!"#$%&'()#*+&*,-!"#$#%&'('%&'%)*+,--,./012,3%040$56#/7!-%30/'8-'19&:;%2#?/'6'%#4'1!"#$%"&'$()$#"!"&'$)$*$+$),-./0'-@AB%CDEFD&:;0'663*7+:)!7>37.626=&6)$31$%$+BGJ%CDEFD0?-'2%4#80,-./0'-+)A'
MaradonaA’DAN X’E 4SERG‹: “AH OH” 6JUDITH BUTLER 8HEL‹N ANAH‹T 12LOUISE BOURGEOIS 14DÜNYA KUPASI VE ‹K‹ SORU 18GÜNEY AFR‹KA VE KUPA 21JABULANI VE ÇOCUK EME⁄‹ 24TAL‹P ÖZKAN 26SES DUVARI 32PAUL WELLER 33COURTNEY LOVE 36GÖKSEL 38SAKARELLER 40GRUP YORUM 42CEMAL KAFADAR 45OKUMA GÖZLÜ⁄Ü 50JOSE SARAMAGO 52MICHEL MARIAN 54fiEF‹N TAVS‹YES‹ 58D‹L, TAR‹H, CO⁄RAFYA 60Ahmet Gürata, Alican Tayla,Arslan Ero€lu, Betül Kad›o€lu,Burak Karacan, BülentErkmen, Çi€dem Öztürk, <strong>David</strong><strong>Gramling</strong>, Derya Bengi,Didem Dan›fl, Ender Ergün,Erdir Zat, F›rat Demir, F›ratGenç, Hakan Lokano€lu, HüseyinUstao€lu, Jérôme Cler,‹rfan Aktan, Koray Löker,Merve Erol, Mithat FabianSönmez, Muhsin Akgün, MuratMeriç, Özay Selmo, ÖzhanÖztürk, Pelin Özer, Rag›pDuran, Salih Nâz›m Peker,Selen fiahin, Saner fien, SerkanSeymen, Siren ‹demen,Sungu Çapan, fiahan Nuho€lu,Tuncer Erdem, TurgutYüksel, Ulafl Özdemir, UlusAtayurt, Yücel Göktürk, ZeynepNuho€lu, Zeyno PekünlüBASKI: Ezgi Matbaac›l›k,Sanayi Caddesi Altay Sok.No: 10 Yenibosna/‹stanbulTel: 0.212.452 23 02BASIM YER‹ VE TAR‹H‹: ‹stanbul,Haziran 2010 DA⁄ITIM:Do€an Da€›t›m A.fi. YÖNE-T‹M YER‹: Kulo€lu Mah. GazeteciErol Dernek Sok.No: 11/4 Oda 3 Beyo€lu -‹stanbul TEL-FAKS:0.212.251 87 67 E-POSTA VEABONEL‹K: yekyekk@gmail.com y›l 1 say› 4 Haziran2010 ‹MT‹YAZ HAKKI: BülentYurttafl SORUMLU YAZI‹fiLER‹MÜDÜRÜ: fiahan Nuho€lu‹LAN ‹RT‹BAT: Özay Selmo(0.533.514 90 49)YEREL SÜREL‹ YAYINDIR.AYDA B‹R YAYINLANIR.ISSN 1309-5722ARZUHALYensen deyenilsen deTürkiye de olsayd› ” diye hay›flanan varm› aram›zda? Bir gözümüzün önüne getirelim:Terim’iyle, sahadaki klonlar›yla,“Keflkemedyas›yla... Peki, “kupay› Arjantin als›n” demeyen varm› aram›zda?Pele, “Arjantin teknik direktörsüz oynuyor” buyurmufl.Onun kastetti€i anlam›yla “teknik direktör” kimin umurunda?Arjantin Maradona’yla oynuyor, dünyan›n dört biryan›nda milyonlarca insan için mühim olan bu. Teknik direktörlüve fakat Maradona’s›z bir Arjantin, kime ne ifadeederdi? Messi sempatisi bir yere kadar, “teknik direktörlü”Arjantin’in Brezilya’dan veya ‹spanya’dan veya Hollanda’danbir fazlas› olmazd›, eksi€i olurdu. Oysa flimdi, herrenkten, her cinsten ve her milliyetten milyonlarca insan›nkalbi mavi-beyaz çarp›yor; o bayraktaki ‹nka günefltanr›s› ‹nti için de€il elbette, ‹nti’nin meflin yuvarlak âlemindekikarfl›l›€› olan Maradona için. Malûm, futbolsadece futbol de€il, Maradona da sadece futbol ‹nti’si de-€il. ‹çimizi ›s›t›yor, zihnimizi aç›yor. Evet, “halk›nafyonu”: Hem a€r› kesiyor, hem kafam›z› “güzellefltiriyor.”Evet, “yoksullar›n iç çekifli”. Sadece iç çekifli de€il, kükreyifli. “Tanr›n›n Eli”nin (‹thaki, 2003) yazar›Jimmy Burns’ün anlatt›€› gibi: “Maradona muzaffer bir tav›rla kollar›n› gökyüzüne kald›rd›€› anda, her yerikaplayan bir kükreme onu selâml›yor: ‘Maradoona... Maradoona...’ diye 盀l›k at›yor taraftarlar. Üstünde, ‘hoflgeldinDiego’ yazan devasa bir balon sahaya iniyor. ‘Descamisados’, yani ‘gömleksizler’ için bunun bir büyüdenfark› yoktur.Maradona hakk›nda kesinlikle söylenebilecek tek fley, cenazesinin en az Evita’n›nki kadar görkemliolaca€› ve o zaman bile insanlar›n onun ölmüfl oldu€una inanmayacaklar›d›r. Bu durumun büyük k›sm› Maradonagibi göçmen-k›z›lderili melezi yoksul s›n›ftan gelen Boca Juniors taraftarlar›n›n ateflli ritüellerinden dahakolay farkedildi€i bir yer yoktur. Bu taraftarlar›n ço€u futbol için yaflar, futbolla nefes al›r, çünkü inanacak baflkabir fleyleri kalmam›flt›r.”Hadi Boca taraftarlar›n› ve Arjantinlileri anlad›k, “Maradona’dan Bangladefllilere ne?” Bu soru, ‘94 DünyaKupas›’nda H›ncal Uluç’u da meflgul ediyordu: “Bangladefl’in Dakka kentinde, FIFA’n›n Maradona’y› (dopingyapt›€› gerekçesiyle) diskalifiye etmesine k›zan Bangladeflliler ortal›€› birbirine katm›fllar. Halk sokaklara dökülmüfl,Havalange’›n (FIFA baflkan›) bir maketini yap›p yakm›fllar, mühendislik okulu ö€rencileri final s›navlar›n› boykotetmifller. Baflbakan Ahmed, ‘bundan böyle Dünya Kupas›’n› izlemeyece€im’ diye beyanat vermifl. fiimdi Maradona’danBangladefllilere ne diye soracaks›n›z. Bana niye soruyorsunuz, gidin onlara sorun.” (8 Temmuz 1994, Sabah)Onlara sormaya ne gerek, dünyan›n dört bir yan›nda, farkl› dozlarda da olsa, bütün gömleksizler ayn› kahr›yafl›yordu. Evet, “yoksullar›n iç çekifli” ve sahalardaki “kükreyifli” –Maradona aflk›n›n bir yüzü bu. Öbür yüzü,gömleksizler kadar, gömleklileri de cezbeden taraf›: “Ruhsuz bir hayat›n ruhu, kalpsiz bir dünyan›n kalbi.”Arjantinliler, Jimmy Burns’ün dedi€i gibi, “Maradona’n›n oyun tarz›na fliir ad›n› vermifllerdi”. Rahmetli‹slâm Çupi de, 1994 hüsran›n›n yafland›€› günlerde, Maradona’y› anlat›rken fliirden ve flark›ozanlar›ndan dem vuruyordu. Express’te, “Mum Söner, Yal›m Sürer” bafll›kl› yaz› da ayn› telden çal›yordu,Çupi’ye flapka ç›kararak: “Maradona yapmamas› gerekeni yapm›flt›. Peki, niçin? Masörü Cerrini durumuiki kelimeyle özetliyordu: ‘Amatörlük ve dikkatsizlik.’ Belki de tek sözcük yeterliydi: Amatörlük. Maradona ençok kazanan profesyonel sporculardan biriydi, ama hep amatör kalm›flt›. Futbolu ‘amour’la seviyor, aflkla oynuyordu.Futbolun flairiydi, meflin topla fliir yaz›yordu. Ama Eflatun’un ‘Devlet’inde oldu€u gibi, FIFA devletinde deflairlere yer yoktu. (...) H›ncal Uluç, Maradona’n›n trajedisini ‘Allah›n tokad›’ diye yorumluyor. Bir ‘otorite’ninbaflka türlü bir fley söylemesi mümkün de€il zaten. Ama spor sayfalar›n›n flairi ‹slâm Çupi olup bitene baflka biraç›dan bak›yor, do€al olarak: ‘Futbolda kurallar kitapt›r, insanlar ise hareket, estetik ve fliir... FIFA’n›n futbolkardinalleri Amerika ‘94’te en ibretli ve büyük dersi Maradona’dan alm›fllard›r. Maradona yasak futbol ilaçlar›n›vücuduna fazlaca doldurdu€u için güya ahlâk ve kural kafesine kapat›lm›fl bir insand›r. Futbol hayat› boyuncavücuduna ve beynine çok kar›fl›k dünyalar› sokan Maradona, ola ki son resitalini kusursuz verebilmek için ilaçsanayiine s›€›nm›flt›r. Müzi€in büyük ölümsüzleri, kitleleri mutlu etmek için kendilerini gram gram öldürmüfllerdir.Edith Piaf da yapm›flt›r ileri yafllarda dopingi, Yves Montand da... Maradona’n›n dopingi, büyük ustan›nbu resitali seyretmek için saha ve TV bafl›na çöreklenen bir milyara yak›n insana en iyisini sunma kayg›s›n› anlatmaktad›r’...”(Kâz›m Hapavko, 9 Temmuz 1994)Nakletti€imiz yaz›, “ne intikam olurdu ama!” diye bafll›yor, “1994 Dünya Kupas› finali... Almanya veArjantin karfl› karfl›ya. Dört y›l önce, ‹talya’da oldu€u gibi. Ama bu kez kazanan Arjantin!” Ve flöyle bitiyor:“Maradona’n›n son sözü yürek burkucu: ‘Yeni bir intikam için halim yok, ruhum k›r›ld›.’ Bizim deruhumuz k›r›ld›, ama ‘insano€lu hayal ettikçe’ misali, bir intikam hayali kuruyoruz yine de: ‘98 DünyaKupas›, Maradona sahada! 1990’da 38’lik Milla Kamerun’u çeyrek finale sürüklemiflti. 1998’de 37’lik Maradona’l›bir final ne intikam olur ama!”O hayal gerçekleflmedi. Lâkin, 2010’da gerçekleflmeyece€ini kim iddia edebilir? Bu kez kaptanl›k band›yok kolunda, ama en zor günlerinde ona kucak açan Küba’da yapt›rd›€› Che dövmesi var.Neden olmas›n? Hepimiz için için biliyoruz ki, olmas› zor, baya€› zor. Ve hepimiz için için biliyoruzki, iki Maradona var: Biri gönlümüzdeki imge, öbürü Maradona’n›n kendisi... Yine de hayali cihana bedel:Maradona ceketini, gömle€ini fora etmifl, ç›plak –“Descamisados”– kollar›yla 2010 Dünya Kupas›’n›kald›r›yor. Omuzunda Che... Ya olmazsa? Ne gam! Yensen de, yenilsen de...B‹R+B‹R | 03 | HAZ‹RAN - TEMMUZ 2010