03.05.2021 Views

YENİ MASONİK DÜZEN

YENİ MASONİK DÜZEN

YENİ MASONİK DÜZEN

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Doğruyu Yanlıştan Ayıran Bir Rehber

Zaten bütün tartışmalar bu noktada düğümlenir. Dünyayı anlamaya çalışırken yol

göstericimiz nedir?... Aslında çoğu insan bu soru üzerinde hiç düşünmemiştir. Onun rehberi

toplumdur. Toplumdan öğrendiği doğrulara ve yanlışlara göre değer yargıları oluşur. Toplum,

dünyanın düz olduğuna inanıyorsa, o da öyle düşünecektir. Yamyam kabilesinde büyüyorsa,

insan eti yemeyi doğal karşılayacaktır. Nazi Almanyası'nda Hitler'e tapınmayı haklı bulacaktır.

Kısacası, çoğunluğa uymak, bir değer taşımamaktadır.

Dünyayı anlamak için, bir de toplumdan yüz çevirip "dahi"lerin buluşlarına yönelinebilir.

İdeolojilerden medet umulup, ideologların düşüncelerine bel bağlanabilir. Örneğin, Marx'ın

tüm dünyanın, hatta evrenin, nasıl oluştuğunu, hangi yasalara göre işlediğini, geleceğinin ne

olduğunu keşfettiğine inanılabilir. Bu gidişatta, Marx'ın en büyük öğrencisi olan Lenin'in "o

muhteşem beyni", muhafaza edilip "insanlığın istifadesi" için saklanabilir.

Ama gün gelir ideolojiler çöker ve yanlış oldukları anlaşılır. Ve Lenin'in beyni çöpe

atılır... Bu kaçınılmaz son, tüm ideolojilerin başına gelecektir.

Çünkü, evren ve dünya hakkında ortaya doğru bir kıstas koyabilmek için, tüm evrenin

tüm bilgilerine sahip olmak, tüm geçmişi ve geleceği bilmek gerekmektedir. İnsanın böyle bir

işin milyarda birini bile başarmaktan çok uzak olduğu ortadadır. Dolayısıyla, insan aklının

ürettiği ideolojiler, temelden çürük, hatta komik birer sistemdir. Bu nedenle gerçek bir rehber,

ancak insan-üstü bir kaynaktan gelebilir. Tüm evreni, geçmişi ve geleceği bilen, hiçbir şey

bilgisinin ve gücünün dışında olmayan insan-üstü bir kaynaktan...

Bu da, hiç şüphesiz Allah'tır.. Allah, her şeyi yaratan, ilmi her şeyi kuşatan, geçmişi ve

geleceği bilendir. İnsanı yaratan ve onu şekillendiren O'dur. İnsana gerekli olan herşeyi bilen

ve onun için en doğrunun ne olduğunun bilgisine sahip olan da O'dur. Dolayısıyla güvenilir bir

kıstas ve doğruyu yanlıştan ayıran bir rehber ancak O'ndan gelebilir. Gelmiştir de... Kuran,

O'nun insanlara rehber olarak gönderdiği kitabıdır.

Biz, Müslüman olmanın bir gereği olarak, herşeyi olduğu gibi, dünyada kurulu olan

düzeni de incelerken kıstas ve rehber olarak Kuran'ı kullanacağız. Dünyayı, resmi tarihe,

resmi görüntüye, toplumun üzerinde ittifak ettiği genel-geçer doğrulara ya da bir takım

ideolojilere göre değil, Kuran ayetlerine ve Kuran'ın getirdiği düşünce metotlarına göre

değerlendireceğiz.

Kuran'ı tanımayan bir kişi, bunun nasıl yapılacağını anlamakta zorlanabilir. Bir "din

kitabı"nın, dünyanın politik yapısını, hem de son derece yeni bir kavram olan Yeni Dünya

Düzeni'ni anlamak için temel kaynak olarak kullanılmasını yadırgayabilir. Çünkü o, Kuran'ı

asırlar önceki insanlara seslenen ve dolayısıyla da bugünle fazla bir ilgisi olmayan bir kitap

sanmaktadır. Oysa gerçek böyle değildir... Kuran, her döneme ve her topluma seslenen, onları

kavrayan ve açıklayan bir kitaptır. Onun ilahi olmasının özelliğidir bu.

İmani konuların yanısıra, Müslümanın karşılaşacağı toplum ve dünya modeli de

Kuran'da açıklanır. Çünkü Kuran, "muttakiler (Allah'tan sakınanlar) için yol gösterici olan bir

kitaptır" (Bakara Suresi, 2) ve "herşeyin açıklayıcısı" (Nahl Suresi, 89) olarak indirilmiştir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!