You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Baryonik Madde dediğimiz;<br />
atomları, gezegenleri,yıldızları<br />
ve galaksileri oluşturan atom<br />
altı parçacıklar ailesi meydana<br />
çıkmış. Bu parçacıklar Baryonik<br />
Madde yığınları halinde birleşerek,<br />
yıldızları ve bebek galaksileri<br />
meydana getirmiştir.<br />
Bu oluşum esnasında bunların<br />
etrafını Karanlık Madde kabukları<br />
sarmıştır. Karanlık Madde<br />
kabukları ile sarılı yıldızlar<br />
gruplaşarak bebek galaksileri<br />
ve Karanlık Madde ihtiva eden<br />
bebek galaksiler de birleşerek<br />
irili ufaklı galaksileri, galaksi<br />
kümelerini ve süper galaksileri<br />
ortaya çıkartmıştır.<br />
Bütün bu oluşumlar ve oluşumlar<br />
arasındaki boşluklar<br />
içinde yaşadığımız evreni meydana<br />
getirmiştir. Şimdi evrendeki<br />
bu boşlukların Karanlık<br />
Madde ile dolu ve yıldızların,<br />
galaksilerin Karanlık Madde<br />
kabuğu ile sarılı olduğu tespit<br />
edilmiş bulunmaktadır. (Şekil-1)<br />
Madde demeye dilim pek<br />
varmıyor. Çünkü bunun madde<br />
mi, anti madde mi, yoksa nasıl<br />
bir şey olduğu hakkında tartışmalar<br />
devam ediyor. Kesin bir<br />
tanım ortaya konmuş değil.<br />
Karanlık Maddenin yapısı hakkında<br />
bilim adamları arasında<br />
farklı görüş ve tartışmalar vardır.<br />
Karanlık Maddenin nelerden<br />
ve hangi parçacıklardan<br />
oluştuğuna dair ileri sürülen<br />
iddialar aşağıda olduğu gibidir.<br />
Wimp Parçacığı<br />
Karanlık Maddeyi oluşturan<br />
başlıca aday, Wimp parçacığıdır.<br />
(Weakly Interacting Masif<br />
Particle.) Bu parçacık zayıf etkileşimli<br />
büyük kütleli parçacık<br />
olarak bilinir. Ancak yapılan<br />
deneyler ve araştırmalara rağmen<br />
bu parçacıklar henüz gözlemlenememiştir.<br />
Bu parçacıkların, evren kütlesinin<br />
% 22’sini oluşturduğu<br />
tahmin edilmektedir. Wimpler<br />
madde ile çok zayıf etkileşirler.<br />
Wimpler, en kuvveti zırhlardan<br />
bile geçebilirler. Bunların yakalanması<br />
fevkalade zordur.<br />
Bu nedenle de gözlemlenemiyorlar.<br />
Bu parçacıkların ne<br />
olduğunu ve yapılarını, dahası<br />
var olup olmadıklarını bile hiç<br />
kimse kesin olarak bilmemektedir.<br />
Şimdilik teoriden ibarettir.<br />
Madde midir? Anti madde<br />
midir? Bilinmiyor.<br />
Baryonik Parçacıklar<br />
Diğer bir iddiaya göre, Karanlık<br />
Madde beyaz cüce ve<br />
siyah cüce gibi sönük yıldızlardan<br />
oluşmaktadır. Beyaz cüce,<br />
güneş tipi yıldızların nükleer<br />
yakıt stoklarının bitmesi sonucu<br />
oluşur. Bir yıldızın çekirdeğindeki<br />
hidrojen stoğu<br />
tükendiğinde, yıldızın merkezinde<br />
bulunan çekirdek bölgesinde<br />
yeteri kadar enerji üretilmediğinden,<br />
dış tabakaların<br />
ağırlığı ile çekirdek içe doğru<br />
büzüşmeye başlar. <strong>Yıldızı</strong>n dış<br />
tabakaları ise, kütle çekim etkisi<br />
azaldığından çekirdek bölgesinden<br />
uzaklaşır. Yani yıldız<br />
şişer ve ilk hacminin onlarca<br />
katına kadar büyür. <strong>Yıldızı</strong>n bu<br />
haline Kırmızı Dev denir.<br />
Kırmızı Dev haline gelen yıldızda<br />
yeni nükleer tepkimeler<br />
oluşacak ortam meydana gelir.<br />
İçe doğru büzüşmüş olan merkezdeki<br />
helyum çekirdekleri<br />
Karbon ve Oksijen çekirdeklerine<br />
dönüşür. Bu şekilde son<br />
yakıtını da tüketen yıldızın, dış<br />
tabakaları soyularak merkezden<br />
kopar ve uzaya fırlatılır.<br />
Merkez ise, giderek daha da<br />
yoğunlaşarak belli bir zaman<br />
sonra soğur, rengini atar ve<br />
etkinliğini kaybeder. <strong>Yıldızı</strong>n<br />
bu son hali beyaz cüce olarak<br />
tanımlanır. Güneşte dahil tüm<br />
yıldızların akıbeti budur. Beyaz<br />
cücelerin tamamen soğumuş<br />
haline siyah cüceler denir.<br />
Karanlık Maddeyi oluşturan<br />
daha başka tezler de vardır.<br />
Fakat temelde bunlar baryonik<br />
(madde bazlı) veya baryonik olmayan<br />
diye iki grupta tartışılmaktadır.<br />
Fakat en büyük aday<br />
baryonik olmayan, yani madde<br />
sınıfına girmeyen Wimplerdir.<br />
Gözle görülemeyen, teleskoplarla<br />
gözlemlenemeyen<br />
Karanlık Maddenin kütlesi,<br />
görünebilen galaksilerin, kütlesinin<br />
5 -10 katı kadardır. Bu<br />
kadar yoğun olmasına rağmen<br />
görülemeyen bu madde gizemli<br />
madde olarak da ifade<br />
edilmektedir. Tabi işin içine gizem<br />
girince herkes bu maddeyi<br />
farklı şekilde yorumlamaktadır.<br />
Fizikçiler başka bir açıdan,<br />
din bilimcileri başka bir açıdan<br />
yorum getirmektedirler.<br />
Bu Karanlık Madde olmazsa;<br />
yıldızlar olmaz, galaksiler oluşmaz,<br />
evren diye bir şey olmaz.<br />
Dolayısıyla Karanlık Madde<br />
yaptığı görevler bakımından<br />
bir kutsallık da içermektedir.<br />
Karanlık Enerji<br />
Einstein görelilik kuramına<br />
göre, madde ve enerji, birbiriyle<br />
iç içedir. Enerji maddeye,<br />
madde enerjiye dönüşebilmektedir.“Şimdiye<br />
kadar kozmik<br />
enerji dengesini tutturmak<br />
için açıklanamayan, görünmeyen,<br />
ne olduğu bilinmeyen bir<br />
Karanlık Madde faktörü ve karanlık<br />
bir etki vardır. Maddesel<br />
anlamda bu etki ne baryonik<br />
ne de baryonik olmayan maddesel<br />
bir kökenden gelmektedir.<br />
Bunun bilinmeyen türde<br />
enerji olduğu söylenmektedir.<br />
Bu görünmeyen, tespit edilemeyen<br />
ve tüm evreni kapsayan<br />
bir enerjidir. Böyle bir enerji<br />
olmadan tüm gözlemleri açıklamak<br />
olası değildir. Evrenin<br />
bu önemli gizemine Karanlık<br />
Enerji denmektedir.”<br />
Başlıca Özellikleri<br />
• Yoğunluğu sabittir. Bu nedenle<br />
de tüm uzaya düzgün bir<br />
şekilde yayılır.<br />
• Galaksi ve galaksi kümeleri<br />
gibi oluşumların meydana gelmesini<br />
sağlar.<br />
• Evrenin tüm enerji – madde<br />
yoğunluğunun % 70’ini oluşturur.<br />
• Yoğunluğu çok yüksek olmasına<br />
rağmen, kendisinden<br />
daha az yoğunlukta olan galaksilere<br />
kütle – çekim kuvveti<br />
uygulamaz.<br />
• Aksine itme kuvveti uygulayarak<br />
evrenin genişlemesine<br />
neden olur.<br />
• Eğer kütle – çekim kuvveti<br />
uygulasaydı, kütle – çekim kuvvetinin<br />
etkisi ile bütün maddesel<br />
kozmik yapılar, yıldızlar,<br />
galaksiler ve galaksi kümeleri<br />
oluşamazdı.<br />
• Evrenin ölçülen maddesel<br />
ve ışıma yoğunluğu ile kritik<br />
yoğunluk arasındaki farkı kapatır.<br />
• Yüksek yoğunluğuna rağmen,<br />
çekme kuvveti yerine<br />
itme kuvveti uygulaması evrenin<br />
genişleme nedenini açıklar.<br />
• Pozitif enerji yoğunluğu ve<br />
negatif basınç özelliğine sahiptir.<br />
Eğer bu özellik olmasaydı<br />
evren genişlemezdi.<br />
• Pozitif basınç kütlelerin<br />
çektiği bir kuvveti yani kütle –<br />
çekim kuvvetini, negatif basınç<br />
(şişirilmiş bir balonun havasının<br />
dışarı bırakılması gibi) ise<br />
kütleler arasında bir itme kuvvetini<br />
yani kütle - itim kuvvetini<br />
doğurur.<br />
• Karanlık Maddenin oluşturduğu<br />
kütle – itim kuvveti, kütle<br />
çekim kuvvetinden büyük olduğu<br />
sürece evren artan hızla<br />
genişler.<br />
• Karanlık enerji miktarının<br />
en alt limitinde bile negatif basınç,<br />
kütle – çekim kuvvetinden<br />
daha büyük bir kütle – itim kuvveti<br />
yaratır.<br />
• Karanlık enerji evrenin özü<br />
olarak kabul edilmiştir.<br />
• Özü kelimesi ise, sonsuza<br />
kadar değişmeyen, bozulmayan<br />
göksel ve Tanrısal nesneleri<br />
meydana getiren beşinci bir<br />
element olarak tarif edilmiştir.<br />
Diğer dört element; ateş, toprak,<br />
hava ve su değişmesine<br />
rağmen öz değişmeyen elementtir.<br />
• “Dartmonth Kollejden Robert<br />
R. Caldwell, Mare Kamionkowski,<br />
Kaliforniya Teknoloji<br />
Enstitüsünden Nevin N.<br />
Weinberg’in 2003 yılında yayınladıkları<br />
makalede evrenin<br />
artan ivmelerle genişlemesine<br />
neden olan karanlık enerjinin<br />
aslında bir hayalet enerjisi olabileceğini<br />
ileri sürdüler.” Bunu<br />
da hesaplamayla gösterdiler.<br />
• “Çeşitli modellere göre, Karanlık<br />
Madde ve karanlık enerjinin<br />
bir paranın iki yüzü gibi,<br />
aynı özün iki farklı görünümü<br />
olduğu ileri sürülür.”<br />
46 I ERZİN BAHRİ ÇELEN ANADOLU LİSESİ I MAYIS 2015 MAYIS 2015 I ERZİN BAHRİ ÇELEN ANADOLU LİSESİ I 47