12.10.2022 Views

TÜRKDÖKÜM 64 / TURKCAST 64

Temmuz - Ağustos - Eylül 2022. Fuar sayısı sizlerle. İçimizden Biri'nin konuğu Adnan ŞAHİN. Bir duayen Niyazi AKDAŞ ile keyifli röportaj.

Temmuz - Ağustos - Eylül 2022. Fuar sayısı sizlerle. İçimizden Biri'nin konuğu Adnan ŞAHİN.
Bir duayen Niyazi AKDAŞ ile keyifli röportaj.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

İÇİMİZDEN BİRİ<br />

likle beyaz yakalılar evinde bilgisayarı<br />

başında çalışabildiler. Aslında en başta<br />

herkes hayatın ne kadar değerli olduğunu<br />

gördü. Dolaptaki giysinin, garajdaki<br />

arabanın dışarı çıkamadığımız<br />

için anlamsızlığını gördük. Covid-19<br />

pandemisi hepimize hayatın ne kadar<br />

güzel ve değerli olduğunu öğretti.<br />

Türkiye’deki makro ekonomik görünümü<br />

nasıl görüyorsunuz? Pandemiyle<br />

birlikte tüm dünyada arz talep<br />

dengesizlikleriyle birlikte bir de enflasyon<br />

baskısı da yaşanıyor. Bu durumun<br />

ülkemize yansımalarını nasıl<br />

değerlendirirsiniz?<br />

Pandemi döneminde büyük dengesizlikler<br />

yaşandı, örneğin telefon,<br />

tablet, bilgisayar gibi ürünlere talep<br />

arttı. Bu ürünlerde çip kullanıldığı için<br />

hala piyasada önemli bir çip eksikliği<br />

var. Özellikle otomotiv sektörü büyük<br />

problem yaşıyor. Hatta önemli firmalar<br />

bazı ürünlerinde eskisi gibi mekanik<br />

göstergelere giriştiler. Bazen de<br />

sizlere arabayı teslim edip, o ürünün<br />

altı ay sonra geleceğini ve geldiğinde<br />

takılacağını söyleyebiliyorlar. Çünkü<br />

basit bir arabada bile 380 adet çip<br />

var. Dolayısıyla dünya için önemli bir<br />

problemdir. Pandemi insanları eve kapatınca,<br />

insanların ihtiyaçları değişti.<br />

Pandemi sonrası Türkiye hızlı bir yükselişe<br />

geçti, ancak üretim bakımından<br />

tekrar bir yavaşlama dönemine girdi.<br />

Örneğin biz kalıp konusunda 5-6 yan<br />

sanayi firmasıyla çalışırken bile yetiştiremiyorduk.<br />

Şimdi ise iş var mı diye<br />

bizi arıyorlar. Yavaşlamayı buradan<br />

görebiliyoruz. Dünya her konuda artık<br />

global, dolayısıyla Avrupa başta<br />

olmak üzere dış dünyadaki olumsuzluklar<br />

Türkiye’yi de etkiliyor. Özellikle<br />

gıda sektöründeki olmazsa olmaz<br />

ürünlerdeki uçuk fiyatlar hepimizi rahatsız<br />

ediyor, bizler de uygun ürünler<br />

için market market bakabiliyoruz. Bu<br />

hayat pahalılığını bizler dahi yaşıyorsak<br />

çalışan kesimin bu pahalılığı hissetmesi<br />

çok normal. Çalışanlar için<br />

daha zor bir süreç. Bu yıl iki defa çalışan<br />

maaşlarına zam yaptık. İlk önce<br />

114<br />

yıllık zamlarını vermiştik, ikinci kez<br />

maaşlarda artış yaptık. Biliyoruz ki açlık<br />

sınırı ülkemizde 9 bin TL sınırında,<br />

dolayısıyla en azından bunu sağlamaları<br />

gerekir.<br />

Bu ikilemi bir türlü çözemiyorum, çalışan<br />

insanımızın sosyal olarak en<br />

azından belli bir refaha kavuşması<br />

gerekiyor. Çocuğunun beslenmesini<br />

sağlayabilmeli, çocuklarının geleceğini<br />

kurabilmeli, hele de sağlık problemi<br />

var ise bunların hepsini rahatça sağlayabilmeli.<br />

Asgari şartların sağlanması<br />

gerekir. Veya o arkadaşlarımızı eğiterek<br />

geçinecek parayı kazanmalarını<br />

sağlamamız gerekiyor. Örneğin 10<br />

bin TL mi kazanması gerekiyor, ona<br />

bu şartları sağlamamız lazım. Örneğin<br />

30-40 yaşında gelip benim hiçbir<br />

şeyim yok, tahsilim, mesleğim yok dememeli,<br />

bize bu durumda gelmemeli…<br />

Keza beyaz yakalı arkadaşlarımızı da<br />

iyi eğitmemiz lazım. Bizim lise zamanımızda<br />

tüm derslerimiz laboratuvarda<br />

yapılırdı, şimdi gezdiğimiz okullarda<br />

bunu göremiyoruz. Çalışacak insanların<br />

meslek edinebilmelerini sağlamamız<br />

gerekiyor, dolayısıyla refah<br />

düzeyini artırabilecek bir kapasiteye<br />

ulaştırmamız gerekiyor. Bunun organizasyonunu<br />

yapacak olan devletimizdir.<br />

Elektrikli araçlar konusunda neler<br />

düşünüyorsunuz?<br />

Kaçınılmaz olarak buraya elektrikli<br />

araçlara bir geçiş olacaktır, zaten bu<br />

süreç devam ediyor. Kuzey Avrupa<br />

ülkeleri daha hızlı davrandı, birkaç<br />

yıl içinde dizel araçları kaldıracaklar.<br />

Tabi ki ozon tabakasını bu hale getiren<br />

sadece motorlu araçlar değil. Bu<br />

anlamda herkesin bildiği gibi bir çok<br />

etken var. Gelecekte elektrikli araçların<br />

hatta hidrojenle çalışan araçların<br />

bugünkü sektöre hakim olacaklarına<br />

inanıyorum.<br />

Türkiye’de kendi yerli aracımızı<br />

üreteceğimiz için öncelikle çok mutlu<br />

olduğumu söylemek isterim. Türkiye<br />

bu arabayı bugüne kadar zaten<br />

yapmalıydı. Biz Devrim arabasını<br />

1960’larda yaptık, bizim böyle bir alt<br />

yapımız var. Ancak ilginç durum bize<br />

TOGG’dan hiçbir parça gelmedi. Düşünün,<br />

bu sektörde Mercedes’e 40’a<br />

yakın ürün veren bir firmayız. Porsche,<br />

Audi, VW gibi dünya markalarına ürün<br />

veriyoruz ama bize yerli aracımız olan<br />

TOGG’dan bir talep gelmiyor. Geçen<br />

15 günde ilk defa küçük bir parça için<br />

teklif istendi, yani hayretler içindeyim.<br />

Halbuki yurtiçinde konuya destek verebilecek<br />

sanayicileri bir araya getirebilselerdi,<br />

biz de dahil belki bu ürünlere<br />

talip olanlar çıkabilirdi. İsterdim ki<br />

kendi aracımızda bir çabamız ve katkımız<br />

olsun.<br />

Bu bölümde biraz iş dışına çıkarsak,<br />

iş dışında neler yapıyorsunuz?<br />

Beylikdüzü İş İnsanları Derneği başkanıyım,<br />

aynı zamanda bir de derneğimizin<br />

bağlı olduğu iş insanları federasyonumuz<br />

var, orada da başkan<br />

yardımcısıyım. Sivil toplum kuruluşlarında<br />

görev alarak da sektörümüze<br />

elimizden geldiğince katkıda bulunmaya<br />

çalışıyoruz. Fabrikada artık<br />

tam zamanlı çalışmıyorum, yarım gün<br />

geliyorum, hatta yaz döneminde hiç<br />

gelmiyorum. Yaz döneminde İzmir’de<br />

yazlıktaydım. Çocukları biraz rahat bırakmak<br />

istedim. Ayrıca geçen yıl biraz<br />

da sağlık problemi yaşadım. Önemli<br />

bir bypas ameliyatı geçirdim. Ameliyat<br />

sonrası da sıkıntılıydı, yaklaşık sekiz<br />

ay uğraştım. Yaşamın çalışmaktan<br />

ibaret olmadığını biliyordum, şimdi ise<br />

bunu uygulamaya çalışıyorum. Yarım<br />

gün çalışıyorum, spora çok meraklıyım,<br />

bir buçuk yıl profesyonel futbol<br />

da oynadım. 50’li yaşlara kadar halı<br />

sahada profesyonel futbolcularla top<br />

oynadım. Spor müsabakalarını izlemeyi<br />

de çok seviyorum. Kitap okumayı,<br />

müzik dinlemeyi severim. Özellikle<br />

Türk sanat müziği dinler ve söylerim.<br />

Doğayı, hayvanları ve insanları çok<br />

seviyorum.<br />

Meslekte uzun yıllardır sektöre hizmet<br />

ediyorsunuz, tecrübelerinizden<br />

yararlanmak isteyen genç meslek-<br />

<strong>TÜRKDÖKÜM</strong> TEMMUZ-AĞUSTOS-EYLÜL'22

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!