29.03.2015 Views

CANTAB16 mg TABLET - Nobel

CANTAB16 mg TABLET - Nobel

CANTAB16 mg TABLET - Nobel

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

CANTAB 16 <strong>mg</strong> <strong>TABLET</strong><br />

ise yaklaşık 0.19 mL/dak/kg’dır.<br />

ENDİKASYONLAR:<br />

FORMÜL:<br />

Cantab hipertansiyon tedavisinde endikedir. Tek<br />

Her Cantab 16 <strong>mg</strong> Tablet etken madde olarak<br />

başına ya da diğer antihipertansif ajanlarla<br />

16 <strong>mg</strong> kandesartan sileksetil, yardımcı madde<br />

birlikte kombinasyon halinde kullanılabilir.<br />

olarak laktoz monohidrat ve boyar madde olarak<br />

kırmızı demir oksit içerir<br />

Cantab, kalp yetersizliği ve sol ventrikül sistolik<br />

fonksiyon yetmezliği (sol ventrikül ejeksiyon<br />

FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER:<br />

fraksiyonu ≤ %40) olan hastalarda ADE<br />

(Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim) inhibitörlerine<br />

Kandesartan sileksetil bir ön ilaç olup gastrointestinal ek tedavi olarak veya ADE inhibitörlerinin tolere<br />

kanaldan emilimi sırasında ester hidrolizi sonucu edilemediği hastaların tedavisinde endikedir.<br />

hızla, aktif formu olan kandesartana dönüşür.<br />

KONTRENDİKASYONLAR:<br />

Farmakodinamik özellikler:<br />

Anjiyotensin II, renin-anjiyotensin-aldosteron<br />

Cantab, içeriğinde bulunan herhangi bir<br />

sisteminin en önemli vazoaktif hormonudur ve<br />

maddeye karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen<br />

hipertansiyon, kalp yetersizliği ve diğer<br />

kişilerde kontrendikedir.<br />

kardiyovasküler bozuklukların fizyoterapisinde<br />

önemli rol oynar. Aynı zamanda uç organ hasarı<br />

Hamilelik ve emzirme dönemlerinde, ciddi hepatik<br />

ve hipertrofisinin patogenezinde de önemli rolü<br />

bozukluk ve/veya kolestaziste kullanılmamalıdır.<br />

vardır. Anjiyotensin II’nin vazokonstriksiyon,<br />

aldosteron salımının uyarılması, tuz ve su UYARILAR / ÖNLEMLER:<br />

dengesinin düzenlenmesi ve hücre büyümesinin<br />

uyarılması gibi temel fizyolojik etkileri tip I<br />

Fetal / Neonatal Morbidite ve Mortalite:<br />

reseptörü (AT1) aracılığı ile olur.<br />

Renin-anjiyotensin sistemi üzerine doğrudan<br />

etki eden ilaçlar, hamile kadınlarda<br />

kullanıldığında fetal ve neonatal morbidite ve<br />

ölüm sebebi olabilmektedir. ADE inhibitörleri<br />

kullanan hamile kadınlarda böylesi durumların<br />

geliştiği bildirilmiştir. Gebelik varlığı tespit<br />

edildiğinde ilaç alımı derhal durdurulmalıdır.<br />

Hipertansiyon tedavisinde, anjiyotensin II’nin<br />

damarlar üzerindeki daraltıcı etkisini önleyen<br />

kandesartan arteriyel kan basıncında uzun etkili ve<br />

doza bağımlı bir düşüş sağlar. Antihipertansif etkisi<br />

sistemik periferik direnci azaltmasına bağlıdır. Bu<br />

sırada kalp hızı, atım hacmi ve kalp debisi<br />

etkilenmez. İlk doza bağlı şiddetli hipotansiyon ya<br />

da tedavinin kesilmesinden sonra rebound etki<br />

görülmesi ile ilgili bulgular yoktur. Kandesartan<br />

hipertansiyonun her derecesinde etkilidir. Önerilen<br />

tüm dozlarında günde bir kez kullanımı ile 24 saat<br />

boyunca kan basıncında etkili ve düzgün bir azalma<br />

oluşturur. Hipertansif hastalar ile yapılan klinik<br />

çalışmalarda; serum kolesterol, trigliserid, glukoz ve<br />

ürik asit değerlerine bakılarak yapılan<br />

değerlendirmede, kandesartanın metabolik<br />

fonksiyonlarda değişime neden olmadığı<br />

saptanmıştır. Kandesartan tedavide tek başına<br />

kullanılabileceği gibi, etkinin arttırılması amacıyla,<br />

tiyazid diüretikleri veya kalsiyum antagonistleri gibi<br />

diğer antihipertansif ilaçlarla birlikte de kullanılabilir.<br />

Kandesartan yaş ve cinsiyet farkı olmaksızın bütün<br />

hastalarda benzer etki gösterir. Yapılmış uzun süreli<br />

çalışmalarda kandesartanın tedavideki etkinliğini<br />

kararlı bir şekilde sürdürdüğü kanıtlanmıştır.<br />

Farmakokinetik özellikler:<br />

Emilim<br />

Kandesartan sileksetil gastrointestinal kanaldan<br />

emilimi sırasında ester hidrolizi sonucu hızla ve<br />

tamamen kandesartana dönüşür. Kandesartan<br />

AT1 reseptörlerine selektif bağlanma özelliğinde<br />

olan bir anjiyotensin II reseptör antagonistidir.<br />

Oral kandesartan sileksetil alımından sonra<br />

kandesartanın tablet formunun mutlak<br />

biyoyararlanımı yaklaşık %15’tir. Tablet olarak<br />

alınmasından sonra ortalama serum zirve<br />

konsantrasyonuna (Cmaks) 3-4 saatte ulaşılır.<br />

Terapötik doz aralığında, kandesartanın serum<br />

konsantrasyonu doza bağımlı olarak doğrusal artış<br />

gösterir. Önerildiği şekilde kullanıldığında uzun<br />

süreli kullanım nedeniyle serumda birikime neden<br />

olmaz. Biyoyararlanımı gıda alımından etkilenmez.<br />

Dağılım<br />

Kandesartan yüksek oranda plazma proteinlerine<br />

bağlanır (%99’dan daha fazla) ve dağılım hacmi<br />

0.13 L/kg’dır.<br />

Metabolizma<br />

Küçük bir kısmı karaciğerde inaktif bir metabolite<br />

dönüşür. Kandesartanın yarılanma ömrü yaklaşık<br />

9 saattir.<br />

Atılım<br />

Kandesartan vücuttan idrar ve feçes yoluyla<br />

değişmeden atılır. Kandesartanın toplam plazma<br />

klerensi yaklaşık 0.37 mL/dak/kg, renal klerensi<br />

Renin-anjiyotensin sistemine doğrudan etkili<br />

ilaçların ikinci ve üçüncü trimestr boyunca<br />

kullanılması hipotansiyon, kafatası hipoplazisi,<br />

anüri, geri dönüşümlü veya dönüşümsüz böbrek<br />

yetmezliği ve ölüm gibi fetal ve neonatal<br />

hasarlara sebep olmuştur. Fetal böbrek<br />

yetmezliği nedeniyle geliştiği tahmin edilen<br />

oligohidramnios olgusu bildirimi de vardır; bu<br />

olguda ilave olarak ekstremite kontraktürleri,<br />

kraniyofasiyal deformasyon ve hipoplastik akciğer<br />

gelişimi de bildirilmiştir. Ayrıca ilaç nedeniyle<br />

oluştuğu tam ortaya konulamayan prematürite,<br />

intrauterin gelişim geriliği ve patent ductus<br />

arteriosus olguları da bildirilmiştir.<br />

Ancak bu istenmeyen etkilere, ilaç kullanımına<br />

yalnızca ilk trimestr boyunca devam etmiş olan<br />

hamilelerin bebeklerinde rastlanmadığı da<br />

belirtilmektedir. Embriyo ve fetüsleri anjiyotensin<br />

II reseptör antagonistine yalnızca ilk trimestr<br />

boyunca maruz kalan annelere bu ayrıntı<br />

açıklıkla aktarılmalıdır. Yine de, hastalar hamile<br />

kaldıklarında kandesartan ile tedavinin hekim<br />

tarafından derhal sonlandırılması tavsiye olunur.<br />

Nadiren (yaklaşık bin gebelikten birinde), reninanjiyotensin<br />

sistemine doğrudan etkili ilaca<br />

alternatif başka bir etkin ilaç bulunamamaktadır.<br />

Böylesi nadir olgular ile karşılaşıldığında anneler<br />

tedavinin fetüs için olası zararları konusunda<br />

bilgilendirilmeli ve intraamniyotik ortam seri<br />

halinde ultrason muayeneleri ile kontrol edilmelidir.<br />

Oligohidramnios tespit edildiğinde, anne için<br />

kandesartan tedavisinin hayat kurtarıcı olma<br />

özelliği bulunmuyor ise ilaç alımı<br />

sonlandırılmalıdır. Kontraksiyon stres testi,<br />

non-stres test veya biyofiziksel profil ile<br />

değerlendirme yöntemlerinden hamilelik<br />

haftasına en uygun olanı tatbik edilmelidir.<br />

Hastalar ve hekimler, oligohidramnios<br />

bulgularının fetüste geri dönüşümsüz hasarlar<br />

oluştuktan sonra bile saptanamayabileceği<br />

konusunun farkında olmalıdırlar.<br />

Anne karnında iken anjiyotensin II reseptör<br />

antagonistine maruz kalan bebeklerin<br />

hipotansiyon, oliguri ve hiperkalemi açısından<br />

izlenmesi gerekir. Eğer oliguri gelişir ise kan<br />

basıncı ve böbrek perfüzyonu desteklenmelidir.<br />

Hipotansiyonu normalleştirmek ve / veya bozulmuş<br />

böbrek fonksiyonunu yerine getirmek adına<br />

exchange transfüzyon veya diyaliz gerekli olabilir.<br />

Hipotansiyon-Volüm Deplesyonlu Hastalar:<br />

Komplike olmayan hipertansif hastalarda tedavi<br />

ile kan basıncında aşırı düşüş görülme sıklığı çok<br />

nadirdir (< %0.1). İntravasküler hacim azalması<br />

veya aşırı sodyum kaybı olanlarda (örneğin,<br />

yüksek doz diüretikler ile tedavi edilmiş olanlar<br />

veya diyaliz hastaları) antihipertansif tedavinin<br />

başlangıcında semptomatik hipotansiyon<br />

görülebilir. Bu şartlar Cantab ile tedaviye<br />

başlanmadan önce düzeltilmeli veya daha düşük<br />

bir başlangıç dozu uygulanmalıdır.<br />

Eğer hipotansiyon gelişir ise hasta sırt üstü<br />

yatırılmalı ve gerektiğinde damar yolundan<br />

sodyum içeren serum ile takviye edilmelidir.<br />

Geçici hipotansif yanıt hastada tedavinin devam<br />

etmesi için kontrendikasyon oluşturmaz;<br />

genellikle, tansiyon normale döndürüldükten<br />

sonra benzer güçlüklere rastlanmadan tedavi<br />

sürdürülebilmektedir.<br />

Böbrek fonksiyon bozukluğu:<br />

Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi<br />

inhibisyonunun sonucu olarak duyarlı kişilerde<br />

renal fonksiyonda değişiklikler geliştiği<br />

bildirilmiştir. Böbrek fonksiyonları reninanjiyotensin-aldosteron<br />

sistemine bağlı hastaların<br />

bazılarında (örneğin, şiddetli konjestif kalp<br />

yetmezliği hastaları), ADE inhibitörleri ile yapılan<br />

tedavide oliguri ve / veya ilerleyici azotemi ve<br />

nadiren de akut böbrek yetmezliği ve / veya ölüm<br />

bildirilmiştir. Kandesartan’ın da benzer şekilde<br />

etkilerinin olması ihtimali mevcuttur. ADE<br />

inhibitörleri ile yapılan çalışmalarda tek taraflı<br />

veya çift taraflı renal arter stenozu olan<br />

hastalarda serum kreatinin veya BUN<br />

değerlerinde artış olduğu bildirilmiştir. Benzer<br />

hastaların kandesartan ile yapılmış uzun süreli<br />

çalışmaları bulunmamakla birlikte böylesi etkilerin<br />

söz konusu olabileceği akılda tutulmalıdır.<br />

Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz<br />

yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon<br />

problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları<br />

gerekir.<br />

Gebelik ve laktasyon:<br />

Kandesartan’ın gebelikte kullanım kategorisi<br />

birinci trimestr için C, ikinci ve üçüncü<br />

trimestr için D dir.<br />

Kandesartan’ın anne sütüne geçip geçmediği<br />

bilinmemektedir. Emzirilen bebekte yaratabileceği<br />

istenmeyen etkiler göz önüne alınarak ilacın<br />

anne için önemi saptandıktan sonra emzirmeye<br />

veya ilaç kullanımına son verilmesi hakkında bir<br />

karara varılmalıdır.<br />

Çocuklarda Kullanımı:<br />

Cantab’ın çocuklar ve adolesanlar (18 yaş altı)<br />

üzerindeki güvenilirliği ve etkinliği belirlenmemiştir.<br />

Yaşlılarda Kullanımı:<br />

Yaşlılarda, başlangıç dozunun ayarlanması<br />

gerekmez.<br />

Araç ve makine kullanımı üzerine etkileri:<br />

Kandesartan’ın araç ve makine kullanımı üzerine<br />

etkisi ile ilgili çalışma bulunmamaktadır, ancak<br />

farmakodinamik özelliklerine göre araç kullanımı<br />

üzerine etki göstermesi beklenmez. Tedavi sırasında<br />

araç ya da makine kullanırken baş dönmesi ya da<br />

yorgunluk hali olabileceği akılda tutulmalıdır.<br />

Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı<br />

şekerlere karşı toleransınız olmadığı söylenmişse<br />

bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla<br />

temasa geçiniz.<br />

YAN ETKİLER / ADVERS ETKİLER:<br />

Kandesartan genel olarak iyi tolere edilir ve yan<br />

etki insidansı plasebo ile benzer düzeydedir. Yan<br />

etkiler hafif ve geçici olup kandesartan dozu ile<br />

bağlantılı değildir.


Plasebo kontrollü klinik çalışmalarda,<br />

kandesartan grubunda istenmeyen etkilere bağlı<br />

tedaviyi yarım bırakan hastaların oranı %2.4 iken<br />

plasebo grubunda bu oran %3.4 olarak saptanmıştır.<br />

Yapılan plasebo kontrollü klinik çalışmalarda<br />

kandesartan ile tedavi edilen hastaların %1 veya<br />

daha fazlasında ve plaseboya oranla daha fazla<br />

görülen yan etkiler şu şekilde sıralanmıştır:<br />

Sırt ağrısı %3 (plasebo grubunda %2), baş<br />

dönmesi %4 (plasebo grubunda %3), üst<br />

solunum yolu enfeksiyonu %6 (plasebo grubunda<br />

%4), farenjit %2 (plasebo grubunda %1), rinit %2<br />

(plasebo grubunda %1).<br />

Plasebo kontrollü klinik çalışmalarda kandesartan<br />

ile tedavi edilen hastaların %1 veya daha<br />

fazlasında ancak plaseboya oranla daha nadir<br />

görülen yan etkiler şu şekilde sıralanmıştır:<br />

Halsizlik, periferik ödem, göğüs ağrısı, baş ağrısı,<br />

bronşit, öksürük, sinuzit, bulantı, karın ağrısı,<br />

diyare, kusma, eklem ağrısı, albuminuri.<br />

Kandesartan kullanımına bağlı olup olmadığına<br />

bakılmaksızın, %0.5’ten daha sık gözlendiği<br />

bildirilen yan etkiler aşağıda sıralanmıştır. Bu<br />

listedeki yan etkilerin oluşumuna kandesartan<br />

kullanımının sebep olduğunu gösteren bir bulgu<br />

saptanmamıştır.<br />

Genel: Asteni, ateş<br />

Merkezi ve Periferik Sinir Sistemi: Parestezi,<br />

vertigo<br />

Sindirim Sistemi: Dispepsi, gastroenterit<br />

Kardiyovasküler Sistem: Taşikardi, çarpıntı<br />

Metabolizma / Beslenme Bozuklukları: Kreatin<br />

fosfokinaz artışı, hiperglisemi, hiperurisemi,<br />

hipertrigliseridemi<br />

Kas-iskelet Sistemi: Kas ağrısı<br />

Trombosit / Kanama-Pıhtılaşma Bozuklukları:<br />

Burun kanaması<br />

Psikiyatrik Bozukluklar: Anksiyete, depresyon,<br />

uykuya eğilim<br />

Solunum Sistemi: Dispne<br />

Deri: Kızarıklık, terleme artışı<br />

Üriner Sistem: Hematüri<br />

Laboratuvar Test Bulguları:<br />

Kontrollü klinik çalışmalarda standart laboratuvar<br />

parametrelerinde klinik olarak önemli olabilecek<br />

seviyede değişiklikler çok nadir olarak meydana<br />

gelmiştir.<br />

Kreatinin, Kan Üre Azotu: Kan üre azotu ya da<br />

serum kreatinin değerlerinde küçük artışlar<br />

meydana geldiği nadiren bildirilmiştir.<br />

Hiperürisemi: Kandesartan sileksetil kullanan<br />

hastaların %0.6’sında oluşan hiperürisemi plasebo<br />

grubunda da benzer oranda (%0.5) gözlenmiştir.<br />

Hemoglobin ve Hematokrit: Kandesartan ile<br />

tedavi edilen hastalarda hemoglobin ve<br />

hematokrit değerlerinde küçük düşüşler meydana<br />

gelmiştir ancak bunlardan çok azı klinik olarak<br />

anlamlıdır. Bugüne kadar klinik çalışmalarda<br />

anemi, lökopeni veya trombositopeni saptanan<br />

ve bu yüzden tedaviyi bırakmak durumunda<br />

kalan toplam 3 hastaya rastlanmıştır.<br />

Potasyum: Kandesartan ile tedavi edilen<br />

hastaların potasyum değerlerinde küçük artışlar<br />

meydana gelmiş olmakla birlikte bunlardan çok<br />

azı klinik olarak anlamlı bulunmuştur. Bugüne<br />

kadar klinik çalışmalarda aynı zamanda<br />

spironolakton da kullanmakta olan konjestif kalp<br />

yetmezlikli bir hastanın hiperkalemi nedeniyle<br />

tedaviyi bırakması gerekmiştir.<br />

Karaciğer fonksiyon testleri: Karaciğer enzimleri<br />

ve / veya serum bilirubin seviyelerinde nadiren<br />

yükselmeler gözlenmiştir. Bugüne kadar klinik<br />

çalışmalarda anormal karaciğer değerleri<br />

saptanan ve bu yüzden tedaviyi bırakmak<br />

durumunda kalan toplam 5 hastaya rastlanmıştır.<br />

BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE<br />

DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ<br />

İLAÇ ETKİLEŞMELERİ ve DİĞER<br />

ETKİLEŞİMLER:<br />

Glibenklamid, nifedipin, digoksin, varfarin,<br />

hidroklorotiazid ve oral kontraseptifler ile yapılmış<br />

farmakokinetik etkileşim çalışmalarında, klinik<br />

olarak önem taşıyan hiçbir ilaç etkileşimine<br />

rastlanmamıştır. Kandesartan, sitokrom P450<br />

enzim sistemi ile metabolize olmadığı gibi<br />

terapötik dozlarda kullanıldığında anılan enzim<br />

sistemini etkilemediğinden; bu enzim sistemini<br />

inhibe eden ya da kullanan ilaçlar ile etkileşime<br />

girme olasılığı yoktur.<br />

ADE inhibitörleri ile lityumun birlikte kullanımında,<br />

serum lityum konsantrasyonlarında ve toksisitede<br />

geri dönüşümlü artış bildirilmiştir. Benzer etki<br />

anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile de<br />

görülebilir, bu nedenle lityum ile birlikte<br />

kullanıldığında serum lityum düzeyleri dikkatlice<br />

izlenmelidir.<br />

Bitkisel ürünlerle etkileşim<br />

Cantab’ın hipertansiyon tedavisi amacıyla<br />

kullanıldığı durumlarda, çin melekotu (dong quai)<br />

(östojenik aktivite) kullanımından kaçınılmalıdır.<br />

Efedra, yohimbe ve ginseng (hipertansiyonu<br />

şiddetlendirebilir) ve sarımsak (antihipertansif<br />

etkiyi arttırabilir) ile birlikte kullanılmamalıdır.<br />

KULLANIM ŞEKLİ ve DOZAJ:<br />

Hipertansiyon<br />

Doz<br />

Cantab’ın önerilen başlangıç dozu ve normal<br />

idame dozu günde bir defa 8 <strong>mg</strong>’dır. En yüksek<br />

doz günde bir defa 16 <strong>mg</strong>’dır.<br />

Tedavi, istenen kan basıncı yanıtına göre<br />

ayarlanmalıdır. Antihipertansif etkinin büyük bir<br />

kısmı, tedavinin başlamasından sonraki 4 hafta<br />

içinde elde edilir.<br />

Yaşlılarda kullanımı<br />

Yaşlılarda, başlangıç dozunun ayarlanması<br />

gerekmez.<br />

İntravasküler sıvı kaybı olan hastalarda<br />

kullanımı<br />

İntravasküler sıvı kaybı olasılığı olan hastalar gibi<br />

hipotansiyon riski taşıyan hastalarda başlangıç<br />

dozu olarak 4 <strong>mg</strong> önerilmektedir.<br />

Böbrek yetersizliğinde kullanımı<br />

Hemodiyaliz hastaları da dahil böbrek yetersizliği<br />

olan hastalarda önerilen başlangıç dozu günde<br />

bir defa 4 <strong>mg</strong>’dır. Doz hastanın yanıtına göre<br />

ayarlanmalıdır. Çok ağır ya da son aşamada<br />

böbrek yetersizliği olan hastalarda (kreatinin<br />

klerensi < 15 mL/dakika) Cantab kullanımı ile<br />

ilgili klinik deneyimler sınırlıdır.<br />

Karaciğer yetersizliğinde kullanımı<br />

Hafif–orta derecede karaciğer yetersizliği olan<br />

hastalarda önerilen başlangıç dozu günde bir<br />

defa 2 <strong>mg</strong>’dır. Doz hastanın yanıtına göre<br />

ayarlanabilir. Ağır karaciğer yetersizliği olan<br />

hastalarda kullanımına ilişkin deneyim yoktur.<br />

Kombine tedavi<br />

Cantab ile tedaviye hidroklorotiyazid gibi tiyazid<br />

grubu bir diüretik eklenmesi antihipertansif etkiyi<br />

artırır.<br />

Kalp yetersizliği<br />

Doz<br />

Cantab’ ın önerilen başlangıç dozu günde bir<br />

defa 4 <strong>mg</strong>’dır. Hedeflenen 32 <strong>mg</strong>’lık günlük doza<br />

ya da tolere edilebilen en yüksek doza<br />

ulaşılması, en az 2 haftalık aralıklarla dozun iki<br />

katına çıkarılması ile gerçekleştirilir.<br />

Özel hasta grupları<br />

Yaşlı hastalarda veya intravasküler sıvı kaybı,<br />

böbrek yetmezliği ya da hafif-orta derecede<br />

karaciğer yetersizliği olan hastalarda başlangıç<br />

dozunun ayarlanması gerekmez.<br />

Kombine tedavi<br />

Cantab, kalp yetersizliği tedavisinde kullanılan<br />

ADE inhibitörleri, beta reseptör blokerleri,<br />

diüretikler ve digitalis preparatları gibi başka bir<br />

tedavi ile kombine edilebilir veya bu tedaviler<br />

kombinasyon şeklinde uygulanabilir.<br />

Uygulama<br />

Cantab günde tek doz olarak uygulanmalıdır. Aç<br />

ya da tok karna alınabilir.<br />

Çocuklar ve adolesanlarda kullanımı<br />

Cantab’ın çocuklar ve adolesanlar (18 yaş altı)<br />

üzerindeki güvenilirliği ve etkinliği belirlenmemiştir.<br />

DOZ AŞIMI:<br />

Her ne kadar kandesartanın doz aşımı ile ilgili<br />

yeterli deneyim yoksa da, farmakolojik özellikler<br />

göz önüne alındığında, doz aşımının temel<br />

bulgusu hipotansiyon, baş dönmesi ve bradikardi<br />

olabilir. 160 <strong>mg</strong> kandesartan sileksetil almış bir<br />

vaka raporunda hastanın durumunun tamamen<br />

düzeldiği bildirilmiştir.<br />

Hastada hipotansiyon geliştiğinde, semptomatik<br />

tedavi uygulanmalı ve hastanın yaşamsal bulguları<br />

gözlenmelidir. Hasta ayakları yukarıda olacak<br />

şekilde yatırılmalıdır. Bu yeterli olmazsa, serum<br />

fizyolojik gibi bir solüsyonla plazma hacmi<br />

arttırılmalıdır. Bu önlemlerin de yetersiz olduğu<br />

durumlarda sempatomimetik ilaçlar uygulanabilir.<br />

Kandesartan hemodiyaliz ile vücuttan<br />

uzaklaştırılamaz.<br />

SAKLAMA KOŞULLARI:<br />

25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.<br />

Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği<br />

yerlerde ve ambalajında saklayınız.<br />

TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ ve AMBALAJ MUHTEVASI:<br />

Cantab 16 <strong>mg</strong> Tablet; 28 tabletlik blister<br />

ambalajlarda.<br />

PİYASADA MEVCUT DİĞER FARMASÖTİK<br />

DOZAJ ŞEKİLLERİ:<br />

Cantab 4 <strong>mg</strong> Tablet; 28 tabletlik blister<br />

ambalajlarda.<br />

Cantab 8 <strong>mg</strong> Tablet; 28 tabletlik blister<br />

ambalajlarda.<br />

Cantab 32 <strong>mg</strong> Tablet; 28 tabletlik blister<br />

ambalajlarda.<br />

Ruhsat Sahibinin İsim ve Adresi:<br />

NOBEL İLAÇ SANAYİİ ve TİCARET A.Ş.<br />

İnkılap Mah. Akçakoca Sok. No:10 Ümraniye<br />

34768 İstanbul<br />

Ruhsat Tarihi ve No’su: 19.07.2010 226/4<br />

Üretim Yeri İsim ve Adresi:<br />

NOBELFARMA İLAÇ SANAYİİ ve TİCARET A.Ş.<br />

Sancaklar 81100 Düzce<br />

Prospektüs onay tarihi: 11.03.2011<br />

Reçete ile satılır.<br />

Doktorunuza danışmadan kullanmayınız.<br />

12004093/101

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!