14.01.2015 Views

Türkiye'de Yeraltı Edebiyatı ve Hakan Günday'ın Romanlarında ...

Türkiye'de Yeraltı Edebiyatı ve Hakan Günday'ın Romanlarında ...

Türkiye'de Yeraltı Edebiyatı ve Hakan Günday'ın Romanlarında ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ZfWT<br />

Zeitschrift für die Welt der Türken<br />

Journal of World of Turks<br />

“Âşık olmaktan vazgeçtim. Kendinden vazgeçmenin ne olduğunu asıl ben<br />

bilirim. Benim adım Kaygusuz Abdal. Tanrı’dan vazgeçtim. Ölmekten vazgeçtim.<br />

Çünkü ölürsem <strong>ve</strong> eğer yukarıda beni ödül <strong>ve</strong> ceza sisteminin bekçileri bekliyorsa<br />

çok büyük kavgalar etmem gerekecekti. Ölmek istemiyorum, çünkü Tanrı’yı da<br />

öldürürüm diye korkuyorum” (Kinyas <strong>ve</strong> Kayra, 23).<br />

Ölüm, Kayra’nın yaşamdaki tek istemli seçimidir. Kayra, kendisinin <strong>ve</strong><br />

dünyanın çözemediği varlığının ölümle bir huzura kavuşacağına inanmaktadır.<br />

Kayra ölümü anlamanın daha kolay olduğunu belirterek bu dünyayı anlamak,<br />

çözmek yerine ölüme teslim olmanın daha anlamlı olduğunu vurgular:<br />

“Ruhumdaki düğümler fazlasıyla sıkı. Kimsenin onları çözecek kadar ince<br />

tırnakları yok. Bense çoktan vazgeçtim tırnaklarımı uzatmaktan. Kendimi bilmeyi<br />

bıraktım. Ölümü bilmek <strong>ve</strong> anlayabilmek bile daha kolay. Yanıtı olmayan bir soru<br />

olarak geldim dünyaya. Ve sorusu olmayan bir yanıt gibi de gidiyorum” (Kinyas <strong>ve</strong><br />

Kayra, 69).<br />

Kinyas da ölümü içindeki fırtınayı dindirecek bir an olarak görür <strong>ve</strong> bu<br />

açıdan diğer insanlardan farklı olduğunu düşünür. Diğer insanlar için korkutucu bir<br />

hâl olan ölüm, Kinyas için dünyada arzulanan tek amaçtır <strong>ve</strong> Kinyas bu amacın bir<br />

an önce gerçekleşmesini dilemektedir:<br />

“Başarıyı, iki elimi havaya kaldırıp yerimde zıplamayı çok uzun zaman önce<br />

bıraktım. Tek başarım ölmek olacak. Çok güzel öleceğim. Mükemmel öleceğim.<br />

Bütün doğa kanunlarına uygun “conv<strong>ve</strong>ntionnel” bir ölümüm olacak. Bunun<br />

düşünerek yaşıyorum. Suyun üstünde sektirdiğim bir taş gibi en fazla yedi kez<br />

titreyeceğim. Sonra da bitecek. Düşüncelerine susturucu takılmış bir insan<br />

olsaydım eğer korkardım ölümden. Ama o kadar uzağım ki sessizliğe …” (Kinyas<br />

<strong>ve</strong> Kayra, 124).<br />

Kinyas bu nedenle, kendi ölümünü çabuklaştırmak için AIDS hastası bir<br />

kadınla bilerek birlikte olur. Böylece hep peşinde koştuğu ölümü vücudunda<br />

taşımaya başlayacaktır. Bu durum, sıra dışı bir insan olan Kinyas için mutluluk<br />

<strong>ve</strong>rici bir durumdur. Böylece ölüm onun bir parçası olacak <strong>ve</strong> en sonunda onun tüm<br />

varlığını ele geçirecektir. Bu durum romanda şöyle dile getirilir:<br />

“Daha sıkı sarılıyorum ölümüme. “Hoş geldin!” diyorum. “zamanıydı,<br />

zamanı gelmişti! Seni bekliyordum. Öldür beni, eğer yapabilirsen. Yapamazsan<br />

ben seni öldürürüm…Ölümü anlayabilmekteyim… Ona aşık değilim. Hediye ettiği<br />

ölüme aşığım” (Kinyas <strong>ve</strong> Kayra, 193-194).<br />

Ancak ülkesine <strong>ve</strong> ailesine döndükten sonra dünya algısı farklılaşmaya<br />

başlayan Kinyas, ölümden daha önemli olan başka bir gerçeği fark eder. Kinyas,<br />

Bulutsuzluk Özlemi grubunun bir konseri sırasında duyduğu “Yaşamaya<br />

Mecbursun” şarkısından çok etkilenir <strong>ve</strong> asıl hedefin hayat olduğunu, hayatta<br />

kalabilmek olduğunu kavrar. Ölüm, kolay olan yoldur <strong>ve</strong> asıl acı, tüm<br />

olumsuzluklara rağmen yaşamda kalabilmektir:<br />

101<br />

ZfWT Vol. 2, No. 1 (2010)

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!