You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
THE
ROTARACT
NEGATİF
FAİZ
Negatif Faiz Oranları
Dünya ekonomisinde önemli aktör olan merkez bankaları, eski faiz politikalarını
temelinde yanlış kredi uygulamaları yatan 2008 krizinin etkileriyle değiştirmeye
başladı. Geleneksel para politikaları önemini yitirmeye başladı. Eski sistemde
mevduat faizi insanların parayı bankalara yatırıp harcamamasına neden
oluyordu. 2009 yılından itibaren ABD’nin uygulamaya başladığı sıfır
faiz oranı politikası aslında bunun ön aşaması oldu. Bankada duran paranın
bir getirisinin olmaması insanlara paralarını başka bir yerde kullanmaya iten bir
faktördür. Negatif faiz bu açıdan daha kuvvetlidir çünkü bankalar merkez bankasına
yatırdıkları para için faiz almazlar aksine para öderler. Bu da bankada bulunan
paranızın her gün azalması anlamına gelmektedir. Bu fikir ilk olarak Alman ekonomist
Silvio Gesell tarafından 1900’lerin başlarında ortaya atılmıştır fakat çok fazla ilgi
çekmemiştir. 21. yüzyılın başlarında Mankiw’in faizin sıfırın altına çekilmesini
önermesiyle tekrar gündeme gelmiştir. Bu sistem ilk olarak İskandinav yarımadasında
uygulanmaya başlamıştır. İsveç’i takiben Danimarka’da da negatif faiz uygulanmaya
başlanmış fakat uzun soluklu olamamıştır. Daha sonra çeşitli ülkelerde de
uygulanmaya başlayan negatif faiz oranları bugün İngiltere, Kanada, Japonya, Hong
Kong, Yeni Zelanda, Polonya, Avustralya gibi birçok ülkede yatırımların
desteklenmesi için kullanılıyor.
Negatif Faizin Etkileri
Bankaların merkez bankasındaki paralarının sürekli azalması bankalardan yüksek
kredi beklentisi yaratır. Para birimleri üzerinden rekabet eden gelişmiş ülkeler negatif
faiz politikasından olumsuz etkilenir. Para birimleri değersizleşir. Değeri azalan para
birimi, ülkenin ihracatını arttırır. Artan ithalat maliyetleri enflasyonu tetikler. Devletin
kısa vadeli borçlarına kısa süre içinde fon elde etmesi için satılan senetlere hazine
bonoları denir. Negatif faiz uygulamasıyla beraber kısa vadeli para politikası
araçlarının getirisinin düşmesi sonucu, öz sermayeyi artırmak için sermaye piyasası
araçlarına talebin artması beklenir. Parasal genişleme, merkez bankalarının açık
piyasa işlemi (APİ) olarak bilinen para politika aracının çok büyük miktarlara ulaşmış
halidir. Ekonomiyi canlandırmak için kullanılan yöntemlerden birisi de parasal
genişleme uygulamasıdır. Para arzını genişletmek, tüketimi ve yatırımı artırmak
amacıyla daha düşük faiz oranları ve borçlanma maliyetleri uygulanır. Negatif faiz
uygulaması aynı zamanda bu parasal genişlemeyi de desteklemek içindir.
Ertuğ Erdoğan
Zekeriyaköy Rotaract
138