14.12.2012 Views

AMORF MALZEMELER - Sakarya Üniversitesi

AMORF MALZEMELER - Sakarya Üniversitesi

AMORF MALZEMELER - Sakarya Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

T.C.<br />

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ<br />

MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ<br />

METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ<br />

<strong>AMORF</strong> <strong>MALZEMELER</strong><br />

Amorf Yarı İletkenler<br />

Hazırlayanlar:<br />

Ceyhun Yapıcı G0501.08020<br />

Neval Aslantaş G0501.08044<br />

<strong>Sakarya</strong> 2008


<strong>AMORF</strong> YAPI<br />

Bir katı madde (gerçekte) atomlarını belli bir düzende bir arada tutan bir<br />

yapıdadır. Fakat amorf katıların yapısında atomların yerleri uzun mesafede<br />

periyodik bir düzende değildir. Amorf yapılara cam ve bazı plastik türleri örnek<br />

olarak verilebilir.<br />

Amorf yapılar bazen mükemmel yapılar olaraktan tanımlanabilir. Bunun<br />

sebebi moleküllerinin ( tıpkı bazı sıvı yapılardaki gibi) gelişi güzel biçimde<br />

düzenlenmiş olmasıdır. Örnek olarak camı ele alırsak, camın kristal yapıya sahip<br />

olan kuarts kumu, ya da silisyum dioksitten oluşan basit bir yapıya sahip<br />

olduğunu görürüz. Kum eritildiğinde, kristalleşmesi önlemek için çabucak<br />

soğutulur ve cam adı verilen amorf katı şeklini alır. Amorf katılar, katı halden<br />

sıvı hale geçerlerken belirli bir ergime noktasında keskin bir faz geçişi<br />

gösterirler. Bundan ziyade ısıtıldıklarında yavaş yavaş, yumuşak bir faz geçişi<br />

gösterirler. Amorf yapıların fiziksel özelliklerini herhangi bir eksen boyunca<br />

bütün yönlerde aynıdır. Bu nedenle izotropik bir yapıya sahip oldukları<br />

söylenebilir.<br />

<strong>AMORF</strong> YARI İLETKENLER<br />

Geçmiş yıllarda bilinen en önemli amorf yarı iletken (pek çok makinede<br />

aktif materyal olarak da kullanılan )selenyumun cam fazı olmuştur. Günümüzde<br />

en çok kullanılan yarı iletkenler; Kristal Silisyum, Amorf Silisyum, Galyum<br />

Arsenit, Kadmiyum Tellürid, Bakır İndiyum Diseleneid’tir<br />

Periyodik tablonun 6. grup elementlerinden olan Te, Se, S, O (kalsojen<br />

elementleri) 5. gruptan olan Bi, Sb, As, P elementleri ile 4. gruptan olan Si ve<br />

Ge elementlerini kapsayan muntazam dörtlü ve üçlü alaşımlar, ikili bileşikler ve<br />

elementler olmak üzere yarı iletken özelliklere sahip amorf maddeler vardır.<br />

Bunlar asıl katılanlar olmasına rağmen, bazı geçiş metal oksitleri amorf yarı<br />

iletken form oluşturabilirler ve ( CdAs2Ge gibi ) diğer elementler de yukarıda<br />

ismi geçen elementlerle bir arada bulunabilirler.


İdeal bir kovalent cam uzun sıra dizilimi olmayan fakat mükemmel sıra<br />

dizilimli gelişigüzel bir ağ örgüsü olarak tanımlanabilir. Böyle bir cam ( boşluk<br />

gibi) yapısal kusurlara sahip olmamalı ve bütün atomları bağ yapamayacak<br />

şekilde taban durumda olmalıdır. Belkide bu ideale en fazla yaklaşanlar vakum<br />

buharlaştırma yöntemiyle hazırlanan germanyum ve silisyumun amorf<br />

filmleridir. Her bir silisyum atomu tıpkı kristal yapıdaki silisyum gibi birbirine<br />

aynı mesafede 4 komşusuna sahiptir. Ayrıca, hem silisyum hem de germanyum<br />

amorfları, ayrı ayrı kristal yapılara yakın yoğunlukta filmler olarak depo<br />

edilebilir.<br />

<strong>AMORF</strong> YARI İLETKEN ÇALIŞMALARI<br />

AmorfYarı-iletken çalışmaları, hidrojenlendirilmiş amorf silisyum ve<br />

hidrojenlendirilmiş amorf silisyum-karbon(veya azot) alaşımı filmleri, plazma<br />

biriktirme yöntemi ile hazırlamakta ve bu filmlerin elektronik ve optik<br />

özelliklerini incelemektedir. Güneş pili ve ince film Transistor yapımında<br />

uygulama alanı bulan bu filmler öz-iletkenlik, ısıl uyarmalı akım, kararlı ve<br />

geçici fotoiletkenlik, optik geçirgenlik ve yansıma, Sabit Fotoakım<br />

spektroskopisi gibi ölçümlerde karakterize edilmektedir. Şu anda yürütülen<br />

araştırmalar henüz yapıları iyi anlaşılamamış amorf yarı iletkenlere özgü Yarıkararlı<br />

kusurların incelenmesi üzerine yoğunlaşmıştır. ve konvansiyonel<br />

malzemeler yerine kullanılan, yüksek teknoloji malzemeleridir.


Galyum-Ârsanyum alaşimları, amorf silisler, fiber optik, kablolu<br />

telekominikasyon malzemeleri, nadir mineraller, sensörler, önemli olan yeni<br />

malzemeler arasında sayılmaktadır. Bu malzemelere her gün yenileri<br />

eklenmekte ve bunların dünya programlarındaki işlem hacimleri süratle<br />

artmaktadır.<br />

Temeli yarı iletkenler teknolojisine dayalı güneş pilleri için kullanılan maddeleri<br />

kristal ve amorf olarak ayırmak mümkündür. Kristal olanlar tek ve polikristal<br />

şeklinde türlere ayrılırlar.<br />

Son yıllarda kristal güneş pillerine alternatif olan, daha ucuz ve kolay<br />

teknoloji gerektiren amorf yapılı, ince film teknolojisine dayalı güneş pilleri<br />

yapılmaya başlanmıştır. Güneş pillerinin yapımında kullanılan belli başlı yarı<br />

iletken maddeler: Silisyum, Kadmiyum Sülfür, Galyum Arsenid, Kadmiyum<br />

Tellür gibi elementlerdir.<br />

Bu tabloda görülen ince film teknolojisine dayalı amorf yapılı güneş pilleri de<br />

ticari ortama girerek uygulama alanları bulmaya başlamıştır. Gelecekte de hem<br />

kolay teknoloji içermesi hem de kolaylıkla yüksek verimlere çıkılabilmesinden<br />

dolayı cazip görünmektedir.<br />

Amorf yapılı güneş pilleri üzerinde yapılan çalışmalar, yeni olmakla<br />

birlikte ucuz ve kolay elde edilebilir olmaları bakımından, kristal yapılı güneş<br />

pillerine göre daha çok gelecek vaat etmektedir. RCA ve Fuji grupları, % 1 İve<br />

% 9 verimlerde geniş alanlı PIN türü amorf güneş pilleri elde etmişlerdir.<br />

Bundan başka, Sharp-ECD Solar grubu % 12.4 verimli çok eklemli amorf<br />

silisyum güneş pilleri oluşturmuşlardır.<br />

Amorf silisyum güneş pilleri daha çok hesap makineleri, taşınabilir<br />

televizyon, batarya yükleyicileri vb. çeşitli uygulama alanları bulmakta, Japonya<br />

da her yıl 3 Milyon civarında hesap makinesi amorf silisyum güneş pilleri ile<br />

çalıştırılmaktadır.


Elektrik enerjisinin insanoğlunun vazgeçilmez ihtiyaçlarından biri<br />

haline gelmesinden ve bu ihtiyacı karşılayan enerji kaynaklarının (petrol kömür<br />

doğalgaz v.s…) yakın bir gelecekte tükenecek olmalarından dolayı bu enerji<br />

kaynaklarına alternatif olacak yeni kaynaklar üzerine yapılan çalışmalar yoğun<br />

bir şekilde artmıştır. Güneş enerjiside bu kaynaklar arasında en doğal ve temel<br />

kaynaklardan birisidir. Güneş pili olarak kullanılan silisyum kristalinde daha<br />

yüksek iletkenlik oluşturmak için kristalin saf olması gerekmektedir. Kristalin<br />

bu denli saf elde edilmesi ise yüksek maliyetli olmaktadır. Bu yüzden yeni yarı<br />

iletkenler üzerinde çalışmalar daha düşük maliyetli güneş pili üretmek için<br />

yoğunlaşmıştır. Bunun GDD (Glow Discharge Decomposition) diğer bir adıyla<br />

PECVD (Plasma Enhaced Chemical Vapor Deposition) tekniği kullanılarak<br />

amorf yapıdaki güneş pilleri üretilmiştir.<br />

Amorf yarıiletkenlerin kristal yapılara göre en büyük avantajı geniş yüzeyli ince<br />

filmlerin kolayca üretilebilmesidir ve maliyetlerinin düşük olmasıdır. Güneş<br />

ışınlarını toplanabilmesi için geniş yüzeyli güneş pillerine ihtiyaç duyulduğu<br />

düşünülürse amorf malzemelerin ne denli önemli olduğu ortaya çıkacaktır.


Kristal yapıdan farklı olarak, amorf yarıiletkenlerin atomları arasında kısa<br />

mesafelerde bir düzenlilik olsa bile uzun mesafelerde düzensizlik (disorder)<br />

hakimdir. Bu nedenle iyi bilinen bir çok model amorf yarı iletkenlerinin<br />

elektronik yapısını açıklamada yetersiz kalmaktadır. Amorf yarıiletkenler için<br />

farklı enerji bant modelleri amaçlanarak bu tür yarıiletkenlerin elektriksel<br />

iletkenlikleri ve optik özellikleri açıklanmaya çalışılmıştır. Anderson teorisine<br />

dayanan tüm bu modeller enerji bant uçlarındaki (band tails) lokalize enerji<br />

seviyelerini dikkate alır . Yapılarındaki düzensizliklerden dolayı, amorf yarı<br />

iletkenlerin elektronik yapısı hala tam olarak anlaşılmamıştır ve araştırmalara<br />

açıktır.<br />

GÜNEŞ PİLLERİ (FOTOVOLTAİK PİLLER)<br />

Güneş pilleri (fotovoltaik piller), yüzeylerine gelen güneş ışığını doğrudan<br />

elektrik enerjisine dönüştüren yarıiletken maddelerdir. Yüzeyleri kare,<br />

dikdörtgen, daire şeklinde biçimlendirilen güneş pillerinin alanları genellikle<br />

100 cm² civarında, kalınlıkları ise 0,2-0,4 mm arasındadır.<br />

Güneş pilleri fotovoltaik ilkeye dayalı olarak çalışırlar, yani üzerlerine ışık<br />

düştüğü zaman uçlarında elektrik gerilimi oluşur. Pilin verdiği elektrik<br />

enerjisinin kaynağı, yüzeyine gelen güneş enerjisidir.<br />

Güneş enerjisi, güneş pilinin yapısına bağlı olarak % 5 ile % 20 arasında bir<br />

verimle elektrik enerjisine çevrilebilir.<br />

Güç çıkışını artırmak amacıyla çok sayıda güneş pili birbirine paralel ya da seri<br />

bağlanarak bir yüzey üzerine monte edilir, bu yapıya güneş pili modülü ya da<br />

fotovoltaik modül adı verilir. Güç talebine bağlı olarak modüller birbirlerine seri<br />

ya da paralel bağlanarak bir kaç Watt'tan megaWatt'lara kadar sistem<br />

oluşturulur.


Güneş Pillerinin Yapımında Kullanılan Malzemeler<br />

Güneş pilleri pek çok farklı maddeden yararlanarak üretilebilir. Günümüzde en<br />

çok kullanılan amorf maddeler şunlardır:<br />

Amorf Silisyum:<br />

Amorf silisyum gunes pilleri (a-Si), ince film gunes pili teknolojisinin en onde<br />

gelen orneğidir. İlk yapılan a-Si piller Schottky bariyer yapısında iken, daha<br />

sonraları p-i-n yapıları gelistirilmistir. P-i-n yapısındaki pillerin fabrikasyonu<br />

kalay oksitle kaplı iletken bir yuzeyin uzerine cokturme yontemi ile yapılır, bu<br />

yuzeyin arkası daha sonra metalle kaplanır. Verimleri %5-8 arasındadır. Ancak<br />

bu piller, kısa zamanda bozunuma uğrayarak cıkısları azalır. Kristal yapı<br />

özelliği göstermeyen bu Si pillerden elde edilen verim %10 dolayında, ticari<br />

modüllerde ise %5-7 mertebesindedir. Günümüzde daha çok küçük elektronik<br />

cihazların güç kaynağı olarak kullanılan amorf silisyum güneş pilinin bir başka<br />

önemli uygulama sahasının, binalara entegre yarısaydam cam yüzeyler olarak,<br />

bina dış koruyucusu ve enerji üreteci olarak kullanılabileceği tahmin<br />

edilmektedir.


Selenyum Gunes Pili:<br />

Saf selenyum, alkali metallerle veya klor, iyod gibi halojenlerle karıstırılıp p tipi<br />

yarı iletken olusturulur.<br />

Bunun uzerine iyi iletken ve yarı iletken / yarı gecirgen bir gumus tabaka<br />

birkac mikron kalınlığında kaplanarak p-n kavsağı olusturulur. Sekilde bir<br />

Selenyum gunes pilinin yapısı gorulmektedir. Bu pillerin 50 0C ‘nin uzerinde<br />

kullanılmamaları tavsiye olunur.<br />

İnce Film Gunes Piller :<br />

Bu teknikte, absorban ozelliği daha iyi olan maddeler kullanılarak daha iyi olan<br />

maddeler kullanılarak daha az kalınlıkta (tek kristalin 1-500’u kalınlığında)<br />

gunes pilleri yapılır. Orneğin amorf silisyum gunes pillerinin absorbsiyon<br />

katsayısı kristal silisyum gunes pillerinin katsayısından daha fazladır. Dalga<br />

boyu katsayısı 0.7 mikrondan kucuk bir bolgedeki gunes radyasyonu 1 mikron<br />

kalınlığında amorf silisyum ile absorblanabilirken,<br />

kristal silisyumda ise aynı radyasyonu absorblamak icin 500 mikron kalınlıkta<br />

malzeme kullanılması gerekmektedir. Bu yuzden amorf yapılı gunes pillerinde<br />

daha az malzeme kullanılır ve montaj kolaylığı nedeniyle bir avantaj sağlar.<br />

Optik Yoğunlaştırıcılı Hücreler: Gelen ışığı 10-500 kat oranlarda<br />

yoğunlaştıran mercekli veya yansıtıcılı araçlarla modül verimi %17'nin, pil<br />

verimi ise %30'un üzerine çıkılabilmektedir. Yoğunlaştırıcılar basit ve ucuz<br />

plastik malzemeden yapılmaktadır.


Uygulama Örnekleri<br />

Şebekeye Elektrik Veren Güneş Pili (PV) Sistemi


Kaynaklar<br />

[1]. Ruud E.I. Schropp, M.Zeman, “Amorphous and Microcrystalline Silicon<br />

Solar Cells: Modeling, Materials<br />

and Device Technology”, Kluver Akademik Yayınevi, Boston 1998.<br />

[2]. Eliot R.S.,Physics of Amorphous Materials,Longman, 1990.<br />

[3]. Brodsky H.M.,Amorphous Semiconductors,Berlin,1985.<br />

[4]. A. Rose, “Concepts in Photoconductivity and Allied Problems”, Krieger,<br />

New York, 1978.<br />

[5] R. H. Bube, J. Appl. Phys., 74 (1993) 5133.<br />

[6] M. Hack, S. Guha, M. Shur, Phys. Rev. B 30 (1984) 6991.<br />

[7] E. Morgado, J. Non-Cryst. Solids 166 (1993) 627.<br />

KAYNAKÇA<br />

-<br />

FORE3TER,T.(L988):Hlgh-Tech Society.The MET Press, Mas-<br />

sachusetts,<br />

BM (1989): State of Science and Technology For Development<br />

in the World. BM Bilim ve Teknoloji Komitesi yayını New York.<br />

-<br />

GÜLEG.K.(I989): Yeni Gelişen Teknolojilerin Kalkınmaya Etkisi :DPT<br />

Planlama Dergisi.Sayı II.Ânkara<br />

ANON(1989) NEW Materials.New Semi conductors and theirpotential<br />

Technological and Ekonomlc Impact.Of CD Yayını Paris<br />

ANON(1989):National Policies Concerning New Materials.OECD Yayini.Paris,<br />

ANON(1989) :New Materials.lssue Paper. OECD Yayini.Paris<br />

ANON (19S9):New Materials.lssues Associated With Training<br />

Material.Scienoe and Engineering.OECD Yayini.Paris,<br />

ANON (1989): New Materials.High Technology Materials.Recent Materials-<br />

OECD Yayini.Paris.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!