11.12.2021 Views

ulak gazetesi

Bir Maltepe Kız AİHL yapımıdır.

Bir Maltepe Kız AİHL yapımıdır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ULAK

Maltepe Kız AİHL

Aylık

Gazete

Kasım 2021

İŞTE GELDİK!

"Ulak"olarak çok uzun bir aradan sonra tekrar yayın hayatına dönmüş olmanın mutluluğuyla merhaba! İlk

basımını 2010 yılında yaptığımız Maltepe Kız AİHL okul gazetesi "Ulak" sizlerle "Çıktı-Çıkıyor!" derken

nihayet kasım 2021 haberleri ile sizlerle buluştuk. Gazetemizin hazırlanma aşamasında katkılarını

esirgemeyen tüm idareci, öğretmen ve öğrencilere teşekkürü bir borç biliyoruz.

Okul içinde olup bitenler konusunda her zaman gözünüz kulağınız olmaya talibiz. İyi okumalar dileriz.

İyi ki Doğdun Sevgili Peygamberim!

Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) Efendimizin

dünyayı şereflendirişinin yıl dönümü dolayısıyla

okulumuzda çeşitli etkinlikler düzenlendi.

Maltepe Müftüsü Sayın Abdurrahim Durmuş ve

Maltepe İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Hüseyin

Aydoğdu’nun katılımıyla Maltepe Kız AİHL

konferans salonunda gerçekleştirilen "Mevlid-i Nebi"

programı öğrenciler tarafından büyük ilgi gördü.

Programda Peygamberimize olan sevgiyi dile getiren şiirler, Peygamberimizin

hayatını anlatan konuşmalar ve söz korosu yer aldı. Program sorumlusu Meslek

Dersleri Öğretmeni Fethiye Akdağ ,güzel ahlakın temsilcisi Peygamberimiz Hz.

Muhammed Mustafa (sav) Efendimizi bir nebze de olsa öğrencilerimize

tanıtabilmek ve onun hayatından örneklerle öğrencilerimizin İslam ahlakını

güçlendirebilmek en büyük amacımız, bu bağlamda doğumunun yıl dönümünde

onu elimizden geldiğince anmaya çalıştık, dedi.

Mevlid-i Nebi Haftası çerçevesinde okulumuzu ziyaret eden Maltepe Müftüsü

Abdurrahim Durmuş öğrencilerimize Ali Fuat Başgil'in 'Gençlerle Baş Başa' adlı

kitabını hediye etti. Okul-Aile Birliği, tüm öğretmen ve öğrencilere tavuklu

pilav ve helva ikramında bulundu.

Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

Mesleki Uygulama Koordinasyon

Toplantısı

Din Öğretimi Genel Müdürlüğü Mesleki Uygulama

Koordinasyon Toplantısı Maltepe Kız AİHL’de

gerçekleştirildi.

Maltepe Müftüsü Sayın Abdurrahim Durmuş, Maltepe

İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Hüseyin Aydoğdu ve

Maltepe imam hatip ortaokul ve liselerinin okul

müdürlerinin katılımlarıyla 29 Kasım Pazartesi günü

yapılan ve Okul Müdürü Cemile Erkan’ın açış

konuşması ile başlayan toplantıda ilçemizdeki tüm

imam hatip okullarının “Mesleki Uygulama Çerçeve

Planı “yapıldı.

Bu çerçeve plan doğrultusunda her okulun kendi

“Mesleki Çalışma Planı”nı oluşturması ve uygulaması

gerektiği üzerinde duruldu. Bu çalışmayla ilgili olarak

toplantıda sunu da gerçekleştiren Meslek Dersleri

Öğretmeni Ali Tarık Ziyat Yılmaz şunları söyledi:

2021-2022 Anadolu İmam Hatip Liseleri Mesleki

Uygulama Yönergesi kasım ayı içinde yayınlandı.

Yönergenin amacı, Anadolu imam hatip lisesi

öğrencilerinin bu okullarla ilgili mevzuata uygun

olarak mesleki yeterliliklerini geliştirmek; mesleki bilgi

ve becerilerinin toplumun beklentilerine cevap

verecek düzeyde olması için onlara müezzinlik, imamhatiplik,

vaizlik, vaizelik, Kur'an kursu öğreticiliği gibi

dinî hizmetlerin yerine getirilmesine yönelik

deneyimler kazandırmak, onların öz güvenlerini

geliştirmek, mesleki motivasyonlarını ve sosyal

sorumluluk duygularını artırmak, yeteneklerini

keşfetmelerini ve geliştirmelerini sağlamak,

öğrendikleri teorik bilgileri uygulayarak onlara zayıf

yönlerini iyileştirme fırsatı vermektir.

Toplantı yemek ikramıyla son buldu.

Ayasofya (Büyük Kilise ), 400 senesine

kadar bilgelik anlamına gelen “sopia”

(sofya) ismi ile, İstanbul’un fethine kadar

ise “hagiasophia “ olarak isimlendirilmiştir.

1453’teki fethin ardından Sultan Mehmet II,

buraya Ayasofya adıyla hitap etmiştir...

Pervin SEVİNÇ

AYASOFYA...

Haberin devamı

9. sayfada

KÜNYE

İmtiyaz Sahibi

Cemile ERKAN - Okul Müdürü

Yayın Yönetmeni

Betül KARAKEÇİ - Edebiyat Öğret.

Tasarım - Dizgi

Ebrar YAŞARYILDIZ 11/H

Haber Ekibi

Azra KÖSE 11/H

Beren GÜLER 11/H

Beyza ÇALIŞKAN 11/C

Nihan Melike TOKGÖZ 10/D

Rabia KAPLAN 11/G

Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim

Af dilemeye geldim affa layık olmasam da

Uzatma dünya sürgünümü benim

Sevgili

En sevgili

Ey sevgili

Beyza ÇALIŞKAN

Rabia KAPLAN

SEZAİ KARAKOÇ

Haberin devamı

12. sayfada


ULAK

Eğitim

Yeni Gün,Yeni Sen!

Bak yeni bir gün genç arkadaşım… Güneş, ışıklarını

senin için dünyaya bugün daha bir coşkulu, parlak,

canlı saçıyor. Yepyeni bir 24 saatin var önünde. Nefes

alıyorsun, nefes veriyorsun. Sağlığın çok şükür yerinde.

Ailenle, sevdiklerinle bir aradasın.

Yüzünü asma, somurtma, şöyle içten bir kahkaha at.

Sağlığın ve zamanın varken her şeyin üstesinden

gelebilirsin. Yeter ki, ümidini ve istikametini kaybetme.

Bütün dünyanın yükü omuzlarındaymış gibi hisseder

bazen her insan. Biliyorum ve seni çok iyi anlıyorum.

Bugünlerde bu duyguyu çok fazla hissediyorsun genç

arkadaşım. Bu durum yaşama sevincini tüketmekte,

yüzündeki gülümsemeyi bitirip, gözündeki ışığı

söndürmekte… Ne zamandır içten bir kahkaha

atmıyorsun, farkında mısın?

Bugün bak, yepyeni bir gün diyorum. Yepyeni bir

fırsat… Her şeye baştan başlaman için… Her hatandan

ders çıkarman için… Yepyeni… Öyleyse her yeni gün

gibi, haydi sen de yenilen. Yepyeni bir sen ol. Yepyeni

bir seni yeniden inşa et. Sıkıntıların, problemlerin

olabilir, inan bana herkesin var. Bugün o problemlerin

altında kalıp ezilmek yerine, üstüne çıkmayı dene.

Onları kendine daha yeni, daha iyi bir sen olmak için

basamak olarak kullan.

Şöyle bir gülümse kendine. Problemler varsa, unutma,

onları çözmek, onların üstesinden gelmek için imkân da

var.

Yepyeni bir gün diyorum genç arkadaşım sana!

Yepyeni bir gün…

Şöyle bir dikkat kesil. Bak kulağına neler neler

fısıldayacak. Her bir güneş ışığı yeni imkânları

müjdeliyor sana. Fark et ve şükret!

Yanındayım Arkadaşım

9 A,B,C,D sınıflarının Matematik Öğretmeni

Nurdan Ayan sorumluluğunda başladıkları

“Yanındayım Arkadaşım” akran öğretimi, tüm

hızıyla devam ediyor.

Ekim 2021’de başlayan projede bir önceki ayın

matematik dersi konuları, belirlenen öğrenciler

aracılığıyla öğretmen kontrolünde diğer

öğrencilere anlatılıyor. Bu sayede anlatan

öğrencinin de dinleyen öğrencinin de aynı yaş ve

sınıf seviyesinde olmalarının sağladığı avantajdan

yararlanılarak hem öğrenciler arasındaki ilişkiler

sağlamlaştırılıyor hem de ders konularının daha

farklı ve kolay şekilde anlaşılabilmesi için

tekrarlar yapılmış oluyor.

Projeyi yürüten 8 kişilik öğrenci grubundan

oluşan komisyon üyeleri anlatıcı ve dinleyicileri

bir önceki aydan belirleyerek planlamayı

yapıyorlar. Dersler her gün öğle arasında

yirmişer dakika şeklinde okul kütüphanesinde

gerçekleştiriliyor.

Okul Psikolojik Danışmanı

Elif AY ÜSTÜN

Veli Seminerleri Başladı

Okul Rehberlik Servisi’nin “Veli Akademileri” adı altında düzenlediği seminerlerin ilki 14 Ekim

2021 Perşembe günü salgın sebebiyle online olarak gerçekleştirildi. Yılda 6, dönemde 3 defa

yapılması planlanan seminerlerin ilk konuğu Muhammed Binici ‘ydi. ‘Sosyal Medya ve Bilinçli

Teknoloji Kullanımı’ üzerine konuşan Binici, özellikle gençlerin sosyal medyaya

bağımlılıklarının gelecekleri üzerindeki olumsuz etkisine vurgu yaptı.

Seminerleri koordine eden Rehberlik Öğretmeni Fatih Abak, öğrencinin başarısında okul k

buadar ailenin ve okul-aile iletişiminin önemli olduğu bir gerçek. Bu gerçeklikten hareketle

öğrencinin anne-babasıyla olan ilişkilerinin de sağlıklı yürümesi başarıyı artıran en etkili

unsur. Velilerimize bu noktada çocuklarıyla ilişkilerini bozmadan ve onların kontrollerini

kaybetmeden onlarla sağlıklı ilişkiler kurabilmelerine yardımcı olmayı amaçlıyoruz.

Konusunda uzman kişilerin desteği ile velilerimizi ve öğrencilerimizi bilgilendiriyoruz, dedi.

Ayrıca bu seminerlere velilerin katılımının büyük önem taşıdığını belirten Abak,velilerimiz

yoksa biz bir eksiğiz, diyerek öğrencisinin hem bugününü hem de yarınını düşünen tüm anne

babaları, veli akademilerinin etkinliklerini takip etmeye davet etti.

Öğrenci Koçluğu Projesi

Maltepe Kız AİHL idareci ve öğretmenleri, öğrencileri için hiçbir fedakarlıktan

kaçınmıyor.

12.sınıf öğrencilerinin akademik başarısını arttırmak özellikle de yüksek

öğretim sınavlarında hedefledikleri üniversite ve bölümleri kazanabilmelerini

sağlamak amacıyla el ele verdiler.

Öğrencinin başarısında bilginin yanı sıra öğrencinin çalıştığı ortamdan, yediği

yemeğe kadar her şeyin büyük önem taşıdığının bilinci ile hareket eden

eğitimciler “Koçluk Projesi” ile faydalı bir çalışmaya daha imza attı. Her

öğrencinin ailevi durumundan psikolojisine, derslerdeki ilgisinden sınavlardaki

başarısına kadar eğitim öğretimine etkisi olan her şeyle ilgilenebilecek, onu

doğru yönlendirecek, ona koçluk yapacak öğretmenlerle eşleştirmeleri yapıldı.

Okul rehberlik servisinin sorumluluğundaki proje umut vaat ediyor.

-2-


ULAK

Eğitim

Dünya Avrupa Dilleri Günü Kutlu Olsun

İngilizce konuşma kulübü ilk etkinliğini gerçekleştirdi.

Ukrayna’nın "Grand Expo Okulu" ve Avrupa’nın değişik ülkelerinden okulların katılımı

ile “Dünya Avrupa Dilleri Günü” nü kutlayan İngilizce Öğretmeni Fatma Tekin ve

öğrencileri farklı bir etkinlikle başka ülke öğrencileri ile bir araya gelme fırsatı

buldular.

Fatma Tekin, internet üzerinden canlı olarak gerçekleştirilen görüşme öğrenciler için

çok güzel bir tecrübe oldu. İngilizce konuşma kulübüyle birlikte katıldığımız bu

program öğrencilerin yabancı dili etkili bir şekilde konuşmalarına , farklı kültürlere

sahip öğrencilerin birbirleriyle iletişim kurup birbirlerinin yemeklerini, kültürlerini,

dillerini tanıyıp öğrenmelerine vesile oldu. dedi.

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Laboratuvar Gezisi

İstanbul Medeniyet Üniversitesi ile Maltepe Kız AİHL önemli bir protokole

imza attı. Üniversitenin imkanlarından yararlanmak , üniversite öğrencileri ile

okulumuz öğrencileri arasında iletişimi, bilgi alış verişini sağlamak,

öğrencilerimizin ufkunu genişletmek amacıyla İstanbul Medeniyet Üniversitesi

ile okulumuz arasında gerçekleşen protokolden hareketle üniversite

kampüsüne araştırma gezisi düzenlendi.

Bu bağlamda 10 Kasım 2021 tarihinde Fizik öğretmeni Emine Güneş’in

rehberliğinde bir grup 11. sınıf öğrencisi üniversiteye gitti. Öğrencilerimizin

çalışmalarını sürdürdüğü proje ile ilgili fikir belirten Medeniyet Üniversitesi

Rektörü Emine Can, üniversitelerle liseler arasında bu tarz çalışmaların faydalı

olacağına inandığını belirtti. Gezi, İstanbul Medeniyet Üniversitesi

laboratuvarında yapılan örnek ders ve deneylere öğrencilerimizin katılımı ile

son buldu.

Yaparak Öğreniyoruz

Öğretme eyleminin anlatmaktan

çok göstermek ve yaptırmak

olduğuna inanan Kimya Öğretmeni

Evrim Tirebolu, uygulamalı olarak

işlediği derslerle kimyayı sevilen bir

ders haline getirmekte kararlı.

Dersini sınıf ortamından

laboratuvar ortamına taşıyan ve

burada görerek öğrenmeyi

gerçekleştirmek isteyen Tirebolu;

yaptığı ‘Yanan Balon, Metallerin

Aktifliği, Filin Diş Macunu’

deneyleriyle öğrencilerin ilgisini

çekmeyi başardı.

-3-

NEDEN MATEMATİK

ÖĞRENİYORUZ?

“Matematik” sözcüğü ilk kez, M.Ö. 550’lerde,

“Pisagor Okulu” üyeleri tarafından

“öğrenilmesi gereken şey” anlamında

kullanılmıştır. Matematik çok evreli, yayılma

alanı ve değeri sınırsız, çağlar boyunca

süregelen, görkemli güvenilir evrensel bir

ekindir.

Kil tabletlerden günümüze kalanlardan

öğrendiğimize göre; Sümerlilerle başladığını

varsaydığımız, Mısırlılar, Hintliler, Çinliler,

Araplar (Horasanlı Matematikçileri de es

geçemeyeceğim) ve Avrupalılarla devam eden

uzunca bir öyküsü vardır matematiğin.

İnsanoğlu doğayı bilmek, anlamak ve ona

egemen olmak istemiştir. Onu buna iten

nedenler ise korku, merak duygusu ve kendini

güvende hissetme dürtüsüdür. Gök

gürültüsünden korkmamayı, mevsimlerin

oluşumunu, gezegenlerin hareketlerini, Ay-

Güneş tutulmasını, bunun gibi birçok doğa ve

göksel olayı matematiğin ışığında aydınlatmış,

korkusunu ve merakını yenmiştir.

Matematik; evrenin yasalarının kullandığı bir

dildir. Astronomide, fizikte, kimyada,

biyolojide hep var olmuş ve olmaya devam

edecektir. Tüm pozitif bilimlerin kullandığı;

soyut kavramlar aracılığı ile analitik bilgi

üretmenin bir kaynağı olmuştur. Matematik,

bilimin dilidir. 17. yy başlarında Leibniz ve

Newton’ un “Sonsuz Küçükler” çalışması ile

başlayan, hayatımıza türev ve integral ile

giren “Calculus”, mühendisliğin doğmasını

sağlamıştır. Böylece makineleşme insan

hayatını bambaşka bir noktaya taşıyacaktır.

Günümüzde kullandığımız mühendislik harikası

cep telefonu, bilgisayar, televizyon, elektrikli

ev aletleri, arabalar, uçaklar, uzay roketleri vb

mekanik olan her şeyi matematiğe borçluyuz.

Matematik sadece çağdaş bilim ve

teknolojinin aracı değil, aynı zamanda tıp,

ekonomi, iktisat, işletme, yönetim bilimleri,

askerlik ve devlet yönetimi dallarında da

yöntem ve tekniklerin kullanıldığı bir araçtır.

Kısacası matematiğin kullanılmadığı alan

yoktur. Gündelik hayatımızın da

vazgeçilmezidir. Ticareti, market alışverişini,

zamanı ayarlamayı, faturaları ödemeyi onunla

yaparız. Matematik; insan beyninin

yaşlanmasını önleyen, düşünme faaliyetlerinin

en verimlisidir. Herhangi bir problemi ve

sorunu çözmede sistematik düşünmeyi,

strateji belirlemeyi, olayları ve olguları

tümdengelim ve tümevarım yöntemiyle

anlamlandırmayı, analitik düşünerek sonuca

ulaşmayı sağlar.

Matematik tüm alanlarda kullandığımız insan

aklının ürettiği soyut kavramlardan oluşan en

büyük evrensel değerdir. Uygarlığımıza

sonsuza dek hizmet edecektir. Matematiği

neden öğrendiğimizi anlatmak için sayfalar

dolusu yazmak mümkündür. “Matematik

öğretimi” bütün dünyanın üzerinde özel bir

önemle durduğu önceliğe sahiptir. Bu nedenle

matematik öğreniyoruz ve öğrenmeliyiz.

Handan MEMİŞ

Matematik Öğretmeni


ULAK

Gezi ve Törenler

10 Kasım

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Mustafa

Kemal Atatürk’ün 10 Kasım 1938’ de ebediyete intikali

üzerinden 83 yıl geçti. Vefatının 83. yılında okulumuz

Matematik Öğretmenleri Handan Memiş, Nurdan Ayan ve

Tarih Öğretmeni Hulusi Tekin’in sorumluluğunda

düzenlenen "10 Kasım Atatürk’ü Anma ve Anlama Programı"

10 Kasım günü konferans salonunda yapıldı. Programda

Atatürk’ü anlatan şiirler, yazılar ve onun ilke ve inkılaplarını

layıkıyla anlamamıza yardımcı olacak özdeyişler yer aldı.

10/E sınıfının yer aldığı program, şiirlerden oluşan

oratoryoyla sona erdi.

Programla ilgili düşüncelerini paylaşan Tarih Öğretmeni

Hulusi Tekin şunları söyledi: Atatürk’ü anlamak Atatürk’ü

sevmek, onun arkasından üzülmek yas tutmak değil; onun

eserlerine sahip çıkmak, çizdiği yoldan ilerlemektedir.

Çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşmadan ona layık

olamayacağız.

Teknofest'e

Merhaba

Bir grup

öğrenciyle

Türkiye'nin en

büyük teknoloji

festivali

TEKNOFEST'e gezi

düzenlendi. Bu

sayede öğrenciler

yeni teknolojileri

deneyimleme fırsatı

buldu. Böylece

öğrenciler hem

yeni nesil

teknolojilerle

tanışmış hem de

ülkemizin bu

alanda geldiği son

noktaya şahitlik

etmiş oldular.

Tuzla Marina Gezisi

Salgın döneminin

ardından yeni eğitim

öğretim yılında yeniden

yüz yüze eğitime başlayan

öğrencilerimizin okula,

derslere ve sınavlara

alışma ve hazırlanma

sürecini kolaylaştırmak

amacıyla Tuzla Marina’ya

gezi düzenledik. 3 Kasım

2021 Çarşamba günü 65

kişilik öğrenci grubuyla

katıldığımız gezide

öğrencilerimiz sınavlar

öncesi güzel vakit

geçirdiler. Geziyi Müdür

Yardımcısı Zeynep Kabak

organize ederken

Edebiyat Öğretmeni

Betül Karakeçi ve Meslek

Dersleri Öğretmeni Afife

Turhan öğrencilere

refakat etti.

Ayasofya-yı Kebir Camii' nde Sabah Namazı

Maltepe Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Kültür-Medeniyet

ve Gezi Kulübünün ortaklaşa olarak düzenledikleri

planlanan "Ayasofya‘da Sabah Namazı" etkinliği büyük bir

heyecanla gerçekleştirildi. Geziye Müdür Yardımcısı

Zeynep Kabak, kulüp öğretmeni, Meslek Dersileri

Öğretmeni Ali Tarık Ziyat Yılmaz öncülük etti. Öğrenci ve

velilerden oluşan 80 kişilik bir grupla Ayasofya-yı Kebir

Camii'nde sabah namazı eda edildi. 13 Kasım 2021

Cumartesi günü yapılan gezi ile ruhlar tazelendi. Sabah

namazının ardından Genç Önder Vakfı’nın Beşirağa

Medresesi’nde yapılan kahvaltı ile etkinlik son buldu.

-4-


ULAK

Projeler

Doğayı Koru, Geleceğini Koru!

Doğayı ve çevreyi korumak dünyamızın gerçek sahipleri olan

gençlerimizi ve çocuklarımızı bu konuda bilinçlendirmek

amacıyla yola çıkan e-twinning projesi başladı.

7’si yabancı olmak üzere toplam 17 okulun içinde bulunduğu

projede Maltepe Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi olarak

okulumuz da yer aldı. Matematik Öğretmeni Serpil Esen’in

koordinatörlüğünde faaliyete geçen proje, ekim 2021 ve

haziran 2022 ayları arasında gerçekleşecek.

Logo ve afiş seçimi ile ilk adımı atan projede görevli 10/A

sınıfı öğrencileri, okula limon ağacı kazandırarak

çalışmalarına başladılar. Aralık ayının ilk haftasında yapılması

planlanan geri dönüşüm tesisine ziyaret öncesi

görüştüğümüz Serpil Esen, doğaya ve hayvanlara kayıtsız

kalamayız, biz onları yok sayarsak geleceğimizi yok ederiz,

dedi.

Her ay çeşitli etkinliklerle farkındalık ve bilinç oluşturmayı

amaçlayan projenin “Ulak” ekibi olarak bizler de takipçisi

olacağız.

E-Twinning Projeleri ile Dünyaya

Açılıyoruz

Matematik Öğretmeni Fidan Cebesoy ve İngilizce

Öğretmeni Didem Hasar’ın rehberliğinde hazırlanan

“Oyunlarla Keşfetmenin Tadı” e-twinning projesi başladı.

Kasım 2021 ile şubat 2022 arasında sürdürülecek olan proje

Maltepe Kız AİHL hazırlık sınıfları ile gerçekleştiriliyor. 6'sı

Türk olmak üzere Romanya, İtalya, Hırvatistan gibi yabancı

okulların da içinde bulunduğu 16 okul arasında uygulanan

projede amaç, farklı kültürlerdeki öğrencilerin birbirleriyle

tanışmalarını, birbirlerinin kültürlerini tanımalarını sağlamak.

Bu doğrultuda interaktif ortamda gerçekleştirilen

etkinliklerden bazıları öğrenci ve öğretmenlerin tanışması,

her ülkenin yemek kültürünü yansıtan bir günlük menünün

hazırlanması, tarihi mekanların tanıtılması…

Tüm bu etkinliklerin online ve İngilizce olarak

gerçekleştirildiğini de belirtmek gerekir.

İstanbul’un Doğal Bitki

Örtüsüyle Tanışmaya Hazır

mısınız?

Coğrafya Öğretmeni Lütfiye Başkapan’ın

önderliğinde bir Tübitak 4006 projesi daha

hazırlanıyor!

“İstanbul'un Doğal Bitki Örtüsü” adlı projede

10/D sınıfından dört öğrenci ile çalışılıyor.

Amacı İstanbul’un bitki örtüsünü tanımak ve

tanıtmak olan projede takip edilen yöntem bir

hayli ilgi çekici. Ormanlardan ve bitki

örtüsünün bulunduğu bazı yerlerden toplanan,

türü ve özellikleri araştırılan bitkilerin Tübitak

4006 fuarında sunulması hedefleniyor.

Yaşadığımız çevreyle ve doğal örtüyle

insanları tanıştırmak için başlanan projenin

çalışmaları sürüyor.

Eski Yazma Eserler Ortaya Çıkıyor!

Dikkat yeni kelimeler !

Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

Beyhan Çağlayan’ın önderliğinde

hazırlanan Tübitak 4006 projesi

“Pandeminin Dilimize Kattığı

Kelimeler” başladı.

Pandemi sürecinin dilimize kattığı

yeni kelimelerin Türkçe

karşılıklarını karikatürlerle

zenginleştirilmiş bir sözlük olarak

öğrencilere sunulması planlanan

projede anlamını bilmediğimiz ya

da doğru yerlerde

kullanmadığımız sözcükler

yeniden ortaya çıkarılacak. Güzel

Türkçemizde karşılığı bulunan

birçok kelimeyi de hatırlatmayı ve

öğretmeyi amaçlayan projede

10/D, 10/F, 9/C sınıfından

öğrencilerle çalışılmaktadır.

Projenin Tübitak 4006 fuarında

sunulması planlanıyor.

Türk Bilim İnsanlarının İnsanlığa Katkıları

Edebiyat Öğretmeni Hülya Eryılmaz ve öğrencileri Tübitak 4006

sergisi için çalışıyor.

Tarih boyunca Türk bilim insanlarının bilime ve insanlığa sundukları

icatları tespit edip bunları yeni nesillere ilgi çekici yollarla sunmayı

amaçlayan grup, çalışmalarını mayıs ayında tamamlayacak.

Projeyi animasyon, kısa film, afiş, broşür gibi çalışmalarla tanıtıp

öğrencileri bilinçlendirmeyi hedefleyen ekip, 9/A ve 10/C sınıfları

öğrencilerinden oluşmaktadır.

Rivayetleri ile Hanım Sahabiler!

“Peygamber Döneminde Kadın Sahabiler” Meslek Dersleri

Öğretmenleri Ayşegül Aydın Dokuz ve Fatma Nur Tamgüç’ün

yönettiği bir Tübitak 4006 projesi .

Ana teması, değerler eğitimi olan projede kadın sahabilerin İslam

dünyasına olan katkıları araştırılacak ve incelenecek. Proje, kadın

sahabiler hakkında daha fazla bilgiye ulaşmanın yanında kadın

sahabilerin yaşamlarıyla öğrencilere örnek olmayı ve kadın

sahabilerin İslam Dini’ne katkılarını ortaya koymayı amaçlamaktadır.

Önemli kaynaklar referans alınarak hazırlanan projede bu konu

hakkında yazılmış kitaplar, ansiklopediler, makaleler ve tezlerden

faydalanılacaktır. Son evrede görseller ile desteklenen projenin,

Tübitak 4006 fuarında sergilenmesi planlanmaktadır..

Meslek Dersleri Öğretmenleri Ali Tarık Ziyat Yılmaz ve Ahmet Balaban’ın yönettiği Tübitak 4006

Projesi ”Türkiye Yazma Eser Kütüphaneleri Veri Tabanında Kayıtlı Olmayan Bazı Yazma Eserlerin

Çeşitli Açılardan İncelenerek Tanıtım ve Tasnifinin Yapılması “ çalışmasının hazırlıklarına başlandı.

4 öğrencinin görev aldığı projede çok değerli yazma eserlerinin tasnifinin yapılması, eserler

hakkında bilgi toplanması ve eserlerin korunması için çalışılıyor. Yazma eserler hakkında yapılan

akademik çalışmaları ve yazılan makaleleri tarayarak yazma eserlerin bulunduğu kütüphaneleri

ziyaret etmek yoluyla, yazma eserlere öğrencinin ilgisini çekmek amaçlanıyor. Eser sahiplerinin

kimliklerinin ve eserlerin ayrıntılarının ortaya çıkarılması, bu eserlerin başka nüshalarının olup

olmadığının belirlenmesi ve belgelenmesine çalışılıyor.

Çalışmalar sonuçlandığında projenin, Tübitak 4006 fuarında sunumu gerçekleştirilecek.

Kenevirden Kağıda Uzun Bir Serüven

Matematik Öğretmeni Serpil Esen ve öğrencileri kağıt üretmek için kolları sıvadı.

Kağıt, günümüzde çok fazla ihtiyaç duyduğumuz malzemelerden biri kuşkusuz. Her

gün pek çok alanda kağıt kullanıyor ve tüketiyoruz. Kağıdın hammaddesinin ağaç

olduğunu düşünürsek bu durum, doğaya büyük oranda zarar vermemize doğanın

dengesini bozmamıza sebep oluyor. Doğayı korumak ve ondan azami miktarda

yararlanabilmek amacıyla Serpil Esen ve öğrencileri kenevirin gövde ve sap

kısımlarından kağıt üretmenin mümkün olabileceğine inandılar. Kendisiyle

görüştüğümüz öğretmenimiz “Kenevirin faydaları saymakla bitmez, biz bunlardan

birini öğrencilerimizle deneyerek gözlemlemeye karar verdik. Kenevir, içindeki liflerin

uzunluğunun düşük olması sebebiyle ağaçtan 9 kez fazla kağıda dönüşme imkanına

sahip. Ayrıca kenevir 120 günde yetişirken bir ağaç 20 yılda yetişiyor böylece hem

ekonomi hem de zaman açısından bize çok büyük yarar sağlıyor.” dedi. Çalışmanın

sonuçlarını bizler de heyecanla bekliyoruz. Kim bilir belki de bir sonraki ayın

gazetesini kenevirden elde edilmiş kağıtlara basabiliriz.

-5-


ULAK

ETKİNLİKLER

Tak Takıştır- Yap Ya(p)( k)ıştır

Öğrencilerinin akademik ve kültürel gelişimleri yanında el becerisi, hayal gücü ve

tasarlama bakımlarından da gelişmelerini sağlamayı hedefleyen Maltepe Kız AİHL’de Takı

Tasarım Kulübü kuruldu.

Edebiyat Öğretmeni Betül Karakeçi’nin rehberlik ettiği kulüp etkinlikleri dönemlik olarak

öğrencilere duyuruldu. Etkinlikler arasında cam ya da şişe süsleme, kot yelek yapımı, keçe

çalışması, örgü şal , çanta, atkı yapımı takı tasarımı bulunuyor. Etkinliklere katılmak

isteyen öğrencilerin kulüp sorumlusu Betül Karakeçi ile iletişime geçmeleri yeterli. Bu

çalışmaların ilgi çeken en önemli yanı ise etkinliği gerçekleştiren öğretmenlerin okulun

branş öğretmenleri olması.

Ayrıca Maltepe Halk Eğitim Merkezi ile ortaklaşa gerçekleştirilen bir çalışma ile Elif Ergin

pazartesi, salı ve çarşamba günleri takı tasarım odasında öğrencilerle eğitici el işi

etkinliklerinde bulunarak kulüp çalışmalarına katkı sağlıyor.

Meslek Dersleri Zümresinde

Neler Oluyor?

1.Tefsir Dersleri:

Her Salı, Perşembe günleri tefsir dersleri düzenli

olarak devam etmektedir. Dersler, Ali Şevik ve

Hava Baştan tarafından gerçekleştirilmektedir.

2. 5’te 5 Projesi:

Ali Tarık Ziyat Yılmaz’ın koordine ettiği Fethiye

Akdağ, Hava Baştan, Afife Turhan Eroğlu, Şükran

Demir, Türkan Sılgan ve Ayşegül Aydın' Dokuz'un

görev aldığı proje 12. sınıf öğrencilerinin

üniversite sınavında din kültürü ve ahlak bilgisi

soru çözümlerinde beş sorudan beş doğru cevaba

ulaşmaları amacıyla başlatılmıştır.

3.Veda Hutbesi Güzel Okuma

Yarışması:

Çiğdem Bahar, Afife Turhan Eroğlu ve Şükran

Çevik Demir’in düzenlediği "Veda Hutbesi Güzel

Okuma Yarışması" öğrencilerimizin mesleki bilgi

ve hatiplik becerilerini destekleyerek toplum

önünde hitap edebilme yeteneğini ortaya

çıkarmasını sağlamayı amaçlamaktadır. Yarışmada

Sultan Yıldırım 1. olurkenTuğba Demirkan 2.;

Rabia Çalışkan 3, olmuştur. Dereceye giren

öğrencilere ödülleri Okul Müdürü Cemile Erkan

tarafından verilmiştir.

4.Maltepe İlçe Müftümüzü Makamında Ziyaret Ettik

TÜBİTAK 4006 projelerimizden “İstanbul Maltepe İlçesinde Yaşayan Kur'anı

Kerimi Güzel Okuma, Dini Musiki Alanlarında İcralarıyla Tanınmış İmam-Hatip

ve Müezzinlerin Biyografilerinin Yazılması” adlı projemiz çerçevesinde İlçe

Müftümüz Sayın Abdurrahim Durmuş’u ziyaret ettik. Proje hakkında İlçe

Müftümüz Abdurrahim Durmuş’a bilgi verildi. Konu ile ilgili destekleri istendi.

İlçe Müftümüz bu anlamlı proje dolayısıyla başta Okul Müdürü Cemile Erkan’a

ve çalışma arkadaşlarıyla tüm öğrencilerimize başarılar diledi.

5.Resimlerle Hadis Yarışması:

Peygamber Efendimizin mübarek sözlerini

resimlerle anlatmayı amaçladığımız bu yarışmayı

Türkan Sılgan, Fatmanur Metin ve Görsel Sanatlar

Öğretmeni Yasemin Özkarabulut düzenlemiştir.

Yarışmada ilk üçe giren öğrenciler sırasıyla:

Ayşenur Erdoğan, Saide Fatmanur Elen ve Betül

Yılmazer 'dir.

Ayşenur Erdoğan – Yarışma 1. 'si resim

Size,sıkı tutunduğunuz sürece yolunuzu

şaşırmayacağınız iki şey bıraktım: ALLAH ın kitabı ve

Rasulünün sünneti.

Saide Fatmanur Elen –Yarışma 2. 'si resim

"Size sıkı tutunduğunuz sürece yolunuzu şaşırmayacağınız

iki şey bıraktım: ALLAH ın kitabı ve Rasulünün sünneti"

-6-

Betül Yılmazer – Yarışma 3. 'sü

resim


ULAK

ETKİNLİKLER

Dergicilikte Biz de Varız!

Bu yıl 12.'si düzenlenen Uluslararası Dergi Fuarı’nda Maltepe Kız AİHL

olarak yerimizi aldık.

29 Eylül-3 Ekim 2021 tarihleri arasında İstanbul Sirkeci Garı’nda okuryazarlarla

buluşan Dergi Fuarı, büyük ilgi gördü. Pek çok yayın evi ve

okulun dergi, gazete ve fanzinleriyle katılım sağladığı fuarda okulumuzu

temsilen Edebiyat Öğretmenleri Eda Gökalp ve Betül Karakeçi’nin

rehberliğinde öğrencilerden Aleyna Yakut, Elif Buse Kartav, Meryem

Sılgan ve Ebrar Yaşaryıldız görev aldı.

Maltepe Kız AİHL’nin edebiyat dergisi "Dem" ve İslami dergisi "Ferzan" ile

Hale, İşte Bu, Çay Şekeri, Nurefşan gibi fanzinler sergilendi. Ayrıca Yusuf

Kaplan, Enis Doko gibi isimlerin fuara konuşmacı olarak katılmasıyla fuar,

ziyaretçilerine farklı bir imkan da sunmuş oldu.

Fuarın sona ermesiyle fuara katılan öğrenciler orada edindikleri izlenim

ve kazandıkları tecrübeleri “Fuardan Arda Kalanlar” adı altında okulun

giriş katında hazırladıkları stantta arkadaşlarıyla paylaştılar.

Cartoon Exhibition

İngilizce Öğretmeni Didem Hasar’ın İngilizce karikatür hazırlama

çalışmalarına başlandı.

Düşüncelerini İngilizce yoluyla karikatür şeklinde ifade edebilmek amacı

taşıyan etkinlik hazırlık sınıflarına yönelik olarak planlandı. Kendisiyle ders

arasında görüşme fırsatı bulduğumuz Didem Hasar:“Öğrencilerin yabancı

dili günlük hayatlarına yerleştirmelerine yardımcı olmak ve ülkemizdeki

karikatür çalışmalarının yabancı dille yapılabileceğini göstermek amacıyla

bu etkinliği gerçekleştiriyoruz.” dedi.

Okulumuz Felsefede de İddialı!

Felsefe Öğretmeni Basri Şen okulumuzun felsefede de iddialı olduğunu yaptığı

çalışmalarla ortaya koyuyor. Bu çalışmalar hakkında Şen, şunları söyledi:

‘’ Felsefe alanında yaptığımız bu çalışma, sınıf içinde öğrenciler arasında

demokratik yöntemlerle üç kişilik jürinin seçilmesi ve jüri üyelerinin felsefe

kavramlarının belirlenmesiyle başlıyor. Her kavrama ilişkin bir ödül hazırlanıyor.

Çalışmaya gelen öğrenciler bu kavramlar arasından kura yöntemiyle birini seçip

sınıfın karşısında doğaçlama olarak 5 dakika boyunca kavram hakkında

görüşlerini açıklıyor.

Bu çalışma öğrencilere bir konu hakkında fikir üretebilmeyi, topluluk karşısında

özgürce düşüncelerini ifade edebilmeyi, kendinde var olan yaratıcı düşünce

özelliğini geliştirebilmeyi sağlıyor.’’ dedi. Bu bağlamda "Dünya Felsefe Günü"

kapsamında felsefe panosu hazırladıklarını belirtti.

Ayrıca afete her zaman hazırlıklı olmak gerektiğinden yola çıkarak Afete Hazırlık

Kulübü olarak 13 Ekim Dünya Afete Hazırlık Günü’nde yangın tahliye tatbikatı

gerçekleştirdiklerini, yangını önleme ve yangından korunma konusunda yapılması

gerekenlerle ilgili pano hazırladıklarını söyledi. Bu şekilde öğrenciler, olası bir

yangın durumunda ne yapacaklarını öğrendiler.,diye ekledi.

İstiklal Marşı'nı Ezbere Güzel

Okuma Yarışması

Büyük şair Mehmet Akif Ersoy’un milli ve

manevi değerlerimizle ördüğü, ülkemizin

kurtuluşunda milletimize güç veren ve

adeta onu kamçılayan milli marşımız

“İstiklal Marşı’nı Ezbere Güzel Okuma

Yarışması” yapıldı.

27 Eylül 2021 tarihinde jüri üyeliğini

Edebiyat Öğretmenleri Melek Caymaz,

Eda Gökalp ve Betül Karakeçi’nin

üstlendiği yarışma tüm sınıf

seviyelerinden toplam 16 öğrencinin

katılımıyla okul konferans salonunda

gerçekleştirildi.

Yarışma koordinatörlüğünü Edebiyat

Öğretmenleri Melek Caymaz ve Beyhan

Çağlayan yaparken yarışmada 10/D

sınıfından Saliha Zülal Er birinci, 10/B

Meryem Öçal ikinci, 12/İ sınıfından

Ayşenur ERDOĞAN üçüncülüğü elde

etti.

BİRAZ DA ŞİİR OKUYALIM

-7-

Güzel Şiir Okuma

Yarışması

29 Kasım 2021 Pazartesi günü Edebiyat

Öğretmeni Melek Caymaz’ın koordine

ettiği "Güzel Şiir Okuma Yarışması" yapıldı.

Türk edebiyatının büyük ve güçlü

şairlerinin şiirlerinden oluşan yarışmaya

her sınıf seviyesinden 17 öğrenci katıldı.

Mehmet Akif’in Çanakkale Destanı, Necip

Fazıl’ın Sakarya Türküsü, Orhan Veli’nin

İstanbul’u Dinliyorum gibi güzel şiirlerini

seslendiren öğrenciler izleyenlere zevkli

dakikalar yaşattı.

Jüri üyelerini Edebiyat Öğretmenleri Betül

Karakeçi, Beyhan Çağlayan ve Melek

Caymaz’ın yaptığı yarışmada birinciliği Ben

Sana Mecburum şiiri ile Sude Özen,

ikinciliği Fatmatüzzehra Varol, üçüncülüğü

Meryem Öçal elde etti.


ULAK

ETKİNLİKLER

“Bilimin Dünyası”

Matematik Öğretmeni Handan Memiş ve Biyoloji Öğretmeni Şerife Çınar’ın önderliğinde hazırlanan Bilimin Dünyası

duvar gazetesi sergilenmeye başlandı. Handan Memiş : “Öğrencilerin meslek seçimlerinde onlara bilimsel ve kültürel

destek sağlamak, onları bilime yönlendirmek ve yollarına ışık tutmak amacıyla belirli aralıklarla değişik konularda

düzenleyeceğimiz Bilimin Dünyası duvar gazetemiz öğrencilerimizin çalışmaları ile zenginleşecek. Gazetenin sanat

editörlüğünü 10-B sınıfından Ayşe İnci Çelik ile başarıyla yürütüyoruz. Öğretmenler olarak bizler de öğrencilerimizin

çalışmalarından mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Öğrencilerimiz

TRT2'de

Yaklaşık üç yıldır sürdürülen

"Dergicilik Okulu" faaliyetleri

kapsamında öğrencilerimiz

TRT2’de kendilerini ifade etme

fırsatı buldu.

Dergicilik Okulu olarak gerek

okulda gerekse okul dışında

faaliyetler gösteren

öğrencilerimizden 11/C sınıfı

öğrencisi Elif Buse Kartav

dergi çıkarmak, dergicilik ve

yazmakla ilgili görüşlerini

yapılan mülakat aracılığıyla

bizlerle paylaştı. Elif Buse

Kartav: “2019 yılında

başladığımız "Dergicilik Okulu"

çalışmalarına 2020 yılında

salgın süreci sebebiyle ara

vermek zorunda kaldık. Bu

yüzden hazırladığımız fanzin ve

dergileri dijital ortama

taşımanın okuyucuya ulaşmak

için daha hızlı ve daha kolay

olduğunda hem fikir olduk.

Çalışmalarımızın içeriği ve teması buna göre

şekillendi. Bu çalışmaları okuldaki pek çok

arkadaşımızla birlikte sürdürüyoruz. Her birimizin

birlikte ve ayrı ayrı çıkardığı fanzin ve dergiler

mevcuttur. Bunlar bizleri yazma konusunda

kamçılayan çalışmalar. Ortaya bir şeyler

çıkarmanın mutluluğu da cabası. Ayrıca okuldaki

tüm arkadaşlarımı okur-yazar olmaya davet

ediyorum. İyi olarak yola çıkmanız değil iyi olmak

için yola çıkmanız yeterli.” diyerek sözlerini

tamamladı.

Bir Kitap, Bir Kahve...

Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Maltepe Ensar

Vakfı’nın ortaklaşa planladıkları “Gençlik

Projeleri” kapsamında vakıf bünyesinde “Katre

Kitap - Kahve Projesi” hayata geçirildi.

Projenin hedefinde Maltepe’deki imam hatip

ortaokul ve liselerinde eğitim gören öğrenciler

bulunuyor. Bu proje dahilinde hedef kitlenin

ihtiyaçlarına yönelik konferans, seminer ve

toplantılar yoluyla eğitici ve geliştirici çalışmalar

yapılması amaçlanıyor.

Bu projenin kapsamına giren çalışmalardan biri

22 Kasım 2021 Pazartesi günü Maltepe Kız AİHL

konferans salonunda gerçekleştirildi. Biruni

Üniversitesi Dekanı Prof. Dr Mustafa Uçar,

öğrencilere “Zaman Yönetimi ve Medya” konulu

bir seminer verdi .Tüm 10 sınıf öğrencilerinin

katılımıyla gerçekleşen seminer soru cevap

şeklinde samimi bir havada geçti.

Katre Kitap-Kahve Projesi çerçevesinde

Küçükyalı Akbel Sokak No: 2’ de bulunan vakıf

merkezi, gençlerin rahatça ders çalışıp kitap

okuyabilecekleri ve sağlıklı biçimde

sosyalleşebilecekleri bir ortam sunuyor.

-8-

" The Sketch Show" Başlıyor

İngilizce skeçlerin yer aldığı “The Sketch Show” başlıyor!

İngilizce Öğretmeni Didem Hasar’ın rehberliğinde öğrencilerin

İngilizce olarak yazacakları ve oynayacakları skeçlerin yer

aldığı tiyatral çalışmalar kasım ayında başladı. İngilizce yazma ve

okuma becerisini geliştirmek amacıyla hayata geçirilen

etkinliğin gösteriminin mayıs 2022 gibi gerçekleştirilmesi

planlanlanmaktadır.

Öğrencilerin kendilerini İngilizce olarak ifade edebilmelerine

katkı sunması düşünülen çalışmanın hazırlıkları metin yazma

denemeleri ile başladı.


ULAK

Kültür - Sanat

Bir Yaz Gecesi Rüyası

Shakespeare’in en sevilen klasiklerinden olan Bir Yaz Gecesi Rüyası, Avrupa’nın önemli yönetmenlerinden olan

Aleksandar Popovski tarafından çağdaş bir reji anlayışıyla sergileniyor. Romantik komedi türünde yazılan

oyunun konusu, Atina’da bir düğün çevresinde geçmektedir. Oyun içerisinde farklı sınıflardan, farklı

kültürlerden, hem aşklara hem de ilişkilere yer verilmektedir. 1590’lı yılların sonunda yazılıp oynandığı

düşünülen ve orijinal dili İngilizce olan oyunun Can Yücel tarafından “Bahar Noktas”ı adlı bir çevirisi daha

bulunmaktadır.

Oyun, kahramanlarından yaramaz Puck’ın:

“Biz gölgeler kusur işlediysek eğer

Şöyle düşünün ve bizi hoş görün

Bu hayaller görünürken sahnemizde

Siz de biraz kestirdiniz yerinizde. “

sözleri ile sona ermektedir.

Ayasofya'nın Tarihçesi

Pervin Sevinç - Tarih Öğretmeni

Vaktiyle şarkın ilk Hristiyan Metropolitik Kilisesi ve bütün İslam aleminin üstü kapalı en büyük camii olan Ayasofya (Büyük Kilise ), 400 senesine kadar

bilgelik anlamına gelen “sopia” (sofya) ismi ile, İstanbul’un fethine kadar ise “hagiasophia “ olarak isimlendirilmiştir. 1453’teki fethin ardından Sultan II

Mehmet buraya Ayasofya adıyla hitap etmiştir.

İlk Ayasofya, Büyük Konstantin tarafından, babasının vasiyeti üzerine 360 yılında bir basilika (kilise) şeklinde yapılmış, 532 yılına kadar birçok yangın

geçirmiş ve yangınlar sonucu bina tamamen yanmıştır. Dönemin imparatoru Justinianus, binayı yeniden yaptırmaya karar vermiştir. Binanın yeniden yapılması

sırasında imparatorluğun çeşitli bölgelerinde metruk durumda bulunan putperest binalarından alınan kıymetli inşaat malzemeleri kullanılmıştır. Dönemin en

büyük iki mimarı olan Antemius ve İsidoros, Ayasofya’nın inşasında görevlendirilmiştir. Binanın ateşe ve zelzeleye karşı dayanaklı olması için bina kemer ve

kubbelerle örülmüştür.537 yılında Ayasofya’nın bugünkü orijinal haliyle tamamlanması üzerine İmparator Justinianus, “Süleyman, ben seni geçtim!” diye haklı

bir gururla haykırmıştır.

Ayasofya’nın Bizans devrindeki şekline dair ilk bilgi veren, Müslüman Ahmed el Rosta’dır. İslam’ın merkezinde uzakta olması sebebiyle Müslüman alimler

İstanbul ve Ayasofya hakkında fazla bilgi vermemişlerdir. Hattat Ahmed’in eserinde dikkata değer tek şey kilisede bir meleğin oturması ve onun bulunduğu

makamın etrafının bir parmaklıkla çevrilmiş olmasıdır. Türkler, İstanbul’u fethettiklerinde (29 Mayıs 1453) buradaki halk Ayasofya’ya sığınmıştır. İnançlarına

göre Türkler Büyük Konstantin sütununun yanına geldiklerinde gökte bir melek zuhur edecek ve bunu gören Türkler bir daha dönmemek üzere Asya’daki

vatanlarına çekileceklerdir. Türklerin Ayasofya’ya girişlerine şahit olan hiç kimse o halka yapılmış bir katliamdan ya da mabede karşı yapılmış bir

hürmetsizlikten söz etmez. Fethin hemen akabinde Sultan Mehmed II ,mabede yaya olarak girmiş ve müezzine ezan okutarak maiyetiyle beraber namaz

kılmıştır. O tarihten 1934 senesine kadar Ayasofya İslam mabedi olmuştur.

Savaşla kazanılan yerlerde’ kılıç hakkı’ olarak elde edilen hakla fetihten sonra şehrin en büyük mabedi olan “Hagiasophia Kilisesi” camiye çevrilmiş ve Sultan

Mehmed II ve maiyeti ilk cuma namazını burada eda etmişlerdir. Bu anlayışla daha sonra fethedilen diğer şehirlerin kiliselerinden camiye çevrilenlerinin en

büyüğüne Ayasofya adının verilmesi adeta bir gelenek haline gelmiştir.

Daha sonra Fatih Sultan Mehmed Ayasofya’yla ilgili bir vakıf kurmuş, vakfın gelir ve giderleri ile caminin bakım ve onarımı için de bir vakfiye oluşturmuştur.

Ayasofya vakfiyesi 1463 tarihlidir. Türk İslam Eserleri Müzesi’nde Topkapı Sarayı Vakıflar Genel Müdürlüğü arşivinde de nüshaları vardır. Ayasofya

vakfiyesinin en eskisi ve orijinali Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü arşivindedir. Şehrin ilk medresesi Ayasofya Fatih Medresesi, Ayasofya’nın bitişiğinde

hayata geçirilmiştir. Medresenin ilk müderrisi Molla Hüsrev’dir ve 15.yy’da İslam dünyasının önde gelen astronomi ve matematikçilerinden Ali Kuşçu da

burada müderrislik yapmıştır.

Tasvirlerin (ikon= Hz.İsa ve Meryem resimleri)) İslam dininde yasak olmasından dolayı mabedin iç kısmında Türkler tarafından mühim tadilat yapılmıştır.

Önce mozaikler badana ile örtülmüş, papazlarla halkı ayıran parmaklıklı bölge ayrılmıştır. Namazda Kabe’ye yönelmek icap ettiğinden kıble belirlenmiş,

kıble yönüne minber yapılmıştır. Minberin iki yanına yazılı sancaklar konmuş, mihrabın iki tarafına da iki büyük sancak dikilmiştir. Bu sancaklar Kanuni

tarafından Macasristan’dan getirtilmiştir. Kanuni zamanında tahta olan minare, Mimar Sinan tarafından tuğladan inşa edilmiştir. XV. yüzyılın ikinci yarısından

itibaren güney tarafındaki mezarlığa padişahlar için türbeler inşa edilmeye başlanmıştır. Bu türbelerin en eskisi Selim II türbesidir. Murad V zamanında

duvarlardaki baş kısımlar ayetlerle bezenmiş, ayetlerin üst kısmına ilk dört halifenin isimlerinin yazılı olduğu levhalar asılmıştır. Bugün hala mevcut olan ve

hakiki bir sanat eseri niteliği taşıyan minber ve hünkar mahfili de bu dönemde yapılmıştır. Ahmed III döneminde camiye kütüphane eklenmiştir .(Ayasoya

kütüphanesi) X. asırdan beri zelzelelerden pek az etkilenmesi, eserin sağlamlığını göstermektedir. Bu sağlamlığı sağlayan, Bizans ve Türkler döneminde inşa

edilen istinat ayaklarıdır.

Fetihten itibaren Türkler Ayasofya’nın tarihi hakkında birçok eser yazmıştır. Bunlardan ilkini Mehmed II, Ahmet bin Ahmed el Gilaniye Rumca numunelere

göre yazdırmış; 2.eseri de Farsça olarak Ali Kuşçu’ya da yazdırmıştır. Müellifi (yazar) belli olmayan bir eser de Berlin Devlet Kütüphanesi’ndedir.

24 Kasım 1934’te cami müzeye çevrilmiş ve İstanbul Arkeolojisi İdaresi’ne bırakılmıştır. Bina bazı tamiratlar görmüş, bahçede Bizans eserlerinden oluşan

açık hava müzesi oluşturulmuştur. 1 Şubat 1935’te ziyarete açılan müze, o tarihten itibaren yerli, yabancı turistlerin odak noktası olmuştur. 8 Kasım 2013

tarihinde yeniden cami olarak ibadete açılması içinTBMM’ye kanun teklifi veren Profesör Doktor Halaçoğlu 11.07.1934 tarihli Ayasofya’yı müze haline

getiren kararnamenin sahte olduğunu öne sürmüştür. Halaçoğlu, Atatürk’ün bu kararnamelerin hiçbirinde imzası yok, bütün imzalar sahtedir, demiş ve

ayrıca bu kararname geçerli değil çünkü Resmi Gazete’de yayımlanmamıştır, diye eklemiştir. Atatürk, Ayasofya’nın müzeye dönüştürülmesine şiddetle karşı

çıkmış, bu durumda da imzası taklit edilmiştir diye iddia ileri sürmüştür. Halaçoğlu, Atatürk’ün ölümünden sonra Başbakan Şükrü Saraçoğlu’nun, Milli Eğitim

Bakanı Hasan Ali Yücel tarafından bastırılan bir kitapta Atatürk’ün sahte imzasını taşıyan bu kararnamenin görüldüğünü ve 1924 Anayasası’na göre Resmi

Gazete’de yayımlanmayan hiçbir Bakanlar Kurulu kararının geçerliliğinin olmadığını söylemiştir. Fatih Sultan Mehmet vasiyetinde “Kim Ayasofya’nın yerine

başka bir şey inşa ederse Allahın laneti üzerine olsun.” diye yazmıştır, diye belirtmiştir.

Danıştay Onuncu Dairesi 10 Temmuz 2021 tarihli kararı ile Ayasofya’nın müzeye çevrilmesi kararını iptal etmiş, 24 Temmuz 2021 Cuma günü itibariyle

Ayasofya, cami olarak ibadete açılmıştır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya’nın Diyanet İşleri Başkanlığına devrini ve ibadete açılmasını ön

görmüş, cumhurbaşkanlığı kararını onaylamıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı Ayasofya Müzesi twitter sayfasını kapatarak bakanlığın müze.gov.tr sitesinde

sayfayı Ayasofya-yı Kebir Camii (Büyük Ayasofya Camii) olarak değiştirmiştir.

Ayasofya 1985 yılında dünya kültür mirası listesine alınmış, Unesco, web sitesinde Ayasofya’yı Bizans ve Osmanlı dönemlerinin eşi benzeri olmayan mimari

başyapıtlarından biri olarak tanımlamıştır. “Dünya Mirası Komitesi “ Türkiye’den1 Şubat 2022 tarihine kadar Ayasofya Camii ve Kariye Kilisesi’nde yapılan

değişikliklerle ilgili rapor sunmasını istemiş,Türkiye’yi uluslararası diyalog ve işbirliğine çağırmıştır.

-9-


ULAK

Sizden Gelenler

Yazı - Yorum

Çizi - Yorum

Sevgili Hocam

Siyah ve beyazdan ibaret dünyama renk katan,

Doğudan ve Batıdan ibaret yönlerime Kuzeyi ve

Güneyi de ekleyen Ersin hocama ithafen; Bazen

sadece gitmek istersin, hayattan soyutlanmak, hiçbir

şey düşünmemek, gözlerini sonsuzluğa kapatmak...

İşte tam hayatın kuyusunun dibine düşeceğin anda,

her şeyden vazgeçmişken biri ipini aşağı sarkıtır ve

seni yukarı çeker. Hiç beklemediğin anda

beklemediğin biri... Herkes kendi derdiyle baş

başayken, o gelir ve senin derdini dinler, derdine

ortak olur. Her şeye yeniden başlamış gibi

hissedersin. Sana verdiği her öğütte tekrardan

dirilir, geçmişin üstüne temiz bir sayfa çekersin.

Öğretmeninle başlarsın ilk sözlerine. Ama pilotla

yazarsın ki kurşun; silinir, kaybolur, unutulur diye.

Kelimelerini özenle seçersin olur ya üzülür de, onu

görünce üzülürsün diye. Her gördüğünde selam

vermek için can atarsın. Öyle güzel gelir ki onunla

konuşmak sanki yıllardır görmemişsin de hasret

giderirsin. Bugün nasıl bir gündü? Sorusuna cevap

verirken ince düşünürsün gönlünü alayım da

yorgunluğunu unutsun diye. Bu düşüncelerinin

hepsini bir araya getirir, sayfanı doldurmaya

başlarsın, bir hüzün çöktüğünde üzerine okuyup

sevinesin diye.

Mesleğinin hakikaten erbabı, profesörlere taş

çıkartacak kadar iddialı bir öğretmenin öğrencisi

olmak herkese nasip olmaz bence. Meslek yaşanır

mı? Sorusunun cevabı hiç şüphesiz Ersin hocam. Bir

öğretmen, aynı zamanda yazar ve usta şair. Bir

gönül erbabı. İki diliyle iki insan. Sürprizlerle dolu

biri.

Öğrencileri için bir şeyler yaptıkça yorgunluğunu

unutan, hatta bundan onur duyan. Gerektiğinde

hasta olan ama hiç yılmayan, daima kendinden emin

adımlarla yürüyen örnek insan. Mütevazılıkta üstüne

tanımadığım, muhteşem kelimesinin insanlaşmış hali.

Tam bir düşünce adamı, hayatın her anını dolu dolu

geçirmenin yegâne örneği. Eriyen sermayemiz

zamanımızın yönetimi konusunda düşüncelerine

sonuna kadar katıldığım ve güvendiğim, Siz Türkler

nasıl diyor? Daima kalbimde, sözlerimde ve

aklımdasınız misali.

Ayşenur Erdoğan - 12/İ

Azra Kılıç - 12/B

Duygu - Yorum

Güneş Tutulması

Bir güneş tutulması

Gökyüzü kızıllık dolu

Başıboş gezdiğim o anda

Seni gördüm

Kalbimde bir kızıllık belirdi

Ben artık kaybolmuştum

Senin yörüngende

Bir güneş tutulması

Gökyüzü kızıllık dolu

Bu sefer seni arıyorum

Kalbimde beliren o kızıllığı tekrar yaşatmak için

Ama bu sefer de sen kaybolmuşsun

Sevgi Gülbay - 11/H

Güldürü-Yorum

Fatma ALTINAY - Hazırlık A

Sude Baz - Hazırlık B

-10-


ULAK

Spor

Okulumuzda Hemsball eğitimine başlanıyor!

Beden Eğitimi ve Spor öğretmenimiz Kübra Keskin spor salonuna Hemsball materyallerinin kurulduğunu ve ara

tatil sonrası Hemsball eğitimlerine başlanacağını belirtti. Peki hemsball nedir?

Hemsball oynarken, topu tutabilmek ve servis atabilmek için mükemmel el-göz-ayak koordinasyonuna, yüksek

odaklanma ve konsantrasyona, sahip olmak gerekir. Yeni Sporun ismi aşağıda belirtildiği gibi oyun esnasında

ortaya konan performansın baş harflerinin birleşmesi sonucunda doğmuştur.

Hemsball kelimesinin açılımı

H: Hand( El)

E: Energy( Enerji)

M:Move:( Hareket, hamle)

S: Stabilty (Denge)

Ball: Top

Oyunun amacı, Hemsball topunu yerde bulunan Hemsball hedef tahtası üzerindeki Hemsball çemberinin içine,

çembere çarptırmadan atmak ve rakip oyuncu alanına değmesini sağlamak ve rakip oyuncunun topu kendi alanına

değdirmesini engellemektir. Oyuna kura atışı yapılarak başlanır, kurayı kaybeden oyuncu servis atışını yapar.

Servisi atan oyuncu topu çemberin içine atarak rakip alana gönderir.+ Sayı sistemi, topun çember içine değmesi,

dışarı gitmesi veya bir oyuncunun hata yapmasına kadar devam eder. Sayı kazanan oyuncu servis atma hakkı

kazanır. Öğrencilerin spor becerilerini geliştirmek ve Hemsball sporunu hayatımıza katmak amacıyla hazırlanan bu

proje öğrenciler tarafından heyecanla bekleniyor.

Spor Tarihinin En Ünlü 10 Olayı

1. Michael Jordan-Scott Burrel

Ünlü basketbolcu Michael Jordan antrenmanda takıma yeni gelen Scott

Burrell'ın maça asla dikkat etmediğini, sürekli lakayıt oynadığını fark eder.

Bunun üzerine onun üzerine oynar, üzerinden geçer ve smaç atar. O smaç

yaptıkça Scott Burrell iyice oyunla bağını keser. Sonraki pozisyonda

Jordan, Scott Burrell'den topu çalar hatta topu Scott Burrel'in suratına

çok sert bir şekilde atar ve :"Biz burada çalışıyoruz eğer eğlenmek

istiyorsan Disneyland'a git..."der.

2.Koç Mehmet

1896 I. Olimpiyat Oyunları başladığında, Türk güreşçi Koç Mehmet, kendi

imkanlarıyla Atina’ya gitmiş, maalesef kayıt koşullarını

bilemediğinden müsabakaya katılmayı başaramamış.

3.Türkiye ve Hindistan 1950 dünya kupasına neden gidemedi?

Türkiyenin Hindistan 1950 yılında Brazilya'da oynanacak olan dünya

kupasına katılma hakkı kazanıp maddi yetersizliklerden dolayı gidemeyen

Türkiye turnuvadan çekilmek zorunda kalmıştı. Hindistan'da maça çıplak

ayakla çıkma talebinde bulunundukları için FİFA'nın reddine uğramıştı.

4.Sınır üstü maç.

2002′de Madagaskar ekibi Stade Olympique L'Emryne, şampiyon AS

Adema karşısında kendi kalesine 149 gol atmıştı.

Bu ilginç girişimin nedeni ise bir önceki maçta hakemin verdiği karaları

protesto etmeyi istedikleri içindi.

5.Hakemin kararı.

İngiliz hakem Martin Sylvester 1998'de oynanan bir maçta, futbolcuya

yumruk attığı için kendisine kırmızı kart göstermişti.

6.Mike Tyson

Boks tarihinin en sıradışı olaylarından biri Mike Tyson ile Evander

Holyfield arasında cereyan etmişti. 1997 yılında unvan maçı için

ringe çıkan boksörlerden Mike Tyson, maçta rakibinden yediği

darbelerden etkilense gerek, Evarder'in kulağını ısırdı. Evander'in

kulağını yaralayan, hatta bir parça koparan Mike Tyson'un ringlere

vedası böylece kanlı bitmişti.

7.Rosie Ruiz

Kübalı atlet Rosie Ruiz, 1980 yılında katıldığı Boston Maratonu'nu

kazanmıştı. Her şey normal giderken, bazı kişilerin, Rosie Ruiz'in

maraton koşusunun bitiş çizgisine 1 mil kala yarışa başladığını

ortaya sürmesiyle bir skandal çıkmıştı. Ruiz, koşunun bitimine

sadece 1 mil kala maratona dahil olmuş ve altın madalyayı

kazanmıştı. Boston Maratonu'ndan 6 ay önce de New York

Maratonu'nu ilk sırada tamamlayan Ruiz, gazetecilerin, -

''Maratonda rakiplerinize nasıl 25 dakika fark attınız?'' sorusuna,

"Bu sabah çok büyük bir enerjiyle uyandım'' diye yanıt vermişti.

Ruiz'in New York Maratonu'nda da metroyu kullanmış olduğu ve son

durakta inerek maratona katıldığı ortaya çıkmıştı.

8.Tavuk yemeyin!

1986 ve 1990 Dünya Kupası’nda, Arjantin Milli Takımı

futbolcularının tavuk yemesi "uğursuzluk getiriyor" inancı sebebiyle

yasaklanmıştır.

9.1912 Stockholm’de şampiyonluk için güreşen iki sporcu, saatlerce

mücadele etmişler fakat iki tarafta birbirine tam olarak üstünlük

sağlayamamıştı. Her ikisi de altın madalyayı alacaklarını umarak,

maçı idare etmişler ve 9 saat boyunca güreşmişlerdi. Hakem heyeti

aldığı bir kararla maçı sona erdirmiş, her iki güreşçi de ikinci sayılmış

ve gümüş madalya sahibi olmuşlardı.

10. Çıplak ayakla şampiyonluk.

İlk defa bir Etiyopyalı olimpiyat şampiyonu olarak altın madalya

kazanmıştı. Bu kişi Ababe Bilika'dır ve yalın ayak koşarak maratonu

kazanmıştır.

-11-


Arka Kapak

Öğretmenim Canım Benim

Canım Benim…

Maltepe Kız AİHL Okul-Aile Birliği bu yıl

da geleceğimizin mimarları öğretmenleri

unutmadı. Her şeyin en iyisine, en

güzeline layık olan öğretmenlerimizi bir

nebze de olsa mutlu edebilmek adına

Öğretmenler Günü Kutlama Yemeği

organize etti.

Sancaktepe Motta Cafe'de düzenlenen

yemeğe teveccüh gösterek katılan

öğretmenler, güzel bir gecede bir arada

olmanın tadını çıkardılar. Gecede tayin

ya da emeklilik gibi sebeplerle okuldan

ayrılmak durumunda kalan

öğretmenlere plaket takdim edilirken

öğretmenlerden de idarecilere teşekkür

babında çiçek takdim edildi.

Edebiyat Öğretmeni Nurgül Eruğur’un

udu ve sesi ile renklendirdiği gecede

sunuculuğu üstlenen Müdür Yardımcısı

Sedat Şener, ‘ Mikrofon Sende’ oyunu ile

misafirlere heyecan ve korku dolu

dakikalar yaşattı. Yemek, Okul Müdürü

Cemile Erkan’ın yakın zamanda

kaybettiğimiz Sezai Karakoç’un "Mona

Roza" şiirini seslendirmesiyle son buldu.

Bizler de "Ulak" ekibi olarak

öğretmenlerimizin yüzünden mutluluk,

yüreklerinden sevinç eksik olmasın

diyor, her birinin öğretmenler gününü

ayrı ayrı kutluyoruz.

Ara Tatilde de Boş Durmadık

Üniversite hazırlık aşamasında olan 12. sınıf öğrencilerimiz ara tatilde de

çalışmalarını sürdürdü. 15 - 22 Kasım tarihleri arasında Milli Eğitim

Bakanlığına bağlı tüm ilkokul, ortaokul ve lisede eğitim gören öğrencilerin

dinlenme sürecine girdikleri ara tatilde 12. Sınıf öğrencilerimiz diğer

öğrencilerin aksine çalışma kampına girdiler. Öğretmenlerinin eşliğinde

derslerdeki eksiklerini tamamlamayı ve soru çözümleriyle çalışmalarını

güçlendirmeyi hedefleyen öğrenciler, beş günlük tatili çalışmak suretiyle

değerlendirdiler.

“Ulak” ekibi olarak biz de üniversite sınavına girecek tüm arkadaşlarımıza

çalışmalarında kolaylıklar, sınavlarda başarılar diliyoruz.

Mezun Öğrencilerimizin Ziyareti

2020 yılında okulumuzdan mezun

olan öğrenciler okulumuzu ve

öğretmenlerimizi ziyaret ettiler.

Öğretmenlerimizle sohbet edip hasret

giderdiler.

Hatırlanmak ve özlenmek güzel şey...

Vefa Ziyareti

Yıllarını insan yetiştirmeye adamış çalışkanlığı, azmi ve öğretmenlik hayatında

elde ettiği başarılarıylaörnek teşkil eden Meslek Dersleri Öğretmeni Ayten

Polat, evinde ziyaret edildi.

9 Kasım 2021 tarihinde Okul Müdürü Cemile Erkan ve Meslek Dersleri

Öğretmenleri Hava Baştan, Fethiye Akdağ, Bayram Asmaz, Ali Tarık Ziyat

Yılmaz’ın hem rahatsızlığı hem de emekliye ayrılacak olması sebebiyle Ayten

Polat’a yaptıkları ziyaret, Maltepe Kız AİHL ailesinin öğrencilerine verdiği bir

“vefa dersi”” niteliğindeydi.

Maltepe Kız AİHL’ye bugüne kadarki katkılarından dolayı hediye ve çiçek takdim

edilen Polat, iyi günde, kötü günde her zaman birbirine destek olan çalışma

arkadaşlarına sahip olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Biz de “ULAK” ekibi olarak öğretmenimiz Ayten Polat’a bundan sonraki

hayatında sağlık ve afiyet diliyoruz.

Diriliş Şairi "Sezai Karakoç"

Tevazu ve beyefendiliğin kalesi, "diriliş şairi "Üstat Ahmet Sezai

Karakoç 16 Kasım 2021’de ‘dünya sürgünü’ diye bahsettiği

hayattan göç etti.

Sezai Karakoç, kendine bir dava edinmiş ve bu davada bizlere örnek

bir hayat, sağlam bir fikir örgüsü ve büyük bir edebi miras bırakmıştır.

Eserlerinde olması gereken Müslüman tanımını yapmış ve bizlerin yol

göstericisi olmuştur.

Şiirlerinde kutsal kitaplardaki kıssaları çağdaş bir anlatımla

okuyucusuna sunması, modern Fransız şiirinden ve dinsel

kaynaklardan yararlanması onun büyük bir bilgi birikiminin olduğunu

göstermiştir. Yeni, kapalı ve karanlık bir imge evreni vardır. Cemal

Süreya onun şiirleri için ‘kırık bir Verlaine’ demiştir.

Yazdığı kitaplarla özellikle genç nesile kendi hakikatlerini

bulmalarını aşılamıştır. O, kitaplarında gençlere örnek olup davaları

uğruna büyük bir inançla çalışmaları gerektiğini vurgulamıştır.

Şimdi sizlere herkesin okuması gerektiği bir kitaptan bahsetmek istiyoruz:

Diriliş Neslinin Amentüsü.

Kitap, Sezai Karakoç’un aradığı ,

hedeflediği , ülkeyi kalkındıracağını düşündüğü ideal devlet yapısını

anlatan bir kitaptır. Yazar, kitapta Müslümanları “diriliş erleri” olarak

ifade eder. Ve bizlere bu konuda arzuladığı devlet yapısına

ulaşabilmemiz için yapmamız gerekenlerden bahseder.

Her şeyden önce erdemli olmaktan, her dönemin insanı

olabilmekten ve çağdaş olabilmekten bahseder. Geçmiş, bugün ve

yarının tek bir bütün olarak ele alınması gerektiğini anlatır. İnsanın

bunları yaparken önce kendinden başlaması gerektiğini üstüne basa

basa ifade eder. Kişinin kendini sürekli sorgulaması, yargılaması,

yenilemesi ve inanç hayatını sürekli gözden geçirmesi gerektiğini

ifade eder. Batıyı yenebilmemiz için bilim ve sanatta gelişmemiz

gerektiğini söyler. Bundan sonraki savaşın bilim ve sanatta verileceğine

inanır. Batı'yı yenebilmemiz için bilim ve sanatta gelişmemiz gerektiğini söyler.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!