You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
GeEZİ-yYOrRuUmM
Fatma Ören SÜMER
MEVLÂNA ve DÖRT KAPININ GİZEMİ
Yolculuğa çıkmalı insan arada bir. Kimi zaman kendi içine, kimi
zaman yaşadığı şehre, ülkeye, dahası yeryüzüne...
Mekânların insanın üzerinde hem maddi, hem de mânevi tesiri
büyüktür. Şifâdır kimi zaman mekânlar; iyileştirir, doyurur, doldurur,
tamamlar. Yalnız gözle görmek değildir mekânlarla kurulan ilişkiyi.
Mekânların ruhu da sirayet eder insana. Bulunduğu yere göre
etkilenir insan; kişilik ve kimlik kazanır.
Mânevî olarak derin ve güçlü bir mekândan, bir mâbetten, beni
çepeçevre saran iz düşümlerinden bahsetmek istiyorum; Mevlâna
Celâleddin-i i Rûmî Hazretleri’nin türbesinden. Öncelikle bu gönül
insanının mânevi havasının tüm şehre, yani Konya’ya yansıdığını
görüyorsunuz. Mekâna doğru adımlarken sokakları, Selçuklu tarihinin
ve mimarisinin hâlâ ayakta duran eserleri eşlik ediyor size. Âdeta ön
hazırlık yapıyor ruhunuzda mânevi huzura varmadan önce. Geniş ve
ferah bir alan karşılıyor, huzur ikram edercesine. XVI. yüzyıldan kalma
olduğu tahmin edilen, kaynaklarda Câmi-i Cedîd, Câmi-i Şerîf-i Sultan
Süleyman şeklinde kaydedilmiş, daha a sonra bitişiğinde II. Selim’in inşa
ettirdiği imâretten dolayı II. Selim’e mâl edilerek, Sultan Selim Camii
olarak anılan, narin detaylarıyla dikkat çeken cami süslüyor bu alanı
TARZ EDEBİYAT DERGİSİ TARZ EDEBİYAT KÜLTÜR VE SANAT DERNEĞİ (TEKSDER) YAYINIDIR.