Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
geri döndürsenize!” (Vakıa, 83-87). Dünyaya tekrar dönüş<br />
olmadığını ifade eden bu üslup bu yöndeki ümit kapılarını<br />
tamamen kapamaktadır.<br />
b. Mahşer Gününde Dünyaya Dönüş İsteğinin Reddi<br />
Şu âyette ise, inkarcıların kıyamet gününde amellerinden<br />
hesaba çekildikleri sırada dünyaya tekrar dönme isteklerinin<br />
boş bir temenniden ibaret olduğu dile getirilmektedir:<br />
“… Acaba şimdi bizim için şefaatçiler var mı ki şefaat etsinler,<br />
ya da dünyaya geri gönderilsek de yapmış olduğumuz<br />
amellerden başkasını yapsak. Onlar kendilerine yazık ettiler<br />
ve uydurdukları şeyler de kaybolup gitti” (A’raf, 53).<br />
Böylece, inkarcıların mahşer meydanında iken dile getirdikleri<br />
dünyaya tekrar dönme talepleri bu ayetle de reddedilmiş,<br />
artık onlar için ne bir şefaatçinin ne de dünyaya<br />
tekrar döndürülmenin olmayacağı bildirilmiştir.<br />
c. Cehennem’i Görme Esnasındaki Dünyaya Dönüş<br />
İsteğinin Reddi<br />
“… Yahut azabı gördüğünde, keşke bir kere daha dönme<br />
imkânım olsaydı da iyilerden olsaydım diyeceği günden<br />
sakının” (Zümer, 58), “Onların ateşin karşısında durdurulup,<br />
ah! Keşke dünyaya geri gönderilsek de bir daha rabbimizin<br />
âyetlerini yalanlamasak ve inananlardan olsak! dediklerini<br />
bir görsen! Hayır! Daha önce gizlemekte oldukları şeyler<br />
(günahlar) onlara göründü. Onlar dünyaya gönderilseler<br />
bile, nehyolundukları şeyleri mutlaka tekrar yaparlardı. Onlar<br />
kesinlikle yalancıdırlar” (En’am, 27-28). Bu âyetteki “Onlar<br />
dünyaya gönderilseler bile, nehyolundukları şeyleri mutlaka<br />
tekrar yaparlardı. Onlar kesinlikle yalancıdırlar” ifadesi<br />
mevzumuz açısından çok önemlidir. Çünkü bu ifadeyle, faraza<br />
onlar dünyaya tekrar gönderilseler dahi yine aynı şeyleri<br />
yapıp Allah’ın yasak ettiği şeyleri işleyecekleri bildirilerek<br />
insanların bu dünyaya neden bir daha gönderilmediklerinin<br />
gerekçesi ve hikmeti beyan edilmiştir.<br />
d. Cehennem’de İken Dünyaya Dönüş İsteğinin<br />
Reddi<br />
“Rabbimiz! bizi cehennemden çıkar! Eğer bir daha<br />
(eski halimize ve günahlara) dönersek o zaman gerçekten<br />
zalimlerdeniz. Buyurdu ki, kesin sesinizi! Konuşmayın!..”<br />
(Mü’minûn, 107-108). “Rabbimiz bizi çıkar da yapmadığımız<br />
salih amelleri yapalım” (Fâtır, 37), “(Kötülere) uyanlar şöyle<br />
derler: Ah! Keşke bir kere daha dünyaya gitseydik de şimdi<br />
onların (kötülerin) bizden kaçıp uzaklaştıkları gibi biz de<br />
onlardan kaçıp uzaklaşsaydık! İşte böylece Allah onlara,<br />
yaptıkları şeyleri pişmanlık ve üzüntü kaynağı olarak gösterir<br />
ve onlar ateşten çıkacak değillerdir” (Bakara, 167). Bu<br />
son âyet, onların dünyaya dönme talepleri bir yana, ölüp<br />
cehennem azabından kurtulma arzularının bile yerine getirilmeyeceğini,<br />
aksine, ölümsüz bir şekilde cehennemde<br />
ebedî kalacaklarını bildiriyor.<br />
Görüldüğü gibi, bu dört durumun hepsinde dünyaya<br />
tekrar dönmek isteyen günahkar ve inkarcıların istekleri kesin<br />
bir dille reddedilmiş, böyle bir şeyin yapılmayacağı açık<br />
bir şekilde belirtilmiştir. Dolayısıyla bu apaçık âyetlerden<br />
sonra bir takım yanlış yorumlara saparak bazı âyetleri aksi<br />
manalara hamletmeye çalışmanın çok yanlış bir davranış<br />
olduğu ortadadır.<br />
Burada, dünyaya tekrar dönmek muhal olduğuna göre,<br />
neden böyle bir temennide bulunuyorlar şeklinde akla<br />
gelebilecek soruya şöyle cevap verebiliriz: Onların bu temennileri,<br />
ya böyle bir şeyin imkânsız olduğunu bilmediklerinden,<br />
ya da imkânsız olduğunu bildikleri halde, aşırı<br />
derecedeki pişmanlıklarını ifade etmekten dolayıdır. Çünkü<br />
olmayacak bir şey de temenni edilebilir. 12 Şöyle de düşünebiliriz;<br />
onlar her ne kadar dünyaya tekrar dönmenin muhal<br />
olduğunu bilseler de, karşılaştıkları dehşetli durumlardan<br />
kurtulmak için hiçbir çareleri olmadığından, muhal olduğunu<br />
bile bile bunu istemek durumunda kalmışlardır.<br />
B. Dünyaya Tekrar Dönüşü Reddeden Diğer Ayetler<br />
Yukarıdaki âyetlerin yanında dünyaya tekrar dönüş olmadığını<br />
açık bir şekilde veya dolaylı olarak ifade eden<br />
başka pek çok âyet vardır. Şimdi de bu âyetlerden tespit<br />
edebildiklerimizi sunmaya çalışacağız.<br />
“Onlardan önce nice kavimler helak ettiğimizi görmüyorlar<br />
mı! Onlar bunlara tekrar dönüp gelmezler’’ (Yâsîn,<br />
31) âyeti, helak edilen insanların, daha sonra dünyaya tekrar<br />
dönmediklerini açıkça ifade ediyor. Helak edilen kavimlerin<br />
kusurlu, manevi bakımdan tekemmül etmemiş insanlar<br />
olduğu düşünülürse, bu âyetin reenkarnasyon aleyhinde<br />
kuvvetli bir delil olduğu daha iyi anlaşılacaktır. Bir başka<br />
âyette ise, bu manada, ‘’Helak ettiğimiz bir şehir halkına<br />
tekrar dönmek haramdır’’ (Enbiyâ, 95) buyrularak, dünyaya<br />
dönüşün kesinlikle olamayacağı haram tabiriyle tekitli<br />
bir şekilde bildirilmiş, haramdır! yani, yasaktır! denilerek,<br />
dünyaya dönüş hakkındaki bütün ümit kapıları böyle bir<br />
beklenti içinde olanların yüzlerine kapatılmıştır.<br />
“Allah sizi annelerinizin karnından hiçbir şey bilmez bir<br />
vaziyette çıkardı’’ (Nahl, 78) âyeti de reenkarnasyon aleyhinde<br />
kuvvetli bir delilidir. Çünkü bu fikri savunanlara göre,<br />
insanın yeniden dünyaya gelmesi tekâmül içindir. Tekâmülün<br />
olabilmesi için ise, önceki hayattaki birikimin mevcut<br />
olması gerekir. Halbuki bu âyet böyle bir şeyin olmadığını,<br />
doğan çocukların hiçbir şey bilmez bir halde dünyaya getirildiğini<br />
açık bir şekilde ifade ediyor.<br />
Vakıa suresinin son âyetlerinde ölüm anındaki insanların<br />
durumları tasvir olunduktan sonra “(Ölen kimse)<br />
eğer mukarrebinden ise Eğer Ashab-ı yeminden ise Ve<br />
eğer yalanlayıcı ve dalalete düşmüşlerden ise…’’ (Vâkıa, 88-<br />
94) buyrularak öldükten sonra insanların gidecekleri yerler<br />
13