hurriyet
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
04<br />
Celebrate<br />
Eid al-Fitr<br />
with<br />
Sami Yusuf<br />
06<br />
Yaşar Nuri<br />
Öztürk<br />
hayatını<br />
kaybetti!<br />
02<br />
Eğitimciler Sirius<br />
iftarında buluştu<br />
06<br />
Erol Önderoğlu, Ahmet Nesin ve<br />
Şebnem Korur Fincancı tutuklandı<br />
Avustralya’nın Acımasız<br />
Mülteci Politikası!<br />
06<br />
Haber alma<br />
Hürriyet’iniz<br />
AUSTRALIAN TURKISH NEWS<br />
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Vol4/12 23 June 2016 www.<strong>hurriyet</strong>.com.au<br />
Fiyatı $1.00<br />
İslam karşıtlığına<br />
dev bütçe<br />
SGK<br />
EV HANIMLARIN VE<br />
BEYLERİN DİKKATİNE<br />
Türkiye’den emeklilik işlemleriniz Avustralya<br />
genelinde yapılır<br />
Emeklilik sistemleri SSK, Bağkur<br />
ve Emekli Sandığı Uzmanı<br />
Lütfen randevu alınız<br />
40 yaş üstü kişilere taksitle emeklilik imkanı<br />
MUSTAFA : 0415 773 861<br />
Türkiye<br />
evine<br />
döndü<br />
15<br />
ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, 2008-2013 yılları arasında<br />
33 İslamofobik gruba, çeşitli kişi ve kuruluşlar tarafından<br />
toplam 205 milyon dolarlık kaynak aktarıldı.<br />
Avustralya, Rio’da<br />
güvence istedi<br />
Avustralya Olimpiyat Takımı’nın kafile başkanı<br />
Kitty Chiller, paralimpik sporcu Liesl Tesch’in Rio’da<br />
antrenman sırasında silahlı soyguna uğramasının<br />
ardından Brezilyalı yetkililere güvenlik önlemlerinin<br />
artırılması çağrısında bulundu.<br />
02<br />
Dünya Mülteciler<br />
Haftası<br />
06<br />
Melbourne’de dünya Mülteciler Haftası ve Mülteciler<br />
Günü kapsamında gösteri düzenlendi.<br />
Kent merkezinde 37 sivil toplum kuruluşu ve muhalefet<br />
partilerinin desteğiyle Victoria Mülteci<br />
Eylem Birliği tarafından düzenlenen gösteriye<br />
yoğun katılım oldu.>>06<br />
02<br />
Türk aile 22 saat<br />
oruç tutuyor<br />
Norveç’in Tromso kentinde yaşayan Konyalı Arıkan ailesi, 22 saatle<br />
dünyanın en uzun orucunu tutuyor.<br />
Cansu ve Azmi Arıkan yıllardır Norveç’in Tromso kentinde<br />
yaşıyor. 50 bin nüfuslu kuzeydeki en son şehirlerden<br />
olan Tromso’da güneş yazın iki ay boyunca hiç batmıyor.<br />
Batmayan güneşe rağmen Diyanet İşleri Başkanlığı’nın<br />
imsakiyesine göre akşam vakti 23.22’de, imsak ise 01.22’de<br />
giriyor, böylelikle kentte oruç 22 saat sürüyor.<br />
Aslen Konyalı olan Ankara’da doğup büyüyen 30 yaşındaki Azmi<br />
Arıkan, evlendikten sonra Norveç’e geldiğini iki ayrı şehirde<br />
yaşadıktan sonra 2006 yılında Tromso’ya taşındıklarını söyledi.<br />
Uzun süreye rağmen çalıştıkları<br />
için Ramazan’ın çabuk<br />
geçtiğini söyleyen Arıkan,<br />
ancak işten eve erken<br />
geldiğinde geri kalan zamanı<br />
beklemenin kendisini<br />
zorladığını ifade etti.<br />
Endonezya’dan Avustralya’nın<br />
Zika Uyarısına Tepki<br />
Endonezya Sağlık<br />
Bakanlığı,<br />
Avustralya’nın<br />
Endonezya’ya seyahat<br />
edecek vatandaşlarını<br />
Zika virüsüne<br />
karşı tedbirli<br />
olmaları konusunda<br />
yaptığı açıklamaya<br />
sert tepki verdi.<br />
Eski Dışişleri Bakanı<br />
Carr’dan mülteci yorumu<br />
Avustralya’da 2012-2013 yıllarında Julia Gillard ve Kevin Rudd hükümetlerinde<br />
dışişleri bakanlığı görevini yürüten Carr, ülkesinin<br />
mülteci politikalarını muhabirimize değerlendirdi.<br />
04<br />
Carr, Avustralya’nın mültecileri BM kuralları dahilinde ülkeye kabul<br />
etmek istediğini vurgulayarak, “Dünyada en büyük göç<br />
programlarından biri Avustralya’da. Nüfusumuza orantılı olarak<br />
mülteci alımında ikinci sıradayız.” dedi. >>04
2<br />
23<br />
GÜNDEM<br />
Australian Turkish News<br />
June 2016<br />
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Bu da Geçer Ya Hû!<br />
İslam karşıtlığına dev bütçe<br />
ABD’de yükselen İslamofobinin<br />
boyutlarını ortaya<br />
koyan araştırmaya göre,<br />
2008-2013 yılları arasında 33 İslamofobik<br />
gruba toplam 205 milyon<br />
dolarlık kaynak aktarıldı.<br />
Amerikan İslam İlişkileri Konseyi<br />
(CAIR) ile California Üniversitesi-Berkeley<br />
Irk ve Cinsiyet Merkezi<br />
tarafından yapılan ve ABD’de<br />
yükselen İslamofobinin boyutlarını<br />
ortaya koyan “Korkuyla Yüzleşmek”<br />
başlıklı araştırma, CAIR’in<br />
başkent Washington DC’deki genel<br />
merkezinde düzenlenen basın<br />
toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu.<br />
CAIR’den Corey Saylor, Irk ve<br />
Cinsiyet Merkezinden ise Hatem<br />
Bazian’ın öncülüğünde gerçekleştirilen<br />
araştırmaya göre, 2008-<br />
2013 yılları arasında toplam 205<br />
milyon dolarlık kaynağın aktarıldığı<br />
İslamofobik gruplar, özellikle<br />
Paris ve San Bernardino saldırılarından<br />
sonra ABD’de ortaya çıkan<br />
İslamofobik atmosferde ö-<br />
nemli rol oynadı. 10 eyalette İslamofobik<br />
kanunların yürürlüğe girdiği<br />
belirtilen raporda, her yıl ortalama<br />
20 civarında cami saldırısının<br />
yaşandığı ülkede 2015 yılında ise<br />
toplam 78 saldırının gerçekleştiği<br />
ve bunun kaygı verici bir istatistik<br />
olduğu vurgulandı.<br />
YAHUDİ OLAYLARI BENZETMESİ<br />
CAIR Başkanı Nihad Awad, son<br />
aylarda “Müslüman karşıtı silahlı<br />
örgütlerin” ve “Müslümanların<br />
kabul edilmediği iş yerlerinin” ortaya<br />
çıkmaya başladığına dikkat<br />
çekerek, “Bugün yaşadıklarımız<br />
ABD’deki çoğulcu toplumsal yapıya<br />
ve anayasal değerlere büyük<br />
zarar veriyor” dedi.<br />
Hakan Omak<br />
Sevgili dostlar,<br />
Dervişin biri, uzun ve yorucu<br />
bir yolculuktan sonra<br />
bir köye ulaşır. Karşısına çıkanlara<br />
kendisine yardım edecek, yemek<br />
ve yatak verecek biri olup olmadığını<br />
sorar. Köylüler kendilerinin de fakir<br />
olduklarını, evlerinin küçük olduğunu<br />
söyler ve Şakir diye birinin çiftliğini<br />
tarif edip oraya gitmesini tavsiye<br />
ederler.<br />
Derviş yola koyulur,birkaç köylüye<br />
daha rastlar.Onların anlattıklarından<br />
Şakirin bölgenin en zengin kişilerinden<br />
biri olduğunu anlar. Bölgedeki i-<br />
kinci zengin ise Haddad adında başka<br />
bir çiftlik sahibidir.<br />
Derviş Şakir’in çiftliğine varır. Çok iyi<br />
karşılanır, iyi misafir edilir, yer içer,<br />
dinlenir. Şakir de aileside hem misafirperver<br />
hem de gönlü geniş insanlardır…<br />
Yola koyulma zamanı gelip Derviş,<br />
Şakir’e teşekkür ederken, “Böyle<br />
zengin olduğun için hep şükr<br />
et.”der. Şakir ise şöyle cevap verir:<br />
“Hiçbir şey olduğu gibi kalmaz. Bazen<br />
görünen gerçeğin ta kendisi değildir.<br />
Bu da geçer…”<br />
Derviş Şakir’in çiftliğinden ayrıldıktan<br />
sonra bu söz üzerine uzun u-<br />
zun düşünür. Bir kaç yıl sonra dervişin<br />
yolu yine aynı bölgeye düşer.<br />
Şakir’i hatırlar, bir uğramaya karar<br />
verir. Yolda rastladığı köylüler ile<br />
sohbet ederken Şakir den söz eder.<br />
“Haa o Şakir’mi” der köylüler, “O iyice<br />
fakirledi, şimdi Haddad’ın yanında<br />
çalışıyor.”<br />
Derviş hemen Haddad’ın çiftliğine<br />
gider, Şakir’i bulur. Eski dostu yaşlanmıştır,<br />
üzerinde eski püskü giysiler<br />
vardır. Üç yıl önceki bir sel felaketinde<br />
bütün sığırları telef olmuş,<br />
evi yıkılmıştır. Toprakları da işlenemez<br />
hale geldiği için tek çare olarak<br />
selden hiç zarar görmemiş ve biraz<br />
daha zenginleşmiş olan Haddad’ın<br />
yanında çalışmak kalmıştır. Şakir ve<br />
ailesi üç yıldır Haddad’ın hizmetkarıdır.<br />
Şakir bu kez Derviş’i son derece mutevazi<br />
olan evinde misafir eder. Kıt<br />
kanaat yemeğini onunla paylaşır…<br />
Derviş vedalaşırken Şakir’e olup bitenlerden<br />
ötürü ne kadar üzgün olduğunu<br />
söyler ve Şakir’den şu cevabı<br />
alır: Üzülme… Unutma,bu da<br />
geçer…”<br />
Derviş gezmeye devam eder ve yedi<br />
yıl sonra yolu yine o bölgeye düşer.<br />
Şaşkınlık içinde olup biteni öğrenir.<br />
Haddad birkaç yıl önce ölmüş,<br />
ailesi olmadığı içinde bütün varını<br />
yoğunu en sadık hizmetkarı ve eski<br />
dostu Şakir’e bırakmıştır. Şakir<br />
Haddad’ın konağında oturmaktadır,<br />
kocaman arazileri ve binlerce sığırı<br />
ile yine yörenin en zengin insanıdır.<br />
Derviş eski dostunu iyi gördüğü için<br />
ne kadar sevindiğini söyler ve yine<br />
aynı cevabı alır: “Bu da geçer…”<br />
Bir zaman sonra Derviş yine Şakir’i<br />
arar. Ona bir tepeyi işaret ederler.<br />
Tepede Şakir’in mezarı vardır ve taşında<br />
şu yazılıdır: “Bu da geçer…”<br />
Derviş, “ölümün nesi geçecek?”<br />
diye düşünür ve gider. Ertesi yıl<br />
Şakir’in mezarını ziyaret etmek i-<br />
çin geri döner; ama ortada ne tepe<br />
vardır nede mezar. Büyük bir<br />
sel gelmiş,tepeyi önüne katmış,<br />
Şakir’den geriye bir iz dahi kalmamıştır…<br />
O aralar ülkenin sultanı, kendisi için<br />
çok değişik bir yüzük yapılmasını ister.<br />
Öyle bir yüzük ki, mutsuz olduğunda<br />
umudunu tazelesin, mutlu olduğunda<br />
ise kendisini mutluluğun<br />
tembelliğine kaptırmaması gerektiğini<br />
hatırlatsın… Hiç kimse Sultanı<br />
tatmin edecek böyle bir yüzük<br />
yapamaz. Sultanın adamları da bilge<br />
Derviş’i bulup yardım isterler.<br />
Derviş, Sultanın kuyumcusuna hitaben<br />
bir mektup yazıp verir. Kısa bir<br />
süre sonra yüzük Sultan’a sunulur.<br />
Sultan önce bir şey anlamaz; çünkü<br />
son derece sade bir yüzüktür bu.<br />
Sonra üzerindeki yazıya gözü takılır,<br />
biraz düşünür ve yüzüne büyük bir<br />
mutluluk ışığı yayılır: “Bu da geçer”<br />
yazmaktadır.<br />
Cumhuriyetçilerin muhtemel<br />
başkan adayı iş adamı Donald<br />
Trump’ın geçtiğimiz aylarda “Müslümanların<br />
ABD’ye alınmaması” ve<br />
“Müslümanların yaşadığı yerlerde<br />
gözetim yapılması” gibi önerilerini<br />
anımsatan Awad, bu tür fikirlerin<br />
20. yüzyılın ortasında Avrupa’da<br />
Yahudilerin maruz kaldığı olaylara<br />
benzediğini kaydetti.<br />
Yükselen İslamofobik dalgayla artan<br />
nefret saldırılarının, ABD’de<br />
yaşayan tüm Müslümanların güvenliğini<br />
tehdit edebileceğini belirten<br />
Awad, “Ülkemizin gittiği yoldan<br />
dolayı endişeliyiz” açıklamasını<br />
yaptı.<br />
BAŞKANLIK SEÇİMLERİNDE İS-<br />
LAMOFOBİ ANA AKIM HALİNE<br />
GELDİ”<br />
Araştırmanın yürütücülerinden<br />
CAIR İslamofobi Direktörü Corey<br />
‘Buda geçer Ya Hû’ sözünün aslı<br />
bundan bin küsür sene önceye ,<br />
Bizans dönemine uzanır. Bizanslılar<br />
fena bir işe uğradıkları zaman ‘Buda<br />
geçer’ manasına gelen ‘k’afto ta perasi’<br />
demektedirler. İbare Selçuklular<br />
zamanında İran taraflarına geçer;<br />
ama Farsçalaşıp ‘in niz beguzered’<br />
olur. Osmanlılar devrinde Türkçe<br />
söylenip ‘bu da geçer’ yapılır. Derken<br />
tekkelerde ve dergâhlardada<br />
benimsenir ve sonuna ‘Ya Allah’<br />
manasına gelen bir ‘Ya Hû’ ilave e-<br />
dilip ‘BU DA GEÇER YA HÛ’ haline<br />
gelir…(alıntı)<br />
Hayat inişli çıkışlıdır. Her zaman<br />
bulunduğumuz durumun<br />
gelip geçici olabileceği aklımızdan<br />
çıkmamalıdır.<br />
Sevdiğim sözler<br />
1. Cahil kişi gülün güzelliğini görmez,<br />
gider dikenine takılır.<br />
2. İsyanlardayım dedi. Hayır, imtihanlardaydı.<br />
Fark etseydi, kurtulacaktı.<br />
3. Hayatta her şey olabilirsin; Fakat<br />
önemli olan hayatın içinde “İN-<br />
SAN” olabilmektir.<br />
4. Bizi bilen bilir, bilmeyende<br />
kendisi gibi bilir! Dostça kalın...<br />
ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, 2008-2013 yılları arasında 33 İslamofobik gruba, çeşitli kişi ve kuruluşlar tarafından toplam 205 milyon dolarlık kaynak aktarıldı.<br />
Australian Prime Minister<br />
Malcolm Turnbull and his<br />
immigration minister confirmed<br />
Wednesday that a vessel<br />
carrying 21 Vietnamese nationals<br />
was the latest of 28 asylum seeker<br />
boats turned back under their<br />
ruling Coalition.<br />
News broadcaster ABC reported<br />
that Peter Dutton told reporters<br />
that the “unseaworthy” boat<br />
was intercepted at the beginning<br />
of this month and its passengers<br />
sent back to Vietnam by plane.<br />
“They claimed that they were<br />
wanting protection, it was found<br />
that they were not owed protection<br />
and they were returned to<br />
Vietnam,” he said.<br />
Under its hardline immigration<br />
policy, Australia detains asylum<br />
seekers who arrive by boat, in<br />
processing centers on the small<br />
Pacific islands of Nauru and Manus,<br />
where conditions have been<br />
described as appalling by rights<br />
advocates.<br />
Turnbull told a separate press<br />
conference Wednesday thatAustralian<br />
authorities were aware that<br />
another asylum seeker boat had<br />
departed from Indonesia’s northern<br />
Aceh province, describing<br />
such developments as proof that<br />
the “challenge of people smuggling<br />
is greater than it has ever<br />
been”.<br />
“The people smugglers test us…<br />
they know where we stand,” he<br />
said.<br />
“Imagine what they will do to a<br />
Labor government,” he warned<br />
asAustralia prepares for a July 2<br />
election, adding that the opposition<br />
was “divided” over border<br />
protection.<br />
“People smugglers in Indonesia<br />
are watching very closely and<br />
Saylor da, “2016 başkanlık seçimlerinde<br />
İslamofobi ana akım haline<br />
geldi ve Müslümanları hedef a-<br />
lan Anayasaya aykırı önerilere zemin<br />
hazırladı” değerlendirmesinde<br />
bulundu.<br />
Saylor, hangi gruplara ne kadar<br />
para aktarıldığını ve bu grupların<br />
ne tür İslamofobik faaliyetler yürüttüklerini<br />
detaylı şekilde anlattı.<br />
Araştırmada ABD’de toplam 74 İslamofobik<br />
oluşumu tanımladıklarını<br />
ve bunların 33’ünün daha etkin<br />
ve güçlü bir ağa sahip olduğunu i-<br />
fade eden Saylor, Ortadoğu Forumu<br />
(Middle East Forum), Amerika<br />
İçin Harekete Geç! (Act! for Amerika)<br />
ve Güvenlik Politikası Merkezi<br />
(Center for Security Policy) gibi organizasyonların<br />
bu ilk halka içinde<br />
yer aldığını dile getirdi.<br />
AMERİKALI MÜSLÜMANLARA<br />
ÇAĞRI<br />
Sayler, Amerikalı Müslümanlara<br />
bu durum karşısında daha fazla<br />
toplumsal sorumluluk almaları,<br />
siyasal katılıma önem vermeleri<br />
ve Müslüman algısını doğru temsil<br />
edecek daha fazla iş yapmaları<br />
çağrısında da bulundu. 1994 yılında<br />
kurulan ve ülke çapında ofisleri<br />
bulunan CAIR, ABD’deki en önemli<br />
Müslüman hakları savunucusu<br />
organizasyon olarak biliniyor.<br />
Australia: Coalition turned back 28 asylum seeker boats<br />
PM, immigration minister confirm<br />
latest vessel was intercepted this<br />
month and 21 Vietnamese on board<br />
sent back<br />
they believe if there’s a change of<br />
government on July 2, the people<br />
smugglers will be back in business<br />
and people will be back on boats<br />
coming to our country,” he said.<br />
Opposition Leader Bill Shorten<br />
refuted the claims of Turnbull and<br />
Dutton, saying they “should be<br />
ashamed of themselves, sending<br />
out a signal to people smugglers<br />
that there is a lack of national will<br />
to deter people smugglers”.<br />
In July last year, the Australian<br />
Labor Party formally reversed its<br />
position on turning back boats,<br />
eliminating one defining difference<br />
between their asylum seeker<br />
stance and that of the Coalition,<br />
which has been ruling for three<br />
years.<br />
Endonezya’dan Avustralya’nın Zika Uyarısına Tepki<br />
Endonezya Sağlık Bakanlığı, Avustralya’nın Endonezya’ya seyahat edecek vatandaşlarını Zika virüsüne karşı tedbirli olmaları konusunda yaptığı açıklamaya sert tepki verdi.<br />
Endonezya Sağlık Bakanlığının<br />
internet sitesinden yapılan a-<br />
çıklamada, “Dünya Sağlık Örgütü<br />
raporlarına göre Zika virüsü<br />
tehdidi tespit edilen 46 ülke arasında<br />
Endonezya bulunmuyor. Ayrıca<br />
yine başka bir rapora göre, Zika virüsü<br />
bulaşma tehlikesi olan 14 ülkenin<br />
bulunduğu listede de Endonezya yer<br />
almıyor.” ifadesi kullanıldı.<br />
Avustralya Dışişleri ve Ticaret Bakanlığı,<br />
dün yaptığı açıklama ile<br />
Endonezya’ya seyahat edecek vatandaşlarını<br />
Zika virüsüne karşı tedbirli<br />
olmaları konusunda uyarmıştı.<br />
Sivrisinek ısırmalarına karşı dikkatli<br />
olunması istenen açıklamada “Hamile<br />
kadınların, seyahat öncesi doktorlarıyla<br />
görüşmeleri ve mümkünse<br />
seyahatlerini ertelemeleri doğru olacaktır.”<br />
ifadelerine yer verilmişti.<br />
Her hafta yaklaşık 16 bin Avustralyalı<br />
turistin gittiği Endonezya’nın Bali A-<br />
dası, Avustralyalıların en çok seyahat<br />
ettiği bölgeler arasında yer alıyor.<br />
Endonezya’daki Zika virüsü vakası<br />
sadece şubat ayında Sumatra<br />
Adası’nda Cambi eyaletinde görülmüştü.<br />
Sivrisinek ısırması dışında kan ve<br />
cinsel ilişki yoluyla da bulaştığı ortaya<br />
çıkan virüse, ilk kez 1947’de<br />
Uganda’nın Zika ormanlarındaki<br />
maymunlarda rastlanmıştı. Uzun yıllar<br />
görülmeyen Zika virüsü, 2015’in<br />
mayıs ayında Brezilya’da tekrar ortaya<br />
çıkmıştı.<br />
Zika virüsünün, hamile kadınlara bulaşması<br />
halinde bebeklerde nörogelişimsel<br />
bozukluğu ifade eden mikrosefaliye<br />
neden olduğu düşünülüyor.<br />
Ateş, gözlerde kızarma, kusma,<br />
döküntü, baş, kas ve eklem ağrısı gibi<br />
belirtileri bulunan hastalığın özgün<br />
bir tedavisi ve önleyici aşısı bulunmuyor.<br />
Dünya Sağlık Örgütünün 15 Haziran<br />
tarihli son verilerine göre, Zika virüsü<br />
2007-2016 yıllarında 60 ülkede görüldü.<br />
Zika virüsü, salgın şeklinde bu<br />
ülkelerin 14’ünde 2007-2014 yılları<br />
arasında görülürken, 2015 yılının başından<br />
46 ülkede ilk defa salgın şeklinde<br />
etkili oldu.<br />
Avustralya’nın<br />
Acımasız Mülteci<br />
Politikası!<br />
Mülteci Eylem Koalisyonu (RAC) Sydney Koordinatörü Ian<br />
Rintoul, Avustralya’nın çok acımasız bir göç politikası olduğunu<br />
söyledi.<br />
Mülteci hakları konusunda çalışmalar yapan RAC<br />
Sydney’in koordinatörü ve sözcüsü Ian Rintoul, A-<br />
vustralya hükümetinin ülke içinde ve dışında eleştirilere<br />
hedef olan mülteci politikaları hakkında açıklamalarda bulundu.<br />
Rintoul, Avustralya’nın eski bir İngiltere kolonisi olduğunu hatırlatarak<br />
şimdi bunun mirasıyla karşı karşıya olduklarını vurguladı.<br />
İktidara gelen partilerin sığınmacılara karşı sert tavrı bir seçim<br />
avantajı olarak kullandıklarını ifade eden Rintoul, “Avustralya<br />
yasalarında sığınmacılara ilişkin haklar bulunmuyor. Bütün<br />
hükümetler sığınmacılara Avustralya’ya göçü sınırlıyor.” dedi.<br />
“Gözaltı merkezleri sanki insanları geri göndermek için tasarlanmış”<br />
Manus ve Nauru adalarındaki gözaltı merkezlerindeki şartların<br />
çok kötü olduğunu ve kabul edilebilir standartlarda olmadığını<br />
belirten Rintoul, şöyle devam etti:<br />
“Bu merkezler sanki bu insanlara yardım etmek yerine onların<br />
hayallerini yıkmak için tasarlanmış. Papua Yeni Gine Yüksek<br />
Mahkemesinin Manus Adası gözaltı merkezinin kanunsuz<br />
olduğuna hükmederek kapatılması talebinin ardından, merkezde<br />
kalanlar Avustralya’da 2 Temmuz’da yapılacak seçimlerin ardından<br />
ülkeye getirilecek. Buralar aslında mülteci kampları değil,<br />
aksine cezalandırma kampları, gemiyle gelen insanların cezalandırılması<br />
için ve en sonunda ülkelerine dönmelerini ikna<br />
etmek için tasarlanmış kamplar.”<br />
Rintoul, Avrupa’daki sığınmacı kriziyle ilgili, bu ülkelere gemilerle<br />
ulaşan sığınmacıların halk tarafından olumlu karşılandığını,<br />
bunun da kendilerini memnun ettiğini söyledi. Ancak bir süre<br />
sonra hükümetlerin, Avustralya hükümetinin yaptığının aynısını<br />
yaptığına dikkati çeken Rintoul, “Bu insanlarla başa çıkmak<br />
için duvarlar ördüler, sınır muhafızları kullandılar, teller ördüler,<br />
sınırları dışında kamplar açtılar. Biz bunları görmek istemiyoruz.”<br />
diye konuştu.<br />
“Türkiye iyi bir örnek”<br />
Türkiye’nin Suriyeli sığınmacılara kapıların açmasını “iyi<br />
bir örnek” olarak değerlendiren Rintoul, “Bazen insanlar<br />
Avustralya’nın bu sayıda insanı kabul edemeyeceğini söylüyor.<br />
Oysa 2016 yılının başında Türkiye 3 günde yaklaşık 300 bin kişiyi<br />
kabul etti. Bu sayı Avustralya’nın 1975 yılından bu yana kabul<br />
ettiği mülteci sayısından daha fazla. Ve Türkiye bu işin altından<br />
kalkabiliyor.” dedi.<br />
Rintoul, Avustralya gibi gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında daha<br />
az gelişmiş ülkelerin çok daha fazla sayıda sığınmacı kabul ettiğini<br />
belirterek zengin ülkelerin, Ortadoğu’da yaşananlarda suçu<br />
olsa da buradan gelen sığınmacılar için hiç sorumluluk almak<br />
istemediğini anlattı.<br />
Avustralya’nın sığınmacılar konusunda üzerine düşeni yapmadığını<br />
söyleyen Rintoul, şunları kaydetti:<br />
“Bizim insani yardımı artıran değil, kesen bir hükümetimiz var.<br />
Yani genel bir karşılaştırma yaptığımızda Avustralya’nın payına<br />
düşeni yapmadığı görülür. Hükümet, Avustralya’nın mülteci<br />
ana yerleşim ülkelerinden biri olduğunu söylüyor. Bu noktada<br />
kriterimiz sadece Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği<br />
ise doğru, Avustralya o ülkelerden biri. Ama dünyada<br />
gerçekten mültecileri kabul eden ülkelere bakarsak, Avustralya<br />
mülteci kabul eden ülkeler sırasında 67. sırada. Bu da gösteriyor<br />
ki Avustralya daha fazla insan alabilir ve almalı da.”<br />
Her yıl 13 bin 750 mülteci kabul eden Avustralya, bu sayıya<br />
ek olarak Suriye’den 12 bin mülteci daha alacağını duyurmuştu.<br />
Ancak bunu yeterli bulmayan mülteci hakları savunucuları,<br />
ülkeye teknelerle ulaşmayı başaranların tutulduğu gözaltı merkezlerinin<br />
kapatılması ve burada kalanların ülkeye kabul edilmesini<br />
istiyor.<br />
Avustralya, Rio’da<br />
güvence istedi<br />
Avustralya Olimpiyat Takımı’nın kafile başkanı Kitty Chiller,<br />
paralimpik sporcu Liesl Tesch’in Rio’da antrenman sırasında<br />
silahlı soyguna uğramasının ardından Brezilyalı yetkililere<br />
güvenlik önlemlerinin artırılması çağrısında bulundu.<br />
Rio de Janeiro Belediye Başkanı Eduardo Paes ve 2016 Rio<br />
Olimpiyatları Organizasyon Komitesine mektup gönderen<br />
Chiller, herhangi bir yaralanma olayından önce sporcuların<br />
güvenliğinin sağlanması gerektiğini belirtti.<br />
Yaşananları korkunç olarak niteleyen Chiller, “Bu yaşanan tek<br />
olay değil. Sporcular antrenmanda silahlı soyguna maruz kalıyor.<br />
Atletlerimizin güvenliğinden emin olmak istiyoruz. Rio’da<br />
polis ve asker şimdiden sokaklara çıkıp güvenliği sağlamalı.” i-<br />
fadelerini kullandı.<br />
Silahlı soyguna uğrayan Avustralyalı paralimpik yelkenci Liesl<br />
Tesch ve fizyoterapist Sarah Ross’un olay sırasında çok korktuğunu<br />
ancak psikolojik durumlarının iyi olduğunu belirten<br />
Chiller, “Soygun anında etrafta birçok kişi vardı ancak kimse<br />
yardıma gitmedi. Rio’da 400 sporcuyla bulunacağız. Bu yerel<br />
bir sorun ve yetkililer oyunlar sırasında değil şimdiden güvenlik<br />
önlemlerini almalı. Bu konuda güvence istiyoruz.’’ değerlendirmesinde<br />
bulundu.<br />
Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde, 7-18 Eylül’de düzenlenecek<br />
2016 Paralimpik Oyunları’nın hazırlıklarını sürdürdüğü antrenman<br />
sırasında silahlı soyguna uğrayan Liesl Tesch ve fizyoterapist<br />
Sarah Ross’un bisikletleri çalınmıştı.
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Australian Turkish News<br />
REKLAM<br />
23 June 2016<br />
3
4<br />
23<br />
GÜNDEM<br />
Australian Turkish News<br />
June 2016<br />
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Şiddet seviyoruz<br />
biz!<br />
Hayatımızda şiddetin her türünü yaşıyoruz biz,<br />
hem sadece bugün değil asırlardır bu böyle a-<br />
ma acaba gün geçtikçe daha mı acımasız bir<br />
hal alıyor ve hatta normalleşiyor yoksa bana mı öyle geliyor<br />
inan çözemedim? Aklıma ilk gelenler ise;<br />
Her yaştan istismarlara tanık olmak mümkün hem<br />
de okunamayacak, izlenemeyecek kadar fena ama kulaklarınızı<br />
tıkayamayacağınız kadar gerçek…<br />
Doğudan Batıya uzanan o güzelim şehirlerimde patlayan<br />
bombalar var mesela,<br />
Patlamaların beraberinde gelen acı haberler var, o<br />
kadar tepkisiziz ki artık normalleşmeye başladı adeta!<br />
Acı çok acı…<br />
Sokak ortasında katledilen, dövülen kadınlar var ülkemde!<br />
Kimi zaman sesini duyduğumuz kimi zaman da<br />
sessiz çığlıklarında çırpınan o güzelim varlıklar…<br />
Bir umutla canını, sevdiklerini, evlatlarını kurtarmak<br />
için her türlü yola baş koyan masum insanlar i-<br />
se şu günlerde içimizi paramparça eden görüntüler…<br />
Arkalarında anılarını, yaşantılarını, topraklarını bırakıp<br />
dilini dahi bilmedikleri<br />
topraklara u-<br />
zanan yolcuklarında<br />
yaşadıkları şiddeti i-<br />
se anlatmaya çalışmak<br />
imkânsız gibi bir<br />
şey… Bunu özetleyen<br />
tek bir kare kaldı<br />
zihnimde; kısa kot<br />
panolunu ve kırmızı<br />
tişörtü ile sahilde u-<br />
zanan o masum beden…<br />
Melek Çıkar<br />
Başkalarının yaşantılarına,<br />
özeline<br />
burnunu sokan insan topluluklarına da rastlamak mümkün!<br />
Sırf tercihleri nedeniyle bir eşcinsel mekânına girerek<br />
ve gözünü kırpmadan herkesi bir bir vurabildiler<br />
mesela… Bununla ilgili bir annenin yaşadığını okudum;<br />
tuvalete sığınan oğluyla son haberleşmesini anlatıyordu<br />
ve evladının “az sonra bizi de öldürecek, korkuyorum”<br />
diye gelen bir mesajı bir anne asla unutamaz! Bize<br />
ne, size ne kimin neyi tercih ettiğinden veya ne ye<br />
inandığından… Hatırlatırım o bir insan! Sadece ve sadece<br />
bir insan…<br />
Gün geçmiyor ki “şiddetsiz” bir güne uyanalım!<br />
Geçtiğimiz günlerde kendini artık ne sandığını dahi tarif<br />
edemeyeceğim bazı insanlar sözüm ona dinine sahip<br />
çıkmak isteyerek haldır huldur bir mekânı basıyor; içerde<br />
kim var kim yok sürükleyerek dışarı çıkarıyor, burası<br />
kapanacak diyor, dünyanın küfürlerini ediyor, tekme tokat<br />
Allah ne verdiyse herkese girişiyorlar - burada yaşıyormuşçasına<br />
anlatıyorum ama o sıralarda bir notebooktan<br />
görüntülü bağlantı sağlanmış dolaysıyla tüm<br />
dünya saniye saniye gördü yaşananları- Tüm bunlara<br />
sebep ise Ramazan ayında nasıl içki içilirmiş? Kocaman<br />
bir “sana ne”! Bu mudur yahu senin dinine sahip çıkma<br />
anlayışın? Kimin ne içtiği ne, yediği hiç kimseyi bağlamaz!<br />
Din çatısı altında, kıldığın namaz da, tuttuğun o-<br />
ruçta, işlediğin sevaplarda, günahlarda kendinin değil<br />
mi? O zaman sa-na ne başkasından!<br />
Şiddet bir tek tekme tokatla olmuyor ki; hakkına sahip<br />
çıkmaya çalışırken mağdur oluyorsan da şiddet görüyorsundur,<br />
egosu tavanları aşmış ve kim olduğunu<br />
unutmuş insanlara boyun eğmek durumundaysan da<br />
şiddet görüyorsundur, tüm sene boyunca kapı dışarı<br />
çıkmadan sınava hazırlanan o evlatların gencecik yaşta<br />
hayata karşı olan yarışında yaşadığı şiddete ne diyeceksin?<br />
Bazen sistemin kendisi de şiddet içerikli olabiliyor<br />
anlayacağınız…<br />
Gecenin bu yarısında aklıma gelen ilk örnekleri sıraladım,<br />
bu şiddeti bize ulaştıran kanallar o kadar güçlü<br />
ki haberinizin olmaması mümkün değil, ben duymadım,<br />
bilmiyorum demeniz neredeyse imkansız değil Sevgili<br />
Dostlar, neden mi? Niye olacak, fanusa benzettiğim telefonlarımız<br />
var ya hem de en akıllılarından işte onların<br />
içinde yaşıyoruz adeta (bende bende), orada gündemi<br />
saniye saniye takip edebilirseniz… Sonra arabanda giderken<br />
müzikten çok bunları dinlersin, hele hele “televizyon”<br />
bak bu tehlikeli işte ve yazımı da tam olarak buraya<br />
bağlayacağım izninizle!<br />
Televizyonu severim belki de ilk işimin medya-televizyon<br />
olmasıydı kim bilir! Her şeyi baştan sonra izlemesem<br />
de illaki neler var neler yok bilmem gerekiyor<br />
gibi bir vazifem var âdete… Son bir haftadır takip e-<br />
diyorum da en gözde kanallarından reytingi en düşük<br />
kanallara kadar izlediğimiz tüm dizilerin finalinde silahlar<br />
patladı… Şu an tatile giren tüm dizilerde bir patlayan<br />
tabanca ve öldü mü ölmedi mi merak ettiğimiz bir<br />
ana karakter ile fonda damar bir müzik… Kanalların i-<br />
şi bizim nabzımı tutmak ve reytingleri yüksek seviyelere<br />
çekmek ya hani, demek ki nabzımız “şiddetten” mi<br />
hayat buluyor? Bunu gerçekten biz mi istiyoruz? Yahu<br />
izliyorsak, yüzlerce hashtagli yorumlar yazıyorsak seviyoruz<br />
besbelli… İştahla anlatıyoruz “ay ne olacak” “o<br />
ölürse dizi biter” “gördün mü nasıl vuruldu” vs. Hayatımızdaki<br />
gerçekler ile kurgular o kadar örtüşüyor ki iyileştirmek<br />
için bir çaba yok sanki ortada… Şiddeti de,<br />
gözyaşını da, acıtasyonu da sevdik biz! Günlük hayatımızda<br />
öylesine alışmışız ki belki de doğru olan “alıştırılmışız<br />
ki” kurgularda olağan geliyor ve hatta karşısına<br />
oturtup izletiyor bile…<br />
Bugün evren ile aram iyi, dilek hakkımı kullanıyorum<br />
ve daha güneşli günleri kucaklayalım diyorum… Olur<br />
değil mi? Evren karşısında hepimiz dimdik durup hep bir<br />
ağızdan aynı şeyi dilersek olur bence!<br />
Hep sevdiğim ve seveceğim bu karmaşık şehirden<br />
sevgiler,<br />
Her türlü reklam<br />
talepleriniz için<br />
0413 153 573<br />
Celebrate Eid al-Fitr with Sami Yusuf’s first ever tour of Australia<br />
Sami Yusuf brings his music influenced by his proud Turkish heritage and music inspired by the Sufi tradition to Australia for the very first time.<br />
Eski Dışişleri Bakanı<br />
Carr’dan mülteci yorumu<br />
Avustralya’da 2012-2013 yıllarında Julia Gillard<br />
ve Kevin Rudd hükümetlerinde dışişleri bakanlığı<br />
görevini yürüten Carr, ülkesinin mülteci politikalarını<br />
muhabirimize değerlendirdi.<br />
Carr, Avustralya’nın mültecileri BM kuralları dahilinde<br />
ülkeye kabul etmek istediğini vurgulayarak,<br />
“Dünyada en büyük göç programlarından<br />
biri Avustralya’da. Nüfusumuza orantılı olarak mülteci<br />
alımında ikinci sıradayız.” dedi.<br />
Avustralya’nın ülke içinde ve dışında eleştirilere hedef<br />
olan mülteci politikalarına değinen Carr, “Kanımca<br />
Avustralya’nın daha fazla mülteci kabul edebiliriz<br />
demesi makul ama biz bunu BM kuralları çerçevesinde<br />
yapmak istiyoruz. Sığınmacıların veya ekonomik zorluklar<br />
nedeniyle Avustralya’ya gelmeyi hedefleyen insanların<br />
doldurduğu gemilere izin verilmesi, dünyanın<br />
en büyük göç programlarından birinin altüst olması<br />
anlamına gelecek.” ifadesini kullandı.<br />
Yılda 13 bin 750 mülteci alan Avustralya’nın, nüfusuna<br />
oranla dünyada en çok mülteci kabul eden ülkeler<br />
arasında bulunduğunu dile getiren Carr, insan kaçakçılarının<br />
GüneyAsya’daki<br />
limanlardan Avustralya kıyılarına<br />
sığınmacı taşımasının<br />
durdurulması için teknelerin<br />
geri gönderilmesi<br />
ve deniz aşırı merkezler ve<br />
yerleşim birimleri açılması<br />
konusunda iktidar ve ana<br />
muhalefetin hemfikir olduğunu<br />
aktardı.<br />
Carr, “İnsan kaçakçılarının,<br />
Avustralya’nın göç programını<br />
yönlendirmesini nasıl durdurabiliriz? Bu konudaki<br />
politikamızda iki önemli husus bulunuyor. İktidar ve<br />
ana muhalefet bunu durdurmanın yolunun deniz aşırı<br />
merkezlerin oluşturulması ve teknelerin geri gönderilmesi<br />
olduğunu düşünüyor.” dedi.<br />
“Türkiye, Lübnan ve Ürdün’ün yükünü hafifletmeliyiz”<br />
Avustralya’nın BM denetimindeki mülteci kamplarına<br />
daha fazla yardımda bulunması gerektiğini de dile getiren<br />
Carr, “Daha fazla yardım göndermemiz gerektiğini<br />
düşünüyorum. Dışişleri bakanıyken bazı mülteci<br />
kamplarını ziyaret etme fırsatı buldum.Avustralya, bu<br />
kamplarda kalan, evlerini kaybetmiş insanlara, eğitim<br />
olanaklarından mahrum kalmış çocuklara daha fazla<br />
yardım götürebilir. Böyle bir yardım sayesindeTürkiye,<br />
Lübnan ve Ürdün gibi çok sayıda mülteci ve sığınmacıyla<br />
baş etmeye çalışan ülkelerin yükünün bir kısmını<br />
almış oluruz.” diye konuştu.<br />
Avustralya BM denetimindeki kamplardan her yıl 13 bin<br />
750 mülteciyi ülkeye yerleştirmek üzere kabul ediyor.<br />
Suriye’de yaşanan mülteci krizini göz önüne alan A-<br />
vustralya hükümeti bir defaya mahsus olmak üzere 12<br />
bin mülteci daha alacağını duyurmuştu. Öte yandan<br />
bu rakam muhalefet partileri ve mülteci hakları savunucuları<br />
tarafından yetersiz bulunuyor.<br />
Muhalefet partileri ve mülteci hakları savunucuları,<br />
Avustralya’ya tekneler ile ulaşan, yakalanarak Manus<br />
ve Nauru gözaltı merkezlerinde tutulan sığınmacıların<br />
bir an önce ülkeye alınması için gösteriler düzenleniyor.?<br />
Sami Yusuf, the founder of<br />
the Spiritique genre is touring<br />
Australia for the very first.<br />
He will perform in Melbourne on<br />
Wednesday 6 July and in Sydney<br />
on Friday 8 July 2016. The concerts<br />
coincide with the end of the Holy<br />
month of Ramadan and Eid al-Fitr<br />
celebrations.<br />
“I do know that Australia is unbelievably<br />
beautiful, and the people<br />
are accepting, kind and hospitable,”<br />
he told Hurrıyet. “Also, the aboriginal<br />
culture has always been an object<br />
of fascination for me. I’m keen<br />
and eager to learn more about Australia.<br />
“At the moment, it would be fair to<br />
say that my wife knows a lot more<br />
than me of the two countries, as<br />
sadly, neither geography nor orientation<br />
have been my forte,” said<br />
Mr Yusuf. When we asked him if he<br />
would like to shoot one of his music<br />
videos in Australia, he replied: “it<br />
would be a privilege to do a music<br />
video there.”<br />
Sami Yusuf has been around music<br />
from a very early age and grew<br />
up in a musical family. His dad is a<br />
renowned musician and songwriter.<br />
“It’s important to share that I come<br />
from a very rich culturally cultivated<br />
household which was frequented by<br />
notable maestros on a regular basis,”<br />
Mr Yusuf told Hurrıyet.<br />
“My father studied composition<br />
at the University of Tehran and received<br />
tutelage in the Kamanche under<br />
the late Ustad Ali Asghar Bahari<br />
as well maestro Ali Tajvidi. He was<br />
also one of the last few to have met<br />
(and briefly studied under) Maestro<br />
Abol Hasan Saba.”<br />
While producing and demo-recording<br />
for another singer, he became<br />
aware of his own singing abilities<br />
which were further developed by the<br />
encouragement of his family. Divided<br />
between pursuing a musical career<br />
and studying law at King’s College<br />
London, Yusuf opted for music<br />
while committed to “doing something<br />
dignified and respectable.”<br />
He went on training professionally<br />
in several other instruments including<br />
the santoor, piano, violin, oud,<br />
setar, tar, and daff under the guidance<br />
of traditional teachers, as well<br />
as professional musicians.<br />
Although he says that he has always<br />
been spiritual, he reconnected with<br />
his Islamic faith through a “religious<br />
awakening” at the age of sixteen.<br />
Yusuf self-produced and released<br />
his debut album “Al-mu’allim” at the<br />
age of 23.<br />
The transcendent message of traditional<br />
music, and the sense of the<br />
sacred sit at the core of his passions.<br />
Sami vehemently believes<br />
that all the world’s traditions are<br />
expressions of the same ultimate<br />
truth.<br />
Music for him is an expression of Divine<br />
love and the love of all the great<br />
traditions. These pure beliefs shine<br />
through in his singing, composition,<br />
and the arrangement and performance<br />
of vocals where he prefers<br />
the use of traditional instruments to<br />
more modern ones.<br />
With over 34 million albums sold to<br />
date, he’s been able to reach and<br />
positively influence people from all<br />
corners of the world and bring them<br />
closer together. His lyrics are a clear<br />
expression of his yearning for peace<br />
and harmony with rhythms inspired<br />
by global traditions, and melodies<br />
spun from all lived truths. He sings<br />
in many languages including English,<br />
Arabic, Turkish, Persian and Urdu.<br />
With the Guardian recognising him<br />
as the biggest British star in the Middle-East,<br />
and the United Nations<br />
appointing him as both the World’s<br />
Global Ambassador Against Hunger<br />
and the promoter of World peace<br />
and harmony, Sami Yusuf is by no<br />
means your typical British celebrity.<br />
Earlier this year, Sami Yusuf released<br />
his new album titled “Barakah”.<br />
It has been a huge success<br />
making to the number one of many<br />
charts including iTune’s World Music<br />
chart.<br />
“Barakah is a celebration of our traditional<br />
musical heritage,” Mr Yusuf<br />
told Hurrıyet. It is a compilation of<br />
classical Sufi songs celebrating the<br />
SEÇİM GÜNÜ<br />
YETİŞEMEYECEK<br />
MİSİNİZ?<br />
love of God. This album celebrates<br />
over a 1000 years of musical tradition<br />
and heritage in several languages<br />
from many parts of the Muslim<br />
world, including Morocco, Egypt,<br />
Kurdistan, Persia, Indian, Pakistan<br />
and Turkey.”<br />
The release of this album is a call, an<br />
invitation, to return to the beauty of<br />
the spiritual and artistic traditions,<br />
and to resist the centrifugal forces<br />
that are pulling us away from The<br />
Centre and creating an unbalanced<br />
world. This album aspires to be a<br />
fragrant breeze that calls us back to<br />
the Garden that resides in all of us,<br />
at the Centre.<br />
Sami Yusuf released his rendition<br />
of the great masterpiece “Mast Qalandar”<br />
in May 2016. It has already<br />
been viewed on YouTube more than<br />
1.3 million times. It is a traditional<br />
Qawwali song in Punjabi and Urdu<br />
composed by Master Ashiq Hussain<br />
of Pakistan and was made widely<br />
popular by many Pakistani and Indian<br />
singers, most notably by Ustad<br />
Nusrat Fateh Ali Khan.<br />
His fans have embraced his very first<br />
visit to Australia. With tickets starting<br />
at $59, Melbourne tickets are<br />
selling fast and the Sydney show is<br />
almost sold-out, with only 20% of<br />
the tickets left.<br />
Sami Yusuf and his ensemble are<br />
playing at some of Australia’s best<br />
venues: Melbourne’s Sir Robert<br />
Blackwood Concert Hall at<br />
Monash University and Sydney’s<br />
Concert Hall at The Concourse in<br />
Chatswood.<br />
MELBOURNE<br />
Wednesday, 6 July 2016<br />
Robert Blackwood Hall (Monash<br />
University)<br />
Tickets from $59<br />
Book online Monash.edu/mapa<br />
Box Office (03) 9905 1111<br />
SYDNEY<br />
Friday, 8 July 2016<br />
The Concourse (Chatswood)<br />
Tickets from $59<br />
Book online Ticketek.com.au<br />
Box Office (02) 9020 6966<br />
Eğer 2 Temmuz Cumartesi günü oy kullanamayacağınızı<br />
biliyorsanız, oyunuzu önceden kullanabilirsiniz.<br />
Seçim günü bir parça kağıdın bu kadar güçlü olabilmesi inanılmaz birşey.<br />
Eğer 18 yaş ve üzerinde olan bir Avustralya vatandaşı iseniz, yasa gereği oy kullanmanız<br />
zorunludur. Bu nedenle, eğer seçim günü bir seçim sandığına gidemeyecekseniz, bir erken oy<br />
kullanma merkezinde önceden oy verebilir ya da posta yoluyla oy kullanmak için başvurabilirsiniz.<br />
Eğer sehayate çıkacaksanız veya kayıtlı olduğunuz seçim bölgesi dışında olacaksanız, oyunuzu<br />
önceden kullanabilirsiniz. Oyunuzu önceden kullanmak için başka nedenler de olabilir –<br />
daha fazla bilgi için bakınız www.aec.gov.au /early.<br />
Oyunuz Avustralya’nın geleceğine yön vermeye yarayacaktır.<br />
Daha fazla<br />
bilgi için<br />
Advertisement<br />
www.aec.gov.au 1300 720 149<br />
Authorised by the Electoral Commissioner, 50 Marcus Clarke Street, Canberra ACT.
Hürriyet Australian AUSTRALIA<br />
REKLAM<br />
Turkish News 23 June 2016<br />
5<br />
EMIN TRAVEL<br />
Uzun yıllardır, halkımıza hizmet<br />
vermiş olduğum Auburn semtinde,<br />
kendi iş yerimi açmış<br />
bulunmaktayım.<br />
Açıldığım günden beri göstermiş<br />
olduğunuz yakın ilgiye çok<br />
teşekkür ederim.<br />
Türkiye biletleriniz almadan<br />
önce bizimle görüşün, en uygun<br />
fiyata sizi sevdiklerinize biz<br />
kavuşturalım.<br />
Bütün hava yollarıyla çalışıyoruz.<br />
Emin Büyükköprü<br />
JOURNEYS ARE MADE BY THE PEOPLE YOU TRAVEL WITH.<br />
Suite5, 2 Auburn Rd. Auburn, NSW 2144<br />
Email: emintravel@outlook.com<br />
Auburn Commonwealth Bank karşısı<br />
Tel: 02 9643 2087<br />
Mobil: 0403 182 172
6<br />
23<br />
GÜNDEM<br />
Australian Turkish News<br />
June 2016<br />
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Yaşamda neler öğrendik<br />
Harvard Üniversitesi’nin profesörlerinden Clayton<br />
M. Christensen, öğrencilerine şöyle bir soru soruyor.<br />
Okulda öğrendiklerini, kendi yaşantılarına nasıl<br />
uygulayacaklarını sorunca hoca, kendi yaşantısından rehber<br />
edindiği ilkeleri onlarla paylaşıyor.<br />
Christensen insana şevk ve heves veren şeylerin öğrenmek,<br />
sorumluluk almak, üretmek, diğer insanların yaşamına<br />
katkıda bulunmak ve bu yaptıklarının takdir edilmesi olduğunu<br />
söylüyor.<br />
Bunlar için kişinin kendi yaşamını bilinçli şekilde yönetmesi<br />
gerektiğini ifade ediyor.<br />
1) Yaşamınızı yönetmek için strateji geliştirin; öncelikle<br />
yaşamınızda gerçekten neyin önemli olduğunu çok iyi belirleyin.<br />
Eğerki ailemiz önemliyse şöyle bir soruyu aklımızdan<br />
hiç çıkarmayalım; ailemle sağlıklı ilişkiyi kaybetmemek<br />
için nelerin farkında olmalı ve neler yapmalıyım? Yaşamın<br />
bir çok durumlarında öyle<br />
dönemler yaşayacaksınız<br />
ki, eğer önceliklerinizi<br />
iyice sindirmemişseniz,<br />
rüzgarın önündeki<br />
yaprak gibi savrulup<br />
gidersiniz. O dönem bittiğinde,<br />
sizin için önemli<br />
olanları kaybetmiş olabilirsiniz;<br />
hazırlığınızı önceden<br />
yapın.<br />
2) Kaynaklarınızı anlamlı<br />
olarak yönetin. Kişisel<br />
zamanımız, enerji-<br />
Mine AYDINER<br />
miz ve bilgimizi yaşamımızın<br />
amacına uygun kullanın. Örneğin aile hayatı sizin için<br />
önemliyse, eşiniz ve çocuklarınız için ne kadar zaman ve e-<br />
mek verdiğinizin farkında olun. Bu emek ve zamanın sonucunu<br />
hemen göremezsiniz, ama yıllar sonra ne kadar önemli<br />
bir yatırım yaptığınızı anlayacaksınız. Hayat size geri dönecektir.<br />
Şimdi acil ve önemli olanlara kendinizi kaptırarak ö-<br />
nemli ve acil olmayanları ihmal etmeyin.<br />
3) Bir kültür yaratın: insanlar iki nedenle davranış sergilerler;<br />
ya başkaları söylediği için yada kendileri istedikleri i-<br />
çin. Bu iş hayatında da geçerlidir. Eğer şirket değerler bilinci<br />
üstüne bir kültür olmayı başarabilmişse o şirkette çalışanlar<br />
kimse söylemeden doğru olanı yaparlar. Ailede değerler<br />
kültürü kendiliğinden oluşmaz, çocuklar küçükken ailedeki<br />
değerleri öğrenir ve sindirirler; onlara emek vermek gerekir.<br />
4) Yasalara ve değerlere uyum içinde yaşayın yasalar<br />
ve kendi değerlerinizle bütünlük içinde olun. “ Birkerelik bir<br />
şey olmaz” demeyin. İnsan bir kez bozduğu ilkeleri tekrar<br />
tekrar bozabilir ve farkına varmadan kendini yalnış yerlerde<br />
bulabilir.<br />
5) Alçak gönüllü olun. Herkesten bir şey öğreneceğinizi<br />
unutmayın. Yaşam size sürekli öğrenme fırsatı sunar; yeni<br />
öğrenme fırsatlarını çok iyi değerlendirin. Özgüveni yüksek<br />
insanlar öğrenmeye açıktır. Özgüveni düşük insanlar küçük<br />
dağları, ben yarattım edasında diğer insanlara üstünlük sağlarlar<br />
ve bir karakter sergileyemezler.<br />
6) Başarınızın ölçütünü doğru koyun. Kendinizi ne zaman<br />
ve nasıl hissedeceksiniz? Yazar beklenmedik bir şekilde<br />
kanser olduğunu keşfettiğinde ölümle yüzleşir ve gerçek<br />
başarısının parası değil etkilediği yaşamlar olduğunu görür.<br />
Bir insanın gelişmesine katkıda bulunabilmenin mutluluğunu<br />
en gerçek zenginlik olarak görür.<br />
Başarıdan konu açılmışken Winston Churchill’in de dediği<br />
gibi “ üstün tedirginliğimiz, üstün düşünme ve planlamaya<br />
dönüşsün” unutmayalım ki” korkunun panzehiri harekettir”<br />
bir işi bitirmek için önümüzdeki tek engel kendinizsiniz<br />
dolayısıyla cesaretinizi toplayın, konsantre olun ve olabildiğince<br />
hızlı harekete geçin. Bugün psikolog ve eğitimciler<br />
çalışmada sürekliliğin başarısızlıkların karşısında yılmamanın,<br />
başarıya ulaşmada lq ‘ dan daha önemli bir faktör olduğunun<br />
altını çiziyorlar. Yani, çok başarılı insanlar zorluklar<br />
karşısında yılmayan kişiler. İşler tersine gittiğinde inanaçla<br />
çalışmalarını sürdürüyorlar ve işlerini yarıda bırakmıyorlar.<br />
Hayatta başarılı başarılı olmanın binbir türlü olsa da , her<br />
başarılı insanın bir kaç ortak noktası illaki vardır ben de bu<br />
yazımda önemli noktaları sizlerle paylaşmak istedim. Umarım<br />
hayata yeni atılan gençlerin başarıdaki ortak noktaları<br />
çok olsun. Sevgiler...<br />
Dünya<br />
Mülteciler<br />
Haftası<br />
Melbourne’de dünya Mülteciler Haftası ve Mülteciler<br />
Günü kapsamında gösteri düzenlendi.<br />
Kent merkezinde 37 sivil toplum kuruluşu<br />
ve muhalefet partilerinin desteğiyle Victoria<br />
Mülteci Eylem Birliği tarafından düzenlenen<br />
gösteriye yoğun katılım oldu.<br />
Göstericiler, Avustralya yönetimindeki Manus<br />
ve Nauru Adası gözaltı merkezlerinin kapatılması<br />
için slogan attı.<br />
Yeşiller Partisi Senatörü Sarah Hanson-Young,<br />
gösteride yaptığı konuşmada “Manus ve Nauru<br />
adalarında neler olup bittiğini biliyoruz. Yaşananların<br />
sadece insafsızlık değil, acımasızlık değil,<br />
biraz daha ileri giderek insanlığa karşı suç olduğunu<br />
söyleyebilirim.” dedi.<br />
Federal hükümetin Avustralya’ya teknelerle u-<br />
laşmaya çalışan sığınmacıları suçladığını hatırlatan<br />
Young, “Uçak bileti alabilecek durumdaki<br />
biri, delik bir tekneye biner mi? Çocukları gözaltı<br />
merkezlerine hapsetmek yerine neden güvenli<br />
yerler tesis edip onlara kucak açmıyoruz?”<br />
diye konuştu.<br />
Henüz 10 yaşındayken ailesiyle Afganistan’daki<br />
çatışmalardan kaçarak Avustralya’ya gelen ve<br />
2001-2004 yılları arasında Christmas ile Nauru<br />
gözaltı merkezlerinde kalan Muhammad Ali Baqiri<br />
de gösteride yaptığı konuşmada yaşadıklarını<br />
anlattı.<br />
Katılımcılar, daha sonra kent merkezinden Federasyon<br />
Meydanı’na kadar yürüdü. Yaklaşık 3<br />
saat süren gösteri olaysız sona erdi.<br />
Yaşar Nuri Öztürk<br />
hayatını kaybetti!<br />
Yaşar Nuri Öztürk akşam saatlerinde hayata gözlerini<br />
yumdu. Sevenleri acı haberi alır almaz sosyal<br />
medyadan üzüntülerini dile getirdi. Mide kanseri<br />
teşhisiyle 2011’de ameliyat olan ünlü ilahiyatçı Yaşar<br />
Nuri Öztürk, akşam saatlerinde hayatını kaybetti.<br />
Yaşar Nuri Öztürk geçtiğimiz günlerde rahatsızlığından<br />
dolayı Yeditepe Üniversitesi Hastanesi’ne<br />
kaldırmış, ardından evine gönderilmişti.<br />
Geçtiğimiz günlerde rahatsızlığından dolayı<br />
Yeditepe Üniversitesi Hastanesi’ne<br />
kaldırılan, burada bir süre tedavi gördükten<br />
sonra doktorlar tarafından evine gönderilen<br />
Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk’ten üzücü haber geldi.<br />
Mide kanseri teşhisiyle 2011’de ameliyat olan<br />
ünlü ilahiyatçı, akşam saatlerinde hayatını kaybetti.<br />
ACI TESADÜF<br />
22 Haziran doğumlu olan Yaşar Nuri Öztürk, doğum<br />
gününde hayatını kaybetti.<br />
YAŞAR NURİ ÖZTÜRK KİMDİR?<br />
Yaşar Nuri Öztürk, Bayburtlu bir anne ile Sürmeneli<br />
bir babanın çocuğu olarak Trabzon’un Sürmene<br />
ilçesinin Küçükdere köyünde doğmuştur.<br />
Çoğu Çaykara’da bulunan Niyazoğlu sülalesindendir.<br />
İlk eğitimini babasından Kur’an okuyarak<br />
aldı ve dokuz yaşında hâfız oldu. On yıllık<br />
klâsik medrese eğitiminden sonra hukuk ve ilahiyat<br />
tahsilini tamamladı. 12 yıl imamlık ve vaizlik<br />
yaptıktan sonra üniversiteye tekrar dönerek<br />
1980 yılında “İslâm Felsefesi” konulu doktorasını<br />
tamamladı ve 1986 yılında aynı dalda doçent<br />
oldu. Ortadoğu, Balkanlar, Avrupa ve Afrika ülkeleri,<br />
ABD, Güney Kore ve Japonya’da kendi a-<br />
lanı ile ilgili akademik araştırmalar yapan Öztürk,<br />
ayrıca Fransa’da Grenoble Üniversitesinde<br />
çalıştı. New York’ta “İslâm Düşüncesi ve Çağdaş<br />
Sûfî Düşünce” dersleri okuttu.<br />
Türkçe, Arapça, Farsça, İngilizce ve Fransızca<br />
dillerinde çeşitli çalışmaları bulunan Yaşar Nuri<br />
Öztürk, 1978 ve 1982’de “Türkiye Millî Kültür<br />
Vakfı” ödülünü kazandı.<br />
Erol Önderoğlu, Ahmet<br />
Nesin ve Şebnem Korur<br />
Fincancı tutuklandı<br />
Uğradığı baskılara karşı Özgür Gündem gazetesine dayanışmak amacıyla düzenlenen “nöbetçi genel yayın yönetmeni” kampanyasına<br />
katılan Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu, Ahmet Nesin ve Prof. Şebnem Korur<br />
Fincancı tutuklandılar<br />
Gazetecilerin Özgür<br />
Gündem gazetesiyle<br />
dayanışmak<br />
amacıyla 3<br />
Mayıs’ta başlattığı Nöbetçi<br />
Genel Yayın Yönetmeni<br />
kampanyası<br />
destek verdiği için haklarında<br />
soruşturma başlatılan<br />
Erol Önderoğlu,<br />
Ahmet Nesin, Prof. Dr.<br />
Şebnem Korur Fincancı,<br />
Cengiz Boysoy, İhsan<br />
Eliaçık ve Beyza Üstün,<br />
İstanbul Adliyesi’nde<br />
Terör ve Örgütlü Suçlar<br />
Savcısına ifade verdi.<br />
RSF Türkiye Temsilcisi<br />
Önderoğlu ile Nesin ve Fincancı’nın<br />
tutuklanmalarına karar verildi.<br />
Dayanışma eylemi nedeniyle soruşturulan<br />
gazeteciler ifade verdi<br />
Terör ve Örgütlü Suçlar Savcısı Eşref<br />
Durmuş, Erol Önderoğlu, Ahmet Nesin<br />
ve Şebnem Korur Fincancı’yı “terör örgütü<br />
propagandası yapmak” ile suçladı.<br />
Hakimlik de Şebnem Korur Fincancı, Ahmet<br />
Nesin ve Erol Önderoğlu’nun “terör<br />
örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla<br />
tutuklanmalarına karar verdi.<br />
Tutuklanma gerekçeleri<br />
Şüphelilerin, gazetenin genel yayın yönetmenliğini<br />
üstlendikleri tarihlerde yayımlanan<br />
haber içerikleri ve görsellerde,<br />
“silahlı terör örgütü PKK/KCK ve alt yapılanmalarının<br />
propagandasını yaptıkları”<br />
belirtildi.<br />
“Güvenlik güçleriyle çatışan kişilerin övüldüğü...”<br />
Mahkeme gerekçesinde, “silahlı terör<br />
örgütü PKK/ KCK veya bu örgüte bağlı alt<br />
yapılanmaların propagandası mahiyetinde<br />
yazılar yazıldığı, örgüt adına suç işleyen,<br />
güvenlik güçleriyle çatışan kişilerin<br />
övüldüğünün anlaşıldığı”nı belirtti.<br />
Mahkeme, şüphelilerin üzerine atılı suçu<br />
işlediği yönünde kuvvetli suç şüphesini<br />
gösteren delillerin bulunması, adli kontrol<br />
tedbirlerinin bu aşamada yetersiz kalacağı,<br />
yüklenen suçun yasada öngörülen<br />
cezanın üst sınırı, basın yayın yoluyla<br />
işlenmiş olması nedeniyle arttırım sebebinin<br />
bulunmasını dikkate alarak tüm<br />
şüphelilerin tutuklanmasına karar verdi.<br />
Yazı, içerik ve görsellerden sorumlu tututuldular<br />
Gazetenin 30 Mayıs tarihli sayısında nöbetçi<br />
Genel Yayın Yönetmenliği’ni üstlenen<br />
TİHV Başkanı Rasime Şebnem Korur<br />
8 ve 9’uncu sayfalarıyla ekinde yer alan<br />
3 yazı ve içeriklerine yer alan görseller;<br />
7 Haziran’daki sayısında Genel Yayın<br />
Yönetmenliği’ni üstlenen Ahmet Aziz<br />
Nesin 1, 8, 10 ve 11’inci sayfalarında yer<br />
alan yazı ve görseller;<br />
18 Mayıs tarihli sayısında Genel Yayın<br />
Yönetmenliği’ni üstlenen Gazeteci Erol<br />
Önderoğlu da 9. sayfasında yer alan yazı,<br />
içerikler ve yanlarında yer alan görsellerden<br />
sorumlu tutuldu.<br />
Koridorda alkışlı protesto<br />
Şüphelilerin tutuklanması üzerine adliye<br />
koridorlarında bekleyen destekçileri,<br />
“Özgür basın susturulamaz” diyerek alkışlı<br />
protesto yaptılar.<br />
Rasime Şebnem Korur mahkeme ifadesinde,<br />
düşünce ve ifade özgürlüğünü ve<br />
gazetecilerin haklarını savunmak, Özgür<br />
Gündem gazetesiyle dayanışmak için bir<br />
günlüğüne gazetenin genel<br />
yayın yönetmenliğini yaptığını<br />
söyledi.<br />
Korur, “Son dönemlerde ö-<br />
zellikle Özgür Gündem ve<br />
diğer muhalif basına yönelik<br />
tutuklama ve diğer kararların<br />
Türkiye adına üzücü<br />
olduğunu düşünüyorum.<br />
Bizim olanlardan haberdar<br />
olma hakkımız vardır. Bunu<br />
sağlayan basına da borcumuz<br />
vardır. Ben de bu amaçla<br />
arkadaşlara destek olmuştum”<br />
dedi.<br />
Ahmet Aziz Nesin ise suç<br />
konusu yazılarda herhangi<br />
bir terör örgütü propagandası<br />
görmediğini belirtti.<br />
Erol Önderoğlu da 21 yıldır gazetecilik<br />
yaptığını belirterek “10 binin üzerinde<br />
habere imza attım. Bugüne kadar hakkımda<br />
açılmış ilk soruşturma budur. A-<br />
İHM, Anayasa Mahkemesi ve yerel içtihatlar<br />
ışığında yaptığımızın mesleki bir<br />
dayanışma ve medya özgürlüğüne sahip<br />
çıkma olması itibariyle tutuklanmamayı<br />
istiyorum” dedi.<br />
3 Mayıs’ta başlatılan Nöbetçi Genel Yayın<br />
Yönetmeni kampanyasına 44 kişi<br />
destek verdi. Kampanyaya katılanlar şu<br />
şekilde:<br />
Hasan Cemal, Şeyhmus Diken, Hasan<br />
Hayri Şanlı, Cengiz Baysoy, Dicle Anter,<br />
Faruk Balıkçı, Kemal Can, Jülide Kural, Ahmet<br />
Nesin, Deniz Türkali, Necmiye Alpay,<br />
Çilem Küçükkeleş, Saruhan Oluç, Ertuğrul<br />
Mavioğlu, Ahmet Abakay, Hasip Kaplan,<br />
İhsan Eliaçık, Yıldırım Türker,Murat<br />
Çelikkan, Ayşe Batumlu, Nadire Mater,<br />
Aydın Engin, Tuğrul Eryılmaz, İhsan Çaralan,<br />
Şebnem Korur Fincancı, Işın Eliçin,<br />
Uğur Karataş, Mehmet Güç, Beyza Üstün,<br />
Celalettin Can, Sebahat Tuncel, Erol Önderoğlu,<br />
Nurcan Baysal, Eşber Yağmurdereli,<br />
Ragıp Duran, Melda Onur, Celal<br />
Başlangıç, Mustafa Sönmez, Ayşe Düzkan,<br />
Uğur Güç, Faruk Eren, Kumru Başer,<br />
Nevin Erdemir ve Hakkı Boltan.<br />
Basın açıklaması<br />
Eğitimciler Sirius iftarında buluştu<br />
Melbourne eğitim dünyası Sirius Koleji’nin düzenlediği ‘‘Eğitim Liderleri İftarı’’nda bir araya geldi.<br />
Sunshine bölgesinde bulunan Sirius<br />
Koleji İbrahim Dellal kampüsünde<br />
düzenlenen geleneksel<br />
‘‘Eğitim Liderleri İftarı’’nda okul müdürleri,<br />
idareci ve öğretmenlerin yanı<br />
sıra siyaset, medya, iş ve sanat çevrelerinden<br />
katılımcılar da yeraldı.<br />
İftar programın açılış konuşmasını yapan<br />
Sirius Koleji Genel Müdürü Serdar<br />
Takımoğlu, eğitim dünyasının değerli<br />
isimleri ile tekrar bir araya gelmenin<br />
sevincini yaşadıklarını belirtti. Sirius<br />
Koleji’nin tarihini kısaca özetleyen Takımoğlu,<br />
şu anda 6 kampüsü bulunan<br />
okulun 68 farklı etnik kökenden yaklaşık<br />
2500 öğrenciye hizmet verildiğini i-<br />
fade etti. Takımoğlu, eğitimcilerin görevinin<br />
zil çaldıktan sonra bitmeyecek<br />
kadar önemli olduğunu belirterek geleceğimiz<br />
olan cocuklarımıza güvenli<br />
ve yaşanılabilir bir dünya bırakmak i-<br />
çin eğitimicilerin de gayretli çalışmalarına<br />
ihtiyaç olduğunu belirtti.<br />
İftar yemeğinde sergilenen canlı musiki<br />
müzik dinletisi büyük beğeni toplarken,<br />
programın bir başka ilgi çekici<br />
bölümü ise eğitimciler paneli oldu.<br />
‘‘Okullarda radikalleşmeyle mücadele<br />
ve öğrencileri radikalleşmeden koruma’’<br />
konulu panelde; Strathmore Secondary<br />
College Müdürü Jill English,<br />
St Bernard’s College Müdürü Tony<br />
Paatsch; Penola College Müdür Yardımcısı<br />
Lucy D’Angelo, Loyola College<br />
Müdür Yardımcısı Chris Lynch konuşmacı<br />
olarak yeraldı. Panelistler radikalleşme<br />
ile nasıl mücadele edilebileceği,<br />
internet ve sosyal medya kullanımında<br />
öğrencilerin radikalleşmeden<br />
korunması ve kuşak çatışmasının öğrencilere<br />
etkisi üzerine düşüncelerini<br />
paylaştılar.<br />
İftar programında kısa bir konuşma yapan<br />
Gellibrand bölgesi Federal Milletvekili<br />
Tim Watts ise eğitimcilerle Müslümanların<br />
kutsal ayı Ramazan’da bir<br />
araya gelmekten duyduğu mutluluğu<br />
dile getirdi. Watts, eğitimciler için düzenlediği<br />
iftar yemeği ve panel için Sirius<br />
Koleji’ne teşekkür etti.<br />
Program sonunda düşüncelerini paylaşan<br />
ABC televizyonu haber şefi Karen<br />
Percy, Sirius Koleji’nin iftar programına<br />
katılmaktan büyük bir mutluluk<br />
duyduğu söyledi. Sirius’un çalışmalarından<br />
dolayı tebrik eden Percy, panel<br />
konusu olan radikalleşme ile mücadelenin<br />
göz ardı edilemeyecek kadar ö-<br />
nemli bir sorun olduğunu ifade etti.<br />
Percy, radikalleşmeyi engellemede sadece<br />
politikacılara, medya ve emliyete<br />
değil bu konuda herkese önemli görevler<br />
düştüğünü belirtti.<br />
Victoria Emliyetinden programa katılan<br />
Stephen Mutton ve Terry West ise<br />
Ramazan’da müslüman toplumla birlikte<br />
iftar yapmaktan duydukları memnuniyeti<br />
dile getirerek davetinden dolayı<br />
Sirius Koleji’ne teşekkür ettiler.<br />
Özgür Gündem gazetesine baskılara yönelik dayanışma sergilemek<br />
ve basın özgürlüğünü savunmak için Genel Yayın<br />
Yönetmenliği kampanyasına katıldığı için İstanbul Cumhuriyet<br />
Başsavcılığına ifade vermeye giden Türkiye İnsan Hakları<br />
Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı insan hakları savunucusu<br />
adli tıp uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı kendisi ile<br />
aynı gerekçe ile çağrılan Ahmet Nesin ve Erol Önderoğlu ile<br />
birlikte tutuklama talebi ile nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine<br />
sevk edilmiştir.<br />
İfade özgürlüğü hakkını kullanan ve hak savunucusu olarak<br />
basın özgürlüğünden yana tutum alan arkadaşlarımızın<br />
üzerinde kurulmaya çalışılan yargı baskısını kınıyor, arkadaşlarımızın<br />
bir an önce serbest bırakılmalarını talep ediyor,<br />
demokratik kamuoyunu acilen duyarlılığa davet ediyoruz.<br />
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ<br />
AVUSTRALYA TEMSİLCİLİĞİ
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Australian Turkish News<br />
REKLAM<br />
23 June 2016<br />
7<br />
Advertisement<br />
OYUNUZUN GEÇERLİ OLMASINI<br />
NASIL SAĞLARSINIZ?<br />
FEDERAL SEÇİMLER, 2 TEMMUZ CUMARTESİ GÜNÜ<br />
Bu yılki federal seçimlerde Senato için oy kullanma şekli değişmiştir;<br />
bu nedenle nasıl doğru oy kullanılacağını anlamanız önemlidir.<br />
Seçim gününde size iki oy pusulası verilecektir:<br />
• Temsilciler Meclisi (House of Representatives) için bir adet yeşil<br />
• Senato için ise büyük ve beyaz bir oy pusulası<br />
Yeşil oy pusulasında bulunduğunuz bölgeyi veya seçim bölgenizi Temsilciler Meclisi’nde temsil<br />
edecek bir aday için oy kullanacaksınız.<br />
Beyaz oy pusulasında ise eyalet veya bölgenizin Senato temsilcileri için oy kullanacaksınız.<br />
Hata yaparsanız telaşa kapılmayınız.<br />
Başka bir oy pusulası isteyip, yeniden başlayabilirsiniz.<br />
Yeşil oy pusulası<br />
Tercih ettiğiniz sıraya<br />
göre her kutuyu<br />
numaralandırınız.<br />
Beyaz oy pusulası – çizginin üst ya da alt tarafında<br />
oy kullanmayı tercih edebilirsiniz<br />
Ya çizginin üst tarafında oy kullanın<br />
Tercih ettiğiniz sıraya göre parti veya gruplar için en az 6 kutuyu<br />
numaralandırınız.<br />
House of Representatives<br />
Ballot Paper<br />
O F FI C I A L<br />
O N LY<br />
U S E<br />
LY<br />
L<br />
Senate Ballot Paper<br />
O F F I C I A L<br />
O N LY<br />
U S E<br />
A B C D E F G<br />
Electoral Division of Division Name<br />
Number the boxes from 1 to 8 in<br />
the order of your choice<br />
2<br />
3<br />
7<br />
4<br />
1<br />
5<br />
6<br />
8<br />
SURNAME, Given Names<br />
INDEPENDENT<br />
SURNAME, Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME, Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME, Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME, Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME, Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME, Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME, Given Names<br />
PARTY<br />
You may<br />
vote in one of<br />
two ways<br />
Either<br />
Above the line<br />
By numbering at least 6<br />
of these boxes in the order<br />
of your choice (with number<br />
1 as your first choice).<br />
Or<br />
5 2 1 3 6<br />
PARTY PARTY PARTY PARTY PARTY PARTY<br />
VEYA çizginin altında<br />
Either<br />
Tercih ettiğiniz sıraya göre bireysel adaylar için en az 12 kutuyu<br />
numaralandırınız.<br />
Or<br />
Below the line<br />
By numbering at least 12<br />
of these boxes in the order<br />
of your choice (with number<br />
1 as your first choice).<br />
PARTY PARTY PARTY PARTY PARTY PARTY UNGROUPED<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
SURNAME<br />
8 PARTY<br />
PARTY 6 Given Names<br />
PARTY 10 PARTY<br />
PARTY 4<br />
4<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
SURNAME<br />
SURNAME<br />
SURNAME<br />
SURNAME<br />
SURNAME<br />
SURNAME<br />
SURNAME<br />
1 Given Names<br />
Given Names<br />
Given Names<br />
Given Names<br />
Given Names<br />
PARTY 5 Given Names<br />
PARTY 3 Given Names<br />
PARTY<br />
PARTY 9 PARTY 11 PARTY<br />
7<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME<br />
2 Given Names<br />
PARTY 12<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
PARTY<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
O F F I C I A L<br />
O N LY<br />
U S E<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
INDEPENDENT<br />
SURNAME<br />
Given Names<br />
INDEPENDENT<br />
Remember... number every box to make your vote count<br />
S A M P L E<br />
S A M P L E<br />
Örnek oy pusulası<br />
Örnek oy pusulası<br />
Oyunuz Avustralya’nın geleceğine yön vermeye yarayacaktır.<br />
Şimdiden www.aec.gov.au sitesinde oy kullanma alıştırması yapabilirsiniz.<br />
Daha fazla<br />
bilgi için<br />
www.aec.gov.au 1300 720 149<br />
Authorised by the Electoral Commissioner, 50 Marcus Clarke Street, Canberra ACT.
8<br />
23<br />
June 2016<br />
REKLAM<br />
Australian Turkish News Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Curtains and Home Textile<br />
Sydney - New York - Moscow - Istanbul - Bursa<br />
42/A Queen St. Auburn NSW 2144<br />
Ph: 02 8034 0664 www.dilhan.com.au<br />
MÜJDE<br />
Yeni sezonda Dilhan Perde yeni ürünleriyle evlerinizi renklendirmeye devam edecek<br />
İstediğiniz resmi duvarlarınızı süsleyen perdelerinize özel baskı ile yazdırıyoruz.<br />
Çocuğunuzun ismini ya da resmini, düğün resminizi, taraftarı olduğunuz takımı ya da<br />
köyünüzün resmini tam renkli olarak ister stor, ister zevbra perdeye bastırıyoruz.<br />
Ayrıca işyerinizin tabelasını perdenize taşıyın ya da ürünlerinizi firmanızın perdesinde tanıtın.<br />
Hemen arayın...<br />
Yeni sezonun indirimli kumaşları<br />
( limitli miktardadır ve bitene kadar<br />
indirim geçerlidir, elinizi çabuk tutun)<br />
Bayramdan önce dikiş ücreti almıyoruz.*<br />
* Ücretsiz dikiş düz perde dikişler için geçerlidir, dilimli ve katlamalı perdeler hariçtir.<br />
- Drapery - Sheers - Romans - Zebras - Cushions - Refurbish Furniture - Upholstery Services - Curtain Hardware and Accessories
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Australian Turkish News<br />
REKLAM<br />
23 June 2016<br />
9
10<br />
23 June 2016<br />
REKLAM<br />
Australian Turkish News Hürriyet<br />
AUSTRALIA
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Australian Turkish News<br />
RAMAZAN<br />
239 June 2016<br />
11<br />
“İslam dini garip olarak başladı. Sonu da<br />
garip olacaktır. Bu gariplere müjdeler olsun!”<br />
(müslim)<br />
Dört türlü zekât malı vardır<br />
Dört türlü zekât malı vardır: Dört ayaklı hayvanlar...<br />
Altın-gümüş... Ticaret eşyası... Topraklardan<br />
çıkan şeyler.<br />
Sual: Nelerden, hangi mallardan zekât verilir daha<br />
doğrusu neler zekâta tabidir?<br />
“Cevap: Dört mezhepte de dört türlü zekât malı<br />
vardır ki bunlar:<br />
1- Senenin ekseri zamanında, çayırda parasız otlayan<br />
dört ayaklı hayvanlar.<br />
2- Altın ile gümüş.<br />
Dürr-ül-müntekâda deniliyor<br />
ki:<br />
“Altın ile gümüşün oniki<br />
ayardan yukarısı, para<br />
olarak, kadınların süsü<br />
gibi helal olarak, erkeklerin<br />
altın yüzük takması<br />
gibi haram olarak<br />
kullanılsın, ev, yiyecek,<br />
kefen satın almak için OSMAN ÜNLÜ<br />
saklanılsın, kılıç ve altın<br />
diş gibi ihtiyaç eşyası olsalar da, zekât nisabının hesabına<br />
katılacaklardır.”<br />
3-Ticaret için alınıp, ticaret için saklanılan ticaret eşyası.<br />
İbni Âbidînde deniyor ki:<br />
“Eşyanın ticaret niyeti ile satın alınması lazımdır. Uşur<br />
vermesi lazım gelen topraklardan hasıl olan ve miras<br />
olarak ele geçen veya hediye, vasiyet gibi kabul edince<br />
mülk olan şeylerde, ticarete niyet edilse de, bunlar ticaret<br />
malı olmaz. Çünkü ticaret niyeti, alışverişte olur.<br />
Mesela, tarlasından buğday alıp uşrunu veren veya mirastan<br />
eline mal geçen kimse, satmak niyeti ile saklasa,<br />
nisap miktarından fazla olsa ve bir seneden fazla kalsa,<br />
zekâtlarını vermek icap etmez.”<br />
Satmak için satın aldığı buğdayı tarlasına ekse veya ticaret<br />
için aldığı hayvanı, kumaşı kendi kullanmaya niyet<br />
etse, ticaret malı olmaktan çıkarlar. Sonra bunları<br />
satmaya niyet ederse, ticaret malı olmazlar. Bunları satınca<br />
veya kiraya verince, eline geçen mal ticaret malı<br />
olur. Kullanmak için satın aldığı malı, aldıktan sonra ve<br />
miras olarak eline geçeni veya hediye, vasiyet, sadaka<br />
gibi kendinin kabul etmesi ile malik olduğu malı alırken<br />
veya tarlasından aldığı buğdayı satmaya niyet etse, ticaret<br />
malı olmazlar. Bunları satsa ve satarken bedellerini<br />
ticarette kullanmaya niyet etse, bu bedelleri ticaret<br />
malı olurlar. Çünkü ticaret bir iştir. Yalnız niyet ile olmaz,<br />
başlamak da lazımdır. Ticareti terk etmek ise, yalnız<br />
niyetle olur.<br />
4-Yağmur suyu veya nehir, dere suyu ile sulanan bütün<br />
topraklardan çıkan şeylerdir. Bunların zekatına<br />
Uşur denir. Uşur vermek, Kur’ân-ı kerimde, En’âm suresinin<br />
141. âyetinde emredilmiş, onda birinin verilmesi<br />
de hadis-i şerifte bildirilmiştir. Uşur, mahsulün onda<br />
biridir. Kul borcu olan, borcunu düşmez, uşrunu tam<br />
verir..<br />
Orucu bozmayan hâller<br />
Bir kimse, Ramazan-ı şerifte veya kaza, kefaret, adak ve nafile<br />
oruçlarda, oruçlu olduğunu unutarak yese, içse, cima<br />
etse, oruçlu iken uykuda cünüp olsa, tentürdiyot, yağ sürünse,<br />
sürme çekse, bunların rengi, kokusu tükürükte, idrarda<br />
belli olsa bile, gıybet etse, hacamat olsa, istemeyerek<br />
ağız dolusu kussa, zorlayarak biraz kussa, kulağına su kaçsa,<br />
ağzından veya burnundan boğazına toz, duman, sinek<br />
kaçsa, oksijen gazı tüpü ile suni hava verilse, başkalarının<br />
içtiği sigaranın dumanı gelerek, ağzına, burnuna girmesinden<br />
sakınmak mümkün olmasa, ağzını yıkadıktan sonra ağzında<br />
kalan yaşlığı tükürük ile yutsa, gözüne, diş çukuruna<br />
ilaç koysa, tadını boğazında duysa bile, bunların hiçbiri orucu<br />
bozmaz. Bahr-ür-râık kitabında deniyor ki:<br />
“Ağız bazen bedenin içi sayılır. Bunun için, oruçlu kimse, tükürüğünü<br />
yutarsa, orucu bozulmaz. İnsanın içindeki necasetin<br />
mideden bağırsağa geçmesi gibi olur. Ağızdaki yaradan<br />
veya diş çektirmeden, iğne yapılan yerden yahut mideden<br />
ağza kan çıkması, abdesti ve orucu bozmaz. Bu kanı tükürünce<br />
veya yutunca, tükürük kandan çok ise, yani sarı ise,<br />
yine bozulmazlar. Mideden gelen başka şeyler ağza geldiği<br />
zaman da böyle olup, abdest ve oruç bozulmaz. Ağız dolusu,<br />
ağızdan dışarı çıkarsa, ikisi de bozulur. Ağzın içi, bazen<br />
da, bedenin dışı gibi olur. Ağzına su alınca oruç bozulmaz.”<br />
Diş çıkartınca, çok kan geliyorsa, tükürünce orucu bozulmaz,<br />
oruçlu değilse, yutunca, abdesti bozulmaz. Kanı tükürükten<br />
az ise, ikisi de hiç bozulmaz.sonra vermesi de caizdir.<br />
Hatta bir kimse, fıtra veya zekât, kefaret veya nezir ettiği,<br />
adadığı şeyi vermeden ölürse ve verilmesini vasiyet etmedi<br />
ise, vârislerinden birinin, ölenin değil, kendi malından, bunları<br />
fakirlere vermesi caiz olur. Fakat vâris, bunları vermeye<br />
mecbur değildir. Eğer ölen kimse, hayatta iken vasiyet etmiş<br />
ise, bıraktığı malın üçte birinden verilmesi lazım olur.<br />
Mal bırakmadı ise, vasiyeti yapılmaz.”<br />
ARENA TRAVEL<br />
UCUZLUKLARIMIZ<br />
DEVAM EDİYOR<br />
TÜM HAVA YOLLARININ BİLETLERİ SATILIR<br />
22 Auburn Road AUBURN NSW 2144<br />
(Westpac Yanı) Tel: 02 9646 5522<br />
“Ehl-i Sünnet” itikadının esasları<br />
Allahü teâlâ kadîm olan<br />
(başlangıcı olmayan) zâtı<br />
ile vardır. O’ndan başka<br />
her şeyi, O yaratmıştır. Birdir.<br />
İbâdete hakkı olan da O’dur.<br />
O’ndan başka hiçbir şey, ibâdet<br />
olunmaya lâyık değildir.<br />
Zâtî sıfatları vardır. Bunlar;<br />
Vücûd, Kıdem, Bekâ,<br />
Vahdâniyyet, Muhâlefetün lilhavâdis,<br />
Kıyâm bi-nefsihî’dir.<br />
Kemâl sıfatları vardır. Bu sıfatlar<br />
da; Hayât, İlim, Semi’, Basar,<br />
Kudret, İrâde, Kelâm ve<br />
Tekvîn’dir. Bu sıfatları ezelîdir.<br />
Yâni hep vardır. Allahü teâlânın<br />
isimleri tevkîfîdir, yani dînimizde<br />
bildirilen isimleri söylemek uygun<br />
olup, bunlardan başkasını<br />
söylemek yasak edilmiştir.<br />
Kur’ân-ı kerîm Allah kelâmıdır,<br />
onun sözüdür. Allahü teâlâ,<br />
Kur’ân-ı kerîmi harf ve kelime<br />
olarak gönderdi. Bu harfler<br />
mahlûktur. Bu harf ve kelimelerin<br />
mânâsı, Kelâm-ı İlâhîyi taşımaktadır.<br />
Bu harflere, kelimelere<br />
“Kur’ân-ı kerîm” denir. Bu harf<br />
ve kelime kalıpları içinde Kelâm-ı<br />
ilâhî olan Kur’ân-ı kerîm mahlûk<br />
değildir.<br />
Allahü teâlâyı müminler Cennette,<br />
cihetsiz olarak ve karşısında<br />
bulunmayarak ve nasıl olduğu<br />
anlaşılmayarak ve ihâtasız, yani<br />
şekli olmayarak göreceklerdir.<br />
Kıyâmette, herkes kendi<br />
mezhep imamının ismi ile<br />
çağrılacaktır. İmam, kendisini<br />
taklit edene, şefâat edecektir.<br />
Dört mezhep imamının her<br />
biri böyle yüksek idi.<br />
Fıkıh ve Usûl-i Fıkıh kitaplarında,<br />
“Dört hak mezhepten birine<br />
uymak vâciptir yani farzdır”<br />
deniliyor. Hadîs-i şerîflerde bildirilen<br />
“vâcib” kelimesi de, genelde<br />
“farz” anlamında kullanılmaktadır.<br />
Diğer üç mezhepte de,<br />
“vâcib” denilince “farz” anlaşılır.<br />
Hanefî’deki “vâcib” hükmü, diğer<br />
üç mezhepte yok gibidir.<br />
Kur’ân-ı kerîmde buyuruluyor ki:<br />
“Müminlerin [itikâd ve ameldeki]<br />
yolundan ayrılan Cehenneme gider.”<br />
[Nisâ, 115]<br />
“Medârik” tefsîrinde bu âyetin a-<br />
çıklamasında, “Kitâb ve Sünnetten<br />
ayrılmak gibi, icmâdan da<br />
ayrılmak câiz değildir” buyuruluyor.<br />
Kâdî Beydâvî (rahimehüllah)<br />
tefsîrinde, aynı âyeti<br />
kerîmenin açıklamasında;<br />
“Bu âyet, icmâdan ayrılmanın<br />
NUSRET<br />
0412 358 093<br />
Nasıl görüleceği düşünülemez.<br />
Çünkü O’nu görmeyi akıl anlayamaz.<br />
Allahü teâlâ, dünyâda görülemez.<br />
Bu dünyâ ve insanın bu<br />
dünyâdaki yapısı O’nu görmek<br />
ni’metine kavuşmaya elverişli<br />
değildir. Dünyâda görülür diyen<br />
yalancıdır.<br />
Allahü teâlâ, insanları yarattığı<br />
gibi insanların işlerini de yaratıyor.<br />
İyi ve kötü işlerin hepsi<br />
O’nun takdîri, dilemesi iledir. Fakat<br />
iyi işlerden râzıdır, kötü işlerden<br />
râzı değildir. İnsanın yaptığı<br />
işe, kendi kuvveti de tesîr eder.<br />
Bu tesîre “kesb” denir.<br />
Melekler, Allahü teâlânın kıymetli<br />
kullarıdırlar. Allahü teâlânın e-<br />
mirlerine isyân etmeleri câiz değildir.<br />
Emrolunduklarını yaparlar.<br />
Erkekleri ve dişileri ve evlenmeleri<br />
yoktur.<br />
Lic Lic No: No: 2TA5022<br />
309 309 Macquarie St St Liverpool NSW NSW 2170 2170<br />
Tel: Tel: 02 02 9822222 Email: Email: liverpool@arenatravel.net.au<br />
Peygamberler, Allahü teâlâ tarafından<br />
seçilmiş, gönderilmiş<br />
insanlardır. Onların Allahü<br />
teâlâdan getirdiği her haber<br />
doğrudur, yanlışlık yoktur.<br />
Peygamber Efendimizin<br />
mirâcı; uyanık iken, kalp, ruh<br />
ve beden ile birlikte olmuştur,<br />
haktır.<br />
Kabir azâbı, kabrin sıkması,<br />
kabirde “Münker” ve “Nekîr”<br />
denilen meleklerin soru sormaları,<br />
kıyâmette her şeyin<br />
yok olacağı, herkesin<br />
mezârdan çıkması, mahşer yerinde<br />
toplanması, kıyâmette<br />
suâl ve hesap, iyiliklerin ve<br />
günâhların âhirete mahsûs bir<br />
terâziyle tartılması, Cehennem<br />
üzerinde “Sırât Köprüsü”nün<br />
bulunması vardır. Bunların<br />
hepsi olacaktır..<br />
Müminlere mükâfât ve nimet<br />
için hazırlanmış olan “Cennet”,<br />
kâfirlere azap için hazırlanmış<br />
“Cehennem” şimdi<br />
vardır. Her ikisini de Allahü<br />
teâlâ yoktan var etmiştir. Cennet<br />
ve Cehennem sonsuz kalınacak<br />
yerdir. Zerre kadar îmânı o-<br />
lan ve bu îmân ile âhirete göçen<br />
Cehennem’de ebedî (sonsuz)<br />
kalmayacaktır.<br />
www.dinimizislam.com<br />
Mezhep imamlarından<br />
birine uymak şarttır<br />
harâm olduğunu göstermektedir.<br />
Mü’minlerin yolundan ayrılmak<br />
harâm olunca, bu yola uymak<br />
da vâcib olur, şart olur” buyurmuştur.<br />
İmâm-ı Şa’rânî (kuddise sirruh)<br />
de buyurmuştur ki:<br />
“Tasavvuf büyükleri ve fıkıh<br />
âlimleri, [bi-iznillah] kendilerine<br />
uyanlara şefâat ederler. Ruhlarını<br />
teslim ederlerken, kabirde<br />
Münker ve Nekîr isimli iki melek<br />
suâl ederken ve Haşırda, Neşirde,<br />
Hesapta, Sırâtta yanında<br />
bulunurlar; onu unutmazlar. Tasavvuf<br />
büyükleri, kendilerine u-<br />
yanları, [Allahü teâlânın izniyle]<br />
bütün korkulu yerlerde kolladıkları<br />
gibi, müctehid İmâmlar<br />
da onları korurlar. Bunlar, mezhep<br />
İmâmlarıdır; bu ümmetin<br />
bekçileridirler... Dört mezhep<br />
İmâmından dilediğini taklit et<br />
de, saâdete kavuş” [el-Mîzânü’lkübrâ]<br />
Görülüyor ki, [dünkü<br />
makâlemizde de âyet-i<br />
kerîmenin ışığında belirttiğimiz<br />
gibi] kıyâmette, herkes kendi<br />
mezhep İmâmının ismi ile çağrılacaktır.<br />
İmâm, kendisini taklit<br />
edene, şefâat edecektir. Dört<br />
mezhep İmâmının her biri böyle<br />
yüksek idi. Bir âyet-i kerîme<br />
meâli şöyledir: “Bana inâbet e-<br />
denin yoluna uy.” [Lokmân, 15]<br />
Bu dört büyük İmâmın, bu<br />
inâbet yolunda oldukları icmâ ile<br />
bildirilmiştir.<br />
“Eshâb-ı kirâm”ın veyâ<br />
“Tâbiîn”in yâhût da “Tebei<br />
Tâbiîn”in dînî bir konuda<br />
ittifâklarına, söz birliği etmelerine<br />
“icmâ” denir. Çünkü bu üç<br />
asrın âlimleri yani müctehidleri,<br />
hadîs-i şerîfle övülmüşlerdir.<br />
Bunlara “Selef-i sâlihîn” denilir.<br />
(Hâşiyetü Reddi’l-muhtâr ale’d-<br />
Dürri’l-Muhtâr fi Şerhi Tenvîri’l-<br />
Ebsâr)<br />
İmâm-ı Rabbânî (kuddise sirruh)<br />
hazretleri, “Bir hüküm üzerinde,<br />
dört hak mezhebin İmâmları<br />
arasında icmâ hâsıl olursa, bu<br />
icmâya inanmak lâzımdır, inanmayan<br />
küfre girer” buyuruyor.<br />
(Mektûbât, II. cild, 36. mektûb)<br />
İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe (rahmetullahi<br />
aleyh) zamanından<br />
beri [14 asırdır], bütün<br />
Müslümânlar, bilinen, meşhûr<br />
dört İmâmı taklit etmişler; bunlara<br />
itâat etmekte, mezheplerine<br />
uymakta “icmâ” hâsıl olmuştur.<br />
(El-Mesâilü’l-müntehabetü fi’rrisâleti<br />
ve’l-vesîle)<br />
“Tasavvuf”un manası<br />
“Tasavvuf, bir Müslümânın Allahü<br />
teâlânın emir ve yasaklarını<br />
yerine getirmesinde yardımcı o-<br />
larak, dîndeki ihlâs mertebesini<br />
elde etmesine yarar.”<br />
Bir tarife göre, “Tasavvuf: Kalple<br />
yapılması ve sakınılması lâzım<br />
olan şeyleri, kalbin ve rûhun kötülüklerden<br />
temizlenme yollarını<br />
öğreten ilim”dir; kısaca söylemek<br />
gerekirse “Tasavvuf: Ahlâk<br />
ve ihlâs ilmidir” denilebilir.<br />
İmâm-ı Rabbânî (kuddise sirruh):<br />
“Tasavvuf, bir Müslümânın Allahü<br />
teâlânın emir ve yasaklarını<br />
yerine getirmesinde yardımcı o-<br />
larak, dîndeki ihlâs mertebesini<br />
elde etmesine yarar.”<br />
Maklube<br />
Malzemeler:<br />
* 500 gr. kuzu eti<br />
* 4 su bardağı pirinç<br />
* 4 patates<br />
* 1 soğan<br />
* 2 çorba k. tereyağı<br />
* sıvıyağ<br />
* su<br />
* tuz<br />
Garnitürü İçin<br />
* 3 havuç<br />
* 1 mor lahana<br />
* 1 salkım domates<br />
* 3 yavru marul<br />
* 5 yeşil soğan<br />
* 1 kg. yoğurt<br />
* 1 tutam maydanoz<br />
Hazırlanışı:<br />
Kuzu etini kuşbaşı doğruyoruz. Küçük bir tencereye<br />
sıvıyağ koyarak kavuruyoruz. Etler suyunu çekene<br />
kadar kavuruyoruz. Soğanı yemeklik doğruyoruz<br />
ve et suyunu çekince tencereye ilave edip<br />
kavuruyoruz. Pirinci iyice yıkayıp süzüyoruz. Patatesleri<br />
soyarak dilim doğruyoruz.<br />
İki patataesi kızartıyoruz. Tencerenin dibini yağlıyoruz.<br />
Kızartmadığımız patates dilimlerini tencerenin<br />
zeminine diziyoruz. Üzerine etleri döküyoruz.<br />
Etin de üzerine süzdüğümüz pirinci döküyoruz.<br />
Tereyağını parçalara bölerek pirincin üzerine<br />
koyuyoruz. Kızarmış patateleri de üzerine diziyoruz.<br />
Suyunu ilave edip kapağını kapatarak pişmeye bırakıyoruz.<br />
Salatası için havuçları ve mor lahanayı<br />
ayrı kaplara rendeliyoruz. Domatesleri, soğanları,<br />
marulları, maydanozu ince ince doğruyoruz ve karıştırıyoruz.<br />
Öncelikle pişirdiğimiz pilavı sininin ortasına<br />
ters çeviriyoruz.<br />
Tencereyi kaldırmadan kenarlarına havuçla ve lahanayla<br />
yıldız şekli veriyoruz.<br />
Yıldızın dış kenarlarına karışık salatamızdan döküyoruz.<br />
Yıldızın iç kısımlarına da çırpılmış yoğurtla<br />
dolduruyoruz.<br />
Son olarak tencereyi kaldırıyoruz ve servis ediyoruz.<br />
Tarikat ne demektir?<br />
“Tarîkat” ıstılâhı/tabiri/terimi üzerinde duralım.<br />
“Tarîkat” lügatte “yol” mânâsına gelir; yani “Tasavvuf<br />
yolu” demektir. Tarîkatların esâsını tasavvuf<br />
bilgileri teşkil eder. Bu bilgilerin, insanlara farklı<br />
şekillerde sunulmasından tarîkatlar meydana<br />
gelmiştir. Tasavvuf bilgilerinin hepsi Peygamber<br />
Efendimizden gelmektedir. Bütün Eshâb-ı kirâm<br />
(radıyallahü anhüm), bu bilgileri, silsile yoluyla kendilerinden<br />
sonrakilere ulaştırmışlardır. Hazret-i Ebû<br />
Bekr ile Hazret-i Ali (radıyallahü anhümâ) müstesna,<br />
diğer sahâbeye âit silsileler birkaç asır sonra<br />
kaybolmuştur.<br />
Asr-ı saâdette ve Sahâbe devrinde, Peygamber<br />
Efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) sünnet-i<br />
seniyyesine uymakta büyük bir titizlik gösterilirdi.<br />
Tâbiîn ve Tebe-i Tâbiîn devrinde de böyleydi.<br />
Sonra dînde gevşeklik ve dünyaya meyletmeler<br />
başlayınca, sünnet-i seniyyeye yapışmak, yani emir<br />
ve yasakları yerine getirmekte gayret göstermeye<br />
“zühd”; hâlleri böyle olanlara “zühhâd (zâhidler)”<br />
ve “ubbâd (âbidler)” denildi.<br />
İslâmın ilk iki asrında, Hazret-i Ebû Bekr (radıyallahü<br />
anh) ile Hazret-i Ali’den (kerremallahü vecheh)<br />
gelen feyz ve ma’rifetler, insanların istidâd ve<br />
kâbiliyetleri, tabîat ve mizâcları ve değişik şartlara<br />
göre farklı tarzlarda sunuldu. Netîcede,<br />
Hazret-i Ebû Bekr’e âit silsileden 9. asırdan<br />
îtibâren; Hazret-i Ali’ye âit silsileden 12. asırdan<br />
îtibâren ana tarîkatlar ortaya çıktı. Zamanla a-<br />
na tarîkatlar içerisinde manevî husûsiyetleriyle<br />
temâyüz edenler (mürşid-i kâmiller, tasavvufta yetişmiş<br />
ve yetiştirebilen yetkili rehberler) bulundu.<br />
Bunlar da şartlara ve zamanlarındaki insanların<br />
durumlarına göre ana tarîkatın temel özelliklerine<br />
muhâlefet etmeden, bâzı değişiklikler ve ilâveler<br />
yaptılar. Böylece ana tarîkatların şûbeleri ortaya<br />
çıktı. Bunlar da, tarîkata husûsiyetini veren o velî<br />
zâtın ismiyle anıldılar.<br />
11. asırdan îtibâren sistemleşmeye başlayan<br />
tarîkatların, ferd ve cemiyet hayâtında büyük tesirleri<br />
olmuştur. Tasavvuf büyükleri çobandan devlet<br />
reîsine kadar herkese hitâb edip sözleri ve sohbetleriyle<br />
gönülleri cezbetmişler ve yaptıklarını Allah<br />
rızâsı için yapma rûhunu aşılamışlardır.
12<br />
23 June 2016<br />
REKLAM<br />
Australian Turkish News Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Low Prices Guaranteed!<br />
40% OFF<br />
RRP•<br />
WINTER RANGE<br />
BISOLVON CHESTY<br />
FORTE 200ML*<br />
$ 11 99 ea BETADINE SORE THROAT<br />
36 LOZENGES*<br />
Purchase any QV 1 Litre product and<br />
receive a FREE QV Hand Cream 50g * .<br />
SAVE<br />
$<br />
6 99<br />
$2<br />
ea<br />
CENOVIS SUGARLESS C<br />
500MG ORANGE FLAVOUR<br />
360 TABLETS*<br />
SAVE $6.78<br />
OFF RRP°<br />
$<br />
10 17 ea<br />
20% OFF<br />
everyday low price<br />
Always read the label. Use only as directed. If symptoms persist consult your healthcare professional. Vitamin supplements should not replace a balanced diet. CHCANZ.NAT.16.04.0326<br />
2 for $5<br />
20% OFF<br />
everyday low price<br />
EGO QV 1L<br />
RANGE*<br />
FREE<br />
QV Hand Cream<br />
50g*<br />
Soap free Fragrance free directed.<br />
Irritant free e<br />
Always read the label. t Use only as * While Stocks Last.<br />
$<br />
17 99 ea<br />
TENA PANTS RANGE*<br />
SUNSILK SHAMPOO AND<br />
CONDITIONER 200ML*<br />
$<br />
3 75 ea<br />
DENCORUB RANGE*<br />
MERRYLANDS<br />
185 Merrylands Rd, Merrylands, Ph 02 9897 1011<br />
Open Mon-Sun 8am-9pm.<br />
HURRY! Promotion ends Thursday, June 30, 2016<br />
* ALWAYS READ THE LABEL. USE ONLY AS DIRECTED. INCORRECT USE COULD BE HARMFUL. IF SYMPTOMS PERSIST SEE YOUR HEALTH CARE PROFESSIONAL.<br />
WE RESERVE THE RIGHT TO CHANGE PRICES AT ANYTIME WITHOUT ANY NOTICE. LOWER PRICES COMPARED TO PHARMACY WHOLESALERS’ SUGGESTED RETAIL PRICES.<br />
AUBURN<br />
47-51 Auburn Road, Auburn, Ph 02 9649 7900<br />
Open Mon-Fri 8.30am-10pm, Sat-Sun 8.30am-8pm.<br />
CCABML10306<br />
AÇILDIK<br />
Deneyimli, güleryüzlü ve profesyonel servisimizle<br />
toplumumuzun hizmetindeyiz.<br />
Tüm havayollarının açılışımıza özel fiyatları için bizi arayın.<br />
Siz isteyin, biz tatilinizi sizin için en iyi şekilde planlayalım.<br />
Alim<br />
INTERNATIONAL TAILOR<br />
FASHION OUTLET<br />
*İndirimli uçak biletleri<br />
*Promosyonlu - özel kültürel<br />
turlar<br />
*Otel Rezervasyonları<br />
*Araç Kiralama<br />
*Seyahat Sigortası<br />
*Balayı Paketleri<br />
*Cruise Rezervasyonları<br />
12 Civic Rd.<br />
Auburn 2144 NSW<br />
(02) 8599 3585<br />
sales@feztravel.net.au<br />
38 Auburn Rd. Auburn 2144 Ph: 02 9643 1142<br />
60 The Crescent Fairfield 2165 Ph: 02 9723 7586<br />
0403 348 757
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Australian Turkish News<br />
BULMACA - SERİ İLAN<br />
23 June 2016<br />
13<br />
HER TÜRLÜ SERİ<br />
İLANLARINIZ İÇİN<br />
0413 153 573<br />
ELEMAN<br />
ARANIYOR<br />
Depoda, gece vardiyasında<br />
çalışacak elemanlar<br />
aranıyor.<br />
0439 722 090<br />
ELEMAN<br />
ARANIYOR<br />
SATILIK<br />
KİRALIK<br />
ÇELİK MECHANICAL REPAIRS<br />
Aracınızı güvenle<br />
emanet edebileceğiniz<br />
tamirciniz Mustafa Çelik<br />
Yılların tecrübesiyle<br />
her türlü oto bakım ve<br />
tamirinde güvenilir isim<br />
16 Newton Street Auburn NSW 2144 PH: (02) 9737 9590
14 23 June 2016 REKLAM<br />
Australian Turkish News Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
21. yılımızda<br />
yeniliklerimizle hizmetinizdeyiz<br />
Ramazan Ayınız mübarek olsun<br />
Auburn’da kahvenin<br />
yeni adresi<br />
Menzil Bakery<br />
Düğün, doğum günü ve özel günleriniz için<br />
özel siparişleriniz alınır<br />
* Unlarımızda<br />
GDO yoktur<br />
* Yumurtalarımız<br />
“free range”tir<br />
40 Auburn Rd. Auburn 2144 NSW Ph: 02 9749 2523<br />
WE DEAL WITH OVER 30 LENDERS ACROSS AUSTRALIA AND<br />
SPECIALIZE IN ALL TYPES OF FINANCE INCLUDING;<br />
• Home loans & Investment Loans<br />
• Commercial property Loans<br />
• Business and Equipment leasing<br />
• Motor vehicles and Trucks<br />
• Self Managed Super Funds<br />
• Self-employed loans<br />
AUSTRALIAN CREDIT LICENSE – 429300 M-32485 M0017793<br />
Ekrem Onuk<br />
M: 0410 540 424<br />
Ph: 1300 88 23 35 | Fax: 1300 88 23 36 | info@alliancecredit.com.au<br />
www.alliancecredit.com.au<br />
Atlas Building | Suite 517, 2-8 Brookhollow Ave, Baulkham Hills NSW<br />
Nelson (Necmi) Gunasti<br />
M: 0404 492 890
Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
Australian Turkish News<br />
SPOR<br />
23 June 2016<br />
15<br />
İrlanda bitti dedi... Avrupa macerası bitti<br />
Arda Turan: Annemi ağlatanları<br />
affetmeyeceğim!<br />
A Milli Futbol Takımı’nın kaptanı Arda Turan, 2-0’lık Çek Cumhuriyeti galibiyetinin<br />
ardından sert açıklamalarda bulundu.<br />
Euro 2016 E Grubu maçında Türkiye’nin de nefesini tutarak izlediği maçta İrlanda,<br />
İtalya’yı 85’inci dakikada bulduğu golle 1-0 yendi ve 2. tura yükselen<br />
son takım oldu. Bu sonuçla Türkiye’nin 2. tur ümitleri sona erdi.<br />
Euro 2016 E Grubu son karşılaşmasında<br />
İtalya ile İrlanda Cumhuriyeti,<br />
Lille Metropole Stadı’nda<br />
karşı karşıya geldi.<br />
Grupta oynadığı 2 maçı da gol yemeden<br />
kazanan İtalya, 6 puanla son maçlar<br />
öncesinde gruptan lider çıkmayı<br />
garantilerken teknik direktör Antonio<br />
Conte sahaya yedek ağırlıklı bir kadroyla<br />
çıktı.<br />
Gruptaki tek puanını İsveç karşısında<br />
alan İrlanda, yüksek konsantrasyonla<br />
başladığı maçın başında uzaktan şutlarla<br />
İtalya kalesinde golü aradı. Son<br />
16’ya adına yazdırma adına mutlak kazanması<br />
gereken İrlanda 21. dakikada<br />
gole çok yaklaştı.<br />
Sol kanattan kazanılan köşe vuruşunda<br />
Robert Brady’nin ortasına penaltı noktası<br />
üzerinde kafayı vuran Daryl Murphy<br />
taraftarını heyecanlandırırken kaleci Sirigu<br />
gole izin vermedi ve topu kornere<br />
çeldi.<br />
Gök-Mavililer’in kalabalık orta sahası<br />
baskıyı savuşturmakta zorlanırken İrlanda<br />
yan toplarla ceza sahasına gönderdiği<br />
ortalarda üstünlük sayısını aradı.<br />
Yeşil-beyazlı takımın baskısına rağmen<br />
rakip kaledeki cılız atakları skoru<br />
değiştirmeyince ilk 45 dakika golsüz<br />
sona erdi.<br />
İkinci yarıda iki takımın da karşılıklı a-<br />
takları gelirken, 76’da Insigne’nin cezasahası<br />
dışından sert şutu direkte patladı.<br />
85’te sağ kanattan Wes Hoolahan’ın<br />
cezasahasına ortasına Robert Brady<br />
kafayı vurdu, top ağlarla buluştu ve İrlanda<br />
1-0 öne geçti.<br />
Kalan dakikalarda başka gol olmadı<br />
ve maçı 1-0 kazanan İrlanda, Euro<br />
2016’da 2. tura çıkan son ekip oldu. Bu<br />
maçın sonucunu bekleyen Türkiye’nin<br />
ise 2. tur ümitleri sona erdi.<br />
İŞTE SON 16 EŞLEŞMELERİ<br />
25 Haziran saat 16:00: İsviçre - Polonya<br />
25 Haziran saat 19.00 Galler - Kuzey İrlanda<br />
25 Haziran saat 22:00 Hırvatistan -<br />
Portekiz<br />
26 Haziran saat 16.00 Fransa - İrlanda<br />
Cumhuriyeti<br />
26 Haziran saat 19:00 Almanya - Slovakya<br />
26 Haziran saat 22.00 Macaristan - Belçika<br />
27 Haziran saat 19:00 İtalya - İspanya<br />
27 Haziran saat 22.00 İngiltere - İzlanda<br />
Fatih Terim’den TRT’ye ambargo<br />
Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, TRT’nin sorularını bundan sonra cevaplamayacağını<br />
söyledi...<br />
Serdar Aziz Galatasaray’a<br />
transfer oldu<br />
Sakatlığından dolayı EURO 2016 kadrosuna alınmayan Bursasporlu<br />
Serdar Aziz Galatasaray ile anlaştı. Futbolcunun menajeri<br />
Haluk Canatar sosyal medya hesabından “Yeni kulübü hayırlı oldun”<br />
ifadeleriyle duyurdu.<br />
Yeşil-beyazlı takımın 26<br />
yaşındaki defans o-<br />
yuncusu Serdar Aziz,<br />
Galatasaray’a transfer oldu.<br />
Galatasaray Başkanı Dursun<br />
Özbek’in daveti üzerine<br />
İstanbul’a giden Bursaspor<br />
Başkanı Ali Ay ve yönetim kurulu<br />
üyeleri, iftar yemeğinde<br />
bir araya geldi. Serdar Aziz’in<br />
menajeri Haluk Canatar’ın da<br />
yer aldığı görüşmede taraftarlar<br />
yıldız ismin transferi konusunda<br />
el sıkıştı.<br />
Bursaspor Başkanı Ali Ay, yaptığı<br />
açıklamada, “Serdar Aziz’in<br />
transferi konusunda Galatasaray<br />
ile anlaşmaya vardık. 4.5<br />
milyon Euro ve Furkan Özçal,<br />
Sercan Yıldırım ve Bilal Kısa’yı<br />
bonservisleri ile birlikte kadromuza<br />
kattık. Önümüzdeki günlerde<br />
de bu isimlerle görüşmemiz<br />
olacak. Transferin iki kulüp<br />
için de hayırlı olmasını diliyorum”<br />
dedi.<br />
Fenerbahçe, Gregory van der<br />
Wiel ile anlaştı<br />
Fenerbahçe, Hollandalı<br />
sağ bek Gregory<br />
van der Wiel ile her<br />
konuda anlaşma<br />
sağladı.<br />
Çek Cumhuriyeti’ni 2-0 mağlup ettiğimiz<br />
maçın ardından Arda Turan açıklamalarda<br />
bulundu.<br />
Türkiye A Milli Takım Kaptanı Arda Turan,<br />
kaos anlarını konuşmanın gereği<br />
olmadığını söyledi. Maçların kazanılıp<br />
kaybedileceğini; fakat bunların insanların<br />
ailesinden önemli olmadığını ifade<br />
etti.<br />
İşte Arda Turan’ın maç sonu açıklamaları:<br />
“Sonuna kadar muhteşem bir mücadele<br />
verdik. Kazandığımız için çok<br />
mutluyuz. Tahminimizin bir gol gerisindeydik<br />
aslında. Bizim ülkemiz için<br />
bu turnuvalarda olmak önemli. Bayrağımızın<br />
burada olması daha çok ö-<br />
nemli. Kazanmak ve kaybetmek var<br />
futbolda ama insanların ailelerinden<br />
önemli değil. Kimseye kırgın değiliz.<br />
İnşallah Allah bize yardım eder ve son<br />
16’ya kalırız. Ben hiçbir zaman futbolculuğumdan<br />
dolayı eleştirildiğimde<br />
kızmadım… Biz ne paracı ne de primci<br />
olduk. 90 küsür maçım var. 5 kötü<br />
maçımı gösterene tüm servetimi vereceğim.<br />
Annemi ağlatmasalardı iyiydi.<br />
Bunları konuşmanın şimdi zamandı<br />
değil. İlerleyen zamanlarda bunlar<br />
hakkında konuşuruz.<br />
Hayatta İspanya ve Hırvatistan’a yenilmek<br />
kadar doğal bir şey yok. Takım<br />
arkadaşlarım için yapılan paracı primci<br />
gibi ithamları kabul etmiyorum. İnsanlar<br />
spor yapıyorlar, ailelerin laf e-<br />
dilmesini hak etmiyorlar. Annemi yeterince<br />
ağlattılar ama herkese tek tek<br />
hesap soracağım. Benim adamlığıma<br />
laf söyleyecek kimse yok burada. Hiç<br />
kimse merak etmesin.”<br />
Türkiye Futbol Direktörü<br />
Fatih Terim, TRT’nin<br />
sorularını bundan sonra<br />
cevaplamayacağını söyledi.<br />
Çek Cumhuriyeti karşılaşması<br />
sonrasında düzenlenen<br />
basın toplantısında konuşan<br />
deneyimli çalıştırıcı, “Ben<br />
TRT’nin sorularını cevaplamıyorum,<br />
bundan sonra röportaja<br />
da gitmiyorum. Bundan<br />
sonra da öyle bir niyetim yok”<br />
diye konuştu.<br />
Terim, İspanya maçının hemen<br />
ardından TRT’de başlayan<br />
tarih programında Prof.<br />
Dr. Ahmet Şimşirgil’in istifa<br />
çağrısına da yanıt vermişti.<br />
Terim, “Tarih profesörü çıkıyor<br />
bana ve takımıma olmadık<br />
şeyler söylüyor. Koca tarih<br />
profesörü. Koca derken tarihin<br />
büyüklüğünü kastediyorum.<br />
Ve TRT’de yayıncı kuruluşumuz.<br />
Ve tarih programında<br />
söyleniyor bunları”ifadelerini<br />
TRT’den Fatih Terim kararı<br />
kullanmıştı.<br />
TRT’nin o programında, tarihçi<br />
Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil,<br />
“Onların başlarındaki de orucunuzu<br />
sizin yerinize ben tutarım<br />
diyen bir antrenör. Neyin<br />
ne olduğunu bilmeyen insanlar<br />
olmayacak kardeşim<br />
bileceksin” demişti.<br />
Bu sözlerin ardından Terim’in<br />
“TRT’nin sorularını cevaplamıyorum”<br />
çıkışı gelmesi dikkat<br />
çekti.<br />
TRT, Gündem Ötesi<br />
programında kendisini<br />
eleştiren tarih profesörüne<br />
tepki gösteren ve kendisine<br />
röportaj vermeyeceğini<br />
söyleyen Fatih Terim i-<br />
le ilgili sürpriz bir karar aldı.<br />
Türkiye’nin İspanya ile oynadığı<br />
maçın ardından<br />
TRT’de yayınlanan Gündem<br />
Ötesi programında Fatih Terim<br />
ve öğrencilerini eleştiren<br />
tarih profesörü Ahmet Şimşirligil,<br />
tecrübeli hoca ile kanalın<br />
arasının açılmasına neden<br />
olmuştu.<br />
YASAK GELDİ<br />
Açık Mert Korkusuz’un haberine<br />
göre TRT, Fatih Terim<br />
ile ilgili konuşma yasağı<br />
alma kararı aldı. Kanal, Fatih<br />
Terim’in açıklamaları ile ilgili<br />
yorum yapılmamasına karar<br />
verildi. TRT Spor Müdürü<br />
Serdar Kıvrak, muhabirlere<br />
ve programcılara bir mesaj<br />
göndererek, “Hiçbir programınızda<br />
Fatih Terim’in TRT i-<br />
le ilgili yaptığı açıklama tartışma<br />
konusu yapılmasın.<br />
Program yorumcuları dahil<br />
hiç kimse bu konuya girmesin”<br />
talimatı verdi.<br />
NBA şampiyonu Cleveland<br />
NBA şampiyonu Cleveland<br />
oldu! NBA Play-Off<br />
final serisi 7. maçında<br />
Golden State Warriors, Oracle<br />
Arena’da Cleveland Cavaliers ile<br />
karşılaştı. Nefeslerin tutulduğu<br />
7. maçında Cleveland Golden<br />
State Warriors’u 93 - 89 yenerek<br />
şampiyon oldu. Cleveland Cavaliers,<br />
NBA tarihinde 3-1 geriden<br />
gelerek şampiyon olma başarısını<br />
gösteren ilk takım oldu.<br />
NBA şampiyonu Cleveland Cavaliers,<br />
46 yıllık tarihinde ilk kez<br />
şampiyonluk sevinci yaşadı.<br />
Gökhan Gönül ile sözleşme<br />
uzatılmamasının ardından<br />
sağ bek transferi<br />
için çalışmalarını sürdüren<br />
sarı lacivertliler, son olarak<br />
Fransa’nın Paris Saint Germain<br />
kulübünde forma giyen Gregory<br />
van der Wiel’i kadrosuna<br />
katıyor.<br />
Fenerbahçe, Hollandalı futbolcuyu<br />
dün İstanbul’a getirmişti.<br />
Sarı lacivertli yöneticilerle birlikte<br />
dün İstanbul’u gezen Van<br />
der Wiel ve eşinin bugün de<br />
öğle saatlerinde kulüp binasına<br />
giriş yaptığı belirtildi. 28 yaşındaki<br />
futbolcuyla prensip anlaşmasına<br />
varıldığı öğrenilirken,<br />
Fenerbahçe’nin kısa süre içinde<br />
transferi Kamuyu Aydınlatma<br />
Platformu’na (KAP) bildirmesi<br />
bekleniyor.<br />
Ülkesi Hollanda’da Ajax’ın alt<br />
yapısından yetişen Gregory<br />
van der Wiel, son 4 sezondur<br />
Fransa’da Paris Saint Germain<br />
forması giyiyordu. Geçen sezon<br />
Paris ekibiyle 27 resmi maça çıkan<br />
Van der Wiel 2 gol, 5 asistlik<br />
performans sergilemişti.<br />
ARZUM MARKET<br />
TÜRKİYE’DEN TAZE GELEN ARADIĞINIZ HER TÜRLÜ GIDA MADDELERİ<br />
PEYNİR - ZEYTİN VE REÇEL ÇEŞİTLERİ - SÜT - YOĞURT - YUFKA - YU-<br />
MURTA - BAL - PASTIRMA - SUCUK - ÇELİK VEYA PORSELEN ÇAY ve<br />
KAHVE TAKIMLARI - KONSERVELER - TENCERE - TEPSİ - HEDİYELİK<br />
EŞYALAR - ŞEKER - ÇİKOLATA - LOKUM - KURABİYE ve BİSKÜVİLER -<br />
TATLI ÇEŞİTLERİ ve en yeni ürünler..<br />
Tel: (02) 9649 9327 Rawson Street Auburn NSW 2144 - HAFTANIN 7 GÜNÜ GECE SAAT 9:00’A KADAR AÇIĞIZ<br />
Melbourne<br />
Sydney<br />
Adelaide<br />
Brisbane<br />
Cairns<br />
Tel: 03 9828 6033<br />
Suite 701 No: 10 Yarra st, Sth Yarra<br />
( Sth Yarra tren istasyonu yanı )<br />
İbrahim Kumru 0458 012 767<br />
A10543 ACN 603 624 264 ABN 80 603 624 264<br />
Melbourne /<br />
İstanbul<br />
return from<br />
$1300<br />
$80 shopping<br />
voucher*<br />
* Condition apply<br />
Hürriyet Australia Turkish<br />
Newspaper<br />
Sahibi: Dogan Media Group Pty Ltd<br />
Director: Hakan Omak<br />
omak@<strong>hurriyet</strong>.com.au<br />
Ofis: 37A Queen Street Auburn NSW 2144<br />
Victoria Bölge Sorumlusu: Mine Aydıner<br />
0405 765 650<br />
Sydney Reklam : 0413 153 573<br />
info@<strong>hurriyet</strong>.com.au<br />
Melbourne Reklam : 0405 765 650<br />
Hukuk Danışmanı : Seyfi Atila<br />
0414 840 108<br />
Basım Merkezi : New Age Printing Pty Ltd<br />
25 Clyde St. Rydalmere NSW 2166<br />
Hürriyet Australia gazetesinde yayınlanan köşe yazıları,<br />
çizimler, yayınlatılmak istenen okuyucu mektupları<br />
ve makaleler yazan kişilerin sorumluluğundadır.<br />
Hürriyet Australia gazetesinde yayınlanan reklamlardan<br />
ve reklamın doğrulundan reklamı veren kişi ve<br />
kuruluşlar sorumludur. Hürriyet Australia gazetesinde<br />
yayınlanan reklamın doğruluğundan gazetemiz<br />
sorumlu değildir.
16 23 June 2016 Ramazan<br />
Ayı boyunca<br />
iftarlarınız<br />
için cafemize<br />
bekleriz<br />
$15.99<br />
REKLAM<br />
Australian Turkish News Hürriyet<br />
AUSTRALIA<br />
$3.99<br />
Pişmaniye<br />
mix<br />
250 gr<br />
Kuzu<br />
kuşbaşı<br />
/ kg<br />
$9.99<br />
$3.99<br />
Bütün<br />
tavuk<br />
10 numara<br />
tanesi<br />
$3.99<br />
Peyman<br />
Ayçekirdeği<br />
326 gr<br />
BBQ’luk<br />
kuzu<br />
chops<br />
kg<br />
$11.99<br />
$14.99<br />
Bushells<br />
Türk<br />
kahvesi<br />
900 gr<br />
$8.79<br />
Tamex<br />
Ayçiçek<br />
Yağı / 5 lt<br />
Sunrice<br />
Pirinç<br />
10 kg<br />
$ 6.99<br />
Beyaz<br />
Peynir<br />
kilo<br />
Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek Olsun<br />
246 Newbridge Rd.<br />
Moorebank NSW 2170<br />
02 8712 1187<br />
www.goncafoods.com.au