12.10.2022 Views

TÜRKDÖKÜM 64 / TURKCAST 64

Temmuz - Ağustos - Eylül 2022. Fuar sayısı sizlerle. İçimizden Biri'nin konuğu Adnan ŞAHİN. Bir duayen Niyazi AKDAŞ ile keyifli röportaj.

Temmuz - Ağustos - Eylül 2022. Fuar sayısı sizlerle. İçimizden Biri'nin konuğu Adnan ŞAHİN.
Bir duayen Niyazi AKDAŞ ile keyifli röportaj.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

İÇİMİZDEN BİRİ<br />

Almanya’da Mercedes’e ürün veren bir<br />

şirket vardı, onlar da kullanmadıkları<br />

az adetli kalıpları iş olarak Türkiye’ye<br />

veriyorlardı. Hatta bahçeye attıkları<br />

makinaları biz alıp bakım yapıp burada<br />

kullanmaya başladık. Bahsettiğim firmaya<br />

fason üretmeye başladık. O firma<br />

daha sonra iflas etti. Biz Mercedes’in<br />

ürünlerini ürettiğimiz için doğrudan<br />

temas etmeye başladık ve doğrudan<br />

Mercedes’e ürün vermeye başladık.<br />

Döküme başlama hikayemiz de kısaca<br />

böyleydi.<br />

Bahsettiğiniz bu dönemde Türkiye’de<br />

alüminyum döküm sektörü nasıldı?<br />

Alüminyum döküm sektöründe Zatel,<br />

Çelikel, Mita, Arslan Alüminyum gibi büyük<br />

firmalar vardı. ECA’nın dökümhanesi<br />

vardı, zamak döküyorlardı. Tabi alüminyum<br />

döküm revaçtaydı ve sektörde<br />

bir boşluk vardı. İhracat yapan firma<br />

sayısı çok azdı. Biz doğrudan ihracatla<br />

döküm işine başladık. İç piyasaya<br />

yıllarca hiç ürün vermedik, sadece<br />

Artema’ya zamak ürün verdik, sonra<br />

onlar da kendi bünyelerinde yapmaya<br />

başladı. Dolayısıyla hep ihracata<br />

çalıştığımız için avantaj da sağladık.<br />

Beyaz eşya sektörü bizim için artık<br />

çok rekabetçi değildi. Firmalar yoğunlukla<br />

beyaz eşya sanayine çalışıyordu.<br />

Biz, ihracat yoğunluklu çalışırsak<br />

bu rekabet ortamından çıkarız düşüncesiyle<br />

ihracata yoğunlaştık. Çünkü iç<br />

piyasada en büyük sorun ödeme vadeleriydi.<br />

Biz üç kardeşin, Zekeriya Bey, Burhan<br />

Bey ve benim prensibimiz şuydu; çalışan<br />

arkadaşlarımızın sigortasını aldığı<br />

maaş üzerinden tam göstermek, kazandığımızın<br />

vergisini tam ödemek yani her<br />

şeyin yasal olmasını istiyorduk. Atölyede<br />

iki kişi çalışırken de şimdi de öyleyiz,<br />

çalışanın önce sigortası başlar, evrakları<br />

teslim edilir sonra işe başlatırız, bu hep<br />

böyleydi. Biz bunu düstur edindik, her<br />

şey nizami olacak biz de gece rahat<br />

uyuyacağız. Dolayısıyla iç piyasadaki<br />

rekabetçi durum bunu yapmamıza izin<br />

veremezdi. Biz de daha çok ihracata<br />

yöneldik.<br />

110<br />

Otomotiv sektörü beyaz eşya sektörüne<br />

göre daha mı dinamik ve gelişime<br />

açıktı?<br />

Evet, otomotiv sektörü gelişime ve değişime<br />

daha açık diyebiliriz. Şöyle açıklayayım;<br />

yeni bir model yapıldığında yedi<br />

yıl sonra bir daha kullanamıyorsunuz,<br />

ürünler değişiyor, özellikle Japon arabalarında<br />

model değiştiğinde ürünler<br />

de mutlaka değişir, yeni ürünler eklenir.<br />

Otomotiv sektörü çok hareketli ve adetleri<br />

de çok yüksek. İhracat konusunu<br />

tekrar vurgulamak gerekirse özellikle<br />

otomotiv sektörüne çalışan firmalar için<br />

Türkiye’de on binleri konuşurken yurt<br />

dışında yüz binleri, milyonları konuşuyorsunuz.<br />

Seri üretebiliyorsunuz, ayrıca<br />

Eximbank’tan alacak sigortası yapıyorduk.<br />

Herhangi bir tahsilat riskiniz yok, o<br />

riski Eximbank üstleniyor zaten.<br />

Yoğun olarak hangi ülkelere ihracat<br />

yapıyorsunuz?<br />

19 ülkeye direkt ve endirekt ihracatımız<br />

var. Örneğin Mercedes’in<br />

Amerika’daki fabrikasına ürünü biz<br />

göndermiyoruz ama Almanya’ya<br />

gönderdiğimiz ürünler Amerika’daki<br />

fabrikaya da gönderiliyor. Hatta<br />

Almanya’ya ihraç ettiğimiz ürünler<br />

bir dönem Türkiye’de üretim yapan<br />

otomobil fabrikalarına geri geliyordu.<br />

İhracat yaptığımız 19 ülke içinde<br />

Hindistan, Endonezya, Meksika gibi<br />

ülkeler de var. Almanya, İspanya,<br />

Fransa yoğun olmak üzere, Çekya,<br />

Romanya, Polonya gibi ülkelere ihracat<br />

yapıyoruz.<br />

Şahin Metal olarak tamamen otomotiv<br />

sektörü için mi üretim yapıyorsunuz?<br />

Evet, sadece otomotiv sektörüne ürün<br />

veriyoruz. Önemli parçalar üretiyoruz.<br />

Örneğin Amerika’ya otomatik şanzımanın<br />

çok önemli parçalarını gönderiyoruz.<br />

Yaklaşık beş yıl önce ürünleri işlemeye<br />

de başladık, ham olarak gönderdiklerimizi<br />

şimdi işleyerek gönderiyoruz.<br />

Alman malı Chiron markalı makinalar<br />

kullanıyoruz. Çünkü bu makinalarla iki<br />

mikron hassasiyette çalışabiliyoruz, dolayısıyla<br />

bu makinayı tercih ettik. Döktüğünüz<br />

ürünü işlediğiniz taktirde katma<br />

değeri daha yüksek oluyor.<br />

Geçmiş ile bugünü karşılaştırdığınızda<br />

Alüminyum döküm sektörünü hangi<br />

parametreler bugüne getirdi. Bildiğiniz<br />

gibi yüksek basınçlı döküm sektörümüz<br />

Avrupa’da önemli bir yere geldi,<br />

toplam döküm üretiminde Avrupa’da<br />

19 ülkeye direkt ve endirekt ihracatımız var.<br />

Örneğin Mercedes’in Amerika’daki fabrikasına<br />

ürünü biz göndermiyoruz ama Almanya’ya<br />

gönderdiğimiz ürünler Amerika’daki fabrikaya da<br />

gönderiliyor. Hatta Almanya’ya ihraç ettiğimiz<br />

ürünler bir dönem Türkiye’de üretim yapan<br />

otomobil fabrikalarına geri geliyordu.<br />

Almanya’dan sonra geliyoruz. Alüminyum<br />

dökümde ise Almanya ve<br />

İtalya’dan sonra üçüncü sıradayız.<br />

Yüksek basınçlı döküm sektörümüz<br />

çok gelişti, büyüdü. En son Bursa’da<br />

kurulan 180 milyon Euro’luk bir yatırım<br />

var. 4 bin tonluk makine yatırımları yapıldı,<br />

bunlarla motor blokları dökülecek.<br />

Aslında daha önce Cevher Döküm motor<br />

bloklarını alçak basınçlı döküm yöntemiyle<br />

döküyordu. Çok uzak değil 15<br />

yıl önceden bahsediyorum. Döktaş’ın<br />

Manisa tesisleri keza çok iyi. Dolayısıyla<br />

bunlara benzer bir çok yatırım var. Bizim<br />

insanımızın gelişime açık olması, bugüne<br />

gelmemizde çok önemli bir faktör<br />

olarak düşünüyorum. Örneğin yurtdı-<br />

<strong>TÜRKDÖKÜM</strong> TEMMUZ-AĞUSTOS-EYLÜL'22

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!