16.09.2022 Views

Prizma 12

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

lnterkulturel l

Samhallsmagasin pa

t u rk is ka

Seçimle

milletve


15 Eylülde

Seçimler

Yapılıyor!

Nasıl ya da niçin oy kullanıldığını merak

ediyorsanız, Bra att veta om valet-Seçimler

Hakkında Bilinmesi Gerekli Olanlar isimli

broşürü okuyunuz ya da www.val.se

adresindeki İnternet sitesine bakınız.

Bu sitede, seçimler hakkında bilmeniz

gerekenlerin tümünü Türkçe okuma

imkanınız vardır.

Broşür, bütün seçim lokallerinde ve postahanenin

hizmet verdiği yerlerde bulundır.

Bu broşürü, aynı zamda 020-825 825 nolu

telefonu arayarak ya da valet@val.se adresine

bir e-mail göndererek, isteyebilirsiniz.

Braattveta

oın valet.

\')Sep t

2ooı Sid 4-5.

\')19

ıooı

vaımyndigheten

Başarılar!

.. Valmyndigheten


Toplumsal eşitsizliklerin

kalkmasını istiyor musunuz?

SEÇİMLERDE KULLANILAN HER OY EŞİT DEĞERE SAHİPTİR

Gudrun

Schyman

Sermin

Özürküt

Ekonomik duruma ya da toplumdaki yerine

bakılmaksızın herkesin oyu eşit olduğundan,

seçimlerde bu hakkın kullanılmasının önemi büyüktür.

Siz de 15 Eylül'de oyunuzu eşitsizliklerin, haksızlıkların

kaldırıldığı bir toplum için kullanın.

Biz, toplumsal dayanışmadan ve adil dağıtımdan

yanayız.

VANSTER PARTİ

BUNUN İÇİN VARDIR

Parlamentoda, belediyede ve il genel meclisinde güçlü

bir Vanster Parti daha çok eşitlik ve demokrasi

demektir.

Bizim diğer partilerden farkımız; çalışanların ve düşük

gelirlilerin temel hak ve özgürlüklerini savunmamızdır.

www.vansterpartiet.se

Bizi arayıp,merak ettiğiniz

konuları danışabilirsiniz.

020-77 94 95

Pazartesi-Cuma: 9.00-18.00

Cumartesi: 10.00-1 5.00

VANSTER

PARTIET

□ Jag vill ha material pa turkiska

□ Jag vill bli medlem i vansterpartiet

Namn: ............................................ ................................................................. .

VAN STER PARTi ET

Adress: ...... ............... ....................................................................................... Sv ar spost

......................................................................................................................... 110 221 700

11 O 08 Stockholm

porto

betalt


Dilek Yaraş

Yine

seçım

S

eçme ve seçilme hakkını pek önemsemezdim

eskiden. Hatta, İsveç'te ki ilk yıllanmda, oy hakkım

olmasına rağmen gitmedim seçim sandığına ... Niye

oy kullanmadığımı soranlara da "beni hiç ilgilendirmiyor"

dedim. Çünkü; bu soğuk ülkede kalmaya hiç niyetim

yoktu. Uygun olan en kısa zamanda kendi topraklarıma

dönecektim. İsveç'in geleceğiyle ilgilenmeyi ise,

İsveçlilere ve İsveç'te temelli kalmayı seçenlere

bırakmıştım.

Ha bugün, lıa yarın derken yıllar geçti. Hem de her

Allah'ın günü "en geç seneye dönüyorum" nağmeleri

ile. Ben böyle takıntı! ı bir şekilde yaşamaya devam ederken

hayat da kendi bildiği gibi akıp gidiyordu.

Bana hiç sormadan!

Bu arada çocuklarım büyüdü ve okula başladı. Sonra,

birgün; acı gerçeği farkettim ... Ben Türkiye'ye dönme

hayalleri ile avunurken, çocuklarını buralı olmuşlardı bile.

Türkiye'ye dönmeye ise hiç ama hiç niyetleri yoktu. Bu

da, daha yıllarca buradayım denıekti ... Hatta, belki de ölene

kadar ... Bu gerçeği kabullenmem hiç de kolay olmadı. Zar

zor kabullendikten sonra ise, geçmişe hayıflanarak

yaşamak yerine çocuklarımın ve kendimin geleceği için

burada aktif olarak yaşamaya karar verdinı ... Sözün kısası

ben bu seneki seçimlerde oy vereceğim!Çocuklarımın

geleceği için, kendi geleceğim için; bu ülkede tanıyıp

sevdiğim bir çok insanın geleceği için ....

Ana yurdumuzdan binlerce kilometre uzaktayız ve

gönlümüz hala oralarda ama, şu anda üzerinde yaşadığımız

topraklan da unutmamamız ve bu topraklarda bize tanınan

haklara sahip çıktığımızı göstermemiz lazım.

lNNEHAL

5-7 Sermin Özürküt ar Vansterpartiets femte namn

pa listan till riksdagsvalet. Nar hon valjs kommer hon

att bli den första riksdagsledamoten med turkiskt ursprung.

Hon ar den första invandrarkvinnan i riksdagen

för Vansterpartiet.

8-1 o Vad sager vara lasare om valet och politikerna?

11 Valaktuellt

12-13 Lyckan ar ett val. Av Nil Gün

14-15 Den danska prastens protest mot muslimer och

dess effekt i Köpenhamn. Av Ayhan Ünlü.

16 Det turkiska samhallet i Sverige riskerar att bli fattigt

pa konst och litteratur, dvs. kultur.

Av Muammer Özer.

17 De engelska reklamskyltarna och engelska ord och

uttryck i turkiskan ar ett hot mot det turkiska spraket.

Av Dr. Veli Sirim.

18 "Det ar viktigt att de författare som har ett annat

modersmal an svenska bidrar till utvecklingen av det

svenska spraket. Det ar inte bara en rattighet för oss,

det ar var plikt." Poeten Sebüktay Kaan.

19-20 Turkiets seger i VM.

Bu hakların en önemlisi de seçme ve seçilme hakkımızdır.

Bu hak, bizim, içinde bulunduğumuz toplumu etkileme

ve yaşantımızı olumlu yönde değiştirme gücümüz

olduğunun en önemli göstergesidir.

Oy vermekten kaçmayalım. Seçme ve seçilme

akkımıza sahip çıkalım. Bizim buradaki haklarımızı T.C.

koruyamaz. Korumasına da gerek yok. Bizler kendi

haklarımıza kendimiz sahip çıkmasını bilemeyecek kadar

pısırık ve aptal değiliz.

Haydi! Seçim günü sandık başına gidip oyumuzu vererek

cümle aleme bu toplumdaki varlığımızı ve gücümüzü

kanıtlayalım.

***

Yukarıdaki yazıyı 98 Eylül'ünde yani geçen seçim döneminde

yazmışım. Geçen gün, aklıma Prizma'nın ilk

sayısına bakmak düştüğünde okudum ve yazının hala

güncelliğini koruduğunu düşünerek sizlerle bir kere daha

paylaşmak istedim.

Evet, ben aynı dört sene önce olduğu gibi oy kullanmanın

gerekliliğine, hatta günümüzdeki ırkçı ve gerici akımların

tırmanışını göz önüne alırsak o zamandan daha da fazla

inanıyorum. Yandaki sayfalarda röportajını okuyacağınız

milletvekili adayı Sermin Özürküt'ün de dediği gibi doğa

gibi politika da boşluğu sevmez.Biz oyumuzu

kullanmazsak, bıraktığımız boşluğu dolduracaklar çoktur.

Onun için de, en azından düşüncelerime, beklentilerime

en yakın bulduğum partiye oy vermeye kararlıyım yine.

Çünkü, göz göre göre çocuklarımın, geleceğinin

katledilmesine dayanamıyorum.

Gelecek Prizma'da buluşmak amacıyla sağlıcakla kalın.

Not: Bir süredir Veritas Communication AB ile sürdürdüğümüz

ortak proje çalışması sona ermiştir ve bu şirketle hiçbir ilişkimiz

kalmamıştıı'. Prizma. yayın hayatına eskiden olduğu gibi sadece

Türkçe ve tamamen bağımsız bir dergi olarak devanı etmektedir.

► ► ►

1Ç1NDE1{1l ER

5-7Sermin bir ilke imza atıyor

8-10 Mini seçim anketi

11 Seçim gündemi

12-13 Mutluluk bir seçimdir - Nil Gün

14-15 Kopenhag'da bir şarlatan -Ayhan Ünlü

16 Kültürsüz toplum- Muammer Özer

17 Biz kimin sömürgeyiz - Dr. Veli Sırm

18- Karanfillerle koklaşmak- Sebüktay Kaan

19-20 Türk Milli Futbol Takımı tarih yazdı

Prizma ar fackligt, partipolitisk och religiöst obunden tidning

Utgiven av Dilek Yaras

Ansvarigutgivare& Chefredaktör: Dilek Yaraş

Fotograf:Muammer Özer Grafiskformgivning:DY

Korrektur:Gözde Denktaşlı Tryck:

Graf iska

prizma@chello.se Tel:08-18 40 69

Nybohovsbacken 6717, 117 64 Sthlm ,un kt en

@Dilek Yaras ISSN:1403-9265

Det samarbetsproekt som har pagatt mel/an Veritas

Communication AB och lnterkulturella Prizma har avslutats och

Prima har inte langre nagonkoppling ti// Veritas. Prizma fortsatter

som tidigare att komma ut endast pa turkiska och som en helt

sjalvstandig tidskrift.


TRT-DERĪgenelĪsekreteriĪolanĪesiĪYaÝsarĪÖzürküt'ünĪ

İsveç'eĪsığınması,ĪSermin'inĪdeĪ198ŧ2ĵĪyılındakiĪgözaltınaĪ

alınmaĪveĪ1402ĵĪsayılıĪyasayaĪgöreĪiştenĪatılmaĪsürecindenĪ

sonra,ĪçocukwlarıĪKorayĪveĪKeremĪileĪbirlikteĪaileninĪpoli­î

tikĪgöçmenlikĪsüreciĪbaşlıyor.Ī

17ŦĪyıldırĪ İsveç'teĪyaşayanĪÖzürkxütĪailesi,ĪsonĪyıllardaĪ

Advȍrupa'daĪgittikçeĪdahaĪçokĪgöçmenĪailesininĪuyguladığıĪ

gibi,Ī-ơSerminĪ'inĪkendiĪsözleriyle- 'Ɯ'ŚĪİki ülke arasında gidi

gelişli, oldukça çileli, hem güzel hem de güç yanları olan

ikili bir aile yaşamı " oluşturmuş.Ī AileninĪbabasıĪYÅaşarĪ

ÖzürkütĪ TürkiyeĪ özlemineĪdayanamayarakĪ 94Ī yılındaĪ

İstanbul'ĪdaĪBüyükĪAdaĪ'yaĪyerleşmeyiĪseçmişĪveĪoĪtarihtenĪ

sonraĪdaĪ StockholmĪileĪBüyükadaĪarasındaĪmekikĪ

dokumuş.Ī AileĪbireyleri,ĪaralarındakiĪsevgi,Ī güvenĪveĪ

işbirliğiĪsayesindeĪ buĪyeniĪdüzeneĪherkesinĪ mutluĪveĪ

huzurluĪolacağıĪbiçimdeĪüstelikĪdeĪçekirdekĪaileĪyapısınıĪ

birĪaradaĪtutarakĪuyumĪsağlamışlar.Ī

İsveç tarihinde

ilk kez Türk kökenli

bir politikacı seçilebilir

yerde milletvekili adayı.

Sermin bir

ilke imza

atıyor

Seçimlerin en iddialı Türk kökenli adayı

Sermin Özürküt Vanster Parti'nin

Stockhom listesinde beşinci sırada. Bir

önceki seçimlerde Vanster Parti, bu bölgeden

7 milletvekili çıkarmıştı.

Özürküt, seçildiğinde,parlementodaki ilk Türk

olmanın yanısıra, kendi partisinin tarihinde de

ilk göçmen kökenli kadın miletvekili olacak.

1985 yılından bu yana İsveç' te yaşayan iki

çocuk annesi Sermin Özürküt ile olabildiğince

enine boyuna politikayı, yani hayatı konuştuk.

İsveç 'teki ilk yıllarınızda neler yaptınız?

HalkĪokulundaĪbirĪseneĪİsveççe,ĪardındanĪ StockholmĪ

ÜȗniversitesindeĪİngilizceĪokudum.ĪDahaĪsonraĪGazetecilikĪ

YÆüksekĪOkulununĪ mastırĪprogramınaĪbaşladımĪ ancakĪ

ekonomikĪveĪaileviĪnedenlerdenĪötürüĪyarımĪbırakıpĪbirĪ

ulaşımĪşirketindeĪçalışmayaĪbaşladım,ĪbirĪyandanĪdaĪİsveçĪ

RadyosununĪTürkçeĪbölümündeĪserbestĪgazetecilikĪ

yaptım.ĪBirĪdeĪyineĪoĪ yıllardaĪNacka'daĪ TürkiyelilereĪ

yönelikĪdahaĪçokĪkültüÌrĪağırlıĤklıĪdemekĪçalışmasındaĪeşimeĪ

destekĪoldum.Ī EşimleĪ birlikteĪ derneğinĪ radyosunuĪ kur­ȕ

dukĪveĪyerelĪyayınĪyaptık.Ī

Politik hayata atılmanız nasıl oldu?

Türkiye'deĪ ikenĪ İlericiĪ KadınlarĪDerneğinde,Ī İşĪ

MüfettişleriĪDerneğindeĪçalıştım.ĪBurayaĪgeldiğimĪzamanĪ

daĪaynıĪçizgiyiĪ sürdürmekĪistedim.Ī ÖzellikleĪkadınĪ

politikasıĪbenimĪ çokĪilgiĪduyduğumĪbirĪkonuydu.Ī İlkĪ

geldiğimdeĪ IƺKFF'deĪ (,UluslararasıĪ BarışĪveĪÖzgürlükĪ

KadınlarĪFederasyonu)Ī yönetimĪkuruluĪüyeliğiĪyaptım.Ī

SonraĪdaĪoturduğumĪyer,ĪNacka'daĪokulĪaileĪbirliklerindeĪ

yönetimĪkuruluĪüyeliğiĪyaptım.1991ĪbelediyeĪseçimlerindeĪ

Nacka'ĪdakiĪViiǨnsterpºartiĪ'ninĪlistesindenĪbağımsızĪsosyalistĪ

adayĪolmaĪ teklifiŷĪ aldım,kabulĪettimĪ veĪdahaĪ sonraĪ partiĪ

üyesiĪ oldum.Ī OĪ tarihtenĪ buĪyanaĪdaĪNackaĪ BelediyeĪ

MeclisiĪüyesiyim.Ī

Niçin politika?

PolitikaĪbenimĪiçinĪgünlükĪyaşamĪanlamınaĪgeliyor.ĪVe»rilenĪ

herĪ güncelĪ kararınĪ politikĪ birĪ boyutuĪ veĪ etkileşimiĪ

olduğunuĪdüşünüyorum.Ī OnunĪ içinĪhangiĪkonuĪilgimiĪ

çektiyseĪbenimĪiçinĪpolitikaĪoĪoldu.ĪFakat,ĪsadeceĪkendiĪ

kendinizeĪdüşündüğünüzĪzamanĪhiçbirĪşeyiĪetkilemenizĪ

mümkünĪdeğil.ĪKararlarıĪetkilemekĪistediğinizĪzamanĪaktifĪ

politikaĪdahaĪsonraĪdaĪpartiĪpolitikasıĪbaşlıyor.Ī

Politik hayatı aile hayatı ile birlikte sürdürmek zor

derler. ..

BenceĪbuĪbirĪönĪyargı.ĪYani,ĪsankiĪaileĪoluncaĪpolitikaĪ

yapılmazĪgibiĪinsanlarıĪkandırmakĪiçinĪsöylenmişĪbirşeyĪ

gibiĪgeliyorĪbuĪbana.ĪPolitikaĪyapmakĪdaĪçalışmakĪgibiĪ

birşey.ĪÇalışanĪveĪaileĪyaşamınıĪsürdürenĪkadınĪyokĪmu?Ī

BuĪtamamenĪkoşullarınĪbelirlediğiĪbirşeyç.EĪBirĪdeĪsizinĪkendiĪ

5


yaklaşımınızĪ..ĪBenĪTürkiye'deĪpolitikaĪyaptığımdaĪsürekliĪ

birĪişteĪçalışıyordum,ĪailemĪvardı,ĪçocuğumĪvardı.Īİsveç'teĪ

geneĪ aynıĪ şey.Ī BuĪ birĪseçim.Ī SizinĪ neyiĪ önemliĪ

göœrdüğünüzeĪbağlı.Ī

İkincŲiĪönemliĪkonuĪdaĪaileĪiçindekiĪpaylaşım.ĪPolitikaylaĪ

ilgilenen,Ī güncelĪsorunlaraĪkafaĪyoranĪbirĪaileĪ yapınızĪ

olmazsa,ĪkadınĪyaĪdaĪ erkekĪ farketmez,Ī eşinizĪ deĪ sizinĪ

gibiĪdüşünmüyorsa,Ī bunuĪpaylaşmıyorsaĪçokĪzorĪ tabi.Ī

OnunĪiçinĪbenimĪbuĪkonudaĪbirĪzorluğumĪolmadı.ĪAmaĪ

çocuklarĪküçükkenĪçokĪdahaĪzorĪveĪyıpratıcıydıĪtabi.ĪAmaĪ

ordaĪdaĪpaylaşımĪolayıĪçokĪönemliydi.Ī

Hiç Türkiye'ye dönmeyi düşündünüz mü?

94ĪyılındaĪTürkiye'ninĪAƯvÙrupaĪEkonomikĪTopluluğunaĪ

girişĪ işlemleriĪhızlandığıĪ zamanĪ düşünceĪ suçlarındanĪ

hükümĪ giyenĪ insanlarĪTürkiye'yeĪdönebilmeĪ şansıĪ

kazandılar.ĪBizĪdeĪbunlarınĪiçindeydikĪ..ĪOĪzamanĪkonuyuĪ

aileceĪtartıştık.ĪEşimĪkesinlikleĪdönmektenĪyanaydı.ţĪBüyükĪ

oğlumuzĪbuĪgeriĪdönmeyiĪkendisiĪaçısındanĪhaksızlıkĪolarakĪ

değerlendiriyordu.Ī ÇünküĪ ilkokuluĪbitirmedenĪ sonĪ

sınıftčaykenĪ kolundanĪtutupĪkendisineĪsormadanĪonuĪ

burayaĪ getirmiştik,Ī şimdiĪ deĪ 17ŦĪ yaşındaykenĪ ''hadi

bakalım yine gidiyoruz" diyordukĪ..ĪKüçükĪoğlumuzĪ daĪ

''ben abim nerdeyse, ordayım. "dedi.Ī ÇocŲuklarĪdahaĪokulĪ

çağındaydı,Ī anaĪ babaĪ şefkąatineĪ muhtaçĪolduklarıĪ birĪ

dönemdeydiler.Ī Ben,Ī onlarınĪ yanındaĪ olmayıĪ seçtim.Ī

Böylelikle,ĪikiĪülkeĪarasındaĪgidişĪgelişli,oldukçaĪçileli,ĪhemĪ

güzelĪ hemĪ deĪ güçĪ yanlarıĪ olanĪikiliĪ birĪ aileĪyaşamıĪ

oluşturduk.ĪKorayĪbugünĪ2O8ŧĪ yaşındaĪveĪNaprapatlıkĪ

yapıyor.ĪKeremĪiseĪ2ĵ1ĪyaşındaĪveĪKTH'deĪbilgisayarĪveĪ

ekonomiĪokuyor.Ī

Viinsterparti 'yi diğer partilerden ayıran özellik ....

İsveç'teĪsosyalizmiĪ veĪ feminizmiĪ programınaĪ almışĪteħkĪ

partȇiĪVaNjnster.ĪEmekten,ezilendenĪyanaĪpolitikaĪyapabilmekĪ

içinĪ buĪ ikiĪ görüşĪönemli.EzilendenĪ yanaĪ kesinĪ tavırĪ

konulamadığındaĪ"çiftłeĪstandartȇlar"politikasıĪyapılıyor,ĪkiĪ

buĪdaĪerĪyaĪdaĪgeçĪkitleselĪgüveniĪtehlikeyeĪatıyor.ŢĪ

Partinin göçmen politikası ....

VĿaNjnsterĪPartiĪgöçmenĪpolitikasıĪileĪçokĪyakındanĪilgilenenĪ

birĪparti.ĪÇünkü,ĪgöçmenlerinĪbüyükĪçoğumluğuĪtoplumunĪ

emekçi,ĪezilenĪkatmanlarıĪiçindeĪyerĪalıyor.Örneğin,ĪpartiĪ

içindeĪyıllardırĪ ''göçmen plaiformu" denenĪbirĪplatfoǡrmĪ

var.ĪBuĪplatfoǡrmaĪsadeceĪgöçmenlerĪdeğilĪetnikĪİsveçlilerĪ

deĪkatılıyor.ĪBirĪdeĪgöçmenĪasıllıĪbirĪyığınĪüyesiĪvar,ĪbuĪ

üyelerinĪparªtiĪiçindekiĪkonuȋmlarıĪçokĪönemli.Ī

Türk solu ile İsveç solunu karşılaştırsanız ....

Türkiye'deĪpartiĪprogramındaĪ neĪ SosyalizmiĪ neĪ deĪ

FeminizmiĪalmışĪhiçbirĪparlementerĪpartiĪyok.ĪHattaĪbırakınĪ

partiĪprogramınaĪalmayı,Īkadın-erkekĪeşitliğindenĪsözĪedenĪ

kitleselĪpartiĪbileĪyok.Ī

SosyalĪ demokrasininĪ ,sağĪliberalizmin,Ī partiĪ yelpazesiĪ

geniş.ĪAmaĪsosyalistĪbirĪsolĪpartiĪyok.ĪBuĪdaĪTürkiye'ninĪ

talihsizliğđidir.ĪÇðünkü,ĪbuĪTürkiye'yiĪsolĪmihenkĪtaşındanĪ

yoksunĪbırakıyor.ĪDolayısıylaĪneĪsosyalĪdemokratlarĪneĪ

deĪsağĪliberallerĪgerçekĪyerleriniĪbulamıyorlar.Ī

Viinster Parti içindeki çalışmalarınızı anlatır mısınız

biraz?

NackaĪbelediyeĪmeclisiĪüyeliğiĪyaparkenĪbelediyeninĪilgiliĪ

komisyonlarındaĪgörevĪyaptım.ĪÇünküĪ sırfĪbelediyeĪ

6

meclisiĪüyesiĪolursanızȒĪ

uzunĪsolukluĪolamazsınız.Ī

KişininĪ uzmanlıkĪ

kazandığıĪkonularĪolmasıĪ

gerekiyor.ĪBenĪilkĪolarakĪ

kültürĪ komisyonundaĪ

çalıştım,ĪikinciĪseçildiğimĪ

dönemdeĪ iseĪ bölgeĪ

komisyonundaĪ konutĪ

politikası,ĪserbestĪzamanĪ

politikasıĪgibiĪkonularlaĪ

çalıştım.Ī ÜȗçüncüĪ

seçildiğimĪdönemdeĪdeĪ

okul,Ī eğitimĪ veĪ yuvaĪ

komisyonlarındaĪçalıştım.Ī

EnĪ sonĪ olarakĪ daĪ

uluslararasıĪkomisyondaĪ

temsilĪ ettimĪ partiyi.Ī BuĪ

aradaĪ partininĪ NĪackaĪ

seçimĪ klurulundaĪdaĪyerĪ

aldım.Ī BunlardanĪbaşkaĪ

partininĪ StockholmĪ

yönetimĪ kuruluĪ üyeliği,Ī

kadınĪ komisyonuĪ

üyeliğiniĪdeĪyaptımĪveĪşuĪandaĪdaĪmerkezĪyönetimĪkuruluĪ

üyesiyim.Ī

Bu yolda ıorluklarla karşılaştınız mı?

PůartiĪpolitikasıĪiçindeĪaktifĪolanĪüyelerinĪkarşılaştığındanĪ

dahaĪfazlaĪbirĪzorluklaĪkarşılaşmadımĪaslında.ĪPolitikaĪbelliĪ

yöntemler,ĪbelliĪkodlar,ĪbelliĪçalışmaĪtemposuĪisteyenĪbirĪ

alanĪveĪbuĪherkesĪiçinĪzor.ĪAmaĪbenimĪkendiĪözelimdenĪ

kaynaklananĪ zorlukĪ diĚlĪ oldu.Ī ÇünküĪ diliĪ çözdümĪ

diyebilmenizĪiçinĪgünlükĪ düzeydeĪ oĪ diliĪkonuşmanızĪ

yetmiyor,ĪanaĪdilinizdeĪifadeĪedebildiğinizĪHERĪdüşüĄnceyiĪ

oĪdildeĪdeĪifadeĪ etmenizĪgerekiyor.Ī PolitikaĪ dilĪüzerineĪ

kurulu.ŢĪ SabırlaĪçalışarak,ŜĪçokĪokuyarak,ŜĪdinleyerek,ŜĪçokĪ

konuşarakĪaştımĪbuĪzorluğu.HalaĪdaĪçabalıyorum.ÇünküĪ

dilĪyaşayan,ĪgelişenĪbàirĪsüreç.Ī

Entegrasyon nedir sizce?

EntegrasyonĪ benceĪ sınıfò,Ī cinsĪ veĪ etnikĪkökenĪ farkıĪ

gözetmeksizinĪtoplumdaĪyaşayanĪherkesinĪ varolanĪ

olanaklardanĪeşitĪolarakĪyararlanabilmesi,ĪeşitĪhaklarĪveĪ

yükümlülüklerĪsahibiĪolabilmesi.ĪHerĪhakĪbirĪyükümlülükĪ

getirir.ĪBence,ĪentegreĪolmuşĪinsanĪbuĪtoplumunĪbirĪparçasıĪ

olmuşĪ olanĪinsandır.Ī Yani,Ī günlükĪyaşamınaĪ uyumĪ

sağlamışĪinsandır.Ī

Göçmen kökenli politikacıların özel bir işlevi var mı?

ÖnceĪdünyaĪgörüşleriĪönemli.ĪPolitikadaĪbuĪkadarĪyıldır,Ī

gerekĪkendiĪhayatımdaĪgerekseĪ partiĪ içindeĪ anlatmayaĪ

çalıştığımĪ şudur:VĪ İnsanlarıĪbelirleyenĪ etnikĪ kökenleriĪ

değildir,ĪdünyaĪ görüşleridir.ĪDünyayaĪnasılĪ baktıklarıĪ

önemlidir.ĪEğerĪbirĪpolitikacıĪgöçmenseĪbuĪancakĪikinci,Ī

üçüncüĪ birĪdiliĪ bilmekĪ gibiĪbirĪ artıĪ puandır.AƯyÜncaĪ oĪ

gruptanĪbiriĪolarakĪsorunlarıĪderinliğineĪbilme,ĪanlamaĪveĪ

dillendirmeĪkolaylığıĪgetirir.Ī

İsveçli politikacıların göçmen kökenli politikacılara

bakışı?

ŞIJöyleĪ birĪ sakatlıkĪsezdimĪ benĪ aktifĪpolitikĪhayataĪ


başladığımda,Ī bazıları,Ī

göçmenĪ kökenliĪ

politikacılarıĪboşlukĪolduğuĪ

zamanĪyerĪdolduracakĪbiriĪ

yaĪ daĪ kendiĪ kişiselĪ

politikasınıĪonuĪku|llanarakĪ

iletebileceğiĪ birĪinsanĪolarakĪ

görüyordu.Bu,Ī

göçmenlerdenĪ tersĪınĪıĪ

sergileyenĪ politikacılarĪ

çoğaldıkçúaĪdüzelecekĪbirĪ

önĪyargı.Ī

Göçmen sorunları

deyince ....

DĻilĪsorunuĪ çokĪönemli.Ī

HerkesinĪ mükemmelĪ

İsveççeĪ bilmesiĪ

gerekmiyorĪamaĪinsanınĪ

kendiĪdüzeyindeĪkendiniĪ

ifadeĪ etmesiĪ

gerekiyor.ÇünküĪ bu,Ī

izolasyonuĪyaniĪtoplumĪ

dışınaĪitilmeyiĪhızlandırıyor.@Ī

ArkasınaĪ iş-aş-konutĪ

ayrımcılıklarıĪdaĪekleninceĪbirĪsorunlarĪyumağıĪoluşuyorĪ...Ī

AmaĪbunlarıĪbirĪbütünlükĪiçindeĪeleĪalmakĪgerekir.ĪÇünküĪ

bütünüĪgörmezsenĪburdakiĪçözümüĪdeĪürȀütemezsin.Ī

Folk Parti ve M oderatlar bireylere öğrenim çeki verelim

onlar istedikleri kursu seçsinler demişti

HangiĪ kurslarıĪ seçecekler?Ī ÇekĪ sistemi,Ī göçmeninĪ

emekçininĪyararınaĪişlemiyorĪki!ijĪ Nacka,ĪçekĪsisteminiĪ

eğitimdeĪilkĪuygulayanĪbelediye.ĪULJygulamayıĪyakındanĪ

biliyorum.ÇekĪsistemi,ĪzenginlereĪseçmeĪşansıĪverenĪbirĪ

sistem.İhtiyacıĪolanaĪdeğil.ĪAncakĪpratikĪişĪhayatıylaĪSFļIƺĪ

kurslarıĪbirĪaradaĪyürȀüčtülürseĪartıĪbireyinĪihtiyacındanĪyolaĪ

çıkılırsȅaĪbuĪişĪbaşarıyaĪulaşır.ƦĪ

İsveçli bir politikacı olarak Türkiye'nin ve Türkiye'den

gelenlerin önemi

TabiiĪkiĪçokĪönemli.ĪYani,ĪbildiğimĪtanıdığını¢ĪunutmamınĪ

mümkünĪolmadığı,ĪhayatımınĪ3Ķ5ťĪĩılınınĪgeçtiğiĪbirĪülke.Ī

ULJnutmamĪmümkünĪdeğil.ĪİstesemĪdeĪunutamam.Ī

Partilerde göçmen kökenlilere kota uyulansın mı ?

HangiĪ partininĪ kotayıĪkullandığınaĪbağlı.Ī OyĪavcılığıĪ

yapmakĪ içinĪ belliĪ kişileriĪ hiçĪ oĪ partininĪ kararĪ

mekanizmasınaĪkatmadan,Īgöstermelik,ĪsırfĪoyĪalmakĪiçinĪ

koyuyorlar.ĪBöyleĪbirĪpartideĪkotaĪuygulanırsaĪbununĪneĪ

göçmenlereĪneĪdeĪgöçmenĪkonusunaĪbirĪyararıĪolur.Ī

Sizin seçilmenizde kadın ve göçmen olmanızın bir rolü

oldu mu?

TeorikĪ olarakĪ sanmıyorum.Ī Ancak,partininĪ herĪ

kademesindeĪ çalışmışĪ olmamdanĪ dolayıĪ birĪsaygıĪveĪ

gǣüvenĪoluştuğunuĪdüşünüyorum.Ī SonraĪda,3ĪkadınĪveĪdeĪ

göçmenĪ birĪkadınĪ oluşumĪ olumluĪ etkiĪyapmışĪ olabilir.Ī

Çünkü,ĪbenĪpartideĪçalışırken,ĪsaltĪ etnikĪkökenimiĪöneĪ

çıkarmadım.YÃaniĪ buĪnedeneĪ dayalıĪ özelĪ birĪmuameleĪ

beklemedim,Ībekrlettirmedim.ĪZÌatenĪbeniĪsaltĪgöçmenimĪ

diyeĪburayaĪgetirselerdiĪönceĪbenĪkarşıĪ çıkardım.Ī BöyleĪ

birĪşeyĪhemĪbenimĪkendimeĪolanĪgüvenimiĪazaltırdıĪhemĪ

deĪyapmakĪistediğimĪpolitikayaĪengelĪolurdu.Ī

Seçimlerde giderek düşen oy verme oranı hakkında ne

düşünüyorsunuz?

BuĪseçimlerĪbenceĪsolĪileĪsağĪarasında.ĪÇünksüĪsağınĪtemsilĪ

ettiğiĪ birĪ toplumĪ yapısıĪvar,Ī solunĪ temsilĪ ettiğiĪ birĪyapıĪ

var.ĪSolĪpartininĪistediğiĪdaǎyanışmayaĪdayalıĪtoplumĪyapısı,Ī

göçmenlerinĪ büyükĪ çoğunluğununĪçıkarlarınaĪuygun.Ī

Göçmenlerin,işsizlik,Īayrıcılık,ĪizolasyonĪgibiĪsorunlarınaĪ

yönelikĪçözümleriĪsolĪpolitikaĪüretiyor.ĪSağınĪgöçmenlereĪ

ilişkinĪçözümmüşĪ gǣibiĪgetirdiğiĪherĪöneri,Ī aslındaĪ

toplumdakiĪyabancıĪdüşmanıĪgüçlerinĪoylarınıĪtoplamayaĪ

yönelik.Ī

PolitikaĪdaĪdoğaĪgibiĪboşluk×ĪkabulĪetmez.ĪBoşluklar,ĪhemenĪ

doldurulur.Ī SenĪ oyĪ ver´mediğinĪzamanĪ seninĪ istediğinĪ

yöndeĪbirĪdeğişiklikĪolmuyorĪki!ij.ĪOyĪvermemekleĪ ''bana

istediğinizi yapabilirsiniz, ben bu oyuna katılmıyorum "

diyorsunuz.Ī VeĪ böylece,Ī oyunuĪ istedikleriĪ gibiĪ

oynamalarınaĪizinĪveriyorsunuz.ĪSonuçĪgöçmenlereĪ

vuruncaĪdaĪsaltĪdörtĪduvarĪarasındaĪyakınmakĪdaĪyetmiyorĪ

tabii.!ijĪ

Türkiye AB ye girmeli mi?

AvrupaĪ topluluğunaĪ girmekĪ Türkiye'yeĪ birĪ şeyĪ

kazandırmayacak.Ī ABĪbüyükĪkapitalinĪörgütüdür.Ī

DĻolayısıyla,ĪTürkiye'ĪdekiĪbüyükĪkapitalistĪkesimĪkazançlıĪ

çıkacaktır.Ī ÇalışanĪ kesiminĪ bundanĪkazançlıĪçıkacağınıĪ

sanmıyorum.Ī Türkiye'deĪ halkaĪyıllardırĪ birĪaşağılama,Ī

dışlama,ĪyetersizlikĪpolitikasıĪuygulanmıştır.ĪİnsanlarĪsırfĪ

buĪduygularındanĪkurtulmakĪiçinĪABĪ'yeĪgirmekĪistiyorlar.Ī

Sanki,Ī ABĪ'yeĪgirinceĪ insanĪ olarakĪ değerleriĪ eşitlenmişĪ

olacak.Ī BenĪinanmıyorumĪbuna.ĪBöyleĪbirĪkamuoyuĪvarĪ

Türkiye'de.Ī HattaĪbuĪduyguĪ devletĪyapısındaĪbileĪ

görülüyor.Ī

AB, özellikle de İsveç Türkiye 'yi çok eleştiriyor ...

İnsanĪhaklarıĪtamam,ĪamaĪbirĪdeĪülkelereĪyapılanĪeleştirininĪ

dozuĪçokĪönemlidir.ĪYo£ksaĪyanlışĪyerlereĪsapılır.ĪBuradaĪ

daĪbuĪdozĪhükümetĪ politikasıĪdüzeyindeĪzamanĪzamanĪ

kaçıyorĪtabi.ĪBuĪ"ȪbüyükĪbirader"ĪpolitikasıĪdemokratikĪ

güçlereĪ güçĪ katmıyor.Ī TamĪ tersi,ĪkarşıtĪgüçlereĪ güçĪ

katıyor.Ī

Türkiye'deki; idam cezasının kalkması, düşünce

suçlarına hapis cezasının kalkması,, Kürtçe 'ye serbestlik

gibi gelişmeler hakkında ne düşünüyorsunuz?

BūunlarĪolumluÔĪ gelişmeler.ƥĪ S§adeceĪ kağıtĪüzerindeĪ değilĪ

çünküĪbuĪbirĪsüredirĪkamuoyundaĪtartışılıyor.ĪYapıĪböyleĪ

birĪyereĪgeldiĪzaten.ĪBuĪyasalĪkısmıdır.ĪBundanĪsonrasınınĪ

neĪolacağıĪülkedekiĪdemokratikĪgüçlerinĪbunaĪneĪkadarĪ

sahipĪçıkacağınaĪbağlıdır.Ī DĻışardanĪdürtmelerĪdeğil,Ī

Türkiye'dekiĪdemokratikĪgüçlerĪbelirleyicidirĪbuĪsüreçte.Ī

HiçbirĪyasalĪdüzenlemeĪtoplumsalĪgelişimĪorayaĪgelmedenĪ

olmaz.Ī

AB'nin bu olumlu gelişmelerdeki rolü nedir?

To±plumdaĪbirĪşeyĪoluşurĪveĪyasaĪortayaĪçıkar.Ī

AƱBĪbirĪiticiĪgüçĪolmuşturĪbelkiĪ amaĪtekĪbaşınaĪbirĪgüçĪ

olmamıştır .&FĪ

Röportaj: Dilek Yaraş

7


düşünceleri de çok

tartı şmalarında da

parti Vansterdi .

Esin Balcıo V lu : İsveç' in

15

demokrasi sistemi , herkesin

eşit haklara sahip olması

ilkesi gerçek hayatta

kaybolmaya başladı . Önceleri

oyumu zayıfları savundukları

için Sosyal Demokratlara

s

veriyo rdum . Ama son yıllarda

sürdürdükleri politika ters

yöne gitti . Sözleri ile

eylemleri birbirini

tutmuyor. Onun için oyumu bu

sefer Vanster' e vereceğim .

Çünkü , onların Göçmenlerle

ilgili düşünceleri ve

tutumları çok daha

gerçekçi .Ayrıca,işsizlik,

vergi konusundaki

mantıklı . Televizyondaki seçim

en gerçekçi ve tutarlı olan

Ey

E

8

AYŞE BİLİR

Her sefer aynı şey. Sözlerini

tutmuyorlar.

Olof Palme zamanında

herşey daha iyiydi . Biz

yabancılara, çocuklara, kadınlara

ve eğitime daha çok önem veren

partiye oy vermeyı düşünüyorum .

Yani, oyum yine

Sosyal Demokratlara gidecek gibi .


'lül , de

·Ç

I M

var

GÜLDEREN SONSUZ

Aslında

seçimlere çok

önem

vermiyorum .

Çünkü burda

oturmuş belli

bir sistem

var . Çoğunluğun

yaşamında

seçimler çok

fazla bir şey

değiştirmiyor.

Kimin geldiği

de önemli değil

aslında . Bu

sistemi

bürokratlar yönetiyor . Onlar belli

sorunları öne çıkarıyorlar . Burda ki

bürokrat kes imi Türkiye ' deki gibi her

yönetimiyle birlikte değişmiyor .

kullanırsam yine Sosyal Demokratlar,

Vanster ya da Milj ö parti

doğrultusunda kullanırım .

GÜRAY

zanırsa

kazansın · hiçbir şey

değişmeyecek .

i tas eski hamam . '

AYDI

ADNAN SATIR

Politikacılara inancımı

kaybettim . Hepsi yalancı ,

bu yüzden hiçbirşey

değişmeyecek .

9


Latife Sürer

Seçim vaatlerine güvenmiyorum . Her ülkede olduğu

gibi burada da partiler sadece oy toplama

derdindeler. Bundan sonra göçmen ve işsizlik

politikasında -çabuk lisan öğrenme olanaklarının

açılması gibi- olumlu yönde bir hareketlenme

olab ilir. Tabi bu durum Sosyal Demokratlar

kazanırsa geçerli, sağ partiler kazanırsa ne

olur bilemiyorum . Ama ben sağın geleceğini pek

sanmıyo rum .

A nur Can

Politikacılar sadece

seçim geldi mi bar bar

bağırıyorlar .Yalnız,

çocuğuyla yaşayan

kadınlar için ne

yapıyorlar? En çok

zorluğu bu kesim çekiyor .

Bir işe gittiğimiz zaman

sırf yalnız yaşayan anne

olduğumuz için iş

vermiyorlar. Biz o kadar

çalışıyoruz çabalıyoruz .

Paraları başa geçenler

götürüyor. Gelsinler de

7-8 bin kronla yaşasınlar

bakalım . Çocuk

başına bin kron nafaka veriyorlar,bin kronla nasıl

çocuk bakılır. Üstübaşı, okulu, yiyeceği, sosyal

yaşantısı.

Gülsen Yılmaz

Biz sadece belediye seçimlerinde oy

kullanabiliyoruz . Okulların kalitesi çok düştü .

Snıflar cok kalab alık, .öğretmenler yetersiz .

Okullara yatırım yapmalarını ve bütün

çocukların eşit eğitim almasını

istiyorum . Okulların çoğunda en çok

göze batan şey göçmen çocukların

toplanıp aynı sınıf a doldurulması .

Buna çok karşıyım . Bir de İsveç 'teki

bütün göçmenlerin, İsveç vatandaşı

olmasalar bile, parlemento seçimlerinde

de oy kullanmasını isterdim.

2 O yıldır burda yaşayıp da sırf bu

yüzden oy kullanamayan göçmenler var .

düşürüleceğini

söylemelerinden dolayı

oylar fazla çıkabilir .

ılar politikasında birşey

sanmıyorum . Bu sefer

verdiğime değil değişik

rtiye gidecek oyum .

Anket:

Nurdan Haznederoğlu


PARLAMENTODAKİ

PARTİLER

Socialdemokraterna

Meclistekimilletvekilisayısı:131

PartwiBaşkanı:GöranPersson(1996'danbuY,ana)

Moderatasamlingspartiet

Meclistekimilletvekilisayısı: 81

PartiBaşkanı:BoLundgren(1999'danbuyana)g.i..l-

SEÇİM GÜNDEMİNDEN

YeşillerĪ partisiĪ dahaĪönceĪ savunduklarıĪ dişĪ tedavisiĪ

ücretlerininĪucuzlatılmasıĪveĪnükleerĪsantralınĪ2ĵ01ĪOŮĪyılınaĪ

kadarĪ kaldırılmasıĪ fiŷkirlerindenĪ caydılar.Ī VĿaadlerindenĪ

cayanĪsadeceĪ YeşillerĪ PartisiĪdeğilĪama,Ī FolkĪParti'ninĪ

başkanıĪ LarsĪ LeijżonborgĪ daĪ seçimĪ konuşmalarıĪ

sırasındaki,ĪçocukluĪailelereĪdahaĪfazlaĪekonomikĪdestek,Ī

dahaĪ ucuzȒĪdişĪ bakımıĪ veĪ işverenĪ masraflĈarınıĪdüşürmeĪ

vaadleriniĪseçimeĪikiĪhaftaĪkalaĪgeriĪaldı.Ī

İısveçĪ RadyosununĪEkoĪ redaksiyonununĪyaptığıĪbirĪ

araştırmadaĪsonĪdörtĪyıldakiĪenĪfazlaĪvergiĪartışınınĪ sağĪ

partilerinĪ hakimĪolduğuĪbelediyelerdeĪolduğuĪsaptandı.Ī

SağınĪçoğunluktaĪolduğuĪbelediylerdekiĪvergiĪartışıĪortalamaĪ

3Ķ3ĶĪöreĪ iken,Ī solĪ partilerinĪçoğunluktaĪ olduğuĪ

belediyelerdeĪ buĪ artışĪ 14Ī öreyiĪ geçmiyor.Ī

SağĪpartilerĪkiraĪ bedellerininĪ serbestĪ piyasayaĪ

bırakılmasınıĪöneriyor.ţĪGünümüzdekiĪsistemdeĪkiralarĪ

devletĪsem1KayeliĪevĪşirketlerininĪölçülerineĪgöreĪbelirleniyor.Ī

KonutĪ bǑakanıĪLars-şErikĪLövdeǘn'eĪgöreĪbuĪ durumĪ şehirĪ

merkezindekiĪkiralarınĪyüzdeĪelliĪhattaĪyüzdeĪyüzlereĪvaranĪartışlaraĪsebepĪolacağınıĪsöylüyor.Ī

GudrunĪSchyman,ĪbaşbakanĪbizimĪuzlaşamayacağımızĪ

birĪprogramdaĪısrarĪederseĪkoalisyonĪyapmayızĪ tehdiniĪ

savurdu.Ī Ama,Ī SosyalĪ DemokratlarĪ bǑuĪtehdidiĪciddiyeĪ

almadılar.Ī

İılkĪdefaĪsağdakiĪ4ĪpartiĪbirleşerekĪsağĪkoalisyonĪamaçlıĪ

ortakĪ birĪ seçimĪkampanyasıĪ hazırladı.Ī MasraflĉarınaĪ herĪ

partininĪbüyüklüğüĪoranındaĪkatıÍldığıĪkampanyaĪ4ĪmilyonaĪ

malĪ oldu.DışişleriĪ BakanıĪ AnnaĪ Lindh,Ī sağınĪ buĪ

kampanyasınınĪsahteĪpazarlamacılıkĪolduğunuĪsöyledi.Ī

SeçimĪ tartışmalarınınĪenĪ gözdeĪ konularındanĪ olanĪ

öœzelleştir®mſeninĪenĪhızlıĪsavunucularındanĪFļolkĪPůartÃiĪİsveç÷Ī

vatandaşlığıĪiçinĪiyiĪdüzeydeĪİısveççeĪkoşuluĪönerisineĪ

partilerinĪçoğuĪ-sol partiler hariç- sahipĪçıktı.Ī ModeratĪ

PartiĪbirĪadımĪdahaĪileriĪgittiĪveĪçiftłeĪvatandaşlığıĪolanlarınĪ

İısveçĪvatandaşlığınınĪgeriĪalınmasınıĪönerdi.Ī

SağĪkoalisyonĪpartilerininĪhakimĪolduğuĪbelediyelerinĪ

hizmetleriĪdörtĪyıllıkĪiktidarĪdönemleriĪiçindeĪokuldan,Ī

sağlıkĪocağına,ĪparkĪyerindenĪkreşlereĪkadarĪ büyƋükĪbirĪ

hızlaĪ öœzelleşti,ĪbununĪdevleteĪmaliyetiĪiseĪ7SĪmil~jĥarĪkron.>Ī

BununĪdahaĪbaşlangıçĪolduğunuĪModeratĪPartiliĪKristinaĪ

AxȏeǘnĪ Olin'inĪbuĪsözleriniĪeylemleriĪileĪdeĪkanıtladıĪveĪ

SosyalĪHizmetlerĪU²zmanlığınınĪdaĪözelleştirilmesiĪiçinĪ

kampanyaĪyapmayaĪbaşladı.Ī OnunĪ buĪ fiĂkriniĪsıcakĪ

karşılayanĪpartisiĪdahaĪdaĪileriĪgiderekĪsosyal yardımların

borçĪolarakĪverilmesiĪfiŷkriĪileĪortayaĪçıktıĪ.AHĪ

Vansterpartiet

MeclistekiMilletvekilisayısı:43

PartiBaşkanı:GudrunSchyman(1993'denbuyana

Kristdemokraterna

MeclistekiMilletvekilisayısı:42

PartiBaşkanı:AlfSvensson(1973'danbu|yana)

Centerpartiet

Meclistekimilletvekilisayısı:18

PartiBaşkanı:MaudOlofsson(2001'denbuyana) •· '•'"'<'''"

@

Folkpartietliberalerna

Meclistekimilletvekilisayısı:16

PartiBaşkanı:LarsLeijonborg(1998'denbuyana)

Miljöpartietdegröna

Meclistekimilletvekilisayısı: 16

Sözcüleri:MariaWetterstrandochPeterEriksson

Fotograf: Holger Staffa nson 11


MUTLULUK

• • •

BiR SEÇiMDiR

Hepimizin gerçekleşmesini istediğimiz

rüyalarımız var. Hepimiz içimizin

derinliklerinde başka insanlardn fa rklı

olduğumuza, özel ve özün olduğumuza

inanmak istiyoruz. Şu anda sahip

olduklarımızdan çok daha fazlasına layık

olduğumuzu ama nedense şansın bize

yardım etmediğini düşünüyoruz belki.

G ençlikĪyıllarındaĪgeleceğimizleĪilgiliĪnelerĪnelerĪ

hayalĪediyoruƉz.ĪBuĪhayallerimizinĪbirĪgünĪmutlakaĪ

gerçekleşeceğineĪinanıyoruƉz.ĪYıllar­Īgeçiyor¬.ĪBirĪgüĈnĪ

uyanıyorĪveĪbakıyoruzĪkiĪ gelecekĪ dediğimizĪ şeyĪ bugünĪ

olmuş.<Ī GençkenĪaslaĪgelmeyeceğiniĪdüşündüğümüzĪortaĪ

yaşlıĪ yüz,Ī dökülmeyeĪ başlayanĪ saçlar,Ī saçlǰardaĪ artanĪ

beyazlıkĪaynadaĪbizeĪbakıyor.ĪAygnadakiĪyüzdeĪburukĪbirĪ

tebessümĪyaĪdaĪsadeceĪburuŎkĪbirĪifade.Ī

GünlükĪyaşamınĪkaygıĪveĪkoşuşturmalarıylaĪgeçenĪyıllarınĪ

rüyalarımızıĪbulandırdığınıĪ farkĪ ediyoruz.Ī GücümüzünĪ

zamanĪhırsızıĪkaygılarlaĪazaldığınıĪhissediyoruŎz.ĪY¿aÑşamınĪ

acımasızlığınaĪöfkĆeĪduyƋup,Ī "kaderimize"ĪrazıĪoluyoruƉz.Ī

ÖmrümüzünĪgeriĪkalanĪkısmınıĪmümkünĪ olduğuncaĪenĪ

azĪacıylaĪyaşayarakĪtamamlamayaĪrazıĪoluyoruz.Ī

BuĪtablo,ĪpekĪdeĪbirbirindenĪfarklıĪolmayanĪsenaryolarlaĪ

dünyaĪnüfuǢsununĪyüzdeĪ97Ŧ 'sininĪhayatınıĪyansıtıyor.Ī

Peki,ĪyaşamdanĪhazĪalan,ĪiçindekiĪpotansiyeliĪortayaĪçıka­ȕ

ran,ƝĪ yetenekleriniĪkuzllanan,ƝĪ varlığıylaĪ sadųeceĪkendųisineĪ

değil,ĪbaşkalarınaĪdaĪyaranĪolan,ĪdünyayıĪdahaĪyaşanılacakĪ

birĪyereĪdönüştürmeyeĪkatkıdaĪbulunanĪyüzdeĪ3ĶĪ'lükĪgrubunĪ

faǞrkıĪneí?[Ī BuĪ grubunĪ fõarkı,Ī faÒrkĪ yaratmalarındanĪ

kaynaklanıyor.Ī

YaşamımĪ boyuÑncaĪ başarılıĪ insanlarınĪdiğerĪinsanlardanĪ

farkınınĪneĪ olduğunuĪ merakĪ ettim.Ī "Başarılı"Īdeyince,Ī

yaptığıĪiştenĪdoyumĪalan,ƞĪüretkenĪveĪyaratıcı,ƞĪkendisineĪ

veĪçevresineĪyararlı,ĪmutluĪveĪgeliştiriciĪbirĪilişkiĪiçindeĪ

olupĪbunuĪsürdüren,ĪbedenininĪsağlığınaĪönemĪveren,ĪvarĪ

olanĪyeteneklerinǷiĪ kullanan,Ī "olmayanĪ yeteneklerini"Ī

çabaylaĪkazanan,ĪdaimaĪolabileceğininĪenĪiyisiĪolmayaĪözenĪ

gösteren,Ī kendisine,Ī başkalarınaĪveĪ tÁümĪ yaşamaĪ saygılıĪ

birĪkişiyiĪkastediyorum.Ī

12

KimiĪinsanĪçokĪzorĪkoşullarĪaltındaĪdoğupĪbüyüdüğüĪ

halde,ĪyaptığıĪşeylerleĪbizeĪilhamĪveriyor.ĪKimiĪinsanĪise,Ī

enĪiyiĪkoşullardaĪyetiştiğiĪhalde,ĪinsanlarınĪyanınaĪbileĪ

yaklaşmakĪistemediğiĪbiriĪolabiliyor.Ī

Yaşam,Ī herĪ saniyeĪ yapılanĪ küçükĪ büyükĪseçimlerinĪ

sonucudur.Ī

BaşarılıĪinsanlarınĪbirçokĪortakĪözelliğiĪvar.ĪHerĪbirimizinĪ

içinde,ĪrüyalarımızıĪgerçekleştirmemizĪiçinĪgerekenĪ(ama

bel ki henüz kullanmadığımız) gĒüćçĪvar.ĪYeÇterĪki,ĪyaptığımızĪ

olumluĪseçimleriĪ kendimizeĪ malĪ ederken,Ī olumsuzĪ

seçimlerinĪsonuçlarınıĪkadere,ĪşanssızlığaĪatfetmeyelim.Ī

ÇünküĪ başarılıĪ insanlarınĪ temelĪözelliklerindenĪbiri,Ī

yaptıklarıĪseçimlerinĪ sonuçlarıĪ nasılĪ olursaĪ olsunĪ

sorumƀluluğunuĪüstlenǸmƀeleridir.Ī

KendǖiĪöȚzgünlüğȟünüzeĪinanıyorsanızĪveĪbuĪöȚzgünlüğȟüĪ

ifaüdéeĪetmDzekĪistiyorsanız,/ĪamDzacaĪodųaklanınĪveĪadǖımĪatın.ƥĪ

"Tamam,ĪsöylediklerinĪiyiĪhoşĪda,ĪsenĪbenimĪyaşamĪ

koşullarımıĪbilmiyorsun.ĪRüyalarımıĪgerçekleştirmekĪbirĪ

yana,ĪyaşamımıĪbileĪ zarĪ zorĪ sürdürüyorum"ĪmuĪ

diyorsunuz?Ī

BuĪbirĪseçimdir,ĪmutÂluluklaĪmutsuzlukĪarasındaĪyapılanĪ

birĪseçim.MutluluğumuzuĪkoşullarĪdeğil,ĪkoşullaraĪbakışĪ

açımızĪbelirler.HerĪbirimizinĪyaratmaĪveĪyokĪetmeĪgücüĪ

var.ĪGücümüzüĪnasılĪkullanacağımızĪiseĪbizimĪseçimimiz.Ī

ŞIJimdiĪ sizinleĪ başarılıĪ veĪ mutluĪbirĪinsanınĪ hikayesiniĪ

paylaşmakĪistiyorum.Ī BūuĪ insan,ĪyaşamĪ koşullarınınĪ

kendisiniĪ şekillendirmesineĪ ızınĪ vermedi.Ī

AksineĪ buŎĪolumsuzĪkoşullaraĪyüklediğiĪ anlamlarlaĪ

kendisiniĪyenidenĪyarattı.Ī

WLj.=ĪMitchell,ĪotobandaĪmotosikletiyleĪsaatteĪ11ĪOŮĪkm.ĪhızlaĪ

giderkenĪherĪşeyĪbirĪandaĪoldu.ĪÖnündekiĪkamyonĪanidenĪ

durdêuğundaĪmotosikletiyleĪbirlikteĪkamyonunĪaltınaĪgirdi.Ī

MotosikletininĪbenzinĪtankınınĪkapağınınĪaçılmasıylaĪdaĪ

birlikteĪ birĪ andaĪ kendiniĪ alevlerĪ içindeĪ buldu.Ī

BirkaçĪgünĪsonraĪgözleriniĪaçtığındaĪhastaneĪyatağındaĪ

kıpırdayamazĪhaldeĪuzanıyordu.ĪNefesĪalırkenĪbileĪmüthişĪ

acılarĪçekiyor,Ī ağrılarĪiçindeĪkıvranıyordu.Ī VücudununĪ

üçteĪikisiĪyanmıştı;ƭĪyüĉzüĪtanınmazĪhaldeydi.ĪMitchellĪbuĪ

duruŎmdaĪneyiĪseçmeliydi?Ī


ÖlümüĪmü,ĪkendineĪacımayıĪmıĪyoksaĪkendiniĪyenidenĪ

yaratmayıĪmı?Ī

OĪyaşayaÏrakĪdüĊnyadaĪfaýrklılıkĪyaratmayıĪseçti.ĪV¸azgeçmekĪ

yerineĪyaşamıĪseçti.ĪH{ayataĪveĪişĪyaşamınaĪgeriĪdöndü.Ī

İşineĪöylesineĪdörtĪelleĪsarıldıĪkiĪkısaĪzamandaĪbirĪdolarĪ

milyoneriĪoldu.ĪArdından,ĪparlamentoyaĪgirebilmekĪiçinĪ

adaylığınıĪkoydu.ĪYüzüĪinanılmazĪboyuttaĪşekilsizdi.ĪAmaĪ

oĪbunuĪdaĪkendiĪavantajżıĪdoğrultusundaĪkullandı.Ī

KampanyaĪsloganıĪ neydiĪ biliyorĪmusunuz?Ī "BeniĪ

KongreyeĪ gönderin,ĪoradaĪ sadeceîĪ güzelĪ birĪ yüzĪ

oĪiĜmaĪyacağım."Ī

MitchellĪhayatınınĪherĪanındaĪbaşarıyıĪveĪmutluluğuĪseçti.Ī

HastanedeĪyatarkenĪ"Neden ben? Neden bu benim başıma

geldi? Yaş am niye böyle ada letsiz? Böylesine yanmış bir

vücutla yaşamanın ne anlamı var?" diyeĪsormakĪyerine,Ī

"Bu durumu nasıl olumluya çevirebilirim?" sorusunuĪ

kendisineĪ sordu.Ī KendineĪ acımanınĪ olumluĪ sonuçlarĪ

doğurmayacağını,Īkızgın,Īaciz,ĪçaresizĪveĪöfkćeliĪolmanınĪ

daĪhayatınıĪdeğiştirmeyeceğiniĪ biliyordu.Ī Mitchell,Ī

kendisineĪdoğruĪsorularĪsormayıĪseçti.Ī"Peki şimdi hala

neye sahibim? Neler yapabilirim? Ben kimim? Sadece

bedenden mi ibaretim, yoksa beni ben yapan baş ka şeyler

de var mı?"

Bu BiR SEÇiiR, MUTLULUKLA MUTSUZUK

ARASINDA YAP/LAN BiR SEÇiM.

MUTLUL UĞUMUZU KOŞULLAR DEĞiL, KOŞULLARA

BAKIŞ AÇIMIZ BELiRLER.HER BiRiMiN YARA TMA

VE YOK ETME GÜCÜ VAR. GüCÜMÜZÜ NASIL

KULLANA CA ĞJMIZ iSE BiZiM SEÇİMiMiZ.

Mitchell'inĪhikayesiĪburadaĪbittiĪmiĪsanıyorsunuz?Ī

BūirkaçĪyılĪsonraĪkendiĪkullandığıĪuçağıylaĪbirĪkazaĪgeçirdi.Ī

BuĪkezĪbeldenĪaşağısiĝĪfelçĪolmuştu.ĪHastanedeĪyatarkenĪ

yineĪbaşınaĪgelenlerdenĪdolayıĪşikayetĪetmiyordu.Ī HattaĪ

diğerĪhastalaraĪmoralĪ veĪ neşeĪ saçıyordu.Ī TümĪ yüzüĪ

yanmışĪveĪbeldenĪaşağısıĪ felçĪôýlanĪbuĪadamĪ hastanedeĪ

çalışanĪsonĪdereceĪçekiciĪbirĪhemşireyeĪaşıkĪoldu.ĪMitchell,Ī

kendisiniĪziyareteĪgelenĪaÐrkadaşlarına,Ī"Bu hemşireyle nasıl

çıkabilirim?" diyeĪsoruyordu.ĪArkadaşlarıĪ"Sen çılgının

tekisin. Onun sana randevu bile vermeyeceğini bil.

Kendini kandırma "Īdiyorlardı.Ī

OlaydanĪbirĪbuçukĪyılĪsonra,ĪMitchellĪçekiciĪhemşireyiĪ

kendisiyleĪyemeğeĪçıknıĢnayaĪiknaĪetmişti.ĪBugünĪiseĪonunlaĪ

evliĪveĪçokĪmutlu.Ī

YineĪişindeĪbaşarılıĪMitchell.ĪKendisiĪgibiĪtekerlekliĪsandalĪ

yeyeĪmahkumĪinsanlarınĪyaşamlarınıĪkolaylaştırm¸akĪiçinĪ

birçokĪ kampanyaĪ düzenlediĪ veĪyasalarınĪdeğişmesiniĪ

sağladı.ĪOĪkelimeninĪtamĪanlamƀıylaĪbaşarılıĪbirĪinsan.Ī

Artık Postane

Müşteri Hizmetlerini

aradığın ızda Türkçe

konu şab i I ece ks iniz.

Türkçe hizmet

alabilmek için

perşembe günleri

09.00 ile 11.00

veya 17.00 ile 19.00

arası 020 - 69 99 1 O

numaralı telefonu arayı n.

Postane'nin web

sayfasından da farklı

dillerde bilgi

edinebilirsiniz.

www.posten.se

Pardon! "Başarılı olmak için gere ken koşullara sahip

değilim" miĪdemiştiniz?Ī

Sevgiyle hoşça olun.


'

Ayhan Ünlü

Kopenhag'dan yazıyor

Danimarka Kraliyet Tiyatrosunda sezonun ilk oyunu

başarıyla sahneye kondu. Tolumcu tiyatronun babası

Bertol Breht sağlığında bu oyunu görse, her şeyden

elini ayağını çekip kesinlikle köşesine çekilir,

mütevazi bir hayat sürerdi.

14

"Danimarka 'da yaşayan bütün

müslüman yabancılara, müslüman

kültür merkezlerine, camilere

ve İslam dostlarına duyurulur .

Müslümanlar olarak

Danimarka 'da yeterli sayıya

ulaştık.Her yıl da 15-20 000

kişi daha çoğalıyoruz .

Danimarka 'da bir bölgeyi ele

geçirip orada kendi islami

kurallarımıza göre yaşamanın

zamanı geldi de geçiyor

artık.Bu bizim en doğal insan

hakkımızdır. İçkinin, narkonun,

domu z etinin ve sokakta çıplak

dolaşan Danimarkalı kızların

olmadığı bir bölgede yaşamak

istiyoruz artık.

N0rrebro'da oldukça

kalabalığız.

N0rrebro hem başkentte olması

nedeni ile hem de havaalanına

yakın olması nedeni ile ideal

bir yer . .. "

Elinize bu minval üzre devam eden bir bildiri geçerse

ne yaparsınız ? BüyükĪçoğunluğumuzunĪgülüpĪgeçeceğiĪ

,Ī belkiĪdeĪkimĪ buĪ zekaĪ özürlülerĪ deyipĪ kıvırıp,Ī çöpeĪ

atacağıĪ buĪkağıtĪparçası,ĪABĪdönemĪbaşkanıĪ Danimarka'yıĪ

TemmuzĪayıĪboyuncaĪtamĪanlamıĪileĪteslimĪaldı.ĪBelkiĪyazĪtatilininĪ

rehavetiĪileĪdeĪgündemdeĪoluşanĪboşluğu,ĪeğlendiriciĪbirĪşeylerleĪ

doldurmaĪveĪ oyalamaĪadınaĪmedyanınĪ daĪ çanakĪtutarakĪ

gelişmesineĪnedenĪolduÒğuĪbuĪmaskaralık,ĪKopenhagĪcaddelerindeĪ

birĪhaftłaĪboyuncaĪendamĪeyledi.Ī

BuĪ deliĪ saçmasıĪbildirininĪgizliceĪ müslümanlarĪarasındaĪ

dağıtıldığınıĪveĪ Kopenhag'ınĪbuĪmahallesindeĪ şeriatĪ hazırlığıĪ

yapıldığınıĪtespitĪ ettiğiniĪ birĪbasınĪ toplantısıĪ ileĪkamuoyunaĪ

duyuranĪveĪN0ƧrrebroĪ'ȬyaĪHaçlıĪsefeārleriĪdüzenleyeceğiniĪilanĪedenĪ

MosesĪ HansenĪ adlıĪ şarlǰatanĪbirĪ papazĪ peydahĪ olduĪortalıktaĪ

önce.Ī

'Norrebro'ya haçlı seferi !ȥĪ 'ř,ƟĪ'řĪ Moses sırtında Haçla

Norrebro'da' vb.ĪgibiĪbaşlıklarĪ kapladıĪgazetelerinĪ başĪ

sayfalarını.ĪAncakĪKabe'deĪyapılsaĪhaberĪdeğeriĪolabilecekĪböyleĪ

birĪeylemĪbirdenbireĪülkeĪgündemineĪoturuverdi.ArtıkĪtamĪbirĪ

haftĎaĪboyuncaĪMosesĪHansen'ĪınĪkimĪolduğuĪveĪgeçmişi,ĪpolisinĪ

neĪ gibiĪ tedbirlerĪ alacağı,Ī eylemĪ konusundaĪ politikacılarınĪ

görüşleri,ĪN0Ƨrrebro'daĪyaşayanĪ FilistinliĪgençlerinĪ buĪeylemĪ

karşısındaĪnelerĪyapacağıĪgibiĪayrıntılarıĪgünlerceĪizlemekĪzorundaĪ

kaldıĪ kamuoyu.EylemĪgünüĪyaklaştıkçaĪ dramınĪ dozuĪ dahaĪ daĪ

arttırılıyordu.Ī

İışinĪ cılkıĪ iyiceĪ çıkmıştıĪ sizinĪ anlayacağınız. Sadece,Ī bakımĪ

evlerindeĪcanĪsıkıntısıĪiçindeĪöœlümüĪbekleyenĪ8ŧ5ť-ş90ĪyaşĪarasıĪ

okuyÞucuĪkitlesiniĪheyecanlandırabilecekĪbirĪyazıĪdizisiĪbaşlamıştıĪ

artıkĪgazetelerde.ĪMoses,ĪNorvȍeçĪ'teĪyaşaǎyßanĪkızıylaĪtamĪbirĪgazeteĪ

sayfaþsıĪtelefoċnĪkonuşmſasıĪyaparak;ƭĪ gidişinĪ olup,Ī belkiĪdeĪ

dönüşünĪ olmadığıĪbuĪkutsal,Ī vatanĪ veĪ dinĪ davasındaĪ hakkınıĪ

helalĪetmesiniĪ istiyorduĪ ondan.TabiĪkızĪdaĪtamĪbirĪevlattanĪ

beklenecekĪtavrıĪgösterip,ĪbabasıylaĪgururĪduyduğunuĪsöylüyorĪ

veĪ onuĪ buĪkutsalĪdavadaĪ sonunaĪkadarĪdesteklediğiniĪ ilanĪ

ediyordu.Ī


ır

ZÊatenĪbuĪülkedeĪ herşeyinĪbozulduğunuĪdüşünenĪveĪgeçmişĪ

zamanlarıĪ pembeĪ birĪ İĕskandinavĪrüyasıĪgđibiĪhatırlayarak,Ī

bakımevlerindeĪazraili,ĪyaĪdaĪbirĪkaçĪ ayĪsonrakiĪ NoelĪde,Ī

ziyaretlerineĪgelecekĪhayırsızĪevlatlarınıĪveĪtorunlarınıƖĪbekmleyerekĪ

vakitĪ geçirenĪbuĪ malumĪ okuyucuĪkitlesini,ĪgözyaşlarınaĪgarkĪ

etmiştiĪvefalıĪkızĪevlat,ĪbuĪdemeciyleĪ.Ī

SonuçöĪ olǭarŋakǩĪ dçöþrŋtĪ güƓnĪ süƓrŋecâekǩĪ bǐuĪ 'haç lı seferi' ninĪbirŋĪhaftłaĪ

boyuncaĪyapılanĪönĪ çalışmalarıĪtamamlanmış,Ī sıraĪ oyununĪ

sahneyeĪkonmasınaĪgelmişti.OyuncuĪkadrosuĪoldukçaĪkalabalıkĪ

olǯanĪbuĪoyƋundaĪhepimizĪDanimarkaĪusulüĪbirĪmacerayaĪhazırdıkĪ

artık.Ī

BuĪüąlkeĪinsanınınĪyaşadığıĪherĪmacŲeradaĪolduğuĪgibi,ĪherĪşeyĪenĪ

inceĪayrıntılarınaĪkadarĪplanlanmış,ĪbütünĪaksilikĪveĪtersliklerĪ

gözĪ önündeĪ bulundurulmuştu.Ī GerekliĪ aşılarımızıĪ veĪ

sigortalarımızıĪyaptırmışĪheyecanlaĪbekliyordukĪartık.ĪAmaĪbirĪ

bardakĪsudaĪkoparılmasıĪenĪinceĪayrıntılarınaĪkadarĪtasarlananĪ

buĪfıďrtına,ŝĪ yineĪ deĪtoplumsalĪhuzurumuzuÐĪbozabilecekĪrisklerĪ

taşımakŅtaydıĪiçinde.BuĪkadarĪdevĪbirĪoyÝuÎncuĪkadrosuylaĪsahneyeĪ

koyulanĪ herĪoyunda,Ī elbetteĪhŸerĪzamanĪ hesaplanamayanĪ

aksiliklerĪçıkabilirdi.ƤAmaĪartıkĪgeriěĪdönüşĪyoktȈuÏ.ƤĪ

Oyuncu kadrsu oldukça

kalabalık olan bu oyunda

hepimiz Danimarka usulü bir

maceraya hazırdık artık.

HzerĪucuzĪ oyundaĪ adetĪ olduğuĪüzereĪsahneyeĪ enĪönceĪ başrolĪ

oyuncusuĪMosesĪçıktı.ĪSırtındaĪlǮüĆxȏlǮ0ĪcmĪkalaslardanĪyapılmışĪ

birĪ haçlaĪsahŸneĪalanĪ Moses,Ī FilistinliĪgençleriĪveĪsolcuĪ

DanimaűrkalılarıĪiyiceŵĪçileŵdèeŵnĪçıĞkaűr«mſaűkǪĪiçinĪkostümĪolǯarǾakǪĪİsrailĪ

bayrağındanĪdikilmişĪbirĪkŅostümĪseçmiştiĪkendisine.Ī

Y¾anjrdımcıĪroller,ĪbaşĪ rolĪ oyuncumuzunĪetrafǛındaĪ 'Jesus loves

you' diyeĪşarkılarĪsöyleyip,ĪdansĪedenĪ1OŮ -15ťĪkendindenĪgeçmiş,Ī

fanatikĪhıristiyanĪtarafǛındanĪpaylaşılmıştı.Ī 'ifade özgürlüğü nü

korumak ve ko llamakla' görevliĪ6R00ĪadetĪresmiĪveĪsivilĪpolis,Ī

buĪküçükĪkalabalığıĪcepeçevreĪsannǶıştı.Ī

BütünĪbunlarıĪpǼrotestoĪiçinĪtoplananĪbirkaçĪbinĪkişilikĪbirĪkalabalıƖkĪ

iseĪ polislerinĪ etrafǜınıĪ sarmıştı.ElbetteĪbǐütünĪ bunlarınĪ peşindeĪ

oradanĪ orayaĪ koşuşturanĪ yazılıĪveĪ görselĪ medyaĪ mensuplarıĪ

yerleriniĪaldılarĪheyecanla.Ī

VĿeĪ nihayetĪbeklenenĪanĪgeldi.GünümüzünĪHamlǭet'ȫiĪ 'to be, or

not to be at Nr/rrebro' demekĪüzereĪsahneyeĪçıktığında ,ĪkalabalıkĪ

taǍrǾafóığndanĪçürükĪ yumurtaǍĪ veĪ domanjtesĪyağmurunaĪ tutuldu.Ī

31 yıldır

Amerikalı Joy

ile evli 6 çocuk

babası Moses

15 yıl boyunca

sırtındaki 3

metrelik haçla

Danimarka 'yı

boydan boya

dolaşmış .

OrtalıġkĪanidenĪkarıştı,ŝĪpolisinĪMoses'iĪkiliseyeĪtekrarĪsokmasıĪ

ileĪ yatışabildiĪancakĪdışarıdakiĪ kalabalık.Ī DışarıdaĪ uzunĪ süreĪ

beklemektenĪsıkŅılanĪkalabalıkĪdağılmayaĪbaşlamıştı.ĪAncakĪhemĪ

Moses,ĪhemĪdeĪpolisĪoyunuĪtekrarĪsahneyeĪkoymaktaĪkararlıydı.Ī

AradanĪbirĪkaçĪsaatĪgeçtiktenĪsonraĪperdeĪtekrarĪaçıldı.VĿeĪoyunĪ

gerçektenĪ planlandığıĪ gibi,ŝĪ dörtĪgünĪbaşarıylaĪsahŸneyeĪ

kondǕu.EleştirmenlerĪgazetelerdeĪoyunĪhakkındaĪolumlu,ĪolumsuzĪ

kŅrƂitiklerĪyazdılarĪbirkaçĪgün.Ī

Moses 'e senaryoya uygun olarak

çürük yumurta ve domates atmak

yerine, gerçek taş atan bir kaç

Filistinli genç

karakola davet edildi.

Moses'eĪsenaryoyaĪuygunĪolarakĪçürükĪyumurtaĪveĪ domatesĪ

atmakĪyerine,ĪgerçekĪtaşĪatanĪbirĪkaçĪFilistinliĪgenç,ĪpolisĪtarafôıĠndan,Ī

kartopununĪ içineĪ taşĪ koyanĪ haylazĪ çocukĪ muamelesiĪ

yapǼılmakĪüzereĪkarakolaĪdavetĪedildi.ţĪ

DahaĪsonraĪtoplumunĪkuralĪveĪyasalarınaĪsaygılıĪbütünĪevlatları,Ī

akşamĪhaberlerindeĪveĪdahaĪsonrakiĪyoruȋmĪprogrƂamlarında,ĪenineĪ

boyunaĪtartışılanĪkonuyuĪilgiĪileĪizlediler.SenaryonunĪbaşarılıĪbirĪ

biçimdeĪsahneyeĪkonulmasınıƖnĪverdiğiĪ huzurĪ veĪ ertesiĪ günĪ

yazılacakĪyeniĪbirĪsenaryonunĪheyecanıylaĪbütünĪülkeĪyataklarınaĪ

çekildiĪ..Īİyi geceler Danimarka A^Ī

15


•• •• ••

KISACASI KÜLTÜRSÜZ KALMA

TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA.

B ugüneĪdekĪTürkleriĪİsveçteĪveĪİsveçĪdışındaĪyıllarcaĪ

temsilĪetmişĪolanĪ TürkiyeĪ kökenliĪsanatçıĪveĪ

edbiyatçılarınĪnesliĪtükenmekĪüzere.Ī Çünkü,Ī TürklerinĪ

yüzakı,ĪtoplumumuzunĪkanĪdamarlarıĪolanĪbuĪsanatçıĪveĪ

edebiyatçılarmĪhepsiĪbirinciĪkuşaktanĪveĪyolunĪsonunaĪ

yaklaşıyorlar.Ī Onlar,Ī kökleriĪTürkiye'deĪolanĪamaĪ

meyvalarınıĪburadaĪverenĪyetōenekliĪveĪçokĪdeğerliĪkafaÿĪ

emekçilerimiz.ĪAmaĪonlarınĪyeriniĪdolduracakĪhattaĪonlarıĪ

aşacak,Ī TürkĪ kökenliĪikinci,Ī üçüncüĪ kuşakĪ sanatçıĪveĪ

edebiyatçılarıĪufuǢktaĪgöremiyoruz.ĪNedenĪdersiniz?Ī

BirinciĪkuşakĪyaratıcıĪsanatçılarǿımızmĪürünleriĪİsveçĪveĪ

İsveçĪdışındaĪgaleri,Īmüze,Ītiyatro,Ī sinemaĪsalonlarındaĪ

sergilendi.ŞIJehirĪmeydanlarında,Ī kurumların,ĪsanatĪ

severlerinĪmekanlarındaĪonlarınĪ eserlerineĪrastlamakĪ

mümkün.ĪR¢adyoĪveĪtōelevizyonlardaĪdaĪeserleriĪbaşarıylaĪ

sergilendiĪyarışmalardaĪödüllendirildiler.ĪEdebiyatçılarınĪ

ürünleriĪ İsveçĪ veĪ Türkiye'dekiĪ okuyucuların,Ī

kütüphanelerinĪraflĊarındaĪveĪinsanlarınĪbelleklerindeĪlayıkĪ

olduklarıĪyeriĪaldı.Ī

Sanatçı ve edbiyatçılarımızdan ve onların

ürünlerinden bahsederken birçokĪ okuÓyucununĪ

kafasmınĪsoruĪişaretleriyleĪkarmcalandığınıĪgörürĪgibiyim.Ī

TürƃklerƃinĪbüyükĪçoğĒunlunǸunĪbuĪkafaĀĪemekçilerƃindenĪveĪ

onlarınĪürünlerindenĪ haberiĪolmadığıĪiçinĪkafaǞlarĪ

karıncalanıyor.ĪHaberleriĪolmamasıĪsuçĪdeğilĪamaĪbüyükĪ

birĪeksiklikĪkişiĪadma.ĪGençlerĪiçinseĪbüyükĪbirĪkayıp.Ī

Bu sanatçıların çoğu dernekler ve fedarasyonlar

tarafından dışlanmış, sahiplenilmemişĪyadaĪküstüËrü½lüpĪ

TürkĪtoplumundanĪuzaklaştırılarakĪkendiĪtoplumuylaĪ

bağlarıĪkoparılmıştırǿ.ĪBuĪsanatçılarmĪiçindeĪbulunduklarıĪ

İsveçĪortōamıĪveĪşartlarıĪdaĪ buĪkopmayıĪhızlandıranĪ birĪ

başkaĪneden.ĪGündeĪonsekizĪsaatĪçalışan,ĪcumartesiĪpazarıĪ

belliĪolmayanĪkebapçı,Īpizzacı,bakkalĪveyaĪbirĪtemizlikĪ

işindenĪöbürüneĪkoşanĪtemizlikçi,ĪbulaşıkçıĪvatandaşĪsanataĪ

veĪkitabaĪ zamanĪ ayıramayabilirĪamaĪ onlarınĪ çocuklarıĪ

ayırmakĪzorunda.Ī TamĪ buĪ noktadaĪanne-babalara,Ī

eğitimdzcilere,Īderneklere,ĪfeǠderasyonlara,Īsanatçı,ĪedebiyatçıĪ

veĪ aydmlaraĪ büyükĪ görevlerĪ veĪsorumluluklarĪ düşüyorĪ

amaĪkimseninĪumursadığıĪyok.ĪVeºĪsonuçùĪortada.Ī

BuĪkurumlarınĪyönetimindeĪolanlara,ĪsıradanĪvatandaşaĪ

veĪ mürekkepĪyalamışĪ amaĪ sanatıĪ izlemeĪzevkindenĪ

mahr±umĪkalmışĪolanĪ aydmĪtakımmaĪsanatıĪsevmeyiĪveĪ

sanatıĪizlemeĪalışkanlığıĪedinmeleriniĪöneririz.Ī

TürkĪgençlikĪfedarasyonuĪbaşkanıĪAhmetĪÖnalĪ

"Gençler için olumlu örneklere ihtiyaç var. "Īdiyor.Ī

16

KULTURSUZ

TOPLUM!

Muammer Özer

İSVEÇ 'TE YAŞAYAN TüRK TOPLUMU,

SANATSIZ VE EDEBİYASIZ,

MilliyetçiĪHareketĪPartisi'ninĪ gençlikĪkollarınınĪyaymĪ

organıĪgibiĪyaymĪyapanĪveĪAhmdzetĪÖnal'Ī11NĪyaymĪsorumlusuĪ

olduğu,Ī GençlikĪ FederasyonununĪ yayınĪ organıĪ

"Eurotürk"ĪdergisindeĪİsveçĪ'tekiĪTürkiyeliĪsanatçılarıĪveĪ

onlarmĪürünlerini,ĪüyeleriĪolanĪgençlereĪtanıtmakĪyerineĪ

fiăĪtarihindeĪyaşamışĪKılıçĪAliĪPůaşalarıĪtanıtıyorlar.ĪÖnal'ȭmĪ

kastettiğiĪörneklerĪOrtaĪAsyaĪveĪOsmanlıĪcengaÕverleriĪolsaĪ

gerek.Ī

Bakın,Ī "Eurotürk"Ī dergisindeĪyaymlananĪbirĪyazıdaĪ

GençlikĪ DernekleriĪ FederasyonununĪ edebiyata,Ī

edebiyatçılaraĪbakışĪaçısınıĪnasılĪaçıklıyorlar:ƬĪ

"Uzun bir çalışmadan sonra, Kültür Bakanlığının da

yardımlarıyla 1200 kitap ile ilk kütüphanelerimizi açıyoruz.

Böylece İsveç kütüphanelerinde bulunan, geneld

Türkiye karşıtı ve Türkiye'ye karşı önyargılı yazarlar

tarafından yazılmış kitapları okumak istemeyenlere gerekli

alternatif sağlamayı umuyoruz. TGF. "

GençlikĪDernekleriĪFederasyonuĪtarafúmdanĪgençlerinĪ

beyniĪböyleĪyıkanǷıpĪşartlandırılıyorĪveĪbelliĪkitaplarĪileĪbelliĪ

yazarlarmĪdışındaĪkalanĪedebiyatçılarĪveĪedebiyatĪürünleriĪ

karalanıyor.BununĪ sonucuĪ olarakĪ daĪ İsveçĪ

kütōüphanelerindekiĪdeğerliĪTürkĪyazarlarınĪkitaplarmmĪ

parçalanmakĪyaĪdaĪortadanĪkaldırmakĪşeklindeĪsaldırıyaĪ

uğradığınıĪdaĪbelirtelim.Ī

Yaşar Pektaş'ın federasyon başkanlığı zamanında

feŶdarasyonĪöncülüğündeĪ düzenlenenĪçeşitliĪsanatĪ veĪ

edebiyatĪürünlerininĪsergilenipĪsanatçıĪveĪedebiyatçılarınĪ

tanıtıldığıĪ "ƚkültür-ơsanatĪ feŶstivali"ƚĪ sırasmdaĪşimdikiĪ

feǠderasyonĪbaşkanıĪOsmanĪÖzkanat'mĪ "Bizim halkımız

böyle sanatlardan anlamaz, davul zurna sever. Bu kadar

masrafa gerek ne " diyerekĪderinĪeleştirilerdeĪbulundu.Ī

OsmanĪÖzkanat'ȮınĪbuĪsözleriĪ sanata,Ī sanatçıya,Ī

edebiyataĪveĪedebiyatçıyaĪgenelĪbakışĪaçımızıĪçokĪgüzelĪ

açıklamıyorĪmu?Ī

Bu kafaların bu çağda İsveçte'de bulunması,

feŶderasyonlarınĪbaşmdaĪolmalarıĪhalkımızĪ veĪözellikleĪ

gençlerĪiçinĪçokĪbüyükĪbirĪşanssızlıkĪveĪendişeĪvericiĪbirĪ

durum.DrileğimizĪtoplumumuzunĪ kanĪ damarlarınınĪ

kurutulmaması.Ī

BirinciĪku{şaktanĪazĪyaĪdaĪçokĪtanınmışĪelliĪdolaymdaĪ

sanatçıĪveĪedebiyatçımızĪvar.ĪBunlardanĪbirĪkısmıĪyurdaĪ

kesinĪ dönüşĪ yaptı,Ī birkaçıĪ vefatĪ ettiĪamaĪ çoğuĪ buradaĪ

bizimle.ĪBuradaĪkendileriniĪsaygıĪileĪanmakĪveĪözellikleĪdeĪ

gençlereĪtanıtıģnǶakĪamacıylaĪbirĪkısmmınĪadmıĪyazıyorum:ƬĪ

Lütfü Özkök, İhsan Aydın, İlhan Koman, Demir Özlü,

Rauf Alazan, Ali Cevat Ayral, Hayati Kafe, Mazlum

Kiper, Tuncel Kurtiz, Oka Temiz, Güneş Karabuda, Ayten

Kuyu/ulu, Thelma Emen, Ömer Zülf Livaneli, Abdullah

Rıza Ergüven, Erhan Güner, Fikret Çeşmeli, Hasan

Erdemir, Fuat Çağatay, Özkan Mert, Gürhan Uçkan,

Sebüktay Kaan, Ahmet Tekbilek, Ziya Alptekin

ve diğerleri..


Tabelalarımız, isimlerimiz, dilimiz işgal altında

Biz kimin sömürgesiyiz?

Dr. Veli Sırm

S

adece

büyük işyerleri ve O kadar ki, İngilizler şedde bilmediği

alışveriş merkezleri değil, için, allerji kelimesini onlara baka ak

kasabından dükkanına, • alerj i yaptık; entellektüel yerme

berberinden manavına kadar her yerde

yabancı isimler kullanılıyor. Özellikle

entelektüel demeye başladık. Üstelik

"Türk" Dil Kurumunun marifetiyle!

İngilizcekelimelerdilimize alabildiğine Bu gidişle, intelekçuıl demeye

yerleşti. Üstelik bu kelimeleri artık bir başlamamız da çok sürmez herhalde.

İngiliz gibi telaffuz etmeye başladık. • ·

Nasıl olsa, alfabemizin büyük kısmını

İstanbul 'un daha pek çok semtinde

artık İngilizce telaffuz ediyoruz: ey

Türkçe isme rastlamak için büyük

bi si, si en en, ti ci ar ti, ti vi ... Cep

çaba harcamak gerekiyor. Hele adı

telefonu mesajlarımız c u harfleriyle

bağımsı lık anlamına _ elen ! a -

bitiyor; bunlar İngilizce okunuşuyla

sim'deki istiklal Caddesı ışgal edılmiş

si yu, Türkçe anlamıyla görüşürüz

gibi. Adını Doğulu bir şehirden alan

demek. Sahi, bizim ne zaman

Bağdat Caddesinde ise tartışılmaz

İngiliz sömürgesi olduğumuzu

bir Batı egemenliği var.

hatırlayan var mı? ...

Aynı durumu ülkemizin bütün

Biz ister hatırlayalım, ister

şehirlerinde, ilçelerinde, hatta

hatırlamayalım, sömürgecinin ruhu,

köylerinde dahi görmek mümkün. ··

temizlikçi bir kadının dahi iliklerine

Kenar mahallelere ve sokak

kadar sinmiş durumda: Kadıköy

aralarına kadar giren yabancı Moda' da bir bayan, evine bir

isimler artık hayatımızın__ ayrılm z

temizlikçi kadın çağırır. Temizlik sırabir

parçası oldu. Oy le kı, sında evin hanımıyla temizlikçi kadın

karşılaşılan isimlerin yabancı

oluşundan çok, böyle bir ortamda

insan kendisinin yabancı olduğu

hissine kapılıyor. ? itti ği kas _ a?

Rainbow Kasabı, alışverış yaptıgı

dükkan Groseri Market, saçını tı aş

ettirdiği berber Coifeur Angl ; ıs-

mini taşıyor...

Aslında pek çok insanımız

kendisindeki bu yabancılığı ortadan

kaldırma yönünde epey mesafe almış

görünüyor. Bunda en fazla yara lan-

dığı kaynak ise, evinin baş köşesınde

bulunan televizyonu. Pürdikkat sey-

rettiği pembe dizilerden, eğlence

programlarından, pek çok yabancı

kelimeyi öğreniyor. Şov, mega-Slar,

konsensüs, efor, zaping, diicey,

viicey kelimelerini büyük bir

beceriyle kullanıyor. Hatta hızını

alamayıp transformeyşın , infor- _

meyşın diyebiliyor. Eskıden bu

kelimelerin Fransızca söylenişini

arasında ilginç bir konuşma

başlamıştır. Evin hanımı bir

televizyon kanalında seyrettiği

programdan bahsetmek ister. "Dün

akşam Ha-Be-Be 'de bir program

vardı " deyip sözüne devam edecek

iken, temizlikçi kadın hemen atılır ve

"Hanımefndi, o kanalın adı Ha-

Be-Be değil, Eyç-Bi-Bi'dir" der. ..

Temizlikçi kadından en kültürlü ve

eğitimli insanına kadar, ülkemiz

insanı, hergün kelime dağarcığına

yenilerini ekliyor. Bu kelimeleri

büyük bir istek ve gayretle öğrendiği

için, bir süre sonra o kelimelerin

Türkçe karşılıklarını unutuyor.

Derken dildeki bu dönüşüm

tabelalara da yansıyor. Tabelalar

yabancılaştıkça, insanlarda daha

fazla yabancı hayranlığı oluşuyor.

Yabancı hayranlığı daha fazla

ya b ancı kelime kullanmayı

tercih ederdik; şimdi İngilizleri doğuruyor. Ve bir kısırdöngü

izlemeye başladık. devam edip gidiyor ....

Ülkemiz insanı yıllarca gazetelerden,

dergilerden, radyolardan, televizyonlardan

ve en son olarak intemetten

öğrendiği markaları, ihtiyacı olsun

olmasın, edinme yarışı içinde.

Sadece kendisi için değil, çocukları

için de bu yarışı büyük bir fedakarlıkla

veriyor. Henüz iki yaşındaki

çocuğu için reklamını gördüğü

Teenage Mutanı Ninja Turtles

ayakkabılarını alıyor. Çocuğunu

To s R Us, Joker, LC Wa ikiki veya

Chicco 'dan giydirmeyi bir ayrıcalık

olarak görüyor. Eşiyle veya çocuklarıyla

gittiği McDonald s, Burger

King, Pizza Hut veya Domino s

Pizza 'yı öve öve bitiremiyor. En

küçük bir ihtiyacı için dahi

Carousel 'e, Galleria 'ya, Capitol

'e, Atrium 'a, Carrefour'a

gidiyor.

Sebep: Reklamlarla oluşturulan

yapay imajları kazanabilme

arzusu ...

Bazı tabelalarda Türkçe isim ve

kelimelere sanki farklı elbiseler

giydirilmiş. Top kapı' daki dev bir

tabela üzerinde CoonDra yazısını

görenler, ilk başta bu ismin yabancı

bir kelime olduğunu düşünüyorlar.

Ancak kelimeyi bir İngiliz gibi

telaffuz ederseniz, Türkçe olduğu

anlaşılıyor: Kundura! Bunun gibi,

Efendi kelimesi Efendy, Eskici

kelimesi Eskidji, Leyla ismi Laila,

Köşk kelimesi Kiosk, Zift kelimesi

Ziftt oluyor tabelalarda ....

İstanbul 'un en hareketli yerlerinden

Taksim'de yükselen dev otelin

tepesinde The Marmara Istanbul

yazılı. Bendeniz The Veli Sırım, bu

seçimin anlamını bir türlü çözemedim.

Çözenlerin the insanlık namına

bildirmeleri rica olunur!A

*Bu yazı aylık olarak yayınlanan

özgür ve Bilge dergisinden yazarının

izniyle alınmıştır. Yazının tamamını

www. ozgurvebilge.com adresine /hık/ayarak

okuyabilirsiniz. Bu dergiye ulaşacağınız

l?

adres ve telefon numaraları:

Sanayi Caddesi, Bilge Sk. No: 2 Yenibosna­

İstanbul, Tel:+90 212 55 1 32 25


Sebüktay Kaan

KAFİLLERLE

KOKLAŞMAK

iirlerimiĪİsveççe'yeĪçevirmeyeĪbaşlayıncaĪzorluklarĪ

daÖhĖaĪuzakĪgörüƕnmeyeĪbaşladı.ĪAslındaĪbununĪkolayĪ

birĪ işĪ olmadığınıĪbaşındanĪbiliyordumĪ amaĪ

zĪ klarınĪnelerĪ olduğuĪbaşlayáıncaĪdahaĪ somutĪ çıktıĪ

ortaya.ĪBirĪdizeyi,ĪanlaşılırlığınıĪyâitirmedenĪnasılĪfoČrmuleĪ

edebilirimĪveĪaynıĪzamandaĪdizeĪritminiĪdeĪkoru¼sun.ĪYoksaĪ

başkaĪbirĪritmĪmiĪbulmamĪgerek?ĪYaljĪdaĪbelkiĪ başkaĪbirĪ

sözcükĪmüĪseçmeli.Ī PekiĪ herĪsözcüğünĪ karşılığıĪ varĪmıĪ

bakalımĪİsveççe'de?ĪHayır,ĪherĪzƐamanĪyok.Ī

Yeni bir kışa hazırlanırken MiiǨlarenĪGölüĪveĪBenĪ

şiirimiĪçeviriyordum.Ī ŞIJiirdekiĪ yazcı[ sözcüğünü,Ī

Tľürkçe'ninĪkurallarındanĪhareketleĪ-çıl üretme ekini kullanarak-

kendimĪüretmiştim.ĪAƱmacımĪyazĪöpüşmelerinin,Ī

kışĪöpüşmelerineĪgöreĪdahaĪduyguĪyüklüĪolduğunuĪöneĪ

çıkarabilmekti.ĪAmaĪürettiğimĪbuĪsözcüğün,Ī İėsveççeĪ

karşılığınıĪbulamıyordum.ĪBöyleĪbirĪsözcükĪyoktu.Ī AmaĪ

bizĪinsanlarĪdeğilĪmiyiz,ĪbinlerceĪyıldır,Īduygularımızı,Ī

ihtiyaçlarımızıĪaçıklayabilmek,ĪgörüƕpĪduydǕuğumuzĪşeylereĪ

adĪverebilmekĪiçinĪsözcükĪüreten.ĪBenĪdeĪyeniĪbirĪsözcükĪ

üretmekteĪ çekinceĪ görmediğimĪ gibi,Ī bulduğumĪyazcı!

sözcüğündenĪdeĪepeyĪhoşlandım.ĪMantığaĪuygunĪolduğuĪ

kadarĪkulağaĪdaĪhoşĪgeliyordu.Ī

Gelgelelim yazcıl'm İsveççe'de karşılığı yoktu. NeĪ

şiir³imi,ĪneĪdeĪmesajżımıĪtatminĪedecekĪİsveççeĪbirĪsözcükĪ

yoktu.ĪNeĪyap¦acaktım?ĪİsveççeĪanadilimĪolmamasınaĪveĪ

dahasıĪyirmiliĪyaşlardaĪöğrenmeyeĪ başlamamaĪkarşın,Ī

İsveççeĪbirĪsözcükĪüretmeyeĪmiĪkalksaydım?Ī

ÖóyleĪyaptım!ȦĪ TľutÅupĪTľürkçe'deĪyaptığımĪgibi;XĪ buĪkezĪ

İsveççe'ninĪüremeĪkpurallarınıĪkullanarak;YĪ -cıU-cil ekineĪ

denkĪ düşen,Ī İsveççe'ninĪ-lig ekini,Ī sommarĪ ()yaz)-ĪaĪ

ekleyipĪ sommarlig yaptım.Ī SözcüğüĪ İsveçĪAkademisiĪ

Sözlüğü'nünĪelimdekiĪyıllarĪönceĪedindiğimĪbaskısındaĪ

aradım,Īyoktu.ĪBuĪsözcükĪdeĪbana,ĪaynıĪşekildeĪmantığaĪ

uygunĪveĪharmonikĪgeldi.Ī "Vi ska minnas vara sommarliga

kyssanden " (YaljzcılĪöpüşmelerimizĪgelecekĪaklımıza).Ī

BenceĪgüzeldi.ƦĪ

Çevirilerimi İsveçli arkadaşlarla gözden

geçirirken "ama böyle bir sözcük yok itirazları " geldi.Ī

"Böyle denmez! " Ama,ĪyerineĪkoyabilecekĪbaşkaĪsözcükĪ

deĪyoktuĪki!ijĪSonĪokumayıĪdilĪbilgisineĪgüvendiğimĪsevgiliĪ

dostumĪ HansĪ W½igren'leĪ yapıyorduk.Ī OnunĪ neĪ

düşündüğünüĪöğrenmekĪistiyordum.Ī SesimiĪçıkarmadanĪ

18

bekledim.Ī "Böyle bir sözcük yok. " dedi,Ī "bunu sen üretmiş

olmalısın ... ama güzel olmuş. " S¦evindim.ĪHiçĪolmazsa,Ī

sonundaĪbirĪİsveçliĪbulduğumĪsözcüğüĪbeğenmişti.Ī

FļakatĪ buĪ kezĪbaşkaĪ birĪ sözcükĪtartıştıkĪHansla.Ī

Koklaşmak sözcüğünü.Ī "ƛAnĪ Olur"ƛĪ şiirindekiĪ

"Karanfillerle koklaşmaya benzemez ki bu ahi " dizesiydiĪ

uğraştığımız.Ī ÜôstelikĪ buĪ defaĪ TürkçesiniĪdeĪ benĪ

üretnıǺenǹıȣiştim.Ī Koklaşmak sözcüğü,ĪyüzĪyıllardır,Ī belkiĪ

binĪyıllardırĪvarĪolanĪbirĪsözcük.ĪAmaĪonunĪdaĪkarşılığıĪ

İsveççe'deĪyoktu.ĪÖpmekĪ(kyssa)ĪveĪöpüşmekĪ(kyssas);ƮĪ

ikisiĪdeĪvarĪsözlükteĪamaĪkoklaşmakĪ(luktas)Īyok.ĪSadece,Ī

koklamakqĪ (lukta)Ī var.Ī İnsanlarĪ açısındanĪkoklaşmanınĪ

Türkçe'deĪ"utangaç"Ī birĪöpüşmeninĪbaşlangıcıĪolduğuĪ

veĪonunĪdaĪyerineĪkonabilecekĪbaşkaĪbirĪİsveççeĪsözcükĪ

olmadığıĪgerekçesiyleĪbuĪsözcüğēüƕĪdeĪalıkoymakĪistediğimiĪ

belirttimĪveĪöyleĪdeĪyaptım.Ī

GeçenĪyaz,Ī İsveçĪAkademisiĪtarafǜındanĪ TVĪkısaltmasınınĪyenidenĪ-uzatılarak-

teve şeklinde,ĪsözcükĪolarakĪ

kabulĪedildiğiniĪokuyuncaĪgazetede,ĪresmenĪcanımĪ

sȅıƗkıƗldıƗ.ŢĪBöĀyleĪbirĪsözcüğeĪgēereksinimĪolmadığıĪgibiĪbirazĪ

daĪvulgerĪ(basit)Īgelmişti.ĪOĪzamanĪbenĪde,ĪbulduğumĪoĪ

-güzel- sözcüğüĪ AkademiĪ'yeĪ önermeyeĪ kararĪ verdim.Ī

AmaĪyineĪde,ĪherĪolasılığaĪkarşı,ĪAkademiĪsözlüğününĪ

sonĪbaskısınaĪ baktım.Ī NeĪ göreyim .... sommarlig!

"günümüzde az kullanılan "ĪeskiĪbirĪsözcük.ĪHattaĪbaşkaĪ

birĪsözlükteĪ"edebi"ĪdiyeĪdeĪbirĪnotĪdüşülmüş.Ī

Aslında burada önemli olan şu ki onĪcivarındaĪ

İsveçliĪarkadaşla,2ĪhattaĪokulumdakiĪİsveççeĪöğretmeniĪ

meslektaşlarımlaĪkonuşmuşĪolmamaĪkarşın,ĪhiçĪbiriĪbuĪ

sözcüğüĪduymamıştıĪ veĪbenĪbunuĪbirĪ zƐamanlarĪ-ya da

şimdi yeniden- varĪolduğunuĪbilmedenĪ"ürettim".Ī

BiirĪgüƓn,ĪşiirleriminĪİsveçliĪokuyucularaĪulaşmasıĪiçinĪ

elindenĪgeleniĪyapanĪveĪŞIJubatĪayındaĪyaptığınǹıȣĪgecemeĪ

katılıp,ĪşiirlerimiĪ okuyarakĪ unutamayacağınıǺĪ birĪkatkıĪ

sağlayan,ĪdeğerliĪdostumĪSvenĪWLjolter'e,ĪevineĪyaptığımĪ

birĪziyaretĪsırasındaĪolanlarıĪanlatȈtımĪveĪkonuylaĪilgiliĪbirĪ

makaleĪyazmakĪistediğimiĪsöyledim.Ī "Kimler İsveççe 'nin

gelişmesine katkıda bulunabilir diye sormak istiyorum. "

dedimĪveĪ ekledim,Ī "yani ben de katılabilir miyim ?"

GülerekĪyanıtladı.Ī' 'Elbette katılabilirsin Sebüktay! Ta bii

ki katılacaksın!"

DĻiller,ĪözellikleĪyanyanaĪyaşayanlar,ĪbirbirleriniĪsürekliĪ

etkilerlerĪ veĪ birbirlerindenĪ etkilenirler.Ī TarihĪ boyuncaĪ

yaşanagelmişĪbirĪsüreçtirĪbu.ĪEğerĪbenimĪanadilimĪTľürkçe;ƮĪ

ArƂapça'dan,ĪFļarsça'dan,ĪYuÉnanca'danĪveĪdahaĪAnadolu'daĪ

yaşamışĪbirçokĪuygarlığınĪdilindenĪetkilenmemişĪolsaĪneĪ

kadarĪyoksulĪkalırdı,ĪdüşünememĪbile.ĪBuĪdillerĪdeĪTürkiyeĪ

ileĪilişkilerindenĪdolayıĪmutlakaĪdahaĪzenginleşmişlerdir.Ī

İsveççeĪistisnaĪolabilirĪmi?Ī

Birçok İsveçli entellektüelden duymuşumdur. "SizĪ

yabancıĪkökenliĪyazarlar,Īİsveççe'yiĪbazenĪöyleĪdeğişikĪ

kullanıyorsunuzĪki,ĪamaĪbizeĪyineĪdeĪgüzelĪgeliyor. "Ī

BenĪ bizimĪ katkılarımızınĪ İsveççe'yiĪ geliştireceğiniĪ

düşünüyorum.Ī OnunĪiçindirĪkiĪbaşkaĪ anadilliĪ yazƐarlar,Ī

İsveççe'ninĪgelişmesineĪkatkıdaĪbulunmalılar.ĪBuĪsadeceĪ

hakkımızĪdeğilĪgörevimizdirĪde.ĪGereken, biraz cesaretJi

* Bu yazı İsveç Yazarlar Sendikası 'nın yayın organı Författaren 'de

İsveççe olarak yayınlanmıştır.


Türk Milli Futbol

Takımı

Hazırlayan: Tuna Özer

29 Haziran 2002

unutulmayacak bir

tarih olarak

belleklerimizde.

Q ünkü o gün saat 15.50'de

Türk Milli Futbol Takımı Kor

eli rakibini 3-2 yenerek

T 'ye 48 yıl sonra katıldığı Dünya

Kupası'nda üçüncülük madalyası

kazandırdı.

Dünya üçüncüsü olduğumuz maçın

daha henüz 11.saniyesinde Hakan

Şükür'ün attığı gol de Dünya Kupası

tarihinin en erken atılan golü oldu.

9.dakikada Güney Kore bir serbest

atış kazandı ve skor 1-1 oldu. Bu gol

aynı zamanda Kore'nin Türkiye'ye

tarihte attığı ilk goldü.

Güney Kore maçında

Türk takımı

Rüştü

Fatih

Alpay

Bülent

Ergün

Ümit Davala

Tugay

Yıldıray

Emre Bel

İlhan

Hakan Şükür

3 GOL

4 Korner

15 Faul

5 Ofsayt

· tarih yazdı

13. dakikada yeniden galibiyeti

yakaladık. Orta sahadan hızla rakip

ceza alanına yaklaşan Yıldıray topu

İlhan'a verdi. O da Hakan'a. Ardından

yine İlhan aldı topu ve bu sefer 2-1

önegğ o ooU

32.dakikada İlhan ile Hakan'ın

arasındaki müthiş verkacın

sonucunda İlhan, topu kalecinin

üzerinden aşırttı ve gooooooool. 3-1

Takımımız ikinci yarıda savunma

ağırlık oynadı.

Uzatmaların oynandığı 93.dakikada

Song Chong-Gug'un şutu

savunmaya çarptı ve ağlarımıza girdi.

3-2.

Hakemin bitiş düdüğünü çalmasıyla

Türkiye'nin Dünya Kupası'nın

üçüncülük madalyasını alacağı

kesinleşti.

C N N (Amerikan)Türkiye,

kupadaki bu başarısıyla Avrupa'nın

yeni gücü olduğunu gösteriyor.

RAI (İtalyan)Türkiye, bu

Dünya Kupası'nda uluslararası

arenadaki yerini herkese

gösterdi.

ET 1 (Yunan) Türkler yine

muhteşemliklerini gösterdiler. Bir

zamanlar bizden geri olan Türk

futbolu, istikrarlı çalışmaları

sayesinde bizi geçmeyi başardı.

DÜNYA ONLARI AYKTA ALKIŞLADI

- • • ci C3■

C3 'ıK 1

2 4 3 ..

-

19


REUTERS

(İngiliz)Türkler müthiş atak

futbolla izleyenleri büyülediler.

IT (İngiliz)Türklerİstanbul'açok

değerlibirbronzmadalyayladönü­

yorlar.Almanya'yıyenebilecekgüçte

ETHNOS (Yunan)Komşu­

muzbileğininhakkıylakazanıpdünya

üçüncüsyüoldu.HakanŞükürs,adeta

soyunmaodasındankaydettiğigolle

adınıtariheyazdırdı.

BILD (Alman) Türkiye çok

büyük başarı aldı. Kalesinde

Rüştü gibi bir kaleci olduğu için

kazandı.

DÜNYANIN

EN HIZLI

GOLLERİ

Hakan Şükür (śT­üȞrkŇ.C2002)ĴĪ

11. saniye

Va¹cǔlavŐĪMasekŇĪ(śClekŇ.1 9Ĺ6ĸ2)ĴĪ

15.saniye

EtrƅnstȊĪLeǚhĘneǚrƅĪ(*AclmǴ.1 9Ĺ3Ʃ4Ť)ĴĪ

24. saniye

BjryƎanĪ R£obŀsonĪ(ślngǤ.19Ĺ82)ĴĪ

27. saniye

... ve Isveç

DN Bu bronz madalya Türk

takımının oyuncularının Avrupa

spor kluplerinin gözdesi olmayı

sürdürecekleri anlamına geliyor.

SvDrürkiye, güzelfutboluyla

olduklarınıkanıtladılar.

Tf 1 (Fransız) Ergün sol

kanatta mükemmel oynadı. Maç NTV (Rus)Hakembaşlama

sonrasında sahada yaşanan düdüğünü çalmaya bile fırsat

dostlu ise herkesin gözlerini bulamadangolgeldi.Hakanbaşarısı

yaşarttı.

sürprizoldu.

••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

f P6 Radio Sweden

İsveç Radyosu Türkçe Yayınları

Merhaba'nın

yayın saatleri

SǃalıƘĪ

CmuÖmǴarƅtȊesiĪ

PazȔarĪ

10.00-Ƣ10.4ƪ5ķĪ

1M7T.3Ʃ5Q-Š18U-Š00Ī

11.15ķ-Ƣ12.00Ī(+SDŽadŴecǓeĪSDŽtoƁcǓkǬhźoƁlňmǵĪ

çüevƊrŌesƇindŴeĪdŴinlňenebǒilňirŌ.D).Ī

YÄayƎıƘnlarĪSǃtƈocǔkŇhǦolmʼnĪvŐeĪçƒevŐresindeĪ

P6 89,6 Mhz'den, İȢsvŐeçƒȰ'inĪdiğȠerĪbŀöȝlgǤelerindeĪiseĪ

P2 96,2 Mhz'den dinlenebŀilir.Ī

İȢntƈernetƈĪüȞzȔerindenĪdinlemʼneĪolanağȠıƘĪolanlarĪiçƒinĪ

adresĪşħöȝyƎledir:ŨĪ

http://www.sr.se/p6/grupp/tur

e-šmʼnail:ŨĪmʼnerhǦabŀa@]p©6ĸ.sr.seĪ

Te¯l:ŨĪ08-š7ƫ84ƪĪ5ķ9ĹĪ4Ť1-š4ŤĪ

FuaxÚ:W08-96ĸ6ĸ1Ī 05ķĪ87ƫĪ

büyüktakdirtopladı ve hakkıyla

DünyaKupası'ndakiesasyerinialdı.

A ftonbladetKore için

şok başlangıç. Türkiye kumandayı

alıyor. Bütün zamanların en

hızlı golü.

SİNEMA - VİDEO

KURSLARI

Yönetmen Muammer Özer'in

yönetiminde açılan "sinema ve video"

kurslarına katılmak isteyenler aşağıdaki mail

ve telefonlara başvurabilirler.

prizma@chello.se

08-18 40 69

Kurslar 12 yaşın üstündeki herkese açıktır.

Deepak Chopra'nın kitabını kazanan

1 O şanslı Prizma abonesi

Lo¥vƊiġsƇaÛĪTemiz-Hasselby

lňlžehźamǵaĪSadaty-Skarholmen

KenanĪSener-Norsborg

T®oƁlžgĕaĪDemir-Norsborg

NƿazélžiĪÖktem-Hagersten

AƲyækǬuȌtĪYılmaz-Knutby

ZÍinetĪ Shakely-Sollentuna

PerŌiannĪDsavƊuȌtĪ HasƇan-:MaÜ/JmöăĪ

AƲrŌifûĪ NƿihźatĪYeneroğlu-Lindesberg

S¨abǒeĪ Demir-Södertalje


isveç'te sizin seyahat acenteniz

Resecentrum i City AB

Sveavagen 39 · 111 34 STOCKHOLM

Telefon: 08-22 22 90 · Telefax: 08-22 44 90

Postgiro: 56 32 94-8 · Bankgiro: 5670-3671

İSVEÇÇE--TÜRÇE

SÖZLÜK VE GRAMER

Gramer toplubakışlarıyla büyük

İsveççe-Türkçe Sözlük

(Svensk-Turkiskt Lexikon),

36 000 kelimelik

(toplam kelime muhteviyatı 176 000)

baskı 2002, fiyatı 85 kr.

İsveççe-Türkçe Konuşma Kılavuzu

(Svensk-Turkisk Parlör)

baskı 2002, fiyatı 64 kr.

İsveççe-Türkçe-İsveççe Cep Sözlüğü,

32 000 kelimelik

baskı 2002, fiyatı 106 kr.

Türkçe-İsveççe-Türkçe Sözlük,

60 000 kelimelik

baskı 1998, fiyatı 212 kr.

Turkisk Grammatik,

baskı 1997, fiyatı 127 kr.

Kitaplar doğrudan yazarından sipariş edilebilir.

Kitaplara KDV dahil, posta ücreti alıcıya ait.

İsteme adresi:

Musa Güner

Hohögsgatan 16,212 31 MALMÖ

Tel/Fax: 040-49 50 56

E-mail: info@resecentrum.se

lnternet: ww.resecentrum.se

ww.dinler.com

Emin Dinler

Filiz Sayın

Dinler Hotel Ürgüp****

Telefon: +90 (0)384 341 3030

Dinler Hotel Alanya ****

Telefon: +90 (0)242 526 2094

HO GELDİNİZ!

Diş Hekimi

Gülay Gereççi

Her türlü tedavi

Digital röntgen

Uygun fiyat

Ödemede kolayı ık

(Försakringskassa ile bağlantılıdır!)

Odengatan 77, 4tr

O od en plan

08-32 08 06


KÖRKO

1 .

2.

3.

NEZHADI

H · ıoE

a. ------.-8- 1 O­

b. 2008-1 1 -

5. 5 3 O 8 O

Nar hon s o k er J

m aı 1 hon h a r i livet.

o

h Sara Q\sson.

·f

.. . obb heter on

o . hö. d nagot om v a rı ran

hete r hon H a mideh N ezh adi . N am net sag er pa

:t

Egentligen

d h n ka n ell er vilka ambıtıo n e r o

h o" ke r Na r det sorteras

1 t m va o

nge o

hon kommer.

amn om hon ska a J O

h vilja att a rbeta .

f o . bbet o n s

A nda avgör ofta h e ; n s: s e ige miste om h e n nes ku ns t:rts verige . Vi ka n , o

vi

o " r inte noJ .. k" a or m a n

a

b rt före ı

g

ntervıuern .. 'd a m ed att det se r u

r a

Vi so ci aldemokrate

k t mer. Vi vill fortsatta . amp

vill och vi ska gö ra m y ck \ = o t r den ger. Sa att H amıdeh N ez a ı

l a n och ta va ra pa de moJ_ g

P t H amideh N ezh adı .

n am n e

.

f"

o gfalden pa alla

h d' ka n fa jobb u nder


o

Valet handlar om mycket mer an att rösta pa politiker.

Jag tycker omtanken om manniskorna ar det viktigaste.

Se hur manniskor i din narhet har det och ge din röst

for att deras verklighet ska bli battre.

I din nara verklighet ar det du som bast ser vad som

behövs och vad som fattas - inte nagon politisk formyndare

bakom ett skrivbord.

Din röst kan betyda att en farmor inte beskattas ur huset,

att en elev lyckas i skolan, att en mamma slipper oroa sig

for brott eller att en morfar far vard i tid.

Din röst kan bidra till ett Sverige dar manniskor kan

vaxa. Ett Sverige dar manniskor bestammer mer över sitt

eget !iv och politikerna mindre. Dar skatterna ar lagre och

regleringarna farre. Dar skola och sjukvard fungerar

och dar man skyddas mot vald och annan brottslighet.

Darfor vill jag ha ditt stöd i riksdagsvalet 15 september.

www.moderat.se


Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!