29.11.2020 Views

PodioMag #5 Kasım

Türkiye'nin ilk Podcast Dergisi PodioMag #5 sayısı ile karşınızda. Podcast dünyası içinden haber, gelişme ve inceleme yazılarını bulabileceğiniz Kasım sayımızın kapağında Oyuncu & Podcaster Sergen Deveci bulunuyor.

Türkiye'nin ilk Podcast Dergisi PodioMag #5 sayısı ile karşınızda. Podcast dünyası içinden haber, gelişme ve inceleme yazılarını bulabileceğiniz Kasım sayımızın kapağında Oyuncu & Podcaster Sergen Deveci bulunuyor.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Podcast adlı yeni bir podcast yayına başladı. Bu konuya dair yeterince bilgiyi zaten Podio-<br />

Mag’in <strong>Kasım</strong> sayısında okuyor olacaksınız. Bu, bir markanın bütçe ayırarak kendi dikeyindeki<br />

bir ya da birden fazla temaya uyan söylemleri içeren bir podcast yapımını, alanında uzman<br />

bir podcast ajansına ürettirdiği -benim takip edebildiğim kadarıyla- ilk ya da belki başlıca yerel<br />

örnek.<br />

Elbette bu örneğin benzeri ya da daha gelişmişi nice örnekler yavaş yavaş karşımıza çıkmaya<br />

başlayacak. Markalar, nitelikli içerik üreten, sesiyle, hitabetiyle, hissi olarak “oturuşu kalkışı”<br />

ile karşısındakine “güven” hissini geçirebilen podcast yapımcıları ve/veya yayıncıları ile benzer<br />

işbirliklerine gitmeye başlayacaklar.<br />

Kendim de bir podcast yapımı ve yayıncısı olmam nedeniyle, amacı başka olan bu yazım<br />

içerisinde spesifik marka adı anmaktan etik gerekçelerle geri duruyor olsam da şu kadarını<br />

belirteyim ki yapmakta olduğum Servus adlı uzun format söyleşi podcastime, kafamda marka<br />

karakteri olarak birebir uyan iki üç aday belirledim. Bunu yaparken temel kriter ise hep şu<br />

oldu: Ürettiğim içeriğin duruşu ya da bu içeriği aktaran “ses, karakter” olarak benim duruşum,<br />

aklımdan geçen o falanca markanın duruşu ile örtüşüyor mu? Buna samimi cevap vermek çok<br />

önemli zira uyuşmama halinde yaptığınız şey “boş hayal kurmanın” ötesinde bir şey olmayacak.<br />

İhtiyacınız olan şey, tüm podcast şovunuzun bir sponsora kavuşması, seçilmiş bazı ya da tüm<br />

bölümlerin içerisinde belirlenmiş reklam alanlarında (örneğin bölümün başında, ortasında ya<br />

da sonunda) bir veya daha fazla markanın reklam spotlarının çalması olabilir. Üçüncü ve yukarıda<br />

bahsettiğim GarantiBBVA ve Podfresh işbirliğine en yakın seçenek ise, “paid content”<br />

yani ücretli içerik üretimi modeli olabilir ki bu ilk iki modele kıyasla hem çok daha emek yoğun<br />

hem de daha fazla zaman gerektirecek bir modeldir<br />

Yakınlaşan Dünyaların Savaşı Çıkar mı?<br />

Podcast üreten, yayan ve temsil eden dünya ile markaları temsilen iletişim-medya planlama-medya<br />

satın alma ajansları dünyası birbirlerine yaklaşıyor ve bunun emareleri ortada. Bu<br />

yakınlaşma ayrıca yerinde ve iyi de bir şey. Peki şimdilik birbirine yaklaşıyor olarak görünen bu<br />

iki dünya, aradaki mesafe azaldıkça artan hızlarını kontrol edemeyip işi bir çarpışmaya doğru<br />

götürür mü?<br />

Ne demek istiyorum?<br />

Bir süre sonra, hemen her alanda olduğu gibi sermayeyi elinde tutan taraf, eseri üreten tarafı,<br />

eserini daha farklı üretmek konusunda sıkıştırmaya başlar mı? Bu konu bence yolun başındayken<br />

ilişki yönetiminin tasarlanması ile yönetilebilir. Aksi durumda ise diğer her konuda olduğu<br />

gibi, ekonomik derinliğin az olduğu Türkiye gibi ülkelerde sermaye, yani marka/ajans dünyası,<br />

içerik üreticisinin üzerinde tahakkümünü arttırarak sürdürmeyi içgüdüsel olarak, hatta<br />

kendisi dahi farkında olmaksızın eşyanın tabiatı gereği talep edebilir. Bu ilişkide haklı-haksız,<br />

suçlu-suçsuz aranmaz. Burada yapılması gereken: tüm tarafların açık ve şeffaf biçimde hareket<br />

etmesine elverişli ortamın yaratılması, içerik üretenlerin de yüksek ve nitelikli temsiliyet<br />

ile yekvücut olması, üzerinde düşünülmüş, çalışılmış ilkeler ve kaideler seti ile masaya oturup<br />

kalkması olmalı.<br />

‘Dayanışma ve ortak hedef’ ilkesi altında örgütlenip kurumsallaşan podcast yapımcı ve yayıncılarının,<br />

-her ne kadar “karşı dünya” diyerek karikatürize etmiş olsam da- marka, mecra ve<br />

iletişim dünyası ile kuracağı ilişkiyi de bir “paydaşlık” felsefesine oturtarak, benzer yaklaşımı<br />

onlardan da beklemesi, kendi sektör gelecekleri açısından hayati ve paha biçilemez olacak.<br />

Yani sözün özü, podcast ekosisteminde irili ufaklı bir yerleri tutan her oyuncunun, daha şimdiden<br />

yol yakınken bir nevi “meslek birliği” oluşumuna gitmesi kanımca önemli ve önceliklidir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!