MOZAİK 16. SAYI
Karadeniz Teknik Üniversitesi İşletme ve Ekonomi Kulübü olarak yıllık periyotlarla çıkarmakta olduğumuz Mozaik dergimizin 16. sayısını okurlarımızla kavuşturuyoruz. İş İnsanı, Girişimcilik, Röportaj, Nostalji, Tiyatro, Ekonomi, Muhasebe, Finans, Sürdürülebilir Sanat, Tarih, Genç Yıldız, Deneme, Kariyer Yolu, Özgeçmiş, Kişisel Veri, Spor, Müzik, Sosyal Sorumluluk, Psikoloji, Kişisel Gelişim, Sağlıklı Beslenme, Mutfak Sanatı, Astroloji kategorilerinde; birbirinden değerli, alanında uzman ve tanınmış kişileri ağırladığımız Mozaik dergimizde 30'un üzerinde farklı kişilerden aldığımız içeriklere, röportajlara yer verdik. Kategori yelpazesini böylesine geniş tuttuğumuz bu sayımızda; bir sayfada güncel bir konuda bilgilenirken, sayfayı çevirdiğinizde eğlenceli içeriklerle karşılaşabileceksiniz. Mozaik'in ruhunu hissetmeniz dileğiyle, keyifli okumalar...
Karadeniz Teknik Üniversitesi İşletme ve Ekonomi Kulübü olarak yıllık periyotlarla çıkarmakta olduğumuz Mozaik dergimizin 16. sayısını okurlarımızla kavuşturuyoruz.
İş İnsanı, Girişimcilik, Röportaj, Nostalji, Tiyatro, Ekonomi, Muhasebe, Finans, Sürdürülebilir Sanat, Tarih, Genç Yıldız, Deneme, Kariyer Yolu, Özgeçmiş, Kişisel Veri, Spor, Müzik, Sosyal Sorumluluk, Psikoloji, Kişisel Gelişim, Sağlıklı Beslenme, Mutfak Sanatı, Astroloji kategorilerinde; birbirinden değerli, alanında uzman ve tanınmış kişileri ağırladığımız Mozaik dergimizde 30'un üzerinde farklı kişilerden aldığımız içeriklere, röportajlara yer verdik. Kategori yelpazesini böylesine geniş tuttuğumuz bu sayımızda; bir sayfada güncel bir konuda bilgilenirken, sayfayı çevirdiğinizde eğlenceli içeriklerle karşılaşabileceksiniz.
Mozaik'in ruhunu hissetmeniz dileğiyle, keyifli okumalar...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Mozaik Dergisi İmtiyaz Sahibi
K T Ü İşletme ve Ekonomi Kulübü
K T Ü İşletme ve Ekonomi Kulübü Danışmanı
Dr. Öğr. Üyesi Aykut BAŞOĞLU
Genel Yayın Yönetmeni ve Editörü
Perihan CEVİZ
Yayın Kurulu
Berkay ÇELİK
Aleyna YILMAZ
Asena SOLAK
K T Ü İŞLETME VE EKONOMİ KULÜBÜ
2020-2021 YÖNETİM KURULU
Yönetim Kurulu Başkanı
Berkay ÇELİK
Yönetim Kurulu Başkan Yrd. Ve Genel Sekreter
Aleyna YILMAZ
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
Asena SOLAK
EDİTÖRDEN;
Halkla İlişkiler ve Mozaik Direktörü
Perihan CEVİZ
Basın Medya Direktörü
Fatih KOTAN
Sosyal Organizasyonlar Direktörü
Cansu ULUSU
İnsan Kaynakları ve Dış İlişkiler – Zirve ve
Konferanslar Direktörü
Selcan BAYAR
Sosyal Medya ve Bilişim Direktörü
Melisa AYGÜN
Reklam ve Finans Direktörü
Kübra TATAK
Dijital Medya Direktörü
Hande KARBUZ
Kariyer ve İş Dünyası Direktörü
Ömer ŞENTÜRK
İletişim: KTÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
2S08
TRABZON
Tel : +90 462 377 29 58
Fax : +09 462 325 72 81
Grak Tasarım
Çağlayan DOĞAN
DOĞAN REKLAM VE TASARIM HİZMETLERİ
İşletme ve Ekonomi Kulübü’nün 22. yılında, Mozaik Dergisi’nin 16. sayısından
merhaba,
Mozaik, farklı renklerin ve farklı türlerin birleşerek bir bütün olmasını ifade
etmektedir. Öyle ki oluşan bu bütün; günün sonunda bütün farklılıkların ve
zıtlıkların birleşiminin sonucunda, ortaya şahane eserler çıkabileceğini bize
kanıtlamaktadır. Dolayısıyla bizler bilmeliyiz ki; her anlamda farklılıklarımızla, her
bir ayrı parçamızla oluşturduğumuz bütün, bizim en değerli hazinemizdir.
Adını böylesine anlamlı ve değerli bir ifadeden alan Mozaik’imizin “16.
sayısından merhaba” demenin mutluluğunu ve ekibim adına haklı gururunu
yaşamaktayım. Aylarca süren çalışmaların sonucunda her bir sayfası emek
kokan, noktasından virgülüne her bir cümlesi için ayrıca çaba sarf edilmiş,
kategorileri ve isimleri ayrı ayrı büyük bir özenle seçilmiş, dolayısıyla ardında
büyük bir yorgunluk bırakması beklenirken, hala daha heyecanlı ve enerji dolu
gözlerle kendisine bakılan dergimizi sonunda okurlarımızla kavuşturuyoruz.
23 farklı kategoride 31 farklı ismin bulunduğu dergimizin sayfaları, nans
alanından muhasebeye, tiyatrodan dijital ekonomiye, girişimcilikten
sürdürülebilir sanata ve daha birçok alana açılmaktadır. Kategori yelpazesini
oldukça geniş tuttuğumuz bu sayımızda, okurlarımızın gerek kariyer yollarında
daha emin adımlarla ilerlemesini hedeedik gerek ise kültür ve sanat alanında
yaptığımız röportajlarla keyii okumalara vesile olmak istedik. Tüm dünyanın
içinde bulunduğu bu pandemi döneminde, bu sürece ilişkin gerek psikoloji,
gerek ise sağlık alanında uzmanların tavsiyelerinin bulunduğu güncel yazılara
da dergimizde yer verdik. Bu saydıklarıma ve daha fazlasına ulaşmanız için
sayfaları çevirmeniz yeterli olacak :)
Oldukça uzun soluklu ve büyük bir sabır isteyen bu süreçte bana ve
geçirdiğim sürece olan inancını hiç kaybetmeyen ve beni her daim motive
eden; en başta 2020-2021 Yönetim Kurulu ekibinin ayrı ayrı her bir ferdine,
ardından desteklerini hiç esirgemeyen 2019-2020 Başkan Yardımcısı ve Genel
Sekreteri Mehtap ÇAKIROĞLU’na, benim için büyük bir motivasyon kaynağı
olan 2019-2020 dönemi Yönetim Kurulu Başkanı İpek İNAN’a sonsuz
teşekkürlerimi sunuyorum.
Her sayfasında İ’çinizdeki E’nerjiyi K’eşfetmeniz ve Mozaik’in ruhunu
benliğinizde hissetmeniz dileğiyle, keyii okumalar…
PERİHAN CEVİZ
GENEL YAYIN YÖNETMENİ
Meliha
Gülse
- TRT İstanbul radyosunda programlar yapmanızın
size nasıl katkıları oldu?
Öncelikle Türk Müziği camiasında tanınmam ve daha
sonra TV programlarımla daha geniş kitleler tarafından
tanınıp sevilmeme ve takdir görmeme büyük katkısı
olmuştur.Yani sizin anlayacağınız TRT sanatçısı olarak
halkın sevgisini bu kurum sayesinde elde etmişimdir.
-Bu başarıyla ilerlediğiniz yolun başında ilham aldığınız kişiler kimlerdi?
Elbetteki ilk olarak Konservatuardaki hocalarım daha sonra bilinçlendikçe
Saye Ayla,Müzeyyen Senar,Sabite Tur Gülerman ve bilhassa Perihan
Altındağ Sözeri’yi çok dinleyerek kendisi idollerimden biri oldu.
-Yurt dışında vermiş olduğunuz konserlerle Klasik Türk Müziğini tanıtmış
olmanız noktasında nasıl geri dönüşler aldınız ve bu size nasıl hissettirdi?
Maalesef ki gerçek bir sanatçı olduğumu yurt dışındaki konserlerimde
gördüğüm ilgi ve saygı ile daha çok hissettim.Oysaki ülkemizde ses
sanatçılarının halk arasındaki tabiri “Şarkıcı” olarak ifade edilir. Yani
küçümsenen bir meslek gibi düşünülür. Çünkü müziğin bir sanattan
ziyade eğlence aracı olarak düşünülmesinden kaynaklanan bir durumdur.
- Klasik Türk Müziği sanatçısı olma krini nasıl aldınız?
Klasik Türk Müziği sizin için ne ifade etmektedir ?
Babam bir bankada görevinin yanında çok da usta bir
kanun sanatçısıydı.Dolasıyla çok küçük yaşta Türk
Müziği’nin önemli eserlerini kendisinden öğrenerek
başladım Türk Müziği’ni sevmeye ve gelecekte önemli
bir sanatçı olma idealim böyle başladı.Türk Müziği’nin
en büyük özelliğinin ve ne kadar ciddi bir ilim olduğunu
Konservatuara girdikten sonra anlamaya başladım.
Örneğin;insan sesinin en iyi şekilde ifadesinin notalara
dökebilen bir makamsal ses sistemine sahip olduğu ve
içinde çok ciddi bir matematik biliminin olduğunu
öğrenmiş oldum. Dolasıyla Türk Müziği’nden
zevk alabilmek için bir alt yapıya ihtiyaç
olduğunu farkettim.
-Yurt dışında vermiş olduğunuz konserlerle Klasik Türk Müziğini tanıtmış
olmanız noktasında nasıl geri dönüşler aldınız ve bu size nasıl hissettirdi?
Maalesef ki gerçek bir sanatçı olduğumu yurt dışındaki konserlerimde
gördüğüm ilgi ve saygı ile daha çok hissettim.Oysaki ülkemizde ses
sanatçılarının halk arasındaki tabiri “Şarkıcı” olarak ifade edilir. Yani
küçümsenen bir meslek gibi düşünülür. Çünkü müziğin bir sanattan
ziyade eğlence aracı olarak düşünülmesinden kaynaklanan bir durumdur.
-Sanatçı kimliğinin dışında Melihat Gülses kimdir?
Tek bir cümle ile ifade etmek isterim. “Son derece sade
yaşayan bir vatandaş”
13
KİŞİSEL VERİLERİN
İŞLENMESİ VE
KORUNMASI
A V U K A T
Gerek “kişisel veri”, gerekse “kişisel verilerin korunması” kurumu, köklü
bir geçmişe sahip olmamakla beraber; hukukumuzda son yıllarda oldukça
popüler hale gelmiş, hatta yasal bir zorunluluk şeklinde düzenlenmiş
durumdadır. Peki nedir bu kişisel veri? Yasal düzenlemesi nerede, ne
şekilde yapılmaktadır?
Kişisel veri ve buna bağlı diğer düzenlemeler, en temel haliyle 6698 Sayılı
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında 24/03/2016 tarihinde
hukukumuzda resmi olarak kabul görmüştür. Kişisel verilere ilişkin
yapılan her türlü müdahale, kişilerin özel hayatına ilişkin olduğundan;
kişisel verilerin işlenmesinde başta özel hayatın gizliliği olmak üzere
kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumak ve kişisel verileri işleyen
gerçek ve tüzel kişilerin yükümlülükleri ile uyacakları usul ve esasları
düzenlemek adına 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu
yürürlüğe girmiştir.
İlgili kanunun 3. Maddesi uyarınca kişisel veri, kimliği belirli veya
belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgiyi ifade etmektedir. Yine
aynı madde kapsamında kişisel verilerin işlenmesi; kişisel verilerin
tamamen veya kısmen otomatik olan ya da herhangi bir veri kayıt
sisteminin parçası olmak kaydıyla otomatik olmayan yollarla elde edilmesi,
kaydedilmesi, depolanması, muhafaza edilmesi, değiştirilmesi, yeniden
düzenlenmesi, açıklanması, aktarılması, devralınması, elde edilebilir hâle
getirilmesi, sınıflandırılması ya da kullanılmasının engellenmesi gibi veriler
üzerinde gerçekleştirilen her türlü işlemolarak tanımlanmıştır.
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununun 16. maddesi uyarınca
kişisel veri işleyen gerçek ve tüzel kişi veri sorumlularının kişisel veri
işlemeye başlamadan önce Veri Sorumluları Sicili’ne kayıt yükümlülüğü
bulunmaktadır. Bu kapsamda, Kişisel Verileri Koruma Kurumu Veri Yönetimi
Dairesi Başkanlığınca, Veri Sorumluları Sicil Bilgi Sistemi, kısa adıyla
“VERBİS” hazırlanmış olup; veri sorumluları bu sisteme kayıtolmak
durumundadır. Özetle VERBİS; kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişilerin, kişisel veri işlemeye başlamadan önce kaydolmaları gereken ve
işlemekte oldukları kişisel verilerle ilgili bilgi girişi yapacakları kayıt sistemidir. www.kvkk.gov.tr isimli websitesinde yer alan VERBİS butonuna
tıklanıp ilgili alanlar doldurularak VERBİS’e kolaylıkla kayıt olunmaktadır.
Kayıt işlemini, veri sorumlusu olan herkes yapabileceği gibi birtakım özelliklere sahip veri sorumluları için bu kayıt, yasal bir zorunluluktan
ibarettir.
-> Yıllık çalışan sayısı 50’den çok veya yıllık mali bilanço toplamı 25 milyon Türk Lirası’dan çok olan veri sorumluları ile yurtdışında yerleşik tüm
veri sorumluları 01.10.2018 - 30.09.2019,
-> Yıllık çalışan sayısı 50’den az ve yıllık mali bilanço toplamı 25 milyon Türk Lirası’ndan az olmakla birlikte ana faaliyet konusu özel nitelikli
kişisel veri işleme olan veri sorumluları 01.01.2019 - 31.03.2020,
-> Kamu kurum ve kuruluşu veri sorumluları 01.04.2019 - 30.06.2020, tarihleri arasında Sicile kayıt olmak zorundadır.
Buna göre bir veri sorumlusu, ifade edilen veri sorumlusu gruplarından hangisinin kapsamı içinde ise o grup için belirlenmiş kayıt süreleri
içerisinde kayıt yükümlülüğünü yerine getirmek durumundadır. Bu sürenin tamamlanmasından sonraki bir tarihte kayıt yükümlüsü haline
gelmişse, kayıt yükümlüsü olduğu tarihten itibaren 30 günlük sürede kayıt işlemini tamamlaması beklenmektedir.6698 sayılı Kişisel Verilerin
Korunması Kanununun 16. maddesi uyarınca; işlenen kişisel verinin niteliği, sayısı, veri işlemenin kanundan kaynaklanması veya üçüncü
kişilere aktarılma durumu gibi Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nca belirlenecek objektif kriterler göz önüne alınmak suretiyle, Kişisel Verileri
Koruma Kurulu tarafından, Veri Sorumluları Sicili’ne kayıt zorunluluğuna istisna getirilebilir.
a) Herhangi bir veri kayıt sisteminin parçası olmak kaydıyla yalnızca otomatik olmayan yollarla kişisel veri işleyenler,b) Noterlik Kanunu
uyarınca faaliyet gösteren noterler, c) Dernekler Kanunu’na göre kurulmuş derneklerden, Vakıflar Kanunu’na göre kurulmuş vakıflardan ve
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na göre kurulmuş sendikalardan yalnızca ilgili mevzuat ve amaçlarına uygun, faaliyet alanlarıyla
sınırlı ve sadece kendi çalışanlarına, üyelerine, mensuplarına ve bağışçılarına yönelik kişisel veri işleyenler, ç) Siyasi Partiler Kanunu’na göre
kurulmuş siyasi partiler, d) Avukatlık Kanunu uyarınca faaliyet gösteren avukatlar, e) Gümrük müşavirleri, f) Arabulucular, g) Serbest
Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu uyarınca faaliyet gösteren Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali
Biter Gündüz
37
Müşavirler, ğ) Yıllık çalışan sayısı 50’den az ve yıllık mali bilanço toplamı 25 milyon TL’ den az olan gerçek veya tüzel
kişi veri sorumlularından ana faaliyet konusu özel nitelikli kişisel veri işleme olmayanlar, VERBİS’e kayıt yükümlülüğünden
istisna tutulmuştur.
01/01/2018 tarihinde yürürlüğe giren Veri Sorumluları Sicili Hakkında Yönetmelik de bu konuda yol gösterici niteliğe sahip bir diğer pusuladır.
İlgili yönetmeliğin 8. Maddesinin 3.fıkrası uyarınca; kayıt yükümlülüğü altında bulunan veri sorumluları, herhangi bir fiili, teknik ya da hukuki
imkânsızlık nedeniyle kayıt yükümlülüklerinin yerine getirilememesi halinde, bu imkânsızlığın ortaya çıktığı tarihten itibaren en geç 7 iş günü
içerisinde Kurul ve Başkanlıktan oluşan Kişisel Verileri Koruma Kurumu’na yazılı olarak başvurmak ve gerekçesini belirtmek şartıyla, kayıt
yükümlülüklerini yerine getirmek için ek süre talep edebilirler. Kurul ve Başkanlıktan oluşan Kişisel Verileri Koruma Kurumu, bir defaya mahsus
olmak ve her halde otuz günü geçmemek üzere ek süre verebilir.
Gelelim en önemli soruya: Veri sorumlusu, yasal yükümlülüğünü yerine getirmezse ne olur?
Kişisel verilere bağlı suçlar ve kabahatler, 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun beşinci bölümünde düzenlenmiştir. İlgili kanunun
17. Maddesi, suçları düzenlemekte olup “Kişisel verilere ilişkin suçlar bakımından 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 135 ila
140`ıncı madde hükümleri uygulanır. Bu Kanunun 7 nci maddesi hükmüne aykırı olarak; kişisel verileri silmeyen veya anonim hâle getirmeyenler
5237 sayılı Kanunun 138 inci maddesine göre cezalandırılır.” hükmünü amirdir.
-> Atıf yapılan 135. Madde; “Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. Kişisel verinin,
kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına
veya sendikal bağlantılarına ilişkin olması durumunda birinci fıkra uyarınca verilecek ceza yarı oranında artırılır.” şeklinde,
-> 138. Madde; “Kanunların belirlediği sürelerin geçmiş olmasına karşın verileri sistem içinde yok etmekle yükümlü olanlara görevlerini yerine
getirmediklerinde bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası verilir. Suçun konusunun Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre ortadan
kaldırılması veya yok edilmesi gereken veri olması hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır.” şeklinde,
-> 140. Madde; “Yukarıdaki maddelerde tanımlanan suçların işlenmesi dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine
hükmolunur.” şeklinde düzenlenmiştir.6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun 18. Maddesi kapsamında kabahatler düzenlenmiştir.
İlgili hükme göre 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun;
->10. maddesinde öngörülen aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmeyenler hakkında 5.000 Türk lirasından 100.000 Türk lirasına kadar,
->12. maddesinde öngörülen veri güvenliğine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmeyenler hakkında 15.000 Türk lirasından 1.000.000 Türk lirasına
kadar,
->15. maddesi uyarınca Kurul tarafından verilen kararları yerine getirmeyenler hakkında 25.000 Türk lirasından 1.000.000 Türk lirasına kadar,
->16. maddesinde öngörülen Veri Sorumluları Siciline kayıt ve bildirim yükümlülüğüne aykırı hareket edenler hakkında 20.000 Türk lirasından
1.000.000 Türk lirasına kadar idari para cezası verilir. Bu maddede öngörülen idari para cezaları veri sorumlusu olan gerçek kişiler ile özel
hukuk tüzel kişileri hakkında uygulanır. Birinci fıkrada sayılan eylemlerin kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları bünyesinde işlenmesi hâlinde, Kurulun yapacağı bildirim üzerine, ilgili kamu kurum ve kuruluşunda görev yapan memurlar ve diğer
kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında görev yapanlar hakkında disiplin hükümlerine göre işlem yapılır ve
sonucu Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na bildirilir.-Makalede yasal mevzuat ve https://www.kvkk.gov.tr/ websitesinden faydalanılmıştır.
AVUKATLIĞA DAİR
- AVUKAT OLMAYA NASIL KARAR VERDİNİZ? SİZİ BU YOLA YÖNLENDİREN ŞEY NE OLDU?
Lise yıllarında öğrenim gördüğüm okul tarafından düzenlenen münazara yarışmalarına katılmamla başladı her şey… İlk o zaman tattım
“savunma” hissini ve karşındakini “ikna etme” yöntemlerini araştırıp bulmanın, ikna etmenin ve neticeten “kazanma”nın mutluluğunu.
Münazaralara katılıp günlerce araştırma yaptıkça, yaptığım savunmalarla karşımdakileri ikna edip kazanan taraf oldukça bambaşka duygular
kapladı içimi. Avukat olmalıydım, bir ömür savunma yapmalı, bu heyecanı tatmalıydım. Üniversite sınav sonuçlarının açıklanmasının üzerine
sadece hukuk fakültesinden oluşan bir tercih listesi yaptım. Açıkta kalmamak için, her ihtimale karşı, tercih listemin sonuna başka bölümler de
yazmamı isteyen aileme cevabım; “ya hukuk okurum ya da üniversite okumam” oldu. O kadar kararlıydım. Nitekim oldu, çok şükür ki; bugün,
yıllarca hayalini kurduğum hayatı yaşıyorum.Hala münazara hazırlığı yapan o küçük kız çocuğu gibi, günlerce araştırma yapıyor, savunma
hazırlıyor, ikna etmeye çalışıyorum. Avukatlık da zaten ikna sanatı değil mi? Müvekkili bu işi başaracağına ikna edersen işi alırsın, hakimi
müvekkilinin haklı olduğuna ikna edersen davanı kazanırsın.
- AVUKATLIK MESLEĞİ SÜREKLİ OLARAK UYUŞMAZLIKLARLA, SORUNLARLA UĞRAŞTIRAN BİR MESLEK OLDUĞUNDAN; BU BAŞARILI
YOLCULUĞUNUZDA HİÇ PES ETMEYİ DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ OLDU MU? BU SORUNLARLA BAŞ ETMENİZİ SAĞLAYAN EN BÜYÜK MOTİVASYON
KAYNAĞINIZ NE OLDU?
Ben, avukatlığın psikolojik boyutunu “bir kimsenin derdini üstlenme ve çözüm bulmak adına gerekli iş ve işlemleri yürütme” olarak tanımlıyorum.
İşimiz sürekli başkalarının sorunları üzerine kurulu olduğundan sürekli moral ve motivasyonumuzu yüksek tutmak durumundayız, aksi halde
kendi günlük yaşantımızı devam ettirmeye enerjimiz kalmaz. Bu kapsama girmeyen uyuşmazlık türleri de var muhakkak ancak işimizin büyük
bölümünü ağır sorumluluk taşıdığımız kısmı oluşturuyor. Bu durumdaki en büyük motivasyon kaynağım “BAŞARI”dır. Bir yargılama sürecinde çok
defa uykusuz kaldığım, yorulduğum, bunaldığım anlar oluyor ancak hedeflediğim sonucu elde ettiğimdeki mutluluk, bu uğurda çektiğim tüm
çileye değiyor.
- SİZDEN İYİ BİR HUKUKÇUNUN TANIMINI YAPMANIZI İSTESEK, BİZLERE NELER SÖYLEYEBİLİRSİNİZ?
İyi hukukçu; doğru bilgiyi, doğru yerde, doğru zamanda kullanan kişidir. Ben hukuku satranca çok benzetirim, bu nedenle “iyi hukukçu” tanımım da
bu şekilde. Hamle yapmayan önce karşı tarafın karşı hamlesini ve hatta birkaç hamle sonrasını düşünmek durumundasınız. Aksi halde önemli ve
davanın seyrini değiştirecek bilgiyi bilen fakat bunu doğru yerde doğru zamanda kullanamadığı için kaybeden durumuna düşen kimse olursunuz.
- DOKTRİNDE VE HUKUK FELSEFESİNDE TARTIŞMA KONUSU OLAN “MUTLAK ADALET SAĞLANABİLİR Mİ?” SORUSUNA BAKIŞ AÇINIZ NEDİR?
BU KONUDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?
Her zaman söylediğim, çok sevdiğim bir söz var; bu soruya onunla cevap vermek isterim: “Adaleti tek başına sağlamak mümkün değildir ancak bu
uğurda savaşmak ve elinden gelen her şeyi yapmış olmanın verdiği huzur ve mutluluk paha biçilemez.
- SON OLARAK AVUKAT OLMAK İSTEYEN GENÇ ARKADAŞLARIMIZANELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Avukat olmak isteyen genç kardeşlerim, elinizden gelenin en iyisini yapın.Bu uğurda kimi zaman sosyal yaşantınızdan, kimi zaman hobilerinizden,
kimi zaman ise uykunuzdan fedakârlık etmeniz gerekecek ama inanın bana er ya da geç emeklerinizin karşılığını alacaksınız, yeter ki gerçekten
isteyin.
38
SOSYAL
SORUMLULUK
Aslında kanunlarda kadını ve çocuğu koruyan maddeler olmakla beraber, kanunu uygulayanların yorum ve
uygulama şekilleri sıkıntı yaratmaktadır. Pek çok kez bu uygulama ve yorumlar erkek egemen feodal düzeni
desteklemeye yönelik olduğu için bizlerin daha sağlam durması gerekmekte. Kadını güçsüzleştirmek, savunmasız
hale getirmek mevcut feodal yapının korunmasını sağlamakta ve erkeğin gücünü pekiştirmekte.
- Türkiye’de her geçen gün artmakta olan sorunlarla ilgileniyorsunuz. Hiç yorulduğunuzu hissettiğiniz, ümitsizliğe kapıldığınız, pes etmeyi
düşündüğünüz bir an oldu mu?
Zor bir ülkede yaşadığımız ve zor bir görev üstlendiğimiz kesin. Fakat içinde yaşadığımız çağda bizler gibi bu sorunlarla mücadele eden
yüzlerce insan var. Sorunlarımız artarken bir yandan da deneyimlerimiz, zaferlerimiz, birlikte edindiğimiz mücadele alanlarımız da büyüyor,
birikiyor. Bu nedenle pes etmeyi düşünmedim, düşünmüyorum.
- Sizin bu mücadelede ‘’benim için dönüm noktası oldu’’ dediğiniz nokta neresiydi?
Kadın cinayetlerinin ülkemizde politik mücadelenin bir parçası haline geldiğini fark ettiğim an diyebilirim. Kadınlar ve çocuklar toplumumuzun
zayıf halkaları olarak görülüyorlar. Gericilik arttıkça hayattan daha hızlı kopartılıyorlar. Bunu mesleğimin ilk günlerinden beri fark ettiğim için
ister istemez kendimi bu mücadelenin içerisinde buldum.
- Kadın cinayeti ve istismar davalarında bir avukatın mağdur vekili olarak tayin edilmesi sizce hangi noktalarda önemlidir?
Pek çok çocuğa yönelik istismar suçunu biz ortaya çıkardık ve dava süreçlerini başlattık. Kadın cinayetlerinde faillerin en üst sınırdan ceza
alabilmeleri için canla başla çalışıyoruz. Ailelere yalnız olmadıkları duygusunu vererek, toplumsal baskılara ve gericiliğe karşı durmalarını
sağladık. Bugün çok ciddi sonuçlar almaya devam ediyoruz.
- Kamuoyunun baktığınız davalarda yargılama sürecinin sonunda verilecek olan kararı etkilediğini düşünüyor musunuz?
Ne yazık ki şunu biliyoruz, bizim etkimiz ve mağdur ailelerin azmi olmasa, faillerin hak ettikleri gibi ceza alamadığı ortada. Bu sonuç Türkiye’de
adil bir ceza sistemi olmadığı anlamına gelmiyor. Bir davaya sahip çıkıldığında ve aileler kendilerini yalnız hissetmediklerinde olaylar daha iyi
aydınlatılabiliyor, failler iyi halden indirim alamıyorlar.
- Bizler derneğinize ne şekilde üye olabilir ve derneğiniz adına
bağışta bulunabiliriz?
Öncelikle gönüllü olmak isteyenlerden daha iyi bir dünyada
yaşamanın mümkün olduğunu bilerek, umutlu olup, umutlarını
özenle korumalarını ve onu olabildiğince yaymalarını istiyoruz.
Derneğimize herkes üye olabilir, gönüllülük faaliyetleri için bize
destek olabilirler. Müdahil olunan davalarda gönüllü
profesyonellerin zorunlu masraarı için bizlere sürdürebilir şekilde
maddi katkı koyabilirler. Çalışmalarımızın görünür kılınması için
yardımcı olabilirler. Bunun yanı sıra Derneğimizin daha fazla
mağdura ulaşabilmesi ve derneğimizin çalışmalarına daha çok katkı
konulması için avukatlara, psikiyatrlara, psikologlara ihtiyaç
duymaktayız.
- Son olarak okurlarımıza söylemek istediğiniz bir şey var mıdır?
Hep birlikte boyun eğmeden şiddete karşı mücadelenin içindeyiz.
Kadınlara çağrımızdır, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği olarak
yanlarındayız, buradayız. Bize ulaşın. Derneğimiz gericiliğe karşı boyun eğmeyerek, mücadeleye devam etmektedir. Her geçen gün artmakta
olan gericiliğin karşısında hep beraber durmaya, boyun eğmemeye çağırıyoruz.
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı
Müjde Tozbey Erden
46
OKURLARIMIZIN
KADRAJINDAN
Şimal Fetvacıoğlu
Kemal Ulaş Türker
Boztepe - Trabzon
Atlas Okyanusu
İremnur İskender
Ceren Ekmekci
Santa Harabeleri - Gümüşhane
Tekkeköy - Samsun
Berkay Öztemiz
Süleyman Kumaş
Midyat - Mardin
Venedik - İtalya
61
Bilge Küçük
Özlem Cansız
Ahmet Selçuk Köseoğlu
Sahil - Giresun
İpek İnan
Beşiktaş - İstanbul
Enes Kaymaz
Hint Okyanusu
Ali Berk Köse
Tavşanlı - Kütahya
Merve Nur Ulusu
Mavi Göl - Giresun
Melikler Yaylası- Isparta
Mehtap Çakıroğlu
Şeyma Toprak
Merkez - Kırıkkale
Muhsin Keskin
Galata - İstanbul
Üsküdar - İstanbul
Kapadokya - Nevşehir
62
“
”
FİRMANIZI YANSITAN
EN KALİTELİ
SOSYAL MEDYA
TASARIMLARI
dganreklam
0542 647 92 76