11.07.2015 Views

yamuk-bakmak

yamuk-bakmak

yamuk-bakmak

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

32 YAMUK BAKMAK"ÇOK ŞÜKÜR, SADECE RÜYAYMIŞ!"Peki içerisi büyüklük bakımından neden dışarısını geçer? İçerinin bufazlası neleri içerir? Şüphesiz fantazi mekânını içerir: Örneğimizde,esrarengiz komitenin toplandığı on üçüncü kat. Bu "fazla/artı mekân"bilimkurgu ve gerilim hikâyelerinin değişmez motifidir ve klasiksinemanın mutsuz sondan kaçmaya yönelik birçok girişimindegörülür. Olay katastrofik zirvesine ulaştığı zaman, olayların bütünkatastrofik gidişatım kahramanın gördüğü kötü bir rüyadan ibaretmişgibi yeniden düzenleyen radikal bir perspektif değişikliği devreyesokulur. Akla gelen ilk örnek Fritz Lang'ın Vitrindeki Kadın filmidir:Yalnız yaşayan bir psikoloji profesörünün aklı, müdavimi olduğu kulübüngirişinin yanındaki mağazanın vitrininde asılı olan bir femmefatale (meşum kadın) portresine takılır. Ailesi tatile gittikten sonra,kulüpte uyuyakalır. Görevlilerden biri saat on birde profesörü uyandırır,o da kulüpten ayrılır, bu arada da her zamanki gibi vitrindekiportreye göz atar. Ama bu kez, vitrindeki resim profesörden ateş isteyen,sokaktaki güzel bir kumralın camdaki yansımasıyla örtüşünceportre canlanır. Profesör daha sonra kadınla ilişkiye girer, bir kavgasırasında onu öldürür; polis müfettişi olan arkadaşından bu cinayetleilgili soruşturmanın nasıl gittiği konusunda bilgi alır, tutuklanmasınaaz kaldığını anlayınca bir sandalyeye oturup zehir içer ve uykuya dalar.Daha sonra bir görevli onu uyandırınca bütün bunların rüya olduğunuanlar. Rahatlayan profesör, tehlikeli kumrallardan uzak durmasıgerektiğinin bilinciyle evine döner. Gelgeldim, sonda yaşanan butersine dönüşü, Hollywood kurallarına verilen bir taviz olarak görmememizgerekir. Filmin mesajı teselli edici değildir, "sadece rüyaymış,aslında katil değil herkes gibi normal bir adamım," değildir, şudur:Bilinçdışımızda, arzumuzun gerçeğinde, hepimiz katiliz. Ölü oğlukarşısına çıkıp onu "Baba, görmüyor musun yanıyorum?" diyesuçlayan babayla ilgili Freudcu rüyanın Lacancı yorumunu şerh ederek,profesörün (herkes gibi normal bir insan olmayla ilgili) rüyasınısürdürmek için, yani arzusunun gerçeğinden ("psişik gerçekliğinden)kaçmak için uyandığını söyleyebiliriz. Gündelik gerçeklik içindeuyanıp kendi kendine "sadece rüyaymış!" diye oh çekerken, uyanıkken"rüyasının bilincinden başka bir şey olmadığı"nı gözden ka-GERÇEKLİKTEN GERÇEĞE 33çırmaktadır. 9 Başka bir deyişle, Lacan'ın da sıkça alıntıladığı ZhuangZi ve kelebek rüyasından* uyarlayarak söylersek, karşımızdaki bir anbir katil olduğunu düşleyen sakin, kibar, nezih, burjuva bir profesördeğildir; tam tersine, günlük hayatında, sadece nezih, burjuva birprofesör olduğunu düşleyen bir katildir. 10"Gerçek" olayların böyle geri dönüşlü olarak kurmacaya (rüyaya)havale edilmesi, ancak "katı gerçeklik" ile "rüya dünyası" arasındakinaif ideolojik karşıtlığa bağlı kaldığımız takdirde, bir "taviz" olarak,bir ideolojik konformizm edimi olarak görünecektir. Arzumuzun gerçeğiyletam da ve sadece rüyalarda karşılaştığımızı hesaba katar katmaz,vurgu bütünüyle değişir: Sıradan günlük gerçekliğimizin, bildikkibar, nezih insanlar rollerimizi oynadığımız toplumsal evrenin gerçekliğinin,belli bir "bastırma"ya, arzumuzun gerçeğini gözden kaçırmayadayalı bir yanılsama olduğu ortaya çıkar. Demek ki bu toplumsalgerçeklik, gerçeğin müdahalesiyle her an parçalanabilecek kırılgan,simgesel bir örümcek ağından başka bir şey değildir. En sıradangündelik konuşma, en sıradan olay, her an tehlikeli bir dönemece girebilir,telafisi mümkün olmayan zararlar verebilir. Vitrindeki Kadınbunu, spiralvari ilerleyişi yoluyla gösterir: Olaylar, biz kendimizi birdenbire,tam da katastrofik çöküş noktasında, yine başlangıç noktasındabulana kadar çizgisel bir biçimde ilerler. Felakete giden yolun,bizi başlangıç noktasına geri döndüren kurgusal bir yan yol olduğuortaya çıkar. Vitrindeki Kadın, böyle geri dönüşlü bir kurgusallaştırmaetkisi yaratmak için, aynı olayı tekrar ettirir (profesör bir sandalyeüzerinde uyuyakalır, görevli onu saat on birde uyandırır). Tekrar,arada olup bitenleri geri dönüşlü olarak bir kurgu haline getirir, yani"gerçek" uyanış sadece bir kere yaşanır, iki uyanış arasındaki mesafekurgunun yeridir.John B. Priestley'nin Tehlikeli Köşe / The Dangerous Corner oyununda,profesörün uyanışının rolünü bir silah patlaması oynar. Oyunkır evlerindeki ocak başında toplanan zengin bir aileyi anlatır, aile* Bkz. Slavoj 2i2ek, İdeolojinin Yüce Nesnesi, çev. T. Birkan, İstanbul: Metis,2002, s. 61.9. Lacan, The Four Fundamental Concepts of Psyclfo-Analysis, s. 75-6.10. Steven Spielberg'ün Güneş İmparatorluğu filminde aslında Jim olduğunudüşleyen bir uçak olan Jim gibi ya da Terry Gillian'ın BrazH'inm aslında bir insan,bir bürokrat olduğunu düşleyen dev bir kelebek olan kahramanı gibi.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!