Avusturya gezimize ilk olarak Salzburg

Gezi
nip yola devam ettik. Yol üzerinde yine
çok güzel şatolar gördük ama onların
içini gezme şansımız olmadı.
İnşallah bir gün Transilvanya’ ya gitmek
nasip olur da bunların acısını çıkartırım
Ve nihayet akşam vakti Viyana’ ya va-
rıyoruz. Hemen gidip otele yerleşiyoruz
ve biraz soluklandıktan sonra yola çı-
kıyoruz. Yanlız burada kaldığımız otel
gerçekten kötü. Temizlik ve hijyen an-
lamında 10 numara fakat çok eski. An-
tika neredeyse. Eskiden muhtemelen
apartman olan bu binayı sonradan ote-
le çevirmişler. Her odaya tuvalet yap-
mak için de odanın bir köşesine kare
şeklinde banyo yapmışlar. Ama banyo
bariz odanın içinde. Enteresan duruma
mecburen alışıp kabullendik tabii.
Dışarı çıkıp dolaşırken restorasyonu
yapılan Votiv Kilisesi’ nin üzerinde asılı
duran nescafe reklamı ve reklamdaki
hayranı olduğum George Cooleney ayrı
bir güzellik karmış Viyana’ ya.
Viyana, Avusturya’ nın başkenti. Muh-
teşem Yüzyıl dizisiyle tekrar gündeme
gelen Kanuni Sultan Süleyman, 27
Eylül-16 Ekim 1529 tarihlerinde buraya
Uzun süren bu kuşatma
sonucunda yine yenilen
Osmanlı olmuş.
Bu sayede Osmanlı’ nın
yenilmez olmadığını
farkeden Avrupa karşı
ataklara başlamış.
I. Viyana Kuşatması düzenleyip başa-
rısız olunca tekrar İstanbul’ a dönmüş.
Osmanlılar buraya kafayı takmış olacak
ki 1693 yılında IV. Mehmet devrinde II.
Viyana kuşatması yapılmış. Uzun süren
bu kuşatma sonucunda yine yenilen
Osmanlı olmuş. Bu sayede Osmanlı’
nın yenilmez olmadığını farkeden Avru-
pa karşı ataklara başlamış. Bu kuşatma
Osmanlı’ nın gerileme döneminin başı
olarak kabul edilmektedir. Bu kadar ta-
rih bilgisinden sonra dönelim gezimize.
Akşam gezintisi bizi acıktırınca memle-
ketim restaurantlarında görmeye alışık
olduğumuz Viyana usulü şnitzel yiyelim
dedik. Mekan ararken dikkatimi çeken
bir avludan içeri dalıp da yer altında sı-
ğınak benzeri bir yer görünce çok ho-
şuma gitti. Tabii ben yine habersiz bir
şekilde oraya dalınca beni etrafta göre-
meyen bizimkiler panik olmuş. Hemen
dışarı çıkıp ince fırça yiyip sonra da on-
ları kollarında tutup doğru restauranta
girdik.
Burada şnitzel yiyip şarap içtik. Şnitzel
aslında bir tür pişirme biçimiymiş. Ama
burada Viyana usulü şnitzel denmiyor
tabii, Malta eriği gibi. Bu arada şunu
da belirtelim Viyana şarap üretilen dört
eyaletten biri. Toplam yüzölçümünün %
1,7 oranındaki bölümünde üzüm bağla-
rı bulunuyor. Hal böyle olunca da çok
nefis şaraplar içme şansınız oluyor.
Karnımızı da doyurduktan sonra çöken
rehavetle birlikte otelimize gidip uyu-
duk.
Yemek demişken şunu da ekleyeyim.
Burada çok güzel çikolatalar ve pasta-
lar yapılıyor. Mozart marka çikolata ve
likörler burada bol ama fiyatları çok pa-
halı. Buradan almaktansa havaalanın-
daki duty free’lerden almak çok daha
mantıklı.
Viyana’ da da çok fazla müze ve saray
mevcut. Ama bu tarz yerleri gezme-
yi sevmediğimiz için yine müzelerden
uzak duruyoruz.
Noel arefesi olduğu için burada da so-
kaklar süslenmiş ve heryerde panayır-
lar kurulmuş.
Sokakları gezerken yol üzerinde top-
lanmış kalabalık dikkatimizi çekti. Biz
de merak edip yaklaşınca hareket eden
saati gördük. Tüm insanlar orada saatin
12 olmasını bekliyorlardı. Biz de bekle-
yip bir iki fotoğraf çektikten sonra yolu-
muza devam ettik.
Merkezdeki ünlü Aziz Stephan Kated-
ralinden kalkan faytonlar sayesinde is-
ter minik ister büyük şehir turu yapabili-
yorsunuz. Faytonlar sayesinde sokaklar
çok hoş bir görünüm kazanıyor. Biz de
bu deneyimi yaşamak için büyük şehir
marketing europe & anatolia / 45