışları,
Sarmak Kompresör ‘de yapılan gerçek ölçümler ile
karşılaştırılmaları aşağıdaki bölümlerde verilmiştir.
Balanssızlık Arızası:
Literatürde geçen balanssızlık arızasında, 1X ‘de daha
yüksek genlik ve radyal yönler olarak tarif edilmiştir. Spektrum
1 ‘de elektrik motoru arka tarafı spektrumu gösterilmektedir.
Radyal eksende gösterilen bu spektrumda, 1X ‘deki yüksek
genlik ve düşük frekans alanı, literatür ile uyuşmaktadır.
Spektrum 1
44 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
8
MAKALE
Elektrik motorunun mil tarafı, teğetsel spektrumu, spektrum
4 ‘te verilmiştir. En yüksek genlik, yine 1X‘dedir, fakat
radyal eksenden daha düşük değere sahiptir.
Hizasızlık Arızası:
Yapılan ölçümlerde ; açısal hizasızlık problemi görüldüğünden;
sadece açısal hizasızlık ele alınacaktır. Literatürde açısal
hizasızlık için; 1X-Aksiyal genlik ve kaplinin her iki tarafı bölge
olarak tarif edilmiştir. Spektrum 5 ‘te motorun mil tarafı, yani
kaplinin motor tarafı aksiyal vibrasyonun, 1X‘de en yüksek
değerde olduğu görülmektedir. Literatür ile uyumluluk vardır.
Spektrum 2
Aynı kompresör ve elektrik motoru arka taraf
spektrumunun teğetsel eksendeki değeri spektrum
2 ‘de verilmiştir. Yine 1X ‘de yüksek genlik vardır,
fakat radyal eksenden daha düşük değerdedir.
Spektrum 5
Spektrum 3
Elektrik motoru ön taraf ( mil tarafı ) spektrumu,
spektrum 3 ‘te gösterilmiştir. Radyal eksende ve 1X‘deki
yüksek genlik, literatür ile uyuşmaktadır.
Spektrum 6
Sperktrum 6 ‘da kaplinin motor tarafında, bu sefer radyal
eksendeki en büyük genlik, 1X ‘te görülmektedir.
Spektrum 4
Spektrum 7
46 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
MAKALE
Spektrum 7 ‘de bu sefer, kaplinin vida bloğu tarafındaki
aksiyal eksen spektrumunu göstermektedir. 1X‘deki
yüksek genlik, açısal hizasızlığı teyid etmektedir.
4X, 8X ve 12X ‘deki spektrumlar, vida bloğu ana rotoru
4 dişli olduğundan görülen vibrasyon değerleridir. Motor
spektrumunda çok küçük görülen genlikler ; vida bloğu
spektrumunda belirgin şekilde görülmektedir.
Spektrum 10
Spektrum 8
Spektrum 8 ‘de kaplinin vida bloğu mili tarafının
teğetsel spektrumu gösterilmektedir.
Gevşeklik Arızası:
Literatürde gevşeklik arızası, 1X ‘de yüksek genlik ve
harmonikler olarak tarif edilmektedir. Spektrum 9‘da, 1X ‘de
yüksek genlik ve harmonikler, literatürü desteklemektedir.
Spektrum, teğetsel yönde ve vida bloğu arka tarafına aittir.
Spektrum 11
Spektrum 11 ‘de, bu sefer vida bloğunun ön tarafı
ve aksiyal eksendeki değerleri gösterilmektedir. Yine
tam sayı olmayan ( 31.2) ‘deki yüksek genlik ve zemin
gürültüsü, literatürü sıkı şekilde desteklemektedir.
Spektrum 9
Rulman Arızası:
Literatürde rulman arızaları, tam sayı olmayan order
‘larda ve bunun yanında, harmonikler, yan bantlar ve zemin
gürültüsü tarif edilmektedir. Spektrum 10‘da, vida bloğu
arka tarafı ve aksiyal eksendeki spektrumdur. Yüksek genlik
değerinin; 14.23 ‘ünçü order ‘da olması ve yine tam sayı
olmayan harmonikler bu tarifi desteklemektedir. Bu spektrum,
yüksek frekans bölgesindedir. Bu da, yine literatürde
tarif edilen, rulman arızalarının başlangıcının yüksek frekanslarda
olacağı teorisini desteklemektedir.
Spektrum 12
Spektrum 12 ‘de vida bloğunun mil tarafının, radyal
eksendeki değeri gösterilmektedir. Bu spektrumda, yüksek
frekans bölgesinde, tam sayı olmayan order ‘da rulman vibrasyon
genliği ve harmonikler açıkça görülmektedir.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 47
AIR WORLD KISA HABERLER
HABER
Xebec, Inmatec'i satın aldı
Küresel bir temiz enerji
çözümleri sağlayıcısı olan Xebec
Adsorption Inc., Inmatec Gase
Technologie GmbH & Co. KG,
Inmatec GmbH ve Inmatec Gas
Technology FZC RAK'ın tüm
ihraç edilmiş ve tedavüldeki
hisselerini satın almak için kesin bir
anlaşma yaptığını duyurdu.
Xebec Yönetim Kurulu Başkanı
ve CEO'su Kurt Sorschak, "Bizim
için stratejik bir satın alma
duyurusu yapmaktan heyecan
duyuyoruz. Inmatec, müşterilerin
önemli maliyet ve emisyon
azaltımları elde etmelerini
sağladığı için yerinde gaz
üretimi konusundaki bizim
savunduğumuz tezimizi de
geliştiriyor" dedi. Adsorption
Inc. “Inmatec, yerinde nitrojen
ve oksijen jeneratörlerinde dünya
liderlerinden biridir ve dünya çapında
faaliyette olan 8.000'den fazla ünite
ile önemli bir sayıya ulaşmıştır. Alman
üretim ve mühendislik teknikleri ile
yüksek kaliteli ve son derece güvenilir
ürünlerle ciddi bir isim yaptı" dedi.
Özen Kompresör, Özen Air Technology
Şirketi ile CAGI Üyesi oldu
Özen Kompresör’ün Ekim
2018’den bu yana Kuzey ve
Güney Amerika pazarında
yer alan şirketi Özen Air
Technology, 1 Ocak 2021
itibari ile CAGI-Basınçlı Hava
ve Gaz Enstitüsü üyesi oldu.
Basınçlı hava endüstrisinin sesi
olan Basınçlı Hava ve Gaz
Enstitüsü (CAGI), endüstriyi
etkileyen teknik, eğitim ve
tanıtım konularında tarafsız otorite
olarak hizmet ediyor. Hava ve gaz
kompresörleri ve ilgili ekipmanlar
için standartlar ve mühendislik
verileri geliştiren ve yayınlayan
Basınçlı Hava ve Gaz Enstitüsü
(CAGI), sektör standartlarını
belirliyor.
Özen Kompresör Yönetim Kurulu
Başkanı İbrahim Özen, Basınçlı Hava
ve Gaz Enstitüsü (CAGI) Vidalı
Kompresör Bölümü üyesi olarak
onaylanmaktan mutluluk duyduğunu
belirtti. Basınçlı Hava ve Gaz
Enstitüsü Amerika pazarında basınçlı
hava sektöründe yer alan ürünlerin
kalite, verimlilik, test edilmiş ve
doğrulanmış verileri sağlaması
İbrahim Özen
Özen Kompresör Yönetim Kurulu Başkanı
konusunda bir standart oluşturuyor.
Özen Kompresör ürünleri ile Amerika
pazarının belirlediği standartları
karşılıyor.
Türkiye’de kompresör sektöründe
standartların olmamasının rekabette
sorun yarattığına değinen İbrahim
Özen, bu konuda MİB bünyesinde
bulunan Basınçlı Hava Kompresörü,
Kurutucular ve
Ekipmanları Komitesi
ile çalışmaların
sürdüğünü iletti.
Konuyla ilgili olarak
TSE ile yapılan görüşmeler ile sonik
nozul ile debi ölçüm sisteminin
bağımsız bir kuruluş tarafından
yapılması önerisi kurum tarafından
kabul gördüğünü belirten İbrahim
Özen, “TSE’nin bu ölçüm sistemini
bünyesinde bulundurması sektördeki
standardizasyonu sağlayacak. Özen
Kompresör olarak bu sürecin bir
parçası olmaktan ve buna öncülük
etmekten gurur duyuyoruz” dedi.
48 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
AIR WORLD KISA HABERLER
HABER
Baran’dan, faaliyeti durdurulan
işletmeler için “mücbir sebep” talebi
ATO Başkanı Gürsel Baran, yanındaki heyetle TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz’ı ziyaret etti.
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran,
koronavirüsle mücadele çerçevesinde alınan kısıtlama kararlarıyla
Ankara genelinde yaklaşık 15 bin işletmenin ya kapandığını ya da çok
düşük iş hacmiyle faaliyetlerine devam etmek durumunda kaldığını
belirterek, “Faaliyeti geçici süreyle durdurulan ya da kısıtlanan sektörler,
bu süreci atlatabilmek için mücbir sebep ilan edilmesini bekliyor” dedi.
ATO Başkanı Baran, Başkan
Yardımcısı Halil İbrahim
Yılmaz, Yönetim Kurulu
Sayman Üyesi Ülkü Karakuş
ve Yönetim Kurulu Üyesi Nuh Acar ile
birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi
(TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanı olarak seçilen AK Parti Bingöl
Milletvekili Cevdet Yılmaz’a “hayırlı
olsun” ziyareti gerçekleştirdi. Yılmaz’ın
Bakanlık ve Başbakan Yardımcılığı
tecrübeleriyle TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonu Başkanlığı görevinde
ülkeye büyük katkı sağlayacağını
kaydeden Baran, ziyarette reel sektörün
sorunlarını da aktardı.
Koronavirüs nedeniyle kısıtlama
kararının alındığı 16 Mart tarihinden
bu yana hizmet sektörünün zor günler
yaşadığını ifade eden Baran, o günden
bu yana hiç açılmayan işyerlerinin
bulunduğunu, açılanların da çok düşük
iş hacmiyle faaliyetlerini sürdürmeye
çalıştığını anlattı. Faaliyeti geçici süreyle
durdurulan ya da kapanmak zorunda
kalan işletmelerin yükümlülüklerini
yerine getirmekte sorun yaşadığını
kaydeden Baran, hizmet sektörü altında
yer alan bazı sektörlerin “mücbir
sebep” ilanı talebi bulunduğunu
söyledi. Kira desteği talepleri olduğunu
da kaydeden Baran, Ticaret Bakanı
Ruhsar Pekcan’ın bu konuda çalışma
yapıldığına ilişkin açıklamalarını
hatırlatarak “Bizim üyelerimiz
arasında yer alan şahıs kuruluşlarının
da bu kapsamda değerlendirilmesini
bekliyoruz” diye konuştu.
“Ertelenen ödemeler yapılamıyor”
Salgın nedeniyle gerçekleşen ilk
faaliyeti durdurma döneminde “mücbir
sebep” kapsamına alınan işletmelerin
Nisan, Mayıs ve Haziran aylarındaki
vergi, SGK gibi yükümlülüklerinin
Ekim, Kasım ve Aralık aylarına
ertelendiğini ifade eden Baran,
“Kapanma sürecinden sonra açılan
işletmeler, vatandaşların salgın
tedirginliği nedeniyle ciro yapamadı.
Şimdi yeniden kapanmalar söz
konusu ve ödemeler büyük sıkıntı
olarak işletmelerin önünde duruyor.
Bu ödemelerin makul bir zamana
ertelenmesini talep ediyoruz” dedi.
Baran, yapılandırma kapsamında
ertelenerek taksitlendirilen borçlar
için de Ocak ayında ödemelerin
başlayacağını hatırlatarak,
“Mevcut şartlarda bu borçların
ödenmesi konusunda da güçlükler
olacak. Üyelerimiz yapılandırma
ödemelerinin de ileri tarihe
ertelenmesi beklentisi içindedir” dedi.
Baran, ziyarette, ticari hayatın daha
sağlıklı işlemesine yönelik önerilerini
de paylaştı.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 49
HABER
BASINÇLI HAVA SİSTEMLERİNDE
Master Kumanda ile
Çoklu Kompresör Kontrolü
Tuna Can İşcan
Satış Mühendisi
DHE Endüstriyel Basınçlı Hava ve Gaz Çözümleri
Endüstriyel alanda günümüze kadar çeşitli kompresör tipleri üretilmiş ve kullanılmıştır.
Kompresör performansı, kapasite esnekliği, bakım giderleri, montaj, kullanım-kontrol kolaylığı
ve yatırım maliyetleri gibi kıstaslara göre kullanım tercihleri yıllar içerisinde şekillenmiştir.
Vidalı kompresörler ise, gerek ülkemizde, gerekse dünyada 150 m³/dk.’ya kadar basınçlı hava
tüketimi olan işletmelerde en çok tercih edilen kompresör modelleri olmuşlardır. Günümüz
dünyası rekabet koşulları gereği, artan işletme maliyetleri ve azalan kar marjları neticesinde,
en pahalı enerji kaynaklarından olan basınçlı havanın üretimi ve vidalı kompresörlerin
verimliliği, endüstriyel tesisler için son yıllarda daha da fazla önem kazanmıştır.
50 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
TEKNİK MAKALE
Özellikle basınçlı hava üretimi için harcanan elektrik
enerjisi oranının, endüstride tüketilen toplam
elektrik kullanımının ortalama %15’i olduğu
hesaba katıldığında, işletmeler için enerji tasarrufu
potansiyeli listesinin ilk sıralarında olduğu mutlak bir gerçektir.
Bu yazıda; basınçlı hava sistemlerinde çoklu kompresör
kontrolü (Master Kumanda) ile kullanıcıya sağlanabilecek
faydaları incelenecektir.
Vidalı kompresörlerin bireysel olarak çalışma ve kontrol
algoritması oldukça basit bir sistem olup, kompresöre entegre
PLC bazlı bir kontrol paneline girilecek basınç değerleri ile
sağlanmaktadır. Kompresörün çıkışında oluşturulan basınç, bir
basınç sensörü vasıtasıyla ölçülür ve sinyaller kontrol paneline
aktarılır. Vidalı kompresörlerde, bu basınç sinyalini kullanan
iki farklı kontrol modu bulunmaktadır ve aynı anlama gelen
çeşitli tanımlamalarla ifade edilirler:
1- Sabit devirli / Yıldız-Üçgen / Yük-Boş / Düz
2- Değişken devirli/İnvertörlü/Frekans Kontrollü /
Konvertörlü
İki farklı (sabit devirli ve değişken devirli) kontrol modu
bulunan vidalı kompresörlerin yük/boş ve çalışma devri set
edilen basınca göre ayarlanır.
Sabit devirli bir kompresörde yüke girme ve boşa çıkma
olmak üzere 2 ayrı basınç set değeri girilir. Örneğin; 6,5 ~ 7 bar
veya 7,5 ~ 8,5 bar gibi 0,5 ile 1 bar civarında bir basınç aralığı
bırakılır. (bkz. Resim 1.)
Resim 2. Değişken devirli vidalı kompresör basınca göre çalışma rejimi
Ortalama %20 ~ 100 yük arası devir ayarlanabilir, %2’nin altında
ise sabit devirli bir kompresör gibi davranarak boşta çalışır.
Yine ortalama olarak; invertörlü kompresörlerin %45 ile %85
yük arasının en verimli aralık olduğu söylenebilir. Bkz. Resim 3.
Resim 1. Sabit devirli vidalı kompresör basınca göre çalışma rejimi
Sabit devirli kompresörler Resim 1.’deki gibi, alt basınç limitine
ulaştığında yüke geçer, hava üretir ve %100 enerji tüketirken;
basınç üst limite ulaştığında ise kompresör boşa geçer,
hava emiş vanası kapatılarak hava üretimi durur ve yaklaşık
%25-30 oranında enerji tüketimi devam eder. Basınç alt limite
tekrar ulaşana kadar boşta çalışma devam eder ancak hava ihtiyacı
azalır veya geçici olarak kesilirse (mesai sonu, hafta sonu,
öğle arası gibi); bu durumda kompresörün boşta çalışmasının
uzamasının önüne geçilmek için belli bir süre sonunda otomatik
olarak motor duruşa geçer ve enerji tüketimi sıfırlanır.
Sabit devirli bir kompresörün en verimli kullanımı; boşta çekilen
enerji tüketiminin mümkün olduğunda azaltılması, hatta
tamamen ortadan kaldırılması ile gerçekleşir. Değişken devirli
kompresörler; tamamen bu amaçla geliştirilen ve boşta çalışma
süresini minimize ederek tasarruf sağlama potansiyeline sahip
kompresörlerdir. Yine iki, fakat çok yakın set basınç değerleri
belirlenir (örneğin 6,2 ~ 6 bar), invertör vasıtasıyla vida devri
değiştirilerek anlık ihtiyaç kadar hava üretilir. (bkz. Resim 2.)
Resim 3. Değişken devirli kompresör verim grafiği
Bu yük oranlarının altında, spesifik güç yükselmekte ve nispeten
verimsiz bir çalışma rejimi ortaya çıkmaktadır. Eğer ağırlıkta
%45’in altında bir tüketim varsa, daha küçük kapasiteli bir
kompresör tercihi, %85’in üzerinde ve hatta %100’e yakın durumlarda
ise sabit devirli bir kompresör veya daha büyük bir invertörlü
kompresör tercihi ile sistem daha verimli hale getirilebilir.
Gerek sadece sabit devirli, gerekse de 1 adet değişken devirli
ve diğerlerinin sabit devirli kompresörlerden oluşan sistemler
olsun; çoklu kompresörlü sistemlerde basınç set değerleri “kademeli
- kaskat” şeklinde yapılır. Tüm kompresörler aynı anda
kalkış, yük ve boşa geçmesin ve işletme şebekesine aşırı yüklenme
olmaması amacıyla, kademeli ayarlanır. Bkz. Resim 4.
Resim 4. Kaskad (Cascade) Kontrol Modu
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 51
TEKNİK MAKALE
Çoklu kompresör kontrol sistemi (Master Kumanda) olmayan
sistemlerde, Resim 4.’deki gibi geniş bir basınç bandı ile minimum
basınç ihtiyacından oldukça yüksek basınçta hava
üretimi gerçekleşir. 1 barlık basınç artışının; enerji sarfiyatını
yaklaşık %7 oranında yükselttiği düşünüldüğünde, önemli bir
oranda elektrik tüketimi artışı olması kaçınılmazdır (bkz. Resim
5.). Sistemde 5 adet 110 kW’lık kompresör örneğine bakıldığında;
%7’lik artış toplamda yaklaşık 40 kW’lık bir sarfiyata
sebep olurken, yıllık 7.200 saat çalışan bir işletme için 288.000
kWh/yıl fazladan tüketim anlamına gelecektir.
Master kumanda ile kompresörler ve diğer ekipmanlar;
RS485, Modbus, Profibus, Ethernet gibi ara yüzlerle haberleşebilirler.
Ayrıca hat üzerinde; basınç, çiğlenme noktası, sıcaklık
sensörü, debimetre gibi noktalardan da bilgi toplama ve kaydetme
amacıyla analog bağlantı yapılabilir.
Kompresörler kontrol edilerek daha verimli çalışırken, aynı
zamanda transfer edilen veriler kaydedilerek, gerçek zamanlı
takip ve analiz olanağı da sağlamış olur. Geçmişe dönük uyarı,
arıza ve çalışma performans parametreleri, hava tüketim trendleri,
basınç eğrileri kaydedilerek, detaylı analize olanak sağlar.
Genel olarak Ethernet ile PC’ye kolayca bağlantı yapılarak,
ek bir yazılım gereksinimi duyulmadan, web browser üzerinden
anlık bilgilerin ve verilerin aktarımı ile incelenmesi sağlanabilir.
Tüm sistemin izlenmesi ve analizinin yanı sıra bağlı ekipmanların
bireysel olarak incelenmesi de mümkündür. (bkz. Resim 8.)
Resim 5. Kaskad (Cascade) Kontrol Modu Enerji Tüketimi
Kademeli olarak ayarlanan basınç set değerleri ile yükselen basınç
bandını azaltmak amacıyla kullanılabilecek Master Kumanda
sistemi ile ciddi oranda enerji tasarrufu sağlanabilir. (bkz. Resim 6.)
Resim 8. Master kumanda web server görüntüsü
Haberleşme sağlanarak; kontrol edilen ve bilgi transfer edilen
veriler, işletmelerin kendi otomasyon sistemlerine entegre
edilebilirler. (bkz. Resim 8.)
Resim 6. Master Kumanda ile Enerji Tasarrufu
Master Kumanda sistemleri temel olarak şu şekilde çalışır:
Belli bir noktada bulunan bir basınç sensöründen (örneğin
kompresör istasyonu çıkışı) hat basınç bilgisi alınır. Bu noktada
basıncı olabildiğince sabit tutmak için sinyaller üzerinden haberleşerek
kontrol ettiği kompresörleri, mümkün olan en verimli şekilde
yönlendirerek istenen basınçlı havayı üretmek için geliştirilmiştir.
Özel olarak geliştirilen akıllı ve adapte olabilen yazılım algoritması
sayesinde; sistemdeki kompresörlerin performans verileri bilgisi ile
mümkün olan en sabit, en düşük basınçtaki havayı, en verimli kombinasyonu
seçerek (bkz. Resim 7.) üretilmesini sağlamaktadır. Resim
6.’daki örnekte; üst basınç limiti 7,5 bardan 6,7 bara indirerek,
0,8 barlık daha düşük bir basınç bandı sağlanmış olmaktadır. Basınç
bandı düşürülerek yaklaşık %5-6 civarında enerji tasarrufu sağlanmış
olur. Farklı sistemlerde bu rakam %20-25’lere çıkarılabilir.
Resim 7. Master kumanda ile verimli kombinasyonun seçilmesi
Resim 9. Master kumanda bağlantı ve haberleşme
Bağlı tüm ekipmanların çalışma performans verileri haricinde,
arıza bilgileri de e-posta ve/veya SMS olarak kullanıcıya
iletilerek hızlı bir şekilde bilgilendirme sağlanır.
Özet olarak; Master Kumanda kontrol sistemi
kullanımı ile sağlanabilecek faydalar şu şekildedir:
+ Akıllı algoritma ile en verimli kompresör kombinasyonunun
çalıştırılması
+ Enerji yönetim sistemi entegrasyon
+ Dar basınç bandı ile düşük elektrik tüketimi
+ Eş yaşlandırma ile optimum bakım maliyeti
+ Veri kaydı
+ Veri takibi, izleme ve analiz
+ Kestirimci bakım
+ Hızlı arıza müdahale
52 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
BasınÇlı kaplarda
boyut, kalınlık,
malzeme seçimi
Uğur karalı
Makine Mühendisi & Kaynak Mühendisi
URT MÜHENDİSLİK BASINÇLI KAPLAR CEO SU
Yüzbinleri aşan malzeme sayısı ve malzeme seçimi yapılacak
alanların birbirleriyle ortak noktalarının azlığı, malzeme seçiminde
belli bir alana odaklanmış seçim modellerinin geliştirilmesini
gerekli kılmaktadır. Basınçlı kaplarda mevcut olan parçalar için en
uygun malzemelerin seçimini yapacak bir yaklaşım geliştirilmelidir.
URT
MÜHENDİSLİK
BASINÇLI KAPLAR MAKİNA SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ.
54 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
MAKALE
Basınçlı kaplar 0,5 atmosfer
basınç ve üzerinde
bir iç basınca sahip sıvı
ve gazların üretiminde,
taşınmasında ve depolanmasında
kullanılan küre, silindirik veya
koni şeklinde atmosfere kapalı
ekipmanlar olarak tanımlanmış
ve kullanım alanları ısıtma sistemleri,
basınçlı hava-su sistemleri,
kimyasal madde depolama
ve sanayi gaz depolama tankları
olarak verilmiştir. Basınçlı kapta
ise depolanan veya taşınan akışkanın
yüksek basınçlı ve uyguladığı
basıncın değişken yapıda olduğundan dolayı mekanik
özellikler oldukça önemlidir. Akışkanın neden olacağı
korozyona ise tüm basınçlı kaplarda olduğu gibi bu kaplarda
da önlem alınması gerekmektedir. Literatürde farklı
tiplerde ve farklı amaçlarla kullanılacak basınçlı kaplar
için malzeme seçimi yapan bir çalışma mevcut olmamasına
rağmen, sadece belirli bir amaç için kullanılacak basınçlı
kaplar için özel nitelikli malzeme seçimine yönelik
çalışmalara rastlanmaktadır. Malzeme seçimine yönelik
literatürde yıllık üretim miktarı, birim maliyet, sıcaklık,
dayanım gibi malzemeden beklenen özelliklerde istenen
değerleri sağlayan malzemeleri gösteren tabloları ve şekilleri
kullanan klasik malzeme seçim yöntemleri ile beraber,
son yıllarda literatürde yoğun olarak görülen çok kriterli
karar verme (ÇKKV) yöntemlerini kullanan çalışmalar da
bulunmaktadır. Malzeme seçerken; malzemenin sertlik,
tokluk, Young modülü, kayma modülü, çalışma sıcaklığı,
aşınma direnci, kimyasal direnç, boyut, şekil, yüzey sertliği,
malzeme içi bağ dayanımı ve biyokirliliğe karşı direnç
kriterlerini dikkate alınmalıdır.
Basınçlı kaplar için malzeme ve boyut özellikleri seçim
yaparken ana hat belirleyici özellikler vardır.
Bunlar;
• Çalışma basıncı • Çalışma sıcaklığı • Silindir kabın çapı
• Basınçlı kap için kulanılan malzemenin akma mukavemeti •
Basınçlı kabın dizayn standartına göre NDT grubu • Basınçlı
kabın kulanılacak ortam şartları (rüzgar, deprem, korazif
ortam vb durum yoğunluğu • Basınçlı kap içerik maddesi.
Bu özellikler dikkate alındığında basınçlı kap dizayn
standartı hava tankları için
• EN 13445 • EN 286-1 • AD 2000 Merkblatt • ASME SEC VIII DIV.1
Bu dizaynlar yukarıda belirtmiş olduğumuz değerler
üzerinden basınçla hava tankların hem ölçüsel hem malzeme
hem de içerik madde sıkalasına göre basınçlı hava tankı
üretimi gerçekleşmektedir
Bilindiği üzere basınçlı hava tankı malzeme seçimi yapılırken
sadece bu standart ve değerler dışında hammadde
bulunulabilirliği ve standart malzeme üretim ölçüleri de
burda dikkatimizi çekmekte ve tasarım yaparken maliyet
sıkalamızı belirleyen en temel unsurlardan biri olmaktadır.
Biz basınçlı hava tankı üretimi ve projelendirmesi, dizaynı
yaparken elimizden geldiğince, dizayn şartlarının el
verdiği ve bulunabilirlik açısından değerlendirilmeliyiz.
Basınçlı hava tanklarında ne kadar az kaynak uygularsak
bizim için en sağlıklı basınçlı kabı üretmiş oluruz.
En az kaynaktan bahsettiğimiz konuda kaynak ısı girdisi
buda bizim malzeme meterolojimizi bozmakta ve bize
ITAB yani ısı tesiri altındaki bölge
olarak geri dönmektedir.
Yapılan incelemeler ve kontroller
sonucunda ülkemizde ve
dünyada basınçlı kap patlamalarının
yüzde 90'ı neredeyse kaynak
yüzeyinde değil, kaynak metalinin
hemen yanındaki İTAB yani ısı tesiri
altındaki bölgeden kaynaklandığını
görmekteyiz. Bu şartlarda
üretilen basınçlı hava tankları için
iyi bir kaynak reçetesi uygulanmak
zorundadır. Basınçlı kap üreticileri
bunu akredite kuruluşlardan yararlanarak
sistemlerine sağlamaktadırlar.
Bunun başka bir boyutu da ısıl işlem yöntemidir ki
ülkemiz için maliyetli bir yöntem olup, yüksek basınçlı tanklarda
dizayna göre neredeyse zorunluluk derecesindedir.
Bu yöntemler ve kaynak hasasasiyeti olan bu ürünler
için malzeme seçimi de bu derece önem arz etmektedir.
Seçilen dizayna göre uygun malzeme temini kaynak prosedürüne
göre önem arz etmektedir.
Piyasalarda ölçü karmaşası yaşanılan günlerde üretici
istediği çap ve boy ölçüsünde tank üretmek için herhangi
bir yasal ve standart zorunluluğu yoktur.
Buradaki amaç hammaddeye ulaşım ve malzeme çap
ölçüleriyle oynayarak malzeme kalınlığının incelmesi
veya artmasıyla maliyet olasılığı ve rekabetçi piyasa şartlarına
göre mühendislik yöntemleriyle, müşterinin istediği
hacimdeki bir tanka daha az ücret ödetmeye yöneliktir
böyle bir bilimsel mühendislik çalışmasının önünde
herhangi bir engel yoktur, sakıncası da yoktur.
Yöntem olarak belirtmeliyim ki ürünün kalınlığını
düşürmek maliyeti düşereceğinden, basınç sabit bir basınçlı
tank için
• Tank çapı • Tank çalışma sıcaklığı • NDT kontrol presödürü
Basit olarak düşündüğümüzde bu üç değer tank kalınlığını
yükseltip artıracak bir sonuç elde ettirir.
Örnek vermek gerekirse çap 1200 mm'den de 3000 lt
basınçlı hava tankı, çap 1400 mm dende 3000 lt basınçlı
hava tankı yapılır.
Ortalama piyasa kalınlığı baz alındığında çap 1200
mm için 6 mm çap 1400 mm için 8 mm kulanılması görüldüğü
üzere çap arttığında sadece kalınlığı artırıp maliyeti
artırmaktan başka bir şey ifade etmez, buradaki hesap ve
yöntem mühendislik dizayn ve akredite kuruluşlarından
alınan CE belgesi tip onayı ile ilgilidir.
Kısaca ben şu litreyi şu kalınlıktan yapıyorum söylemi
yanlıştır, ya da ben şu litreyi şu çapta şu kalınlıktan yapıyorum
değeri doğru bir değerdir.
Burada önemli olan kriter konu özet kısmı içerisinde
basınçlı hava tanklarının ömür/yıl hesabı ve korozyon
durumudur.
Bu ömür yıl hesabına göre tankların değişimi yıllık
akredite kuruluşlar tarafından periyodik kontrolleri yapılmalıdır
ve zorunludur.
Son dönemlerde çok duyduğumuz tankların test edilmeden
yıllık muayene raporları verildiği yönündedir. Bu
firmanız için alacağınız çok büyük bir sorumluluktur, hatta
firmanıza bu ve bu gibi periyodik destek aldığınızda
sizde mühendis arkadaşlara eşlik ediniz yada ettiriniz.
İnsanımız milletimiz ve ülkemiz, bizim için değerlidir.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 55
Bilgi ve teknolojiye dayalı
40 YIL
SİZ İSTEYİN
BİZ YAPALIM!
Çerkeşli O.S.B. Mah. İmes O.S.B. İmes Bulvarı 1. Cad. No:26 Dilovası-KOCAELİ/TÜRKİYE
56 +90
› AIR WORLD (262) TÜRKİYE 722 / 93 OCAK-ŞUBAT-MART 90 info@filsan.com.tr
2021
Dalma Tip Separatörler
Spin On Tip Separatörler
Hava Filtreleri
Yağ Filtreleri
Kurutucu Hat Filtreleri
Endüstriyel Filtreler
Vakum Pompası Filtreleri
www.filsan.com.tr
TRADE MARK
HABER
KÖK NEDEN ANALİZİ YARDIMIYLA
RULMAN
ARIZALARININ
TEŞHİSİ
SELAMİ AVCI
İşletme Müdürü
Yaşar Ambalaj
58 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
MAKALE
Rulmanların neden
hasarlandığını/
arızalandığını
belirlemek için iyi bir
kök neden analizine
ihtiyaç vardır. Kök
nedeni belirlemek
için altı tür arıza ve 12
ipucu belirtilmiştir.
Bir makine planlanmamış arıza ile karşılaştığında, endüstri
genelinde kullanılan yaygın bir ifade "Rulman arızalı" dır. Dönen
parça dönmese bile, çoğu durumda rulmanı bozduğumuzu
söylemek daha doğrudur. Farklı güvenilir uzmanlar tarafından
"Rulmanlar bozulmaz, öldürülür" dendiğini duymuşuzdur. Arızalı
rulmanlar satıldığında, boyutlandırıldığında, kurulumunda gözlenen
ve analiz edilen genellikle durumun böyle olduğudur. İnsanlar her gün
rulmanları hasarlamanın ve tabiri caizse onları öldürmenin yeni ve
yaratıcı yollarını bulurlar.
Bunu akılda tutarak, tartışma yaratma uğruna, şu soruyu soralım:
"Rulmanlar neden aşınır, kilitlenir ve gece patlar?" Bu soruyu cevaplamak
için, malzeme bilimi ve rulman tasarım geometrisindeki gelişmeler
sonsuz bir biçimde potansiyel bir teorik tasarım ömrü oluştursa da, dönen
bileşenlerin çeşitli nedenlerden erken hasarlandığını, arıza verdiğini
unutmamalıyız.
Rulman arızası konusu, metalurji, triboloji ve çalışma ortamının yanı
sıra uygulanan yüklerin dikkate alınmasını içerir. Bazı durumlarda, hataya
tek bir olay neden olmuş olabilir. Diğer taraftan çok sayıda karmaşık
olay ve koşul, zayıf insan kararları, zorlu çevre koşulları, ağır çalışma
koşulları ve yetersiz bakım uygulamaları bağlamında bir araya gelmiş
olabilir. Bunların tümü erken arızaya katkıda bulunur. Sonuç olarak, bu,
dönen veya ileri geri hareket eden bileşenin feci bir şekilde arızalanması
ve ilgili mekanizmalarda ilave hasar ile sonuçlanır. Kayıp üretimin
yüksek maliyeti ve bakım departmanlarına getirilen zaman kısıtlamaları
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 59
MAKALE
nedeniyle, gerçek, problem çözme
sürecinin basitleştirilmesini ve uygun
olmasını gerektirir.
Albert Einstein'a atfedilen
doğrulanmamış alıntı, "Her şey
olabildiğince basit tutulmalı,
ancak daha basit olmamalıdır", bir
rulman arızasının temel nedenini
belirlerken yararlı bir zihniyettir.
Bir rulmanın neden arızalandığını
doğru bir şekilde belirlemek için,
güvenli bir ekip tarafından sistematik
bir problem çözme yönteminin
kullanılması gerekir. Kök neden
arıza analizi (RCFA), bir olayın
nedenini belirlemek ve onu etkilerden
ayırmak için kullanılan bir problem
çözme yöntemidir, ayrıca ekibin
sorunu çözmesini ve gerekli olanı
uygulamasını engelleyebilecek
duyarsız gürültüyü filtrelemek için
kullanılır.
Süreç sırasında varsayımlardan
ve önyargılardan kaçınmak bazen
zordur, ancak sorunun doğasını
tanımlamak için kesinlikle gereklidir.
Ekip derinlemesine araştırma
yapmalı, sorular sormalı ve bir
Kök Neden Analizi zihniyetiyle
mücadeleye yaklaşmalı ve tabii ki
düzeltici eylem ve karşı önlemleri
belirlemeli, uygulamalı ve takip
etmelidir.
Bariz olanın ötesine bakmak
İlk bakışta, yetersiz gresin
rulman arızasına neden olduğu
görünebilir. Ancak bu cevap çok
basit ve uygun bir bahane. Rulman
arızasının asıl temel nedenleri, doğru
yağlayıcı viskozitesinin, doğru
dağıtım yönteminin veya uygulama
aralıklarının belirlenmemiş olması
olabilir.
Belirgin etkiler ısı, duman, işitsel
gürültü ve planlanmamış duruş
olabilir. Problem çözme sürecindeki
analitik gürültü gereksizdir ve temel
nedenin belirlenmesine ve düzeltici
önlemlerin uygulanmasına engel
olacaktır. İşitsel olmayan gürültü
aslında yardımcı bir etkidir. Örnekler
şunlardır: şikayet etme, kötü kabile
bilgisi ve dikkat dağıtıcı düşünme.
Problem çözme ekibi odaklanırsa ve
derinlemesine sondaja devam ederse,
asıl neden aslında yağlama eğitimi
eksikliği ve tribolojiye yönelik bir
bırakınız yapsınlar kültürü olabilir.
Basitleştirme adına, arızaları altı
ana kategoriye ayıralım. Bunlar:
yorgunluk, kullanım / kurulum,
operasyonel, çevresel, yağlama ve
kusurdur. Rulman arızalarını ve
rulman üzerinde gözlemlenebilir
görsel efektleri tanımlamak için
kullanılan çok sayıda kafa karıştırıcı
terim olsa da, bu altı arıza türü,
endüstride meydana gelen tipik
arızaları sınıflandırmak için
kullanılmaktadır. Sınıflandırma
mutlak değildir, ancak problem
çözme adına kullanılabilir.
1. Yorgunluk
Yorulma arızasına neden olan
zaman içindeki stres, rulmanların
sonunda dönmeyi durdurması için
doğru nedendir. Bu arıza nedeni
aşınmadan farklıdır. Yorulma arızası,
rulmanın zaman içinde maruz kaldığı
stresle ilgilidir. Rulmanlardaki
yorulma arızaları tipik olarak alt
yüzeyden kaynaklanır ve nihayetinde
yüzeye yayılır ve zamanla
yırtılma olarak adlandırılan yerde
görünecektir (bkz. Şekil 1).
Şekil 1. Rulman yorulması arızasına örnek
Yorulma arızası kısmen çeliğin
saflığı ve kalitesiyle ilişkilidir. Son
birkaç on yılda çelik yapımındaki
ilerlemelerle, rulman çeliğindeki
mikro inklüzyon safsızlıkları
minimum düzeydedir. Bir rulmanın
yorulma ömrünü hesaplarken,
yükü, hızı ve döngüleri veya zamanı
dikkate alır. Rulman mühendisleri,
bir rulmanı seçmek için boyutsal
kısıtlamalar ve rulmanın tasarımıyla
birlikte bir rulmanın L10 ömrünü
kullanır. L10 ömrü, özdeş rulmanların
% 90'ının metal yorgunluğu olmadan
aynı işletim ve çevre koşullarında
işlendiği, kurulduğu, yağlandığı ve
çalıştırıldığı bir ömür hesaplamasıdır.
Arıza sebebinin ideal nedeni budur.
2. Kullanım / Takma
Yanlış kullanım ve takma
uygulamaları genellikle rulmanı
takmadan veya döndürülmeden
önce öldürür. Islak veya çok kirli bir
ortamda depolama, rulmanın ömrü
için zararlıdır. Rulmanlar düz, kuru,
temiz ve iyi durumda depolanmalıdır.
Sıcaklık, yazdan kışı büyük ölçüde
değiştirmemelidir. Nemli ortamlar,
uzun rulman ömrü için elverişli
değildir. Gereksiz ambalaj açılması ve
hareketi önlemek için erişim kontrol
edilmelidir.
Rulmanlar depolanırsa veya
bir makine uzun süre boşta kalırsa,
rulman içindeki yağlayıcı sızıntı
yapabilir ve bilya (çekirdek)
aralıklarında birikerek yüzeylerde
asitle aşınmaya neden olabilir.
Mil ile iç bilezik veya yuva ile dış
bilezik arasındaki uyum uygulama
için önerilen özellikler dahilinde
değilse, yüzeylerde aşınma-korozyon
ortaya çıkacaktır. Bu, istilacı su ve
oksijenin neden olduğu farklı bir
korozyon türüdür. Bir rulman bileziği
ile şaft veya gövde arasında hareket
olduğunda sürtünme korozyonu
oluşur çünkü bağlantı çok gevşektir.
Mikroskobik çelik parçacıkları hareket
nedeniyle kopar ve oksitlenir.
Bu, bileziklerin yüzeylerinde
korozyon alanlarının ortaya
çıkmasına neden olacaktır. Yetersiz
uyum durumlarında, dış veya iç
bilezik dönebilir veya sürünerek
yüzeylerin gevşemesine neden
olabilir. Bunun çözümü, takılmadan
önce tüm eşleşen bileşenleri ölçmek
ve uygun.
Depolama sırasında ortam
titreşimi en aza indirilmeli ve
rulmanlar asla bir rafta dik olarak
saklanmamalıdır. Metal yüzeylerin
hatalı sürtünmesi, bilya (çekirdek)
ve bilezik birbiriyle temas ettiğinde
ortaya çıkar.
Rulman elleçlenirken düşerse
60 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
8
MAKALE
gerçek bir aşınma olarak adlandırılan
bir tür mekanik hasar meydana
gelecektir. Bilyaların ve yuvaların
birbiriyle temas ettiği bu malzeme yer
değiştirmesi veya çukurluğu, yatağın
takılma kuvvetinden (bkz. Şekil 3)
veya çekiç gibi uygun olmayan bir
montaj aletinin kullanımından da
kaynaklanabilir.
Şekil 3. Elleçleme kusurlu bir rulman
Bir çelik yatağa doğrudan çekiçle
vurmak tehlikelidir ve yatağın
patlamasına neden olabilir. Çoğu
zaman dikkatsizliğe ve aciliyete
eğilen insan durumu, bu başarısızlık
denkleminin büyük bir parçasıdır.
Bir keresinde bir motor forklift ile
taşınması esnasında sürücü köşeyi
çok yüksek bir hızla döndüğünde,
motor paletten yuvarlandı ve şaft
önce yere çarptı. O rulman o anda
oracıkta öldürüldü.
3. İşletimsel sorunlar
Bu kategori çevre ile ilgili
olanlar dışındaki olumsuz çalışma
koşullarını içerir. Aşırı baskı yükleri,
yanlış hizalama, aşırı titreşim veya
elektriksel erozyon olarak bilinen
yataktan kaçak akım geçişi, rulman
çalışırken görülen önemli hatalardan
birkaçıdır. Bu tür arızaların çoğu,
yuvarlanma yolu yüzeyindeki bilye
veya çekirdek yolunu incelerken,
özellikle de bileziklerin yük
bölgesinde belirgindir.
Yatak kapasitesinin ötesinde yanlış
hizalanırsa, silindirlerin yolu bir
taraftan diğerine çarpık görünecektir.
Dönen bileşenlerin çalışma ömrünü
uzatmak için doğru hizalama çok
önemlidir.
Merkez dışı bir bilya yolu
gözlemlenerek aşırı itme
belirginleşecektir. Bilyalı rulmanlarda,
orantısız bir itme yükü, makara
yolunun yayın dibinde değil,
yuvarlanma yolu yivinde kaçık
olmasına neden olur. Yanlış
hizalamaya maruz kalan konik
makaralı rulmanlar, makaraların
uçlarında ve yuvarlanma yolunun
eşleşen kısmında kenar yüklemesine
ve bölgesel çapaklanmaya neden olur.
Çalışan makinede yuvarlak
olmayan dönen bileşenlerden
kaynaklanan aşırı titreşim, rulman
makaralarının veya bilyalarının yük
bölgesine girip çıkarken zıplamasına
ve kaymasına neden olur. Bu dalgalı
veya yıkama tahtası deseni yanlış
çizik olarak adlandırılır. Yatak
boştayken statik yanlış çizilmenin
meydana gelebileceğini unutmayın
(bkz. Şekil 4). Dinamik bir yanlış
çizme paterni, genellikle yatak
statikken meydana gelenden daha
aşırıdır.
Şekil 4 Yanlış çizilmiş pattern
Değişken frekanslı sürücülerin
kullanımının artmasıyla, elektriksel
erozyona atfedilen rulman arızaları
daha yaygın hale geldi. Elektrik
erozyonu, akımın kayardan dönen
elemanlara geçişine izin veren ve
çelikte ark çukurları oluşturan uygun
olmayan topraklama veya rotor
sorunları olduğunda meydana gelir.
İlk aşama, bazıları insan gözüyle
görülemeyen mikro çukurlardır.
Bunlar yakında yiv olarak
adlandırılan bir modele dönüşür
(bkz. Şekil 5). Genellikle motora
sonradan takılan şönt fırçalarla veya
seramik bilyeli veya seramik kaplı dış
bilezikler takılarak önlenebilir.
Şekil 5 Elektrik arkı kaynaklı problem
4. Çevresel sorunları
Çevresel koşullar, rulmanın
ömrü üzerinde dramatik bir etkiye
sahiptir. Kirlenme, uygun yağlama
filmini engeller. Yatağı kuru, serin
ve temiz tutmak için her makul
girişimde bulunulmalıdır. Isı ve
kumla dolu bir dökümhanede veya
makinelerin yüksek basınçlı bir
hortumla gece yıkamaya maruz
kaldığı bir gıda tesisinde olduğu gibi
çoğu durumda bunu yapmak zordur.
Neme, kimyasallara, ince toza, büyük
partiküllü kire ve aşırı sıcağa maruz
kalmak, ömrünün kısalmasına neden
olacaktır. Biraz koruma ve kaliteli
sızdırmazlık, yatağın servis ömrünü
uzatmak için uzun bir yol kat eder.
Partikül kontaminasyonu, çok
önemli yağlama filmini kesintiye
uğratır ve metalin metale temasına
neden olur, bu da dönen bileşenin
yuvarlanma yüzeyini aşındırmasına
ve anlık kaynağına neden olur.
Taşıyıcı çelik parçacıkları ile birlikte
yabancı parçacıklar, yatağın temas
yüzeylerinde çökebilir ve çizilebilir
(bkz. Şekil 6). Yağlayıcı içinde sıkışan
ve asılı kalan küçük parçacıklar, bir
alıştırma bileşiği görevi görür ve çelik
ve tutucu malzemelerin yüzeylerini
yıpratarak aşınmaya neden olur.
Daha büyük parçacıklar yüzeyleri
çürüterek parçaların çökmesine neden
olur. Bu tür bir kirlenme, genellikle
parçacıkların varlığı, yağlayıcının
renginin bozulması veya yağlayıcı
analizi yoluyla kolayca tespit edilir.
62 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
MAKALE
Şekil 6 . Yabancı parçalardan
hasarlanmış iç bilezik
Su ile kirlenen rulmanlar
paslanacaktır. Yağlayıcının hacimce
% 1 veya 500 ppm'den daha az
kirlenmesi bile yatağın ömrünü
önemli ölçüde kısaltacaktır.
Yatağı öldüren sadece korozyon
değildir; su gerekli yağlama filminin
yerini alır ve ayrıca yağlayıcıyı
oksitleyerek ve asitler oluşturarak
bozar. Bununla birlikte, bazı aşırı
koşullarda, hidrojen gevrekliği veya
kabarma meydana gelebilir.
Kirletici bertaraf cihazları
ve stratejileri her zaman iyi bir
yatırımdır. Su ve kir bir tehdittir ve
rulman yataklarının düşmanıdır.
5. Yağlama
Yağlama sorunları, rulman
arızalarının başlıca nedenlerinden
biridir. Rulman yağlaması, bakımla
ilgili endişeler listesinin en üstüne
konulmalıdır. Eğitim ve analizin
yanı sıra uygun depolama, kullanım
ve dağıtım, bakım departmanının
yağlama güvenilirliği hedeflerinin bir
parçası olmalıdır. Doğru tip, miktar,
yağlama sıklığı aralıkları, uygulama
yöntemi, yağ veya gresin viskozitesi
ve temizliği, uyumluluk konusu
ile birlikte, yatağın hizmet ömrü
üzerinde önemli bir etkiye sahiptir.
Yetersiz yağlanan rulman
yuvarlanma yolları sırlı veya
donuk bir görünüme sahiptir. Bu
camlama, metalin anlık olarak
kaynak yapıldıktan sonra yüzeyden
çekilmesinin bir sonucudur. Bu
"toplama", belirtildiği gibi, birleşme
yüzeylerinde pürüzlü bir yüzey
bırakır. Yağlama filmi, yuvarlanma
elemanı yükleme bölgesine girerken
yetersiz kalırsa, bir leke oluşturacak
şekilde kayar (bkz. Şekil 7). Fazla
sert, fazla viskoz veya yedek olan bir
yağlayıcı, yük bölgesindeki kayma
yüzeylerinde bulaşmaya neden olur.
Şekil 7 . Yağlama filmi yetersizliği
sonucu oluşan hasar
Yetersiz yağlama durumlarında,
sıcaklık yükselmeye devam edecek, bu
da daha fazla yağlayıcı bozulmasına
ve bileziklerin renginin bozulmasıyla
ortaya çıkan metalurjik değişikliklere
neden olacaktır. Yanık kokusu olan
veya kömürleşmiş bir görünüme sahip
gres bozulur. Süt gibi bir görünüme
sahip olan yağ nem doludur.
Modern yağlayıcılarla ilgili önemli
bir sorun, uyumluluktur. Karmaşık
formüller ve katkı maddeleri ile, yağlayıcı
türlerinin ve markalarının karıştırılması,
başarısızlık için bir reçetedir.
Yağlama konusunda eğitimli,
sertifikalı ve tutkulu bir teknisyen
tarafından yönetilen bir yağlama
programı uygulanmalıdır. Program,
temizliğin yanı sıra renk kodlamasını,
uygun saklama ve kullanımı da
içermelidir.
6. Kusurlar
Günümüzde, mevcut hassas
çalışma uygulamaları, kaliteli çelik
ve üretim sürecinin bir parçası olarak
gereksiz boyut tolerans kontrolleri
sayesinde kusurlu rulmanlar
neredeyse yoktur.
Bu, tüm saygın üreticiler için
geçerlidir. İndirimli, ucuz piyasa veya
sahte ürünlere dikkat edin. Sadece
birkaç kez, neredeyse tamamı şüpheli
şirketlere ait olan hatalı üretilmiş
rulmanlar görülmektedir.
Uygun şekilde yürütülen ölüm
sonrası arıza araştırmaları veya
rulmanların geriye dönük analizi size
zaman, para ve üretim kaybından
tasarruf sağlayabilir. Amaç, tesis
güvenilirliğine yol açacak olan erken
arızalardan kaçınmaktır.
Unutmayın, rulmanlar genellikle
bizi yüzüstü bırakmaz. Onları biz
yüzüstü bırakıyoruz.
Yatak arızasının temel nedeni:
Analizde aranacak 12 şey
Bir rulman arızasının temel
nedenini nasıl belirleriz ve tekrar
olmasını nasıl engelleriz? İşte bu
analizin 12 anahtarı:
1. Arızalı parçaları kaydedin ve
işaretleyin (tarih, saat, yön, konum, vb.).
2. Analizi başlatın. Kök Neden
Arıza Analizi (RCFA) için 5-Neden gibi
bir problem çözme sistemi kullanın.
3. Titreşim analizi, termografi,
yağlayıcı örnekleme ve ultrason veri
toplama işlemlerini bir araya getirerek
durum izleme için çok yönlü bir
yaklaşım kullanın.
4. Fotoğraf çekin ve belge
oluşturun.
5. Toplanan verileri analiz edin.
Trendleri izleyin.
6. Nedeni, sonucu ve duyulmayan
gürültüyü ayırın ve ayırt edin.
Hatanın temel nedenini belirleyin.
7. Çalışanlardan ve sektör
uzmanlarından oluşan bir ekip
kullanın ve ekibin önerilerini
uygulayın.
8. Bireyleri suçlamaktan kaçının.
9. Kültürü, çalışmadan
başarısızlığa doğru değiştirin.
10. Düzenli eğitim seansları
düzenleyin; Eğitim önemlidir.
11. Takip edin.
12. Başarılı çözümü genişletin ve
başkalarına iletin.
Kaynak : https://www.plantengineering.com/articles/diagnose-bearing-failuresbeyond-root-cause-analysis/
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 63
HABER AIR WORLD KISA HABERLER
Alkın
Kompresör
30. yılını
kutladı
Yüksek Basınç Kompresör
imalatında Türkiye’nin
tek, dünyanın sayılı kuruluşlarından
biri olan Alkın
Kompresör, 30. Kuruluş yıldönümünü
çalışanları ile birlikte kutladı. 13
Kasım günü Alkın Kompresör fabrikası
bahçesinde gerçekleşen mangal
organizasyonunda çalışanları ile
buluşan Genel Müdür Özen Tüjümet,
başarılarının devamını dileyerek
heves ve azimle çalışmalara devam
edeceklerini belirtti. Tüjümet sözlerine
şöyle devam etti;
"ALKIN KOMPRESÖR, 1990
yılında Yüksek Uçak Mühendisi
Erol Çiprut tarafından kurulmuştur.
Yüksek basınçlı solunum havası
kompresör üretiminde öncü olan
firmamız, Haziran 2012 tarihinde
pazar lideri konumunda olan AYDIN
TRAFO MAK. SAN. ve TİC. A.Ş.
bünyesine geçmiştir. Aydın Trafo
üretimine 1960 yılında kaynak
makinası imalatı ile başlamış, 1978
yılında pistonlu, 1998 yılında ise
vidalı kompresör üretimi ile devam
etmiştir. Günümüzde farklı sektörlere
hitap eden ürünleri, hızlı ve kaliteli
servisi, iç ve dış piyasalardaki
tanınırlığı ve artan ihracat kapasitesi
ile ALKIN KOMPRESÖR Türkiye’nin
ve dünyanın önde gelen kompresör
üreticilerinden biri olmayı başarmıştır.
Alkın Kompresör kuruluşundan
bu yana ilkelerine ve değerlerine
bağlı bir şirket olmuştur. Bu nedenle
çalışanlarımızla kurduğumuz güçlü
bağlar, ülke ekonomisine değer katan
başarılarımızın temelini oluşturmuştur.
Hedeflerimize adım adım
yaklaşmamızı sağlayan personelimizin
çabalarını ve başarılarını büyük bir
içtenlikle kutluyoruz.
Sektörümüzün lideri konumunda,
kalitemizi en üst düzeye çıkarmak için
Özen Tüjümet
Alkın Kompresör Genel Müdürü
büyük bir azim ve gayretle çalışmaya
devam ediyoruz. Kazandığımız bilgi
birikimi ile dünyanın önde gelen
kompresör firmalarıyla rekabette her
geçen gün daha çok güçleniyoruz.
Ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşması
arzusuyla çalışmalarımızda emin
adımlarla ilerlemekteyiz. Kendimizi
sürekli geliştirerek, yenilikçi, çevreye
duyarlı, verimliliği yüksek ürünlerle
rekabet gücümüzü artırıyoruz. Yerli
ve milli üretime verdiğimiz önem
neticesinde sektörümüzde öncü bir
kuruluş olmaya devam edeceğiz."
2020 yılında pandemi bizden
MUZAFFER ŞENGÜL’ü aldı
Basınçlı hava sektöründe arka arkaya kayıpların yaşandığı
2020 yılı son olarak sektörde 42 yıllık bir geçmişe sahip Yiğitsan
Kompresör'ün kurucusu, değerli sanayici büyüğümüz Muzaffer
Şengül’ü bizden aldı. Kronik rahatsızlıkları da bulunan Muzaffer
Şengül'ün, koronavirüs tedavisinin son haftasını yoğun bakımda
geçirdiği bilgisi gelmişti. Muzaffer Şengül’ün Kasım 2020'de
verdiği yaşam mücadelesini kaybettiği bilgisi tüm camiayı yasa
boğdu. Bugün piyasada 10 binin üzerinde çalışan Yiğitsan marka
kompresörüyle, ülke sanayisine ciddi katkıları bulunan Muzaffer
Şengül’ün devrettiği bayrağı oğlu Hakan Şengül devraldı. Air World
Türkiye olarak ailesine, sevenlerine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
64 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Ankara
1274. Cadde No:9 Ostim
06374 Yenimahalle / Ankara
Tel: +90 312 395 20 30
ankara@dinamikmotor.com.tr
İstanbul
İkitelli OSB Metal-İş San. Sit. 12. Blok
No: 41 34490 Başakşehir / İstanbul
Tel: +90 212 576 73 73
istanbul@dinamikmotor.com.tr
İzmİr
Tire OSB 2. Yol Sk. No: 11
35900 İzmir
izmir@dinamikmotor.com.tr
Ankara
1274. Cadde No:9 Ostim
06374 Yenimahalle / Ankara
Tel: +90 312 395 20 30
ankara@dinamikmotor.com.tr
İstanbul
İkitelli OSB Metal-İş San. Sit. 12. Blok
No: 41 34490 Başakşehir / İstanbul
Tel: +90 212 576 73 73
istanbul@dinamikmotor.com.tr
İzmİr
Tire OSB 2. Yol Sk. No: 11
35900 İzmir
izmir@dinamikmotor.com.tr
AIR WORLD KISA HABERLER
İlaç üreticisi için doğru basınçlı
havanın teşhisi tasarrufu
beraberinde getiriyor
Avrupa'nın büyük ilaç
geliştiricisi ve üreticisi
olan Recipharm, Enerji
verimliliği mühendislerini
şirketin İngiltere’nin Ashton-under-
Lyne'deki tesisinde basınçlı hava
üretimi ile ilgili bir veri kaydı
araştırması yapmak için davet etti.
Tesisin toplam işleme ihtiyacını
karşılayan mevcut iki kompresörün
enerji verimliği hesaplamasında
istenilenin de altında verimliliğe
sahip olduğunu tespit etti. Bu,
Mevcut kompresörlerin fabrikadan
çıkartılması ve yeni seri değişken
devirli kompresörlerin fabrikaya
eldeki veriler ışığında önerilmesiyle
son buldu.
Bu çalışma sonrasında önerilen
yeni kompresörler artık tamamen
devreye alındı ve şimdiden gözle
görünür faydalar sağladı. Yeni
kompresör kurulumundan önceki
rakamlarla karşılaştırıldığında,
Recipharm'ın yıllık enerji profili,
karbon üretiminin yaklaşık 64
ton azaldığını, elektrik tüketimi
ise 100.000 kWh'nin çok üzerinde
düşeceğini ve enerji faturalarının
her yıl yaklaşık 9.500 £ düşeceğini
görecek.
Recipharm'ın Proje Mühendisi
Les Williams, bu iyileştirmeden
bahsederken şunları söyledi;
“Enerji verimliliği uzmanlarını bize
gönderen Thorite'in veri kaydetme
uygulaması, verimsizlik sorunlarının
kesin olarak tespit edilmesini sağladı
ve uzmanlıkları hızlı ve ekonomik
bir çözüm üretti. Yeni sistem, üç
yıldan çok daha kısa bir süre içinde
yalnızca maliyet tasarruflarından
kendini amorti edecek ve genel
karlılıkta bir artışa yol açacak, ancak
çevresel avantajlar da aynı derecede
önemli ve şimdiden gerçekleşiyor.
Thorite'in veri kaydı, sızıntı azaltma
programları ve eksiksiz basınçlı hava
denetimleri ve anketleri, basınçlı hava
kullanan ve mevcut tüm mevzuata
uyarken gelişmiş enerji verimliliği
sağlamaya ihtiyaç duyan herhangi
bir şirket için sunulan hizmetlerden
sadece birkaçıdır.”
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 65
UYGULAMAYA GÖRE
İSTENEN SAFLIKTA,
YERİNDE AZOT ÜRETİMİ
Tuğba MEMİLİ
Ar-Ge Takım Lideri
Mehmet YANARDAĞ
Ar-Ge Uzman Yardımcısı
Soluduğumuz havanın yüzde 78,1’ni oluşturan ve çoğunlukla
saf halde bulunan azot gıda endüstrisinde, elektronik,
kimya, metal sanayi vb. gibi sektörlerde geniş kullanım
alanına sahiptir. Azot, inert özellikleri, atmosferdeki bolluğu
ve üretim kolaylığı nedeniyle endüstriyel, bilimsel ve
laboratuvar uygulamaları için ideal bir gazdır.
66 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
MAKALE
Bilinen metotlarla azot sağlamak yerine, kendi
azotunuzu üretmek, uygulamaya göre yüzde 50
ile yüzde 90 arasında tasarruf sağlar.
Azot gazlarının genel olarak özellikleri
renksiz, kokusuz, tatsız ve kuru
olmasıdır. Azot gazı başlıca şunlar için
kullanılır;
• Malzemelerin oksidasyona karşı
korunması
• Bakteriyolojik büyümelerin engellenmesi
• Yanma riskinin azaltılması
• Kuru ve oksijensiz ortam sağlanması
Ticari olarak kullanılan azot gazının büyük
çoğunluğu, az sayıda üretici tarafından damıtma
metoduyla üretilmektedir.
Atmosferi oluşturan her bir gaz çok düşük
sıcaklıklarda kaynama noktasına sahiptir. (CO2
için bu değer donma noktasıdır)
n Oksijen -184 °C (eksi 184 santigrat derece)
n Argon -186°C (eksi 186 santigrat derece)
n Azot -196°C (eksi 196 santigrat derece)
n Karbondioksit -79°C (eksi 79 santigrat
derece)
Ayrımsal Damıtma yöntemi için büyük
miktarlarda basınçlı hava kullanır, filtreleme
yolu ile temizlenir ve aşamalı olarak soğutulur.
Bu yöntemde azot gazı sıvı hale getirilir ve
sıvı halde depolanır, sevk edilir. Genel olarak
damıtma yöntemi pahalı bir işlemdir. Azot
fiyatlandırmasına ek olarak, gizli maliyetler
arasında tank kiralama ücretleri, teslimat
ücretleri, çevre ücretleri, tank muayeneleri
yer almaktadır. Bu maliyetler göz önüne
alındığında azot yıllık maliyetine on binlerce lira
eklenebilmektedir.
Sıvılaştırma yöntemi ile azot üreten firmalar,
kriyojenik sıvı, sıvı ve gaz azot tüpleri ile azotu
kullanıcılara sağlarlar. Havadan sıvılaştırma
ile azot gazı üretimi enerji, işletme sahiplerine
önemli ölçüde maliyet oluşturur.
Gelenekselleşmiş yöntemlerin dışında
kullanıcıların kendi tesisleri içinde azot
ihtiyacını karşılaması günümüz teknolojisiyle
artık hem daha ekonomik ve avantajlı hem de
daha kolay olmaktadır. Üretim kapasitesine
uygun, sürekli, güvenli ve daha düşük
maliyetlerde azot jeneratörleri ile azot ihtiyacı
karşılanabilmektedir.
Bilinen sıvılaştırma yöntemi ile azot
jeneratörü teknolojisi kıyaslandığında, azot
jeneratörü teknolojisi ile, uygulamaya ve
kullanım miktarına göre %50 ile %90 arasında
tasarruf sağlanabilmektedir. Azotu toplu
olarak satın almakla karşılaştırıldığında, azot
jeneratörlerinin kararlı, güvenilir ve en önemlisi,
uygun maliyetli olduğu görülmektedir. Azot
jeneratörleri yatırımının kendini amorti süresi
ortalama 1 ile 3 yıl arasındadır.
Azot jeneratörlerinin kullanılabilirliği
Üretim tesislerinde düzenli olarak azot
ihtiyacı duyuluyorsa, mevcut yöntemlerle, tank
kiralanarak ya da satın alınarak bu ihtiyaç
sağlanabilmektedir. Bu tanklar hem çok pahalı
hem de üretim tesislerinde çok büyük alanları
işgal ederler. Yüksek basınç altında doldurulan
tankların güvenlik riskleri de göz önünde
bulundurması gereken önemli bir konudur.
Gelişen teknoloji ile bu sorunları ortadan
kaldırma odaklı çalışmalarda en önemli gelişme,
kullanıcıların kendi azot ihtiyacını yerinde
üretebilmesi olmaktadır. Yerinde azot üretimi
sağlayan iki yöntem bulunmaktadır. Bunlar; PSA
(Pressure Swing Adsorption – Basınç Salınımlı
Adsorpsiyon) Azot Jeneratörleri ve Membran
azot jeneratörleridir. Membran, oksijen ve azotun
ince bir hollow fiber membran yüzeyinden
geçirgenliğini kullanarak azot üreten
yöntemdir. Buradan oksijenin membrana nüfuz
etme hızı azota göre daha hızlıdır. Bu fark
sayesinde oksijen ve azot yüzeyde ayrışır ve
azot oranı zenginleştirilir. Ancak bu yöntemle
maksimum 99,9% saflığa kadar azot
üretilebilmektedir. Diğer yöntem PSA, azot ve
oksijenin ayrıştırması için adsorplayıcı olarak
karbon moleküler sieve (CMS)
kullanılmaktadır. CMS’in özelliği, basınç
altında havadaki azotun geçmesine izin
verirken oksijen gazını tutuyor olmasıdır.
Basınç düştüğünde CMS oksijeni serbest bırakır
ve rejenerasyon gerçekleşir. Basınçlandırma ya
da basınçsızlaştırma döngüsünde, azot
jeneratörü ile kullanılan buffer (depolama)
tanklar sayesinde sabit azot saflığı ve debisi
sağlanır. Yerinde azot üretim yöntemlerinin
temel avantajları saflık kontrolü, güvenli
üretim, maliyet tasarrufu ve verimliliktir.
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 67
MAKALE
Mikropor PSA tip Azot Jeneratörü
Saflık Kontrol
Gaz şirketleri azot tanklarını bütün müşterilerine
standart olarak %99,99 saflıkta azot ile doldururlar.
Çünkü %99,99 saflıktaki azot sektördeki uygulamaların
büyük çoğunluğunu karşılamaktadır. Ancak yüksek
saflıkta azot tankı alan bu işletmeler için düşük saflıkta
azot (%95, %97, %98 veya %99) yeterli olabilir. Lazer
kesim, elektronik lehimleme, plastik ekstrüzyon gibi
başlıca uygulamalarda %99,99 saflıktan daha düşük
saflıkta azot yeterli olabilmektedir. Azot jeneratörleri ile,
tüketiciler ihtiyaç duyulan azotu, istenen saflık seviyesine
göre ayarlayıp üretebilirler, bu da yüksek saflıkta
depolanmış azotun maliyetiyle karşılaştırıldığında
genellikle önemli bir maliyet tasarrufu sağlar. %95 saflık
seviyesinde azot üretmek, %99,99 saflıkta azot üretmeye
göre çok daha ucuz bir yöntemdir ve gerekli basınçlı hava
ve dolayısıyla kompresör seçimi üç kat daha düşüktür.
Azot jeneratörleri ile yerinde azot üretimi saflık ihtiyacına
bağlı olarak, 12 ile 24 ay arasında kendini amorti
edebilmektedir.
Güvenli Üretim
Yüksek basınçta doldurulmuş azot tüpü ağırlığı
yaklaşık 45 kg’dır. Bu tüpler taşınırken çarpması, düşmesi
ya da devrilmesi durumunda büyük tehlike yaratmaktadır.
Diğer bir yandan, sıvı halde taşınan azotun, temas halinde
soğuk yanık riski bulunmaktadır. Azot jeneratörü ile
üretim sırasında bu riskler minimize edilir.
Maliyet Tasarrufu
Azot jeneratörü teknolojilerinin maliyet tasarrufu
sağlamasının en cazip nedeni yatırımının kısa vadede
amorti edilebilmesidir. Ayrıca, işletme sahiplerinin
tank kiralamak için ödedikleri ücretler, azot jeneratörü
kurulumundan sonra ortadan kalkacaktır. Sahada
yalnızca sahip olunan azot jeneratörü bulunacak
ve istendiğinde ihtiyaç duyulan miktar kadar
azot üretilebilecektir. Ve buna ek olarak, kiralanan
tüplerin iade edildiğinde içinde ücreti ödenen ancak
kullanılmadan kalan azot dolayısıyla oluşan zararlar da
ortadan kalkacaktır.
Verimli ve Çevre Dostu Olması
Azot jeneratörü sayesinde sıvılaştırma işlemi olmayacağından
dolayı, azot gazını sıvı hale getirmek için
kullanılan enerjiden tasarruf edilmektedir. Azot jeneratörleri
için ilk kurulum sonrası herhangi bir taşıma işlemi
yoktur, bu sayede, azot tüpü dağıtım araçlarının ürettiği
karbondioksit emisyonlarını azaltır ve teslim edilen her
bir tüp için ihtiyaç duyulan üretim ve teslimat aşamalarını
ortadan kaldırarak verimlilik ve çevresel faydalar yaratır.
Ayrıca kısmen de olsa dolu tüplerin geri dönüşümde boşaltılması/havalandırılması
sırasında azot kullanılır. Azot
jeneratörleri ile bu atık azot kullanımı da olmamaktadır.
Azot
jeneratörleri ilk
yatırımını çok
hızlı bir şekilde
karşılayabilen
bir takım avantaj
ve kolaylıklar
sağlar. Bunlar;
• Daha az
bakım/arıza
gerekliliği: Azot jeneratörüne sahip işletmelerde
sürekli azot üretimi olacağından tanklarını kapatmak
zorunda olmayacaklardır, bu durum da bakım/arıza
sürelerini azaltacaktır.
• Daha az iş gücü: Tankları düzenli olarak açıp/
kapatma ihtiyacı olmayacağından bununla ilgili işçilik
maliyeti düşecektir.
• Daha az risk: Tankların taşınma durumu ortadan
kalkacağı için taşıma sırasında ortaya çıkacak yanma,
patlama vb. durumlar büyük ölçüde azalacaktır.
• Daha az depolama alanı ihtiyacı: Azot
jeneratörüyle sürekle doldurulan tek bir tank ile üretim
tesislerinin fazladan tank depolama ihtiyacını ortadan
kaldıracaktır. Böylelikle tesisler içinde farklı amaçlar
için kullanılmak üzere değerli bir alan sağlanacaktır.
• Daha az atık: Azot jeneratörleri belirlenen basınç,
debi ve saflıkta azot üretebildiğinden, gerekli saflık
seviyesine ulaştırmak için hiçbir gaz boşa harcanmaz.
Kiralanan tüpler, içinde bir miktar azot ile iade edilir.
Özellikle yüksek miktarlarda azot kullanan işletmelerde
bu durum büyük israfa neden olabilir. Ayrıca uzun süre
kullanılmayan tüplerin, tahliye vanasından bir süre
azot gazının boşaltılması gerekmektedir. Bu işlemler
maliyeti ödenmiş bir kaynağı israf eder.
Saflık ve Azot debisine göre en uygun Azot tedarik
yöntemi grafiği
68 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
Metal
Endüstrisinde
Azot Gazı
CENGİZ ATEŞ
Kimya Yüksek Mühendisi
Penta Gaz Sistemleri
Azot gazı işlem görecek malzeme
yüzeyinde oksijenin etkisini ortadan
kaldırmak için uzun yıllardır endüstride pek
çok alanda yaygın olarak kullanılmaktadır.
70 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
TEKNİK MAKALE
İşletmelerin temel ihtiyacı optimum
maliyetle maksimum verim ve kÂrlılıktır.
Bu nedenle proses gereksinimleri doğru
analiz edilmeli; buna uygun sistem ve
çözümler üretilmelidir.
Yerinde azot üretim sistemleri yaygınlaşmadan
önce dış kaynaklardan tedarik edilen azot gazı
AZOT Jeneratörleriyle birlikte ihtiyaç duyulan
miktarda ve kalitede kullanıcının kendi gazını
üretmesine imkan sağlamıştır. Örneğin %95 saflıkta azot
gazının ihtiyaca cevap verebildiği durumda çok daha
yüksek saflıklarda, dolayısı ile daha yüksek maliyetlerle
gaz üreticisinden satın alma bir zorunluluk iken bu durum
tamamen değişmiştir.
LAZER KESİM
Lazer kesim metal sektöründe üretim kabiliyetleri, hızı
ve şartları değiştiren bir teknoloji haline geldi. Özellikle
son dönemlerde yük güce sahip lazer kesim makinelerinin
erişilebilir fiyatlarla piyasaya arzı kullanıcı imkanlarını
ve sınırlarını da ciddi ölçüde değiştirmiştir. Lazer kesim
makinelerinde azot gereksinimi CO2 ve FIBER makineler
için paslanmaz çelik kesiminde aynıdır. Paslanmaz
kesimde temiz bir kesim yüzeyi için 99,999 % saflıkta azot
kullanımı önerilen referans kalite değeridir.
Daha önce oksijenle kesimin zorunlu olduğu malzeme
kalınlıkları yüksek güçlü makinelerin kullanımıyla birlikte
azot ile daha yüksek hızlarda kesilebilir hale gelmiştir.
Kesim kalitesi ve hızını artırmak için sektörde yeniliklere
öncülük eden firmalarda azot ve oksijenin belli oranlarda
karıştırılarak kullanıldığı bir süreçteyiz. Esas olan veriye
dayalı çözümler üretmektir. Bu maksatla sektörler arası iş
birliği ve proje geliştirilmesi öncelenmelidir.
6 kW FIBER LAZER
Kalınlık Kesme gazı Kesim hızı mm/dak
4 mm Oksijen 4.000
4 mm Azot 10.000
15 kW FIBER LAZER
Kalınlık Kesme gazı Kesim hızı mm/dak
4 mm Oksijen 3.600
4 mm Azot 26.000
Tablolardan görüleceği üzere, ortalama bir güçte lazer
makinasında bile kesme gazı değişikliği kesim hızında
2,5 kat bir artışa neden olmakta; bu değer aynı kalınlıkta
malzeme için 15 kW bir makinede 10 kata çıkmaktadır.
Sonucun en basit değerlendirmesi ortalama güçte bir
makinede bile kesme gazının değişimi ile bir makine
ile üç makine üretimi gerçekleştirilebilir. Bu durum
üretim alanının yatırım kaynağının verimli kullanılması
konusunda dikkate alınmalıdır.
İlaveten yüksek güç lazer kesim makineleri ile kalın
çelik plakaların 6-7 kat hızlı kesimi söz konusudur.
15 kW FIBER LAZER
Kalınlık Kesme gazı Kesim hızı mm/dak
10 mm Oksijen 1.200
10 mm Azot 8.000
ISIL İŞLEM
Isıl işlem metallerin mekanik ve kimyasal özelliklerinin
yüksek sıcaklıklarda kontrollü olarak değiştirilebildiği
bir prosestir. Bu işlem sırasında ortamda oksijen varlığı
sadece istenmeyen oksit yüzey değil parçanın mekanik
özelliklerini de etkileyen olumsuz sonuçlara neden olur.
Isıl işlem prosesinde ihtiyaç duyulan azot saflığı 99,999
% (10 ppm O2) mertebesinde olmalıdır. Yukarıda genel
değerlendirmesi yapıldığı üzere ihtiyaç duyulan kriterlerin
iyi analiz edilmesi yatırım ve işletme maliyetlerinin
optimizasyonu açısından son derece önemlidir.
Azot Üretiminde küçük ve orta ölçekteki sistemlerde
PSA teknolojisi 99,99 % azot üretimi için makul işletme
maliyetleri sunarken, daha yüksek saflıklarda (99,999
% ve üzeri) hem yatırım hem de işletme maliyetleri
ciddi ölçüde artmaktadır. Bu nedenle özellikle yükse
saflık ihtiyacı olan yerlerde PSA ileri saflaştırma sistemi
(DeOXO) ile entegre edilmelidir. Böylelikle daha düşük
işletme maliyeti ile sürdürülebilir yüksek saflıkta azot gazı
üretmek mümkün olur.
99,999 PSA PSA+ DeOXO
Hava Azot Oranı 12:1 4:1
Kurulu Güç 3 Birim 1 Birim
Seçimler yapılırken bütüncül yaklaşım; işletme
ihtiyaçlarının tanımı ve hedeflerine hizmet edecek sistemin
seçimi açısından çok önemlidir. Teknik gereklilikler, seçim
öncesi tercih edilecek teknolojilerin avantaj/dezavantajları
iyi analiz edilmeli; işletmenin hedefleri göz önünde
bulundurularak çalışma şekillendirilmelidir. Unutmayalım
ki;makinelerin suçu olmaz, önerenin yada seçenin suçu olur.
HABER
Sadece iş hayatında değil, sosyal
hayatta da insanları biraraya
getiren Anadolu OSB, herkesin
keyifli vakit geçirebileceği bir alana
sahip. Havası, çevre düzeni,
doğası ve bisiklet yollarıyla
iş hayatınızı alışılmışın
dışına taşıyor.
İNOVASYONUN MERKEZİ
ANADOLU OSB
FARK YARATIYOR
Hüseyin Kutsi TUNCAY
Anadolu OSB Başkanı
ÖZEL RÖPORTAJ
Murat Alişiroğlu
72 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
ÖZEL RÖPORTAJ
2021 yılının bu ilk sayısında
OSB’lere açtığımız pencere
çerçevesince Anadolu OSB
başkanımız Sayın Hüseyin Kutsi
Tuncay ile birlikteyiz.
n Sayın başkanım, birçok OSB'yi
gezdik, buradaki değişim o kadar belirgin
ki bunu belirtmeden geçemeyeceğim.
Yönetim olarak OSB ile beraber
burada bir yaşam alanı yarattığınızı
görüyoruz, tebrik ederiz. Ayrıca Air
World Türkiye Dergisi olarak bizi kabul
ettiğiniz için de teşekkür ederiz.
Öncelikle Sanayinin sorunlarına kulak
veren, sorunları yayınlayan AIR WORLD
TÜRKİYE Dergisi'ne asıl biz yönetim ve
OSB olarak teşekkür ederiz. Sektörel yayınların,
sanayicinin sorunlarını irdelerken
pek görmek mümkün olmuyor. Farklı
birşeyler yapan insanlar da, OSB’lerde,
dergilerde fark ediliyor diyelim.
n Başkanım, sizleri farklı kılan bir
yönetim anlayışınız var. Buranın hikayesini
dinleyebilir miyiz?
Yaklaşık 1997-2020 yani 23 yıllık bir
proje Murat bey. 23 yıl önce buradaki
firmaların %90'ı Ostim’de küçük bir işletme
olan, üretim yapan firmalardı. 350
m2 alanların 150 m2'si açık 200 m2'lik
kapalı alanlar da ise üretim yapıyorlardı.
Ama Türkiye sanayileşmede o dönemde
atılım yapma hevesindeydi. Bizler de
ithalatın zor olması, Türkiye’deki çalışan
makinaların yedek parça ihtiyaçlarından
kaynaklanan bir hareketle üretime
girmiştik. O nedenle bir çok firma da,
kimi Türk Traktöre, kimi Aselsan’a,
kimileri yeni kurulan savunma sanayi
firmalarına, kimleri de inşaat sektörüne
çalışıyordu. Biz bir sivil toplum örgütü
olan Ostim Sanayici ve İş Adamları Derneği'nde
(OSİAD) bir araya geldik. Sivil
toplum örgütleri aktif yurttaşların içinde
bulunduğu duruma göre görev çıkartan
insanlardan oluşuyordu. Bir durum vardı
ortada. Biz mikro ölçekli işletmeyiz,
aile şirketleriyiz. İşletmeler büyüyor, işletmeler
büyürken fiziki olarak Ostim’de
kalma şansımız yok. İşletmeler 2.nesile
geçerken Ostim'de kalırlarsa 2.nesile
geçemezler.
n Burdan, asıl çıkış yolunuzun 2.
nesile hazırlık olduğunu anlıyoruz,
doğru mu?
Devamlılık açısından evet. Kurmamız
gereken OSB farklı olmalıydı. Bir
parça yaşam merkezi haline gelebilecek.
Çünkü işletme sahiplerinin çalışma süreleri
belli değil. Sabah erken başlayıp gece
geç saatlere kadar devam edebiliyorlar.
Daha modern işliklere ihtiyacımız var
ki yurt dışından gelecek iş ortakları ile
eşit şartlarda masaya oturabilelim dedik.
Böyle bir hayal kurduk ve bir sanayi
örgütlenmesine girdik
n Tam olarak ne zamandı? Nasıl bir
örgütlenmeydi anlatabilir misiniz?
1997 yılında kurulan, bir sanayi
kooparatifi örgütüydü. Bir sürü çabe
ve engelden sonra bir Organize Sanayi
Bölgesi kuruluşuna döndü 2002 yılında.
28 Aralık 2020 de 18 Yaşına girdi.
Sanayi Bakanlığını zorlaya zorlaya
Organize Sanayi Bölgesi Kurma yetkisi
aldık. Burayı kurarken iki tane sloganımız
vardı bizim;
"Herşeyi kendinden bekle, başkasından
bir şey bekleme."
"Dayanırsan başarırırsın"
Sabredeceksin, çalışacaksın, dayanacaksın
ki başaracaksın. Başka’da yolu
yok. O slogan bizi bu zamana kadar
taşıdı.
n Bir kredi ve borçlanma olmadı
mı? Nasıl başardınız?
Bugüne kadar ne kredi kullandık, ne
yatırımcıyı borçlandırdık, ne devletten
destek aldık, ne de kimseden para istedik.
Tamamen kendi kaynaklarımızla,
kendi imkanlarımızla aileleri inandırarak
aile bütçelerinden para aldık. Halen de
alıyoruz, doğru projeyi gerçekleştirdik.
Şimdi işletmeler 2.nesile geçmekte zorluk
yaşamıyor. 90 firmamızın 20 tanesi
2.nesile geçti. Diğerlerinde hala 1.nesil
devam ediyor. Niçin? Çünkü aile bütçesinden
para alırken aileyi de işin içine
kattık. Kamulaştırmayı bitirdikten sonra
her sene daha burada hiçbirşey yokken
ailelerle kahvaltı programları yaptık.
Çocukları pikniğe çağırdık, bölgenin doğuşuna
ve gelişimine şahit olsunlar diye.
O günün çocukları bugün işletmelerin
başına geçti. Çünkü ben yakın zamana
kadar Türkiye’deki genel kurulunu
yapmış organize sanayi bölgelerinin
kurduğu bir dernek var. Organize Sanayi
Bölgeleri Derneği, onun başkanlığını
yaptım 2 dönem. İzmir Atatürk OSB Başkanı
Hilmi bey şu an başkanlığı yürütüyor.
Ben de şu an onun yardımcısıyım.
Türkiye’deki bir çok Organize Sanayi
Bölgesini gezdim. Artıları nedir? Eksileri
nedir? Yanlışı niye yapmışlar? Doğruyu
nasıl yapmışlar? Bütün o seyahatlerde
izledim bölgeleri. Tamam, şu arkadaki
fabrika binalarını görmek için insanlar
buraya gelmez. Yatırımcı arkadaki o binayı
yapmak için Ankara’dan 30-40 km
gelip burada bu yatırımı yapmaz. Her
yerde yapılıyor bu, bura değil sadece.
Mesele bir ufuk katmak ve vizyon geliştirmek.
Yani şimdi buradaki işletmeciler
kapıdan girdiğinde huzurlu. Niye?
Çünkü hizmeti burası veriyor. Bütün
ihtiyaçlarını burası çözüyor. Devlet ile
arasında köprü görevini Organize Sanayi
Bölgesi'nin idari mekanizması yapıyor.
Bir sıkıntıları varsa da problemlerini de
burası çözüyor. Başka yere gitmiyor kimse.
Altyapı yapma yetkisi bizde. Umumi
işletme yetkisi bizde, hizmet verme yetkisi
bizde, bizimle muhattap oluyor. Biz
dediğimiz kim? Buranın yatırımcısı ben
de buranın yatırımcısıyım, bugün buranın
başındayım yarın bir başkası geçecek
ben fabrikamda işime devam edeceğim.
İhtiyaç duyduğum hizmetleri buradan
alacağım. Elektriği, suyu, doğalgazı..
Sonuç itibariyle önemli bir ekonomik
başarı hikayesi var.
n Her fabrikanın arıtması olmak
zorunda mı?
Her firmanın değil, fakat biz arıtma
ihtiyacı olan fabrikaya bunu bağıra
bağıra yaptırtıyoruz. Eğer riski varsa
denetliyoruz. Ayrıca bizim kendi paket
arıtmamız var. Murat bey, belli kurallar
koyduk, bu kuralları herkese eşit uygulamaya
çalışıyoruz. Yatırımcımız buraya
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 73
ÖZEL RÖPORTAJ
gelirken temiz havaya geliyor, düzgün
ortama geliyor, sessizliğe geliyor. "Ben
burada sağlığımı koruyorum, sporumu
yapıyorum" diyor.
n Peki kapanan firmalar oldu mu?
Konkordato ilan eden oldu. Fakat bunlar
ekonomik krize girdiler. El değiştiren
ve bankaların el koyduğu 3-4 firma oldu.
n Anadolu OSB'ye girerken şimdi
yolları gördüm. Melih Gökçek dönemini
de biliyorum. Mansur Yavaş'ın
gelmesiyle beraber OSB'nizde asfalt
çalışması ve bisiklet yolları gördüm. Bu
arada ilk defa bir OSB'de bisiklet yolu
görüyorum. Altyapının eksiklerinin
giderilmesi ile beraber Anadolu OSB
ciddi bir gelişime tanık oldu. Diğer
OSB'ler bu kadar şanslı değil sanırım.
Murat bey, bu bir yönetim anlayışı.
Başından beri "Burası bir yaşam merkezi
olmalı, sırf üretim merkezi değil" dedik.
Sonuçta bir üretim merkezi ama burada
yatırım yapan insanların üretim dışındaki
zamanlarında da yaşam ile ilgili bir
takım dokunuşları görmeliler. Gölet ile
başlayan, badem ağaçları ile devam eden
yaklaşık 300-350 bin metre karelik ortak
kullanım alanı planladık. Mesela burada
bir yağmur suyu göleti var, başka bir akarı
yok. Orada bir doğal hayat başladı yağmur
suyuyla beraber. Botanik park gibi bir
park oluşturduk. Yabani ördekler kuşlar
yuva yaptı o bölgeye. Bu aks’ta bölgede
yaşayanların tüm ihtiyaçlarını belirledik.
Kadının neye ihtiyacı var, çalışanın neye
ihtiyacı var, işletme sahibinin neye ihtiyacı
var? Bu ihtiyaçlara göre yapılanma yerleri
belirlendi. Yapı şekilleri belirlendi. Şimdi
imkanımız elverdiği şekilde ve ölçüde
bunları yapmaya çalışıyoruz. İdari binamızı
yaptık. Sosyal tesis yaptık. Meslek
yüksek okulunu yaptık. Eğitim hayatı başladı.
Otel yeri planladık onu yapacaktık
ama bu pandemi tuz biber ekti yapamadık.
Yani 40-45 yıllık geleceğini planladık
buranın. Türkiye’nin 5 yıllık planı yok
iken, biz 45 yıllık plan yaptık.
n Anadolu OSB öğrencileri de mutlu
ediyor, peki nasıl?
Öğrenciler için ilk yaptığımız şey;
Burada yüksek gerilim hattının altı çöplük
alanı idi orayı temizledik. Toprağını
zenginleştirdik. Ankara’dan gidip Çanakkale’de
verdiğimiz 1764 şehit anısına
1764 tane badem ağacı diktik. "Ceviz
ağacı gibi badem ağacı da geleceği olan
bir ağaç" dedik. Akasya ile kavak ile mukayese
olmaz. Bedem büyür meyve verir,
meyvesi kıymetli raf ömrü uzun cefakâr
bir ağaç. Yani nazlı bir ağaç değil. Onlar
büyüdü ve bademler meyvesini verdi.
Onların geliriyle Polatlı Meslek Lisesi
öğrencilerine burs vermeye başladık 5 yıl
önce. Öğrencilerin bölgede staj yapmalarını
sağladık. Yaz çalışmasını yapmaya
"Buranın Sincan-Temelli-Polatlı Demiryolu ulaşımı
kopuk. Çalışmıyor. O hat çalışsa buranın personel
ihtiyacı Polatlı ve Sincan‘da çözülecek."
başladık. Mezuniyetleri sonrası mezun
oldukları gün iş başı yaptılar. İstihdamı
sağladık. Üniversiteye gidiyorsa çocuk
burslarına devam ediyoruz. Bu ilişkiyi
Türk Eğitim Vakfı ile geçen sene bir
protokol yapmıştık. Halen burs devam
ediyor. Polatlı Meslek lisesindeki öğrencilerle.
Halen onlara staj yaptırıyoruz.
Öğrenciler de mutlu, iş hayatlarında
edinecekleri tecrübeyi öğrencilik hayatlarında
ediniyorlar. Terorisini okulda
görüyorsa pratiğini burada uygulama
imkanı buluyor. Biz de yatırımcılar olarak
mutluyuz.
n Sanayicinin nasıl bir elemana
ihtiyacı var? Temelli'de personel sorununu
nasıl çözüyorsunuz?
Aranılan elemana ihtiyaç var. Ara
eleman değil. Türkiye’de çok işsizlik var.
Diplomalı insan fazla ama meslekli insan
yok. Burada firmaların aradığı elemanları
yetiştirelim diye sürekli eğitim merkezi
kurduk. Çocuk okulu bitirdiği gün, firmanın
aradığı eleman haline dönüyorsa o
zaman o çocuğun gelecek kaygısı olmaz.
n Bisiklet yolu Neden? Planlı
mıydı?
Biz bisiklet ile dolaşmayı hedefledik,
kaldırımlarımızı ona göre yaptık. Planlama
yapılırken dikkat ettiyseniz yolda
logar kapağı göremezsiniz, bütün alt
yapı kaldırımların altında. Öğrencilere
25’e yakın bisiklet aldık. Boş zamanlarında
bisiklet kullansınlar, gideceklerse
bisikletle sosyal tesise gitsinler dedik.
Bisiklet kullandırmaya başladık.
Buranın Sincan-Temelli-Polatlı
Demiryolu ulaşımı kopuk. Çalışmıyor.
O hat çalışsa buranın personel ihtiyacı
Polatlı ve Sincan‘da çözülecek. Demiryolu
çalışmaya başlarsa bir tane Malıköy’e
bisiklet park yapalım. Malıköy Tren
istasyonu ile OSB arasına bisiklet yoluyla
ulaşımı sağlayalım diye düşündük. Yani
hem sağlık açısından hem ekonomik açıdan
bisiklet ulaşımını biz destekliyoruz
ve 4 yıldır da bisiklet turu yapıyoruz. 4
yıldır da balık tutma yarışması yapıyoruz.
Aynı güne getiriyoruz etkinliği.
Burada bir seromoni yapıyoruz. Plaketler
kupalar veriliyor. Sonuçta iş hayatı
dışında insanların biraraya gelmesini
sağlıyoruz. İnsanlar çocuklarıyla buraya
geliyor. Hem manevi bir amacı var, hem
de sosyal. Zamanımız sınırlı, ömür sınırlı
öyleyse gerçek hayatı kendimize de zehir
etmememiz lazım. Yani yaşadığımız
ortam düzgün olsun, yediğimiz düzgün
olsun, çevre düzgün olsun, kirletmeyelim,
bozmayalım.
n Ulaşım sorunu kalmadı sanırım,
yollar tam olarak yapıldı. Peki demiryolu
taşımacılığı?
Burada üretilen ürün karayoluyla
çıkmak zorunda, demiryoluyla taşınamıyor.
Havaleli ürünler demiryoluyla
taşınamıyor Türkiye’de. çünkü tüneller
yapılırken insan taşımaya göre dizayn
edilmiş. Ayrıca Türkiye'de demiryolu
taşımacılığı hala çok pahalı. Firmalar
demiryolunu ürettiği malın sevkinde
kullanamıyor.
n Burası bir OSB havzası, bu geldiğimde
araştırdım tüm OSB'lerin ortak
sorunu Kayaş-Polatlı arası banliyo hattının
çalışmıyor olması. Bu soruna çözüm
bulamayışınızın sebebi nedir?
Bakın Murat bey, önemli bir konuyu
gündeme getirdiniz. Sanayi Bakanımız
bu sesi duymalı. Sincan-Polatlı arasındaki
tren 7-8 yıldır çalışmıyor. Kimse
bunun farkında bile değil.
n Hat var tren mi yok?
Hat var çalışmıyor, sinyalizasyon
sistemi yok. Niye çalışmıyor? Neden
Yapılmıyor? Cevap yok. Koskoca bir ilçe
Polatlı, koskoca bir ilçe Sincan.
Bakın bu hattın başlangıcı Kayaş.
74 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
ÖZEL RÖPORTAJ
"Aranılan elemana
ihtiyaç var. Ara eleman
değil. Türkiye’de çok
işsizlik var. Diplomalı
insan fazla ama
meslekli insan yok."
Yani Kayaş-Polatlı arasında banliyö
demiryolu hattı var ve bu hat çalışmıyor.
Toplu taşıma yok buraya. Fabrikalar işi
gücü bırakıyor servisçilik yapıyor. Bu
hattı çalıştırabilsek, bisiklet ile 1,5-2 km
Malıköy İstasyonu'ndan burası. Toplu
taşımaya ihtiyaçta yok tren istasyonundan
sonra.
n TCDD ne diyor peki, var mı bir
mantıklı açıklama?
Pandemi döneminde çalıştıramıyoruz
diyorlar. Pandemi döneminde en
güvenilir ve en uygun toplu taşıma aracı
tren. İl koordinasyon kurulu toplantılarına
katılıyoruz orada da gündeme
getiriyoruz yok yapmıyorlar. Anlayamıyoruz
niye yapmıyorlar, neden çalışmıyor,
niçin çalışmıyor, herşey var ama
çalıştırmıyorsun neden? TCDD burada
üretimi ve istihdamı kötü etkiliyor ve
muhatap yok şu anda. Sanayi Bakanlığı'nın
devreye girmesi lazım fakat sonuç
alamıyoruz.
n Hızlı tren çalışıyor değil mi?
Hızlı trenin buraya faydası yok ki,
buraya zarar verdi. Kamulaştırmaya başladık
10 lira idi, hızlı tren geçti diye 23
liradan kamulaştırma yaptık. Hızlı trenin
buraya ne faydası var. Geçip gidiyor
buradan durmuyor, yolcu almıyor, yolcu
indirmiyor. Ancak geçerken görüyorsun.
Buradaki insan o treni kullanamıyorsa
ne faydası var buraya.
n Türkiye’de sanayii denilince aklımıza
gelen onlarca sıkıntı var. Sanayi Bakanlığı'nın
TCDD için Ulaştırma Bakanlığı
nezninde gerekeni yapması gerekirken
7-8 yıl bu sorun çözülmüyorsa, çağrımızı
Cumhurbaşkanımıza mı yapmak lazım.
Yakın zamanda Sayın Cumhurbaşkanımız
Kalyon Güneş Enerjisi ile ilgili fabrika
açılışı yaptı bu bölgede.
Yani Cumhurbaşkanına gelene kadar
bunun aşağıda halledilmesi lazımdı. Olmadı,
Bakanlar düzeyinde çözülmesi gerekirdi
çözülmedi. Sonuçta burda 50-100
fabrikadan bahsetmiyoruz. OSB havzası
burada, bu sorun acilen çözülmeli.
n Üniversite sanayi işbirlikleri
neden doğru yapılamıyor sizce?
Ülkemizde izlediğimiz ekonomik
politikalar üretime dayalı değil. Böyle
olunca üniversitenin sanayi ile işbirliği
yapması mümkün değil. Sanayinin sanayi
ile işbirliği yapması da mümkün değil.
n OSB'ler, yurt dışındaki OSB'ler
ile iş birliği yapsa teknoloji transferi
açısından...
Yapabilirde size bir tespitte bulunayım.
2002'de dolar ne kadardı?
1.680.000 di. 2012'de sıfırları atınca 1,68
oldu. 2013'e geldiğimizde dolar 1.15
lere 1,20 lere düştü. Bu, yurt dışındaki
firmalarla rekabet edememeyi getirdi.
2002-2013 dolar %7,6 değer kaybetti
TL karşısında. 2002-2013’te Türkiye’de
ana girdi maliyetleri %140 arttı. Yani
üretim maliyetleri %140 artarken döviz
%7,6 değer kaybetti TL karşısında. Bu
neyi getirdi peki; Türkiye hurda fiyatına
navlun malzeme almaya başladı Uzakdoğu'dan.
Biz Kore'den %40 pahalıydık,
Avrupa Birliği'nden %20 ucuzduk. AB
ülkelerine mal satıyorduk, satamaz hale
geldik. Dolar sabit, TL de sabit. Hatta
dediler ki 1 tl 1 dolar olacak. O yanlış
politika bizim ürettiğimiz herşeyi ithal
etmemize yol açtı. Onun sonucunda
sen şu anda kompresör de üretemiyorsun
vida da üretemiyorsun, arabanın
farını da üretemiyorsun, iş makinasının
tekerini de. Halen dolar bu kadar
artmasına karşın biz Avrupa ile rekabet
edemiyoruz. Türkiye şu an koca bir
montaj sanayi oldu. Her sektörde böyle
durum. Makine imalatında üretip ihraç
ettiğimiz 100 dolarlık bir üründe 90
dolar ithal girdi kullanıyoruz. Kompresörde
de öyledir bu. Niye? sen bunun
vidasını da yapacak durumdasın, sen
onun birçok parçasını da yapacak
durumdasın ama yaptığında rekabet
edemiyorsun. Satamıyorsun. Herşeyi
kendin yapıp satabilirsin. Ama herşeyi
kendin yaptığında Avrupa’dan pahalı
hale geliyorsun. Niye? Çünkü; sendeki
girdi maliyetleri dövizden çok hızlı gitti.
n Nasıl aşacağız bunları?
Nasıl aşacağız? Bugün globalleşme
diye yutturulan hap bizim gibi bütün
ülkeleri mahvetti. Sen hurdayı da
ithal ediyorsun samanı da. Tarımda
da farklı değil durum. Kendi üreticisini
korumayan bir ülke olmaz. Biz
ne yapıyoruz; tüy sikleti ağır sikletin
karşısına çıkartıyoruz. Sopa yememesi
mümkün değil ki. İthalatçıların eli
güçlü bu ülkede. Bakın bir ihale vardı
“İthal yoluyla temin”maddesi vardı.
Bu ne demektir yerli üretici bu ihaleye
girmesin. Hele şu Fetö olaylarında
birçok firmanın TSE belgelerini iptal
ettiler. DSİ’nin onun bunun ihalesine
giremesin diye. Bir tanesi de benim
firmamdı. Alttan girdi üstten çıktı
TSE standart belgesini iptal ettiler.
Niye? İhale şartlarından biri oydu
TSE belgesi olacak deniyordu. Şimdi
belgeyi iptal ederse ihaleye giremiyoruz.
Dünyanın belgesi iptal edildi o
dönem. Lanet olsun dedik ve yıllardır
devlet ihalesine girmiyorum. Fakat
Çin’den getirip ihaleye girersem
hiçbirşey istemiyor. Böyle bir şey olur
mu? Göstermelik yok efendim yok bakanlar
kurulu kararı ile Kamuda %10
pahalı da olsa alacaksın. Kim uyuyor?
Kimse uymuyor.
n KİK lerde hiç uyan yok
Bu tavsiye kararı. Tavsiye olduğu
için uyan da olmuyor. Şu an ithalaat
lobisi etkin, her türlü tavizi kopartıyorlar.
Türkiye'de ciddi bir ekonomik
sıkıntı var. Herkesin bu taşın altına elini
sokması gerekir.
n Başkanım içten cevaplanız içinteşekkür
ederim. Eklemek istediğinizson
sözünüzü de alalım.
Ben teşekkür ederim. AIR WORLD
TÜRKİYE Dergisi çizgisini bozmadan
sanayicilerin yanında olmaya devam
ettiği sürece, OSB’leri yerinde ziyaret
ettiği, sorunlarını kaleme aldığı sürece
bizlerin masasında yeri daim olacaktır.
2021 yılı ve derginizin 4. yılı kutlu olsun.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 75
HABER
BASINÇLI HAVA TESİSATI PLANLANMASINDA
DİKKAT EDİLMESİ
GEREKENLER
Bİrkan IŞIK
Proje ve Satış Mühendisi
KAESER Kompresör - Topkapı Endüstri
Proje ve Satış Mühendisleri
ekibi olarak basınçlı hava
projelerinde önceliğimiz, 1
m3 havayı en düşük enerji
ile üretecek bir istasyon
tasarlayarak son kullanıcının
karşısında olabilmek. Bu
sadece kompresör satarak
değil aynı zamanda basınçlı
hava istasyonunun doğru
kurulması ve fabrika içi
basınçlı hava tesisatının
doğru planlanması ile
mümkün olabilmektedir.
76 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
TEKNİK MAKALE
Bu yazımızda fabrika için basınçlı hava tesisatı
planlaması yapalırken dikkat edilmesi gereken başlıca
konuları sizlere aktaracağız;
1) Ana Hat Tipi:
Öncelikle fabrika içi basınçlı
hava hat şebekesi planlanırken
ring şebeke olarak planlamalar
yapılmalıdır. Dal şebekelerde
özellikle hattın son noktasında
basıncın çok düşmesinden
kaynaklı sorunlar
yaşanabiliyor. Bu sebeple
basınç dalgalanmalarının
önüne geçmek için dal şebekelerin yerine tüm noktalarda
mümkün olduğunca basıncın eş dağılmasını sağlayabilmek için
ring hattı olarak plan yapılması gerekmektedir.
2) Doğru Hat Çapı Seçimi ve Dizaynı
1 bar basınç kaybı %6 daha
fazla enerji tüketimine sebep
olur.
Örneğin; 6 bar(g) 30
m3/dk debi veren bir
kompresörün enerji tüketimini
160 kW olarak dikkate
aldığımızda, bu kompresörü 7
bar(g) olarak çalıştırdığınızda
160 * 0,6 = 9,6 kW daha fazla
enerji tüketmesi demektir. Yıllık olarak 1 bar basınç artışının
bu işletmeye maliyeti yaklaşık olarak (9,6 kW x 8000 x 0,50 TL/
kWh) yıllık 38.400 TL olmaktadır. Aynı şekilde hat çapı küçük
seçilirse fazla dirsek, T bağlantı vb. kullanılırsa hattaki basınç
kayıpları artacaktır ve bu da maliyet olarak yansıyacaktır.
Basınçlı hava hattındaki borularda ideal olan basınç
kaybı azami 0,1 bar’dır. Boru hattı seçimi yapılırken bazı
seçim abakları bulunmaktadır. Fakat bu noktada Kaeser
Kompresörleri internet sitesinde kullanımı kolay olan toolbox
programını herkese sunmaktadır. Kaeser toolbox programında,
borudan geçecek debi miktarı, çalışma basıncı, hat uzunluğu
ve hat çapı girilerek hattaki oluşacak basınç kaybı kolayca
hesaplanmaktadır.(Link:https://www.kaeser.com/int-en/
services/know-how/calculator/pressure-drop/)
Örnek: 10 m³/dk @ 7 bar için;
DN 40 ve DN 50 çapında boru
çapının metrajlara göre basınç
kaybını görüyoruz.
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 77
TEKNİK MAKALE
Basınçlı hava hattını doğru boyutlandırmak için daima
hesaplama yapılmalıdır. Temel olarak kabul, kompresörün
devreye giriş-çıkış basınç farkı ile standart basınçlı
hava şartlandırması (soğutucu kurutucu) dahil olarak,
kompresörle basınçlı hava tüketen cihazlar arasında
maksimum 1 bar’lık bir basınç düşüşü olmasıdır.
İdeal Basınç Kayıpları:
Ana hat:
Dağıtım hattı:
Tüketim besleme hattı:
Soğutucu kurutucu:
Servis ve hortumlar
Toplam basınç kaybı:
0.03 bar
+0.03 bar
-0.04 bar
+0.2 bar
+0.5 bar
0.8 bar
Son kullanım noktasına havayı iletene kadar hattaki
kondensi bertaraf etmek oldukça önemlidir. Bu sebeple
aşağıdaki resimde de görüldüğü üzere hatlara yapılan
inişleri kuğu boynu şeklinde, branşmanları hattın
üstünden iniş yapacak şekilde planlamalıyız. Ayrıca hattın
dönüş yaptığı yere kadar hattı 2 0 /00 eğimle planlayabilir
ve tam dönüş noktalarına su tuzakları kurarak hattan
kondensin alınmasını sağlayabiliriz.
3) Boru Hattı Malzeme Seçimi
Basınçlı hava
tesisatı planlarken
yatırım bütçesinin
azaltılması
gerektiğinde boru
malzemesine dikkat
edilmeyip, ucuz olan
malzemeye yönelimi
görmekteyiz. Fakat
boru malzemesi
seçimi basınç
düşüşünü, hava
kalitesini ve kaçakları
büyük ölçüde
etkilemektedir.
En yaygın boru malzemeleri paslanmaz çelik,
alüminyum, bakır, galvaniz, siyah boru ve PVC’dir.
Aşağıdaki tablo, her birinin avantajlarını ve
dezavantajlarını listelemektedir.
Malzeme Avantaj Dezavantaj
Paslanmaz
Çelik
Alüminyum
Bakır
Galvaniz
Siyah
Boru
PVC
-Pas yok, iyi hava
kalitesi
-Düşük basınç kaybı
-Korozyona dayanıklı
ve kolay kurulum
-Düşük işçilik maliyeti,
hafif malzeme.
-Düşük basınç kaybı
-Pas yok, iyi hava
kalitesi
-Düşük basınç kaybı
-Makul malzeme
maliyeti
-Farklı çaplarda kolay
kurulum
-Biraz pas koruması
-Makul malzeme
maliyeti
-Farklı çaplarda kolay
kurulum
-Hafif ve ucuz
malzeme maliyeti
-Yüksek kurulum(işçilik ve
malzeme) maliyeti
-Sınırlı basınç değeri
-Yüksek malzeme maliyetleri
-Sızıntıları önlemek için gerekli
kalitede lehimleme yapılmalı.
-Termal döngüye duyarlı
-Kurulum sırasında açık alev
ortaya çıkar.
-Yüksek işçilik maliyetleri
-İlerleyen yıllarda, iç yüzey
yapısında oluşabilecek kir
sebebiyle basınç kaybı.
-Bağlantı noktalarında
paslanma ve kaçak riski.
-Yüksek işçilik maliyetleri
-Paslanabilir ve sızıntı olabilir
-İlerleyen yıllarda, iç yüzey
yapısında oluşabilecek kir
sebebiyle basınç kaybı.
- Patlama riski sebebiyle düşük
güvenilirlik.
- Statik yükler taşır.
- Yapıştırıcıların, kompresör
yağları ile uyumsuz olması
4) Kaçakların Minimize Edilmesi
Hat çapları ve kompresör seçimi yapılmadan önce
mevcut tesisteki hava kaçaklarının minimize edilmesi çok
önemlidir. Basınçlı hava hattı boyunca borular ultrasonik
cihazlarla (bu ölçümleri teknik ekiplerimiz yapıyor, aynı
zamanda bu cihazları temin ediyoruz) dinlenerek kaçak
noktaları belirlenebilir.
Kompresör Yük-Boş Süresi İle Kaçak
Miktarının Belirlenmesi
V L
= Kaçak akış hacmi (m 3 /dk)
V K
= kompresör kapasitesi (m 3 /dk)
t X
= Kompresörün yükte
çalışma sürelerinin toplamı
T = Toplam ölçüm süresi
Örnek:
V K
= 3 m 3 /dk
t X
= t1 + t2 + t3…= 120 sn
T = 600 sn
Özetle;
Basınçlı hava tesisatı planlaması yapılırken, boru
hattının doğru boyutlandırılması (basınç kaybının
önlenmesi), dal şebekelerin ring veya kombine sistemlere
bağlanması, boru hattında sistem basıncının azami % 1,5’i
kadar basınç kaybı olmasına dikkat edilmesi, kaçakların
önlemesi, nemli sistemlerin önlenmesi için eğim veya
drenajlı planlama, gereksinime göre boru malzeme
seçimi ve dış boru hatlarının donmaya karşı korunması
önemlidir.
78 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER AIR WORLD KISA HABERLER
CompAir'den yeni hava filtreleme
ve su ayırma çözümleri
CompAir, basınçlı hava sistemleri için hem yüksek verimli hava
filtreleme hem de su ayırma çözümleri sunduğu iddia edilen
iki yeni hava temizleme serisini piyasaya sürdü.
Etkili basınçlı hava temizleme,
herhangi bir sistemin hayati
bir unsurudur. Kir, yağ ve
sudan kaynaklanan kirlenme,
potansiyel olarak boru tesisatının
aşınması, sistemin iç parçalarında hasar,
bozulmuş ürünler ve adsorpsiyonlu
kurutucular için erken ve plansız nem
giderici değişimi gibi bir dizi soruna yol
açabilir. Tüm bunlar, bununla birlikte
ortaya çıkan ilgili maliyetlerin yanı sıra
onarım ve bakım için daha fazla harcama
yapılmasının yanı sıra beklenmedik arıza
sürelerine neden olur.
En yüksek kalite standartları
Bir kuruluşun basınçlı hava
süreçlerini korumaya yardımcı olmak
için CompAir, yeni CF hava filtresi
yelpazesini ve X serisi su ayırıcılarını
müşterilerine duyurdu. Yeni çözümler,
Gardner Denver'ın Ingersoll Rand
ile birleşmesinin bir sonucu olarak,
Slovenya, Logatec merkezli özel bir
hava işleme tesisinde üretilmektedir.
Bu, CompAir müşterilerinin yeni
hava temizleme çözümlerinin basınçlı
hava saflığını yöneten uluslararası
standartlar olan ISO 8573-1: 2010
tarafından tanımlanan en yüksek
kalite standartlarını karşıladığından
emin olabileceği anlamına geliyor.
Dahası, satış sonrası perspektifinden
bakıldığında, özel hava işleme tesisleri,
servis parçalarına ihtiyaç duyanların
bunları hızlı bir şekilde tedarik
edebilmesini sağlacak görünüyor.
CF döküm alüminyum serisi
basınçlı hava filtreleri, gereksinimlere
bağlı olarak 45 m3 / dk'ya kadar akış
hızları sağlıyor. Ayrıca, daha yüksek
akışlı uygulamalar için 516 m3 /
dakikaya kadar akış hızları sağlayan bir
dizi CF flanşlı filtre de mevcuttur.
Müşteri geri bildirimlerinin
bir sonucu olarak, yeni filtreler bir
diferansiyel basınç göstergesine sahiptir
ve operatörlerin ISO 5001 ve ISO
11011'de belirtilen yönergelere uygun
olarak herhangi bir basınç düşüşünü
izlemelerine olanak tanırken, süreçte
enerji tasarrufu sağlamaya yardımcı
olur. Diğer önemli özellikler arasında,
zorlu endüstriyel ortamlara karşı
korozyon koruması sağlamak için
filtrelerin hem iç hem de dış yüzeylerine
uygulanan tescilli bir kaplama ve
değiştirmelerin yapılabilmesini
sağlayan 'dokunmasız' bir filtre
elemanına sahip ergonomik bir kase
tasarımı yer alır. Montaj ise hızlı ve
kolay bir şekilde yapılır.
Bu arada, yeni X serisi su ayırıcılar,
sıkıştırılmış havadan toplu sıvı
kontaminasyonunun çoğunu ortadan
kaldırarak bir birleştirme filtresinin her
zaman olabildiğince verimli çalışmasını
sağlamaya yardımcı olabilir. 200 m3
/ dakikaya varan akış hızlarında
mevcut olan X serisi, minimum bakım
gerektirirken diferansiyel basıncı
azaltmak için optimize edilmiştir.
Hem CF serisi hava filtreleri hem de
X serisi su ayırıcılar CompAir'in Assure
garantisi kapsamındadır. Garantinin
tek koşulu, ürünlerin orijinal CompAir
parçaları kullanılarak kullanım
kılavuzuna uygun olarak muhafaza
edilmesidir.
Kritik öğeler
CompAir'de hava işleme ve gaz
üretimi ürün müdürü Keith Atkinson
konuyla ilgili olarak: “Hava filtreleme
ve su ayırma, herhangi bir basınçlı
hava sisteminin kritik unsurlarıdır.
Kontaminasyon yalnızca ürünlerin
bozulmasına ve hasar görmesine yol
açmakla kalmaz, aynı zamanda bir
işletmenin operasyonel maliyetlerini
etkileyen verimsiz üretim süreçlerine
de yol açar. Basınçlı
hava sistemi önemli bir
yatırım olabilir. Hava
filtreleri ve su ayırıcılarından
ödün verilmemelidir çünkü bunlar,
tüm sistemin kalite ve verimliliğini
sağlamanın temel araçlarıdır.
“İçinizin rahat olması için, en
yeni CF hava filtrelerimiz ve X serisi
su ayırıcılarımız güvenilir ve yüksek
kaliteli hava temizleme sağlar, boru
tesisatını korozyondan ve ürünlere
veya basınçlı hava işleminin kendisine
gelebilecek herhangi bir hasardan
korur. maliyetli ve çözülmesi zaman
alıcı olabilir.
“Özel hava işleme tesislerimizde
tasarlanan ve üretilen operatörler, bu
yeni hava temizleme çözümlerinin
en yüksek standartlara göre kalite
kontrolüne tabi tutulurken, ek parçalara
ihtiyaç duyan her müşteriye hızlı bir
şekilde hizmet verilebilmesi için lojistiği
optimize ettiğinden emin olabilir.
"Sürdürülebilirlik hedeflerine
ulaşmak için sürekli artan baskı
altında olan işletmelerle, etkili hava
filtreleme, bir kuruluşun basınçlı hava
süreçlerini optimize etmeye yardımcı
olabilir ve bir kompresörün kullanım
ömrü maliyetlerini azaltırken bir
sahanın çevresel etkisini
iyileştirmeye de katkıda
bulunabilir."
80 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
AIR WORLD KISA HABERLER
Ege'ye Dinamik Motor etkisi
Dinamik Motor Redüktör A.Ş.'nin İzmir Şubesi ve fabrikasındaki çalışmalarda
sona gelindi. Firmanın üretim ve montaj hatları İzmir’e taşınıyor
Organize Sanayi
Bölgeleri’nin amaca
uygun olarak yapılan
altyapısından ve lojistik
imkanlarından faydalanmak üzere
TOSBİ’de ocak ayında faaliyete
geçecek olan tesis, 3.500 m2 kapalı
alanıyla gelişen elektromanyetik
motor fren üretiminin artmasına
büyük katkı sağlayacak.
Yönetim Kurulu Başkanı Emre
Tavman’ın verdiği bilgilere göre;
"Üretim ve montaj tesisi hali hazırda
İstanbul İkitelli’de bulunmaktadır.
Mümkün olan bütün iyileştirmelerin
yapılmasına rağmen büyüme
trendi göz önüne alındığında 2021
senesinin ikinci yarısında artan
taleplerin karşılanamayacağı
görülmektedir. Bu gerçek 2020
başında görülmeye başladıktan
sonra öncelikle İstanbul çevresindeki
OSB’ler ve özel alanlar incelendi.
Nüfus yoğunluğu, maliyetler, trafik
sıkışıklıkları personelin hareket
zorlukları hesaplandı. Sonuç olarak
İstanbul ve Ankara’da faaliyet
gösteren şirketimizin stratejik olarak
İzmir’de de bulunmasına karar
verildi. Yeni yapılan otoban yolunun
ulaşım süresini kısaltması, fabrika
üretimine Ege ikliminin pozitif yönde
etki etmesi, şu anda istihdam edilen
nitelikli personelin Ege Bölgesi’ne
taşınabilirliği, yeni personelin
kolay bulunabilirliği, limanın yakın
ve İzmir’den dünyanın büyük
limanlarına direkt gemi hatlarının
ihracatta nakliye sürelerini kısaltması
gibi etkenler de karar verilmesine
yardımcı oldu."
Tavman, "Yaklaşık iki hafta
sürecek olan taşınma ve yeni yerde
üretime başlama prosesinin ocak ayı
içinde bitirilmesi planlanmıştı.
Yurtdışından temin edilen
ürünlerin alternatifi olarak ithalatı
yavaşlatacak ayrıca ihracat imkanı
ile ülkemizin dış ticaret dengesinin
düzelmesine katkı sağlayacak bir
yatırım olacaktır" dedi.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 81
ÖZEL RÖPORTAJ
Murat Alişiroğlu
“Ölçüm Ekipmanı İçin
İlave Bütçeye Gerek
Yok, Zaten Harcanıyor”
Yusuf İlhan
CS Instruments Türkiye Ülke Müdürü
"Ölçüm ekipmanlarında risk almak çok tehlikeli
sonuçlar yaratabilir. Mutlaka denenmiş, zor
koşullarda kendini kanıtlamış ürünlerle ve yaptığı
işin ticari boyutunun yanında arka planındaki fizik
koşullara da hakim insanlarla çalışmak gerekiyor."
82 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
ÖZEL RÖPORTAJ
"Bizden ürün tedarik eden müşterimizin, uzun
zaman sonra başka bir ihtiyaç ya da ürün için
tekrar aklına gelen ilk firma olmayı amaçlıyoruz"
n Merhaba Yusuf Bey, öncelikle
bizi kırmadığınız için şahsım, dergim
ve okurlarımız adına teşekkür ederek
başlamak isterim. Sizinle tanışmamız
dergimizin ilk çıkış tarihlerine kadar
dayanıyor. Fakat okurlarımızın da sizi
yakından tanımasını isterim, Yusuf ilhan
kimdir?
İstanbul Teknik Üniversite Makine
Mühendisliği bölümünden mezunum.
Mühendislik yaptığım sürede hep basınçlı
hava ve enerji verimliliği alanında
çalıştım. Derginizin de ana konusu olan
basınçlı hava, benim için sadece çalıştığım
sektör değil, mesleğim oldu diyebilirim.
2019 yılında CS Instruments Türkiye
Ofisi'nin açılmasında görev aldım ve
halen Ülke Müdürü olarak keyifle devam
ediyorum.
n CS Instruments firmasını biraz tanıyabilir
miyiz?
CS Instruments basınçlı hava ve
gazlar için ölçüm ekipmanları üreten
Almanya merkezli bir firma. Alman endüstrisine
göre oldukça yeni sayılabilir
aslında, 2002 yılında kuruldu. Kurucu
ekip uzun yıllardır basınçlı gazlarda
ölçme değerlendirme tecrübesine sahipti
elbette. Kompakt ve sadece belirli bir
alana yoğunlaşmış bir firma olarak, tasarımdan
lojistiğe kadar her şeyi kendi
bünyesinde yapan, çelik imalat ve plastik
enjeksiyon gibi süreçler de dahil tüm
tedarikini Almanya’dan yapan bir firma.
Tüm ana ürün gruplarımızda tasarım, tedarik,
üretim, kalibrasyon ve lojistik CS
Instruments tesislerinde yapılıyor. Yani
CS Instruments ürünleriyle ilgili teknik
bir sorunuz olduğunda, üçüncü partilere
sorma ihtiyacı duymadan çok kısa sürede
firma içinden cevabını bulabiliyorsunuz.
Bu da firma olarak kendine güven ve hız
avantajı sağlıyor.
n Peki Türkiye Ofisinin açılmasına
nasıl karar verildi? Firma şu ana kadar
bu kararından memnun mu?
CS Instruments Almanya dışındaki
ticari faaliyetlerini yürütmek için kendi
ofislerini açmayı tercih ediyor. Türkiye,
Güney Afrika’dan sonra Avrupa Birliği
bölgesi dışında açılan ilk ofis oldu. 2020
yılında da Türkiye’den sonra Çin, ABD
ve İsveç ofisleri açıldı. CS Instruments tarafından
kurulan bu ofisler yerel uzmanlar
tarafından yönetiliyor.
Türkiye endüstrisi hem çok dinamik
hem de demir çelik, tekstil, otomotiv gibi
basınçlı hava ve gazların yoğun kullanıldığı
sektörlerde yoğunlaşmış. Bu alanda
ölçüm ekipmanlarına ihtiyaç duyan firmaların
ihtiyaç duyduğu desteği yerinden
sağlamak amacıyla Türkiye ofisi açıldı
ve geçtiğimiz bir yıldaki ilgiden dolayı
çok memnunuz.
n CS Instruments Türkiye olarak
sadece ürün satışı mı yapıyorsunuz? Firmanız
sorunu olan fabrika veya firmalara
çözüm ortağı oluyor mu?
Bizim çalıştığımız alanda öncelikle
tesisin neye ihtiyacı olduğunu tespit etmeniz
gerekiyor. Basınçlı hava kompresörlerde
üretilip, kurutucu ve filtrelerle
şartlandırıyor, boru hattıyla taşınıyor,
hortum ve fittingsler ile dağıtılıp makinelerde
kullanılıyor. Dolayısıyla firmanın
basınçlı havayı ürettiği yerden başlayıp,
şartlandırma, taşıma ve kullanım alanlarının
hepsine dair fikir sahibi olmanız ve
yaşadığı soruna dair bir çözüm önermeniz
gerekiyor.
Gerek CS Instruments felsefesi gerekse
benim mühendislik anlayışımda hep
sahada olmak var. Bize ulaşan firmaları
yerinde ziyaret etmek, gerekiyorsa sahada
demo ölçümler yapmak işimizin
önemli bir parçası. Bu nedenle müşterilerimizle
uzun vadeli ilişkiler kuruyoruz.
Bizden ürün tedarik eden müşterimizin,
uzun zaman sonra başka bir ihtiyaç ya
da ürün için tekrar ilk aklına gelen firma
olmayı amaçlıyoruz ve böyle örneklerin
oluştuğunu görmek çok sevindirici.
n Ürün Portföyünüzde hangi ürünler
var?
Basınçlı hava, doğalgaz, azot, oksijen,
argon ve daha birçok teknik gaz için
debimetreler, nem sensörleri, partikül ve
yağ buharı ölçüm cihazları, kaçak tespit
cihazları ana ölçüm gruplarımız. Bunun
yanında basınç ve enerji ölçüm gruplarımız
da var. Tüm bu sensörlerden toplanan
veriyi kaydedip işleyecek datalogger
/ ekranlı kaydediciler ve yazılımlar sunuyoruz.
n Yusuf Bey, ülke olarak pandemi dönemini
ağır atlatıyoruz. Pandemiye rağmen
istediğiniz çalışmaları yapabildiniz
mi? Bu kısa sürede fuar çalışması olmadığı
için dergimizden beklediğiniz geri dönüşü
alabildiniz mi?
Bizim işimizde saha ziyareti çok
önemli. Gerek ilk tanışmada gerekse
kullanıcının ürünlerle ilgili sorunu olduğunda
kısa sürede sahada olmayı tercih
ediyoruz. Seyahat etmenin oldukça riskli
olduğu bu dönemde mobiliteyi azaltmak
hatta bazı zamanlarda tamamen kesmek
zorunda kaldık. Sanırım uzunca bir süre
daha hareket imkanımız kısıtlı olacak. Bu
nedenle derginiz ve bunun yanında dijital
iletişim çok daha önemli hale geldi
elbette.
n Pandemi döneminin şirket planlarınıza
ne gibi olumlu/olumsuz etkisi
oldu?
Yaparak öğrenme (learning by doing)
felsefesine inanıyoruz. Bu nedenle gerek
İstanbul ofisimizde gerekse firmaların
tesislerine giderek ürünlere dokunarak,
deneyerek, yani yaparak ölçüm felsefesini
ve ölçüm ekipmanlarını anlatmak istiyoruz.
Ancak bırakın binlerce kişinin bir
araya geldiği fabrikaları ziyaret etmeyi,
markete gitmenin bile çok riskli olduğu
zamanlar yaşıyoruz. Fakat mevcut durum
bu ve biz de alternatif yollar bulmak
zorundayız.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 83
ÖZEL RÖPORTAJ
"Seyahat etmenin oldukça riskli olduğu bu dönemde mobiliteyi azaltmak hatta bazı zamanlarda
tamamen kesmek zorunda kaldık. Sanırım uzunca bir süre daha hareket imkanımız kısıtlı
olacak. Bu nedenle derginiz ve bunun yanında dijital iletişim çok daha önemli hale geldi"
n Bir kompresör markasının bayisi
olmak yerine Türkiye’de zor olanı, yani
ölçmeyi seçtiniz. Burada sanki farklı bir
misyon üstlendiğinizi düşünüyorum.
İnsanlara ne aldığını, aldığı kompresörün
ne kadar hava ürettiğini ne kadar
enerji tükettiğini, hava kaçağı olup olmadığı
gibi konuları bilmesi için bir
mücadele vermek üzere bu yola çıktığınızı
düşünüyorum. Doğru mu?
500 kW aktif kompresör gücü olan bir
firmanın sadece basınçlı hava için elektrik
maliyeti bir yılda 2 milyon TL civarında.
Avrupa’da yapılan çalışmalar, üretilen
basınçlı havanın yaklaşık %30’nunun
kaçaklara gittiğini gösteriyor. Tasarruf
imkanları bununla da sınırlı değil, verimsiz
kompresörler, boşa hava kullanan
noktaların elimine edilmesi, sistem basıncının
düşürülmesi, ısı geri kazanımı, şartlandırmanın
ve boru tesisatının optimize
edilmesi gibi başlıklar altında toplam tasarruf
potansiyeli %50’yi buluyor.
Tüm bu tasarruf potansiyelini hayata
geçebilmesi için ilk yapılması gereken
şey ölçüm. Bir kompresör ne kadar para
harcayıp karşılığında size ne veriyor? Bu
üretilen basınçlı havayı nerede, neden ve
hangi kalitede kullanıyorsunuz? Bu sorulara
cevap vermeden iyileştirme yapmak
mümkün değil. Bu nedenle ben hep şöyle
söylüyorum, bizim için ilave bütçe ayırmanıza
gerek yok. Zaten yıllardır elektrik
faturası olarak ödediniz bu parayı ve
ödemeye devam edeceksiniz eğer sistemi
iyileştirmezseniz. Elbette ölçüm bu işin
ilk aşaması, sonrasında yeni ekipman ve
revizyonlar gelecektir. Mevcut koşulların
izlenmesi de üretim başına maliyet kontrolü,
verimsiz/bakım gerektiren bölgelerin
ve makinelerin tespiti gibi nedenlerle
çok önemli. Örneğin paket başına 1 litre
gıda gazı kullanan bir termoform makinesine
sahipseniz, 1 litre ile
5 paket yapan rakibinizle rekabet etmeniz
çok zor. Peki sorunun kaynağı nedir? Bu
soruyu sormak ya da fiyatı/karlılığı düşürüp
rekabet etmek gibi seçenekleriniz var.
Biz bu soruyu sordurmaya çalışıyoruz.
n Aslında bir önceki sorumla bağlantılı
bir soru; Neden bazı ithalatçılar
gibi satışı daha kolay olan Uzakdoğu
ürünlerini değil de pahalı ve zor ürünlerden
birisini seçtiniz?
Mühendislikte enerjinin korunumu
yasası vardır ve ben bu prensibin hayatta
da geçerli olduğuna inanırım hep. Sonuç
almak istiyorsanız gerekli aksiyonları almanız
gerekir. Daha az çaba sarf ederseniz
daha düşük bir sonuç alırsınız.
Ölçüm ekipmanlarında risk almak
çok tehlikeli sonuçlar yaratabilir. Mutlaka
denenmiş, zor koşullarda kendini
kanıtlamış ürünlerle ve yaptığı işin ticari
boyutunun yanında arka planındaki fiziki
koşullara da hakim insanlarla çalışmak
gerekiyor. Çünkü eğer ölçümü yanlış yapıyorsanız
sonrasında atacağınız adımların
hiçbir anlamı kalmaz.
Ürünlerin menşeinden ziyade firmanın
altyapısına, yönetim biçimine ve
yaptığı işe duyduğu saygıya bakmak gerekiyor.
Ben CS Instruments’ta çalışmaya
başlamadan önce de uzun yıllar aynı
ürünlerin kullanıcısı olduğum pozisyonlarda
çalıştım ve yıllar içinde birçok karşılıklı
sınanmadan geçerek bu güven oluştu.
n Firmanızın Türkiye’deki pazar
payını büyütmek için ne düşünüyorsunuz?
Yeni bir ürün olacak mı? Olacaksa
firmalara ne gibi faydaları olacak?
Biz firmalara ürün satışından önce
neyi, neden ölçmek gerektiği konusuyla
başlıyoruz. İmkan veren firmalarda da
bunu demo ölçülerle yerinde göstermek
istiyoruz. Zaten basınçlı hava ve gazlarda
tasarruf potansiyelini gören firmalar ölçüm
ekipmanı yatırımı yapmaya kendileri
karar veriyorlar. Dolayısıyla
mümkün olduğunca firma ile
birebir temas etmemiz gerekiyor.
Bu nedenle firmalardan
gelecek eğitim taleplerine her
zaman açığız.
Yeni ürünler için sahadan
gelen talepler doğrultusunda
ürün geliştirme faaliyetleri
elbette devam ediyor. Bir süredir
üzerinde çalışılan ıslak
havada kullanıma uygun
debimetremiz VD500 en yeni
ürünümüz. Kompresör performansını
doğrudan ölçmek
isteyen kullanıcıların çok ihtiyaç
duyduğu bir üründü. Gaz ölçümü
alanında farklı ölçüm prensiplerini de
içeren yeni projeler deva ediyor. Ayrıca
makine bazlı ölçümler için çok küçük boyutlarda
ve uygun fiyatlı bir debimetre
modelimizi de yine yıl içinde tanıtmayı
planlıyoruz.
Debimetre konusunu çok canlı olsa
da aslında kaçak tespit cihazı konusuna
da çok önem veriyoruz. Mesafe ve basınç
değişkenlerini en geniş bantta kullanan
en iddialı kaçak tespit cihazına sahibiz.
Bu yılın ilk yarısında gelecek yeni versiyon
ile kaçak tespit cihazlarında oldukça
yenilikçi ve benzeri olmayan bazı değişiklikler
yapacağız.
n Tecrübelerinize dayanarak basınçlı
hava sektöründe başarı için en kritik
unsurlar olarak neleri görürsünüz? Bu
bağlamda en değerli varlığınız nedir?
En az yatırımla mümkün olan en büyük
tasarruftan başlamak gerekiyor. Bu
nedenle hava kaçaklarını tespit ve tamir
etmenin mutlaka atılması gereken ilk
adım olduğunu düşünüyorum. Çünkü
her fabrikada mutlaka değer yaratacak
bir ürün. Bazen demo ölçümlerde öyle
durumlarla karşılaşıyoruz ki bir saatlik
bir demo ölçümde cihazın kendi parasını
çıkartacak kadar kaçak bulunuyor. Her
firmanın bu demo ölçümü talep etmesi ve
durumu kendi gözleriyle görmesi gerekir
diye düşünüyorum.
Bu bağlamda şunu da eklemem gerekir,
CS Instruments Türkiye 2020 yılında
Almanya ve İspanya’dan sonra en çok
kaçak tespit cihazı satışı yapan ülke oldu.
Bu konuda oldukça başarılıyız. Gerçi bu
yıl açılan Çin ve Amerika ofisleriyle rekabet
etmemiz mümkün görünmese de
2021 yılında araya bir başka ülkeyi almadan
yerimizi korumak istiyoruz.
n CS Instruments Türkiye olarak
2021 yılının bu ilk sayısındaki bu keyifli
sohbet için teşekkür ediyorum. Bu
vesile ile okurlarımıza son olarak nasıl
bir mesaj vermek istersiniz?
Pazardan domates alırken dahi ölçmek
zorundayız ki paramızın tam karşılığını
alabilelim. Malumunuz küresel ekonomik
koşullar oldukça sert ve belirsiz,
ülkemizde de ilave problem var. Böyle
dönemlerde firmalar için satışları ve karlılığı
arttırmak çok zor. Dolayısıyla imalat
sektöründeki her firmanın mutlaka kullandığı
basınçlı hava ve gazlara dikkatle
bakmasını öneriyoruz. Buradaki tasarruf
potansiyeli firmanın rekabetçiliğine ve
karlılığına havadan gelen sürpriz bir katkı
sunacaktır.
84 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Tel: 0312 394 03 20 Fax: 0312 395 24 67
HABER
KOMPRESÖRLERDE YAĞ
FİLTRESİ VE SEPERATÖR
FİLTRESİNİN ÖNEMİ
Onur Işıkcevahİr
Makine Mühendisi
FiLTRE
86 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
TEKNİK MAKALE
Kompresörlerde kullanılan yağ, rotor
kısmında sürtünmeyi önlemesi ve
sızdırmazlığı sağlaması açısından sistemin
vazgeçilmez unsurlarından biridir. Rotor
bölümünde sıkıştırılan hava ile karışan yağ, seperatör
filtresi tarafından kompresörden çıkan havada yağ
partiküllerinin bulunmaması ve sistemden dışarıya
temiz hava akışı sağlamak için havadan ayrıştırılır.
Ayrıştırılan yağ sisteme geri dönmeden önce yağ
filtresinden geçerek zararlı olabilecek partiküllerin
rotor kısmına girmesi engellenir. Bu partiküller,
yağın sistemde sürekli bir döngü içinde olması ve
ısınıp soğuması sonucunda oluşur ve bir süre sonra
kompresörlerde bulunan rotor sistemini aşındırarak
sisteme zarar verirler.
ŞEKİL 1: Vidalı Kompresörlerin Çalışma Prensibi
YAĞ FİLTRELERİ VE HİDROLİK YAĞ FİLTRELERİ
1.YAĞ FİLTRELERİ
Kompresörlerde
kullanılan yağ filtreleri
genellikle selüloz bazlı
olup çoğunlukla istenilen
filtrasyon özelliklerini
karşılamaktadır. Sisteme
ciddi anlamda zarar
verebilecek boyutlardaki
partikülleri engelleyerek
kompresörün verimli
çalışmasını ve rotor
kısmında partiküllerden
meydana gelebilecek
sürtünmeden dolayı
aşınmaları minimize
ederek kompresör
kullanıcılarını yeterli
düzeyde memnun
etmektedir.
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 87
TEKNİK MAKALE
ŞEKİL 2: Hidrolik Filtrelerde Kullanılan Microglass
Kağıtların Teknik Özellikleri
Selüloz kağıtların yeterli filtrasyonu
sağlayamadığı durumlarda kompozit kağıtlar
kullanılmaktadır. Kompozit kağıtlar, selüloz
kağıdına hamur haldeyken bir miktar sentetik elyaf
katılarak elde edilir. Bu işlem partikül boyutlarına
göre filtrasyon kabiliyetini arttırarak ve kullanıcılara
kompresördeki yağı daha iyi filtreleme imkanı
sunarak kompresörün ömrünü uzatmasına olanak
tanımıştır.
2.2.Örgülü Teller
Farklı üretim proseslerine sahip olan hidrolik
filtreler genellikle krom-nikel alaşıma sahip mesh
örgülü tellerle güçlendirilir ve yüksek basınçlara
karşı filtrenin dayanıklılığı sağlanmış olur. Bu örgülü
tellere aynı zamanda epoxy kaplama yapılarak
yüksek sıcaklıklara da dayanımı arttırılır. Hidrolik
filtrelerin kullanıldığı ortama ve filtrasyon özelliğine
göre farklı tel kalınlarına ve mesh sayılarına sahip
örgülü teller hidrolik filtrelerin dayanıklılığı
açısından önemli bir ek materyaldir.
FİLTRASYON VERİMLİLİĞİ (%)
PARTİKÜL BOYUTU (μm)
GRAFİK 1: Partikül Boyutunu Göre Filtrasyon Verimliliği
2.HİDROLİK YAĞ FİLTRELERİ
2.1-Hidrolik Filtrelerde Microglass
Kağıdın Kullanımı
Kompresörlerin daha uzun ömürlü ve verimli
olabilmesi için üretilen hidrolik yağ filtreleri, selüloz
ve kompozit bazlı yağ filtrelerinden farklı olarak
microglass yapısıyla daha düşük mikronlu (0,5um-
30um) filtreleme işlemi yaparlar. Microglass kağıt
sayesinde sisteme zarar verebilecek partiküllerin
filtrelenme yüzdesi arttırılarak sistem içinde
oluşabilecek zararlar azaltılmış olur.
Şekil 3: Hidrolik Filtrelerde Kullanılan Örgülü Tellerin
Teknik Özellikleri
2.3.Laminasyon İşlemi
Hidrolik yağ filtrelerinde kullanılan microglass
kağıtlara laminasyon işlemi uygulanarak filtrenin
yüksek sıcaklıklara ve basınçlara karşı dayanıklılığı
arttırıldığı gibi partikül tutma kapasitesi de
arttırılarak filtrenin ömrü uzatılmış olur. Laminasyon
işlemi, genellikle tank içinde bulunan polimer bazlı
sıvıların püskürtülmesi sonucunda elde edilen
elyafın(melt-blown) microglass kağıdın iki tarafına
hotmelt veya tutkal tarzı yapıştırıcılar vasıtasıyla
lamine edilmesi işlemine verilen addır.
88 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
TEKNİK MAKALE
SEPERATÖR FİLTRELERİ
Seperatör filtreleri temel olarak rotordan çıkan hava
yağ karışımını filtreleyerek hem dışarıya temiz hava
verilmesini hem de yağın sistemin içinde kalmasını
sağlayan filtrelerdir. Bu filtreler helis haline getirilmiş
delikli sac üzerine istenilen filtrasyon özelliğine göre
coalescer adı verilen kağıtlar sarılarak oluşturulur. Bu
coalescer kağıtlar elyaf ile beraber sarılarak filtrenin
ömrünü ve filtrasyon kabiliyetini arttırır.
Seperatör filtreleri, sarım sayısı ve kullanılan
kağıdın kalitesine göre 4000-6000 saat çalışma
kapasitesine sahiptirler.
Kompresör sistemlerinde 22 bar’a kadar
basınca maruz kalan seperatör filtrelerinin üretimi
yüksek basınca mukavemet gösteren materyallerle
gerçekleştirilir. Kullanılan sacın kalitesinden kağıdına
kadar basınca ve yüksek sıcaklığa dayanıklı yapıları
vardır. Bu filtrelerin yüzey alanı, kompresörlerde
istenilen filtrasyon özelliklerine göre ayarlanmalıdır.
Kompresörün gücüne göre yeterli düzeyde filtrasyon
alanı oluşturulmazsa kompresör kullanıcıları
seperatör filtresinden dolayı sistemden yeterli
düzeyde verim alamayabilir.
Seperatör Filtrelerinde Coalescer Kağıdın
Kullanımı
Coalescer kağıdı, basınçlı hava veya gaz
akışlarından yağ, su ve diğer sıvıları filtreleme
yöntemlerinde sıkça kullanılan filtrasyon kağıdı
çeşidir. Kompresör sistemlerinde basınçlı hava
ile birlikte gelen yağ partikülleri coalescer
kağıdı üzerinde damlacık şeklinde tutunur ve
bu damlacıklar birbirleriyle birleşerek seperatör
tankının aşağısında bulunan haznede birikir. Yağ
partiküllerinin kağıt üzerinde damlacık şeklinde
birikmesi, coalescer kağıtlarının liflerinde yağ itici
özelliğinin bulunmasından kaynaklıdır.
Şekil 4: Damlacık Şeklinde Filtrelenen Yağ Partikülleri
Şekil 5 :Coalescence of Droplets Şekil:6 Microglass Media
Coalescer kağıdı ile 1 mikron ile 25 mikron
arasında değişen ortalama gözenek boyutlarının yanı
sıra minimum akış direnci ve mükemmele yakın
kimyasal direnci ile hemen hemen her düzeyde
istenilen verimli filtrasyon ortamı oluşturulur.
Filtrasyon ortamına göre coelescer filtre kağıdı
seçerken dikkat edilmesi gereken hususlar;
-Taşıma ve verimlilik
-Minimum basınç düşüşü
-Kimyasal uyumluluk
-Uzun ömürlü olması
-Çalışma sıcaklığı ve basınç aralığı
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 89
Dünya Kadınlar
SEKTÖRDE
PANDEMİ DÖNEMİNDE
ÇALIŞAN KADIN OLMAK
Kadın olmanın zor olduğu bir ülkede bunun yanına
bir de iş hayatını eklemek ancak kadın olmanın
gücüyle açıklanabilecek bir durumdur. Sektörde ve
hayatın her alanında pandemi döneminde çalışan
kadınların sorunları ve yaşadığı tramvaları sektörün
önemli isimlerine sorduk. Dergimizin 4. yılını
kutladığımız bu sayımızda, 8 Mart Dünya Kadınlar
Günü'nde söz hakkı sektörün güçlü kadınlarında...
MART
Kadınlar günü
Dünya Kadınlar günü
Dünya
90 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Günü
Aslı SaraÇoğlu Özer
Sarmak Makina Kompresör
Pompa ve Sanayi Tic. A.Ş.
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
2020 YILINDA
YAŞADIKLARIMIZ VE
ÖĞRETİLERİ
2020 yılı, tüm dünyada olduğu gibi, daha önce birçok kriz
deneyimi olan Türk işverenlerinin de şimdiye dek karşılaşmadığı
bir yıldı. Çok hızlı karar alıp uygulamak zorunda olduğumuz bir
dönem oldu. Sanırım işverenler için en zoru, hem üretime devam
etme zorunluluğu, hem de çalışanların sağlığını koruma mesuliyeti idi.
Özellikle uzaktan çalışma imkanı olamayan sürekli maskeyle fiziksel
olarak fabrikada bulunması gereken ve dışarda satış, servis hizmeti
veren çalışanlarımız çok zorlu bir mücadele verdiler. Belli bir süre
uzaktan çalışanlar da iyi iletişim yetenekleri, iç motivasyonları
ve teknolojiyi kullanarak işlerini aksatmadan yürüttüler.
Yaptıkları fedakarlıklar için tüm çalışanlarımızla gurur
duyuyorum.
Bu dönemde biz yöneticiler için en önemli husus,
çalışanlarımızın motivasyonunu her daim yüksek tutmak ve
her ne kadar koşullar zor olsa da, tedbiri elden bırakmadan
odağımızı işimizde tutarak yolumuza devam etmek oldu.
Bu yıl belirsizliklerle dolu ve zordu ve her zorlu dönemin
bize öğrettiği hususlar oluyor. Bu yıl , artık dijitalleşmenin ne
kadar önemli olduğunu bir kez daha teyit etmiş olduk. Yerli
üretimin bir ülke için ne kadar kritik seviyede önem taşıdığını
herkes görmüş oldu. Lojistik olarak yakın yerli tedarikçilerle
çalışmanın avantajı ortaya çıktı. Bir şirketin yönetimsel olarak
hızlı hareket edebilmesi ve koşullara uyum sağlamadaki
esnekliğinin önemi anlaşıldı. Birlikte çalışmak için artık aynı
ortamda bulunmak gerekmediğini tecrübe ettik.
Bizim sektörümüzle ilgili olarak da diyebilirim ki ,basınçlı
havanın sanayi için ne kadar vazgeçilmez olduğu ve en derin
krizlerde bile basınçlı hava ihtiyacının hiç bitmediğini
görmüş olduk. Tabii burada basınçlı havanın her
sektörde kullanılmasının büyük avantajını
da belirtmek gerekir.
Kişisel olarak bu dönemde
herkesin bildiği ve yaşadığı
zorlukları az çok tabii ki ben de
yaşadım. Ancak en başından itibaren
değiştiremeyeceğim koşullara
odaklanmak yerine o koşullarda en iyi
ne yapabilirim diye düşündüm. Evde olduğumuz
dönemlerde hobilerim için online eğitimlere
katıldım, online olarak spor yaptım. Bu şekilde
sosyalleşme imkanı da buldum. Eşimle, çocuklarımla
şimdiye kadar hiç olmadığı kadar bol vakit geçirdim. Bağışıklık
sistemini güçlü tutmanın en önemli unsurunun moral olduğunu
bildiğim için, çocuklarımın da endişeli olmalarını önlemek
amacıyla olumsuz haberlerden evde pek de konuşmadık.
İnsanlık tarihinde daha önce de olmuş salgınlar, savaşlar gibi bu
dönemin de atlatılacağı umudunu hiçbir zaman kaybetmedim.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 91
HABER
Dünya Kadınlar
LALE ALGAN
Dalgakıran Kompresör
Genel Müdür
Geçtiğimiz senelerdeki verileri incelediğimizde, her seviyedeki kadın
ve erkek personelin işten ayrılma oranlarının yaklaşık aynı olduğunu
görürüz. Ancak 2019 kasımından beri tüm dünyayı etkisi altına alan;
tüm tedarik zincirlerini, çalışma modellerini kökten değiştiren, eşi
benzeri görülmemiş global krizler yaratan Covid-19 salgını, zaten kadınların
ciddi bir mücadele içinde olduğu iş dünyasında yine kadınlar için de etkilerini
göstermeye başladı. İş ve okul hayatının hanelere taşınmasından ciddi anlamda
etkilenenler içinde, ev ve iş yükünü birlikte üstlenmek durumunda kalan,
toplumsal normlar ve dinamikler itibariyle bu görevlerin
doğal sorumluları olarak görünen kadınlar oldu. Pandemi
öncesi dönemde, ev ve iş hayatının arasındaki ayrımın rahatlıkla
çizilebilmesi sebebiyle kendine özgürlük alanı yaratabilen
kadın, pandemiden sonra bu özgürlüğünü kaybetti. Şimdilerde
ev işlerini, çocukların uzaktan eğitimini ve performans beklenen
işlerini birlikte yürütmenin zorluklarını yaşıyor, çoğu senaryoda
bu sorumlulukları tek başına yürütmek zorunda kalıyor veya
paylaşım yeterli olmuyor. Bu da toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin
derinliğini arttırmakla kalmıyor; hem fiziksel hem de psikolojik
olarak kadınlara oldukça büyük bir sorumluluk yüklüyor.
Motivasyonu ve enerjisi çeşitli kaynaklar tarafından saldırıya
maruz kalan kadın, bu iki dünyanın arasında sıkışmış bir biçimde
mücadelesini sürdürüyor.
Bu mücadelenin en zor yönlerinden bir tanesi, ya çocuk
bakımı ve ev işleriyle birlikte profesyonel iş yaşamlarını da
aynı kalitede ve seviyede sürdürmelerinin beklenmesi. Bu stres,
ekonomik çevre ve dinamikleri itibariyle de olası bir krizde iş
kaybetme korkusu ile birleşiyor; adeta kadın için bir çıkmaz
haline geliyor. Sağlıktan sosyal güvenceye, iş hayatından ev
hayatına kadar her alanda toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin
derinliği gittikçe artıyor. Salgın öncesi dönemde iklim değişikliği,
ekonomiye katılımın önündeki zorluklar, güvenilir gıdaya
erişmekte yaşanılan zorluklar, siyasette kadın temsilinin
azlığı cinsiyet eşitliğindeki ilerlemeleri zaten ciddi anlamda
etkilemekteyken, toplumsal ve ekonomik alanda karşılaşılan
yapısal eşitsizlikler daha da belirgin hale geldi. Bu sebeple salgın
sürecinden kadınların orantısız ve ciddi anlamda etkilenmelerini
engellemek, bundan sonrası için de bu problemleri ortadan kaldıracak hızlı ve
direkt adımlar büyük önem taşıyor.
Birleşmiş Milletler’in geçtiğimiz dönemde yayınladığı yeni global veriler,
koronavirüs salgınının kadınların son 20 yıllık eşitlik mücadelesinde elde ettikleri
kazanımları yok edebileceğini işaret ederken, salgının etkisiyle ortaya çıkan
ve kadından beklenen diğer emeklerin yükünün büyük bir kısmının kadınlar
tarafından üstlenildiğini ortaya koyuyor. Yine aynı rapor, kadınların erkeklere
kıyasla ücretsiz emek yükünün salgın öncesine göre en az 2 katına çıktığını ortaya
koyuyor. Asıl kaygı verici olan başka bir nokta ise, ücretsiz izne çıkarılan kadınların
ne kadarlık bir kısmının görevinin başına dönebileceği.
Kadınlar, istediği her şeyi yapabilecek kuvvete ve kudrete sahip; ama
kendisinden beklenen her şeyi aynı anda, büyük fedakarlıklar olmadan yapmaları
imkansız. Bu sadece bir cinsiyet eşitsizliği yahut kadın hakları meselesi değil,
hepimizin dikkate alması gereken, acil çözümler geliştirmemiz gereken, daha büyük
sorunlara evirilebilecek bir problem.
92 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Günü
İmalatta
kadının gücü
HABER
Aslı Tüjümet
Alkın Kompresör
Genel Müdür Yardımcısı
Günümüzde belirli bir eğitim alan, çalışıp ekonomik
özgürlüğüne kavuşan her kadın toplumsal statüsü
konusunda yeni sorgulamalar yapmaktadır. Bu nedenle
toplum kadının geleneksel rol ve sorumluluğu konusundaki
bakış açısını ve tutumunu değiştirmek zorundadır. Kadınların
işgücüne katılımının bir gereklilik olmasının yanı sıra, teknik eğitim
alan kadın sayısının artması da bir gerekliliktir. İmalat sanayi sadece
erkek egemen bir kültür olmaktan çıkarak kadınların da karar
süreçlerinin içinde olduğu bir sektöre dönüşmektedir.
Biz kadınların imalat sanayinde, özellikle talaşlı
imalatta çalışamayacağı algısını yıkmayı başardık ve
nitelikli kadın işgücünün sadece ofis ortamlarında
değil üretimin içinde de yer almasını sağladık.
ALKIN KOMPRESÖR olarak imalat sanayinde
kadın işgücünün daha görünür olması gerektiğini
düşünüyoruz. Kadınların işgücüne katılımının
milli gelire olumlu etkisini hepimiz öngörebiliriz.
Devletimizin kadınların iş dünyasındaki konumlarını
iyileştirmek için birçok fırsat tanıdığını düşünüyoruz.
Örneğin devletimiz 2023 yılına kadar kadınların
işgücüne katılım oranını ciddi şekilde artırmayı
hedeflemektedir. Bizde bu stratejiler ışığında şirket
büyüme politikalarımız içinde kadın varlığına daha çok
yer verme kararı aldık ve kadın istihdamına yönelik
somut, ölçülebilir adımlar attık. Bu karar sonucunda
şirket içinde hem ekonomik hem sosyolojik olarak
olumlu değişimler gözlemledik. Böylece kadının elini
değdiği her yeri güzelleştirdiği gerçeğini kanıtlamış
olduk. Son 5 yılda kadın personel sayımızı artırmaya
yönelik çalışmalarımızın olumlu geri dönüşlerini
fazlasıyla aldığımızı gördük. Kadın çalışanlarımızın
yeteneklerinin göz ardı edilmediği fırsatlar
oluşturmakta ve İnsan Kaynakları politikamızı da buna
göre şekillendirmekteyiz. Ar-Ge, finans, ihracat, talaşlı
imalat gibi departmanlarda kadın personellerimiz şu an büyük bir
özveri ve başarı ile görevlerini sürdürmektedirler.
Kadın ve erkeğin üretimde eşit seviyede yer almasını
önemsiyoruz. Kadın çalışanların teknik ve kişisel gelişimleri için
eğitimlere katılmasını teşvik ediyoruz. Kadın çalışanlarımızın
karşılaştıkları sorunları ve sorunların çözümüne ilişkin beklentilerini
büyük bir titizlikle inceleyerek onlara uygun çalışma ortamı
yaratıyoruz.
ALKIN KOMPRESÖR cinsiyet ayrımı olmaksızın kadınların
güvenle çalışabilecekleri bir firma olmaya devam edecektir. Burada
kadınlar sadece bir anne veya ev hanımı değil, ayrıca, güçlü,
ayakları üzerinde durabilen, görüşlerine değer verilen başarılı birer
iş kadınlarıdır.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 93
Dünya Kadınlar Günü
'Geleceğimizi, işimizi,
ailemizi, hedeflerimizi,
başarılarımızı yeniden
şekillendirmeliyiz'
Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınında,
bir iş insanı ve bir kadın olarak kendimizi bir
belirsizliğin içerisinde bulduk. Herkes gibi biz de
böyle bir pandemiyle karşı karşıya kalınca, tedirgin
bir bekleyişin ardından, yeni planlar oluşturmak, yeni yol
haritaları çizmek ve kriz planımızı oluşturmak için harekete
geçtik. Kriz şartlarını, tabi ilk önce sağlık ve hijyen başta
olmak üzere işyerlerimize göre revize ederek günlük çalışma
düzenimizi oluşturduk.
Bu süreçte MC Kompresör jeneratör olarak
çalışmalarımıza hiç ara vermedik. Kontrollü bir şekilde
çalışmaya devam ettik. Ekonomik anlamda ise bu fırtınalı
süreçte; Sağlam bilanço yapısının bir avantaj olduğunu
gördük.
Leyla Uyar Cantürk
MC Kompresör
Yönetim Kurulu Başkanı
Ama bu kriz dönemi bize şunu öğretti: Geleceğimizi,
işimizi, ailemizi, hedeflerimizi, başarılarımızı yeniden
şekillendirmeliyiz. Yeni dünya düzenine ayak uydurmalıyız.
Kriz yönetiminden çıkıp, değişim yönetimine geçmeliyiz.
Planlı bir şekilde yeni dönemi yönetmeliyiz. Dijital
platformlara eskisinden daha fazla yer vermeliyiz. Artık
eski normalimiz yok! Yeni normallerimiz var. Eskiden
çok zor zannettiğimiz şeyler, artık güncelimizde. Ve bu
değişimler çok kısa sürede hayatımızda kalıcı olarak yerini
aldı.
Bu süreçte pek çok dijital ortamlarda çalışmayı
öğrenmiş bulunuyoruz. Hayatımıza ‘online’ kelimesini
kattık.
Böyle bir değişimde ve yeniye ayak uydurduğumuz
bu dönemde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle
dileğim ve isteğim; Türk kadınının her zaman olduğu gibi şimdi de her
konuda ve alanda varlığını göstermesidir.
Yeni dönemde geleceğimizin gençler olduğunu düşünerek; Onların
dijital bilgilerine, değişime açık olmalarına, mücadeleci ruhlarına önem
vermeliyiz. Ülkemizin, işyerlerimizin geleceğinin gençler olduğunu
unutmamalıyız.
Bu vesile ile tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlar,
bol bereketli hayırlı işler dilerim.
Saygılarımla
94 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
AIR WORLD KISA HABERLER
TOGG'un şartnamesi
moralleri bozdu
TOGG’un fabrikasında kullanılacak ortalama 1 milyon euro’luk kompresör sistemi için
yazılan şartnamede, ithal markayı işaret eden maddeler yerli üreticinin moralini bozdu.
HABER - Murat Alişiroğlu
Türkiye’nin otomobili TOGG’da
kullanılacak motor ve batarya
için yapılan anlaşmaları
savunan şirketin CEO’su
Gürcan Karakaş’ı sanayiciler olarak tam
anlamaya çalışırken, yapılacak fabrika
için alınacak Kompresörler ve basınçlı
hava şartnamesi kafaları karıştırdı.
Türkiye’de üretilen ve 150’den
fazla ülkeye satılan kompresörler
konusunda abartısız üretici sayısıyla
dünyanın başkenti konumuna
gelmişken; TOGG’un yayınladığı
yerli kompresörleri dışlayan
şartname moralleri bozdu. Öyleki
İmal edip ürettiğimiz kompresörlerin
yabancılar tarafından etiketlenip yurt
dışında marka haline getirilmesi,
Türkiye’deki kamu ve özel işletmelerin
satınalmalarının bu durumu gözardı
etmeleri, markalarımızın kendi
ülkemizde zayıf kalmasına neden
oluyor. Geçtiğimiz yıl MKE, bugün
ise TOGG tarafından yayınlanan
şartnameler can sıkmaya devam ediyor.
Türkiye’de yabancı markalar için
üretim yapan birçok şirket var. Özellikle
kompresör sektöründe bunu görebiliriz.
Ülkemizin nitelikli iş gücü sayesinde
kompresörde yabancı markaların fason
merkezi konumundayız. Kompresör,
hava tankı, azot jeneratörü, filtre ve
hava kurutucuları konusunda ülke
olarak başarılı olduğumuzu tekrar
üstüne basarak yazıyorum.
Bir türlü anlam veremediğimiz
ithal ürün ve hizmet kullanma
alışkanlığımızın nedenleri ne olabilir?
Ürünün ithal olması hizmetin kaliteli
olacağı anlamına mı geliyor? Yada
kaliteli olarak çıkan bir markanın
sonradan ürününü bozsa bile “Nasılsa
herkes bizi tanıyor ve alır” özgüveninin
nedeni, kendini korumak adına "Ben en
bilinen markayı aldım" rahatlığındaki
satınalmalar mı? Hangisi doğru?
Yeter ki içeride önlerini açarak destek
olalım yerli girişimcilerimize, yeter ki
inanalım, bu ülkenin girişimcilerinin
başarılı ve kaliteli işlere imza attığına.
TOGG’un kompresör
şartnamesindeki maddeler için
yaptığımız itiraz bizzat TOGG’un
satınalması tarafından uygun bulunmuş
ve yönetime bu durumu bildireceklerini
tarafımıza söylemişlerdir. Fakat
zeyilname yapılmadığı için tesisat
ve mekanik işini alacak olan firma
nihayetinde şartnameye bakacağı için
yerli firmaların pek bir şansı olmayacak
görünüyor.
Konuyu Sayın sanayi bakanımıza
soru olarak yönelttik fakat Bakan beyin
basın danışmanı sektörel dergiler ile
ropörtaj yapmadıklarını söylediler. Biz
de konuyu TOGG’un altı ortağından
biri olan TOBB’un değerli başkanı
Rıfat Hisarcıklıoğlu beye duyurmayı
sektörümüze bir borç biliyoruz. Bu
konuda son derece duyarlı olduğunu
bildiğim Rıfat Hisarcıklıoğlu beyden
konuya özellikle müdahil olmasını
sektör olarak bekliyoruz. Burada yerli
firmalarında bu ihaleye katılabilmesinin
önündeki engeller konusunda
TOGG’un diğer ortakları ile yerliyi
saf dışı bırakan bu şartname için
müdahil olmasını bekliyoruz. Diğer
kurumlarında TOGG'dan pek farkı yok.
96 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Yeni
AR Serisi
Pistonlu ve vidalı kompresörler olmak üzere geniş bir ürün
yelpazesine sahip Eccoair, az yatırımla mümkün olan en yüksek
kalite ve performansı sunarak şirketinizin gelişiminde itici güç oluyor.
Eccoair bir Dalgakıran Grup markasıdır.
www.eccoair.com.tr
AIR WORLD HAZIṘAN ECCO ONAY.indd 1 2.07.2018 17:57
AIR WORLD KISA HABERLER
OSB'ler Bilişim Vadisi
ile dijitalleşecek
Teknoloji ve inovasyon üssü Bilişim Vadisi, dijital
teknolojilerin hem tedarikçisi, hem kullanıcısı konumunda
olan sanayi kuruluşlarına özel bir çalışma başlattı.
Doğu Marmara Kalkınma
Ajansı’nın (MARKA)
desteklediği “Sanayide Dijital
Dönüşüm Analiz Programı”
ile Organize Sanayi Bölgelerindeki
işletmelere dijital olgunluk analizi
yapılacak. İlk etapta 3 OSB’den 15 firma
ile başlayacak program kapsamında
dijital dönüşüm kapasitesi ve ihtiyaçları
belirlenecek. Belirlenen Dijitalleşme yol
haritası ile hem teknoloji tedarikçilerinin
yerlileşmesi hemde uluslararası
pazarda firmaların daha rekabetçi hale
gelmesi planlanıyor.
Dijitalleşme çabaları hızlandı
Covid-19 salgını, KOBİ’lerin dijital
üretim ve karar verme teknolojileri
ile donatılmış olmasını zorunlu hale
getirdi. Bu nedenle tüm dünyada
olduğu gibi Türkiye’deki işletmeler
de pandemi ile birlikte dijitalleşme
çabalarını hızlandırdı. Türkiye’nin
en büyük teknoloji geliştirme bölgesi
olan Bilişim Vadisi, bu çabalara destek
olacak önemli bir adım attı.
Di̇jiṫal olgunluk analiżi̇
Bilişim Vadisi’nin yürütücüsü
olduğu program çerçevesinde
OSB’lerdeki sanayi firmalarına dijital
olgunluk analizi gerçekleştirilecek. Bu
analiz sonucunda sanayi kuruluşlarının
dijitalleşme alanındaki eksikleri tespit
edilecek. Bilişim Vadisi bu sorunlara
çözüm önerileri getirecek.
3 OSB’de uygulanacak
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın
Sanayide Dijital Dönüşüm çağrısı
kapsamında hazırlanan program,
Otomotiv Yan Sanayi ve İhtisas
Organize Sanayi Bölgesi (TOSB)
İstanbul Madeni Eşya Sanatkârları
Sanayi Sitesi (İMES) ve Güzeller
Organize Sanayi Bölgesi’nde
uygulanacak.
İlk etapta 15 fiṙma
Bu üç OSB’den ilk etapta 15 firma
seçildi. 15 işletmenin dijitalleşme
bağlamındaki mevcut durumları,
işleyişleri, olanakları, dijital dönüşüme
karşı bakış açıları, kısa ve uzun vadeli
projeleri, dönüşüm için nelere ihtiyaç
duydukları gibi konular belirlenecek.
Di̇jiṫalleşme yol hariṫasi
Bunlara bakılarak KOBİ’lerin dijital
olgunluk analizleri gerçekleştirilecek.
Analiz sonuçlarına göre firmaların
dijitalleşme yol haritaları belirlenecek.
İşletmelere dijitalleşme sürecinde
rehberlik yapılacak.
İmzalar atıldı
Programın tanıtımı, Bilişim Vadisi,
MARKA ve TOSB İnovasyon Merkezi
arasında gerçekleştirilen Sanayide
Dijital Dönüşüm Analiz Programı İmza
Töreni ile yapıldı. TOSB’daki törende,
Bilişim Vadisi Genel Müdürü A. Serdar
İbrahimcioğlu, MARKA Genel Sekreteri
Mustafa Çöpoğlu ve TOSB Yönetim
Kurulu Başkanı Mehmet Dudaroğlu
sözleşmeye imza attı.
Firmaların röntgeni̇ çeki̇lecek
Bilişim Vadisi Genel Müdürü A.
Serdar İbrahimcioğlu, bu imzalarla
Sanayide Dijital Dönüşüm Analiz
Programının başladığını ifade ederek
“İlk etapta firmalarımızın her biriyle
ayrı ayrı görüşmeler yapılacak. Bilişim
Vadisi’nin aracı olduğu danışmanlar,
anlaşma yapılan firmaların çalışanlarına
eğitimler verecek. Fiziki ve teknik
incelemeler yapacak. Danışmalar
firmaların, üretim süreçlerini analiz
edecek. Hangi firmanın neye, nasıl
bir dijital dönüşüme ihtiyacı olduğu
tespit edilecek. Bir anlamda firmaların
röntgeni çekilecek” dedi.
Yerli̇ ve mi̇lli̇ dönüşüm
Üç ay sürecek çalışmanın
ardından bir yol haritası çıkarılacağını
anlatan Genel Müdür A. Serdar
İbrahimcioğlu, “Hazırlanan raporlar
kapsamında işletmelere tavsiyelerde
bulunacağız. Dijitalleşme sürecinde
ihtiyaç olan yazılım, IOT, elektronik,
haberleşme gibi ihtiyaç olan teknolojik
ekipmanların tedariği sürecinde de
bizatihi rol alacağız. Beklentimiz
sanayicimizin dijital dönüşümünü yerli
ve milli kaynaklarla sağlayabilmek”
diye konuştu.
Di̇jiṫalleşme ve küresel
rekabet
MARKA Genel Sekreteri Mustafa
Çöpoğlu, işletmelerin artık geleneksel
yöntemlerle değil dijitalleşerek
küresel rekabette kendilerine yer
bulabildiklerine işaret ederek “Bu
noktadan hareket eden Bilişim Vadimiz,
görev alanımızda bulunan 3 OSB’den
15 firmanın dijital dönüşümünü
sağlayacak” dedi.
Farkındalık oluşturacak
TOSB İnovasyondan Sorumlu
Yönetim Kurulu Üyesi Ömer
Burhanoğlu, otomotiv sektöründe
dijitalleşmenin olmazsa olmaz
olduğunu vurgulayarak “Bu program
farkındalık oluşturması açısından da
çok önemli. Firmalar bu farkındalıkla
birlikte küresel otomotiv pazarında
yerini alacak" dedi.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 97
HABER
Medikal Basınçlı
Hava Santralleri
Aleyna Dursun
Makine Mühendisi
Dalgakıran Kompresör A.Ş.
Atmosferik
havayı sıkıştırarak
basınçlandıran
kompresörden elde
edilen basınçlı hava,
direkt solunabilir nitelikte
değerlendirilemez.
Solunabilir hava;
atmosferik kirler, su, yağ
buharı, hidrokarbonlar,
mikroorganizmalar ve
tüm zararlı bileşenlerden
arındırılmış temiz havadır.
98 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
MAKALE
Bileşen
European
Pharmacopoela/
Avrupa Solunabilir
Medikal Hava
Standardı
US
Pharmacopoela
/ Amerika
Solunabilir
Medikal Hava
Standardı
CSA Z180.1-00/
Kanada
Solunabilir
Hava Standardı
BS EN
12021:2014/
Avrupa
Solunabilir
Hava Standardı
OSHA GRADE
D(CGA G-7.1-
2011 GRADE
D)/ Amerika
Solunabilir
Hava Standardı
Oksijen 20,4 % ≤O2≤ 21,4% (v/v) 19,5 % ≤O2≤ 23,5% (v/v) 20-22% 21 +-1% 19,5-21,5%
Karbon Dioksit ≤500 ppm (v/v) ≤500 ppm (v/v) ≤600 ppm ≤500 ppm ≤1000 ppm
Karbon Monooksit ≤5 ppm (v/v) ≤10 ppm (v/v) ≤5 ppm ≤15 ppm ≤10 ppm
Sülfür Dioksit ≤1 ppm (v/v) ≤5 ppm (v/v) - - -
Yağ ≤0,1 mg/m3 - ≤0,1 mg/m3 ≤0,5 mg/m3 ≤5 mg/m3
Azot Oksitler (NOx) ≤2 ppm ≤2,5 ppm - - -
Su ≤67 ppm (v/v) - - - -
Solunabilir olması için yukarıdaki normlara göre
şartlandırılmış olmaları gerekmektedir. Solunabilir havayı
daha nicel tanımlamak için içerisindeki kimyasal bileşen
miktarlarını belirten, yurtdışında Avrupa ve Amerika da
kabul edilen standartlar aşağıdaki gibidir.
Her ne kadar biz kompresör üreticileri Yağsız kompresör gibi
sektör ihtiyaçlarına uygun yağsız modeller çıkarsak da solunabilir
hava sistemleri için tek başına yeterli değildir. Hastanelerin ve
solunabilir hava ihtiyacı olan sektörlerin bu ihtiyacını karşılamak
üzere Medikal Basınçlı Hava Santrali ürünümüz ile bu ihtiyacı
karşılamayı hedeflemekteyiz. Medikal basınçlı hava santralleri,
hastane ve sağlık birimlerinde ihtiyaç duyulan solunabilir havanın
tek merkezden elde edilerek bakır boru ağı ile gerekli ünitelere
dağılımını sağlayan pratik kullanımlı emniyetli ve kalıcı sistemlerdir.
Medikal basınçlı hava santralleri, solunabilir havayı bir
santralden elde ederek nominal kullanım basıncına düşürdükten
sonra bakır boru tesisatı ile sağlık birimlerindeki (hasta servis
odaları, yoğun bakım üniteleri, acil servisler, ameliyathaneler, acil
durum odaları, doğumhaneler vb.) tıbbi tedarik ünitelerine (hasta
yatak başı ünitesi, pendant) veya medikal gaz prizlerine kadar
iletilmesini sağlayan, olası tehlike durumlarında sesli ve ışıklı olarak
kullanıcıyı uyaran, pratik kullanımlı ve emniyetli, kalıcı sistemdir.
Medikal basınçlı hava santrallerinde amaç, bina içerisinde kompleks
ve emniyetsiz yapıda bulunan basınçlı tüpler vb. bulundurulmasına
gerek kalmadan tek bir merkezden hijyen kurallarına uygun,
emniyetli ve estetik biçimde sağlık kuruluşlarının ihtiyaçlarını
karşılamaktır. Çoklu ünite ile kompresörlerin eşit düzeyde
kullanımı, arıza durumlarında kompresör geçişinin otomatik olarak
gerçekleşmesi, basıncın sürekli kontrol altında tutulması ve gerektiği
zamanlarda iki kompresörün aynı anda devreye girerek sistemi
beslemesi sağlanmaktadır.
Medikal Basınçlı Hava santralleri, eğitilmiş ve resmi olarak
görevlendirilmiş hastane teknik personeli tarafından kullanılması
amacıyla tasarımı gerçekleştirilmiş ürünlerdir. Tüm medikal hava
ihtiyacı olan hastane alanlarında kullanılabilir. Özellikle yoğun
bakım ünitlerinde kullanılmakta olan anestezi cihaz, ventilatör, vb.
tıbbi cihazların ihtiyaç duyduğu medikal havanın sistem üzerinden
sürekli sağlanabilmesi solunum havasına ihtiyaç duyan hastalar için
büyük yarar sağlamaktadır.
Dalgakıran Medikal Basınçlı Hava Santrali aşağıdaki
komponentlerden oluşur.
3 adet Kompresör:
Basit tabiriyle bir gazın basıncını, hacmini düşürme veya hızını
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 99
MAKALE
arttırma yoluyla yükselten mekanik ünitedir.
Hastane ihtiyacına uygun kapasitede ve teknik
özellikte yağlı ve yağsız tip, vidalı ve pistonlu tip
farklı modelleri kullanılabilir.
ISO 7396-1 standardına göre santrallerde medikal
hava santralinde ana, yedek ve yedeğin yedeği
şeklinde en az 3 kompresör bulunması gerekliliği
belirtilmektedir.
2 adet Hava Tankı:
Tesisata verilecek olan medikal havayı depolamak
amacı ile kullanılmaktadır. Basınçlı hava tankları
yatay veya dikey olarak farklı kapasitelerde Basit
Basınçlı Kaplar Yönetmeliği, Basınçlı Ekipmanlar
Yönetmeliği’ne uygun olarak üretilmektedir.
Su seperatörü:
Basınçlı havanın içinde likit halde bulunan su ve
yağı yani kaba kondensi merkezkaç etkisiyle toplayıp
dışarı atan ekipmandır. Likit halde gelen su ve yağın
büyük bir kısmını sistemden uzaklaştırdığı için
kendisinden sonra gelen filtrelerin kontaminasyon
yükünü önemli ölçüde azaltmaktadır.
Partikül Filtre:
Kompresörden çıkan basınçlı havanın 1.kademe
filtrasyon ünitesinde 1 mikrona kadar filtrelenerek
kaba partiküllerden arındırılması için kullanılan
filtredir.
Solunabilir Hava Filtrasyon
Grubu:
Hava deposunda depolanan basınçlı
hava solunabilir hava filtrasyon grubundan
geçtikten sonra sisteme verilmektedir.
Solunabilir Hava Filtrasyon Sistemi aşağıda
yer alan ekipmanlardan oluşmaktadır.
Hava Kurutucu: Hava kurutucu,
kompresör tarafından üretilmiş sıcak
havanın, soğutulması ve kurutulmasını
gerçekleştirir.
Partikül Filtre: Ana sistemdeki partikül
filtre ile aynı görevi yapmaktadır.
Aktif Karbon: Kirlilik kontrolü için
kullanılan en önemli desiccantlardan
biridir. Odun, turba, linyit, kömür,
hindistan cevizi kabuğu ve yağ vb.
ürünlerden elde edilen karbonların işlenip
aktive edilmesiyle elde edilir. Aktif karbon
taneciği hava içerisindeki yağ buharı ve
kokuyu gözeneklerinde tutarak 0.003
mg/m3 değerine kadar düşürmek için
kullanılan filtrelerdir.
Hopkalit: Bakır ve manganez oksit karışımından
(CuMnOx) oluşur. Çevreye zararlı gazların
uzaklaştırılmasında kullanılan önemli bir
katalizördür. Karbon monoksit gazının oksidasyonu
için kullanılır ve CO gazını katalitik oksidasyon ile
zararsız bir gaz olan CO2’ye dönüştürür.
4 Bar Basınç Regülatör grubu :
Solunabilir hava filtrasyon grubundan çıkan
hava, regülatör grubunda 4 bar olarak regüle edilir. 4
bar basınçlı medikal hava, solunum cihazı, anestezi
cihazı gibi cihazlarda kullanım için uygundur.
Alarm Paneli :
Teknisyenin odasında bulunan kontrol cihazıdır.
Basınç değerinde oluşacak olan alarmların
görüntülendiği paneldir.
PLC kontrol panosu :
Sistemde bulunan tüm ürünlerin enerjilerinin
dağıtıldığı ve kompresörlerin sistemin ihtiyacı
doğrultusunda 1,2 veya 3’ünün de devreye girmesini
sağlayan panodur.
Solunabilir Hava Kapasitesi Hesabı
Medikal Basınçlı Hava santrallerinin, hastane
ihtiyacına göre kapasitesi belirlenirken, HTM 02-01
standardında belirtilen akış hesabına uygun olarak
yapılır. Aşağıdaki tablo üzerinden hastanenin ihtiyacı
belirlenip, uygun ürün seçilebilir.
Departman
Adet
Her Terminal
Ünitesi İçin Akış
Dizaynı (l/min)
Akış Hesabı (l/min)
Hasta Konaklama (Servis Birimleri)
Tek / Çift Yatak ve Hasta Odası n 20 Qw=20 + ((n-1)*10/4)
Servis Bloğu / Bölümleri nW 20 Qd=Qw(1+(nW-1)/2)
Kaza ve Acil Durum
Hasta Canlandırma Odası, Araba Başına n 40 Q=40 + ((n-1)*20/4))
Ana Tedavi ve Alçı Odası n 40 Q=40 + ((n-1)*20/4))
Anestezi Sonrası Tedavi Ünitesi n 40 Q=40 + ((n-1)*40/4))
Operasyon
Anestezi Odası 40 Akış hesabına ilave yapılmayacak
Ameliyat Odası nT 40 Q=40 + ((nT-1)*40/4))
Anestezi Sonrası Tedavi Ünitesi n 40 Q=40 + ((n-1)*10/4))
Kadın Doğum Ünitesi
Doğum Odası n 40 Q=40 + ((n-1)*40/4))
Bebek Ünitesi n 40 Q=40 + ((n-1)*40/4))
Operasyon Odaları
Anestezi Ünitesi nS 40 Q=40 + ((nS-1)*10/4))
Anestezi Sonrası Tedavi Ünitesi n 40 Q=40 + ((n-1)*40/4))
Yeni Doğan Ünitesi n 40 Q=40n
Radyoloji
Tüm Anestezi ve İşlem Odaları n 40 Q=40 + ((n-1)*40/4))
Yoğun Bakım Alanı n 80 Q=80 + ((n-1)*80/2))
Yaşam Destek Ünitesi n 80 Q=80 + ((n-1)*80/2))
Diyaliz Ünitesi n 20 Q=20 + ((n-1)*10/4))
Ortodonti
Dental ve Ağız Bakım Cerrahisi n 40 Q=40 + ((n-1)*40/2))
Diğer Bölümler 40 Q=40
Ekipman Hizmet Odası 40 Q=40
TÜM BİRİMLER İÇİN GEREKLİ
TOPLAM AKIŞ OLAN AKIŞLARIN TOPLAMINDA
ELDE EDİLİR.
Medikal Basınçlı Hava Santrali ürünü, tıbbi
cihazlar kapsamında olduğu için Tıbbi Cihazlar
Yönetmeliğinin ilgili kapsamındadır.
100 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
Hastanedeki patlama
göz göre göre yaşanmış
Antep'te 12 kişinin yaşamını yitirdiği özel SANKO Hastanesinde
yüksek akım oksijen cihazının patlamadan bir gün önce
Sağlık Bakanlığı, cihazlardaki riskle ilgili yazı göndermiş
Antep’te Sani Konukoğlu
Üniversitesi Hastanesi
Kovid-19 yoğun bakım ünitesinde
12 kişinin ölümüne
yol açan patlamanın riskinin önceden
bilindiği ortaya çıktı.
Sözcü'den Erdoğan Süzer'in
haberine göre, Kovid-19 hastalarının
tedavisinde yaygın olarak
kullanılan düşük kaliteli oksijen
terapi cihazlarının yangın çıkardığı
yönünde çok sayıda hastaneden
Sağlık Bakanlığı'na bildirim yapıldı,
ancak cihazların kullanımına
devam edildi. Sağlık Bakanlığı da
Antep'teki patlamadan bir gün önce
tüm hastanelere yazı göndererek bu
cihazların yangına neden olabildiğini
bildirdi ve yangınların önlenmesi için
eğitime ağırlık verilmesini istedi.
Uzmanlar, kalite sorunu yaşanan
cihazları ithal eden firmalar ile bu
cihazları tüm hastanelere göndermek
üzere satın alan Sağlık Bakanlığı
yetkililerinin araştırılması gerektiğini
ifade ettiler.
Geç gelen bakanlık yazısı
Antep'te meydana gelen patlama
ve yangından sadece bir gün önce
Sağlık Bakanlığının hastanelere bir
yazı gönderdiği ve bu yazıda yangın
riskini dile getirdiği ortaya çıktı.
Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü
tarafından ‘Tıbbı Cihazların Güvenli
Kullanımı' başlığıyla gönderilen
yazıda, oksijen cihazlarının yandığına
dair bildirimlerin geldiği uyarısı
yapıldı.
Daha önce de yangın çıktı
Bu cihazların daha önce de küçük
çapta yangınlara sebep olduğu ve
anında söndürüldüğü belirtildi.
Temmuz ayında İstanbul Esenler'de
özel bir hastanede meydana gelen
yangın da bu cihaz nedeniyle
yaşanmıştı. Yüksek oksijen akımına,
hasta yataklarının başındaki merkezi
oksijen sistemleri yeterli gelmeyince
yoğun bakım odalarına bu kez
büyük oksijen tüpleri getirilmeye
başlandı. Sözcü'ye konuşan uzmanlar,
küçük bir kıvılcım ya da elektrik
kontağına maruz kalması halinde
patlama riski taşıyan bu tüplerin
hastaların başucunda tutularak olası
felaketlere davetiye çıkarıldığını
söyledi. Uzmanlar, normalde merkezi
oksijen jakına takılması gereken
cihazın direkt tüpe bağlanması
nedeniyle patlamanın yaşandığını,
bunun eğitim eksikliğinden meydana
geldiğini belirtti.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 101
"Verimli, kaliteli
ve fiyat olarak
rekabetçiyiz"
Sami Akdoğan / AEMOT Motor Genel Müdürü
ÖZEL RÖPORTAJ
"Türkiye’deki elektriğin yüzde 36'sını elektrik
motorları tüketiyor. Burada farkındalık yaratabiliriz."
Murat Alişiroğlu
102 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
ÖZEL RÖPORTAJ
n Merhaba Sami bey, bir yıl aradan
sonra orta gerilim ile hidrojeneratör
fabrikasının bittiğini bu ziyaretimizle
görmüş olduk. Bizi kırmayıp misafir
ettiğiniz için teşekkür ederim.
Öncelikle basınçlı hava sektöründe
ciddi çalışmaların yayınlandığı AIR
WORLD TÜRKİYE dergisinin 4.yılını
kutluyorum. Sektörel yayıncılığın
sadece reklam mecrası olmadığını teknik
bilgi paylaşımının ne kadar önemli
olduğunu AIR WORLD TÜRKİYE
kanalıyla gördük bu geçen süreçte.
Yaptığınız çalışmalar ciddi ses getiriyor.
Son dönemde TOGG’da IE5 motor
konusunda yaptığınız itirazlar ve
akabinde teknik bilgi desteği için bizimle
yaptığınız kontak neticesinde AEMOT
olarak basınçlı hava sektörü için çok
özel çalışmalar yaptık. Bu konuda sektör
firmaları içinde bizleri arayanlarda oldu.
Umarız çizginizi hiç bozmazsınız.
n Basınçlı hava sektörünün olmazsa
olmazı elektrik motoru. AEMOT motor
tesislerinizi gezerken her birimin full
çalıştığını gördüm. Bu kompresör
fabrikalarında da böyle, gezdiğim
bir çok fabrika kilit durumda ve
pandeminin etkilemediğini görüyorum.
Salgın, Türkiye için bir avantaj mı
oldu? Bu dönemde Türkiye’de sizce
eksikler nelerdi? Sanayinin problemi
neydi?
Türkiye’de bir kere kapasite
problemi var Murat bey, bu çok net.
Pandemide çok az bir sipariş Türkiye’ye
kaydığı halde Türkiye’de fabrikalar
kilitlendi. Burada şunu sormak lazım;
Türkiye kimin alternatifi olabilir? Çin’in
alternatifi olabilmesi için çok zaman
geçmesi lazım. Yani kapasiteye yönelik
çalışmalar yapılması lazım. Türkiye’nin
bir kere montaj sanayiden çıkıp dikey
üretim dediğimiz üretim modelini
benimsemesi lazım. Üçüncüsü her
zaman herkesin söylediği katma değerli
ürün yapması gerekir.
n Peki katma değerli ürün nasıl
yapılacak?
Katma değerli üründe yine
globalleşerek yapılır. Sadece ben işte
bugün üniversiteyi alıyım yanıma, ben
bir şey üreteyim ile değil, orda da senin
global ortakların olacak, ortaklaşa bir
proje çıkartacaksın. Örneğin bugün
hidrojeneratör üretiminde Hindistan
bizden çok önde. Bugün Hindistan
bizim yeni ürettiğimiz Hidrojeneratörü
yıllardır üretiyor. Türkiye’de daha
yok. Mesela Taiwan'da inanılmaz
teknoloji şirketleri var. Burada şu
olacak Murat bey; Ülkede sanayi-
Üniversite işbirliğinin yanına üçüncü
olarak birde yabancı global bir partneri
de ekleyeceksin. Hatta ülkemizdeki
üniversitelerin her birinin yabancı bir
ortağı olması gerekir.
Şimdi çok büyük bir fırsat var!
Bu pandemiden ötürü de değil,
burada Avrupalı Tüketici, “Biz tek bir
tedarikçi ile gidemeyiz. Bizim mevcut
tedarikçilerin yanına alternatifler
koymamız lazım” dedi. Bu dönemde
Türkiye, “Ben buradayım!” dedi.
Pandemi döneminde küçük aksaklıklar
oldu ama müşterilerin ürünlerini
göndermeye devam ettik, Avrupa
gibi bir anda kapatmadık. “Bakın
biz Türkiye’de pandemiye rağmen
ürünümüzü alabildik” dediler. Burada
önemli olan şu Murat bey; Birincisi
kapasiteyi kesin arttıracağız, ikincisi de
katma değerli ürün yapacağız. Türkiye
bu şansı yakalarsa, bu bizim için sanayi
devrimi olur. Bakın Türkiye’de saatlik
ücretler ne kadar? 5 - 6 Euro civarı.
Bunun içinde maaş, elektrik, su ve
diğer giderlerin hepsi var. Başka ülkeler
ile karşılaştırdığınızda Türkiye’nin
avantajını göreceksiniz. Buna rağmen
yatırımcı niye Türkiye’ye gelmiyor, onu
sorgulamak lazım. Burada en büyük
sıkıntı kapasite. Türkiye’deki firmaların
kapasitesi belli. Yabancı bir firma gelip,
“Bütün bir yılı kapatıyorum” dese, bizim
gibi firmaların yıllık olarak başka yere
üretim yapma şansı kalmaz. Demek
ki bu tarz işler için önce kapasite. Peki
kapasiteyi nasıl arttıracak insanlar?
Yatırım. Peki yatırım nasıl olacak?
Finans nerede? İşte orada devlet
girecek devreye. Bakın Murat bey, size
şunu anlatayım. Yenilenebilir Enerji
Kaynaklarında devlet, "Yerli üretim
olursa, tesis sahibine teşvik veriyorum"
dedi. Bu çok güzel bir şey.
n Alım garantisi veriyor yani..
Aynen hem alım garantisi veriyor,
hem de yerli kullanırsan sana bu kadar
da fazladan para veriyorum diyor.
Şimdi Devlet diyeceğini demiş, çok
güzel ama şu olmuş, Yerli üreticiler
olarak bu avantajı kullanmamışız, aksine
yabancı firmalar bu açığımızı kapatmış.
Asıl soru şu; devlet bu kadar güzel
destek vermişte niye biz bu üretime
girmemişiz? Niye biz üretmemişiz?
Demek ki sektörel bir iletişimsizlik
var. Kurumlar tarafından belki bunun
üreticilere bir lansman gibi anlatılması,
belki de fabrikalara gelip o açığı bize
anlatıp bakın bu üretime girin, bu işlere
girin denilmesi gerekiyordu.
n İşleyişte bir sıkıntı mı var? Yani
herşey var
Aynen işleyişte bir sıkıntı var.
n Basınçlı hava sektörü olarak
MİB'te Aslı Saraçoğlu döneminde
çok aktif olarak çalışmalar yapıldı.
Birçok karar alındı bakanlıkça. Alınan
kararlarda, firmalara müfettişlerin
ziyareti olacaktı. Sektör firmaları ile
konuşuyoruz ne gelen var ne giden...
Yani Sami bey, kararlar alınıyor,
yasalar çıkıyor fakat uygulamada
sıkıntılar oluyor bununla ilgili çözüm
önerileriniz nedir?
Murat bey, bir iletişim eksikliği
var. Özel sektör tarafında da devlet
tarafında da. Demek ki bizler çok
gidip gelmiyoruz bakanlığa, kurumlara
hem de oradan bir eksiklik var bu
çok net. İkincisi teşvikler çok güzel
ama Türkiye’nin sorunu ne istihdam
değil mi? İstihdamı sen nasıl yaparsın,
üreterek yaparsın. Hizmet sektörünü
gördük. Pandemide her yer kapandı
hizmet sektöründe. Çözüm üretimden
geçiyor. Peki sen nasıl bu üretimi
yapacaksın? Yatırım yapacaksın uzman
kadron olacak ve katma değerli ürün
üreteceksin. Teşvikler çok güzel, Ne
diyor orada “Yerli alırsan sana bu kadar
teşvik veririm”. Tamam çok güzel tesis
sahibi yerli almaya teşvik ediliyor. Çok
iyi ama kompanent üreticileri, makine
üreticileri, kompresör ve bu jeneratör
vs. gibi ürünleri üretenler bundan
yararlanmıyor. Doğrudan yararlanmıyor.
Doğrudan yararlansa, misal bugün
verilen teşvikin bir kısmı da üreticiye
verilse burada istihdam yaratılır. "Ben
10 yıl size 200 kişi garanti veriyorum”
diyebiliriz. Normalde bir elektrik
üretim tesisinde kaç kişi çalışıyor? 5-10
kişi değil mi? Halbuki üreticiye verse
teşviki 100-200 kişi istihdam eder üretici.
Burada Teşvik veriliyor ama teşvik
doğru dağıtılmıyor. Tekrar ediyorum
Devletimizin hamleleri yerinde. Ama
hem özel sektör hem de kurumlar iç
içe çalışarak bu teşvikleri daha verimli
hale getirebiliriz. Bu konuyla ilgili
kapsamlı bir föy hazırlıyoruz, Bakanlığa
sunacağız.
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 103
ÖZEL RÖPORTAJ
"Ülke olarak rekabete
açık olmalıyız. Yoksa bu
güvensizlik YARATIR."
n Devletin verdiği teşvik üreticiden
ve halktan toplanan vergiler aslında.
Bakıyorsunuz teşvik verilen bir
fabrika Türkiye’de yerlisi varken
hiç yatırımı olmayan ithal bir
markayı alıyor. Burada ciddi bir
kayıp yaşıyoruz ülke olarak. Sizin
tarafınızda durum nasıl peki?
Biraz farklı. Bizim rekabete açık
olmamız gerekiyor. Yoksa bu güvensizlik
yaratır. Benim mantığıma göre bugün
Avrupalıdan daha ucuz olmam lazım.
Niye? İşçiliğime bakıyorum, genel
giderlerime bakıyorum daha ucuz
olmam lazım. Orada bilinen bazı
ithal markaların olması önemli değil.
Kendimi iyi bir fiyatla, kaliteli olarak
ispatladıysam ve karşı taraf da buna
mantıken açık ise zaten alması lazım.
Fakat baştan bu bilinen motor firmaları
olmasın dersek, Türkiye’ye karşı bir
güvensizlik olur. Onu da yapmamak
lazım. Yani rekabete açık olunması
lazım. Ben zaten kendime güveniyorum.
Bugün Avrupa’da hangi tesise gidersen
git (motor için konuşuyorum) bunun
fazlası yok, belki bizde fazladır eksiği
yoktur. Ruslardan kalma 1970‘lerin
mantığıyla üretmiyoruz. Sovyetler Birliği
inanılmaz sanayi hamlesi yapmıştı. Çok
büyük fabrikalar vardı. Bin dönümlük
arazilerde üretimler yapıyorlardı ama
onu geliştirmemiş, üzerine bir şey
katmamış, yeni yatırım yapmamış. Şimdi
git hala o eski makinalar vardır. Çin
devamlı kendini yeniledi. Hem devlet
politikası ile yeniledi, hem özel sektör
mantığıyla devamlı yatırım yaptı. Bugün
dünyada bir çok ünlü markayı zorlayan
yatırımları ve markaları var. İşte en
basiti Huawei. Türkiye’de yatırımcılar
bunu kendiliğinden yapıyor. Orada olan
eksiğimiz yabancı teknoloji firmalarıyla
bu yatırımlar bir araya getirilirse bu olur
çok daha ileriye gidebilir.
n Türk Sanayi Şirketlerinin eksik
gördüğünüz yönleri nedir?
Türk sanayi şirketleri "sadece
104 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
Türkiye’ye çalışacağım" mantığıyla iş
yapıyorsa zaten baştan bitiyor. Hiçbir şey
fizibile olmaz. İşte o zaman birbirimize
sararız. Niye o oldu, niye o marka?
Sonra iş fiyata endekslenir. Türkiye’deki
firmalar Avrupa ve Dünya pazarı için
koştursa zaten ürün yetiştiremeyecektir.
Böyle bir durumda Türkiye’deki o kısır
döngüye bakacak zamanı da olmaz.
Birde kendi alanlarımıza odaklanıp
zirveye çıkmamız gerekiyor. Özellikle
müşterinin alanına girmemek gerekiyor.
Örneğin bugün kompresör üreticisine
bir kompanent yapıyorsan gidip
kompresör üretmemen lazım. Ama
kendi alanında rekabet her zaman olması
gerekiyor. Bugün IE5 motoru rakiplerde
yapıyorsa mutluluk duyarız, çünkü
Pazar çok büyük. Bu Pazar sadece global
rakiplerimizin saldırmasıyla AEMOT’un
elinden gitmez. Aksine daha iyi olur
daha çok kamçılanırız.
n ABD yaptırımları sizi etkiler
mi? Türkiye nasıl etkilenir? Sayın
Cumhurbaşkanımız "Bu bizi ırgalamaz"
dedi. Sizce tesadüfen söylenmiş bir söz
mü Cumhurbaşkanımızın bu çıkışı?
Evet aslında ben de etkileyeceğini
sanmıyorum. Pandemide bakın 1
yılda bütün dünya zarar gördü.
Herkesin oyun alanı kısıtlandı. Bugün
Avrupa’nın birçok ülkesinde ufak
tefek şirketler battı. Çünkü talep yok,
devam ettiremediler, Lockdown oldu.
Burada Murat bey, malımızın yüzde
kaçını ABD'ye satıyoruz ona bakmak
lazım. Ama şu var aynı soruyu Avrupa
için sorsanız bak orda sıkıntı olur.
Biliyorum ki Türkiye ihracatının yüzde
50’sini Avrupa’ya satıyor. Ama ABD’ye
üretimimizin yüzde kaçını veriyoruz?
Bunu bilmiyorum. Belki sektör farkı
olabilir. Ama motor için bizi zorlayacak
bir şey olmaz.
n ABD için çelik sektörü önemli
sanırım?
Bilinen bir sektör olması açısından
önemli ama orda da uzun süredir devam
eden bir sıkıntı vardı zaten, ona rağmen
firmalarımız ayakta. Genel anlamda
şunu söylemek gerekirse iyi geçinmek
lazım. Şunu da eklemek gerekir ki yurt
dışının da çok oyun alanı kalmadı.
Bugün hem Türkiye’yi alternatif görüp
(üretim anlamında) bunu yapıyorlarsa,
iki sebebi var birincisi ya başka bir
alternatifleri var ki onlar için çok iyi
değil, yada gözden çıkartmışlardır
tamamen Türkiye’yi ama ben o kadar
ileri gideceklerini sanmıyorum. Çünkü
şu an herkesin birbirine ihtiyacı var.
n Sami bey, AEMOT olarak IE4,
IE5, Hidrojeneratör, orta gerilim
motor derken devamlı bir yatırım
içerisindesiniz. Fakat Türkiye’de bunu
söylediğimizde özellikle bilmeyenler
şaşırıyor. Anadolu'nun göbeğinde çok
ciddi teknolojik yatırımlarınız var.
Yaptıklarınız ortada Türkiye’den bu
yapılanları merak edip size gelenler
oluyor mu?
AEMOT olarak farklı bir misyonu
da üstleniyoruz. Anadolu’da teknoloji
şirketi olmak. Bugün yapılan yatırımlar
azımsanmayacak şekilde. Daha önce
dediğim gibi eksiğimiz yok fazlamız
vardır. Türkiye’de üretilmeyen motor
ve generator teknolojilerine odaklandık.
Bunun gereği ne ise onu yapıyoruz.
Türkiye ve yurtdışından misafirimiz
geldiği zaman şaşırıyorlar. AEMOT
kuruluşu 2016 yılı. 5 yılda bu seviyeye
ulaşmak zordur. Ama şunu biliyoruz
durduğumuz zaman kaybederiz. O
yüzden gelişime acık olarak projeleri
ticarileştirerek devam edeceğiz.
n IE3-IE4 satışları şu an ne
durumda?
AEMOT olarak aslında
yoğunluğumuz ihracat, ihracatımızın
da yüzde 99’u Avrupa’ya. Çok da başka
bir yere satmıyoruz aslında. Avrupalı
verim konusunda Türkiye’den daha
istekli. Bugün regülasyonun olması
önemli değil. Avrupalı, "Bugün senin
elinde IE4 motor varsa yada daha
iyisi bana onu öner" diyor. Bu birinci
etken çünkü diyor ki ben ne kadar az
enerji harcarsam benim için daha iyi
bir makine üreticisi olarak. Çünkü
oda ürettiğini son kullanıcıya bir
satış hikayesi olarak anlatıyor. "Bak
benim makinam şu özelliklerinden
dolayı daha az enerji tüketiyor" diyor.
Fakat bu zaten Avrupa’da bir kültür,
yani zorunluluk olduğu için değil.
Türkiye’de bu yanlış anlaşılıyor. Sanki
8
E NGINEERING & REVAMP
P ROJECTS, COMPRESSOR
MODERNIZATIONS
F OR RECIPROCATING COMPRESSORS,
COMPRESSOR SYSTEMS AND AUXILIARY EQUIPMENT
www.burckhardtcompression.com
İmes Sanayi Sitesi 404. Sokak No: 5
Ümraniye, İstanbul, Türkiye
ÖZEL RÖPORTAJ
bir zorunluluk varda biz o yüzden IE3
veya IE4’ü almalıyız gibi.
n Çözüm nedir sizce, son
kullanıcıyı mı eğiteceğiz veya bilgi
sahibi yapacağız?
O kesin zaten, son kullanıcının
bu eğitimi alması gerekiyor. fark ne,
bilmesi lazım
n Ülkemizde son kullanıcı ilk
yatırım maliyeti yüksek diye genelde
almak istemiyor. Getirisini bilmiyor.
Aynen Murat bey, mesela burada şu
da var. Ürün bir yerde 2 saat ve daha az
çalışıyorsa orası için çokta verimli bir
motor seçmek mantıksız oluyor. Geri
dönüşü çok uzun zaman alır. Özellikle
24 saat full çalışan bir yerde ilk yatırım
maliyetinin önemi ortadan kalkıyor.
Motorun ömrü nedir? Siz gerekli
bakımları yaptığınız sürece, yani bakım
prosedürüne uyduğunuz sürece ben
diyorum ki insan ömrü kadardır. Yani
siz yaşadığınız süre boyunca çalışacak
ve devamlı az enerji tüketecek, olaya
bu açıdan bakmak gerekiyor. Siz de
bir makine üreticisi olarak makinanızı
satarken de diyeceksiniz ki mesela
"buzdolabında ne oluştu A+++ mı?
yada klimada HI-TECH invertörlü
mü?", yani bunu ev hanımı da soruyor
artık. Aynısı bizim motorda da var. Peki
motorda kaç kişi soruyor. Çok az. Çünkü
burada henüz o kültür oluşmadı. Son
kullanıcı da oluşsa zaten üretici de bunu
uygulamak zorunda kalacak.
n Yüzde 90 son kullanıcı bakmıyor
bile, motorunu dahi sormayan var.
Neye bakmak lazım?
Tabi ki test raporuna bakmanız lazım
yüzde kaç verimlilikte, ısınması nedir?
Birazda karşıdaki insanların bilgili
olması gerekir. Bu eğitimden başlıyor.
Son kullanıcıyı iyi eğitmek lazım.
İkincisi Avrupa’nın buna geçiş oranını
göstermek lazım. Şu anda Avrupa’daki
müşteriler, "Bırakın IE3’ü varsa IE4
ver bana" diyor. O nedenle o kültürün
Türkiye’de değişmesi gerekiyor. Yok mu?
Büyük şirketlerde var. Bugün devletin
kurumsal şirketlerinde de var. Hatta
buraya gelip kabul testlerini yapıyorlar,
bu daha çok hoşumuza gidiyor. Motor
verimi yüzde kaç görüyor ve anlatıyoruz
neyin nasıl olduğunu verimin faturalara
nasıl yansıyacağını gösteriyoruz.
İnsanlar kendi alanında bir şeyler
araştırmıyorsa zaten bize ilgi duyması da
beklenemez. Bizim de burada eksiğimiz
olabilir. Belki biz de birçok mecrayı
kullanmıyoruz yaptığımız uygulamalar
için. Bu yıl daha agresif olacağız.
n Bir ürün alırken veya araştırırken
sorgular mısınız?
Kendi ürünümle ilgili bir şey
"Sanayi Bakanımız Sayın Mustafa Varank, Aksaray
Valimiz Sayın Hamza Aydoğdu ve beraberindeki heyet
fabrikamızı ziyaret ederek yüksek verimli motor ve
generator ürünlerimizi yerinde inceledi."
araştırırken yani motoruma yeni bir
şey koyacaksam sorgularım. İki yıl
önce sizin de bildiğiniz uzaktan erişim
cihazını geliştirdik. Niye? Çünkü bir
ihtiyaçtan doğdu bu. Motor bozulmadan
biz nasıl arızalara müdahale edebiliriz.
İnsanlarda aslında motorla veya kendi
üreteceği makine ile ilgili daha fazla
verimi nasıl arttırırım, müşterim
açısından sorun yaşamaması için neler
kullanmam gerekiyor diye araştırma olsa
ilgi daha çok artacak ama genel anlamda
Türkiye’deki ilgi Avrupa‘ya kıyasla
çok az. Bugün Hollanda havalimanına
indiğinizde elektrikli çalışan taksiler
görüyorsunuz. Türkiye’de ise daha yeni
yeni başlıyor. Çin çok daha önce girdi.
Verimlilik ile ilgili eğitim panellerine
bakıyorum, başka komponentlerden
bahsediyorlar. Ama motor verimliliği
ile ilgili çok bir şey görmüyorum.
Türkiye’deki elektriğin yüzde 36’sını
elektrik motorları tüketiyor. Burada
farkındalık yaratabiliriz. IE3 veya IE4
ü anlatarak değil de farklı bir şekilde
aksettirmek lazım insanlara. Bununla
ilgili bir çalışma yapmak lazım.
n Aslında Motor verimliliğini
incelediğinizde tüm makine sektörünü
içine alan bir girdap oluşur. Çünkü
kimse verimsiz bir kompresörü
fabrikasında istemeyecek ve firmalar
da bu konuda çekidüzen verecek
üretimlerine. Hatalı satılan makinalar
yüksek kW'lı kompresörlerin çalışması
sizce çıkış yolu nedir? Fabrika sahipleri
ne yapmalı?
Kompresörcüler artık enerji analizörü
koyuyorlar. Bizim kompresörlerde
ekranda ne kadar elektrik tükettiğini
hangi frekansda çalıştığını, ekranda
görebiliyorum. Bu bile bir farkındalık.
Siz IE2 yerine IE4 motor seçerseniz
farkı anında göreceksiniz. sanayiciler
de bunu sorgulasın anında kendisi
bile görebilir o farkı. . Biz AEMOT
olarak yine de bir kültür oluşturduk.
İnsanların gelip "kabul testlerini
görmek istiyoruz" demesi bir kültür
başlangıcı. Bu memnun edici bir şey.
Özet olarak araştırma yapmalıyız ve
test laboratuvarlarını ziyaret ederek
gerçek verim değerlerini görmeliyiz ki
mukayese yapabilelim.
n AKSARAY yatırım için nasıl?
Avantajları nelerdir?
Sanayinin Anadolu'da
olmasını isterim. Sebebi de bir kere
çalışanlarınızın biraz daha mutlu
olması lazım. Standardın yüksek olması
lazım. Anadolu'da İnsanların yaşam
kalitesi artıyor. Bugün Aksaray’dan 20
km’lik bir mesafedeyiz 10-12 dakika da
evinizden fabrikaya gelebiliyorsunuz.
Bu bir standarttır. Evinize daha erken
varabiliyorsunuz ama büyük şehirlerde
bu saatler çok daha uzuyor. Dolayısıyla
o çalışandan bu kadar verimde
bekleyemiyorsunuz. İkincisi Anadolu
şehirlerinin gelişmesi açısından da
fabrikaların Anadolu’da olması çok
önemli. Bugün bütün Çin de sanayi
var. Almanya’nın nerdeyse bütün
şehirlerinde fuarlar düzenleniyor. Sanayi
homojen şekilde yayılmış. Türkiye’de
de sanayinin homojen bir şekilde
yayılması lazım. Özellikle Anadolu’nun
desteklenmesi lazım. Burada devlet
bunu yapıyor teşviklerle fakat biraz da
teknik kadro ile güçlendirmek lazım
106 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
ÖZEL RÖPORTAJ
"Her şey var makine parkuru var personel var
fakat dizayn yok. Montaj yapmak yerine biz kendimiz
üretelim, ülkemize kazandıralım dedik"
n Bize yeni fabrika ve
Hidrojeneratör üretim aşamasından
bahsedebilir misiniz?
Öncelikle yeni fabrikanın tavan
yüksekliği 15 metre, 40 ton ve 15 ton iki
adet vinç var. Yatırımımız tamamlandı.A
dan Z ye üretim bu fabrikada olacak.
ilk hidrojeneratörümüz lisansı AEMOT
a ait olarak subat ayının ilk haftası
çıkarıyoruz.1 MW 750 Devir. Bugün
bittiğinde şu an piyasada yüksek verimli
diye olanlardan çok daha verimli
çıkacak. Bu HES lerde kullanılacak ve
tribün bunu tahrik edecek ve elektrik
üretecek. 2021'de 13 adet hidrojeneratör
projemiz var. Bunlar şu ana kadar yurt
dışından Çin, İtalya, Hindistan gibi
ülkelerden geliyordu. Bu arada hem
verimliyiz, hem kaliteliyiz, hem de fiyat
olarak rekabetçiyiz.
n Her parçası mı size ait olacak
yoksa montaj mı?
A- Z ye üretim AEMOT tarafından
yapılıyor. Parçaları alıp burada montaj
yapmıyoruz Murat bey. Türk Sanayisinin
montaj ile yükseleceğine inanmıyorum.
Makina parkımızı görüyorsunuz 6,5
metre ye kadar mil işleyebiliyoruz.
Gövdeyi işleyebiliyoruz, sargısını
yapabiliyoruz. Stator Rotorlarını
üretebiliyoruz. Kısacası tüm üretim
fabrikada gerçekleşiyor.
n Makine Parkı yatırımı ne
durumda?
Makina parkının kuvvetli olması çok
önemli bir şey, bu firmaya iş getiriyor.
Makine yatırımı birinci adımdı yaptık.
n İkinci adım ne olacak;
Nasıl daha farklı ürün yapabilirim?
işte diyorum ki globalleşerek. Yani global
teknoloji firmalarıyla işbirliği yapacaksın
ve üretimlerini burada yapacaksın.
Yavaş yavaş öğreneceksin sonra kendi
elemanlarını yetiştireceksin. Ondan
sonra sahaya çıkacaksın. Bu fabrika
bittiğinde Türkiye’nin ilk Hidrojeneratör
ve Orta Gerilim Motor Fabrikası olacak.
Birçok insan istihdam edeceğiz.
n Geçtiğimiz günlerde Sanayi
Bakanımız gelmişti değil mi? Önemli
bir destek..
Sağ olsun Bakanımız geldi.
Devletin bu konudaki en üst merciinin,
"Türkiye'de neler oluyor, Anadolu’da
neler oluyor" diyerek gelmesi çok önemli
bir şey. Aynı zamanda Aksaray valimiz
Sayın Hamza Aydoğdu, bir eğitimci
olduğu için yapısal reformların nasıl
olması gerektiğini iyi biliyor. Valimiz,
bu fabrikaya 2-3 defa geldi sağ olsun.
Devletin bu tarafının gelmesi bize
moral veriyor, mutlu ediyor, "Bu tesisi
kazandıracağız, daha farklı işler olacak
öğrenciler yetişecek" diyoruz.
n Tamda bu konuda çok canımızı
yakan işsiz mühendisler konusu var.
Bakın bugün her yerde mühendis var
üniversitelerde eğitim gören binlerce
mühendis adayı var. Peki bu insanlar
nasıl iş bulacak?
Mühendis demek sanayi demek.
Bugün sadece AEMOT‘un değil bir çok
firmanın bu işlere el atıp sanayi yatırımı
yapması gerekiyor. Diyecekler ki Pazar
nerede? Bu bahaneyi bırakmalıyız.
Pazar var, Türkiye’nin şu kapasitesine
göre Pazar çok çok fazla var. Ama
iyi ürün çıkması lazım, kaliteli ürün
çıkması lazım. Bu yüzden üniversitelerin
öncelikle iyi eğitim vermesi ve bu
eğitimi sanayideki paydaşlarıyla
ilerletmesi gerekiyor. Bugün dünyadaki
yenilikler üniversitelerin bilgi aktarımı
ve araştırmalarıyla neticelendiriliyor.
Bizim de sanayici olarak imkanlarımızı
üniversitelerin hizmetine sunmamız
lazım. Örneğin şu an ODTÜ ile Rüzgar
Tribüne generatör projemiz var. ODTÜ
tasarlayacak biz üreteceğiz. 4.25 MW
Generator. Bir çok öğrenci deneyim
sahibi olurken arkadan gelen öğrenciler
bu birikimden faydalanacak. Ama şu nu
da belirtmek isterim her üniversitenin
mühendislik fakültesi neredeyse var ve
binlerce mühendis her geçen gün mezun
oluyor. Açıkçası bu kabul edilebilir bir
durum değil. O kadar mühendise iş
imkanı şu an için bulunmuyor. Bu yüzden
bizim mühendis adaylardan beklediğimiz
kendilerini geliştirmeleri. Bugün ingilizce
bilmeyen mühendis olamaz olmamalı.
Kendi konusunda uzmanlaşmak isteyen
insanlar ileride tercih sebebi olacaktır.
n Test Merkezi fikri nasıl doğdu?
Maliyeti ne kadar?
Evet Murat bey, ölçemiyorsanız
tek başına ürün üretmek yetmiyor.
Dedik ki bu ürünleri nasıl test
edeceğiz. Şimdi Avrupa’nın sayılı test
laboratuvarlarından birini kuruyoruz
3,6 milyon Euroluk bir yatırım. 2021'in
eylül ekim ayı gibi hazır olacak. Burada
hem hidrojeneratör, hem rüzgar tribünü
generatoru hem de orta gerilim motor
testi yapılacak. Bugün Türkiye’de
yüksek gerilimde yük testi yapan
kimse yok. Diyeceksin ki laboratuvar
doğrudan senin kapasiteni arttıran bir
şey mi? Hayır. Ama ölçebildiğinden
eminsindir. Biz global firmalar ile
çalışıyoruz. Bu firmaların çıkış noktası
ürettiklerini ölçmeleri ve bu şekilde
pazara sunmaları. Alçak gerilim deki
başarımız su anki laboratuvarımızın
son teknoloji olmasından ve bir çok Ar-
Ge’nin burada yapılan testler sonucunda
neticeye ulaşmasından kaynaklanıyor.
Aynı stratejiyi orta ve yüksek gerilim
dede uygulayacağız. Yurtdısında bir
çok şartnamede test sonçları isteniyor.
Aynısının Türkiye’de de olması lazım.
Amacımız ülkemizi bu konuda da
uluslararası arena da tanıtmak.
n Sami bey önümüzdeki üç yılda
AEMOT’u nerede görüyorsunuz?
Murat bey, AEMOT önümüzdeki
üç sene içerisinde dünyanın en iyi
global şirketleri arasında olacak. Çünkü
o altyapısı var ve ekibi var. Bunun
Anadolu’dan çıkması ayrı bir önem.
AEMOT Anadolu’da iyi bir rol model
olursa ki olacak, işte o zaman birçok
firma da buraya gelir.
n Peki Generatorlerin Türkiye’de
yapılıyor olması neyi hızlandırır?
Yenilenebilir enerji konusunda
Türkiye bir gelişim içerisinde. Rüzgar
enerjisinde bayağı yol kat ettik. Bakın
yakında bu alanda mühendisler
mezun olacak. Hiç kimse "Elektrikli
makinalarda sona geldik" diyemez.
Sen bu ürünleri yapınca bu seferde
bunların yan sanayisi çıkacak. "Bunun
konvertörünü, diğer aksamlarını kim
yapacak" diye sorulacak. Yeni yeni
sanayi kuruluşları ortaya çıkacak. Orta
gerilim motorda Pazar payı Avrupa’da
1 milyar Euro. Türkiye bu pazardan 1
kuruş pay almıyor. Bugün bu ürünü
yaparak aslında hem o pazardan pay
alıyorsun, hem de katma değerli ürün
yaparak refah seviyesini yükseltmeye
çalışıyorsun. Bugün Türkiye olarak
motor ve jeneratör üssü olmamız lazım
vizyon bu olmalı. Bu konuda başarılı
olunca yurt dışından firma satın
almalar gelecektir. Sadece Türkiye için
bu yatırımı yapmak fizibl değil zaten.
Know-how’ın Türkiye de olması ile bu
alanda bir çok gelişme yapabileceğiz.
Yukarıda bahsettiğim gibi vizyon
Avrupa’nın motor generator üretim
üssü olmak. Türk sanayicilerini ilerde
yurtdışındaki kuruluşların sahibi yada
ortağı olarak görmek gerekiyor.
n Sami bey çok sağolun, çok
içten cevaplar oldu. Sektörümüz ve
okurlarımız adına teşekkür ederiz.
Ben teşekkür ederim. AIR WORLD
TÜRKİYE okurlarının ve sektör
temsilcilerinin yeni yılını kutlarım.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 107
Suriyeli Emel Shamma'dan
İlham veren
başarı öyküsü
Ellerimle yaptığın
lokumu bir çok ülkeye
gönderebiliyorum
ancak yurtdışı fuarlara
yada müşterilerime
gidemiyorum, mülteci
bir kadın olarak seyahat
kısıtlamam var.
108 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
ÖZEL RÖPORTAJ
n Merhaba Emel hanım,
Türkiye’de ilk mülteci kadın sanayici
olmanız vesilesi ile Gaziantep’te
sizinle ropörtaj isteğimizi kırmadığınız
için teşekkür ederim.
Bu arada ben de 2006 - 2009 yılları
arasında 3 yıl Suriye’nin başkenti
Şam'da (Damascus) yaşadım. Güzel
dostluklar kurduğum Suriye’de
olup bitenleri yakından takip
ediyorum. Türkiye’de başarılı
olmanız buradaki Suriyeli mültecilere
olan bakışı da kökten değiştirecek
diye düşünüyorum. Bu vesile ile
Halep’ten tek çocuğunuzla geldiğiniz
Gaziantep’te yakaladığınız bu başarıyı
ve şirketinizi ne zaman kurduğunuzu
anlatabilir misiniz?.
Merhaba Murat bey, öncelikle
Türkiye’den ve yurt dışından birçok
gazete ve TV'ye ropörtaj verdim. Fakat
bir sanayi dergisine ropörtaj vermek
hayalimdi diyebilirim. Ayrıca Suriye’de
yaşamış olmanız nedeniyle ülkem ile
ilgili görüşleriniz nedeniyle mutlu
oldum. Şirketim Tat Global Gıda Sanayi
A.Ş.’yi 11 Şubat 2020 yılında kurdum.
Yaklaşık bir yıl oldu.
n Kısa dönemde yakaladığınız
bu başarıda neyi daha iyi yaptığınızı
düşünüyorsunuz? Mesela araştırıp
gazetelerde çıkan haberlerinize
baktığımda yurt dışı bağlantılarınızı
gördüm, bir fuara mı katıldınız?
Çok zor bir dönem geçirdim Murat
bey, buraya geldiğimde bir çocuğum
vardı. Türk insanının bize verdiği
desteği asla unutamam. Şirketimi
kurduktan sonra şubat ve mart 2020’de
iki fuara katılım sağladık. Yurt içi ve
yurt dışında müşteriler bulduk ve
bağlantılar kurduk. Öyleki Rusya’ya
ürün gönderdim.
n Tam pandeminin başladığı
dönemden bahsediyorsunuz? Peki
sonrasında neler oldu?
Tam işlerimi yoluna koyuyordum
bir ay sonra pandemi ile tanıştık. Pes
edemezdim ve etmedimde. Karar
verdim ve başarılı olmak için çok
çalıştım. Bir personelle işe başlamıştım.
Kurumsal yapı, e-ticaret, AR-GE ürünler
hakkında çalışmak için kısıtlamaları
fırsat bildik bu süreçte. Pandemide
e-ticaret ve sosyal medya için iki
personel daha istihdam ettim. Hem
yönetici hem personeller olarak evden
online eğitimlere katıldık, aramızda
online toplantılar yaptık.
n Gerçekten umutsuzluğa
kapılmamış olmanız etkileyici.
Baktığımda Lokum üretiyorsunuz,
peki ürettiğiniz lokumun
diğerlerinden ne farkı var?
Yaptığımız araştırmalara göre
bağışıklık sistemi zayıf kişiler Covid-
19’u daha ağır atlatıyor hatta ölümle
sonuçlanabiliyordu. Buna karşın Vitamin
Lokum fikrini geliştirdik. Bal, arı poleni,
incir ve C vitamini ile Covid-19’a
karşı vitamin lokum formülü yaptım.
Kısıtlamada evimde denemeler yaparak
lokumu nihai formuna getirdim. Seri
imalata geçip tanıtımı ve satışı için iki
personel daha istihdam ettim.
n Dönüşler nasıl oldu peki?
Çok güzel dönüşler aldık. Bir çok
şehirden bayilik isteği geldi, Londra’dan
talep aldık. Üretim Mühendisi istihdam
ettim. Ardından İstanbul WORLD
FOOD 2020 Fuarı’na katıldık. Bugün on
kişi ile yolumuza devam ediyoruz.
n Pandemi döneminde
Türkiye’de ve Dünya’da birçok
sanayici sıkıntı yaşadı. Peki mülteci
bir kadın sanayici olarak sizin de
yaşadığınız zorluklar oldu mu?
Maalesef Murat bey, pandemide
bende yaşadım aynı sıkıntıları.
Fakat kendi ülkemde yaşadıklarım
ve bir çocuğum için ayakta kalmam
gerektiğini de biliyorum. Peki neler
yaptım? Öncelikle kadın istihdam
hedefimin olumsuz etkilenmemesi için
personel çıkışı yapmadım, personelimle
beraber online etkinliklerle krizi
fırsata dönüştürdük. Bu dönemde
çalışanlarımızla ödüllü sosyal medya
takipçi arttırma etkinliği yaptık, en çok
katkı sağlayana hediye çekleri verdik.
n Yaşadığınız önemli bir sorun
olmadı mı?
Yaşadığım önemli bir sorun var
tabiki. Ellerimle yaptığım lokumu
birçok ülkeye gönderebiliyorum ancak
yurtdışı fuarlara yada müşterilerime
gidemiyorum, mülteci bir kadın olarak
kısıtlamam var.
n Sayın Cumhurbaşkanımızdan
veya Sanayi Bakanımızdan
beklediğiniz bir destek var mı?
Evet Murat bey, bu yıl 100. kuruluş
yıl dönümünü kutlayan, dünyanın
en büyük gıda fuarı olarak kabül
edilen ANUGA Gıda ve İçecek Fuarı
Almanya’nın Köln şehrinde yapılacak.
Fuara katılmak ve Türkiye'ye oradaki
yapacağım bağlantılarımla döviz girdisi
sağlamak istiyorum. Ayrıca Dubai Gulf
Food Gıda Fuarı sektörüm için çok
önemli, ancak mülteci olduğum için
seyahat edemiyorum. Bu konuda destek
bekliyorum.
n Hedefiniz nedir peki?
Türkiyeli ve Suriyeli Kadınlarla el
ele verip ürünümüzü ve markamızı
ulusal ve uluslararası bir marka haline
getirmeyi hedefliyorum. Daha çok
kadına iş ortamı sağlamak ve istihdam
yaratmak istiyorum.
n Emel hanım çok teşekkür
ediyorum. Bize zaman ayırdınız.
Umarım başarılarınızı her zaman
göreceğiz.
Ben teşekkür ederim Murat bey,
AIR WORLD TÜRKİYE okurlarına
sizin vasıtanızla 2021'in güzellikler
getirmesini dilerim.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 109
HABER
KÜLTÜR
Sanat
110 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
TİYATRO
PANDEMİYE İNAT
YAŞASIN SANAT
» Merve Kılıç
Gazeteci
mervekilic9214@gmail.com
Air World Türkiye Dergisi'nde 2019 yılının ilk aylarında bir ilk
gerçekleştirmiştik ve iş dünyasıyla ilgili sektörel bir dergide kültür -
sanat sayfası yayınlayarak siz değerli okurlarımıza 2019'da yapılabilecek
sanatsal ve kültürel faaliyetleri bu sayfalardan aktarmıştık.
2020'nin ilk aylarından itibaren tüm dünyayı ve
Türkiye'yi etkisi altına alan birçok sektörü sekteye
uğratan covid-19 belası ile mücadele ediyoruz.
Pandemi; iş dünyasından medyaya, eğlence
sektöründen kültür - sanat faaliyetlerine kadar her sektöre
telafisi uzun zaman alacak büyük zararlar verdi. Zararlardan
en çok nasibini alan sektör ise kültür - sanat sektörü oldu.
Air World Türkiye Dergisi olarak 2021'de bu sektörü
canlandırmak ve iş insanlarımızı iş stresinden uzaklaştırmak
adına her sayımızda kültür - sanat sayfası yayınlama kararı
aldık. İlk sayımızda ise tiyatronun sorunlarına yer verdik.
Tiyatro izleyicisinin en çok ve en vefalı olduğu bir
kent Başkent'imiz. Ankara'da ne kadar ekonomik sıkıntı
yaşanırsa yaşansın tiyatrolar dolup taşar. Ne felaket yaşanırsa
yaşansın kapanmayan perdeler ne yazık ki pandemi sebebiyle
perdelerini kapatmak zorunda kaldı. Devlet Tiyatroları'nın
kadrolu çalışanları ve süreli sözleşmeli personelleri
geçimlerini sağlayacak maddiyatı bu dönemde dahi sağlarken
pandemi öncesinde de büyük sorunlar yaşayan özel tiyatrolar
ve emekçileri varlıklarını sürdürme savaşı vermekteler. Biz
de bu süreçte yasaklara ara verilen dönemlerde oynanan
bir müzikalin mutfağına konukluk ettik ve emekçilerin
sorunlarını onlardan dinledik.
Aytekin Kobat: Devlet Tiyatrosu'yla aynı
kalitede işler yapıyoruz ve seyircinin sahip
çıkmasını bekliyoruz
Son kısıtlamaların yaşandığı günlerde Yenimahalle
Belediyesi 50. Yıl Dört Mevsim Tiyatro Salonu'nda bir
müzikal izledi Ankaralı sanatseverler: İstanbul Efendisi
Müzikal Komedi
KOBAT Sanat Tiyatrosu'nun hazırladığı "kyb medya"
organizatörlüğünde oynanan güldürü yasaklara rağmen
bol alkışlıydı. KOBAT Sanat Tiyatrosu sahibi Aytekin
Kobat hem yönettiği hem oynadığı müzikal daha önce de
farklı organizatörlerce ve tiyatro ekiplerince sahnelendi.
Aytekin Kobat, müzikalle ilgili şu değerlendirmelerde
bulundu: "Aslında geleneksel Türk tiyatrosu motiflerinin
tamamı oyunda mevcut. Biz biraz daha salon oyununa
çevirdik bunu. Çok keyifli bir hikayesi var. " Uzun yıllardır
tiyatroya emek veren kendini tiyatro emekçisi olarak
tanımlayan Kobat, 2010'dan beri KOBAT Sanat Tiyatrosu
olarak verdikleri mücadeleyi anlattı. Pandeminin her
açıdan sancılı bir dönem olduğunu belirten Kobat, "Birçok
projemizi iptal etmek zorunda kaldık ama ayakta kalmak
için mücadele veriyoruz. Başka gruplarla biraraya gelmeye
ve proje üretmeye çalışıyoruz. Bu dönemin en önemli
getirisi Ankara Tiyatro Yapımcıları Platformu'nun kurulması
oldu. O platform derneğe dönüştü."dedi. Özel tiyatroların
çilehane olduğunu vurgulayan Kobat, seyirci olmadan
ayakta kalmalarının mümkün olmadığını belirtti. Kobat, "
Ödeneksiz tiyatro her açıdan yorucu bir iş. Birçok sanatçının
hayatını idame ettirdiği bir iş. Devlet Tiyatrosu'yla aynı
kalitede işler yapıyoruz. Seyircinin sahip çıkması lazım"
ifadelerini kullandı.
Volkan Özbay: Keşke tiyatro tek başına yeterli olsa
Müzikalin boşrol oyuncusu Volkan Özbay'da oyun
8
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 111
HABER
öncesi sorularımızı yanıtladı. Uzun yıllardır tiyatronun
içinde olan ve dizi, reklam projelerinde de yer alan
Özbay özünde bir jeofizik mühendisi ve uzun süredir
bir eczanede çalışıyor. Özbay, tiyatroya bu kadar gönül
vermesine rağmen maddi açıdan yeterli olmadığı için
tiyatro dışında da bir iş yaparak hayatını idame ettiriyor.
Özbay, tiyatroda yaşanan maddi sıkıntıları şu şekilde
özetledi " Her ne kadar tiyatroda maneviyatımızı
doyursak da işin maddi boyutu var. Keşke tiyatro tek
başına yetse ve tüm zamanımı buna harcasam. O zaman
çok daha verimli olacağımdan eminim. 30 küsur yıldır
alaylı bir şekilde bakarak öğreniyorum tiyatroyu.". AFTİT
(Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Tiyatro Topluluğu)'te
de güzel projelere imza atan Özbay, AFTİT'le ilgili " 34
yıldır faaliyette olan ve benim de 30 yıl emek verdiğim bir
topluluk. Fakültenin alt katında ellerimizle kurduğumuz
sahnemizde yeni gelenler bayrağı devralarak ilerletiyor
topluluğu. Tabi pendemiden dolayı 1,5 yılları heba oldu
maalesef." ifadelerini kullandı. Özbay, müzikal hakkında
da " Günümüz şartlarında yapılan oyunlar 3 - 5 kişilik.
Burada kadro 30'a yakın. Büyük bi proje. Şartlar ne
kadar el verirse devam etmek istiyoruz. İki tane daha
buna benzer oyun hazırlıyoruz. Üretmeye çalışıyoruz."
değerlendirmesinde bulundu.
Murat Demirbaş: Vecih-i uçmaya devam edecek
Müzikalde seyirci koltuğunda da çok önemli bir isim
vardı. Ankara tiyatrosuna olağanüstü değer katan, "Vecih-i
Hürkuş" oyunu tüm ülkede büyük yankı uyandıran ve
pandemi döneminde kurulan ANTİYAP Derneği'nin
kurucu üyelerinden Murat Demirbaş da müzikali
seyredenler arasındaydı. Demirbaş, tiyatroya dair çok
özel açıklamalar yaptı. Demirbaş, Vecih-i Hürkuş ile ilgili
" Uzun süredir yönetmenlik yaptığım için sahnede oyun
oynamayı çok özlemiştim ve kendime metin arıyordum.
Mansur Erk'in " Bir Tayyareci Vecih-i Hürkuş oyununu
okuyunca çok etkilendim. Bunu mutlaka oynamam gerek
dedim. Sanırım benim enerjim seyirciye yansıdı. Tek
kişilik oyunlar zordur ama bizim seyirciyle kurduğumuz
ilişki bana tiyatroda yeni şeyler öğretti. Baya ilgi var.
Vecihi uçmaya devam ediyor." değerlendirmesini yaptı.
ANTİYAP Platformu'na öncülük eden deneyimli tiyatrocu
Murat Demirbaş, ANTİYAP'ın kurulmasının pandeminin
en olumlu yanı olduğunu söyledi. Demirbaş, " Pandemide
ANTİYAP, tiyatroları biraraya getirdi. Sanatçılar
arasındaki dayanışma duygusunu yeniden gündeme
getirdi. Biz de Tiyatro Sahneden olarak KOBAT Sanat
Tiyatrosu ile güçlerimizi birleştirdik. " dedi. Demirbaş,
yeni projesi olan "Aşk Grevi" adlı müzikali yakında
seyirciyle buluşturacaklarının da müjdesini verdi.
"Dayanışmayı ve sesimizi duyurmanın
gerekliliğini öğrendik"
Murat Demirbaş, pandeminin tiyatroya etkisiyle ilgili de
önemli açıklamalar yaptı. Demirbaş, " Pandeminin olumsuz
etkisi sadece seyirciyle buluşamamak değil. Bu sektörde
çalışanların sigorta sorunları, yevmiye usulü çalışanların
para kazanamamaları... İnsanlar bu sektörlerden evlerini
geçindiriyorlar. Çok tiyatro emekçisi ve barlarda,
pavyonlarda çalışan müzisyen arkadaşlarımız da sigorta
ve yevmiyeleriyle ilgili sıkıntılar yaşandı. Arkadaşlarımız
işsiz kaldı. Bu süreçte devlet Kültür Bakanlığı üzerinden
tiyatrolara yardım şartlarını esneterek daha çok tiyatroya
bütçeyi daha çok artırarak bir takım girişimlerde bulundu.
Bunları memnuniyetle karşıladık. Ancak yeterli değil.
Çalışan arkadaşlarımız devletin gözünde kayıt altında
bile değil. Önce bunların kayıt altına alınması gerekliliği
ortaya çıktı. Tiyatrolar pandemi döneminde tiyatroların
örgütlenmesini ve toplulukların oluşmasını sağladı. Biz
de Ankara'da ANTİYAP'ı kurduk. Çeşitli belediyelerle,
STK'larla, devlet kurumlarıyla görüşmeler yapıyoruz. Bu
dönemi atlatmaya çalışıyoruz. Bu süreçte dayanışmayı,
örgütlenmeyi , sesimizi çıkarmanın ne kadar önemli
olduğunu öğrendik."dedi.
Sanatın da Başkenti Ankara...
Demirbaş, Sanata olan ilginin en fazla olduğu kent
Ankara'da büyükşehir belediyesinin de kolları sıvadığının
müjdesini verdi. Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve
Sosyal İşler Dairesi Başkanlığına bağlı Başkent Tiyatroları;
Ankara Tiyatro Yapımcıları (ANTİYAP) Derneği üyesi 25
tiyatro başta olmak üzere diğer tiyatrolardan 10, engelli
tiyatrolardan da 2 oyunun sahnelemesi için kapılarını
açıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından satın
alınan toplam 37 tiyatro oyununu ABB TV ve Başkent
Mobil üzerinden izlenebilecek. Pandemi süreci nedeniyle
seyircisiz olarak Başkent Tiyatroları sahnesinde oynanacak
oyunlar, kayıt altına alınarak özellikle sokağa çıkma
kısıtlamasının uygulandığı saatlerde ve hafta sonları
yayınlanacak. İlk etapta 12’si yetişkin, 13’ü ise çocuk
oyunu erişime açılacak.
112 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
FLIR, Titreşim ve Sıcaklık
İzleme Kitini piyasaya sürüyor
Çoğu zaman, endüstriyel makineler acil bakım gerektiren
sorunları göstermeye başlamadan önce, küçük titreşim
değişiklikleri ile bekleyen sorunlar tespit edilebilir. Bu
nedenle, etkili durum izlemenin ilk bileşeni, birleşik bir
uzaktan titreşim ve sıcaklık algılama izleme çözümüdür.
Yeni FLIR SV87-KIT düşük
maliyetli, yapılandırması kolay
ve 7/24 uzaktan titreşim
ve sıcaklık algılama çözümü
sunar. Kağıt fabrikalarından yiyecek
ve içecek işlemcilere, petrol ve gaz
endüstrisine kadar üretim tesisleri,
kritik altyapı ve makinelerin 7/24
uzaktan durum izlemesinden yararlanır.
FLIR'in titreşim ve sıcaklık algılamanın
gücünü birleştiren endüstriler
artık üretim verimini en üst düzeye
çıkaran, işçi güvenliğini artıran ve
operasyonel maliyetleri azaltan eksiksiz
bir çözüm kitine sahip.
Titreşim algılama, yalnızca bakım
sürprizlerini gerçekleşmeden önce
ortadan kaldırmaya yardımcı olmak
için erken uyarı sağlamakla kalmaz,
aynı zamanda personelin bakım
programını öncelik sırasına koymasını
ve kesinti süresini azaltırken
verimliliği en üst düzeye çıkarmasını
sağlar. Bununla birlikte, geleneksel
kablolu sürekli titreşim izleme
sistemleri pahalı olabilir. Her zaman
güncel olmayabilir ve kurulumu
zahmetli olabilir.
Öte yandan FLIR SV87-KIT, düşük
maliyetli, yapılandırması kolaydır
ve bir Wi-Fi ağına kablosuz bağlantı
ile herhangi bir yüzeye kurulabilir.
Bu aynı zamanda bakım personeline
titreşim ve ısıdaki değişiklikleri
gerçek zamanlı olarak ve zaman
içinde izleme yeteneği sağlar ve
arızadan önce potansiyel olarak
ciddi sorunları tahmin etmek için
operasyonel içgörüler sağlar.
Bugün satın alınabilen FLIR SV87-
KIT, titreşim ve sıcaklık verilerinin
7/24 sürekli izlenmesi için kablosuz
bir FLIR GW65 ağ geçidi ile birlikte
dört adet kablosuz SV87 titreşim ve
sıcaklık uzaktan algılayıcısı içerir.
SV87-KIT, ek SV87 uzak sensörler
veya GW65 ağ geçitleri satın alma
seçenekleriyle genişletilebilir.
Veriler, bir Wi-Fi ağı
aracılığıyla herhangi bir tablete,
akıllı telefona veya bilgisayara
aktarılabilir ve bir eşiğin aşılması
durumunda kullanıcının eğilimleri
görselleştirmesine ve bir uygulama
veya e-posta yoluyla uyarılar
almasına olanak tanır. Eşiklerin
konfigürasyonu, özelleştirilmiş
uygulamalar için manuel olarak
veya ortak ISO standartlarına göre
ayarlanabilir.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 113
HABER
Sağlık
SAĞLIKLI
YAŞAM
İÇİN
10BESLENME
ÖNERİSİ
Hatalı yaşam tarzı alışkanlıkları, aşırı besin tüketimi ve fiziksel
aktivite yetersizliği, öğün atlama, tek tip beslenme, yetersiz ve
dengesiz beslenme gibi faktörler nedeniyle obezite ve kronik
hastalıklar prevalansı endişe verici bir şekilde artmaktadır.
» Kardelen Ayten
Diyetisyen
114 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
SAĞLIK
Hatalı yaşam tarzı alışkanlıkları, aşırı besin
tüketimi ve fiziksel aktivite yetersizliği,
öğün atlama, tek tip beslenme, yetersiz ve
dengesiz beslenme gibi faktörler nedeniyle
obezite ve kronik hastalıklar prevalansı endişe verici bir
şekilde artmaktadır.
Yetersiz ve dengesiz beslenme alışkanlıkları
obeziteyle birlikte kolesterol, kalp damar hastalığı,
hipertansiyon, diyabet, kanser gibi sağlık sorunlarının
oluşumuna zemin hazırlamaktadır.
Yetersiz, dengesiz ve sağlıksız beslenen
kişilerde;
• Bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur.
Hastalıklara karşı vücut direnci düşer.
• Hastalıkların ağır seyretmesine ve tedavinin uzun
sürmesine neden olur.
• Fiziksel gücün ve verimliliğin düşmesine neden olur.
• Zihinsel geriliğe neden olur.
• Şişmanlığın (obezitenin) oluşmasına neden olur.
• Hazımsızlık, yorgunluk, iştahsızlık, isteksizlik,
sık sık baş ağrısı, bel ve omuzlarda deformasyon, cilt
kuruluğu ve saç dökülmesi görülür.
Sağlıklı Bir Yaşam İçin Akdeniz Diyeti
Besin çeşitliliğine önem verin!
Akdeniz Diyetinde Yer Alan Besinler
Tam Tahıl Kaynağı Besinler
Kilo kontrol, sindirim sistemi, kalp damar hastalığı,
diyabet, kolesterol, kanser gibi kronik hastalıklardan
korunmak için günde ortalama 3-4 porsiyon tam tahıl
kaynaklarından tüketilmelidir.
Tam tahıl ürünlerine örnekler; tam buğday unu,
bulgur ve yarma, tahıllı ekmek, çavdar, tam tahıldan
yapılmış kahvaltılık gevrekler, karabuğday ve amarant.
Sebze ve Meyveler
Günlük sebzeler için ortalama 2-3 porsiyon,
meyveler için ise 4-6 porsiyon tüketilmelidir. Sebze ve
meyveler çeşitli besin ögelerinden, posa, antioksidanlar
ve fitokimyasallardan zengindirler. Kalp damar
hastalığı, diyabet, kolesterol, kanserden korunmak,
bağışıklık sistemini güçlendirmek, sindirim sistemini
iyileştirmek için sebze ve meyveler Akdeniz Diyetinin
parçasıdır.
Her öğünde yeşillik, salata bulundurmak ara
öğünlerde meyve tüketmek oldukça önemlidir.
Kurubaklagiller
Kurubaklagil tüketimi vücut ağırlığı ve bel
çevresinin azalması, kolesterolün düşürülmesi, kalp
damar hastalıkları, diyabetten korunma ve riskinin
azaltılmasında etkilidir. Kurubaklagil yüksek posa içerir,
vücuttan enfeksiyonu temizler ve kanser oluşumunu
önler. Haftada 2 kez 1 porsiyon nohut, fasulye,
mercimek, bezelye, börülce, bakla tüketilmelidir.
Yağlı Tohumlar
Yağlı tohumlar Akdeniz diyetinin önemli bir
parçası olup, bitkisel kaynaklı yağ asitlerinin alımında
temel rol oynar. Kolesterolün düşürülmesi, kalp damar
hastalıklarından korunmada önemlidir.
Kahvaltınıza ceviz, ara öğünlerinize çiğ badem,
fındık eklemelisiniz.
Kalorisi yüksek olmakla birlikte tüketim miktarına
dikkat etmelisiniz.
Zeytinyağı
Akdeniz diyetinin en önemli özelliklerinden biri
zeytinyağının ön planda olması.
Zeytinyağı enfeksiyon oluşumunu önler,
trombosit birikimini engeller, kolesterol düşürücü
etki gösterir, kalp ve damar sağlığı için önemli etkileri
bulunmaktadır.
Yemeklerinizde ve salatalarda zeytinyağı
kullanımına önem göstermelisiniz. Kızartmalarda
zeytinyağı kullanmamalısınız.
Balık
İyi kalite protein örneği olan balık tipik Akdeniz
diyetinde haftada 2 gün, 4-5 porsiyon tüketilmelidir.
Ayrıca balık ve deniz ürünleri kalsiyum, fosfor, demir,
bakır, selenyum ve iyot gibi minerallerden ve B grubu
vitaminleri, A ve D vitaminlerinden zengindir. Balık ve
deniz ürünlerinde bulunan Omega3 kalp damar sağlığı
koruyucu etkileri arasında kan yağlarını düşürür,
enfeksiyonlardan korur, kalp ritim bozukluklarını önler.
Kırmızı Et
Akdeniz diyetinde kalp damar sağlığını korumak,
kronik hastalıkların oluşum riskini azaltmak daha çok
bitkisel ve posa kaynaklarının tüketilmesi benimsendiği
için kırmızı etin ayda 1-2 kez tüketilmesi önemlidir.
Süt Ürünleri
Süt, yoğurt, kefir, ayran, peynirde bulunan
kalsiyum yağ yakımını hızlandırmaktadır. Potasyum,
fosfor, riboflavin, iyot, çinko, A, E ve B vitaminleri
içermektedir. Gastrointestinel bozukluklara,
hipertansiyona yol açan kötü kolesterol ve kalp-damar
hastalıklarına karşı güçlü bir koruyucu besin haline
getirmektedir. Günde 3-4 porsiyon süt grubundan
tüketilmelidir.
Kırmızı Şarap
Akdeniz diyetinde düzenli kırmızı şarap tüketimi
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 115
SAĞLIK
gözlemlenmektedir. Düzenli
ve ılımlı kırmızı şarap
tüketimi kalp damar
hastalıkları, hipertansiyon,
tip 2 diyabet, ve bazı kanser
türlerinin azalmasına
yardımcı olmaktadır.
Kırmızı şarap antioksidan
bileşenler içermektedir.
HDL kolesterol düzeyinin
yükselmesi, trombosit
birikiminin azalması, endotel
işlevin gelişimi ve insulin
duyarlılığının yükselmesi gibi
görevleri ile kalp damar hastalıklarından koruyucu etki
göstermektedir. Haftada bir kez kadınlar için 1, erkekler
için ise 2 kadeh tüketimi sağlık açısından uygundur.
Sağlıklı Bir Yaşam İçin 10 Beslenme Önerisi
Öğün atlamayın
Yeterli ve dengeli beslenmek için öğün atlamayın.
Uzun süreli açlık daha fazla kilo alımına, daha çok
besin tüketimine, iş kapasitenizde düşüşe ve beyin
fonksiyonlarınızda azalmaya sebep olmaktadır.
Tek tip beslenmekten kaçının
Besin çeşitliliği kilo kontrolü, beden sağlığı ve iş hayatı
için önemlidir. Her öğününüzde tüm besin gruplarından
(süt, et, tahıl, sebze-meyve, yağ) belirli miktarlarda, renkli
ve çeşitli beslenme denge ve düzen sağlayacaktır .
Bağışıklık sisteminizi korumak için sebze ve meyve
tüketin
Porsiyon kontrolüne dikkat ederek farklı renklerde
sebze, meyve tüketmeniz hem kilo kontrolüne yardım
eder, hem de birçok hastalıktan (kanser, kalp-damar
hastalıkları) korunmanızı sağlar. Mevsimine uygun sebze
ve meyve tüketmelisiniz.
Görünmez kalorilere dikkat
Fark etmeden gün içerisinde yemeklerden çok fazla
miktarda yağ alıyoruz. Yemeklere eklenen yağ miktarı
azaltılmalı. Margarin kullanılmamalı, bitkisel yağlar tercih
edilmeli. Tereyağ tüketimi sınırlandırılmalı. Yemekler
hazırlarken kızartma yerine ızgara, haşlama, buharda ve
fırında pişirme yöntemleri kullanılmalı.
Paketli gıdalardan uzak durun
Açlığınızı yatıştırmak için tercih ettiğiniz abur cuburlar
kalorisi yüksek besleyici değeri düşük fazla miktarda
yağ ve şeker içeriyor. Gıda katkı maddeleri kilo alımına,
hastalıklara ve bağımlılığa neden olur. Bu nedenle bu
yiyeceklere mutlaka sınırlama getirin.
Kurubaklagilleri ve lifli besinleri tüketin
Tüketilen karbonhidrat kaynağının türüne ve
miktarına dikkat edin. Saf şeker kaynakları ve rafine unlu
besinler yerine tokluk hissini arttıran, kabızlığı engelleyen
ve kilo kontrolünü kolaylaştıran kurubaklagilleri (nohut,
mercimek, barbunya gibi), lifli tahılları, taze ve kuru
meyveleri, sebzeleri tercih edin.
Su tüketimine özen gösterin
Vücut ısısının dengelenmesi, metabolizmanın devamı
ve vücuttan zehirli atık maddelerin atılması, sindirim ve
emilim, beyin ve organların fonksiyonlarının devamlılığı
için su elzemdir. Her 1 kilo vücut ağırlığı için 30 ml su
tüketilmelidir.
Sigara-Alkol tüketimine dikkat
Alkol ve sigara tüm vücut sistemini doğrudan
etkiler. Kronik hastalıklar ve kanserin başlıca nedenleri
arasındadır. Alkol boş enerjidir ve yağ depolanmasına
neden olur. Alkol alırken, yanında atıştırdığınız kuru
yemiş, cips türünde besinlerin son derece kalorili
olduklarını da unutmayın.
Yürümeye özen gösterin
Sağlıklı yaşam ve sağlıklı beslenme düzeninin içerisine
muhakkak bir egzersiz programını dahil edin. Gün
içerisinde vakit problemi yaşıyorsanız asansör yerine
merdiven tercih edin. Araçsız gidebileceğiniz mesafelere
mutlaka yürüyün. Her gün 10.000 adım atmaya çalışın.
Kas, iskelet ve organ sağlığınız için en iyi aktivite
yürümek.
İdeal kilonuzu koruyun
Hastalıklara yakalanma riskinizi azaltmak, her zaman
zinde ve enerjik olmak için sağlıklı kilo aralığınızda
olmanız oldukça önemlidir. Bunun için Beden Kitle
İndeksi (BKİ), vücut yağ yüzdesi, bel çevresi ve kalça
çevresi ölçümlerinizin sağlıklı dilimde olmasına özen
gösterin.
116 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
..
Kompresor
Efsaneleri
118 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
Kompresör kullanıcıları
veya sanayi
tesislerinde kullanılan
kompresörler ile ilgili
olarak kulaktan dolma
bilgiler veya mit ler
mevcuttur. CAGI de
yayınlanan bu Mit ler
ve doğrular nelerdir
bir bakalım istedik.
Efsane:
Bir çalışma alanındaki kir ve
döküntüleri basınçlı hava kullanarak
temizlemek güvenlidir.
Gerçek:
Hayır. Bu güvenli olmayan bir
uygulamadır. Bir çalışma alanını
basınçlı hava kullanarak temizlemek,
partiküllerin göze kaçmasına,
kulaklara veya cilde girmesi
sonucunda ciddi yaralanmalara
neden olabilir. Daha güvenli bir
alternatif, bir elektrikli süpürge,
paspas veya süpürge kullanmaktır.
Efsane:
İnvertörlü kompresörler, en
verimli kısmi yük performansı için
her zaman en iyi çözümdür.
Gerçek:
Kesin olarak değil. Tasarımlarına
uygun olarak, invertörlü kompresörler,
en verimli şekilde çalıştıkları yerde
optimum bir uç hızı aralığına sahiptir.
Kompresör yük gereksinimleri bu
aralığın dışında kalırsa, diğer kontrol
seçenekleri en verimli çözümü
sağlayabilir. Kompresör tedarikçisinin,
iş için en verimli basınçlı hava
çözümünü önermek için çeşitli
uygulama gereksinimlerini dikkate
alması gerekecektir.
Efsane:
Değişken hızlı tahrik, yağ
taşınmasını artırır.
Gerçek:
Düşük hızlarda çalışmanın yağ
taşınması üzerinde hiçbir zararlı
etkisi olmamalıdır. Azalan hava akışı,
ayırıcı ortam boyunca hızı düşürecek
ve bu da verimliliğini artıracaktır.
Taşınmadaki artışa, daha düşük
basınç ve daha yüksek sıcaklıkta iki
ana katkıda bulunur. Bu sorunların
hiçbiri bir VSD'nin eklenmesinden
kaynaklanmaz.
Efsane:
İnvertörlü kompresör kullanmak,
akış kontrolörü ihtiyacını ortadan
kaldırır.
Gerçek:
Her uygulama farklıdır, ancak bir
akış kontrol cihazının çok dinamik
bir sistemde sağlayabileceği
kararlı, sabit basınçtan ve bir
VSD kompresörünün kısmi yük
verimliliğinden faydalanacak
sistemler olduğu açıktır. Akış
denetleyicisi ve uygun depolamayla
bile, optimize edilmiş bir sistem
depolamayı en verimli şekilde
dolduracaktır. Çoğu sistemde bu, bir
VSD kompresörü içerebilir.
Efsane:
Tüm "Sentetik" kompresör sıvıları
aynıdır.
Gerçek:
Hayır, aynı değiller. Hava
kompresörü sıvılarına bakıldığında,
"Sentetik" terimi genellikle temel
stoğu tanımlamak için kullanılır.
"Sentetik" basitçe, sıvının bir
hidrokarbon baz stoğu olmadığı
anlamına geldiğinden, çarpıcı
biçimde farklı performans
sunan birçok farklı baz stoğu
kapsar. Asıl soru, sentetik baz
stok, PAG, Diester, PAO nedir?
Baz stoğu belirledikten sonra
avantajlarını ve dezavantajlarını
değerlendirebilirsiniz.
Efsane:
Tüm Poliglikol (PAG) karışımlı
kompresör sıvıları aynıdır.
Gerçek:
Poliglikol kompresör
sıvıları genellikle iki tür "Ester",
"Poliolesterler" veya "Diesterler"
ile karıştırılır. Bu ikisi, bir döner
vidalı hava kompresöründeki
performanslarında büyük ölçüde
farklılık gösterir.
DİKKAT, birçok jenerik Poliglikol
/ Ester karışımı minimum miktarda
Poliglikol içeren bir Diester bazı
haline gelir. Bu jenerik sıvılar, bir
Diester sıvısı ile ilgili tüm sorunlara
sahip olacaktır.
Efsane:
OEM yedek parçalar ve
kompresör yağlayıcıları, üreticiye ait
parçalar ve yağlayıcılarla aynıdır.
Gerçek:
Bakım kitleri ve üreticiye özel
yedek parçalar ve yağlayıcılar
en iyi genel performansı sunar.
Birim verimliliğini ve güvenilirliğini
korumak için tasarlanmıştır. OEM
parçalar sorumluluğu artırır,
performansı düşürür ve üretici
garantilerini geçersiz kılabilir.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 119
HABER
Müşteri “Ne?” Değil
“Neden?” Satın Alır?
Müşteri “ne?” değil “neden?” satın alır işte asıl mesele bu!
İşte fırsat tam burada yatıyor! Müşteri ‘neden, ne amaçla satın alıyor?’
» Baran Şimşek
Satış Eğitmeni
info@baransimsek.com
120 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
SATIŞ EĞİTİMİ
Lütfen, bırakın şu satıcıyı müşterinin
gözünde küçük düşüren sözüm ola ‘satış
teknik’leri ve ‘satış taktik‘lerini.
Eğer uzun vadeli ilişkiler kurmak
peşindeysen, eğer müşteri sadakati oluşturma
peşindeysen ‘satış stratejileri’ne odaklanmalısın, kısa
vadeli ilişkiler ayak oyunlarına ve ‘satış taktik’ veya ‘satış
teknik’lerine dayanır.
Satar geçersiniz ve müşteri bir daha yüzünüzü dahi
görmek istemez!
İtici ‘satış taktik’ ve ‘satış teknik’lerini kullanmayı diğer
satıcılara bırak ve nasıl müşterileri sadakati oluşturan bir
strateji geliştirebileceğini düşün bul ve uygula.
Kendini kısa vadeli yaklaşımlar peşinde koşan bir satıcı
olmaktan müşteriye ‘yardım etmeye çalışan’, ‘değer sunan’
, ‘uzun soluklu ilişkiler geliştiren’. ‘müşteri memnuniyeti ve
sadakati’ inşa eden bir satıcı olmaya odakla.
Bunu başarmanın en kilit noktalarından biri de odağını
müşterinin “Ne?” almak istediğinden ziyade “Neden? ve
ne amaçla?” satın almak istediğine kilitlemekten geçer..
Bir müşterinizin ‘neden?’ satın almak istediğini
bilirseniz;
Müşteriye isabetli ‘yerinde öneriler’ sunabilme fırsatı
yakalarsınız,
Bir satıcı olarak itibarınızı, müşteriye karşı samimiyetsiz
görünme ve küçük düşürme riskinden korumuş olursunuz.
Müşterinin şimdi veya ileride ihtiyacı olabilecek
‘bağlantılı ürünleri kolaylıkla anlarsınız’.
Müşteriye elinizdekini zorla satmaya çalışmaktan ihtiyacı
olanı satın almasını sağlamaya başlayabilirsiniz, böylece uzun
soluklu bir güven inşaa etme fırsatı yakalarsınız.
Müşterinin satın alma nedenlerini ortaya çıkararak
‘satıcı pozisyonundan danışman pozisyonuna’ terfi etme
fırsatı yakalarsınız.
İnsanlar kendilerini doğru anlayan kişilerle daha
hızlı kaynaşma eğilimdedir.
Satış taktiklerine sarılan satıcı tipi evirip çevirip müşteriye
elindeki malı satmaya çalışır, ‘müşteri alır sonra pişman
olur’… Dikkat..! Sadece o ürünü aldığından dolayı değil aynı
zamanda ‘o satıcıyla iş yaptığından dolayıda pişman olur.’
Belkide bundan dolayıdır ki müşteriler birisi,
satıcıyım dediğinde hemen gardlarını alırlar, ceplerini ve
cüzdanlarını tutarlar. Uzak durmaya görüşmemeye, baştan
reddetmeye çalışır, satıcı tarafında yapılan önerilerin
önünü kapamaya çalışır.
Çünkü ihtiyaçları olmayan bir şeyi saçma sapan teknikler
kullanarak müşteriye satmaya çalışacaklar. Sonuçta müşteri
ya para kaybedecek ya da zaman..!
Nedeni ortaya çıkarmak satıcıya danışman
pozisyonuna geçme fırsatı verir.
Belkide sadece aslında müşterinin alma istediği şeyden
çok daha fazla şey var elinizde ve müşterinin gerçekten
işine yarayacak ancak, gerçek satın alma nedenlerini ortaya
çıkarmadığın için bunları önermek aklının ucundan bile
“Bir müşterinin ‘ne?‘ istediğini bilmek size
gömlek sattırır, ama ‘neden?’ veya ‘niçin?’
istediğini bilmek, size kombinasyon sattırır!"
geçmez. Eğer satıcı satın alma nedenlerini ortaya çıkarabilirse
şu senaryoyu yaşama fırsatını yakalayabilir.
Satıcı ” Hoşunuza gidebilecek birkaç öneride
bulunabilir miyim?”
Müşteri “Tabi ki, neden olmasın?”
Satıcı, “Almak istediğiniz şeyden daha çok işinize
yarabileceğini düşündüğüm birkaç şey var, önerimi görerek
aynı zamanda sizi tam olarak anlayıp anlamadığımı test
etmiş olursunuz?”
Müşteri “Harika!”
Bu aşamadan sonra müşteri için daha uygun olacağını
düşündüğün ve seni müşterinin ihtiyaçlarını iyi anlayan bir
danışman gibi gösterecek şeyleri sunabilirsin.
İŞİN PÜF NOKTASI, Müşterinin ne aldığından ziyade
almak istediğini ‘neden’ almak istediğidir.
“Ne?” kendini usta satıcı sanan siparişçilerin peşine
düştüğü bir şeydir, çünkü biran önce satıp geçmek isterler.
“Neden?” ise gerçek satıcıların peşine düştüğü bir şeydir,
çünkü bununla müşteri ile uzun soluklu bir ilişki kurabilir,
sürekli, memnum ve sadık müşteriye dönüştürebilirler.
‘Potansiyel müşterilerin satın alma nedenlerini nasıl
buluyorsun?’
‘Sence potansiyel müşteriler neden satın alıyorlar? Ya da
satın almıyorlar?’
‘Sende mi potansiyel müşterilerin sadece fiyattan dolayı
satın aldıklarını zannediyorsun?’
Satın alma nedenleri hakkında Jeffrey Gitomer’in
Türkçeye çevrilen e-kitabı al ve en az 10 kez oku. Bu kitabı
gerçek satın alma nedenlerinin ne olduğunu bilmen ve nasıl
bulacağını öğrenmen için JEFFREY GİTOMER tarafından
yazıldı! Tarafımdan ilk defa Türkçeye çevrildi senin
tarafından öğrenilmeyi ve paraya çevrilmeyi bekliyor!
Sadece ”Satın alma Nedeni ya da dürtüsü” olarak
düşünme, “Para” olarak düşün. Nedeni bulmak parayı
bulmaktır. Bana satın alma nedenini göster sana satışı
göstereyim.
“Sakın potansiyel müşteriler ya da müşteriler satın
alma nedenlerinin fiyat olduğunu zannetmeni sağlamaya
çalışarak veya seni buna inandırarak, seni daha çok indirim
yapmaya kârını sıfırlamaya zorlamak istiyor olmasınlar?”
vay vay vay…!
Hadi şimdi git ve içerisinde müşterilerin gerçek satın
alma nedenlerini nasıl bulacağını ve müşterilerin ne gibi
nedenlerden dolayı satın aldıklarını işe yarar bilgileri
içerisinde barındıran şu e-kitabı oku ve usta satıcı olma
yolunda bir adım daha ilerle, rakiplerin satmak için
zorlarken.
Hızlı, tekrar eden, uzun vadeli, eğlenceli ve bereketli
satışlar.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 121
HABER
Vidalı Kompresör
Hesapları ile ilgilİ
Formüller
Dairenin (Boru veya Silindir İç Çaplarının)
Kesit Alanı:
A = (Pi*d2)/4 = mm2
Pi = 3.14159265
D = Çap (mm) –İç Çap-
A = Alan (mm2) –İç Kesit Alanı-
1 m2 = 100 dm2 = 10,000 cm2 = 1,000,000 mm2
Borunun (Uzunluğuna göre) veya
Silindirin (Yüksekliğine göre) Hacmi:
V = A * h = mm3
A = Alan (mm2) –İç Kesit Alanı, İç çapa göre hesaplanmış
alanh
= Borunun uzunluğu veya silindirin yüksekliği (mm)
V = Hacim (mm3)
1 dm3 = 1 litre = 1,000,000 mm3 = 1000 cm3 = 0.001 m3
1 m3 = 1000 dm3 = 1000 litre
v Dairenin (veya Çemberin) Çevresi (çevresel uzunluk) =
Pi*d
Pi= 3.14159265
d= Çap
Dairenin Belli Bir Sarma açısına göre çevresel uzunluk=(Pi*∝ *
d)/360
∝ = Sarma açısı (derece) => yarım daire için ∝ = 180º
v Bir kesitten geçen (Boru içinden veya kanal içinden) geçen
akışkanın hızı:
v = Q / A = m/s
Q = Akışkanın debisi (m3/s)
A = Akışa Dik Kesit Alanı (m2 )
1 m3/s = 60 m3/dk = 1000 litre/saniye (L/s)
1 m3/dk = 1/60 m3/s = 1000 litre/dakika (L/dk)
1 m3/h = 60 m3/dk = 1000 litre/saat (L/h)
Kasnak Çaplarına Göre (Yaklaşık) Motor
ve Vida Devir Oranları:
Dm = Motor Kasnağı Çapı ( mm)
Dv = Vida Kasnağı Çapı (mm)
nm = Motor Devir Sayısı (d/dk)
nv = Vida Devir Sayısı (d/dk)
i= Vida/Motor devir oranı = Dm/Dv
nv= nm * i = nm* (Dm/Dv)
Dişlikutusu (GearBox) Dişlilerinin Diş
Sayısına Göre Devir Oranı:
Dm = Çeviren (Hareket veren) dişlinin diş sayısı
Dv = Çevrilen (Hareket alan) dişlinin diş sayısı
nm = Çeviren dişlinin Devir sayısı (d/dk)
nv = Çevrilen dişlinin DevirSayısı (d/dk)
i= Çevrilen/Çeviren devir oranı = Dm/Dv
nv= nm * i = nm* (Dm/Dv)
Motor Gücünün kW, HP (Beygir Gücü),
kcal/h olarak farklı ifadeleri:
1 HP (metrik) = 75*9.80665 kg*m/sn2 = 735.5 Watt =
0.7355 kW
1 kW = 1/0.7355 HP = 1.3596 HP
122 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
Yaklaşık değerler: 1 HP (metrik, PS) = 736 Watt, 1 kW= 1.36
HP (metrik sistem)
İngiliz/Amerikan sistemindeki HP'ye göre: 1 kW = 1.34 HP,
1 HP = 746 Watt
1 kW = 860 kcal/h
1 kWh Enerji = 860 kcal ısı enerjisi (1 kWh elektrik enerjisi,
860 kcal’lik ısıya denktir.)
Hız ile güç ve kuvvet ile basınç arasındaki
bağlantılar:
Güç = P = Kuvvet * Hız = F * v = Newton * m/s = Watt =
9.81 kg * m/s (9.80665)
P = Güç (Watt) = 860 cal/h
1 kilogram kuvvet (kg) = 9.80665 Newton (N)
(1 kg kütlenin dünyadaki ağırlığı = 1 kg kuvvet = kütle * yerçekimi
ivmesi = 9.81 N)
P = Güç (HP/PS metrik sistem) = 75 kg(kuvvet)*m/s =
75*9.80665 N*m/s = 735.5 Watt
F = Kuvvet (Newton) = basınç * alan = p*A = (N/m2) * m2
1 bar = 100,000 N/m2 = 100 kN/m2 = 10 N/cm2 =
10/9.80665 kg/cm2 = 1.02 kg/ cm2
1 atmosfer = 1.013 bar (deniz seviyesinde) 1 atmosfer ~= 1
bar ~= 1 kg/ cm2
Efektif Basınç = Manometreden Okunan Basınç = Gerçek
Basınç – Atmosfer Basıncı
1 atm = 0 bar (efektif) = 1 bar (mutlak) (Hassas hesaplarda
1 atm = 1 .013 bar)
Sıkıştırılabilir akışkanların (gazların) hacmi
ile basıncı arasındaki ilişki:
P1*V1/T1 = P2*V2/T2
P1= Başlangıç Basıncı
V1= Başlangıç Hacmi
T1= Başlangıç Sıcaklığı (Kelvin)
P2= Sonuç Basıncı
V2= Sonuç Hacmi
T2= Sonuç Sıcaklığı (Kelvin)
Sabit Sıcaklıkta: V2= V1* (P1/P2) , P2= P1*(V1/V2)
1 ºC = 273 K , 100 ºC = 373 K (Kelvin)
-273 ºC = 0 K
Sabit Basınçta : V2 = V1*(T2/T1) , T2= T1*(V2/V1)
P1*V1 = m*R*T1
P2*V2 = m*R*T2
m = kütle (kg, yoğunluk= m/V = deniz seviyesinde standart
atmosfer 1.255 kg/m3)
R = gaz sabiti (hava için 287 J/kgK)
(P1*V1)/(P2*V2) = T1/T2
Vidalı Kompresörün Serbest Hava
Debisinin İfadesi (FAD):
FAD, kompresörün bastığı havanın emdiği havanın miktarı
cinsinden ifadesidir. Yani 20 ºC referans emiş sıcaklığına
göre, atmosfer basıncında, 1 dakikada emilen hava miktarı
(hacim olarak); m3/dk (metreküp/dakika). Başkaca bir
ifade yok ise, Kompresörün FAD değeri, kompresörün 1
dakikada bastığı havanın, 20 ºC’de, 1 atmosfer basınçta (0
bar efektif, 1-1.013 bar mutlak basınçta) kaplayacağı hacim
anlamına gelir. Bununla birlikte, basınçlı hava aygıtlarının
kapasitesi 0 ºC'yi referans alan Nm3/dk (normal metreküp/
dakika) cinsinden ifade edilebilmektedir. (Hava soğudukça
kompresörün bastığı havanın kütlesi artar, ısındıkça azalır.
Kompresör çıkışındaki hava ısınmış olduğu için emdiğinden
daha fazla hacime sahip olur. Burada asıl olan kompresörün
emdiği hava miktarıdır, ki, aynı miktarı çıkışına taşıyarak,
basar.) Gerçekte boru içinden geçen havanın miktarı, kompresörün
FAD değerinin çalışma basıncının mutlak (barometre)
değerine bölünmesiyle bulunan değerdir. (Örneğin:
8 m3/dk FAD değeri ölçülüyorsa, 7 bar efektif basınçta,
bu kompresörün bastığı hava boru içinden 1 m3/dk olarak
geçiyor demektir. Boru içindeki hava hızını hesaplarken bu
durumu dikkate almak gerekir.)
NOT: “Debi” birim zamanda akış miktarı demektir.
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 123
HABER
FİRMANIN Adı
ZN ÇİNKO RAFİNERİ
A.Ş.
GÜNEŞ İPLİK SANAYİ
VE TİCARET A.Ş.
BAYTEKS TEKNİK
TEKSTİL SANAYİ VE
TİCARET A.Ş.
GLOBAL SENTETİK
KUMAŞ SANAYİ VE
TİCARET A.Ş.
OMA İPLİK A.Ş.
BİLSA SAVUNMA
TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
SANVAR İNŞAAT
ELEKTRİK ENERJİ
MALZEME TUR. SAN.
TİC. A.Ş.
BEYAZ DENİM
TEKSTİL SAN. VE TİC.
LTD. ŞTİ.
İŞKOM YAZILIM DAN.
TUR. DIŞ TİC. VE SAN
.A.Ş.
TÜRKİYE ECZACILAR
DEPOSU A.Ş.
TACER İNŞAAT TİC. VE
SAN. A.Ş.
BAMBİ MOBİLYA VE
YATAK SAN. A.Ş.
MASHPROM
ENDÜSTRİYEL
ÜRÜNLER SAN.VE
TİC.A.Ş
ENDER PVC VE
ALÜMİNYUM YAPI
ELEMANLARI SAN.VE
TİC. A.Ş
ARDEN MAKARNA
GIDA SAN. VE TİC.
A.Ş
EREĞLİ ÜNALLAR
METAL SANAYİ VE TİC.
LTD. ŞTİ.
EKİM 2020
YATIRIM TEŞVİK BELGELERİ (*)
Yatırımın
YERİ
İZMİR
ŞANLIURFA
GAZİANTEP
GAZİANTEP
TOKAT
SAKARYA
MARDİN
BATMAN
ORDU
İSTANBUL
ANKARA
İZMİR
EDİRNE
GAZİANTEP
GAZİANTEP
KOCAELİ
Yatırımın
SEKTÖRÜ
ÇELİK DIŞINDAKİ ANA
METAL SANAYİİ
TEKSTİL ELYAFININ
HAZIRLANMASI VE İPLİK
HALİNE GETİRİLMESİ;
HALI VE KİLİM İMALATI
BAŞKA YERDE
SINIFLANDIRILMAMIŞ
TEKSTİL ÜRÜNLERİ
İMALATI
BAŞKA YERDE
SINIFLANDIRILMAMIŞ
TEKSTİL ÜRÜNLERİ İML.
SİLAH VE MÜHİMMAT İML.
ELEKTRİK ÜRETİMİ,
İLETİMİ VE DAĞITIMI
KÜRK HARİÇ, GİYİM
EŞYASI İMALATI
METAL YAPI
MALZEMELERİ İMALATI
TIBBİ VE CERRAHİ
TEÇHİZAT İLE ORTOPEDİK
ARAÇLARIN İMALATI
TAKIM TEZGAHLARI
İMALATI
MOBİLYA İMALATI
KALDIRMA VE TAŞIMA
TEÇHİZATI İMALATI
BAŞKA YERDE
SINIFLANDIRILMAMIŞ
TEKSTİL ÜRÜNLERİ
İMALATI
MAKARNA, ŞEHRİYE,
KUSKUS V.B. UNLU
MAMÜLLERİN İMALATI
DEMİR-ÇELİK ANA
SANAYİİ
Yatırımın
CİNSİ
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
Öngörülen
Destek
Unsurları
Yatırımın
KAPASİTESİ
SABİT
Yatırım
(TL)
KDV İstisnası Çinko {işlenmemiş} 710.887.487
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
OPEN-END İPLİK
ÜRETİMİ
213.000.000
Halı Dokuma 127.500.000
SPUNBOND
ÜRETİMİ,
MELTBLOWN
ÜRETİMİ
GİPE İPLİK,
ELASTİKİ SENTETİK
PUNTOLU GİPE
İPLİK
Muhtelif Silah
ve Tüfek Aksam
Parçaları
Elektrik Enerjisi
Üretimi {BES}
Muhtelif
Konfeksiyon
Ürünleri
44.616.151
24.410.000
82.250.703
34.892.144
26.269.713
Metal prefabrik yapı 56.779.901
Tıbbi ve cerrahi
maske
CNC KONTROLLÜ
HASSAS DELME
MAKİNASI
YATAK -BAZA
BAŞLIK, KOMODİN
Muhtelif araçlar
için hidrolik silindir,
Hidrolik sistemlere
yönelik muhtelif
pompalar, Muhtelif
Valf,
NONWOVEN
KUMAŞ İMALATI
39.474.828
23.509.501
54.556.176
22.280.049
120.500.000
Makarna 89.898.031
BORU PROFİL,
GALVANİZ TRAPEZ
SAC BOY KESME
RULO AÇMA
62.820.060
124 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
FİRMANIN Adı
Yatırımın
YERİ
Yatırımın
SEKTÖRÜ
Yatırımın
CİNSİ
Öngörülen
Destek
Unsurları
Yatırımın
KAPASİTESİ
SABİT
Yatırım
(TL)
ÖZKAPLAN İPEK HALI
TEKSTİL SAN. VE TİC.
A.Ş
HÜNER SENTETİK
KUMAŞ SANAYİ VE
TİC. LTD. ŞTİ
ALTINTAŞLAR İNŞ.
GERİ DÖNÜŞÜM
NAKLİYE SAN. VE TİC.
LTD. ŞTİ.
SOYLU İPLİK SAN. VE
TİC. A.Ş.
NATURE
ENERJİ ÖLÇÜM
TEKNOLOJİLERİ
DANIŞMANLIK SANAYİ
VE TİCARET ANONİM
ŞİRKETİ
MAFELL BASKI
TEKNOLOJİLERİ
ANONİM ŞİRKETİ
KONFİDA AMBALAJ
TEKSTİL SAN. VE TİC.
A.Ş.
MERTEL BİLİŞİM
SANAYİ VE TİC. LTD.
ŞTİ.
YONCA İPLİK SAN. VE
TİC. A Ş
4B ADIYAMAN ENERJİ
ATIK TOPLAMA GERİ
DÖNÜŞÜM SAN.
TİC.A.Ş
ORGANİZE
ENDÜSTRİYEL
GAYRİMENKUL
YATIRIMLARI A.Ş.
E M A MAKİNE YEDEK
PARÇA KİMYASAL VE
KOMPAZİT ÜRN. İML. İTH.
İHR.SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
ERDEMİR MADENCİLİK
SAN. VE TİC. A.Ş
ÖZGÜN GRUP ZİRAAT
HAY.ENERJİ SAN. VE
TİC. A.Ş.
DOĞAN TEL ÖRGÜ
DEMİR İMALAT
MONTAJ TİC. TAAH.
İTH. VE İHR. SAN. LTD.
ŞTİ.
GAZİANTEP
GAZİANTEP
ANKARA
KÜTAHYA
AFYONKARAHİSAR
İSTANBUL
OSMANİYE
GAZİANTEP
KAHRAMANMARAŞ
ADIYAMAN
ÇORUM
SAKARYA
ZONGULDAK
ESKİŞEHİR
ÇANKIRI
HALI VE KİLİM İMALATI
BAŞKA YERDE
SINIFLANDIRILMAMIŞ
TEKSTİL ÜRÜNLERİ
İMALATI
METAL OLMAYAN ATIK VE
HURDALARIN YENİDEN
DEĞERLENDİRİLMESİ
PLASTİK ÜRÜNLERİ
İMALATI
ELEKTRİK ÜRETİMİ,
İLETİMİ VE DAĞITIMI
DİĞER KAĞIT VE
MUKAVVA ÜRÜNLERİ
İMALATI
DİĞER KAĞIT VE
MUKAVVA ÜRÜNLERİ
İMALATI
PLASTİK ÜRÜNLERİ
İMALATI
TEKSTİL ELYAFININ
HAZIRLANMASI VE İPLİK
HALİNE GETİRİLMESİ
ENERJİ - ELEKTRİK
ÜRETİMİ, İLETİMİ VE
DAĞITIMI
İMALAT - TAKIM
TEZGAHLARI İMALATI
DEMİRYOLU VE TRAMVAY
LOKOMOTİFLERİ İLE
VAGONLARININ İMALATI
MADENCİLİK
- TAŞKÖMÜRÜ
MADENCİLİĞİ
ELEKTRİK ÜRETİMİ,
İLETİMİ VE DAĞITIMI
METAL EŞYA İMALATI
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
KDV İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
KDV İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
MAKİNE HALISI 65.000.000
DOKUNMAMIŞ
MENSUCAT {NON
WOVEN KUMAŞ }
Muhtelif Ambalaj
Atığı Geri Kazanımı
Plastikten diğer
plakalar, levhalar,
filmler, folyo ve
şeritler
Elektrik enerjisi
üretimi {Biyokütle}
BASKILI ETİKET,
BASKISIZ ETİKET
KAĞIT BOBİN,
KAĞIT KÖŞEBENT
VB. ÜRÜNLERİN
İMALATI
Plastik Telefon Kabı,
Plastik USB Şarjı
68.864.450
26.000.000
30.460.914
195.926.168
50.817.246
56.000.000
25.106.063
Pamuk ipliği 35.830.000
Elektrik Enerjisi
Üretimi {BES}
Vitrifiye Döküm
Makinesi, Yük Test
Makinesi, Çatlak
Test Makinesi, CNC
Taşlama Makinesi,
Demiryolu ve
tramvay lokomotifleri
ile vagonlarının
aksam ve parçaları,
bağlantı parçaları
Yeraltı kömür üretim
kapasitesi, Kömür
Zenginleştirme
Kapasitesi
Elektrik Enerjisi
Üretimi {Biyogaz }
Panel Çit Üretimi
Jiletli Tel Üretimi
21.505.229
26.445.734
22.403.443
340.118.024
52.974.250
23.486.355
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 125
HABER
FİRMANIN Adı
Yatırımın
YERİ
Yatırımın
SEKTÖRÜ
Yatırımın
CİNSİ
Öngörülen
Destek
Unsurları
Yatırımın
KAPASİTESİ
SABİT
Yatırım
(TL)
IŞIK ÇELİK SANAYİ VE
TİC. A.Ş
KARABÜK
DEMİR-ÇELİK ANA
SANAYİİ
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KDV İstisnası
Sadece sıcak
haddelenmiş veya
çekilmiş, bunların
dışında bir işlemden
geçirilmemiş demir
veya alaşım
229.970.643
VEM İLAÇ SAN. VE
TİC.A.Ş
ENKAY MODA
KONFEKSİYON SAN.
VE TİC. A.Ş
PAK PAMUK TEKSTİL
SAN. VE TİC. A.Ş
OMNİA NİŞASTA SAN.
VE TİC. A.Ş
TT TIBBİ MALZ.VE
MED. SAN. TİC. A.Ş
KARAPLAST
AMBALAJ SAN. VE
TİC.A.Ş.
MEMİŞOĞLU TARIM
ÜRÜNLERİ TİC. LTD.
ŞTİ.
KARDEMİR
HADDECİLİK SANAYİ
VE TİC. A Ş
DEMİR MAKİNE TİC.
VE SAN.LTD ŞTİ
CİNER GLASS MADEN
KİMYA SAN. VE TİC.
A.Ş
TURKUVAZ PLASTİK
VE TEMİZLİK ÜRN.
SAN. TİC. A.Şİ
MTF PROKON METAL
İNŞAAT TAAHHÜT
SAN. VE TİC. LTD ŞTİ
GÖKOVA ENERJİ ÜRT.
İNŞ. LTD ŞTİ
TRANSVARO
ELEKTRON ALETLERİ
SAN. VE TİC. A.Ş
TEKİRDAĞ
ERZİNCAN
UŞAK
ADANA
DÜZCE
GAZİANTEP
MERSİN
İZMİR
TEKİRDAĞ
BİLECİK
SAKARYA
ANKARA
MANİSA
ANKARA
ECZACILIKTA VE TIPTA
KULLANILAN KİMYASAL
VE BİTKİSEL KAYNAKLI
ÜRÜNLERİN İMALATI
KÜRK HARİÇ, GİYİM
EŞYASI İMALATI
TEKSTİL ELYAFININ
HAZIRLANMASI VE İPLİK
HALİNE GETİRİLMESİ;
TEKSTİL DOKUMACILIĞI
ANA KİMYASAL
MADDELERİN İMALATI
(KİMYASAL GÜBRE VE
AZOTLU BİLEŞİKLER
HARİÇ)
DİĞER KAUÇUK
ÜRÜNLERİ İMALATI
PLASTİK ÜRÜNLERİ
İMALATI
ÖĞÜTÜLMÜŞ TAHIL
ÜRÜNLERİ İMALATI
ANA KİMYASAL
MADDELERİN İMALATI
(KİMYASAL GÜBRE VE
AZOTLU BİLEŞİKLER
HARİÇ)
KÜRK HARİÇ, GİYİM
EŞYASI İMALATI
BASIM
BAŞKA YERDE
SINIFLANDIRILMAMIŞ
TEKSTİL ÜRÜNLERİ
İMALATI
ÇATAL-BIÇAK TAKIMI, EL
ALETLERİ VE HIRDAVAT
MALZEMELERİ İML.
ELEKTRİK ÜRETİMİ,
İLETİMİ VE DAĞITIMI
ÖLÇME, KONTROL, TEST,
SEYRÜSEFER V.B. AMAÇLI
ALET VE CİHAZLARIN
İMALATI
ÜRÜN
ÇEŞİTLENDİRME
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
KDV İstisnası
KDV İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Onkolojik ilaç,
Hormon ilaçları
Tedavide ve
korumada
kullanılmak üzere
hazırlanmış ürün,
beşeri ilaç
MUHTELİF
KONFEKSİYON
1.325.473.680
25.558.050
Pamuk ipliği 42.873.760
KİMYASAL TÜREVLİ
ENDÜSTRİYEL
NİŞASTA ÜRETİMİ
Cerrahi Nitril
Eldiven
Plastikten
diğer plakalar,
levhalar, filmler,
folyo ve şeritler
{gözeneksiz}
BULGUR, KIRMIZI
MERCİMEK İŞLEME
161.179.280
500.630.000
30.986.185
91.744.361
Oksijen Üretimi 96.988.001
Eldiven {örme} 52.925.872
Cam Şişeye Baskı 163.182.465
Non Woven kumaş -
Spunlace
ÇELİK SAÇ LEVHA,
YAKIT DEPOSU,
GENLEŞME
DEPOSU
Elektrik enerjisi
üretimi {HES}
Kızılötesi dedektör
takımı
123.000.000
32.062.032
38.024.300
84.660.750
126 › AIR WORLD TÜRKİYE / OCAK-ŞUBAT-MART 2021
HABER
FİRMANIN Adı
MERZİFON TARIM
ÜRÜNLERİ LİSANSLI
DEP.A.Ş
VSY BİYOTEKNOLOJİ
VE İLAÇ SAN.A.Ş.
KARAKOYUNLU
GROUP DIŞ TİC.VE
SAN.A.Ş.
ATEŞSÖNMEZ KİMYA
SAN.VE TİC.A.Ş.
MİRAY TEKSTİL
SANAYİ VE DIŞ TİC.
LTD.ŞTİ.
YUNUS DAŞAN
ANKA BİYOGAZ
ELEKTRİK ÜRT.A.Ş.
HD DESIGN HALI VE
TEKSTİL İTH.İHR. SAN.
VE TİC. LTD ŞTİ
AĞAOĞLU TEKSTİL
SAN. VE TİC.A.Ş..
NAİSA TEKSTİL
TURİZM SANAYİ VE
DIŞ TİCARET LİMİTED
ŞİRKETİ
ÇOKYAŞAR TEL ÖRME
VE DOKUMA TEL
GALVANİZLEME ÇİVİ
SAN.TİC.A.Ş.
GLOBAL ELİT
TOBACCO MAKARON
TÜTÜN VE TÜTÜN
MAMÜLLERİ SAN. DIŞ
TİC.LTD ŞTİ
NESAN OTOMOTİV
A.Ş.
ARAT-ER
MÜHENDİSLİK MAK.
SAN.VE TİC. LTD ŞTİ
SÖZEN ENDÜSTRİ
METAL A.Ş.
Yatırımın
YERİ
AMASYA
İSTANBUL
ANKARA
GAZİANTEP
DİYARBAKIR
MALATYA
KIRŞEHİR
GAZİANTEP
UŞAK
TEKİRDAĞ
ADANA
MANİSA
İZMİR
ANKARA
KONYA
(*) Kaynak: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
Yatırımın
SEKTÖRÜ
DEPOLAMA VE
AMBARLAMA
HİZMETLERİ
ANA KİMYASAL
MADDELERİN İMALATI
METALLERİN DÖVÜLMESİ,
PRESLENMESİ,
BASKILANMASI VE
YUVARLANMASI; TOZ
METALÜRJİSİ
DİĞER KAĞIT VE
MUKAVVA ÜRÜNLERİ
İMALATI
TRİKOTAJ (ÖRME)
ÜRÜNLERİ İMALATI
OLUKLU KARTON VE
MUKAVVA İLE KAĞIT VE
MUKAVVADAN YAPILAN
AMBALAJLARIN İMALATI
ELEKTRİK ÜRETİMİ,
İLETİMİ VE DAĞITIMI
HALI VE KİLİM İMALATI
TEKSTİLİN APRELENMESİ
KÜRK HARİÇ, GİYİM
EŞYASI İMALATI
ÜCRET VEYA SÖZLEŞME
ESASINA DAYALI
OLARAK METALLERİN
KAPLANMASI VE İŞL.
DİĞER KAĞIT VE
MUKAVVA ÜRÜNLERİ
İMALATI
MOTORLU KARA
TAŞITLARI VE BUNLARIN
MOTORLARIYLA İLGİLİ PARÇA
VE AKSESUARLARIN İML.
GIDA, İÇECEK VE TÜTÜN
İŞLEYEN MAKİNELERİN
İML.
MOTORLU KARA
TAŞITLARI VE BUNLARIN
MOTORLARIYLA İLGİLİ
PARÇA VE AKS.İML.
Yatırımın
CİNSİ
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
KOMPLE YENİ
YATIRIM
Öngörülen
Destek
Unsurları
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
KDV İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
KDV İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti,
KDV İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti,
KDV İstisnası,
Gümrük Vergisi
Muafiyeti, KDV
İstisnası
Yatırımın
KAPASİTESİ
SABİT
Yatırım
(TL)
Lisanslı Depoculuk 28.973.331
SODYUM
HİYALÜRONAT
72.284.807
Toz metalürjisi 54.374.778
Çocuk Bezi Üretimi 114.000.000
Yuvarlak Örgü
Kumaş
Oluklu Mukavva ve
Ambalaj
Elektrik enerjisi
üretimi {BES}
42.600.000
43.800.000
29.173.034
Makine Halısı İmalatı 63.000.000
BASKI, APRELEME 88.000.000
Diğer hazır giyim
aksesuarları
{örme}; giyim
eşyası veya giyim
aksesuarlarının
parçaları {örme}
Metalik kaplama
hizmetleri
43.903.397
76.618.295
Makaron 81.844.886
Muhtelif oto yedek
parçaları
ŞEKER
FABRİKALARININ
MAKİNE VE
TEÇHİZATLARININ
İMALATI
Motorlu Taşıtlara Ait
Aksam ve Parçalar
48.650.000
22.510.000
28.380.000
2021 OCAK-ŞUBAT-MART AIR WORLD TÜRKİYE ‹ 127