09.01.2013 Views

Gimp ile Renk Düzeltme - Tilkinin Dilinden

Gimp ile Renk Düzeltme - Tilkinin Dilinden

Gimp ile Renk Düzeltme - Tilkinin Dilinden

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İçindek<strong>ile</strong>r SUD<br />

Sudo Dergi Tayfası<br />

Serkan Çalış<br />

Eren Kovancı<br />

Hüseyin Sarıgül<br />

Çağlar Ersöz<br />

Burak Demir<br />

Murat Pınar<br />

Aydın Bez<br />

Caner Bulut<br />

Ergin Üresin<br />

Misafir Yazarlar<br />

Samet Konak<br />

Kadir Yücel<br />

SUDO Dergi tayfası<br />

Ubuntu Türkiye<br />

bünyesindedir.<br />

İletişim: sudo@ubuntu­tr.org<br />

SUDO, Creative Commons(CC)<br />

by­nc­nd <strong>ile</strong> lisanslanmıştır.<br />

Not: SUDO, <strong>Gimp</strong> ve Scribus<br />

gibi<br />

özgür tasarım araçları<br />

kullanılarak<br />

hazırlanmıştır. SUDO,<br />

GNU/Linux<br />

dağıtımları altında tüm PDF<br />

yazılımlarıyla<br />

sorunsuz olarak görüntülenir.<br />

Open source software proves affordable, flexible for NIH, DoD................................Samet KONAK...............1<br />

Linux üzerinde erişim izinleri......................................................................................Serkan ÇALIŞ................3<br />

Conky.........................................................................................................................Murat PINAR.................8<br />

İnceleme: SMPlayer...................................................................................................Eren KOVANCI............12<br />

Scribus.......................................................................................................................Çağlar ERSÖZ.............15<br />

Espeak.......................................................................................................................Ergin ÜRESİN..............17<br />

Amarok 2....................................................................................................................Burak DEMİR..............18<br />

Linux ve Grafik............................................................................................................Kadir YÜCEL..............19<br />

Bash Extended Globbing............................................................................................Samet KONAK............23<br />

Shell script'e başlangıç...............................................................................................Caner BULUT.............25<br />

Çocuklara da özgürlük................................................................................................Burak DEMİR..............28<br />

Bilginin bilişim alanında gelişimi ve üretimi.................................................................Aydın BEZ...................30<br />

<strong>Gimp</strong> <strong>ile</strong> renk düzeltme...............................................................................................Hüseyin SARIGÜL......33<br />

.


Editör l Çağlar Ersöz<br />

SUD


Open source software proves affordable, flexible for NIH, DoD SUD<br />

On yıl önce, ulusal sağlık enstitülerindeki mühendisler süper<br />

hesaplamalar yapabilmek (supercomputing) adına bir grup sıradan<br />

bilgisayarı bir araya topladılar. Sonuç başarılı oldu ve binlerce DNA<br />

dizisini işlemek veya hücre işlevi üzerine çalışmak adına 6 aylık molekül<br />

simülasyonlarını çalıştırmak gibi aksi takdirde imkansız görünen<br />

işlemlerin gerçekleştirilmesini sağlayan bu yöntem o günden itibaren<br />

geliştirilmeye başlandı.<br />

Bu simülasyonlar bilim adamlarına laboratuvarlarda ölçemedikleri<br />

şeyleri inceleme imkanı sağlamaktadır. — Örnek olarak, moleküller<br />

hücre zarına nasıl nüfuz edeler veya bir ilaç bir proteinle nasıl etk<strong>ile</strong>şir.<br />

Biowulf olarak bilinen bu sistem, hızlı ağda haberleşen 6500 işlemciye<br />

ve 8800 gigabyte hafızaya sahiptir. Bir süperbilgisayar oluşturabilmek<br />

için yeterli sayıda yazılım satın almak acentaya milyon dolarlara mal<br />

olabilirdi. Fakat 1999'da Biowolf'u oluşturan tasarımcılar çoğu ücretsiz<br />

temin ed<strong>ile</strong>b<strong>ile</strong>n açık kaynak yazılımlar kullanmayı tercih ett<strong>ile</strong>r.<br />

"1999'dan beri geliştikçe gelişti, bunu zamanında başarabildik çünkü<br />

yazılım masrafları neredeyse sıfırdı" sözü NIH (National Institutes of<br />

Health)'in sistem uzmanı Steven Fellini'ye ait.<br />

Tescilli yazılımların aksine, açık kaynaklı uygulamalar uygun gördükleri<br />

şekilde düzenleyebilmek üzere kullanıcıların uygulamanın kaynak<br />

kodlarına ulaşmalarına izin verirler. Bütün açık kaynaklı yazılımların<br />

ücretsiz olmamasına rağmen, açık kaynaklı yazılımlar için kullanılan<br />

lisanslar kullanıcılara yazılımı dağıtma hakkını vermek zorundadırlar.<br />

Açık kaynaklı lisanslar aynı zamanda teknolojik­tarafsız olmalıdır, ve<br />

başka bir yazılıma ihtiyaç duymadan çalışmalıdırlar.<br />

Fellini "Eğer NIH sistemini kurmak için tescilli yazılımlar kullanmış<br />

olsaydı, masrafları nedeniyle bugünkü olduğu halinden çok daha küçük<br />

çapta olurdu" diyor. "Biowolf için kullanılan açık kaynaklı yazılımlara<br />

yakın Tescilli yazılımların sistemde kullanılan 2200 düğüm için lisans<br />

başına 370 $ masrafı olurdu. Bu bedel tescilli yazılımların bakımı için<br />

harcanan ve satın alma fiyatının en az yüzde 10'u değerindeki yıllık<br />

ücretlerini içermemektedir" diyor Fellini.<br />

Bunun yanında Biowolf kümelerinde tescilli bilimsel yazılımlar<br />

kullanılıyor olsaydı, NIH'in gücü ancak sınırlı sayıda lisans satın almaya<br />

yetebilirdi ve bilim adamları bu sayıyla sınırlanırdı.<br />

NIH'in sayısal biyoloji uzmanı Susan Chacko "Açık laynak yazılım<br />

lisanslarının sınırlandırmalarını ortadan kaldırmaktadır" demiştir ve<br />

şöyle devam etmiştir: "Yazılım ve bakım alanlardaki tasarruflar<br />

donanım alanında kullanılarak sistemin genişletilmesi sağlanabilir".<br />

Özelleştirilmiş Uygulamalar<br />

Ancak Açık Kaynak yazılımlar kullanmanın yararı ücret tasarruflarından<br />

ibaret değildir.Çünkü Açık Kaynak kullanıcılara yazılımın çalışmasını<br />

sağlayan her satırı görebilmelerini sağlamaktadır, kullanıcı uygulamayı<br />

bir hesap tablosu veya kelime işlemci gibi ihtiyaçlarına yönelik<br />

özelleştirebilir. Tescilli yazılımlar kullanıcılarına bu esnekliği<br />

sağlamazlar.<br />

Savunma Departmanının veri strateji lideri Daniel Risacher<br />

"departmanın kullandığı tescilli yazılımlar söz konusu olduğunda<br />

esneklik çok önemli bir mevzudur" diyor.<br />

Risacher aynı yazılımı kullanmak adına departmanın bütün şubelerinin<br />

lisansa sahip olabilmelerine rağmen lisans anlaşmasındaki<br />

sınırlandırmalar nedeniyle aynı yazılımın bir başka servis versiyonunun<br />

kullanılamadığını söylemiştir. Bunun bugünün ortamında en gerekli<br />

zorunluluklardan departmanın şubeleri arasındaki veri paylaşımına<br />

mani olduğu belirtmiştir.<br />

Risacher açık kaynağın departmana çok daha fazla kendi kararlarının<br />

belirleme gücü vereceğini ve bu sayede daha kararlı bir ortam<br />

1


Open source software proves affordable, flexible for NIH, DoD<br />

oluşturulacağını belirtiyor. Risacher, açık kaynak servislere sadece<br />

yazılımı paylaşma hakkını değil, aynı zamanda yazılımı tedarik etme,<br />

satıcının tarifesinde değil acentanın tarifesinde güncelleme ve yazılımı<br />

onarma hakkını verdiğini söylüyor.<br />

Risacher yeni yazılıma geçiş evresinde açık kaynağın kullanıcılarına<br />

sahip oldukları eski yazılımları tekrar kullanabilme imkanını da<br />

sağladığını vurguluyor. Yazılımı kullanan acentalar aynı zamanda<br />

yazılımı onarma masrafları konusunda da paylaşım yapabilmekteler<br />

çünkü son sonuçları paylaşabilmekteler.<br />

Risacher "Bizim amacımız kaynak kodu görebilmek ve onun üzerinde<br />

birlik olarak çalışabilmektir, bu yazılımı güncelleme imkanı sağlamaktadır<br />

ve yazılımı potansiyel olarak daha güvenli ve emniyetli kılmaktadır" diyor.<br />

Risacher kasım ayında açıklanacak olan savunma acentalarına yazılım<br />

seçme konusunda yardımcı olacak ve Açık Kaynağın departmanlar için<br />

en iyi seçim olab<strong>ile</strong>ceğini vurgulayan bir açıklama üzerinde çalışıyor.<br />

Daha Temiz Kodlar<br />

Açık kaynak yazılım şirketi Red Hat'ın teknoloji şefi ve Açık Kaynak<br />

Girişim Başkanı Michael Tiemann şu sözleri d<strong>ile</strong> getiriyor: "Bütün bunlara<br />

ek olarak Açık Kaynak kodlar tescilli kodlara göre daha temizdirler<br />

(hatasızdırlar). Tescilli kodlar ortalama olarak her 1000 satır kod için 20­<br />

30 adet hata içermektedir".<br />

Tiemann: "20­30'unun as<strong>ile</strong>rden oluştuğu 1000 askerlik bir tabur<br />

mevz<strong>ile</strong>meyi hayal edin, bu savaşa gitmek için isteyeceğiniz türden bir<br />

ordu değildir."<br />

Tiemann, buna karşılık açık kaynak kodlar ortalama her 1000 satır kod<br />

için 1'den daha az sayıda hata içermekte olduğunu söylüyor ve bu<br />

durumun açık kaynak platformlarda geliştir<strong>ile</strong>n yazılımların daha az<br />

problem içerdiklerini göstermekte olduğunu belirtiyor.<br />

SUD<br />

Tiemann: "32 en popüler açık kaynak uygulamanın en kötüleri tescilli<br />

yazılımlara oranla 50 kat daha iyi seviyede kusur yoğunluğuna<br />

sahiptirler".<br />

Güvenlik Üzerine Uyarı<br />

UNIX, Linux ve Windows işletim sistemleri kullanıcılarına güvenlik<br />

yönetim uygulamaları geliştiren Symark Software yazılım şirketinin<br />

yardımcı pazarlama müdürü Ellen Libenson açık kaynak yazılımların<br />

tescilli yazılımlara göre daha iyi bir ize sahip olmasının %100 güvenli<br />

olduğu anlamına gelmediğini belirtiyor. Linux popüler bir açık kaynak<br />

işletim sistemidir.<br />

Libenson, Linux gibi açık kaynak ürünlerin tamamen güvenli olduğu<br />

düşünüldüğünde ve şirketlerin topluluk tarafından geliştir<strong>ile</strong>n basit<br />

uygulamaların kullanıcıların ihtiyaçlarını gidereb<strong>ile</strong>ceği düşünüldüğünde,<br />

bu uygulama hakkında herhangi bir destek bulunmadığı ve kaynak<br />

kodun saldırılara karşı savunmasız olup olmadığı hakkında kimsenin<br />

güvence almadığı anlamına gelmekte olduğunu belirtiyor.<br />

Libenson, açık kaynak yazılım seçmeden önce (seçerken) kullanıcıların<br />

tescilli yazılımlar için harcadıkları kadar çaba harcamaları gerektiğini<br />

belirtiyor.<br />

Libenson: "Ürünün arkasında gerçek bir organizasyon var mı, yoksa<br />

ürünün kaynağı belirsiz/güvenilmez mi, kaynak çeşitli yetenek grupları<br />

bireylerinin açık topluğunun vahşi batısı mı?".<br />

Acentaların ürünün satıcısına önem verdikleri gibi tedarik edicisine de<br />

önem vermeleri ve sorgulamaları gerektiğini, ürünü ortaya çıkaran<br />

personelin kalitesinin ve ürünü oluştururken en iyi güvenlik pratik<br />

metodlarının kullanılıp kullanılmadığının araştırılması gerektiğini<br />

belirtiyor.<br />

Open source software proves affordable, flexible for NIH, DoD |<br />

Elise Castelli ­ federaltimes.com Çeviren: Guardian 2


Linux Üzerinde Erişim İzinleri<br />

­ Giriş ­<br />

Linux üzerinde zaman zaman karşımıza çıkan sorun veya meselelerden<br />

biri de dosya ve dizin erişim izinleridir. Bu yazıda kısaca izinler olacak<br />

anılacaktır. Linux üzerinde işlerini gören bir kullanıcının izinleri mutlak<br />

surette bilmesi gerekir. Bu kaçınılmaz bir durumdur zira <strong>ile</strong>ride<br />

karşılaşılab<strong>ile</strong>cek muhtemel bir problemin çözümünü üretmek için<br />

izinlerin tamamen anlaşılmış olması bize büyük bir getiri sağlayacaktır.<br />

Yazıda izinlerin mantığı anlatıldıktan sonra değişikliklerin nasıl<br />

yapılacağı da izah ed<strong>ile</strong>cektir. İşlemler yapılırken Linux'un temel<br />

b<strong>ile</strong>şenlerinden olan terminal yolu kullanılacaktır. İzin değişimlerini<br />

normalde kullandığımız masaüstlerinin bize sağladığı yollarla da<br />

yapabiliriz. Fakat bu bizi masaüstü <strong>ile</strong> sınırlar ve kullanmak zorunda<br />

kalacağımız diğer masaüstünde tekrar bir öğrenme sürecine gitme<br />

zorunluluğu getirir. Terminal <strong>ile</strong> yapılacak işlemleri öğrenmek bize her<br />

Linux dağıtımında ve her masaüstünde aynı şekilde çözüm üretme<br />

kabiliyeti kazandırır. Meselenin özünü öğrenen kullanıcı d<strong>ile</strong>rse yine<br />

diğer yollarla işini görebilir.<br />

­ İzin Seçenekleri ve Bloklar ­<br />

Öncelikle işe izin bölümlerinin ne anlama geldiğini anlatarak başlayalım.<br />

Aşağıda ev dizinimizde oluşturulan yeni bir dosyanın izin bölümleri<br />

görülmektedir. Terminal <strong>ile</strong> bir dosya veya dizinin izinlerini görmek için:<br />

ls ­l dosya_ismi<br />

ls ­ld dizin_ismi<br />

komutları kullanılabilir. Çıktıda karşımıza çıkan ilk bölüm izinlerle<br />

alakalıdır:<br />

­rw­r­­r­­<br />

Çıktının ne anlama geldiğini anlatmadan önce izin meselesinin temeline<br />

inelim.<br />

Linux dizin ve dosya yapısında izinler için temelde üç seçenek<br />

SUD<br />

mevcuttur: Okuma, yazma, çalıştırma. Her bir dosya veya dizin için<br />

bunları ayrı ayrı belirleyebiliriz. Böylece dosya veya dizinler bizim<br />

belirleyeceğimiz izinler doğrultusunda davranış gösterir. Fakat dosya ve<br />

dizinler için bu izinler biraz daha farklıdır. Bunu yazının <strong>ile</strong>rleyen<br />

bölümlerinde anlatalım. Şimdi ise çıktıyı ve izin meselelerini incelemeye<br />

çalışalım.<br />

Görüleceği üzere çıktıda dört blok mevcuttur. İlk blokta sadece "­"<br />

karakteri vardır. İkinci blok rw­, üçüncü ve dördüncü bloksa r­bölümünü<br />

içerir. Buradaki ilk bloku normal dosyalar için her zaman "­"<br />

olarak görürüz. Dizinlerde bu "d" olacaktır. Blok aygıtlarında "b",<br />

karakter aygıtlarında ise "c" olarak geçer. Fakat bahsettiğimiz son iki<br />

mesele bu yazının konusu değildir. Ancak kabaca söylemek gerekirse<br />

Linux üzerinde diskler, cd­rom gibi aygıtlar blok aygıtlarıdır. Fare,<br />

klavye gibi aygıtlar ise karakter aygıtlarıdır. Aşağıda çıktı örneklerini<br />

görebilirsiniz:<br />

drwxr­xr­x 2 serkan serkan 4096 2009­01­06 00:46 deneme_dizin/<br />

brw­rw­­­­ 1 root disk 8, 0 2009­01­05 20:53 /dev/sda<br />

crw­rw­­­­ 1 root root 13, 63 2009­01­05 20:53 /dev/input/mice<br />

Çıktılarımızda ilk bölümde bu ayrımı belirten karakterleri ayrı ayrı<br />

görebiliyoruz. Bu konuyu burada kapatıp izin bloklarından devam<br />

edelim.<br />

Mevcut bulunan üç bloktan birincisi kullanıcının, ikincisi dosya veya<br />

dizinin ait olduğu grubun, üçüncü ve son blok ise diğerlerinin erişim<br />

izinlerini gösterir. Bu durumda yukarıdaki örnekte aldığımız çıktıya<br />

bakacak olursak,<br />

­rw­r­­r­­<br />

rw­ : Kullanıcı<br />

r­­ : Grup<br />

r­­ : Diğerleri<br />

3


Linux Üzerinde Erişim İzinleri<br />

şeklinde bir yapı görürüz.<br />

Bu aşamada artık izinler için belirlenen ifadelerin ne anlama geldiğini<br />

görebiliriz.<br />

r : Okuma (Read)<br />

w : Yazma (Write)<br />

x : Çalıştırma (eXecute)<br />

Görüleb<strong>ile</strong>ceği üzere her bir blok üç haneden müteşekkildir. Bizim<br />

belirleyeceğimiz izinlerin durumuna göre bu haneler değişiklik gösterir.<br />

Çıktımızdan yola çıkarsak,<br />

rw­ : Dosyanın sahibi okuma ve yazma hakkına sahipken, çalıştırma<br />

hakkına sahip değildir. Kısacası dosya kimse için çalıştırılabilir durumda<br />

değildir.<br />

r­­ : Dosyanın ait olduğu gruptaki kullanıcılarla beraber diğer kullanıcılar<br />

ise sadece okuma hakkına sahiptirler.<br />

­ Dosya ve Dizinler İçin İzin Farklılıkları ­<br />

Tam bu aşamada izinlerin dosyalar ve dizinler açısından nasıl<br />

değiştiğine değinebiliriz.<br />

Dosyalar için zaten bunu anlatmış olduk: r <strong>ile</strong> işaretlenmiş bir dosya için<br />

okunma izni vardır. w yazma hakkıyla beraber isim değiştirme hakkı da<br />

verir bize. x <strong>ile</strong> de çalıştırılabilir duruma getirmiş oluruz.<br />

Dizinlerde ise durum biraz değişiktir.<br />

r izni ver<strong>ile</strong>n bir dizinin içeriğini listeleme hakkına sahip oluruz. Eğer bu<br />

hak verilmemişse dizin içeriğini listeleyemeyiz.<br />

w izni ver<strong>ile</strong>n bir dizinin içinde alt dizin ve dosya oluşturma hakkını elde<br />

ederiz.<br />

x izni ise bize dizine girme hakkı verir.<br />

Kabaca bakacak olursak bir dizin rw­ iznine sahipse girme hakkımız da<br />

SUD<br />

olmadığından hiçbir şey yapamayız (Aslında ls <strong>ile</strong> içeriğe bakarız ancak<br />

alt dizin ve dosyalar görünmesine rağmen izin ve sahiplik gibi bilg<strong>ile</strong>r<br />

görünmez).<br />

r­x iznine sahip bir dizine girip, içeriği listeleyebiliriz ancak dosya veya<br />

alt dizin oluşturamayız.<br />

­ İzin İfadelerinin Rakamsal Gösterimi ­<br />

Yazının bir sonraki bölümü olan izin değişimlerine geçmeden önce<br />

ifadelerin rakamsal gösterimini anlatmakta fayda var. İzinleri<br />

değiştirirken kullanacağımız r,w,x gibi harfsel ifadelerin yerine daha<br />

kullanışlı olab<strong>ile</strong>n rakamsal gösterimleri açıklayalım. Daha fazla detay<br />

vererek kafa karıştırmamak için ifadelerin doğrudan rakamsal değerlerini<br />

vererek, daha fazlasını öğrenmek isteyen okuyucularımızın yazının<br />

sonundaki gelişmiş yönetim bölümüne bakmalarını belirtelim.<br />

r: 4<br />

w: 2<br />

x: 1<br />

değerlerini alır. İzinleri belirlerken bu değerleri kullanarak üç blok için de<br />

farklı şekilde işlem yapabiliriz. İzinleri verirken toplamlardan yola çıkarız.<br />

­ İzinlerin Belirlenmesi ­<br />

Bir önceki bölümde de ifade edildiği gibi izinler belirlenirken rakamsal<br />

ifadelerin kullanılması daha pratiktir. Bu nedenle öncelikli olarak<br />

rakamsal yöntem anlatılacaktır.<br />

Linux üzerinde bir dosya veya dizinin izin işlemleri<br />

chmod izinler dosya_ismi<br />

komutu <strong>ile</strong> gerçekleştirilir. Dizinlerde barındırılan alt dizinler ve onların<br />

4


Linux Üzerinde Erişim İzinleri<br />

altındaki dosyaların da izinlerine müdahale etmek içinse ­R seçeneği<br />

kullanılır:<br />

chmod ­R izinler dizin_ismi<br />

Şimdi izinlerimizin bir önceki bölümde anlatılan rakamsal ifadeler<br />

doğrultusunda belirlenmesine geçebiliriz.<br />

1. senaryo<br />

Elimizdeki örnek dosyaya sadece sahibi için tüm hakları verip, geri kalan<br />

grup ve diğer kullanıcılar için hiçbir hak vermek istemiyoruz.<br />

Yapacağımız hesap dört işlemin ötesine gitmeyecektir:<br />

Dosya sahibi için: rwx = 4+2+1 = 7<br />

Diğerleri için: ­­­ = 0+0+0 = 0<br />

O zaman kullanılacak komut:<br />

chmod 700 dosya_ismi olacaktır.<br />

2. senaryo<br />

Senaryoyu değiştirelim. Dosya sahibinin okuyup, yazmasını, diğerlerinin<br />

sadece okumasını istiyoruz:<br />

Dosya sahibi için: rw­ = 4+2+0 = 6<br />

Diğerleri için: r­­ = 4+0+0 = 4<br />

chmod 644 dosya_ismi<br />

3. senaryo<br />

Son senaryomuza geçelim. Dosya sahibinin her hakka sahip olmasını,<br />

grubun sadece okuyup çalıştırmasını, diğerlerinin ise sadece<br />

çalıştırmasını istiyoruz:<br />

Dosya sahibi için: rwx = 4+2+1 = 7<br />

Grubu için: r­x = 4+0+1 = 5<br />

Diğerleri için: ­­x = 0+0+1 = 1<br />

chmod 751 dosya_ismi<br />

SUD<br />

Örneklerle de anlatıldığı üzere izin meselesi, temelini anladıktan sonra<br />

son derece kolay bir şekilde halled<strong>ile</strong>biliyor. Şimdi rakamsal ifade yerine<br />

harfsel ifadelerle izinlere nasıl müdahale edeb<strong>ile</strong>ceğimize bir bakalım.<br />

İlk etapta harfsel ifadenin daha kolay olduğu düşünülebilir ancak<br />

örnekler incelendiğinde neden daha meşakkatli olduğu anlaşılacaktır.<br />

Kullanacağımız komut yine chmod'dur. Fakat bu sefer rakamlar yerine<br />

izinlerin harfsel ifadelerini kullanacağız, +r +w +x gibi. Dosyanın sahibi<br />

için u (user), grubu için g (group), diğerleri içinse o (others) <strong>ile</strong> hakları<br />

tanımlarız.<br />

Öncelikle belirtelim, üç blok için de (sahip, grup, diğerleri) kimin için<br />

olduğunu söylemeden tek bir defada belirleneb<strong>ile</strong>cek izin hakları r ve<br />

x'tir. w tek seferde sadece kullanıcı için belirlenebilir. Örneğin hakları ­­olan<br />

bir dosya için şu komut sadece sahibi için +w hakkı verecektir.<br />

chmod +rwx dosya_ismi<br />

Daha işin başındayken b<strong>ile</strong> ufak bir kaybımız oldu. Bu kaybı şu şekilde<br />

aşabiliriz:<br />

chmod ugo+rwx dosya_ismi<br />

Ancak asıl kaybı örnekleri inceledikten sonra göreceğiz. Rakamsal<br />

ifadelerdeki izinleri anlatırken kullandığımız örnekler üzerinden anlatıma<br />

devam edelim.<br />

5


Linux Üzerinde Erişim İzinleri<br />

1. senaryo<br />

Kullanacağımız komut şu şekilde olmalıdır:<br />

chmod u+rwx dosya_ismi<br />

chmod go­rwx dosya_ismi<br />

olacaktır. Gördüğümüz gibi komut değil komutlar kullandık.<br />

2. senaryo<br />

chmod u+rw­x dosya_ismi<br />

chmod go+r­wx dosya_ismi<br />

3. senaryo<br />

chmod u+rwx dosya_ismi<br />

chmod g+rx­w dosya_ismi<br />

chmod o+x­rw dosya_ismi<br />

Sanırım rakamsal olarak izinleri değiştirmenin ne kadar yararlı olduğunu<br />

daha iyi görmüş olduk.<br />

­ Gelişmiş Yönetim 1: Rakamsal İfadelerin Detaylı İncelenmesi ­<br />

Rakamsal ifadeleri anlatırken doğrudan izinlerin değerlerini vermiş ancak<br />

neden bu şekilde olduğunu anlatmamıştık. Şimdi bu konuya değinmeye<br />

çalışalım. Anlattığımız üzere, r:4, w:2, x:1 değeri alır demiştik. Buradaki<br />

belirleyici kıstas bloklardaki her bir hanenin bit olarak değeridir ve şu<br />

şekilde göster<strong>ile</strong>bilir:<br />

İzinler İkilik Onluk<br />

­­­ 000 0<br />

­­x 001 1<br />

­w­ 010 2<br />

­wx 011 3<br />

r­­ 100 4<br />

r­x 101 5<br />

rw­ 110 6<br />

rwx 111 7<br />

SUD<br />

Burada da gördüğümüz gibi harfsel ifadeler tek başlarına verdiğimiz<br />

değerleri alıyorlar. Biz dört işlem <strong>ile</strong> meseleyi hallettiğimizden dolayı<br />

diğer değerleri hafızamızda tutmamıza ve hatta bilmemize b<strong>ile</strong> gerek<br />

yok.<br />

­ Gelişmiş Yönetim 2: Setuid, Setgid ve Stickybit seçenekleri ­<br />

Dosya ve dizin izinlerinde normal erişim haklarına ek olarak başka<br />

izinler de belirleyebiliriz. Bunlar sıradan bir kullanıcının çok az<br />

başvuracağı seçeneklerdir.<br />

User ID Belirlemek (suid)<br />

Eğer suid belirlenmişse, bir dosya sahibi kimse onun haklarıyla<br />

çalışacaktır. Örneğin dosya root'a aitse hangi kullanıcı olursa olsun,<br />

dosya çalıştırıldığında root hakları <strong>ile</strong> çalışır.<br />

Suid belirlemek için şu komut kullanılır:<br />

chmod 4755 dosya_ismi<br />

Burada 755 sadece bir örnektir, önemli olan en baştaki 4 rakamıdır.<br />

Suid'i sağlayan işte bu 4 rakamıdır. Muadili olan harfsel komutsa şudur:<br />

6


Linux Üzerinde Erişim İzinleri<br />

chmod u+srwx dosya_ismi<br />

chmod go+rx­w dosya_ismi<br />

İzinlere baktığımızda şöyle bir gösterimle karşılaşırız:<br />

­rwsr­xr­x<br />

Burada ilk bloktaki son hanede suid'in belirlendiğini s harfinden rahatça<br />

görebiliriz.<br />

Group ID Belirlemek (sgid)<br />

Sgid suid'e benzer ancak biraz farklılık gösterir. Sgid daha çok dizinler<br />

için belirlendiğinde yararlı olur. Sgid belirlenmiş bir dizin altında<br />

oluşturulacak yeni bir dosya dizinin grup erişimleri <strong>ile</strong> aynı değerleri alır.<br />

Kısacası dizin hangi gruba aitse dosya da o gruba dahil olacak şekilde<br />

oluşturulur. Böylece ortak dizinde çalışan kullanıcılar yeni oluşturdukları<br />

dosya için grup ayarları yapmak zorunda kalmazlar.<br />

Sgid belirlemek için şu komut kullanılır:<br />

chmod 2755 dizin_ismi<br />

Alternatif harfsel chmod komutunu Suid için ver<strong>ile</strong>n anlatımdan yola<br />

çıkarak kullanabilirsiniz.<br />

İzinler şu şekilde görülecektir:<br />

drwxrws­­­<br />

Göreb<strong>ile</strong>ceğimiz gibi sadece grup blokunda s harfi mevcut ve bu sgid<br />

belirlendiğine işaret eder.<br />

Sticky Bit Belirlemek<br />

SUD<br />

Sticky bit belirlenen bir dosyada sadece dosyanın sahibi erişim izinlerini<br />

değiştirebilir ve dosyayı s<strong>ile</strong>bilir. Eğer sticky bit belirlenmemişse dosyaya<br />

yazma hakkına sahip herhangi birisi erişim izinlerini değiştirip, dosyayı<br />

s<strong>ile</strong>bilir. Yine bir dizin paylaşan kullanıcılar için kullanışlıdır bu seçenek.<br />

Sticky bit belirlemek için şu komu kullanılır:<br />

chmod 1755 dosya_ismi<br />

İzinler şu şekilde görülecektir:<br />

­rwxr­xr­t<br />

Son hanedeki t harfi sticky bit'in belirlendiğini gösterir.<br />

­ Sonuç ­<br />

İlk aşamada karışık gibi görünen dosya ve dizin izinleri birkaç pratiğin<br />

ardından rahatlıkla öğren<strong>ile</strong>b<strong>ile</strong>cek kadar kolaydır. Karşınıza çıkacak<br />

izinlerle alakalı durumlarda chmod komutunu kullandıkça meseleyi daha<br />

iyi kavrarsınız. Yazımızı bitirirken son olarak izin meselelerinin sistem<br />

genelinde hayati önem taşıdığını belirtelim. Sistem geneli gibi büyük<br />

değişikliklerle normal kullanıcının pek işi olmaz. Eğer olmuşsa ve<br />

kullanmanız gerekiyorsa b<strong>ile</strong> çok dikkatli olun. Bilhassa ­R <strong>ile</strong><br />

kullanılacak yanlış bir chmod komutu tüm sistemi çalışmaz hale<br />

sokabilir.<br />

Serkan Çalış<br />

7


Conky SUD<br />

Ubuntu’dan Arch Linux’a geçmemle hayatımda değişen şeyler oldu. Her<br />

ne kadar yeni sisteme sahip bir kullanıcı olsam da, Arch Linux’a<br />

geçtikten sonra programların ne kadar bellek ve işlemci kullandığı <strong>ile</strong><br />

ilg<strong>ile</strong>nmeye başlayıp bunları minimuma düşürmeye başladım. Bu<br />

bağlamda tanıştığım programlardan biri de Conky.<br />

Conky küçük bir dosya aracılığı <strong>ile</strong> (~/.conkyrc) çok az sistem ve ram<br />

tüketerek sisteminiz hakkında yapılandırmanıza bağlı olarak<br />

belirlediğiniz özellikleri masaüstünde görmenizi sağlayan bir program.<br />

Kurulmuş hali 800 kb kadar.<br />

Conky <strong>ile</strong> yapılab<strong>ile</strong>cekler sayısız olmakla birlikte küçük örnekler vermek<br />

gerekirse saati, tarihi, sistem özelliklerinizi, o anki cpu / ram kullanımını,<br />

hard diskinizin bölümlerinin doluluk oranlarını, kullandığınız müzik<br />

çalıcının betikleri aracılığı <strong>ile</strong> belirlediğiniz özellikler dahilinde<br />

gösterebilirsiniz. Bunun haricinde perl, python gibi programlama dilleri <strong>ile</strong><br />

hazırladığınız betikleri conky <strong>ile</strong> masaüstünüzde görebilirsiniz. Conky’nin<br />

kendi hazırladığınız betikler hariç kendi dahilinde gelen 250 tane veri var<br />

ve bunlardan hangisini seçip hangi renk, yazı biçimi, yazı boyutu <strong>ile</strong><br />

göster<strong>ile</strong>ceğini ve yerini siz belirlemektesiniz.<br />

Aslında masaüstünü en verimli halde kullanmayı seven bir insanımdır,<br />

her alanını kullanmak isterim ancak Conky bu alışkanlığımı da değiştirdi.<br />

Şu anda terminalimi, Firefox penceremi, Msn pencerelerimi Conky’nin<br />

görünmesini engellemeyecek şekilde boyutlandırıp her an karşımda<br />

görmek istemeye başladım, böyle de güzellikleri var.<br />

Conky’nin en güzel yanlarından birisi de ikinci paragrafta belirttiğim<br />

~/.conkyrc dosyasıdır. Bu dosya kurulumda bulunmuyor, içini siz<br />

doldurup kendinize özel Conky’nizi yaratarak veya internetten<br />

bulacağınız hazır conkyrc dosyalarını indirerek kullanabiliyorsunuz.<br />

Önerim internetten beğeneceğiniz bir conkyrc dosyası indirip kendi<br />

ihtiyaçlarınız dahilinde düzenlemeniz. Bu sayede hem Conky’nin<br />

işleyişini öğreniyorsunuz hem de kendinize özel bir şeyler ortaya<br />

çıkarıyorsunuz.<br />

Conkyrc Dosyası Düzenleme<br />

Conkyrc dosyası iki bölümden oluşmakta. İlk bölüm Conky’nin<br />

ayarlarının yapılacağı ayar kısmı ve diğer bölüm ise Conky üzerinde<br />

göstermek istediğimiz şeyleri yazdığımız ikinci kısım. Şimdi d<strong>ile</strong>rseniz<br />

bunları kabaca inceleyelim.<br />

Conky ayarları :<br />

alignment : Conky’nin nereye yerlesecegi, top_left, top_right,<br />

top_middle, bottom_left, bottom_right, bottom_middle, middle_left,<br />

middle_right seçenekleri kullanabilirsiniz.<br />

background : Conky’nin kendisine arka plan atayıp atamayacağı. Yes ya<br />

da no seçenekleri geçerlidir.<br />

default_color : Conky’nin hangi renkte olacağını belirler.<br />

double_buffer : Gelişmiş ekran önbelleğini ayarlar. Yes ya da no<br />

seçenekleri geçerlidir.<br />

draw_shades : Conky’nin gölge kullanıp kullanmayacağı. Yes ya da no<br />

seçenekleri geçerlidir.<br />

default_shade_color : Conky’nin gölge rengi. Eğer gölge kullanıyorsanız<br />

bu satırdan gölge rengini ayarlayabilirsiniz.<br />

draw_borders : Conky’nin çerçeve kullanıp kullanmayacağı. Yes ya da<br />

no seçenekleri geçerlidir.<br />

draw_graph_borders : Grafiklere çerçeve çizilip çizilmeyeceği. Yes ya<br />

da no seçenekleri geçerlidir.<br />

gap_x : Conky’nin soldan ne kadar boşluk bırakacağı. 1­100 seçenekleri<br />

kullanılabilir. Yazdığınız rakama göre belirlediğiniz özellikler sağa doğru<br />

kayacaktır.<br />

gap_y : Conky’nin yukardan ne kadar boşluk bırakacağı. 1­100<br />

seçenekleri kullanılabilir. Yazdığınız rakama göre belirlediğiniz özellikler<br />

aşağıdan başlayacaktır.<br />

maximum_width : Conky’nin kullanacağı en geniş alan. Rakam olarak<br />

giriyorsunuz. Boyut size kalmış.<br />

override_utf8_locale : Türkçe karakterlerde sorun yaşamamak için utf8’i<br />

locale bölgeye göre zorlayıp üzerine yazması. Yes ya da no seçenekleri<br />

geçerlidir.<br />

own_window : Conky’nin kendi penceresine sahip olup olmayacağı. Yes<br />

ya da no seçenekleri geçerlidir.<br />

8


Conky SUD<br />

own_window_type : Conky’nin kullanacağı pencere tipi.<br />

own_window_transparent : Conky’nin şeffaflık kullanıp kullanmayacağı.<br />

Yes ya da no seçenekleri geçerlidir.<br />

own_window_hints : Conky’nin pencere özellikleri. Undecorated,<br />

below,sticky, skip_pager, skip_taskbar seçeneklerinden istediklerinizi<br />

seçebilirsiniz.<br />

use_xft : Fontların daha güzel görünmesi için açabilirsiniz. Yes ya da no<br />

seçenekleri geçerlidir.<br />

update_interval : Conky’nin kaç saniyede bir kendisini güncelleyeceği.<br />

Rakamlar <strong>ile</strong> saniyeyi belirleyebilirsiniz.<br />

Xftalpha : Fontların yumuşatılma değeri. 0,1 den 1 e kadar seçenekleri<br />

kullanabilirsiniz.<br />

Xftfont : Xft’nin yazıtipi.<br />

Diğer ayar nesnelerini incelemek isterseniz<br />

http://conky.sourceforge.net/config_settings.html adresini ziyaret<br />

edebilirsiniz.<br />

Conky İle Yapab<strong>ile</strong>cekleriniz<br />

Conky’nin görüntüleyeceği ver<strong>ile</strong>re nesne diyoruz. Conky’deki nesneleri<br />

genel hatları <strong>ile</strong> inceleyip, neler yapab<strong>ile</strong>ceğimizi<br />

–görüntüleyeb<strong>ile</strong>ceğimizi­ aşağıda görebiliriz.<br />

Kullandığınız ip adreslerini görüntüleyebilirsiniz.<br />

(addr, addrs)<br />

Anakart ısısını celcius ve fahrenheit olarak gösterebilirsiniz.<br />

(acpitemp, acpitempf)<br />

Audacious kullanıyorsanız audacious nesnelerini kullanarak hangi<br />

şarkıyı dinlediğinizi, şarkının uzunluğunu, geçen ve kalan süreyi<br />

görüntüleyebilirsiniz.<br />

(audacious_bar, audacious_bitrate, audacious_channels,<br />

audacious_f<strong>ile</strong>name, audacious_frequency, audacious_length,<br />

audacious_length_seconds, audacious_playlist_position,<br />

audacious_playlist_length, audacious_position,<br />

audacious_position_seconds, audacious_status, audacious_title)<br />

Laptop kullanıyorsanız pil durumunuzu<br />

görüntüleyebilirsiniz.<br />

(battery, battery_bar, battery_percent,<br />

battery_time)<br />

BMPx kullanıyorsanız BMPx nesnelerini<br />

kullanarak hangi şarkıyı dinlediğinizi,<br />

şarkının uzunluğunu, geçen ve kalan süreyi<br />

görüntüleyebilirsiniz.<br />

(bmpx_artist, bmpx_album, bmpx_title,<br />

bmpx_track, bmpx_bitrate, bmpx_uri)<br />

Conky’nin kurulum tarihini gösterebilir,<br />

versiyonunu görüntüleyebilirsiniz.<br />

(conky_version, conky_build_date)<br />

Belirlediğiniz süre zarfında işlemci<br />

kullanımını görüntüleyebilirsiniz. Buna ek<br />

olarak grafik görüntü koyma şansınız da var.<br />

(cpu, cpubar, cpugraph)<br />

Hard diskinizdeki bölümlerin toplam boyutu,<br />

kullanılan boyutu ve ne kadar boş alan<br />

bulunduğunu görebilirsiniz. Grafik görüntüsü<br />

ekleyip daha görsel hale de getirebilirsiniz.<br />

(diskio, diskiograph, diskio_read,<br />

diskiograph_read, diskio_write,<br />

diskiograph_write disk_protect)<br />

Oturum esnasında internet kullanımınıza<br />

göre dosya indirme hızınızı, gönderme<br />

hızınızı ve toplam indir<strong>ile</strong>n ve gönder<strong>ile</strong>n<br />

dosya boyutunu grafik olarak ve yazılı<br />

gösterebilirsiniz.<br />

(downspeed, downspeedf, downspeedgraph,<br />

upspeed, upspeedf, upspeedgraph)<br />

Kernel ismini ve işletim sistemi tipini<br />

gösterebilirsiniz.<br />

9


Conky SUD<br />

(kernel, machine)<br />

Pop3 mail sahibi iseniz, okumadığınız, okuduğunuz mailleri<br />

gösterebilirsiniz.<br />

(mails, mboxscan, new_mails, pop3_unseen, pop3_used)<br />

Bilgisayarınızın o anki ram kullanımını grafiksel ve yazı <strong>ile</strong><br />

görüntüleyebilirsiniz.<br />

(mem, membar, memmax, memperc)<br />

MPD (Music Player Daemon) kullanıyorsanız MPD nesnelerini kullanarak<br />

hangi şarkıyı dinlediğinizi, şarkının uzunluğunu, geçen ve kalan süreyi<br />

görüntüleyebilirsiniz.<br />

(mpd_artist, mpd_album, mpd_bar, mpd_bitrate, mpd_status, mpd_title,<br />

mpd_vol, mpd_elapsed, mpd_length, mpd_percent, mpd_random,<br />

mpd_repeat, mpd_track, mpd_name, mpd_f<strong>ile</strong>, mpd_smart)<br />

Kullandığınız dağıtımın o anda çalışan ve uyuyan işlemler sayısını<br />

görüntüleyebilirsiniz.<br />

(processes, running_processes)<br />

RSS aracılığı <strong>ile</strong> belirlediğiniz RSS adreslerini conky üzerinden<br />

belirlediğiniz sürelerde yen<strong>ile</strong>necek şekilde görüntüleyebilirsiniz.<br />

(rss)<br />

Belirlediğiniz süre zaafında görüntülenecek olmak üzere süreyi ve tarihi<br />

gösterebilir, aylık takvim görüntüleyebilirsiniz.<br />

(time, utime, tztime)<br />

Bilgisayarınızın ne zamandır çalıştığını gösterebilirsiniz.<br />

(uptime, uptime_short)<br />

İşlemcinin kullandığı voltajı görüntüleyebilirsiniz.<br />

(voltage_mv, voltage_v)<br />

Kablosuz bağlantılarınızın özelliklerini tüm detayları <strong>ile</strong><br />

görüntüleyebilirsiniz.<br />

(wireless_essid, wireless_mode, wireless_bitrate, wireless_ap,<br />

wireless_link_qual, wireless_link_qual_max, wireless_link_qual_perc,<br />

wireless_link_bar)<br />

XMMS2 kullanıyorsanız XMMS2 nesneleri kullanarak hangi şarkıyı<br />

dinlediğinizi, şarkının uzunluğunu, geçen ve kalan süreyi<br />

görüntüleyebilirsiniz.<br />

(xmms2_artist, xmms2_album, xmms2_title, xmms2_genre,<br />

xmms2_comment, xmms2_decoder, xmms2_transport, xmms2_url,<br />

xmms2_tracknr, xmms2_bitrate, xmms2_id, xmms2_duration,<br />

xmms2_elapsed, xmms2_size, xmms2_percent, xmms2_status,<br />

xmms2_bar, xmms2_smart)<br />

Nesnelerin ne işe yaradığını görmek için<br />

http://conky.sourceforge.net/variables.html adresini kullanabilirsiniz.<br />

CONKY İle Kullanab<strong>ile</strong>ceğiniz Hazır Betikler<br />

Hava Durumu: Conky’niz aracılığı <strong>ile</strong> hava durumunu görüntülemek için<br />

hava durumu betiğini kullanabilirsiniz.<br />

Kurulumu :<br />

Ekte ver<strong>ile</strong>n conkyForecast.py isimli dosyayı ~/scripts/conkyForecast.py<br />

olarak kaydedin.<br />

~/.conkyrc ayar dosyanızı açıp istediğiniz bölüme;<br />

${alignc}${color #3366CC}~[ Weather ]~<br />

${color #3366cc}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­location=TUXX0015<br />

­­datatype=DW}:${alignc} ${execi 1680 python<br />

~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­­datatype=DW ­startday=1<br />

­­endday=1}:${alignr}${execi 1680 python<br />

~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­­datatype=DW ­startday=2<br />

­­endday=2}:<br />

${color #FFFFFF}${font Weather:size=25}${execi 1680 python<br />

~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­­datatype=WF ­startday=0<br />

­­endday=2 ­­spaces=4}${font}${color #CCCCCC}<br />

${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­datatype=LT}${alignc}${execi<br />

1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­location=TUXX0015<br />

­­datatype=LT ­­startday=1 ­endday=1}${alignr}${execi<br />

1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­location=TUXX0015<br />

­­datatype=LT ­­startday=2 ­­endday=2}<br />

${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­datatype=HT}${alignc}${execi<br />

1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­location=TUXX0015<br />

­­datatype=HT ­­startday=1 ­­<br />

10


Conky SUD<br />

Murat Pınar'ın masaüstü görüntüleri<br />

endday=1}${alignr}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­location=TUXX0015<br />

­­datatype=HT ­­startday=2 ­­endday=2}<br />

satırını ekleyin.<br />

İp Numarası : Conky’niz aracılığı <strong>ile</strong> ip numaranızı görüntülemek için ip<br />

numarası betiğini kullanabilirsiniz.<br />

Kurulumu:<br />

Ekte ver<strong>ile</strong>n ip.txt isimli dosyayi /usr/bin/ip.txt olarak kaydedin.<br />

Gerekli çalıştırma haklarını verin. ( chmod 777 /usr/bin/ip.txt)<br />

~/.conkyrc ayar dosyanızı açıp ip numaranızı görüntülemek istediğiniz<br />

yere;<br />

${color grey}IP :${color white} ${execi 3600 ip }<br />

satırını ekleyin.<br />

GMail Eklentisi : Gmail kullanıyorsanız Conky aracılığı <strong>ile</strong> yeni gelen<br />

maillerinizi kontrol etmek için bu eklentiyi kullanabilirsiniz.<br />

Kurulumu :<br />

Ekte ver<strong>ile</strong>n gmail.py isimli dosyayi /usr/bin/gmail.py olarak kaydedin.<br />

Gerekli çalıştırma haklarını verin ( chmod 777 /usr/bin/gmail.py )<br />

~/.conkyrc ayar dosyanızı açıp gmail eklentinizin görüntülenmesini<br />

istediğiniz yere;<br />

${color #ffcb48}Gmail${hr 2}<br />

${color lightgray}Email: ${color D7D3C5}${execi 300 python<br />

~/usr/bin/gmail.py}<br />

satırını ekleyin.<br />

Son Olarak..<br />

Conky 800 kb’lık boyutu ve çok az ram kullanımı <strong>ile</strong> baş tacı olab<strong>ile</strong>cek<br />

bir program. Eğer masaüstünüzde hareket görmek istiyorsanız sizin için<br />

biçilmiş kaftan.<br />

Not: Dergimizin bu sayısında ek olarak .conkyrc dosyamı ve hazır<br />

betikler bölümünde incelediğim hava durumu, ip numarası, gmail<br />

eklentisi için kullanmanız gereken betikleri bulabilirsiniz. İstediğiniz gibi<br />

değiştirebilir veya memnun kalırsanız bu şekli <strong>ile</strong> kullanabilirsiniz.<br />

Arch Linux 2008.06 ­ Xfce 4.6 Murat PINAR<br />

11


İnceleme: SMPlayer<br />

SMPlayer<br />

Son 2 senem Ubuntu içinde kullanab<strong>ile</strong>ceğim, Windows sistemlerde<br />

kullandığım GOM Player'ın yerini doldurab<strong>ile</strong>cek bir oynatıcı aramakla<br />

geçti diyebilirim. Kaffine, VLC, Mplayer, KMPlayer gibi onlarca popüler<br />

görüntü oynatıcısını denedim ama hiçbirinden verim alamadım.<br />

Özellikle alt yazılımı Divx (avi) film izlemek bir işkenceye dönüşüyordu.<br />

Denediğim bütün oynatıcılarda alt yazı kalitesi düşük ve alt yazı filmin<br />

altındaki siyah alana gelmiyordu.<br />

Alt yazılı film izleme konusunda Ubuntu'nun ve Ubuntu ekseninde diğer<br />

Linux dağıtımlarının yetersiz kaldığını, GOM Player'ı her zaman<br />

arayacağımı düşünürken SMPlayer <strong>ile</strong> tanıştım. Önceleri alışamadım bu<br />

oynatıcıya, soğuk geldi, ayarlarını yapamadım, istediğim kaliteyi<br />

bulamadım derken biraz kurcaladıktan sonra benim için vazgeçilmez bir<br />

oynatıcı haline geldi. SMPlayer artık film dendiğinde ilk aklıma gelen<br />

oynatıcı olmuş, bana ilk aşkım GOM Player'ı b<strong>ile</strong> unutturmuştu.<br />

Neydi SMPlayer'ı bu kadar özel yapan derseniz herhalde vereceğim<br />

cevaplar bu yazıya sığmaz ama ben sizleri sıkmadan biraz özelliklerini<br />

dilim döndüğünce, kalemim yettiğince anlatmaya çalışacağım.<br />

Bölüm 1 ­ Genel Görünüm<br />

SMPlayer bildiğiniz, sevdiğiniz oynatıcılardan farklı bir görünüme sahip<br />

değil. Gom Player <strong>ile</strong> kıyaslanırsa benzer bir arayüze sahip. Özellikle<br />

Windows'dan geçiş yapacaklar rahatlıkla alışacaklardır.<br />

Bölüm 2 ­ SMPlayer Özellikleri<br />

SMPlayer özellikleri saymakla bitmeyecek kadar fazla ancak ben size<br />

en temel ve en çok işinize yarayacak özellikleri sıralamaya çalışacağım,<br />

özellikle yazının sonlarına doğru Ubuntu Türkiye sayesinde öğrendiğim<br />

bazı püf noktalarını sizlerle paylaşacağım.<br />

* 0.6.4 sürümünden genel bir görünüş<br />

SUD<br />

(­) Döndürme özelliği: Bu özellik<br />

sayesinde filminizi 90 derece sola, 90 derece sağa ya da 180 derece<br />

kendi ekseni etrafında döndürebilirsiniz. Menü yolu Video > Rotate<br />

(­) Filtreler: Bu özellik sayesinde elde ettiğiniz görüntü üzerinde<br />

oynayabilir ve film izleme seçeneklerini değiştirebilirsiniz. Menü yolu<br />

Video > Filtreler<br />

(­) Eşitleyici: Eşitleyici sayesinde zıtlık, parlaklık, renk tonu, doygunluk ve<br />

gama gibi değerleri değiştirebilir, göz zevkine kitap eden ve gözü<br />

yormayan daha kaliteli görüntüler elde edebilirsiniz. Menü yolu Video ><br />

Eşitleyici<br />

12


İnceleme:SMPlayer SUD<br />

(­) Kanallar: Kanallar vasıtasıyla eğer ses çıkışınız destekliyorsa stereo,<br />

4+1 surround ve 5+1 surround ses ayarlarını yapabilirsiniz.<br />

Bölüm 3 ­ Püf Noktaları<br />

Alt yazı ayarları<br />

İşte benim en büyük derdim olan alt yazı ayarlarını burada vereceğim<br />

püf noktaları sayesinde sorunsuzca yapabilirsiniz.<br />

(­) Türkçe karakter seçimi<br />

Seçenekler > Özellikler > Alt Yazılar > Alt yazı Default Subtitle<br />

Encoding: bölümünden Türkçe (ISO­8859­9) kısmını seçerseniz alt<br />

yazıda Türkçe sorunu yaşamazsınız.<br />

(­) Alt yazı kalitesini arttırma<br />

Seçenekler > Özellikler > Alt yazılar > SSA / ASS Library yolunu takip<br />

edin ve Use SSA/ASS <strong>ile</strong> başlayan cümlenin başındaki kutucuğa<br />

tıklayın. Styles kısmına<br />

Bold=1,Outline=1,Shadow=4,FontName=Sans,Fontsize=21 yazıp<br />

sırasıyla uygula ve tamam tuşlarına basınız. Bu sayede alt yazı<br />

kalitesinde gözle görülür bir kalite artışı olduğunu fark edeceksiniz.<br />

(­) Alt yazıyı siyah alanda göstermek<br />

Video > Filtreler > Add black borders seçeneğini işaretleyin. Bu sayede<br />

alt yazılar filmin en altındaki siyah alanca gözükecektir.<br />

(­) Yazı boyutunu pencereye göre ayarlamak<br />

Seçenekler > Özellikler > Alt Yazılar >Yazıtipi (Font) kısmından<br />

Autoscale: bölümüne gelin ve filmin genişliğiyle orantılı seçeneğini<br />

seçin. Bu şekilde ayarlanırsa alt yazınız filmin pencere boyutuna göre<br />

otomatik olarak orantılanacaktır.<br />

* Gizli Dosyalar isimli 1998 yapımı bilim kurgu filminden bir görüntü<br />

Bölüm 4 – Son Nokta<br />

Smplayer'ın çalışması için sisteminizde gerekli codeclerin ve özellikle<br />

Mplayer'ın kurulu olması gerekiyor. Sorun yaşamamak için bu hususlara<br />

dikkat etmelisiniz.<br />

Alt yazılı film için bulab<strong>ile</strong>ceğiniz en iyi oynatıcı SMPlayer. Eks<strong>ile</strong>ri yok<br />

mu, tabii ki var, örneğin DVD filmlere ait özel menüleri SMPlayer şimdilik<br />

göstermiyor. DVD filmleri de SMPlayer yerine başka oynatıcıyla<br />

(Örneğin Kaffeine <strong>ile</strong>) izleyebilirsiniz.<br />

13


İnceleme:SMPlayer SUD<br />

Seçenekler menüsünden oynatma listesi ayarlarını, kısa yolları, filtreleri,<br />

otomatik oynatma için disk sürücülerinizi, ekran görüntüleri kayıt yolunu,<br />

video ve ses ayarlarını, ses paket ayarlarını, bağlantı ayarlarını, kayıt<br />

ayarlarını ve çok daha fazlasını ayarlayabilirsiniz.<br />

SMPlayer'ı denedikten sonra alt yazılı film izlemek için en iyi yazılım<br />

olduğuna, GOM Player'a alternatif olab<strong>ile</strong>ceğine, Linux dağıtımları için<br />

hazırlanan oynatıcılardan çok daha iyi olduğuna şahit olacak ve bu<br />

yazıda değinilmeyen özellikleri gördükçe az b<strong>ile</strong> anlatmışsın deyip bana<br />

kızacaksınız. :)<br />

Boş vakitlerinizde bol bol film izlemenizi tavsiye eder, okuduğunuz için<br />

teşekkürler diyerek de yazıma son noktayı koyarım. Son nokta böyle bir<br />

şey olsa gerek. :)<br />

Eren Kovancı<br />

*Seçenekler menüsünden bir görüntü<br />

Eren Kovancı'nın masaüstü görüntüleri<br />

Ubuntu 8.04<br />

Kubuntu 7.10 14


Scribus SUD<br />

Tanışıklığım kısa süre içinde olmuş olsa da kullanımına çabucak<br />

alıştığım ve dergimizin bu tasarımını oluşturmamızda katkısı büyük olan<br />

program Scribus'u bu ay sizin için incelemeye karar verdik. Yani Ubuntutr<br />

tayfası olarak geleneği bozmadık ve balık vermek yerine balık tutmayı<br />

öğretmeyi tercih ettik. Diğer tasarım programlarının yanında oldukça<br />

pasif gibi kalsa da Scribus özgür dünyanın nadide tasarım programı<br />

olması nedeniyle tercih edilmektedir. Bu program sayesinde PDF<br />

kitaplar, derg<strong>ile</strong>r hazırlayabilir; kendi kartpostal tasarımlarınızı,<br />

takvimlerinizi oluşturabilirsiniz.<br />

İncelediğim sürüm 1.3.4 aslında stabil olmayan sürüm. Ancak stabil olan<br />

1.3.3.12 den daha stabil davranışlarıyla dikkatimi çekti. Bu benim<br />

donanımımdan kaynaklanmış olabilir ya da geliştiric<strong>ile</strong>r hataları kapatmış<br />

olabilirler. Menü olarak aralarında fazla fark yoktur. Anlattıklarım her iki<br />

sürüm için de geçerli durumdadır.<br />

İtiraf etmeliyim ki ilk açtığımda basit yapısı <strong>ile</strong> gözümde büyümüş ve<br />

usta işi olduğuna inanmıştım. Ancak öyle değilmiş. Türkçe olması<br />

sayesinde menüleri çabucak kavrayıp tasarıma başlamam fazla süremi<br />

almadı.<br />

Scribus'u açtığınızda sizi, yeni belgede kullanmak istediğiniz sayfa<br />

yapısını belirleyeb<strong>ile</strong>ceğiniz ekran karşılayacaktır. Biz Sudo dergisi<br />

olarak okunuş kolaylığı olması açısından fazla sütunu<br />

sığdırab<strong>ile</strong>ceğimiz yatay sayfa düzeninde A4 boyutlarını tercih ediyoruz.<br />

Siz de işinize uygun sayfa yapısını istediğiniz gibi seçebilirsiniz.<br />

İsterseniz öncelikle inceleyeceğimiz bölümleri sıraya koyalım:<br />

1.Metin ekleme<br />

2.Resim­Şekil ekleme, boyutlandırma ve şeffaflık ayarları<br />

3.Link ve diğer sayfalara bağlantı ekleme<br />

4.Tablo oluşturma<br />

5.Diğer özellikler<br />

1.Metin ekleme<br />

Metin eklemek için en kısa yol klavyeden "T" tuşuna basmak ve bir<br />

metin kutusu oluşturmaktır. Daha uzun yollar ise üstten sembolüne<br />

tıklamak veya ekle menüsünden "Metin" seçeneğini seçmektir. Daha<br />

sonra oluşturduğumuz metin kutusuna iki kere tıklayarak yazı yazabilir<br />

veya ayrıntılı ayarlar için sağ tıklayıp metni düzenle dedikten sonra<br />

Scribus'un kendi metin editöründe düzenleyebiliriz. Bir diğer seçenek<br />

ise "Metin al"dır. Bu seçenekle dışarıda bulunan bir metin dosyamızdan<br />

metin aktarımını otomatik olarak yapabiliriz.<br />

15


Scribus SUD<br />

2.Resim­Şekil ekleme, boyutlandırma ve şeffaflık ayarları<br />

Resim eklemek için kısayolumuz "I", şekil eklemek içinse kısayolumuz<br />

"S" dir. Yine aynı şekilde ekle menüsünden ve üstteki seçeneklerden bu<br />

işlemleri gerçekleştirebiliriz. Resim kutusunu ekledikten sonra yapmamız<br />

gereken şey bellidir. Sağ tıklayıp "resim<br />

al" seçeneğini seçeriz. Burada sizin de<br />

fark edeb<strong>ile</strong>ceğiniz üzere resim özgün<br />

boyutlarında alınır. Çerçeveyi<br />

genişlettiğimizde ya da<br />

küçülttüğümüzde resim bundan<br />

etk<strong>ile</strong>nmez. Bunu yapabilmek için<br />

resme sağ tıklayıp "Özellikler"<br />

menüsüne girdikten sonra buradan<br />

"Resim" sekmesine tıklayıp çerçeveye<br />

göre ölçeklendir dememiz gerekiyor.<br />

Aynı şekilde bu menü altından<br />

"Colours" sekmesinde "Opaklık"<br />

değerini düşürerek resmi<br />

şeffaflaştırabiliriz. Eğer bu bir şekil ise<br />

bu menü altından renk ayarlarını, kenar<br />

çizgi ayarlarını kolaylıkla sekmeleri<br />

kurcalayarak yapabiliyoruz.<br />

3.Link oluşturma ve diğer sayfalara<br />

bağlantı ekleme<br />

Link oluşturmak için öncelikle bir link<br />

alanı oluşturmamız gerekmektedir. Linkler bir yazıya, resme bağlı<br />

değillerdir. Yani bir yazı <strong>ile</strong> resimin ortasına link eklenebilmektedir. Link<br />

alanı oluşturmak için sembolüne basıp bir alan belirledikten sonra<br />

oluşan alana çift tıklarız. Bundan sonra, eğer diğer sayfalara link<br />

vereceksek "Tip" kısmından "Link" seçeneğini seçerek sayfayı<br />

belirleyebilir ve yanda önizlemesini görebilirsiniz. Eğer bir web adresine<br />

bağlayacaksak "Tip" kısmından<br />

"Dışarıya Bağlantı (web)"<br />

seçeneğini seçmemiz ve "Yol"<br />

hanesine adresi girmemiz yeterli<br />

olacaktır.<br />

4.Tablo oluşturma<br />

Tablo oluşturmak için<br />

kısayolumuz "A" tuşudur. Bunun<br />

haricinde tabloya çerçeve<br />

eklemek için ayrıca "N" ve içeriği düzenlemek için "E" kısayolları<br />

bulunmaktadır. İstersek tablonun bir kutusuna çift tıklayarak da tablo<br />

içeriğini düzenleyebilmekteyiz.<br />

5.Diğer özellikler<br />

Scribus altında bir çok betik vardır. Örneğin barkod oluşturucusunda<br />

adınızı barkod yapabilmek eğlenceli sayılır. :) Serbest çizim her yerde<br />

lazım olduğu gibi burada da önemini korumaktatadır ve "F" kısayoluyla<br />

aktif hale gelmektedir. 1.3.4 sürümünde mevcut olan takvim<br />

oluşturucuda, hediye olarak hazırladığınız takvimlerle sevdiklerinizi<br />

mutlu edebilirsiniz.<br />

Çağlar ERSÖZ<br />

16


Espeak SUD<br />

Espeak, sözcükleri sesli olarak okutmanıza yarayan c++ <strong>ile</strong> yazılmış,<br />

komut satırından çalışan, gpl <strong>ile</strong> lisanslanmış, ubuntu <strong>ile</strong> kurulu gelen bir<br />

yazılımdır. Espeak <strong>ile</strong> komut çıktılarını, yazı dosyalarını Türkçe de<br />

olmak üzere birçok dilde okutabilir ve ses dosyası olarak<br />

kaydedebilirsiniz. Eğer sisteminizde kurulu değilse<br />

sudo apt­get install espeak<br />

komutu <strong>ile</strong> kurabilirsiniz. Konsolu açıp (uygulamalar > donatılar ><br />

uçbirim)<br />

espeak merhaba<br />

komutunu verdiğimizde sözcükler okunacaktır. Eğer başka parametreler<br />

veya birden fazla sözcük kullanacaksak, okumasını istediğimiz<br />

sözcükleri tırnak içine almalıyız. Ubuntu'nun sesini duyup merakımızı<br />

giderdikten sonra artık daha detaya inebiliriz.<br />

Ses seviyesini ­a parametresi <strong>ile</strong> 0­200 arası bir değer girerek<br />

belirliyoruz. Ön tanımlı değeri 100'dür.<br />

espeak ­a50 "sesi kıstı"<br />

Sesin kalınlığını ­p <strong>ile</strong> beraber 0­99 arası bir değerle ayarlıyoruz. Ön<br />

tanımlı değeri 50'dir.<br />

Okuma hızını ­s <strong>ile</strong> beraber 80­390 arası bir değerle ayarlıyoruz. Ön<br />

tanımlı değeri 170'dir.<br />

Sözcükler arası duraklama süresini ­g parametresi <strong>ile</strong> milisaniye<br />

cinsinden bir değerle belirliyoruz. Ön tanımlı değeri dakikada 170 kelime<br />

okunacak şekildedir.<br />

Uzun bir metni okutmamız gerektiğinde büyük/küçük harf duyarlılığı<br />

önem kazanır. Bunu ­k parametresi kullanarak ayarlayabiliriz.<br />

Komutumuza ­k1 parametresini eklediğimizde büyük harflerden önce bir<br />

tıklama sesi çalar. Eğer sözcüğün bütün harfleri büyükse iki tıklama sesi<br />

çalar. ­k2 kullandığımızda büyük harften önce "capital" der. ­k1000,<br />

­k6000 gibi parametreler kullanıldığında ise sadece büyük harf, sadece<br />

küçük harf ve karışık olanları ayrı ayrı tonlarda okuyacaktır.<br />

Türkçe de dahil olmak üzere çeşitli dillerde okutma yapabilmek için ­v<br />

parametresini kullanıyoruz. Bu parametre <strong>ile</strong> aynı zamanda dört kadın<br />

(+f1, +f2, +f3, +f4) altı erkek (+m1, +m2...) sesinde okutma yapabiliriz.<br />

espeak ­v tr+f2 "türkçe kadın sesi"<br />

espeak ­v en+m3 "ingilizce erkek sesi"<br />

Sözcüklerin nasıl okunduğunu<br />

ekrana göstermek istersek ­x ve<br />

­X parametrelerini kullanabiliriz.<br />

Sesi kapatmak için ­q<br />

parametresini kullanıyoruz. Belki<br />

­x parametresi <strong>ile</strong> kullanışlı<br />

olabilir.<br />

Programa bir dosya içeriğini<br />

okutmak için ­f parametresini<br />

kullanıyoruz.<br />

espeak ­f Masaüstü/oku.txt<br />

Okunan sözcükleri mp3, flac,<br />

wma, wav gibi formatlarda<br />

kaydetmek istersek ­w parametresini kullanıyoruz.<br />

espeak ­w merhaba.wav "merhaba dünya"<br />

Standart bir çıktı üreten komutları okutmak için ­stdin kullanıyoruz.<br />

Örneğin lsusb komutunun çıktısını okutmak için,<br />

lsusb | espeak ­stdin<br />

komutunu yazmalıyız. Burada "|" işareti unix sistemlerde bir komutun<br />

çıktısını diğer komuta girdi olarak vermeye yarar. Örnekte, lsusb çıktısını<br />

espeak programına girdi olarak vermek için kullanılıyor.<br />

Bazı ssml ve html taglarını kullanabilme özelliğini ­m parametresi <strong>ile</strong><br />

veriyoruz.<br />

Yardım ve sürüm bilg<strong>ile</strong>ri ­h parametresi <strong>ile</strong> görüntülenir. Çıktının ilk<br />

satırında yazılımın sürüm numarasını görebilirsiniz.<br />

İndirme adresi: http://espeak.sourceforge.net/<br />

Ergin ÜRESİN<br />

17


Amarok 2 SUD<br />

Amarok 2.0 Aralık ayında yayınlanmıştı. Geçtiğimiz günlerde de bazı<br />

hataları düzeltilmiş ve beklenen bazı özellikler de eklenmiş olarak<br />

Amarok 2.0.1.1 yayınlandı. Önceki sayımızda Amarok 1.4'ü<br />

detaylarıyla incelemiş olduğumuzdan Amarok 2 hakkında detaylı bir<br />

inceleme yapmayacağız. Çünkü, zaten Amarok 1.4 <strong>ile</strong><br />

yapabildiklerinizin çoğunu neredeyse aynı şekilde Amarok 2 <strong>ile</strong> de<br />

yapabilirsiniz.<br />

Amarok 2'nin Bazı Yenilikler<br />

*KDE 3 yerine KDE 4 altyapısını kullanan Amarok'un artık daha güzel<br />

bir görünümü var. Ayrıca Amarok kullanımını kolaylaştıran Plasma,<br />

Phonon ve Solid teknoloj<strong>ile</strong>rini kullanmak da mümkün.<br />

*Tümüyle yeniden tasarlanmış arayüzü <strong>ile</strong> Amarok 2'nin kullanımı<br />

kolaylaştırılmış. Özellikle şarkı sözlerinin, Wikipedia'dan sanatçı<br />

bilgisinin ve başka bilg<strong>ile</strong>rin görüntülendiği alanın orta kısma taşınmış<br />

olması buradaki içeriğin okunmasını kolaylaştırmış.<br />

* Amarok 2; Magnatune, Last.fm, Jamendo, Ampache, MP3tunes ve<br />

Shoutcast gibi çevirimiçi hizmetlerle daha bütünleşik çalışabiliyor.<br />

*Amarok'a ilave özellikler eklememizi sağlayan Betik Yöneticisi de<br />

yeniden yapılanmış.<br />

Burak Demir<br />

burak.demir@boun.edu.tr<br />

18


Linux ve Grafik SUD<br />

Linux, müzik sanatçıları için olduğu kadar grafik sanatçıları için de çok<br />

uygun bir ortam. Mevcut grafik programlarının çoğunluğu özgür yazılım<br />

olduğu için bütçeyi dert etmenize gerek yok. Bununla birlikte bu<br />

programların birçoğu en az kapalı kodlu alternatifleri kadar performans<br />

göstermekte.<br />

Blender<br />

3­boyutlu modellemenin özgür yazılım dünyasındaki bayraktarlığını<br />

yapan Blender, inanması zor fakat, sadece 10 MB büyüklüğe sahip.<br />

Modellemenin dışında animasyon, fizik ve parçacık simülasyonu, oyun<br />

motoru gibi birçok işi de yapabiliyor. Python betikleriyle de istenildiği<br />

kadar işlev kazandırılabiliyor. Programın arayüzü ilk başta yabancı gelse<br />

de birkaç kere kullandıktan sonra çok rahat aşina olunabiliyor. Hatta<br />

daha sonra muadilleri çok hantal ve kısıtlayıcı gelmeye başlıyor.<br />

Blender'ın başta kendi sitesinde olmak üzere çok sayıda yazılı ve görsel<br />

rehber belgeleri bulunuyor. Bilhassa video rehberlerle çok rahat<br />

öğren<strong>ile</strong>biliyor. Elephants Dream (http://orange.blender.org/download) ve<br />

Big Buck Bunny (http://www.bigbuckbunny.org/index.php/download/) gibi<br />

filmlerin yapımı tamamen bu programla yapıldığı gibi Big Buck Bunny<br />

filminin oyunu olan Yo Frankie! (http://www.yofrankie.org) de bu<br />

programla yapılmıştır. Kapalı kodlu alternatifleri arasında 3ds Max,<br />

Lightwave, Maya gibi programlar bulunmaktadır.<br />

GIMP<br />

Linux dünyasının neredeyse de fakto olmuş resim işleme yazılımı.<br />

Programı başlattığınızda ilk fark edeceğiniz şey muhtemelen çok<br />

pencereli arayüzü olacaktır. Bu arayüze alışmak zor geliyorsa sadece bu<br />

iş için üretilmiş <strong>Gimp</strong>hoto gibi alternatifleri de kullanabilirsiniz. RGB<br />

desteği sunmakta olan GIMP'le CMYK renkleri RGB'ye çevirerek kısmen<br />

de olsa düzenleme yapabilirsiniz. Şu an için CMYK desteği bazı üçüncü<br />

parti (third party) eklent<strong>ile</strong>r hariç ne yazık ki bulunmuyor. JPEG, GIF,<br />

PNG, TIFF gibi birçok uzantıyı destekleyen GIMP'i sadece Linux üzerinde<br />

değil Windows, Mac OS, Solaris, BSD gibi çeşitli işletim sistemleri<br />

üzerinde de kullanabilirsiniz. http://registry.gimp.org adresinden birçok<br />

eklentisini bulab<strong>ile</strong>ceğiniz GIMP'le beraber USB ve MIDI çizim<br />

donanımlarının çoğu desteklenmektedir. Kapalı kodlu alternatiflerinden<br />

en bilineni ise Photoshop'tur.<br />

19


Linux ve Grafik SUD<br />

Inkscape<br />

Vektörel çizim programı ya da bir diğer deyişle SVG editörü. SVG, XMLtabanlı<br />

bir format olup açık kaynak kodludur ve çoğunluk tarafından<br />

kullanılmaktadır. Inkscape şu anda halen daha yoğun bir şekilde<br />

geliştirilmekle birlikte, web grafikleri, teknik diyagramlar, ikonlar, logolar,<br />

haritalar gibi birçok alanda başarıyla kullanılmaktadır. Bunlardan en göz<br />

önünde örnek Wikipedia'dır. Bu sitedeki binlerce resim Inkscape<br />

kullanılarak oluşturulmuştur. Firefox 1.5 ve sonraki sürümler SVG<br />

formatına tam destek verdikleri için web tasarımlarında yoğun olarak<br />

kullanılmaktadır. Bunun yanında oluşturduğunuz SVG dosyalarınızı<br />

Blender'da içe aktarıp animasyonlarınızda da kullanabilirsiniz. Inkscape'in<br />

desteklediği formatlar: SVG, SVGZ, PDF ve AI (Adobe Illustrator). Kapalı<br />

kaynaklı alternatifi ise Adobe Illustrator'dur.<br />

Scribus<br />

Masaüstü yayıncılık yazılımı. Desteklediği en önemli iki özellik PDF<br />

oluşturma ve CMYK renk desteği olarak ver<strong>ile</strong>bilir. Masaüstü yayıncılık<br />

terimi 1980'lerin ortalarında oluşturulmuş, dergiden broşüre birçok<br />

görsel medyanın dizaynını içeren bir terim. SVG dahil çok kullanılan<br />

resim formatlarının çoğunu destekleyen Scribus'un gömülü Python<br />

betik desteği de mevcut. Kendi formatı olan SLA, XML tabanlı ve<br />

tamamiyle belgelendirilmiş bir formattır. Scribus yazılımı Quark,<br />

InDesign, Publisher gibi yazılımların alternatifi olmaya çalışıyor fakat bu<br />

yazılımların kullandıkları dosya uzantılarını içe ya da dışa aktarma<br />

seçeneklerini içermiyor. Geliştiric<strong>ile</strong>ri böyle bir tersine mühendisliğin<br />

(reverse engineering) çok zor ve hatta bazılarının patentlerle<br />

korunduğu için imkansız olduğunu belirtiyorlar.<br />

20


Linux ve Grafik SUD<br />

Synfig<br />

Kısaca 2­boyutlu vektör animasyon programı. Sıfırdan başlayıp<br />

gerçekten kaliteli animasyonlar hazırlayab<strong>ile</strong>ceğiniz bir program.<br />

Synfig'in animasyon mantığı diğer programlarınkinden farklı: diğer<br />

programlar kullanılarak yapılan animasyonlarda asıl kareler büyük çizer<br />

tarafından çizilir ve ara kareler daha küçük bir çizere bırakılır. Synfig ise<br />

ana karelerin (keyframe) aralarını kendisi doldurarak hem büyük çizere<br />

kolaylık sağlamış oluyor hem de zamandan tasarruf sağlıyor. Synfig<br />

kendi formatı olan SIF'i kullanmasına rağmen Inkscape'te<br />

oluşturduğunuz SVG dosyalarını svg2sif programıyla<br />

(http://www.synfig.org/Svg2synfig) SIF'e çevirip Synfig'de<br />

kullanabilirsiniz. http://www.synfig.org/Tutorials adresindeki yazılı ve<br />

http://www.synfig.org/Video_Tutorials adresindeki video anlatımlar<br />

yardımıyla Synfig'i iyi derecede kullanabilir düzeye gelebilirsiniz.<br />

Synfig'in kapalı kodlu alternatifi ise Anime Studio olarak gösteriliyor.<br />

Dia<br />

Dia bir diyagram oluşturma yazılımı. Bir Windows programı olan Visio'ya<br />

alternatif olması için başlanan bu yazılım şu anda bu tarz bir programda<br />

olması gereken çoğu özelliği barındırıyor ve uzun süredir geliştirildiği<br />

için şu anda gayet kararlı bir durumda. Dia halihazırda UML<br />

diyagramları, flowchart'lar, network diyagramları gibi birçok öntanımlı<br />

nesneyle birlikte geliyor.Dia'nın dışa aktarabildiği formatlar arasında<br />

EPS, SVG, XFIG, WMF ve PNG bulunmakta.<br />

CinePaint<br />

CinePaint film karelerini ve profesyonel fotoğrafları düzenlemek için<br />

oluşturulmuş bir resim işleme yazılımı. DPX, 16­bit TIFF ve OpenEXR<br />

gibi yüksek çözünürlüklü formatların yanı sıra çok bilinen JPEG ve PNG<br />

gibi formatları da destekliyor. CinePaint'in belli başlı kullanım alanları:<br />

hareketli filmlerin kare­kare düzeltilmesi, leke yoketme, kablo destekleri<br />

silme, arkaplan tabakaları ve 3­boyutlu model yüzeyleri boyama olarak<br />

ver<strong>ile</strong>bilir. Bu yazılımı kullanan stüdyolardan en bilindiği Sony Pictures<br />

Imageworks'tür. CinePaint'in kullanıldığı filmlere birkaç tane örnek<br />

verecek olursak The Last Samurai, 2 Fast 2 Furious, Harry Potter,<br />

Grinch, Stuart Little, Planet of the Apes ve Spider Man. CinePaint'in<br />

kapalı kodlu alternatifi olarak da Adobe After Effects ver<strong>ile</strong>bilir.<br />

21


Linux ve Grafik SUD<br />

QCAD<br />

QCAD 2­boyutlu bilgisayar destekli çizim (CAD ­ Computer Aided<br />

Drawing) yazılımıdır. QCAD kullanılarak bina, iç mekan, mekanik parça,<br />

şema, diyagram çizimleri yapılabilir. Okuduğu format sadece DXF fakat<br />

yazabildiği formatlar arasında BMP, JPEG, PNG gibi resim formatları,<br />

SVG ve yüksek çözünürlük PDF bulunmakta. AutoCAD'in sahip olduğu<br />

özelliklerin hepsine sahip olmamakla birlikte kullanabilmek için yeterli<br />

birçok özelliği barındırıyor. AutoCAD dosyalarınızı DXF olarak kaydedip<br />

kayıpsız bir şekilde QCAD'de açabilirsiniz.<br />

Yazan: Kadir Yücel<br />

İpucu<br />

apt <strong>ile</strong> program aramak<br />

İndir<strong>ile</strong>cek paketin tam adı bilinmediği zaman işe yarayan bir özellik.<br />

Paketin isminin bir kısmı yazılarak pakete ulaşılabilir. Mesela, deluge<br />

programını indirmek isteyen ama sadece "luge" kısmını hatırlayan biri<br />

şu komutla arama yaparsa hedefe ulaşacaktır.<br />

apt­cache search luge<br />

içinde "deluge" adı geçen bütün paketleri listelemek istersek,<br />

apt­cache search deluge<br />

Bu sefer deluge­torrent paketinin md5sum, sha1, boyutu, adresi gibi<br />

açıklamalarını görüntülemek isteyelim.<br />

apt­cache show deluge­torrent<br />

Eğer regex biliyorsanız aramalarınızda bunu kullanarak nokta atışı<br />

yapabilirsiniz. Regex kullanılmış basit bir örnek ise,<br />

apt­cache search "(\w)luge"<br />

22


Bash Extended Globbing | Mitch Frazier SUD<br />

Bash dilinde joker karakterler pathname expansion (hedef isim<br />

genleşmesi) olarak adlandırılırlar. pathname expansion'larda bazen<br />

globbing (topaklama) den<strong>ile</strong>n işlemi ifade etmektedirler. pathname<br />

expansion'lar komut içerisinde kullanıldıklarında "*", "?", ve "[...]"<br />

karakterlerini genişletirler, örneğin:<br />

Kod:<br />

$ ls *.jpg # Bütün JPEG dosyalarını listeler<br />

$ ls ?.jpg # Tek karaktere sahip (isminde) bütün JPEG dosyalarını<br />

listeler (eg a.jpg, 1.jpg)<br />

$ rm [A­Z]*.jpg # Adı büyük harflerden oluşan tüm JPEG dosyalarını<br />

s<strong>ile</strong>r<br />

pathname expansion hakkında genel olarak anlaşılmayan nokta; bu<br />

eylemin işletim sistemi veya çalıştırılan program tarafından değil, BASH<br />

dili tarafından gerçekleştiriliyor olmasıdır. Çalıştırılan uygulama joker<br />

karakterleri asla görmez, BASH uygulamayı çalıştırmadan önce<br />

expansion'ları komut satırında kullanır. exec() ve benzer fonksiyonlar<br />

kullandığınız kodlar yazdığınız zamanlar hariç, bu nadiren önem arz<br />

eden bir durumdur. Uygulamayı BASH aracılığı <strong>ile</strong> çalıştırmıyorsanız,<br />

exec() fonksiyonuna yönlendirdiğiniz komut satırında yer alan joker<br />

karakterler genişletilmeyecektir.<br />

Fakat BASH tarafından desteklenen joker karakter formları bu kadarla<br />

sınırlı değildir. Bu diğer formlar Extended Globbing (Harici Topaklama)<br />

olarak adlandırılırlar ve bu formlar kullanılmadan önce aşağıdaki betik <strong>ile</strong><br />

aktifleştirilmelidir:<br />

Kod:<br />

$ shopt ­s extglob<br />

harici topaklamanın (extended globbing) BASH kabuğunun man (manual­<br />

klavuz) dosyalarındaki tanımı:<br />

Kod:<br />

?(pattern­list) Matches zero or one occurrence of the given patterns<br />

//numune karakterlerinin sıfır veya bir adet karakter değişikliğini<br />

karşılaştırır<br />

*(pattern­list) Matches zero or more occurrences of the given patterns<br />

//numune karakterlerinin sıfır veya daha çok sayıda karakter değişikliğini<br />

karşılaştırır<br />

+(pattern­list) Matches one or more occurrences of the given patterns<br />

//numune karakterlerinin bir veya daha çok sayıda karakter değişikliğini<br />

karşılaştırır<br />

@(pattern­list) Matches one of the given patterns //gir<strong>ile</strong>n numune<br />

karakterlerinin birini karşılaştırır<br />

!(pattern­list) Matches anything except one of the given patterns<br />

//gir<strong>ile</strong>n numune karakterleri haricinde herşeyi karşılaştırır<br />

Burada numune karakterleri <strong>ile</strong> kasted<strong>ile</strong>n "|" (pipe symbol ­ boru<br />

sembolü) karakterleri <strong>ile</strong> ayrılmış karakter listesidir. Sıradan ifadelerle<br />

(Regular Expressions) karşılaştırarak neden rehber karakter<br />

kullanıldığını anlayabilirsiniz:<br />

Kod:<br />

[b]Bash Sıradan İfadeler (Regular Expression)[/b]<br />

?(numune­listesi) (...|...)?<br />

*(numune­listesi) (...|...)*<br />

+(numune­listesi) (...|...)+<br />

@(numune­listesi) (...|...) [@ bir Sıradan İfade değildir]<br />

!(numune­listesi) "!" Sıradan ifadelerde negatif eylemleri belirtmede<br />

kullanılmaktadır.<br />

Evet, "@" karakteri haricindek<strong>ile</strong>r için nedenini görebilirsiniz.. 23


Bash Extended Globbing | Mitch Frazier<br />

Örnek olarak, "ab" veya "def" <strong>ile</strong> başlayan tüm JPEG veya GIF<br />

dosyalarını listelemek için şu komutu kullanabilirsiniz:<br />

Kod:<br />

$ ls +(ab|def)*+(.jpg|.gif)<br />

Tabii ki harici topaklama (extended globbing) kullanmadan aşağıdaki<br />

komutu da kullanabilirsiniz:<br />

Kod:<br />

# ls ab*.jpg ab*.gif def*.jpg def*.gif<br />

"ab(2|3)+.jpg" sıradan ifadesi <strong>ile</strong> aynı karşılaştırmayı yapacak bütün<br />

dosyaları listelemek için aşağıdaki komutu kullanabilirsiniz:<br />

Kod:<br />

$ ls ab+(2|3).jpg<br />

Bu işlem sıradan topaklama (regular globbing) <strong>ile</strong><br />

gerçekleştireb<strong>ile</strong>ceğiniz bir işlem. Not: Bu işlem ab2.jpg, ab3.jpg,<br />

ab2222.jpg, ab333.jpg, gibi ifadeleri karşılaştırmaktadır.<br />

Bununla birlikte; muhtemelen en ilginç harici topaklama (extended<br />

globbing) ifadesi, harici olan herşeyi karşılatırmaya yarayan (syntax)<br />

"!(...)" ifadesidir. Ancak, dikkatli olmanız gereken konu bu ifadenin her<br />

zaman gerçekleştirmek istediğinizi uygulamayab<strong>ile</strong>ceğidir. Örnek olarak,<br />

JPEG veye GIF olmayan bütün dosyaları listeleyelim.<br />

Kod:<br />

$ ls *!(.jpg|.gif) [i]# yanlış, Yanlış, YANLIŞ[/i]<br />

SUD<br />

Bu karşılaştırma çalışmaz, çünkü herhangi bir dosyanın ".jpeg" veya<br />

".gif" kısımları "*" ifadesi karşılaştırmasına tabi tutulmakta ve dosya<br />

adının sonunda yer alan hükümsüz metin (null string) "!(...)" ifadesi <strong>ile</strong><br />

karşılaştırılmayan kısıma dahil olmaktadır. Diğer bir değişle, "*" ve "!"<br />

ifadeleri birlikte kullanılmıştır. Doğru yazım biçimi aşağıdaki gibidir:<br />

Kod:<br />

$ ls !(*.jpg|*.gif)<br />

Daha karmaşık olumsuz bir örnek için birinci örneğimize geri dönelim<br />

ve JPEG veya GIF olmayan ve "ab" veya "del" <strong>ile</strong> başlayan tüm<br />

dosyalarımızı listeletelim. Çok kolay, sadece birinci örneğimizi alıyoruz<br />

ve "!(...)" ifadesi içerisine yerleştiriyoruz.<br />

Kod:<br />

$ ls !(+(ab|def)*+(.jpg|.gif))<br />

Tabii ki; karmaşık sıradan ifadelerde (regular expressions) olduğu gibi,<br />

bu karşılaştırma yazdığınız andan 10 dakika sonra akıl almaz bir hal<br />

alacaktır.<br />

Orjinal metin: Bash Extended Globbing | Mitch Frazier ­ linuxjournal.com<br />

Çevirenler: Guardian<br />

24


Shell Script'e Başlangıç SUD<br />

Shell Scripting – Hazırlıklar ve Sistem<br />

Merhabalar, bu ilk yazımda Linux dünyasında Shell Scripting diye<br />

bilinen kavramı sizlere açıklamaya çalışacağım. Eğer Linux’un gücüne<br />

tanık olmak istiyorsanız kendinizi komutların sihrine bırakın.<br />

Linux’un eski günlerinde her şey komutlardan oluşuyordu.<br />

Kullanıcıların, tüm işlemlerini arayüz (GNOME ya da KDE)<br />

kullanmadan yapmaları gerekiyordu. Kullanıcılar işlemlerini, komutlarını<br />

girebildikleri Komut Satırı (Command Line İnterface – CLI ) adını<br />

verdiğimiz uygulamalar <strong>ile</strong> gerçekleştiriyordu. Günümüzde CLI<br />

kullanımı kullanıcı arayüzlerinin devreye girmesi <strong>ile</strong> azaldı, çünkü<br />

kullanıcılar iki tıklama <strong>ile</strong> işlemlerini kolaylıkla yapabiliyorlar. Ancak bazı<br />

durumlarda CLI kullanmak zorundayız. Linux üzerindeki işlemlerinizi<br />

otomatikleştirmek istiyorsanız, ya da sisteminizin kontrolünü tamamen<br />

elinizde toplamak istiyor iseniz komutlar gerçekten işimize yarayacak<br />

en güçlü araçlar.<br />

Herhangi bir masaüstü teknoljosi (GNOME, KDE) kullanıyor i.eniz, Linux<br />

üzerinde komutlarımızı çalıştırab<strong>ile</strong>ceğimiz, grafik ortamda da çalışab<strong>ile</strong>n<br />

Terminal programları yer almaktadır. Bu uygulamalar, komutlar yazarak<br />

sistem <strong>ile</strong> <strong>ile</strong>tişime geçebilmenizi sağlarlar. Shell oturumu, kullanıcı<br />

sisteme giriş yaptığında (login olduğunda) başlatılır. Kullanıcı bilg<strong>ile</strong>rinin<br />

tutulduğu /etc/passwd dosyasında hangi kullanıcının hangi Shell tipini<br />

kullanacağını görebilirsiniz.<br />

rich:x:501:501:Rich Blum:/home/rich:/bin/bash<br />

Her Shell tipinin ve her terminal uygulamasının kend<strong>ile</strong>rine göre detaylı<br />

özellikleri vardır. Detaylara girerek konuyu karmaşıklaştırmak<br />

istemiyorum. Bu nedenle hemen Shell üzerindeki çalışmalarımıza<br />

başlayalım.<br />

Shell Komut Satırı<br />

Biz konumuz boyunca GNU Bash Shell uygulamasını kullanacagız. Bir<br />

terminal uygulaması başlatıldığında yada sisteme grafiksel arayüzü<br />

olmayan bir sistem <strong>ile</strong> giriş yapıldığında, bir Shell oturumu başlatılmış<br />

olur. Örneğim Rich kullanıcısı <strong>ile</strong> sisteme giriş yapılır ise;<br />

rich@1[~]$<br />

şeklinde bir komut satırı karşımıza gelir ve komut girmeniz beklenir. Bu<br />

satırı düzenleyebilir, sizin için daha anlamlı bir hale getirebilirsiniz.<br />

Örneğin Fedora gibi sistemlerde bu satır aşağıdaki gibidir.<br />

[rich@testbox ~]$<br />

Yukarıdakı satıra dikkat edersek,<br />

Kullanıcı Adı ­ rich<br />

Makinenin Adı ­ testbox<br />

~ işareti ise dizini belirtir: Home dizini<br />

25


Shell Script'e Başlangıç SUD<br />

Dikkat edilirse, farklı dağıtımlarda Shell komut satırları farklı<br />

olabilmektedir. Siz Shell komut satırlarını kendinize göre<br />

düzenleyebilirsiniz. Bu düzenlemeler için iki farklı sistem değişkeni<br />

bulunmaktadır.<br />

PS1 : Varsayılan Shell komut satırı bilg<strong>ile</strong>rini tutar.<br />

PS2 : Bir komut <strong>ile</strong> ilgili ekstra özellikler girmek için gerekli özellikleri<br />

tutar.<br />

rich@1[~]$ echo $PS1<br />

\u@\l[\W]\$<br />

rich@1[~]$ echo $PS2<br />

><br />

rich@1[~]$<br />

Bu PS1 ve PS2 degerlerini yazdırdığımızda karşımıza çıkan ifadeler<br />

başlangıçta garip gelebilir ancak hepsinin belirli bir anlamı<br />

bulunmaktadır. Shell, özel karakterleri kodlamak için çeşitli formatlar<br />

kullanır.<br />

echo $PS1 sonucundaki çıktıya dikkat edilirse, tüm karakterler \ <strong>ile</strong><br />

başlar. Bu normal bir karakterin Shell için kullanılabilmesini sağlar. Yeni<br />

bir Shell komutu oluşturalım:<br />

[rich@testbox ~]$ PS1="[\t][\u]\$ "<br />

[14:40:32][rich]$<br />

Görüldüğü gibi, Shell komut satırı üzerinde çalışılan bilgisayarın saatini<br />

ve hangi kullanıcı <strong>ile</strong> sistemde bulunduğunuzu gösterir. Ancak bu<br />

ayarlarınız sadece siz sisteme giriş yaptığınız sürece devam edecek,<br />

oturumuzunu kapattığınızda Shell komut satırı varsayılan haline geri<br />

dönecektir. İleriki yazılarımızda bu ayarları nasıl kaydedeb<strong>ile</strong>ceğinizi<br />

sizlerle paylaşacağız.<br />

Shell komut satırını düzenlerken, aşağıda öneml<strong>ile</strong>ri ver<strong>ile</strong>n komut<br />

karakterlerini kullanabilirsiniz.<br />

\a ­ Bell karakteri<br />

\d ­ Gün Ay Yıl olacak şekilde tarih bilgisi.<br />

\e ­ ASCII kaçış karakteri<br />

\h ­ Hostname<br />

\H ­ FQDN (Domain İsmi)<br />

\j ­ Shell tarafından yönet<strong>ile</strong>n işlem sayısı<br />

\l ­ Shell terminal aracının sistemdeki adı<br />

\n ­ ASCII yeni satır karakteri<br />

\s ­ Shell’in adı<br />

\t ­ 24 Saat formatında zaman bilgisi<br />

\T ­ 12 saat formatında zaman bilgisi<br />

\@ ­ 12 saat formatında am/pm destekli zaman bilgisi<br />

\u ­ Shell üzeindeki aktif kullanıcı adı<br />

\v ­ Bash Shell’in versiyonu<br />

\w ­ Üzerinde çalışılan tam dizin bilgisi<br />

\W ­ Üzerinde çalışılan dizin bilgisi<br />

Bash Shell Man Sayfaları<br />

Komutlarla ilgili işlemler yapılırken en çok ihtiyaç duyulan komutların<br />

Man sayfalarıdır. Bu sayfalarda komutların nasıl çalıştığı, komutların<br />

özellikleri ve daha bir çok bilgiye hızlıca erişebilirsiniz. Örneğin üzerinde<br />

devamlı çalışacağımız Bash Shell’in Man sayfalarına erişemek için<br />

aşağıdaki gibi bir komut girilmesi gerekir.<br />

$ man bash<br />

Bu komut sonucunda karşımıza aşağıdaki gibi bir ekran açılır.<br />

26


Shell Script'e Başlangıç SUD<br />

Man komutu tüm komutlar içinde aynen kullanılabilir. Böylelikle hızlı bir<br />

şekilde komutların nasıl kullanıldığı konusunda bilg<strong>ile</strong>r elde<br />

edebilirsiniz.<br />

Dosya Sistemleri ve Shell<br />

Bir Shell oturumu başlatıldığında dizin olarak HOME dizininize<br />

konumlanırsınız. Ve çoğu zaman siz bu dizinden çıkıp başka bir dizine<br />

geçerek işlemlerinizi yaparsınız.<br />

Eğer Linux’ta yeni iseniz Linux üzerinde dosya ve dizinlerin nasıl<br />

çalıştığı konusunda kafanızda bazı sorular bulunuyor olabilir. Özellikle<br />

Windows ortamından Linux’a gelenler için dosya sistemi farklılıkları çok<br />

göze batıcıdır.<br />

Ilk dikkat çeken fark; Linux, disk bölümleri için C yada D gibi isimler<br />

kullanmaz. Windows disk üzerindeki bölümlere bir harf verir ve dosya<br />

ve dizinlerini bu harflere göre yönetir. Örneğin;<br />

c:\Documents and Settings\Rich\My Documents\test.doc.<br />

Fakat Linux’ta dosya sistemleri böyle çalışmazlar. Linux bütün dosyaları<br />

ve dizinleri bir ağaç yapısı şeklinde tutar. Diski C yada D şeklinde<br />

bölmez. Linux’ta tüm dizinler ana dizin olan root dizinine bağlıdır.<br />

Örneğin;<br />

/home/rich/Documents/test.doc<br />

Görüldüğü gibi Linux’ta test.doc dosyasının hangi disk bölümü üzerinde<br />

tutulduğu belli değildir.<br />

Linux Sanal Dizin adı ver<strong>ile</strong>n bir dosya sistemi yapısı kullanır. İlk hardisk<br />

sistemde Root Aygıt adını alır, ve sanal dizin yapısı bu disk üzerinden<br />

oluşturulur. Bu root disk üzerinde Linux, sistem klasörlerini oluşturur,<br />

artık sisteme bağlanacak her depolama aygıtı, CD, USB, Harici disk root<br />

disk üzerindeki bağlantı noktalarından Linux dosya sistemine<br />

bağlanırlar.<br />

Siz Shell oturumunu başlattığınızda konum olarak Shell, sizin HOME<br />

dizininize konumlanır. HOME dizini sistemde oluşturulan bir kullanıcı<br />

için oluşturulmuş bir dizindir. Ve kullanıcının kişisel bilg<strong>ile</strong>rinin tutulduğu<br />

yerdir.<br />

Hazırlayan; Caner Bulut<br />

canerblt@gmail.com 27


Çocuklara da Özgürlük: GCompris SUD<br />

Bu sayımızdan itibaren dergimizin bir bölümünü çocuklara ayırmaya<br />

karar verdik. Bu bölümde, çocukların beğeneceklerini düşündüğümüz<br />

oyunları ve eğitici programları tanıtmaya çalışacağız.<br />

GCompris<br />

Gcompris, 2­10 yaşlarındaki çocuklar için hazırlanmış 100'den fazla<br />

eğitici aktiviteden oluşan bir oyundur. Bu oyunun ilk sürümü Fransız<br />

yazılım mühendisi Bruno Coudoin tarafından 2000 yılında yapılmış,<br />

daha sonra pek çok geliştiricinin de desteğiyle daha nitelikli sürümleri<br />

üretilmiş ve bunların hepsi GNU Genel Kamu Lisansı (GPL) <strong>ile</strong> ücretsiz<br />

olarak dağıtılmıştır.<br />

Gcompris; Linux, Mac OS X ve Windows işletim sistemlerinde<br />

çalışmaktadır. Ne var ki, Linux ve Mac OS X sistemlerinde tüm<br />

özellikleri ücretsiz olarak kullanılabilmekteyken Windows'ta kısıtlı bir<br />

versiyonu ücretsiz olarak kullanılabilmekte ve tüm özelliklerinden<br />

faydalanabilmek için belli bir ücret karşılığında oyunun satın alınması<br />

gerekmektedir.<br />

Oyunda bulunan farklı<br />

aktivitelerin farklı<br />

konularda eğitici<br />

özellikleri bulunmaktadır.<br />

Bu aktiviteler çocukların<br />

bilgisayar kullanımını,<br />

matematik becerisini,<br />

coğrafya bilgisini, okuma<br />

becerisini, hafızasını ve<br />

mantığını geliştiren<br />

oyunlar olarak<br />

sınıflandırılabilir.<br />

Oyuncunun; bir oyunda<br />

gemiyi kanaldan<br />

geçirebilmek için suyun hareket şeklini mantığıyla çözmesi gerekirken<br />

başka bir oyunda renk bilgisini ve hafızasını kullanması gerekebiliyor;<br />

ya da bir oyunda paraşütle atlayan Tux'ın (Linux pengueninin)<br />

rüzgardan nasıl etk<strong>ile</strong>neceğini kestirmesi gerekirken başka bir oyunda<br />

sesli olarak söylenen harfe klavyeden basması gerekebiliyor.<br />

Ubuntu kullanıcıları oyunu depolardan kolaylıkla indirip yükleyebilir.<br />

Oyunun nasıl kullanılacağıyla ilgili detaylı bir açıklama yapma gereği<br />

duymuyorum çünkü çok küçük yaştaki çocukların b<strong>ile</strong> kendi kend<strong>ile</strong>rine<br />

kullanab<strong>ile</strong>cekleri kadar kolay bir kullanımı var.<br />

Ufak bir bilgi daha: GCompris'in Fransızca okunuşu, Fransızcada<br />

“Anladım” anlamına gelen “J'ai compris” cümlesinin okunuşuyla aynıdır.<br />

28


Çocuklara da Özgürlük: SuperTuxKart<br />

SuperTuxKart, rakiplerinize “masumca” saldırab<strong>ile</strong>ceğiniz bir yarış<br />

oyunudur. Oyunda yarıştırmak için seçeb<strong>ile</strong>ceğiniz başta Tux olmak<br />

üzere toplam 11 maskot ve yarışab<strong>ile</strong>ceğiniz 16 parkur vardır.<br />

Yarış sırasında topladığınız kutucuklar sayesinde bazı ekipmanlar<br />

kazanıyorsunuz. Kazandığınız ekipmana göre önünüzdeki rakibinizi<br />

havaya uçurabiliyorsunuz (ölmüyor ya da yok olmuyor, tekrar yarışa<br />

devam edebiliyor), önünüzdeki tüm rakipleriniz yavaşlasın diye onlara<br />

paraşüt takabiliyorsunuz, yarış lideri yavaşlasın diye arkasına<br />

demirden kütle takabiliyorsunuz ya da aldığınız hızlandırıcılar<br />

sayesinde aniden hızlanabiliyorsunuz.<br />

Yarış sırasında ayrıca gümüş ya da altın paralar toplayabiliyorsunuz.<br />

Bunları toplayarak ekipman edinme kapasitenizi arttırıyorsunuz.<br />

Örneğin 5 gümüş para topladıktan sonra kutucuk aldığınızda,<br />

kutucuktan ne kazanırsanız bir yerine iki tane kazanıyorsunuz.<br />

Yarışırken “Shift”<br />

tuşuna basarak aracın<br />

önünü kaldırıp gitmeniz<br />

mümkün. Bu şekilde<br />

daha süratli<br />

gidebiliyorsunuz ama<br />

ön tekerlekler havada<br />

olduğundan dönüş<br />

yapamıyorsunuz.<br />

Çoklu Oyuncu Desteği<br />

Oyunu tek kişilik oynayab<strong>ile</strong>ceğiniz gibi aynı klavyeyi kullanarak çok<br />

kişilik (iki, üç ya da dört kişilik) de oynayabilirsiniz. Oyunu kaç kişilik<br />

açtıysanız ekran o sayıya bölünüyor ve her kullanıcı kendi ekranına<br />

bakarak yarışabiliyor. Diğer rakiplere saldırabilme özelliğinden dolayı bu<br />

oyunu çok kişilik oynamak gerçekten çok zevkli. Bu aralar yeğenimin en<br />

büyük zevki benimle birlikte SuperTuxKart oynamak. Ancak oyundan<br />

zevk almak için çocuk olmaya gerek yok, özellikle çok oyunculu<br />

yarışlar sebebiyle pek çok yetişkin de oyunun tiryakisi olabilir.<br />

Yarış Türleri<br />

Oyunda 4 farklı yarış türü vardır:<br />

SUD<br />

. Grand Prix: Farklı parkur kombinasyonlarından oluşan farklı farklı<br />

grand prix'lerden birini seçip yarışıyorsunuz. Seçtiğiniz grand prix'nin<br />

parkurlarında arka arkaya yarışarak şampiyon olmaya çalışıyorsunuz.<br />

. Quick Race: Kurallarını (yarışmacı sayısı, tur sayısı gibi)<br />

belirlediğiniz tek bir yarış yapabiliyorsunuz.<br />

. Time Trial: Zamana karşı yarışabiliyorsunuz.<br />

. Follow The Leader: Bu bölümde yarışırken maksat lideri takip<br />

etmektir. Yarışta bir lider var ve lideri geçmemek gerekiyor. Eğer<br />

geçerseniz oyundan eleniyorsunuz. Ayrıca belli bir zamanda bir, o<br />

anda sonuncu kimse o eleniyor. Örneğin, eğer yarış on kişilikse önce<br />

onuncu eleniyor, bir süre sonra dokuzuncu eleniyor... Dolayısıyla bu<br />

yarışı kazanmak için ikinci olmak gerekiyor. Yarışta herkes hızla lideri<br />

takip ederken lider kaza yaparsa (ya da bir füze tarafından havaya<br />

uçurulursa...) siz dahil tüm yarışçılar yanlışlıkla lideri geçiyorsunuz ve<br />

işte o zaman seyreyleyin cümbüşü. Herkes geri geri giderek liderin<br />

arkasına geçmeye çalışıyor. :­)<br />

Oyunda bunlardan başka bir de “challenge” bölümü var. En başta<br />

kilitli olan bazı parkurları açabilmek için buradaki yarışları kazanmak<br />

gerekiyor.<br />

Burak DEMİR<br />

29


Bilginin Bilişim Alanında Gelişimi ve Üretimi SUD<br />

Toplumların bireylerden oluştuğu ve bireylerin de gelişerek toplumları<br />

<strong>ile</strong>riye ya da tam tersi gelişime ket vurup, gelişimle inatlaşıp, eskiyi yeğ<br />

tutmasıyla geriye doğru götürdüğü aşikar.<br />

Devir, zamanı yönetme ve insanlık için en iyisini, en güzelini, en<br />

yararlısını yapma zamanı olduğundan bilginin ve bilginin paylaşımı <strong>ile</strong><br />

birlikte sınırsızlaşması, bilginin evrim yolunun zararlılardan arındırılması,<br />

kısaca üretilmesi her zamankinden daha önemli hale gelmiştir.<br />

Bugün gelinen noktada insanlık, her alanda bilişim ve bilgi<br />

teknoloj<strong>ile</strong>rinden, yenilikçi fikir ve gelişmelerden faydalanarak geçmişe<br />

oranla büyük bir yol almıştır. Çoğu Amerikan bilim kurgu, macera<br />

filmlerinde ağzımızı açık bırakan birçok teknolojik alet ya da yeni moda<br />

deyimiyle oyuncaklar artık çevremizde yer alırken; biz, onların yeni,<br />

doğal efend<strong>ile</strong>ri konumundayız.<br />

Bilgiye ulaşmak eskiye nazaran hiç olmadığı kadar kolay olmasına<br />

rağmen ulaşılan bilginin doğruluğu da o kadar şüphelidir. Çünkü açık ve<br />

şeffaf olan bilgiye erişimin de bir maliyeti olduğu gibi bilgiyi üretenin de<br />

katlandığı bir maliyet vardır. Ancak, üretici daima şunu bilir: bilgi en<br />

yararlı hale, ancak paylaşıma açık bir şekilde topluma sunulursa<br />

ulaşabilir. Nitekim elimizin altında bilimin şimdiye kadar ürettiği<br />

teoremleri, hesaplamaları, icatları, bilg<strong>ile</strong>ri ve nicelerini içeren kitaplar,<br />

kütüphaneler mevcut. Üstelik hepsi de kişisel ve kamusal kullanıma<br />

açık.<br />

Kuşkusuz, bilgisayarların eskiye oranla bugün çok farklı oldukları<br />

gerçek; ama anı olmanın da ötesinde artık bilgisayarlar odalara değil<br />

ceplere sığmaktalar. Hatta minicik boyutta olanları da sağlık ve tıpta<br />

yoğun bir şekilde kullanılmakta. Artık, koca koca bilgisayarlar ve sadece<br />

dört işlemi yapıp delikli kartonlara işleyen, ampullü transistörler <strong>ile</strong><br />

çalışanları da sadece müzelerde yer almaktadır. Sürece bakılınca,<br />

bilginin gelişiminin inanılmaz hızı daha da anlaşılıyor.<br />

Bugünün vazgeçilmez iş makineleri bilgisayarlar kişisel kullanımın yanı<br />

sıra şirketlerde, kamu yönetimlerinde, birden fazla işlev yüklenerek<br />

*Çok değil, bundan 10­15 yıl öncesinin biricik bilgi kaynağı kitaplar ve<br />

kütüphaneler bugün rağbet sayıları azalsa da doğru ve ulaşılabilir<br />

olmalarını hâlâ korumaktadır.<br />

adeta dünyayı yönetmektedirler.<br />

Eğitimden adalete, yönetimden üretim süreçlerine ve planlamasına,<br />

sağlık ve tıp alanından spora, eğlenceden ekonomiye dek her alanda<br />

artık biz, kendi ürettiğimiz bilgisayarlara bağlıyız. Yazının girişinde "biz,<br />

onların yeni, doğal efend<strong>ile</strong>ri konumundayız" demiştik; evet bu doğrudur,<br />

ancak her şey içinde karşıtını da taşır ilkesi gereğince insanlığın<br />

yarattığı değer yine insanın egemeni olacaktır.<br />

Dolayısıyla bu saydığımız daracık alandaki iş kollarında her gün, her<br />

saniye milyonlarca bilgisayar (belki de milyarlarca, evet, milyarlarca<br />

demek daha doğru) kend<strong>ile</strong>rine daha önce bellet<strong>ile</strong>n iş akış ve<br />

süreçlerine uygun olarak yazılmış programlarla bu işi yürütmektedirler;<br />

ta ki, fişleri çek<strong>ile</strong>ne kadar ya da iş süreci değişene kadar.<br />

30


Bilginin Bilişim Alanında Gelişimi ve Üretimi SUD<br />

*Koca bir odanın içine sığan ve ampullü transistörler <strong>ile</strong> çalışan, işlediği<br />

ver<strong>ile</strong>ri ise delikli kağıtlara döken ilk bilgisayarlardan ENIAC.<br />

Ancak şurası kesin; bunca gelişime karşın bilişim ve teknoloj<strong>ile</strong>ri hala<br />

tam olarak gelişememiştir; gelişemediği gibi bilginin gelişim seyri de<br />

yavaşlamıştır. Bunun en başlıca nedeni ise hemen hemen her evde<br />

bulunan kapalı kaynak kodlu işletim sistemi ve bu tekele bağımlı olarak<br />

yapılan programlardır. Yani bilgisayarların, insanlarca yazılan<br />

programların, işlemlerin, fikirlerin, algoritmaların anlamlandırılıp elle<br />

tutulur, gözle görülür hale getirilmesini sağlayan işletim sistemleri ve<br />

programların büyük oranda tekel ve paralı, üstelik kaynak kodlarının<br />

kapalı olmasıdır.<br />

Tabii ki, burada emek sorunsalı ortaya çıkmaktadır. Emek, evrensel bir<br />

değer olup harcanan emek, zaman, öğren<strong>ile</strong>n bilgi­beceri ve enerjinin<br />

birleşimiyle açığa çıkan ürünün evrensel ve de paylaşıma açık olması;<br />

yani tüm insanlığın hizmetine bencil olmayan kısıtlamalar dahilinde<br />

sunulması gerekir. Ancak bu şekilde emek, hak ettiği değeri bulur.<br />

Çünkü paylaşıma açılmış ve insanlığa mal olmuş bilgi bünyesine yeni<br />

değerler katarak işe yaramaz ve çağın gereklerine uyum<br />

sağlayamayan, yararı azalmış parçalarını geride bırakıp (en zayıf<br />

halkaların zincirden kopartılması ve kaybed<strong>ile</strong>n hızın kazanılması) yeni<br />

ve işlevsel bir şekilde daha iyiye ulaşır ki, bu aynı zamanda evrimin<br />

gereğidir.<br />

Örneğin elektriği ve akımları keşfeden, hatta sayısız icadın patentini<br />

alıp, bulanın kendisi olduğunu kanıtlamak için kaydettiren Nikola Tesla<br />

bulduklarını sadece kendisine saklasaydı ve saklamakla kalmayıp katı<br />

anlaşmalarla, lisanslarla kullanım hakkını satsaydı bugün geldiğimiz<br />

noktada olabilir miydik? Elektrik ve elektronik bu denli dallanıp<br />

budaklanır, cebimize dek giren aletlerin içinde yer alabilir miydi? Ne<br />

olacağı kesin: her lamba açıp kapattıkça Tesla'nın kanından gelenlere<br />

*Bilgisayarlı eğitim gören öğrenc<strong>ile</strong>r<br />

31


Bilginin Bilişim Alanında Gelişimi ve Üretimi SUD<br />

*Ubuntu'nun resmi bir türevi olan GNU/Linux;<br />

dahası açık kaynak kodlu işletim sistemlerinin;<br />

kullanımını ilköğrenim çağındak<strong>ile</strong>re<br />

kullandırmayı, sevdirmeyi amaçlayan<br />

Edubuntu'nun CD kapağı.<br />

lisans anlaşmaları dahilinde belirledikleri parayı<br />

ödeyecektik. Örneği genişletirsek gelmiş geçmiş<br />

tüm bilim adamları yaptıkları çalışmaları koruma<br />

altına alıp yanlışlanabilirliğini ve düzenlenmesini engelleyip kullanımını<br />

da kurallara bağlasaydı; üstelik her bir işlem başına da ücret talep<br />

etselerdi ne olurdu? Soruya soru <strong>ile</strong> cevap verirsek: okullarda fen<br />

bilgisi dersleri işlenebilir miydi?<br />

Bugün işletim sistemleri ve iş gören uygulamalar pazarına bakıldığında<br />

temelde belli başlı firmaların kuşkusuz hakimiyeti görülmektedir. İşletim<br />

sistemi kullanıcıya kısaca sadece bir temel sunmaktadır aslında; kendi<br />

kullanımına göre de kişi, sistemini izin verildiği ya da bilgisayar<br />

alanında bildiği, düşündüğü ölçüde düzenleyebilir.<br />

İşletim sistemleri ve üzerinde<br />

çalışacak bağımlı uygulamaları<br />

temelde ikiye ayrılmaktadır.<br />

1.Kapalı kaynak kodlu<br />

2.Açık kaynak kodlu ve özgür<br />

Kapalı kaynak kodlu işletim<br />

sistemleri firmalar tarafından kâr<br />

amacı güdülerek yapılıp pazara<br />

*Nikola Tesla, düşündüğü ve kar<br />

amacı duymaksızın patent altına<br />

aldırdığı yığınla icatlarını katı lisans<br />

anlaşmalarıyla koruma altına alsaydı<br />

bugün kullandığımız bilgisayarlar nasıl<br />

çalışacaktı acaba?<br />

sunulduğu için ücretlidir; satın alan son kullanıcıya (artık müşteridir)<br />

sadece belli başlı işlemleri yapması için izin verdiği gibi satın aldığı ürünü<br />

tam olarak tüketmesine de izin vermez. Ancak destek ve bakım­onarım<br />

hizmetlerini sonuna dek satın alması için de müşteriye cazip seçenekler<br />

sunar ki, bunlara pekala satılan malın açıkları da diyebiliriz; bu şekilde<br />

satışa sunduğu malın açıklarını da yeniden satış yoluyla gizler.<br />

Üstelik müşteri satın aldığı kapalı kaynak kodlu işletim sistemini kendi<br />

isteklerine göre düzenleyemez; bu, sadece firmanın izin verdiği ölçüde<br />

olur. Çünkü satın aldığı bir taban sistem değil ön koşullu olarak<br />

kullanıcıyı paralı ve kapalı kaynak kodlu diğer yazılımlara mahkum eden<br />

gelişime kapalı bir tabandır; gelişimi sadece izin verildiği ölçüde<br />

mümkündür. Birde ne kapalı kaynak kodlu işletim sistemi satıcıları ne de<br />

uygulamaları satıcı firmaları ürünlerinin güvenliğini garanti eder. Bu<br />

işlemi de kapalı kaynak kodlu güvenlik yazılımları satan firmalara havale<br />

ederler ve tüketicinin özgürlüğü, dahası üreteceği bilginin gelişeceği alan<br />

bir çemberle sınırlanır; tüketici hep tüketici olarak kalır, sınıf atlayamaz.<br />

Bu, aynı zamanda bilginin “fasit bir daireye” hapsolması demektir.<br />

Bu çember içinde hapsolan birey sadece imkan verildiği ölçüde çözümler<br />

üreteceği içindir ki, bu sonrasında mekanikleşecek ve kendini<br />

tekrarlayacaktır. Ortaya çıkan bilgi ise bildik ve daima aynı sorunları<br />

çözen bir bilgi olacaktır.<br />

*Kaynak kodu den<strong>ile</strong>n aslında açık<br />

devre/kapalı devre şeklinde<br />

tanımlayab<strong>ile</strong>ceğimiz 1 ve 0<br />

sayılarının art arda dizilmesiyle oluşan<br />

satırları kendince anlamlandıran<br />

bilgisayarların ve son kullanıcının işini<br />

biraz olsun kolaylaştırmak için yazılan<br />

ve bir çekirdekçe ekrana yansıtılan<br />

kodlardır.<br />

Aydın BEZ<br />

atarisalonu@gmail.com<br />

32


<strong>Gimp</strong> <strong>ile</strong> <strong>Renk</strong> <strong>Düzeltme</strong><br />

Bu dersimizde GIMP <strong>ile</strong> renk düzeltme konusunu ele alacağız. Dijital<br />

fotoğraf makinesi <strong>ile</strong> çektiğimiz resimler her zaman istediğimiz sonucu<br />

vermeyebilir. Bazen açık çıkar bazen koyu. Bazen de renk hakimiyeti<br />

vardır. Şöyle deriz "bu resim kırmızıya kaçmış". Yani resimde kırmızı<br />

rengin fazla olduğunu belirtmiş oluruz. Eski fotoğraflarımıza göz atarız.<br />

Bir bakarız ki en sevdiğimiz resim solmuş. Burada solmak kelimesi<br />

fotoğraflarımızın renklerinin değiştiği anlamını taşımaktadır. Peki biz<br />

bunları nasıl düzelteceğiz. Bu soruların cevabını bu yazıda bulacaksınız.<br />

Şimdi öncelikle renk modellerinden bahsedelim. <strong>Renk</strong> modelleri LAB,<br />

RGB, CMYK olarak adlandırılır. CMYK modeli matbaada baskı<br />

sistemlerinde hatta renkli yazıcılarda kullanılan modeldir. Yazıcı<br />

kartuşlarına göz atabilirsiniz. Bunların biri renkli kartuş CMY renklerini<br />

içerir diğeri ise Black yani siyah kartuştur. Bu model tüm renklerin 4<br />

renkten cyan, magenta, yellow, ve key (black) renklerinin tonlarının<br />

birleşmesi sonucu olduğunu varsayar.<br />

CMYK <strong>Renk</strong> Modeli<br />

Tanıtacağımız ikinci renk modeli ise RGB renk modelidir. Adı<br />

Red(Kırmızı), Green(Yeşil) ve Blue(Mavi) kelimelerinin baş harfleri<br />

kullanlarak oluşturulmuştur. Dijital fotoğraf makinelerinde, monitörlerde,<br />

televizyonlarda ve tarayıcılarda standart olarak kabul edilmiştir.<br />

RGB <strong>Renk</strong> Modeli<br />

Bu yazımızda RGB renk modeli üzerinde çalışacağız<br />

SUD<br />

GIMP programımızı açarak Dosya menüsünden Aç'a tıklayalım veya<br />

Ctrl + O tuş kombinasyonu <strong>ile</strong> resmimizi açalım.<br />

Size sponge'i tanıtayım. Gayet şirin mi şirin bir köpekcik. Çok değer<br />

verdiğim bir tanıdığımın köpeği. Kendisinden rica ettim, o da beni<br />

kırmayıp birkaç resmini GIMP derslerinde kullanmam için verdi.<br />

Sponge :)<br />

33


<strong>Gimp</strong> <strong>ile</strong> <strong>Renk</strong> <strong>Düzeltme</strong><br />

Şimdi pencereler menüsünden Histogram'ı açalım. Histogram bize bir<br />

fotoğraftaki renk dağılımı hakkında bilgi verir. <strong>Renk</strong> soldan sağa doğru<br />

en koyudan en açığa dogru sıralanır. Grafiğin yüksekliği o tondaki<br />

renklerin fotoğrafta hangi oranda bulunduğunu gösterir, başka bir<br />

değişle benek (pixel) sayısı <strong>ile</strong> doğru orantılıdır. Bu resimde koyu<br />

tonların daha fazla olduğunu görmekteyiz. ( Histogramın sol bölgesi )<br />

Orta tonların az bulunduğu söylenebilir. ( Histogramın ortası ) Açık<br />

tonların bulunduğunu ve en sağdaki en açık tonun yani beyazın bir<br />

sıçrama yaptığını görüyoruz. GIMP her renk kanalı için ayrı ayrı<br />

histogram oluşturulabilir.<br />

SUD<br />

Burada Kanal'dan diğer kanalları seçerek buradaki renk dağılımlarını<br />

görebiliriz. Kırmızı, Yeşil, Mavi Alfa kanalı veya RGB Kanalını seçebiliriz.<br />

RGB kanalını seçersek tüm renk dağılımlarını aynı histogramda<br />

gösterecektir.<br />

Histogram değerleri fotoğraftan fotoğrafa değişir. İdeal bir histogram<br />

yoktur den<strong>ile</strong>bilir. Histogram bize renk dağılımı konusunda bilg<strong>ile</strong>r verir.<br />

Mesela resimde açık tonların olmaması veya koyu tonların olmamasını<br />

eksiklik olarak değerlendirebiliriz. Fotoğrafın nerede çekildiği hangi<br />

zaman diliminde ve nasıl bir aydınlatma <strong>ile</strong> çekildiği önemlidir. Gece<br />

karanlığında çekilmiş bir resmin koyu tonlarının daha fazla olması çok<br />

doğaldır.<br />

34


<strong>Gimp</strong> <strong>ile</strong> <strong>Renk</strong> <strong>Düzeltme</strong><br />

Pencereler menüsünden kanallara tıklayalım. Aşağıda kanallar<br />

penceresi görülmektedir.<br />

Kanallar resim üzerinde bulunan Kırmızı Yeşil Mavi renklerini tek<br />

başına veya bir bütün olarak gösterilmesini sağlar. Kanallar penceresi<br />

üzerinde göz işaretlerini görebilirsiniz. Bunların üzerine tıklayarak açıp<br />

kapatabilirsiniz.<br />

Histogram yardımı <strong>ile</strong> renk düzeltmeyi nasıl yapacağız.<br />

SUD<br />

<strong>Renk</strong> düzeltmenin o kadar çok yolu var ki. <strong>Renk</strong> düzeltme <strong>ile</strong> ilgili<br />

sayfalarca yazı yazılabilir. Kontrast ayarı bozuk bir fotoğrafı<br />

düzeltmek için öncelikle fotoğrafı GIMP programında açıyoruz.<br />

<strong>Renk</strong>ler menüsünden seviyelere tıklayalım.<br />

Parlaklık ve Kontrast ayarı bozuk bir resim. Resimde koyu ve açık<br />

tonların bulunmadığı görülmektedir.<br />

35


<strong>Gimp</strong> <strong>ile</strong> <strong>Renk</strong> <strong>Düzeltme</strong><br />

4<br />

1 2 3<br />

5<br />

6 7 8 9<br />

SUD<br />

Bu resimde orta tonların bulunduğunu açık ve koyu tonların hiç<br />

bulunmadığını histogram yardımı <strong>ile</strong> görmekteyiz. Bunu düzeltmek<br />

için 1 <strong>ile</strong> numaralandırdığım üçgen şeklindeki nesneye tıklayıp<br />

histogramın başladığı yere kadar sürükleyelim. Aynı şekilde 3<br />

numaralı üçgen biçiminde olan nesneye tıklayarak gene histogramın<br />

başlangıcına kadar olan yere taşıyalım. Resmimizin renklerinin<br />

düzeldiğini göreceğiz. En son 2 numaralı nesneye tıklayarak ince bir<br />

ayar yapalım. Böylece resim renklerini düzenlemiş oluruz.<br />

İkinci yol: 6 numaralı otomatik butonuna tıklayalım. Bu her zaman<br />

için kaliteli sonuçlar vermeyecektir. Bu resimde istediğim sonucu<br />

elde edemedim.<br />

Üçüncü yol koyu açık ve orta tonları tanımlamak<br />

7 numaralı butona tıklayarak resimdeki en koyu alana tıklayalım.<br />

8 Numaralı butona tıklayarak orta tonun bulunduğu yere tıklayalım.<br />

9 Numaralı butona tıklayarak açık tonların olduğu yere tıklayalım.<br />

Böylece renkleri düzeltmiş oluruz. Şunu belirtelim ki bu da her<br />

zaman kaliteli sonuç vermeyecektir. En kaliteli sonuç elle yapılan<br />

düzeltmedir.<br />

4 ve 5 numaralı nesneler resimde kullanılacak en koyu ve açık<br />

tonları göstermektedir. İleriki yazılarda bu nesnelerin nerede<br />

kullanılacağını ayrıntılı biçimde ele alacağız.<br />

36


<strong>Gimp</strong> <strong>ile</strong> <strong>Renk</strong> <strong>Düzeltme</strong><br />

SUD<br />

Giriş seviyeleri ayarlandıktan sonra fotoğrafımız görülmektedir. Bu<br />

yöntem eski solmuş resimler üzerinde çok kaliteli sonuçlar<br />

vermektedir.<br />

37


<strong>Gimp</strong> <strong>ile</strong> <strong>Renk</strong> <strong>Düzeltme</strong><br />

Başka ve eğlenceli bir yol: Resmimizi açalım. Histogram görünmüyorsa<br />

pencereler menüsünden histogramı açalım. daha sonra Pencereler<br />

menüsünden Brightness Contrast'a tıklayalım. Şimdi açılan pencereden<br />

Parlaklık ve Kontrast değerlerini değiştirip resimdeki değişiklikleri ve<br />

histogramdaki değişiklikleri izleyelim. Birçok deneme yapmanızı tavsiye<br />

ederim. Histogramın en koyudan en açığa doğru açılması gerektiğini<br />

belirteyim. Uygun değerleri ayarladıktan sonra histogramın durumu:<br />

Resmimiz altta, Parlaklık ve Kontrast penceresi yanda görülmektedir.<br />

SUD<br />

38


<strong>Gimp</strong> <strong>ile</strong> <strong>Renk</strong> <strong>Düzeltme</strong> SUD<br />

<strong>Renk</strong> düzeltmenin dışında daha keskin renkler elde etmek için Parlaklık<br />

ve Kontrastı kullanmamız gerekmektedir. Bu işlem için parlaklık değerini<br />

düşürüp Kontrast değerini arttırmamız gerekmektedir. Aşağıda orjinal<br />

resim ve daha keskin renkler elde ettikten sonraki durum gözükmektedir.<br />

Gelecek sayıda renk düzeltme konusuna devam edeceğiz.<br />

Gelecek sayıda görüşmek üzere, hoşçakalın.<br />

Hüseyin SARIGÜL<br />

gimpuzmani@gmail.com<br />

39

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!