07.02.2015 Views

Coğrafya Çalışmalarında Kullanılan Sayısal Verilerin Özellikleri

Coğrafya Çalışmalarında Kullanılan Sayısal Verilerin Özellikleri

Coğrafya Çalışmalarında Kullanılan Sayısal Verilerin Özellikleri

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Prof.Dr. Halil NARMAN Armağanı 119<br />

Bu durumda verinin ölçüm ölçeğinin ne olduğu önem taşır. Ölçüm<br />

kelimesini (measurement) coğrafyacılar iki anlamda kullanırlar ilki verinin neyi<br />

gösterdiğini tanımlamak yani adlandırmak için (naming function -<br />

fonksiyonlarını adlandırma) ve ikincisi onların miktarını niceliğini tanımlamak<br />

için. Bir başka ifadeyle “Ölçüm” yerlerin özelliklerinin tanımlanmasına<br />

adlandırmaya da yardım eder ve onların karmaşık ilişkilerinin toplanmalarında /<br />

hesaplanmalarında (herhangi bir alandaki arazi kullanım yoğunluğunun<br />

belirlenmesi-hesaplanması gibi) kullanılırlar (O’Brien 1992, s. 34). Çevreden<br />

gözlemlenerek toplanan veriler çeşitli şekillerde gruplandırılarak yeni veri<br />

grupları elde edilebilirler (mesela dünya alanında çöllerin yıllık yağış<br />

tutarlarının esas alınarak ayrılması gibi), verilerde ayarlama yapılarak çeşitli<br />

yeni konular oluşturulabilir (alan ve nüfus miktarı ilişkisinden faydalanılarak<br />

nüfus yoğunluğu değerlerinin bulunması ortaya konması gibi) ya da yeni bir<br />

takım sınıflar oluşturulabilir (herhangi bir alandaki yüksek, orta yahut az nüfus<br />

yoğunluğuna sahip bölgeler gibi).<br />

Ölçümlerin temelinde sayılar kullanılmış olduğu için bunlara türetilmiş<br />

ölçümler de denilebilir. Bu verilerin yapısından kaynaklanır çünkü sayılardan<br />

hareketle bunlarla olaylar arasındaki ilişkiler – bağlantılar çıkarılır, aydınlatılır.<br />

Bir başka ifadeyle sayıların oluşturduğu yapı - yansıttığı yapı çevrenin aynası<br />

durumundadır. Bu durum nitelikleri tanımlamada kullanacağımız sayıların<br />

seçiminde bizi bir takım önlemler almaya sevk eder, yanlış seçim<br />

sonuçlarımızın da yanlış olmasına yol açar, diğer taraftan sayılardaki örüntü<br />

(patern) çevredeki her şeyin de açıkça görünmesini sağlamayabilir. Yani<br />

rakamlar tek başlarına pragmatik olarak her şeyi anlamamıza yaramazlar ama<br />

özetle bazı şeyler hakkında da fikir sahibi olmamızı sağlarlar (O’Brien 1992, s.<br />

35).<br />

Sonuç olarak rakamların çeşitli şekillerde bir araya getirilmesi verileri<br />

kullanılabilecek bir değer haline getirir.<br />

Uygulamada coğrafyacılar verileri 2 ayrı gruplama ile ele alırlar:<br />

Bunlardan ilki ölçümleri sınıflandırmaya dayalıdır ve bu kendi içinde<br />

adlandırma (nominal) ile sıralama (ordinal) olmak üzere ikiye ayrılır ikincisi ise<br />

ölçümlerin sürekliliği ile ilgilidir ve bu da aralık (interval) ve oran (ratio) ölçeği<br />

olmak üzere ikiye ayrılır (O’Brien 1992, s. 40). Bunların tümü de çevreden<br />

toplanan bilginin biçimi ve kalitesiyle alakalıdır. Örneğin, nicelik ifade eden<br />

veriler sayılarak elde edilmeleri sebebiyle tüm ölçek tiplerine<br />

dönüştürülebilirler, ancak nitelik belirten veriler ile adlandırma ya da<br />

derecelendirme yapılabilir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!