08.03.2021 Views

TuncalpOzgen_anısına

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sevgili Tunç, Tanrı seni çok ustaca ve incitmeden, zarif bir şekilde

yanına aldı. Tanrı’nın mucizesi diye adlandırılan beyne aynı Tanrı’nın eli

gibi dokunan sevgili kuluna aynı senin hastalarına yaklaştığın gibi sana

sevgi ve sevecenlikle yaklaştı ve yine tekrar ediyorum yanına aldı.

Sevgili Tunç, hayatın değeri uzun yaşanmasında değil, iyi yaşanmasındadır.

Sen bunu başardın, kısa sayılan ömründe birçok yapılamayacak

işler yaptın. Bizim nöroşirurji dünyasını bir kuyruklu yıldız gibi aydınlatarak

geçtin ama her kuyruklu yıldızın bıraktığı gibi geride parlak

noktalar bıraktın. Alanımızın bütün yeniliklerinin en yakın takipçisi

oldun, birçok meslektaşına öncülük ettin. Yetiştirdiğin öğrencilerine ve

meslektaşlarına yeni ufuklar açtın. Hep alçak gönüllü ve uzlaştırıcı oldun,

fırtınalı birçok günde dimdik durdun, kişiliğinden ödün vermedin.

İnsanın gerçekten ne olduğunu gösteren şey, yaşadığı zorluklara verdiği

tepkidir.

Sevdiklerine, ailene, kurumuna, ülkene karşı hep koruyucu ve sevecen

oldun. Dini inançlarım biraz farklı ama tek tanrılı dinlerin yazdığı bir

cennet varsa senin orada sevdiklerinle ve hep beraber olmayı arzu

ederim.

Güle güle sevgili kardeşim.

Metin Güner

Prof. Dr. Hacettepe Üniversitesinden Sınıf Arkadaşı

Sevgili Tuncalp Özgen’le yolumuz 1963-64 döneminde Ankara Üniversitesi

Hacetepe Tıp Fakültesi’nde birleşti. O sene 100 öğrenci alınmıştı.

Okul numaralarımızın yakın oluşu nedeni ile stajlarda çoğunlukla aynı

gruplarda idik. Birlikteliğimiz sosyal hayata da karıştı ve çok yakın

dostluklarımız oluştu. Günlük sekiz saat ders ve stajlardan arta kalan

zamanda, boş bulduğumuz zamanları gurup arkadaşları ile birlikte

geçiriyorduk. Bu, ya maça gitme, ya kurduğumuz futbol takımında maç

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!