TÃRKÄ°YE BAROLAR B!RL!l11 Ä°ZMÄ°R OLA.GANUSTÃ GENEL ...

İZMİR 

TÜRKİYE 

BAROLAR B!RL!l11 

OLA.GANUSTÜ GENEL KURUL TUTANAGI 

BAŞKAN Cengiz İLHAN (!znir) 

BAŞKANVEK!L!: 

Behçet ÇOWillKOGLU (Denizli) 

tlYE Ali DİNÇ (Kayseri) 

tlYE ~abahattin BİLGE (Ankara) 

Toplantı 

.Toplantı 

Tarihi: 30 Nisan 

1-2 Mayıs 1976 

Yeri Atatürk Kütüphanesi 

Konak/İZM!R

TÜRKİYE BAROLAR BİRL!Gİ YÖNETİN KURULU 

Baıfknn AvoFnruk EREl"! o • o o·. o o .. o ••••• (ANKARA) 

Başkan Yardımcısı: AvoOsman KU1TTNAN o o ., o o • o ., ••••• (İSTANBUL) 

Başkan Y~rdımcısı: AvoEnver ARS~ANALP. .. o ••• o .(İZMİR) 

Genel Sekreter 

Saymnn Üye 

{jye 

n ye 

n ye 

{jye 

üye 

Üye 

Av.Fehmi ÖZÇELİK •• o 

...... o •••• (Al:i"'KARA) 

Avoİlhan KUTAY • • • • o o o o •••• (ANKARA) 

Av.Emin BALTAOGLU. • • n 

•• (İSTANBUL) 

Av. V·:Jci-at BURCUOGLU • 4 • • • o ••• o (BANDIRMA) 

Av.Ziyn BİLGE • o •.•• o ... o o o .(CEYHAN) 

Av.Hilmi BECERİK ••••• o o o o • o •• (AYDIN) 

Avo!hsan SARAÇLAR ••••••• o •• o .• (SAMSUN) 

Av.Azmi SOYDAN o o o ••• o ••••• ~.(V lı. N) 

·Başkrm 

n ye 

üye 

. nye 

Üye 

nye 

. Üye 

T'(jRK!YE BAROI,AR BİRLİGİ DİSİPLİN KURULU 

Av.Farlıl 

AvoŞom'i 

ALTOP • • • 

ÜGE ••• 

Av. Dnvut SELÇUKİ. 

• o 

AvoAyhau EROL •••• 

Av .Hrı.sP.n 

BRsri GÜDER. 

Av.Nustnfa GÜRAY 

Av.Mahver ÖZTOP ••• 

o •• (İSTANBUL) 

• o 

\ 

o .. • o o u 

o (İSTANBUl,) 

.(NAZİLLİ) 

• (AN1Uı.RA) 

.(İZMİR) 

o (ZONGULDLK) 

.(tmRBİN) 

Üye 

n ye 

nyo 

TtlREiYE BAROLAR BİRLİGİ DENETL:t1'·1E KURULU 

: AvoJÜlicle YUMLU 

:' ii. v o İlh!lmi GÜVEN • • o 

AvoDogn.n !LBR'it, o o • o o • o 

, (İZMİR) 

• (ANFJ~RA) 

o (BOLU) 

n ye 

üye 

Üye 

TÜRKIYE EliROLAR Bİl{!ıtG:t SINAV :KURULU 

' , 

l-ı. v. İhsan ONAR o • • .. .. ., •• • .. • • o (KotTYA) 

AvoBEChçet ÇOMAKOGLU •• ' •••• o • o •• (DENİZLİ) 

Av .Erdogr:ı.n BİGAT • • • • • • • • • • • , • (AJ'TKARA.)

ADANA 

OLAGANÜSTÜ GENEL KURUL ÜYELbliİ 

AFYON 

ı- Av. Adli Yazan (Katılmadı) 

2- Av. Turan Arun (Katılmadı) 

3- Av. Ziya Bilge 

ADIYAMAN 

'ı- Jw. Abdurrahman ç;eref Bilgiç 2- 

1- Av.Turhan İmre 

2- Av. Güneş Öngüt 

ARTVİN 

-·- 

1- Recai Kocaman (Katılmadı) 

2- 

AGRI 

ı-Av. 

Şerafettin Yazıcı 

' 1 

2-Av. Sait Kaya 

AMASYA 

ı- Av. Zeki Gönenç (Katılmadı) 

2- Av. Adil Çıtak 

ANTALYA 

ı- Av. Zeki Şeremet 

2- Av. Mehmet Soytaş 

. AYDIN 

1- Av. Hilmi Becerik 

2- Av. Davut Selçuki 

ANKARA 

1:-Av. Faruk Erem 

2-Av. Nejat Oğuz 

3-Av. Rahmi Maf;at 

4-Av .• 

Kamil Akıncı 

5-Av.Solmaz Gir ay 

6-Av.İlhami 

7-Av.Erdoğan 

Güven 

Bigat 

8-Av.Sabahattin Sllge 

9-Av.Fehmi Özçeli~. 

10-Av.İlhan Kutay 

11-Av.Muhittin Kıl4Ç 

BlliKESİR 

]- Av. Ved2~ Burcuoğlu 

2- Av. Hurşit Kangal (Katılmadı) 

~ 

1- Av. Do~~uı İleri 

2- Av .N.Sanü ll!Iiroğlu (Katılmadı) 

~1IB§! 

1-Av.Turgut Bulut 

2-Av.Şükrü 

Akmansoy 

BURDUR' 

1-Lv.Lli Şa'lin 

2-Av. Kubilay Atabey 

QMJAKKP;;LE 

1-Av. B.Cahit Altan (Katılmadı) 

2-Av. Hamdj Sezen (Katılmadı) 

QQRQM 

ı- Av.Atıf Çelebi 

2- Av .'Abdullah Epteroğlu(Katılmada,) 

~!ZL! 

1-Av,Behçe~ Çomakoğlu 

2--Av. Y, Ziycı Küçükuysal (Ka tılmadJ.) 

DİYARBAKIR 

1-Av.Umur Bicleli 

2-Av.Tahsiı: Ekinci: (Katılmadı)

ED!RNE 

ı-Av .Sabahattin ~_;e:qveli(L,ıt;ılmadı) 

2-Av .Sı tkı Ona.raıc(KatJ.lmı:·;- :ı.) 

ELAZIG 

1-Av.Hayati Ekşi. 

2-Av .Necati Özka~ra(Katılr -~dı) 

ERZİNCAN' 

1-Av.Necdet ömer Varlık 

2-Av.Alaattin Kı~tılo~lu 

ERZURUM 

1-Av .Abdulkadir Eryurt(Kcı ·;;J.lmadı)- 

2-Av .Abdurrahim Aydıno.~l·_: 

.ESKİŞEHİR 

1-Av .Nusret Eren (Katıim·.·ci_J.) 

2-Av.Vasfi İncekaş 

GAZİANTEP 

1-Av .Cemale,ttin 3-üçdemir 

2-Av.Abdülkadir Gö~üş 

GİRESUN 

1 7Av~Hayati Topallı (Kat>.1madı) 

2-Av .Rasim Bayazı toğlu(K:n;J.lmadı) 

GÜMÜŞHANE 

1-Av.Atilla A.diloğlu 

2-Av.Murat üztelün 

HATAY 

.-Av.Nabi İna.l 

2-Av.Şükrü Antakya 

ISPARTA 

1-Av.Ali Bal 

2-Av .Nevzat Özbalcı. 

·"-~~ 

· -Av .Cengiz İlhan 

··Av .Enver Arslanalp 

; Av.Hasan Basri Güder 

i,- Av. Jülide Yuınl u 

._._:,;TANEUL 

~-·Av .Aydın 

--'-·Av. Yaşar ttn 

Aybay 

~Av. Yaşar Ümit Doğanay 

!·~Av .Av .Orhan Barlas 

'·'-·Av .Merih .Sezen 

.>Av. İlhan Baykent 

-~·-Av.A~ 

Selek (Katılmadı) 

f-~~Av • Or }lan Apaydın 

'>Av.Münip Kaya (Katılmadı) 

Canpollı.at 

1 -~-Av.Emin Baltaoğlu 

J. _--Av.Osmari Kuntman 

~-~=-Av.Ahmet 

Hamdi Sayar 

~-~>-Av. Orhan ~rgüden 

J . -Aif ,_Hüseyin Aydın 

::ı-Av.Ayten 

Dik 

-''>Av. Gülçin Çaylıgil 

::.';:-Av.Adil Kurtel 

:'_ :-Av .Faik Muzaffer Amaç 

:; ;}-Av .Ekrem Özkunt 

;\ı-Av.Nebil 

?.:.-Av .Al tuğ 

_-: 

Vçıruy 

Savaşer 

.-Av. Mehmet Ali· İkizer 

·-L-Av.Sabih Atlı

KARS 

-- 

1-Av.Ha1is Özdemir(Katılmadı) 

2--A.v.Zekerriya Turan(Katılmadı) 

KASTAMONU 

1-Av.Muhittin Erbaş 

K.MARAŞ 

1-Av.Selahattin·Aydın(Katılmrıdı) 

2-Av.İsmet 

3eza1(Katılmadı) 

MARDİN 

---- 

1-Av.Abdullah Timur 

2-Av .f·Hel'illlet Seydibeyo~lu 

2-Av.Emin Özmen (Katılmadı) 

KA1SERİ 

ı-Av .Ali Dinç , 

2-Av.Bülent Özkuran (Katılmadı) 

[!EKLARELİ 

MERSİN 

---- 

1-Av. Turhar" Özgüner (Katılnıadı) 

2-Av.Mahvet Öztop 

MUGLA 

1-Av.İ.Mekki Ülgen (Katılmadı) 1-Av.özcan Sezer 

2-Av.Ahmet Saruhan 

nmmm 

2-Av.Selahattin Baba 

MW 

1-Av .H.Şemsettin Velibeyoğ;lu 1-Av .Sait C:eşnig~l (Katılmadı) 

2-Av.Muzaffer Kılıçoğ;lu(Katılmadı) 

2-Av.Şerafc ttin Kay,a (Katı1mAdı) 

KOCAELİ 

NEYŞEHİR 

1-Av .Suat Yılmaz Yalım 1-Av .Ali İl, san Akçagöz 

2-Av.Aftuz Arın 

KONYA 

2-Av.Zeki Sekiner t)Katılmadı) 

NİGDE 

1-Av.İhsan Onar 1-Av.Sait (ahenk 

2-Av.Mehmet Kavaklılar(Katılmadı) 2-Av.Nihat Kızıltan (Katılmadı) 

KÜT!l,IYA 

1-Av .Ahmet Güner 

2-Av.Zeki Özker 

MALATYA 

1-Av.Nebnhat Önal 

QRDU 

· 1-Av .Se lah ttin Gürer(Katılmn_dı). 

2-Av.Ahmet 8-öncü 

RİZE 

--. 

1-Av.İhsan 

Orbon (Katı1madı) 

2-Av.TalRt Barış 

l\flANİSA 

2-Av.Cemal Şişmanoğ;lu 

f)AKARIA 

(Katı1madı) 

1-Av.Atıf 

Akın 

2-Av.Orhan Erka1 

1-Av.M.Raş 

t Abasıyanık 

2-Av.Salih Sipahier

SANlSUN 

1-Av.İhsan 

2-Av.İsmail 

SİNOP 

Saraçlar 

Tarhan 

1-)'ı.v.İzzet Şenkaya (KatılmadJ.) 

2-Av.Hasan Sarabil (Katılmadı) 

1-Av.ünal Allıoğlu 

(Katılma 

2-Av. Salih Demirel (Katılm:;v 

_?ıONC~:QLDAK 

1-Av.Burhan Karaçelik 

2-Av.Cihat Türkbaş (Katılme 

SİVAS 

1-Av.Ali Söyiemezoğlu 

2-Av.Ayhan İlgün 

Sİ!RT 

1-Av.Fikri Şendur (Katılmadı .. 

2-Av.Cevdet Aydın 

(Katılmadıı 

TEKİRDAG 

1-Av.Saleyman lleha Akçakaya 

.2..:Av.Erdoğan 

Köksal 

TOKAT 

l...:.Av. Cemil Yoğurtçuoğlu(Katı ı_-ı:ı_adı) 

2-Av.Kemal Kovalı 

(KatılmadıJ 

/ 

~~ZON 

1-Av.İhsan 

Yücesan 

2-Av.Adil Tuğrul 

URFA 

(Katılmadı) 

l~Av.İzzettin Rastpe1di(Katıinadı) 

2-Av .Mi that Kanderr·:i r· (Katıim:dı) 

2_ŞAK_ 

1-Av.!smet Çalık 

2-Av.Mehmet SeıaıuAttin 

- 

VAN 

1-Av.Salih Yıldı.!; 

2-Av.Azmi Soydcr. 

Yüksel 

(Katılmadı)

. i 

30 Nisan 1976 Cumo_ 

B!RINCİ 

BİRİNCİ 

Açılma 

GÜN 

OTlJRUM 

Saati:lO.OO 

GE~JEL BAŞKAN FARGK E.R.EM- Değerli konuklarımız, aziz meslektaşlarım; 

müsaadenizie Türkiye Barolar Birliğinin 10 ncu Olağanüstü toplantısını 

açmak istiyorum. 

Bu toplantımızxn da diğerleri g~bi mesleğimize büyük aşamalar 

getireceği umudu ile ve Yönetim Kurulu adına sizleri saygı ve sevgiyle 

selamlarım. (Alkışlar) 

Toplantı Başkanlığı için, gelenekıerimize uyg~~ ola~ak İzmir Barosu 

Başkanı sayın Cengiz İlhan'ıh. seçinıi·konusunda elimi.zd8 bir öneri 

bulunmaktadır. Bunun aksine bir öneri olmadığına· göre, bu hususu oyiarınıza 

arzediyorum. Kabul edenler ... Teşekkür ederiz, buyurun sayın !ıhan,' 

TOPLAI~TI BAŞKANI CENGİZ 'İLI-IAN- Sayın Genel Kurulunuza şahsı~a ve 

İzmir BaroS1ma gösterdiği teveccüh için teşekkür ederim. öhırünün önemli 

bir dönenıini bir barocu olarak geçirmiş benim :iiçin şüp:ijesiz bu büyük 

·bir şeref. Teşekkürlerimi tekrarlıyorum ve olabilecek hatalarım :~çin 

şimdiden özür diliyorum. CAlkışlar) 

Kanu~umuz gereğince bir Başkanvekili seçilmesi gerekiyor. Bir 

öneri var mı efendim? .. (nBehçet Çomakoğlu" sesleri) 

Behçet Çomakoğlu öneriliyor. Oylarınıza sunuyorum. Kabul t-denler 

..• Behçet Çomakoğlu bey Başkanvekili seçilmişlerdir. 

Başkanlık Divanının teşekkülü için iki.katip üye seçilmesi gerekiyor 

efendim. Kanunumuz gereğince biliyorsunuz, üyelerin ayrı ayrı 

seçilmesi lazım. Önce birinci ijye hakkında öneri rica ediyorum •.. ("Alj

DinÇ 11 

sesleri) 

- 2 - 

Efendim, Ali Dinç bey önerilwektedir. Oylarınıza sunuyoruın. Kabul 

edenler ... Etmeyenler ... Kabul edilmiştir. 

leri.) 

İkinci 

İkinci 

üyelik için öneri rica ediyorum •.. (Sabahattin Bilge" ~e:- 

üyelik için Sabahattin Bilge bey öneriliyor. Oylarınıza 

sunuyorum. Kabul edenler.,. Etmeyenler ... Kabul edilmiştir. 

Divanı 

üyelerini yerlerine davet ediyorum. 

Başkanlık 

(Başkanlık Divanı üyeleri yerlerini aldılar) 

BAŞKAN- Kongre çalışmalarımı:z;a başlamadan önce, Atatürk ve bütii· 

şehitlerimiz için Genel Kurulunuzu iki dakikalık saygı.duruşuna davet 

ediyorum. 

(Saygı duruşunda bulunuldu) 

BAŞKAN- Teşekkür ederim. Atatürk'e-ve bütün şehitlerimize layık 

olmaya çalışacağız. 

BAŞKANVEKiLi- Gündemimizin 5 nci maddesi gereğince İzmir Barosu 

Başkanı sayın Cengiz İlhan'ın konuşması icabediyor. Kendilerini kürsüye 

davet ediyorum .. 

CENGiZ İLIIAN (İzmir)- Önce izin verirseniz sayın konuklarımız. 

sayın delegelerimiz ve sayın meslektaşlarım; Türkiye Barolar Birliği 

Olaganüstü Genel Kurulunun burada, şehrimizele toplanmasından dolayı 

İzmir Barosunun duyduğu büyük kıvancı ve onuru arzetmek isterim. Bu b· 

zim için şüphesiz büyük bir kıvanç ve onur. Zira, İzmir Barosu Türkiy 

Barolar Birliği fikrine daha, bu yalnız bugün değil~ daha l930'lardan 

bu yana daima inanmış, bunun takipçisi olmuştur~ İzmir Barosu şöyle di,~ 

şünmektedir: 

Bir baronun bağımsız olabilmesi için baroların birlikte hareke-' 

etmesi lazımdır. Güç, bağımsızlık birlikten doğar. Eğer birlik haline 

gelemezsek ne sorunlarımızı çözebiliriz, ne de bağımsızlığımızı koruyabiliriz. 

Bu bakımdan bizler, belki şimdi artık eski kuşağız, ama yeni

- 3 - 

kuşak olduğumuz zamanlar üstatlarımızın ortaya att1.ğı bu fikrin daima 

takipçisi olduk ve gerçekleştirmek için büyük çaba sarfettik. 

Benim için de bu öner:ıli bir olay. Hemen şu:g.u arzedeyim ki, ı 963 

Ankara Genel' Kurulundan~ dikkat buyururaanız "Genel Kurul" diyorum, 

gerçi hukuken bir genel kurul değildi, 

ama fiilen bir Barolar Birliği 

Genel Kurulu idi o. O zamandan bu zamana bu kuruluşta 

görev almanın 

onuru ve sevinci içerisindeyim. Bu onuru ve sevinci hissetmeme lütfen 

müsaade edin. 

Bir başka bakımdan da memnunuz. Zira,·Barolar Birliği 1969'dan 

bu yana 7 senelik bir çalışma dönemi geçirmiştir. Bu 7 senelik çalı';ms 

döneminde şüphe,siz çözümleÇliğimiz birçok sorunlar vardır. Şüphesiz temellerini 

attığımız, geliştirdiğimiz, ayrıntılarını ortaya koyduğumuz 

birçok fikirler vardır, ama artık köşeyi dönmek,bir başka çalışma düzenine 

doğru yönelmek mecburiyetindeyiz. ·Bu Genel Kurul işte o dönüşümün 

yeni bir çalışma c'~.',zerci:ıin başlangıcı olac11lctır; buna inanıyoru;rı. 

Bu çalışma düzeni tabii ki,önce kendi kendimizin şu 7 senelik 

dönem içerisinde ne o' "m€;u:1.un tam teşhisini koyı:ıakla ve Türkiye 1 nin, 

ha~kımızın 1 Ülkemizin adll Sörunlarının, hukuki sorunlarının neler olduğunu 

somut bir biçimde belirtmek demekolacaktır. 

Gerçekten bugün buradaki bu konuşma 

için uzun zamandan beri hazırlanıyorduk. 

Biliyordum ki, Türkiye Barolar Birliği Yönetim K{ırulu 

gelenaklerimize uyaral: bana bu konuşma fırsatını verecekler., ben de 

sayın Genel Kurulun"ız önünde bir gündem maddesi olarak konuşacağım. 

Ne konuşabili~dim? Bir bakıma hemen hemen hiço ,. Tabii şunları sQyleyebilirdim, 

diyebilirdim ki; hukuk devletinin şartları şunlar, f?Unlar-· 

dır, 

Hukukun üstünlvE;ü büyük bir kavramdır .. Sosyal 'Lukuk devletine var 

madan tam demokratik ·bir hukuk yaşaruna ulaşmamıza imkan yoktur, . 

Hepimiz avukatJ z, hukukçuyuz. ,~u bizim yaşam biçimim;Lz. Belkide 

Şunu sö;yleyebilirdim; 1970 1 lerin sonlarında; yani 21 nci Asrın başlsrJda 

ülkemizde hukukçu olma~:, özellikle avukat olmak zor; çok zo~. Bu 

Türkiye Barolar Biriiği 

KUWohaneei

- 4 - 

önce bi:c" çe:lişkiyi yaşamaktır. ::Şu bakımdan: 

Hayatınızı verdiğinizı bazı- kavramlar vaı·o Bunlara inanıyorsunuz, 

Bunlar:. savunacağınıza kendi kendinize yüzbinlerce d,efa yer.ıin ediyorsunuz; 

fakat inandığınız bütün bu kavramların gözünüzün önünde parça par-: 

ça edildiğini görüyorsunuz, buna tanık oluyorsnnuz ve hiç o ir şey yapa- 

mıyorsunuz,, Hukukçu ol~ak 

zor; özellikle avukat olmak çok zor,., 

Örneğin şundai:ı söz edebilir-im: Bir fizikçi büt1..in yaşamı l:)oyuncEI 

Newton Kanununun aksinin ispatlandığını 

hiçbü:· zaman görmeyecektir. Elma 

daima daldan düş.ecek, atılan taş yerini bıiı.lacaktir. Fizikçi için bir 

Newton Kanunu ne ·ise, bizim için yaş~ma hakkı cdur. Fizikçi için atı7· 

~an taşın düşmesinin hesabı ne ise, bizim için ulusal egemenlik, demok· 

,rat ik ;:;iyasal yaşam kavramı odur, Fizikçi Newton Ka:-lununyn aksinihiçbi::ı. 

" 

zaman ~·,örmeyecek, a·ma bizlor;hiçbir ceza insan haysi;;.cetine aykırı olamaz, 

kimseye eziyet ve işkence yapılamaz,,. İzin verirseniz bir yazı 

okuyacnsım: 

" İzmir Barosu Başkanlığına 

8.3.1976 günü Konak ve çevresinde meydana gelen olayları izleyen 

tz.,ıir Barosu avukatları olarak polisin ola2 lardaki davranışını kınarız. 

Ad,liyenin yanında polisin yakaladığı ve zararsız lıale' getirdiği 

gençleri coplayıp dö,vmesi, hukuk devleti ilke~erini zedeler, Polisin 

cezalandırma yetkisi olmayıp; suçluları yakalayıp yargı organlarına 

' . ' 

teslim görevi vardır. 

Oysa gözümüzün önünde me;ydana gelen olaylarda 

polis en ilkel cezaland.ırıiıa yöntemi olan dayağı 1 zarc;rsız hale gf cirdiğ: 

suçlu ..Jlup olmadığı belirsiz gençlere halkın t,üzü. önünde uygulaııııştır. 

Aynı c'.,~vranış Devlet Güvenlik Mahkemeleri koridorlar:ı.nda c:a devs.;:ı etmiştir. 

Olayın hukuk adı,na Baromıı.zca kınanması.:ıı di le riz, 

(İnzalar) 11 

Hayır; yanlışinız yok~ l980'lerin; yani 21 nci as~:2.:ı bnşlarında 

s:ı.nız, Ana~Jasal düzenin 100 ncü yılında ülkenizde buradG -.:J_nız. I~::ılay 

d,eğil. 

Hukukçu olnak, hele avukat; yani kişi. hi".k ve rmkulnxlJ.un Pnvunucu-

- 5 - 

luğunu ,,~c:sl-~k edir~;nek, bir jakıma kişinin sığınağı, oı:mn J:ılm.~,}.· 2;ım.n 

ve güçsl;:zıü .~inün ortağı, bi:r bakıma hak ve hukukun somut l~Llvcmc,)si olmak 

hiç '~o:l .. y de~;-: ı. Gerçeğin bu kanunu hiçbir zaı:c1an değişme:v-ccektir. 

Hiç kim.J~;ye eziye·~ ve işkence yapılamaz. Kesinlikle r:ıi? Bı.c sor·c::,··, bir 

avukat olarak ya (~uymamazlJ.ktan 

gelmek, ya da evet demek zo:runda;nnı::;, 

Kitap öyle r;;ünkü. Oysa biri.ı:ıcide kendinize ı ikincisinde soruyu SCEamı. 

karşı yd an söyle-, iğinizi çok iyi biliyorsunuz. Anayasal etüzer_,_in yüzüncü 

yılındEJ.yız. Geçenlerde: gazetede okudum, açtım kitabı baktım; d0ğru. 

Mi that ~aş ayı bo@;mamışlctr mıydı? Ahmet Samim 'i Yakup, Cemil mi öL 

müştü? _::[i_ç 'cirisi .in isimle:c·ini hatırlamıyorum; O kadar çe k LL .. Pel~i 

onları, o çr ::ukla ı kim vur,--:uı kimdi onlar? Kimler öldü, kir:üer b1ti:' 

oldu? JiDrke: yaşa aı naddl ve manevi varlığını g-eliştirme Lr-,kla:rına -,e 

kişi hü. _·iy, tlorLe sahipti:::-. Yüzyıl. . . Yoksa Haınlet 'in s~);'Tled:::.G- gii-;_ 

sadece ' ~eli .le ler) keliııeleJ: keli:rıeler" mi'? Bunu- yaşm-:ıak kolay c].t:;ğil: 

hiç değ .. ı_. -, •ıkukç ·sunuz, av·ıkatsınız, bu bir yaşarrı biçimi ;:;izirc için 

ve sader:) hlimel r, keliı::ıeler, kelimeler ... Belkide kita_,,:__-:ı:,.' ya::.an ;:_''-Sy 

lüyordu. be~ üde ::ocalarımız yanlış öğretmişti; yoksa biz !"i oı.n _ 1 ~ :ıamıştık? 

Ha: __ r. Ne ya _anda, ne ;;anlışta birleşme olamaz. i'mcGl: gGrçc-''Üer~.J.o 

birleşi~ .;b:i ~ir. E tün ki tap].ar mı yalandı, bütün hocalar r:ıı ;yaL. sö: 

lemişti, b~' ~n Bğ~enciler; yani bizler mi anlayışsızdık? .. 

T :~in rcrir• eniz bu dufa iki gün önceki bir İzmir Ga:crC?te:·'i r:in 

başlığırı 

ouıyaca(ı;n: 

Zm:: iyet l',üdürü 64 .. işi göz altına alındı derken, I'evleJ~ G-üvenlik 

IvlaJol- me~. L 19 işiden lıalıerdar olduğunu bildirdL Yapılan açı~~lam' - 

lardan ;-mr: 50 k ş inin polıs tarafından ya sa dışı ve nalı~ c:ı~1ede- 1ab.' ,_' 

siz göz üt- -ıda b_·ıunduruldı.

- 6 - 

desiniz; buradaSE!.ız, Karamsar mıyım?," Hayır, Bu oluayacaktır, Inandığımız 

kavramların~ insan haysiyetinin yüksek ideallerinden bizleri 

vazgcçireı:neyecekll"rdi:c, Buna inanıyorun; bu olı:ıayac aktır. C "Brava" se s 

leri, sürekli alkJ.şlar) 

Saygılarınn 

BAŞKANVEK1L1- Sayın delegeler 1 Kongrenüze gönderilen telgraflardan 

bazılarını 

lütfen kabul ediniz, CAlkış lar) 

"Sayın 

bilgilerinize sunmak istiyorum: 

Prof, Dr, Faruk Erem 

Tü~kiye Earolar birliği Başkanı 

Atatürk Kütüphanesi, Kçınak-İzmir 

Olağanüstü Genel Kurul toplantınıza davetiniz.1çin teşekkür e 

'derim, Başarı dileklerimle birlikte size ve Birliğ:i,niz mensuplarına ve 

davetlilere selam ve muhabbetlerimi sunarım, 

Süleytıan 

Demirel 

Başbakan" 

"Sayın· Avu~cat 

.Faruk Eren 

Türkiye Barolar Birliği 

Başkanı 

Atatürk Kütüphanesi, Konak-İzmir 

Nazik dav ..:etiniz8 teşekkür eder, Birliğii-üz olağanüstü Genel Ku- 

' 

rul toplantısına ~aşarılar diler, ~ize ve misafirlerle üyelere saygılarımı 

suncı.rım, 

Anayasa Mahkenesi Beşkanı" 

CAlkışlar) 

rolar Birliği 

' ' ~ 

Olağanüstt.i Genel Kurulu Toplantısı Başkanlığına 

Atatürk K~:tüphanesi, Konak-İzm~r 

Çağrınız ·için teşek}cür 

1 

ederim., Türkiye' de demokratik hukuk dev-· 

letinin err büyük süvdncelerinden biri bağıı:ısız adalettir, Anayasa ve 

demokratik hukuk evlDti ilkelurine bağlılığını her vesileyle kanıtla-

- 7 - 

mış olan Türkiye Jarclar Birliğinin ve değerli hukukçulnrıı::ıızın adalete 

daha ç0k etk~nlik kazandıracaklarına ve b6ylelikle rejimin de, 

toplUL'lurı da esenliğe kavuş:,ıasına büyük katkıda bulunacaklarına inanıyorun. 

Size ve 'rürkiyu Barolar Birli[:;inin. def!;erli üyelerine başarılar, 

mutluluklar, sayg:;.lar sunarın. 

Bülent Ecevit" 

(f'Bravo" sesleri~ 

sürokli alkıslar) 

11 Türkiye Earolar Birliği Başkanı 

Atatürk l~ütüphanesi, 

İonak-İz:c:ıir 

Türkiye harolar Dirliği olağanüstü Genel Kurul toplantısında 

bulunamayacağır:ı 

için üzgünüm. 

Her yönüyl•' yarc:ırlı sonuçlar alınacağına inanarak başarı dilek-I 

lerir.ıle içten sevgi ve saygılarını sunarın. 

İsnail Hakkı Ülgen 

Danıştay 

Başkanı" 

(Alkışlar) 

"S11yın Proı'. :B'a:c'uk Erer:ı 

Türkiye ~Grolar Birliği Başkanı 

ı 


Türkiye Darolar Birliği olağanüstü Genel Kurul toplantısına 

davetiniz için teşekkür ederin. Yoğun işlc;rir::ı sebebiyle geloı-;ıediğiı::ı. 

için müteessirin, 

Hukuk devletinin tüm faaliyetlerinin vazg8Çih.ıez 

unsuru olan 

hukukun üstünlüği.' ilkesinin tanı tılrıası ve uygulanDası hususundaki 

yaygın ve etkin , .. ·cılışrnP larınızdan dolayı sizleri içtenlikle kutlar, 

başarılarınızın d·.:var,nnı teı.rienni.siyle saygılar sunarın. 

(Alkışler) 

Sabri Kirişoğlu 

HÔ.k. General. 

Askeri YargJ.tay Bc:şkanı"

- 8 - 

"Sayın 

Faruk Erer::ı 


Başkanı 

Atotürk Kütüphan8si ~ 

Konak-İzi:ıir 

Nazik davetirüze teşekkür eder~ Genel Kurula çalışnalarında ba- 

1 

şarılar 

dilerim.. 

Kazım 

Akdoğan 

Cumhuriyet Başsavcısı" 

(Alkışlar) 

BA":OKAHVEK1IJ!- Devlet Bakanı Ye Başbakan Yardımcısı Necmettin 

bakan'ın telgrafı: . 

"Say1.n Avukat Faruk E:r:em 

Birliginiz Genel Kurul toplantısı ı::1ünasobetiyle göndermiş olduğunuz 

nazik dc::vete teşekkür oderir.ı, Genel Kurul toplantınızın hayır- · 

lı kararlara vesile olı:ıasını tE:ı:ıenni eder, saygılar sunarın. 

Prof, Dr. Necmettin Erbakan 

Er- 

I 

i 

ı 


Başkanı 

Atatürk Kütüphanesi~ 

Konak-İzwir 

Devlet Bakanı 

ve başbakan 

Yardımcısı" 

· BAŞKA.LWEKİIJİ- Alpaslan 'Tiürkeş, Başbakan Yardıucısının telgrafı: 

1 

("Okunwasın, okunnasın" sesleri) 

"Sayın 

Av, Faruk Eren 


Türkiye 13arolnr Birliği olağan kongresi münasebetiyle göndermiş 

old~ğunuz nazik davotinizi aldın, çok ı;ıemnin oldum, teş'ekkür ederim. 

Meşguliyetiu dolc:ı.yısiylo c:ı.rc:mızda bulunaı:ınyacağıu için üzgünüm. 

Kongrenizin başarılı 

geçuesini diler, bu vesile ile salan ve saygılarıı:aı 

iletirim. 

Alpaslan Türkoş 

(Gürül tüler) 

Başbakan 

Yardıracısı"

- 9 - 

BAŞKANVEKİLİ- il.d alet nake:

- lO - 

Ali Naili Erden, Milli Egiti~ 

bakanı; 

·Turhan Kapani!n , Orman B::ıkçmı; 

Rıfkı Danışr:ıan, Kültür .Dakanı; 

Oğuz Akdoğanlı, Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürü; 

Muhrıcıt Kartal, Türkiye Noterl

ı 

ı 

.,·,,. 

'.#: 

- ll --- 

layan raporun kısaccı 

özetlermesi gereki~.ror .. Tabii bu bir rnpor ni teliğinde 

olr:ıadığı için, di[~or ör:ıerilerin de burada c:ı.çıklanno.sı icai..'•3diyor 

Başkanlık Divanının d~~lince vo karo.rı böyledir. 

Şir.ıdi, bu degişiklik öneril0rini toplayan rapor hakkında bi-lgi 

· verı;ıck üzero Barolar Bj_rliği Başkanı sRyın lccruk Eı.'er.1' i kürf3Üye iavet 

ediyoruu. 

BAi}I:JHT "FARUY" EB.SLl-· Aziz nGslcktaşlc.rır:ı, 

bundan evvelki Genel Ku 

rulumqz Avukatlık Yasası değişiklikleri hakkında bizlere bir derle-me 

raporu hazırlamak görevini lütuf buyurmuşlardı. Du raporu hazı:c'larken 

şöyle 

bir yöntem seçtik: 

Bütün barolarımızdan,bazan zaman zaman meslektaşlarıınızdan Birliğe 

gelen bütün ö:merileri· eksiksiz taradık. Bunun dışında 7 yıJ.lık 

çalışma süresince yürürll.ikteki Avukatlık Kahununun bazı hüküınlc:ı: inde 

isabetsizlikler kaydettik. 

Rapor hazırlanırken kuşkusuz birbirinin zıddı temenniler~e de 

karşılaştık. Yönetim l-\urulunuz olarak karşıt da olsa büti;n bu öı.~.erile- 

ri bu raporda hiçbir taraf tutmaksızın ve Yönetim Kurulu adına ~ür ön~ 

! 

ri de bulunmaksızın de::' l__eme;:nize almış bulunuyoruz. Bemdaki amacJ ·'ız 

! 

şu; 

1 

olağanüstü toplantıda l;ütün delege arkadaşlarıı:nzın düşünccler~ni açıl! 

ca beyan etmek olana~J.na sahip bulunmnlarını sağlamalüı. 

Ayrıca rapor derleıürken yerli ve yabancı mesleğ'iııüzle Lcgili 

bütün son yayınları~ geriye doğru on yıllık yayınları taradık. :ıugün 

avukatlık mesleği yalrüz meralE?ketiı:'ıizde değil, diğer ülkelerde le bazJ 

kuşkulu dönemler yaşamaktadır, Uesleğim.izle ilgili dışardski oLıylarıı 

da yansıtılmasından bazı ionuçlar çıkabileceği belki ileride b~-, üçün· 

cü avukatlık kanunurııın lıazırlarımasının da yararlı olabileceği gibi bi: 

izlenim ve cözlem içindeyiz. 

Raporumuzun hazırlanmasından evvel "bütün barolarırın z1.rı ' ı husu 

1 

r-· . 

taki dileklerini rico. ettik. Gelen mütalaaların 

raporunmza alınmıştır-, 

hepsi eksiksiz ~larak

- 12 - 

Mesleğimizin geleceğinin kaderinin ne olacağı üzer:Ln.de c __: c; 

ülkelerdeki 

bazı çalışmaları_sizlere yansıtmaya çalıştım. Bugün bütün dünyada 

yeni bir tutsaklıktan söz edilmekte; tekniğin getirdig"i ve insanlığın 

şimdiye kadar hiç tatmadığı bir başka biçimde tutsaidıl-c". Özgürlüğün 

bu açıdan bir kısıntıya uğramış olması kuşkusu bütün dünya avukat 

larını da.'ıa da önemli bir göreve çağırmış bulunmaktaci.ır. 

Yine dış ülkelerdeki çalışmalar genellikle serbest meslek, özol· 

likle avukatlık ~sleğinin bir tehlikeyle karşılaştığı inancı.ndadır. Ser 

maye, serbest meslek ilişkisi 

üzerinde kuruluyor. Sermayenin serbest 

mesleklerde yeni bir yatırım alanı bulm11 ş olmasından meslcğin r;elece.;i 

açısından da bazı tereddütler ortaya atılmıştır. Diğer ülkeler avukatlarının 

bu konudaki çalışmalarını raporumuzda özetlemeye çalıştık. 

Yine dış ülkelerde serbest mesleklerin bir araya gel~esinden bii 

güç kazanılması olasılığı üzerinde duruldu ve bu işe serbr;st meslek ku-! 

rallarının birleştirilmesiyle başlanılması .uygun görüldü. Bu çc:..lışmala-1 

rı 

özetle arzetmeye gayret ettik. 

Bugün dünyanın her tarafında fikir•işçiliği bir başka ~örünüm 

haline gelmiştir. Beyin gücünün ürünü diğerle.rine hiç benzemiyorc. Bu 

i tibarla en geniş anlamda. fikir işçil iği kavramı içerisine 8 avuk::ı.tlığır 

yeri acaba ne olacaktır? 

Avukatlığın gelec·eğinin oldukça çetin koşuFLarla kaı:.'şıla:Jo.cağı 

zannındayız. Zira sosyal sorumluluğu özellikle az gelişmiş ülkolerde 

avukatlara çok ağır görevler yüklemektedir .. Birliğimizin kunılr:ıasından 

bu yana avukatın ve kuruluşlarımızın bağımsızlığı üzerinde durC_uic. Bu-- 

gün bu bağımsızlığın dahi yeterli olmadığı, bagımsızlık kc::.· :c l.·11n.~ .. J a d~;_ 

yepyeni ufukların açıldığı sezilmektedir. Kendi içine kap":c: k, j nzi vrAyc 

çekilmiş meslekler anlayışı bugün önemini tümden yitirmiştir" Henüz 

biz bağımsızlığın ilkel şeklini dahi elde edemedik, ama bltna r~~men yine 

de geleceğimiz üzerinde tahminlerde bul lli"l.mak görevirnizd '_:c" Çünkü 1 

kuşaklar kuşakları yakından izlemekte"

- 13 - 

lc8p0J'l.llUUZUl1 bi:cinci O ÖlÜmÜnÜ: yani dJ. Ş t&Ld davranışları 

Özetleyen 

bolih:ı.ünü 

bu suretle i2..keleriyle arzet!:'

- 14 - 

bağımsızlıt;ıdır. O halde~ çok yetkili 1(azı siyaset adamı ;-:::ım2.z~uı hukukun 

üstünlüğünden 

söz ederken, klasik olmu] bu unsura i l-v

- 15 - 

Mesleğimizin çalışına alanını isabetsiz düşüncelerle daratlma ça· 

balariyle zaman zaman karşılaştık. Ünlü 35 nci maddenin başına gelenle: 

hepir:ıizce 

ı ~ 

r:ıa~um, ama biz şimdi bir hakkı isti]xlat dönemine, tevazu için· 

de de olsa ifadG edeyim, belki de gücüne ulaşmış olduk. Bu itibarla 35 

nci mad.dedcki öneriL;;riiuiz kabili müda.faa halde gözükmGktedir. 

Raporumuzu...rı 

büy\.ik bir bölümü sosyal ekonomi içerisinde avukatlı 

ücreti, tarife ve b(mzeri konulara ilişkindir; 'Biz avukatlık 

ücretini 

bir malın değeri gibi ölçme döneminin çok geride kaldığını sanmaktayız 

Biraz evvel işaret ettiğim gibi, avukat bu toplumun ekonomisind< 

vermeden alan gruplar arasında mütalaa edilemez. Dirşey yaratan, beyirl 

gücünü ortaya koyan avukatın 

ücret sistemi vergi;t.ondirilmesi, :nuafiyet· 

leri bir başka açıdan ele alınmalıdır. Bugün ekonominin en ileri kolunu 

temsil eden sosyal ekonomi bilgileri, ücretin sadece ödenen bir para 

olmaktan çok uzak sosyal bir kavram haline :I;eldiğini benimsediği biıı 

dönemde, eski deyimle ücreti vokalet niteliğini 

çoktan değiştirmiştir. 

Böylesine bir görüru.üniün bizir:ı kamu oyumuzı-:a da aktarılmasında faydalari 

oldu. 

yal 

hiç 

Raporumuzun son bölümü sosyal güvenliğinüze ilişkindir. Biz s os 

güvenliğimiz i ancak kısmen elde edebildiğicıiz kanısı-ııdayız. Bu da j 

de kolay olmadı, a:ına yeterli de olamadı. Sosyal güvenlik sistemimil 

içerisinde büyük boşluklar tespit ettik. Bunların sadece ortaya atılm2 

ları kendilerinin ne kadar haksız olduğunu da gerekçe göstermesek bilel 

adeta haykırırcasına belirletecek şekildedir. Biz sosyal güvenlil: kavramını 

ı:,ıesleki lıir hasislik içinde o le almcı. kararında değiliz. Amacınıı 

Türkiye' miz in bütün hallnnın sosyal güvenliğe kavuşmasıdır, Bu itibarı 

biz, hakkımızı alırken, bir başka görevimizi; sosyal görevimizi de ihmal 

.etmemek amacını 

gütmekteyiz. 

Bu suretle kıynetli vaki tlerinizi aldım. Şah,sım ve Yönetüı Kurulu 

ariına sizle.re pekçok teşekkürler ederiz. Bu toplantının sonunda 

' 

bizlere li.'i_tuf b'Gyuraca["ınız talimat bundan sonraki çalı-şr:ıalarırnzda

- 16 - 

Bnderimiz Jiacak~ır. 

Teşel\:kÜr eder~ saygılorırrıı arzederira. CAlkışlar) 

BA91~'ı.N- Efendim~ Bcı.C'kanlık Di vanına verilmiş ı Barolc:ır birliğinin 

önerileri toplayan raporundan ayrı 

olarak bir Afyon Barosunun Avukatlık 

Yasasındaki de~işikli~e ilişkin önerile~i vardır~ birde İzmir 

Barosunun vardır. 

Şimdi~ Af;· on Barosunun bu değişiklik önerileriyle ilgili olarak 

Afyon Barosu Başko.nı sayın Turhan !mre'yi davet ediyorum. Fikirlerini 

kısaca 

açıklayacaklardır. (Alkışlar) 

'I'URHAN İK2E (Af;yonkarahisar )- Sayın Bcşlmnlar, sayın Yönetim Ku· 

rulu üyeleriı Yüce Genel Kurulun değerli delegeleri, sayın konuklar; 

Sayın Di v2.ıı Başkanınııza evvela bana söz verdi~i için candan teşekkürlerir:li 

sun,_ı.:L'ırı. 

Muhterem mosloktaşlarım; 

Gerını Kur~ılurctuzun olağanüstü toplantı gündem konusu olarak 1136 

sayılı Yasaıun b:::.zı maddelerinin değiştirilmesi ve yasaya maddeler i 

lavesi hususundaki teklifim;izi bir tebliğ şeklinde evvela Barolar Birliği 

sayın Başkarclı~ına ı bilahare !znir barosu Başkanlığına Di van Başkanlığı 

sıfatıyl,· arzetı:ıiştik. Şimdi bu teklifimizin ana hatlarınJ. kısaca 

ıttılaaları~ıza 

arzediyorum: 

ı.-- Türk:L;; e barolar birliğimiz in özerklik ve otonamisi ilkelerinin 

ta~ olarak gerçekleşmesi, Birliğimizin üst düzeyde vereceği 

kesin kara~ları hakkındaı ilgililerin müracaatları hulinde Danıştayın 

yargısal d'-'"ı.etü1~.nin sat;lanmasının mümkün bulunması ve bugünkü hukı.ı.k 

aşaması ve hukukun üstünlüğü ilkesi nedenleriyle Adalet bakanlığııun 

idari vesayeti si.steni artık günün koşullarına uymayan ve bugünkü huk 

A A 

ukı geliş~Lr::ı içi'~lde ilkel bir sistercı haline inkilap etmiş olması ıiıuvacehesinde 

1136 s::ıyılı Yasanın 8/4-20/4-71/3-73/3-142/4-157/7-157/8 ve 

geçici 13/;:ı nci l1D.ddelcrinin(Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine 

verdiği ke:::arla:r kesindir,) şeklinde değiştirilmesini öneriyoruz. Esa-

- 1'7 .. 

ancak o günün koşullarına :·re uygun görüler;ıomi_şti. Bu hususta ;:,ehaz 

olarak Büyi.:ll;: 1''ill et İ,ioclis:i .. n.in tut2ri:.o.k dergileri, 2 nci devre, 1+ 

ncü 

toplantı, 41 il5 50 nci Bi~leşiulerde bu ~usus tespit edilniştiro 

2.- Aidat ve p1:im borçlarının öd.enmeDı.esi nedeniyle avu.kat adını 

levhadan s.:.ıinme :i ve dururoun ilgilj_ yerlere bildirilmesi hakkındaki 

Yasamızır1 

65 nd ve 190 ne:,_ maddeleri hüküiüer::. bir kere mesleki haysiyet 

ve day~nış~a ilkeler~ni ~edeledigi ve dolayısiyle birleşme yerin 

, parçalanEıa;::,r'l yol açtığı ge:::okçesiyle ~ bu r,ı.addelerin değiştirilmesini v 

yerine daha az s;:--kıncalı bıı:.unan ba:~·-o alacaklarının icra tnkibi yoluyla 

talep ve tahsıli J:lliküı:ıl

- 18 - 

5.- /vukatlık asgari ücret tarifelerinin bazırlanrmsında ~:asanın 

öngördüU;ü "E2ro grupları" deyiminin hnk c:şi tsizliği sağladJ.[~ı ve 

bu raadd,,nirı bu haliyle rı:'ürkiye Cur:1huriycti Anayasasım.n 12 ve 36 ncı 

maddelerine aylnrı bulunduğu, ücret tarifelerinde belirti üm iş, dava 

ve takiplerin bütün yurt dÜZfJyinde aynı şekilde görüldüğü, bu i tj_barlc: 

avukat ın Tür~dye ı nin ıı,:;r yerinde aynı iş için tek tip vekalet ücreti 

alnası goruJ\.tiği, bu konudaki ekonor;ıik, sosyal ve bölgesel etkenlerin 

rol oynayanayacağı keyfiyeti bütün Türkiye'de tek tip nsg2.ri işçi ücrE 

tinin kabul edilı;1esi v-e uygularnası örneğiylG ka:ıiıı tlanmıştır. Bu i tibaı 

la maddenin, "Türkiye Barolur Birliği 

Yönetim Kurulu, Baro Yönetim Kurullnrının 

tekliflerini de göz önüne alnnk suretiyle tek tip nvukatlıl\ 

ücret tarifosini hazırlar 

ve ücret tarifesi resmi gazetede yayı;ılanara 

yürürlüğe girer." şeklinde dsğiştirilnesini arz ve teklif edivoruz. 

6.- Üst düztJyde b'ir x;ıesleki kuruluş olan Birliğimizin genel poli 

tika ile ıığraşr::asım_ yasaklamanın özgürlük anlayışına ka::• ş ı olduğu, ı 

bugtin genel ve özel sektördeki 

işçilerin kurduldarı sendi;:a, foderas- ı 

yon ve konfederasyonların 

yurt 

ı 

ı 

ve teşkilat sorunları yönünden etkili 

baskı i cra ettikl0ri göz Ön Line alındı[~ında, üye lerinin çogur;ı.luğc' serbest 

o.vukat~_ardan oluşan ve daha serbest bir I'lGSl~:ti kuruluş olroası gE 

reken Birli[:im.izin yurt çapında genel politika ile uğraı;n:ıcı.nasJ_, Dirli~ 

ı::ıizin baskı grubu olma niteliC;ino ters düşeceği gibi, yurtta oluçan 

çeşitli bas 1 a grupları arasında eşitsizlik yaro.tacağı cilıet}J:ı ülh:; nier 

faatlerinin zorunlu kıldığı toplunsal ~~örüşlerini açıldaı:ıc:.3ı go:L:~kçe~.c: 

riyle 1136 ~-;ayılı Yasemın lll/1 nci rıo.dclesindeki; "Birlik kurul us· araacına 

aykırı .'.şler le ve siyasetle uğl'aşcmaz" hüknünün kald::.rıl:;ı~c-:J.nı 

saygı 

ile ö~eriyoruz. 

'7.- ll36 sayılı Yesanın 8/4-65-168/2 ve l 90 ncı ;:ıadcl.eL~rindeki 

_değişiklik cineriniz ker;asınde, Yasanın 8/6 ncı naddesi iJc ~/2 nci 

nacldesinin (d.) ve (f) fıkrcüarı ile 168/3 ncü fıkrasının, fon}:si~re>nV> 

rının kalnar~sı·nedoniyle Yasadan çıkarılnasını öneririz.

- 19 - 

8.- ':.:ıürki;;"e iiaY.'olar Birliğir:izin üst J.üzcyde b:'.r ::2slek2 :r:uru~ 

luş olması 'lu gör0vleri src;sındç~ hukukla ilgili tüm te_scırılar hakkında 

' . ' 

girişimlerür, bulunr.ıasının da so_yıldJ_ğı~ Arwyc:ısanın kabulü tarlhirıde 

Birliğinizin nevcut bulunmadığı, bulunsaydı kendisin~-· :~J c;ilcndircm Yusaların 

Anay~~sayc-. a;ykırılığı halinde; iptal dav::ı.sı açı::ak ;ycıtkisinin lesin 

olarak vcrilt:'ceğinde şüphe buluntındığı nedr:;nleriylc cı. s2.y1.lı 'I'~~rkiye 

Cuulıuriyeti Anc>yGso.sında ve Lt-4· sayılı Ana;:,ras0 MahkerJo,::Ü Kurcıluş 

ve Yargılana UsLÜÜ Hakkındaki Yascıda dsğişiklik girişL1lcrinde 1nlurmlnası 

ve bu evrenin oluı;ılu bir şekilde sonuçlnndırıl11asından son:;_'p,, ı t36 

sayılı Ynso.nın 110 ncu Daddesine; "Türkiye barolar birli ilgi~i y23a- 

·ların Ana~asc3,ya s.ykırılığı lınlinde, Anayasa Ma~1ke11osinde iptal cuıvm L 

açmak" şeklinde 18 nci bendin ilovesini saygı ile önc;rme i;;.,.oyis. 

9.- Avukat r:ıeslGktaşlarırnzın avukatlık sıfatını L:tisep .•tmc~

- 20 - 

. leline get~rilmesinin artık günün koşullarımı göre zorunluluk arzettiği 

ve bu grup IJcSld ktaşlP.rır:ıızın 

politik etk,ilerden bu suretle zarar görmelerinin 

önlennesinir: rıümkün bulunduğu, kuruiÜA.rına lwrşı ~dir:ılerini 

yerine get:Lren küçük kadrolu kamu kurunu avukatlarının 

her nedense avukatlık 

ü~reti aldı:tları ön fil

- 21 - 

tirilı~emcsi hali~ıde ilave bir ı::wddo;rle tGkrar bir senc.;lik bir r_ıüddet 

arıyoruz. 

Hakkındn :xolirli suçlnrdo.n dnva açılan nvukat hakkında bnro disiplin 

kurullnrFıın doğrüdnn do(;ruyc:, dinlenr.:ıe değilde, bir nevi r::ıer:ıurin 

IJuhakenat r:ıto:::·cii ;ibi savunua nl:c.hilec6k bir heyet olmasını istiyoruz. 

Bon olar;: dü, adli nüzaherette bu iı;ıe 

icbar edilen a'rukatın 

mutlnka o işin ÜGretini baro kasasına yatırarak işten kurtulınası hakkındaki 

r:ıadd.onirı Anay::.saya aykırı olduğunu kabul ediyoruz ve burada da 

ücretli olonsını 

Bneriyoruz. 

Beni dinli,mçıl:Cwinizi bilahare tc.:spi t etnedem Bnce sayın Bnşkcınıınız 

daha evvel bizle:::e sunulan önerileri derleyen raporu Bzetlediler o 

bu ar nda Afyon' un, 1znir 'in ve Ankara' nın, da bir eski tcıse.rısından 

yir:ıdi 

b ahsediliyar, 

.tıeniL, istirhanıu şu sayın Başkanlık :Oi vanından, usulü bakır,1- 

dan: 

Haparda 6~ginilan de~işiklik 6~eril6rinin dışında olanların bizim 

ıttıltnnıza ;mnuluo.sında yarar var, Zaten dahG evvel bize gönderilen 

ve rapora de···lenı~i'? olen dağişiklik önerilerinin buradn tokrarından 

zar.ıan ke-ybınJ.an başka bir yarar yok, Esas,;n tjÖrüşr:ıeler sırcısında 

bu konulcı.re kc,tı~an ve aynı yönde Bnorileri olan barolar ve delegeler 

gBrüşlerini bizl 're sımabilirler. Bu bakır:Jd

- 22 - 

ra değinen konuları bizim bilgiluri:-:ı:i.zo sunarlarsa, zaı:ıan,~tcn vo anaçtan 

yararlanaış 

oluruz. 

Toşekkürler, 

saygılar. 

. ( . ) 

AHMET Ll.A.i~])I SAYAR ~,.Ista5bul - Usul hakkında. söz isti;yoruıa, 

BAŞKAN- 

Buyurun. 

AHlVlliT H..lllvtQ! SAYAR. (!stanbul)- 11uhteren arkadaşların, 

!stcnbul 

delege si Ahr:ıet iiaro1di bı:;yar olarak Gunol Kurulunuzu, konuklarnı::ı..zJ_, Yönetin 

Kurulunu ve Başkanlık Divanını. hüraet ve~ ı:ıuhabbotle selar.ıla:rım. 

(Alkışlar) 

Çalışnaların verimliliQ;i bakımından usul yönünden önerecc:ğirrı husus 

şudur: 

Genel Kurula sunulr:ıuş bir Yönetin Kurulu raporu vardır. Dj ğer de·-! 

ğişiklik önsrilerini ihtiva e don rapor.lar vardır. Bunların hc:;psinin nazara 

alımıası şartı içinde diğer şahsi görüşlerinde bolirtiJ me sine açık 

bir usul içindp çalışacak konisyanun teşkilinde fnyda vardır. 

Burada Genel Kurul olarak nuhtelif rcıporlnrın 

huzurunuzdo. özetlent1esi 

sırasında birbirleriyle ilişkisi vo ayni;yeti olanla oh1:~zranı 

ayırt etr:ıek kolay ch;ğildir ve ıJÜi:..ikün değildir. Bu itibarıc, evvelmürele 

usul yönünden bir koı:ıis;yonun toşkilin0 ko.rar verilw.esini vo burnd::ı. özetlenr.ıasi 

istenen raporlar ve özetloı:;ıen raporlarda ileri sürülen ön.erilerin 

ve komisyon çalışr:ıalarında 

Genel I:urul üyesi bütün arka~ aş1Te:..ı:ıızın 

şahsi fikirlerini. de konisyonda sö;yleuesi, açıklar.msı yolunda b.Lr çalış·· 

ma düzeni içinde konisyanun çalışnewını 

öneriyorun. 

Bu şekilde bir çalışrın düzenine [jirnezsek, dağınık VG zmıan zi- 

;yaına sebebiy8t veren ve şiT.ıdi;yç; kednr nygıilannar:ıış yeni. oir yönteni uy .. 

gularız ki, bu zaten uygulo.n;-:ıaı:ıası f3.ydalı olrıadığındandır :c~ir:ıd:Lye kadar. 

Bugüne kadar uygulanrm yönt0n, bir ko:wis;yonun teşkili 

i "'t:i.k'Lietindo 

olnuştur. 

Yalnız, bir nokta;yi ;y::mluı c.nlacwnızı önler:ıek için ?mııycrurJ zaaf" 

ifade· eyl8clin, onun için tekrar odiyorun: Koı:üs;yonun çalı~T:;asınc:.a her-

c'3 - 

hangi bir hususta öne_cj_si olan urknÖ2';>lHrırnzın o koı::ıisyon~ı kc;ndi önerilerini 

de açıklana inkanını Vf

~'1 

Şahsi görüşürıü arzodeyi;:ı; bu'rdda doğişiklikle:c·EJ .L ......... - 

~~· ;· ıarı ka:RsanByacak şekilde değişikliklere ilişkj_n b-üti~r1 nr~::ıde;;ılo:-ıraız 

t' 

f· görüşlerini bildirDelidirler Ve bu CÖ~Üşler top _andıktan ~onra ko~isyon 

çalışraalarının yüzde yüz fciydasız olduğunD kani olan -::_ıir r:ıesJ 8ktaşınız, 

·· arkadaşınız olarak kanunun da enrett:~_ği veçhile Tü::rki;fo Bç; co lar birliği 

Yönetim Kuruluna tasarıyı hazırlmı1c.~ı: iç.ln görev verilnesinin en çlogru 

ve sel~Detli yol olduğu kanısını arzederi~, say~ılarıola. (Alkışlar) 

İLHAMİ GÜVEN (Ankara)- Usul hakkında söz istiyoruo, 

BAŞKAN- 

Buyurun. 

İLHAiı:lİ GÜVEN (Ankara)- Çok ssyın konuklm:, Yüksek Kurulun çok s:::_ 

yın 

delegeleri; 

Sayın 

arkadaşların; 

Barolar Birliği Yönetin Kurulu çok oluı::ılı~ bir cierll :• );;le c;elraiş- · 

tir. Karar verin diye huzura gelnorüşti'r ve Yüksek Kurulumız da 1\vukatlık 

Yasası ile ilgili değişikli~ r:ın7deleri üzer~nd~, dilekler ilzcrinde 

karar verecek durumda değildir. Karar varecek organlarda ~nca~ kGQisyo- 

, nun kurulaası gereklidir, .Biz burada bütii':l taşradan ;;enelcJ::>~_::c bırikiL.ü 

içerisinde ;yasada gördüğünü-z aksakbkları dile getirı::2ye gelö_ilc Yalnız 

baroların aksaklıkları dile getirme3i, de~leoe yapcası kcii değil. Biz 

de tek tek delege sıfatiyle nensup olduğunuz borolarcw g:ÖL-cliiğiiı:ıüz aksale 

lıkları 

huzura getirdik. 

havale etne k; uyutnanın rüanası yok 1 "ı-~fed"'rs'iniz 1 bu -::;ab:i_:~:i_ }:u:ı.ı:::nıyorum, 

bize fırsat verilsin, sencJ.erd0n beri bir:c 1~in b'?cli a 0J a:ı c.espit 

ettiğir:ıiz aksaklıkları burada dile cetirne inka::ıı veı~iJ.rc,:' ], 

BaraLır Birliği bunu çok güz?l dcrlerıiştir vo ~~om_ı ::~a 1)ic-;::ı_;;ı dtJ 

bu derleu0ye katkıden başka, katkıdc. bulu:rıw:ıdan başka 'ci::- görovi;_iz ol-- 

r.:ıayacaktır, Bunları toplar:ıak gör .:;vi 'de::, bugünkü bu toplı:ı.L -;] j -ıJc~:;_ fikir- 

ler tebellür ettikien sonra Barolar Birliğinin YBnatiu ~uvulun~ aittir. 

toplar, derler, tekrar yenielen gczrien t;cçiL'L~, oncla::: c.- ~. -::--t.~::rı h2-

- 25 - 

ıtne 

gelmesi için çaba gösterir. 

var, o da şu: 

Saygılar sunarın, te.ş~ekkür oclurir.ı. (Al kış lcir) 

BAŞYcAN- Efendüı, Başkanlık Di vnnının sayın üyelerelen bir ricası 

Yönetim Kurulu bir rapor hazırlayarak f'.;lniştir. Bu tabi:l ki, Ş1)~ 

dur: Yönetim Kurulu yapılnn önorilerde kenclisj_ bir cleğ;erlendirr:ıeye gidemeniş, 

şu ya da bu şc1kilde bir df;l3;iştirı;-ıo y

- 26 - 

başka bir güne bırakılı~." denektedir. 

Do:rıin bir arknd~şıınzın buyurduğu gibi, işiriiizi, gücünüzü bırak- 

:raak suretiyle uzak yerlerden ve keza yakın 

yerlerden gehıek suretiyle 

·bu görevi yerine bihakkın getir:rllek için; ı:mhtelif konular var, lmnunlaşacak 

konular var, hayati konularırnz var, fnkat bakıyoruı::ı ki, ekseriyet 

yok gibi gözüküyor bana~ Yüce Divanın evveleı::ıirde bir yoklaı::ıa ya·- 

' 

pıp ekseriyetin bulunup bulunn2.dığını teş:pit etı,1esi gerekir. Oylaı::ıaya 

geçilecektir, kaç kişiyle geçilecektir ve kararlar kaç kişiyle alınacaL 

t:ı.r. 

kışlar) 

Maruzatın bundan ibarettir, hepinizi saygı ile selnnlnrıra. (Al-· 

BAŞKAN- Efendim, şu noktayı hemen tavzih edeyim. Yoklama yapılmış 

ve ekseriyetin fazıasiyle mevcut olduğu tespit edilmiştir. 

Ef"endim, Yönetim Kurulu adına Başkan Faruk Erem bey söz istiyorlar, 

lcendilerine söz veriyorum. 

BAŞKAN FARille EREM- Sayın Başkanım, aziz delege arkadaşlarım, el 

betteki Genel Kurulunuz çalışma yönteıp.in1 serbestçe saptayaca1üır. Yal- , 

nız Yönetim Kurulu şö;yle bir kuşku içindedir: 

Hemen bir komisyon kurulması genellikle ilkelerimize aykırı düşeceği 

endişesi içerisindeyiz. Bu üç günlük toplantıyı, hatırlayacaksınız, 

9 ncu Genel Kurulda hepimiz rahat rahat konuşalım diye arzu buyur 

dunuz. Bir komisyon teşkili; zaten burada 80 kişiyiz, bunu yine komisyonlara 

bölmek birtakım insicamsızlıklar meydana getirir. Yönetim Kuru-- 

lu hazırladığı raporun eksiksiz olduğu iddiasında değildir sayın Meslektaşlarım. 

Biz, bu eksiklikleri tamamlamak için huzurunuza geldik. 

Bu itibarla hepinizin uyarılarınıza mutlak surette ihtiyacımız vardır" 

Raporumuzda bilhassa açıklıkların bulunabileceği, bunların doldurulması 

için bize yardım lutfunda,bulunmanızı niyaz etmiştik. Bu sa- 

tırlar 

1 

hepimizin r:;özü önündedir. 

Bu görüşmeler 

bir süre devam ettikten sonra elbetteki ~örüşler

- 27 - 

meydana çıkacaktır, Bu görüşler ilkeler haline gelecektiL :i3u iE:eler 

bir Genel Kurulun talimatı haline geleceği için~ bizi elbe·ctelü lıağlayacaktır: 

ama bazı konularda'sanırım ki~ oylar dağılacaktır, O halde, 

ilkeyi biz na9ıl telakki edeceğiz? O zaman 'belki Yönetim Kurulu sizden 

veya Başkanlık Divanı _sizden bir oylamayı isternek durumunda kalacaktır.; 

Ama daha başlang-ıçta komisyon teşkiline gidecek olursak~ o zaman içini 

dökmek isteyen bir' meslektaşım, belkide bazı arkadaşlarımız kendi barolarını.n 

fikrini de almışlardır, komisyon raporları kar'gaşalığı içerisinde 

herşeyi söyleyememek gibi bir duruma düşmüş de olabilirler, 

Bu i tibarla görüşmelerin sonunda örneğin~ ilkelerin for!'lü::.e edilme 

si için _biük:j_ ,bir redaksiyon konıi te si lüzumlu olabilir 1 

ama o i:::. istirham 

ediyoruz~ hepimiz açıkc.a herşeyi görüşelim~ ondan sonra bir sonuca, 

mutlu sonuca elbette varırız, 

Arzederim efendim. (Alkışlar) 

BAŞKAN- Efendim, bir noktayı daha Başkanlık Di vanı açıklaı;ıak zorı.:ı.nluluğunda 

hissediyor l:-endisini: 

Ankara 9 ncu Genel Kcrrul uygulamasında orta~a çıkan bir kural 

vardı, O. da, Başkanlık Di vanı yazılı olmayan önergeleri dikkat n~'lzarına 

almayacaktır ve bir mütalaa şeklinde kabul .edecektir, 

,şimdi efendim~ Avuk_atlık Kanunu değir,ıikli[!;iyle ilgili önerı ve 

bilgilerin değerlendirilmesiyle ilgili Yönetim :Kuru:ı.u raporu okunnuştur. 

Pek tabii :Ki, bunlar baroların 

' \ ,._ 

bildirdikleri önerile:;:odir. .l3a;;kaca 

barolar da kendi düşüncelerini bu rapora baf';lı olmayarak' ya da Dapordaki 

belirtilen düşüncelerin gerekçeleri~i tam ifade etmedi~ine inanarak 

ayrıca 

b;i.r istekte bulunabilirler. Ni te kim Afyon Barosu ist;eki:;e b üunmuştur, 

İzmir Barosu istekte bulunmuştur ve Ankara .barosu ds böy-i.r-ı bir 

değişikliği bize sunmuş bulunmaktadır. Okun·an değişiklik öneriler:: olduğuncı, 

göre; bunları da değişiklik önerisi kabul ederek bu bakımdan söz 

vermiş 

oluyoruz Afyon .Barosuna ve gerekirse !zmir.Barosuna.

- 28 - 

Biz tekrardan kaçınmasını ancak söz alan üyemize bir uyarı olarak, 

l:ir rica ola.rak arzedebiliriz. Yoksa takdir edersiniz ki, bunu biz 

istemeyiz. 

Şimdi, bir önerge var. Bizim görüşümüze c;öre bu cündemin 7 nci 

maddesiyle ilgilibir önergedir. Değişiklik önerileri henüz genel kurula 

sunuluyor. Bunların konuşulup, tartışılıp karara bağİanınası 7 nci maddemizdedir. 

Müşterek rapor bir kısmını sunmuştur,Afyon delegesi bir kısmını 

sunmuştur, biz de İ?.mir Barosu olarak kısaca arzedeceğiz, Ankara 

Barosu da arzeder, sonra mesele vuzuh kazanmış olur. 

BAŞr~~NVEKİLİ- Şimdi İzmir Barosunun yazılı tekliflerini dinliyoruz. 

CENGİZ İLH.l\.N (İzmir)-_ Efendim, hemen arzedeyim ki, vaktinizi 

la almayacağım ve de tekrara dijşmeyeceğim. Zaten Baromuz değişiklik ö 

nerilerini siz sayın delegelere ayrı ayrı sunmuş bulunuyordu. 

Biz şüphesiz Barolar Birliğinin derlemesinde önerilen ,hususlarda 

aşağı yukarı mutabık bulunuyoruz. Yalnız bir yöntem farkımız var, o da 

şu: 

Biz Türkiye'deki adliyenin birçok sorunları olduğuna inanıyoruz. 

Fakat bu sorunların 1136 sayılı AvuJ.wtlık Kanunundan gelmediC;;i düşünce- 

1 

sindeyiZ; çoğunluğu ile ...• Bu bir başl

- 29 - 

esas durumuna girmiş gibidir. Yine biliyoraunuz ki, 14 ncü maddemiz ye-. 

ni bir yorumla emekli hakiınıerin yalnızca bir mahkemede e;örev yapmaması 

gibi bir aşağı yukarı 40-50 senelik bir uygulamayı cleE';iştirmiştir. 

Bu bakımdan bu maddelere açıklık getj_ren yeni önerilerimiz var~ bunları 

ayrıca sunduk. 

Stajda 1.5 yıla inanmıyoruz. Mahiyeti itibariyle baro-avukat i- 

lişkisini esas alan bugünkü staj kavramını: do[f;ru buluyor,ız; fakat bunun 

uygulamasının yanlış olduğu düşüncesindeyiz. Stajın barolar dışına 

çıkarabilecek herhangi bir önerinin şiddetle ve kesinlikle karşısındayız. 

Dünyanın her yerinde avukatlık stajı barolarda yapılır. Tüı·kiye.' 

de de bugüne kadar olduğu e;ibi, bundan sonra-da barolarda ya~ılacaktır. 

Bunu barolar şu veya bu biçimde örgütleyecek, geliştireceklerdir. Bu 

konuda kararlıyız. 

Ayrıca şu önerilerimiz var: Stajın ücretli olması üzerinde d-.ı. 

ruyoruz ve bu ücretin vergi muafiyeti; nihayet bir meslek öğrcmr;:e? olabileceği 

için vergi muafiyeti sağlanınası yolunda çaba sarfedilmesini 

istiyoruz.-Sonra 1.5 yıllık süreyi anlamsız buluyoruz. Fakat sınavın 

kalmasını da gerekli görüyoruz. Zaten sınav bir yıl içerisinde eğer ye-! 

ti.şınişse bunun ölçüsü olacaktır, yetişmeüüşse bir altı ay daha l]Zatmak 

mümkündür. Bu bakımdan sınavı gerekli, 1.5 yllı; yani altı ay artırmayı 

gereksiz görüyoruz ve stajiyerin yanında staj yapacağı avukatın da 

baro tarafından tayin edilmesinin gereği üzerinde durmuş bulunuyoruz. 

Ayrıntılara g:i,rmeyeyim efendim. Daha önce de çe şi tl i '~·Jnel Kurul 

toplantılarında arzettHı:. Biz, barolarla ilgili olarak biraz önce arzettiğimiz 

ilke çerçevesinde özellikle 88 nci maddenin değiştirilmesi 

üzerinde ısrarla duruyoruz. Bu,Genel Kurulun gündemine he.J:im oln··ısı 

prensibidir. Oysa biliyorsunuz ki, bugüne kadar Yönetim Kurulu Genel 

Kurul gündemine hakim olmaktadır. Bunu hiç demokratik teLikki ed,)nıeyiz. 

Derleme raporda bu husus nazarı itibare alınmamıştır. Genel Kurulun bu 

· noktada ısrarla durmasını ve Genel Kurulun kendi günde:n=..~e O[';f'c~ı~ :ı olma-

- 30 - 

sı ilkesinin artık bundan böyle Türkiye barolarına ve avukatlarına bu 

hakkı tanımasının zorunlu görüyoruz. 

Kıdem şartı, arzetti~timiz gibi, mesleğimizde önemli mahzurları 

görülmüş bir şart bu. Bunu biz bir türlü izcıh edemiyoruz. Ayrıntılı gerekçelerimiz 

yazılı m'.::tinde var. Türkiye Barolar birliğinde de aynı nol< 

talar söz konusu. Kısaca 

Teşekkür 

ederir.1. (Allaşlar) 

eski diyeceklerimizi tekrar ediyoruz. 

BA;}K.i:ı.NVEKİLİ- Muhterom arkadaşlar, şimdi Ankara Barosunun 1972 

senesinde hazırlayıp Divana sunduğu bir kanun teklifi var. Eğer arzu e- 

derlerse onlc:r da kısaca; 

lO dakika sonra Atatürk Heykoline çelenk koymaya 

gideceğiz: o zamana kadar arzetsinler. Öğleden sonraki toplantımız 

da devam ederiz. 

Buyuruno 

1 

NEJAT OGUZ (Ankara)- Muhterem arkadaşlar, 

1 

Ankara :Oarosu l 972 yı ı· 

l~nd~ Avu~a~lı~. Kmun~ı de~j ·~ikliği için bir t

. 

' 

' 

1 

- 31 - 

1K1NC1 OTURTJM 

Açılma 

Saati:l4.00 

BAŞKcc:N- Tor)limtıda 55 üye halen bulunmaktadır, toplantı nisabı 

teşelckül e ttıiştir ~ toplm:~tıyi açıyorum. 

Sabahki otıJ.rumda gündmılin 6 ncı maddesi taınamlanmışt:ı., şiwdi gün 

demin 7 nci nacldesine geçiyoruz: 

"Avukatlık Yasasında ycıpılLıası gerekli değişikliklerin üzerinde 

görüşme açılması ve kGrara bağlanmasıo" 

Bu konu ile ilgili olGrak elimizde önergeler vardır. Birinci ö- 

nergeyi okuyorG~: 

Genel Kürul Başkanlık 

Divam.na 

Değişiklik önerileri üzerinde ilkeler yönünden görüşme yapılarak 

ilke kararlarının Genel Kurulca alımıası ve bu ilkelerin kanun tasarısı 

maddeleri halinde oluşturularak yasalaşıJası çabalarının Türkiye Barolar 

Birli[i Yön8tim Kuruluna görev olarak verilmesi hususunda karar 

ittihazını 

Rrz ve teklif ederiz. 

Ankara Delegeleri 

Rehı:Ji M ağa t Nejat Oğuz Kamil Akınca 

Solnaz Giray 

BA~?lCAN- .Önerge sahiplerinden söz isteyen bir kişiye söz vereceğ.imo, 

o Buyı;i'Un 

Nejat beyo 

NEJAT OGUZ (Ankara)- Muht ':'er:ı arko.dsşları bu önerge sabahleyin 

. muhterem hmmrunuzda ifade ettiğim metod meselesine ilişkindir o 

Sabanıeyin ifadeyi meram etı::ıeye ço.lışmıştımo Bu yolla biz elle 

tutulur bir sonuca ul2şabiloceğimiz kanısındayız Ankara delegasyonu 

olarak ve zannediyorum, sabahleyin de arzettiğim 

gibi, yine pratik faydayı 

bu yoı:ı_a en iyi şekilde ter:ıin edeceğimizi dL;şünüyoru.z o Önerge açıl 

tık. Sabahleyin muhtelif şıklar.o.rzetmiştir:ıo Bunlardan en faydalıs~ o- 

lar2.k gördii:I;ümüz bu yolun i ttihaz ediluesini arz ve toklif ediyorum.

-·32- 

Sayg·larır:ı:'ca. 

BAŞI\i~J)- Öncrgeniı;ı bir lehinde, bir aleyhinde söz vereceğin ..• 

ZİYA ·Hill E'EtÜN (İstanbul)- AleyhindG söz istiyorurı. 

BAŞL'r- 

Buyurun. 

ZİYA lflJR Et{ÜH (İstanbul)- SaygJ_lar sunarırJ efendim. 

Şimdi bizi~ kanımız şu, kendi şahsi görüşilm olarak; bu iş ciddi 

bir iş. Bug~~e kadar bu mesole·· · böylesine ciddiye alınmadığı için de 

böyle yamalı bohça bir kanunla karşı karşıyayız, ,Bu yanalı bohça kanun 

bizi adliye önünde hiçbir zaman: mesleğir:ıizi istediğü:ıiz gibi yapacak du- 

ruma getirrav:ıiştir. Bunun için de böyle şu heyetin bu dakikada aklına 

gelen şeyle:~ i önenn.:ık suretiyle elde edilecek kanun yine bir yamalı bohça 

olacak v~ ileride yine bizi bağırbağır bağırtacaktır. 

Bu ncijeler,_ diğer önergeler ve sayın dolegelerin fikirleri 

nazara alın.'_r, bw ada to sp it edilir; ~akat bu gerçekten bunu bilimsel 

bir şekilde çalış1cak bir konisyana ve.süreli bir konisyana havale edilir, 

bu kom_. ıyon gerekli tasarıyı hazırlar. Biz bu yükü Barolar birliği 

Yönetim Kur- _:;_unun sırtına yükleyemeyiz, onun kendi idari çalışnaları var 

Bu idari ta. ::.şmaLırın devann bu komisyon olarak çalışmasında, böylo bir 

önerge hazır1aw:-s:uıda kendisine zorluk çıkaracak bir duruudur. Bunun i- 

çin de yapı ::C

- 33 - 

Bu gayri ciddi c_•_ur v..s sonunda y:i\ıe biz kallmrız, Avukatlık Kanunu bizi 

tatmin etmiyor diye şikayet ederiz. Yapacaksak.ciddi bir iş yapalım, 

gerekirse Üni ver si teyl2, gerekirse m.ukayeseli hukuk açısından 

birtakJ.L1 

etütler ya-parak bütün mGselelerimizi tetkik. edelim ve ciddi bir çalışma 

yapalım.· Benin kmnm budur. Onun için de benim önerim, hakikat-en burada 

toplanan fikirle:: n3znra alımıak 

kaydiyle bir komisyona havale edilmesi 

gerekir. Bu açıd~;n 

bu önsrioi sözlü. olarak arzcdiyorum. 

BAŞKAN- Ziya bey eğer bir yazılı öneriniz varsa Başkanlık Divanına 

vermeniz lazım. 

ZİYA NUR J~RÜN (Devamla)- Beh fikriı:;ıi, söyiedia. 

BA.ŞKAN- Buradcı tartıştığıı:nZI, sayın Nejat Oğuz ve arkadaşla.rJ, 

., 

tarafından verilen;ilke kararlarının Genel Kurulca alını:aasına ilişkin 

önergedir. 

ZİYA NUR :;.:;RüN (Devamla)- !şte ben buna ke,rşıyıı:ı. :tlke kararları 

Genel Kurulda alı;nrsa çok gayri ciddi bir çalışma olur. Bu Genel Kurul 

ilke kararları al:ı_nı:ıası konusunda bir koı:ıisyona belli fikirler verir, 

bundan sonra kur1ılacak bir kom±syon o ilke kararlarını alır ve bize su- ı 

nar. 

BAŞKAN- Ö~h3rge lol:ümite konuşı:ıak isteyen var rıı?, , 

,:;.', ORHAN BARLiı_S (İ@tanbul)- Efendim, ben bir noktayı anlayamadım. 

~ İlkeleri saptayalır:ı., ond'an, sonraki maddeler üzerinde görüşw.e açılr:ıasın 

mı denmek isteniyor? Yani i:ıı:;ıaç·bu mudur? 

BAQKAN- Bi:r dakika Gfendin, ön12rge sahiplerinden bu noktayı 

tavzih etmelerini isti:rorur:ıo Buyurun Silyın lVlağat. 

RAHMİ lVlAG.i\.T (Ankara)- Sayın Be_şkanlar 1 değerli .delege B:rkadaşları 

rı.'; 

Ben hem Orhan beyin endişesini 

izale, hem de önerimizin esası 

hakkında bir tavzihle konuyu aydınlatLıak isti.yoruı:a. 

Evvela şunu bilgi.lerinize sunayın. Bazı delege arkadaşlarım hatırlayacak; 

1963 ~rılınd::ı. Ankara 'da Avukatlık Yasası üzerinde bütün baro 


KU!liııhanesi

1 ' 

1 

lı· 

1 

l •' ' 

- 34 - 

temsilcilerinin ~cutılr:wsı~rle yapılan toplantıda izlonen yönten r;u idi: 

Genel Kurulda ilori sürülan istekler, dilekler ve bunlardccD saptanan 

hususlar bi:::-er ilke karar~ hs.linde iki yönde; biri Avukatlık Yasası, 

dig';eri de avukatların sosyal güvenlig';i konusunda 25-30-40-50 ilke 

kararı olarak saptandı, Sonra Ankartı, .İstanbul, İzr:ıir barolarına bu 

ilke kararıarım yaso. tasarısı haline getirme görevi ve oumm ycsalaşıı:ıasını 

izlerJe, suğlo.r-:n görevi verildi ve huzurunuzda bulunan y:::ısa bu 

şekilde gerçekleşti. 

Şindi biz aynı yöntemlE: öneriuizde diyoruz ki, sizhıre sunulan 

r:ıaddeleri de kaps:J.ymı değişiklik önergelerinin mo.dde metinlerinin keline 

kelinc yazıJBası değil, örneğin; staj l yıla LU insin, L 5 vıl mı 

olsun, sınav kalsin r:n, ~alksın mı? Ko.lksın diyenler, kalkmasın diyenler,, 

,Kalkr;ıo.dı, bi tti, bu ne s ele hallold u, ı yıla 'indi, L 5 yıl oldu, 

2 yıl oldu; bu dil halloldu, Ücretli oldu, ücretsiz oldu; bu da hclloldu, 

Böyleco 25-30 ta;,;, 1-1-r --50 ~~a:ıe bütün önorgc::leri ko.psayan hususları ihtivc:ı 

etmek şnrtiyle; :ıadde olarcık netin halindo değilde, uaddenin esasını 

sağlayan ilke ol&:::Jk görüşülür, karara bağlanır, zaten gündüı::ı mad- 

1 

'dasi de öyle ve bızin bnergemizin sağladı~ı husus şu: 

,. 

YBnetiu Kurulu izlecc ve bunu yasa tasarısı haline geti~no görevini 

;yükür:ılenirsG 1 sorumlu, yetkili ve devaralı olarak çalışan bi:c kurullıuş 

olduğu için b1mu yürütür.' Şüphesiz ki~ Yönetin Kurulu bugü:::ıe kadarki 

çalışm.alarındc~ olduğu gibi, nasıl Yönetin Kurulunun dışJ_ndan arkadaş· 

ların fikirlerirü, çalışnalarda yararlannal arını sağlıyor sa, nasıl yasa 

kendilerine Yö~wtiu Kurulu dışından da arkadaşların çalışnaL:u·ında 

komisyonlar kurmak, ycı.rdınlarını al;~ı:ık gibi yetki ve görcıvlerl0 donatnışsa, 

bunlardap da y.:.rc.;_rlo.:ı.arak, scıyın neslektaşınnn da ifade E,'ctig';i 

endişeleri'de berearaf edc::cek şekilde yasa tasarısının son şekli almasında 

Yönetim Kurulu gerek şahseri, gerekse bu konuda ilgili, bilgili, 

y~tkili kinselerin de görüşlerini, tekliflerini ve tasarıJ~rını ulnak 

suretiyle. son şel;:" i vr:t:>ir ve bumin yRsame organlarıncc:ı: yasalaşr:msın:ı. 

.

ı,' 

- 35 - 

sağlayacak çalışnayı yapar diye düşüpdük ve önergenizin sunulmasının 

amacı bu idi. Bizin kanırnzca eğer oylarınıza rJa?-har olursa bu yoldan 

heli kıs2- 

sürede, hen de bütün yönleri kapsayacak ilkeleri tespit etmek 

suretiyle Borolar birliği Yön2tirı Kurulunun dilenen şekilde ve herhalde 

"yar:ıalı bohça ıı değil, araa istediğimiz şekilde bir yasanın gerçekleşnesini 

sağlm:ıa olanağı bulacaktır. 

Teş~kkür 

ve saygılarımla. 

BAŞKAN- Efendüı, 

1 • 

biraz evvel arzettiği:c.ı önergeyle ilgili rıüzakerelor 

tawnnlanr:ıış oluyor, Önergeyi oylarınıza sunacağır:1. Önergeyi bir 

daha o~uyorum. 

IJIUHİTT!N KILIÇ (Ankara')- Sc::_yın Başkan, bende ni zin de verdiğim 

bir önerge vardı, birbirini tafilmüıyor. Lütfen onu da okuyun. 

BAŞYiliN- 

Muhittin bey, sizin önergenizin okurrup kabul edile bilme-, 

si için, tartışılabilfilesi için, biraz önce Nejat O~uz ve arkadaşları 

tarafından verilen ilke kararlarının Genel Kurulda nüzakeresi ve kararlaştırılr:ıası 

önercesinin kabul edilniş olnası l~zındır. Eğer bu öne~ge 

kabul edilirse, bu nüzakerenin ne şekilde olacağına dair olan sizin ö 

nerg

36 - 

LA;:,>ICı.I,J· 5 veya 6 kısı;·1 ol;-u~oıc öncril-0n kısEücr qunlo.r: 

2- Kıdon, 

3- Staj vo sınav silrelari, 

4- iı.vuk~ltlJ.klc": birlcçebilen ·işler, 

5- Sosyal c;liv0nli~ konuları, 

6- Annyasoda ~ava açua hakkı 

7- Dcrlenedo bulum.o.r.:yGn kc>nulardo.ki öneriler. 

Buyurun scoyın 

Kılıç. 

MiJHİr:ı.ıs:'İLJ" KILIÇ (Anko,ra)~ tluhturoa o.rkado.şlo.r, önergenin sunki 

yazılışı 

ile sonu birbirini tutm:ı.z ·gibi bir hal ver. Bu, ceniyetinizdo 

her z

- 37 - 

Arnda ketlan bo.7luklnr vnrso., dcrleı:ıede olw:ıyan naddcsine de girebilir, 

yeni bir ünddo do l~oynbiliriz" 

T0kdir Yüce Hsyotindir" Ben, belki bir 

koL-:,ylık olur diye o.rzetc.üş oluyoruno 

Sny[;ılnr 

sum1rın. 

BA'ŞKAN-- Lehindo ve i:Ül?yhinde birer kişiye söz vereceC;irn" So.;y-ın 

Erdoi:i;an Dicr:~t, 

buyurun lehinde. 

:2;RDOGAli BIGAT (Ankara)- Sc:;yın I;eçkt:mlar, değerli r;ıeslektaşlarıu 

Bizin takdim etti[5iııiz ve Genel Kurulun iltifatına ncızhar olan 

ilk önerge aslında böyle bir düzenleneyi de gerekli kılnaktadır. İlke 

kc;ırarları nlınsın deyince ,h

- 38 - 

da benim unuttuğum, di[i;er arkadaşlarımın da üzerinde durabilecekleri baş 

ka şeyler olabilir. Özellikle derlernede bulunma;ran lwmJlar ayrı bir madde 

olarak sayın Luhittin Kılıç tarafından belirtilrnü;ıtir. Bu da önemlidir, 

orada önerilerimiz de vardır. 

Bu itibarla kısa 

yoldan sonuca gidebilmek için önere;enin kabulünü 

bendeniz de arzu ediyorun. Sayc;ılar 

sunarınıo 

BA - Aleyhte f3ÖZ isteyen?., Buyurun İlhami bey. 

İH8Alı YUCJ2:SAN (Trabzon)-- Ben de aleyhinde söz istiyorum. 

BA.;IZAH- 

Efendim, daha önce Ilhami Güven bey söz istediler, 

:tLEi\.Mİ GÜVEn (Ankara)- liıuhterern arkadaşlar, aynı delec;asyon mensubu 

olarak üzüntü içerisindeyim; bir fikir çelişkisi 

içerisindeyiz sayın 

arkada.şımla. 

Darolar .uirlit;inin derlemeler halinde bize sunduğu 

raporda demiyor 

ki, şu bize şimdiye kadar barolardan Gelen eleştiriler muvacehesinde, 

sınırı içeri~inde kalında, o şekilde yalnız bu bizim size sundu~umuz 

derleme üzerinde tartı.:;an ... Demesi de mümkün cle[;iL Bizim bugün konu-· 

muz, lasaya cıykırı olan değişiklik önerileriıni.zi burada dile getirmek. 

Bizim bugün ~örevimiz bu. IJ:•oplamıamızın nedeni bu. 

~~imdi, arkadaF!ımın c~etirdi[;i bir sınırlama var; bağımsızlık 

üzerinde, di[;er konular üzerinde, staj r:ıüessesesi üzeT·inde, kıdem 

müddeti üzerinde; yani rapora saclık kulmcıkla beraber birele yine keı 

dileri, biraz evvel sayın .L~rclocan Bigat 'ın :Llaveleri;yle çeliçkiye düşü-· 

yo:clar. Çok üzülerek arzedeyir;1; :;:unlar da r; si l&zım, o halde 

sınırlı bin;;ey mümkün burada.,, 

Her ü;ye raporu okudu[';una r;öre ve herbiri çok sa,;nn barolarımızın 

çok sa· 

yın deleReleri olduğuna gffire, lütfetsin de arkadaşlarim bizim a~zımıza 

kilit vurmasınlar, Biz o sınırlamayı ;'/Bpaca[;ız burada belki. Belki burada 

şimdiye 

koclar uygulamadan mütevelli t te,spi t ottir";imiz al(_saklıkları 

dile r:;etirece(:;iz burada, ama mı.ıtlaka rapor cı da sadık kalacağız, yüksek 

heyetinizin lerine de sadık kalac z, ;3ayc;ılı olcıc z mutlaka.

39 - 

Bunu böyle kabul etnek lazımo 

ninaenaleyl'), böyle peşinen şu konuları da görüşel'im, sıraya konsun 

Di vanca ci bi bir talıdi t yapmak mür:ıkün dei::';ildir kanıs.ındayımo .Aleyhindeyim, 

saygılar 

sunarım. 

}3.d;;KAiı- ~;iimcli daha önce sayın lleyetinizce, ilke kararlarının lrenel 

Kurulca alınmasına ilişkin önerc;e kabul edilmiştir, 'Gündemde bir 

genel görüşme açılm;_,_sı hususu da vardır. Bu konuda sayın Heyetinizin 

dH::katini çe kerim ve bu dikkat çekmedert sonra sayın 

ıv1uhi tt in Kilıç 'ın 

önergesini okuyacağırı1o Bund,an arzım şu, bu önerge kabul edilirse, bizce 

genel görüşme açılmi kaydı mahfuz tutularak kabul edilmiş olacaktır. 

Sayın Lıuhittiri Kılıç' ın önergesini okuyorum: 

Barolar birliği 

G·enel Iiurul ilaşkanlıgına 

Gündemin 7 nci maddelerinın konuşulmaBında elimizde m,evcut der- 

lenenin 6 veya 7 kısma ayrılarak görüşrrJGlerin daha verimli hale geti~ 

rilmesi ve bu göreyin Di vanca yerine getirilmesini arz ve teklif ed e-- 

1 

rim. 

Saygılarımla. 

J1!iuhittin Kılıç 

Ankara 

BA:~IG~N-- Biz Di van olarak genel görüşraeyi başa alıyoruz, bonra 

bağımsızlık, kıclem, sta,j ve sınav süreleri, avukatlıkla birleşebilen 

i~ler, sosyal güvenlik konuları ve Anayasada dava açma hakkı ve derle 

mede bulunına;yan 

konulardaki öneriler. 

Çimdi, burada bir noktanın daha açü;:lıl: kazanınası lazım. Dit:;er 

baroların da önerileri vçı.rdır. Yalnızca bu sınırlamaya mı t:;idiyoruz? 

!kincisi, Erdoğan Dit;at bey bazı maddeler ileri sürd1Uer. AncB 1 

o yazılı bir değişiklik önerisi d~ğildir. 0ifahen arzedilmiştir. 

EHDOGlı.H BIGAT (Ankara)·- Altına ilave edilmesini teklif ediyor1• 

BA~KAI~- Önerc;enin altına ilave edilmı:ı.sini istiyor.sunuz.

- 40 - 

halde öneriye "Siyaset kavramı, 

rak zorunluluğu müe~ryidesi, 

deles;eli§~i "ve isterseniz birde Başkanlık 

Divanınca tespit edilen diğer hususlar diyelim ve önergeyi bu haliyle 

oylarınıza sunalım efendim, ("Genel görüşmeyi öne alalım" sesleri) 

Onu arzettim efendim. Yani Avukatlık }:anunu de[f;işikliği 

hakkında 

genel olarak meslektaşlarımızın düşüncelerini ve fikirlerini belirlemeleri.". 

Genel görüşmeden kastımız buduı'. 

sunuyorum. Kabul edenler ... (Anlaşılmadı 

önergAyi bu haliyle oylarınıza 

sesleri)' 

CEI;;ALETTİH GÜÇDEl!i:tR (Gaziantep)- G-enel görüşmenin muhtevası hakkında 

biraz açıklamada bulunur musunuz? 

t il 

BAÇKAI~~ Gündemde yazılıdır efendim., Genel t;örüşme, tabii ki, tak1j 

fikirlerini genel olarak belirtmeleridir. Oysa konu ile sınırlı 

müzakerel~re girdiği zaman pek tabii ki ~aşkanlık Divanının bağımsızlık 1 

maddesinde kıdem meselesini tartışan bir üyeye konu dışına çıktıEı için 

sözünü kesecektir. Oysa genel meselalerde bir konuyla sınırlı 

sayın delegelerin fikirlerini genel olarak, bir konu ile sınırlı olmaksızın 

olmalılaksızın, 

sınırı yalnız Avukatlık Yasası olmak üzere üyelerin fikirlerini 

belirlemesidir. 

Önergeyi oylarınıza 

sunuyorura efendim. l,2bul edenler .. , Kabul et 

meyenler ... .;:i;~~seriyetle kabul epilmiştir efendim. 

:]imdi efendim, biraz önce arz~ttiğim esaslar dairesinde söz isteyenlere 

söz vereceğim •.. Yani genel görüşme için söz isteyenlere söz 

vereceğim. 

(Söz alan dele~elerin 

isimleri tespit edildi) 

BA;;,KJJ.ll- "'irı1di bu isi;;ılerini tespit etti[;iaiz sayın de le gelere ı 

okudu2;urn sıraya göre söz vereceğim. Dunu tescil etmekle, bilahare veri~ 

lecek kifayeti mÜzakere, ya da konuşmanın SlnlrlandırılmPQl ffineril3rin-~

- 4-l - 

de bu meslektaşlarJ.ı'lızın söz haklarının saklı olduğunu b~yan etmiş o- 

1 

lu;yorum. 

Buyurun AhmE) t 

.H artı di Say ar bey, 

Am_,,.c;T l~U Dİ SAYAn (İstanbul)- Muhterem arkadaşlarım; kıymetli 

Başkanlarımı 

ve Genel Kurul üyelerini ve dinleyicileri hürmetleriı;ıle 

selamlaruı. 

Konuşmama başlamadCJ.;n evvel~ Başkanlık Divanında biraz evvel oylanan 

ve bir konuşma disiplinini sa[;ladı[;ı için de isabetli oıan kararın 

uygulanınası ilk defa şahsıı'lda tecelli edeceği için ve bundan sonraki 

konuşmacılara da i'a;ydası olaca(tını dÜ']Üpd[ığüm için~ anladığımı ifade 

_edecei];ğm; ne anladığıını" o o KonuŞmanın başı "e;enel görüşme". Zaten gündem 

maddesi, aksine karar alınamaz idi~ öyle oldu, ~imdi~ konuşmayı yaparken 

genel görüşme çerçevesi içinde aşağıda sıralann;ıış bulunan~ öner- 

·ge üzerine ,sıralanmış bvlunan hususlara dakunulmayacak mıdır? Dokunulacaktır. 

O b_alc1e, yeri gelince o sıraya e;öre müzakere ayrı saatte açı-- j 

lacak ve yine söz haklcımız mahfuz olacak mıdır: Bu hususun açıklığa ka- • 

vuşması lazım. Yani, müker~er konuşmalar olacak .mıdır? Yoksa, bir ko- 1 

hılşmacı konuşmaya başladı[;ı zaman~ evvela u enel c;ijrüşünü ~ sonra da o 

sıraya göre bütün görl.\şı:;ıe leri yapacak mıdır? Bununtatbikatta faydası 

nedir? Lun u anlayamadım. ı:.ıiitfen Başkanlık Di vanı beni aydınlatsın. 

:3ıL,,KAli-~ Zfendiı;1, :Oa'?kanlık Di vanı sayın liaırıdi Sayar' a gündemimiz 

geresince ve tespit edilen sıraya göre, ~-ı.vukatlık Ycwası hakkında genel 

olc:ırak görüşlerini bildirme le üzere söz vermiştir. Lu konu bakkırıda dü- 

~üncelerini 

bildir~bilirler. 

AHL\ı::T lLI\.LDİ SAYAlt (Devamla)-~ Ondan sonra değişiidik önerileri 

üzerinde h~hittin Kılıç'ın arzettiği ve karara baglanan öner6esindeki 

sıraya gÖre de konuşma yapacak mıyım? 

' 

' 

BA;,JEicF- Pek tabii efendim. Herkesin soz hakkı saklıdır~ .Uaç:kanlık 

Divanı bunu uygulayacalrtır. J3irinci SJ.ra genel olarak Avukatlık 

I:anunu ile ilgili; ;yani belirtilen maddelerle sınırlı aliılamak üzere

ı 

- Lı-2 - 

g~rüşlerini bildirmek fizere sayın elelegelere s~z veriyoruz. 

A.EIL,:.=T HJ.ı._kDI SAYA"B (Devamla)· Teşekkür ederim. 

LLllıterenı arkac1aşları~1, 1960 seneslnde c;Unün ibtiyaçlarJ.n'J cevap 

vermeyen ve bu hususta münakaşası_ yapılı:ıaz hale gelen bir realite;y-:e dayanılarak 

yeni bir avukatlık kanunu hazırlanınası dllşünülmüş ve meslektaşlarıınzın 

bu husustaki müşterek arzu ve filürleri nihayet l 9G2 senesinde 

Zonguldak Daresunun ~ncülüğüyle İstanbul'da ve ~nkara'da yapılan 

temaslardan sonra Ankara'da ihzari bir Avukatlık 

Kanunu hazırlama 

toplantısı ve kongresi ;yapılrıııştır. Bu kongrede· alınan karar gereğince 

ve o kongreyi toplayan ortak fikrin mihver teşkil ettiği esaslara göre 

teşkil edilen bir komisyon ilke kararlarını tespit etmiş ve o ilke kararları 

Genel Kurula; o genel Kurula ,, ilızari Genel Kurula c;etirilmiş ve 

disiplinli bir şekilde tespit edilen bu esaslara g~re ilke kararları 

_karara bağlanmış ve bu ilke kararlarının do. ışı[:ı altında İstanbul, Atı-, 

nuniyet kesbedecek düzeye kadar takibi esası kararlaştırılınış ve ona 

göre elimizde şimdi değişildilç yarılmosını düşürıdüğllmüz yen:L kacıun ha- / 

zırlanmıştır. 

ı 

Bugün t3Örü:ypruz ki, yine r,ıemle'i~etimizde sosyal yaşoutıda :--:;e liner 

aQamada wevcut kanun tümüyle zreterli de[;ildir. Yeni bir üçüncü Avukat-! 

kara ve İzmir Darolarının müqterek bir tasarı hazırlaması ve bunun kal 

lık Knnununun hazırlanması bir ihtiyaç halindE). belirmi;ştir. Ancrü\:, bugünkü 

toplantırra~ 

ve E;Ündeminiz yeni bir Avukatlık Kanununun ba'7J.rlanması 

ve bunun' ilkelerinin tespiti istikametinde oh1adıcı için, ancak 

·mevcut kanunumuzun aksaklıkları ve bugünkü sosyal aşamadal-d yetersizlil 

lerini r::;~rebildi[i;imiz kadar düzeltmek için buraya toplanmJ.Ş l;ul_u.wıyoru: 

Sanıyorum ki, Avukatlık l~anununun hazırlanmasında münaka~;a götü: 

meyen.ve karara ba[i;lanan ve bizim de ittiba etti[i;imizi her zaman ifade 

etti2;imiz ba&;ıınsızlık konum.ı münakaşa götLirmeyecek derecede i ttifak il 

', 

' 

ele alınmıştır ve ilke kararımız şu istikamotte olması icabeder Li, De 

let .C,urası (D:::ınıştay) dışında; yani kaz ai organ dışında hiçbir ~-c:mtrol

- 43 - 

mekanizmasının baroların tasarrufları üzerinde hüküı:ıran olmamasıci.ır. 

Bunun münakaı;;a edilecek tarafı yoktur. Lu heFkesçe kabul edilmiştir. 

Bunu anlmıazlı1~tan gelmek, her müessese için birtakım aksi f 

ler söylemek mümkündür, am::ı 

e·n az aksi fikir söyle.nebilecek olan Türki-' 

ye Barolar Birli~idir. Çünkü., lıarolar i..iirli[5i Devlet icra organının uy- · 

gulama alanına koydu[;u bütçeden bir tek kuruş para almadan kendi imkan-,] 

larj_yle, mali ~r:ıkanlariyle ::;ıahsi vasıtalarını, ayni vasıtalarını ve mali 

imkanlarını sağlamalüadır. ]3u kadar özerklik içinde, özerklil\: temeline 

dayanan bir teşekkülün, baroların ve Larolar birliginin bağımsız 

olması kadar münakaşa götürmez başka bir prensip düşünülemez. 

Serbest mesleğ:i 'l avukatlıt;ın bir sanat olduğu hususU: hiçbir zaman 

gözden uzak tutulrrıamalı ve avukata adaletin daf!ı tımında sadece yardımcı 

hüviyetinin tesrr:iye edilmesine, J;ütfedilL1esine müsaade edilmemelidir. 

Müdahale edilmedifti z.aman kaybolması 

çok muhtemel bulunan, hatta 

muhakkak olan bir Lakkı::ı belirtilnıeründe, tarsininde en mühim rolü 

oynayan savunma unsurunun temsilcisi olan avukatın 

adaletin bağırr,sızlı- 

€;ında en büypk Hizumh: fal:ti5r olan? unsur olan avukatın ve avukatlık 

meslet;inin l>at;ını.sızlı_kl_a icra edilen bir avukatlık meslep,inin tabiatiy- · 

le yardımcı telakki ec1ilnıe.s:i.ne m1.üıamaha etmemek lazıı;tdır. 

Savurma mesle[i;ini b:ilirkişilikle ihtisas ile karıştırmame.k lazımdır. 

lvmayyen bir konuda telmakrat olarak muayyen insanların, ihtümsı o- 

labilir. Savunma mesleğinin uzı:;ıanlıC;ı ise özel savunma uzmanlıC;ıdır ve 

bu tıpkı bir sanatkar L';i bi fikir ürününün yaratıcı düzeyde yeni bir spe~ 

külasyonla terkip edilm~si 

ve ;yeni bir uygulama ve yeni bir kaide yaratma 

ürünü haline ıseluesidir ve savunnaların~ her avukat tarafınden yapı-- 

lan savunrııarıın 

birbirj -1e benzernezli[i;i ve her avukat tarafı_ ndan yapılan 

savunmanın birbirinden tar.ı.aEıen ayrı olduğu esaslar buradan doğrnal:tadır. 

Aksi kabul edilseydi i so.vunma dergileri çıkz:rdı, savunma rnecmuaları çı" 

kartılırdı ',re orada moc1ellere g~re savunmalar gösterilireli. O halde, 

Avukatlık mesleğinin bir rc,:;s.an gibi, bir ede-biyatçı gibi, bir güzel sa--

- 4LJ. - 

nat adamı gibi ;yaratıcılıl~ unsurunun yapılacak olan her türlü kanun çalışmasında 

ve meslegin vatandaşıara anlaşılır plana indirilmes~nde göz 

önünde tutulması bir es2s oldut;unu hiçbir zaman aklımızdan çikarmama~ 

lıyız. 

Sermaye ile mesleğimizin ilişkilerinde tehlike vardır . .:.::vvela 

kapitalist düzende parlak bir görüntü içinde bugünkü toplumda;sosyalist 

görüşte "bugünkü toplumCia denebilir ki, avukatın ferdi çalışması füzyone 

olmaktadır, kaybolmaktadır ve gerekli bir arzu edilir düzeyde yapılai 

mamakta ve meslektaşlar. tek tek zaafiyete uğ:ramaktadır. Ve akla gelir 

ki, toplu olurlarsa muayyen bir statü içinde müşterek çalışma düzeyine 

getirilirlerse, bunlar daha iyi; 'savunma mesleğini 

daha iyi yapacaklardır. 

Ama, bunların bir an için geri planda sermayedar insanlar tarafından 

finanse edilerek organize edildiıi 

ve o finanse eden insanların 

bağlı oldut;u menfaat ilişldleri hizmetine avulcatların müştereken birlik 

halinde çıkarıldığı 

tehlikesini hiçbir zaman gözden uzalcç: tutmamak zorun-~ 

dayız. O zaman savunma mesleği, savunma mesleğinin ruhuna ve asasıarına 

aykırı mahiyet ve derecede kiralanmış olur. 

Avulmtın fikir işçisi oldut;u konusu doE;.rudur. Avukat sanatkar 

olarak, savunma mesleğinin sanatçısı olaral:, belagatin sanatçısı olarak 

fikir işçisidir ve hiçbir zarrıan teknokrat olarak mütalaa 'edilr:ıemesi lazıradır. 

Avukatların sosyal sorumlulu[;u konusunu çol-c dikkatli şekilde ve 

anlaşılır- bir şekilde tespit zorundayız, Dir avukatın ve meı:ı~mp olduğu 

baronun toplum içinde, toplurm muayyen bir düzeyde ve toplumun bütün mü-· 

esseseleriyle dengeli bir şekilde yükseltihıesinde ve o toplumun fertlerinin 

insanlıl{ haysiyetine yaraşır bir düzeyde_ yaşamalarım. sağlamak i~ 

çin avukat sosyal sorumluluk içind'e, siyasi sorumluluk içinde ve bu idrakin 

içinde olarak topluma·yön vermek vazifesi içindecJ.fr. 

Avulwtın sosyal düzende olması lazım geleni 1 hukukun i.istünlüğü 

ile temin edilmek istenen sloganı iyi tayin etmesi lazımdır. Acaba bu

- 45 - 

hukukun üstünlüğü mevcut bulunan mevzuatın meydana getirdiği hukukun üs 

tünlüğü müdür'' Yoksa, arzu edilen ve bugün dünyada münakaşası yapılamaz 

hale gelen hakilmten tespit edilmiş 

bulunan büy·L"lk hukuk prensiplerinin 

üstünlüğünü sağlamak mıdır? O itibarla avukatın sosyal sorumluluğunu~ 

hukukun üstünlüi1;ü nes8lesinin do· savunucusu olarak birlikte; fakat anla 

ş ılır bir d~izeyde ifade edilmesi ve bunun siyas~t ·yapar, yapmaz konusu .... 

nu da ele alırken aynı şekilde belirtilmesi icabeder. Yapılacak değişik 

liklerde siyaset yapmaz fıkrasının şumulü ne olacaktır? Yapmaz sözü kıil 

dırılacak mıdır? Bu esaslara göre dikkatle tespit edilmesi lazuıdır. 

Tabii bu konularda yeri e;eldiği zaman, tespit edilen sıraya göre fikir~ 

lerimizi tekrar söyleyeceğiz. 

Barolar, ilirliğinin v'e baroların ba[i;ımsızlığı hususunda dünya literatüründen 

getirilen örnekler burada var; fakat bu örneklerin yüz mü· 

li daha örnek:ler var.· Bunlarla kafamızı şişirmeye hakkımız yol\:. Artık 

bu konuyu münakaşa dışına çıkarmak; yani "bur;ün 30 1-:isan Cuma günüdür 11 

gibi bir hakikat olarak kabul etmek ve· ınijnakaşayo. 

müsamaha ve müsaade 

etmemek lazımdır. Du hususta bütün avı..,lkat a:ı::kadaşlo.rımızın ve meslektaf~-·i 

larımızın birlik halinde olııaları ve bunun alwini savunacal~ parlamenter 1 

1 

avukat çıkarsa, onlar haklanda da çok ayıpjtayıcı davranıŞ içinde oldu- 

ğumuzun 

belirtilmesi lazımdır. 

Madde sıralarına göre değişiklikler konusunda bendeniz yine s:ı.- 

'raya göre genel düşüncel~ri 

ifade etmek istiyorum. Den böyle anladım. 

Yanlışsa; yahut konuşursam yanlış olduttunu söyleyin, Söylemel-;: istodiğirr 

şudur: 

Kıdem 

meselesi, imtihan mc;selesi ve di[;er teknik konulardaki de~ 

ğişiklikler hakkında-Divanca tespit edilen önerge sırasına göre görüşm~ 

yapınama şimdi imkarı mevcut mudur? 

BA~\KAlJVEKILİ-- Efendim, ;;ranliş anla:;,ıılmasın. Genel görüşmeden 

kastımız ı şurada sıral ~](~ır,ımızdan başka fikirler olabilir. Mesela bu 

Avukatlık Kanununun det;iştirilm.esine ne lüzuw,var, bu en mükemmel bir

- 46 - 

kanundur~ gibi. .. JJinaenaleyh, bunları şimdi buraya gelen arkadaşımız 

teker teker bu sıralanan' konular hakkında görüşlerini bildirmes.inler 

lütfen. 

AHlVIE'r lliU•iDİ SAYAn (Devamla)- ~,)imdi benim anladısım kadariyle bu 

sıralama esasında arkadaşlarırazı konuşma sırasında biraz daha dikkate 

getirmiş olacaktır. Yöksa, eğer benim anlamak istemediğiltı manada anlaşılmış 

olsaydı, şimdi ben genel görüşmeyi bitirocektim, gidecektim onda: 

sonra her madde için bir kere daha çıkacaktım. O halde, bu zamanı uzat- 

,maya yarayan usule uyacak mıyız? D~n anlayaraadım. 

N]I;JAT OGUZ (Ankara)- Dcı.şka türıt1 ilke tespit edemeyit. Eger konuları 

rııünferi t münferi t görüşemezsek karara bağlayamayız ~ Hangi ilkeyi 

nasıl tespit edeceğiz? Bütün arkcıdaşlar gelecekler, derlemeele yer alan 

'@ 

48-50 konuda düşüncelerini sö~leyecekler, inecekler; bendeniz aynı şeyi 

yapacagim .•. İlkeyinasıl 

AHLı.:;:;;T 

tespit edeceğiz? 

HAJI.,D:l: SAYAR (Devamla)-- Den böyle anlamak istemedim. })enim 

anladığım, arkadaşlarımın söylediği gibi, konuşmacı çıkacak, evvela genel 

fikrini söyleyecek; ondan sonra da'maddelere göre fikrini söyleyip 

oturacak. . . lviesele böyle anlaşılıyorsa 

sözüme devam edeceE;im. 

RAl:I!JT: rvlt-'I.GAT (Ankara)- Usul hakkında söz istiyorum. 

BA;,;KAl'lV:GKİLİ-- 

Buyurun Rahmi bey. 

RAlHV:İ MAGAT (Ankara.)- Sayın başkanlar ,~sayın delec;e arkadaşlarım 

Ge.nel görüşmenin anlamı ve Türkiye Biiyük i·,lillqt ı,ıeclisiiıdeki uygulaması 

şöyle oluyor; hepinizin yakinen bildiği gibi: 

Bu değişiklik tasarısına neden nedir, gerek var mıdır, yok mudur 

Umumi hatlariyle ... Yoksa, falan madde, filan madde; o zaman maddeler 

hakkında 

zaten müzakere açılmaz. 

O halde genel görüşme için söz alan arkadaşlar diyecekler ki, 

ben bu det;işiklik önergesinin zorunlu olduğuna inanıyorum, hakilcaten i- 

sabetlidir, iyidir, faydalıdır~ 

ama eksikleri vardir, Yahut, gerekli de 

ğildir, daha uygulansın, zaman geçsin; bitecek •.. Ondan sonra şu tespit

ı 

- 47 - 

edilen sırnlara göre ilkeler üzerinde söz alacağız, ki ben de böyle anladığım 

ve yöntem böyle oldusu için söz almadım, e;enel görüşmeye gerek 

görmedim. Gerek görmedim, smnun için: Zaten bu olağanüstü 

\ 

G-.enel Kurulun 

toplanmasının nedeni ve geçen olağan genel kurulda buna karar verilmesi 

nin nedeni, bu det,i.şikli(~in zorunlu olduE';u, bunların yapılması idi. hep 

miz kabul ettik. O halde; bon hatta zait addediyorum genel görüşmeleri 

A 

şahsen. O halde ilkeler i..izerinde ;her ilke mesela bağımsızlık. Söz isteyenler 

diyeceğiz, bağımsızlık olualı mı, olmamalı mı? Kabul edenler, et 

meyenler; bitti bağımsızlık. 

O halde genel görüşmeyi bu şekilde anlar ve uygularsak sonuca va 

rırız. Yoksa, herkes genel konuşacak, her ilke. üzerine konuşacak, sonrco 

ilkeler üzerine gelece~iz tekrar söz alacağız, herkes ifukeler üzerinde 

bir daha konuşacak dersek, arkadaşler biz bu toplantının sonunu alemayı 

Binaenaleyh, usul·i bakımdan da e;enel uygulama da böyle olduğu ic:. 

Başkanlık Divanının bu yönteme uygun olarak görüşmeleri yönetme:ini ve 1 

sizlerin de kabul buyurmanızı teşekkürlerimle teklif ediyorum. ıvaygıla-- 

rımla. 

BA,:}KAN- Efendim, _başkanlık Divanı bu önergey:L oylarınıza sundu. 

Bu önerge sizin aylarınızla kabul edildi, Başkanlık Divanı bu önerge uj 

yarınca genel görüşmenin ne anlama geldiğini sayın heyetinize arzotti.' 

Buna göre genel görüştne 

için söz isteyenleri sordu, hepsini tespit ettj, 

ve onlarn söz sırasına (iÖre söz hakkı vordi. Bundan sonra Başkanlık Divanının 

yayıabilece[;i şey, ancak şudur: 

Genel g5rtişmede sayın üyelerin bilah~re di[;er ilke maddelerinde 

ayrıntılı olarak girecekleri hususları genel görüşme içerisinde mütala: 

etmemeleridir. Genel görüşmeyi Avukatlık Yasası değişikli[i hakkındaki 

fikirlerini genel olarak belirtmeleri şeklinde 

ve buna göre yine 5nlimLizdeki tespit ettiE;imiz söz ·sırasını 

bir tavsiye ve uyarldı~ 

rak ikinci sırada bulunan sayın İhsan Yücesan'a söz veriyorum. 

nazara ala'"· 

1 

ı 

Afodersiniz, sayın 

Hamdi Sayar bey henüz sözlerini bi tj_n:ıediler

- 48 - 

ERDOGAN BİGAT (Ankara)- Sayın Başlmn~ siz dışarıda bulunduğunuz 

sırada sayın konuşmacı, "Ben genel görüşmeyi bitirdim, bağımsızlığa ge 

çiyorum. Geçeyinı mi?" dedi, tartışraa oradan çıktı. 

:SAÇKAN- Hayır, baeımsızlık konusuna geçemez. O zaman genel görüşme 

tamamlanmış demektir.Bağımsızlık maddesinde tekrar görüşürsünüz. 

ALE~T L:.AMDI SAYAit (Devamla)- Efendim, genel görüşme yönünden 

söyleyeceklerim bu kadardır. 

Hepinizi hürmetle selamlarım.(Alkışlar) 

BA/~KAN- Sayın İhsan Yücesan, buyurun. 

İHSA~·' YÜCE:::iAN (Trabzon)- IV!uhterem delege arkadaşlarım, muhterem 

Kongre Divanı, muhterem Barolar Birliği Başkan ve Üyeleri, muhterem m" 

·safirler, hürmetlerimi ve saygılarımı 

a~zederim. 

Arkadaşlar, 

avukatlü:: Kanunu bugünkü haliyle de, daha evvelki 

A , ı 

haliyle de kafi görülür ve avukatlık mesleğini onore eden hükümleri ge! 

tirmed i ği Pc; i bi, bugünkü değişikliklere ait olan kısımlar da avukatlarc.l 

hiçbir Şey getirmedifi;i 'gibi ı amme bizmeti olarak tarif edilen avukatL il 

i 

amme hizmetini nasıl ve ne tarzda ifa etti[;i hususuna da açıklık geti:rı 

memiştir. 

Bilindiği rsi bi, bundan evvelki avukatlık Kanunu, avukatlıfi;l. am~j 

hizmeti ;;ıahiyetinde 

bir me,slek kabul ederken, son kanun bunu amme hiz~ 

1 

metidir diye tarif etmiş, fakat amme hizmetinin vasıflarını ve amme hi 

metinin nasıl olaca[;ını göstermemiş. Sanki, Avukatlık Kanunu avukatlıl i 

mesleE;ine int i sap edenlere bazı haklar getirmiç:tir tarzında tedvin ed-· 

miştir. 

Türkiye'de mademki bir avukatlık vardır, mademki bir amme hizmd 

tidir bu. ,)u halde, amıneye avukatın hizmet etmesi gerekir. Ammenin bul 

hizmetini nasıl yapacaktır? Horasan'daki vatandaş avukat bulamazken, 

J3i tl is' teki vatandaş avukat bulo.mazken, fakir bir vatandaş avukat bu] 1 

mazken, İzmir'de, İstanbul'da binlerce avukat vardır. Bu avukatın hizmetini 

belli bir zümreye, belli kıs-ııalara 

inhisar ettirmesi manasına 

lir. Yoksa amıneye hizmet manasına geLıez.

- 49 - 

Ou halde, avukatlık kanununun espirisinffi ammeye hizmet nasıl o- 

lacaktır, ona göre tayin etmek, fakir vatandaş avukat tutamazken, zen- 

. gin avukat ın, zengin vatandaşın iki avukat tuttuğu 

/ 

bir yerde avukatın 

amme hizmeti gördüğünden 

bahsedilemez. 

Eğer avukat bir iş görüyorsa ve avukat yaptığı hizmetten dolayı 

müvekkiliğe yardım ediyorsa, benim karşımda avukatsız duran bir vatandaş 

varken, ben o mes~~ği, o işi ifa ederken, biraz acı duyarım, ıstırap 

duyarım. 

":ı'U.halde, avukatlık mesleğini amme hizmeti mesleği.haline getirebilmek 

için ammeden kabul ettiğimiz fakir vatandaşıara avukat tutma 

imkanı verebilecek ve Türkiye'nin ta Kars'ından Bdirne'sine kadar her 

tarafındaki vatandaşı avukatsız 1ııırakmayacak bir düzen getirmek lazını 

gelir. Yoksa, beriki düzen,,avukatlık ücreti şöyle olur böyle olur .•• 

Bu; ama avukatlık kanununu biz meslekdaşlara bazı imkanlar vermek tarzında 

anlarsak doğrudur, düzeltiriz. 

DÖyle değildir arkadaşlar. Benim .anladığım manada şimdiye kadar 

tedvin edilen avukatlık kanunu tasarılarının hiç birisinde bu hususiar 

nazarı itibare alınmamış, görüşülm:cmiş, fakir vatandaş bir tarafta dururken 

zengin vatandaş üç tane avukat tutabilmiş, Irıaznun sanık müdafi 

bu la bilmiş; ama diğer mağdur, kocası trafik lmzasında ölmüç, mağdur olmuş, 

karnında çocuğu var, dul kadan, kutamamıştır. 

!şte, sosyal adalet b(jyle gerçekleşnı.et;. Sosyal adalet, avukatlık 

hizmetini ve mesleğini herkese yaymak, herkese bu imkanı vermek de- ı 

mektrer. 

Benim umumi olarak hatları1la bahsetmek istediğim birinci nokta 

burasıdır. "'u halde, avukatlıkta benim size 'arz etmek is+- ar

- 50 ...: 

gayet iyi bilir. ~iziw barolar Dirliğimiz de bilir, profesörlerimiz de 

bilir, biz de okudui1;umuz kadar biliriz ve fakat bunların hiç birisini, 

"Avrupalı" 

deriz kendinüze, " 1 '·edeniyete girdi."' deriz, oradEm aktarmak 

aklımıza gelmez; ama inşallah ben okumamış olayım da yahutta bu rapor- 

,da görmemiş 

olayım bunu. 

"u hale göre, avukatlıkta mecburi hizmetin .ihdas edilmesi, İz 

mir'deki avukatların 

" 

Bitlis, Siirt ve Hakkari'ye gönderilmesi, !stanbuıl 

' 1 dakinin oraya gönderilmesi, ona da bir hizmet imkanını verir. Doktora 

bunu derken niçin avukata demiyoruz. Aynı şeyleri hepimiz de tatbik 

etmemiz lazım gelir. 

Bu husustaki ayrıntılı çalışmaların Barolar Dirlif,i tarafından 

yapılmasını 

sadece arz ve teklif ediyorum. Bu hususta fikrimi sorarlarsa, 

rapor olarak, yazılı olarak arz ederim efendim. 

Arkadaşlar; 

Bu yönden nazarı itibare alınırsa, avukat hukuk mezunu. Hukukta l 

son sınıfa kadar ok-cırken avukatla hakim arasında fark yoktur, hepsi hukuk 

tahsil i yapar. hukuku bitirdikten sonra s ta j başlar 

ve av:ukat baş- 

! 

ka staja, hakim başka staja tabi olur. Sanki ihtisas lmlları başkaymış, 

hakim daha yüksek bir ,yerde staj görüyor, avukat daha kötü bir yerde 

staj görüyor gibi h~kimi ayrı stajc;ı. tabi tutr:ıak, a"ğukati ayrı bir staja. 

tabi tutmak , hukukçular arasında 

tefrik yapmak doP;ru değildir. 

(Alkışlar) 

~u halde, eğer buna çare bulmak istiyorsanız, hakimlik vo ~vukatlık 

stajı diye bir tefrik kaldırılır, hepsi maaşla, ücretle belli 

bir müddet .-bir sene olur, iki sene olur- görür, ondan sonra ihtisas 

kollarına ayrılırlar. Avukat olacağım diyen avukat olur,· hakim alacağır 

diyen hakim olur . 

.,u halde, bu tefriki hukukta yapmadıktan 

sonra stajda yapmak 

doğru değildir. Bu staj meselesine hal çaresi getirecek teklifim benim 

budur.

- 51 - 

BAf}KAN-; ·sayın Yücesan, bu hususları bölüı:;ılere t:;eçtiğimizde tartışacağız. 

İHSAn 

YÜ"CZSAN (Devamla)- Tamam efendim, maddeye geçmiyorum; 

fakat madde ile müesseseyi de birbirine karıştırmamak lazım. Mesela 

staj fuaddesi 35 nci madde şöyle olmalı, böyle olmalıdır değil, biz staj 

maddesini değil, 

staj müessesesini eleştiriyoruz. 

BAŞKAN- 

Tamam efendim, o müesseseler de ilkeler bölümünde tar 

'tışılacaktır. 

İHSAN YÜCESAN (Devamla)- İlkenin de manasını tam anlayamadığı.ıtı 

için, buna da bir mana vereiniyorum. İlke prensip manasına.mı geliyor? 

için •.. 

BAŞKAN-- 

Evet. 

İliSAN YHC:tı:SAN (Devamla)- İlke ile ülke karışıyar bazan da, onun 

Arkadaşlar; 

Hukuk, hakikaten ilkeyi 'bilmiyordum, onu şey oyarak söylemedim. 

1 

"!lke" diyor, izah edilmedi, ben anlayamadım şeyi. O bakımdan, yani 

"Saygısızlık'' gibi bir laf işittim, bu manaya söylemedim. 

Arkadaşlar; 

Hukukun üstünlüğü diyoruz .. (,ıeyden beri hukukun üstünlü5ünden 

bahsedildL lıukuk, üstün olmalıdır; ama hukuk ne olmalıdır? .• 

liukuk, Osmanlı !mparatorlu[:u zamanındaki bir hukuk, o da hukulctu, 

"hukuk ır diyorlardı buna. Cumh11riyet devri hukuku, ı 960' dan sonraki, 

l972'den sonraki, qimdiki hukuk ..• · 

"u halde, hukukun üstünlüftü ıırensibi derken, bu hukuka vermek 

istediğimiz mana nedir? .. · Kanun vazıının tayin etti5i kanun maddeleri 

hukuk üstünlüğü veyal:iıı+-+:;:ı Anayasa maddeleri hukuk üstünlüğü olarak kabul 

ediyorsa, şu halde Anayasa ilıahkemesinin kapalı bulunnıığu rE':-; ml e- 

rin aleyhinde konw;ımak, Anayasanın kurdu(1;u hukuk üstünlüğü prensibine 

aykırı 

olur. 

~?u 

halde, hukuk üstünl i.iP;ü demek, belli kanun maddeleri içerisin-

ı 

-- 52 - 

de~, çerçevesinde kalmak manasJ.na alınınayıp da objektif olarak herkesin 

ı 

kabul edeceği, 

Anayasn naddesi gibi kabul edebilece~i prensipler olarak 

kabul edilirse' o zaman hukuk üstünlüğünün bir manası kalır. 'i_ oksa' 

ben burada sosyal adaleti kendime g5re, sosyal devleti kendime g5re, 

demokrasiyi kendime göre, adaleti kendime göre tayin edersem, o zaman 

herke s "Adalet" derken, ayn:,_ ::;:e yi def;il ayrı şeyi söylerıliş olur . 

..,u halde, avuko.tlılç kanunu sıu umumi prensipleri itibarıyle yerinde 

_değildir, tam mo.mısıyla avukatları ve hukukçuları tatmin edreci 

değildir. Avukat la hal~:i.:~ E1Üiıasebetini tanzim edici değildir, ayırıcıdır. 

Avukatı katibin yanında bir iş takipçisi masabesine götürür. 

Ben bue;ün bir arlcad~•c;ın rica~ı için İzmir Tereke Hakimlit,inde 

bir şeyi bak;ırken, orr_claki

.. .. ? " 

sozu geçer .•• diye. Adam, "Detant, dünya barışı, Avrupa .c.;konoinik 

Topluluğu fiüan gibi önemli meselelerele evde ben ne dersem o olur. 11 

dmmiş; ama böyle bir yerden bir yere taşınma, çocukların eğitimi, mo-· 

bilya alımı filan gibi önemsiz ı;ıeseleleri de karıma bıraktı.m o yapar 

demiş. 

">'imdi, biz bir süreden beri hukukun özü içeri, temelden tehlikeye 

girdiği düşüncesinde iken hu duygunun ağır baskısı altında hergün 

rahatsız, sıkıntılı iken avukatlar toplanacaklar, kendi özel meselelerini 

çözümleyecekler, işte nasıl yapıbiliriz· de bu avukatlar 

biraz daha fazla para kazanabilirler, yan ücretleri nasıl 

artırılır, 

staji nasıl kısarız, filan , i~te böyle kendi öz işlerimizle uğraşacai"';ız 

•.• bundan biraz utr.nJyöruın. 

' 

Durada dünden bu yana iki konuşma beni uyardı. Konuşmalardan 

biri, seçkin dostlarımdan ve üstadım Başkanımız .ı

- 54 ;;_ 

la aydınlıf';a vardı; ;yani biz, kendi işimizi hallederken, kendi özel 

sorunlarımıza çözüm::ı..oı ara-rken, ı:iı.ster istemez ard.ında koştuğumuz hukukun 

büt~L:n. hayatımızın bac_: amacı, baş ülküsü olmak gereken hukukun da 

/ 

ardında olmamız ~erek~r, hayiyle bu böyle olacaktır. 

Avukatlar ba(;J.msız olmalı ki, savunma gerçek anlamda dokunulmac" 

olmalı ki, Konak meydanında çocuklar sa~unmasız coplanmasınlar, bir 

gün evden alınıp götürülen başka bir çocuğun anası babası onu nerede 

bulacağı.nı günlerce oradan buradan umutsuzlukla aramasın ve her gün 

radyonun başında, yeni bir kavga çıktıltı zaman"Uzak yerlerde okuyan 

çocuklarımızın. acabcı. başına bir şey geldi mi? •. 11 diye tiril tiril beklemeye 

lirr,. 

Cengiz İlhan, iyimser •.• ~-,,u bakımdan iyimser: l'isikçiler, 

1 

"New-! 

ton Kanunu her yerde Newton Kanunudur. Nasıl olsa taş yere düşer her 

yerde." d.c:;rler, mut2_,;:cbrlcır. vysa, bizimki öyle işlemiyar. uyle yönetimler 

'.'3r ki, c:;:oad[: J'Tewt~;-ı Kanunu Newton .t>-anunu olarak.vardır; ama ı 

Newton Lanununun söylenmesine izin verilmez; yani söylenmesine izin ve-ı 

rilmedi[;i için Newtcrı. 

l\.an'c:r:.u yok demektir; yani öyle yönetimler de var 

Söz gelimi, Darvin K"L:ral:.nd.an bahsetmenin kusur, günallı, 

suç sayıldığı 

yerler var. Herhalde ::luydunuz; yani bilgin, aydın, düşünür,. fizikle 

de uğraşsa, biyolojıy~e Qco c~raşsa, hukukla da uğraşsa öyle her aklına 

her yerde söyletmiyorlar. 

0imdi, avukatlık •.. 

JÜ.L,İD.S YUL.LLJ (~zmir) -- Yani şükÜr mü edelim? •• -, 

Okf-:AH 3AELAS (Bevam::._a) - i. ok, şükür etmeyeceğiz de, yani hem 

fizikçilere hem bize hem herkese hem bübbütün düşünmesini 

bilenlene, 

yani bütim insanlars. c düşuncelerini hiç bir şeyden korkmadan söyleme 

ortamını, olanaklarını haz~rlamayE. çalışacağız. Çünkü, bizim görevimi 

bu. 

yimdi, beni k"'''"rn"'"'~lığa .lüşüren noktalardan birisi şuydu yahut.· 

yanlış 

o ::Lan bir öngörün .:Jc:;,ydu:

u halde 1 saygıdeğer Rah;ni L,ağat' ın buradaki açık1 amasıyla beı 

- 55- 

AvuLatlık Yasasını d~~iştirdik. ile olur? .• ~ani Avukatlık ~asasını 

değiştirdik; hukuk değişmez, hatta Avukatlık Yasasını değiştirdik 

avukatlar da dei'J;işmez; yani yarın en mükemmel bir avukatlık yasas.ını 

hemen yürürlüğe koymakla hepimizin öyle mükemmel, hatasız çalışan, hiç 

bir kusuru olmayan birer avukat olacağını düşünmek biraz hayale kapılmak 

olur. 

L

- 56 

nim anladıf;ıma göre, biz yalnız bıi oylama sonucunda Yönetim Kuruluna 

ilkı:;ıler de!'!;:Ü, aynı zamanda hükümler, o ilkelerin içinde kalan, teker 

teker ayrıntıları kaps;,ıyan hükümler de vereceğiz. Yalnız, bunun hukuk 

diliyle, çok söylenen diliyle redaksiyonunu onlara bırakacağız. Bu da 

gerçekten, hız veren, kolaylık getiren bir öneridiro 

Şimdi, SDzlerimin sonunda karamsarlığımın devam eden yönüne değinece§';im: 

Kesenke-s ,Cc;;u 

topluluk içinde değil) hiç birisi avukat da değil; 

fakat bugün hukuku kor"kulliu günler yaşayan, her günü korkulu günler ya"'7. 

şayan hukuku koruma görevini en az bizim kadar omuzlarında taşıması ge 

reken birçok kimseler, akıl almaz bir umursamazlıkla her gün susmaktadırlar. 

Her türlü Anayasal kuruluş başında, içinde bulune_n hiç bir siyasal 

kaygı değil, dosdoğru hukuk, dosdoğru hukukun ilk görevi olan 

can. güvenli!"i ortada :şöylesine bir günde sallantıda hukuk sel e kap:ılip 

gidecek neredeyse ve Ş2iŞ"ılacak kaliar börçok yüce aydın, yüce hukuk 

çu, Devlette baş sorumluluk almış birçolı:: yüce insan susar ve neyle uğraşırlar? 

•. 

Dirtakım törensel hukuk kalıpları, 1iıirtakım şekiller le ve birta-·ı 

ı 

kım,40 yıllık müzminleçmiç, hemen bugünden yarına halledilmesine imkan 

olmayan,böyle bizim hukukun sorunlarının 

sofistçe tartışmaları, 

bitmez konuşmalarıyle 

usraçırlar. 

Sanki, yalnız bunlar_var ve yeniden bunlar başladı. belki bu 

yeri değildi; ama deneoilir. Güzel, bununla uğraşalım, avukatlık kanunuyle 

uğraşc;ılım; ama öbür mesele bumJ burada çok yüce huzurunuzda, 

' 

sayın Earuk ı::rem' in ve sayın cengiz lll:ıan' ın bana verdiği güçle, he- ' 

yecanla, üzerine bastıra b.astıra lıuzurunuzda belirtmeye kaçım lmaz görev 

sayarım. Keşke o yüce hukuk görevlileri iki sır söyl·3seler, keşke 

;yerlerinin borcunu, y[1kümünü yerine getirseler -belki bugün şikayet, ettiğimiz 

şeylerden çoğu olmazdı. 

l:lene sabırla dinlediniz. Hepinize, en_ iyi duygulrırla engin

-57 - 

saygılar sunarım. (Alkışlar) 

DAŞKA.U -- Sayın Ilhami Güven, buyurun. 

:i:LHAJ:d GÜVElJ (Ankara) - Yüce Kurulun çok sayın üyel~.ri; 

Du rapor elime geçti~i zaman 23 senelik uygulamanın verdiği ü 

züntü i~eris:i,.nde, dağarcıftımda biriken dertler içerisinde,çok iyi bir 

toplantı olacak, .ben de gffi.deceğim, jül\:sek l~urul huzurunda şimdiye kadar 

tespit etti~im, mesleğimizl~ ilgili aksaklıkları dile getirme fırsatı 

bulacağım sevinciyle gffildik; ama şu anda, bilhassa yine huzurunuzda 

üzüntümü belirtmek isterim: 

Şimdi, bir karar alındı. Genel görüşme; fakat bu genel görüşme 

hiç bu rapora değinmeden yapılacak, onlar da ll madde, ilke haline dönuştürüldü. 

xş.ni ben eğer bu ll ilke hakkında dertlerimi dile getirmek 

istersem, ll defa huzurunuzu işgal etmek zorunda kalırım. Teeddüp ederim, 

bu kadar saygısız değilim . 

.;imdi, .. 

NEJ-AT OÖUZ (Ankara) - Yani kararın kendisi mi saygısiz Ilharrıi 

· Bey? •. 

lLB:.M.! GJVEU (Devamla) - l:len saygısız değilim. 

N_;_ı;JAT oG-uz (Ankara) -- kefhumu muhalifinden o anlaç;ılır. 

1:Ll1.AJ',::1 GJVEIT (Devamla) -;- 

.Gstags:flurullah. 

:JA;_;I"AN - 

Lütfen. 

tuı:Ar.:! GÜVEN (Devamla) Yükskk Eurulu ral7-atsız etmemek endişesiyle 

p.areket ediyorum. Çünkü, yüksek Lurulunda bir tahammül kapasi- : 

te si va2:odır. Bir ~;:ahsı kişisel yönden ll defa huzurunda görmek yüksek : 

kurulu rendice eder, sıkar, üz er, arkasından da önergeler gelir; bu bil 

i 

gerçektir. Den bu yönüyle söyledim. 

BJ~~>KAH ··- Sayın İlhami Güven, size avukatlık yasas1 dettüükliği 

hakkında genel t~örüşlerinizi bildirmek üzere söz verdim. 

!LHAT,ı! Güv:;.~u (Devamla) -- Evet efendim,. müdrikim. Hangi 1conuda

- 58 - 

konuşacağıma 

müdrikirr., 

BAÇKAN ~· Genel Kurulca kabul edilen bir karar tasarısı konu dı,- 

şıdır. 

(Alkışlar) 

AL! DİNÇ (l:ayseri) - Di vana sa:ygısızlık! •• 

1.LH.Alı1 Gtlvm~ ( Deva:r:ıla) - .Lfendim, hiç bir zaman saygısız olmadım. 

O halde, hepin:i ze saygılqr 

sunup sözümü buraa_a kesiyorum. Yüksek 

Kurulunuzdan ricam, avlıkatlıf;ı 

aktörlükten kurtaracak illun olarak gorev yaptık. Dışımızda hazırla- ·l1 

·nan yasalarla yönetiliik ve şuna inanıyoruz ki, avukatlık g~rçekten 

sadece avwkatları ilsilend~ren bir yasa olarak görülmemelidir. ı 

ı..ıugünüıı koşulls.rı a1tında hukukun üstünlüğüne katkıda bulunacak ,ll 

avukatın ağzı eğer bandaŞlc:Jrla kapalı ise bu hul~ukun Üstünlüf;ü ilkesinin 

saf.;lanması elbette mümkün olmayacak. Lıiz bu zamanın ko:;ullarına uy-/ 

gun olarak, ağzımızdan bandajları söküp atacak, hukuku gereği gibi sa- 

ı 

vunacak ilkelere sallin olarak donanmH.J olarak Besleğimizi 

devam ettirebileceksek, 

hizmetiınizi tam olarak yapmış olacağız. 

Şuna da inanıyorijm ki, belki ortaçağların zihniyetini taşıyan 

bir yasayla görev yapaamız bugün artık mümkün değildir. Toplum, bizleri 

çoktan aşmı~tır. Biz, b11 ilerleyen topluma katkıda bulunacak güçte 

bir yasayla donanmış 

olarak görevimize devam edersek hen rı1esleğimize 

hem de toplumumuza ss;3ılJ 

nlaca~ız.

ı 

- 59 - 

YirTii r:ün evvel .ı..önetim ı~urulunun yolladı(;ı rapor tasarısını almış 

buluı;ı·duk. Bursa Barosu Yönetim Lurulu olarak toplandık. Du rapor 

hakkında, Barolar .uirlit3i 'Lönetim l\.:urulunun hazırlaı.dıP;ı rapor hakkında 

kısa 

bir görü9 hazırladık • 

... imdi, .c önetim Kurulunun bu görüşünü de mulıterem heyetinize arz 

etmek isterim: 

11 Avukatlık lasasında yapılması düşünülen değişiklikler hakkındaki 

önerileri ve bilgileri derleyen Yönetiuı l\.urulu raporu bizim görüşümüze 

göre yetersiz vr;; dağınık bulunmaktadır • .uu rapor., geli,;;en 'l'ürkiyemizde, 

savunma mesleğinin değişen lwşullara \nasıl uyulacağını saptayan 

temel bir görüşten yoksundur. 

Avukatlık yasası, avukatların niteliklerini, rnesleği temsil e 

den organların, kuruluş,' işleyiş ve yetkilerini, meslek mensuplarıyla 

alan ilişkilerini ve avukatların uesleklerini yaparken bağlı bulundukları 

kuralları düzenler; fakat meslef,in sorunlarının çö~ümlenmesiyle 

sadece avukatlık yasasının de~iştirilmesi jeterli d&ğildir. Çünkü, 6eza 

r.1ahkemeleri Usulü hanunu, Hukuk Mahkemeleri i.Jsulü l\.anvnu ve diğer 'l 

yasalarda doğrudan doC;ruya avukatlara taallük eden çağın gerisinde kal· 

mış 

birçok hükümler vardır. 

O halde, avukatlık yasası bir başına ele alınmamalı, savunma 

meslıiı[i;inin tüm sorunları temel yasalarda yapı:)_ması gereken bir reform 

1 

1 

harekete içinde değerlendirilip 

çözümler bulunmalıdır • 

.ı..urdumuzda, savunma mesleği,muhammilik devrinden kalma töreler, 

ön yargılar ve çağdaş hukuk anlayışına aykırı bazı kısıtlayıcı hükümler 

yüzünden alabildiğine pasif bir duruma düşürülmüştür. 1çtenlikle 

ii'ade edel ün kj. bazı wıhkemelerde insan ister istemez hessam Henoir' 

ı 

in çanını hatırlamakta, bazı yargıçların bilinç altında avukatın gereki 

li olmadığı ~olunda bir inancına da tanık olmaktadır. Hatta Yönetim Ku· ı 

rulu bile, raporun 23 ncü sayfasının 

35 nci madd'esinin sözünü ederken, 

"Bununla beraber avukatlığın bir ihtisas işi olmadığı söylenemez"diye-

-- 60 ··- 

rek meslef;in det;eri hakkında 

mütereddit bir deyim kullanmıştır. 

l 9 nc11 ;yüzyılda geçerli olan bir görüşe göre, avukatlar, kurulu 

düzenren ve ecemen sınıfların 

savunucusu ve tutucusu kimselerdi. Çağımızda 

ise, avukatlıf;ın demokratik düzenin vazgeçilmez bir ögesi oldu-. 

ğu, insan lıak ve özgürlüklerine önem veren u;ygar toplumlcı.rca benimsenmiş 

bulunmaktadır. 

İşte, bizim de hakeket nol

--_ 61 - 

ğerlendirdik-- hususları da derç etmiş bulunuyoruz. 

Sonuç olarak ç:unu sö;y-lemek isterim: 

'l::'utucu dep;il daha ilerici bir yasa gelecek nesle bizi- tam anlamıyla 

görev yapacak şekle getirecek bir yasayla görevimizi devam ettirelim. 

_Hepinizi saygılarımla selamlarım. (Alkışlar) 

BA~YJ~li - Sayın Merih Sezen ı buyurun. 

tlEEİH sı::zı:;ı;; (İstanbul) - Değerli mesl

- 62- 

ne somut sonuçlanmış bir tasarı taslağını henüz hazırlamak fırsatını· 

bulamarrıır]tır. 

:·edeni de budur; bunu bilmenizi isterim. 

Sayın arkadaşlarım, şimdi size qeyi aktarmak istiyorum. bizim 

bu çalışmalarımıza mşık tutaca~ı düşüncesiyle aktarıyorum: 

Size, llransa'da nisan ayında yapılmakta olan tartışmaların çiz 

gilerinden bir iki noktayı aktarmak isterim: 

i 

Derler ki: Avukat toplum içerisinde bütün güvencesini ve itiba- 

rını sarsılmış bir halde görmektedir. Türkiye'de değil Fransa'da. Derler 

ki: Hakimlıiır avukatları -Eski de~vimle söylüyorum. Çünkü kelimenia 

anlamı var.- istiskal eder durumdadırlar. Türkiye'de değil Fransa'da 

diyorlar. 

Derler ki: l'iÜVekkilter, bizlere artık 

üıanmıyorlar. 

Derler ki: Bu ortam içerisinde biz ne yapmalıyız? •• 

Ve tahlillerini yaparlarken durdukları nokta şu: Sayın Yöneti_ 

Kurulunun raporunda t:;eniş bir şekilde alınmış bu olay . .ben yalnız bir 

iki kelimesini söylüvorum. 

Derler ki: bunun nedeni bir 

nomik meseledir. Toplum teknolojik 

yeni çok uluslu şirketlerin 

altyapı meselesidir, bir sosyo eko~/ 

gelü;ır::ıeler içerisinde 1 birtakım ;y ~J 

koca güçleri içerisinde öylesine karmaşık 

ihtilaf konusu yaratacak olaylarla doludur ki, zavallı 

müvekkiller, 

hak arayanlar yalnız başlarına, servetleri, kendilerinin savunmasını 

imkan altına 

alamamakta, . beri taraftan avukatl-ar da bireysel çabalaı 

içerisinde,bu karmaşık toplumun içerisinde,yalnız yazıhaneleri içeri-, 

sinde hukuku savunmak çabalarıyla devam etmelerine artık imkan k~lrncı.- 

mıştır. 

Kadim ~unandan 19 ncu yüzyıla k2.dar kabul etmelr ı.ilzım 15eler ld. 

Batı Avrupa'da hukukçular toplumun kralı idiler. İstediklerin:::.. istr 

dikleri şekilde; 

uygulatabiliyorlardı. 

Bugün i''ransa' da avukatlar "uzgürlük yoktur~ •. " di;ye barbar b3 '' 

rıyorlarsa bizde ne demeli? .•. Üzgürlüğün"Ö" sünden dahi bahsetmemize

imkan ·yok bu ortam içerisinde ve derler ki: "Avukatlar özgür olabilmeleri 

için kendilerinin bir so.vunu du~arının içGrisinde olması lazım 

gelilir." Aına 19 ncu yüzyılın liberalizrü anlamı içerisinde bilmediği 

ücret ve ücret mubı.velesi 

ve müvekkil ve vekil münasebetleri içerisinde~ 

çağdc:u;;ı kalmı:c,ı bir anlayış içerisinde devam etmeyle b1mun teminat 

altına alınmasına imkan yoktur. 

Ünerileri hemen si3yleybyim, kısa 

söylüyor-tm. üç öneriler var· 

Du sistemin devam etmesi~ yani bireysel avuk~tların, demin 

Trabzon elelegesi arkadaşıının 

çok yerinde ve bizim ,kendi memleketimizin 

kurallarına çok uygun önerilerini de düqünecek olursak~ Türkiye'de 

. - 

hak arama isteyen, yazma. ve okumaktan dc0Jol~sun vatandaşların yam.nd& 

savunucu vardır diyebilir miyiz? •• Katılıyorum arkadışıınızın söyledi~ 

ğine. 

f}imdi, gelişmiş bir memleket olan Fransa 1 da bu şikayet var Vto 

diyor~ar ki~ bunun t()k çıkar yolu, artık çağını bi tirmiş olan bu libe- 

ral kapitalizmin yeni çağa dönüşüp büyük güçlürle kavga edilecek karmaşık 

Şirketlerin karma~ık işlerinin karşısında vatandaşları savunmanın 

yolu, örgütlü, toplumsal grup savunr:ıalarının teminat altına alı ıoro 

s ıdır; 

bu ilke. 

Bu ilkenin nasıl uygulanaca:'::ı tartışılıyor. Daha bu kuralihaşmJ 

ve avukatlık 

kanunu haline gelmemiş. 

Bunun için de önerileri r,;öyle: l'ransa 1 da sö;ylii;yorlaı~ bunu. 

Diyorlar ki: Avukatları kestirme yuldan f]Öyle bir l~avunu iÇine · 1 

sokalın: Bireyse~ savunma c;üçlerini pekL;ıtirelim ve ücret düşünme sm-· 

ler .. Hasıl 

yapalım? .. Bunu ·bir salt bir kamu hizmeti haline getirelim 

ve ücreti de Devletten alsınlan. 

.l:i'onks;Lyonilizasyon diy-orlar buna, 

yani-bir nevi neınuriyet. 

Bunun hemen t n 

;ıı 

karşısında hakkıı savunulmasi isteyen kişilerin 

avukat seçme meselesi meydana geliyor, Bunun için de birtakım 

~sklif-

- 64- 

ler ileri sürüyorlar. Seçebilir, seçemez ••. Aynen kamusalıaşmış 

kım 

doktorluk meselelerini örnek gösteriyorlar. 

:l::kinci~ asıl bizim üzerinde durmamız lazım rgeldiği olay ise, 

bire 

grup avukatlıklarının nereye bağlanması, nasıl yapılması, ücret mese 

lelerinin nasıl halledilmesi ve bunun nasıl yürütülmesi meselesidir. 

Gene de Fransa' da söylüyorum. Biz kendimiz, kendi yöntemimiz~kendimiz 

bulacağız 

gayet tabii; ama örnek olsun diye söylüyorum: 

Fransa' da deniyor ki: Barolar artık. -o.emin avukatlardan bahs et 

tim, şimdi barQlardan bahsediyorum- etkinliklerini kaybetmişlerdir. l 

1 ' 

\ 

nun için, kamuoyunda baroların niteliği her gün her gün düşmektedir, 

Barola~ bir gün bir ihtilaf olduğu zaman bir avukatın boy göste~diği 

bir kuruluş değildir. Barolar, hakkında şikayet yapılan pir avukatın 

şikayet yapıldığı zaman, beş senede, .on senede bir baroda gözüken, aidatını 

veren kişilerden kurulu bir örgüt değildir. Barolar, savunma 

hakkının BorumlıJsu ve tek sorumlusu olarak, toplumun karşısında hesap 

Vermeye arnade Ve fakat savUnma organizaç:yonunu da OIDU_?;larına 

yükle:c;ni: 

bir kuruluştur. Artık baroların görevi, grup savunmalarınin organizasyonunu, 

ye_pmak durumundadırlar; görevleri budur. Bu bakımdan, Avukatl 

ık Kanunu değiştirilffir ken, artık bireysel avukatlığın çağın dışın:ı. 

bırakıiacağı gerekeceği releri sürülmüştür. 

Ben bunları size ışık tutar diye, örnek olur diye nktarmış cluyorum.

65 

tşte !stanbul Barosu bu görü'!lere ~vskhcştıktan sonra burnya c1nl'P genifi 

ka:rsmılı Sayın Bn~~kanın sii;:~ledi~i gibi 3 ncü Avuko.,tlık Kanununun da 

yapılmnsı dönemi çok yakın olduç:una [F,Öre, bunn bir hazırlık olm-1k üze~ 

1 ..... '' 

Bize gelince; yöresel ~detlerimiz 

ve ekononik durumlar arasındn 

'büyük fnrklar var. Ilüyül: merkezlerle' küçük nerkezler ve cıap;ınü: 

re kendi bün;yesi içerisinde bir kor:ıisyon kurmuş ve ilgili önerilRri 

ve kanunları getirtıneye ve te'rcüme etmeye çnbalamış ve birtalcıu bundan 

çıkacak sonuçları çabuk olarnk de[~erlendirmeye ve özetlayerek bir tasarı 

taslağı haline e:;etirrıeyi düşünmektedir ve bunu muhakkak yRpacaktır 

ve en kısa zarıanda ilgili Türkiye Barolar Birlir:ine rrıuhakkak ile·- 

tecel-rtir. 

merkezler 

arasında hakiknten toplumsal taynt bnkımındc:ın ne yazıL ki, çok 

büyük farkmar var. Çimdi tek bir, kurnmln bımu 

halletmek belld de, 

r.:ıünkün alamayacak, işin güçlü;'i;ü buradan ileri e;eliyor. Türkiye'ye özr:;ü 

faktörlere göre Türk avukatının baP;ırnsız, savunr:ıadn hakikaten özgür, 

·gözünü kırpr:.wdan hakkı savunurken 1(en0isinj_ de savunması gereldyor. 

Aklınızdan r:;eçrrıesin lci bu bireysel olnbilir. Bu, baroların birbirlerin-i 

desteklemesiyle ve biitün baroların, Barolar Birli~inin katkısı altında 

tek bir yumruk §~;ibi buna hay.ır diyecek olan hangi idari Balearı olursa 

olsun, onun karşısına taş gibi çıkırc:..kla olar ve bu rnuhakkak böyle 

olacaktır. Bccşlm türlü ne bu cübbe trwınır; ne hulml~tan bahsedilir, 

, ' 

ne avul\atlı}: yapılır, ne de rıenlekette ha}: vurdır denebilir. Onun için 

bizirı hiç olmazsa bu dönem içerisinde yapaca~ımız de~işikliklerde ba~- ! 

E;ıosızlıJ: meselesinde, özr;ürHik meselesinde ve avukatların savunme_sı 

sırasında müdahale meselesinde ve hukuka karşı idarenin haksız ve hukul~ı 

dışı çlavrnnışlarına k·ırşı neler yapabilece!";imizi bu Kanunun içerisirıe 

açıkça koymamız gere~ıektedir. 

Arkadaşlar, bt elki bu deyü:ıi fazla bulncaksınız, önünüzde hak 

so.vnc)ı vardır. Bu sa,- H] ı ~rflpr:ıak zorundayız. Bu savaşı yapmadığımız zaman 

bizden sonrcı.lü kuı·n.klar bize lnnet ederler. T{adem ki bu noktaya ka-

66 

dcı_r geldik, bu noktadan sonra du.rma;y::ı. imkan·yoktu.r. 

Sözümü bitirirken Barolar Birlif.;i Yönetiw Kuruluna bir tnrizde 

bulun~adan edeneyece~im, beni affetsinler; işte güç Barolar/Birli~inin 

eline geçen toplantıdi Sayın Genel Ku.rulunuz. tarafından açıkça ve sırtJ.na 

dayad)larık veri::!_oüşti. Beni m::ıhçup etsinler ve desinler ki, uyı:;ul:cnaya 

girü]tik ve 0unu şunu şunu sizin önerileriniz gereğince yaptık. 

Er:er 4 a-yclan beri hi c; bir şey yapılrnar:uşsa, biz burada konuşuruz, konuşuru.z, 

konuşuruz ve gideriz. 

Maruzatın 

bundan ibArettir ark~daşlar •. (Alkışl~r) 

BA~;};AH- Sayın Enver Arslnnalp, bu.yurunuz. 

ENVEH AR21ANALl) ( İzrür )- Deserli r'ıeslektrı. 8 larıı:ı; 

Burada Avulmtlık I~anununun de['i:işiklil1;i söz _lconusu olduX:u için 

1 

bendeniz sorumlu mevkide olmama raP;nen, bir delege sıfatıyle 

konuşmak 

için söz alrıış bulu:nmaktnyıın. Bu sebeple huzurunuzda benirrı ayrı konus; 

m~;k isteF;imi anlayışla karşılamış bulunan Jönetim Kurulu arkadaşlnrınw 

teşekkür 

ederim. 

Arkndaşlarım, şöyle bir geriye dönelim ve ileriye bakalım. Avuk:cı.tlık 

Knnunu ve mesleP;irüzi ilgilendiren konular nereden, geli;vor ve 

nereye dof!'ru gidiyor ve biz bunu ne 't:rlrafa dof';ru götürecef;iz, i]unu lKn- 

bul- etr:ıek [>;erekir ki, toplumur·mz bnroL'.ra çol-;: geç alışmış. istembul 

R:crosundo. kurulrı.u0 olan ilk bnro 1870-72 zannediyorurı1 ve bugün aşa[ı 

yukarı 

l as ra gelecek; fnkat do.ha henüz örgiit ole.ro.k, bnro olarak ve 

nvukatl::ıı.ğın 

ödevleri olaroJ' denokratik hak ve özgürlükler yönteni içir 

de bir istenilen düzeye vardı~ınızı iddia etmek ~ii~ktin de~il. Bu neden 

bl)yle; bu her halde bizin toplumumuzun bize yüklemiş 

olduf;u tortuları 

yavaş Y 1RVaş atr~ak mecburiyet.inde lcaldı~;ırnzdan ileri geliyor. 'Bir t.-ırc: 

tan tortııları tenizliyoruz; fo.kat tan bir to~tu tewizlenirken, bir de 

bakıyoruz ki başka bir tortu gelmiş sırtımıza. Örnek vereyim size; 

ilk 1stnnbul' da kurulmuş olcm baronun örgütlenıne faslını alclı[:;ınız zn-· 

mcın, bizin halen ı 976 senesinde örgütle ilgili kam:ınumuzla karşılaş--

67 

tırdığımız zanmn o Krmunun örgüt açısından, din::u:üzmL veren hükünleri 

açısından bizden çok ileri olducu çı1;:ıyor ortaya. 

Biz ba~ırnsızlık diyoruz, gayet tabii diyece~iz; çünkü,kendi 

kendirüzi idare eti'le k zorunÇLayız; m::ı.R bu örc;üt için bn[';ımsızlıl;: ister-· 

lren, Anayasanın Neslek 1wrulu:şl:1rı s.çısınoan getirmiş buluhdui';u demokr,::üik 

ilkelere uyrııa bakımından ne ,'Şekilde bir Rşm:ıayR varmışız1' Biz 

bir t:ı.raftan bn[i:ımsızlık için nücadele verirlçen, kendi içirüz(1e demokratik 

düzeni hiç bir zanan ynnsıtmayan bir örgütlE?n:me içine girmiş bu- 

· lunmaktayız. Halbuki, 1870 senesir:der:i o Kanunda böyle bir kısıtlama 

yok kendi örgütleri içinde. 1925 senesinde ;ki r.~uhc:uar:ıc:

68 

edilmesi çart de~il mi? O itibnrln şu ciheti tenel g5rüş olnrnk ~izim 

bnroların bir denokrc:til: düzene ,yr1rı lonco. ı"'lnhiyetinde bulunan bu örglitli 

daha demokratik hale getirme çabası içinde olmalıyız. ~ayın Başknnınız 

Ila tı 'dan, yrı ni ğ;ffilir;;niş olan der:ıeyeyiD1, m:ıa Batı' dem birçok 

derleneler yaptı[';ırnzJ. sö:':clf-,diler, bu hn'l~iko.ten doftru; rı:rnc.. şunun üze-· 

rinde ısrarla durmnlıyız ki, artık Franso.'da olsun, diğ;er nemleketlerd 

oi_sun, lancanın d?.ha henüz l;:endi tortule.rını cıtr'1nmış bulunduldar:::.. bu 

k

69 

mo.k istc;yelin; :J.mn bizi bi1tünleştirecek olan şu örgüt dimnüznini kurmazso.k, 

şu ozı::ıozu yo.pnazso.k, şu nlışverişi eP;er biz kendi örgi.itümüzde 

tenin etr.~ezsek, bir noktn;:w varnm::ıız mürıkün dei1;il. 1963 s1mesinde söy.,l. 

leelik ve dedik ki, bunu yn_nıyorsunuz borolar ikiye r.;yrılacuktır. Nitel:in 

1 bu vakıa, gerçek budur, barolnr ikiye nyrılnış tır. 16 bin avukr.t 

v.c:.rc1ır, 16 bin avukatten el:seriyeti kısıtlmrmya b;:ıf;lıdır, bizim 

örgütürıüz ise re al i tenin dışında 8-~9 bin kiçiyi hiç bir cevap vermeyecek 

şekilde öre:;ütte söz sahibi etr~eyecek bir şekilde oluyor. O takdirde 

biz bat;ımsızlıfi;a t;iderken aynı z:ı.uo.ncla deırıokrntik bir hüyiyetine 

büründürnek mecburiyetinde~riz 

örgütiicıüzü • 

.icrkadaşlarırı, tabiatıyle biz bunu söyledik ve tekrar tekrc.r 

suyleyecer;iz, geriye Çlönmel( ;yok, d::ıim::ı. ileriye gidecei'tiz o Bakıyoruz, 

1963 Sf nesinde Iznir Bnrosu Anlcara 'ya ill;:eler götürdü. Bugün. 1976' dnyız, 

Bc-'tı 'y:ı bakıyoruz, dü.he geçenleı~de bütün Frm:ısci b

70 

lara gğçmiş bulumı.Ccsındcı ve sizlerin bilgilerine sunmr1':t:1 bü;yül~ f:ıyda 

mütalaCL etnokteyin. 

1ns2c::'l ha1darı, c1enokr::ıti:r hak ve h15rriyetleri ilgilendiren 

fc:.kcıt protesto, toplc:ntı, [jÖsteri yi.irüy;:şıe:~i ve bun;ı. etkin vaziyat 

1- 1zr'lir B::ırosunun resnen 1963 senesinde kr~bul etmiş oldu~u 

ilkelerden bir tanesi; nesieki hak ve menfaatlerin korunm·1sı 

ve elde 

edilr:ıesi için f~nliyette bulunnak, grev ynpnak ve sendikc:ılaşrıak. Biz 

mesle~i bu şekilde anlıyoruz.· E~er çatdnşlaşma neselesi bu ise, 1963 

senesinde !zmir Barosu bu şek:j_lde bir kcırarla gi tnişti ora~ra. Bugün 

hala bu geçerlilif;ini r::ıuhufnza 

etmektedir ve efter biz çcı.t;da::;laşacA.ksc:.k, 

di~er mernloketlerle_y~pncaf;ı8ız olcın bu gibi aynı düzeye gelme ÇRbalarımız 

olcıcoksa, bunl::ı.rdan kendimizi uzakla.ştırr~aktan cı.lıkoyı:ıamı:z, lazım 

gelecektj_L 

D~~er bir husus genel hatları itibariyle; bir defG şu örgüt 

konusunun b: nce kişisel fikirlerir1 olo.rak he,lledilFıesi, çöziUmesi 

ı2zım v~len birinci nroblendir. O itibnrlr., nrkadnslorımın 

~ ~ ~ 

daha biivfik 

V 

bir krmun, ;içüncfi km'Jun, dördlinefi kanun g;i bi fi1ürlerine :;cı.yet 

tcı.bii 

sayt~ı c;östcı·iriliilijl ama bugünkü şnrtlo_rda biz şu aşo.rıs.dn bunların çılm-- 

rılm.e.sı içi~1 çaba scır:fek:el

71 

bırakmaycı.cağız. 

Avulmtların baf1;ınsızlır:ın.dcm b~.hsedilnektedir, güzel. Biz diyoruz 

ki avukat bat>;ımsızdır. Ke~-ıclinizi şöyle bir tc'.rtalın, hangi zamanl'_ırdR 

ve ne zanwn bn.Çi;ımsız hissettHe lcenclinizi, Bunuri cli:ononik 

koşullarla knrşılaştı~ımız zammı ne bnt';ınsız olarak dlişünüyoruz kendimizi? 

O itibarla, şu bcı(cırısızlık konusunun ekonorıilz şcırtlRrını , müessese 

ş;:ırtle.rını ve sosyal şarl;larını d:ı bi_;tün barolnrınız düqünr:1ek 

zoruncln ve bunun tedbirlerini almak zorımda 

ve yeni Knnununuzdn genel 

açıdan bazı şeyler getirebili-riz J

72 

oluyor; yüksek mallekenelerin bir nevi denetleı::-ıesi şeklinde çılnJror karşımıza. 

Bizim tc:ttbiketımız ise bunu ac:nn bir tatbikat oluyor. O i tibarlo_ 

bunu biraz dnha soı:ıutlarJtırmnk~ biraz dahcı. daha bazılarının da 

kullanamayncn(i'ı 

bir terninoloji haline getirmek mecburiyetinde kRlma+ 

lıyız. O itibarln, ~iz Bncelikle deuokratik hnk ve Bzgürlüklorin üetünlüP;ünü 

tanımal·ıyız. ~izim için somut budur. Hukulmn demokrntizcı.syonu, 

örgütlerin dı=molcratizasyoıiu ve derıokrntU;: hak ve özp;ürlüklerin 

mücadelesi ve onların hayo.ta geçirilrrıesi meselesidir. 

Hepinize teşekkürlerini sunnrım. (AH:ışla:ç) 

BAÇEAJ'I- 2& ı 

n Ne bil Varuy, bu;yurunuz. 

NEBİlı VAiiUY (!stanbul)- S·ıyın Baçü:nn1ar, so.ygıde,P:er meslektaşlarım; 

Avukatlık Yasnsı de[:içikli~i hakkında önerileri ve bilc;ilerj_ 

derleyen Tür.kiye Barolar Birli[i Yönetim Kurulu Raporu, ele rı.ldıP;ı 

konuda de~işik görüşleri aksettiren, neseleleri tartışmaya açık tutan, 

genel nitelifi;inin verdii':i imk;;_nl:::ı. rrıporun bazı hususları üzerinde genel 1 

olaırak 

durmak istiyormı. 

Gerçel;:ten de ı Yönetir.ı. Kurul u nc1poru tartışın.nlara açık ni telif;iyle 

olurüu, geniş 

bir tecr-l':be mnhsulü ve emek isteyen mir çalısnnanın 

ürünüdür; fakat fikrüı.ce bazı nokt.:cl~rdG. eksikliklere ve yanlıqlıklara 

rastlanılıTLa1:tndır. Öyle sClnı:yorum ki, d ef;erli katkılarınızla bu eksilc~ 

likler ve Jranıı,_şlıkl3Y' 

düzel tilecektir. 

,, 

1 

~eniTI Bncclikle durmak istedi~in konu; avukatın sınıfsal aç1- 

drı.n genel konumunun ro.porcla yapılan te sp i ticlir. Avulm tı sınıfsal açıdan 

belirleyen rapordaki bu tespit tizerinde durmama izin veriniz. YBne 

tim Kurulu raporunda~" avukat" sınıf terimi tırnak içine ctlınmak suretiyle 

altı vurgulamırak; "sos;vrü bir sınıfa mensuptur" depilnektedir. 

Bu durumdG. sorulTıası ve cevaplnndırılnRsı r:;erelçen sual şudur: Gerçekten 

avukatlnr sosynl bir sın:ff mıdır? Bu noktnnın tc.rtı9ılmcısı ve açık··, 

lı[';a kaVUf?tHı.sı, Jrnlnız bir teorik ihtiy

·,·ı Genel Kurulda verec'elc olan bir meseledir, temel bir rıesPleclir. Zira 

Barolar Birliği Genel Kurulu bu Olnrı;nnüstü toplcmtısındo. güncleminden 

ötürü özellikle nvukatlığın stratejik ilkel_erini sn:ı"t'mnk d1~rur;;unda-- 

dır. Genel Kurul co. knbul edilecek Avulw.tlık Kanunu ön t.rn' da Hukuk I .. 1ektebini nçnrken 2l tını çizdiP;i gibi, bir Baro Başka~ 

nı Lütfi }:"ikri Milll. ı·~ücadelçye Larşı saltanattan ve hilafetten yana 

ı 

olurken, bir bcşka Baro Başkanı Orhan Arsal, 12 ~art döneminde de~erli 

Yargıç 

Remzi Çirin'in mahkemesinde kendisiyle beraber Selimiye'de göz- 

1.ı.l tına alınPıamdan bir iki gün evvel "bal";ımsızlı~; için biz de ölürüz" 

diy~ ba~ırıyordu. Ara tabakaların objektif toplumsnl karnkterin~en

74 

do[';o.r 1 ~ı cıykırı davr::mı::;;lar. 

Lu cözletılerden çılwn pratik sonuç nedir? Atatürk' ün ded~r;i 

gibi nrı 1 ~iyetir:üzi bilelim. Avukatlar bir ara taba~m olaro.k rmcak toplundal:i 

ilerici e;üçlerin,enekçi halk yı(:;ınlarının yı:mında yer ilı.lma 

durumundadır ve nydın sörurıluluf,u ile yer rılr:ıoJdadırlar da. 

;~vu! o.tlar, topluadaki ilerici güçlerin, geniş emekçi halk yıttınlarının 

derıokratik özle~leriyle özieşnektedirler. Mesle~in gerçek işlemi 

de zaten budur. I:ıeslet;in 

onurunu o.ncak bu doff;rul tudnki dnvranış-· 

lar yükseltir. Zira, avukatlar bilirçok mesleklerden nyrı 

olarak kitlelerin 

demokratik özlemlerini sadece dile getirme değil~ yargı ore;rı.nlc:. 

rından alınan her· karar, yapılnn her S[1.Vunmo. ile hayrı-ta r;eçirme olana 

~ına 

dn sahiptirler. 

Türkiye Barolar Birlif:i;i ve bn.roh'-rınız 

bug"\5ne lw.dar ad:llet kavrnmıno. 

;c;erçel:: bir içerik kc_zandıran zorlu r:ıücadeleler verrrıe yol undo. 

onurlu c:cdır:ünr atnıslardır. 9 nc1!l Genel Kurulumuzda ko.sul edilen karar 

tnsarıl:ı.rı ve bildiriler bu onurlu yolun c'lurD:"klo.rındo.n biridir; fakat 

9 ncu c··.nel Kuruldan bu ;ynna Birlik Btı::;lmnı Snyın :Frofesör Erıin:ı' in 

iki bü;;iik partinin işbirli!';i yapwısı yolundnki önerisi için ciddi knygılar 

ıdı~ımızı belirtmek isterin. İki büytik pnrtinin işbirliri 

yaprae.sını 

tavsiye eden bu önerinin yurdumuzun yüksek Ileyetirüzce bilinen 

:ıonut ko,']ullc.rı içerisinde 9 ncu Genel Kurulca kabul edilen kara-r: 

tasarı~ cı.rıyle çeliçti[J;i fikrini ı>:ıuhr,.fnza e~iyorum. 

jAf)~AN- Lütfen başka konuya geçiniz efendim. 

mBİL VA'PU':. (ıDevar:ılc=ı.)- EfencUrı, bu baçlcme;ıçtc=ı.n beri. .• 

· T:\AÇTAN- Yönetir1 Kurulunun ça.lışm,üc=ı.rını efmşti:rmiyoruz, Avukat- 

lık Yrı~ -tr:ıı üzerinde konuşuyoruz. Teklifiniz Barolar Dirli;"i Bnşl

75 

çinde filürlerini açıkio.yc.modın. Zirrı., efi'er fiki~lerimi nçıklmrııs> 

olssydın~ son s6ylediklerinin nvukatlık nesle~inin işleri ve giderek 

Avukatlıl( ön t9.sorısında yer alrıası e;erekon ilkelerle olan bat";l2-ntısın· 

iBstermiş 

olurdun, her halde bu kusur bonihl. 

Sözürrı kesildiP;i için bu lconuclcı. devam etmiyorurrı, yalnız bir 

noktnyı trwzih etnek isteelim ve onu dahn nçıklığa kavuşturncaktım; 

çünltü Snyın Ercrl' in beyarıatı ancnk ~azetclcrden bize intik&l etti, 

~ '. 1 

orjinal metni bircız evvel basın bülteni dolnyısı:yle görme olana2;ına 

sahip oldum, o hususta fikirlerimi söyleyecektira; · nma Riyasetin buna 

imknn verme!'lesi karşısında 

bu konuyu kesrnek mecburiyetinde krüıyorun. 

Tekrnr sözüFıün kesilrrıek korknsuyle sö;:;e bnşlamak durummôayır:ıo 

Ç6yl13 bir, mesel e doFdU, [)enel c;örÜr,;Fıenin arnncı, bendeniZjin anladı/'i-ı 

kadar genel meseleleri vaz etnekti ve mnddelerin t~tbikatına 

ve o 

gündemin o konusuna e~eldi'"':i zanmı daha teknik olnrnk ele alınması 

konularını, inceleyecektik. Bu ba}nmdcm_ avukc:ı.tlıP;ın n.macı hal~kında da 

görüşmek isterim; ama şimdi Biynset cı.vuJwtıır:ın anıncı ikinci maddede 

konuşulsun 

diyebilir; 2Pla ben yine nüsaade ederlerse kendi clof"rul tumdr 

bana imknn verilsin 1 zira cıvukatın o.macı meselesi bütün avukcıtlık me~· 

selelerini kapsayan ve onun Avukatl_; k Kanunu ön t:\s.

76 

ba'T,ımsızlıX;ı kRvramınıri brıE]kalnşm:_.sı zorunlu hale gelrüştir. /ı.rtık, 

kurrülnrla sınırlı, düşünsel, inzi v::yn dayanan bn~ımsızlıf:;ı istesek de 

sürdürn:Gk ıblimizde deF;ildir. !i'ikrimce aclalet ketvrc:mı da bu iki unsuruı::. 

tomar.ılayıcı varlığıyle gerçek içerif;ine knvuşmuş ol2co.ktır. 

Avukatın oJnacına bu maddeye eklen!'lesi gereken bir bcşlm husus 

da; Barolar Birliğinin görevlerini kapsayan maddede"hukukuıı üstünlüf!;"l·. 

ilkesinin c;elişmesi 7 yerleşnesi 7 koruıımesınısaf;layacak her türlü 

girişir:ılerde bulunmak" ibo.resinin ön tasarıda yer alması gerektif!;i pr 

i_sabetli olarak önerilmiştir. 

Hukukun üstünlüp:ünün Y8.i:Jar:ıa geçraesi için verilen mÜcRdeled.e ö: 

celikle avukatlıP;ın o.macına 

girer. Bu nedenle,"hukukun üstünlüP;ü 

ilkesinin geliçmesini, yerleşmesini, korunmasını sa~layacak her türllı 

girişirılerde buluhi'lak" ibnres.inin AvukatlıC;ın amacını kapsayan ikinc·· 

maddeye girmesi ve bu şekilde avukatlığın amncının içiilde bulundu~ur:ıu~ 

somut koşullar ve yurt 'gerçekleri mçısındo.n tam bir tanıma ·ımvuşması 

gereklidir. 

Yönetim Kurulu rarorundo. belirtildir:i r;ibi; genel ol~~rak 

sunmaya 

çalıştıf;:lm bu düşi;ncelerin, I1°,ddelerin tekrar konuqulmasında somut 

öneriler biçimine dönüşerek Avu](atlık lasalarına etkili olması 

gerekir. 

Bütün bu sö:~ledilrerirüe, kopmaz bir bağla bağlı olan diP;er b 

mesele; Baroların ve Bnrolar Bi~li~inin siyasetle uC;raşıp, u~r2şmay. 

f.;ı konusudur. Bu konu 76 ncı ve lll nci maddelerin değişilcliP;i halckE 

daki günderünden öte r:enel bj_r anlam tcı.sır. Orada elbette ki bu husu · 

lar de.hiı. detaylı ve metne uyacak bir biçimde eleştirilecek ya da öne 

lebek~-ir. Ancak, genel olarak belirtmek istediC;im nokta şudur; Barolar 

Birli~i Yönetim Kurulu ro.porunda doP;ru bir tavır olarak siyaset 1 

uğra::;rna ~rasaf,ının lfanundan çıkarılması önerilmiştir; frrkat 1ıuna zam:'_ • 

1 

meten, tr".biri r:ıazur 

görsünler birnz da tavizkar bir ifade içerisinde 

"cünlük siyaset"· terimi orta;ya atılınş ve bu s;ekilde siycıset ya da

-,.,,' 

politikn dedi~iıniz 

77 

kavram günllik ya da gtinltik olmayan diye bir ayrıma 

ta bi tu tulr1uş tur. 

Bu biçimele bir clavranışın nc,hsurlu olduf:u kano.atindeyirı. Kaldı 

ki~ günl-Lik ya da r:;Unltik olmayan biçimde bir politik o.yrımın bilimsel 

olarak da bona pelç: do[i;ru gelmerıektedir. 

() e;tinltik politika lafının 

ktiçtiltticü anlanı, aslında pek bilinsel bir if2.de taşınaz. Bilakis 

günllik politilm, günlük politik olaylar, somut ve büttine etkiJi taktik 

sorunları içerir. Barolar ve Barolar Birli(';i gtinlükolaylıwı da' 

kendi genel kurullarında oluş::m fikirler ve sahip olduklo.rı terıel 

görüçler açısından def:i;erlendirmek ve ynpılan değerlendirneyi lwnıuoyun~ 

aksettirmekle yükümlüdürler. 

Barolar ve Barolar Birlif;i, yurt gerçekleri hakkındaki 

görtişle, 

rini kamuo;yuna, kitlelere iletecek,f:',örüşlerinin lıaynta geçmesi için 

elindeki büttin inkanl.arı kullanRcaklardır. Yönetim Kurulu raporunda 

defS;inildii':i gibi, y

ı 

ı 

78 

almak hnkkından vnzgeçi;yoru.rn bu nedenle, diP';er iH:elE1rde :3Öz ,ı:ccaEI;:ı.:cı. 

(Alkışlar) 

BA~;I:AN- Sayın N abi İnal, bu;:;rurunuz. 

NABİ İNAL (Hatay)- Sayın Bnşlmnlnr, deı'~erli nrlndaŞlnr:ı.n; 

Genel Kurulun kararı do[i:rul-Gusunda birl-caç cür:ı.leyle g8nc2. görüşmedeki 

görüşlerimi arz otr-wkle yetineceP;im. 

1969 yılından beri Avulmtlıl: Yrı.samızda· Q;Ördüf:ünüz el~s:;.k'. :' klerden 

yaptcı.fi;ır:.ıız şikayetler Vf! buna ilaveten ceza yasnlarında yccp: .. lmasını 

isteyip de bir· türlü gerçekleçtirerıedH~ıiııniz bazı öner .i ler~ rı :l.lavesiyle 

her halde patlama noktasına gelmiştir ve bu nedeıln y;ni ,Jir 

yesanın hazırlanması gerekti~i kanısındayız. 

Birlik Yönetin Kurul unun dc(iorli Başkanın 

k2tkıs=1 yle h::' ~--rln- 

dıti;ı raporun ve rapordaki deEI;içildilr. önerilerinin bağırı:::t ,~ı.üctr ı, 

po.rlm:ıenterlerin, avukat pnrlo.rrıent::;rlerin bnzı 

bu noktadan sosyal güvenliğe ulaşan deP;işiklik 

! 

kısıtlamalarn. ~i~mesin~: 

:ı 

önerilerins ve :JrekçeJ 

lerine "büyük bir. ekseriye.tle lmtıl:m::ıktn3rın ve özellikle nvukc'. G onündı; 1 

yapılmay::m ikrarların geçersizli['i:,inin ,yine i tb am ile savuı!rı.am.I bir . ı 

aradn bas;latılmasının rq_porda yer alı::-tasını takdir le kn.n;;:ı.l ı;;r:)~c1;-;;. An-:! 

cak, ceza ;yasalnrındo.ki bıiı deP;işil~lip;in Avuk(", tl ık Yo.sal3 ı :c-in ne :: akilde ı ; 

geçirilece{:';i ve bu konudo. başo.r~ lözo.nıp kG.zano.:r.ı~yrıca0;2::ızı b i_r~tz che 

tereddütle karş:ı.lıyorum; mıo. lıüyük di.l

ı 

7.9 

dede tahak:C;:uk edecek olan yasa değişikli[!;ine bağlı kalmamasını ve ayr:. 

pir değişiklikle 

yürü·;;ülmesini yine Sayın Birlik Yönetim Kurulunun 

takdirlerine arz eder, hepinize saygılarımı sunarım. (Alkış1ı;ı.r) 

BAŞKAN- Sçı.yın Sabih Atlı, buyurunuz. 

SABİR ATLI (İstanbul)~ Sayın Başkanlarım, sayın delege ar~cadaşlarımi 

A 

Avukatlık Kanu:::nınun değiştirilmesi hakkında umumı görüşm8lerde 

benden evvel konuşan kıymetli arkadaşlarım aŞa~ı: yukarı notlarımda 

hazırladiklarımdan,faslasını ifade ettiler. Elim boŞ olarak huzurunuza 

ı 

çıktım. Yalnız bilditi;im kadarıyle birkaç noktaya temas ederek val:tinizii 

almadan huzurunuzdan ayrılacağırıı. 

ı: 

,ı! 

i' 

Muhterem arkadaşlarım; 1963 senesinde Barolar Birliğinin _;ıüve..:. Jı 

si olan 20 Nisan' da An'.Iara' da 48 baronun iştirakıyle toplandık vr; bugü;~l[ 

saatlerce ;yaptığımız müzakereleri daha çabuk olarak teker teke:'ı:' ;:ırensip : 

kararlarım:. vazetmiş, l:omisyondan geçirmiş, .oylamış ve neticeye ,-armış-ı, :! 

ı 

ı 

tık. Bugün bu böyle 01saydc. daha iyi olurdu kanısındayım. Ancak, şunu ı: 

ıı 

da söyleyeyim ki, 48 baronı.'n tespit etmiş olduğu 43 prensip, demüı. 

) 

Sayın Enver.Ars1ana1p'ın da ifade etti~i gibi bugün dahi güncell~ğini 

muhafaza, etmektedir. O zarıan hazırlanıp 196c3'den 1969'o. kadar gec;en 

işlerde bulunan arkadaşlar bilirler, tasarı bu' def,ildi. Tasarı, :ı zaı;rıarıı: ı 

. ·. ! ı 

iktidarınc9 kesile kesile ve bilhassa bağıı:ıısızlık mevzuu başkanh r sevi[' ı 

• . ,i ı 

yesinde olmak üzere komisyonda bizim bütün çalışmalarımıza ra.ğme:cı 'sona '' 

' . ' 

bırakıldı ve çıkmayo.cel-c di;ye 22 pnrlanenterin bul unduğu günde bu çıktı. ı, ·ı 

Bunu ifade etmerün maksadı şu; daha çıkt;ı.ğı zaı::ıan 1963 senesinin göriiş- ı 

lerinden geri olarak çıkı::ıış bir Kanundur. Onun için Enver Arslanllp'ın ı 

:ı 

ifade buyu.r::luğu gibi ileri bakacak yenilikleri yaprı.amız zorunlud·,ı_r. 

Mulıtererı. arkadaşlarnrr, bir yorde bir meslef;e tanım1n ba(;ıııs:ı.zlıJ~: 

- ı, 

' ' 'ı 

1 

diğerinden esirgenmerıelidir. Hepinizin malumu olduğu üzere Garp uemle- 

ketlerinde avukat, bnro, Barolar Birliğinin bağıusızlığı hakinlerden ı ı 

ı . 

evveldir. S::::n~lerden sonra hakinler bağırı.sızlığını kabul etmü;:lp·,~ ve sı 

: ı

ı 

ı' 

80 il 

nelerdir eski Anayasamızda da, 1961 Ano.yasaoızın 131 nci naddesine 

hakioler bağımsızdır. Ycı.rgı orgrı.nının bir taro.fı bo.ğıosız. Avulmtlıklal 

hakirılik adeta paranın yaznı.~--turası gibidir, birine bağırısı:z verilir, ı 

.. 1 

go:c, 

birinden esirgeniz, biri yer biri bakm.r, kıyaoet 

onda:o- kopar gibi eğe:t 

bir tarafta bağımsızlık verilmiş, öbür tarafta kısıtlanmışsa, öbür 

bağımsızlık da bazı güncel konularda olduğu gibi tehlikeye girer. 

Burrw1 için Barolar Birliği Yönetim Kurulunun baroların, avukatın ve 

Barolar Birliğinin bağımsızlığı hakkındaki değişiklik önergelerine 

yürekten katJ.lırıı.;. · 

Muhterem. arkadaşlarırı;bunun 

har1icinde her zaman.söylüyoruz, söyJ 

lüyoruz; fakat mı.ddeye gelince ol:rıuyor. Bizir:ı üç döner.:ı var. Çok büyük ı 

ümi tlerle gelmiş arkadaşlarırnz var. Şunu m-emnuniyetle müşahade edi·· 

yorum; genç arkcı.daşlcı.rıuız bugün genç olduğumuz zamandan daha çok 

güp.cel kon1ılara eğiliyfur, mesleğin ·ann davalarınn eğiliyor ve snbret- · ~ 

mesini, müco.dele etmesini biliyorlar. (Alkışlar) 

Bunun için kıdem 

: '1 

mevzuuna oy yerr'liş arkadaşınızıi'l eskiden; fakat bu kıdem azaltılmalı 

; 

dır, çünkü genç arkadaşlar kendi kendini yenileTiişlerdir. Kaldın.ltıa-; 

sı m.addeior, geldiğgnde düşünülür. Hiç olBcı.zsa indirilmelidir diyoruı:ı. 

Mt4ıterem arkcı.dR~larım, bılır de stajerlerin durumu biz kendimiz 

ı 

' 

Yaı:;am.ızda bağlm1alıyız. Stajerlerin bütün Barolar Birliği yardır:ı ycı.p2 ı 

cak denir, kimse yapmaLnştır, . bu da, Avukatlık Kanunundn olTialı, madde.ı ı 

lere girer. Y

81 

yeniden ele nlınr:ınsı, nksnynn t~1rnflnrının Heydana çıkarılr.msı, eksik 1 

tnrnflnrının da ortaya. konulnnsı için yeterli bir süredir. Buna rağ- ' 

nen çok olur:ılu karşıladığım bazı değişiklikler ynnında, Ayukatlık 

Kanununun akso.yan hükür:ıleri tasarıdc:ı gözelen kaçrnş bulunnaktadır. 

Ancak, bi:c'az önce ·ele bir usul uyuşnc:,zlığı çıktı, bunların rıüşahas 

rıiso.llerini bu konuşnada verr::ıek nür.kün olnnyacak. Yalnız, şu genel 

konuşrrıada 

dr-üna bir idareci olarak eline gelen bir konu var. Biz 

neslek alcırak başkalırının toplunun haklarını savunurken, bağır:ısızlık. · 

istiyoruz. Bu görevimizi ifo. eelerken bnzı şikayetler Adalet Bakanlığı· 

na gidiyor. Çok gör·dün, orada bu şikayetler ~erhal r:ıunmeleye konulrıakta 

ve bir I"cslektaşırnz savcının huzuruna. celbedilr:ektedir. Uzun 

bir dosyn genel olo.rak bir kovuşturnanın sonucunda ağır cezanın karşısına 

gelirsirriz. Bu konu 4 sene evvel Bar o B:1şkanHı.rı toplantısında 

dn Sayın BRşko.nır:ııza iletilm:i:.şti. Tasarıda bununın ilgili bir 

değişiklik vnr nıclır, yok r:ıudur diye nradığında, ben bulanadır:ı. Tahr::ıin 

ediyo:ı."un ki, gerı.el olarnk bağırrısızlık ne selesinde ele alr:ıo.yı da 

düşünmüş olabilirler. Binaemı.leyh, bu hususu bu toplahtıda da halleti 

ı 

nektc büyük f1yda görüyoruz. Her zano.n için snvcının ve ağır cezanın ı 

1 1 ! 

karşısındasınız. O kadar tertiplerle de karşılaşılıyor ki, insnn 

büyük teE;ssürler içine giriyrır. Birçok valmların şahidi olarak bilgir 

var, b2.kıyorur:ı bir sikÔ.yct dosyasında başkn. nelerle knrşılo.şıyorsunuz 11 

~ ' ıı:, 

ı ı 

ve artık arkadaşınızı kurtarnak da elinizdon gelmiyor. : 

Bu i tibarla ben tekrar rica cdeceğir:ı, bu konuyu şu toplantıda ı!; 

da ele alalıno Bu vesileyle de hepinizi sayg~larla selÔ.~ların. (Alkışlnr) 

BM}KAN- Sayın Sait Kaya, buyurunuz .• 

SAiT KAYA (Ağrı)- 1\/Iuhterer:ı Bo.şkanlarır:ı ve saygıdeğer delege 

arkadaşların ve :r::ıuhteren dinleyici neslektaşl3:rı:r::ı; 

ll· il 

Sizlere Türkiye 

' ni:rı en yeni kurulnuş bir bnrosunun nensubu oL, ~- ıııı 

'ı;ıı 

rak hi tap etr::ıenin verniş olduğu büyük gururu içindeyin. (Alkışlnr) 'lıl!; 

IVIuhteren arkadaşlcrırı, sözün yanlış anlaşılnasın ben de birçok li::; 

!ı, 

'1, 

,ı 

!l':ı 

'ı 

!i': 

jii 

lı ı 

t 

llıi 

,)'1!, 

ı ı:, ı 

lı 

·" il,,

82 

arkad şların gibi gündenin 7 nci n~ddesini aynı serbest görüşler 

içerL,inde heu genel görüşlerini ve hen de· ayrı ayrı naddelerin izahını 

,apc.rken genel fikirlerimi ilnve etnek suretiyle bir tablo halinde 

sizlere surmak için söz alnıştım; fakat karara uyuyorun, kısa 

olara' Avukatlık Kanununun değ;fştiriluesini gerektiren nedenler hakkınde 

bilgilerini arz edeceğ;im. 

Efendim, şunu iftihrtrla söy],.eyeyiu ki, bilhassa bulunduğunuz 

bölge:~ erde avukatlık görevini ifa etnede çektiğiniz sıkıntılar öyle 

tahmi . ediyorum ki diğer yerlerdeki arkadaşlarıuızın karşılaşnış 

olduk:.a.rı sıkıntılardan çok ana çok daha fazladır. Bunun nedenierini 

madde-_er hakkında söz aldığın zaman detaylarıyle izah edeceğiı::ı. 

Yalnız, şunu da arz edeyim ki, benden evvel konuşan saygı duyduğurı 

r.ıeslektaşların karansarlığı içinde değilim. Ben bugün Ağrı'da 

avuk2.lık yapan bir D8slektaşınız olarak 1969 yılından evvel yrtpnış 

olduğ n avukatlıkla 1969 yılında 1136 sayılı Yasanın yürürlüğe girme.:. 

si ve her zo.man ı:ıevcudiyetiyle iftihar ettiğiı:'liz Barolar Birliğinin 

kuruı~·.asındarı. sonra çok daha güçlü olarak rıahkeuelerirı karşısına çık 

:rıı.ak ş refine nail olr.ıuş bulunuyoruz. (t'Bravo" sesleri, alkışlar) 

,l969'dan evvel bir mahkemeye çıktığımız 

zauan, hiÇ bir arka. 

mızın olnr:dığını bilenler istedikleri gibi tızı:ıeye çalışıyorlnrdı; fa-· 

~ ı 

- ı 

kat e ilnedik. Biz edilme~ik; ana ne oldu arkadaşla~ın; müvekkilleriniz 

e~ildi. Bu nedenle 1969'dan sonra ~aha gururlu ve daha güçlü olarak 

b görevi ifa ediyoruz. ıl 

~vukatlık Kanununun de~iştirilmesinde gerçekten büyük zaruret 

1 ı 

ı: 

vardı • Çünkü, hakkı ve hukuku savunnak görevinde oları kişinin evvveı! 

ı 

kendi inin güçlendirilnesi lazındır. Avukatlık nesle~ini ifa eden kiş 1 

zaten güç2.üdür; ama kanun indinde zor durumlara düşürülnemek 

güçle ,r:ıelidir •. Bunu da ona tanıyacak 

olan Avukatlık Ihnunudur. 

için 

Konuşr:ıalnrını naddeler halinele söz aldığım zanan izah ecleceğiın.' ıı 

ı 

ı 

Yo.lnı:·, özet olarak şunu söyleyeceğim]> bugün her yerde olduğu gibi 

: '1 

1 

j 

! ı 

'1

ı 

83 

Baroı::ıuz mıntıknsında da bilhassa ceza dcıvalaı.rıncla savunno. görevini 

layıkıyle yapnak olnnağıho. hiç; nno. hiç sahip değiliz. Şöyle ki, 

·Usul Kanununun sarih hüknü vardır, 

cm basitinden :rıüvekkil /sizi çağırır, 

.tutuklo.nnıştır, itiraz yo.znanısı ister. Vekaletini alo.caksınız; 

fakat suçunu sorduğunuzdo. o.darı sizinle dahi anlaşr:ıak gücüne sahip 

değildir; ancak tercünan vasıtasıyle konuşabilirsiniz. Terelinana 

olan kişi vasıtasıyle sorarsınız, rıSi:ihakin karşısında nıif gibi bir 

savunnada bulundunuz?" Adarı ne şeldlde hareket ettiğini iznh edeı-. 

'>ilfars, "Ben elinde tabanca olduğu ·halde ateş ettin 11 şeklinde beyanda 

lı.ılunduğunu söyler. Gelin görün ki, r:ıahkeneye gelip, en tabii hakkını 

o:. an nüvekkilinizin savunmasının ne eyolda olduğunu bilip ona cöre 

bir itiraz yazn~k istediğiniz zanan, açmk hükmü hatırlattığırız halde, 

r:ıac.lesef bu kaale alınnanakta ve siz ancak nüvckkilinizin dilinin 

dönelüğü kadar veya yakınlrı.rının size izo.h ettiği durumlar.a göre tabi-ı 

' :ı 

1 

rini caiz görün, bütün yolların karla kaplı olduğu bir anda şoförün 

tele'on direklerine bakarak yolu çizrıesi 

anluttığına 

gibi siz de müvekkilinizin 

istinad ederek gerek hnzırlık ve gerekse ilk tahkikat 

aşo.rın..·ında savunnanıza yol verirsiniz. 

:V1uhtererı arkadnşlarım; bir do anne do. vas ı açılır, dosya ağ:ı.r 

cezaya gelir, bakarsınız ki, siz bakkal dükk8.nına girrıişsiniz, savunma 

bakır:ındcı.n çok acı dururıla karşılaşırsınız ve nüvekkile de neyi 

izah edeceğinizi bilenezsiniz. !şte Avukatlık Kanununda yapılnas:ı. istenilen 

değişiklerin en başında avukatın bağınsızlığı ve her hususta 1 

delil tetkik etnek hususunda h::ı.zırlık 

naclana kendisine zorluk çıkarıınanası 

konulr:ı?.sı lnzın gelnektedir nuhteren arkadaşların. 

olsun, tahkikat olsun, ilk aşa-1 

1 

hüknünün kesin naddeler halindE· 

!kinci bir husus vardır, biraz evvel rıuhteren arkadaş.ın ona 

değindiler. Arkcı.da 8 lar, biz nesleğinizi ifa ederken gerçekten kendinizi 

övrıüş olr:ıayalın, toplunun en ileri gelen deniyeceğirı; fakrı.t en 

güvenilen ve :rıesleğine gıpta edilen kişileriz. Her derde ~üşen, her E

- . 84 

kınt~a maruz kalan biliniz ki bizde~ nedat unnaktadır. Fakat, b~~ 

bu ko.dar ner:ı.nun oll'tn bir grubun ltarş.:ı.sJ..nda bir o kadar da ı::ıeı:mun ol· 

naynn grubun da bulundu~unu hiç bir zanan ink!r edecek değiliz. ~ 

nedenle avukat devanlı olarak baskl. altJ..ndadJ..r, avukat devar:ılJ.. oadd~ 

ve nEmevi tehditler altJ..ndadJ..r, Her türlü tehlikelere karşı koymaJt 

gücüne sahip olan ve kendisine yapılan iı::ızasız tehditlere boyun efineyen 

bir avukat; İakat 

na.Uesef ve maalesef' en fithrenditti Bakanlı-k 

karşısında tuşa gelı::ı~~tedi~. 4vukatJ.. i~zasız tehdit nektuplarıyle 

A ' A 

mad~ı ve r:ıanevı baskı~arla ~ıldJ..rnasınJ.. bilmeyen kişiler düşünüyOflE 

2 SJtırlık bir ihbar dilekçesiyle nasıl ols~ mahalli savaılıttın tal~ 

biyle soruşturna izni verilecek ve bu suretle avukat hiç olnazs~ a~1 

cez.ı.nın karşısına sanık yerine oturacak ·ve o kişi de hıncını almı;' 

ola.~aktır. Buna cÖnertçe tahkikat açılma izni veren ve avuka.t·ııgın~ 

bağımsızlığını ihlal eden olanakları;·lSU;:~'tanun.~mad:de:sijt~ kaldırd~ııı: 

::,,'1~··~·:,:·.~~:;;'\'' '' ,',_, ,_,·,,-' -·_,·' ;',-; _,:."~-~.·"' ~-.·... , 

zom.m ·ancak o zaı:ıan toplunun bize ya~til:Ş:"olç:l;uf!ti';g:ü:veni? 'S&~'J.~Ş' v•n:ı 

de rj güvençle gerçekten savunma ha~k:l.~\9ex~i~~t~i~~.li,ipfıiş Ölabilıeöelf~~ 

ı:ir de ,muhteren ~it"ligi.mizin ry$)~~~;~~~~~~;;r~tr;:iki. 'msusa. · 

değ:ineceg;üı. 

Bunlardan bir tanesi kıdem nesalesidi-r. Bu.:> ..,..,c~ıt:mı ~.ıı:tidi.11'•;·"· 1 

Yalnız, Sayın Barolar Birl1~inin !dare Heyetinde bugüne kadar hi

1 

- 85 - 

Bu bakından eğer benin bileliğin gil.Ji ise, belki elindeki netin..:: gö'!"e 

brtzırl2.ndır.ı; 

Bil.ŞKlı.N- 

ana ••. 

O konu ci:-cho. SOilr3. gelecek efen(lin. 

SA!T KA'JA (Devo.ı:ıla)- Peki kesiyorllTI. 

Bir de nuhteron arko.clnşlarım., yine Bii:·liğir:ıizin rR:P:Jr-unG.a bol ur .. 

sayan bir hususa değiı1oceğiın. 

Biz evulmtlar olo.rak sosyal güvenli~i- 

r.ıizi kısr:ıen terıin ecebilclik. Say;_n hacanızın bt slangıç konu:;:rrı~ı.lar:tnd

86 

Her şeyi tenkit ediyoruz, yine kendinizden bnşlaynlın. GBrdti~üniz 

gibi konuşnc;.sı:rı.ı 

biliyoruz, gcreS;i kadar clinlenesini bilniyoruz,, 

n.detL'riniz azelıyor vo yok oluyor. Onun için 0.rtık b'en de/bir şey 

•• - • · ' ~ F ., b ·• l l ı" 

oğren:.ın; Rna goç Ka.ıilın. r'-onuşnalnrc.a a:ş:t;o. soz n nsr azınnış. 

I~Iul',t,c:;ren neslektaşlar:ından ekserisi bnğınsızlık rıevzuuncln genel . 

' görüçoı,3 içinJe teBnslancln bulundulo.r. Bunun ilni ·kısr:ıını, r:ımldeler 

reda}~siy~:ıımıu cil bet znuarı.ındtJ izaı-ı eCilecektir lt bağıssızlık 

eliiyince bir de fiili halleri gözönüne almanız lazım geliyor. Mesela, 

1 

Qen gççen Genel Kurul toplnntıi>ıızda 

derin üzüntü içinde ayrılduı. 

Bir k2.rnr o.ldık, avukatların tabanca te.şımasını istiyoruz. O hcıle 

geldi ki, al alaele watandaş gibi vey.

87 - 

terqz{ e~er daha eşitlik haline getirilebilirse, kanınca ileriki jlir, 

yoluna gidecek esası tenin etne yoluna da grerebiliriz. Ana ne yapalı:"' 

muhterer:ı meslektaşların var, onlar nnzariyatı bizden iyi biljyorlar. 

Ben de öneririo ki, bizin de bulunc'.uğu yeri Avukatlık Knnunundo. tay::...· 

eclelin. Diyoruz ki Kc:ı.nundn, ıccvukatlo.rn rwhker:ıe içinde bir yer &r;y-rıls~ 

Ar:ın nr:Jıkerıenin duşuşr:ıa srı.lom). içinde neresi ayrılır? İşte bunu tnyiu 

etnek için ve savcıların eşitliği tenin etnek için, savcılara eşit 

eleğerele ve esasta bir yer ayı-ılır, duruşoo_ salonunda bunun ayrılr:ıası 

r:ıecburidir şeklinde bir özel hliklir:ı ;koyo.rsak, kanaatince teraziyi daha 

doğru tartr:ıış oluruz. 

Avukntlık Knnunundaki tutuklana r:ıliessesesi, tutuklc:u,1a olunca 

işten nen r:ıüe.ssesesi avukntın bağınsızlığını sakatıayan r:ıliessPsele;ı;- 

r'len biridir. Bunun cla kalc'lırılnc-ı.sı 

gerekir. 

Şirıdi arkadaş lar diyor lar ki, dayanışr:ıa yapalım, Barolar Dir lj 0· 

bize ön aynk olsun, tedbirler alar:ıırrı; arıa bu söz,ıe kalnasınl;ı Bunu hE,.-ı 

kendi nenfantlerir:ıize uygun, hen de :rrıüvekkilin hukukuna uygun bir 

halo getirelin. Ben şö~le dü~;ünliyoru.ıı.; B:::ı.rolar Birliği bazı r:ıesleki 

esaslar bo.kır:ıınclan bir protastü duruşnalarn girnene veya herhangi bir 

kn.rnr altlığı takc:"irc1e, nvuknt bu knrarın tRtbikini terrün için duruş 

r:ıalrı.rn 

girnesa veyo. herhnngi bir protestoda bulunursa, bu süre içinc>y:::ı.ni 

Barolar BirliP;inin knrarına dayanan süre içinde nvukatın tensil 

ettiP;i,nlivokkilinin c::_leyhine veya lehine hrı.k 

kaybettirici süreler işlenez 

diye bir özel hliklin koyc:ı.rsnk; 

o takdirde hen kenr'li kakkır:ıızı, 

het:ı de duruşr:ınya girmemekten znrar görr:ıesi ihtinali olnn r:ıüvekkilleri 

hnklarını koruyo.bileceğiniz kanısındayır:ı. 

Tnrifelerin yıllık olarak tnnzi:rrı zo.rureti vardır. Çlinkü, hayo.t 

çok hızlı 

gitnektedir. 

Diğer hususları ayrı ayrı nrz edeceğin. Hlirnetlerimle. (Alkışlar) 

BAŞKAN- 

Sayın Cenalettin Güçdenir, buyurunuz.

88 - 

CEillbl.LETTİN GÜÇDEMİR (Gaziantep)- Sa;;rın Doşlmn,Sayın Yönetin 

Kurulu, :~uhtererı arknuaşlnrıi"ı; snygılitr n.rz ecleri:m. 

Bendeniz bölünlerele konuşnnyı tercih etrüştiı:ı; fakat lütfettiler, 

usul yerini bulsun diye huzuruımza geldio. Kısaco. bir i1d noktc" 

tenasla yetinecegin. 

Ark~-,do.şların, 6 ·ncı :oaddeyi konuşuyoruz. 8 nci tıaclc-:.ede adli. 

hizmetlerin daha iyi bir-şekilde görül:rıesi konusunCia genel biT görüs ,' 

açılnası hukkındrı. İznir Barosunun önerisinin görüşülnesi var. O zamn~mesleğe 

ilişkin bütün clertlerir.ıizi ifade i:rıknnı bulao:ağız. Bu önertc -~ 

ötürü İznir Barosuna ch şükranlarıDızı nrz etnek isterin. 

Bütün, nrkad,aşlnrın genellikle şu derlerneyi bir nevi rapor kabı. 

ettiler ve bence Yönetim Kuruluna haksız taanlarda bulundular. Arke'-- 

daşlar insnf edelim, şu bir emeğin mu:hsulüdür. Bu kanil, harukulade __ 

derlene ol:rıayabilir; fakat kanı:rıca :rıüke:rınel bir emeğin mahsulüdür, 

r.ıükemPcl 

bir çalışnanın ürünüdür. Sap;olsunlar hepsini bir arayn 

toplmıışlar, bize düşünr:ıek, incelenek, yollar arar:wk ir:ıkanını' ver:mü,- 

ler. I>ı~-ıclnn ötürü Yönetin Kuruluna bilhnssa şükrnnlnrı:mı sunr:ıalc isterirı. 

C.n kı(c.ar) 

Arkndaşlar, daha iyi bir ynsnyı, daha i~i bir geleceği arzu e 

derken g'JÇnişi kötüler:ıenek lnz.ın •. 1136 sa:rılı Avukatlık Kanunu bize 

çok şe;tler getirdi, işte şu toplantıyı·, şu Yönetin Kurulunu ge:: tireli, 

sigorta ir:ıknnlarını getirdi~ bütün bu r:ıeseleleri clnycmişrıa içinde 

halletnek ir:ıkanını 

getirdi. Neden böyle 7 sene içinde bu inkanlc.rı 

balışeden bir Yrısr:..ya nüdenndiyen sırtır:nzı çeviriyoruz~ onu böyle 

çnğı geçniş şekilde itharı 'ediyoruz, yeriyoruz; yapnn.ynlın bunu. Bu 

i ti bnrlc:~, o Kanunun nüzakeresi sırasınc1n , hazırlanr.ıası sırasınc~a, t · 

~ 

biki st:ıfhasıncla gr:ıekleri geçniş olanları da huzurunuzda şükranla yac':. 

etr~eyi bir vicdah vo.zifesi telakki attiğirıi bilhnssa belirtrıek isterim. 

(Alkışlnr) 

Dir taraftan rrteslekta saygınlık_istiyoruz, 

bir tnraftrm s :;ajı

89 - 

inr}irelin, ir,tihnnı da knlclırnlın cliyoruz. İntihr:ndcm korko.n bir 

zünrenin neslğe getirsceğisnygınlık ne olur? Arkadaşlar, inso.ndır 

evrenin t..cneli. Muhnı:ınet bir insnnc1ır, Atatürk da bir insandır, Mevlilna 

da bir insandır, 

bunlar bir evrendi ana. Gidip Yargıtaydaki 

tebclin~me;yi okuyup nüirekkiline kar::ırı bozcluracağın RI'la şu kadar· bin 

lira isterii'l derse, tetkik_ettiği closynnın içinden evrak kaybedecek 

, l · l

- 90 - 

yana ya.lpa vurarak de(Sil, b

- 91 - 

Nebil Varuy arkadaşıın~z konuşurken gündem dışı telakki edilen baz1 

fikirlerinin de gündemle ilgili old.

- 92- 

' 

tığıTIL:3 tcısarı nerede Ve O maddeler nerede? 

BA~,Y,AN- n:chmı Bey, bir noktayı hrıtırlatmak istiyorum. Genel 

Kurı...:

1 

r. 

l 

- 93 .:.. 

şeklinde ilke kararları oylctrınıza gelecektir. Bu hususta nasıl bir 

J 

açıklığa kavuşacağız? Bu.r:ıüzakerclerirı hitamıpda oya konurken sıhatli 

bir neticeye varmak inknnını ben görürıı.iyrı:: Y·ı. Onun için usul Deselesi 

hakkında maruzatta bulundu~ bu genel görü9r:ıeyle ilgili olarak. 

Bu Genel Kurullar genellikle komisyonLı.rla 

Kendilerinin yetkilerini devretmezler~ 

birlikte çalışırlır 

Kendi içinden seçecekleri kor:ıisyonlarm 

yetki veri~ler. O komisyonlarda 1zr:ıfur delegesinin tekli~i 

var, Yönetim Kurulunun ortaya attı~ı görüşler var. Bütün bunlar telif 

edilir, bunlar da bir zaman mcsele~idir, üç günlük bir çalışma içinde 

bitmez. Ziya Nur arkadaşıının önerdi~i gibi zaman içinde, mesoln gel~cek 

Genel .Kurula kadar bu de~erle:ndirmeler yapılabilir. 

\ 

Şimdi fazla vaktinizi alr:ıak isteuiyorUTI. Bu durumda genel 

görüşmenin sağlıklı bir sonuca vr:ı.raca[:ı inancında değilim. Genel Kuru 

lun bu meseleyi bir daha tezekkür etmesi, maddelore,geçilmesi deniyor, 

şu safhay .ı geçrrıeden evvel bir kere daha tezekkür etmesi, ya gelecek 

G:enel Kurula kadnr sürecek bir konisyon teşkili üzerinde durması vayahut 

ta şu anda bir kor:ıisyon teı;ıkil edip bu metinlerin telif edilmesi 

zorunlu bulunmaktadır. Bunu takdirinize arz ediyorum. Yalnız bu mesel

- 94 - 

leri olanlara da bi.~~ de teşekkür ctneyi sözlerinize ilave etneJ~ surel 

' ' 

tiyilie kendisinin ic~o~ini yerine gotirniş olnlın. 

Sayın arkad:• ;o,:lrır, ister Cer'lc.lnttin Bey arlmdaşımızın ifade 

.ettiği giti ,kabul ·;;tik;leri gibi b~ Kanunun değişnesi zo.rureti üzerinde 

0irleştikler~~·.o 1 isterse birlnsın arkadn.şlarınızJ ll gÜnÜL gerçe~; 

lerine uyr:m.dığındrm dolay-ı çağdışı kaldığını idGtia ettikleri 1136 sayılı 

Kammun değd.s'-' ::esine ilişkin şeklindeki if'ıde tarzıyle beyan e4i1 

miş olsun; aEıe. hep~:.nizin i ttifak ettiği bu Kanunun değişeceği mesele 

sidir. 

Ben bir ,r:wseloyi söy.leJYıek için çıknıştım; faknt vesile oldu 

' 

buna bu sözleri sö:;.-·letmeye, fazla zananınızı 

aldın. 

Biz'burada birtakın hararıara ~ardık, hcıtta bir i!}edaksiyon koai 

tesi kurduk, bur.cm naddelerinin ho.ngi yönde değiştirilmesi 

gerekti 

üzerinde eğilinlerirıizi tespit ettik; avıa bu[!iiı:ıkü parlamenterlerin 

niteliği 7e n"i.celiu;i i tibnrıyle hazırladilğırnz bu tasarının al el acele 

Meclise sunulna;,ı halinde çıkuaması Pndişesini duyuyorum. O i tibal' · 

la, bu Ko:"grenin d.tha verimli bir noktnya gidabilmesini temin etmek 

için bu ~neri ~e il~elerimizin Sayın Birli~imize iletilnesi sırasınc~ 

kendilerinin de bl.< noktnya dikkntlerini çel:rıek istedim. Bir anda da 

ku:;ıkum oldu, demin hir sayın meslektaşına ifade ettin, Yönetim Kurul 

nun sanki bu ikaza ihtiyacı varnışgibi bir durum yaratabilir, kuşkuı. 

var, onLı.:ı.'ın :;_zanürcından :şüphe ni ediyorsun gibi kendi kendine Sf'rduğun 

bir SUule rc,:';~':"On SÖZ aldım. Özür dilerio, hepinizi sa:;rt:;:ı.larır.J.r 

sel~larıu. 

(Alkışlar) 

I?l\ :J~JIİ l\ifAGNr (Ankara)- Y8terlik önergesi oloadığına g~r(=:e gene} 

nahiyotte söz ist orun. 

BAQKA1"- Bu~;urunuz. 

RAHMİ MAGAC:::· (Anlmrn.)- Sayın Başkanlu.r, derterli delege arkadw 

ların; 

1 

G-eçen olaf:;,'r, Genel Kurul toplantısında alınııı.n ·;'Birlik Yöne··,_

- 85 - 

Kuruluna verilen görev~ bu Olağanüstü Genel Ku"ulun yapılnası v•, bu 

Olcı.ğanü'3t-l~ Genel Ku:::uh'n Gaddelerini teşkil eden konularda bizlere 

hazırlı~c:,_ı gelT:ıeleri r;öroviydi ve Birlik Yöne·cin Kurulu bı:cn:: ~~:rnnı:nış 

' olaraK huzurlarınızs. bir derlerıe rıet.inle geldi. Ben de rapor t;:J-;)iri 

üze.,..~_ndi' dürnu~-c isti'aniyorun. Bence asıl üzerinde durul:oası gerek::m 

lwnu; "acaba Ei.clik Yönetim Kurulu böyiliece barolar.ın 

V'J kendL~eri':le 

yansıyan sorunların b:;_~~ derlernesiyle ı:ıi gelr-ıcliydiler~ yol·:sa bG konuları 

bir Avukatlık Yasası ieğişiklif;i önerisi şeklinde veya tas·arısı 

şeklinde :cıadde metni balinde ni getirneliydiler"olr:ıB:iıdır. Yoksc., Bir 

lik Yönetim Kurulunun bu Olağanüstü 

Genel Kurul için geçen Ol:::ı~;c:cn 

Genel Kurulda veril-:m ye ;yerine getirdiği şu toplantının yapıl:rrıası, 

şu giindemin düzenlenBesi ve şu belgelerin sizJ.ere sunulr:ıasıyl.~ ~erçel< 

leşmiş 

bulunmaktadır. 

Sü;,üesiz ki, .Sır lik Yönetilll Kurulunun kendini savmmada 1-.Jıze 

ihti;yacJ. yok; aı:;ıa ge~ çek1eri dile getir:ı::ıek de (;Örevimiz. :'

- 96 

sağlamıştır. Biz de bu yöntemlerini isabetli· bulduğunuz kanısınr vararak 

Birlifi;in bu çalışnaf',ından dola;yı kendilerini kutlanaya ve. a;ynı 

~: 

''görüşte. olduğumuzu ifadeye karar verdik. 

1136 sayılı Kanunun geçirdiğ;i aşanaları gözönünde bulundlTmakt 

fayda var. Gençekten 196) yılında hatta ç6k daha eskiden başlay~:m bu 

konudaki çalışnalar buna ait raporları ve ilk tasarıyı izleme olana~J 

:v 

bulsaydınız görec8ktiniz ki, 1136 sayılı Kanun 1963 yılında Anlu:ra' da 

saptanan ilkelerin ve bu ilkelerin ısığında İstanbul'da günlerce ve 

ıatta jürilerin dışardan elini etof:i;ini çekip çcılıf'l'1Gları veya :;_n )anır 

3eçirıinde bir odaya kapanıp bütün imkanlu.!·l>:·r ;yok:;1m olara.::: .ır, ~ler::. 

ile yasalaşan tasar:ır,_ın aynı olmadığını göreceksiniz ve 0:~ z; r" 

bunu görmüş ve sapte.nış bulunuyors1ı.m.ız. 

O halde iki sorunu birbirüıden a;pr:nakt~ yorC:"' var. Birisi, l 

lere düs.en' ödev; yani Yası:ıda yapnanız ger0ken ve şüphesiz ki bu son 

yılların süratli ter1posliiyle kısa za:uıanda modern ilkelere göre sc.ptan-- 

dığı kanısına varılan hususların, ister telmik alanda, ister sobyal 

alanda olsun aradan geçen çok kısa .bir dönem sonrcı. y~tersiz oldı.;ğu, t 

( 

bu çağdışı tabirini burada kullanm::ı.k istemiyorum, çünkü aynı gö:·üşe 

katılmıyorun; ama birtakım ihtiyaçlara, sorunlara karşılık verernediğ 

de bir gerçek. 

Şimdi iki gerçekle karşılaşıymruz. Birisi; @enel Kurullarda 

avukatların kendi ihtiycç1arı için saptadığı ilkelerin parlamen1-oda 

kısıtlanaya ve kendi eğ:Uimlerine gör~ bazı. değişikliklere ugrauüct::~ 

sonra zaten ortaya çıkan 

metin onun hiç ol,mazsa büyük bir kısmır ~,.n 

eksik olarak yasalaş~asıL~ sağlıyor. Bir de, arada~ geçen süre t~plu 

da 9osyo-ekononik değişiklikler ve d.ünyadmki değişikliklerin ym 3ıma 

sıyle ı:ııeydana gelen son değişikliklerle buna ayak uydurEn8yın-:-cı şüp 1 

siz bugünkü yasa değişikliği z0runluğu ve bir de uygular:ıcı.dan,bu son 

1136 sayılı. Kanunun uygulr:ı.masından doğan sorunların da ortaya ç·. kardJ,

- 97 - 

meseleler bu konu üzerinde bizi ciddi bir çalışmaya 

yöneltiyor. 

·Şunu bir gerçek.olarak ifade etmek lazım.ki, 1136 sayılı Kanun 

mesle€;i:rıize büyük kc:.tkılar getirmi:otir a.ckadnşlar. Çünkü, düne kadar 

meslek onuru, meslek sorunu, meslek mücadı:üesi, 

meslek dayanışi:rıası 

. dedi~imiz konu bire;yrsel olarak ancak yapılabilirken, bugün bunu örgüt 

sayesinde güçlü olarak yerine getirme olanağ:ı.nı bulduk; aı:ıa bunu ye.- 

. terli bulınuyoruz. Gayet t~bil. yeterJ i bulmuyoi·uz, bu bir aşa:cıa idi ve 

Barolar Birliği fikri, o zanan toplaL tJ.lara katılan arkadaşlarından 

1 

bazıları hatırlarlar, biz 1~63 yılında Barolar Birliği fikninin gerçekleşmesini 

görneyi çanı gönülden isterı.emize rağmen ütopya gibi 

görüyorduk. l963'de Barolar Birliği 

xurulacak ve Türkiye'de de böyle 

bir örgütün kurulmasına 

Parlamentoda gözyumncak ve _güçlü bir kuruluş 

çıkacak. 

Biz b~ları Parlamentoda, koridorlarda savunan arkadaşlar 

çok .iyi biliriz bize aynen şu tabiri söylediler;. "Yahu yeter. Zaten 

bir sürü baskı.grupları var, bir de siz ni çık~caksınız? 11 Orada htkim 

olan görüş butdu) ana buna rağmen çıkması da hakikaten mesle~imiz için 

şanstır, başarıdır, nasıl değerlendirirseniz bu sizin bu konudaki 

görüşünüze bağlı; ama birçok arkadaşlar da 1136 sayılı Kanunu yerden 

yere vurmakta, belki bugünkü koşullara göre hnklı sayılabilirler. 

O halde bizin burada yP:pacağımız ştıy, şu üzerinde· durduf,uı.:mz ve 

metinleresıra geldiği zaman_görüşlerinizi tespit edeceğiniz konul~~da 

en iyilerini saptaBak v~ bunların bugünkü ülke koşullarına göre,meslek 

koşullnrına güre, adalet sorunlarınn göre, hukukun üstünlüğü ilkele~i 

~e göre en iyisini burada belirlenek, burada bizin göreviniz bitece~. 

Sonra bu tespit edilen hususları Birlik Yönetin Kurulu iyi bir redaksoyaula 

bunu daha evvel de arz ettiğim gibi çeşitli olanaklardan da 

yararlanmak suretiyle en iyi şekilde yapacaklarına inanıyorum, bir 

·t:asarı haline getirmek, bu ikinci a,şama. Ana, mesele burada bitneyecek. 

Üçüncü aşamada 

acaba Parlamentodan biraz evvel konuşan meslektaşıının 

ifada ettiği gibi çıkıp çı~naya~ağı bir sorun olduğu,gibi, çıkacağı

ı 

-- S2 _, 

d.üşüı:ıülPe dahi acaba ılasrcttin Eo(;n'nr.n lcı..;şu (.!;::.hi ,.,,.i ';J...~.-:cnk eD~'işes: 

ö.oğil, canır:ı .nrı.sıl oJ .:n L_.rln.rıcr.:._;•J-j3 tu~.rı. dönc;cck u ::ı.a' ~. bu lwc'ar 

~ura~a 

gGrçekten en 

üze:rind.eki etkinizi dostluk yolv:;TJo, pR::::-ti yol uyL::: ~.L.ı]_leN"::ık 

sı.r·etiy 

barolRr olarak ve Barolar Birli~i olarak. O halde ~c~ce g6ı2viniz bi 

L:::.:yor buracia, bu son-:·ccJ.arc':.cı elrl.c edeceğinize inunc 

inandığım bu sonucun :;:Jrct=:kleş:_,e::_ıin:L scığlm:ıak i.çirı de ·cJ.r çaba ,·;österr.üze 

12.yık bir şokilC:.c çıhıasıı~ı s,c:ğleyacaı,: c:·:ı.bac1·_, -ı-:.:,_ı''l:Cr•k Gc-·rkece· 

tir ve bunu ;_yapacağın~_:;:;s •.?r:ıin 01

- 99 - 

ve def!erli neslektaşlarırı.n saygılarını sunarırrı. 

lar) 

"Sayın Avuknt.Faruk Ererrı 

Ali Şevki 

Atatürk Kütüphanesi, Konak-İZH!R. 

Erek 

Gençlik ve Spor Bakanı"(Alkış ... 

\ ı . 

Yo€f;ı_Lh çalışr.ıalarıD nedeniyle .·olağanüstü Genel Kurul t.oplant:ı.nı- 

. \__ ' 

zaa bulunamadığın için rı.üteessirim Kongre çalışmalarında başarılar 

dil er, en .iyi dileklerimi e saygılar sunarır.ı. · 

Gümrük ve Tekel Bakan:ı."(Alkışlar) 

Orhan öztrak 

'Efendim, Avukatlık Yasası değişikliğiyleilgili olarak gundemin 

7 nci naddesin~n birinci bölünü olan genel görüşr:ıe kısr:ıı 19 says.n 

delegenin söz alnasıyla tanar.ı.laı:'ınış oluyor·. İkinci aşama konulara 

girr.ıek 

ve ilkeleri tespit etmek olacaktır. 

Sayın Hocaruza s(iz verr.ıeden öne~ bir noktayı belirliyeyir.ı. Bu 

gündenin ikinci bölümüne zannediyorın~ yarın geçeceğiz. 

Buyurun·Sayın 

Faruk Erem. 

. \ 

BAŞKAN FARUK EREM- Sayın I}aşkanı?l, aziz neslekta

- 100 - 

1ektaş1arımız genellikle değişik açılardan olmakla birlikte Avukat1:ı.k 

' l 

, Yas,asının def:l;işikli'P;i konusunda fikir birliğine varl'lış bulunmaktad1.rlaj 

Şi~di toplantıyı tatil ediyorum. Saat 9.30 yarın sabah toplanmak üzere 

birleşimi 

kapatıyorUı:ı. 

Kapanma Saatı: ,18.00 

·ı 

1

- ıoı - 

1 tirayıs 1976 Cu.':lartesi 

BİR11'1Cİ 

OTURUM 

Açılfla Saatı: 9.30 

BAŞKAN- Ekseriyetir:ıiz.vardır~ ikinci günün biFinci oturununu 

1 

açıyorum. 

Bildig;iniz gibi dünkü oturUflda gündemin 7 nci maddesinde genel 

görüşmeler bölünürrün r:ıüzakeresini to.mamlarnş ve ·bölünldre geçme kısmı- 

· na gelEJ.:.ştik. Bugün müzaker~ler bu noktadan başlayo.ca(k:tır. 

r'! 

ı 

ı 

NABİ İNAL (Hayat)- Sayın ~aşkan~ usul hakkında söz istiyortl!!. 

BAŞKAN- 

Buyurunuz. 

NABİ INAL (Hayat)- Hepinizi saygıyle .selanlarım. 

Günde:r:ıin başlayacağımız maddesinde görüşülecek husu,slar ilkeler 

hal.inde 7-8 :mrı.ddeye ayrılmı·ştı. Yalnız bunlardan bir tanesi 

Anayasa Mahkeı:ııesine dava açma hakkının görüşülmesi. Halbuki, Olağan~stü 

Kongrenin konusu Avukatlık Kanununda yapilacak değişiklik. Di~eri 

Anayasada yapılac.ak değişikliği kapsıyor. Genel Kurulun zn ten böyle 

bir konuda k~rar.alnas.ına olanak yoktur. 'Başkanlık Divanındai). dileği• 

miz, bunun sırasında geldiğinde gündenden çıkartması ve daha sonraki 

maddeye göriişneye 

E:;aygılarımı 

alnasıdır. 

sunarıı:ı. 

rı 

BAŞKAN...;; Arz ettiğim gibi bölü:r:ılerin müzakeresine geçmiş bulunuyorc.:.?. 

Bu şu. şekilde olacak; .dün tespit edilmiş bölümler ve sıralar 

vardı'r. Her bölürrı. ayrı ayrı rıüzakere konusu olacaktır 7e sonunda 

pek tabii ki bir karar alr:ıa gerekecektir. Yine Sayın'Genel Kurulunuz 

dün tespit ettiği bu konulardan ayrı olarak Başkanlık Divanmnca yapılan 

önerilere göre bunların dışında kalan diğer konuları da müzakere 

otme durununu kararlaştırr:ııştır. ŞiTidi buna göre baş,lamak istiyoruz; 

fakat tut:ı.naklnr halekında Sayın Orhan Apaydı.n söz istemektedir. Bu 

bakımdan önce kendisine söz vereceğirı. Buyurun efendir:ı.

..:. 102 - 

Oilll.lı.N AFAYDIN (İstn.nbul)- Sayın B::ışkan, s~wın ar}:ai:laşlp.r; 

Dünkü 0tururıa, ait tutrı.n::ıklar hn.kkındn. söz nlnış · bulunı,xyoruı:ı. 

Dü?ı gündenin 7 nci rıaddc;si görüşülürkon,lı..vukntlık Yrı.sasında 

:, 

yapılnası -cıi.,lşUnülen

- 103 - 

Bu yürüyüş, arkcıclaşırnzın ileri sürdügü isnaci.a tc>.rıanen gerçeğe ay .. 

kırıdır. Bu yürüyüş Barbar os meydı:m:ı.ndan Taksin n8ydanına lmdar yapılnış 

ve Taksi.r'l rrıeydnnınc1a nihayet bulrmşt~r. Arkndnşın der· ki, "Ta:ı..,. 

-sirnden sonra Harbiye 'ye kadar kRdar bazı 

slogcmlarla bu yürüyüş 

hedefinden so.ptırıl:rııştır 11 şeklinde gerçeğe nykırı bir ifade kullanmaktadır 

•. Bu gerçek dışıdır, bu ı:ıı:ı.ks:ı.tlıdır. Arkndaı.şır:ı da bu konutmasını 

r:ınksRtlı olarak,·kendi görüşüne ters düşen bir, hareketi lekelemek 

için yapı:nştı;r. Biz İstanbul Barosu olarak bu yürüyüşün ne ilk, 

ne de son olduğunu ifade ettik, yine yapacağız. illenBiZ İlhan arkadaşırı 

toplanttnın nçılFıasından sonra yaptığı konuşmada ifade etti 9 

eziyet ve işkenceye, insan haklarına yapılan faşist uygulamalara 

karşı çıkacağız, yürüyüşler tertip edeceğiz, başka yolları da , yasal 

yolları da kullanacağız. Cemalettin Güçdemir'in burada haksatlı ola 

~ak bu gibi hareketleri önl~nek için, bu gibi yasal hakları kullan 

L'\ak için ileri sü'rdüp;ü. isnatlar, bu hakların kullanılntısına engel 

il' 

l'i ', 

'ı 

teşkil 

etmeyecektir. 

· Muhteren arlmdaşlarırrı; tutam:lğa geçirilen beyanlRr, !stanbul 

Barosunun tertip ettiff,i yürüyüşe leke sürrı.ek anacıyle burada y2pılan 

• 1 • 

beyanların tutanaktan çıkarılmasını talep etnekteyiz. Bunu takclirlerinize 

saygıyle 

sunuyorun. (Alkışlar) 

BA}jKLl'T- Pek tabii ki buradaki konuşmalarla 

hiç bir baronun 

prestijini ihlal etm9k söz konusu olanaz. Böyle bir durum vnr nıdır, 

yok nudur, şiindi gelişniç olan beyanatı hatırla~aya imknn yok. 

Zat'en Sayın Orh~ Apaydın ve arkadnşları bir önerge de vermiş bulunu .. i 

yorlar; fakat Genel Kurulunuzu bu önerge üzerinde bir tartışıım 

açmadan 

önce bilgi s ahi bi kılrJa yolunu hissediyor Başkimlık Di.vanı. 

Tutanakınrdan söylenen sözleri tespit edeyiı:ı:ı, onu arz ederiz, ondan 

sonra bu konu hnllE:tcUlir; Genel Kurul tutana§l';ın nuhtevası hakkında 

bilgi sahibi olduktan ronrn birıkarar 

verecektir. Biz onu hRzırlıyana 

kadar şir:di güneleni 1izin dif!;er konularına geçelin.

Ilk konunuz b[tf,ıns;ı_zlık. 

1 - 104 - 

teker r:ıac1de ler. Üz erinde söz alan arkadaşlarımızı 

önce bütün konular. üzerinde ve teker 

tespit edell:rı ••• 

Bağımsızlık konusunda ilk söz sırası. sayın Erdı:ıığan Bigat 1 ın, buyurunuz 

eği;endir:ı. 

ERDOGAN BİGAT (Ankara)- Sayın BRşkan, değerli meslektaşlarım·; 

Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu huzurunuza getirdiği der- 

. . . ' 

leme raporunda herhant~i bir görüş ortaya koymamış, Genel Kuru'lda all. 

nacak kararlara göre harekeyi s.eçmiş.tir. Bu.konıi dün burada tartışıldı. ı 

, Yönetim Kurulu bu yönteni · izıerken b:i:.r nolctada ayrı kalrııştır. O cl.a 

bağımsızlık konus~dur. Bunu Yönetin KNrulunu kutlayarak ifade etmek 

J 1 ' 1 

istiyorum. Yönetir:ı Kurulunun derleme raporunda bağımsızlık ko;ı:ıusnna 

şöyle 

başlıyor; 

/. ' 

"Kuşkusuz Avukatlık. Kanunun değiştirilmesinc1e.bağımsızlık ön 

plandn yer ala?aktir. Bunda kesin bir görüş vardır. Türkiye Bnrolar 

Birliği Yönetim Kurulu kurulduğu andan i tibaren bağıı:ıısızlık konusuncı 

:ı ı 

eğilmiş bir kuruluştur ve hatta· bir tasarı da yalnız bagırısızlıkln il ... ll ıl 

gili olnak üzere hazırlanmış ve,zamanın meslektaş Adalet Bak~nına ilj 

'', 

' . 

. Mükümet. teklifi haline getireceği sözü almnarak tevdi edilniştir; f8kat/ 

bu tasarı rıaalesef yasalaşmmnştır. 11 

Raporda bağırısızlılr içiln yeterli açıklm:ıalar vardır, gayet güzel; 

·ııı 

yabnncı örneklere değinilmiştir. BaŞıı:ısızlıf!;ın sağlanmas :ı: için c;erekçe-j' 1 

ler gayet kuvvetle belirtilmiştir. Başlangıçta özgürlük mü, baE;ıtısız- 

• '· ' i 

lık mı to.rtışrrıalari yrı.pıldı. Özgürlük ve baP:ı~sızl~k arasında ne gibi 

bir ayrım olduğu noktası üzerinde özellikle d,;ruıcıu. Ben bağımsızlığın 

parasal yönelen kendi kendini yöne.ten kuruluşlarmn ba~ımsızlık 

hakkl. 

olduğu üzerinde d:urulduğunu söyleyebilirir'ı. Türkiye Bar9lar birliği 

. ' . 

kamu kurumu niteliğind.e bir meslek kurul-rşu oli:lul":u içinve kanu hi 

gördügü için Devletten yardim alması 

Üzerinde durulq:uştur; 

tim ku~ulları bugüne kadar mali olanaklarının çok sı\ırsız

-· 105 

lerele r' ıhi Devlet yardırıını. kabul etmel':).iştir. Genel KurlL::ıra gelen 

bütçelerde l liralık bir şey belirtiluek suretiyle Genel h.,urullarda 

Devlet ynrdır:ıını kabul etmeı::ı:Lştir. Bunun bir anlarn vardır(/çünkü 

ükJk:eı::ıizde Devlet• Hüki.inet atılayışı vardır, Devlet• İktidar anlayışı 

vardır, bu anlayış içinele Devletten alınaeak yardım bnğıı::ısızlığı z• 

cleleyici nitelikte taşıyac.aktı. Bu bnkırıdan bu yol seçilmemiştir. 

ı 

Dün Sayın·Ahı::ıet Haneli Sayar genel gö!'Üşme sırasında kendine 

has b~lagatle gayet güzel. dile getirdiler ve pctrc:ı.sal yönden bnğımsu~- 

lık gerekli olduğu üze.rinde. durdular, aynen katılıyorum.' 

BağiEısızlığ'ın Annyasaya aykırı olr:ıadığı hususunda da raporda 

1 

ll 

1 1 

~ 1 

l l !' •ı 

'jl 

geniş u;:ıklnmalar. vardır. BaP;:ı,r:ısızlık ancak yargı denetir:ıi i Birliği fikrini ortaya attıkları halde, ilk aşm,m yapılruı;r, 

ikinci c:ı.şanaya 

geliDI'liçtir. 

-~~ı;ı_ir~e yapılan ~cü Olağan Genel Kurul toplantısında avuka~~; 

' 

lar g~jıcünün tespiti gündem maddesi;;rdi. Bu konu tartışılırken Sayın · , 

1 

Birlik Başkanınız, 11 baroların ve Barcüar Birlif,inin ba[;ıms:Lzlı~a kavuşii 1 

ı 

tuğu c:i_;n avukatlar ,ünü olmalıdır. Bu i tibarla, bugünden bir avukatıall 

--.., 

günü "..:;(;spi t edilr:ıer:ıelidir 11 görüşünü getirniş ve bu görüş Genel KuruluJI; 

~ 

'li 

------ .:..--- ı ıl 

mvzca nnaylanmışt~ı~r~. __ 

Yine !zmir' de bağımsızlık iç,in bu. toplantıda Genel hurulur:ıuz ~~.' l 

karar ~lacaktır~ Bu alınacak karrir, 1zr:ıir'de bnşlıyor, İzmir'de gerçe~f 

1! 

ı ı 

ll 

!1

- 106 - 

leşecek" Bu bnkır.ı.dnn do. mutluluk duyuyoruz. 

Ba~ınsızlık, kuşkusuz tarafsıilı~ı da içernektedir. Ba~ıDElZlı~uı 

en :::c~,r:ıli koşulu kamrrıca tarnfsız olr.ı.aktır .. Herhangi bir siyasi 

partiye, herhangi bir ideolojiye bağımlı olr.ı.nynn ve bunu göstermiş 

bulun?,n 'i'ijrkiye Barolar Birli[i;:i., ve barolar bağımsızlıp;a 

hak kaznnmış 

bulum::'lkto.dlrlar. Bağııüsızlığın gerçekleştiril:rıesi için bugüne $:c.dar 

yapılan engelleneler belki bir süre doJıa devam e~ebilir. Dün baz.ı. 

arkndc:ışlarımız burada alınan karar bunun temini için yeterli değildir 

dediler; amn burada alınacak karar mutlak surette gerçekleşmesi için 

çok kuvvetli bir dayanak teşkil 

edecektir. 

Bu l1oııuda bir nc~:tnyJ_ belirtmek istiyorur.ı. Barolar Birliği 

Yöm:tim KıJruJunud bağuınızl,ıkla ilgili maqdeleri gözönünde bulundururken 

bir madde üzerinde değnmEiediğini snpta:rıış bulunuyoruz. O da, Jıvukatlık 

Y:,Po.sının 168 ne i_ maddesidir. 11 Ücret tarifelerin~n Adalet Bo. 

kanlıg;ının 

onayJ_ ile 1~eıcıinleş:rıe si" hükmüne buradc. değinilmedif,in.:: 

m-Lişahade 

ediyoruz. Belki bunu kendi ücretimizi kendimiz alnamamız 

yönünden k3ndi· kararınız kesinleşmesin, kendimiz tespit etr.ı.eyeliv 

açısındar:_ bir anlariı vardır; nncak biz Ankara Barosu olaro.k şu ana 

kadar olan 'konuçmçılarım şahsımı ilgilendiriyor; fakat bu noktada Inka- : 

ra Baro.sc:.nL< c-emsil etti(;;imi zannediyorum. Biz ücret tarifelerinin 

Türkiye,; Darolar Birlif;i YönetiTI Kurulunca yapılıp, Danıştaydan tac:Uk 

edilme~' suretiyle yürürlüC;e konmasnın:ı- ve bu suretle de yürütmenin 

burac:_::ı.ıti ona;y yE, bkisiniıı kaJ dırıluasını düşünmekteyiz ve bunu önenıekteyiz. 

Bu surette bağuısızlık tnm anl3.mıyle tüm maddelerden Adalet 

k 

1 • 

Bakanhfi;ının yetkileri çıkarılr.ı.ak suretiyle ı:;erçe leşmış olacaktıı:', 

Bu bnJ:P ncdc:.rı 'I'ürkiye barclnrının ve Türkiye Barolar Birlif:';inin bağı rrısızlığının 

ilk L'Jiımının o.tılacağı i~ancıyle hepinizi saygıyle selamınrım. 

(Alkışlar) 

BA';RAH- Sayın ~erafei.;tin ~azıcı, buyurunuz • 

. ŞERAJ!':GTTİF YAZICI (!I.[Srı)-- l\~ubterem Başkanlar, sayın delec;': 

j ... •.' l~ ,., ~.

.• p ' 4 4 41 ;; 11. ·'?":.;. i _i " 'li , ' - $*' 

ll 

'll 

1' 

arkadaşlarım; hepinizi A~rı Baro~u delegesi olarak ~aygı ve s~vgiyle 

selaralo.rırn. 

Ağ;rı Barosunun kuruluşu nedeniyle muhtelif barolardan tebrik 

ve başrırı telgrafları almıştık; ancak geçen UrrıurnJ: Heyet top1antısınd~ 

Kayseri Barosu delegesi arkadaşımızın vefatı n~deniyle gerekli mukabelede 

bulunamamıştık, bu vesileyle bize başarı dileklerinde bulunan 

sayın baro mensubu arkadaşlarıma teşekkürlerimi arz ederim. 

Hukuka riayet edilmeyen bir düzende onun üstünlüğünü 

ileri 

sürmek . 1 bir noktada soyut da olsa Ağrı Barosu olarak bu mücadeleye 

devam ecleceğiz. , 

Avukatların bağımsızlığına yürekten inanrnaktayız. ll36 sayıl:ı. 

Kanunun 1 n?i maddesi eleştirilirken,. yine getirilmek istenilen 2 nci l' 

maddenin e;özönüne alınması lazım gelir. 2 nci macldede avukatlıf,ı yardımcılık 

değil, yargının asıl düsturu olarak kabul ·etmektedir. Anayasanın 

~· ncü bölümünde yargı hükümleri bulunur. Bu bölümün 132 nci 

\ 

maddesinin ı nci fıkrasında hakirolerin bağımsız olduğu ifade edilmektedir. 

2 nci fıkrasında hiç bir organın yargı yetkisini kullanınada 

müdaha2e edilmeyeceğini ifade eder. Avukatlık yargının asıl upsuru 

1 

olduğu:::ıa göre, 132 rici maddede belirtildiği gibi Anayasanın 'teminatı 

altına girer. ,rgıya devRrn edilmerrıesi i c ap eder. Çünku, yar c ının 

asıl unsuru olmaktadır ikinci macldeyle. Kaldı.ki, bu sosy:ıl Ç"'l-işmez-: 

lik içGrisinde müdafaa yapacak avukatın 

her türlü tesirden ve endişe-ı 

ı. 

dep uz~k olması şarttır. ~aralar siyasetle u~raşmaz ilkesi-bir noktad 1 

1 

1 

i

--~~~----~~--~~~~--~~~~~~~~--------~--------~----------------~ 

. 'i 

- 108- 

avukatın bağımsızlığına karşı olduf,u için kanımca bunun maddeden ç:ı.karılması 

gerekir.· 

Baroların kararları herhangi bir ta~ide tabi tutulm§malıdır. 

Yalnız idarei kaza hariç. Avukat ;y:azıhaneleri, işyerleri ve kendi 

üzerıeri herhangi bir surette arattırılmamalıdır. Bu yolda hüküm 

getirilmelidir. 

Hazırlık ve ilk tahkikatın müdafaanın takyidi ınahiyeti_nde olduğu 

için gizliliği kalqırılmalıdır. 

\ 1 

Türkiye Barolar Birliği , Bzerkliği~ ifadesi olarak çağdaş til- li 

kele-rde olduf;u e;ibi ·dünya barolar birliğine üye olmalı9-ır ve Türkiye li 

Barolar Birliği YBneti~ Kurulu bu girişimlerde bulunmalıdır. 

,, 

1,' 

Kanun ve tüzUklerin çıkarılmasında 

gerekli mütalaanın alınması gereklidir. 

Türkiye Barolar Birliğinden 

Saygılarımı sunarım. (Alkışlar) 

BAÇKi~N- .Sayın İhsan Yücesan, buyurunuz. 

İHSAN YÜCESAN (Trabzo;n)- Say:ı_n Başkan, muhterem arkadaşlar; 

Dün ve bugün baroların·bağımsızlı~ı ve bunun kutsallığı hususunda 

bazı önerilerde bulunan arkadaşları dinledik. Benim şimdi söyleyeceğim 

hususlar bir kısım arkadaşların fikirlerine ters düşmüş 

olabilir; fc::.kat özgürlükten ve hürriyetten bahseden muhterem arko.daş- 

ların bu sözlerimi·rahatlıkla dinleyeceklerini ve bana bu konuşma 

. 

1 

/ 

1 

Ili 

imkaninı tanıyacaklarını ümit ediyorum. ll 

Arkadaşlar, baroların bağımsızlıği ile avukatların 

1 

hizmeti ifa Ili 

ederken baf:ımsı zlıf,:ı, arasında iliş~d kurnamak lazım g~lir •. Avukat va- ı! 

zifesini ifa ederken bağırrısız olmal-ıdır' hususmıdaki fikre iştirak et- ;~ 

ıı 

meı::ı.ek mürrıkün de~ildir. Bugünkü mevzuattaki muhtelif takyidler avukat-ll 

'. 

lı 

lo.rın vazifelerini hakln;ırle ifa eder::ıedif;ini göstermektedir. Ben avu- ı·Jii 

katların bu hizmeti ifa ederken nasıl ve ne şekilele takyide uğradıkları 

hususunda fo.zla rrıalumat veya bilgi verecek değilim. Hepimiz her 

gün bunu yaşıyoruz. Bir kalemde bir evrak takip etrrıek, bir hilkirıclen

- 109- 

sıra 

almak mümkün olmuyor ve vazifeyi ifa ederken bir taraftan ~~hkemeye 

girerken, diğ~r taraftan dava müracaato. bırakılıyor. Hakimin 

huyuna ve suyuna, hakimin hazı yaro.dılışına uyrıak zorunda· avuk;at. 

Bu şekilde avukat vazifğ yapamaz •. Ben Rize rrıahker.ıelerinde baro, odası 

az uzakta olduğu için avuka'c, gelene kadar davasını rıüracaata bırakan 

hakimi gördüm. 

Şimdi müdafaa hakkını tahdit v~ tak:yid eden kendi unsurlarımız 

da vardır. Kendimiz ve hakimler arasında avukatlarla kalem arası~da 

bu çekişme devam ettiği müddetçe kanuna hangi maddeyi ko,rsanız Qyu-- 

nuz, avukatın çalışr:ıasını bağımsız yapamazsınız. 

Arkadaşlar, avukat kaleme gittiği zaman iş görebiliyo'r mu? 

Avukatlar hakkında ynzılan bir kitapda ne deniyor; 11 avukat, ökse otu 

gibi mahkeme koridariarında 

ad·alet dilenen kimsedir." Hakim bunu b'öylE 

yazarsa bi~ tabii ökse otu gibi oluruz ve ı:ıc:ıhkeme koridorunda adalet 

dileniriz. Avukatlar birbirlerine karşı ol arsa bu işi göremeJiz ,, 

Arka'daşlar, ,avukatların bu ş ekilde tahdi t ~e talcyidlerine rağr:ıen, 

avukatların siyasetle iştigal etmisini tahdit eden bir kanun 

hükmü yok. Yalnız, Barolar Birliğinin siyasetle uğraşmasını yasaK 

eden bir lmnun hüknı.ü v::ı.rdır. Şu halde ırıesele Barolar Birli>i;i yönüne en 

mütalaa edilnelicUr. Bana göre büt~;.:ı avulmtların aynı fikirde olnalar:r 

mümkün bulunmadığına göre,_.., başka oaşka fikirde bulunan arkadaşlar bir 

baroya ve mecburi_kaydolr:ıak zorurida·olduğuna göre, siyasetle iştigal 

etmek suretiyle % 51 '.in % 4-9' a tah:J.kküı:ıü gibi beniı:ı istemediftim fikirleri 

Barolar.Birlit"inin söylemesi suretiyle siyaset yapması avuke.tlar 

arasırıda ayrıcalık yar ::ı. tır; ama ille Barolar l3irli8;inin siyr.setle 

iştigali zaruridir c.Yiyorsanız, o zaıcıan ••. 

1 

i 

Blli,~KAN- Say'ın İhsan Yücesan, konurımz bağılılsızlıktır. Siy[~setle 

ilgili r1adde ayrı bir ':ıölündür-. Lütfen bağımsızlık konusundaki düşüncelerinizi 

Genel Kurula iletin. 

İHSAN YÜCESA:f\T. (Devnula)- Az evvel arkadaşlar 

siyasetten de bah- 

.ı 

1

·r---__..,... 

,_......,..__. .,.,. 

.. .........ı- 

~.......................... -...,... 

............. '" .......- 

................ ___ """"""',~· ·-~-·-,.·-··r··· 

settiler, biz de balısedeliN 

-- 110 - 

dedik. Biraz bahsederiz belki iki üç dakika 

uzar; ama mütıl{Ün 

oldugu kadar bu ölçüler içinde kalmaya e;ayret 

ediyorum. ~indi huzurmıaz dün çıktık~ bugün ÇJ.ktık, bu adam n€ kadar 

çok konuşuyor gibi ohıyor ~ b ilahara söyle;yecet;im fikirlerin belki 

değeri de kalkar; arrıa ke.llm'::'Sa kcılks=.n ben söylecliP:;irai söyleyeyim, 

kabul eden arkadnşlar lwbul eder. Onun için s:i:.;yaset kısmına dokunmayayım. 

· Arkadaşlar, bu ~rönü ile baroların bağır:ısızlığı Devletten ayl'ı 

' 

düşünülehil s cek~ yrı-i ııi iradeden ayrı rWs;üniilebilecek ayrı -bi,r husus 

değildir. Cumhuriyet E'i;r>adPl esini veı~irken Atatürk bu mücadeleye 

başladığı zarrıan "Hakim~:yet bila. kaydı şart milletindi.r" diyordu, "Milli 

iradeyi h5.kım kılmak esastır" diyordu. 

Şu halde i1k meı:cii 

milli iradedir. ·Biz milli iradeye ters 

düşebrulecek tasarrufle.rda hl:lunr:ıuş olm.amız ı beyanlarda bulunr:ıuş olr:ıamız, 

yahut bir bo.Gln · gırubu olarak millet ne derse desin, biz bundan 

ve bunun seçtiklerinden kurtulmak istiyoruz tartı:adaki düşünce milli 

iradeye '!ür bakıma inmcmn:rrıak mariasına gele b :i. lir, ben böyle düşünüyorum. 

Biz meseleleri ko~mşurkon diyoruz. ki~ j:cra , teşrii, kaza orgııı.nları 

'vardır ve Türlciye Büyük Iviillet Ivkclisi vardır. Bunu da seçecek 

~lan 

millettir, milli irade böyle tecelli e ler; fakat ••• 

ZİYA 

NUR ERÜN (!stanlml-)- Yanlış. 

İHSAN YÜCEStU'T (I·cc:vamla)- İşte yanlış :iiyoruz biz buna sonra. 

BAÇEAN- Lütfen müdo.hrüeN etmeyin eL 1riim~ 

İHSAN YÜCESAn (Devar:ı:o.)- O yanlış ele 3in ki, doğrunun ne olduğı!.- . 

nu anlatayım 

efendim. 

Büyük Mill·et Me·>;_isinde tecelJ.i eden : JU iracleye rağmen, 

hayl.r 

bu,bu şekilde olmaz diye düşünen Arı::ıyasa ; , ıpımcıları bunu muhteli!' 

organıara verrnek suret.:..J le dağı tmışlar ve b i ı;ünkü mevzuatta Anayasa 

Me.hkemesi Mecliste yap:, lan kapunl'ırı ~Danı·;ıt 

l"r yürütmenin icraatını 

bozabilrıekte ve m:ı:ıhteliP dernek ve teşekkü~ ter de fikirlerini söyleye-

- ,lllbilmektedir; 

fakat bir derneğin veya bir teşekkülün 

fiknini söylemesi 

başka, milli iradeyle tecelli eden'kuruluşa karşı gelmek başkadır, 

'hayır yanlıştır de~ek. o zaman milli iradenin bir rüknü olan avukatım; 

1ama ben de bir tane rey veriyorum ••. 

Z:i:YA ımR ERÜli (İstanbul)- Totali te:dzm olur. 

BA~;EAN- 

Hntibe ' müdahale etmeyelim lütfen. 

\ 

İHSAN YÜCESAN (Devamla),- Ark~daşın nar haldebazı şeyleri öğrenmeye 

ihtiyacı 

olursa siz de tahammül ederseniz ben de söylerim. 

ZİYA NUR ERÜN (İstanbul)- Yanlış şeyleri anlatma. 

# 

BAŞKAN- Karşılıklı konuşl'layalım e.fendim, lütfen. 

ı 

İiffiAN YÜCESAN '(Devamla)- Sana göre yanlış,bana göre doğru, 

Arkadaş],ar, bu milli iradenin tecelli ettiği Büyük lviillet Meclisindeki 

hrıre"V-Ptfueri · beğenmiyorsı:mız Barolar Birliği olar"' V" 'h·i :ı: ınıeri 

1 " i 

atarsınız, bu attığ~nız öneriyle millete sorarsınız. Yani, ~enim demek 

istediğim, sadece Barolar Birli~i, Ziraat Odaları Birliği gibi teşek~ 

küllerin yaptıkları bildirilerin; aman efendi~ biz bağımsızız, biz 

mücadele edeceğiz, az evvel konuşan arkadaşımızın dediP;i,::;ibi faşizmle 

mücadele edeceğiz ve bu yürÜMÜŞÜ yapaeağız, ben beklerelim ki komünizmle 

de rrıücadele edeceğiz· ve bunu 'yapc'ıcağız desin. (Alkışlar) 

Ana;yns~ya saycılı olan kinsenin Anayasa Mal;ıkemesinin Anayasaya 

aykırı olduğunu kararıyle belirtti[';i komüniım ve faşizmle de mücadele 

hukukçunun vazifesi olur, hepsini birden yapalım 

1 

ve hepsini birden 

söyleyelim ve yine beklerdin ki, arkadaş, 

dedi. Taksim'den sonraki hareketi takbih ediyorum. 

"Taksime 1· e kadcü. b.:_:., ;,_·.ır" 

BJı.;~KJ\N- Bağımsızlık konusundn söz aldınız. Bir başka hat ibe. 

. " 

cevap vermek içi.n deti;il. (Alkışlar) 

İHSAN YÜCESAN (Devamla)- Bağimsı.zlıkla alakası olflıır-" rı;'~iincesiyle 

söyledim, özür dilerim. 

Arkadcışlar, ben genel hatlarıyle fikrimi izah etr:ıeye çalu;;t'l.m; 

ama söyleyecoklerirrı daha da olabilir. Bu hürriyet havası içinde büt@

1 

söyleyeceklerimi söylediğim 

- 112- 

için mutluyum. 

1 . 

Hepinize hürmetlerimi sunnrır:ı. 

, (Alkışlar) 

BAŞKAN- Efendim, Başkanlık Divanı bir konu hakkında j:iekrar 

Genel Kurula ·uyarı da bulunmak istiyor:. Konuştuğu~uz konu, baroların, 

Barolar Birliğinin ve avukatların,bağımsızlığıdır. -1136 sayılı Kanunda 

buna ilişkin hükümler vardır. bayın delegeler bu konuyla ilgili olarak 

düşüncelerini belirteceklerdir ve bilalıara bir karar sureti oylanacaktır. 

Teşekkür ederim. 

Sayın Jülide Y~lu, buyurunup. 

JÜLİDE YUMNU (İzmir)- Efendim., ben' bağımsızlık konusunun yeterli 

. . 

ölçüde açıklığa kavuştuğu kanısındayım. Onun 

, 

için bu konuda söz al- 

. 

mıyorum. 

(Alkışlar) 

BAŞl=AN- 

SrR:;n rıl "'mış 

olduğu o yazıyı okusunlar ve o yazı;ı ben burada protesto ediyorum. 

1 

1 

1

- 113 - 

Bunu )::ıu şeicilde rıçıkJ adıkta~ sonra biz b.:.şlangiçta ll.dalet Bakanlığının 

bir denetir:üni ko. bul etr;ıişiz. Yani, Danıştaya gitsin de• 

miştik; fkkat şimdi biz 'bunun bir aşamRsına daha geçmek istiy;ruz. 

Adalet Bakanlığı siyasi bir orgpndır. Siyasi organın denetimini kabul 

. ' 

etmiyoruz kişisPl olarak. Çürikli, verilecek olan k~rqrları kendisi 

doğrudan doğruya Danıştaya gitmiş olsa dahi., yine siyasi organ olma 

dolayısı;yle kendisinin bu girişirrıde muhakkak ki bnşka maksntlar da 

olabilir. 

1 ' 

o itibarla, zaten kanunumuzda bulunan bir çelişki 

de meydana 

çıkıyor. Baroların vermi9 bulunduğu knrarlar.a karşı biliyorsunuz savcıların 

da itıraz hakları vardır; fakat TUrkiye Barolar Birliğinin vermiş 

bulunduğu kesin karRrla~ karşısında Adalet Bakanlığına gitmekte .. 

dir. Adalet Bakanlığı bir' nevi savcının yerine geç:m.ekte,· siyasi _organ 

savcının,görmüş olduğuvazifeyi görmekte ve bizim kararlarımızı ger~ 

döndürmekte , onaylamamnkta ve tabiatı;yle 

6 senelik bU,• uygulama 

neticesinde öyle bir tabioyla karşı karşıya kaldık ki mc"sela bunda,u 

2 gün evvel yapmış oldu~~imuz bir· Yönetim 1 •urulu toplahtı~ında karşılaşmış 

olduğu~uz o durumda bir defa daha tespi~ edildi. 

O itibarla biz deriz ki, Adalet Bakanlığının beğenmediği kararları 

Danıştaya götüreccGine nasıl savcılar kendilerine verilmiş bula• 

ı, 

nan kararları i tirazen Türkiye Barolar Dirliğine gönderiyor sa, .ı.'ürk1- 

ye Barolar :L:ıirli[r;inin bı._ı denetihmle ilgili olan kısımlarında dof';rudan 

doğruya baş savcılık ki 1 o savcıla;rın _ikinci kademesi_başsnvcılık, 

dilerse denetimi işletir ve bunu dnnıştay:1 sevk etmiş olabil~r.- 

Bunu bu ı;:colri.ldP ~,~'ı:l)t"'rıı.ktan sonra önemle üzerinde durulması 

lazım gelen bir konu, da; madde olarak geçmerqiş 

gayet to.bii bir zuhur 

olarak ben bunu burada ifade etmek jsterim. Avukatlık 

Kanununun 182 nci 

maddesinde yönetmelik vardır, yönetmelik ne şek:Ude yapılacnktır diye. 

Türkiye Barolar Birli('i;i bir yönetmel,ik hazırlar .ve bunu Adalet Balmnlığının 

onayına sunar. .tcLdal et Baktmlığı e(çer bunu beğenirse onaylar 

ve yönetmelik olul". Bef:i:"nmezse geçen genel kongrc,de bir uygulama bize

- 114 - 

gösterdi, bu şekilde -,Jir ye ~ıetmelik çıkar. O i tibarla baE;ımsız örgütlerin 

yönetmeliklerin~ n de ~"l.enetimi olsun doğrudan doğruya o örgütlere 

ait olur. Yani, 182 nCi Hıaddede ki o Adalet Bakanlığıyle ilgili 

olan denetim ve veaayet hükc!lünün de kaldırılması 

icap edecek. 

Hepinize saygılar S"C ~arJ,m. (Alkışlar) 

BAŞKAN- Sayın Sabih ~tiı bu konu ile ilgili olan görüşlerini 

Ba9kanlığımıza y~zılı olara1: vermişler~r, -arz ediy~rum. 

"Barolar Birligince ;azırlanan ve Baroların ve Barolar Birliğinin 

bağımsızlığına dair olaı değ~şiklikleri aynen kabul etmekteyim. 

Baroları Adalet Bakwılığının idari. denetimi al tınd:a bulunduran 

hükümler 1136 sayılı Avukat~ ık Kanunun 1 nci maddesinde bcüirtilen 

) 

"Avukatlık Kamu hizmeti ve . .::ıerl;ıest 

bir meslektir. Avukat görevini yerine 

getirmede bağimsJ_zdır. ·' hükmü ile çelişmE· halindedir .• Bu bakımdan 

1136 sayılı· Avuka~;lık K·ınunun Barolar Birliğince. ha7.,_ ,.lan~n 

' / 

değişiklikler: 8, 2o, 71, 7~, 77, 95/16, lll, 142, 157, 168, 182 

maddelerinin de~iştirjlmesi 

yerindedir. 

Barolar ve Barolar b~rliği 

garp memleketlerinde yüzyıll3rca 

önce baf,ımsı:zlıklarınc. kaza.mışlardır. Yargıçların bağımsızlıkları ise 

daha sonra yeni bir kavram :üarak kabul edilmiş 

yeni 'bir aşamadır. 

Anayasamızın 132 nci naddes ~.ne göre Mahke.rıeler ve yargıçlar bağimsız;.. 

dırlar. 1136 sayılı Avukat;L.k Kanununda Barolar Birliği ve Barolar ba- 

P-;ımsız olarak kabul ec[ilmerr:~ ştir. Bu husus Anay::ı.sanın bPCırnq, ~,,ır kavramının 

esp,irisiyle ters dü_mektedir. DE?ğişiklik 

zorunludur." 

Efendim, bağımsızlık konusunun rriüzakeresi ·sona errrıiştir. Acaba 

Yönetim Kurulunun bu l:onuda bir düşüncesi 

ya da bir önerisi var mıdır? 

BAŞKAN FAI

- 115 - 

tir. Başkanlık şöyle bir derleme yapmıştır~ bilgilerinize arz edece~im: 

Barolar ve Barolar Birliği bağımsız olmalıdır. 1136 spyılı 

Yasanın baro-ve Birlik kaTarların Başkanlığın kararıyle tekevvüne 

ilişkin hükümleri Baro ve Barolar Birliğinin icra organının vesayeti 

altındadır; bağınısızlıfi;ı ortadan kaldırmaktadır. Bu-hükümler 

değiştirilmelidir. Barolar Birliği ve baro kararlarının ayrıca icra 

organı veya Bakanlık onayı olmaksızın lazımı i cra olması, avulmtın, 

- .baroların ye Barolar. BirliP;inin bağımsızlığını engelleyen, tüm engelleriin 

kald,ırılması 

sağlanmalıdır. 

İLHAMİ 

GÜVEN (Ankara)- Birinci maddeye avukat, barolar ve Ba- 

/

1' 

- 116 - 

Kıdem konusu, üzerinde çok _çok tartışılan bir konu olarak görülmektedir. 

Buraya şuradan girmek istiyorum; kanımca 1136 sayılı Avu- 

.katlık Kanunu bu konuda 3499 sayılı Kanunun gerisinde bir Kapundur. 

riepimizin bildi~i gibi 3499 sayılı Kanunda meslek organlarında gv~ev 

alabilmek için,Baro Başkanı olabilmek için herhangi bir kıdem aranmamaktaydı 

ve senelerdir barolar 3499 sayılı Kanunla yönetil~işler ve 

kıdem kaydı olmamasının sakıncasi hiç.bir baroda müşahade edilmemiştir. 

1136 sayılı~Avukatlık Kanununa göre Avukatlık stajını tar.ıamla- 

,yıp mesleğe başlayan kişi, diğer kıdemli meslektaşlarından herhangi 

bir ayrıcalık içinde olmadan şavunma mesleğini -icra edebilme hakkın1 

haizdir. Yani, genç meslektaşlarımıza savunma mesle~i gibi kutsal 

1 • 

bir mesleğin icrası bakımından her türlü yeteneği tall).yoruz ,_ vatandaşların 

savunmalarını yapmalarında en ufak bir kısıtlamaya tabi tutmuyoruz; 

fakat mesleki organlarda e;örev yapmaya gelince 15 yıl 

gibi 

uz1ın süre meslekte tecrübe sahfubm olmalarını bekliyoruz. Bunun dışında 

kendimiz herhangi bir organda e;öreve talip oldu~umuz zaman genç meslektaşlarımıza 

bizi değerlendirmelerini istiyoruz, onlardan oy istiyoruz. 

Bu oyları isterken, onların verdikleri oyları tam ve kamil ka- 

,bul ediyoruz. T~crübesiz bir kişinin organlarda görev vereceği meslektaşlarını 

seçerken herhangi bir kısıtlama içinde bulunmadıkları 

gibi, onların 

verdikleri oylarla da göreve geliyoruz. Bu i t·ibarla 

seçme hakkını tam ve kamil anlamda tanıdırımız genç meklektaşlarımız• 

seçilme hakkını tanımıyoruz. Kanımca bu çelişkili bir dururıdur. 

Üzerinde durulması gereken diccer bir konu da şudur: Avukatlar. 

sağduyu sahibi kimselerdir. Kıdemli bir kişinin mutlak surette yetenekli 

olnadıE';ını düŞünrnek :r:ı:amkün olmadığı gibi, kıdepısiz her kişiyi de 

yeteneksiz kabul ~tmek mümhün değildir. Bu bakımdan sağduyu sahibi 

olan r.ıeslektaşlarımız görev verirken kısıtli ölçüler içinde bulunmadan, 

kıdemli veya kıderısiz; ama yetenekli kişileri seçme yolunu hula-

ı 

[' 

1 

- 117 

caklard~~. Genç meslektaşlarımızı 15 sene' gibi uzun süre mesleki 

sorunlar içine sol

- 118 - 

BA~;KAN- Sayın Orha·n Barlas, buyurumiz. 

ORHAU BARLAS (!stanbul)- Sayın Başlmnlar, değerli ar'Kadaşiarım; 

, Hiç bir topluı:nsal olgu kendiliğinden iyi veya kötü sayılmo.z. 

O toplumsal olgu içinde bulunduğu koşullarla ve tarihin genel akışı 

içinde bir ile~iye_dönük hareketse, bu iyidir. Eğer o tarihin genel 

akışı içinde durdurucu , tutucu, az dinanik bir dav:nanışsa, o zakarlı- 

dır, zararlıdıi, gereksi~dir.· 

taşir. 

Kıdem sınırlaması şu genel perspektif içinde şöyle bir anlam 

Özetle, biz burada toplanırken yahut baroların yönetiminde 

gençler., kardeşlerimiz bulun~un, onlarla berabe:r; olalıB ne iyi g:'_bi 

düşünürsek, bu biraz doğa dışı, biraz ülküsel bir yorumlama olur. 

1 

Böyle doğa dışı, ülküsel yorumlama olduğu için de etkinli[i;ini bir 

yerde yitirir. 

9imdi Türkiye'de yalnız barolarda değil, yalnız avukatlar arasında 

değil, genelli.kle gençlerin, . genç 'kuşakların yönetime katı}ma, 

' i 

' 

sorumluluk alma yolunda bir özleml,eri var. 18 yaşındakiler 

oy hakkı. 

olmasını istiyorlar. Öğretim kurumlarında biz ö:'e;retime katılalım, 

bizim kararlarırıız bu işe e;irsit'ı diyorlar. Başka her türlü kuruluşta, 

eğ~r yanılmıyorsam onlarda sınırlarııp yok, Tabip Odalarında, Eczaeı 

' 

Odalarında böyle bir sinırlama yok. Sayıları haliyle fazla -olan rı;ençler 

beceriYle. en iyi yurtseverce.duygularla kendi kuruluşlarında 

alıyorlar 

ve sonuçlar gösteriyorlar. 

Bi" izninizle iri söz sö;yleyeceğin 

meslek kuruluşlarında, 

görev 

burada. Gençlerin hern "bütün 

hem siyas3:l kurunlarda e::;enellikle, özellif'le 

hukuk topluluklarınday yahut buralarda e;örev v~ yetki a 1 rnRlR-r" r:ıat:ı. 

ülkeleriyle, gelişniş Ülkelerle, gelişmekte olan ülkeler arasında iki 

'' . 

ayrı manzara gösterir. Gelişmiş ülkede yıllardır yerleşrüş töreler 

vardır. Onlarda ilerleme, atılkanlık, dinamizm öylesine büyük ihciyaç 

\, 

değildir. Zaten aslında orada herhangi bir avukat topluluF;u içinde 

genç ve yaşlı. arasında öylesine büyi.5k sayısal fark da olmaz. Bun,_m öte

Bunu Sayın .Arslanai[p bir demol:rati1z zorunluluk saydı, 

do~rudur, 

madem ki bir topluluk içinde 16 binele 9 bin oy hakkı 

olmadan kalıyor. 

Öbürü kalan yalnız kendisini yönetiyor, leendinin verdiği kararlarla 

yönetiliyor, o olmaz. Hem sürekli·olarak toplumun her dalında 

denokratik 

süreci savunmak, hem de kendi içimizde bunu önleyici yöntemler 

kulla··ımak inandırıcı bir netice doğıtrmaz. 

- 119 - 

sinde gelişmekte olan ülkelerde bir başka durum ortaya çıkar. Bir yandaiJ- 

o toplum i~inde günü geÇmiş top~ul'lsal düzenin kalıntıla:r"i.iıın fazla 

oluşu, y~ni bunun frenleyici etkisi, öte yandan o gelişmekte olan 

ülkede ilerleme gereksinmesinin çok üst düzeyd~ b"ı,:ı.lunuşu bir çelişki 

yaratır. Şöyle a:riıatayım; hem o topluluk içinde ilerlene ihtiyacı vardır, 

günlük ihtiyaçlar, her gun değü;~en koşullar o ilerleı:ıeyi zorlar, 

hem de toplum biraz duruk olduğu için eski toplum yapısının kalıntı- 

. ları. devcm ettiP:i için bunu framler. 

ŞiFıd:j_ bu iri sözlerden sonra şu sonuca varmak istBrim. Biz ne 

denli gençler baroların yönetimine katılsın desek de, demesek de, 

günün birinde nasil olsa g~nçler .bar oların yönetiı;ı~ne katılırlar. Bu!\u 

önlemeye~ kimsenin gücü yetmez. Çünkü, onlar daha atılgandır, çünkü 

onların sayısı çoktur, çünkü onlar bir yerde bizden daha yararlı, daha 

etkili sonuçlar alacak yeteneklerle yetişı;ıektedirler. 

Bunun ötesinde bir başka çelü,;ki doğar. Madem ki, oy rrıekanizmasının, 

yani denokrasinin iyi işledif:i inancı içendreyiz. ·İnanacağız ki, 

en fazla sayıyla en iyi sonuç alınabilir. Gençler, kıdemsizler oy 

hakkı kullanmakla ille kendile:t:'inden beğendikilierini seçnezler. Onla:ra 

özlerılsrine hen kendi -adlarına, hem de yurt adına özlemlerine cevap 

verecek kimse onu seçerler, ef:;er oyı nekanizma.sına inanıyorsak bunu 

kabul e~::,mek kacınılm~>7, 

1 . o 

zorunluluktur. Bunu yapmazsak ne olur? Evvela 

baştan söylediğini söyleyeyim yenider. Biz bunu kabul etmezsek, bundan 1 

sonraki toplantıda, onda olmazsa daha sonr;a1d toplantıda- nçısıl olsa 1 

barolar gengleri kıdenlerine bakmadan yönetimP ka-tılma yolunda karar

ı 

-.120- 

verirlEr, bir. İki, biz bu kq.rarı vermezsek, verirsek, karar parlanentoy< 

gider, ondan ötesi yasama or5anının bileceği iştir, onlar· 

bütün r oruınlulukları içinde bildiklerini yaparlar; fakat şiEJ.di bence 

önenli bir nokta var. Burada tartıçm:;ı konusu olan ve katılmakla onur 

duyduP;1..m yürüyüş sırasında genç birkaç avukat geldiler ve bir dernek 

için .mckbuz kfsiymrl~rdı. pef';erli arkadaşlarıN bu bir beltrtidir. E~er 

,' ! \ . . . 

içinde bulunduf;umuz topluluk içinde.geçlere biz yönetime katılma hakkı 

tamıma,sak, onlara sorumluluk ve görev vermezsek, yavaş yavaş oradan, 

buradan yeni diernekler çıkmaya başlayacaktır. Anısına büyük saygı 

'· 

duyduğ1cm Ömer Gözübüyük' ün söylediği gibi biz asıl o· zarrı.an çö zeneyeceğirıü 

bir düğüm atmış olacağız. Bölünmesini hiç istemediğiniz Tür• 

kiye BErolar Biriiği böyle yeni y~ni derneklerle bölünecek. Eğer bu 

dernek~er başk9: bir anaçla kurulurlarsa ona bir diyecek yok tabii; 

fakat ;;·alnız 

ve .. özellikle gEmç avukatlar barolarda görev ve soruı::ı.luluk 

almadıl:ları için eğer bu dernekler çağalırsa bunun neticelerini şiı::ı.diden 

bi;·, burada düşünmek 

zorundayız. 

Bu konuda naruzatım 

bu kadar olacak. Büyük ihtimalle burada 

kıdeı::ı. Hınırlamasının tüm avukatların, baroların ve Barolar Birliğinin 

1 

yönetine katılacağı yolunda karar çıkacağı inancı ve dileği içindeyim. 1 

Hepinize saygılar sunar~m. (Alkışlar) 

• 1 

BAŞKAN- SayınIlejat O('l;uz, buyurunuz. 

NEJAT OGUZ (Ankara)-· Muhterem arkadaşlar; 

Kıdem meselesini genç arkadaşlarımızı yönetimden uzak tutmanın 

kasıtL bir rietodu diye ele alı:ıak dof,ru de~il. Biz kıdem meselesirli 

yöneti11e katılacak arkadaşlarda bir asgari tecrübenin bulunması gereğinden 

ba,ka,rak ele alıyoruz. Bu asgari tecrübeyi aramak lazım nı, 

gerekl:. ni, yersiz :wi, faydalı mı· mütalaasını ortaya koymak lazım. 

Zanned ırim, 

faydali ve (_jerekli. Biz mesele-ce gerçekçi yönden bir yaklaşımd:l 

bulumıak mecburiyetindeyiz. Zannediyorum ki, stajı aslında 

biz ya'arlı şekilde yaptıramıyoruz. Üniversite öğrenimi bir şey 

1 

vermi-l

- 121 - 

yor. Bu iki unsur bir araya gelince, üniversite mezunu bir yıllık 

stajdan sonra da bir rieslek sahibi, avukat arkadaşım mesleğ;ini yapmadan 

önce yeterli değil kanısınaayıı-rı ~ Affınıza saı.ğınarak söyli.iyorum, 

lgenç arkadaşlarımı küçültmek istemiyorum; ar:ıa baroların yönetiminde 

bulunan bizlerin bunu r~ördüğümüzü, . eıı'e tutCllur' bir şekilde gördü~ümü- 

1 • 

zü de inkar edemeyiz. Mükemmel hale getirmeliyiz, arkadaşlarımızı 

' . i 

~emmel bir meslektaş olarak yetişt~rmeliyiz elbette; ama bugün bu 

imkan ortada yok fiilen yüzde büyük bir ıüspette. Şimdi rrıesleğini 

1 • 

icrada tam yeterli'k! b~r şekilde maalesef hazırlayamadığimız arkadaş .. 

• 1 

·ları· o nesleğin yönetimine katmak gerçekçi ölçülere aykırı oluyor 

kanısındayım. 

Avukatlık ve· diğer serbest meslekler bir örf, adet, tecrübe 

mü- 

mes:).eğidir, .bunu inkar. mür:ıkün değil. Bu tecrübeye sahip olr:ıadan yöne- r 

timde başarı göstermek mümkün olnayacağı kanısındayım. Mesleği hakika-ı 

ten öğretemiyoruz 

derken, çok taze bir tecrübemizi Ankara Barosu· 

olar'ak muhtereın. bilgilerinize üzülerek sunmak durur:ıundayım. 15-20 ~ i 

,1 

ewel Ankara Barosu Yönetim Kuruluna ~ir .meslektaşım, bmr genç mes- :/ 

lektaşım bir dilekçeyle müracaat etti; müirekkilinden boşanma yetkis1yl'/ 

bir vek&let aldığın~, binaenaleyh artık onu en geniş şekilde temsile 

yetkili bulunduf:;unu, bu vdkaletrıar:.-ıeye istinaden de boşanma davasının 

dışında müvekkiii ~dına tapuda bir satış vaadi tesis etmek istediğini 

vekaletna.rıesini 

ibraz ettiP;ini,. tap·u menmrünun bu vekaletnameyle mua- 

1 

mele yapmadı§f;ını, binaenaleyh meslek kuruluşu olarak meseleye müdahalEi 

etmemizi mizden t~lep 

etti. 

AHMET HM1Dİ SAYAR (İstanbul)- Haklı. 

NEJAT OGUZ ·(Devar.ıla)- Evet, bir baku1a haklı. Demin konuşr:ıay~ 

_,. . .. , 

başlarkep söyledim. Yetiştireniyoruz, fiilen durun bu. Oteki tarafta 

da fiilen durum böyle. r

- 122 - 

ABl'JifT }11ıJ:D1 

SAYAR (lsi;anpul)- Haklı • 

1 

. NEJAT OGUZ (Devar:ıla)- HayJ:r efendim~ 

BAÇKiı.JJ;;. ~Lütfen müdahale etrıeyin efendirp.. 

. • NEJAT, OGUZ (Deva'ml8,)- Çimdi benim konuçm,am' bit.iyor, rıüsakde 

edyrseniz;' huzuj:-unuzda~ı ;ayrıl~acağ:Lm. Bir nok~a ya~l;ı.ş ola;ak takdim 

~diliyor, ele alınıyor. Seç:p:ıe hakkına sahi;P. olı;ı.n kimse, seçil:oe hakkına 

da sahip oln~lıdır deniyÖr. Ço[l;u seçim rrfüe/ssesesirlde yoktur~ Uze\• 

likle mLLletvekillitı';'i: seçp~ hakkına sahip olan 21 yaşınd,aki yurtc!Jaşl.- 

, 1 

\ 

ruz seçilme hakkına sahip değ;ildir, 3,0 yaşını beklqmek durum,undaô.ı.r. 

' . 

Toplamak gerekirşe, hakikaten dehin söylediğim ~ibi' serbest 

/ ' \ ' 1 

meslekler cümlesinden olan avuk~~tlık, bir tecrübe nesleğidi:ı;. Bu yör;ı.- 

den işe b.akmak gereklidir. 

' . ~· . 

Sayg.:ı.laf1rıl,a. CAlkışlar) 

1 

., 1 

' 

BAŞKAN-:- Başkanlık Di varrı/, 

. '. .· i: 

sayın delegelerıfren hatipiere HÜdahale! 

" /' 1 \ 1 1 

1 

e~ilnı~mesini özel 1 likl~ 1 ric~ etm,ektedir/ Amac~~ız, burad~it Jcon:ı~arı~ en , 1 

seıu., ve ••rbest biÇimde' ta.rtı.t:ı.l•a:ı.' ve. sonunda 'b:i.r karara varılaaeı.-i 

' 1 i ' 

c1~ır. Sayın delcgelerin fikirlerini sqz alarak belirtmelerine ene;e! 

o?-acak 'hiç bir' cı.urur:ıda 

yoktur. Bu sebeple filürlerini lütfen oturdukr\ 

, 

: ( 

ları yerden nüdahale ısuretiyle de5il,, 'söz· alarak b:i.ldi,rrwle.rini T'ica 

ediyor:uz. '. 

' \ 

RAHM:t ıJVIAGA~ (Ankara)- Sayın Başkanlar, de [ter li delege arkadaşlara.m; 

1 Sı:ı.yın Rahmi l\Jlagat, buyuru:p.uz. 

i 

KıQ.el'l sorunu üze,ııi.nde fikirleril'll~zi tdplarken iki :;yanıla;ıdan 

harf;)~~et ettif;irıizi g?rüyo~um. Biri~ i, geriÇ :arkadaş~~rırnzın iyi yetL.;il 

' ' ' 

;etiŞmediP;i ., !kincisi de, se9:c:ıe ıve seçilne 3-"aşlarn.nın birbirine kar•~·j 

t::ı:rılıcıış olmasıdır. Gerçe.kten ge~ç 

1 ı 

arkadaşl'arı.ırıızı:p. i;;ı:i yetişir ı yeti'1 

. . . i 

merrresi ayrı .bir sqrundur ve 1 onların hepsinin iyi yetişrrı:edif!;irii söyle-, 

ı ~ ' '1 

mek ,de gerçe[te ayl(ııjtıdır. Haki.katen öyle a.rkadaşlar biliyorum ki, 

benil'l ;yanında yetişefi g~rıç arkad8.şlarırıdan da bi 1 liyprun. Eendil~~rine 

ı. 

1 ) 

11

- 1,23 - 

dosyal,arı verdiğim zar:ıan hazırlık için onlarla işbirliği yaptığında 

rrıesle;kte çok eski ola:ıp. meslektaşlarınızın,dilekçelerini çok güzel 

eleştirı:ıekte ve hakikaten isabetli bir Şftkilde pe'kçok aksakl:ıdtlar:ı.nı 

-, ' 

tespit ·.etr~ektedirler ve bunu birlhikte tar~ışarak 

1 

tespit ediyoruz. :Sen 

. onların bu şekilde yetişmiş olnRaHı.r:ı.ndan kıvanç duyuyorun, meslek 

ad:ı,.na :kıvanç duyuyorun, • çünkü geleceği onlar t8'Bsil edecekler d::i:J("orum. 

Yalnız, teorik bilgile~·le donatil:tiı~ olmak başka, bizim ~gibi 

' 1 

hele meslek deantolojisinin çok önemli olduı:!;u kurulı.ışlarda görev alıp, 

mesleğe yön y.erecek karar organlarında meslek tecrübesin~ dayanarak 

- ) -, 

oy verr1ekbaşka. Bunu birbirinden ayırmak gerektiği kanısınday-ım. Ha~te:_ 

o kadar başka ki, yüksek h.urı,llunuzun bazı delegeleri çok ,iyi .. hatırla._ 

yacaklar, ilk Türkiye Barolar Birliğinin kuruluşunda ·sayın :B,aruk 

Eren' in başlmnlığı bahis mevzuu olduğu za:qan karşı görüşte olanlar 

aynmn 'şu te:rd.a;y;ı işlediler. Efendim, ad liye koııUdorlarının havasın:ı. 

1 

' 

• 

' 

teneffüs et-meyen, avukatların surunlarını yakından, bilneyen, avukatların 

karşılaştığı sorunlarla karş'ılaşmar:ıış ?lan kimselerin O \Sorunların 

çözününde görev alBası ;yeterli değildir, yıharlı detl;ildir. ö 

halde kendiE:ıi görev alrı.analıdır tezini tutanaklarda vard 1?-r, savundular ~- 

.Qrhalde, görülüyor k;i, kendisinin şahsen 

çok iyi yetiŞmiş 

iyi bir avukat olr;ıuş olması başka, meslek sorunlarını uygulanalar:ı., 

ı:;ıeslek 

ol,Bak baş~a 

deontolOjiSi!fi bilnek ve ona yön verecek kararl 1 arda söz sahibi 

' 

neseledir. 

) 

Seçme ve seç'~lr1e meselesinde de karıştırılan bir sorun var_.·· 

i 

O da, hatta. denin yanlış olarak da :iifade .edildi •. Seçne hakkından ma.h- 

. ı 

rum edili'lekdiye, böyle bit' şey bahis ko:riusu deP;::li. Heravuk'a.tın seçr:ıe 

1 

hakkı vardır. Gerek barolar

- 124- - 

içih ı:" yıl, 9Ö ncı maddede Baro Yönetim Kurulu için 5 yıl, 104- ncü 

naddedu Baro Disiplin Kurulu için 5 y:ı..l ve 114- ncü maddede de Birlik 

Delegeii~i için 15 yıl kıdem aranıyor. 

Di~erıe·rinde de bu kıderılere de~inen maddeler dikkatinize 

sunuldu~u üzere nesieki uygulananın , :cı.esleki tecrübenin ortaya getirdi~i 

s

..., 125 ;- 

dfL1 bir y,ıllık' ı:;-mkat arkadaşınız bir idai'l nahkGnunu '~avı.;ı.nrıa olana,€!;ına 

) 1 i _) : - ' ~' ,\, 

~ahip; faı.kat görtw alma oları_ağına sahip değil' diyorlar. Haki_\katen'\konu 

böyle ifade· edilince c~zip görünüyor, Y~lnız dikkıiı.tiJ:ılzden ka~cin ba[Zı 

/ ( ,- ( '_- \ i, 

:tıuı:ıuslar v~rdıt. Örneğin bir Yarg~ tay ~yesi pir ~ünlük üye oldu,ğu zamarı 

1;:ıir · idan kararın'~n 1 onarrtıasında oy. hakkıdır, o dairenin üyes 1 i ise bir 

.günlük Yargitay, iiyei3i. olstı. bile o r:ıaiıkeme' kararının idana d

- 126 - 

den komisyonlar i:urulur, sosyal faaliyetler kor:üsyonu, meslek so2un 

Jarı korıisyortu• ~urada dile getiri~ler, görüşlerini söylerler, yardımcı 

olurlar. Mutlaka icrada görev aluaları 

zorunluğu yoktur.· 

O halde gerçekten genç, · dlriamik, değerli 

ıı:ıeslektaşlarırrıızın 

mesleğin dJ_şında bırakıldığı veya .onların fikirler;Lnden yararlanılma 

·diğı iddiası da gerçeğe ters düşmektedir • 

. Size en son bir :lzlenirriimi belirtmek isterirı.' Bu işi çok gerçekçi 

açıdan ele aldığımız zaman, biz Ankara Barosunda bir t.oplantı 

1 

düzenledik bu değişiklikler hakkında ~e bu toplantıda delegeler bir 

1 

Ankara Barosu Yönetim Kurulu ve Disiplin Kurulu üyeleriyle ortak toplantıda, 

bildiğiniz_M;ibi Yöneti.rı. Kurulunda kıderı süresi 5 yıld:lr ve 

bu 5 yılı doldurıı:ıuş·avukat arkadaşlar vardı, onların da görüşlerini 

aldık, kendilerinin ifadeleri aynen şöyle; "Biz görev alırken, bu 

görevin ağırlığını,, sorunların bu kadar önemli olduğunu bileniyorduk •. 

Biz herhangi bir dernekte gibi aday olclul\.; fakat görc;v alelıktan 

sonra 

gördük ki, ge~ek zanan hassı bakınınaan ekonomik durumumuzun elverişsiz· 

liği, gerekse ortaya çıkan sorunlar karşısında mesleki tecrüberıiz;in 

yetersizliği,l hatta 5 Yılı bile yeterli görmeıı:ıektedir. Binaenaleyh 

. ' 

kıdem kalrrıalıdır, zorunludur.~' Bunu aynen arz ediyorum; görevli olan en 

genç arkadaşla:pın görüşü olarak ve dolayasıylr:: 5 yılı dahi artırrıak 

gerekir dediler. TakdirJYüksek Kurulunuzundur. 

Scı_yr;ılarımla. 

(Alkışlar) 

B~E:J\.N- 

Sayın Hasan Basri Gücler, buyurunuz. 

HASAN J.?>Afm1 G'GDER (1znir )~ Sayın Di van, YönetiL:ı Kurulunun değer_: 

li üyeleri, aziz delege r:ıeslektaşlarım; sizleri saygı ile selaml1.r:ı.m. 

1 1136 sayı lı Avukatlık Kanunundan evvel 3499 sayılı Avuke•-ıl.k 

' ,t ı ..... : .... • ~ 1 > i 

Kanunu büyük bir devre r::ıeriyette kalmış ve tecrübe.geçirmiştir. 

r-ı

Bu devrede yönet:_me iştirak için üyelerde · herhang:i, bir kıdem şar"c·ı 

aranmamaktaydı ve bu uygulama devresinde barolar ve baroları~; rl.i.knü 

olan avukatlar böyük bir imtihan vermişlerdir ve 1136 sa;y:ı.lı KEtp.un 

neşredilinceye 

kadar barolar yöneticilerini seçmekte büyük bir tecrübe 

ve basiretin sahibi olduklarını ispatlamıŞ-lar ve bu yolda pekçok 

gelenekı;re de s~thip olmuşlardır. 

O halde, :üç bi-:: m,ahsuru görülmedi[?;i halde 1136 sayılı 

Avukatlık 

Yasasına kıd ;m şa-r,tının konulmasının fiili ve hukuki n'edenin~açıklamak 

güçtür kanısındayım şahsen. 

ı 

Evvela ye ~etime iştira~·te kıdem şartı:nın aranmasJ. aynı şartlar 

içinde yetiŞmiş - 3 ayni haklarla mücehhez avukatlar arasında bir ay:J;';ı_- 

calık yatatılmas~·.na neden teşkil etmektedir. Bu sebeple nedeni ac;ıklanmayan 

kıdem 'F~tının Yasamızda bulunması ve bunun devam etmes:i içicı 

haklı 

hiç bir sc-;ep gösterilemez. 

Yine hale;_- mer:::._ 1136 sayılı A·,'uka tl ık Y&sasında rrıecudu 50' den 

az oıcin barolardc kıdt::m şartı ar'anmamaktadır. Halbuki, mevcudu 50'den 

fazla oJ an baroh·rda kıdem Şartı are.nmaktadır. Bu .ayrıcalığın da kanucı 

sistematiği içer~_sindeki nedeni hiç bir şekilde izah olunamaz kanısın-- 

dayız. 

Kıdem ş ar-ı:; ı seç.Llmeye engeldir, seçilme hakkına manidir. Aynı 

zamanda seçme ha>1üna da bir. kışı tlamadır_. Sebebi,· kıderıı şartını bünyesinde 

bulundurr::ı .bir avukatı seçme hakkını ona tanıyo~uz, O ha} de 

burad& da bir kL~ı tlaıııa vardır. Baz.J. konuşmacı arkadaşlarım seçmE hak 

~ına kısıtlama o~madığ~ yolundaki görüşlerine bu nedenle işti~akc imkan 

yoktur kanıs~ndayım. 

Kıdem şq.r'-l.nin hulunması, yör:.etime iştirak edeme:r:.e, bir dErece-·· 

de denetimden de 

çekilme neticelerini tevlik etmektedir. Hatta pekçok 

kongrele~e b~zı genç arkadaşların bizim nasıl olsa seçilme hakkımız 

yo'Ktur düşüw.;esiyl3 hareket etmeleri neticesinde iştiraklerüi 

önlemekte, bu ne'~ enle baroların ve r.'lesleğimizin pekçok hayati problem-

1 

ı 

-· 128 

Bunlar pekçok şah,i t olduğumuz 

misaller le:. sabit 

bnlcı_r•na:::CtadJ.r,. 

;·_;_::_.~_m mesleğir:ıizde l-;:'ıdemlinin\ her şeyi en iyi bildiği, kır~ emsiz 

clan ccrcç I'leslelr~~Gslarımızın -ise, kıdemsizlik nedeniyle tecrm.Jeden, 

basirettcn, 'bilc:iden y :>ksun ve bu yolda noksan bilgi sahibi oldutları 

hi c. bir ;.".m.qn iz, ah edilemez. Cünkü. bunun tatbikatta aksine pekçok em- 

.> ~' , 

sallerine r2stlamak ~~nkündür 

ve rastlıyoruz. 

·n evvel ~\:ClTLcşan Sayin Rahmi Mazat arkadaşım Danıştay' ın 

1;ıazı kr. __ 'CoJ·-·arından söz ettiler. Danıştay'ın verdi.f!:i kararlardan birisi 

1 

:kanunda r-:ı(i,~nı şartı hükmünün bulunmasi nedeniyle davanın red'di mi.hi- 

~ . . 

yetindod:L::.'. Bir de J.v.cı;yascı.nın eşi tl il~ ilkesine aykırı oldu(J;u · iddj_as:ı.- 

~nın hakJ.;. olup olmama r:ieselesi. Tatbikatta hepimi2 görüyoruz, bazı mah-- 

kemelere onzı kanun hül'ümlerinin Anayasaya aykırı olduğu yolundald iddiala:'"':u:o_: 

oir ;ıahks~--~" tar

- 129 

olmadığı ve işlerin g~_çlüğünden şikayette bulunduğuna biz de şahsen 

.şahit 

olduk. O halde, bir veya birkaç arkadaşın bu yoldaki b~yanları 

genel .prensipleri haldı 

gösterecek nedenler olamaz mevcut yasadakine 

göre.- Başka bir deyimie, bu tek tük misaller kıdem şartının de~amını 

haklı 

gösteremez kanısındayım. 

Genel Kurulun kıdem şartının kaldlrılması yolunda oy kullanacağı 

ümidimi muhafaza ederek, sizlere sai)!"gılarımı tekrarlarım efendim. 

{Alkışlar) 

BAŞKAH- Sayın İlhami Güven, buyurunuz. 

1LHAM1 GÜVEN (Ankara);_ Yü~e Kurulun :çok sayın üyeleri; 

Efendim, bendeniz konuya yetenek yqnünden değinmek 

istiyorum. 

Önemli olan staj müessesesinin yetersizliği, eğitimin yet~rsizli~i 

değildir 

kam .. mca, o ayrı bir konudur, .onda bir yetersizlik varsa ayrıca 

o yetersizliğin tamamlanması, giderilmesi için ayrı yollar vardır, i 

Bu bir kıdem şartının muhafazası için geçerli gerekçe olamaz kanısında-~ 

yım. Kıc'l.em şartının muhafazası hem demokratik ilkelere, hem bağımsız- ı; 

' 

li 

lğğa, hem de eşitlik pr~nsibine aykırıdır· kanımca. Siz avukatlık sıfa- 

' 

tını ruhsatnameyi almak suretiyle kazandıktan sonra o genç arkadaşımıza 

kıdemli o.vukatla birliktE? en a['l;ır davaları verme hak_kını tanıyorsunuz; 

ama seçilmeye gelince "Hayır, yalnız senin seçme ·· hakkın var1 

seçilme hakkın yoktur" diye antidemokratik bir çıkışt'a bulunuyorsunuz. 

Biz bunun acısını çekmedik mi? Barolar Birliği 1969 yılında kabul 

edilen 1136 sayılı 

Kanunla ihdas edildikten sonra bu organlarda görev 

almak hakkı 

daha çök kendini gösterdi; ama biz zaten eskiydik o zaman 

bunun acısını 

çekmedik. Acaba siz buraya , huzura kendi mahalli genel 

kurullarımızda 15 s~neyi daldurduk diye mi geldik? Hayir arkada$lar. 

15 seneyi doldur.an Ankara Barosu kalabalık, 5 bin kişiye yakın Baromuz 

1 

da 15 seneyi dolduran belki 300, 500 kişi vardı, bunun içinden ll kişi; 

,ı 

seçildik, Demek ki, Genel Kurulumuz oizi yetenekli gördü 'de huzurunuza'ı 

getirdi, ·Itonunun esasını yetenekte araıi:ıak lazım. Efcmdim, ı senelik

- 130 

avukat yapamaz" Ne biliyorsunuz ki, l senelik avukatı 

kendi mahalli 

Genel Kurulu ya ba.rosunun yönetiminde veyab,ut Barolar Birti[';i yöneti- 

minde görevlendirccektir. Kim aksini iddia eder ki, 1 senelik avukat 

bizlerden çok daha yeteuekli değildir. Bunlar kab~li münakaşadır" 

Binaenaleyh, ,demokratik ilkeler yönünden zaten bugün biliyorsunuz 

seçim sistemimizde de bir karıŞıklık vardır, bütün temennimle 

isterim ki, medenl: hakkını kullanmaya ehil olan, hakkında işlediği bir 

suçtan dolayı idam cezası tatbik. edilip de seçim hakkı verilmeyen genç 

ı . 

kardeşlerimize de seçme, ~eçilme hakkı verilmelidir. Binaenaleyh, bu 

esastan hareket edersek, dünden beri savunduğumuz bağımsızlık ilkesinden 

hareket edersek, eşitlik 

ilkesinden de hareket edersek, mutlaka 

ve mutlaka avukaJ::;ta kıdem şartı aranmaksızın dün baroda görev alan 

genç 1 değe_rli -avuı~at kardeşimize baro'·yönetiminde de, Barolar Birliğin-: 

de de görev veri~n~lidir k~nısındayım. Kıdem ~artının kaldırılması 

/ 

dileP;iyle hepinize saygJ..lar sunarım. 

(Alkışlar) 

BAŞKAN- Sayın Nabi İnal, buyurunuz. 

NABİ İNAL (Hatay)- Def'i;e:rli arkadaşlarım; 

Ben kıdem:in devam etmesi görüşündeyim. Bu konuda Sayın~ Oğuz ve 

/ ' 

Magat' ın gerekçelerine katılıyo'rum. Kıdemi savunurken avukatlık mesleğini 

icra ile meslek kp.ruluşlarında görev almayı birbirine karıştJ.rıiıamamız 

gerekir. 1\_\-ukat--müvekkil ilişkisiyle meslek kuruluşunda görev 

.alma birbirinin tamamen ayrı iki görevdir. Müvekkil uygun gördüğü ve 

avukatın da kabü:ü halinde bir davasını diledi~i yeni veya eski bir 

avukata verebilir, bu rivuka:tla müvekkili ilgilendirir; ama meslek 

kuruluşlarında görev ulacak avukatın bütün meslektaşlar adına, bütün 

meslektaşları baP:;lcı.yıcı nitelikte yapacağı işlemler her halde avukatmüvekkil 

münaseostre doğrultusunda 

görülmese gerektir. 

Bu itibarla kıdem kalmaiıdır; ama bu kıdem 15 sene yerine 10 

seneye veyahut daha makul bir süreye indirilebilir. 

deneti:r1i yapmaktan çekinmeyi gerektirmez, Yani, ben 

Kıdemin 

kalma~ı, 

1 

bir yere seçilemei

+31 - 

yecekser:ı bunun denetimini de yapmam, ille seçilecel\:sem yaparım demek 

gibi bir garip durum da bo.his konusu olmasa gerektir. Biz bayomuzda 

-,yaptı~ımız Genel ""urul toplantılarında kendi çapımıza göre kalabcılık 

bir avukat sayımız vardır ve Genel Kurul toplantımıza katılan arl:adaşlarımızın 

% 98 1 i ge:sıç arlmdaşlarımızdandır' bunun hiç bir sakıncasını 

görmedik ve ben ö~rle zannediyorum· ki~ 5 senelik veyahut 8 senelik avu 

-kat yaşlı bir avukat değildir, .. o da genç avukattır; yani 5 seneyi dolduran 

bir avukat ihtiyarlıyor mu veyahut eskiyar mu? Bunun için 5-8 

, veya 10 sene, Genel Kurulun uygun göreceğ'i bir kıdem süresinifi tenın 

·ması suretiyle meslek kuruluşlarındaki çalışmaların mesleki tecrübe 

.·açısından faydalı ve yararlı olacaP;ı kanısındayım •. 

Hepinize saygılar sunarım. (Alkışlar) 

BAÇK.AIJ- Sayın Suat Yılmaz Yalım, buyurunuz. 

SUAT YILIIIAZı YAI1IM (Kocaeli)- -Efendim, iki görüşü de hep b8rat 

1 

' ! 

ber dinl·idik. İki tarafın da kabili müdafaa izah ve imkanları var. Biz 

\ 

1;ıunu kendi Baromuz çapında düşündüğümüz ?'aman bazı mahsur ve faydalarını 

da gördük. Kocaeli Barosunda 150 arkadaşız. AşaP;ı yukarı 15 seneyi 

do~durmuş lO küsur arkadaşımız var. 6 kişi fiilen çalışmıyor. Seçim 

yapılmak gerektiği zaman 7 kişi içinden bir seçim yapmak zarureti var. 

:Ni te kim son Genel Kurula bir ai levi mazeret nedıimiyle ben iştirale edememişti~, 

arkadaşlar teve~cüh göstermişlerJ seçmişler. 

Binaen~leyh, seçim ve kıdem şartının fazla uiun tutulması belli 

' 

şahıslar üzerinde bir. toplamayı gerektiriyor. Gençlerin iştirakinin 

önlenmesi voya iştirakinin temin edilmesi 'gibi lmrşı tezleri teyit etmek 

üzere kendi Bgromuzda konuştuğumuzda, 

Baro Yönetim Kuruluna· seçim 

şartının hiç bir kıdem şartı aranmaksızın temin edilmesinin, gençlerin 

gayreti, Genel KurullRra iştirakre 

ve faaliyetler ve dinamizm balamından 

faydalı olacağı kRnısındayız. 

ii 

Disiplin kurul una gelince. Disiplin Kurulunda mua;y-yen bir tecrü- 

11 

benin ve mesleki daimİli:(";in faydal'm olacağı, onun ayrılması. ve şimdiki

IL _____ . 

- 132 

:bis.ipl_in Lurulunun' süresi olan 4- senenin fazla olmadığı ko.nısınch,y:Lm. 

/;Barc Bas;kanlı[";ı 

mevzuuna' gelince •. Bendeniz Baro başlm;rrlığ:.nı 

g;·eniş teElc:~l kabiliyeti ve geniş tecrübeye istina:t eden bir teı~:wı:cl uz- 

• 1 

~u 6lması bakımından gerek mahkemelerde, gerek dışarda, gerekse reslek 

camiası içinde Dir ağabey, dışarı karşı bir ono re dunımu, temsil kab i-- 

, 

liyetinin fazlalığını ve sözünü 'söylediği zaman asırliğının Ölçüsü 

olması bakımından Baro Eaşkanlığinın bir süreye tabi tutulması; ancak 

süre f~zla 

geliyorsa bunun bir miktar tenzil edilmesi kanaatindeyim, 

Barolar Genel Kurulu mevzuuna gelince. Barolar Genel Kurulu mev 

zuuunda da 15 sene çoktur arkadaşlar, Bir kıdem şartı, bir meslel:J: 

tecrübe arayalım, genç arkada:ş da muayyen bir süre sonra bu imkaı"lar-' 

dan istifa edebilsin. Barolar Birliğini 

bir okul gibi kabul ediyorum, 

her gün bir şey 

öf;reniyorum burada, bu okuldan onun Çla/istifade


lliifliRh"!!ıl'i&.~l 

ı 

. - l-33 -. 

~lacak bir kişinin muayyan bir tecrübeye, muayyen bir s.afhanın g8çiril·· 

ıiıesine ihtiyacı olduğuna kaniyiJ:ıı. Bazı ,delege arkad;şlarımız 16 bin 

. . 

küsur avukat içerisinde 9 bin genç arkadaşın yönetime iştirf'J..k etr:1ediğinden 

yakındılar; fakat bil~eliyiz ki, bu bir deneme~ bir geçiş safhasıdır.' 

Çünkü, 1136 sayılı Kanun çıktıktan sonra hepinizin malur:ıu 

olduğu üzere avukatlığa büyük bir tahaccüm olmuştur. Çünkü, 1136 sayılı 

Kanun stajı ve imtihan gibi bazı kısıtlayıcı hükümler getirmiŞ ve 

bunlardan kurtarmak için Hukuk 

girmeyi daha fazla tercih etmişlerdir. 

Fakültesinden mez·un olanlar o.vukatlıağa 

Birkaç sene geçtikten sonre3. 

göreceksiniz ki, bu. çok sayıda genç arkadaşlarımız birden kendilerini 

yönetimin iÇerisinde bulacaklardır. 

O itibarla', gerek baro idare 

kurulu ve diliğer ~.ı:ademelerinde, gerekse Barolar Birliğinin tensil inde 

rnuayyen bir tecrübe safhası geçtikten sonra kıdemli o.rkadaı:;;ların bu 

kurullarda görev alması daha isabetli olur lmnısındayım. Çünkü, bilhas 

sa biraz öneekı :ırkadaşımızın ~·a ifade ettiP;i gibi Disiplin Kurulunda 

. görev alacak bir arkadaşın daha tecrübesi olmanış, başından sıcak, 

soğuk geçmemiş bir kişi .olduğunu düşündüt;ünüzde, bu karko.daşın herhangi 

bir disiplin cezasına çarptırılro.ası icıiı.p eden ,veyafiutta böyle bir 

ithamlo karşılaşan bir ark~daş hakkında vereceği kararla,daha tecr~beli, 

daha fazla sJ.cak, soğuk başına değıhiş bir kimsenin vereceği karar 

arasında bir ~ark var~ır. 

Ayrıca, 

1136 sayılı Kanunun 62 nci maddesi, kurullarda r;örev 

alan kişilerin sorumluluklarını da hükme bağlamıştır. Eğer görevini 

hnkkıyle icra etrıediği takdirde Cumhuriyet SavcılıP:;ı Türk Ceza Kanunu-: 

nun 230 v~ 240 ncı maddelerinm o kişiler hakkında tatbik edecektir. 

Demek ki, bu sorumluluk· idrakine kavuşma 

icap eder. 

Muhterem arkadaşlarım; 

denemesi, dÖnemi 'geçirilmesi 

' 

Bir de Barolar Birliğinde baroların t~msili me~zuu vardır. Bil-/ 

miyorum Divan bu mevzuu konuşurken acaba bu kısma giren mi diye 

düşünüyorum. Çünkü, mevzuumuz 90,98 ve 114 ncü r:ıaddelerin değişikliği

~i±r. 114- ncü maddede bc:ı.roların Barolar Birliğindeki temsiline ait hül{Ül 

~eri 

ifade etmektedir. 

135 - 

dı. Sayın hatiplerden herhangi bir sınırlandırma ~lmadığı cihetlc 

kendilc,r:Lni biraz dikkatli olnaya ve difi;er konulnrırrıızın 

da l:.onusulmasına 

zaman ayırma fırsatını bize vermeye yardım etmelerini rica ederir 

'l 1 eşekkür ederim. 

:i:IıiiAH KUTAY (Ankara)- Sayın Bcışkan, Genel Kurulun sayın gelegeleri; 

Ss.yın Başkmın da işaret ettikleri gibi hakikaten konu az çok 

tavazu etmiş durumda. Bu itibarı~ ben de uzatmadan g~rüşlerirni arz 

etmek istiyorui'l. Yalnız, bir hususa ~ncelikle tenas etnek zorunluğunu 

hissetmelcteyim. Bu Olağanüstü 

Genel Kurul di[:i;er genel kurullardar' 

farklı bir ni te lik t::ı.E;ımaktn.clır. Avukatlar,' b2rolar kendi ko.nunlarınır 

hazırlığı içindeelirler ve bu onların şü~hesiz en doğal haklarıdı?. 

Parlamentoda Kanunun ne şekilde çılwcağını düşünmeden biz rnesleğimiziıl 

icapları istikaı:ıetinde burG.da karar G.leak nevkiindeyiz. Metot bakımın· 

dG.n de, c:: C;:c::' gGnel ku:r:cıllardan farklı tarafı şu olmaktadır; bir i,ez, 

anti tez ve sentez striktürü içinde g~rüşler belirecek ve kuşkusuz en 

isabetli sonuca varılacaktır. 

:ı.:ı.urada bizlerin her konudn aynı g~rüş parnlelinde olmamız beklenenez. 

O y~nden belli l::onularda hetsıl olacak çoğunluk işüphesiz, yine 

isabetli bir sonuç olacak ve bunu hepimiz saygıyle 

karşılnyaco.Çı';ız. 

Sayın arkadaşlarım, bem şahsi g~rüşüm olarak kıdem sözcüf:iinü 

kullanma;y:~ca~ır:ı, çünkü biraz alerjik s~zcük olo.rak g~rüyorun. Eecrolarda 

g0rev alnnnın belli sürelere bet~lanıp, ba~lananması konusu ve 

bunun zorunlu olup, olmaDası 

konusu üzerinde iki esnsta dur:r.wk istiyoruL'l 

Dif:er arkadaşlarım de~indiler, ben kısaca tekrar başka y~nlerden 

temas etmek istiyorum. Mesleki formasyonun teşekkülü 

için kökane 

inmek lnznı. 

Kimse hüdai na bit bir scur:o.tka.r ruhuyle yeni bir mesleğ;e 

intikal etne z. Hatta srmntkarın de,hi zor şartlar altında uzun süre 

çalısmava ihtiyo.cı vardır. Memleketimizele Barolar Birli~inizde (Sayın

f . 

:.... 136 - 

Magat çok güzel ifade ettiler) bundan 13 sene evvel Avukatlık Ka;nmu 

hazırlığının barola_rca haşintılmış olrtası sırasında Barolar Birlifi;inin 

kurulabileceğini biraz belki egzejere edilmiş olabilir; ama bunun 

düsünülmüş olnası 13 yılda nasıl bir mesafe katedildi~ini ifade etmesi 

bakımından 

çok ilginçtir. 

Avrupa' da, örneğin Fransa' da avukatların ı;ıesleğe girdikle~:'i . 

tarih 1257 yılıdır. 

Türkiye'de Mahannat Kanunu 1924'te .kabul ediJmiştir; 

fakat arzuhaleilik ve dava vekilli~i günümüze kadar gelmiştir ve 

biliyorsunuz Avukatlık 

ICanununun geçici hükümleriyle dava takipçileri 

ve dava vekilleri avukatlık mesleğini icra etmektedirler. 

Türkiye bir •:yritı çizgisinde ,değil, devriı:ı çizgisinde iLrlemektedir. 

Bugün Türki~Te' de yetişmiş olan hukukçu kuşağı Atatürk iıukukçusudur. 

Dün yine burada bahsedildi, büyük Atatürk'ün Ankara Hukuk 

Mektebini açış konuşmasında genç hukuk ne s linin hangi koşullar a:ı_ tında 

yetişeceğini orada e;e.yet veciz belirtoiştir. Binanaleyh, bizirı ö::_çümüz 

evrim çizgisi dEJğil, 

devrim çizgisidir. Ancal', barolarda gör•:;v 

nlmcı.da belli sürelerin aranrn.nsı hususunda benim görüşüm açısındnn 

ileri süreceğim ge~e.kçeler şunlar olmaktadır: 

Bir kere Türkiye' de ild hukuk fakültesinde uygulanan ö[l;retim 

metodu tek metot dedeğirıiz teorik öğretim metotudur. Türkiye'de tıp 

tahsiline başlaya~ı tür· öP:rençi eskiden feseğen denilen birinci sınıftcı.n 

itibaren kadavr~ üzerinde çalışmaya başlardı. Teknik üniversitede 

öğr~nime başlaynn bi.r öt,rcnci şantiye ve o.tölyede çalışmaya baş:;_ar. 

Genç arkadaşlar::.n~~-r. bc;lli bir süre aranmaksızın bütün avukat arkadaşlnra 

görev verilmesi ~ıususundaki görüş muhterem bir görüş olmakla beraber, 

biz de aym_ ko:şullar al tırıda yetişmiş r:ıeslektaşlarınız olarak 

. bunun bazı sıkıntJJ_arı n yaşamış kişiler olarak, sor:mt örnekleriLi 

görmüş ve bizzat kendi~iz yaşamış olarak arz ediyorum ve tam bir 

objektif açıdan baio_yo ··ım, deı'f,erlendirmeyi- bu noktadan yapıyormı. 

Hukuk Fakül tesi.ndel.d ö ·;'etin hiç bir zarıan adliyeye inilcils et::: f.:.::,, yan-

- 137 

sımaz, kurparatikler dahi yapılmaz. Bir hafıza eforu ile hukuh ~~hsili 

to.r:ıamlanır. Hafıza eforu ile hukulc tahsilinin te-narüo.nması hukukc;u 

olmak için yeterli olabilir mi? Bnkın 

bilgininin hukukçuyu tarifini okurıak 

size müsaade ederseniz bir hukuk 

istiyorum: Alman hukukçul:.r:;ndan 

yYeri:r.ıg'irı bıiı.r hukukçu tanımı var. Bu şüphesiz belki direk olarck 

bizim hukuk öt,renim sisteninizin yetorsizliği açısından ilginç b~.r 

tanımdır. Lütfen ba~ışlamanızı rica edecet,im ve bu tanımı size tekrar- 

!Lmak istorir:ı. "Hukukçu, hukuku anlamak, hukuku bilmek için sadeec 

kanun bilmek yeterli değildir." 

diyor Yering."Hukukçu olabilnek :için 

iki ni teli('O;e ihtiyaç vardır. Evvela husus i bir :rıüşahade idrcık krüıilili.. 

yeti, nücerri t Ş8ki1de düşünmeye husus i biralışkanlık, hukuk hü~r i. 

Böyle bir lzrıbmliyet ve alışkanlığın elde edilnesi için uzun bir ç,alışmnya 

ve bü~rük bir nümarise ihtiyaç vardır. Sonra da, hukuki lwvrrcmlarla 

düşünebilmek, so:nutun altında soyu tu, soyutun altında soı-~utu r ·örebilme1c: 

lmb:;_liyeti; yemi verilen vukıcünrda bir bakışta ve ser:-'~1.~ le 

hukuki prensiplsri fark edebilnek, hulcuk:l teşhis, kısacası hulnü sana- ' 

tı. Bu iki vasfın birleşmesi hukuk terbiyesini teçldl eder. Bir limsede 

hukuk terbiyesinin mevcut olabihı.esi 

için, o kimsede bu il:i ne. teliğin 

bulurn:ı.s.sı lnzındir." diyor.· ŞL~di şüphesiz bu tanıe b15tü:' hukukçular 

ic;in yo.hut ta herkes için farklı 

olrtbilir. Ancak, objekti!il ve 

bilimsel bir temel tanım getiriyor. Bunu 4 yıllık hukuk ö~renimi teorik 

olnrak edinilen bilgiler sağlayamnz. Barolar Birliği de bunu düşünn\iş, 

hem Eıesl ekz leontolojisi bcilnnından, hen de hubJk Ö(i;renLıinin 

teori yanında pratiğe de yer vermesi yönünden bir müracantta bulunmuştur 

.. Drtrolar Birliğinin Ankara Hukuk FoJcültesine yaptıl~ı müracaat, 

progranların çai!;daş eğitim ve ihtiy:lçların uygun h.s.le getirilmesi konusudur. 

Ado.let Bakanlığı ve h;kimlerin temsilcilerinin işbirliği 

haiinde çalışıluası ve hukuk tahsilinin pratik y6nden geliştiril~esi 

teklif l3dilnif?, Ji'akiü te Profesörler R:urulu bu teklifi 19. lO. J ) ta~ 

rihinde olumlu olarak karara bağlo.nıç; fakat 1976 yılına ge~i rı~~i 

/

138 - 

halde, yani l972'de Hukuk Fakültesine giren bir B~renci 

arkadaşı~ız 

bu yıl Lwzun olacaktır; fakcı.t bu yönde Hukuk Fakültelerimizde bir 

gelişme 

kaydedilmewiçtir. 

Çirıdi mesleki formı.syon 4 yılda Adrılet nekanizmasındnn kopuk 

olarak ve hafıza eforuyle sürdürülen toplu bilcülerle terşekkül etmez. 

Hepimiz, ben şahsen 

Hukuk Fakültesinüen mezun olduktan sonra stajı 

müteakip çalışma yıllarında bunun sıJıntısını çektin ve yaşadır:ı. O 

yönden ifadelcrin foerçeklc,re dnynnınaktadır. 

Baro orgA.nlarında görev alBc,nın belli SÜ:r;'r:lere bcı.P:;l:-mması, barolnrın 

otokontrol sistemiyle çalışı:ı.ckta olL1ası yönünden erdem dc~[:f;ilmidir? 

Bugün bai":ımsızlık 

yolunda daha ileri bükliGler getiriyoruz ve 

meslek kuruluşları içinden çıkıp ynrgı bölününde yer alrıak istiyoruz. 

O takdirde avukatın kişisel sorumluluP;u daha çok artıyor. Biliyo:c~sunuz 

Avukatlık Kanununun ilgili r:ıaddcsindu baro organlrı.rındcı görev alanlar 

Devlot Dsınurları hakkındr:_ki görevi srcvsakl2r:ıa ve görevi kötüye 1mllanma 

gibi 230 ve 240 ncı r:ıaddelerin müeyyidffilcri altındadır. Görevin 

layıkıyle yerine getirilr:ıesi meselesi dışında, demek ki kanun koyucu 

kamu hizrwti olan avul:atlık hizmetinin orgo.nlerda görev ifcı. edilirken 

onun sorumlulurunu dahil ·ağırlaştırıcı 

bir DÜeyyideye ba[i:lmnıştır. 

Binnenaleyh, genç nrkadrı.şlcırırnzın görev n.lrın hususund n biz 

onlara görev verirken, biraz da onln.ra bel:~i onuzlayama;~pcaklnrı bazı 

görevler ve sorunluluklar yükleBiŞ olaco.;~ız. Tekrar if;:nret edeyim, 

bu hiç bir zo.nan genç nrl::o.do.şlo.rı trı.b:Lrirr.i w~zur görün ho.fife cıl:i'ıak 

meselesi dep;il, bu to.EJ.o.nen eP; i tim sis teı:;ıinin 

bir sonucudur. EC;i ti:ı;ı 

sistemimizi rıvukr t yetiştirecelz biçü:ıde tatbil~:ctrı yönelik bir eiü tim 

sister'linin ÖP;renim sırası:ııdG uygulrı.y:ıcak biçinde ıslah edelirı, ondan 

sonra belli bir süreye lüzun kaln0.yD.bilir. Di(~er 

yöndelü görüplrrim 

iso şunlc'crdır:

- 139 

Meslek kuruluşlarının, di~er me~lek kuruluşlarının statüaline 

baktığınızda, mesela Tabibler Birliğinde, Eczacılar Birliğinde birtakım 

süreler tc:ınınmış ve hatta kademeli süreler tanınmış. Demin bazı arkadaşlarıL-; 

değindi.ler, Disiplin Kurulundaki süreyle Yönetim Kurulundaki 

·süre farklı. Hakikaten Dü.iplin Kurulunda görev almış bir nrkadaşınız 

olarak bizlere intil~al eden olayların da deE;erlendirilnesi suretiyle 

fikirle~inıiz olUşmaktr.dır, hatalar hatta flnrır:azın düşüncelerinin terkibini ynpabilelim. Bunu 

yRpnbilirsek kuşkusuz nvukntlık ve barolar Türkiye'ye çok şey kazan- 

~ dıracaktır.

Scıygılarırn SUJ111rıc, teşekkür ederirı. (Alkışlnr) 

BAÇiiUJ..:. Efendio, Bc.şkrmlı~ırnza Orban Apo.ydın ve arkade,rşlnr:ı.. 

tarafından verilmiş bir yeterlik önergesi vardır. Şiwdi bu önergeyi 

oylnrınızn sunaco.C;ırı. Bu konude. söz alr.ıe.k isteyen varse. pek t:,;.bii kandilerine 

söz vereceC;in. Henen şunu 

arz edeyim zaten Heyetiniz bu önergeyi 

kabul ederse Ziya Nur Erün, Enver Arslanalp ve Sait Knya'nın 

söz 

hakları 

oahfuz olarak. 

AHMET 1L\rm1 SAYAR (İstanbul)- 

Ben yeterlik önergesi verilneden 

önce söz isteıniştin. 

AY'I'EN DİK (İstanbul)- Ben de dcı_ha önce söz isteni'?tin. 

BAÇrAF- Efendim, Ayten Dik Hanır;ıla Alınet Hcırıdi Saynr Bey 1 j_n 

usul hakkındn söz isteneleri vardı; fakat söz verilece[i;i Başkanlık 

Di vanınca belirtilrıerüşti. Kifnyeti nüzakere to.kriri kabul edilirse 

sözleri kabul edilmiş 

olnayacak. 

AHN'ET HMFDİ 

SAY11R (fstrmbul)- Biz söz istedi[i;imiz zanan yeterlik 

önergesi verilnemişti. 

AYTEF DİK (!stanbul)- BB.şlmnlık Divanınca yapılan bir gecikmeden 

dolçıyı biz söz hakkır:ıızdan olamayız. 

BM,;I~:AN- Hanımefendi, Başlmnlık Divarıınca ynpılı::nş bir gecikme 

de~ildir, lütfen müscınde bu;yurun arz edeyino Konu ortaya geldif,i 

zaman söz isteyenleri sorduk ve tek tek yazdık, 12 kişi s5z istediler. 

Bilalıara rıüzakereler sırasınde. ayrıca siz söz istediniz. 

ZIYA NUR ERÜN (!stanbul)- Önergeyi geri nlsınlnr. 

BAÇKAN- Peki, önerc;e geri alınmıştır efendir:ı. 

Buyurun Snyın 

Ziya Nur Erün" 

ZlYA NUR ERÜN (İstanbul)- Efendim, saygılarımı sun:::ırım. 

Ben konuya çok kısa ve kendine göre başka cı.çıdan girneye çalışacaP;ır.1. 

Sayın İlhan Kutcıy arl-c1daqıyı sözür:ıe bnşlarken "Biz devrilin 

çizgisinde~riz, evriı-:ı çizgisinde değiliz" dedi, çok h2klı ve bu açıdan 

meseleyi e lo aldıP;ırnz znnan dn Sayın I lhan KutGy' ın vardıP;ı sonucun

- 141 

tarı tersine bir sonuce varrıo.rnz ger-ekiyor. Çünkü~ 20 nci ,-ısır o.r'~ık 

bir koşu! sürat nsrı. Ekonorıik ~çıdnn olsun, sosyel açıdan olsun, 

devar:ılı ;y~r ilerlene var ve öyle bir ilerler:e ki, bunu o.r'cnk çok biiyiil~ 

bir dinnrıizm lazım yetişrnek için. Dinamizmden yoksun her örgüt rutlcka 

ve nutla~a geri kal~caktır ve bisiklet nisali dlişecektir~ duran bisiklet 

düşer, ,;;icdi biz bu açıdan ele aldığımız zaman örgütünüze belli 

dinarnizni 20 nci asrın gorektirdi~i devrin dinanizmini getirmek mecburiyetindeyiz. 

Bunun için de evvtiln kendimizi trmıyrılır:ı. 

Bizim. ~mşc. 

ğı:c:ı.ız bu dinamizme rıalik değil maalesef. Çünkü, artık biz doV,anırJ gereği 

şartları-.mışızdır, alışkanl.ıklarınızdcn çok zor kurtulan insanLı.rız, 

bunu. açü::ça belirtelin ve koşa:wayız crkadaşlar. Yani, 200 ı::ıetre kOfU:Ş. 

ca nefesimiz kesilir, düşcriz. 

Onun için de bizin örgütümüze bu Qinaro.iznre 

tliaşıyan ve bunun sorunluluğunu bilen gençlerir:ıizi sokmo.yo. mecburuz. 

Crc;ütü bu dinaniznden rıt:ı.hrun etrıek çağa aykırı, çağdış ı. Zaten 

onlc.r gı "'tlo.ğımıza b::ıso. basa bu hakkı alacaklar. Çünkü, İstanbul Barosu 

7 bin kişilik bir baro ve bunun L~ bini genç ve burada tensil edilemiyar, 

çok tuhaf. Biz onların oyuyın buro.ya geliyoruz, o:cılnrın dertlerini 

istersek burada dile gctireceğiz, isteı::ıezsek getirmeyecegiz, 

b5yle şey olmaz. 4 bin kişi beni seçecek, kendi seçilemeyecek, yck 

böyle ŞE:}' 

dünyada. 

Bn dinamizrı nokso.nlıi';ını Barolar Birliğine getirmeyelim. Buna 

hakkınız yok ve e~er bu ôrgütü başarıyle bir yere varmasını istiyorsak 

o dinanizni bizir~ ener&ir:ı.ize krı.talım. Bunun için de ben bu kıde:r:ı k:ı. 

sıtlanasına 

tamamen karşıyım. 

Ayrıca, arkadaşlarımın verdi~i bo.zı nisaller var. Diyor ki, 

Rahmi Magn.t arkndasınız ~ "Ben idarı :r:ıahkunu birisinıiı bu haldn verobiliriı:'l; 

ana örgütü yönetmeye verner:ı." Yemi bir ·egoizn. Biz ba:şke,sının 

hakkını lmrumayrr bu adann verobilecef;iz, kendi hnkk11:ııza gelince "yok, 

sen dur" diyeceğiz, böyle bir ee;oizmi de kcı.bul etniyorun, bu dr.\ 1Jir 

no.ntık çeli;şkisi ol UJror. EğGr birisine başlwsının hakkını korıyı:~yı,

1 

- 142 

heıcı de ho.ynti bir hakkını l:orunn3'ı tanıyorsak, lnmdi hakkınızı k.Jrurıasına 

da güveneceğiz, buna necburuz z2ten. Bu bakırı1dan bir tutarsız 

düşünce karşısınd~ k~lıyoruz. 

Ben sözünü kıso. kesc;ceftim, lütfen örgütür~ıüzü bu dino.rüzı1den 

ı:ıahrliı.m etı,wyelin. (Al kışlar) 

BAf,JZAI'T- Sayın Enver Arslnna~p, bu;yurunuz. 

EleVER ARSLANALP (İznir)- De~erli arkadaşlnrı~; 

Denokratik baro örgütünün dinnıniznini 

rneydnna getirecek olan er· 

can eelıcı nokta gayet tn bii olarak enine boyuna n.rkadaşlnrırıız çoşi tl:'_ 

açılnrd2n 

dile getirdiler. 

Bazı konuşmalar duygusal, bazı konuşı:ıalnr nantık örtüsü i~inde 

oluyor; fakat ben s0ze tarihsel gelişim açısındnn başlc:uJak istiyorum. 

E~er tnrihsel gelişim açısından bu nesele ele nlınmazsn, biz bur~da 

bir kısuımız loncc..yı rJÜdnfG.a edeceğiz, bir kısnırnz ise der:ıokr~Jtik bor -, 

örgütünü r:ıüdafaa edeceğiz ve bu şekilde bir çıkmaz,bir noktaya cotirr:ıc 

çabası ortadan kalknış olacak. 

Şimdi 1970 senesinde İzmir'de yapılnış bulunan Genel Kurul 

toplantısında ben hepinizi hiç bir küçültücü anlan t20ır;ımnak k~;_;yı t 

ve şartıyle Atina denokrasisinin yaşlılar necli~ine benzetniştir:. O 

Atina denokro.sisi 'ki, tarihe bliı. yaşlılnr r:ıeclisinin getirTüş bulundufi:'J 

ilkelerle intü:al etniştir; ana tarihsel gelişin i ti emriyle o Atina 

Deı:ıokr'lsisi dediP;imiz denokrasinin gerçek bünyesine baktıfi:ır.ıız zar!lan, 

500 tane neropaj, diğer t""raftcı. hakları elinde bulunrıc:yan pleplcr. 

Bu benzetne talliihsiz bir cslişin 

sonucunda bizim baro örgütlerine 

yansınıştır. Neden talihsiz? Gelişim itibariyle 13 ncü asırdn ilk 

brıronun Fransa' do. kurulnuş olrınsı dolnyısıylc br:.royu teşldl etmiş 

bulunan pcıpo.z çöcezleri ki, bu cübbe de oradan gelrıekte onun için karş~yım, 

gayet tabii onlar kilise hiyeraşisi içinde en yaşlıların~ 

do~':nnın kendisine ver~Jiş bul undup;u bir lütuf dolo.yısıyle en ycışlılnrıı 

eline bir tane sopa verı:ıişlor ve denişler ki, "Sen batoniyesin~ sopa 

taşıyEm ado.nsın"ve böyle bir hiyeraşi r:eydann gelmiş.

; 

f 

- 143 

Sonra bu yavaı;; yavaş uımtulnuş; çünkü s0ygınlığı yok, kralın 

yanınd:t Emcak ono. fetva vernekle neşgul, unutulnuş. Rönesans devrinde 

yavaş yr:rv_aş gelişneye bnşln.rnş; fakat toplur:un o zananki durunlarında 

hala bir denokratizasyon söz konusu olnadığı için bnzı imtiynzlo.rın 

devam eı:;nekte bulundu?':;u görülnüş. Do~anın kendisine lütfetmiş bulunduf1;u 

yn.;;;lılıktan uzaklaşılr:ı.ış, bu sefer dermiş ld, "Meslelcte şu kadar 

k:Lder:ıi 

olan buro.;)·n geçsin." 

Şimdi bu tarihi gelişin tananıyle o zananki toplunun yapısınqan 

gelr:ıekte o:ı..an bir netice ve loncnları zaten hepiniz okuduk ve lonca 

l 

1 

devrinin de l 789 'da Imldırılnayc. ba~landığı çıktı ortaya; arr:a bur::.un 

yansımaı:-;ı Batı' dn neslek kuruluşlarında devam etti. Özellikle ve 

özellikle barolard~ bir nevi lonca atılanadı, Batı'da da atılamadı, 

Biz 11no senesinde dün söyler'l.iş bulunduğur!l gibi ilk defa İstanbul 

:Sarosunda avukatların örgütlenmesi söz konusu olduğu zanan, 

kendile~::-~- bu baroyu kuran yRbancı olnuş olnasına rağnen ve gelmü? 

oldukları nenloketlerdeki baroların teşekküllerini bilniş olmasına 

ratmen, inc::.enlerin mevcut olduğun.u bilniş olrırı.sına rnğrıen yapr:ıJ!ş oldukları 

bir baro örgütünde kıdemi tnmanıyle kaldırmışlardır. Yani, yönetirı 

konusu ki, o örgütün dino.nizrıini getiren yönetin konusu oraya 

mensup olan kinseler arasında 

hiç bir tepki görneniş. 

Cumhuriyet devrine p:eliyoruz. Cunhuriyet devri bizi der:ıokratik 

bir.dllzende örgiltlemenin bir başlangıcını getirmiş. 1924 senesinde 

avukatlc:.rı bir nolcta;yc, getin'lek isteniş. 18 veyrı. 19 mB.ddelik bir 

Muhammat Kanununda örgütlenr:ıe ·söz konusu olduP;u zm:ıan şu örgütlere 

e;irniş ol3n avulc1tlar rtrasında hiç bir ayrıcalıle tanuıamış ve bu 1938 

senesine kadar dev6n ot:rıiş ve şirıdi size şu gözleni de arz etnek is- 

I . . 

terir:t; o zananki Eş inn. si devrim Şükrü Saraço~l u zananlarında anti 

denokratik olduğu 1951 senesi tespit edilr::iş bulunan Avukatlık Kr.n:unund:ı. 

ki, biliyorsunuz iwrupf', o zamm hangi rejinlcrin baskısı altında ve 

~ hangi r2jinler insanlıf':ın nahfına doğru gi tnektodir ~ Bütün bu k::ıY'unlar

- 144 

tetkik edilniş ve neticede 3499 sayılı K2 nun kabul edilctiği zm:~m 

yine önr,ütlemıe konusunda hiç bir fnrk gözetilneı::ıiş; fakct bu ne 

zanana kadar devan etniş, 1969 senesirie kadar bu iliizen gitniş. H&ngi 

tarihten iti~2ren, bana göre l870'den itibaren aynı şekilde gitni~. 

Şindi talihsizli~e geliyorun. Dün söyleuiş oldu~un gibi bizim 

topluihunuzun 11caip bir knflo:,ri var. Bir tc.rafa gidiliyor, ileri do[S"ru 

gidiş oluyor, akış or~::ya do[':ru oluyor; ora;:la giderken bir de bnkıyorsunuz 

ki, der'i;iştirrıel

- 145 

Tabible- ldasınn karşı btittin doktorlar karşı gelnckle birlikte k, lmıştır. 

Bur;:;ün otori tarizni yerleştirnek isteyen bir nkı:nn ntinessi l' eri 

br,ro bac::.l::-·•:ılarınd::m kurulnuş ki, biz onlara nandnren diyoruz tJ.p>ı 

eski Çin'deki tüccar mahiyetinde nnnderen diyoruz, bunların olu~ uracn[;ı 

ve bütün barolarJ_, avul

gBrtiyoruz ki, bizin 15 senElik olan kıdem silrenizi bir nevi açık artırrcıo;;ra 

çıknrnış::_zdır, bunu birnz ineliralin gibi bir tutun içinele 

oluyoruz ve gBrü;; orsunuz ki, denokratik h2klnrdan yoksu1'1. bj_r hük"lim 

olelu~u içinelir ki, açık nrtırna çıkıyor orta;yn ve bu bnşlnngJ.cından 

bHri ~çık artırma. Fonçelvis 20 sene demiş, Bteki lO sene demiş, Bteki 

15 sene deniş, 

sonradan Ttirkiye Barolnr Birlifi;i kurulduktan sonra 

bakiJıŞlRr lO s

,; 

- 

1wr 

dit ederek fikirlerini arz etneye çalışacagım. 

ulaşr1ada 

Efendin, kıde;'J neslekte tecrübenin illanesi olarak etkili cıonuca 

daha otkili bir yol .olarak birçok yasalarda ve de neslek 

kuruluşlarında yükselne şo.rtı olarak kabul edilniş bulunnaktadır. 

Bendeniz kıdernin kesinlikle gereksiz olnadı~ı ve de kıdec 

rıüessesesinin Iıarolar Birlitı;i Genel Kurulunda ve bnro idn.re heyetinde 

görev almmın nuayyen yıl hizmet etmiş meslektaşların tekelinde ole.n 

bir durum yoratnnyacaf;ını ve fakat sadece ve sadece r:ıeslekte bir aşamanın 

ifadesi olarakk kabul ediyorun, şahsi fikrir:ı budur. 

IIukuk FaKQltesini bitirmiş ve avukatlık stajını başarıyle neticelendirniş,avukatlık 

ruhsatını alnış genç, dinanik ve atılın içerisinde 

bulunan arkadaşlnrınızın mesle~in her nşanasında görev alması 

gerçekten arzu edilir b-ıiı.r olaydır. Ancak, neslekte tecrübe nüvar~~si 

sahibi olan ve nuayyen müddet bu göreve başkoymuş kişilerin kc"ı.rar vermede 

ve onu yerine getirnekte daha tarafsız, daha r:ıutedil ve hislerinden 

uzak olarak karar vereceği fikrindeyin, bu benin şahsi bir fikrimdir. 

Benden önce muhteren arkadaşlarımız 

muay;yen hizmet süresj_ni 

doldurmanış olan neslektaşların bu kuruluşlarda görev almanasının 

eşitsizlik oldu(;unu kabul etmektedirler. Benir:ı acizane şnhsi kanaatirı 

odur ki, bazı !mruluşlarda görev almış olmayan genç arkadaşlo.rın 

bu olanaksızlı~ını, onların yeteneksizli~irie de~il, sadece ve sadece 

tecrübeye izafe edilen deGerin bir sonucudur. Bu kanıtımı 

ileri stirmek 

için vaktinizi alnadan bir fıkra 

anlatacatı;ım: 

Gençlif,ini sağlına dikkat etmeden gğçirniş olan bir bnba vardır 

Bu baba önrü boyunca kışın palto, pardesü giy:rıeniştir ve gençiYinden 

nükseden bu alışkanlığın vermiş olduğu bir hastmlıkla nustariptir. 

Zaman gelir ki, oğlunun drı aynı kendisi gibi hareket etti~ini g-0.rür. 

Çıkarken defalarca, "Oğlun paltonu nl, pardesünü al" gibi uyarılarına 

rağmen genç o[lunun katiye;ı kendisine itaat etnedif:tini gör:ür. Kendisi

- 148 - 

de gençlii',:~nde c:ı.;ynı yoldc:ı. yürüraekteydi. Bir gün o['i;lundc:ı.n dc:ı.hi çok 

sevdiği torununu lmcağınc:ı. o.lır ve pencereyi c:ı.çıp gider orrı.de. oturur. 

Oğlunun o 7,mnn, "iıo.ba ne ;yapıyorsun?" denesi üzerine, "Sen ne ynpıyorsan, 

bc~ı de onu ynpıyorun" şeklinde ceyap vermiştir. 

:Su nedenle benden önce konuşan arkadaşln.rın Hntay, Kocneli, 

Erzurun dolegesi arkc:ı.daşlrı.rının 

ve Kutay Beyefendinin fikirlerine ben 

de r:.ynen iştirak ediyorun. Kıdenin azaltıln::ı.sı yolunda bir önerinin 

getirj_lnesi_nin rautlak olduğu 

do. bir gerçektir. 

:Sir de zamanın kısnlığı dola;yısıyle bu mevzuua l'azla dokunmayo.- 

cağım. YaJ.ilız, dün bir öneriniz vardı, 114 ncü nadde hakkında olnn 

bu Bneriye Erzurum delegesi arkadaşımız da değindiler. Ben dün bur~da 

arz ederken arkadaşlarımızın nuhalefetiyle ka:r;'şılaştık, kanundn bu 

yolda bir .; arahat olduğunu 

söylediler. Gerçekten ncaba yanılıyornuyum 

diye gitt~n ve mac:ı.lesef 114 ncü naddede 90 ncı maddeye bir atıftrı. 

bulunulDıJ;rC'r; yalnız 90 ncı maddenin ikinci naddesine bir atıfta bulunuluyor. 

:>ı nedenle 114 ncü rrmddeye gerçekten barolarında 15 yıllık 

hizmeti dcldurnanış avukat bulunr:ıayrrn hallerde kıdem şartının nrnnmadan 

Barolar Birlif!;inde o bnronun dü tensil edilnesi olnnağırıın 

tanınnası 

küw.atindeyin. 

,, 1 

Say~ılarını nrz ed~rin. (Alkmşlnr) 

BAE,~vıH- Srıyın Ayten Dik, buyurunuz • 

.:l..FLLN DIK (İstnnbul)- So.ygılarırıı sunarın efendirı. 

Ba~alnr Birli~i gerçekten hepinizin özlenini dile ~etirniş bir 

teşelü:iEd(;::. 1958 senesinde İstnnbul Bnrosundn Başl:an Cahit Arif Bey 

yapılnn -o~ r topl11ntıdn bu özlemi aci:z.c=.cne kendisine söyledin zanan, "Ol·- 

cnk şey ch"!;il" şeklinde cevap alr'llştırr;. O bütün Türkiye barolarıaın 

birleşnefü geref;i hakkındaki tenenıür 5. pek olurılu karşıl::mcı.nışL:rdı. 

Dnha sonra l 961 Anayasnsındn bu kend:Lı;ine yer buldu. Buna karşın Sayır 

Ankara dc 1 egesi Mn~at arkadaşımız~n ~ 1 J63 senesinde ütopya olarak karşılanrısı:-_·ı 

berı geııelleQtirnıesi olal ... ElJ.: yarılış bulu~lorur:ı, aı1cetl

, 

- 149 

düşüncesi olarak yoruı:üuyorun. Ortadc. ertıle Anc:ycısnda yer buhmş bir 

şeyi ütopyot olarnk kccrşılayıanayız çok tabii olarnk. 

Barolar Birlitinin teşekkülünden 

sonra buraya seçiledek arkadaşların 

bir kıdenden geçnesi gerekti~i Knnunda yer alrasına karşıyırn, 

Bunun gerekçesinin her şeyden önce bir hulcuk adamı olarak bizlerde 

bilinsellik ölçüsünde düşünülmesi gerekir. Bilinsel dayana~ı ne olabilir? 

En azından bilinsel ve akılcı_olnası herhangi bir çelişkiyi 

L 

içermenesi gerekti~ini ortaya çıkarır. 

Bir hakinin avulwtlık Eıesleğine intisabı halinde bunun Barolar 

Birliğine seçilne olanrJ.ğı varsa, bu arkadaş ın meslekte 15 senesini 

doldurmesı beklenmezlcen, avukEülık m.esleğini yaran bir arko.daşt:ı niçin 

aranıyor, bunun biliıosellikle nasıl bir ilgisi göri~lüyor. 

Yine 50 kişiden az olan barolarcıa böyle bir. koşul aranrıazken, 

diğerlerinde ardnnası nasıl izah edilebiliyor? O zanan hukukçu olarak 

bizi:-.1 koydu(i;ur:ıuz bu rıc:dclenin o.kılcı, bilimsel bir ynnı olr:ıuyor, biraz 

keyfiye kaçı;yor. 

ıı.yrJ.ca, bir avukatı avukat ola.rak ruhsatnam.esini verdif,iniz 

zanan bunu te:Ş: başına bırrı.knıyoruz. Ben daha önce aykırı fikirele konu-" 

şan cı.rkadns;larl::ı. rı.ynı görüşte olmadığın için kendilerine şu bakımdan 

sual da yöneltmek isteris. Dediler ki~ "Bir arkadaş avulwtlı~\: ı:iesleğini 

icra .ederken tek bai]ırıadır, aldıçtı clavalaırda kendisi soruııludur." 

!fieğildir nrkadaşlar. Biz bir nvukntr.,_ ruhsatını verdiğiniz zanrtr. bunun 

sorunluluğunu en azından bccro olurnk paylaşıyoruz. Biz topluDn bunu 

yeterli bir avukat olarak lo.nse ediyoruz. Bıfi durundn avutlıkta ihtisa::, 

laşna yoktur. Bir doktor, göz, kulnk, burun, iç hastalıkiliarı mtitehassısı 

şeklinde ayrıı:ıo. to.bidir. Üniversitede asistan, doçent, profesör 

ayrırıı vardır; fakat avukatlarda yoktur. O bakından biz ruhs2tını ver- 

1 

dit';iniz avukat arkadRşı halka, topluna yeterli, her konuda kendisini 

biiitün nenf'latlerini korur:ıaya yeterli bir insan olarak lanse ederken, 

Barolar Birliğinele , bizio mesleki yararlaFıDızı savunna bakınından

- 150 - 

bu yetersizdir demek biraz ayıp olrauyor nu?. Bu 1\:endinize bir a;yrıcal:ı.k 

sağlar:ıak olr:ıuyor r:ıu? En azından Anayasaya karşı bir aykırılık olmuyor 

mu?"Benin hakkın, benin Heslekl. çıkarlarır:ı senin yararlarından daha 

önde gelir" diyoruz. Bundan ayrı olarak bu arkadaşların tecrübe sahibi 

olnasını 

beklerken, bir yerde halkın menfaatlerini kendilerine tecrübe 

tahtası yapnak istiyoruz dişüneesi ortaya çıkıyor. Bu da bence çok 

yanlış 

bir uygulaiJa oluyor. 

ete yandan, hiç bir zanan sadece gençlerin teşeklk:ül 

ettireceği 

bir Barolar Birliği söz konusu olanaz tabii, yaş bakınından bir kısıtlaı:Yta 

da söz konusu değildir. Eğer rıesleki tecriibe gerekiyorsa, bu 

yaşlılarla, orta yaşlılarla birlikte gelecek; arJa her zanan için akıl, 

zindelik, dinamizn beraber gelnesi iazır:ıdır.· 

Bu da biyolojik olarak 

gençlerde bulunduğu kaçınılrıaz bir gerçektir, hiç bir zarıan tartc._şılaınaz, 

inkar kabul etnez. Bir Barolar Birliğinin de her ikisini birlikte 

bünyesinde bulundurnası çok çok daha yararlı olur kanısındayırt. 

Bir de şunu hatırlatnak isterim; gençlerin tecrübesizli[tt bizir: 

neslekte yararlarımız bakmnından yararsız olaca~ı biraz fazla iddialı 

bir şeydir. Acaba bizim Hesleki yaro.rlarınız bir Büyük Millet h"eclisinde 

halkın yararlarını düşünen insEı.nlo.rdan daha mı nühin? 30 ya

151 - 

AHMET HAND1 ~!AYAR (İstanbul)- N[uhtoren c::.rl:0.dnşlarır1, hepiııizi 

hürnet ve r:ıuhabbctle 

;,elanlnrın; 

SByleyeco~in sbzler sadece kişisel gBrüşlerindir. Çok r:ıutlu 

bir toplantı içindey::_:0. Yaşlılar, genÇlerin hak sRhibi olnası hususund·- 

tartışıyorlar. Bu da ·ecrübenin getirdi~i bir noktadır. 

Sanıyorun ki, gençlerin topluluı";u olsaydı bu toplantı, yarüıl8.rc. 

böyle bir irıkan tanır::a konuşnasının yapıl::ıcntı;ınaı. kı:mantir:ı yoktu. Bunun 

sebebini arz ettiğirc c anan arkadaşlarım nuhakkak ki, bano. hal: vereceklerdir. 

Muhtererı 

nrkaC:.aqlarırı; 

3499 snyılı K,; mnun kıderı tanımanası delil olarnk ortnya E;ürüldü. 

Evet, kıdeı:rı tanırr::tdı(~ı için barolara bağıı:rısızlık verilmer:ıiştir. 

E~er barolara bn.ğınsızlık nlnbilnişsek, IJarlnnentoda smmnno.sını yaparken 

endişe buyuruJr~sın, tecrübeleriyle,nenlekette sabıkalı olnanalarıyle 

,meslek kıderc 1 r'riyle kendilerini ispat etniş r:ıücerret insrmların 

bu bnronun idar _:sinde, genel ·kurulundn söz sahibi olacağını ve 

binaennleyh, onlard::Lc istenrıe~ren, endişe edilen bir tasnrrufun s2dır 

olamayacağını garant_:_ ederken, evvela bu kıderain yeni kanuna konduğuml 

ileri sürdük. 

Bir davacia bL. günlük kıdemi olan avukata snvurrrıa hnkkı t·:nını-- 

yor; ama o avulmta re -ısntn0.ne verilirken şu da sByleniyor, "Sen:i.. 

kontrol, nurakcıbe ve iyi istikanete gBtürecek tecrübeli, kıderıli idar 

ci ler kcıntrol 

ediyor·' Baro disiplini içinde ,neslek Ô.detleri için·-le 

seni devanlı kontrol Jdiyor meslek teşekkülü" deniyor. Denek ki, o 

arkndwşa kuhsntnnmer::-i ·ni kullanmn imkanı verildiği zcıı:ınn, onun ark:asında 

kıdemle uücehhez ~ir bnro idnresi, bir Barolar Birli~i idaresi var. 

Bu itibnrla, eğer bj_z nesle~imizin bağımsızlı~ını, 5zerkliğini istiyor 

sak, bu özerkliği iy:'_ istikanette kullanacağınızın en kuvvetli clçüsünü 

bir noktada kıdeı_-y' o; 

buluyoruz. 

Muhteren arkn~nşl0.rım; kıdemin bütün neslekterde, bütün yallard 

.. ~-

- 152 

nuayyen bir disiplinin sonunda, ırıua;y:yen bir yerde vazife ıür1ada daima 

ele alırcdı[

- 153 

ket etner:ıiştir. O itibo..rln hüsnühal sahibi olduğunu zano..n içinde_her 

türlü gıcıklayıcı tekliilere rıcf,nen ispat eden bir avukatla, yeni gelmiş 

ve meslek hayo..tındo.. ne ~mpacağı henüz imkansız oldu~u için ispat 

edilmerüş bir arkadnçı aynı düzeyde kendisine ido..re i timadını tevclfıh 

etr:ıek bakımından eş değerde görnem mür:ıkün değildir. 

Bu ölçüler içinde dÜşündüğür

- 154 

nin Başkanlığı bihakkın yapabileceğine inandığır1 için ad.n.Jlığı::-ı: desteklenişizdir. 

Yanlış anlaşılr:ıaya İ:ıahal veril:r:ıenesi için tavzihini rica 

ederim." 

Şimdi efendin, kıden konusunda görüşler çok çeşitli. Bunl~rın 

hepsini birden tek noktada toplo.nak nünkün değil. Bir görüşe göru, 

Kanundaki kıder.ı hükı:ıü yerindedir. Bir başka görüşe göre, Ko.nundold 

kıdeu sınırıandırması kaldırılmalıdır. Bir başka görüşe göre, kıdem 

yerindedir; fc.knt süreler fazladır, bunların üzerinde bir değişr.H yapmak 

gerekir. 

Şimdi öyle zannediyoruın ki, önce iki esas ta toplanak laz~Ln. 

1- 1136 sayılı Kanunun kıdeme ilişkin hükünleri değiştiriJ_melimidir, 

değiştirilraer;ıeli r:ıidir? (~nce en aykırı olr:m"kaldırılr:ı::lJ '' oylansın 

sesleri) 

1136 so.yılı Eo.nundaki hükünlcrin değiştirilip, değiştirE1emesj 

konusu oylarınıza sunacaf~ır.ı. En aykırı teklif değiştirilL:.eı::esi konusur 

daki tekliftir. Zira, bazı öneriler vardır ki, kıden sürelerini azaltıyor, 

bu da bir det;iştirne anlamındad.ır. Değişikli[';in nnsıl olr:.-;ağını 

bilahe.ra Sı:ı.yın Heyetinize arz edecegir:1. 'Bu değişiklik, bütün k:ı..d·,min 

lmldırılr.ıası yahut Yönetiın Kurulundn kıder::ıin kaldırılr:ıası, ynhu~ 

Yönetin Kurulundaki kıder.ıin 

3 seneye indirilmesi vesnire -şeklind~dir; 

ar:ıa önce def;iştrerilr:ıesi veya değiştirilnemesi oylrımı.co:ktır. EE arkırı 

teklif değiştirilner:ıe 

şeklindedir. 

1136 sayılı Kanunun kıdenle ilgili hükür:ıleriİıin değiştir~1mer::ıesi 

hususunu o::rlarınıza sunuyorur.ı. Kabul edenler ••• Kabul etnLJ•3nler 

Kabul edilr:ıer:ıiş-:;:_r·. Bö;y-lece değiştirilnesi kRbul edilr:ıiş oluyor .. 

Nasıl 

de !:'.ştirilnesi. gerekti[';i hususunda elinizde önergel Gr 

vardır. bir Sayı:ı Suat Yılnaz Yalın'ın önergesi, bir Sayın Burh(-1 Kare 

.,_. 

çelik~ Sayın C:ilo.t Türkbaş, SayJ.n Ali Şahin'ir_ önergesi, bir (ln Jegat 

Oğuz ve Abdurr·_t· ınan A;rd:;ı_noğlu' nun önergesi vardır.

- l::J5 

I.~l r.ykırı teklif bütün kıdc;-, hükünlerüı~_n k~üdırıı_; cısı -- etiyle 

yapılrasını ~ng~ren tekliftilir. 

D;:ir:c:i tcklif Snyın Suat Yılr•nz Yalım Bey' in tcklj_fidir '· · "Baro 

Y~netil:ı Kurulunda k:,_der:ı ko.ldırılncüıdır, Disiplin Ku:;cvl'L~ndo. :Ji re 

kalr~alı6 ır 1 Bo.ro Bnşkn.nlıf;ı ve Earo:ı_::ır Birliı";i delegelerinde k,_,,. m kah 

r:ıalı; fc,kut r:znl tılrnlıdır." şeldindodir. 

Srcyın Burharı Ko.raçe:ı_ik, Ciha·:; Türkbaş, i 1 .li f;;nhin' in önerf;r·leri 

ise, "Bnro 7i-inetin Kurulu üyclii'd için, Brı.r

156 

Sayın Erdoğan Bigat'ın önerisidir. 

Tür:ı organlarda kıdenin 5 yıl olarak 1136 s

1' 

1 

r 

!KİNC! 

- 157 

OTUHU1'l 

Açılma Snntı: 14.30 

EA.ÇEAN- Toplantı nisabı teşekkül etmiştir, ikinci günün ö[;leden 

sonraki oturumunu açıyorun. 

Sabahleyin Sayın Orhan Apaydın' ın tutancı.klarla ilgili verniş 

olduP;u bir önerge vardı. Tutanaklardan ilgili konuşmayı çıkardık; fakat 

ne önerge sahibi, ne de tutanaklarda konuşması geçen Sayın Ce~alettin 

Güçdemir burada bulunmadıkları için bunu bilGhara Sayın Genel 

Kurulun takdirine sunaca~ım. 

Avukatlık Yasası değiçikliğiyle ilgili olarale üçüncü konunuz 

olan staj ve sınav sürelerine gelmiş bulunuyoruz. Bu noktada bir hu- 

.susu Sayın 

Genel K'-'rul üyelerine arz etmek istiyorum. Daha önce de 

çeşitli uyarılarda bulunmuş, arkadaşların lütfen konuşma sürelerini 

tespitte kendi kendilerini kontrol etmelerini rica etmiştik. 

Sanıyorum 

ki, ölçüyü tam belirleyememişiz. İsterseniz şimdi görüşümü arz 

edeyim; L'hirafaadaki gibi, ;yani bir 4 ncü Hukuk Dairesinde ya da 9 ncu 

Hukuk Dairesinde murafaada temyiz sebeplerini arz ediyormuşçasına 

kısaca 

özet olarak konuşmalarını ve kendilerini kontrol altına almalarını 

rica ediyorum. Hemen şunu da söyleyeyim, zaman ilerlemekte, oysa 

müzakere edeceP;imiz konuların çoğu hala önümüzde durmaktadır. Yine de 

\, 

·\ 

~ zaman bakımından bir darlık söz komiı.su olursa, özürlerinize dayanarak 

arz edeyi~, Başkanlık Divanı o zaman zaman kısıtlamasına başvurmak 

zorunda kalacaktır. 

. 

sayın 

Şimdi :;.t'l.jj ve sınav süresiyle ilgili konuda söz almak isteyen 

delegeleri tespit edeceğiz. 

İlk söz sırası Sayın İhsan Onan'ın, buyurunuz. 

İHSAN ONAN (Konra)- Sayın Başkanlar, değerli arkadaı:şlarım; 

Sayın Divan Başlanının da arzularına uygun olarak bendeniz 

kısaca Konya Barosunun bu ınevzuda ne düşündüğünü açıklamak için huzur-

- 158 - 

j 

larınıza 

geldim. 

Ekonomik şartların gliçlli~ti karşısında stajın lli,5 seneye ç:karılmış 

olmasını olumsuz karşılamaktadır Konya Barosu. Bunun 1 yıla 

indirilmesini Bneriyoruz; fakat ı yıla indirdikten sonra da sınavın 

devamında fayda görmekteyiz. Hatta rolilakatın da başarı göstersin .• g5stermesin 

her stajyere uygulanması görliştindeyiz. Benim gibi benden 

sonra söz alacak arkadaşlarım da kıaaca özet olarak bu şekilde kr:rıuşmalarını 

bendeniz arzu etmekteyim. Hasta olarak huzurlarınıza geldim, 

lütfen bizleri bekletmey~n. 

Hepinizi saygılar la aelamlarım. (Alkışlar). 

BAŞKAN- Sayın Enver \rslanalp, buyurunuz. 

ENVER ARSLANALP (!zmir)- Değerli 

arkadaşlarım; 

Avukatlık Kanununda şimdiye kadar en çok değişikliğe uğ:c1ıırış 

bulunan staj konusuna geliyoruz. 

3499 sayılı Kanun bu sebeple kalbura d5nmliştlir, hepimiz 'rctırlarız 

bunu. Şimdi bu staj lonusu mesleğimizi yakından ilgilendiren 

bir konu ve buna kesin bir vBn vermek zorunluluğu vardır. Bizim ıl.vukatlık 

Kanununda staj yeni ~ür statüye bağlanmıştır. Ancak, bir :imtihan 

söz konusudur. Bu neden gelmiştir? 

Zannederim ki, 1958 sen'"Finde 

Ankara'da yapılmış bulunan Amerikan Barolarının ve h~kimlerinin ı.atılmış 

olduğu bir toplantı vardı, Ankara Üniversitesinin yapmış old~ğu 

bir toplantıydı bu. Orada imtihan savurıulmuş idi Amerikan avukatları 

tarafından. 

Biliyorsunuz ki, dünyada sadece benim bildiğim kadar sadece 

Amerikan barolarında imtihan vardır. Diğer memleketlerde imtihan yoktur. 

Bu neden böyledir? Bur,un çeşitli sebepleri olabilir; ama bunun 

üzerinde durulabilir. 

Şimdi staj konusunu evvel~ üni versiteden başlayarak gelrr 21: ıa.: 

zım. Biz, bizim aramıza gelmiş olan arkadaşlarımız üniversiteden bir 

nevi bilgi hamuresi;;rle geliyorlar; ama barolarda avukatlık 

yap. 1 ''.i a

- 159 

doğru bir bazırlıkla gelmiyorlar. Halbul:i Batı'da hukuk fakültelerinde 

avukat olacak olan hulmk tahsil edenler buraya dof,ru tevcih edilrjiş 

bulunuyorlar. Barolara müracaat etti(~i zaman kendilerine avukat olabilecek 

bir belge verilmektedir ve o takdirde bizim stajı Timayyen bir 

noktada semereli kılabilmemiz için bir defa hulmk fakülteleriyle paralel 

çalışma içinde gitmek l~~ım gelebektir. Bu itibarla bu birbirine 

bağlı 

olan bir meseledir. 

İkinci mesele, arkadaşlarımız buraya geliyor; fakat pratiL bakımdan 

hiç bir bilgi sahibi olarak gelmiyorlar. O takdirde bugünkü 

teknolojinin gerekleri olarak diğer bilim dallarında örrenim yapmış 

bulunanlar, öğrenim yılı sonunda staja tabi tutuluyorlar. Pekala biz 

de hukuk öğrencilerini. pratik staja gönderebiliriz ve kendilerinden 

o devre için bazı çalışmalar yaptığına dair raporlar istenebilir. Bu 

şekilde bir taraftan teorik bilgilerini artırırken, diğer taraftan da 

pratik bilfoilerini artırmış bulunurlar. Bir defa maselenin birinci 

tarafı 

bu. 

İk:i_nci tarafı; uygulama gayet tabii barolara geliyor. Barolara 

geliyor ve hepsi, bunun üzerinde durmaya gerek yok stajın bizim zamanımızdan 

itibaren sameresiz olduğu, kişisel çabalara baf;lı bir sonuca 

varıldıf;J. vakıa; ama bunun da bir düzene girmiş olması gerekecektir. 

Bu nasıl olacaktır? Muhakkak ki bugün şu hukuk yayınlarının ve kurallarının 

gittikçe artmış olduf;u bir dönemde yaşadığımıza göre, sadece 

stajerler için değil, bizim için dahi bir formasyon meselesi söz konusu, 

devamlı bir eğiti~ söz konusu. O takdirde, staj yapacak olan bu 

öğrencilerin kalkıp mekanik bir şekilde mahkemelerde jahut avukat yanında 

stq.j yapmalarının dışında, onların pratikle teariği bağdaştıracak 

bir formasyon merkezlerinin kurulmuş olması gerekecektir baroların 

denetimi altında. Bu, bunların eğitimiyle ilgili olar kısımlardır; ama 

bence en önemli mesele şu: 

Biz 1136 sayılı Avukatlık Kanununda stajerlere yardım konı;_sunu

:.. 160 - 

bir .nevi barola~ın t&~dirlerine bırakmış bir durum ortaya gelmişti. 

Halbuki buı_:ı;ün anlnşıJ T'_ştır ki, stajerin bütün zamanını ve emetı;ini ore 

ya verebilmesi için bunun kaynaklarını 

da bulmak gerekir. Bu, baroların 

karşilayacağı bir ke;rfiyat de de§;il. O takdirde, karşımıza şu 

çıkıyor; kamu görevi gör,ecek olan bir avukatın yetiştirilmesinde her 

halde bazı tedbirlerin .alınmış olması gerekir. Nasıl hakirolerin yetiştirilmesi 

için elinden tutuluyorsa, avukat olacak olan bu stajer avukatların 

da elinien tutulmuş· ciması gerekir. O zaman finansman mesele- 

. si geliyor. Ben burada açıkça diyorum ki, hakim namzetleri için nasıl 

Devlet para veri.yorsn 1 stajerler için de aynı paranın verilmiş olması 

lazım. Büti.i:n zaı::anları"n bu arkadaşlar kendi mesleklerine tahsis etmek 

zorundadırlar ve zorurda kalacaklardır bu durumda. Şimdi geçimlerini 

temin etme bakır~ından sadece bir ö g';retmenlik müsait olduğu için, bir 

6g';retmenlttr yar~~mcılJ~ı koparmak suretiyle kendi manşetlerini karşılamaya 

çalıf:;ıyo~ı_ar .. kı yetişmelerini de gayet tabii engel oluyor. 

O itibarla Devlo~in b~ı konuda yardımı, bunlara para vermesi şarttır, 

evvela bunun halledi= ,,!_ş olması gerekir. Bizim Kanunumuzdaki yardım 

yapılır 

konusu 1!evlet tarafından bunların hiç olmazsa hakim namzetlerine 

ne veriliyorsa~ bu paranın da onlara verilmiş olması gerekecektiı· 

Şimdi i.kLıci 1: i:~ mesele var efendim. Bu da, tabiatıyle organik 

bir alışveriş m:.ıseles::.dir, yani bize stajer olarak gelmiş bulunanlaru 

bı:ıro sorunl~rıylc ilg:~ lenmesi, baro sorunlarıyle haşır neşir olmasınır 

scıf:ı';layacak G.üzea ve tedbirler meselesidir. Bu, şimdiye kadar bir itme, 

bir mekanik ilgi göst ô:L'm,3 şeklinde olmaktadır. Halbuki bugünkü şartlarda 

staje:c· ayc:tğını t'lro: ·a attıtı;ı andan i tibaren baro sorunlarıyle 

meşgul olmr1k zoı:undnn' r> ·;3 böyle olması gerekir. Bunun şartlarını hazırlamak 

biz barolara ;re:~ '_lmiş olan vazifelerden olarak görmekteyiz. 

O itibar1a, di~er ııemleketlerdeki tedbirlerden ve oluşumdan da 

... 

yararlanr-_a>c sur,, t;iyle 3t 3. jcrlere baro sorunları, meslek sorunları konusunda 

ilgilerin:_ artı l· :i·.:a:: tedbirlerden olmak üzere, nasıl 

ki Fransa' d'

- 161 

stajerlere genel kurullarda söz hakkı tanınmaktadır, o itibarla stajerler 

buraya gelirler, ilk 6 aylarında 

pekala dertle.rini ortaya koyacak 

şekilde fikirlerini söylerler, 'bu hak kendilerine tnnınmnlı ve bu şekilde 

stajerler kendilerini bnrodan ayrı telakki etmesinler, barodan 

ayrı saymasınlar ve biz de onları ayrı saymayalım; fakat bu yeterli 

de~il. !kinci kadnmede bugün bir hayli yaşlı olan baro başkanı stajerlere 

oy kullanma lıakkım_n verilmesinin çıt,rını başlatmış bulunmal

- 162 

bugün de bu madde iptal edilôiŞ olsa idi. 

Şimdi düşünün, 7 Temmuz 1975 tarihine kadar Hukuk Fakültesini 

bitiren arkadaşlarımızı bir yıllık staj süresine tabi tutuyoruz. O 

arkadaşımız bir talihsizlik sonucu 8 ~emmuz'da mezun olmuşsa 1,5 yıl~ 

tabi tutuyoruz. Böyle bir, adaletsizlik hiç bir yerde görülmemü?tir 

arkadaşlar. Ne oluyor? 1974-75 dönemi mezunlarından yaz dönemi ~ezunları 

öz evlat, güz dönemi mezunları. üvey evlat muamelesine tabi kılınıyor 

benim tabirimce. 

Şimdi, staj bugünkü ekonomik koşullar içerisinde, niye bugünkü 

diyoruz; dün biz daha mı rahat şartlar altında stajımızı yaptık? Şahsen 

bendeniz her an staj saresinde gördüğüm 

güçlükleri, maddi olanaksızlıkları 

bugün dahi yaşıyorum ve içim ürperiyor. Şimdi baba evladınl. 

yetiştirmiş ve artık onun görevi bitmiştir, Bir yük daha yüklüyoruz 

sunuyorum. Kabul edenler •.• Ko.bul etmeyenler ... Krcbul e dili 

i 

1 

i 

·i 

ve babaya "l sene dayan" diyoruz; şimdi 6 ay daha yükledik o kamburu 

sırtına ve şimdi "1,5 yıl dayan" diyoruz ki, buna hakkımız yok. 

Ankara Barosunca müşterek görüşümüz odur ki, staj 1 yıla indirilmelidir. 

Ancak, lütfen kabul edin, bırakın sınavın, mülakatın 

dahi fiili faydaları, yararları vardır. Binaenaleyh, l seneye indirilsin; 

ancak sınav kalsın görüşünü arz eder, hepinize sonsuz saygılarımı 

sunarım. 

Teşekkür 

ederim efendim. (Alkışlar) 

BM]KAN- :ş::-.

"G.ündem maddelerinin uzunluıSu ve zamanın kısalığı gözönüne alınarak 

konuşmaların 10 dakika ile sınırlandırılmasını arz ve teklif 

ederim. 

Erdof:an Bigat 

(Ankara)'' 

Bu konuda söz almak isteyen var mı efendim? .. Yok. Önergeyi 

oylarınıza

- 163 

miştir. 

Sayın Erdoğan 

Bigat, buyurunuz. 

ERDOGAN B!GAT (Ankara)- Muhterem arkadaşlar; 

Benim üzerinde duracaF,ım konu konuşulanlar dışında olacaktır. 

Raporda stajın noterler yanında yapılması, yüksek mahkemelerde yapılması 

gibi bir öneri var. Bunun yerinde olmadığı kanısındGyım. Yargıtay 

ve yüksek mahkemeler Ankara'dadır. Staj Türkiye'nin her yerinde yapılmaktadır. 

Bu itibarla çok kısıtlı bir stajer arkadaşa bu olanağın ta- 

, nınması, diğerlerine tanınmaması bir noktada eşitsizlik de olacaktır. 

Kaldı ki, stajer aVukat yanında staj yaptığı dönemde yüksek mo.hkemelerde 

stajını yapıyor kabul etmek lQzımdır. Waterler yanında staj zaten 

bu raporun başka bir önerisi var 35 nci maddeylffi ilgili, Orada 

noterierin dahi avukatların imza etmedil'i;i belirli miktara kadar veya 

belerli sözleşmelerde yetkileri olmaması öneriliyor. Bu taraftan da 

.i 

noterler yanında staj öneriliyor, çelişki vardır. Ben şahsen st,ıjın 

eskisi gibi mahkemelerde ve . avuJcat yanında 

fikrindeyim. 

olmak üzere devam etmesi 

Gaygılnr sunarım. (~lkışlar) 

BAŞKAN- Sayın Nabi 1nal, Buyurunuz. 

NAB! 1NAJ~ (Hatay)- Sayın arkadaşlar; 

Stajın l sene olması ve sınavın devam etmesi,yalnız stajın yapılmasında 

bir değişiklik yapılarak hakim ve avukat stajerlerinin aynı 

ölçü içerisinde stajı devam ottirmeleri ve stajin paralı olması görü- 

• 

şündeyim. 


(Alkışlar) 

BAŞKAN- Snyın Merih Sezen, buyurunuz. 

MER!H SEZEN (İstanbul)- Sayın arkodo.şlarım; 

Mikroforıda konuşan arkadaşınız staj yapmamış, imtihan olmnmış 

bir avukattır. Bunu ciddl söylüyorum. Staj yaptım, hem hakim stcıjerlıi;- 

ği yaptım, hem avukatlık stajerliği yaptım; ama hepimiz bildiP;imizi

164 - 

hepimizden salclnlJI::tYaihm. Mnhkemelerde bulundum zcımo.n za:r.ıan. Hakim stajeriyken 

maaşımı aldım, çok açık söylüyorum bu iş 9:0 90 böyle oluyor. 

Avukat ynnındo.ki stajındcı devamdan ibaret oldu, açık söylüyorur:ı bu da 

do['i;rudur, Avukat oldum ve kol tuğuma birtakım davalar geldi ve mrthkemede 

kendimi buldum ve işte nvukatlığı ondan sonro. öğrendim. 

Durum bu oldu(1;una göre stajın yqpılmasından ycı.nayım; ama c;erçek;- 

.geçerli ve yerinde bir staj olması çok önemlidir. Süresinin uzun olmaması 

gerekir. Demin söylediğ~m gerekçeden dolnyı insan kendi kendini 

hayatla karşı karşıya beldi['i;i zaman hazırlıyorl 

Önerim, stajın en kısa sürede olmasıdır. l yıldan daha fazla 

olmo.masıdır~ 

!mtiho.na gelince; 

Başlıyoruz 

ilk okuldan itibaren imtihan, fakülteden çıkıyorsunuz 

imtihan. Ondan sonra nazari bilgilerin, yani fakültede gelişim 

itibariyle avukatlığa hazırlayıcı bir bilim dalından gelip, uygulamayla; 

bir köprü lmrulduğunu kir:ıse iddia edemez, büyük açıklıklnrı var, o j 

reforma taraftarım, bundan önceki dönemlerd0 de söylemiştim; amo hal ~ 

böyle olunca bir ezberle buraya geliyoruz. Açıkça 

söyleyeyim, ondan 

sonraki imtihan da değişik bir imtihnn olmadı~ına göre bu sebepten 

dolayı imtihana da karşıyım. Ne imtihan, ne de 1,5 sene, l sene ve 

imtihansız, bundan ynnayın arkadaşlar. (Alkışlar) 

BA[,:KAN- So.yın Hüseyin Aydın, buyurunuz. 

HÜSEY!H AYDIH (!sto.nbul)- Muhterem Divan Heyeti, Sayın 

Yönetim 

Kurulu Bn~kan 

ve üyeleri, aziz arkadaşlarım; 

Benden evvel konuşan arkadaşlnrır:ı da aynı şekilde strcj 'IE; imtihan 

üzerinde durdular. Diz yoksul bir milletin yoksul çocukları olarak 

yetiştik ve hayata cıtıldık. Bütün c:ı.r1mdaşlcrım, diyebilirim ki % 80' ini 

yoksulluk ve fakru zan~et içinde yetişm'şlerdir, çalışarak yetişmişlerdir, 

stajlnrını çnl_şarak oradan buradan 3,5 kuruş temin etmek 

suretiyle yapmışlardır. Bugün de bu durum h3l~ devam etmektedir. Bu 

bakımdan stnjın kısa 6lxasını, l seneye indirilr:ıesini, imtihan usulü-

- 165 

nün de kaLLırılrrası §;Örüşündeyir:ı şahsen. Çünkü, Sayın l\1erih arkadaşımızın 

da b~ıyurdukl3r} g.:.bi ilk mekt;pten i tionren imtihae, imtihcm, 

imtihan. 4 sene f3l:ül ted.e okuyacak, ı 

sene staj yapacak ve ondan sonra 

iı:ı:ıtihnna t~:bi tutulac3.k. Neden, bu imtihan acaba ne ko.zandıracal:tır 

ve ne kaza cdırmoktad:;.r? Hiç bir şey arkadaşlar, hiç bir şey yok. Yalnız, 

bazı · rkadf>:;;ları ·nzJ.n biraz daha gec".kmesine, biraz daha ;yıpran...: 

masına seb0p oluyor, başka hiç bir kazancımız yoktur. 

Esasen bu F~a~ı:::ı kabul edildiği zar:ıan koridorlarda ijenç n.rkadaşlarımızc".an 

şunları d1~yuyorduk; "Tekelcilil\: başladı. Bizin hay~ ta 

atılmarıızı önlemek istiyorlar ve kendilerini di:şünüyor yaşlı avukatlar" 

diye 'izleri,d.al>ı do~rusu bizden daha evvelki arkadaşlc.rımız1. 

itharn ediycrlar6ı. 

Bin;-.enalc;;yh, c·.m stajın aznlmasını ve imtihanın kaldırılınnsl.na 

taraftarım Bu ithaBl~rı üzerimizden kaldırmak için, biraz evvel bir 

oylama yap~ ldı, ~izüntiiyle arz edeyim ki, ben utandım. Çünkü, biz 

kendi içir:ı~ zde tJkelcili0;i k··:rr.'UŞ 

_ oluyoruz. Biz kendi içimizde tekelcili~i 

kurr;ayalım. 

_BAÇLAN- Hüseyin Bey, konumuz staj. Lütfen konuşmalarınızı 

bu 

lconu ile Lgili oJ..aı.~::ı·c;: 

devam ettirin. 

HÜS~Y!N ArJIN ~Deva:rıla)- Stajın uzatılı::ıası ve imtihanın konması 

yine aynı ;ekilde arkıd.aşlarımızın bir an evvel hayata ntılmalarına, 

meslek hay[ tına a-::;ııır::ılcırına engeldir. Bu bakımdan stajın ı sono;;"e 

indirilmes~ni ve intiıanın kaldırılmasını Yüksek Heyetinize arz ediyorum. 

Sayr·ılarırıln. 

(Alkışlar) 

BAŞTAN- Söz n::_anlar bitıüştir efendirıı.. 

Şimui çer; i tl :i_ önergeler var. Sayın İhsan Yüce san; "Hakiml:i.k ve 

avukatlık ,-tajının birle",?tirilerek yo.pılmc,sı ve r:ınaşlı olmısı hususunu 

ve hepsiniı, iı:ıtihnr.ının birlikte yRpılmo.sını arz ve teklif ediyorum" 

diyor. Bum. n ne suretle birlfukte yapılacağı 

bu önerge de belirtilr:ı.emiş,

- 166 

onun için lütfen önergenizi açıklayınız. 

İHSAN YüCESAiiJ" (Trnbzon)- Muhterer:ı. arkadnşlar; 

Benim bu önerdi~im 

bir knnun teklifi, bir müessese teklifidir. 

Esas itibarıyle ben bu stnj meselesini baştan beri kabul etmem ve hakimlerin 

bu stajdan sonra avukatlar arasından 

seçilmesine taraftarım. 

5-10 hnttn daha evveldem beri bunu barolar toplantılarında söyl''di§:f;im 

için arz ediyormı. ı senelik staj ynpmış olan bir hakirilin bir kazada 

kütüphanesi yoktur, kitabı 

yoktur, takip edemez, onun için ben kafi 

görmüyorum. Bu birle

- 167 - 

BAŞYJı.N FARUK EREM-Sayın Başkanımız, aziz deltıge arkadaşlarım; 

Bir noktayı açıkl~mak mecburiyetiiıdeyim. Konuşmalarda raporda 

ÖB.eri varmışçasına ca:n ibareler geçiyor. Açış konuş:ı:ı.amda da arz etti~im 

üzere, biz bize intikal eden önerileri size aktarmayı tercih 

etmiştik; fakat konu:şrınlar içerisinde Sayın Enşkanım lütl!if buyurdular, 

Yönetim Kurulunun da ne düşündü~ünü 

Bvvela stajerlere yardım 

sordular. 

konusunda Yönetim Kurulu' ittifak halindedir. 

Bazı çalışmaları da olmuştur. İki şey düşünülebilir; resmi 

yardım, kadro içinden yardım olanaklarını aramak. Biz kuruluşlli~uzdan 

bu yana her türlü resını yardım önerilerini çeşitli n~denlerle,bunların 

arasında çok cazipleri ,de vardı, ilke olarak reddettik; ama stajerlere , 

yardım şimdi bir başka nitelik kazanabilmm:Jş: ve Türkiye Barolar Birli~i 

nasıl bir kuruluş oldu~unu da kamuya kanıtlamıştır. Bu ne~enle stajerlere 

~ahsus resmi yardımı kabulde artık kuşkulu de~iliz. 

Sürelerin kısaltılması veya uzatılınası konusuna gelince. Stajı 1 

kabul ettiğıiımiz takdirde·, elbette bir süre olacaktır. Bu sürenin uzun- J 

luğu veya kısalm.ğı bu staj süresi içinde bizlerin stajerlerimize ne 

verınemize ba~lıdır. Bugün eğer uzun gözüküyorsa, demek ki biz bu süreyi: 

dolduracak hayırlı hiç bir şey yapnnmışızdır. Bu haklı bir tenkittir. 

Staj müessesesinin daha verimli hale gelebilmesi için pekçok çalışmalarırnz 

olmuştur Yönetin Kurulumuzda; ana bunları henüz tahakkuk ettirE 

medik ve 1,5 yıllık sürede yeni başladı. Bununla beraber albette ki 

süre bugün için sizlere bu boşlutı;u şöyle doldurabilecek halde oldu~tumu- 1 

zu söyleyenediğimiz 

niiddetçe takdiri bir oylamaya bağlanacaktır. 

l veja 1,5 yıllık fark, geçiş döneninden ileri gelmekt~dir. Umi1 

ederiz ki, burada bir haksızlık varsa kolaylıkla ve belki d~ ivediliklE 

düzeltilebilir. 

Yalnız arkadRşlar imtihan konusunda Yönetim Kurulu sizlerden 

şu istirhandn bulunacaktır. 9ir.ı.diye kadar 6 imtihan yaptık. Bu imtihan·. 

ların bir t1.nesine 3 kişi geldi, diğerlerine l'er arkadaş geldi; ama bı

- 16~ 

derıek değildir ki, bund.o.n sonrRki ir:ıtihan talipUleri bu cıdet"L;o dbette 

ki kalm'lyacak. Yalnız bu ufak dener.ıe bize büyülc umutThar veı'di, 

Gelenler, er:ün oLm r;ıÜker:ı:rıel çalışarak gelr:ıişlerdir ve biz iftir

- 169 

önerisi, "Stajın ücretli oliJRsı olancıkları açılmılı. Stajı yaparak ö~rennesi 

sağlarmalı. Stn.j.ı..n bir meslek öğ:renimi açık oldu[;una göre, 

asgari ücret ve vergi IJunfiyeti sağlam:nlı. Sto.j süresi sınac bnld 

kalmak üzere ili yıla indirilneli .. Stajerin staj yapacağı avukat bero 

tarafındEm 

tayin edilmelidir." 

Şimdi en aykırı cineriden başlamak üzere oylarınıza başvurr;ca~ıı:ı. 

Avuko.tlık sto.jının ı yıl süreyle yapılmnsını ve irrıtihanın kaldırılr.ıasını 

öneren önergeyi oylarınıza sunuyorUD. Kabul edenler ..• 

Kabul etmeyenler.,. Kabul edilmemiştir. 

Sınav hnkkı baki kalrrıak üzere l yıl süre :lde staj yaın.lması 

hususunu oyl2rınıza 

sum1yorum. Kabul edenler •.• Kabul etmeyenler .• • 

Kabul edilDiştir. 

Efendim, sto.jerin staj ynpacağı avukatın baro tarafından belir- ~ 

lenmesini ve stajerin staj döneninde bo.ro taro.fından 

denetlenmesi 

olanaklarının sağlaniJasını oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler ... Kabul 

etmeyenler.,, Kabul edilmiştir. 

Stajın bir meslek öP;renimi oldu~u 2çık olduğuna göre ase;e_~,i 

ücret ve vergi nuufiyetinin saf;lnnması hususunu oylarınıza sunuyorum. 

Kabul edenl~r •.• Kabul etmeyenler •.• Kabul edilniştir. 

Efendim, şimdi staj süre~i ile ilgili işl~nler bitti. 

Cemnlettin Güçdenir ve Orhan Apaydın Bey teşrif ettiler. Bu 

sabahki konumuza gelcüş olalım. Çindi Orhan .iı.paydın Bey' in önergesini 

tekrar oku;yorur:ı~ 

"Günder:ıin 7 nci naddesiyle ilgili olsrak dünkü toplahtıd2 söz 

alan Avukat Cemalettin Güçdenir günden dışına çıkarak, !stanbul Barosunun, 

"İşkenc.eye sorı, Hukuka saygı" sloganı ile tertipledif:i;i e;österi 

yürüyüşlin li gerçek dışı b:i_r i tho.rna mnruzbıro.kr:ıış tır. Bu çirkin isnadı 

ifade edert gerçek dışı s5zlerin tutanaktan çıko.rılrıasını Yilksek Genel 

Kurulun 

kn.rRrınc:" 

sunarım. 

11 

OmiAF 1\PAYDIIf (İstanbul)- "Lcm dökr:ıeye son" şeklinde olnc 'k• 

ı:ı 

~~ı

- 170 

BAÇ:KAH- ı :Cn.n (lcr)l,Teye son" şe :V linde düzel tiyorun önergeyi. 

Sa;yın Cen:ı.lett:i_n Güçdenir Bey ı in dünkü konuşnalarını tutanaktan 

çıkartmış 

bulunt:yorUD, Bunu da bilgilerinize sunayırı: 

" ... Güzel bir n.şa8ndnyız arkndaşla~. Avukatlık Yasasının de~iştirilrıesine 

lü.ztn va.r:hr, zarurct vc-:rdır, bunn in:ı.nıyoruı;ı; nma s nde ce 

ufuklara bakarak de(;LL, gözünüzün önündelü çul{urlara da bakn:::-ak, poli 

tikayn nt~ırlı[f·ınızı koymnk; falw.t herhangi bir sendika gibi bir o. 

yana, bir bu ym'J. yal:)a ınırnrak deP';il, Tt::.ksir:ı'de başlayıp dn Çişli'de 

"Kürtçe" sloganıara tsvessül edilecc:;k şekilde suiistim:ülerle dcC;il .. • • 

ZİYA NUR :SBÜH (İsto.nbul)- Ne demek istiyorsun? 

CEL0tLETTİN GÜÇ:ıEMİR (Devnnlo.)- Denek istediğimi gnzeteler yazdılar. 

17 tarihli Milli~ret'i okuyun göreceksiniz. Milli~retıin y:-ızdığındEm 

bc..hsediyorurn. Ş3.~sınızı ve mesler:ini zi ve topl urmr;ıuzu tenzil: ederirr 

Suiistir;ıallere c'l.a(~inı=::k istiyorum. Sizlc:;ri tenzih ederim. :~u veya bu 

kilde suitefsire duda~ın d~nse bile yüce mesleki haysiy0tir:ı dönnez. 

Endişe etmeyin, bir j ·m.'n yok. Acı gerçeklere terc.as etnek istiyoru!!l. 

Gönülden saygJlnrımı sunarın aziz nrkadasl:ı.rın." 

Konuşı:ınn~ n rıet~'1i budur. Ynlnız I!l.Üsaade buyurun, Bnşkanlık 

Di vnnı Sayın Ceria.lettin Güçdenir'den şu konuşnınsını dnha da tavzih 

etmesini, daha da açıklarasını ve bu işi burada bu şekilde bn~lamnmızı 

ricn ediyorU.r'l. 

CENLALETTi:N GÜÇDm'1R (Gaziantep)- Pek Sayın 

Kongre Başko.nı, 

snyın Yönetim herulu üyeleri, mulıterer:ı arkadnşlnrın; 

Olnbilir, ins~ndır, bir sürçü lisnn vaki olmuş ·oıscı. dahi bende-· 

nizden, isterdir, ki ;'ek defi;erli arkrı.daşım Sayın 1\.paydın burayrr teşrif 

ettikleri zaman biz ir·. yürüyüşür:ıüz I3arbaros l·,"leydnnındn baç,lc:tdı Tnksirrı 1 dE 

bitti; n~n yürüyüşünizün peşine katılan, bizinlo hiç bir ilgisi bulunmıyo.nlar, 

b:Lzin yürü;y üç.ürrtüz bi ttir~ten sonrn i,lişli 'ye kadar ~i tl::ıişler 

ve orado. bcczı- " 1 -ürtç~-;" sloganlar hr,ykırrıışlrı.rdır. Bunu tür:ı gazeteler d1 

yazdı. Biziole "ıiç b~r ilgileri yoktur. O tür davranışı bizin nezih

- 171 

yürüyüşünüzü 

suiistinal edenleri, istismnr edenleri, istirlwb edenleri 

huzurunuzdn tnkbih ediyorur1. Bi zirıle ilgisi ;yoktur. Güçde::ür ı in 

de bu konuda bir h1ıtcüı anlayışı vnrsa tashih et:rıesi gerekliıı şeklinde 

buyursunlar. Böyle bir tavzihi lütfetmelerini istirhm:ı 

ederdin. 

BAi}YJm- Sa~rın Cenalei13tin Bey, ben size Orhan Bey ı in ne şekilde 

konuşmo.sı lÔ.zır!ı geldiğini söyle!'leniz için de~il, şuradaki şu konuşmo.yı 

tavzih et~eniz 

için söz verdin. 

CEM.A.LETTİN Güçm::rrtR (Devnr:ıla)- Elbette sayın Başk::cnı!1, tavzih 

edE3ceğirı de, brma çok rıcı so.taşnalar v:-ı.r. Leke sürdüğür:ı iddüt ediliyor 

"Lekeyi iade eder in" diyor, "Bu leke kendi üzerinde knlacr-tktır" 

diyor. 

Kendi konuı;nnlarını dn teypten o.ldın; "Bu yürüyüşü bo.zı çirldn isnatlarla 

di;yebileceğirı lekelemek yol uno. gitmeyi biz İstanbul Delegeleri 

olarak biz arko.ôaşır:ıızrı iade ffidiyoruz. Bu yürüyüşe sürülmek istenilen~· 

!;!, 

lekeyi arkadnşır:ııza iade ediyoruz. O leke onun üzerinde kalacaktır." ~ 

~l'l 

Arkadaşların, insaf edin, hakinlik yaptık, avukatlık yapıyoruzt 

İthamlar dinliyoruz, savunmalar dinliyoruz. Bir naksat, ifadesiyle bel 

li olur. Benin ifndem ortnda. Üç defa tenzih sözünü istinal etrrıişim. 1 

"Tenzih edcrir:ı, tenzih ederir:ı, tenzih ederirrı" diyorı.ı.mBu tenzih etmeyi :1 

1 

kendilerini nezih c;ördü!-~ünü tescil etneyi, bu arılrmayı rı.ı geri almny:' 

istiyorlar? Hangi leke;yi isnnt etr:ııişir:ı 

ı'' 

kendilerine de bann iadu ediyorln.r? 

Bu itibnrln. pir kere kendilırinin 

bu lekeden ve lekeyi b=ma 

indesinden bahsetnelerini şahıslarıyle değerlendiriyorur:ı. Bu sözlerde 

bu haksız i th2.ndn, İstnnbulBarosunu..ıı. nevcudiyetini, İstn.nbul Barosunu: 

bu haksızlığa rızasını asla kabul etmer:ı. Benim ne İstanbul Bnrosuna, 

ne bu t0:rtibe değil, suiistinal edilişine bir işaretin olmuştur. 

Umuni konuşsa sırasında açılrıştır. İnşallo.h ömür bulur da gelirsek, 

önümüzd:ki senede bunun nuhasebesini yaparız, izahlnrı y2p2rı 

ben bir kirı.seye leke sü~nek istenedim. Ben bir kinsenin , eğer şahsın 

vnrsa ,:.tncağı lekenin de yGri ol

- 172 

Bey' de v:-ırdır. He ben sözürıü lekeyle r:ıülevves lnlan bir kirıseyü:, ne 

de lekeyi tekrar iadesine r:ıuhatap olacak bir kiflse de~ilin, bdyle bir 

metksa.t ::;ütnüş 

dersilin katiyen. Bunu suiistimal etnek, ef;er nefsi'Jde 

bir hata vn.rsa, hr::.tanın müdafaasını y·apnnk ve vesile i ttihGz etc'C:k 

bir insafsızlıktır. 

Benim buna vesile ittiho.z edilecek bir ithare ve 

beyamın da yoktur. Gazetede yazılanı aynen söyledin. Yanlış bir :mlamo.ya 

rın.hal 

vernenek için heyecanla üç defa, "Tenzih e derin şoJısınızl., 

rııesleğinizi, toplurm;-ıuzu tenzih ederim" ded_ş clmnnn rağı:ıen bunu vesile 

ittihaz etmek çok haksızca bir isnattır. Herkesin lekesi yerinde 

kalır ve ben kötü bir şey denedi~irn için geri alnak gibi bir yola 

sapm.ış değilir'!. Bana sa taşanlar, sn taşan haksız sntGşmıstır. Bu haksız 

sataşnnlnrla hak gölgelenrnez. Buraiı Türkiye Barolar Birli~idir arka-· 

dr>.şlar. 

Saygıların arz ederiı:ı. (Alkışlar) 

BAÇK.tı.N- Sayın Orhan Apaydın, buyurunuz. 

OHHAIT AIAYDII: (İstanbul)- Snyın o.rk

s ında 

- 173 

biz bul unr.ı.o.dı'[;ırn za göre, bunu biz düzenlenedif,ini ze göre, gerçeğe 

aykırı beyanını düzeltecek yerde, yine dalaylı yollardan bu ithnmlarını 

sürdürr:ıekte devnın ediyorlnr. Bunm gerçekte bir değeri yok. 

Arkndnşunzın ne mc.ksntla burayo. getirdi~ini, bunu kestirı~ek raür.ı.kün; 

fakat tutano.kta yer alan sözler pek açılüır 

arkadc .. ı;;lar •. "İstanbul 

B::>..rosu bir yürüyüş tertip r~tmiş ve bu yürüyüş şu arkado.şıroızın dünkü 

konuşmasıyle lekelenrıek istenmiştir. Bu yalnız bizim gösteri;ıı: yürüyüşü 

müz hakkında değil, Anayasal haktır gösteri yürüyüşü. Bu çeşitli hakların 

kullanılmasına da şu veya bu şekilde bir santaj niteliğinde 

bu hakların kullnnılmc.sı engellenmek istenrıektedir. Arkadaşımı tenzih 

ederir.ı., kendileri nasıl tenzih ediyorlar, ben de kendisini tenzih ederim;. 

mıc.. umur.ı.i.yetle bu bir srmtnj ni telift;inde, bu nevi Anayrıso.l hakların 

kullanıluasındn düşünce özgürlüğüne saygısız olan kimseler tarafından, 

Anayasal haklnra saygısız olan kiroseler t::ırafındnn, bunun kar- ~ 

~ 

• 

şısında olnn kir.ı.seler tarafınd::ın, nrkadaşımızı tenzih ederim, ilGri 

sürülmektedir. (Alkışlar) 

1 

rEuhtererı arkadaşların; mes(;le bir yerde önem lmzcmıyor. Srı.ygı- i 

ı 

sızlık yalnı~ bizim baroya karşı değil, baromuzun resmen tertiplGdiği · 

Yönetim lfurulunun knr::ı.rıyle tertiplediği gÖpteri yürüyüşüne ait değil~ 

saygısızlık Genel Kurula karşı yapılmıştır. Geçen Ocak nyındn toplano.r 

Genel Kurul Anayasal he.kların korunno.sı, rejiroin pnrlarıenter kurumlnrJ 

örtülü bir niteliğe dönüştariilmesi karşısında direnne hnkkının ynsal 

yollardan kullanılrw.sı için Yönetim Kuruluna talimat verr:ıiştir. Bunun 

arasındo.;ıı: yaşm:ıa hakkı da vardır. Ynşana hakkına yarılo.n snldırılar d~ 

vardır. Bunun verilen kararda faşizrı.e karşı direnr:ıe de vardır. [;imdi 

Genel Kurulunuzun bu kararı hen ynlnız Yönetim Kurulunu ba~Slanıyor, 

Yönetim Kuruluna verilı:ıiş bir taliroat de~il, Genel Kurulun kararı, bi: 

ilke knro.rı nitsli~indedir. Bütün barolo.rı ba~layan bir ilke kararı 

niteli~indedir. Arkadaşın, kendisini yine tenzih ederir:ı, böyle bir 

fikrir::. ileri sürülmesi~ Genel Kurilılun da kararına ve ef:ilimine karşı 

J 

ı 

1 

ı 

ı

ir scıygısızlıktnır. Ben snbahlci önerinde ısrar ediyorun. Bu lnsınlarır: 

tutcı.ne-ktan, Cen,,lffittin Güçdenir'in bo.ronun yürüyüşüne isn11t ni tclitı;indeki 

cünlolerin çılmrılf"'''.sını 

Genel Kurulunuzdnn istirho.n ediyorurı, 

Sny~ılarırıla; 

(Alkışlnr) 

BAfjKAN- Bu konuda önergenin lehinde ve aleyhinde konuşncür 

isteyen v

- 175 - 

organlarınCa kişileri tcnsil. etrıek avukatların inisarında bir görevdir. 

11 Şöyle oluyor, ör,ellikl€! avukatlıkstajı sırasında tabii çalışmama 

yasağı old-ui';u için bu kısı tlarıalarda muvazaa yollc.ra gidili;yor. Birçok 

özel kuruluşlar naaş verebilmek için stajerleri hukuk müşaviri olarak 

tayin ediyorlar. Resmi kuruluşlar için konu vardır, fakat üzerinde 

durulacak ayrı 

bir konudur. Malumaliniz özel kanunlarla BakanlJ.klar 

hukuk rıüşavirleri av1ik·1 t olmayan kişilerden yapılnbilnektedir. O zellikli 

İçişleri Bakarılıttı Hulmk IViüşaviri avukat oh1ak bir yana, Hukuk Fakü1tesi 

mezunu da değildir •. 

Bu itibarlrı hukuk müşavirliği ı:rıutlak surette avukat olar kiş;iler 

tarafından yapılme.lı ve 1asamızın temel ilkesine ~öre hukuki meselede 

rey ve nütaala._t vernekten ibaret olan hukuk rıüşavirli11;inde de 

ı 

avukat olaL kişj_ler bıılunrınlıdır. Bu yönden bu maddedeki "hulmk r:ıiişnvir-~ 

1 

liği "deyir'line aç:::..klık getirnek lazın. Birlik Yönetim Kurulu b~ konuda ! 

1 

.• 

itirazlar j~cele~iş v~ kararlor verrıiştir. Kararlar nrz etti~in istikarıettedir, 

örnekleri çok görülnüştür ve mevcut hükr:ıe e;öre Danışta da 

bugün avuk'lt stajerlerin hulmk·nüşavirlitı;i yo.pGbileceği görüşünd,;dir. 

Yani, Şu şu denli uzntılnbilir, bir be.kkal de..hi hukuk r.ıüşnvirlii';ine 

bir kimseyi tayin edip ona ücret verme olcnaF,ınn 

sahiptir. Bu,Yasamıza 

ve avukatlıJctnn :-ıclnlete beklenen fi1ydo_yn n;ylnrı bir clurur~dur. Buna 

son verilnr::k üzere , "Hukuk r:ıi~şrı.virlif;i" deyirr.inin knldırılo,ro.k, "Avuk::ttlıg;ı" 

deyininin konrıo.sını öneriyorum. 

Bumın dışında üzerinde durulnn diğer bir konu dn, r:-ıpordn uzun 

ynzılrnış, Lıilletvekilli[i'in, senatör;LiiP;ün avukntlıkln birleştirilen 

işlerden olup olr:ı:ır:ası konusudur. Bu konudaki kişisel görüşiir:ı şudur; 

benim her 9eyden evvel üzerinde durdui1;uro konu, scvunw:ı. 

ol.:maklnrının 

kısı tlrmmnrıasıdır. Yımi, kişi diledif:i;i kinsenin s.-ıvunr:wsını isteyebil- . 

meli, herh:mgi bir güvendiği avukrttın r:ıilletvekili olnnsı onun bu savunmi.l.sınn 

enr;el teşkil ( tnmcılidir. Bu bakındem milletvekilli[ti~rle avu- . 

katlığın birleşti~ilncsi veya birleşnenesi konusu daha çok milletvekil~

- 176 

liği veyn sonatörlük gö:;:evinin ynpılnr:.sı, ihno.l edilnesi, edil::ıCT'E:Si 

ve bir de bu sıfrı.tL:,rla reklnm y:-cprı.bilne, dnhn çok iş celp etne: konularınds 

önen knz::mıyor. Bu i ti ı~arln r:ıilletvekillii''inin -y,~smnzdcı nevcut 

kı sı tl'lrw.lnrla Hnzine :ıleyhine dnvu ,cılm'!::cnnk lmyı tlnrıyle ve encel sayılncınnsı 

gt;rektiiü kcnısındayıı:. Özellikle mesleP;irıiz içinde bulunnn 

nrkadnşlarınızın parlanenter sıfatlnrını dn bu Yasa de~i~ikli~inde 

olduğu gibi diC;er konularda d2 yn.rnrlnnma olannkLırınız vardır. :3u 

bakıyıdn.n do. bunun kn.ldırılı-:1nsını tabirini nnzur görün akıllıcn bir şey 

görrri_iyorun. 

Maruzatın bu kndar, teşekkür 

ederin. 

BAŞKAN- Sayın Knnil Akınc&, buyurunuz. 

KAMİL ii.[INCI (/cnknra)- Efendir:1, 12 nci ı:ındde ho.klnndn benin 

önerim; (b?' fıkrrısın::ı ill~okul ö?;retrrıenlerinin de Rlınr:,:>.sı ve okutna.n 

kişilerin 

de dnhil edilMesidir. 

Bir de son rınddc olrırnk , nnhkene ve y:ır~ı rıercilerine bn~lı 

! 

oldukları drüreleri tensil eden hulrı.ü' :oüşaviri v,eyn ynrdırıcılrcrı baro-! 

ya ynzılrıası 

zorunlulur;unun 13etirilnosini de nrz ve teklif edi;lorum. 

RI.ÇKldT- 12 nci nndde nvukrı.tlıkla birleşebilen işler. 

r::AMİL AI:rrcr (ı:evmıla)- Bvi t, bu 12 nci nn.dde üzerinde bizim 

tı&veniz. 12 nci nadd&nin(b) fıkrasına ilkokul 5~retrıenli~inin de 

dqhil edilmesi, okutnRnın 

d3hil edilnesi. Çünkü, dikkat edilirse, 

· -'~iniversite, ytiksek veya ortu5~retin, profescir, doçent, ~sistnn ve 

öf;retnenli(~i"diyor. 1lkokul ö(-:retnenli('·i yolüur. Bu bir yerel

- 177 

rıeni devo.rılı ötı;retr:ıe:tılik yapan kimselerdir. Di(S;er öi;i;retmenlere bu hak 

tanımuş; ana onlar santle ç::ı.lışırlar. Biz avukatlıi";ı daho. arımuş ho.le 

getirelin derken yeni ilaveler ynpnak hatalıdır. 

Milletvekilleri, 

senatörler, hatta profesörler ve doçentlerden ve nür:ücünse enekli olmuş 

hakimlerden dahi avukntlık y~,pıln:-ı.nn.sı hususundc_ karar rüınnasını 

istiyorun. 

SaygıloT 

suncırın. 

BAŞKAN- Efendiın, r;ıindi önergeleri oylarınızo. sunacaP;ırıı. 

Bir de, Konya delegesi İhsan 

Onar ve Trabzon delegesi"lienatör 

ve milletvekillerinin tcvukatlık 

fanliyetlerinde bulunmam.alG.rını" 

teklif etmektedirler. 

Yönetin Kurulunun bu konularla ilgili görüşünü 

almak üzere 

Sayın 

Faruk Eren'e söz veriyorun. 

BA~~EAN FAHİK EL0M- Sayın Başkan, aziz arkadaşlarım; 

Ko.nu tüzel kişiliklerindeki hukuk nüşnvirliklerinin durur:undaki • 

! 

anorn::.llik Yönetic KuruLmen do. no.zo.rn alınrnştır. Hele hukuk nezunu 

olnay".n bo.;;;ı drıirelerdeki hukuk nüşo.virliklerine elbette ki knrşıyız. 

Hukuk rı.üşavirliklerinin h·ukuk rıezunu olanlarının Baroda kayıtlı olm-csı 

gerefi;i pek tnbii kabul edilebilir. Ba~daşabilen işleri iki gruba 

ayıralın. BelLi bo.ğdaşnrrdn znruret hissedilc.eyen alnnlnr olabilir. 

Kuşkusuz öııtretr~enlik bazı Qlannkları sntf;lnrıak tw.ksadıyle ıtanunurmzca 

kcı.bul edilTliştir. Bur:;ün r:ı;enç o_rkndnşlrı.rın sıkıntısı hepinize 

nal un oldu(ı;un!?. ve bu sıkıntılnr henüz giderileneniş olnnsı nedeniyle, 

çrrlış~n olanakınrının kısıklnnnar:ıası, geçici .bir süre için dahn devar:ı 

etse iyi olur diye dijşi5nüyoruz. 

Bunun dır:ındn, bö:rle bir zaruretle izah edilnesi inkansız ba~daşnbilen 

hnller vnr. Bunlardan birisi, tiniversite Ötf;retim üyeli~idir. 

Ben huzurunuzn tcı.rnfsız cıl".r"k çıknbilnek için r:ıeslekten istifa ettit;i 

için kendini serbest hissedi~'orun. Arknd.nşlar, dünyanın her tarnfında 

hukuk profesörleri 3.vukatlık 

eder. Bu itibnrln, bütlin düp.yndnki iiilçü-

1 

- 178 

lerden ayrıhmmıınz dcJıo. isabetli olacaktır. Kaldı ki, bw::ün adee-_:leri 

de 16 bin küsur avukat içerisinde de büyük bir yelcun tutnc:.yrıcrıktır. 

Bunu S

- 179 

miş 

olı.::.ruz. 

Arz ederin. 

BAÇI:.:.AN- Ef'endir;, şir:ıdi senrıtör ve nilletvekillerinin avul::ıtlık 

' ilişkin öneriyi oylnrınızo.. sunuyorur:-L Kabul 

edenler ... Kabul etmeyenler ••• K::ıbul 

edilmemiştir. 

12 nci madde ile ilgili ·uç öneri var. Biri, "12 nci m::ıddenin 

!?c) bendine kamu kurumu ni teli[i;indeki tüzel kiı;üler 

ve gerçek kirülerin 

de eklenmesi'·' önerisi. Bunu oylarını zn sunuyorum. Kabul edenler ••• 

\ 

t 

Kabul etmeyenler •.• I~ccbul 

edilmiştir. 

"12 nci mrı.ddenin (d) bendinde hukuk müşavirliği ve sürekli avukntlığı 

cü:rılesinde hukuk müşnvirli(~i kavr::1mının çıkarılması"önerisini 

oylarınıza 

sunuyorum. Kabul edenler ..• Kabul etmeyenler •.. Kabul edilmiştir. 

"12 nci maddeye bir fıkra ilÔ.vesi ve ilkokul öğretmenleriile 

akutmanlığın da avukatlmkla birleşebilen bir iş olarak" kabulü hususunu 

oylarınıza sunuyorurı. Kabul edenler ••. Kabul etmeyenler •• , Kabul 

edilrıemiştir. 

Sosyal güvenlik konusuna geçiyoruz. 

!lk söz sıra.sı Sayın 1'1uhi ttin Kılıç' ta,-· buyurımuz, 

'f.. 

rllTJI1İTT1:N 

KILIÇ (Ankara)- Muhterem arkadaşlar; 

Sosyal güvenlik konulo.rıylE:~ ilgili bendenizin mühüı. görd(; ~ü 

b'_r konu;:;ru Yül:sek huzurln.rınızdo. ifP.dt:: edeceğir:ı. ~}öyle ki, mulıterem 

arkadaşlar, bilindi~i üzere 1136 s::1yılı Kanun bize bazı haklar getirdi. 

Ez cümle 506 snyılı Sigorta Kanununa girdik, bundan merınurmz. En 

küçük hizrıeti dokunc:na d:1hi tabii şiilman borcumuz vardır, bunu burada 

ifade ediyorum. üncak, bo.zı noksanlıklar vnrdır arkrı.dnşlcır. Noksml::Lklo.r 

şunlardır: 

Avukat hep başk2sının işleriyle ilgilendi~i için kendi isini 

en az Y'',l'O.n adamdır. ~~imdi Anko.ra LGrosunda bakıyerum, ha tt c:. IdPre Me c- 

lisine giren çok dikkatli ve çalışkan nrkadaşlrı.rın hepsi primleripi

- 180 

düşük ödemişlerdir ark.".d::-Lşlar. Bu düşük ödemenin cevabı basit gibi 

görünür; fakat iş 'basi.t defl;ildir. ~;ünkü, bu ar~da tavan çıkm~:tkt'Ccll.r. 

Tavan çıkınca bir se::ıe evvel errıekl~- olan bir sene sonra emekli olandan 

daha az :Para ile cock:i oluyor. Halen bu tutarsızlık Mecliste ve 

Emekli Sandığı Kanununda cb. var, hcr:ı.en gelmek üzere. asıl kıyamet ondan 

~onra 

kopacak. Çöyle ki, eskiden sanatörlük veya milletvekilli~1 

yapan arkadaşlarımız 2800-3150 lira alıyordu, şimdi 29 bin lira 

alıyorlar, yani ~et olarak faraza 16 bin liranın% 70'i üzerinden 

emekli olaco.k. 

İHSAN ON.dlJ (Konya)-- Siz nasıl oldunuz? 

MUHİTTİN KILIÇ (Devmctla)- Benim. nasıl olduf!;umu söylemeyecektim; 

ama Ihsan Bey teşvik etti .• Muhteren arkadaşlar, ben de unutnuşum. 

Neden unutnuşu::ı ornda prim. yatırmayı? Bakın ne olduf:l;unu a.nlatayıı::ı: 

Ben girdif'i;im zamnn beni Dj_van kÔ.tipli[inc toklif ettiler ve bem de 

Ankara Barosu Başkam.P:;un-rı hays:iyc'+ _, :n.i karayayım diye Bo.şkanlıtf:s aday 

olurum dedim ve bunda da zannedıi:ırim ;;ıuvaffGk oldum. BütÇe Komis;;,ronu 

BaşkrmlıP;ı · y2.ptırı. Bu 3::.rnda benim bu işlerle meşgul olduğurrı sırada 

lise mezunu olan bıimirı ır~·:adnşın. nı'~..l:-F:ısebe ni.idürü geldi ve "Muhittin Be;;: 

siz serbest meslekten golciiniz, si:ce prir:ı yrıtırm~.yacnP;ız deP;il r:ıi? 11 

dedi. Ben de o ze,r.w.n ço:k fl(':şgul ol0u.P:;undrm "Evet" dedir:ı. Pri:r.ıim yatmnr:ıış 

oldu. Sonraden y.::ı.t:ı.rmaya t;i t·\;:i ~i:mde bann "Senatörlükte Rldıp;ı:ı;ı 

m~aşı, h~kim stajerli~inde nldıP:;ı:r.ı ~anşı da knbul ederek 350 bin lira 

b~na borç çıkardılar''. 350 bin lirn ~dedif,im Znmnn ben senntBrlükten 

emekli olacaP:;ın. Bakınız Annyasa f·lnn diyoruz, nereden nksnklık ç1- 

1 

kıyor. 

Bendenizin bir önerisi şu; cc::::k

- 181 

eşi tsizliP;i. düz el tmek r;rwesiyle sÖ:3 alr:ıış 

bulunuyorm1. 

Şimdi biz bir:ız da güvence içinde zannetmişiz kendinüzi, bi-raz 

da düşül: prüı y~1tıc:rnşız. Evdelü hcscıp çarşıyrt u:1sn güzel. Ben 3 

ay uğraştım ve sonundrı bir müdür r:ıu::ı.vini halürıe acıdı ve bnnk..,_dc-,·ı 

borç nldı~ırnı söyleyince bir günde oneklili~imi tahakkuk ettirdile-r 

Emekli Sandığının cevabıın bekl~meden, onu da beklese.•rdin ı sene sonr: 

emekli olacnktıE. 

Özet olnrRk ::ı.rk.'1dı:u;:lr,rın diklwtlerine sunuyormı, ben 2785 liradan 

enekli oldurt. 1hsnn Be:rin nf1;'1l)eyi de prirıini y.'1tırnrmış, o da 

' düşük prim yatırmH;;. Nfuhtererrı o.rk.'1d2,c,lnrı:rı bu işin üzerine dikkntle 

eğilsinler. 

Biz bedrı.'rc·.dnn ·bir he.k elde edelim demiyorun. Benin d·,ırumurr 

da olun bütün arkadaf,J.nrı 

temsilen 2.rz ediyorun bunu. lintta ry lOt)' e 

kadar ceza aslını geçnesin. Senatörlükte prim yatırnadım diye 1 Ldalet 

Bakanlı~ında k~tipli~inde 67 lira maaş aldığım zamanki primini 600 

l:Lra olaro.k istiyor Devlet benden r:.rkado.şlnr ve; 350 bin lircı tıxc ıyor. 

Buna fırso.tçılık den~:..r 1 adalet dennez, Anayasa hukuku dennez. Znnnedersem 

hepinizin durı_·;:unn 

tercüman oluyorun, hepinizin durununu ~)iliyorum. 

Çünkü, bu fiy~>i:; artısını kimse~ nazn.ra r.ür;ndı. Hı:ı.ttn 96 lO ları 

dahi ekleneyenler vnr. Bındenaleyh, 

yn % lO ceza ile ya da mlinasip 

bir ceza ile bir ink~n daha tanıma~ gerekir. Bn~-Kur'da nasıl yapıldı 

bu af. Bir hnta yapıldıysa ömür boyu sürüp gitmesin. Ba~-Kur'daki gibi 

bir ir1kan daha to.nınm''.sınn k:-ı.rc:::r lütuf buyuruJ nnsını arz -ue is tirham 

ediyorurı. 

Saygılarını sunurın. (Alkışlnr) 

BM;.KAN- Bu;rur1nı Sayın Suat Yılrıo.z Ycılın Bey. 

SUAT YIL!U,~ YH,IM (Kocaeli)- Efendüı ,yeni Sosyal Güvenli ır Kanunundn 

bu r1evzulnrr. deeinrıek hnzJ-rl ıC;ındn bulunuldu['i;u ve tnsnr~:la 

A 

urıumı ibGrelor kuı::_:nı l d:L[i';ını işi tniş bulunuyoruz. E~er oradn da biz 

vergi r.ıevznunn girecekse: ve o:çc:,dPc vergi mo.trahlo.rı deP;işik olcl.uJ';una 

göre ÇiT'di vergi mür:el,lef i ol na durumımı 

geliriz. Bunun için !d:ı,ne

-182 

Heyetinden istirha:mım, istisnalar içinde halen Sigortaya gerek 'c;cplul "Ll 1 ~ 

sigortası yoluyla, gerekse mecburi. sigorta yoluyla bağlı olı;nlo.:::ın dr~ 

istisna edildiğinin sA.rahatle zikredilnesi nevzuudur. Bnnu niçüı zik-· 

rediyoru:m? Bilniyerum içinizde hr..sto.lık sigortası olanlnr var Li.? 

Mesel~ bizim.Baromuzda biz 5 arkadaş topluluk sigortası olarak hasta-· 

lık sigortasına dahiliz. Ödediğiniz rrimler karşığılı kendirniz ve 

çocuklarınız sigortnlıdır. Ynrın diyebilirler ki, "Siz ihtiyuri olar~k 

) 

girmişsirriz hastalık sigortasına. Mecburi. dallardan değildir. Hem bu 

vergiyi Ödeyeceksirriz, hen diğer vergiyi ödeyeceksirriz." Bunun :5 çin 

böyle bir ihtimali önlemek gereknektedir. 

Hazır hastalık sigortasına temas etmişken·şunu da arz etnek 

istiyorur:ı; sigorto.da çok bedavacı. Bir ka~Tıt koymuşlar, diyor kı, "H·s·ı 

talık sigortasına girdiğin zamcm nevcut olan hastalıkların si;';O'tanır: 

tedavisine ve yardınlarına girmez." Zaten ben bu yaşa geldiğii"'l zaman 

mutlaka bir iki hastalığın vardır, zaten ben o dertten derr.an i:n~lamıyorsam, 

onun faydası ne? Yani o hast11lığı reddediyor, o tarihten sonrc 

doğan hnstalıkları nazara alıyor. Bfunaenaleyh, bu topluluk sigo::~tası 

bir anlaşnayla yapıldığı için tip statüdür. Bunun değiştirilmesinde 

bazı Rrkadaşların gireceğini tahrün ediyorun. Barolarda bu ic;.Jr::uiyor 

barolarda. Topluluk hcı.stalık sigortasına da lütfen giriniz, kcndinj.zi 

ve ailenizi güvenceye sokunuz. Yalnız bu şartın kaldırılr:ıasını temin 

ediniz; çünkü zaten bu yaşa gelene kada2 r:ıutlaka 5-6 ho.s talığınız var-· •' 

dır. 

Basamak seçr:ıe r:ıevzuunda bize imk1.n sağlanr:ıasını biz de iJjtirho.· 

etmekteyiz. Çünkü, bazı necbur:l. yollara giden arkada:·larınız ohıyor. 

Sigort::ıdnn çıkıyor, diyet verrıemek için bc'.s·:r:ıak 

seçme imk2nında veya artırma nispetind~% 10 de~il de% 25 gibi bir 

şart tnnına lakım gelir kanısındayım. 

Arkadaşlar, yedek subA.y okul dE ırrEsi bizim arkad-'"1ş~ar :!.qin sa;;~.·

- 183 

mıyor. Bir arkadaşımız öldü, 28 gün hizı:ıeti e. ük lwi_dı ·j d;:ul h:_ "I\leti 

olduğu hnlde işçi sigortalarında · ol,mları:a okı·~ hizı:ıetleri. sn:nJ 1.ıyormuş, 

onun için 29 gün için ailesi ;y-n.rdımdan j "Cifade edenedi. Er .:;r 

bu okul hizmeti sayılsaydı mutlcı.k olnrak ·ou hc:,l

·- 184 ... 

hemen henen yak:i.o.çrnçt_Lr; fakat basaı:ıo.ğın düçük olnası neden!:BYi•. bu 

yola da gidemiyorlar. i: u Kanunun tün olarak Meclislerden c;eçmesi~"in 

her halde seneleri al::ıc

l85 

avukatJ.n ':esle~Lıin .ı.c:.ra edilırıesi sıraı;ın.da sosyal güver_ ::nrna:m.nea 

prim pe:r:i:J a muaJ· '2::1 n _c;pe r:::· dnhilinde getirmiş oldukh:rı c ı;:;t-;~ile karşılrmıyor, 

biz ise gel "i:'ir1iz nispetinde ve bunu güçlükle, t1:ı;:;-Ga (jr ·::ımedi~imlz 

tukdirde meE~((irni~i icra e~memek suretiyle bir k~s~tlcr~yla, 

bir bas1c_y] a kan;ı :c,:' ;ı~m lmlıyoruz. Bunu nasıl hallet.r:.j 'i~'cc.::'? ::.ir dava 

resmi dr~n~LJen ayrı bL' yüzde koymw;:lar, t-unu alıyorlar. A-.~ı

186 

vuşmuş olmaları sa~lanmıştır. Bu olmadıkça hiç bir şey olmaz. Bu itibar 

la bu konunun önemle üzerinde durulı::ıuş olması, bunun biz ir~ bir hakkımız 

oldu[!;unu, toplmmn ~örülmüş olan işe karşı bu garantiyi saf:;lamak 

vazifesi bulunduf;u açısından ele almak gerekir. Başkangıçtn Avukatl:ı .. k 

Kanununa en büyük tarizler nereden geldi; tabiatıyle 

ilkel davranışlardı 

onlar ve .şindi böyle bir davranış içinde ol11alnrı kendilerini çaf'i; 

dışına götürür. Ben size l920'den bu yana ?ransa'da Fransız avukatlar~ 

için sosyal güvenlir:in ne şekilde karşılandı[!;ına dair bir örnek vermiş 

bulunuyorum ve sizleri ss_ye;ı ile selamlıyorum. (Alkışlar) 

BA~)KAN- Sayın Rahmi Magat, bııyurunuz. 

RAHMİ HAGAT (Ankara)- Sayın Başkanlarım, sayın delege arkadaşlarım; 

,, 

Sosyal güvenlik kavramı ve kapsarn içinde sa(";lık sorunu da önem-' 

li bir yer teşkil ediyor. Biraz evvel konuşan def:;erli delege arko.daşlarır.:ı 

da bunu dile t=~etirdiler, meslektaşlarımızın hastalıP;ı halinde 

kendi özel olanaklarıyle bunu/~~rme yönleri dışında, çok hazin tablolarla 

karşılaştı['i;ıuız 

bir gerçektir. 

Yalnız üzücü bir tarafı, insanlar hakikaten organlarırda bir 

arıza olmadıği zar'l.an, adeta organlarınin fnrlnnda dahi olmu;yorlar. 

l 

Sakın derneyin ki, "Rahni senin başın yaralandı, ondan evvel sen başının, 

yerinde olup olmadı[tını bilrüyordun"; ama şimdi gerçek ki, has talanınadan 

önce sanki hastalanmayacakmış gibi geliyor; fakat hastalınıp da 

müşkül şartlara düç;ünce doktor, imkan, çünkü biliyorsunuz bugün tedavi 

ücretlerini, bunu gidermek için hastalık 

Biliyorsunuz bu konu ihtiyari. O halde 186 ncı 

;yönünden sigartay la anlaşalım •. 

maddeye göre bunun için 

bir tip sözle~me yapalım, şindi Birlik bu konuda çalışma yaptı, anket 

yaptı; fakat bir iki talep geldi ve dolayısıyle gerçekleşme olana~ı 

bulunnnadı. 

Bunun yanı,1da bazı baroların yardımlaşma sandıkları var. 6207 

sayılı Kanunla kurulrıuş olan bu sandıklo.ra o znman sosyal güvenlik yö-

f 

t 

- 187 

nündeı: 1::c·

188 

aile efradının yararına ve çıkarına olacatı;ı için sosyal dayanışmay:ı. da 

k~psayacak,sosyGl güvenliF,in di~er yönünü de kapsayacaktır. Bu nedenle 

dei'tişiklik sırasında önerilerinizin de dikkate alınmasını ve tasvip 

buyurulmasını 

arz ve teklif ediyoruz. 

'I' eşekkür ve sayıc;ılarımla. CAlkışlar) 

BAÇKAN- Yönetim Kurulu adına Sayın ;:o:ruk Erem, buyurunuz. 

BAŞKAN FARUK EREI/1-· Sayın J3aşkanım, de~erb arkadaşlarım; şüpheslz 

bizim için en çetin konu sosyal güvenlik konusu olmw~tur. JJirli.ğin teşelı; 

külünden hemen sonra bize sağlanması icap eden hakları elde etme çabasına 

giriştik. 8 ay çekişmeden sonra bir tip sözleşme yapabildik. Hemen 

itjraf etmek du rumundayız ki, bu olana[gı kaybedebilmek tehlikesi ile 

karşı karşıya i dik. J3u i ti barla tip sözleçmeyi yaj.arken, sosyal giiiven- 

lik konularındalü 

bilgisizbğimi zin de i nzimam etmesi nedeniyle, i.deal 

bir tip sözleşme yapılamamıştır.Bunu o dönemden beri kUruluşun başında 

olan bir kişi 

olarak ikrar etmek zorundayım. 

Acaba daha iyi bir sonu ç alınabilir miydi? Bu,?,ün dahi bu soruya 1 

cevap verecek halde değilim. 

Arkadaşlar·, c:üç lük şuradan geliyor: Jı.vukatlık Kanunu, bize ula ş·:, 

tıi~,ı zaman, hepimizin durumu birbirindeıı farklı idj. Sandıklı barolara 

mensup olanlar hariç, diğerlerini n hiç b:ir sosyal güvencesi yoktu. Bir~ 

kısmı Emekli Sacdı(},ından kopup gelen arb:;daş'larımızdı, bir kısmı pera-·: 

kende sosyal güvenli.k içinde olanlardandı. Örneğin; 506 sayılı Kanunun, 

20 nci maddesinde olanlar gibi. :SU duru; 1 !:arşısında adeta götürü bir 

sosyal güvenlik s:ıstemine rıza gösterme]: ;c;orunda kaldık. :;imdi bu aykı· 

rılıkları gider,'e dönemi ne girmiş buhmı V,Jruz. 

Tatbikattn rastlanan güçlükler; EJ'~~adaşlarımızın büyükçe bir y 

k'Ö.nuı Barolar lli:...~liğ:in:i n gönderdiği li st E ieki yı::ıl;;lara göre prim cetve-, 

line iltifat etmedil'2r. Bu sistem yürüme ı.~anısında 

:idiler; ama sistem: 

yürüdü. Fakat şu veya bu sebeple basama{)

- 189 - 

sus olmak üzere tip sözleşme değişikUği ile mi olacaktır, yoks[. başka 

bir yolla mı? 

Biz, bir defaya mahsus olmak üzere çözüp, tekrar sistemi 

bağlamak önerisinde bulunduk, sosyal sigortalara ve Çalışma Bakanlığına, 

Çünkü, tip sözle'.menin üç akH tarafı vardır i Bakanlık; ~mum ı::-üdiirlük v 

Barolar Birliği. 

Bi.r dönemde Sosyal Sigortalarla çetin uyuşmazlıklar 

içer:isindeyt 

Fakat bi.r dönemde, (Ki, devam etmektedir) iLişkilerimiz 

daha büyük bir· 

anlayış 

içinde cereyan- ediyor. Uygulamada, çatışmalarımızdan unutulma·· 

yacak bir tanesi., % 10 basamaklar la bloklaşmış olan si sternimizin yanın-· 1 

da, 506 sayılı Kanunun gelişmesi muvacehestnde gtttikçe kend:iliğJnden 

basamak kaybetmemizdi. Birinci zam% 35; bu% 35 in bize de uygulanınas: 

~ 

için yanılınıyorsam 

dört ay mücadele etmek icap etti. Sonunda % 35 elde 

1 

edildi. Bundansonra % 22 dönemine celdik. Aynı güçlükler meydam:ı çıktı:, 

ama, bu sefer büyük bir anlayışla, hatta çok düşük bir teklif karşısın 

da % 22 hesabını 

biz teklif ettik, gerekçelfrini de Göstermek s~ret:iy-· 

le; Sosyal Sigortaya kolaylıkla 

kabul ettirC:ik. Şi md i demek kj, muhte--ı. 

mel zamlar karı_;;ısında artık artırma otoıpatikleşmektedir. Ama yarın öbü. 

sügün bir başka anlamayan kişilerle karşı kar~ııya geltrsek, ayn;.. sonuc 1 , 

alabllecek ırdyiz?Bunu sağlama bağlamalı. Omfin için burada biz şu f;ik:i' 

l 

üzerinde durduk: Tip sözleçme, üç akit taraftan birisi talep ettiğj t~ 

. l 

dirde, tekrar masaya oturulur ve gereğiyapılır. İkincisi, otomatik ar; 

tışlar~ avukatlarda saridir~ gibi kanuni bir hükümle de bu i~d ~ıağlame 

bağlamak 

istiyoruz. 

Bugün tatbikatta Barolar Birliğine 

bilemezsiniz ne kadar çok mi. 

ferit, hiç birisi birbirine benzemeyen olayl~r 

intikal ediyor. Süre bı, 

geleri, eski hizmetlerin eklenmesi, süre belgelerinin kim tarafından·, 

ı 

rileceği, zamanında verilmesi ve verilmemesi gibi meselelerden tu tunu:, 

da, % 10 zam için uğradığımız müşkülat vahimdir. Bazen arkadaş1arımız:, 

beyanda bulunduğu halde ı barolarımızın imkansızlıklarını bj l:iycrsunuz: 

barodaki bir ihmal veya unutkanlık ve:ra belki arkadaşın unutkanlıtı b 1

[ 

1 

-190 - 

takım kademe kayıplarına sebep oldu. Kuruma % 10 otomatik olsun, hilafl 

na arkadaş ımız beyanda bulunmadıkça, teklin nde bulunduk, ol1limlu karşı 

landı ve çözümü beklenmektedir. Bu suretle, sistem:i ters çev:iroekle 

b:irtakım 

güçlükler hertaraf ed:ilecekt:ir. 

Hizmetlerin birleçıt:ir:i lmes:inde o kadar olumlu sonuç alannyoru2:. 

Çünk , bunun bir kısmı Bmekli. Sandığı, dalaylı ş eki lde T abye )Jakanlı· 

1 

1 

r 

ğına gHmekte, Lıir kısmı baf)ka dairelere Hi ş ki n bulunmaktadır. Gücümü· 

zün oraya kadar g:i tmesi. her zaman mümkün olmuyor. Çünlru onlar umu mi 

sistemleri içerisinde bir ayrılık yapmak istem:iyorlar. 

Sayın Suat Yalım arkadaşımız, z~nnediyoru m k:i Genel Sağlık Sigortası 

Kanunu Tasarısından söz etmek :istedi ler. Bu konu Yönetim Kuru· 

lunuzca hassasiyetle tak:ip edilm:işt:ir. Du kanun tasarısı :iki defa Meclise 

s evkedildi .• J3jri nci s inde, henüz Barolar Birliği yeni kuru1m1lişŞu, y 

ne de karşı koyduk. İkinci deneme geçen yıl oldu, yine önlenmesi b:ize 

dü~tü. Falnız şunu, özellikle açıklamak :istiyorum: Sosyal güvenliğin y 

gınlaşması için çalışan Türk:iye Barolar Birliğinin, bütün Türkiye iç:i n 

genel sağlık sigortası s:istem:i ne karşı çıkması çe b şme g:i bi gözükeb:i l:i 

Biz, bu s:istemin dolctora :iş bulma şekli ve anlayışı içeri.sinde :iyibir 1 

görünüm veya al tırıda samimi olmayan bir maksat sezdik. Sağlık Sigorta::' 

1 

Kanununun ilkesi şudur: Gayri safi kazançtan otomatikman >~ 3 kesilece}.' 

' 

ve fona yatırılacak. Lu para tahs:i l edi lecek, hastaneler ya tır ı lacak: 

doktorlar bulunacak 1 sonra siz bundan istifade edeceksiniz. Sosyal si· 

gorta camiası içe:J?iSi nd eki sağlık sicortasına gelince; ona pek az arkadac;;ımız 

iltifat etti. Sebebi:;> pri.mlerin yüksekliği, sebebi; sosyal 

sigorta hastanelerinin durumu. 

Eğer genel sa~lık sigortası çıkacak olursa, elbetteki sağlık i. 

ı 

bu kadar ağır ik :i nci. b:i.ir yüke arkadaşlar giremeyeceklerdir. Bir hi zme 

getirrnek değ:il, bir hizmet kiralama kanunu, yapılmak istenen sağlık s, 

gartası kanunu. Biz eğer prim vereceksek, b'.t primi bir hizmetin yarat 

ması için vermek durumundayız. Yoksa bize şu şu doktora gideceksiniz 1

- 191- 

bi bir kanun tasarısının güzel bir söz içindıı genel satlık sigortası diye 

takdim kılınması isabetli olmamıştır. Taaa~ıya karşı çıkmamızınhukuki 

nedeni, demin Enver arkadaşımın izah buyurdtı.g'tı. cibi, sağlık hakla diye 

Anayasamızın 

49 ncu maddesinde yer alan ve bütün Türklere devlet sağlık 

hakkını sağlamakla görevlidir sisteminin kazançtan prim kesrnek suretiy-· 

le olamayacağı, bunun hütün toplumun katkısı.r.:ı. gerektiren lç;enel bir sistem 

içerisinde gerçekleşti.rilmesini istemifi olmamızdandır. 

Yalnız, sayın Suat arkadaşıma bjr noktayı hemen bildireyim. Mükerrer 

vergi bu son ta sarıda da yok. Şu anlamda: Prim gelirden düşülecel 

tir. Böyle bir sistem, madde, onu da biz te)üif ettik ve tasarıda 

yer 

aldı. 

Yavaş yavaş sosyal güvenlik sistemim~zin Türkiye'de de olumlu 

bi.r aşamaya varacacını zannediyorum. Prim si st emi devri ni doldurmuş.Bu-. 

gün yer yüzünde iki sistem var. Primi, işver~n artı devlet ödüyor.İkinci. 

sistem, primi, işçi artı iş veren artı devlet ödüyor. Bunun dışında 

yeryüzünde i.ki devlet kaldı; Yunanistan ve bjz. Primi işçi ve işveren 

ödüyor. O halde daha ileri c;ünlerde sosyal güvenUk hukukunun daha an-·· 

laşılabibr bi.r hale gelebilmesi için, herhalde epey çaba sağlamak icap. 

edeceldir. 

Sözlerime son verıneden evvel, sandıklarıınızın yaşatılması olanal; 

larını aramanın da bizim görevimiz olduğuna kaniyim. Rahmi arkadaşıının 

beyanı üzerinde Yönetim Kurulu elbetteki ısrarla duracaktır. 

Sosyal güvenUk e;eniş 

bir dei.re, biz onun içerisinde yer aldık. 

Ama, nükleer güç gi.bi olmak da mecburiyebndP.yiz bu çeki.rdekte. Çünkü, ı 

geniş çevrenin mukadderatı ile bağlıyız. Fakat toplumumuzun e~er ek sos-ı 

yal güvenlik hukukunu tam kavradı[';ını d.ı, yahut bizJ.er:in gereğini yap-· 1 

tığımızı da i.ddia etmek. durumunQ.a almadığımız açık. J3u itibar la İkinci 

Türk Hukuk Kongresi ni n Türkiyemizde sosyal gü\·enlik hukuku konc;resi ol-, 

ması için çalışmalar içerisindeyiz. Gelecek yılın kongresinde bütün bu 

meseleleri.n ortaya atılıp, daha i leriye c;:idebi lmek i.ınk~nlarını da sağ lı

, 

- 192 -- 

yacağız. Mademki biz sosyal hukuk devleti ni de daha geliştirmek çabası 

içeri si nde yi z, böyle bir çalırşma faydalı sonuçlar verebi leeekti r. 

Sayın meslektaşlarım, sosyal {?;üvenlik konularımız perakende olara 

pekçoktur. Bana öyle geliyor ki, teker teker kararlarınıza 

sunmak olanağı 

da yoktur. Bu konuyu, itimat buyurursanız kül halinde Yönetim Kuruluna 

verini.z. Tl'rutlaka hepimizin dertlerine en uygun sistemi başarmak 

gay·- 

reti içindeyiz. 

Arz ederim efendim. (Alkışlar) 

BAŞKAN~ Efendim, sosyal güvenlik kurumlarıyle ilgili. konuşr:ıalar 

burada tamamlanmış oluyor. Çeşitli öneriler var, bunlardan bi.ri si, bira2 

önce Rahmi bey izah buyurdular, 193 ncü madde ile i lgi l:i. Diğeri, Nuhi t 

ti n Kılıç beyin cne:cisi, mevzuatta gerekli değişiklik yapılması hakkın- 

da, ayrıca İ zmir Barosunun verdi. ği değişiklik tasarısında, Haz üıe avukat-~ 

larının geçici birinci maddede 55 yaş sınırına göre emekli olmalarını, 

506 sayılı Kamı nunun 50 yaş paralelinde değişmesi. Ayrıca iki nci ola~ 

rak, 189 ncu maddeye maliHen emekli olanların 

isterlerse t. pluluk si gor· 

tasına girebilmeleri yolundadır. Böyle bir değişiklik yapılması önerisi 

var. Ayrıca bir koc-ıu daha var; si.gortaya tabi taban ve tavan g:iri~~, bu ' 

(_ 

konuda d düşünceler var. Son öneri de, Yönetim Kurulunun, sosyal güven 

likle ilgili değişiklik önerilerini değerlendirmek üzere Ycneti~ ~urulu 

na verilmes:ikonusu--ndadır. 

(Bu son öneriyi oya sunun sesleri) 

' 

Şimdi o zanıan, çöyle bir öneriyi oylarınıza sunayıın~ 

Sosyal güvenlik konularıyle i lgi li olarak, gerek veri lc:d ş bulunan 

öneri leri, :;erel~se di ğer hem İzmir Barosunun, hem de Afyon Barosunun 

öneri lerini nazarı itibare almak üzere bir yasa deği ş:ikUği hazırlamak 

konusunda Yönetim Kuruluna yetki verilmesini'oylarınıza 

sunuyorun 

Kabul edenler ••• Etmeyenler ••• Kabul edilmiştir. 

Efendir:ı sosyal güvenlli.k konusu da bitti. Ş:imdj siyaset konusu g< 

di. Bu koriuda söz isteyenler lütfen işı:ıret 

buyursunlar. 

Sayın 

Ahmet Harndi Sayar, buyurunuz.

------ 

- 193 - 

AI-UillT HAtlDİ :-)AYAR (İstanbul)· i\:Iuhterem arkadaşlarım, baroların ve 

Barolar Birli[!;i nin ba{~ımsızlı[,ı konusunda rn.ünakaşa kabul etmez prensip 

gibi baroların ve Darolar BirUğ:in:in siyaset yapmaz konusunda da sanı· 

rım k:i, münakaşa kabul etmez b:ir esası :1.emen karara baGlayab:ibriz. 

Gerek Avukatlık Kanununun 1136 sayıl:. nuoara :ile numaralanarı ka- 

nunun, hazırlanmasında korarlaı;,ıtırılan prensi pJ.er, gerekse bugüne kadar 

burada genel ve özel görüşmelerde ele alınan ilkeler ışığı altınd , artık 

baroların siyaset yapmaz şekli nde 1:ı:ir yasağa tabi tutulmasLl.a ltizum 

kalmamıştır. 

Bu sözüm bazı arkadaşlarca paradoksal olarak karşılanabilir. Onun 

için, izin verirseniz bu konuyu biraz detaylı bü şeki.lde açıklamak istiyorum. 

Barolara g2ricii muayyen birtakım süzgeçlere bağladığımıza, kıdemlere 

ba[;ladı3ımıza, imt:ihanlara bağladığımıza ve bunların meydana geti.rdiği. 

genel kurulların idare mekani zm~sında vazife alacak lö şi leri bu 

şekilde derecattan c;:eçirdiğimi3e göre, ve şimdiye kadar yapılan uygula~ 

ma da, yasak olmasına rağmen, si yaseti n haki ka ten isten:i le n ölçü :i çi nde, 

belki çok ideal manada değil, ama pekala yapılabildiğine göre, artık böy 

le bir nehyed:ic:i, nef'edici cümlenin kanun~a yeri olmamak lazım gelir. 

Aksi kabul edildiği 

zaman, gerek hukukun büyük prensipleri nin ü;ı·· 

lerli.ğiyönünden, 

gerekse mevzuat yönünden kriteryum bulrc.ak, dünyada sa- 

nıyorum mürrı~cün olmamıç;tır. Neyi n siyaset olC,u ğu, neyi n si ya set olmadığı 

tıpkı 141 ı 142 nci maddelerdeki kri teryumlsrın münakaşası [:i bi. bunun da 

u zun yıllar münakaşa alanında hiç b:ir netice vermeyecek,sonuçlanmayacak 

halde kalrr.::ısından ciddi şğkilde endişeliyim. Bu ]tibarla, Darolar Bir·· 

liginin ve baro jdaresinde vazife alan arkadaşların, 

günün ihtiyaçları 

ve toplumun c;etird.igi meselelerde öncü ulan 9 öncü olması, kim ne derse 

desin elinden alınamaz olan avukatların idaresini yapan kişilerin takdir 

ler:i ölçüsünde, genel kurullarının 

takGirlerj ölç't.isünde ve hiç .b:ir za~ 

man vekar, haysjyet ve Dıeslek düzen ve nizarnını ihlal etmeyecek ölçU 

.~·, i ' 

..... ı..

- 194 - 

i çi nde uye;uL:moca~ına inanmalc zorundayız, Bunun aksi rd lca bul ett:i,3imiz 

zamanı siy3set yapmaz veya t::ünlük siyasete l:arı·;~maz gibi el~stikiyet taşıyan 

ve hanci ölçü içinde zaman zaman baroların dışında birtakım areanların 

takdirleri ne bırakılan bir uy:~ularııanırı raümessi li olr-ıak durumunda 

bulunmomalıyız. Şunu belirtr;1ek isterim ki, avukatJarın her bjri politika 

yaptığına göre, yapmıyorum diyeni n, oy vermed:inı diyeni n sözüne inan· 

mam. O halde, pol:i b ka i le derece derece ı tek tek meşgul olundu-ğıline göre, 

barolar genel kurullarının 

ve i dar ec i leri ni n ve Barolar BirU[;i Ge-· 

nel Kurulunu n ve idareci lerüıin bu ferdi po U tikanın oylamalarla ekse-· 

riyete tecelU eden bir tarzda neticelenerek bunun o andaki uygulamada 

bildiri şeklinde, fiiliyat çeklinde tecelli edece~ine de inanmak hatalıdır. 

Şuna tes U m olnıc:ü:: zorundayız ki; ikigenel kurul arasındakj devre· 

de Barolar Birliği 

ve baro idareleri, genel kurullara n:iyabeten o teşek~ 

külüe bütün fiillerini, kanun, örf ve kurallar çerçevesinde temsil etmelc 

ve yürütmekle görevUdirler. Ve iddia edilemez ki ı 

savunulamaz lö, 

bu idare görevini alan bşiler içlerinden seçilmiş bulunan cerıel kurul., 

ların temayüllerjne aykırı birtakım davranışlarda bulunacaklardır. O i 

ti borla ı ka btı_l edi lnıek zorundEldır J;:i ı ola~anüstü genel lrurul to rlanma-' 

mak kaydiyle ı k8bul ecU lruek l~zır;ıdır lo ı id

- 195 - 

kılmasından 

yanayım. 

Hürmetlerimle. (Alkıolar) 

BAŞTCAN· Sayın İhsan Yücesan. 

İHSAiJ YlJU:CSA1\! (Trabzon)· Sayın l'a')kan, muhtcrem arkaC::aç_:üırcrı1;Lvu· 

katlık Kanununun 2 nci maddesi, avukatlı,'1ın acıacını tarif etti{_) ne eöre 

eğer buna paraiel lı:ir hüküm getirilecekse, siyaset yıapılamaz yasa

1 

r 

- 196 - 

lim, Meclise böyle diyelim dediğıniz zaman, ınilli irade ile gelw~ bir 

liecbsin ve onun seçtiği başbakanın telt:;rafı okundu-ğu zaman seslenrrıez, 

Başbakan Yardır.ıcısının telc;rafı okundu§;u zaman yuh çekilir, öte tz:;rafa 

gidilirse, o zaman biz ondan yardım 

bekleyemeyiz, o zaman ben de una ka 

şı çıkarım ve derim ki arkadaş sen janlışsın, bizim bir nebze Trabzon' 

da olduğu gibi., beni m fikri mc" e olmadığı lıcılde baro boşkanına, idare ku 

rulu üyelerine rahatlıkla şimdiye kadar rey verdiğim halde bu serıe, bi.' 

raz arkadaşlar karı:;tırtnak istedi, yi.ne düzeldi. Çünkl-; aramızda1ö müna· 

sebet, ağabeyilik, arkadaşlık münaselıeti ve r,•eslelc tesanüdü münasr~betir:ı 

de kaldığı için, ben benim fikrimda olmayan arkad.şı rahatlıkla şey ede 

ceğim gibi, belki u:in:e benim fikrimde olmadı[.;ını tahmin ettiğim ::~cırola:;_~ 

Birliği Başkanı Sayı0 I'aru k :Crem' e rey veririm. Liür:ıkün. Çünkü orayı hP! 

kı ile ve layıki ile temsil ediyor kanaatindeyim; fakat siyasetJG işti' 

gal eder meselesi bir smyasi rrıesele haline getirirse, beğensem d rey 

vermem, mücadele yaparım. Arkadaşlar, eğer Barolar Birliği ni ve 13rola·. 

rı karıştırmak, weslek tesanüdünü bozmak ve meslektaşlar arasındakimü· 

nasebeti siyasi münasebetler gibi ya,mak istiyorsanız, 

siyaset ueselesi 

ni koyu nı zaten ~.:ı i yasetle u:

ı 

l 

' 

1 

- 197 - 

lerin üzerinde gören, h otta hatta çıkar çevrelerinin öncülü~ün yapan, 

çı~ırtkanlıLını yapan politika bezirganlarının politikasıdegildir bizim 

po li tikamız. Biz ı en azından memleket kaderüıe hükmedecek i nsanların bu 

tutumları ve gidişleri üzerinde, en az~ndan bir sendika kadar tesirli 

olabilme gücünü gösterme pol:itikasıdır. Bizim istediğimiz budur. Yoksa, 

sokaktaki vatandaşın, kahvedeki vatand :;;;ın konuştu ğu politika değildir 

Biz bunu istiyoruz. Diyoruz ki, barolar ve 'Iürkiye Tlarolar Djrliği, 

mem 

leket kaderinde, memleket yönetiminde kötü gidişleri önleyici tedbirle 

rin alınmasında etken bir güç olarak kendisini ortaya koymalıdır.fu ka-' 

nundaki madde maksaıtlı olarak buraya karımuş ve avukatlar po li tilw yapamaz, 

barolar po li ti lw y8pamaz ı Ila ro lar Di rlii~i polHika yapamaz demek s· 

retiyle bizim ,güç olmamızı, 

bizim memleket kaderinde, memleket meselele 

rinde üstün cl.avalarımızda etken olmamızı önleme gayreti n;üdi.Hmüştür. İş 

te bunu n için bu madde kaldırılmalıdır. 

Her gün ol8ylar meydandadır arkadaşlar. Memleketimizin gidişi orı 

tadadır, sosyal-·ekonorrıjk durumumuz rrıeyc.:~mdadır. l:ıu kötü cı;i dişlere dur dı 

me ni n zamanı gelmiı;; geçiyor. Ki mler bunu öc1le;rebi leeekti r? Acaba bugünki 

Parlamento mu ön]_eyeceLtir?Hayır arkadaşlar, önleyemiyor, önleyecek güç 

te de değildir. 

Ötüemek i st emiyorlar ve her g'.ln sokaklarda c;ençleri n ka_ 

l 

ları d ökülüyor. Yazıktır bu çocuklara, yazıktır bu memleket e ı 

1 

bu toprakl 

lara yazıktır. 1 

Görüyoruz ki, sjyasal iktidarlar memleketin insanıarına 

acıınıyarı 

yoksul insanlaruı geHrleriyağma edil:iyor. Y;:ıt;:;me ediliyor. J'fuhtelif ka 

nunlarla hazine-ier bo']altılıyor. 

Binaenaleyh, bunlara kimler dur cbyece 

Kim bunu önlemek i~in teillbir alınmasını isteyecek? Kim güç koyacak ve 

yol gösterebi lecek? IU mler bu kanunlal'l çıkarmaya oy kullananlara 9 çık: 

ranıara kimler dur iyecek? Biz, Türlöy(c Barolar JJirliği, baroları, avu! 

katları olarak, 1-rıkukçular olarak hiç n~ ser:ıi rrd z çıkmayacaktır?13i zim Si 

simizin çıkabilnıesJ için, değil böyle 3CLak ~)olitil:ası yapmak, hakiki m' 

nada bir güç olara.c, baskı unsuru oları:ık ·po li tilm yapaca{;ız 5 yapmamız

-· 198 - 

gerekir. J3u yönde çalıçmamız gerekir. O bakımdan bu maddenin k;::nuudan ÇJ 

karılmasını 

öner:iyorum. 

Yüksek Heyetinize saygı 

:ile arz ediyorum. HUrmetlerimle.(Alkışlaı 

BAŞKAN· Sayın İlhan Kutay. 

İliJAN K UTAY (Ankara)-· Sayın Başkanı Genel Ku rulurı sayın üyeler: 

sabahlc:i konuşmarnda :içe cöntik konuda :~örlişlerimj arz etmiştimı l}i,,)d:i de 

dışa dönük konuda c;örüşlerinü arz etmek :ist:iyonım. 

Avukatlık Kanununda, baroların ve Barolar Birliği ni n siyasetle rrı· 

gul olmayacakları yolundaki hüküm, bizim mesleğimizle ve onun tabiatiylı 

bağdaşmayarı 

bir hükümdUr. Bunu pcak' taki Genel K1ilrulda da :i fade ye çalı~'~ 

mıçtım: Sayın Bas: kanımızın, 9 ncu Genel Kurula verilen ı:açkanlık rapo· 

runda siyasetle iş~ic;alin hangi kriterlere baglandıaını izah ettikler~ 

n" deği rımi çtün. 

Si yaseti, bu ktırma~:ık kavramı, çok yönlü kavramı ı her tarafa çe 

ki le bi lerı kavramı bilimse ı açıdan saptamak kuşkusuz mümkündUr .Üzeri nde: 

spekülasyon yapıla bi le n bu kavrmn en yetki lj olarak bilim açısından 

hı.., 

kukçular yapar. Siyaset deyince hiç bJr zaman anayasal kuruluş 

olan si· 

yasi partilerin wemleket yönetimindeki faaliyetleri anlaşılmamalıdır.HE 

partinin, 

bir sjyasi parti olarak memleket yönetiminde belli prensipl\ 

r:iı ak:ideleri. V(? programları olabilir. Ancak, memleket yönetiminde biL 

sel açıdan bir yöntem olarak ele alınan siyaset, ço~ulcu demokrasilerd~ 

Batı demokras:ilerinde, demokratik rejimlerde sadece siyasi partilerin 1 

:i hh:isarınds değ:i.ldir. Bu görüşün aksi ne olan görüş, memleket i fieklen d 

mokras:i de olsa, s:iyr:ıs:i kuruluşların telteline bırakmak demektir. 

Sayın l3aş luınımızın bir makalesinden bir p~ragraf okumak i stiyo. 

rum.İ3akınız sayın Erem 1 "Partiler ve baskı grupları" adı altırıôa yayın 

lamıJ olduğu bi~ yazısında: 

"l'arti ler le baskı grupları arasındaki i li .jki ler U zer :i nde bir 

lemde bulunula bi u". Y

- 199 - 

rım yoktur. Tek fark; sadece yasa önerisini verebilmekte toplanır.Bu ne 

denle p'o.rt:ilerin, özellikle kamu niteliğindeki 

meslek kuruluşlarının uyrı 

ve öneri lerini, yasama görevindeki tekelci likleri ne müdahale sayma la· 

rı demokratik ezaslara ı..ı.ygun deği.ldir." 

.Burada açıkça ifade .edildiği üzere, siyaset yapmak demekı belli 

Mr siyasi partinin procramı 

isti)fametinde faaUyet göstermek anlamına 

asla gelmez. Avukat? rJayın arkadaşlarım, bütün dünyada ve bilhassa gel:; 

mekte olan ülkelerde sosyal olayların yüksek m'ilhendisi olarak nitelendj 

ri Ur. Ça&;ımız örgütlenme çağıdır.Birey olarak avukatın sosyal olayları 

yüksek mühendisi olarak kabulü ne kadar doğru bir tanım ise, toplum oh 

rak avukatların te~

M 

1 

1 

- 200 - 

sınırlar içinde kalpak üzere~ birtakım eylemlerde de bulunulabi ~~; ·.Clr,:,U·: 

olarak da bulunula bi br. Bu açıdan 5 örneği n, olayların vehmJeti ne 8Öru ı 

' 

sizleri;; de 

vahamet arz ettigi ölçüde, daima say~ı duydu~um şahsen,/hiBsiyatina t;r 

cüman oldu,;,u:m b:ıbul etti(;im merhum İrııcan Öktera 1 irı. cenaze töreni dole:·rısiyle 

çıkan olaylar sonucunda ş alısen cıJppemi giyerek o korteje katılrnr 

olmanın onurunu tcışıyan bir meslektac}ınız olarak ı Uelkışlar) bu IJc:-adcı L 

tanbul Barosunun da 11 Kan dCikülmes.i ne son ve ı;;:antina saygı" yüri..'yüşi.inü ny 

nı i.çtenlikle ve saygı i le karş ılıyorum. (A1Jc.:ı.şlar) 

Sayın arkadaşlarım, gelişmekte olan ülkelerde, bilhassa siyas~ 

t 

parti leri n iç i ne t:)rdikleri girdap, yani siyasi mücadele ni n kencb le··· i n 

~· 

~ sevkettiği gü·dap 1 bilhassa siyasi partiler dı

- 201 - 

siyaset1c; u:ıaz ~~ekLinde bir değü;;ı ikliğe de mahal yoktur. ;.:ıı, aset·~ 

le uğraş z ~; eklindeki hUkmün tac:iamen kanundan kaldırılması ve Dununl< 

iktifa aJil~es:i 

:inancındayıo, 

Sr

-202 

oluruz. l'"esel~ Iı nayaasa değişiklii1i üzeri nde bizi t'J fü:ri miz olmayacak. 

Gelip de bize başvu:curlarsayani baro olara:c Darolar Ihrliği olarak 1 An 

yasa de(_;:işikliği halrkında; bi.z po li tilca ile u~raşamayız, orıun içi n bu 

konud bizjo:ı fikrimiz yoktur mu cUyeHrrı, diyeM1:ir miyiz? 

Hukukla polHik8 öylesine içiçe lö, mesel~ 

devlet güvenlik rrıahke 

meleri (ki dosdoğru 

bizi ilr;ilendiren bü konu) devlet güvenlik mahkeme 

leriüzerinde de mütalaa vermemiz olmaz, çünkü bir politika ola bi Ur bu. 

Gidelim dış poHtika sorunlarına, ekonomik, yahut dosdoğru diplomatik 

ili.§kiler bakınııno.an Kıbrıs sorunu üzerinde eğer bir mütalaa verirs~k 

o zauan politika olur. Avrupa Ekonomik rı'opluluğu i le olan i lişkilerimi 2 

r.; üzerinde ı yahut Almanya' daki işçilerimizin sorunları üzeri nde mütalaa 

vermemiz belki dosdöğru 

politika sayılacaktır, 

Politikanın uygulamasına gelelim. Yasa değil, yani eğer razı isı 

biz hukukçu olarak, bundan sonraki bütün yasama meselelerinde hukukçu 

olarak rüli"Calaam-'-zı 7 görüç:ümüzü kamuoyuna yarısı tma dan, bu po li ti lG::: böyle 

yürüsün gitsin ..• Hukukçuya muhtaç olmayan bir politika, mümkünse yapalım 

•• Aslında mü:-Jkün deği ı. Neden mümkün deği 1 ve bunun anlamı nediıı, e 

son bir cümle ile söyleyeceğim. 

Gelelim uyc:ulamaya. İddia var; deniyor ki 5 Türlö ye' de can r,üven 

liği böyle işte tehlikeli el atmalarla karşı karşıya. Şimdi Türk hukuk 

çusubu konuda susacak mı? Politika mı olacak o zaman? Yani eğer yurtta 

can gtver.liği i.çin Türk avukatlarına, T ürk baraJarına başvurdu[.:ui zama 

biz ı bu belki pol:ı til-m olur cU ye susacak mıyız? GönlümUz razı mı buna'? 

r;c;hkerııe l-mrarlarının uyc.ulanmadığı yolunda iddia ortaya atılacE 

Il[ahl:::eme kararlarının uy[_~ulanıp uygulanmaması konusunda Türk avukatlarJ 

1'ürk baroları, Türk Barolar Birliği mütalaa beyan etmeyecek, olur mu? 

Yani nasıl olur? O zaman nasıl bü~ hukukçuyuz deri z, nasıl hukukçu olı

41$f"'1p .. 

·- 203 - 

rak 13;örevimizi yaptık di re buna şuna caka satar:ız? JTil~n dava r:ör·.'lürken, 

o dava üzerine ıııüess:ir, cüç sahHıi. lcimseler c~emeçler~ mütalaalar verecek· 

ler ve ondan soora Türk baroları, Türk barolarının cörevlileri seslerini 

çıkarmayacaklar ve ses~ er :ini çıkarırlarsa o zaman bu po li ti ka olacak, su· 

sarıarsa poli tüca olliıa;ı-acak. İşte soru,ı :m. 

Gerçekte de{;erl:i arlcadaşlarıE1? 

;uarolar poJi tika i le uğraşamazlar, 

po U tiJ.ca yapamazlar dernek, düpedüz pol:i tikadır. Aslında pob tika yapmak 

i~teyen kimseler, dalaylı yoldan, tersine mantıkla baroları ~olitika ile 

ugraşa:~iaz hale c;etjrmel.;: isterler. Lğer baroların, yahut Darolar :C.jrl:iği 

ni. n tüm olarak avukatlar toplulu[~unuu 

kendi ,:;önü ller i nce mütalaa verme· 

ler :ini. istedikleri za:"taa bu politika deği ldi.r, kendi c;önülleri ne aykırı 

mütalaa verdikleri zarı1an bu wolitika olacaktır, yani bizim bütün çalış-· 

ıııat::ıız, yas.s:daki şu hükumle kerıdi ellerinde kalacaktır. Kabul edeceğimiz 

şey buclur, tartışaca[,ımız ko:1u budur. Dizi onların razı olduğu naktaya 

kadnr susmak veya söylemek c;ibi bir açnaz içinde bırakırlarsa, 

bu, poli·· 

t:ika ol8cak veya politika olmayacaktır ••• Böylesine bi~ hüküm, yalnız bi· 

zim ş öyle günü birU1( politika He uğraşıp uğ:şaşrrıarnız değil, dosdoğru 

c;örevimizi yapıp yapmayacaCımız yerine bizi getirecektir. Verece~iniz kr 

rar bizi bu noktada bjr yere ulaştıracaktır. 

Karar yüce kurulun. Du is-· 

tikamette bizim c;örevlerim:iz açısından, yalnız şu günde değil, bundan 

sonra da r~örevleriı,ıiz açısından önemU bir noktadadır. Bunu en iyi yapa 

ca~ınız i~ancı ile say~ılar sunarım. (Alkışlar) 

Iıf\.ŞKAN- Sayın Orhan Apaydın. 

ORHAN APAY:OL< ( İstatıbul) · Sayın Başkan, değerli arka d"'~ larJ.m; 

benden önce konuşan arkadaşlarım soruna yeterli ölçüde aydınlık cetirmj 

le.rdir. 'I'elcrara düçmeyeceğim pek tabii, yalnız b:ir iki hususu, gerekçe 

olu~turması bakı~ından açıklamak istiyorum. 

Birincisi ş u: Avukatlık Kanununda baroların siyasetle isıt:igal 

ede;!ıemesi hakkındiJld kural~ uyt;·;ulanama:'1aktadır. Yani benden önce de ko· 

nuşan deCerli arkadaşım Bar la s' ın dediği gibi, barolar, bu.;üne kadarki,

' 

- 204- 

bu Kanunu n yür,ürlü'-,e {jrdi[:;i günden bu:)3.ne kadar siyasi fw:ıliy\; .. J iştigal 

etmişlerdir ou yasal~a ra;ğmen, tarifi ne göre Orhan Barıasli ın, siyaset 

tarifine c;öre, Binaenaleyh, yürürlük lmbi lJyeti oJ.ı:ıayan bir l1ükümdt;r, bu 

yasa hükmü. Bu bakımdanı şeklen varlıi~ının ortadan kaldırılması c;erekir, 

yasaya say~ı 

bakıınıcdan. 

İkincisi; siyasetin tanınıı nedirci ArkadaşlarlEı bu soru na da açık 

lık getJrdiler. Een yasal ~çıdan bir açıklık ~etirmek istiyorum. Tir de, 

birçok o.ıer:ıleketlerde yoktur, sanıyorum Datı il.lmanya 'da varı biz de Batı 

Almanya' da hazırlanan bir tasarıdan aldık ı onlardan· evvel biz kanı; n çı-· 

karttık, bu Siyasi J'artiler Kanunudurı 648 sayılı Kanun. Bu kanun siyase" 

~ · ti yasa hükmüyle tanır;ılamı:;;tır. Kanunun biri nci maddesi ne göre, siyasi 

~-ı 

partiler, toplum ve devlet düzenüıj n ve kamu faaliyetleri ni n 'rürkiye Eü· 

yük IJillet lieclisi üyeU8i ve özel kanunlarına 

göre mahalli idareler se~ 

çimleri yolu ile ve belirli görüşler 

yönünde yönetmek, denetlenek ve etkilemek 

::.çi n gerekli çalı ::ıma arııacını güden ve propac;anda la ra aç ı":: olan 

kuruluşlardır. Yaniı siyasi partilerin tekelinde olan siyasi f aa~:iyet, 

seçimlere ~irmek ve iktidara ~elmek su retiyle kamu f aaliyetini yönetmek 

ve denetlemek şeklindeki faabyetlerdir, Yalnız bu faaliyetler S:iya· · 

si Parti ler Kanununun tek e li ndedir. Eu nun dışında, yalnız barcılsr gibi, 

dernekler gibi kuruluşların de@) ı, bütün vatandaşların siyaset yGpma 

hakln vardır; 

kamu faaliyetleri nin denetlenmesi bakımından. 

Eu nedenle de, Avukatlık Kanunundaki hüki.imı 

gerek2i :;>;dir. Dir an·· 

larnda da siyasi parti.: erle organik bağ ~curmak, yahut da onlarla rj::ırasal 

ili~lci ~wrtaak, bu da bir parti faaliyeti olabileceği g iç:in, yasa1 :lana· 

1 

bilir. Arııa bunun ds bir hükü;ıı şekUnde bizim kanunumuzd yer almcnna lü 

zum yoktur. 

Arkadaçları'--ı 

b:ir konuyu daha i ltlve etmek i stiyorum. Barr:: lar bir 

meslek kuruluç7udur. Eir meslek mensuplarının, avukatları n '"' ::" 1 "'"~ menfa· 

atlerinin,sosyal ce~faatlarını korumak ve ~eli~tirmek amacını taşırlar. 

Baçıl:a meslek kurul ı ,ları, yani emekçi, fjkir işçisi durumunda ol

205 - 

katlardan başka meslek grupları işçi sendikalarıdır. İşçi sendikaları i- 

çinı Sendilealar Kanunu Avukatlık Kar.ıtuıurca konan hükı~ıe benzer bir yasaklama 

getJrmemi çtir. Yani ı i şçi ni teli ği ndeL:j meslek kuruluşları s~yaset 

ya abi br ler, parti:! er le organik ve parasal bağlar kurmak dı.] ında, Şu 

halde ı aynı ni te likteki bir örc:ütün bu faaliyetten men edilmesi, esas en 

eşitlik ilkesine aykırıdır ve anlamı yoktur, bir manada. Siyasetin çeşith 

çeki.lleri vardır; benden· önce konuşarı değerli arkada~;ım i lhan bunu i-· 

zah etti. Buı Anayasada kişileretanınan bütün hakların kullanılmasını 

kapsar; toplantılar tertip etmek, yürüyüşler tertip etmekı yani bu temel 

insan hakları sayılır bütün u luslarDrası belgelerde ve anayasali:L'da, bu· 

nu kü;ıi de tek tek, b:i.reysel olarak kullanabileceği g:i bi, örc;ütlenmek suretiyle 

de lmllana bi l:irler ve b:i.r kitle hareketi şekli nde de kullsnab:i· 

lirler. Barolorın da bu hakları, a·vukatlar crubu olarak kullanmalDrı 5 son 

derece doğaldır. 

Sen olarak çunu arzetmek ist:iyorutn~ Siyaset yasa[:l;ı bir yr:rde si· 

yaseti partilerin tekeline terketmektir şeklinde 

ifade edildi, Buna ka-· 

tılırım. Bu:~ün ülkem:i zde, ec,emen olan anti demokratik anlayıçı ı bu nı şura· 

lara kadar eetirmigtir: Dernekler siyaset yapamaz, üniversiteler siyaset 

j 

yapamaz •• Yani bütün Lıu teşekküller, örgütler topluma dcinük olacaklardır, 

f:i ldi şi kuleleri nde bulunacaklardır. Yönetimle i lrr,:i li herhangi bü f:ikir 

beyan etmeyeceklerdir. Bunu n anti.deuıokratik b:i r anlayış oldugu tartışmasız 

bir gerçektir, Eger rejim ı:mtidemolcratik nitelikte i se, bu yasak· 

lar gelir; demokratik niteli.kte iseı 

bu yasaklar esasen bahis konusu de-· 

ğildir. B:iz 9 1'ürkiye Barolar Dirli{li olarak dünden ber,; J ._, 1 ;tı[i,r,:;z çalı;:: 

ma bir anlamda, bir arkadaşıının da ifade etti~i gibi, böyle bir siyaset 

tir. Her zaman siyası::-t:in iç:irıdey:iz, bir lcatnu hizmetinin düzenlenmes:inde, 

bir kamu faaliyeti rıj rı yöneti lınesi nde · avukatlık gibi-.. fikir beyan ediyo· 

ruz, bu f:ikirlerin yasalaşmasını 

:istiy0ruz. Elbette bu siyasett:ir. Yani 

bu nu engellemek zaten tabiata aykırıdır, 

(_:ereksiz bir hükümdür, :işleme· 

t~ıiş bir hükümdü.r, bunun kaldırılmasında isabet olduğu kP:rı~;:,tinr'lr im. 

Saysılarımla 

efendim. (Alkışlar)

- 206 - 

:sAŞ:2~AliT- 

Sayın Rahmi I~1agat. 

JlAHMİ MAGAT (Ankara)· Sayın Başkanlarım, değerU delege s.-c'kadaş· 

larını ı bu siyasetle uğraşılamaz hükmünün ka ldı rı lması lehinde konuşan arkadaşlerımı 

dinledH:tensonra, hafızanda bir, acaba yanılgı mı, boşluk mu 

oldu derken keı;ıdi 

kendime tereddüt e tb m ve bu Barolar Büliğin:i n delege- 

si olarak ve yönetiminde " naçizane görev almış bir arkadaşınız olarak,efr 

di şeye düştün,; Türkiye Barolar Birli[j butsüne kadar yurt sorunları hak-- 

kında hiç bir. şey yapmad_ı, siyaset yapar endişesiyle •• Hiç bir atılımda 

bulunmadı ı si.yaset yapar endişesiyle; hiç bir gir i şi md e bulunm3dı, hiç 

bir öneride bulunmadı, hiç bir yasa tasarısı hazırlamadı, hiç bir çıkış 

yapmadı, hiç bir toplantı yapmadı gibi bir kanıya vardım ve gerçeK:ten şu 

toplant yı izleyip de bu çalışmaları yakinen bilmeyen birisiolsa;Jı, diyecektiki, 

hakikaten bu hüküm dolayısiyle Barolar Birliği bugünn n:adar 

eli-J;:olu bağlı kalmış, hiç bir yurt sorunu hakkında, hiÇ bir toplum so· 

runu hakkında, hiç bir yasa hakkında bir şey söyleyememiş, siyaset yapa· 

~ım endişesiyle diye, o halde şimdi Barolar Birliği bunları yapabilmek 

için bu hükmün kaldırılmasını istiyor. Gerçek bu rııu? İnsafınız8 ::.:ığını· 

rım ve bunun ne amaçla kaldırılmak istendiği de gerçekten ortada. Bu hi.:'kme 

rağmen, Barolar Birliğinin yaptıtı ortada. Arkadaşlar, siyas0~, şura 

da g~rüyoruz ki körtin fili tarifi ~ibi her çıkan arkadaş kendine göre 

) bir tanıruda bulunuyor. Sayın Başlcanırrıız bunu, siyaset ?asa{1ına rc:ğmen cr· 

leri yapabiliriz diye çok GÜzel ~zetlediler Başkanlü:x reıı:;orUL"'> ve bu 

derlewe raporda da 52 nci sayfada açıkça bunların hepsi belirtilmiş durumda. 

O halde ı bun'.arınhepsi bur;üne kadar yapıldığına göre bu ~~elaş 

neden acaba? Ha 9 bu celaş çu arkadaşlar: Biz, bu tanımı kulları:.Jlc iste 

miyorumı çiinkti met1rle de var, bu c;idişler u;ünltik politikanın j.çine dUşecek 

ve hiç tasvip ?tınedi[)miz kuruluşların yanınd • yer alacat>:o. Ben 

bu endişeyi taşıyor;Jt. Ve sanki bunu yapmamız için bir ene;el vaı'ı bunu 

kaldıralım, rahatç2 bu sathı maile girelim, ondan sonra Edrolaı rlirliği· 

njn halini görelim.

~ 

1 

( 

1 

_ 2P7 _ 

S;~r-n Ba~)kanım beni teyit edecekler 9 bu yasak hükmüne rağmen, iki 

baronun ta~ ~anasjyle politik olarak iki tane bildirisi çıktı, Birliğe gel 

di. Birisi~u yönde, öbürü de o yönün karşısında bjr görüşle öbür yönde, 

gayet ai~ır, 

:iki siyasi p artinin bugün birbirlerini suçlamada kulhmdığı 

üilılupla,::ı[:ırlıkla yazıır,ıış iki bildiri. Ve biz Birlikte şaşırdık~ ne yapalını 

yan:i, ona yapma etme desek, nihayet orta bir yol bulabilirdik. Bu 

tip eylemlere girilmemesi temennisini ifade edelim dedik. Şimdi, 

ben isim 

vermekten burada her zaman kaçınırım konuşmacılar haJ:rJcında;arna bir arkada· 

şırnız, hepimizi n politü:i: görüşü, bir partiye eğilimi olduğunu söyledj, 

mutlak böyledir~ oylarımız da böyledir, bu da mutlaktır; ama eğer biz siyaset 

yas:;ı·~~ nı kaldırmak su ret i yle kendi prılitik eğilimler i mi zi eörev al 

dığımız örg~jtlere da maledeceksek, i şte o zaman zaten biz baroları ve Ba. 

ro lar Birliiıini prti organları hali ne düşüreceğiz demektir. Ben bundan 

endişe 

c2.c:cıuı. 

Şin;5i. gelelim bizim Yasa hükmümüze. llC ncu maddenin 6 ncı fıkr - 

sını okuyorurn. Hani dendi ki burada, kanunlar hakkında fikir konusu olma·, 

yacak, s' olu~sa y apamayacağız, böyle olursa politika yapamayaoağız., 

Hakikat en ·j nsan endi şe ediyor yani bunları dinleyince. l'~addeyi aynen oku· 

\ 

' 

yorum: 

"i:c cıut1l8rın memleket ihtiyaçlarına uy;-_;un olarak gel:i şmesi ve yü~ 

rütülme;,:;i yolunda di le1:lerde, yayınlarda bulunmak, gerekirse öntasarJ.. ha, 

.zırlarnak, •• ıı Birliğin görevleri bunlar. 

"': •·~- maccdeni n 8 nci fıkrasında da: "Adalet Bakanlığının. yargı ve' 

ya yasama yetlö s :i ni taşıyan mercileri n ve baroların soracakları adli ve 

meslek! 1 n nu lar ~lakkında tısörüş ve düşünceleri ni rapor ha U nde bi :ıdirme 

I: ::ı demek ki ı yapemıyoruz, edemiyormz, "siyaset 11 lafı buna engel· 

dir ı bu c:ıJ:sın da buradan yapalım dedikleri gerçek dışı arkadaşJar •• Ger 

çek dı~:ı ile b:izleri yanıl,sıya düşürerek, baro1ar1. ve Barolar Birliğini 

i.lerde b:r:ıın vj ,:..da ni soru roluluğunu taçıyacağız burada çocuklarımıza kar 

şı, bu tir.··:iitü teslim e(~Gceğ:im:iz meslektaçılarımıza karşı, ben bunun endi::;

~ 

( 

208 

si ni taşıyorum arkadarş lar. Ve bu endü;ıe i ç;:i.nde diyorum ki, buc:;üne kadarki 

çalısırnalarda Barolar Birliği meslek sorunları hakkında da, yurt sorun 

ları hakkında da kendi ne düşen görevi yapmıştır, barolar da bunları yapmıçtır; 

i şte en canlı örneği İstanbul ~~~arosunun yaptı[';ı yürüyüş ortadadır. 

O halde bu hüküm bu na engel değildir, ama bu hükmü kaldırarak,san· 

ki günlük politika yapsın anlamında bü hükmün kaldırılmasiyle sağlanaca 

boşluğa i tmeky bugün baroları bizi Gı i stemecl.i~i miz bir düzeye sürüklemek 

sonucunu verecektir. Ben bunun vebalini taşımak 

iste'niyorum ve sizlerin 

de bu yönde bu yönde bu sorumlulu ğa katılınayacağınıza inanıyorumlTeşek· 

kür ve saygılarımı sunarım. (Alkışlar) 

BAŞKAN-, Sayın l'Ierih Sezen. 

I:ERİH SEZEN (İstanbul)· Sayın meslektaşlarımi olay aÇJ.k bir hale 

gelmiş. Benden evvel konuşan arkad3şllıarım, politika nedir ne değildjr, 

bilimsel açıdan iyi yakla:pmlarla aydınlığa kavuşturmuş· bulunuyorlar, 

Ben ı sayın İlhan arlmdı:>;.ımın tari i'leri ne tamamen ısınmış ve devamlı bunı 

tekrar eden bir arkadaşınızım. Şöyle bir şey söylüyor:Seçim amaciyle bi 

politika örgütünü kendi tüzük, talimat ve programıarına göre faaliyet· 

1 te bulunınak 1 salt anlamda politil{adır 1 bunun yanında olmak, bu amaçla 

bunlara yardım etmek 1 ya da bunun karşısında olup bunu yermek, i~:te pol 

tika partilerine has olan bu işleme katılmak doğrudeğildir, bv.nun hiç b 

zaman yapılmaması lazım ~eldiCini, her zaman, ber toplantıda söylemiş L 

arkad~ç ınızım. Ve zaten lJu, katiyon Darolar BirUği taraf'ından yapılma 

maktadır, barolar tarafınc'an da yapıl,namaktadır, buna lüzur

-209 - 

ilkeleri n tamamen kar:;;ıısında olan bir iletidar sarılır da derse ki: 11 Arkadaş, 

Barolar Birliği, politika yapmak yasak •• Kanunda, senin kanununda 

var •• " ağzını açamazsın. Bunu mu :isteyelim, bunu nıuyüklenelim? Biz bu- 

nun çıkartılmasını bunu n :iç in :istiyoruz. İçimizde, pol:it:ika partile· 

rinin düzeyinde h areket etmeyi burada ~örev 

bilebilecek tek bir arkada§ 

yoktur, partiler ordadır, löın isterse t;idE;rler. Ama, aVLı.katın görevini 

biraz sonra Göreveğiz, deı:;ıokratik hukuk ilkelerini üslenmü;ı, :insan hak 'i 

özgürlüklerine yapılan sataşmalar ve taarruzları bütün gücü ile savunma 

yı savunma mesleği olarak kabul etmi(] olan avukatların bu demokratik hı: 

larına olacak taarruzları da, yarın öbürkünkü güç, polHikadır arkadaş 

1 

sen karı~~amazsın, 

deyip susturacak hal? eelmesine de asla ve asla biz bı 

rada müsaade edemeyiz. Arkadaşlar, Demokles'in kılıcını, lüzumsuz kılıc. 

nı başı~·üızın üstünden taldıralım. Politika bu anlamda tarif edi le bi ls ey 

d:i, eğer bu anlamda politikanın kabuledileceğine ben üıansaydım, katılJ 

dım arkad~ışımın söyledi[;ine; tehlike budur,· bu anlamsız, geniş anlamd., 

kısır anlarnda karmaşık deyimin bizim Kanunumuzdan çıkartılmasından yarın 

yım. Siz de lütfen öyle yapınız. (Alkışlar) 

BAŞKAN-- Sayın Sabahattin Bi.lgen. 

SABAIIAT'l'İN DİLGDN (Ankara)· Sayın Başkanlar ve değerli meslekt;:: 

larım; muhteljf ve s i lelerle bu konu üzeri nde du ruldu, pek kıynwtl:i ar· 

kadaşlarıınız 

da tezi veya anti tezi kendilerine has belagat içerisinde 

gayet güzel anlattılar. 

Ben, b2roların ve Barolar Bir li ği ni n po b ti ka yapmaması hakkırı" 

kj_ :;:ahsi clüşüncemi, Avukatlık Kanununun vaz' ını düşündü[;ümüz zarı:anki f 

törler :içerisinde sizlere arz etmek i~t:iyorum. 

Hepimiz biliyoruz ki, a 

katlılcı 

buç:,ünkü hale c;elmeden önce birtalnrn. meşakkatled n, dertJer:i.n vı 

üZ;üntülerüı mesleğ:i idi. Ve avukatlık mesJ.eğini, vakarını, madcLi ve mr; 

vi vasıfları 

:itibariyle haysiyetl:i hale ;"eti re bilmek gayreti içerisine' 

de muhtelif safhalar 8rz eden gelü;nııeler içerisinde bugünkü karı'ın çıkr 

la bildi. Şöylece anlaç:ılmı:} oluyor lc:i, Avukatlık Kanunu ve bizi,:ı

-210 - 

lenmemizdeki gaye 1 sadece ve sadece önplanda avukattır. Binaenaleyh;bu 

Mr mesle:R:1 teşekküldü:r:- ve avukatın nıeseJ.eSıeri bu kanunla halledHmek J.s 

' 

tenmiştir. Bunun yanındaı bi.raz evvel bü arkadaşımızın okuduğu gibi 1 110 

ncu maddede altı fıkra halJ.nde de bazı vazifeler yi ne Barolar BirHği ne 

ve barolara verilmiştir. 

Avukata müteveccih olan bu vazifeleri ve yasaların 

memleket ih-· 

tiyaçlarına uygun şekilde hazırlanmasını sağlamaya müteveccih olan diğ~r 

vazifeleri yapabili.rken, mutad olan bir şey 

var .ki, Birliği mi zin ve avukatlarımızın 

varlıeı ile meydana gelmiş olan baroların faa·liyetlerinde 

esas olan nokta ı· baskı grubu olarak bu teı:,ıekkülü kuvvet U bü hale geL~ 

rebilmektir. Baskı grubu olabilmenin en önemli şartı; daha öncekitoplan 

tımızda Barolar Birliği raporu nda da detaylı şekilde müşahede ettiği.mi · 

gibi, üyeler aras:ı.ndaki 

tesanüttür. 

,. 

i 

Yine değerli arkadaşlarımızın her vesileyle ifade ettikl~ri p•' 

avukatlar hiç şüphesiz siyaset yapacaklardır. Herkesin siyaset yapmak 

hakkı olducu bir ortamda ve bir anlayış içeri si nde avukatların si yaset-·1 

ten uzak olmasını düşünmek hi.ç şüphesiz kabH değildir. O halde, biz 

baskı grubu olabilmek için neyi sağlamak nıecburiyetindeyiz? Tesanüdi.:.E 

başka görüşlerde olan arkadaşlarımızın I.&ro:ı:ar Birliğini veya baroyu ı~,l 

di pcli tik eğilimleri 

istikametine sevketmek gayretini gösterdikleri z

~ 211 - 

de farkettim,dışardan da farketmişler. Ve bunun, Darolar mrH[',in:i ve ba 

roları polj tika y;apar bir hüviyete bürüdü/1;ümüz takdirde 9 bu gruplaşmayı 

fazıasiyle müşah8de ede-:;eğimizden hiç şüphemiz olmasın.O takdirde çok e- 

meklerle kurmu ~~ oldu [unıuz ve birinci planda e;ayesi. avukatııle mesleği 

olan bu teşekktlleri yıkn:ıak i stidadını gören bazıg~dişler müşahede etmek 

\ 

kabil olur. O it:ibarla ben, baroların ve Barolar Bi.rliğinin siyasetle 

meşgul olmaması :fikri fi.deyi m ve oylarınızı buşeki lde lrullanmanızı i s tirham 

etmek istiyorum. Say ılarimı sunarını. (Alkışlar) 

BAŞKAN·- Sayın Enver Arslanalp. 

E1-rvER. ARSLA.HALP (İzmir)- Sayın delegeler, ben bu konuda söz alroayı 

gereksiz buluyordum, şimdiye kadar konuşmuş bulu nan arkadaşlarımı· 

zın meseleyi ortaya koymuş olmaları şekillerJoe ::-öre, 

L~ 

kadaşım k nuştuktan sonra, ikimiz de başlan1·;ıçta n beri bu Avukatlık Ka 

nununun içinde bulundu {iuınuz için, ben de bu SAbeple söz almayı, bir ve 

zifeyiyerjoe getiroe açısındankendime ~ir zorunluluk hissettim. 

Her şey tarihsel açıdan ele alınr:ıa zorundadır. Yapılmıç olan ŞE.J 

ler unutullııaınal::;_dır. Ne verdik 9 ne teklif ettjk, ne karar verildi, ne 1::~ 

rar çıktı, bu nları unutmamak gerekir. 

1 

Şimdi arkada~lar, dedik ki, bizim bi.r talihsizliğimiz, kanun tc' 

sarısının muayyen bir :J.:emleketten alınr.nş bulunmasıdır. I'akat ben bakıy · 

rum, her şey belgelerle konuşulmak mecburiyetindedir. Şu Almanlardan n: 

lımınş bulunarı Avukatlık Kanunu tasarısırıde baronun ni teli ği kısmında ,A: 

kara Barosunun teklif etmiş olduğu kocaman Avukatlık Kanunu tasarısınd:J' 

ve ~7 nci maddesinde böyle bir kayıt yok, bbyle bir sulta yok. DtişUncel, 

rj tutsak yapan, yapn,ak i stey'en böyle bi.r maddE? yok. Olması 

da mümkün C:. 

Q;il. Çünkü, ne d~ olsa bir demokratik düzene geçmiş bulunan bir toplumıı 

getümiş oldu{Zu r~ey. Daha evvelkilerde var mıyri ?Yok. JJu da y:;k. 

2- Fonçerni s' i n Adalet Bakanlı{i,ına verdiği tasarı da da _yok.Orar: 

da yok. 

3- İst:cmbul DEırosunun, burada aynen, İstanbul I3arosunun hazırl:

-212 - 

mış bulundugu ve bi zü• o korni syanda i ncelemeye ve tasarıyı hazırlamaya 

esas olan o tasarı tasiaBında da yok. 

;:imdi, be ::ı bir zün, mademlö sayuı Rahmi !'agat, bazı olaylar do· 

layısiyle kendi anılarını burada di le vetir;;ıektedir, ben de onun ::i bi de 

gilse bile, bir ufak arııyı 

getirecegim buraya. 

İstanbul toplantısından sonra İstanbul Barosunun matbu hale getirmiş 

bulundugu ve bj:raz evvel sayın Sabih AtJ,.ı 1 nın elinde başka bir ar 

kadaşına göstermi~ oldu~u tasarıda bir de bakıyoruz ki, 76 ne~ maddede, 

bütün bu tasarıların hilafırıa şu siyasetle iştigal meselesi yer almış. 

Ben orada vazffe görmüş ulan bir arkadaşınız sıfatiyle hangi toplantıya 

katılırsam katılayım, daima notlar alırım ve onları da muhafaza ec1eri m. 

Benim adetim bu. 76 ncı madde burada boş. 75, 30 gün denmiş ve 77 ye at- 1 

lıyor ve orada degişiklik şeyi var, 76 boş. Şimdi ben, tabietiyle acaba 

tereddüt mü ediyoruz, ~:u mu oluyor, bu mu oluyor, hiç kimseyi de tabii 

töhmet altınd,0 bulundurmak istemiyorum. Ama bu .işin pegine düştüm, bazı 

arkada!) larımda n bunu sordum ve bunu daha h{jl{j çözümlemiş 

deği li m. V esi·· 

lesi oldu~u için, Rahmi arkadaşım ~rada idi, Emin arkadaşım orada idi, 

Ahmet Hamdi arkad:çım o komisyonda idi. Bunların zaten bir noktzya geti 

rilmesi için şimdi 

oraya geleceğim. 

Şimdi berıı lıu nu neden söyledim? Bakınız, Ankara Barosu bir Avu 

katlılc Karıunu tasarısı hazırlamak için getirmiş bulundu,'!:u bir tesarı 

var, bu yok. Demek ki. kendisi bunda bir tehlike görmemiş. 

Kendisi de or: 

da. İstanbul Barosu aynı rJekj lde, Fonçernis Adalet Bakanlığına aynı şe· 

kilde; fakat şimdi 

bizjm memleketimjzde, tabietiyle siyaset yapıyorsun 

diye :i.ş letilmekte oları bir mekanizmanın işlemesi ile karrn karşıya bu· 

lunuyorCJ.z. B şiındi b:i.z avukat olarak ve diğer Batı ülkelerindeki i leri:, 7 

gidişlerden 

esinlenmek suretjyle kendi toplumumuzda belirli bir aşamaya, 

c;ötürmek ça basıüda ,::ılan bizler, hiç bir avukatlık kanununda ·bulunmamış 

olan, bulunmasJ.. mümkün olmayan, çünkü onun tamanıiyle 

fikirleri bir basl: 

altında tutmaya matuf olduiqu. aşik~r. :2 biz bunu kallnyoruz şirndj, efen- 

,~

- 213 - 

dim endişe ediyoruz, 8cc;ba böyle nüör, ş öyle midir [';:ibi,. ,Tir de ge-· 

n el lrurullarınııza, baro1arımıza ve avuka tlarır:ııza bir nevi güvens:i zlik 

de izhar ed:iyoruz.O :itHıarla, burada s:i}f.e:setin tek bir kJstası 

kendi s :i nd tutmamalda beraber, onu da T7orü> :Oüverje verm:i şt:ir; 

vardır; 

:iktidara 

oynamak. İktidar mücadelesi yapıyor musun? İ;;;te onların anlamıç; olduğu 

s :i yas et bu. Ama bunu'n dıçında, çoğulcu deuo};:ratik düzen taraflısı ola .. 

rak, sayın İlhan K utay arkadaşırnn f:ikrjndeyim. Çoğulcu de~rıokrat:ik düzen 

tara.flısı olarak b:iz, avukat olarak, baro olarak 5 Barolar I'i.rbği 

olarak sosyal problemler üzerinde, 

her türlü problemler üzerinde gHrüş 

bildirmek, görüçlerjrnizi kamuoyu bakıtinndan 

kabul ettirmek ve her türlü 

yasal hakları 

kullanmak me c bur:iyeb ndeyi z, vazifesi nde yi z ve bunu yapmazsak 

eğer, zaten benim karıımca avukat değiliz. 

Saygılar sunarım. (Alkışiar) 

BAŞKAllf·- Sayın Erdoğan Digat. 

ERDOGAN BİGA'I' (Ankara)· Sayın Daçkan, pek değerli mesleldaşla-· 

rım; daha evvel konıx]an arkadaçlarımın değindikleri konulara dc,!;inmek 

:ister1dyoru m. K ısa bir maruzatta bulunmak :istiyorum. Evvel~ peqinen şu 

nu söyleyeyim; ben rrs:iyaset yapamaz 11 hükmünün kalkmasından yanayım. 

' 

Değerli arkadaşlarım, bu ııs:iyaset yapamaz 11 hükEıü 76 ncı maddeye' 

ve lllnci maddeye nerden e:ird:i, been anlayamıyorum. 3499 sayılı KanundE 

böyle bir hüküm yok, bu kanı...cna g:irıniş. R ahmj Magat arkadaşım, 110 ucu' 

m8ddeden c..kudular; lmnunların merrıleket ihtjyaçlarına uygun obrak gelü 

mesi ve yürütülrııes:i ]olund dilekler ve yayınlarda bulunmak, gerekirse· 

öntasarılar hazırlamak. Ben devam ediyorum, aynı maddenin 12 ncj bendi. 

11 llaro t>ıensu pl8rının ilmi ve rnesleki seviyelerj ni yülc:'(·l tmek :i· 

çin kitaplık açmak, dergi çıkarmak, konferahslar düzenlemek, telif ve 

tercüme eserler meydana geti r:i lrııes:i nj teşvik etmek •• 11 aynı mce;dc~ede. 

14 'ü oku yorum: 

11 l11emleket içüıde klırulmu ç hulmkla ilgili kurum ve ~mrumlarla 

ilgilerırnek ve ter,;aslarda bu1unmalc. 11

- 214 - 

15'i okuyorum: 

nyabancı memleLet baroları, avukatlar birlikleri ve hukulr kuru 

ları ile temaslarda bulunmak ve uluslararası kongrelere katılmak," 

Şimdi bu maddelerle? "siyaset yapamaz" maddeleri arasındeıki çelişki 

açık değil nü? Bu maddelere uygun sörüşler:i ni di le ge b recek olaı 

barolar ve Barolar Bi.rliğinin siyaset yapamaz hükmü kısıtlayıcı ·J:ir hü· 

küm olarak bu çalışmaları engelleyici nitelikte değil midir? Bu itibar· 

la diyorum ki, yasamızın, esasen Birliğe verdiği görevler içinde siyaset 

olarak nitelenirse, bunun tanımı 

gayet tabii zordur? ama görevi ya· 

parken siyaset yapamaz hükmü ile, kısıtlı 

olmamak Hlzımdır. 

Bunun dışında, biz arkadaşlar, avukatlar olarak niçin keı.J.im:izden 

korku yoruz? Biz bu memleketi niçin, 

siyasi partiler bu mcıleketiı 

sahipleri, biz mi sa~ip 

değiliz? 

Bu itibarla, avukatlar savunma mesleğinin 

temsilcileri .::larak 

mutlak Sl'.rettr;: bu ülkeyi de savunma görevini yüklenmişlerdü. Kendi ke. 

dirnizden çekinmeyelim, "siyaset yapama3 11 hükmünün kaldırılmasJn· ben~ 

oyunıla destekleyeceğ:i.m. Saygılar sunarım. (Alkışlar) 

BAŞKAN- Sayın Turgut Bulut. 

r:L'URGUT blJillT (Bursa)-- Sayın Başkanlar~.m, muhterem arka:lc:şlarırı 

gerçekten bu konu bugünkü yaşantımız içerisinde bizim gc·:;_~evimi z ı. gide-, 

rek zorlaştıracak bir duruma gelmiştir. Baroların, avL'k2tların bütün ! 

çalışmaları, Barolar Birliğinin çalışmaları, meslek sorımıarı ô ı.şında, 

topluma yönelik çalışmalar halinde olacaktır. Biz Bursn olarak geçenl· 

de bu endişeyi yaşadık. Acaba, topluma dönük bir hizmet olarek yaptığ 

m ız iş siyaset mi değil mi tereddüdü içeri si nde adeta ';.ir bum' .:..m geç. 

dik ve görevimizi yaptık. Mesele şu: Bursa'da, idari y::_ngı kar;~rla:t-ın 

uygulanması zoru nluluğu konulu. bir sempozyum düzenledik, Ge· :e-ç, :rten 1:; 

gün idare kararlarının uygulanmadığı 

bir devirde bir hukukçuya düşen 

bir görev değil mi bu? rifalıkerne kararları ni u;;-guıamayarıl ,.,.. k0r;~: sındı1 

hukukçular olarak, mahkeme kararlarınn 

uyunuz di ye bj r i h tar y~:ıpmışsı::

- 215 - 

herhalde bu~ bu kararları uygulamayanlara karşı, po li ti k bir giri C) im de-· 

ğil. Fakat endişe ettik; çünkü konu~ günür:ı_ güncel konusu, bu l'::onuyu poli 

ttk olcırak de n:itelendirebi l:irler. Gerçekten, böyle bir maddenin kanu- 

numuzda bulunuşu bizi tereddüde, belki de bazı görevlerimizi yapmakta 

bizi engelleyici duruma sokacaktır. 

Arkadaşlarım, 11 siyaset yapamaz'' cümlesi çıktıktan sonra, onun 

yerine siyaset yapar d:iye bir ibare mi konmasını istiyoruz?Hayır. Siyaset 

yapamaz cümlesi bundan evvel olduğu gibi yasamızdan çıksın~ biz toplu 

ma dönük çalış malarımızda bu kelimeyi başımızın ucunda bir tehlike 

olarak taşımayalım, bir leke olarak taş ımayalım arkadaşlar. 

Ve şunu da sayın Yönetim Kurulumuzdan rica ediyorum: 76 ncı madde 

ile 110 ncu madde arasınd _ bir hak eşitsizliği 

var. 110 ncu maddede 

okunan haklar, yani Türkiye Barolar Birliğinin 

içerisinde konferanslar hazırlaması ı 

topluma dönük çalı.çımalar: 

sempozyumlar düzenlemesi yasal mad· 

deler b2liı1de sayılmıçsa da, barolar için böylebir hak yasal olarak verilmiş 

değil. Yani bu söylenilen haklar kanunda sadece Barolar Birliği-1 

ne tanınmış. 

Temennimiz çudur ki, barolar bölgelerinde, Barolar Birliği 

nin yaptığı bütün girişimleri yasaya dönük biçimde, ondan aldıkları ku 

vetle ya:prnalıdırlar. Bu hakkın barolara da tanınmasını istiyorum ve Bur 

sa Barosu olarE..k bizim de temennimiz; bu siyaset kılıcının başımızdan e 

sik edilerek, görevimizi hukukçu ve nıesleğimize 

dönük olarak rahatlıkle 

yapa bilmemi zi.n sağlanmasıdır. 

Saygılarımı sunarım. (Alkışlar) 

13AŞltAN- Sayın MuhıHtin Kılıç. 

NltJHİTTİN KILIÇ (Ankara)~ Kıymetli arkadaşlarım, konu çok engiı 

hem 

çok derin bir konudur. Bendeniz de / 

:_:ıoli tikada,hem ba-ro görevleri nde 

buluncJ.u;um i.çin bir iki cümle ile de bendeniz meseleye temas etmek jst'- 

di m. 

Şimdi muhterem arkadaşlar, ben .Jo:?se leyi başka bir perspektifte 

görüyorum. Birincisi şu; gördüğüm açı: deayasanın 78 nci maddesi ne gör

- 216- 

kamu kuruluşlarında milletvekille~i görev alamazlar. Okumaya lüzum yok, 

bilen arkadaşlarımız 

zaten biliyorlar, Orhan bey de biliyor. hemimiz de 

biliyoruz. Şimdi bunun manası ne acaba arkadaşlar? Kamu kuruluşunda görev 

alamaz, milletvekili alamaz, senetör alamaz. Neden alamaz? Anayasanın 

bir tarihi var 9 bir geldisi var. Nasılkullanıldı bu eskiden? Idebus 

oldu, isim vermiyorum 9 kimseyi rencide etmek istemiyoru m, bir geldiyi 

anlatmak istiyorum. Filan yere gitti, orada politika yaptı. 1Tasıl po li· 

tika yaptı? Gaz da{~ıttı, tuz dağıttı, bez dağıttı,bu organı elinde tutT 

mak istedi. Anayasanın 

78 nci maddesine böyle kondu bu. Ve bendeniz de 

n açiz bir Ankara Barosu Baş kanı olarak, 16 sene evvel bunu yapan bir 

arkadaşınız olarak, bu maddenin farkına varmadan, Anayasa ile birlikde, 

Anaya~anın yürürlüğü ile birli.kte benim başkanlığım yürürlükte idi .Son·· 

radan ben seçilip gittikten sonra, bir neticeye varmak istiyorum, yani 

şahsımdan bahsetmeroj de mazur gnrmesini bütün arkadaşlardc;n istirham 

ediyorum. Dediler ki, 78 nci maddeye göre I·fuhittin'in durumu ne oluyor! 

Hem Ankara Barosu Başkanı, hem senatör. Tetkik ettim, bunu yapan arka-' 

daşlarımız 3-5 b:şi olduğunu h erkes bi.liyor. Maddeyi okudum okudum, 

ben itiraf edeyim arkadaş.lar, kendiaçımdan bir sakınca görmedim. Demek 

ki insanlar, biraz kendi lerine taall'C.k eden işlerde 

daha cömert oluyor 

lar. Ona sordum -isim vermiyorum- dediler F1fuhi ttin bey istifa edersen . 

daha iyi olur; şerefle istifa ettim arkadaşlar. Orada da baroya hizmet 

li bir iş yaparım diye. Bakınız ben de bir hususu arz etmek i.stiyorum;: 

Enver bey kardeşimiz eğer konuşmasa ben de konuşmayacaktım. O konuştuğu 

için öen de söz aldım. Aynı gerekçeyle nasıl Rahmi bey kardeşimiz ~ 

konuştu, ona cevaben Enver beyefendi l::onuştu; benim de şimdi aklıma bl 

i 

geldi, bunu.izah için arz ediyorum. Birinci madde bu arkadaşlar. 

Anay~ 

sa emrimi bu? Anayasa emri. Demek ki politikada bir denge bahi.s konum 

N~ ile? Anayasanın emri ile. 

.-, :"' ,, . ·-

~·. 

-217 - 

mü Anayasanın 84 ncü maddesidir" Ne di.yor arkadaşlar? lıecli s leri n Beşkanlısına 

ı Ba§kanvekilliğine s eç i le n kimseler ı partHer i n gruplarına ka-· 

tılamaz, 

hiç bir politik faaliyette bulunamaz. Neden scaba arkade.şlar, 

neden? Sebebi ni arz edeyim. Bizzat politika yaptığı i. ş, Bizzat politika; 

adam milletvekili, adam se na tör, ama gelmiş başkan olmuş, başkanvekili 

olmuş. Onun için katılarııaz. Neden? O havayı sezer de, c;elir burda başkan 

lık ~aparken bir tcraf tutar ve böylece o dengeyi bozar diye konmuş arkadaşlar. 

Yine naçiz o vazifeyi de gören bir arkadaşınız olarak, hiç bir 

grup toplantısına katıluadım. Bir tek defa büyük merhum İsmet Paşa ile 

Akşeh:ir'den dönerken bir toplantıda şöyle oturdum d~ onda bile tevahuş 

\ ettim, acaba ••• Çünkü gidiyoruz yol üstünde, İsmet Paşa Hazretleri de 

~ 3-5 kelime söylüyor, şöyle oturuverdim diye titredim. Böyle titizlikle 

., 

tatbik ettim kendi hayatımda. Şimdi nerden nereye gelm2lc istiyorum?l\1\lh- · 

terem arkadaşlarım, bizzat politikanın içinde bile tarafsızlık ilkesi 

l~zım oluyoJ.·; politikada bile. E politikD yapmayalım uc.? Yapacağız arkadaşlar, 

niye yapmayalım? Zaten yaptığımız ne? Elbette yapacağız. Ama ya} 

tığımız işte -bEm bunuuöylemek için geldim-~ bir denge kuracağız. llu den· 

ge nasıl olDcak? Bu dellee kanımca, şu anlattığım iki p:rensibe göre şöyle 

olacak: Bugünkü id'3re i.çin, gelecek idare için der!~J., 

bir faraziyey< 

müsteniden arz ediyor-nın; yarın bir parti c iyi, bu arz :::ttiğim prensipler·. 

ii 

le gelip 13aro1ar Birliği Başkanı yapmar:ıalıyız. Yapmam"'lıyız arkadaşlar. 

Mesele meydandadır. :Iatta, pek mu hterem İzmir BaroSt: raçkanı, şahsi sa~. 

gılarımı teyiden arı ederim ?ütün heyet huzurunda, bir daha dikkat edelim 

muhterem arkada~ Jar. Hiç kimse ile benim ne alacağJ.m, 

ne vereceğim. 

ne düşmanlığım yok~,rı·, tamamen bi taraf olarak konuştu[;'J;;ıu da zannediyorum. 

Hatta ı Baroıa·:- Ei:ı:oliği Genel Kurulunda dahi, şu aı~z ettiğim 84 ncü 

madde istekametindü, mademki Anayasa ara ışık veriyor hit.araf bir arka· 

daşırnız gelsin, b:·. zi daha tarafsız ve liyakat le ••• Yan:l şimdi mefhumu mu· 

halifinderı bir ma .la çıkarmasın, saygılarımı teyit edi yorum, hiç böyle b

- 218 - 

şüphe ve kuşku altında dahi değilim; ama olabilir arkad,şlar. Bu mUch~ 

deleye hemen hemen adımımızı atmış gibi görüyorum ben. O halde, şimdi 

maruzatıımı bağlıyorum bi.r cümle ile. Demek ki politika yapacağız. Yapacağız 

ama, po li ti$:ayı baroda dengeli, buarz ettiğim Anayasanın ışığı al· 

tında 

dengeli, partilerin esiriolmaksızın ve bir partiden talimat almaksızın, 

hakikat en samimi. söylüyorum bunu. Bir taraftan git bir partini n 

genel idare kurulunda bu lun, partinin genel idare kurulu üyesi ol veya 

bir ••. Olabilir arkadaşlar, neye saklayalım bunları •• Veya 'ir parti ni.n 

Başkanvekili ol, buraya gel, seçimle Barolar Birliği Başkanı ol. Bunu 

mümkün görmüyorum. Mevzuata göre mümkün görmüyorum. ("Biz de görı:iüyorı.ız 

sesleri) E zatıaliniz de görmüyorsanız beni teyit huyuruyorsunuz demektir. 

Ben de bu hu sus açıklığa kavuşsun diye söylüyorum 

Derin saygılar sunarım arkadaşlar.(Alkışlar) 

BAŞKAN- 

Sayın Davut Selçuk:L 

DAVUT SELÇUK! (Aydın)- Sayın 

i 

Başkanlar, değerli meslektaşlarım; 1 

benden evvel konuşan arkadaşlarım çok önemli noktalara lAh ve aleyhte 

temas ettiler. Ben, temas edilmemiş olan bir noktayı arz etrrıel\: için huzurunuza 

geldim. 

Evvel~ bu söz ı si.yasetle uğraşamaz sözü, Türkiye Barolar Bir li· 

ğinin kişili.ği ile kabili telif olmayan bir sözdür. Yanibir bakıma, Tü1 

kiye Barolar Birliğinin 

haysiyetini lekeleyici niteliktedir. Sebebi şu· 

radan ileri gebyor: Türkiye 'Barolar Birliği ve Türkiye baroları bir d1 

nek midir, yoksa kamu niteliğinde bi.r meslek kuruluşu mudur? Eğer Türkiye 

Barolar Birliğini 

ve baroları. bir dernek olarak kabul edersek,sad 

ce Dernekler Kanunund bulunan bu hükmün Avukatlık Kanur'ıııda da bulunm 

sına ses çıkarmamaklığ:ı.mız lazım gelir. Ama, öteden beri. mücadelesi ni 

yaptığımız, öteden beri izah etmek istediğimiz ve Kanunda da ifadesin 

bulan bir nokta var ki, o da; kamu kuruluşu nHeliğindedir. Binaenaley 

dernek olmadığına gö~, siyasetle uğraşamaz tabirinin ktıııunun içinde 1:

- 219 - 

lunması ve Türkiye Barolar Birliği. ni ve barolarını takyi t etmesi hatalı 

bir görüşten ileri gelmiş bulunmaktadır. Eğer Türkiye J3arolar Birliğini 

ve baroları dernek kabul eden arkadaşlarım varsa, bu hükmün kalması lehi 

nde oy kullansınlar. Yok, bunu kamu ni teli ği nde kurulmuş bir meslek k· 

ruluş u olarak kabul ediyorsak, o zaman bu sözün buradan çıkmasının llizım 

geldiği görüşündeyim. 

Saygılar sunarım. (Alkışlar) 

BA.ŞKAN-· Yönetio Kurulu adına Sayın Faruk Erem, buyurunuz. 

J3AŞY,AN liARUK 1 EREl-i- Sayın Başkanır;ı, aziz delege arkadaşlarımiko· 

nunun nezaketini çok iyi idrak ediyorum. Yönetim Kurulundaki arkadaşlarım 

da aynı idrak içindedirler. Bir hususu yine tekrar edeyim; biz bir 

öneri. ile sizleri karşı karşıya bırakrnak i stememiştik. Maruzatımı yj ne 

bu açıdan tel~kki buyurun. 

Şimdi. arkadaşlar, objektif bir sonuca ·.rarmak için ebmizdekj kr 

nuna göz ~' ,mamız l~zır·ı. lll nci maddemiz aynen: 

"Birlik) kuruluş amacına aykırı işlerle u[:raşarrıaz." 

İşte temel yasal.~:. Ama bunun bir amlamı, görevini de yapınağa me' 

burdur. Sorıra madde &evao ediyor: " ••• Siyasetle uğraşamaz." Eğer; siyasetle 

uğraşamaz kavramına bir başka anlar,ı verirsek, deği.şik anıacılar v. 

rirsek, asıl göi:ev güçleçiyor. Demek ki, burada bir yorum güçlüğü ile 

karşı 

karşıyay~z. 

Konuşmacı arkndaşlarıın çok defa siyaset yapmak tabirini kullandılar. 

Halbuki, siyr.:ır:~et yapmak diye hukukta bir terim mevcut değil.Siy, 

set le uğrr.:ışmak. o Kanun bunu, herhalde bazı dü~üncelere dayanarak söyleriı; 

gibidir. 

Şimdi ı 

güçlük nazari olarak yr.k gibi. Ama tatbikatta var. Hele 

bizlere yönetim görevi vermiş olmanıza, zaman zaman bizi hareketsizU 

le itharn etmiş olıııanıza ve çeşi tH genel kurullarda bizi hareketsizlik 

suçladı~ınız da bizde ağır anılar bıt'[~ktığına göreı e yönetiırıde bulumı 

ların da biraz durumunu ka bul buyurrrıanız icap eder.

-220 

Bu güçlük~ bence ne sizden, ne bizden geliy or. Bugün eğer kanunu 

ölçü alacak olursak, kanunlara saygılı olmak icap edeceğine göre 

gerçekten biz bir anlamda siyasetle uğraşamayız. Sebebi şu: T ürk huku· 

ku siyasete bulaştırılmıştır. Ama bu açıdan bugün siyasetin kanunun de 

teğine ihtiyacı olmamnk icap eder. En büyük fazilet siyasettir, ama si· 

yaset desteğini kanu nlarda ararsa ve biz de b:ir kuruluş ~larak hukukuu 

üstünlüğü müdafii kesilecek olursak, acaba görevimizi nasıl yapacağız? 

Mevzuatımızı 

si.yasetten arı tma görevi acaba siyaset yapmak mıdır?Demek 

ki güçlük, şu son döneme gelinceye kadar siyasetin mevzuatn el atmış 

olmasından gelen bir güçlüktür. Pek dağınık yorumlara gidebiliriz, am::ı 

biliyorsunuz; siyasetle uğraşmak kavramı Yargıtay'da da tartışıldı.Bu~· 

gün konuşan bütün arkadaş larım, Yönetir:ı Kurulu üyeler\ı. hariç, Yargı ta, 

içtihadına temas buyurı;ıadılar. Bugün siyasetle uğraşmanın, ama doğru 

ama yanlış, 

bir ölçüsü mevcut. Hatta, dernekler için kabul edilen ölçi.. 

bile doğru yolu bulmağa yeterli. Bir siyasi akımın desteği ve yönU aç:::.. 

s ında n çalış 

mak, iktidara talip olmak t;ibi kavramlar, doktri nden de- 

ğil, Yargıtay kararlarından geliyor. 

Şimdi arkadaşlar, çok çok özür dilerirn, herhalde Başkan olmak 

lığını üye olmaklığını sıfatını ortndan kaldırmaz; konuşmacı arkadaşlar 

misal olarak 

belki hani örnek olarak/şahsımdan bahsetmek lütfunda bulundular.Ezcüm 

ben şahsımdan bshsedi.lmemiş olmasını çok isterdim; ama bahsedildi. 

di imk~nlarımızı 

Bir konuşmacı arkadaşım, ki fikirlerinden çok faydalandım, ma· 

heba etmeyelim dediler. Biz, herhangi bir iktidara h 

görünerek bazı iınk:§nlar sağlayab:ilirdik, bunu itiraf ediyorum; ama şu 

7 yıllık Birlik yaşantısı içerisinde bu yolda hiç b:ir şeye talip olma 

dık.("Bravo" sesler:i 9 alkışlar) Ve bu o kadar tarafsızca olmuştur ki. 

her iki koalisyon zamanında da vak:i teklifler reddedHnıiştü. Bl:. iti-· 

borla biz siyaset yapmıyoruz. 

Arkadaşım eğer somu t bir ornek vermiş olsaydı, Q.aha kolayl:ı 

la konuşı;18k mümkündü. Fakat tamarn:iyle ba;ka b:ir açıdan sosyal olaylar'

- 221- 

gören bir başka arkadaşım, dediler ki, ben Birlik Başkanının iki parti 

baŞkanına yazdığı mektubu hoş görmüyorum dedi ve gerekçelerini :.,zah buyurdular. 

Ben arkadaşlar 

o bi.ldir:i.mde, ki bültende sizlere takdim kılJ.ndı, 

eğer iki parti arasında bir koalisyon isteseydim, bu, politik ağırl~~ı 

ağır bir konu ol~rdu. Aynen önerim şudur: Anarşizm demiyorum, tedhişçilik 

konusunun önlenmesinde anlaşınız. Yani kan gütme yürüyüşünün amacına 

uygun bir istek. Ben, memleketimde kan gütme uygulamasının 

tatbikatının 

iki parti arasındaki siyaset rekabetinden istifade ettiği kanısında 

olanıardan birisiyim. Hiç bir tercihe tenezzül etmediğim o açJ.klamam 

da açıkça 

bellidir. 

Eğer memleketirııizde sosyal- olaylar sosyal bir kan gütmeye dönü- 

' 

ş ecek olu rsa, sanırım, siyaset yapıyorum korkusuyla ağzını açmamak dahc 

çok büyük bir kusurluluk olabilecektir. ~"Brava" 

sesleri, alkışlar) 

Bir değerli arkadeşım, bana by ve~meyeceklerinden, mücadele edeceklerinden 

bahis buyurdular. Teşekkür ederim oylarına ve f akat beni 

ilk seçtiğiniz zaman veya adaylığım bahis konusu olduğu zaman ben size 

. 

şunu söyledim: Beni bu halimde seçerserriz evet, yoksa affedin. Bu yaş a 

geldim, fikirlerini en çok açıklayan kişilerden biriyim, arkamda açıkladığım 

fikirler o kadar ağır ki, bundan sonra ben, siyaset de yapamam 

istesem de. Özür dilerim. 

Bugün eğer Türkiye Barolar Bir U ği bu toplumda bir yer yapabHmişse, 

sanırım ki bazı konulardaki bazı davranışlarında hı=>lrlı•·"h. Biz 

bir şeye ulaşmışsak, her halde bunda davranışımızın isabetinin de hisst-· 

si olmak icap eder. 

Şunu arkadaşlar, ben içimde hissettiğim için söylüyorum: Bu gb 

reve tayinimdensonra ben kendimi biraz tanımaz oldum. Yani şimdi kendi· 

mi. korkak buluyorum. Bir örgütün başında olmanın, aman ona bir şey gelmesin 

demenin korkusu beni bağımsızlıktan uzaklaştırmıştır. 

Biz bu titizlik 

içindeyiz. Bu titizliğin haklı olduğu. bir yan YP."' 'RM' r-rup

- 222 - 

arkadaşların beyanları 5 bizim siyasetle fazla uğraştığımız iması içinde. 

Ama bu ima 7 arkadaşlarımdan gelmemeH :i.di. Eğer biz siyaset ile uğraşecak 

idiysek, bizi fesh-etmek için blitlin yollar açıktı. 

Fesih yolu,Danıştayın 

bir dairesinin önerisiı sonra bir başka kurulca,yargı kurulunca 

feshedilmemiz. Buglin Adalet Bakanlığı Danıştaya ne bir baromuz için, 

ne de Barolar Birliği.nin fesih talebi -ki. hakkıdır-- bulunmamıştır.O halde, 

değişen siyaset organlarının ve kuruluşlarının bizi suçlamadığ:ı. bir 

ortamda, eğer 

biz kendimizi suçlayacak olursak,acaba hangi grup siyaset 

yapıyor, bu, dlişlindlirlicli bir haldir. ("Br8V0 11 sesleri,alkışlar) 

Arkadaşlar, hakiketen kendimden bahsetmek istemiyorum. Çünkü, 

' 

bu benim hayatıının en son görevidir. Ben bu görevin hitamında çekildiğimde 

ı beni ne bir partide görlirslinliz, ne de bir başka mevki. de. Hayatı- 

ının en kutsal görevini yaptığım bi b nci içi.ndeyim.Affedin ama, hocalığım 

devam etmekte benim, ayrıımam da. Öylesi.ne ki aziz arkadaşlarım, ben 

bi.r partiye ne vaktiy::.e g,~rdi.m, 

ne bundan sonra gi.rerim. Parti. disiplini.nin 

bile kafa teşekklillime uy gun olduğu kanaatında değilim. ("Bravo" 

sesleri, alkı~lar) İşte hiç bir partiye, bütlin olanaklarıyle gi.rmeyen 

bir insanın siyaset yaptığı iddia edilmemeli idi. Fakat bir başkrı dönemde 

bi.r başka grup 7 siyaset y aparsam olmaz, demeni.n korkusu, yahut mübalağalı 

bir siyaset anlayışı, Barolar Birliğinin görevinin yapılmasına 

engel olacak olursa 7 bu bir sakınca değil midi.r? 

' 

Şimdi arkad~şlar, zıt kanaatler izhar edildi. Elbetteki b1zlerin 

ne tutumda devam edeceğini bilmek sizin hakkınız. Yönetim Kurulu na 

itimadınızın devam edip etmediğini dUşünebilmek hakkınız. Biz, hiç b:ir 

zaman Barolar Birliğini parçalarhak istemedik, kanıtımız var. 9 ncu Genel 

Kuruld 'ı siyaset -yasağı h akkında nasıl hareket retmem:iz icap etti· 

ğine dair bir rapor takdi.m ettik; görtiştildli ve kabul edildi. Yticesan 

arknd ,~ıım z annediyorum o toplantıda yoktular, o raporu da okumadıkları 

beyanlarından anlaşılıyor. Eğer okurDuş olsalardı, bu kadar itharnkar ko-

- 223 - 

nu şmayacaklardı. 

Netice şu soyın arkadaşlarıa: Yönetim Kurulu arkadaşlarımın da 

muvafakatiyle sonuç cümleyi sarfetmek isterim. 

"Siyaset" ibaresi ister kalksın, ister kalkmasın~ Yönetü.ı Ku-· 

rulu, 

9 ncu Genel Ku rulda takdim edilen rapordaki siyaset ölçüleri 

iç inde görevini ynpmıştır ve eksiksiz yapınağa da devam edecektir. 

Saygı i le arz ederim. ("Brava" sesleri, şiddetli alkışlar) 

ERDOGAN BİGAT (Ankara)- Sayın Başkanım, galiba Mr sürçü lisan 

oldu, fesih konusunda bir yanlış 

anlama oldu. Adalet Bakanlığı ••• 

ler. 

BAŞKAN FARUK EREM- Müsaade ed ar mi si niz efendi m? . 

ş ey söylediğimi ifade etti- 

Erdoğc.n kardeşim beni m yanlış bir/ · ' - '5 :: 

ERDOGAN BİGAT (Ankara)- Estağfu rullah. 

BAŞKAN F'ARUK EREII- Belki ağzımdan kaçmıştır. Sistemimiz şudur: 

Bizi Danıştay 

1 

fez.hedebilir, yürütme sadece talepte bulunabilir. 

BAŞKAN- Şimdi sayın üyeler, müzakere konumuz, 76 ncı maddedeki, 

"Barolar, kanunda belirtilenler dı~anda herhangi bir işle ve siyasetle 

uğraşamazlar." hükr:ıündeki "siyasetle uğraşamazlar" i baresi ni n, ifadesi- 

nin kı:ıldırılıp kaldırılf'ıaGıası meselesidir. Bunu oylarınıza sunacağım; 

fakat bundan evvel oylama biçimi hakkıfida Başkanlık Divanına verilndş 

bir önerge vardır, onu ıttılaınıza arzedeceğim. 

Genel Ku rul Ea.~;kanlığına 

Siyaset yasa1ı konusundaki oylamanın ad okumak suretiyle yapılmasını 

arz ve teklif ederim. 

Av.Nebil Varuy ve arkadaşları. 

(Geri alıyor, 

sesleri) 

BAŞKAN-· Geri alıyor r;ıu;:;unuz efcndirıı? 

NEBİI· VARUY- Geri alıyoru m. 

BAŞKAN- Önerge geri. alınmıştır efendi.m.

- 224 - 

Sayın ü_yeler, şimdi tekrar arz ediyorum: 1136 sayılı Yasanın 

76 ncı meddesinin ikinei fıkraşı hükmünde yazılı: 11 siyasetle uğraşamazlar11 

ibaresinin .••. 

BİR ÜYE- Sayın Başkan, kanunun diğer maddelerinde de aynı ibare· 

ler mevcut. 

BİR ÜYE- Sayın Başkan, Yasada mevcut bütün "siyasetle uğraliamazlar11 

ibarelerinin kaldırılması 

şekltnde .. oylayın. 

BAŞKAN-- Yani efendim şöyle: 1136 sayılı Yasada, siyasetle uğraşınayı 

yasa:::Clama biçiminde ifade edilen ·bütün hükümlerin kaldırılmasını 

kabul edenler •.•• Kabul etmeyenler, •• Ekseriyetle kabul edilmiştir.(Alkışlar 

Sayın arkadaşlar, şimdi diğer konulara geçiyoruz. 

Sayın üyeler, iki öneri vardır. Bu öneriler şunlardır: 

"1136 sayılı Yasanın 14 ncü maddesinde yazılı, emeklilik, isti-· 

fa gibi nclenlc:-le g'Jrevlerinden ayrılan hOkim, savcı ve benzeri kişilerin 

görey Japtı 1 ::-ları mahke:ıe vsya dairelerde ·i-ki yıl avukatlık yapmala· 

rını 'yasaklayan hüküm değiştirEerek süre beş yıla çıkarılmalı ve bu gi- 

bi kişilerin görevlerini raptıkları yeri kapsayacak şekilde değiştiri~meli 

ve t-..l gibi. kişilerin ortakları ya da .yanlarında çalışan avukatlar 

da hükmün kapsamı içine alınmalıdır. BU ndan ayrı olarak hükmün etkinliğinin 

vo uygt.: "3_anı;ıı:ısı olanağının sağlanması içi n maddenin bu gibileri n 

görev yaptıkları il barolarına anılan Büre içerisinde yazılmaları, o il 

sınırları içerisinde büro açmaları da önlenmelidir." 

Kabul e:::.enler ••• Etmeyenler ••• Kabul edilmiştir. 

İkinci 

bir öneri: 

11 4 ncü maddede yazılı dört yıl süre ilk barolar tasarısında yazılı 

-oJ..oıı}!'u üze~:.'C O'" vılc ,-ıl':'..,.,..ılmr-ılı, maddede yazılı kişi.lerin stajsız 

avukat o:noi lme1eri ori yıla çıkarılmalı. 11Daha evvelki barolar tasarısın· 

da bu on yıldır. Bu öneriliyor. Bunu oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler 

••• EtueyenlGr ••• K::ıbul 

edi lni.ştir.

- 225 - 

Şimdi, İstanbul delegesi sayın Ayten Dik hanımın bir önergesi 

var efğndim. Önergeyi ben şöyle özetHyorum efendim: 

"Çeşitli özel ve tüzel kişiliklerde sözleşmeli çalışan avukatların, 

Barolar BirHğince düzenlenecek tek tip bir hizmet 'll ücret sözleşmesine 

bağlanması ve bunun kabu lünün oylanınası şeklinde" 

Ayten+ hanım, önergenizi kısaca izah etmek üzere buyurunuz. 

AYTEN DİK ( İstEmbul)- Efendim nıalö.munuz olduğu üzere avukatll.k 

bir hobi olarak yapılmıyor. Ve yapılmaz da. Bir yerde hepimizin geçimi-· 

ni temin eden bir meslektir. Bu meslek için biz başkalarının 

derdini sa~· 

tın almış durumu na geçiyoruz. Bu müstakar, nrukarrar bir gelir de~ildir. 

Belkiolur, beltki olmaz.Bu nedenle aydan aya belirli bir gelir geti 

ren bu kabil mukaveleler hepimiz için muhakkak ki bir yardım, 

bir gü-· 

~ence olmaktadır. Açıktan diğer işler gelirse, onları da yapmaktayıı;. 

Ancak, bu mukaveleler politik ve ekonomik bakımdan 

güçlülerle avukatlar 

arasında yapıldıkları içirıi, doğrudan doğruya bu gücü elde tu tanlm .. 

ca istenildiği şekilde yapılmakta, yazılmakta ve keyfı olarak feshedi: 

mektedir. Biz avukat olarak, demokratik ilkelere bağlı hak ve özgürlük .. 

leri n yerleşmesi, korunması, gelişmesi iç :i n yasalara uygun olarak çal:.· 

şan insanlar ız. Bunun :iç:• n ı;ıesleğ:imizi i cra ediyoruz. Ama bu ekonomik 

ve polHik güçlerin doğrultusunda bir dava almadığımız takdirde veya 

onların fik:i.rle:dyla bağdaşmayan bir dava aldığımız, bir fikir beyan ( 

tiğimiz takdirde; hiç bi.r gerekçe gösterıneden mukaveleyi feshetme yetkileri 

var ve bun;ı.ı nedenini göstermiyor. Şimdiye kadar yapılan mukavr 

leler bir senelH~ olmakla beraber, aynı mukavelede isterse bir ay evv,.. 

den haber vermek üz.ere mukaveleyi. feshetmekte serbesttir. Siz bu rada 

niçin feshed:iyo:ı:-ı;unuz 

diyemiyorsunuz ve hi.ç bir tazminar -ılpın:ı:.J·::>rsunu~ 

Bu nedenle, ayl:i; c gelirir.:dzi kaybetmemek, belki ev. kiranızı 

vereceksi 

niz, bellüçolu ! -çocuğunU zu doyuracaksınız, bunları tenlin etmek i çin 

onun doğrul tusıt n.Ja bir nevi onun baskıs:ı.na alet oluyorsunuz. Sırf ge· 

çiminizi tenin Jt.nek jçin. Veyahu t baş kl:ıldırıyorsunuz; .eğer bu na j};

- 226 - 

ti.yacınız yoksa. Ne kadar ihtiyacınız olr:ıasa, böyle bir davranış sonucu 

' mu kaveleniz feshed:ili.rse, e keyf e keder de diyemezsiniz. Hiç kimse demiyor 

bunu. E öbür yandan bunun üzüntüsünü duyup 1 insanın bir yerde kar· 

nı doyuyor aEJ.a ı insanı insan yapan manevi değerleridir. Beni.m fikir özgürlüğüm, 

Anayasa teminatında olan dünya görüşüm adamın hoşuna gitmiyor, 

gözümün rengini beğenmese 

mukaveleyi feshediyor. Bu nlar bir yanda Ana-· 

yasa teın.inatı altında, bir yanda adamın keyfine t~bi. oluyor. Bu du rumda 

ben bunları r:ıuhaf aza etmek için ya bu geUrden vazgeçeceğiını veyahut 

bu gelire sahip olmak için, insanı insan yapan bu manevi değerleri yemiş 

olacağım onun parasıyla beraber, kendi değerlerimi yitireceğıtm, insanlık 

değerimi harcayacağım ve neticede bir gün gali be r.1addi olarak ya· 

ç: arken, işi boşalmış bir arı kovanına döneceğim. Bilmiyorum servet o-· 

larak evl~tlarınızEı bu nları mı bırakuak ist 1 ersi niz? 

Bu nedenle, güçsüz olan tarafı, güçlüye karşı koruyabilmek iç in 

avukatlık mukavelelerini n, yasrıya temel i lkeleri konmak şekli nde Barolar 

Birliğince tek tip rm!llwvele yapılması ve hazırlanan mukavelelerde bunların 

zorunlu olara 1

Kabul edilGÜŞ 

- 227 - 

Bu öneriyi oylarınıza arz ediyorum. Kabul edenler ••• Etmeyenle~., 

tir._ 

Efendi~, bugürucü toplantımız burada tamamlanmış oluyor. 

Yarın sabah snot 9.00'da toplanmak üzere toplantıyı kapatıyorum. 

(Kapanma Saati:l8~30)

.·. 

- 228 - 

2 r~yıs 1976 P~zar 

ÜÇÜNCÜ 

BİRİNCİ 

GÜN 

OTURUM 

Açılma Saatı: 9.00 

BAŞKAN-- 1oplantı nisabımız teşekkül etıniçtir. Türkiye Barolar Bir"- 

liGi Olağanüstü Genel Kurulunun 2 Mayıs 1976 tarihli sabah oturumunu a- 

çıyorum. 

Gündeme başlamadan önce ı gelen bir telgraf var, onu bi lgi.l.erinize 

sunacağım. 

"Türkiye Barolar· Birliği Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı mUna- 

/ 

sebetiyle vaki nazik davetirrize teşekkür 

ederim. İşlerimtn kesafett ne- 

deniyle aranızda bul:.ı.namar.ıaktan üz günüm. Genel Kurulunuzun memleketi mize 

hayırlı ve uğurluolmosıYJ.ı dilerim. 

Saygılarımla~ 

( Alk, ,,ı·~~) 

-.} -C.......i.. 

Kemal Güven 

Millet Meclisi Başkanı" 

"Toplantınızı.,1 Türk hukukuna ve Türk adHy€sine büyük yararlar 

sağlayacağı ş 15phes:f zdir. Alacağınız kararlarda Ad liye Personelinin so- 

runlarına da yer vı:rileceğini candan ümit ediyor, başarılar diliyoruz. 

Sa .ı ,__,J ı ,:ı ::ımı ·.s la. 

(AJJnr;l8.r) 

Tüm Adltyeciler Derneği" 

Efendjrı., 

, 

B1 ı canınız 

i ... 

olarak burada bir hususu dj'kkatleri n ize sun 

mak istiyorum, Şil~~ ı ~siz bir söylentidir; söylendU de olsa yine açıklığa 

kavuşturrıı:ık~ı:ı yar 1 :- Görüyoruz. 

Say:::.n L3ifJ1!1:~ın 

Süleyman Demirel' in Riyasete çok uzun bir telgraf 

gönderdiği ı o,ırsa_ & \ .kanlıkça ·okunan telgrafın:..n böyle uzun bir telgraf 

olmadığı şe.ı.,ı.-; :1' ·'' 't.1 ~:ı söylentiler kulağımıza gelmiştir. Telgrafı 

1 

tek-· ;1,: 

• i

- 229 - 

rar okuyacağım ve sayın delegelerin ilgilenmesine açık bulundu racağım. 

"Sayın 

Prof.Dr.Faruk Ereın 


Atatürk K ütüphanesi 

Başkanı 

K onak-·İzniir 

Olağanüstü Genel Kurul Toplantınıaa davetiniz için teşekkür edej:'i, 

Başarı dileklerimle birlikte size ve Birliğinizin mensuplarına ve dave·~ 

lilere selam ve muhabbetlerimi sunarım. 

Saleyman Demirel 

Başbakan" 

Telgraf metni buradadır. 

Efendim, Avukatlık Yasasının değişikliği ile ilgili gündemin 7 

maddesinin ikinci bölümünün mtizakeresj kısmına 

devam ediyoruz. 

Eli.mizde çeşitli öneri ler vardır, bunları tek tek sayın Genel K, 

rula sunacağız 

ve müzakereye açacağız. 

Şimdi müzakere ye açacağımız husus İzmir Barosunun verdiği önerge· 

de mevcut: Türkiye Barolar Birliğinde Yönetim Kurulu, :Disiplin Kı..ı.rulu Y'' 

Başkanlık görev-süresinin diğer barolar ve delegeliklerde oldu ğu gibi 

iki seneye indirilmesine ilişkin 

bir öneridir. 

' 

Di~eri de baro başkanlarının tabii delege olmasına ilişkin öner~ 

Baro başkanlarının tabii delege olmasına ilişkin olarak ayrıca sayın I' . 

han Karaçelik tarafından verilmiş bir önerge var. 

İzmir Barosunun önerisi şöyle: Barolarda görev süresi. H::i yıld:L· 

Bu süre ni n Barolar Birli.ği.nde dört yıl kabul edilmesi ni n :; nıonr'lı rı 01 bir 

gerekçesi bulunmanaktadır. Üste~ik T .B. B. delegeliği iki yıl sö5reli o~ 

sına karşılık yönetim kurulu, başkanlık, disiplin kurulu ü,yeliği süreJ.:.:> 

rinin dört yıl olması, görevli bir üyenin tekrar seçilememesi. halinde 

taya hukuki ve moral birçok sorunlar çıkarmakta, genel kurul üyesi c 

maya n bir avukatı n yöneti m kurulu üyesi ;ra da birlik bac;kanı.

- 230 - 

na neden olmaktadır. Delegelik süresi ile birlık görevlerindeki görev 

sUresinin b irleştirilmesi~ 

Di~eri 

de tabii delegelik: 

önerilmektedir. 

"T.B.B. üyeTeri barolar olan bir federasyondur. Barolar T.B.B.de 

seçtikleri üyelerle temsi.l olunmaktadırlar.Baroların 

temsilcisi baro 

baı;:kanlaı.rı olduguna göre, baro başkanlarının görev süreleri içerisinde 

ayrıca delege olarak .::ıeçilmeleri gerekmeksizin Barolar Birliği delegelikleri 

sistew;in doğal sonucudur. Böylece, ayrıca baro başkanlarının 

görev süreleri içerisinde delege seçimlerine girmeleri seçilememe hali~ 

de yıpranmaları cla ön)_enmiş olacaktır. Delege seçimleri nde tarafsız olması 

gereken baro başkanının, kendisinin aday olması halinde bu taraf~ 

~· sızlı~ını ne dereceye kadar koruya bileceği kuşkul udur." 

Sayın Mt.ıhi.ttin Kılıç' ın da t bu konu ile ilgili: "Eski baro başkanlarının 

da Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulunda tabii delege olması" 

konusunda bir ayrı önerisi vardır. 

Bu konuları ırıüzakereye açıyorum. Söz isteyenler? ••• 

Sayın Erdoğan Bigat, bu-yurun. 

Şunu da arzedeyim ki, sayın Gen..:l Kurulunuzun almış olduğu karar 

gereğince lO dakikalık konuşma süresi yürürlüktedir. 

~~DOGAN BİGAT (Ankara)-- Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım;konu, 

Avukatlık K amL!:mnun uygulamasından bu yana gerçekten önem kazanmıştır, 

r Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu üyeliği süresinin iki yıl mı, 

dört yıl mı gerekti.ği hususu 1136 sayılı Kanun tedvin edilirken uzun u-· 

zu n üzerinde durulmuş bir konudur. Ve iki yıllık sürelerin yetersiz 

olduğu görüşü üstün geldiği i9in, dört yıllık süre kabul edilmiştir. 

Dört yıllık süreye rağmen) delegelik süresi iki yıl olarak kalmaktadır. 

Bu suretle Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulunda, ki en üst organdJ · 

teveccüh gören, il tHat gören, dört yıl 

süre ile Yönetim Kurulunda gö· 

revlerıdirilen rr .. esleld':lşlarımız ı barolarında yapılan delege seçi.mler:i nd:

' 

~ 

- 231 - 

delege olmadıkları zaman, bir ağırlık hissetmekte ve sanki i timat kay- 

bolmuş gibi görevi bıralnp bırakmamaları tartışma konusu yapılmaktadır. 

Bunu n aksi de oldu. Bendeniz Bursa Genel K urulunda dört yıl 

içi n se-· 

çildiğim halde Barolar Birliği Genel Kurulunda Yönetim Kuruluna 9 iki 

yıl 

sonra yapılan Ankara Barosu delegasyon seçiminde, özellikle beni 

delege yapmamak surt:tiyle, Genel Kurulun verc:ıiş olduğu bu görevi daha 

da kısal tmak temayülleri oldu. Gayet tabii bunun ağırlığını 

hissettik. 

Fakat dönem benim için geçmiştir, Barolar Birliği Yönetim Kurulunda görgvli 

değilim, onun için rahatlıkla ifade ediyorum; çok yanlış bir şey 

' 

dir. Barolar Birliği Genel Kurulunun itimadını kazanmış ki şi leri n kendi 

barolarınca az li kesinlikle mümkün değildir ve olmamalıdır. Bu itibarla, 

bendeniz bu önergede delegelik süresinin, Yönetim Kurulu üyeliği 

·süresinin iki yıla inmesiyle bu çözüme ulaşabiLir amma, iki yıllık sü· 

renin Yönetim Ku rulunda görev yapmak için yeterli olmadığı 

kanısında-· 

yım. Bu itibar la, Barolar Birliği istikrarlı bir kuruluş olarak, tecrü 

be kazanmış arkadaşların, işlerin içine gı':rnliş arkadaşların yönetimindr 

daha isabetli kararlar alacağı inancında olduğumdan, Yönetim Kurulu üye 

liğinin iki senüye indirilmesi değil 9 delegeli~in dört seneye çıkarılmasını 

öneriyorum. Eğer böyle olmazsa, tabii delegelik sistemi ihdas 

edilecekse, Genel Kuruldan itimat almış, Yönetim Kurulunda dört yıl sü 

re ile görevlerıdiri lrrü,] olan meslektaşlarımızın 

herhangi bir sebeple 

baroları tarafından tekrar delege seçjlmemeleri halinde, onların tabii 

delege olmaları kabul edilmeilıidir. Bence baro başkanlarından önce :Baro 

lar Birliği Yönetim Kurulunda görevli arkadaş larımızın Genel K urulun 

i timadı üzerıeri nde bulundui~u sürece, Genel Kurul her zaman i timadını g:· 

rialabibr; ama Genel Kurulun itimadı üzerlerinde olduğu sürece, baro 

ları taraf ı ndan azledi lmeleri gibi yanlı~ bir yolun bulunmaması 1azJ r 

dır. Bu itibarla, Ycinetirrı Kurulu üyesi olari arkadaşlarımızın, tabii de 

legelik sisteminin J::abul edilmesi zannedivorum ki daha doğrudur.

ı; 

. 

' 

·' 

- 232 - 

:Baro başkanlarına geljnce: Şahsen bu na karşı deği)_iı:ı.; t8Lat gerekçe 

d.sıha ziyade Yönetim Kurulu üyeleri için varHt:ir. Sayın Cengiz 

İlhan' ın okuduğu gerekçe, baro başkanının baro bm;;kanı olmasıyle delege 

seçilmemesi suretiyle zor bir durumda kaldığı ••• Ben bunu lc::ıbul 

etmiyo·- 

rum. Şundan kabul etmiyorum: Barolar Birliği Genel Kurulu başlwnlar ku·· 

rulu mudur, yoksa baroların delegelerinden te~ekkül eden ayrı bir kurul 

mudur? Buı tartışnm konusU.: yapılmış tır. Hatta Türkiye Barolar Birliği 

Yönetim K urulu ı i. lk yıllarında başkanlar 'toplantısı yapmayı~ koordi na s· 

yonu sağlayabilmek içinı uygulamadan gelen sorunlara çözüm bulabilmek 

için başkanlar kurulu toplantıları düzenledi. İki defa bu toplantı yapıldı 

ı iltifat gördü veya görmedi ayrı bi.r konudur ama ı birçok arkada-- 

şımızı Barolar m.rliği Genel K urulunun üstünde bir organ ihdas..

- 233 - 

ği üzerinde durulr;ınsı daha doğrudur. Eende bunu, sayın Bac;:kan:ı.n usulü- 

ne uyarak, yazılı bir öneri halinde takdim edeceğim.Barolar Birliği Baş· 

kanlığı yapmış olanların tabii delegeliğini mutü;ık surette kabul etmek 

Mzımdır. 

'I'eşekkür ederüı, sDyt:;ılar sumı.rırı. (Alkışlar) 

J3AŞKAN-- 

Sayın Rahmi Magat. 

RAHI\IJİ Il'fAGAT (Ankara)- Sayın Başkanlar, değerli delege arkadaşlarım; 

İzmir Barosunun bu sorunu huzurumuza getirmesi gerçekten üzerin 

de durulmaya değer. Ancak~ sorun iki şekilde gelmiştir; Avukatlık Kanu 

nunun 114 ncü maddesi nde delegeliğin iki yıl süreli olduğu hükmüne kar- 

şın, Yönetim K urulundaki görevin dört yıl olduğuna dair olan 118 nci 

madde arnsındaki çelişki, ve bu durumda acab8 delege seçilemeyen:in Yönetim 

Kurulundaki görevi sona err;üş 

midir, hukuken Yönetim Kurulu üyeltği 

geçerli midir, dolayısiyle Yönetin Kurulu üyesi sıfatiyle kararlara 

katılm8ları, oy vermeleri, bu kararların hukuki geçerliği üzerinde 

tartışmaya yol açabilir mi açısından bir~ 

İkincisi de, süre bal;Cımından tekrar delege seçilip seçiloemek gi-· 

bi ort .ya çıkan 

bu sorunu çözmek. 

IC omu.ya biri ne :i açıdan baktımığız zaman, gör yoruz ki, Yüksek Genel 

Kurulça dört yıl 

için görevli olarak seçilen Yönetim Kurulu üyele·· 

rini n ve buna Bar;;kan da dahil, Birlik Başkanı, mademki Genel Kurulun 

oy"u ile ve mader:ık:iknnun hükmüne göre dört yıl iç i n s eç i lmişt:i.r, bu dört 

yıl süre i le hukuken yaptı&;ı tasarruflar geçerltd ir ve unvanıarı, Birlik 

Başkanı ve Yönetim Kurulu üyesi sıfatiyle muteberdir. 

:Sunu n geçersiz oldu~u hakkında 90 ncı maddeye yapılan atıf ise, 

r:ıadden:i n mat la hınd1'm ve r;ıetninden de anlaşılacağı üzere, seçilme yeter· 

liğini kaybetmenin münhasıran haklarında avukatlığa engel bir suçtan 

dolayı son sorugturma açılmasına karar verilmiış olan v.s.,v.s. gibi 

nedanJ.erle eğer' bir yeterli.k kaybı duruuu doğarsa, o takdirde Yönetim 

K urulu üyeliği sıfatını kaybeder. Yoksa, deleBe se9ilmezse bu unvanı 

.\. 

Türkiye ~rolar ~irliği

- 234 - 

kaybeder gibi bir yoruma kanunun ne Hlfzı, ne de amacı müsait değildir. 

Bu bakımdan, delec;e olmar,ı.akla beraber, dört yıl süre ile seçilmiş bulu- 

nan Yönetim K urulu ü:,reliği. ve Barolar Birliği Ba(kanı da dahi ı, hukuken 

geçerli olarak tasarruf'ta bulunmaya devam etmeleri kanunun amacına uygundur. 

Ama bu geçerlise rağmen, süre bakırııından ortadaki durumu berta-· 

raf etmek için ben de sayın Eigat'ın görüşüne katılarak, delegeliğin de 

dört yıl süreli olması ve böylece b:ir ahenk sağlanması gğrektiği görü~ 

şündeyim ve buna katılıyorum. Bunun nedeni de ş u: 

Bir taraftan barolardaki görevler iki yıl 

süreli, b:ir taraftan 

,. 

Birlikteki görev dört yıl süreli; adeta bir farklılık var. O bakınıdan 

ikisini de iki yıla indirmek gibi bir düşünce savunıilabi lir gibi görü-· 

nüyorsa daı uygulamaya bakacak olursak farklılık var. Barolar mahalli 

kuruluçlar~ır ve orada her an temas halindedirler ve hepimi~in bildiği 

gibi barolar en az haftada bir toplanırlar ve devamlı birbirleriyle temas 

halinde olurları hatta telefon~,kısa süreli toplantılarla çalışma· 

ları sürdürebilirler. Ve kendi mahalli sorunlarıyle de her gün içiçedir· 

ler. Ama Birlikte, ayda bü ancak toplanua olanağı var. Çünkü yurdun 

dört tarafından gelmiş temsilcilerden oluşuyor ve düşünün; ayıilm bir defa 

toplnndıkları zaman ,yılda 10-12 defa bir araya gelebiliyorsunuz, olağan 

üstü haller olmadığı müddetçe, olağan çalışmalarda ve ancak Birliğin havasına, 

mesleğin genel sorunlarına ve meoleket sorunları hakkındaki görü~ 

birliğine ve Birlik içinde bu çeşitli barolardan gelen meslektaşların 

aheill~li çalışoasına olnftak sağlıyorsunuz, tam ikinci yıl olurken 

süre bitti ••• O halde iki yıllık süre Ilirlik açısından bu oluşum çekU 

ve çalıçma düzeni bakımından yeterli de~ildir. Binaenaleyh, delegelik 

süresinin dört yıla çıkarılması ve Yönetim Kurulundaki görev süresinin d. 

-Başkan dahil- dört yıl olarok devam etmesi şeklinde görüşe katılıyon:m 

ve böyle olması ne eleni üzeri nde duruyorwn. llu olunca, artık Yöneti m Ku·" 

rulu üyeli.ğinin tabii delegeliği de bahis mevzuu olmayacak. Çünkil dört . 

dört ahengi ile zaten hem delegelik~ 

hem Yönetim Kurulu görev süresi bir 

1

- 235 - 

leşince, tabii delegelik diye bir husus da ortaya çıkmamıç olacak ve bunun 

dağuracağı sorunlar da bahis konusu olamayacak 9 olmay8cak. 

Baro başkEınları ~wnusuna gebnce; 110 ncu rm:ıddede ve baro yönetim 

kurulunun görevleri arasında Birliğin alllll~' olduğu kararları uygu:Lamak, 

yerine getirmek ve Birlik Genel Kurul kararlarını 

uygulamak var. Şimdi, 

delegelerin yönetim kurulu üyesi olması bahis konusu değil. Yani olabilir 

de zorunluluk yok. Öyle bi.r baro ki, delegeler yönetim kurulu na hiç 

kimse arasından seçileınemiş, başkan da gelemiyor ve buraya,gelen delege 

arkadaş da oyunu veriyor gidiyor. Ondan sonra buradaki havayı yarısıtr 

mak, kararları belirtoek, her ne kadar tutanaklar barolara gönderiliyor 

ise de, bunun içinde bulunup havayı götürmek de ayrıca bir anlam taşıdı· 

ğına göre, baroların Birli.kle ahenkli çalıqmasında bir kopukluk doğabiliyor. 

Ve biz bunu çok gördük. Hatta delege olmayan baro başkanları 

biz· 

den halı::lı 

olarnk sordular, zaten biz de tabii görevimiz obrak, Birbkteki 

görevimizi n dı:~ında delege olarak Başkanımıza bu konuşmalar ı çalış 

malar hakkında 

b:ir rapor vermeyi iti.yat haline getirdilt. Ama bunun yapı:_. 

nıafilası 

hali nde bir kopukluk oluyor. Bu nedenle ben baro ba ç,kanlarının, 

üstelik de delege seçilmek ile baro başkanı seçilmek arasındaki süre bakımından 

bir nevi i timat-ademi i timat, düşürme gibi., çünkü baro başkanJ. 

da aday oluyor, delegg olgak istiyor, bir yıl önce baro başkanı seç1- 

yorsunuz9 delegğlikteki hava bakımından delege olamiyor. E şi.mdi bu arkadaşımız 

kanuncn baroyu temsi ı yetkisi ni hai.z. Kanunda açıkça belirtmiş 

bu nu. Fakat Birlik Genel Kurulunda temsH yetkisini haiz değil; 

çünkü 

delege olamamış • Bı;~ bir nevi ademi itimat gibi de. telGkki edilebilir. 

Ve bEızı arkadas,lar da bunuı ki ben de aynı duygu içinde bulunmuşumdur, 

istifa yolunu seçm

- 236 - 

nıadet.ıki barolardan da oluşan, baro deBı.egeleri nden oluşan 

,, bir genel kurul· 

dür, o halde bir konfedere teşekkül 

hüviyetinde de göründü8üne göre,barm 

başkanlarının da tabii delege olması görüşüne katılıyorum. 

:Birlik Başkanının 

süreklilik ve eski tecrübelerinden yararlanmak 

b8kımındon delege olarak kalmasında bir zorunluk ve y~rar var. Ksldı ki, 

adet bakımından dn bu zaten dört yılda bir. s eçildiği ne göre, her dört 

yılda bir başkan se çi lse, kırk yıl sonra on tane delege olacak. Adet ba· 

kırııındo.n da bir sorun yok. Ama ben de sayın Kılıç' ın görüşüne katılamı· 

yorum. Çünkü 67 barodan geçoiş baro baş kanları on tane olss, ki var 

on tane olan, mesela bizim Ankara Barosu nda da var. O zaman 600 küsur 

eski başkan olacak ve eski başkanlar, biz burasını baro başkanları toplantısı 

yapmayalım derken, eski başkonlar toplantısı hali ne gelecek.Çün-· 

kü 670 eski baçkan 5 hadi diyelim ki, bu nu yarı yarıya indirelim, 300 

eski başkan ve 150, diyelim ki artacak nisbet, 200 delege~ 200 delegeye 

kar:;.ı 300 eski baro baçkanı. Bu bakımdan oluş um tarzı da değişeceği i-· 

çin, ben bu görüşün kabul edilmerilesi görüşü ile hepinize saygılar sunaru1. 

Teşekkür 

ederim. (Alkışlar) 

BAŞKAN- Sayın Enver Arslanalp. 

ENVER ARSLAl'TALP ( İzr:ıir )- Değerli arkadaşlarım; Avukatlık Kanununun, 

dün açıklamısı olduğum gibi ı dinamizmini meydana getiren örgüt konu· 

suna gelmiş bulunr.Gaktayı~. Açıkça belirtmek gerekir ld, biz bu örgütü 

demokratik bir bünyeye kavuşturcıak zorundayız. Yoksa, hani bir taraftan 

yaglılor, öteki tarafton ele geçirilr:ıiç bulunan bazı makamların ir;ıtiyazlarını 

burada tesçil ettirmek için t oplanmış değiliz. Zat~n, 1963 senesinde 

de böyle gereksinmeler duyulmamıştı. Du yulması ir.ıktlnsızdı ve 

1976 senesinde neden bu gereksinmeler duyuluyor neden geriye doğru bir 

1 

gi.diş. olu yor ı 

ben doGrusu bunu bir türlü anlamıyorum. 

Tarihsel akışın gerisine düşmek gibi bir durumla karşı karşıya 

kalmak, en aşağı, en hafif tabirle üzüntU kaynağı oluyor benim için kişisel 

olarak.

- 237 - 

Türk:iye Barolarının toplantısında alınr.ıış bulunan ::lke kararları 

na göre İstanbul 1 da hazırlamuş o kanun tasarısında çok güzel bir şekil 

de, bütün orgıml2rda görev alacak olan avukat nrkı;ıdaşlar ~k:i sene olarak 

saptanı:ııştı. Ba,'J,ka memleketlerde baro baş kanlarının :j;örev süreleri 

bundan bile azdır. Bir yıldır. Demek ki, demokratik baro düzeni içinde, 

makar.ılnra gelmiş buluncmların oradn bir nevi tekel kurmalarına enc';el De 

lek kuruluşlarıdır, Biz ise, bu tekeli, bu süreler:i uzatmak çabasında 

bulunuyoruz. Tabii her zar:~an 

:için iler:cye sürülen bir gerelrçe ortaya a- 

tıyoruz~ istikrar ve ondan sonra da, havasına girme mesel0s:i. E daha ev 

~· velden havasına g:irme meseles:i kabul ed:ilmiyordu, efendim havasına g:ir- 

sin daha evvelden, ondan sonra yönet:im kurullarına 

girilsin deniliyordu 

ama Barolar Birliği neselesj_ söz konusu olduğu zarıc.an, ikisenede havası· 

na gin1ek mümkün deği ı ~en:iyor. Çel:işk:i ler meydanda zaten. Zaten ger :i· 

ye doğru gidiş konusu h:iç b:ir zaman savunu lücak b:ir komı değil; çıkıyor, 

apaçık çıkıyor ortaya. Ben şunu açıklamak ist:iyoru~: 

İstanbul Toplantısında hazırlanmıs; bulunan tasarı bakanlığa gittiği 

zaman, bakanlığın hazırlamış bulunduğu tasarıda dört sene geldi. 

Ve kanundakibir sürü rıahzurlar, Türki.ye Barolar B:irliği delegeliği ve 

görevler açısından,işte bakanlı~ın getirmiş olduğu o dört seneden çıktı. 

Bu neden böyle oldu? Ben bir hayli söylentiye vakıfımı ama bu söy· 

lantileri burada açıklm1ak istemem. Çünkü ben:im kulağıma gelmiş olan 

şeylerdir t;ıunlar. Asıl bu söyle nt :i leri yakınden bilen arlradaşlarımız vı 

Necdet Öklem, Ferruh Dereli ve sayın Rahmi Magat 1 tan önce Ankara Baro 

Baş kanlığını yapmış olan zat. Bunlar, Avukatlık Kanununun hazırlanmas 

sebebiyle,yazmalarını candan dilemiş oldugum anılarını yazdıkları takd:irdeı 

bu dört seneniü neden çıkmış bulunduğunu dile getjrsinler ve 

biz de kulağımıza gelm:iş olan söylentiler:in, •• 

İHSA!J 

SARAÇLAR-Ne söylentisi? •• 

BİR ÜYE-- NEJ söylenti si? Biz de bi hılim.

- 238 - 

;~2NER ARSLANAL? (Devamla)- Şimdi, meseJ~ bu değL Jfenclim. Ben 

bulunı::ru;ı olsaydım bunu açıklardırn. Bulunraadığım :i. çi n sadece bir ha tırlatı::ı.a 

yapıyorum. 

Şimdi diğer taraftan, şunu söylemek istiyorum efe~:c:i:im: L

- 239 - 

olmolarını. Meseltl onların baro boşkanları iç i n bir devrE:den fazla va· 

zife görr.ıemesi gibi çok güzel bir prensi bi ı neden şimdi ters düşecek gi 

bi 1 belki şimdi ters değil kendilerine göre r:ıma 9 ben öyle tel~kki edi· .. 

yorUG1 1 

niçin oluyor? Ne kadar güzel bir f}ey bu. Ne kadar güzel bir şey 

bu; so::unların herkes tarafından ele o.lınr:ıası imkElnlarını sağlayan bu 

görevleri devretrae imk~nları ne kadar güzel bir şey. O itibar la ben di· 

yorur::ı ~d ı bu süre r:ıeselesi nin, baroların hazır_lamış bulunduğu tasarıdaki 

esaslar dahilinde olsun. 

Şimdi geriye kalıyor, bu baro başkanlarının tabii delege olnıas:ı. 

meselesi. 

İzmir Barosu tekllt1nde, mevcut baro başkanlarının tabii delege 

olmasını istiyor. Bazı gerekçeleri de var. Eğer demokratik bir düzende 

yaşıyorsak, denetim devamlıdır. Denetio devamlıdır; genel kurullar görev 

başında bulunanları daimi denetim al tırıda bulundura caklardır .o görevde 

bulundu diye onların denetimden. uzaklaşması söz konusu olmaz.Bu 

denetim çeşitli şekillerde olur; delegelik seçü1lerinde olur, ba~ka şe 

ki.llerde olur. İll~ baro başkanı oluyor diye, kendisine kanunen veril· 

miş bir temsil yetkisi vardır diye Türkiye.Baroıar Birliği Genel Kuru~ 

lundaı kendisinin genel kurulun takdirlerine ve oylarınıza rağmen ora,y 

gi tmi:?, olraasında bEm hiç bir yarar görmem. Öyle bir baro başkanın:ı,n gE, 

nel kurula geluiş olmasında da fayda yok. Eğer b:Jrj baş lcanı genel kurulda 

delegeliğe adaylığını koymak suretiyle kendisi nde bir kuV"vet gö·. 

rüyorsa, bir başarı duygusuna sahip ise, seçime giroek suretiyle bu 

başarısını tesçil ettirmeoek içi n sebep yok. Kalkıp da bir baro başka· 

lığı zırhının :::ırkasına girmek suretiyle tabii delegelik gibi bir sıfa 1 

bürünerek oraya ci tmi.Ş olmasını ben yararlı göroüyorum. O itibarla,İ. 

·ı: 

mir bnrosunun bu teklifine karşıyım. 

Tabiatiyle.ı sayın Muhittin Kılıç'ın, fahri de olsa, zorunluluk 

da olsa ı o şekildelö teklifi bu açıdan değerlerıdirildiği takdirde 9 ü~.,. 

rinde düşünübıez dnhi. Arkadaşlarıın roka::ı bakıl1ından· bunun mahzurlarJ. 

i

- 240 - 

ileriye ;c;'J.rdüler, bu rakara meselesi teferruattır. 

Esas olan nesele, yan~ 

kalkıp da 1 bir taraftan baro başkanları, öte taraftan eskibaro başkanlargibi, 

Üniversiteler Kanununda biliyorsunuz vardır, 

eskirektörler, dekan 

lar kurunlerda yer alırlar, e onun da Anayasa Mahkemesi tarafından ipt--ı: 

edildiği de meydanda. O itibarla, bu teklifi, ıki sene olarak, görevlerin 

iki seneye indiril;,ıesi 

teklifini destekliyorum. Bunun bu yolda oy 

verilı::wsirıi öneriyorum. Diğer konulara da karşıyıın.Hepinize saygılar sunarım. 

·) 

BAŞKAN- Sayın 1\Tuhittirı Kılıç. 

T.'iUHİTTİN KILIÇ (Ankara)- Muhterer,l arkadaşlar, ilk tekliffmi değ::: 

tirdim. İlk teklifin, eski b aro ba:şkanları da gelsin, burada delege ol 

sun çeklinde idi. Değişiklik önergesini snyın Başkanımız okutmsıdı, çu '~ 

ki lde: Eski baro bEJ.s:kanları da ge ls i nl~r, fahri delege olarak şu boş s::, 

londz · arkada ı önde, bu genel kurul nerde r:ıünasip görürse, orada otursunlar. 

Olabilir ki bir tanesi çok mühim bir mevzudn söz ister. Divand~ 

söz isteyince, genel kurulu~ kararı ile söz verifrirse konşşsunlar.Nere 

den esinlerıdin buna deyince; ben sayın Enver beye cevap vereyim: İkide 

bir tarihi gelişim, 

tarihi gelişim filan, hepimiz tarihte biliyoruz,ge 

lişim Ce biliyoruz, her şeyi de biljyoruz arkadaşlarım. Ama, fahri, zo 

te rı adı üstünde; fahrt. •• Yani bir şeref I':levzuu .. Şu salonda ne olur ark, 

da, önde on tane yirmi tane, kendisine ş erefli bir vazife bilmiş, geli 

miş eskibir başkarı oturuyor •• Kaç tane avukat var arkadaşlar aranızda?. 

Lütfedi n de ı 

biraz da böyle eski hizmet yapanlarm haki ka ten onore mevk' 

ler verin. 

Fsinlendigim noktayı da söyleyeyim arkadaşlar: Esinlendi~im nok! 

ta; bi:~ zamarı mensup oldu~um Cumhuriyet Halk Partisj nj n tüzüğüdür. Şöy~ 

ki: O tüzükte fil~n n:::ıdde der ki, MecHslerde baş karılık ve başkanvelci 

liği ynTJ:::ırılar, K uruıtoyın fahri delegesictir der. Aynı arz ettiğim gil 

söz hakkı vardır, oy hakkı yoktur. Kabı.;: lürıü arz ve rica ederim.SaygıJi 

rımı 

sJnarırı.

1 

- 241 - 

BAŞE:AN- Sayın İlhaoi ·Güven. 

İIHAMİ GUVEN (Ankara)- Yüksek Kurulun çok sayın delegeleri; çok 

tandır feza devrine girdik, hızlı aşarıalar içerisindeyiz, görüyorum ki 

ters istHmrnette, süreleri uzatw.aya çalı·]ıyoruz. 

Süreleri kısaltacağıw: 

za, süreleri uzatoaya çalışıyoruz. 

Soyın arkadaşlarıo, Yüksek Ku rulunuz, ,vüksek avukatlar kurulu 

olarak usulün de ı 

seçimin de bütün ka ideleri ni, demokratik ilkelere sa:ı· 

gılı olarak tesli?it etuek durumundadır. Ve bunu tesbit edecek yetenektedir. 

Böyle olunca ı seçi.lr.ıeyen, süresi sona eren bir yeneti m kurulu üyesi 

ni, eğer seçihıemiş çok değerli üyeler varsa sayc;ılaruıla kendileri ni 

tenzih ederir:ı, 

bir defaya nahsus olmak üzere, bir daha görmewek şartiyle 

kendilerini tenzih ederim, yeni genel kurul karşısında 

görmemelidir. 

Yeni genel kurul~ içinden çıkanları karşısında görmelidir, icra organırı 

da görmelidir. Prensibimiz bu olmalıdır. 

Şimdi, 

genel kurullar ikisenede bir Darolar Birli[ine Yönetim Kw 

rulu üyele:c-ini seçiyor, delege seçiyor. Barolar Birliği 

genel kurulu d;;_ 

dört sene için seçiyor. Böyle karışıklık 

olaoaz. Kendisi iki sene süre 

ile görevlidir, içinden gelen ve oylarınax 

oazhar olan arkadaşlarına 

dört sene görev vereceksin der ve iki sene sonra gelecek çok sayın Baı.~,: · 

lar Birliği delegelerinin hakkını gaspeder. Böyle şey olmaz. Bu, demoh: 

rati.k usule ve deuokratik ilkelere aykJ-rıdır. 

Binaenaleyh, İzmir 

süresi ile-eşitolarıkiki 

Barosunun, Yönetim K urulu süresinin delege 

seneye indirilQesine dair olan tekliflerini 

olumlu lmrşılıyoruo, derıokratik ilkelere uygun buluyorum, şimdiden oy 

Başkanlık i,Kf ele ci ne ge b nce; sayın arkadsşlar, bendeniz İlham:i. 

Güven, her türlü tc biiliğin karşısındayır:ı. K ontanjan r.ü lletvek:i linin 

karşısındDyım; tab:" i s: .ıs törün ksrşısındayım ve tabii baro başkanının 

da karşısındnyıı~ı. i3i ne~ pslc:;yh, böyle şey olmaz. Seçimle gel:ir bDçkan 9 i'

- 242 - 

seçünle delege olur ı ondan sonra Barolar B:i.rli.ğine :i ı t:ihak eder delege 

olarak. E~er hen boşkan oluyor, delege olc:ınıyor';la, artık tc:ıkdir onundur, 

Bunu bir gurur ı:ıes8les:i yapı::ır istif'a ejerse, buyursun :istifa etsin, 

Binaenaleyh 1 bu konuda da olumsu z oy vereceğimi arz ederim. 

Geçmiş başkcınlar::ı gelince, sc:ıy[;ımız k~mild:ir, hizmetlerini min-· 

netle y~dederiz her zamc:ın. Ancak 9 eski buşkc:ınl.:1rı:ı böyle bir imtiyaz tanımwsımı 

karşı!Y'ır:ı. O zm,mnyüksek kurulunuz, b:i ,;< çekileli m gidelim, baş 

' 

konlar kurulu haline gelir• Bizim mamı:::uz kalmaz ve bunun da sakıncalar: 

şudur: Temsil edilr:ıedi.ği halde 9 aldığır:uz karar gereğince ge,lip otur~ 

mak gibi bir durum olur ki, eskibaşkanların 

da böyle seçilmeden gelip 

burada oturmalarını herhalde kendilerinin de reddedeceğine kan:iyim, 

Saygılar sunar, teoşekkür ederim. (Alkışlar) 

BAŞKAN- Sayın Behçet Çomakoğlu. 

BEHÇET ÇOivliı.KOI1 LU (:Denizli)- Sayın delegğJ er ı arkı;ıdaşlarımız ge-· 

rakçalerini izah ettikleri iç in ben g~rckçeler 

üzerinde durmuyorum.Kiş:isel 

ve baro ;ıuzun görü;şünü aksettirmekle yeti neceğim. 

Ef'endi ı 9 oorolar Birliği olduCuna t_;öre, baro başkanları da bar( 

ları ter,1si 1 Fctiğine göre, baro başkanları tabii deler:e olmalıdır, ama 

bu baro backEnlarıı bugün seçilip geldiğimiz gibi adedim:ize göre biri 

otor:ıatikr:ıen or,,üc.ı seçime girmeden mi delege olmalıdır~ yoksa onlar ayr·' 

ca bu mevcu"; de le gelerin üzeri ne il~ve mi olmalıdır? Bunun takdirini yı 

ce heyete b:·.rakıyorurl. A~cak 5 mutlaka baro başkareları buraya gelmeli,I 

rolar Birl igi ile barolGr arasındaki i.rtibatı kvrmalı ve burada esen 

vayıı Bm·•ılar mrli{;i Yönetüı Kurulunun aldığı kf,rarları 9 icrayı, baro 

larına SKsettirmelidir. Aksi takdirde. ben geLe, bazı baro başkanları 

1 

varı baroJarınca S'::Çilı::ıemişler veya istecıer;ıişler seçilmemişler, delege 

arkada:;lnrım Yar tıı ııdığımı ben hem baro başkanıy}.m, hem delegey:i.m.Bi· · 

zi m bc.ıroı;ıuz bunu 'i' ıiu üzerimde duro.adan 7 ·ben:i m demeyeyim, yani baro . 

başkanı üzerinc~c C.1 r;rıadan ikinci bir Uye seçinün:' prensip addetti, bari 

basıkanımız otourt ~c an gitsin diyor ı o beraberli{:;i ı irti batı sı:ığlasın

- 243 - 

diyor, diğ8r bü arlmdaşı cöstedyor ve bu Eırkadaş üzeri nde sef;irı yapılıyor. 

Dec.ün bc:üı:Jetti.[;im barod.a, Bnrol.ar mrliğinden gelen haberler, bül· 

tenler, istekün· intü:c:l etmiyor Barolar Birli[;i delegesine. Ben onu görürsem, 

işte do~ı.c, üç hafta geçmiş, dört hafta geçc.üş ı h~ la haberi yok. 

O b aro da onu aksettirrıliyor, yahut baro başkanlığı. J3u sebeple, baro· 

lar başkanı i.stı::ı' ayrıca bu delegelere ek olarak gelsin, isterse kanunda 

kabul edilen hir şekilde 

bir delegenin yerine gelsin, gelmelidir. 

Şahsi görüşümüz odur. 

İkincisi oüddet bakıraından, bu dört sene ile iki sene hBkikaten 

birbi.rinden farklı ve çeliçki oldut,u kanısındByız. Barolarda iki sene 

olduğuna göre, seçimler de burada da iki sene olmalı. Baroların seçmediği 

bir Iümsen~_n uur:::tda temsili bizce biraz hukuka aykırı g:i.bi geliyor 

Yüce Heyet seçmiş, bunun hakkına tecavüz diyorlar. Bu yüce Heyeti seçen 

heyet seçmemiş, bu defa onun hakkına tecavüz ol:ımyor mu? 

Bu seb\Op:, ,, bu lıirle:ştir:i lmel:i., tkişer sonelik, aynı mahalli baro 

lardn olduğu gti:ı:i, buradaki seçimler Ce ikişer senelik olmalı. 

Saycı 

iln arz ederim efendio.(Alkışlar) 

BAŞKAN-- S" yırı Jül:ide Yurrıl.u. 

JÜiıİDE 'ı'ln1LU ( hmir .)·- Meslektaşlarıu 1 istesek de ı isteriesek 

de hukuki düşürır,ıeye r;ıcr::bur kalEleağız. Zira ı bunca seneleri miz i hukuka 

bağladık, isten1osek de yi ne hukuki düşünuıek zorundayız. 

Hukuku b:ilen insanlar olarak, temsil yetkisi kalmamış bir arkadasıımızın 

göreve devam edip etmeyeceğt artık bence tortışılmaz bir 

konudur. Teı:ısil yetkisi kalr,1adığına göre, artıh: burada d8 görevi kal-- 

ı 

mamış o'lacakt:a c Bu nedenle artık bunun tartışılnaz olduğu kanısındayır 

Ve benin tekljf.in; temsil yetkisi kalmar;ıış arkadaşın görevinin de bit-, 

miş olması gerekti~i l~nısındadır. 

Bar o baç;konla.·ının ta bii üye' olup oh1aDası konusuna geli nce i ba· 

rolar, Barolar D:irliğt federasyondur, birliktir, baroları tensil eder 

Baro ba:;ıkanları En çek baronun tşlerini taElaDen bildiğine göre, burada

- 24-4 - 

temsil edilmemiş olması mümkün de~ildir ve düşünülemez. Sürel2rin eşi·:; 

olmasını, baro başkanlarının temsil yetkisinin burada da temsilci olarak 

gelmesinde fayda umuyorum. Tabii üye olmalıdır. 

Te~ekkür ederim. (Alkışlar) 

BAŞKAN- Sayın Orhan Barlas, buyurun. 

ORHAN BARI,AS (!stanbul)- Sayın Başkanlar, dett;erli arkadaşlarım; 

saygılar sunarım ilkin. 

Dün çok do~ru, çok isabetli bir görüş duydum. Şu topluluk okul; 

ö~reniyoruz. Gerçekten ta baştan beri devam eden genel kurul çalışma- ı 

larından bu yana ben devamlı yeni şeyler öttrendim. Ö~renmem devam edi·-· 

yor. Bu toplantıda da ö~rendim. Bu toplantının şu bölümünde öğrendim: 

Sanıyorum İzmir Barosunun teklifinde dört yıl, iki yıl farkının 

birbirine uymaması, ,düşünce ayrılığına yol açmıyor. Yani hemen hemen 

bütün konuşmacılar bunun bir çelişkili durum yarattığı, sıkıntı yarat· 

tığı 

üzerinde durdular. Bunda ittifak var. Geriye kalan ne? Birisi, 

saygı değer Erdoğan Bigat'tan duyduğumuz, iki yıl yerine delegeli~in 

dört yıl olması .•. Yani yönetim kurulu üyeli~ini iki yıl yapacağımıza 

delegeliği dört yıla çıkaralım .•• Öbür tekliflerden birisi, görev yap 

görev başında ·bulQnan baro başkanlarının burada tabii üye olarak görE' 

yapmaları. Üçüncüsü, saygı değer Muhittin Kılıç'ın, eski baro başkanı: 

rının 

da burada görev almaları. 

Aslında bütün bunlar ta baştan beri, yalnız burada değilde, ülk 

mizin her yerinde düşünce farklılıklığına yol, açan iki ayrı "'"·'~ış açJ. 1 

sından gelir. İstikrar, süreklilik, durukluk, kımıldamama mı iyi, yokı 

biraz atılgan olmak, yeni yeni şeyler aramak, sevmediğim halde kullarc1 

mak zorundayım, dinamizm mi yararlıdır? İş oraya bağlanıyor. Eğer bu ' 

topluluk bilinen anlamı ile bir Senato havasında ise, Senato havasıno 

kalacaksa, elbette delegelerin dört yıl vazife yapmaları iyi olur fil 

öyle herkes otururlar, gitgide fazla öğrenirler, ağırbaşlı olur~ar, ~ 

le pek aykırı yeni yeni düşüncelere kapalı kalırlar filan, böyle iyi. 

·ı •.

~~-. 

- 245:.. 

Yahut "Akademya" şeklinde bir yerse burası, belli yaştan sonrakiler 

gelirler; yeni, aykırı, adamı tedirgin eden düşüncelerden uzak kalırlar 

ve böyle a~ır a~ır, hukuka uygun ••. 

Şimdi aslında bence bunu~ bir dengesi bulunmak lazım. Dünkü tartışmalar 

da biraz bu çı~ır üzerinde yürüdü. Dört yıl ••. Bir baro kendj 

ihtiyaçlarını söylemesi için del~ge seçecek, buraya gelecek, o arkada ... 

ı 

şımız dört yıl burada görev yapacak. Yani bir milletvekili gibi, dünyanın 

masrafı ile, dünyanın milli iradeyi temsil göreviyle-seçilen 

milletvekili gibi dört yıl burada o barosunun ihtiyaçlarını yalnız biJ 

kimse temsil edecek ve ona, o baroya o ihtiyaçları 

daha uygun şekilde·; 

kendi arzularına daha yatkın şekild$ söy~eyecek yeni bir olanak tanın· 

mayacak. 

İki yıl da çok zaman. Çok zaman; ama hani bu iki yılda böyle ge· 

lip bir yeni vazife ö~rensin gibilerd·en birşey denemez. 

Bir kimse yönetim kuruluna seçildikten sonra, hani yavaş 

j 

yavaş 

vazifesine alışıyor, tam onu ö~renece~i sırada yerine başkasını mı ge· 

tirelim? .. Ben aslında bu görevlerin çok öyle ö~renilmesi güç görevle 

oldu~una kani olmadım. Çimdiye kadar öyle çok görevler yüklenmedim, 

ama insan, hepiniz en az benim kadar uyanık ve en az benim kadar bil-·. 

~ gili ve becerikli olan, şuradaki her saygıdett'3r arkadaşım bir yönetim 

görevini bir ay içerisinde; nereden gelmiş, 

nereye varacak, bunun al-i 

tından ko.lkabilir. İçten inancım budur. Ama öyle olmazsa, dört yıl; k': 

pırdanmayan, sağından solundan hareket etmeyep., az önce söyledi~im giı. 

Senatoya yahu·~ Akademya' ya benzeyen bir çalışma yöntemi içinde Barolaı 

' . 

Birli~i gitgide kalıplaşacak, duracak, yeni bütün şeyler; hem kişili~ 

lere, hem de yeni bütün akımlara kapalı kalacaktır. 

Baro Başkanlarının burada tabii üye olmaları bir türlü gereksin; 

. madı~ı · 

meden do~uyor. Tıpkı delege ol/ . halde Yönetim Kurulunda görev yapın'' 

nasıl bir çelişki, bir hal yaratıyorsa, baro başkanı olarak kendi ge-·1

nel kurulundan yetki almış 

- 246 - 

kimsenin de buraya gelmemesi, böylesine bir 

sıkıntılı, tatsız ve çelişkili, demokratik olmayan bir hal çıkarıyor. 

Aslında iki yıl; yeniden seçilmeye engel yok, iki yıl seçilir, dirayetini 

gösterir, kendini sevdirir; dün arzetti~im gibi, eger demokratik 

sürece oy mekanizmasının iyi sonuç verdi~ine inanıyorsak; iki yıl son 

ra yeniden seçilir, yeniden gelir. Ondan iki yıl sonra yeniden seçilir 

yeniden gelir. Beş kere iki yıl seçilir, on yıl burada görev yapar. 

Saygıde€1;er Muhittin Kılıç'ın, eski baro başkanlarının burada bulunması 

konus1 ;ıda en iyi cevabı sanıyorum saygıdeğer Rahmi Mağat arkadaşım 

verdi. Öylesine büyük bir sayı olacak ki, burası, benim konuşmamın 

başında bahset~iğim, akademyalardan, senatolardan ve öbür bütün 

durgun, öbür bütün böyle kendi halinde yerleşmiş topluluklardan daha 

böyle yerleşmiş 

bir topluluk olacak. Ondan da bilmem ne beklenir? 

Beni sabırla dinlediniz. Hepinize engin saygılar sunarım. (Alkıı 

lar) 

BAŞKAN- 

Sayın Ahmet Harndi Sayar, buyurun. 

AHMET HAMD! SAYAR (!stanbul)- Muhterem arkadaşlarım, her konuyu 

tek tek ele aldığımız zaman bazı tutaraızlıklar belirebiliyor. Mesmua 

dayanarak kanunun hazırlandığı sırada bazı söylentiler falan şeklinde 

konuşmaların aslı yoktur. Biliyorsunuz, mesmuat demek, asılsızlık demektir. 

!şin aslı şudur: (Dikkatle takip etmenizi rica edeceğim, kendi f. 

kirlerimi söylemiyorum.) Barolar Birliğinin ve baroların bir müessese 

olarak devamlılık içinde, kontünivite içinde selametli çalışma yapa- 1 

bilmesi için,her yerde olduğu gibi, genel kurullardan seçilen organla 

rının tümüriün vazifesinin bitip yeniden tümünün seçilmesi şekli reddE 

dilmiştir. Ve bulunabilen usul şu olmuştur; yarı yarı değişme •.• Bunt, 

sebebi, giden üyelerin yerine yeni gelenler, geçen devreden kalan ilE· 

birleşsinler ve geçmiş mesai ve çalışmanın,uygulamanın yenilere aktai'

- 247 - 

rılması kolaylık arzetsin ve kararlılık taşısın, diye.". 

Barolar~n seçimlerde iki yılda bir olması ve Yönetim Ku:;:--ullarına 

seçilenleri:r: beşer beşer, üçer üçer ne ise, adedine göre dnğişebilir, 

yarı yar:ı.ya değişmesi ve barp başkanlarının da aynı şekilde ik! 

yıl için seçilmesiyle, Barolar Birliği yöneticilerinin dört yıl seçil-! 

meleri arasında bir değiŞiklik, bir aykırılık yoktur. Bunun doğuşu, a:,. 

kırılık gibi görünen şey, Barolar Birliğinin kurulduğu tarih··:.e bareların 

seçimler'inin devrelerinin değişik zamanlarda eereyan etnesinden 

doğmuştur. Bir başlang),ç çizgisi içinde bütün bgroların gene'_ kurulları 

toplanır, delegelerini seçer; o delegeler kongrelere katı:mış olsalardı, 

o zaman bar o başkanlarının delege olmadan idare kuruh-enda bulunanların 

mevcuaiyeti gibi ·rürtakım çapraşık görüntüler olmarıcaktı.e 

Şimdi, kanunların hazırlanmasında düşünülen rasyonel, 2kılc:ı ve 

seçime dayalı rıetodlar bizim genel kurullarımı.zın ve yönetim kurul!e.rı' 

mızın teşkilinde de caridi:::-. Biz kendi kendimize buhtan etmer:c:_ze mahal. 

mahal yoktur. 

Barolar Birliği gibJ bir teşekkülün idare mekanizmasının her iki 

yılda bir değişmesi olayı,'her dört yılda bir değişmesi olayımdan ne 

gibi bir geri} ik, ne gibi ':-ıir sakınca gösterdiği anlaşılır bir• şekilde· 

açıklanamaz, aç:;..klanmamakts.dır •. Yönetim Kurulunda vazife görmüş olan 

arkadaşlarımızdan, vazife ,~örmekte olan arkadarıılarımızdan ol& bilir ki,' 

kendi genel kurullarındaki delegasyon seçiminde delege olmamış, delege 

liğe adaylığını koymamış c maları ihtimali de olabilir. Bu, bu genel 

kurulda onlar::... oraya seçil~·te tasarrufuna sakatlık mı getirir?". her an 1 

itimat oyu almak E,ibi bir mekanizma işlerlikte midir? Bir genel kurul 

toplanır, n@rmal ikinci ge:::ıel kurula kadar olan devre için kendisin1 

niyabeten temstl edecek olim yöneticiyi seçer. Bunun müddeti bellidir•' 

bilinmektedir, ona göre irnde beyan edilmiştir, o kişi, o şartlarla, o 

müddet için or-:ıya seçilmiş t:ir, mesele bitmiştir. Yeniden seçime ikt1raj

- 248- 

edeceği dcvre;)re kadar başka birtakım sebepler zulıur etmemiş s~, 'I·ürk 

vatandaşlığın~ kaybetmemişse, zekası akliyesini kaybetmemişse; yani sE 

çilme yetorliğini yitirmemişse, türlü sebeplerle, orada o seçileceği 

müddet için seçilmiştir ve seçimle gelmiştir. Bunun aksini savunmak 

bence hukuka a;ykırı bir mekanizmayı benimseınektir kanaatindeyim. 

Şimdi, dağınıklık içinde görünen bu işin içinde ben de da(sılma 

korkusu içindeyim. İşi toplarsak; baroların idare kurullarına ®çilenlerin 

üst üs'te seçilmesi bence bir manada, arkaeaşların 

mekanizmasına 

tabi olursak, antidemokratiktir, temellilik getirmektedir. r!.fütemadi;,eı 

.• 

gedikli olarak aynı yere üst üste seçilmek ... Ne yapmış? Be[tenmediğim: 

kanun, antidemokratü: dediğimiz 

kanun, ki delil olarak getiriyorlar, 

3499 sayılı kanun yönetim kurullarına üst üste seçilmeyi kaldırmış, 

iki yıl 

için seçilir ve bir yil ara vermedikçe yeniden seçilemez •.• 

Öyle değil miydi tatbikat? Baro başkanları için bu yok. Sebebi? Baro , 

başkanlJ.C;:.. bol bulunan birşey değil. Baro başkanlığı evsafında çok in 

san bulunamayacağı düşünülerek yapılmış. Ne söylenti mevzubahis, ne 

mesmuat mGvzubahis. Bu bir realite. Baro başkanlığı vasfını taşıyabilecek 

kişilerin çok ·olmadığı düşünülerek, konmuş. Şimdi, bu da kona-.' 

bilir. Üst üste bu makamlara seçilemezler ... denebilir. Ama şunu 

mamak lazım arkadaşlar; dikkat ediniz: 

kaldı 

Kurulların yarı yarıya değişmesi; yani bir kurulun tamamen gidj 

yerine yeni kurulun gelmesi değil, bir kurulun içinden münasip nispet. 

te nısfının değişmesi 1 nısfının bir başka devre değişmesi. Bunda büyi 

yarar görülmüştür. Kontünivite bakımından, istikrar bakımından, karaJ 

lılık bakımından büyük faydalar vardır. Bu bakımdan bunun bu şekilde 

1 

ihya edi:ı.mesini 

düşünmek-lazım. 

Baro başkanlarının delegeliğinin otomatikleşmesi 1 tabiilik fal. 

diye bir şekle bağlamayalım. Çünkü, tabiilik seçime dayanmaz. Ama, o 

matiklik şurac.ian dof;abilir; Şimdi bir genel kurul toplanmıştır, baro. 

başkanı, yönntim kurulunun beş üyesi, mesela bir misal bizden veriya

- 249.,... 

rum, bir de yirmi tane delege seçmeyi icabettiren bir kurul t:ıplanmı~ 

tır, o kurıJl·do. baro barşkanı seçilmiştir. Delegeler seçilmiştir, yöne· 

tim kurulu seçilmiştir ... Var mı başka, şey? Seçilmiştir. Bu seçilenle 

aynı 

genel kuruldan seçilenler bilirlerse ki, bu seçtikleri "batonj.yc 

baro başkanı aynı zamanda delegedir, kanun böyledir; o istikamette, l 

şartlar içinde oaro başkanını seçeceklerdir. Hem baro başkanı o~arak 

seçmiş olacaklardır, hem d.e onu bileceklerdir ki, tabii, oto;;,atik de 

legedir. 

İkincisi, bu genel kurulda Barolnr Birligi İdare Heyetine s~iJ; 

\ 

lerin, demin söyledim, tekrar ediyorum, seçimle gelmişlerdir, 

delege 

olarak katılmJ_şlardır 

ve Barolar Birlii:';i Yönetim Kuruluna seçilmişle: 

dir. Oraya seçildilr. 

Pek tabi~ ki, yeterlik önergesini sayın Gen8l Kurulun oylarınc_ 

Sunacağım. Ancak, b~ yeterlik anergesini saz alanların sBz hakları 

saklı kalmak üzere mi kabul edecektir? ..

- 250- 

AHMET GÜliEH (Kütahya)- Söz istiyorum. 

BAŞKAN- 

Buyurun. 

AHl\ı:ET GÜNER (Kütahya)- Efendim, yeterlik önergesinin gayesi, €_)· , 

rüşmelerin yete:;:-i kadar, !onunun açıklıı?;a kavuşması sebebiyle kesilmt' 

si maksadıdır. Bu konu üzerinde şimdiye kadar konuşan arkadaşlarımız 

aynı görüşleri cekrardan başka birşey söylemediler. Durum gerektigi 

kadar açıklıga lmvuşmuştur, zamanımız kı:tıtlıdır, daha birçok ·konula• 

var görüşülecek. İşlerimizden çogu:ıııuz yerıerimize gitmek mecburiyeti.: 

de~iz. Yeterlik önergesi ~>:abul edilmezse, görüşmeler daha da uzayacai

- 251 - 

Yönetmeliğinin bu maddesini yanlış hatırlamıyorsam? sayın Cengiz İlhar 

kaleme almıştır. Usul budur. Söz alanların söz hakkı saklıdır. l'ıunun 

dışında bir uygulama olamaz. Esasen sayın Başkanımız da dün yeterlik 

önergesini bu tf~de 

uygulamıştır. 

Bu itibarla, Avukatlık Kanunu yönetmeliğine göre, söz isteyenle-. 

rin söz hakları saklı kalmak kaydiyle yeterlik önergesinin kabulü zannediyorum 

ki, hem genel teamüle, hem de sayın Başkanın uyguladığı yön · 

teme, hem de Avukatlık Kanunu Yönetmeliğinin 59 ncu maddesine uygun o 

lacaktır. 

Saygılar 

sunarım. 

BAÇKLN- Efendim, yeterlik önergesini oylarınıza sunacağım. Bu 

O!a sunmada söz almış olanların söz hakları saklı kalmak kaydiyle oyunuza 

sunuyorum. Yeterlik önergesini bu şekliyle kabul edenler •.. Etme-· 

yenler •.. Söz almış olanların söz hakları saklı kalmak üzere yeterlik' 

önergesi knbul edilmiştir. 

Sayın 

Merih Sezen, buyurun. 

MERİH SEZEN (İstanbul)- Saygılar sayın meslektaşlarım; 

Çağırnız, bildiğiniz gibi yönetime katılma çağı. Bendeniz çok k~~ 

saca İstanbul Barosunun noktayı nazarını arzetmek düşüncesiyle söz al· 

dım. 

Demo!.\:rati:\: seçimden yana olan İstanbul Barosu, tüm kıdemlerin ,,u, 

dırılmasından yana olan İstanbul Barosu, herkesin seçimle yönetime ~e · 

tılmasından yana olan İsta~bul Barosu prensip itibariyle iki senede b~ 1 

seçimle yönetim kurulunun kurul tarafından seçilmek suretiyle görevdr· . 

çalışmasından yana bulunmaktadır ve devamlı iki yı1 daha kendiliğindE., 

yapılacak görevin bu ilkelere aykırı olması nedeniyle İzmir Barosunun 

önerisine bu noktadan katılmaktadır. Baro başkanlarının da aynı prensip 

itibariyle seçimle gelmelerinde hiçbir mahzur yoktur. ·baro başkan 

ları kendi barolarından zaten destekle başta bulunmaktadırlar. Destek- 

1

- 252 - 

lerini kaybetmişlerse demek ki, desteksiz bir baro başkanı da ~u e c-onun 

başında 

kalamaz. 

Maruzatım bundan ibaret. (Alkışlnr) 

BAŞKAN- 

Sayın Azmi Soydan, buyurun. 

AZHİ SOYDAN (Van)- Değerli arkadaşlarım, hepinize saygıla1' sunarım. 

Konuşmac1.lar arasında mevcut olan maddede, mevzuatımızda :r,-,;iddetlerin 

yönetim kurulu için 4, diğer 

mahalli barolardaki yönetim kurulları 

ve başkanlar için iki yıl olarak tedvin edilmesinin gerekçesini~ 

benim anlataca~ım şekilde, sanıyorum ki, yalnız, degerli arkada~~mız 

Ahmet Harndi Sayar beyefendi dokundular. 

Değer'li arkadaşlarım, şimdi neden o zaman Yönetim Kuruluna dört 

. sene müddet tanımışlar da, mahalli baroların organlarına ikişer yıl t;~· 

nınmış? Hiç şüphesiz ki, o zaman da Genel Kurullarda, komisyonlarda bu 

eleştiriler, bu konuşmalar olmuştur. Fakat, bunun mutlak surette bir 

sebebi, bir esprisi olmak gerekir. 

Sayın arkadaşlarımın bu dört yıl ile, iki yıl arasındaki fnrkın 

demokratik olmadı~ı ve yeniliklere kapalı olduğu şeklindeki iddiaların 

katılmıyorum. Çünkü, kanun vazıı, bunu tedvin eden arkadaşlar nvnu da 

düşünmüşler. Yönetim Kurulunun yarı nispetinde iki yılda bir; yani de~ 

gel er değiştikçe değişıaesini öngörmüşlerdir. Yönetim Kurulunun dört yı_ 

müddetle görev yapması iddiasında değilim, bu iki yıl da olabilLr, arrı.- 

fuki yıl olduğu zaman delegeliğin kanımca bir yıla indirilmesi g2re~i~ 

1 

Mühim olan buradaki espiri, ki .bizim parlamenter sistemimizde Senatod< 

da vardır, eenatörler alt:ı.. ıı.ı için seçilirler, ama iki yılda biı:o W;; ,' 

nispetinde de~işi•ler. BunUQ da nedeni ay~ espr1den do~or. He~ deva 

lılı~ı ve hem de yeni fikirleri bu kurula getirme amacını taşır. 

Bu itibarla, bu dört yıl içindir, bu dört yıl için seçilenler ih 

y_ılda mahalli organlar değiştiği halde bunlar değişmiyorlar, bunlar ö&. 

bii bir yönetim kurulu üyesi mahiyetini iktisap ediyorlardır, 

... . -., 

demek kr

- 253 '- 

nımca hukuldlikten ziyade bu müddetleri birleştirmek amacını taşır. 

Bu itibarla şayet yüce kurulunuz bu yönetim kurulu üyeliP;inin si_ 

resini de~iştirmek isterse dahi, bununla mahalli barolardan S9Çilen d< 

legelerin müddoti arasında mutlak surette bir fark koymak gerekir ki, 

düşününüz sayın arkadaşlarım, ben yönetim kuruluna yeni girmiş bir arkadaşınızım, 

eğ;er yönetim kurulu toptan bu geçen olağan genel kurulumuzda 

değişmiş olsaydı ve başkanımız da değişmiş olsaydı, yapacağımız 

şeyleri hiç şüphesiz mevzuata, elimizdeki belgelere göre bilecektik, 

ama orada tecrübeli arkadaşlarımız olmadığı içi!!-, daha önce (,yle konu 

larda nasıl hareket ettiklerini bilemediğimiz için, onların tecrübele 

rinden istifade edemeyecek, ancak barolarımızdan getirdiğimiz yeni fi 

kirleri, ama nasıl ortaya koyacağımızı bilerneden ortaya atmış olacak-ı 

tık. 

Bu itibarla, sanıyorum ki, bu mevcut olan müddetlerin espirisi 

hem yeniliklere açılctır, hem de Yönetim Kurulunun müessese olarak devamlılığını 

sağlamaya matuftur. 

Şimdi ayrıca bu genel kurulun oluşumunda ... 

BAÇKAN- Azmi Soydan bey,· iki dakikanız var. 

AZM! SOYDAN (Devamla)- Sağolun efendim • 

. • . Kimlerin delege olacağı kçmusuna gelince: Genel Kurula Baro 

başkanlarının da delege olması istenmektedir, ki ben gönülden bu teklife 

katılıyorum. Nedeni de şudur değerli arkadaşlarım: 

Baro başkanları 

ile, küçük barolardR olmuyor, ama büyük barolaJ 

da delegeler arasında sürtüşme olabiliyor. Bir tarafta baron~ın i timadını 

kazaniDıŞ bir başkan, dif'l;er taraft~ OJlUtıla aynı fikir par>alelindE 

olmayan delegeler ... İkisi de Genel Kuruluıı itimadını kazanmıştır~

- 254- 

fakat birinj n g2lip burada baroyu temsil ·etmesi, diğerinin 

bu tecısil 

imkanından yol(sun olması, 

bal'oda tm;1sil edilen fikirlerin Genel :=urul-· 

da temsil edilmemesi mahzurunu ortaya çıkarmaktadır 

kanısındayı~. 

Bu i tiharla bütün baro başkan".arının 

da ta bil. delege olmannl.; 

tabii delegeli~.cten maksat, seçinıle geldikleri için tairıil. delege olmalarını 

diliyor~~. Yoksa, hiçbir kurula seçilmemi~ bir kimsenin t~bii 

delegeliğini 

izah etmek istemiyorum, 

Bu itibarla tabiilik konusunda •.• 

BAÇKAN- Sayın Soydan, vaktini '3 doldu, lütf•Jn bağlayın. 

AZFİ SOYDI11~ (Devamla)- Bi tiri;vorum efendim. 

Tco,bi:l.lik l;.onusunda i tirazlar·ı olan arkadaşlarımın bu konud.a demokratik 

olduğunu düşünerek i tirazıarı olmanıaları gerektiği kam.sl.nda--, 

yım. 

Sa;ygılarımı sunarım. (Alkışla:ı:')

- 255 - 

BA4KAN- Sayın 

Orhan Argüden, buyurun. 

ORHAN AHGÜDEIJ (!stanbul)- Sayın Başkanlarım, muhterem arkadaşlarım; 

Çözümü gereken sorun üç ana noktada toplanıyor. Dört yıl sorunu, 

seçilmeyen delegelen sorunu, başkanların durumu. Başkanlara olan 

saygımız dolayısıyla başkanların durumunu öncelikle görüşmek istiyorum. 

Seçilmeyen başkan ne hisseder? Hiç başkan olmadım, ne hissettigini 

bilmiyorum; ama bir şeyler hissetkikreri de muhakkak. Bence 

burada bunu uzun uzun konuşmaktansa 

pratik bir çözüm getirmek lazım. 

Hepinizin malumu olduğu üzere, delege seçiminin olduğu yıl baş-. 

kan seçimi yoktur ve bu sürtüşme 

buradan ileri gelir. Delege seçiminin 

oldugu yıl başkanlık seçimlerini koyarsak, delegelerini seçen kit~ 

le başkanı da seçer ve delege listesinde aday gösterildiği için o başkan 

zaten delege olur; yani bunun çözüm yolu olarak getirilmesini öneriyorum. 

Burada akla gelecek bir tek sorun delegeli~in bir defaya mahsu~ 

olmak üzere üç yıl sürmesi olur; bu da geçici bir maddeyle çözümlenir 

Bu konudaki görüşüm bu. 

İkinci 

nokta, seçilmeyen delegelan meselesine gelince: 

Türk toplumu büyük bir aşama içindedir. Türkiye'de toplumsal 

sorunlar ön pl&na çıkmıştır. Avukat, hukukçu bunun dışında kaJ aüıaz ve 

hukukçu, kanun hükümlerinin, hukukun yorumunu toplumsal koşullara göre 

yapmak zorundadır. Bu nedenle de ö~ellikle büyük barolarda artık 

avukat Ahmet beyin sadece adaylıgını ~coyması bir şey ifade etmez, avu 

kat Ahmet bey belirli bir toplumsal görüşün, ister liberal, istar tam 

toplumcu görüşün yanında olmak zorunda ve o gruplardan birinin adayı 

değilse seçilme olanağından mahrum bı_ıllınmaktadır.

- 256 - 

Bu durumda, özellikle kendi Barom açısından söylüyorum, tamamen 

toplurucu görüşe sahip 21 tane delegenin seçildiğ;i bir yerde, yönetim 

kurulunda bu görüşün dışında olan iki tane arkadaşımızın bulunması 

bizi bir çıkınaza ve açmaza sokmuştur. 

Ben derim ki: Yönetim Kuruluna niçin barolan delege adayı 

gösterirler 

de Yönetim Xuruluna iki kişiyi seçtirirler. Baronun görüşünü 

1önetim Kurulu da savunsun ve akkettirsin diye. 

Biz burada 21 delege olarak geçen ocak ayı toplantısında size 

bir öneri getirdik, bir genel kurul tasarısı getirdik, bir ilke kararı 

alınsın dedjk; bu karara 21 tane delege arkadaşımız imza attı; ama 

yönetim kurulunda bulunanarkadaşlarımız -şahıslarınızı alakalı det:!;il; 

rica edeceğ;im, yani başkası da elibilirdi-bu görüşün aksine bir düşünce 

idiler. Bu durumda biz İstanbul 

Barosu olarak tamamen delegenin gğrüşüşle 

Yönetim Kurulundaki temsilcinin birbiriyle çelişen düşünceler: 

içindeydim. ~una 

katiyen cevaz yoktur. Sec,ilmeyen delegenin yönetim 

kurulunda yer alması demokratik kurallarla tamamen çelişen bir tutumdur. 

Bu itibarla, seçilmeyen delege yönetim kurulunda yerini alamaz 

Bu ikinci noktanın bence çözümü ve İstanbul Barosunun da çözümü zanne 

diyorum. 

Dört yıl 

sorununa gelince: 

ı 

Dün siz burada bir karar aldınız. Genç avukatların aleyhine bi 

karar aldınız" Kıdemin kalmasının tamamen karşısındaydım; ama Genel 

Kurula ..• 

ne demek? •• 

CE!UALETT:tN GÜÇDEMİR (Gaziantep) - Dot;ruyu kabul ettik, aleyhte 

BAŞKAN 

- 11üsaade edin; buyurun efendim· 

OHHAU ARGÜD1

- 257- 

ORHAN ARGÜDEN (Devamla) - Konuşmak istemem zaten. 

Dört yıl soruna gelince: 

Dün burada bir karar aldınız. Tamamen karşısında olduğurı1 bu ka 

rara saygılıyım Genel Kurulun kararı diye. Dokuz yıl ll ay 29 gününü 

do~durmuş bulunan genç avukatların dört yıla çıkardığınız takdirde, 

seçilme haklarını dört yıl daha kısıtlıyorsunuz ve 14 yıl onlara seçilme 

hakkını 

vermiyorsunuz. Bu derece tekelcilik, bu derece bur~da 

delege olarak kalmak arzusu bence demokratik kurallarla hiç bir şekil 

de bağdaşmayacak 

bir durumdur. 

Bcı nedenle de iki senenin oylanmasını ve iki seneye oy vermenizi 

sizlerden rica ediyorum. 


(Alkışlar) 

BAŞKAN _ - Efendim, bu üç sene meselesi,, süre meselesi, 

baro başkanlarının tabii delegelikleriyle ilgili olarak söz alanlar 

bitmiştir. Ancak, sayın Hahmi MaC;an'ın sayın Enver Arslanalp'in 

kendisine sataştığını ileri sürerek söz istemiş bulunmaktadır. ~::;aşka .. 

lık, ne suretle bir sataşma olduğunu henüz anlaşamamıştır. Ancak, bur 

bir müzakereler sırasında çıkmış bir olay olarak kabul ediyoruz ve su 

yın Rahmi Mağat'a beş dakika, dilerse sayın Enver Arslanalp'e de beş 

dakika söz verececim. 

Buyurun sayıri 

Mağat. 

,. ı 

RAID.l! HAGAT (Ankara) - Sayın Başkanlar, sayın delege arkadaşlb 

rım; 

Evvela sataşmanın nedenini, Başkanlık Divanının da aydJ.nlanması 

bakc.:ıııından aırz etmek istiyorum·· Ben konuşmaını yaparken Ankara Bar 

su adına konuşuyorum demedim. Halbuki, sayın Arslanalp Ankara Barosu 

adına konuçmuşum gibi bir tutum içinde oldu. Bu bakımdan, tavzLıte z 

runluluk vardır. 

İkincisi, Ankara Barosuna sataşma vardır derken, Ankarı:ı. Baros·

- 258 - 

nun çelişki içi:cıde olduğunu, çünkü kendilerinin yasada hüküm olrcı3.sına 

ra~men Earo Başkanlık seçimlerinde bir dönemden sonra başkanlık yapmamak 

gibi güzel bir örfü getirdiğini ve hatta İzmir'in de bunu ko?ye 

etmek istediğini;-ama iyi bir kopyeci olamadı~ını da ben bu araua söyleyeyim- 

belirttiler ve böylece de bizim kendi görüşürı.1üzle, 

Jani dört 

yıl olmasıyla bunun arasında yine Ankara Barosu açısından bir çelişki 

vardır 

der. 

IIalbuki, bundan bir çelişki yok ve bir de garibimize giden demokratik, 

anticemokratik meselesi iki yıl için olursa sanki demokratik 

·olacak, dört yıl için olursa antidem~kratik olacak. Diz, bu demokratk~ 

antidemokratik görüşüne ••. 

Z!YA NUR ERÜlJ (!stanbul) - Sa taşınayla ilgili konu/uyor, ('evap 

veriyor. 

RAHl'.'l! r.:J'.GAT (Devamla) - Şimdi, sayın Başkanım ••. 

BAŞKAN - O konuda müzakere tamamlanmıştır. Sataşmanın 

ne olduğun'..l da söylediniz. 

Yi.AlJl'::t I:iAGAT (Devamla) - Sataşmayı da arz ediyorum. 

BAŞKAN -- Ama s iz konu;y'U tartı ş maya gidiyorsun:_: z. 

HAHM1 ~.:Jı.GAT (Devamla) - Hayır, müsaade buyurun. 

Biz, dökt yıl olsun dediğimiz zaman sayın Enver Arslanalp anka· 

ra Barosunun çelişki içinde olduğunu söylüyor. Gayet tabii bu çelişki 

sataşma niteliğinde olduğu için bu açıklama zorunluluğu var. 1caldı ki 

bu sataşma arasında asıl çelişkiye düşen de kendileri. Çünkü, bunun 

Ankara Barosunun çelişkisi olduğunu söylerken, kendileri ikinci dört 

yıl 

için Yönetim Kurulunda görev aldığından ••• 

BA::,KAif 

E.ica ederim. 

RAHl\1! W~GAT (Devamla) - Saygaı.lar sunarım. 

ENVER AiiSLANALl" (!zmir) ...: Sayın Başkan, söz istiyorum. 

- Buyurun efendim.

-259 

Ji;HVER ARSL.Ala.RıP (İzmir) -Sayın Genel Kurul; 

Çok sevdiğim bu kelimenin üzerine basıyorum ve bir müddet kendisiyle 

clumlu çalışmada bulunmuş olduğum arkadaşıİnın bu şekildeki konuşmasına 

cevap vermek gereğini duymuyorum. 

Kendilerine saygılarımı sunarım. (Alkışlar) 

BAŞKAN - I\!:üzakereler tamamlanmıştır. Şimdi, Yönetim Kurul~ adına 

sayın 

Faruk Erem'e söz veriyorum. 

BAÇKAN li'ARUK EREM - Sayın Başkanımız, aziz delege arkad.aşlarl.m; 

Konu oldukça nezaket kesbetmeye başladı. Bize öyle geliyor ki. 

konuyu bugünkü temel statümüze göre halledersek daha objektif scnuçlara 

var2.b::._liriz. Açıkça Anc.yasa 12g nci maddesinde, yani bizi oraya 

bağlayan maddede "Meslek kuruluşkarının yönetim ve işleyişleri demokratik 

esaslara aykırı olamaz." diyor. 

~{,ışl(usuz, demokratj_k esaslar deyince bir yorum da peşinden gelir; 

al"l--: herhalde demokratik esaslar kavramı içinde ana unsur seçimdir. 

O halde, bize sunulan bütün konularda seçim ilkesini zedelemeyecek 

çö:'"ümleri aramamız 

claha isabetli olacaktır. 

:'.'irinci tomı; halen görevde olan bar o başkanlarının üyeL~ği: 

Bunun seçim esasına aykırı olmadığı zannındayız. Eğer tabii ü- · 

yeliklerini kabul buyurur.:canız, seçilecek arkadaşımızı seçenler, onda 

hem başbınlık ~yetenekleri-ri hem de delege yeteneklerini arayacaklardıJ 

Bu nedenle, vazifedeki ba':'O başkanlarının tabii üyelikleri kavramına 

Yönetim Kurulu iltihal etmektedir, hatta n~yaz etmektedir. Sebe)i? •• 

~ratik redenlerle pek çok arkadaşlarım izah etti, biz ds bu aç: 

dan ba~J sıkıntılar içinds~iz. Bu sistem kabul buyurulacak olarsa işler 

daha suhuletJe yürür zannındayız. 

Delegelikle Yöhr;ti:ı Kurulu üyeliği sürelerinin ilke olar1.k bir 

leştiriJ.::rıesinin pek çek sakıncaları be rtaraf edeceği kcı.nasındayız. Ya' 

nız, bi::-.'leştirme de :J:i sene dört seneye mi çıksın, dört sene :iki sen

- 260- 

ye mi insin? •• Bir kara mevzuu, takdir mevzuu olacaktır. Elbetteki 

muhterem heyet bir seçimde bulunacak. Yalnız, bu seçimi yaparken bir 

noktayı iyi düşünmemiz lazım. 

Ratasyon sistemi de demokratik esaslara uygun bir sistemdir. 

Bir de pratik faydası var; sürekliliği sağlamak. 

Buna mukabil, süreyi çak kısaltırsanız bunun_yarısı da rotasyonlim 

gidecek. lViesela iki seneyi kabul ederseniz her sene değişiklik; 

ama çok uzun bir süre yavaş yavaş demokrati~ esaslara aykırılığa do~ru 

bizi yaklaştırır. 

Yönetim Kurulundaki geçen deneylerimiz bize gösterdi ki, kısa 

sürede halledilecek konularımız olmakla beraber kısa süreyi aşan konularımız 

da var. Kmreyi kısa tutarsanız bunun büyük sakıncası sorumluluk 

duygusunun parçalanmasıdır, Bunu da kararla~ınızda lütfen nazara 

alın. 

Barolar B~:iği başkanla 

Üçüncü konu; eski baro başkanlarıyla 

rının tabii üye olma keyfiyeti: 

Bu hususta, adetlerinin çok veya az olması ilkey,; aykırı olu:p 

olmamaya etkili olmaz. İlkeyıiı. vardır ya yo):ı::tur. Herhalde seçimsiz görev 

demoktatik esaslara aykırıdır. Bu nedenle, ne eski baro ba0kanlarının 

ne Barofuar Birliği başkanlarının tabi$ üye olmamaları icap eder. 

Gördüğümüz hizmetin bize lütfettiği şeref nemize yetmez. 

Sağolun. 

(Alkışlar) 

BAf,KAN - Çlimdi efendim, oylamaya geçiyorum. 

Önce süre meselesi: Burada iki önerge vardır. Birisi, dolegelik 

süresinin dört yıla çıkarılması, ikincisi Barolar Birliğinde görE 

sürelerinin dört yıldan üç yıla indirilmesi. 

Kanımızca, delegelik süresinin dört yıla çıkarılması en aykır: 

teklif oluyor. Bu sebeple önce onu oyluyorum. 

Barobar BirliGi delegelik süresinin dört yıla çıkarılmasını k: 

bul edenler ••• Kabul etmeyenler ••• Reddedilmiştir.

- 261 - 

Barolar Birliğinde görev süresinin dört yıldan iki yıla indirilmesini 

oylarınıza sunacağım. ı:abul edenler •.• Kabul etmeyenler ••• 

30 oya karşı 36 oyla reddedilmiştir. 

GENEL SEKE.C::TER }'EBlVlİ ÖZCELİK- Yönetim Kurulunu saydınız mı sayın 

Başkan':' .. 

BAÇFJüJ-- Efendim, şirıdi baro başkanlarının genel süreleri içerisinde 

Barolar Birliği Genel Kurulu tabii üyeliğini oylarınıza sunacağım. 

Kabul edenler ..• Etmeyenfuer •.• Kabul edilmiştir. 

Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı yapmış olanların tabii delege 

olmalarını oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler •.. Etmeyenler ... 

("Anlaşılmadı" sesleri) Türkiye barolar Birliği Başkanlığı görevini 

yapmış olanların, bu görevden ayrıldıktan sonra Türkiye barolar birliği 

Genel Kuruluna tabii delege olması hususunu oylarınıza sunuyoruı::,. 

Kabul edenler •.• Etmeyenler •.. Kabul edilmiştir. 

FEHM1 ÜZÇEL!K - 

Biraz evvelki oylamada Yönetim Kurulu sa~rıldı 

wı sayın Başkan? .. 

BAŞK1Ul- 

Lütfen müdahale etmeyin efendim. Yönetim Kurulu üyesi 

olmak Daşkanlık Divanına müdahale etwe hakkını vermez. 

GENEL SELILETı;:R FEBI\.1İ ÖZÇELİK- Delege olma hakkımızı da ortadaı, 

kaldırmaz. 

BAÇI:AN- Lütfen müdahale etr:1eyin efendim. Bir şikayetiniz 

vars~. 

yazılı 

olarak bildirirsiniz. 

Gi'~HEL SEKHETER .i!'Elllilİ OZÇEB!K- Yanlış yapılınştır oylama ... 

BA::;JYJı.N- Başkanlık Divanı oylamay:ı. yapmış ve neticeyi bildir- 

miştir. 

GEHEL SEKRL;;TER .l-"Ellli~İ ÖZÇELİK- Yanlış yapmıştır. 

J3Ai,)KAN- Bunu bilahare bir i tirazınız 

varsa dava edersiniz efe 

dim. 

GENEJJ SEI=RET.i:~R 

FEID.:! ÜZÇEL:tK- Demokratik esas 1 ar uygularısın 

derken, dava yolunu göstermek ayıptır ...

- 262- 

Şimdi konunun tekrar oylarınıza sunulmasını arzu ediyor ı::ıusu,- 

nuz efendim? .. Tekrar oya sunulsun diyenler oy versinler efendim •••. 

("Konu ne?" sesleri) 

Efendim, konu şudur: Başlangıçta Barolar nirliği delegeliği sü 

resinin dört yıla çıkarılmasını oylarınıza sunmuştum. Sayın Erdoğan 

Bigat'ın önerisi idi. Bu oylamada ret oyunun açık bir ekseriyetle reu 

dedildiği Başkanlığınızca görülmüştür ve bu so.beple, "reddedilmiştir 1 ' 

denilmiştir. 

Şimdi, sayın İhsan Saraçlar ve sayın J:i'ehmi Özçelik, oyları sa~ 

madığır:ıızı ve bu nedenle yenidon oylam_a yapılmasını istemektedirler. 

~?imdi, tekrar oylar:ıa yapılmasını kabul edenler. . . Etmeye~ıler •. 

Tekrar oyla~a yapılması reddedilmiştir. 

IWHİTT!N KILIÇ (Ankara)- Sayın Başkan, ben önergemi geri alıyorum. 

BM}KAH- Sayın hıuhittin Kılıç önergesini geri almıştır efendiırL 

Şimdi, bu görev süresiyle ilgili konular bitmiştir efendim. 

RAHJ\lİ 1\~Glı.T (Ankara)- Sayın Başkanım, benim bu konuda bir öne_ 

gem vardı. 

BAL;IiliN- 9ir:ıdi, şöyle bir önerge var efendim. 

' 1 Yönetir:ı Kurulu üyeliği devam ederken deJ_ege seçilemenesi halinde 

de Yönetim Kurulundaki görevinin devamına karar alınmasını arz 

ve teklif e derin. " 

RAHl'-ilİ ll1AGAT (Ankara)- Önergemi izah için söz istiyorur:ı. 

BA;;KAU-- Buyurun. 

RAHI'ilİ tiAGAT (Ankara)- Sayın l3aşkanlar, sayın delege arkadaşla' 

r ..,T"fl• 

..ı..w., 

Savgıde~er aylarınızla saptanan husus bugünkü yasal durumu d~

- 263 - 

rumu def!;iştiruemP niteliğindedir. Halbuki, ortaya atılan iddialar var 

ve hatta bira~ evvel İstanbul delegesi arkadaşıu burada da belirttiler; 

Yön0tü1 · urulundaki süresi devam eden arkadaş fiatege değilse Yönetim 

Kurulundaki görevi bitmiş sayılır derler. Hatta İzmir BarosunuL 

da bu hususta görüşü 

var. 

O halde, Genel Kurul huzurunda bunun sn .ı tanması gerekiyor veyc 

bir karar alır ·:msı l3.zu~ geliyor. İki yıl del< elik, dört yıl yönetirı 

kurulu üyeliği. Delege olamazsa Yönetim r,urulu üyeliği de~an edecek 

mi etmeyecek mi? •• 

Benim 0nergem 3 ~u boşluğu ve bu istifamJ kaldıruaya yönelik. 

Böyle bir karar almazsak, her zaman .iönetim h .. u:-:ul~a görevi devam edc 

fakat delege olamayan arkadaşlarım şaibe altıLca kalması ve bir nevi 

ll up 

yapılan tasar~ufların :rukuken geçerli olmadığı iddiasıylE}ibirliğin ve 

mesleğimizin ~ldığı kararların, yaptığı tasarrufların geçerli olup 

olmadığJ. gibi sorunların ortaya çıkması neticesini doğuracaktır. Bu 

önergenin,bu açıdnn değerlendirilmesini ve bunun tavzihen delege ola· 

mayan Yönetim Kurulu üyelerinin tabii delege olarak Genel Lu;rula ka.t 

~ası ve oy hakkı olması şeklinde düzeltilerek kabulünü arz ve teklif 

ederim. 

Teşekkür 

ve saygılarımla. 

BAÇKAN - Ç imdi, sayın Niağat, yazılı Önergeniz ••• 

EAIIl'dİ I.;AGAT (Ankara) - Altına eklerim s::ı.yın Başkan. 

EA~KMl - Çindi, sayın ~ağat önergesini açıkladılar. Bu önerge 

aleyhinde konuşr:ıak 

isteyen? •• 

EHDOGAF BİGAT (imkara) - Ben konuşr:ıak istiyorum efendim. 

Bll.i,ıKAli - Buyurun efendim. 

ERDOGAl~ BİGAT (Ankara) - Değerli arkadaşlarım; 

Benin kanım 

şudur: 

Avukatlık Kanununda açıkca delegelik süresi iki yıl, Yönetim

Ku~ulu süresi dört yıldır. Bu itibarla, barosundan tekrar Yönetim Kuruluna 

seçilebilmektc delege olma şansı, seçin nnında geçerli ve Yası 

nın aradığı bir şarttır. Seçildikten sonra dört yıl için Genel l~uruluı 

görev v-erdiği arkadaşlarırıız barolarında tekrar delege olı:.ıasalar dahi 

hatta adaylıklarını 

daha koymasalar -koymamalari da mümkündür- bu görev 

dört yıl 

devam eder. 

Burada oylarııp da aksine bir karar alınmasaı. geçerli bir karar 

nitelif;inde değildir. Yasaya aykırı bir kararı Yönetim Kurulumuz, Genel 

KurUlumuz alma yetkisine sahip değildir. 

Ben önergenin aleyhinde değilim; şu noktada değilim: 

Çünkü, konuşmamda da arz ettim~ Bu iphamları ortadan kaldırabilmek 

için, Yönetim Kurulunda bulunan,görev süresi devaı::ı 

tabil. delege olmalarını 

Teşekkür 

ederim. 

ben de kabul ederim. 

edenlerin 

BAÇKAN- Sayın Erdoğan Bigat, hemen şunu söyleyeyim; burada bütün'konuştuklarımız 

yasaya aykırıdır. Zira yasa değişikliğini konuşuyoruz 

biz burada. 

Buyurun sayın 

başkan. 

BAŞKAN FARUK 1~RThl- Arkadaşlar, konu daha ziyade yasadaki bir 

hükmün yine yorumlanmasına ilişkindir, bir değişiklik bahis mevzuu 

değil. Eğer, sonunda bir oylamaya gidilecekse, oylarınızın gerekçele 

ri açısından biz hazırlıklıyız. Yönetim Lurulunun hazırladığı bir ra 

poru size arkadaşıı::ı 

okuyabilir; ama konuyu bir oylamaya tabi tutacak 

sanız, eğer bugünkü kanun banis mevzuu ise bizim tutumumuz idari bir 

yorum halindedir, arz ederim efendin. 

BAi;IVı.N - Şir:ıdi, ,efendir:ı,konu hakkındaki müzakereler taı::ıamlanr: 

tır. Raporun okunması bu konu hakkında tekrar müzakere açrıak anlamıı' 

gelir. Başkanlık bu konuyu halledilmiş kabul etmektedir. Zaten yetoı 

1 

lik önergesi dG sayın Heyetinizce kabul edilr:ıi'? bulunuyor. Du önerg

-265 - 

yi, sayın hahmi f:ilağat'ın önergesini oylarınız:ı. sunacağın. 

"Yönetim Kurul üyeliği devam edenin delege seçilerrım::ıe.s~ .:.alin 

de de Yönetim Kurulundaki görevinin devamına ~;:arar alınmasJ.nı s.rz ve 

teklif ederim. 

Yönetim Kurulu üyesi olup da delege seçilemeyenin tabii delege 

olmasını ve oy hakkı bulunmasını istiyorum." 

RAI:Il'Jl! J\IAGAT (Ankara) - Son kısmı oylar.ıanızı istiyorum. 

BAŞKAN -: Son kısmının oylanmasını da önerge olarak biJ r~ icdikl( 

rini ileri sürüyor sayın 

Rahmi Mağat. 

Şu halde, "Yiliıetim Kurulu üyesi olup da delege s9çilerıe.;~nin 

tabii delege olmasını ve oy hakkı bulunmasını arz ve t_eklif el::.yorum 

diyor. Kabul edenler ••• Kabul etmeyenler ••• Kabul ed-ilDiş tir . fendim. 

(Alkışlar) 

Efendim, bu görev süreleriyle ilgili olan konular burc-1,. tama · 

lanmış 

oluyor, 

Şimdi, diğer konulara geçiyoruz. 

BAÇKAN FARUK EREM - Yönetin Kurulu adına söz istiyor-u::· ·;;fendi , 

-BA~;KAN - Buyurun efendim. 

BA:):KAJIJ FARUK EREl:Vl - Aziz Başkanıı:ı, de(i;erli arkaô aş= ar __ ,;~, 

Kanun değişikliğine ilişkin ilkeleri dün aylarınızla seçtiniz 

Kalem kalem oyladınız. Her biri sizin iradenize en uygun şekiile çö~~ 

me bağlanacaktır; fakat o kadar önemli görı:wdiniz, diyelim t_. ikinc 

derecede öneı:ıli 

konular adeden pek çok; ama raporumuzda bütün olası:' 

ları sizlere sundu k. Onları aynı önernde görı:ıenenizden cesare": alara1: 

-bilmem uygun görür Düsünüz? ••- raporda gösto:cilen 8ÇıkJcımnlnı::::.n ıışı 

altında onların r:ıadde haline getirilnesi hususunda Yönetim 1'-·c::L'uluna 

yetki vermek ister nisiniz? •• ("isteriz" sesleri) 

Sağolun 

efendim. 

I?.A.;:,.KAN- l\iüsaade buyurun. Sayin Par'Jk Erem'e bir şey 

.;'Jrmak

1 

1 

- 266 - 

istiyorum. 

Şirıdi, rapordan ayrı olarak !zmir Barosunun bazı önerileri ı 

Oraaa meslekdaşlarınızın vordi~i birçok öneriler var. Bursa Barosur 

verdi~i öneri var. Afyon. Barosunun verdiği öneriler var • .bunları r 

zarı itibare alarak -Çünkü, sayın Faruk Brem yalnız raporu nazarı j 

bare alarak buyurdular da- bu iki noktada görüşlerini belirtı:ıkk ist 

yorum. 

BAŞY-AN - Şirıdi, görüşülen def;il sayın Fa:>:>uk Erem. 

BAŞKAN YARUK EREM (Devamla) - Hayır, yani öneriler de dahil, 

yazılı 

öneriler de dahil. 

:BAŞEJUI - Bize verilmiş ve hünüz rJüzakcre konusu olrıamış detf;işiklik 

önerileri var. Bunların mı 'önetirı Kuruluna verilmesini ve ya 

pılan yasa değişikliğinin de nazarı itibare alınmasını talep ediyor 

sunuz ••• 

DASKAN FARUK EREM (Devamla) - Eveili efendü.1, Başkanının ifade 

buyurduğu bütün ayrıntılarıyla birlikte görevi kabule amadcyiz, yetkili 

kılarsanız • 

.hffedersiniz, aynen kabul ediyorur:ı, yani bir tereddüde nahal 

yok; yani herhangi bir şey bahis rrıevzuu de~il, bir fiefrik düşünmedirn 

efendim. 

Sağolun. 

ŞiL1di, Yönetim .hurulunun şöyle bir şeyi vardır sayw 

arkadaşlarım: 

Yasa değişikliğiyle ilgili olarak birçok bölümleri sayın Gene 

Kurul konuşmuş ve bir karnra baf;lar:ııştır. Ancak, bunun dışında !zmir 

Barosunun, Afyon Bnrosu~un, Bursa Barosunun ve Ankara Barosunun ••• 

Sayın Kamil J.ı.kıncı ve H.ahni rlA.ğat tarafından verilen önerge, 

Burhan Karaçelik tarafından veri1ben önergeler üç önergedir.

- 267 - 

Sayın Ayten Dik, Ne bil Varu;y, .Faik hiuzaffer Aı:ıaç, ılıurai;vztekir 

Enver Arslanalp, Ziya Hur Erün tar~ .. ·ından 

verilen önerge. 

Sayın ı ... urat Öztekin, Hüseyin Aydın, Jı.yt;0n Dik, Ziya Nur Erün, 

Nebil Varuy, Ekroı::ı Özkunt, itydın .nybay, Üı:ıit Dananay, }ı'aik rüuzaffer 

iı.ı;ıaç, Orhan Barlas tarafından verilen ve Avukatlık Kanununun 2 nci 

maddesindeki avukatlı~ın amacını belirleyen öner2;e var. 

Sayın Naki !nal ve Zeki Çercuet tarafından 

verilen değişiklik 

önerisi var. 

Sayın Erdo~an Bigat, sayın lhhan Baykent, Ekrem Özkunt, Orhan 

Argüden, Ayten Dik, bıerih Sezen, Ziya Nur }.:;rün, Sabih Atlı, Orhn.n 11. 

paydın, Nebil Varuy, Altuğ Savaşer. Aydın lybay, ,faşar Ümit Doğanay 

tarafından verilen önerge var. f.ym. önergenin imzaları devam ediyor. 

Enver Arslanalp, Nejat OQız, 

Orhan .3arlas, Yulide Yumlu, Nabi !nal, 

Attila Adiloğlu, Hüseyin Aydın, İl~;aı;ıi Gü von, Durhan Karaçelik, Turgut 

Bulut, İlhan Kutay, Doğan Iler•ı Sel~hattir: YÜksek, Güllıçin Vaylı 

gil tarafından yine avukatlığın ar~cı fle ilgili olarak verilen 2 n~ 

madde değişiklit!;i hakkında bir önm·i var. 

Sayın lı e bil Varuy, Faik Muzaffer Amaç, .iı.yten Dik, Orhruı Argü-' 

den, Ekrer:ı Özkunt, Burhan Karaçeı•:~, l\':ahver Öztop, !sı:ıet Çalık, Silıli 

hattıiın Yüksek, !lhan Baykent ı. araf ı.ndan veril ·:m bir öneri var. 

Sayın Necdet Öı::ıer Varlık tc::·afından verilen bir önerge vn.r. 

Yine sayın Necdet Ö:rıer VarlJk tarafından verilen bir öncrgg 

var. 

Sayın Muhittin Kılıç ve ~),·:ıt Yılnaz Yakın tarafından V:Jrile 

bir önerge var; ''Darolar ve Baro~. :r Birliği 

Organ ve Başkarı l1k:arın 

partilerin organlarında kurulan ve başkanlık:.arında faal görevde bı; 

lunanların scçiLmeı:wsiylc" ilgiL. 

Sayın Abdurrahim 1-ı.ydıno~lu tarafından ve::rilen, Barolar ~ıirlj 

Genel t~urulunda hc:r baronun aynı .sayıda üyeyl-.:; temsil edilr::ıesine i:·

-268 - 

kin bir önerge var. 

ünergeler bu kadar. 

Suat Yılmaz Yalım usul hôkkında söz istemişlermir; buyurun efe 

din. 

SUAT YIL!VlAZ YA.LIM (Kocaeli) - l"Iuhterer:ı delege arkadaşların; 

İşlerimiz biraz kıkıştı. Bunu fiili bir vakıa olarak kabul edi 

yorum. Ancak, ben de şahsen bir öneri sahibiyim; ama benim önoriu hak 

kırıda .da arkadaşların bilgi sahibi olmadan, bir ıgörüşno açıltıadarı öne 

rimin kabul edilmenesi gerekti~i 

kanisındayım. 

Bunun için, oradan, buradan teklif edilen fikirler kabule şaya 

veya törpülenecek şekilde olabilir. Onun için ben bu önerinin toptan 

kül halinde hnvale edilnesini, sanki Genel Eurulca kabul edilniş gibi 

havale edilnesini kabul edemiyorum, özür dilerin. 

Cnun için tek tek okuunasını istirham ediyorum. 

BAÇKlı.N - ~}imdi, zaten Başkanlık •.• 

SUAT YILMAZ YALIM (Devamla) - Eğer yanlış anladıysam özür dilE 

rir:ı. 

BAl)KAN -.Başkanlık "Kabul edilmiş" gibi bir tutum içine girmi~ 

tir; pek açıktır. Yalnız, Suat Yılmaz YalıLı Bey bir noktayı işaret bı 

yurdular; Bu önergeleri tok tek okuuak. Çünkü, zaten sayın 

Genel ı•urı 

;şimdi 

lunuz de-..rredece"k ya da devretmeyocektir; aı;çı.ni ayrıca burada nüzakere 

etmek gereğini 

duyacaktır. 

Bu önergeleri ·tek tek okuna önerisi vardır sözlü olarak. Sayı 

Ga.nel Kurula bunu arz ediyorum. Tek tek okunayı 1;ygun görenler ••• 

&DOGAN BİGAT (Ankara) - Sa;yın Başkan, Başkanlık Divanı Genel 

KuruldP. karara ba~lanması gerekli olanları ayıklayabilir. 

BlıJ,:KAif - EfcndiL1, Başkanlık .Jivanı, yapılan önerilerin hangis. 

nin dahe. öncelikte olduğu, hangisinin dahn az önemli olduğunu takdir 

yetkisi :yok. Bünün tnkdiri Genel l~üruladır. Başkanlık lJivnnı nncak C

gel er hakkında 

- 269 - 

Genel Lurula billgi verebilir; bunu Genelli Eurul t',spi t 

eder ya da Genel h.ı..ırul der ki; Barolar Bmrliği Yönetiı;ı Kurulu Başkan 

sayın Faruk Eren' in belirttiği üzere diğer hususlarla birlikte bunla· 

rında nazarı itibare alınmasını ••• Çünkü, pek tabiidir kı, hazırlanııı.: 

tasarı 

da neticede Genel Kurulunuca tekrar gelecektir. 

ERDOGAN DİGAT (Ankara) - Yönetim Kuruluno. yetki verildiğine 

göre, Yönetim Kurulu •• ~ 

BAÇK.AN - Daha verilnedi efendin. 

Sayın İhsan Yücesan'ın da önergesi var. 

Önergeleri okuyorur;ı: 

Erzincan Barosundan Necdet ünor Varlık'ın 

önergesini okuyorum 

"Sayın Divan Başkanlığına 

1136 sayılı Yasanın 109. maddesine "'l'ürkiye Büyük Millet 

Meclisi Başkanının rekni törenlerdeki yeri Cur:ıhuriyet Başsavcısı yanındadır." 

fıkrasının eklenmesinin görüşülmesi arz olunur." 

Sayın Abdurro.hin Aydınoğlu'nun önergesini okuyorun: 

"Türkiye Barolar Birliği 

Genel Kurul Başkanlığına 

İzmir 

Türkiye Barolar Birlmği üyeleri barolardan meydana gelen bir 

Pederasyondur. Türkiye Barolar Birliğinde her baro aynı sayıda temsilci 

ile tensil edilnosini arz ve te keklif ederim." 

So.yın r,iuhittin Kılıç ve sayın Suat Yıl11az Yalır.ı' ın önergelarini 

daha evvel olmuuş tura. 

Erzincan llnrosundan sayın Necdet Ur;ıer Varlık' an önergesini o 

kuyorur:ı: 

"Sayın 

Divan Başkanlığına 

1136 sayılJ -1ı.vukat Yasasının :ı.64. r.:ıaddesinin aşağıdaki şekil 

de değiştiriluesir_in 

Genel Kurula teklifini arz ederira. 

hladderiin eorı 

fıkrası:

- 270 - 

Tarifeye dayanarn karşı 

tnra a yüklenecek avukata ait olup aksine 

sözleşme geçersizdir. Bu husus I.~ahkeuc.:cc tespit edilerek hüküm 

fıkrasında avukatlık ücretinin avuk~to. ait olo.cnC;ı ve doğrudan avukat 

tarafından talip ve tahsil olunabileceği açıkça belirtilir." 

Hebil Varuy ve arkadaşları to.rafından "1136 sayılı Kanunun 61 

nci r::ıaddesinin Avukatlık Kanunundan çıkarılnası" önerilr:ıiştir. 

Yine Nebil Varuy ve arkadaşl-ırı taro.fından verilen bir önergeyi 

okuyorur:ı: 

"T.B.B. Olağanüstü 

Genel Kurulu Başkanlığına 

!zr:ıir 

Iı) 1136 sayılı Kanunun 9. r:ıaddesindeki yer:ıin netnindeki "Kanu-. 

'i 

na" kelir:ıesi 

yerine "Hukuka" kelimesinin konnasını; 

II) 1\Iadde kenar başlığındaki "Yerıin" ktüinesi yerine "Ant" der· 

mesini teklif ederim." 

Erdoğan Bigat, Alhan Baykent ~ Ekrer1 Özkunt, Orhan Argüden ve 

arkadaşlarının -biraz evvel isir:ılerini okudur:ı- verr:ıiş olduğu önergey., 

okuyorum: 

"Türkiye Barolar Ihrliği Olağanüstü Genel 

Kurulu Başkanlığına 

iı.vukatlık Yasası ön tasarısının 2. nacldesinin 1. fıkrasını.n 

aşağıdaki şekilde düzenlenr:ıesini aiz ve teklif ederiz. 

"Avukatlığın 

anacı; 

Avukat deuokratik ilkelere cağl:ı. 

hak ve üzgürlüklerin yerlefij;i 

si, korunması ve gelişr:ıesini yasal yollarla sağlar:ıayı üstlenir, 

Hukuki nüsasobetlerin düzonlenEJ.esini, her türlü hukuki sorun 

ve anlnşnazlıkların 

adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözünlenr:ıesirı 

ve gonellikl.:; hukuk kurallarının tm olarak uygulannasını yargJ. orgc: 

:la:'ının 

asli unsuru o'.arak görev bL ir." 

Zeki Şerenet '8 Naki İnal'ır vermiş oldukları önergeyj 0kuyo:r

; .. ; b-·. ez 

- 271 

"Sayın 

Başkanlığa 

Avukatlık Lanununun 184-~ r:ıaddt.Jsindeki, neslef,e 4-,il nadüasi 

delaletiyle ütisap edenlere rüçha~ı hakkı verr~cdif,inden ı~anurolan çıkarılmasını 

arz ve teklif ederiı:ı." 

Murat Uztekin, Hüseyin Aydın, Ayten Dik, .6krem Ozkunt, Aydın 

Aybay, Orhan'Barlas ve arkadaşları tarafından verilen önergeyi ckuyorum: 

"Divan Başkanlığ:ı.na 

Avukatlık Kanununun 2. maddesinde avukatlığın amacı belirtillıliş, 

kongremiz bu anacın yeni ilkelerini de saptaı-rı:ı.ştır" (Saptayacaktı 

Avukatın bu yasal amacı gerçekleştirr:ıe sırasında yetkilerinden 

doğan çalışnalarını engeller:ıenin, iş 1lo ilgili bilgi ''O belgeleri 

vermekten kaçınmanın; Avukatlık Yasas:ı.nın Qeza hükümle:;~ bölümüne konncak 

bir r:ıadde ile nüstakil bir suç sayılı1ası suretiyle yaptırıma 

bağıannasını 

arz ve teklif ederiz." 

Faik Muzaffer Anaç, Enver Arslanalp, CJrhfl.n .t>.rgüc 'm, 1lhar.c Baykent, 

Ziya Nur Erün, Adil Kurtel, Ne bil Varuy, Ayten D:i k, l\Iurat Uztekin 

tarafından 

verilen önergeyi okuyorum: 

"T .B .M. Olağanüstü Genel :Kurul Başkt\,ll.lığır a 

lzmir 

I) Avukatlık Kanunğnun 5 nci unddesinin (a) ve ('J) bentJ (-rinde 

ki "hesinleşr.'liş'' kolinesi yerine "Genel Iv:ahkmıolerce v,;rilr:ıiş ve kesinleşr:ıiş" 

deyiuinin konulr:ıasını; 

II) Aynı naddenin (h) bendinden sonraki ".Affa u(,rarıış olsalar 

da avukatlı~a kabul olunar:ıazlar" diye biten fıkranın (Frıayasar:.ın 68 

nçi maddesinden buna funnzer fıkra çıkarılr:ıış olr;.asına :~öre) çık8.~lr:ıL 

sını; 

III) Çıkarılan fıkra yerine şu fıkranın :çonmasım teklif ederiz. 

"Siyasi suçlardan hüküolü oluo.k avukat olnayo. '=''-~gel 

.. 

de;11;ildir. ''

- 272 - 

Kar.ıil iı.kınci ve Rahni r.lağat tarafindan verilen Önergc;yi cKUYO-· 

rur:ı: 

"Baçkanlık 

Divanına 

Avukatlık ücretinin bir tcrJinat altına alınınası, tahsil garantisi, 

vergi yükümlülüğünün 

dcdikodusuz yerine getirilebilr:wsi aı::ıacı 

ile avukatlık ücreti konusunda aşağıdaki prensiplerin kabülü ih; bunların 

yasa de[i;işikliği sırasında dikkate alıunasını arz ve tekL.f e 

deriz. 

1- Avukat tarafından açılan davalarda, açılı::ıış davalara avukatın 

katılLmsında davanın açılmış sayılabilnesi ve avukatın davaya kabulü 

için avukatlık ücret tarifesindeki ücretin yarısının Baroya yatırılmıı.şı 

ve bunun belgesinin tlahkeneyc sunulr:ıası zorunludur. 

2- Baro bu mebla~dan belli bir masrqf hissesi alarak ve % 15 

vergi stapajı yaparak geri kalanını avukata verir. 

3- Avukat tarafından takip edilen işlere ait ilnrılların infazı 

için tarifedeki ücretin geri kalan yarısının da ı. naddedeki gibi bu- • 

raya yn.t1.rıhıası zorunludur. Bu da 2. r.ıaddeye göre avuka ta ödeıEcektir. 

L~- Jı.Vukatla. is takibi arasında bunun dışında ve üstündr::: ücret 

.. .. ·~~ .. ı.; ..... 

sözleşınosi ya~na hD,k;,~ı _sa~lıdır. 

... ' . . .. ~ 

Saygılarımızla" 

Suat YılüEl'z Yalın 1 ın önergesini okuyoruı:ı. 

"Kongre Başkanlığına 

Kanununuzun 154 ncü ı:mddesindeki 

(tevkif nüzekkeresi çık-'lrtılı:aasının) 

işten yasaklanma arasından çıkartillnasını dilerin." 

Sayın İhsan Yücesan tarafından verilmiş olan önergeyi okuyoru 

"Divan Daşkanlığına 

Avukatlık ücret tarifesinin nüzakercsi sırasında nazara alının 

üzere aşağıdaki hususları arz ederir.1 v

- 273 - 

1-· Avukatlık tic:ret tarif 3Si adalet ve eşi tlit;i aykırı hüküı;ıler 

taşır:ıaktadır. Tarifedeki ücret ıüktarı, er:ıege ve hizıaete göre değ~, 

müddeaoihe göre hazırlanı;ııştır. 

lO milyonluk bir davadaki erekle lOC 

bin liralıl: divadnki emek arJ.sJ.Dda cüzi bir fark olnasına rr-[i;r:ıen üeretler"~ 

çol< farklıdır. l>-yrıc-:ı., ücretler belli ki;;ıiler üzerinde toplannakta 

Je m;ukatlar arasında" zıümn:ıe"ler yaratmaktadır. llolli kişilere 

bağlannış istiml~k davaları ile işçilere ait davalar da nispi ücreti 

vekalet tal:diri adaletsiz ol:iuğu 

gibi, arzu eC.ilneyen neticelere vardıgı 

da biJ inrt:ktedir. 

Bunc;.n gibi, yazılan arzuhalde husumetin yanlış tevcihi, vazi~li 

ve seın·tiyEtli yerini yaı:lı~ göstorilr:ıesi; ••• gibi esasla ilgili 

olr:ıayan kc:n·arJ ~-rdcı da nispi ücret~ekalet tayini haksızlık yaratııatrtadır. 

2- ~ ncc.k avukat bir iş görrıokle ve yaptığı anlaşnaya göre işini 

tak'.p e:r:ıekte, fakat bir işçi kadar ter.linatı olmadığı iç~.n asıl i.;.c 

retini daJ:1:·. al B~l1ar aktadır. E öylece işi gördüğü halde üuret c:~lar:ıam.ş 

durunc düs~ıektedir. 

3- ,,vukE.tlc r arasındE "sosyal adaleti" sağlmı.ak için aşağıdaki 

hu:= ıslc::ı-'ın 

}abc lünü arz .:-diyorum. 

1. 1.vuLr.tlJ k ücreti r ahkene masraflarından sayıldığıncı göre, 

il~n l·J.rcı gil>1 aYukatlık ücreti de vekihı-.ıden ilan verilr:ıeuelidir. 

2. Jav:unn esas:vhakk:.nda karar verilneden avukatlık i_icreti tuk 

dir er" Llmenel: .. 

~. :Cstirı$al~ ve iş da' alarında avukatlık ücreti takdL' edil:uemeli. 

4. cvuluıtL.k ücretin:.n belli fonda toplanarak avukatLar ara~rl 

da adılet1 ~ t~ks~ıi ve nesllık ar~sında sosyal adaleti tenin de harcan 

r:ıasın: .• 

5. Us):~ i.iGretin beL.i haddi geçnonesini arz ve teklif oderiı ~"

- 274 - 

Erdoğan Bıgat tarafından verilı:ıiş olan önergey:L oku ·orun: 

"Başkanlığa 

l- 72/b n:~n kaldırılr:ıası; 

2- 65 ve '72/d arasındaki çelişkinin giderilmesi; 

3- 88 ve 92 nci madde 'lrasındakiçelişkinin 92 nci r:ı;ı_ddvye ag;J 

lık 

verilerek giderilı:ıesi; 

pi ;sürelerinin 

4- Dava Vı3 iş takiplerinin devanınca aidat öde:ıeler _; 

5- Stajyec-lere adli müzaheretten iş verilmesi; 

6- 5/c nic1 süreye göre değerlendirilmesi ve bu Ii1add ;den "çev1 

sözcüğünün 

çıkarLlması; 

7- 95/16 ;ra açıklık ge tirilmesi; 

8- 184 ne i maddenin kaldırılmasını arz ve tek1 if ed ;rLı." 

Şimdi, ön~rgeler bunlerdır efendim. 

Raporda y :ızılı olan ve henüz nüzakere edilmemi ş hul man, !zm~ 

Barosunun verdiği öneride yazılan ve henüz nüzakere elilı;ı.e·.ıiş bulunt' 

Burscı Barosunun verdiği yazıö a bulunan ve henüz r:ıüzakere c iilc.eıniş 1 

luna:::-", Afyon BarJsunun verdi~.i yazıda bulunan ve henüz ı;ı.üz ıkere ediJ 

meı:ıiş bulunan ve biraz önce ckuduğum siz sayın delegeler t:ırailından 

Başk2.nlığıın.za verilı:ıiş buluran 1136 sayılı Yasa değişikL ~ine iliş· 

kin cnerilerin, yasa değişikliğini hazırlarken Yönetim Kurüunca -Y 

netio Kurulunun takdir hakkı saklı kalDak üzere- nazarı it ibare alı: 

masını --Ankara Barosunun tasr rı sı da dahildir buna- J.:abul Jdenler •• 

Kabul etmeyenler ••• Kabul ed~.lı:ıiştir. 

Efendim, böylece günde rün 7 nci ı:ıaddesinin 

mü zaker, leri tama 

lam': ş 

oluyor.

- 275 - 

.Şimdi, 8 ne i madde, adli hi~metlerirc 1afua yi b :ir 9' - 

kil gBrülmesi konusunda ganel gBrüşme açılması hak~ ında .zmir Barc - 

sun~ 

önerisini;_ görüşülme s i dir" 

Bu İzmir Barosunun ö::,;risi sayın üyelere dağı ılr:ıış ·ır. 

Bu arada bir de Ank::ra Barosunun bir de Yüli' e Yum u, Orhan 

Aps n, Orhan _.rgüden, İlh~n Baykent, Ayten Dik, Or: an Bo olas, Ekrorr 

~kunt, Nob _ı Varuy, Merr:ıet Seydibeyoğlu, Murat r ztoki ·,_Ha~: it 

Abc ranık, Mor h Sezar, Abcullah Deı::ıir, Hasan Barsi Güder, Halü İn< 1, 

Ahı: Hamdi Say tr, Rehai Akrrı.kaya, Orhan Er kol, Burh n Kar: çelik, S- - 

lat -·. tin +üksek !lhami Güv-. n, Davut Selçuki' nin imz ları;y La verilm ş, 

heı v:isi do ca ı güvenliği 1 ::ımılar;ıryla ilgili önerge .erdiT. 

Şimdi, g~demin bu m~ddesiyle ilgili olarak v riler önergele i~ 

tar edeceği u mlü şöyle di· şünüyoruz ~ 

!zrıir Ba ·o sunun verd: ği bu konu il o ilgili bi ' önen;e vaj:-dır 

Bu ;rgede baz- taleplerde bulunulrıuştur. Bu önerge cin Sc -ın Genel 

Km . 1 arzı, r:fü :;akeresi, s cı :.ra bu konu ile ilgili ve ·ilen ;;nerileri 

Ger Kurula ar u, r:ıüzakerc ·i ve meselenin oylanıp b ı.lled~ ·.mosidir. 

Biraz ön.:e bir hata ;·8.ptın, Ankara Barosunun )nerü :. dedim. 

Anl · ·ı De le gesi sayın Nejat- Oğuz' un önerisidir. 

NEJAT OG-JZ (Ankara)- Ben, Ankara Barosu Başka ıı oh :-ak Yönet .m 

Km· .ı adına ve şahsım adır' ı. takdim ediyorum. 

BAŞKAN- ~vet efendir 

Sayın arkadaşlar, ş~ di İzmir Barosunun teklj finin 3erekçe 

kı; n.ı okuyor1; :ı. Zaten bu :,eklif daha önce sizlere ~akdir edil::ıişti 

"N e yapr.oiliriz? 

Başlang:ı çta da arz ( :tiğimiz üzere, ne Türk c. ;rukat :-ı.rı ne dE 

Ba ~r ve Darelar Bfurliği :layın sonumlusu değildil. Ne ar ki, b1; 

so lara sahiı çıkr:ıak, so:e~ _,nlliarın ve çözünler in or1 G.ya ç kıp gcı;çc. --

- 276 - 

leşnesinde etkin bir yer almak zorundadırlar. Bu sadece va~andaşlık 

bilin0inin değil aynı zamında meslek ve "adalet bilincinin bir gereğidir. 

Genel şikayet koro.suna katılmakla bir şğyi halledew::yeceğimizj 

artık öğrenmemiz gerekir. Kaldı ki, her:ı. 1136 sayılı kanun .ıco de üçüıçü 

beş yıllık kalkınma planının birinci yıl uygulana pfuanı Türkiye Brrolar 

BirliP;ine bu bakındaE görevlerde vermiş bulunoaktadır. 

Sorunlar iki noktada toplandığına göre, çözünlerde elbette bi~isi 

yakın diğeri uzak vadede olmak üzere iki ana noktada toplanacaktn·. 

l) Yakın vadede. 

Yargılana ve yargı hizmetleri sorunları ne olursa olsun, sorurların 

çözününde hangi tenel ii.kirden hareket edilerek nasıl bir çözüm ye 

lu veya yolları öğrenilirse öğrenilsin, önce gerçekleştirilnesi gere:eı 

yargı hizuetlerinin yerin,) getirilebilr:ıesinin ön şartı olan bina, ar: ç 

ve gereçlerin yeterli ölçüde sağlanması, adliye persor:ı,elinin gerek n~çelik 

ve gerekse nitelik b~kıciından yeterli hale getirilr:ıe~idir 

n) Türkiye Barolar Birliği Yönetin ~urulu ya doğrudan doğruya y. 

da kurduğu bir koDisyan ve~ra görevlendirdiği bir büro vasıtasıyla ön-· 

co ÜlkeDizde yargı hizmetlurinin "bina, aro.ç, gereç, kırtesiye v.b 11 

ihtiyaçları bakınından bir "durun tespiti" yapmalıdır. 

Durum tespiti raporunda, yargı gereksinr:ıelerine, djğer kamu h,r 

caı::ıa1arıyla karşılaştırılmalı bir biçindi-ayrılan tahsisai. ile gerek.~n 

harcana, cari ve yatırın (bina, cezcı.evi) niktarı belirlenı:eli, yargı 

ve ecza evi harçlarından devletçe satlanan gelir miktarı yıllara ve 

yerı·, göre açıklnnualıdır. 

b) Türkiye Barolar Birliği bu rapora dayanarak bir yandan ilgili 

bELkanlıklar nezdinde te::;;ebbüse geçerken öbür taraftan T.lvl.I~~. Bütç' 

Kor:ıüıyonunda açıklamalar yapna olanağı sağlo.malı, tahsisatların artnası 

için çalışmalıdır. 

Ayrılan tahsisatların harcanwısının takipçisi ohıa~_ıdır.

- 277 - 

c) Ceza evleri harcını adliye binalarmrı harcına d5nilştlirecek 

ve icra takiplerinde alacakla LU hukuk davalnrındn davacı r;n aynı o 

ranla (Brneğin % 3 ) 5deyeceği bir knnun tasarısı hazırlanmalıdır. 

Kanun tasarısında bu eski ceza evler~ yeni adliye binaları ve ceza 

evleri harcının genel blitçenin dışında tutulması ve sadece 

aa) Adliye binalar~ 

yapımında, 

bb) Ceza evleri yapımında 

cc) Yargı 

hizmetleri ihtiyaçlarında 

dd) Adli yardım fonlarında sarfedilmesini gerçekleştirecek 

·hliklimler bulunnalıdır. 

d) Adliye personeli ihtiyaçları kaza tespit edilmeli, bu personelin 

yetiştirilmesi 

için, 

aa) Tlirkiye 'nin çe ş i tl i b5lgelorindo adliye neslek okullarJ.m.n 

açılması için gerekli hazırlıkların yapılarak sağlanması, 

bb) Adliyo komisyonları ve barolar işbirliği ile adliye porsonc- 1 

li yetiştirme kurslarının açılması için çalışmalıdır. 

Dak ilzere: 

2) Uzak Vadede. 

Yargının ve yargı hizrrıetlerinin yeniden dilzenlbennesini sağla 

a) Tilrkiye Barolar birliği yargı sorunlarını belirleyecek bir 

çalışma dlizeyine gir:Üne·si, sorunların ve ç5zlirüerinin saptanrıası 

b) Hukuk Dalıkeneleri usulu kanumrtasarısı 

c) Ceza ı:rıahkenelori usulu kanunu to.s::ırısı 

d) Özel no.lhkeue kuruluşuna olanak vermeyecek bir hiznet uahkemelor 

kuruluşu kanunu taso.rısı (Usullerle tıirlikte alabileceği gibi 

bunlardan bağımsız bir kuruluş kanunu an tr·.sarısı da olabilir) 

e) Blitlin kanu hiznetlerinin, dilekç( ~re göre değil, sözlü başvurrıa 

veya ba9vurr:1a formları doldurma suretiyle g5rlilhr.ıesini so.ğlayaca) 

bir ıfii.izenler:ıc:nin yerleşmesini sağlayacak tu: .. birluri öngören bir ön ta·

- 278 

sarı 

çalıqr:ıası, 

tutu~lu vaya g5za~tına alınarrlara işkence yapanlara 

inkanl:_1c chsı işleeler uygcılayanlBJ ·n bu gibi ola,,.rları haber nlJ..p da 

işleiii yapnc.yanlnrın c zalcLıdırwıs".::11. öngören bj_r kanun ön tasarı~ ı hazırlam:ıal' 

d:_r. 

g) i'dli zabı tanı.n k.ırulwas: .. ve Cur:ıhc.ıriyet f:3avcılarının bu~l.msızlıştırılınasını 

gerçekleştirecek ~asarılar hazmrlanalı, 

B1ı ı-onular üzc:rindE. kamu o:-_TL' oluşturnalı, hazırlanan ön -~;asarıların 

k::ı.mmlaşnası ve uygulannO.sı ·için denokr3.i~::'.k bütün yollara başvurulmalıd:· 

r. 

u O N U Ç : ~.Tııkarıda takd:i ·::lcrinize SlEıulan hususlar, şüphesiz, 

tu güne kadD.r Tüı:-kiye Barolar b".rlif;i Genel lcıırulunun henen hemen 

her toplo.c"ısınd3. ge:cek ye ıetin klı'::'~ılu raporlrn:ında, gerek yöncicim 

kurulu :r:·uı•r~rla::'ı 

eL.:;c;7:irilorinde ve: gerekse "dile'dek" de ortaya konu!J;mus 

.. ()rnr:ı ve c idcJ ·Lyeti 'iz erine ''.kkatler çc;Jdlı:ıiştir. Ancak, konunun 

belirli bir çeT'çeve l.çerisin:..rc ele alınnosıaa yardın ede?cck:, 

ta~tışma o~taL:iının gelişorsini sa~layacak, soout kararlara varılnasına 

ink2n ~~~ecektir. 

Ync:: ~ ve yargJ. hizr;·:;tle:ı:-i E"Jrunlcırı üze:rinc:.e genel rgörüşrje a- 

çılL1asc cFJ 'Jğiı.ıizin ~:eo.buli.'·ıü; ülk;;1jz ~ halkırE7. ve mesleğiniz 'bc:,kl.- 

ınından b1ı c'Jk önonli konuJ arda al :.. üacak sorıut kcrrı.rlar ile Türk~ ye Baro 

lar B~:;:·]"' X: inin daYı.n otkj rı bir çc:ıl ".şı:ıa düzeyiniJ ı;irmesinin sağl anma- 

OmL·genin sonu:; b5l iii'J.Ünü o.T·~. etrüş buJJnuyorur:ı. 

İk:i. önerge d::üıa vaı ~ o öne::· ... ~rüeri de okJyayın. 

ı:;ıak üzere 1ıuyurmı efendin,

279- 

Genel Kurul gündemL1n 8 nci 'laddesi, o.dll. hizr:ıetlerin 

rla:1a iye 

bir ']ekilde görülnccsi husı..ı i.mda genel bir görüşr:ıc cıçılı:ıası hakJ: cıda 

lzr.ür Barosunun önerisinin görüşülı:ıç c::idir. 

Adli lıü;:netlerin an cı, yur:bt.:c adcıleti ve bu yol il e hı..;~~v.:: dev 

lotini cerçekleştirnek, ad:·let sorununun ise ualıkorıe kapısında bcışladıft;ını 

kabul etı.wk VEJ ona u. gözle b ckr:ıak mür.1kün değil. Bütün yu::t ve 

toplun hayatında 

insan hak ve özgüirLikleri tünüyle adaletin h:psnmı 

içindedir. 

Bu sebeple,hakir:ıin uzuruna g;etirilner:ıiş olayları,adaletin ve 

"' adli hizr:ıetlerin dışında t lakki eı!lr:~:ıe;yiz. Yurdumuzda uzun bir z-ır:ıandan 

ber:L adli hiznetlerin, daletin, hukuk devletinin, insanca duygu 

ve düşüncelerin ilk hedef;ii olan yaşc: :ıa hcıkkı ve cem güvenliği, ti.rtakır:ı 

kapkara eller tarafınd n, birta1l;:.ıu kapkara r:ıetotlarla ortacı an. kal 

dırılw:ıkta, sa~rısız yurtta kanı döVilr:ıekte ve bu olaylar adalet i.n hu · 

zuruna getiriluer:ıoktedir. dalet bö~:eco örtülü olarak katledilnekte- r 

dir. 

Bu durun da giderek hukuk, ticaret da:vnlı:ırında veya icrrı. işle 

rinde ada11ıet hizmetinin ak ar:ıakta olw.,;u, hak savunucuları, adale~ mür: .. 

tesipltori olarak bizler ve hatıtıa tür.ı ulus için anlar.ıını yi tirnekcedir . 

hdalete karşı vaki ıu ihanet l\:arşısında devletin kendi o:r·ganla · 

rını ihnalkar ve hr·.tto. hir tyekÔ.r de:,, ranışıarını inkur etr:ıck ITiÜr;ıJ.rün ol 

naLnktadır. 

İdareyi alu ş curan t devlet ergan ve ajanlarının hükürı,ıt~ .1 emrinde 

clduğunu göz :)nünc c: arak, bö: lecc ortaya çıkan sorunluluğun ön 

celikle bükühete e;; t olduğ mu l~cı.bul 

otnek r;ıecburiye·~~indeyiz. 

Bu sebeple:-': .e, güne" 'Bin bu ı:rı: ddesinin rıüza~ceresi :::: cırıunrl'l. hük'L 

m:tin ve onu oluş,; J~

- 280 - 

edilrıesini 

arz ve teklif ecleriı:ı."(Alkışlar) 

BAŞKAN - İkinci önerge şöylcöir efendiu: 

Önerge sahipleri, sayın JulL e Yunlu, Orhan iı.pa;yü _,ı, Cr- 1-ıc..:ı A:r- 

~üden, İlhan Baykent, Ayte-ı Dik, @rhan Barlas, Ekr(m Özklmt, JTel/~1 

Varuy, ::Vlehı:ıet Seydibeyoğlu, Murat Öztckin, Haşit Abasıycrnk, 1\'l,r:'.ı. s, 

zen, Abdullah Denir, Hasan Basri Güöer, Nabi İnal ve arkadu:şlar: . 

"Sa;yın 

Basıkanl" ğa 

·1nayasanızın 14, naddesi, k:i:;inin evrensel haklar:ı.ndan yaşatır 

hakkını, kişi özgürlğünü t

- 281 - 

Yukar:ı.da bollı.irtilen ovrensel insan haklarının ve anayasan:,:ı 

iL'.ali rınhiyetindeki hukuk dışı davranışlar üzerinde biz hukukçular:.r~ 

c:.ddiyetle dı.ırnaınz gerekir. Hangi düşüncede olursa olsun, 

hangi suçtan sanık-bulunursa bulunsun, ülkenizde bütün insanlar, nesleğ;i 

snvur_;ıa oları, k~Lşinin hak ve özgürlüklerinin savunucusu, güçsüzlüğ;ün 

·,·e yalnızlığın ortağı biz avukatların we hukukçuların güvencesi 

altındadır, 

Bizin bu gücünüz Hukuktan, Kanundan gelnektedir. 

Bu sebeplerle, 

1- Yı.ı~carıda yazılı insan haklarını, anayasayı ve kanuı ·· 

ları i~lal r:ıahiyetindeki eziyet, işkence ve cinayet olaylarını inceler:ıek 

üzere l·,:ır araştı ~:,.ıa ve ~özlen heyetinin kuhulr:ıasını, bu komisyonun 

oli:.ylcTı 

yerlerinde incelemek suretiyle gerçekleri tespit etnesi 

yolunda Tü:·kiye Barolar Birliğ;:!Aılenetiu 

Kuruluna talinat verilr:ıesini, 

2- !ç::ence, eziyet yapan, insan haysiyetine aykırı 

davran,.n v kam:na a;-;~cırı işlem yapan, bu olay ve işlenleri öğ;renip dl 

Cur:ıhur':..yet Savcılarırın zamanında bildirrıeyen, bu gibi olayları bilı:ı.c- ı 

sine ?"'

- 282- 

Say:.n Julide Yumlu, Orhan Ar güden ve arkadaşların~.:..n ve~ ı __ ği ve 

okuduğun önergeyi oylarınıza sunuyorun, Kabul ede!ller .•. Kabul otı:;ıeyenler 

•.• Kabul ediloiştir. 

Gündenin 8 nci r;ıaddesinin 

BÜzakeresi de bu suretle tanan~.an..:. 

ı:ıış 

oluyor • 

.Şiodi, 

gündenin 9 ncu uaddesinin uüzakeresine · geliy0ruz: "Türkiye 

Barolar Birli~i Ölün Yardır.:ıı'nın yaşlılık nederileri ~le iş~en 

ayrıliJE. hallerini kapsayacak şokilde de~iştiriluesinin görüşülnesi 

ve bir karara varıloası için İznir Barosu teklifinin görü~iilDes:\," 

!znir Barosunun önerisini okuyorun: 

"İZMİR BAROSUNUN "!ŞTEH AYRIUJıA" YARDIMINA !Lİ~'KtH 

illNERİS1 

Türkiye Barolar Birliği "ÖlüL: yardır::ıı" esaslarını, "1şhjı ay- i 

1 

rılna" haJ:lerini de kapsayacak şekilde değiştiren karar suret·i tasar ·1 

sı aşağıda sunulnuştur. 

l. Tasarıda, 1976 yılı başından itibaren uygulamv:ı.icta oLm "0 

lün yardun" esasları aynen korunf'luş, bu düzenlemmin hareke·t; r:uktası, 

fikir ve r:ıantı~ı (datıtımın yıllık gelirin bir önceld yıl v.-;fat 

, ve işten ayrılna · sa;yısına bölünr:ıesi) içerisinde kalınarak ya:,::_-,_,ııştı; 

2. Doğru olan şüphesiz, vefat edenin yakınlarına veya :Lşt;en o., 

rılan Avnkat'ın kendisine vefat veya işten ayrılna yılınr> FYÖ2o ie~işen 

bir mebla~ değil, yıllara iöre değişneyen bir neblağ öderrır s idi~ 

Bir baçka do~işle fffider yıllık gelire göre değil, gelirin g~doro gör 

düzenlennesinin il(';ikesi beniı:;:ısennesidir. Buna rağnen uygnlamıc:kta. 

olan ölürı yardır:ıı ) :;aslarının nantığı içerisinde kalımıasım n redenj 

ölüu yardnıı esasl:t :ının kabulü sırasında belirlenen ikincis:l.ni.n öne 

li hazırlık çalıNu~~arını ve aktüerya hesaplarını geroktlrdiJi yolur 

daki görüşe katılD:.. ş eleanız (ll) r:mddede yazı..lı vakıf' ın kurıılnasm 

sırasında bu konur u :ı mızarı i tibarb alınacağırıa inanuarıı 7-dır,

- 283 - 

3. Yardunn sadece ölün halinde nesdekdaşlarır.nzın yakJ.nlarına 

yapılnası vefat edmnceye kadar nesleğe bağlı kalrıaya yol açabilece~i 

gibi, r:ıeslekdaşlarınızın sırasınô.a çok ihtiyaç duydukları bir yardJ.mdan 

da nahrun kalDalarına 

neden olabilir. 

Zaten (Ölün, yaşlılık ve nalüllük) sigortasının uygulannaya 

başlanması r:ıesdekda;ş-larınızın yakınlarının vefat halinde güç durunlara 

düşr:ıesini önleniş bulunnaktadır. 

Üstelik ÖDÜrlerini avukatlık nesleğine verDiş fakat sonunda 

çeşitli nedenlerle ayrılnak zorunda kalnış nesdokdaşlarınıza yaln:ızca 

Baroda kayıtlı olnaları nedeniyle yardın yapılnanasını -nevcut durum 

böyledir- açıklauak zordur. Karar sureti bu r:ıahzuru da bertarı[f etmek 

tedir. 

4. Ölün yardır:ıı (8/2) naddedeki istisnanın dı.şında fiili hiznet 

süresine bakılnaksızın bütün r:ıeslekdaşlara yapılacaktır. _!şten ay 

rılna ~radi bir durundur, yalnızca bu yardımdan yararlannak için geçi 

ci yazıınaların önlennesi lazın geldiği gibi yardıı::ıın gerçekten işten 

ayrılrıa hallerine yönelnesi sağlanı::ıalı, yarduı alnak için işten ayrıl 

naların da r:ıüı::ıkün olduğu kadar önüne geçihielidir. Bu bakından, işterı 

ayrılr:ıa halinde yardunn ön şartları olarak avukatlıkta yirr:übeş iii- ı 

li hiznet yılı paşlılık aylığına hak kazannış olnak ve Baro'dan kayıtı 

da sildirnek ön koşulları konulı:ıuştur. Yardının bu üç koşulun 

birlikte gerçekleşDesi halinde yapılabileceğini ayrıca belirtoeye. 

gerek yoktur. 

5. Yıllık gelire göre yardıo ilkesi ölüD ve işten ayrılna halinde 

yapılacak yardunn Diktarını sınırlandırı::ıaktadır. Ölüı::ı haline 

işten ayrılma Jırali de eknonince yardın tüktarının önemli ölçüde düşD• 

, __ 

si akla gelebilir. Bu nedenle, katılı:ıa payları lO liradan 20 liraya 

• '~..,,.., lnıştır. 

6. !şten r-:ı:v.ı:~."--· 

bi bir yıl önceki sayıyo. ·~~1 inde de yardır:ı niktarı öliirı hal indcki gi·; 

~"1"'~ l.Jt..~l ._:ı.c• .iJ.C'-''--'l.;..ı,."'- 1lk yıl •·~T'"' L"'"" nd 

---u- t.J-..... "'"-...ı,..u.ı_ ....... ....ı......._.._.L..L-1..~"-.,ı...~ C)V..LV \...t..Ub-L .... L') .ı."'!ı.-1-- ı 

~ vrılma yar,ıım:ı- "' =---~- ;ı.....,lr 

bu ~:::1\T1 \rA"Y'\.A,m o1 eı"Y"ıl o....,.!:ı n"n"nn ~,....i"f..,. ........ '-.-...J•.::o-•J- ~------·.1q1, .8·

.. 

- 284 

kazananların sayısına göre tespit edilecektir. Bunun için bir geçici 

nadde konu~nuştur. 

So.ygılarınızla. 

T.B.B. 

!ÇTEIJ AYHILLiiı. VE ÖLill.I HALLEli.İNDE YAPILACAK 

YARDIM ESASLARI 

l) Türkiye Bo.rolar Birli~ince; aşa~ıda yazılı esaslar dairesinde; 

bir avukatın işten ayrılnası halinde kendisine işten ayrıloa 

yardını, ölünü halinde (3) ncü naddede yazılı kioselere ölün yai!?dını 

yapılır. 

2) !şten ayrılna yardım,; barodan kaydını sildirnek suretiyle 

neslekle ilişkisini kesenlere 8tSIPılır. Bu yardıuın yapılabilnes::.. içiı 

avukatın: 

bulunr:ıası, 

a) En az 25 yıl fiilen avukatlık yapnış olnası, 

b) Yaşlılik veya naltillük veya eı:ıeklilik aylı~ına hak kazannıf 

'>'arttır. 

3) Ölün yardını; bir avukatın ölünü halinde: 

yıllık T .B .E. yardın fonunun 2 ve 3 ncü naddede belirtilen işter. ay- 

Daha önce bildirin verniiş ve bu bildirinde açıklık varsn açık-I 

i 

lananlara, açıJtJtık yoksa eş ve çocuklarına, bunlar da yoksa ana ve b: 

basına; eşit şekilde yapılar. Ana ve babası da yoksa yardın fonunda 

alıkonulur. 

Avukat Türkiye Barolar Birliğine bildirin göndernişse, 1;m bil 

diriu Türkiye Barolar Birliğinde gizli olarak saklanır ve avukata bil 

alındı 

belgesi gönderilir. 

İşten ayrılı::ıa yarduıı alnış olan avukatın uesle~e tekrar dönü 

şü olsa dahi iii.lünü halinde,ödürı yardını yapılnaz. 

'-1-) !şten ayrılna ve ölün yardını için kesenekten ayrılan niktarı, 

Genel h .. urul yıllık kesenek niktarı tespit sırasında belirtir. 

Yapılacak yardın, işbu tespit edilecek niktar üzerinden tahakkuk eda

- 285 - 

rı:H.ı.oa ve ölün sayısına bölünnesinden ortaya çıkan uiktardır. 

5) İşten ayrılna ve ölün sayısının hesabında esas alınacak r:ı.iktar, 

bir yıl·önce vaki·işten ayrılna ve ölün sayısına% lO ilavesiyle 

bulunur. 

6) :şten o.yrılnn iie ölün yardını için bütçede ayrı bir fasıl 

açılır. Kesenekler 4 ncü mı.dde uyarınca ayrılan rıiktar bu fonda gösterilir. 

Yardınlar bu fondan yapılar. Bu fasla ayrılnış olan tahsilat 

başka fasılıara aktarıluaz ve başka naksatlar için kullanılrıaz. 

7) ::ıı içinde tespit edilen sayıdan daha .fazla işten ayrılr:ıa ve 

1 

" 

ölür:ı oldu[;ı;. takd::..rde, fasılda ı::ıeydana gelen açık diğer fasıllardan aktarna 

suro·:;iyle kapatılır ve yıl sonunda leni bütçeye eklemecek ödenek 

yolı.::yla ,;tınel kurul :~'lro.rıyla tespit edilip karşılanır. 

8) Yardı: .. ödı:::e::..c;r:i,A3aro 'nun, neslekten ayrılna ve ölüu olayını 

Tü~kiye ~arolar Bırliğine yazılı aharak bildirnesi üzerine henen yapılır. 

,u kadar k~ , · >:kli sandığ1. veya sair sosyal güvenlik ku ·uluşlarından 

e .., ekli ( c :.ık cc n sonra Baro levhasına kaydola:l. avukat:.:. 'lra ölüı: 

yardır:ıı yo.pılabi~ .:.: 3i için 5 yıl süre il o levhada yazılı olno.sı gerekir. 

9) aak so.bi 'Jin·. yapılncak ödemeden, işten ayrılan vaya vefat 

eden avukntların '' ı:·s'l, Barosuna olan borçları tenzil edilir. 

lO) Kesenek ~~~tarı 

bu avukat için ayda 20 lira olnak üzere yı: 

da 24Ö liradır. BJ rükta·~ı T.B.D. kE:'seneğine L.ave edilerek o statü 

içinde tahsil edilir. 

ll) Türki~~ Barolar Dirli~i v~ oaroların katılnasıyla ve asgar 

işbu şartl

- 286 - 

bul !dilr::ıiş 

bulunan ÖLÜM YARDDH ESASLARI yürürlükten kaldırılrnş1a•r 

13) !şbu e&aslar 1977 yılı baışından itibaren uygulanr:ıaya başl 

nır. 

Geçici Madde ı. 1977 yılında işten ayrılr::ıa yardır:ıının r:ıiktan 

197t yılında ( 2) naddeye göre işten ayrılı:m ynrdır::ıı alr:ıaya hak kazar 

mış olanların sayısına göre belirlenir." 

Esaslar bunlardır. 

BAÇK.AN FARUK EREM - Böz istiyoruı:ı Sayın Baı1kan. 

BAÇYJ~N - Buyurun efendiı:ı. 

BAŞKAN FARUK EREM - Sayın Başkanıı:ı, aziz delege arkadaşla~~ 

Ölüı:ı yardır::ıı önerisini Yönetiı:ı Kurulu sizlere arz etnişti. B 

ned;nle, bu yeni öneriye karşı çıkr:ıarıız asla bahis rıevzuu değildir. 

Böyle bir öneri getirdiği için !znir Barosuna da teşekkürleriı:ıizi a 

ede:-iz. 

Yalnız, bu önerinin aykıntılarına yazılı olarak sizler gibı 

şu anda vakıf olduk. Bunun bir teknik yanı var. Henüz ölün yard;ı.r,ı.ı 

s if tenir:ıiz yılını doldurnadı, yani bir uygulana döneni henüz geçirı 

dh. 

Bu güzel arzunun kabili tahakkuk olup olr:ıadığını, tahakku~ t 

bi. nesi için kaynakların neler olabileceği, bir tahmini gelecek he~ 

bı:ıın yapılıp yapılamayacağı gibi teknik kom.ilar için nünkünse bize 

ne lil verin, önünüzdeki Genel Kurula biz hazırlıklı gelelin. 

Bu vesiyoyle, eğer sayın Başkanın da nüsaade ederse;, t.al,e 

nci ay içerisindeyiz ÖlDD yardır:ıı açısından, bazı hususları size a 

eL1erımzde f~srda olacaktır. 

Bu izahattan sonra, eğer bize r:ıehil verecekseniz zaten vaii 

bE tr:ıenize lüzun kalrıayacaktır. 

Müsaade ederseniz Genel Sekreter arkadaşın 

h;:tta bulunsun efendin. 

Fehli Beyefendi

:mdaşların; 

- 287 - 

GENEL SEKRETER FEIDIÜ ÖZÇELİK - Sayın Başkan, degerli delege 

ÖlÜı:ı yardıoı esaslarını uy~lar:ıaya rahnetli Ötıer Gözübüyük c_l 

başladık. 

Gözübüyük ailesine avans olarak henen 15 bin lira gönderd'L 

rahninleriı:ıize 

göre, ölün yardınından vefat eden neslekdaşlarınıza 

dfl9eDell •blal 50-70 biA lua uae:uıclaclU-. 

Ölüı:1 yardı::.a esaslarına göre gc::çen yılın isti tistiki rakaı:ıla· 

;:-ını tespit ettik. Geçen yıl 84 arkadaşınız vefat etniş. Esaslara e.~ 

?e yüzde 10 fazlasıyla, denek ki bu yıl 94- arkadaşınızın vefat .ade.:-c 

:ıi 

tahnin ettik. 

~ Bu hale göre, toplanacak olan ölün yardım. ı:ıiktarı şnyet ta]-, 

kuk edecek, gerçekleşecek olursa ı nilyon 936 bin 680 liradı.c::-. Bunu 

94-' e bölda~ür:ıüz zanan 20 870 lir.a düşer her vefat edene. 

15 bin lira avans olarak 'ödeı:ıiş ölduklarınızı 20 870 lirayh 

la~ için gerekli çalışnalar içindeyiz. 

Ancak, bugüne kadar yılı:n dörtte birlik süresi geçti. Dörtt,J 

bi:iU.ik sürede tahakkuk eden 984- 170 liradan, 197 570 lirasını tat-> 

edebilr:ı.iş durundayız. Buna nukabil ölen arkadaşlarınızın st>ym.slt 18 

Önünüzdeki günlerin ne getireceğini bilı:ıiyOrUZo (;lÜL1 yardJ.rL' 

esaslarına göre ölüı::ı yardır:ı.ını birlik derhal karşılar:ı.ak du:::'ı.:nundaC:.: 

Bu şu 

donektir: 

Birliğin kaynaklarını ölün yardır:ı.ı esaslarına göre, Orada t: · 

lanacak parayı birli~in kaynaklarına aktarnak nünkün olnadığı hald; . 

birliğin cari harcanaları için kaynaklarını ölün yardır:ıı eseslarır.J 

da kullanrıak duruı::ıundayız kabul ettiğiniz esaslara göre. 

Şir:ıdi, ölün yardınının bu nuhtepel geliŞnesi içerisinde kufL · 

suz yürekten katılm.cak olan işten ayrılna yard:;ı..nı da eklenecek ohr 

elimizde kesin istatistiki rakaL'llar olnadığına, 

kaç ı:ıe~lekc ışınız:ı; 

er:ı.ekliye ayrılabilecek duruı::ıda olup olı:ıad:ı,.~ının tespit edilnediği.n•

- 288 - 

ıta)nakların bL yıllık bir tecrübe dahi geçi;r:-neden, sapta:npadan yeni 

bir yiikle yiikl

-289 

Riı.Hl'Jl! f,.:..:ı.GAT (Ankara.) - Sayın l.ıo.şkarr, söz istiyorml. 

BAÇ)KA!': -Buyurun efendir.ı. 

RAm1! r,IAG;ı.T (Ankara) - So.yın Ba

Teşel.:{Ür eder, saygılar sunarır:ı. 

EHDOU\.J:{ B!GAT (Ankara) - Seyın Başkan, söz rica ediyorı;r:ı 

İkis·· nin ortası 

yok r:ıu? •• YönotiL! Kuruluna havalc ediL in; ama 

"" bizin de bu. ada uynrılarınızı Yönetin Kurulu incelonedem karar nlı::ıasın. 

('Yazııl olarak bdildir" sesleri) 

B,ı.ŞK rJ - Çindi -:fcndiu, konu açıklık kazanr:ııştır. Müzakere açıl 

ı:ıadan bu es sların Yönetin Kuruluna havalesi önerilniştir Yönetim Kurulu 

tarafıı dan. Diger bir noktada nüzakore yoludur. 

Çiı::ıd: , konuşna açılmadan Yönetin Kuruluna. havale odilLwsirii kabul 

edenler •• Kabul etr:ıeyenler ••• Kabul cdilni:ştir. 

Bu kcnuda veril on önergeler vardır. Bu önergeler le bir:;_ikte, 

ölüo yardın , işten ayrılncı halini kapsayacak biçir:lde değişti 'en tasarı 

ve bun mla ilgili önergeler ocak 10 ncu olağan genel kur ılunda._ •• 

1 

r 

!LHAL! GÜVEN (J;.. nkarn) - Say:ın Başkan, izin verin ••• 

B.A.l:}K N - Heyc izin vermyir:l ofondir:ı? •• G-:;nel Kurul kabu ~tti-, 

bitti, ne Y'tpayın? •• 

İBHAI! GÜVEN (Ankara)- B.:i.r önerio olacak, yazuana fır3at olmadı 

ki, oyla ıaya kaydımuz. Onu da lütfen J~a 1)ul edin şir:ıdiden. ôir de 

hastalık he ;_inde çalJ.şar:ıayacak dururıda olan arkadaşlarıı:ıız ne olaeak?. 

O yok. 

Lizt}t süres:l.ne balQ,luaks;ı..z:,ı,n hastalık halind.e __ çal.:ı.şaı:::3.yacak 

avukat crkE iaşların durunu ne o/cak? •• 

BAŞK1N - Efenditı, bu konudq verilen ynzıl:ı. bütün önerr;:;ler Başkanl::ı.k 

Divanınca Yönotitı Kuruluna l~onuyla ilgili olı::ı.ak üzere ver1le .. 

cektir. 

ERDOGAN B!GAT (Ankara) - Sa;y-:ı.n Başkan, usul hakkJ.nda ~öz istiyoruu. 

BAŞJ_~- Buyurun, gerçekte~ istediğinize göre size sö: veriyarun. 

ERD· }AN BİGAT (An.l-mra) - Değerli arkadaşların;

veya ademi kabulüburada kararlaştırılmıştır\ 

karnın budur. ~,:esela, söz alsaydım, İzmir Barosu teklifinin 

hangi ned.en;_.::rle ke.·ıul edilmenesi ;erektiğini arz edecektim. 

Bu itibar la, Genel kCt.ru1.:1c lL· .... n,,. bir· önergenin kabulü veya 

ademi kabulü hakkında karar almamıştı~. Yönetim Kurulu mutlak suT 

ret~e bu teklif istikametinde çalışma ile de görevlendirilmemi~tir, 

Bunu belirtmeyi yararlı görüyorum. Yani bundan sonraki Genel l.~u:::ulda 

Yönetim Kuruluna g~)rev verilmiştir, Yğnetim Kurulu mutlak suretle bu 

önerge istikametinde bir çalışmaya gidecektir şeklinde anlamıyorum ~ 

söz hakkımı, delegelimirı levam ettig;i durumuna göre 1977 ocaktakı ~e 

Nel Kurulda kullanmak üzere saygılar s··ııarım. (Alkışlar) 

BAŞKAN - Efendim. bir no 1 ·tayı açırzL:utak istiyorum. İşteıicııyrı. 

ma tazminatını ancak ve bunun kapsamı,:l. ve bunun şartlarını ar,c.ak sa~ 

yın Genel Kurul kabul eder; yani bütun ;yapılan1bar öneril8rdir. 

Yönetim Kurulu şöyllıe bir ön teklifte bulunmuştur. Biz bu tasarıyı 

ve diğer önerileri nazarı itibare &lalım, kendimiz esaslarını çlkı;ıralım, 

bu hesaplarla bu esaslara ve hrna eklenecek yeni durumlar 

olur mu, çıkacak başka durumlar olur mu; buna göre hazırlıklı olarak 

sayın 

Genel Kurulun önüne gelelim, bu konuyu burada halledelim ve bu 

da sayın Genel Kurulca kabul edilmiştir olay bundan ibarettir. 

İLHAMİ GÜVEN (Ankara) - Benim önorim de dahil. 

BAÇKAN - l)ek tabii efendim. 

Şimdi efendim, gündemimizin 10 ncu maddesine geliyoruz: "197, 

yılı içinde vefat eden avukatlara 1976 ::rılı içinde vefat edenlere yapılacak 

yardi~ın % 50' si oranında yardı~ı yapılması ve bu yardımın kaynağının 

sağlanması amacı ile bir defaya mahsus olmak üzere lO 1L. giriş 

aidatı alınması hakkında Ölüm Yardıın Esaslarına geçici bir madde 

eklenmesi yolunda Kütahya Barosunun teklifinin görüşülmesi." 

Gh"'NEH SEKRETİTI J:i'ElTh1İ ÖZÇELİI

um efendim. 

BA;~KAH - Buyurun. 

- 292 - 

GENEL SEKRETER FEHM! ÖZÇELİK - Değerli arkadaşlarım; 

Biraz önce arz etmiş oldul;i;um gerekçe bunun için de varittir, 

ancak bir başka yönden. 

Kütahya delegesi arkadaşımız yardım esaslarının ek tir salma 

ile l974'e de teşmilini iştemektedir. Yeni başladık ölüm yardımJ. esaı: 

larının uygulanmasına. Bunun bir yJ.ll2k sonucunu bile almadık. Biraz 

önce tahsilat güçlüğünü de arz ettim. Tahakkuk edene nazaran tahsSlatımız 

yara yarıya. Üstelik, 197~ yılının ~eşin rakamları da elimizde 

dei;i;il. 

Akla şu sual gelebilir: 1975'' e teışmil ediyoruz. Özelliği nedi:ı 

1974 'ün 1974' ün? •• Bu nevi teşmiller, zaten güçlükle işlemekte olaı 

mekanizmayı iyice felce uğratacaktır. Her şeyin bir yerden başlaması 

1rorunludur. Kabul edilmiştir 1976 senesinden itibaren uygulamaya. 

B~ sebeple, teklifin reddini istirham ediyoruz. 

Cbl\i!ALETTİN GÜÇDEJ.\:I!R (Gaziantep) - Teklifin lehinde söz istiyo 

rum sayın 

Eaşkan. 

BAŞKAN -- Buyurun. 

CEMALETTİn GÜCDEMİR (Gaziantep) - Sayın arkadaşlar; 

Kütahya delegesi merhum Hiımnet Erdoğı:iıuş arkadışımız bu konul.e 

rın ortaya atılması, müzakerelerin yapılması sırasında aramı~dayd~. 

Ancak, tetkiki ve karar halinde, teklif halinde getirilmesi sırasınc 

çocuklarını yetim bıraktı, eşini dul bıraktı ve aramızdan ayrıldt. 

!Cütahya delegesi arkadaşımızın teklifi böyle hazırlanma mesa: 

sine katılan e,şi ve çocukları ma€1;dur kalan bir meslekdaşımıza yardır 

gayretinden doğmuştur. 

Ben de katıldığım Genel Kurullarda merhum Erdoğmuş'u tanıyan 

bir kımse, alievi durumunu bilen bir arkadaşımız oldu~um için bu aç_

- 293- 

lamayı huzurunuzda yaplılaya bir vicdan t;orunluluğu hissettim. Nihayet, 

her arkadaşa teklif edilecek, teklif edıHecek, her arkadaş tarafından 

ba~ışlanacak lfi veya 20 liralık bir ek yardılıl ile bu mümkün olacaktır 

Bu nedenle, 1975'e, geriye doğru taşmili gerekiyor; ~ani gerekçesi 

bu vefat içindir, gerkkçesi bu safhalarda aramızda bulunması ve 

emekbere, müzakerelere katılmış 

olmasıdır. 

Takdir ve kabul yüce Genel Kurulundur. 

BİR DELEGE- Yalnız o arkadaş için mi? •• 

CEl\lALETTİN GÜÇDEl\!:İR (Devamla) - Hayır, tabii 1975 'te vefat e 

denlerin tümü için arz ediyorum. 

BAŞKı-\N - fluhterem arkadaşlar, sanırım durum ~dınlamnştır. 

GElJEL SEIQtETER FEHM! ÖZÇELİK ·- Aziz arkadaşlarım; hakikat:m 

bu bir maddi olanak meselesi. Biz de canı gönülden bu yardımı yapmak 

istemez miyiz? .• Fakat bütün hesaplarımız allak bullak olacakve 20 

bin lira gibi ufak bir meblağ vermiş olmaktan dolayı da utanç içindeyiz. 

Bunu daha bölersek ne-tice olmaz. 

~akdirlerinize arz edeyim. 

BAŞKAN .,.. Gündemin 10 ncu maddesi gereğince yemiden yüzde 50 

1975 senesinde ölenler için ek ödenek konmasını ve yüzde 50 nispetin 

de yard:ı..m 

edilmesini kabul edenler ••• Kabul etmeyenler ••• Ekseriyetle 

reddedilmiştir 

efendim. 

Gündemin ll nci maddesine geliyoruz :"Dilekler" 

Dilekler maddesi üzerinde söz alan arkadaşlarıma 

Buyurun sayın Güneş Öngüt. 

söz vereceğim 

GÜNEŞ ÖNGÜT (Afyon)- Muhterem arkadaşlar:ı..m, biraz evvel sosyal 

yardımlar mevzuundaki görüşmelerde, görüşülnesi gerektiğine inandığı~ 

genç meslektaşlarlmızın sosyal durumlariyle ilgili bir meseleyi arzet · 

mek istiyorum. Hepimiz meslektaşlarımızın ölüm, yaşlılık ve daimi maluliyet 

hallerüliien bahsetmişlerdi. Ancak bu hakka sahip olaınamış ve 

fakat mali güçl~ri olmayan, buna imkan bulamayan arkadaşlarırnızın du-

- 294- 

runları 

ne olacaktır. 

Biz kendilerine her türlü haklara sahip olmasını 

isterken; aa~ 

ların 

sosyal yönlerini ne zaman düP"i.neceğiz. 

_Bu itibarla, sizlere bir misal de vermek istiyorum: Afynk:i.ralüsar 

Baros'ı mensuplarından bir arkadış:ı..mız, askerlik ve yedek svbay 

:_ık görevinden sonra stajı da bitirdi ve tam avukatlığa başladığ~_nJ.n 

ayında iki gözleri maalesef ~örmez oldu. Bu bütün imkanlarını se:eroer 

r)derek tedavi;y-e çalışı::ıış ise de tedaviye de imkan bulamadı.- Ancak, bunun 

Avrupada tedavi imkanı olduğu söylenmektedir. 

d,. 

:.)imdi, bu arkadaşuıızı veya ouna mürnasil gelecekte bu hal•) 

?enek arkadaşlarımızı hiç mi düşünneyelim arkadaşlar? •• 

Bu sebeple, bilir önerge takdim etmiştim 

ve önergede de bu Jıusu- 

·3un da sosyal garanti yönünden sayın 

Birlik Yönetim Kurulunca ileri 

.ie tezekkür edilmesini istirham etr:ıiştim 

ve benim arzum, Yönetin K:ıBrulunun 

böyle zarı.anlarda ı:aesele el a'~-:rıasıdır. Olayımızda da el atı::ıı~~r 

ııüteşükkiriz; ancak beş bin lira gibi cüzi bir fJRrdım yapabilmü,Leriir. 

Gönül arzu ediyor ki, meslek teşekkülriyle yurt dışındaki mes- 

.. 

· lek teşekkülleriyle de temaslar temin edilmek suretiyle bunların tedavi 

imkanı varsa ha~atta kendi haline ve kaderine terkedilmeksizin bU 

imkanın yarıtılmasıdır. 

Barolar Birliği Başkanlığımızın ve Yönetim Kurulunun bu ve oer 

zeri hususlarla ilgilen:r;ıesini ve genç meslekdaşlarımızın tedavi i~anq 

larının da araştırılması hususunun tezekkürünü bilhassa arz ve istirham 

ederim. 

Hürnetleriı;ıle. 

(Alkışlar) 

BA;,~KAN - .Efendim, arkadaşımızın Divan başkanlığına Afyor:c Bar-e· 

su delegesi Turham İmre ile beraher verdiği bir önerge var. Bunu Yöne· 

tim Lurulurıa 

havale ediyorum. 

Aynı kom1da Ankara dolegesi İlhami Güven'in de bir önerı::;ee!

- 295 -- 

var, o~~uyorum: 

"Türkiye Barolar .birliği 

Genel Kurul 

Sayın 

~aşkanlığırıa 

Hizmet sü~esine bakılmaksızın hastalık nedeniyle çalışamaz duruma 

g~.üen avukr,tlara yarrüm yapılması hususunu'n prensip olarak lubul 

edilme u i ;yardıu :;,:; eklinin T .B .B. Yffinetim Kurulunca oluşturulmasını arz 

ve tekkif ederim." 

Bir teklif olarak bunu da Yönetiı:J 

Kuruluna havale ediycruz. 

Ayrıca konuşmak istiyorlarsa buyurun sayın !lhami Güven. 

!LHAM! GÜvEN (Ankara) - Yüksek .Kurulun çok sayın ;_iyeleri; 

Bendeniz bu bölümde saat tahdidini de göz önünde tutarak, lert 

çok, belki yarım saat bitı::ıez; ama komprime olarak dilekler böllinünü 

ü~e ayıracağın izin verirseniz ve bu ü

- 296 - 

isterdi ki~ 

avukat stajyeri de h;kio stajyeri de o dBnem içinde bir 

maaaş alsın, mncler:ıki kar:ıu g5revi yapacak istikbaldo, bir ayrım ycpılmaksazın 

böyle bir eşitlik isterdi; aı:;ıa bu olr:ıadı2;ına göre biz sosya:ı, 

yardın ıBonundan stajyerlerilııize yardırı arama çarc:lerini cıutlaka bulma" 

liyız. Hele stajyerlik 1,5 yılda olunca bu zorunluk ken~isini Bntmli 

gösterr.:.ektedir. 

Stajyerlerden sonra avukatlığa başlaygn genç Lıeslokde-ş1arımın 

hali dt. acıdır. ,.ıunu göz önünde tutr:ıak lazır:ı; ama ne yazık ki, buna 

yasada cevap verecek en ufak bir açıklık, bir gedik yoktur. Artü: on- 

/gibi 

lar kaderine terkedilr:ıiştir. Avukat olunca çırpınacak bizler, belki 

altı at bir sene babasının eline bakacak yine bizler gibi yahut 1;elki 

yakın ·canıdığının. yanında hizmet görecek, o şekilde ı:;ıaişetini so.ğ·layacak, 

gelirini sağlo.yacak. Ancak, avukatlara yardım nümkün değil; ama 

stajye::'lere mutlako. sosyal yardım ;)':Önünden bir fon ayrılması gerbktiği 

zor-:.:.nluluğu, inanem içıimdeyim. Binaenaleyh, bu konunun, lütfen Yönetim 

J.;.urulunca çok olumlu çalışan, 

iftihar ettiğim .Yönetim Kurulunun 

başta r:ok değerli Genel .Daşkanımız olr:ıak üzere bilhassa rica edi~{orum 

bir naçiz delege sıfatıyla. 

!kincisi, ne sleğin onurunu bırtarr:ıak ve korumak: 

Arkadaşlar, 

geçen genel kurulda da arz ettim. Avukatlar sJ.nki 

kananl•k işlerin adamı gibi tanıtılıyor, rendice oluyoruı::ı, üzülüyorum, 

bazen Göz yaşı döküyorum, inanın buna. 

Havadisler içinde, tiyatro konularına 

geçecek sekilde, piyeslere 

geçecek şekilde, sanki başka ı:::ıevzu yokmuş gibi, bir de bakarsını~ 

bir avukat, bir hukuk müşaviri gelir, hatta bu yabancı teJJısillerde de 

maales ;f görülr:ıektedir, avukat sanki o t:ikir özgürlüğünü, fikir yapıs:: 

nı o kananlık işlerin eline veren insanmış gibi gösterilir ve bizitı. 

şerefioiz, 

onurumuzla oynar, gururumuzla oynar. 

Binaenaleyh, deriı:;ı 

ki, bu gibi temsiller, bu gibi yayJ_nlar, bu.

l 

- 297 . 

gibi avukatı küçültecek havadislor karşısında Haromız öaha titiz dava 

ransın. Affetsi'"'lcr beni, Yönetim Kurulu olarak r;:ıutlaka bir tepki göstermelidir 


Runu da arz edbrim. 

Üçüncü :>:>::_can da şu: (Prot::ık:~ yönünden) Küçünser:ıiyoruu, Sc~ygıyla 

karşılarıL b· pnini O hasır e~lc·.:·ini, o ter akan yüzlerinden >pe .. 

rim. Bir işçi topluluğu olur. Bakar ınız başta genel başkanları Halil 

Tunç ı un türlü tl'rlü çeş~tli pazları ,her konuşr:ıadald pazları cell.tvi:ı--. 

yanda verilir, t~ren yaparlar, gide~ler o tören mahalli verilir, konuşmacıların 

konuşr:aları yayınlanır, ;_ ıygı duyaruı, :i.ftihar ediyon;m; ama 

koskoca BaroL:ı.r JJirli[i, senelerin ye'ciştirdit?;i, Türkiye ı nin iftihah 

edeceği olgunlukta olan Genel Ba.şkcmımızın yalnız 'bir konuşması hemen 

biraz geçiştirilir, salonda şöyle ,, '.r yarıııı yı.r:ıalak ahizeye alınır, 

bununla yctinil"r. 

ArkadaşLü·, dün. çok olunılı "0 .r olay oldu. Saat 12.00' de ~·-:·u ta 

gittik, çclenk 1 myduk aziz atar:ıı 3a; şu şerefli cübbelerüüzle çe··.enk 

koyduk. Niye gÖ','\err:jedi bir tete77: :·on. Bunlar küçük şeyler 

gibi geli-. 

1 

yor; ama bunla::' büyük şey. Televiz;;·,-ında da bir baskı grubudur. kd.r:lUOYl!l·i 

nu etkileyecek ·•.okild:; bir baskı gı..ıbudur. Biz de bir baskı grut; olduğuEıuza 

göro, ~nrrıuoyunı.ı etkiley;:m, elerhal çevresini yüzlerce aziz 

vatandaşın çevrr;lediği anı ttaki 8 ;r~hteşem biziL'ı görmek kadar tar i? 

hakkınız 

olamc:c:

~---ı 

- 298 - 

Dav,,ları~. uzatılr:ıaması için rıyap kararı müessesesi, ikinci 

isticap davetiy,;si, ikinci y0nin davetiyesi l:aldırılnalıdır 


Sulh Hukuk, Asliye Hukuk mahkeı:-ıeleri gibi hukuk mahkenesini 

ikiye ayıran bir te.frikin de zanuretine. inanmıyorum. Hukuk hakiı:ıi tek 

hakim olmalıdır. G6rev hepsine da~ınık olarak verilmelidir. 

Yarbı taydan çok şikayetçiyüı. Karar alanıyoruı:ı. Haziranda girdiğim 

nıüra~_·aanın neticesini bu sene şubat ayında aldım. Binaaneleyh, 

yasa değişiklikleri hazırlıkları sırasında Yargıtayın evrakı kendis) 

ne geldikten sonra altı ay içinde karara bağlabası, Genel Kurulurt da 

en geç bir sene içinde karara bağlanası şeklinde bir hazırlığınız o 

lursa, bir empoze sıokliı:ıiz olursa faydalı olacaktır kanısındayıı;ı. Çünkü 

parasın:. kaybetr:ıekte, u zayan dave, netice ver:~wn.ektedir. 

Barclar Birliğinden de ricak \ görüyorsunuz, yazılarım.ız S•Jne~ 

ler boJ:'UnCc'. bozulnuş, bir dahaki to:plantıya lütfen üç-dört tane dakti:.., 

lo getirsinler, kendilerini yormaya .. ım. 

Teşekkür 

ederim • 

·~ 

i 

TURlJ.AN !L:RE (Afyonkarahisar) ·- Sayın Başkanlar, aziz ı:ıeslekdaşlar; 

B.AJ.,niliN - Sayın Turhan İr:ıre, buyurun efendim. 

Ben, arukatlık ücreti hakkında konuşmak istiyoru11. Kendi önerimde 

de maalr'sef bir iliksiklik yapınışu1. 

Ancak, I arcı tay 4ncü ve 9 ncu 

dairelirin:'._n avukatlJ.k ücretinin müvekkile ait olabileceği 

yolunun 

tefsiri bu~:ünkü 

yasalara nazaran bir defa olumsuzdur. Bu olur:ısuzluk 

şuradan do~;r:ıaktadır: Hukuk Sulhu Muhakemeleri Kanununun 413 ncü naddesinde, 

yarGılama 

gideri içinde vekalet ücreti de sayılmaktadır. 

Çir:ıdi, liukuk §ulhu Ivluhaker:ıeleri Kanunu genel kanundur. Avukatlık 

Kanunu bu bapta özel knnundur. Uzel Kanunla Genel Kanun çatıştığı 

takdirde B~el kcmurı hük:iü tatbik edileceği hukuk ilkelerindendir. Ka~-

,, ::ı:::mA::~:~::::::~:::.{:~;ıyle yeni oldu~ göve, youi bir 

ptt. 

Şu halde, benim kısa ınaruzatım.da, sayın Birlik Eaşkanından istirhamım, 

bu 413 ncü maddedeki vekalet ücretinin yargılc:,ma giderleri 

içinde oldu~ yollu maddesinin çıkartılması 

veya iptali hususunda çalışmalar 

yapmasını arz ederim. 


BAŞKAN i;? Sayın Sait Kaya, buy-urun efendim.; 

SA!T KAYA (.A,~rı) - Saygıde~er BaŞkanlar ve muhterem arkadaşla:- 

Bendeniz de. dilekler faslında 

söz alarak bir 'mes3_ek onurunuzu 

ve haysiyetim.izi kar.ı.uoyunda eeeeleyici. bazı yayın vasıtc~ıar:. üzeri:ııde 

duraca~ım. · 

Biraz evvel İlhar.ı.i Bey arkadaş:pnız aynı şekilde 1Jt.mden bc:ı.hsett 

ler. 

Bundan takriben üç veya dört gün önce gazetelerd'3n b:i.:ı;:indetetkik 

etti~im zaman bir $inema kanununun tasla~ının hazırJanmakta oliu 

~unu ve bunun için de başta hukukçular oloak üzere akar:.::m.i.dc;n ".Je basından 

da müşaheÇI.e alınmak suretiyle onların bilgilerine mü:-acaat e 

dildikten sonra bu tasarının ikmal edilece~i yolunda b3_:c· haber okudu 

~m zaman, hatırıua çoktan beri, he:q.i rahatsız eden, beoü de[~il hepimizi 

seyretti~imiz de ·rahatsız eden bir dert hatırıı:rı':. geldi. 

En etkin bir yayın vasıtası olari sinemalarda bii;üıassa l:ıirçok 

filinleri seyretti~im 

zaman, kendi nemleketinizdeki ÇtT:::-ilni'] o1an f_ 

limlerde gerek yargılama safhaları -sahnelerde- bu mah:~emele:.~i işge.l 

eden kişilerin ge gerekse savunma görevini yapan awkn}_;larılı Lakkındaki 

durum ve tutumları bilhassa deginmek istiyorum. 

Ömründe bir defa dahi olsun mahkemeden içeri girweınic; ve huku. 

bilgisinden yoksun kişilerin tanzim etmiş oldugu sena:r,yoları:n. oynatJ; 

ması sırasında bazen bilgisizlik ve bazen ve hakikat er dB ı~e.s:::. tla, 1: · 

): has sa avukatlık r:ıesle~inin onurunu sarsıcı durumlar r:ıc7d::'DC\ ;_~'-' lmektE:

- 300 - 

dir. Buradaki işlem:ıekte olan tema avukatın ıgerçek görevinin dışında 

müvekkiline yardıo etmek, Barolar Birliğimizin raporunda befuirttikleri 

gibi, onun özgürlüğünün ve uenfıa:atlerinin kurulmasına çalışan bir 

kişi olmaktan ziyade, L1ÜVekkilinin özel hiznotinde çalışan kişi gibi 

çok art niyetli suiniyyetle hareket edilmiş konular görülmektedir. 

Benim, ı:::ıuhtoneu İdare Heyetirüzden dile~iıa şudur: 

Bu kanunun hazırlanmasında yetkili kılınacak muhtereo meslekdaşlarır.nzın 

lıassaten bu gibi durumların önlenmesi için o kanuna ı:ıüe 

yide konulı;ıasını. Saniyen, halen gösterilmekte olan, çekilr:ıekte olan 

ve oynatılmakta olan filimlerde bu kabil sahneler bulunduğu takdirde 

bunların 

tespit edilmesi ve akabinde, bilfarz bu konularla ilgilenme 

te olan film sanatçılarına gerekli,uyarılarda bulunmak ve tekekkürü 

halinde de hiç olrıazsa ibreti müessire olmak bakımından bir vaz::..fe o~ 

sa, bir manevi tazminat davası açıp ve bunların önüne geçmektir. 

Benin diyeceklerin bpndan ibarettir. 

Huzurunuzdan ayrılırken hepinizi suygıyla selamlarım. 

Ayrıca ınuhterem arkadaşlarım, geçen Genel Kurulda bu fevkakac', 

toplantının lznir'de yapılmasını teklif eden ve de üç günden beri gLzel 

İzDir'imizde 1bize en iyi anılar yaşatan, hem ziyaret ve hen ticc· 

( ret kabilinden bize bir gÖreVÜlizi yerine getirHekten başka ayrıca C 

bir tatil yap:iaa olanağını ba~şeden İzmir Barosuna şahsında sayın Ba~,- 

kana saygılarını 

iletneyi de bir veeibe addedorim. 

Hepinizi hi:rıuetle s~lamlarıı::ı. CAlkışlar) 

BlŞY..AY - Efendir:ı, bir önerge var: 

lt Ueyın Başkanlık Divanına 

Avukat Nejat Oğuz ve arkadaşlarıyle avukat Jülide Yumlu ve ar 

kadaşları tarafındar verilen ve Genel Kurulca kabul edilen önergele~ 

nezdinde bir Genel h rul bildirisi hazırlannasını ve bunun için Gen ·. 

Kurul Başkanı ve Baışonvekilinin görevffiendirilmesini ve bildirinin j· 

muoyuna iletilı::ıesin:'. 

)neniriz. lt 

"Olagan Üstü Cenol Kurul çalışrıalarının Başkanlık Divanınca

-301 - 

hazırlanacak bir bildirinin km1J~ildirilmesini, duyurulmasın:. 

ve te~lif 

ederiz." ç;ekliihde iki önerge var efendim. 

bunları oylarınıza sunacagım. 

SUAT YIU!AZ YALIM (Kocaeli) - 

Hangi Başkanlığa? •• 

BAŞKAN - Genel Kurul Başkanına. Diğeri Divana. Aşağı yukar:ı. 

aynı şe;y oluyor. 

C}iDdi isterseniz şöyle tefhim edelir:ı: "Genel Kurul Baş'-~anlıgınca" 

dersek hepsini kapsar.ıış 

olur. 

MUH!TT!N KILIÇ (:!Inkara) - Anayasa ve kanunlar çerçeveı:dnde gayet 

tabii ••• 

BAGKAN -- Bu konuda oy verirkon onu düşünebilirsiniz. Başkanlık 

bunu An~yasa ve kanunlar çerçevesinde yapar mı yapmaz mı?., Eğer yapmayacağı.na 

inanırsanız pek tabii oy vermezsiniz. (Alkışlar) 

HEJAT oGuz (Ankara) - Sayın Başkan, önergeyi lütfeder bir daha 

okur e,ır unuz? •• Beniı:ı ismimin geçtiğini söylüyor da arkadaş ın, 

BAi}YJ\.N - Hayır efendim, önerge şu: 

"Avukat Nejat Oğuz ve arkadaşlarıyla avukat Öiililide Yumlu ve ar 

kadaşları tarafından verilen ve Genel hurulca kabul edilen önergeler 

ne zdin~ie ••• " Yani anlamı 

bu. 

Dif;er bir önergede, "Başkanlık Divanınca ••• 11 bendeniz, hani so 

nuç ç::;knasını temin etr:ıek istiyorum .•• 

.-::.TJAT YILI',AZ YALU! (Kocaffili) -"Çelışmaların 

sonUÇ"L\"şekJ -i_nôe ohc 

daha j_y:i_ olur. 

BAŞKAN - Efendin, o zaman, Başka:--ıl1.ıta ;yetki verirseniz, hazırlaycı 

1Ji~rliriı::ı.ir)kapsaı:ıını belirleı:ıek içiH konunun açıklarımasını ister 

Yani, bütün avukatlık yasası, şunlar buı~-~r da birbiriBin içerisine 

Di giT2CGk? •• 

SUAT YILlliiAZ YALD5 (Kocaeli) - Çal:ı.~:nalar üzerıL •• 

BAŞKAN - Evet Suat Yıltıaz Yaluı t- ı:,-, buyurun, söz istu:ıi;::sinj,.z 

SUAT YILMAZ YALHI (Kocaeli) - Ben:i.-.1 ricaı;ı şu:

- 302 - 

Müı::ıkünse çalışnaların ana ilkelerinin Başkanııkça özet olarak 

aksettirilı::ıesi şeklinde değiştirilmesini istirham ediyoruo. 

BAŞKAN - Efendim, isterseniz Başkanlık bu konuyu sayın Genel 

.t-.urula arz etsin. Bugüne kadar Genel .t>-urullarır.. toplantısının sonunda, 

genellikle o zan'

- 303 

önerıleri derecesinde, bir cüı:ıleyle, üç beş söz:-iikle hüLsa edilebilir. 

lvlaruzatın. budur; bu yöndeki önergerüze oy vermenizi is tirhan 

ediyorur:ı. 

EAŞY..A.N - .i:fendio, bir noktayı tavzih edeyirı. "Başkanlıkçn" der-. 

ken, tabii ki Başkanlık bir kül, bir kişi değil. ·Başkan Cenf:H llhao', 

yetki verilnesi diye bir şey söz konusu değil burada."Başkanlık" denince 

bir ı:ıakar:ı kastedilniş oluyor ve bu rıakan hepsini birden kapsıyor. 

Burada terinler farkı var. 

Şirıdi., bu iki önergeyi birleştiriyerum ve bu önergeyi birleştirerek 

bu konu üzerinde fazla tarkışnalara yol açı:ıadan oylarınıza sunuyoruı:ı. 

Kabul edenler: ••• Etmeyenler ••• Kabul ediluiştir. 

Efendiu, şiodi dilekler bitti, Genel Kurul~n bildirisinin hazırlannası 

ı:ıeselesi de bitti ve sanıyorur:ı ki, gündeniLli-zin sonuna gel· 

dik; fakat yine geneili yönten ve geleneğiniz gereğince Yönetin Kurulu 

Başkanımız, daha doğrusu Türkiye Barolar Dirliği Başkanı Faruk Erem, 

aynı zananda Yönetin hurulu Başkanı olarak da toplantının kapanr:ıasıyl: 

ilgili, çalışnalarıyla ilgili bir konuşoa yapacaklar. 

BAŞKAN l

,. '· 

- 304 - 

sel düşünceleri hiç bir zanan oylarına etkili olnamışt~r. 

Huzurlarınızda hen size teşekkür ederken hen C'.e -:Lönetin Kurulu 

arkadaşlarıma teşekkür etnek istiyorun. 

Gerçekten, çok yo~un bir çalışma içerisindeyiz. ~arolar Birli 

~i Yönetin Kurulunun yaptıl1;ı iş.,. Devletin başı kalabaiık bir genel müdürlü~ün 

işinden de aşkın. Her ay en azından birkaç g~n süren ik~ 

toplantı 

yapmak oecburiyetinde kalıyo~. 

Şimdi, galiba tenpoyu daha da artırmak icap edec~k. Çünkü, iki 

Genel Kurul arasına giliren bu ola~anüstü genel kur.ılun varmiş oldul1;u 

görevler evvelkilerine de eklendi. 

Sözlerine son ~eroeden evvel bir noktayı ~çıklamak isterin: 

!stanbul Delegasyonuna nensup arkadaşlarımız 

yedi ilke kararı 

üzerinde hiç bir çalışoa olmadı~ını ileri sürdüler; haı;a ediyorlar. 

E~er, yeri olsaydı ne kadar uzun bir çalışma içerisind( oldu~nuz 

etraflıca anlatılahilirdi. Elbette ki, talinat verd~n~z, hesap soracaksınız; 

ama süre henüz dolmadı. Daha bu süre dolnade.n, "Hiç bir beş 

yapmadınız. 11 der:ıek haklı bir yargı oloasa gerektir. 

Bi~ 

örnek vereyin: 

Dediniz ki, deı::ıokratik esasl::ı.ra göre bir sı~::ıyöı.·etiti kanunu ha 

~ zırlayınız. Şu anda d:.nceledi~imiz yapıtlar benini şu bo;yunun -pek o 

kadar de~il; ana- yarısına kadar geloiştir ve bu çm.lışr:ı.a bitti~i zar:ı.an 

size şunu tenin edeyin ki, sıkı yönetiı:ı nahkE:neleri.nde görev al- 

,.. 

nış olan de~erli arkadaşlarının bile ne kadar çek şey gözlerinden k~ 

tı~ı görülecektir. Bu, gerçekten· bir çalışn,a, ürünü ve ı~ygulauada da 

birtakın olanaklar sa~layacak tam bir çalışna eseri olacaktır. 

Bu güzel topla~tımızı bu kadar dirayetle yürüten başta sayın 

Cengil İlhan arkadış.ınız oloak üzere Başkanlık Divanına da teşekkürlc 

ri sunnak benim için büyÜk bir bor~. 

Bj.z sizlerden da ina güç alıyoruz 

ve dairia alacat;ız.

(Alkışlar) 

- 305- 

En derin saygılarımı şahsın ve Yönetin b..urulu adına arz ederim. 

BAŞKAN - Türkiye Barolar Birliği İznir Olağanüstü Genel Kurul 

Toplantıoızın sonuna gelniş oluyoruz. 

Bu Toplantıda İznir Barosu Başkanı olarak bana Başkanlık göre- 

, vi verdiniz. Bu şüphesiz, -başlangıçta da arz ettiğir;ı gibi- benira i,çiı 

büyük bir şeref. Bu şerefe layık oluaya çalıştın. Şüphesiz bazı hataların 

olouştur. Ancak, henen şunu belirteyiu ki, kendine, hukuka ve 

nesleğine olan saygın, bana burada verdiğiniz büyük onurun sorunluluğu 

altında, bu sorur:ıluluk, kendi yöntenlerine ve kişilerine göre başka 

türlü işlen yapnana engel olnuştur. 

Eğer hatalar yapdıysan, bu bilneyerek yaptığın hatalardır. Bun 

böylece kabul etnenizi lütfen rica edeceğin. 

İkinci teşekkürün, şüphesiz İznir Barosu Başkanı olaraktır. İzmir 

Barosu, Türkiye Barolar Birliğine başından beri bağlıdır. Bu gücü 

güvencesi oluasa bile bunun gerçekleşoesine yardırıcı olnaya çalışmıştır, 

itici gücü olw:ıya çalışmıştır ve Türkiye Barolar Birliği, rürnkün 

olduğu kadar dinanik_bir çalışna düze~i içerisinde bulunnası çabalarına 

gayret etniştir. Bütün önerileri, bütün çalışmaları, bu yolda 

~ ele alınmak ve buna göre yorunlanmak lazır:ı gelir ve İzuar Barosu bu 

Olağanüstü toplantıda ['ürkiye Barolar Birliği yeni bir aşaı:ıaya, yeııi 

birgüçlenmeye ve çalışna dönenine girdiği inancı içerisindedir. Bundc: 

çok küçük bir payı da varsa, olsa dahi bundan çok büyük bir onu~ duymaktadır. 

Bu onurlarıı::ıızın kabtilünü rica ederiL:ı ve Başkanlık Divanı. 

arkadaşları.mın bana yaptıkları yardınlardan dolayı ayrıca kendilerint 

özel olarak teşekkür 

ederio. 

Saygılarırn sunarıo. (Alkışlar) 

Toplantıyı 

kapatıyoruı:ı. 

Kapanna Saatı 1).10

TÃRKÄ°YE BAROLAR B!RL!l11 Ä°ZMÄ°R OLA.GANUSTÃ GENEL ...

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?

TÃRKÄ°YE BAROLAR B!RL!l11 Ä°ZMÄ°R OLA.GANUSTÃ GENEL ...