Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
RÖPORTAJ<br />
Dağıtım Trafoları Güç Ürünleri Bölümü ABB Bölge Satış Müdürü<br />
Göksel Ok<br />
“2018 için hedeflediğimiz satış rakamlarına<br />
ulaşabileceğimiz konusunda ümitliyiz.”<br />
Bu sayımızda ABB’de geçirdiği yirmi yıl süresince Vekmar’la iş birliğinin her aşamasına tanıklık<br />
eden ABB Dağıtım Trafoları Bölge Satış Müdürü Göksel Ok ile röportaj gerçekleştirdik. Yeni trafo<br />
şartnamesi hakkında bilgi aldık.<br />
Kendinizden söz eder misiniz?<br />
1970 Artvin doğumluyum. İlk, orta,<br />
lise eğitimimi Artvin’de tamamladım.<br />
1993 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi<br />
Elektrik Mühendisliği bölümünden<br />
mezun oldum. ABB’den önceki süreçte<br />
çeşitli firmalarda çalıştım. 1998<br />
yılında ABB’de çalışmaya başladım.<br />
İlk olarak dağıtım trafolarında satış<br />
mühendisliği yaptım. Hâlâ ABB’nin<br />
dağıtım trafolarında Türkiye’deki<br />
Satış Sorumlusu olarak görevimi<br />
sürdürmekteyim.<br />
ABB’de geçirdiğiniz 20 yıllık<br />
süre içinde sizce ABB Türkiye<br />
dinamiklerine göre nasıl gelişti?<br />
Benim başladığım dönem ile bugünkü<br />
ABB arasında ciddi bir boyut farkı<br />
var. O zamanki ABB ile şimdiki<br />
arasında 5-6 kat büyüme olduğunu<br />
söyleyebilirim. İlk başladığımızda<br />
iki kişiydik. 1998 yılında bir<br />
satış müdürü, iki satış mühendisi, satış görevlisi vardı.<br />
Bu dört kişilik kadro ile çok büyük satışlar yaptık.<br />
1998’den 2004 yılına kadar firmayı satış kadrosu olarak 5<br />
kat büyüttük. Bu da fabrikanın büyümesi için yeni bir yatırım<br />
yapılmasına sebep oldu. Kartal’dan Dudullu’ya taşındık.<br />
Dudullu’da 2006 yılından bu yana faaliyet gösteriyoruz.<br />
Ürün çeşitliliğimiz de genişledi. Dağıtım trafolarını daha<br />
önce 5MVA, 6MVA gibi güç seviyesine göre üretirken<br />
şimdi 40 MVA seviyelerine kadar çıkardık. Aynı fabrikada<br />
hem orta güç trafoları hem daha küçük dağıtım trafoları<br />
yapabiliyoruz. Şu anda 15 kişilik bir satış ekibimiz var.<br />
ABB’nin hem globalde hem de Türkiye’deki gelişimine<br />
bakıldığında ürün gamında, Türkiye pazarına uygun olan<br />
ürünlerde değişiklik oldu mu?<br />
ABB daha önceleri standart dağıtım trafolarının üretimine<br />
pay ayırırken zamanla özel trafoları da gelişen bilgi birikimi<br />
nedeniyle Türkiye’deki fabrikasında üretme kararı aldı . Şu<br />
anda yenilenebilir enerji kaynakları için gerekli olan trafoların<br />
hepsinden sorumluyuz. GES enerjisi santralleri, rüzgâr<br />
santralleri trafosu ile motor ve sürücü besleme trafolarını<br />
burada üretiyoruz. 2500 kVA ile 10000 kVA arasında Avrupa’da<br />
bütün pazarlar bize ait. Aynı şekilde Afrika ve Ortadoğu pazarı<br />
da öyle. Ayrıca Türki Cumhuriyetlerden biz sorumluyuz. ABB<br />
Türkiye’nin bu bölgelerin ihtiyaçlarını karşılayan üreticisi<br />
konumunda olduğunu söyleyebiliriz.<br />
Bu amaçla kadrolarımızı yapılandırdık.<br />
Her bölgeden sorumlu çalışanlarımız ile<br />
hizmet veriyoruz.<br />
2017 yılı ABB için nasıl geçti?<br />
Hedeflerinizi yakalayabildiniz mi?<br />
2017 yılının öncesine bakıldığında zor<br />
bir yıl olacağı belliydi. Hedeflerimizi<br />
belirlerken nasıl önlemler<br />
alabileceğimize, bu hedefleri nasıl<br />
gerçekleştirebileceğimize ilişkin ön<br />
çalışmalarımızı bu çerçevede yaptık.<br />
Yılın başı çok umut verici değildi. İlk iki<br />
ayda bir yavaşlama söz konusu olsa da<br />
sonrasında Türkiye pazarında özellikle<br />
GES sektöründe yaşanan canlılık ve<br />
özellikle endüstri projelerindeki rekabetçi<br />
yaklaşımımız nedeni ile 2017 yılında<br />
hedeflerimizi büyük oranda tutturduk.<br />
Hatta Türkiye için hedeflediğimiz<br />
miktarları aştık. Gelecekte de aynı<br />
performansı sürdürüp piyasadaki<br />
payımızı artırma konusunda umutluyuz ve gayretliyiz.<br />
Türkiye 2017 yılında en çok güneşte büyüdü. Dünyaya<br />
baktığınızda Türkiye bu alanda Almanya’ya, Çin’e,<br />
Hindistan’a, vb. ülkelere göre geride. 2018 ya da sonraki<br />
yıllarda Türkiye güneşi daha çok keşfedecek mi? Yoksa<br />
GES’in gelişiminin önünde engeller mi görecek?<br />
Türkiye’nin güneşte bir potansiyeli olduğu aşikâr. 2014 yılında<br />
başlayan bir serüven o günden bugüne zirve yaptı. 2017’nin<br />
sonunda lisansız üretimler bittiği için bundan sonra küçük<br />
yatırımcının dahil olmayacağı büyük yatırımcının işin içinde<br />
olacağı daha farklı piyasa koşullarıyla karşılaşacağız. Şu anda<br />
güneş enerjisi sektörünün kabuk değiştirdiğini söyleyebiliriz.<br />
Sizce bu avantaj mı dezavantaj mı?<br />
Profesyonel ve kurumsal açıdan bakarsak avantaj sağlar. Çoklu<br />
bir yatırımcı portföyünün sistemin içine girmesi bakımından<br />
ise dezavantaj. Çünkü finansal açıdan güçlü olan firmalar<br />
daha büyük santralleri yapabilecekler. Daha küçük yatırımcılar<br />
ise sektörün içinde aktif olamayacaklar. Lisans almanın<br />
da bir bedeli olduğu için hem avantaj hem de dezavantaj<br />
sağlayacaktır. Bizim açımızdan müşteri çeşitliliği konusunda<br />
bir azalma olacağını söyleyebilirim.<br />
22