You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Koleksiyonlarının zenginliği ve çeşidi açısından<br />
dünyanın önde gelen <strong>müze</strong>lerinden birisi olan Askerî<br />
Müzenin kuruluşu modern anlamda olmamakla<br />
beraber 15. yüzyıla kadar uzanmaktadır. 1453‘te<br />
İstanbul‘un Türkler tarafından fethinden sonra Aya<br />
İrini Kilisesi, değerli harp silah araç ve gereçlerinin<br />
toplandığı Cebehane olarak düzenlenmiştir. 1726 tarihinde<br />
Cebehane‘deki tüm malzemeye yeni bir düzen verilerek<br />
Dar-ül Esliha adıyla yeni bir kuruluş gerçekleştirilmiştir.<br />
Modern anlamda Türk <strong>müze</strong>ciliğinin temeli Tophane Müşiri Ahmet<br />
Fethi Paşa‘nın gayretleri ile 1846 yılında atılmış ve bu tarih Türk <strong>müze</strong>ciliğinin<br />
ve Askerî Müzenin gerçek anlamda ilk kuruluşu olmuştur.<br />
Aya İrini‘deki revakların (üç tarafı kapalı bir tarafı ise sütunlara oturan<br />
kemerlerle dışarı açılan mekân) araları camekânlarla kapatılarak sergileme<br />
mekânları hâline getirilmiştir. Bu mekânlardan bir bölümünde eski harp<br />
silah, araç ve gereçlerinden oluşan koleksiyonlar, diğer bölümlerde ise arkeolojik<br />
eser koleksiyonları sergilenmiştir.<br />
Ahmet Fethi Paşa‘dan sonra Aya İrini‘deki bu koleksiyonlar kısa bir süre<br />
sonra ilk defa „Müze“ adını alarak Müzeyi Hümayun olarak isimlendirilmiştir.<br />
Müze teşkilatının kurulmasından sonra özellikle arkeolojik eserlerin<br />
sayısının artması üzerine bu eserler Çinili Köşk‘e taşınmış ve bugünkü<br />
İstanbul Arkeoloji Müzelerinin temeli atılmıştır.<br />
Ahmet Muhtar Paşa, silah koleksiyonlarını, ilanlar ve resmî yazışmalar ile<br />
zenginleştirmiştir. Kütüphanesi, sineması, atış poligonu, yayınları, kıyafethanesi<br />
ve mehteri ile günümüz çağdaş <strong>müze</strong>cilik anlayışına uygun, nitelikli<br />
bir <strong>müze</strong> oluşturulmuştur.<br />
1940 yılına kadar Aya İrini‘deki faaliyetlerini sürdüren Askerî Müze, İkinci<br />
Dünya Savaşı‘nın Türkiye‘ye de sıçrayabileceği düşüncesiyle faaliyetlerine<br />
bir süre ara vermiştir. Savaş tehlikesinin ortadan kalkmasından sonra 1949<br />
yılında Maçka Silahhanesi‘nde depolanan eserler 1959‘dan itibaren Harbiye<br />
Mektebi Jimnastikhanesi binasında tekrar sergilenmeye başlanmıştır.<br />
Bu binanın zamanla Askerî Müze koleksiyonları için yetersiz kalması ve<br />
çağdaş anlamda gelişmeye yönelik adımların atılmasına imkân vermemesi<br />
üzerine 1966 yılından itibaren restorasyon çalışmaları sürdürülen eski<br />
Harbiye binasının Askerî Müze olarak kullanılmasına karar verilmiş ve 10<br />
Şubat 1993 günü yeni bir düzenleme ile ziyarete açılmıştır.<br />
ASKERİ MÜZE<br />
MILITARY MUSEUM